EYH GÂL B DÎVÂNI. Hazrlayan Prof. Dr. Naci OKÇU

Benzer belgeler
EYH GÂL B DÎVÂNI. Hazrlayan Prof. Dr. Naci OKÇU

11. Mihr ü meh sanma felekde kûçegerd-i herze-tâz H"dmet üzre iki t"fl-" hâne perver rûz u eb

03-05 Ekim / October Yrd. Doç. Dr. Mehmet YAZICI

Bu vesileyle hem vefk usülü tarihi hem de zaman içinde husule gelen bazı hissiyatımızı ifade eden manzumeleri bir araya getirmek istedik.

1. HAYATI ESERLERİ Divan Vâridât Ankâ-yı Meşrık Devriyye-i Ferşiyye...17

Metin 5. Ahmed-i Yesevî nin Menkabevî Hayatı

Nedim. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Âmil Çelebioğlu nun Ölümü İçin Yazılanlardan

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır.

Revak Kitabevi, 2015 Tüm hakları Revak Kitabevi ne aittir. Sertifika No: Revak Kitabevi: 30 Bektaşîlik Serisi: 4. Fakrnâme Vîrânî Abdal

(Seni sevdiğim için eğer benden bedel isterlerse, iki cihânın mülkünü versem bile bu bedeli ödemeye yetmez.)

GADİR ESİNTİLERİ -9- Şiir: İsmail Bendiderya

NOT : İMAM-I RABBANÎ Hz. bu mektubu muhterem şeyhi Muhammed Bakibillah'a yazmıştır.

249- Yiğitler Unutulmuş

Gök ler. Uçak lar la gi di lir an cak ora la ra. İn san gök ler de do la şa bil se. Bir ak şa müs tü, ar ka daş la rıyla. Bel ki ora la ra uçak lar

ABSTRACT: In this article we examined müselles (triplet) that is used so rare in Divân poetry. Moreover, two müselles of Kâzım Paşa are given.

Betül Erdoğan.

Okulumuz Bilgisayar Programcılığı Bölümü öğrencilerinden Gizem COŞKUN Çanakkale Şehitlerine adlı şiiri okudu.

Müşterek Şiirler Divanı

BEDÎÜZZAMAN HAZRETLERİNİN İSİM VE ÜNVANLARI

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır.

03-05 Ekim / October Yrd. Doç. Dr. Mehmet YAZICI

74- Makam, Mevki. Evvelîn pendi budur pîr-i mugânun rinde Ki sakın sehv ile dil-dâde-i câh olmayasın. Yusuf NÂBİ , Urfa G. 796/7.

Get to know Hodja Dehhânî Through Other Poet s Poems:

SELANİK HORTACI CAMİSİ

24- Övgü. Bir gelmişüz hünerkede-i dehre Nâbîyâ Âyînede görür gören ancak nazîrimüz. Yusuf NÂBİ , Urfa G. 255/7.

STAJ ARA DÖNEM DEĞERLENDİRMESİ AYRINTILI SINAV KONULARI

-gi de ra yak- se ve bi lir sin... Öl mek öz gür lü ğü de ya şa mak öz gür lü ğü de önem li dir. Be yoğ lu nda ge zer sin... Şöy le di yor du ken di

PROF. DR. MESERRET DĐRĐÖZ

Şeyh den meded istemek caizmidir?

KİTABİYAT. Mevlānā Celāleddin-i Rumî, Mesnevî 1-2/3-4/5-6, Nazmen Tercüme: Ahmet Metin Şahin, Kaynak Yayınları, İstanbul 2006.

ÖZ GEÇMİŞ. Çalıştığı Kurum : Giresun Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğrenim Durumu : Doktora

Metin 1. Terkîb-i Bend. Bî-baht olanın bağına bir katresi düşmez Bârân yerine dürr ü güher yağsa semâdan

Hacı Bayram-ı Velî nin Torunlarından Şair Ahmed Nuri Baba Divanı ndan Örnekler, Ankara Şehrengizi ve Ser-Güzeşt i

Hz. Muhammed. (s.a.s.) in Doğumunun 1437 inci senesi vesîlesiyle.. 18 Mart 2008 Lütfi Kırdar Kongre Merkezi

Recep in İlk Üç Orucunun Fazileti

Söylemek istemediğimiz birçok şey, söylemek istediğimiz zaman dinleyici bulamaz.

MANASTIR'DA KIŞLA VE HASTAHANE'YE KONULACAK KİTABELER

Anlamı. Temel Bilgiler 1

İslam da İhya ve Reform, çev: Fehrullah Terkan, Ankara Okulu Yayınları, Ankara 2006.

NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bu mektubu büyük şeyhi Muhammedi Bakibillah'a yazmıştır.

mer can or ma nı için de do laş mak tay dı. Ka ya la rın ara sın da ki ya rık lar da on la rın yu va la rıy dı. Ha nos de lik ler den bi ri ne bil gi

SORU:Ahir zaman alametleri, Ahirzaman alametlerinden abbasi meliki horasana vardığı zaman doğu tarafından iki dişli parlak bir yıldız çıkar.

Asr-ı Saadette İçtihat

7. Sınıf MATEMATİK TAM SAYILARLA ÇARPMA VE BÖLME İŞLEMLERİ 1. I. ( 15) ( 1) 5. ( 125) : ( 25) 5 6. (+ 9) = (+ 14)

Bugün mihman gördüm gönlüm saz oldu. Mihman canlar bize safâ geldiniz. Kalktı gam kasavet bahar yaz oldu. Mihman canlar bize safâ geldiniz

Efendim! Şu direğin arkasında Ekmekçi Koca vardır, benden daha âlim ve âriftir. diyerek Şeyh Hamîdüddîn i açığa çıkarmıştır.

Gü ven ce He sa b Mü dü rü

Umûr-ı mâliyede cüz î bir şüpheyi bile ta yîb eder. Askerî muhârebeye davet eyler.

Erguniye Mevlevihanesi nin Tarihi Açıdan Değerlendirilmesi

Prof. Dr. Osman HORATA TDE 472 Eski Türk Edebiyatı Ders Notları

ERDEM BABA ANISINA ALİ HAKİ EDNA FAKFI

RUZ U ŞEB REDİFLİ ÜÇ NA T (Ruz u Şeb Rhymed Three Eulogies)

Duhanc Hac Mehmet Sok. No: 35 Küçükçaml ca Üsküdar - stanbul

ya kın ol ma yı is ter dim. Gü neş le ısı nan top rak üze rinde ki çat lak la rı da ha net gö rür düm o za man. Bel ki de ka rın ca la rı hat ta yağ

EDEBİYAT. Celâleddîn Ergûn Çelebi GENC-NÂME HAZİNE KİTABI

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Dil Bilgisi B R N C BÖ LÜM SES B L G S. a b c ç d e f g h i j k l m n o ö p r s t u ü v y z TÖMER. Gazi Üniversitesi 17

İnci. Hoca DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ I (BEYİTLERLE KURULANLAR)

Hoca Abdülkadir e Atfedilen Terkipler Erol BAŞARA *

Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205)

SULTAN VELED DİVANI (ÇEV. PROF. DR. VEYİS DEĞİRMENÇAY) ŞEYDA ARISOY

TC Kimlik Numarasi Öğrenci No Adı Soyadı Kampüs Ad Bina Ad Sinav Yeri 16337***274 o FET*** ÇEL*** Göztepe GZNS - Nihat Sayar Binası GZNS.

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 13.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ. Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî Yunus Emre Hacı Bektaş-ı Velî Sultan Veled

Bu feryadımı askeriyeden atılan subayların feryadına bir tercüman olması hasebiyle dile getiriyorum.

3 Her çocuk Müslüman do ar.

YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLERİN BANKALAR KANUNU NUN 46 NCI MADDESİNE GÖRE YAPACAKLARI TASDİKE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA YÖNETMELİK

Balım Sultan. Kendisinden önceki ve sonraki Postnişin'ler sırası ile ; YUSUF BALA BABA EFENDİ MAHMUT BABA EFENDİ İSKENDER BABA EFENDİ

ÖZGEÇMİŞ. Yasemin ERTEK MORKOÇ

HER NEVİ MADEN OCAKLARINDA YERALTI İŞLERİNDE KADINLARIN ÇALIŞTIRILMAMASI HAKKINDA SÖZLEŞME

HAYALİ, EFSANEVÎ VARLIKLAR VE İLİMLER

ÖĞRETİM YILI BAHAR YARIYILI 4. SINIF SEÇMELİ DERS ISE4216 YAPILARDA TAŞIYICI SİSTEM BELİRLENMESİ Prof. Dr. Erdal İRTEM

Ramazan Manileri // Ramazan Manileri. Editors tarafından yazıldı. Cuma, 25 Eylül :55

Birinci Söz. By Hamra

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

I. Musammat Kaside. 1. Esdi nesîm-i nevbahâr açıldı güller subh-dem. Açsın bizim de gönlümüz sâkî meded sun câm-ı Cem

başlıklı bir dersine dayanarak vermeye çalışacağız.

Öğrenci - Ders Listesi ( Tüm Dersler )

Divriği Çiğdemli Köyü Kültür ve Dayanışma Derneği (Köy Sülale Listesi)

03-05 Ekim / October Yrd. Doç. Dr. Mehmet YAZICI

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi

Hüseyin Odabaş. (2007). "İstanbul Kütüphanelerindeki Kitapların Sayımı ve Toplu Kataloğunun Hazırlanmasına Dair". Osmanlıca Metinler: Matbaacılık,

PROF. DR. MUSTAFA ERDOĞAN IN ÖZGEÇMİŞİ

İslami edebiyatta her beyti ayrı kafiyeli bir nazım şekli olan Mesnevi tarzında vücuda geldiği için aynı isimle anılmaktadır.

ran Edebiyatının Osmanlı iirindeki Etkileri

UYGULAMALARI HASAN UÇAR * Ondokuz May s Üniversitesi lahiyat Fakültesi Dergisi, 2013, say : 35, ss OMÜ FD 171

GADİR ESİNTİLERİ -10- Şiir: İsmail Bendiderya

AKADEMİAR DERGİSİ YIL: 2017 (Haziran)-SAYI: 2 - s

10. SINIF KONU ANLATIMLI. 2. ÜNİTE: ELEKTRİK VE MANYETİZMA 4. Konu MANYETİZMA ETKİNLİK ve TEST ÇÖZÜMLERİ

MİHALIÇÇIK İLÇE GIDA TARIM VE HAYVANCILIK MÜDÜRLÜĞÜ 2015 NİSAN-MAYIS-HAZİRAN DÖNEMİ SÜT DESTEK İCMALİ

MERSİN İL MÜFTÜLÜĞÜ 2015 YILI RAMAZAN AYI VAAZ VE İRŞAT PROGRAMI VAİZİN

Azrail in Bir Adama Bakması

Kur an ın Bazı Hikmetleri

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ...9 GİRİŞ... Osman Horata 11

Açıldı göklerin bâbı

İlim gıda gibidir. Ona her zaman ihtiyaç vardır. Faydası da herkesedir.

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ

ve Manisa Muradiye Kütüphanesi nde iki nüshası Bursalı Mehmet Tahir Efendi

PROGRAM OTURUMLAR. 09:00-09:20 Hat, Tezhip, Ebru Sergisi 09:20-09:40 Açılış Konuşmaları 09:40-10:00 Müzik Dinletisi

Transkript:

EYH GÂL B DÎVÂNI Hazrlayan Prof. Dr. Naci OKÇU

T. C. KÜLTÜR VE TURZM BAKANLII KÜTÜPHANELER VE YAYIMLAR GENEL MÜDÜRLÜÜ 3146 KÜLTÜR ESERLER 429 ISBN 978-975-17-3353-5 www.kulturturizm.gov.tr e-posta: yayimlar@kulturturizm.gov.tr Bu kitap internet ortam9nda ilk kez yay9mlanmaktad9r.

EYH GÂL B HAYATI VE ESERLER : Mehmet Es ad (Gâlib) 1171 / 1757-58 y9l9nda stanbul da Yen9kap9 Mevlevihâne» yak9nlar9ndaki bir evde docdu. Babas9 Mustafa ReEid Efendi, annesi Amine Hatun dur. lk bilgilerini babas9ndan alan Gâlib, bir gazelinde, onun yolunu tuttucunu, duâ ve senâlarla söyleyerek onu "MürEid-i Üstâd-9 Kül" diye övmekte ve sacl9c9n9 dilemektedir: Peyrev oldum ben de Gâlib vâlid-9 zî-eân9ma Kim duâ vü medhi hem farz ü hem elzemdir bize Mustafâ nâm u ReEîd ü müreid-i üstâd-9 kül Her nigâh-9 himmeti iksîr-i a zamd9r bize Fark9m9zda sayesin Allah memdûh eylesin Âlem ancak zât-9 vâlâs9yla âlemdir bize "Hüsn ü AEk"9n Mirac bölümünü onun teevikiyle yazd9c9n9, "Tarz-9 Pîr-i ondan öcrendicini belirtmektedir: Bulmagla hitâm bu mebâhis Bu zât-9 sütûde oldu bâ is Üftâde-i râh-9 ser-bülendi Ya nî pederim ReEîd Efendi Bu güm-rehin oldu dest-gîri ÖCretdi suhanda tarz-9 pîri Esrar Dede; "Hazreti Gâlib Dede Efendimiz istidâd-9 harikulâdesi ianetiyle ulûm ve fünûn-9 mütemeddideden vâye-gîr îdi. Halbuki babas9ndan yaln9z Râhîdî Dede manzûme-i lugaviyyesinden baeka fârisiyye ve ilm-i Eire aid kimseden bireey taallüm eylememiedi" demek suretiyle Eâirin babas9 Mustafa ReEid Efendi den ilk tahsilini ald9c9n9 zikrediyor. Esrar Dede bu ifadesiyle Gâlib e ümmîlik isnad etmek istedici anlae9l9yor, ilk anda Esrar Dede ye hak vermek kanaat9 has9l olsa da Gâlib in eserleri gözönüne al9nd9c9nda, bunlar9n öyle tahsilsiz bir insan taraf9ndan meydana getirilemeyececi kolayl9kla anlae9l9r. Nitekim, Köseç Ahmet Dede nin Es-Sohbetü s-safiye ismindeki eserine gayet fasih ve belic bir Arapça ile haeiyeler yazm9et9r. Ayr9ca Yûsuf-9 Sineçâk m Cezîre-i mesneviyesine tasavvuf nee esi ile bir Eerh yazm9e olmas9 da Gâlib in düzenli bir tahsil gördücünü göstermektedir. Râirimize, Es ad mahlas9n9 veren, ayr9ca babas9 Mustafâ ReEid Efendi den alm9e olducu Eiir zevkini kuvvetlendiren ve ona bu yolda öncülük eden dicer bir üstad9 da Hoca NeE et dir. Söz bir gûher-i ulvi-i Lâhût mekând9r. Mebde le meâad ana velî gûe u zebând9r. diye baelayan Eiirle Gâlib, kendisine Es ad mahlas9n9 veren Hoca NeE et e 37 beyitlik bir kasideyle teeekkür etmietir. Râirlik kabiliyeti, daha pek genç iken gelieen Mehmet, bir aral9k Divân-9 hümâyûn beylikçilik kalemine devam etti. Daha sonra Hoca NeE et e intisab ederek ondan mesnevi okumaya bir müddet sonra da büyük bir hevesle Eiir yazmaca baelad9. Gâlib, babas9ndan ve Hoca NeE et ten tahsil etmekle kalmam9e, ayr9ca o devirlerde edebiyât, musikî ve tasavvuf mektebi mahiyetinde olan mevlevihânelerde, mevlevî büyüklerinin sohbetlerinden de faydalanm9et9r. Türk edebiyât9n9n büyük üstâdlar9ndan baeka, ran 9n büyük Eâirlerini de iyice tan9yan, tasavvuf edebiyât9n9 lay9k9yla öcrenmeye baelayan Gâlib, Buhara l9 Sâib in Eiirlerini çok beceniyordu. Bütün bunlar ve bilhassa Mevlânâ n9n Mesnevîsi nin onun düeünce hayat9n9n geliemesinde çok büyük bir yeri vard9r.

Râir Es ad mahlas9n9, eski ve yeni birçok Eâirler tarar9ndan kullan9ld9c9n9, ayn9 zamanda isim iltibas9n9 önlemek için Gâlib mahlas9n9 seçti.. Riirlerinde bu yeni mahlas9 kullanmaca baelad9. Es ad mahlas9m da birdenbire terketmedi. Fakat sonralar9 Eiirlerini sadece Gâlib mahlas9yla yazd9. Râirin bir gurur ifâdesi tae9yan bu mahlas9 seçmesi zaman9nda dedikodulara sebep oldu. Hatta Eâir Surûri, alayl9 bir edâ ile yazd9c9 k9t a ile Gâlib e sataet9. Bu büyük istidâd, genç yaeta inkieâf gösterince (1195 / 1780) tarihinde yirmidört yas9nda iken ilk defa divân tertib etti. Bundan iki sene sonra da, (1197/1782-83)de mesnevi tarz9ndaki büyük eseri, Hüsn ü AEk 9 meydana getirdi. Nitekim, Semâhâne-i edeb de : "Genç yaeta iken vücuda getirdici âsâr-9 mergûbeleriyle sabittir. Tam yirmidört yae9nda iken, mükemmel bir divân vücuda getirmietir ki, bunu Euâra-y9 asrdan Pertev Efendi (kâne kelâmü Gâlib) f9kras9yla tevrîh eylemietir. Üdebân9n mâeuk-9 cân9 zurefân9n mahbûb9 vicdân9 olan Hüsn ü AEk nâm-9 eser bihterinlerin yirmialt9 yaelar9nda ken ikmal etmietir. Çûnki eser-i mezkûre kendilerinin bulduklar9 "Hitamü l Misk" cümle-i celilesini Galib bu cerîde-i cefân9n Târihi olur hitâmühü l misk lâhiyas9n9 söylemege salahiyet-i kâmile verilmietir. Denilerek Eâirin Hüsn ü AEk 9 ve divan9n9n tamamlan9e9 aç9kça ifâde edilmietir. Hüsn ü AEk 9n yaz9lmas9na sebep olarak Eu hadise gösterilmektedir. Gâlib, divân9n9 tamamlad9ktan iki sene sonra bir gün bulunducu bir mecliste Nâbî nin Hayrâbâd 9n9 haddinden fazla medhetmielerdi. Râir, Nâbî ye hürmeti olducu halde, onun yazd9c9 bu eserin k9ymetsizlicinden bahsetti ve "Bir h9rs9z9n kemâlini irâd" etmekten ibâret olan bu mesneviden daha mükemmel manzum bir hikâye kaleme alabilececini muhataplar9na aç9kça söylemekten çekinmedi Fakat bu vesile ile mecliste bulunanlar9n istihfaf9na maruz kald9. Ete yîrmialt9 yae9nda bulunan Gâlib, derin ve ani bir heyecanla bir iddia yüzünden baelad9c9 Hüsn ü AEk 9 alt9 ay zarf9nda ikmal etti ve ik9mal tarihi olarak 1197/1782 "Hitâmühül-misk" terkibini buldu. Hüsn ü AEk adl9 mesnevisini yazd9ktan sonra (1198 / 1783) Gâlib in anî bir kararla Konya ya gitticini ve Mevlânâ dergâh9nda çileye soyunducunu görüyoruz. Ana ve babas9n9n arzular9 hilâf9na yap9lan bu yolculucun, hangi sebeple ihtiyar edilmie olducunu aç9klayan iki rivâyet vard9r. Bunlardan birisi; Eâirin Mevlânâ ve mevlevîlice kare9 duyducu aek dolay9s9yla mevlevîlicin bu en büyük ve kutsal merkezini görmek ve çilesini orada ç9karmak isteyiei, diceri de Sütlüce de tan9et9c9 brahim Hân-zâdeler den Yunus Bey ad9ndaki mahbûbun aek ve alakas9yla gidieidir. Bu sebeple, Konya da kaç ay kald9c9n9 bilemiyoruz. Gâlîb, babas9 Mustafa ReEid in devaml9 9srarlar9 ve Konya Çelebisinin ihtarlar9 üzerine, çilesinin geri kalan k9sm9m tamamlamak için stanbul a dönmüe, Yenikap9 Mevlevîhânesi meeîhat9nda bulunan Ali Nutkî Dede nin zaman9nda çilesini üç sene zarf9nda, Esrar Dede ye göre de, Mevlevî tabiriyle "Bin bir gün" de tamamlam9e, "Dede" ve "Hücre-niEîn" olmue daha sonra, Eeyhi olan Ali Nutkî Dede Efendi den hilâfet alm9et9r. Çilesi boyunca Gâlib, Eiirle ucraemam9et9r. Fakat çilesini bitirdikten sonra, tekrar Eiir yazmaca baelad9c9 gibi ayr9ca tasavvufa ait eserler de vücuda getirmietir. Mevlevî dervie ve Eâir Yusuf Sineçâk 9n Cezîre-i Mesnevîsine bir Eerh yazm9et9r. Ondan evvel de Tarabzonlu Kösec Ahmed Dede nin "Es-Sohbetü s-sâfiye"sine bir haeiye yazm9et9r. Art9k. hakl9 bir Eöhret kazanm9e; gerek Mevlevîler yan9nda, gerek o devir Eâirleri aras9nda mümtaz bir mevki sahibi olmuetu. Bilhassa, mevlevilici çok seven, Eiire, musikiye kare9 büyük bir alâka gösteren üçüncü Selim in (1203/1789) tahta ç9kmas9, Gâlib için çok mes ut bir hadise oldu. Zaman9n9n tan9nm9e bir Eâiri olan Gâlib Dede, yeni hükümdâr9n teveccüh ve himâyesini kolayl9kla temin etti. PâdiEâh, art9k Galib i takdir ediyordu. Galib i takdir eden padieah III. Selim, Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî nin türbesine gönderilecek örtü için Eâirden bir beyit istemieti. O da; Müceddid olducu Sultân Selî9m in din ü dünyâya

Nümâyând9r bu nev pûeîdesinden kabr-i Monlâ ya beyitlerini ihtiva eden Terci-i bendini III. Selim e takdim etti, böylece padieahla yak9nl9c9n9 daha da kuvvetlendirmie oldu. Galata Mevlevîhânesi post-nieîni olan Halil Nûmân Dede Eeyhlikten azledilmie ve yerine Konya da Rems dergâh9 türbedarl9c9nda bulunan Abdullah Dede tayin edilmieti. Fakat bu zat, vazifesi bae9na giderken Kütahya da vefat etti. Konya Mevlevî âsitânesi Eeyhi olan Hac9 Mehmet Emin Çelebi, Gâlib i yak9ndan tan9yordu. Derhal bir emirle onu, Galata Mevlevîhanesi EeyhliCine tayin etti. Esasen mevlevîlere daima teveccüh gösteren III. Selim, Gâlib e kare9 besledici güven ve sevgi neticesi olarak ona zaman zaman baz9 vazifeler veriyordu. Bunlardan Mesnevîhanl9klar9n inhas9 hakk9 Eâire veriliyordu. DiCer taraftan Gâlib in Eiirdeki kudretine hayran olan padieah onun divan9n9 3000 lira sarfederek yazd9rm9e, ciltletip tezhip ettirmieti. PadiEah9n bu iltifat ve ihsanlar9na Eâir, onun ad9na yazd9c9 kasîdelerle mukabele etmece çal9e9yordu. Ayr9ca Eâir ve hattat Cevrî nin yazd9c9 mükemmel bir Mesnevi yi de Gâlib e hediye etmieti. PadiEah9n bu iltifat9ndan büyük bir memnuniyet duyan Eâir o zaman Bana Sultân Selîm-i kâmver kâm-9 cihân verdi Bütün dünyâ decer bir genc-i hâs9 râygân verdi matla9yla baelayan kasîde ile padieah9n bu ihsan ve iltifatlar9na mukabele etmece çal9e9yordu. Ete bu suretle padieah9n devaml9 ihsan ve iltifatlar9na mazhar olan Eâir her vesile ile minnettarl9c9n9 ifâdeden geri durmuyordu. Gâlib in Eiirleri gözden geçirilecek olursa, onun padieah ve sultanlarla olan samimi münasebetlerini gösteren bir çok ifâdelere tesadüf olunur. Bahar9n gelmesi, bir mehtâb âlemi, bir k9e, bir bayram, askeri bir muvaffakiyet, ayr9ca Hatice Sultan 9n NeEatâbâd için yazd9c9 bir manzume, Beyhan Sultan9n Ç9raCan ve Ferahza kas9rlar9 hakk9ndaki tarihler, Eâire bir Eükran vesilesi olmuetur. Bilhassa III. Selim için yaz9lan kasîdeler, o devre ait yap9lan muhtelif yenilikler hakk9nda ve yap9lan her müessese için Gâlib uzun medhiyeler, tarihler tanzim etmie, müceddidlicjni hemen hemen her kasîdesinde, her tarih manzumesinde dile getirmietir. Özellikle o devirde mevlevîlere ait bir tak9m müesseselerin tamir ve yap9lmas9nda Gâlibin büyük tesiri olmuetur. Nitekim bu kasîdelerin birinde, Ol pâdieah ki verdi mühimmât-9 devlete Hüsn-i nizâm Mehdi-i sâhib-zaman gibi. demek suretiyle III. Selim i Nizâm-9 Cedîd hareketiyle bir dünya müceddidi olarak Mehdiye benzetmektedir. Eski Mevleviler aras9nda ac9zdan actza dolaean rivayetlere göre, beyaz bir cilde sahip olan Reyh Gâlib i Sultan Selim Pamuk Reyhim" diye sever, hatta sohbet s9ras9nda istirahat lüzumunu duyunca dizine yatarm9e. Galib in III.. Selim in k9zkardeei Beyhan Sultan a âe9k olducu ve aek9n9 bildirmedici rivayetlerdendir. Ah kim düedü gönül bir Eeh-i âlî-câha Rehnümâ her keremi bin elem-i cângâha ve Sultan vasf9 Hazret-i Beyhâna yarae9r diyen ve: Bir suhanla dil-i viran9m9 ma mûr etdi Ede mesrûr an9 Hak gönlümü mesrûr etdi beyitleriyle Eâirin Beyhan Sultan a kare9 engin bir muhabbeti sezilir. Gâlib Divân9n da Beyhân Sultan ad9na yaz9lm9e 3 kasîde 4 tarih vard9r. Beyhân Sultan için bu kadar mültefit davranan Gâlib in bu iltifat9 Hatice Sultan dan esirgemie olmas9 herhalde manidard9r. Ancak bu rivayetlerin Galib in gördücü teveccühden docma ve gerçeklici Eüpheli bir rivayet olducunu san9yoruz.

Gâlib in dervieler aras9nda Esrâr Dede gibi san at âleminde oldukça mevki tutmue k9ymetli Eah9slar da vard9. Yeni yetieen gençler aras9nda devrinin en büyük Eâiri say9l9yor, Eiirlerine nazîreler yaz9l9yordu, iete bu parlak, debdebeli hayat içinde Gâlib i müteessir eden bael9ca hadiseler (1209 H/1794-95) de annesi Emine Han9m 9n, iki sene sonra da çok sevgili arkadae9 ve derviei Esrar Dede nin ölümü oldu. Bilhassa Esrar Dede için yazd9c9 mersiye, Gâlib in bu ölüm kare9s9nda ne derin bir teessür duyducunu anlatmaktad9r. Esrar Dede için bu üzüntüsünü dile getiren: Kan aclas9n bu dîde-i dürbâr9m aclas9n Ans9n beni o yâr-9 vefâdâr9m aclas9n beytiyle baelayan bu manzume, Eâirin en güzel eserlerinden birisidir. Gerek annesini, gerekse bu mevievî muhitindeki hâmisini kaybetmek Gâlib için büyük bir darbe oldu. Nihayet kendisi de hastaland9 ve 26 Recep 1213 (3 Ocak 1799) ÇarEamba sabah9 vefat etti. Râirin cenazesi kandile tesadüf eden pereembe günü büyük bir merasimle kald9r9lm9e, Galata Mevlevihânesi türbesinde Mesnevi Eârihi smail Rusûhi Ankaravîin ayak ucuna defnedilmietir. Gâlib in hastal9c9yla ilgili birçok rivayetler vard9r. Bunlardan biri, Eâirin hastal9c9n9n verem olducu rivayetidir. Râirin veremden öldücü ve hastalanmas9na sebep olarak Eu vak a gösterilmektedir. Bir cuma günü mukabele esnas9nda, çehre-i câzibine ve kadd-i mevzûn-9 Eâirânesine yak9eacak suretle, mûtena ve mükellef giyinmie olducu halde semâhâneye ç9kt9c9 s9rada, kendisinin mâsivaya fazla ehemmiyet vererek alâyiee kap9lmasma ve böyle zinetle me lûf olanlar9n baelar9n9 feda etmeleri lay9k olacac9n9 muhtevi yan9nda bir tehdid-nâme buldu. O s9ralarda Sultan Selîm hakk9nda dahi baz9 cühela taraf9ndan urcûfeler neerolunmaca baelad9c9ndan, Eâir-i ârif Eimdiye kadar kendisine tap9n9rcas9na hürmet ve muhabbet gösteren dervieler aras9nda böyle galiz ruhun bulunueuna ve böyle küstahl9c9n suduruna pek teessüf etti. Bu vak an9n tesiriyle o günden sonra her Eeyden elini çekti. Birkaç sene içinde veremden vefat9na kadar, ihtiyar-9 inziva ve halvet etti. Bu rivayetten baeka, Gâlib in hastalanmas9na sebepolarak gösterilen birkaç rivayet daha vard9r. 1. PâdiEah III.. Selim, Reyh Gâlib le beraber bir ÇarEamba günü BeEiktaE Mevlevihânesi ne gitmieler. Ayînden evvel tekkenin Eeyhi Yusuf Zühtü Dede nin mesnevi okutmas9 icab ederken hükümdar o gün dersin Gâlip taraf9ndan verilmesini emretmietir. Râir bunun üzerine kürsüye ç9km9e, fakat dergâh9nda muntazam takrirler yapan Eeyh, burada bir kelime bile söyleyemedici için fevkalade mahcup olarak kürsüden inmek mecburiyetinde kalm9e ve o günden sonra hastalanm9e. Gâlib in böyle ani bir suretle hastalanmas9, gönül ehli olan BeEiktaE Eeyhini k9rmas9ndan ileri geldici rivayet edilmektedir. 2. Reyh Gâlib, bir gece Yenikap9 Mevlevihânesi ne gitmie, Ali Nutki Dede ile kare9 kare9ya otururken macrurane bir vaziyet tak9nm9e, hatta bae9ndan sikkesini ç9karm9e: - Reyhim, biraz istirahat edelim, demie. Reyh de: - Evet uykunuz geldi galiba, istirahat buyurun, diye kalkm9e harem dairesine çekilmie. Ali Nutkî Dede bundan fevkalade incinmie, iete himâyesi alt9nda yetietici, Eeyhinin kalbini k9rmas9 kendisine manevi bir sille olmue ve bu yüzden hastalanm9e ve vefat etmietir. 3. Galib, bir gün at üzerinde olducu halde Yenikap9 Mevlevihânesine gidiyormue. Dergâh9n bee on ad9m berisinde Sahih Ahmed Dede ye tesadüf etmie, at üzerinde iken selâm vermie. Dede ise, fazlaca ecilmek suretiyle mukabelede bulunmue. Halbuki bu tarzda selâm, ancak Konya Çelebilerine verildicinden Dedenin maksad9 bir tazim decil, Gâlibin edebe muhalefet etticini anlatmak imie. Onun feyz ald9c9 dergâha yaya olarak gitmesi icab ederken atla gitmesi, Ahmed Dede gibi ihtiyar ve arif bir zâta mevlevilice yak9eacak tarzda selâm vermemesi, felaketini mucîb olmue hastalanm9e ve vefat etmietir. Sözü edilen rivayetlerin gerçek olup olmad9klar9n9 belirtmek hususunda hiçbir belgeye sahib deciliz. Hassas bir ruha ve içli bir tabiata sahip olan Eâirin vereme yakalanm9e olmas9

akla yak9n geliyor. Bütün bu rivayetler Galib in genç yae9nda hastalan9p ölmesi yüzünden aran9lan bir tak9m sebeblerden ibarettir. GÂLBN ESERLER 1. DÎVÂN Gâlib divan9n9n elimizde bulunan tek matbu nüshas9 1252 / 1836 tarihini tae9maktad9r. Yesârizâde hatt9 ile M9s9r da Bulak matbaas9nda bast9r9lm9et9r. Divan 380 sahife olup, 124 sahifesi kasideleri, 164 sahifesi gazelleri, 92 sahifesi de Hüsn ü AEk mesnevîsini meydana getirir. Dîvânda 30 Kasîde, 71 Tarih, 13 Terci-ibend, 1 Sâkinâme, 8 Müseddes, 19 Tahmis, 2 Muhammes, 1 Tard u Rekb, 11 Rark9, 11 Mesnevî, 1 Bahr-9 Tavîl, 1 Tezkire, 371 Gazel, 1 Mersiye, 2 Lügaz, 43 K9t a, 63 Rübâ, 70 Beyit, 4 M9sra yer al9r. 2. HÜSNÜ ARK Gâlib in as9l Eöhretini saclayan, kendisinin de övündücü bu mesnevi 2101 beyitten meydana gelmietir. Matbu divan9n sonunda divanla beraber bas9ld9c9 gibi stanbul da 1304 y9l9nda Ebuzziya matbaas9nda ayr9ca bas9lm9e, Tahir Olgun taraf9ndan da Mahfil mecmuas9 yay9n9 olarak, 1939 da tabettirilmietir. Vasfi Mahir Kocatürk 1961 y9l9nda Hüsn ü AEk 9 nesre çevirmietir. Hüsn ü AEk, Prof, Dr. Hüseyin AYAN ve Prof. Dr. Orhan OKAY son olarak Prof. Dr. M. NURDOAN taraf9ndan nesre çevrilmietir. Reyh Gâlib, Hüsn ü AEk 9n sebeb-i telif bölümünde, bir mecliste, Nâbi nin "Hayrâbâd" 9ndan bahsedildicini, meclistekilerin bu mesneviyi övmede pek ileri gittiklerini, buna bir nazîre yazman9n mümkün olmad9c9n9 söylediklerini ve bu ifâdenin kendisine ac9r geldicini, hatta bu sözlerin bir çeeit s9nama say9ld9c9n9, Nâbi nin bu hikâyesinin konusunu Reyh Attar dan çald9c9n9, Burak 9 övüete de Nefi nin "RahEiyye sini örnek edindicini, hele evlenme tasvirinin hiç lüzumu olmad9c9n9 söyledicini, bunun üzerine kendisine böyle bir eser yazmas9n9 teklif ettiklerini, onun da bu teklif üzerine Hüsn ü AEk 9 yazd9c9n9 söyler. "Husn ü AEk, Dîvân edebiyat9 bediiyyat9ndan ayr9lmak, bu suretle teferrüd etmek isteyen, o edebiyat9n talipleri içinde, ancak Sebk-i Hindi nin yeni buluelar9yla eski mazmunlar9 ieleyen, fakat gerçekten de hem tasavvuf hem Eiir bak9m9ndan tesiri alt9nda kald9c9 eserleri bile yap9c9 bünyesinde eriten, bu suretle de tek kalan bir eserdir."galib, bu eseriyle tarikatte visalin gayet çetin eziyetlere tahammüllerle mümkün olabilececini, seyrin bir müreit taraf9ndan ayd9nlat9lmay9 gerektirdicini, visden sonra da Hüsn nün AEk tan baeka bireey olmad9c9n9n anlae9lacac9n9 ortaya koymaktad9r. 3. ES- SOHBETÜ S- SÂFYYE Köseç Ahmet Dede nin, Er-risâletü 1-Behiyye Fi tarikati l-mevleviyye adh risâlesine taheiyedir. Eser, Arapçad9r. Türk Dili ve Edebiyat9 dergisinde ç9kan bir makaleden, sözü geçen eserin Üsküdar Mevlevihânesi nin son Eeyhi Ahmet Remzi taraf9ndan Türkçe ye çevrilmie olducunu öcreniyoruz. 4. RERH- CEZÎRE- MESNEVÎ Yusuf Sîne-Çâk 9n Mesnevî nin alt9 cildinden mevzu ve mana bak9m9ndan uygun yüzer beyit seçerek alt9 bölüm olmak üzere tertib ettici bae tarafa dokuz beyitlik mesnevî tarz9nda ve mesnevî vezninde bir baelang9ç, sona bee beyitlik bitim bölümü ekledici Cezîre-i Mesnevî sinin Eerhidir. Henüz bas9lmam9e olan bu eseri, Gâlib 1204 Receb inden sonra (1789) ve Kulekap9s9 dergâh9na Eeyh olmadan önce, Sütlücüde ki evinde Eerh etmietir.

5. MEVLEV RÂRLERE TEZKRE Kütüphanelerimizde birçok yazmalar9 bulunan bu eserde Gâlib, Mevlevi Eâirlerinin hal tercümelerini k9saca yazm9e ve baz9 Eiirlerinden seçmeler meydana getirmietir. Müsvedde halindeki bu eserim tertib, tasnîf ve ikmâl itmek üzere çok sevdici derviei Esrar Dede ye verdici bildirilmektedir. Nitekim, Esrar Dede bu müsvedde üzerinde çal9earak Tezkire-i Ruarâ-y9 Mevleviyye adl9 eserini meydana getirmietir. EDEB AHS YET D L VE FÂDE ÖZELL KLER "Reyh Gâlib, edebiyat sahnesine ç9kt9c9 zamanda yani XVIII. yüzy9l9n son yar9s9nda Dîvân Eiiri bilhassa Nâbî tesiri alt9nda bulunuyordu. Nedim i Nâbi ye tercih ederek onun yolunda yürümek isteyenler yok decildi. Fakat bilhassa Koca Rag9b PaEa dan sonra, Nâbî tarz9 daha da kuvvetlenmieti. Reyh Gâlib, Hüsn ü AEk 9nda "Eski Eâirlerin taze mazmun b9rakmayarak hepsini tükettiklerini, zamane Eâirlerinin eskilerini taklidden baeka bireey yapmad9klar9n9, bu eski üstadlar9n hakiki vârisi olarak, yaln9z kendisinin kald9c9n9 iddia etmektedir. Gâlib in sanat hayat9nda tesadüf ettici ilk muar9zlar ve Nâbî hayranlar9d9r. Rag9b PaEa müneeât9n9 ezberlemekle kendilerini Eiir ve edebiyat adam9 sanan Bâb9âlî Kâtiplerinden alayla bahseden Gâlib dicer s9n9f muar9zlar9n9 da bize anlatm9e oluyor. Bunlar da birinciler gibi, her türlü yeniliklere aleyhtar olan Nâbi takdirkârlar9d9r. Halbuki dîvân Eiirinin bütün üstâdlar9n9 pek iyi bilen, ÇaCatayca manzûmesiyle Nevâî ye yabanc9 kalmad9c9n9 gösteren Gâlib, Attar, Mevlânâ, Nizamî, Hüsrev, Sâip ve bilhassa Buharal9 Revket gibi çocu neslen Türk olan ran Eâirlerini de iyice tetkik etmietir. Râir, genie ve kuvvetli bir muhayyileye sahip olducu için, sanat9n Eahsiyet ve yenilik demek olducuna, baekalar9n9 taklîd etmekle sanat eserleri vücuda getirilemeyececini pek iyi anlam9et9. Ona gelinceye kadar, as9rlardan beri yetiemie büyük Eâirler, muhtelif Eiir nevilerinde en yüksek numûneleri vermielerdi. Fuzûlî, Bakî, Nefî, Nedim dururken ne mesnevide, ne kasidede ne de gazelde onlar9n üstüne ç9kmak imkans9zd9. O devrin umûmi kültürü, klâsik slâm edebiyat9 dairesinden hariç yeni bir Eiir, yeni bir sanat telâkkisinin meydana ç9kabilmesine tamamen mani idi. Ete bir taraftan bu imkans9zl9c9 gören, dicer taraftan mutlaka bir yenilik yapmak lüzumunu duyan Reyh Galib, bu tezat kare9s9nda epey zaman ç9rp9nd9. Fakat kudretli Eâir, bütün bu imkans9zl9klara racmen, nihayet yeni bir yol açmaca muvaffak oldu. Bunu yaparken, kendinden önce gelen Eâirlerin kulland9klar9 bilhassa mazmunlar9, sembolleri yeni parlak renklerle boyayarak ve yeni nisbetler dairesinde telîf ederek yeni bir tarz meydana getirmece muvaffak oldu. DiCer taraftan Eâir, lisan ve tarz noktas9nda Bâkî, Nef î, Nedim ve hatta Nâbî gibi büyük Eâirlerden istifâde etmietir. Fakat bütün bunlar9n yan9nda bilhassa Mevlânâ ve Buharal9 Revket in, onun Eiir sanat9nda tesiri büyüktür. Prof. Dr. Naci OKCU ERZURUM

B BL YOGRAFYA Ali, Enver : Semâhâne-i Edeb, stanbul, 1309 Alparslan Ali : eyh Gâlib, Ankara, 1988 Bilgegil, M. Kaya : eyh Gâlib, Hüsn ü AEk, haz: Hüseyin Ayan, Orhan Okay, M. Kaya Bilgegil, AEk a Dair, stanbul, 1974 Ergun, Sadettin Nüzhet : eyh Gâlib, stanbul, 1932 : eyh Gâlib Hayat ve Eserleri, stanbul, 1935 : eyh Galib in uara Tezkiresi, Ats9z Mecmua, say9:16, stanbul, 1932 Gâlib, Mehmet Esat : Divan (Basma), M9s9r, Bulak Bask9s9, 1252 : Hüsn ü A#k, Süleymaniye Ktp, Halet Ef. nr.171 Gölp9narl9, Abdülbâkî : Melamilik ve Melamiler, stanbul, 1931 : eyh Gâlib, Hayat, Sanat, iirleri, stanbul, 1957 : Mevlânâ, stanbul, 1951 : Mevlânâ dan Sonras Mevlevilik, stanbul, 1953 : Mevlânâ Celâleddin, stanbul, 1959 : Hüsn ü A#k, stanbul, 1968 : eyh Gâlib Maddesi,. A, C. II, stanbul Köprülü, Fuad : eyh Galib e Kadar Osmanl iiri, Servet-i Fünun, C. 44 stanbul, 1328 Kocatürk, Vasfi Mahir : Hüsn ü A#k, stanbul, 1944 stanbul, 1970 Sudi-i Bosnavi : erh-i Divan- Hafz, C. I, stanbul, 1288 Yüksel, Sedit : eyh Galib Eserlerinin Dil ve Sanat De+eri, Ankara, 1963

KASÎDELER

1 BSMLLAH R-RÂHMÂN R-RÂHÎM 1. Mihr ü meh kim âlemi pür-nûr eder her rûz u eb Encüm ü ebnemle ho tesbîh ederler rûz u eb 2. Küfr ü îmân hem celâliyle cemâlin bendesi Mihr ü meh mengû-" gûî iki çâker rûz u eb 3. Mihr ü mehdir emse-i cildi kitâb-" hamdinin Kudretinden muhtasâr bir hoça defter rûz u eb 4. Mâh sakkây"-y" safâd"r çeme-i mihre var"p Gülen-i dehri eder irvâ-y" Kevser rûz u eb 5. Mihr ketî mâh sandâl âsumân bahr-" kerem Nakl ederler nimet-i Yezdân" yekser rûz u eb 6. Mihr ü meh gâhî ufûl ü geh gurûb ile geçip Dâimâ buhrân-" innî ye verir fer rûz u eb 7. Mâh sevdâ-y" ubûdiyyetde mihr âte-feân Nûr-" evkiyle cihân pür-zîb ü zîver rûz u eb 8. Mihr eker-rîz i midhat mâh îrîn kam-" ükr Birbiriyle oldular çün ir ü ekker rûz u eb 9. Mihr ü mehden sanmâ ey bîgâne-i tavr-" edeb Gencefe-bâzî eder çarh-" sitemger rûz u eb 10. Belki mihr ü mâh" etmidir zebân ile dehân Pîr-i çârh âyât-" lutfun eyler ezber rûz u eb 11. Mihr ü meh sanma felekde kûçegerd-i herze-tâz H"dmet üzre iki t"fl-" hâne perver rûz u eb 12. Mihr ü meh pervâne-i em-i tecellî-i Hudâ Anun için devr eder kiver-be-kiver rûz u eb 13. Mâh mizâb oldu dolâb-" sipihre mihr delv Nûr ifâza eyler âfâka serâser rûz u eb 14. Mihr ü mehden feyz al"p pes bu giyâh ile zemîn Bîn zebân ile Hudâyâ hamd ederler rûz u eb 15. Müstefid-i mihr olsun mâh ber kavl-i hakîm Mihri kim irâk ile k"ld" münevver rûz u eb 16. Mihr ü mâh" eyledi emri çü urcûn-" kadîm Oldular fermân-" Mevlâyâ musahhar rûz u eb

17. Çarha sordum mîhr ü meh nâm" iki ulvî güher Nak-" kudret ân"n etmi neyle ber-ter rûz u eb 18. Mihr ü meh gülmîh-i süllemdir dedi mirâc"na Ol Resûlün kim cihâna bah eder fer rûz u eb 19. Hâzret-i sultân mihr ü meh gulâm ü ar ü fer Kim per-i Cibrîli eyler bâli-i per rûz u eb 20. Nûr-" mihr-i subh-" mâ evhâ meh-i esrâ ki ol Olmâsa ak" kef-i efsûs ederler rûz u eb 21. Pehlevân-" Kâbe kavseyn mâh çevgân mihr gûy Ol ki râh" sidrede cevlân eyler rûz u eb 22. Mihr ü meh nâleyn Ar-ârâmgeh ü Kürsî-vekâr Böyle der huddâm"na kerrubîyân her rûz u eb 23. Mu cizât" vasf"d"r çarhûn medâr-" gerdii Mihr Hayber meh gazâ-y" Bedri söyler rûz u eb 24. Mihr ü meh dâim tehâlüf üzre eylerken güzer H"tta-i adlinde seyr eyler berâber rûz u eb 25. Hey ne hayret-bah mihr ü meh mübârek unsuru K"ld" ebri dest-i kudret sâye-perver rûz u eb 26. Hâne-i zeyndir sipihr ü mihr ü meh ebrû vü ser Zeyn-pû olm" Burâk"na serâser rûz u eb 27. Mihr burc-" Ved-duhâ vü mâh Vel-leyl -i münîf Es-sala eyler cenâb"na melekler rûz u eb 28. Mihr ü meh olsa sadef deryâ-y" nûr olsa cihân Olamazd" gevher gevher-i ak"na masdar rûz u eb 29. Lik mâhz-" dâd-" Hakd"r kalbî mihr ü çem-i mâh Oldular envâr-" ihsân"na Mâhzar rûz u eb 30. Sâlikân-" râh"na mihr ile mâh berk-i sefer Pa-bürehne H"zr u Clyâs oldu rehber rûz u eb 31. Mâh u mihri dü gül-i rûy-" sefîdi neylesin Hâk-" pây"na eder ihdâ felekler rûz u eb 32. Mih ü meh encüm felek hurîd-i çarh-" himmeti Oldu esfîd ü siyâh-" nûri yekser rûz u eb 33. Pâye-i s"dk u safâda mihr ü meh Bûbekr Ömer Dah" Zinnûreyn lutfiyle mübeer rûz u eb

34. Pençe-i îr-i Hudâd"r mihr ü mehdir Zülfikâr Çem-i hussada bu mana günden ezhar rûz u eb 35. Mihr ü meh leker ehenâhâ efâat-perverâ Ey ki zât"n mâni-i Levlâke mâzhar rûz u eb 36. Mâh-" sadr"nda elem nerâh "yân çün mihr-i ak Kalb-i pâk"n Li mâ Allâh ile hô-ter rûz u eb 37. Mihr hüsnün mâh-" imân-" kâbûlîdir garaz Âlem-i lâhûtdan bu arz-" muhz"r rûz u eb 38. Âfitâba mihr ü mâh" ile teber berdû olup Nüh felek seyyâh-" ak"nd"r gezerler rûz u eb 39. Sald" pertev mihr-i zât"n kurs-" mihr ü mâha çün Sâyedir kim düdü rûy-" hâke yer yer rûz u eb 40. Mihr olur ak"nla sergerdân mehdir sîne-çâk Âdem ü âlem tufeylindir serâser rûz u eb 41. Top mihr ü tîg mehdir dest-i âte destdir Lekerin olmâz m" a dâyâ muzaffer rûz u eb 42. Mihr-i re yin mâh-" akl-" evvele vermezse feyz Gird-i hayretde kal"r bî-nûr bî-fer rûz u eb 43. Mihr ü mehdir bu sipihrin nûr-" ayn" neyleyim Bilirem vallâh olmâz sana mefhar rûz u eb 44. Mihr ü mehdir bâl ü per ankâ-y" beyt-i na t"na Lîk evc-i aczdan pervâz ederler rûz u eb 45. Mihr i manî vü meh-i mazmûn olmâzd" bedîd Tâb a vasf"nçün tulû eyler serâser rûz u eb 46. Mihr ü meh-ve çâker-i ehzâdegân"n add olup Es ad olsun Gâlib ey Hâh-" Peyember rûz u eb 47. Mâh-" tâb "m Mâhzar olsun nûr-" mihr-i mihrine Tâ olam kevneynde mes ûd ü bîhter rûz u eb 48. Mihr ü mehden sâfterdir s"dk u ihlâs"m velî Oldum isyân-" peyâpeyle mükedder rûz u eb 49. Mihr ü meh-ve gark-" nûr olsa nola dest-i du âm Çün usâta lutf u ihsân"n mukarrer rûz u eb 50. Acz"n ikrâr eyle ey dil mihr ü mâh oldu tamâm Dah" âgâz-" medîhinde suhan-ver rûz u eb

51. Kûs-" mihr ü meh çal"nd"kça bu nevbethânede Geh ma â u geh libâs olup mükerrer rûz u eb 52. Hevk u âdîlerle dâim çarha mihr ü mâh"na Bendegân"n" bah k"ls"n hil at efser rûz u eb 53. Mâh sâî-i selâm ü mihr olup peyk-i dürûd Kâm-yâb olsun kâbûliyle bu kemter rûz u eb 2 DER-VASFI- ERÎF- HAZRET- EBUBEKR S-SIDDÎK RAZIYÂLLAHU TEÂLÂ ANHÜ 1. S"dk ile mâ sadak-" safâd"r S"ddîk Sîne-i sâf ile sadrü l-hülefâd"r S"ddîk 2. Sânî isneyn Muhammed dedi Hallâk-" azîm Cz hümâ kavlini seyr et ne hümâd"r S"ddîk 3. Bakd" tecrîdîne sükkân-" semâ giydi hasîr Ol kadar müntesib-i Âl-i Âbâd"r S"ddîk 4. Bir velidir ki Velâ tahzen ana oldu hitâb Nass-" Kur ân ile mâkbûl-i Hudâd"r S"ddîk 5. Zevki irfân" ile k"ld" resûl-i tasdîk Hüphesiz matla -" envâr-" vefâd"r S"ddîk 6. Yevm-i bedr ald" arî üzre cenâb-" Ahmed Rek-i ems ü kamer ü ar ü semâd"r S"ddîk 7. Csm-i bât"ndan al"p feyz-" zuhûru imdâd Samt ile mürid-i erbâb-" Hudâd"r S"ddîk 8. Sözü hemseng-i güher olduiuna âhiddir Sadef-i leblerin âheste küâd"r S"ddîk 9. Ehl-i red ile olan harbî delîl-i vâz"h Hubb-" Hakk hilât-i hass"na sezâd"r S"ddîk 10. Feth-i ebvâb-" kerâmetidir el-yevm neser Âinâ-y" harem-i hass-" vilâd"r S"ddîk 11. Ekrizullâhda sermâyesinin etdi î sâr Sûreti-i müntehâb-" fakr ü fenâd"r S"ddîk

12. Me-arefnâ ki bak el-aczü anil idrâke Bir niyâm içre meger tîg-i dü-tâd"r S"ddîk 13. Etmeden mû cize bürhân" taleb k"ld" kabûl Öyle bir müsteîd-i terk-i sivâd"r S"ddîk 14. Pîvâ bîlmeyen ol zât" Müselmân olmâz Lafz-" tevhîde meger sûret-i Lâ d"r S"ddîk 15. Çâr-yâr ile olur beyt-i Hudâ çar- erkân Ümredir anda Ömer ayn-" Safâd"r S"ddîk 16. Lafz-" müminde odur mâ-sadaka-" pî-i zuhûr Heyh manâs"na en akdem edâd"r S"ddîk 17. Cedd-i a lâs"d"r ol Hâzret-i Mevlânân"n Mazhar ü müzhir-i esrâr-" safâd"r S"ddîk 18. Andan al himmet-i seyr-i melekûtu Gâlib S"rr-" mi râc-" resûl-i dü-serâd"r S"ddîk 3 DER-VASF-I ERÎF- CENÂB-I HAZRET- MEVLÂNÂ KUDDSE SIRRÂHU L-ÂLÎ 1. Mâhzar-" ak-" Hudâ Hâzret-i Mevlânâd"r Menba -" s"dk u safâ Hâzret-i Mevlânâd"r 2. Serteser hükm eden iklim-i Fenâ Fillâha Hâh-" evreng-i bekâ Hâzret-i Mevlânad"r 3. Nûr-" irfâna dil-i pâki sipihr-i bâlâ Merik-i ems-i Hüdâ Hâzret-i Mevlânâd"r 4. Heref-i zât ile mâuk-" gürûh-" ervâh Gevher-i bahr-i vefâ Hâzret-i Mevlânâd"r 5. Vâris-i ekmel-i sultân-" rusül âh-" kerem Hâtem-i tavr-" sehâ Hâzret-i Mevlânâd"r 6. Zâhid ü rinde füyûzât-" kemâl-i sârî Mültecâ-y" zu afâ Hâzret-i Mevlânâd"r 7. Hâk-i dergâh"na rûh sûdedir efrâd-" ricâl Mürid-i her dü-serâ Hâzret-i Mevlânâd"r 8. AIniyâ vü fukarâ bende-i dergâh"d"r Hâh-" dervi-edâ Hâzret-i Mevlânâd"r.

9. Enbîyâ s"rr"na mîras ile mâlikdir ol Mazharül-ulemâ Hâzretil Mevlânâd"r 10. Râhmet -i mahz-" ilâhîden edip istimdâd Mâye-i lutfu ata Hazret-i Mevlânâd"r 11. Hâk-i pây"ndan al"r kuhl ü cilâ ehl-i nâzar Âleme nûr u ziyâ Hâzret-i Mevlânâd"r 12. Âsitân"ndan erer cânlara te sîr-i hayât Haste-i aka ifâ Hâzret-i Mevlânâd"r 13. Mesnevîdir nefes-i pür-meded-i rûhullâh Dil-i bîmâra devâ Hâzret-i Mevlânâd"r 14. Her iki m"sra "n"n mâ-hasal"d"r dü-cihân Kam-bah-" dü-serâ Hzaret-i Mevlânâd"r 15. Cevher-i zât" müberrâ-y" gubâr-" terîk Ma ni-i Nef-yi sivâ Hazeret-i Mevlânâd"r 16. Nây"na û le-i âvâz"na tût gû-" kabûl Tûr u Mûsa vü asâ Hâzret-i Mevlânâd"r 17. Halka feyz-i ezeli bendelerinden eriir Mebde-i cûd u recâ Hâzret-i Mevlânâd"r 18. Hâk-i pây"ndan eder Gâlib ümid-i ihsân Kân-" Cksîr-i duâ Hâzret-i Mevlânâd"r 4 DER-VASF-I CENÂB-I ERF HAZRET- PÎR- DEST-GÎR KADDESALLÂHU SIRREHUL AZÎZ 1. Görünse her ne târafdan cemâl-i Mevlânâ Gelir zebânlara ism-i celâl-i Mevlânâ 2. Celâl-i dîn olur Allâh hakk" celle celâl Göründü kudret-i Mevlâ misâl-i Mevlânâ 3. Makâm-" fakra eh ü taht-" saltanatda fakîr Tamâm-" cem -i üûndur h"sâl-i Mevlânâ 4. Hezâr secde avâlim semâ "na hayrân Ne devr-i mazharîdir vecd ül hâl-i Mevlânâ 5. Yüzünde zâhir ânun nûr-i pâk-i emsül-ak Gözünde Hâzret-i Hemsin hayâl-i Mevlânâ

6. Hülûl ü vahdet ü mahv u fenâ bekâ sanmâ Visâlden ötedir ittisâl-i Mevlânâ 7. Hezâr bendesi var dâ vi-i Enel Hak da Sened elindeki bâz" makâl-i Mevlânâ 8. Semâ edip giremez çarha âfitâb dahi Seher-geh eylemese rûy-mâl-i Mevlânâ 9. Bu ehre müjde-i feth-i cedîddir Gâlib Yenikapuda görünmek kemâl-i Mevlânâ 5 MEDHYE- ERÎF- DÎGER Ü NYÂZ NÂME BERÂY-I CENÂB-I PÎR ÂRF- RÛM KUDDSE SIRRÛHU 1. Düdüm yine kald"r beni yâ Hâzret-i Monlâ-y" Rûm Bakmâz deyü bildim seni yâ Hâzret-i Monlâ-y" Rûm 2. Chsân"na mairûr olup cürm eyledim ma zûr olup Geldim sana mecbûr olup yâ Hâzret-i Monlâ-y" Rûm 3. Hünkâr-" ehlullâhs"n bir âlî ahenâhs"n Her hâlime âgâhs"n ya Hâzret-i Monlâ-y" Rûm 4. Lutfunla mesrûr et hemân avf eylemezsen i yâmân Cürmün bilip geldim emân yâ Hâzret-i Monlâ-y" Rûm 5. Oldum kef-i nefse esîr isyân"mâ Mevlâ habîr Râhm eyle sen ol dest-gîr Hâzret-i Monlâ-y" Rûm 6. El-hak hatâ etdim hatâ bîn erm ile geldim sana Sormâ günâh"mdan bana ya Hâzret-i Monlâ-y" Rûm 7. Sen Gâlib in mevlâs"s"n sermâye-i ihyâs"s"n Lutfu kerem deryâs"s"n ya Hâzret-i Monlâ-y" Rûm 1. Ak kim sûret-i Mevlânâd"r Mâni-i hilkat-i Mevlânâd"r 6 DER-MEHD- HAZRET- PÎR KADDESÂLLAHU SIRRÂHU

2. Cünbî-i dâire-i kevn-ü mekân Eser-i himmet-i Mevlânâd"r 3. Bâis-i rif at-i derviân"n Heref-i hidmet-i Mevlânâd"r 4. Dest-efân ol"cak z"ll-i hümâ Sâye-i devlet-i Mevlânâd"r 5. Cttifâk ile gürûh-" efrâd Â"k-" nisbet-i Mevlânâd"r 6. Cftihâr eylese Gâlib ne aceb Bende-i Hâzret-i Mevlânâd"r 7 DER-VASF-I ERÎF- MATBAH-I LATÎF- TÂRÎKAT-I MEVLEVYYE KADDESELLÂHU ESRÂREHÜM 1. Muallâ dûd-mân-" evliyâd"r matbah-" Monlâ Dil ü câne ocai-" kimyâd"r mâtbâh-" Monlâ 2. ÇerâI-" pür-ziyâs" s"rr-" Âte-Bâzdan yanm" Bütün pervânegân-" aka câd"r matbah-" Monlâ 3. Anâ rûh-sûdedir âte-perestân-" mâhâbbet hep Semender-hâne-i mihr-ü vefâd"r matbah-" Monlâ 4. Çekilmidir simât-" nî met-i elvân-" âfâka Halîl-i aka gülzâr-" safâd"r matbah-" Monlâ 5. Semâ -" dest-efân" san"rs"n nev-niyâzan"n Matâr-" tâirân-" kibriyâd"r matbah-" Monlâ 6. Yeter fakr ehline yüzler karas" mâye-i râhmet Makâm-" h"dmet-i Âl-i Âbâd"r matbah-" Monlâ 7. Al"r ehl-i velâyet k"smetin bir bir o dergehden Kerâmet kân"d"r kenz-i Hudâd"r matbah-" Monlâ 8. Nihâyet ibtidâya ric at olmu seyyidül kavme Bak"lsa zîr-i hatt-" istivâd"r matbah-" Monlâ 9. Havâlanmâ sak"n âvâre gezme aiyân-gir ol Kebûter-hâne-i s"dk u safâd"r matbah-" Monlâ 10. Giren mütâkd"r ol dûd-mâne girmeyen mütâk

Misâl-i Kâ be bir hayret-fezâd"r matbah-" Monlâ 11. Tecerrüd-pîe derd-endie lâz"md"r taleb-kârî Aceb germ-âbe-i ibret nümâd"r matbah-" Monlâ 12. Yâram"d"r gürûh-" Mevleviyye tavr-" istiinâ Kanâ atden yap"lm" bir bînâd"r matbah-" Monlâ 13. Nefes-bend-hâmûi bî-nevây" üzre mebnîdir Fenâ Fillâhd"r ayn-" bekâd"r matbah-" Monlâ 14. Tasârrufdan te ârrüfden hezerân pâye ber-terdir Bîlir ehli ne vâlâ mültecâd"r matbah-" Monlâ 15. Ubûdiyyet ibâdet s"rf ubûdetdir o menzîlde Sipihr-i bendegîye irtikâd"r matbah-" Monlâ 16. Dür ü gevherde mevcudâtda hit ü seng i mermerde Mükemmel bir serâ-" dil-küâd"r matbah-" Monlâ 17. Anun her dâne nâr" bir enâr ü hâr" bir güldür Cefâ resminde bir bâg-" safâd"r matbah-" Monlâ 18. Olup âdem safâs"n sürmedim Gâlib o firdevsin Dah" hâlâ gözümde tûtiyad"r matbah-" Monlâ 8 DER-VASF-I HAZRET- SULTÂN VELED EFÂZÂNALLÂHU B-FÜYÛZÂTH 1. Ma den-i lutf u kerem Hâzret-i Sultân Veled Nev-bahâr-" heme-dem Hâzret-i Sultân Veled 2. Pertev-i terbîyet-i nûr-" ziyâyâ Mâhzar Mâh-" hurîd-i âlem Hâzret-i Sultân Veled 3. Oldu perverde-i âgû-" cenâb-" Hünkâr Basd" eflâke kâdem Hâzret-i Sultân Veled 4. Oldu gevhâresi esrâr-" perdeden sîrâb Nû edip îr-i hikem Hâzret-i Sultân Veled 5. Nakl eder ehl-i dile tir ü rübâb"n s"rr"n Ârif-i levh ü kâlem Hâzret-i Sultân Veled 6. Davî-i fazl"n" te kîd için eylerse sezâ Be-ebî ile kasem Hâzret-i Sultân Veled

7. Eyledi himmet ile devr-i sipihri tanzîm Hâh-" pervâne-haem Hâzret-i Sultân Veled 8. S"hhat-i kavline S"ddîk ü Âlidir âhid Cftihâr etdiii dem Hâzret-i Sultân Veled 9. Bendelik saltanât" Gâlib i k"ls"n ihyâ Bah edip feyz-i himem Hâzret-i Sultân Veled 9 DER-VASF-I ERÎF- ÂRH- MESNEVÎ CENÂB-I SMÂL RUSÛHÎ EL ANKARAVÎ KUDDSE SIRRUHÛ 1. Ey kâif-i esrâr-" nihân Hâzret-i Hârih Rû-pû-" tecelli-i iyân Hâzret-i Hârih 2. Bâ-nûr-" yâkîn sâlik-i etvâr-" hakîikat Sâhib-kâdem-i kef ü beyân Hâzret-i Hârih 3. Olmu lakâb"n ilm -i ledûnnîde Rusûhî Crfân ile memdûh-" cihân Hâzret-i Hârih 4. Var erhine hem mesnevî-i pîrde îmâ Hem her sühenin mâhrem-i cân Hâzret-i Hârih 5. Hem nâm-" zebîh oldui"nu eyledi icrâ Zemzem gibi bu nutk-" revân Hâzret-i Hârih 6. Vasf"n bu vilâyet de velâyetle degil mi Ser-menk"be-i Mevlevîyân Hâzret-i Hârih 7. Var ise senin cevher ü tahkîklerindir Rek-âver i yemm g"bta-i kân Hâzret-i Hârih 8. Te vîline tevfîkine hayrân olur âdem Pür- fazl u hüner nâdiredân Hâzret-i Hârih 9. Hakka ki erîatda târîkatda meseldir Etmek ile def -i halecân Hâzret-i Hârih 10. Her beyt birer mihr ü ân"n pertevi erhin Eyler nice dilde leme ân Hâzret-i Hârih 11. Mükil komay"p mesnevî-i pîrde hakka Helâl eyledi bî-reyb gümân Hâzret-i Hârih 12. Badan baa yâkût u zümrrüdle komudur Cân kâ besine seng-i niân Hâzret-i Hârih

13. Geçdi nice devrân dah" el ân yine sensin Ser-kâfile-i nükte-verân Hâzret-i Hârih 14. Tafsîl eden icmâlini tafsîl eder el-hâk Anlar bunu rindân-" zemân Hâzret-i Hârih 15. Sultân-" Semâ înin edip dergehin ihyâ Tâ arda etdi deverân Hâzret-i Hârih 16. Cskender ü H"zr âb-" hayât isteyen â"k Gel bundad"r etme cevelân Hâzret-i Hârih 17. Gâlib sanâ bir bende-i nâçîzdir el-hâkk Crâd"na olmu nigerân Hâzret-i Hârih 18. Lutfeyle o mahcubu b"rakmâ nâzar"ndan Ey kâif-i esrâr-" nihân Hâzret-i Hârih 10 DER-MEDH- EVSÂF-I ERÎFE- GAVVÂS-I BAHR- MÂNEV CENÂB-I ÂRH- MESNEVÎ SMÂL ANKARAV KUDDSE SIRRUHÛ 1. Merhâbâ ey muktedâ-y" â"kan-" Mevlevî Heyh Csmâil-i ârih kâhramân-" manevî 2. Merebîndir çeme-i irfân feyzin mâksimi Kalb-i pâkin vâris-i mîrâs-" genc-i Mesnevî 3. Mâhzar-" H"zr-" hayât oldur gel istersen delîl OlduIudur tekye-i Cskenderîde münzevî 4. Mahber-i fasl"ndan etsin bâde-i tahkîki nû Zanneden efsâne-i câm-" bî-nefâd-" Hüsrevî 5. Der gören mecmuâ-i esrâr"n" budur hemân Tâmmetül-Kübrâ da cem olan kibâr-" kübrevî 6. Mesnevînin yek-be-yek erh eyleyen ebyât"n" Ar-" alâs"nda olmu çarh-" ak"n müstevî 7. Ayr" dümez zerresi metnin sevâd-" erhine Sâye salm" guyiyâ ol âftâb"n pertevi

8. Süllem-i ebyât" tatbîk eyleyip ayâta hep Her sözü olmu delîl-i tâm u burhân-" kavî 9. Himmetin H"zr eyleyip ey rehnümâ-y" sâlikan Koymâ bî-kes Gâlib-i gümgete-râh-" keç-revi 11 KASÎDE- MEHTÂBYYE DER-VASF-I ERÎF- SULTÂN SELÎM HÂN-I SÂLS Ü EHÎD NEVERALLÂHÜ MERKADEHÛ 1. O eb ki leker-i zulmetle cenk eder mehtâb Zemîn-i Gülen-i nak-" pelenk eder mehtâb 2. Gelirse cünbi-i pervâze bâz eder eheb-ve Sufûf-" ebri katâr-" külenk eder mehtâb 3. Hemîm-i gül getirir bâga kârbân-" bahâr Sadâ-y" ra d" derâ-y" peenk eder mehtâb 4. Edip safâyile ner-i füyûz-" günâgûn Hevâ-y" Gülen-i tâvûs-reng eder mehtâb 5. Verip beyâz-" arak-ve gül-i piyâleye tâb Misâl-i lâle-i ebri dû-reng eder mehtâb 6. Eder hezâr hayâlât-" bül-aceb "zhâr Surâhî-i meyi kalyon-" benk eder mehtâb 7. Soyup safâyile sâkiyi eyleyip âbdâl Piyâlesin necefî pâlehenk eder mehtâb 8. Sipâh-" encümi cem eyleyip eb-i hûna Geceyle gâret-i iklîm-i zeng eder mehtâb 9. Sipihr-i zulmet-i eb eylese gubâr-âlûd Silip o âyîneyi ref'-i zeng eder mehtâb 10. Durur ser-i reh-i encümde kâhramân-asâ Nâzar güdâzî-i cey-i Hûenk eder mehtâb 11. Kudûm-i Hâzret-i Sultân Selîme deryâda Hezâr evk ile sûr-" fienk eder mehtâb 12. Ederse vezi-i perhâ o âh-" dûr endâz Sebûy" mâhi niân-" tüfenk eder mehtâb 13. Hikâr-" murg-" safâyâ olursa hâhiger Hilâli kavs-ü ihâb-" hadenk eder mehtâb

14. Revâk-" kasr"na lâz"m gelirse hilkâr" Elinde kurs-" mehi deste-seng eder mehtâb 15. Yoluyla etmek için ol hidîve pây-endâz Kumâ-" pertevini reng reng eder mehtâb 16. Ziyâ-" tîiine nisbetle mâhv olur hurîd FürûI-" me aleye râh" teng eder mehtâb 17. Güne dah" giremez kâh-" sâye-perverine Münakka ebr-i afakdan kepeng eder mehtâb 18. Geh-i hilâl ü geh-i bedr olup huzûrunda Terâne senci-i kânûn u ceng eder mehtâb 19. Safâ-y" merebi bir bahr-" bî kerând"r an"n O bahr içinde inâh-" neheng eder mehtâb 20. Nigâh-" h"m ile eflâke olsa zehr-efân Uyûn-" ahteri bâg-" ereng eder mehtâb 21. Eger düerse zemîne nigâh-" merhameti Herengi kelle-i kand-i frenk eder mehtâb 22. Görünce a a a-i âftâb-" ikbâlin Safâda etdiii da vâya neng eder mehtâb 23. Önünde me ale-kedir edînce get ü güzâr Direng ederse berâber direng eder mehtâb 24. Czâbe-i zer-ü sîm etmege mesârifine Muhît-i târh-" eb-i mürde-seng eder mehtâb 25. Ç"kar hûzuruna der-bef-kef ol felek-câh"n Târâbda Zühreyi rakkâs-" seng eder mehtâb 26. Edeble hûe-i pervîni târem-i tâke Riyâz-" mekrûmetinde hevenk eder mehtâb 27. Kümeyt-i berk-i itâb ile olamâz himmetin Bahâne-i kelef ü özrlenk eder mehtâb 28. Muzaffer askerinin zer-ger-i mukanninidir Döküp ei âs"n" zer çeleng eder mehtâb 29. Olursa humbara-endâz o kulzüm-i u le Hurû-i mevc-i tereng-a-tereng eder mehtâb 30. Fürûg-" re yine hayran olursa hayl-i melek

Aceb mi ehl-i dili lâl-ü deng eder mehtâb 31. Eyâ eheneh-i hurîd-bah-i nûr-i nevâl Seninle bu çemeni reng reng eder mehtâb 32. Sen etmezsen nâzâr-" iltifât ehl-i dile Hu â u nûr"nu t"r ü hadeng eder mehtâb 33. Beyâz-" çarha yer eylerdi Gâlib evsâf"n Ne çâre kafiye-i nâzm" teng eder mehtâb 34. O baka â ir-i rûendir eyleyen tahsîn Hilâl-i târf-" külâha çeleng eder mehtâb 35. O dâverin k"l"c"n keskin ede Hak her dem Ki tîi-i tîzini bî-gerd ü zeng eder mehtâb 36. Muzaffer ola adûs"na evk u nusretle Hemîe tâ ki sipâh ile ceng eder mehtâb 12 D)ER KASÎDE- MEHTÂBYYE BER-EVSÂF-I ÂH-I EHÎD SULTÂN SELÎM HAN-I SÂLS RÂHMETULLÂH ALEYH 1. Bir ferve-i semûr giyib dûe mâhtâb Hidmetdedir o zülf ü bîna-gûe mâhtâb 2. Deryâ-y" feyz-i âlem-i envâr olur iyân Sahn-" çemende balay"cak cûe mâhtâb 3. Bir bahr-" u le-zâre düüp sevk-i hüsn ile Girmi tamâm tavr-" sivâyûe mâhtâb 4. Yekreng-i î edip eb ü rûzûn bulur safâ Cmdâd ederse rind-i kadeh nûe mâhtâb 5. Dervi-i Mevlevi gibi çarh-" tehî midir Devr etse feyz-i Hems ile bî-tûe mâhtâb 6. Da vâ-y" ak-" yârda noksân"n" bilip Turmu bu hankâhda deycûe mâhtâb 7. Gördüm bu tâb u revnak" bildim ki bendedir Âlemde bir hidiv-i güher-pûe mâhtâb

8. Dârâ-y" mihr-i kevkebe Sultân Selîm kim H"rmen-geh-i mevâline bir hûe mâhtâb 9. Etdikde ner-i nûr o eyh-i hâver-i kerem Çevgân olur önündeki çâvûa mâhtâb 10. Ctlâf-i nakd-i encüm eder bendegâh"na Yüzler sürünce giydiyi pâ-pûe mâhtâb 11. Ayîne-i zamîr-i tecelli-fürûzunun Benzer yan"nda hâb-" feramûa mâhtâb 12. Adliyle zulm-i sâb"k" mâhv etse çok mud"r Raz" olur mu hükmü karâkûa mâhtâb 13. Hebnem gedâ-y" gülenîdir ol keremverin Alm" hevesle dâmenin âgûa mâhtâb 14. Hemîrinin ziyâs"n" vermek muhâldir Sâgar-keân-" bezm-i halâlûa mâhtâb 15. Tedbîr-i safî-ve veremez har-" intizâm Gark etse dehri penbe-i menfûe mâhtâb 16. Lutfu sipihre oldugu dem zer-ferân-" cûd Kapm" biraz kurâze-i mâgûe mâhtâb 17. Endîe-i-nâk olup derecât-" atâs"na Balar hafî suhâyile ser-gûe mâhtâb 18. Ehl-i hüner müsâdif-i re y-i münîridir Gösterdi em i bülbül-i hâmûe mâhtâb 19. Gâlib duâ-y" devetin eyler o dâverin Verdikçe ne e â"k-" bî-hûe mâhtâb 20. Tevfîke re yi râstgele geldiii gibi Dâim eb-i Berât-" perendûe mâhtâb 13 KASÎDE VÜ MEDHYYE BE-RKÂB-I ÂH-I DEVRÂN-I ESBAK EHÎD SULTÂN SELÎM HÂN-I SÂLS RÂHMETULLÂH ALEYH 1. Meydân-" nâzma ç"kd" kâlem kâhramân gibi

Ald" cihân" kâbzayâ sâhip-k"rân gibi 2. Bir ne e var ki ehid-i makâlimde nutkumun Sermest olur gürûh-" melek bülbülan gibi 3. Bir feyz var ki akk-" zebân"nda hâmemün Zemzem tereüh etmede zer-nâvdân gibi 4. Bir ûr var ki bahr-" safâs"nda tâb "m"n Âfâka nûr-" ak verir hâverân gibi 5. Uryân gelir zamîrime meh-i ervâh-" â irân Beyt-i Hudây" tâif olan hâciyân gibi 6. Hüsn-i edây" benden al"r kârbân-" nâz Ç"kd" gazellerim hat-" anber-ferân gibi 7. Rûen nikât" etmede endîem âikâr Pür-gevher-i kevâkib olan âsumân 8. Efsûnu bîkr-i fikrimin âhir edip eser Açd"m t"ls"m-" manây" genc-i nihân gibi 9. Elfâz"m oldu nûr-" cilâ çem-i mâ niye Ken âna pîrehen götüren kârbân gibi 10. Her iki m"sra"mdan aç"p bâl ü per sühân Eyler urûc-" ar-" berin kudsiyân gibi 11. Etmekdeyim cevâhire müstagrak âlemi Cû eyledikçe nâzm ile deryâ vü kân gibi 12. Oldukça sûmenât-" hayâlim süver-nümâ Ebkâr-" manâ secde eyler muian gibi 13. Sûku s süver midir bilemem kûçe-i kâlem Sad-renk eder mezâmini hûr-" cinân gibi 14. Ald"m tamâm kiver-i mâzmunu söz budur Verdim nizâm-" hükmünü dil hâh-" cân gibi 15. Ebyât"m oldu af-ke-i dîvân-" mârifet Nev askeri müretebb-i âh-" cihân gibi 16. Ol padiah ki etmede cemi cünûd-" gayb Gencûr-" vâridât" bulan ârifân gibi 17. Ol pâdiah ki tâbi -îdir leker-i sürû Pî-i rikâb-" mehde yürür ahterân gibi

18. Ol padieh ki verdi mühimmât" devlete Hüsn-i nizâm-" Mehdî-i sâhib-zamân gibi 19. Gerdûne erdi debdeb-i kûs-" evketi Âvâz-" kürre nây-" mülûk-" keyân gibi 20. Behrâm iitdi çarhda s"yt-i hadengini Bâz etdi çem-i z"rh"n" gû-" kemân gibi 21. Nâzm-" umûru âlem-i bâlâda zikr olur Ikdü l-leâl subha-i kerrûbîyân gibi 22. Bir hulk-" var ki mecmâ-i ahlâk-" âliye Lutf-" t"b â-" hazreti peygamberân gibi 23. Bir ihtimâm" var ki umûr- " cihâdda Ashâb-" pür-salâbet-i adl-âveren gibi 24. Vermi mi kimse mülke bu rütbe hayât-" nev Sultân Selîm-i sâlis-i Osmâniyân gibi 25. Hiç bir mi h"fz-" s"hhat ile def -i mühlikât Pan-zehr-i re yi geldi bize tâze cân gibi 26. Esbâb-" ihtiâm"n"n olmâz beyân" kim Sekbân" var derinde K"z"l Arslan gibi 27. Bilmek dilersen âkl-" rasîn-i mehâbetin Yapd"rd"I" binâlar" gör âsumân gibi 28. Her biri bir gurûha mahaldir cüyûdan Âsûde-bîezârda îr-i jiyân gibi 29. Tab -" bülend,i öyle latîf öyle dil-pezîr Kim yâd" hâlet-âver olur gülsitân gibi 30. Vasf-" cemîli öyle müferrih ki söylesem Te sîr eder dimâia mey-i erguvân gibi 31. Ez-cümle geldi evk-i senâsiyla bu gazel Kalb-i hazîne müjde-i devlet-resân gibi 32. Alsam lebîn dehân"ma rûh-" revân gibi Tutsam o zülfü kâfiye-i râygân gibi 33. Bir kâfirin kemendine dümek kolay m"d"r Zâhid seninle söyleeyim Müslümân gibi 34. Fehm eyle tîg-i gamzesinin bî-emânl"g"n Ditrer hemîe kâkülü berg-i hazân gibi

35. Temyîz-i nîk ü bedde deiildir o t"fl-" nâz Bîlmez fesâne-i gam" dînler yalan gibi 36. Perhâ- " ak" eglenecek dâsitân san"r Ben söyledikçe evk ile Hehnâme han gibi 37. Jülîde-mû ba"mda semender yuvâs"d"r Zannetme Kays a sâye salan âiyân gibi 38. Kim balad"ysa gamze-i gûyâs" vasf"na Oldu hamû Gâlib-i mu ciz-beyân gibi 39. Bed edelim du âya ki olmu du ây" hayr Söz âhirinde âdet-i nâzm-âverân gibi 40. Olsun hemîe çetr-i muallây" devleti Bâlâ-y" çarh-" himmetine sâyebân gibi 41. Memdûd edip cenâb-" Hudâ z"ll" adlini Sals"n fürûgunu eh-i hâversitân gibi 14 KASÎDE VÜ MEDHYYE BER-EVSÂF-I ERÎF- HUDÂVENDGÂR-I ESBAK EHÎD SULTÂN SELÎM HÂN-I SÂLS 1. Ak kim eyledi hurîd-i d"râhân" çerâg Nâzar-" feyzi eder seng-i Bedâhân" çerâg 2. Pertev-i sûzii gör u le-i âh-" bülbül Bir erâreyle eder gonca-i handân" çerâg 3. Lutf-" te sîr-i mâhâbbetle dil-i sengînin Bezmi tahkika olur gevher-i îmân" çerâg 4. Mereb-i cûduna bak sâkî-i âte-destin Etdi bir u le ile sâgar-" gerdân" çerâg 5. Bezme humlarla gelip bâde kadehler gitsin

Kirm-i eb-tâb edemez halka-i rindân-" çerâg 6. Âl fânus ile rez duhterin etsin terîf Eylesin Pîr-i mugân sâkî-i mestâni çerâg 7. Bende-perveligi yokdur diyemem hançerinin Etdi her sînede bin zahm-" nümâyân" çerâg 8. Bir tecellîde eder hüsn-ü cihân" memnûn Gark-" nûr etmededir cümle-i mihmân" çerâg 9. Zîr-i hatt"ndaki hâl etdi ruhun tâb-âver Bunda pervâne eder em i ebistân" çerâg 10. Pâk-dil olsa da lagzîde soyundan dümez T"ynet-i pâkî eder gevher-i galtân-" çerâg 11. Nakz-" kâbil edemez nakz-" kemâl-i ihsân Mâhtâb eylemese ayb"m" kettân" çerâg 12. Cmtiyâz-" hüner ancak kerem-i Bârîdir Gâhî bir lâle eder bezm-i çerâgân" çerâg 13. Haldir muteber etmezdi duhûl-i meclis Tâb-dâr etmese zerrîn em dân" çerâg 14. Fikr-i rûenle degil feth-i t"ls"m-" ma nâ Zâhir eyler mi bu gencîne-i pinhân" çerâg 15. Germî-i gayret-i elde fetîl-i hâmem Etdi bir beyt ile bin defter-i dîvân-" çerâg 16. Öyle bir beyt ki yâd"yla eh-i devrân"n K"ld" endîe-i yârân-" suhendân" çerâg 17. Han Selîm ol eh-i tâbende güher kim k"ld" Hât"r-" enveri âyîne-i devrân" çerâg 18. Hânedân-" keremi tâb " edip nev-ihyâ Himmeti k"ld" nice bî-ser ü sâmân" çerâg 19. O eheneh ki eref verdi vücûd-" mülke Bedr edip eyledi gûyâ meh-i tâbân" çerâg 20. Re y-i derrâkine hurîd disem olmâz m" Etdi yerden göge dek âlem-i imkân" çerâg 21. Kiver-i cûduna gerdûn disem olmâz m" Eyledi Müterî vü Zühre vü Keyvân" çerâg 22. Külhan-" mürdeye dönmüdü ocag-" eyyâm

Etmeseydi eger ol cem -i perîân" çerâg 23. Teng kalm"d" bu meydan-" mahabbet târîk K"lmasayd" o ehin lem a-i irfân" çerâg 24. Me al-i mâh ile bulmâzd" sâbâh" giceler Etmese bârika-i cûdu bu eyvân" çerâg 25. Ziver-i dâire-i çarh vücûdudur an"n Ki eder dâne-i elmâs-" nigîn-dân" çerâg 26. Devirip vakt-" atâs"nda nisâr-" destin Etdi gerdûn bu kadar ahter i tâbân" çerâg 27. Eger eylerse cihân-dârl"g" arz-" cemâl Eder ednâ kulu sadr-" çeh-i vü hakan" çerâg 28. Râh-" iklim-i neverdîn ger ederse puyân Herer-i na li eder efser-i âhân" çerâg 29. K"lâlar kal âlar ecnâd ü silâh ü edevât Hâs"l" etmededir himmet-i merdân" çerâg 30. Kulle-i çarh" y"kar velvele-i top u tüfenk Geldi nevbet ede tîg-i d"râhân" çerâg 31. Gösterir dîde-i â dâya u â-" re yin Edicek nâ ire-i harb ile meydân" çerâg 32. Dâverâ dâd-gerâ husrev-i encüm-sipehâ Nefesin etmede Îsâ gibi sâd cân" çerâg 33. Subh-" ikbâle suâl eyledim etdi tasdîk Senden öirenmi eder mihr-i firûzân" çerâg 34. Serteser nûr-" du â s"rr-" Hudâs"n hakkâ Eyledîn taht-" felek mesned-i Osmân" çerâg 35. Oldu rek-âver-i kandil-i firûzende-i ar Sen edip hâtem-i egüt-i Süleymân" çerâg 36. Mâkdemin verdi bu gülzâra o denlü revnak Nev-bahâr etdi san ükûfe-i rûmmân" çerâg 37. Göz k"p"p encüme târz etmege balard" hâbâb Heb-çerâg-" keremin eylese ümmân" çerâg 38. Vasf-" ahlâk"n" endîe ederdi mahsûr Zîr-i dâmân"na alsayd" gülistân" çerâg 39. Kâs"r"m ükrünü îfâde efendim kat kat

Eyledin Gâlib-i sergete vü hayrân" çerâg 40. Kul eden kapuna çâsârlar" Hazret-i Hakk Edesin mülkleri ile niçe g"lmân" çerâg 15 GALATA MEVLEVÎ-HÂNES TAMÎR OLUNMAK ÇN HUDÂVENDGÂR-I ESBAK EHÎD SULTÂN SELÎM HÂN HAZRETLER HUZÛRLARINA TAKDÎM OLUNAN KASÎDE- RÂ NÂLARIDIR 1. Gönül bir beyt-i mâ mûr u safâd"r ak mi mâr" Yât"r ammâ ki imdi baka bâm" baka dîvâr" 2. Hikest olmu kederden öyle bir âyîne-i esrâr Ederken g"bta-ke sûret gerân-" Çin ü Ferhâr" 3. Rasâdgâh-" Aristodan nümûdâr olmu ol hâne Ki yanî seyr eder sükkân" seyr-i çarh-" devvâr" 4. Bulunmâz zîr-i sakf-" âsmânda böyle vîrâne Serâser Müteridir Zühredir gülmîh ü mismâr" 5. O rütbe hurdekâr oymu ki kirmân tahta-i ferin Eder pür-neng ü noksân dest-i Fahri-i makaskâr" 6. Ne vîrân dîde-i ehl-i basîretdir ana revzen Aceb mi ankebûtî perdelerden olsa âstâr" 7. Hâbâb-asâ giderdi seyl ile deryâya bî-übhe Eger sûrâhlar"ndan olmâsayd" menfez-i cârî 8. Edip te sîr hakkâ sohbeti uâk-" bî-nâm"n Tamâm ermi fenayâ kalmâm" hestinin âsâr" 9. Olur nây u kudûmün naimesinden ditreyip raksân Velî ifâ-y" esrâr"ndan eyler hitendârî 10. Telâ"m imdi dâim kesret-i bârândand"r hep Meger vîrân binâya bâr olmu râhmet-i Bârî 11. Serâser yâyc" dükkân"na dönmü zîr ü bâlâs" Egilmi bir târafdan kalmâm" bir cây-" hem vâr" 12. Gelip mevt-i irâdî Chn-i menfû etmi eczâs"n Hüveydâ her yan"nda Tâmettül-Kübrâ n"n âsâr"

13. Çürük kettâne dönmü tahtalar bir rütbe kim gâhî Verir seylâba râht"n mâhtâb"n tâb-" envâr" 14. Kolaylanm" kâbûl-i hüsn-i ta mîr etmege zîrâ Delikler var ki muhtâc eylemez girbâle neccâr" 15. Ser-i engüt ile mânend-i pee hedmi mümkindir B"raks"n çîre dest üstâdlar tîeyle minâr" 16. Nukû-" hendesînden müstakîmin gayri hep mevcûd Mu avvecler mukavveslerle memlû tâk u dîvâr" 17. Dedim âyâ nedendir böyle vîrâne kald"i" çokdan Olurken mânzar-" ayn-" hidîvân-" keremkâr" 18. Dedi peyk-i beâret sâhibîn gözlerdi olma mâ bed Aç"p revzenleri dest-i du ây" çem-i bîdâr" 19. Rükû " dâimînden sonra etmek idi maksûdu Du â-y" devlet-i âhenehîde böyle ezkâr" 20. Cenâb-" Han Selîm-i mâ delet-güster ki devrinde Olur tanzîm dehrin çok bîna-y" na-behencâr" 21. O âh-" mürtezâ-heybet ki birden müstezâd eyler Kemâl-" lutf-" tâb " nice beyt-i sâ b u düvâr" 22. O hurîd- i celâlet ki tülu u verdi âfâka Peyâm-" kâhramân" dâsitân-" zûr-" Kerrâr" 23. Bu s"dk u niyyet ü ikbâl ü himmet anda kim vard"r Eder elbette munzam mülk-i Rûmâ Rûs u Bulgâr" 24. Gönülden etmi idim tali -i vâlâs"n istihrâc Ben asla söylemem kavl-i nücûmu remz-i ceffâr" 25. Neler yapsa gerek seyr eyle Allâh ömrler versin Murad" dîne davet eylemekdir çarh-" gaddâr" 26. Hehenâha peygamber-mesnedâ sensin o server kim Gelir her yüzde bir Cslâma etmekçün meded-kâr" 27. Gubâr-" sümmi rah"ndan çekerler kuhl-" mâksudu Sipihr-i izz ü ân"n sâbîtân" heft-seyyâr" 28. Cihânda hâb u râhat kalmam"d" belki rü yâda Görenler z"ll-" memdûdunda gördü baht-" didâr" 29. Heb-i hecr âhir oldu gün yüzün gördük bihamdillâh