FİKRİ MÜLKİYET HUKUKU KAPSAMINDA VERİ TABANLARININ KORUNMASI VE AVRUPA BİRLİĞİ MÜKTESEBATI İLE KARŞILAŞTIRILMASI



Benzer belgeler
ÖNSÖZ... vii KISALTMALAR... xix GİRİŞ...1 I- KONUNUN TAKDİMİ...1 II- BİLGİ-İŞLEM TEKNOLOJİLERİ VE HUKUK İLİŞKİSİ - KONUNUN SINIRLANMASI...

Dr. YALÇIN TOSUN İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi SİNEMA ESERLERİ VE ESER SAHİBİNİN HAKLARI

Sınai Mülkiyet Kanunu ile Gelen Yenilikler 2017

2002/2 SAYILI DİKEY ANLAŞMALARA İLİŞKİN GRUP MUAFİYETİ TEBLİĞİ

FİKRİ VE SINAÎ MÜLKİYET HAKLARI. Dr. Deniz ŞENYAY ÖNCEL

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu nun tarih ve 2010/DK-07/87 sayılı Kararı ile;

HABER BÜLTENİ ( Nisan 2017)

SINAİ MÜLKİYET KANUNU İLE GELEN YENİLİKLER

TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ MERKEZ KONSEYİ BAŞKANLIĞINA

Telif Hakları ve Lisans Anlaşmaları

AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNUN KAYNAKLARI

Yard. Doç. Dr. Yalçın TOSUN MEDENİ HUKUK, SÖZLEŞME HUKUKU VE FİKİR VE SANAT ESERLERİ HUKUKU AÇISINDAN MANEVİ HAKLAR

Dünya Fikri Mülkiyet Hakları Örgütü (WIPO) tarafından 20 Aralık 1996 tarihinde kabul

MALİ MEVZUAT SİRKÜLERİ

Av. Gizem YILMAZ İstanbul Barosu AVRUPA BİRLİĞİ ORTAK PAZARINDA MİKTAR KISITLAMALARINA EŞ ETKİLİ ÖNLEMLER

Dijital Kültürel Miras Ürünlerinde Entelektüel Mülkiyet Hakları:

TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI

2017/3 sayılı Motorlu Taşıtlar Sektöründeki Dikey Anlaşmalara İlişkin Grup Muafiyeti Tebliği ve Tebliğin Açıklanmasına Dair Kılavuz

ÖNSÖZ-V İÇİNDEKİLER-VII MAKALE - 1 ESER SAHİBİNİN UMUMA İLETİM HAKKI YA DA E-HAKLAR: FSEK İN 25. MADDESİNE DAİR GENEL BİR DEĞERLENDİRME I.

6698 SAYILI KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI KANUN UNUN AMACI VE KAPSAMI

ELEKTRİK PİYASASINDA LİSANSSIZ ELEKTRİK ÜRETİMİNE İLİŞKİN YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK YAYIMLANDI

Yasal Çerçeve (Bilgi Edinme Kanunu ve Diğer Gelişmeler) KAY 465 Ders 1(2) 22 Haziran 2007

FİKRİ HAKLAR ESD PATENT BAŞVURU SÜRECİ. Yrd.Doç.Dr. Levent DURDU Kocaeli Üniversitesi B.Ö.T.E. Bölümü

Yrd. Doç. Dr. Mustafa ARIKAN. Fikri Mülkiyet Hukukunda Televizyon Program Formatlarının Korunması

AVRUPA KOMİSYONU TARAFINDAN DE MINIMIS YARDIMLARINDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA YÖNELİK OLARAK HAZIRLANAN TASLAK YÖNETMELİK

MARKA GENEL BİLGİLER

BİLGİSAYAR PROGRAMLARI ÜZERİNDEKİ HAKLAR VE BU HAKLARIN KORUNMASI. İstanbul 1997 İ Ç İ N D E K İ L E R. Sayfa KISALTMALAR 11 GİRİŞ 15

REKABET KURULU. 2003/3 ve 2007/2 sayılı Rekabet Kurulu Tebliğleri ile Değişik, Dikey Anlaşmalara İlişkin Grup Muafiyeti Tebliği 1 Tebliğ No : 2002/2

FARKLI AB ÜLKELERİNDE GÖÇMEN POLİTİKALARINDAKİ GENEL YAKLAŞIMLAR

Gayrimaddi Haklar ve Vergilendirilmesi

II-15.1 SAYILI ÖZEL DURUMLAR TEBLİĞİ NDE DEĞİŞİKLİK YAPILDI

Gümrük Kanunu-Genel Hükümler (Amaç, Kapsam ve Temel Tanımlar) (Md.1-4) 4458 Sayılı GÜMRÜK KANUNU. 4/11/1999 tarihli ve sayılı Resmi Gazete

FİKRİ HAKLAR ESD GENEL KAVRAMLAR. Yrd.Doç.Dr. Levent DURDU Kocaeli Üniversitesi B.Ö.T.E. Bölümü

VERBİS. Kişisel Verileri Koruma Kurumu. Veri Sorumluları Sicili. Nedir?

PATENTLER YAZILIM PATENTLERİ

ÇALIŞMA RAPORU : FİKRİ MÜLKİYET HAKLARI (TELİF HAKLARI) : ULUSLARARASI FİKRİ MÜLKİYET HAKLARI HUKUKU : İNGİLTERE (LONDRA) HAZIRLAYAN

4- SERMAYENİN SERBEST DOLAŞIMI

KAMU İÇ KONTROL STANDARTLARI UYUM EYLEM PLANI REHBERİ. Ramazan ŞENER Mali Hizmetler Uzmanı. 1.Giriş

TİCARİ İLETİŞİM VE TİCARİ ELEKTRONİK İLETİLER HAKKINDA YÖNETMELİK YAYIMLANDI

DAVA ŞARTI ARABULUCULUK KAPSAMINDAKİ TİCARİ UYUŞMAZLIKLAR

Bu rapor, 6085 sayılı Sayıştay Kanunu uyarınca yürütülen düzenlilik denetimi sonucu hazırlanmıştır.

YÜKSEKÖĞRETİM KALİTE KURULU BİLGİ NOTU

içinde işletmenin tasfiyesi halinde de bu hükmün uygulanacağı ifade edilmektedir.

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR...XV

ERTÜRK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş. SİRKÜLER 2014/85

Eser Sahibinin Haklarına Komşu Haklar Yönetmeliği

KİŞİSEL VERİLERİN KAYDEDİLMESİ SUÇU

FASIL 10 BİLGİ TOPLUMU VE MEDYA

Yazılımlar için Fikri Mülkiyet Hakları

ULUSLARARASI SOSYAL POLİTİKA (ÇEK306U)

FIRAT ÜNİVERSİTESİ KURUMSAL AÇIK ARŞİV YÖNERGESİ. derlenmesi ve Kurumsal Akademik Arşivlerde korunmasını sağlamak,

MİLLETLERARASI ÖZEL HUKUK BAKIMINDAN MAL REJİMLERİ

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ AÇIK ERİŞİM SİSTEMİ YÖNERGESİ

07- FĐKRĐ MÜLKĐYET HUKUKU

ERAY AKSIN ATAR FİKİR VE SANAT ESERLERİ HUKUKUNDA YAYMA HAKKI VE KORUNMASI

Buluşların Devir, Satış veya Kiralanmasına İlişkin Kurumlar Vergisi İstisnasının Uygulanma Esasları

T.B.M.M. CUMHURİYET HALK PARTİSİ Grup Başkanlığı Tarih :.../..«. 8

ORDU ÜNİVERSİTESİ AÇIK ERİŞİM SİSTEMİ YÖNERGESİ

BİLİŞİM HUKUKU, 2005 İ Ç İ N D E K İ L E R

15. TÜRKİYE TEKSTİL İSİMLERİ VE ETİKETLEMEYE İLİŞKİN AB MEVZUATINA NE KADAR UYUMLU?

T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Avrupa Birliği Koordinasyon Dairesi Başkanlığı Avrupa Birliği Uzmanlığı Tezi

ÖNSÖZ...vii KISALTMALAR...xvii KAYNAKÇA...xix GİRİŞ... 1

KAPSAM YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK LTD. ŞTİ.

CE İŞARETİ. CE İşareti uygulaması ile ilgili olarak Türkiye deki durum nedir?

T. GARANTİ BANKASI A.Ş. BİLGİLENDİRME POLİTİKASI

Dr. Özge Ay OTOMOTİV SEKTÖRÜNDEKİ DAĞITIM SÖZLEŞMELERİNDEN KAYNAKLANAN HUKUKİ İLİŞKİLERİN REKABET HUKUKU DÜZENLEMELERİ AÇISINDAN İNCELENMESİ

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARINDA HAZIRLANAN LİSANSÜSTÜ TEZLERİN İNTERNET ÜZERİNDEN DERLENMESİ HAKKINDA KILAVUZ

TÜRKİYE BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK ARAŞTIRMA KURUMU YAYIN YÖNETMELİĞİ

Konut yapı kooperatiflerinde KDV uygulamasında tarih serüveni

1. KONU: 2. KONUYLA İLGİLİ YASAL DÜZENLEMELER: 2.1. Vergi Mevzuatında Yer Alan Düzenlemeler:

FİKRİ MÜLKİYET HAKLARI KORUMA DERNEĞİ ÇALIŞMA GRUPLARI VE KOMİTELER YÖNETMELİĞİ

Karar Verme Süreçlerinde Kamu Katılımına İlişkin AB Direktifinin sunduğu Fırsatlar. Kaidi Tingas Katılımuzmanı İstanbul, Aralık 2009

T.C. DÜZCE ÜNİVERSİTESİ FİKRİ VE SINAİ MÜLKİYET HAKLARI PAYLAŞIM YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç

Kabul Tarihi :

HUKUKA ve AHLÂKA AYKIRILIK UNSURLARI ÇERÇEVESİNDE SALT MALVARLIĞI ZARARLARININ TAZMİNİ

SİRKÜLER RAPOR VERGİ USUL KANUNU SİRKÜLERİ. (Sıra No :431)

KAYITLARINI ELEKTRONİK ORTAMDA OLUŞTURMASI, MUHAFAZA VE İBRAZ ETMESİ GEREKEN MÜKELLEFLER

Proje Destek Programı. Başvuru Rehberi

GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ AÇIK ERİŞİM VE KURUMSAL ARŞİV POLİTİKASI

FİKRİ VE SINAÎ MÜLKİYET HAKLARI. Dr. Deniz ŞENYAY ÖNCEL

COĞRAFİ İŞARETLER ALANINDA AB TÜRKİYE İŞBİRLİĞİ UMUT İLKAY KAVLAK AB DELEGASYONU FİKRİ MÜLKİYET HUKUKU SEKTÖR SORUMLUSU

Sirküler Rapor Mevzuat /167-1 BAĞIMSIZ DENETİM YÖNETMELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK YAYIMLANDI

FSH BİLGİLENDİRME TOPLANTILARI

1. Sınai mülkiyet haklarından elde edilen kazanç ve iratların kapsamı

BBY 166 Bilimsel İletişim. Lisans Anlaşmaları ve Telif Hakları

03- ĐŞ KURMA HAKKI VE HĐZMET SUNUMU SERBESTĐSĐ

Rekabet Kurumu Başkanlığından :

TÜRK SÖZLEŞME HUKUKUNDA KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI

Yrd. Doç. Dr. Emre CAN İDARİ İŞLEMİN ŞEKİL UNSURU

ONAYLANMIŞ KURULUŞ NUMARASI VE LOGO KULLANIM TALİMATI

Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Kanun No Kabul Tarihi :

ŀt. C. NEVŞEHİR HACI BEKTAŞ VELİ ÜNİVERSİTESİ AÇIK ERİŞİM YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar


Kişisel Verilerin Korunması. Av. Dr. Barış GÜNAYDIN

GİZLİLİK SÖZLEŞMESİ. Lütfen Gizlilik Sözleşmesi ni dikkatlice okuyunuz.

KİŞİSEL VERİLERİN SİLİNMESİ, YOK EDİLMESİ VEYA ANONİM HALE GETİRİLMESİ HAKKINDA YÖNETMELİK TASLAĞI KAMUOYUNUN GÖRÜŞÜNE SUNULDU

23- TÜKETİCİNİN VE TÜKETİCİ SAĞLIĞININ KORUNMASI

Tüketicilere sunulan ürünlerin fiyatlarının belirtilmesine ilişkin olarak tüketicinin korunması hakkında. 16 Şubat 1998 tarihli ve

FASIL 5 KAMU ALIMLARI


Transkript:

T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TELİF HAKLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ FİKRİ MÜLKİYET HUKUKU KAPSAMINDA VERİ TABANLARININ KORUNMASI VE AVRUPA BİRLİĞİ MÜKTESEBATI İLE KARŞILAŞTIRILMASI UZMANLIK TEZİ Oya TULUKÇU MART 2012 ANKARA

T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TELİF HAKLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ FİKRİ MÜLKİYET HUKUKU KAPSAMINDA VERİ TABANLARININ KORUNMASI VE AVRUPA BİRLİĞİ MÜKTESEBATI İLE KARŞILAŞTIRILMASI UZMANLIK TEZİ Oya TULUKÇU Tez Danışmanı Sinema Genel Müdürü V. Mesut Cem ERKUL MART 2012 ANKARA

Oya TULUKÇU tarafından hazırlanan FİKRİ MÜLKİYET HUKUKU KAPSAMINDA VERİ TABANLARININ KORUNMASI VE AVRUPA BİRLİĞİ MÜKTESEBATI İLE KARŞILAŞTIRILMASI adlı bu tezin Uzmanlık Tezi olarak uygun olduğunu onaylarım. Mesut Cem ERKUL (Danışman) Bu çalışma, jürimiz tarafından oy birliği / oy çokluğu ile Kültür ve Turizm Uzmanı Tezi olarak kabul edilmiştir. Adı ve Soyadı İmzası Başkan : Üye : Üye : Üye : Üye : Tarih :.../. / Bu tez, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür ve Turizm Uzman Yardımcılarının Uzmanlık Tezlerini Hazırlarken Uyacakları Yazım Kuralları Yönergesiyle belirlenen tez yazım kurallarına uygundur.

KÜLTÜR VE TURİZM UZMANLIK TEZİNİN ÇOĞALTILMASI VE YAYIMI İÇİN İZİN BELGESİ Tezi Hazırlayanın Adı Soyadı : Oya TULUKÇU Tez Konusu Tez Danışmanı : Fikri Mülkiyet Hukuku Kapsamında Veri Tabanlarının Korunması ve Avrupa Birliği Müktesebatı ile Karşılaştırılması : Mesut Cem ERKUL Kültür ve Turizm Uzmanlık Tez çalışmamın, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yayımlanarak Milli Kütüphane ve İhtisas Kütüphanesinde her türlü elektronik formatta arşivlenmesini ve kullanıma sunulmasını kabul ediyorum.././2012

SINAV YETERLİK KOMİSYONUNA BEYAN Bu belge ile bu uzmanlık tezindeki bütün bilgileri akademik kurallara ve etik davranış ilkelerine uygun olarak toplayıp sunduğumu; ayrıca, bu kural ve ilkelerin gereği olarak, çalışmada bana ait olmayan tüm veri, düşünce ve sonuçları andığımı ve kaynağını gösterdiğimi beyan ederim.././2012 Oya TULUKÇU Uzman Yardımcısı

T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı Fikri Mülkiyet Hukuku Kapsamında Veri Tabanlarının Korunması ve Avrupa Birliği Müktesebatı ile Karşılaştırılması Oya TULUKÇU Mart /2012

ÖNSÖZ Veri tabanlarının ne şekilde korunması gerektiği sorusu onlarca yıldır ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşların gündeminde yer almaktadır. Bu soru, bilişim sektörünün ve bu sektörün özel bir dalı olan veri tabanı endüstrisinin gelişim seyriyle paralel şekilde gündemdeki yerini korumaktadır. Bilişim sektörü, kuşkusuz sanayileşmiş dünya ekonomilerinin en hızlı büyüyen sektörlerinden biri haline gelmiştir. Bilişim sektöründe ayrı bir yere sahip olan veri tabanlarının da bilimsel, eğitimsel, ticari ve teknolojik ilerlemedeki rolü ve önemi, ülke ekonomisi ve kültürüne sağladığı katkı bakımından yadsınamaz niteliktedir. Bir ülkenin ekonomik ve teknolojik gelişmesinin temel unsuru olan bilgi, insanlığın başlangıcından beri var olmuş, taş üzerinden başlayarak değişik yöntemlerle değişik ortamlara kaydedilmiştir. Düne kadar kağıtlar üzerinde dosyalarda saklanan verilere, artık elektronik ortamda bilgisayarlar, akıllı telefonlar ve internet aracılığıyla dünyanın her yerinden ulaşılabilmektedir. Basılı ve elektronik bilgi kaynaklarının çeşitliliği ve her yıl katlanarak artan bilginin muhafaza edilmesi ve gelecek nesillere aktarılması büyük önem arz etmektedir. Günümüzün üretim ekonomilerini bilginin yönlendirdiği göz önünde bulundurulduğunda, bilginin ve bu bilgiye hızlı, doğru ve ucuza erişmenin ve erişilen bilginin kullanımı sonucunda yeni bilgi üretmenin ülkenin kalkınması açısından da ne kadar önemli olduğu bilinen bir gerçektir. 100 milyar dolara yaklaşan ekonomik değere sahip Facebook, Youtube, Twitter gibi sosyal paylaşım ve medya siteleri de aslında bizzat kullanıcılarından veya başka kaynaklardan topladığı verileri kamuya aktaran araçlar olup kullanıcılarının girdiği ve paylaştığı içerikler sayesinde her gün veri tabanı üzerinde yeni bir kayıt oluşturularak kapasitelerini sürekli güncellemekte ve büyütmektedirler. Ülke ekonomisi ve kalkınması için hayati öneme sahip olan bilgiyi muhafaza eden ve bilgiyi bütünlük içerisinde tutarak birden fazla kullanıcıya anı anda bilgiye i

hızlı erişim sağlayabilen bu aracıların, veri tabanlarının, içerdiği bilgi oldukça zayıf olduğundan kötüye kullanılma ihtimali oldukça yüksektir. Zira veri tabanlarının gerisinde neredeyse zahmetsizce kopyalanabilme özelliği taşıyan hatırı sayılır miktarda emek, mali ve kültürel yatırım vardır. Bu nedenle bu bilgi bankalarına yeterli derecede yasal koruma sağlanmamasının ülke endüstrisi üzerinde geri dönülemez sonuçları olacaktır. Bunun bir sonucu olarak, veri tabanlarının üretimi ve yaygınlaştırılması için yeterli koruma önlemlerinin alınması gerekliliği hasıl olmaktadır. Ancak, serbest bilgi akışının bilginin, teknolojinin ve kültürün gelişimi için vazgeçilmez bir unsur olduğu göz önünde bulundurulduğunda veri tabanlarının aşırı şekilde korunmasının doğuracağı riskler, korumasız bırakılması durumu ile aynı derecede ciddi olacaktır. Bu bakımdan uygun amaçlarla bilgiye erişim engellenmeden veri tabanlarına yasal bir koruma sağlanması gerekmektedir. Nitekim, ekonomik değerleri ve oluşturulması için yapılan zaman, işgücü ve para yatırımları nedeniyle veri tabanlarının, kanunlar kapsamında korunması gerektiği, gerek uluslararası platformda, gerekse ülkemizde kabul edilmiştir. Ülke üretim ekonomileri bakımından hayati önem taşıyan bilgiye erişimi sağlayan veri tabanlarının, üretimini, geliştirilmesini ve paylaşılmasının önünün açılmasına sağlanmasına katkı sağlamak üzere veri tabanlarının ülkemizdeki korunma rejimlerinin Avrupa Birliği müktesebatı ile karşılaştırmalı olarak incelenerek mevzuatımızda eksik bulunan hususların tespit edilmesinin ve gerekli görülen önerilerin yapılmasının faydalı olacağı düşüncesiyle bu çalışma hazırlanmıştır. ii

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... i İÇİNDEKİLER... iii KISALTMALAR DİZİNİ... vii GİRİŞ.... 1 BİRİNCİ BÖLÜM GENEL KAVRAMLAR 1. VERİ TABANI VE VERİ TABANI SAHİPLİĞİ... 2 1.1. VERİ TABANI KAVRAMI... 2 1.2. VERİ TABANI SAHİPLİĞİ KAVRAMI... 3 İKİNCİ BÖLÜM VERİ TABANLARININ KORUNMASINA DAİR ULUSAL VE ULUSLARARASI HUKUK DÜZENLEMELERİ 2. VERİ TABANLARININ KORUNMASINA DAİR HUKUKİ DÜZENLEMELER... 5 2.1. GENEL OLARAK... 5 2.2. ULUSLARARASI HUKUK DÜZENLEMELERİ... 8 2.2.1. Uluslararası Sözleşmelerde Veri Tabanları... 8 2.2.1.1. Bern Sözleşmesi... 8 2.2.1.2. Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü Fikri Haklar Anlaşması (WCT)... 9 2.2.1.3 Dünya Ticaret Örgütünün Ticaretle Bağlantılı Fikri Mülkiyet Anlaşması (TRIPS)... 10 2.2.2. Muhtelif Ülkelerde Veri Tabanlarının Korunması... 11 2.2.2.1. Genel Olarak... 11 2.2.2.2. ABD Hukukunda... 12 iii

2.2.2.3. İngiltere ve İrlanda Hukukunda... 14 2.2.2.4. Kuzey Ülkeleri ve Hollanda Hukuklarında... 15 2.2.2.5. Almanya, Fransa vb. Kıta Avrupası Hukuku Ülkelerinde... 16 2.2.2.6. Litvanya Telif Hakları Yasasında Yer Alan Veri Tabanı Düzenlemeleri... 17 2.2.3. Veri Tabanlarının Korunmasına İlişkin Avrupa Parlamentosu ve Konseyi Direktifi... 21 2.2.3.1 Genel Olarak... 21 2.2.3.2. Direktifin Amacı ve Kapsamı... 22 2.2.3.3. Telif Hakkı Koruması... 23 2.2.3.3.1. Korumanın Konusu... 23 2.2.3.3.2. Veri Tabanı Sahipliği... 24 2.2.3.3.3. Veri Tabanı Sahibine Sağlanan Haklar... 25 2.2.3.3.4. Veri Tabanı Sahibine Sağlanan Hakların Sınırları ve Yasal Kullanıcıya Tanınan Haklar... 25 2.2.3.4. Sui Generis Hak Koruması... 26 2.2.3.4.1. Korumanın Konusu ve Koruma İle Sağlanan Haklar... 27 2.2.3.4.2. Veri Tabanı Yapımcısı... 28 2.2.3.4.3. Yasal Kullanıcıların Hak ve Yükümlülükleri... 29 2.2.3.4.4. Sui Generis Tabanı Korumasının İstisnaları... 30 2.2.3.4.5. Sui Generis Veri Tabanı Korumasının Süresi... 30 2.2.3.4.6. Sui Generis Hak Korumasından Yararlananlar... 31 2.3. 5846 SAYILI FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNUNDA VERİ TABANLARI... 31 2.3.1. Tarihçesi... 31 2.3.2. FSEK Madde 1/B (D)... 32 2.3.3. FSEK Madde 6/11... 33 2.3.4. FSEK Ek Madde 8... 36 iv

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM VERİ TABANLARININ HUKUKEN KORUNMASI 3. VERİ TABANLARININA SAĞLANAN HUKUKİ KORUMA REJİMLERİ... 40 3.1. ÖZGÜN VERİ TABANI İÇİN FİKRİ HAK KORUMASI... 40 3.1.1. Özgün Veri Tabanının Korunma Koşulları... 40 3.1.1.1. Veri Tabanının İçeriğinin Bulunması... 40 3.1.1.1.1. Eserler... 42 3.1.1.1.2. Veriler... 42 3.1.1.1.3. Materyaller... 43 3.1.1.1.4. İçeriğin Bağımsız Olması... 43 3.1.1.1.5. İçeriğin Niteliği ve Miktarı... 44 3.1.1.2. İçeriğin Hususiyet Arz Edecek Şekilde Seçilmiş veya Düzenlenmiş Olması... 45 3.1.1.3. İçeriğe Kişiler Tarafından Münferiden Erişilebilir Olması... 48 3.1.2. Özgün Veri Tabanının Korunma Kapsamı Dışındaki Unsurlar... 49 3.1.3. Özgün Veri Tabanı Korumasının Hukuki Niteliği ve Süresi... 50 3.2. ÖZGÜN OLMAYAN VERİ TABANLARI İÇİN SUI GENERIS HAK KORUMASI... 50 3.2.1. Genel Olarak... 50 3.2.2. Özgün Olmayan Veri Tabanı (Sui Generis Hak) Korumasının Koşulları... 51 3.2.2.1. İçeriğin Oluşturulması, Doğrulanması ve Sunumuna Esaslı Bir Yatırımın Yapılmış Olması... 52 3.2.2.1.1. İçeriğin Elde Edilmesi... 52 3.2.2.1.2. İçeriğin Doğrulanması... 53 3.2.2.1.3. İçeriğin Sunulması... 54 3.2.2.2. İçeriğin Tamamı veya Nitelik ve/veya Nicelik Bakımından Önemli Bir Kısmının Aktarılması veya Yeniden Kullanılması... 55 3.2.2.2.1. İçeriğin Tamamı veya Nitelik ve/veya Nicelik Bakımından Önemli Bir Kısmı... 55 v

3.2.2.2.2. İçeriğin Aktarılması (Extraction) veya Yeniden Kullanılması (Reutilization)... 56 3.2.3. Özgün Olmayan Veri Tabanı Korumasının İstisnaları... 56 3.2.4. Özgün Olmayan Veri Tabanı Korumasının Hukuki Niteliği ve Süresi... 58 3.2.4.1. Korumanın Hukuki Niteliği... 58 3.2.4.2. Sui Generis Veri Tabanı Korumasının Süresi... 60 SONUÇ... 622 KAYNAKÇA... 64 ÖZET... 69 ABSTRACT... 71 ÖZGEÇMİŞ... 73 vi

KISALTMALAR DİZİNİ ABD AB AT DTÖ FSEK md. TRIPS WCT WIPO vb. : Amerika Birleşik Devletleri : Avrupa Birliği : Avrupa Topluluğu : Dünya Ticaret Örgütü : Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu : Madde : Trade Related Aspects of Intellectual Property Rights (Ticaretle Bağlantılı Fikri Mülkiyet Hakları Sözleşmesi) : WIPO Copyright Treaty (Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü Telif Hakları Anlaşması) : World Intellectual Property Organization (Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü) : Ve benzeri vii

GİRİŞ Bu çalışma ülkemizin ekonomik, teknolojik, bilimsel, eğitimsel ve tabii ki kültürel gelişiminin temel unsuru olan bilginin muhafaza edilmesi ve gelecek nesillere aktarılmasına aracılık eden veri tabanlarına, hem meydana getirilmesindeki hususiyet hem de yadsınamaz ekonomik değerleri göz önünde bulundurularak gerekli yasal korumanın sağlanması ve bu suretle veri tabanlarının üretimi, geliştirilmesi ve paylaşılmasının önünün açılmasına katkı sağlanması amaçlanmaktadır. Çalışmanın hedefi, fikri mülkiyet hukuku kapsamında ülkemizde veri tabanlarına sağlanan koruma rejimlerine ilişkin mevzuat hükümlerinin incelenerek söz konusu ürünlere yeterli derecede koruma sağlanıp sağlanmadığının tespit edilmesi ve Avrupa Birliğinde genel olarak kabul görmüş koruma ilkeleri çerçevesinde mevzuatımızın ihtiyaçlara cevap verecek şekilde iyileştirilmesine ilişkin öneriler sunmaktır. Bu çerçevede, çalışmada FSEK te yer alan veri tabanlarının korunmasına ilişkin hükümler konuya ilişkin AB direktifiyle paralel olarak incelenerek eksik veya hatalı görülen hususlar gerekçeleriyle birlikte etraflıca ele alınmaya çalışılmıştır. Çalışmanın birinci bölümünde genel hatlarıyla veri tabanı ve veri tabanı sahipliği kavramları ele alınacaktır. İkinci bölümde ise veri tabanlarının hukuki korunması başlığı altında öncelikle veri tabanlarının korunmasına ilişkin uluslararası sözleşmeler ile dünyadaki veri tabanı uygulamalarına değinildikten sonra 96/9 sayılı Veri Tabanlarının Korunmasına İlişkin Avrupa Parlamentosu ve Konseyi Direktifi incelenecektir. Üçüncü ve son bölümde ise Türk Hukukundaki düzenlemeler ele alınacak ve korumaların nitelikleri ve unsurlarından bahsedilecektir. 1

BİRİNCİ BÖLÜM GENEL KAVRAMLAR 1. VERİ TABANI VE VERİ TABANI SAHİPLİĞİ 1.1. VERİ TABANI KAVRAMI Veri tabanı, sistematik ya da metodik olarak düzenlenmiş, elektronik ya da diğer yollarla bağımsız olarak erişilebilir verilerden veya başka materyallerden oluşan derlemeler için kullanılan bir kavramdır. (Acun, 2000:85-86) Veri tabanı kavramı basit ve kısaca "kolayca erişilebilmesi için düzenlenmiş kayıtlardan oluşan koleksiyonlar veya derlemeler" şeklinde de tarif edilmektedir. (naklen, Ateş, 2007:333) Teknolojik gelişmeler ışığında veri tabanı, daha ziyade bilgisayar ortamında tutulan bilgilerin belli bir mantık izlenmesi suretiyle düzenlenmesini ifade etmek amacıyla kullanılmaktadır. Bu kavramın temel özellikleri sistematik bir biçimde düzenlenmiş olmaları ve gerektiğinde güncellenir, değiştirilir veya eklenip kaldırılabilir niteliğe sahip olmalarıdır. (Güneş, 2008:199) Veri yığını veya bilgi bankaları diye de nitelendirilebilen veri tabanları, bilgisayar teknolojisinin sunduğu hızlı sınıflandırma dönüştürme ve şekillendirme gibi beceriler dolayısıyla çeşitli amaçlarla hazırlanmış veriler arasında ayrı bir niteliğe sahiptir. Veri tabanlarının tipik derleme eserlerden farklı olarak veriler ve materyaller dışında özel bir plan dahilinde seçilme ve bir araç vasıtasıyla okunabilme özellikleri bulunmaktadır. (Kaplan, 2004:93) Veri tabanlarının temel amacı kişinin ihtiyaç duyduğu bilgiye kolayca ulaşabilmesinin sağlanmasıdır. Genellikle kâr amacıyla veya öğrenme ve bilgiyi paylaşma amacıyla oluşturulurlar. (Suluk ve Orhan, 2005:66) Veri tabanlarının mutlaka teknoloji ile bağlantılı olması gerekmez. Veri tabanları, elektronik ağlar üzerinden (online) veya elektronik ağlar harici (offline) olarak kullanılan elektronik veya elektronik olmayan veri tabanlarından oluşabilir. 2

Gerekli olan sadece veri tabanının bir ortamda toplanmasıdır. Bu ortam sayısal veya dijital olabilir. (Karahan ve başk., 2009:134) Her ne kadar kişisel bilgisayarların geliştiği ve yaygın olarak kullanılmaya başladığı 1960'lı yıllardan sonra önem kazanmaya başlamış olsa da veri tabanları, enformatik ürün olarak bilgisayar programlarından daha eski bir geçmişe sahiptir. Örneğin, bir ilde bulunan taşınmazların tapu kayıt ve tescillerinin yapıldığı defterler, nüfus kayıtlarının tutulduğu kütükler, bir kütüphanede bulunan kitapların kaydedildiği kataloglar, bir şehirdeki tüm abonelerin telefon numaralarını içeren rehberler, sözlüklere, münhasıran ilan ve reklam amaçlı olarak yayımlanan gazete, dergi vb. yayınlar, hava raporları gibi yazılı ve basılı malzemeler esas itibariyle birer veri tabanı olarak nitelendirilebilir. (naklen, Sert, 2008:112-113) Sonuç olarak, yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde; veri tabanlarını genel olarak belli bir amaç için kullanılmak üzere çeşitli bilgilerin belli bir sistem ve metod dahilinde toplanması, depolanması, derlenmesi suretiyle oluşturulan tüm ortamlar olarak nitelendirmek mümkündür. 1.2. VERİ TABANI SAHİPLİĞİ KAVRAMI Veri tabanının sahibi, veri tabanlarının korunmasına ilişkin rejime göre belirlenir. Zira veri tabanları, daha sonra ayrıntılı olarak açıklanacağı üzere hem telif hakkının hem de yatırımcı için sağlanan sui generis korumanın konusu olabilir. Veri tabanı sahipliği kavramı, esasen özgün olan veri tabanları için başka bir deyişle telif hakkı korumasına tabi veri tabanları için kullanılmaktadır. Burada veri tabanı sahibi ile ifade olunan veri tabanının eser sahibi ; diğer bir ifadeyle, veri tabanını meydana getiren kişidir. Veri tabanı, meydana getirildiği andan itibaren herhangi bir kayıt ve tescile gerek olmaksızın onu meydana getiren eser sahibinin malvarlığının içine doğar. (Uzun, 2009) Ülkemiz mevzuatında veri tabanı eser sahipliğine ilişkin özel 3

hükümler bulunmamaktadır. Bu nedenle tüm eser türlerine ilişkin genel hükümler geçerlidir. Veri tabanlarının sui generis olarak korunmasının söz konusu olduğu durumlarda ise, veri tabanının meydana getirilmesine esaslı şekilde yatırım yapan kişi, veri tabanının sahibi, 96/9 sayılı Direktifteki ifade ile veri tabanı yapımcısı olarak kabul edilmektedir. (Uzun, 2009) Veri tabanı yapımcısı, yatırım girişimini üstlenen ve riski alan gerçek ya da tüzel kişidir. Bu bağlamda, tüzel kişiler de veri tabanı yapımcısı sıfatına ve bu sıfattan kaynaklanan haklara sahip olabilirler. 4

İKİNCİ BÖLÜM VERİ TABANLARININ KORUNMASINA DAİR ULUSAL VE ULUSLARARASI HUKUK DÜZENLEMELERİ 2. VERİ TABANLARININ KORUNMASINA DAİR HUKUKİ DÜZENLEMELER 2.1. GENEL OLARAK Veri tabanlarına sağlanan yasal korumanın gerekçesini açıklamaya çalışan iki temel yaklaşım söz konusudur. İlk görüş herhangi bir yaratıcılık veya orijinallik taşımayan veri tabanlarını korumayı reddetmektedir. Bu görüşe göre koruma veri tabanlarının içeriğine değil, içerikte bulunan fikir ve sanat eseri ya da eser niteliğini taşımayan veri ve materyallerin seçimi, koordinasyonu veya düzenlenmesinden doğan orijinal ifadeye sağlanmalıdır. Veri tabanları, içeriğinde çeşitli fikir ve sanat eserleri yanında eser niteliğinde olmayan veri ve materyaller bulunsa da, bunlar belli bir sistem dâhilinde toplanıp düzenlendikten sonra insanların istifadesine sunulduğu için netice itibarıyla bir fikri üründür. Bir veri tabanı içeriğindekilerin eser niteliğinde olup olmadığına bakılmaksızın, meydana getirilişi ve insanların istifadesine sunuluşunda yaratıcılık unsuru varsa, bunları da diğer fikir ve sanat eserleri gibi korumak gerekir. Buradaki "yaratıcılık" kavramı, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunundaki "eser sahibinin hususiyeti" şeklinde değerlendirilmelidir. Diğer bir ifadeyle veri tabanı meydana getirenin hususiyetini taşıyorsa, eser olarak nitelendirilir ve hukuk düzeninin eserler için öngördüğü fikri hak korumasından aynen yararlanır. Bu görüşe göre veri tabanının, onu meydana getirenin fikri çalışmasının bir ürünü olmaması, yani sahibinin hususiyetini taşımaması halinde fikri hak korumasından yararlanması söz konusu değildir. Örneğin, belli bir konudaki eser isimlerinin listelenmesinden ibaret bir veri derlemesi yaratıcı unsur içermediğinden telif hakları kapsamında korunamaz. (Ateş, 2007:338) Veri tabanının korunmasına ilişkin ikinci görüş ise, veri tabanlarının korunmasını "zahmetli iş" ya da "alın teri (sweat of brow) doktrini olarak bilinmektedir. Bu görüş taraftarlarına göre, herhangi bir orijinallik taşımasa dahi veri 5

tabanlarının, bunları derlemek için gereken emeği, uzun süreli çalışmayı ve yatırımı ödüllendirmek bakımından korunması gerekmektedir. Bu modeli savunanlar, mevcut fikri hak rejimleri ve teknolojik koruma metotlarının kombinasyonunun veri tabanlarına yatırım yapmak için yeteri kadar teşvik edici olmadığını bu nedenle korumanın şimdiye kadarki uygulamalarda koruma kapsamı dışında tutulan olgulara da genişletilmesi gerektiğini dile getirmektedirler. (Türkiye Bilişim Şurası Sonuç Raporu, 2002:415) Gerçekten de kullanıcılar için tek bir düğmeye basmak suretiyle erişilebilen ve binlerce sayfa bilgi ve veriden oluşan bir veri derlemesini meydana getirmek hem büyük bir bedeni ve fikri emek sarf etmek hem de çok miktarda zaman ve para harcamak anlamına gelebilir. Bu nedenle, bir veri tabanı yaratıcı bir çabanın mahsulü olmasa bile, sırf bu iş için harcanan para ve emek göz önünde alınarak hukuk düzenince korunmalıdır. (Ateş, 2007:339) Bu görüşe dayanan veri tabanı korumasına "özgün olmayan veri tabanı koruması" da denilmektedir. Önceleri sadece eser niteliğinde verileri içeren veri tabanları derleme eserler kategorisinde hukuki korumadan yararlanırken, eser niteliğini taşımayan verilerin de, dijital teknolojiler sayesinde ekonomik, sosyal, kültürel, bilimsel ve benzeri pek çok amaçlar için kullanılmak üzere derlenmesi ve bu iş için büyük emek ve sermayeler harcanmaya başlanmasıyla birlikte, içeriğinde eser niteliğinde olmayan materyalleri bulunduran derlemelerin de korunması gündeme gelmiştir. Bu çerçevede, eser niteliği taşımayan verileri barındıran veri tabanlarının fikri hukuk kapsamında korunması ciddi eleştirilere konu olmuş ise de, bu tür ürünlerin niteliğine bakılmaksızın korunması için en uygun himayenin fikri hukuk kaideleri olduğu yönündeki görüş daha geniş bir taraftar kitlesi toplamıştır. (Ateş, 2007:339) Uluslararası normlar ve çeşitli ülkelerin mevzuatı ve uygulamalarına bakıldığında sadece birinci görüşün hakim olduğu ülkeler olduğu gibi, sadece ikinci görüşün hakim olduğu ülkeler de bulunmaktadır. Birinci görüşün hakim olduğu ülkelerde özgün olmayan veri tabanları bütünüyle korumasız bırakılmamaktadır. Bu gibi ürünler fikri hak korumasından yararlanamasa da, örneğin haksız rekabete dair hükümler çerçevesinde korunabilmektedir. Her iki görüşün de mevzuat ve uygulamaya yansıdığı hukuk sistemlerinde ise özgün nitelikteki veri tabanları diğer 6

eserler gibi fikri hukuk hükümleri kapsamında korunurken, özgün olmayan ve zahmetli iş yaklaşımına göre korunması gerekli görülen veri tabanlarına genellikle fikri hukuk dışında veya fikri hukuk alanında kendine özgü (sui generis) bir hukuki koruma sağlanmaktadır. (Ateş, 2007:340) Bern Sözleşmesi, TRIPS ve WIPO Fikri Haklar Anlaşması gibi uluslararası hukuk metinleri özgün eser korumasını benimserken, Avrupa Birliğinin veri tabanı direktifi ve ülkemiz mevzuatı veri tabanlarının her iki prensibe göre korumayı kabul etmiştir. Direktife göre veri tabanı orijinal ise telif hakkı ile, orijinal olmayıp önemli bir yatırım sonucu oluşturulmuş ise veri tabanı hakkı ile, her iki şartı karşılıyorsa hem telif hakkı, hem de veri tabanı hakkı ile korunur. (Yılmaz, 2005) Uluslararası metinlerde ve öğretide veri tabanlarının koruma rejimlerine ilişkin genel bir anlayış bulunmakla birlikte, ülkeler kendi ulusal mevzuatlarında veri tabanları için farklı şekilde koruma öngörebilmektedir. Bunlardan ilki, müstakil eser şeklinde koruma dır. Buna göre, bir veri tabanı müstakil bir eser niteliğindeyse şüphesiz ki müstakil eser olarak telif hakkı korumasından yaralanacaktır. Böyle bir durumda işlenme veya derlenme niteliğindeki veri tabanlarından farklı olarak telif hakkı koruması veri tabanı içeriğinde yer alan bilgileri de kapsayacaktır. Bu seçenekte veri tabanı sahibi veri tabanı içeriğinde yer alan bilgileri de kendisi oluşturmuştur. Bu çerçevede, tamamen özgün ve sahibinin hususiyetini taşıyan eserlerden oluşan ve bu eserlerin düzeninin de özgün olduğu veri tabanlarının doğrudan ilim edebiyat eseri olarak korunacağına ilişkin bazı görüşler bulunmakla birlikte bu duruma uygulamada nadiren rastlandığı için bu husus özgün veri tabanları için fikri hak koruması başlığı altında ayrıca incelenmeyecektir. 1 (Erdil, 2003:76) İkinci model koruma ülke uygulamalarında sıkça rastlanan ve hukukumuzda da yer bulan işlenme veya derlenme eser olarak koruma dır. Bu koruma şeklinde 1 Erdil, Fikir ve Sanat Eserleri Hukukunda İşleme Eser, s.76. Veri tabanları, işlenme eser olarak değil bağımsız eser olarak korunmalıdır. Zira, veri tabanları oluşumlarında işlenme eser sayılabilme koşulları arasında bulunan asıl eserden bağımsız olmama şartını ihtiva etmediklerinden, başka bir deyişle mevcut bir eserin başka bir şekle dönüştürülmesi söz konusu olmadığından derleme veya işlenme eser olamazlar. Derleme eserlerde, derlenenin içeriği eser iken veri tabanlarında eser mahiyetinde olmayan bilgi, veri ve materyallerdir. 7

sadece hususi bir plan dahilinde oluşturulan ve herhangi bir araç ile erişilebilir veri tabanları korunurken veri tabanı içeriğinde yer alan malzemeler (eser, veri veya materyaller) bu korumadan yaralanamaz. İşlemeler veya derlemeler bakımından da sahibinin hususiyetini taşıma şartı aranır. Diğer bir koruma ise su generis koruma dır. Yukarıda da açıklandığı üzere bu tür bir korumadan yaralanabilmek için veri tabanı sahibinin bir emek ve para yatırımı yapması gerekir. 2.2. ULUSLARARASI HUKUK DÜZENLEMELERİ Veri tabanlarının telif haklarına konu statüleri, telif hakları ile ilgili çeşitli uluslararası antlaşmalar tarafından garanti altına alınmıştır: Edebiyat ve Sanat Eserlerinin Korunmasına İlişkin Bern Sözleşmesi, Dünya Ticaret Örgütünün Ticaretle Bağlantılı Fikri Mülkiyet Anlaşması - TRIPS ve Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü - Fikri Haklar Anlaşması (WCT) 2.2.1. Uluslararası Sözleşmelerde Veri Tabanları 2.2.1.1. Bern Sözleşmesi Uluslararası sözleşmeler içinde veri tabanlarına ilişkin en eski düzenleme Bern Sözleşmesinde yer almaktadır. Sözleşmede açıkça veri tabanı kavramı kullanılmamış olmakla birlikte derlemelere ilişkin düzenleme bulunmaktadır. Sözleşmenin 2(5) maddesinde yer alan hükme göre, Ansiklopediler ve antolojiler gibi içeriklerinin seçimi ve düzenlemesi itibariyle fikri yaratıcılık ürünü niteliğinde olan edebiyat veya sanat eseri derlemeleri, derlemeleri oluşturan bağımsız eserler üzerindeki haklar saklı kalmak kaydıyla fikri haklar kapsamında korunur. Sözleşmede derleme eserler için özel bir kategori belirlenmemiştir. Bu nedenle, söz 8

konusu eserlerin edebiyat ve sanat eseri olarak korunacağı genel olarak kabul görmektedir. Bazı yazarlara göre, maddenin ifade biçiminden, bu hükme göre korunabilecek derlemelerin özgün nitelik taşıması zorunludur. (naklen, Ateş, 2007:346) Bu sebeple, Sözleşmenin 2(5) maddesi, içeriğinde sadece edebiyat ve sanat eseri niteliğini taşıyan ürünler yer alan derlemeler bakımından uygulanabilir. Eser niteliği bulunmayan telefon rehberleri, kataloglar vb. verileri içeren derlemeler bu madde kapsamında korunamaz. Ancak üye ülkeler bu ürünleri fikri hukuk kapsamında korumakta serbesttirler. (Ateş, 2007:346) Buna karşın söz konusu hükmün orijinal nitelik taşıyan veri ve materyal derlemelerini koruma dışında tutmadığı da savunulmaktadır. Bu görüş taraftarlarına göre, Sözleşmenin 2(1) maddesinde yer alan "edebiyat ve sanat eseri" kavramı, ifade biçimi ne olursa olsun edebi, ilmi ve artistik alandaki tüm ürünleri kapsamakta, bu hüküm çerçevesinde açıkça veri tabanlarından söz edilmemiş olsa bile sözleşmede sınırlı sayma ilkesi (numerus clausus) kabul edilmemiş olduğundan "veri tabanları"nın da özgün olma şartıyla Bern Sözleşmesinin sağladığı korumadan yararlanabileceği ifade edilmektedir. Ancak, bu bakış açısıyla bile veri tabanlarının sui generis korumasını bu hükme dayandırmak mümkün bulunmamaktadır. (Ateş, 2007:346-347) 2.2.1.2. Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü - WIPO Fikri Haklar Anlaşması (WCT) Veri tabanlarıyla ilgili uluslararası nitelikteki diğer bir düzenleme de Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü (WIPO) Telif Hakları Anlaşmasının "Veri Derlemeleri" başlıklı 5. maddesinde yer almaktadır. Söz konusu madde, "İçeriklerinin seçilmesi veya düzenlenmesi itibarıyla fikri yaratıcılık ürünü olan herhangi bir biçimdeki veri veya diğer materyal derlemeleri, fikir ve sanat eseri olarak korunur. Bu koruma derleme içeriğini oluşturan veri veya materyaller için genişletilemez. Ancak 9

derlemenin içeriğini oluşturan veriler veya materyaller üzerindeki fikri haklar saklıdır." şeklinde bir hüküm içermektedir. Bu anlaşmada da sui generis korumaya ilişkin bir hüküm düzenlenmemiştir. 2.2.1.3. Dünya Ticaret Örgütünün Ticaretle Bağlantılı Fikri Mülkiyet Anlaşması (TRIPS) Veri tabanı kavramına açıkça yer veren ilk uluslararası düzenlemenin 15 Nisan 1994 tarihinde imzalanan TRIPS Anlaşması olduğu söylenebilir. (naklen, Ateş, 2007:347) TRIPS Anlaşmasının Veri Derlemeleri başlıklı 10. maddesinin ikinci fıkrasında veri tabanına ilişkin olarak, "Bir araç vasıtasıyla okunabilen veya başka bir biçimdeki veri veya diğer materyal derlemeleri içeriklerinin seçimi veya düzenlenmesi itibariyle fikri yaratıcılık ürünü olmaları kaydıyla fikir ve sanat ürünü olarak korunur. Bu koruma içeriği oluşturan veri veya materyallerin kendisini kapsamaz. Ancak, münferit veri ya da materyaller üzerindeki fikri haklar saklıdır. " şeklinde bir düzenleme getirilmiştir. Görüldüğü gibi TRIPS Anlaşmasında da Bern Sözleşmesinde olduğu gibi veri tabanlarının fikri yaratma ürünü olması koşulu düzenlenmektedir. Sui generis veri tabanı koruması ise bu sözleşmede de ifade bulmamıştır. TRIPS ve WTO'nun veri tabanlarının korunmasıyla ilgili düzenlemeleri birbirine paralellik göstermekte; muhtevanın seçim ve düzenlenmesi dolayısıyla düşünce ürünü niteliğini kazanan veri veya diğer materyal derlemeleri korunmaktadır. Her iki sözleşmede de, korumanın içerikte yer alan veri veya materyalleri kapsamadığı vurgulanmakta ve veri tabanı içeriğinde yer alan veriler veya materyaller üzerindeki fikri hakların mahfuz olduğu ifade edilmektedir. İki sözleşme arasındaki tek fark ise TRIPS Anlaşmasında makinayla okunabilen veya herhangi bir biçimdeki veri tabanlarından" söz edilirken WTO da sadece "herhangi bir biçimdeki veri tabanlarından" söz edilmektedir. (Ateş, 2007:347-348) 10

Bern Sözleşmesi, TRIPS ve WIPO Fikri Haklar Anlaşmasının veri tabanlarıyla ilgili olarak koymuş oldukları orijinallik kriterini yani fikri yaratma ürünü olma unsurunu taşımayan veri tabanlarının bu sözleşmeler kapsamında korunup korunamayacağı hususu ise net değildir. Örneğin bir konuyla ilgili olabilecek tüm veriler seçimi ve düzenlemesinde herhangi bir kıstas gözetilmeden rastgele toplanmış olabilir veya bu veriler sadece alfabetik, kronolojik veya basit başka bir prensibe göre derlenmiş olabilir. Ancak, fikri hukuk anlamında hususiyet arz etmeyen bu tür bir veri bankasının oluşturulması için yoğun bir emek, zahmet ve yüklü miktarda para harcanmış olabilir ve bu veriler makine veya herhangi bir vasıta ile okunabilir ortama aktarıldığında, birileri tarafından kolaylıkla kopyalanarak farklı amaçlar için kullanılabilir. Bu gibi durumlar için AB hukukunda benimsenen sui generis hak koruması, yukarıda sözü edilen uluslararası hukuk metinlerinin hiç birinde bulunmamaktadır. (naklen, Sert, 2008:116) 2.2.2. Muhtelif Ülkelerde Veri Tabanlarının Korunması 2.2.2.1. Genel Olarak Veri tabanı korumasına ilişkin hukuki düzenlemelerin gelişim seyrine bakıldığında, kanun koyucuların her iki görüşten de etkilendikleri görülmektedir. Dünyada genel kabul gören içeriği sadece eserlerden oluşan veri tabanlarının telif hakkı korumasına tabi olduğu görüşü; eser dışındaki veri ve materyallerin de ekonomik, sosyal, kültürel vb. amaçlarla kapsamlı yatırımlar yapılmak suretiyle derlenmeye başlaması ile birlikte veri tabanı yapımcıları ve sahiplerinin, yatırımlarının (emek ve sermaye) sömürüldüğü gerekçesiyle etkili koruma önlemleri alınmasına yönelik baskılarıyla birlikte, eser niteliğinde olmayan verileri havi derlemelerin de fikri hukuka göre korunması bir zorunluluk olarak gündeme gelmiştir. Bu doğrultuda ülkeler, özgün nitelikteki veri tabanlarına fikri hak koruması sağlarken, özgün olmayan veri tabanlarını da haksız rekabet hükümleri çerçevesinde 11

ya da bazı kendine özgü koruma hükümleri öngörmek suretiyle koruma yoluna gitmişlerdir. (Ateş, 2007:339-340) Çalışmanın bu başlığında, Avrupa ve ABD hukukunda veri tabanlarının hangi rejimler çerçevesinde korunduğuna ilişkin olarak ABD ve bazı Avrupa ülkelerinin veri tabanı korumasına ilişkin mevzuat ve uygulamalarına kısaca değinilecek olup Avrupa ülkelerindeki mevzuat ve uygulamalar, 1996 tarihli Veri Tabanı Korumasına Dair Avrupa Parlamentosu ve Konseyi Direktifinden önceki ve sonraki durumu yansıtacak şekilde açıklanacaktır. 2.2.2.2. ABD Hukukunda Amerikan hukukunda veri tabanları derlemeler (compilations) olarak kabul görmektedir. Telif Hakkı Yasası, derlemeyi "önceden var olan malzemelerin ya da verilerin toplanması ve bir araya getirilmesiyle oluşturulan eser olarak tanımlamaktadır. Derlemeler, 1790 tarihli Telif Hakkı Yasasında "kitap (book)" gibi koruma altına alınmıştır. On dokuzuncu yüzyılda, derlemeleri telif hakkı kapsamında korumak üzere iki yaklaşım geliştirilmiştir. Önceleri, derleyenin "kendi becerisi, parası veya emeği şeklindeki katkısı koruma sağlanması için haklı bir sebep olarak öngörülmüştür. Bu yaklaşım alın teri doktrini olarak bilinmektedir. On dokuzuncu yüzyılın sonlarına doğru, mahkemeler derlemelerle ilgili davalarda alın teri/yatırım yaklaşımından uzaklaşmaya başlamışlardır. Yüksek Mahkeme, 1879 1903 yılları arasında sadece orijinal olan yazımların telif hakkı ile korunacağı ve yaratıcılığın da orijinalliğin bir unsuru olduğuna ilişkin bir dizi karar vermiştir. Özgünlük doktrini, mahkemeler tarafından özellikle hukuk kitapları gibi yazılı materyal şeklindeki derlemelerde uygulanmıştır. Bu yaklaşımda mahkemeler, malzemenin seçimi ve düzenlenmesine katkıda bulunan eser sahibinin korunmasını haklı bulmuştur. Özgünlük yaklaşımı alın teri yaklaşımı ile birlikte uygulanmıştır. Alın teri yaklaşımı genelde katalog ve direktifler gibi derlemeler bakımından kabul görmüştür. 12

Amerikan Yüksek Mahkemesinin "Feist Yayınları ve Rural Telekom Olayı" olarak bilinen 1991 tarihli prensip kararıyla "orijinallik" unsurunu taşımayan veri tabanlarının telif hakkı kapsamında korunmayacağı ilkesini benimsenmiştir. Feist kararından önce, bazı Amerikan mahkemeleri, eğer veri tabanının yaratıcısı veri tabanını oluşturmak için büyük emek sarf etmiş ise orijinallik taşımasa bile veri tabanı koruyacak şekilde geniş yorumlamalar yapmıştır. Böyle bir korumada, veri tabanının içeriğinin de bu koruma kapsamında olduğu kabul ediliyor ve içerikte yer alan materyalleri veri tabanından çıkarmaya bile izin verilmemekteydi. Örneğin, biri ünlü insanlar ve doğum günlerini derleyerek bir liste yapmış ise bu listedeki tek bir isim ve doğum gününü alıp kullanmaya izin verilmemekteydi. Bu alın teri yaklaşımı Feist kararı ile bir kenara koyulmuştur. Karara göre, olguların seçimi, düzenlenmesi ve organizasyonunda asgari bir orijinallik bulunan bir derleme telif hakkı korumasına mazhardır. Bilginin basmakalıp veya sıradan şekilde seçilmesi veya düzenlenmesinde, asgari seviyede hususiyetin varlığından söz edilemez. Bu yüzden telefon aboneleri veya mahalli iş yerlerinin alfabetik veya ayrıntılı listelemesinin bir derleme eser değeri yoktur. Bu çerçevede sadece derleyenin seçimi ve düzenlemesi korunabilir; ham olgular ise istenildiği gibi kullanılabilir. Feist kararı ABD hukukunda büyük etkileri olan bir içtihat olmuştur. Bu yaklaşım tarzı, AB'nin sui generis veri tabanı korumasına geçişinden sonra, ciddi eleştirilere konu olmuş ve AB verileri korunmakta iken, ABD'nin bundan sarfı nazar etmesi, ülkede bu sektörün AB ve diğer ülkelerle rekabetini olumsuz yönde etkileyeceği, o nedenle AB ülkelerinde olduğu gibi sui generis korumanın ABD'de uygulanmasını sağlayacak düzenlemeler yapılması talepleri gündeme gelmiştir. (Ateş, 2007:340-343) 1996 yılında, Veri Tabanı Yatırımı ve Fikri Korsanlığın Önlenmesi Tasarısı hazırlanmış; ancak bu tasarı kongrede hiç görüşülmemiştir. 1999 yılında Bilgiye Tüketici ve Yatırımcı Erişimi Tasarısı ise hazırlanarak meclis ticaret komisyonunda kabul edilmesine rağmen yasalaşmamıştır. 13

2.2.2.3. İngiltere ve İrlanda Hukukunda Veri tabanlarının fikri hukuk kapsamında korunmasıyla ilgili ulusal düzeydeki özel düzenlemelere genellikle 1990'lı yıllarda başlandığı görülür. Bununla beraber özellikle İngiliz hukukunda, bugünkü anlamda veri tabanı denilebilecek veri derlemeleri ve materyallerin çeşitli mahkeme kararlarıyla, 1880'li yıllardan beri telif hakkı kapsamında korunmakta olduğu bilinmektedir. Nitekim daha 1880'li yıllardayken bile İngiliz mahkemelerinin ticari kataloglara telif hakkı koruması tanınabileceğine ilişkin kararlarına rastlanmaktadır. İngiliz mahkemeleri telif hakkı korumasının temel koşulu olan "orijinallik" unsurunu, üründeki yaratıcı nitelik seviyesini bir yana bırakıp, meydana getirenin el emeği ve çalışmalarını dikkate alarak yorumlamışlardır. Böylece, İngiliz hukukunda veri tabanı korumasının temelinin alın teri yaklaşımına dayandığı söylenebilir. (Ateş, 2007:343-344) İngiltere nin fikri mülkiyet hukukuna ilişkin 1988 tarihli Telif Hakkı, Tasarım ve Patent Kanunu (The Copyright, Design and Patent Act) nda veri tabanlarına derleme kapsamında koruma sağlanmakta ancak veri tabanlarının korunmasına ilişkin sui generis koruma benzeri özel hükümler bulunmamaktaydı. 96/9 sayılı Direktifin yürürlüğe girmesini takiben yapılan 01.01.1998 tarihli değişiklikler ile; Kanunda yer alan edebi eser kavramı, veri tabanlarını içerecek şekilde yeniden tanımlanmış, veri tabanlarında aranacak hususiyet/orijinallik kavramı açıklanarak bu nitelikleri taşıyan veri tabanlarına telif hakkı koruması sağlanmış ve eser sahiplerinin münhasır haklarına getirilen istisnalar veri tabanlarına Direktif ile tanınan istisnalar göz önünde bulundurularak yeniden düzenlenmiştir. Bunlara ek olarak, veri tabanlarının sui generis koruması yeni bir mülkiyet hakkı olarak tanınmış ve bu hakka ilişkin Direktif ile açıklanan kavramlar (çıkarma, esaslı yatırım vb.) teker teker tanımlanmıştır. (www.legislation.gov.uk, 2012) İrlanda hukukunun da İngiliz hukuku gibi veri tabanı korumasında çok düşük seviyeli bir özgünlük koşulu aradığı bilinmektedir. 1988 tarihli İngiliz Kanununda olduğu gibi 1963 tarihli İrlanda Kanununda da, edebiyat eseri kavramının derlemeleri içereceği belirtilmiş ancak veri tabanı kavramı tanımlanmamıştır. Edebiyat eserinin 14

"orijinal olması", yani başkasından kopya edilmemiş olması koruma için yeterli görüldüğünden başka birinden kopya edilmemiş veri tabanları da fikri hukuk korumasından yararlanır. (Ateş, 2007:344) 96/9 sayılı Direktifinden sonra 2000 yılında kabul edilerek 1 Ocak 2001 tarihinde yürürlüğe giren İrlanda Telif Hakkı ve Bağlantılı Haklar Kanunu (Copyright and Related Rights Act) ile Direktife uygun şekilde ikili bir koruma rejimi benimsenmiş, özgün veri tabanları eser olarak nitelendirilerek telif hakkı korumasına tabi tutulmuş, özgün olmayan veri tabanlarına ise özel bir veri tabanı hakkı (sui generis hak) tanınmıştır. 2.2.2.4. Kuzey Ülkeleri ve Hollanda Hukuklarında Norveç, İsveç, Danimarka, Finlandiya ve İzlanda'dan oluşan beş kuzey ülkesinde alın teri doktrininin tipik uygulamaları bulunmaktadır. Bu ülkelerde "katalog kuralı" (catalog rule) denilen ilkeye göre, hemen hemen hiçbir orijinalitesi bulunmayan rehber, broşür, fihrist, katalog vb. ürünleri meydana getirenlere komşu hak niteliğinde bir hak tanınmaktadır. Hollanda'da ise, hem Anglo-Irish hem de kuzey ülkeleri sistemine benzer uygulamalarla karşılaşılmaktadır. Bu ülkede bir takım broşürler, ilanlar, rehberler, listeler vb. nitelikteki özgün olmayan yazılı ürünlere belli şartlar altında telif hakkı korunması tanınmaktadır. Aynı şekilde, yaratıcı faaliyet ürünü mahiyetini taşımayan radyo-televizyon yayınları ile fonogramlara da komşu hak koruması sağlanabilmektedir. (Ateş, 2007:344-345) 15

2.2.2.5. Almanya, Fransa vb. Kıta Avrupası Hukuku Ülkelerinde Almanya'da, derlemeler içeriğinin seçimi, toplanması ve düzenlenmesindeki hususiyet dikkate alınarak korunmaktadır. Nitekim Almanya, veri tabanlarıyla ilgili düzenlemenin bir uluslararası sözleşme metnine derç edilmesi için girişimde bulunan ilk ülke olmuştur. Gerçekten de Bern Sözleşmesinin derleme eserlere ilişkin bugünkü 2(5) maddesi hükmü, Sözleşmenin 1908 yılında Berlin'de yapılan revizyonu sırasında, Alman hükümetinin önerisi ile dahil edilmiştir. (Ateş, 2007:345) Almanya, 13 Temmuz 1997 tarihinde 96/9 sayılı Direktife uyum sağlamak üzere kanun değişikliğine gitmiş ve her iki koruma sistemini de benimsemiştir. Ancak, uygulamada özellikle mahkemeler bakımından sui generis korumaya ilişkin terimlerin (esaslı yatırım vb.) Kanunda tanımlanmamış olmasından kaynaklanan bazı problemler yaşanmaktadır. (Barth, 2012) Almanya gibi Fransa'da da veri tabanı korumasında özgünlük eşiği yüksek tutulmaktadır. Fransa, Almanya ve Avusturya gibi ülkelerde geçerli olan "eser sahipliği hakkı (droit d'auteur) ilkesi gereğince, bir ürünün telif hakkı konusu olabilmesi için onu meydana getirenin yaratıcı faaliyetinin orijinal bir ürünü olması gerekir. Bu yaklaşıma göre, fikri hukuk kapsamında korunacak üründe eser sahibinin bireysel hususiyeti aranır. (Ateş, 2007:345) Fransa da da 1996 tarihli Fikri Mülkiyet Kanunu (Intellectual Property Code) nda 1998 yılında değişiklik yapılarak 96/9 sayılı Direktifle uyumlaştırma sağlanmıştır. Buna göre, özgün veri tabanları derleme olarak telif hakkı korumasından, özgün olmayan veri tabanları ise sui generis korumadan faydalanmaktadırlar. 16

2.2.2.6. Litvanya Telif Hakları Yasasında Yer Alan Veri Tabanı Düzenlemeleri Litvanya hukukunda, veri tabanlarına ilişkin düzenlemeler, 18 Mayıs 1999 tarihli Telif Hakları ve Bağlantılı Haklar Hakkında Kanun da 2 yer almaktadır. Söz konusu Kanun, 96/9 sayılı Direktifin kabulünden sonra hazırlanmış yeni tarihli bir kanun olduğundan, ülkemizdeki veri tabanı düzenlemelerine örnek olması açısından faydalı olacağı düşünülerek bu Kanunda yer alan veri tabanı düzenlemeleri ayrıntılı bir şekilde incelenmiştir. Kanunda özgün olan veri tabanlarına telif hakkı koruması ve özgün olmayan veri tabanlarına sui generis koruma sağlanmıştır. Kanunun tanımlar maddesinde veri tabanı, özgün olan ve olmayan veri tabanlarını içerek şekilde; Veri tabanının yapılması veya işletilmesinde kullanılan bilgisayar programları hariç olmak üzere, sistematik veya metodik bir şekilde düzenlenen ve elektronik bir vasıtayla ya da diğer yollarla bireysel olarak erişilebilen bağımsız eser, veri veya diğer materyallerden oluşan derleme olarak tanımlanmıştır. Telif hakkının konusunu düzenleyen maddede, özgün nitelikteki veri tabanlarına telif hakkı korumasının uygulanacağı; telif hakkının, içerikteki eserlerin telif hakkını ihlal edemeyeceği ve içerikteki veri ve materyalleri kapsamayacağı hüküm altına alınmıştır. Şahsi kullanım amacıyla çoğaltım başlıklı maddede, veri tabanının yasal kullanıcısına tanınan haklar hariç olmak üzere elektronik veri tabanlarının şahsi kullanım amacıyla çoğaltılamayacağı düzenlenmiştir. Kanunda veri tabanı sahibinin hakları ayrıca düzenlenmemiş olup Veri tabanının kullanımı başlıklı maddede ise Direktifin 6. ve 15. maddelerine uygun şekilde yasal kullanıcıya tanınan haklar ve sınırları düzenlenmiştir: 1- Bir veri tabanının veya kopyasının yasal kullanıcısı, eser sahibinin veya diğer bir telif hakkı sahibinin izni olmaksızın veri tabanına erişim için gerekli olan ve veri tabanı içeriğinin makul kullanımı koşuluyla bu Kanunun 15 nci maddesinin 2 VIII-1185 sayılı bu Kanun 20 Temmuz 2000 yılında değişikliğe uğramıştır. 17

birinci fıkrasında listelenen eylemleri (eser sahibinin münhasır hakları-mali haklar) gerçekleştirme hakkına sahiptir. 2- Bir veri tabanının yasal kullanıcısının, veri tabanının sadece belli bir kısmını kullanmaya yetkili kılındığı hallerde birinci fıkra hükmü sadece o kısma uygulanabilir. 3- Birinci fıkrada öngörülen eylemleri engelleyen tüm anlaşmalar geçersiz ve hükümsüzdür. 4- Yayımlanmış veya başka yollarla kamuya iletilmiş bir veri tabanı, eser sahibinin veya diğer bir telif hakkı sahibinin izni olmaksızın, eğitimsel gelişme veya bilimsel araştırma ihtiyacı kaynağın belirtilmesi ve yaralanmanın ticari olmayan amaçlarla haklı kılınması koşuluyla kullanılabilmesinin yanında kamu ve devlet güvenliği veya idari ya da adli takibat amacıyla kullanılabilir. Telif hakkı sözleşmelerinin şeklini düzenleyen maddede, paket lisans sözleşmelerine ilişkin özel bir hükme yer verilmiştir: Elektronik veri tabanlarının dağıtım ticaret kanalları üzerinden dağıtılması halinde, bir elektronik veri tabanını kullanma hakkı, bir veri tabanı paketinde bulunan ve alıcıya teslim edilen bir lisans sözleşmesi altında verilir. Paket lisansın öngördüğü kural ve şartlar elektronik veri tabanı kullanıcısı için bağlayıcıdır. Kanunda veri tabanlarının sui generis korumasına ilişkin özel hükümler ayrı bir bölüm başlığı altında ayrıntılı olarak düzenlenmiş bulunmaktadır. Buna göre; sırasıyla veri tabanı yapımcısının hakları, veri tabanının yasal kullanıcısının hak ve yükümlülükleri, veri tabanı yapımcısının haklarına getirilen sınırlamalar ve koruma süresi 96/9 sayılı Direktife uygun olarak aşağıdaki şekilde hüküm altına alınmıştır: Veri tabanı yapımcısının hakları: Veri tabanı içeriğinin elde edilmesi, düzenlenmesi, doğrulanması ve sunulmasında nitel veya nicel olarak esaslı bir yatırım yaptığını gösteren veri tabanı yapımcısı aşağıdaki eylemleri gerçekleştirmek veya izin vermek için özel hakka sahiptir: 18

1- Veri tabanı içeriğinin tamamının veya esaslı bir kısmının herhangi bir araç ile veya herhangi bir şekilde sürekli ya da geçici olarak başka bir ortama aktarılması, 2- Veri tabanı içeriğinin tamamının veya esaslı bir kısmının nüshaların dağıtımı, kiralanması, çevrimiçi ya da diğer iletim vasıtaları aracılığıyla herhangi bir biçimde kamunun erişimine sunulması, Veri tabanı yapımcısına bu maddenin birinci fıkrası ile tanınan haklar, sözleşme uyarınca, veraset yoluyla veya kanunun öngördüğü diğer prosedürlere uygun olarak başka kişilere devredilebilir. Veri tabanı yapımcısının hakları, veri tabanının yapımındaki telif hakkına ve veri tabanı içeriğindeki eser veya diğer konular üzerindeki telif hakkı ve bağlantılı haklar saklı kalmak kaydıyla korunur. Veri tabanı kopyalarının yeniden kullanımına ilişkin özel hak, veri tabanı yapımcısı tarafından veya onun izni ile satılan ve yasal dolaşıma sokulan veri tabanı kopyaları açısından tükenmiş olacaktır. Veri tabanının yasal kullanıcısının hak ve yükümlülükleri: Yasal olarak herhangi bir şekilde kamuya sunulan veri tabanının yapımcısı, veri tabanının yasal kullanıcılarının içeriğinin niteliksel veya niceliksel olarak esaslı olmayan parçalarını, herhangi bir amaçla, çıkarmasını veya yeniden kullanmasını engelleyemez. Bir veri tabanının yasal kullanıcısının, veri tabanının sadece belli bir kısmını kullanmaya yetkili kılındığı hallerde birinci fıkra hükmü sadece o kısma uygulanabilir. Yasal olarak herhangi bir şekilde kamuya sunulan veri tabanının yasal kullanıcısı, veri tabanından normal yaralanmaya aykırı olan veya veri tabanı yapımcısının meşru menfaatlerine sebepsiz yere zarar veren eylemleri gerçekleştiremez. Yasal olarak herhangi bir şekilde kamuya sunulan veri tabanının yasal kullanıcısı, veri tabanı içeriği üzerinde telif hakkı ve bağlantılı hak sahiplerinin haklarına zarar vermemelidir. Bu maddeye aykırı her türlü sözleşme geçersiz ve hükümsüzdür. 19

Veri tabanı yapımcısının haklarına getirilen sınırlamalar: Herhangi bir şekilde kamuya sunulan bir veri tabanının yasal kullanıcısı, aşağıda sayılan hallerde içeriğin esaslı bir kısmını yapımcının izni olmaksızın çıkarabilir veya yeniden kullanabilir: 1- Elektronik olmayan bir veri tabanı içeriğinin şahsi kullanım amacıyla çıkarılması, 2- Kaynağın belirtilmesi ve yararlanmanın ticari olmayan amaçlarla haklı kılınması koşuluyla çeşitli alanlarda öğretim veya bilimsel araştırma için örnekleme/illüstrasyon amacıyla çıkarma, 3- Kamu ve devlet güvenliği veya idari ya da adli takibat amacıyla çıkarma veya yeniden kullanma. Veri tabanı içeriğinin küçük kısımlarının tekrarlanan ve sistematik şekilde çıkarılması ve yeniden kullanımı, veri tabanından normal yaralanmaya aykırı olamaz veya sebepsiz yere yapımcının meşru menfaatlerine zarar veremez. Koruma Süresi: Bu kanunun 52 nci maddesi ile veri tabanı yapımcılarına sağlanan haklar, veri tabanı yapımının tamamlandığı tarihten itibaren 15 yıl süreyle devam eder. Veri tabanı bu süre içinde her ne şekilde olursa olsun kamuya sunulmuş ise veri tabanı yapımcısının hakları kamuya sunulma tarihinden itibaren 15 yıl sonra sona erer. Veri tabanı içeriğinde ardışık eklemeler, çıkarmalar veya değişiklikleri de içeren ve niteliksel veya niceliksel olarak yeni bir esaslı yatırım olarak görülecek niteliksel veya niceliksel olarak yapılan herhangi bir esaslı değişiklik, bu yatırımdan kaynaklanan yeni bir veri tabanı koruma süresine hak kazanır. Veri tabanının koruma süresi, veri tabanının tamamlandığı veya ilk defa kamuya açıldığı günü takip eden yılın ocak ayının ilk gününden itibaren hesaplanır. 20

2.2.3. Veri Tabanlarının Korunmasına İlişkin Avrupa Parlamentosu ve Konseyi Direktifi 2.2.3.1. Genel Olarak Avrupa Topluluğunda üye ülkelerin veri tabanı korumasına ilişkin düzenleme ve uygulamaları arasında ciddi farklılıklar bulunmaktaydı. Almanya başta olmak üzere kimi üye ülkelerde ancak orijinalitesi yüksek düzeyli veri tabanlarına koruma sağlanırken, İngiltere, Hollanda ve Kuzey Avrupa ülkelerinde olduğu gibi alın teri yaklaşımının etkisiyle, özgün olmayan veri tabanlarına bile fikri hak koruması sağlanmaktaydı. (Ateş, 2007:349) Üye devletlerin mevcut ulusal mevzuatlarında veri tabanlarının yeterli derecede korunmadığı, veri tabanlarına sağlanan korumanın niteliğinin ülke mevzuatları arasında farklılık gösterdiği, ulusal mevzuatlardaki bu tür farklılıkların veri tabanlarına ilişkin iç pazarın işleyişi ve özellikle gerçek ve tüzel kişilerin çevrimiçi veri tabanı mal ve hizmeti sağlama özgürlükleri üzerinde olumsuz etkiler yarattığı ve bu tür farklılıkların mal ve hizmetlerin Topluluk içinde serbest dolaşımını engelleyici sonuçlar doğuracağı gerekçeleriyle Direktifin hazırlanması süreci başlatılmıştır. Direktifin kökeni, Avrupa Komisyonu'nun Telif Hakkı ve Teknolojiyle Mücadele hakkındaki raporuna dayanmaktadır. Komisyon söz konusu raporda ilk defa, telif hakkının veri tabanı yapımcısını korumakta yetersiz kalabileceği ve özel bir koruma rejiminin gerekli olabileceğini önermiştir. 13 Mayıs 1992'de, Komisyon, Konsey için bir başlangıç önerisi sunmuş ve bu öneri ilk okunmada Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilmiştir. Bu kabul, 4 Aralık 1993 tarihinde Komisyon tarafından bir değişiklik önerisi sunulmasına yol açmıştır. Temmuz 1995'de Konsey, değişiklik teklifinden oldukça farklı bir ortak görüş benimsemiş ve 14 Aralık 1995 tarihinde ikinci okuma Avrupa Parlamentosu tarafından kabul edilmiştir. 11 Mart 1996 tarihinde ise, Direktif nihayet kabul edilerek 16.4.1996 tarihinde yürürlüğe girmiştir (Dreier ve Hugenholtz, 2006:308) 21

Böylece veri tabanları konusunda farklı koruma standartları koyan AB ülkeleri düzenlemelerini yeknesak hale getirmeye başlamışlardır. Anglo-Sakson ve Kuzey ülkeleri ile Hollanda gibi düşük düzeyde özgünlüğü yeterli gören ülkeler standartlarını yükseltirken Almanya ve benzeri ülkeler daha düşük düzeyli özgünlük taşıyan veri tabanlarını da hukuki koruma kapsamına almaya başlamışlardır. Topluluğun sui generis korumayı benimsemesinin bir diğer amacı da, bilişim pazarında topluluk ile ABD arasında bulunan mesafeyi kapatmaktır. Gerçekten de ABD ile AB arasında bu anlamda kıyası kabil olmayan bir mesafe bulunmaktadır. (Ateş, 2007:349-350-351) Bu kapsamda, bizdeki düzenlemelerin de mehazı olan 96/9 sayılı Veri Tabanlarının Korunmasına Dair Avrupa Parlamentosu ve Konseyi Direktifinin ayrıntılı olarak incelenmesinin faydalı olacağı düşünülmektedir. 2.2.3.2. Direktifin Amacı ve Kapsamı Direktifinin kapsamı veri tabanlarının korunmasına ilişkin hükümlerle sınırlıdır. Direktifin amacı, herhangi bir biçimdeki veri tabanlarının yasal olarak korunmasının sağlanmasıdır. Veri tabanı, Direktifin 1. maddesinin ikinci fıkrasında şu şekilde tanımlanmıştır: Veri tabanı, sistematik veya metodik şekilde hazırlanmış, elektronik veya başka yollarla bireyler tarafından ulaşılabilen bağımsız eserler, veriler veya diğer materyallerdir. Veri tabanının kullanılması için gerekli olan indeks veya bilgiye ulaşmak ve sunmak için gerekli sistemler, bu korumadan yararlanırlar. Ancak veri tabanlarının oluşturulması veya kullanılması için gerekli olan bilgisayar programları bu Direktifle sağlanan koruma kapsamına dahil değildir. Öncelikle belirtmek gerekir ki, yukarıdaki veri tabanı tanımından da anlaşılacağı üzere, Direktif, hem yaratıcısının hususiyetini taşıyan (ki bu hususiyet veri tabanı içeriğinin seçimi ve düzenlenmesinde aranmaktadır.) hem de özgünlük kriterine uymamakla birlikte yapım aşaması önemli insani, teknik ve mali kaynak 22