REKABET FORUMU HUKUK EKONOMİ-POLİTİKA

Benzer belgeler
CEZA YÖNETMELİĞİ * Şamil PİŞMAF REKABET KURUMU. TÜSİAD Rekabet Toplantıları 29 Ocak 2010

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır

CEZA HUKUKU (FĐNAL SINAVI) 1- TCK ye göre, aşağıdakilerden hangisi davayı düşüren nedenlerden biri değildir?

Türk Rekabet Hukukunda Tekerrür

SPKn İDARİ PARA CEZALARI

Ali Kemal Yıldız Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi

Emre Can BASA MÜKELLEFLERİN ÖZEL İŞLERİNİ YAPMA SUÇU

3. SUÇ POLİTİKASININ TEMEL İLKELERİ I. HUKUK DEVLETİ İLKESİ II. KUSUR İLKESİ III. HÜMANİZM İLKESİ

Prof. Dr. Çetin ARSLAN Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Başkanı

e) Disiplin Kurulu: İşbu talimat hükümlerine göre disiplin cezası verme hususunda yetkili kılınmış olan kurulu,

REKABET HUKUKUNDA TAZMİNAT TALEPLERİ

DEVLET MEMURLARININ ŞİKAYET VE MÜRACAATLARI HAKKINDA YÖNETMELİK

REKABET HUKUKUNDA TAZMİNAT TALEPLERİ

1982 Anayasası nın Cumhuriyetin Nitelikleri başlıklı 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti nin bir hukuk devleti olduğu kurala bağlanmıştır.

1. Ceza Hukukunun İşlevi, Kaynakları ve Temel İlkeleri. 2. Suçun Yapısal Unsurları. 3. Hukuka Aykırılık Unsuru

Ödenek Üstü Harcama Nedir? Ödenek Üstü Harcama Yapılmasının Yaptırımı Nedir?

4054 SAYILI REKABETİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN ŞERHİ

DEVLET MEMURLARININ ŞİKAYET VE MÜRACAATLARI HAKKINDA YÖNETMELİK

İDARİ PARA CEZALARINDA UYGULAMA

SERMAYE PİYASASINDA GERÇEĞE AYKIRILIKTAN DOĞAN SUÇLAR

TEMEL YASALAR /DÜZENLEMELER

TÜRK HUKUK DÜZENİNDE MEVCUT YAPTIRIM TÜRLERİ. Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

Yrd. Doç. Dr. Zeynel T. KANGAL Kadir Has Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Öğretim Üyesi KABAHATLER HUKUKU

TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI

Kanun. Kabahatler Kanunu BİRİNCİ KISIM. Genel Hükümler BİRİNCİ BÖLÜM Amaç ve Kapsam, Tanım, Kanunîlik İlkesi ve Kanunun Uygulama Alanı

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI YÖNETİCİ, ÖĞRETİM ELEMANI VE MEMURLARI DİSİPLİN YÖNETMELİĞİ SORULARI

Savunmanın Özeti: Temyiz isteminin reddiyle usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.

İnfaz hukukunun zaman bakımından uygulanması, İlamların infazı, Türk Ceza Sistemi, Koşullu salıverme

6493 SAYILI YASANIN SORUMLULUK DÜZENLEMELERİ HAKKINDA BİLGİ YAZISI

Sayı: 32/2014. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

T.C. HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU

4857 SAYILI İŞ KANUNU'NA GÖRE UYGULANACAK PARA CEZALARI


TURİZMİ TEŞVİK KANUNU NUN CEZAİ HÜKÜMLERİ

GÜMRÜK SİRKÜLERİ Tarih: 21/04/2015 Sayı: 2015/24 Ref : 6/24. Konu: GÜMRÜKLENMİŞ DEĞER ÜZERİNDEN HESAPLANAN CEZALAR

Personel Disiplin Soruşturması.

5326 sayılı Kanunun değişen veya iptal edilen maddeleri KABAHATLER KANUNU

KABAHATLER KANUNU. BİRİNCİ KISIM Genel Hükümler BİRİNCİ BÖLÜM Amaç ve Kapsam, Tanım, Kanunîlik İlkesi ve Kanunun Uygulama Alanı

MESLEKÎ YETERLİLİK KURUMU İLE İLGİLİ BAZI DÜZENLEMELER HAKKINDA KANUN (1)

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI SONRASINDA SGK İDARİ PARA CEZALARINDA PEŞİN ÖDEME İNDİRİMİNİN UYGULANMASI

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI. Denizli KASIM 2013

T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI Sanayi Ürünleri Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü GENELGE ( 2013/ )

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO

Beraat Eden Sanıklar Müdafiinin Vek âlet Ücreti

Sayı : [02] /556/ /01/2013

MESLEK ÖRGÜTÜNÜN GöREV ÇAĞRISINA KATILMAK SUÇ MUDUR? BU NEDENLE HUKUKİ BİR YAPTIRIM UYGULANABİLİR Mİ?

KABAHATLER KANUNU. BİRİNCİ KISIM Genel Hükümler BİRİNCİ BÖLÜM Amaç ve Kapsam, Tanım, Kanunîlik İlkesi ve Kanunun Uygulama Alanı

KABAHATLER KANUNU. BİRİNCİ KISIM Genel Hükümler BİRİNCİ BÖLÜM Amaç ve Kapsam, Tanım, Kanunîlik İlkesi ve Kanunun Uygulama Alanı

KABAHATLER KANUNU. BİRİNCİ KISIM Genel Hükümler BİRİNCİ BÖLÜM Amaç ve Kapsam, Tanım, Kanunîlik İlkesi ve Kanunun Uygulama Alanı

İDARİ YARGILAMA USULÜ HUKUKU 3-B K. Burak ÖZTÜRK İDARİ YARGININ GÖREV ALANI

Kabul Tarihi :

CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER

CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER

T.C. MERKEZ BANKASI MENSUPLARI SOSYAL GÜVENLİK VE YARDIMLAŞMA SANDIĞI VAKFI DİSİPLİN YÖNETMELİĞİ

Sirküler Rapor Mevzuat /141-1 YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI YÖNETMELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK YAYIMLANDI

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

YÖNETMELİK. MADDE 3 (1) Bu Yönetmelik, 9/5/2013 tarihli ve 6475 sayılı Posta Hizmetleri Kanununa dayanılarak hazırlanmıştır.

denetim mali müşavirlik hizmetleri

BİRİNCİ KISIM Genel Esaslar

KABAHATLER KANUNU. BİRİNCİ KISIM Genel Hükümler BİRİNCİ BÖLÜM Amaç ve Kapsam, Tanım, Kanunîlik İlkesi ve Kanunun Uygulama Alanı

KABAHATLER KANUNU. BİRİNCİ KISIM Genel Hükümler BİRİNCİ BÖLÜM Amaç ve Kapsam, Tanım, Kanunîlik İlkesi ve Kanunun Uygulama Alanı

Doç. Dr. Zeynel T. KANGAL. Bursa Uludağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi KABAHATLER HUKUKU

Arş. Gör. F. Umay GENÇ

CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN İNFAZI HAKKINDA KANUN DA BELİRLENEN İLKELER

BALIKESİR SU VE KANALİZASYON İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ MEMUR DİSİPLİN YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak, Tanımlar

Uludağ Üniversitesi Mühendislik Fakültesi 23 Mart Dr. K. Ahmet Sevimli Yardımcı Doçent Uludağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi

KABAHATLER KANUNU. BİRİNCİ KISIM Genel Hükümler BİRİNCİ BÖLÜM Amaç ve Kapsam, Tanım, Kanunîlik İlkesi ve Kanunun Uygulama Alanı

(Yeni Unvan: As-Ado Hazır Beton Sanayi Nakliyat ve Ticaret A.Ş.) : Av. Abdullah Özel, Av. Bedir Karaca. Maraton İş Merkezi No:3/302

KABAHATLER KANUNU. Kanun Numarası : 5326 Kabul Tarihi : 30/3/2005 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih: 31/3/2005 Sayı : (M.)

- entegre bir tesis olması nedeniyle arzı kısıtlamasının mümkün olmaması,

T.C BAŞBAKANLIK Gümrük Müsteşarlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü. Sayı : B.02.1.GÜM /2/2011

Ceza Hukukuna Giriş. Ceza Hukukuna Giriş (Özgenç)

ZABITAYI İLGİLENDİREN MEVZUATLAR 5326 SAYILI KABAHATLER KANUNU

Sağlık Personeline Karşı İşlenen Suçlar. Dt. Evin Toker

SAYILI İŞ KANUNU HÜKÜMLERİNE AYKIRILIK HALİNDE ÖNGÖRÜLEN İDARİ PARA CEZALARI İLE İLGİLİ HÜKÜMLER

BİLGİ TEKNOLOJİLERİ VE İLETİŞİM KURULU KARARI. KARAR :Sektörel Denetim Dairesi Başkanlığının hazırladığı takrir ve ekleri incelenmiştir.

İCRA MÜDÜR VE YARDIMCILARI İLE İCRA KATİPLERİNİN SINAV,

SUÇ İŞLEMEK AMACIYLA ÖRGÜTLENME SUÇLARI (TCK m )

ADLİ PARA CEZASI KISA SÜRELİ HAPİS CEZASINA SEÇENEK YAPTIRIMLAR KİŞİLERİN HUZUR VE SÜKUNUNU BOZMA

KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN ileti5176

KARŞILAŞTIRMA TABLOSU

682 SAYILI GENEL KOLLUK DİSİPLİN HÜKÜMLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMENİN DEĞERLENDİRMESİ

d) Hakem Heyeti: Türkiye Bankalar Birliği Müşteri Şikayetleri Hakem Heyetini, e) Kanun: 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanununu,

Personel Disiplin Soruşturması.

BİRİNCİ KISIM : GENEL HÜKÜMLER BİRİNCİ BÖLÜM:AMAÇ VE KAPSAM, TANIM, KANUNİLİK İLKESİ VE KANUNUN UYGULAMA ALANI AMAÇ VE KAPSAM

Doğal Gaz Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği PERSONEL MÜDÜRLÜĞÜ

T.C. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU E. 2011/76 K. 2014/1397 T

KABAHAT GENEL TEORİSİ AÇISINDAN VERGİ KABAHATLERİ İSTANBUL ARŞİVİ

MALİ SUÇLARI ARAŞTIRMA KURULU

PİYASA BOZUCU EYLEMLER TEBLİĞİ (VI-104.1)

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI

Savunmanın Özeti: Temyiz isteminin reddiyle usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.

16 Nisan 2017 Anayasa Değişikliği Karşısında Mahalli İdareler Seçimlerinin Durumu

Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Kanun No Kabul Tarihi :


ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Genç Asliye Ceza Mahkemesi

Yeni TTK nın 369 uncu Maddesinde

Transkript:

7REKABET REKABET REKABET FORUMU FORUMU HUKUK EKONOMİ-POLİTİKA Nisan 2017, Sayı: 110 Rekabet Derneği, 20 Mayıs 2004 tarihinde kurulmuş bir sivil toplum örgütüdür. Derneğin amacı Türkiye de rekabet ortamının ve rekabet kültürünün gelişmesine katkıda bulunmaktır. Bu dergide ileri sürülen görüşler yazarlarına ait olup Rekabet Derneği'ni bağlayıcı değildir. Web: www.rekabetdernegi.org eposta: rekabetgenel@gmail.com REKABET HUKUKUNDA SUÇA İŞTİRAK (AZMETTİRME): CEVABI OLMAYAN BİR SORU I. Giriş Doç. Dr. Nurkut İnan 2016 Ağustos ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bankalara emir, talimat üslubunda bir çağrı yaptı: Kredi faizlerini indirin. Bunun üzerine tüm büyük kamu ve özel sektör bankaları faizleri indirdiler ve bunu kamuoyuna duyurdular. 1 Bu olayı suça iştirak açısından incelemek istiyorum, ama önce ortada bir suç olup olmadığını, varsa, nasıl bir suç olduğunu incelemek gerek. II. Bankalar Açısından Durum Emir-talimat konusunu şimdilik bir yana bırakalım. Bankalar, aynı zamanda ve birbirine çok yakın oranlarda kredi faizlerini düşürmüşlerdir. Bu fiili RKHK nun 4. maddesi çerçevesinde ele almak gerekir. Bu birlikte davranışın Kanun un 4. maddesine aykırı olması için iki halden birinin var olması gerekir: Ya bankalar bu konuda bir anlaşma yapmışlardır ya da bu birliktelik bir uyumlu eylem oluşturmaktadır. A. Anlaşma Kendilerine verilen talimattan sonra bankalar toplantı yaparak yahut haberleşerek bir anlaşma yapabilirler. Anlaşmanın oluşması için, tarafların birbirine uygun iradelerinin varlığı gerekli ve yeterlidir. Bu anlaşmanın hukuken bağlayıcı olması gerekmez. Anlaşma yazılı, sözlü, sarih hatta zımnî olabilir. Yani 4. madde anlamında anlaşmanın varlığı için iradelerin birleştiğinin ispatı yeterlidir. Bu konuda yetkili olan Rekabet Kurulu bunu ispat ederse, 4. maddeye aykırılık ortaya çıkar ve suç oluşur. 1 10 Ağustos 2016 tarihli Sabah Gazetesi 1 REKABET FORUMU Sayı:110 Nisan 2017

B. Uyumlu Eylem Eğer anlaşmanın varlığı ispat edilemiyorsa, bu kez Kurul bir uyumlu eylem olup olmadığını araştırır. Bankaların aynı zamanda ve birbirine çok yakın oranlarda kredi faizlerini düşürmeleri, tek başına bir uyumlu eylem oluşturmaz. Çünkü uyumlu eylemden söz edebilmek için iki unsurun bir arada bulunması gerekir: - Paralel davranış ve - Bilinçli olma hali. Paralel davranış ilgili teşebbüslerin piyasada gözlemlenen eylemleridir. Bu açıdan kredi faizlerinin bankalarca aynı zamanda ve birbirine çok yakın oranlarda düşürülmesi bir paralel davranıştır. Bilinçli olma, bankaların faiz indirimi kararı alırken birbirlerinden haberdar olmaları halinde ortaya çıkar. Örneğin, bankalar aralarında bilgi değişimi yapmışlar ve sonra faizleri indirmişlerse, bu tipik bir uyumlu davranıştır. Ancak bankaların durumdan haberdar olmaları için mutlaka bilgi değişimi gerekli değildir. Paylaşılan bilgiyi bir üçüncü kişi tüm bankalara sağlamış olabilir. Bu durumda da uyumlu eylem var demektir. İncelediğim olayda bankaların tümünü Cumhurbaşkanı bilgilendirmiş ve uyumlu eylemin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Kısacası, anlaşma olduğu ispat edilemese bile, bir uyumlu eylemin varlığı kesindir. RKHK na göre yasaya aykırılık açısından anlaşma ile uyumlu eylem arasında bir fark yoktur. Hangisi olursa olsun genel hükümleri Kabahatler Kanunu na tâbi ve cezası RKHK nun 16. maddesinde gösterilen bir suç oluşmuştur. C. Bankaların Talimata Uyma Zorunluluğu Savunması Bankaların rekabet hukukundan doğan savunmalarının tükenmesi halinde, acaba bankaların şu biçimde formüle edilebilecek bir savunması kabul edilebilir mi? : Biz Cumhurbaşkanımızın talimatlarına uyarak faizleri indirdik. Başka seçeneğimiz yoktu. Kanımca bu savunma bankaların aklanması için yeterli ve geçerli değildir. Her şeyden önce, böyle bir savunmanın kabul edilebilmesinin ön koşulu, Cumhurbaşkanı nın böyle bir talimatı vermeğe yasal olarak yetkili olmasıdır. Çok açık olduğu için, ayrıntıya girmeden şunu söyleyebilirim. Cumhurbaşkanı nın kesinlikle böyle bir yasal yetkisi yoktur. Kaldı ki talimatı veren yasal yetkisi olan bir kurum (örneğin Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu) olsa bile; - Bankalar suç oluşturan bir talimatı yerine getirmekle zorunlu değildirler, - Buna rağmen talimata uyarak birlikte faizleri indirmişlerse cezaî sorumluluktan kurtulamazlar. Bu sonuç da çok açık olduğu için ayrıntıya girmiyorum. Merak edenler, Türk Ceza Kanunu nun 24. maddesi ile buna ilişkin doktrine bakabilir. 2 REKABET FORUMU Sayı:110 Nisan 2017

III. Ceza Hukuku (Kabahatler Kanunu) ve Yaptırımlar Açısından Durum A. Bankalar Açısından Yukarıdaki tespitler çerçevesinde, birlikte faiz indiren bankalar suç işlemişlerdir. Rekabet Kurulu nun yapacağı soruşturma sonucunda RKHK nun 16. maddesi uyarınca, bankalara bir yıl önceki cirolarının %10 una kadar idarî para cezası verilir. Aralarındaki ilişkinin anlaşma ya da uyumlu eylem olarak nitelendirilmesi durumu değiştirmez. Cezanın verilmesinde RKHK nun yanında, Kabahatler Kanunu da uygulanır. B. Talimatı veren Açısından Olayımızda talimatı veren, Cumhurbaşkanı dır. Cumhurbaşkanı, Anayasa mız gereği sorumsuzdur. Kendisine ceza verilemez. Ama hukukî durumu gereği gibi irdeleyebilmek için, talimatı verenin sorumsuzluk ya da dokunulmazlığı olmayan bir devlet yetkilisi olduğunu varsayacağım (örneğin bir bakanlık müsteşarı). Ceza hukuku terminolojisinde bir suç işlemek için talimat veren kişiye azmettiren denilir. Azmettirme, suça iştirakin bir türüdür. Suç ve cezalar açısından RKHK, Kabahatler Kanunu nun genel hükümlerine tâbidir. Kabahatler Kanunu nun 14. maddesi, suça iştiraki düzenler. Maddenin bizi ilgilendiren bölümü aynen şöyledir: İştirak MADDE 14.- (1) Kabahatin işlenişine birden fazla kişinin iştirak etmesi halinde bu kişilerin her biri hakkında, fail olarak idari para cezası verilir. (2) Özel faillik niteliğinin arandığı durumlarda, kabahate iştirak eden ve bu niteliği taşımayan kişi hakkında da fail olarak idari para cezası verilir. (3) Kabahate iştirak için kasten ve hukuka aykırı işlenmiş bir fiilin varlığı yeterlidir. Kabahatin işlenişine iştirak eden kişi hakkında, diğerlerinin sorumlu olup olmadığı göz önünde bulundurulmaksızın idari para cezası verilir. Maddenin 1. fıkrasından anlaşıldığı üzere, iştirak edenlere fail olarak idari para cezası verilir. Diğer bir deyimle, iştirakçiye (azmettirene) fail ile aynı ceza verilecektir. Buna şüphe yoktur. Madde son derecede açıktır. Ancak, bu aşamada karşımıza iki sorun çıkar. 1. Özel Faillik Ceza hukukunda bazı suçlar ancak belirli niteliklere sahip kişilerce işlenebilir. Bunlara özel fail denilir. Örneğin Ceza Kanunu nda bazı suçlar ancak devlet memurları tarafından işlenebilir (TCK m. 94,120,204,247 vs.). RKHK na göre, Kanun un 3. maddesinde tanımlanan teşebbüs ler sorumlu tutulabilir ve ancak bunlara ceza verilebilir. Yani RKHK da tanımlanan suçlar özel fail suçlarıdır. Bu durumda suça iştirak eden kişi özel fail yani teşebbüs değilse, yine de ceza verilebilecek midir? Bu sorunun cevabı, yine Kabahatler Kanunu nda mevcuttur: (2) Özel faillik niteliğinin arandığı durumlarda, kabahate iştirak eden ve bu niteliği taşımayan kişi hakkında da fail olarak idari para cezası verilir. 3 REKABET FORUMU Sayı:110 Nisan 2017

Talimatı veren Cumhurbaşkanı na Anayasadaki sorumsuzluk nedeniyle ceza verilemeyecektir, ama bu talimatı yukarıdaki varsayımıma göre sorumsuzluğu ya da dokunulmazlığı olmayan bir bakanlık müsteşarının vermesi halinde, bu kişinin ceza alması gerekir. Yaptığım tahlilde buraya kadar bir sorun yoktur ve vardığım sonuçlar geçerlidir. Ancak bu aşamada önemli olan bir başka sorun ortaya çıkar. Bu sorun yazımın alt başlığını oluşturmuş, hatta bu çalışmayı kaleme almama yol açmıştır. 2. Cezanın Hesaplanması İncelediğim olayda RKHK nun 4. maddesine aykırılık nedeni ile Rekabet Kurulu nca yapılacak soruşturma sonunda idarî para cezası verilecektir. Cezaya ilişkin Kanun un 16. maddesinin ilgili fıkrası aşağıdadır: Bu Kanunun 4, 6 ve 7nci maddelerinde yasaklanmış davranışlarda bulunanlara, ceza verilecek teşebbüs ile teşebbüs birlikleri veya bu birliklerin üyelerinin nihai karardan bir önceki mali yıl sonunda oluşan veya bunun hesaplanması mümkün olmazsa nihai karar tarihine en yakın mali yıl sonunda oluşan ve Kurul tarafından saptanacak olan yıllık gayri safi gelirlerinin yüzde onuna kadar idarî para cezası verilir. Rekabet Kurulu, 16. madde ve İdarî Para Cezalarına İlişkin Yönetmelik hükümlerine göre bankalara ayrı ayrı ceza takdir eder. Bankaların ciroları farklı olduğu için doğal olarak verilecek cezalar da farklı olacaktır. Buna karşılık suça iştirak eden (azmettiren) tek bir gerçek kişidir ve teşebbüs değildir. Bu kişi soruşturmaya nasıl dahil edilecek ve cezası nasıl hesaplanacaktır? Bu sorulara yanıt bulmak son derecede zordur. Hatta bunun olanaksız olduğu da söylenebilir. Ama kanımca bu konu incelenmeye değer. IV. Azmettirenin Durumu A. Soruşturma Açısından İncelenen olayda azmettiren kişi, Cumhurbaşkanı dır. Ancak bu araştırmanın amacı açısından, bu kişinin sorumsuzluğu/dokunulmazlığı olmayan bir üst düzey kamu görevlisi (tabii azmettiren sıradan bir üçüncü kişi de olabilir) olduğunu varsaymaktayım. Önemli olan bu kişinin bir teşebbüs olmadığı hallerdir. RKHK da soruşturmanın nasıl yapılacağı 40-55. maddelerinde belirlenmiştir. Dikkatli okunursa bu maddelerde teşebbüs den değil, taraflar dan söz edilmektedir. Bu nedenle teşebbüs olmayan bir kişi hakkında soruşturma yapılması, hiç değilse sözel bakımdan, mümkündür. Esasen hakkında soruşturma yapılmayan ve savunma olanağı olmayan birisine ceza verilmesi de hukuken mümkün değildir (RKHK m. 44/son fıkra). Buradaki tek sorun azmettirene soruşturma tebligatının nasıl yapılacağıdır. Kanun un 9. maddesinin 1. fıkrası şöyledir: 4 REKABET FORUMU Sayı:110 Nisan 2017

Kurul, ihbar, şikâyet ya da Bakanlığın talebi üzerine veya resen bu Kanunun 4, 6 ve 7nci maddelerinin ihlal edildiğini tespit ederse ilgili teşebbüs veya teşebbüs birliklerine bu Kanunun Dördüncü kısmında belirtilen hükümler çerçevesinde, rekabetin tesisi ve ihlalden önceki durumun korunması için yerine getirilmesi ya da kaçınılması gereken davranışları kapsayan bir kararı bildirir. Görüldüğü gibi Kanun sadece teşebbüs ve teşebbüs birliklerinden söz etmektedir. Yani teşebbüs olmayan iştirakçiye bildirimde bulunmak olanaksız mıdır? Kanımca geniş bir yorum ile bu kişiye de bildirimde bulunmak mümkün olmalıdır. Rekabet Kurulu burada özel fail olmasa bile, suça iştirak edenlerin fail ile aynı şekilde cezalandırılacaklarını öngören Kabahatler Kanunu nun 14. maddesine dayanabilir. Kanımca teşebbüs olmayan bir azmettiren aleyhinde soruşturmanın yürütülmesi hukuken mümkündür. B. Ceza Tayini Açısından Soruşturmayı tamamlayarak suçun oluştuğunu belirleyen Rekabet Kurulu, cezayı da takdir edecektir. Kurul 16. madde ve İdarî Para Cezalarına İlişkin Yönetmelik hükümlerine göre bankalara ayrı ayrı ceza takdir eder. Bankaların ciroları farklı olduğu için doğal olarak verilecek cezalar da farklı olacaktır. Buraya kadar bir sorun yoktur. Buna karşılık, Kabahatler Kanunu na göre (m. 14) suça iştirak edene (azmettiren) aynı ceza verilir. Ancak azmettiren tek bir gerçek kişidir ve teşebbüs değildir. Bu kişinin cezası nasıl hesaplanacaktır? Olaydaki varsayıma göre azmettiren, bir kamu görevlisidir. Teşebbüs olmadığı gibi tacir dahi değildir. Bu durumda kendisinin karardan bir önceki mali yıl sonunda oluşan ve Kurul tarafından saptanacak olan yıllık gayri safi geliri nedir ve nasıl hesaplanacaktır ki, bu tutarın %10 una kadar ceza verilebilsin? Kanımca bu soruya ancak aşırı zorlama ile yapılacak bir yorum ile yanıt verilebilir. Teşebbüs olmayan kamu görevlisinin bir yıl önceki brüt maaşı ve varsa kira ve/veya menkul kıymet gelirlerinin toplamı alınır. Bu tutarın belirli bir yüzdesi cezayı oluşturur. Düz mantık ile kabul edilebilir bir çözüm olmasına rağmen, bu yol kanımca doğru değildir. Kabahat cezalarının genel sistemine uymaz. Çünkü dikkatle incelenirse görülecektir ki, tüm kabahatlerde nispî para cezası (gelirin belirli bir yüzdesi) ancak failin kabahat oluşturan fiilden bir kazanç elde ettiği hallere mahsustur. Bir kazanç yoksa kabahat maktu bir tutar ile cezalandırılır. Kabahatler Kanunu ve kabahat suçlarını belirleyen diğer kanunların (örneğin RKHK) hepsinin sistemi böyle kurulmuştur. Olayda faiz indirimi talimatını veren kişi bir kazanç elde etmez. Hatta kazanç elde etme niyeti dahi yoktur. Kanımca, bu durumda iştirakçiye maktu ceza verileceğine ilişkin bir fıkranın RKHK nun 16. maddesine eklenmesi yegâne çözüm yoludur. V. Sonuç Önermek istediğim ek fıkra metnini aşağıda sunacağım. Ama daha önce böyle bir değişiklik yapılmadan önce Rekabet Kurulu nca sonuçlandırılan bir soruşturmada, Kurul nasıl davranmalıdır? Bu sorunun yanıtını vermek için, bir örnek kararın Hüküm (Sonuç) bölümünü şöyle düzenledim: 5 REKABET FORUMU Sayı:110 Nisan 2017

1.Aşağıda gösterilen bankalar ve teşebbüs olmamasına rağmen Kabahatler Kanunu delaletiyle suça iştirakçi olan.(isim) RKHK nun 4. maddesinin (a) bendini ihlal etmişlerdir. Bankalar: Bankası (unvan) Bankası (unvan) Bankası (unvan) vd. 2. Bankası na.tl Bankası na..tl Bankası na.tl vd. İdarî para cezası verilmesine, 3.İştirakçi sıfatıyla sorumlu olmasına karşın, mevzuat yetersizliği nedeniyle.(isim) e ceza verilmesinin mümkün olmadığına, Karar verilmiştir. Bilindiği gibi bir soruşturmada sözlü savunma toplantısından kısa bir süre sonra Kurul taraflara kararı tefhim eder. Bu tefhimde sadece kararın hüküm (sonuç) bölümü yer alır. Yukarıda verdiğim örnek de işte bu bölümdür. Daha sonra iki üç ay içerisinde Kurul un gerekçeli kararı taraflara tebliğ edilir. Hem tefhim metni hem de gerekçeli karar kamuya açıktır ve Rekabet Kurumu nun internet sayfasında yayınlanır ve basına verilir. Yukarıda verdiğim örnek metne göre, azmettiren kamu görevlisinin ismi tefhim metninde gösterilir ve olay henüz güncelliğini kaybetmeden kamuoyuna duyurulmuş olur. Ceza verilmemiş olsa bile bir kamu görevlisinin yasayı ihlal ettiği ve sorumlu olduğu aleniyet kazanır. Bu ise kanımca şimdilik oldukça etkili bir yaptırım sayılır. RKHK nun 16. maddesine eklenmesini önerdiğim fıkra metni: Kabahatler Kanunu delaletiyle sorumlu olan ve fakat teşebbüs sayılmayan iştirakçiye.tl idarî para cezası verilir. 6 REKABET FORUMU Sayı:110 Nisan 2017