Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu Uşak ta Uşak ilini ziyaret eden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ün ilk durağı Uşak Valiliği oldu. Valilik binasında vatandaşlar tarafından coşkuyla karşılanan Cumhurbaşkanı Gül vatandaşlara hitaben kısa bir konuşma yaptı ve valilik makamına geçti. Valilik makamında değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'nin güzide illerinden biri olan Uşak'ı uzun bir aradan sonra ziyaret eden ilk cumhurbaşkanı olmaktan gurur duyduğunu kaydetti. Gül, Uşak'ın altyapısının tamamlandığını görmekten memnuniyet duyduğunu söyledi. Gül, ''Daha önceki geldiğim yıllardan cumhurbaşkanı olarak geldiğim Uşak arasındaki farkı kısa süre içinde bile gördüm. Türkiye'nin her tarafında olduğu gibi Uşak'ta da çok güzel şeyler oluyor. Halka, millete hizmet etmek hepimizin birinci görevidir'' diye konuştu. Valiliğin ardından Uşak Belediyesi ni ziyaret eden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül daha sonra şehit yakınları, gaziler ve il protokolü ile öğle yemeğinde bir araya geldi. ''Şehit aileleri baş tacı etmemiz gereken insanlar. En kıymetli varlıklarını bu vatan için feda ettiler, devlet adına onlara şükranlarımı sunuyorum'' diyen Cumhurbaşkanı Gül, acılarını paylaştığı şehit ailelerine her türlü saygının gösterilmesini ve desteğin verilmesini istedi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül e eşlik eden Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu da 26 yıl aradan sonra Uşak'ta bir cumhurbaşkanı ağırlamanın gurur verici olduğunu belirterek, çok çalışkan olan Uşak insanına hem hükümet hem de Bakanlık olarak her türlü desteği verdiklerini kaydetti. Tekstilin merkezi ve çevreci il olan Uşak'ın geleceğinin de parlak olduğunu ifade eden Prof. Dr. Eroğlu, yüzde 40'ı ormanlarla kaplı şehirde Bakanlık olarak önemli çalışmalar yürüttüklerini vurguladı. Tarım faaliyetlerinin de şehir için taşıdığı öneme dikkati çeken Bakan Prof. Dr. Eroğlu, inşa edilen baraj ve göletler hakkında bilgi verdi. Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Eroğlu, aralarında sulama tesislerinin de bulunduğu 37 projenin müjdesini vermek için bir ay içinde şehre tekrar geleceğini belirtti. Uşak'ın en çok yeşillenen illerden biri olduğuna da işaret eden Prof. Dr. Veysel Eroğlu, 35 milyon fidan dikildiğini bildirdi. Yemekte şehit ailelerinin de aralarında olduğunu hatırlatan Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Eroğlu, şehitlerin ruhlarının şad olmasını dileyerek, ''Şehit aileleri bizlerin başımızın tacı ailelerdir. Onların aileleri artık bizim ailemiz'' dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu Afyonkarahisar'da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Afyonkarahisar'ı ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül e Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu da eşlik etti. İlk olarak valilik ve belediyeyi ziyaret eden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ''Afyonkarahisar, Kocatepe'yi bağrında barındıran, Büyük Taarruz'un başladığı yer, büyük Atatürk'ün silah arkadaşlarıyla Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yolunu açtığı yer. Dolayısıyla Afyonkarahisar'ın, Kocatepe'nin tarihimizde çok önemli bir yeri vardır'' dedi ve Afyonkarahisar'ı ziyaret etmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. "Şehirlerin Gelişimi İçin Partiler Üstü Dayanışma Gerekli Valiliğin ardından Belediye Başkanlığı'nı da ziyaret eden Abdullah Gül, belediyelerin çalışmalarına büyük önem verdiğini, şehirlerin güzelleşmesi ve yaşanır hale gelmesinin belediye hizmetleriyle mümkün olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, valilik ve belediye ziyaretinden sonra Garnizon Komutanlığı'nı ve 5 Eylül 2012'de 25 askerin şehit olduğu patlamanın meydana geldiği Şehit Uzman Çavuş Mete Saraç Kışlası'nı ziyaret etti ve yetkililerden bilgi aldı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, milletvekilleri ve beraberindeki heyet daha sonra Afyon Kocatepe Üniversitesi ile İscehisar ilçesinde mermer makinası üretimi yapılan bir tesisi ziyaret etti. Ziyaretlerin ardından Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu şehit yakınları, gaziler, kent protokolü mensupları, iş adamları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle akşam yemeğinde bir araya geldi. Afyonkarahisar'ın gelişimini gördüğüne değinen Cumhurbaşkanı Gül, ''Anadolu'da parlayan bir şehrin olduğunu bir kez daha görmek beni çok gururlandırdı. Çok şükür artık Türkiye'nin İstanbul, Ankara, İzmir gibi illeri değil Anadolu'dan buna ilave edeceğimiz çok şehirlerimiz var. Bunların içerisinde parlayan bir şehir de burası, Afyon'' diye konuştu. Zafer Havaalanı'nın kenti dünyayla bağlayacağının altını çizen Gül, tesisler ve termal imkanlarının yurt dışından da turist çekeceğini söyledi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, elbirliği içinde Türkiye'nin yükseklere taşınması gerektiğini dile getirerek, şehirlerin gelişmesinin ve problemlerinin çözülmesinin de siyaset üstü dayanışma ve iş birliği gerektirdiğini, Afyonkarahisar'da da bu ortamın sağlandığını gördüğünü söyledi. Afyonkarahisar Geleceğe Emin Adımlarla Yürüyor Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu da yemek öncesinde yaptığı konuşmada, hükümet olarak şehre büyük önem verdiklerini, son 10 yılda şehrin gelişmesiyle alakalı büyük mesafeler kat edildiğini ve önemli bir dönüşüm başladığını söyledi. Afyonkarahisar'ın büyük düşünen iller arasında yer aldığını dile getiren Bakan Prof. Dr. Eroğlu, Zafer Havaalanı'nın açılmasının turizm açısından da önemli olduğunu vurguladı. Afyonkarahisar'ın önemli bir kavşak noktası haline geldiğine işaret eden Bakan Prof. Dr. Eroğlu, hızlı tren hattı inşaatının başladığını, 700 bin kişinin içme suyunu sağlayabilecek arıtma tesisini kurduklarını belirtti. ''Afyonkarahisar geleceğe emin adımlarla yürüyor'' diyen Bakan Prof. Dr. Eroğlu, gayretleri dolayısıyla iş adamlarına da teşekkür etti. Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, 26 Ağustos Tabiat Parkı'nda Kurtuluş Savaşı'nı anlatan panoramik müze projesini hazırladıklarına değinerek, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de fikrini aldıktan sonra inşaata başlayacaklarını kaydetti.
Ülkemizin En Uzun Tünelinde Çalışmalar Hızla Devam Ediyor Gerede Tüneli İle Ankara nın 2050 Yılına Kadar Su İhtiyacı Karşılanacak Orman ve Su İşleri Bakanlığı Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü tarafından inşa edilen, 31,6 km uzunluğu ile ülkemizin en uzun tüneli olma özelliğini taşıyan ve Ankara nın 2050 yılına kadar içmesuyu ihtiyacını karşılayacak olan Gerede Sistemi nde çalışmalar bütün hızıyla devam ediyor. Bolu nun Gerede ilçesinin kuzeydoğusundan başlayan, Ankara İçmesuyu 2.Merhale Projesi Gerede Sistemi, Ankara sınırları içindeki Çamlıdere Barajı nda son bulacak şekilde inşa ediliyor. Tünel de 11.000 Metreye Ulaşıldı Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu nun da bizzat takip ettiği projeye göre, yıllık 226 milyon m 3 su aktarılması planlanıyor. Mühendislik harikası olan ve bütün hızıyla devam eden bu projede tünele suyu aktaracak Işıklı Regülatörü tamamlandı. 2014 yılı sonu itibarıyla bitirilmesi planlanan tünel kazı ve kaplama işlemlerinde 11.000 metreye ulaşıldı. Türkiye nin En Uzun Tüneli Proje ile Gerede Havzası ndan yılda 226 milyon m 3 su, 31,6 km uzunluğunda ve 4,5 metre çapında Türkiye nin en uzun iletim tüneli vasıtasıyla Çamlıdere Barajı na aktarılacak. Ankara nın 2050 Yılına Kadar Olan İçmesuyu İhtiyacı Karşılanacak Günlük su tüketimi ortalama 1 milyon m 3 ve şu anda barajlarının ölü hacimleri hariç depolanmış içmekullanma suyu miktarı 346 milyon m 3 olan Ankara nın 2015-2050 yılları arasındaki nüfus artışı ve kullanım ihtiyaçları da bu projede göz önünde bulunduruluyor. Bu ihtiyaçları karşılamak üzere yapımına başlanılan Ankara İçmesuyu 2.Merhale Projesi Gerede Sistemi ile Ankara nın 2050 yılına kadar olan içme-kullanma suyu ihtiyacı karşılanmış olacak. Aynı Anda Üç Noktadan Deliniyor Tünelde aynı anda 3 adet TDM (Tünel Delme Makinası) ile 3 farklı yönden çalışılıyor. Her biri 240 m uzunluğunda olan TDM lerin aynı anda üçünün birden çalışıyor olması da projenin ayrı bir özelliğini oluşturuyor. Üç farklı noktadan delinen tünelin 2014 yılı sonu bitirilmesi hedefleniyor. Hedeflediklerinin daima daha fazlasını gerçekleştiren Orman ve Su İşleri Bakanlığı, en önemli hayat kaynağımız olan sudan vatandaşlarımızın rahatlıkla istifade edebilmesi adına çalışmalarına her zaman olduğu gibi bütün hızıyla devam edecek.
Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Bakanlığının 2012 Faaliyetlerini ve 2013 Hedeflerini Değerlendirdi Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, düzenlediği basın toplantısı ile Bakanlığının 2012 faaliyetlerini ve 2013 hedeflerini değerlendirdi. Prof. Dr. Veysel Eroğlu toplantıda 2003-2012 yılları arasında Orman ve Su İşleri Bakanlığı'nın 60 milyar liralık yatırım gerçekleştirdiğini belirtti. Geçen yıl Bakanlıkta, çeşitli meslek gruplarından toplam bin 488 personel istihdam edildiğini anlatan Prof. Dr. Eroğlu, 2013'te de yeni eleman ihtiyacını karşılamak için gerekli temaslarda bulunduklarını ifade etti. Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, bütün dünyada orman varlıkları azalırken Türkiye'nin hem orman alanını hem de odun servetini artıran nadir ülkeler arasında bulunduğunu vurguladı. Türkiye'nin toplam orman alanının 21,7 milyon hektar olduğunu, ülke yüzölçümünün yüzde 27,7'sinin orman alanlarından oluştuğuna işaret eden Prof. Dr. Veysel Eroğlu, ''2023 yılı hedefimiz ülke topraklarının yüzde 30'una yani 23 milyon hektar orman alanına ulaşmaktır. Ormanlarımızı etkin biçimde koruyup geliştireceğiz. Hedefimiz verimli orman alanımızı 12,5 milyon hektara çıkarmaktır'' dedi. Prof. Dr. Eroğlu, 2008-2012 yıllarını kapsayan ağaçlandırma seferberliğinin de tamamladığına dikkati çekerek, seferberlik çerçevesinde 5 yılda 2 milyon 300 bin hektar yerine hedefler aşılarak, 2 milyon 420 bin hektarla rekor kırıldığını anlattı. Seferberlik kapsamında yeni protokoller imzaladıklarını, bu kapsamda sadece ormanlık alanlar değil, cami, okul ve kamu hizmet binalarının bahçeleriyle mezarlıkların da hızla ağaçlandırıldığını dile getiren Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, bunlardan birisi olan Okullar Hayat Olsun Projesi kapsamında 25 bin 593 okul bahçesine 5 milyon 142 bin fidan dikildiğini bildirdi. Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Merkezi 2013'te Açılacak Prof. Dr. Veysel Eroğlu, özel ağaçlandırma çalışmalarının hibe ve kredilerle desteklendiğini belirterek, ''Bugüne kadar 4 bin 27 projeyle toplam 120 bin 796 hektar alanda özel ağaçlandırma yapıldı. 72 milyon lira hibe ve kredi desteği sağlanmıştır. Orman ürünleri gelirini 3 kat artırdık. Orman ürünlerinin satışlarından sağlanan yıllık gelir 3 milyar liraya ulaşacaktır. Yıl sonunda inşaatının tamamlanması planlanan Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Merkezi'nde 500'den fazla bitki türünün yetiştirilmesi hedefleniyor'' diye konuştu. Orman Köylüsüne Aktarılan Kaynak 4 Kat Artırıldı Kadastro çalışmalarının başladığı 1937 yılından itibaren toplam 18 milyon 750 bin hektar (yüzde 87) ormanlık alanın kadastrosunun tamamlandığına işaret eden Prof. Dr. Eroğlu, bu alanın 16 milyon 250 bin hektarının (yüzde 75) tapuya tescil edildiğini ve orman kadastrosunun 31 Aralık 2014 tarihine kadar tamamlanacağını kaydetti. Orman köylüsüne yeni desteklerin geleceğini vurgulayan Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, ''2013 yılında 2B gelirlerinden orman köylülerine proje bazında kredi ve hibe uygulamasını başlatıyoruz. 2013 bütçesine 26 milyon 831 bin lira ihtiyaç sahibi orman köylüsüne verilmek üzere ayrılmıştır. Ormanlardan orman köylüsüne aktarılan kaynak 4 kat artırıldı. 2003'te 335 milyon lira olan bu miktar, 2011'de 1,14 milyar, 2012'de ise 1,27 milyar liradır'' şeklinde konuştu. Prof. Dr. Veysel Eroğlu, 2013-2017 tarihleri arasında uygulanacak 5 yıllık Erozyonla Mücadele Eylem Planı hazırladıklarına dikkati çekerek, 1,4 milyon hektar alanda erozyonla mücadele çalışması yapılacağını söyledi. Orman Genel Müdürlüğü'nün 2013 yılı hedeflerine de değinen Prof. Dr. Eroğlu, şöyle devam etti:
''Toplam 10 bin hektar alanda mera ıslah çalışması yapılacak. 301 milyon fidan, 597 ton tohum üretimi gerçekleştirilecek. Sertifikalı orman alanı 2 milyon 300 bin hektara çıkarılacak. 30 bin orman köylüsü aileye kredi desteği sağlanacak.'' Soyu Tükenmekte Olan Kelaynakların Sayısı Artıyor Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, 2003'te 42 olan kelaynak sayısının 153'e ulaştığına işaret ederek, geçen yıl kış döneminde 327 ton gıda maddesinin tabiata bırakıldığını, 2013'te de ulusal ölçekte yemleme kampanyası başlattıklarını anlatı. Türkiye'nin doğa turizmi potansiyelini ortaya çıkardıklarını dile getiren Prof. Dr. Veysel Eroğlu, 81 ile ait doğa turizm master planlarına 2013 yılında son şekli verilerek kitap haline getirileceğini açıkladı. ''Ergene'yi Kurtarmaya Değer'' Atık su arıtma tesisi yapmanın belediye ve sanayi sektörünün görevleri arasında bulunduğunu, Bakanlığın ise kontrol etmek ve gerekli durumlarda ceza vermekle yükümlü olduğunu anlatan Prof. Dr. Eroğlu, şunları söyledi: ''Başbakanımız Kurban Bayramı'nın 3. günüydü beni telefonla aradı. 'Veysel Hoca, Ergene'ye el at' dedi. Başbakanımıza 'Ergene bizim mesuliyetimizde değil, biz ancak ceza keseriz' dedim. Orada hiçbir belediyenin atık su arıtma tesisi yok deyince 'Bunlar yapamazlar. Bunlarda belediyecilik anlayışı yok. Lütfen gerekli düzenlemeyi yap' diyerek talimat verdi. Biz sadece dereyi düzenler, kontrol eder, ceza keseriz. Dolayısıyla Başbakanımızın talimatıyla Ergene Havzası Eylem Planı'nı başlattık. Maliyeti çok yüksek bir plan ama olsun Ergene'yi kurtarmaya değer.'' ''Hidroelektrik Enerji Elektriğin Sigortasıdır'' Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, hidroelektrik enerji üretimi konusunda bazı suni tepkilerin bulunduğuna işaret ederek, ''Fakat bu bizim için olmazsa olmazdır. Hidroelektrik enerji, bizde elektriğin sigortasıdır. Bütün dünya, Amerika'dan Kanada'ya Finlandiya'dan Japonya'ya kadar hidroelektrik enerji potansiyelinin yüzde 80, 90 hatta yüzde 100'ünü tamamlamış. Dolayısıyla buna devam edeceğiz. Mutlaka devam etmemiz lazım. Enerji bağımlılığını azaltmak için yerli kaynakları devreye sokmak lazım. Bütün dünyada teşvik ediliyor. Türkiye enerjide dışa bağımlı. Cari açığımızın tamamı enerji ithalatından kaynaklanıyor. 55 milyar dolarlık geçen sene takriben enerji ithal ettik. Bunları devreye koymasaydık şimdi 10 milyar dolar doğalgaza daha fazla para vermek suretiyle ithal yapmak durumunda kalacaktık. Bu sadece doğalgaz parası, elektrik parası değil. Şu anda 30 milyar dolarlık ekonomiye katkımız var'' diye konuştu. Yusufeli'de 270 metre yüksekliğinde baraj inşa edileceğini, sözleşmenin imzalandığını hatırlatan Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Yusufeli Recep Tayyip Erdoğan Barajı'nın kendi sınıfında dünyanın en yüksek 3'üncü, Türkiye'nin ise en yüksek barajı olacağını ifade etti. Öte yandan, toplantı esnasında, Mersin'de 2 bin metre rakımlı Toros Köyü yakınlarında gerçekleştirilen kar üstünde sedir tohumu ekimi merasimine canlı bağlantı gerçekleştirildi.
Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu Bolu'da Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin Abant'ta ortaklaşa düzenlediği ''Ormancılık Sektörünün Geleceği Arama Konferansı''nın kapanış konuşmasını yaptı. Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu yaptığı konuşmada, buradan alınacak neticelerin 21-23 Mart 2013 tarihleri arasında Ankara'da gerçekleştirilecek ''Ormancılık ve Su Şurası'' ile 2014-2018 yıllarını kapsayacak olan ''Onuncu Kalkınma Planı'' hazırlıkları için faydalı olacağını kaydetti. Prof. Dr. Veysel Eroğlu, zengin bir biyolojik çeşitliliğe sahip olan Türkiye florasının, tıbbi ve aromatik bitkiler açısından da oldukça zengin olduğunu dile getirerek, bu zenginliği korumak ve gelecek nesillere aktarmak için çalışmaları bir plan ve program dahilinde yürüttüklerinin bildirdi. Prof. Dr. Eroğlu, 2007 yılında başlattıkları ''Nuh'un Gemisi Projesi'' ile dünyada bir ilki gerçekleştirerek biyolojik çeşitliliğin anında izlenmesine imkan sağladıklarına vurgu yaparak, ''Bakanlığımız, coğrafi bilgi sistemi ile biyolojik çeşitliliğin korunması çalışmalarını 'Nuh'un Gemisi Veri Tabanı' ile kayıt altına almaktadır. Veri tabanında 410 bin 368 civarında veri bulunmaktadır. 2011 yılında 174 bin 498 biyolojik çeşitlilik veri tabanına işlendi, 2012 yılı itibariyle Nuh'un Gemisi'nde yarım milyon veriye ulaşılmıştır'' diye konuştu. Ormanların, ''odun dışı orman ürünleri'' bakımından önemli bir konuma sahip olduğunu anlatan Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, ''Uzun yıllardan beri odun üretiminin ön planda olması, odun dışı orman ürünlerine yeterli ilginin gösterilmemesinin temel sebeplerinden biridir. Ancak son yıllarda bu eğilimin değişmekte olduğu açıkça görülmektedir. Orman Genel Müdürlüğümüz bünyesinde konuya ilişkin Odun Dışı Orman Ürünleri Dairesi Başkanlığı kurduk. Önümüzdeki dönemde önemli ürünlerin yayılışını ve kapasitesini tespit etmek ve bu ürünlerin sürdürülebilir şekilde üretilmesini sağlamak için gerekli çalışmalara başladık'' ifadesini kullandı. ''Aromatik Bitkiler Merkezi'' Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Türkiye'nin en büyük Aromatik Bitkiler Merkezi'nin Afyonkarahisar'da kurulduğunu dile getirerek, şöyle konuştu: ''Afyonkarahisar Zafer Şehir Ormanı sınırları içerisinde, yöredeki tıbbi ve aromatik bitkilerin yetiştirileceği, tohum üretilip saklanabileceği ve halka tanıtılacağı Türkiye'nin en büyük Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Merkezi'ni kuruyoruz. Bu bitkilerin tanıtımının yanı sıra üretimi ve pazarlanmasını da yapacağız. 5 Ekim 2012 tarihinde temelini attığımız bu merkezi inşallah Aralık 2013'te hizmete açacağız.'' Tıbbi ve aromatik bitkiler baharat, ilaç sanayi, meşrubat, parfüm, sabun, şekerleme, kozmetik, diş macunu, şifalı ve dinlendirici çay imalatı, esans, aroma gibi birçok alanda kullanıldığını hatırlatan Prof. Dr. Eroğlu, tıbbi bitkilere yönelik talebin sürekli artmasının bu bitkilerin ticareti ile uğraşan ayrı bir pazar oluşturduğunu anlattı. Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, bitkisel ilaçların bütün dünyadaki toplam pazar payının 2000 yılı için yaklaşık 60 milyar dolar olduğunun tahmin edildiğini vurgulayarak, bunun dünyadaki yıllık ilaç pazarının yaklaşık yüzde 20'sini oluşturduğunu bildirdi. ''Odun Dışı Orman Ürün Ticareti'' Türkiye'de yaklaşık 300 bin kişiye doğrudan veya dolaylı istihdam imkanı sağlayan odun dışı orman ürünü ticaretine dayalı pazarın, dünyadaki büyüklüğünün 21 milyar dolar olduğunun tahmin edildiğini belirten Prof. Dr. Veysel Eroğlu, ''Ülkemizin orman ürünlerinin dış ticaretteki en önemli payını yüzde 97'lik oranı ile odun dışı orman ürünleri almaktadır'' dedi.
Prof. Dr. Eroğlu, Türkiye'nin 196 ülke arasında en fazla odun dışı orman ürünü ihracatı yapan 21'inci sırada olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti: ''Odun dışı orman ürünleri ihracatı, dünya ölçeğinde bakıldığında son 10 yılda sürekli artış eğilimindedir. 2011 yılında Türkiye'nin, odun dışı orman ürünleri sektöründen en fazla ihracat yaptığı ülke Çin'dir. Türkiye'nin toplam ihracatının yüzde 15'i Çin'e yapılmakta olup sektör ihracatında ikinci sırada yer alan ABD, toplam ihracattan yüzde 9,3 oranında pay almaktadır.'' Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, odun dışı orman ürünü kapsamında ihracata konu edilen türlerden en fazla gelirin sırasıyla çam fıstığı, defne yaprağı, kekik ve doğal mantarlardan elde edildiğini söyledi. Prof. Dr. Veysel Eroğlu, geçen yılda toplam 150 bin ton odun dışı orman ürününün üretildiğini dile getirerek, yaklaşık 300 milyon dolar ihracat gerçekleştirildiğini kaydetti. ''Ağaçlandırma Hedefini Aştık'' Prof. Dr. Eroğlu, cumhuriyet tarihinin en büyük ağaçlandırma hamlesini 2008 yılında başlattıklarını anlatarak, ''2008-2012 yıllarını kapsayan Milli Ağaçlandırma Seferberliği kapsamında 2 milyon 300 bin hektar alanı ağaçlandırma taahhüdünde bulunmuştuk. Hedeflerimizi aştık 2 milyon 420 bin hektara ulaştık ve 2 milyar adet fidanı toprakla buluşturduk'' şeklinde konuştu. Dünyada orman varlığı azalırken, orman varlığını arttıran nadir ülkelerden biri olduklarına dikkati çeken Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Türkiye'deki orman varlığının hem alan hem de odun serveti olarak arttırdıklarını bildirdi. Prof. Dr. Veysel Eroğlu, yaptığımız ağaçlandırma çalışmalarıyla dünyada en çok ağaçlandırma yapan ilk 3 ülke arasına girdiklerini vurgulayarak, şunları kaydetti: ''2B gibi kangren olmuş bir meseleyi hükümetimizin uğraşları neticesinde çözdük. Kadastro ve tescil işlemleri yapılmadığı, 2B sınırları belirlenmediği için meseleyi çözmek uzun süre mümkün olmamıştı. Bu sebeple önce altyapısını hazırlamak için Tapu Kadastro Kanunu'nda değişiklik yaptık. Özellikle son 5-6 yılda orman kadastro çalışmalarına hız verdik ve 2011 yılı sonu itibariyle 18 milyon 750 bin hektar orman alanının kadastrosunu tamamladık. 2012 yılı içerisinde 2 milyon hektar alanda kadastro çalışması yaptık'' dedi. Prof. Dr. Eroğlu, Türkiye'nin ekoturizm açısından ciddi bir potansiyele sahip olduğunu ve bu alanda yeni bir atılım yapılması gerektiğini ifade etti. Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile 15 bölgede çalışma yaptıklarını ve bu konudaki çalışmaların devam ettiğini anlatan Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, ''Bunun önünü açmak istiyoruz. Mesela bu kapsamda Doğu Karadeniz Kalkınma Projesi başladı. Samsun'dan Artvin'e kadar o bölgedeki değişik ekolojik noktaları belirledik. Karadeniz'i de Akdeniz gibi turizm alanı ilan etmek istiyoruz. Bolu'da bu açıdan İstanbul ve Ankara'ya daha yakın. Bu bölgeyi de geliştirmek istiyoruz. Bolu'da Aladağlar, Köroğlu Dağları, Abant gibi pek çok yerimiz var. Burayı da daha geliştirmek kanaatindeyiz'' şeklinde konuştu. Ormancılık sektörünün geleceği arama konferansının çok verimli bir çalışma olduğunun belirten Prof. Dr. Veysel Eroğlu, ormancılık sektöründeki ortak akıl projelerindeki alınan kararların kendisini duygulandırdığını aktardı. Toplantıda her şeyin tespit edildiğine işaret eden Prof. Dr. Eroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
''İnşallah bunları biz esas olarak ele alacağız ve bunlarla ilgili de bir plan hazırlayacağız. Şunu unutmayın, bir plan hazırlanmazsa bir hedef ortaya koymazsanız başarıya ulaşmanız mümkün değildir. Bir hedef koyacaksınız, hedefe kilitleneceksiniz. Büyük hedefi olmayan ülkeler tarih sahnesinden kesinlikle silinir. Bizim de Allah'a şükür büyük hedefimiz var ve mutlaka geliştireceğiz. Birinci hedefimiz Türkiye'yi 2023 yılında dünyanın ilk 10 büyük ekonomisi arasına taşımak istiyoruz. Büyük milletin büyük hedefleri olur. Başbakanımız daha da büyük bir hedef ortaya koydu 2071 yılında Malazgirt Meydan muharebesinin, Türklerin Anadolu'ya girişinin bininci yılında yeni doğan çocuklar için bir hedef olacak. Bunu bazıları hayal olarak görebilir. Hayali olmayan büyük hedefi olmayan milletler ilerleyemez. 21. asır yani bu asır bizim asrımız olacak. Bu milletin asrı olacak. Bunu da buradan vurgulamak istiyorum.'' ''Ağaçlandırma Miktarını 4 Kat Arttırdık'' Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, ülkedeki odun servetini yüzde 50 arttırdıklarını, 2004 yılında 1,28 milyar metreküp olan odun servetinin, 2012 yılında 1,48 milyar metreküpe çıkarıldığına dikkati çekti. ''1992-2002 yılları arasında ortalama 75 milyon adet fidan üretimi gerçekleştirilirken biz bunu 6 kat arttırdık'' diyen Prof. Dr. Veysel Eroğlu, ''2012 yılında 500 milyon adet fidan üretimi, 280 ton tohum üretimi gerçekleştirdik. Özel ağaçlandırmanın önündeki engelleri kaldırılarak, bu sahadaki çalışmaları teşvik ettik ve böylece özel ağaçlandırma miktarını takriben 4 kat arttırdık'' şeklinde kaydetti. Prof. Dr. Eroğlu, 2013 yılı ormancılık hedeflerinin 500 bin hektar alanda ağaçlandırma, rehabilitasyon, toprak muhafaza, çığ kontrolü ve mera ıslahı yapmak olduğunu, fidan üretimindeki hedeflerinin, 700 milyon adet fidan üretimi, 330 ton tohum üretimi gerçekleştirmek olduğunu söyledi. Başta ihracatçılar olmak üzere sektörün taleplerini dikkate alarak, 2010 yılında başlatılan sertifikasyon çalışmalarını 2012 yılında 1.8 milyon hektara çıktığını kaydeden Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, şunları kaydetti: ''2015 yılı hedefimiz ise 3,25 milyon hektara ulaşmaktır. Dikili ağaç satışları piyasaya en kısa sürede istenilen standart ve boyutlarda düşük maliyetle ürün arzı sağlaması bakımından önem arz etmektedir. Birçok faydası bulunan dikili ağaç satışları 2002 yılında 300 bin metreküp civarında iken günümüz itibariyle yaklaşık 13 kat artırılarak 4 milyon metreküpün üzerine çıkarttık. Dikili ağaç satışları maliyetlerin aşağı çekilmesinde önemli bir adımdır. Ancak, uygulanmakta olan fon ve harçlar da hammadde girdi maliyetlerini artırmaktadır.'' ''Hedefimiz, Dünyada Aranan Türk Mobilya Stilini Oluşturmak'' Prof. Dr. Veysel Eroğlu, endüstriyel odun üretimini yüzde 85 arttırdıklarını, 1980-2002 döneminde endüstriyel odun üretiminin ortalama 7 milyon metreküp, 2011 yılı sonunda 13,5 milyon metreküp'e ve 2012 yılı sonu itibariyle de 14,1 milyon metreküp'e ulaştığını anlattı. Prof. Dr. Eroğlu, son on yılda endüstriyel odun üretiminin, sektörün ihtiyacının artmasına paralel olarak yüzde 100 oranında artırıldığına işaret etti. ''Asıl hedefimiz, Dünyada aranan istenen Türk mobilya stilini oluşturmaktır'' diyen Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, ''Bu anlamda iç pazar hacmini 9 milyar dolara ulaştırmayı hedefliyoruz. Mobilyacılık sektöründe 2012 yılında yaklaşık 1 milyar 700 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Sektörde yaklaşık 150 bin kişiye istihdam sağlamaktadır'' ifadelerini kullandı. Çölleşme ile mücadele konusunda da açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Veysel Eroğlu, şunları kaydetti:
''Çölleşmeyle mücadele için eylem planları hazırladık. İklim değişikliğine dayanıklı orman ve bitki örtüsü tesis ediyoruz. Murat Nehir Havzası Rehabilitasyon Projesini başlattık. Dünya Ormancılık Zirvesi Birleşmiş Milletler Dünya ormancılık zirveleri ve forumu şimdiye kadar New York'ta tertip edilmiştir. Zirve ilk defa Türkiye'de yapılacaktır. 10. Ormancılık Zirvesini, 08-19 Nisan 2013 tarihinde İstanbul'da gerçekleştireceğiz.'' Atatürk Orman Parkı Çok Amaçlı Salon Açılışı Prof. Dr. Eroğlu konferanstaki konuşmasının ardından, Bolu belediyesi tarafından yaptırılan Atatürk Orman Parkı Çok Amaçlı Salon açılışına katıldı. Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu açılış öncesinde salonun bahçesine çam ağacı dikti. Açılış merasiminde bir konuşma yapan Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, hükümetin yaptığı yatırımlar hakkında bilgi vererek, ''Paramız pul mesafesindeydi. Hem dışarıya hem içeriye olan borçlardan dolayı yurt dışına çıktığımız zaman boynumuz büküktü. Hatta yurt dışında IMF'ye olan borcumuz 23,5 milyar dolardı. Onu da temizledik. Şu anda 600-700 milyon lira kaldı. Ama size bir müjde vereyim. IMF bizden yardım istedi. 5 milyar dolarlık bir desteği vermek için harekete geçtik. Ayrıca hatırlayın geçmişte bankalar hortumlanmıştı. Ziraat Bankası gibi Halk Bankası gibi kamu bankaları görev zararı diye ha bire zarar ediyordu. Hükümetimiz 120 milyar lira civarında para ödedi'' diye konuştu. Devletin millete borcunun olduğunu söyleyen Prof. Dr. Veysel Eroğlu, ''Zorunlu tasarruf fonlarından tutunuz da KEY ödemesine kadar. Başbakanımız bir gün Maliye Bakanına 'Devletin millete borcu olmaz. Bu kul hakkıdır. Bu paraları ödeyeceksin' dedi. Hatırlayın 13,5 katrilyon o zamanın parasıyla zorunlu tasarruf fonu ödendi. 3 katrilyon konut edindirme paraları ödendi. Nereden nereye. Bütün bunların yanında Merkez Bankası'nın kasası doldu artık. Yaklaşık 117 milyar dolar şu anda merkez bankasında döviz var. Şimdi artık gururla bütün dünyaya gidebilen bir başbakan ve bayrağımızın bütün dünyada dalgalandığı büyük bir Türkiye var'' şeklinde konuştu. Konuşmasında yapılan yatırımlara da değinen Prof. Dr. Eroğlu, ''Hem iç hem de dış borçlar ödeniyor. Ayrıca yatırımlarda da destan yazılıyor. Yollara bakın. 16 bin kilometre bölünmüş yol. Ağa yolları halkın yolu oldu. Bunun dışında TOKİ'nin yaptığı yatırımlar var. Şu anda 500 binden fazla konut inşa ediliyor. Kentsel dönüşüm projeleri başladı. Sağlık Bakanlığı destan yazdı. Hatta öyle destan yazdı ki. Dünyanın en kötü sağlık sistemi Türkiye'de iken nasıl bir dönüşümle dünyanın en güzel sistemine kavuşuldu. İsteyen istediği yerde muayene olabiliyor. İsteyen istediği eczaneden ilacını alabiliyor. Bu nasıl oldu diye yurt dışından doktora çalışması, yüksek lisans çalışması yapmak için gelenler var. SSK ile devlet hastanesi birleşemez dendi birleşti. Paradan 6 sıfır atılamaz dendi, atıldı. IMF'ye borcumuz ödenemez dendi, ödedik mi'' ifadelerini kullandı. Son olarak Bolu'ya 109 milyon liralık yatırım yapılacağı müjdesini veren Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, ''Bolu için ne gerekiyorsa bizim bakanlık açısından kesenin ağzı açık. Şu ana kadar Bolu'ya 3 milyar liralık, Ulaştırma Balkanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Orman ve Su İşleri bakanlığı yatırım yapmış. Allah nasip ederse bu daha da artacak. Bolu'ya gelirken 18 tane müjde ile geldik. Sadece bu 18 müjdenin yatırım bedeli 109 milyon lira. Ancak bugün Abant'ta yaptığımız toplantıda yeni talepler oldu. 10 tane daha müjde ekledik. Bunlardan bir tanesini burada ben söyleyeceğim. Bugün özelikle gerek milletvekillerim, gerek valim, gerekse il başkanımız Yedigöller yolundan bahsetti. Bunu da 19. müjde olarak alabilirsiniz'' ifadesini kullandı. Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Yedigöller yolunun yapılması için talimat verdiğini söyleyerek, ''Bizzat kendim takip edeceğim. Biz Bolumuzu bütün dünyaya doğa ve tabiat güzelliklerini açmak istiyoruz. Yayla turizminin doğa turizminin eko turizmin merkezi Bolu olacak'' diye konuştu.konuşmaların ardından Prof. Dr. Eroğlu ve protokol tarafından salonun açılışı gerçekleştirildi.