Yıl: 1, Sayı: 1, Aralık 2014, s. 1-10

Benzer belgeler
269 NUMARALI İCMAL DEFTERİNE GÖRE ACLUN Ünal TAŞKIN * ACLUN ACCORDİNG TO THE İCMAL DEFTER NUMBERED 269

OSMANLI HÂKİMİYETİNİN İLK YILLARINDA FİLİSTİN DE TİMAR SİSTEMİ (GAZZE VE KUDÜS SANCAKLARI ÖRNEĞİ)

Modava Sancağında Tımar Rejimi

Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Flash Anlatım Perşembe, 12 Kasım :53 - Son Güncelleme Çarşamba, 25 Kasım :14

OSMANLI DEVLETI NDE TAŞRA VE EYALET YÖNETIMI

TARİH BOYUNCA ANADOLU

TIMAR (CEBE) YOKLAMA DEFTERLERİNE GÖRE 18. YÜZYIL BAŞLARINDA BOZOK LİVASINDA TIMAR VE ZEAMETLER

İÇİNDEKİLER GİRİŞ BÖLÜM 1 OSMANLI SARAYLARI. 1. Dersin Amacı ve Önemi Kaynaklar-Tetkikler... 2

KOCAELİ TARİHİ AÇISINDAN ÖNEMLİ BİR KAYNAK: DERDEST DEFTERLERİ

SURİYE DE ERKEN DÖNEM OSMANLI TİMAR DÜZENİ : HAMA VE HUMUS ÖRNEĞİ Ottoman s Timâr System of the Early Period In Syria : Hama and Homs Models

XVI. YÜZYILDA ACLUN ŞEHRİ VE KASABALARININ NÜFUSU * ÖZET

AKÇAABAD VAKFIKEBĠR NÜFUS KÜTÜĞÜ - ( )

XVI. YÜZYILIN İKİNCİ YARISINDA BOZOK SANCAĞI TIMARLI SİPAHİLERİ

ORTA DOĞU ARAŞTIRMALARI DERGİSİ

I. Hutbe okutmak. II. Para bastırmak. III. Orduyu komuta etmek. A) Damat Ferit Paşa

İktisat Tarihi I

OSMANLI YAPILARINDA. Kaynak: Sitare Turan Bakır, İznik

Ermenek Mevlevihanesi/ Karamanoğlu Halil Bey Tekkesi

ADI SOYADI: SINIFI: NUMARASI: PUANI:

1-MERKEZ TEŞKİLATI. A- Hükümdar B- Saray

313 NUMARALI TİMAR RUZNÂMÇE DEFTERİ VE BU DEFTERDE HALEB VİLÂYETİ İLE İLGİLİ BAZI TESPİTLER

Sonuç. Beylikler dönemi, Anadolu'da Türk kültür ve medeniyetinin gelişmesi

AnkaraVilayetiYabanabadKazası ŞeyhlerKaryesi(1.Ş EYLÜL 1840)NüfusSayımı

SȖDȂN SEYAHȂTNȂMESİ: METİN VE İNCELEME

KAY 361 Türk İdare Tarihi. Ders 6: 20 Kasım 2006 Konu: Osmanlı Toprak Sistemi Okuma: Ortaylı, 1979, sf

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

kpss Önce biz sorduk 50 Soruda SORU Güncellenmiş Yeni Baskı ÖABT SOSYAL BİLGİLER Tamamı Çözümlü ÇIKMIŞ SORULAR

XVI. YÜZYIL SONLARINDA AHISKA SANCAĞI KVABLİAN NAHİYESİ NDE EKONOMİK YAŞAM

Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Toprak Yapısı Üretim ve Ticaret Flash Anlatım

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi.

Timar Tevcih Sebepleri Üzerine Bir Kaynak Değerlendirmesi

AZİZZÂDE HÜSEYİN RÂMİZ EFENDİ NİN ZÜBDETÜ L-VÂKI ÂT ADLI ESERİ NİN TAHLİL ve TENKİTLİ METNİ

Her şeyin değiştiği yüzyıl!! 13. Yüzyıl

Yrd. Doç. Dr. Sezai SEVİM YAYIN LİSTESİ

MÜTEFERRİKA. MUTAFARRİKA, Osmanlı d e v l e t i t e ş k i l â t ı n d a ve sar a y ı n d a bir türlü h i z m e t s ı n ı f ı t i a ( müteferrika

TANZİMAT DÖNEMİ NDE AHIRLI KÖYÜNÜN NÜFUS VE EKONOMİK YAPISI POPULATION AND ECONOMIC STRUCTURE OF AHIRLI VILLAGE DURING TANZİMAT PERIODS

10. SINIF TARİH DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

RÜSÛM-I ÖRFİYE. Ünal TAŞKIN

Osmanlı Devleti Kaynakçası

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM

H.983/M.1575 TARİHLİ TAHRİR DEFTERLERİNE GÖRE BOZOK SANCAĞI

BULGARİSTAN AZİZ KİRİL VE METHODİUS ULUSAL KÜTÜPHANESİ NDE BULUNAN SİNOP İLE İLGİLİ OSMANLI ARŞİV BELGELERİ

DURAKLAMA DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

Prof. Dr. Mehmet Ali BEYHAN Tel: [0 212] Oda no: 315

EBUTAHİR KAZASI NÜFUS VE TOPLUM YAPISI 1834 M (1250 H.) Salih AKYEL 1

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Bin Yıllık Vakıf Medeniyeti ve Vakıfların Eğitimdeki Yeri Sempozyumu

OSMANLI MEDRESELERİ. Tapu ve evkaf kayıtlarına göre orta ve yüksek öğretim yapan medrese sayısı binden fazlaydı.

Osmanlı Timar Sistemi nde Tevcih Prosedürü. The Procedure of Allocation in the Ottoman Timar System

5. ÜNİTE: EKONOMİ VE SOSYAL HAYAT

T.C. BAŞBAKANLIK AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞI PERSONEL KİMLİK KARTI YÖNERGESİ

Karamürsel, Marmara Bölgesinde İzmir Körfezi nin güneyinde Kocaeli iline bağlı bir ilçedir.

ÖZGEÇMİŞ. 2. Doğum Tarihi : Unvanı :Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu :Doktora Derece Alan Üniversite Yıl Lisans

FUAT SEZGİN VE İSLÂMÎ İLİMLER

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta

T.C. Tarih: :56:14 Sayfa:1/11 GÜN Kadir KASALAK. Tarihi Yrd.Doç.Dr. Kadir KASALAK. Kadir KASALAK. Hayri ÇAPRAZ

Osmanlı Teşkilat Tarihi El Kitabı

T.C. DÜZCE ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ YÖNETİM KURULU KARARLARI

Osmanlı Devlet teşkilatında, gerek yönetim alanında,gerekse askeri alanda bazı değişiklikler olmuştur. Bu değişikliklerin bir kısmı merkez

ALİ HİMMET BERKÎ SEMPOZYUMU KASIM Hukuk Fakültesi Konferans Salonu, Kampüs / ANTALYA. Düzenleyenler

The Sixteenth Century. Ümit KOÇ ÖZET

TARİH BÖLÜMÜ LİSANS DERSLERİ BİRİNCİ YIL

USULSÜZLÜK CEZALARI. Birinci ve İkinci Derece Usulsüzlük Cezaları. ( tarihinden geçerli olmak üzere) 1 - Sermaye Şirketleri 120,00 66,00

USULSÜZLÜK CEZALARI. Birinci ve İkinci Derece Usulsüzlük Cezaları. ( tarihinden geçerli olmak üzere) 1 - Sermaye Şirketleri 126,00 69,00

T.C. Tarih: :10:21 Sayfa:1/11 GÜN KARAGÖZ Yrd.Doç.Dr. Kadir KASALAK. Yrd.Doç.Dr. Kadir KASALAK1891 TAR-404-A-Türkiye KASALAK

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

OSMANLI TAŞRA YÖNETİMİ VE 16. YÜZYILDA MARAŞ KAZÂSI YÖNETİCİLERİ. Alaaddin AKÖZ - İbrahim SOLAK

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI İSTANBUL BAŞAKŞEHİR BELEDİYESİ 2012 YILI DENETİM RAPORU

BĠLECĠK ÜNĠVERSĠTESĠ AKADEMĠK ÖZGEÇMĠġ FORMU

FRANCHISE KİMİN BULUŞU NASIL BAŞLADI? NASIL GELİŞTİ?

Es-Seyyid Eş-Şeyh Abdülkadir El Abri Hazretleri

III. MURAD DÖNEMİ TAHRİR DEFTERLERİNE GÖRE BAYEZİD SANCAĞI ve TEVABİHA. Hakan KAYA Mehmet Emin TÜRKLÜ

OSMANLI ARAŞTIRMALARI

Son Gönderme Tarihi : KENAN ARAYICI

GELİRLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ NÜN TARİHİ GELİŞİMİ

XV. YÜZYILDA KARAMAN TOPRAKLARINDA AHİLER VE AHİ VAKIFLARI*

: 1490/ / [ 998] 1590

AĞUSTOS 2013 DÖNEMİ KARAMAN İLİ TÜKETİCİ HAKEM HEYETİ KARARLARI

I. TÜRK HUKUK TARİHİ KONGRESİ BİLDİRİLERİ

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM GENEL TARİH VE GENEL TÜRK TARİHİ I. TARİH BİLİMİNE GİRİŞ...3

OSMANLI TARİHİ ARAŞTIRMALARINDA TIMAR VE ZEAMET RUZNAMÇE DEFTERLERİ TIMAR AND ZEAMET RUZNAMÇE REGISTERS IN OTTOMAN HISTORY STUDIES

Es-Seyyid Eş-Şeyh Abdülhamid El Abri Hazretleri

[BELGE BAŞLIĞI] [Belge alt konu başlığı] [TARİH] TURMOB [Şirket adresi]

ĐLÂHĐYAT FAKÜLTESĐ DERGĐSĐ

ARAYIŞ YILLARI (17.YÜZYIL) (DURAKLAMA DÖNEMİ ) ISLAHATLAR AYAKLANMALAR

KARAMAN ERMENEK BALKUSAN KÖYÜ

T.C. KORKUTELİ BELEDİYESİ EMLAK VE İSTİMLAK MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ. BÖLÜM I Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve İlkeler

OSMANLI KÜLTÜR - MEDENİYETİ A. OSMANLILARDA DEVLET ANLAYIŞI

Prof. Dr. Mehmet Ali BEYHAN Atatürk Araştırma Merkezi Başkanı

UNESCO GENEL KONFERANSLARI TARAFINDAN İLAN EDİLEN ANMA VE KUTLAMA YIL DÖNÜMLERİ

SELÇUKLULARDA TARIM Dr. Osman Orkan Özer

HÜKÜMDAR TÜRK İSLAM DEVLETLERİNDE DEVLET TEŞKİLATI. KONU ANLATIMI tarihyolu.com TÜRK-İSLAM DEVLETLERİNDE HATUN TÜRK-İSLAM KÜLTÜRÜNÜN ORTAYA ÇIKIŞI

MAMURATÜLAZİZ VİLAYETİ MAARİF MÜDÜRÜ AHMET FEYZİ EFENDİ NİN FAALİYET VE SUİSTİMALLERİ Yrd. Doç. Dr. Ünal TAŞKIN 1

TC. ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH ANABİLİM DALI'NDA TAMAMLANAN TEZLER

820 NUMARALI TEMETTUÂT DEFTERİNE GÖRE TANZİMAT IN İLK YILLARINDA MUCUR VE HACIBEKTAŞ IN DEMOGRAFİK YAPISI VE SOSYAL DURUMU

HAÇLI SEFERLERİ TARİHİ 10.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. IV.-V. vd. HAÇLI SEFERİ

T.C. Tarih: :04:52 Sayfa:1/10 GÜN

Siyakatle yazılmış bir tımar defteri örneği

TÜRK VERGİ SİSTEMİ DERS NOTU 3.DERS

II. MAHMUT ( ) DÖNEMİ TANER ÖZDEMİR DETAY TARİHÇİ

Transkript:

Yıl: 1, Sayı: 1, Aralık 2014, s. 1-10 Ünal TAŞKIN 1 545 NUMARALI DEFTERE GÖRE MAARRA DA TIMAR DÜZENİ Özet Osmanlı Devleti nde reaya adıyla bilinen halkın, devlete karşı birtakım mükellefiyetleri vardı. Toprağı işleyen köylüler, elde ettiği ürünün belirli bir bölümü ile besledikleri hayvanlar için belirli bir miktar vergiyi devlete öderlerdi. Devlet, o bölgede görev yapan asker ve memurlarına, maaşlarına karşılık olarak, bu vergi toplama işini verirdi. Tımar adıyla bilinen bu sistem, devletin idarî, askerî ve iktisadî denetimini sağlıyordu. Bu çalışmada Maarra daki tımarlar anlatılacaktır. Anahtar Kelimeler: Osmanlı Devleti, Tımar, Maarra TIMAR ORDER IN MAARRA ACCORDING TO THE DEFTER NUMBERED 545 Abstract People generally known as reaya in Ottoman State had some responsibilities to state. Villagers cultivating the land paid a certain amount of tax for both some part of the crops they got from the land and for the animals they fed. State gave their soldiers and civil servants in those regions the duty of collecting these taxes as their salaries. This system, known as grooming and state was provided administrative, military and economic control. This study will be discussed that tımars in the Maarra Keywords: Ottoman State, Tımar, Maarra 1 Doç. Dr., Adıyaman Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü, unaltaskin@hotmail.com

Ünal Taşkın Giriş Osmanlı Devleti, bir bölgeyi yönetimi altına aldıktan sonra, o bölgenin mevcut durumunu tespit edebilmek amacıyla, tahrir adı verilen sayımlar yaptırırdı. Sancak adı verilen yönetim birimleri esas alınarak yapılan bu sayımlar, üretim alanlarının belirlenmesinin yanı sıra, gelirleri bizzat devlet hazinesine girecek yerlerin veya işletmelerin belirlenmesini de sağlıyordu. Tahrir yani sayım işlemi bittikten sonra, tertip edilen defterlere Mufassal Defter, bu defterlerin özeti şeklinde hazırlanan ve sadece mevcut gelirlerin kimlere, ne şekilde verileceğini gösteren defterlere ise İcmal Defter adı veriliyordu. İcmal defterlerde, tahrir sırasında ortaya çıkan gelirler, devletçe belirlenen oranda, tımar erbabına, maaşları karşılığı dağıtılıyordu (Taşkın 2013: 40). Maarra sancak olarak teşkilatlandırıldıktan sonra ilk kez 1550 yılında Arab Defterdarı Ramazanoğlu Mehmed Çelebi tarafından tahrir edildi (Çakar 2003: 27-30, 73-74). Bizim incelediğimiz defter ise bu tarihten çok sonra tutulmuş bir defterdir. İcmal kayıtlarını içeren incelediğimiz defter, Başbakanlık Osmanlı Arşivi Tapu Tahrir Tasnifi nde 545 numarada kayıtlıdır. Defter, sayfa usulüne göre numaralandırılmış olup 48 sayfadan ibarettir. Defterin bir kısım sayfaları boş bırakılmıştır. Numara verilen fakat boş olan sayfalar 1, 2, 45, 46, 47 ve 48. sayfalardır. Defterin içinde 15/1 ve 18/1 olarak numaralandırılan kayıtlar mevcuttur. Bu kayıtlar sırasıyla evasıt-ı rebiülahir 986 (1578) ve evasıt-ı rebiülahir 982 (1574) tarihlerini taşımaktadır. Zikredilen kayıtlar dışında defterin herhangi bir yerine tarih kaydı düşülmemiştir. Bu durumda defterin tutulduğu tarih 1574 tarihinden önceki bir tarih olmalıdır. Defterin giriş sayfasında ise Sultan II. Selim in tuğrası bulunmaktadır. Bu durumda incelenen defter 1566-1574 yılları arasında tutulmuş olmalıdır. Tarihçe Halep i Hama üzerinden Humus a bağlayan tarihi bir yol üzerinde bulunan Maarra, İslam kaynaklarında Maarretünnuman, Maarretühalep, Maarretühumus ve Zatülkusur adlarıyla bilinmektedir. Tarih boyunca pek çok devlet veya beyliğin hâkimiyeti altında kalan şehir, 637 yılında Ebu Ubeyde b. Cerrah ın ordusuna teslim olarak İslam devletinin sınırlarına edildi (Honigmann 1979: 116-119, Demirkent 2003: 274-276). Bu tarihten sonra bölgede kurulan Tolunlu, İhşidli ve Fatimi devletlerine bağlandı. Haçlı seferleri sırasında işgal edilen şehirlerden biri olan Maarra, büyük bir kıyım ve vahşete tanıklık etti 2. Haçlıların bölgeden uzaklaştırılması sonucu Türk emirliklerinin ve yerel hanedanların denetim sahasına giren şehir, sonraları Eyyubi ve Memluk hâkimiyetleriyle tanıştı. Yavuz Sultan Selim in Mısır Seferi sırasında Osmanlı 2 2 Haçlı vahşetiyle ilgili olarak bkz. Steven Runciman, Haçlı Seferleri Tarihi, I, (çev. Fikret Işıltan), Ankara, 1992, s. 200; Amin Maalouf, Arapların Gözüyle Haçlı Seferleri, (çev. Ali Berktay), İstanbul, 2010, s. 49-64; Ali Sevim, Suriye Selçukluları-Haçlı İlişkileri, Uluslar arası Haçlı Seferleri Sempozyumu 23-25 Haziran 1997, Ankara,1999, s. 93-94.

545 Numaralı Deftere Göre Maarra da Tımar Düzeni Devleti ne bağlanan şehir, ilk taksimatta oluşturulan Şam (Arab) Beylebeyiliği nin yönetim sahası içindeydi. Maarra, 1522 yılında Hama nın bir kazası iken Halep sancağına bağlı bir nahiye olarak teşkilatlandırıldı. Fakat bu idarî durum fazla uzun sürmedi ve 1523 yılından itibaren tekrar Hama ya bağlı bir kaza haline getirildi. 1549 yılında Halep sancağının Beylerbeyilik olarak teşkilatlandırılmasından sonra Maarra da müstakil sancak yapılarak buraya bağlandı (Çakar 2003: 27-30). 1550 yılını gösteren bir sancak tevcih defterinde Maarra sancakbeylerinin 1549 da Yunus Bey, 1550 de ise Mansur Bey ve Süleyman Bey olduğu anlaşılmaktadır (Emecen-Şahin 1999: 75). İncelediğimiz dönemde Ahmed Bey in yönetiminde olan Maarra sancağı, Maarra ve Kefer Tab olmak üzere iki nahiyeden ibaretti (TD 545: 13). Sancak Gelirleri ve Gelirlerin Paylaşımı Osmanlı Devleti nde vakıf ve mülk addedilen topraklar dışındaki bütün ekilebilir arazi mirî yani devletin sayılmıştır. Topraklarda havass-ı hümâyûn olarak kaydedilmiş yerlerin gelirleri, devlet hazinesine, vakıf olarak kaydedilmiş yerlerin gelirleri ise hangi vakıf için ayrılmışsa oraya aktarılırdı. Bunun dışında kalan ve gelir getiren bütün topraklar, devlet görevlilerine, maaşları karşılığı dağıtılıyordu. Dirlik adı verilen bu uygulamada, topraklar belirli gelir dilimlerine göre ayrılıyor ve devlet memurlarına, kıdem ve istihkaklarına göre tasarruf yetkisi veriliyordu. Dirlik, 100.000 akçeden fazla gelire sahip olan has, 20.000 ile 100.000 akçe arası gelire sahip olan zeamet ve geliri en fazla 19.999 akçe olan tımar olmak üzere üç şekilde tevcih ediliyordu (Taşkın 2013: 41). 3 Haslar Geliri 100.000 akçeden fazla olan toprakları tabir etmek için kullanılan has, devletin üst dereceli görevlilerinin tasarruf yetkisine sunulan yerlerdi. Sultan için ayrılan yerler hass-ı şâhî, havâss-ı hümâyûn veya hassha-i pâdişâh-i alempenâh; vezirlere ve diğer yüksek devlet memurlarına verilenler havâss-ı vüzerâ, havâss-ı mirmiran; hanedana mensup hanımlara ayrılan yerler paşmaklık olarak isimlendiriliyordu (Orhonlu-Göyünç 1997: 268). Sancakbeyi hasları ise hass-ı mirlivâ olarak ifade edilmekle birlikte sancakbeyinin görevli olduğu sancağın, Osmanlı teşkilat yapısı içerisindeki kıdemine ve derecesine göre farklı miktarları ifade edebiliyordu. İncelediğimiz defter padişah hasları kayıtlarıyla başlamıştır. Bu zamanda padişah hassı olarak ayrılan yerlerin toplam geliri 739.226 akçedir. Bu miktarın 10.050 akçesi Maarra merkezinden, 398.957 akçesi Maarra nahiyesinden ve 330.219 akçesi ise Kefer Tab nahiyesinden elde ediliyordu (Tablo-1).

Ünal Taşkın Tablo-1: Padişah Hasları Yer Miktarı (Akçe) Nefs-i Maarra 10.050 Nahiye-i Maarra 398.957 Kefer Tab 330.219 Toplam 739.226 Maarra merkezinde padişah hassı olarak kaydedilmiş miktar, büyük oranda beytülmal, mal-ı gaib, mal-ı mefkud, yave ve kaçgun resimleri ile Maarra daki boyahanenin gelirlerinden ibaretti. Bunun yanı sıra bir parça arazinin gelirleri de padişah hassı olarak ayrılmıştı (TD 545: 4). Maarra ve Kefer Tab nahiyelerindeki gelirler genel itibariyle köy ve mezra hâsıllarından oluşmaktaydı. Bundan başka Kefer Tab nahiyesinde Şayhun Han ında elde edilen vergiler de padişah hassı olarak kaydedilmişti(td 545: 4-12). Bu devirde Maarra sancakbeyi olduğu anlaşılan Ahmed Bey 224.554 akçelik bir gelire sahipti(td 545: 13). Tablo-2: Sancakbeyi Hasları Yer Geliri Nefs-i Maarra 78.755 Nahiye-i Maarra ve Kefer Tab 145.799 TOPLAM 224.554 4 Sancakbeyi hasları incelendiğinde, gelirinin büyük bölümünü nahiyelerden elde ettiği görülmektedir. Şehir merkezinden elde edilen gelirler arasında, mal-ı dimos, rüsum-ı örfiye, resm-i maze ve resm-i nahl, bac-ı bazar-ı siyah, bac-ı ağnam ve kasabban bulunmaktadır. Bunların dışında maarra merkezi ile nahiyelerinden elde edilen badı heva grubu vergilerin yarısı da sancak beyi hassı olarak kaydedilmiştir. Tahsil edilen bu badıheva grubu vergiler padişah, züema ve serbest tımar sahiplerine ayrılan yerler dışındaki miktarları ifade ediyordu. Kırsal alandan sancakbeyi için ayrılan gelirler ise toprak mahsullerinden alınan hâsıldan oluşmaktaydı. Zeametler Osmanlı tımar sistemine göre, geliri 20.000 akçeden 100.000 akçeye kadar olan dirliklere zeamet adı veriliyordu. Bunlar daha ziyade orta dereceli devlet görevlilerine tevcih edilen yerlerdi. Zeametlerin başlangıç miktarı 20.000 akçe idi ve bu miktar aynı zamanda kılıç olarak adlandırılan parçalanamaz kısmı ifade ediyordu. Bu sebepten, bir sipahinin üzerine 20.000

545 Numaralı Deftere Göre Maarra da Tımar Düzeni akçelik bir zeamet kaydedilirse, icmalli kılıç zeamet olarak adlandırılır ve her ne şekilde mahlûl (boş) kalırsa kalsın parçalanamazdı. İncelediğimiz dönemde Maarra Sancağı nda 8 zaim olduğu kaydı vardır. Diğer yandan defterin içinde Aladoğan Mustafa adlı bir şahsın Kefer Tab nahiyesindeki Kefer Kuh adlı köy ile bir kısım başka yerlerin gelirlerinden oluşan 20.000 akçelik bir zeamete sahip olduğunu anlıyoruz(td 545: 15/1). Bu durumda zaim sayısı 9 olmaktadır. Zeamet miktarlarına bakılırsa (Tablo-3), Fereczade, Ferhad ve Mehmed için tevcih edilen miktarların zeamet gelirinden az olduğu görülür. Muhtemelen bu üç zaimin, asıl zeamet tasarruf ettikleri yerler başka bir bölgede olup bu miktarlar zeamet hisselerini oluşturmaktadır. Zira Hızane-i Amire Ruzanamçecilerinden olan Mehmed in zeamet miktarı 33.121 akçeydi. Fakat bu miktarın 20.000 akçelik kısmı Humus şehir merkezinden elde edilen muhtelif vergilerden oluşmaktaydı. Geriye kalan 13.121 akçelik kısım ise Maarra dan elde ediliyordu(td 545: 14). Maarra Sancağı nda zeamet tasarruf eden Keyvan Bey in Kudüs sancakbeyi olduğu kayıtlıdır fakat hemen kaydın yanına der sabık ber vech-i tekaüd ifadesi düşülmüştür(td 545: 13). Osmanlı devlet teşkilatında bir zaimin sancakbeyi olabilmesi için 80.000 akçelik bir zeamete mutasarrıf olması gerekirdi. Bunlar sancakbeyiliğine geldiklerinde 200.000 akçelik bir tahsisatla tayin edilirlerdi (Afyoncu 2014: 163). Keyvan Bey in tasarruf ettiği zeamet ise 35.500 akçe idi. Bu miktar sancakbeyilerin tasarrufuna sunulan miktardan oldukça azdır. Kaydın yanına düşülen ber vech-i tekaüd ifadesi ise durumu açıklar niteliktedir. Tekaüd ifadesi, ihtiyarlık veya sakatlıktan dolayı görevini yapamayan memurların, hak edişlerinin bir miktarını alarak emekliliğe ayrılması olarak değerlendirilmektedir (Ş. Sami 1318: 424). Bu durumda Keyvan Bey in, ihtiyarlık veya sakatlık sebebiyle, kendi hakkı olan tahsisatının bir kısmıyla (35.500) istirahata çekildiği anlaşılmaktadır. Tablo-3: Zeametler 5 Tasarruf Eden Geliri Keyvan Bey Mirliva-i Kuds-i Şerif 35.500 Mehmed Ruznamçe-i Hızane-i Amire 33.121 Mustafa b. Bayezid 20.700 Bayezid 20.150 Ali b. Abdülaziz 20.000 Fereczade 19.500 Ferhad 15.500 Mehmed 16.737 Toplam 181.208 Deftere göre Maarra sancağındaki zeamet gelirleri toplamı 181.208 akçedir. Bu toplama Aladoğan Mustafa adına kaydedilen 20.000 akçelik miktarı ilave edersek 201.208 akçelik zeamet gelirinin olduğunu söyleyebiliriz.

Ünal Taşkın Tımarlar Osmanlı Devleti nde bir kısım devlet görevlilerine hizmetleri karşılığında tasarruf yetkisi verilmiş senelik geliri 20.000 akçeye kadar olan dirliklere tımar adı verilmekteydi 3. Tımarın başlangıç kısmını oluşturan bölümüne, zeamette olduğu gibi kılıç denirdi. Kılıç adı verilen ve aynı zamanda malî ve askerî bir birimi ifade eden toprağın sınırları içerisinde kayıtlı olan çiftçiler hukuken tımar sahibinin reayasıydı. Dolayısıyla tımar sahibine sahib-i arz veya sahib-i raiyyet adı verilirdi. Bu durumda ilgili bölgeyle alakalı kanunları uygulamada tek yetkili kişi tımar sahibi idi. Fakat kanunlara riayet etmediği veya usulsüzlük yaptığı takdirde takibata uğrardı (İnalcık 2012: 169-170). Kılıç kavramının asıl amacı, tımar erbabı öldüğü zaman oğullarına babalarının tımarından verilecek asgari kısmın belirlenmesidir. Zira sipahi çocuğu (sipahizâde) olmak tımar tasarruf etme hakkını da beraberinde getiriyordu. Ancak babasından sonra tımara talip olan oğul veya oğullar kılıç tutmaya kadir olacak yaşa kadar beklemek durumundaydı (Acun 2002: 906). Ölen bir sipahinin tımarı yetişkin oğlu varsa ona, şayet birden fazla oğlu var ise müşterek olarak onlara bırakılabilirdi. Ba-nevbet veya münavebe adı verilen bu usulde, tımar kaç kişi üzerine kaydedilmişse, bunlar tımarı ber vech-i iştirak tasarruf ederdi (Şahin 1979: 924). Bazı durumlarda ise tımar, sipahiler arasında eşit hisseler şeklinde de paylaştırılabilirdi. Mesela, bu zamanda Kefer Tab nahiyesinde Hüseyin ve Mehmed b. İbrahim adlı sipahilere 4.000 akçelik tımar 2.000 akçelik hisseler halinde tevcih edilmişti (TD 545: 43). Maarra sancağında mustahfız tımarları da bulunmaktaydı. Bu tür tımarlar, kale teşkilatında görevlendirilen sipahilere maaşları karşılığında tevcih edilirdi. Maarra sancağındaki mustahfız tımarlar Selemiye kalesinde görevli olan Osman b. Murad, Mustafa b. Haydar, Ali ve diğer Ali adlı sipahilerin her birine 1.300 akçe olarak verilmişti(td 545: 44). Tablo-3: Tımar Tasarruf Edenlerin Statüsü 6 Görev Türü Adet Cebeci 2 Çavuş 5 Defter Katibi 1 Kethüda 1 Miralem 1 Mustahfızan 4 Parscı 1 Serasker 1 Sipahi 69 Toplam 85 3 Tımar teriminin ortaya çıkmasıyla ilgili olarak bkz. Yücel Öztürk, Timar-Thema Teriminin Ortaya Çıkması, Bizans Uygulaması ve Osmanlı Mukayesesi, OTAM, 31, Bahar 2012, s. 157-208.

545 Numaralı Deftere Göre Maarra da Tımar Düzeni Tablo-3 te görüldüğü üzere Maarra Sancağı nda tımar tasarruf edenlerin büyük çoğunluğunu sipahiler oluşturmaktaydı. Tablo-3 e göre, Maarra Sancağı nda 5 çavuş görev yapmaktaydı. Çavuşlar tımar erbabından olan bütün devlet büyüklerinin, sancakbeyi ve beylerbeyilerin hasları ile alaybeyleri ve benzerlerinin dirliklerini teşkil eden yerler kanununca serbest kaydını taşıdıkları için, bunların her türlü idaresini ve asayişini yürütme yetkisinde olan görevlilerdi. Ayrıca, bunlar fermanların yerine ulaştırılması, fermanın gereğinin yerine getirilmesi ve cezaların infazı hususları ile suç olaylarının teftişinde de yetki sahibi idiler (Çakar 2003: 84). Dergâh-ı Âlî çavuşları olarak anılan Dîvân-ı Hümâyûn çavuşlarının, yabancı elçilerin karşılanması, padişah veya veziriazam tarafından verilen bir emrin tebliği, idam hükümlerinin icrası ve gözaltında tutulan sefirlere nezaret etme gibi görevleri de vardı. (Köprülü 1993: 237). Maarra Sancağı nda ayrıca Hama seraskeri olduğu anlaşılan 1 serasker görev yapmaktaydı. Çeribaşı olarak da bilinen serasker, sancakta alaybeyinden sonra en yüksek rütbeli subay olup serbest dirlik tasarruf ederdi. Seraskerin vazifesi, memur olduğu yerlerin asayişini temin etmek, sefer sırasında ve muhafazalarda gereken askerleri çıkarmak ve savaşın olmadığı yıllarda iktiza eden muafiyetleri tahsil eylemekti (Taşkın 2011: 60-61). Bunların yanı sıra tımar tasarruf edenler arasında kethüda, defter kâtibi, miralem (sancaktar) ve cebeci gibi görevliler de bulunuyordu. İncelediğimiz defterde bir sipahinin kökeni belirtilmiştir. Kökeni belirtilen bu bir kişinin adı Rıdvan olup Bosnalıdır(TD 545: 29). Tımar erbabının isimleri kaydedilirken, birkaç farklı yol denenmiştir. Mesela, Kılıç, Mehmed, Abdulkadir, Hasan, Yusuf, Budak gibi kendi isimleriyle kaydedilenler yanında, İbrahim b. Abdullah, Hasan b. Üveys, İskender b. Abdullah gibi babalarının adlarıyla yazılanlar da mevcuttur. Bunun yanı sıra sipahiler, devlet erkânından bağlı bulundukları kişiler ile akrabalık bağı olan diğer devlet görevlileriyle de birlikte yazılmıştır. Mesela, Perviz adlı sipahinin Murad ın adamlarından olduğu kaydedilmişken, Ali adlı sipahinin Ahmed in kardeşi olduğu belirtilmiştir(td 545: 21, 38). Bunların yanı sıra, sipahilerin meşgul oldukları işler ile ilgili nitelemeler de bulunmaktadır. Mesela, Kemal adlı sipahinin Parsçı yani Pars avlayan veya yetiştiren biri olduğu yazılmıştır(td 545: 31). Tımar erbabının isimlerine bakılırsa, Budak, Kılıç, İnal gibi Türkçe isimler, Keyvan, Piyale, Perviz gibi Farsça isimler ve Ahmed, Mehmed, Mahmud, Mustafa, İdris, Yahya, Yusuf, Ali, Hasan, Hüseyin gibi Arapça isimler kullanılmıştır. Sonuç 7

Ünal Taşkın Maarra, Osmanlı idaresinde XVI. yüzyılın ikinci yarısından itibaren sancak olarak itibar görmüş bir idarî birimdi. Tımar sistemi çerçevesinde, sancaklar merkeze alınarak yapılan sayımlar (tahrir) sonucu ortaya çıkan gelir kaynakları belirlendikten sonra, orada görev yapan devlet görevlilerine, belirli oranlarda dağıtımı yapılırdı. Sancağın gelir miktarlarına bakıldığı zaman, orta ölçekli bir yerleşim yeri olduğu anlaşılmaktadır. XVI. yüzyılın ikinci yarısında Maarra sancağında 9 zeamet, devlet görevlilerine gelir karşılığı tahsis edilmiştir. Zeametlerden üç tanesi, zeamet kılıç miktarının (20.000 akçe) altındaki gelirlerden oluşmaktaydı. Bu durum defterdeki kayıtlarda an ifadesi ile açıklığa kavuşmuştur. Bahsi geçen zeametler, zaimlere Maarra sancağından sunulan hisselerdir. Asıl zeamet hisseleri ise başka bölgelerdedir. Zeametlerden biri ise tekaüdlükten dolayı tevcih edilmiştir. Sonuç olarak Maarra sancağındaki tımar, dağıtım ve işleyiş yönünden, devletin diğer bölgelerinden farklı değildi. Genel anlamda devlet, tımar sistemi sayesinde tımarlı sipahi adı verilen askerlerin yetiştirilmesini sağlıyordu. Bunun yanı sıra mevcut gelir getirebilecek toprakların işletilmesi de memurlar aracılığıyla temin ve takip edilmiş oluyordu. Kaynakça a) Arşiv Belgeleri Başbakanlık Osmanlı Arşivi (BOA) Tahrir Defteri (TD), no: 545 b) Araştırma ve İncelemeler ACUN Fatma, Klasik Dönem Eyalet İdare Tarzı Olarak Tımar Sistemi ve Uygulaması, Türkler, IX, Ankara, 2002, s. 899-908. AFYONCU, Erhan, Zeamet, DİA, XLIV, İstanbul, 2014, s. 162-164. BOA, TD, 545 ÇAKAR, Enver, XVI. Yüzyılda Haleb Sancağı (1516-1566), Elazığ, 2003. DEMİRKENT, Işın, Maarretünnu mân, DİA, XXVII, 2003, s. 274-276. EMECEN, Feridun ŞAHİN, İlhan, Osmanlı Taşra Teşkilâtının Kaynaklarından 957-958 (1550-1551) Tarihli Sancak Tevcih Defteri I, Belgeler-Türk Tarih Belgeleri Dergisi, XIX/23, Ankara, 1999, s. 53-121. HONİGMANN, E., Maarret-ün-Nûman, İA, VII, 1979, s. 116-119. İNALCIK Halil, Tımar, DİA, XLI, 2012, s. 169-170. KÖPRÜLÜ, Orhan F, Çavuş. DİA, VIII, İstanbul, 1993, s. 236-238. MAALOUF, Amin, Arapların Gözüyle Haçlı Seferleri, (çev. Ali Berktay), İstanbul, 2010. ORHONLU, Cengiz GÖYÜNÇ, Nejat, Has, DİA, XVI, 1997, s. 268-270. 8

545 Numaralı Deftere Göre Maarra da Tımar Düzeni ÖZTÜRK, Yücel, Timar-Thema Teriminin Ortaya Çıkması, Bizans Uygulaması ve Osmanlı Mukayesesi, OTAM, 31, Bahar 2012, s. 157-208. RUNCİMAN, Steven, Haçlı Seferleri Tarihi, I, (çev. Fikret Işıltan), Ankara, 1992. SEVİM, Ali, Suriye Selçukluları-Haçlı İlişkileri, Uluslar arası Haçlı Seferleri Sempozyumu 23-25 Haziran 1997, Ankara,1999, s. 91-113. ŞAHİN, İlhan, Timâr Sistemi Hakkında Bir Risâle, İÜEFTD, XXXII, İstanbul, 1979, s. 905-935. ŞEMSEDDİN SAMİ, Kâmus-ı Türkî, Dersaadet, 1318. TAŞKIN, Ünal, Osmanlı İdaresinde Safed (1516-1600), Elazığ, 2011. TAŞKIN, Ünal, Osmanlı Hâkimiyetinin İlk Yıllarında Filistin de Timar Sistemi (Gazze ve Kudüs Sancakları Örneği), Ekev Akademi Dergisi, 17/56, Yaz 2013, s. 39-54. EKLER EK-1: Maarra Tımarlıları ve Gelir Miktarları Tımarlı Adı Gelir Miktarı (Akçe) Tımarlı Adı Gelir Miktarı (Akçe) Budak 13.965 Mehmed 5.999 Mehmed Cebeci 12.699 Zeyneddin 5.800 Mehmed 9.800 Mansur 5.647 Tasdur 9.700 Himmeddin 5.500 Abdülkadir 9.500 Yusuf Halil 5.300 Keyvan Katib Defter-i Divan-ı 9.370 Hasan b. Mehmed 5.276 Haleb Günide Hasan 8.500 İskender b. Abdullah 5.200 Hasan 8.600 Mehmed Serasker nahiye-i 5.000 Hama Yusuf 8.000 Mehmed b. Hüseyin 4.300 Şerif 7.399 Haydar 4.300 İbrahim b. Abdullah 7.200 Bosna Rıdvan 3.633 Behram Kethüda 7.000 Ali 3.550 Ebubekir b. Mehmed Cebeci 6.799 Mehmed 3.500 Ali birader-i Ahmed 6.400 Mahmud 3.000 Piyale 6.300 Hasan Çavuş 3.000 Üveys 6.300 Parscı Kemal 2.699 Hasan b. Üveys 6.200 Memi b. Mehmed 2.500 Bayezid Çavuş 6.299 Hasan 2.400 Davud 6.200 Hasan b. Havac 2.300 Yahya 6.200 İbrahim 2.300 Mendam 6.000 İsa Çavuş 2.299 Mehmed b. Sirab 6.000 İskender 2.200 Kulu 6.000 Mehmed 2.200 Kılıç 5.999 Nasuh b. Ahmed, Hüseyin 2.000, 2.000 Yusuf 5.999 Ramazan b. Ahmed Çavuş 2.000 Hasan Çavuş 5.999 Mehmed 2.000 Hüseyin 5.999 İnal 1.600 9

Ünal Taşkın EK-2: Kefertab Tımarlıları ve Gelir Miktarları Tımarlı Adı Gelir Miktarı (Akçe) Tımarlı Adı Gelir Miktarı (Akçe) İyas Miralem 15.300 Mehmed b. Ahmed, Ali 4.300, 4.300 Liva-i Maarra Hacı Hüseyin 8.000 Ali b. Kılıç 4.000 Kılıç 6.100 Mahmud b. Ahmed 4.000 Yusuf 5.999 Hızır 3.200 Mustafa 5.999 Mehmed 3.200 Derviş b. Ali 5.999 Ali b. Ahmed 3.000 Yahya 5.999 Mehmed b. Piri 3.000 Mehmed 5.999 Ramazan b. Sadi 2.500 İdris 5.999 Hüdavirdi b. Mehmed, Mustafa, Mehmed b. Şahrafi, Ali b. Şahrafi 2.500, 2.200, 2.000, 2.000 Perviz merdüm-i 5.300 Ataullah, Mehmed 2.000, 2.000 Murad Ahmed 5.000 Osman b. Murad, Mustafa b. Haydar an 1.300, 1.300 mustahfızan-ı kala-i Selemiye Yahya b. Mehmed 5.000 Ali, Diğer Ali an mustahfızan-ı kala-i Selemiye 1.300, 1.300 10