ERGENLİK DÖNEMİ ÖZELLİKLERİ VE İLETİŞİM ENGELLERİ
ERGENLİK DÖNEMİ Çocukluktan çıkıp yetişkinliğe geçiş arasında yer alan bir süreçtir. Genellikle 12-21 yaşları arasındaki dönemi kapsar.
Fizyolojik Psikolojik Sosyal yönden önemli değişiklikler ortaya çıkar
Fizyolojik Değişiklikler Bedensel büyüme hızında artma, Cinsiyet özelliklerinin kazanılması Yüzde ve diğer vücut organlarında değişme Boy ve kiloda hızlı artış
Sosyal Değişiklikler Toplum içindeki rolde değişiklikler Yeni rol modelleri arama Toplumsal-politik olaylara ilginin artması Akranlarla ilişkilerde artma Yalnız kalma isteği
Psikolojik Değişiklikler Başka insanların değerlendirmelerine önem verme Sık sık Ben kimim?- Ben neyim? sorularını sorma
Kendisinin ve toplumun değer yargılarını sorgulama Kimlik bocalaması (mesleki-cinsel)
Ergenlikte Benlik Gelişimi Ergenlerin kendi benlik kavramlarını (kendilerini) tanımaları ve kabul etmeleri, onlar için çok önemlidir. Ergenin benlik kavramı, kendini değerli ve yeterli bulma duyguları ile yakından ilgilidir.
Ergenlerin benlik (kendilik) kavramları, fiziksel görüntüleriyle yakından ilgilidir. Bu dönemde, giysiler ve görünüm kendi kimliklerinin bir simgesi haline gelir.
HER GENÇ ERGENLİK DÖNEMİNİ AYNI ŞEKİLDE Mİ YAŞAR?
Kızlar, bu dönemi erkeklerden daha farklı geçirirler. Sağlıklı iletişim kuran ergenler dönemi daha rahat geçirirler.
Geç olgunlaşan ve fiziki yapıları iyi gelişmemiş olanlar, daha zor geçirirler. Değişik ilgi alanları ve hobileri olanlar, daha rahat geçirirler.
Ergenlik Dönemi Özellikleri Arkadaşlarına çok önem verirler Anne-baba ile tartışmalar olur Çelişkileri vardır Sabırsızdır Özgürlüklerine son derece düşkündürler Kendisine hiç zarar gelmeyeceğini düşünür Sınır koymayı bilmez Sorumluluklarını başkalarına yükler Şiddete ve suça eğilim gösterebilir
Sorun Yaşanabilecek Alanlar: Fiziksel görünüş ve sağlık Toplumsal ilişkiler Karşı cinsle ilişkiler Okul Gelecekle ilgili planlar Töre ve dini inanışlar Mali durum
AİLE YAŞAMI Evdeki kuralları beğenmeme ve karşı çıkma Aile ile yaşamak istememe Akıl ve öğüt vermeye tepki gösterme Eleştiriye tahammül edememe Kuşak çatışması (Anne-babanın değer yargılarını eleştirme, kendisini anlamadıklarını düşünme)
Ergen, Ailenin düzenleme çabaları karşısında, güçsüzlük duygusu yaşanır. Güçlü/Üstün olmak için anne-babanın ve toplumsal engellemelerin karşısında yoğun öfke hissedilebilir. Bazen saldırgan davranışlar gösterilebilir.
Ergenlik dönemine giren bireyin ailesiyle olan ilişkisi gerek yapı gerekse nitelik bakımından değişiklikler gösterir. Ergenlik döneminde aile ve ergen arasındaki ilişkinin değişmesi ile birlikte iletişim de farklılaşır.
İletişim Bireyler arasında dil ve hareketler yoluyla duygu, düşünce ve inançların aktarımı ya da alışverişidir.
Yetişkinler çocuklarla iletişim kurarken genellikle kendi ebeveynlerinden öğrendikleri tutumları sergilerler.
İletişim Engelleri Nelerdir? Sıklıkla emir cümleleri kurmak Gözdağı verme, uyarma, tehdit etme Sürekli öğüt verme, çözüm önerileri getirme, fikir verme Ahlak dersi, vaaz verme Mantık yoluyla inandırma, tartışma Tahlil etme, tanı koyma Yargılama, eleştirme, suçlama Çocuğu sürekli övme, görüşüne katılma Güven verme, teskin, teselli etme Ad takmak, alay etmek, gülünç duruma düşürmek Sürekli soru sormak, sınamak, sorgulamak
Sıklıkla emir cümleleri kurmak Kalk, Yüzünü yıka, Çocuklarımızın Sütünü bitir, korkudan Dişlerini fırçala, söyleneni yapmasını değil Söylenmeyi bırak da bir an önce ödevini kendisi için yap, gerekli olanı Ağzın doluyken konuşma, düşünmesine ve Ödevini bitir, bulmasına Televizyonu kapat, yardımcı olmalıyız Büyüklerinle konuşurken sesini yükseltme, Öğretmenini dinle.
Gözdağı verme/uyarma/tehdit etme Okulunu bitirmezsen sana para yok Ödevini bitiremezsen televizyonu unut Ya bu sınavı verirsin ya da seni bakkala çırak olarak veririm Sütünü içmezsen cüce kalırsın Yemek yemezsen dayak yersin. Ayağımın altından çekilmezsen çok kızacağım Terliksiz dolaşırsan hastalanırsın. Bazen işimizi kolaylaştırmak için bir davranışı bitirmesini koşula bağlayabilir ya da gözdağı vererek korkutarak istediğimiz davranışı yapmasını sağlayabiliriz.
Sürekli öğüt verme, çözüm önerileri getirme, fikir verme Senin yerinde olsam plan yaparak çalışırdım Sütünü bitirdiğinde boyun uzayacak Bak sana bir önerim var Öncelikle yapman gereken ders çalışma saatlerini planlamak. Ondan sonra planına uyman gerekir Neden gelip arkadaşlarınla oynamıyorsun Elbiselerini yerine koymalısın Söylediğimiz şeylere acaba bizim mi ihtiyacımız var!!! İstenmeden verilen öğütlerin, yardımın yararı yoktur. Bu yaklaşım çocuğun çözüm yolları bulmasına engel olur. Bu da anneye babaya bağımlı çocuklar yaratabilir.
Ahlak dersi/vaaz verme Senin sorumluluğun ders çalışmaktır.
Mantık yoluyla inandırma, tartışma Gerçek şu ki sınava 3 hafta kaldı, buna göre ders çalışman gerekir.
Tahlil etme, tanı koyma Aslında sen ders çalışmak istiyorsun işine gelmiyor. Kardeşini biraz kıskanıyorsun. Yorgun olduğum zaman hep beni rahatsız etmek istiyorsun.
Sıklıkla yargılamak, eleştirmek, suçlamak Sen zaten her işte tembellik yapıyorsun Çok dikkatsizsin. Kötü çocuk oldun. Sen zaten tembelin tekisin Zaten başarsaydın şaşardım Yine mi bitiremedin Bu olumsuz değerlendirmeler çocuğun kendisini değersiz, yetersiz görmesine ve benlik saygısının düşmesine neden olabilir. Çocuğun sizinle iletişimi kesmesine yol açabilir Hatırlayın: Siz gençlik döneminde nasıl davranır düşünürdünüz!!!...
Çocuğu sürekli övmek, görüşüne katılma İyi çok güzel de artık bebek değilsin ki. Arkadaşlarına hep iyi davranıyorsun. Haklısın nasıl istersen öyle olsun Çok güzel... Bence harika bir iş yapıyorsun... Çocuk ailesinin beklentilerinin çok yüksek olduğunu düşünebilir ya da kaygı hissedebilir. Çocuğun kendilik algısına uymayan değerlendirmelerin yapılması çocukta kızgınlık yaratır. Aşırı övgü sonucunda çocuk buna alışabilir ve övülmeye gereksinim duymaya başlar.
Güven verme, teskin, teselli etme Ödev yapmak istemeyen tek çocuk sen değilsin. Benim için üzülme Gürültüden rahatsız olmuyorum
Ad takmak, alay etmek, gülünç duruma Bırak ağlamayı sulu göz... Maşallah pek akıllısın düşürmek Sevilmediği kanısının oluşmasına yol açabilir. İstersen sonra konuşalım. Ukalasın. Bu kadar yaramazlık yapmaya utanmıyor musun? Koca bebek... Hadi bakalım Süpermen Geri zekalı Kendilik gelişiminde olumsuz etkileri olabilir. Aşkım, Sevgilim gibi sözlerin söylenmesi de anne ya da babayla ilişkisinin sınırlarını belirlemesinde, cinsel normlarının oluşumunda sıkıntılar yaşamasına neden olabilir
Sürekli soru sormak, sınamak, sorgulamak Neden ödev yapmak istemiyorsun Ne yaptığının farkında mısın? Bunu sana kim öğretti? Neden?... Sen ne yaptın?... Kim?... Nasıl?... Çocuklar genellikle hayır demeye, yarı doğru cevap vermeye, kaçmaya yönelir veya yalan söyler. Çocuk korku ve endişeye kapılabilir Çocuk kendi sorununu, gözden kaçırabilir. Çocuk sorgulanıyor hissine kapılabilir ve bu durum onda güvensizlik, kuşku oluşturur.
Duygusal Yönden Ergen-Yetişkin İletişimi Coşku ve Heyecan Motivasyonumuzu, fiziksel ve ruhsal enerjimizi, yaratıcılık yönümüzü destekler. Coşkunun olduğu yerde hemen şimdi vardır Ergenin içinde bulunduğu durumu anne-baba çoktan terk etmiştir. 32
Duygusal Yönden Ergen-Yetişkin İletişimi Anlamak Anlayışlı olmak Genç = Beni anla = Benim kişiliğime saygı göster Aile = Benim yaptıklarımı onayla, yaptıklarıma karışma. 33
Empati ebeveynin kurtarıcısıdır. Yanılgıdan kurtarır. Disiplin Ceza Standartların saptanması Değerlerin yorumlanması Dayanışmanın ödüllendirilmesi 34
Duygusal Zorlanmalar Anlaşılamama kaygısı Anlayamama kaygısı Geriye dönüp bakamama GENÇLER ANNE-BABA OLMAYI BİLEMEZLER!!! AMA ANNE-BABALAR GENÇLİKLERİNİ İSTERLERSE HATIRLAYABİLİRLER 35
Duygusal Zorlanmalar Şekilsel engeller Düşünsel engeller 36
GENÇ OLMAK BİR SORUN DEĞİL SÜREÇTİR 37
Özetle Ergenle polemiğe girilmemelidir. Ben bunu sana söylüyorum, ama bunu sen zaten bilirsin mesajı verilmelidir. Bir taraftan sınır koyarken, diğer taraftan koşulsuz sevildikleri mesajı verilmelidir. Ergene düşünce ve duygularını anlatmaları için fırsat verilmelidir.
TEŞEKKÜRLER...