MÜSTAKİL TOPLU KONUT CEPHELERİNDE FARKLI MALZEME KULLANIMI VE FARKLI YORUMLARLA KİMLİK-KİMLİKSİZLİK VE KİŞİLEŞTİRME



Benzer belgeler
PEYZAJ TASARIMI TEMEL ELEMANLARI

STRÜKTÜR ÇÖZÜMLEME. Doç. Dr. ALİ KOÇAK

C. KORUMA AMAÇLI İMAR PLANI UYGULAMA KOŞULLARI

5603 m² alan üzerinde toplam 5 blok, 54 daire ve 14 dükkandan oluşmaktadır. Papatya Evlerinde 14 Adet 2+1 (89,83-101,37-101,90 m²), 20 Adet 3+1

Yeni evinizde konforlu bir hayat sizi bekliyor.

MÜSTAKİL TOPLU KONUTTA FARKLI SOSYO-EKONOMİK DÜZEYE BAĞLI OLARAK KAZANDIRILAN CEPHE KİMLİKLERİ

Yapıblok İle Akustik Duvar Uygulamaları: Digiturk & TV8

PMB 102 YAPI MALZEME BİLGİSİ DERS İÇERİĞİ

Hayat yeniden başlasın...

Geleceğe yapılan en huzurlu yatırım...

Farklılıklarıyla ve detaylardaki zenginlikleriyle sizleri seçkin bir yaşam alanına davet ediyoruz.

Yer İle Yalın Bir İlişki

İçindekiler. Baskı Beton (4-28) Baskı Sıva (29) İnce Yüzey Kaplama (30) Özel Yüzey Boyama (31) Parlak Yüzeyli Beton (32)

PROJE TEKNİĞİ DERSİ. PEYZAJ TASARIM ÖĞELERİ ve TASARIM İLKELERİ. Öğr. Gör. Hande ASLAN

Kara tarafından sunulmuş 3 boyutlu görseller. Siz hayal kurun Biz fark yaratalım.

TERRA COTTA KİL ESASLI PANELLER

İçindekiler. Baskı Beton (4-35) Baskı Sıva (36-37) İnce Yüzey Kaplama. Özel Yüzey Boyama (39) Parlak Yüzeyli Beton (40) Endüstriyel Yapı Ltd. Şti.

Çiçek gibi bir yuvanız olsun...

Tolcay İnşaat olarak ayrıntılara gösterdiğimiz özen ve mükemmeliyetçi yaklaşımımız ile dünya standardında «yaşam alanları» yaratıyoruz.

Çağdaş Yapı Malzemeleri (MMR 353) Ders Detayları

1000 m² alan üzerinde toplam 1 blok, 10 daire ve 3 dükkandan oluşmaktadır. Papatya Evlerinde 2 Adet 2+1 (98,45 m²), 4 Adet 3+1 (110,66 m²), 4 Adet

MODERN ÇİZGİLERİN ÇEKİCİ YANSIMASI

makina parkları kurarak, kaliteli eğitilmiş personeller ile tüketicinin ihtiyaçlarını karşılamaktadır.

Ayt Elegance, konumunuzu ve zarafetinizi yükselten bir yasam..

Yapıda uzman imzası. Make. projesi

GAZBETONLU. HAFİF ÇELiK YAPI. SiSTEMLERİ

BURSA DA YENİ BİR DÜNYA KURULUYOR

LIGHTWORKS İLE GÖRSELLEŞTİRME

GEBZE TEKNİK ÜNİVERSİTESİ MİMARLIK FAKÜLTESİ MİMARLIK BÖLÜMÜ

Mağusa da yaşam değişiyor... Yepyenİ bir anlayış, NorthernLand kalitesiyle birleşerek hayatımıza giriyor...

KOŞUYOLU MAHALLE PLANLAMASI VALİDEBAĞ IŞIKLAR MEYDAN DÜZENLEME PROJESİ STRATEJİ GELİŞTİRME MÜDÜRLÜĞÜ

RESTORASYON RAPORU SEDES MİMARLIK

SÜLEYMANİYE YENİLEME ALANI, 2. BÖLGE, 461 ADA, 6 PARSEL RÖLÖVE AÇIKLAMA RAPORU İLE İLİŞKİLİ FOTOĞRAF VE GÖRSELLER

ALÜMİNYUM CEPHE GİYDİRME

BATIKENT, TAM ISI YALITIMLI KONUTTA İŞLETME DÖNEMİ SONUÇLARI

MMR 101 MİMARLIKTA TEMEL TASARIM I. Güz Dönemi Atılım Üniversitesi GSTMF Mimarlık Bölümü Lisans Programı 1.Yıl

Yön ve İşaret Levhaları

BÜYÜKPARK SOSYAL ODAKLI KAFETERYA TASARIMI

GREEN PARK AYDIN GREEN PARK AYDIN

Kuruluşumuz var olduğu günden bu yana ilkelerine bağlı ve başarılı bir şekilde yoluna devam etmektedir.

Yazar Kalfa Çarşamba, 21 Nisan :58 - Son Güncelleme Çarşamba, 21 Nisan :08

şehrin yanıbaşında DOĞAYLA İÇ İÇE yeni bir yaşam başlıyor.

MİMARİ PROJE RAPORLARI


DÖRDÜNCÜ YARIYIL ZORUNLU DERSLER

Özgürlüğün Ev Hali.

İÇ MEKAN KURU DUVAR MALZEMELERİ

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ

yapıda uzman eller

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ

Tulpar yerün birevü buççağunda bulsa da, öz yılkısın tabar. (Tulpar dünyanın bir başka köşesinde olsa da, kendi sürüsünü bulur.)

ONAY A.Ş DURUKENT DURUKENT

ÜÇÜNCÜ YARIYIL ZORUNLU DERSLER

PMB 102 YAPI MALZEME BİLGİSİ DERS İÇERİĞİ

İÇ MEKAN KURU DUVAR MALZEMELERİ

JÜRİ GÖRÜŞÜ. Yaratıcı düşünmeyi teşvik eden nice yarışmalarda birlikte olmak dileği ile. Prof. Dr. Aysu AKALIN Gazi Üniversitesi

DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ MİMARLIK FAKÜLTESİ - MİMARLIK BÖLÜMÜ EĞİTİM VE ÖĞRETİM PROGRAMI

Giydirme Cephe Sistemleri

SULTANBEYLİ NİN YENİ CAZİBE MERKEZİYLE TANIŞMAYA, HAYATINIZI DAHA KONFORLU YAPMAYA, HAYALLERİNİZİ YAŞAMAYA HAZIR MISINIZ?

ZEMİN KAT: 1. NORMAL KAT: 2. NORMAL KAT: ÇATI KATI: ÇATI ARASI KATI: 230 ADA 22 PARSEL :

3

-DERS PLANI- Görsel Sanatlar Dersi. 2 Ders Saati (40+40dk)


İÇ MİMARLIK ANABİLİM / ANASANAT DALI

1. MANSİYON; BORUSAN MANNESMAN ÖZEL ÖDÜLÜ;

EKŞİOĞLU ÖNDERKENT SİTESİ TERMAL KAMERA ÖLÇÜM RAPORU ve SONUÇLARI

UltraSTEEL. Rigiprofil ULTRA, UltraSTEEL TM Teknolojisiyle Güçlendirilmiştir! UltraSTEEL TM Teknolojisi Nedir?

Doğa ile iç içe, hayallerinizin ötesinde...

İnşaat sektöründe 1975 den beri hizmet veren, firmamızın deneyimli kurucularının tüm tecrübesi, günümüz teknolojisiyle

Tüm hakları MBN İnşaat a aittir. İzinsiz kopyalanamaz, çoğaltılamaz.

Bitkilerle Alan Oluşturma -1

KOCAELİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ MESKUN VE GELİŞME KIRSAL KONUT ALAN YERLEŞİMLERİ TASARIM REHBERİ

Hayatın her anında zarafet ve şıklık sizinle

MUTLULUK DOLU

MAHAL LİSTESİ VE TEKNİK ÖZELLİKLER

MİMARİ BİÇİMLENMEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER

Ç.Ü. GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ İÇ MİMARLIK BÖLÜMÜ BAHAR YARIYILI İÇM PROJE 5 & DİPLOMA PROJESİ

Davetkar Atıf YAPI - HİZMET BİNASI - KAYSERİ

KÜLTÜREL DEĞİȘİM SÜRECİNİN KONUT MEKAN OLUȘUMU VE ESKİ- YENİ KAVRAMLARINA ETKİSİ

Neden Ahşap? Doğaldır Uzun Ömürlüdür

IŞIK UNIVERSITESİ MİMARLIK VE TASARIM FAKÜLTESİ MİMARLIK BÖLÜMÜ

mimariye giriş BaÜ mimarlık / 2005

MİLLETİN KALBİNDE! gelecek İnşaA eder

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ ALİ ÇETİNKAYA KAMPUSÜ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA HASTANESİ MORG BİNASI İNŞAATI MAHAL LİSTESİ

AVRASYA ÜNİVERSİTESİ

Özel olduğunuzu hissedin!

G L O B A L L O F T.

İZMİR ÇATI UYGULAMA VE ÇATI AKTARMA. Çatı Nedir?

Y e n i k e n t.

Sahile 1,5 km mesafe Köprüye 3 km mesafe


Bursa nın konut ihtiyaçlarını doğru belirleyip,

Modern Çizgiler. Doğa. Biz Sizi Oscar a Layık Gördük. Güvenlik. Modern Çizgile. Konforlu Yaş OSCAR CITY

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ MİMARLIK BİLGİSİ DERSİ KONU: DUVARLAR

Ç.Ü. GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ İÇ MİMARLIK BÖLÜMÜ BAHAR YARIYILI İÇM 402 DİPLOMA PROJESİ


EYÜPSULTAN MEVCUT DURUM TESPİTLERİ

A ALANI (RITM) İÇ MİMARLIKTA RESTORASYON MÜDAHALE DÖNÜŞÜM MODİFİKASYON Alanı

Bir evden öte; cennetten ilham almış bir köşeye hoş geldiniz.

Transkript:

MÜSTAKİL TOPLU KONUT CEPHELERİNDE FARKLI MALZEME KULLANIMI VE FARKLI YORUMLARLA KİMLİK-KİMLİKSİZLİK VE KİŞİLEŞTİRME Uğurtan AYBAR*, Aysu BAŞKAYA** ve Gazi Üniv. Müh. Mim. Fak. Mimarlık Bölümü 4. Sınıf Öğrencileri *Gazi Üniversitesi Müh. Mim. Fak. Mimarlık Bölümü Doktora öğrencisi **Gazi Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü Öğretim Üyesi aysubas@gazi.edu.tr Bu makalede son yirmi yıl içerisinde Ankara da inşa edilmiş bazı müstakil toplu konut kullanıcısının kullanım sürecince yapmış olduğu değişikliklerden dış cepheye yansıyanları kimliklendirme, başka bir deyişle sosyal sembolizm başlığı altında tartışılacaktır. Çalışmada amaç kullanımdan kaynaklanan ve tamamen estetik kaygı ile gerçekleştirilen müdahalelerde kullanılan malzeme ve yorumları değerlendirmeye yöneliktir. Kullanımdan kaynaklanan müdahaleler mekansal ve teknik sorunları çözmeye yöneliktir (genişletilmiş girişler, kapatılarak içe katılmış balkonlar ve çatı terasları, yükseltilmiş bahçe duvarları, veranda ekleri ve kaplanmış cepheler). Stüdyo çalışması ile bu müdahalelerin nedenleri öğrenildikten sonra egemenlik alanı, iletişim-komşuluk, mahremiyet gibi problemler göz önünde bulundurularak yeni öneriler Çeşitlilik İçinde Uyum teması birlikteliğinde geliştirilmeye çalışılmıştır. Bunu yaparken estetik kaygı ile yapılmış; seçilen malzemede kullanılan renk, doğrama değişikliği gibi müdahaleler de göz önünde bulundurulmuştur. Bütün bu uygulamalarda kullanılan malzemelerin fonksiyonel olduğu kadar, sembolik bir anlamı olduğuna inanılmaktadır. Öğrenciler tarafından hazırlanan dijital örneklemelerde malzemenin bir anlamı olabileceği kullanılan tuğla, ahşap, taş, beton, gibi malzemelerle tartışmaya sunulmuştur. Uyum, anlam birlikteliğinde sorgulanırken, monoton-kimliksiz ve karmaşık-kimliksiz yapılanmalara alternatif çözümler önerilmiştir.

GİRİŞ Bugüne kadar malzeme çoğunlukla göz ardı edilmiş bir konu olarak kalmış, strüktür ön planda tutulmuştur. Halbuki mimarlığın tarihi geçmişi aynı zamanda malzemenin de gelişimini içermektedir; yeni malzemelerin keşfi, yeni yapım teknikleri veya eski ile olan kombine kullanımlar. Çoğunlukla göz ardı edilmiş olmalarına rağmen, malzemeler aslında mimarlığın başarısızlığı durumunda günah keçisi gibidirler. Örneğin modern mimarlığın başarısızlığı brüt betonun soğuk ve karanlık görünümü ile özleştirilmiştir. Buna zıt bir şekilde malzemeler görülmesi istenmeyenleri gizlemek, daha etkili, kaliteli bir görünüm sergilemek amacıyla da kullanılabilirler. Örneğin kalitesiz görüntülü apartman bloklarının mozaik, taş, vb. malzemelerle süslenerek pazarlanması gibi. Burada malzeme belli sosyal sınıfın tercihine cevap verebilmek maksadıyla ticari imajın adeta bir aracı olmuştur. Bir yüzeyin dokusu, malzemenin yapısında varolan niteliğidir. Ahşap, taş, alçı, seramik, cam, metal, plastik vb. pekçok malzemenin farklı dokusu vardır. Dokusuz bir obje soyut olarak görünür, belirli bir dokusu olan obje daha somut ifade oluşturarak diğer objeler arasından kolaylıkla farkedilerek ayrılabilir ve algılanabilir [1]. Malzemeden kaynaklanan bazı dokunsal özelliklerin, mekanın bütün olarak algılanması sonucu daha sıcak (tuğla ve ahşap) veya daha soğuk (metal) bir etki uyandırdığı deneylerle saptanmıştır. Düz dokulu bir yüzey soğuk bir etki yaratırken, pürüzlü bir yüzey sıcak etki yaratmaktadır [2]. Bedenimizin yapılar içi ve çevresindeki hareketi ve uyumu, önemli bir şekilde bedensel duyum, yüzeyin dokunsal kalitesi ve karşılaştığımız köşeler tarafından etkilenmektedir. Yumuşak yüzeyler yakın ilişkiye davet ederken, kaba malzemeler (örneğin çekiçlenmiş beton) dikkat gerektirirler. Yumuşak dokulu yüzeyler daha uzakta, sert dokulu yüzeyler daha yakında algılanarak formun boyutunun farklı yorumlanmasına neden olurlar [3]. Atakent Sitesi Çayyolu Uyum Sitesi Çayyolu Barış Sitesi Bilkent Aydınlar Sitesi İncek Planlamacılar Sitesi Beysukent Irmakkent, Ümitköy Irmakkent, Ümitköy Seçkinler Çayyolu Mimaride malzeme birlikteliğinde doku değişikliği özel durumları ifade eder ve birisinin hareketini yavaşlatıp hızlandırmasına neden olur, girilebilen ve girilemeyen alanları tanımlarlar. Sadece değişen malzeme-doku kompozisyonları kullanılarak, bütün bir hareket koreografisi oluşturulabilir [4]. Malzeme-doku farklılaşması ile mekan içinde yeni mekanlar tasarlanabilir. Bir konutun mahremiyeti, malzeme-doku yardımıyla, kamusal, yarı kamusal ve yarı kişisel alanların tarifleri ile güçlü ve net bir şekilde ifade edilebilir. Dikkati çekmek, bazı aşılamaz durumları ifade etmeye çalışan malzeme-doku zıtlıkları, çok çeşitli ve birbiriyle yarışan bir şekilde kullanıldığında kararsız bir etki yaratabilmektedir. Malzemenin dili ve anlamı çeşitlilik göstermektedir. Malzeme çok eski çağlardan başlayarak sürekli kullanılmış bütünleyici bir eleman olmasının yanı sıra, estetik açıdan da mekanlara katkıda bulunmuştur. Kullanılan farklı malzemeler sahip oldukları renk ve doku ile hislere hitap eder, farklı anlamlar barındırırlar. Rapoport [5] ve Cooper [6] son 30 yıldır konutun sembolik anlamı konusunda çalışmalar yapmış, kültürel değerler birlikteliğinde, kişisel ve sosyal sembol olarak konutun

fonksiyonunu analiz etmişlerdir. Kullanılış biçimlerine göre tüm malzemeler fonksiyonel işlevlerini yerine getirirken, iletişim işlevini de yüklenmiş ve sembolik bir öğe olarak karşımıza çıkmıştır. Doğru Tasarım arayışları içinde malzemenin iletişim işlevi, tasarımcılar tarafından doğrudan bir ifade aracı olarak sürekli kullanılmış ve sembolik öğe olma işlevini de yüklenmiştir. Yüzeyde kullanılan malzeme öğesi, bütünselliği sağlamanın yanı sıra yapının kimliği konusunda da bize bilgi iletir ve bu özelliği ile kültürel bir iletişim öğesi konumuna gelir. Teknolojinin gelişmesi, malzemelerin istenilen biçimde işlenmeleri ve dayanımlarının arttırılması yönünde kolaylıklar sağlarken doğal malzemelerin yerini alan pek çok yapay malzemenin de yapılara girmesine neden olmuştur. Plastik ve türevi malzemelerin gelişimi sonucu, yapı elemanlarından yüzey kaplamalarına kadar, hemen hemen tüm uygulamalarda kullanıma imkan veren yapay malzemeler, kullanıcıya sonsuz doku alternatiflerini de beraberinde sunmaktadır. Gelişen teknolojinin günümüz mekanlarına taşıdığı bu çeşitlilik, mimaride yüzey dokusunun dilini oldukça güçlendirmiştir. Günümüz mekanlarında göze çarpan en büyük özellik çok farklı malzemelerin ard arda kullanılmış olmasıdır. Geçmişte olduğu gibi bugün de belirgin bir eğilimden söz etmek çok zordur. Toplumsal, kültürel ve teknolojinin getirdiği değişken koşullar kullanıcıyı dolaylı da olsa etkilemektedir. Bu durum da doğal olarak mekanlarda görüntüsel anlamda bir kaos, yani kimliksizlik oluşturmaktadır. KİMLİK-KİMLİKSİZLİK VE MÜSTAKİL TOPLU KONUT Kimliğin tanımı zor bir kavram olduğu tartışmasız bir gerçektir. Sözlükte iki farklı anlama karşılık gelir; birinci anlamı değişen koşul ve durumlara göre bir şeyin değişmez hali ve diğer tanımı ise diğeri değil sadece bir şey olma halidir [7]. Kimliksiz çevreler de kimlik kadar tanımı zor bir kavramdır. Mimarlık tartışmalarında kimliksiz çevre tanımı da kimlik gibi iki farklı anlamda ifade edilebilir. Bunlardan ilki kullanıcısının katılımı olmadan aynı görüntüyü sergileyen, monoton tekrarlarla oluşmuş çevreler, diğeri ise içinde karmaşlığı barındıran, biri diğerinden farklı ama uyumsuz yapılanmış çevrelerdir. Kimlik grup ve kişisel kimlik ifadesi olarak iki farklı durumu içerebilir. Geleneksel kültürlerden farklı bir şekilde, çağdaş kültürlerde kişisel kimliğin gösterimi daha ön plandadır. Geleneksel kültürlerde kişisel kimliğin konut aracılığı ile gösterimi oldukça önemsiz bir durumdur. Günümüz yapılanmalarında, kısmen zihinsel kurgularındaki farklılıktan dolayı, tasarımcılar ve kullanıcıların çevreye olan tepkileri ve tercihleri farklıdır. Fakat şüphesiz kullanıcının kimliği tasarımcının kimliğinden çok daha önemlidir. Rapoport tasarımcıların çevrelerine algısal gerçekler boyutunda baktıkları (kendi kimlikleri), fakat kullanıcının, sokaktaki adamın çevreye olan tutumunun daha pragmatik gerçekler boyutunda, yani fonksiyonel anlamı boyutunda yaklaştıklarıdır. Fakat tasarımcı ve kullanıcının olaya bu iki farklı bakışı birbirinden tamamen ayrı düşünülmemeli, pragmatik gerçeklik için algısal gerçeklik temelinin hazırlanması gerekmektedir. Kullanıcı kendi anlamını yüklemeye başlamadan önce, tasarımcı tarafından bir çerçevenin hazırlanması şarttır. Aslında kooperatif konutlarında tasarımcının sunduğu çok kaba, kısmen tasarımı bitmiş (yarı bitmiş), eklenebilir, değiştirilebilir, ucu açık bir çerçevedir. Kullanıcı, ihtiyaçları, bütçesi ve zevkleri doğrultusunda bunun üzerinden revizyonlara girişir. Kullanıcının çevreyi yorumlaması, kişiselleştirmesi, tasarımcı tarafından önerilen çerçeveye müdahale şeklinde (duvarlar, tavanlar ve döşemeler), yarı-hareketli (veranda, kepenkler, pergolalar, renkler, çatı ve cephe kaplama malzemeleri, pencere-kapı demirleri, posta kutuları, çiçekler, bahçe sınırları, aydınlatma elemanları, v.b.) ve hareketli yapı elemanlarına müdahale şeklinde olabilir. Bu ana strüktüre yapılan müdahaleler çok sık rastlanmamakla beraber orjinale en büyük darbeyi vurmaktadır. Yarı-hareketli elemanlar kimliklendirme sürecinde en kolaylıkla ve en fazla değişikliğe uğratılan elemanlardır. Rapoport [7] da çevresel iletişimde, yarı-hareketli elemanların daha fazla kullanıldığını belirtmiştir. Çoğunlukla banliyölerde inşa edilen müstakil toplu konut dizileri kimliklendirme serüveninin yaşandığı, kullanıcısının sosyo-ekonomik düzeyi ile ilişkili olarak yaşam biçimi ve tercihlerini ortaya koyduğu en belirgin örneklerdir. Rapoport un da [8] belirttiği üzere

tasarımcısı tarafından kimliklendirilen apartmanlarda, kişiselleştirmenin minimum da olduğunu veya hiç olamadığını belirtmiştir. Genel olarak baktığımızda ülkemizde belli miktarlarda konutu bünyesinde barındıran her bir toplu konut kooperatifi, aynı plan ve cephe detaylarını korumayı ekonomik bulmakta ve değişim ancak toprak kotunun konuta uydurulma sürecinde yaşanmaktadır. Böylesine tek tip yapılanan örneklerin kullanıcıları, konutuna taşınır taşınmaz değiştirme-dönüştürme işlemine girişmektedir. Konut kullanıcısına tanınan bu esneklik ancak küçük firmalar eliyle yapılan kooperatiflerde mümkün olabilmekte, büyük firmalar site kurallarını katı bir şekilde aktif kılarak, kullanıcısına bu konuda çok da şans tanımamaktadır [9]. Küçük firmalar eliyle gerçekleştirilmiş bu toplu konut örneklerinde, çoğu kullanımdan kaynaklanan ve bir kısmı tamamen estetik kaygı ile müdahaleler gerçekleştirmiştir. Kullanıcı, seçtiği malzemeler ile aynı zamanda çevresini de etkileme çabasındadır. Konutun tamamlanma aşamasında kullanıcısının tercih ettiği malzemenin kimlik, sosyal sınıf ve yaşam biçimi göstergesi olduğuna inanılmaktadır. Bu görüşü savunan çalışmalar vardır [10]. Kimliklendirme sürecindeki uygulamalarda kullanımdan kaynaklanan müdahaleler önceliği almaktadır. Özellikle mahremiyet ve egemenlik alanı (sınır) tarifi, kamusal ve kişisel alanların belirlenmesi önemlidir. Bu çerçevede müstakil konutun ön ve arkası, yapılan müdahelelerde farklı yorumlanabilmektedir. Bahçenin düzenlenmesi ve bakımı, kullanılan malzeme ve renkler, giriş sundurmasının varlığı, mahremiyet ve sınır tarifini veren elemanların kullanımı, bu elemanların malzeme ve yüksekliklerindeki farklılıklar ve pek çoğu bu farklılığın göstergesidir denilebilir. Kimliklendirme pozitif veya negatif olabilir. Negatif kimlik bir ayıp olarak nitelenir. Kişiselleştirmeye temel bazı mimari ve idari kararlarla kapalı toplu konut projelerinde yaşayan kullanıcılar için bu değiştirilemez monoton çevrelerde yaşamak negatif kimliğin bir başka boyutudur [11]. Dışa gösterimin kısıtlı olduğu bu tür çevrelerde, kimlik ve iletişim daha çok yarı-hareketli ve hareketli elemanlarla verilmeye çalışılır. Bu toplu konut sunumlarında önemli bir eleman olarak bahçenin varlığı, kişiselleştirme duygusunu dürtükleyen ve buna olanak tanıyan bir eleman olarak önemlidir [12]. Bunun sonucu olarak genişletilmiş girişler, kapatılmış balkonlar, eklenmiş verandaları görmek mümkündür. Bilindiği üzere üst sosyo-ekonomik düzeye (ÜSD) sahip kullanıcıların, bu müdahale sürecindeki tutumu (kullanılan malzeme ve teknoloji) ekonomik özgürlükten dolayı, orta sosyo-ekonomik düzey (OSD) kullanıcısına kıyasla farklı olabilmektedir. Fakat her iki grubun uygulamalarında da kimliksizlik söz konusudur. OSD kullanıcısı düşük kalite malzeme ve işçilik ile bu kimliksizliğe katılımda bulunurken, ÜSD kullanıcısı ise adeta kontrolden çıkmış çılgınca olarak tanımlanabilecek uygulamalarıyla, orjinalin tanınamadığı bir boyutu gündeme getirmektedirler. Halbuki orjinal karmaşıklık içinde uyumu bize hissettirebilmek kaçınılmaz bir gereklilik gibi görülmektedir. Brand ında belirttiği üzere [13] uygulama bütçeyi takip eder (form follows funding). Şayet kullanıcılar harcamak için paraları varsa, önce harcama içgüdülerini gidermek maksadıyla, sonra da varlıklarının bir göstergesi olarak bu parayı harcayacaklardır. Fakat Brolin in de ifade ettiği gibi çok fazla değişen yapılanmış çevreler başarısızlığa mahkumdurlar [14]. Bu durum uyumsuzluğun, başka bir deyişle negatif kimliğin bir gösterimidir denilebilir [15]. Bu çalışmada öncelikle yarı bitmiş olarak kullanıcısına sunulan müstakil toplu konutların dış cephesinde, kullanıcısı tarafından seçilerek uygulanan malzemeler neticesindeki uygulamalar fotoğraflar yardımıyla belgelenecektir. Gazi Üniversitesi öğretim elemanları Aysu Başkaya ve Uğurtan Aybar tarafından yürütülen dördüncü sınıf seçme dersinde ele alınan bu çalışmada, öğrencilerden 2-3 kişilik gruplara ayrılarak kendilerine müstakil toplu konut örnekleri bulmaları istenmiştir. Her grubun bulmuş olduğu örnek dersin hocaları tarafından onaylandıktan sonra, öğrenci grupları tarafından fotoğraf çekimi ve sözlü görüşebilme konusunda kooperatif / site yönetiminden izin alınmış, toplu konutun genel yerleşim planı ve müstakil kat planları yönetimden temin edilmiştir.

Adeta bir gazeteci gibi, grup elemanları kullanıcılarla sözlü görüşmelerle kullanımdan kaynaklanan uygulamaları ayırt etmeye çalışarak nedenlerini öğrenmeye çalışmışlardır. Sözlü görüşmelerle elde edilmesi istenen bilgiler yapılan değişikliklerin nedenleri üzerinedir. Buna göre kapatılan ve içe katılan çoğu çatı teraslarının iç mekan yetersizliğinden dolayı değil, alttaki odanın ısı kaybını kesme maksatlı olarak uygulandığı; bunun yanısıra eklenen ana giriş önü kapalı sundurmasının iç mekanda giriş holü çözümünün yetersizliğinden kaynaklandığı; köşe dairelerin sağır yan-dış duvarlarına açılan pencerelerin karanlık iç mekanları aydınlatmak maksatlı olduğu; kapatılan balkonların kışın çamaşır kurutacak korunaklı bir yer arayışından kaynaklandığı; eklenen verandaların görsel mahremiyetin kısmen sağlandığı, korunaklı yarı-kişisel bir yer arama endişesiyle uygulandığı; yükseltilen bahçe duvarlarının görsel mahremiyeti sağlamak maksatlı olduğu öğrenilmiştir. Bu uygulamalardan bazılarının başka sorunları gündeme getirmesi nedeniyle fonksiyonunu yitirdiği görülmüştür. Örneğin kuzey avrupa ülkeleri nde sıklıkla kullanılan şeffaf kapalı oturmalar (conservatory) yazın ısınma ile sera etkisi yapmakta ve şık bambu mobilyaları ile mekan boş bırakılmaktadır. Katılımcı öğrencilerden tüm bu kullanım değerlerini göz önünde bulundurarak yapı örneklerini yorumlamaları ve dijital teknoloji yardımıyla bu yorumlarını sunmaları istenmiştir. Örnekler; Çeşitlilik İçinde Uyum teması çerçevesinde geliştirilmiştir. Çalışmada uygulanan yöntemin amacı; eleştirel yorumla son sınıf mimarlık öğrencilerinin çevreyi analiz etme becerilerini geliştirmektir. Buna göre çalışılan bazı siteler ve öğrenci grupları aşağıdaki gibidir: DEĞERLENDİRME Malzemenin doğasından kaynaklanan sembolik anlamların ifadeleri ardından tarif edilmeye çalışılan toplu konutta kimlik ve kimliksizlik sorunsalını, bu makale kapsamında ele alınan çalışmalara indirgeyerek değerlendirdiğimizde farklı yorumlar yapılabilmektedir. Bugün pek farkında olmasak da müstakil toplu konutun kimliklendirme sürecinde kullanılan klasik kolonlar, giriş sundurmaları, payandalar, şeffaf oturmalar, ahşap verandalar, çatı pencereleri, levha çatı-cephe kaplamaları ve diğerleri kullanıcısının statüsü konusunda bizlere bilgi sunarken, zaman içerisinde banliyö konut imajını bizlere çağrıştıracaktır. Her ne kadar bu uygulamalardan bazıları geleneksel kültürümüzden alıntılar olsa da, başka kültürlerden alıntılara da rastlamak mümkündür. Belirtilen bu hatırlatmalar yalı baskısı kaplaması gibi sadece genel müdahaleler değil, detay çözümlerinde de görülmektedir. Örneğin geleneksel türk evinin kadının mahremiyeti endişesiyle pencere önüne getirdiği ahşap kafes çözüm, bugün metal ile benzeterek verilmektedir. Fakat amaç mahremiyet değil, güvenliktir. Benzer bir şekilde taş pencere söveleri, gelenekselin ahşap pervazlı pencerelerine analojidir. Buradaki tutumlar, post-modernist tavrın bir başka yorumu şeklinde ele alınabilir. Zira kültürlerin zaman içersinde kendi kültürlerinden olduğu kadar, başka kültürlere ait elemanlardan bazılarını benimseyerek mimarilerinde kullandıkları bilinmektedir. Fakat başka kültürlere ait bu elemanlardan çoğu bir süre sonra içeriği doldurulamayarak, eskiyip önemlerini ve anlamlarını yitirirken, çok azı da uzun yıllar o kültürün bünyesinde barınabilmiş, sürekliliği sağlanabilmiştir. Her ne kadar tarihte yeni malzemelerin keşfi, yeni yapım teknikleri birlikteliğinde ele alınsa da, bu süreçte değişmeyen bir durum malzemenin kendinden kaynaklanan sembolik anlamı üzerinedir. Geçmişte olduğu gibi bugün de ahşap ve tuğla sıcak, yumuşak ve yakın elemanlar olarak, fakat buna zıt bir şekilde metal ve taş soğuk, sert ve uzak elemanlar şeklinde yorumlanmaktadır. Yarı Amerikan evini, fakat çoğunlukla geçmişin ahşap yalı baskılı köşklerini anımsatan ve genel olarak yalı baskısı olarak anılan kaplama malzemesi, plastik veya beton alaşımlı olsa da sıcak ve sevimli bulunmakta, farklı renklerdeki bitüm veya çelik esaslı çatı kaplama malzemeleriyle adeta kremalı bir pasta gibi ifadesiyle nitelenmektedir.

Öğrenci: Gülnihal Yıldız Site Adı: Yükselen Sitesi, Eryaman III. Etap, Ankara Öğrenci: Ebru Can, A. Çağrı Kökçü, Segah Sak Site Adı: Beyazgül Sitesi, Çayyolu, Ankara Öğrenci: Ülkü Eroğlu Site Adı: Elele Sitesi, Batıkent, Ankara Öğrenci: Uğur Bayram Sekan Ermiş Site Adı: Atakent Sitesi Çayyolu, Ankara Bu makale ile dile getirilen çalışmaların gelmek istediği nokta, yukarıda da belirtildiği üzere Çeşitlilik İçinde Uyum u yakalamaya yöneliktir. Günümüz mimarisi için sunulan malzeme çeşitliliği ve teknolojik imkanlar tartışılmazdır. Bu çeşitlilik, bilinçsiz ve kontrolsüz kullanımlarla kimliksiz ve kişiliksiz bir çevreyi önümüze sunabilir. Halbuki geçmişten bize devredilen, gelenekselin ahşap kaplı

veya tuğla örgülü duvarları, ahşap cumbalı, sağır taş duvarlı, kırmızı kiremit çatılı imajına yakışır bir şekilde, geleceğe bırakacağımız imajları dikkatle sorgulamayız. KAYNAKLAR 1. Hesselgren S. Language of Architecture, London: Applied Secience Publishers Ltd., 1969: 113. 2. Porter, T. How Architects Visualize, NY: Studio Vista, 1979: 46. 3. Aydınlı S. ; Mekansal Değerlendirmede Algısal Yargılara Dayalı Bir Model, doktora tezi, İstanbul: İ.T.Ü Fen bilimleri Enstitüsü, 1986: 49. 4. Bloomer, K.C. ve Moore, C.W. Body, Memory, and Architecture, New Haven and London: Yale University Press, 1977: 70. 5. Rapoport, A. House form and culture, Englewood Cliffs, NJ: Prentice-Hall, 1959. 6. Cooper, C. The house as a symbol of self, in J. Lang (ed.) Architecture and human behavior, Stroudsburg, PA: Dowden, Hutchinson, & Ross., 1974. 7. Rapoport, A. Identity and Environment: a Cross-cultural Perspective, in Duncan, J. S. (ed.) Housing and Identity : Cross-cultural perspectives, London: Croom Helm Ltd., 1981: 10. 8. Rapoport, A. The Meaning of the Built Environment: A nonverbal communication approach, USA: Univ. of Arizona Press, 1982: 194. 9. Başkaya, A. Ne Devraldık ve Ne Bırakıyoruz?, Bülten, No. 27, 2004: 40-43, TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi. 10. Sadalla, E. K. Sheets, V. L. Symbolism in Building Materials: Self-Presentational and Cognitive Components, Environment and Behavior, Cilt. 25, No. 2, Mart, 1993: 155-180. 11. Rapoport, 1981: 12. 12. Rapoport, 1981: 25 13. Brand, S. How Buildings Learn: What Happens After They re Built, Viking Penguin, 1994: 5. 14. Brolin, B.C. ve Zeisel, J. Mass Housing: Social Research and Design Architectural Forum, Cilt. 129, No. 1, 1968. 15. Rapoport, 1981: 22. TEŞEKKÜR Çalışmada emeği geçmiş, fakat projeleri bu makalede yer almayan öğrenci gruplarımıza teşekkür ederiz. Çalışılan site adları ile birlikte öğrenci isimleri şöyledir: Ahu Bingöl ve Belkız Çolakoğlu (Çağdaşlar Sitesi, Batıkent, Ankara); G. Hande Yeşilyurt (Siyasal 2 Sitesi, Batıkent, Ankara); Tuğba Edis, Tuğba Gökdoğan ve Tuğba Çıtak (Beril Sitesi, Ümitköy, Ankara); Hilal Çiğdem ve Neslihan Tokat (Emlak Bankası Konutları, Elvankent, Ankara); Mustafa Özbek, Mehmet Altuner ve Şuayb Yenil (Seçkinler Sitesi, Çayyolu, Ankara); Gül İşlek (İşköy Sitesi, Ankara).