ITC INVEST TRADING & CONSULTING AG TÜRKİYE ANKARA ŞUBESİ KATI ATIK GAZLAŞTIRMA TESİSİ KAPASİTE ARTIŞI



Benzer belgeler
T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Çevresel Etki Değerlendirmesi İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü MADEN ARAMA PROJELERİNE YÖNELİK UYGULAMA TALİMATI

Adana Büyükşehir Belediyesi Sorumluluk Alanını gösteren harita

YETERLİK BELGESİ TEBLİĞİ

İŞLETMENİN ADI (İŞLETMENİN ADRESİ)

T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI EK-2 FAALİYET BAŞVURU FORMU

KANLIĞI ÇEVRE. Tamamlanması ERHAN SARIOĞLU ANTALYA 05-07/10/2010 ÇEVRE İZNİ / ÇEVRE İZİN VE LİSANSI

İŞLETMENİN ADI (İŞLETMENİN ADRESİ) FAALİYETİ/FALİYETLERİ İŞ AKIM ŞEMASI/ŞEMALARI VE PROSES ÖZETİ/ÖZETLERİ. Hazırlayan (Unvan) Tarih

TELKO ENERJİ ÜRETİM TURİZM SAN. ve TİC. A.Ş. EDİNCİK BİYOGAZ PROJESİ PROJE BİLGİ NOTU

İŞLETMENİN ADI (İŞLETMENİN ADRESİ)

ÇEVRE KANUNUNCA ALINMASI GEREKEN İZİN VE LİSANSLAR HAKKINDA YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK MADDE

BÖLÜM IV PROJENİN ÖNEMLİ ÇEVRESEL ETKİLERİ VE ALINACAK ÖNLEMLER

16 Ağustos 2011 SALI Resmî Gazete Sayı : YÖNETMELİK

EK-3A GEÇİCİ FAALİYET BELGESİ BAŞVURU FORMU. Tel : Faks : Web : Parsel :

Ekolojik Yerleşimlerde Atık Yönetiminin Temel İlkeleri

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Alanında Kapasitesinin Güçlendirilmesi için Teknik Yardım Projesi

ENTEGRE KATI ATIK YÖNETİMİ

Hazırlayan (Unvan) Tarih İmza

MADENCİLİK VE ÇEVRESEL ETKİ DEĞERLENDİRMESİ (ÇED) M.OĞUZ GÜNER Maden Mühendisi

ÇEVRE KANUNUNCA ALINMASI GEREKEN İZİN VE LİSANSLAR HAKKINDA YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK MADDE

İŞLETMENİN ADI (İŞLETMENİN ADRESİ)

BALIK AĞI ÜRETİMİ FAALİYETİ PROJE OZET DOSYASI

HİZMETİN ADI BAŞVURUDA İSTENİLEN BELGELER HİZMETİN TAMAMLANMA SÜRESİ

GÖNEN BİYOGAZ TESİSİ

TEHLİKELİ ATIK ÖN İŞLEM TESİSLERİ

KÖK ÇEVRE MÜŞAVİRLİK MÜHENDİSLİK İNŞ. MADEN TAR. TURZ. SAN Ve TİC. LTD. ŞTİ.

İŞLETMENİN ADI (İŞLETMENİN ADRESİ)

SU KİRLİLİĞİ KONTROLÜ YÖNETMELİĞİ İDARİ USULLER TEBLİĞİ

TC ÇEVRE ve ORMAN BAKANLIĞI ÇED ve PLANLAMA GENEL MÜDÜRLM MADENCİLİK PROJELERİNE AİT ÇED RAPORLARINDA VE PROJE TANITIM DOSYLARI

ATIKLARIN DÜZENLİ DEPOLANMASINA DAİR YÖNETMELİK

Enerji Yatırımları Fizibilite Raporu Hazırlanması Semineri Enerji Yatırımlarının Çevresel ve Sosyal Etkilerinin Değerlendirilmesi 29 Mart 2012

Bu Yönetmelik Gölyaka Belediye Meclisinin tarih ve 2002/5 Sayılı Kararı ile kabul edilmiştir.

EMİSYON ÖN İZNİ VE EMİSYON İZNİ ALMAYA ESAS TEŞKİL EDECEK DÖKÜMANLARLA İLGİLİ YÖNERGE. BİRİNCİ BÖLÜM Genel İlkeler

EK III İŞLETMENİN ADI (İŞLETMENİN ADRESİ) FAALİYETİ/FALİYETLERİ İŞ AKIM ŞEMASI/ŞEMALARI VE PROSES ÖZETİ/ÖZETLERİ. Hazırlayan (Unvan)

ATIK KABUL TESİSLERİ İÇİN ÇEVRE LİSANSI İŞLEMLERİ

İÇİNDEKİLER SI BASKISI İÇİN ÖN SÖZ. xvi. xxi ÇEVİRİ EDİTÖRÜNDEN. BÖLÜM BİR Çevresel Problemlerin Belirlenmesi ve Çözülmesi 3

2-Emisyon Ölçüm Raporu Formatı

Yakma Küllerinin Bertarafı

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

Ek Form-2 İŞLETME PROJESİ BÖLÜM I RUHSAT BİLGİLERİ

Tehlikeli Atık Bertaraf Yöntemleri ve İZAYDAŞ Yakma Tesisi İZMİT ATIK VE ARTIKLARI ARITMA YAKMA VE DEĞERLENDİRME A.Ş.

ÇEVRE YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ATIKSU YÖNETİMİ

ENDÜSTRİYEL ATIK YÖNETİM PLANI

KAYSERİ MİMARSİNAN ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİNDE İŞYERİ AÇMA VE ÇALIŞMA RUHSATI BAŞVURUSUNDA İSTENİLEN BELGELER

Biyogaz Yakıtlı Kojenerasyon Uygulamaları

Geçici Faaliyet Belgesi İşlemleri İstenilen Belgeler

Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Alanında Kapasitesinin Güçlendirilmesi için Teknik Yardım Projesi

ÇEVRE İZİNLERİ ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ HİZMET STANDARTLARI TABLOSU

ÇEVRE KANUNUNCA ALINMASI GEREKEN İZİN

GÖKÇESU (MENGEN-BOLU) BELDESİ, KADILAR KÖYÜ SİCİL 112 RUHSAT NOLU KÖMÜR MADENİ SAHASI YER ALTI PATLAYICI MADDE DEPOSU NAZIM İMAR PLANI AÇIKLAMA RAPORU

ÇEVRESEL ETKİ DEĞERLENDİRMESİ İZİN VE DENETİM GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İZİN ve LİSANS DAİRESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ KAMU YÖNETİMİ LİSANS PROGRAMI TÜRKİYE'DE ÇEVRE SORUNLARI DOÇ. DR.

TAŞIT ARAÇLARI İHTİSAS SANAYİCİ VE İŞ ADAMLARI DERNEĞİ YALOVA-ÇİFTLİKKÖY TAŞIT ARAÇLARI YAN SANAYİ İHTİSAS ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ (OSB) ÇED RAPORU

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü

SU KİRLİLİĞİ KONTROLÜ YÖNETMELİĞİ İDARİ USULLER TEBLİĞİ

İŞLETMENİN ADI (İŞLETMENİN ADRESİ)

ŞEKİL LİSTESİ... ix TABLO LİSTESİ... xxxi MEVCUT TESİSLERİN İNCELENMESİ (İP 1)... 1

Yıllar PROJE ADIMI - FAALİYET. Sorumlu Kurumlar. ÇOB, İÇOM, DSİ, TİM, Valilikler, Belediyeler ÇOB, İÇOM, Valilikler

Trakya Kalkınma Ajansı. Madencilik İşlem Basamakları

ÇEVRESEL ETKİ DEĞERLENDİRMESİ İZİN VE DENETİM GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İZİN ve LİSANS DAİRESİ BAŞKANLIĞI

KÖMÜR GAZLAŞTIRMA KAVRAMSAL TASARIMI

ABECE GRUP ÇEVRE VE İŞGÜVENLİĞİ MÜHENDİSLİK HİZMETLERİ A.Ş. TANITIM SUNUMU

ICCI 2018 TÜRKOTED Özel Oturumu. Yenilenebilir Yakıtlarla Kojenerasyon 3 Mayıs 10:00-12:00

KATI ATIKLARDAN ENERJİ ELDE EDİLMESİ

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü

KANLIĞI ÇEVRE 07/10/2010 ÇEVRE İZNİ / ÇEVRE İZİN VE LİSANSI. Uzman

İZİN BAŞVURUSU İÇERİĞİ PETROL RAFİNERİLERİ

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ ÇEVRE MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ KATI ATIK YÖNETİMİ PROJESİ

ÇED SÜRECİNE HALKIN KATILIMI TOPLANTISI 26 Mayıs 2009 Erzin/HATAY

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü

MONDİ TİRE KUTSAN KAĞIT VE AMBALAJ SANAYİİ A.Ş. ATIKSUDAN BİYOGAZ ELDESİ TESİSİ PROJE BİLGİ NOTU

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü

İZMİR İLİ ENERJİ TESİSLERİNİN ÇEVRESEL ETKİLERİ (Aliağa Bölgesi) TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi

AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU ¹ ²

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü

ÇEVRE VE İŞLETME İZİNLERİ BELGE LİSTESİ

EK YAKIT OLARAK ÇİMENTO FABRİKALARINDA KULLANILABİLECEK ATIKLAR

2. ATIK YÖNETİMİ SEMPOZYUMU ENTEGRE ATIK YÖNETİMİNDE ÖN İŞLEM TESİSLERİ VE ÖNEMİ. 25 Nisan, 2012

Atık Yakma ve Beraber Yakma Tesislerinin İzin Lisans Süreci

1) Limanın ve liman yöneticisinin adı, adresi, telefon ve faks numaraları. 3) Hizmet sunduğu gemilerin tipleri, büyüklükleri ve diğer özellikleri

KANLIĞI ÇEVRE. ları. Uygunluk Yazılar ERHAN SARIOĞLU ANTALYA 05-07/10/2010 ÇEVRE İZNİ / ÇEVRE İZİN VE LİSANSI

ENERJİ TESİSLERİNİN ÇEVRESEL ETKİLERİ

KATI ATIKLARDAN ENERJİ ÜRETİMİ

Üniversitelerde Yıllarca MADEN MÜHENDİSLERİNİN. Konularında görev aldığı öğretildi

Kaynağında ayrıştırılmış katı atıkların; Geri Dönüşümü, Tekrar Kullanımı ve Geri Kazanılması çok önemlidir [2].


KORUNAN ALANLARDA YAPILACAK PLANLARA DAİR YÖNETMELİK

İZMİR DE KATI ATIK YÖNETİMİ. İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ Atık Yönetimi Dairesi Başkanlığı

A AMASINDA; GERİ KAZANIM VE BERTARAF TESİSLER SUNULMASI GEREKEN BİLGB

ATIK KODLARI VE LİSANS L

BROİLER PİLİÇ YETİŞTİRME ve SÜT SIĞIRCILIĞI KAPASİTE ARTIŞI KOMPOST GÜBRE ve BİOGAZ ÜRETİM TESİSİ

Emisyon Envanteri ve Modelleme. İsmail ULUSOY Çevre Mühendisi Ennotes Mühendislik

KÖMÜRÜN GAZLAŞTIRILMASI YOLUYLA ELDE EDİLEN SENTEZ GAZINDAN METANOL ÜRETİMİ

Sayı : B.18.0.ÇYG Konu : Derin Deniz Deşarjı Proje Onay Genelgesi DAĞITIM GENELGE (2006/21)

I. PROJENİN HAZIRLANMASI VE SORUMLULUKLAR

TÜRK ÇİMENTO SEKTÖRÜNÜN ALTERNATİF YAKIT VE ALTERNATİF HAMMADDE KULLANIMI YAKLAŞIMI

KOÇ REGÜLATÖRÜ VE HES (7,773 MW m, 7,465 MW e )

AYVALIK İLÇESİ MURATELİ MAHALLESİ 115 ADA 89 PARSELE İLİŞKİN 1/5000 ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI RAPORU

Katı Atık Yönetiminde Arıtma Çamuru. Enes KELEŞ Kasım / 2014

FİGEN YARICI Nuh Çimento Sanayi A.ş. Yönetim Destek Uzman Yard

Vizyonumuz Ülkemizin, çevre ve iş güvenliği alanlarında ulusal ve uluslararası rekabet gücünü artıracak çalışmalarda öncü olmaktır.

Transkript:

Ankara İli, Mamak İlçesi Duru Çevre Teknolojileri ve Laboratuvar Hizmetleri Müh. Müş.İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. ÇED Raporu Ankara, 2013

Başlık Sayfası Proje Sahibinin Adı Adresi ITC INVEST TRADING & CONSULTING AG Nato Yolu Ege Mah. Mamak Katı Atık Alanı / Ankara Telefon Numaraları 0 312 390 87 01 Faks Numaraları 0 312 390 96 73 Projenin Adı Projenin Bedeli Proje İçin Seçilen Yerin Açık Adresi (İli, İlçesi, Beldesi, Mevkii) Proje İçin Seçilen Yerin Koordinatları, Zone Projenin ÇED Yönetmeliği Kapsamındaki Yeri (Sektörü, Alt Sektörü) Raporu Hazırlayan Kuruluşun/Çalışma Grubunun Adı Adresi Telefon Numaraları Nokta Adı Katı Atık Gazlaştırma Tesisi Kapasite Artışı UTM 40.000.000 TL Ankara İli, Mamak İlçesi Coğrafik y x Enlem Boylam TESİS-1 493810,510 4414441,060 39,8784035 32,9272111 TESİS-2 493596,340 4414746,600 39,8811548 32,9247036 TESİS-3 493846,320 4414937,540 39,8828770 32,9276252 TESİS-4 494044,470 4415186,490 39,8851215 32,9299403 TESİS-5 494111,750 4415092,830 39,8842781 32,9307280 TESIS-6 494156,000 4415124,610 39,8845647 32,9312453 TESIS-7 494267,200 4414971,330 39,8831844 32,9325471 TESIS-8 494219,840 4414937,550 39,8828797 32,9319936 TESIS-9 494254,450 4414889,220 39,8824445 32,9323988 TESIS-10 494063,450 4414752,440 39,8812108 32,9301663 TESIS-11 494121,680 4414660,720 39,8803849 32,9308481 Not Projeksiyon: UTM, Datum: ED-50, D.O.M.: 33, Zone: 36 Projeksiyon: Coğrafi, Datum: WGS- 84 Ek 1 12 Günlük kapasitesi 100 ton ve üzeri atıkların yakılması (oksitlenme yoluyla yakma, piroliz, gazlaştırma veya plazma vb. termal bertaraf işlemleri), belediye atıkları hariç olmak üzere alanı 10 hektardan büyük ve/veya hedef yılı da dahil günlük 100 ton ve üzeri olan atıkların ara işleme tabi tutulması ve düzenli depolanması için kurulacak tesisler. Duru Çevre Tek. ve Lab. Hiz. Müh. Müş. İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. Meriç Sokak No: 5/25 Beştepe, 06510 Ankara 0 312 221 31 81 (pbx) Faks Numaraları 0 312 221 31 80 Rapor Sunum Tarihi 12.08.2013 i

Yeterlik Belgesi Tebliği Kapsamında Çalıştırılması Taahhüt Edilen Personel Tablosu Projenin Adı Proje Sahibi ITC INVEST TRADING & CONSULTING AG Projenin Mevkii Ankara İli, Mamak İlçesi Yeterlik Belge No 95 Tebliğin İlgili Maddesi Kapsamında Çalıştırılacak Personel Adı So yadı Mesleği Sorumlu Olduğu Bölüm, Sayfa, Bölüm, Ekler vb. İmzası Çevre Mühendisi (Madde 5/1-a) Nesibe TOPRAK Çevre Mühendisi Raporun Çevre İle İlgili Kısımları Mühendislik veya Mimarlık Fakülteleri veya Fakülte veya Akademi veya Dört Yıllık Yüksek Okul veya Fen veya Edebiyat Fakülteleri Mezunu Personel (Madde 5/1-b) Atilla DOĞU Durmuş TİPİCİ İnşaat Mühendisi Kimya Mühendisi Raporun İnşaat İle İlgili Kısımları Raporun Kimya İle İlgili Kısımları Kapsam Belirleme ve İnceleme Değerlendirme Komisyonunca veya PTD İnceleme Değerlendirme Sürecinde Belirlenmiş Meslek Grubundaki Personel - - - - Rapor Koordinatörü (Madde 5/1-c) Tuncay YAYLALI Çevre Mühendisi Tüm Rapor (Madde 5/1-ç) Kapsamındaki Personel Alev YÜCEEL VURAL Alper ÇAKIR Uzm. Biyolog Jeoloji Mühendisi Raporun Flora- Fauna İle İlgili Kısımları Raporun Jeoloji ve Hidrojeoloji İle İlgili Kısımları ii

Önsöz Bu rapor Ankara İli, Mamak İlçesi sınırlarında ITC INVEST TRADING & CONSULTING AG tarafından tesis edilmesi planlanan Katı Atık Gazlaştırma Tesisi Kapasite Artışı na ilişkindir. Bilindiği üzere gerçekleştirilmesi planlanan projenin çevreye olabilecek olumlu ya da olumsuz etkilerinin belirlenmesi, olumsuz yöndeki etkilerin önlenmesi ya da çevreye zarar vermeyecek ölçüde en aza indirilmesi için alınacak önlemlerin, seçilecek yer ve teknoloji alternatiflerinin belirlenerek değerlendirilmesi, projenin uygulanmasının izlenmesi ve kontrolünde sürdürülecek çalışmalarının tespit edilmesi sürdürülebilir kalkınma ve çevre açısından gereklidir. Tüm bu çalışmalar çevresel etki değerlendirmesi olarak adlandırılmakta olup bu süreçte uyulacak idari ve teknik usul ve esaslar 2872 sayılı Çevre Kanunu ve bu kanuna istinaden 17.07.2008 tarih ve 26939 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği ile düzenlenmiştir. Bu kapsamda gerçekleştirilmesi planlanan projenin çevresel etki değerlendirmesinin yapılabilmesi için ÇED Yönetmeliği nin ilgili maddelerinde belirtilen başvuru ile ÇED sürecinin başlatılması gerekmektedir. Günlük kapasitesi 100 ton ve üzeri atıkların yakılması (oksitlenme yoluyla yakma, piroliz, gazlaştırma veya plazma vb. termal bertaraf işlemleri), belediye atıkları hariç olmak üzere alanı 10 hektardan büyük ve/veya hedef yılı da dahil günlük 100 ton ve üzeri olan atıkların ara işleme tabi tutulması ve düzenli depolanması için kurulacak tesisler,17.07.2008 tarih ve 26939 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği nin Ek I ÇED Uygulanacak Projeler Listesi nde yer aldığından dolayı ÇED süreci bu şekilde başlatılmıştır. Bu kapsamda Katı Atık Gazlaştırma Tesisi Kapasite Artışı Projesi için başlatılan ÇED süreci neticesinde Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği nin 11 maddesinde yer alan hüküm kapsamında ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nın 21.03.2013 tarih ve 4785 sayılı yazısı ekinde verilen özel format 1 doğrultusunda bu ÇED raporu hazırlanmıştır. Duru Çevre Teknolojileri ve Lab. Hiz. Müh. Müş. İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. Tuncay YAYLALI Şirket Müdürü 1 Bkz. Ek 1 ÇED Raporu Özel Formatı iii

İçindekiler Başlık Sayfası... i Yeterlik Belgesi Tebliği Kapsamında Çalıştırılması Taahhüt Edilen Personel Tablosu... ii Önsöz... iii İçindekiler... iv Tablolar Dizini... ix Şekiller Dizini... xi Ekler Dizini... xiii Tanımlar ve Kısaltmalar... xiv BÖLÜM 1. PROJENİN TANIMI VE GAYESİ... 15 1.1. Proje Konusu Faaliyetin Tanımı (Mevcut Tesise Ait Bilgiler İle Kapasite Artışı Kapsamında Yapılacak İş ve İşlemler), İşletme Süresi, Zamanlama Tablosu, Hizmet Amaçları, Projenin Sosyal ve Ekonomik Yönden Gerekliliği,... 15 1.2. Tesise Kabul Edilecek Atıkların ve Hammaddelerin Kaynağı, Fiziksel, Kimyasal ve Biyolojik Özellikleri, Sınıflandırılması, Atık Kodları, Miktarları, Nereden Nasıl Temin Edilecekleri ve Ne Şekilde Bertaraf Edileceklerinin Ayrıntılı Olarak Açıklanması, Tesise Kabul Edilmeyecek Atıklar ve Özellikleri,... 20 1.3. Proje Kapsamındaki Tüm Ünitelerin Özellikleri, Kapasiteleri, Tasarım Bilgileri, Her Faaliyet İçin Her Bir Ünitede Gerçekleştirilecek İşlemler, Tüm Sistem İçin Kütle Denkliği ve Proses Akım Şeması, Faaliyet Ünitelerinde Kullanılacak Proses Yöntemleri İle Teknolojiler, Geri Dönüşüm Verimi, Proje Kapsamında Atık ve Mamul Madde Depolarının Kapasitesi, Özellikleri, Projede Uyulacak Ulusal ve Uluslararası Standartlar, Faaliyet Üniteleri Dışındaki Diğer Ünitelerde Sunulacak Hizmetler,... 22 1.4. Proje Ünitelerinde Üretilecek Mal ve/veya Hizmetler, Nihai ve Yan Ürünlerin Üretim Miktarları, Nerelere, Ne Kadar ve Nasıl Pazarlanacakları, Üretilecek Hizmetlerin Nerelere, Nasıl ve Ne Kadar Nüfusa ve/veya Alana Sunulacağı,... 30 1.5. Proje Sahasının En Yakın Yerleşim Birimine Uzaklığı (Planlanan Tüm Üniteler İçin Ayrı Ayrı) Hakkında Bilgi Verilmesi,... 30 1.6. Faaliyet Ünitelerinde Kullanılacak Makine ve Teçhizatın, Adet ve Özellikleri, (Ulusal ve Uluslararası Mevzuata Uygunluk) Bakım ve Temizlik Çalışmaları,... 30 1.7. Taşımada Kullanılacak Araçların Özellikleri, Kapasite ve Miktarları, Atıkların Toplanması ve Taşınmasına İlişkin Detaylar, Araçların Bakım ve Temizliği,... 31 1.8. Sahanın Bulunduğu Alandaki Trafik Durumu İle Saha İçi Trafik Yönetimi, Sahaya Ulaşım Yolu Hakkında Ayrıntılı Bilgiler, Sahaya Ulaşım Yolunun Bir Plan Üzerinde Gösterilmesi, Yolların Mevcut Trafik Yoğunluğu,... 32 1.9. Proje Kapsamında Planlanan Ekonomik Sosyal ve Altyapı Faaliyetleri,... 33 1.10. Proje ve Yer Alternatiflerine İlişkin Çalışmalar ve ÇED Raporuna Konu Olan Proje/Yerin Seçiliş Nedenlerinin Genel Olarak ve Teknik Gerekçelerle Açıklanması, Teknoloji Alternatiflerinin iv

Değerlendirilmesi, Uygulanabilecek Diğer Geri Kazanım Yöntemlerinin Değerlendirilmesi,... 34 1.11. Projenin İnşaat ve İşletme Aşamasında Kullanılacak Arazi Miktarı Ve Arazinin Tanımlanması, Alanın Coğrafik Şekli, Coğrafi Tanımlanması (Memleket Koordinatları-Coğrafi Koordinatlar), Mülkiyet Durumuna İlişkin Bilgi ve Belgeler (Tapu, Kira Kontratı, Vb.),... 35 1.12. Proje İle İlgili Olarak Bu Aşamaya Kadar Gerçekleştirilmiş Olan İş ve İşlemlerin Kısaca Açıklanması, Bugüne Kadar Alınmış ve Alınacak İzinler,... 37 BÖLÜM 2. PROJE İÇİN SEÇİLEN YERİN KONUMU... 39 2.1 Proje Yerinin; İlgili Valilik veya Belediye Tarafından Doğruluğu Onanmış Olan, Lejant ve Plan Notlarının da Yer Aldığı Onanlı Çevre Düzeni Planı (1/100.000 ve 1/25000 Ölçekli Plan), Nazım İmar Planı, Uygulama İmar Planı Üzerinde Gösterilmesi, Proje Sahası ve Yakın Çevresinin Ölçekli Harita veya Kroki Üzerinde Gösterimi, Sağlık Koruma Bandının Bu Planlarda Gösterilmesi, Proje Sahası Yakın Çevresinde Bulunan Sanayi ve Yerleşimlerin Harita Üzerinde Gösterilmesi, Mesafelerin Belirtilmesi, Tesise Ulaşım İçin Kullanılacak Yol Güzergahları, Faaliyet Alanı ve Çevresinin Panaromik Fotoğrafları, (Açıklamalar Rapor İçinde Yer Almalı Ve Planlar Aslının Aynıdır Damgalı Olarak Rapor Ekinde Yer Almalıdır.),... 41 2.2 Faaliyet Alanı ve Yakın Çevresinin Mevcut Arazi Kullanımını Değerlendirebilmek Amacı İle Yeraltı Sularını, Yer Üstü Sularını, Deprem Kuşaklarını, Jeolojik Yapıyı, Yerleşim Alanlarını, Ulaşım Ağını, Enerji Nakil Hatlarını, Arazi Kabiliyetini ve Faaliyet Alanının Yakın Çevresinde Faaliyetlerine Devam Etmekte Olan Diğer Kullanımların Yerlerine İlişkin Verileri Gösterir Bilgilerin 1/25.000 Ölçekli Halihazır Harita Üzerine İşlenmesi,... 41 2.3 Proje Kapsamındaki Faaliyet Ünitelerinin Konumu (Bütün İdari ve Sosyal Ünitelerin, Teknik Altyapı Ünitelerinin Varsa Diğer Ünitelerin Proje Alanı İçindeki Konumlarının Vaziyet Planı Üzerinde Gösterimi, Tesis İçi Makine, Ünite, Tank, Depolama Alanı, vb. nin Yerleşim Planı Üzerinde Gösterilmesi, Bunlar İçin Belirlenen Kapalı ve Açık Alan Büyüklükleri, Binaların Kat Adetleri ve Yükseklikleri),... 42 2.4. Proje Alanının Karayoluna Mesafesi, Projede Kullanılacak Yol Güzergahı, Yollar İçin Yapılacak Çalışmalar, Alınacak Önlemler,... 44 BÖLÜM 3. PROJE YERİ VE ETKİ ALANININ MEVCUT ÇEVRESEL ÖZELLİKLERİ... 44 3.1 Jeolojik Özellikler (Bölgenin ve Proje Sahasının Jeolojik ve Zemin Bilgileri, Ayrıntılı Jeolojik/ Jeoteknik Etüt Raporu, Proje Sahasının Ayrıntılı Jeolojik Harita (1/100.000 Ölçekli) Üzerinde Gösterilerek Açıklanması),... 44 3.2. Depremsellik, Afet Bilgileri, Proje Sahasının Diri Fay Haritası Üzerinde Gösterilerek Anlatılması, Güncelleştirilmiş Bilgiler, Alınacak Önlemler,... 67 3.3 Hidrojeolojik Özellikler ve Yeraltı Su Kaynaklarının Mevcut ve Planlanan Kullanımı, Bu Kaynakların Faaliyet Alanına Mesafeleri (1/25.000 Ölçekli Topoğrafik Harita Üzerinde Gösterimi) ve Debileri,... 74 v

3.4 Hidrolojik Özellikler ve Yüzeysel Su Kaynaklarının Mevcut ve Planlanan Kullanımı, Bu Kaynakların Faaliyet Alanına Mesafeleri (1/25.000 Ölçekli Topoğrafik Harita Üzerinde Gösterimi) ve Debileri,... 77 3.5 Flora ve Fauna (Proje Alanı ve Etki Alanında Bulunan Flora Türleri, Etkilenecek Alandaki Türler, Bu Çalışmaların Hangi Dönemde Yapıldığı, Ulusal ve Uluslararası Sözleşmelerle Koruma Altına Alınmış, Nadir ve Nesli Tehlikeye Düşmüş Türler, Endemizm Durumları, Nispi Bolluk Dereceleri, Bunların Yaşama Ortamları ve Tehlike Kategorilerinin Red Data Book a (Türkiye Bitkileri Kırmızı Kitabı) ve IUCN ne Göre İncelenmesi, Flora ve Fauna Tablosunun Oluşturulması, Faaliyet Alanındaki Av Hayvanlarının Yürürlükteki Merkez Av Komisyonu Kararlarına Göre İncelenmesi, Faunanın Uygun Formda Düzenlenmesi, Bern Sözleşmesi Kapsamında Bulunan Türlerin Belirlenmesi, (Bern Sözleşmesine Göre Tablolar Halinde Düzenlenmesi) Rekreasyon Çalışmalarının Belirtilmesi, Proje Faaliyetlerinden Etkilenecek Canlılar İçin Alınması Gereken Koruma Önlemleri,... 78 3.6. Meteorolojik ve İklimsel Özellikler,... 96 3.7. Koruma Alanları (Proje Sahası ve Etki Alanında Bulunan Duyarlı Yöreler ve Özellikleri, Milli Parklar, Tabiat Parkları, Sulak Alanlar, Tabiat Anıtları, Tabiatı Koruma Alanları, Yaban Hayatı Koruma Alanları, Yaban Hayvanı Yetiştirme Alanları, Kültür Varlıkları, Tabiat Varlıkları, Sit ve Koruma Alanları, Boğaziçi Kanununa Göre Koruma Altına Alınan Alanlar, Biyogenetik Rezerv Alanları, Biyosfer Rezervleri, Özel Çevre Koruma Bölgeleri, Özel Koruma Alanları, İçme ve Kullanma Su Kaynakları İle İlgili Koruma Alanları, Turizm Alan ve Merkezleri ve Koruma Altına Alınmış Diğer Alanlar), Bunların Faaliyet Alanına Mesafeleri, Olası Etkileri,... 110 3.8. Toprak Özellikleri ve Kullanım Durumu (Arazi Kullanım Kabiliyeti Sınıflaması, Erozyon, Toprağın Mevcut Kullanımı), İlgili Mevzuat Kapsamında Alınacak İzinler... 111 3.9. Projenin En Yakın Orman Alanına Mesafesi, Projenin Orman Alanlarına Etkileri,. 112 3.10. Proje Yeri ve Etki Alanının Hava, Su ve Toprak Açısından Mevcut Kirlilik Yükünün Belirlenmesi,... 112 BÖLÜM IV. PROJENİN ÖNEMLİ ÇEVRESEL ETKİLERİ VE ALINACAK ÖNLEMLER... 114 4.1 Arazinin Hazırlanması Aşamasında Yapılan İşler Kapsamında Nerelerde, Ne Miktarda ve Ne Kadar Alanda Hafriyat Yapılacağı, Hafriyat Artığı Malzemenin Nerelere Taşınacağı, Nerelerde Depolanacağı veya Hangi Amaçlar İçin Kullanılacağı, Hafriyattan Kaynaklanan Toz Hesabının Yapılması, Alınacak Önlemler,... 114 Hafriyat Miktarı... 115 Kirletici Emisyonlar... 115 4.2. Projenin Yol Açacağı Bitkisel Toprak Kaybı, Bitkisel Toprağın Nasıl Değerlendirileceği, Projenin Peyzaj Üzerine Etkileri ve Alınacak Önlemler,... 118 4.3. Proje Kapsamında Proje Sahası ve Etki Alanındaki Tarım Ürün Türleri, Tarım Alanlarına Olabilecek Etkiler ve Alınacak Önlemler,... 118 4.4. Proje Kapsamında İnşaat ve İşletme Aşamalarında Yollara Olabilecek Etkiler, Araç Yükünün Yollara Etkisi, Araç Cinsi ve Sayısı, Alınacak Önlemler, Trafik Güvenliği Önlemleri,... 119 vi

4.5. Proje Kapsamında İnşaat ve İşletme Döneminde Ulaşım Altyapısı Planı, Bu Altyapının İnşası İle İlgili İşlemler; Kullanılacak Malzemeler, Kimyasal Maddeler, Araçlar, Makinalar; Altyapının İnşaası Sırasında Kırma, Öğütme, Taşıma, Depolama Gibi Toz Yayıcı Mekanik İşlemler, (Kullanılacak Yol Güzergahları, Bu Yolların Mevcut Trafik Yoğunluğu, Trafik ve Ulaşım Yollarının Durumu)... 120 4.6. Taşkın Önleme ve Drenaj İle İlgili İşlemler, Alınacak Drenaj Önlemleri,... 121 4.7. Tüm Ünitelerde Zemin Sızdırmazlığının Sağlanması İçin Yapılacak İşlemler,... 121 4.8. Proje Kapsamında, İnşaat ve İşletme Döneminde Su Temini Sistemi Planı, Suyun Nereden Temin Edileceği, Suyun Temin Edileceği Kaynaklardan Alınacak Su Miktarı ve Bu Suların Kullanım Amaçlarına Göre Miktarları, Proje Kapsamında (İnşaat ve İşletme Safhaları Ayrı Ayrı) Oluşacak Atıksuların Cins ve Miktarları, Hangi Ünitelerden Kaynaklanacakları, İçerikleri; Yapılması Düşünülüyorsa Arıtma Sistemlerine Dair Bilgiler (Akım Şemaları, Tesislerin Kapasiteleri, İşletme Şekilleri, Arıtım Sonucu Ulaşılacak Değerler, Arıtılan Suların Hangi Alıcı Ortama Nasıl Deşarj Edileceği, Deşarj Limitleri, Arıtma Çamurlarının Bertarafı, Arıtma Tesisi Üniteleri Vaziyet Planı Üzerinde Gösterilmelidir), Kanalizasyon Sisteminin Nihai Deşarjı (Burada Gerekli İzinler Alınmalı, İzin Belgeleri Rapora Eklenmelidir)... 121 4.9. Proje Kapsamında İnşaat ve İşletme Aşamasında Meydana Gelecek Katı Atık, Tehlikeli Atık, Özel Atık, Ambalaj Atıkları vb. Her Türlü Atığın Cins ve Miktarları, Bu Atıkların Bertaraf Şekilleri, Bu Atıkların Nerelere ve Nasıl Taşınacakları veya Hangi Amaçlar İçin ve Ne Şekilde Değerlendirileceği,... 123 4.10. Proje Kapsamında Kullanılacak Hammadde ve Tehlikeli Kimyasalların Listesi, Risk Durumları, Yıllık Kullanım Miktarları, Güvenlik Bilgi Formları, Depolama ve Bertaraf Yöntemleri ve Güvenlik Önlemleri, Alınacak İzinler,... 126 4.11. Proje Kapsamında Kullanılacak Maddelerden, Parlayıcı, Patlayıcı, Tehlikeli, Toksik vb. Olanların, Taşınmaları, Depolanmaları ve Kullanımları, Bu Maddelerden Kaynaklanabilecek Risk Durumu ve Alınacak Önlemler, Kullanılacak Kimyasalların Güvenlik Bilgi Formları, Bu İşler İçin Kullanılacak Aletler ve Makineler,... 127 4.12. Proje Kapsamında Kullanılacak Yakıtların Türleri, Tüketim Miktarları, Yakma Sistemleri ve Prosesten Oluşacak Emisyonlar (Gaz, Toz vb.), Bu Emisyonların Kaynak, Miktar ve Özellikleri, Bertaraf Metotları, Gerekli Hesaplamalar, Kullanılacak Emisyon Kontrol Teknolojileri, Kapasiteleri Çalışma Verimleri, Sağlanması Gereken Emisyon Limitleri, İlgili Yönetmelikler Kapsamında Yapılacak Değerlendirmeler,... 128 4.13. Projenin İçme Suyu Temin Edilen Yapılar Üzerine Etkileri ve Alınacak Önlemler,... 134 4.14. Tesiste Oluşabilecek Koku, Toz, Haşere ve Sinek Üremesine Karşı Alınacak Önlemler,... 134 4.15. Proje Kapsamında Meydana Gelecek Vibrasyon, Gürültünün Kaynakları ve Seviyesi, Gürültü Hesabı, Gürültüyü Azaltmak İçin Alınacak Önlemler, İlgili Yönetmelik Kapsamında Yapılacak İşler,... 135 vii

4.16. Üretim Sonucunda İstenilen Özellikte Ürünlerin Elde Edilememesi Durumunda Oluşan Ürünün Ne Amaçla, Nasıl Kullanılacağı Ya Da Nasıl Bertaraf Edileceği,... 135 4.17. Proje Kapsamındaki Elektrifikasyon Planı, Bu Planın Uygulanması İçin Yapılacak İşlemler ve Kullanılacak Malzemeler, Enerji Nakil Hatlarının Geçirileceği Yerler ve Trafoların Yerleri, Bunların Güçleri,... 136 4.18. Proje Kapsamında Yüzey Sularına (Mevcut Su Kaynaklarına) ve Yer Altı Suyuna Etkiler ve Alınacak Tedbirler,... 136 4.19. Proje Kapsamında Flora, Fauna, Biyolojik Çeşitlilik, Habitat Kaybı Üzerine Etkiler ve Mevcut Türlerin Korunması İçin Alınacak Önlemler... 136 4.20. Proje İçin Önerilen Sağlık Koruma Bandı Mesafesi, İlgili Planlara İşlenmesi,... 136 4.21. Nüfus Hareketleri (Sağlanacak İstihdam, Ekonomik Değişiklikler, Göç Hareketi). 137 4.22. Proje Kapsamında Yerleşimlere Olabilecek Etkiler ve Alınacak Önlemler,... 142 4.23. Tesisin Faaliyeti Sırasında Çalışacak Personel ve Bu Personele Bağlı Nüfusun Konut ve Diğer Sosyal/Teknik Altyapı İhtiyaçlarının Nerelerden ve Nasıl Temin Edileceği, Sunulacak Sağlık Hizmetleri,... 143 4.24. Proje Kapsamında İnsan Sağlığı ve Çevre Açısından Riskli ve Tehlikeli Olanlar, Alınacak Önlemler, Çalışanların Sağlık ve Güvenlik Tedbirleri,... 143 4.25. Acil Eylem Planı (Muhtemel Kaza, Yangın, Patlama, Deprem ve Sabotaja Karşı Alınması Gerekli Önlemler),... 147 4.26. Proje Alanında Peyzaj Öğeleri Yaratmak veya Diğer Amaçlarla Yapılacak Saha Düzenlemelerinin (Ağaçlandırmalar, Yeşil Alan Düzenlemeleri vb.) Ne Kadar Alanda Nasıl Yapılacağı Bunun İçin Seçilecek Bitki ve Ağaç Türleri vb. ve Var İse Peyzaj Projesi,... 147 4.27. İşletme Faaliyete Kapandıktan Sonra Olabilecek ve Süren Etkiler (Arazi Islahı, Rehabilitasyon Çalışmaları, Mevcut Yer Altı ve Yüzeysel Su Kaynaklarına Etkileri, Olabilecek Hava Emisyonları) ve Bu Etkilere Karşı Alınacak Önlemler,... 148 4.28. Çevresel Fayda Maliyet Analizi... 148 BÖLÜM 5. HALKIN KATILIMI... 149 5.1. Projeden Etkilenmesi Muhtemel Halkın Belirlenmesi ve Halkın Görüşlerinin Çevresel Etki Değerlendirmesi Çalışmasına Yansıtılması İçin Önerilen/Kullanılan Yöntemler,... 149 5.2. Halkın Projeye İlişkin Endişe, Görüş/Önerileri ve Konu İle İlgili Değerlendirmeler,... 151 5.3. Görüşlerine Başvurulan Proje İlgili Taraflar, Görüş ve Önerileri, Konu İle İlgili Değerlendirmeler.... 151 5.4. Görüşlerine Başvurulması Öngörülen Diğer Taraflar,... 151 5.5. Bu Konuda Verebileceği Diğer Bilgi ve Belgeler,... 151 BÖLÜM VI. YUKARIDA VERİLEN BAŞLIKLARA GÖRE TEMİN EDİLEN BİLGİLERİN TEKNİK OLMAYAN BİR ÖZETİ... 152 EKLER... 160 NOTLAR VE KAYNAKLAR... 161 viii

Tablolar Dizini Tablo 1 Proje Kapsamında Bertaraf Edilecek Atık Türleri ve Temin Edilecekleri Yerler... 21 Tablo 2 Her Faaliyet İçin Her Bir Ünitede Gerçekleştirilecek İşlemler... 25 Tablo 3 Tüm Sistem İçin Kütle Denkliği... 26 Tablo 4 En Yakın Yerleşimlerin Proje Alanına Mesafeleri ve Konumları... 30 Tablo 5 İnşaat Aşamasında Kullanılacak Araç ve Ekipmanlar... 31 Tablo 6 İşletme Aşamasında Kullanılacak Araç ve Ekipmanlar... 31 Tablo 7 Teknoloji Olarak Kullanılabilecek Yöntemler... 35 Tablo 8 Proje Alanı Koordinatları... 36 Tablo 9 Sağlık Koruma Bandı Koordinatları... 37 Tablo 10 Ünitelerin Kat Adetleri, Yükseklikleri ve Kapladıkları Alan Miktarları... 43 Tablo 11 Ankara ili ve İlçeleri Deprem Bölgeleri... 71 Tablo 12 Yeraltısu Havzaları Rezervleri... 75 Tablo 13 Proje Yeri ve Yakın Çevresinde Bulunması Muhtemel Flora Türleri... 88 Tablo 14 Proje Yeri ve Yakın Çevresinde Bulunması Muhtemel İki Yaşamlı Türleri... 91 Tablo 15 Proje Yeri ve Yakın Çevresinde Bulunması Muhtemel Sürüngen Türleri... 92 Tablo 16 Proje Yeri ve Yakın Çevresinde Bulunması Muhtemel Kuş Türleri... 93 Tablo 17 Proje Yeri ve Yakın Çevresinde Bulunması Muhtemel Memeli Türleri... 95 Tablo 18 Uzun Yıllar Basınç Değerleri... 96 Tablo 19 Uzun Yıllar Sıcaklık Değerleri... 98 Tablo 20 Uzun Yıllar Yağış Değerleri... 100 Tablo 21 Uzun Yıllar Nem Değerleri... 101 Tablo 22 Uzun Yıllar Sayılı Günler Dağılımı... 102 Tablo 23 Uzun Yıllar Açık Yüzey Buharlaşması Değerleri... 104 Tablo 24 Uzun Yıllar Yönlere Göre Rüzgârın Esme Sayıları Toplamı... 106 Tablo 25 Uzun Yıllar Yönlere Göre Rüzgârın Ortalama Hızı... 107 Tablo 26 Uzun Yıllar Ortalama Rüzgâr Hızı... 108 Tablo 27 Uzun Yıllar Maksimum Rüzgâr Hızı ve Yönü Değerleri... 108 Tablo 28 Uzun Yıllar Ortalama Fırtınalı Günler Sayısı Değerleri... 109 Tablo 29 Uzun Yıllar Kuvvetli Rüzgârlı Günler Sayısı Değerleri... 110 Tablo 30 Toz Emisyonu Kütlesel Debi Hesaplamalarında Kullanılan Emisyon Faktörleri... 116 Tablo 31 İnşaat Aşamasında Oluşacak Kirletici Emisyonların Kütlesel Debileri... 117 Tablo 32 Hava Kirlenmesine Katkı Değerinin Hesaplanması İçin Sınır Değerler ve Emisyonların Kütlesel Debileri... 118 Tablo 33 İnşaat Aşaması İçme ve Kullanma Suyu Miktarı... 122 Tablo 34 İşletme Aşaması İçme ve Kullanma Suyu Miktarı... 122 Tablo 35 Evsel Nitelikli Atıksu Miktarı... 123 Tablo 36 Katı Atık Miktarları... 123 Tablo 37 Ambalaj Atığı Miktarları... 123 Tablo 38 Evsel Katı Atık Miktarları... 123 Tablo 39 İnşaat Aşaması Atık Yağ Miktarları... 125 Tablo 40 İşletme Aşaması Atık Yağ Miktarları... 125 Tablo 41 Emisyon Faktörleri... 130 Tablo 42 Motorinin Özellikleri... 130 Tablo 43 Birim Yakıt Tüketimleri... 131 Tablo 44 İnşaat Aşaması Yakıt Tüketimleri... 131 Tablo 45 İşletme Aşaması Yakıt Tüketimleri... 131 ix

Tablo 46 Dizel Araçlardan Kaynaklanan Egzoz Emisyonları İçin Emisyon Faktörleri. 131 Tablo 47 İnşaat Aşamasında Araç ve İş Makinelerinden Kaynaklanacak Karbon monoksit (CO) Emisyonları... 132 Tablo 48 İşletme aşamasında Araç ve İş Makinelerinden Kaynaklanacak Karbon monoksit (CO) Emisyonları... 132 Tablo 49 İnşaat Aşamasında Araç ve İş Makinelerinden Kaynaklanacak Hidrokarbon (HC) Emisyonları... 132 Tablo 50 İşletme aşamasında Araç ve İş Makinelerinden Kaynaklanacak Hidrokarbon (HC) Emisyonları... 132 Tablo 51 İnşaat Aşamasında Araç ve İş Makinelerinden Kaynaklanacak Azot oksit (NOx) Emisyonları... 133 Tablo 52 İşletme aşamasında Araç ve İş Makinelerinden Kaynaklanacak Azot oksit (NOx) Emisyonları... 133 Tablo 53 İnşaat Aşamasında Araç ve İş Makinelerinden Kaynaklanacak Kükürt Oksit (SOx) Emisyonları... 133 Tablo 54 İşletme aşamasında Araç ve İş Makinelerinden Kaynaklanacak Kükürt Oksit (SOx) Emisyonları... 133 Tablo 55 İnşaat Aşamasında Araç ve İş Makinelerinden Kaynaklanacak Toz (PM) Emisyonları... 134 Tablo 56 İşletme aşamasında Araç ve İş Makinelerinden Kaynaklanacak Toz (PM) Emisyonları... 134 Tablo 57 Sağlık Koruma Bandı Koordinatları... 137 Tablo 58 Aldığı Göç, Verdiği Göç, Net Göç ve Net Göç Hızı (2011 2012 Dönemi)... 138 Tablo 59 Ankara İli nin Aldığı Göç... 138 Tablo 60 Ankara İli nin Verdiği Göç... 140 Tablo 61 En Yakın Yerleşimler... 149 Tablo 62 Teknoloji Olarak Kullanılabilecek Yöntemler... 157 x

Şekiller Dizini Şekil 1 Mamak Katı Atık Alanı Mevcut Durumu... 17 Şekil 2 Ambalaj Atıkları Ayrıştırma Tesisi (solda) ve Geri Dönüşüm Tesisi Ürünleri (sağda)... 17 Şekil 3 Atık Sahası Rehabilitasyonu Gaz Toplama Sistemi ve Entegre Atık Yönetim Sistemi... 17 Şekil 4 Atık Isının Değerlendirilmesi Domates ve Çilek Seraları... 18 Şekil 5 Enerji Üretim Tesisi... 18 Şekil 6 Mevcut Gazlaştırma Tesisi... 19 Şekil 7 Gazlaştırma Ünitesi Proses Akım Şeması... 24 Şekil 8 Termal Bertaraf Ünitesinin Entegre Sistemin Bir Parçası Olması... 26 Şekil 9 Termal Bertaraf Ünitesinin Tek Başına Uygulanması... 27 Şekil 10 Gazlaştırma Ünitesi Kesit... 27 Şekil 11 Tesise Ulaşım İçin Kullanılan Yolun Mevcut Trafik Hacim Haritası (2012).. 33 Şekil 12 Proje Alanı... 39 Şekil 13 Ankara İli ve İlçeleri... 39 Şekil 14 Ankara ve çevresinin genelleştirilmiş dikme kesiti (Kasapoğlu,2000)... 64 Şekil 15 İlçelere göre 1960-2010 yılları arasında heyelandan nakil edilen konut sayısı... 69 Şekil 16 Proje Yerinin Ankara İli Deprem Bölgeleri Haritasındaki Yeri... 71 Şekil 17 Proje alanı ve Çevresinde 1950-2011 Yılları Arasında Meydana Gelen Depremler... 72 Şekil 18 Proje Yerinin Türkiye Diri Fay Haritasındaki Yeri... 73 Şekil 19 Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası... 73 Şekil 20 Ankara İli Yeraltısuyu Sahaları... 76 Şekil 21 Bitki Tür Sayıları Açısından Türkiye ve Bazı Avrupa Ülkelerinin Karşılaştırılması... 79 Şekil 22 Proje Yerinden Görünümler... 80 Şekil 23 İç Anadolu Bölgesi nin Vejetasyon Formasyonları... 82 Şekil 24 Türkiye deki Fitocoğrafik Bölgeler ve Anadolu Diyagonali (Davis,1971)... 84 Şekil 25 Grid Kareleme Sistemi, Türkiye Haritası... 85 Şekil 26 Red Data Book IUCN Kategorileri... 86 Şekil 27 Türkiye de Kuşların Göç Yolları Haritası... 93 Şekil 28 Ortalama Basınç... 97 Şekil 29 Maksimum Basınç... 97 Şekil 30 Minimum Basınç... 98 Şekil 31 Uzun Yıllar Ortalama Sıcaklık... 99 Şekil 32 Uzun Yıllar Maksimum Sıcaklıkların Ortalaması... 99 Şekil 33 Uzun Yıllar Minimum Sıcaklıkların Ortalaması... 99 Şekil 34 Uzun Yıllar Toplam Yağış Ortalaması... 100 Şekil 35 Uzun Yıllar Günlük Maksimum Yağış... 100 Şekil 36 Uzun Yıllar Ortalama Nem... 101 Şekil 37 Uzun Yıllar Minimum Nem... 101 Şekil 38 Uzun Yıllar Kar Yağışlı Günler Sayısı... 102 Şekil 39 Uzun Yıllar Kar Örtülü Günler Sayısı... 102 Şekil 40 Uzun Yıllar Maksimum Kar Kalınlığı (cm)... 103 Şekil 41 Uzun Yıllar Sisli Günler Sayısı Ortalaması... 103 Şekil 42 Uzun Yıllar Dolulu Günler Sayısı Ortalaması... 103 Şekil 43 Uzun Yıllar Kırağılı Günler Sayısı Ortalaması... 104 xi

Şekil 44 Uzun Yıllar Orajlı Günler Sayısı Ortalaması... 104 Şekil 45 Uzun Yıllar Açık Yüzey Buharlaşması... 105 Şekil 46 Uzun Yıllar Maksimum Açık Yüzey Buharlaşması... 105 Şekil 47 Uzun Yıllar Rüzgârın Esme Sayılarına Göre Rüzgâr Diyagramı (Yıllık)... 106 Şekil 48 Uzun Yıllar Yönlere Göre Rüzgârın Ortalama Hız Değerlerine Göre Rüzgâr Diyagramı... 107 Şekil 49 Uzun Yıllar Ortalama Rüzgâr Hızı... 108 Şekil 50 Uzun Yıllar Maksimum Rüzgâr Hızı... 109 Şekil 51 Uzun Yıllar Fırtınalı Günler Sayısı Ortalaması... 109 Şekil 52 Uzun Yıllar Kuvvetli Rüzgârlı Günler Sayısı Ortalaması... 110 Şekil 53 Halkın Katılımı Toplantısı ndan Bir Kesit... 150 Şekil 54 Halkın Katılımı Toplantısı ndan Bir Kesit... 150 xii

Ekler Dizini Ek 1 ÇED Raporu Özel Formatı Ek 2 Yer Bulduru Haritası Ek 3 Ankara Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nün 27.12.2012 Tarih ve 2530 Sayılı Yazısı. Ek 4 Ankara Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nün 23.01.2013 Tarih ve 138 Sayılı Yazısı. Ek 5 Zamanlama Tablosu Ek 6 Atık Listesi Ek 7 Uygunluk Raporu Ek 8 Yerleşim Planları Ek 9 1/25.000 Ölçekli Topografik Harita Ek 10 Depolama Alanı Yer Teslim Tutanağı Ek 11 1/5.000 Ölçekli Nazım İmar Planı Ek 12 Ankara Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanlığı nınyazısı Ek 13 1/5.000 Ölçekli Vaziyet Planı Ek 14 Proje Yerine Ait Fotoğraflar Ek 15 Uydu Görüntüleri Ek 16 Meteorolojik Bülten Ek 17 Korunan Alanlar Haritası Ek 18 Ava Açık ve Kapalı Alanlar Haritası Ek 19 Çevresel Gürültü Seviyesi Değerlendirme Raporu Ek 20 Orta Gerilim Tek Hat Şeması Ek 21 Gazete İlanları Ek 22 Yeterlik Belgesi Ek 23 Büro Tescil Belgesi Ek 24 Çalışma Grubunun Tanıtımı xiii

Bu raporda geçen; Tanımlar ve Kısaltmalar Faaliyet Sahibi; ITC INVEST TRADING & CONSULTING AG TÜRKİYE ANKARA ŞUBESİ ni, Tesis; Ankara İli, Mamak İlçesi nde faaliyet sahibi gerçekleştirilmesi planlanan Katı Atık Gazlaştırma Tesisi Kapasite Artışı nı, Proje; Faaliyet sahibi tarafından gerçekleştirilmesi planlanan tesis ile ilgili yatırımı, ÇED; Çevresel etki değerlendirmesini, ÇED Yönetmeliği; 17.07.2008 tarih ve 26939 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği ni, Rapor; Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği nin 11 maddesinde yer alan hüküm kapsamında ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nın 21.03.2013 tarih ve 4785 sayılı yazısı ekinde verilen özel format 1 doğrultusunda hazırlanan iş bu raporu ifade eder. 1 Bkz. Ek 1 ÇED Raporu Özel Formatı xiv

BÖLÜM 1. PROJENİN TANIMI VE GAYESİ 1.1. Proje Konusu Faaliyetin Tanımı (Mevcut Tesise Ait Bilgiler İle Kapasite Artışı Kapsamında Yapılacak İş ve İşlemler), İşletme Süresi, Zamanlama Tablosu, Hizmet Amaçları, Projenin Sosyal ve Ekonomik Yönden Gerekliliği, P roje konusu yatırım, Ankara İli, Mamak İlçesi 1 sınırlarında ITC INVEST TRADING & CONSULTING AG tarafından planlanan Katı Atık Gazlaştırma Tesisi Kapasite Artışına ilişkindir.söz konusu proje ile gazlaştırma tesisi kapasitesinin 2 ton/saat ten 1.500 ton/gün e çıkarılması ve elde edilen sentez gazının yakılması ile elektrik enerjisi üretilmesi planlanmaktadır. Depolama alanından toplanan, fermantasyon tesisinde üretilen ve gazlaştırma tesisinden elde edilen gazın kullanılacağı enerji üretim tesisinin toplam kapasitesi 110 MW olacaktır. Üretilen elektrik enerjisi 2x477 MCM 2 iletken veya 240 mm 2 kesitli yer altı kablosu ile en yakın OG 3 şebekeye bağlanacaktır. Kapasite artışı yapılması düşünülen gazlaştırma tesisinin mevcutta atık kapasitesi 2 ton/saat ve gazlaştırma tesisinden, depolama gazından ve fermantasyon tesisinden elde edilen gazla elektrik üretme kapasitesi 25,4 MWh gücündedir. Mamak Katı Atık Depolama Alanında ve Evsel Katı Atık Gazlaştırma Tesisinde Oluşan Gazdan 36,5 MW/saat Gücünde Elektrik Enerjisi Üretimi faaliyeti için Ankara Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nden 26.12.2007 tarih ve 486 karar numarası ile ÇED Gerekli Değildir Kararı verilmiştir. Ayrıca depolama alanından toplanan, fermantasyon tesisinde üretilen ve gazlaştırma tesisinden elde edilen gazın kullanılacağı enerji üretim tesisinin kapasitesinin 36,5 MWh den 50 MWh e çıkarılması hususunda Ankara Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nden alınmış ÇED Kapsam Dışı 4 kararı bulunmaktadır. Bununla birlikte Ankara Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nden alınan yazıda gazlaştırma tesisi kapasitesinin 100 ton/gün e çıkarılmasının planladığı ve faaliyetin ÇED Yönetmeliği kapsamında değerlendirilmesi talebine cevaben, söz konusu faaliyet 17.07.2008 tarih ve 26939 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren ÇED Yönetmeliği nin Çevresel Etki Değerlendirmesi Uygulanacak Projeler Listesi (EK-I), 12. Maddesi (Değişik RG-30/6/2011-27980) Günlük kapasitesi 100 ton ve üzeri atıkların yakılması (oksitlenme yoluyla yakma, piroliz, gazlaştırma veya plazma vb. termal bertaraf işlemleri), belediye atıkları hariç olmak üzere alanı 10 hektardan büyük ve/veya hedef yılı da dahil günlük 100 ton ve üzeri olan atıkların ara işleme tabi tutulması ve düzenli depolanması için kurulacak tesisler kapsamında kalmakta olup Çevresel Etki Değerlendirmesi Genel Formatına göre hazırlanacak ÇED Başvuru Dosyasının Çevre ve Şehircilik Bakanlığı na sunulması gerekmektedir denilmektedir. 5 Bilindiği üzere gerçekleştirilmesi planlanan projenin çevreye olabilecek olumlu ya da olumsuz etkilerinin belirlenmesi, olumsuz yöndeki etkilerin önlenmesi ya da çevreye zarar vermeyecek ölçüde en aza indirilmesi için alınacak önlemlerin, seçilecek yer ve teknoloji alternatiflerinin belirlenerek değerlendirilmesi ve projelerin uygulanmasının 1 Bkz. Ek 2 Yer Bulduru Haritası 2 477 MCM: 156,86 mm 2 3 Orta Gerilim 4 Bkz. Ek 3 Ankara Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nün 27.12.2012 Tarih ve 2530 Sayılı Yazısı. 5 Bkz. Ek 4 Ankara Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nün 23.01.2013 Tarih ve 138 Sayılı Yazısı. **Gazlaştırma tesisinin kapasitesinin ilk aşamada 100 ton/gün e çıkarılması planlanmış ancak sonradan yapılan değerlendirmeler sonucunda tesis kapasitesinin 1.500 ton/gün e çıkarılmasına karar verilmiştir. 15

izlenmesi ve kontrolünde sürdürülecek çalışmaların tespit edilmesi sürdürülebilir kalkınma ve çevre açısından önem arz etmektedir. Sanayileşme ve buna bağlı olarak refah seviyesinin yükselmesi sonucu çevre sorunları da artmaktadır. Tüm toplumları esir alan daha fazla tüketim alışkanlığı doğal kaynaklarının tüketilmesi ile birlikte büyük bir atık oluşumunu da beraberinde getirmektedir. Dolayısıyla; tüketim sonucu ortaya çıkan atıklar doğal kaynakların kirlenmesine ve azalmasına neden olur ve zamanla atığın kendisi de bir sorun olarak karşımıza çıkar. Bütün dünyada olduğu gibi, ülkemizde de karşılaştığımız çevre sorunları atıkların doğru bertaraf edilmemesinden de kaynaklanmaktadır. Atıkların neden olduğu çevre sorunları ve buna bağlı olarak ortaya çıkan mevcut ve potansiyel risklerin her geçen gün artması, doğal kaynakların azalması, ekonomik ve diğer sebepler, günümüzde atık yönetimini önemli kılmaktadır. Bu nedenle entegre atık yönetiminin uygulanması bir ihtiyaç haline gelmiştir. Entegre yaklaşım, atık yönetimine ilişkin ulusal mevzuata da yansıtılmış olup, entegre atık yönetimi, belli bir sıra ile gelen beş ana stratejik esasa (Sıfır Atık, En Aza İndirme, Tekrar Kullanma, Geri Dönüşüm, Geri Kazanma -yakma+enerji geri kazanım dahil-, Bir işe yaramadığı düşünülen artıklara düzenli depolama uygulanması 1 ) dayanmaktadır. Atıklara termal işlemler tatbik edilmesi, Avrupa nın sanayileşmiş bölgelerinde, Japonya da ve ABD nin özellikle kuzeydoğu eyaletlerinde yaygın olan bir uygulamadır. Atıklardan termal işlemler sonucu elektrik ve ısı şeklinde enerji üretimi sonucu ortaya çıkan net sera gazı salınımları ve emisyon değerleri fosil yakıtlara ve uygulanan diğer bertaraf yöntemlerine göre düşüktür. Gazlaştırmada ısı değeri düşük yakıtlar da kullanılabilmektedir. Gazlaştırma sonucu oluşan emisyonlar benzer yöntemlere kıyasla çok düşüktür. Yeni teknolojiler arama sürecinde ülkemiz müteşebbisleri ekolojik dengeyi koruyarak, atıkları hem geri kazanmak ve bertaraf etmek, hem de yeni enerji kaynakları oluşturarak çağdaş dünya ile yarışabilecek yatırımları yapmaktadır. ITC INVEST TRADING & CONSULTING AG Türkiye Ankara Şubesi bu anlayışla entegre katı atık yönetimi konusunda Ankara, Adana, Konya ve Bursa Büyükşehir Belediyelerinde faaliyetlerini sürdürmektedir. Mamak Katı Atık Alanında firma ve grup şirketleri tarafından gerçekleştirilmekte olan faaliyetler aşağıda sıralanmıştır. Katı Atık Depolama Alanının Islahı Ayrıştırma ve Anaerobik Fermantasyon Sistemi Atıktan Türetilmiş Yakıt Üretimi (RDF/ATY) Gazlaştırma Sistemi Depolama Gazının ve Fermantasyon Tesisinde Üretilen Biyogazın Depolanması ve Gazdan Enerji Üretimi Ambalaj Atıkları Toplama / Ayırma Sistemi Plastik Geri Dönüşümü Atık Isının Değerlendirilmesi (Seralar, Isıtma Sistemleri vb.) Hafriyat Atıklarının Geri Kazanımı ve Kullanımı 1 M. Borat 2009 İWES Konferansı 16

Şekil 1 Mamak Katı Atık Alanı Mevcut Durumu Şekil 2 Ambalaj Atıkları Ayrıştırma Tesisi (solda) ve Geri Dönüşüm Tesisi Ürünleri (sağda) Şekil 3 Atık Sahası Rehabilitasyonu Gaz Toplama Sistemi ve Entegre Atık Yönetim Sistemi 17

Şekil 4 Atık Isının Değerlendirilmesi Domates ve Çilek Seraları Şekil 5 Enerji Üretim Tesisi 18

Şekil 6 Mevcut Gazlaştırma Tesisi Hali hazırda Mamak Katı Atık Alanında 2 ton/saat kapasiteli bir gazlaştırma tesisi bulunmakta olup 1 yeni kurulacak ünitelerle bu gazlaştırma tesisinin kapasitesi 1.500 ton/gün e kadar çıkarılabilecektir. Gazlaştırma üniteleri modüler yapıda olacağından aşamalı olarak belirtilen kapasiteye ulaşılabilecektir. Sahada bulunan mevcut gazlaştırma ünitesine ek olarak yeni eklenecek üniteler aşağıda sunulmuştur: Döner fırın (Rotary Kiln) Gazlaştırma Ünitesi İkinci Yanma veya Gaz Türbini Kızgın Yağ Kazanı/Buhar Kazanı Gaz Temizleme Silosu Gaz Temizleme Amaçlı Kireç Suyu, Aktif Karbon, Üre veya Amonyak ve Kireç Tozu Depolama Tankları Torba Filtre Baca Fanı ve Baca Elektrik Enerjisi Üretimi İçin ORC 2 Türbin/Buhar Türbini Soğutma Kulesi Gazlaştırma Sistemi Sirkülasyon Pompaları Proje kapsamında; atıklardan termal işlemler sonucu elektrik enerjisi üretilecek ve böylece fosil yakıt kullanımı azalacaktır. Söz konusu yöntemle, 1 Bkz. Şekil 6 2 ORC; Organik Rankine Çevrimi 19

Atığın bertarafı: Gazlaştırma yöntemi kullanılarak depolanacak atık miktarının azaltılması, Atıktan Enerji Üretimi: Isıl (termal) işlemler sonucunda enerji elde edilmesi, Nihai Uzaklaştırma: Proses sonucunda faydalanılamayan atıkların dolgu malzemesi, briket yapımında kullanılması ve/veya düzenli depolama ile bertarafı, işlemleri tatbik edilecektir. Projenin inşaat aşamasının yaklaşık 18 ay sürmesi planlanmaktadır. İnşaat aşaması, hafriyat ve betonlama çalışmaları ve makine ve teçhizat montajı aşamaları olmak üzere iki aşamadan oluşacağı düşünülmektedir. Hafriyat ve betonlama çalışmalarının yaklaşık 5 ay süreceği geriye kalan 13 ayda ise makine ve teçhizat montajı yapılacağı öngörülmektedir 1. Gerekli bakım ve revize işlemlerinin düzenli olarak gerçekleştirilmesi neticesinde tesisin 40 yıl çalıştırılması planlanmaktadır. Bu süre boyunca atık depolama alanına gönderilmesi attık miktarı azaltılmış olacak hatta olabilecek minimum seviyeye ulaşmış olacak, enerji üretimiyle fosil yakıt ikamesi yaratılmış olacak ve ithal edilen fosil yakıt miktarı azalacak ve yeni iş imkanları ve iş kolları oluşturulmasıyla istihdama katkıda bulunulacaktır. 1.2. Tesise Kabul Edilecek Atıkların ve Hammaddelerin Kaynağı, Fiziksel, Kimyasal ve Biyolojik Özellikleri, Sınıflandırılması, Atık Kodları, Miktarları, Nereden Nasıl Temin Edilecekleri ve Ne Şekilde Bertaraf Edileceklerinin Ayrıntılı Olarak Açıklanması, Tesise Kabul Edilmeyecek Atıklar ve Özellikleri, Proje kapsamında bertaraf edilecek atık türleri ve temin edilecekleri yerler aşağıdaki tabloda sıralanmış olup bertaraf edilecek atık kodlarına ilişkin liste ekte 2 verilmiştir. Seçilen sisteme kabul edilecek atıkların fiziksel, kimyasal ve biyolojik özellikleri ekte sunulan ODTÜ Kimya Mühendisliği Bölümü tarafından hazırlanan raporda belirtilmiştir. 3 05.07.2008 Tarihli ve 26927 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olan Atık Yönetimi Genel Esaslarına İlişkin Yönetmelik te belirtilen atık sınıflarından aşağıda belirtilen ve mevzuata göre tesiste bertaraf edilmesi uygun olan atık sınıfları bertaraf edilecektir: Q1 Aşağıda başka şekilde belirtilmemiş üretim veya tüketim artıkları, Q2 Standart dışı ürünler, Q3 Son kullanım süresi geçmiş olan ürünler, Q4 Dökülmüş, niteliği bozulmuş ya da yanlış kullanıma maruz kalmış olan maddeler (örneğin, kaza sonucu kontamine olmuş maddeler ve benzeri), Q5 Aktiviteler sonucu kontamine olmuş ya da kirlenmiş maddeler (örneğin, temizleme işlemi atıkları, ambalaj malzemeleri, konteynırlar ve benzeri), Q7 Yararlı performans gösteremeyen maddeler (örneğin, kontamine olmuş asitler, kontamine olmuş çözücüler, bitik yüzey işlem tuzları ve benzeri), Q8 Endüstriyel işlem kalıntıları (örneğin, cüruflar, dip tortusu ve benzeri), Q9 Kirliliğin önlenmesi işlemlerinden kaynaklanan kalıntılar (örneğin, yıkama çamurları, filtre tozları, kullanılmış filtreler ve benzeri), 1 Bkz. Ek 5 Zamanlama Tablosu 2 Bkz. Ek 6 Atık Listesi 3 Bkz. Ek 7 Uygunluk Raporu; ODTÜ, Kimya Mühendisliği Bölümü, Prof. Dr. Gürkan KARAKAŞ 20

Q10 Makine/yüzey işlemleri kalıntıları (örneğin, torna atıkları, frezeleme kırıntıları ve benzeri), Q11 Hammadde çıkarılması ve işlenmesinden kaynaklanan kalıntılar (örneğin, petrol sahası slopları, madencilik atıkları ve benzeri), Q12 Saflığı bozulmuş materyaller (örneğin, PCB'lerle kontamine olmuş yağlar ve benzeri), Q13 Yasa ile kullanımı yasaklanmış olan ürün, madde ve materyaller, Q14 Sahibi tarafından artık kullanılmayan ürünler (örneğin, tarımsal, evsel, ofis, ticari ve market kalıntıları ve benzeri), Q15 Arazi ıslahı ve iyileştirilmesi faaliyetleri sonucunda ortaya çıkan kontamine olmuş madde, materyal ve ürünler, Q16 Yukarıdaki kategorilerde yer almayan herhangi madde, materyal ve ürünler. Tablo 1 Proje Kapsamında Bertaraf Edilecek Atık Türleri ve Temin Edilecekleri Yerler Atık Türü Belediye atıkları Belediye atıklarının fermantasyon öncesi ayrıştırılmasından sonraki kalıntı Ambalaj atıklarının ayrıştırılmasından sonraki kalıntı Fermantasyon kalıntısı Kompost Bitkisel atıklar Organik atıklar Arıtma çamuru 05.07.2008 tarih ve 26927 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren Atık Yönetimi Genel Esaslarına İlişkin Yönetmelik kapsamında tehlikeli atık sınıfına girmeyen atıklar 26.03.2010 tarih ve 27533 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren Atıkların Düzenli Depolanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine göre II. Sınıf düzenli depolama sahalarında depolanabilecek atıklar Nasıl ve Nereden Temin Edilecekleri Belediye toplama sistemi ile atık alanına getirilecek Fermantasyon öncesi ayrıştırma tesisi Ambalaj atıkları ayırma tesisi Fermantasyon tesisi Fermantasyon ve kompost tesisi Belediye toplama sistemi ile atık alanına getirilecek Belediye toplama sistemi ile atık alanına getirilecek Belediye toplama sistemi ile ve/veya sanayi tesisleri tarafından mevzuata uygun olarak atık alanına getirilecek Belediye toplama sistemi ile ve/veya sanayi tesisleri tarafından mevzuata uygun olarak atık alanına getirilecek Belediye toplama sistemi ile ve/veya sanayi tesisleri tarafından mevzuata uygun olarak atık alanına getirilecek Ankara da 4.500 ton/gün belediye atığı/evsel atık toplanmaktadır. Bu atıkların 2.500-3.500 ton/gün lük kısmı Mamak Katı Atık Alanına getirilmektedir. Bu atıklar fermantasyon öncesi ayrıştırma, fermantasyon, kompost işlemlerine tabi tutulmaktadır. Hali hazırda Mamak Katı Atık Alanına atık gelmekte olduğundan tesise atık temini konusunda yeni bir çalışmaya ihtiyaç duyulmayacak mevcut sistemin bertaraf zincirine bir halka daha eklenmiş olacaktır. Tesis kapasitesi 1.500 ton/gün olacak ve bu kapasiteye uygun olarak atık beslemesi yapılacaktır. Gazlaştırma ünitesinde fermantasyon öncesi ayrıştırma, fermantasyon ve kompost tesislerinden çıkan atıklar bertaraf edilebileceği gibi bu işlemler uygulanmadan da gelen atıklar doğrudan gazlaştırma tesisinde bertaraf edilebilecektir. 21

1.3. Proje Kapsamındaki Tüm Ünitelerin Özellikleri, Kapasiteleri, Tasarım Bilgileri, Her Faaliyet İçin Her Bir Ünitede Gerçekleştirilecek İşlemler, Tüm Sistem İçin Kütle Denkliği ve Proses Akım Şeması, Faaliyet Ünitelerinde Kullanılacak Proses Yöntemleri İle Teknolojiler, Geri Dönüşüm Verimi, Proje Kapsamında Atık ve Mamul Madde Depolarının Kapasitesi, Özellikleri, Projede Uyulacak Ulusal ve Uluslararası Standartlar, Faaliyet Üniteleri Dışındaki Diğer Ünitelerde Sunulacak Hizmetler, Atıklara uygulanan termal bertaraf yöntemleri atıkların yüksek sıcaklıkta enerji ve diğer yan ürünlere dönüştürülmesi işlemidir. Yöntem sayesinde, katı atıkların depolanmasına duyulan ihtiyaç azaltılırken, atık içerisinde bulunan ve işlem sonucu ortaya çıkan ısı, gaz vb. kullanılarak enerji geri kazanımı sağlanmaktadır. Katı atıkların bertarafı amacıyla kullanılmakta olan termal yöntemleri üç ana başlık altında gruplandırmak mümkündür. En yaygın olarak kullanılan yöntem, atığın stokiyometrik oksijen ihtiyacından fazla oksijen varlığında işlenmesi prensibine dayanan yakma yöntemidir. Evsel katı atık yakma amacıyla kurulmuş olan tesislerde ızgaralı sistemler ve akışkan yataklı fırınlar kullanılmaktadır. Izgaralı sistemlerde atıklar bir ön işlemden geçirilmezken, akışkan yataklı sistemlerde belli tane boyutuna getirilmiş atıklar ve özellikle literatürde RDF olarak geçen atıktan türetilmiş yakıtlar bertaraf edilmektedir. Bir diğer yöntem, atığı tamamen oksijensiz ortamda termal bozunması prensibine dayanan piroliz yöntemidir. Piroliz yöntemiyle atıkların bertarafı sonucunda kok, katran, uçucu yağlar, yoğunlaşabilir hidrokarbonlar, su ve piroliz gazları (H 2, CO, Hidrokarbonlar, H 2 O, N 2 ) açığa çıkar. Temelde aynı prensibe dayanan gazlaştırma yönteminde ise, ortama bir miktar hava verilmekte; ancak ortamdaki oksijen miktarını stokiyometrik oranın altında olması sağlanmaktadır. Atık bertarafı amacıyla yaygın olarak kullanılan bu üç tekniğin yanında, özelikle Japonya ve Avrupa da üzerinde çalışılan plazma gazlaştırma gibi yeni teknikler de kullanılmaya başlanmıştır. 1 Genel olarak termal işlemlerde; gazlaştırma, oksijen eksikliğinde, yakma, oksijen fazlalığında ve piroliz ise oksijen yokluğunda gerçekleştirilir. Bu sistemler, entegre atık yönetiminin bir parçası olarak kullanılabileceği gibi tek yöntem olarak da kullanılabilir. kalorofik değeri fazla olmayan ve düzenli depolamaya direkt kabul edilmeyecek atıklar da bertaraf edilebilir. Gazlaştırma işlemi atıkların mümkün olabildiğince yüksek sıcaklıkta oksijen kısıtlı koşullar altında sentez gazına [karbon monoksit (CO) ve hidrojen (H 2 ) karışımı] dönüştürülmesi çevrilmesi işlemidir. Yanma işlemi oksitleyici (oksijen zengin) koşullarda gerçekleştirilirken gazlaştırma işlemi indirgeyici (oksijen fakir) koşullarda gerçekleşir. Gazlaştırma işleminden geriye kalan katı maddeler yüksek sıcaklık nedeniyle ergime (vitrifıkasyon) sonucunda cürufa dönüşür. Ancak küçük taneciklerin sentez gazından ayrıştırılması gerekebilir. Yakma işleminde elde edilen kül ile kıyaslandığında gazlaştırma sonucunda elde edilen cüruf çok daha kararlı bir yapıda olup ağır metal salımı neredeyse hiç gerçekleşmez. Bu nedenle elde edilen cüruf kolayca gömülerek yada yapı malzemelerine katılarak uzaklaştırılabilir. Elde edilen sentez gazı yakıt olarak kullanılabildiği gibi değerli kimyasal maddelere dönüştürülerek de kullanılabilir. Gazlaştırma işlemi sırasında meydana gelen kimyasal tepkimeler aşağıda sunulmuştur. C (Yakıt) + O 2 CO 2 Egzotermik (1) C+ H 2 O (buhar) CO + H 2 Endotermik (2) 1 Katı Atık Yakma Tesisleri İçin Teknolojiler ve Yer Seçimi", T.C. Çevre ve Orman Bakanlığı, Ankara, 2000 22

C + CO 2 2CO Endotermik (3) C + H 2 CH 4 Egzotermik (4) CO + H 2 0 CO 2 + H 2 Egzotermik (5) CO + 3H 2 CH 4 + H 2 O Egzotermik (6) İlk tepkime karbon kaynağının yanma tepkimesi olup ortamda sınırlı bulunan oksijenin tüketilmesini ve gazlaştırma tepkimesi (2) için gerekli olan ısıyı sağlar. Gazlaştırma tepkimesi ortamda bulunan su buharının atıkta bulunan karbon ile indirgenmesi sonucunda meydana gelir. Gazlaştırma tepkimesinin oluşması için 1.200-2.000 C sıcaklık gereklidir. Sıcaklık yükseldikçe endotermik (2 ve 3) tepkimeler hızlanarak daha zengin sentez gazı (CO-H 2 karışımı) elde edilir. Gazlaştırmada kullanılacak atığın karbon içeriğinin yetersiz olması halinde istenilen gazlaştırma sıcaklığına ulaşmak mümkün olmayabilir. Böyle bir durumda katı atıklar kömür veya benzeri karbon kaynakları ile karıştırılarak gazlaştırma için gerekli koşullar sağlanabilir. Elde edilecek olan sentez gazının kompozisyonu (CO, H 2, CO 2 ve CH 4 ) tamamen gazlaştırmaya beslenen atıkların niteliğine (C:H:O oranı) ve işletme şartlarına (sıcaklık, basınç) bağlıdır. Bu nedenle gazlaştırıcıya katı atık, hava ve buhar besleme oranları ve gazlaştırıcı sıcaklığı çok dikkatli bir şekilde denetlenmeli ve üretilen sentez gazının kompozisyonuna göre anlık ayarlamalar yapılabilmelidir. Katı atıklardan sentez gazının elde edilmesi ve daha sonra yakılarak enerjiye dönüşümü doğrudan yakma prosesine göre daha verimlidir. Gazlaştırma sırasında atıklarda bulunan kükürt ve azotlu bileşikler ortamda yeterli oksijen bulunmadığı için kükürt dioksit ve azot oksitlere (SO 2 ve NOx) dönüşmez. Oksijen kısıtlı koşullarda bozunma tepkimeleri sonucunda oluşan hidrojen sülfür, amonyak, karbonil sülfit ve asit halidler (H 2 S, NH 3, COS, HC1, HF) sentez gazının üretim amacına bağlı olarak giderilirler. Sentez gazında bulunan S, Cl, N, F bileşiklerinin derişimleri gazlaştırılan atıkların içeriğine bağlıdır. Gazlaştırıcı sistemlerinde sıcaklık, basınç, oksijen/su buharı/katı atık besleme oranlarının gazlaşma veriminde doğrudan etkili olması nedeniyle farklı karbon kaynakları için farklı tipte gazlaştırıcıların tasarlanmasına neden olmuştur. Gazlaştırıcı sistemler başlıca 3 grupta incelenir; Döner Fırınlı Gazlaştırıcılar: Sürüklenmeli yatak ve hareketli yatak gazlaştırıcılardan daha sonra geliştirilmiş 3. kuşak gazlaştırma teknolojisidir. Yatayla 3-15 açıyla yerleştirilmiş döner fırına katı atıklar üstten, hava ve buhar karışımı ise alttan beslenir. Besleme yöntemi ve oluşan tepkime bölgeleri olarak hareketli yatak gazlaştırıcılarla aynıdır. Ancak besleme hızı daha esnek ve kolay ayarlanabildiği için kompozisyonu (C:H:O oranı) sık değişen katı atıkların gazlaştırması için daha uygundur. Fırının eksen çevresinde 1-40 rpm hızında dönmesi sonucunda katı gaz teması tam ve homojen bir şekilde sağlanır ve dönme hareketinin etkisi ile katı fırın içerisinde ilerler. Diğer gazlaştırıcılarla kıyaslandığında döner fırınlı gazlaştırıcıların avantajları; 1. Öğütme işlemi gerektirmemesi, 2. Farklı boyutlarda katı atıkların gazla temasının dönme hareketiyle oldukça yüksek düzeyde gerçekleşmesi, 3. Farklı kompozisyonda ve neme sahip katı atıkların gazlaştırıcının daha esnek bir şekilde kontrol edilebilmesi nedeniyle yüksek verimle gazlaştırılması, 23

4. Yüksek karıştırma hızı nedeniyle ısı ve kütle transferi kısıtlarının olmaması, 5. Dönme hızı ve fırın eğimi ayarlanarak katıların sistemde kalış sürelerinin ayarlanabilir olması nedeniyle tam gazlaşmanın sağlanması ve farklı katı atıkların aynı sistemde işlenebilmesidir. Şekil 7 Gazlaştırma Ünitesi Proses Akım Şeması Proje kapsamında uygulanacak olan gazlaştırma reaktörü 1500 ton/gün kapasiteli ters akışlı döner fırın tipi gazlaştırıcıdır. Bu gazlaştırma ünitesinin yaklaşık 15-20 m boyunda ve 4-6 m çapında olması tasarlanmıştır. Nihai tasarım işlemleri esnasında tasarım kriterleri netleştirilecektir. Sistemde yer alacak diğer ünitelerin kapasiteleri ve özellikleri aşağıda listelenmiştir: ORC Türbin 2x10 MW Gaz Türbini 2x 10 MW Step-up trafo 12000 kva (2 adet) Döner fırın ~4mx16m (2 adet) Gaz temizleme sistemi 100000 m 3 /h (2 adet) ID fan ~350 kw 100000 m 3 /h (2 adet) İç ihtiyaç trafosu 2x3600 kva Termal yağ kazanı ~40 MW termal (2 adet) 24

Uygulanacak teknoloji, evsel atık gibi kompozisyonu değişken katı atıkların gazlaştırılması için uygundur. Gazlaştırıcıdan elde edilecek sentez gazı, yakma ünitesinde yakılacaktır. Yanma tepkimesi sırasında açığa çıkan ısı, kızgın yağ kazanında ısı transfer yağına ve/veya buhar kazanına aktarılarak enerji üretim tesisine beslenecektir. Uygulanacak gazlaştırma teknolojisi dioksin furan, uçucu ağır hidrokarbonlar, katran vb. oluşumunu engelleyecek şekilde tasarlanmıştır. Örneğin yakma ünitesinde gazın kalış süresi ve sıcaklık dioksin furan oluşumu açısından önemlidir. Dolayısıyla bu parametreler dikate alınarak dioksin ve furan üretimine olanak verilmeyecek şekilde sistem tasarlanmıştır. Ayrıca, nem oranı optimum koşullarda tutularak işlem gerçekleştirilerek ve uçucu ağır hidrokarbonlar ve katran oluşumu en az düzeyde tutulacaktır. Uygulanacak sisteme ilişkin yerleşim planı ve kesit ekte sunulmuştur. Firmanın endüstriyel ve tıbbi atık bertarafı amacıyla Sincan-Çadırtepe katı atık alanında da inşaat aşamasında olan benzer bir sistemi bulunmaktadır. Atık bertarafı sırasında evsel atık kompozisyonuna en uygun teknolojilerin seçilmesine dikkat edilmektedir. Seçilen sistemin uygunluğu, ekte sunulan ODTÜ Kimya Mühendisliği Bölümü tarafından hazırlanan raporda belirtilmiştir. 1 Evsel atık bertarafında uygulanacak olan termal işlemler entegre atık yönetiminin bir parçası olarak kullanılabileceği gibi tek yöntem olarak da kullanılabilir. Mamak katı atık alanındaki sistem bu iki amaca da uygun olarak işletilebilecektir. Tablo 2 Her Faaliyet İçin Her Bir Ünitede Gerçekleştirilecek İşlemler Ünite Gazlaştırma Yakma Enerji Üretimi Baca Gazı Temizleme Faaliyet Atıkların yüksek sıcaklıkta bertaraf edilmesi ve sentez gazının üretimi Üretilen sentez gazının yüksek sıcaklıkta yakılması Üretilen gaz kullanılarak enerji üretim faaliyeti Bertaraf işlemi sonucunda oluşan gazın temizlenerek atmosfere verilmesi faaliyeti. Bu aşamada Kalsiyum Hidroksit Enjeksiyonu, Amonyak/Üre Enjeksiyonu, Torbalı Filtre ve Aktif Karbon işlemleri gerçekleştirilecektir. 1 Ek 7 Uygunluk Raporu; ODTÜ, Kimya Mühendisliği Bölümü, Prof. Dr. Gürkan KARAKAŞ 25

Tablo 3 Tüm Sistem İçin Kütle Denkliği Tesis Giren atık miktarı (ton/gün) Çıkan atık miktarı (ton/gün) Toplam organik atıklar İnert, taş, toprak, kül ve organik olmayan atıklar Geri kazanılabilir atık (ton/gün) Çıkan ürün miktarı Biobozunur organik atık (ton/gün) Kompost (ton/gün) Ayrıştırma ve Geri Dönüşüm Tesisi Fermantasyon Tesisi (Biyobozunur, organik atık) 1500 1320 180 120 750-750 - - - - 450 Kompost Tesisi 450 - - 22.5-428 Gazlaştırma/Yakma Tesisi 1500-375 - - - Şekil 8 Termal Bertaraf Ünitesinin Entegre Sistemin Bir Parçası Olması 26

Şekil 9 Termal Bertaraf Ünitesinin Tek Başına Uygulanması Gazlaştırma öncesinde atıkların herhangi bir ön işleme tutulması gerekmemektedir. Fakat büyük parçalar, çok nemli atıklar gibi atıkların gelmesi durumunda da parçalama, kurutma vb. gibi mekanik işlemlere ihtiyaç duyulabilir. Proje dahilinde kullanılması planlanan gazlaştırma ünitesine ait kesit aşağıdaki şekilde verilmiştir. Şekil 10 Gazlaştırma Ünitesi Kesit Yanma ünitesinden geçerek ısı değiştiricide soğutulan baca gazları atmosfere bırakılmadan önce gaz temizleme ünitelerinde arıtılacaktır. Sistemden ayrılan baca gazları gaz temizleme ünitesinde kalsiyum hidroksit (Ca(OH) 2 ) ve kalsiyum oksit (CaO) kullanılarak kükürt dioksit ve halojenli bileşikler (HCl, HF) kalsiyum sülfat kalsiyum klorür ve florür ürünlerine dönüştürülerek çöktürülecek, azot oksitler (NOx) ise üre enjeksiyonu ve katı atıkların gazlaştırılması sonucu açığa çıkabilecek amonyak (NH3) 27

kullanılarak azot gazına indirgenecektir. Ağır metaller ve partikül emisyonlarının ise aktif karbon filtreler ve torbalı filtrelerle tutulması tasarlanmıştır. Kalsiyum Hidroksit Ca(OH) 2 /CaO Enjeksiyonu Ca(OH) 2 bazik özellikte ve suda oldukça sınırlı oranda çözünen bir yapıdadır. SO 2 emisyonlarının azaltılması amacıyla yanma işlemi sırasında, yanma işlemi sonrasında farklı aşamalarda kullanılabilmesi mümkündür. Baca gazlarına Ca(OH) 2 süspansiyonu bir atomizör yardımıyla dozlanarak SO 2 arıtımı gerçekleştirilir. Ca(OH) 2 + SO 2 CaSO 3 /CaSO 4 + H 2 O Ca(OH) 2 + SO 3 CaSO 3 /CaSO 4 + H 2 O Ca(OH) 2 + CO 2 CaCO 3 + H 2 O Ca(OH) 2 + 2HC1 CaCl 2 + H 2 O Ca(OH) 2 + 2HF CaF 2 + H 2 O Ca(OH) 2 enjeksiyonunun 750 C den daha az sıcaklıkta yapılması halinde Ca(OH) 2 dehidrasyonu tamamlanamadığı için tepkime hızı çok azalmaktadır. 1000 C den daha yüksek sıcaklıkta ise karbon dioksit tutumu hızı kükürt dioksit tutumu tepkime hızı ile rekabet edebilir düzeye ulaşmakta ve bu nedenle verim düşmektedir. Bu nedenle kurulması planlanan gaz arıtma sisteminde iki ayrı Ca(OH) 2 işlemi planlanmıştır. I.işlem gazlaştıncı çıkışında yer alan yanma odasında yüksek sıcaklıkta ve doğrudan uygulanan Ca(OH) 2 ve CaO ile SO 2 ayrıştırma, II. işlem ise üre enjeksiyonu sonrasında soğuyan baca gazlarına 170-250 C aralığında uygulanacak olan kalıntı SO 2, HCl ve HF gibi halojenli bileşikleri ayrıştırmak amacıyla kullanılacaktır. Ayrıca düşük sıcaklıkta gerçekleştirilen püskürtme işlemi sırasında, kullanılan suyun buharlaşması için gerekli olan enerjinin ortamdan sağlanması mümkün olamamaktadır. Bu nedenle düşük sıcaklıkta Ca(OH) 2 enjeksiyonu daha küçük Ca(OH) 2 tanecikleri, daha küçük damlacık çapı ve daha uzun kalış süresi gerektirdiğinden spray kurutucu tipi bir absorber kullanılması planlanmaktadır. I. Aşamada SO 2 emisyonlarının %85-90, ikinci aşamada ise kalan SO 2 bakiyesinin %95 oranında giderilmesiyle SO 2 emisyonlarının toplam %99.5 oranında giderilmesi ve %50 mg/m 3 sınır değerlerinin altına inilmesi hedeflenmektedir. İzlenecek olan teknikle gazlaştırılacak olan atığın niteliğine göre atmosfere bırakılacak olan baca gazlarında SO 2 emisyon limitinin aşılmaması için ayrıca baca gazları sürekli izlenerek proses şartları ayarlanacak ve sisteme beslenen katı atıkların analizleri yapılarak uygun kompozisyonda katı atıkların beslenmesi sağlanarak emisyon limitlerine uyulacaktır. Benzeri şekilde HCl ve HF emisyonlarında da 10mg/m 3 sınır değerinin altına inmesi beklenmektedir. Üre (CO(NH 2 ) 2 )/Amonyak Enjeksiyonu Azot oksitlerin üre/amonyak enjeksiyonu ile indirgenmesi sabit emisyon kaynaklarında uzun süredir uygulanan bir tekniktir. Katalitik olmayan bu yöntemle (SNCR) baca gazında bulunan azot oksitler 1000-1100 C sıcaklıkta üre ile tepkimeye sokularak azot oksitlerin azot ve oksijene indirgenmesi sağlanmaktadır. Temel prensip yüksek sıcaklıkta ürenin oksitlenerek azot oksitlerin indirgenmesidir. Ancak ürenin sıcaklık etkisi ile bozulması sırasında açığa çıkan amonyak ve izosiyanik asit bileşikleri de azot oksitlerin indirgenmesinde önemli rol oynar. 2 CO(NH 2 ) 2 + 6NO 5 N 2 + 2CO 2 +4H 2 O CO(NH 2 ) 2 NH 3 + HNCO 28

4NH 3 +4NO +O 2 4N 2 +6 H 2 O 4HNCO +6NO 5N 2 +4CO 2 + 2H 2 O HNCO + H 2 O NH 3 + CO 2 Günümüzde aynı tepkime katalitik olarak (SCR) 300-500 C arasında gerçekleştirilmektedir. Sunulan proses tarifinde yağlı ısı değiştiriciden çıkan soğutulmuş baca gazına kalsiyum hidroksit ve üre enjeksiyonunun hangi sıcaklıkta gerçekleştirileceği belirtilmemiştir. Katalitik olmayan azot oksit indirgeme tepkimesinin kullanılan üre çözeltisinin buharlaşma entalpisi de dikkate alınarak yaklaşık olarak 1200 C civarında yanma haznesinde yapılması gerekmektedir. Diğer yandan katalitik olmayan azot oksit indirgeme işleminin ideal koşularda verimi %95-%97 oranındadır ve gazlaştırma ünitesinden çıkan amonyağın bir bölümünde azot ile birleşerek amonyum sülfata dönüşmesi söz konusudur. Kurulacak olan sistemde yanma odasında yer alan bir kaç noktadan üre enjeksiyonu yapılması planlanmaktadır. Yanma odasında yer alan sıcaklık sensörlerinden alınan sinyal sürekli işlenerek kontrol sistemi tarafından belirlenen en uygun enjeksiyon noktası kullanılarak NOx giderimi yapılacaktır. Torbalı Filtre Yanma haznesinden çıkarak, sırasıyla üre enjeksiyonu ve spray kurutucu-absorber sistemlerinden geçen gaz torbalı filtrelere gelerek partikül madde ve kül tanelerinden ayrılacaktır. Torbalı filtre çok kademeli olup çıkışta 10 mg/m 3 partikül madde hedeflenmektedir. Aktif Karbon Torbalı filtreden çıkan yanma gazları son olarak aktif karbon bir adsorpsiyon yatağından geçirilerek cıva buharı ve olası diğer ağır metal buharlarının ve organik bileşiklerin tutulması hedeflenmektedir. Aktif karbon filtrede yüksek nitelikli özel aktif karbon adsorbentler kullanılacaktır. Gazlaştırma Tesisi Kapasite Artışı kapsamında hali hazırda kullanılmakta olan ve kurulması planlanan tesislere ait tasarım bilgileri ekte verilen 1 yerleşim planları üzerinde verilmiştir. Geri Dönüşüm Verimi Entegre atık yönetimi kapsamında gazlaştırma tesisinde elde edilecek sentez gazı (syngas) enerji üretiminde kullanılacaktır. Tesisin uygulanmasıyla depolanması gereken atık miktarı %15-25 mertebelerinde olabilecektir. Bertaraf neticesinde oluşacak külün inşaat malzemesi veya benzer amaçlarla kullanılmasına ilişkin alternatifler değerlendirilecektir. Ayrıca, depolama sahasında dolgu malzemesi olarak da kullanılabilecektir. Bu durumda verim daha yüksek olabilecektir. Atık ve Mamul Depoları Proje kapsamında kullanılacak atık ve mamul depoları bulunmamaktadır. Atık sahasına getirilen atıklar ya doğrudan gazlaştırma tesisine ya da ayrıştırmadan sonra gazlaştırma tesisine yönlendirilecektir. Gazlaştırmaya uygun olmadığı tespit edilen atık 1 Bkz. Ek 8 Yerleşim Planları 29

olması durumunda bu atıklar proje sahasının içinde bulunduğu atık depolama sahasına yönlendirilecektir. 1.4. Proje Ünitelerinde Üretilecek Mal ve/veya Hizmetler, Nihai ve Yan Ürünlerin Üretim Miktarları, Nerelere, Ne Kadar ve Nasıl Pazarlanacakları, Üretilecek Hizmetlerin Nerelere, Nasıl ve Ne Kadar Nüfusa ve/veya Alana Sunulacağı, Proje kapsamında gerçekleştirilecek hizmet atık bertaraf hizmetidir. Proje kapsamında nihai ürün kül ve elektrik enerjisi olacaktır. Elektrik enerjisi 110 MW olarak üretilecek ve bu miktar enerji ulusal enterkonnekte sistemine verilecektir. Proje kapsamında üretilecek enerji, Ankara halkının kullanımına enterkonekte sistem ile sunulmuş olacaktır. Bu hizmet iletim hattı ile enterkonnekte sisteme bağlantı yapılarak verilmektedir. Elde edilecek külün herhangi bir taşıma vb. faaliyete ihtiyaç duyulmadan projenin gerçekleştirileceği atık depolama alanında dolgu malzemesi olarak kullanılması sağlanacaktır. Beslenen atığın kompozisyonuna bağlı olmakla birlikte oluşacak kül beslenen atık miktarının % 15-20 si kadar olacaktır. 1.5. Proje Sahasının En Yakın Yerleşim Birimine Uzaklığı (Planlanan Tüm Üniteler İçin Ayrı Ayrı) Hakkında Bilgi Verilmesi, Proje yeri; Ankara İli, Mamak İlçesi sınırlarında bulunmaktadır. Proje alanının hemen yanında hali hazırda atık ayrıştırma tesisleri, metan gazından enerji üretim tesisleri, anaerobik fermantasyon ve kompostlaştırma ünitesi, geri dönüşüm ünitesi, hafriyat atıkları geri kazanım tesisi ve seralar bulunmaktadır. Tablo 4 En Yakın Yerleşimlerin Proje Alanına Mesafeleri ve Konumları Yerleşim Mesafe (m) Proje Yerine Göre Konumu Mamak İlçesi Nata Vega Alışveriş Merkezi 410 Kuzey kuzeydoğu Ege Mahallesi 600 Kuzeybatı Yukarı İmrahor Mahallesi 1.570 Kuzeybatı 1.6. Faaliyet Ünitelerinde Kullanılacak Makine ve Teçhizatın, Adet ve Özellikleri, (Ulusal ve Uluslararası Mevzuata Uygunluk) Bakım ve Temizlik Çalışmaları, Faaliyet ünitelerinde entegre olarak kullanılacak makine ve teçhizatlar aşağıda belirtilmiştir. ORC Türbin 2x10 MW Gaz Türbini 2x 10 MW Step-up trafo 12000 kva (2 adet) Döner fırın ~4mx16m (2 adet) Gaz temizleme sistemi 100000 m 3 /h (2 adet) ID fan ~350 kw 100000 m 3 /h (2 adet) İç ihtiyaç trafosu 2x3600 kva Termal yağ kazanı ~40 MW termal (2 adet) 30

Tesisin çalışması sırasında yılda 700 saat bakım ve temizlik çalışmaları yapılacaktır. Tesisin inşaat ve işletme çalışmaları sırasında kullanılacak hareketli makine ve teçhizatlar aşağıda belirtilmiştir. Tablo 5 İnşaat Aşamasında Kullanılacak Araç ve Ekipmanlar Kullanılacak Ekipman Adet Ekskavatör 2 Kamyon 5 Beton Pompası 1 Beton Karıştırıcısı 1 Arazöz 1 Dozer 1 Overhead Vinç 3 Yükleyici 2 Forklift 1 Mobil Vinç 2 İşletme Aşaması İnşaat ve montaj çalışmalarının tamamlanmasının ardından tesis işletmeye alınacaktır. Tablo 6 İşletme Aşamasında Kullanılacak Araç ve Ekipmanlar Kullanılacak Ekipman Adet Yükleyici 2 Forklift 1 Mobil Vinç 2 Tesisin inşaatı ve işletilmesi sırasında kullanılacak hareketli makine ve teçhizatın periyodik bakım ve temizlik çalışmaları yapılacaktır. 1.7. Taşımada Kullanılacak Araçların Özellikleri, Kapasite ve Miktarları, Atıkların Toplanması ve Taşınmasına İlişkin Detaylar, Araçların Bakım ve Temizliği, Projeye konu tesis evsel atıkların/belediye atıklarının ve evsel özellik gösteren atıkların bertaraf edilmesi amacıyla kurulacağından ve bu atıklar hali hazırda belediyeler tarafından veya belediyelerin yetki vermiş olduğu firmalar tarafından katı atık alanına taşınmakta olduğundan proje kapsamında kurulacak tesis için yeni bir taşıma yapılmasına ihtiyaç duyulmamaktadır. Hali hazırda çöp araçları ile bu atıklar katı atık sahasına getirilmektedir. Bu araçların bakım ve temizlik sorumluluğu aracın ait olduğu belediye veya firma sorumluluğunda bulunmaktadır. Proje kapsamında gerçekleştirilen işlemler nedeniyle taşımada kullanılan araçların bakım ve temizlik gereksinimi bulunmamaktadır. 31

1.8. Sahanın Bulunduğu Alandaki Trafik Durumu İle Saha İçi Trafik Yönetimi, Sahaya Ulaşım Yolu Hakkında Ayrıntılı Bilgiler, Sahaya Ulaşım Yolunun Bir Plan Üzerinde Gösterilmesi, Yolların Mevcut Trafik Yoğunluğu, Projeye konu tesis evsel atıkların/belediye atıklarının ve evsel özellik gösteren atıkların bertaraf edilmesi amacıyla kurulacağından ve bu atıklar halihazırda belediyeler tarafından veya belediyelerin yetki vermiş olduğu firmalar tarafından tesisin kurulacağı katı atık alanına taşınmakta olduğundan proje kapsamında kurulacak tesis için fazladan yoğunluk oluşturacak bir taşıma yapılmasına ihtiyaç duyulmamaktadır. Bununla birlikte tesis içinde bulunan yollarda ağır tonajlı kamyon ve iş makinelerinin hareket etmesine müsait asfalt kaplama bulunmaktadır. Tesise ulaşım için Ankara Çevre Yolu ve Elmadağ Yoluna bağlanan Natoyolu Caddesi kullanılmaktadır. Bu cadde 2 şerit gidiş, 2 şerit geliş olmak üzere duble bir yol niteliğindedir. Natoyolu Caddesi nden tesis girişine kadar yaklaşık 200 metre uzunluğunda asfalt kaplamalı bağlantı yolu kullanılmaktadır. Proje kapsamında inşaat ve işletme aşamalarında; Tesise giriş çıkışlar mevcut kavşaklardan sağlanacak ve bağlantı yolu yapılmayacaktır. Yolların kullanılması ile ilgili olarak 2918 sayılı Trafik Kanununun ilgili maddeleri ile Karayolları ile ilgili çıkarılan tüm Kanun ve Yönetmeliklere uyulacaktır. Karayoluna giriş ve çıkışlarda ve taşımalarda her türlü güvenlik önlemi Karayolları 4. Bölge Müdürlüğü nün görüşleri doğrultusunda faaliyet sahibi tarafından alınacaktır. Yollarda katı atıktan kaynaklı kazaların olmaması için her türlü güvenlik önlemi Karayolları 4. Bölge Müdürlüğü nün görüşleri doğrultusunda faaliyet sahibi tarafından alınacak ve sorumluluk faaliyet sahibine ait olacaktır. Malzemelerin taşınması sırasında karayollarına zarar verilmeyecek, verilmesi durumunda zarar Karayolları 4. Bölge Müdürlüğü ile yapılacak protokol çerçevesinde faaliyet sahibi tarafından karşılanacaktır. Karayolu drenajlarının tıkanmaması ve sızıntı sularının yola gelmemesi için her türlü güvenlik önlemi alınacaktır. Tehlikeli madde sınıfında giren tüm malzemelerin taşınması esnasında Tehlikeli Maddelerin Karayolu İle Taşınması Hakkında Yönetmelik hükümlerine uyulacaktır. Proje kapsamında Karayolu Kenarında Yapılacak ve Açılacak Tesisler Hakkında Yönetmelik hükümlerine ve Karayolu Kamulaştırma Sınırından itibaren çekme paylarına uyulacaktır. Tesise ulaşımın sağlandığı yol güzergahı 1/25.000 Ölçekli Topografik Harita üzerinde işaretlenmiştir. 1 Natoyolu caddesinin mevcut trafik hacim haritası aşağıda verilmiştir. 1 Bkz. Ek 91/25.000 Ölçekli Topografik Harita 32

Tesis Ulaşım Yolu Şekil 11 Tesise Ulaşım İçin Kullanılan Yolun Mevcut Trafik Hacim Haritası (2012) 1 Yukarıda ki trafik hacim haritasına bakıldığında tesise ulaşım için kullanılan yolun 2012 yılının mevcut trafik hacminin 21442 otomobil, 1082 orta yüklü ticari taşıt, 855 otobüs, 2810 kamyon, 3359 kamyon+römork,çekici+yarı römork olmak üzere toplam 29548 adet olduğu görülmektedir. Söz konusu tesisin bulunduğu alan uzun yıllardır Ankara ilinin düzenli atık bertaraf alanı olarak kullanılan Mamak Katı Atık Alanı içerisinde bulunmaktadır. Ankara ili sınırlarında toplanan katı atıkların büyük bir kısmı bu tesise günübirlik olarak Belediyeler ve Belediyeler adına atık toplayan firmaların kendi kamyonları ile getirilmektedir. Gazlaştırma tesisi için ilave bir atık ihtiyacı bulunmamaktadır. Atık alanına getirilen atıklar bu tesiste işlenerek elektrik enerjisi üretilecektir. Bu nedenle tesise ulaşım için kullanılan yolun trafik hacminde herhangi bir artış gözlenmeyecektir. 1.9. Proje Kapsamında Planlanan Ekonomik Sosyal ve Altyapı Faaliyetleri, Proje yeri, Ankara nın uzun yıllar boyunca katı atık depolama alanı olarak kullanılan Mamak Katı Atık Alanı nda bulunmaktadır. Mamak Katı Atık Alanı geçmiş yıllarda proje sahibi olan ITC INVEST TRADING & CONSULTING AG TÜRKİYE ANKARA ŞUBESİ tarafından ıslah edilerek, bu alan entegre bir katı atık alanı ve geri dönüşüm tesisine dönüştürülmüştür. Proje alanının hemen yanında hali hazırda atık ayrıştırma tesisleri, metan gazından enerji üretim tesisleri, anaerobik fermantasyon ve kompostlaştırma ünitesi, geri dönüşüm ünitesi, hafriyat atıkları geri kazanım tesisi ve seralar bulunmaktadır. Tesislerin yapılacağı Mamak Katı Atık alanı içerisinde çalışmakta olan idari, teknik personel ve çalışmakta olan işçiler için gerekli olan ekonomik, sosyal ve altyapı hizmetleri için tüm tesisler hali hazırda bulunmaktadır. Gazlaştırma tesisi kapasite artışı kapsamında gerçekleştirilecek faaliyetler sırasında ilave ekonomik, sosyal ve altyapı hizmetleri için herhangi bir tesisin yapılması ya da işletilmesi söz konusu değildir. 1 Kaynak: http://www.kgm.gov.tr/sayfalar/kgm/sitetr/trafik/trafikhacimharitasi.aspx 33

Ancak gazlaştırma tesisinde bertaraf edilen atıkların elektrik enerjisine dönüştürülecek olmasıyla ülke ekonomisine katma değer sağlanmasının yanısıra bertaraf edilen atığın hacim ve kütle olarak azaltılması ile düzenli bertaraf şartlarının sağlanması için harcanacak iş gücü ve maliyetten tasarruf edilecektir. Ayrıca atıkların toprak altında bertaraf edilmesi sırasında kullanılan alandan daha az alan kullanımı söz konusu olacaktır. 1.10. Proje ve Yer Alternatiflerine İlişkin Çalışmalar ve ÇED Raporuna Konu Olan Proje/Yerin Seçiliş Nedenlerinin Genel Olarak ve Teknik Gerekçelerle Açıklanması, Teknoloji Alternatiflerinin Değerlendirilmesi, Uygulanabilecek Diğer Geri Kazanım Yöntemlerinin Değerlendirilmesi, Proje alanı olarak seçilen yerin seçiliş nedenleri arasında; Proje yeri, Ankara nın uzun yıllar boyunca katı atık depolama alanı olarak kullanılan Mamak Katı Atık Alanı nda bulunmaktadır. Mamak Katı Atık Alanı geçmiş yıllarda proje sahibi olan ITC INVEST TRADING & CONSULTING AG TÜRKİYE ANKARA ŞUBESİ tarafından ıslah edilerek, bu alan entegre bir katı atık alanı ve geri dönüşüm tesisine dönüştürülmüş olması, Proje alanının hemen yanında hali hazırda atık ayrıştırma tesisleri, metan gazından enerji üretim tesisleri, anaerobik fermantasyon ve kompostlaştırma ünitesi, geri dönüşüm ünitesi, hafriyat atıkları geri kazanım tesisi ve seraların bulunuyor olması, Proje alanı T.C. Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından proje sahibi olan ITC INVEST TRADING & CONSULTING AG ne depolama alanı olarak tes lim edilmiş 1 olması, Kapasite artışı yapılması planlanan gazlaştırma tesisine ait ÇED Gerekli Değildir Kararının bulunuyor olması gösterilebilir. Bununla birlikte alternatif teknoloji olarak kullanılabilecek yöntemler de aşağıda sunulmuştur: 1 Bkz. Ek 10 Depolama Alanı Yer Teslim Tutanağı 34

Tablo 7 Teknoloji Olarak Kullanılabilecek Yöntemler Yöntem Depolama Yakma Atık azaltımı mümkün Atık azaltımı Atık Azaltma Başarısı değildir. sağlanabilir. Yan Ürünler Yan ürün elde edilemez. Enerji üretilebilir. Maliyeti Verim Kalıntı Koku Görüntü Kirliliği Atıksu Oluşumu İş makinesi, personel, gaz toplama, sızıntı suyu toplama sistemi ve havuzu, üst örtü ve taban malzemeleri vb. giderler mevcuttur. Verimden bahsetmek mümkün değil Sızıntı suyu ve depolama gazı oluşur. Depolama gazı nedeniyle koku oluşur. En büyük sorunlarından biri görüntü kirliliğidir. Sızıntı suyu oluşur. Yatırım maliyeti çok yüksektir. İşletme koşullarına bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Organik atıkların sahip olduğu nem nedeniyle elde edilecek verim düşük olacaktır. Kül oluşur. Emisyon/baca gazı kontrolü yapılması gerekiyor. Görüntü kirliliği sorun teşkil etmez. Atık su oluşumu sorun teşkil etmez. Gazlaştırma/Yakma Sistemi Atık azaltımı sağlanabilir. Enerji ve sistemde yer alan diğer tesislerle beraber geri kazanılabilir malzeme, kompost üretilebilir. Depolamaya kıyasla yatırım maliyeti çok değildir. Her atık türü için çözüm üretilebilmektedir. Kül, değerlendirilemeyen atıklar, taş, toprak vb. Sistem çalışırken sıcaklıklar ve proses dioksin, furan ve ağır metal oluşumunu engelleyecek şekilde tasarlandığından ve son noktada temizleme sistemleriyle emisyonlarla baca gazı kontrolü yapıldığından diğer yöntemlere göre güvenilirdir. Görüntü kirliliği sorun teşkil etmez. Atık su oluşmaz. Entegre sistemde yer alan diğer proseslerin atık suyu da bu sistemde bertaraf edilebilir ve oluşan atık su sistemde değerlendirilir. 1.11. Projenin İnşaat ve İşletme Aşamasında Kullanılacak Arazi Miktarı Ve Arazinin Tanımlanması, Alanın Coğrafik Şekli, Coğrafi Tanımlanması (Memleket Koordinatları-Coğrafi Koordinatlar), Mülkiyet Durumuna İlişkin Bilgi ve Belgeler (Tapu, Kira Kontratı, Vb.), Proje alanı olarak toplam 235.761 m 2 alan kullanılacaktır. Bu alanın 100.089 m 2 si sağlık koruma bandı için, 135.672 m 2 si ise Tesis alanı olarak belirlenmiştir. Proje alanı Ankara nın uzun yıllar boyunca katı atık depolama alanı olarak kullanılan Mamak Katı Atık Alanı nda bulunmaktadır. Mamak Katı Atık Alanı geçmiş yıllarda proje sahibi olan ITC INVEST TRADING & CONSULTING AG TÜRKİYE ANKARA ŞUBESİ tarafından ıslah edilerek, bu alan entegre bir katı atık alanı ve geri dönüşüm tesisine dönüştürülmüştür. 35

Bu alanda hali hazırda atık ayrıştırma tesisleri, metan gazından enerji üretim tesisleri, anaerobik fermantasyon ve kompostlaştırma ünitesi, geri dönüşüm ünitesi, hafriyat atıkları geri kazanım tesisi ve seralar bulunmaktadır. Proje için seçilen alan Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından onaylanan 1/5.000 Ölçekli Nazım İmar Planı İ29-b-14-b paftası sınırlarında kalmakta olup, proje alanı B.H.A -Belediye Hizmet Alanı- olarak onaylanmıştır. 1 Bununla birlikte Ankara Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanlığı Metropolitan Nazım İmar Planlama Şube Müdürlüğü nün 29.05.2013 tarih ve 2229-10456 sayılı yazısında 2 onaylı plana göre Katı Atık Gazlaştırma Tesisi Kapasite Artış amaçlı geçici tesislere yönelik bir aykırılık görülmediği beyan edilmiştir. Proje alanı T.C. Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından proje sahibi olan ITC INVEST TRADING & CONSULTING AG ne depolama alanı olarak teslim edilmiştir. 3 Proje alanı içerisinde en düşük topografik kot 1.000 metre iken en yüksek topografik kot 1.080 metre civarındadır. Proje alanı güney güneybatıya doğru hafif eğimli bir morfoloji sunmaktadır. Proje alanının koordinatları aşağıda verilmiştir. Tablo 8 Proje Alanı Koordinatları Nokta UTM Coğrafik y x Enlem Boylam TESİS-1 493810,510 4414441,060 39,8784035 32,9272111 TESİS-2 493596,340 4414746,600 39,8811548 32,9247036 TESİS-3 493846,320 4414937,540 39,8828770 32,9276252 TESİS-4 494044,470 4415186,490 39,8851215 32,9299403 TESİS-5 494111,750 4415092,830 39,8842781 32,9307280 TESIS-6 494156,000 4415124,610 39,8845647 32,9312453 TESIS-7 494267,200 4414971,330 39,8831844 32,9325471 TESIS-8 494219,840 4414937,550 39,8828797 32,9319936 TESIS-9 494254,450 4414889,220 39,8824445 32,9323988 TESIS-10 494063,450 4414752,440 39,8812108 32,9301663 TESIS-11 494121,680 4414660,720 39,8803849 32,9308481 Not Projeksiyon: UTM, Datum: ED-50, D.O.M.: 33, Zone: 36 Projeksiyon: Coğrafi, Datum: WGS-84 Projenin gerçekleştirileceği alan içerisinde kalacak şekilde içeriye doğru 50 metrelik mesafede sağlık koruma bandı oluşturulmuştur. Sağlık koruma bandı toplam alanı 100.089 m 2 dir. 1 Bkz. Ek 11 1/5.000 Ölçekli Nazım İmar Planı 2 Bkz. Ek 12 Ankara Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanlığı nınyazısı 3 Bkz. Ek 10 Depolama Alanı Yer Teslim Tutanağı 36

Tablo 9 Sağlık Koruma Bandı Koordinatları Nokta UTM Coğrafik y x Enlem Boylam SKB-1 493822,650 4414510,810 39,8790320 32,9273524 SKB-2 493664,800 4414736,000 39,8810598 32,9255043 SKB-3 493881,580 4414901,570 39,8825532 32,9280379 SKB-4 494042,430 4415103,660 39,8843752 32,9299172 SKB-5 494100,310 4415023,080 39,8836495 32,9305949 SKB-6 494145,620 4415055,620 39,8839430 32,9311245 SKB-7 494197,490 4414983,000 39,8832891 32,9317318 SKB-8 494150,050 4414949,160 39,8829839 32,9311773 SKB-9 494184,720 4414900,750 39,8825479 32,9315832 SKB-10 493995,910 4414765,550 39,8813285 32,9293763 SKB-11 494053,980 4414674,110 39,8805050 32,9300562 Not Projeksiyon: UTM, Datum: ED-50, D.O.M.: 33, Zone: 36 Projeksiyon: Coğrafi, Datum: WGS-84 1.12. Proje İle İlgili Olarak Bu Aşamaya Kadar Gerçekleştirilmiş Olan İş ve İşlemlerin Kısaca Açıklanması, Bugüne Kadar Alınmış ve Alınacak İzinler, Mamak Katı Atık Alanında bu aşamaya gerçekleştirilmiş olan faaliyetler aşağıda sıralanmıştır. Katı Atık Depolama Alanının Islahı Ayrıştırma ve Anaerobik Fermantasyon Sistemi Atıktan Türetilmiş Yakıt Üretimi (RDF/ATY) Gazlaştırma Sistemi Depolama Gazının ve Fermantasyon Tesisinde Üretilen Biyogazın Depolanması ve Gazdan Enerji Üretimi Ambalaj Atıkları Toplama / Ayırma Sistemi Plastik Geri Dönüşümü Atık Isının Değerlendirilmesi (Seralar, Isıtma Sistemleri vb.) Hafriyat Atıklarının Geri Kazanımı ve Kullanımı Kapasite artışı yapılması düşünülen gazlaştırma tesisinin mevcutta atık kapasitesi 2 ton/saat ve gazlaştırma tesisinden, depolama gazından ve fermantasyon tesisinden elde edilen gazla elektrik üretme kapasitesi 25,4 MWh gücündedir. Mamak Katı Atık Depolama Alanında ve Evsel Katı Atık Gazlaştırma Tesisinde Oluşan Gazdan 36,5 MW/saat Gücünde Elektrik Enerjisi Üretimi faaliyeti için Ankara Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nden 26.12.2007 tarih ve 486 karar numarası ile ÇED Gerekli Değildir Kararı verilmiştir. Ayrıca depolama alanından toplanan, fermantasyon tesisinde üretilen ve gazlaştırma tesisinden elde edilen gazın kullanılacağı enerji üretim tesisinin kapasitesinin 36,5 MWh den 50 MWh e çıkarılması hususunda Ankara Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nden alınmış ÇED Kapsam Dışı 1 kararı bulunmaktadır. 1 Bkz. Ek 3 Ankara Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü nün 27.12.2012 tarih ve 2530 sayılı yazısı. 37

Proje alanı T.C. Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından proje sahibi olan ITC INVEST TRADING & CONSULTING AG ne depolama alanı olarak teslim edilmiştir. 1 1 Bkz. Ek 10 Depolama Alanı Yer Teslim Tutanağı 38

BÖLÜM 2. PROJE İÇİN SEÇİLEN YERİN KONUMU Proje yeri Ankara İli, Mamak İlçesi sınırlarında bulunmaktadır. Şekil 12 Proje Alanı Şekil 13 Ankara İli ve İlçeleri 39

Ankara İli, iki ayrı coğrafi bölge içinde kalmaktadır. İl in büyük bir kısmı İç Anadolu Bölgesi nin kuzeybatısında, kuzeyindeki küçük bir kesim ise Karadeniz Bölgesi nde yer almaktadır. Ankara nın doğusunda Kırşehir ve Kırıkkale, batısında Eskişehir ve Bilecik, kuzeyinde Çankırı, kuzeybatısında Bolu ve güneyinde Konya ve Aksaray illeri bulunmaktadır. 26.326 km 2 lik bir alana sahip olan Ankara nın deniz seviyesinden yüksekliği ortalama olarak 890 m dir 1. Projenin gerçekleştirileceği Mamak İlçesi, Ankara nın merkez ilçelerinden olup, kuzeyde Altındağ, doğuda Elmadağ, güneyde Çankaya ve Elmadağ, batıda ise Çankaya ve Altındağ İlçeleri ile çevrilidir. İlçenin yüzölçümü 308 km 2, denizden yüksekliği ise 899 metredir. İlçede, bölgenin en yüksek noktası 1.503 m. ile Körpınar Tepesi dir. İkinci sırada ise 1456 m. ile Hüseyin Gazi Dağı gelir. İlçedeki en alçak yer ise 899 m. ile Dikimevi dir. Mamak İlçesi Kuzeyde Hüseyin Gazi Dağı, doğuda Elmadağ ve uzantıları ile çevrilidir. İlçedeki arazinin % 19.8 i tarım alanı, % 40.2 si çayır ve mera, % 6 sı orman, % 34 ü ise diğer alanlardır. Tarım alanlarından; 3.332 hektarı tarla alanı, 13,5 hektarı sebze alanı, 44,2 hektar ise meyve alanıdır (610.320 m 2 ). Mamak İlçesinde karasal iklim hüküm sürmektedir. Kışları yağışlı ve soğuk, yazları kurak ve sıcaktır. Yağışlar, kışın kar ve yağmur, ilkbahar ve sonbahar aylarında ise yağmur şeklinde görülmektedir. İlçenin yıllık yağış ortalaması 360-420 kg/m. civarındadır. İlçeye maki bitki örtüsü hakimdir. Topraklarının % 12 si düzlük, geriye kalan bölüm ise dalgalıdır. Bitki örtüsü yok denilecek kadar zayıftır. İlçenin kuzeyinde Hüseyin Gazi Dağı bulunmaktadır. Çankaya İlçesi sınırları içinde bulunan 1.848 m. rakımlı Elmadağ ın uzantıları olan güneyde Sırıklı Tepe (1.226 m), Hacılarakracı Tepe (1.740 m.), Kepezkaya Tepe (1.639 m.), Yazıpınarı Tepe (1.511 m.), Köşkeran (1.538 m.), Kuyupınarkent Tepe (1.562 m.) ve güneydoğuda Kargın Tepe (1.553 m.) önemli arazi yükseltileridir. İlçenin doğusunda; Kocacık Yaylası, İkipınar Yaylası, Akpınar Yaylası, güneydoğusunda; Kutludüğün Yaylası, Hamurcuk Yaylası, güneyinde; Bayındır Yaylası, güneybatısında ise Çatıkbağı Yaylası bulunmaktadır. İlçe sınırları içerisinde Hatip Çayı ve Mavi Göl (Bayındır Barajı) bulunmaktadır. Mavi Göl (Bayındır Barajı) Ankara şehir merkezine 12 km uzaklıkta olup, Bayındır Akarsuyu üzerine yapılmış ve 1966 yılında işletmeye açılmıştır. Baraj; % 87,5 içme suyu, % 12,5 taşkın koruma amaçlı olarak inşa edilmiş olmasına rağmen şu anda içme suyu için kullanılmamaktadır. 2 1 Ankara İl Çevre Durum Raporu, 2011 2 http://ankaramamak.gov.tr/page.asp?id=74 40

2.1 Proje Yerinin; İlgili Valilik veya Belediye Tarafından Doğruluğu Onanmış Olan, Lejant ve Plan Notlarının da Yer Aldığı Onanlı Çevre Düzeni Planı (1/100.000 ve 1/25000 Ölçekli Plan), Nazım İmar Planı, Uygulama İmar Planı Üzerinde Gösterilmesi, Proje Sahası ve Yakın Çevresinin Ölçekli Harita veya Kroki Üzerinde Gösterimi, Sağlık Koruma Bandının Bu Planlarda Gösterilmesi, Proje Sahası Yakın Çevresinde Bulunan Sanayi ve Yerleşimlerin Harita Üzerinde Gösterilmesi, Mesafelerin Belirtilmesi, Tesise Ulaşım İçin Kullanılacak Yol Güzergahları, Faaliyet Alanı ve Çevresinin Panaromik Fotoğrafları, (Açıklamalar Rapor İçinde Yer Almalı Ve Planlar Aslının Aynıdır Damgalı Olarak Rapor Ekinde Yer Almalıdır.), Proje için seçilen alan Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından onaylanan 1/5.000 Ölçekli Nazım İmar Planı İ29-b-14-b paftası sınırlarında kalmakta olup, proje alanı B.H.A -Belediye Hizmet Alanı- olarak onaylanmıştır. 1 Proje alanı ile ilgili olarak, 1/1.000 Ölçekli Uygulama İmar planı Revizyonu Mamak Belediye Meclisi nin 02.01.2013 tarih ve 23 sayılı kararı ile uygun görülerek Büyükşehir Belediye Meclisi nin 09.04.2013 tarih ve 590 sayılı kararıyla tadilen onaylanmış olup yürürlükteki plan askı işlemleri sürmektedir. Onaylı plana göre Katı Atık Gazlaştırma Kapasite Artış amaçlı geçici tesislere yönelik bir aykırılık bulunmamaktadır. Proje alanına ait 1/5.000 Ölçekli Vaziyet Planı ekte verilmiştir. 2 Vaziyet planı üzerinde Enerji Nakil Hatları, Kuru Dereler, Ulaşım Yolları ve en yakın iş yeri olan Nata Vega AVM gösterilmiştir. Proje yerinin işlendiği topoğrafik harita ekte verilmiştir 3. Ankara İli ne ait onaylı çevre düzeni planı bulunmamaktadır 4. Proje yerinin gösterildiği Uydu Görüntüleri ve Proje Yerine Ait Fotoğraflar ekte verilmiştir. 5 2.2 Faaliyet Alanı ve Yakın Çevresinin Mevcut Arazi Kullanımını Değerlendirebilmek Amacı İle Yeraltı Sularını, Yer Üstü Sularını, Deprem Kuşaklarını, Jeolojik Yapıyı, Yerleşim Alanlarını, Ulaşım Ağını, Enerji Nakil Hatlarını, Arazi Kabiliyetini ve Faaliyet Alanının Yakın Çevresinde Faaliyetlerine Devam Etmekte Olan Diğer Kullanımların Yerlerine İlişkin Verileri Gösterir Bilgilerin 1/25.000 Ölçekli Halihazır Harita Üzerine İşlenmesi, Proje yeri merkezli 1 km lik yarıçap üzerinde yeraltı suları, yerüstü suları, deprem kuşakları, jeolojik yapı, köy yerleşik ve sanayi alanları, ulaşım ağı, enerji nakil hatları, arazi kabiliyeti, koruma alanları, diğer stratejik bölgelerin gösterildiği 1/25.000 ölçekli harita ekte verilmiştir 6. Proje yeri; Ankara İli, Mamak İlçesi sınırlarında bulunmaktadır. Proje alanının hemen yanında hali hazırda atık ayrıştırma tesisleri, metan gazından enerji üretim tesisleri, anaerobik fermantasyon ve kompostlaştırma ünitesi, geri dönüşüm ünitesi, hafriyat atıkları geri kazanım tesisi ve seralar bulunmaktadır. 1 Bkz. Ek 11 1/5.000 Ölçekli Nazım İmar Planı 2 Bkz. Ek 13 1/5.000 Ölçekli Vaziyet Planı 3 Bkz. Ek 9 1/25.000 Ölçekli Topoğrafik Harita 4 Ankara İl Çevre Durum Raporu, 2011 5 Bkz. Ek 14 Proje Yerine Ait Fotoğraflar ve Ek 15 Uydu Görüntüleri 6 Bkz. Ek 9 1/25.000 Ölçekli Topoğrafik Harita 41

Tesise ulaşım için Ankara Çevre Yolu ve Elmadağ Yoluna bağlanan Natoyolu Caddesi kullanılmaktadır. Bu cadde 2 şerit gidiş, 2 şerit geliş olmak üzere duble bir yol niteliğindedir. Natoyolu Caddesi nden tesis girişine kadar yaklaşık 200 metre uzunluğunda asfalt kaplamalı bağlantı yolu kullanılmaktadır. Proje yerinin doğusundan Elmadağ Yolu ile güneyinden bir enerji nakil hattı geçmektedir. 2.3 Proje Kapsamındaki Faaliyet Ünitelerinin Konumu (Bütün İdari ve Sosyal Ünitelerin, Teknik Altyapı Ünitelerinin Varsa Diğer Ünitelerin Proje Alanı İçindeki Konumlarının Vaziyet Planı Üzerinde Gösterimi, Tesis İçi Makine, Ünite, Tank, Depolama Alanı, vb. nin Yerleşim Planı Üzerinde Gösterilmesi, Bunlar İçin Belirlenen Kapalı ve Açık Alan Büyüklükleri, Binaların Kat Adetleri ve Yükseklikleri), Katı Atık Gazlaştırma Tesisi Kapasite Artışı kapsamında hali hazırda kullanılmakta olan ve kurulması planlanan tesislere ait tasarım bilgileri ekte verilen 1 yerleşim planları üzerinde verilmiştir. Hali hazırda Mamak Katı Atık Alanında 2 ton/saat kapasiteli bir gazlaştırma tesisi bulunmakta olup yeni kurulacak ünitelerle bu gazlaştırma tesisinin kapasitesi 1.500 ton/gün e kadar çıkarılabilecektir. Gazlaştırma üniteleri modüler yapıda olacağından aşamalı olarak belirtilen kapasiteye ulaşılabilecektir. Sahada bulunan mevcut gazlaştırma ünitesine ek olarak yeni eklenecek üniteler aşağıda sunulmuştur: Döner fırın (Rotary Kiln) Gazlaştırma Ünitesi İkinci Yanma veya Gaz Türbini Kızgın Yağ Kazanı/Buhar Kazanı Gaz Temizleme Silosu Gaz Temizleme Amaçlı Kireç Suyu, Aktif Karbon, Üre veya Amonyak ve Kireç Tozu Depolama Tankları Torba Filtre Baca Fanı ve Baca Elektrik Enerjisi Üretimi İçin ORC 2 Türbin/Buhar Türbini Soğutma Kulesi Gazlaştırma Sistemi Sirkülasyon Pompaları Katı Atık Gazlaştırma Tesisi içerisinde yer alan tüm birimlerin kat adetleri, yükseklikleri ve kapladıkları alan miktarları aşağıdaki tabloda verilmektedir. 1 Bkz. Ek 8 Yerleşim Planları 2 ORC; Organik Rankine Çevrimi 42

Tablo 10 Ünitelerin Kat Adetleri, Yükseklikleri ve Kapladıkları Alan Miktarları Ünite Bina Kat Adedi Bina Yüksekliği Alan Giriş Kontrol 1 katlı 3 m 24 m 2 Ayrıştırma Atık Havuzu Sundurması 1 katlı 8 m 1.018 m 2 İdari Bina 3 katlı 9 m 1.484 m 2 Ayrıştırma-İşçi Yemekhanesi-Revir 3 katlı 10 m 2.305 m 2 Sundurma 1 katlı 6 m 390 m 2 Mazot Tankı 1 katlı 3 m 27 m 2 Trafo 1 1 katlı 3,5 m 11 m 2 Trafo 2 1 katlı 3,5 m 17 m 2 Kantar Binası 1 katlı 3 m 45 m 2 Pres Alanı 1 katlı 10 m 1.400 m 2 Ayrıştırma Tesisi 1 katlı 10 m 7.054 m 2 Atölye 1 katlı 10 m 1.277 m 2 Elektrik Atölyesi 1 katlı 5 m 287 m 2 Kumanda Kontol Binası 2 katlı 6 m 320 m 2 Gazlaştırma-Yakma Tesisi 3 katlı 31 m 4.623 m 2 Fermantasyon Tankları (461 m 2 x 6adet) Bunkerler (70 m 2 x 2 adet) Su Depoları (151 m 2 x 2 adet) 1 katlı 9 m 2.766 m 2 1 katlı 8,5 m 140 m 2 1 katlı 5,5 m 302 m 2 Kompost Binası 1-2 1 katlı 10 m 5.250 m 2 Santral Malzeme Deposu 1 katlı 4 m 190 m 2 Sosyal Bina 1 katlı 4 m 190 m 2 Sundurma 1 katlı 6 m 222 m 2 Gazlaştırma Kontrol Binası 1 katlı 5 m 60 m 2 Gazlaştırma Tesisi 1 katlı 5 m 50 m 2 Gaz Depolama Tankı 1 katlı 12 m 407 m 2 Gaz Depolama Tankı 1 katlı 21 m 1.385 m 2 Gaz Depolama Tankı 1 katlı 21 m 1.385 m 2 Gaz Depolama Tankı 1 katlı 21 m 1.385 m 2 Gaz Depolama Tankı 1 katlı 21 m 1.385 m 2 Gazlaştırma-Yakma Tesisi 3 katlı 31 m 4.623 m 2 Kompost Binası 1 katlı 10 m 8.951 m 2 Hayvan Barınağı 1 katlı 10 m 452 m 2 Sera 1 katlı 7 m 2.902 m 2 Sera 1 katlı 10 m 2.218 m 2 Sera 1 katlı 10 m 10.000 m 2 Toplam Alan 64.545 m 2 Toplam Kullanılan Kapalı İnşaat Alanı 55.513 m 2 Toplam Kullanılan Kapalı Alan İnşaat Taban Alanı 47.343 m 2 ÇED Alanı İçi İnşaat Taban Alanı 28.828 m 2 ÇED Proje Yerleşim Alanı İçi Açık Alan 106.844 m 2 ÇED Proje Yerleşim Alanı Toplam 135.672 m 2 ÇED Sağlık Koruma Bandı Dahil Alanı Toplam 235.761 m 2 43

2.4. Proje Alanının Karayoluna Mesafesi, Projede Kullanılacak Yol Güzergahı, Yollar İçin Yapılacak Çalışmalar, Alınacak Önlemler, Proje konu tesis evsel atıkların/belediye atıklarının ve evsel özellik gösteren atıkların bertaraf edilmesi amacıyla kurulacağından ve bu atıklar halihazırda belediyeler tarafından veya belediyelerin yetki vermiş olduğu firmalar tarafından tesisin kurulacağı katı atık alanına taşınmakta olduğundan proje kapsamında kurulacak tesis için fazladan yoğunluk oluşturacak bir taşıma yapılmasına ihtiyaç duyulmamaktadır. Bununla birlikte tesis içinde bulunan yollarda ağır tonajlı kamyon ve iş makinelerinin hareket etmesine müsait asfalt kaplama bulunmaktadır. Tesise ulaşım için Ankara Çevre Yolu ve Elmadağ Yoluna bağlanan Natoyolu Caddesi kullanılmaktadır. Bu cadde 2 şerit gidiş, 2 şerit geliş olmak üzere duble bir yol niteliğindedir. Natoyolu Caddesi nden tesis girişine kadar yaklaşık 200 metre uzunluğunda asfalt kaplamalı bağlantı yolu kullanılmaktadır. BÖLÜM 3. ÖZELLİKLERİ PROJE YERİ VE ETKİ ALANININ MEVCUT ÇEVRESEL Proje sahası için Jeolojik Jeoteknik Zemin Etüt Raporu hazırlatılarak TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası ve TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası na onaylatılmıştır. 3.1 Jeolojik Özellikler (Bölgenin ve Proje Sahasının Jeolojik ve Zemin Bilgileri, Ayrıntılı Jeolojik/ Jeoteknik Etüt Raporu, Proje Sahasının Ayrıntılı Jeolojik Harita (1/100.000 Ölçekli) Üzerinde Gösterilerek Açıklanması), 1 ESKİ ÇALIŞMALAR Ankara ve yakın çevresinin ilk ayrıntılı jeoloji haritası E. Chaput, I. Hakkı, A. Malik, H. N. Pamir, M. Adil beyler tarafından 1930 yılında 1/135.000 ölçekli olarak hazırlanmış ve İstanbul Darülfünun Fen Fakültesi neşriyatından 1932 yılında basılan "Mineraloji ve Jeoloji" kitabı içinde ek olarak verilmiştir (Chaput 1931). Yapılan çalışmada; Volkanik breş ve tüfler; Andezit, bazalt; Kuvarslı lavlar; Eski Elma Dağı Serisi; Liyas arazisi; Jura arazisi; Kalker mermerler; Fliş; Akhuyuk serisi; Üçüncü zaman göl teşekkulatı; Tecezzi etmiş (ayrışmış) üçüncü zaman göl teşekkulatı; Eski alüvyonlu arazi; Yeni alüvyonlu arazi birimleri ayırtlanmıştır. 1935 yılında MTA Enstitüsü kurulduktan sonra 1942 yılında 1/800.000 ölçekli Ankara paftası hazırlanmış ve basılmıştır. 1955 yılında değişik araştırıcılar tarafından yapılan 1/100.000 ölçekli jeoloji haritalarından yararlanılarak 1963 yılında 1/500.000 ölçekli Ankara paftası, Türkiye Jeoloji Haritaları kapsamında Cahit Erentoz tarafından hazırlanmış ve basılmıştır. Açıklaması 1975 de tamamlanmıştır. Bu çalışmalar yapılırken bölgede yerel çalışmalara ilişkin yayınlar ve raporlarda hazırlanmıştır. Dağer ve diğerleri (1963); 1/500.000 ölçekli Türkiye Jeoloji Haritası Ankara paftasının tamamlanması sırasında, bölgede yer alan birimlerin stratigrafik tanımlanmasını amaçlamışlardır. Bu amaçla Ankara güneybatısında beş ayrı güzergâhta stratigrafi kesiti ölçülmüştür. Bu kesit güzergahlarında bulunan birimleri Paleozoyik, Mesozoyik ve Tersiyer yaşlı formasyonlar olarak ayırtlamışlardır. 1 Ekler bölümüne konacak Jeoteknik Etüt Raporuna metin içerisinde atıflarda bulunularak proje sahası özellikleri anlatılmalıdır. 44

Paleozoyik yaşlı formasyonlar Karbonifer-Alt Permiyen yaşlı grovak ve Orta Permiyen yaşlı masif kireçtaşlarını içermektedir. Bu birim Lodumlu, Lodumlu-Taşpınar ve Alacaatlı-Kutuğun kesitlerinde görülmektedir. Mesozoyik serileri Jura ve Kretase yaslı formasyonlar olarak ikiye ayırtlanmıştır. Jura formasyonları genel olarak killi, pseudooolitik ve pelletli kireçtaşlarını kapsamaktadır. Bu kireçtaşları içerisinde çört ve kumtaşı ara bantları bulunmaktadır. Kireçtaşları arasında bulunan kalın bir konglomera seviyesi ile Jura yaslı formasyon iki zona ayrılmaktadır. Konglomera altında yer alan kireçtaşları Jura, üst seviyelerdeki kireçtaşları ise Üst Jura (Titoniyen) olarak değerlendirilmiştir. Ballıkuyumcu kesitinde Jura kireçtaşları, Tersiyer yaslı andezitlerle kesilmiştir. Bölge içerisinde yanal yönde litolojik değişiklikler saptanan Kretase yaslı formasyon, Alacaatlı- Kutuğun kesitinde Senoniyen yaslı marnlarla temsil edilmektedir. Bu formasyon, Ballıkuyumcu ve Alcılı kesitlerinde konglomera, kireçtaşı, kumlu kireçtaşı ve marn içerikli fliş fasiyesinde ve yası Senoniyen-Turoniyen olarak yorumlanmaktadır. Bu fliş üzerinde de Turoniyen-Maastrihtiyen yaşlı Hippuritesli resifal kireçtaşları yer almaktadır. Tersiyer yaşlı formasyonlar ise resifal kireçtaşları ile üzerindeki aglomera, andezit ve gölsel kireçtaşları ile temsil edilmektedir. Tuysuz ve Dellaloğlu (1994); Orta Anadolu'daki Tersiyer çökellerinin paleocoğrafik yayılımları, stratigrafisi ve bölgenin Tersiyer tektoniğini incelemişlerdir. Orta Anadolu'daki Tersiyer yaslı sedimanter havzalar Neo-Tetis Okyanusu kuzey kolunun kapanması esnasında ve daha sonraki süreçlerde gelişmiştir. Bölgede, farklı tektonik birlikler ve bunlar arasında sutur zonları yer almaktadır. Bu tektonik birlikler kuzeyden güneye doğru; Pontid kıtası, İntra-Pontit sutur zonu, Sakarya kıtası, Ankara-Erzincan sutur zonu ve Kırşehir kıtası olarak yorumlanmaktadır. Neo-Tetis okyanusunun, bölgedeki iki kolu (İntra-Pontit ve Ankara-Erzincan) Alt Kretase sonundan itibaren, kuzey yönlü yitimle, kapanmaya başladığı ve Maastrihtiyen'de tamamen kapandığı belirtilmektedir. Kırşehir ve Sakarya kıtalarının birbiriyle çarpışması sonucunda meydana gelen Ankara-Erzincan sutur zonu üzerinde Çankırı havzası gelişmiştir. Çankırı havzasının sedimanter bir havza niteliğini kazandığı ilk dönem Kampaniyen-Maastrihtiyen'de olmuştur. Bu dönemde, Çankırı ve Haymana havzaları, Sakarya kıtasının güneye bakan kenarında yay onu havzası konumunda bulunmaktadır. Mestrihtiyen sonunda Sakarya ve Kırşehir kıtalarının çarpışması sonucu, Çankırı ve Haymana havzaları birbirinden ayrılmıştır. Çankırı havzası, Mestrihtiyen-Paleosen dönemde etrafı kıta parçaları ile sarılmış kalıntı havza haline gelmiştir. Geç Paleosen- Erken Eosen döneminde, Kırşehir kıtasının saat ibresinin tersi yönünde, dönmeye başlaması ile NW-SE doğrultulu yanal atımlı faylar ve bu fayların kontrolünde havzalar gelişmiştir. Bu havzalarda önce alüvyal, daha sonra derin denizel çökellerin yer aldığı transgresif evrede Sakarya ve Kırşehir kıtaları da sığ denizle kaplanmıştır. Yeniden acılan ve sınırları genişleyen Çankırı havzası da, çarpışma sonrası havza niteliğini kazanmıştır. Geç Eosen-Oligosen de Çankırı havzası ve çevresinde, güneye doğru bindirmeler gelişmiş, Sakarya ve Kırşehir kıtaları yükselerek su yüzeyine çıkmıştır. Bu defa Çankırı havzası içerisinde kalın karasal çökellerin depolandığı bir dağlar arası havza halinde dönüşmüştür. Bölgede, Neo-Tetis okyanusunun kapanmasında ve sonrasında etkili olan sıkışma rejimi Alt Miyosene kadar sürmüştür. Orta-Üst Miyosen den itibaren Kuzey Anadolu Fayı ve kollarının oluşturduğu yanal atımlı fay sistemlerinin etkili olduğu Neo-tektonik dönem başlamıştır. 45

Genel Jeoloji: ANKARA GRUBU Ankara Grubu olarak adlandırılan Triyas yaslı birimler Emir, Elmadağ, Ortaköy ve Keçikaya formasyonlarına, Ortaköy formasyonu, İmrahor kireçtaşı üyesi ve radyolarit üyesi olarak ayırtlanmıştır. Bu grubu oluşturan formasyonlardan Emir formasyonu içinde metaultramafit ve diyabaz, Elmadağ ve/veya Ortaköy formasyonları içinde ise Karbonifer ve Permiyen yaşlı kireçtaşı ve kırıntılı blokları ayırtlanmıştır. Emir Formasyonu (Tae): Bölgede otokton olarak izlenen en eski birimdir. Killi, kumlu ve volkanik kayaçların bölgesel metamorfizmaya uğraması sonucu yeşil şist fasiyesinde metamorfizma geçirmiştir. Muskovit-kuvars şist, serisit-klorit-kuvars şist, serisit-klorit şist, fillit, kuvars-albit-klorit şistlerden oluşmaktadır. Genellikle sarı, boz ve kahverengi renklerdedir. Ankara merkez olmak üzere kuzeydoğu-güneybatı uzanımlıdır. Emir formasyonunu oluşturan kaya türleri sık kıvrımlıdır. İnce taneli ve ince tabakalı kesimlerde kıvrımlar daha belirgindir. İnce taneli kayaçların yanı sıra, iri taneli çakıltaşları da metamorfizmaya uğramıştır. Çakıllarda belirgin uzama ve yönlenme gözlenir. Birim ince-orta tabakalı olup tabakalanmaya paralel olarak yönlenme gelişmiştir. Hasanoğlan'ın kuzeyinde Eğridere bası tepede Emir formasyonu içinde birimler birlikte metamorfizmaya uğramış ultramafik kayaçlar izlenmektedir. Emir formasyonunun yaşı Alt Triyas olarak belirlenmiştir. İnce ve orta taneli kayaçların ardalanmalı olarak çökelimi sırasında gelişen volkanitler ve bunların tüfleri çökelmekte olan kaya türleri arasına girerek çökelime katılmışlardır. Bu tip volkanitlerin varlığını Aşağı İmrahor mahallesinin güneydoğusunda izlemek olağandır. Emirformasyonunun ilksel çökelimi filiştir. Çökelim anında bölgedeki ultramafik kütleler, çökeller arasına girmiş ve daha sonraki dönemde birlikte metamorfizmaya uğramıştır. Elmadağ Formasyonu (Tael): Birim bölgede güneybatı-kuzeydoğu yönünde uzanır. Elmadağ formasyonu alttan üste doğru metamorfizması gittikçe azalan ilksel halini kısmen koruyan ve/veya yeşil şist fasiyesi sınırları içinde metamorfizma geçirmiş konglomera, kumtaşı, çamurtaşı, kumlu kireçtaşı, kireçtaşı ile volkarenit, aglomera, volkanit ve tüften oluşur. Birimin içinde Karbonifer ve Permiyen yaşlı kireçtaşı ve kırıntılılardan oluşan değişik boyutlu bloklar vardır. Elmadağ formasyonu yaygın olarak sarı, boz, kahverengi, gri renklerdedir. İnce ve Orta kalınlıkta tabakalanmalı olan birim, sık kıvrımlıdır. Kıvrımlanmalar ince taneli ve ince tabakalı kesimlerde belirgindir. Elmadağ formasyonu altta Emir formasyonu ile geçişlidir. Üstte ise Keçikaya formasyonu ile geçişlidir. Elmadağ formasyonu geçiş zonunda kumtaşı, kumlu kireçtaşı ardalanması olarak devam ederek Keçikaya formasyonuna geçer. Bu geçiş zonu Hasanoğlan kuzeyinde ve Keçikaya tepe kuzeyinde izlenir. Elmadağ formasyonu yanal olarak metavolkanit, metatüf, volkarenit ve aglomeradan oluşan Ortaköy formasyonu ile giriktir. Giriklik Çalıkbağ yayla yolu üzerinde ve Hasanoğlan dere de izlenir. Elmadağ formasyonu Alt, Orta-Üst Triyas yaşında kabul edilmiştir. Elmadağ formasyonu genellikle fliş karakterindeki kaya türleri ile belirgindir. Birim genel olarak kumtaşı ve şeyl ardalanması şeklinde çökelen kaya türlerinden ve bunların içinde gelişmiş çakıltaşlı kanal çökellerinden oluşmuştur. Birim çökelimine devam ederken gelişen volkanizma ve bunların ürünleri değişik evrelerde çökelime katılmışlardır. Çökelim ve volkanizma devam ederken, Karbonifer ve Permiyen yaşlı 46

kırıntılı ve kireçtaşları değişik boyutlarda bloklar halinde çökelme havzasına gelmiş ve çökelime katılmıştır. Ortaköy Formasyonu (Tao): Birim güneybatı-kuzeydoğu yönünde uzanan Elmadağ formasyonunun yayılımı içinde farklı kaya türü özellikleri ile ayırtlanmıştır. Birim, kısmen ilksel halini koruyan, kısmen de düşük derecede metamorfizmaya uğramış bazalt (Spilit), diyabaz türü kayaçlar ile bunların tüflerinden, volkanik malzemeli kumtaşlarından ve aglomeralardan oluşur. Ortaköy formasyonu içinde sıkça izlenen kireçtaşları İmrahor üyesi, çok az olarak izlenen radyolarit-çamurtaşları ise radyolarit üyesi ve dayk konumdaki diyabazlar ise diyabaz daykı olarak ayırtlanmıştır. Koyu yeşil siyah renkli bazaltlarda pillov (yastık) yapılarının ender de olsa korunduğu kesimler vardır. Spilitler gaz boşluklu olup, gaz boşlukları kalsit tarafından doldurulmuştur. Spilitlerde bölgesel kıvrımlanmaya uygun olarak belirgin yönlenme görülür. Ortaköy formasyonu içinde Permiyen yaşlı kireçtaşları değişik boyutlarda bloklar halinde izlenir. Ayrıca Hasanoğlan derede Ortaköy formasyonunu oluşturan volkanitler ilksel ilişkili olarak Triyas yaşlı kireçtaşlarını sarmış, içine almış olarak izlenir. Ortaköy formasyonunu oluşturan kaya türlerinin petrografik incelemesi ise şöyledir; Spilit; albit mikrolitlerinin kalsit, klorit, opak tanelerden oluşan bir hamur içinde dağılımı şeklindedir. Boşluklu olan kayaçta boşlukları kalsit, klorit veya albit doldurmuştur. Diyabaz; kloritleşmiş hamur içinde yer alan intersertal dokulu plajiyoklaz ve bunların arasında gelişmiş piroksen çubuklarından oluşmuştur. Ortaköy formasyonu, Elmadağ formasyonu ve kısmen de Keçikaya formasyonunun çökelimi süresince bölgede etkin olan volkanizmanın ürünleri olup yanal olarak Elmadağ formasyonu ve Keçikaya formasyonunun alt kesimleri ile giriktir. Birimin alt sınırı doğrudan izlenmez, ancak Emir formasyonu içinde ayırtlanamamış volkanitlerin varlığı volkanizmanın Emir formasyonunun çökelimi süresince de bölgede etkin olduğunu göstermektedir. Üstte ise Keçikaya formasyonunun üst düzeyleri ile örtülüdür. Ortaköy formasyonunun yaşı Orta-Üst Triyas olarak belirlenmiştir. İmrahor Kireçtaşı Üyesi (Taoi): İmrahor kireçtaşı üyesi, Ortaköy formasyonunun yayılım alanı içinde ayırtlanan bant şeklindeki kireçtaşlarından oluşur. Orta-Üst Triyas yaşlı, ince-orta tabakalanmalı, gri beyaz renkli, seyrek olarak da kırmızı renktedir. Volkanik kumtaşları ile geçişli olduğu yerlerde kumlu kireçtaşı özelliğindedir. İmrahor kireçtaşı üyesi altta ve üstte Ortaköy formasyonunu oluşturan kayatürleri ile geçişlidir. Yanal olarak ise yine Ortaköy formasyonu içinde kamalanarak sonlanır. İmrahor kireçtaşı üyesi, Ortaköy formasyonunun oluşumu sırasında volkanik kumtaşı, aglomeraların çökeliminden sonra zaman zaman ortamın sakinleşmesi sırasında çökelmiştir. Spilit, diyabaz ve bunların tüfleri ile volkanik kumtaşı, kumtaşı, aglomera düzeyleri arasında tekrarlanan düzeyler olarak izlenirler. Radyolarit Üyesi (Taor): Birim Ortaköy formasyonu içinde kayatürü özelliğine bağlı olaraklalahan dolayında ayırtlanmıştır. Radyolarit üyesi, kırmızı, nefti renkli, ince tabakalı çamurtaşı ve radyolarit ardalanması şeklindedir. Sert midye kabuğu kırılmalı ve kıvrımlıdır. Radyolarit üyesi alttan ve üstten volkanik taneli kumtaşı ve volkanitlerle sınırlıdır. Yanal olarak Ortaköy formasyonunu oluşturan kayatürleri içinde kamalanır. Birim içinde bulunan radyolaryalar fazla deformasyona uğradıkları için tayinleri yapılamamıştır. Radyolarit üyesi, birlikte bulunduğu Ortaköy formasyonu ile aynı yaşta olup, yaşı Orta-Üst Triyas olarak kabul edilmiştir. Radyolarit üyesi, Ortaköy formasyonunu oluşturan kayatürlerinin çökelimi sırasında ortamın sakinleştiği ve 47

derinleştiği dönemin ürünleridir. Birim, Triyas ta oluşmaya başlayan okyanus kabuğu malzemesinin yastık lavlarla birlikte çökelen pelajik çökeller bölümü olarak düşünülebilir. Diyabaz daykı (d): Diyabaz daykı çoğunlukla Emir formasyonunun yaygın olduğu kesimlerde kütleler halinde izlenir. Diyabaz daykları koyu yeşil renkli, sert, ince dokuludur. Emir formasyonu ve Elmadağ formasyonu ile birlikte kıvrımlanırken kırılmış ve sucuk yapısı kazanmıştır. Birimin değişik kesimlerinden alınan örnekler; Diyabaz; ince taneli (Holokristalin) diyabazik doku gösterir. Plajioklas kristalleri, albit-oligoklas olup, piroksenler karbonatlaşmış ve kloritleşmiş, hamur içerisine dağılmıştır. Plajioklaslarda albitleşme ve spilitleşme izlenir. Metadiyabaz; özelliklerinin tümü tipik diyabaz karakterinde olup sadece belli bir basınç etkisi gözlenir. Basınç etkisi şistozite oluşturacak şekilde değil de kıvrıma uygun olarak gelişmiştir. Diyabaz daykları bölgede Emir formasyonu ve Elmadağ formasyonunu kesmiş olarak izlenir. Dokanakları Emir ve Elmadağ formasyonlarının yönlenmelerine dik veya verevdir. Birim, olasılıkla Ortaköy formasyonunu oluşturan volkanizmanın ürünü olarak izlenen bazalt (spilit) gibi volkanitlerin daykları olarak düşünülebilir. Keçikaya Formasyonu (Tak): Bölgede kuzeydoğu-güneybatı yönünde dağılım gösterenelmadağ ve Ortaköy formasyonlarının yaygın olduğu kesimlerde izlenir. Birim, kireçtaşı ve kumlu kireçtaşından oluşur. Gri, beyaz renkli, yer yer kristalize, yer yer de dolomitleşmiştir. Orta ve kalın tabakalı olup bol kırıklı ve çatlaklı olması ve tabaka yüzeylerinin kolay aşınma özelliği nedeniyle her yerde tabakalanma belirgin olarak izlenemez. Keçikaya formasyonunun gri renkli kireçtaşı düzeyleri bol fosil içerir. Keçikaya formasyonu, altta Elmadağ formasyonu ve Ortaköy formasyonu ile geçişlidir. Geçiş zonunda kireçtaşı tabakaları artar. Ortaköy formasyonunu oluşturan volkanitler ise Keçikaya formasyonunun alt düzeyleri ile sıcak ilişkilidir. Üstte ise Hasanoğlan formasyonu, çakıltaşı, kumtaşı düzeyleri ile Keçikaya formasyonunu uyumsuz olarak örter. Keçikaya formasyonunun yaşı Orta-Üst, Üst Triyas olarak belirlenmiştir. Keçikaya formasyonu altta fliş karakterindeki kayatürlerinin çökelmesinden sonra ortamın gittikçe sığlaşması ve sakinleşmesi sonucunda oluşmuştur. Geçiş zonunda kumlu kireçtaşı, silttaşı, kumtaşı ardalanmasından kireçtaşına geçilmektedir. Ankara Grubu İçindeki Bloklar Ankara grubunu oluşturan formasyonlar içinde değişik yaşta ve kayatüründe, çeşitli boyutlarda bloklar vardır. Bloklar içinde bulunduğu formasyonun stratigrafideki sırasına göre anlatılmaktadır. Metaultramafit (mu): Bölgede kayatürüne bağlı olarak Hasanoğlan kuzeyinde Emir formasyonu içinde ayırtlanmıştır. Ayırtlanmamış olarak da Emir formasyonu içinden alınan örneklerde rastlanmıştır. Siyah, koyu yeşil renkli olup, yeşilşist fasiyesinde metamorfizma geçirmiş ve belirgin yönlenme kazanmıştır. Yönlenmeleri içinde bulunduğu Emir formasyonunun yönlenmeleri ile aynıdır. Metaultramafitler, Emir formasyonu içinde blok konumlu olarak bulunurlar. Emir formasyonunun çökelimi sırasında gelişen bir okyanuslaşma sonucu bölgeye gelen ultramafik kayaçlar daha sonra birlikte kıvrımlanıp metamorfizmaya uğramışlar ve blok konumu ve/veya sucuk yapısı kazanmışlardır. Ultramafiklerin Emir formasyonu içine girişi olasılıkla Alt Triyas ta, birlikte metamorfizmaya uğramaları ise Liyas öncesi zaman aralığındadır. 48

Karbonifer Yaşlı Kireçtaşı (Kkb): Elmadağ formasyonu içinde çeşitli boyutlarda bloklar olarak izlenir. Gri, beyaz renkli, çatlaklı, az kristalize ve ince-orta tabakalı kireçtaşlarıdır. Fosil incelemelerinde yaşı Karbonifer olarak belirlenmiştir. Karbonifer yaşlı kireçtaşları ilksel yerlerinde sığ deniz ve resifal kireçtaşı olarak çökelmişler ve daha sonra bölgeyi etkileyen gerilme kuvvetleri ile oluşan havzalarda çökelen Elmadağ formasyonunu oluşturan kayatürleri içerisine çekim kaymaları ile çeşitli boyutlarda bloklar olarak yerleşmişlerdir. Permo-Karbonifer Yaşlı Kireçtaşı (PKkb): Elmadağ formasyonu içinde fosil kapsamına göre ayırtlanabilmiş kireçtaşı bloklarıdır. En geniş yüzlekleri İncek, Taşpınar, Akpınar ve Lodumlu köyleri arasında ayırtlanmıştır. Daha küçük yüzlekleri Elmadağ formasyonu içindeayırtlanamamış olarak bulunur. Gri, beyaz, yer yer kristalize kireçtaşları, Orta-ince tabakalanmalıdır. Yüzleklerin değişik kesimlerinde hem Karbonifer ve hem de Permiyen yaşını veren fosil topluluklarına rastlanmıştır. Bu fosil topluluklarına göre yaşı Üst Permiyen olarak saptanmıştır. Permo-Karbonifer yaşlı kireçtaşları ilksel yerinde sığ denizel kireçtaşı olarak çökelmiş daha sonraki çekim kaymaları ile kısmen ilksel konumunu koruyarak bölgede çökelmekte olan Elmadağ formasyonunu oluşturan çökel havzasına bloklar olarak gelmişlerdir. Permiyen Yaşlı Kırıntılılar (Pkıb) ve Permiyen Yaşlı Kireçtaşı (Pkb): Elmadağ formasyonu ve Ortaköy formasyonu içinde kayatürüne bağlı olarak ayırtlanmıştır. Permiyen yaşlı kırıntılı blokları daha az ve küçük yüzlekler halinde, Permiyen yaşlı kireçtaşı blokları ise daha yaygın ve değişik boyutlarda izlenir. Permiyen yaşlı kırıntılılar genellikle kumtaşı, çakıltaşı ve kumlu kireçtaşından oluşur. Sarı, boz renkli ince-orta tabakalanmalıdır. Yer yer mercan resifi ve bryozoa kolonileri izlenir. Resif ve kolonilerden kopan Permiyen yaşlı kireçtaşı parçaları yine Permiyen yaşlı kumtaşı ve çakıltaşı ile birlikte çimentolanmıştır. Çakıltaşı ve kumtaşının tanelerini, kuvars, feldspat, az mika oluşturur. Kuvars çakılları iyi yuvarlanmış ve çakıllarda boylanma iyi gelişmiştir. Çakıltaşı ve kumtaşının çimentosu genellikle karbonattır. Permiyen yaşlı kireçtaşları, gri, beyaz renkli, yer yer kristalize, çatlaklı, ince-orta tabakalanmalıdır. Kireçtaşları sparikalsit çamur ve çoğunlukla fosilden oluşurlar ve içlerinde kuvars taneleri de bulunur. Bloklar ilksel yerinde resif, resif önü ve havza kenarında çökelmiştir. Resiflerden ve bryozoa kolonilerinden kopan parçalar çökel ortamına gelerek henüz taşlaşmamış kireçtaşları içine gömülmüşlerdir. Taşlaşmasını tamamlayan kireçtaşı ve kırıntılılar daha sonra bloklar halinde Elmadağ ve Ortaköy formasyonlarının çökelimine katılmışlardır. Hasanoğlan Formasyonu (Jh): Hasanoğlan formasyonu bölgede küçük yüzlekler halinde genellikle Akbayır formasyonu nun altında izlenir. Hasanoğlan formasyonu altta kötü boylanmalı çakıltaşı ile başlar. Üste doğru kumtaşı, çamurtaşı, kumlu kireçtaşı ardalanması olarak devam eder. En üstte ise sarı, siyah, nefti ve kırmızı renkli kırıntılılardan ve beyaz renkli kireçtaşlarından oluşur. Çakıltaşının elemanlarını bol oranda granit, metakumtaşı, kuvars, metavolkanit parçaları, gnays, trakit, dasit, riyodasit oluşturur. Hasanoğlan formasyonu içinde mercekler şeklinde kumlu kireçtaşları vardır. Hasanoğlan formasyonu altta Ankara Grubu'nun Elmadağ formasyonu üzerine taban çakıltaşı ile uyumsuz olarak gelir. Üstte ise Dogger-Malm yaşlı Akbayır formasyonu ile geçişlidir. Geçiş zonunda kırmızı marn ve killi kireçtaşları artar. Birimi oluşturan kaya türlerinde yanal olarak kamalanmalar izlenir. Liyas yaşlı Hasanoğlan formasyonu ile doğrudan 49

ilişkisi gözlenmese de eş yaşlı olarak havzanın daha derin kesimlerinde Günalan formasyonu çökelimini sürdürmektedir. Günalan Formasyonu (Jg): Birim bölgede Günalan köyü ile Karaali köyü dolaylarında ayırtlanmıştır. Günalan formasyonu yer yer pillov yapılı iri feldispatlı volkanitler, aglomera, volkarenit ardalanması ve bunların arasında kırmızı renkli, ince tabakalı ve ammonit içeren kireçtaşı ile şelften veya resiflerden koparak gelen sığ deniz fosilli kireçtaşından oluşur.kireçtaşları farklı kayatürü özelliğinden dolayı konumuma bakılmaksızın ayırtlanmış ve Hörç kireçtaşı üyesi (Jgh) olarak adlandırılmıştır. Günalan formasyonunun alt dokanağı bölgede Eldivan ofiyolit topluluğunun alt kesimleri ile daima bindirmeli olarak gözlenmiştir. Üstten ise Haymana formasyonu tarafından aşmalı olarak örtülür. Günalan formasyonu içerisinde volkanik kayaçlar ile ardalanmalı olarak bulunan Hörç kireçtaşı üyesinin yaşı zengin fosil içeriği ile Liyas olarak saptanmıştır. Bölgede hızlı olarak gelişen derinleşmeyi sağlayan faylar boyunca çıkan volkanitler daha sonra açılmaya başlayacak okyanusun ilk belirtileri olarak yorumlanmaktadır. Volkanik aktiviteye bağlı olarak şelften veya resiflerden kopan parçalar taşınarak volkanizmanın oluştuğu kesime taşınmıştır. Günalan formasyonunun yaşı Titaniyen-Neokomiyen yaşlı olarak belirtilmiştir. Hörç Kireçtaşı Üyesi (Jgh): Günalan formasyonunun yayılım alanı içerisinde kayatürü özelliğinden dolayı üye olarak ayırtlanmıştır. Liyas yaşı saptanmıştır. Hörç kireçtaşları Günalan formasyonu içerisinde iki konumda bulunmaktadır. Değişik konumda bulunan kireçtaşlarının Litofasiyes ve biyofasiyes özellikleri de birbirinden farklı özellikler göstermektedir. Birinci grupta, volkanik kayaçlarla yer yer ilksel dokanak ilişkili, bol ammonit, krinoid ve radiyolarya fosili içeren hemiplajik kireçtaşları yer almaktadır. İkinci grupta ise sığ ortamda (Platform kenarında) çökelmiş ve daha derin ortamlara taşınan detritik kireçtaşları bulunmaktadır. Bu kireçtaşları volkanitler arasında mercekler oluşturur. Mercek boyutları bir kaç m'den bir kaç yüz metreye kadar değişmektedir. Altta erozyonal yüzeye sahip olan kireçtaşlarının, üst yüzeyleri yaklaşık düzlemseldir. Resifal ortam ürünü olan kireçtaşlarının sparitik özellikteki çakıl ve blokları bol miktarda mercan, mollusk ve alg fosili içerir. Ayrıca, kireçtaşları içerisinde, ortamdaki diğer kayaçlardan (çoğunlukla volkanitler) aktarılmış parçalar da bulunmaktadır. Aşınmaya karşı duraylı olan kireçtaşları, Günalan formasyonu içerisinde yüksek rölyefleri oluşturmaktadır. Akbayır Formasyonu (Ja): Genel olarak, ince-orta tabakalı, çörtlü, hemiplajik biyomitritik kireçtaşları ile temsil edilen birimin tip yeri Hasanoğlan köyü kuzeyinde Akbayır Tepedir. Birimin inceleme alanının batısında Alacaatlı ve Ballıkuyumcu köyleri ile güneybatısında Dereköy ve Deveci köyleri civarında geniş yüzeylemeleri bulunmaktadır. Akbayır formasyonu beyaz, krem, bej ve yer yer kırmızı renkli, midye kabuğu kırılmalı, ince-orta tabakalanmalı, yaygın olarak çört yumru ve bantları içeren killi kireçtaşı ve/veya biyomitritik kireçtaşlarından oluşmaktadır. Tabaka kalınlıkları 5-40 cm. arasında değişen bu kireçtaşları içerisinde, gri-kahverenkli çört mercek ve bantlarının bulunması formasyonun tipik özelliğini oluştururken, formasyon içerisinde Radiyolaria, Spongia, Echinodermata ve Calpionellid fosil ve kırıntıları yaygın olarak görülmektedir. Kimmeriyen-Titoniyen-Barremiyen (Neokomiyen) yaşları saptanmıştır. Akbayır formasyonun oluşturan istifin en üst düzeyleri, inceleme alanının batısında, yeşil renkli marnlar ve bu marnlar arasındaki olistostromal mercekleri ile tamamlanmaktadır. Akbayır 50

formasyonunun mikritik kireçtaşı ve çörtlerinden meydana gelen olistostrom elemanlarının boyutu 2-15 cm arasında değişmektedir. Akbayır formasyonu altta Hasanoğlan formasyonu ile geçişlidir. Bu uyumlu dokanak Hasanoğlan ve Alacaatlı köyleri civarında görülmektedir. Deveci köyü yöresinde ise Dereköy ofiyolitli melanjı ve Elmadağ formasyonunun Permiyen kireçtaşları üzerinde tektonik dokanakla bulunmaktadır. Formasyonun üst kesimi Hasanoğlan ve Deveci köyleri civarında aşınma yüzeyli, Alacaatlı köyü, Ballıkuyumcu batısında ise Karadağ formasyonunun olistostrom içerikli kayatürleri ile örtülmektedir. Akbayır formasyonu, Hasanoğlan formasyonu'nun oluşumunu sağlayan tektonosedimanter sürecin devamında gelişmiştir. Ancak Ankara'nın batısında Üst Jura-Alt Kretase zaman aralığında düzenli olarak devam eden istif derin deniz çökeli olarak gelişmiştir. Ankara'nın doğusunda ise zaman zaman gelişen denizaltı tepelerinde daha sığ kesimlerde yer yer oolitli düzeylerde çökelmiştir. Ofiyolitler: Bölgede yaygın olarak yüzeyleyen ofiyolitli kayaçlar iç yapı özellikleri, stratigrafik konumları ve diğer birimlerle olan ilişkilerindeki farklılıkları göz önüne alınarak üç ayrı birim olarak ayırtlanmış ve tanımlanmıştır. 1- Jura-Alt Berrasiyen oluşum yaşlı ve kısmen iç düzenini korumuş "Eldivan Ofiyolit Topluluğu"(JKe). 2- Alt Kretase'de bölgeye yerleşen ve tektonik dokanaklı, değişik yaş ve kökenden kayaç bloklarını kapsayan "Dereköy Ofiyolitli Melanjı" (Kd). 3- Üst Kretase yaşlı sedimanter birimler içerisinde Eldivan ve Dereköy ofiyolitli kayaçlarından aktarılan "Olistolit ve Olistostromlar" (Keo). Eldivan ofiyolit topluluğu kuzeyde Eldivan dağında, Kalecik kuzeyinde ve güneybatısında ve Beynam-Karaali arasında, Dereköy ofiyolitli melanjı Dereköy, Oyaca, Develi dolaylarında, olistolit ve olistostromlara ise Kalecik-Kılıçlar-Irmak dolaylarında yaygın olarak izlenir. Eldivan Ofiyolit Topluluğu (JKe): Eldivan ofiyolit topluluğu Orta Anadolu'da gözlenen ofiyolitli melanj yayılımlarında iç düzeni kısmen korunmuş okyanus kabuğu malzemesidir. Eldivan dağında ve Beynam köyü güneyinde izlenen ofiyolit topluluğu düzenli bir istif olarak belirlenmiştir. Ofiyolit topluluğu üstten eksikli olarak (Ultramafitler, Gabro- Diyabaz) Kalecik güneybatısında Balkaya dere ve (Ultramafitler, Gabro-Diyabaz ve Pelajik arakatkılı volkanitler) Hasayaz doğusunda izlenir. Eldivan ofiyolit topluluğu üzerine Senomaniyen-Kampaniyen yaş aralığında çökelmiş Hisarköy formasyonu ve bazen de Karadağ formasyonu uyumsuz olarak gelir. Eldivan ofiyolit topluluğundaki kaya türleri harita birimi olarak ayırtlanmıştır. Serpantinleşmiş Ultramafitler (JKes): Harita birimi olarak Beynam köyü güneyinde ayırtlanmıştır. Ultramafit olarak ayırtlanan kesimlerde de yer yer serpantinleşmiş ultramafitlere rastlamak olasıdır. Koyu yeşil, yeşil renkli, genellikle ilkel hali bozuşmuş, kırılgandır. Peridotit (dünit, Harzburgit), piroksenit gibi kayaçların değişimi sonucu oluşmuştur. Kromit ve ince krizotil damarcıkları içerir. Mikroskopta hemen hemen tüm mineralleri serpantinleşmiş olarak izlenir. Kalıntı halde az plajioklas ve piroksen gözlenir. Kataklastik doku belirgindir. 51

Düzenli ofiyolit topluluğunun en alt kesimini oluşturan kaya türlerinin serpantinleşmiş kesimidir. Serpantinleşmiş ultramafitler diğer kesimler ile tektonik dokanaklıdır. Ultramafitler (JKeu): Düzenli ofiyolit topluluğunun en alt bölümü olarak ayırtlanmıştır. Birim, dünit, harzburjit, piroksenit, amfibolitten oluşur. Ultramafitler koyu yeşil, siyah, yeşil, kahvemsi yeşil renklerdedir. Serpantinleşmenin yaygın olduğu kesimleri serpantinleşmiş Ultramafitler (JKes) olarak ayırtlanmıştır. Ultramafitlerden alınan örneklerin petrografik incelemesinde; Dünit; kayaç petek dokusu göstermekte ve bu gözlerde yer yer serpantinleşmemiş olivinler izlenmektedir. Çatlaklar ve dilinimler boyunca opak mineraller oluşmuştur. Peridotit; Serpantinleşme yaygındır. Kromit, magnetit açığa çıkmıştır. Serpantinleşmemiş relikt olivin ve piroksen izlenmektedir. Piroksenit; Holokristalin dokuda ortopiroksen, klinopiroksen ve yer yer serpantinleşmiş olivinden oluşmuştur. Uralitleşmiş piroksenit; Porfirik dokulu, fenokristal ve hamurun mineral bileşimi klorit ve uralite dönüşmüş piroksendir. Gabro-Diyabaz (JKeg): Birim Eldivan dağında Kalecik güneybatısında Balkaya derede vebeynam köyü güneyinde ayırtlanmıştır. Gabro-Diyabaz birimi düzenli ofiyolit topluluğunun alttan ikinci bölümü olarak gözlenir. Gabrolar koyu yeşil, siyah renklidir. Feldspatlar yer yer beyaz renkli bantlar oluştururlar. Gabrolardan bantlı amfibolite geçişler gözlenir. Gabrolarda ince doku yaygındır. Yer yer de iri kristalli pegmatitik gabrolar izlenmiştir. Diyabazlar daha koyu renkli ve ince dokuludur. Diyabazlar her zaman dayklar şeklinde gabroları kesmiş olarak izlenir. Diyabaz dayklarında, daykın kenarlarından içe doğru kristallerde incelme gözlenir. Gabro-Diyabaz birimi plajiyo-granitlere de rastlanılmaktadır. Eldivan dağında küçük yüzlekler halinde izlenen plajiyogranitlerin Beynam ormanı içerisinde, birkaç lokasyonda 1 ila 5 m. Genişliğindeki yüzlekleri görülmektedir. Gabro, diyabaz birimini kesmiş olarak bulunan mikrotaneli ve holokristalen dokulu plajiyogranitlerde açık renkli mineraller daha fazla oranda bulunmaktadır. Pelajik Arakatkılı Volkanitler (JKev): Birim düzenli ofiyolit topluluğunun en üst kesimini oluşturan bazalt, spilitik bazalt, tüfit, killikireçtaşı, radyolarit-çamurtaşından oluşur. Bu kaya türlerinin egemen olduğu kesimler ayrı harita birimi olarak ayırtlanmıştır. Pelajik arakatkılı volkanitler, koyu yeşil, siyah, kahve renkli, genellikle yastık yapılı lav akıntıları halindedir. Yastık yapılı volkanitlerde merkezden dışa doğru ışınsal soğuma eklemleri gözlenir. Amigdoidaller doku yaygındır. Düzenli ofiyolit topluluğunun en üst kesimini oluşturan birim diğer kesimleri ile tektonik dokanaklıdır. Volkanitlerden alınan örneklerin petrografi incelemelerinde; bazalt; gaz boşluklu, çabuk soğuma dokusu gösterir. Plajiyoklas kristalleri yelpaze ve radyal biçimde soğumuş, aralarda bol ölçüde opak mineral ve karbonatlaşmış kripto oluşumlar izlenir. Boşluklar kalsit dolguludur. Bu örnekle ilksel ilişkide olan kireçtaşının petrografisi ise; organizma parçaları içeren mikrittir. Dolgular sparikalsittir. Bol ölçüde demirli konkoidal oluşumlar izlenir. Kireçtaşı içinde bazalta benzer parçacıklar içerir. Radyolarit (JKer): Düzenli ofiyolit topluluğunun en üst kesimini oluşturan Pelajik Arakatkılı Volkanitler içerisinde kayatürü özelliğine göre ayırtlanmıştır. Radyolarit birimi radyolarit ve çamurtaşından oluşur. Kırmızı, gri boz ve yeşil renkli, ince tabakalı ve kıvrımlıdır. Radyolarya kavkı parçaları, kil ve silt boyutunda kuvars, plajiyoklas tanelerinden oluşur. Radyolarit birimi, Pelajik Arakatkılı Volkanitler ile birlikte bulunur ve bu birim içerisinde kamalanır. 52

Çörtlü Kireçtaşı (JKeç): Çörtlü kireçtaşı, düzenli ofiyolit topluluğunun en üst kesimini oluşturan Pelajik Arakatkılı Volkanitler içerisinde kayatürü özelliğine göre ayırtlanmıştır. Çörtlü kireçtaşı, kırmızı, beyaz renkli ince tabakalı ve laminalı, çört bant ve yumrulu, kırılma yüzeyi midye kabuğumsu ve kıvrımlıdır. Çörtlü kireçtaşları, genellikle Pelajik arakatkılı Volkanitler ve Radyolarit-Çamurtaşı ile birlikte bulunur. Kireçtaşları genellikle birlikte bulunduğu birim içinde budinleşmiş olarak izlenir. Birimin yaşı Üst Titoniyen-Alt Berriasiyen olarak değerlendirilmiştir. Dereköy Ofiyolitli Melanjı (Kd): Dereköy ofiyolitli melanjı, adını Ankara- Haymana yolundadereköy'den alır. Birim Dereköy, Oyaca ve Develi dolaylarında yaygın olarak izlenir. Bölgede daha küçük yüzlekleri ise Karagedik batısında, Beynam köyü güneyinde izlenmiştir. Dereköy ofiyolitli melanjı; Serpantinit, gabro, diyabaz, volkanit (bazalt, diyabaz, spilit) radyolarit, çörtlü kireçtaşı ve bunların içinde yabancı olarak bulunan Permiyen yaşlı kireçtaşı (Pkb) Triyas yaşlı kireçtaşı (Takb), Jura yaşlı kireçtaşı (Jab, Jmb), Kretase yaşlı kireçtaşı (Kb) ve yaşı belirlenemeyen kireçtaşları (xb) oluşturur. Bu kaya türleri birbirleriyle tektonik dokanaklı ve belirli bir düzen göstermezler. Dereköy ofiyolitli melanjını oluşturan kayatürleri Eldivan ofiyolit topluluğuna ait kayaçların birbiri ile tektonik karışımından oluşmuştur. Bölgede iç düzeni kısmen korunmuş ofiyolit topluluğunun yerleşimi sırasında gelişen tektonik olaylar Dereköy ofiyolitli melanjının karmaşık yapısını kazanmasına neden olmuştur. Dereköy ofiyolitli melanjı, Eldivan ofiyolit topluluğunun yanal devamı olarak düşünüldüğü için oluşum yaşı da Eldivan ofiyolit topluluğunun oluşmaya başladığı Jura-Senomaniyen zaman aralığı olarak kabul edilmektedir. Üst Jura yaşı saptanmıştır. Kılıçlar Grubu: Çalışma alanında, Senomaniyen-Kampaniyen yaşlı, birbirleriyle yanal ve dikey yönde geçişli sedimanter, volkano-sedimanter ve volkanik kayaçların yer aldığı, birimler Kılıçlar Grubu olarak tanımlanmıştır. Bu grup içerisinde daha yaşlı kayaçlardan türemiş olistolit ve olistostromlar yaygın olarak bulunmaktadır. Bölgede yaygın olarak izlenen grup, Hisarköy ve Karadağ formasyonlarına ayrılmıştır. Hisarköy formasyonu, Cengizpınar volkanit üyesi, Kocatepe kireçtaşı üyesi ve Radyolarit üyesine, Karadağ formasyonu ise Kurşunludüz kireçtaşı üyesine ayırtlanmıştır. Bu birimlerin tümü Kılıçlar köyü dolaylarında izlenir. Kılıçlar Grubunu oluşturan birimler stratigrafik konumlarına göre, bloklar ise Kılıçlar Grubundan sonra anlatılacaktır. Hisarköy Formasyonu (Kkh): Birim genelde bölgede kuzeydoğu-güneybatı yönünde uzanım gösterir. Kaba çakıl boyutundan ince kum boyutuna kadar değişen boyuttaki tanelerin oluşturduğu kayatürlerinden oluşur. Birimin çökel kayaçları yer yer kötü boylanmalı volkanik taneli çakıltaşı, kumtaşı, çamurtaşı ardalanması ve arada izlenen kireçtaşlarından oluşmuştur. Çakıltaşı ve kumtaşları çoğunlukla boz, kahverengi, kırmızı renkli gevşek tutturulmuş ve tabakalanması belirsizdir. Birimin, genelinde boylanma ve derecelenme kabaca izlenir. Çamurtaşları; kırmızı, boz renkli, ince-orta tabakalıdır. Hisarköy formasyonu içinde Eldivan ofiyolit topluluğundan türemiş çeşitli boyutlarda olistolit ve olistostromlar sıkça izlenir. Hisarköy formasyonu bölgenin kuzeyinde Eldivan ofiyolit topluluğu üzerine uyumsuz olarak gelir. Birimin yaşı Senomaniyen-Kampaniyen olarak saptanmıştır. 53

Hisarköy formasyonu, derin deniz ortamında ve genellikle eğimi fazlaca olan kıta yamacında çökelmiştir. Çökellerin en önemli kaynağı kıta ve şelfteki çökeller olmakla birlikte eş yaşlı volkanizmanın ürünü spilit ve diyabazlar (Cengizpınar volkanit üyesi) da kaynak kayacın bir bölümünü oluşturur. Havzada var olan tektonik etkinlik, volkanizmanın etkisi ile şiddetlenmiş ve parçalanarak yerinden oynatılan eş yaşlı volkanik gereç, karadan türeyen gereçlerle karışarak başlıca moloz akması süreçleri ile çökelmiştir. Pelajik çökelim, ortamın dingin olduğu evrelerde gerçekleşmiş ve radyolarit, çamurtaşı ve killi kireçtaşı çökelmiştir. Cengizpınar Volkanit Üyesi (Kkhc): Birim Hisarköy formasyonu içinde kayatürü özelliğine bağlı olarak ayırtlanmıştır. Cengizpınar volkanit üyesi, Hisarköy formasyonu içinde çeşitli evrelerde oluşmuş olan yastık lav özelliğini kısmen korumuş spilit (bazalt), diyabaz ve bunlara bağlı dayk ve silislerden oluşur. Spilitler koyu renkli, morumsu, gri, diyabazlar ise gri ve yeşil renklerdedir. Spilitlerin, volkanik malzemeli kumtaşları marn ve kumlu-killi kireçtaşları ile birincil ilişkide olduğu gözlenmiştir. Dayk konumundaki volkanitler, Kılıçlar grubunu oluşturan birimleri kesmiş olarak izlenir. Cengizpınar volkanit üyesi, Hisarköy formasyonunun Senomaniyen- Kampaniyen'e kadar süren zaman aralığındaki çökemininin değişik düzeylerinde derin deniz volkanizmasının bir ürünü şeklinde yayılarak gerek çökeller içine girerek gerekse çökelme yüzeyi üzerinde akarak ilişkide olduğu kayatürlerini az da olsa etkilemiştir. Kocatepe Kireçtaşı Üyesi (Kkhk): Hisarköy formasyonu içinde kayatürü özelliğine göre ayırtlanmıştır. Kocatepe kireçtaşı üyesi, parçalanmış sucuk yapısı kazanmış olarak da olsa uzun mesafelerde izlenebilen pelajik killi kireçtaşı, radyolarit-çamurtaşı ve kalsitürbidit ardalanmasından oluşur. Pelajik killi kireçtaşı, kırmızı, gri renkli, ince-orta katmanlanmalı, midye kabuğu kırılma yüzeylidir. Kalsitürbiditlerin taneleri, sığ deniz veya resifal kireçtaşı ile az olarak volkanik kayaç taneleridir. Radyolarit-çamurtaşı kırmızı renkli ince düzeyler olarak izlenir. Bazı kesimlerde Kocatepe kireçtaşı üyesi ile Cengizpınar volkanit üyesinin birincil ilişkileri görülür. Birimin yaşı Senomaniyen- Kampaniyendir. Radyolarit Üyesi (Kkhr): Hisarköy formasyonu içinde kayatürü özelliğine göre ayırtlanmıştır. Birim, radyolarit ve çamurtaşı ardalanmasından oluşur. Radyolaritler kırmızı, yeşil renkli ince tabakalıdır. radyolaritler içerisinde yer yer serpantinit olistolitleri izlenir. Birim, Hisarköy formasyonu içinde formasyon ile düşey ve yanal yönde geçişli ve mercekler şeklinde bulunur. Radyolaritler, kalsitürbiditler ile yer yer geçişler gösterir. Birim bol olarak radyolaria içerir. Birimin yaşının birlikte olduğu formasyon ve üyelerle eş yaşlı Senomaniyen-Kampaniyen zaman aralığında olduğu düşünülmektedir. Karadağ Formasyonu (Kkk): Karadağ formasyonu altta volkanik taneli kumtaşı, çakıltaşı ardalanması ile başlar, üste doğru kumtaşı-çamurtaşı ardalanması şeklinde devam eder. Çakıltaşı ve kumtaşı, yeşil, kahverengi, boz, kızıl renkli, sıkı tutturulmuş ve ince-orta tabakalanmalıdır. Kumtaşlarında, derecelenme, paralel laminalanma, akıntı çapraz laminalanma konvolit tabakalanma bulunmaktadır. Çamurtaşı, gri, kahverengi, boz renkli sıkı tutturulmuş, ince tabakalı ve iğnemsi kırıklıdır. Çamurtaşları, kumtaşı tabakalarının üzerine geçişli olarak gelir. Çamurtaşlarında paralel laminalanma yaygın olarak gözlenir. Killi kireçtaşları, gri, boz, kırmızı renkte, ince-orta tabakalanmalı ve midye kabuğu kırılmalıdır. Karadağ formasyonu, altta Hisarköy formasyonu ile geçişlidir. Bu geçiş zonunda Hisarköy formasyonunun volkanitleri ve kalsitürbiditleri ile Karadağ formasyonunun kumtaşı, silttaşı ardalanması birlikte izlenir. Karadağ formasyonu, yanal olarak da Hisarköy formasyonu ile giriktir. Birimin yaşı Senomaniyen-Kampaniyen olarak 54

belirlenmiştir. Ayrıca Ankara'nın batısında Aşağı Yurtçu köyü mevkiinde Akbayır formasyonu üzerindeki Karadağ formasyonunun yaşı Senomaniyen-Türoniyen olarak değerlendirilmiştir. Kurşunludüz Kireçtaşı Üyesi (Kkkk): Karadağ formasyonu içinde kayatürü özelliğine göre harita ölçeğine uygun olarak ayırtlanmıştır. Üye sarımsı beyaz, gri, kırmızı renkli, midye kabuğu kırılma yüzeyli, silis bant ve yumrulu, ince-orta tabakalı bazen laminalı killi kireçtaşından oluşur. Kurşunludüz kireçtaşı üyesi alttan ve üstten Karadağ formasyonu ile geçişlidir. Birimin yaşı Senomaniyen-Türoniyen olarak saptanmıştır. Kılıçlar Grubu İçindeki Olistolit ve Olistostromlar Eldivan ofiyolit topluluğundan türemiş ve Keo simgesi ile gösterilen olistolit ve olistostromlar; serpantinit, gabro, diyabaz, volkanik kayaçların karışımı ve/veya birinin çoğunlukla olduğu kesimlerdir. Eldivan ofiyolit topluluğunun bölgeye Albiyen-Apsiyen zaman aralığında yerleşmesinden sonra Senomaniyen-Kampaniyen yaşlı birimlerin içine kütle akması ve çekim kaymaları biçiminde değişik zamanlarda gelerek çökelime katılması sonucu oluşmuşlardır. Ayrıca yaşına ve kayatürüne göre; yaşı belirlenemeyen kireçtaşı blokları "xb", Kretase yaşlı kireçtaşı blokları ise "Kb" simgesi ile ayırtlanmıştır. Serpantinit, gabro, diyabaz ve volkanik olistolit ve olistostromları, Ankara Melanjı (Bailey ve Mc Callien 1950) nın ofiyolitli kısmı, 1/500.000 ölçekli Jeoloji Haritası (Ketin 1962) Mesozoyik ofiyolit serisinin bir bölümü, Irmak formasyonunun (Norman 1972) bir bölümü ile denetleştirilebilir. Ilıcapınar Formasyonu (Kı): Birim, konglomera ve kumtaşının düzensiz ardalanmasından oluşur. Konglomeralar; kahverengi, boz, kızıl renklerde, orta tutturulmuş ve kalın-çok kalın tabakalıdır. Tabaka tabanları aşındırmalıdır. Konglomeralarda yer yer büyük ölçek teknesel çapraz tabakalanmalar izlenir. Boylanma ortadır. Kumtaşları, yeşil, kahve renkli, orta tutturulmuş, orta-kalın tabakalanmalıdır. Kumtaşlarında dereceli tabakalanma, paralel laminalanma ve küçük ölçek akıntı çapraz laminalanması izlenir. Konglomera ve kumtaşının çimentosu çok az veya hiç yoktur. Ilıcapınar formasyonunun alt sınırı çalışma alanında faylıdır. Birimin izlenen alt tabakaları ile Kılıçlar Grubunu oluşturan kayatürleri ve oluşum ortamları arasında çok sıkı bir ilişki vardır. Ilıcapınar formasyonu içindeki kanal çökellerinde, Kılıçlar Grubunu oluşturan kayatürlerine ait çakıllar bulunmaktadır. Bu nedenle Ilıcapınar formasyonunun Kılıçlar Grubu üzerine, kazıma yüzeyli olarak geldiği yani en alt kesimdeki kanal çökellerinin Kılıçlar Grubu'nun üzerinde açılan çukurluklara çökeldiği düşünülmektedir. Ilıcapınar formasyonu üstte ve yanalda Haymana formasyonu ile geçişli ve giriktir. Birimde fosil bulunamamış, ancak girik olduğu Haymana formasyonu ile aynı yaşta (Maastrihtiyen de) kabul edilmiştir. Ilıcapınar formasyonu, Üst Kretase de volkanizmanın etkinliğinin azalmasından sonra, üst denizaltı yelpazesinde, başlıca Hisarköy formasyonu üzerine çökelmiştir. Haymana Formasyonu (Kh): Haymana formasyonu adı ilk kez Rigo de Righi ve Cortesini (1959) tarafından kullanılmıştır. Birim, konglomera, kumtaşı ve şeyl ardalanmasından oluşur. Günalan-Karaali köyleri arasında ise bazalt lav, tüf ara düzeyleri ile izlenir. Volkanik kayaçlarayırtlanabildiği yerlerde volkanitler üye mertebesinde ayırtlanmıştır. Kumtaşlarındaki taban yapılarının bolluğu ve kumtaşlarının şeyllerle olan ritmik ardalanması birimin tipik özelliğidir. Konglomera, yeşilimsi, sarımsı ve kahverenkli olup, sıkı tutturulmuş ve orta-kalın tabakalıdır. Tabaka tabanları aşındırmalıdır. Konglomera tabakaları düzenli veya mercekseldir. Yer yer kötü boylanmalı, kaba çakıllı ve kalın 55

tabakalı konglomera düzeyleri de vardır. Çakılların çoğu alttaki ofiyolitlerden türemiştir. Konglomeralar içinde resiflerden taşınmış eş yaşlı rudist ve mercan parçaları yer alır. Kumtaşları, yeşil, sarı ve kahverenklidir. Sıkı tutturulmuş, köşeli ve kırıklı, ince- orta tabakalıdır. tabaka tabanlarında kazıma ve alet izleri ile canlı sürünme izleri boldur. Haymana formasyonu içinden derlenen örneklerde birime Mestrihtiyen yaşı verilmiştir. Volkanitler (Khv): Haymana formasyonu içinde izlenen volkanik kayaçlar bazaltik lav (spilit) ve tüfitten oluşur. Haymana formasyonu içinde siller halinde izlenir. Koyu yeşil, siyah renkli spilit dokusu yer yer gözlenen bazaltlar olarak izlenir. Volkanitlerden alınan örneklerin petrografi incelemesinde; Fonolitik Tefrit; porfirik dokulu, fenokristaller 1 mm.ye varan boyutlardadır. Fenokristaller lösit, piroksen (ojit) ve zeolittir. Mineral bileşimi; bol ölçüde lösit, piroksen (ojit), bol ölçüde zeolitleşmiş, daha az kloritleşmiş plajiyoklas ve opak mineraldir. Hamur; mikrotane dokulu, lösit, piroksen, zeolit, serisitleşmiş nefelin, kalsit ve opak mineralden oluşmuştur. Volkanikler alttan ve üstten Haymana formasyonu ile dokanaktadır. Haymana formasyonu içinde bu çalışmada ayırtlanarak haritalanmıştır. Malboğazı Formasyonu (Km): Malboğazı formasyonu, sarımsı gri kumtaşı, ince tabakalı konglomera, kumlu kireçtaşı ve resifal kireçtaşlarından oluşur. Kumtaşları ince tabakalı, bol fosilli ve çimentosu karbonattır. Malboğazı formasyonu altta Haymana formasyonu ile geçişlidir. Yer yer Haymana formasyonu olmaksızın Hisarköy formasyonu ile de geçişli olarak izlenir. Üstte ise Kızılçukur formasyonu uyumlu olarak yer alır. Yanalda ise Haymana formasyonu ile giriktir. Malboğazı formasyonunun yaşı Üst Mestrihtiyen olarak saptanmıştır. Kızılçukur Formasyonu (Tkı): Kızılçukur formasyonu konglomera, kumtaşı, çamurtaşı ve kireçtaşından oluşur. Konglomeralar kırmızı, siyah renkli kötü boylanmalı ve kalın tabakalı, matriks desteklidir. Çakıllar serpantinit, radyolarit, volkanit ve kireçtaşından oluşur. Kumtaşları, ince-orta tabakalı, makrofosil parçalıdır. Çamurtaşları, orta-kalın tabakalı olup aralarında kum ve çakıl boyutunda parçalar içeren kötü boylanmalı düzeyler halindedir, Kireçtaşları ince-orta tabakalı kırıntılı ve ince düzeyler halinde kum ve çakıl kapsamaktadır. Kızılçukur formasyonu altta Malboğazı formasyonu üzerine uyumlu olarak gelir. Üste doğru ise Çaldağ formasyonuna geçiş gösterir. Birim, çökelme koşulları ve yaşı dikkate alındığında Dizilitaşlar formasyonu ile giriktir. Kızılçukur formasyonuna Paleosen yaşı verilmiştir. Kızılçukur formasyonu, Malboğazı formasyonunu oluşturan resifler üzerinde gelişen yelpaze deltası çökelleri olarak çökelmiştir. Çaldağ Formasyonu (Tç): Çalışma alanında sınırlı bir yayılımı olan birim daha çok Haymana havzasında yaygındır. Çaldağ formasyonu resifal kireçtaşı, kırıntılı kireçtaşı ve kumlu kireçtaşından oluşur. Birimde kireçtaşları tabakalanma göstermeyen ve yer yer alg ve mercan biyohermlerinin bulunduğu merceksel geometrili oluşuklar şeklindedir. Üste doğru ise orta-kalın tabakalı kireçtaşları olarak gözlenirler. Mercek şekilli kireçtaşlarının küçük blokları ve çakıllarını da kumlu düzeyler içinde görmek olağandır. Resifal kireçtaşları beyaz, kirli beyaz renklidir. Kumlu kireçtaşları daha çok mercek şekilli resifal kireçtaşlarının çevresinde yaygındır. Çaldağ formasyonu, Çankırı havzasında altta Kızılçukur formasyonu üzerine geçiş zonu ile gelir. Çaldağ formasyonu yanalda ve üstte ise Dizilitaşlar formasyonu ile girik ve geçişlidir. Formasyonun yaşı Monsiyen olarak belirlenmiştir. Dizilitaşlar Formasyonu (Td): Dizilitaşlar formasyonu konglomera, kumtaşı, şeyl, killi kireçtaşı ve kırıntılı kireçtaşından oluşur. Ayrıca Çaldağ formasyonundan türemiş resifal kireçtaşı karakterindeki çok sayıda tekçe, yüzlerce metre boyutlu eş yaşlı olistolitler 56

de içermektedir. Konglomeralar; sarı, kahverengi, gri renklerde, gevşek tutturulmuş, ortakalın tabakalıdır. İki tür çakıltaşı vardır. Kaba matrisk destekli, çok kötü boylanmış konglomera ve küçük çakıllı, tane destekli orta boylanmış çakıltaşları. Dizilitaşlar formasyonunun alt sınırı genç tektonik nedeniyle çoğunlukla faylı olmasına karşın Haymana formasyonu ile kayatürü ve sedimantolojik özellikleri göz önüne alındığında geçişli olduğu yerler de vardır. Üstte ise Çankırı havzasında Mahmutlar formasyonu ile olan dokanağı faylı olmasına karşın geçişli olduğu kesimlerde gözlenmiştir. Haymana havzasında ise Dizilitaşlar formasyonu üzerine Eskipolatlı formasyonu uyumlu olarak gelir. Dizilitaşlar formasyonunun yaşı Paleosen olarak saptanmıştır. Granitoyidler (Gr): Orta Anadolu'da yaygın olarak görülen granitoyidlerin küçük yüzlekleri olarak izlenirler. Granitoyidler; granit, granodiyorit, siyenit ve monzonitten oluşur. Birim genellikle açık renkli, ayrışmış, yer yer aplit damarları ile kesilmiştir. Bazı yerlerde anklav olarak ofiyolit parçaları gözlenmiştir. Granitoyidler hipidiyomorf taneli doku gösterir. Birim bölgede Eldivan ofiyolit topluluğunu kesmiş halde izlenir ve dokanaklarda kontakt metamorfizma izlerine rastlanır. Granitoyidlerde kendi içerisinde diferansiyasyon nedeni ile mineralojik bileşim ve görünüm farklılığı vardır. Granitoyidler, Eldivan ofiyolit topluluğunu ve Kılıçlar Grubu birimlerini kesmiş olarak gözlendiğinden Kretase den gençtir. Eosen yaşlı birimlerde çakıllarının görülmesi ise Eosen den yaşlı olduğunu belirler. Eskipolatlı Formasyonu (Te): Konglomera, kumtaşı, marn ardalanmasından oluşan birim, inceleme alanının güneyinde Dereköy, kuzeydoğuda Karahasanlı köyü civarında yüzeylemektedir. Formasyon marn ağırlıklı istif oluşturmakla birlikte istifin alt düzeyleri konglomera, kumtaşı orta düzeyler kumtaşı - marn ve üstte kumlu kireçtaşı, marn ardalanmalıdır. Alt düzeylerdeki konglomeralar kanal dolgusu şeklinde, büyük boyutlu mercekler oluşturmaktadır. Konglomeranın bağlayıcı malzemesini kil-kum ve karbonat çimento oluşturur. Konglomera ve marnlar ile ardalanmalı olarak bulunan kumtaşları istifin alt düzeylerinde daha yoğun olarak görülmektedir. Eskipolatlı formasyonunun ağırlıklı kaya türünü oluşturan marnlar, kumtaşı ve kireçtaşı arasında kalın (1-15 m) düzeyler halinde görülmektedir. Marnlar yeşil-boz renkli masif ve kolay ayrışır. Marnlar planktonik fosiller içerir. Bölgede Eskipolatlı formasyonunun alt sınırı Dizilitaşlar formasyonu, üst sınırı ise Çayraz formasyonu ile uyumludur. Ünalan ve diğ. (1976) saptadıkları Nummulites ve Alveolina fosilleri ile birimin yaşını İleridiyen-Küviziyen olarak belirlemişlerdir. Çayraz Formasyonu (Tça): Tip yeri Haymana havzası olan ve sarımsı rengi ve bol Nummulites içeriği ile kolayca ayırt edilebilen formasyon kireçtaşı ve marn ardalanmasından oluşur. Çayraz formasyonunun çalışma alanının güneybatısında Dereköy, doğu ve kuzeydoğuda Günalan, Karaali ve Karahasanlı köyleri dolaylarında geniş yüzeylemeleri bulunur. Çayraz formasyonunun kayatürünü kireçtaşı, marn ardalanması oluşturmakla birlikte birkaç düzeyde konglomera bantları da bulunmaktadır. Kalın (1-5 m) tabakalı, bol fosilli biyostromal kireçtaşı yaygın kayatürünü oluşturmaktadır. Bu kireçtaşları arasında yer yer kumlu düzeylerin bulunduğu, mercekler şeklinde kumlu kireçtaşı arabantları da yer almaktadır. Kireçtaşları arasında yine bol fosilli yeşil-sarı renkli marnlar bulunmaktadır. Kireçtaşı ve marnlar birbirleriyle yanal ve dikeyde tedrici geçişlidir. Çayraz formasyonunun alt sınırı Haymana havzasında Eskipolatlı formasyonu ile uyumlu, Günalan ve Karaali köyleri dolaylarında Haymana formasyonunu uyumsuz olarak aşmalı sedimantasyonla örtmektedir. Çayraz formasyonunun üstünde ise Oligosen ve Miyosen yaşlı birimler uyumsuz olarak bulunur. Çayraz formasyonunun yaşı Nummulites ve Alveolina türlerine göre Küviziyen-Lütesiyen olarak belirlenmiştir. Çayraz 57

formasyonu, fosil içeriği ve kayatürü özellikleri ile sığ denizel, şelf kenarı ortamında çökelmiştir. Birimin yanal ve düşey yönde diğer birimlerle olan ortamsal ilişkileri dikkate alındığında Haymana havzasında, Eskipolatlı formasyonunun üst düzeylerinde başlayan regresif dönemin devamında çökelirken, Günalan ve Karaali köyleri dolaylarında ise kısmı bir transgresif aşmalı olarak çökelmiştir. Mahmutlar Formasyonu (Tm): Genellikle doğu kesimlerde yaygın olarak gözlenir. Birim şeyl, kumtaşı, marn ve konglomeradan oluşan Karagedik üyesine, kumtaşı, çamurtaşı, tüflü kumtaşı, tüfitden oluşan Taşlıdere üyesine, çakıltaşı ve daha az kumtaşı, şeyl ve tüften oluşan Kabaktepe üyesine ayırtlanmıştır. Üyelere ayırtlanamayan kesimler ise Mahmutlar formasyonu olarak gösterilmiştir. Mahmutlar formasyonunda konglomera, kumtaşlı marn ve tüfler yaygın kayatürünü oluşturmaktadır. Birim, altta Dizilitaşlar formasyonu ile sedimantolojik özellikleri göz önüne alındığında geçişli olduğu düşünülmektedir. Üstte ise Miskincedere formasyonu, Mahmutlar formasyonunu uyumlu olarak örter. Mahmutlar formasyonunu oluşturan Karagedik üyesi ve Taşlıdere üyesindeki kumlu kireçtaşı, kumtaşı düzeylerinden elde edilen fosillerle birimin yaşı Ipresiyen- Lütesiyen olarak belirlenmiştir. Karagedik Üyesi (Tmka): Bölgenin güneydoğu kesiminde kayatürü özellikleri ve çökelme ortamı gözetilerek ayırtlanmıştır. Üye, şeyl, kumtaşı marn ve konglomeradan oluşur. Egemen kayatürü şeyldir. Çakıltaşları merceksel geometrili ara düzeyler halinde yer alır. Şeyller, gri, koyu yeşil ve siyah renkli, orta tutturulmuş, ince-kalın tabakalıdır. Yer yer paralel laminalanma izlenir. Kumtaşları, yeşil, kahverengi, az tutturulmuş ve ince-kalın tabakalıdır. Kumtaşının kalın olarak izlendiği yerlerde büyük ve küçük ölçekli çapraz tabakalanma, derecelenme ve paralel lamilanma gözlenir. Dizilitaşlar formasyonunun yakınsak türbidit, Karagedik üyesinin şelf ve delta çökellerinden oluşmuş olması nedeni ile birim Dizilitaşlar formasyonu ile geçişli, üstte ve yanalda ise Taşlıdere üyesi ile geçişli ve giriktir. Formasyonun yaşı Ipresiyen-Lütesiyen olarak belirlenmiştir. Taşlıdere Üyesi (Tmt): Bölgenin doğu kesiminde kayatürü ve çökelim ortam özelliklerine göre ayırtlanmıştır. Taşlıdere üyesi, kumtaşı, çamurtaşı, tüflü kumtaşı, tüfitden oluşur. Kumtaşları; beyaz, sarı renklerde, orta sıkı tutturulmuş, ince-kalın tabakalıdır. Üyenin alt kesimlerinde çökelme yapıları izlenmez. Üst kesimlerde ise küçük ve büyük ölçek çapraz tabakalanma, paralel lamilanma ve düşük açılı düzlemsel çapraz tabakalanma gözlenir. Tüflü kumtaşları sarı renkli, sıkı tutturulmuş, ince ve orta tabakalıdır. Küçük ölçek çapraz laminalanma ve paralel laminalanma olağandır. Tüfitler, sarı, kırmızı renkli, sıkı tutturulmuş, ince-orta tabakalı, yer yer paralel laminalanmalıdır. Çamurtaşları; gri renkli, az tutturulmuş, ince ve kalın tabakalanmalıdır. Çamurtaşları en fazla santimetre kalınığında kömür arakatkıları ve kömürleşmiş bitki fosilleri içerir. Taşlıdere üyesi, altta Karagedik üyesi ile girik ve geçişli, üstte ise Kabaktepe üyesi ile girik ve geçişlidir. Birimin yaşı Ipresiyen-Lütesiyen olarak belirlenmiştir. Kabaktepe Üyesi (Tmk): Bölgenin doğu kesiminde kayatürü ve çökelim ortam özelliklerine göre ayırtlanmıştır. Kabaktepe üyesi genel olarak konglomera ve çok az kumtaşı, şeyl ve tüften oluşur. Çakıltaşları; yeşil, kırmızı renkli, orta ve iyi tutturulmuş, kalın ve çok kalın düzensiz tabakalı veya tabakalanmasızdır. Konglomeralarda paralel tabakalanma ve büyük ölçek çapraz tabakalanma egemendir. Şeyller, yeşil renkli, iyi tutturulmuş ve ince tabakalıdır. Şeyllerde paralel laminalanma izlenir. Kumtaşları, yeşil, gri renkli, orta tutturulmuş ve orta tabakalıdır. Kumtaşları ender olup, şeyllerle birlikte izlenir. Tüfler, beyaz renkli, az veya orta tutturulmuş, kalın tabakalıdır. Çoğunlukla konglomeraların arasında birkaç düzey halinde izlenir. Kabaktepe üyesi, altta ve yanalda 58

Taşlıdere üyesi ile girik ve geçişlidir. Bazen, altta diğer birimler olmaksızın doğrudan, Üst Kretase yaşlı birimler üzerine uyumsuz olarak da gelmekte, üzerini ise Miskincedere formasyonu uyumlu olarak örtmektedir. Kabaktepe üyesinde fosil bulunamamıştır. Birimin yaşı girik olduğu Taşlıdere ve Karagedik üyeleri ile aynı yaşta, Ipresiyen-Lütesiyen olarak kabul edilmiştir. Kabaktepe üyesi, alüvyon yelpazesi ve örgülü ırmak ortamlarında oluşmuştur. Alüvyon yelpazesi çökelleri başlıca matriks destekli ve boylanmalı konglomeralardan oluşur. Moloz akması süreçleri ile oluşmuş bu yelpaze çökelleri Taşlıdere üyesinin taşkın ovasında oluşmuş kömür arakatkılı miltaşları ile giriktir. Örgülü ırmak çökelleri, birimin en üst bölümünde bulunur ve yelpaze çökelleri ile yanal giriklik gösterir. Deliler Volkaniti (Tde): Birim, andezit ve dasit türü kayaçlardan oluşmuştur. Volkanitler, gri, mavimsi gri renklerde, çoğunlukla ayrışmış halde izlenir. Volkanitlerin Mahmutlar formasyonu ile doğrudan ilişkisi izlenemez. Ancak İpresiyen-Lütesiyen yaşlı Mahmutlar formasyonunun Taşlıdere üyesinde görülen tüfler, büyük bir olasılıkla Deliler volkanitine aittir. Volkanitler Oligosen yaşlı Miskincedere formasyonu tarafından uyumsuz olarak örtülür. Bu verilere göre Deliler volkaniti Oligosen den yaşlı, Eosen yaşlı Mahmutlar formasyonu ile yaşıttır. Birim, Üst Kretase-Tersiyer süresince dolmakta olan havzanın karasal şartlara geçtiği dönemlerde gelişen volkanizmanın ürünüdür. Miskincedere Formasyonu (Tmi): Miskincedere formasyonu ilk kez Akyürek ve diğ. (1982,1984) tarafından tanımlanmış ve üyelere ayırtlanmıştır. Bölgede güney ve doğu kesimlerde yaygın olarak izlenir. Miskincedere formasyonu, konglomera, kumtaşı, çamurtaşı, marn ve jips ardalanmasından oluşur. Birim, konglomera, kiltaşı, jips, marn, konglomera ardalanmasından oluşan Ağaçali üyesine ayırtlanmıştır. Miskincedere formasyonu altta, Mahmutlar formasyonu ile uyumlu ve geçişli, üstte ise Mamak formasyonu, Gölbaşı formasyonu ve Bozdağ bazaltı tarafından uyumsuz olarak örtülür. Birimde taşınmış olarak Nummulites fosilleri bulunmuştur. Miskincedere formasyonu arazi gözlemleri ve stratigrafik konumu göz önüne alınarak Oligosen yaşta kabul edilmiştir. Birim, alüvyon yelpazesi, menderesli ırmak ve evaporitik göl ortamlarında oluşmuştur. Yaylacık Üyesi (Tmiy): Birim, ayırtlanabildiği kesimlerde konglomera, çamurtaşı ve kumtaşından oluşur. Konglomeralar koyu kırmızı renkli ortaç tutturulmuş, kötü ve çok kötü boylanmalı, köşeli ve az yuvarlak çakıllı, matriks destekli, kalın ve çok kalın veya tabakalanması belirsizdir. Konglomeranın çimentosu karbonattır. Çamurtaşı, koyu kırmızı renkli, az veya orta tutturulmuş kötü boylanmalı, ince ve kalın tabakalıdır. Birimde çapraz laminalanma ve paralel laminalanma gözlenir. Yaylacık üyesi, altta Eosen yaşlı Mahmutlar formasyonunun üzerine uyumlu ve geçişli olarak gelir. Üstte ve yanalda Ağaçali üyesi ile geçişli ve giriktir. Birimde, taşınmış fosiller dışında yaş verebilecek fosil bulunamamıştır. Yaylacık üyesi, Miskincedere formasyonunun stratigrafik konumu nedeniyle Oligosen yaşlı olarak kabul edilmiştir. Yaylacık üyesi, alüvyon yelpazesi çökellerinden oluşur. Bu çökellerin oluşumunda moloz ve çamur akması süreçleri egemen olmuş ve başlıca kötü boylanmalı konglomera ve çamurtaşları çökelmiştir. Ağaçali Üyesi (Tmia): Birim, ayırtlanabildiği kesimlerde altta jips, kumtaşı, kiltaşı, marn, ortada konglomera, kumtaşı, kiltaşı, marn ve jips, üstte kiltaşı, marn, kumtaşı ardalanmasından oluşur. Üst kesimlerdeki kiltaşı ve marnlar arasında yer yer kömürleşmiş bitki kalıntıları vardır. Çakıltaşları, gri renkli, sıkı tutturulmuş, tane destekli, orta boylanmalı, küçük çakıllı, orta ve kalın tabakalıdır. Çakıltaşlarında taşınmış iri Nummulites fosilleri ve eş yaşlı kırmızı renkli, köşeli kiltaşı parçaları da çakıllar arasında 59

bulunur. Kumtaşları, gri renkli, orta ve sıkı tutturulmuş, ince ve kalın tabakalıdır. Kumtaşları, genellikle gecikme çakıllarının yoğun olduğu düzeylerle başlar, büyük ölçek teknesel çapraz tabakalanmalı olarak devam eder ve üst kesimlerde küçük ölçek çapraz laminalı veya paralel laminalanmalıdır. Kiltaşları, küçük ölçek çapraz laminalı veya paralel laminalı kumtaşları üzerinde yer alır ve kumtaşı, marn ve jipslerle ardalanır. Jipsler, beyaz renkli olup ince ve kalın düzeyler halindedir. Ağaçali üyesi altta ve yanalda Yaylacık üyesi ile geçişli ve giriktir. Üstte ise Kızılırmak formasyonu ve/veya Bozdağ bazaltı tarafından uyumsuz olarak örtülür. Ağaçali üyesi stratigrafik konumundan dolayı Oligosen yaşlı olarak kabul edilmiştir. Birim göl ve menderesli ırmak ortamlarında çökelmiştir. Çökelimin ilk aşamasında havza kenarlarında Yaylacık üyesini oluşturan alüvyon yelpazesi çökelleri çökelirken havza ortasında kalın jipsçökeliminin gerçekleştiği bir evaporitik göl oluşmuştur. Kumartaş Formasyonu (Tku): Konglomera, kumtaşı, silttaşı ardalanmasından, daha az da marn, tüf ve killi kireçtaşından oluşur. Konglomeralar, kırmızı, gri renkli kötü boylanmalı, az tutturulmuş, kalın ve çok kalın tabakalanmalıdır. Konglomera ve kumtaşlarının bazı kesimlerinde derecelenme ve çapraz tabakalanma izlenmektedir. Konglomera ve kumtaşları karbonat ve kil çimentoludur. Birimden alınan kumtaşının petrografi incelemesi; volkarenit; taneler köşeli olup çok az taşınmış ve çok kötü boylanmıştır. Tane boyları çok ince kum ile kaba kum boyu arasında değişkenlik gösterir. Taneler, bol ölçüde olup porfirik dokulu ve volkanit (andezitik) ve kristal parçalarıdır. Kristal parçaları bol ölçüde plajiyoklas, daha az da biyotit ve opak mineraldir. Çimento sparikalsittir. Kumartaş formasyonu, kendinden daha yaşlı birimler üzerine uyumsuz olarak gelir. Üstte ve yanalda Hançili formasyonu ile geçişli ve giriktir. Bazı kesimlerde ise Hançili formasyonu olmaksızın doğrudan Mamak formasyonu tarafından örtülür. Yanal olarak Tekke volkanitleri ile giriklik gösterir. Kumartaş formasyonunun üstte geçişli olduğu Hançili formasyonu Üst Miyosen-Tortoniyen yaşlı olduğu için birimde Üst Miyosen yaşlı olarak kabul edilmiştir. Kumartaş formasyonu Miyosen yaşlı göl çökellerinin taban seviyesini oluşturan birimdir. Bu dönemde bölgeyi kaplayan geniş göller ve göllerin gelişimi sırasında havzayı besleyen nehirlerde çökelen sedimanlardan oluşmuştur. Hançili Formasyonu (Th): Birim killi kireçtaşı, marn, silttaşı, kumtaşı, konglomera ve tüfit ardalanmasından oluşmaktadır ve yer yer jips, bitümlü şeyl içerir. Bu ardalanmada yerel olarak bazı kaya türleri egemen duruma geçmektedir. Ayrıca birim içinde andezit silleri gözlenmiştir. Killi kireçtaşı ve marnlar, beyaz, sarımsı beyaz renklerde, ortaç tutturulmuş ince ve orta tabakalı ve silttaşı-kumtaşı ile ardalanmalıdır. Silttaşları gri renkli, az tutturulmuş ince tabakalı ve laminalıdır. Konglomera ve kumtaşları sarımsı, boz renkli, az tutturulmuş ve tabakalanması belirsizdir. Hançili formasyonu altta ve yanalda Kumartaş formasyonu ile, üstte Karakoçaş formasyonu ile geçişli, yanalda ise Mamak formasyonu ile giriktir. Formasyon Serravaliyen- Tortoniyen yaşlı olarak tanımlanmaktadır. Hançili formasyonu, kenarlarında alüvyon yelpazelerinin (Kumartaş formasyonu) geliştiği karasal bir havzadaki Irmak ve gölde çökelmiştir. Göl ortamı akarsu ortamına göre daha egemen olmuş ve havza giderek tümüyle göl karakterine geçmiştir. Gölde çökelim devam ederken, bölgede etkinliğini sürdüren volkanizmanın ürünlerinden tüfitler çökelime katılmış, andezitler ise siller halinde çökellerin arasına girmiştir. Karakoçaş Formasyonu (Tka): Birim, kırmızı, boz, alacalı renkli, kaba konglomera ve kumtaşından oluşur. Yer yer bentonitik kil düzeyleri içerir. Konglomera ve kumtaşları, kaba taneli, kötü boylanmalı az yuvarlaklaşmış, tabakalanması belirsiz, değişik çakıllardan oluşmuştur. Birim genellikle tane desteklidir. Karakoçaş formasyonu içinde lav 60

akıntıları halinde bazalt (β) düzeyleri bulunur. Karakoçaş formasyonu altta Hançili formasyonu ile geçişlidir. Yanal olarak Mamak formasyonu ile giriktir. Birim içinde gözlenen bazaltlar Tekke volkanitlerinin alt düzeylerinde izlenen bazaltlarla eşdeğerdir. Üstte ise doğrudan Bozdağ bazaltı tarafından örtülür. Karakoçaş formasyonu altta Hançili formasyonu ile geçişli olması nedeniyle Üst Miyosen yaşlı olarak kabul edilmiştir. Birim bölgeyi kaplayan Üst Miyosen yaşlı göllerin giderek dolması sonucu oluşan çökellerdir. Birim volkanizmanın en etkin olduğu dönemi de karakterize etmektedir. Birim içindeki bentonitik kil düzeyleri ve doğudan batıya doğru olan volkanik malzeme artışı beslenme alanının batısındaki volkanik etkinliği belirtmektedir. Bazalt (β): Karakoçaş formasyonu içinde ve Tekke volkanitinin alt düzeylerinde izlenen bazaltlar kaya türü özelliği gözetilerek ayırtlanmıştır. Bazalt; siyah, koyu kahverenginde, gaz boşluklu olup, akma yapısı göstermektedir. Mikroskopik olarak Mikrolitik porfirik dokuludur.fenokristaller, öz biçimli piroksen, ayrışmaya başlamış olivin ve plajiyoklasdır. Hamur;entergranüler dokuludur. Plajiyoklas mikrolitlerinin araları piroksen, olivin ve opak mineral mikro taneleri ile dolmuştur. Hamurdaki ve fenokristal halindeki plajiyoklaslar az ölçüde ve yer yer kloritleşmiş ve karbonatlaşmıştır. Bazaltlar, bölgedeki volkanizmanın ilk ürünleri olarak düşünülmektedir. Karakoçaş formasyonu ile eş yaşlıdır. Tekke Volkanitleri (Tt): Andezit, trakiandezit, bazalt, daha az tüf ve aglomera ve dasitten oluşur. Andezitler, kırmızı, pembe, boz ve siyah renklidir. Andezitlerde akma izleri sıkça gözlenir. Tüfler; gri ve beyaz renklerde olup çoğunlukla andezit ve aglomeralar arasında düzeyler halinde görülür. Tüfler çok ince taneli olup aralarında andezit parçaları içerir. Tekke volkaniti, çoğunlukla Mamak formasyonu ile giriktir. Kumartaş ve Hançili formasyonları içinde siller halinde de görülür. Tekke volkanitleri, yanal devamlılıklarında andezit, trakiandezit ve bazalt gibi değişik mineralojik bileşimlerin geçişlerini göstermektedir. Tekke volkanitleri, girik ve siller halinde içinde bulunduğu formasyonlarla eş yaşlıdır. Değişik evrelerde oluşmuş bulunan birim Üst Miyosen yaşlı olarak kabul edilmiştir. Birim, bölgede Miyosen zaman aralığında karasal koşulların sürdüğü sırada oluşan volkanizmanın ürünleridir. Bu volkanizmanın tüf ve lavları göl ve akarsularda çökelimini sürdüren kayatürlerinin içine siller halinde gelmiştir. Mamak Formasyonu (Tma): Volkanizmanın yaygın olduğu kesimlerde ayırtlanmıştır. Mamak formasyonu, aglomera, tüf ve andezit, bazalt bileşimli lavlardan oluşur. Aglomeralar beyaz, gri, kırmızı renkli, tüf ile tutturulmuş değişik boyutlarda andezit, dasit, bazalt çakıllarından oluşur. Bazı kesimlerde belirgin tabakalanma gözlenir. Aglomeralar arasında izlenen tüfler, değişik renklerde ve ince tabakalanmalıdır. Andezitler ise aglomeralar içinde siller halinde izlenir. Mamak formasyonu, Kumartaş formasyonu ile geçişlidir. Yanal olarak, Tekke volkanitleri, Hançili formasyonu, Karakoçaş formasyonu ile giriktir. Üstte ise Bozdağ bazaltı tarafından örtülür. Mamak formasyonu, girik olduğu birimlerle aynı yaşta Üst Miyosen olarak kabul edilmiştir. Mamak formasyonu volkanizma merkezlerine yakın göllerde oluşmuş, volkaniklerin de zaman zaman etkin olduğu volkanosedimanter çökellerdir. Kızılırmak Formasyonu (Tkız): Kızılırmak formasyonu, kırmızı renkli çamurtaşı, jips, tüf ve daha az da konglomera ve kumtaşlarından oluşur. Havza kenarlarında konglomera ve kumtaşı, havza ortasında ise çamurtaşı ve jips yaygın olarak izlenir. Çamurtaşları, gevşek, kötü-iyi boylanmalı, orta-kalın tabakalıdır. Çakıltaşları, orta tutturulmuş, kötü-orta boylanmalı, matriks veya tane destekli ve kalın tabakalıdır. Kumtaşları orta-kötü tutturulmuş, orta-kalın tabakalıdır. Jipsler, beyaz renkli, ince tabakalı 61

ve küçük kristaller halinde çamurtaşları arasında yer alır. Kızılırmak formasyonu, altta Hançili formasyonu üzerine, bazen de Hançili formasyonu olmaksızın doğrudan Kumartaş formasyonu üzerine uyumlu olarak gelir. Yer yer de daha yaşlı birimler üzerinde uyumsuz olarak görülür. Üstte ise Bozkır formasyonu ile geçişlidir. Kızılırmak formasyonu birlikte olduğu birimlerin stratigrafik konumlarından dolayı Üst Miyosen yaşlı olarak kabul edilmiştir. Kızılırmak formasyonu bölgede gelişmiş göllerin gittikçe dolması sonucunda oluşmuştur. Bozkır Formasyonu (Tbo): Bozkır formasyonu, jips, çamurtaşı, kumtaşı, tüfit ardalanmasından oluşur. Jipsler beyaz ve sarımsı beyaz renkli, laminalı ve yer yer iri kristallidir. Jipslerin yoğun olarak ayırtlandığı kesimler haritalarda "Tboj" simgesi ile gösterilmiştir. Çamurtaşları gri, yeşil renkli ve jips kristalleri içerir. Kumtaşları, sarımsı boz renkli, ince tabakalı, taneler arasında jips kırıntıları bulunur. Tüfler, beyaz renkli olup, birim içinde çok az olarak izlenir. Bozkır formasyonu altta Kızılırmak formasyonu üzerine geçişli olarak ve/veya yanal geçişli olarak gelir. Üstte ise Gölbaşı formasyonu uyumsuz olarak gelmektedir. Birim içinde fosil bulunamamıştır. Stratigrafik konumuna göre Üst Miyosen yaşlı olarak kabul edilmiştir. Bozkır formasyonu, bölgede gelişmiş olan sığ göllerdeki çökeller olarak izlenir. Oğulbey Dasiti (To): Oğulbey köyü ve güneyinde, Beynam-Bala yolu üzerinde kayatürü özelliğine bağlı olarak ayırtlanmıştır. Miyosen yaşlı volkanizmanın ikinci evresinde daha asidik olan kesimlerdir. Kirli beyaz, sarımsı renkli, sert altıgen ve dörtgen soğuma eklemlidir. Oğulbey dasiti, tüf, aglomeraları (Mamak formasyonu) ve çamurtaşı tüf (Hançili formasyonunu kesmiş olarak izlenir. Tekke volkanitlerinin daha üst düzeylerini oluşturur ve onlardan daha gençtir. Birimden alınan örneklerin petrografi incelemesinde; plotaksitik dokulu, oligoklas karakterli plajiyoklas mikrolitleri, albit iğneciklerinden (volkanik camın devitrifikasyonu, zamanla kristalleşmiş) oluşan akma yapısı gösteren hamur içindedir. Bozdağ Bazaltı (Tb): Elmadağ sırtı boyunca geniş yüzlekleri gözlenir. Bozdağ bazaltı; koyu siyah, sert, masif ve sarımsı ayrışma renklidir. Bol gaz boşluklu ve boşlukları kalsit ile doludur. Bazaltlarda yer yer akma yapıları ve altıgen soğuma eklemleri ve de çok az da olsa andezit, bazaltik tüf, aglomera gözlenir. Birimden alınan örneklerin petrografi incelemesinde; olivin bazalt, mikrolitik porfir dokulu, fenokristaller; öz biçimli piroksen, ayrışmaya başlamış olivin ve lata biçiminde plajiyoklasdır. Hamur, entergranüler dokuludur. Plajiyoklas mikrolitlerinin araları piroksen, olivin ve opak mineral mikro taneleri ile dolmuştur. Hamurdaki ve fenokristal halindeki plajiyoklaslar az ölçüde ve yer yer kloritleşmiş ve karbonatlaşmıştır. Bozdağ bazaltı içinden alınan bazı örnekler ise renk indisine göre andezit olarak tanımlanmıştır. Bozdağ bazaltı, çoğunlukla Miyosen yaşlı volkanitler, tortullar ve volkanotortul kayaçlar üzerinde izlenir. Üst Miyosen yaşlı çökellerin de üzerinde olması nedeniyle birimin yaşı Pliyosen olarak kabul edilmiştir. Bozdağ bazaltı, bölgede etkin olan volkanitlere bağlı olarak gelişen en son volkanik ürünlerdir. Miyosen zaman aralığında bölgede etkin olan andezitik volkanizma, Pliyosen de bazik karakterde devam etmiştir. Gölbaşı Formasyonu (Tg): Gri, boz, kırmızı renkli, tutturulmamış veya az tutturulmuş değişik boyda, farklı kökenli konglomera, kumtaşı, çamurtaşından oluşur. Çoğunlukla tabakalanmasız olup bazı yerlerde yatay tabakalıdır. Kumtaşları ve çamurtaşları arasında moloz olması süreçleriyle oluşmuş konglomeralar yaygındır. Kumtaşı ve konglomeranın tane ve çakıllarını kuvarsit, bazalt, çeşitli kireçtaşları, diyabaz, metamorfik kayaç parçaları, radyolarit, serpantinit, gabro oluşturur. Çimento, kalsit ve 62

kildir. Gölbaşı formasyonu çoğunlukla ayrışmış olarak izlenir. Gölbaşı formasyonu, Bozdağ bazaltı ve daha eski birimler üzerine uyumsuz olarak gelir. Üst sınırı ise izlenemez. Yanal devamlılığında Gölbaşı formasyonunu oluşturan kaya türlerinde değişimler izlenir. Birimin yaşı, stratigrafideki yeri ve eski çalışmalar göz önüne alındığında Pliyosen olarak kabul edilebilir. Gölbaşı formasyonu alüvyon yelpazesi ve akarsu çökellerinden oluşmuştur. Önünde geliştiği kaynak alanın kayatürüne bağlı olan çakıl içeriği vardır. Eski Alüvyon ve Alüvyon (Qe, Qa): Bölgedeki nehirlerin yatağına göre çeşitli yüksekliklerde korunmuş eski alüvyonlar izlenir. Tutturulmamış veya çok az tutturulmuş, kum, mil ve çakıllardan oluşur. Alüvyon; Kızılırmak nehri ve bu nehrin kolları boyunca, Mogan gölü ve Emir gölü çevresinde kum, mil ve çakıldan oluşan günümüz çökelleridir. Faaliyet Alanı Jeolojisi Proje için seçilen alanda Gölbaşı ve Emir formasyonları gözlenmektedir. Bu formasyonlar aşağıda yaşlıdan gence doğru anlatılmaktadır. Emir Formasyonu (Tae): Bölgede otokton olarak izlenen en eski birimdir. Çalışma alanının güney kesimlerinde gözlenir ve çalışma alanının büyük bir bölümünü kaplamaktadır. Killi, kumlu ve volkanik kayaçların bölgesel metamorfizmaya uğraması sonucu yeşil şist fasiyesinde metamorfizma geçirmiştir. Muskovit-kuvars şist, serisit-kloritkuvars şist, serisit-klorit şist, fillit, kuvars-albit-klorit şistlerden oluşmaktadır. Genellikle sarı, boz ve kahverengi renklerdedir. Ankara merkez olmak üzere kuzeydoğu-güneybatı uzanımlıdır. Emir formasyonunu oluşturan kaya türleri sık kıvrımlıdır. İnce taneli ve ince tabakalı kesimlerde kıvrımlar daha belirgindir. İnce taneli kayaçların yanı sıra, iri taneli çakıltaşları da metamorfizmaya uğramıştır. Çakıllarda belirgin uzama ve yönlenme gözlenir. Birim ince-orta tabakalı olup tabakalanmaya paralel olarak yönlenme gelişmiştir. Emir formasyonunun yası Alt Triyas olarak belirlenmiştir. İnce ve orta taneli kayaçların ardalanmalı olarak çökelimi sırasında gelişen volkanitler ve bunların tüfleri çökelmekte olan kaya türleri arasına girerek çökelime katılmışlardır. Bu tip volkanitlerin varlığını Aşağı İmrahor mahallesinin güneydoğusunda izlemek olağandır. Emir formasyonunun ilksel çökelimi filiştir. Çökelim anında bölgedeki ultramafik kütleler, çökeller arasına girmiş ve daha sonraki dönemde birlikte metamorfizmaya uğramıştır. Gölbaşı Formasyonu (Tg): Gri, boz, kırmızı renkli, tutturulmamış veya az tutturulmuş değişik boyda, farklı kökenli konglomera, kumtaşı, çamurtaşından oluşur. Çoğunlukla tabakalanmasız olup bazı yerlerde yatay tabakalıdır. Kumtaşları ve çamurtaşları arasında moloz olması süreçleriyle oluşmuş konglomeralar yaygındır. Kumtaşı ve konglomeranın tane ve çakıllarını kuvarsit, bazalt, çeşitli kireçtaşları, diyabaz, metamorfik kayaç parçaları, radyolarit, serpantinit, gabro oluşturur. Çimento, kalsit ve kildir. Gölbaşı formasyonu çoğunlukla ayrışmış olarak izlenir. Gölbaşı formasyonu, Bozdağ bazaltı ve daha eski birimler üzerine uyumsuz olarak gelir. Üst sınırı ise izlenemez. Yanal devamlılığında Gölbaşı formasyonunu oluşturan kaya türlerinde değişimler izlenir. Birimin yaşı, stratigrafideki yeri ve eski çalışmalar göz önüne alındığında Pliyosen olarak kabul edilebilir. Gölbaşı formasyonu alüvyon yelpazesi ve akarsu çökellerinden oluşmuştur. Önünde geliştiği kaynak alanın kayatürüne bağlı olan çakıl içeriği vardır. Proje alanının kuzey kesimlerinde mostralarını gözlemlemek mümkündür. 63

Şekil 14 Ankara ve çevresinin genelleştirilmiş dikme kesiti (Kasapoğlu,2000) 64

Yapısal Jeoloji ve Tektonik Çalışma alanı Kuzey Anadolu Fayı (KAF) güneyinde Anatolit tektonik kuşağı içerisinde yer alır. Tektonik yapısını ise Alpin Orojenik evresi ile kazanmıştır. Bölgede Paleotetis okyanusunun izlerine Ankara Grubunu oluşturan kayatürlerinde, Neotetis okyanusunun izlerine ise bölgede yaygın olarak gözlenen Eldivan ofiyolit topluluğunu oluşturan kayatürlerinde rastlanır. I- Uyumsuzluklar: Bölgede ilk uyumsuzluk Triyas yaşlı Ankara Grubu ile Jura yaşlı Hasanoğlan formasyonu arasında gözlenir. Bölgede iç düzeni kısmen korunmuş olarak görülen Eldivan ofiyolit topluluğu ve/veya Dereköy ofiyolitli melanjı ile Kılıçlar grubunu oluşturan Hisarköy formasyonu ve/veya Karadağ formasyonu arasında görülen uyumsuzluk ise Neotetis okyanusunun kayatürlerinin kalıntılarını gösterir. Oligosen yaşlı Miskincedere formasyonu ile Miyosen yaşlı volkanitler ve çökeller arasındaki uyumsuzluk ise bölgede denizel çökelmenin sona erdiğini ve karasal rejimin egemen olduğu çökellerin varlığını gösterir. Bölgedeki volkanizmanın son ürünü olan Bozdağ bazaltı ile üzerinde gelişen havzanın çökelleri olan Gölbaşı formasyonu arasındaki uyumsuzluk ise her yerde gözlenemez. II- Faylar: Bölgede düşük açılı bindirmeler, ters faylar, doğrultu atımlı fay (olasılı) ve düşey faylar saptanmıştır. a) Bindirmeler: Bölgede kuzeydoğu-güneybatı yönünde yaygın olarak izlenen bindirmeler kuzeyde Eldivan dağında, güneyde Beynam köyü güneyinde Eldivan ofiyolit topluluğunu oluşturan birimlerin arasında, Eldivan ofiyolit topluluğu ile Hisarköy formasyonu arasında, güneybatıda Oyaca doğusunda Jura yaşlı Hasanoğlan ve Akbayır formasyonları ile Dereköy ofiyolitli melanjı arasında, Deveciköyü-Dereköy kuzeyinde Ankara grubu birimleri ile Dereköy ofiyolitli melanjı arasında, Dereköy güneyinde Dereköy ofiyolitli melanjı ile Karadağ formasyonu, Haymana formasyonu ve Eskipolatlı formasyonu arasında gözlenir. b) Ters faylar: Deveciköyü batısında Triyas yaşlı Ankara grubunu oluşturan birimler, Akbayır ve Hasanoğlan formasyonları üzerine ve bu birimlerde hep birlikte Dereköy ofiyolitli melanjı üzerine itilmiş olarak izlenir. c) Doğrultu atımlı faylar: Beynam köyünün güneyinde Dereköy ofiyolitli melanjı ile Bozdağ bazaltı arasındaki ve Eldivan ofiyolit topluluğu birimlerinden pelajik arakatkılı volkanitler ile Dereköy ofiyolitli melanjı arasındaki kuzeydoğu-güneybatı yönlü fayın büyük bir olasılıkla doğrultu atımlı olabileceği düşünülmektedir. Ayrıca Karaali kuzeyinde doğrultu atımlı olan fay saptanmıştır. d) Düşey faylar: Bölgede düşey ve düşeye yakın faylar gözlenmiş ve ayırtlanmıştır. Bunlardan Oyaca doğusunda kuzey-güney doğrultulu fayın yarıklarından Kabasinan tepede Oğulbey dasiti çıkmıştır. Kuzeybatıda Tersiyer yaşlı Tekke volkanitleri ile Hançili formasyonu, Mamak formasyonu, Gölbaşı formasyonu arasında izlenir. Bölgenin Jeolojik Evrimi Bölge, Permo-Karbonifer esnasında gelişen ve Triyas ta da varlığını sürdüren Paleotetis evriminin etkisinde kalmıştır. Paleotetis okyanusunun açılımı ile birlikte gelişen blok faylanma sonucu, hızla derinleşen denizin inceleme alanındaki en yaşlı çökelleri Triyas yaşlı Ankara grubudur. Triyas ta çökelim Emir formasyonu ile başlar. Gerek Emir formasyonu, gerekse Elmadağ formasyonu derin denizde kıta yamacında çökelmiştir. 65

Bölgeyi etkileyen gerilme kuvvetlerinin etkisiyle gelişen tektonik hatlardan çıkan spilit ve diyabaz türü volkanitler de (Ortaköy formasyonu), çökelme yüzeyi üzerinde akmış ve değişik evrelerde çökellerle ardalanmıştır. Bu gerilme kuvvetlerinin etkisi ile, havzada gelişen ve başlıca düşey hareketlere yol açan tektonizma, kayma, çökme ve kaya yuvarlanması olaylarına neden olmuş ve kıta şevinden Karbonifer ve Permiyen yaşlı kireçtaşı ve kırıntılı kayaçlar koparak, bloklar halinde çökelme havzasına gelmişlerdir. Üst Triyas'ta havza çökellerle önemli ölçüde dolmuş ve Keçikaya formasyonunun sığ deniz karbonatları çökelmiştir. Ankara grubu içinde okyanus kabuğu gerecinden ultramafitler, diyabazlar, yastık lavlar ve pelajik çökeller bulunmaktadır. Ultramafitlerin az görülmesine karşın, volkanitler ve radyolaritler yaygındır. Triyas sonunda, okyanuslaşma tam olarak gerçekleşmeden, sıkışma kuvvetlerinin etkisi ile Paleotetis kapanmaya başlamıştır. Bunun sonucunda Ankara grubunu oluşturan çökel kayalar, volkanitler ve bloklar karmaşık bir yapı kazanmış ve kısmen su üzerine çıkmıştır. Liyas başında hızlı bir blok faylanma ile birlikte, Paleotetis'in güneyinde yeni açılmaya başlayan Neotetis'in kenarındaki alüvyon yelpazelerinin oluşumu, ardından kumsal çökellerinin çökelmesi ile başlayan transgresyon sonunda, Ankara grubu Liyas yaşlı çakıltaşı ve kumtaşları ile uyumsuz olarak örtülmüştür (Hasanoğlan formasyonu). Sığ denizel fasiyeste çökelen platform ve resifal kireçtaşı blokları ile birlikte etkin olan volkanizma ve Kalkoro Ammonitica Rosso fasiyesinde kireçtaşları da çökelir (Günalan formasyonu). Yer yer sığ denizel kireçtaşları (Hörç üyesi) çökelir. Bu Liyas yaşlı çökeller bölgesel hızlı grabenleşmeye bağlı olarak çabucak açık denizdeki bir denizaltı tepesi konumuna geçen havzada, dalga tabanı altında çökelen killikireçtaşları ile son bulur. Bu pelajik karbonat çökelimi oolitik arakatkılarla birlikte Dogger (?)-Malm'e kadar devam etmiştir (Akbayır formasyonu). Neotetis'in gelişimi, Alt Kretase'ye (Barremiyen)'e kadar sürmüştür. Apsiyen-Albiyen'de, Neotetis'e ait okyanus kabuğu, malzemesi sıkışma sonucu kısmen dilimler halinde (Eldivan ofiyolit topluluğu) kısmen de melanj yapısı kazanarak (Dereköy ofiyolitli melanjı) kıtasal kabuğu üzerlemiş ve bölgeye yerleşmiştir. Üst Kretase'de Senomaniyen'den itibaren bölgeyi etkileyen gerilme kuvvetlerinin etkisi ile gerçekleşen blok faylanma sonucu, Neotetis'in güneyinde yeni oluşan ve hızla derinleşen havzanın (Çankırı-Çorum havzası) kenarında ve volkanik etkinliğin görüldüğü kesimlerinde, volkanik kırıntılı türbiditik kumtaşı ve kireçtaşları ile volkanitlerin oluşumu gerçekleşmiştir (Hisarköy formasyonu). Bu birim ayrıca, Eldivan ofiyolit kompleksine ait kayatürlerinden oluşmuş, çeşitli boylarda olistolit ve olistostromlar ile volkanizmanın ve tektonizmanın dingin dönemlerinde ve zaman zaman kanal arası alanlarda çökelmiş pelajik kireçtaşlarını da kapsar. Fliş çökelimi ile olistolit ve olistostromların oluşumu, Senomaniyen'den Mestrihtiyen sonuna kadar sürmüştür. Üst Kretase zaman aralığında, değişik evrelerde faylar boyunca yükselen volkanitler, yastık lav ve dayklar halinde, çökeller arasına yayılmış ve onları kesmiştir (Cengizpınar volkanit üyesi). Havzanın daha derince kesimlerinde ve volkanizmanın merkezlerinden uzaktaki alanlarında ise ortaç ve uzakça türbiditler ile pelajik sedimanlar çökelmiştir (Karadağ formasyonu). Maastrihtiyen'de volkanizmanın etkisi azalmış ve hemen hemen tüm havzada türbiditik çökelim başlamıştır. Denizaltı yelpazesinin üst bölümlerinde Ilıcapınar formasyonu, orta ve alt kesimlerinde ise Haymana formasyonu çökelmiştir. Üst Kretase (Senomaniyen) de başlayan fliş çökelimi, bölgenin yükselmesi sonucu giderek sığlaşan karakterde en üst Maastrihtiyen'de de resifal fasiyeste devam etmiştir (Malboğazı formasyonu). Paleosen'de de sığ deniz çökelleri (Kızılçukur formasyonu), resifal kireçtaşları (Çaldağ formasyonu) ve fliş çökelimi devam etmiş ve eş yaşlı resifal kireçtaşı olistolitleri içeren, yakınca türbidit 66

karakterli Dizilitaşlar formasyonu oluşmuştur. Jura-Alt Kretase zamanında başlayan alta dalma sonucu erime ve yeniden kristallenme ile oluşan granitik magma, Paleosen'de bölgeye yerleşmiş ve bölgesel yükselme ve aşınma sonucu granitoyidler yüzeylemiştir. Eosen de yer yer derin (Eskipolatlı formasyonu) ve yer yer sığlaşan (Çayraz formasyonu) havzada, karasal ve denizel ortamlar oluşmuştur. Havza kenarında gelişen alüvyon yelpazeleri (Kabaktepe üyesi), kıyı ovası ve kumsal çökelleri (Taşlıdere üyesi) ile yanal geçişli olmuş; bunların yanal devamında gelişen delta ve şelf ortamlarının ürünleri (Karagedik üyesi) çökelmiştir. Granitlerin volkanik eşdeğerleri olarak gelişen andezitlerin (Deliler volkaniti) tüfleri, bu çökeller üzerine yağarak çökelime katılmışlardır. Eosen sonunda havza tümü ile karasallaşmış ve yalnızca alüvyon yelpazesi ve örgülü ırmak çökelleri birikmiştir. Oligosen de havzanın tümü ile dağlararası bir karasal havza haline dönüşmesi ve iklimin kuraklaşmasına paralel olarak alüvyon yelpazesi, evaporitik göl ve menderesli ırmak çökelimi gerçekleşmiştir. Evaporitik göllerde çökelen jipsler önemli kalınlıklar oluşturmuştur (Miskincedere formasyonu). Bölge Oligosen den sonra sıkışma kuvvetlerinin etkisinde kalmış ve bu sıkışmaya bağlı olarak kuzey-kuzeybatıdan, güneygüneydoğuya doğru bindirmeler gelişmiştir. Bu etki, Üst Miyosen sonrasına kadar devam etmiş ve Üst Miyosen'de en şiddetli halini alarak bölgedeki bindirmeleri oluşturmuştur (Akyürek ve diğ.,1979b, 1980). Üst Miyosen başındaki çökelme ortamı, alüvyon yelpazeleri (Kumartaş formasyonu) ile ırmak ve göllerden (Hançili formasyonu, Karakoçaş formasyonu, Kızılırmak formasyonu ve Bozkır formasyonu) oluşmakta idi. Aynı dönem içinde bölgede volkanizma (Tekke volkaniti, Oğulbey dasiti) etkinlik göstermiştir. Bu kesimde göller geniş ölçüde aglomeralar (Mamak formasyonu) ile doldurulmuştur. Volkanizmanın son ürünü de Üst Miyosen- Pliyosen yaşlı çökeller üzerine yayılmış bazaltlardır (Bozdağ bazaltı). Pliyosen sonlarında volkanizma durmuş ve alüvyon yelpazesi ile ırmak çökelleri (Gölbaşı formasyonu) çökelmiştir. Bölge bugünkü yapısal biçimini Üst Miyosen yaşlı bindirmeler sonucu kazanmıştır. 3.2. Depremsellik, Afet Bilgileri, Proje Sahasının Diri Fay Haritası Üzerinde Gösterilerek Anlatılması, Güncelleştirilmiş Bilgiler, Alınacak Önlemler, İnceleme alanının zemin grubu ve yerel zemin sınıfı, Bayındırlık ve İskan Bakanlığının yayınlamış olduğu Deprem Bölgelerinde Yapılacak Binalar Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre belirlenmiştir. Buna göre; Zemin grubu... C Yerel zemin sınıfı... Z3 Spektrum karakteristik periyotları...ta=0,15 sn - Tb=0,60 sn Etkin yer ivmesi... Ao=0,20 Olarak belirlenmiştir. İnceleme alanı, Bayındırlık ve İskan Bakanlığının yayınlamış olduğu Türkiye deprem bölgeleri haritasına göre 4. dereceden deprem bölgesi içinde yer almaktadır. Bu sebeple, yapılacak yapıların projelendirilmesi aşamasında depremle ilgili yapı yönetmeliklerine uyulmalıdır. Doğal Afetler (Heyelan, Çığ ) Ülkemiz, sahip olduğu jeolojik, topografik ve meteorolojik koşulları nedeniyle büyük can ve mal kayıplarına yol açan doğal afet olayları ile sıkça karşılaşmaktadır. Türkiye, coğrafyasının yaklaşık % 93 ü aktif deprem kuşağı üzerinde olan, nüfusunun yaklaşık % 98 i deprem tehlikesiyle karşı karşıya olduğu bir ülkedir. Ancak ülkemizdeki kentsel ve kırsal yerleşim alanları sadece deprem değil aynı zamanda heyelan, su baskını, 67

kaya düşmesi vb tehlikelerin yarattığı zararlarla mücadele etmek zorunda da kalmaktadır. Doğrudan doğal afet zararlarının her yıl Gayri Safi Milli Hasılanın % 1-3 ü arasında oranlara ulaştığı tahmin edilmektedir. Ankara il sınırları içinde 1950 ile 1999 yılları arasında, Afet Etüt ve Hasar Tespit Daire Başkanlığı tarafından hakkında rapor düzenlenen toplam 702 adet afet olayı meydana gelmiştir. Bunların 174 ünde toplam 4960 konut için nakil, 740 konut için ise önlem kararı alınmıştır. Ekteki liste hakkında nakil kararı alınan 174 afet olayını içermektedir. Ankara il sınırları içindeki alanlarda meydana gelen heyelan, kaya düşmesi olaylarına ait bilgiler aşağıdaki Tabloda sunulmuştur. Tabloda sunulan veriler afet olay sayısı baz alınarak değerlendirildiğinde, ilde yerleşim birimlerini etkileyen toplam afet olayları içinde Heyelanların % 51 lik, Kaya Düşmesinin % 22 lik, Su Baskını olaylarının %18 lik bir paya sahip olduğu görülmektedir. Meydana gelen afet olaylarının % 9 u ise Heyelan + Kaya Düşmesi vb şekillerdeki en az iki farklı türde olayın birlikte gözlendiği karmaşık hareketlerden (kompleks) oluşmaktadır. Ankara ili kapsamındaki afet kayıtlarında çığ düşmesi olayına ait bir bilgi bulunmamaktadır. İstatistiklere göre % 18 payı ile afet olay sayısının en fazla olduğu ilçe Altındağ dır. Bu ilçede meydana gelen 16 afet olayının 12 si kaya düşmesi tipindedir. Kalecik ilçesinin payı %11, Mamak ilçesinin payı ise %9 dur. Ankara ilindeki heyelan olaylarını tetikleyen temel faktörler; jeolojik özellikler, zeminde su içeriğinin artması, morfolojik özelliklerdir. Heyelanların gelişmesinde aşırı yağışlı dönemler sonrasında yer altı su seviyesinin yükselmesi veya süzülme süreçleri sonucunda zemindeki su içeriğinin artması önemli bir etkiye sahiptir. Bu faktörlere özellikle kentsel veya kırsal yerleşim alanları içindeki sahalarda verilen yanlış arazi kullanım kararları ve insan girişimleri eklenmektedir. İl genelinde heyelan olayları çoğunlukla lokal ölçekte yer yer daha geniş alanlarda etkili olmaktadır. Kaya Düşmesi olaylarının gelişiminde jeolojik özellikler ve fiziksel ayrışma süreçleri (sıcaklık değişimi, donma ve çözünme, bünyeye su alma gibi nedenlerle şişme ve büzülme, bitki, organizma etkisi vb) sonucu bozunma etkileri ön plandadır. Ankara ili içinde yaygın olarak izlenen volkanik kayaçlarda (andezit, bazalt vb) jeolojik süreçlerle gelişen düşey yöndeki soğuma çatlakları ve yoğun eklem sistemlerinde meydana gelen kamalanmalar blok düşmelerine yol açmaktadır. Kaya düşmesi olaylarının en sık karşılaşıldığı ilçeler ise Altındağ, Mamak ve Keçiören İlçeleridir. Bu ilçelerde yayılım gösteren volkanik kayaçlardan kopan bloklar kaya düşmesi tehlikesini yaratabilmektedir. Ankara kent merkezinde heyelan olaylarının en sık rastlandığı ilçeler Mamak, Altındağ ve Çankaya ilçeleridir. Özellikle volkanik birimler ve metamorfikler üzerindeki kilce zengin yamaç molozu niteliğindeki malzeme içeren yüksek eğimli alanlarda topuk bölgesindeki kontrolsüz girişimlerin tetiklediği lokal heyelanlar gelişmektedir. Üst Pliyosen yaşlı birimlerin yayılım gösterdiği alanlarda da, örneğin Mogan Gölü çevresi, heyelanlarla karşılaşılabilmektedir. Gerek heyelan gerekse kaya düşmesi olaylarının meydana geldiği alanlarda başta ilgili yerel yönetimler olmak üzere kişi ve kurumlarca zarar azaltıcı önlemlerin geliştirilmesine yönelik çalışmalar yapılmaktadır. Bu kapsamda, ANKARA il sınırları içindeki yerleşimlerin mevcut ve gelişim alanlarında afet güvenliğini sağlamayı amaçlayan jeolojik ve jeoteknik etüt raporlarının düzenlenerek alandaki jeolojik tehlikelerin ortaya çıkartılması ve bu tehlikeleri afet riskine dönüşmemesini sağlayacak arazi kullanım kararlarının, yapılaşmaya esas ön değerlendirmelerinin, zarar azaltıcı önlemlerin belirlenerek kullanıcılara sunulması önem kazanmaktadır. 68

Şekil 15 İlçelere göre 1960-2010 yılları arasında heyelandan nakil edilen konut sayısı Depremler Ankara kentinin depremselliği Ankara il merkezini 140 km çevreleyecek şekilde çizilen bölge içine düşen, 1900-1997 yılları arasında oluşmuş ve manyitüdü M>=4 olan depremlerden yararlanarak belirlenmiştir. Depremlerin büyük bir çoğunluğunun Kuzey Anadolu Fay Zonu ve yakın çevresinde yer aldığı ve büyük manyitüdlü depremlerin bu bölgede olduğu görülmektedir. Diğer bir yoğunlaşmada Ankara nın GD sunda Tuzgölü ve Kırşehir fayı civarındadır. Ankara bölgesinin KB ve GB bölgesinde oluşan depremlerin çok az sayıda olması nedeni ile bu bölgede sismik aktivitenin yok denecek kadar az olduğu söylenebilir. Bu bölge içinde 7 tane hasar yapan deprem meydana gelmiştir. Bu depremler ve bunlara ait bulgular tarih sırasına göre aşağıda verilmiştir. 9 Mart 1902 Çankırı Depremi 19 Nisan 1938 Kırşehir Keskin Depremi 26 Kasım 1943 Ladik (Samsun) Depremi 1 Şubat 1944 Bolu Gerede Depremi 13 Ağustos 1951 Kurşunlu (Çankırı) Depremi 7 Eylül 1953 Çerkeş (Çankırı) Depremi Ankara Deprem Bölgeleri Haritasında genel olarak IV. Derece Deprem bölgesinde kalmaktadır. Bununla birlikte III. Derece Deprem Bölgesine ve civardaki aktif zonlara da oldukça yakın bir konumda yer almaktadır. Ankara nın yerleşimi genel olarak üç ayrı cins zemin üzerinde bulunmaktadır: 1. Genç alüvyal dolgu zeminler. 2. Eski nehir terasları ve Pliyosen yaşlı dolgu zeminler. 3. Paleozoyik yaşlı şist ve grovaklar, daha genç kalker ve volkanik kayaçların oluşturduğu kaya zeminler. 69

Genç alüvyal dolgu zeminler, Çubuk ve Ankara Çayı vadilerinde toplanmış, gevşek yapılı çakıl, kum, şist ve killerden oluşmakta ve kalınlıkları 20-50 m. Arasında değişmektedir. Taşıma güçleri 1 kg/cm² den daha azdır. Ampirik olarak hesaplanan hakim titreşim periyodları 0,5-0,8 sn arasındadır. Eski alüvyal ve Pliyosen yaşlı dolgu birimler kentin güney ve kuzeyinde oldukça geniş alanları kapsamaktadırlar. Kalınlıkları 5-250 m. arasında bulunmuştur. Çok değişik seviyelerde yeraltısuyu taşırlar. Taşıma gücü 1-4 kg/cm² arasında değişmektedir. Ampirik olarak hesaplanan hakim titreşim periyodları kalınlıklarına bağlı olarak 0,4-0,8 sn arasında değişmektedir. Kentin tepelerini oluşturan kaya zeminler kuzeyde genç volkanik, dasit, andezit, bazalt ve tüflerden oluşmaktadır. Güney ve güneybatıda ise kristalen şist, grovak, kalker ve mermerlerden oluşan, Paleozoyik yaşlı Elmadağ serisi hakimdir. Taşıma güçleri çok yüksek ve hakim titreşim periyotları çok kısadır (0,1-0,2 sn). Ankara yaklaşık 100 km. Kuzeyinde bulunan Kuzey Anadolu Fayı ile yaklaşık 90-100 km. Güneydoğusunda bulunan Kırşehir-Keskin fay zonundaki depremlerden önemli ölçüde etkilenmiştir. Ankara, 50 km lik bir alan içinde oluşacak küçük depremlerin (M<5.5) ve 70-100 km lik uzaklıklar arasında oluşacak büyük depremlerin (M>7.0) etkisi altında kalan bir kenttir. Ankara yı etkileyen deprem kaynakları 90-120 km. uzaklıkta olduğundan kent uzun periyodlu yüzey dalgalarından daha çok etkilenecektir. Bu dalgaların özellikle genç alüvyal alanlarla kalın Pliyosen dolgu alanlar üzerinde rezonans nedeniyle genliklerinin büyümesi olasılığı vardır. Kaya zeminlerle, doğal titreşim periyodları 0,5 sn.nin altında olan zeminler genellikle daha küçük yer hareket ivmesi vereceklerdir. Genç alüvyonlar ve Pliyosen yaşlı kalın dolguların bulunduğu alanlar ve üstünde bulunan yapılarda, civarda olabilecek depremlerde daha büyük ivme değerli ve daha uzun deprem devam süresi verebilecek en tehlikeli yerlerdir. Bu durumda gittikçe yükselen ve dolayısıyla titreşim periyodları zemin hakim titreşim periyoduna oldukça yaklaşmış olan bu yöredeki yapılara deprem kuvvetlerinin etkimesi Ankara da yakın tarihte hasar yapıcı (m>7.0) büyük deprem oluşmamakla birlikte, civarındaki zonlardan dolayı her zaman risk altındadır. Bakanlar Kurulunun 18.04.1996 tarih ve 96/8109 sayılı kararı ile yürürlüğe giren Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası na göre Ankara ve ilçelerinin yer aldığı deprem zonları Tablo da verilmiştir. Haritada 475 yıl dönüşüm periyoduna haiz eş ivme kontur haritası ve %90 güvenirlik seviyesi esas alınmıştır. Buna göre 475 yılda bir meydana gelecek depreme göre hesabı yapılan yapı, 50 yıllık ekonomik ömrü içinde %90 ihtimal ile bu yüklenmeye maruz kalmayacaktır. İmar planlarının hazırlanması, arazi kullanım kararları ve kullanma yoğunluklarının saptanmasında deprem riskini arttıracak kararlardan kaçınmak gereklidir. 70

Proje Yeri Şekil 16 Proje Yerinin Ankara İli Deprem Bölgeleri Haritasındaki Yeri Proje alanının içerisinde bulunduğu bölge 3. derece deprem kuşağında yer almaktadır. Proje kapsamındaki tüm inşaat çalışmaları; T.C. Bayındırlık İskan Bakanlığı nın 6 Mart 2007 gün ve 26454 sayılı (3 Mayıs 2007 gün ve 26511 sayılı değişik) Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren Deprem Bölgelerinde Yapılacak Binalar Hakkında Yönetmelik ile hükümlerine uygun olarak yapılacaktır. Tablo 11 Ankara ili ve İlçeleri Deprem Bölgeleri 71

Proje Yeri Şekil 17 Proje alanı ve Çevresinde 1950-2011 Yılları Arasında Meydana Gelen Depremler 72

Proje Yeri Şekil 18 Proje Yerinin Türkiye Diri Fay Haritasındaki Yeri Şekil 19 Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası 73

Proje sahası için Jeolojik Jeoteknik Zemin Etüt Raporu hazırlatılarak TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası ve TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası na onaylatılmıştır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nın 28.09.2011 tarih ve 102732 sayılı genelgesi esaslarına göre proje alanı ile ilgili olarak İmar Planına Esas Jeolojik-Jeoteknik Etüt Raporu hazırlanarak ilgili kuruma onaylatılacaktır. Jeolojik-Jeoteknik Etüt Raporu nda verilen bilgilerin özeti aşağıda verilmiştir. İnceleme alanında toplamda 5 adet zemin sondajı yapılmıştır. İnceleme alanında yapılan sondaj çalışmasında 20 m derinliğe kadar inilmiştir. Açılan tüm sondajlarda 6 6,5 m. Arasında yer altı suyuna rastlanılmıştır. İnceleme alanındaki zeminin, tane boyu dağılımı, Birleştirilmiş Zemin Sınıflaması (USCS) sistemine göre sınıflandırılmış ve bu sınıflandırmaya göre; inceleme alanının zemin tabakası grup adlandırması CL (Organik killer, çakıllı killer, kumlu,siltli killer, yağsız killer), SC (Siltli kumlar, kötü derecelenmiş kum-kil karışımları) ve GC (Killi çakıllar, kötü derecelenmişç çakıl-kum-kil karışımları) olarak belirlenmiştir. Çalışma alanındaki birimler için; Temsili likit limit değeri LL= 42,00 için zemin yüksek sıkışabilirlilikte, Ic= %0,106 e göre sıkı zemin sınıfında ve zemin, sert kil olarak nitelendirilebileceğinden, zemin katsayısı, 1500-3000 t/m 3 civarında olup orta sert kildir. Yapılan değerlendirmeler ve jeolojik birimler göz önüne alındığında zeminde sıvılaşma beklenmemektedir. Yapılan konsolidasyon hesabı sonucunda yapılması planlanan yapı temelinde SK-1 4,00 5,32 cm, SK-3 2,00 m için 3,75 cm oturma olabileceği tespit edilmiştir. Spectam ve McDonalds (1956) a göre izin verilebilir oturma 6,5 ila 10 cm dir. Buna göre zeminde oturma probleminin yaşanacağı gözlenmemiştir. İnceleme alanında yapılan sondajlardan alınan numuneler üzerinde laboratuarda şişme yüzdesi tayini yapılmış olup, bu deney sonucunda şişme yüzdesi % 0,5 ve % 1,1 olarak bulunmuştur. Bu sonuç inceleme alanını oluşturan birimin şişme probleme olmayacağını göstermektedir. İnceleme alanının zemin grubu C, yerel zemin sınıfı Z3, Spektrum Karakteristik Periyotları Ta= 0,15 sn, Tb= 0,60 sn ve Etkin Yer İvmesi A 0 =0,20 olarak belirlenmiştir. İnceleme alanı Bayındırlık ve İskan Bakanlığı nın yayınlamış olduğu Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası naé göre 3. Dereceden deprem bölgesi içerisinde yer almaktadır. Bu sebeple, yapılacak yapıların projelendirilmesi aşamasında depremle ilgili yapı yönetmeliklerine uyulmalıdır. Çalışma alanındaki birimler için zemin grubu C (Yumuşak süreksizlik düzlemleri bulunan çok ayrışmış metamorfik kayaçlar ve çimentolu tortul kayaçlar, orta sıkı kum, çakıl, katı kil ve siltli kil dir. 3.3 Hidrojeolojik Özellikler ve Yeraltı Su Kaynaklarının Mevcut ve Planlanan Kullanımı, Bu Kaynakların Faaliyet Alanına Mesafeleri (1/25.000 Ölçekli Topoğrafik Harita Üzerinde Gösterimi) ve Debileri, İnceleme alanında toplamda 5 adet zemin sondajı yapılmıştır. İnceleme alanında yapılan sondaj çalışmasında 20 m derinliğe kadar inilmiştir. Açılan tüm sondajlarda 6 6,5 m arasında yer altı suyuna rastlanılmıştır.bu yeraltı sualrı askı sularıdır bina temelleri için sorun oluşturabilir fakat artezyen yapacak kadar devamlılığı yoktur. Bu nedenle uzun 74

vadede inşaat sırasında ve sonrasında mevsimsel yağışlardan kaynaklanacak yüzey sularının ve yeraltı sularının drenaj sistemiyle uzaklaştırılması gerekmektedir. Ankara ve civarındaki hidrojeolojik çalışmalar hakkındaki bilgiler DSİ tarafından yapılan çalışmalardan ve 2005 Ankara Çevre Raporundan alınmıştır. Yeraltısuyu Potansiyeli DSİ den alınan bilgilere göre 2006 yılı itibariyle Ankara ilinin yeraltısuyu potansiyeli yaklaşık 200 milyon m 3 civarındadır. Bu potansiyelin büyük bir bölümü (% 75 i) Ankara ovası, Kazan-Mürted ovası, Polatlı güneyi ve Şereflikoçhisar-Peçenek havzasında yer almaktadır. Yeraltısuyu potansiyeli yönünden verimli diğer havzalar ise Kirmir havzası (Kızılcahamam-Beypazarı arası), Nallıhan Havzası ve Çubuk ovasıdır. Ankara ilinde yeraltısuyuna olan talep son yıllarda artış göstermektedir. Özellikle Ayaş, Beypazarı, Polatlı, Kazan, Gölbaşı ve Çubuk ilçelerinde çoğunluğu sulama amaçlı olmak üzere çok sayıda kuyu açılmaktadır. Ayrıca kent içinde ve çevresindeki sitelere veya villalara ait park ve bahçelerin yeraltısuyundan sulanması için kuyu açma faaliyetleri her geçen gün yoğunlaşmaktadır. Yeraltısu Kaynaklarının Kullanımı Ankara ili bazında yeraltısuyu havzaları yeri ve işletme rezervleri aşağıda verilmiştir: Tablo 12 Yeraltısu Havzaları Rezervleri Yeri İşletme Rezervi Yeri İşletme Rezervi Yeri İşletme Rezervi Ankara Güneyi 4,5 Mürted Ovas 15,5 Bala 1,5 Ayaş-Beypazarı- Güdül 5,5 Temelli 0,5 Kızılcahamam 0,4 Çubuk Ovası 9,0 Tuzgölü Doğusu 3,0 Elmadağ 8,2 Hatip Ovası 33,0 Bursal Vadisi 1,5 Kalecik 1,6 Kurakçöl 2,0 Gölbaşı Çevresi 2,23 Polatlı 0,1 Yenimahalle 1,85 Kazan 0,54 Hatip Ovası Yeraltısuyu Kaynakları Alacaatlı Köyü doğusunda bulunan Kırkgöz Kaynağı ile Elmadağ serisindeki Akpınar, Yaylapınar, Karapınar, Elmapınar, Kirizpınar, Kayaözü, Çişikdere kaynakları söz konusu kaynakların en önemlileri olarak sayılabilir. Mürtet Ovası Yeraltısuyu Kaynakları Mürted Ovasında, ova kenarlarında ve dağ eteklerinden köylerin içme suyu ihtiyacını karşılayan çok sayıda kaynak bulunur. Kaynakların büyük bir bölümü birikinti konileri ve bu konilerin eteklerinden, bir kısım kaynaklar ise andezit çatlaklarından çıkmaktadır. Debileri 2.3 ile 16 lt/sn arasında değişen kaynakların en önemlisi 40 Lt/sn lik debiye sahip olan Büvet pınarıdır. Çubuk Ovası Yeraltısuyu Kaynakları Çubuk Ovasında gözlenen kaynaklar kontakt ve fay kaynaklarıdır. Taşpınar Köyü ile 5 km güneyindeki Dedetepe arasında Pliyosen Miyosen dokanağından çıkan kaynak grubu toplam verimi 30 lt/sn dir. Ravlı doğusundaki grovak ve kuvarsit çatlaklarından 75

çıkan kaynakların verimleri ise 0.5-2.5 lt/sn arasında değişmektedir. Andezit çatlaklarından çıkan kaynakların verimleri 0.5-1.5 lt/sn arasında değişmektedir. Şekil 20 Ankara İli Yeraltısuyu Sahaları İklimsel Faktörler Ankara'nın büyük bölümünde karasal iklim hüküm sürer. Yazları sıcak ve kurak, kışları soğuk ve kar yağışlıdır. İç Anadolu'dan gelen karasal İklimin etkisi ile ilin orta ve güneyinde bozkırlar, Karadeniz'den gelen Karadeniz iklimi etkisi ile de kuzeyde ormanlar yaygındır. Ankara Türkiye'deki üç ana iklim tipinin de görüldüğü üç ilden biridir -diğerleri Kırklareli ve Bolu dur-. İlin kuzeybatı ucunda Bolu sınırına yakın bir noktada bulunan Uluhan civarında iklim koşulları kısmen Akdeniz iklimi -geçiş iklimi- özelliklerini yansıtır. İlin kuzey kesimleri karadeniz iklimi etkisindeyken diğer yerlerde karasal iklim hüküm sürer. Güney ve güneydoğuya gidildikçe günlük ve yıllık sıcaklık farkları artarken yağış miktarı da azalır. Kuzeyde Kazan, Kızılcahamam ve Çamlıdere ilçeleri Karadeniz ikliminin açık etkisi altındadır. Ortalama en sıcak aylar temmuz ve ağustos en soğuk ay ise 76

ocaktır. İlde kışın sis etkili olup hayatı olumsuz etkiler. İl genelinde yıllık ortalama sıcaklık 11.7 derece, yıllık ortalama yağış ise 382.1 mm olup ortalama basınç değeri de 913.1 mb dir. Donlu gün sayısı yılda ortalama 60-117 arasında değişir karla örtülü ortalama gün sayısı ise yılda 32.5 gündür. Ankara ili sınırları içerisinde en yüksek sıcaklık 30.07.2000 tarihinde Beypazarı ilçesinde 43.0 derece olarak ölçülmüştür. Ankara da tespit edilen en yüksek rüzgar hızı ise saniyede 29.2 metre olarak ölçülmüştür (105,12 km/h). 3.4 Hidrolojik Özellikler ve Yüzeysel Su Kaynaklarının Mevcut ve Planlanan Kullanımı, Bu Kaynakların Faaliyet Alanına Mesafeleri (1/25.000 Ölçekli Topoğrafik Harita Üzerinde Gösterimi) ve Debileri, Proje alanı içme suyu temin edilen su toplama havzaları içerisinde kalmamaktadır. Proje alanı, Bayındır, Kurtboğazı, Kesikköprü Çubuk I, Çubuk II ve Kavşakkaya Barajının su toplama havzaları dışında yer almaktadır. Proje alanına en yakın yüzeysel su kaynağı, proje alanının güneydoğusundan geçen Ankara Çayı dır. Mevcut durumda Ankara Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde oluşan atık sular Ankara Çayı nda toplanmakta ve Tatlar Köyünde kurulu bulunan arıtma tesisine aktarılmaktadır. Proje kapsamında, DSİ Genel Müdürlüğü nün bilgisi ve izinleri dışında dere yatağında herhangi bir müdahalede bulunulmayacak, dere yatağına kesinlikle malzeme dökülmeyecek, yatak kesiti daraltılmayacak ve doğal hayatın devamlılığı için gerekli su miktarı bırakılacak ve kontroller yapılacaktır. Proje alanı içinden, sınırından veya yakınlarından geçmekte olan yüzeysel su kaynakları üzerinde yol geçişi sağlanması durumunda uygun kesitte sanat yapısı yapılarak geçiş sağlanacak ve bu konuda DSİ 5. Bölge Müdürlüğü nden izin alıcaktır. Ankara ve civarındaki hidrolojik çalışmalar hakkındaki bilgiler DSİ tarafından yapılan çalışmalardan ve 2005 Ankara Çevre Raporundan alınmıştır. Akarsular Ankara daki en önemli akarsular ve kolları aşağıda verilmiştir: 1 Kızılırmak nehri ve kollar Terme çayı, Balaban çayı 2 Sakarya nehri ve kolları Aladağ çayı, Nalderesi, Girmir çayı ve Ankara çayı 3 Peçeneközü çayı İlimizdeki akarsuların rejimleri ulaşım, taşımacılık ve su sporları yapmaya uygun değildir. Ankara daki başlıca akarsular ve ortalama debileri: İl çıkışı toplam akım: 5430 hm 3 /yıl Sakarya Nehri: 2900 hm 3 /yıl Kızılırmak Nehri: 2500 hm 3 /yıl Peçeneközü Çayı:30 hm 3 /yıl Hatip Ovası Akarsuları: Hatip ovasının en önemli akarsuyu Hatip çayıdır. Ova doğusunda yer alan Hasanoğlanın kuzeyinden doğan Hasanoğlan Deresi, Hatip çayının 77

başlangıcını oluşturur. Ankara ya kadar devam eden Hatip Çayı, kuzeyden Şaraplı Dere ve Kuruçayı, güneyden Yazı Dere, Aralık Dere, Karabayır Dere, Bayındır Çayı ve Kosunlar Çayını alır. Ankara içinden geçerken Akköprü civarında güneyden gelen İncesu Deresi ile kuzeydoğudan Çubuk havzasından gelen Çubuk Çayı ile birleşerek Ankara Çayını oluşturur. Sincan civarında havza dışına çıkan Ankara Çayına, havzayı terk etmeden önce, Macun Dere ile Acıca Dere ile Güneyden Kuyucak Dere, Altıncıoğlu Dere, Kutuğun Dere, Kepiryatak Dere, Sazçayır Dere Kayalıboğaz Dere gibi belli başlı dereler katılır. Mürted Ovası Akarsuları: Hatip Ovasının kuzeybatısında kalan Mürted Ovasının başlıca akarsuyu kuzeyden Yıldırım ve Aydos Dağlarından beslenen Ova çayıdır. Mürted Ovasını kuzeyden Güneye kat eden Ova çayının en önemli kolu Kurtboğazı Deresidir. Ova çayına batıdan ve doğudan Çihrilik, Kilis, Killiközü, Kaptıboğazı, Kestanegölü, İyimir, Ağca, Çelti, Yılgın, Kızpınarı, Kermeliközü, Güvenç, Bağlariçi gibi çok sayıda dere karışmaktadır. Bunların çoğu mevsimlik dereler olup, yaz aylarında kururlar. Çubuk Ovası Akarsuları: Bu alandaki başlıca su kaynağı Çubuk Çayıdır. İki kol halinde Aydos Dağlarından doğan ve 70 km uzunluğunda olan çubuk çayı, Çubuk Đlçesinin 5 km kuzeyindeki Çubuk II Barajını beslemektedir. Çubuk çayına ova içerisinde, batıdan Azman Çayı ile doğudan Koyunözü deresi, Ravli deresi, Balıkhisar Deresi Özçay Deresi ile birleştikten sonra Çubuk I Barajını beslemektedir. Daha sonra Çubuk Çayı, Ankara Şehrinin içerisinden geçmekte, Hatip Çayı ile birleşerek Ankara Çayı adını almakta ve Sakarya nehrine katılmaktadır. 3.5 Flora ve Fauna (Proje Alanı ve Etki Alanında Bulunan Flora Türleri, Etkilenecek Alandaki Türler, Bu Çalışmaların Hangi Dönemde Yapıldığı, Ulusal ve Uluslararası Sözleşmelerle Koruma Altına Alınmış, Nadir ve Nesli Tehlikeye Düşmüş Türler, Endemizm Durumları, Nispi Bolluk Dereceleri, Bunların Yaşama Ortamları ve Tehlike Kategorilerinin Red Data Book a (Türkiye Bitkileri Kırmızı Kitabı) ve IUCN ne Göre İncelenmesi, Flora ve Fauna Tablosunun Oluşturulması, Faaliyet Alanındaki Av Hayvanlarının Yürürlükteki Merkez Av Komisyonu Kararlarına Göre İncelenmesi, Faunanın Uygun Formda Düzenlenmesi, Bern Sözleşmesi Kapsamında Bulunan Türlerin Belirlenmesi, (Bern Sözleşmesine Göre Tablolar Halinde Düzenlenmesi) Rekreasyon Çalışmalarının Belirtilmesi, Proje Faaliyetlerinden Etkilenecek Canlılar İçin Alınması Gereken Koruma Önlemleri, Proje yerinin flora ve fauna elemanlarının belirlenmesi amacıyla 2011 yılı Haziran ayı ve 2013 yılı Mart ayı içerisinde Uzm. Biyolog Alev YÜCEEL VURAL tarafından gerçekleştirilen arazi incelemesi, yöre halkından alınan bilgiler ve mevcut literatür araştırmaları ile karasal ekosistemdeki bitki ve hayvan türleri incelenmiştir. Proje yeri ve yakın çevresinin biyolojik çeşitliliğini araştırmak ve ekolojik özelliklerini tespit etmek amacı ile alana ait flora ve fauna envanterleri hazırlanmıştır. Proje yeri ve yakın çevresinde bulunması muhtemel flora ve fauna elemanlarının incelemesi yapılırken çeşitli kriterler göz önünde bulundurulmuş ve bu açıklayıcı bilgilere aşağıda yer verilmiştir. Flora Türkiye ihtiva ettiği 12.000 e yakın çiçekli bitki taksonu ile (tür altı taksonlar dahil), floristik çeşitlilik bakımından ılıman kuşağın en zengin ülkelerinden birisidir. Bu çeşitlilik başta ekosistem çeşitliliği olmak üzere iklimsel, edafik, topoğrafik vb. çeşitliliklerin bir yansımasıdır. 78

Türkiye florası bir taraftan Orta Avrupa, diğer taraftan Asya ile ilişkilidir. Urallar ın batısından itibaren tüm kıta Avrupa sında 11.000 civarında tür olduğu düşünülürse, Türkiye nin floristik çeşitlilik bakımından bir kıta özelliği gösterdiği söylenebilir. Türkiye florası ihtiva ettiği 3.000 in üzerinde endemik tür ile de diğer ülkeler arasında önemli bir yere sahiptir. Şekil 21 Bitki Tür Sayıları Açısından Türkiye ve Bazı Avrupa Ülkelerinin Karşılaştırılması Raporun bu kısmında karasal flora (açık ve kapalı tohumlu bitkiler) elemanlarını, bu unsurların bazı özelliklerini ve faaliyetin bu karasal flora üzerine olası etkileri ve alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amaçlanmıştır. 79

Şekil 22 Proje Yerinden Görünümler Resimlerden de görüleceği üzere proje alanında faaliyetler devam etmektedir. Söz konusu faaliyetler sonucu yoğun antropojenik etkilerle alanın doğal örtüsü yok olmuş veya uzaklaşmış, bu türlerin yerini ise birkaç kozmopolit otsu tür almıştır. Vejetasyon 1 Etrafı dağlarla çevrili olan Ankara İli, kışları soğuk, yazları kurak geçen bir iklime sahiptir. En yağışlı mevsim ilkbahardır. Ankara ili ekolojik olarak değerlendirildiğinde, karasal iklim ve topoğrafik yapı; yörede step ve orman olmak üzere iki ayrı bitki topluluğunun gelişmesine olanak sağlamıştır. Ankara esas olarak kurak ve sıcak iklimin hüküm sürdüğü İç Anadolu bozkır ekosistemi içinde bulunurken, aynı zamanda Kuzey Anadolu orman bölgesine geçiş kuşağı üzerinde bulunuşu doğal orman bölgelerinin oluşmasını sağlamıştır. İç Anadolu Bölgesi, yüksek dağlarla çevrilmiş geniş ovalar ve platolardan oluşur. Bölgenin merkezinde yer alan Tuz gölü, yükseltinin en az olduğu yerlerden biridir. Orman formasyonu, bölgenin yüksek kesimlerini ve geçiş sahalarını kaplar. Kuru orman karakterine sahip olan orman bitki örtüsü; çoğunlukla meşe, ardıç ve karaçam topluluklarından oluşur. Bölgenin kuzeyine doğru, sarıçam ormanlarına da rastlanır. Tuz Gölü çevresinde, 1.000 m nin altında çok özel bir tuzcul step bitki örtüsü gelişmiştir. 1 Ankara İl Çevre Durum Raporu, 2011 80

İç Anadolu bozkırları 800-2.000 m arasındaki yüksekliklerde yayılış göstermektedir. Hakim görüntüyü genellikle buğdaygillerin bazı baskın türleri oluşturmaktadır. İç Anadolu da 1.000 m nin altındaki yerler, tamamen orman rejiminin dışındadır ve doğal ova bozkırı olma özelliğini taşımaktadır. Ova bozkırlarını çevreleyen dağlık alanlar bir zamanlar meşe (Quercus) ve/veya karaçamlardan (Pinus nigra) oluşan kurak karakterli ormanlarla kaplıydı. Bu ormanlar kurak koşullarda çok yavaş yetiştikleri için yangın ve kesimle tahrip edilmeleri sonucunda eski yapılarına dönememiş önce kalıntı halindeki bozuk meşe koruluklarına, daha sonra da ağaçsız bozkırlara (antropojen bozkırlar 1 ) dönüşmüştür. Bu bozkırlarda bozulma derecesine bağlı olarak bazı ağaçcık ve çalılara da rastlamak mümkündür. Böyle seyrek ağaççık ve çalılar barındıran bozkırlara ağaçlı bozkırlar denir. Bu ağaççık ve çalılar arasında ahlat (Pyrus elaeagnifolia), alıç (Crataegus orientate, C. tanacetifolia, C. szovitsii), yemişen {Crataegus monogyna), pembe ve sarı çiçekli yabangülleri (Rosa canina, R. foetida, R. hemisphaerica), yabaneriği veya çakaleriği (Prunus spinosa), yabani badem (Amygdalus orientalis), karamuk (Berberis crataegina) iğne ve pulsu yapraklı ardıçlar (Juniperus oxycedrus, J. excelsa, J. foetidissima), dağ muşmulası (Cotoneaster nummularia) en sık rastlananlardır. Ankara da step bitki örtüsü az yağış olan çukur alanlarda ve platolar üzerinde yaygın haldedir. Step bitki topluluğunun başlıca türlerini kısa boylu çayırlar, ayrık otu, geven, sorguç otu, üzerlik otu, katırtırnağı, yabani arpa, püsküllü çayır, hardal otu, yemlik otu, yılgın otu, yavşan otu, gelincik, papatya, hatmi, kekik, sütleğen, ballıbaba, yabani gül, böğürtlen ve isimlerini sayamadığımız birçok bitki oluşturur. Asıl Step ve Doğal Step florası olarak ayrımı yapılan Ankara da; Asıl Step: Yüksek dağlar ve yamaçları ile arızalı seki 2 düzlükler, Ankara Çayı vadisinin güney ve kuzey sekileri, Çubuk havzası ve çevresinde yükselen sekiler Kuyumcu dağlarının yamaçları, Mürted Ovası nın kuzeyi, batısı ve Ayaş dağlarıdır. Kekik, yavşan otu, geven türleri bulunur. Akarsu yatakları ve çevre düzlüklerinden oluşur (Ankara, Çubuk ve Ova Çayı nın oluşturduğu geniş vadiler). Akarsu yatakları ve kaynak sızıntıları bulunan dere yataklarıdır. Doğal Step: Ankara nın 50 km kuzeydoğusunda İdris Dağı ve 25 km güneydoğusunda; Elmadağ, Beynam ve Rıdvan dağları, kuzeyde Karyağdı dağlarında çam lekesi görülmektedir. Çubuk İlçesi nin kuzeyinde Tatlayazı, Bayırbağı, Miradağı, Kurtboğazı, Uyku Dağı stepten ormana geçiş yerleridir. Kuzeyde Aydos dağı, Kavak dağı, Kızılcahamam da karaağaç, Karagöl civarında 1.700 m de ıhlamur doğal halde bulunur. Ayaşbeli nde killi-kireçli (marn) toprakların özel bitkileri yaşam sürerken, Nallıhan ve Polatlı yörelerinde jipsli topraklarda yetişen türlerle karşılaşılır. Kırıkkale, Bala ve Kalecik 1 İnsanların baskısıyla oluşan bozkırlar. 2 Yatağına alüvyonlarını yaymış olan akarsuyun yeniden canlanarak yatağını kazması ve derinleştirmesi sonucunda oluşan basamaklardır. Taban seviyesinin alçalması nedeniyle, tabanlı bir vadide akan akarsuyun aşındırma gücü artar. Yatağını derine doğru kazan akarsu vadi tabanına gömülür. Eski vadi tabanlarının yüksekte kalması ile oluşan basamaklara seki ya da taraça denir. 81

çevrelerinde serpantin kayaçlarda oluşan magnezyum, nikel, kadmiyum gibi ağır metallerce zengin kireçsiz topraklara özgü türlere de rastlanmaktadır. Aşağıdaki vejetasyon haritasından da görüldüğü üzere, Ankara İli çoğunlukla antropojen step görünümüne sahiptir. Şekil 23 İç Anadolu Bölgesi nin Vejetasyon Formasyonları 1. Çoğunlukla Meşe Ormanları, 2. Karaçam Ormanı, 3. Karaçam ve Meşe Ormanları, 4. Sarıçam Ormanı, 5. Sarıçam Karaçam Meşe Karışık Ormanı, 6. Ardıç Meşe Topluluğu, 7. Ardıç Topluluğu, 8. Antropojen Step, 9. Step, 10. Subalpin Coğrafi Konum 1 26.897 km 2 lik bir alana sahip olan Ankara, 39 o 57'N enlemi ile 32 o 53'E boylamları arasında yer almaktadır. Ortalama olarak deniz seviyesinden yüksekliği 890 m dir. Doğusunda Kırıkkale ve Kırşehir, kuzeyinde Çankırı ve Bolu, kuzeybatısında Bolu, batısında Eskişehir, güneyinde Konya ve Aksaray illeri bulunmaktadır. Ankara, Orta Anadolu nun kuzeybatısında bulunan Kızılırmak ve Sakarya nehirlerinin kollarının oluşturduğu ovalarla kaplı bir bölgedir. Topoğrafya 2 Tepeler ve Dağlar (>1.400 m) Ankara İli sınırları içerisinde son jeolojik devirde (kuvaternerde), aşınma hızlanmış, bazı aşınım düzlükleri gelişmiş, onu izleyen evrelerde etkin olan akarsular, bu düzlükleri aşındırarak, dik yamaçlarının oldukça sık görüldüğü bir yöre halini almıştır. Bu dik yamaçlar, dağ ve yayla alanları, sarp ve kayalıktır. Bölgenin tepelik ve dağlık alanları, dört tarafı dikçe yamaçlarla çevrili yer kabartılarıdır. Tepedeki alanlar daha çok ovalarda yüksek tepelikler ise yaylalar üzerinde yükselmektedir. Köroğlu Dağları ilin kuzey 1 http://www.ankarakulturturizm.gov.tr/ 2 Ankara İl Çevre Durum Raporu, 2011 82

sınırlarında bulunur. Bu dağlar ilin en yüksük dağlar ve tepelerini oluşturur ve yükseklikleri çok yerde 1.500 m nin üzerindedir. Güneyinde bulunan yaylalar ve yazılarla karşılaştırıldığında daha çok engebeli ve jeolojik kırıklıklarla dolu bir manzara ortaya çıkar. Ankara İli bir yayla üzerinde kurulmuş ve dört tarafı ise yüksek dağlar ile çevrilidir. Kentin güneyinde doğubatı yönünde uzanan Dikmen, Çankaya sırtları ile güneyde Memlik ve Bağlum tepelerinin devamı olan Etlik ve Keçiören sırtları bulunmaktadır. Kentin doğusunda ise volkanik özelliğe sahip olan Hüseyingazi Dağı bulunur. Ankara ilinin çanak şeklindeki konumu hava sirkülasyonunu çok yavaşlatmaktadır; bu yüzden hava kirliliğine karşı genelde duyarlı olma özelliğine sahiptir. Ovalar Ankara, İç Anadolu Bölgesinde doğuda Hasanoğlan dan batıda Sincan a kadar uzanan Hatip Ovası nın ortasında yer alır. Doğuda Yozgat, Kırşehir, batıda Afyon, Eskişehir, Kuzeyde Bolu, Çankırı, Çorum ve güneyde Niğde ve Konya illeri ile komşudur. Denizden yüksekliği 828 m olan Ankara, güneyde, doğu-batı yönünde uzanan Dikmen ve Çankaya sırtları ile Kuzeyde Etlik ve Keçiören sırtları ve doğuda maksimum kotu 1.410 m olan Hüseyingazi Tepesi nin oluşturduğu bir çanak içerisinde bulunur. İç Anadolu nun önemli ovaları Hatip Ovası, Mürted Ovası, Çubuk Ovası dır. Yaylalar ve Yazılar (1.000 1.400 m) İlin yaylaları (platolar) alçak yaylalar, orta yükseklikteki yaylalar, yüksek yaylalar ve en yüksek yaylalar olmak üzere dört gruba ayrılmıştır. Alçak yaylalar pliyosen sonları ile kuvaterner başlarına ait yaylaları oluşturur ve havzaları dolduran kırmızı renkli, akarsu, çakıl, kum ve killerinin dolgu düzlükleridir. Ankara ilinin jeomorfolojik durumuna bakıldığında, engebeli yaylalar ve yazıların ilin büyük alanlarını kapladığı görülür. Ankara ilinin en büyük yaylaları ve yazıları Bala, Haymana, Gölbaşı ve Polatlı ilçelerindedir. Sakarya ve Kızılırmak nehirleri ile bu nehirlere dökülen akarsu kolları bu yaylalar ve yazılardan geçerler. Akarsular Ankara daki en önemli akarsular ve kolları Kızılırmak nehri ve kollar Terme çayı, Balaban çayı, Sakarya nehri ve kolları Aladağ Çayı, Nalderesi, Girmir Çayı ve Ankara Çayı ile Peçeneközü Çayı dır. Gerek akarsular ve gerek kolları üzerine kurulan barajlar aracılığıyla içme suyu, kullanma suyu, sulama suyu, taşkın koruma ve enerji amaçlı kullanımlardan yararlanılır. İldeki akarsuların rejimleri ulaşım, taşımacılık ve su sporları yapmaya uygun değildir. Göller Ankara İl sınırları içindeki Mogan, Eymir, Tuz Gölü ve Samsam Gölü önemli doğal göllerdir. Fitocoğrafik İnceleme Türkiye bitki coğrafyası bakımından incelendiğinde; tamamıyla Holoarktrik Kingtom un içerisinde yer almaktadır. Holoarktrik Kingtom un 3 floristik bölgesi yurdumuzda birleşmektedir. Bunlar; Avrupa-Sibirya (Euro-Sibirian) bölgesi, Akdeniz (Mediterian) bölgesi ve İran-Turan (İrano-Turanien) bölgesidir. 83

Etrafı dağlarla çevrili olan Ankara İli, kışları soğuk, yazları kurak geçen bir iklime sahiptir. En yağışlı mevsim ilkbahardır. Bu iklimsel veriler ve ilin topoğrafik koşulları da dikkate alındığında Ankara ilinde, Avrupa-Sibirya elementi türler ve Akdeniz elementi türler görülmekle beraber, fitocoğrafik bakımdan bölgede İran-Turan elementi türlerin hakim olduğu söylenebilir. EUR.-SIB.(EUX): Avrupa-Sibirya Bölgesi (Öksin sahası); Col.: Öksin sahasının kolşik sektörü; MED.: Akdeniz Bölgesi (Doğu Akdeniz Sahası); W.A: Batı Anadolu bölümü; T.: Toroslar; A.: Amanus Dağları; IR.-TUR.: İran-Turan bölgesi; C.A.: Orta Anadolu; E.A.: Doğu Anadolu; Mes: Mezopotamya; X: Muhtemelen Avrupa-Sibirya bölgesinin Orta Avrupa/Balkan sahası; mt: Dağ Şekil 24 Türkiye deki Fitocoğrafik Bölgeler ve Anadolu Diyagonali (Davis,1971) 1 Genel olarak İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerini içine alan İran-Turan flora bölgesi, İran ve merkezi Asya nın step, dağ stepi ve yarı- kurak bölgelerinin özelliklerini taşır. İran-Turan flora bölgesi, Türkiye de kendisini çevreleyen Avrupa-Sibirya ve Akdeniz flora bölgeleri ile yer yer birbirine karışmaktadır. Yıllık yağış miktarının genellikle 300 400 mm arasında değiştiği İran- Turan flora bölgesinde yüksek dağlık alanlar dışında, aslında iki vejetasyon alanı ayrılabilmektedir. Bunlardan birincisi büyük ölçüde tahrip edilmiş olan orman topluluklarıdır. Bu orman topluluklarının yerini step elemanları almıştır. Doğu Anadolu nun bazı kesimlerinde yoğun otlatma ve yastık şekilli geven (Astragalus), çoban yastığı (Acantholimon) gibi step türlerinin yakacak olarak kullanılmasıyla (Behçet ve Ünal, 199: 104; Özgökçe, 1999: 788), step formasyonu da insan tarafından değişikliğe uğratılmıştır. İran-Turan flora bölgesinde ikinci vejetasyon alanı ise, Tuz gölü çanağı ya da Iğdır havzası gibi gerçek step sahalarıdır. İran-Turan flora bölgesi bitki türleri bakımından (otsu türler) çok zengin bir alandır ve endemiklerin oranı da fazladır. Ayrıca proje alanı P.H. Davis in (Flora of Turkey and The East Aegean Islands) grid sistemi açısından bakıldığında B4 karesinde bulunmaktadır. 1 Davis, P.H. Flora of Turkey and East Aegean Islands 84

Şekil 25 Grid Kareleme Sistemi, Türkiye Haritası Flora Türleri İnceleme Kriterleri ve Açıklamaları Floraya ilişkin literatür çalışmalarında TÜBİVES Türkiye Bitkileri Veri Servisi nden yararlanılmıştır. Flora türlerinin Türkçe adlarının tespitinde ise Prof. Dr. Turhan Baytop un Türkiye Bitkileri Sözlüğü adlı eserinden yararlanılmıştır. Floraya ilişkin endemizm ve tehlike sınıfları ise Prof. T. Ekim ve arkadaşlarının hazırlamış olduğu Türkiye Bitkileri Kırmızı Kitabı (Red Data Book of Turkish Plants, 2000, Türkiye Tabiatı Koruma Derneği ve Van 100. Yıl Üniversitesi) adlı esere göre değerlendirilmiştir. Ayrıca söz konusu türler, Avrupa nın Yaban Hayatı ve Doğal Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi (Bern Sözleşmesi) ek listelerine göre de değerlendirilmiştir. Flora listeleri familya ve tür sırasına göre alfabetik olarak verilmiştir. Listede bahsi geçen inceleme kriterleri ve kısaltmalar aşağıda tanımlanmıştır. Red Data Book IUCN Kategorileri ve Açıklamaları IUCN Nesli Tükenme Tehlikesi Altında Olan Türlerin Kırmızı Listesi ( IUCN Kırmızı Listesi ) ve bitki ve hayvan türlerinin dünyadaki en kapsamlı Küresel Koruma durumu envanteridir. IUCN Kırmızı Listesi Uluslararası Doğal Hayatı ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği tarafından sürdürülmektedir. IUCN Kırmızı Listesi, kesin ölçüt kullanılarak, binlerce tür ve alttürlerin nesillerinin tükenme riskini değerlendirerek oluşturulmaktadır. Bu ölçüt tüm türlerle ve dünyanın her bölgesi ile ilgilidir. Kırmızı liste ile amaçlanan; koruma meselelerine kamunun ve politikacıların dikkatini çekmek ve bununla birlikte türlerin yok oluşunu azaltmak için uluslararası camiaya yardım etmektir. Güçlü bir bilimsel altyapı ile oluşturulan IUCN Kırmızı Listesi, biyolojik çeşitliliğin durumu ile ilgili en geçerli rehber olarak kabul edilmektedir. 85

Şekil 26 Red Data Book IUCN Kategorileri Red Data Book IUCN kategorileri aşağıda verilmiştir. EX: Kuşkuya yer bırakmayacak delillerle soyu tükenmiş olduğu ispatlanan türler. EW: Vahşi yaşamda soyu tükenmiş, fakat diğer alanlarda varlığını sürdüren türler. EN: Vahşi yaşamda soyu tükenme tehlikesi çok büyük olan türler. CR: Vahşi yaşamda soyu tükenme tehlikesi had safhada (extreme) olan türler. VU: Vahşi yaşamda orta vadeli bir gelecekte soyu tükenme tehlikesi büyük olan türler. LR: Üstteki gruplardan herhangi birine konamayan, onlardan popülasyon yoğunluğu daha iyi olan takson bu kategoriye konmaktadır. CD: Beş yıl içinde yukarıdaki kategorilerden birine konulacak hem tür hem de habitat açısından özel bir koruma statüsü gerektirenler türler. NT: Şu anda tehlikede olmayan fakat yakın gelecekte VU, EN veya CR kategorisine girmeye aday olan türler. LC: Yaygın bulunan türler. DD: Üzerinde yeterli bilgi bulunmayan türler. NE: Şimdiye kadar yukarıdaki kriterlere uygunluğu değerlendirilmemiş türler. Bern Sözleşmesi Bern Sözleşmesi olarak bilinen Avrupa nın Yaban Hayatı ve Doğal Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi 1979 yılında İsviçre nin Bern kentinde kabul edilmiştir. Türkiye bu sözleşmeye 1984 yılında imza atarak taraf olmuştur. Sözleşmenin amacı özellikle göçmen olanlarına öncelik verilmek üzere nesli tehlikeye düşmüş ve düşebilecek yabani flora ve fauna elemanları ile bunların yaşama 86

ortamlarının korunmasını sağlamak ve bu konuda birden fazla devletin işbirliğini geliştirmektir. Taraf ülkeler, Sözleşme nin Ek I listesinde yer alan ve kesin koruma altındaki flora türlerinin özel olarak korunmasını güvence altına alacak uygun ve gerekli yasal ve idari önlemleri almakla, bu türlerin kasıtlı olarak koparılması, toplanması, kesilmesi veya köklenmesini yasaklamakla ve bu türlerin elde bulundurulmasını veya alım satımını yasaklamakla yükümlüdür. Endemizm Türkiye, Orta Doğu ve Avrupa ülkeleri içinde hem tür sayısı hem de endemik tür bakımından en zengin ülkelerden biridir. Bunun nedenleri; İklimsel çeşitlilikler, Topoğrafik çeşitlilikler, Jeolojik ve jeomorfolojik çeşitlilikle deniz, göl ve akarsu gibi farklı sucul ortam çeşitlilikleri, 0-5.000 m ler arasında değişen yükseklik farklılıkları, 3 farklı bitki coğrafyası bölgesinin birleştiği yerde olması, Anadolu diyagonali sınır kabul edilirse, doğusu ve batısı arasında ekolojik farklılıklar bulunması ve bu durumun floristik faklılıklara da yansımasıdır. Türkiye de 63 familya ya ait 2.651 endemik takson bulunmaktadır. Bazı türlerin alttür veya varyeteleri endemiktir. Bu sebepten bu sayı alttür ve varyete düzeyinde 3.090 a ulaşır. Türkiye de endemizm oranı ise % 33,5 dir. Ülkemizde İran-Turan bölgesi endemik taksonca en zengin fitocoğrafik bölge olup, endemik türlerin sayısı da oransal olarak çok yüksektir. İran-Turan bölgesini Akdeniz onu da Avrupa-Sibirya bölgesi izlemektedir. Tespit Şekli G... Gözlem L... Literatür D... Duyum Proje yeri içerisinde ve yakın çevresinde bulunma olasılığı olan flora envanteri arazi gözlemlerinin yanı sıra literatür incelemeleri ile desteklenerek oluşturulmuş olup, aşağıdaki tabloda verilmiştir. 87

Tablo 13 Proje Yeri ve Yakın Çevresinde Bulunması Muhtemel Flora Türleri Tür Adı Türkçe adı Habitat Asteraceae Achillea setacea WALDST. ET KIT. Anthemis cretica L. subsp. pontica (WILLD.) GRIERSON Artemisia austriaca JACQ. Kıllı civanperçemi Beyaz papatya Yavşan otu Step, taşlık yamaç, çayırlık, nadas tarla Kireçtaşı kayalık yamaçlar, volkanik yamaçlar Step, yamaç, tarla Artemisia santonicum L. Yavşan otu Tarla, kıyı, step Centaurea coronopifolia LAM. Cirsium haussknechtii BOISS. Cnicus benedictus L. var. kotschyi BOISS. Crepis sancta (L.) BABCOCK Apiaceae Eryngium billardieri DELAR. Caryophyllaceae Gypsophila perfoliata L. var. perfoliata L. Peygamberçiçeği - Şevketli bostan Kokarot Boğa dikeni Çöven Step, ekili yerler Tarla kanalı, kurak boş alan Çalılık, tepelik, step, yolkenarı Orman, kayalık volkanik yamaç, kayalık kireçtaşı yamaç, Artemisia -step, lush otlu yamaç Kayalık yamaçlar, stepler, nadas tarlalar Tuzlu topraklar, step, yamaçlar, kültür arazileri Sagina procumbens L. Mercan otu Çorak yerler Türkiye Dağılımı Türkiye (D. Anadolu da Nadir) K. Türkiye, Karasal Anadolu End. Red Data Bern Tespit Şekli - - - L - - - L Karasal Anadolu - - - G,L B. Türkiye, G. Anadolu, Karasal Anadolu O. ve KD. Anadolu D. Anadolu, O. Anadolu - - - G,L - - - G,L - - - L Türkiye - - L Türkiye - - - G,L D. Anadolu - - - G,L O., B. ve D. Anadolu B., K., O. ve D. Anadolu - - - L - - - L Floristik Analiz Proje alanında modern yöntemlerle çalışmakta olan katı atık bertaraf tesisi bulunmaktadır. Bu tesise ek olarak bir atık yakma tesisi kurulması planlanmaktadır. Yapılan arazi çalışmaları sonucu alanda doğal bitki örtüsünün yok olduğu tespit edilmiştir. Ancak uygun alanlarda ağaçlandırma çalışmaları yapıldığı gözlemlenmiştir. Yukarıdaki tablodan da görüleceği gibi proje yerinde bulunması muhtemel türler arasında endemik tür bulunmamaktadır. Ayrıca tabloda yer alan türler herhangi bir tehlike kategorisine dahil değildir. Proje yerinde bulunma ihtimali olan bitki türleri Bern Sözleşmesi Ek I listesine göre değerlendirilmiş ve bu sözleşme ile koruma altına alınan herhangi bir türe rastlanmamıştır. Fauna Yapılan arazi incelemesi, yöre halkından alınan bilgiler ve mevcut literatür araştırmaları ile karasal ekosistemdeki hayvan türleri ile ilgili bilgiler edinilmiştir. 88

Bilindiği gibi omurgalı hayvanlar faunası, sistematik olarak 4 büyük sınıf altında toplanmaktadır. Bunlar evrimsel sıra ile; İkiyaşamlılar, Sürüngenler, Kuşlar ve Memeli hayvanlardır. Yapılan literatür çalışmalarında Prof. Dr. Nuri Yiğit, Prof. Dr. Ercüment Çolak, Prof. Dr. Osman Ketenoğlu, Doç. Dr. Latif Kurt ve arkadaşlarınca hazırlanan Çevresel Etki Değerlendirme-ÇED (2002), Prof. Dr. Nuri Yiğit ve arkadaşlarınca hazırlanan Ornitoloji- Kuş Bilimi (2008), Prof. Dr. İlhami Kiziroğlu nun Türkiye Kuşları (1989), adlı eserlerden yararlanılmıştır. Ayrıca söz konusu türler Bern Sözleşmesi ek listelerine göre de değerlendirilmiştir. Bunların yanı sıra sürüngen, kuş ve memeli türleri 2013 2014 Av Dönemi Merkez Av Komisyonu Kararları na (MAK) göre de değerlendirilmiştir. Fauna listelerinde bahsi geçen inceleme kriterleri ve kısaltmalar aşağıda tanımlanmıştır. Bern Sözleşmesi Bern Sözleşmesi Ek II listesi kesin koruma altına alınan fauna türlerini, Ek III listesi ise koruma altına alınan fauna türlerini içermektedir. Bern Sözleşmesi ne taraf ülkeler Ek II listesinde yer alan yabani fauna türlerinin özel olarak korunmasını güvence altına alacak uygun ve gerekli yasal ve idari önlemleri almakla yükümlüdür. Bu türler için özellikle aşağıdaki hususlar yasaklanmaktadır; Her türlü kasıtlı yakalama, alıkoyma ve öldürme şekilleri, Üreme veya dinlenme yerlerine kasıtlı olarak zarar vermek veya buraları tahrip etmek, Yabani faunayı, bu sözleşmenin amacına ters düşecek şekilde, özellikle üreme, geliştirme ve kış uykusu dönemlerinde kasıtlı olarak rahatsız etmek, Yabani çevreden yumurta toplamak veya kasten tahrip etmek veya boş dahi olsa bu yumurtaları alıkoymak, Tahnit edilmiş hayvanlar ve hayvanlardan elde edilmiş kolayca tanınabilir herhangi bir kısım veya bunun kullanıldığı malzeme dahil, bu hayvanların canlı veya cansız olarak elde bulundurulması ve iç ticareti. Bern Sözleşmesi ne taraf ülkeler Ek III listesinde yer alan yabani fauna türlerinin korunmasını güvence altına alacak uygun ve gerekli yasal ve idari önlemleri almakla yükümlüdür. Bu kapsamda söz konusu ek liste kapsamında yer alan yabani fauna türlerini yeterli popülasyon düzeylerine ulaştırmak amacıyla, uygun durumlarda işletme geçici veya bölgesel olarak yasaklanmakta ve kapalı av mevsimleri gibi işletmeyi düzenleyen diğer esaslar uygulanmaktadır. IUCN Kategorileri ve Açıklamaları Red Data Book IUCN kategorileri aşağıda verilmiştir. EX... Tükenmiş Türler (Extinct) EW... Doğada Tükenmiş (Extinct in the Wild) EN... Tehlikede Olan Türler (Endangered) CR... Çok Tehlikede (Critically Endangered) VU... Zarar Görebilir Türler (Vulnerable) LR... Az Tehdit Altında (Lower Risk) CD... Conservation Dependent- Koruma Önlemi Gerektiren NT... Near Threatened-Tehdit Altına Girebilir 89

LC... Least Concern-En Az Endişe Verici DD... Veri Yetersiz (Data Deficient) NE... Değerlendirilemeyen (Not Evalueted) Yukarıdaki kategorilere ilişkin açıklamalar flora kısmında Red Data Book IUCN Kategorileri ve Açıklamaları başlığı altında detaylı olarak verilmiştir. Merkez Av Komisyonu Kararları Merkez Av Komisyonu Kararları ek listeleri açıklamalarına aşağıda yer verilmiştir; Ek I listesinde bulunan yaban hayvanları, 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu nun 4. maddesinin birinci fıkrası gereğince Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nca koruma altına alınmıştır. Bu listede yer alan yaban hayvanlarını avlamak, ölü ya da canlı bulundurmak ve nakletmek yasaktır. Ek II listesinde bulunan kuşlar ve memeliler, 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu nun 4. maddesinin birinci fıkrasının verdiği yetki çerçevesinde Merkez Av Komisyonu nca koruma altına alınmıştır. Bu listede yer alan av hayvanlarını avlamak, ölü ya da canlı bulundurmak ve nakletmek yasaktır. Ek III listesinde bulunan av hayvanları, 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu nun 4. maddesinin birinci fıkrası gereğince Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nca belirlenen 2013 2014 av döneminde belli edilen sürelerde avlanmasına Merkez Av Komisyonu nca izin verilen av hayvanlarıdır. Kuşlar İçin Diğer Değerlendirmeler Kuşlar için kullanılan Red Data Book kategorileri ve bulunma statülerinin açıklamaları aşağıda verilmiştir; A.1... Nesli Tükenmiş ya da Tükenmek Üzere Olan Türler A.1.1... Doğada Nesli Tükenmiş Türler A.1.2... Gözlemlere Göre Birey Sayısı 1-25 Çift Arasında Kalan Türler A.2... Birey Sayıları Çeşitli Bölgelerde Yapılan Gözlemlere Göre... 26-50 Çift Arasında Kalan Türler A.3... Birey Sayıları 51-500 Çift Arasında Değişen Türler A.4... Belirli Bölgelerde Yoğunlaşmış, Ancak Yok Olma Tehlikesi İle Karşı... Karşıya Bulunmayan Türler B... Geçici Olarak Türkiye ye Gelen ve Biyotopların Yok Edilmesi İle Risk... Altına Girecek Olan Türler B.1... Anadolu yu Kışlak Olarak Kullanan Ancak Anadolu da Üremeyen Türler B.2-B-3... Anadolu dan Transit Olarak Geçen veya Anadolu yu... Kışlak Olarak Kullanan ve Risk Derecesi Daha Düşük Olan Türler Kuş türlerinin konumlarına ilişkin kısaltmalar aşağıda verilmiştir; Y... Yerli Türler KZ...Kış Ziyaretçisi Türler G... Göçmen Türler T... Transit Göçer Türler 90

Fauna elemanlarının tespit şekillerine ilişkin kısaltmalar aşağıda verilmiştir; G... Gözlem L... Literatür D... Duyum Fauna Değerlendirmesi Proje alanında faaliyetler sürdüğü için fauna elemanlarının alanı terk ettiği düşünülmektedir. Yapılan arazi çalışmalarında alanda bir çöp tesisi olması nedeniyle de çok sayıda sokak köpeği olduğu gözlemlenmiştir. Bu köpeklerin bakımları tesis tarafından karşılanmaktadır. Herhangi bir hastalık yayıcı etken olmadıkları düşünülmektedir. Ankara da genel olarak orman, bozkır, göl (doğal göl ve baraj), akarsu, sulak alan, bataklık ve sazlık alanlar, çayır, vadiler, tuzlu topraklar, sulu ve kuru tarım alanları, mera, meyve ve sebze bahçeleri, bağlar, koruluk/yapay ağaçlık alanlar, yol kenarı, kayalık alanlar ve erozyonlu yerler gibi tür zenginliğini destekleyen farklı yaşam ortamlarına (biyomlara) rastlanır. Tekdüze gibi görünse de, Anadolu bozkırları jeolojik geçmişiyle, toprağıyla, topografyasıyla nadir ve çok farklı, yaşamların doğduğu yerlerdir. Türkiye bozkırlarında çok sayıda hayvan türü yaşamaktadır. Türkiye de nesli yok olmak üzere olan hayvan türlerinin büyük kısmı bozkırlara özgüdür. Bu hayvanların hızla, yok oluşlarının nedenleri, doğal bozkırların hızla tarım alanına dönüştürülmesi, zehirleme, asin otlatma ve avcılıktır. Proje yeri ve yakın çevresinin detaylı literatür çalışmalarından edinilen bilgilerle oluşturulan fauna listeleri evrimsel sırayla İki Yaşamlılar, Sürüngenler, Kuşlar ve Memeli Hayvanlar şeklinde sınıflandırılarak tablolar halinde verilmiştir. İki Yaşamlılar (Amhibia) Amphibia türleri hayat döngülerini tamamlayabilmek için bir tanesi su olmak üzere en azından iki farklı habitata gereksinim duyan organizmalardır. Bu tip alanlar göl ya da gölet gibi büyük ya da küçük ölçekli fakat devamlı, yani uzun zaman ya da hiç kurumayan su birikintileri, akarsu kıyıları, özellikle akarsuların kenarlarda meydana getirdiği geçici ya da kalıcı taşkın gölcükleri, bu tip habitatlarda büyük taş altları, ağaç kovukları ya da köklerinin yakınları ya da sık sık yağış alan orman ya da ağaçlık alanlardır. Gündüz aktif olanların yanında geceleri aktif olanlar da vardır. Tablo 14 Proje Yeri ve Yakın Çevresinde Bulunması Muhtemel İki Yaşamlı Türleri Familya/Tür Adı ANURA Pelobates syriacus Bufo viridis Türkçe Adı Habitat IUCN Bern Kuyruksuz Kurbağalar Toprak Kurbağası Göl ve havuzcuklardan uzak olmayan ovalık gevşek ve yumuşak topraklı alanlarda Tespit Şekli LC II L Gece Kurbağası Bahçelerde, açık taşlık alanlarda, su yakınlarında LC II L Proje yeri ve yakın çevresinde bulunan veya habitat uyumu nedeniyle bulunma olasılığı olan 2 türden 2 si Bern Sözleşmesi Ek II listesinde yer almaktadır. 91

Tabloda yer alan tüm türler IUCN kırmızı listesinde LC (Least Concern) kategorisinde yer almaktadır. Least Concern kategorisinde yer alan türlerin nesilleri için uzun vadede risk görülmemektedir. Sürüngenler (Reptilia) Sürüngen türleri, ağaç kovukları ve kökleri arasındaki boşluklarda, taşlık alanlarda, taşların altında, bitki artıklarının içinde ve toprak oyuklarında, su içinde ve kenarında bulunur. Tablo 15 Proje Yeri ve Yakın Çevresinde Bulunması Muhtemel Sürüngen Türleri Takım/Tür Adı Türkçe Adı Habitat IUCN Bern MAK TESTUDINATA Testudo graeca SQUAMATA Ophisops elegans Kaplumbağalar Yaygın Tosbağa Pullu Sürüngenler Tarla Kertenkelesi Kuru, taşlı ve kumlu arazilerde, bağbahçe arasında Az bitkili açık alanlarda, taşlı ve topraklı zeminde yaşar Tespit Şekli VU II I L - II I L Proje yeri ve yakın çevresinde bulunan veya habitat uyumu nedeniyle bulunma olasılığı olan 2 sürüngen türünden 2 si Bern Sözleşmesi Ek II listesinde yer almaktadır. Sürüngen türlerinden Testudo graeca IUCN kırmızı listesinde VU (Vulnerable) kategorisinde yer almaktadır. VU (Vulnerable) kategorisi, orta vadeli bir gelecekte soyu tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan türler için kullanılmaktadır. Sürüngen türlerinin tümü 2013 2014 Av Dönemi Merkez Av Komisyonu Kararları na göre Ek I listesinde bulunmaktadır. Bu listede yer alan yaban hayvanlarını avlamak, ölü ya da canlı bulundurmak ve nakletmek yasaktır. Kuşlar (Aves) Ülkemiz coğrafi bölgeleri çok çeşitli kuşların yaşamaları için son derece elverişli bir ortama sahiptir. Ormanlar, göller, sazlık ve bataklıklar, kıyılar, stepler, dağlar, ovalar, kuşların barınmaları ve üremeleri açısından uygun ortamlardır. 92

Şekil 27 Türkiye de Kuşların Göç Yolları Haritası Tablo 16 Proje Yeri ve Yakın Çevresinde Bulunması Muhtemel Kuş Türleri Takım/ /Tür Adı Türkçe Adı Habitat IUCN Bern MAK Konum Kiziroğlu ANSERIFORMES Kazsılar Tadorna ferruginea Angıt Sulak alanlar LC II I Y A 4 L FALCONIFORMES Gündüz yırtıcıları Accipiter nisus Atmaca Ormanlık, çalılıık LC II I Y, KZ A 4 L Buteo rufinus Aquila heliaca Kızıl şahin Şah kartal Step, dağlık, kayalık Step, dağlık, kayalık Tespit Şekli LC II I Y, KZ A 4 L VU II I Y, KZ A 2 L Falco tinnuculus Kerkenez Çalılık,step,bahçe LC II I Y A 4 L CHARADIIFORMES Yağmur kuşları, Kıyı kuşları Larus ridibundus Karabaş Martı Deniz, sulak alan LC III II KZ, T A 4 L COLUMBIFORMES Columba livia Güvercinler Kaya Güvercini Dağlık, kayalık, Çallık, bahçe, step LC III III Y A 4 L Streptopelia decaocta Kumru Çalılık ve bahçelik LC III II Y A 4 L STRIGIFORMES Asio otus PICIFORMES Dendrocopos syriacus PASSERIFORMES Anthus trivialis Gece Yırtıcıları, Baykuşlar Kulaklı Orman Baykuşu Ağaçkakanlar Alaca Ağaçkakan Ötücü Kuşlar Ağaç İncirkuşu Sulak alan, çalılık, bahçelik Orman, çalılık,bahçe LC II I Y A 3 L LC II I Y A 4 L Step LC II I T, G A 4 L Troglodytes troglodytes Çitkuşu Çallık,bahçe,orman LC II I Y A 4 L Turdus merula Karatavuk Çalılık,bahçe,orman LC III III Y, KZ A 4 L Turdus pilaris Tarla Ardıcı Çalılık,bahçe,orman LC III II T, KZ - L Turdus philomelos Öter Ardıç Çalılık,bahçe,orman LC III II KZ, Y A 4 L Sylvia curruca Küçük Çalılık,bahçe,orman LC II I G A 4 L 93

Takım/ /Tür Adı Türkçe Adı Habitat IUCN Bern MAK Konum Kiziroğlu Akdeniz Gerdanlı Ötleğen Phylloscopus collybita Çıvgın Çalılık,bahçe,orman LC II I Y, G, T A 4 L Phylloscopus trochilus Söğütbülbülü Çalılık,bahçe,orman LC II I T - L Ficedula parva Aegithalos caudatus Parus aster Parus caeruleus Parus major Küçük Sinekkapan Uzunkuyruklu Baştankara Çam Baştankarası Mavi Baştankara Büyük Baştankara Çalılık,bahçe,orman LC II I T A 4 L Sulak alan, çalılık, bahçe Tespit Şekli LC III II Y A 4 L Ormanlık alan LC II I Y A 4 L Çalılık,bahçe,orman LC II I Y A 4 L Çalılık,bahçe,orman LC II I Y A 4 L Remiz pendulinus Çulhakuşu Çalılık,bahçe,orman LC III II Y A 4 L Garrulus glandarius Alakarga Çalılık,bahçe,orman LC - III Y A 4 L Pica pica Saksağan Çalılık,bahçe,step LC - III Y A 4 L Corvus frugilegus Ekin Kargası Çalılık,bahçe,step LC - III Y, KZ A 4 L Corvus corone Leş Kargası Çalılık,bahçe,step LC - III Y A 4 L Passer domesticus Serçe Çalılık, bahçe LC - III Y A 4 L Fringilla coelebs İspinoz Orman,çalılık,bahçe LC III II Y A 4 L Serinus serinus Küçük İskete Orman,çalılık,bahçe LC II I Y A 4 L Carduelis chloris Florya Orman,çalılık,bahçe LC II I Y A 4 L Carduelis carduelis Saka Orman,çalılık,bahçe LC II I Y A 4 L Proje yeri ve yakın çevresinde bulunan veya habitat uyumu nedeniyle bulunma olasılığı olan 33 kuş türünden 19 u Bern Sözleşmesi Ek II, 9 u da Bern Sözleşmesi Ek III listesinde yer almaktadır. Kuş türlerinden 74 ü IUCN kırmızı listesinde LC (Least Concern) kategorisinde, Aquila heliaca türü ise VU (Vulnerable) kategorisinde yer almaktadır. Vulnerable kategorisinde yer alan türleri zarar görebilir türlerdir. 2013 2014 Av Dönemi Merkez Av Komisyonu Kararları na göre 19 kuş türü Ek I, 7 kuş türü Ek II, 7 kuş türü Ek III te yer almaktadır. Memeliler (Mammalia) Yapılan arazi çalışmalarında alanda bir çöp tesisi olması nedeniyle de çok sayıda sokak köpeği olduğu gözlemlenmiştir. Bu köpeklerin bakımları tesis tarafından karşılanmaktadır. Herhangi bir hastalık yayıcı etken olmadıkları düşünülmektedir. Proje yeri ve yakın çevresinde bulunması muhtemel memeli türleri aşağıdaki tabloda verilmiştir. 94

Tablo 17 Proje Yeri ve Yakın Çevresinde Bulunması Muhtemel Memeli Türleri Takım / Tür Adı Türkçe Adı Habitat IUCN BERN MAK CHIROPTERA Myotis mystacinus Plecotus macrobullaris RODENTIA Microtus anatolicus YARASALAR Bıyıklı Siyah Yarasa Kafkas Uzunkulaklı Yarasası KEMİRGENLER Anadolu Tarlafaresi Küçük mağara, kale duvarı, çatı arası, ağaç kovuğu ve kabuğu Yüksek yerlerde; dağlar ve yaylalardaki oyuklar, mağaralar ve tarihi kale, han vs Çayır, yonca tarlası, taşlık ve kültür alanı Tespit Şekli LC II - L LC II - L DD - - L Proje yeri ve yakın çevresinde bulunan veya habitat uyumu nedeniyle bulunma olasılığı olan 3 memeli türünden 2 si Bern Sözleşmesi Ek II listesinde yer almaktadır. Memeli türlerinden 2 tür IUCN kırmızı listesinde LC (Least Concern) kategorisinde, 1 tür DD (Data Deficient) kategorisinde yer almaktadır. Least Concern kategorisinde yer alan türlerin nesilleri için uzun vadede risk görülmemektedir. Data Deficient kategorisinde yer alan türler için veri yetersizdir. 2013 2014 Av Dönemi Merkez Av Komisyonu Kararları Ek listelerinde yer alan tür bulunmamaktadır. Projenin inşaat ve işletme aşamalarında 2872 Sayılı Çevre Kanunu, 2873 Sayılı Milli Parklar Kanunu, 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu ve Yönetmelikleri ne Bern Sözleşmesi hükümlerine, 2013-2014 Merkez Av Komisyonu Kararları na ve taraf olduğumuz CITES Sözleşmesi başta olmak üzere ulusal ve uluslararası mevzuat hükümlerine uyulacak olup hassas ve zarar görebilir durumda koruma altına alınmış herhangi flora ve fauna türü tespit edildiği takdirde gerekli önlemler alınacaktır. 95

3.6. Meteorolojik ve İklimsel Özellikler, Bölgenin Genel İklim Şartları Ankara'nın büyük bölümünde karasal iklim hüküm sürer. Yazları sıcak ve kurak, kışları soğuk ve kar yağışlıdır. İç Anadolu'dan gelen karasal İklimin etkisi ile ilin orta ve güneyinde bozkırlar, Karadeniz'den gelen Karadeniz iklimi etkisi ile de kuzeyde ormanlar yaygındır. Ankara Türkiye'deki üç ana iklim tipinin de görüldüğü üç ilden biridir -diğerleri Kırklareli ve Bolu dur-. İlin kuzeybatı ucunda Bolu sınırına yakın bir noktada bulunan Uluhan civarında iklim koşulları kısmen Akdeniz iklimi -geçiş iklimi- özelliklerini yansıtır. İlin kuzey kesimleri karadeniz iklimi etkisindeyken diğer yerlerde karasal iklim hüküm sürer. Güney ve güneydoğuya gidildikçe günlük ve yıllık sıcaklık farkları artarken yağış miktarı da azalır. Kuzeyde Kazan, Kızılcahamam ve Çamlıdere ilçeleri Karadeniz ikliminin açık etkisi altındadır. Ortalama en sıcak aylar temmuz ve ağustos en soğuk ay ise ocaktır. İlde kışın sis etkili olup hayatı olumsuz etkiler. İl genelinde yıllık ortalama sıcaklık 11.7 derece, yıllık ortalama yağış ise 382.1 mm olup ortalama basınç değeri de 913.1 mb dir. Donlu gün sayısı yılda ortalama 60-117 arasında değişir karla örtülü ortalama gün sayısı ise yılda 32.5 gündür. Ankara ili sınırları içerisinde en yüksek sıcaklık 30.07.2000 tarihinde Beypazarı ilçesinde 43.0 derece olarak ölçülmüştür. Ankara da tespit edilen en yüksek rüzgar hızı ise saniyede 29.2 metre olarak ölçülmüştür (105,12 km/h). Ankara Meteoroloji İstasyonu na ait Meteorolojik Bülten (1970-2011) ekte verilmiştir 1. Basınç Dağılımı Ankara Meteoroloji İstasyonu gözlem kayıtlarına göre; Yıllık ortalama basınç 913,2 hpa dır. Maksimum basınç 935,1 hpa olarak ölçülmüştür. Minimum basınç 887,9 hpa olarak ölçülmüştür. Tablo 18 Uzun Yıllar Basınç Değerleri Ortalama Basınç (hpa) Maksimum Basınç (hpa) Minimum Basınç (hpa) 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Yıllık 914,9 912,9 912,0 910.9 912,0 911,7 910,7 911,4 913,9 916,0 916,3 915,6 913,2 935,1 929,6 933,2 923,9 921,3 921,0 918,9 918,8 923,1 926,7 927,6 932,6 935,1 887,9 892,8 891,6 897,7 901,3 900,5 899,3 903,4 902,2 904,1 898,6 891,6 887,9 Kaynak: Ankara Meteoroloji İstasyonu 1970-2011 Yılları Arası Meteorolojik Bülteni 1 Bkz. Ek 16 Meteorolojik Bülten 96

Şekil 28 Ortalama Basınç Şekil 29 Maksimum Basınç 97

Şekil 30 Minimum Basınç Sıcaklık Dağılımı Ankara Meteoroloji İstasyonu gözlem kayıtlarına göre; Yıllık ortalama sıcaklık 12 ºC dir. Aylık ortalama sıcaklığın en düşük olduğu ay -3 ºC ile Ocak ayıdır. Aylık ortalama sıcaklığın en yüksek olduğu ay ise 30,3 ºC ile Temmuz ayıdır. Minimum sıcaklıkların ortalaması yıllık 6,5 ºC dir. Maksimum sıcaklıkların ortalaması yıllık 17.8 ºC dir. Maksimum sıcaklık 40,8 ºC ile Temmuz 2000 de ölçülmüştür. Minimum sıcaklık -21,5 ºC ile Şubat 1985 te ölçülmüştür. Tablo 19 Uzun Yıllar Sıcaklık Değerleri 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Yıllık Ortalama Sıcaklık (ºC) 0,3 2,1 6,2 11,3 16,1 20,2 23,6 23,3 18,7 13,0 6,7 2,3 12 Maksimum Sıcaklıkların Ortalaması (ºC) Minimum Sıcaklıkların Ortalaması (ºC) 4,3 6,7 11,9 17,1 22,2 26,6 30,3 30,2 26,0 19,7 12,4 6,2 17,8-3,0-2,0 1,1 5,7 9,7 13,1 16,1 16,1 12,0 7,4 2,2-1,0 6,5 Kaynak: Ankara Meteoroloji İstasyonu 1970-2011 Yılları Arası Meteorolojik Bülteni 98

Şekil 31 Uzun Yıllar Ortalama Sıcaklık Şekil 32 Uzun Yıllar Maksimum Sıcaklıkların Ortalaması Şekil 33 Uzun Yıllar Minimum Sıcaklıkların Ortalaması Yağış Dağılımı Ankara Meteoroloji İstasyonu gözlem kayıtlarına göre; Yıllık ortalama toplam yağış miktarı 488,5 mm dir. En yüksek aylık ortalama toplam yağış miktarı 69,5 mm ile Mayıs ayındadır. En düşük aylık ortalama toplam yağış miktarı 26,3 mm ile Şubat ayındadır. Günlük maksimum yağış miktarı 81,2 mm ile Haziran ayındadır. 99

27,9 26,9 22,1 29,4 42,5 88,9 62,6 35,6 32,2 46,2 36 36,7 88,9 39,2 33,4 36,7 50 50,3 35,3 15,5 12 17,5 33,2 35,4 42,5 401,0 ITC INVEST TRADING & CONSULTING AG Tablo 20 Uzun Yıllar Yağış Değerleri 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Yıllık Toplam Yağış Ortalaması (mm) Maksimum Yağış (mm) Kaynak: Ankara Meteoroloji İstasyonu 1970-2011 Yılları Arası Meteorolojik Bülteni Şekil 34 Uzun Yıllar Toplam Yağış Ortalaması Şekil 35 Uzun Yıllar Günlük Maksimum Yağış Ortalama Nispi Nem Dağılımı Ankara Meteoroloji İstasyonu gözlem kayıtlarına göre; Yıllık ortalama nispi nem % 60,8 dır. En yüksek aylık ortalama nispi nem % 76,4 ile Aralık ayındadır. En düşük aylık ortalama nispi nem % 46 ile Ağustos ayındadır. 100

Tablo 21 Uzun Yıllar Nem Değerleri 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Yıllık Ortalama Nem (%) 76 70,8 63,4 60 56,9 52,3 46,2 46 50,2 61 70,2 76,4 60,8 Minimum Nem (%) 28 15 12 12 9 9 6 5 4 6 15 23 4 Kaynak: Ankara Meteoroloji İstasyonu 1970-2011 Yılları Arası Meteorolojik Bülteni Şekil 36 Uzun Yıllar Ortalama Nem Şekil 37 Uzun Yıllar Minimum Nem Sayılı Günler Dağılımı (Kar Yağışlı, Karla Örtülü, Sisli, Dolulu, Kırağılı, Orajlı Günler Sayıları) Ankara Meteoroloji İstasyonu gözlem kayıtlarına göre; Yıllık ortalama kar yağışlı günler sayısı 30,6 dir. En yüksek ortalama kar yağışlı gün sayısı 9,2 ile Ocak ayındadır. Yıllık kar örtülü günler sayısı 22,6 dur. En yüksek ortalama kar örtülü gün sayısı 9,7 ile Ocak ayındadır. Maksimum kar kalınlığı 30 cm ile Ocak ve Şubat ayında gözlenmiştir. Yıllık ortalama sisli günler sayısı 9,4 dir. En yüksek ortalama sisli gün sayısı 3,8 ile Ocak ayındadır. Yıllık ortalama dolulu gün sayısı 3,8 dir. En yüksek ortalama dolulu gün sayısı 0,8 ile Nisan ayındadır. Yıllık ortalama kırağılı gün sayısı 31,2 dir. En yüksek ortalama kırağılı gün sayısı 7,9 ile Aralık ayındadır. 101

Yıllık ortalama orajlı gün sayısı 25,5 dir. En yüksek ortalama orajlı gün sayısı 6,7 ile Mayıs ayındadır. Tablo 22 Uzun Yıllar Sayılı Günler Dağılımı 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Yıllık Kar Yağışlı Günler Sayısı 9,2 7,2 5,1 1,1 0 0 0 0 0 0,1 2 5,9 30,6 Kar Örtülü Günler Sayısı 9,7 6,4 2,1 0,1 0 0 0 0 0 0 0,4 3,9 22,6 Maksimum Kar Kalınlığı (cm) 30 30 26 7 0 0 0 0 0 0 10 25 128 Sisli Günler Sayısı Ortalaması 3,8 1,3 0,3 0,1 0 0 0 0 0 0,1 1 2,8 9,4 Dolulu Günler Sayısı Ortalaması 0,1 0,5 0,5 0,8 1 0,3 0 0,1 0,1 0,1 0,2 0,1 3,8 Kırağılı Günler Sayısı Ortalaması 7,1 5,7 3,5 0,9 0 0 0 0 0 1 5,1 7,9 31,2 Toplam Orajlı Günler Sayısı 0,1 0,4 0,7 2,7 6,7 5,2 3,3 2,5 1,8 1,4 0,5 0,2 25,5 Kaynak: Ankara Meteoroloji İstasyonu 1970-2011 Yılları Arası Meteorolojik Bülteni Şekil 38 Uzun Yıllar Kar Yağışlı Günler Sayısı Şekil 39 Uzun Yıllar Kar Örtülü Günler Sayısı 102

Şekil 40 Uzun Yıllar Maksimum Kar Kalınlığı (cm) Şekil 41 Uzun Yıllar Sisli Günler Sayısı Ortalaması Şekil 42 Uzun Yıllar Dolulu Günler Sayısı Ortalaması 103

Şekil 43 Uzun Yıllar Kırağılı Günler Sayısı Ortalaması Şekil 44 Uzun Yıllar Orajlı Günler Sayısı Ortalaması Buharlaşma Durumu Ankara Meteoroloji İstasyonu gözlem kayıtlarına göre; En yüksek aylık ortalama açık yüzey buharlaşması 157,2 mm ile Ağustos ayındadır. Günlük maksimum açık yüzey buharlaşması 12,5 mm dir. Tablo 23 Uzun Yıllar Açık Yüzey Buharlaşması Değerleri Ortalama Açık Yüzey Buharlaşması (mm) Maksimum Açık Yüzey Buharlaşması (mm) 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Yıllık 0 0 0,9 89,5 149,7 190,2 245,8 226 153,9 87,2 22,7 0,7 97,2 0 0 7 12 12 18 15,2 18 11,8 10 8 2,8 18 Kaynak: Ankara Meteoroloji İstasyonu 1970-2011 Yılları Arası Meteorolojik Bülteni 104

Şekil 45 Uzun Yıllar Açık Yüzey Buharlaşması Şekil 46 Uzun Yıllar Maksimum Açık Yüzey Buharlaşması Rüzgâr Dağılımı Yıllık, Mevsimlik ve Aylık Rüzgâr Yönü Dağılımı Ankara Meteoroloji İstasyonu gözlem kayıtlarına göre yönlere göre rüzgarın esme sayıları toplamı aşağıdaki tabloda verilmiştir. 105

Tablo 24 Uzun Yıllar Yönlere Göre Rüzgârın Esme Sayıları Toplamı Yön 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Yıllık N 1051 799 969 975 990 1023 1160 1125 1084 1266 1206 982 12630 NNE 2270 2151 2097 1759 1782 2275 2801 2504 2072 2605 2308 2383 27007 NE 6468 5719 5228 4834 5491 6254 7976 8932 6926 7086 6556 6469 77939 ENE 4869 4270 4244 3932 5413 5886 7614 6815 5943 5712 5140 4907 64745 E 1616 1216 1629 1255 1767 1724 1659 1610 1473 1328 1310 1596 18183 ESE 775 571 744 649 876 848 822 700 654 546 501 802 8488 SE 675 621 840 861 838 632 762 781 613 439 463 798 8323 SSE 638 613 731 730 574 396 297 276 330 363 488 543 5979 S 715 909 780 680 543 381 247 251 391 488 561 646 6592 SSW 1126 1147 1356 1145 953 654 529 538 762 812 1060 1176 11258 SW 3170 2787 3175 3505 2428 1741 1371 1436 2001 2458 2447 3081 29600 WSW 4053 3697 4447 4402 4089 3008 1887 2097 3139 3511 3513 3883 41726 W 1583 1744 2309 2635 2588 1948 1223 1425 1628 1479 1476 1655 21693 WNW 668 764 960 982 1165 1262 953 866 1023 913 766 693 11015 NW 410 492 679 692 696 917 851 785 769 536 576 427 7830 NNW 561 499 694 704 692 891 914 787 773 744 551 514 8324 Kaynak: Ankara Meteoroloji İstasyonu 1970-2011 Yılları Arası Meteorolojik Bülteni Şekil 47 Uzun Yıllar Rüzgârın Esme Sayılarına Göre Rüzgâr Diyagramı (Yıllık) Ankara Meteoroloji İstasyonu gözlem kayıtlarına göre 1. derece hakim rüzgâr yönü NE (Kuzeydoğu), 2. derece hakim rüzgâr yönü ENE (Doğukuzeydoğu) ve 3. derece hakim rüzgâr yönü ise WSW (Batıgüneybatı) dır. Yönlere Göre Rüzgar Hızı Ankara Meteoroloji İstasyonu gözlem kayıtlarına göre yönlere göre rüzgârın ortalama hızları aşağıdaki tabloda verilmiştir. 106

Tablo 25 Uzun Yıllar Yönlere Göre Rüzgârın Ortalama Hızı Yön 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Yıllık N 1,6 1,7 1,7 1,7 1,7 1,7 2,2 2,2 1,8 1,6 1,6 1,6 1,8 NNE 2,2 2,6 2,8 2,9 2,7 2,6 2,7 2,6 2,3 2,2 2 2,1 2,5 NE 1,7 1,8 1,8 1,7 1,8 2,1 2,7 2,5 1,8 1,5 1,6 1,7 1,9 ENE 1,9 2 2,1 2,1 2,1 2,2 2,5 2,4 2 1,8 1,7 1,8 2 E 1,5 1,6 1,8 1,7 1,9 2,2 2,4 2,1 1,7 1,4 1,4 1,5 1,8 ESE 2 2 2 2 2 2,4 2,7 2,6 2 1,7 1,7 1,8 2,1 SE 2,1 2,2 2,2 2,2 2,2 2,4 2,8 2,8 2,2 2 1,9 2,1 2,3 SSE 2 2 2 2 2,1 2,2 2,5 2,5 2,1 1,9 1,8 1,9 2,1 S 1,6 1,6 1,8 1,7 1,9 1,9 2 2 1,7 1,6 1,4 1,5 1,7 SSW 1,4 1,6 1,8 1,7 1,9 1,7 2 2 1,6 1,4 1,4 1,4 1,7 SW 1,6 1,8 2 2 1,9 1,9 1,9 1,9 1,6 1,4 1,4 1,4 1,7 WSW 1,8 1,9 2 2 1,9 1,6 1,8 1,5 1,6 1,4 1,6 1,5 1,7 W 1,7 2,1 1,9 1,8 1,8 1,5 1,5 1,4 1,4 1,5 1,6 1,7 1,7 WNW 1,6 1,9 1,8 1,8 1,6 1,6 1,6 1,5 1,4 1,3 1,6 1,5 1,6 NW 1,6 1,9 1,9 2 1,9 1,8 1,8 1,7 1,7 1,5 1,5 1,6 1,7 NNW 1,6 1,8 2,1 2,1 2 2 2 2 1,9 1,7 1,6 1,6 1,9 Kaynak: Ankara Meteoroloji İstasyonu 1970-2011 Yılları Arası Meteorolojik Bülteni Şekil 48 Uzun Yıllar Yönlere Göre Rüzgârın Ortalama Hız Değerlerine Göre Rüzgâr Diyagramı Ortalama Rüzgâr Hızı Ankara Meteoroloji İstasyonu gözlem kayıtlarına göre yıllık ortalama rüzgâr hızı 2 m/sn dir. 107

SSE SSE N SE SSE WSW SE WNW SW SW SW SSW SE 22,0 26,5 29,2 22,9 22,2 26,7 20,0 18,0 24,4 22,0 21,7 18,7 29,2 ITC INVEST TRADING & CONSULTING AG Tablo 26 Uzun Yıllar Ortalama Rüzgâr Hızı Ortalama Rüzgâr Hızı (m/sn) 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Yıllık 1,9 2 2,1 2,1 2,1 2,2 2,5 2,4 2 1,8 1,7 1,8 2 Kaynak: Ankara Meteoroloji İstasyonu 1970-2011 Yılları Arası Meteorolojik Bülteni Şekil 49 Uzun Yıllar Ortalama Rüzgâr Hızı Maksimum Rüzgâr Hızı ve Yönü Ankara Meteoroloji İstasyonu gözlem kayıtlarına göre; Maksimum rüzgârın yönü güneydoğu (SE) dir. Maksimum rüzgâr hızı ise 29,2 m/sn dir. Tablo 27 Uzun Yıllar Maksimum Rüzgâr Hızı ve Yönü Değerleri 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Yıllık Maksimum Rüzgar Hızı (m/sn) Maksimum Rüzgar Yönü Kaynak: Ankara Meteoroloji İstasyonu 1970-2011 Yılları Arası Meteorolojik Bülteni 108

Şekil 50 Uzun Yıllar Maksimum Rüzgâr Hızı Ortalama Fırtınalı Günler Sayısı Ankara Meteoroloji İstasyonu gözlem kayıtlarına göre; Yıllık ortalama fırtınalı günler sayısı 2,7 dir. Ortalama fırtınalı gün sayısının en fazla olduğu ay 0,5 ile Nisan ayıdır. Tablo 28 Uzun Yıllar Ortalama Fırtınalı Günler Sayısı Değerleri Fırtınalı Günler Sayısı Ortalaması 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Yıllık 0,2 0,4 0,4 0,5 0,3 0,3 0,1-0,1 0,1 0,2 0,1 2,7 Kaynak: Ankara Meteoroloji İstasyonu 1970-2011 Yılları Arası Meteorolojik Bülteni Şekil 51 Uzun Yıllar Fırtınalı Günler Sayısı Ortalaması Ortalama Kuvvetli Rüzgarlı Günler Sayısı Ankara Meteoroloji İstasyonu gözlem kayıtlarına göre; Yıllık ortalama kuvvetli rüzgârlı günler sayısı 43 tür. Ortalama kuvvetli rüzgârlı gün sayısının en fazla olduğu ay 5,4 ile Nisan ayıdır. 109