Merkez Bankaları Para Basmaya Devam Ediyor



Benzer belgeler
INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ 2014 YILI 4 AYLIK DEĞERLENDİRMESİ ve 2014 BEKLENTİLERİ. Barbaros Demirci PLASFED - Genel Sekreter

Haftalık Piyasa Beklentileri. 18 Ağustos 2014

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( )

GÜNLÜK BÜLTEN 04 Nisan 2014

Haftalık Piyasa Beklentileri. 10 Kasım 2014

Ekonomi Bülteni. 14 Aralık 2015, Sayı: 39. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

7.36% 2.9% 17.9% 9.7% % Temmuz 18 Nisan 18 Temmuz 18 Ağustos 18

Ekonomi Bülteni. 27 Temmuz 2015, Sayı: 20. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

NUROL YATIRIM BANKASI A.Ş YILI İKİNCİ ÇEYREK ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

Haftalık Piyasa Beklentileri. 21 Nisan 2014

7,36% 5,1% 15,4% 10,1% 87,1 57,1 2,7 17,75% Mayıs 18 Nisan 18 Mayıs 18 Haziran 18

Haftalık Piyasa Beklentileri. 11 Ağustos 2014

Dünya Ekonomisindeki Son Gelişmeler

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. STANDART EMEKLİLİK YATIRIM FONU DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

Ekonomi Bülteni. 17 Ekim 2016, Sayı: 40. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Haftalık Piyasa Beklentileri. 16 Mart 2015

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

Ekonomi Bülteni. 18 Temmuz 2016, Sayı: 28. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 21 Kasım 2016, Sayı: 45. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2010 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU

Ekonomi. Dünya Ekonomisi. FED varlık alımlarını durdururken, Avrupa Merkez Bankası negatif faiz uygulamaya. başlamıştır.

TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU

Ekonomi Bülteni. 29 Ağustos 2016, Sayı: 34. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

AB Krizi ve TCMB Para Politikası

Haftalık Piyasa Beklentileri. 15 Eylül 2014

plastik sanayi PLASTİK SEKTÖR TÜRKİYE DEĞERLENDİRMESİ VE 2014 BEKLENTİLERİ 6 AYLIK Barbaros DEMİRCİ PLASFED Genel Sekreteri

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

7.26% 9.9% 10.8% 10.8% % Mart 18 Şubat 18 Mart 18 Nisan 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

-2.98% -7.3% 19.7% 13.5% % Şubat 19 Ocak 19 Şubat 19 Mart 19

Ekonomi Bülteni. 22 Mayıs 2017, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

2017 AĞUSTOS FİNANSAL TREND RAPORU

Haftalık Piyasa Beklentileri. 27 Ekim 2014

Ekonomi Bülteni. 5 Aralık 2016, Sayı: 47. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 15 Ağustos 2016, Sayı: 32. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı


Haftalık Ekonomi ve Dış Ticaret Görünümü

DÜNYA BANKASI TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU TEMMUZ Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer. Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI KARMA BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU(EURO) YILLIK RAPOR

Bankacılık sektörü değerlendirmesi ve 2012 yılı beklentileri

Haftalık Piyasa Beklentileri. 05 Mayıs 2014

EKONOMİK GÖRÜNÜM MEHMET ÖZÇELİK

MERKEZ BANKASI VE FİNANSAL İSTİKRAR

KATILIM EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. ALTERNATİF STANDART EMEKLİLİK YATIRIM FONU 6 AYLIK RAPOR

Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi

BANKACILIK RAPORU 22 Temmuz 2013

TEMEL MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER - BÜYÜME

GENEL DEĞERLENDİRME TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI

GÜNLÜK BÜLTEN 23 Mayıs 2014

ARAP TÜRK BANKASI A.Ş. VE KONSOLİDASYONA TABİ BAĞLI ORTAKLIĞI 1 OCAK 31 MART 2016 KONSOLİDE ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

Ekonomi Bülteni. 5 Haziran 2017, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 20 Şubat 2017, Sayı: 8. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 4 Nisan 2016, Sayı: 14. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 25 Nisan 2016, Sayı: 17. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

1- Ekonominin Genel durumu

Ekonomi Bülteni. 29 Haziran 2015, Sayı: 17. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

1- Ekonominin Genel durumu

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

-2.98% -10.0% 19.7% 13.5% % Ocak 19 Ocak 19 Şubat 19 Şubat 19 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER.

2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI. (40 Test Sorusu)

Genel Görünüm. ABD, Euro Bölgesi, İngiltere ve Japonya merkez bankaları da kısa dönemde faiz artırımı yapmayacaklarının sinyalini vermişlerdir.

SONBAHAR HİSSELERİ EYLÜL

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2007 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU

Ekonomi Bülteni. 15 Mayıs 2017, Sayı: 20. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Yurtdışı Organizasyon ve Yatırımcı İlişkileri Müdürlüğü

Makro Veri. Cari açık yeni rekorda. Tablo 1: Cari Denge (milyon $) -month,

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

DÜNYA EKONOMİSİ. FED in faiz artırımı sürecine yönelik zamanlamayı fiyatlandırmakla güçlük çeken küresel piyasalar,

7.36% 7.0% 15.8% 9.6% % Haziran 18 Mayıs 18 Haziran 18 Temmuz 18

Hisse Senetleri / Bankalar 1 Aralık 2014

Küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörü. 21 Ocak 2015

Küresel Kriz Sonrası Türkiye de Finansal Sistem Bankacılık Sektörü

BBH - Groupama Emeklilik Gruplara Yönelik Büyüme Amaçlı Hisse Senedi Emeklilik Yatırım Fonu

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

internet adreslerinden

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

BAKANLAR KURULU SUNUMU

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR

Ekonomi Bülteni. 7 Kasım 2016, Sayı: 43. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı


Ekonomi Bülteni. 22 Haziran 2015, Sayı: 16. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Kıvanç Duru 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Programı Değerlendirmesi

Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler ve Orta Vadeli Program. 22 Kasım 2013

plastik sanayi Plastik Sanayicileri Derneği Barbaros aros DEMİRCİ PLASFED Genel Sekreteri

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GRUPLARA YÖNELİK ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

Ekonomi Bülteni. 03 Ağustos 2015, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

1- Ekonominin Genel durumu

1-Ekonominin Genel durumu

TEB HOLDİNG A.Ş YILI 3. ARA DÖNEM KONSOLİDE FAALİYET RAPORU

2010 YILI OCAK-MART DÖNEMİ TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

Ekonomi Bülteni. 15 Haziran 2015, Sayı: 15. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Global Ekonomi ve Yurtdışı Piyasalar. Temmuz 2011

Ekonomik Ticari Gelişmeler

Ekonomi Bülteni. 06 Temmuz 2015, Sayı: 18. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

01/01/ /06/2015 DÖNEMİNE İLİŞKİN GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. ESNEK (TL) EMEKLİLİK YATIRIM FONU 6 AYLIK RAPORU

Transkript:

28/12/2010 2010 KÜRESEL EKONOMİK GELİŞMELER ve TÜRKİYE EKONOMİSİ 2010 YILI GENEL DEĞERLENDİRME 2010 yılı dünya genelinde küresel ekonomik krizin etkilerinin giderilmeye çalışıldığı bir dönem olmuştur. Gelişmiş ülke hazinelerinin finans sektörüne yönelik sermaye enjeksiyonlarının ardından para ve maliye politikalarını gevşetme yoluna gitmeleri şu anda da gözlendiği gibi ciddi bir likidite genişlemesine yol açmış bulunmaktadır. Küresel ekonomik aktivitedeki canlanma, yılın üçüncü çeyreğinde ivme kaybetmiş olsa da ülkemiz gibi gelişmekte olan ülkeler, gelişmiş ülkelere nazaran daha hızlı ve güçlü büyümeye devam etmektedir. Euro Alanı nda ekonomik göstergelerin öngörülenin üzerinde gerçekleşmesine rağmen başta Yunanistan olmak üzere Portekiz, İspanya, İrlanda gibi ülkelerin yüksek kamu borçları nedeniyle yaşadığı sorunlar, uluslara arası kredi derecelendirme kuruluşlarının not indirimlerine ve negatif izlemeye almaları ile olumlu gelişmeleri gölgede bırakmaktadır. Diğer yandan, dünyanın en büyük ekonomisi ABD ekonomisindeki toparlanma sürecinin sürdürülebilirliğine ilişkin endişelerin artması da küresel ekonomideki belirsizliklerin halen önemini koruduğunu göstermektedir. FED in en son Aralık ayı toplantısında ekonomik görünüme yönelik temkinli iyimser tutumunu korurken 600 milyar dolarlık ek tahvil alım programının sürdürüleceğini belirtmesi gelişmiş ülke ekonomilerindeki kırılganlıkların devam ettiğinin bir kanıtı niteliğindedir. Bu arada, Basel Bankacılık Denetim Komitesi nin finansal sektöre yönelik Basel III olarak bilinen ve Basel II kurallarına yaşanan kriz süresince edinilen tecrübelerle yeni sermaye kurallarını içeren tasarı üzerinde anlaşmaya varmasıyla küresel finansal istikrarın güçlendirilmesine yönelik çalışmalarda da önemli bir aşamaya gelinmiştir. Merkez Bankaları Para Basmaya Devam Ediyor ABD ekonomisinin toparlanma hızının yavaşlamasının yanında enflasyonist baskıların da nispeten azalması deflasyon kaygılarını artırırken, Amerikan Merkez Bankası FED yeniden parasal genişlemeye başlamıştır. 2006 sonunda 2,6 trilyon dolar olan üç büyük merkez bankasının toplam para tabanı, ABD de 2007 yılında başlayan krize karşı alınan önlemlerle yaklaşık iki kat artarak Haziran 2010 da 4,8 trilyon doları aştı. FED den sonra en fazla artışın olduğu ECB de, Kasım 2010 sonunda para tabanı 1,1 trilyon euro (1,5 trilyon dolar), BoJ da ise 93,8 trilyon Yen (1,1 trilyon dolar) Kur ve Ticaret Savaşları Başladı ABD nin 2010 yılının ilk yarısına göre zayıflayan ekonomik görünümüne karşın, başta Çin olmak üzere gelişmekte olan ülkelerin büyüme tempolarını korumaları, bu ülkelerin finansal piyasalarına ilgiyi artırmıştır. Bu ortamda Amerikan doları diğer para birimleri karşısında değer kaybederken, fon akımlarındaki artışla birlikte gelişmekte olan ülke para birimleri değer kazanmaya başlamıştır. Söz konusu ülkelerin sermaye girişlerini kısıtlayıcı önlemler almaları ve para birimlerinin değerini düşük tutma çabalarını gündeme getiren bu durum, global cari işlemler dengesizliklerinin tarafları olan ülkeler arasında kur ve ticaret savaşları yaşanması ihtimalini artırmıştır. 2010 yılının ilk yarısında küresel finans sistemi açısından başlıca istikrarsızlık unsuru kamu dengesizlikleri iken, yılın ikinci yarısından itibaren cari işlemler dengesizlikleri önde gelen belirsizlik faktörü haline gelmiştir. Gelişmiş Ülkelerdeki Düşük Faiz Politikası, Gelişmekte Olan Ülkelerde De Faizlerin Düşük Kalmasını Sağlıyor 2009 yılında T.C. Merkez Bankası da dahil olmak üzere gelişmekte olan ülkeler gelişmiş ülkelerle koordineli olarak faiz indirim sürecine girdi. Bazı ülkelerin kısmi faiz artırımlarına rağmen, küresel krizin etkisiyle geride kalan bir yılda ise dünya genelinde düşük faiz süreci devam ediyor. 2010 Aralık ayı itibariyle Türkiye Görünüm. Uluslararası derecelendirme kuruluşu Fitch in Kasım ayında Türkiye nin görünümünü durağandan pozitife çevirmesinin yanında piyasaların beklediği not artırımını seçim sonrasına bırakması ile İMKB en yüksek seviyelerini gördü. Yaşanan tarihi zirvelerin ardından, dikkatlerin Türkiye'nin cari işlem ve bütçe açığındaki artışa dikkat çekilmesi, satış baskısının bir anda ve beklenenden çok hızlı olmasına sonuç olarak da IMKB 2010 un genelinde yaptığı gibi Aralık ayında yine hızlı bir ayrışma gösterip 71.800 seviyesinden 62.500 desteğine kadar hızlı geri çekilmeler yaşadı. Euro/Dolar ın 1,30 lara gerilemekle birlikte Dolar/TL nin de 1,55 lere yükseldiği gözlendi. Yurtdışı fonların pozisyon kapatmaları, Euro bölgesine duyulan güvensizliği, munzam karşılıklardaki artışın bankacılık sektörü üzerindeki etkilerini IMKB deki son kar realizasyonların nedeni olarak görülmektedir.

10 Aralık 2010 tarihinde, TÜİK tarafından üçüncü çeyrek büyüme rakamları açıklandı ve ilk defa tahminlerin altında kalarak % 5,5 (Bkln: %6,6) olarak gerçekleşti. Bu yılın üçüncü çeyreğindeki büyümenin ilk iki çeyrekle kıyaslanmayacak kadar düşük gelmesinin nedenleri arasında baz etkisindeki azalma ve dış talepte önemli bir düşüş gerçekleşmiş olmasıdır. 3. Çeyrek GSYH rakamları tarım kalemindeki daralma sonucu beklentilerin biraz altında kalmış olsa da; ayrıntılar yabancı sermaye girişleri ile desteklenen iç talebin gücünü koruduğunu açıkça göstermektedir. Üçüncü çeyrek büyümesinin hangi kalemlerden kaynaklandığına bakıldığında, özel yatırımın önemli bir katkısı olduğu hemen anlaşılıyor. Yatırımlara benzer yüksek bir katkı da özel tüketim harcamalarından geldi. Buna karşın mal ve hizmet ihracatı büyüme hızını düşürdü. 16 Aralık 2010 tarihinde TCMB Politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı % 7 den % 6,50 ye düsürdü. Gecelik faiz oranları: Merkez Bankası borçlanma faiz oranı % 1,75 ten % 1,50 ye düsürülmüs, borç verme faiz oranı % 8,75 ten % 9 düzeyine yükseltilmistir. Kısaca, Merkez Bankası para politikası stratejisinde önemli değişiklikleri başlatmıştır. Cari açık artışı özelinde, finansal istikrarı öne çıkaran bu yeni duruş, kısa vadeli faizlerde indirimle eş zamanlı faiz dışı araçların sıkılaştırılmasını içermektedir. Merkez Bankası ayrıca Avrupa ve ABD ekonomilerindeki son gelişmelerin ve alınan kararların finansal istikrara ilişkin söz konusu riskleri daha da artırarak uygulanan politika bileşiminin gözden geçirilmesini gerektirdiğinin de altını çizdi. Maliye bakanlığı tarafından açıklanan Kasım ayı bütçe sonuçlarına göre, bütçe açığı 400 milyon TL, faiz dışı fazla da 4.6 milyar TL civarında gerçekleşti. Böylece, ilk onbir ayda bütçe açığı 23.5 milyar TL de kalırken, faiz dışı fazla ise 23 milyar TL ye ulaştı. 2009 a kıyasla bütçe performansında iyileşmenin devam ettiği görüldü. Yükselişin Lokomotifi Türkiye Bankacılık Sektörü Türk bankacılık sektöründe, kriz sırasında hem hükümet hem de bankacılık sektörü düzenleyici otoriteleri tarafından alınan önlemler ile sektörün krizi olabilecek en hafif şekilde atlatmasına olanak verilmiştir. Kredi hacmindeki yavaşlamanın sınırlı kalması sağlanmıştır. Yaşanan krizin ardından sektörün artan karlılığı özkaynak yapısının daha da güçlenmesini sağlamıştır. Merkez Bankası nın faiz artırımını 2011 yılı IV. çeyreğine ötelemesi sektörün artan karlılığının 2010 yılında da devam etmesine olanak tanımaktadır. Ayrıca 2009 yılında bilançodaki büyümeyi sağlayan en önemli kalemin menkul değerler cüzdanı olduğu görülürken, ekonomik iyileşme paralelinde 2010 yılında artık bu kalemin yerini kredilerin alması beklenmektedir. Artan kredi hacmi ciddi anlamda pazar yarışı yaratacak olmakla birlikte, son dönemde başlayan tahvil ihraçlarının da yardımıyla Türkiye'de reel sektör ilk defa uzun vadeli şekilde TL borçlanacak olmakla birlikte, bu durum aynı zamanda bankaları uzun vadeli TL mevduat açabilmelerine dair teşvik edici önemli bir gelişmedir. 2011 YILI KÜRESEL BEKLENTİLER Ülke ekonomilerinin, krize karşı alınan önlemler nedeniyle artan kamu borçları, her ne kadar maliye politikalarının sıkılaştırılmasını gündeme getiriyor olsa da, küresel büyümenin zayıfladığı ve enflasyonun gerileyerek deflasyona ilişkin endişeleri artırdığı konjonktür, merkez bankalarının gevşek para politikası uygulamalarına devam edip, faiz oranlarını bir süre daha düşük seviyelerde tutmalarına imkan vermektedir. ABD ekonomisine bakıldığında, büyüme, işsizlik ve güven verilerinin beklentilerin altında kalması genel ekonomideki toparlanma sürecinin, öngörülenden daha uzun süreceğini düşündürmektedir. Ancak son dönemde derecelendirme kuruluşları tarafından ABD'de uygulanan gevşek para politikasının, vergi indirimlerinin bu ülkenin ekonomik görünümü için görüşleri daha pozitife döndürdüğü düşünülmekle birlikte ülkenin ABD ekonomisi için 2011 ve 2012 yılı GSYH büyüme tahminleri yükseltilmeye başlanmıştır. Avrupa bölgesinde ise ayrışma göze çarpmaktadır. Avrupa ülkelerinde, yılın ikinci çeyreğinde ekonomik aktivitede meydana gelen artış, büyümeye ilişkin beklentilerin iyileşmesini sağlamaktadır. Almanya güçlü toparlanma ile dikkat çekse de Portekiz, İspanya, İrlanda gibi ülkelerin yüksek kamu borçlarına dair fonlamada bu ülkeler arasında 2011 yılı içerisinde çıkacak herhangi bir sorunun küresel boyutta etkiler yaratacağını düşünmekteyiz. Türkiye dış piyasaya göre yüksek olarak algılanan faiz oranları ile kısa vadeli yabancı sermayenin gelmesinde etkili olmayı sürdürmesi beklenmektedir. Seçim yılı olmasına karşın, özelleştirme gelirleri ve büyümenin sürmesi ile vergi gelirlerinin kamu maliyesini destekleyeceği düşünülmektedir. Cari açığın bir kısmının yatırımlarla finanse edilmesi risk oluştururken, artan sermaye akımları nedeniyle Türk Lirası ndaki değer artışı rekabet gücü açısından olumsuz bir gelişmedir. Dünya Bankası'nın Küresel Ekonomik Beklentiler Raporunda, Türkiye'nin 2010'da % 6.3, 2011'de % 4.2, 2012'de de % 4.7 düzeyinde büyümesinin beklendiği bildirildi. IMF nin 2011 yılı tahminine göre ise Türkiye 3,6 lık bir büyüme gerçekleştireceği beklenmektedir. Ayrıca, 2011 1. çeyrekte de yıllık enflasyonun, baz etkisi ile %7 seviyelerinin altına gerilemesi öngörülmektedir.

2011 YILI TÜRKİYE GENEL BEKLENTİ Makroekonomik Tahminler Gerçekleşme Hükümet Tahminleri 2009 2010 2011 GSYH Büyüme Oranı -4.7% 6.8% 4.5% GSYH (Milyar $) 618 730 781 Kişi Başına GSYH ($) 8,59 10,043 10,624 Enflasyon (Yıl Sonu) 6.5% 7.5% 5.3% Politika Faizi (Yıl Sonu - Basit) 6.5% Gösterge Faiz (Yıl Sonu Bileşik) 8.9% İhracat (Milyar $) 102 112 127 İthalat (Milyar $) 141 178 200 Dolar/TL (Ortalama) 1,55 Oca.51 Oca.56 Euro/TL (Ortalama) Şub.15 Bütçe Dengesi/GSYH -5.5% -4.0% -2.8% Cari İşlemler Dengesi (Milyar $) -13.9-39.3-42.2 Kamu Sektörü FDF/GSYH (IMF Tanımlı) -0.7% -0.2% 0.3% AB Tanımlı Genel Hükümet Borç Stoku/GSYH 45.5% 42.3% 40.6% Herhangi siyasi kriz ya da dış şok olmadığı takdirde Türkiye ekonomisinin %5 seviyelerinde büyümesi beklentileri paralelinde seçim ve yurtdışından gelecek ekonomik etkilerin 2011 yılında belirleyici olacağı düşünülmektedir. Hem rating artışının gündemde olması hem de bölgesel merkez ülke olma beklentisi Türkiye nin önemli bir yatırım alternatifi olmasını 2011 de de destekleyeceği düşünülmektedir. Ancak dünya ölçeğinde krizin derinleşebilme olasılığı baz alındığında, gelişmiş ülkelerdeki kamu borçlanması sorununun en önemli tehdit unsuru olduğu unutulmamalıdır. Diğer bir risk unsuru ise BRIC+Turkiye, emerging markets (gelişmekte olan piyasalar) ülkelerinde varlık balonunun şişmeye başlaması ve bu durumun kriz potansiyeli yaratması unutulmamalıdır. 2010 Aralık ayında yükselen trend kanalını kıran İMKB de düzeltme hareketinin yer yer tepki alımları ile yatayda dengelenecek olsa da devam edeceği görüşündeyiz. Kasım ayında başlayan kar realizasyonları öncesinde Türkiye yılbaşından itibaren en fazla değer kazanan ülkeler arasında 4. sırada iken 20 Aralık 2010 tarihi itibariyle 6. sıraya gerilemiş bulunmaktadır. 2011 seçimleri bir takım yenilikleri de beraberinde getireceği beklentileri paralelinde 2011 Haziran ayında gerçekleşecek seçimlerin sonrasında Türkiye'nin kredi notunun yatırım yapılabilir ülke statüsüne çıkabileceğini öngörüleri de artmış bulunmaktadır. Bu doğrultuda hem büyük fonların hem de doğrudan yatırımların artması ile desteklenecek olan sermaye girişinin artmasını beklemekteyiz. 2011 yılsonunun 2010 yılsonuna göre İMKB hisse senetleri piyasası açısından primli olacağı görüşündeyiz. Önümüzdeki yıl halka arzların devam etmesi beklenmekle birlikte ayrıca başlayacak olan opsiyon piyasasının da volatiliteye karşı yatırımcılara iyi bir alternatif olabileceği görüşü ile işlem hacminde artış beklemekteyiz. 2011 YILI YATIRIM ARAÇLARI TL: Dünyada parasal genişleme ile ilgili sorun yaşanmadığı sürece İMKB de de yükselişlerin devamını izlenebilir. Ayrıca Türkiye'nin kredi not artırımı öngörüleri paralelinde hem büyük fonların hem de doğrudan yatırımların artması ile desteklenecek olan sermaye girişinin artması beklentileri doğrultusunda TL ye yatırım yapmanın bu yıl da iyi getiri sağlayacağı görüşündeyiz. Bankaların son dönemde başlayan tahvil ihraçlarının da yardımıyla Türkiye'de reel sektörün ilk defa uzun vadeli şekilde TL borçlanması söz konusu olmakla birlikte, bu durumun aynı zamanda bankaları uzun vadeli TL mevduat açabilmelerine dair de teşvik edeceği görüşündeyiz. EMTİA: 2010 yılında hızla toparlanan hammadde fiyatlarının, gelişmiş ülkelerin girdiği darboğaza karşın, gelişmekte olan ülkelerdeki hızlı büyümenin verdiği destekle 2011'de yükselişini sürdürmesi

beklenmektedir. Dolarla ilgili kaygılardın sürmesi ve enflasyon baskılarının artması altın fiyatının yükselişini desteklemeye devam edeceği düşünülmektedir. ABD'deki düşük faizlerin altın gibi emtia fiyatlarındaki ralliyi desteklemeye devam edeceği öngörülmekle birlikte 2011 sonuna kadar altın vadelilerinin 1.500-1.600 Dolar/ons seviyelerine kadar yükselmesi beklenmektedir. Gelecek yıl altın arzında artış beklenmesine rağmen fiyatların yükselişini sürdürmesi ve yatırımcıların kendilerini korumak için emtialardaki pozisyonlarını korumaları beklenmektedir. Ayrıca petrol fiyatlarının 2011'de ABD ekonomisinde talebin iyileşmesinin etkisi ile 100-105 Dolar/varil seviyelerine kadar yükseliş yaşanabilir. Uluslar arası Enerji Ajansı da bu yıl ve gelecek yıl için küresel petrol talebi tahminini yükseltti. IEA, küresel petrol talebinin gelecek yıl 260 bin varil artarak günlük 88.8 milyon varil olacağını tahmin ediyor. Çinko ve kurşun talebindeki artışın arkasında da Çin in sanayileşme ve kalkınmasının devam etmesi, altyapı ve otomotiv sektörünün talebi bulunmaktadır ve bu talebin 2011 de artarak devam etmesi beklenmektedir. İMKB HİSSE SENEDİ PİYASASI: BANKA VE SİGORTA SEKTÖRÜ HİSSELERİ: 2010 yılında Bankacılık sisteminin ekonomik büyümenin finansmanında hala ciddi rol üstlendiği gözlemledik. Ancak bundan sonraki çeyrek dönemlerde kar marjlarında düşüşün devam etmesi beklenmektedir. Ayrıca özkaynak büyümesinde yavaşlama, sermaye yeterliliği oranında düşüş ve sorunlu kredilerde yavaş da olsa bir artış olacağı beklenmektedir. Ancak ekonomik büyüme beklentileri doğrultusunda bankacılık sektörü lokomotif olma özelliğini koruyacaktır. 17 Aralık 2010 tarihinde BDDK tüketici kredilerinde, kredi tutarının teminata konu olan gayrimenkulün değerinin %75 ini aşmaması kuralı getirilirken ticari kredilerde ise %50 aşmama kuralı getirdi. Konut kredilerindeki sapmaları önlemek için alınan bu tedbirler banka hisseleri karlılıklarında sınırlama getirse de genel konjonktürde lokomotif olma özelliği baz alındığında 2011 yıl sonu olumlu beklentimizi sürdürüyoruz. * ANADOLU HAYAT (ANHYT):Fon büyüklüğü açısından %22,1 lik payı ile lider konumunu koruyan şirket 2010 u 12 milyar TL fon büyüklüğü ile kapatmayı planlamaktadır. Sektöre olan ilginin gün geçtikçe artması paralelinde karlılık ve prim üretiminde de artış beklentileri içerisindeyiz. Emeklilik yatırım fonlarının GSYH a oranı OECD üyesi ülkelerde ortalama %67,1 iken Türkiye de bu oran %2,3 seviyesinde. Bu gösterge, ülkemizde emeklilik yatırım fonlarının uzun vadede büyük bir gelişim potansiyeli taşıdığını göstermektedir. * TÜRKİYE İŞ BANKASI (ISCTR) : Rusya'da faaliyet gösteren Sofia Bank'ın tamamını 40 milyon $ a satın alan banka, Rusya dışında Kazakistan, Azerbaycan, Ukrayna, Bulgaristan, Makedonya, Irak, Mısır ve Suudi Arabistan'da banka almak veya şube açmak için son hazırlıklar yapılıyor. Hedef 2020 yılında 400-500 milyar $ aktif büyüklüğe ulaşmış, yakın coğrafyalarda süper güç haline gelmiş bir banka olabilmek. 2 Aralık 2010 da Fitch Ratings, İş Bankası'nın "BBB-" olan Uzun Vadeli Türk Parası ve Yabancı Para Kredi notlarının "Durağan" olan görünümünü "Pozitif"e çevirmiştir. Güçlü mali yapısı ve büyüme odaklılığı baz alındığında 2011 yılında da lokomotif hisse olma özelliğini koruyacaktır. *TÜRKİYE VAKIFLAR BANKASI TA.O. (VAKBN): Aralık ayı başında Fitch Ratings, bankanın yerli ve yabancı para cinsinden Uzun Vadeli Kredi notunu BB+ olarak teyit etmiş ve görünümünü de "durağan"dan "pozitif"e yükseltmiştir. Üç yıl içinde azami toplam 3 milyar TL tutarında tahvil ihraç etmeyi planlayan banka, müşteri tabanını genişletme hedefi doğrultusunda ise KOBİ bankacılığı ve bireysel bankacılık faaliyetlerine daha fazla yoğunlaşmıştır. Ayrıca Kuzey Irak Erbil'de şube açmak için yaptığı başvuru BDDK tarafından onaylanan VakıfBank, bu işe 1.5 milyon $ yatırmayı planlamaktadır. Sektör hisseleri arasında iskontolu işlem gören VAKBN için 2011 yılında en az sektör ortalamasını yakalaması beklentileri ile öneri listemize eklemekteyiz. OTOMOTİV SEKTÖR HİSSELERİ: Güçlü mali görünümün çeyrek dönemler bazında korunduğu ve 2009 daki ÖTV desteğinin 2010 da kalkmasına karşın bu desteğin üretici ve distribütörler tarafından desteklenmesi ile üretimde 1 milyon sınırını aşan sektör, ihracat hedefini 20 milyar $ a çıkardı. * FORD OTOMOTİV SANAYİ A.Ş (FROTO): Otomobil ürün gamını hızla yenileyen şirketin New York ta taksi ihalesinde finale kalan Ford Transit Connect Taksi, ABD nin New England Bölgesinde göreve başladı. Önümüzdeki üç yıl içinde 690 milyon $ lık daha yatırım yapacak olan Ford Otosan, Türk otomotiv sanayiinde ve dünyadaki tüm Ford fabrikaları arasında uzaktan lazer teknolojisini kullanan ilk fabrika özelliğini taşıyor. Güçlü bilanço yapısının ve üretim artışının devam etmesi beklentileri ile önerdiğimiz sektör hisseleri arasındaki yerini korunmaktadır. * TOFAŞ OTOMOBİL FABRİKASI (TOASO): Otomotivde bundan sonra büyümenin BRIC ülkeleri başta olmak üzere Asya ülkeleri olacağını öngören şirket, Ortadoğu ülkelerini kendine hedef almış bulunmaktadır. Fiat Linea nın ardından Minicargo projesi ve yeni Doblo yla devam eden yatırımı Tofaş a hem ihracatta hem üretimde hem de iç pazarda büyük artılar kazandırması hedeflenmektedir. 2011

yılından itibaren Bursa daki Fiat Doblo platformunu kullanarak Opel için de hafif ticari araç üretmeyi planlamaktadır. CAM SEKTÖR HİSSELERİ: Ekonomideki canlılığın devam etmesi ile hem konut hem de otomotiv sektörüne tedarik sağlayan sektör hisselerinde çeyrek dönemler bazında olumlu mali görünüm baz alındığında sektör hisselerinin değer kazancının devam etmesini beklemekteyiz. * T. ŞİŞE VE CAM FABRİKALARI A.Ş. (SISE): Sekiz ülkede 91 tesisiyle faaliyet gösteren şirketin, bu gün cam üretimi 3.5 milyon ton/yıl seviyesine geldi. Şirket Ekim ayında, Mısır'da yapılacak olan 83 Milyon USD tutarındaki cam ev eşyası yatırımının, 114 Milyon Mısır Poundu kuruluş sermayesi ile yeni bir anonim şirket kurularak gerçekleştirilmesine karar vermekle birlikte 2015 yılında cam ambalajda talebin 1 milyon tonu aşmasını bekliyor. Hızlı devam eden yatırımları ve güçlü mali yapısı baz alındığında lokomotif olma özelliğini korumasını beklemekteyiz. * TRAKYA CAM (TRKCM): Türkiye ve Bulgaristan dan sonra Mısır da da yerel üretici konumuna gelen şirket, Şişecam ve Saint-Gobain in Mısır ve Rusya da düzcam faaliyetlerini ortaklaşa geliştirme kararı doğrultusunda % 14.87 oranında iştirak ettiği Saint-Gobain Glass Egypt (SGGE) düzcam fabrikasını Kasım ayında açtı. Günde 900 tonluk üretim kapasitesi olan fabrika Kızıldeniz sahilinde kuruldu. Mısır ve çevre ülkelerinde inşaat pazarındaki hızlı büyüme doğrultusunda bölgedeki cam talebini karşılayacak olan tesis baz alındığında şirketin karlılık durumunun devam etmesi beklenmektedir. KİMYA-PETROL SEKTÖR HİSSELERİ: Son yıllardaki yurt dışı atağıyla göz dolduran kimya sektörü, 2023 te 50 milyar $ lık ihracat geliri hedeflemektedir. Türkiye lojistik avantajları baz alındığında petrokimya yatırımlarında üs olabilme potansiyeline sahip bulunmaktadır. * TURCAS PETROL (TRCAS): Karlılık ve temettü politikasının devam etmesini beklemekle birlikte 2014 yılına kadar rafineri yatırımı dahil tüm işleri de ortaklarıyla birlikte 7 milyar $ civarında yatırım yapmayı planlayan şirket, ayrıca şirket rüzgar santrali projeleriyle de ilgilenmektedir. * PETKIM (PETKM): Yurtiçi pazardaki Petrokimya ürünlerindeki %13 lük tüketim artışına karşılık, ürün fiyatlarındaki artış, ihracat odaklılığı ve güçlü mali görünümü baz alındığında önerdiğimiz sektör hisseleri arasında yer almaktadır. * GÜBRE FABRİKALARI (GUBRF): Satış rekoru kıran şirket 210 yılını 1,5 milyar TL ciroyla kapatmayı hedeflemektedir. Tarıma girdi sağlayan en önemli sektör olmanın yanında gerek yurt içerisinde gerekse uluslar arası piyasada dünya nüfusunun artışıyla birlikte artan gıda güvenliği ve beslenme ihtiyaçları baz alındığında tarıma girdi sağlayan sektörlerin başında olması ile önü açık sektörler arasında yer almaktadır. HOLDİNG HİSSELERİ: Çeyrek dönemler bazında olumlu bulduğumuz ve karlılıklarını artıran holding hisselerinden önerdiğimiz sektör hissesi: * TEKFEN HOLDİNG A.Ş. (TKFEN): Tekfen İnşaat, Fas da Office Cherifien des Phosphates şirketinin (OCP), fosfat çamurunun Khouribga dan Jorf Lasfar a boru hattıyla taşınma sistemine ilişkin ihalesini kazanmakla birlikte, Proje bedelinin yaklaşık 460 milyon $ olması beklenmektedir. Mukavelenin önümüzdeki günlerde imzalanması ile beraber işin başlaması ve Haziran 2012'de bitirilmesi beklenmektedir. Fas yatırım haberinin dışında şirket, Hazar ve Orta Doğu da yeni projelerle ilgilenen şirket, Irak ta bazı enerji ve petrokimya projelerinin ihale süreci için davet almakla birlikte Türkiye pazarında da inşaat işi almayı hedeflemektedir. Yatırımlarına hızla devam etmekte olan şirketin güçlü görünümünü korumasını beklemekteyiz. GAYRİMENKUL YATIRIM ORTAKLIĞI SEKTÖR HİSSELERİ: Sağlam makro ekonomik yönetime, düşen faiz oranlarına, genişleyen tut-sat (mortgage) piyasasına, hızlı ekonomik büyüme ve artan turist ilgisine sahip ülkemizde emlak fiyatlarının değerlenme eğiliminde olduğu baz alındığında sektör ciddi anlamda genişleme olanağına sahip bulunmaktadır. Ancak emlak spekülasyonunun engellenmesi için BDDK tarafından tedbirler alınmakla birlikte yapılan satışlardan elde edilen kârlara yüksek vergiler getirilebilme durumunun da yaşanabilme olasılığı göz ardı edilmemelidir. Tüm bu gelişmeler baz alındığında sektörün 2011 için parlak geçeceği görüşündeyiz. * İŞ GAYRİMENKUL YATIRIM ORTAKLIĞI A.Ş. (ISGYO): Bu yıl içinde gerçekleştirdiği arazi satın alımlarıyla kiralanabilir mülk gelirini artıran İŞ Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (GYO), gelecek gördüğü turizm sektöründe yatırım fırsatı arıyor. Avrupa'nın gelişen ülkelerinde de turizm yatırımlarıyla ilgilenen şirket en son Club Magic Life'ın satışa çıkardığı Kemer'deki otelini 18 milyon 625 bin Euro ya (36 milyon TL) satın aldı. Tuzla da 74 bin 505 metrekare yüzölçümündeki iki ayrı arsasının üzerine karma proje gerçekleştirirken yine Tuzla da farklı bir arsa üzerine operasyon merkezi yaptırarak 25 yıllığına İş Bankası na kiralama kararı alan şirketin devam edecek olan şirketin kira gelirlerinde yaşanacak artış

beklentileri ile sektörün öncü hisselerinden biri olma özelliğini korumasını beklemekteyiz. * EMLAK KONUT GAYRİMENKUL YATIRIM ORTAKLIĞI (EKGYO): TOKİ iştirakliği, sektörün en büyük öz sermayeye sahip GYO su olması baz alındığında kısa bir süre önce halka arz olmasına rağmen 2011 yılında sektörün lokomotif hissesi olacağını düşünmekteyiz. Türkiye de 2010-2015 yılları arasında nüfus, hızlı kentleşme ve hane halkı yapısındaki değişim kaynaklı konut ihtiyacının 3,4 milyon seviyesinde olması bekleniyor. ULAŞTIRMA, HABERLEŞME VE DEPOLAMA SEKTÖR HİSSELERİ: Havacılık sektöründe toplam yolcu sayısında yaşanan artışlar baz alındığında yaklaşık %20 lik artış kaydetmesini beklentileri ile sektör 2011 yılında canlılığını koruyacaktır. * TÜRK HAVA YOLLARI (THYAO): Kasım sonu itibariyle Türkiye trafiği yıllık bazda % 17 büyüyerek 26.8 milyon olurken, 11 aylık arz edilen koltuk-kilometre % 16.3 büyüyerek 59.6 milyar, uçulan koltukkilometre ise % 21 büyüyerek 44 milyara ulaştı. Uçulan destinasyon zenginliği açısından dünyada sekizinci, Avrupa da ise üçüncü sırada yer alan şirket için yolcu artışının devam etmesi baz alındığında güçlü görünümünü koruması beklenmektedir. * TAV HAVALİMANLARI A.Ş. (TAVHL): Türkiye'nin yanı sıra Gürcistan, Tunus ve Mekedonya'da havalimanı işleten TAV'ın bundan sonraki hedefleri arasında Avrupa, Rusya ile BDT, Ortadoğu Afrika ve Hindistan var. 10 havalimanında 42 milyon yolcuya hizmet veren şirketin hedefi 10 yıl içinde bu rakamı 100 milyona çıkarmak olmakla birlikte artan yolcu sayısına bağlı olarak iskontolu işlem gören şirket hisselerinin 2011 performansını olumlu beklemekteyiz. KAĞIT VE KAĞIT ÜRÜNLERİ, BASIM VE YAYIN SEKTÖR HİSSELERİ: Hammadde fiyatlarının 2011 yılında da artması beklentileri ve altın fiyatlarındaki yükselişin devam edeceği öngörüsü doğrultusunda altın rezervi olması açısından önerdiğimiz altın madeni şirketi: * KOZA ALTIN İŞLETMELERİ A.Ş. (KOZAL): Olumlu bilançosu ve rafinasyon ve diğer komisyon masraflarında yaklaşık olarak % 60 tasarruf sağlaması ve Türkiye genelinde Ege, Marmara, Karadeniz, Orta ve Doğu Anadolu Bölgelerinde 26 işletme ve 480 civarında arama ruhsatına sahibi ve üç adet üretim yapan madeni olan şirketin 2010 yılında izlediği performansının ardından güçlü görünümünün devam etmesi beklenmektedir. METAL EŞYA, MAKİNE VE GEREÇ YAPIM SEKTÖR HİSSELERİ: Gerek yurt içi gerekse yurt dışı yatırımları ve güçlü mali görünümü sonucunda önerdiğimiz sektör hisseleri: * ARÇELİK A.Ş. (ARCLK): Türkiye pazarı bu sene % 8 büyümekle birlikte sektörün ihracat artışının hızlanması beklenmektedir. Romanya da da pazar lideri olan şirket İngiltere gibi ülkelerde de payını artırmaya devam etmektedir. Gerek organik büyümeyle gerçekleşecek gerekse uygun şartlar oluştuğu takdirde satın alma alternatiflerini değerlendirecek olan şirketin 2010 yılı ciro hedefi ise 6.8 milyar lira. * ANEL ELEKTRİK PROJE TAAHHÜT VE TİCARET A.Ş. (ANELE): Şirket yurtdışında Suudi Arabistan dahil Körfez Bölgesi ile Kuzey Afrika yı iki ana Pazar olarak belirlemiştir. Ayrıca, Rusya, Ukrayna, Gürcistan, Bosna bölgeleri de potansiyel pazarları içinde yer almaktadır. Yurtdışında, Anel Elektrik in tecrübesi sayesinde mekanik işleri de almaya başlayan şirket sadece havalimanları değil, alışveriş merkezleri, iş merkezleri, sosyal tesisler, oteller ve altyapı tesisleri gibi birçok projede de elektrik işlerini gerçekleştirmektedir. Bu analiz, Ekinciler Yatırım Menkul Değerler A.Ş. (Ekinciler Yatırım) tarafından güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan elde edilen bilgi ve veriler kullanılarak hazırlanmıştır. Analizde yer alan ifadeler, hiç bir şekilde veya suretle alım satım teklifi olarak değerlendirilmemelidir. Ekinciler Yatırım bu bilgilerin doğru, eksiksiz ve değişmez olduğunu garanti etmiyor. Bu sebeple, okuyucuların buradan elde edilen bilgilere dayanarak hareket etmeden önce, bilgilerin doğruluğunu teyit ettirmeleri önerilir ve bu bilgilere dayanılarak aldıkları kararlarda sorumluluk kendilerine aittir. Bilgilerin eksikliği veya yanlışlığından Ekinciler Yatırım A.Ş. hiç bir şekilde sorumlu tutulamaz. Ayrıca Ekinciler Yatırım A.Ş. nin çalışanlarının ve danışmanlarının, herhangi bir şekilde bilgiler dolayısıyla ortaya çıkabilecek, doğudan ve dolaylı zararlarla ilgili herhangi bir sorumluluğu yoktur. Ek olarak, Ekinciler Yatırım A.Ş. raporlarının internet üzerinden e-mail yoluyla alınması durumunda virüs, hatalı gönderim veya diğer herhangi bir teknik sebepten dolayı alıcının donanımına veya yazılımına gelebilecek herhangi bir zarardan dolayı sorumlu tutulamaz.