Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Benzer belgeler
Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

SANAT SOSYOLOJİSİ GİRİŞ

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Gülün Tam Ortası Bilişsel Yazınbilim ve İkinci Yeni nin Bilişsel Temelleri Murat Lüleci ISBN: Baskı Ocak, 2019 / Ankara 100 Adet

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanatsal Güzel, Estetik Yargı ve Toplumsal Geçerlilik Mersin Üniversitesi, Mart 2011

SANAT EĞİTİMİ ÜZERİNE. Doç. Dr. Mutlu ERBAY

CHRISTOPHER POTTER 1 Nisan 1959 doğumlu Christopher Potter, Londra da, King s College da Matematik eğitimi almış, ardından aynı üniversitede Bilim

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

ESTETİK (SANAT FELSEFESİ)

GÜZ YARIYILI YÜKSEK LİSANS DERSLERİ

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

SANAT FELSEFESİ. Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni

1.Estetik Bakış, Sanat ve Görsel Sanatlar. 2.Sanat ve Teknoloji. 3.Fotoğraf, Gerçeklik ve Gerçeğin Temsili. 4.Görsel Algı ve Görsel Estetik Öğeler

Çevirenin Ön Sözü. vii

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

KAVRAMLAR TUTUMLAR BECERİLER

10. hafta GÜZELLİK FELSEFESİ (ESTETİK)

DİL VE İLETİŞİM. Prof. Dr. V. Doğan GÜNAY

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

GROVE ART ONLINE GAZİ ÜNİVERSİTESİ MERKEZ KÜTÜPHANESİ

12. SINIF MANTIK DERSİ SÖKE ANADOLU LİSESİ 1. ORTAK SINAVI KAZANIM TABLOSU (Sınav Tarihi: 4 Nisan 2017)

Öğrenciler 2 yıllık çalışma sürecinde;

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

STREET ART/SOKAK SANATI

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

FELSEFİ PROBLEMLERE GENEL BAKIŞ

Medeniyet Okulları REHBERLİK SERVİSİ SUNAR..

BATI MÜZİĞİ TARİHİ 1. ÜNİTE İLK ÇAĞ DÖNEMİ MÜZİĞİ

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Üstün Zeka Kuramları. Renzuli-Gardner-Tannenbaum

Aklımızı Değişen İklime mi Borçluyuz? Nüzhet Dalfes İTÜ

Değerli Velilerimiz, Çalışmalar sırasında; öğrencilerimizde hedeflediğimiz IB öğrenen profil özellikleri bülten içinde ayrıca verilmiştir.

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

Ekolojik Tasarımlar ve Sanat

1. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (08 Aralık Ocak 2015 )

Üçüncü baskıya ön söz Çeviri editörünün ön sözü Teşekkür. 1 Giriş 1

ÜNİTE:1 Psikolojinin Tanımı ve Kapsamı. ÜNİTE:2 Psikolojide Araştırma Yöntemleri. ÜNİTE:3 Sinir Sisteminin Yapısı ve İşlevleri

KURS KAYITLARIMIZ BAŞLAMIŞTIR KURSLARIMIZ -GRAFİK TASARIM -GÖRSEL SANATLAR -YARATICI DRAMA -CİMNASTİK -ENSTÜRMAN.

Evrim Eğitiminde Engeller

ESTETİK; Estetiğin konusu olarak güzel;

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Yaşam alanları ihtiyaca ve koşullara göre değişiklik

AKADEMİSYENLERİN KALEMİNDEN DENEME SINAVI TÜRKÇE ÖĞRETMENLİĞİ

İÇİNDEKİLER 00. ISINMA. Çorba Yapmaya Benzer 01. BOZ 02. BAK. 9 Sevgili Okur. 10 Sevdiğiniz Yaşamı Tasarlayın Hakkında. 16 Bu Kitap Neyin Nesidir?

7.Ünite: ESTETİK ve SANAT FELSEFESİ

KAYNAK: Birol, K. Bülent "Eğitimde Sanatın Önceliği." Eğitişim Dergisi. Sayı: 13 (Ekim 2006). 1. GİRİŞ

3. SINIF 3. SORGULAMA ÜNİTESİ VELİ BİLGİLENDİRME BÜLTENİ Öğretim Yılı

GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ Felsefe Bölümü DERS İÇERİKLERİ

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS

Köy Seyirlik Oyunlarında İnsan, Doğa ve Topluluk İlişkisi

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

SINIF YÖNETİMİNİN TEMELLERİ

Hatta Kant'ın felsefesinin ismine "asif philosopy/mış gibi felsefe" deniyor. Genel ahlak kuralları yok ancak onlar var"mış gibi" hareket edeceksin.

Yrd. Doç. Dr. Mesut GÜN ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ VE MATERYAL TASARIMI

Nasıl Bir Zekâya Sahipsiniz? - Genç Gelişim Kişisel Gelişim. Ayın Testi

1. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (07 Aralık Ocak 2016)

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

Ana fikir: Oyun ile duygularımızı ve düşüncelerimizi farklı şekilde ifade edebiliriz.

Giresun Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İletişim Bilimleri Anabilim Dalı İletişim Bilimleri Doktora Programı Ders İçerikleri

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

ÖZEL VEGA OKULLARI ANAOKULU YILDIZLAR SINIFI TASARIM SORGULAMA ÜNİTESİ BÜLTENİ

Öğretmenlik Meslek Etiği. Sunu-2

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

Metin Edebi Metin nedir?

BAŞARI ÖDÜLSÜZ KALMAZ!

Hazırlayan ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Şengül Karaca. Şiir HAİKU. 1. basım. Resimleyen: Sedat Girgin

DÜS. ÜN BAKALIM! Genç filozoflar için bir ilham kitabı. Peter Ekberg Sven Nordqvist DİNOZOR ÇOCUK

Equus_2009_Calendar_turkce:Layout 1 12/1/08 10:09 PM Page 1 TIM FLACH DUVAR TAKVİMİ

1. SINIF PYP VELİ BÜLTENİ ( 18 Aralık 09 Şubat 2018 )

LYS 3 DENEME-5 KONU ANALİZİ SORU NO LYS 3 TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI TESTİ KAZANIM NO KAZANIMLAR. 26/05/2014 tarihli LYS-3 deneme sınavı konu analizleri

Sanat ve Kuram Dizisi. Ayrıntı Yayınları

BULUNDUĞUMUZ MEKÂN VE ZAMAN

ÖZEL EGEBERK ANAOKULU Sorgulama Programı. Kendimizi ifade etme yollarımız

T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI

TÜRK DÜNYASI VAKFI. Bana Bir Hikaye yaz projesinin web portalına hoş geldiniz!

Derleyen ve çeviren Erol Erduran

DAVRANIŞ BİLİMLERİNE GİRİŞ

3. Yazma Becerileri Sempozyumu

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF FELSEFE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

1. Sosyolojiye Giriş, Gelişim Süreci ve Kuramsal Yaklaşımlar. 2. Kültür, Toplumsal Değişme ve Tabakalaşma. 3. Aile. 4. Ekonomi, Teknoloji ve Çevre

Transkript:

Sanat ve Kuram Dizisi Ayrıntı Yayınları

DENIS DUTTON 9 Şubat 1944 te California da doğdu. Kuzey Hollywood Lisesi nden mezun olduktan sonra 1966 da California Üniversitesi nde felsefe öğrenimi gördü, ardından Santa Barbara Üniversitesi nde doktorasını tamamladı. Özellikle sanat alanındaki çalışmalarıyla bilinen filozof, aynı zamanda web (ağ) girişimcisi ve medya aktivistidir. The Art Instinct (Sanat İçgüdüsü) adlı kitap, 28 Aralık 2010 da kanserden ötürü hayatını kaybeden Denis Dutton ın en meşhur çalışmalarından biridir. DENIS DUTTON

Sanat İçgüdüsü Güzellik, Zevk ve İnsan Evrimi Denis Dutton

Ayrıntı: 1050 Sanat ve Kuram Dizisi: 53 Sanat İçgüdüsü Güzellik, Zevk ve İnsan Evrimi Denis Dutton Kitabın Özgün Adı The Art Instinct Beauty, Pleasure and Human Evolution İngilizceden Çeviren Murat Turan Yayıma Hazırlayan Y. Emre Ceren Son Okuma Ahmet Batmaz 2009 by Margit Dutton Bu kitabın tüm yayın hakları Ayrıntı Yayınları na aittir. Kapak Fotoğrafı DEA / G. DAGLI ORTI / De Agostini / Getty Images Turkey Kapak Tasarımı Deniz Çelikoğlu Dizgi Hediye Gümen Baskı ve Cilt Kayhan Matbaacılık San. ve Tic. Ltd. Şti. Merkez Efendi Mah. Fazılpaşa Cad. No: 8/2 Topkapı/İstanbul Tel.: (0212) 612 31 85 Sertifika No.: 12156 Birinci Basım: Mart 2017 Baskı Adedi 2000 ISBN 978-605-314-157-0 Sertifika No.: 10704 AYRINTI YAYINLARI Basım Dağıtım San. ve Tic. A.Ş. Hobyar Mah. Cemal Nadir Sok. No.: 3 Cağaloğlu - İstanbul Tel.: (0212) 512 15 00 Faks: (0212) 512 15 11 www.ayrintiyayinlari.com.tr & info@ayrintiyayinlari.com.tr twitter.com/ayrintiyayinevi facebook.com/ayrintiyayinevi instagram.com/ayrintiyayinlari

Sanat İçgüdüsü Güzellik, Zevk ve İnsan Evrimi Denis Dutton

FOTOĞRAF Çerçevedeki Gizem Mary Price MONA LISA KAÇIRILDI Sanatın Bizden Gizledikleri Darian Leader EDEBİYAT KURAMI Giriş/Genişletilmiş 2. basım Terry Eagleton SANAT VE KURAM DİZİSİ SIRADAN OLANIN BAŞKALAŞIMI Arthur C. Danto BUNU BEN DE YAPARIM Christian Saehrendt ARABESK Uğur Küçükkaplan ROMAN KURAMINA GİRİŞ Zekiye Antakyalıoğlu EDEBİYAT VE KÖTÜLÜK Georges Bataille ZAMAN TÜNELİ Denemeler ve Notlar John Fowles KORKUNUN GÜÇLERİ İğrençlik Üzerine Deneme Julia Kristeva GÜRÜLTÜDEN MÜZİĞE Müziğin Ekonomi Politiği Üzerine Jacques Attali RABELAIS VE DÜNYASI Mihail Bahtin SANAT VE SORUMLULUK İlk Felsefi Denemeler Mihail Bahtin SANAT VE ESTETİK Peter de Bolla FLAMENKO Tutku, Politika ve Popüler Kültür William Washabaugh ATEŞ VE GÜNEŞ Platon Sanatçıları Niçin Dışladı? Iris Murdoch SANATTA ANLAMIN GÖRÜNTÜSÜ İmgelerin Toplumsal İşlevi Richard Leppert YAZMA CESARETİ Nihan Kaya MARX'IN KAYIP ESTETİĞİ Margaret A. Rose Edebiyatta ve Felsefede VAROLUŞÇULAR VE MISTIKLER Iris Murdoch ŞİİR NASIL OKUNUR Terry Eagleton YALNIZ ŞİİR Şeref Bilsel ŞAİR VE TAİFESİ Hüseyin Köse TÜRKIYE NIN POP MÜZIĞI Uğur Küçükkaplan KARANLIK KARDEŞ Doğu ve Batı Edebiyatında Şeytan Müslüm Yücel BRİLLO KUTUSU Post-Tarihsel Perspektiften Görsel Sanatlar Arthur C. Danto PERFORMATİF ESTETİK Erika Fischer-Lichte TANGO BÖYLE BİR ŞEY! Yeşim Narter SANATIN SONUNDAN SONRA Çağdaş Sanat ve Tarihin Sınır Çizgisi Arthur C. Danto KURMACA NASIL İŞLER? James Wood

İçindekiler Teşekkür... 9 Giriş... 11 Bölüm 1: Manzara ve Özlem... 23 Bölüm 2: Sanat ve İnsan Doğası... 40 Bölüm 3: Sanat Nedir?... 59 Bölüm 4: Ama Onlarda Bizdeki Sanat Kavramı Yok... 78 Bölüm 5: Sanat ve Doğal Seçilim... 101 Bölüm 6: Kurmacanın Kullanımları... 121 Bölüm 7: Sanat ve İnsanın Kendi Kendini Evcilleştirmesi... 157 Bölüm 8: Niyet, Sahtecilik, Dada: Üç Estetik Sorun... 190 Bölüm 9: Estetik Değerlerin Olumsallığı... 233 Bölüm 10: Sanatta Yücelik... 251 Kaynakça... 279 Dizin... 293

Teşekkür Tavsiyeleri ve esinleriyle bu projeyi hayata geçirmemde yardımı dokunan birçok insana borçluyum. Alexander Sesonke, Noel Fleming ve Herbert Fingarette estetik kuramına ilgimi teşvik ettiler. Sidney Hook iyi bir hoca ve özgür düşünmenin muhteşem bir örneğiydi. Zamanının çok ötesinde bir akademisyen olan Ellen Dissanayake, Darwinci estetiğin yolunu göstererek bu alandaki erken dönem girişimlerimin ilhamını verdi. Dış görünüş ve mizaç olarak Steven Pinker, bazı açılardan Ellen ın tam zıttıdır ama berrak analizi ve ısrarlı sorgulamaları başlığı da dahil bu kitabın her yerinde izler bırakmıştır. Bu iki düşünüre de, saygıdeğer başka iki akademisyen Joseph Carroll ve Brian Boyd a da paha biçilmez bilgi ve sezgileri için çok borçluyum. Noël Carroll, Doug Dutton, Julius Moravcsik, Stephen Davies, Alex Neill, Brett Cookde, Thierry 9

Lenain, Ray Sawhill, Richard A. Posner, Ihab Hassan, David Gallop, Elric Hooper, Geoffrey Miller, Joseph Palencik, Wayne Lorimer, Francis Sparshott, Wilfried van Damme, Chris Boylan, Bruce Ellis, Satoshi Kanazawa, Garth Fletcher, Graham Macdonald, Simon Kemp, Ian Steward, Ray Prebble, Jonathan Haidt, Geoff Carey, Ben Dutton, Sonia Dutton, Susan Vogel ve müteveffa Leo Fleischmann. Katie Henderson argümanı netleştirmeye yardımcı oldu. Peter Ginna başlangıçtan son deneme baskılarına kadar olağanüstü yeteneğini tatbik etmiş kabiliyetli bir editördür. Dostum ve temsilcim John Brockman gibi Peter da estetik sorulara yaklaşımıma ilk inananlardandı. Bu iki adama da borçluyum. Hepsinden öte eşim Margit Dutton ın desteği ve işbirliğinin değerini ölçemem. Bu kitabın her sayfasını titiz bir editör gözüyle incelemiştir. Dahası argümanımı canlandıran yıllar boyunca ondan resim, müzik, edebiyat ve hayat hakkında öğrendiklerimdir. Bu kitap sevgiyle ona ve çocuklarımıza adanmıştır. Christcurch, Yeni Zelanda 10

Giriş Bu sayfalar, günümüzde sanata hâkim olan yazı ve eleştiri tarzına meydan okuyan yeni bir bakış açısı öneriyor. İnsan bilimlerin büyük kısmını çıkmaza sokmuş kapalı söylemden daha fazla geçerliliği, gücü ve olanağı olduğuna inandığım bir bakış açısı. Artık sanata Charles Darwin in evrim kuramı ışığında bakmanın, içgüdü ve sanat hakkında konuşmanın zamanı geldi. Darwin, bize sanatsal yaratı hakkında ne söyleyebilir ki? Darwinci evrim pankreasın işlevi veya karşı duran başparmakların kökeni gibi fiziki özelliklerimizi açıklayabilir. Peki ya Emily Dickinson ın şiirlerine, Bach ın Chaccone una veya Jackson Pollock ın Bir: 31 Numara, 1950 sine olan sevgimizi açıklayabilir mi? İnsanların bir çiftleşme içgüdüsü olduğunu veya annelik içgüdüsü diye bir şeyin varlığını açıklayabilir belki. Peki ya sanat içgüdüsünü? Düşüncesi bile kendiyle çelişiyor sanki. 11

İçgüdülerin otomatik, bilinçdışı davranış örüntüleri olduğunu düşünürüz hep. Sabah çiyinde parıldayan örümcek ağı, örümceğin minik beynindeki bir genetik kod tarafından belirlenmiştir. Ağ bize çok hoş görünebilir ama bu güzellik, sadece örümceğin kahvaltısının tadını çıkarış şeklinin bir yan ürünüdür. Hem örümceğin hem de onu izleyen insanın durduğu noktadan, doğanın bu tür hoş kazaları bizim normalde sanat saydığımız işlerden epey farklıdır. Sanat eserleri, insani kazanımların en karmaşık ve çeşitlisi, özgür insan iradesinin ve bilinçli uygulamanın sonucudur. Sanat yapmak akılcı tercih, sezgisel yetenek ve doğuştan gelmeyen, en yüksek seviyede öğrenilmiş beceriler gerektirir. Ağ ören bir örümcek türünün her üyesi aynı kodu kullanarak temelde aynı ağı üretir. Diğer yandan sanat eserleri genellikle kişiselliğin birer ifadesidir. Bu da onlara baş döndürücü bir çeşitlilik kazandırır. Birbirinin aynısı olan iki Monet nilüfer tablosu, iki tragedya veya iki Brahms intermezzosu yoktur. Hatta aynı tragedya veya intermezzonun iki performansı bile birbirinden farklıdır. Sanat tikellik demektir. Gelenekleri, türleri, bir sanatçının kişisel deneyimlerini, hayallerini ve duygularını estetik tahayyülde birleştirir ve dönüştürür. Dahası, sanat eserleri ve performansları bir yandan çok nadir, derin ve zamana meydan okuyan şaheserler olarak insan deneyiminde eşi görülmedik seviyelerde bir maneviyatı ortaya çıkarabilirken, diğer yandan pragmatik bir davranış biçiminin tam aksine insan yaratılarının en gösterişlileri, en şatafatlılarıdırlar. Nasıl bakarsanız bakın, Darwinci evrimin açıkladığı bedenin ve beynin sıradan gerçekleriyle sanatın hiçbir alakası yoktur. Sanat hakkında bu söylediklerimin hepsi doğrudur... son cümle dışında. Bu kitapta sanatın evrimin alanının dışında olduğu düşüncesinin neden çoktan düzeltilmesi gereken bir yanlış olduğunu göstermeyi amaçlıyorum. Darwin, Türlerin Kökeni nin son bölümünde bizzat şöyle yazmıştır: Uzak gelecekte çok daha önemli araştırmalara açık alanlar görüyorum. Psikoloji, seviyesine göre her bir zihinsel kuvvet ve kapasitenin ediniminin zorunlu olduğu yeni bir temele dayanacak. Ne kadar da haklıymış: Son yıllarda antropoloji, ekonomi, sosyal psikoloji, dilbilim, tarih, siyaset, hukuk teorisi ve kriminolojide 12

aynı zamanda rasyonalite, teoloji ve değer teorisi gibi felsefi alanlarda Darwinci fikirlerin son derece verimli uygulamalarına şahit olduk. Araştırma ve düşünce dünyasındaki bu büyük Darwinci değişimin temelinde toplumsal, cinsel ve kültürel hayatın bugüne kadar soru işareti olarak kalmış birçok boyutuna açıklık getiren evrimsel psikoloji yatıyor. Sanat ve onun içinden yükselen kültürel dünyalar son derece karmaşık olsa da evrimden yalıtılmış değillerdir. Sanat çalışmaları neden kendini halihazırda birçok başka araştırma alanını zenginleştirmiş ve hayata döndürmüş bir bakış açısına kapatsın? Bir meşe ağacı kendisini besleyip büyüten toprağa ve yeraltı sularına ne kadar uzaksa, bütün o ihtişamıyla sanat da insan zihninin ve kişiliğinin evrimleşmiş niteliklerinden o kadar uzaktır. Homo Sapiens in son bir milyon yıl boyunca gerçekleşen evrimi, sadece keskin renk görüşümüzü, tatlı sevmemizi ve dik duruşumuzu açıklamaz. Aynı zamanda çocuk oyunlarından, bu Beethoven kuartetlerine, ateşle aydınlanan mağaralardan tüm dünyada parıldayan televizyon ekranlarına kadar her yerde kendi kendimizi eğlendirecek, şoke edecek, heyecanlandıracak, mest edecek sanatsal deneyimi yaratmayı saplantı haline getirmemizin de hikâyesidir. Bu kitap o saplantı, o saplantının kadim evrimsel kaynakları ve nihayetinde bugünkü sanatsal zevkleri ve ilgileri nasıl etkilediği hakkındadır. Konuya yaklaşımım diğer yaklaşımlardan biraz farklıdır. Örneğin, renklerin ve seslerin nasıl algılandığıyla ilgili araştırmalar eşliğinde deneysel psikolojiyle başlayıp sanatın bugünkü karakterini o bulgulardan yola çıkarak yorumlamıyorum. Böylesine bir yaklaşım sadece resmin algılanışıyla kalmaz, görme duyusunun ve diğer tüm duyuların pratik kullanımları gibi gereğinden fazla şeyi açıklar. Tarihöncesine gidip mücevheratın belki sekiz bin yıl önceki icadından tutup, Lascaux daki harika fildişi mamut oymaları ve akıllara durgunluk veren mağara resimleri üzerinden Michelangelo ve Picasso ya bağlayarak da başlamıyorum. Buna benzer tezler aslında büyük bir bütünün parçası olan küçük ve tam da anlaşılmamış bir Paleolitik eserden yola çıkarak çok fazla çıkarım yapmaya çalışırlar. Son Buzul Çağına bakarak bugünün hava durumu ne kadar tahmin edilebilirse tarihöncesi mağaralara bakarak sanatın bugünkü durumu hakkında da o kadar çıkarımda bulunulabilir. 13

Böyle yapmak yerine 1. bölümde tanıdık ve ayakları yere basan bir şeyle başlıyorum: Takvimler ve dünyanın her yerinde üzerlerini süsleyen manzara çizimleri. Tıpkı manzara resimleri gibi, halka açık parklar ve hatta golf sahalarının tasarımları gibi takvimlerin de Afrika savanlarıyla ve insan evrimine ev sahipliği yapmış diğer coğrafi ortamlarla ilginç bir bağlantısı vardır. Göstereceğim gibi, takvim üreticilerinin (veya peyzaj tasarımcılarının) yönlendirmelerinden kaynaklanan toplumsal koşullanma insanın coğrafi tercihlerini belirlemez, tersine takvimleri yapan ve satanlar dünyanın her yerindeki müşterilerinin paylaştığı tarihöncesinden kalma tercihlere hitap ederler. Bu yüzden yöntemim birinci elden, doğrudan bildiğimizle başlamak: Dünya çapında sanatın bugünkü durumu. Daha sonra bu noktadan geriye dönüp, yaşam tarzları bizim kadim atalarımızınkini yansıttığı için, 20. yüzyıla kadar varlığını sürdürebilmiş yazı öncesi avcı-toplayıcı kabileleri tanımlayan etnografik çalışmalardan da destek alarak insan evrimi hakkında bilinenlere bakabiliriz. Bu kanıtları birleştirerek 2. bölümde gösterdiğim gibi, Antik Yunan dan bu yana felsefecilerin aradığı bir şeyin geçerli bir resmini inşa edebiliriz: Doğuştan gelen ilgileri, eğilimleri, eğlence ve sanatsal deneyim dahil entelektüel ve sosyal yaşamdaki eğilimleriyle birlikte insan doğası. Dolayısıyla, doğuştan gelen ve değişik kültürlere nüfuz etmiş bir insan doğası fikri, 3. bölümde tartışıldığı gibi sanat kavramının doğacı, kültürler üstü bir tanımına işaret eder. Sanat, normalde tarih boyunca ve değişik kültürlerde sanat nesnelerini, sanatsal performansları tanımlamamıza olanak tanıyan beceri gösterimi, zevk, hayal gücü, duygu gibi bir dizi özellik çerçevesinde değerlendirilmelidir. Bu özellikler insan yaşamında her zaman mevcuttur ve ister eğitsel amaçlı, ister eğlence amaçlı olsun, ne zaman sanatsal biçimler uyarlanır veya icat edilirse ortaya çıkarlar. Sanat kuramında Andy Warhol un imzalı çorba konserveleri veya John Cage in kronometreyle piyanonun başında oturması gibi eğlenceli modernist provokasyonların sanat olup olmadıkları tartışmaları bıkıp usanmadan tekrarlanır. Öncelikle La Grande Jatte veya Anna Karenina veya Chrysler Binası nı sanat yapanın ne olduğuna odaklanmalıyız. Bir küme kavram olarak sanatın kültürler üstü tanımına karar verdikten sonra, bu sağlam 14

merkezden yola çıkıp, kavramın ihtilaflı sınırlarındaki tartışmalı nesneleri konuşabiliriz. Sanatın evrimsel adaptasyon olduğunu söylemek ne anlama geliyor? Nasıl oluyor da bilgisayar oyunu oynamanın veya füg dinlemenin zevki on binlerce yıl önce işlemiş içgüdüsel süreçlerden türüyor? Sanatsal deneyimin özündeki zevk arayışı başka amaçlar için evrilmiş kadim içgüdülerin bir yan ürünü mü, yoksa kendi başına ayrı bir içgüdü mü? Paleontolog Stephen Jay Gould, sanat gibi böyle üst düzey kültürel eylemleri, evrimsel bilimin söyleyecek hiç sözünün olmadığı, gereğinden büyük insan beyninin yararsız yan ürünleri olarak görür. Bu hatalı tanımlamada göz ardı edilen, sanatın tıpkı dil gibi, kendiliğinden ve evrensel olarak, tarihöncesi çağlarda bariz hayati önem taşımış hayal gücü ve düşünsel yetileri de işe koyarak bütün kültürlerde benzer şekilde ortaya çıktığı gerçeğidir. Nasıl Portekizce ve Svahilice arasındaki farklar, dilin evrensel bir içgüdüsel yetiler bütününe dayanmadığı anlamına gelmiyorsa, değişik kültürlerdeki sanat formları arasındaki apaçık yüzeysel farklar da onların içgüdüsel kökleri olmadığı anlamına gelmez. Belki de bütün sanatlar içinde en eskisi olan yaratıcı hikâye anlatımıyla tarih boyunca karşılaşılır ve tıpkı dilin kendisi gibi, her coğrafyada insanlar tarafından üretilir ve anlaşılır. 6. bölüm yazı öncesi kabilelerdeki hikâyelerden Yunan tiyatrosuna, kalın 19. yüzyıl romanlarına ve bugünün filmlerine, televizyon eğlenceliklerine kadar hayal ürünü kurgulardan insanın aldığı zevki inceliyor. Bu zevk, kültürel geleneklerden türemiş olmanın aksine Darwinci adaptasyona dair belirgin kanıtlar gösterir. Örneğin, en küçük çocuklar bile hikâyelerdeki -miş gibi yönlere akılcı bir şekilde yaklaşabilir, kurgusal dünyaları birbirlerinden ve gerçeklikten üst düzey bir doğallıkla ayırt edebilirler. Darwinci kökler sadece hikâyelerin sanatsal yapısında değil, aynı zamanda aşk, ölüm, macera, aile içi çatışma, adalet ve zorlukların üstesinden gelmek gibi evrensel temalardan alınan yoğun hazda da görülür. Ancak hayal gücü ve dilsel yetilerin hayatta kalmaya sağladığı katkı evrimin yalnızca bir bölümüdür. Hayvanların en görünür çarpıcı özelliklerinden birçoğunun acımasız doğa şartlarında hayatta kalmaya yönelik doğal seçilimin değil, cinsel seçilimin ürünü olduğunu Darwin in kendisi de biliyordu. Bu ayrı evrimsel süreçte önemli olan hayvanın üreme amacıyla karşı cinsin ilgisini cez- 15

betme yetisidir. Doğal seçilim, bir kuşa yuvasındayken kamuflaj sağlayan kahverengi tüyler verebilirken, cinsel seçilim karşı cinsi etkilemekte kullanabileceği parlak tüylerle kaplayabilir. 7. bölümün gösterdiği gibi insanlarda cinsel seçilim, sanatsal ifadenin bazı en şatafatlı, müsrif ve gösterişçi karakteristikleri dahil, kişiliğimizin en yaratıcı ve göz alıcı yanlarına açıklık getirir. 8. bölüm, sanat ve estetik kuramının üç klasik ihtilaflı konusunun evrim ışığında nasıl göründüğüne bakmaktadır: 1. Sanatçının niyetinin sanat eserlerini yorumlamada belirleyici olup olmaması (maksatçılık yanılgısı); 2. İkna edici gerçeklikteki sanat sahteciliğinin ortaya koyduğu estetik ikilem (sahtesini herkes seviyorsa ve orijinalinden ayırt edemiyorsa neden şikâyet edelim?); 3. Marcel Duchamp ın meşhur kaideye konmuş pisuarı, Çeşme gibi kışkırtıcı eylemleriyle Dada nın sanatsal konumu. Bu üç mesele, sanat teorisinin daimi konularıdır çünkü sanatsal deneyimimizin birbiriyle çelişen unsurları arasındaki çatışmaları barındırırlar. Örneğin, tarafsız tasavvur, yani sanat eserini harici etmenleri göz ardı ederek tek başına değerlendirmek ile sanatçısının karakterini merak etme, yeteneğine hayran olma gibi dürtülerin bir arada bulunması gibi. 8. bölümde tanımlanan çatışmalar, sanat içgüdüsünün esasında tatlı sevmek gibi genetik kökenli tek bir güdü değil, karmaşık bir güdüler bütünü olduğunu gösteriyor. Bu bütün, doğal çevremize yaşam boyunca karşımıza çıkabilecek tehditlere, fırsatlara, renklerin ve seslerin çekiciliğine, toplumsal statüye, entelektüel meselelere, çok zor teknik sorunlara, cinsel ilgilere ve hatta maliyet hesaplarına verilecek tepkileri içeriyor. Bu rastlantısal güdüler, zevkler ve kapasiteler diziliminden, ilkel bir rasyonel sistem meydana getirmesini beklemek için hiçbir sebep yoktur. Dahası, 9. bölümde açıkladığım gibi sadece kültürel gelenekler değil, evrilmiş kapasiteler de bir sanat biçimine bazı kısıtlamalar koyar. Örneğin, koku, hem tarihöncesinde sağkalım için hayati öneme haiz bir duyu, hem de yoğun estetik zevk kaynağı olmasına rağmen tam olarak gelişmiş bir sanat biçiminin temeli haline gelmemiştir. Diğer yandan, farklı perdelerde sesler bir araya getirilip ritmik bir şekilde sunulduğunda en önemli sanat biçimlerinden birinin malzemesi olur. İlginç olan, farklı ses perdelerine hassasiyetin evrimsel geçmişimizde sağkalımımız için özel bir yerinin olmamasıdır. Bir önceki bölümde yer verilen paradokslara eklen- 16