Kozmetik Ürünler ve Kadın Sağlığı



Benzer belgeler
ANTİPERSPİRANTLAR, DEODORANTLAR ve ANTİMİKROBİYAL AJANLAR

Doğal ve Doğal Olmayanı Ayırma Teknikleri. Prof. Dr. Hulusi Barlas

ECH 208 KOZMETİK ÜRÜNLER. 2.Hafta Ders Notları Deri ve Bakımı

İLAÇ, KOZMETİK ÜRÜNLER İLE TIBBİ CİHAZLARDA RUHSATLANDIRMA İŞLEMLERİ ECZ HAFTA

TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU KOZMETİK ÜRÜNLERİN STABİLİTESİNE VE AÇILDIKTAN SONRA KULLANIM SÜRESİNE İLİŞKİN KILAVUZ

HİDROJEN PEROKSİT, SAÇ BOYALARI ve KANSER

KOZMETİK ÜRÜNLERDE KULLANILMASINA İZİN VERİLEN KORUYUCULARA İLİŞKİN KILAVUZ

DERS BİLGİ FORMU. Dersin Adı Alan Meslek/Dal Dersin Okutulacağı Dönem/Yıl /Sınıf Süre. Dersin Amacı. Dersin Tanımı Dersin Ön Koşulları

Ne yazık ki bugün piyasada bulunan ve büyük beğeni toplayan kozmetiklerin çoğunda sentetik ve toksik maddeler bulunmaktadır.

KOZMETİKLERİN SİSTEMİK TOKSİK ETKİLERİ

KOZMETİK TANIMI VE SINIFLANDIRMA

Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar.

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. Yardımcı maddeler: Polietilen glikol g Polietilen glikol g. Setil alkol g.

PARABENLER; MASUM MU? SUÇLU MU? Prof.Dr. Erdem Yeşilada. Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi

Gençlerin Kozmetik Kullanma Davranışları

KISA ÜRÜN BİLGİSİ Terapötik endikasyonlar Kafada görülen bit enfestasyonlarının tedavisinde ve önlenmesinde kullanılır.

PAZARTESİ İZMİR GÜNDEMİ. -Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı - Basın Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü

Deriye Uygulanan Ürünler. 9. Hafta

1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin maddeler: Yardımcı maddeler: 3. FARMASÖTİK FORM

İşyerlerinde çalışanlarımızın sağlığını olumsuz yönde tehdit eden, üretimi etkileyen ve İşletmeye zarar veren toz, gaz, duman, buhar, sis, gürültü,

Zeytinyağı ve Çocukluk İnsanın çocukluk döneminde incelenmesi gereken en önemli yönü, gösterdiği bedensel gelişmedir. Doğumdan sonraki altı ay ya da

Biyosidal Ürünler ve Ara Ürünler. Abdullah YILMAZ Zirai Mücadele Merkez Araştırma Enstitüsü. Ankara

Patch Test Kitleri Uluslararası Kontak Dermatit Araştırma Grubu tarafından önerilen allerjen maddeleri içermektedir.

FONKSİYONEL GIDALAR. Dursun KODAZ Gıda Mühendisi Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü Gıda İşletmeleri ve Kodeks Daire Başkanlığı

Efsanevi SBK serisi 19 yıllık başarı! 20 den fazla ülke

T.C Uludağ Üniversitesi Mustafakemalpaşa Meslek Yüksekokulu. Burcu EKMEKÇİ

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 3. FARMASÖTİK FORM Vajinal Ovül Hafif sarı yağlı süspansiyon içeren sarımtırak oval kapsül şeklindedir.


ERKEN ÇOCUKLUKTA GELİŞİM

Omega 3 nedir? Balık ve balık yağları, özellikle Omega-3 yağ asitleri EPA ve DHA açısından zengin besin kaynaklarıdır.

TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU KOZMETİK ÜRÜNLERİN STABİLİTESİNE VE AÇILDIKTAN SONRA KULLANIM SÜRESİNE İLİŞKİN KILAVUZ SÜRÜM 1.

PARFÜM VE GÜNEŞ BAKIM ÜRÜNLERİ

2. Kozmetik Kongresi, Subat 2012, Antalya. Prof.Dr. Mustafa BĐRĐNCĐOĞLU

KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. FENİSTİL Jel 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM

MEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler

BİYOİNORGANİK KİMYA 9. HAFTA

EK VI KOZMETİK ÜRÜNLERİN İÇEREBİLECEĞİ KORUYUCULAR GİRİŞ

Prof Dr Tuğrul DERELİ. Ege ÜTF Dermatoloji AD. ARGEFAR Targemed AR-GE

Yeni. Genç görünümlü bir cilt? Dâhice.

KEMOTERAPİ NASIL İŞLEV GÖRÜR?

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

«DM Patogenezinde unutulan riskler» Endokrin Bozucular & Çevresel Etkenler

KANSER TANIMA VE KORUNMA

KOZMETİKLERİN OLUŞTURDUĞU DERİ REAKSİYONLARI: AKUT TOKSİK KONTAKT DERMATİT

Bornova Vet.Kont.Arst.Enst.

VETERİNER İLAÇ KALINTILARININ ÖNEMİ ve VETERİNER İLAÇ KALINTILARI TEST METOTLARI. Beyza AVCI TÜBİTAK -ATAL 8-9 Ekim 2008 İZMİR

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI TERKUR %19 krem

Hiçbir katkı maddesi içermez. Gül çiçeklerinin işlenmesi esnasında elde edilir Doğal tonik etkisi sağlar. Doğal nem dengesine kavuşturur

BİTKİSEL, DESTEK VE İLERİ TEDAVİ TIBBİ ÜRÜNLERİ DAİRE BAŞKANLIĞI

ÖZGEÇMİŞ. Görev Kurum/Kuruluş Yıl Araştırma Görevlisi. Erzincan Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu. Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu

ECZACILIK FAKÜLTESİ TOKSİKOLOJİ. Dersin Kodu Dersin Adı Z/S T U K

KULLANMA TALİMATI. SİSTRAL Krem. Cilt üzerine, haricen uygulanır.

KULLANMA TALİMATI. CASODEX film tablet 28 tablet içeren ambalajda sunulmaktadır.

GÜNLÜK OLARAK NEDEN YETERLİ MİKTARDA KALSİYUM ALMALIYIZ?

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 4. KLİNİK ÖZELLİKLER 4.1 Terapötik endikasyonlar NIZORAL Ovül, akut ve kronik vulvovajinal kandidozun lokal tedavisinde kullanılır.

KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. PROCTO-GLYVENOL Supozituvar

Astım hastalarında görülen öksürük, hırıltı ve nefes darlığı gibi yakınmaların sebebi, solunum

TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU KOZMETİK ÜRÜN BİLGİ DOSYASININ İÇERMESİ GEREKENLERE İLİŞKİN KILAVUZ

Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı

Kenevir Yağı İçeren SPAKARE

ÜRÜN GÜVENLİK BİLGİ FORMU

TEHLİKELİ KİMYASAL MADDELERİN OLUŞTURDUĞU RİSKLER İÇİN GENEL ve ÖZEL ÖNLEME YÖNTEMLERİ

Genellikle çocukluk ve gençlik döneminde başlayan astım kronik bir solunum sistemi hastalığıdır.

Evimizdeki Tehlikeli Atıklar

KEMOTERAPÖTİK İLAÇ HAZIRLAMASINDA SIK KARŞILAŞILAN SORUNLAR VE İLAÇ HATALARI

OVER KANSERİ. Yumurtalık kanseri; Over tümörü; Over kanseri neden olur?


TEBLİĞ. a) 29/12/2011 tarihli ve üncü mükerrer sayılı Resmî Gazete de yayımlanan Türk Gıda Kodeksi Yönetmeliğine dayanılarak,

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri

Kişisel Temizlik ve Hijyen Ürünleri

KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI. ORO İHTİYOL % 10 Merhem 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM. Etkin madde:

Ağır Metal Toksisitesi ve Analizleri

EXELDERM KREM KULLANMA TALİMATI

PROCTOLOG hemoroid krizleri sırasında ağrılı ve kaşıntılı anal semptomların ve fissürlerin semptomatik tedavisinde endikedir.

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU KOZMETİK ÜRÜNLERİN İMALATTAN SONRA KALİTESİNİN SÜRDÜRÜLMESİNE İLİŞKİN KILAVUZ SÜRÜM 1.0

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her 1 g jel 10 mg Diklofenak sodyuma eşdeğer Diklofenak dietilamonyum içerir.

Yaşam MiniDolin le başlar DermaDolin le devam eder

Renksiz, Kokusuz ve Tatsız Kimyasal Tehlike: Sarin

TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU KOZMETİK ÜRÜNLERİN TANITIM FAALİYETLERİNE İLİŞKİN KILAVUZ SÜRÜM 1.0

TÜRK GIDA KODEKSİ KİLO VERME AMAÇLI ENERJİSİ KISITLANMIŞ GIDALAR TEBLİĞİ (TEBLİĞ NO: 2012/ )

Dünyada 3,2 milyon tona, ülkemizde ise 40 bin tona ulaşan pestisit tüketimi bunun en önemli göstergesidir. Pestisit kullanılmaksızın üretim yapılması

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI Droser Burun Damlası. 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde:

TAKVİYE EDİCİ GIDALAR VE DİĞER İLGİLİ DÜZENLEMELER

Vitaminlerin yararları nedendir?

ÜRÜN GÜVENLİK BİLGİ FORMU

Deriye Uygulanan Ürünler. 7. Hafta

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. Ayrıca diğer antiseptiklerle birlikte erisipel, lupus erithematozus gibi cilt hastalıklarının tedavisine yardımcıdır.

KULLANIM KILAVUZUNDA BULUNACAK BİLGİLER

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

COLLECTION COLLECTION FİYAT LİSTESİ

Güneydoğu Anadolu Bölgesi nde Pestisit Uygulama Davranışları ve Sağlık Etkilerine İlişkin Bilgi Durumu

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI TERRAMYCIN deri merhemi

RECBUTİN hemoroid krizleri sırasında ağrılı ve kaşıntılı anal semptomların ve fissürlerin semptomatik tedavisinde endikedir.

KULLANMA TALİMATI. DİCOL jel %1 Cilt üzerine uygulanır.

KULLANMA TALİMATI. Cabral Ampul Kas içine uygulanır.

TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU HİZMET SUNUMUNDA YER ALAN KOZMETİK ÜRÜNLERE İLİŞKİN KILAVUZ

KULLANMA TALİMATI FUCİDİN H

Cilt sorunlarının çözümü. Tıbbi etki. Doğal bakım.

Sami EROL Gıda Mühendisi Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü Gıda Kontrol ve Laboratuvarlar Dairesi

Transkript:

Derleme / Review TAF Prev Med Bull 2014;13(5):413-420 Kozmetik Ürünler ve Kadın Sağlığı [Cosmetic Products and Women s Health] ÖZET Günümüzde kozmetik ürünler, çok çeşitli etkileri nedeniyle modern toplumun vazgeçilmez bir ürünü olarak karşımıza çıkmaktadır. Genellikle içeriğindeki kimyasal maddelere hiç bakılmadan kullanılan ve hedef kitlesi çoğunlukla kadınlar olan bu ürünler, bilinçsiz kullanıldığında sağlığı olumsuz etkilemektedir. Bu makalede, ilaçlar gibi yasal düzenlemeleri olması gereken kozmetik ürünlerin içeriğindeki bazı kimyasal maddelerin kadın sağlığına etkileri güncel araştırmalarla ele alınmış ve kadınlar başta olmak üzere toplumun kozmetik ürünler konusundaki farkındalığını artırmak amaçlanmıştır. SUMMARY Due to their various effects, today cosmetic products are indispensable products of modern society. These products which are generally used without considering chemical material in their content and whose target group are generally women influence health negatively when they are used unconsciously. In this paper, the effect of chemical materials in the content of cosmetic products which should be used with legal arrangements on women health was analyzed through recent studies and it was aimed to analyze awareness of society, especially women, about cosmetic products. Semra Kocaöz 1, Kafiye Eroğlu 2 1 Niğde Üniversitesi Niğde Zübeyde Hanım Sağlık Yüksekokulu 2 Koç Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Anahtar Kelimeler: Kozmetik, Kişisel Bakım Ürünleri, Sağlık Sorunları, Kadın Key Words: Cosmetic, Personal Care Products, Health Problems, Women Sorumlu yazar/ Corresponding author: Semra Kocaöz, Niğde Üniversitesi Niğde Zübeyde Hanım Sağlık Yüksekokulu semrakocaoz@hotmail.com Gönderme Tarihi/Date of Submission: 22.05.2013, Kabul Tarihi/Date of Acceptance: 07.07.2013 DOI: 10.5455/pmb1-1369226059 GİRİŞ Kozmetikler saç, epidermis, tırnak, dudak gibi insan vücudunun dış kısmında veya dişler, ağız bölgesi gibi iç kısmında temizleyici, görüntüsünü değiştirici, parfümleyici, vücut kokusunu düzeltici veya koruyucu amaçlı olarak kullanılan bir madde veya karışım şeklinde bulunan ürünlerdir (1). İlk çağlardan bu yana insanoğlu bu ürünleri güzelleşmek, sağlıklı ve çekici görünmek amacıyla kullanmışlardır (2). Güzel, sağlıklı, bakımlı ve pürüzsüz bir cilde sahip olmak için kullanılan kozmetikler, kadınların kendine olan güvenlerini artırarak bedenen ve ruhen iyilik halini olumlu yönde etkilemektedir (3,4). Güzellik kavramı, tarihsel süreç boyunca kadın ile özdeşleştirildiğinden dolayı kozmetik sektörü bu grubu hedef kitle olarak ele almıştır (3,5,6). Genellikle yazılı ve görsel medyada, kozmetik ve güzellik ürün gruplarının tanıtımı için kadın bedeni kullanılmaktadır (5). Çeşitli kitle iletişim araçlarıyla çok daha güzel olmak sizin de hakkınız mesajı, reklamlarda güzel, bakımlı kadın imgeleri kullanılarak içselleştirilmekte ve bu durum günlük gereksinimin bir parçası gibi sunulmaktadır (6). Görsel ve yazılı medyanın bu konuya olan ilgisi, bireylerin daha fazla sosyal bir hayat yaşama ve dış görünüşe önem verme isteği, güzellik merkezlerinin sayıca artması ve kozmetik sektöründeki hızlı gelişmeler, kişisel bakım ürünlerinin tüketimine yönelik talepleri artırmıştır (7). Günümüzde sadece güzelleşmek ve çekici görünmek amacıyla kozmetikler hala kullanılmakla birlikte yaşam süresi uzadıkça kronik ve foto yaşlanmanın görünür bulgularını azaltma isteği, insanları yeni arayışlara yöneltmiştir. Bu istekler doğrultusunda çizgi ve kırışıklıkları azaltan, renklenmeyi önleyen, derinin yumuşak görüntüsünü artıran kozmesötik ürünler hızla geliştirilmeye başlanmıştır (8). Yara iyileşmesini hızlandıran ve bazı metabolik işlemlerde etkin oldukları düşünülen pek çok madde, bu ürünlerin içerisine eklenmiştir. Kozmetik ürünler, sadece görünümü düzeltmek için değil, antioksidanlar, büyüme faktörü, peptidler, polisakkaritler, bitki ekstreleri ve cilt rengini açıcı www.korhek.org 413

maddeler eklenerek hücresel düzeyde etki yaratabilecek şekilde kullanıma sunulmaktadır (9). Etkileri düşünüldüğünde, günümüzün modern kozmetikleri artık klasik kozmetik tanımına uymamakta ve ilaç ile kozmetikler arasında yeni bir grup olarak yer alan kozmesötikler veya aktif kozmetiklerden oluşmaktadır (2-4). Bu makalede yasal düzenlemelerle kullanılması gereken kozmetik ürünlerin içeriklerinde yer alan bazı kimyasal maddelerin kadın sağlığı üzerindeki etkileri güncel araştırmalarla ele alınmış ve kadınlar başta olmak üzere toplumun kozmetik ürünler konusunda farkındalıklarının artırılması amaçlanmıştır. KOZMETİKLER, KOZMESÖTİKLER VE İLAÇLAR Kozmetikler, içerisindeki kimyasal maddeler nedeniyle oldukça karmaşık bir yapıya sahiptir (10). Dermatologlar bu ürünleri kozmetik, ilaç ve kozmesötik olarak ayırmaktadır. İlaçlar, insan bedeninin yapısını veya fonksiyonunu etkileyen, hastalıktan koruyucu, tedavi edici, semptomları hafifletici ürünler olarak tanımlanmaktadır (11). Kozmetikler, tedavi edici özelliği olmayan, temizleyici ve cildin görünümünü düzeltici olan bileşiklerdir. Kozmesötikler ise ilaçlar ile kozmetikler arasında geniş bir yelpazede yer almaktadır (1,3,12). Kozmesötikler, deri ve derinin eklerinin yapı ve fonksiyonlarını biyofizyolojik etki yoluyla olumlu yönde değiştirmek suretiyle kozmetik etki gösteren preparatlardır (4). Örneğin kozmetikler ve kozmesötikler, vücudumuzun en geniş organı olan deriye uygulandığında farklı şekilde sonuçlara neden olmaktadır. Soğuk ve kirli hava, solar radyasyon gibi dışsal faktörler, derinin DNA, kollajen ve hücre membranı yapısında değişimler meydana getirerek yaşlanma sürecini hızlandırmaktadır. Deriye topikal olarak uygulanan kozmetik ürünlerin etkisi, bu hasarı önleyebilecek ya da iyileştirebilecek özelliğe sahip değildir. Ancak kozmesötik ürünler, içerisindeki bileşimler nedeniyle derinin biyolojik fonksiyonlarını etkileyebilmektedir (9). Kozmesötikler ile ilaçlar arasında da farklılıklar bulunmaktadır. İlaçların yaşayan doku üzerindeki biyolojik etkileri tanımlanmasına karşın, kozmesötiklerin bu etkileri konusunda belirsizlikler bulunmaktadır (13). Bir diğer önemli farklılık ise Amerikan İlaç ve Gıda Dairesi (Food and Drug Administration-FDA), insanların güvenliğini sağlamak için piyasaya sürülmeden önce ilaçları içindeki maddelere yönelik testlere ve değerlendirmelere tabi tutmaktadır (14,15). Ancak kozmesötik ve kozmetik ürünlerin, FDA tarafından denetlenmesi çok sınırlı kalmaktadır (15). Kozmesötikler sıklıkla cildin silikon kopyaları kullanılan invitro çalışmalarla test edilmektedir. Ayrıca kozmetik şirketler tarafından finansal olarak desteklenen bu testler, küçük çapta ve körleme olmayan klinik deneylerle yapılmaktadır (8). İlaçlar için yapılan bu sıkı ve titiz testlerin yapılması kozmetik ve kozmesötik ürünler için ne yazık ki geçerli değildir (8,14,15). Günümüzde kozmetik ürünlerde yaklaşık olarak on bin kimyasal bileşiğin kullanıldığı belirtilmektedir. Kozmetiklerin içerisinde bulunan maddelerin bir kısmının düşük toksisiteye sahip olduğu ve güvenli bir şekilde kullanılabileceği ifade edilirken, bazı bileşimlerin güvenilirliği ve yan etkileri yeterince bilinmemektedir (10,16,17). Bu nedenle toplum sağlığının korunması ve geliştirilmesi açısından kozmetik ürünlerin de aynı ilaçlar gibi kontrol edilmesi, sıkı testlerden geçirilmesi ve yasal düzenlemelerinin yapılması gerekmektedir. DÜNYADA VE TÜRKİYE DE KOZMETİK ÜRÜNLERİN YASAL DÜZENLEMELERİ Avrupa da kozmetiklerin ve kişisel bakım ürünlerin güvenliğinin denetlenmesi, 1976 dan itibaren Avrupa Kozmetik Direktifleri doğrultusunda yapılmaktadır (18). Ülkemizde kozmetikler, Avrupa Birliği Kozmetik Mevzuatının 76/768/EEC sayılı Konsey Direktifi ile 96/335/EC sayılı komisyon kararına paralel olarak ve 24.3.2005 tarihli ve 5324 sayılı Kozmetik Kanunu nun 7 inci maddesine dayanılarak hazırlanan Kozmetik Yönetmeliği ne göre düzenlenmektedir (19). Amerika da ise 1938 yılından itibaren kozmetikler veya kişisel bakım ürünlerin güvenliği, Amerikan İlaç, Gıda ve Kozmetik Yasası ile denetlenilmeye başlanılmıştır (18,20). Bu yasada kozmetikler; dökülmek, serpilmek, ovulmak ya da herhangi bir şekilde uygulanmak suretiyle vücudun herhangi bir kısmının temizlenmesi, güzelleştirilmesi, cazibesinin artırılması ve görünümünün değiştirilmesi amacıyla uygulanan preparatlar ve bunların hazırlanması için kullanılan maddeler olarak tanımlanmıştır. Bu tanıma göre kozmetikler, hem kişisel bakım hem de güzellik ürünlerini kapsamaktadır (21). Avrupa ve Amerika da sanılanın aksine ilaçlar gibi kozmetik ürünlerin ve içindeki maddelerin güvenliğinin onaylanması halka arz edilmeden önce yapılamamaktadır. Kozmetik ürünlerin güvenliğinin sorumluluğu üreticilere bırakılmış durumdadır (15,20). Kozmetik ürünlerin bileşiminde yapılacak 414 www.korhek.org

olan değişiklikler, üreticilerin ticari kararlarına bağlıdır (22). FDA, kozmetik ürünlerin içerisine konulan renklendirici maddelerin düzenli denetimini yapmaktadır. Kozmetiklerin bileşiminde insan sağlığına ve çevreye zarar verdiği saptanmış olan 11 maddenin kullanımına, FDA sınırlama ya da yasaklama getirebilmektedir (23). Kozmetik ürünlerin niteliği bozulduğunda ve markalandırma hükümleri ihmal edildiğinde çeşitli cezai yaptırımlar uygulanabilmektedir. Böyle bir durum söz konusu olduğunda, FDA web sitesinde resmi olarak uyarı mektupları yayınlayabilmekte, belirli işletmelere teftişler yapabilmekte ve ürünlerin piyasadan çekilmesini isteyebilmektedir. FDA kozmetiklerin niteliği bozulduğunda ya da yanlış markalandığı zaman, firmalardan bu ürünleri gönüllü olarak çekmesini isteyebilmektedir. FDA nadiren cezai yaptırım uygulamaktadır (14,22). Kozmetik Yönetmeliği ne göre üretici firmaların, piyasaya sürdükleri ürünlerin içerisindeki maddeleri paketlerin üzerinde belirtmesi gerekmektedir. Yönetmelikte minimum dayanma süresi 30 ay üzerinde olan ürünlerin ambalajında son kullanılma tarihinin belirtilmesine gerek olunmadığı, sadece preparatlar açıldıktan sonra ne kadar süre içerisinde tüketileceğine ilişkin bilgiyi üretici firmaların paket üzerine yazması zorunluluğu olduğu belirtilmektedir (19). FDA, kozmetiklerin güvenliğini sağlamak adına Dikkat: Bu ürünün güvenliği test edilmemiştir ibaresini paketler üzerinde yazmaları konusunda üretici firmalara sorumluluklar vermiştir (24). Ancak firmalar bu uyarı etiketlerini, ürün paketlerinin üzerinde göstermemektedir. Üreticiler, ürünlerinin bileşenini sağlayan şirketlere fazla güvenmekte ya da hayvan deneyleri yapması için dışarıdaki firmalar ile anlaşma yapmaktadır (14). Ayrıca üretici firmalar, kozmetik ürünlerin güvenliğini test etmek için bireylere gönüllük ilkesine göre araştırmalarına katılmalarını istemektedir. Bu test edilen ürünlerin ne kadar güvenli olduğuna ilişkin bir standart bulunmamaktadır (15). Günümüzde ilaçlar kadar sıkı denetimi olmayan kozmetik ürünlerin içeriklerinde yer alan bazı kimyasalların, kadınların ve toplumun sağlığını nasıl etkileneceği tam olarak bilinmemekte ve bu konu ile ilgili yapılmış araştırmalar ise sınırlı kalmaktadır. Dolayısıyla gecikilmiş de olsa toplumun, özellikle bu ürünlerin hedef kitlesi olan kadınların ve sağlık çalışanlarının konuyla ilgili farkındalıklarının ve bilgi düzeylerinin artırılmasına gereksinim vardır. Bu gereksinimler bilimsel araştırma ve yayınların artması ve kozmetik ürün kullanıcılarının bilinçlendirilmesi ile giderilebilecektir. KOZMETİKLERDE YER ALAN BAZI KİMYASAL ÜRÜNLERİN KADIN SAĞLIĞINA ETKİSİ Kimyasal ürünler, vücudumuza deriden emilerek, solunum ya da ağız yoluyla girmektedir. Vücutta yer alan kimyasallar, birikim göstererek belli bir eşik değerine ulaştıktan sonra zararlı etkileri görülebilmektedir. Kimyasalların sağlık üzerine etkileri, maruz kalınan maddenin cinsine, maruz kalınan süreye, ph değerine, çözünürlüğüne, vücuda alınma şekline ve alınan miktarına göre değişiklik göstermektedir. Ayrıca bazı elementler, diğer kimyasallarla sinerjik etki göstererek vücuda daha fazla zararlı olabilmektedir (25). İnsan sağlığına zararlı olan kimyasal maddelerle karşılaşmak açısından en hassas dönemler gebelik, süt çocuğu ve puberte dir. Gebelikte karşılaşılan bu kimyasal maddeler, plasenta tarafından zararsız hale getirilememekte ve fetusun endokrin ya da pek çok sisteminde gelişme bozukluklarına yol açabilmektedir (26). Örneğin oje, losyon, sabun, temizleyiciler, saç bakım ürünleri, oda spreyleri gibi pek çok kozmetik ürünün içerisinde yer alan fitalat (2-etilhekzil) maddesi ya da onun monoester metabolitleri ile gebelik döneminde karşılaşıldığında, fetüsün üreme sisteminde anomaliler meydana gelebilmektedir (26,27). Fitalat maddesinin germ hücrelerine zarar verdiği, testesteron ve epididimal spermatozoa seviyesini azalttığı, bağışıklık ve solunum sistemini de olumsuz yönde etkilediği belirlenmiştir (27). Ayrıca kullanılan kozmetik ürünlerin çeşitliliği artıkça da maruz kalınan fitalat miktarının da arttığı ve bu durumun sağlığı etkilediği vurgulanmaktadır (15). Avrupa ve Amerika da, üreme sistemi başta olmak üzere sağlık sorunlarına yol açtığı saptanan fitalat maddesinin kullanımı sınırlandırılmış ve çocuk ürünlerinde kullanımı ise yasaklanmıştır (27). Avrupa da, kozmetik ürünlerinde yer alan bu maddenin kullanımına ilişkin bir yasaklama yer alırken, Amerika da ise böyle bir yasaklama yer almamaktadır (15). Güney Kore de yapılan bir araştırmada, dört farklı kategoride (saç bakım ürünü, deodorant, parfüm ve oje) yer alan kozmetikler incelendiğinde, 102 ürünün içerisinde fitalat maddesine rastlanıldığı tespit edilmiştir (28). Bu çalışmalar, kadınların kullandıkları kozmetik ürünleri içerik yönünden zararlı bileşenleri içerip içermediğine ilişkin kontrol etmeleri ve mümkünse gebelik döneminde fetüsü etkiyebilecek kimyasal maddelerden uzak durmaları gerektiğini göstermektedir. Ayrıca çalışmalar, sağlık çalışanlarının doğum öncesi bakım hizmetleri www.korhek.org 415

içerisine kozmetik ürünlerin sağlığa etkileri konusuna da yer vermelerinin önemini ortaya koymaktadır. Kimyasal maddelerin insan sağlığına zararlı etkilerinin belirlenmesi açısından günlük olarak ne kadar dozda o maddeye maruz kalındığının (27) ve vücuda alınan miktarın güvenlik dozunun ne olduğunun bilinmesi önemlidir (15). Örneğin uluslararası sağlık kuruluşlarının civa için önerdiği günlük tolerans sınırı 43 mikrogramdır. Ağızda 20 amalgam dolgu maddesi yüzeyi bulunan bireylerde günlük olarak 18 mikrogram civanın çözündüğü ve vücuda geçtiği belirtilmektedir. Ancak kozmetik bir ürün olan amalgam dolgu maddesinden sıcak, asitli yiyeceklerle, diş gıcırdatmayla veya diş fırçalamakla daha fazla civanın çözündüğüne ilişkin farklı bir görüş de bulunmaktadır (29). Bu görüş farklılıkları göz önüne alındığında, kozmetiklerde yer alan tüm kimyasalların güvenli kullanılabilir dozu hakkında standartların oluşturulmasına yönelik çalışmaların yapılmasının, kadınların sağlığının korunması açısından yararlı olabileceği düşünülmektedir. Kozmetiklerin içerisinde yer alan ve sağlığı bozan bu sentetik kimyasallar; endokrin bozucular, ağır metaller, petrokimyasallar ve irritanlar olarak dört grupta ele alınabilmektedir (15). Bunlar: ENDOKRİN BOZUCU KİMYASALLAR Endokrin bozucular, sağlıklı bir organizmada veya onun gelecekteki neslinde endokrin sistemin çalışmasını değiştirerek, sağlık sorunlarına neden olan, dışarıdan alınan madde veya karışımlar şeklinde tanımlanmaktadır (30). Endokrin bozucular kasten ya da kaza eseri olarak kozmetik ürünlerin içerisine yerleştirilebilmektedir (15). Kozmetiklerde yer alan endokrin bozuculardan ikisi triklosan ve triklokarbon dur. Bu kimyasal maddeler çok yaygın olarak sabun, şampuan, diş macunu, ağız yıkama suları, kremler gibi kozmetik ürünlerin içerisine antibakteriyel özellikleri nedeniyle konulmaktadır (31). Triklosanın, kontakt dermatitlere (fotoallerjik), immunotoksik ve nörotoksik reaksiyonlara ve zayıf androjenik etkilere sebep olduğu belirtilmektedir (32). Triklosan ve triklokarbon maddeleri, insan sağlığına ve çevreye zarar verdiği için kullanımlarına sınırlamalar getirilmiştir ve kozmetik ürünlerin içerine sırasıyla %0,3 ve %0,2 oranında konulması konusunda yasal düzenlemeler yapılmıştır (31). Başka bir endokrin bozucu madde olan parabenler, hidroksibenzoik asit esterlerinin homolomog serilerindendir ve kozmetik ürünlerde yine antimikrobiyal olarak kullanılmaktadır (33). Şampuanlar, saç kremi, losyonlar, yüz temizleyicileri, duş jelleri gibi çok sıklıkla kullanılan kişisel bakım ürünlerinin içerisinde parabenler yer almaktadır (34). Parabenler, günlük olarak kullanılan kozmetik ürünleri tüketen bireylerde allerjik kontak dermatitlerin gelişmesini tetiklemektedir (33). Düşük estrojenik etkiye sahip olan parabenlerin meme dokusundaki varlığı ile meme kanseri arasında bir ilişkinin olabileceği belirtilmektedir (35,36). Bu nedenle paraben esterlerinin %0,4 ila %0,8 arasında kozmetiklerin ürünler içerisinde kullanılabileceğine ilişkin sınırlamalar bulunmaktadır (33). Fitalatlar, oje ve saç spreyi gibi kozmetik ürünlere doğru kıvamı sağlamak amacıyla eklenmektedir (15). Fitalat esterleri, estrojenik ve antiandrojenik etkileri nedeniyle kız ve erkek çocukların cinsel gelişimleri üzerinde endokrin bozucu etkileri bulunmaktadır. Bu kimyasal maddelerin kızlarda erken pubertal gelişime neden olduğu belirtilmektedir (37). Bu sonuçlar, gelişim sürecinde olan çocukların sağlıklarını korumak amacıyla küçük yaşlarda başlayıp giderek artan oje ve saç spreyi kullanımının sağlığa etkileri konusunda hem ebeveynlere hem de ergenlere yönelik eğitim programlarının düzenlenmesine, eğitimin görsel ve basılı materyallerle desteklemesine gereksinim olduğunu göstermektedir. Kozmetiklerin içerisine ph ve nem dengesini ayarlamak için konulan nitrozaminlerin, hayvanlarla yapılan deneylerde kansere yol açtığı kanıtlanmış ve insanlarda kanserin gelişiminden sorumlu bir madde olduğu kabul edilmiştir.güçlü mutajenik ve karsiojenik etkileri nedeniyle kozmetiklerde nitrozaminlerin kullanımına, 1992 yılından itibaren Avrupa Birliği ülkelerinde ciddi sınırlamalar getirilmiştir (38). ka da yapılan bir çalışmada, marketlerdeki duş jeli, saç bakım kremi ve saç şekillendiricisi, şampuan, banyo sabunu ve kremi, çamur banyosu, krem, sabun, vücut fırçası ve temizleyicisi arasından seçilen 140 kozmetik ürünün 35 inde önerilen doz aralığının dışında nitrozaminlere rastlanıldığı belirtilmektedir (39). Güneşin zararlı ultraviyole ışınlarına karşı deriyi korunmak amacıyla kullandığımız kimyasallar, kozmetik ürünlerin içerisinde çok sıklıkla yer almaktadır. Kozmetik ürünlere %10,0 ve üzerinde konsantrasyonlarda eklenen bu kimyasallar, yağda depolanma özelliği nedeniyle vücutta birikmektedir. Bezofenon-3, homosalate, 4-methylbenzylidene camphor, octyl-methoxycinnamate ve octyl-dimethyl- PABA gibi kozmetiklerde güneş koruyucu olarak kullanılan bu maddeler, ciltten doğrudan emilmekte, idrara ve anne sütüne geçmektedir. Bu kimyasalların in vivo ve in vitro çalışmalarda estrojenik etkiye sahip oldukları belirtilmektedir (40). Ayrıca saç 416 www.korhek.org

boyalarında bulunan bu maddelerin, kuaför salonlarında çalışan bireylerde mesleksel dermatitlerin gelişmesine neden olduğu belirtilmektedir (10). Görüldüğü gibi çalışmalar, sağlığı tehdit edici boyutu anne karnında başlayan pek çok kozmetik ürünün bilinçli tüketimine dikkat çekmekte ve sağlık eğitimi ile bu ürünlerin denetim ve kontrolünün önemini ortaya koymaktadır. AĞIR METALLER Yeryüzünde metallerin kullanılmaya başlamasıyla insan sağlığı üzerindeki etkileri de gözlenmeye başlanmıştır. Günümüzde metaller ile sağlık arasındaki ilişki daha iyi açıklanmış olsa da, kurşun gibi ağır metallerin etkileri çok eski tarihten beri bilinmektedir (25). Kurşun başta olmak üzere bizmut, arsenik, kobalt, demir, nikel gibi metaller sıklıkla saç boyalarının içerisinde renklendirici madde olarak kullanılmaktadır. Bu metaller saçların matlaşmasına, zedelenmesine ve kolaylıkla kırılmasına yol açabilmektedir (3). Kurşun polinöropati, ensefalit, anemi, hipertansiyon, böbrek fonksiyonlarında, bağışıklık ve üreme sisteminde bozulmalara, hatta kansere yol açabilmektedir (25). Ayrıca kurşun, kadınlarda adet düzensizliklerine, erken membran rüptürüne ve infertiliteye neden olabilmektedir (41). Selevan et al. (42) yaptıkları çalışmalarında, kurşun ile pubertal dönem gelişimin gecikmesi arasında bir ilişki olduğunu saptamıştır. Hamilelik döneminde maruz kalındığında, kurşun düşük ve ölü doğuma, düşük doğum ağırlıklı ve mental yetersizliklere sahip bebek doğumuna neden olabilmektedir (41). Kozmetik Yönetmeliği ne göre ürünlerde kullanılmaması gereken maddeler arasında kurşun yer almaktadır (19). FDA 2011 yılında yaptıkları çalışmalarında, çok düşük düzeyde ve insan sağlığını etkilemeyecek düzeyde rujların içerisinde kurşunun bulunduğu belirtmektedir (43). Günümüzde hiçbir kurşun düzeyinin insan sağlığı için güvenli kullanım miktarının olmadığı ifade edilmektedir (44). Bu durum, kurşun gibi vücutta biriken ağır metallerin ne kadarının sağlığa zarar vereceği konusundaki bilgilerin çok sınırlı olduğunu göstermekte ve kullanıcıları endişeye düşürmektedir. Bu nedenle konu ile ilgili araştırmalara gereksinim duyulmaktadır. Alüminyumun toksik bir madde olduğu bilinmesine rağmen, kozmetik ürünlerde antiperspirant (terlemeyi önleyen) özellikleri nedeniyle kullanılmaktadır. Alüminyum, estrojen reseptörüne, estrojenin bağlanmasını engellenmekte ve bu hormonu düzenleyen genin baskılanmasına neden olmaktadır. Alüminyum gibi arsenik, civa, bakır, kobalt, kadmiyum, nikel ve kromun estrojeno metaller olduğu ve meme dokusundaki hücrelere genotoksik etkileri bulunduğu belirtilmektedir (45). Bu sonuçlar, kadınlarda en sık görülen kanserler içinde birinci sırayı alan meme kanseri yanında diğer kanserlerden de korunmada kozmetik ürünlerin bilinçli tüketiminin önemini ortaya koymaktadır. PETROKİMYASALLAR Nemlendirici, losyon gibi pek çok kozmetik ürün içerisine petrolden elde edilen çeşitli kimyasal yumuşatıcılar konulmaktadır (15). Bu ürünlerde sıklıkla kullanılan maddelerden birisi 1.4- dioksandır. Cilt tarafından hızlı bir şekilde emilen 1.4-dioksan, insanlarda kansere ve doğum defektlerine yol açabilmektedir. Bu madde kansorejen olmasına rağmen, diğer mutajenik ve multikanserojen maddelerle birlikte sinerjik etki yaratabilmektedir. Bebek şampuanı, duş jeli gibi ürünlerde bulunan bu madde böbreklere, sinir ve solunum sistemine toksik etki yapabilmektedir (46). Petrokimyasal maddeler arasında yer alan solventler de pek çok kozmetik ürünün içerisinde yer almaktadır. Uzun süreli solventlere maruz kalındığında, beyin ve sinir sisteminde (baş ağrısı, uyuklama, dalgınlık, alınganlık, güçsüzlük, bayılma gibi), deride (derinin iltihaplanmasına), kan hücresinde (hücre sayısında azalma ve lösemi), kadın ve erkek üreme sisteminde, karaciğer ve böbreklerde hasara yol açabilmektedir. Ayrıca solunum ve deri yoluyla vücuda alınan solventlerin (özellikle toluen) gebelik döneminde düşüklere ve fetal ölümlere neden olabilmektedir (47). Yaşın ilerlemesiyle birlikte kullanım oranı artan kozmetik ürünler içerisindeki petrokimyasalların, günümüzde görülme sıklığı artan kanser ve diğer sistemik hastalıklarla ilişkisini ortaya koyan çalışmaların yapılmasının, bu bileşimlerin ortaya çıkardığı sağlık riskinin saptanması açısından büyük önemi vardır. İRRİTANLAR Kozmetikler içerisinde yer alan irritan maddeler, diğer kimyasal ajanlara göre daha az dramatik sağlık sorunları ortaya çıkarmasına rağmen, vücut sistemlerinde önemli zararlı etkileri bulunmaktadır. Kişisel bakım ürünlerin içerisinde bulunan hidrokuinon, sodyum lauril sülfat ve formaldehit gibi kozmetik maddeler vücut sisteminin bir veya daha fazlasında irritan etki yapabilmektedir (15). Formaldehit, sağlık çalışanları tarafından sıklıkla kadavranın tespiti ve bozulmadan uzun süre saklanması, histoloji ve patoloji örneklerinin www.korhek.org 417

laboratuvarda fiksasyonu amacıyla kullanılmaktadır. Ayrıca diş hekimliğinde kaplamaların yapısında, klinikte inatçı mesane enfeksiyonlarının tedavisinde, çeşitli ilaçların ve hemodiyaliz solüsyonlarının içerinde formaldehit bulunmaktadır (48). Kozmetik ürünler içerisine ise formaldehid ve formaldehid serbestleştirici ajanlar, bakteriyel ve fungal mikroorganizmalara karşı koruyucu olarak konulmaktadır (49). Kozmetik ürünlerin raf ömrünü uzatmak için konulan bu maddeler, saç rengi ağartıcıları ve şekillendiricilerin, oje ve tırnak yapıştırıcılarında, oral hijyen ürünlerinde, şampuan ve sıvı vücut sabunlarında kullanılmaktadır (15,49,50). Cilde ve solunum yollarına irritan bir kimyasal olan formaldehitin, pek çok uzman tarafından insan karsinojeni olduğu vurgulanmaktadır (50). Formaldehitin, gen mutasyonuna, kromozal hatalara ve tek zincir kırıklarına yol açtığı, mutajenik, karsiojenik, teratojenik ve embriyotoksik olduğu belirtilmektedir. Ayrıca az miktarda bile bu kimyasala maruz kalındığında solunum sisteminde, burun ve boğazda yanma hissi, nefes darlığı, öksürük, hırıltılı solunum gibi toksik belirtiler görülebilmektedir (48). Dolayısıyla bu ürünlerin kullanımı özel bir eğitim gerektirmektedir. Cilt inceltici olarak kozmetik ürünlerde kullanılan Hidrokuinon, melanin pigmentinin azalmasına neden olduğu için cilt kanserlerine olan duyarlılığı artırmaktadır. Ayrıca bu madde bağışıklık, büyüme ve üreme sistemine toksik etki yapabilmektedir (51). İrritan olan bir diğer kimyasal madde ise sodyum lauril sülfattır. Bu kimyasal madde pek çok şampuan ve sabun içerisine köpürtücü bir ajan olarak kullanılmaktadır. Sodyum lauril sülfata maruz kalanlarda gözde yanma, kafa derisinde ve ciltte döküntüler görülebilmektedir (52). Bireylerde meydana gelen sağlık sorunları nedeniyle kozmetiklerin içeriğinde yer alan bu üç kimyasalın kullanımına yönelik Avrupa da sınırlamalar getirilmiştir (15,50,51). Ancak pek çok kozmetikte yaygın olarak kullanılan bu maddelerin ne kadar oranda kullanıldığına ilişkin ürün paketleri üzerinde ibareler yer almamaktadır. Kozmetikler içerisinde kullanılan kimyasalların güvenli kullanım oranlarının bilinmemesi, tüketici bireylerin bilinçli bir şekilde ürünleri seçme şansını ortadan kaldırmaktadır. Bu nedenle kozmetik ve kişisel bakım ürün paketlerinin üzerinde kullanılan kimyasal bileşenlerin oranlarının ve günlük olarak ne kadar kullanılması gerektiğinin belirtilmesi, sağlık risklerinin azaltılması açısından önemli olacağı düşünülmektedir. SONUÇ VE ÖNERİLER Çalışmalar, kozmetik ürünlerin içeriğindeki bazı kimyasal maddelerin kadın ve beraberinde doğacak bebeğinin sağlığını olumsuz etkilediğini göstermektedir. Bu nedenle Rio da 1992 yılında yapılan Çevre ve Kalkınma Konferansı nda İnsan sağlığına yönelik risklerin varlığı veya boyutu hakkında bilimsel şüphe varsa; karar vericiler durumun tam olarak gerçekleşmesini veya ciddileşmesini beklemeden gerekli önlemleri almalıdır şeklinde tanımlanan ihtiyatlılık ilkesi (53), kozmetiklerde kullanılan kimyasal maddeler için de uygulanmalıdır. İhtiyatlık ilkesine göre sağlığa zararlı etkileri olduğu düşünülen kozmetik ürünlerinde kullanılan maddelere maruz kalmaktan kaçınmak gerekmektedir. Bu maddelerden kaçınabilmek için öncelikle bu konuda hem sağlık çalışanlarının hem de kozmetik ürün tüketicilerin bilinçlendirilmesi ve farkındalıklarının artırılmasına gereksinim vardır. Bu nedenle sağlık çalışanlarının mesleki eğitim programları içine kozmetik ürünler ve sağlığa etkisi konusunun entegre edilmesi, insan hakları savunucu olarak sağlık çalışanlarının konu ile ilgili sağlık politikalarının oluşturulmasına liderlik etmesi, tüketicilerin endişelerinin giderilmesine yönelik yasal düzenlemeler ve bu konudaki yaptırımlar konusunda bilgilendirme toplantılarının yapılması önerilir. KAYNAKLAR 1. Demirezer LÖ. Fitokozmesötikler. Türkiye Klinikleri Tıp Bilimleri Dergisi. 2008; 28 (Suppl): S178-S181. 2. Kandi B, Kaya H, Özünal ZG. Kozmetik emilim sistemleri. Türkiye Klinikleri Journal of Cosmetic Dermatology Special Topics. 2012; 5(1): 1-6. 3. Karaduman A. Kozmetikler ve Kadın. Eds.: Akın A. In: Toplumsal cinsiyet, sağlık ve kadın. Ankara: Hacettepe Üniversitesi Yayınları; 2003. p. 175-189. 4. Yazan Y. Kozmetik Bilimi. 2nd edition. Ankara: Nobel Kitabevleri; 2010. 5. Batı U. Reklamcılıkta retorik bir unsur olarak kadın bedeni temsilleri. Kültür ve İletişim. 2010; 13(1):103-133. 6. Papatya N, Karaca Y. Reklamlardaki kadın imgesi: ulusal televizyon reklamlarına ilişkin bir değerlendirme. Süleyman Demirel Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi. 2011; 16(3): 479-500. 7. Gökdemir G, Arı S, Köşlü A. Türk toplumunda deri bakımı ile ilgili bilgi seviyesinin değerlendirilmesi. Türkderm. 2008; 42(2): 60-63. 8. Choi CM, Berson DS. Cosmeceuticals. Seminars in Cutaneous Medicine and Surgery. 2006; 25(3): 163-168. 418 www.korhek.org

9. Özer Ö. Bilimden Pratiğe kozmesötikler. Türkiye Klinikleri Tıp Bilimleri Dergisi. 2008; 28 (Suppl): 175-177. 10. Borlu M. Kozmetiklerle oluşan kontakt alerji paternleri. Türkiye Klinikleri Journal of Cosmetic Dermatology Special Topics. 2012; 5(1): 87-93. 11. Millikan LE. Cosmetology, cosmetics, cosmeceuticals: definations and regulations. Clinics Dermatology. 2001;19: 371-374. 12. Çomoğlu T. Kozmetikler. Marmara Pharmaceutical Journal. 2012; 16: 1-8. 13. Brody HJ. Relevance of cosmeceuticals to the dermatologic surgeon. Dermatologic Surgery. 2005; 31: 796-798. 14. Karıncaoğlu Y. Kozmesötikler: mitler ve yanlış bilinenler. Türkiye Klinikleri Journal of Cosmetic Dermatology Special Topics. 2012; 5(1): 94-98. 15. Russ K. Health effects of personal care products. a review of the evidence. Nursing for Women s Health. 2009; 13(5): 392-401. 16. Castanedo-Tardan MP, Zug KA. Patterns of cosmetic allergy. Dermatologic Clinics. 2009; 27(3): 265-280, vi. 17. Scheman A. Adverse reactions to cosmetic ingredients. Dermatologic Clinics. 2000; 18(4): 685-698. 18. Nohynek GJ, Antignac E, Re T, Toutain H. Safety assesment of personal care products/cosmetics and their ingredients. Toxicology and Applied Pharmacology. 2010; 243: 239-259. 19. Kozmetik Yönetmeliği. T.C. Resmi Gazete, 25823, 23 Mayıs 2005. 20. Draelos ZD. Are cosmetics safe? Journal of Cosmetic Dematology. 2012; 11: 249-250. 21. Food and Drug Administration (FDA). 2002. Is it a cosmetic, a drug, or both? (or is it soap?).http://www.fda.gov/cosmetics/guidancecom plianceregulatoryinformation/ucm074201.htm [Acces date: 31.01.2013]. 22. Newburger AE. Cosmeceuticals: myths and misconceptions. Clinics in Dermatology. 2009; 27(5): 446-452. 23. Food and Drug Administration (FDA). 2003. Color additives: FDA s regulatory process and historical perspectives. Barrows JN, Lipman AL, Bailey CJ. http://www.fda.gov/forindustry/coloradditives/reg ulatoryprocesshistoricalperspectives/default.htm [Acces date: 31.01.2013]. 24. Food and Drug Administration (FDA). 2005. FDA authority over cosmetics. http://www.fda.gov/ Cosmetics/GuidanceComplianceRegulatoryInform ation/ucm074162.htm [Acces date: 31.01.2013]. 25. Bakar C, Baba A. Metaller ve insan sağlığı: yirminci yüzyıldan bugüne ve geleceğe miras kalan çevre sağlığı sorunu. I. Tıbbi Jeoloji Çalıştayı, Ürgüp/Nevşehir: 2009. p. 162-185. 26. Durmaz E, Özmert EN. Fitalatlar ve çocuk sağlığı. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisi. 2010; 53: 305-317. 27. Koniecki D, Wang R, Moody RP, Zhu J. Phtalate in cosmetic and personal care products: concentrations and dermal exposure. Environmental Research. 2011; 111: 329-336. 28. Koo HJ, Lee BM. Estimated exposure to phthalates in cosmetics and risk assessment. Journal of Toxicology and Environmental Health. 2004; 67(23-24): 1901-1914. 29. Pehlivan M, Pehlivan E, Özler MA. İnsan sağlığı üzerine civa ve civa bileşiklerinin etkisi. Çevre Dergisi. 1993; 8: 33-35. 30. Goldman JM, Laws SC, Balchak SK, Cooper RL, Kavlock RJ. Endocrine-disrupting chemicals: prepubertal exposures and effects on sexual maturation and thyroid activity in the female rat. A focus on the EDSTAC recommendations. Critical Reviews in Toxicology. 2000; 30(2): 135-196. 31. Liu T, Wu D. High-performance liquid chromatographic determination of triclosan and triclocarban in cosmetic products. International Journal of Cosmetics Science. 2012; 34: 489-494. 32. Glaser A. The Ubiquitous triclosan. A common antibacterial agent exposed. Pesticides and You Beyond Pesticides/National Coalition Against the Misuse of Pesticides. 2004; 24(3): 12-17. 33. Ballesta Claver J, Valencia MC, Capitán-Vallvey LF. Analysis of parabens in cosmetics by low pressure liquid chromatography with monolithic column and chemiluminescent detection. Talanta. 2009; 79: 499-506. 34. The Campaign for Safe Cosmetics. Parabens. http://safecosmetics.org/article.php?id=291 [Acces date: 10.05.2013]. 35. Darbre PD, Aljarrah A, Miller WR, Coldham NG, Sauer MG, Pore GS. Concentration of parabens in human breast tumors. Journal of Applied Toxicology. 2004; 24(1): 5-13. 36. Epstein H. Cosmetics preservation. Clinics in Dermotology. 2006; 24: 551-552. 37. Çetinkaya S. Endokrin bozucular ve ergenlik üzerine etkileri. Dicle Tıp Dergisi. 2009; 36(1): 59-66. 38. European Comission. 2001. Opinion concerning Dialkyl- and Dialkanolamines and their salts in cosmetic products adopted by the SCCNFP during the 17th plenary meeting of 12 June. http://ec.europa.eu/health/scientific_committees/co nsumer_safety/opinions/sccnfp_opinions_97_04/s ccp_out144_en.htm [Acces date: 22.02.2013]. 39. Schothorst RC. Somer HHJ. Determination of N- nitrosodiethanolamine in cosmetic products by LC- www.korhek.org 419

MS-MS. Analytical and Bioanalytical Chemistry. 2005; 381:681-685. 40. Schlumpf M, Cotton B, Conscience M, Haller V, Steinmann B, Lichtensteiger W. In vitro and in vivo estrogenicity of UV screens. Environmental Health Perspectives. 2001; 109: 239 244. 41. Tekbaş ÖF. Kimyasallar ve üreme sağlığı. TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni. 2006; 5(1): 50-59. 42. Selevan SG, Rice DC, Hogan KA, Euling SY, Pfahles-Hutchens A, Bethel J. Blood lead concentration and delayed puberty in girls. The New England Journal of Medicine. 2003; 348: 1527-1536. 43. The Campaign for Safe Cosmetics. Hundreds of lipsticks contaminated with lead, reports new FDA study. http://safecosmetics.org/article.php?id=952 [Acces date: 22.02.2013]. 44. Food and Drug Administration (FDA). Lipstick and Lead: Questions and Answers. http://www.fda.gov/cosmetics/productandingredie ntsafety/productinformation/ucm137224.htm#exp analyses [Acces date: 22.02.2013]. 45. Darbre PD. Enviromental oestrogens, cosmetics and breast cancer. Best Practice & Research Clinical Endocrinology & Metabolism. 2006; 20(1): 121-143. 46. The Campaign for Safe Cosmetics. 1,4 Dioxane. http://safecosmetics.org/article.php?id=288 [Acces date: 10.05.2013]. 47. Karadağ ÖK. Solvent nedenli sağlık risklerinin yönetimi. Türk Tabipleri Birliği Mesleki Sağlık ve Güvenlik Dergisi. 2005;21-27. 48. Ünsaldı E, Çiftçi K. Formaldehit, kullanım alanları, risk grubu, zararlı etkileri ve koruyucu önlemler. YYÜ Veteriner Fakültesi Dergisi. 2010;21(7): 71-75. 49. Kireche M, Gimenez-Arnau E, Lepoittevin J-P. Preservatives in cosmetics: reactivity of allergenic formaldehyde-releasers towards amino acids through breakdown products other than formaldehyde. Contact Dermatitis. 2010; 63: 192-202. 50. The Campaign for Safe Cosmetics. Formaldehyde and formaldehyde-releasing preservatives. http://safecosmetics.org/article.php?id=599. [Acces date: 11.05.2013]. 51. The Campaign for Safe Cosmetics. Hydroquinone. http://safecosmetics.org/article.php?id=288 [Acces date: 11.05.2013]. 52. Löffler H, Freyschmidt-Paul P, Effendy I, Maibach H. Pitfalls of irritant patch testing using different test chamber sizes. American Journal of Contact Dermatitis. 2001; 12(1): 28 32. 53. Petrini C, Vecchia P. Statements and definitions of the precautionary principle. IEEE Technology and Society Magazine. Winter 2002/2003; 4-7. 420 www.korhek.org