FRANSIZ!3EYAZI (A'Jser ans.er) I~~I KA'?LARDA HARDERI~ BEZININ. G~LIŞIMI UZERINE IŞIK MIKROSKOPIK INCELEMELER

Benzer belgeler
ABSTRACT ANAHTAR SÖZCÜKLER / KEY WORDS

Tükrük Bezleri Tükrük (saliva) adı verilen salgıyı üreten ve bu salgıyı ağız boşluğuna akıtan bezlerdir. -Mikroskopik tükrük bezleri: Ağız boşluğu

Örtü Epiteli Tipleri:

Sıçanlarda Prenatal, Postnatal ve Erişkin Dönemlerde Glandula Parotis in Gelişimi Üzerinde Histokimyasal ve Işık Mikroskobik Çalışmalar*

LENFOİD SİSTEM DR GÖKSAL KESKİN ARALIK-2014

ARAŞTIRMA. Anahtar Kelimeler: Alectoris chukar, Harder bezi, histokimya, mukosubstans.

OMÜ TIP FAKÜLTESİ DERS YILI DÖNEM I HAYATIN TEMELİ I HİSTOLOJİ UYGULAMA REHBERİ

OMÜ TIP FAKÜLTESİ DERS YILI DÖNEM I HAYATIN DEVAMI III UYGULAMA REHBERİ

HİSTOLOJİ ATLASI UYGULAMA KILAVUZU

Ratlarda Prenatal, Postnatal ve Erişkin Dönemlerde Glandula Submandibularis in Gelişimi Üzerinde Işık Mikroskobik Çalışmalar

Harder Bezi nin Yapı ve Fonksiyonları

Tıp Fakültesi 1. Sınıf Genel Histoloji Laboratuvar Ders Programı

DOKULAR. A-Hücreler B-Hücrelerarası madde (intersellüler substans) veya -Temel madde (Fundamental substans)

Bağ doku. Mezodermden köken alır. En Yaygın bulunan dokudur ( Epitel, Kas, Kemik sinir)

Kınalı Keklik (Alectoris chukar) Lens inin Işık Mikroskopik Düzeyde Araştırılması

MEME HAMA}lTOMU ÖZET SUMMARY. histopathologicala features of this lesion are evaluated and compared with the literature.

BAĞ DOKUSU. Gevşek Bağ Dokusu Sıkı Bağ Dokusu (Düzenli, Düzensiz) Özelleşmiş Bağ Dokusu

EPİTEL DOKUSU. Prof. Dr. Levent ERGÜN

OMÜ TIP FAKÜLTESİ DERS YILI DÖNEM I HAYATIN DEVAMI II UYGULAMA REHBERİ

HİSTOLOJİ VE EMBRİYOLOJİ ANABİLİM DALI. Doç. Dr. Meltem KURUŞ Yrd.Doç. Dr. Aslı ÇETİN

İ. Ü İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı Prof. Dr. Filiz Aydın

ER Golgi Lizozom Yönünde Vezikül Trafiği

ADENOKARSİNOMLARDA HİSTOLOJİK ALT TİPLER. Prof. Dr. Ali VERAL Ege ÜTF Patoloji A.D. 21. Ulusal Patoloji Kongresi İzmir

Histoloji ve Embriyolojiye Giriş. Histolojiye Giriş

HİSTOLOJİ. DrYasemin Sezgin

Prenatal devre insan ve memeli hayvanlarda uterus içerisinde geçer. Kanatlı hayvanlarda ise yumurta içinde kuluçkada geçen devredir.

KALP KASI Kalpte ve kalpten çıkan büyük damarlarda bulunur. Miyofilamanların organizasyonu iskelet kasındakilerle aynıdır; histolojik kesitlerde

Düz Kas. Nerede???? İçi boş organların duvarı, Kan damarlarının duvarı, Göz, Kıl follikülleri. Mesane. Uterus. İnce bağırsak

BAŞ-BOYUN PATOLOJİSİ SLAYT SEMİNERİ-TÜKRÜK BEZİ TÜMÖRLERİ OLGU SUNUMU. Dr. Özlem Saraydaroğlu

MİDE (Gaster-Ventrikulus )

Özofagus Mide Histolojisi

BARSAKLAR -Midede mekanik ve kimyasal olarak parçalanan besin maddelerinin en önemli enzimatik değişimlere uğradığı yerdir. Karbonhidratlar ağızda,

PROKARYOT VE ÖKARYOT HÜCRELER

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM I V. KURUL DERS PROGRAMI HEMOPOETİK VE İMMÜN SİSTEM. (1 Mayıs Haziran 2017 )

DR. OKTAY ARDA. İnce Barsak. Sindirimin Sona Erdiği Yer Besin Maddesi Absorbsiyonu Endokrin Sekrasyonu

KULUÇKA SONRASI DÖNEMDE TAVUK (GALLUS GALLUS DOMESTICA) DUODENUM GOBLET HÜCRELERİNİN HİSTOKİMYASAL YAPISI. Dilek DİLER*, Seval KELEK, Kenan ÇINAR

II.Hayvansal Dokular. b.bez Epiteli 1.Tek hücreli bez- Goblet hücresi 2.Çok hücreli kanallı bez 3.Çok hücreli kanalsız bez

SİNDİRİM SİSTEMİ III

Kanın Bileşenleri. Total kan Miktarı: Vücut Ağırlığı x0.08. Plazma :%55 Hücreler : %45. Plazmanın %90 su

GUMBORO HASTALIĞI. İnfeksiyöz Bursal Hastalığı. Dr.Olcay TÜRE GÖKSU

Yaban ve evcil ördeklerde preen bezi üzerinde ARAŞTIRMA histomorfolojik (Research ve Report) histokimyasal çalışmalar

VİRAL ENFEKSİYONLAR VE KORUNMA. Yrd. Doç. Dr. Banu KAŞKATEPE

IMMUN PEROKSİDAZ TESTİ (PEROXİDASE LİNKED ANTİBODY ASSAY-PLA)

DOKU. Dicle Aras. Doku ve doku türleri

İNSAN TUBA UTERİNA AMPULLA VE FİMBRİYA BÖLGELERİ MUKOZA EPİTELİNDE MENSTRÜEL SİKLUS SÜRESİNCE MEYDANA GELEN ULTRASTRÜKTÜREL DEĞİŞİKLİKLER*

Hücre yüzey özelleşmeleri. Doç. Dr. Çiğdem KEKİK ÇINAR

SAFRA KANAL SİSTEMİ VE SAFRA KESESİ. Yrd.Doç.Dr.Sevda Söker

Böceklerde Kanının Yapısı

GOÜ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM I III. KURUL

ARAŞTIRMA. Keywords: Uropigi bez, Coturnix coturnix japonica, inkübasyon, histokimya.

11. SINIF KONU ANLATIMI 32 DUYU ORGANLARI 1 DOKUNMA DUYUSU

LİPİDLERİN GÖSTERİMİ

Kanın fonksiyonel olarak üstlendiği görevler

Hücre. 1 µm = 0,001 mm (1000 µm = 1 mm)!

Ebru KARADAĞ SARI*, Nevin KURTDEDE**

LENFOİD DOKU. Lenfoid Organlar:

Kemik iliği yapısı Miyeloretiküler Bağ Dokusu

ARAŞTIRMA. Anahtar Kelimeler: Histolojik yapı, keklik, mukosubstans, üropigial bez.

Kınalı keklikte palpebral konjunktivanın histokimyasal yapısı

Helix lucorum un Tükrük Bezinin Histokimyasal Yapısı

CANLILARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ Beslenme Boşaltım Üreme Büyüme Uyarıları algılama ve cevap verme Hareket Solunum Hücreli yapı

Tavuk böbreğinde mast hücrelerinin dağılımı ve heterojenitesi

HİSTOLOJİ EMBRİYOLOJİ ANABİLİM DALI

Farklı Gelişim Dönemlerinde Kınalı Keklik (Alectoris chukar) Dil Bezlerinin Histolojik Gelişimi ve Histokimyasal Yapısı

Nejdet ŞİMŞEK * Emel ERGÜN ** Levent ERGÜN ***

T. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM I I

Bağ Doku Bağ dokusu hücreleri

SANKO ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS KURULU 102: HÜCRE VE DOKU SİSTEMLERİ

Hümoral İmmün Yanıt ve Antikorlar

KAS DOKUSU. Kontraksiyon özelliği gelişmiş hücrelerden oluşur Kas hücresi : Fibra muskularis = Kas teli = Kas iplikleri

T. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM I I

SOLUNUM SİSTEMİ. 1. Burun Boşluğu (Cavum nasi) 2. Nazofarinks 3. Larinks (Gırtlak) 4. Trakeya (Hava borusu) 5. Akciğerler

DİŞİ EŞEY HÜCRELERİNİN GELİŞMESİ OLGUNLAŞMASI. Doç. Dr. A. Gürol BAYRAKTAROĞLU

BAŞ BOYUN PATOLOJİSİ SLAYT SEMİNERİ. Dr. Sezer Kulaçoğlu Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II DOLAŞIM VE SOLUNUM SİSTEMLERİ DERS KURULU

ADIM ADIM YGS-LYS 37. ADIM HÜCRE 14- ÇEKİRDEK

Dr Ahmet Midi Maltepe Üniversitesi Patoloji

Bütün hücrelerin olmazsa olmazları. Plazma zarı Yarı-sıvı sitosol Kromozom Ribozom

İNSANDA ÜREME, BÜYÜME VE GELİŞME

PRENATAL VE POSTNATAL DÖNEMDE TAVŞAN MİDE FUNDUS UNUN ELEKTRON MİKROSKOBİK OLARAK İNCELENMESİ

Endokrin Sistem. Paratiroid Tiroid Pankreas Surrenal bez. Dr.Murat TOSUN

TİMUS DR. OKTAY ARDA DR. OKTAY ARDA 1

HÜCRE FİZYOLOJİSİ Hücrenin fiziksel yapısı. Hücre membranı proteinleri. Hücre membranı

KANATLıLARDA KUYRUK BEZİ (Glandula Uropygii) ÜZERİNDE

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 5 İNSANDA BAĞIŞIKLIK VE VÜCUDUN SAVUNULMASI

EPİTEL DOKUSU 1-örtü Epiteli 2-salgı Epiteli- Bez Epiteli 3- Myoepithel= Kassel Epitel 4-Duyu Epiteli=nöroepitel. Doç.Dr.

DERİ VE EKLERİ. Doç. Dr. Belgin CAN

T. C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM I V. KURUL DERS PROGRAMI HEMOPOETİK VE İMMÜN SİSTEM

T Lenfositleri. Dr. Göksal Keskin

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II DOLAŞIM VE SOLUNUM SİSTEMLERİ DERS KURULU

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II DOLAŞIM VE SOLUNUM SİSTEMLERİ DERS KURULU

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II DOLAŞIM VE SOLUNUM SİSTEMLERİ DERS KURULU

Sıkı bağ dokusu yapısında parankimi yada dalak pulpasını. birbiriyle devamlılık gösteren bölümlere ayıran trabekulaların

b. Amaç: Histoloji ders içeriği ile ilgili genel bilgi öğretilmesi amaçlanmıştır.

MİKROBİYOLOJİ SORU KAMPI 2015

Epitel hücreleri glikokaliks denen glikoprotein örtüsü ile çevrilidir. Epitel hücrelerinin birbirine yapışmasını sağlar. Epitel hücrelerinin üzerine

KAN DOKUSU. Prof. Dr. Levent ERGÜN

Atatürk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Histoloji Embriyoloji Anabilim Dalı. Histoloji I Hücre. Doç.Dr. Nejdet ŞİMŞEK

Transkript:

Ankara Üniv Vet Fak Derg 43: 25-30, 1996 FRANSIZ!3EYAZI (A'Jser ans.er) I~~I KA'?LARDA HARDERI~ BEZININ. G~LIŞIMI UZERINE IŞIK MIKROSKOPIK INCELEMELER Narin Liman* Nurhayat GÜLMEZ** The Light Microscopic Examinations on the Development of the Harderian Gland of the Geese (Anser anser) Summary: This study was undertaken to determine the development of the harderian gland of the geese in the prenatal and postnatal stages. 20 geese eggs on days J 7, 21, 26 and 28 days of incubation and 25 young geese aging 1, 5, 10, 21 and 30 days were used as material. lt was seen that the gland had a large contorted lumen and the external boundry was delinated by a larger of connective tissue on 17th days of incubation. The surface epitelial lining of the lumen showed two layers of cells. The basal cells of epiteliallining were prismatic and the surface cells turned the lumen were cubic. lt was found that the mucus secretion had began on 21st days. On days 26. the connective tissue divided the organ into lobulus. lt was determined that the epithel of the main collecting lumen was transformed into the pseudostrafied prismatic epithel and in this epithel the large secretory cells (goblet cells) were present. By day 28, lobulus structure of the gland became apperent and the lobuloalveolar architecture had grown completely. The epithelial cells lining the acini and tertiary and secondary tubule were high prismatic cells. lt was determined that the number of goblet cells in the secondary and main collecting tubule increased from 1 day to LO days after hatching and decreased on 21 days and 30 days after hatching. /n addition, the height of the epithelial cell of the tubulus decreased from 21 days. lt was observed that the number of plasma cells in the gland increased from 5 days to 30 days and avian plasma cells were rarely present at 30 days after hatching. Key Words: Harderian gland. Geese, Development, Histology. Özet: Bu araştırma kazıarda harderian bezinin prenatal ve postnatal dönemdeki gelişimini belirlemek amacıyla yapıldı. Materyalolarak /7, 2/, 26 ve 28 günlük 20 adet döllü kaz yumurtası ve 1, 5, /0. 21 ve 30 günlük 25 adet kaz palazı kullanıldı. İnkübasyonun 17. gününde harderian bezinin kıvrımlı, büyük bir lumen ve etrafında bağdokuyla karakterize olduğu görüldü. Lumeni örten iki katlı epitelin bazalini prizmatik, lumene bakan yüzünü ise kübik hücreler oluşturmaktaydı. 2/. günde mukus sekresyonunun başlamış olduğu dikkati çekti. 26. günde organı dıştan saran bağdokudan kapsülün, septalar halinde organı lopçuklara ayırmaya başladığı gözlendi. Ana lumeni örten epitelin yalancı çok katlı prizmatik epitele dönüştüğü ve epitel içinde iri salgı hücrelerinin bulunduğu saptandı. 28. günde lopçuk yapısı belirginleşmiş ve tubuloalveolar yapı oldukça gelişmişti. Asinuslar, tersiyer ve sekunder kanallar tek katlı yüksek prizmatik epitelle örtülüydü. Yumurtadan çıkış ın 1. gününden 10. gününe kadar sekunder ve ana kanaldaki kadeh hücrelerinin sayılarının arttığı, 21 ve 30. günlerde ise azaldığı belirlendi. Ayrıca 21. günden başlayarak kanal epitel hücrelerinin yüksekliklerinin azaldığı görüldü. Yumurtadan çıkışın 5. gününden 30. gününe doğru bezdeki plazma hücrelerinin sayıca arttığı ve 30 günlük palazlarda birkaç adet avian plazma hücrelerinin bulunduğu dikkati çekti. Anahtar Kelimeler: Harderian bezi, Kaz, Gelişim, Histoloji. * Doç. Dr., Erciyes Üniversitesi Veteriner Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dalı, Kayseri. ** Yrd. Doç. Dr., Kafkas Universitesi Veteriner Fakültesi Hisıoloj; ve Embriyoloji Anabilim Dalı. Kars.

26 N. LİMAN - N. GÜLMEZ Giriş Kanatlılarda harderian bezi (glandula membranae nictitantis) komeanın temizlenmesi, yıkanması ve üçüncü göz kapağının yağlanmasıyla görevli multilobuler ve bileşik tubuloalveolar yapıda bir bezdir (3, 7, 16). Harderian bezinde bursa Fabricius'dan köken alan plazma hücreleri bulunur (7, 16). Bu hücreler gözün lokal antijenik stimulasyonunda primer yanıt olarak antikorları üretir ve böylece mikrobiyel invazyonlara karşı gözü korur (7). Harderian bezindeki plazma hücrelerinin 19 A (9, 12, 13), 19 G (12, 13) sentezleyebildiğinden ve bezin Newcastle virüsüne karşı lakrimal 19 A üretiminde en önemli organ olduğundan da söz edilmektedir (13). Neuman ve Kaleta (10) da harderian bezinin 19 M'nin sentezinde aksesuar lenfoid organ olarak özel bir role sahip olduğunu bildirmişlerdir. Ayrıca gözyaşındaki antikorların kaynağını harderian bezinin oluşturduğu, vomeronasal ve trakeyal sıvıların yetersiz kaldığı durumlarda harderian bezi orijinli antikorların orofarenks ve trakeyayı korumaya yardım ettiği de bilinmektedir (15). Harderian bezinin tamamen uzaklaştırılması lakrimal sıvıdaki antikorda (15), özellikle IgA konsantrasyonunda (1) ve lokal immunitede (15) azalmaya neden olmaktadır. Harderian bezinin morfolojik özellikleri çeşitli kanatlı türlerinde incelenmiş, ancak bezin gelişimi konusunda çok az araştırma yapılmıştır. Kanatlılarda gözün lokal immunitesinde bu denli önemli role sahip olan bezin kazlarda hiç incelenmemiş olması bu çalışmanın planlanmasında etken olmuştur. Bu araştırmada harderian bezinin kazlardaki gelişiminin histolojik olarak ortaya konması amaçlanmıştır. Materyal ve Metod Bu araştırmada J(ars Tarım İl Müdürlüğü Kazcılık Yetiştirme Vnitesi'nden alınan 17,21, 26 ve 28 günlük olmak üzere 20 adet döllü yumurta ve 1,5, 10,21 ve 30 günlük olmak üzere 25 adet Fransız Beyazı (Anser anser) ırkı kaz palazı kullanıldı (kazıarda inkübasyon süresi 30 gündür). Alınan doku örnekleri formol-alkol ve Bouin solüsyonlarında tespit edildikten sonra, dereceli alkoller, metil benzoat ve benzollerden geçirilip paraplastta bloklandilar. Bloklardan alınan 5 mikron kalınlığındaki kesitler, triple (5), alcian blue-periodic acid-schiff (ABI PAS), methyl green-pyronin ve James'in retikulum ipliği boyama teknikleriyle (2) boyanarak ışık mikroskobunda incelendiler. Bulgular İnkübasyonun 17. gününde harderian bezinde, duvarını iki katlı epitel hücrelerinin döşe- diği kıvrımlı bir lumen ve etrafında da iğ biçimli, ökromatik çekirdekli, bir veya iki çekirdekçikli fibroblastlardan oluşan bağdoku gözlendi. Lumeni döşeyen epitel ve bağdokuda mitotik figürlere rastlandı. Bağdoku içerisinde küçük çaplı kapilar damarlar göze çarptı. Büyük ve kıvrımlı lumene, dar boyunlu kanalların açıldığı ve bunların bazal kısımlarını asinus şeklindeki hücre kümelerinin oluşturduğu gözlendi (Şekil 1). Ana lumeni örten epitel iki katlı olup bazal membran üzerine oturanlar prizmatik, lumene bakan hücreler ise kübikti. Bazaldeki hücreler, bir veya iki çekirdekçikli oval bir çekirdeğe, diğer hücreler ise bir çekirdekçikli, ökromatik, yuvarlak bir çekirdeğe sahiptiler. 21. günde parenşimin arttığı gözlendi. Asinuslar ve kanallar bağdoku içinde adacıklar şeklinde dağıımıştı. Asinuslarda mukus sekresyonu başlamıştı. Ana kanalın duvarı iki katlı epitelle örtülüydü. Lumene bakan yüzdeki hücreler PAS pozitifti. 26. günde bezin, dıştan sinir telleri ve kan damarları içeren ince bir kapsülle sarılmış olduğu görüldü. Bez hacim olarak büyümüş, asinuslar sayıca artarak bağdoku içerisinde yaygın bir alan kaplamaya başlamıştı. Bezin ana kanalını örten epitelin yüksekliğinin 17. güne göre biraz azaldığı ve içinde salgı hücrelerini bulunduran yalancı çok katlı prizmatik epitele dönüşmüş olduğu görüldü. Gerek asinus, gerekse kanalları örten epitelde bol miktarda mitotik figürlere rastlandı. Ana kanal etrafındaki bağdoku belirginleşerek lamina propriyayı şekillendirmişti. Mukus sekresyonunun bulunduğu ve kanalı döşeyen epitel hücrelerinin lumene bakan yüzeylerinin PAS pozitif olduğu dikkati çekti. Bu dönemde bağdokunun bölmeler (septalar) halinde organı lopçuklara ayırmaya başladığı gözlendi. Retikulum ipliklerini göstermek amacıyla boyama yapıldığında iplikler ve mukusun siyaha, kan hücrelerinin ise kahverengi-siyaha boyandığı görüldü. Retikulum ipliklerinin özellikle ana kanal ve asinusların etrafını kuşattığı belirlendi (Şekil 2). İnkübasyonun 28. gününde tubuloalveoler yapı oldukça gelişmiş, bağdoku ise asinus ve kanallar arasında ince kalmıştı. Lopçuk yapısı oldukça belirginleşmişti. Lopçukların periferinde yerleşmiş olan lumensiz asinus sayısı çok azdı. Asinusların tersiyer kanallara, bunların da sekunder kanallara dönüştüğü ve sonuçta her bir lopçuktaki sekunder kanalın ana lumene açıldığı belirlendi. Asinus ve tubullerin duvarı tek katlı yüksek prizmatik epitelle örtülüydü. Asinuslardaki hücrelerin apikal sitoplazmalarının salgıyla dolu olduğu, önceki döneme göre çekirdeklerinin heterokromatikleşerek bazale kaydığı dikkati çekti (Şekil 3). Bu dönemde de asinus ve kanal epitel hücrelerinde mitotik fi-

FRANSIZ BEY AZI ırkı KAZLARDA HARDERİAN BEZİNİN GELİşİMİ ÜZERİNE İNCELEMELER 27 Şekil i: İnkübasyonun i7. gününde harderian bezi. a: ana lumen, b: bağdoku, c:a~inus, k: kapiııar damar, oklar: mitotik figürler, Crossmon'ın modifiye triple boyası. X213. Figure i: The harderian gland on i7th day s of incubation. a: the main coııecting lumen, b: connecliye lissue, c: acinus, k:capillar yessel, arrows: mitotic figures, Crossmon's modification of Mal. lory's triplestain X2i3. Şekil 4: Bir lopçukta asinus ile tersiyer ye sekunder kanal epitelieri. a: a~inus, t: tersiyer kanal, s:sekunder kanal, oklar: interlobuler hağdoku, Alcian Blue.Periodic Acid.Schiff. X20 i. Figure 4: The epithels of the acini, tertiary and secondary ıubule in the lohulus. a: acinus, i: lertiary tubules, s: secondary tubules, arrows: inıerlobuler connecliye tissue, Alcian Blue.Periodic Acid. Schiff. X20 i. Şekil 2: 26. günde retikulum iplikleri. James'in retikulum ipliği boyasl,x192. Figııre 2: The reticulum fihers on 26th days of incubation. James technique. XI92. Şekil 5: Yumurtadan çıkışın i, gününde ana lumende salgı hücre. leri. s: sekunder kanal, t: tersiyer kanal, oklar: kadeh hücreleri, Alcian Blue.Periodic Acid.Schiff. X204. Figure 5: The gohleı ceııs in the main collecıing lumen on the day post hatching, s:secondary ıuhuler, t:ıertiary tubules, arrows: gob. let ceııs, Alcian Blue-Periodic Acid.Schiff. X204. Şekil 3: 28. günde lopçuk yapısı. a: asinııs, t: tersiyer kanal. s: se. kunder kanal,i: ana lumen, k: kapsül, Crossmon'ııı modifiye trip. leboyasl,xi92. Figure 3: 'Ibe slructure of lohulus on 28th days of incubation a: acinus, t: tertiary tuhules, s: secondary tuhules, i: the main collec. ting lumen, k: capsule, Crossmon 's modificaıion of Maııory's triple stain. X 192. Şekil 6: 2i giinlük hir palazda lenf follikiilü, a:asinus, s:sekunder kanal,l:ana toplayıcı lumen, L: lenf foııikiilii, Crossmon'ın modi. fiye triple boyası. X214. Figure 6: The Iymphoid follicule in a young goose aging 2i days, a:acinus, s:secondary tuhules, i: the main collecting lumen. L: Iymphoid foııicule., Crossmon's modification of Mallory's tripie stain. X214.

28 N.LiMAN -N. GüLMEZ Şekil 7: Plazma hücreleri (oklar). g: kadeh hücreleri. I: ana lumen. Methyl green-pyroin. X224. Figure 7: The plasma cells on 21st day s post hatching (arrows), g:goblet cells, I:the main collecting tuhule. Methyl green-pyronin. X224. 10. günde asinus epitel hücrelerinin yükseklikleri kısalmaya başlamıştı. Sekunder ve ana tubulde kadeh hücrelerinin sayısı artmış olmakla birlikte genel özeııikler benzerdi. 21. günde organın hacmi ve büyüklüğünde artış gözlendi. Kapsülle birlikte lopçuklararası bağdokunun da kalınlaştığı belirlendi. Asinusları örten epitelin yüksekliği azaımıştı. Buna paralel olarak tersiyer ve sekunder tubuileri örten epitelin yüksekliğinde de azalma vardı. 21 günlük bir kazda ana tubulun duvarında lenf follikülüne rastlandı (Şekil 6). Bu dönemde salgı hücrelerinin sayısı ve büyüklükleri azaımıştı. gürlere rastlandı. Bezin ventral yüzünde bulunan boşaitıcı kanalından (duktus membranae niktitantis) geçen kesitler incelendiğinde yalancı çok katlı epiteııe kaplı olduğu görüldü. Bu epitel hücreleri arasında içi salgıyla dolu olan kadeh hücreleri dikkati çekti. Retikulum iplikleri asinusların, kanaııarın ve lopçukların etrafında bol miktardaydı. Yumurtadan çıkışın 1. gününde tubuloalveolar yapı tamamen gelişmişti. Organın kapsülü fötal dönemdekinden daha kalın ve belirgindi. Asinusların duvarı tek katlı prizmatik epitelden oluşmuştu. Bu epitelde sitoplazma tamamıyla salgıyla dolmuş ve çekirdek bazale itilmişti. Sitoplazmanın soluk boyanmasına karşın içinde bazofilik granüllerin varlığı dikkati çekti. Tersiyer ve sekunder kanal epitelierinin yüksekliği asinuslara göre daha azdl ve daha koyu boyanmışlardı (Şekil 4). Yalancı çok katlı prizmatik epitelle örtülü olan ana kanalda bol miktarda, sekunder kanallarda ise az miktarda salgı hücrelerine rastlandı (Şekil 5). Fötal dönemle kıyaslandığında kadeh hücrelerinin miktarı çok artmıştı. 5 günlük palazlarda kapsülün daha kalın ve kapsüldeki kan damarı ile sinir tellerinin daha bololduğu görüldü. i günlük palazlardaki genel özelliklerin yanısıra ana kanalı örten epitelin villus şeklinde çıkıntılar yaptığı dikkati çekti. Bezin ventral ucundaki ana boşaltıcı kanaldan geçen kesitlerde, kanalın beze yakın olan duvarını örten epitel, aralarında kadeh hücreleri bulunan yalancı çok katlı prizmatik, göz küresine bakan yüzünde bağdokudan kapsülün hemen altındaki duvarı ise yine kadeh hücreli, fakat basık prizmatik veya kübik epiteldi. Boşaltıcı kanalda da ana kanaldaki gibi, epitelin lumene doğru villus şeklinde çıkıntılar yaptığı görüldü. 30. günde asinus ve tubul epitel hücrelerinin yüksekliğindeki ve salgı hücrelerinin sayısındaki azalmanın devam ettiği gözlendi. Diğer özellikler, önceki dönemlerle benzerdi. İnkübasyonun 28. gününden yumurtadan çıkışın 30. gününe kadar olan dönemde ABI PAS ile boyanmış olan doku örnekleri incelendiğinde, inkübasyonun 28 ve yumurtadan çıkışın I. gününde ana toplayıcı kanal epitelinde açık mavi boyanan kadeh hücrelerinin oldukça fazla olduğu görüldü. 5. günden itibaren mavimor boyanan kadeh hücrelerinin arttığı ve bazı kadeh hücrelerinde müköz granüııerin mavi ve kırmızı gruplar halinde boyandığı dikkati çekti. Bunların sayısı azdı. Ayrıca 5. günde PAS ile kırmızıya boyanan kadeh hücrelerine de rastlandı. Yumurtadan çık.ışın birinci gününden başlayarak 30. güne kadar olan dönemde doku kesitleri methyl green-pyronin ile boyandığı zaman, plazma hücrelerinin 5. günden başlayarak 30. güne doğru sayıca arttıkları belirlendi (Şekil 7). Plazma hücrelerinin yanısıra 30 günlük palazlarda ender olarak, PAS pozitif olan piknotik çekirdekli hücrelere rastlandı. Retikulum ipliklerinin, yaşın ilerlemesine ve kapsül ile lopçuklararası bağdokunun kalınlaşmasına paralelolarak arttığı görüldü. Tartışma ve Sonuç Harderian bezi kanatlılarda komeanın temizlenmesi, yıkanması, üçüncü göz kapağının yağlanması (3, 7, 16) ve gözün mikrobiyel invazyonlara karşı korunmasıyla görevli bileşik tubuloalveolar yapıda büyük bir bezdir (7, 16). Onyeanusi ve ark. (l i) beç tavuğunda inkübasyonun 18. gününde bezin kıvrımlı bir lumen ile etrafındaki bağdokudan oluştuğunu ve iki katlı kübik epiteııe kaplı olan bu ana kanalın duvarının, 19. günde yalancı çok katlı prizmatik epitele dönüştüğünü bildirmektedirler. Sunulan araş-

FRANSIZBEYAZı ırkıkazlardaharderianbezıningelişimiüzerineincelemeler 29 tırmada kazlarda harderian bezinin diğer kanatlı türleriyle aynı fonksiyona sahip olduğu ve inkü~ basyonun 17. gününde bezin, beç tavuğundakı özellikleri (ll) taşıdığı belirlendi. Ancak kazda ana lumeni örten iki katlı epitel hücrelerinden bazal membran üzerine oturanların beç tavuğundaki gibi (11) kübik değil, prizmatik ol.duğu ve lumene bakan yüzdeki kübik hücrelerın de PAS pozitif boyandığı dikkati çekti. Ayrıca 21. güne ait incelenen doku örneklerinde l.it~ratür bildirimlerinin (ll) aksine ana lumende ıki katlı prizmatik epitele ve bu epitel de kadeh hücrelerine rastlandı ve mukus sekresyonunun başlamış olduğu görüldü. Beç tavuğunda inkübasyonun 20. gününde asinusları örten epitel hücrelerinde çok sayıda vezikül bulunduğu ve bu veziküllerin vakuollere dönüşerek 32. haftaya kadar v'!-flıklarını sürdürdüğü belirtilmektedir (1 I). Inkübasyonun 21. günündeki kazlarda bu vezikül ve vakuollere rastlanmadı. Ancak soluk boyanan epitel hücreleri içinde ince bazofilik granüller dikkati çekti. Bu özellikler, erişkin kanatlılarda harderian bezindeki asinus epitel hücrelerinin özelliklerine (16) benzer idi. Yine beç tavuğunda inkübasyonun 24. gününde asiner yapının yaygınlaşarak parenşimi oluşturduğu ve 25. günde birkaç sekunder toplayıcı kanalın ana toplayıcı kanala açıldığı belirtilmektedir (ll). Kazlarda da inkübasyonun 26. gününde bezin aynı özellikleri taşıdığı ve ayrıca bağdokunun septalar halinde organı lopçuklara ayırmaya başladığı görüldü. Ana toplayıcı kanalda salgı hücrelerinin ve buna bağlı olarak mukus sekresyonunun arttığı belirlendi. Beç tavuğunda lopçuk şekillenmesinin yumurtadan çıktıktan sonraki dönemde tamamlandığı bildirilmiştir (ll). Yapılan çalışmada kazıarda bezde tubuloalveolar yapının gelişmesinin ve lopçuk şekillenmesinin inkübasyonun 28. gününde de devam ettiği ve yumurtadan çıkışın ı. gününde tamamlandığı belirlendi. i: günde~ 30. güne kadar olan dönemde harderıa~ bez.ın?e asinus, tersiyer ve sekunder kanal epıtellerının, diğer erişkin kanatlı türleriyle (16) benzer özellikler taşıdığı belirlendi. Bezin boşaltıcı kanalı yalancı çok katlı prizmatik ve bası~ prizmatik veya kübik epitelle örtülü olup, epıtel ana. kanalda olduğu gibi lumene doğru vıllus şeklınde çıkıntılar yapmıştı. Bu yönüyle de kazlarda bezin boşaltıcı kanalı, hindi, örd~k ve tavu~u~ kanal epiteliyle (4) aynı özellıklere sahıptı. Burns ve Maxwell (4) hindi, ördek ve tavuğun harderian bezinin ana kanalında A, B, C olmak üzere üç tip kadeh hücresinin varlığını bildirmişlerdir. A tipi bol miktarda olup nötral musinleri içerirler. PAS pozitifdirler ve AB/PA~ ile kırmızıya boyanırlar. B tipi kadeh hücrelerı asit ve sülfatlı musinlerin karışımını içerirler. PAS pozitifdirler ve AB/PAS ile pembeye boyanırlar. C tipi hücreler en az sayıdadıriar. Asit musinleri içerirler ve AB/PAS ile mavi renge boyanırlar (4). Bu araştırmada kadeh hücrelerinin AB/ PAS ile maviye boyandığı gözlenmiş olup, literatürde (4) C hücreleri olarak adlandırılan ve asit müsinleri içerdiği bildirilen bu hücrelerin hindi, ördek ve tavukta bildirilenin (4) aksine kazlarda bol miktarda bulunduğu dikkati çekmiştir. A hücreleri az sayıda olup B hücrelerine rastlanmamıştır. Yumurtadan çıkışın 5. gününden itibaren mavi-mor renkte ve kırmızı ile mavi odaklar halinde boyanan kadeh hücrelerinin görülmesi de bu hücrelerde asit ve nötral musinlerin ya karışık ya da gruplar halinde bulunduğunu göstermiştir. Hindi, ördek ve tavukta ana toplayıcı kanal epitelinin ultrastrüktürel düzeyde incelendiği bir çalışmada (8) yumu~ada~ çıkışın 1.-2. gününde kadeh hücrel:rındekı müköz granüllerin düşük yoğunluğa sahıp olduğu, 3. günden sonra yoğunluğun arttığı ve bazı kadeh hücrelerinin müköz granüllerinin her ikisini içerdiği belirtilmiştir. Kazıarda da 5. günden itibaren kadeh hücrelerinde sözü edilen bu değişik boyanma özelliklerinin hindi, ördek ve tavukta bildirileniere (8) uygun olduğu görülmüştür. Wight ve ark. (16) yumurtadan yeni çıkmış civcivlerde birkaç plazma hücresinin bulunduğunu ve bunların 6. haftada pik noktaya ulaştıklarını bildirmektedirler. Başka bir araştırmada ise (6) 1 günlük civcivlerin infeksiyöz bronşitis virusuyla aşılanmasından 3 gün sonra harderian bezinin stromasında plazma hücrelerinin görüldüğünden, aynı yaştaki aşılanmamış civcivlerde ise bu hücrelerin bulunmadığından söz edilmektedir. Ayrıca aşı viruslarının harderian bezinde, lenfasit ve plazma hücrelerinin sayısında çok hızlı bir artışa neden olduklarına ve bezin lok~1 olarak salgıladığı antikorların, aşılamayı takıben bronşitise karşı civcivleri koruduklarına da değinilmektedir (6). Beç tavuğunda da yun:ıu.rtadan çıkışın 3. gününde plazma hücrelerının görülmeye başladığı belirtilmiştir (ll). Sunulan çalışmada yumurtadan çıkışın 5. gününde plazma hücrelerininin varlığı saptanmıştır. Ancak 3. gündeki civcivler materyalolarak kullanılmadığından literatür bilgiyle karşılaştırılamamıştır. Harderian bezindeki plazma hücreleri konsantrasyonunun, bursa Fabricius'un fonksiyonuna ve yaşa bağlı olarak arttığı (9, 14, 16).bildirilmiştir. Yapılan araştırmada da elde edılen bulgular literatür bilgilerle (9, 14, 16) uy~f!l içinde olup yumurtadan çıkışın 5. gününden ıtı-

30 N. LİMAN - N. GÜLMEZ baren 30. güne kadar plazma hücresi sayısının arttığı görülmüştür. Onyeanusi ve ark. (11) beç tavuğunda harderian bezinin yağlama fonksiyonunun yumurtadan çıkmadan bir kaç gün önce, immunolojik aktivitesinin ise plazma hücrelerinin görülmeye başladığı, yumurtadan çıkışın 3. gününden itibaren şekillendiğini belirtmişlerdir. Bu çalışmadaki bulgulara dayanılarak, kazıarda da yağlama fonksiyonunun yumurtadan çıkmadan önce, mukus sekresyon artışının olduğu 26. günde ve immunolojik aktivitenin de literatürde bildirildiği gibi (11) yumurtadan çıkışın 3. gününde başlayabileceği kanısına varılmıştır. Wight ve ark. (16) plazma hücreleri arasında parlak, eozinofilik ve aynı zamanda PAS pozitif sitoplazmalı, genellikle küçük, eksentrik konumlu ve piknotik bir çekirdeğe sahip olan hücrelerin varlığından söz etmişlerdir. Literatürde (16) Avian plazma hücreleri olarak adlandırılan bu hücreler, bu çalışmada 30 günlük kaz palazlarında çok az sayıda gözlenmiştir. Farklı yaşlardaki tavuklardan alınan harderian bezinin duvarında, dalak ve sekal tonsillerdeki ne benzeyen lenf folliküllerinin bulunduğu bildirilmektedir (14). İnfeksiyöz bronşitis virusuyla aşılanmış civcivlerde, aşılamadan sonraki 7. günde plazma hücrelerinin ve lenfositlerin sayılarının arttığı, aşılamadan sonraki 14. günde ise lenf folliküllerinin şekillendiği belirtilmiştir (6). Sunulan çalışmada da 21 günlük bir pal azda ana toplayıcı kanalın duvarında lumene doğru çıkıntı yapmış bir lenf follikülüne rastlanmış olması, bu palazın bir enfeksiyon geçirmiş veya geçirmekte olduğunun ve bu enfeksiyona karşı lokal immun yanıtın gerçekleştirilmesinde harderian bezinin görev yaptığının göstergesi sayılabilir. Sonuç olarak, kazıarda harderian bezinin diğer kanatlı türleriyle benzer gelişim ve özelliklere sahip olmakla birlikte, mukus sekresyonunun, dolayısıyla yağlama fonksiyonunun oldukça erken başladığı ve tubuloalveolar gelişimin prenatal dönemde başlayarak, yumurtadan çıkışın 1. gününde tamamlandığı belirlenmiştir. Postnatal dönemde plazma hücrelerinin görülmesiyle de diğer kanatlılarda olduğu gibi (17) kazıarda da harderian bezi salgısının lokal olarak bağışıklık sistemine katkı sağlayabileceği kanısına varılmıştır. Kaynaklar i. Baba, T., Masumoto, K., Nishida, S., Kajikawa, T., Mitsuİ, M. (1988): Harderian glaııd depeııdency of immuııoglobu/in A production in the laerimal fluid of ehicken. Immunology. 65, 67-71. 2. Bancrofl, J.D., Cook, H.C. (1984): Manual of Histologieal Teehııiques. ChurchiU Livilıg.l"tOııe, Ediııburg, Loııdon, Melbourne and New York. 3.Bang, B.G., Bang, F.B. (1968). Localizedlymphoidtissul' aııd plasma cellf in Paraoeular aııd Paranasalorgan Sysıems in ehiekeııs. Am J Pathol, 53, 735-743. 4. Burns, R.B., Maxwell, M.H. (1979): The slrucwre of ıhe Harderian and lacrimal gland duets of the tlirkey, fowl and duck. A light microscope study. JAnat, 128,285-292. 5. Crossmon, G. (1937). A modification of MaUory's conneclive tissue stain wiıh a discussion of principls involved. Anat Rec, 69,33-38. 6. Davelaar, F.G., Kouwenhaven, B. (1976). Changes in ıhe Harderian Glaııd of the chieken following coııjııııclival and inıranasal infecıion wiıh infecıious bronchiıis ı'irus in one aııd 20-day old chickeııs. Av Paıhol, 5, 39-50. 7. King, A.,S, McLelland,.J. (l9r4). Birds ıheir sıruclure and fuilcliolı. Secoııd Ediıioıı. Balliere Tindall, London, Philadelphia, Toronlo, Mexico City, Rio de Janerio, Sydney, Tokyo, Hong Kong. 8. Maxwell, M.H., Burns, R.B. (1979). The ulırasıruelure of ıhe epiıhelium of ıhe ducls of ıhe Harderian and laerimal glaııds oflhe wrkey,jowl duek. JAnat, 128,445-459. 9. Mueller, A.P., Sato, K., Glick, B. (1971). The chickeıılaerimal Xlaııd, glaııd of harder, caecalıollsil, aııd accessor)' spleells as sourches of oıııibody producing cells. Cell Immunol, 2, 14O-IS2. 10. Neumann, U., Kaleta, E.F. (1977). Untersıu:hUlıgen zur immunologischen Fuııklion der Harderseheıı Drüse des Huhlıes.Zbl. Yet.Med,B24,221-239. ii. Onyeanusi, B.F., Ema, A.N., Ezeokoli, C.D., Onyeanusi, J.C. (1993): The slrucwre of ıhe Harderiaıı Glaııd of ıhe Guilll'a ufowl ai embryoııic aııd posı embryonic stages. Aııaı Hisıol Emb. 22,183-190. 12. Russel, P.H. (ı 993). Nl'wcasıle disease virus: virus replicaıion iıı ıhe Harderian glaııd sıimulaıes laerimal IgA; ıhe yolk sac proı'ides early laerimallgg. VI'I Immııııol Immuııopaıhol, 37, ISI-163. 13, Russel, P.H., Koch, G. (1993). Localaıııibodyformiııg ce/i respoııses ıo ıhe Hitcher Bl aııd Ulsıer sırailis of Newcasıle disease virus. VI'I Immuııol ImmUlıopaıhol, 37, 165-180. 14. Sundick, R.S., Albini, B., Wick, G. (1973). Clıickeıı Harder's glaııd: Evidelice for a relaıively pure bursadepelldenı lymphoid cell popıılalioıı. CeU lmmımol, 7,332-335. LS. Survasche, B.J., Aitken, LD. (1977). Furıherobservaıioıı 011 fimeliolwl deleıioıı of paraocular glands in ıhe fowl (Ga/lııs domesıicus). Res Yet Sci, 23, 217-223. 16. Wight, P.A.L, Burns, R.B., Rothwell, B., Mackenzie, G.M. (1971): The harderiaıı gland of the domesıic foıd. i Histology with reference to the genesis of plasma eclis and Russel hadies. J. Anal, ila, 307-3IS. 17. Yılmaz, H., Mutu, R. ve Minbay, A. (l99s). Tavuklarda plazma hücreleriniıı immıınoperoksidaz yölltemi ile belirleıımesi ve leııfoid dokulardaki lokalizasyonu. iü Yet Fak Derg, 2 i (Baskıda).