YÖNETİCİ ÖZETİ Sekiz bin yıllık geçmişiyle Roma, Bizans ve Osmanlı medeniyetlerine dair eşsiz bir tanıklık üstlenen ve bu medeniyetlerin, yaratıcı insan dehasının şaheseri olarak nitelendirilen anıtsal yapılarını bünyesinde barındıran İstanbul un Tarihi Alanları, 2015 yılı itibariyle UNESCO Dünya Miras Listesi ne girişinin 30. yılını kutlamaktadır. Türkiye nin en hızlı gelişen ve en çok nüfusa sahip şehri İstanbul un kalbi Tarihi Yarımada da yeralan bu özel alanlar, dünyanın hızlı gelişen diğer tarihi alanları gibi hep bir gelişmenin/ilerlemenin baskısını hissetmiştir üzerinde. Koruma/kullanma ve gelişmenin/ilerlemenin dengesini sağlamak her zaman hassas ve kurulması zor bir denge olagelmiştir. Şehrin idareci ve bürokratları bir yandan yaşayan, sürekli büyüyen bir şehrin artan ihtiyaçlarını karşılamak, öte yandan çok kırılgan bir yapıya sahip olan kültürel miras alanlarını ve tarihi dokuyu korumak arasında kalmışlardır. Kimi zaman önerilen plan ve projelerde ve bunları uygulama aşamasında kültürel mirasın lehine ama şehrin gelişiminin aleyhine kararlar alınmış, uygulamalar yapılmış kimi zaman da tam tersi bir durum sözkonusudur. İstanbul un kültürel miras açısından en zengin bölgesi olarak nitelendirilen Tarihi Yarımada, uzun yıllar korumasız ve plansız kalmış, şehrin en gözde alanları ekonomik ve sosyal gelişimden olumsuz anlamda nasibini alarak giderek köhneleşmiştir. Yetkili yerel idarelerin yürüttüğü özverili çalışmalarla ancak 2005 yılında bir koruma planına sahip olabilen alandaki koruma ve restorasyon faaliyetleri ile kültürel miras konusunda yapılan bilinçlendirme çalışmaları, bu tarihten sonra gözle görülür bir ivme kazanmıştır. Yerel idareler bünyesinde kültürel mirası koruma konusunda önemli çalışmalara imza atacak olan Kültür Varlıkları Projeler Müdürlüğü, Koruma, Uygulama ve Denetim Müdürlüğü (KUDEB-2005) ve Alan Başkanlığı (2006) gibi kurumsal oluşumların temelleri de bu dönemde atılmıştır. Öte yandan İl Özel İdaresi bünyesinde emlak vergisiyle oluşturulan fonla, kültürel mirasın restorasyonu ve yeniden hayata kazandırılması sürecinde özellikle Tarihi Yarımada da etkin çalışmalar yapan yerel idarelere çok büyük kaynaklar aktarılmıştır. Yine aynı şekilde alanda yeralan anıtsal yapılardan sorumlu olan Vakıflar Genel Müdürlüğü son yıllarda, Tarihi Yarımada da yıllardır bakımsız ve ilgisiz kalan anıtsal yapıların restorasyonunu yaparak bu konuda çok ciddi kaynaklar harcamıştır. Özellikle son on yılda Tarihi Yarımada daki kültürel mirasın restorasyonu için yaklaşık 1 milyar 160 milyon TL lik büyük bir kaynak aktarılmıştır.
2006 yılından bu yana özellikle misyon raporlarında eleştirilen restorasyon teknikleri konusunda da hayli önemli gelişmeler kaydedilmiştir. KUDEB bünyesinde Islak Kimya Laboratuvarı, Petrografi Laboratuvarı, Aletli Analiz Laboratuvarı, İleri Aletli Analiz Laboratuvarı, Taş Laboratuvarı, Ahşap Konservasyon Laboratuvarı ve Konservasyon Laboratuvarı kurulmuştur. Kurulan bu laboratuvarlarla, anıtsal ve sivil mimari yapılardaki özgün malzemelerin analizi yapılmaktadır. Yapılan analizlerle yapının geçirdiği onarımlar ve hasarlar, malzeme problemleri ve nedenleri tespit edilmekte, böylece uluslararası kriterler çerçevesinde yapıya müdahale yöntemleri ve özgüne uyumlu onarım malzemeleri belirlenmektedir. 2006 yılında kurulan Alan Başkanlığı kuruluş aşamasında, alandaki ilgili ve yetkili kurum, kuruluş ve sivil toplum temsilcilerini bir araya getirerek Danışma Kurulu, Eşgüdüm ve Denetleme Kurulu nu oluşturarak, 2009 yılında Tarihi Yarımada Yönetim Planı çalışmalarına başlamıştır. İki yıllık yoğun inceleme, araştırma, arama konferansları ve çalıştaylar sonucunda, her aşamada ilgili paydaşların ve yetkin uzmanların katılımı ve katkıları sonucunda Tarihi Alan Yönetim Planı tamamlanmış ve UNESCO Dünya Miras Merkezi ne iletilmiştir. UNESCO Dünya Miras Komitesi kararı gereğince 19-22 Kasım 2011 tarihinde UNESCO Dünya Miras Merkezi/ICOMOS Reaktif Misyon Heyeti İstanbul a davet edilmiştir. Yapılan yoğun toplantılarda Misyon Heyeti uzmanlarına varlığın korunma durumuna, halihazırda mevcut olan ve planlanan projelere dair bilgiler verilmiş, alanda yerinde incelemeler yapılmıştır. Dünya Miras Komitesi, 2013 yılında Kamboçya da yapılan 37. Oturum toplantılarında İstanbul un Tarihi Alanları na dair aldığı kararın son maddesinde, kararda ifade edilen hususların uygulanması ve varlığın korunma durumu ile ilgili güncel bir raporun hazırlanarak, Dünya Miras Komitesi tarafından 39. Oturum da (2015) incelenmek üzere 1 Şubat 2015 e kadar Dünya Miras Merkezi ne sunulmasını talep etmiştir. Elinizdeki rapor işbu gerekçeyle hazırlanmıştır. Dört bölümden oluşan raporun birinci bölümünde UNESCO Dünya Miras Komitesi kararında yeralan hususlar yeralmaktadır. Bölüm, Yönetim Planı Güncelleme Çalışmaları, Haliç Metro Geçiş Köprüsü, Avrasya Tüneli Projesi, Yenikapı Projesi, Sivil Mimarlık Örneği Yapılar (Osmanlı Dönemi Ahşap Evler), Yenileme Alanları ve Siluet Master Planı başlıklarından oluşmaktadır.
İkinci bölümde, Komite kararında yeralmayan fakat Dünya Miras Merkezi nce bilgi talep edilen hususlar yeralmaktadır. Bölüm, Ayasofya Müzesi Fatih Medresesi, Tekfur Sarayı Restorasyonu ve Karasurları Bostan Alanları ndan oluşmaktadır. Raporun 3. bölümünde ise, dünya miras alanları başta olmak üzere Tarihi Yarımada da yürütülen restorasyon çalışmaları yeralmaktadır. Bölüm, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Fatih Belediyesi ve Vakıflar Genel Müdürlüğü nce tamamlanan veya halihazırda devam eden restorasyon çalışmalarından oluşmaktadır. Raporun son bölümü Eğitim, Bilinçlendirme ve Tanıtım Çalışmaları başlığını taşımaktadır. Bölüm, başta Alan Başkanlığı olmak üzere, İBB KUDEB ve İBB Kültür Varlıkları Projeler Müdürlüğü ile Vakıflar Genel Müdürlüğü nün dünya miras alanı özelinde ve Tarihi Yarımada genelinde yaptıkları eğitim, bilinçlendirme, tanıtım, seminer ve yayınlarından oluşmaktadır. Bilindiği gibi Dünya Miras Komitesi 2012 yılında St. Petersburg da düzenlenen 36. Oturumu nda aldığı kararda, revize edilen Yönetim Planı nın önemli bir gelişme olduğu belirtilmekte ve faaliyet alanını bütün Tarihi Yarımada olarak ele alınması takdir edilmektedir. Ayrıca, Yönetim Planının ilk yıllık revizyonu sırasında ICOMOS un tavsiyelerine değinilmesi talep edilmektedir. Dünya Miras Komitesi nin Tarihi Yarımada Yönetim Planı na dair bu talebi doğrultusunda İstanbul Alan Başkanlığı, 21 Şubat 2013 tarihinde bir toplantı gerçekleştirmiştir. İstanbul da düzenlenen toplantıya ICOMOS uzmanları, Dış İşleri Bakanlığı Kültürel Diplomasi Genel Müdürlüğü, İstanbul Sit Alanları Alan Yönetimi Başkanlığı, İstanbul Valiliği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Fatih Belediyesi ve İstanbul Tarihi Yarımada Yönetim Planı Yürütme Kurulu temsilcileri katılmıştır. Karşılıklı fikir alış-verişinin yapıldığı toplantıda, ICOMOS un yönetim planı ile ilgili yorum ve tavsiyeleri, planın şimdiye kadar nasıl uygulandığı, ne gibi zorluklarla karşılaşıldığı, yıllık revizyon sırasında planın hangi yönlerinin ele alınması gerektiği ve planın Dünya Miras Alanı nın yönetimi için nasıl uyumlayıcı bir çerçeve oluşturabileceği gibi konular gündeme gelmiştir. Toplantıda ayrıca, seri bir varlık niteliği taşıyan dört bölge arasındaki bağlantıyı kurma, üstün evrensel değere nasıl katkıda bulunduğunu tespit etme ve Tarihi Yarımada daki planların Yönetim Planı ndaki kararlarla bağlantılı olarak açık ve net bir şekilde bir araya getirilmesi gereksinimleri ifade edilmiştir. Tarihi Yarımada Yönetim Planı revizyonuna, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile koordineli olarak yapılan çalışmalar neticesinde ihale edilerek başlanmıştır. Bu kapsamda planda yeralan
7 başlık altında ilgili paydaşlarla odak grup toplantıları yapılmaktadır. Halihazırda Risk Yönetimi, Erişebilirlik, Ziyaretçi Yönetimi, Alanın Önemi, Eğitim, Bilinçlendirme ve Tanıtım başlıkları altında toplantılar gerçekleştirilmiştir. Sözkonusu toplantılar gerçekleştirildikten sonra bir sonuç raporu hazırlanacak ve ilgili paydaşlara iletilecektir. Sonrasında ise geniş katılımlı bir çalıştayın düzenlenmesi planlanmaktadır. Yönetim Planı nın Güncellenmesi işinin, 2015 Haziranında Almanya Bonn da yapılacak olan Dünya Miras Komitesi toplantısına kadar tamamlanması hedeflenmektedir. Komite kararında Haliç Metro Geçiş Köprüsü nün tarihi peyzaja müdahalesini azaltma ve tasarımı daha iyi hale getirme yollarını değerlendirmek üzere Taraf Devlet in bir yıl süreyle köprü inşaatının durdurulması takdir edilmektedir. Ancak yine de köprünün Tarihi Yarımada manzarası ve varlığın Üstün Evrensel Değerinin belirli yönlerini ifade etme yeteneği üzerinde olumsuz etkisi olacağı ifade edilmektedir. Komite kararları ve bağımsız uzman heyet rapor ve çalışmaları doğrultusunda mimari bir aydınlatma projesi hazırlanmıştır. Halihazırda köprü yaya yürüme yolları ile istasyon aydınlatması tamamlanmıştır. Pilonların aydınlatma çalışması ise devam etmektedir. Köprünün yakın çevresinin tanzimi kapsamında, köprü giriş yapıları yakın çevre düzenleme çalışmaları da tamamlanmıştır. Tersane Caddesi nin üst tarafı (kuzey) ile köprünün Unkapanı bölgesindeki Gümüşpala Caddesi nin üst tarafı (güney) çevre düzenleme çalışmalarına ise yakın bir zamanda başlanacaktır. Bu kapsamda, Haliç Metro Geçiş Köprüsü Güzergahından Etkilenen Tarihi Yapıların Aslına Uygun Olarak İhya Edilmesi İçin Projelendirilmesi ile Bu Geçişten Etkilenen Bölgenin Kentsel Tasarım Projelerinin Oluşturulması İşi ne dair yapılan peyzaj projeleri, ilgili Koruma Kurullarına onay için sunulmuştur. Kurul onay süreci ve sonrasında yapılacak peyzaj çalışmaları, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Varlıkları Daire Başkanlığı sorumluluğunda yürütülecektir. Avrasya Tüneli Projesi için Kasım 2012 de gerçekleşen UNESCO Dünya Miras Merkezi/ICOMOS Reaktif Misyon Heyeti ziyareti sonrasında hazırlanan raporda, projeye dair ICOMOS Dünya Mirası Kültür Varlıkları İçin Etki Değerlendirmesi Rehberi ne uygun bir Kültürel Miras Etki Değerlendirmesi (KMED) yapılması tavsiyesinde bulunulmuştur. Sözkonusu rapor doğrultusunda, Dünya Miras Komitesi, 2013 yılında gerçekleştirilen 37. Oturumu nda, Kültürel Miras Etki Değerlendirme raporunun hazırlanarak, ilgili danışma organlarınca değerlendirilmek üzere UNESCO Dünya Miras Merkezi ne
iletilmesini talep etmiştir. ICOMOS Rehberi ne uygun olarak Prof. Dr. Enzo SIVIERO liderliğindeki bağımsız bir ekip tarafından hazırlanan sözkonusu çalışma 2014 yılında UNESCO Dünya Miras Merkezi ne iletilmiştir. Ardından proje tasarımında Kültürel Miras Etki Değerlendirmesi de dikkate alınarak özellikle Samatya, Yenikapı ve Kazlıçeşme bölgelerindeki yapılarda bir takım tasarım değişiklikleri meydana gelmiştir. Bu değişikliklerin kültürel mirasa olan etkisinin değerlendirilmesi amacıyla ek bir KMED çalışması gerçekleştirilmiştir. Sözkonusu rapor ekte sunulmaktadır. (Ek 1) Dünya Miras Komitesi projeye dair aldığı kararda, Avrasya Tüneli nin Tarihi Yarımada üzerindeki etkilerini sınırlı ve büyük oranda faydalı hale getirmek için, Karasurları nın ötesine uzatılması düşüncesi ekseninde, çok disiplinli çalışmalar (Kültürel, çevresel, sosyal, teknik, ekonomik) yürütülmesi tavsiyesinde bulunmaktadır. Önerilen değişikliğe ilişkin bir değerlendirme raporu, birçok farklı disiplinden uzmanların katılımı ile hazırlanmıştır. Sözkonusu rapor ekte sunulmuştur.(ek 2) 2012 Misyon Heyeti Ziyareti raporunda, Yenikapı Dolgu Alanı Projesi ne ilişkin olarak ICOMOS Dünya Mirası Kültür Varlıkları İçin Kültür Mirası Etki Değerlendirmesi (KMED) Rehberi ne uygun bir etki değerlendirme raporunun hazırlanması tavsiye edilmiştir. Dünya Miras Komitesi, 2013 yılında Kamboçya da düzenlenen 37. Oturumu nda sözkonusu rapor doğrultusunda, Bu tür büyük toplantıların yarımada genelindeki altyapı ve çevreye olabilecek muhtemel etkisini de dahil ederek Miras Etki Değerlendirme Raporunun tamamlanmasını ve Danışma Organlarının görüşüne sunulmak üzere mümkün olduğunca erken Dünya Miras Merkezi ne iletilmesini talep etmiştir. Bu çerçevede yetkili idare, konuyla ilgili olarak uluslararası platformda daha önce bu tür çalışmalar yapan uzman bir ekiple irtibata geçmiştir. Kültürel Miras Etki Değerlendirme çalışmalarına, Almanya RWTH Üniversitesi nden Sayın Michael KLOOS yürütücülüğünde başlanmıştır. Projeye ilişkin Kültürel Miras Etki Değerlendirme Raporu, 16.12.2014 tarihinde tamamlanmıştır. Rapor, Danışma Organlarının görüşüne sunulmak üzere ekte iletilmektedir. (Ek 3) UNESCO Dünya Miras Komitesi kararında mevcut Osmanlı ahşap evleri için kriz noktasına ulaşıldığı yönündeki kanaatini endişeyle kaydetmiş ve risk altındaki Osmanlı evleri için hızla durum tespiti yapılması, çürüme ve kayıp oranlarının yavaşlatılması için acil yardım işlerinin yürütülmesi ve eğer mümkünse özel mülk sahipleri için verilen hibelerin yeniden sağlanmasını talep etmektedir. Bu kapsamda İstanbul Büyükşehir
Belediyesi, Alan Başkanlığı ve TOKİ arasında, özel mülk sahiplerine uzun vadeli düşük faizli kredi verilmesi konusunda bir protokol yapılması gündeme gelmiştir. Konuyla ilgili yapılan çalışmalar ve görüşmeler neticesinde sözkonusu protokol, imza aşamasına gelmiştir. Öte yandan Kültür ve Turizm Bakanlığı, basit bakım ve onarım için özel mülk sahiplerine hibe verilmesiyle ilgili yeni bir yönetmelik üzerinde çalışmalarını sürdürmektedir. Alanda Osmanlı dönemi ahşap evlere/yapılara yönelik olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Fatih Belediyesi nin yaptığı restorasyon çalışmaları raporda ayrıntılı olarak yeralmaktadır. Komite nin yenileme alanı projelerinin tekrar değerlendirilmesi yönündeki kararı gereğince, alanda yeralan tüm yenileme alanlarında planlanan, onaylanan projelerin eşgüdümünün sağlanması, gerekirse sözkonusu projelerde revizyon yapılması gündeme gelmiştir. Yapılması planlanan çalışma kapsamında, sadece yapı ölçeğinde restorasyon ve koruma çalışmaları yapmak yerine alanın tamamının, sokak dokusu ve altyapısı ile birlikte bütüncül bir anlayışla değerlendirilmesi hedeflenmektedir. Fatih Belediyesi ise sözkonusu yenileme alanı projelerini, ilgili paydaşların etkin katılımının sağlanması ve parsel bazlı uygulamaların yapılması yönünde revize etmektedir. Dünya Miras Komitesi 37. Oturum da aldığı kararda, "Tarihi Yarımada nın silüetini korumak için vakitlice alınan yükseklik kısıtlaması önlemlerini memnuniyetle karşılamaktadır." İstanbul un mekânsal anlamda geleceğe yönelik ana kararlarını belirleyerek, imar planlarını yönlendiren 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı nda; başta Tarihi Yarımada, Haliç ve Boğaziçi olmak üzere İstanbul un sahip olduğu silüeti oluşturan ve silüeti etkileme potansiyeline sahip bölgelerde bütüncül silüet ana planı ve bu plan yapılana kadar geçerli olmak üzere silüetin korumasına yönelik çalışmaların yapılmasının gerekliliği vurgulanmaktadır. Bu kapsamda İstanbul'un önemli seyir ve kullanım alanlarından (Boğaz Köprüsü, Üsküdar sahil şeridi, Harem, Haydarpaşa, Kadıköy Merkez sahil şeridi, Moda, Kabataş sahil, Unkapanı köprüsü, Galata Köprüsü vb.) bakı noktaları elde edilmiş; doğal zemin kotları ve ortalama göz hizası boyu da eklenerek bu bakı noktalarına göre analizler yapılmıştır. Bu analizler neticesinde Tarihi Yarımada Silüetine etki etmeyecek bina yükseklikleri dijital ortamda analiz edilmiştir. Silüet Master Planı kapsamında İstanbul'un Anadolu yakasında da yürütülen çalışmalar devam etmektedir. İstanbul silüetinin en önemli parçası olan Tarihi Yarımada nın silüetini batı ve kuzeybatı yönlerinden etkileme potansiyeline sahip çeper bölgelerdeki (Bağcılar, Bahçelievler,
Bakırköy, Bayrampaşa, Esenler, Eyüp, Gaziosmanpaşa, Güngören, Küçükçekmece ve Zeytinburnu İlçeleri) yapılar için deniz seviyesine göre maksimum saçak kotu yüksekliklerinin belirlenmesine yönelik çalışmalar yapılmış, çıkan değerler 13.01.2012 tarih ve 173 sayılı İ.B.B. Meclis kararıyla plan notu ilavesi yapılacak şekilde onaylanmıştır. Raporun ikinci bölümü, Dünya Miras Komite Kararlarında Yeralamayan Hususlar maddesinden oluşmaktadır. Bu maddeler Ayasofya Müzesi Fatih Medresesi, Tekfur Sarayı Restorasyonu ve Karasurları Bostan Alanları dır. UNESCO Dünya Miras Merkezi Kültür Biriminin 17.04.2014 tarihli UNESCO Türkiye Daimi Temsilciliğine ve Temsilcilik tarafından Alan Başkanlığı na iletilen mektupta Ayasofya Müzesi nin hemen yanına iki katlı Ayasofya Medresesi nin muhtemel yeniden inşasıyla ilgili endişeler dile getirilmiştir. İstanbul Alan Yönetimi Başkanlığı, 28.05.2014 gün 2014/50 sayılı yazısı ile yapılması öngörülen Ayasofya Medresesi ile ilgili Dünya Miras Sözleşmesi ve Dünya Mirası Kültür Varlıkları için Miras Etki Değerlendirmesi Rehberi nin esas alınarak Kültürel Mirasa Etki Değerlendirme Raporunun yapılması gerektiğini, Kültür ve Turizm Bakanlığı na iletmiştir. İhalesi yapılmış olan projenin uygulanması durdurulmuştur. Halihazırda projenin, Kültürel Mirasa Etki Değerlendirme çalışmalarına başlanmıştır. Tüm onay süreçleri tamamlanmış olmasına rağmen projede, Kültürel Mirasa Etki Değerlendirme rapor çalışmalarının sonuçlanmasıyla uygulamaya geçilecek ve gelişmeler hakkında UNESCO Dünya Miras Merkezi bilgilendirilecektir. İstanbul Karasurları nın Haliç yönünde, 12. yüzyıldan günümüze dek oldukça sağlam bir biçimde ulaşabilen Tekfur Sarayı, son Bizans Sarayı olması açısından çok önemli bir numunedir. Tekfur Sarayı na ait güncel rölöve, arkeolojik kalıntı rölöveleri ve restitüsyonu ile restorasyon projesi, Proje müellifi Uzm. Yük. Mimar Şirin AKINCI tarafından hazırlanmıştır. Proje IV Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu nun 13.01.2010 tarihli ve 3484 sayılı kararı ile onaylanmıştır. Restorasyon projesi için İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yapı İşleri Müdürlüğü nce 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu na göre ihalesi yapılmıştır. UNESCO Dünya Mirası Merkezi Direktörü Sn. Kishore Rao, 27.04.2014 tarihli yazısında; Europa Nostra tarafından arazideki mevcut projelerle ilgili bilgilendirildiğini belirterek Uygulama Rehberi nin ilgili Paragrafı uyarınca yetkili birimlerin mevzubahis hususlarda geribildirimine önem verdiğini vurgulamıştır. Sözkonusu mektup ekinde yer alan Europa
Nostra yazısında, Konseyin İstanbul'da 16-17 Ekim 2003 tarihli toplantısında tarihi yapılarda yapıyı korumak yerine yeniden inşasına varan ciddi problemler olduğu konusundaki tespiti ve benzer inşa çalışmalarının, günümüze ulaşan tek Bizans sarayı olan Tekfur Sarayı nda da yapılmakta olduğu belirtilerek konu hakkında bilgilendirme yapılması talep edilmiştir. Sözkonusu mektuplarda yer alan hususlara dair yapılan çalışmalar, Dünya Miras Merkezi ne iletilecektir. Bizans Araştırmaları Cemiyeti (Oxford, İngiltere) adına Dr. Tim Greenwood, 11 Şubat 2014 tarihinde Alan Başkanlığı na bir e-mail iletmiştir. Sözkonusu e-mailde, İstanbul Karasurları Dünya Miras Alanı ile ilgili olarak, Figen Kıvılcım Çorakbaş, Asu Aksoy ve Alessandra Ricci tarafından hazırlanan Ocak 2014 tarihli yeni bir raporun içeriği ve bulguları ile ilgili endişeler dile getirilmiştir. Dr. Greenwood, metro inşası sırasında gerçekleştirilen arkeolojik kazılarda titiz ve hassas bir tutumun sergilendiğini, ancak bu tutumun UNESCO Dünya Miras Alanı olan Karasurları nı korumada gösterilmediğini belirtmektedir. Dr. Greenwood, İstanbul'un mirasına ve Türkiye'nin kültürel saygınlığına daha fazla zarar gelmesini önlemek için sözkonusu raporun okunup bulgularının dikkate alınması ve bu konuda gerekenin yapılması konusunda ricada bulunmaktadır. Söz konusu raporu hazırlayan Figen Kıvılcım Çorakbaş, Asu Aksoy ve Alessandra Ricci' ile Fatih Belediye Başkanlığı yetkililerinin de katıldığı toplantılar düzenlenmiştir. Rapora yapılan itirazlar ile buna yönelik düzeltmelerin tartışıldığı çalışma toplantıları, Alan Başkanlığı koordinasyonunda gerçekleşmiştir. 12-29 Mayıs-25 Ağustos-15 Ekim ve 9 Kasım 2014 tarihlerinde yapılan toplantıların sonuncusuna projenin uygulayıcı birimi olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yapı İşleri Müdürlüğü de katılmıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın 25.11.2014 gün 226329 sayılı yazısı ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile Fatih Belediye Başkanlığı tarafından yürütülen "Yedikule Restorasyon Uygulama Projesi" ne ilişkin olarak ICOMOS Dünya Miras Kültür Varlıkları İçin Kültür Mirası Etki Değerlendirme Rehberi temel alınarak ivedilikle bir çevresel etki değerlendirme raporunun hazırlanması ve Dünya Miras Merkezi ne iletilmek üzere Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları Müzeler Genel Müdürlüğü ne iletilmesi istenmiştir. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sn. Dr. Mimar Kadir TOPBAŞ, projenin uygulamasını askıya almış ve ilgili kurum, sivil toplum örgütleri ve akademisyenlerin katılacağı geniş katılımlı bir çalıştay sonrası ortaya çıkacak sonuçlara göre projenin tekrar değerlendirileceğini beyan etmiştir.
Karasurları Bostan Alanı Projesi de dahil olmak üzere Karasurları Dünya Miras Alanı nda yetkili tüm kurumlarca yürütülen projelerin alanın bütününü kapsayan bir planlama ve tasarım çalışmasının; meri imar planları, UNESCO Dünya Miras Komitesi kararları ve mevzuatını dikkate alarak yapılması planlanmaktadır. Çalışmalar sonrası ortaya çıkacak bütüncül proje ile ilgili "ICOMOS Dünya Kültür Varlıkları için Etki Değerlendirme Rehberi" temel alınarak çevresel etki değerlendirme raporunun hazırlanması hedeflenmektedir. Raporun 3.bölümü dünya miras alanları olan Arkeolojik Park, Süleymaniye, Zeyrek ve Karasurları başta olmak üzere Tarihi Yarımada bütününde yapılan restorasyon çalışmalarından oluşmaktadır. Bu bölümde, Vakıflar Genel Müdürlüğü, İBB Kültür Varlıkları Projeler Müdürlüğü ve Fatih Belediyesi nce yürütülen restorasyon çalışmaları ayrıntılı bir şekilde sunulmaktadır. Raporun 4. bölümü ise Tanıtım, Bilinçlendirme ve Eğitim Çalışmaları başlığını taşımaktadır. Bu bölümde başta Alan Başkanlığı olmak üzere İstanbul Büyükşehir Belediyesi Koruma Uygulama ve Denetim Müdürlüğü (KUDEB), İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Varlıkları Projeler Müdürlüğü ve Vakıflar Genel Müdürlüğü nce yürütülen eğitim, tanıtım, bilinçlendirme çalışmalarına, yapılan yayınlara, düzenlenen seminer, sempozyum ve çalıştaylara detaylı olarak yer verilmektedir. Raporda yeralan tüm bilgi, belge ve dökümanlar, alanda etkin bir şekilde çalışan ve Komite kararında ifade edilen hususlardan sorumlu olan yetkili kurum ve kuruluşlardan temin edilmiştir.