Deri yaþlanmasý ve tedavisi

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Deri yaþlanmasý ve tedavisi"

Transkript

1 32 DERLEME Deri yaþlanmasý ve tedavisi Hicran Yetkin, Ali Murat Ceyhan, Mehmet Yýldýrým SDÜ Týp Fakültesi Dermatoloji AD, Isparta Özet Deri yaþlanmasý zaman içerisinde kaçýnýlmaz bir þekilde ortaya çýkan kompleks biyolojik bir olaydýr. Biyolojik veya kronolojik yaþlanma olarak da bilinen ve genetik olarak programlanmýþ doðal bir süreç içerisinde oluþan intrinsik yaþlanma ve özellikle kronik solar maruziyet ve çevresel faktörlerin neden olduðu ekstrinsik yaþlanma þeklinde sýnýflandýrýlmaktadýr. Yetersiz beslenme, yoðun stres, hormonal faktörler, çevre kirliliði, sigara ve alkol kullanýmý gibi destrüktif yaþam tarzý seçeneði deri yaþlanmasýný etkileyen diðer faktörlerdir. Yaþlanma ile birlikte deride oluþan ve en çok göze çarpan deðiþiklikler kuruluk, ince ve derin kýrýþýklýklar ve normal elastikiyetin kaybýdýr. Bu makalede deri yaþlanmasýnýn etyopatogenezi, korunma yöntemleri ve tedavi seçenekleri gözden geçirilecektir. Anahtar kelimeler: Deri yaþlanmasý, etyopatogenez, tedavi. Abstract Skin aging and treatment Skin aging is a complex biological phenomen which appears inevitably in the course of time. It can be classified as intrinsic (biologic, chronological) aging which is genetically programmed natural processes and extrinsic aging which occurs due to environmental reasons especially chronic exposure to sunlight. Poor nutrition, high stress levels, hormonal factors, environmental pollution, and destructive lifestyle choices, such as cigarette smoking or alcohol are the other factors which effect skin aging. The most noticable skin changes in the appearance of the skin with aging are dryness, fine and deep wrinkles and loss of the normal elasticity. In this article, etiopathogenesis, prevention methods and treatment options of skin aging are reviewed. Key words: Skin aging, etiopathogenesis, treatment Giriþ Yaþlanma, bir sistemin fiziksel, kimyasal veya biyolojik ajanlardan kaynaklanan eksojen ve endojen streslere karþý cevap verme yetisinde azalma ile karakterize çok yönlü ve zamana baðýmlý kompleks bir olaydýr. Deri yaþlanmasý ise yapýsal ve moleküler bozulma ile beraber derinin fonksiyon ve görüntüsünü etkileyen sinsi ve progresif seyreden oldukça karmaþýk bir süreçtir ve patogenezi tam olarak anlaþýlamamýþtýr (1). Deri yaþlanmasý iki farklý þekilde gerçekleþir. Bunlardan birincisi geçen zamana baðlý kronolojik yaþlanma (intrensek, gerçek, spontan veya doðal yaþlanma); diðeri ise ekstrensek yaþlanmadýr. Ekstrensek yaþlanma baþta kronik güneþ maruziyeti olmak üzere sigara, aþýrý alkol kullanýmý, yetersiz beslenme ve olumsuz çevresel faktörlere baðlý olarak geliþir. Deride görülen deðiþikliklerin % 90 ýndan Yazýþma Adresi:Doç. Dr. Mehmet Yýldýrým Süleyman Demirel Üniversitesi Týp Fakültesi Dermatoloji AD, Isparta Tel: Fax: yildirim@med.sdu.edu.tr Müracaat tarihi: Kabul tarihi: fazlasý kronik güneþ hasarýnýn yol açtýðý çevresel etkilere baðlýdýr (1,2). Ekstrensek yaþlanmaya bu yüzden aktinik veya fotoyaþlanma da denmektedir (3). Hücresel ve moleküler düzeyde fotoyaþlanma ile kronolojik yaþlanma arasýnda çeþitli farklar olduðu gösterilmiþtir (2). Tipik olarak kronolojik yaþlanma, deri atrofisi, elastik doku kaybý ve metabolik hýzýn azalmasý nedeniyle oluþurken, fotoyaþlanma, düzensiz pigmentasyon, epidermisin kalýnlaþmasý ve elastozis olarak adlandýrýlan dermal matriksin bozulmasý nedeniyle ortaya çýkar (4). Kronolojik Yaþlanma Kronolojik yaþlanma genetik programa baðlý olduðundan sonuçlarý bireysel farklýlýklar gösterir ve esas olarak kollajen ve elastindeki biyokimyasal deðiþikliklere baðlýdýr. Sonuçlarýndan yalnýz deri deðil, deri ekleri, sinirler ve deri fonksiyonlarý da etkilenir (5). Klinik olarak deri kuru soluk, gevþek, pürüzlü olup düzenli pigmentasyon gösterir. Ayrýca

2 Yetkin, deri yaþlanmasý ve tedavisi 33 deri ince ve atrofik olup benign tümör oluþum sýklýðýnda artýþ vardýr (4, 6). Ter ve yað bezlerinin fonksiyonlarý azaldýðý için deri, yýkandýktan sonra kuruluða daha eðilimli hale gelir (1). Epidermal Deðiþiklikler Deri yaþlanmasý sinsi ve progresif seyreden dejeneratif bir süreçtir. Epidermiste en göz alýcý deðiþiklikler dermo-epidermal bileþke (DEB) nin düzleþmesi ve dermal papillalar ile epidermal rete çizgilerinin silinmesidir (7). DEB in düzleþmesi sonucu epidermis ve dermis arasýndaki baðlantý yaklaþýk olarak % 35 oranýnda azalýr böylece iletiþim ve besin transferi yeterince saðlanamaz (8, 9). Bu deðiþiklikler iki kompartman arasýndaki adezyonun zayýf olmasýna ve minör travmalar sonrasý yüzeysel sýyrýklar, veziküller ve hatta büller oluþmasýna neden olur (2,5). Epidermis kalýnlýðýnýn birçok deri bölgesinde yaþla birlikte azaldýðý bildirilmiþtir (7). Epidermal atrofide, stratum korneum ve stratum granülozum tabakalarýnda belirgin deðiþiklik olmaksýzýn stratum spinozum incelmesi görülür (8). Yaþlýlýkla birlikte stratum korneumun ortalama kalýnlýðý ve sýkýlýðý ayný kalmasýna raðmen lipit profilinde deðiþiklikler gözlenir (4, 10). Ayrýca keratin filamentlerine baðlanmak için gerekli olan epidermal filagrin, bariyer fonksiyon deðiþikliðine ve kuruluktaki artýþa baðlý olarak yaþlý deride azalmýþtýr (4). Yaþlanan deride bir diðer deðiþiklik melanositlerde görülmektedir. 30 yaþýndan sonra her 10 yýlda deride birim alandaki enzimatik aktivite gösteren melanositlerin sayýsý %10 20 azalýr. Bu nedenle, ileri yaþlarda ultraviyole (UV) hasarý daha kolay ve fazla olarak ortaya çýkar (5). Yýllar içerisinde aktivitesini kaybeden melanositler özellikle saç folikülünde birikirler. Buna baðlý olarak saçlarda beyazlaþma görülür (8, 11). Kronolojik yaþlanmada Langerhans hücrelerinin antijen sunma kapasitesinde ve dentritik yapýlarýnda azalma ortaya çýkar (8, 12). Bu kayýp deri maligniteleri ve enfeksiyon riskinde artma, buna karþýlýk alerjik kontakt dermatitte azalmaya yol açar (2). Dermal Deðiþiklikler Kollajen, ekstrasellüler matriksin major komponenti olup derinin kuru aðýrlýðýnýn % 80 ini oluþturur ve dermise gerilme özelliði kazandýrýr. Elastik að ekstrasellüler matriksin %2-4 ünü oluþturur ve deriye elastisite saðlar. Glikozaminoglikanlar (GAG)/proteoglikanlar ise kuru derinin aðýrlýðýnýn % ünü oluþtururlar ve biyolojik sinyalizasyonda görev alýp derinin hidrasyonunu saðlarlar. Kronolojik yaþlanmada bu üç elemanda da deðiþiklikler gözlenmiþtir (13). Dermal kollajen ve elastik aðdaki deðiþikliklere ve dermal hücrelerin proliferatif kapasitesindeki azalmaya baðlý olarak dermis kalýnlýðý azalýr (4). Elastik liflerde kalýnlaþma, küçük kistik oluþumlar ve daha sonra tam parçalanma görülür (3). Yaþla baðlantýlý olarak normal elastin fibrillerin azalmasý kýrýþýklýk oluþumuna neden olur. Papiller dermisten bazal membrana doðru parmaksý çýkýntýlar þeklinde görülen oxytalan fibriller ve mikrofibril bandlardaki azalma klinik olarak esneklik kaybý þeklinde görülür (13, 14). Yaþlanmýþ deride kollajen fibrilleri kalýnlaþmýþ ve halat benzeri demetler halinde dizilmiþlerdir (1). Kronolojik yaþlanmada fibroblastlarýn biyosentetik kapasitesinde ve sayýsýnda azalma olup bu da yara iyileþmesinin gecikmesine sebep olmaktadýr (13, 15). Yetiþkin bir insanda, fibroblastlarýn membran lipit içerikleri yaþla beraber deðiþir, fosfotidil kolin ve fosfotidil etanolamin oranlarý artar. Bu deðiþikliklerin azalmýþ hidrasyondan ve derinin yaþlanmýþ görünümünden sorumlu olabileceði düþünülmektedir (10). Proteoglikanlarýn polisakkarit fraksiyonu olan üronik þeker konsantrasyonlarýnda yaþlanmayla birlikte azalma olmaktadýr (10). Dermatan sülfat ve hiyalüronik asitte azalma sonucu kollajen lifler daha kompakt hale gelir (1, 3, 9). Kollajen ve elastin sentezi östrojen tarafýndan kontrol edildiði için yaþlanma ile birlikte östrojenin azalmasý deri elastikiyet kaybýna katkýda bulunur (16). Dermal deðiþiklikler içerisinde ekrin, apokrin ve sebase glanlarýn sayýsýnda ve aktivitesinde azalma da görülür (17). Fotoyaþlanma Fotoyaþlanma UV ýþýnlarýna sýk ve tekrarlayan maruziyet sonucu ortaya çýkan kümülatif etkilerin kronolojik yaþlanma belirtileri üzerine eklenmesidir (10). Fotoyaþlanma özellikle dermisin konnektif dokusunda major hasara neden olan ve derinin çeþitli tabakalarýný etkileyen karmaþýk bir olaydýr (18, 19). Klinik olarak deride kalýnlaþma, kabalaþma, sararma, esneklik kaybý, derin kýrýþýklýklar, düzensiz pigmentasyon, telenjiektaziler, benign, premalign ve malign lezyonlar görülür. Çoðu yaþlý bireylerde foto hasar akantozis, artmýþ melanogenezis, hafif displastik deðiþiklikler ile sonuçlanan hiperproliferatif cevaba yol açar (4, 10).

3 34 Yetkin, deri yaþlanmasý ve tedavisi Epidermal Deðiþiklikler Foto hasarlý deride epidermis kalýnlýðý hiperplazi ve atrofiye baðlý olarak artabilir veya azalabilir (20). UV hasarý önce hiperplazi yönünde deðiþikliklere neden olur. Bunun ardýndan öncelikle açýk tenli kiþilerde atrofik deðiþiklikler baþlar. Bu zýt yöndeki deðiþiklikler ýþýk hasarýnýn etkilerinin çok çeþitli olmasýný açýklayabilir (5). Hasarýn fazla olduðu bölgelerde ve özellikle epidermisin alt kýsýmlarýnda bulunan keratinositlerde atipi vardýr (15). Fotoyaþlanmaya uðrayan deride keratinositlerin çaplarýnda çeþitli derecelerde büyüme görülür (4). Fotoyaþlanmada Langerhans hücre sayýsý ve fonksiyonu kronolojik yaþlanmadan daha fazla oranda suprese olur. Bu da güneþe maruz kalan deride premalign ve malign lezyon geliþimini açýklamaktadýr (4, 21). Dermal Deðiþiklikler Fotoyaþlanmada da kronolojik yaþlanmada olduðu gibi dermis etkilenir ancak deðiþiklikler kronolojik yaþlanmadakinden daha erken dönemde ortaya çýkar (3). Dermiste kollajen dejenerasyonu ve anormal elastik materyal birikimi görülür. Bu klinik olarak kýrýþýklýk ve derinin sararmasý þeklinde gözlenir. Fotoyaþlanmýþ deride histopatolojik olarak dermal kollajenin kaybý ile birlikte kollajende kalýnlaþma, katýlaþma ve çözünürlüðünde azalma gözlenir (13, 19). Bozulmuþ kollajen birikimi fibroblastlar üzerine negatif etki yaparak hem fibroblastlarýn proliferatif kapasitesini hem de kollajen sentezleme kapasitesini azaltýr (13, 22). Bunun yaný sýra DEB in stabilizasyonuna katkýda bulunan ve tip 7 kollajenden oluþan anchoring fibriller de azalýr (19, 23). Fotoyaþlanmýþ derinin en önemli histolojik bulgusu solar elastozisdir. Elastozis elastik liflerin bozulmasý ve elastin ve fibrillin üretiminin disregülasyonuna baðlý olarak orta ve üst dermiste elastotik materyalin toplanmasýdýr (23 25). Elastozun nedeni, UV radyasyonuna yanýt olarak nötrofil ve dermal fibroblastlardan salýnan dermal elastazýn etkisiyle elastik liflerin bozulmasý ve bozulmaya ek olarak yeni sentezlenmiþ fonksiyonel olmayan elastotik materyal depolanmasýdýr (23, 24, 26). Ayrýca matriks metalloproteinaz (MMP) ailesinin bir üyesi olan MMP-9 un aktivitesindeki artýþ da bu bozulmada önemli rol oynamaktadýr (13). Histopatolojik olarak DEB in altýnda dar bir alan boyunca yoðun bir þekilde kollajen depolanmasý mevcuttur ve Grenz bölgesi denen bu bölgenin altýnda elastin aðýný bozan amorfik ve granüler yapýda olan elastotik madde ve GAG birikmiþtir (11). Ayrýca sebase gland hiperplazisi ve folikül orifislerinde dilatasyon görülür. Histolojik olarak damar duvarlarý çevresinde lenfohistiyositik infiltrasyon mevcuttur (4,17). Kronolojik yaþlanma ile fotoyaþlanma arasýndaki epidermal, dermal ve klinik farklar Tablo 1 de özetlenmiþtir. Tablo1 Kronolojik yaþlanma ile fotoyaþlanmanýn deri düzeyindeki farklarý Yaþlanmanýn hücresel ve moleküler temelleri Kronolojik yaþlanma Kronolojik yaþlanma Fotoyaþlanma Klinik Düzgün ve lekesiz Nodüler-sert-lekeli deri, elastikiyet deri, ince ve özellikle kaybý, ince derin kýrýþýklýk kýrýþýklýklar Epidermis Kalýnlýðý Azalmýþ Erken dönemde artmýþ, geç dönemde azalmýþ Proliferasyon hýzý Azalmýþ Artmýþ Bazal keratinosit Sellüler düzensizlik Heterojenite, diskeratoz, atipi Str. korneum Normal, basket filesi Heterojenite basket görüntüsü filesi ve kompakt patern Dermoepidermal bileþke Rete kaybý veya Rete kaybý veya düzleþmesi düzleþmesi Dermis Grenz zonu Yok Belirgin Elastin Elastogenezi Belirgin elastogenezi elastoliz izler masif dejenerasyon izler Kollajen Fibril demeti Fibril demeti büyüklüðünde ve büyüklüðünde orta organisazyonunda düzeyde deðiþim ýlýmlý deðiþim Ýnflamatuvar hücre Ýnflamasyon Perivenüler bulgusu yok lenfohistiyositik birikim Serbest Radikal Teorisi Kronolojik yaþlanmayý açýklayan mekanizmalardan birisi serbest radikal teorisidir (7). Radikal bir veya daha fazla sayýda paylaþýlmamýþ elektron içeren bir grup atom veya moleküldür (27). Bu teoriye göre intrasellüler metabolik yollarda ortaya çýkan serbest radikaller progresif ve kümülatif olarak hücrelerin ve organizmalarýn fonksiyonunu etkiler. Derinin bað dokusundaki serbest radikaller ve reaktif oksijen türleri (ROT), lipid peroksidasyonu, DNA proteinlerinde çapraz baðlar, bazý antioksidan enzimlerin inaktivasyonu, polisakkaritlerin polimerizasyonu, proteaz, kollajenaz, elastazlarýn

4 Yetkin, deri yaþlanmasý ve tedavisi 35 salýnýmýna sebep olarak deri yaþlanmasýný hýzlandýrýr (7, 27). Yaþlanmýþ Deride Antioksidanlar Hücrelerde bulunan antioksidanlar yüksek molekül aðýrlýklý (enzimatik) ve düþük molekül aðýrlýklý (non enzimatik) olmak üzere sýnýflandýrýlýr. Düþük molekül aðýrlýklý antioksidanlar organizmada sentezlenmeyen askorbik asit, tokoferol ve organizmada sentezlenen koenzim Q, glutatyon, polipeptid thioredoksin ve lipoik asittir. Yaðda çözünen tokoferol ve koenzim Q membranlarda bulunurken suda çözünen askorbik asit ve glutatyon sitoplazmada bulunur. Yüksek molekül aðýrlýklý antioksidanlar ise süperoksit dismutaz, katalaz ve glutatyon peroksidazdýr. Yaþlanmada yüksek molekül aðýrlýklý ve düþük molekül aðýrlýklý antioksidanlarda azalma görülür (28, 29). Moleküler Þaperonlar Þaperonlar, hücreleri ýsý þoku ve deðiþik streslere karþý koruyan ýsý þok protein ailesi molekülleridir ve sitoplazmik reseptörleri olan bazý hormonlarýn reseptöre ulaþmak için aþacaklarý sitoplazmik yolu parçalanmadan geçmelerini saðlar (10). Moleküler þaperonlarýn üyesi olan ýsý þok proteinleri, UV nin indüklediði hücre ölümünü engeller. Isý þok protein yanýtýnýn azalmasý kronik foto hasarýn tetikleyici bir faktörü mü yoksa yaþlanmýþ hücrelerin fizyolojik durumuna adaptasyonu mu olduðu açýk deðildir (30,31). Telomer Kýsalmasý Telomer kromozomun sonunda ardýþýk olarak dizilmiþ nükleotid tekrarýndan oluþan zincirdir. DNA polimeraz, kromozom replikasyonu sýrasýnda DNA ipliðinin terminal bazlarýný transkribe edemediði için her hücre bölünmesi sýrasýnda 150 çift baz uzunluðunda kýsalma oluþur (4,6). Böylece yaþlý hücrelerdeki telomer genç hücrelerdekine göre oldukça kýsa olmaktadýr (10). Telomerdeki aþýrý kýsalma, hücre siklusunda G1 fazýnda durma veya apoptozisle sonuçlanýr (32, 33). Retinoik Asit Reseptörleri (RAR, RXR) RAR alfa vitamin A ve derivelerinin etkilerine aracýlýk eden hücresel reseptör ailesinin bir üyesidir. Genç populasyonun epidermisinde RAR gamma ve RXR alfa yüksek oranda bulunurken RAR alfa total reseptör sayýsýnýn sadece %10 unu oluþturur. Yapýlan çalýþmalarda kronolojik deri yaþlanmasýnda RAR alfa mrna ve proteininde artma tespit edilirken diðer retinoid reseptörlerinde deðiþiklik gözlenmemiþtir ve kronolojik deri yaþlanmasýnda RAR alfanýn artmasýnýn MMP-1 enziminin aþýrý üretimine sebep olduðu görülmüþtür. Retinoik asitler RAR alfanýn down regülasyonu yoluyla MMP-1 enziminin üretimini azaltarak deri yaþlanmasýnda etkilidir (34). Kronolojik Yaþlanmanýn Hücresel Belirtileri Kronolojik yaþlanmada deriden köken alan hücrelerin proliferatif kapasitesinde ve dermiste matriks sentezinde azalma ile birlikte kollajen matriks bozulmasýna neden olan enzimlerin salgýlanmasýnda artma vardýr. Hücreler replikatif yaþam süresinin sonuna ulaþtýðýnda G1 fazýnda, hücresel büyümenin durduðu ve yaþlý hücrelerin fizyolojik mitojenler tarafýndan S1 fazýna geçiþinin stimüle edilemediði görülmüþtür. (7). Yaþlý fibroblastlardaki bazý biyokimyasal deðiþiklikler, matriks üretimini matriks bozulmasý yönüne çevirerek dermal atrofiye neden olan kollajen azalmasýna katkýda bulunur (4). Ekstrasellüler matriks parçalanmasýna neden olan MMP enzim aktivitesindeki artýþ hem kronolojik hem de fotoyaþlanmadan sorumlu önemli bir parametredir (10). MMP enzimleri dermal fibroblastlarda ve foto hasarlý deride artmýþ olarak bulunan inflamatuvar hücrelerde bulunur (22). MMP ailesi 26 üyeden oluþur ve 4 tanesi matriks parçalanmasýnda önemli fonksiyona sahiptir (13,19). MMP-1 (kollajenaz) kollajen tip 1 e, MMP-2 (92 kd jelatinaz) kollajen tip 3, 4, 7 yi içeren bazal membran bileþenlerine ve elastine spesifiktir. MMP-3 (stromelisin) kollajen tip 4, proteoglikan, fibronektin, laminin gibi geniþ bir substrat spesifitesi vardýr (13,22). MMP-9 (72 kd jelatinaz) fibrillin bozucu aktiviteye ve en büyük elastolitik aktiviteye sahip enzimdir. Kollajenaz intakt fibriler kollajeni hidrolize ederek üçlü helikal yapýda açýlmaya neden olur ve denatüre kollajen, jelatinaz ve stromelisin tarafýndan daha küçük parçalara ayrýlýr (13, 35). Yakýn zamanda yapýlan çalýþmalar elastin gen ekspresyonunun yaþlanmayla ilgili olduðunu ortaya koymuþtur. Yetmiþ yaþ ve üstü donörlerden elde edilen fibroblastlarda, elastin sentezinin azaldýðý saptanmýþtýr. Bundan dolayý yaþla birlikte dermiste progresif olarak elastik doku kaybý oluþmaktadýr (7,13). Fotoyaþlanma Fotoyaþlanmanýn patogenezinde fotonlarýn hücresel DNA ya direkt etkisiyle birlikte, UVA ve UVB nin

5 36 Yetkin, deri yaþlanmasý ve tedavisi ortaya çýkardýðý serbest radikaller ve ROT un indirekt etkisi suçlanmaktadýr (7). Nükleik asit ve proteinler UVB yi absorbe eden major hücresel kromoforlardýr. Kollajen ve elastindeki çapraz baðlý aminoasitler de UV radyasyonu absorbe ederler. DNA tarafýndan UV-B nin absorbe olmasý pirimidin bazlarý arasýnda çapraz reaksiyona neden olurken kromoforlar tarafýndan UVA nýn absorbe olmasý ROT üretimine neden olur (30). UVA oluþumlu ROT, kollajenin çapraz baðlanmasýna neden olur (24, 27). UV radyasyonundan 6-24 saat sonra epidermisin bazal tabakasýnda doza baðlý mitotik aktivite azalmasý görülür. Bunu keratinosit, melanosit ve fibroblastlarda programlanmamýþ DNA sentezindeki artýþ takip eder. Programlanmamýþ DNA sentezi, DNA daki UV ile indüklenen primidin dimerlerini uzaklaþtýran eksizyonel tamir sürecinin sonucudur. Kalan dimerler hücre ölümüne veya hücre fonksiyonunda bozulmaya yol açar (7, 36). UV radyasyonu, keratinosit ve fibroblastlar yüzeyindeki büyüme faktörlerini ve sitokin reseptörlerini aktive eder. Aktive olmuþ reseptörler, sinyal ileti kaskadýný stimüle ederler (10). Böylece cun ve fos proteinlerinden oluþan aktivatör protein 1 (AP-1) ve IL-1 beta, TNF alfa, IL-6, IL-8 den oluþan proinflamatuvar sitokinlerin transkripsiyonunu stimüle eden NF- KB transkripsiyon faktörünü aktive eder. Aktive olan AP-1 ve NF- KB; kollajenaz, 92 kd jelatinaz ve stromelsin -1 i indükler (23, 36). Sonuçta yükselen MMP lar kollajende bozulmaya yol açar (23). UV irradyasyonu ayrýca tip 1 ve tip 3 prokollajen gen ekspresyonu azaltarak kollajen sentezini bozar. UV irradyasyonundan sonra elastaz aktivitesinde de anlamlý bir artýþ meydana gelmektedir. Elastaz aktivitesiyle elastik fibrillerin bozulmasýndan oluþan parçalar kollajenaz ve stromelisin sentezini artýrarak ESM in bozulmasýna katkýda bulunurlar (13). Deri yaþlanmasýnda korunma Güneþten koruyucular Güneþten koruyucular (GK) fotoyaþlanmadan korunmada altýn standarttýr. GK ler fiziksel, kimyasal veya kombine olarak formüle edilebilirler. Bir güneþten koruyucu ürünün etkinliði bu ürünün Güneþten Koruma Faktörü (GKF= SPF: Sun Protecting Factor) deðerine dayanýr. GKF deðeri arttýkça koruyuculuk artar. Güneþten koruyucular güneþe çýkmadan yarým saat önce örtülü olmayan tüm deri alanlarýna yeterli miktarda uygulanmalý ve eðer güneþe maruziyet devam ediyorsa her iki saatte bir tekrar sürülmelidir. Güneþten koruyucularýn kullanýmýnýn yaný sýra açýk renk giysiler, güneþ gözlüðü ve þapka gibi örtülerle de fiziksel olarak korunmalýdýr. (37, 38). Antioksidanlar: Vitamin C Güneþ hasarýnýn önlenmesinde ve tedavisinde etkili olan doðal bir antioksidandýr. Vitamin C kollajenin biyosentezi için gerekli olan ve stabilizasyonu saðlayan çapraz baðlarýn oluþumunda görev yapan prolin ve lizin hidroksilaz enziminin kofaktörüdür. Vitamin C bozulmuþ elastin sentezini inhibe ederek sifingolipid üretimini artýrarak ve epidermal bariyer fonksiyonunu iyileþtirerek fotoyaþlanmanýn tedavisinde etkili olur (39-41). Vitamin E E vitamini hücre membranlarýný, serbest radikallerden kaynaklanan lipid peroksidasyonundan korumada anahtar rol oynayan yaðda çözünür bir antioksidandýr. Yapýlan bir çalýþmada UV radyasyonunun neden olduðu ödem, keratinosit apopitozu, lipit peroksidasyonu, DNA da oksidadif ürün oluþumu ve immun supresyonu önlemede vitamin E nin etkili olduðu bulunmuþtur (28, 42). Diðer antioksidanlar Ayrýca beta-karoten ve bioflavinoidler oksidadif strese karþý endojen koruyuculuklarý kanýtlanmýþ moleküller olmakla beraber topikal uygulamadaki etkinlikleri tartýþmalýdýr (38). Deri yaþlanmasýnda tedavi edici ve görünümü geçici olarak iyileþtirici ajanlar Retinoidler Retinoidler A vitamininin doðal ve sentetik derivelerinden oluþur ve nükleer reseptörlere baðlanarak direkt ya da indirekt olarak gen ekspresyonunu düzenler. Transkripsiyon faktör AP- 1 ve NF-KB inhibisyonu yolu ile kollajenaz ve jelatinaz aktivasyonunu inhibe eder (43). Kronolojik yaþlanmada topikal retinoidler kollajeni restore ederler (34). Yaþlanmanýn tedavisinde ilk olarak kullanýlan retinoid, A vitamininin doðal aktif formu olan tretinoindir. Deriye tretinoinin uygulanmasýnýn histolojik bulgularý, sýkýlaþmýþ stratum korneum, epidermal hiperplazi, atipinin gerilemesi, melanin granüllerinin daðýlmasý, artmýþ kollajen sentezi ve anjiogenezis olarak görülür (43). Yapýlan çalýþmalarda topikal ve oral retinoid kullanýmýnýn ince kýrýþýklýklarý ve hiperpigmentasyonu anlamlý derecede azalttýðý ve deri yaþlanmasýnýn tedavisinde etkili olduðu bulunmuþtur (44, 45).

6 Yetkin, deri yaþlanmasý ve tedavisi 37 Mikrodermabrazyon Alüminyum oksit, sodyum klorid gibi kristallerin kullanýmý ile derinin yüzeyel olarak abrazyonunun saðlanmasý iþlemidir. Ýþlem derinin eksfoliasyonunu saðlarken kollajen ve elastin yapýmýný da uyarýr. Deri yaþlanmasý yaný sýra, tekrarlayan uygulamalar skar revizyonu, melazma ve dövmelerin ortadan kaldýrýlmasý için de kullanýlýr (38). Hormon tedavisi Post-menopozal kadýnlarda hormon tedavisi dermal kalýnlýkta, dermal kollajen içeriðinde ve keratinositlerin mitotik aktivitesinde belirgin artýþa neden olmaktadýr. Schmidt ve arkadaþlarýnýn yaptýðý çalýþmada, topikal %0.01 lik estradiol ve %0.3 lük estriolün etkileri incelenmiþ ve 16 hafta sonunda kýrýþýklýklarda azalma elastisitede ve derinin kanlanmasýnda artma gözlenmiþtir (26). Dolgu maddelerinin kullanýmý Dolgu maddeleri yaklaþýk bir asýrdýr kýrýþýklýklarý ve skarlarý düzeltmek, konturu iyileþtirmek ve dudaklarý büyütmek için kullanýlmaktadýr. Kullanýlan ajanlar otolog yað, kollajen allograftlarý, kollajen xenograftlarý, silikon, hiyaluronik asit ve sentetik materyallerdir (46, 47). Botox Botilinum ekzotoksini yüzde estetik görünümü iyileþtirmek amacý ile sýklýkla kullanýlmaktadýr. Yaþlanma ile ortaya çýkan glabellar çizgiler, horizontal alýn çizgileri, kaz ayaklarý gibi hiperdinamik çizgilerin tedavisinde oldukça baþarýlýdýr. Bu tedavi ile sonuçlar uygulamadan sonra günler içinde ortaya çýkmakta, uygulamanýn kendisi kýsa sürmekte ve yan etkileri az olmaktadýr (46). Lazer tedavisi Lazer ile cilt yenilemesi birçok durumun tedavisinde kullanýlmakla beraber esas olarak fotoyaþlanma ve skar tedavisi için kullanýlmaktadýr. Kaslardaki kasýlmalara baðlý olarak ortaya çýkan dinamik kýrýþýklýklar ise lazer tedavisine dirençlidir (46). Ablatif ve non-ablatif lazer sistemleri deri yaþlanmasýnýn tedavisinde kullanýlmaktadýr (38). Sonuç olarak insanlar asýrlardýr genç kalmak ve güzel görünmek için olaðanüstü çaba sarf etmiþlerdir. Günümüzde çoðu insan, derisinin yaþlanmasýný önlemeye ve ortaya çýkan kusurlarý düzeltmeye çalýþmaktadýr. Bu konu ile ilgili olarak oldukça fazla zaman ve para harcanmaktadýr. Deri görüntüsünün bozulmasýndan kaynaklanan büyük psikolojik problemler, kiþilerin sosyal iliþkilerini, imajýný sonuç olarak da saðlýðýný etkilemektedir. Bundan dolayý özellikle fotoyaþlanmayý önlemek için koruyucu tedbirlerin alýnmasý bu kadar çok zaman ve para harcanmasýný önleyecektir. Kaynaklar 1. Tüzün Y, Dolar N. Fotoyaþlanma ve kronolojik yaþlanma arasýndaki farklar. T Klin J Int Med Sci 2005;1: Dönderici L, Taþpýnar A. Deri yaþlanmasý. T Klin Dermatol 1994; Palalý Z. Deri yaþlanmasý ve koruma yöntemleri. XII. Prof. Dr. A. Lütfü Tat Simpozyumu 1995; Hadshiew IM, Eller MS, Gilchrest BA. Skin aging and photoaging: the role of DNA damage and repair. Am J Contact Dermat 2000;11: Oðuz O. Yaþlýlýk ve deri. T Klin Dermatol 2002;12: Kosmadaki MG, Gilchrest BA. The role of telomeres in skin aging/photoaging. Micron 2004;35: Allý N. Deri yaþlanmasýnda hücresel ve moleküler mekanizmalar. T Klin Kozmetol 1998;1: Wulf HC, Sandby-Moller J, Kobayasi T, Gniadecki R. Skin aging and natural photoprotection. Micron 2004;35: West MD. The cellular and molecular biology of skin aging. Arch Dermatol 1994;130: Tekin NS. Deri yaþlanmasýnýn biyolojik mekanizmalarý. T Klin J Int Med Sci 2005;1: Yýlmaz B, Eskioðlu F. Yaþlanma ile birlikte deride gözlenen makroskopik ve histopatolojik deðiþiklikler. T Klin Kozmetol 1998;1: Grewe M. Chronological ageing and photoageing of dendritic cells. Clin Exp Dermatol 2001;26: Jenkins G. Molecular mechanisms of skin ageing. Mech Ageing Dev 2002;123: Benedetto AV. The environment and skin aging. Clin Dermatol 1998;16: Gilchrest BA. Review of skin ageing and its medical therapy. Br J Dermatol 1996;135: Aytekin S. Menopozal dönemde görülen deri belirtileri. T Klin Dermatol 2002;12: Zouboulis CC, Boschnakow A. Chronological ageing and photoageing of the human sebaceous gland. Clin Exp Dermatol 2001;26: Giacomoni PU, Rein G. Mechanistic model for the aging of human skin. Micron 2004;35: Ma W, Wlaschek M, Tantcheva-Poor I, Schneider LA, Naderi L, Razi-Wolf Z, et al. Chronological ageing and photoageing of the fibroblasts and the dermal connective tissue. Clin Exp Dermatol 2001;26: Yaar M, Gilchrest BA. Ageing and photoageing of keratinocytes and melanocytes.

7 38 Yetkin, deri yaþlanmasý ve tedavisi Clin Exp Dermatol 2001;26: Akkaya VB, Erturan Ý. Güneþten Koruyucularýn Ýmmün Fonksiyonlar Üzerine Etkileri. Turkiye Klinikleri J Cosmetol 2004; 5: Scharffetter-Kochanek K, Brenneisen P, Wenk J, Herrmann G, Ma W, Kuhr L, et al. Photoaging of the skin from phenotype to mechanisms. Exp Gerontol 2000;35: Chung JH, Hanft VN, Kang S. Aging and photoaging. J Am Acad Dermatol 2003;49: Öztürkcan S, Havlucu DY. Güneþ hasarý etki mekanizmasý. Dermatose 2005;4: Kondo S. The roles of cytokines in photoaging. J Dermatol Sci 2000;23: Öztürkcan S, Havlucu DY. Erken deri yaþlanmasý nedenleri. T Klin J Int Med Sci 2005; Karaduman A. Serbest radikaller ve yaþlanma. T Klin Kozmetol 1998;1: Podda M, Grundmann-Kollmann M. Low molecular weight antioxidants and their role in skin ageing. Clin Exp Dermatol 2001;26: Kohen R, Gati I. Skin low molecular weight antioxidants and their role in aging and in oxidative stres. Toxicology 2000;148: Trautinger F. Mechanisms of photodamage of the skin and its functional consequences for skin ageing. Clin Exp Dermatol 200;26: Muramatsu T, Hatoko M, Tada H, Shirai T, Ohnishi T. Age-related decrease in the inductability of heat shock protein 72 in normal human skin. Br J Dermatol 1996;134: Holtkötter O, Schlotmann K, Hofheinz H, Olbrisch RR, Petersohn D. Unveiling the molecular basis of intrinsic skin aging. Int J Cosmet Sci 2005;27: Boukamp P. Skin aging: a role for telomerase and telomere dynamics? Curr Mol Med 2005;5: Watson RE, Arjuna Ratnayaka J, Brooke RC, Yee-Sit- Yu S, Ancian P, Griffiths CE. Retinoic acid receptor alpha expression and cutaneous ageing. Mech Ageing Dev 2004;125: Szauter KM, Cao T, Boyd CD, Csiszar K. Lysyl oxidase in development, aging and pathologies of the skin. Pathol Bio 2005;53: Fisher GJ, Kang S, Varani J, Bata-Csorgo Z, Wan Y, Datta S, al. Mechanisms of photoaging and chronological skin aging. Arch Dermatol 2002;138: Türkoðlu M. Deri-UV radyasyonu etkileþimi ve güneþten koruyucu preparatlar. T Klin J Int Med Sci 2006; Karaman G. Deri yaþlanmasý tedavisinde yenilikler. T Klin J Int Med Sci 2005;1: Farris PK. Topical vitamin C: a useful agent for treating photoaging and other dermatologic conditions. Dermatol Surg 2005;31: Yüksel A. Kozmetik ürünlerde vitaminlerin kullanýlmasý. T Klin J Int Med Sci 2006;2: Oðuz O, Garip F. Deri yaþlanmasýnda beslenmenin önemi. T Klin J Int Med Sci 2005;1: Tüzün Y, Garip F. E vitaminin dermatolojideki yeri. Dermatose 2005;4: Olivier Sorg, Stéphane Kuenzli, Gürkan Kaya, Jean- Hilaire Saurat. Proposed mechanisms of action for retinoid derivatives in the treatment of skin aging. J Cosmet Dermatol 2005;4: Gendler EC. A practical approach to the use of retinoids in aging skin. J Am Acad Dermatol 1998;39: Hernandez-Perez E, Khawaja HA, Alvarez TY. Oral isotretinoin as part of the treatment of cutaneous aging. 2000;26: Þentürk N. Antiaging tedavi yöntemleri. T Klin J Int Med Sci 2005; Gül Ü. Kozmetik dolgu maddeleri. T Klin Kozmetol 1998;1:56-64.

Heterolog tip I kolajen biostimulation deri hücresi

Heterolog tip I kolajen biostimulation deri hücresi Heterolog tip I kolajen biostimulation deri hücresi Andrea Corbo ve Vincenzo Varlaro Heterolog kolajen Tip I ile biostimulation deri hücresi sınıf III tıbbi cihaz (Linerase ) kullanılmasını içerir. I kolajen

Detaylı

15- RADYASYONUN NÜKLEİK ASİTLER VE PROTEİNLERE ETKİLERİ

15- RADYASYONUN NÜKLEİK ASİTLER VE PROTEİNLERE ETKİLERİ 15- RADYASYONUN NÜKLEİK ASİTLER VE PROTEİNLERE ETKİLERİ İyonlaştırıcı radyasyonların biyomoleküllere örneğin nükleik asitler ve proteinlere olan etkisi hakkında yeterli bilgi yoktur. Ancak, nükleik asitlerden

Detaylı

HĐPERPĐGMENTASYONLA SEYREDEN HASTALIKLAR

HĐPERPĐGMENTASYONLA SEYREDEN HASTALIKLAR HĐPERPĐGMENTASYONLA SEYREDEN HASTALIKLAR Prof. Dr. Seher Bostancı Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Hiperpigmentasyon; güneş ışığına maruziyet, çeşitli ilaç veya kimyasal maddelerle

Detaylı

YARA İYİLEŞMESİ. Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger

YARA İYİLEŞMESİ. Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger YARA İYİLEŞMESİ Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger YARA Doku bütünlüğünün bozulmasıdır. Cerrahi ya da travmatik olabilir. Akut Yara: Onarım süreci düzenli ve zamanında gelişir. Anatomik ve fonksiyonel bütünlük

Detaylı

Deri Yaþlanmasýnýn Topikal Ajanlarla Önlenmesi

Deri Yaþlanmasýnýn Topikal Ajanlarla Önlenmesi Deri Yaþlanmasýnýn Topikal Ajanlarla Önlenmesi Doç. Dr. Ümit Türsen* *Mersin Üniversitesi Týp Fakültesi, Dermatoloji Anabilim Dalý Özet Yüzdeki yaþlanma lentigolar, dispigmentasyon, senil purpura, kýrýþýklýklar,

Detaylı

DERLEME. Fotoyaşlanma ve Biyokimyasal Temeli

DERLEME. Fotoyaşlanma ve Biyokimyasal Temeli doi: 10.15624.dermatoz15063d1 DERLEME Fotoyaşlanma ve Biyokimyasal Temeli Uzm. Dr. Öykü Maraşoğlu Çelen, 1 Doç. Dr. Zekayi Kutlubay, 2 Doç. Dr. Burhan Engin, 2 Prof. Dr. Yalçın Tüzün 2 1 Serbest Deri ve

Detaylı

HÜCRE YAŞLANMASI Prof.Dr. T. Ulutin

HÜCRE YAŞLANMASI Prof.Dr. T. Ulutin HÜCRE YAŞLANMASI Prof.Dr. T. Ulutin HÜCRE YAŞLANMASI Hücrenin biyosentez mekanizmalarındaki hatalar toplamıdır Hücresel metabolizmanın yavaşlaması sonucu geri dönüşü olmayan olaylar toplamıdır Yaşlılık

Detaylı

Deri 05.10.2015. Deri nedir? Derinin Fonksiyonları. Derinin Tabakaları

Deri 05.10.2015. Deri nedir? Derinin Fonksiyonları. Derinin Tabakaları Deri nedir? Deri Bir yetişkinin vücut ağırlığının %15-20 sini oluştururn (4-5 kg). Süreklidir ve mukoz membran olarak vücut yüzeyinin tamamında yer alır (1.8-2.0 m 2 ). Kalınlığı 0.5-2.0 mm arasında değişir.

Detaylı

Yeni Tanı Hipertansiyon Hastalarında Tiyol Disülfid Dengesi

Yeni Tanı Hipertansiyon Hastalarında Tiyol Disülfid Dengesi Yeni Tanı Hipertansiyon Hastalarında Tiyol Disülfid Dengesi İhsan Ateş 1, Nihal Özkayar 2,Bayram İnan 1, F. Meriç Yılmaz 3, Canan Topçuoğlu 3, Özcan Erel 4, Fatih Dede 2, Nisbet Yılmaz 1 1 Ankara Numune

Detaylı

ENDOTEL VE BİYOKİMYASAL MOLEKÜLLER

ENDOTEL VE BİYOKİMYASAL MOLEKÜLLER ENDOTEL VE BİYOKİMYASAL MOLEKÜLLER Endotel Damar duvarı ve dolaşan kan arasında tek sıra endotel hücresinden oluşan işlevsel bir organdır Endotel en büyük endokrin organdır 70 kg lik bir kişide, kalp kitlesix5

Detaylı

İyonize Radyasyonun Hücresel Düzeydeki Etkileri ve Moleküler Yaklaşımlar

İyonize Radyasyonun Hücresel Düzeydeki Etkileri ve Moleküler Yaklaşımlar İyonize Radyasyonun Hücresel Düzeydeki Etkileri ve Moleküler Yaklaşımlar Aysun Manisalıgil, Ayşegül Yurt Dokuz Eylül Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Medikal Fizik Anabilim Dalı Hücre ve Moleküller

Detaylı

Kozmesötik Nemlendiricilerin Yapısına Katılan Biyolojik Aktif Maddeler

Kozmesötik Nemlendiricilerin Yapısına Katılan Biyolojik Aktif Maddeler Alev EKEN ve Ark. KOZMESÖTĐK NEMLENDĐRĐCĐLERĐN YAPISINA KATILAN BĐYOLOJĐK AKTĐF MADDELER Kozmesötik Nemlendiricilerin Yapısına Katılan Biyolojik Aktif Maddeler THE BIOLOGIC ACTIVE INGREDIENTS USED IN COSMECEUTICAL

Detaylı

Deri Yaşlanmasına Karşı Medikal Önlemler

Deri Yaşlanmasına Karşı Medikal Önlemler Deri Yaşlanmasına Karşı Medikal Önlemler Prof. Dr. Serap ÖZTÜRKCAN*, Dr. Tuba Çelebi KAYHAN* * Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi, Dermatoloji Anabilim Dalı Özet Abstract Deri Yaşlanmasına Karşı Medikal

Detaylı

HÜCRE SĠNYAL OLAYLARI PROF. DR. FATMA SAVRAN OĞUZ

HÜCRE SĠNYAL OLAYLARI PROF. DR. FATMA SAVRAN OĞUZ HÜCRE SĠNYAL OLAYLARI PROF. DR. FATMA SAVRAN OĞUZ Çok hücreli organizmaların kompleks omurgalılara evrimi, hücreler birbirleriyle iletişim kuramasalardı mümkün olmazdı. Hücre-hücre Hücre-matriks etkileşimini

Detaylı

BİLİMSEL DOSYA EXTRACT No.1

BİLİMSEL DOSYA EXTRACT No.1 BİLİMSEL DOSYA EXTRACT No.1 Çok üst düzey araştırmacılar ve biyologlarla (Marsilya Eczacılık Fakültesi Biogenotoxicology Laboratuvarı INSERM, GREDECO) işbirliği içerisinde yürütülen 14 yıllık çalışma sonrasında

Detaylı

BCC DE GÜNCEL Prof. Dr. Kamer GÜNDÜZ

BCC DE GÜNCEL Prof. Dr. Kamer GÜNDÜZ BCC DE GÜNCEL Prof. Dr. Kamer GÜNDÜZ Celal Bayar Üniversitesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı-MANİSA Bazal Hücreli Kanser (BCC) 1827 - Arthur Jacob En sık rastlanan deri kanseri (%70-80) Açık

Detaylı

Deri Tümörleri Pratik Ders İçeriği

Deri Tümörleri Pratik Ders İçeriği Deri Tümörleri Pratik Ders İçeriği Deri Tümörleri DSÖ(2006) sınıflaması Yassı Hücreli Karsinom Bazal Hücreli Karsinom Bazoskuamoz Karsinom Melanositik Dermal Nevus Melanom DSÖ DERİ TÜMÖRLERİ SINIFLAMASI

Detaylı

HORMONLAR VE ETKİ MEKANİZMALARI

HORMONLAR VE ETKİ MEKANİZMALARI HORMONLAR VE ETKİ MEKANİZMALARI Receptörler İntrasellüler hidrofobik(llipofilik)ligandlara baglananlar Nükleer hormon reseptörleri Guanylate siklaz(nitrikoksid receptor) Hücre yüzey hidrofilik ligandlara

Detaylı

Hücre zedelenmesi etkenleri. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015

Hücre zedelenmesi etkenleri. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015 Hücre zedelenmesi etkenleri Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015 Homeostaz Homeostaz = hücre içindeki denge Hücrenin aktif olarak hayatını sürdürebilmesi için homeostaz korunmalıdır Hücre zedelenirse ne olur? Hücre

Detaylı

Larson'un 1960'larda veciz olarak belirttiði gibi,

Larson'un 1960'larda veciz olarak belirttiði gibi, 5 Prof. Dr. Semih KESKÝL Larson'un 1960'larda veciz olarak belirttiði gibi, yaþlýlarýn acil hastalýklarý diye bir durum yoktur. Bizimde burada söz konusu edeceðimiz yaþlýlar arasýndaki acil týbbi durumlardýr.

Detaylı

TİP I HİPERSENSİTİVİTE REAKSİYONU. Prof. Dr. Bilun Gemicioğlu

TİP I HİPERSENSİTİVİTE REAKSİYONU. Prof. Dr. Bilun Gemicioğlu TİP I HİPERSENSİTİVİTE REAKSİYONU Prof. Dr. Bilun Gemicioğlu HİPERSENSİTİVİTE REAKSİYONLARI TİP I TİP II TİPII TİPIII TİPIV TİPIV TİPIV İmmün yanıt IgE IgG IgG IgG Th1 Th2 CTL Antijen Solübl antijen Hücre/

Detaylı

MEME KANSERİ KÖK HÜCRELERİNİN GEN EKSPRESYON PROFİLİ

MEME KANSERİ KÖK HÜCRELERİNİN GEN EKSPRESYON PROFİLİ MEME KANSERİ KÖK HÜCRELERİNİN GEN EKSPRESYON PROFİLİ Sait Murat Doğan, A. Pınar Erçetin, Zekiye Altun, Duygu Dursun, Safiye Aktaş Dokuz Eylül Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü, İzmir Slayt 1 / 14 Meme Kanseri

Detaylı

EKSTRASELÜLER MATRİKS

EKSTRASELÜLER MATRİKS EKSTRASELÜLER MATRİKS Doku organisazyonu: Hücrelerin bağlanması 1- Hücre-matriks bağlantıları: ekstraselüler matriks tarafından hücrelerin bir arada tutulması 2- Hücre-hücre bağlantılar: hücrelerin birbiriyle

Detaylı

Rapor edilen iðne batma yaralanmalarýnýn %56 sý güvenlikli ürünler kullanýlarak önlenebilir den fazla patojen bulaþabilir.

Rapor edilen iðne batma yaralanmalarýnýn %56 sý güvenlikli ürünler kullanýlarak önlenebilir den fazla patojen bulaþabilir. Rapor edilen iðne batma yaralanmalarýnýn %56 sý güvenlikli ürünler kullanýlarak önlenebilir. 7 20 den fazla patojen bulaþabilir. 8 En büyük tehlike Hepatit B, Hepatit C ve HIV dir. Yaralananlarýn %40 ý

Detaylı

Hücre Zedelenmesi. Dr. Yasemin Sezgin. yasemin sezgin

Hücre Zedelenmesi. Dr. Yasemin Sezgin. yasemin sezgin Hücre Zedelenmesi Dr. Yasemin Sezgin yasemin sezgin Hastalık bilimi anlamına gelen patoloji hastalıkların altında yatan hücre, doku ve organlarda meydana gelen yapısal ve fonksiyonel değişiklikleri inceler

Detaylı

Slayt 1. Slayt 2. Slayt 3 YARA İYİLEŞMESİ YARA. Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger. Doku bütünlüğünün bozulmasıdır. Cerrahi ya da travmatik olabilir.

Slayt 1. Slayt 2. Slayt 3 YARA İYİLEŞMESİ YARA. Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger. Doku bütünlüğünün bozulmasıdır. Cerrahi ya da travmatik olabilir. Slayt 1 YARA İYİLEŞMESİ Yrd.Doç.Dr. Burak Veli Ülger Slayt 2 YARA Doku bütünlüğünün bozulmasıdır. Cerrahi ya da travmatik olabilir. Slayt 3 Akut Yara: Onarım süreci düzenli ve zamanında gelişir. Anatomik

Detaylı

TIBBİ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI

TIBBİ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI TIBBİ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI SAĞLIK BİLİMLERİ ENSİTÜSÜ İ Yüksek Lisans Programı SZR 101 Bilimsel Araştırma Yöntemleri Ders (T+ U) 2+2 3 6 AD SZR 103 Akılcı İlaç Kullanımı 2+0

Detaylı

Deri Yaşlanması. Ertuğrul H. Aydemir

Deri Yaşlanması. Ertuğrul H. Aydemir doi:10.5222/otd.supp2.2013.089 Deri Yaşlanması Ertuğrul H. Aydemir İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi ÖZET Deri yaşlanması fotoyaşlanma ve kronolojik yaşlanma olarak ikiye ayrılır ve yaklaşık % 80-90 ını UV

Detaylı

DİYALİZAT MATRİKS METALLOPROTEİNAZ DÜZEYİ BİZE NE SÖYLÜYOR?

DİYALİZAT MATRİKS METALLOPROTEİNAZ DÜZEYİ BİZE NE SÖYLÜYOR? DİYALİZAT MATRİKS METALLOPROTEİNAZ DÜZEYİ BİZE NE SÖYLÜYOR? Muhittin Ertilav 1, Özge Timur 2, Ender Hür 5, Devrim Bozkurt 5, Haşim Nar 2, Turan Koloğlu 3, Pınar Çetin 2, Özlem Purçlutepe 2, Sait Şen 4,

Detaylı

TAURİNİN İSKEMİ REPERFÜZYON HASARINDA MMP-2, MMP-9 VE İLİŞKİLİ SİNYAL İLETİ YOLAĞI ÜZERİNE ETKİLERİ

TAURİNİN İSKEMİ REPERFÜZYON HASARINDA MMP-2, MMP-9 VE İLİŞKİLİ SİNYAL İLETİ YOLAĞI ÜZERİNE ETKİLERİ TAURİNİN İSKEMİ REPERFÜZYON HASARINDA MMP-2, MMP-9 VE İLİŞKİLİ SİNYAL İLETİ YOLAĞI ÜZERİNE ETKİLERİ CEMRE URAL 1, ZAHİDE ÇAVDAR 1, ASLI ÇELİK 2, ŞEVKİ ARSLAN 3, GÜLSÜM TERZİOĞLU 3, SEDA ÖZBAL 5, BEKİR

Detaylı

Dr. Özlem Erdem Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji AD 22. ULUSAL PATOLOJİ KONGRESİ

Dr. Özlem Erdem Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji AD 22. ULUSAL PATOLOJİ KONGRESİ Dr. Özlem Erdem Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji AD 22. ULUSAL PATOLOJİ KONGRESİ OLGU 45 yaşında erkek hasta Yaklaşık 1,5 yıldan beri devam eden alt ekstremite ve gövde alt kısımlarında daha

Detaylı

Bağ ve kemik dokusu biyokimyası. Prof.Dr. Ümit TÜRKOĞLU

Bağ ve kemik dokusu biyokimyası. Prof.Dr. Ümit TÜRKOĞLU Bağ ve kemik dokusu biyokimyası Prof.Dr. Ümit TÜRKOĞLU 1 Hareket Dilimi Bağ dokusu Kemik dokusu Kas dokusu 2 Doku: Aynı fonksiyon ve yapı biçimini gösteren hücreler, hücreler arası madde ile bir araya

Detaylı

SANKO ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS KURULU 102: HÜCRE VE DOKU SİSTEMLERİ

SANKO ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS KURULU 102: HÜCRE VE DOKU SİSTEMLERİ Ders Kurulu Başkanı: / Başkan Yardımcıları: Yrd. Doç. Dr. Ayşegül Çört / Tıbbi Biyokimya Yrd. Doç. Dr. Bahadır Murat Demirel / Üyeler: Prof. Dr. Şahin A. Sırmalı / Histoloji ve Embriyoloji Doç. Dr. İlker

Detaylı

Cildinizde yaşın ilerlemesine ve çevresel faktörlere bağlı olarak kurumalar ve kırışıklıklar meydana gelir

Cildinizde yaşın ilerlemesine ve çevresel faktörlere bağlı olarak kurumalar ve kırışıklıklar meydana gelir Cildinizde yaşın ilerlemesine ve çevresel faktörlere bağlı olarak kurumalar ve kırışıklıklar meydana gelir Cilt kırışıklıkları herhangi bir hastalık belirtisi değil, doğal bir süreçtir. Ciltte oluşan kırışıklıkların

Detaylı

DÖNEM 1- A, 3. DERS KURULU (2015-2016)

DÖNEM 1- A, 3. DERS KURULU (2015-2016) DÖNEM 1- A, 3. DERS KURULU (2015-2016) DERS SAATİ DERS ADI DERS KONUSU DERSİ VEREN ÖĞRETİM ÜYESİ 4. DK 1. Hafta 07 Aralık Pazartesi Mikrobiyoloji Mikrobiyolojinin tarihçesi ve mikroorganizmalara genel

Detaylı

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Eğitim Yılı

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Eğitim Yılı Dönem I. 2. Ders Kurulu II. HÜCRE BİLİMLERİ-I Eğitim Programı Eğitim Başkoordinatörü: Dönem Koordinatörü: Koordinatör Yardımcısı: Doç. Dr. Erkan Melih ŞAHİN Prof. Dr. Alirıza ERDOĞAN Yrd. Doç. Ders Kurulu

Detaylı

TÜSAD İnfeksiyon Çalışma Grubu

TÜSAD İnfeksiyon Çalışma Grubu TÜSAD İnfeksiyon Çalışma Grubu Neden Grip Aşısı Yaptırmalıyız? Grip her yýl görülür ve günlük yaþamý etkiler Her yýl trafik kazalarýndan daha fazla insan grip nedeniyle ölmektedir. Özellikle çocuklar,

Detaylı

Deri, vücudun sa lam ve koruyucu dı örtüsüdür. Salgı bezleri, tırnaklar,tüyler ile deri bir organ ve sistemdir. En geni organdır (Yakla ık 1.

Deri, vücudun sa lam ve koruyucu dı örtüsüdür. Salgı bezleri, tırnaklar,tüyler ile deri bir organ ve sistemdir. En geni organdır (Yakla ık 1. Deri, vücudun sa lam ve koruyucu dı örtüsüdür. Salgı bezleri, tırnaklar,tüyler ile deri bir organ ve sistemdir. En geni organdır (Yakla ık 1.5-2 m 2 ) Deri esas olarak iki tabakadan olu ur Üst deri (Epidermis)

Detaylı

Nesrullah AYŞİN 1, Handan MERT 2, Nihat MERT 2, Kıvanç İRAK 3. Hakkari Üniversitesi, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu, HAKKARİ

Nesrullah AYŞİN 1, Handan MERT 2, Nihat MERT 2, Kıvanç İRAK 3. Hakkari Üniversitesi, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu, HAKKARİ Nesrullah AYŞİN 1, Handan MERT 2, Nihat MERT 2, Kıvanç İRAK 3 1 Hakkari Üniversitesi, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu, HAKKARİ 2 Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Veteriner Fakültesi, Biyokimya Anabilim

Detaylı

DERİ VE EKLERİ. Doç. Dr. Belgin CAN

DERİ VE EKLERİ. Doç. Dr. Belgin CAN DERİ VE EKLERİ Doç. Dr. Belgin CAN DERİ İki tabakadan oluşur Epidermis Gövdenin dış yüzünü örten boynuzlaşan çok katlı yassı epitel dokusudur. Dermis Gevşek ve sıkı bağ dokusundan oluşan kalın bağ dokusudur.

Detaylı

SANKO ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 2015-2016 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS KURULU 102: HÜCRE VE DOKU SİSTEMLERİ

SANKO ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ 2015-2016 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS KURULU 102: HÜCRE VE DOKU SİSTEMLERİ 05-06 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS KURULU 0: HÜCRE VE DOKU SİSTEMLERİ Ders Kurulu Başkanı: / Başkan Yardımcıları: / Histoloji Embriyoloji Yrd. Doç. Dr. Bahadır Murat Demirel / Üyeler: / Tıbbi / Dersin AKTS

Detaylı

Formaldehyde free PERFECT RESTORE TEKNOLOJÝYÝ SAÐLIKLA BÝRLEÞTÝRDÝ NANO HAIR TEKNOLOJÝSÝ SAYESÝNDE FORMALDEHYDE VE KANSEROJEN MADDELER ÝÇERMEZ. PERFECT RESTORE ÝLE ARTIK DÜZLEÞTÝRME ÝÞLEMÝ 3 GÜNDE DEÐÝL

Detaylı

SANKO ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS KURULU 102: HÜCRE VE DOKU SİSTEMLERİ

SANKO ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS KURULU 102: HÜCRE VE DOKU SİSTEMLERİ Ders Kurulu Başkanı: Prof. Dr. Şahin A. Sırmalı / Histoloji ve Embriyoloji Başkan Yardımcıları: Doç. Dr. Ayşegül Çört / Tıbbi Biyokimya / Üyeler: Prof. Dr. İlker Saygılı / Tıbbi Biyokimya / / Dersin AKTS

Detaylı

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX! Özel Formülasyon DAHA İYİ Yumurta Verimi Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Detaylı

Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip mikro dozaj sistemleri ile Kimya,Maden,Gýda... gibi sektörlerde kullanýlan hafif, orta

Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip mikro dozaj sistemleri ile Kimya,Maden,Gýda... gibi sektörlerde kullanýlan hafif, orta Mikro Dozaj Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip mikro dozaj sistemleri ile Kimya,Maden,Gýda... gibi sektörlerde kullanýlan hafif, orta ve aðýr hizmet tipi modellerimizle Türk

Detaylı

ECH 208 KOZMETİK ÜRÜNLER. 2.Hafta Ders Notları Deri ve Bakımı

ECH 208 KOZMETİK ÜRÜNLER. 2.Hafta Ders Notları Deri ve Bakımı ECH 208 KOZMETİK ÜRÜNLER 2.Hafta Ders Notları Deri ve Bakımı 1 Deri en geniş ve en ağır organ (9 kg) tüm vücut ağırlığının ~ % 16 sını kaplar ve alanı yetişkinlerde ~ 1.8 m²- 2 m 2, bebeklerde ~ 0.25 m²dir

Detaylı

Kanser Tedavisi: Günümüz

Kanser Tedavisi: Günümüz KANSER TEDAVİSİNDE MOLEKÜLER HEDEFLER Doç. Dr. Işık G. YULUĞ Bilkent Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü yulug@fen.bilkent.edu.tr Kanser Tedavisi: Günümüz Geleneksel sitotoksik ilaçlar ve

Detaylı

SANKO ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS KURULU 102: HÜCRE VE DOKU SİSTEMLERİ

SANKO ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS KURULU 102: HÜCRE VE DOKU SİSTEMLERİ Ders Kurulu Başkanı: / Başkan Yardımcıları: Yrd. Doç. Dr. Hakan Darıcı / Histoloji ve Embriyoloji / Üyeler: Doç. Dr. İlker Saygılı / Tıbbi Biyokimya / Dersin AKTS Kredisi: 9 Kurul Başlangıç Tarihi: 16

Detaylı

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ İŞ HİJYENİ-4 PROF. DR. SARPER ERDOĞAN İş Hijyeni-4 Işınlar İyonizan olmayan ışınlar İyonizan ışınlar Eşik değerler 1 Işınlar

Detaylı

Nar yaprak, meyve, kabuk ve kök gibi pek çok kısmı tedavi amacıyla kullanılan bir ağaçtır. Ayrıca son yıllarda nar çekirdek yağı da kullanılmaktadır.

Nar yaprak, meyve, kabuk ve kök gibi pek çok kısmı tedavi amacıyla kullanılan bir ağaçtır. Ayrıca son yıllarda nar çekirdek yağı da kullanılmaktadır. NAR (Punica granatum, Pomegranate) Nar yaprak, meyve, kabuk ve kök gibi pek çok kısmı tedavi amacıyla kullanılan bir ağaçtır. Ayrıca son yıllarda nar çekirdek yağı da kullanılmaktadır. Nar Çekirdek yağı;

Detaylı

Glikolik Asit Bazlı. Cilt Bakım Ürünleri

Glikolik Asit Bazlı. Cilt Bakım Ürünleri Glikolik Asit Bazlı Cilt Bakım Ürünleri Cosmoscience Laboratuvarları nda geliştirilmiştir ve Fransa da üretimi yapılmaktadır. Bitki ekstraktları ve glikolik asit bazlı amenokozmetk ürün serisine sahiptir.

Detaylı

Modüler Proses Sistemleri

Modüler Proses Sistemleri Ürünler ve Hizmetlerimiz 2011 Modüler Proses Makineleri Modüler Proses Sistemleri Proses Ekipmanlarý Süt alým tanklarý Süt alým degazörleri Akýþ transfer paneli Vana tarlasý Özel adaptör Tesisat malzemeleri

Detaylı

1. İnsan vücudunun ölçülerini konu edinen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir?

1. İnsan vücudunun ölçülerini konu edinen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? VÜCUT BAKIMI 1. İnsan vücudunun ölçülerini konu edinen bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir? A) Anatomi B) Fizyoloji C) Antropometri D) Antropoloji 2. Kemik, diş, kas, organlar, sıvılar ve adipoz dokunun

Detaylı

8. SINIF FEN B L MLER

8. SINIF FEN B L MLER 8. SINIF FEN B L MLER KAZANIM ODAKLI SORU BANKASI Tudem Eğitim Hiz. San. ve Tic. A.Ş 1476/1 Sokak No: 10/51 Alsancak/Konak/ÝZMÝR Yazarlar: Tudem Yazý Kurulu Dizgi ve Grafik: Tudem Grafik Ekibi Baský ve

Detaylı

SANKO ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS KURULU 102: HÜCRE VE DOKU SİSTEMLERİ

SANKO ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS KURULU 102: HÜCRE VE DOKU SİSTEMLERİ Ders Kurulu Başkanı: Doç. Dr. Zafer Çetin / Tıbbi Biyoloji Başkan Yardımcıları: Dr. Öğr. Üyesi Tuba Denkçeken/ Biyofizik Öğr. Gör. Dr. Deniz Mıhçıoğlu / Tıbbi Biyoloji Üyeler: Prof. Dr. İlker Saygılı /

Detaylı

Doksorubisin uygulanan PARP-1 geni silinmiş farelerde FOXO transkripsiyon faktörlerinin ekspresyonları spermatogenez sürecinde değişiklik gösterir

Doksorubisin uygulanan PARP-1 geni silinmiş farelerde FOXO transkripsiyon faktörlerinin ekspresyonları spermatogenez sürecinde değişiklik gösterir Doksorubisin uygulanan PARP-1 geni silinmiş farelerde FOXO transkripsiyon faktörlerinin ekspresyonları spermatogenez sürecinde değişiklik gösterir Çiler Çelik-Özenci*, Nilay Kuşcu*, Nayçe Bektaş*, Ece

Detaylı

D Vitaminin Relaps Brucelloz üzerine Etkisi. Yrd.Doç.Dr. Turhan Togan Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

D Vitaminin Relaps Brucelloz üzerine Etkisi. Yrd.Doç.Dr. Turhan Togan Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji D Vitaminin Relaps Brucelloz üzerine Etkisi Yrd.Doç.Dr. Turhan Togan Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bruselloz Brucella cinsi bakteriler tarafından primer olarak otçul

Detaylı

Kemik Doku. Prof.Dr.Ümit Türkoğlu

Kemik Doku. Prof.Dr.Ümit Türkoğlu Kemik Doku Prof.Dr.Ümit Türkoğlu 1 Kemik Dokusu İskelet sistemi başlıca işlevleri: Mekanik destek Hareket için kasların yapışma yerlerini sağlama Medüllasında yer alan, hemapoetik sistem elemanı kemik

Detaylı

KANITA DAYALI TIP AÇISINDAN PRP ENDİKASYONLARI

KANITA DAYALI TIP AÇISINDAN PRP ENDİKASYONLARI KANITA DAYALI TIP AÇISINDAN PRP ENDİKASYONLARI Yasemin Saray Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı 03/11/15 KULLANIM ALANLARI Alopesi Akne skarları ve diğer skarlar Rejuvenasyon

Detaylı

anti-age güzelliðinizin sýrrý

anti-age güzelliðinizin sýrrý anti-age güzelliðinizin sýrrý 1 Lubex anti-age Lubex in Vizyonu 2 güzelliðinizin sýrrý 3 day light Cildinizin ideal þekilde nemlenmesini, cilt elastikiyetinin saðlanmasýný, serbest radikallere karþý korunmasýný,

Detaylı

Yaþlanma ile birlikte deri ve saçlarda görülen

Yaþlanma ile birlikte deri ve saçlarda görülen 9 Prof. Dr. Selçuk BÖLÜKBAÞI Yaþlanma ile birlikte deri ve saçlarda görülen deðiþiklikler gibi vücut duruþunda ve yürüyüþünde de deðiþiklikler meydana gelir. Kas-iskelet sistemi vücudun destek ve temelidir.

Detaylı

Replikasyon, Transkripsiyon ve Translasyon. Yrd. Doç. Dr. Osman İBİŞ

Replikasyon, Transkripsiyon ve Translasyon. Yrd. Doç. Dr. Osman İBİŞ Replikasyon, Transkripsiyon ve Translasyon Yrd. Doç. Dr. Osman İBİŞ DNA replikasyonu DNA nın replikasyonu, DNA molekülünün, sakladığı genetik bilgilerin sonraki nesillere aktarılması için kendi kopyasını

Detaylı

7. PROKARYOTLARDA GEN İFADESİNİN DÜZENLENMESİ

7. PROKARYOTLARDA GEN İFADESİNİN DÜZENLENMESİ 7. PROKARYOTLARDA GEN İFADESİNİN DÜZENLENMESİ Başlıklar 1. Prokaryotlar gen ifadesini çevre koşullarına göre düzenler 2. E. Coli de laktoz metabolizması 3. Lac operonu negatif kontrol 4. CAP pozitif kontrol

Detaylı

Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir.

Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir. METABOLİZMA ve ENZİMLER METABOLİZMA Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir. A. ÖZÜMLEME (ANABOLİZMA) Metabolizmanın yapım reaksiyonlarıdır. Bu tür olaylara

Detaylı

Salyangoz Mukus Süzüntüsü Bazlı Kozmetik

Salyangoz Mukus Süzüntüsü Bazlı Kozmetik İMDİ YENİLENME ZAMANI! IT'S TIME TO SLOW DOWN! EXCLUSIVE Salyangoz Mukus Süzüntüsü Bazlı Kozmetik ŞİMDİ YENİLENME ZAMANI! Ultra Enerji Kremi Salyangoz Mukus Süzüntüsü Bazlı Cildi yenilemek için olağanüstü

Detaylı

Kozmetiklerin Sınıflandırılması

Kozmetiklerin Sınıflandırılması Kozmetikler 2 şekilde sınıflandırılır: Kozmetiklerin Sınıflandırılması 1. Uygulanış yerlerine göre 2. Temel etki alanlarına göre a. Tabaka oluşturan maddeler: Derinin, saçın ve tırnağın üzerinde dekoratif

Detaylı

Serbest radikallerin etkileri ve oluşum mekanizmaları

Serbest radikallerin etkileri ve oluşum mekanizmaları Serbest radikallerin etkileri ve oluşum mekanizmaları Serbest radikallerin yapısında, çoğunlukla oksijen yer almaktadır. (reaktif oksijen türleri=ros) ROS oksijen içeren, küçük ve oldukça reaktif moleküllerdir.

Detaylı

Telomeraz enzim eksikliğinin tedavisinde yeni yaklaşımlar. Prof. Dr. Fatma İnanç Tolun 08.11.2013 / Kahramanmaraş

Telomeraz enzim eksikliğinin tedavisinde yeni yaklaşımlar. Prof. Dr. Fatma İnanç Tolun 08.11.2013 / Kahramanmaraş Telomeraz enzim eksikliğinin tedavisinde yeni yaklaşımlar Prof. Dr. Fatma İnanç Tolun 08.11.2013 / Kahramanmaraş Sunum Akışı DNA replikasyonu Telomer Telomeraz Telomeraz eksikliğinde görülen hastalıklar

Detaylı

1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn

1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn 4. SINIF COÞMAYA SORULARI 1. BÖLÜM 3. DÝKKAT! Bu bölümde 1 den 10 a kadar puan deðeri 1,25 olan sorular vardýr. 1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn toplamý kaçtýr? A) 83 B) 78 C) 91 D) 87

Detaylı

BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI

BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI SAĞLIK BİLİMLERİ ENSİTÜSÜ İ Yüksek Lisans Programı SZR 101 Bilimsel Araştırma Ders (T+ U) 2+2 3 6 AD SZR 103 Akılcı İlaç Kullanımı 2+0 2 5 Enstitünün Belirlediği

Detaylı

EÞÝTSÝZLÝKLER. I. ve II. Dereceden Bir Bilinmeyenli Eþitsizlik. Polinomlarýn Çarpýmý ve Bölümü Bulunan Eþitsizlik

EÞÝTSÝZLÝKLER. I. ve II. Dereceden Bir Bilinmeyenli Eþitsizlik. Polinomlarýn Çarpýmý ve Bölümü Bulunan Eþitsizlik l l l EÞÝTSÝZLÝKLER I. ve II. Dereceden Bir Bilinmeyenli Eþitsizlik Polinomlarýn Çarpýmý ve Bölümü Bulunan Eþitsizlik Çift ve Tek Katlý Kök, Üslü ve Mutlak Deðerlik Eþitsizlik l Alýþtýrma 1 l Eþitsizlik

Detaylı

DAHA İYİ ÖZEL FORMÜLASYON. Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık

DAHA İYİ ÖZEL FORMÜLASYON. Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık ÖZEL FORMÜLASYON DAHA İYİ Yumurta Verim Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık DAHA DÜŞÜK MALİYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA İÇİN AGRALYX

Detaylı

Hücre Nükleusu, Nükleus Membranı, Nükleus Porları. Doç. Dr. Ahmet Özaydın

Hücre Nükleusu, Nükleus Membranı, Nükleus Porları. Doç. Dr. Ahmet Özaydın Hücre Nükleusu, Nükleus Membranı, Nükleus Porları Doç. Dr. Ahmet Özaydın Nükleus (çekirdek) ökaryotlar ile prokaryotları ayıran temel özelliktir. Çekirdek hem genetik bilginin deposu hem de kontrol merkezidir.

Detaylı

Serbest radikal. yörüngelerinde) eşleşmemiş tek. gösteren, nötr ya da iyonize tüm atom veya moleküllere denir.

Serbest radikal. yörüngelerinde) eşleşmemiş tek. gösteren, nötr ya da iyonize tüm atom veya moleküllere denir. Superoxide Dismutase Hazırlayanlar: Funda İLHAN (050559017) Ebru KORKMAZ (050559021) Mehtap BİRKAN (050559008) Nihan BAŞARAN (050559007) Prof. Dr. Figen ERKOÇ Gazi Eğitim Fakültesi GAZİ İ ÜNİVERSİTESİİ

Detaylı

7. PROKARYOTLARDA GEN İFADESİNİN DÜZENLENMESİ

7. PROKARYOTLARDA GEN İFADESİNİN DÜZENLENMESİ 7. PROKARYOTLARDA GEN İFADESİNİN DÜZENLENMESİ Başlıklar 1. Prokaryotlar gen ifadesini çevre koşullarına göre düzenler 2. E. Coli de laktoz metabolizması 3. Lac operonu negatif kontrol 4. CAP pozitif kontrol

Detaylı

DÜŞÜK SICAKLIK STRESİ

DÜŞÜK SICAKLIK STRESİ DÜŞÜK SICAKLIK STRESİ Düşük sıcaklık stresi iki kısımda incelenir. Üşüme Stresi Donma stresi Düşük sıcaklık bitkilerde nekrozis, solma, doku yıkımı, esmerleşme, büyüme azalışı ve çimlenme düşüşü gibi etkiler

Detaylı

RENAL TRANSPLANT ALICILARINDA C5aR 450 C/T GEN POLİMORFİZMİ: GREFT ÖMRÜ İLE T ALLELİ ARASINDAKİ İLİŞKİ

RENAL TRANSPLANT ALICILARINDA C5aR 450 C/T GEN POLİMORFİZMİ: GREFT ÖMRÜ İLE T ALLELİ ARASINDAKİ İLİŞKİ RENAL TRANSPLANT ALICILARINDA C5aR 450 C/T GEN POLİMORFİZMİ: GREFT ÖMRÜ İLE T ALLELİ ARASINDAKİ İLİŞKİ Ramazan GÜNEŞAÇAR 1, Gerhard OPELZ 2, Eren ERKEN 3, Steffen PELZL 2, Bernd DOHLER 2, Andrea RUHENSTROTH

Detaylı

Deri Yaşlanmasında Korunma ve Tedavi Yöntemleri

Deri Yaşlanmasında Korunma ve Tedavi Yöntemleri Deri Yaşlanmasında Korunma ve Tedavi Yöntemleri Ezgi ÜNLÜ, Cengizhan ERDEM Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Dermatoloji Anabilimdalı, Ankara Özet Deri Yaşlanmasında Korunma ve Tedavi Yöntemleri Deri

Detaylı

HALK SAĞLIĞI ANABĠLĠM DALI. Ders adı : Endokrin çevre bozucular ve tarama programı

HALK SAĞLIĞI ANABĠLĠM DALI. Ders adı : Endokrin çevre bozucular ve tarama programı HALK SAĞLIĞI ANABĠLĠM DALI Ders adı : Endokrin çevre bozucular ve tarama programı Öğretim Üyesi : Prof. Dr. A. Emel ÖNAL Endokrin sistemin çalışmasını değiştiren, sağlıklı insanda veya çocuklarında sağlık

Detaylı

Dr. Hülya ÇAKMAK Gıda Mühendisliği Bölümü ANTİOKSİDANLAR

Dr. Hülya ÇAKMAK Gıda Mühendisliği Bölümü ANTİOKSİDANLAR Dr. Hülya ÇAKMAK Gıda Mühendisliği Bölümü ANTİOKSİDANLAR ANTİOKSİDANLAR Aktif oksijen türevleri (ROS) normal metabolizma sırasında vücudumuzun ürettiği yan ürünlerdir. Ancak bazı dış kaynaklardan da serbest

Detaylı

08.11.2008 VİTAMİN D VE İMMÜN SİSTEM VİTAMİN D

08.11.2008 VİTAMİN D VE İMMÜN SİSTEM VİTAMİN D VİTAMİN D VE İMMÜN SİSTEM VİTAMİN D Vitamin D ve İmmün Sistem İnsülin Sekresyonuna Etkisi Besinlerde D Vitamini Makaleler Vitamin D, normal bir kemik gelişimi ve kalsiyum-fosfor homeostazisi için elzem

Detaylı

TRANSLASYON ve PROTEİNLER

TRANSLASYON ve PROTEİNLER TRANSLASYON ve PROTEİNLER Prof. Dr. Sacide PEHLİVAN 13 Aralık 2016 mrna daki baz sırasının kullanılarak amino asitlerin doğru sıra ile proteini oluşturmasını kapsayan olayların tümüne Translasyon veya

Detaylı

Deri (Cilt) Fonksiyonel & Klinik Anatomisi ve Fizyolojisi

Deri (Cilt) Fonksiyonel & Klinik Anatomisi ve Fizyolojisi Deri (Cilt) Fonksiyonel & Klinik Anatomisi ve Fizyolojisi Öğr.Gör.Dr. Nurullah YÜCEL Sağlık Bilimleri Fakültesi İş Sağlığı ve Güvenliği Bölümü Temel Anatomi ve Fizyoloji Dersi SBF 122 Deri (Cilt) Vücudun

Detaylı

TTB deki. SGK daki puanı. önerdiğimiz puanlar. daki kodu. puanı. Genel

TTB deki. SGK daki puanı. önerdiğimiz puanlar. daki kodu. puanı. Genel İŞLEM ADI Genel EK-8 / EK-9 daki kodu SGK daki puanı TTB deki puanı Deri ve mukoza smearleri, direkt 10 10 Deri ph ölçülmesi, deri tipi tayini 700,040 15 15 15 Wood ışığı muayenesi 700,390 7 15 15 Deri

Detaylı

FEN BÝLÝMLERÝ. TEOG-2 DE % 100 isabet

FEN BÝLÝMLERÝ. TEOG-2 DE % 100 isabet TEOG-2 DE % 1 isabet 1. Geyik Aslan Ot Fare ýlan Atmaca Doðal bir ekosistemde enerji aktarýmý þekildeki gibi gösterilmiþtir. Buna göre, aþaðýdaki açýklamalardan hangisi yanlýþtýr? Aslan ile yýlan 2. dereceden

Detaylı

Moleküler biyolojiye giriş. Doç.Dr.Pınar AKSOY SAĞIRLI

Moleküler biyolojiye giriş. Doç.Dr.Pınar AKSOY SAĞIRLI Moleküler biyolojiye giriş Doç.Dr.Pınar AKSOY SAĞIRLI Molecular biology terimi ilk kez Warren Weaver tarafından 1938 de kullanıldı. Hayatın fiziksel ve kimyasal olarak açıklanması olarak tanımlandı. 1977

Detaylı

Bölüm 6: Lojik Denklemlerin Sadeleþtirilmesi

Bölüm 6: Lojik Denklemlerin Sadeleþtirilmesi ölüm : Lojik Denklemlerin Sadeleþtirilmesi. Giriþ: Karnough (karno) haritalarý 9 yýlýnda M. Karnough tarafýndan dijital devrelerde kullanýlmak üzere ortaya konmuþtur. u yöntemle dijital devreleri en az

Detaylı

GLOBİN GEN REGÜLASYONU

GLOBİN GEN REGÜLASYONU GLOBİN GEN REGÜLASYONU GLOBİN GENLERİN REGÜLASYONU Her bir globin genin dokuya ve gelişime spesifik ekspressiyonu regülatör dizilimdeki transkripsiyon faktörlerinin etkisi ile sağlanmaktadır. Globin

Detaylı

%98 OKSİJEN GEÇİRGEN RENKLİ MİNERAL FONDÖTEN

%98 OKSİJEN GEÇİRGEN RENKLİ MİNERAL FONDÖTEN %98 OKSİJEN GEÇİRGEN RENKLİ MİNERAL FONDÖTEN SPF30 Mineral güneş koruyucu Temel olarak cildin tüm dokularına oksijen geçirgenliği sağlayan üçlü silika retiküler taşıyıcı sistem. FDA nın cilt iyileştirici

Detaylı

Gerekçe. Birim. Genel İşlemler

Gerekçe. Birim. Genel İşlemler İŞLEM ADI Genel İşlemler BD/İE Birim Önerilen Birim Deri ve mukoza smearleri, direkt 10 10 Deri ph ölçülmesi, deri tipi tayini 15 15 Wood ışığı muayenesi 15 15 Deri ve mukoza smearleri (giemsa, wright,

Detaylı

OTOLOG SELÜLER REJUVENASYON INNOVATIVE TREATMENT FOR SKIN BIO - STIMULATION

OTOLOG SELÜLER REJUVENASYON INNOVATIVE TREATMENT FOR SKIN BIO - STIMULATION OTOLOG SELÜLER REJUVENASYON INNOVATIVE TREATMENT FOR SKIN BIO - STIMULATION 0476 OTOLOG SELÜLER REJUVENASYON NEDİR VE NASIL ETKİLİ OLUR? Daha genç ve canlı bir cilt arzuluyorsanız Density Platelet Jel

Detaylı

0.2-200m3/saat AISI 304-316

0.2-200m3/saat AISI 304-316 RD Firmamýz mühendisliðinde imalatýný yaptýðýmýz endüstriyel tip hava kilidleri her türlü proseste çalýþacak rotor ve gövde seçeneklerine sahiptir.aisi304-aisi316baþtaolmaküzerekimya,maden,gýda...gibi

Detaylı

18.Eyl Rektörlük Programı Eğitim Köyü Pazartesi Rektörlük Programı Eğitim Köyü Rektörlük Programı Eğitim Köyü

18.Eyl Rektörlük Programı Eğitim Köyü Pazartesi Rektörlük Programı Eğitim Köyü Rektörlük Programı Eğitim Köyü 18.Eyl.17 09.00-09.50 Rektörlük Programı Eğitim Köyü Pazartesi 10.00-10.50 Rektörlük Programı Eğitim Köyü 11.00-11.50 Rektörlük Programı Eğitim Köyü 13.00-13.50 Rektörlük Programı Eğitim Köyü 14.00-14.50

Detaylı

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA CIVCIV IÇIN OVOLYX!

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA CIVCIV IÇIN OVOLYX! Özel Formülasyon DAHA İYİ Yumurta verimi Kabuk kalitesi Civciv kalitesi Döllülük Çıkım oranı Karaciğer sağlığı Bağırsak sağlığı Bağışıklık Karlılık DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA

Detaylı

Hücre. 1 µm = 0,001 mm (1000 µm = 1 mm)!

Hücre. 1 µm = 0,001 mm (1000 µm = 1 mm)! HÜCRE FİZYOLOJİSİ Hücre Hücre: Tüm canlıların en küçük yapısal ve fonksiyonel ünitesi İnsan vücudunda trilyonlarca hücre bulunur Fare, insan veya filin hücreleri yaklaşık aynı büyüklükte Vücudun büyüklüğü

Detaylı

Motor kademeleri ile otomasyon seviyeleri arasýnda akýllý baðlantý Akýllý Baðlantý Siemens tarafýndan geliþtirilen SIMOCODE-DP iþlemcilerin prozeslerinin hatasýz çalýþmasýný saðlamak için gerekli tüm temel

Detaylı

Aktivasyon enerjisi. Enzim kullanılmayan. enerjisi. Girenlerin toplam. enerjisi. Enzim kullanılan. Serbest kalan enerji. tepkimenin aktivasyon

Aktivasyon enerjisi. Enzim kullanılmayan. enerjisi. Girenlerin toplam. enerjisi. Enzim kullanılan. Serbest kalan enerji. tepkimenin aktivasyon ENZİMLER Enzimler Canlı sistemlerde meydana gelen tüm yapım ve yıkım reaksiyonlarına metabolizma denir Metabolizma faaliyetleri birer biyokimyasal tepkimedir. Ve bu tepkimelerin başlayabilmesi belirli

Detaylı

Hedefe Spesifik Beslenme Katkıları

Hedefe Spesifik Beslenme Katkıları Hedefe Spesifik Beslenme Katkıları Hayvan Beslemede Vitamin ve Minerallerin Önemi Vitaminler, çiftlik hayvanlarının, büyümesi, gelişmesi, üremesi, kısaca yaşaması ve verim vermesi için gerekli metabolik

Detaylı

1. Sınıf Güz Dönemi I. Hafta Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma Ders Saati

1. Sınıf Güz Dönemi I. Hafta Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma Ders Saati I. Hafta Ders Saati 15.09.2014 16.09.2014 17.09.2014 18.09.2014 19.09.2014 Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi I: Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi I: Makromoleküller (Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ataş) Türk Dili

Detaylı

Suyun Radyasyon Kimyası

Suyun Radyasyon Kimyası Suyun Radyasyon Kimyası Radyobiyolojide ve reaktör teknolojisinde kimyasal işlemlerde su ve sulu çözeltilerin önemi nedeniyle suyun radyasyon kimyası deneysel ve teorik çalışmalarda esas konu olmuştur.

Detaylı