Stres Üriner İnkontinans Tedavisinde TVT, TOT ve Burch Operasyonlarının Uzun Dönem Sonuçları

Benzer belgeler
Transobturator Tape Operasyonu Deneyimlerimiz ve Erken Dönem Sonuçlarımız

Stres üriner inkontinans hastalarında midüretral transobturator bant cerrahisi: Klinik gözlem ve erken dönem sonuçları

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ

Pelvik Taban Onarımında Profilaktik Antiinkontinans Cerrahisi Gerekli mi? Hangi Olgulara? Nasıl? Dr. Yusuf Üstün

KADIN ÜROLOJİSİ/Female Urology

tedavisinde Minimal İnvazif Yaklaşı şımlar Doç.. Dr. Rahmi Onur Fırat Üroloji AD-Elaz Elazığ

Üriner İnkontinans. Konuyu Değerlendirdik Konuyu Değerlendirdik Konuyu Değerlendirdik Konuyu

Stres Tip İdrar Kaçırma Tedavisinde Uzun Dönem Trans-Obturator Teyp Sonuçlarımız: Retrospektif Klinik Çalışma

ÜRİNER İNKONTİNANS TEDAVİSİNDE TRANSOBTURATOR TAPE (TOT) OPERASYONUNUN KISA VE UZUN DÖNEM ETKİNLİĞİNİN ARAŞTIRILMASI

Başarısız MÜS Cerrahisi Ne Yapılmalı? M.Levent Emir

T.C.Sağlık Bakanlığı Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği,İstanbul 4

ARAŞTIRMA. Anahtar Kelimeler: İnkontinans, transobturator bant (TOT), komplikasyon, memnuniyet

Copyright 2018 by University of Health Sciences Gaziosmanpaşa Taksim Training and Research Hospital. - Available online at

Stres Üriner nkontinansta Transobturator Tape Tedavisi

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Türk Üroloji Dergisi: 31 (4): ,

Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum A.B.D, Sakarya, Türkiye

Stres İnkontinans Tedavisinde Transobturator Tape (TOT) ile Transvaginal Tape(TVT) in Etkinliğinin ve Komplikasyonlarının Karşılatırılması

SAKRAL NÖROMODÜLASYON

İDRAR KAÇIRMA Dr. Bülent Çetinel. idrar kaçırma(üriner inkontinans) idrar tutamama hali

Stres Üriner İnkontinansın Kadın Cinsel Fonksiyonları Üzerindeki Etkisi

ÜRODĠNAMĠK DEĞERLENDĠRME

Orta Üretral Askı Operasyonu Olan Kadınların İnkontinans, Yaşam Kalitesi Ve Cinsel Fonksiyonlarının Değerlendirilmesi

Cukurova Medical Journal

GERÇEK STRES ÜRİNER İNKONTİNANS TEDAVİSİNDE TANSİYONSUZ VAJİNAL TEYP (TVT)

HEMŞİ RMELİ ELMAS SÜRMELS. İbn-i i Sina Hastanesi Üroloji Anabilim Dalı

Üriner İnkontinansın Kadın Cinselliği Üzerine Olan Etkisi. Prof Dr Ercan Aygen Erciyes Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD

TÜRK ÜROLOJİ AKADEMİSİ

SERVİKAL YETMEZİĞİNDE MCDONALDS VE MODDIFIYE ŞIRODKAR SERKLAJ YÖNTEMLERININ KARŞILAŞTIRILMASI

TİP İDRAR KAÇIRMA TEDAVİSİNDE TRANS-OBTURATOR TEYP SONUÇLARI

35 yaş üzeri kadınlarda üriner inkontinans sıklığı ve etkileyen faktörlerin değerlendirilmesi

Reprodüktif Çağdaki Kadınlarda Üriner İnkontinans Prevalansı ve Etkileyen Faktörler

Aşırı aktif mesanede tedavi. Dr. Hakan Vuruşkan Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı

Kaan BAL, Kutan ÖZER, Ergün ELALTUNTAŞ, Fikret ŞENGÜL, Ahmet BÖLÜKBAŞI İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi 2. Üroloji Kliniği, İZMİR

Current Approaches in the Surgical Treatment of Urinary Stress Incontinence. Üriner Stres İnkontinansın Cerrahi Tedavisinde Güncel Yaklaşımlar

ÖZGEÇMİŞ. Görevi Kurum Süre (Yıl -Yıl) Ebe İÜ İstanbul Tıp Fakültesi Ürojinekoloji Bilim Dalı

Üriner Inkontinans. ö <U. Dile Getirilmeyen... Sorgulanması Gereken Bir Problem...Üriner İnkontinans

Menopoz Dönemindeki Kadınlarda Üriner İnkontinans Prevalansı ve Risk Faktörleri

Cerrahi ne zaman gerekli. Mini-slingler Periuretral enjeksiyonlar. Mini-slingler. Mid-slingler. MiniArc MUS yerleştirme. MiniArc MUS yerleştirme

SEZARYEN VE İDRAR İNKONTİNANSI Sezaryen Morbiditeyi Azaltır

Kadın İdrar İnkontinansı. Dr. M.NURİ BODAKÇİ

DİRENÇLİ AAM TEDAVİSİNDE BOTULİNUM TOKSİNİ. Dr. Abdullah Demirtaş Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Kayseri

VAJİNAL ASKI CERRAHİSİNDE MEŞLERE BAĞLI GELİŞEN KOMPLİKASYONLAR

ÜRİNER İNKONTİNANS VE PELVİK ORGAN PROLAPSUSU: TANI VE TEDAVİ SEÇİMİ. Konu Yazarı Prof. Dr. Önay YALÇIN Dr. Hande DELİER

TRANSVAJİNAL MESANE BOYNU SÜSPANSİYONU VE SLİNG OPERASYONLARINDA ENDOSKOPİNİN YERİ*

PROF. DR. FULYA DÖKMECİ

LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER

Dirençli Aşırı Aktif Mesane

Komplike Olmayan Stres Üriner İnkontinans Tedavisinde Cerrahi Yaklaşımlar

ÜRİNER İNKONTİNANSIN GÜNCEL TANI ve TEDAVİSİ. Prof. Dr. Niyazi Aşkar Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı İZMİR

Dr. Figen HANAĞASI Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Nöroloji Bölümü

ESKİŞEHİR ALPU İLÇESİ 18 YAŞ ÜSTÜ KADINLARDA ÜRİNER İNKONTİNANS, RİSK FAKTÖRLERİ VE YAŞAM KALİTESİNE ETKİSİ: BİR TOPLUM TABANLI ÇALIŞMA

Tiroidektomi Sonrası Hipokalsemi Gelişiminde İnsidental Paratiroidektominin, Hastaya Ait Özelliklerin ve Cerrahi Yöntemin Etkilerinin İncelenmesi

Aşırı Aktif Mesane ve BPH. Bedreddin Seçkin Selçuk Üni. Selçuklu Tıp Fakültesi Üroloji A.D.

24. ULUSAL TÜRK OTORİNOLARENGOLOJİ & BAŞ - BOYUN CERRAHİSİ KONGRESİ

JİNEKOLOJİDE SİNGLE PORT OPERASYONLAR. Doç Dr Ahmet Kale. Kocaeli Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği

İnfertilite ile depresyon ve anksiyete ilişkisi

Kadınlarda Üriner Semptomları Değerlendirmek için Kullanılan Yaşam Kalitesi Ölçekleri

Transobturator tape operasyonu yapılan hastalarda postoperatif cinsel fonksiyonların değerlendirilmesi

Lütfen doğum tarihinizi yazınız. 2a. İdrar yapmayı başlatmadan önce gecikme var mı? Hiç 0 Nadiren 1 Ara sıra 2 Çoğunlukla 3 Her zaman 4

The relationships between preoperative urodynamic parameters and clinical outcomes in urinary stress incontinence

Üriner İnkontinanslı Hastalarda Semptomlarla Ürodinami Bulgularının Karşılaştırılması

STRESS ÜRİNER İNKONTİNANSIN CERRAHİ TEDAVİSİ

KADIN ÜROLOJİSİ/Female Urology

Bülent ÇETİNEL İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı, İSTANBUL

Pelvik Taban Bozuklukları ve Kadın Cinsel Fonksiyon Bozukluğu

STRES ÜRİNER İNKONTİNANS TEDAVİSİNDE SOLVENT-DEHİDRAT KADAVRA DERMİS DOKUSUNUN ETKİNLİĞİ

ÇOCUKLUK ÇAĞI İŞEME BOZUKLUĞU: BULGULAR VE TEDAVİ ALGORİTMASI

Kadın Stres Üriner İnkontinans Cerrahi Tedavisi Sonrası Komplikasyonlar ve Yönetimi

Aşırı Aktif Mesane Tanısı Almış Kadınlarda Mesane Günlüklerinin İncelenmesi

Abstract. Özet. Giriş. Başvuru: Kabul: Yayın: Musa Saraçoğlu 1, Hakan Öztürk 1, Tarık Zengin 1

STRES ÜR NER NKONT NANS TEDAV S NDE TVT (Tension-Free Vaginal Tape) UYGULANAN HASTALARIN HAYAT KAL TES TESTLER LE DE ERLEND R LMES

Stres Üriner İnkontinans Cerrahisi Komplikasyonu : MESH EROZYONU DENİZ ŞİMŞEK EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Üriner İnkontinans Tarifleyen Kadınlarda Aile ve Enürezis Nokturna Öyküsü

ÖZGEÇMİŞ DOĞUM TARİHİ : 26/01/1986. ADRES : Silivrikapı Mah.Fatih Sitesi A:12 D:4. Fatih/İSTANBUL TELEFON : : drfatihelbir@gmail.

Sezaryen veya Normal doğum Üriner inkontinans?

Stres Üriner İnkontinans Tedavisinde Needleless Prosedürünün Etkinliğinin Değerlendirilmesi

Oğuz Ekmekçioğlu Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Kayseri

Gebelik ve sonrasında genitoüriner sistemin anatomik ve fonksiyonel değişiklikleri

Ambulatuar Ürodinami. Dr. İlker Şen

Hasta Adı Dosya No Tarih / Saat

İDİOPATİK DETRÜSÖR İNSİABİLİTELİ KADINLARDA OXYBUTİNİN HİDROKLORİD TEDAVİSİ

Total Tiroidektomi yapılan hastalarda MSKKM Nomogramının Değerlendirilmesi

GERİATRİK HEMODİYALİZ HASTALARINDA KOMORBİDİTE VE PERFORMANS SKORLAMALARININ PROGNOSTİK ÖNEMİ; TEK MERKEZ DENEYİMİ

Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi

KADIN HASTALIKLARI ÜROJİNEKOLOJİK CERRAHİ GİRİŞİMLER HASTA ONAM FORMU

GÜRDAL M., TEKİN A., KİREÇÇİ S., YÜCEBAŞ E., ŞENGÖR F. Sağlık Bakanlığı Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi 1. Üroloji Kliniği, İSTANBUL

KADINLARDA İDRAR KAÇIRMA NEDİR VE NASIL TEDAVİ EDİLİR? İdrar kaçırma nedir- nasıl tanımlanır? Bu bir hastalık mıdır?

BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİ NDE YAPTIRILAN DOĞUMLARIN İNCELENMESİ

BAĞLI İDRAR KAÇIRMANIN TEDAVİSİNDE İKİ FARKLI CERRAHİ YAKLAŞIMIN KARŞILAŞTIRILMASI: LAPAROSKOPİK VE AÇIK BURCH KOLPOSÜSPANSİYON

Pelvik Organ Prolapsusu/Üriner İnkontinans İle İlişkili Şikayetlerin Kadınların Cinsel Fonksiyonuna Etkisi

Abdominal Myomektomi Fertiliteyi Arttırıyor

Kadınlarda Artifisyel Üriner Sfinkter Yerleştirilmesi

KADINLARDA STRES ÜRÝNER ÝNKONTÝNANS VE KONSERVATÝF TEDAVÝ YAKLAÞIMLARI CONSERVATIVE TREATMENT OF STRESS URINARY INCONTINENCE IN WOMEN

Prostatektomi Sonrası Oluşan İnkontinans Tedavisinde Uygulanan Artifisyal Üriner Sfinkter İmplantasyonunun Etkinliğinin Değerlendirilmesi

Renal Biyopsi İşlemine Bağlı Ağrının Değerlendirilmesi

Çocuklarda kontinans cerrahisi. Dr.Orhan Ziylan İTF Üroloji Anabilim Dalı Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı

Kadın İşeme Bozuklukları ve Prolaps Tedavisinde Östrojen in Yeri

BPH OLGU SUNUMLARI. Dr. Ferruh Zorlu

DIAGNOSIS AND TREATMENT OF STRESS URINARY INCONTINENCE

Transkript:

Özgün Araflt rma / Original Article DOI: 10.4274/Haseki.812 Stres Üriner İnkontinans Tedavisinde TVT, TOT ve Burch Operasyonlarının Uzun Dönem Sonuçları Long-Term Results of the TVT, TOT and Burch Procedure for the Treatment of Stress Urinary Incontinence Murat Ekmez, Behiye Pınar Çilesiz Göksedef, Uğur Ateş, Murat Api, Hüsnü Görgen, Ahmet Çetin Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kadın Doğum Kliniği, İstanbul, Türkiye Özet Amaç: Bu çalışmanın amacı stres üriner inkontinansın tedavisinde kullanılan cerrahi prosedürlerin birbirleriyle kıyaslanarak en etkili ve en az zarar veren yöntemin belirlenmesidir. Yöntem: Nisan 2003-Aralık 2010 tarihleri arasında Üriner İnkontinans Cerrahisi uygulanan olguların kayıtları incelendi. TVT, TOT ve Burch uygulanan hastalar analiz esnasında operasyonun başarısı açısından değerlendirildi. İstatistiksel analiz, kategorik değerler için kikare ve Fischer in kesin testi, sürekli değişkenler için student t testi kullanıldı. P<0.05 anlamlı kabul edildi. Bulgular: Postoperatif kayıtları, takip durumlarına ulaşılabilen 97 olgu değerlendirmeye alındı. En sık yapılan anti-inkontinans operasyonu TVT (n=39, %40.2), daha sonra TOT (n=34, %35.1) ve Burch (n=24, %24.7) idi. Operasyon öncesi ICIQ skor ortalamaları 16.4±2.01 iken operasyon sonrası bu skor 4.68±5.6 olarak belirlendi ve bu azalma istatistiksel olarak anlamlı idi (p=0.0001). Subjektif değerlendirmede operasyon başarısız saptanan olgularla, kür/düzelme saptanan olgular arasında yapılan operasyon açısından anlamlı fark saptanmadı. Burch için kür/düzelme oranı %87.5 iken, TVT ve TOT için bu oran sırasıyla %74.3 ve %88.2 idi. Sonuç: Burch, TVT ve TOT arasında uzun dönem başarı oranları açısından istatiksel anlamlı bir fark saptanmamıştır. Cerrahın deneyimi ve uygulanacak ilave cerrahi varlığı gibi faktörler bu operasyonlardan hangisini, ne zaman ve hangi hastaya uygulanacağı seçiminde belirleyici olacaktır. (Ha se ki T p Bül te ni 2012; 50: 122-6) Anah tar Ke li me ler: Stres İnkontinans, TVT, Burch, TOT Abs tract Aim: The aim of this study was to compare the surgical procedures for the treatment of stress urinary incontinence and to define which method is more effective and safe. Methods: Records of the patients who were treated for stress urinary incontinence between April 2003 and December 2010 were evaluated. Patients who underwent tension-free vaginal tape (TVT) and transobturator tape (TOT) procedures, and Burch colposuspension were compared for evaluating the efficacy of the operation. Chisquare test and Fischer s Exact Test were used for categorical variables; continuous variables were analyzed by using student s t-test. A p value less than 0.05 was considered statistically significant. Results: Follow-up records of 97 patients were analyzed for this study. TVT was the most frequently used anti-incontinence procedure (n=39, 40.2%) followed by TOT (n=34, 35.1%) and Burch (n=24, 24.7%). The mean preoperative and postoperative International Consultation on Modular Questionnaire (ICIQ) scores were 16.4±2.01 and 4.68±5.6, respectively (p=0.0001). There was no significant difference between the operations according to subjective evaluation. The subjective cure/improvement rate for Burch was 87.5%, and was 74.3% and 88.2% for TVT and TOT, respectively. Conclusion: There were no significant differences between Burch, TVT and TOT for long-term efficacy. Surgical procedure should be chosen based on surgical experience and presence of additional surgical procedure. (The Me di cal Bul le tin of Ha se ki 2012; 50: 122-6) Key Words: Stress incontinence, TVT, Burch, TOT Gi rifl Üriner inkontinans, Uluslararası Kontinans Derneği (International Continence Society, ICS) tarafından sosyal ya da hijyenik sorun haline gelen ve objektif olarak gösterilebilen istem dışı idrar kaçırma olarak tanımlanmaktadır (1,2). Dünyadaki 30-60 yaş arasındaki tüm kadınların dörtte birinden daha fazlasını etkilemektedir ve tüm inkontinans hastalarının yaklaşık %77'si stres üriner inkontinanstır (SUI) (3). Ülkemizde SUI prevalansı ortalama %16.1 olarak rapor edilmiştir (4). Üriner inkontinansın tedavisinde ilaç tedavileri, pelvik ve periüretral kas fizyoterapisi, mekanik cihazlar, davranış tedavileri gibi konservatif yöntemler yanında özellikle üretral sfinkterik yetmezliği olanlarda cerrahi yöntemler de kullanılmaktadır. Ya z fl ma Ad re si/ad dress for Cor res pon den ce: Behiye Pınar Çilesiz Göksedef Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kadın Doğum Kliniği, İstanbul, Türkiye Tel.: +90 212 529 44 00 E-pos ta: bpgoksedef@yahoo.com Gelifl Tarihi/Received: 01 Mayıs 2012 Ka bul Ta ri hi/ac cep ted: 10 Ağustos 2012 Haseki T p Bülteni, Galenos Yay nevi taraf ndan bas lm flt r. The Medical Bulletin of Haseki Training and Research Hospital, published by Galenos Publishing. 122

Hangi hastada ne tip bir tedavi yönteminin kullanılacağı, tedavi yöntemlerinden hangisine öncelik verileceği konusunda henüz standart bir görüş birliği yoktur (5). Birçok ürojinekolog, Burch kolposüspansiyonu hala altın standart kabul ederken (6), SUI tedavisi için, üretranın altına hamak şeklinde destek sağlayarak üretrovezikal bileşkeyi yükseltmeyi ve stabilize etmeyi amaçlayan 'tension free vaginal tape' (TVT) prosedürünü tarif edilmiştir (7) ve bu teknik ile inkontinansta %80'den fazla tam kür sağlandığı rapor edilmiştir (8). TVT'nin perioperatif komplikasyonlarının (mesane perforasyonu, majör damar ve barsak yaralanmaları ve hatta ölüm), en çok, retropubik boşluğa penetrasyonuna bağlı olmasının görülmesi üzerine, TVT'ye alternatif olacak başka teknikler geliştirilme ihtiyacı doğmuştur. Transobturator tape (TOT) yöntemi ile iğnenin retropubik boşluktan körlemesine geçişinin yerini, tape'in iki obturator foramen arasına yerleştirilmesi almıştır (9). Üriner inkontinans cerrahisinde uygulanan her bir ameliyatın kendine özgü uygulama zorlukları, riskleri, yararları ve komplikasyonları mevcuttur. Bütün bu nedenlerden ötürü stres üriner inkontinansın tedavisinde kullanılan cerrahi prosedürlerin birbirleriyle kıyaslanarak en etkili ve en az zarar veren yöntemin belirlenmesi amacıyla bu çalışma planlanmıştır. Gereç ve Yöntem İstanbul Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği ne Nisan 2003-Aralık 2010 tarihleri arasında üriner inkontinans cerrahisi uygulanan olguların kayıtları incelendi. Preoperatif değerlendirme bulgularından başlangıçtaki jinekolojik ve ürolojik anamnezi, Ped Test, Q Tip Test, Stres Test, ürodinamik inceleme sonuçları ve "International Consultation on Incontinence Questionnaire Short Form un" (ICIQ-SF) skor kayıtlarına ulaşıldı (10). Yapılan inkontinans operasyonu tipi ve postoperatif dönemde gelişmiş komplikasyonlar, rezidü idrar volümleri belirlendi. VKİ indeksleri hesaplandı. VKİ indekslerine göre normal (VKİ:18-25), aşırı kilolu (26-30) ve obez (>30) olarak ayrıldı. Pedlerin ağırlık farkları 1 g a hassas elektronik tartı ile belirlendi. Ped ağırlık farkları 2 g dan az ise normal, 2-10 g arasında ise hafif, 10-50 g arasında ise orta, 50 g dan fazla ise şiddetli üriner inkontinans olarak değerlendirildi. TVT, TOT ve Burch uygulanan hastalar analiz esnasında inkontinans açısından karşılaştırıldı. Analiz esnasında yapılan kontrollerde hastalar tekrar inkontinans açısından değerlendirildiler ve bütün hastalara ICIQ-SF Türkçe versiyonu dolduruldu. Hastalara yakınmaları ile ilgili sorgulama yapılarak ameliyatların subjektif başarısı belirlendi. Subjektif başarı kür/düzelme ve başarısız olarak 2 grupta değerlendirildi. Bütün istatistiksel analizler SPSS 15.0 (SPSS, Chicago, IL, USA) kullanılarak yapıldı. İstatistiksel analiz, kategorik değerler için ki-kare ve Fischer in kesin testi, sürekli değişkenler için student t testi kullanıldı. P<0.05 anlamlı kabul edildi. Bulgular Üriner inkontinans cerrahisi uygulanan toplam 157 olgunun operasyon kayıtlarına ulaşıldı. Postoperatif kayıtları ve takip durumlarına ulaşılabilen 97 olgu değerlendirmeye alındı. Olguların yaş ortalaması 49.1±7.5, ortalama VKİ 29.1±5.5, gravida ortalaması 4.1±2.1 ve parite ortalaması 3.9±2.1 olarak belirlendi. Olguların %35.1 i postmenopozal idi, %13.4 ünde (n=13) hipertansiyon öyküsü, %4.1 inde diabetes mellitus mevcuttu. Olguların obstetrik öyküsünde 85 olguda vaginal doğum (%87.7), 9 olguda (%9.3) sezeryan doğum, 3 olguda (%3.1) ise müdahaleli doğum mevcuttu. Pozitif iri bebek öyküsü olguların 44 ünde (%45.4) saptanırken, epizyotomi uygulaması olan olguların sayısı 68 (%70.1) idi. Olguların başvuru esnasında yapılan sorgulamada en sık rastlanan semptom stres üriner inkontinans (n: 97, %100) daha sonra sırasıyla frequency (n=41, %42.3), urgency (n=40, %41.2), urge inkontinans (n=33, %34.0) ve noktüri (n=26, %26.8) semptomları mevcuttu. Muayenede 3 olguda 1. derece pelvik organ prolapsusu saptanırken, 2 olguda 2. derece ve 2 olguda 3. derece pelvik organ prolapsusu saptandı. Olguların 17 sinde pet testi <2 saptanırken, 11 olguda (%11.3) 2-10 g, 41 olguda (%42.3) 10-50 g ve 28 olguda >50 g saptandı. Olguların yarıdan fazlasında (%56.7) Q tip testi >35 derece saptandı. Postmiksiyonel rezidü olguların %67 sinde (n=65) 50 iken, %33 ünde (n=32) <50 idi. Olguların klinik ve demografik özellikleri Tablo 1 de özetlenmiştir. En sık yapılan anti-inkontinans operasyonu TVT (n=39, %40.2), daha sonra TOT (n=34, %35.1) ve BURCH (n=24, %24.7) idi. Ortalama takip süresi 37.2±23.2 ay olarak belirlendi. Ortalama takip süresi BURCH operasyonu için 47.7±21.8, TVT için 42.8±25.3 ve TOT için 23.3±13.6 olarak belirlendi. Olguların operasyon öncesi ve sonrası inkontinans sorgulamaları Tablo 2 de özetlenmiştir. Operasyon öncesi ICIQ skor ortalamaları 16.4±2.01 iken operasyon sonrası bu skor 4.68±5.6 olarak belirlendi ve bu azalma istatistiksel olarak anlamlı idi (p=0.0001). Sık idrara gitme şikayetine operasyon öncesi 41 olguda rastlanırken, operasyon sonrası bu bulgu 23 olguda mevcuttu (p=0.04). Urgency ve urge inkontinans görülme sıklığında operasyon öncesi ve sonrası değişiklik izlenmedi (sırasıyla, p=0.34 ve p=0.35). En sık görülen postoperatif komplikasyon üriner retansiyon olarak belirlendi (n=14). BURCH yapılan olgularda işeme güçlüğü oranı %8 (n=2), TVT yapılan olgularda %15 (n=6), TOT olgularda ise 123

%17 (n=6) olarak saptandı. Grafik 1 de olguların üriner retansiyon sıklığının operasyonlara göre dağılımı izlenmektedir. Olguların üriner retansiyon görülme sıklığının operasyonlara göre dağılımı bakımından fark yoktu (p=0.59). Tablo 1. Olguların klinik ve demografik verilerinin dağılımı n % Yaş (ort±ss) 49.1±7.5 Gravida (ort±ss) 4.1±2.1 Parite (ort±ss) 3.9±2.1 VKİ (ort±ss) 29.1±5.5 Menopoz 34 35.1 Doğum Şekli NSD 85 87.7 C/S 9 9.3 Vakum/forseps 3 3.1 Pozitif iri bebek öyküsü 44 45.4 Epizyotomi uygulanması 68 70.1 Medikal Hastalık Hipertansiyon 13 13.4 Diabetes Mellitus 4 4.1 Geçirilmiş Operasyon TAH 12 12.4 Sistorektosel 2 2 Şikayetler Frequency 41 42.3 Urgency 40 41.2 Urge İnkontinans 33 34.0 Noktüri 26 6.8 POP Yok 90 92.8 1. derece 3 3.1 2. derece 2 2.1 3. derece 2 2.1 Pet testi <2 g 17 17.5 2-10 gr 11 11.3 10-50 g 41 42.3 >50 g 28 28.9 Q tip <35 derece 42 43.3 >35 derece 55 6.7 Stress Testi Pozitif 96 99 Negatif 1 1 Postmiksiyonel Rezidü <50 65 67 50 32 33 VKİ: Vücut kitle indeksi; NSD: Normal spontan doğum; C/S: Sezeryan doğum; TAH: Total abdominal histerektomi; POP: Pelvik organ prolapsusu. 124 Tablo 2. Preoperatif değerlendirme ile analiz esnasındaki değerlendirmenin karşılaştırılması Preoperatif Postoperatif p (n,%) (n,%) ICIQ (ortalama±sd) 16.4±2.01 4.68±5.6 0.0001 Frequency 41 (43.7) 23 (25.3) 0.04 Urgency 40 (41.2) 42 (43.3) 0.34 Urge İnkontinans 33 (34) 36 (39.1) 0.35 Tablo 3. Olguların kontrol sonuçlarına göre özelliklerinin dağılımı Başarısız Kür/düzelme p n (%) n (%) Yaş (ort±ss) 49.7±9.1 49.1±7.1 0.72 VKİ (ort±ss) 31.8±8.4 28.5±4.6 0.02 Menopoz Durumu 0.98 Menopoz 6 (35.3) 28 (35) Premenopoz 11 (64.7) 52 (65) İri bebek doğum öyküsü 0.87 Var 8 (47.1) 36 (%45) Yok 9 (52.9) 44 (%55) Preop ICIQ (ort±ss) 16.5±2.1 16.3±1.9 0.16 İnkontinans Tipi 0.31 SUI 13 (76.5) 51 (63.8) Mikst 4 (23.5) 29 (36.3) Yapılan Operasyon 0.22 BURCH 3 (17.6) 21 (26.3) TVT 10 (58.8) 29 (36.3) TOT 4 (23.5) 30 (37.5) Count 40 30 20 10 0 22 2 33 Burch TVT TOT yapılan op postoperaif üriner retansiyon yok var Grafik 1. Postoperatif üriner retansiyon görülen ve görülmeyen olguların yapılan operasyonlara göre dağılımı 28 6 6

Bacak ağrısı 2 olguda saptanırken, 1 olguda mesane yaralanması, 1 olguda da kesi alanında kanama saptandı, üriner retansiyon şikayeti düzelmeyen 1 olguda mesh kesilmek zorunda kalındı. Olguların operasyonun subjektif başarısına göre dağılımı Tablo 3 te izlenmektedir. Operasyon başarısız saptanan olgularla, kür/düzelme saptanan olgular arasında yaş ortalaması, menopoz durumu, preoperatif ICIQ ortalaması, inkontinans tipi ve yapılan operasyon açısından anlamlı fark saptanmadı. Operasyonun başarısız olduğu olguların VKİ ortalamaları, operasyon sonrası kür/düzelme saptanan olgulardan istatistiksel olarak anlamlı bir biçimde yüksek saptandı (sırasıyla VKİ: 31.8±8.4 ve 28.5±4.6, p=0.02). BURCH için kür/düzelme oranı %87.5 iken, TVT ve TOT için bu oran sırasıyla %74.3 ve %88.2 idi. Tartışma İnkontinans ameliyatlarının başarı oranları birçok faktöre bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. Çalışmalarda takip süresinin farklı olması, başarının değerlendirildiği kriterlerin farklı olması, hasta popülasyonlarının farklı olması, modifiye tekniklerin kullanılması ve farklı dikiş materyallerinin kullanılması standardizasyonu güçleştiren faktörlerden bazılarıdır. Takip süresi başarı oranını belirleyen önemli bir faktördür. BURCH operasyonunun kısa dönemdeki başarı oranları daha önce yapılan çalışmalarda %71-94 arasında değişirken (11-15), uzun dönem başarı oranları %33-93 arasında değişmektedir (16-19). Bu çalışmada ortalama takip süresi 47.7±21.8 ay olup; kür oranı %87.5 olarak saptanmıştır. TVT için başarı oranları 12 aylık izlemde %91 kür ve %7 düzelme olarak rapor edilirken (8), üç yıllık takip sonrasında da %86 kür ve %11 düzelme saptanmıştır (20). TVT için kliniğimizin 42.8±25.3 aylık takip sonrası kür oranı %74.3 olarak tespit edilmiştir. De Tayrac ve ark., TOT prosedürünün 1 yıllık takipte kür oranını %84 olarak yayınlamışlardır (21). Bizim serimizde TOT için ortalama 23.3±13.6 aylık takip süresi için kür oranı %88.2 olup, TOT operasyonu kliniğimizde yeni yapılmaya başlanan bir operasyon olduğu için uzun dönem başarı sonuçları açısından net tespitlerde bulunmak için henüz erkendir. Her üç operasyonu karşılaştıracak olursak postoperatif SUI sıklığı bakımından yapılan operasyonlar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı (p=0.19). Hastaların üriner inkontinans şikayetlerinin preoperatif ve postoperatif değişimlerini değerlendirmek açısından baktığımız diğer bir yöntemde ICIQ-SF sorgulama formu ile yaptığımız değerlendirme idi. Yaptığımız değerlendirmede operasyon sonrası ICIQ-SF skorlarında anlamlı olarak bir düzelme saptandı. Çalışmada ayrıca postoperatif subjektif değerlendirme açısından hastaları postoperatif ve preoperatif ICIQ skorları arasındaki farka göre gruplandırdığımızda her üç operasyon açısından istatiksel olarak anlamlı fark saptanmadı (p=0.22). Operasyondan fayda gören grupta VKİ ortalaması anlamlı olarak yüksek saptandı. VKİ indeksi ile ilgili olarak normal, aşırı kilolu ve obez gruplarda mesane yaralanması, kanama, üriner retansiyon, miksiyon güçlüğü ve başarı oranlarında fark saptanmadığını destekleyen çalışmalar bulunmakla beraber (22), 80 kg ve üzeri hastalarda subjektif iyileşmenin daha iyi olduğunu destekleyen çalışmalar da mevcuttur (23). Ameliyat sonrası üriner retansiyon tüm olgularımızın %14 ünde (n=14) izlendi. Gruplara göre bakacak olursak BURCH grubunda 2 (%8), TVT grubunda 6 (%15) ve TOT grubunda 6 (%17) olguda görüldü. TOT ta TVT ve BURCH e göre oranın daha yüksek olduğu göze çarpsa da üç grubun istatistiksel analizlerinde üriner retansiyon açısından gruplar arasında anlamlı fark gözlenmemiştir. BURCH ve TOT grubunda kateterizasyon ve alfa bloker tedavi ile retansiyon gerilerken TVT grubunda bir vakada mesh kesilmesi gerekmiştir. Daha sonra yapılan değerlendirmede retansiyonun gerilediği ve hastaların kontinan oldukları saptanmıştır. TOT ve TVT yi karşılaştıran bir çalışmada, TOT sonrası idrar retansiyonu oranı %2 olurken, TVT sonrası bu oran %27 olarak bulunmuştur (24,25). De Tayrac ve ark. TVT ve TOT u karşılaştırdıkları çalışmalarında TVT de üriner retansiyonu 2 kat fazla bulmalarına karşın, bu fark istatistiksel olarak anlamlı değildi (21). Bizim çalışmamızda BURCH ile TVT ve TOT arasında gerek başarı oranları ve gerekse genel komplikasyonlar açısından istatiksel olarak anlamlı bir fark saptanmamıştır. Cerrahın deneyimi ve uygulanacak ilave cerrahi varlığı gibi faktörler bu operasyonlardan hangisini, ne zaman ve hangi hastaya uygulanacağı seçiminde belirleyici olacaktır. Kay nak lar 1. Abrams P, Blavias JG, Stanton SL, Andersen JT. The standardization of terminology for lower urinary tract function. Br J Obstet Gynaecol 1990;97:1-16. 2. Kelleher C. Epidemiology and classification of urinary incontinence. In: Urogynecology Cordozo L (ed.) Churchill Livingstone, Newyork. 1997; 3-26. 3. Abrams P, Blavias JG, Stanton SL, Andersen JT. The standardization of terminology for lower urinary tract function. Neurol Urodyn 1998;7:403-9. 4. Biri A, Durukan E, Maral I, et al. Incidence of stress urinary incontinence among women in Turkey. Int Urogynecol J Pelvic Floor Dysfunct 2006;17:604-10. Epub 2006 Apr 21. 5. Bergman A, Elia G. Three surgical procedure for genuine stress incontinence. Five year follow up of a prospective randomized study. Am J Obstet Gynecol 1995;173:66-71. 6. Dainer M, Hall CD, Choe J, Bhatia NN. The Burch procedure: a comprehensive review. Obstet Gynecol Surv 1999;54:49-60. 125

7. Petros PE, Ulmsten UI. An integral theory and its method for the diagnosis and management of female urinary incontinence. Scand J Urol Nephrol 1993;153:1-93. 8. Ulmsten U, Falconer C, Johnson P, et al. A multicenter study of tensionfree vaginal tape (TVT) for surgical treatment of urinary stress incontinence. Int Urogynecol J Pelvic Floor Dysfunct 1998;9:210-3. 9. Delorme E. [Transobturator urethral suspension: mini-invasive procedure in the treatment of stress urinary incontinence in women]. Prog Urol 2001;11:1306-13. 10. Çetinel B, Ozkan B, Can G. Geçerlilik Güvenilirlik Çalısması. Turk Uroloji Dergisi 2000;30:332-8. 11. Stanton SL, Cardozo LD. Results of the colposuspension operation for incontinence and prolapse. Br J Obstet Gynecol 1979;86:693-7. 12. Galloway NT, Davies N, Stephanson TP. The complications of colposuspension. Br J Urol 1987;60:122-4. 13. Cardozo L, Cutner A. Surgical management of incontinence. Cont Rew Obstet Gynecol 1992; 4: 36-41. 14. Guner H, Ahmet S, Nas T, Yıldırım M. Surgical treatment alternatives in stress incontinence. Int J Gynecol Obstet 1996;52:255-8. 15. Demirci F, Kuyumcuoglu U, Eren S, Kekovalı M, Sofuoglu K, Kolankaya A. Comparison of preoperative and postoperative urethrovesical junction mobility in cases that were operated with anterior colporraphy and Burch Techniques. It J Gynaecol Obstet 1996;8:59-66. 16. Christensen H, Layburn C, Eickhoft JH, Frimodtmoller C. Longterm result of the Stamey bladder neck suspension procedure and of the Burch colposuspension. Scand J Urol Nephrol 1997;31:349-53. 17. Kulseng-Hanssen, Berild GH. Subjective and objective incontinence 5 to 10 years after Burch colposuspension. Neurourol Urodynam 2002;21:100-5. 18. Liapis A, Bakas P, Creatsas G. Burch colposuspension and tension free vaginal tape in the management of stress urinary incontinence in women. European Urology 2002;41:469-73. 19. Tegerstedt G, Sjoberg B, Hammarström M. Clinical outcome or abdominal urethropexy-colposuspension: a long-term follow up. Int Urogynecol J Pelvic Floor Dysfunc 2001;12:161-5. 20. Ulmsten U, Johnson P, Rezapour M. A three-year follow up of tension free vaginal tape for surgical treatment of female stress urinary incontinence. Br J Obstet Gynaecol 1999;106:345-50. 21. DeTayrac R, DeYeux X, Droupy S, et al. A prospective randomized trial comparing tension-free vaginal tape and transobturator suburethral tape for surgical treatment of stress urinary incontinence. Am J Obstet Gynecol 2004;90:602-8. 22. Rafii A,Darai E, Haab F, Samain E, Deval B. Body mass index and outcome of tension-free vaginal tape. Eur Urol 2003;43:288-92. 23. Moss E, Toozs H, Cardozo L, Emens M, Pogmero J, Constantine G. A multicenter review of the tension- free vaginal tape procedure in clinical practice. J Obstet Gynaecol 2002;22:519-22. 24. Byck DB, Varner RE, Clough C. Urinary complaints after modified Burch uretropexy. Analysis. Am J Obstet Gynecol 1994:171:1460-2; discussion 1462-4. 25. Levin I, Groutz A, Gold R, Pauzner D, Lessing JB, Gordon D. Surgical complications and medium-term outcome results of tension-free vaginal tape: a prospective study of 313 consecutive patients. Neurourol Urodyn 2004;23:7-9. 126