ÜNİTE 12 Solunum Sistemi Uygulamaları Bu üniteyi çalıştıktan sonra, Amaçlar Normal solunumun sürdürülmesi için hemşirelik girişimlerini, Oksijen tedavisi uygulama yöntemlerini ve ilgili hemşirelik işlevlerini öğrenmiş olacaksınız. İçindekiler Giriş Oksijenlenmeyi Etkileyen Faktörler GYA Doğrultusunda Normal Solunumun Sürdürülmesi İçin Hemşirelik Girişimleri Solunum Bozukluğu Olan Hastalarda Hemşirelik Girişimleri Özet Değerlendirme Soruları Sözlük Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar Öneriler Solunum sistemi anatomi ve fizyolojisini yeniden çalışınız. Ünite içindeki ve sonundaki soruları cevaplamaya çalışınız.
1. GİRİŞ Yaşamın en temel şartlarından biri yeterli oksijenin sağlanmasıdır. Oksijensiz bir ortamda hücre metabolizması yavaşlar ve bazı hücreler 30 saniye kadar kısa bir süre içinde ölmeye başlar. Solunum sistemi burunla başlayıp alveollerde sonlanır. Ventilasyon, havanın akciğerlere giriş, çıkış hareketleridir. Soluk almaya inspirasyon, soluk vermeye ekspirasyon, akciğerler ile vücut hücreleri arasındaki oksijen ve karbondioksit değişimine respirasyon denir. Bu ünitede, alınan oksijen, vücut ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığı zaman, solunumu desteklemek için yapılacak hemşirelik girişimlerini ve bu girişimlerden biri olan oksijen inhalasyonunu (tedavisini) öğreneceksiniz. 2. OKSİJENLENMEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER Kanın oksijen (O 2 ) taşıma kapasitesinin azalması, inspire edilen havadaki O 2 konsantrasyonunun az olması, kalp debisinin azalması, travma, hastalıklar, metabolizmanın yavaşlaması, göğüs duvarı hareketinde anormallikler, gebelik, obesite, egzersiz, sigara, ilaçlar, stres, anksiyete, çevre dokuların yeterince oksijenlenmesini etkiler.? Oksijenlenmeyi etkileyen faktörler nelerdir? 3. HİPOKSİ, SEBEPLERİ VE SEMPTOMLARI Hipoksi; dokulara sağlanan oksijenin yetersizliği durumudur. Hipoksemi; arter oksijen basıncındaki azalmadır. Hipoksi nedenleri; kanın hemoglobin seviyesindeki azalma (kanın O 2 taşıma kapasitesini azaltır), inspire edilen havada O 2 konsantrasyonunun az olması, dokuların kandan yeterince O 2 alamaması, alveollerden kana oksijenin difüzyon yeteneğinin azalmasıdır. Hastanın; görme keskinliğinde ani bir değişiklik, giderek artan huzursuzluk, zihinsel işlevlerin azalması, kas kuvvetinin ve koordinasyonunun bozulması, kalp atışlarında hızlanma (taşikardi), ve kan basıncının artma belirtilerinden bir veya birkaçı gözlendiğinde, oksijen ihtiyacının yeterince karşılanamadığı düşünülmelidir. Tüm hipoksi belirtileri; nabız sayısının - 193 -
artması, hızlı-yüzeysel ya da derin-zor solunum, şuur bozukluğu, huzursuzluk ve endişe, substernal veya interkostal çekilmeler, siyanoz, vital bulgularda erken safhalarda artma, geç safhalarda azalma gibi değişmelerdir. Hipoksiden ilk olarak göz retinası, beyin, kalp ve akciğerler, zamanla tüm organlar etkilenir.? Hipoksi nedir? Nedenleri nelerdir? 4. GYA DOĞRULTUSUNDA NORMAL SOLUNUMUN SÜRDÜRÜLMESİ İÇİN HEMŞİRELİK GİRİŞİMLERİ Pozisyon Verme: Göğüs genişlemesini en iyi şekilde sağlayacak uygun pozisyon verilir. Sürekli yatan hastaların sık sık pozisyonu değiştirilir. Hasta ayağa kalkıp dolaşması için teşvik edilir ve desteklenir. Derin Solunum ve Öksürme: Pozisyonun vermenin yanısıra, hastaya derin solunum ve öksürme egzersizleri öğretilerek, yapması teşvik edilir. Yeterli Hidrasyon: Solunum yolu membranlarının yeterli derecede nemlenmesi sağlanır. Sağlıklı Çevre: Sigara içme, hava kirliliği gibi olumsuz etkilerin en aza indirgenmesi gerekir.? GYA doğrultusunda normal solunumun sürdürülmesi için neler yapılmalıdır? 5. SOLUNUM BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA HEMŞİRELİK GİRİŞİMLERİ 5.1. Postural Drenaj Özel pozisyonlar kullanılarak ve yerçekiminden yararlanılarak, akciğerlerin çeşitli segmentlerinden sekresyonların drene edilmesidir. - 194 -
5.2. Humidifikasyon Tedavisi (Nemlendirme) Solunum problemi olan kişilerde, sistemin membranını nemlendirmek için uygulanan yaygın bir tedavi şeklidir. Bu amaçla sıcak buhar inhalatörleri ve Krup (Croupette) çadırı kullanılabilir. 5.2.1. Sıcak Buhar İnhalatörleri Buhar inhale edildiği (solunduğu) zaman müköz membranlarda ısı ve nem sağlar, sekresyonların çıkarılmasını kolaylaştırır. Isı, transüdasyon yolu ile hidrasyonu ve membranlara giden kan miktarını arttırır. Ayrıca, solunum pasajının düz kaslarında rölaksasyonu (gevşemeyi) sağlar. Nem, sekresyonları sıvılaştırır ve irritasyonu azaltır. İnhalasyonun etkisinden en iyi şekilde yararlanabilmek için buhar derin, yavaş ve mümkün olduğu kadar direkt olarak inhale edilmeli, yanıkları önleyecek tedbirler alınmalıdır. Buhar inhalasyonu, ilaçları uygulamak için bir araç olarak önerilebilir. Evde yaygın olarak kullanılan bir ilaç benzoin tentürüdür. 5.2.2. Krup Çadırı Dikdörtgen, şeffaf, plastik bir çadır olup, solunum problemi olan bebekler veya çocuklar için kullanılır. Yüksek nem ve % 40-60 oranında artmış O 2 seviyesi sağlar. Soğutma ve nemlendirme etkisi ile, solunum infeksiyonlarında görülen ateşi düşürmede ve sekresyonları yumuşatmada yararlıdır. Çadır içindeki ısının, oda ısısının 2-3 C altında olması sağlanmalıdır.? Humidifikasyon tedavisi nedir, hangi amaçla uygulanır? 5.3. Nebulizasyon Nebulizasyon, genelde inhalasyon tedavisine tercih edilir. Bronkodilatörler veya mukolitik ajanlar gibi ilaçlar nebulizasyon yolu ile sprey şeklinde uygulanır. - 195 -
5.4. Oral ve Nazal Aspirasyon Bir aspirasyon makinesine bağlanmış kauçuk veya polietilen kataterle sekresyonların aspirasyonudur. Bu işlemin amacı solunum yolunu açık tutmak, tanı için örnek almak ve sekresyonların birikmesinden dolayı oluşabilecek infeksiyonları önlemektir. 5.5. Aralıklı Pozitif Basınçlı Solunum Mekanik aygıt yolu ile pozitif basınç verip, akciğerleri şişirerek, inspirasyonun pasif olarak sağlanmasıdır. Çeşitli makine tipleri vardır. En yaygın kullanılanları Bird ve Bennet respiratörlerdir. Bu tedavi şekli; antibiyotik, bronkodilatör, mukolitik gibi aeresol ilaçları vermek, sekresyonların birikimini önlemek, zorlukla öksüren veya derin solunum yapan hastalarda bronş sekresyonlarının çıkarılmasını kolaylaştırmak, müköz membranları nemlendirmek, postoperatif olarak sekresyonların çıkarılmasına yardım etmek ve atalektaziyi önlemek amacı ile uygulanır. 5.6. Suni Havayolu (Airway) Orofarenjiyal havayolu, solunum yolunun açıklığını sağlamak üzere arka farenks ile dil kökü arasına yerleştirilen, özellikle şuursuz hastalarda dilin geriye dönerek solunum yolunu kapatmasını önlemek amacıyla kullanılan lastik veya plastik, kavisli bir alettir. Kısa veya uzun süreli kullanılabilir. 5.7. Oksijen Tedavisi Hipoksisi olan hastada kanın oksijenlenmesine veya kritik hastada temel solunum işlevinin sürdürülmesine yardım etmek amacı ile uygulanır. 5.7.1. Oksijen Sağlayan Kaynaklar Oksijen Silindirleri (Tankları): Özellikle yurdumuzda yaygın olarak kullanılır. Paslanmaz çelikten yapılmıştır. Tankları nakletmek için genellikle tekerlekli taşıyıcılar kullanılır, düşmesini önleyecek, düz ve geniş yerlerde korunmalıdır. O 2 tankı trafikten ve ısı kaynaklarından uzak bir yere yatak başına konulmalıdır. O 2 tankları kullanılacağı zaman, tanka bir - 196 -
regülatör ve humidifer takılmalıdır (bkz.: Şekil 12.1. A). Regülatör; hastaya verilen O 2 miktarını gösteren flowmetre ile silindirdeki O 2 miktarını gösteren göstergeden oluşur. Regülatör, O 2 silindirindeki basıncı güvenli seviyeye düşürür. Flowmetre dakikada litre olarak oksijen akımını düzenler. Silindirlerden veya merkezi sistemden borularla gelen O 2 kurudur. Hastalara O 2 tedavisi yapılırken müköz membranlarda kurumayı önlemek için O 2 ' in mutlaka nemlendirilmesi gerekir. Humidifer, gazın steril su içinden geçip, nemlendikten sonra hastaya ulaşmasını sağlar. Bir oksijen tankının kullanıma hazır hale gelmesi için aşağıdaki işlemlerden geçmesi gerekir; Tankın üzerindeki koruyucu kapak çıkartılır, Tankın üzerindeki elle çevrilebilen vana hasta ünitesi dışında, saat yelkovanı yönünde çok çabuk bir şekilde hafifçe açılıp, kapatılarak, vana ağzında birikmiş olabilecek tozun çıkması sağlanır. Bu işlem yapılacağı zaman hasta, kuvvetli bir ses çıkacağı konusunda uyarılmalıdır, Regülatör tank çıkış borusuna takılarak iyice sıkıştırılır, Humidifer 2/3'sine kadar distile su (ya da steril su) ile doldurularak flowmetrenin altına takılır, Oksijen bağlantı tüpü ve hasta için önerilen cihaz yerleştirilir. Gerektiğinde bir gecikme olmaması için silindirdeki oksijen miktarı 1/4'e indiğinde, yenisi hazır bulundurulmalı ve tam bitmeden değiştirilmelidir. Merkezi Sistem: O 2 her hasta ünitesine, bir merkezden borular yolu ile bağlanmıştır. Hasta ünitesinde böyle bir sistem bulunuyorsa, O 2 vermek gerektiğinde; Oksijenin duvardan çıkış yerine flowmetre yerleştirilir, Humidifer takılır, Oksijen bağlantı tüpü ve önerilen cihaz yerleştirilir (bkz.: Şekil 12.1-B). - 197 -
Şekil 12.1: A- Oksijen Silindiri Şekil 12.1: B- Merkezi Sistem? Oksijen hangi kaynaklardan sağlanabilir? Bu kaynaklardan gelen oksijenin kullanılabilir hale getirilebilmesi için neler yapılır? 5.7.2. Oksijen Uygulamada Temel İlkeler Oksijen; renksiz, tatsız, kokusuz bir gazdır. Yanmayı destekler, O 2 'nin yüksek konsantrasyonları ani bir şekilde tutuşarak yangınlara sebep olabilir, önlemler alınmalıdır. O 2 kullanımının ikinci riski kontamine olmuş araçlar kullanıldığında infeksiyon olasılığıdır. O 2 varlığında bakteriler hızlı büyür ve solunum sistemi yolu ile vücuda daha kolay girerler. Diğer risk ise; O 2 'nin solunum sistemi dokularını çok kurutmasıdır. Kuruyan dokular çatlayarak infeksiyona karşı direnci azaltır. Oksijen uygulama ve bakım vermede temel ilkeler aşağıda sıralanmışıtr: Eller yıkanır. İşlem hastaya anlatılır. Gerekli araç ve gereçler hasta ünitesine getirilir. Bunlar; - Flowmetre (O 2 silindiri kullanılıyorsa regülatör), - Humidifer ve bir şişe distile su, - 198 -
- Oksijen bağlantı tüpü, - Oksijen kateteri, kanülü, maskesi veya çadırı (Hastanın durumuna ve hekimin seçimine göre değişir), - "Sigara İçmeyiniz" levhaları. Araçlar kullanılır hale getirilir, tüm bağlantılar yapılır ve humidifer 2/3'sine kadar steril / distile su ile doldurulur. Oksijen akımı 3 lt. / dk. 'ye ayarlanarak bağlantıların doğru yapılıp yapılmadığı kontrol edilir. Hastanın solunum yolunun açık olması sağlanır ve rahat edebileceği bir pozisyon verilir (Solunum güçlüğü olan hastaların çoğu fawler veya yarı fawler pozisyonun da rahat ederler). Oksijen, hekim tarafından önerilen oranda hastaya uygulanır. Uygulama oksijenin veriliş yöntemine göre bazı özellikler gösterir. Hasta ve araçların gözlemi yapılır. - Cihazın yerinde olup olmadığı ve bağlantı tüpleri kontrol edilir. - Bağlantı tüpü yatağa ya da hastanın giysisine kilitli iğne ile tutturularak emniyete alınır. - Nemlendiricideki su seviyesi kontrol edilir. - Hastaya bir dakikada giden oksijen miktarı izlenir. Az miktar oksijen hayat kurtarıcı olurken, çok miktar oksijen toksik etki yaratacağından bazı hastalar için öldürücü olabilir. - Hastanın cildi irritasyon (tahriş) belirtisi yönünden gözlenir. Oksijen dokuları kurutacağından 3-4 saatte bir ağız bakımı verilir (bkz.: Ünite 7). Parlama veya yangını önlemek için, güvenlik önlemleri alınır: - "Sigara İçmeyiniz" yazısı görülecek şekilde asılır. - Kıvılcım çıkarabilecek ve yangına neden olabilecek malzeme / cihazların kullanımından sakınılır, bu konuda hasta ve ailesi eğitilir. - Oksijen tankı ısı kaynağından uzak yere konur, düşmesini önleyecek tedbir alınır. - Yangın söndürücüler bulundurulur ve bunların nasıl kullanılacağı öğrenilir. İşlemin başlangıcı, süresi, yöntemi, dakikada akım hızı ve hastanın terapiye cevabı kayıt edilir. Aşağıda bir örnek verilmiştir: - 199 -
10.11.1990 15.00 Dispne flikayeti nedeniyle 3 lt. / dak. O 2 nazal katater yolu ile bafllat ld. Solunum say s 20. Hasta daha az s k nt l, rengi düzeldi. Hem. fi. A.? Hastaya oksijen uygulamanın temel ilkeleri nelerdir? Oksijen tedavisi yapılan ortamda hangi güvenlik önlemlerinin alınması gerekir? 5.7.3. Oksijen Uygulama Yöntemleri Nazal Katater: Yetişkinde 12-14, çocukta 8-10 Fr. numaralı kataterin burun yoluyla orofarenkse yerleştirilerek O 2 verilmesidir. Katater, plastik veya kauçuk, ucunda birkaç deliği olan bir tüptür. Steril disposıbl (bir kullanımlık) kataterler daha uygundur. Yüksek konsantrasyonlarda O 2 gerektiğinde nazal katater yolu kullanılır. Bu yol; etkili olduğu, hastaları korkutmadığı, hemşire tarafından kolay hasta gözlemi yapılabildiği ve hastaya yatakta hareket edebilme imkanı verdiği için daha çok tercih edilir. Nazal katater yolu ile O 2 uygulanacağı zaman, O 2 uygulamanın temel ilkelerinde anlatılanlara ek olarak; Malzemelere çengelli iğne ve flaster ilave edilir. Katater burun ucundan kulak memesine kadar ölçülerek işaretlenir (bkz.: Şekil 12.2-A). Katateri kayganlaştırmak için suda eriyebilen bir yağlayıcı veya suyla, delikleri kapanmayacak şekilde ıslatılır. Kayganlaştırma işleminde lipid pnömonisine sebep olabilen vazelin / madeni yağ kullanılmamalıdır. Katater zorlanmadan, doğal pozisyonda, burun deliği hafifçe yukarı kaldırılarak, nazal kanal boyunca orofarenkse doğru ilerletilir (bkz.: 12.2 - B ve C). Hastanın ağzı açtırılıp katater ucunun uvulanın hemen arkasında olup olmadığı kontrol edilir (bkz.: Şekil 12.2 - D). Katater yerleştirildikten sonra flasterle tespit edilir. Nazal katater yolu ile % 30-50 yoğunlukta O 2, bir dakikada 4-8 lt. olarak verilir. Yoğunluğun azalmaması için hastaya burundan nefes alması söylenir. Hasta mide distansiyonu belirtileri yönünden gözlenir. - 200 -
Katater her 8 saatte bir değiştirilmeli ve her defasında farklı burun deliğinden uygulanmalıdır. Şekil 12.2: A- Kataterin Ölçülmesi B- Parmaklar Arasında Tutularak Doğal Pozisyonuna Getirilmesi, C- Kataterin Yerleştirilmesi, D- Hastanın Ağzı Açtırıldığında Kataterin Ucunun Uvulanın Arkasında Görülmesi Nazal Kanül: Nazal kanül, burun deliklerine yerleşen iki açık ucu olan plastik veya kauçuktan yapılmış bir tüptür. Yemek yeme ve benzeri aktivitelerde sağladığı kolaylık nedeni ile rahatlıkla kullanılabilir. Bu yolla oksijen uygulamada temel ilkelere ek olarak; Nazal uçlar burun deliklerine yerleştirildikten sonra uygun bir şekilde elastik bant ile kuşatılarak yerinde tutulur ve hastanın rahat edeceği şekilde ayarlanır (bz.:şekil 12.4 - A). Genellikle % 30-45 yoğunlukta oksijen, dakikada 6-8 lt. olarak verilir. Hastaya burundan nefes alması söylenir. - 201 -
Şekil 12.3: Kataterin Tespit Şekillerinden Biri Hastanın derisi irritasyon yönünden gözlenir (Özellikle burun ve kulakların arkası). Kanülü sık sık yıkayıp kurulamak, bu bölgeleri temizleyip yumuşatıcı bir losyon sürmek yararlıdır. Kanülü yerinde tutan bandın pozisyon değiştirilerek ve kulaklar desteklenerek doku tahrişi önlenebilir. Oksijen Maskesi: Oksijen maskesi burnu ve ağızı içine alır. Çeşitli tipleri vardır (bkz.: Şekil 12.4 - B). Uygulamada dikkat edilecek noktalar şunlardır: Hastanın yüzüne tam olarak oturan bir maske kullanılması gerekir. Şekil 12.4: A - Oksijen Kanülü B- Oksijen Maskesi - 202 -
Yüze yerleştirildikten sonra bağları sıkıştırılarak O 2 sızıntısının önlenmesi sağlanır. Hasta boğulma hissine kapılabileceğinden, maske kullanılmasını istemeyebilir. Alışıp rahatlayıncaya kadar yanında kalınır. Cilt tahriş yönünden gözlenir ve gerekli bakım verilir. Genellikle % 24-55 yoğunlukta O 2 dakikada 3-7 lt. olarak verilir. % 60 'ın üzerindeki oksijen konsantrasyonu toksisite tehlikesinden dolayı pek kullanılmaz. Oksijen Çadırı: Değişik boyutları olan oksijen çadırları, zamanımızda geçmişe oranla az kullanılmaktadır. Nispeten daha yüksek konsantrasyonda oksijen ve hasta çevresinde nemli bir hava sirkülasyonu sağlar. Hastaya bakım verirken çadırın kaldırılması, sağlanan oksijen konsantrasyonunun kaybına sebep olup daha yüksek volümde oksijen gerektirdiğinden, ekonomik değildir. Hastalar üşümekten, yalnızlıktan şikayet edebilirler. Bu nedenle günümüzde ancak şuursuz, işbirliği yapılamayan, diğer yollarla oksijen alamayan hastalarda ve küçük çocuklarda kullanılır (bkz.: Şekil 12.5). Uygulamada dikkat edilecek noktalar: Çadır hasta ünitesi dışında kontrol edilir, nemlendirici buzlu su veya steril su ile doldurulur. Başlangıçta flowmetre 15 lt. / dak. ye ayarlanır. 15-30 dakika sonra 10-12 lt. / dak. ye ayarlanarak % 30-40 yoğunluk sağlanmış olur. Hasta rahat pozisyonda olmalı, O 2 doğrudan yüzüne gelmemelidir. Ayrıca çadır hastanın hareketi sırasında başıyla çarpıp açmayacağı yükseklikte olmalıdır. Çadırın kenarları yatağın altına iyice sıkıştırılarak dışarıya hava sızıntısı önlenir. Çadırın fermuarları oksijen kaybına karşı kontrol edilir. Çadır mümkün olduğunca az açılarak hastanın sıcak ve rahat olması sağlanır. Hastanın başı, omuzları, ensesi pamuklu bir örtü ile örtülebilir. Çarşafları nemlendikçe değiştirilir. Oksijenin neden olduğu kurumayı önlemek için hastaya her 3-4 saatte bir ağız bakımı verilir. Hasta çadırdayken vücut ısısı alınması gerektiğinde rektal yol kullanılır. - 203 -
Şekil 12.5: Oksijen Çadırı Özet Günlük yaşam aktivitelerinden biri olan solunum, yaşamın temelini oluşturur. Solunum ile dokulara oksijen sağlanır. Dokuların yeterince oksijenlenmesi çeşitli faktörlere bağlıdır ve dokulara sağlanan oksijenin yetersizliği durumunda hipoksi belirtileri ortaya çıkar. Postural drenaj, humidifikasyon tedavisi, nebulizasyon, aspirasyon, aralıklı pozitif basınçlı solunum, suni havayolu uygulaması ve oksijen tedavisi gibi girişimler, solunum bozukluğu olan hastalarda önemli hemşirelik işlevleridir. - 204 -
Değerlendirme Soruları 1. Oksijen alımında azalma veya hipoksinin en yayg n nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Sinirlerin ve solunum kaslarının bozulması B) Gazların difüzyonunda güçlük C) Çevre havasının kirlenmesi D) Solunum yolunun tıkalı olması E) Hiçbiri 2. Bedenin gereksindiği oksijenin yeterince sağlanamadığına ait ilk belirti aşağıdakilerden hangisidir? A) Rahatsızlık ve huzursuzlukta artma B) Kesik kesik solunum yapmak C) Tırnak diplerinde siyanoz D) Solunum kaslarının çekilmesi E) Nabız sayısının azalması / bradikardi 3. Normal solunum özellikleri d fl nda kalan durum aşağıdakilerden hangisidir? A) İnspirasyon pasif bir olaydır B) Solunum rutin ve yarı otomatik bir aktivitedir C) İnspirasyon esnasında göğüs kafesi ve kaslar yukarı doğru kalkar D) İnspirasyon esnasında diyafragma aşağı ve dışarı doğru hareket eder E) Hepsi. 4. Aşağıdakilerden hangisi O 2 uygulayacağınız zaman alacağınız güvenlik önlemlerinden değildir? A) "Sigara İçmeyiniz" levhası B) Elektrik kablolarının sağlamlığı C) Yünlü battaniye kullanılması D) Pirizlerde topraklama yapılması E) Humidifere distile su konması 5. Oksijen maskesi yolu ile oksijen uygulanan hastalar en çok neden şikayet ederler? A) Deri irritasyonu B) Boğulma hissi C) Yüz ağrısı D) Maskenin küçük geldiği hissi E) Yalnızlık hissi - 205 -
6. Solunum güçlüğü (dispne) olan bir hastayı rahatlatmak için aşağıdaki hemşirelik girişimlerinden hangisini uygularsınız? A) Trakeanın aspirasyonu B) Sims pozisyonu vermek C) Hastanın yemek masasını çekerek, öne doğru eğilip, kollarını masanın üstüne konacak yastıklara dayamasını söylemek D) Oda çevresinde yürümesine yardım etmek E) Hastaya postural drenaj pozisyonlarından birini vermek 7. Aralıklı pozitif basınçlı solunum tedavisi aşağıdakilerden hangisini oluflturmaz? A) Atalektaziyi önler B) Aeresol ilaçların bronşların içine kadar verilmesini sağlar C) Alveoler ventilasyonu düzeltir D) Solunum kaslarını gevşetir E) Müköz membranları nemlendirir 8. Tüm dokular neden sürekli olarak oksijene ihtiyaç duyarlar? A) Oksijen enerji meydana getirmekte kullanılır B) Oksijen hücrelerin büyümesi ve çoğalmasına yardım eder. C) Oksijen hücreleri temizler. D) Oksijen infeksiyöz organizmaları uzaklaştırır. E) Hepsi Sözlük Anksiyete : Belirgin huzursuzluk Anoksi : Oksijenin azalması veya yokluğu. Atalektazi : Akciğerlerin bir bölümüne hava girişinin engellenmesi. Bronkodilatör : Bronş genişletici. Difüzyon : Sıvı ya da gaz moleküllerin yüksek konsantrasyondaki ortamdan düşük konsantrasyondaki ortama hareketi. Dispne : Zor solunum, solunum güçlüğü. Pnömoni : Akciğer iltihabı, zatürre. Segment : Bir bütünün bölümlere ayrılmış kısımlarından herbiri. Siyanoz : Oksijen azlığı veya karbondioksit fazlalığı sonucu deri ve mukozanın mavimsi-mor renk alması. - 206 -
Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar Dison, N., Clinical Nursing Techniques, The C.V. Mosby Company, St. Louis, 1979. Elhart, D., Firsich, S.C., Gragg, S.H., Rees O.M., Scientific Principles in Nursing, The C.V. Mosby Company, St. Louis, 1978. King, E.M., Wieck L., Dyer M., Illustrated Manuel of Nursing Techniques, J.B. Lippincott Company, Phıladelphia, 1977. Kozier, B., Erb G.L., Fundamentals of Nursing, Addison-Wesley Publishing Co., California, 1987. Murray, M., Fundamentals of Nursing, Prentice-Hall İnc., U.S.A. 1980. Rambo, J.B., Wood L.A., Nursing Skills for Clinical Practice, W.B. Saunders Co., Philadelphia, 1982. Saperstein, A.B., Frazier M.A., Introduction to Nursing Practice, F.A. Davis Co., Philadelphia, 1980. - 207 -