1. HPB CERRAH HEM REL KONGRES Deniz elimen - Nevin Kanan E-mail: den_izin@yahoo.com.tr - nevkanan@yahoo.com



Benzer belgeler
BİLİMSEL PROGRAM. 09:20-09:40 İleri evre HCC de Karaciğer Nakli: Sınırları ne kadar zorlayabiliriz? Sezai Yılmaz

Türk Hepatopankreatobilier Cerrahi Derneği Kolorektal ve Nonkolorektal Karaciğer Metastazlarına Yaklaşım: Benzerlikler-Farklılıklar Çalıştayı

15 Mart 2019, Cuma. TOETVA Özer Makay. Robotik tiroid cerrahisi Fatih Tunca. Konuşmacı: Bilgi Baca. Laparoskopik sleeve gastrektomi Hasan Altun

LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU

Sedat Karademir Ahmet Balık Feyza Yılmaz M. Avni Gökalp Sadık Ersöz Reşat Kervancıoğlu Aydın Dalgıç Cengiz Ara Ender Dulundu

Metastatik Karaciğer Tümörlerinin Cerrahi Tedavisi

Ulusal Akciğer Kanseri Kongresi İleri Evre Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserlerinde Neoadjuvan Tedavi Sonrası Pulmoner Rezeksiyon Sonuçlarımız

DÖNEM IV 3. GRUP DERS PROGRAMI

Dev Karaciğer Metastazlı Gastrointestinal Stromal Tümör Olgusu ve Cerrahi Tedavi Serüveni

BİLİMSEL PROGRAM C SALONU. 08:30-08:50 İNTERSFİNKTERİK REKTUM REZEKSİYONU Prof. Dr. Ayhan KUZU

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi

Paratiroid Kanserinde Yönetim İzmir den Üç Merkezli Deneyim

23 NİSAN, PERŞEMBE 22 NİSAN, ÇARŞAMBA

Mide Tümörleri Sempozyumu

SAAT P a z a r t e s i S a l ı Ç a r ş a m b a P e r ş e m b e C u m a. Pre-Operatif Hastaların Genel Değerlendirilmesi Yrd.Doç.Dr.

06 Şubat Nisan SAAT P a z a r t e s i S a l ı Ç a r ş a m b a P e r ş e m b e C u m a

LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER

KARACİĞER SİROZLU HASTALARDA ERCP : KOMPLİKASYONLARDAN KAÇINMA. Dr Erkan Parlak TYİH, Gastroenteroloji Kliniği, Ankara

Karaciğer Metastazlarının Cerrahi Tedavisi. Dr. Orhan Bilge İ.Ü. İst. Tıp Fakültesi Genel Cerrahi ABD

Tıkanma Sarılığı. Yrd. Doç. Dr. Zülfü Arıkanoğlu

17 Nisan Haziran SAAT P a z a r t e s i S a l ı Ç a r ş a m b a P e r ş e m b e C u m a

KOLANJİOKARSİNOMA. Sunum Planı. Safra Kanalı Kanseri-Kolanjiokarsinoma- Sunum Planı. Sunum Planı. Kolanjiokarsinoma- Lokalizasyon

LAPAROSKOPİK SURRENALEKTOMİ DENEYİMLERİMİZ

NAZOFARENKS KARSİNOMUNDA CLAUDIN 1, 4 VE 7 EKSPRESYON PATERNİ VE PROGNOSTİK ÖNEMİ

4. S I N I F - 3. G R U P 3. D E R S K U R U L U

SAĞ VE SOL KOLON YERLEŞİMLİ TÜMÖRLER: AYNI ORGANDA FARKLI PATOLOJİK BULGULAR VE MİKROSATELLİT İNSTABİLİTE DURUMU

4. S I N I F - 4. G R U P 3. D E R S K U R U L U

Çok Kesitli Bilgisayarlı Tomografik Koroner Anjiyografi Sonrası Uzun Dönem Kalıcı Böbrek Hasarı Sıklığı ve Sağkalım ile İlişkisi

4 Eylül 2014 Perşembe

Kronik Pankreatit. Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ

GENEL CERRAHİ MORTALİTE-MORBİDİTE Ş. ÖZER (MODERATÖR) Şok A. TEKİN Şok A. TEKİN

Spinal Cerrahi Hemşireliği Sempozyumu

Saat 25 Eylül 2017 Pazartesi 26 Eylül 2017 Salı 27 Eylül 2017 Çarşamba 28 Eylül 2017 Perşembe 29 Eylül 2017 Cuma. Seminer

Dr. M. Gamze Aksu Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyasyon Onkolojisi AD

4. SINIF GENEL CERRAHİ STAJ PROGRAMI

NÖROŞİRÜRJİ HEMŞİRELİĞİ DERNEĞİ 14. BİLİMSEL KONGRESİ KONGRE PROGRAMI SÖZEL VE POSTER BİLDİRİ SUNUMLARI

KOLOREKTAL KARSİNOMLU HASTALARDA PRİMER İLE METASTAZ ARASINDA KRAS DİSKORDANSI

MEZUNİYET SONRASI GÜNCELLEME KURSLARI ( ) GASTROİNTESTİNAL SİSTEM KANSERLERİ KURSU

1. Oturum: Meme Kanserine Giriş, Patoloji ve Alt Tiplendirme Oturum Başkanları : Dr. Orhan ŞENCAN, Dr. İrfan ÇİÇİN

SPİNAL CERRAHİ HEMŞİRELİĞİ SEMPOZYUMU

Sayın Meslektaşlarımız,

Akciğer Kanserinde Güncel Tanı ve Tedavi Yaklaşımı

ROBOTİK CERRAHİ GÜNLERİ

Çukurova Bölgesel Sempozyumu

ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM III GASTROENTESTİNAL SİSTEM ( IV. Kurul ) 03 ARALIK OCAK 2019

Özofagus tümörleri M. BELVİRANLI intern semineri Ş. TEKİN intern semineri

Tanı: Metastatik hastalık için patognomonik bir radyolojik. Tek veya muitipl nodüller iyi sınırlı veya difüz. Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak

III. KURUL (Sindirim ve Hemopoetik Sistemler Ders Kurulu -6 hafta) DERS PROGRAMI ( 09 ARALIK OCAK 2014)

D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİNİN TOTAL TİROİDEKTOMİ SONRASI HİPOKALSEMİ RİSKİ ÜZERİNE ETKİSİ

İltihabi barsak hastalıkları M. ÇAKIR

GENEL CERRAHİ İltihabi barsak hastalıkları M. ÇAKIR İltihabi barsak hastalıkları M. ÇAKIR

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU

1. HAFTA PAZARTESİ SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA. Kuramsal Ders Non-viral kronik karaciğer hastalıkları S. Cihan Yurdaydın

SPİNAL CERRAHİ HEMŞİRELİĞİ SEMPOZYUMU & SPİNAL CERRAHİ VE ENSTRÜMANTASYON HEMŞİRELİĞİ KURSU

İltihabi barsak hastalıkları M. ÇAKIR İltihabi barsak hastalıkları M. ÇAKIR

[RABİA EMEL ŞENAY] BEYANI

Mustafa Kemal YILDIRIM*, Tülay TUNÇER PEKER*, Dilek KARAASLAN*, Betül MERMİ CEYHAN**, Oktay PEKER***

KARACİĞERİN KOLOREKTAL METASTAZLARINDA GİRİŞİMSEL RADYOLOJİ. Dr.İzzet Rozanes İstanbul Tıp Fakültesi Radyodiagnostik Anabilim Dalı

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Dönem III - 5. Ders Kurulu. Gastrointestinal Sistem. Eğitim Programı

Karaciğer laboratuvar. bulguları. Prof.Dr.Abdullah.Abdullah SONSUZ Gastroenteroloji Bilim Dalı. 5.Yarıyıl

KÜNT ve DELİCİ/KESİCİ KARIN TRAVMALARI

14 Kasım Şubat 2017

Toraks Travmalarında Hasar Kontrol Cerrahisi Teknikleri

Kış Sezonunda Görülen İnfluenza Virüsü Tipleri ve Tedavide Oseltamivir in Etkinliği

XV. ULUSAL KOLON VE REKTUM CERRAHİSİ KONGRESİ VIII. KOLOREKTAL CERRAHİ HEMŞİRELİĞİ KONGRESİ MAYIS 2015 SUSESİ OTEL / ANTALYA

BİLİMSEL ESER OLARAK KULLANILAMAZ TASLAKTIR Nisan 2015, Çarşamba. Ulusal Endoskopik Laparoskopik Cerrahi Kongresi

5. Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi

4. SINIF DERS PROGRAMI

Tiroidektomi Sonrası Hipokalsemi Gelişiminde İnsidental Paratiroidektominin, Hastaya Ait Özelliklerin ve Cerrahi Yöntemin Etkilerinin İncelenmesi

Karaciğer Nakli. Dr Sezai YILMAZ İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi MALATYA

Ankara Cerrahi Derneği Dönemi Faaliyet Raporu

Tamamlayıcı Tiroidektomilerde Gama Dedektör Yardımlı Cerrahinin Rolü

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM III

MEME ve TİROİD HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR 3 EKİM 2015

PRİMER VE METASTATİK KARACİĞER KANSERLERİNE MULTİDİSİPLİNER YAKLAŞIM: TERANOSTİK UYGULAMALAR

16. CERRAHİ HEMŞİRELİĞİ KONGRESİ BİLİMSEL PROGRAMI

BVÜ Genel Cerrahi AD Dönemi Asistan Hekim Teorik Eğitim Programı

Özofagus tümörleri M. BELVİRANLI

OLGU SUNUMU. DOÇ. DR. VUSLAT KEÇİK BOŞNAK Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD.

29 yaşında erkek aktif şikayeti yok. sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması. üzerine hasta polikliniğimize başvurdu

6 EKİM 2016, PERŞEMBE

Ulusal Travma ve Acil Cerrahi Derneği 7nci İç Anadolu Bölgesi Travma ve Acil Cerrahi Toplantısı ANKARA

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM III

İzmir Atatürk Lisesi Dokuz Eylül Üniversitesi Denizli Tıp Fakültesi İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Genel cerrahi A.B.

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi

SÜT ÇOCUKLARINDA UZUN SÜRELİ PERİTON DİYALİZİNİN SONUÇLARI

Bilimsel Programda Görev Alan Konuşmacılar *

10:10-10:20 Trombosit disfonksiyonu: Kanamalı hastaya GR yaklaşımı İsmail Oran 10:25-10:35 Oturum sonu genel tartışma

Tamamlayıcı Tiroidektomi ve Total Tiroidektomi Komplikasyonlarının Karşılaştırılması. Doç. Dr. Mehmet Ali GÜLÇELİK

Adrenokortikal Karsinom Tek merkezin 10 yıllık deneyimi

T. C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM III IV. KURUL DERS PROGRAMI SİNDİRİM SİSTEMİ - METABOLİZMA

Deneysel Hayvan Modelinde Candida Tropicalis Peritonitinin Tedavisinde Kaspofungin ve Amfoterisin B Etkinliğinin Karşılaştırılması

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır.

Tiroid Cerrahisinde Nöromonitorizasyonun Rekürren Laringeal Sinir Hasarı Oranına Etkisi

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

TTOD MEME KANSERİ GÜNCELLEME KURSU HAZİRAN 2015 İSTANBUL 08:25-08:30 Açılış 08:00-08:30 Pratiği değiştiren çalışmalar. (salonda kahvaltı ile)

Kadavra Üzerinde Kolorektal Cerrahi Anatomi Kursu. (8-9 Eylül 2017) TKRCD Başkanı. Prof. Dr. Selman Sökmen. Kurs Sorumluları

Türkiye'de yaşayan 345 Suriyeli Göçmenin Hemodiyaliz Deneyimi: Türk Hemodiyaliz Hastaları ile Karşılaştırılmalı Veri Tabanı Çalışması

Çalışmanın Adı: Çalışmanın Protokol Numarası/Kodu: MF Çalışmanın Niteliği: Çok Merkezli, Prospektif, Karşılaştırmalı, Randomize Çalışma

Transkript:

BİLİMSEL SEKRETERYA 0. ULUSAL HEPATOPANKREATOB L ER CERRAH KONGRES lgin Özden E-mail: iozden@hotmail.com. HPB CERRAH HEM REL KONGRES Deniz elimen - Nevin Kanan E-mail: den_izin@yahoo.com.tr - nevkanan@yahoo.com KONGRE SEKRETERYASI SERENAS TUR ZM Kongre Organizasyon ve Otelcilik A. Turan Güne Bul. 5. Cad. No: 3 06550 Y ld z, Çankaya / ANKARA Tel : +90 32 440 50 Faks : +90 32 44 45 63 URL : www.serenas.com.tr E-mail: hpb@serenas.com.tr ; cansu.arda@serenas.com.tr Web: www.serenas.com.tr Yay n Hizmetleri BAYT Bilimsel Ara t rmalar Bas n Yay n ve Tan t m Ltd. ti. Ziya Gökalp Cad. 3/3, K z lay, Ankara Tel. (032) 43 30 62 E-mail: info@bayt.com.tr Bask M K Matbaac l k Sanayi ve Ticaret Ltd. ti., Matbaac lar Sitesi 560. Sk. No. 27 vedik/ankara Tel. 0-32-395228 Bask tarihi: Nisan 20

Değerli Meslektaşlarımız, ÖNSÖZ Sizlerle Türk Hepato Pankreato Bilier Cerrahi Derneğinin onuncu kongresinde birlikte olmanın gurur ve mutluluğunu yaşamaktayız. Bilimsel programda Hepato Pankreato Bilier Cerrahi ile uğraşan hekimlerin sık karşılaştığı sorunlar tartışılacak ayrıca daha çok genç meslektaşlarımıza yönelik eğitim toplantıları ve video sunumları da yer alacaktır. Bu kongremizde bir ilk olarak HPB Hemşireliği Kongresini hayata geçiriyoruz. Bu işbirliğinin bundan sonraki kongrelerde gelişerek sürmesini hedeflemekteyiz. Kongremizin gerek bilimsel gerekse sosyal yönden doyurucu olacağına inanıyoruz. Antalya dan tıbbi yönden daha birikimli ve güzel anılarla ayrılmanızı diler, sonsuz sevgi ve saygılarımı sunarım. Dr. Osman Abbasoğlu Kongre Başkanı Değerli Meslektaşlarımız, 7-9 Nisan 20 de Antalya da gerçekleştirilecek olan 0. Ulusal Hepatopankreatobilier Cerrahi kongresi içinde bu yıl ilk kez. Hepatopankreatobilier Cerrahi Hemşireliği Kongresi de yer almaktadır. Cerrahi Hemşireliğinin diğer dallarında olduğu gibi; Hepatopankreatobilier Cerrahi Ünitelerinde çalışan hemşireleri bir araya getirerek bilgi ve deneyimleri paylaşmayı amaçlayan bu başlangıcın cerrahi hemşireliğine yeni bir ivme kazandıracağı düşüncesindeyiz. Bu nedenle bu ilk toplantının mesleki açıdan önemi büyüktür. Tarihsel bir anlam taşıyan kongremiz, sizlerin katılımı ve bilimsel desteği ile daha da önem kazanacak, eleştirileriniz bize güç verecektir. Kongrede görüşmek dileğiyle sevgi ve saygılarımızı sunarız. Eş Başkanlar Deniz Şelimen, Nevin Kanan iii

Program 7 NİSAN 20 PERŞEMBE 09.00-0.30 Panel HPB Cerrahi de Teknik Yaklaşım Oturum Başkanı: Pankreatikoduodenektomi Anatomik Karaciğer Rezeksiyonu Güvenli Kolesistektomi ve İntraoperatif Sorunlar Zeki Yılmaz Selim Sarı Sedat Karademir Aydın Alper 0.30-.00 Kahve Arası.00-2.5 Olgu Tartışmaları. Karaciğer Hemanjiomlu 2 Ayrı Hasta 2. Safra Kesesi Polipi Olan Kadın Hasta 3. Sarılık Yakınmasıyla Başvuran ve Pankreas Başında Kitle Tespit Edilen Erkek Hasta 4. Karın Ağrısı Olan Kist Hidatik Hastası Oturum Başkanı: Tartışmacılar: Osman Abbasoğlu Birol Bostancı Mete Dolapçı Kaan Karayalçın Cumhur Yeğen Gökhan Yağcı 2.5-3.30 Öğle Yemeği 3.30-4.00 Konferans Hepatolojide Hücresel Tedaviler Oturum Başkanı: Konuşmacı: Mehmet Çağlıkülekçi Anil Dhawan 4.00-5.5 Panel Deneysel HPB Cerrahisi Oturum Başkanı: Deneysel Çalışmanın Kliniğe Yansıması Tümör ve Metastaz Modelleri Tıkanma Sarılığı Modelleri Akut Pankreatit Modelleri Ersin Ateş İskender Sayek Güneş Esendağlı Mustafa Kerem Ethem Alhan v

0. ULUSAL HEPATOPANREATOBİLİER CERRAHİ KONGRESİ - 20 5.5-5.45 Kahve Arası 5.45-6.30 Radyoloji Oturumu Genel Cerrahlar İçin Tanısal ve Girişimsel HPB Sistem Radyolojisi Oturum Başkanı: Konuşmacı: İbrahim Astarcıoğlu Okan Akhan 6.30-8.00 Panel HPB Cerrahi de Komplikasyon Yönetimi Oturum Başkanı: Karaciğer Cerrahisi Pankreas Cerrahisi Safra Kesesi ve Safra Yolları Cerrahisi Mustafa Şare Orhan Bilge Erhan Hamaloğlu Cüneyt Kayaalp 8.00-8.30 Ara 8.30-8.45 Açılış Töreni 8.45-9.30 Açılış Konferansı Multidisipliner HPB Birimlerine Doğru Oturum Başkanı: Konuşmacı: Aydın Alper Anil Dhawan 9.30 Açılış Kokteyli vi

Program 8 NİSAN 20 CUMA 08.30-09.30 Yandaş Karşıt Görüş Küçük Hepatosellüler Karsinom Tedavisi Oturum Başkanı: Rezeksiyon Lokal Ablatif Tedaviler Transplantasyon Sedat Karademir Tarkan Ünek Okan Akhan Hamdi Karakayalı 09.30-0.00 Konferans Başlangıçta Anrezektabl Kolorektal Kanser Metastazları: Kür Ümidi Var mı? Oturum Başkanı: Konuşmacı: Ahmet Çoker Erdem Göker 0.00-0.30 Kahve Arası 0.30-.5 Konferans Laparoskopik HPB Cerrahisi Oturum Başkanı: Konuşmacı: Koray Topgül Corrado Fantini.5-2.00 Yandaş Karşıt Görüş Akut Pankreatitte Antibiyotik Kullanımı Yararlıdır/Yararsızdır Oturum Başkanı: Yararlıdır: Yararsızdır: Salih Pekmezci Sadık Kılıçturgay Cemalettin Ertekin 2.00-2.45 Uydu Sempozyumu HMB-Arjinin-Glutamin in HPB Cerrahi Sonrası Yara İyileşmesine Etkileri Oturum Başkanı: Konuşmacı: Sadık Kılıçturgay Ahmet Çoker 2.45-4.00 Öğle Yemeği vii

0. ULUSAL HEPATOPANREATOBİLİER CERRAHİ KONGRESİ - 20 4.00-5.5 Panel Pankreas Oturum Başkanı: İnsidental Bulunan Pankreas Kistleri, Ne Zaman Cerrahi Tedavi? Pankreas Nöroendokrin Tümörleri Ekzokrin Pankreas Yetmezliği Sadık Ersöz Richard Schulick Kaan Karayalçın Ekrem Kaya 5.5-5.45 Kahve Arası 5.45-6.5 Konferans HPB Cerrahide Nütrisyonel Destek Oturum Başkanı: Konuşmacı: Osman Abbasoğlu Haldun Gündoğdu 6.5-7.30 Çalıştay (Ortak Oturum) Ali Uras Oturumu: Yeni HPB Cerrahi Birimleri Kurmak Oturum Başkanı: Konuşmacılar: Orhan Arıoğul Ümit Topaloğlu Servet Karahan Selim Sarı Ünal Aydın Koray Topgül Gülsenem Aras 7.30-8.45 Serbest Bildiri Oturumu (Salon - B) Oturum Başkanları: Özgür Yağmur Gülüm Altaca 8.45-20:00 Serbest Bildiri Oturumu 2 (Salon - B) Oturum Başkanları: Haluk Demiryürek Remzi Emiroğlu viii

Program 9 NİSAN 20 CUMARTESİ 08.30-09.45 Çalıştay ERCP Oturum Başkanı: Olgu sunumları: Tartışmacılar: Yaman Tekant İlgin Özden Murat Akaydın Adem Akçakaya İlhan Yıldırgan Sebahattin Kaymakoğlu 09.45-0.30 Seçkin Bildiri Oturumu En İyi 5 Bildirinin Sunumu Oturum Başkanı: Ali Emre 0.30-.00 Kahve Arası.00-.45 Konferans (seçkin bildiriler eşliğinde) İleri Hiler Kolanjiokarsinomun Radikal Cerrahisi Oturum Başkanı: Konuşmacı: Çukurova Üniversitesi Deneyimi Ege Üniversitesi Deneyimi Orhan Bilge Masato Nagino Haluk Demiryürek Ahmet Çoker.45-2.30 Konferans (seçkin bildiriler eşliğinde) Kolorektal Karaciğer Metastazları: Yeni Paradigma Oturum Başkanı: Konuşmacı: Uludağ Üniversitesi Deneyimi Hacettepe Üniversitesi Deneyimi Musa Akoğlu Richard Schulick Remzi Emiroğlu Erhan Hamaloğlu 2.30-3.5 Uydu Sempozyumu Kolorektal Kanserlerin Karaciğer Metastazlarına Kişiye Özel Tedavi Yaklaşımı Oturum Başkanı: Konuşmacı: Orhan Bilge Bülent Karabulut ix

0. ULUSAL HEPATOPANREATOBİLİER CERRAHİ KONGRESİ - 20 3.5-4.5 Öğle Yemeği 4.5-5.30 Panel Önlemeden Karaciğer Nakline Viral Hepatitler Oturum Başkanı: Tıbbi Tedavi ve Önleme Akut Karaciğer Yetmezliği ve Transplantasyon Kronik Olgularda Transplantasyon Yalçın Polat Sebahattin Kaymakoğlu İlgin Özden Sezai Yılmaz 5.30-6.00 Kahve Arası 6.00-6.30 Konferans HPB Cerrahide Teknoloji Kullanımı Oturum Başkanı: Konuşmacı: Ender Dulundu Acar Tüzüner 6.30-7.50 Video Oturumu: Nasıl Yaparım? Oturum Başkanı: Sadettin Çetiner Pankreatoduodenektomi ve Rekonstrüksiyonu İleri Perihilar Kolanjiokarsinom için Hepatoligamentopankreatektomi Laparoskopik Sol Hemihepatektomi Laparoskopik Kistogastrostomi Portal Ven Rezeksiyonlu Total Pankreatoduodenektomi Laparoskopik Cerrahide Safra Yolu Yaralanması ve Laparoskopik Onarımı Hepatoma için Sağ Hepatektomi Richard Schulik Masato Nagino Corrado Fantini Salih Pekmezci Orhan Bilge Aydın Alper Sadık Ersöz 7.50-8.00 Kapanış 20.00 Gala Yemeği x

Program HEMŞİRELİK OTURUMLARI Salon B 8 NİSAN 20 CUMA 5.30-6.00 Konferans Hepato Pankreato Bilier Cerrahinin Tarihsel Gelişimi Oturum Başkanı: Konuşmacı: Sevgi Hatipoğlu Orhan Arıoğul 6.5-7.30 Çalıştay (Ortak Oturum) (Salon A) Ali Uras Oturumu: Yeni HPB Cerrahi Birimleri Kurmak 7.30-8.30 Konferans (Salon A) Karaciğer Transplantasyonu ve Hemşirelik Bakımı Oturum Başkanı: Konuşmacı: Deniz Şelimen Gerben Wildeboer xi

. HPB CERRAHİ HEMŞİRELİĞİ KONGRESİ - 20 9 NİSAN 20 CUMARTESİ 09.00-0.30 Panel Primer ve Metastatik HPB Sistem Tümörlerinde Tedavi ve Bakım İlkeleri Oturum Başkanı: Primer ve Metastatik HPB Sistem Tümörlerinde Ameliyat Öncesi ve Sonrası Bakım Primer ve Metastatik HPB Sistem Tümörlerinde Yoğun Bakım Uygulamaları Fethiye Erdil Ayfer Özbaş Sennur Kula 0.30-.00 Kahve Arası.00-2.30 Panel Pankreasın Cerrahi Hastalıkları ve Bakım Yaklaşımları Oturum Başkanı: Nevin Kanan Pankreas Cerrahisinde Son Teknikler Pankreas Cerrahisinde Ameliyat Öncesi ve Sonrası Bakım Yaklaşımları Pankreas Cerrahisinde Taburculuk Sonrası Hasta İzlemi Selim Sarı Özgül Karayurt Nadiye Özer 2.30-4.00 Öğle Yemeği 4.00-5.00 Panel Safra Yolu Yaralanmalarında Bakım İlkeleri Oturum Başkanı: Safra Yolu Yaralanmalar nda Cerrahi Bak Safra Yolu Yaralanmalar nda Hem irelik Bak m Neriman Akyolcu Koray Topgül Aysel Gürkan 5.00-5.30 Konferans HPB Sistem Tümörlerinde Medikal Onkoloji Sırası ve Sonrasında Bakım Oturum Başkanı: Konuşmacı: Nevin Kanan Ümmü Yıldız Fındık 5.30-6.00 Kahve Arası 6.00-7.30 Serbest Bildiriler Oturum Başkanları: Aysel Gürkan Ayfer Özbaş 7.30-8.00 Kapanış 20.00 Gala Yemeği xii

Sözel Bildiri Sunumları S-000 Ref No: 88 STATİNİN KARACİĞER REJENERASYONU ÜZERİNDEKİ DOZA BAĞIMLI FARKLI ETKİLERİ Tamer Çolakoğlu, Tarık Zafer Nursal, Ali Ezer, Fazilet Kayaselçuk, Alper Parlakgümüş, Sedat Belli, Hamdi Karakayalı, Mehmet Haberal Başkent Üniversitesi Amaç: Karaciğer rejenerasyonu ile anjiyogenez arasında sıkı bir ilişki vardır. Statinler kolesterol sentezinin anahtar enzimi olan HMG-CoA redüktazı baskılarlar. Statinlerin düşük dozlarının anjiyogenez üzerine uyarıcı, yüksek dozlarının ise baskılayıcı etkisi vardır. Bu özellik, lipid düşürücü etkilerinden bağımsızdır. Çalışmada farklı statin dozlarının anjiyogenez ve akut faz cevabı üzerinden karaciğer rejenerasyonuna olası etkileri araştırılmıştır. Yöntem: Yetmiş iki adet rat randomize edilerek kontrol, düşük doz statin (0,5 mg/kg/gün, atorvastatin) ve yüksek doz statin (2,5 mg/kg/gün, atorvastatin) olarak üç gruba ayrıldı. Tüm dozlar yedi gün boyunca oral gavaj ile verildi. Atorvastatin tedavisi sonrası, üç gruptaki tüm hayvanlara %70 hepatektomi yapıldı. Hepatektomi sonrası, aynı gruptaki hayvanlar,2,24 ve 72. saatlerde karaciğer rejenerasyonu (proliferating cell nuclear antigen-labeling index [PCNA]), anjiyogenez (KDR/Flk- [VEGFR-2]) ve akut faz cevabı (sreum IL-6) değerlendirmek üzere 3 alt gruba bölüdü. Bulgular: Hepatektomi sonrası 24. saatte, düşük doz atorvastatinin yüksek doza oranla karaciğer rejenerasyonunu arttırdığı saptandı (p=0,004). Benzer şekilde, düşük dozların hem kontrol grubuna hem de yüksek dozlara göre anjiyogenik cevabı arttırdığı gözlendi (p=0,026 ve p=0,059). IL-6 salınımında ise 3 grup arasında anlamlı bir fark bulunmadı (p=0,59). Hepatektomi sonrası 72. saatte ise, düşük doz atorvastatin tedavisinin kontrol grubuna göre rejenerasyonunu arttırmasına rağmen (p=0,047), düşük ve yüksek doz grupları arasında fark yoktu (p=0,09). Düşük dozun, hem kontrol hem de yüksek doz grubuna göre anjiyogenik cevabı arttırdığı saptandı (p=0,06 ve p=0,002). Dahası yüksek dozun kontrol grubuna kıyasla anjiyogenik cevabı azalttığı gözlendi (p=0,044). Serum IL-6 düzeyleri hem düşük doz hem de yüksek doz grubunda kontrol grubuna oranla yüksek bulundu (p=0,005 ve p=0,003). Sonuç: Düşük doz statin tedavisi KDR/Flk- (VEGFR-2) bağımlı anjiyonez üzerinden karaciğerin rejenerasyon cevabını arttırmaktadır. Yüksek doz tedavi ise uzun dönemde rejenerasyon yanıtını etkilemeden anjiyogenezi azaltmaktadır. Son olarak, statin tedavisi dozdan bağımsız bir şakilde IL-6 salınımını arttırarak, karaciğer rejenerasyonuna katkıda bulunmaktadır. S-0002 Ref No: 52 KOLOREKTAL KANSERLERİN KARACİĞER METASTAZLARINDA KULLANILAN KEMOTERAPÖTİK AJANLARIN HEPATOTOKSİK ETKİSİ VE PİOGLİTAZONUN BU ETKİ ÜZERİNDEKİ ROLÜ Sebahattin Çelik, Erhan Hamaloğlu, Kinyas Kartal, 2 Aytekin Aksoy, 2 Havva Özşeker, 3 Mutlu Hayran Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı, 2 Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı, 3 Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Destek Birimi Amaç: Bu çalışmada; Kolorektal kanserlerin Karaciğer metastazlarında kemoterapötik ajanların steatohepatitis etkisini araştırmak ve pioglitazon nun steatohepatitis üzerindeki rolünü açıklamak, amaçlanmıştır Gereç ve Yöntem: Bu çalışma kontrollü deneysel bir çalışmadır. Toplam 60 Spraque-Dawley cinsi disi Rat 4 gruba ayrılmıştır: grup; Kemoterapi grubu (20 rat) 2 grup; Kemoterapi + Pioglitazon grubu (20 rat). 3. grup; Kontrol grubu. (0 rat) 4 grup: Sham gavaj grubu (0 rat) Birinci gruba haftada bir kez olmak üzere 4 hafta süre ile 40 mg/kg irinotekan + 40 mg/kg 5-FU intraperitoneal olarak verilmiştir. İkinci gruba: Kemoterapi + haftada 5 gün süre ile 4 mg/kg/ gün pioglitazon gavaj yöntemiyle intragastrik olarak verilmiştir. Üçüncü gruba: Standart beslenme dışında bir şey verilmemiş ve yapılmamıştır. Dördüncü gruba ise; gavaj yöntemiyle cc SF intragastrik olarak verilmiştir. Kemoterapi ve Pioglitazon tedavisi bittikten 2 hafta sonra kan alınarak karaciğer fonksiyon testleri çalışılmıştır. Ve daha sonra ratlar sakrifiye edilerek, laparatomi ile sol lobektomi yapılarak patolojik inceleme yapılmıştır. Kan örneklerinde; ALT, AST, GGT, ALP, ALBUMİN, TOTAL BİLÜRÜBİN çalışılmıştır. Karaciğer materyalinde ise; - Steatozis 2-Llobüler inflamasyon 3- hepatositlerde şişme Balloning 4-Fibrozise bakılarak derecelendirilmiştir. İstatistiksel değerlendirme yerine göre Kruskal-Wallis, Mann-Whitney U, Ki-kare ve Fisher testleri kullanılmıştır. Bulgular:. grup Rat ların KCFT inde, özellikle AST de anlamlı bir bozukluk mevcuttu (p<0.00). 2. grup Rat larda AST de kontrol grubundan istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmadı (p=0.24). Histopatolojik değerlendirmede; Hiçbir grupta steatozise ve hepatositlerde şişmeye Balloning rastlanmadı. Lobüler inflamasyon. grup ve 2. grupta kontrol grubuna göre yüksek bulundu (%70 e karşılık sırasıyla %95 ve %00, p=0.042). Fibroziste kontrol grubunda ortalama skor 0.3 iken sadece Kemoterapi alan grupta bu değer 0.7 (p =0.038), Kemoterapi ve Pioglitazon alan grupta 0.47 bulundu. Sonuç: Bu deneysel çalışmada; histopatolojik olarak bakılan 4 parametreden lobüler inflamasyonda ve hepatik fibroziste, kemoterapinin neden olduğunu düşündüğümüz artış saptandı.4 KÜR 5-FU ve İrinotekan nin neden olduğu hepatik fonksiyon bozukluğunun hücresel düzeyde fonksiyonel bir bozukluğa neden olduğunu, ve bununda histopatolojik bulgulardan ziyade karaciğer fonksiyon testlerine yansıdığını, pioglitazon nun da bunu anlamlı derecede engellediğini gözlemledik.

0. ULUSAL HEPATOPANREATOBİLİER CERRAHİ KONGRESİ - 20 S-0003 Ref No: 57 HEPATOSELLÜLER KARSİNOM TEDAVİSİNDE KARACİĞER REZEKSİYONU VE KARACİĞER TRANSPLANTASYONU SONUÇLARI Süleyman Özkan Aksoy, Tarkan Ünek, Mücahit Özbilgin, Naciye Çiğdem Arslan, Sedat Karademir, İbrahim Astarcıoğlu Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Amaç: Hepatosellüler kanser tedavisinde kür sağlayıcı yöntemler karaciğer transplantasyonu (KT) veya karaciğer rezeksiyonu (KR) dur. Cerrahi rezeksiyon, küratif bir yöntem olmasına rağmen sirozun varlığında veya tümör sayısı arttıkça uygulanması zorlaşan bir yöntemdir. Karaciğer transplantasyonu, hem altta yatan kronik karaciğer hastalığının tedavisinde, hem de HSK tedavisinde kür sağlayıcı bir tedavidir. Bu çalışmada kliniğimizde gerçekleştirilen sirotik HSK li hastalarda KN ve KR nun karşılaştırılması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Ocak 998 Ocak 200 tarihleri arasında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı nda HSK nedeniyle KT uygulanan 57 ve KR uygulanan 36 hasta retrospektif olarak; erken dönem komplikasyon ve sağkalım açısından değerlendirildi. Bulgular: Olguların ortalama takip süresi 34 aydı ve iki grubunda takip süre oranları yaklaşık aynıydı. Hastanede kalış süresi KT grubunda, KR grubundan anlamlı olarak daha uzundu (p=0.00). Child-Turcotte-Pugh (CTP) A HSK hastalarında KR anlamlı olarak daha fazla (p=0.00); CTP B hastalarında KN daha fazla (p=0.03) uygulandı. Child- Turcotte-Pugh C olan HSK hastalarda ise sadece KT yapıldı. Postoperatif komplikasyon oranları ve erken operatif mortalite oranları iki grup arasında benzerdi. Genel sağkalım oranı, KT grubunda KR grubuna göre anlamlı olarak uzundu (p=0.00). Hastalıksız sağkalım oranları benzer şekilde KT grubunda daha fazlaydı (p=0000). Karaciğer nakli ve KR operasyonları öncesi uygulanan lokal ablatif yöntemler (kemoembolizasyon, radyofrekans ablasyon, alkol enjeksiyonu) iki grup arasında benzerdi. Karaciğer transplantasyonu yapılan hastaların %87 si Milan kriterlerine uyan HSK li hastalardı. Milan kriterlerine uyan hastalarda KT istatiksel olarak fazla uygulandı ve KR grubuna kıyasla daha uzun sağkalım oranı (p=0,0) ve daha iyi hastalıksız sağkalım oranına sahipti (p=0.000). HSK nüks oranlarında ise KT ve KR grupları arasında anlamlı fark yoktu (p=0.232. Sonuç: Çalışmada KT ndan sonra hastanede kalma süresinin, KR una oranla daha uzun olduğu görüldü. Morbidite ve mortalite insidansı her iki grupta farklı değildi. Karaciğer transplantasyonu uygulanan hastalar, rezeksiyon uygulananlara kıyasla daha iyi genel ve hastalıksız sağkalım oranı gösterdi. Bu sonuçlar ışığında KT, sirotik doku zemininde gelişmiş olan tüm HSK olgularında sağladığı sağkalım avantajı ile öncelikli tedavi seçeneği olarak düşünülmelidir. S-0004 Ref No: 68 WHIPPLE YAPILAN 408 OLGUDA MORTALİTEYE ETKİ EDEN FAKTÖRLER Erol Aksoy, Tahsin Dalgıç, İlter Özer, Murat Ulaş, Metin Ercan, Yusuf Özoğul, Erdal Birol Bostancı, Musa Akoğlu Türkiye Yüksek Ihtisas Hastanesi Gastroenteroloji Cerrahisi Kliniği Amaç: Pankreatikoduodenektomi yapılan 408 olguda mortaliteye etki eden faktörlerin araştırılmasıdır. Yöntem: Ocak 2000 - Ocak-20 arasında TYİH GEC kliniğinde prospektif tutulan pankreatikoduodenektomi kayıtlarından mortaliteye etkisi araştırılan faktörlerin kaydedildiği 408 hasta incelendi. Bu hastalarda yaş, cinsiyet, preoperatif bilirubin düzeyi, portal ven invazyonu olup olmaması, wirsung çapı, pankreas kıvamı, pankreas anastomoz tipi, pankreatik anastomozda stent kullanılıp kullanılmaması, ameliyat sırasındaki kan kaybı ve ameliyat sürelerinin mortaliteye olan etkisi araştırıldı. Bulgular: 408 olgunun 46 (%) sında mortalite gelişti. Univariate analizde yaş (>70),0mg/dl üzerindeki preoperatif bilirübin düzeyleri istatistiksel olarak mortaliteye etkili olarak bulundu. Mortaliteye etkili olduğu düşünülen bu faktörler birlikte değerlendirildiğinde multivariate analizde yaş (>70) ve 0mg/ dl üzerindeki preoperatif biluribin düzeyleri mortaliteye etkili faktörler olarak bulundu. Sonuç: Pankreatikoduodenektomide mortaliteyi etkilediği düşünülen faktörler içinde yaş (>70) ve 0mg/dl üzerindeki preoperatif biluribin düzeyleri anlamlı bulunmuştur. Bu bulgular bize 70 yaş üzerindeki ve bilirübin düzeyi yüksek olan hastalara ameliyat kararı verirken daha dikkatli olunması gerektiğini düşündürmektedir. S-0005 Ref No: 228 KOLANJİOKARSİNOMLARI TAKLİT EDEN SELİM BİLİER STRİKTÜRLER Ertan Emek, Koray Güven, Ali Emre, Aydın Alper, Yaman Tekant, Orhan Bilge, Arzu Poyanlı, Ilgın Özden İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Amaç: Proksimal kolanjiokarsinom tanısıyla geniş hepatobilier rezeksiyon, periampuller tümör tanısıyla pankreatoduodenektomi yapılan vakaların yaklaşık %5-5 inde malignite saptanmamaktadır.) Kolanjiokarsinom ön tanısıyla sevk edilen ancak radyolojik ve biyokimyasal tetkikler, laparotomi bulguları veya radikal cerrahi sonrasında piyesin incelenmesi ile selim lezyon tanısı konulan hastaları geriye dönük olarak değerlendirmek 2) Benzer vakaların en azından bazılarında, gereksiz laparotomi veya geniş rezeksiyondan kaçınılıp kaçınılamayacağını irdelemek. Gereç ve Yöntem: 996-200 yılları arasında kolanjiokarsinom tanısı ile takip edilip selim sonuçlar elde edilmiş hastalar incelenmiştir. Bulgular: 6 hastanın 8 tanesi kadın,8 tanesi erkekti. Ortanca yaş 50 (20-74) idi. Kolestaz enzim ve bilirubin yüksekliği 6 hastanın dokuzunda, tümör belirteç yüksekliği hastada, safra yolu dilatasyonu 4 hastada, Bizmuth I-II darlık dört hastada, Bizmuth III-IV darlık 2 hastada saptanmıştır. Takipler sonucu primer sklerozan kolanjit tanısı 4 hastada, portal ka- 2

Sözel Bildiri Sunumları vernoma bağlı darlık 4 hastada, idipatik kolesistit-fibröz darlık 3 hastada, koledokoduodenal fistül 2 hastada, hepatik arter basısına bağlı darlık 2 hastada ve koledok kist ameliyatlı bir hastada idiopatik ekstranastomotik darlık saptanan son tanılardır. Burada ele alınan toplam 6 hastanın tamamı,8 yıllık bir süre içerisinde, İstanbul Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı, Karaciğer-Safra Yolları-Pankreas Cerrahisi Birimi nde takip ve tedavi edilmiştir. Her ne kadar kliniğimizde Klatskin in yaklaşımı temelde benimsense de, bulgular kısmında da anlatıldığı şekilde, tüm hastalara standart bir yaklaşım ile tanı-tedavi algoritması uygulanamamıştır. Bunun sebepleri arasında bu hastaların bazılarının dış merkezlerde evvelce tedavi edilmeye çalışılmış olması, hatta meydana gelen çeşitli komplikasyonlarla (yetersiz drenajlı ERCP sonrası ağır kolanjit gibi) sevk edilmiş olmaları, son tanısı aynı olan hastaların başvuru koşullarının farklılığı ve bir takım nadir patolojilerde (portal kavernomada kolestaz sorunu gibi) literatürde dahi yaklaşımın tartışmalı olması sayılabilir. Bu yazıda, mevcut deneyim literatür ışığında tartışılarak, bu tarz ilginç ve göreceli olarak nadir klinik sorunlara çözümler geliştirilmesine katkı sağlaması amaçlanmıştır. Sonuç: Ekstrahepatik safra yolunda, distal veya proksimal düzeyde tıkanma ile başvuran hastalarda cerrahi girişim, hem kesin tanının konulması hem de safra akımının normale döndürülmesi açılarından avantajlıdır. Ancak titiz radyolojik ve biyokimyasal incelemeler ve dikkatli bir ameliyatta değerlendirme, hastaların bazılarında gereksiz laparotomiden veya geniş rezeksiyonlardan kaçınılmasını sağlayabilir. S-0006 Ref No: 38 DENEYSEL HAFİF VE ŞİDDETLİ PANKREATİT OLUŞTURULAN RATLARDA PROLİDAZ AKTİVİTESİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Metin Yalçın, Abdullah Özgönül, Muhammet Emin Güldür, Özgür Söğüt, Ali Uzunköy Harran Üniversitesi, Tıp Fakültesi Genel Cerrahi, Patoloji ve Acil Tıp Anabilim Dalı, Şanlıurfa Amaç: Bu çalışma deneysel olarak oluşturulan hafif ve ciddi pankreatitte, kollajen metabolizmasında rolü olan prolidaz enzim aktivitelerinin, kan ve doku düzeyinde değerlerinin etkilenip etkilenmeyeceğini araştırmak amacı ile yapıldı. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya 30 adet Wistar Albino dişi rat dahil edildi ve ratlar eşit olarak üç gruba ayrıldı. Birinci grupta bulunan ratlara (kontrol),0, ml serum fizyolojik birer saat arayla intraperitoneal toplam beş kez infüzyon şeklinde verildi. İkinci grupta bulunan ratlara 50 µgr/kg cerulein birer saat arayla i. p. toplam beş kez infüzyon şeklinde uygulanarak hafif pankreatit oluşturuldu. Üçüncü grupta bulunan ratlara ise 80 µgr/kg cerulein birer saat arayla i. p. toplam beş kez infüzyon şeklinde verilerek şiddetli pankreatit oluşturuldu.0,,5,24. saat sonunda tüm ratların kuyruk kısmından kan alınarak, amilaz, lipaz, AST, ALT, WBC, LDH, glukoz, total bilirubin, direk bilirubin, GGT, ALP ve prolidaz enzim aktivitesi ölçüldü ayrıca pankreas doku örnekleri alınarak histopatolojik inceleme ve pankreas dokusunda prolidaz enzim aktivitesi değerlendirildi. Bulgular: Gruplararası serum biyokimyasal parametrelerin 0,,5,24. saat degerlendirilmesi sonucunda, grup II (hafif pankreatit) ve grup III (şiddetli pankreatit) amilaz, lipaz değerleri, kontrol grubu ile karşılaştırıldığında istatiksel olarak anlamlı bir artış izlendi (p < 0,05). Her grup kendi içerisinde ve gruplar arasında 0,,5,24. saat serum ve doku prolidaz değerleri karşılaştırıldı. Grup I de belirtilen saatler sonundaki prolidaz değerleri değişiklikleri istatistiksel açıdan anlamlı bulunmadı (p > 0,05). Grup II ve grup III teki 0,, 5, 24. saatteki serum prolidaz değerleri kendi içlerinde karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı bir artış saptandı (p < 0,05). Gruplararası değerlendirme de ise, grup II ve grup III e ait serum prolidaz değerlerinin kontrol grubu ile karşılaştırıldığında istatistiksel açıdan anlamlı bir artış saptandı (p < 0,05). Doku değerleri ile yapılan karşılaştırmada ise, Grup II ve Grup III e ait prolidaz değerlerinin kontrol grubu ile karşılaştırıldığında istatistiksel açıdan anlamlı bir artış saptandı (p < 0,05). Sonuç: Çalışmamızda prolidaz aktivitesinin pankreatit şiddeti ile orantılı olarak arttığı gösterilmiştir. Bu da, prolidaz enzim aktivitesinin akut pankreatitli olgularda kollajen metabolizması hakkında yol gösterici olduğunu, kollajende ciddi hasarlanma meydana geldiğini ve bu hasarlanmanın patolojik sürecin süre ve şiddetinin artmasına bağlı olarak arttığını göstermekle birlikte daha detaylı ve geniş çaplı planlanmış ileri çalışmalara ihtiyaç vardır. S-0007 Ref No: 93 AKUT PANKREATİT TEDAVİSİNDE TRİMETAZİDİNİN ASİNER HÜCRE HASARINA ETKİSİ Sevil Işık, 2 Neriman Şengül, 2 Fatma Töre, 4 Cemalettin Aydın, 3 Gülberk Uçar, 2 Aysel Kükner, 2 Recep Bayram, 5 Ali Eba Demirbağ Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2 Abant İzzet Baysal Üniversitesi Tıp Fakültesi, 3 Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, 4 İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi, 5 Türkiye Yüksek İhtisas Hastanesi Amaç: Şiddetli akut pankreatit ölümcül seyredebilen ve henüz spesifik tedavisi olmayan bir hastalıktır. Akut pankreatitde asiner hücreler apopitoz ve nekroz yoluyla ölmektedir. Apopitozun, daha az inflamatuar yanıt oluşturması ve tetiklendiğinde pankreatitin şiddetinin azaldığı gösterilmiştir. Bu sebeple apoptozun, nekroza tercih edilebilecek yanıt olduğu düşünülmektedir. Programlı ölüm şekli olan apoptoz enerjiye bağımlıdır ve mitokondride ATP mevcudiyetine bağlıdır. Bu sebeple mitokondri fonksiyonlarının korunması pankreatit tedavisinde yeni tedavi modalitesi olabilir. Trimetazidin, antianginal olarak kullanılan miyokard hücrelerinde mitokondrial fonksiyonları koruduğu bilinen bir ajandır. Bu çalışmanın amacı deneysel akut pankreatitde trimetazidinin asiner hücre hasarı ve pankreatitin şiddetine etkisini değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmada ortalama ağırlıkları 209 gr olan 26 adet Sprague Dawley tipi erkek rat kullanıldı. Ratlar 4 gruba ayrıldı. Grup (Sham, n: 6), ratlara sadece laparotomi ve geçici biliyer klipaj uygulandı. Grup 2 (Trimetazidin, n: 6) ratlara sadece orogastrik sonda ile trimetazidin 0 mg/kg/gün uygulandı. Grup 3 (Pankreatit model, n; 7) ratlara transduodenal olarak pankreatikobiliyer kanala %4 Na taurokolatın enjeksiyonu yoluyla akut pankreatit indüklendi. Grup 4 (Pankreatit + trimetazidin, n: 7) ratlara aynı şekilde pankreatit indüklenip pankreatitin indüksiyonunun sonrasında trimetazidin 0mg/ kg/gün orogastrik sonda ile uygulandı. ve 3. grupta ki ratlara 3

0. ULUSAL HEPATOPANREATOBİLİER CERRAHİ KONGRESİ - 20 orogastrik sonda ile serum fizyolojik,2 ve 4. gruptaki ratlara trimetazidin uygulandı.48. saat sonunda ratlar sakrifiye edilerek örnekler alındı. Bulgular: Grupların amilaz, lipaz, LDH, ve fosfolipaz A2 sonuçları değerlendirildiğinde, Pankreatit model grupda, diğer tüm gruplardan istatistiki olarak anlamlı fark saptandı. Trimetazidinle tedavi edilen pankreatit grubu ile grup ve 2 arasında ise fark saptanmadı. WST/MTT analizi ile mitokondrial hasar spektrofotometrik olarak saptandı. Hücrelerin yaşam yüzdesi hesaplandı. Pankreatitde hücrelerin azalan yaşam yüzdesi, trimetazidin ile pankreatit tedavi grubunda ise kontrol grupları değerlerine yükseldi. Histopatolojik değerlendirmede; ödem ve lökosit infiltrasyonu ve asiner nekroz bakımından Grup 3 ve 4, grup ve 2 den farklı bulundu. TUNEL metodu 0 BBA da sayılan TUNEL pozitif hücre sayısı pankreatitle arttı. İstatistiki fark oluşturmamakla birlikte trimetazidinle tedavi apoptotik hücre sayısını azalttı. Sayılan mast hücreleri bakımından gruplar arasında fark saptanmazken, pankreatitle mastların %50 si degranule oldu. Trimetazidinle tedavi edilen pankreatit grubunda bu degranulasyonun engellendiği saptandı. Sonuç: Akut pankreatitde trimetazidin tedavisi; asiner hücrede mitokondriyal fonksiyonların korunmasına yardım ederek, hücre hasarı ve arkasından gelişen inflamatuar kaskadın aktivasyonunda azalma sağlayabilecek bir modalite olabilir. S-0008 Ref No: 52 NEKROTİZAN PANKREATİT VE TEDAVİ YAKLAŞIMLARI: RANSON VE APACHE II SKORLAMA SİSTEMLERİNİN HASTA YÖNETİMİNDEKİ YERİ Ömer Vedat Ünalp, Varlık Erol, Batuhan Demir, Murat Sözbilen, Ahmet Çoker Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Giriş ve Amaç: Akut nekrotizan pankreatit, akut pankreatitin en şiddetli formudur ve pankreatitin seyri sırasında parenkim nekrozunun gelişltiği pankreatit tipidir. Akut pankreatit ataklarının %9-20 sinde pankreasta nekroz gelişlebilir. Bilgisayarlı tomografi (BT) incelemelerindeki parenkim nekrozunun seviyesiyle klinik tablo, sistemik ve infeksiyöz komplikasyonlar arasında her zaman birebir ilişki saptanamaz. Bu çalışmada akut nekrotizan pankreatit nedeniyle cerrahi ve konservatif tedavi uygulanan hastalar RANSON VE APACHE II skorlama sistemleri eşliğinde değerlendirilerek, morbidite ve mortaliteye etkili faktörler ve skorlama sistemlerinin tedavi yönetimindeki etkinliğini araştırmayı amaçladık. Gereç ve Yöntem: Kliniğimizde 2005-200 yılları arasında akut nekrotizan pankratit tanısıyla takip ve tedavi uygulanan 39 hasta retrospektif olarak değerlendirildi. Bütün hastalara radyolojik olarak bilgisayarlı tomografi ile tanı konuldu. Hastaların morbidite ve mortalite risk oranları RANSON ve APACHE II skorlama sistemleri ile belirlendi. Bulgular: 2005-200 yılları arasında akut nekrotizan pankratit tanısıyla takip ve tedavi uygulanan 39 hasta retrospektif olarak değerlendirildi. Operasyon uygulanan 3 hastadan 4 üne eksplorasyon + nekrozektomi,6 hastaya drenaj kateteri yerleştirilmesi, hastaya nekrozektomi + sol hemikolektomi + hartmann prosedürü, hastaya nekrozektomi + sağ hemiko- lektomi + lahey mikulicz prosedürü, hastaya nekrozektomi + sağ hemikolektomi + parsiyel ince barsak rezeksiyonu + ucuca anastomoz operasyonları uygulandı. Opere olan hastalardan 0 u (%77) mortal seyrederken, toplam mortalite sayısı 7 (%44) olarak belirlendi. Yirmi iki (%56) hasta şifa ile taburcu edildi. Sonuç: Nekrotizan pankreatitli hastaların tedavi yönetiminde ve cerrahi kararının alınmasında, sadece bilgisayarlı tomografi ve skorlama sistemlerinden alınan değerlerle hareket etmektense hastaların klinik durumunu ve vital bulgularını ön planda tutmanın daha yararlı olacağı kanaatindeyiz. S-0009 Ref No: 02 PANKREATİK NÖROENDOKRİN TÜMÖRLER: 44 OLGU Samet Yardımcı, Ali Sürmelioğlu, Tahsin Dalgıç, Yusuf Bayram Özoğul, Murat Ulaş, Metin Ercan, İlter Özer, Erdal Birol Bostancı, Musa Akoğlu Türkiye Yüksek Ihtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Gastroenteroloji Cerrahisi Kliniği Amaç: Pankreatik nöroendokrin tümörler (PNET) nadir, heterojen ve kompleks neoplazmlardır. Tek potansiyel küratif tedavi seçeneği komplet cerrahi rezeksiyondur. Cerrahi seçenekleri tümörün lokalizasyonu ve yayılımına göre değişiklik gösterir. Bu çalışmada kliniğimizde tedavi gören PNET hastalarının karakteristik özelliklerini ve tedavi yaklaşımlarını ortaya koyduk. Hastalar ve Yöntem: 2007-20 tarihleri arasında Türkiye Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Gastroenteroloji Cerrahisi Kliniği nde PNET tanısıyla yatırılarak tedavi almış 44 ardışık hasta çalışmaya dahil edildi. Bulgular: 22 kadın ve 22 erkekten oluşan hastaların yaş ortalaması 48.2 (8-80) idi. En sık görülen semptom 22 hastada (%50) bulunan karın ağrısı idi. Bunu hipoglisemi (%47.7), kilo kaybı, ishal, kusma ve sarılık izledi.2 hasta (%47.7) non fonksiyonel tümöre sahipken, fonksiyonel tümöre sahip hastaların 2 i (%47.7) insulinoma,2 si (%4.5) gastrinoma olarak tanı aldı. Pankreastaki yerleşim yerleri sıklığına göre kuyruk (%3.8), gövde (%25) ve baş (%22.7) olarak sıralandı. Dört hasta (%9) irrezektabl olarak kabul edilerek medikal tedaviye yönlendirildi. Diğer 40 (%90.9) hastaya küratif rezeksiyon uygulandı. Dokuz (%20.4) hastada tanı anında karaciğer metastazı mevcuttu. Bu hastaların 7 sine karaciğer rezeksiyonu da uygulandı. Postoperatif mortalite olmadı. Sonuç: PNET hastalarının büyük çoğunluğu; iyi bir preoperatif değerlendirme, lokalizasyon çalışması, doğru cerrahi teknik ve ek organ rezeksiyonları ile küratif cerrahi şansına sahiptir. PNET operasyonları deneyimli merkezlerde hepatopankreatobiliyer anatomiye hakim cerrahlar tarafından geniş rezeksiyonlara hazırlıklı olarak yapılmalıdır. 4

Sözel Bildiri Sunumları S-000 Ref No: 45 LAPAROSKOPİK DİSTAL PANKREATEKTOMİ: 6 OLGUDA İLK DENEYİMİMİZ Tarık Artış, Bahadır Öz, Can Küçük, Zeki Yılmaz Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Amaç: Laparoksopik distal pankreatektomi son 0 yılda artan çalışmalar ile ilgi çekici bir uygulama olmuştur. Seçilmiş hastalarda ve benign tümörlerde bu uygulama uygun ve güvenilirdir. Bu çalışmanın amacı kliniğimizde yapılan laparoskopik distal pankreatektominin ilk 6 olguda değerlendirilmesidir. Yöntem: Aralık-2007 ile Kasım-200 tarihleri arasında kliniğimizde 6 olguya splenektomi ile beraber laparoskopik distal pankreatektomi yapıldı. Cerrahi endikasyonlar preoperatif görüntüleme, klinik bulgular, semptomlar ve biyokimyasal araştırma kombinasyonu ile konuldu. Sonuçlar: Cerrahi endikasyon sonucunda opere edilen olguların patoloji değerlendirmesi yapıldığında müsinöz kist adenom ( olgu), seroz kist adenom ( olgu), gerçek soliter kist (2 olgu), kist hidatik ( olgu), nöroendokrin tümör ( olgu) tespit edildi. Erkek/Kadın oranı /5 di. Ortalama operasyon süresi 00 dk, kan kaybı 0 ml idi. Ortalama tümör çapı 2,66 cm (2-4 cm) idi. Açık cerrahiye geçiş olmadı. Postoperatif pankreatik fistül görülmedi. Peroperatif mortalite olmadı. Bir hastada postoperatif 5. günde peripankreatik apse oluştu. Drenaj ve uygun antibiyotik ile tedavi edildi. Çalışmamız literatür sonuçları ile karşılaştırildığında kliniğimizde laparoskopik distal pankreatektomi uygun ve güvenli bir şekilde yapılmaktadır. S-00 Ref No: 5 BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİDE KARACİĞER METASTAZ ŞÜPHESİ OLAN HASTALARIN PET/BT İLE DEĞERLENDİRİLMESİ TEDAVİ PLANINI NE KADAR ETKİLEYEBİLİR? Erdal Polat, Erdal Birol Bostancı, Erol Aksoy, İlter Özer, 2 Zeynep Bıyıklı, 3 Nilüfer Yıldırım Poyraz, Sinan Yol, Musa Akoğlu Türkiye Yüksek Ihtisas Hastanesi Gastroenteroloji Cerrahisi Kliniği, 2 Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Istatistik Anabilim Dalı, 3 Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nükleer Tıp Bölümü Amaç: Son yıllarda kanser fizyopatolojisinin ve kanser hücresindeki artmış glikoz metabolizmasının anlaşılmasından sonra PET/BT onkolojide daha sık kullanılmaya başlanmıştır. Biz de çalışmamızda; gastrointestinal kanser tanısı almış olan hastalardan, bilgisayarlı tomografi ile görüntülemede karaciğerde metastaz şüphesi olanlarına pozitron emisyon tomografisi yaparak bu görüntülemenin klinik önemini ve tedavi planına etkisini araştırmayı amaçladık. Gereç ve Yöntem: Şubat 2008 ile Temmuz 200 tarihleri arasında BT ile yapılan değerlendirmede metastaz şüphesi olan gastrointestinal kanserli hastalardan 6 hafta içinde PET/BT ile görüntüleme yapılan 3 hasta prospektif olarak takip edildi. Hastaların hastane kayıt bilgileri, yaş, cinsiyet, ek hastalık ve enfeksiyon durumu, primer kanserin lokalizasyonu, kanser tedavi öyküsü, laboratuar tahlilleri ve BT de şüpheli metastazla- rın çapı ve lokalizasyonu, PET/BT bulguları kayıt edildi.2 aylık takip, görüntüleme eşliğinde biyopsi veya ameliyat sonunda PET/BT nin doğruluğu ve tedavi planına etkisi değerlendirildi. Bulgular: 38 (%33,6) hastanın karaciğerinde doğrulanan metastaz vardı. Hastaların tamamının BT ile değerlendirilmesinde, karaciğer metastazı şüphesi olan 75 hastanın sadece 36 sında (%48) metastaz doğrulandı. BT ile görüntülemede karaciğer metastaz şüphesi olan 75 hastanın PET/BT ile değerlendirilmesinde, karaciğer metastazı şüphesi olan 30 hastanın 29 unda (%96,7) karaciğer metastazı doğrulandı. Hastaların tamamının PET/BT ile değerlendirilmesinde; karaciğer metastazı şüphesi olan 3 hastanın 30 unda (%96,8) metastaz doğrulandı. Karaciğer metastazları için BT ve PET/BT nin duyarlılıkları (sırasıyla %94,7; %78,9) ve özgüllükleri (%48; %98,7) arasında anlamlı fark saptandı (p<0,05). Ancak her iki metodun duyarlıkları alt gruplarda (preoperatif ve postoperatif ile alt GİS, üst GİS, HPB) ve gruplar arasında karşılaştırıldığında anlamlı fark saptanmadı. BT de karaciğer metastaz şüphesi olan 75 hastanın 45 inde (%60) PET/BT sonrasında tedavi planında değişiklik olmadı fakat 30 (%40) hastada tedavi planında değişiklik oldu Sonuç: gastrointestinal kanserli hastalardan karaciğer metastaz şüphesi olanların PET/BT ile değerlendirilmesi tedavi planını yaklaşık %40 etkileyebilmektedir. Tablo PET/BT de KC metastaz Doğrulanan KC metastazı Yok yok 38 %84, 4 %97, 4 var %3, 3 %2, 6 toplam 39 %52 %00 Var 7 %5, 6 %9, 4 29 %96, 7 %80, 6 36 %48 %00 Toplam 45 %00 %60 30 %00 %40 75 %00 %00 S-002 Ref No: 24 KARACİĞER TRANSPLANTASYONUNUN ESER ELEMENTLER VE BU ELEMENTLER İLE İLGİLİ ENZİM SİSTEMLERİ ÜZERİNE ETKİSİ Gökhan Tolga Adaş, 2 Ahu Kemik Sarvan, 3 Sevim Purisa, 4 Kürşad Serin, 4 Ali Emre, 4 Orhan Bilge, 4 Aydın Alper, 4 Ilgın Özden S. B. Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Cerrahi Bölümü, 2 I. Ü. Tıp Fak. Biokimya Anabilim Dalı, 3 IÜ. Tıp Fak. Biostatistik Anabilim Dalı, 4 I, Ü. Tıp Fak. Karaciğer, Pankreas ve Safrayolları Anabilim Dalı Giriş: İnsan organizmasında 50mg/kg vücut ağırlığından düşük konsantrasyonda bulunan inorganik elementlere eser element denir. 5

0. ULUSAL HEPATOPANREATOBİLİER CERRAHİ KONGRESİ - 20 Amaç: Karaciğer transplantasyonunun, birer eser element olan çinko (Zn), bakır (Cu) ve selenyum (Se) düzeylerine ve bu elementlere bağlı bazı enzim sistemlerine etkilerini araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: Sağlıklı kişiler (Grup, kontrol grubu; n=8) ve karaciğer nakli yapılan hastalar (Grup 2; n=2) karşılaştırılmıştır. Kontrol grubundaki kişilerden toplam 4 kez (ikinci gruptaki hastalara paralel zaman aralıkları ile), ameliyat olan kişilerden ise, ameliyat öncesi. gün, ameliyat sonrası. hafta,. ve 2. ayda venöz kan örnekleri alınmıştır. Zn, Cu ve Se düzeyleri ile bunlara bağlı enzimlerin aktiviteleri (Zn: superoksid dismutaz (SOD), katalaz, karbonik anhidraz; Cu: seruloplazmin, sitokrom c oksidaz; Se: glutatyon peroksidaz) ölçülmüştür. Gruplararası karşılaştırmalar Kruskal Wallis tek yönlü varyans analizi ile yapılmış, daha sonra, gruplar arasında fark bulunan değişkenlerin ikili kıyaslamalarında Bonferroni düzeltmeli Mann Whitney U testi uygulanmıştır Bulgular: Karaciğer nakli yapılan hastalarda, ameliyat öncesi ve ameliyat sonrası 7. gündeki Zn, karbonik anhidraz, katalaz, seruloplazmin, sitokrom C oksidaz ve glutatyon peroksidaz enzim seviyelerinin, sağlıklı kişilere göre anlamlı derecede (p<0.05) düşük olduğu gözlenmiştir. Öte yandan, selenyum ve bakır seviyelerinin Grup 2 de anlamlı düzeyde (p<0.05) yüksek olduğu görülmüştür. Superoksit dismutaz düzeylerinin çok geniş dağılım göstermesi sebebiyle gruplar arasında anlamlı fark saptanmamıştır. Gruplar arasındaki bu farklar ameliyat sonrası 2. aya gelindiğinde Zn seviyesinin ve bağlı enzim sistemlerinin transplantasyon yapılan hastalarda normal olduğu görülmüştür. Buna karşın Cu ve Se seviyelerinde düşme olmasına rağmen anlamlı yükseklik (p<0.05) Grup 2 de devam etmekte olup bu iki elemente bağlı enzim sistemlerinde düşük seviyenin devam ettiği görülmektedir. Sonuç: Karaciğer transplantasyonu yapılan hastalarda, oksidatif hasarı düzenleyen ve hücre yapısını koruyan eser elementlerden Zn nun düzeyinin normalden düşük, Cu ve Se un düzeylerinin normalden yüksek olduğu görülmüştür. Buna karşın, ilgili enzimlerin aktivitelerinin genel olarak normalin altında olduğunun saptanmış olması, fonksiyonel bir bozukluğu düşündürmektedir. Karaciğer nakli yapılan hastalarda eser elementlerin kan düzeylerinin rutin olarak ölçülmesi ve eksikliklerin yerine koyulmasının gerekip gerekmediği ile fonksiyon bozukluğunun ne olduğu ileriye dönük çalışmalarda değerlendirilmelidir. S-003 Ref No: 90 VÜCUT KİTLE İNDEKSİ KARACİĞER REZEKSİYONU SONRASI SONUÇLARI ETKİLER Mİ? Kaya Sarıbeyoğlu, Salih Pekmezci, Erman Aytaç, Metin Kapan, Hasan Taşçı, Hasan Kalafat, Vedat Durgun, Sadık Perek, Muzaffer Sarıyar, Ertuğrul Göksoy İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Genel Cerrahi Anabilim Dalı, Hepatopankreatobiliyer Cerrahi Birimi Amaç: Yüksek vücut kitle indeksi (VKİ, kg/m 2 ) değerinin sağlıklı yaşam için risk oluşturduğu bilinmektedir. Aşırı kilo ve obezitenin farklı cerrahi girişimlerin sonuçlarını olumsuz etkilediği bildirilmek ile birlikte VKİ nin karaciğer rezeksiyonu yapılan olguların ameliyat sonuçlarını nasıl etkilediği konusunda literatür verisi sınırlıdır. Gereç ve Yöntem: Ağustos 2002 ile Ocak 200 tarihleri arasında farklı etiyolojik nedenlerle kliniğimizde karaciğer rezeksiyonu yapılan 98 olgu arasından, çalışma için gerekli olan verilerine ulaşılabilen 78 (00 kadın / 78 erkek) hastanın tıbbi kayıtları retrospektif olarak değerlendirildi. Tüm olguların vücut kondisyonları major laparotomi için uygundu. Olgular VKİ ne göre üç gruba ayrıldı: normal kilolu grup (VKİ< 25), aşırı kilolu grup (25 VKİ <30), ve obez grup (VKİ 30). Karaciğer rezeksiyonları major (hemihepatektomi, triseksiyonektomi) ve minör (atipik rezeksiyon, metastezektomi, segmentektomi or bisegmentektomi) olarak ayrıldı. Demografik verileri, ameliyat verileri, histopatolojik değerlendirmeleri ve ameliyat sonrası erken dönem sonuçları değerlendirildi. İstatistik değerlendirme Kruskal-Wallis testi ile gerçekleştirildi. Sonuçlar: Olguların ortalama yaşı 54 (33-83) idi. Kırkbeş sağ hemihepatektomi 45,20 sol hemihepatektomi, yedi sağ triseksiyonektomi,34 segmentektomi / seksiyonektomi,36 atipik rezeksiyon ve 36 metastazektomi olgusu mevcuttu. Tüm olgulara makroskopik R0 rezeksiyon yapıldı. İntraoperatif mortalite olmadı. Gruplar arasında ameliyat sonrası erken dönem komplikasyon ve mortalite oranları, ameliyat süreleri, ameliyat sonrası hastanede kalış süreleri, ameliyat sırasında kan kaybı değerleri arasında fark yoktu. Yara enfeksiyonu en sık gözlenen ameliyat sonrası komplikasyondu. Çıkarım: Artmış VKİ karaciğer rezeksiyonu sonrası sonuçları etkilen bir risk faktörü değildir. S-004 Ref No: 93 KOLOREKTAL KAYNAKLI KARACİĞER METASTAZLARINDA SİMULTANE REZEKSİYON Ender Dulundu, Metin Tilki, Erkan Özkan, Mehmet Kamil Yıldız, Cengiz Eriş, Mahir Fersahoğlu, Gamze Kılıçoğlu, Yılmaz User, Ümit Topaloğlu Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Kliniği Amaç: Senkron kolorektal kaynaklı karaciğer metastazlarında cerrahi yaklaşım hala tartışmalı olmakla beraber, çoğu merkezde simultane rezeksiyon güvenli ve etkin bir şekilde yapılmaktadır. Bu çalışma kolorektal kaynaklı senkron karaciğer metastazı olan hastalarda simultane rezeksiyonların güvenli bir şekilde yapılıp yapılamayacağını ortaya koymak için yapıldı. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmada 2006-200 tarihleri arasında kliniğimizde senkron kolorektal karaciğer metastazı nedeni ile simultane rezeksiyon yapılan 32 hasta retrospektif olarak incelendi. Hastalar üç gruba ayrıldı. I. grup; primer tümör sağ kolon veya transvers kolon yerleşimli, II. grup; primer tümör sol kolon veya sigmoid kolon yerleşimli, III. grup; primer tümör rektum yerleşimli. Bulgular: I. grupta 6 hastaya minör 5 hastaya majör, II. grupta 5 hastaya minör,4 hastaya majör, III. grupta 6 hastaya minör,6 hastaya majör rezeksiyon uygulandı. Simultane majör veya minör rezeksiyon yapılan bu 3 grup hasta içerisinde hastanede kalış süresi ve morbidite açısından anlamlı bir fark saptanmadı (p > 0.05). Sonuç: Literatür bilgileri ve kendi deneyimimiz ışığı altında kolorektal kaynaklı senkron karaciğer metastazı olan hastalarda simultane rezeksiyonlar primer tümörün lokalizasyonuna ve karaciğerdeki rezeksiyonun majör yada minör oluşuna bakılmaksızın benzer komplikasyon oranları ile güvenilir bir şekilde yapılabilir. 6