TARIM SİGORTALARININ GELECEK 10 YILI ÇALIŞTAYI (2014-2023) ÖN SONUÇ RAPORU

Benzer belgeler
DASK & TARSİM Bilal TÜRKMEN. T.C. Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü

DEVLET DESTEKLİ TARIM SİGORTALARI SİSTEMİ TARIM SİGORTALARI

TARIM SİGORTALARININ ÖNEMİ VE TARSİM Öğr.Gör.Erdinç CESUR Sakarya Üniversitesi, Sapanca Meslek Yüksekokulu

/ Kanun. Tarım Sigortaları Kanunu. Kanun No Kabul Tarihi : BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam ve Tanımlar.

TARIM SİGORTALARI KANUNU

TARIM SİGORTASI KANUNU

TÜRKİYE DE TARIM SİGORTALARI UYGULAMALARI

DEVLET DESTEKLİ TARIM SİGORTALARI SİSTEMİ. Dr. Ramazan KADAK Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) Yönetim Kurulu Başkanı

TARIM SİGORTALARI KANUNU. Kanun Numarası : Kabul Tarihi : 14/6/2005. Yayımlandığı R.Gazete : Tarih: 21/6/2005 Sayı : 25852

TÜRKİYE DE SİGORTACILIK

NEDEN TARIM SİGORTASI YAPTIRMALIYIZ?

Devlet Destekli Tarım Sigortaları (TARSİM) Zeki KARAKURT TARSİM A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı

Tarımın Anayasası Çıktı

TARIM SİGORTALARI VE UYGULAMALARI

TÜRKİYE DAMIZLIK SIĞIR YETİŞTİRİCİLERİ MERKEZ BİRLİĞİ SOYKÜTÜĞÜ, ÖNSOYKÜTÜĞÜ VE DÖL KONTROLÜ PROJELERİ TOPLANTISI ANTALYA

Devlet Destekli Tarım Sigortaları Hakkında Sıkça Sorulan Sorular;

Sigortacılıkta Dağıtım Kanalları

DEVLET DESTEKLİ TARIM SİGORTALARI SİSTEMİ

2 Ders Kodu: TEK3713PDS 3 Ders Türü: Seçmeli 4 Ders Seviyesi Lisans

TÜRKİYE DE TARIMIN GELECEĞİ ve AVANTAJLAR

TEMEL SİGORTACILIK. Gerçekleşen hasar oranı, sigorta tarifesinde öngörülen hasar oranından daha düşük olursa aşağıdaki seçeneklerden hangisi doğrudur?

Türkiye Sigorta Sektörüne Bakış & Sağlık Sektörünün Önemi

İnsanlığı Bekleyen Beş Büyük Tehlike ve Sürdürülebilir Tarım. Yusuf Cemil SATOĞLU TARSİM A.Ş. Genel Müdürü Antalya 31 Mart 2017

( tarihli Resmi Gazetede yayımlanan yönetmelik)

GIDA ARZI GÜVENLİĞİ VE RİSK YÖNETİMİ

2) Hangi acenteler Devlet Destekli Tarım Sigortalarında poliçe düzenleyebilir?

DEVLET DESTEKLİ SERA SİGORTASI TARİFE VE TALİMATLAR 2015

Sigortacılık & Aktüerya. Ilge YAZGAN Aktüerler Derneği İstanbul, 11 Nisan 2011 Yıldız Teknik Üniversitesi

Türkiye Sigorta ve Emeklilik Sektörü

DEVLET DESTEKLİ TARIM SİGORTALARI SİSTEMİ- I

5.1. Ulusal Yenilik Sistemi 2023 Yılı Hedefleri [2011/101]

1- Ticari Alacak Sigortasına İlişkin Devlet Destekli Sistem Hakkında Genel Bilgi

Türkiye Sigorta ve Emeklilik Sektörü

BİRİNCİ SEVİYE ÖRNEK SORULARI TEMEL SİGORTACILIK. Aşağıdakilerden hangisi sigorta sözleşmesinin asli unsurlarından birisi değildir?

Türkiye de Sağlık Harcamalarının Finansal Sürdürülebilirliği

DÜNYA SERAMİK KAPLAMA MALZEMELERİ SEKTÖRÜNE GENEL BAKIŞ

Türkiye Sigorta ve Emeklilik Sektörü

TEMEL SIGORTA WEB EKİM 2017

Türkiye de Özel Sağlık Sigortası

TARIM SİGORTACILIĞI; DÜNYA VE TÜRKİYE DEKİ UYGULAMALARIN DEĞERLENDİRİLMESİ

KALKINMA BAKANLIĞI KALKINMA ARAŞTIRMALARI MERKEZİ

DEVLET DESTEKLİ TARIM SİGORTASI (DDTS)

DEVLET DESTEKLİ KÜÇÜKBAŞ HAYVAN HAYAT SİGORTASI TARİFE VE TALİMATLAR 2017

Bu nedenle çevre ve kalkınma konuları birlikte, dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ele alınmalıdır.

Şirket Kodu 1060 Yıl 2013 Tablo Kodu Frekans Versiyon 2. Açıklama Yabancı Para (YP) 0

23 Ekim 2013 ÇARŞAMBA. Resmî Gazete. Sayı : YÖNETMELİK. Başbakanlık (Hazine Müsteşarlığı) tan: ÖZEL SAĞLIK SİGORTALARI YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM

UZUN VADELİ HAYAT SİGORTALARI ÜRÜNLERİNİN GELİŞTİRİLMESİ

BİRİNCİ BÖLÜM... 1 KAYIT DIŞI İSTİHDAM... 1 I. KAYIT DIŞI EKONOMİ...

Başa Dön TİCARİ PAKET SİGORTASI

Şirket Unvanı. HÜR SİGORTA AŞ Şirket Kodu Yıl 2012 Tablo Kodu Frekans. Q3 Versiyon 2

11 Finansal Varlıklar ile Riski Sigortalılara Ait Finansal Yatırımlar

IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ

2017 YILI AKTÜERLİK SINAVLARI MAYIS 2017 TEMEL SİGORTACILIK SINAV SORULARI WEB. Aşağıdaki seçeneklerden hangisi aktüerlerin görev alanı girmez?

DEVLET DESTEKLĠ TARIM SĠGORTALARI SĠSTEMĠ (TARSĠM) Temel Bilgiler ve Kurumsal Yapı

DEVLET DESTEKLĠ SERA SĠGORTASI TARĠFE VE TALĠMATLAR 2016

OECD TARIMSAL POLİTİKALAR VE PİYASALAR ÇALIŞMA GRUBU

Sigorta Sektörünün Sağlık Finansmanı Politikalarındaki Yeri ve Önemi M. Akif EROĞLU Genel Sekreter

TÜRKİYE TARIM SİGORTALARI SİSTEMİ 2015 YILI SUNUMU

International Cartographic Association-ICA

TEST REHBER İLKELERİ PROGRAMI ULUSAL KOORDİNATÖRLER ÇALIŞMA GRUBU 26. TOPLANTISI (8-11 Nisan 2014, Paris)

SERAMİK KAPLAMA MALZEMELERİ VE SERAMİK SAĞLIK GEREÇLERİ SEKTÖRÜNDE DÜNYA İTHALAT RAKAMLARI ÇERÇEVESİNDE HEDEF PAZAR ÇALIŞMASI

TAŞKIN VE SİGORTA II. Ulusal Taşkın Sempozyumu

Türkiye de hayvancılık sektörünün önündeki sorunları iki ana başlık altında toplamak mümkündür. Bunlar;

Tarım ürünleri sigortası;

T.C. GIDA,TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI TÜRKİYE TARIM HAVZALARI ÜRETİM VE DESTEKLEME MODELİ. 30 Havza

İZMİR TİCARET ODASI TÜRKİYE VE DÜNYADA ALACAK SİGORTASI

24 HAZİRAN 2014 İSTANBUL

PAGEV - PAGDER. Dünya Toplam PP İthalatı

ÇEVRE DENETİMİNDE KÜRESEL GÜNDEM VE EUROSAI İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN DENETİMİ SEMİNERİ

TÜRKİYE DE TARIM FİNANSMANI KONFERANSI

2018 ŞUBAT DIŞ TİCARET RAPORU

OECD TARIMSAL POLİTİKALAR VE PİYASALAR ÇALIŞMA GRUBUNUN 63. TOPLANTISINA KATILIM

TAMAMLAYICI VE DESTEKLEYİCİ SAĞLIK SİGORTALARI

Dr. Metin SARIASLAN SİGORTA MUHASEBESİ

DEVLET DESTEKLİ SERA SİGORTASI TEKNİK ŞARTLAR, TARİFE VE TALİMATLAR

BAKANLAR KURULU SUNUMU

T.C. Kalkınma Bakanlığı

SİRKÜLER RAPOR GİDER VERGİLERİ GENEL TEBLİĞİ. ( Seri No : 86 ) Sirküler Tarihi: Sirküler No: 2008/87

Harita 12 - Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası

SİGORTA VE REASÜRANS İLE EMEKLİLİK ŞİRKETLERİNİN MALİ BÜNYELERİNE İLİŞKİN ESASLAR VE ÖZSERMAYE YETERLİLİĞİ

TARIM SİGORTALARI HAVUZU ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK

LİBERTY SİGORTA TÜRKİYE DE BİRLİKTE BÜYÜYELİM

2013 EYLÜL DIŞ TİCARET RAPORU

86 SERİ NO'LU GİDER VERGİLERİ GENEL TEBLİĞ TASLAĞI

TARIM İŞLETMELERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Hazine Müsteşarlığından: 31/07/2015 YILLIK GELİR SİGORTALARI YÖNETMELİĞİNİN BAZI MADDELERİNİN UYGULAMA ESASLARINA İLİŞKİN GENELGE (2015/30)

GTİP : PLASTİKTEN KUTULAR, KASALAR, SANDIKLAR VB. EŞYA

Devlet Destekli Sera Sigortası Teknik Şartları, Tarife ve Talimatları Cuma, 15 Ekim :28

2017 ARALIK DIŞ TİCARET RAPORU

Piyasaya Hazırlık Ortaklık Girişimi

GÜNEŞ ENERJİSİ PROJELERİ SİGORTA UYGULAMALARI

TEMEL SİGORTACLIK EKİM 2016 SINAVI SORULARI- WEB

SAHA RATING, DÜNYA KURUMSAL YÖNETİM ENDEKSİ Nİ GÜNCELLEDİ

İstanbul Üniversitesi

TÜRKİYE DE TARIM SİGORTALARININ GELECEK 10 YILI

SOSYAL GÜVENLİK REFORMU. A.Tuncay TEKSÖZ TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi

MUHASEBE VE FINANSAL RAPORLAMA WEB SORU 1: Aşağıdakilerden hangisi kazanılmamış primler karşılığı (KPK) hesaplama esasları açısından yanlıştır?

4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanununa göre yapılacak Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortasına aşağıdaki tarife ve talimat uygulanır.

11 Finansal Varlıklar ile Riski Sigortalılara Ait Finansal Yatırımlar

TÜRK SİGORTA ENSTİTÜSÜ VAKFI

Transkript:

1

2

TARIM SİGORTALARININ GELECEK 10 YILI ÇALIŞTAYI (2014-2023) ÖN SONUÇ RAPORU 3

TARIM SİGORTALARININ GELECEK 10 YILI ÇALIŞTAYI (2014 2023) ÖN SONUÇ RAPORU İçindekiler: 1. Giriş 2. Dünyada Tarım Sigortaları Uygulamaları ve Son Gelişmelere Genel Bakış 3. Tarım Sigortaları Sisteminin (TARSİM) Amacı, Temel Özellikleri ve Yararları 4. Tarım Sigortalarının Tarihsel Gelişimi 5. Tarım Sigortaları Sisteminde (TARSİM) Elde Edilen Sonuçlar 6. Tarım Sigortaları Sisteminin (TARSİM) Güçlü ve Zayıf Tarafları ile Tehdit ve Fırsatlar; GZTF Analizi 7. Tarım Sigortalarının Gelecek 10 Yılı Yol Haritası (Sorunlar, Hedefler ve Çözüm Önerileri) 4

1. GİRİŞ Tarım; ülkelerin beslenme, istihdam ve kalkınması için önemli ve stratejik bir sektördür. Aynı zamanda tarım, tabiat şartlarına bağlı üretim yapılması sebebiyle, dünyanın her yerinde, HASSAS ve STRATEJİK bir sektör olarak ele alınmaktadır. Gelişmiş ülkelerin tamamı, tarımsal faaliyetler ile uğraşan kesime büyük önem vermekte ve bu kesimin gelir seviyesini koruyucu çeşitli önlemler almaktadır. Bu önlemlerin en başında da tarımsal risklerin transferi, yani tarım sigortaları gelmektedir. Sigorta, kişilerin karşılaşabilecekleri, zarara ve gelir kaybına yol açan olayların ekonomik sonuçlarından kendilerini korumak için, risklerini, belli bir prim karşılığında transfer etme sistemidir. Bu sistem sayesinde kişiler, karşı karşıya bulundukları tehlikelerin neden olabileceği parayla ölçülebilen zararlarını, küçük miktarlarda ödedikleri primler karşılığında teminat altına almaktadırlar. Sigortanın temel işlevi, kişilerin, uğradığı zarardan ekonomik açıdan olumsuz yönde etkilenmemesini sağlamaktır. Sigorta yapılabilmesi için, sigortalı/sigorta ettiren ve sigortacı arasında, sigorta sözleşmesi düzenlenmelidir. Bu sözleşmeye dayanılarak sigortalanana ait bilgileri, sigortanın başlangıç ve bitiş tarihlerini, teminat tutarlarını, sözleşmenin koşullarını ve ödenecek primi gösteren yazılı bir belge niteliğindeki sigorta poliçesi düzenlenmektedir. Sigortacının organizasyonu altında bir araya gelen sigortalılar gelecekteki hasarların karşılanması için prim adı verilen ücreti öderler. Prim tutarına, hasarlar için yapılacak hasar ödemelerinin yanı sıra, sigortacının işletme masrafları, risk inceleme ve hasar tespit masrafları ve satış kanallarının komisyonları gibi kalemler de dâhildir. Sigorta sistemi Büyük Sayılar Kanununa göre çalışmaktadır. Yani ne kadar fazla sigortalıya ulaşılabilirse daha sağlıklı veriler temin edilebileceğinden risk o kadar kolay yönetilebilir olacağından prim fiyatları da sigortalı sayısı arttıkça azalacaktır. Sigorta sisteminde reasürans da (mükerrer sigorta), sigorta edilmiş riskin, belli bir kısmının veya tamamının yeniden sigorta edilmesidir. Sigorta şirketleri, teminat verdikleri rizikolarda büyük hasarların aynı zamanda gerçekleşme ihtimaline karşı, hasar ödemelerinde zorlanmamak için sigortacılık sisteminin bir gereği olarak reasürans yaptırmaktadırlar. Sigortacılık uygulamaları tarım sektöründe geniş bir uygulama alanı bulmaktadır. Dünyada, gelişmiş ülkeler arasında gösterilen birçok ülke, sigortacılık konusunda ve dolayısıyla tarım sigortaları açısından gerekli alt yapı çalışmalarını tamamlayıp, tarım sigortalarını çeşitli alternatiflerle uygulamaya almıştır. Gelişmişlik açısından, genel olarak, tüm sektörlerde önemli bir aşama kaydeden Ülkemizde ise, tarım sektörünü tehdit eden risklerin teminat altına alınabilmesi amacıyla, devlet prim desteği olan sigorta sistemine geçilmesi ön görülmüş ve bu amaçla, 14.06.2005 tarih ve 5363 sayılı "Tarım Sigortaları Kanunu" çıkarılmıştır. Kanun kapsamına alınan riskler ile ilgili olarak, yapılacak sigorta sözleşmelerinde standardın sağlanması, riskin en iyi koşullarda transferi için uygun ortam oluşturulması, oluşacak hasarlarda tazminatın tek merkezden ödenmesi, tarım sigortalarının geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması amacına yönelik olmak üzere, bir Kamu Havuzu olan Tarım Sigortaları Havuzu kurulmuştur. 5

Tarım Sigortaları Havuzuna ilişkin tüm iş ve işlemler, havuza katılan sigorta şirketlerinin eşit hisselerle ortak oldukları Tarım Sigortaları Havuzu İşletici Şirketi tarafından yürütülmektedir. Başlangıçta Bitkisel Ürün Sigortası, Sera Sigortası, Büyükbaş Hayvan Hayat Sigortası ve Kümes Hayvanları Hayat Sigortası olarak 4 branşta faaliyet gösteren Havuz, 01.01.2007 tarihinden itibaren Su Ürünleri Hayat Sigortası, 01.05.2011 tarihinden itibaren Küçükbaş Hayvan Hayat branşlarının da ilave edilmesi ile 6 branşta faaliyetine devam etmektedir. Türkiye de ilk Devlet Prim Desteği olan Tarım Sigortası Poliçesi 01.06.2006 tarihinde düzenlenmiştir. Günümüzde Planlama tüm kurum ve kuruluşlarda, uzun soluklu, sürdürülebilir başarıyı sağlamada en önemli faktör haline gelmiştir. Kamu kuruluşlarında veya özel sektörde, her kuruluşun, misyonunu, vizyonunu oluşturması ve geleceğini planlaması bu doğrultuda kısa ve uzun dönemli hedefleri ile gidecekleri yolu belirlemesi gerekmektedir. Belirlenen hedeflere ulaşılması ise; tüm paydaşların bu hedeflerden haberdar olması ve bu hedefler için ortaklaşa çalışması ile mümkün olabilmektedir. Ülkemizde Tarım Sigortaları penetrasyonunun (Tarım sigortalarında penetrasyon, tarım sigortaları prim hacminin, tarımsal gelire oranı şeklinde ifade edilmektedir.) geçmiş 7 yıl itibariyle %1 den %8 ler seviyesine geldiği ve Devlet Destekli Tarım Sigortaları performansının, tüm taraflar açısından başarılı olarak nitelendirilebileceği düşünülse bile henüz, Ülkemizde sigortalanmayan %92 lik bir tarımsal varlık mevcut olduğu ve diğer Dünya Ülkelerindeki Sigorta penetrasyonu göz önüne alındığında, elde edilen başarının yeterli olmadığı, alınacak daha çok mesafenin olduğu ortaya çıkmaktadır. Çalıştay da, bu konuların ana hatlarıyla ele alınması, tüm paydaşlar tarafından ortak hedeflerin belirlenmesi ve benimsenmesi, bu hedeflere yönelik süreçlerin ve görevlerin ilgililer tarafından yerine getirilmesi amaçlanmıştır. Katılımcılar, yapılan grup çalışmaları ile bu konulara dair, somut öneriler üzerinde çalışma fırsatı bulmuşlardır. 2. DÜNYADA TARIM SİGORTALARI UYGULAMALARI VE SON GELİŞMELERE GENEL BAKIŞ 1990 lı yıllarda, gelişmekte olan ülkelerin çoğunda, tarım sigortalarında kamudan özel sektöre bir geçiş görülmektedir. Kamu sektörünün gerçekleştirdiği verim sigortası programları, özellikle Latin Amerika ve Asya da 1950-90 döneminde, önemli bir artış göstermiş; ancak, başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Bu nedenle, 1990 lı yıllardan itibaren hükümetler, tarım sigortalarının özel sigorta sektörü vasıtasıyla, kamu-özel sektör işbirliği şeklinde uygulanmasını teşvik etmektedirler. Tarım Sigortaları konusunda, 2008 yılında Dünya Bankası tarafından gerçekleştirilen araştırmada, ülkelerin yarısından fazlasında (104 ülkede) tarım sigortası yapıldığı belirtilmektedir. 2008 yılı itibariyle, tarım sigortaları; 56 ülkede özel sigorta şirketleri tarafından yürütülmüş, 48 ülkede ise kamu-özel sektör işbirliği şeklinde gerçekleşmiştir. Özel sigorta sektörünün gelişmişliği, ülkenin gelişmişlik düzeyi ile paralel olarak artmaktadır. Tarım sigortalarının gelişmesini desteklemek için özellikle, orta-gelir grubu ülkelerde, genellikle kamu-özel sektör işbirliğine dayanan koasürans havuzu kurulmuştur. Küresel tarım sigortaları prim hacmi 2004-2011 yılları arasında çarpıcı biçimde artarak, 8 Milyar $ dan 24 Milyar $ a yükselmiştir. Bu şaşırtıcı artış, sigorta bedelinin bir bileşeni olan tarım ürünlerinin fiyatındaki yükselişten, Çin, Brezilya, Hindistan, Doğu Avrupa da tarım sigortalarının büyümesinden ve Brezilya, Çin, Güney Kore Cumhuriyeti, ABD ve Türkiye gibi belli başlı ülkelerde devlet desteği uygulanmasından kaynaklanmıştır. 6

Bu büyümeye rağmen, ülkelerin büyük bir kısmında, tarım sigortalarında penetrasyon, çok düşüktür. Ülkenin gelişmişlik düzeyi arttıkça, sigorta penetrasyonu da artmaktadır. Aşağıdaki grafikte görüldüğü üzere, tarım sigortalarında penetrasyon oranı, ülkelerin gelişmişlik düzeyine göre %1,99 dan %0,01 e kadar değişim göstermektedir. Benzer durum, diğer Hayat Dışı sigorta branşlarında da görülmektedir (%3,15-0,69). Ülkemizde, 2011 yılı verilerine göre Tarım Sigortaları penetrasyon oranı %0,42 ile Orta Yüksek Gelir Grubu ülkelerin üzerinde gerçekleşmiştir. Ülkelerin hepsinde tarım sigortaları penetrasyon oranı, diğer hayat-dışı branşlara göre daha düşük gerçekleşmiştir. Ülkelerin Gelişmişlik Durumuna Göre Tarım Sigortalarının ve Hayat Dışı Sigorta Branşlarının Penetrasyon Oranları 3,50% 3,00% 3,15% 2,50% 2,00% 1,99% 1,89% 1,50% 1,00% 0,50% 0,00% Yüksek Gelir Grubu Ülkeler 0,29% Orta Yüksek Gelir Grubu Ülkeler Tarım Sigortaları Primleri/Tarımsal Gelir 0,16% 1,14% Orta Düşük Gelir Grubu Ülkeler 0,01% 0,69% Düşük Gelir Grubu Ülkeler Hayat Dışı Primler/GSMH 0,42% Türkiye 1,06% Kaynak: Cummins and Mahul 2009; World Bank Survey 2008. Türkiye: GSMH 2011 TUİK, Prim Üretimi: TARSİM 2011, Türkiye Sigorta Birliği 2011. Tarım sigortalarının gelişmesi ve büyümesi uzun zaman almaktadır. ABD ve birçok Avrupa ülkesinin, tarım ve hayvancılık sigortası geçmişi yüz yıldan daha fazla olup, yüksek penetrasyona sahip, gelişmiş sigorta piyasaları bulunmaktadır. Buna karşılık, çok sayıdaki gelişmekte olan ülkede ise, tarım sigortalarının tarihsel geçmişi çok azdır. Dünya Tarım Sigortaları priminin yaklaşık %90 ı, yüksek gelir düzeyli ülkeler tarafından üretilmektedir. 2011 yılı verilerine göre; Dünya tarım sigortalarında, yaklaşık 24 Milyar $ olan toplam prim hacminin %56 sını ABD ve Kanada, %23 ünü Asya ve %16 sını Avrupa gerçekleştirmektedir. DÜNYA DA, TARIM SİGORTALARININ PRİM ÜRETİMİ YÖNÜNDEN COĞRAFİ DAĞILIMI (2011) Dünya Tarım Sigortaları Toplam Prim Üretimi: 24 Milyar $ ABD & Kanada (% 56) Avrupa (% 16) Asya (% 23) Afrika (% 1) Latin Amerika (% 3) Aus & YZ (% 1) Geleneksel Bitkisel Ürün Sigortalarında uygulanan sigorta programları, Tanımlanmış Risk Sigortası ve Verim Sigortası şeklinde, iki ana gruba ayrılmaktadır. Dolu Sigortası gibi Tanımlanmış Risk Sigortası, gelişmiş ülkelerin tümünde uygulanırken, gelişmekte olan ülkelerin 7

ise yarısından daha azında uygulanmaktadır. Hasar maliyetinin düşüklüğü, hasar bazlı tazminat sistemi, parsel bazındaki hasar tespitinin kolaylığı ve primlerin ödenebilir düzeyde olması, Tanımlanmış Risk Sigortası nın önemli avantajlarını oluşturmaktadır. Yüksek gelir grubu ülkelerin yaklaşık yarısında, orta gelir grubu ülkelerin yaklaşık %80 inde ve Latin Amerika da, bireysel Verim Sigortası uygulanmaktadır. Verim Sigortası programında tazminat, hasar yerine, verim miktarı esas alınarak hesaplanmakta olup, çok komplekstir. Genel olarak, tüm riskleri kapsaması ve arazide risk inceleme, hasar tespitinin yapılması zorunluluğu nedeniyle, sigorta maliyeti ve dolayısıyla prim fiyatları çok yüksektir. Uluslararası deneyimler, Verim Sigortası programında, moral riskin ve anti-seleksiyonun yüksek olduğunu göstermektedir. Bu sigorta programları dışında, özellikle son yıllarda gündemde olan bir diğer sigorta programı İndeks Sigortası dır. Bu programda tazminat hesabı, bölgesel (il-ilçe) yağış veya verim gibi indeks değerleri esas alınarak yapılmaktadır. Araştırma yapılan ülkelerin 1/3 ünde İndeks Sigortası mevcut olup, çok büyük bir kısmı pilot uygulama aşamasındadır. Araştırma yapılan ülkelerin %85 inde, Hayvan Hayat Sigortası mevcut olup; genellikle, kazalar ve hayvan ölümleri teminat kapsamındadır. Hayvan Hayat Sigorta programları çok kısıtlı olup, sigorta talebi ve sigorta penetrasyonu genellikle düşüktür. Bunun sonucu olarak, prim hacmi bitkisel ürün sigortasına oranla çok düşüktür. Salgın hastalıklar, esas itibariyle, yüksek gelir grubu ülkelerde teminat kapsamındadır (Çin, Almanya, Meksika, İspanya). Moğolistan da 2006 yılından itibaren, indeks bazlı hayvan hayat sigortası, pilot olarak uygulamaya konulmuş bulunmaktadır. DÜNYA DA BRANŞ BAZINDA TARIM SİGORTALARI (2011) Hayvan Hayat Sigortası % 4 Bitkisel Ürün Sigortaları % 90 At Sigortası % 2 Sera Sigortası % 2 Su Ürünleri Sigortası % 1 Özel Orman Sigortası % 1 2011 yılı, Dünyada tarım sigortalarının, branş bazında dağılım oranlarına bakıldığında, toplam portföyün %90 ını Bitkisel Ürün Sigortaları, %4 ünü Hayvan Hayat Sigortası, %2 sini Sera Sigortası ve % 1 ini Su Ürünleri Sigortasının oluşturduğu görülmektedir. Tarım sigortalarında satış kanalları, özel sigorta sektörünün gelişmişlik düzeyine bağlıdır. Yüksek gelir ve orta-üst gelir grubu ülkelerde sigorta satışı, geleneksel olarak, sigorta şirketlerinin acenteleri veya brokerler tarafından yapılmaktadır. Sigorta piyasasının az gelişmiş olduğu düşük gelir grubundaki ülkelerde ise tarım sigortası, esas itibariyle kooperatifler ve üretici grupları tarafından yapılmaktadır. Asya ve Afrika da birçok girişim olsa da, mikrofinans kuruluşlarının da dâhil olduğu, tarım bankacılığı tarafından yapılan sigorta satışı henüz çok sınırlıdır. Tarım Sigortası Programlarının %80 inde, gönüllülük esası bulunmaktadır. Orta-Düşük ve Düşük Gelir Grubundaki ülkelerde, tarım kredileri alanlar için zorunlu sigorta uygulamaları, sıkça 8

görülmektedir. Bu şekilde, kredi bağlantılı sigorta, orta ve düşük gelir grubundaki ülkelerde, tarım sigortalarının gelişmesi için bir fırsat olabilmektedir. Tarım sigortaları, esas itibariyle, konusunda uzman özel reasürans firmalarına reasüre edilmektedir. Büyük doğal afetler için yeterli risk sermayesinin bulunması, çoğu zaman mümkün olmamaktadır. Tarımsal reasürans; araştırma yapılan ülkelerin %66 sında, özel reasürörler tarafından, %22 sinde ise özel ve kamu kurumları tarafından sağlanmaktadır. Kosta Rika, İran, Japonya ve Kazakistan da ise; tamamen kamu reasüransı bulunmaktadır. Tarım sigortalarında prim desteği ülkelerin yaklaşık 2/3 ün de, sigorta priminin %50 si kadardır. Bazı ülkeler, çeşitli kriterlere bağlı olarak, değişken prim desteği uygulamaktadır. Aşağıdaki tabloda çeşitli ülkelerde uygulanan prim desteği oranları görülmektedir. Bitkisel Ürün Sigortasında Uygulanan Devlet Prim Desteği Oranları Prim Desteği Yapılmayan Ülkeler Prim Desteği Yapılan Ülkeler Prim Desteğinin Tipi Yüksek Gelir Grubu Orta Yüksek Gelir Grubu Sabit Prim Desteği (%) Değişken Prim Desteği (%) Avustralya Avusturya Sabit 50 Almanya Kanada Değişken 0-100 Yunanistan Kıbrıs Sabit 50 Macaristan Çek Cumhuriyeti Değişken 35-50 Hollanda Fransa Sabit ve Değişken 35 35-40 Yeni Zelanda İsrail Değişken 35 35-80 İsveç İtalya Sabit 66 Japonya Sabit 50 Portekiz Değişken 45-75 Slovenya Değişken 30-50 Kore Cum. Sabit 50 İspanya Değişken 4-75 ABD Değişken 35-67 Arjantin Brezilya Değişken 40-60 Bulgaristan Şili Sabit 50 Jamaika Kosta Rika Değişken 40-65 Romanya Meksika Değişken 35-60 Güney Afrika Polonya Sabit 50 Uruguay Rusya Sabit 50 Venezuela Türkiye Sabit 50 Kaynak: World Bank Survey, 2008. Bazı ülkelerde ise; hükümetler, tarım sigortalarında idari ve operasyon masrafları (%16) ve hasar tespitleri (%6) için de, kamu desteği sağlamaktadır. Kamu desteği, hasar fazlası (excess of loss) olarak da yapılabilmektedir. Finans dışında, Devletin tarım sigortalarına desteği yasal düzenlemeler, araştırma-geliştirme ve eğitim şeklinde de olmaktadır. Araştırmaya katılan ülkelerin sadece %11 inde, küçük çiftçiler için ilave prim desteğinin verildiği, özel programlar geliştirilmiştir. Tarım Sigortalarının toplam kamu maliyetinin, 2007 yılında, toplam prim tutarının %68 i olarak gerçekleştiği tahmin edilmektedir. Araştırma yapılan ülkelerde, tarım sigortası desteğinin kamuya maliyeti, üreticinin ödediği prim tutarının %50-300 ü arasında gerçekleşmiştir. Tarım Sigortalarında finansal performansın göstergesi, hasar-prim oranıdır. Özel sektör tarafından, kamu desteği ile yürütülen sigorta programlarında, hasar-prim oranları daha düşüktür, yani finansal performansı daha yüksektir. Bunun nedeni, sigorta prensiplerinin ve aktüeryal tekniklerin uygulanması ile daha düşük işletme masrafları ve özel sigorta sektörünün finansal disiplinidir. 9

Tarımda Risk Katmanları Hasar Büyüklüğü Devlet Reasürörler Risk Transferi Sigorta Şirketleri Kooparatifler ve Mutual Şİrketler Risk Havuzu Riskin Şiddeti Çok Düşük Düşük Orta Büyük Katastrofik Üretici Risk Tutma Kaynak: Mahul and Stutley 2010, The World Bank Report no. 61963-LAC Çok düşük, düşük, orta, büyük ve katastrofik olarak gruplandırılan tarımsal risklerin şiddetine göre Devletten üreticiye kadar tüm tarafların, risk yönetim şekilleri yukarıdaki grafikte ortaya konmuştur. Örneğin; çok düşük olarak adlandırılan risk katmanındaki hasarların, üreticilerin üzerinde tutmaları ve ancak, ortanın üzerinde yer alan risk katmanlarındaki hasarların, sigorta şirketlerine transferi öngörülmektedir. Tarım Sigortalarında Devletlerin Rolü Devletlerin, tarım sigortalarının geliştirilmesindeki rolleri, şu şekilde sayılabilir: Yasal çerçevenin belirlenmesi, Tarım sektörünün alt yapısının geliştirilmesi, Tarımsal, meteorolojik, coğrafi, topografik ve toprak veri alt yapısının oluşturulması, Tarım sigortasının geliştirilmesi için gerekli olan yüksek başlangıç maliyetinin karşılanması, Katastrofik riskler için reasürans kapasitesinin bulunmasındaki sıkıntının giderilmesi, Tarım sigortalarının yüksek işletim masrafının, kısmen de olsa karşılanması, Yüksek sigorta maliyeti dolayısıyla, primlerin üreticiler tarafından ödenmesindeki güçlüğün giderilmesi, Sigorta bilinci ve bilgisinin artırılması amacıyla, üreticilerin eğitilmesi, Risk önleme ve azaltma tedbirlerinin alınması. Bir Sigorta Programının Sürdürülebilirliği Genel giderler, istihsal masrafları, risk inceleme ve hasar tespit masrafları ile birlikte orta vadede (5-10 yıl) hasar-prim oranı ortalaması % 100 ü aşan sigorta programlarının finansal olarak sürdürülmesi mümkün görünmemektedir. Aşağıdaki tabloda görüleceği üzere, bazı ülkelerde geçmiş dönemlerde, hasar prim oranı %429 a kadar çıkmıştır. Bazı Ülkelerde Kamu Sigorta Programının Finansal Performansı Ülke Analiz Edilen Dönem Hasar - Prim Oranı (%) (Masraf + Hasar) / Prim (%) Brezilya 1975-1981 429 457 Kosta Rika 1970-1989 226 280 Japonya 1947-1977 148 260 Japonya 1985-1990 99 456 Meksika 1980-1989 318 365 ABD 1980-1989 187 242 Filipinler 1981-89 394 574 Kaynak: Hazell 1992. 10

1950 ler ile 1980 ler arasında, birçok Latin Amerika ülkesinde (Meksika, Kosta Rika, Venezuela, Ekvator, Brezilya) kamu sigorta şirketleriyle Verim Sigortası (MPCI) programları uygulanmış, ancak; zayıf yönetim, yüksek operasyonel masrafları, düşük prim fiyatları ve sonuç olarak yukarıdaki tabloda görüldüğü gibi yüksek hasar-prim oranları, nedeniyle sigorta programlarının büyük bir kısmı finansman bakımından sürdürülebilir olmamaları dolayısıyla sonlandırılmıştır. 3. TARIM SİGORTALARI SİSTEMİNİN (TARSİM) AMACI, TEMEL ÖZELLİKLERİ VE YARARLARI 3.1 KURULUŞ AMACI VE GEREKÇESİ Tarımsal üretimin sürdürülebilirliğini etkileyen nedenlerin başında, üreticilerin doğal afetler yüzünden yaşadıkları gelir kayıpları gelmektedir. Zarar gören üreticiler desteklenmediği takdirde, tarımdan kopuş, yeni gelir kaynaklarına yöneliş ve şehre göç başlamaktadır. Bunun önlenmesi için üreticinin taşıdığı bu risklerin transfer edilmesi gerekmektedir. Dünyada kabul edilen, en çağdaş risk transfer sistemi sigortadır. Tarım ve hayvancılıkta, doğal afetlerin büyüklüğü nedeniyle, özel sigortacılık, tek başına çözüm üretememektedir. Tarımsal ürünlerin sigortalanabilmesi ancak, risklerin oluşturacağı yükün paylaşılması ile mümkündür. Bu yükün, büyük kısmı sigorta sistemi ve Devlet tarafından üstlenilirken, küçük bir kısmının da üretici tarafından karşılanması gerekmektedir. Ayrıca; primlerin, riske paralel olarak yüksek olması nedeniyle, üreticilerin sigorta yaptırabilmelerini kolaylaştırmak için Devlet katkısı şarttır. Kaynakların verimli kullanımının sağlanması için bu sistemin tek elden yönetilmesi gereklidir. İşte tüm bu gerekçelerle, kar amacı olmayan bir sigorta sisteminin yönetilmesi için bir kamu havuzu olan Tarım Sigortaları Havuzu kurulmuştur. Tarım Sigortaları Havuzunun Misyonu Tarım Sigortaları Kanunu ile amaçlanan, Tarım Sigortalarının tanıtılması ve yaygınlaştırılmasının sağlanması ile üreticilerin, doğal afetlerden ve diğer, oluşabilecek risklerden korunması amacına yönelik, gerekli uygulamaları, tam ve hızlı bir şekilde yürütmektir. Tarım Sigortaları Havuzunun Vizyonu Ülkemizin, tarımsal üretim yapılan her yöresine, tarımı yapılan her ürüne, mümkün olan en geniş kapsamlı sigorta güvencesini sağlayabilen, çiftçimizin güvenini kazanmış, örnek gösterilen bir kurum olmaktır. 3.2 SİSTEMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ Sigorta Sisteminin Temel İlkeleri TARSİM; sigorta prensipleri ve teknikleri çerçevesinde; doğruluk, şeffaflık, hesap verebilirlik, sürdürülebilirlik ve güvenilirlik ilkeleri ile Tarım ve Hayvancılık sektörüne hizmet vermeyi esas alan ve kar amacı olmayan bir sigorta sistemidir. Bu sigorta sistemine girmek zorunlu olmayıp, isteğe bağlıdır. Sadece; sigorta yaptıran üreticilere, prim desteği sağlanan ve teminat kapsamındaki bir risk nedeniyle, hasar olması durumunda da, sigorta prensipleri ve teknikleri çerçevesinde, hasar tazminatı ödemesi havuz modeli ile yapılan bir sistemdir. 11

Kayıtlılık Üreticilerin, diğer tarımsal desteklerde olduğu gibi; tarım sigortasındaki prim desteğinden, tarım sigortası poliçesinden ve sonrasında hasar meydana geldiğinde de, hasar tazminatından yararlanabilmesi için kayıtlılık yasal bir zorunluluktur (Tarım Kanunu Madde 20/d, Tarım Sigortaları Kanunu Madde 13). Sigorta konusu ile ilgili olarak Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS), Veteriner Bilgi Sistemi (TÜRKVET), Örtü Altı Kayıt Sistemi (ÖKS) veya Su Ürünleri Kayıt Sistemi (SKS) ye kayıt yaptırması ve bu kaydını, her yıl güncellemesi gerekmektedir. Denetim Tarım Sigortaları Havuzu ve İşletici Şirketin; Sigortacılık uygulamaları yönüyle denetimi, Hazine Müsteşarlığınca, Diğer tüm işlemlerinin denetimi ise; Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yapılmaktadır. Devletin denetim mekanizmasının varlığı; şeffaflığın sağlanması ve sürdürülebilirlik açısından, sisteme olan güveni artırmaktadır. Bu yapısıyla TARSİM, devletin; organizasyonu, koordinasyonu, denetimi, gözetimi ve garantisinde olan, bir sigorta sistemidir. Sigorta Şirketleri İle Acentelerinin Sistemdeki Rolü ve Sorumluluğu; Tarım Sigortaları Havuzundan aldıkları komisyon ücreti karşılığında, Aracılık Hizmeti yapmak, Tarım Sigortaları Havuzu adına, Standart Poliçe düzenlemek ve bir suretini sigortalıya vermek, Poliçe düzenlerken; Tarım Sigortaları Sistemini; üreticiye tam ve doğru bir şekilde anlatmak, Sigortalıdan alınacak poliçe prim bedellerini tahsil ederek, kanuni süresi içinde, Havuz hesabına aktarmak, Sigortalının hasar ihbarlarını, Havuz un İstanbul daki merkezine iletmektir. Sigorta şirketleri retrosesyonda Havuzdan pay almaları durumunda payları oranında sorumluluk üstlenmekte, ayrıca gerektiğinde Havuzla müştereken teminat verebilmektedir. Devletin Prim Desteği Doğal afet risklerinin; frekans ve şiddetinin yüksek olması sonucunun prim fiyatlarını artırması nedeniyle, üreticilerin sigorta yaptırabilmesini kolaylaştırmak için, üreticiler tarafından ödenmesi gereken sigorta priminin bir kısmı, devlet tarafından destek olarak karşılanmaktadır. Ürünler, riskler, bölgeler ve işletme ölçekleri itibariyle, Devlet tarafından sağlanacak prim desteği miktarları, her yıl Havuz Yönetim Kurulunun kararı ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının teklifi üzerine, Bakanlar Kurulu tarafından belirlenmektedir. Amaç; üreticileri sigorta yaptırmaya teşvik etmektir. Sigorta Prim Desteği; Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) ve AB kriterlerine uygun, dolaylı bir destektir. Değişen destekleme yöntemleri, Tarımsal Desteklerin, rekabet açısından, önem ve zorunluluğu nedeniyle, dolaylı destekler olması istenmekte ve önerilmektedir. Çiftçinin de, belirli bir ücret/bedel ödeyerek, riske ortak olması yani sigorta yaptırması, destekler için öngörülen ve istenen genel bir destekleme şeklidir. 12

Bitkisel ürünlerini, seralarını, büyük ve küçükbaş hayvanlarını, kümes hayvanlarını ve su ürünlerini sigortalatan üreticilerin, sigorta prim miktarlarının yüzde ellisi (% 50 si) Devlet tarafından ödenmektedir. Açık alanda yetiştirilen meyvelerde çiçeklenme evresindeki don riskinin, sigorta kapsamına alınması nedeniyle, sigorta paketindeki diğer riskler hariç sadece don riski priminin 2/3 ü oranında devlet prim desteği verilmektedir. Devletin Hasar Fazlası Desteği (Devlet Garantisi) Ulusal ve uluslararası piyasalardan sağlanan korumanın (Reasürans ın) yeterli olmaması halinde, Bakanlar Kurulunca belirlenecek kısım, Devlet tarafından taahhüt edilmektedir. Olağanüstü hallerde ve beklenenden fazla hasar olması durumlarında da; ihtiyaç duyulan ilave ödenek miktarının, yukarıda belirtilen çerçevede, Devlet tarafından, Hasar Fazlası Desteği şeklinde, Havuza aktarılması ile hasarların tazmin edilmesi mümkün olmaktadır. Bu da her koşulda zarar gören sigortalı üreticinin hasar tazminatının ödenmesinin devletin garantisi altında olduğunu göstermektedir. İşletici Şirketin Görev ve Sorumluluğu 5363 Sayılı, Tarım Sigortaları Kanunu ile özel olarak kurulan; Tarım branşında lisans almış, Özel/Ticari Sigorta Şirketlerinin (24 sigorta şirketi) eşit payla/sermayeyle ortak oldukları, Tarım Sigortaları Havuzunun, sekretaryası ile iş ve işlemlerini yapmakla görevli bir Şirket olarak kurulan, Belirli bir ücret karşılığında, hizmet alımı yolu ile çalışan ve tazminat ödeme sorumluluğu ile sigorta uygulamaları konusunda, karar alma ve karar verme yetkisi bulunmayan, 5363 Sayılı Tarım Sigortaları Kanunu, Bakanlar Kurulu Kararları, Yönetmelikler, Sözleşmeler ve Tarım Sigortaları Havuzu Yönetim Kurulu nun kararları doğrultusunda hareket eden/çalışan, Kâr amacı, ticari başka bir faaliyeti ve sigorta işi dışında da, başka herhangi bir işi ve faaliyeti olmayan, Sigorta prensipleri ve sigorta tekniklerine göre işlem yapan bir Anonim Şirket tir. Hasar/Tazminat Ödemeleri Tazminat ödemeleri; sadece, bir Kamu Havuzu olan Tarım Sigortaları Havuzunun yetkisi ve sorumluluğunda olup; Havuz kaynaklarından yapılmaktadır. Havuz dışında; hiç bir resmi ve özel kurum, kuruluş ve kişinin, Havuz adına tazminat ödemesi yapması mümkün değildir. Sivil Toplum Kuruluşları ile Sigorta Şirketi ve Acentelerinin de, tazminat ödeme yetkisi ve sorumluluğu bulunmamaktadır. İşletici Şirket, kanuni görevi ve sorumluğu gereğince; tazminat ödemelerini, hasar dosyalarıyla ilgili çalışmaları ve eksikliklerin ikmal edilmesini sağladıktan sonra; Havuz dan, ilgililerin/ hak edenlerin/ sigortalıların adına bankaya, yasal süre içerisinde aktarmaktadır. Herhangi bir doğal afet riskinin, sigorta kapsamına alınabilmesi Kullanılabilir nitelikteki istatistiki verilerin varlığına ve elde edilmesine, 13

bağlıdır. Söz konusu riskin üretici tarafından kontrol edilebilirliğine ve risk önleme tedbirlerinin alınabilirliğine, Gerekli analizlerin ve aktüeryal hesaplamaların yapılmasına, Hasar tespitlerinin yapılabilirliğine, Sisteme getireceği yüklere, Bütçe imkânlarına (ödenecek devlet desteği ve hasar fazlası desteği hesaplamaları yapılarak), Reasürans imkânlarına, Eksperlerin sayısının ve niteliğinin yeterliliğine, söz konusu risk ile ilgili eğitimlerine, Bakanlar Kurulu Kararı na, Teminat kapsamındaki bir riskin sigortalanabilmesi Sigorta konusu ürünün/parselin/işletmenin sigorta için gerekli kriterleri taşımasına, Sigortaya konu olan yerde, riskin gerçekleşmesinin mutlak/beklenen nitelikte olmamasına, Sigorta Ettirenin/Sigortalının gerekli bilgi ve belgeleri vermesine, bağlıdır. Teminat Kapsamı Tarım Sigortalarının temel amacı; geniş üretici kitleleri etkileyen yönetilmesi zor ve katastrofik nitelikli hasarlarda, üreticilerin, karşılaştığı büyük mağduriyetleri azaltarak, üretim faaliyetlerine devam edebilmelerini sağlamaktır. Teminat kapsamına alınacak riskler, bölgeler ve ürünler; 5363 Sayılı Tarım Sigortaları Kanunu çerçevesinde Havuz Yönetim Kurulunun Kararı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının teklifi ve Bakanlar Kurulu tarafından alınan kararlar doğrultusunda, her yıl için yeniden belirlenmektedir. Doğal risk/afet niteliğinde olmayan, sosyal içerikli riskler, Tarım Sigortaları kapsamında değildir. Bu tür riskler, istenirse, diğer sigorta branşları çerçevesinde özel sigorta şirketleri tarafından sigorta edilebilmektedir. Ayrıca; teknik ve ekonomik olarak, koruma ve önleme tedbirleri alınabilen hastalık ve zararlılar da, Tarım Sigortalarının teminatı kapsamında değildir. Sistemin sürdürülebilir olması için; Tarım Sigortaları için bütçeden yeterli miktarda kaynak aktarılarak sigorta primine devletin prim ve hasar fazlası desteğinin devam etmesi, Sağlıklı veri tabanlarının oluşturularak, prim fiyatlarının, üretici tarafından ödenebilecek düzeyde tespit edilebilmesi, Orta vadede toplanan primlerin, ödenen tazminatlar ile yapılan masrafları (genel giderler, istihsal masrafları, risk inceleme ve hasar tespit masrafları) karşılaması gerekmektedir. 14

Tarımsal risklerin maliyetlerinin, çok yüksek olduğu dikkate alınarak, sigortacılık prensipleri çerçevesinde, meydana gelme sıklığı fazla olan ve çiftçi tarafından finansal olarak karşılanabilecek, küçük çaplı hasarların tazminat konusu edilmemesi ile mümkündür. Ancak, bütün bunların sağlanabilmesi, muafiyet ve müşterek sigorta uygulamalarının devam etmesine bağlıdır. Eksperler ve Eğitim Çalışmaları Tarım Sigortaları Havuzu eksperlerinin temel eğitimi Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı koordinasyonunda, Hazine Müsteşarlığı ve İşletici Şirket işbirliği ile yapılmaktadır. Bugüne kadar risk incelemesi ve hasar tespiti yapacak olan Havuz Eksperlerinin yetiştirilmesi için 14 dönem eksper eğitimi gerçekleştirmiştir. Bitkisel ürün sigortalarının hasar tespitleri ziraat mühendisi, ziraat teknikeri ve ziraat teknisyenleri; çiftlik hayvanları sigortalarının risk inceleme işlemleri veteriner hekimler ve zooteknist ziraat mühendisleri, hasar tespitleri ise veteriner hekimler tarafından, Su ürünleri sigortalarının risk incelemeleri, su ürünleri mühendisi, su ürünleri bölümü mezunu ziraat mühendisleri, balıkçılık teknoloji mühendisi ve veteriner hekimler; hasar tespitleri ise veteriner hekimle birlikte su ürünleri mühendisi, su ürünleri bölümü mezunu ziraat mühendisleri, balıkçılık teknoloji mühendislerinden birisi tarafından yapılmaktadır. Bitkisel Ürün Sigortaları eksperliği için 104 saat süreli, Hayvan Hayat ve Su Ürünleri Sigortaları eksperliği için 40 saat süreli, yoğun, teorik ve uygulamalı bir eğitim verilerek, temel eğitimleri takiben yapılan sınavda başarılı olan, Bitkisel Ürün/Sera Sigortalarında Hayvan Hayat Sigortalarında Su Ürünleri Sigortasında : 839 kişi : 857 kişi : 14 kişi olmak üzere, Toplam 1.710 kursiyer, Tarım Sigortaları Havuzu Eksper Eğitim Belgesi almış, Hazine Müsteşarlığı eksper siciline kayıt yaptırmaya hak kazanmıştır. Tarım Sigortaları Havuzu eksperleri; Hazine Müsteşarlığı nezdinde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından tutulan sicile kayıt edilmektedir. 3.3 HAVUZ MODELİNİN YARARLARI Tarım Sigortaları Kanunun getirmiş olduğu en önemli yenilik olan Tarım Sigortaları Havuz modelinin; a. Bütünsellik: Tek bir organizasyon şeklinde işlerin yürütülmesi, b. Standardizasyon: Sistemin standart ve bir bütün olarak, güvenilir ve sürdürülebilir olması ile TARSİM e ait standart poliçenin düzenlenmesi, c. Verimlilik ve Ölçek Ekonomisi: Üreticilerin, daha düşük prim fiyatları ile sigorta yaptırabilmesine imkan sağlaması, d. Yüksek Güvence: Üreticilerin çeşitli sigorta ihtiyaçlarının (paket sigorta uygulaması ile) büyük ölçüde karşılanması yönüyle; yüksek güvence sağlaması, e. Sürdürülebilirlik: Sigorta sisteminin en önemli unsuru olan sürdürülebilirlik ve güvenilirlik özelliğine sahip olması; f. İstikrar: Üretici gelirinde ve bütçede istikrar sağlanması 15

Teminat Kapsamı gibi yararları bulunmaktadır. Devlet-özel sektör-sivil toplum kuruluşları işbirliği modelinde; teminat kapsamı, sigortalılık oranı ve sürdürülebilirlik birlikte artmaktadır. Devlet Devlet Özel Sektör Sivil Toplum kuruluşları İşbirliği Özel Sektör Finansman Bakımından Sürdürülebilirlik 4. TARIM SİGORTALARININ TARİHSEL GELİŞİMİ Türkiye de İlk olarak 1957 yılında, özel sigorta şirketleri tarafından yapılmaya başlayan tarım sigortalarının tarihsel gelişimi aşağıdaki şekilde gerçekleşmiştir. 1957: Bitkisel Ürün Dolu Sigortası, 1960: Hayvan Hayat Sigortası, 1984: Kümes Hayvanları Sigortası, 1990: Su Ürünleri Sigortası, 1991: Üzüm Bağları için Don Sigortası yapılmıştır. 1957 yılından itibaren Tarım Sigortaları Sistemi (TARSİM) devreye girinceye kadar yapılabilen ve geleneksel tarım sigortaları sistemi ile sigortalanan alan sigortalanabilecek arazi miktarının % 0,5 ine ulaşamamıştır. Tarım Sigortaları Sisteminin (TARSİM) kronolojik gelişmesi aşağıda özetlenmiştir. 14.06.2005: 5363 sayılı Tarım Sigortaları Kanunu kabul edilmiştir. 21.06.2005: Tarım Sigortaları Kanunu Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. 16.01.2006: Kanun kapsamındaki risklerin teminat altına alınması, hasarların tespit edilmesi, tazminat ödemelerinin yapılması ve hizmetlerin yürütülebilmesi amacıyla, ilk Yönetim Kurulu Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı tarafından atanmış ve göreve başlamıştır. 20.02.2006 Tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile (İlk Devlet Destekli Tarım Sigorta Kararnamesi); Bitkisel ürünler ve seralar için, ülke genelinde dolu ana sigortası teminatına ilave olarak yangın, heyelan, fırtına, hortum ek teminatları sigorta kapsamına alınmıştır. Soy kütüğü ve önsoy kütüğüne kayıtlı olan süt sığırları için ölüm riski, Hayvan Hayat Sigortası Genel Şartları ile teminat kapsamına alınmıştır. 16

Kapalı sistemde üretim yapan bio-güvenlik ve hijyen tedbirlerini almış tesislerde yetiştirilen kümes hayvanları için ölüm riski, Kümes Hayvanları Hayat Sigortası Genel Şartları ile teminat kapsamına alınmıştır. Meyveler için don sigortası uygulaması, ilçelerin sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyine göre az gelişmişlik düzeyinde 90 ilçede pilot uygulanması kararı alınmıştır. 2006 yılında sigorta priminin %50 si oranında prim desteği sağlanacağı karara uygulanmıştır. 01.06.2006: Tarım Sigortaların Sistemi (TARSİM) kapsamında ilk poliçe düzenlenmiştir. Böylelikle Bitkisel Ürün Sigortası ve Hayvan Hayat Sigortası uygulamaları başlamıştır. 01.09.2006: Sera Sigortası ve Kümes Hayvanları Sigortası uygulamaları başlamıştır. 05.01.2007: Bitkisel Ürün Sigortalarında, Meyveler için Don riski, tüm Türkiye de teminat altına alınmıştır. 16.03.2007: Hayvan Hayat Sigortalarında, Yavru Atma teminatı verilmeye başlanmıştır. 01.07.2007: Su ürünleri Sigortası uygulamaları başlamıştır. 01.01.2008: Bitkisel ürünler için deprem riski, Seralar için mevcut risklere ilave olarak Deprem ve Taşıt Çarpması riskleri Bakanlar Kurulu Kararı ile teminat kapsamına alınmıştır. 01.01.2008: Seralar için, risk incelemesi sonucunda, Tarım Sigortaları Havuzu tarafından sigortalanması uygun görülmeyen ürünler ve riskler sigorta edilmez maddesi eklenmiştir. 01.01.2009: Seralar için mevcut risklere ilave olarak Kar ve Dolu Ağırlığı riskleri Bakanlar Kurulu Kararı ile teminat kapsamına alınmıştır. 01.01.2009: Tüm branşlarda; başlangıç indirimi, yenileme indirimi, hasarsızlık indirimi uygulamaları başlamıştır. 01.01.2010: Bitkisel Ürün Sigortaları ve Seralar için mevcut risklere ilave olarak, Sel ve Su Baskını riski Bakanlar Kurulu Karar ile teminat kapsamına alınmıştır. 01.01.2011: Bitkisel Ürün Sigortalarında, meyvelerde don riski için çiçeklenme dönemi teminat kapsamına alınmıştır. 01.01.2011: Sera Sigortasında yüksek tüneller için ürün ve plastik örtü teminat kapsamına alınmıştır. 01.01.2011: Hayvan Hayat Sigortalarında erkek besi sığırları teminat kapsamına alınmıştır. 01.05.2011: Hayvan Hayat Sigortalarında, damızlık küçükbaş hayvanlar (koyun, keçi, koç ve teke) teminat altına alınmıştır. 01.01.2012: Hayvan Hayat Sigortalarında, damızlık mandalar teminat altına alınmıştır. 01.01.2013: Meyvelerde, teminat kapsamındaki tüm diğer riskler (Dolu, Fırtına, Yangın, Hortum, Deprem, Sel ve Su baskını) için ürünün çiçeklenme evresinde meydana gelen hasarlar, teminat kapsamına alınmıştır. 01.01.2013: Dolu riski nedeni ile yaş meyveler, sebzeler ve kesme çiçeklerde meydana gelen kalite kaybı hasarlarını teminat kapsamına alan ve isteğe bağlı olarak verilen Kalite Kaybı teminatı pakete dâhil edilmiştir. 17

01.01.2013: Hayvan Hayat Sigortalarında, damızlık olmayan mandalar ile damızlık olmayan koyun ve keçilerde teminat altına alınmıştır. 5. TARIM SİGORTALARI SİSTEMİNDE (TARSİM) ELDE EDİLEN SONUÇLAR TÜRKİYE DE BRANŞ BAZINDA TARIM SİGORTALARI PRİM DAĞILIMI (2012) Küçükbaş Hayvan Sera Hayat % 3 % 5 Kümes Hayvanları Hayat % 0,2 Büyükbaş Hayvan Hayat % 34 Su Ürünleri Hayat % 2,8 Bitkisel Ürünler % 55 POLİÇE SAYISI (Adet) %27 7 44.093 5 87.716 %60 2 18.938 %19 2 60.944 %18 3 06.770 %19 3 66.410 1 2.330 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 PRİM ÜRETİMİ (Bin TL) %13 499.349 440.879 %138 %54 185.434 4.451 64.104 %54 98.444 %22 120.349 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 18

9.497.477 SİGORTA BEDELİ (Bin TL) %36 6.986.309 %79 3.906.521 2.900.560 %35 211.291 %50 1.478.415 2.224.972 %30 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 ÖDENEN TAZMİNAT TUTARI (Bin TL) %24 260.719 209.819 %84 %27 113.776 %122 89.372 868 41.386 40.208 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 SİGORTALI ALAN (da.) 12.054.645 %31 %40 9.203.236 %26 5.602.397 %17 6.562.982 3.489.950 %27 4.435.185 129.802 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 19

HASAR İHBAR DOSYA SAYISI (Adet) 175.003 168.930 %66 %34 105.535 78.564 %70 45.883 46.099 594 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 Tarım Sigortaları Sisteminde (TARSİM) Gerçekleşen Sigorta Verileri (2006-2012) ALT BRANŞLAR 2006-2012 TOPLAM POLİÇE SAYISI SİGORTA BEDELİ (TL) PRİM (TL) SİGORTALI ALAN (da) SİGORTALI HAYVAN ÖDENEN HASAR (TL) SAYISI BİTKİSEL 2.346.488 16.774.725.580 818.659.147 41.451.567 460.565.368 ÜRÜNLER SERA 32.816 3.542.781.876 43.815.212 83.206 26.734.748 BÜYÜKBAŞ 113.647 5.785.420.294 485.048.280 1.214.996 277.712.021 HAYVAN HAYAT KÜMES 770 260.230.963 6.950.456 254.657 SU ÜRÜNLERİ 160 682.215.738 26.932.195 4.083.364 KÜÇÜKBAŞ HAYVAN HAYAT 8.026 241.514.073 31.603.010 405.201 1.257.018 GENEL TOPLAM 2.501.907 27.286.888.524 1.413.008.298 41.534.773 1.620.197 770.607.176 Kaynak: TARSİM - 2012 20

2006 2012 YILLARI HASAR / PRİM DENGESİ (MİLYON TL) Kaynak: TARSİM 2012 İdari ve işletme masrafları ile risk inceleme ve hasar tespit masraflarına bağlı olarak, orta vadede (5-10 yıl) hasar-prim oranı %80 in altında gerçekleşen sigorta programları finansal performans açısından, başarılı olarak değerlendirilmektedir. TARSİM in uygulama sonuçları incelendiğinde orta vadede gerçekleşen hasar prim oranının %70 in altında gerçekleşmiş olması, sistemin aktüeryal olarak, başarılı olduğunun göstergesidir. Esas itibariyle, sistemin sürdürülebilir olması için; yine, orta vadede; yapılan genel giderler, hasar tespit masrafları ile tazminat, ve sigorta şirketlerine ödenen komisyon tutarlarının toplamının, prim toplamını geçmemesi gerekir ki, sadece 7 yıllık bir geçmişi olan TARSİM bunu başarmış durumdadır. ÜRETİCİNİN ÖDEDİĞİ PRİMLER VE TAZMİNAT TUTARI- MİLYON TL (2006-2012 ) 500 473 400 300 243 315 376 200 100 0 HAYVAN HAYAT SİGORTASI ÜRETİCİNİN ÖDEDİĞİ PRİM (MİLYON TL) BİTKİSEL ÜRÜN SİGORTALARI TOPLAM TAZMİNAT (MİLYON TL) Kaynak: TARSİM - 2012 Orta vadede üreticinin ödediği primler ile üreticiye ödenen tazminatlar incelendiğinde, üreticilerin ödediği primden daha fazlasını sistemden, tazminat olarak aldıkları görülmektedir. 21

Avrupa nın Önde Gelen Tarım Sigortası Kuruluşlarının Prim Üretimi* (Million ) ÜLKE Kurum/Şirket 2008 2012 Artış Oranı (%) İSPANYA Agroseguro 742 635-14% FRANSA Groupama 165 222 36% TÜRKİYE TARSİM 51 216 323% ALMANYA Vereinigte Hagel 80 98,5 23% AVUSTURYA Österreichische Hagel 56 89,5 60% İTALYA Generali 60 70 17% İSVİÇRE Schweizer Hagel 37 40 8% * Merkez Bankası 1 = 2008: 1,91 TL 2012: 2,315) Kaynak: Munich Re TARSİM, 2007 yılından itibaren düzenli, sağlıklı bir büyüme ve gelişme göstermiştir. 2008 yılı ile 2012 yılı arasındaki büyüme oranları analiz edildiğinde; Avrupa nın önde gelen sigorta kuruluşları arasında, açık farkla önde olduğu görülmektedir. TARSİM, 2008 yılında 51 Milyon tutarında prim üretimi ile Avrupa da 6 ncı sırada iken 2012 yılında gerçekleştirmiş olduğu 216 Milyon tutarındaki prim üretimi ile %323 gibi çok yüksek bir oranda artış göstererek, 3 üncü sıraya yükselmiştir. İspanya da devlet desteği miktarının toplam sigorta bedeline oranı % 3,5 iken ABD de ise bu oran %6,03 dır. Türkiye de ise bu oran % 2,76 dır. 22

6. TARIM SİGORTALARI SİSTEMİNİN (TARSİM) GÜÇLÜ VE ZAYIF TARAFLARI İLE TEHDİT VE FIRSATLAR - GZTF ANALİZİ SİSTEMİN GÜÇLÜ YÖNLERİ 1. Teminat Kapsamı Tüm risklerin kapsama alınabilmesine imkan verecek bir Havuz sisteminin olması, Mevcut teminatların ekonomik öneme sahip tüm ürünleri ve hayvanları içermesi, Mevcut teminatların, kuraklık ve yağış dışında hemen hemen tüm doğal riskleri kapsaması, Teminat kapsamının, elde edilen verilerin analiz edilmesiyle kademeli olarak genişletilmesi, Sistemin özel sektör, kamu ve sivil toplum kuruluşları ile işbirliği içinde tüm tarafların katkısı ile yürütülmesi, 7 yıllık veri ve tecrübeye sahip olunması. 2. Devletin Rolü Yasal dayanak olarak Tarım Sigortaları Kanununun bulunması, Üreticilerin sigorta yaptırabilmesi için primin önemli bir kısmının Devlet tarafından prim desteği olarak karşılanması, Ulusal ve uluslararası piyasalardan sağlanan korumanın yeterli olmaması halinde, Bakanlar Kurulunca belirlenecek kısmın, Devlet tarafından taahhüt edilerek, hasar fazlası desteği şeklinde, Havuza aktarılması ile hasarların tazmin edilmesinin mümkün olması, Sistemin denetiminin; sigortacılık uygulamaları yönüyle Hazine Müsteşarlığı tarafından, diğer tüm işlemlerinin ise; Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yapılıyor olması, Bu yapısıyla, sigorta sisteminin devletin denetimi, gözetimi ve garantisi altında olması, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve taşra teşkilatları ile Hazine Müsteşarlığının işin içinde olmaları, çiftçinin sigorta kavramının algılanmasına ve güven duygusuna olumlu etki etmesi. 3. Eksper - Ekspertiz Eksperlerin tarafsız ve bağımsız olması, Hasar operasyonunun, belirlenen hasar tespit esasları çerçevesinde, İşletici Şirket Merkez ve Bölge Müdürlüklerinin koordinasyonu ile mevcut şartlarda, en etkin bir şekilde yürütülmesi, Hasar Tespit Formlarının, ürün bazında ayrı ayrı hazırlanması ve hasar tespiti uygulama esaslarının ülke çapında standart olması, Her yıl temel eğitim ile sisteme dahil edilen eksper sayısı artırılırken, uygulamalı tekamül eğitimleriyle, eksperlerin ve ekspertiz kalitesinin artırılması, Sistemde deneyimli eksper sayısının giderek artması. 23

4. Hasar - Tazminat Tazminat ödemelerinin belirlenen prosedür doğrultusunda, güçlü teknolojik alt yapı ile aksamadan ve mümkün olan en kısa süre içinde gerçekleştirilmesi. 5. Eğitim - Tanıtım Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve taşra teşkilatlarının çiftçiye yönelik eğitim ve yayım faaliyetlerinde bulunması, Tarım Sigortaları sisteminin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla TARSİM tarafından ülke çapında, aktif bir şekilde çiftçi ve acente eğitimlerinin yapılması, Tarım sigortalarının tanıtılması amacıyla, yazılı, sesli ve görsel medyanın kullanılması. 6. Poliçe Üretimi Poliçe üretimlerinin, özel sigorta şirketlerine ait dağıtım kanalları tarafından gerçekleştirilmesi, Bazı sigorta şirketlerinin, tarım sigortaları konusunda organize olması ve ülke genelinde yaygın dağıtım kanallarına sahip olması, Poliçe üretiminin, TARSİM in sağladığı web servisi üzerinden, standart bir şekilde yapılıyor olması. Bu sayede, şirketten şirkete veya acenteden acenteye değişen bir poliçe olmayıp, poliçe nereden düzenlenirse düzenlensin, standart tek bir poliçenin oluşması. 7. Prim Fiyatları Prim fiyatlarının aktüeryal prensipler çerçevesinde belirlenmesi, Prim fiyatlarının, her yıl gerçekleşen sonuçlara göre revize edilebilir, parametrik bir yapıda olması, Prim fiyatları oluşturulurken, sistemin geliştirilmesinin, sürdürülebilirliğinin ve çiftçiler tarafından ödenebilirliğinin dikkate alınması, Tarım Sigortaları Havuzunun kar amacı olmaması dolayısıyla, primlerin en makul düzeyde belirlenme amacının olması. 8. Ar-Ge Tarım Sigortaları uygulamalarında, araştırma enstitüleriyle (Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü) ile işbirliğinin yapılmaya başlanması, Ar-Ge çalışmalarının 2012 yılından itibaren, Teknik Müdürlük tarafından sistematik olarak yürütülmeye başlanması. 24

SİSTEMİN ZAYIF YÖNLERİ 1. Teminat Kapsamı Bitkisel Ürün Sigortasında, kuraklık ve aşırı yağış gibi bazı risklerin teminat kapsamı içinde bulunmaması, Hayvan Hayat Sigortasında, epidemik/salgın hastalıkların teminat kapsamında olmaması. 2. Eksper - Ekspertiz Bazı illerde aktif eksper sayısının yetersiz olması, Ürünler bazında, bilgi ve deneyim sahibi eksper sayısının yetersiz olması, Ekspertizin vaz geçilmez ve önemli bir unsuru olan verim tespiti konusunda, uygulamalı eğitimlerin yeterince yapılmaması, Eksper ücretlerinin, sisteme girmek isteyecek nitelikli adaylar için cazip olmaması. 3.Hasar - Tazminat 4.Eğitim - Tanıtım Tazminatın belirlenmesinde esas alınan muafiyet ve müşterek sigorta oranları ile diğer esasların yeterince anlatılmaması veya üreticiler tarafından yanlış algılanması. Tarım Sigortaları konusunda, eğitim ve tanıtımların yeterince yapılmaması, Tanıtımların yapıldığı kesime ve lokasyona, ulaşma zorluklarının olması. 5. Poliçe Üretimi Özel sigorta şirketlerinin, satış ve pazarlama konusunda etkin olmaması, Poliçe satışı aşamasında, bazı acenteler tarafından gerekli bilgilerin üreticilere ya verilmemesi ya da doğru ve tam anlatılmaması, Üreticilerin sadece daha çok riskli gördüğü parseller için sigorta yaptırması. 6. Prim Fiyatları Bazı ürünlerde prim fiyatlarının, üreticiler tarafından yüksek bulunması. 7. Ar-Ge Tarım Sigortaları uygulamalarında, ulusal ve uluslararası düzeyde kuruluşlar, üniversiteler ve araştırma kurumları ile işbirliğinin yeterli olmaması, Tarım Sigortaları Havuzu İşletici Şirketi içerisinde Teknik Müdürlük tarafından yürütülen Ar-Ge çalışmaları için yeterli sayıda, deneyimli teknik eleman bulunamaması. 25

FIRSATLAR 1. Teminat Kapsamı Bitkisel ürünlerde gerekli şartların sağlanabilmesi halinde, kuraklık ve diğer teminatların önümüzdeki yıllarda verilebilir olması. Sigortacılık prensipleri gereği yapılan uygulamalar, orta-uzun vadede, Türkiye tarım kompozisyonunda, belirleyici unsurlarından biri olacaktır (Havza modeli vb uygulamaları ile paralel olarak). 2. Devletin Rolü Devletin tarım sigortaları konusuna büyük önem vermesi ve bu konuları destekleyen politikaları, Sistemin mali ve yönetim/idari yönüyle, Devlet tarafından desteklenmesi, Devlet/Kamu kurum ve kuruluşlarının, veri imkânlarına erişilebilmesi, Sigorta konusunda, çiftçilerin eğitimi için kurumsal alt yapının mevcut olması. 3. Eksper - Ekspertiz Hasar operasyonunun, Merkezi ve Bölgesel olarak koordine edilmesi, Hasar tespit uygulamalarının standart olması, Sayısal olarak, istihdam edilebilecek eksper adayı potansiyelinin yüksek olması, İyi yetişmiş, deneyimli çekirdek eksper kadrosunun olması, Eksper adaylarının, ön yeterlilik sınavı ile seçilmesi. 4. Hasar - Tazminat Bitkisel ürün sigortasında don, sel ve su baskını gibi teminatlarda muafiyet oranlarının düşük belirlenerek, göreceli olarak küçük hasarlarda, üreticilerin tazminat alabilmesi imkânının sağlanması, Tazminat ödemelerinin merkezi olarak, bürokrasi olmadan ve hızla gerçekleştirilmesi. 5. Eğitim - Tanıtım Sigorta konusunda, tanıtım ve çiftçi eğitimi için Bakanlığın il ve ilçe teşkilatının yeterli bir alt yapıya sahip olması. 6. Poliçe Üretimi Bakanlar Kurulu Kararı kapsamında, düşük faizli kredi kullandırılmasında, krediye konu ürünler için sigorta zorunluluğunun olması, Sigorta şirketlerinin, tarım sigortaları konusuna gittikçe daha çok önem vermesi ve altyapılarını buna göre geliştirmesi, Sigortalanabilir tarımsal alanların çok büyük bir kısmının, henüz sigortalanmamış olması. 7. Prim Fiyatları Sigortalılık oranı arttıkça, sigorta prensiplerinin genel bir sonucu olarak, prim fiyatların düşme eğilimine girecek olması. 8. Ar-Ge Ar-Ge çalışmalarına başlanması ve büyük önem verilmesi, Ar-Ge ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı (Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü) bağının kurulması, Ar-Ge çalışmaları ile referans işletmelerin belirlenebilir olması. 26

TEHDİTLER 1. Teminat Kapsamı Yeterli veriler elde edilmeden ve gerekli fizibilite çalışmaları yapılamadan, yeni risklerin sigorta kapsamına alınmasının, sistemin sürdürülebilirliğine zarar verebilecek olması, Yeni teminatlar için gerekli olacak tarım sigortası prim desteği miktarının bütçeden yeterince ayrılmaması olasığı. 2. Eksper - Ekspertiz Olağanüstü hasar durumları için eksper sayısının yetersizliği, Olağanüstü hasar durumları için eksper açığını giderecek, uygulanabilir acil eylem planının şu anda mevcut olmaması. 3. Hasar - Tazminat Muafiyet ve müşterek sigorta oranları ile diğer esasların üreticilere tam anlatılmaması. 4. Eğitim - Tanıtım Tarım Sigortalarında, poliçeleşme aşamasındaki bilgi alışverişindeki hatalar ve algılama yanlışlıkları. 5. Poliçe Üretimi Poliçe üretimi konusunda, Özel Sigorta Şirketlerinin gerekli özeni göstermemeleri, Bazı özel sigorta şirketlerinin, indirimli banka kredisi kullanımındaki dezavantajlı konumu nedeniyle, sistemden çekilme olasılığı, Poliçe üretiminin, ağırlıklı olarak Banka kanalı ile yapılması ve sigortalı tarafında, işin niteliği yönünde şikâyetlerin artması, Poliçe satışı aşamasında bazı acenteler tarafından gerekli bilgilerin çiftçilere ya verilmemesi ya da doğru anlatılmaması, Seraların bir kısmının gerekli kriterleri taşımaması, Su ürünleri çiftliklerinin bir kısmının sigorta tekniği açısından gerekli kriterleri taşımaması. 6. Prim Fiyatları Devletin prim desteğindeki değişiklik. 27

7. TARIM SİGORTALARININ GELECEK 10 YILI (2014-2023) YOL HARİTASI (SORUNLAR, HEDEFLER VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ) 7.1. BİTKİSEL ÜRÜNLERDE TEMİNAT KAPSAMININ GENİŞLETİLEREK TARIM SİGORTALARININ GENİŞ TABANA YAYILMASI Parsel bazlı risk primi hesaplama modeli projesinin uygulanması Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı; Tarım Bilgi Sistemi -TARBİL projesi kapsamında, tarım parselleri sayısallaştırılarak, parsel bazlı tanımlama sistemi devreye girmiştir. Mevcut uygulamasında, prim fiyatları, köy bazlı yapılmaktadır. Bu da, riski farklı olan parsellerde, aynı prim fiyatı uygulaması sonucunu doğurmaktadır. Bu proje ile birlikte, TARBİL projesi kapsamında, parsel bilgileri (yükseklik, bakı, toprak verileri) ile TARSİM in geçmiş yıllardaki istatistiklerine göre afet sınırları haritalanarak ve modelleme yapılarak, çok riskli ve az riskli parsellerin belirlenmesi ile en adaletli prim fiyatı hesaplanabilecektir. Böylece riski daha az olan parsellerde prim fiyatı düşeceği için, sigortalanma oranında artış olacaktır. Ürün ve risklere göre değişkenlik gösterecek programların, geliştirilmesi, hatta devlet prim desteği oranlarının da buna göre değişkenlik göstermesi yönünde modellerin geliştirilmesinin üreticilerin taleplerini yerine getirmede önemli bir araç olacağı düşünülmektedir. Çiftçilerin aynı ürünle ilgili tüm parsellerinin sigortalatılmasının teşvik edilmesine yönelik alternatiflerin geliştirilmesi Türkiye tarım sigortaları sistemi, gönüllülük esası ile çalışmaktadır. Tarım alanlarında, afet riski yüksek parsellerin, çiftçiler tarafından bilinmesi ve sadece, bu parsellerin sigortalanarak, riski düşük parsellerin sigorta ettirilmemesi sonucu, oluşan yüksek hasar ödemeleri, hasar/prim dengesini bozarak, prim fiyatının yükselmesine sebep olmaktadır. Bu da, çiftçilerin sigorta yaptırmalarını güçleştirmektedir. Aynı ürünle ilgili tüm parsellerini sigortalatması konusunun teşvik edilmesi ile anti-seleksiyonun (kötü riziko seçimi) önlenmesi ve çiftçinin, önce kendi riskine ortak olması sağlanarak, hasar/prim dengesinin olumlu yönde değişeceği, prim fiyatlarının düşeceği ve sigortalılık oranının artacağı düşünülmektedir. Büyük Sayılar Kanununa göre çalışan sigorta sisteminde, ne kadar fazla sigorta yapılırsa, elde edilen veriler itibarıyla risk o kadar kolay yönetilebilir olacağından, prim fiyatları da, sigortalı sayısı arttıkça azalacaktır. Tarım sigortaları kapsamında kuraklık riskine yönelik ön çalışma yapılması Tarımsal kuraklık riski, katastrofik bir risk olması nedeniyle, dünyada pek fazla sigortalanamamaktadır. Bu riskin sigortalanabilmesinde, ürünlerle ilgili verim, fenolojik, meteorolojik ve bitkilerin su istekleri gibi verilere ulaşılmasında, zorluklar bulunmaktadır. Bu risk için dünya da, iklim değişikliğine paralel, reasürans imkanları da sınırlıdır. Bu yüzden ülkemizde öncelikle kuru şartlarda yetişen Serin İklim Tahıllarında (buğday, arpa, çavdar, yulaf) kuraklık teminatının verilebilmesi için gerekli veri tabanının hazırlanması ve elde edilecek bu veriler çerçevesinde öncelikle, belirlenecek pilot illerde olmak üzere en uygun Tarım Sigortaları Kuraklık Programı na yönelik ön çalışmalara devam edilmesi gerekmektedir. Kuru şartlarda yetiştirilen serin iklim tahıllarında kuraklık teminatının devreye girmesi ve uygulama sonuçlarının değerlendirilmesinden sonra, kuru şartlarda yetişen diğer tarla ürünlerine de kuraklık teminatının verilebilmesi için gerekli veri tabanının hazırlanması ve elde edilecek bu veriler çerçevesinde öncelikle belirlenecek pilot illerde uygulanmaya başlanmalıdır. 28