Temmuz 2015 İşbu Tematik Bilgi Notu, Mahkeme açısından bağlayıcı değildir ve tüm ayrıntıları içermemektedir. Dublin davaları



Benzer belgeler
Dublin Davaları. Basın Birimi

Dublin Topluluk Hukuku

Suçluların İadesi ve Müebbet Hapis Cezası

Yaşamın sona erdirilmesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi

Avrupa Birliğine ilişkin İçtihatlar

İnsan Ticareti Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. KESHMIRI/TÜRKİYE (Başvuru no /08) KARAR STRAZBURG. 13 Nisan 2010

Avrupa Birliğine ilişkin İçtihatlar

Hükümlülerin Oy Kullanma Hakkı

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM

İnsan Ticareti. Basın Birimi

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KABUL EDİLEBİLİRLİK HAKKINDA KARAR

Kitle Gözetim. Basın Birimi

ÖZGENUR YİĞİT ULUSLARARASI HUKUK, AVRUPA HUKUKU VE TÜRK HUKUKUNDA MÜLTECİ VE SIĞINMACILARIN ETKİLİ BAŞVURU HAKKI

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR

Ölüm cezasının kaldırılması

AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ

Cinsiyet Kimliği Sorunları

Müebbet hapis cezası

ĐKĐNCĐ DAĐRE. (Başvuru No /07) KARAR STRAZBURG. 24 Eylül 2013

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR S. R. BAŞVURUSU

Alipour ve Hosseinzadgan / Türkiye. (6909/08, 12792/08 ve 28960/08) AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARARI

Cinsiyet Kimliği Sorunları

ECE GÖZTEPE İNSAN HAKLARININ KORUNMASINDA GEÇİCİ TEDBİR

Nisan 2014 İşbu Tematik Bilgi Notu, Mahkeme açısından bağlayıcı değildir ve tüm ayrıntıları içermemektedir. Sendikal haklar

Spor ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi

Aile İçi Şiddet. Yaşam hakkı (Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi nin 2. maddesi)

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. GEÇGEL ve ÇELİK/TÜRKİYE (Başvuru no. 8747/02 ve 34509/03) KARAR STRAZBURG.

Ölüm cezasının kaldırılması

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ MEHMET ÖZEL ve diğerleri - TÜRKİYE DAVASI (Başvuru no: 50913/99) KARARIN ÖZET ÇEVİRİSİ STRASBOURG.

YABANCILAR ve ULUSLARARASI KORUMA KANUNU. Yayım tarihi: 11 Nisan 2013 Yürürlük tarihi: 11 Nisan 2014

Cezaevlerinde Açlık Grevleri

D.B. / Türkiye (33526/08) AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARARI. Aşağıdaki metin kararın resmi olmayan özetidir. Özet

Sendikal haklar. - sendika kurma ve kişinin kendi tercihine göre bir sendikaya katılma hakkı;

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ. MEHMET MÜBAREK KÜÇÜK - TÜRKİYE DAVASI (Başvuru no:7035/02) KARARIN ÖZET ÇEVİRİSİ STRASBOURG.

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ ÜÇÜNCÜ DAİRE ŞENOL ULUSLARARASI NAKLİYAT, İHRACAT VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ TÜRKİYE DAVASI. (Başvuru no:75834/01)

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM

AİHM İçtihatları Kapsamında Medeni Haklar ve Yükümlülükler

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

Kölelik, Kulluk ve Zorla Çalıştırma

İLTİCA HAKKI NEDİR? 13 Ağustos 1993 tarihli Fransız Ana yasa mahkemesinin kararı uyarınca iltica hakkinin anayasal değeri su şekilde açıklanmıştır:

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. ZEYTİNLİ/TÜRKİYE (Başvuru no /04) KARAR STRAZBURG. 26 Ocak 2010

KABUL EDİLEBİLİRLİK HAKKINDA KARAR

İKİNCİ DAİRE KABUL EDĠLEBĠLĠRLĠK HAKKINDA KARAR

ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

Dini Sembol ve Kıyafetler

ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM

Uluslar arası çocuk kaçırma

ULUSLARARASI HUKUK VE DIŞ İLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ĐKĐNCĐ DAĐRE KARAR. Başvuru no /11. Mansour Edin KESHMIRI. v. Türkiye

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR BASHKIM REXHEPI BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2017/5874)

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR HEKMATULLAH KAMALOV BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2017/5038)

Uluslararası Mülteci Hukuku Kapsamında Uluslararası Koruma. BMMYK Kasim 2014

Dini Sembol ve Kıyafetler

İKİNCİ DAİRE BAYAR / TÜRKİYE (NO.5) KARAR STRAZBURG. 25 Mart 2014

Polis Gözaltısı / Avukat Yardımı

Nisan 2013 İşbu Tematik Bilgi Notu, Mahkeme açısından bağlayıcı değildir ve tüm ayrıntıları içermemektedir. Irk ayrımcılığı

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

Yaşlılarve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS)

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. ERTÜRK/TÜRKİYE (Başvuru no /02) KARAR STRAZBURG. 12 Nisan 2005

Pilot Kararlar 1. Pilot karar usulü nedir? Pilot karar usulünün hedefleri

CONSEIL DE L'EUROPE AVRUPA KONSEYİ AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARAMAN VE BEYAZIT - TÜRKİYE DAVASI. (Başvuru no: 73739/01) KARAR STRAZBURG

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

UNION EUROPEENNE DES DROITS DE L HOMME

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararı. DBOUBA/Türkiye Davası Başvuru No: 15916/09 Strazburg 13 Temmuz 2010 İKİNCİ DAİRE USUL

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. YER VE GÜNGÖR/TÜRKİYE (Başvuru no /06 ve 48581/07) KARAR STRAZBURG.

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İÇTİHADINDA YABANCILAR, MÜLTECİLER ve SIĞINMACILAR

ANAYASA MAHKEMESİNDEN KATMA DEĞER KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

Terör ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi

İTİRAZ USULLERİ. BMMYK Kasım 2014

ANAYASA MAHKEMESİNE BİREYSEL BAŞVURU MÜRACAAT SÜRECİNDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN NOKTALAR:

Uluslar arası çocuk kaçırma

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Avrupa Birliği ndeki Sığınmacıların Haklarını Koruyor

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

VEYSEL EŞSİZ HELSİNKİ YURTTAŞLAR DERNEĞİ MÜLTECİ DESTEK VE SAVUNUCULUK PROGRAMI

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE MENEMEN MİNİBÜSÇÜLER ODASI -TÜRKİYE DAVASI. (Başvuru no: 44088/04) KARARIN ÖZET ÇEVİRİSİ STRAZBURG

Etkin Soruşturma Yükümlülüğü (CMK m. 172/3)

Vicdani Ret. Basın Birimi

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

Mayıs 2013 İşbu Tematik Bilgi Notu, Mahkeme açısından bağlayıcı değildir ve tüm ayrıntıları içermemektedir. Ruh Sağlığı

CON S EI L D E KONSEYĐ

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462)

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE CHARAHILI TÜRKİYE DAVASI. (Başvuru no: 46605/07) KARAR STRAZBURG. 13 Nisan 2010

Aile İçi Şiddet. Yaşam hakkı (Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi nin 2. maddesi)

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR NURAN CEYLAN ÖZBUDAK BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/2890)

içindekiler KISALTMALAR... XV GİRİŞ... 1 Birinci Bölüm GENEL OLARAK YABANCILAR VE ULUSLARARASI KORUMA KANUNU

Anayasa Mahkemesi ne Bireysel Başvuru

ĐKĐNCĐ DAĐRE KARAR. Đclal KARAKOCA ve Hüseyin KARAKOCA v. TÜRKĐYE (Başvuru no /11)

Haziran 2014 İşbu Tematik Bilgi Notu, Mahkeme açısından bağlayıcı değildir ve tüm ayrıntıları içermemektedir. Aile İçi Şiddet

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

Kölelik, Kulluk ve Zorla Çalıştırma

Sirküler Rapor /70-1 ANAYASA MAHKEMESİNİN ÖZEL USULSUZLUK CEZASIYLA İLGİLİ BAŞVURUYA İLİŞKİN KARARI

Transkript:

T.C. Adalet Bakanlığı, 2015. Bu gayriresmi çeviri, Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü İnsan Hakları Daire Başkanlığı tarafından yapılmış olup, Mahkeme'yi bağlamamaktadır. Republic of Turkey, 2015. Unofficial translation made by the Human Rights Department of the Ministry of Justice Directorate General for International Law and Foreign Relations This translation does not bind the Court. République de Turquie, 2015. Cette traduction non officielle a été faite par la Direction des Droits de l Homme de l Unité des Relations extérieures et juridiques du Ministère de la Justice. Elle ne lie pas la Cour. Tematik Bilgi Notu Dublin davaları Temmuz 2015 İşbu Tematik Bilgi Notu, Mahkeme açısından bağlayıcı değildir ve tüm ayrıntıları içermemektedir. Dublin Topluluk Hukuku Dublin davaları Dublin sistemi, Avrupa Birliği Üye Devletlerinden birinde bir üçüncü ülke vatandaşı tarafından yapılan sığınma başvurusunun incelenmesinden hangi Üye Devletin sorumlu olduğunun belirlenmesine hizmet eder. 1 Dublin Tüzüğü 2, bir sığınma başvurusunun incelenmesinden yalnızca bir Üye Devletin sorumlu olması ilkesini tesis etmektedir. Amaç; sığınma talebinde bulunan kişilerin bir ülkeden diğerine gönderilmesinin ve ayrıca, bir kişi tarafından birden fazla başvuru yapılması suretiyle sistemin istismar edilmesinin önüne geçilmesidir. Sığınma başvurusunu incelemekle sorumlu kılınan Üye Devlet, başvuruda bulunan kişinin sorumluluğunu üstlenmek ve başvuruyu işleme almak zorundadır. Şayet kendisine sığınma başvurusunda bulunulan bir Üye Devlet, bir başka Üye Devletin sorumlu olduğunu düşünürse; söz konusu Üye Devletten başvurunun sorumluluğunu üstlenmesini talep edebilir. Kendisine talepte bulunulan Devletin ilgili kişinin sorumluluğunu üstlenmeyi veya söz konusu kişiyi geri almayı kabul etmesi halinde; başvuran kişiye, başvurunun, bulunulduğu ülkede kabul edilemez olduğunu ve sığınmacının sorumlu Üye Devlete gönderilmesi zorunluluğu bulunduğunu belirten gerekçeli bir karar gönderilir. T. I. / Birleşik Krallık (başvuru no. 43844/98) 7 Mart 2000 (kabul edilebilirlik hakkında karar) Sri Lanka vatandaşı olan başvuran, Almanya dan ayrılarak Birleşik Krallık ta sığınma başvurusunda bulunmuştur. Birleşik Krallık Hükümeti, Almanya dan Dublin Sözleşmesi uyarınca başvuranın sığınma talebini inceleme sorumluluğunu üzerine almasını istemiştir. Başvuran, Alman makamlarının kendisini Sri Lanka ya göndereceğinden endişe etmiş; Sri Lanka da güvenlik güçlerinin, LTTE nin (bağımsızlık için silâhlı mücadelede bulunan bir Tamil 1 Norveç, İzlanda, İsviçre ve Liechtenstein dâhil olmak üzere tüm AB Üye Devletleri Tüzük ü uygulamak zorundadır. 2 Avrupa Komisyonu İçişleri Genel Müdürlüğü internet sitesi üzerinde Dublin Tüzüğü ile ilgili sayfaya bakınız.

örgütü) ve Hükümet yanlısı Tamil eylemci örgütlerinin elinde Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi nin 3. maddesine 3 (işkence ve insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele yasağı) aykırı muamele göreceği konusunda gerçek bir risk bulunduğunu iddia etmiştir. Başvuran, Sri Lanka da LTTE nin kötü muamelesine uğradığını ve evini terk etmek zorunda kaldığını ileri sürmüştür. Bunun yanı sıra, Kolombo da üç ay süreyle hapis tutulduğunu ve Tamil Kaplanı olduğundan şüphelenen güvenlik güçlerinin kendisine işkence ettiğini iddia etmiştir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, başvurunun kabul edilemez olduğuna karar vermiştir (açıkça temelden yoksun). Mahkeme, Almanya nın başvuranı Sözleşme nin 3. maddesine (işkence ve insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele yasağı) aykırı olarak Sri Lanka ya geri göndereceği yönünde gerçek bir risk tespit edilmediğini kaydetmiştir. 4 K.R.S. / Birleşik Krallık (no. 32733/08) 2 Aralık 2008 (kabul edilebilirlik hakkında karar) İran vatandaşı olan başvuran, Yunanistan üzerinden Birleşik Krallık a giriş yapmıştır. Dublin II Tüzüğü uyarınca, Birleşik Krallık makamları Yunanistan dan başvuranın sığınma talebini inceleme sorumluluğunu üstlenmesini talep etmiş; Yunanistan da bu talebi kabul etmiştir. Başvuran, Yunanistan daki sığınmacıların durumu nedeniyle, Birleşik Krallık tan sınırdışı edilmesinin Sözleşme nin 3. maddesine (insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele yasağı) aykırı olacağını iddia etmiştir. Mahkeme, başvurunun kabul edilemez olduğuna hükmetmiştir (açıkça temelden yoksun). Mahkeme önündeki deliller, Yunanistan ın insanları başvuranın menşe ülkesi İran a göndermediğini göstermekteydi. Ayrıca, başvuranda dâhil olmak üzere ülkesine gönderilen kişilerle ilgili olarak, aksi yönde bir kanıt bulunmadığı sürece Yunanistan ın, ülkesine gönderilen herhangi bir kişinin Sözleşme nin 34. maddesi uyarınca sahip olduğu Mahkemeye başvuruda bulunma hakkını (ve Mahkeme İçtüzüğü nün 39. maddesi uyarınca geçici tedbirler 5 alınması yönündeki talebini) hem uygulanabilir hem de etkili kılma yükümlülüğünü yerine getireceğinin varsayılması gerekmekteydi. M.S.S. / Belçika ve Yunanistan (no. 30696/09) 21 Ocak 2011 (Büyük Daire Kararı) Başvuran, Belçika ya ulaşmadan önce Yunanistan üzerinden AB ye giriş yapan ve Belçika da sığınma başvurusunda bulunan bir Afgan vatandaşıdır. Dublin II Tüzüğü uyarınca, Belçika Yabancılar Bürosu, Yunan makamlardan sığınma başvurusunun inceleme sorumluluğunu üstlenmelerini talep etmiştir. Başvuran bilhassa, Yunanistan daki tutukluluk ve yaşam koşullarından şikâyetçi olmuş ve bu şikâyetlerle ilgili olarak Yunan hukukunda etkili hiçbir hukuk yolu bulunmadığını iddia etmiştir. Ayrıca Belçika nın kendisini Yunanistan daki iltica usulündeki eksikliklerden kaynaklanan risklere ve sığınmacıların Yunanistan da karşı karşıya 3 Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi nin 3. maddesi: Hiç kimse işkenceye veya insanlık dışı ya da aşağılayıcı muamele veya cezaya tabi tutulamaz. 4 Mahkeme kararında, başvuranın bir üçüncü ülkeye gönderilmesinin Birleşik Krallık ın, bu sınırdışı kararının başvuranı Sözleşme nin 3. maddesine aykırı bir muameleye maruz bırakmamasını sağlama sorumluluğunu ortadan kaldırmadığını ifade etmiştir. 5 Bunlar, davanın seyri çerçevesinde Mahkeme önünde alınan ve ilgili Devlet üzerinde bağlayıcılığı bulunan tedbirlerdir. Mahkemenin, ilgili davaların kabul edilebilirliği veya esası hakkında vereceği müteakip kararlar hakkında peşin hüküm vermezler. Mahkemenin geçici tedbir uygulanması yönündeki bir talebi kabul etmesi halinde, başvuranın sınırdışı edilmesi Mahkemenin başvuruyu incelediği süre boyunca ertelenir (bununla birlikte Mahkeme, başvuranın durumunu takip eder ve davayı incelediği esnada söz konusu tedbiri kaldırabilir). Ayrıca Geçici tedbirler hakkındaki tematik bilgi notuna bakınız.

kaldığı zayıf tutukluluk ve yaşam koşullarına maruz bırakmış olmasından şikâyet etmiştir. Başvuran ayrıca, bu şikâyetler konusunda Belçika hukukunda etkili hiçbir iç hukuk yolu bulunmadığını ileri sürmüştür. Mahkeme; bilhassa başvuranın Belçika dan Yunanistan a nakledilmesini göz önünde bulundurarak, uluslararası örgüt ve organlarca hazırlanan raporların tamamının Dublin sisteminin Yunanistan da uygulanmasının yol açtığı uygulama güçlükleri hakkında benzer açıklamalarda bulunduğunu ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliğinin Belçika hükümetini buradaki durum hakkında uyarmış olduğunu kaydederek; başvuran hakkında sınırdışı emri verildiği esnada, Belçika makamlarının Yunanistan daki iltica usulünde bulunan eksikliklerin farkında olması gerektiğine hükmetmiştir. Belçika, başlangıçta salt Yunan makamlarıyla yapılan zımnî bir anlaşmaya istinaden başvuranın sınırdışı edilmesine karar vermiş ve Yunan makamlarının nakli kolaylıkla reddedebileceği bir sırada ve Yunan makamları herhangi bir güvence vermemişken tedbir kararını uygulamaya yönelmiştir. Belçika makamlarının, başvurana Sözleşme standartlarına uygun şekilde muamele edileceğini varsaymaması; Yunan makamlarının iltica mevzuatlarını uygulamada ne şekilde tatbik ettiğini kontrol etmesi gerekmekteydi; ancak bu şekilde yapmamışlardır. Bu nedenle, Belçika Sözleşme nin 3. maddesini (aşağılayıcı muamele yasağı) ihlal etmiştir. Mahkeme ayrıca, Belçika ile ilgili olarak, başvuran hakkındaki sınırdışı emri konusunda etkili hiçbir iç hukuk yolu bulunmaması nedeniyle Sözleşme nin 3. maddesi ile bağlantılı olarak 13. maddenin (etkili başvuru hakkı) ihlal edildiğine hükmetmiştir. Mahkeme, Yunanistan ile ilgili olarak, Yunan makamlarının başvuranın sığınma başvurusunu incelemedeki eksiklikleri ve başvuranın başvurusunun esası hakkında ciddi bir inceleme yürütülmeksizin ve etkili bir iç hukuk yoluna erişimi olmaksızın doğrudan veya dolaylı olarak menşe ülkesine geri gönderilmesi konusunda karşı karşıya kaldığı risk nedeniyle, Sözleşme nin 3. maddesi ile bağlantılı olarak 13. maddesinin ihlal edildiğine karar vermiştir. Mahkeme ayrıca, Yunanistan ile ilgili olarak, başvuranın Yunanistan daki gerek tutukluluk gerekse yaşam koşulları nedeniyle, Sözleşme nin 3. maddesinin (aşağılayıcı muamele yasağı) ihlal edildiğine karar vermiştir. Son olarak, Sözleşme nin 46. maddesi (kararların bağlayıcılığı ve infazı) uyarınca Mahkeme, Yunanistan ın, gecikmeksizin, başvuranın sığınma talebinin esası hakkında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi şartlarını karşılayan bir inceleme yürütmesi ve inceleme sonucunu beklerken de başvuranı tehcir etmekten imtina etmesi gerektiğine karar vermiştir. 21 Aralık 2011 tarihli bir Büyük Daire kararında, Avrupa Birliği Adalet Divanı (ABAD), M.S.S. / Belçika ve Yunanistan davasına açıkça atıfta bulunmak suretiyle (bk. bilhassa söz konusu ABAD kararı 88-91), Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin tutumuna benzer bir tutum benimsemiştir. Mohammed Hussein / Hollanda ve İtalya 2 Nisan 2013 (kabul edilebilirlik hakkında karar) Bu dava, bilhassa, Dublin II Tüzüğü uyarınca Hollanda dan İtalya ya nakledilmeleri halinde kendisinin ve iki küçük çocuğunun kötü muameleye maruz bırakılacağını iddia eden Somalili bir sığınmacı ile ilgiliydi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, tarafların yararına ve önündeki yargılamaların usulüne uygun yürütülmesi lehine, Hollanda Hükümetinden İçtüzük ün 39. maddesi (geçici tedbirler) uyarınca, Mahkemenin dava hakkındaki kararını beklerken başvuranı İtalya ya sınırdışı etmemesini istemiştir.

Mahkeme, başvurunun kabul edilemez olduğuna hükmetmiştir (açıkça temelden yoksun). Özellikle, İtalya ya dönmeleri halinde başvuran ve iki çocuğuyla ilgili ileriki olasılıklara istinaden, Sözleşme nin 3. maddesinin (insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele yasağı) kapsamına girecek kadar gerçek ve yakın bir zorluk riski bulunduğu sonucuna varılamayacağına kanaat getirmiştir. İtalya daki sığınmacıların genel durumu da sistemsel herhangi bir eksiklik olduğuna işaret etmemiştir. Bu nedenle Mahkeme, sınır dışı kararının ertelenmesinin iptal edilmesine karar vermiştir. Bk. ayrıca: Halimi / Avusturya ve İtalya, 18 Haziran 2013 tarihli kabul edilebilirlik hakkında karar; Abubeker / Avusturya ve İtalya, 18 Haziran 2013 tarihli kabul edilebilirlik hakkında karar. Mohammed / Avusturya 6 Haziran 2013 (Daire Kararı) Bu dava, Dublin II Tüzüğü uyarınca Avusturya dan Macaristan a ihraç edilmesi gereken bir Sudan vatandaşının, Macaristan a zorunlu naklinin kendisini insanlık dışı muameleye denk koşullarla karşı karşıya bırakacağı ve Avusturya da bulunduğu ikinci sığınma talebinin, nakil emrini askıya alma etkisi olmadığı hakkındaki şikâyeti ile ilgiliydi. Mahkeme, Sözleşme nin 3. maddesi (işkence ve insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele yasağı) ile bağlantılı olarak 13. maddenin (etkili başvuru hakkı) ihlal edildiğine hükmetmiştir. Söz konusu zamanda nakledilmesi halinde Sözleşme haklarının ihlal edilmiş olacağı yönünde savunulabilir bir iddiası bulunmasına karşın, ikinci sığınma başvurusu hakkındaki yargılamalar esnasında başvurana zorunlu nakil karşısında koruma sağlanmamıştır. Aynı zamanda Mahkeme, kısa bir süre önce Macaristan da kabul edilen ve sığınmacıların durumunu iyileştirici yasa değişikliklerini göz önünde bulundurarak, başvuranın naklinin Sözleşme nin 3. maddesini ihlal etmeyeceğine karar vermiştir. Sharifi / Avusturya 5 Aralık 2013 (Daire Kararı) Bu dava, bir Afgan vatandaşının Avusturya makamları tarafından Ekim 2008 de Dublin II Tüzüğü uyarınca Avusturya dan Yunanistan a nakledilmesiyle ilgiliydi. Başvuran, Yunanistan ın sığınma taleplerini doğru şekilde ele alamaması ve sığınmacılara yeterli koşullar sunamaması nedeniyle, söz konusu nakil işleminin kendisini Sözleşme nin 3. maddesine (insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele) aykırı muameleye maruz bıraktığından şikâyetçi olmuştur. Mahkeme, başvuranın naklinin Sözleşme nin 3. maddesini (insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele) ihlal etmediğine hükmetmiştir. Avusturya makamlarının Yunan iltica usulünde ve sığınmacıların yaşam ve tutukluluk koşullarında ciddi eksiklikler bulunduğunun farkında olmalarının gerekmesine karşın, bu eksikliklerin söz konusu zamanda 3. madde eşiğine ulaştığını bilmek zorunda olmadıklarına kanaat getirmiştir. Bk. ayrıca: 7 Mayıs 2014 tarihli Safaii / Avustuya (Daire) kararı. Mohammadi / Avusturya 3 Temmuz 2014 (Daire kararı) Bu dava, Avusturya makamları tarafından Dublin II Tüzüğü uyarınca bir Afgan sığınmacı hakkında verilen, Macaristan a sınırdışı edilme emri ile ilgiliydi. Başvuran bilhassa, sığınmacıların sistematik bir şekilde tutuklandığı Macaristan a zorla nakledilmesi halinde, müessif koşullar altında hapis tutulma riskiyle karşı karşıya kalacağını iddia etmiştir. Ayrıca, Macaristan da sığınma talebinin esası incelenmeden, muhtemelen Sırbistan (Macaristan a giriş

yapmadan önce içerisinden geçtiği ülke) olmak üzere üçüncü bir ülkeye geri gönderilme tehlikesi ile karşı karşıya kalacağından şikâyet etmiştir. Mahkeme, başvuranın Macaristan a naklinin Sözleşme nin 3. maddesini (insanlık dışı veya aşağılayıcı muamele yasağı) ihlal etmeyeceğine hükmetmiştir. Mahkeme; Macaristan daki sığınmacıların ve bilhassa Dublin Tüzüğü kapsamında Macaristan a nakledilen kişilerin durumu hakkındaki ilgili ülke raporlarının, sığınma taleplerinin incelenmesi ve sığınmacıların alıkonulmasına ilişkin Macar sisteminde sistematik eksiklikler olduğuna işaret etmediğini göz önünde bulundurarak; mevcut durumda başvuranın, Macaristan a sınırdışı edilmesi halinde, Sözleşme nin 3. maddesine aykırı bir muameleye maruz kalma konusunda gerçek ve özel bir risk altında olmayacağına kanaat getirmiştir. Shafiri ve Diğerleri / İtalya ve Yunanistan 21 Ekim 2014 (Daire kararı) Bu dava, özellikle Yunanistan dan İtalya ya yasadışı bir şekilde giriş yaptıkları ve ölüm, işkence veya insanlık dışı ya da aşağılayıcı muamele riskiyle yüzleştikleri kendi ülkelerine sınır dışı edilme korkusuyla söz konusu ülkeye hemen geri döndüklerini iddia eden32 Afgan vatandaşı, iki Sudan vatandaşı ve bir Eritrea vatandaşı hakkındadır. Mahkeme, Mahkeme önündeki 6 yargılama işlemleri sırasında avukatlarıyla düzenli bir şekilde iletişim kuran dört başvuran hakkında, iltica usulüne erişimin sağlanmaması ve kötü muameleye maruz kalma olasılığıyla Afganistan a geri gönderilme riski gerekçeleriyle Sözleşme nin 3. maddesi ile birlikte (insanlık dışı ve aşağılayıcı muamele yasağı) 13. maddenin (etkili başvuru hakkı) Yunanistan tarafından ihlal edildiğine; İtalyan yetkililer söz konusu başvuranları Yunanistan a göndererek, onları Yunanistan ın iltica usulündeki eksikliklerden kaynaklanan risklere maruz bıraktıkları için İtalyan yetkililer tarafından Sözleşme nin 3. maddesinin ve 4 no.lu Protokol ün 4. maddesinin (yabancıların toplu halde sınır dışı edilmeleri yasağı) ihlal edildiğini; ve Ancona limanında iltica usulüne veya herhangi bir başvuru yoluna erişim sağlanmadığı gerekçesiyle İtalya tarafından Sözleşme nin 3. maddesi ve 4 no.lu Protokol ün 4. maddesi ile birlikte Sözleşme nin 13. maddesinin ihlal edildiğine karar vermiştir. Bu davada, Mahkeme, özellikle, davaların çoğunluğunda, İtalya sınırında görevli yetkililerce Adriatic Denizi limanında, feribot kaptanlarına Yunanistan a gönderilmek üzere teslim edilen ve böylece usulü ve temel haklarından yoksun bırakılan kişilere uygulanan otomatik sınır dışı etme uygulamasına ilişkin olarak birçok endişenin paylaşıldığına hükmetmiştir. Ek olarak, Mahkeme, Dublin sisteminin Sözleşme ye uygun bir şekilde uygulanması gerektiğini hatırlatmıştır: toplu halde veya rastgele sınır dışı etme uygulamasının hiçbir şekli, söz konusu sisteme atıfta bulunarak gerekçelendirilemez ve sınır dışı etme uygulamasını gerçekleştiren Devlet, ülkesine geri gönderilen kişinin karşılaşacağı riskler değerlendirilmeksizin gönderilmesini engellemek için gönderildiği ülke tarafından iltica politikası uygulamasında yeterli güvencelerin sağlandığından emin olmalıdır. Tarakhel / İsviçre 4 Kasım 2014 (Büyük Daire Kararı) Bu dava, İsviçreli yetkililerinin Afgan bir çift ve altı çocuğunun iltica başvurusunu incelemeyi reddetmeleri ve onları İtalya ya geri gönderme kararı hakkındadır. Başvuranlar, özellikle, karşılaşacakları muameleye ilişkin olarak kişisel güvencelerin olmadığı halde İtalya ya geri 6 31 diğer başvuru hakkında, Mahkeme Sözleşme nin 37 maddesi uyarınca (kayıttan düşme), başvuruyu kayıttan düşürmeye karar vermiştir.

gönderilirlerse, İtalya da sığınmacıların kabulüne ilişkin düzenlemelerdeki sistematik eksikliklerle bağlantılı olarak insanlık dışı ve aşağılayıcı muameleye maruz kalacaklarını iddia etmişlerdir. Başvuranlar, ayrıca, İsviçreli yetkililerin kişisel durumlarını yeterince değerlendirmediklerini ve aile olarak durumlarını dikkate almadıklarını ileri sürmüşlerdir. Mahkeme, İsviçreli yetkililerin, İtalyan yetkililerden çocukların yaşlarına uygun bir muameleyle ve aile bir arada tutulacak şekilde kişisel güvenceler sağlanmaksızın Dublin Tüzüğü uyarınca başvuranları İtalya ya geri gönderdikleri takdirde Sözleşme nin 3. maddesinin (insanlık dışı ve aşağılayıcı muamele yasağı) ihlal edilmiş olacağına hükmetmiştir. Mahkeme, özellikle, İtalya daki kabul sisteminin mevcut durumu göz önüne alındığında ve gönderilme yerinin özel koşullarına ilişkin detaylı ve güvenilir bilginin yokluğunda, başvuranların İtalya ya geri gönderilmeleri halinde, İsviçreli yetkililerin başvuranların çocukların yaşlarına uygun bir şekilde muameleyle karşılaşmalarını amacıyla yeterli güvenceyi sağlamadıklarına hükmetmiştir. Mahkeme, ayrıca, başvuranların Sözleşme nin 3. maddesi uyarınca şikâyetlerine ilişkin etkili başvuru yoluna sahip olduklarına karar vermiştir. Buna göre, 3. madde ile birlikte ele alındığında 13. madde uyarınca (etkili başvuru yolu) söz konusu şikâyeti açıkça dayanaktan yoksun olduğu gerekçesiyle reddetmiştir. A.M.E. / Hollanda (no. 51428/10) 13 Ocak 2015 (kabul edilebilir hakkında karar) Somalili bir sığınmacı olan başvuran, İtalya ya geri gönderilmesinin kendisini kötü yaşam koşullarına maruz bırakacağı ve İtalyan yetkililerin iltica başvurusunu yeterince incelemeksizin kendisini doğrudan Somoli ye göndermelerinden korktuğu konularında şikayetçi olmuştur. Mahkeme, başvuranın İtalya ya geri gönderilmesi halinde, maddi, fiziksel veya psikolojik yönden ele alındığında, 3. maddenin kapsamına girmeye yetecek kadar mutlak bir zorluk riskiyle yüzleşme olasılığını desteklemediği gerekçesiyle, Sözleşme nin 3. maddesi uyarınca (insanlık dışı ve aşağılayıcı muamele yasağı) başvuranın şikâyetinin kabul edilemez (açıkça dayanaktan yoksun) olarak nitelendirmiştir. Mahkeme, özellikle, Tarakhel / İsviçre (bk. yukarıda) davasındaki üç küçük çocuğu olan bir aile olan başvuranların aksine, başvuranın bağımlılığı olmayan sağlıklı bir genç olduğunu ve İtalya da sığınmacıların mevcut durumunun M.S.S. / Belçika davasının (bk. yukarıda) görüldüğü sırada Yunanistan daki durumla karşılaştırılmasının imkansız olduğunu belirtmiştir. İtalya daki kabul düzenlemelerinin yapısı ve genel durumu, bu nedenle, söz konusu ülkeye bütün sığınmacıların geri gönderilmesine bir engel teşkil ettiği söylenilemez.