2011 25 Ağustos 2010 Çarşamba TOBB SEKTÖREL HABER BÜLTENİ Türkiye Ambalaj Meclisi 20.06.2011 [1]
AMBALAJ SEKTÖRÜ HABER BÜLTENİ TEKSAN, AMERİKAN KAPILAR İÇİN KAPI PETEĞİ ÜRETİMİNE BAŞLAYACAK DÜNYA BÖLGE 20.06.2011 Teksan, Amerikan kapılar için kapı peteği üretimine başlayacak Ürünlerinin yüzde 70'inin tekstil sektöründe, yüzde 30'unun ise mobilya, cam, seramik, mutlak sektörlerinde ambalaj malzemesi olarak kullanıldığını açıklayan Teksan Tekstil ve Ambalaj Genel Müdürü Zekai Gümüşer, üretimlerinin yüzde 80'ini iç piyasaya, yüzde 20'sini ise Avrupa ülkelerine ihraç ettiklerini kaydetti. Son olarak 1 milyon Euro'luk yatırımla gerçekleştirdikleri ikinci kâğıt seperatör üretim hattını devreye aldıklarını açıklayan Gümüşer, "Üretim kapasitesini 10 bin tona çıkaran firmamız kapasitesinin yüzde 100'ünü kullanır hale geldi" açıklamasını yaptı. Önümüzdeki dönemde Amerikan kapılarında dolgu malzemesi olarak kullanılan kapı peteği üretimine de başlayacaklarını bildiren Gümüşer, bu yatırımın da kendilerine 750 bin Euro'ya mal olacağını söyledi. Bu alanda yıllık üretim kapasitelerinin ise 5 bin ton olacağını belirten Gümüşer, "Bu yeni yatırımımızı bu yılın ikinci yarısında hayata geçirmeyi hedefliyoruz" diye konuştu. Tekstil sektöründe kullanılan ara mamullerin üretimini yapan Teksan Tekstil'in Kipaş Holding çatısı altında 1995 yılında Ökkeş Gümüşer taralından kurulduğunu anlatan Gümüşer, toplam 100 kişiye istihdam sağladıklarını söyledi. Tesislerinin 9 bin 500 metrekaresi kapalı, toplam 15 bin metrekare alan üzerine kumlu olduğunu açıklayan Gümüşer, "Konik masura, mifer boru ve silindiı ik [2] patron üretiyoruz. Firmamızın üretim kapasitesi, konik masurada; yıllık 180 milyon adet, silindiıik patronda ise; yıllık 24 milyon adettir. Yüzde 80 kapasite ile çalışan firmamız, ürettiği ürünün yüzde 5'ini, İtalya, Rusya, Türki cumhuriyetler ve Mısır'a ihraç ediyor" açıklamasını yaptı. "Kâğıtlar bilinçsiz bir şekilde yakılıyor" Firma olarak Ar-Ge çalışmalarına büyük öıil-m verdiklerinin altını çizen Zekai Gümüşer, Ar-Ge çalışmalarının sonucunda 2007 yılından itibaren her yıl yeni*bir ürünle müşterilerine farklı seçenekler sunmaya devam ettiklerini söyledi. Sektörün en büyük sorununun hammadde sıkıntısından kaynaklandığını dile getiren Gümüşer, "Kullandığımız malzemeler geri dönüşümden kazanıldığı için ve Türkiye'de de bu bilinç oluşmadığından dolayı geri dönüşüm malzemesi kâğıtlar bilinçsiz bir şekilde yakılarak ülke ekonomisine büyük zarar veriliyor" dedi. BOSNA DA 11 MİLYAR EUROLUK PROJELER YATIRIMCISINI BEKLİYOR DÜNYA 20.06.2011 Bosna da 11 milyar euroluk projeler yatırımcısını bekliyor Bosna Hersek ile İlişkileri Geliştirme Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Muzaffer Çilek, ülkede toplam 11 milyar euro değerinde 150 proje bulunduğunu belirterek, "Farklı sektörlerde küçüklü büyüklü projeler var. Örnek verirsek 50 milyon euro değerinde bir alışveriş merkezi projesi ve 80 milyon euroluk baraj projesi var. Türk yatırımcıları bu fırsatları yakalamak için harekete geçmeli" diye konuştu. Türklerin dünyanın her yerine gitmesine karşın, Bosna Hersek'e fazla ilgi
göstermediklerini belirten Çilek, "Bosna Hersek, 1.5 saat uzaklıkta. Marmara Bölgesi'nden daha büyük toprak parçası var, 4 milyonluk nüfusa sahip. Başta enerji olmak üzere, orman, altyapı, tarım konusunda firsaüar var. Altyapı ve inşaat konusunda ülke yeniden yapılanıyor. Özellikle organik tarıma çok elverişli" dedi. Bosna'da 11 milyar euroluk proje yatırımcısını bekliyor Bosna Hersek ile ilişkileri Geliştirme Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Muzaffer Çilek, ülkede toplam 11 milyar euro değerinde 150 proje bulunduğu belirterek, "Farklı sektörlerde küçüklü büyüklü projeler var. Bunlar şu anda hazır, yatırımcısını bekliyor" dedi. Balkanlarda, Türkiye ile tarihsel ve kültürel bağlan en güçlü ülkelerden birisi olan Bosna Hersek, Türkiye'den yatırım çekmek istiyor. Ülkede toplam değeri 11 milyar euro olan, büyüklü küçüklü 150 proje yatırımcısını bekliyor. Bosna Hersek ile İlişkileri Geliştirme Merkezi (BİGMEV) Yönetim Kurulu Başkanı Muzaffer Çilek, projelerin farklı sektörlerde olduğunu belirterek, Türk yatırımcıları Bosna Hersek'teki fırsatları değerlendirmeye davet etti. Geçtiğimiz yıl Bosna Hersek Fahri Konsolosu olan Çilek, Bosna'da yatırım ve ticaret anlamında potansiyelin çok geniş olduğunu söyledi. Türk yatırımcılarının dünyanın her yerine gitmesine karşın, Bosna Hersek'e fazla ilgi göstermediklerini belirten Çilek, "Bosna Hersek, uaakta, küçük bir ülke değil. Türkiye'ye 1.5 saat uzaklıkta. Ayrıca küçük bir ülke de değil. Coğrafi olarak, Marmara bölgesinden daha büyük toprak parçası var. Dolayısıyla 4 milyonluk nüfusuyla geniş coğrafyasında oldukça fazla fırsat var. Başta enerji olmak üzere, orman, altyapı, tarım konusunda fırsatlar var. Ülkenin yarıdan fazlası orman. Altyapı ve inşaat konusunda ülke yeniden yapılanıyor. Bunların yanı sıra tarım ve hayvancılığa, özellikle organik tarıma çok elverişli arazileri var" şeklinde konuştu. Ülkede eğitim, enerji, bankacılık ve turizm sektöründe de fırsatlar bulunduğunu anlatan Çilek, şöyle devam etti: "1984'teki kış olimpiyatları Bosna Hersek'te yapıldı. Bu tesisler yenilendi. Ülkede turizmin her dalı var. Kaplıca, avcılık, doğa sporlan açısından zenginlikler ülkesi." Çilek, Bosna Hersek'te bu sektörleri kapsayan yüzlerce proje olduğunu söyledi. Projeler için devletin özel eğitim verdiğini, hepsini aynı formatta, uluslararası yatırımcıların anlayacağı bir şekilde hazırlandığını belirten Çilek, "Hazırlanan projelerde ne kadarlık yatırım gerektiği, ne kadar sürede kendisini amorti edeceği bilgileri de yer alıyor. Farklı sektörlerde, büyüklü küçüklü projeler var. Yani 100 milyon euroya bir alabalık tesisi de var, 50 milyon euro değerinde bir alışveriş merkezi projesi, 80 milyon euroluk baraj projesi de var. Toplam 11 milyar euro değerinde 10 sektörde 150 proje bulunuyor, şu anda hazır, yatırımcısını bekliyor" dedi. Yatırımcılar Bosna Hersek'i unutmuş Geçen yılda buna benzer 100 proje yapıldığını, bunların bir kısmının hayata geçtiğini anlatan Çilek, geçtiğimiz nisan ayında yapılan Saraybosna İş Forumu'nda da 11 milyar euroluk projelerin açıklandığını söyledi. Bosna Hersek'in savaştan sonra yatırımlarını yabancılara açtığını anlatan Çilek, şöyle devam etti: "Bosna Hersek'in yabancı yatırımcılar sıralamasında ilk sırada Sırbistan yer alıyor. Sırasıyla Hırvatistan, Slovenya, Avusturya, Almanya ve Arap ülkeleri geliyor. Malezya, Hindistan'da ilk 10'un içinde. Türkiye ise 10'uncu sırada. Her yere giden Türk yatırımcılar, Bosna Hersek'i unutmuş, gitmemiş. BİGMEVde bu amaçla iki ülkenin girişimcilerini birleştirmek [3]
istiyor." Gümrük Vergisi ve vize yok Her ülkenin kendine özgü kuralları bulunduğunu, bir ülkede iş yapmak ne kadar zorsa, o kadar da karlı olduğunu anlatan Çilek, Bosna Hersek'te iş yapmanın karlı olduğunu söyledi. Zorlukları yenmek için BİGMEVin arayüz olduğunu ifade eden Çilek, "Çünkü Bosna Hersek federasyon. 10 tane kantonu var. Vakfımız hangi sektörde, hangi kantonda, hangi projeyi yapmak gerektiğini araştırıyor ve yatırımcılara sunuyor. Türk işadamları, bölge insanıyla kazan-kazan çerçevesinde iş yaptığı takdirde daha hızlı gelişim gösterebiliyor, Balkan ülkeleriyle iş yapma şansı artıyor. Zaten ülkede kurumlar vergisi yüzde 10, gümrük vergisi ve vize yok. Bazı kantonlar yabancı yatırımcı çekmek için 5 yıllık vergi muafiyeti koyuyor, yer tahsis ediyor. Ayrıca devletin sağladığı teşvikler de var. Türkiye ile serbest ticaret anlaşması var. Ayrıca Çin, Rusya, Kanada ve Japonya ile özel anlaşması var" şeklinde konuştu. Toprak fiyatı neredeyse bedava Çilek, Arapların ve Malezyalıların Bosna Hersek'te ihtiyaçlarından fazla toprak aldıklarını belirterek, ülkede tarım ve hayvancılık için çok verimli araziler olduğunu, fiyatlarının da 'bedava' düzeyinde olduğunu söyledi. Çilek, "Türkiye'de bugün metrekare toprak fiyatı ortalama 1 lira ise Avrupa Birliği'nde 4 lira. Türkiye, Avrupa Birliği'ne girdiğinde toprak fiyatı iki katına çıkacak. Bosna Hersek'te topraklar ise Türkiye'nin 8'de, 10'da biri fiyatına. Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne ne zaman gireceği belli değil ama Bosna Hersek birkaç yıl içinde girecek. Böylece toprak fiyatlarında 1 koy, 20 kazan pozisyonu var. Bunu bilen Araplar ve Malezyalılar ihtiyaçtan fazla arazi alıyor. İleride alışveriş merkezi, organik tarım, hayvancılık konusunda yatırım yapmak için şimdiden alım yapıyorlar. Geleceğe yatırım yapıyorlar ama gelecek 20 yıl sonrası için değil, gelecek 3-5 yıl sonrası için. Bunu Türk işadamlarına duyurmamız lazım. Bosna Hersek, dışarıya açılıyor. Bu fırsatı kaçırmamamız lazım. Türk işadamları geç kalmadan bu ülkeye gelmeli. Deterjan fabrikası, oteller, karayolları, tüneller, altyapı, eğitim, bankacılık gibi birçok sektörde ülkenin yatırıma ihtiyacı var. Geçtiğimiz yıl Bosna Hersek Fahri Konsolosu olan Muzaffer Çilek, Bosna'da yatırım ve ticaret anlamında potansiyelin cok genis olduğunu söyledi. Ülkede kurumlar vergisinin yüzde 10 olduğunu gümrük vergisi ve vizenin olmadığını belirten Çilek, "Bazı kantonlar yabancı yatırımcı çekmek İçin 5 yıllık vergi muafiyeti koyuyor, yer tahsis ediyor. Ayrıca devletin sağladığı teşviklerde var" diye konuştu. Bosna Hersek'teki Türk yatırımları Türkiye, yabancı yatırımcılar sıralamasında 10. sırada yer alıyor. Ziraat Bankası'nın 28-30 şubesi var ve şube sayısını artırmaya çalışıyor. Bosna Hersek Hava Yolları'nın 51'ıne sahip olan THY, filosunu genişletiyor. Sisecam ikinci fabrikasını geçtiğimiz aylarda devreye koydu. Hayat Holdıng'ın kağıt ürünleri alanındaki fabrikası 3-4 yıldır faaliyet gösteriyor. Nobel llac'ın kimya sektöründe yatırımları var. Mağazacılık alanında, Bellona, Çilek, Lc VVaıkıkı, Atasay Kuyumcılık, Efes Pilsen, Koton, Beko bulunuyor. 21 günde 3 bin liraya şirket kuruluyor Muzaffer Çilek, Bosna Hersek'te üc haftada şirket kurulabileceğini belirterek, söyle devam etti: "21 günde kurduğunuz şirket için bin lira notere, bin lira hare pulu, bin lira da şirketin sermayesi gerekiyor. Sonra istediğiniz mulku, araziyi, binayı satın alabiliyorsunuz. Yanı yabancıya şirket kurmak ve mülk almak cok kolay. Vergiler yüzde 20 yerine yüzde 10, KDV yüzde 17. Gumruk vergisi yok. Ürettiğiniz ürünleri Avrupa'nın içine tırla 6 saatte ulastırabılıyorsunuz. Şirketi [4]
yerel bir ortakla kurmak, ülkenin sağladığı kolaylıklar üzerine daha da kolaylık getiriyor. Cunku ülkenin kültürünü biliyor." BİGMEV, iki ülkenin yatırımcısını buluşturuyor 2010 yılının sonunda kurulan BİGMEV, Bosna Hersek ile Türkiye arasındaki ekonomik, ticari, kültürel ilişkilerin geliştirilmesine yönelik çalışmalar yapıyor. Vakfın mütevelli heyetinde, ıs adamları, akademisyen ve bürokratlar bulunuyor. BİGMEVin ıkı ülke arasında bir kopru olmayı hedefliyor. Her ıkı ülkede de çalışmalar yapan vakıf, Bosna Hersek ile Türkiye arasında ıs dünyasına; yatırımcısına, girişimcisine, ticarette, kültürde, sanatta ve sporda bir ara yuz görevi üstlenmeyi planlıyor. BİGMEV Yönetim Kurulu Başkanı Çilek, "Bunu yaparken de arkasında duracağımız ve gerçekleşeceğine inandığımız, uygulanabilir sağlıklı projelen, doğru kışı ve kurumlarla kazankazan çerçevesinde buluşturmayı hedefliyoruz. Bu yapılanmanın ve çalışmaların sürdürülebilir olması, arzu ettiğimiz önemli bir husustur" dedi. SARKA BOBİN AMBALAJ'DAN 1.5 MİLYON TL'LİK YATIRIM DÜNYA BÖLGE 20.06.2011 Sarka Bobin Ambalaj'dan 1.5 milyon TL'lik yatırım Sarka Bobin Ambalaj, 1 milyon 500 bin TL'lik yatırıma hazırlanıyor. Firma bu yatırımla, pazarda talebi olan, ancak kendi ürün çeşitleri içinde olmayan, 4.20 ve 5.57 konik masura, kapıların içinde kullanılan kağıt petek ve ambalaj malzemesi olarak kullanılan kağıt seperatör olmak üzere üç ayrı alanda üretime başlayacak. Sarka Kağıt Ürünleri Sanayi ve Ticaret AŞ. Genel Müdürü Oktay Akdalga, "Firma bu yatırımı ile yıllık 18 bin ton olan kapasitesini 36 bin tona çıkarmayı, 3 bin 600 metrekare olan kapalı alanı 6 bin metrekareye çıkarmayı hedeflerken, yıl sonunda imlime başlamayı planlıyor" dedi. Akdalga, şunları söyledi: "Ambalaj sanayinde hizmet veren Sarka Bobin Ambalaj, tekslil ve ambalaj sektöründe kullanılan ara mamullerin üretimini gerçekleştirmek ama cıyla 2001 yılımla Kahramanmaraş'ta kurularak; Konik masura, düz çentikli kıvnk masura, mihver boru, ebat karton, rolingvepva üretimiyle sektörüne hizmet vermektedir. Üretim kapasitesi yıllık 18 bin ton olan firma yüzde 50 kapasite ile çalışmaktadır. 55 kişiye istihdam sağlayan firma, sektörünün önde gelen şirketleri arasında gösterilmektedir." Oktay Akdalga, "Ürünlerimiz iplik, kumaş halı ve tekstil sektörü ağırlıklı olmasının yanında plastik, kağıt ve ambalaj sektörüne de hizmet veriyor. Firmamız kuruluşundan bu yana hem kendi sektöründe, hem de iş ortağı olarak gördüğü müşterilerinin sektöründeki teknolojik gelişmeleri yakından takip ederek, üretim prosesinde maksimum verimliliği hedeflemektedir" dedi. Firmanın kurulduğu 2001 yılından beri çağın teknolojik gelişmelerini yakından takip ederek, kullanmakta olduğu makinelere, sektörle ilgilj devamlı gelişen teknik modellerini katarak, makine parkını her geçen gün geliştirdiğini belirten Aldalga, "Ürettiğimiz lininlerin tamamı yüzde 100 geri dönüşümlü olup, kağıt sanayinde tekrar kullanılmakladır. Biz çevre dostu bir firmayız" diye konuştu. Bu yılın başından itibaren ürün çeşitliliği,kalite artırımı ve kurumsallaşma anlamında adımlar attıklarını ifade eden Akdalga, standartlaşmaya paralel olarak bu yılın sonunda TSE ve İSO 9001 kalite belgelerini almak için altyapı çalışmalarının son aşamaya geldiğini kaydetti. Yatırımları tamamlayarak bölgede talebi olan tüm ürün çeşitlerini portföylerine eklemeyi düşündüklerini belirten Akdalga, "Zaten [5]
marka olan Saika Bobin Ambalaj, kağıt ve ambalaj ürün çeşitlerini ve kalitesini daha da artırarak, sürekli büyüyerek bölge ekonomisine ve istihdama katkı sağlamaya devam edecektir" dedi. Akdalga, "Ürün çeşitlerimizde yer almayan yeni ürünler için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2012 yılında bu ürünlerle ilgili büyük bir yatınm düşünüyoruz. Firma olarak bundan sonraki süreçte yeniliklere imza atacağız" diye konuştu. MONDİ TİRE KUTSAN'A FSC SERTİFİKASI HÜRSES 20.06.2011 Mondi Tire Kutsan'a FSC sertifikası Türkiye'de oluklu mukavva ambalaj sektörü tedarikçisi Mondi Tire Kutsan'ın Tire'deki kağıt fabrikası, 5 yıl geçerli FSC (Orman Yönetim Konseyi) sertifikası sahibi oldu. Mondi Tire Kutsan, Türkiye'de oluklu mukavva kağıt üreticileri arasında sertifikayı alan ilk firma unvanını aldı. 24 FİRMAYA ALTIN AMBALAJ ÖDÜLLÜ HÜRRİYET İZMİR EGE 19.06.2011 24 firma Altın Ambalaj ödüllü TÜRKİYE'nin en iyi ambalajlarının seçildiği Altın Ambalaj Yarışması'nda 24 firma ödül aldı. Firmalar, Dünya Ambalaj Örgütü'nün (WPO) World Star Yarışması'na katılmaya da hak kazandı. Türkiye'nin tek ambalaj merkezi olan TSE İzmir Ambalaj Laboratuvarı tarafından, 1988 yılından bu yana her yıl düzenlenen Altın Ambalaj Yarışması'na bu yıl 30 firma 58 ürünü ile katıldı. TSE Genel Sekreter İdari Yardımcısı Ahmet Pelit, değişik ambalaj tasarımlarıyla dünya pazarına girmeyi hedefleyen firmalar ve ambalaj sanayicileri için, yarışmanın büyük bir prestij kaynağı olduğunu söyledi MATBAA ÖĞRENCİLERİ MÜHENDİSLİK YOLUNDA HÜRRİYET İNSAN KAYNAKLARI 19.06.2011 Matbaa öğrencileri mühendislik yolunda Basım sanayi de dertli Akademik kadro gün sayıyor Marmara Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Dekanlığı, matbaa mühendisliği bölümü açılması için YÖK'e başvuracak. Hedef, 2012 2013 eğitim öğretim yılının güz dönemine öğrenci alabilmek. Matbaa sektörü, mühendislerini bekliyor. Yüksek Öğrenim Kurumu'nun (YÖK) kapatma kararıyla birlikte Teknoloji Fakülteleri'ne bu yıl öğrenci alamayan Matbaa Eğitim Bölümü'nün yeniden öğrenci alabilmesi için girişimler sürüyor. Marmara Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Korhan Binark, YÖK'e Matbaa Mühendisliği açılması için başvuracaklarını söyleyerek "Bölüme öğrenci alımını 2012-2013 eğitim öğretim yılına yetiştirmeyi hedefliyoruz" dedi. Eğer YÖK kabul ederse, Türkiye'nin ilk Matbaa Mühendisleri Marmara Üniversitesi'nde yetişecek. 4 yıllık program kalmadı Almanya, Hindistan ve Çin'de matbaa mühendisliği eğitimi verildiğine dikkat çeken Matbaa Bölümü Başkanı Doç. Dr. Efe Gençoğlu, kapatma kararıyla Matbaa Meslek Lisesi mezunlarının gidebileceği 4 yıllık bir program olmadığı gibi, meslek yüksek okullarında dikey geçiş sınavı ile geçilecek 4 yıllık bir bölüm kalmadığım da söyledi. Ayrıca teknik eğitim ile ilgili yüksek lisans ve doktora programlarının da kapatıldığını anlatan Gençoğlu, sözlerini şöyle noktaladı: "Önümüzdeki üç yıl boyunca mezun olacak Teknik Eğitim Fakültesi mezunları dolayısıyla Matbaa [6]
Eğitimi Bölümü mezunları, lisans üstü eğitim alamayacaklar." Teknik eğitim fakültelerinin kapatılma kararıyla birlikte kağıt, mukavva ve ambalaj sektörü ile sektöre ait sivil toplum kuruluşları da meslek eğitimiyle ilgili gelişmeleri takip ediyor, istanbul Sanayi Odası, İstanbul Ticaret Odası, Basım Sanayi, Eğitim Vakfı Ambalaj Sanayicileri Derneği, Grafikerler Meslek Kuruluşu, Kağıt-Karton Ambalaj Sanayicileri Derneği ve Basım Mensupları Derneği, ortak olarak hazırladıkları mektupla Marmara Üniversitesi Teknoloji Fakültesi yönetimine başvurarak, endişelerini dile getirdi. Mektupta; Türkiye'deki basım-yayım sektörünün 2009 verilerine göre 3.9 milyar dolar ciroya sahip olduğu, 13.473 şirkette 69.656 kişi istihdam edildiği belirtildi ve sanayiciler isteklerini şöyle sıraladı: M Türkiye'de basım işletmelerinin matbaa mühendisi ihtiyacını karşılayan bir fakülte yok. Sektör, bu ihtiyacını Matbaa Eğitim Bölümü mezunlarından karşılıyor. M Matbaa makineleri her geçen gün daha fazla elektronik parçalarla donatılıyor, Mühendise olan ihtiyaç artıyor. i Kurulacak fakülte, Türkiye etiket ve basım sektörünün uluslararası rekabet açısından büyük katkı sağlayacak. 1 Sektör olarak Matbaa Mühendisliği öğrencilerine işyeri eğitimi, staj ve yabancı dil eğitimi konusunda yardımcı olmaya hazırız. Teknik Eğitim Fakültesi Matbaa Eğitim Bölümü'nün sahip olduğu akademik kadro ve teknik donanım, aslında mühendislik eğitimi için yeterli bulunuyor. Okuldaki 3 doçent, 9 doktoralı yardımcı doçent, bir doktoralı öğretim görevlisi ve 9 araştırma görevli, mühendisli eğitimi vermek için gün sayıyor. Fakültede 25 bilgisayar, 25 Macintosh donanımlı 2 baskı öncesi laboratuvar bulunuyor. Ayrıca fakülte, çeşitli şirket ve marka sponsorluğunda; renk ölçüm, serigrafi baskı, dijital montaj, ciltleme, ofset baskı, karton ambalaj, flekso kalıp hazırlama, dijital baskı, fiziksel ve kimyasal test laboratuarlarına sahip. [7]