Yayın ilkeleri, izinler ve abonelik hakkında ayrıntılı bilgi: E-mail: bilgi@uidergisi.com Web: www.uidergisi.com



Benzer belgeler
Yayın ilkeleri, izinler ve abonelik hakkında ayrıntılı bilgi: Web:

Yayın ilkeleri, izinler ve abonelik hakkında ayrıntılı bilgi: Web:

JANDARMA VE SAHİL GÜVENLİK AKADEMİSİ GÜVENLİK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ULUSLARARASI GÜVENLİK VE TERÖRİZM YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERSLER VE DAĞILIMLARI

Kadir CANATAN, Beden Sosyolojisi, Açılım Yayınları, 2011, 720 s. İstanbul.

Uluslararası İlişkiler Teorisi (UI501) Ders Detayları

Yayın ilkeleri, izinler ve abonelik hakkında ayrıntılı bilgi: Web:

Mirbad Kent Toplum Bilim Ve Tarih Araştırmaları Enstitüsü. Kadına Şiddet Raporu

EKONOMİK KRİZİN EMEK PİYASALARINA ETKİLERİ

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI

Yayın ilkeleri, izinler ve abonelik hakkında ayrıntılı bilgi: Web:

İNSANCIL MÜDAHALE VE KORUMA SORUMLULUĞU. Dr. Sercan REÇBER

1 1. BÖLÜM ASKERLİKTE ÖZELLEŞTİRMENİN TARİHİ

İÇİNDEKİLER EDİTÖR NOTU... İİİ YAZAR LİSTESİ... Xİ

Yayın ilkeleri, izinler ve abonelik hakkında ayrıntılı bilgi: Web:

Giresun Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İletişim Bilimleri Anabilim Dalı İletişim Bilimleri Doktora Programı Ders İçerikleri

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

Amerikan Dış Politikası (IR405) Ders Detayları

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

Editörler Doç.Dr. Özgür Sarı & Doç.Dr. Hicran Yıldız SAĞLIK SOSYOLOJİSİ

TÜRKİYE - POLONYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

ULUSLARARASI TRAVMA ÇALIŞMALARI PROGRAMI - İSTANBUL - NEW YORK İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ... iii GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM SOSYOLOJİYE GİRİŞ

MBA MBA. İslami Finans ve Ekonomi. Yüksek Lisans Programı (Tezsiz, Türkçe)

Derece Bölüm/Program Üniversite Bitirme Yılı

Kadınların Ġstihdama Katılımı ve YaĢanan Sorunlar

Yayın ilkeleri, izinler ve abonelik hakkında ayrıntılı bilgi: Web:

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS ULUSLARARASI GÜVENLİK ULG

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Türkiye- Amerika İlişkileri SPRI

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Uluslararası Yönetim UYÖ

TOPLUMSAL CİNSİYET, SAVAŞ VE ÇATIŞMA. YIL / YEAR 13, SAYI / ISSUE 25 (BAHAR / SPRING 2015/1) ss

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı (2012) Stratejik Plan. Ankara: ASPB

AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI

T.C. İSTANBUL RUMELİ ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU AMELİYATHANE HİZMETLERİ PROGRAMI 2. SINIF 1. DÖNEM DERS İZLENCESİ

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7

BM Güvenlik Konseyi nin Yeniden Yapılandırılması

Uluslararası Hukuk (UI507) Ders Detayları

TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1

DOĞAN GRUBU SOSYAL SORUMLULUK POLİTİKASI

FEMİNİST ULUSLARARASI İLİŞKİLER YAKLAŞIMLARI AÇISINDAN GÜVENLİK KONUSUNUN ANALİZİ

Benjamin Beit-Hallahmi, Prolegomena to The Psychological Study of Religion, London and Toronto: Associated University Press, 1989.

Mülteci topluluklarından herhangi birinde, evlerinden uzaklaşmış olan insanların yaklaşık yüzde ellisini kadınlar ve kız çocukları oluşturmaktadır.

YEDİTEPE ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ MEDYA ÇALIŞMALARI DOKTORA PROGRAMI

AVRASYA ÜNİVERSİTESİ

İÇİNDEKİLER BÖLÜM I: GERONTOLOJİ: YAŞLILIK BİLİMİ...1

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları

ÜNİTE:1. Sanayi Sonrası Toplum: Daniel Bell ÜNİTE:2. Alain Touraine: Modernlik ve Demokrasi ÜNİTE:3. Postmodern Sosyal Teori ÜNİTE:4

FEMİNİST ULUSLARARASI İLİŞKİLER SAYISI

DARICA ANADOLU LİSESİ 9. SINIF REHBERLİK PLANI

YENİ YÜZYIL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ GÜZ DÖNEMİ

Halkla İlişkiler ve Reklamcılıkta Eleştirel Yaklaşımlar (PR 332) Ders Detayları

CP PT-COMENIUS-C21

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Uluslararası İlişkiler Ana Gazi Üniversitesi 2004

DERS PROFİLİ. Kuram+PÇ+Lab (saat/hafta) Dersin Adı Kodu Yarıyıl Dönem. Uluslararası Politikaya Giriş. POLS 201 Güz Yok.

Yayın ilkeleri, izinler ve abonelik hakkında ayrıntılı bilgi: Web:

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Medya Çalışmalarında Temel Metinler MES

Türk Elitlerinin Türk Dış Politikası ve Türk-Yunan İlişkileri Algıları Anketi

Hukuk ve Kadın (LAW 225) Ders Detayları

GAZİ ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER BÖLÜMÜ STRATEJİK PLANI

Ders Kodu Dersin Adı Yarıyıl Teori Uygulama Lab Kredisi AKTS RI-701 Dış Politika ve Karar Alma Süreçleri

SAAT KONULAR KAZANIM BECERİLER AÇIKLAMA DEĞERLENDİRME

Sivil Toplumun Barış ve Güvenlik Gündemindeki Rolü

Çalışma Hayatının İki Büyük Korkusu: İşsizlik ve İş Güvencesizliği Two Big Fear of Working Life: Unemployment and Job Insecurity

Devletler Umumi Hukuku II HUK208. Zorunlu. Lisans. Bahar. Örgün Eğitim. Türkçe

Terör Olayları ve Enerji Zinciri : İstatistiksel bir İnceleme

Yayın ilkeleri, izinler ve abonelik hakkında ayrıntılı bilgi: Web:

Saniye Dedeoğlu Kadın Emeği Konferansı TEPAV-ODTÜ Kadın Çalışmaları 3 Mayıs 2011, Ankara

İÇİNDEKİLER. Gelişim Kuramları 22 Eylem Kuramı ve Toplumsal Yapılandırmacılık 28

Millî Güvenlik ve Askerî Bilimler Journal of National Security and Military Sciences

Editörler Prof.Dr. Mimar Türkkahraman & Yrd.Doç.Dr.Esra Köten SİYASET SOSYOLOJİSİ

Kurumlarda Toplumsal Cinsiyet Etkileri (PSY 326) Ders Detayları

VİZYON BELGESİ (TASLAK)

EĞİTİM YÖNETİMİ BİLİM DALI TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ

GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ OKUL ÖNCESİ ÖĞRETMENLİĞİ AKTS

ZEÖ/İEÖ217 ERKEN ÇOCUKLUKTA ÖZEL EĞİTİM 1. ÜNİTE: EÇÖZE YE İLİŞKİN TEMEL KAVRAMLAR. 2. MODÜL: EÇÖZE: Kuramsal Temeller

Staj Programları Hakkında

EUROPEAN UNION FOREIGN POLICY IN A CHANGING WORLD DEĞİŞEN DÜNYADA AVRUPA BİRLİĞİ DIŞ POLİTİKASI

TÜRK TORAKS DERNEĞİ KADIN VE AKCİĞER SAĞLIĞI GÖREV GRUBU EYLEM PLANI

Yayın ilkeleri, izinler ve abonelik hakkında ayrıntılı bilgi: Web:

DENİZ TURİZMİNİN GELİŞİMİ İÇİN YÖNETİŞİM İHTİYACI: BODRUM BÖLGESİNDE NİTEL BİR ARAŞTIRMA. 24 Şubat 2018

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. İnsan Hakları Hukuku SPRI

IMF Kotaları

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Siyaset Bilimine Giriş I SBG Yüz Yüze / Zorunlu / Seçmeli

REHBERLİK NEDİR? Bahsedilen rehberlik tanımlarının ortak yönleri ise:

1. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (19 Eylül- 28 Ekim 2016)

Adem Arkadas Çocuk Hakları Politika ve Savunuculuk Sorumlusu Uluslararası Çocuk Merkezi (ICC)

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS ULUSLARARASI KURULUŞLAR PSIR

ÜNİTE:1. Sosyolojiye Giriş ve Yöntemi ÜNİTE:2. Sosyolojinin Tarihsel Gelişimi ve Kuramsal Yaklaşımlar ÜNİTE:3. Kültür ve Kültürel Değişme ÜNİTE:4

ÇALIŞMA HAYATINDA DEZAVANTAJLI GRUPLAR. Şeref KAZANCI Çalışma Genel Müdür Yardımcısı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı MART,2017

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Sorunlar ve Çözüm önerileri

Ad Soyad Umut KEDİKLİ İş Telefonu /2793 (ler) kedikliumut@hotmail.com umutkedikli@karabuk.edu.tr

HAZIRLIK VE İSTİŞARE TOPLANTISI

Feminist Uluslararası İlişkiler Yaklaşımı: Temelleri, Gelişimi, Katkı ve Sorunları

Uluslar Arası Bağlamda, Doktora Eğitimi nde Tartışılan Konular

Arş. Gör. Hafize ER TÜRKÜRESİN

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Editörler Prof.Dr. Ahmet Onay / Prof.Dr. Nazmi Avcı DİN SOSYOLOJİSİ

YENİ YAYIN ULUSLARARASI ÖRGÜTLER HUKUKU: BİRLEŞMİŞ MİLLETLER SİSTEMİ

Transkript:

Yayın ilkeleri, izinler ve abonelik hakkında ayrıntılı bilgi: E-mail: bilgi@uidergisi.com Web: www.uidergisi.com KİTAP İNCELEMESİ Laura SJOBERG (Der.), Cinsiyet ve Uluslararası Güvenlik Feminist Bakış Açısı Çiğdem AYDIN KOYUNCU Dr., Uludağ Üniversitesi, Uluslararası İlişkiler Bölümü Bu makalenin tüm hakları Uluslararası İlişkiler Konseyi Derneği ne aittir. Önceden yazılı izin alınmadan hiç bir iletişim, kopyalama ya da yayın sistemi kullanılarak yeniden yayımlanamaz, çoğaltılamaz, dağıtılamaz, satılamaz veya herhangi bir şekilde kamunun ücretli/ücretsiz kullanımına sunulamaz. Akademik ve haber amaçlı kısa alıntılar bu kuralın dışındadır. Aksi belirtilmediği sürece Uluslararası İlişkiler de yayınlanan yazılarda belirtilen fikirler yalnızca yazarına/yazarlarına aittir. UİK Derneğini, editörleri ve diğer yazarları bağlamaz. Uluslararası İlişkiler Konseyi Derneği Uluslararası İlişkiler Dergisi Web: www.uidergisi.com E- Posta: bilgi@uidergisi.com

Gender and International Security-Feminist Perspectives Laura SJOBERG (Ed.) New York, Routledge, 2010, 284 sayfa. ISBN10: 0-415-47546-5 Hazırlayan: Çiğdem AYDIN-KOYUNCU * Laura Sjoberg editörlüğünde hazırlanan dört ana bölüm altında on üç makaleden oluşan bu derleme kitap, toplumsal cinsiyet (gender) perspektifiyle uluslararası güvenlik kuramlarının analizini/eleştirisini ve uluslararası güvenlikle toplumsal cinsiyet arasındaki ilişkinin değerlendirilmesini amaçlamaktadır. Çalışmada, özellikle toplumsal cinsiyet konusunun uluslararası güvenlik alanında önemli bir yere sahip olmakla birlikte gerek kuramda gerekse uygulamada ihmal edildiği tartışılmaktadır. 2000 yılında BM Güvenlik Konseyi nin toplumsal cinsiyetin barışın korunması, mültecilerin idaresi, çatışma sonrası silahsızlanma, savaş sırasında savaş dışı olanların korunması gibi konulara bütünleşmesini içeren 1325 sayılı kararı kabul etmesi, küresel güvenliğin tüm alanlarında aktörleri toplumsal cinsiyet konularına yönelik daha duyarlı olmaya yöneltmiştir. Bu kitap giriş kısmında da belirtildiği gibi, geleneksel güvenlik çalışmaları ile feminist güvenlik çalışmaları arasındaki iletişimi nicelik ve nitelik açısından arttırmayı, toplumsal cinsiyet analizlerinin uluslararası güvenlik çalışmalarındaki önemini ortaya koymayı ve feminist yaklaşımların güvenlik çalışmalarındaki yerini genişletmeyi amaçlamaktadır. Kitap sadece toplumsal cinsiyete yönelik varsayılan ilgisizliği sorgulamak ve toplumsal cinsiyetin güvenlik çalışmalarının bir alt başlığı olduğunu iddia etmek amacında değildir. Çalışmaya katkıda bulunanlar, toplumsal cinsiyetin kavramsal, ampirik ve normatif olarak uluslararası güvenlik çalışmalarında gerekli olduğunu ortaya koymaya çalışmaktadır. Ayrıca uluslararası güvenlik kuramları ve güvenliğin temel konuları eleştirel bir bakış açısıyla ele alınmakta, güvenlik alanında kadınların birer aktör olarak giderek artan rolleri analiz edilmekte ve günümüz güvenlik sorunları toplumsal cinsiyetçi bir bakış açısıyla değerlendirilmektedir. Kitabın editörü Laura Sjoberg in giriş kısmında belirttiği gibi, Millennium adlı derginin Women and International Relations adlı özel sayıyı çıkarttığı tarih olan 1988 yılı feminist yaklaşımların uluslararası ilişkiler alanına yönelik çalışmalarının da başlangıcı kabul edilmektedir ( s.1). Derginin bu sayısı, feministlerin uluslararası ilişkilerin geleneksel kuram ve kavramlarına yönelik temel eleştirilerini ele alan çalışmalara yer vermekteydi. Örneğin Ann Tickner in, Hans Morgenthau nun politik gerçekçiliğini ele alarak uluslararası ilişkilerin erkeklerin, gücün, çatışmanın ve savaşın dünyası olarak belirtilmesini eleştirdiği çalışması bunlardan biridir. Bu özel sayının yayınlanmasından günümüze kadar geçen sürede, feminist okulların, uluslararası ilişkilerin geleneksel kuramlarını eleştiren ve * Dr., Uluslararası İlişkiler Bölümü, İİBF, Uludağ Üniversitesi, Bursa. E-posta: cigdema@uludag. edu.tr. ULUSLARARASIiLiŞKiLER, Cilt 8, Sayı 31, Güz 2011, s. 119-124

ULUSLARARASIİLİŞKİLER / INTERNATIONALRELATIONS temel kavramlarını yeniden formüle eden çok sayıda çalışma ortaya koydukları görülmektedir. Ancak artan sayıdaki çalışmaya rağmen feministler ile uluslararası ilişkiler çalışanları arasındaki iletişimin öngörülenden daha karmaşık/sınırlı olduğu da belirtilmektedir. Uluslararası ilişkilerin bazı alanlarında geleneksel okulların toplumsal cinsiyeti bir analitik yapı olarak temel yaklaşımlarında ele aldıkları, ancak diğer bir kısmının da feminizme yönelik derin bir ilgisizlik tutumu sergiledikleri görülmektedir. Sjoberg kitabın giriş kısmında ayrıca, Ann Tickner ın görüşlerinden yola çıkarak, uluslararası güvenlik alanının kuramda ve uygulamada bir erkek dünyası olduğunu, kadınların özellikle güvenlikle ilgili karar alma mekanizmalarında çok az sayıda ve ikincil rollerde görev üstlendiklerini ve güvenlikle ilgili çalışmalarda kadınlara veya toplumsal cinsiyete gerekli/yeterince atıfta bulunulmadığını vurgulamaktadır (s.1). Bunun yanı sıra Sjoberg, BM nin 1325 ve 1820 sayılı Güvenlik Konseyi kararlarında belirtilen hususlara da dikkati çekerek, kadınların dış politika alanında özellikle de barışın tesisi ve korunması konularında daha çok dikkate alınmasının ve istihdamının arttırılmasının önemini belirtmektedir. Ayrıca BM kararlarının yanı sıra toplumsal cinsiyeti dikkate almamızı gerektiren uluslararası alanda çok sayıda güvenlik sorunun olduğuna da dikkati çekmektedir. Örneğin uluslararası terörizm alanında kadın intihar bombacılarının sayısının artması, Demokratik Kongo Cumhuriyetinden Güney Kore ye çatışmalarda bir savaş aracı olarak cinsel şiddetin kullanılması, dünyanın birçok yerinde kadınların asker olarak silahlı kuvvetlere katılımında ve savaş/çatışmaları protesto eden veya aktivist olarak çalışan kadınların sayısındaki artış bunlardan bazılarıdır (s.2). Bütün bilimsel çalışmalarda belirlenen konunun/sorunun gelişimini ve nedenlerini anlayabilmek için belirli bir bakış açısından yaklaşılması gerekmektedir. Bu kitabın kullandığı bakış açısı da, toplumsal cinsiyettir. Toplumsal cinsiyet, biyolojik cinsiyet sınıflarından birine üye olmak değil, maskülen ve feminen karakterlerin bir araya gelmesi üzerinde temellenen, toplumsal süreçte şekillenen ve hiyerarşiler kuran bir sistem olarak ele alınmaktadır. Ancak girişte de belirtildiği gibi, her insan veya kadın toplumsal cinsiyeti aynı şekilde veya düzeyde yaşamamakta/hissedememektedir. Dünyanın herhangi bir yerinde bir insan, bunu farklı bir kültür, vücut, dil ve kimlik içerisinde yaşamak durumundadır. Dolayısıyla küresel politikada da tek bir toplumsal cinsiyet deneyimi bulunmamakta ve bu nedenle de tek bir feminist yaklaşımdan uluslararası ilişkilere veya özelde uluslararası güvenlik sorunlarına yaklaşılamamaktadır. Gerçekçi, liberal, inşacı, eleştirel, post-modern, post-yapısal, post-kolonyal, çevreci gibi çeşitli ve bir birinden farklı feminist yaklaşım bulunmaktadır. Kitap, uluslararası güvenlik konusu da bu çok farklı feminist yaklaşımlar temelinde analiz etmektedir (s.3). Feminist güvenlik çalışmalarının genelinde olduğu gibi bu kitapta da ortak bir takım noktalar/ilkeler bulunmaktadır. Bunlardan ilki, güvenliğin anlamı ve kimin güvenliği sorusuna verilecek cevabın ne olacağıdır. Feminist yaklaşımlar güvenliği en geniş anlamıyla, çok boyutlu ve çok düzeyli terimlerle tanımlamaktadır. Bu çerçevede güvenlik, sadece savaş veya tecavüz gibi doğrudan şiddeti değil, yapısal şiddetin her çeşidini yani 120

Gender and International Security-Feminist Perspectives yoksulluğu, toplumsal cinsiyetçi ayrımcılığı, hatta çevreyle ilgili sorunları da içermektedir (s.4). Feminist güvenlik çalışmalarının ikinci ortak noktası, uluslararası güvenlik temelinde bir takım değerlerin toplumsal cinsiyetçi doğasının anlaşılması gerektiğidir. Bu çerçevede maskülenliğin anlamı, bu kavramın uluslararası güvenlik içerisinde kazandığı anlam ve değerinin sorgulanması ön plana çıkmaktadır. Üçüncü nokta ise, uluslararası güvenlik kuram ve uygulamalarında toplumsal cinsiyetin oynadığı rolün feminist bakış açısıyla sorgulanmasının gerekliliğidir (s.4 5). Bu genel çerçevede kitabın, Gendered lenses envision security isimli ilk bölümüne bakıldığında, toplumsal cinsiyetçi bakış temelinde güvenlik konusuna nasıl yaklaşılabileceğiyle ilgili çeşitli analizlere yer verildiği görülmektedir. İlk makale Judith Hicks Stiehm in Theses on the military, security, war, and women isimli çalışmasıdır. Bu çalışma militarizmi feminist perspektiften değerlendirmekte ve insanların feminist perspektiften militarizmi ve askeri konuları bilme ve bunlarla ilişki kurma konusundaki etik sorumluluklarını sorgulamaktadır. Bu çerçevede Amerika daki sivil-askeri ilişkilere dair örnekler temelinde (s.18 20) feminist yaklaşımların, savaşın toplumsal cinsiyetçi ayrımı korumaya yönelik kabul edilen doğallığının sorgulanması gerektiğine dikkat çekmektedir (s.6, 22 23). Bu bölümdeki ikinci makale Christine Sylvester ın War, sense, and security isimli, güvenliğin sıradanlığı ve korkuların altüst olması gibi bir takım algılardan yola çıkarak dünyaya yönelik yeni bir bakışa ve düşünme yollarına son derece ihtiyacımız olduğunu belirten çalışmasıdır. Bu çalışmada, uluslararası ilişkilerde güvenlik çalışmalarının savaşa duyusal bir deneyim olarak bakmaya son derece isteksiz olduğunun altı çizilmektedir. Oysaki Sylvester, Anthony Burke, Eric Manning, Lene Hansen, Laura Sjoberg, Caron Gentry nin görüşlerinden yola çıkarak, savaşların fiziksel olduğu kadar duyusal olarak da yaşandığını ve insanların uluslararası ilişkilerde şiddetle karşı karşıya kaldıkları zaman ne gördükleri, duydukları, hissettikleri, kokladıkları, hatta tattıkları temelinde savaş ve güvenlik arasındaki ilişkilerin analiz edilebileceğini belirtmektedir (s.24). Jonathan D. Wadley in Gendering the state-performativity and protection in international security adlı çalışmasında ise, devletin insana benzetilmesiyle (anthropomorphization) ilgili imajların güvenlik tartışmalarında uluslararası ilişkilercilerce sıklıkla kullanıldığına dikkat çekilmektedir. Wadley, Judith Butler ın edimsellikle (performativity) ilgili düşüncelerinden yola çıkarak uluslararası güvenlik alanındaki maskülen ve feminen konuların edimsel bir biçimde maskülen koruyucu devlet davranışları vasıtasıyla oluşturulduğunu ileri sürmektedir (s.40). Gendered security theories başlıklı ikinci bölüm çerçevesinde ilk makale Gendering the cult of the offensive isimli Lauren Wilcox a ait çalışmadır. Wilcox, saldırı-savunma kuramları çerçevesinde, yanlış algılanmış saldırı dominantlığının I. Dünya Savaşı da dahil birçok uluslararası uyuşmazlığın nedeni olduğu yönündeki iddialara yönelmekte ve toplumsal cinsiyetin saldırı fiiliyle ilgili konular açıklanırken gözden kaçırılan bir takım ilişkilerin/noktaların anlaşılmasına katkıda bulunacağını belirtmektedir (s.61 62). Ayrıca savunma-saldırı yaklaşımlarına ilişkin feminist analizlerin toplumsal cinsiyet temelinde güvenlik konusuna da bir açıklayıcılık katabileceği vurgulanmaktadır (s.63 64). Laura Sjoberg in Gendering power theory adlı çalışmasında ise, güç dönüşümü kuramına (power transition theory) yönelik toplumsal cinsiyetçi bir analiz ortaya konulmaktadır. Ön- 121

ULUSLARARASIİLİŞKİLER / INTERNATIONALRELATIONS celikle güç dönüşümü kuramıyla ilgili temel eğilimler analiz edilmekte (s.84 85), sonrasında ise, güç dönüşümü kuramının toplumsal cinsiyetçi ayrımı, toplumsal cinsiyetçi kalıp yargıları, toplumsal cinsiyetçi ilişkileri nasıl etkilediği ve yeniden yapılandırdığı feminist yaklaşımlar kullanılarak sorgulanmaktadır. Bu teorinin güç kavramını ve aktörleri seçimi ile toplumsal cinsiyetçi değişkenleri ihmal etmesi de eleştirilmektedir (s.90 95). Son olarak da çalışmada, büyük güçlerin politikaları feminist bakış açısıyla değerlendirilmekte ve küresel hiyerarşi içerisinde Çin in ABD yi geçme olasılığı feminist bir yeniden değerlendirmeye tabi tutulmaktadır (s.95 96). Nicole A. Detraz, The genders of environmental security adlı çalışmasında çevre ve güvenlik arasındaki ilişkiyi analiz etmektedir. Özellikle Soğuk Savaş sonrası dönemde çevrenin bir güvenlik sorunu olup olmadığına ilişkin çok sayıda çalışmanın ortaya konulduğu ancak, bu çalışmalarda toplumsal cinsiyetçi bakış açısına hiç yer verilmediği görülmektedir. Detraz ise, çevre ve güvenlik arasındaki ilişkilerin kuramsallaştırılmasında toplumsal cinsiyetin gözden kaçırılan bir bağlantı noktası olabileceğini belirtmektedir. Çevre ile ilgili yaşanan sorunların öncelikle toplumsal etkilerinin, bunun yanı sıra bu sorunlardan doğan güvenlik problemlerinin ve sorunların kadın ve erkek için yaratacağı etkilerin analizinin, çevresel güvenliğin sağlanmasına yönelik de olumlu katkı sağlayabileceği üzerinde durmaktadır (s.103 104). Gendered Security Actors başlıklı üçüncü bölümde kadınların, şiddetin birer aktörü olarak uluslararası güvenlik alanında özellikle kuramsal çerçevede ele alınması konusu değerlendirilmektedir. Bu bölümde Loyalist women paramilitaries in Northern Ireland: Beginning a feminist conversation about conflict resolution adlı çalışmasıyla Sandra McEvoy, kadın savaşçıların deneyimleri ve düşünceleri temelinde çatışmaların çözümüyle ilgili geleneksel düşünceleri sorgulamaktadır (s.129). McEvoy, Kuzey İrlanda da askeri/yarı askeri nitelikteki yapılar içerisinde yer alan kadınların veya kadın askerlerin algılarının/düşüncelerinin görmezden gelinmesiyle girişilen bir çatışma çözümünün eksik/kusurlu olacağını belirtmektedir. Çalışmada Kuzey İrlandalı kadın askerlerin, 1974 2007 yılları arasında yapılan barış düzenlemelerine katkıları değerlendirilmekte ve bu katkıların düzenlemelerin başarısındaki rolü analiz edilmektedir (s.135 142). Derlemedeki sekizinci çalışma Megan MacKenzie nin Securitization and de-securitization-female soldiers and the reconstruction of women in post-conflict Sierra Leone adlı makalesidir. MacKenzie, Sierra Leone den 50 eski kadın askerle yaptığı görüşmeler temelinde hazırladığı çalışmasında, bu ülkede askerlerin büyük bir bölümünün sivil hayata dönmesi için yürütülen yeniden mobilizasyon, bütünleşme ve silahsızlanma süreçlerini ele almaktadır (s.151 153). Tüm bu süreçlerin toplumsal cinsiyetçi yapısı analiz edilmekte ve çatışma sonrası dönemin erkeği ve maskülenliği güvenli kılarken kadını ise güvensizleştirdiğine dikkat çekmektedir (s.161 165). Bu bölümdeki son çalışma Swati Parashar ın Women, militancy, and security- The South Asian conundrum başlıklı makalesidir. Parashar, Sri Lanka ve Keşmir deki çatışmalarda yer alan kadınlarla ilgili kuram ve pratikteki bir takım çıkarımları ele almaktadır. Parashar, terörizmin hem eylem hem de kavram olarak toplumsal cinsiyetçi bir yapıya sahip olduğuna, uluslararası ilişkiler veya feminist uluslararası ilişkiler kuramları adına da savaşçı veya militan kadınları anlamanın, seslerini duymanın yanı sıra etnik/ulusal ile dinsel-politik çatışmaların doğasının ve aralarındaki farklılıkların anlaşılmasının önemine de dikkat çekmektedir. 122

Gender and International Security-Feminist Perspectives Dördüncü bölümün başlığı Gendered Security problematiques dir. Bu bölümde birden fazla nedenle güvenlik çalışmaları içerisinde sıra dışı kalan bazı konulara dikkat çekilmektedir. Bu konulardan büyük çoğunun sıra dışı bir hal almasının altında yatan temel neden, toplumsal cinsiyet konularının ve özelde insan güvenliğinin güvenlik alanının dışında algılanmasıdır. Örneğin doğrudan çatışma/savaş konusu çalışılmakla birlikte, çatışma öncesi ve sonrası güvenlik sorunları dikkate alınmamaktadır. Bu çerçevede bölümdeki ilk çalışma Susan Wright ın Feminist theory and arms control adlı makalesidir. Çalışmada Wright, toplumsal cinsiyet ile silahların kontrolü konularını birlikte analiz etmeye çalışmaktadır (s.192 193). Analizinde iki önemli kuramcının (Thomas Schelling ve Hedley Bull) görüşleri çerçevesinde, silahların kontrolüne ilişkin kuram ve uygulamaların maskülen özellikler sergilediğine, insanlardan oluşan devletin bireysellikleri dikkate almayan bir birime indirgendiğine, yabancılaşmanın, ayrımcılığın, insan güvenliğinden çok askeri kazanımları gözeten bir güvenlik anlayışının hâkim olduğuna değinmektedir (s.195 199). Bu görüşlerini biyolojik silahların yasaklanması konusunda ABD nin taraf olduğu çeşitli anlaşmalar temelinde de analiz eden (s.199 205) Wright, bu anlaşmalarda da öncelikli kaygının insan güvenliği olması gerektiğine vurgu yapmaktadır. Jennifer K. Lobasz kitapta yer alana on birinci çalışma olan Beyond border security: feminist approaches to human trafficking adlı makalesinde, feminist yaklaşımlar temelinde uluslararası güvenlik alanında sıklıkla karşılaşılan temel bir soruna; insan kaçakçılığına dikkat çekmektedir. Geleneksel güvenlik yaklaşımları bu sorunu analiz ederken, sınırların güvenliği, göçün kontrolü, bu konuda uluslararası hukuk alanında işbirliği gibi noktaları ele almaktadır (s.215). Lobasz a göre, geleneksel güvenlik yaklaşımlarının konuyu tek yanlı (devlet merkezli) ele alışı sorunu sıra dışı hale getirmektedir. Oysaki feminist yaklaşımlar bu soruna ilişkin daha farklı bir bakış açısı geliştirmektedir. İnsan kaçakçılığını devlet merkezli görmek yerine kaçakların da dikkate alınması, onları bu sürece yönlendiren etkenlerin görülmesi, ırkçı ve cinsiyetçi politikaların bu insanları birer kurban haline sokup sokmadığının analiz edilmesi gibi noktalara değinmekte ve sorunların ancak bu şekilde çözülebileceğini ortaya koymaktadır. Ayrıca insan kaçakçılığı sırasında ölen/kurban olan insanlar düşünüldüğünde bir insan hakları ihlalinin de yaşandığı ve bu ihlalleri önlemekle görevli devletin de etik olarak görevlerini yerine getirmediği konusu da ele alınmaktadır (s.222). When are states hypermasculine? adlı onikinci çalışma da ise Jennifer Heeg Maruska, uluslararası ilişkiler disiplininde kuramsal alanda yeni bir konuya dikkati çekmekte; devlet-güvenlik ilişkisi temelinde hiper maskülenliği analiz etmektedir (s.235). Amerikan dış politikasının 11 Eylül saldırılarından sonra o zamana kadar egemen maskülen nitelik sergileyen yapısının hiper maskülen bir niteliğe kavuştuğunu iddia etmekte, Irak savaşında sağlanan popüler destek ve 2004 seçimlerini George W. Bush un yeniden kazanması gibi süreçlerinde bu hipermaskülenliğin göstergeleri olduğunu ileri sürmektedir (s.239 248). Maruska, kültürel ve politik yapılar içerisinde egemen maskülenlik kavramlarını ayrıntılarıyla analiz etmekte ve hipermaskülenliğin, bir toplumsal cinsiyetçi kalıp yargı olarak maskülenliğin en üst aşaması olduğunu belirtmektedir. 123

ULUSLARARASIİLİŞKİLER / INTERNATIONALRELATIONS Kitaptaki son çalışma, Heidi Hudson un Peace building through a gender lens and the challenges of implementation in Rwanda and Côte d Ivoire başlıklı makalesidir. Hudson, Ruanda ve Fildişi sahilleri örneğinde, barışın tesisi konusuna feminist yaklaşımlar temelinde farklı bir perspektiften bakmaya çalışmaktadır. Hudson, barışın tesisi süreçlerine toplumsal cinsiyetçi politikaların adapte edilmesinin, sadece kadınlara bu süreçte yer vererek sağlanamayacağını aynı zamanda çatışmanın vuku bulduğu kültürel bağlamında değerlendirilmesi gerektiğini belirtmektedir. Afrika da yaşanan çeşitli çatışma örneklerini de değerlendiren Hudson, barışın kalıcı bir şekilde tesisinin ancak kadınların da bu süreçlerde yer almasıyla mümkün olacağını vurgulamaktadır. Kadınların bu sürece dâhil edilmesinin de uluslararası hukuki çerçevelerin yerel yapılara taşınması, yerel kadın hareketleri ile mutabakatın sağlanması, kültürel duyarlılıkların sürece yansıtılmasıyla ilişkili olduğunu ileri sürmektedir (s.257 264). Hudson ayrıca, çatışma sonrası güvenliğin birçok aktör arasındaki ilişki/işbirliğine ihtiyaç duyduğunu belirtmekte ve bu aktörleri, devletler, sosyal hareketler, bireyler (kadınlar) olarak sıralamaktadır. Tüm bu aktörlerin Afrika barışının kurulmasına çok çeşitli katkılarının olduğunun/olacağının da altını çizmektedir. Sjoberg in giriş kısmında da belirttiği gibi, uluslararası güvenlik çalışmalarında toplumsal cinsiyettin ihmal edilmesi/dışlanması o çalışmayı cinsiyet konularında yansızlaştırmadığı gibi sorunsuz hale de getirmemektedir (s.5). Dolayısıyla kitap da, toplumsal cinsiyetin, uluslararası güvenlik alanında hem kuramsal alanda hem de uygulamada ikincil önemine (subordination) veya görmezden gelinmesine dikkat çekmektedir. Uluslararası güvenlik alanında toplumsal cinsiyetçi analizlerin değerini ve bu alandaki feminist araştırmaların genişletilmesinin önemini ortaya koyma amacı gütmektedir. 124