Yeniçağa (Bolu) yöresinde Kuzey Anadolu Fay Zonu nun (KAFZ) ERS-2 SAR ve Landsat TM görüntüleriyle incelenmesi

Benzer belgeler

TABAKALI YAPILAR, KIVRIMLAR, FAYLAR. Prof.Dr. Atike NAZİK Ç.Ü. Jeoloji Mühendisliği Bölümü

Normal Faylar. Genişlemeli tektonik rejimlerde (extensional tectonic regime) oluşan önemli yapılar olup bu rejimlerin genel bir göstergesi sayılırlar.

JEO156 JEOLOJİ MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ

INS13204 GENEL JEOFİZİK VE JEOLOJİ

Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü 3.Sınıf BAHAR Yarıyılı. 13 Nisan 2015

DOĞRULTU ATIMLI FAYLAR KIRIKLAR VE FAYLAR. Yaşar ar EREN-2003

GİRİŞ. Faylar ve Kıvrımlar. Volkanlar

DOĞRULTU-ATIMLI FAYLAR

ULUSAL COĞRAFİ BILGİ SISTEMLERİ KONGRESİ 30 Ekim 02 Kasım 2007, KTÜ, Trabzon

7. Türkiye nin Sismotektoniği SİSMOTEKTONİK DERSİ (JFM 439)

Yapısal Jeoloji. 2. Bölüm: Gevrek deformasyon ve faylanma

UZAKTAN ALGILAMA VERİLERİ VE SAYISAL ARAZİ MODELİ ENTEGRASYONU İLE ALMUS FAY ZONU NUN JEOLOJİK ÖZELLİKLERİNİN İNCELENMESİ

NEOTEKTONİK EGE GRABEN SİSTEMİ. Doç.Dr. Yaşar EREN

4. FAYLAR ve KIVRIMLAR

ÖNEMLİ NOT: Page Scaling None YAPISAL KONTUR

Atım nedir? İki blok arasında meydana gelen yer değiştirmeye atım adı verilir. Beş çeşit atım türü vardır. Bunlar;

B.Ü. KANDİLLİ RASATHANESİ ve DAE. BÖLGESEL DEPREM-TSUNAMİ İZLEME ve DEĞERLENDİRME MERKEZİ

FAYLAR FAY ÇEŞİTLERİ:

NEOTEKTONİK ORTA ANADOLU OVA REJİMİ. Doç.Dr. Yaşar EREN

TOPOĞRAFİK HARİTALAR VE KESİTLER

Akdeniz in Pleyistosen Deniz Düzeyi Değişimlerini Karakterize Eden, Çok Dönemli-Çok Kökenli Bir Mağara: Gilindire Mağarası (Aydıncık-İçel)

Kırıklar, Eklemler, Damarlar

İNM Ders 1.2 Türkiye nin Depremselliği

INS13204 GENEL JEOFİZİK VE JEOLOJİ

Şekil :51 Depremi Kaynak Spektral Parametreleri

21 NİSAN 2017, 17h12, Mw=4.9 MANİSA-ŞEHZADELER DEPREMİ SİSMOLOJİK ÖN DEĞERLENDİRME RAPORU

UZAKTAN ALGILAMA YÖNTEMİ MADEN ARAŞTIRMA RAPORU

Ters ve Bindirme Fayları

Kelkit Vadisi Afet Bilgi Sistemi (KABİS) Altyapısının Oluşturulması

:51 Depremi:

B.Ü. KANDİLLİ RASATHANESİ ve DAE.

UYDU GÖRÜNTÜLERİ VE SAYISAL UZAKTAN ALGILAMA

:51 Depremi:

Sevim Yasemin ÇİÇEKLİ 1, Coşkun ÖZKAN 2

STEREOGRAFİK PROJEKSİYON TEKNİĞİ

Doğrultu atımlı fay sistemlerinin geometrisi. Prof.Dr.Kadir Dirik Ders Notları

Elektromanyetik Radyasyon (Enerji) Nedir?

23 EKİM 2011 VAN DEPREMİ SAHA GÖZLEMLERİ VE KAYNAK FAYA İLİŞKİN ÖN DEĞERLENDİRMELER

İzmir deprem dizilerinin nedeni, faylardaki 'Çiçek yapısı'

3. TEKTONİK JEOMORFOLOJİ VE FAYLAR

B.Ü. KANDİLLİ RASATHANESİ ve DAE. BÖLGESEL DEPREM-TSUNAMİ İZLEME ve DEĞERLENDİRME MERKEZİ 21 TEMMUZ 2017 GÖKOVA KÖRFEZİ- AKDENİZ DEPREMİ

KÖMÜR ARAMA. Arama yapılacak alanın ruhsat durumunu yürürlükteki maden yasasına göre kontrol edilmelidir.

TABAKA KAVRAMI ve V-KURALI

17 EKİM 2005 SIĞACIK (İZMİR) DEPREMLERİ ÖN DEĞERLENDİRME RAPORU

Ön Söz Çeviri Editörünün Ön Sözü

NEOTEKTONİK. Doç.Dr. Yaşar EREN DOĞU ANADOLU SIKIŞMA BÖLGESİ

REMOTE SENSİNG VERİLERİNDEN YARARLANARAK HAZIRLANAN ANADOLU BÖLGESİ TEKTONİK HARİTASI

İMAR PLANINA ESAS JEOLOJİK-JEOTEKNİK ETÜT RAPORU

TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Ulusal Coğrafi Bilgi Sistemleri Kongresi 30 Ekim 02 Kasım 2007, KTÜ, Trabzon

MAKASLAMA ZONLARINDA GELİŞEN YAPILAR

ORM 7420 USING SATELLITE IMAGES IN FOREST RESOURCE PLANNING

Yrd. Doç. Dr. Saygın ABDİKAN Öğretim Yılı Bahar Dönemi

Menderes Masifi ve Gediz Grabeni Civarında Paleotektonik ve Neotektonik Yapıların Landsat TM Görüntülenmesi İncelenmesi

BİLDİRİ ÖZLERİ. AbstrActs. 70th GEOLOGICAL CONGRESS OF TURKEY CULTURAL GEOLOGY AND GEOLOGICAL HERITAGE April 2017 Ankara Turkey

Uzaktan Algılama Verisi

Yrd. Doç. Dr. Saygın ABDİKAN Öğretim Yılı Bahar Dönemi

Yapılma Yöntemleri: » Arazi ölçmeleri (Takeometri)» Hava fotoğrafları (Fotoğrametri) TOPOĞRAFİK KONTURLAR

Neotektonik incelemelerde kullanılabilir. Deformasyon stili ve bölgesel fay davranışlarına ait. verileri tamamlayan jeolojik dataları sağlayabilir.

UZAKTAN ALGILAMA- UYGULAMA ALANLARI

2010 DARFIELD VE 2011 CHRISTCHURCH DEPREMLERİ VE SONUÇLARI

B.Ü. KANDİLLİ RASATHANESİ ve DAE. BÖLGESEL DEPREM-TSUNAMİ İZLEME ve DEĞERLENDİRME MERKEZİ 20 ŞUBAT 2019 TARTIŞIK-AYVACIK-ÇANAKKALE DEPREMİ

DEFORMASYON, DAĞ OLUŞUMU

EĞNER-AKÖREN (ADANA) CİVARI JEOLOJİSİ

Yrd. Doç. Dr. Aycan M. MARANGOZ GEOMATİK MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ FOTOGRAMETRİ ANABİLİM DALI SUNULARI JDF435 UZAKTAN ALGILAMA DERSİ NOTLARI

DEPREMLER - 2 İNM 102: İNŞAAT MÜHENDİSLERİ İÇİN JEOLOJİ. Deprem Nedir?

YOĞUN GÖRÜNTÜ EŞLEME ALGORİTMALARI İLE ÜRETİLEN YÜKSEK ÇÖZÜNÜRLÜKLÜ SAYISAL YÜZEY MODELİ ÜRETİMİNDE KALİTE DEĞERLENDİRME VE DOĞRULUK ANALİZİ

BİLGİ DAĞARCIĞI 15 JEOTERMAL ÇALIŞMALARDA UYGU- LANAN DOĞRU AKIM YÖNTEMLERİ

B.Ü. KANDİLLİ RASATHANESİ ve DAE. BÖLGESEL DEPREM-TSUNAMİ İZLEME ve DEĞERLENDİRME MERKEZİ 25 MART 2019 YAĞCA-HEKİMHAN MALATYA DEPREMİ BASIN BÜLTENİ

Prof.Dr. Mehmet MISIR ORMANCILIKTA UZAKTAN ALGILAMA. ( Güz Yarıyılı)

Yapısal Jeoloji. 5. Bölüm: Doğrultu atımlı faylar. Güz 2005

B.Ü. KANDİLLİ RASATHANESİ ve DAE. BÖLGESEL DEPREM-TSUNAMİ İZLEME ve DEĞERLENDİRME MERKEZİ 21 TEMMUZ 2017 GÖKOVA KÖRFEZİ- AKDENİZ DEPREMİ

SİSMİK PROSPEKSİYON DERS-1 (GİRİŞ) DOÇ.DR. HÜSEYİN TUR

HARİTA OKUMA BİLGİSİ

ORM 7420 ORMAN KAYNAKLARININ PLANLANMASINDA UYGU GÖRÜNTÜLERİNİN KULLANILMASI

Topoğrafya Haritaları, Yorumlanması ve Topoğrafik Kesit Alma

Uzaktan Algılama Teknolojisi. Doç. Dr. Taşkın Kavzoğlu Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü Gebze, Kocaeli

Yapısal jeoloji. 3. Bölüm: Normal faylar ve genişlemeli tektonik. Güz 2005

KIVRIMLAR (SÜNÜMLÜ / SÜNEK DEFORMASYON) Kıvrımlanma

10/3/2017. Yapısal Jeoloji, Güz Ev Ödevi 1. ( ) Profile, Eğim, Yükseklik

Türkiye de Havza Su Bütçesi Hesaplamalarında Uzaktan Algılama ve Evapotranspirasyon Haritalama Tekniklerinin Kullanılma Olanakları

Prof. Dr. Semir ÖVER

UA Teknikleri Kullanılarak Taşkın Alanlarının Belirlenmesi ve Bölgesel Taşkın Frekans Analizinin Batı Karadeniz Bölgesinde Uygulanması

BALIKESİR BÖLGESİNİN DEPREM RİSKİ VE DEPREMSELLİK AÇISINDAN İNCELENMESİ

Ramazan DEMİRTAŞ, Cenk ERKMEN, Müjdat YAMAN

ANKARA ATMOSFERİNDEKİ AEROSOLLERİN KİMYASAL KOMPOZİSYONLARININ BELİRLENMESİ

BÖLÜM 2 JEOLOJİK YAPILAR

ABANT GÖLÜ CİVARININ TEKTONİK VE YAPISAL JEOLOJİSİNİN HAVA FOTOĞRAFLARI İLE KIYMETLENDİRİLMESİ GİRİŞ

ÇATLAKLAR VE FAYLAR sistematik çatlaklar (a) sistematik olmayan çatlaklar (b)

MENDERES GRABENİNDE JEOFİZİK REZİSTİVİTE YÖNTEMİYLE JEOTERMAL ENERJİ ARAMALARI

1. Değişik yeryüzü kabuk tiplerinin spektral yansıtma eğrilerinin durumu oranlama ile ortaya çıkarılabilmektedir.

Uzaktan Algılamanın. Doğal Ekosistemlerde Kullanımı PROF. DR. İ BRAHİM ÖZDEMİR SDÜ ORMAN FAKÜLTESI I S PARTA

Bölüm 4 Yoğunluk Dönüşümleri ve Histogram İşleme

FAYLARI ARAZİDE TANIMA KRİTERLER TERLERİ TEKTONİK IV-V. V. DERS. Doç.. Dr. Sabah YILMAZ ŞAHİN

BURSA ĠLĠ ĠÇĠN ZEMĠN SINIFLAMASI VE SĠSMĠK TEHLĠKE DEĞERLENDĠRMESĠ PROJESĠ

hkm 2004/90 5. Göllerin Çok Bantl Uydu Görüntülerinden Ç kar m 6. Sonuç ve Öneriler

ÇOK EVRELİ KIVRIMLAR. Yaşar EREN-2003 ÜSTELENMIŞ KIVRIMLAR (ÇOK EVRELI KIVRIMLANMA)

Temel Kayaçları ESKİŞEHİR-ALPU KÖMÜR HAVZASININ JEOLOJİSİ VE STRATİGRAFİSİ GİRİŞ ÇALIŞMA ALANININ JEOLOJİSİ VE STRATİGRAFİSİ

25 OCAK 2005 HAKKARİ DEPREMİ HAKKINDA ÖN DEĞERLENDİRME

B.Ü. KANDİLLİ RASATHANESİ ve DAE. BÖLGESEL DEPREM-TSUNAMİ İZLEME ve DEĞERLENDİRME MERKEZİ 21 TEMMUZ 2017 GÖKOVA KÖRFEZİ - AKDENİZ DEPREMİ

Transkript:

Yeniçağa (Bolu) yöresinde Kuzey Anadolu Fay Zonu nun (KAFZ) ERS-2 SAR ve Landsat TM görüntüleriyle incelenmesi Kaan Şevki Kavak 1, Süha Özden 1, Sevinç Dündar 2, Semir Över 3 1 Cumhuriyet Üniversitesi, Jeoloji Mühendisliği Bölümü, 2 Cumhuriyet Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü 3 Mustafa Kemal Üniversitesi, İnşaat Mühendisliği Bölümü Giriş Bu çalışmada, Yeniçağa (Bolu) civarında, yaklaşık K 70 D doğrultusunda geçen Kuzey Anadolu Fay Zonu nu (KAFZ) içine alan ERS-2 SAR radar ve Landsat TM görüntüleri üzerinde yapılan jeolojik amaçlı sayısal görüntü işleme çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Amaca yönelik olarak, görüntü üzerinde istenmeyen verilerin ortadan kaldırılması amacıyla gerçekleştirilen çalışmalarından Frost filtresi en iyi sonucu vermiştir. Fay zonunun görsel açıdan ortaya çıkarılmasına yönelik olarak ise yersel zenginleştirme yöntemlerinden kenar belirleme yöntemi kullanılmıştır. Arazide fay zonundan toplanan mesozkobik ölçekteki fay ölçümlerinden ortaya çıkarılan en büyük gerilme ekseni göz önüne alınarak seçilen filtreleme sonuçları, sağ yönlü doğrultu atımlı bir fay zonunda gözlenebilecek yapılarla deneştirilmiştir. Bu kinematik amaçlı çalışmalar sonucunda da, KAFZ nun bölgede yaklaşık olarak K 47º B doğrultulu sıkışma ekseninin altında geliştiği anlaşılmıştır. Diğer taraftan, aktif uzaktan algılama ürünü olarak elde edilen ERS-2 SAR görüntülerine uygulanan doku analizi yönteminin, zona ait çizgiselliklerin ortaya çıkarılmasında diğer analiz türlerine göre daha iyi sonuç verdiği gözlenmiştir. Son olarak çakıştırma yöntemiyle, ERS-2 SAR ve Landsat TM görüntüleri birleştirilerek spektral ve yersel açıdan daha ideal bir görüntü elde edilmiştir. Materyal ve Metod Bu çalışmada kullanılan radar görüntüleri, TUBİTAK-YDABAG 103Y021 no lu proje kapsamında, Avrupa Uzay Ajansı nın AOTR.2449 No lu desteğiyle sağlanmıştır. Görüntüler ER Mapper 6.4, ENVI 4.0 ve BEST 4.0 (Basic Envisat / ERS- SAR Toolbox)- programlarıyla işlenmiştir. Radar görüntülerinin tercih edilmesinin ana nedeni, özellikle arazinin yapısal jelojojik özellikleri hakkında (fay, kıvrım ekseni, ve kırık ve çatlak sistemleri gibi) daha fazla bilgi içermesidir. Bilindiği gibi radar algılayıcıları, atmosferik koşullara bağımlı olmadan, gece veya gündüz, bulutlu veya bulutsuz her türlü hava koşulunda bitki örtüsüne bağlı kalmadan görüntü alabilmektedir. Bu nedenle, Yeniçağa (Bolu) ve civarında yer alan çalışma sahasının kısmen ormanlık bir alan içerisinde kalması ve bulutluluk oranının nispeten yüksek olduğu iklim koşullarını göstermesi nedeniyle radar görüntüleri kullanılmıştır (Şekil 1). Bu çalışmada kullanılan diğer bir uydu veri setini ise Landsat TM görüntüsü oluşturmaktadır. Şekil 1. İnceleme alanını içine alan ERS-2 SAR görüntüsünün KAFZ üzerindeki görünümü İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü 164

Bu çalışmada, görüntü işlemlerinden yersel zenginleştirme işlemleri uygulanırken, çalışma sahasından geçen KAFZ nun K 70 D durumlu doğrultusu göz önüne alınarak ışıklandırma yönü KB-GD olarak seçilmiştir. Yapısal unsurları en iyi şekilde açığa çıkarabilmek için, bölgede etkin olan sıkıştırma yönüne paralel aydınlatma seçilmiştir. Işık seçiminde, yönü kadar ışığın doğru yükseklikten verilmesi de önemlidir. Sarp bir araziden alınan görüntüleri işlerken daha düşük kotlardan ışıklandırma yapmak yapısal unsurların daha iyi belirlenmesini sağlar. Bu amaçla yaklaşık 35 lik ışıklandırma açısı seçilmiştir. Ayrıca bu çalışma kapsamında, fay zonundan arazide toplanan ölçümlerle bir kinematik analiz çalışması gerçekleştirilmiş sonuçlar Carey yöntemiyle değerlendirilerek etkin olan gerilme eksenleri belirlenmiştir. Fay Topluluklarının Kinematik Analizi KAFZ nun Yeniçağa civarındaki uzanımı üzerinde yüzlek veren fay topluluklarının kinematik analizi gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda; 26 istasyondan, 218 adet fay düzlemi ölçülerek Carey (1979) in sayısal analiz yöntemiyle hesaplanmıştır. Değişik yaş ve litolojide yer alan jeolojik birimlerden derlenen faylardan özellikle genç döneme ait olanların varlığı sayesinde, bölgede KAFZ nun günümüzdeki ya da son tektonik rejim içerisindeki kinematik durumu belirlenmeye çalışılmıştır (Dündar, 2004). Bu bölgede, K 70º D doğrultusunda uzanan KAFZ nun davranış biçiminin anlaşılabilmesi için yapılan kinematik analizi çalışmalarının sonucunda; birbiriyle uyumlu olan iki tektonik fazın varlığı ortaya konulmuştur. Bunlardan göreceli olarak daha yaşlı olanı; günümüzde de bölgede etkin olan KB- GD doğrultulu transtansiyonel (normal bileşenli doğrultu atımlı gerilme rejimi) tektonik rejimdir. İkincisi ise, doğrultu atımlı rejimle uyumlu KD-GB doğrultulu açılma (lokal normal faylanma) rejimidir. Mesozoyik ten Kuvaterner e kadar değişik yaştaki jeolojik birimlerden ölçülen fay düzlemlerine göre; bölgedeki sıkışma doğrultusu (σ 1 ) yönünde K 47 B, açılma doğrultusu ise (σ 3 ) yönünde K 43 D dur ve Rm oranı 0.35 olarak hesaplanmıştır. Bu da bize çalışma sahasındaki KAFZ nun oluşumu ile birlikte gözlenen ilk tektonik rejimin KB-GD doğrultulu sıkışma rejimi altında gelişen sağ yanal doğrultu atımlı faylanma rejimi (transtansiyonel) olduğunu göstermektedir. KAF üzerinde yapılan kinematik amaçlı çalışmalarda (Bellier ve diğ.., 1997; Özden ve diğ.., 2002) doğrultu atımlı tektonik rejime ait belirlenebilen ilk tektonik faz, transpresyonel olup, transtansiyonel tektonik fazın bunu üzerleyen genç bir evreyi temsil ettiği belirlenmiştir. Çalışma sahamızda transpresyonel tektonik faza ait veriler izlenememiştir. Bu nedenle bu bölgede doğrultu atımlı faylanma, olasılıkla transtansiyonel rejimle başlamıştır. Bu rejim değişimleri, Anadolu bloğuyla sınırlı diğer levhaların sınırlarındaki farklı etkileşimlerden doğmaktadır (Bellier ve diğ.., 1997; Over ve diğ.., 1997; Özden ve diğ.., 2002). Göreceli olarak genç lokal normal faylanmalar da belirlenmiş olup, bunlara ait Rm oranı hesaplanamamıştır. Hesaplanan gerilme durumlarından, bu bölgedeki açılma doğrultusunun (σ 3 ) yönünde olup, KD-GB doğrultulu olduğu bulunmuştur (Şekil 2). Görüntü İşleme ERS-2 SAR ve Landsat görüntüleri sırasıyla parazitlerin ortadan kaldırılması, kenar zenginleştirme, doku analizi ve bu iki görüntünün birleştirilmesi işlemleriyle incelenmiştir. Parazitlerin Ortadan Kaldırılması Herhangi bir radar görüntüsünde bilgi içeren kısımları örten parazitler, radar görüntüleri için uygulanan bazı filtreler yardımıyla ortadan kaldırılabilir. Görüntüde istenmeyen bu bileşenler gelişigüzel bir parlaklığa sahip olabilirler. Bu çalışmada uygulanan filtrelemelerden en iyi sonucu zenginleştirilmiş Frost ve K-nearest neighbour filtrelerinin verdiği ortaya çıkarılmıştır. Bu amaçla, inceleme alanını içine alan SAR görüntüsü ile filtrelenmiş görüntüler Şekil 3 de verilmiştir İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü 165

Şekil 2. Çalışma sahasından elde edilen bölgesel gerilme durumlarının toplu olarak gösterimi (Dündar, 2004). Şekil 3.A da uydudan alınan ve işlem geçirilmemiş kontrastı düşük görüntünün, filtrelenmiş diğer iki görüntüden (B) ve (C) çok açık bir şekilde daha düşük bilgi içerdiği gözlenmektedir. En belirgin jeolojik yapı olan KAFZ nu, ana görüntü dışında filtrelenmiş her iki görüntü üzerinde de izlemek mümkündür. Görüntünün KD kesimine yakın olan ve siyah renkle sınırlanan Yeniçağa gölünü güneybatıdan sınırlayan bu zona ait ana kolun uzanımı, hemen güneyde yer alan Ankara-İstanbul karayolu temsil eden yapay çizgisellikle karıştırılmamalıdır. Fay zonuna paralel olarak KB ve GB da gözlenen çizgiselliklerden, kuzeydekilerin daha yüksek kesimleri oluşturduğu daha açık renkli geri yansıma değerleri ile görüntülerde izlenebilmektedir. Filtrelenmiş iki görüntü arasındaki en büyük fark ise kontrasttan ileri gelmektedir. Masouka ve diğ., (1988) tarafından görsel yorumlama açısından diğer parazit giderme filtrelerine göre daha iyi sonuç verdiği ifade edilen K-nearest neighbour filtresi (B) bu çalışmada zenginleştirilmiş Frost filtresine göre daha düşük kalitede görüntü vermiştir. Özellikle fay zonunun güneybatısında yer alan yer üstü drenaj sistemlerinin fay zonu ve otoyol tarafından kesildiğini belirleyen çizgisellikler bir anlamda KAFZ nun diri yapısını ifade etmektedir. Doku Analizi Radar görüntü işleme aşamalarından en önemlilerinden birisini doku analizi oluşturur. Doku, bir fotografik görüntüdeki detaylı yersel desen (biçim) değişimi ve tonların düzeni olarak da tanımlanabilir. Ton ise bir görüntü üzerindeki beyazın siyahtan ayırt edilebilen gri tonu olarak bilinir (Radarsat, 2004). Farklı kaya birimleri farklı dokulara sahip olabilirler (ESA, 2004). Makro-doku, radar parlaklığındaki değişime karşılık gelir ki bu pek çok çözünürlük hücresinde gözlenir. Örnek olarak litolojik sınırlar, ormanlık bölgelerdeki gölgeler, yollar ve jeolojik çizgisellikler verilebilir. Doku, özellikle Jeoloji de ve denizbilimlerinde radar görüntülerinin yorumlanması için çok önemli bir bileşeni oluşturur. Bu çalışmadaki doku analizi kapsamında gerçekleştirilen homojenite işlemi sonucunda ortaya çıkan görünüm Şekil 4 de görülmektedir. Bundan önceki işlemlerden farklı olarak Kuzey Anadolu Fay Zonu nun en iyi gözlendiği görünümlerden birisi bu işlem sonucunda elde edilmiştir. Beyaz büyük benekle izlenebilen Yeniçağa gölünü güneybatıdan sınırlayan ve tüm görüntüyü KD-GB yönünde kesen çizgiselliğin fay zonunun en büyük belirteci olduğu çok daha iyi bir şekilde ortaya çıkarılmıştır. Kenar Belirleme Radar görüntülerinin işlenmesi aşamalarından birisini de kenar belirleme çalışmaları oluşturur. Bu bölümde kenar belirleme analizi kapsamında görüntüye yönsel filtreleme zenginleştirmesi uygulanmıştır. Bu amaçla, bölgede paleostres yönlerinin ortaya çıkarılmasına yönelik olarak gerçekleştirilen kinematik çalışmalarda en büyük asal gerilme ekseni olarak belirlenen KB-GD yönüne paralel seçilen ve yatayla 35 lik yapılan aydınlatma sonucunda ortaya çıkarılan kenar belirleme zenginleştirmesi Şekil 5. (A) ve İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü 166

(B) de gözlenmektedir. Diğer filtreleme uygulamalarından farklı olarak ortaya çıkan sonuçları, Şekil 5. (C) de doğrultu atımlı bir fay çiftinde gözlenen jeolojik yapılarla şu şekilde özetlemek mümkündür: A) B) C) Şekil 3. İnceleme alanının görünümü (A) ve parazitlerin ortadan kaldırılmasına yönelik K-nearest neighbour (B) ve zenginleştirilmiş Frost filtrelerinin (C) görünümü İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü 167

Şekil 4. Doku analizi sonucunda homojenitide gözlenen değişimler. Yönsel filtreleme uygulaması sonucunda fay zonunun güneyinde bulunan yer üstü drenaj ağı sistemlerinin K 70 B doğrultulu fay zonu tarafından kesildiği çok açık bir şekilde izlenmektedir (Şekil 5.A). İnceleme alanının daha çok KB ve GB kesiminde yoğunlaşma gösteren yaklaşık K 55-60 B durumlu çizgiselliklerin daha çok bölgede gözlenebilecek açılma çatlakları ve normal faylanmalara karşılık gelebileceği düşünülmektedir (Şekil 5.B). KB ve GB da söz konusu bu çizgisellikleri keser şekilde gözlenen ve bu yapılara yaklaşık dik olarak gerçekleşen K 30-35 D durumlu çizgiselliklerin ise ters veya bindirme faylarıyla beraber kıvrım eksenlerine de karşılık gelmektedir. Ana yer değiştirme zonu olarak ifade edilebilecek olan ve Yeniçağa gölünü oblik olarak KD-GB yönünde de kesen zon ise K 70 D doğrultusunda izlenmektedir (Şekil 5.B). İnceleme alanındaki çizgisellikler izlendiğinde, Riedel ve Riedel makaslama sistemlerine karşı gelebilecek çizgiselliklerin (sintetik ve antitetik sistemler) hemen hemen hiç gözlenmediği dikkati çekmektedir. Yani K 80-85 D ve K 25-30 B durumlu olarak gözlenmesi beklenen çizgiselliklerin olmadığı söylenebilir. ERS-2 SAR ve Landsat TM Görüntülerinin Birleştirimi İnceleme alanına ait olan ve pasif sistem algılayıcılardan alınan Landsat TM 742 (RGB) görüntüsü yine bölgeyi içeren ve aktif sistem ürünü olarak da bilinen ERS-2 SAR görüntüsüyle birleştirilerek (data fusion) hem yersel hem de spektral çözünürlük açısından daha iyi sonuç veren yeni bir görüntü üretilmiştir (Şekil 6). Bu işlem gerçekleştirilmeden önce görüntülerin projeksiyon ve datumlarının aynı olmasına dikkat edilmiştir. Gerçekleştirilen diğer işlemlerden farklı olarak RGB uzayında üretilen bu görüntü yardımıyla, Landsat TM algılayıcının 4. bandı yeşile atanarak histogram eşitleme kontrastı uygulanmıştır. Bitki örtüsünün gözlendiği kesimler, diğer bölgelerden ayrılarak jeolojik yorumlama için bir kolaylık sağlanmıştır. Şekilden de izlenebileceği gibi görüntüde en göze çarpan jeolojik yapı Yeniçağa gölünün güneyinden KD-GB yönlü olarak geçen KAFZ dur. Dikkat edilirse, kuzeydeki bitki örtüsünün zona yakın güney sınırı zonun güneyinde gözlenememektedir. Bununla birlikte kuzeyde ve güneyde bu zona paralel olarak gözlenen çizgisellikler bitki örtüsü içinde veya sınırında kendini belli etmektedir. Bir diğer önemli çizgisellik ise görüntünün orta kesiminde siyah renkte gözlenen Yeniçağa gölünün kuzeyinde görülen dar ve derin bir vadiye karşılık gelen Eskiçağa deresidir. Fay zonunun doğusunda, zon tarafından kesilen dere yataklarında meydana gelen kıvrılmalara da dikkat etmek gerekmektedir. Gölün bunduğu zonu içerisine alan ve düşük geri yansıma değeri veren mor renkli kesimler ise daha çok düzlüklere karşılık gelmektedir. Sonuçlar Bu çalışma kapsamında, Yeniçağa (Bolu) civarında K 70º D doğrultusunda geçen Kuzey Anadolu Fay Zonu nun ERS-2 SAR ve Landsat TM görüntülerinde tanınmasına yönelik olarak gerçekleştirilen görüntü işlem çalışmaları tamamlanmıştır. Ayrıca bu bölgede, KAFZ nun davranış biçiminin anlaşılabilmesi için arazide yapılan fay topluluklarının kinematik analizi çalışmalarının sonucunda; birbiriyle uyumlu olan iki tektonik fazın varlığı ortaya konulmuştur. İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü 168 K

A) B) C) Şekil 5. Kenar belirleme zenginleştirmesinden (A) elde edilen jeolojik çizgisellikler (B)sağ yönlü bir doğrultu atımlı fay çifti arasında gelişen yapılar (C). İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü 169

Şekil 6. Landsat TM ve ERS-2 radar görüntülerinin birleştirilmiş hali Bunlardan göreceli olarak daha yaşlı olanı; günümüzde de bölgede etkin olan KB-GD doğrultulu (normal bileşenli doğrultu atımlı gerilme rejimi) transtansiyonel tektonik rejimdir. İkincisi ise, doğrultu atımlı rejimle uyumlu KD-GB doğrultulu (lokal normal faylanma) açılma rejimidir. Bu kinematik amaçlı çalışmalar sonucunda da, KAFZ nun bölgede yaklaşık olarak K 47º B doğrultulu sıkışma ekseninin altında geliştiği anlaşılmıştır. Arazide fay zonundan toplanan mesozkobik ölçekteki fay ölçümlerinden ortaya çıkarılan en büyük gerilme ekseni göz önüne alınarak seçilen filtreleme sonuçları, sağ yönlü doğrultu atımlı bir fay zonunda gözlenebilecek yapılarla deneştirilmiştir. Kaynaklar Bellier, O., Over, S., Poisson, A., and Andrieux, J., 1997, Recent temporal change in the stress state and modern stress field along North Anatolian Fault Zone (Turkey), Geophysical Journal International, 131, 61-86. Carey, E., 1979, Recherche des directions principales de contraintes associées au jeu d'une population de failles, Revue Geological Dynamic and Géography physic., 21, 57-66. Dündar, Ş.S., 2004, Yeniçağa (Bolu) civarında Kuzey Anadolu Fay Zonu nun Kinematiği, Depremselliği ve Uzaktan Algılama Yöntemleriyle İncelenmesi, Cumhuriyet Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü,Yüksek lisans tezi, 85 s (yayımlanmamış) ESA, 2004, http://earth.esa.int/applications. Masuoka, P.M., Harris, J., Lowman, P.D. ve Blodget, H.W. 1988, Digital Prosessing of orbital Radar Data to Enhance Geologic Structure: Examples from the Canadian Shield. Photogrammetric Engineering And Remote Sensing, Vol. 54, No. 5, pp. 621-632. Over, S., Bellier, O., Poisson, A. and Andrieux, J., 1997, Late Cenozoic stress state changes along the central North Anatolian Fault Zone (Turkey), Annales Tectonicae, XI, 75-100. Ozden, S., Over, S., Unlugenc, U.C., 2002. Quternary stress regime change along the eastern North Anatolian Fault Zone, Turkey, International Geology Review, 44, 11, 1037-1052. Radarsat, 2004, http://www.rsi.ca/products/sensor/radarsat/rsiug98_499.pdf. İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü 170