Say : 148 / NE İÇİMİZDEKİ CEVAHİRİN SOLMASINA İZİN VERECEĞİZ NE DE KORKU İMPARATOR- LUĞUNA TESLİM OLACAĞIZ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Say : 148 / NE İÇİMİZDEKİ CEVAHİRİN SOLMASINA İZİN VERECEĞİZ NE DE KORKU İMPARATOR- LUĞUNA TESLİM OLACAĞIZ"

Transkript

1 Say : 148 / NE İÇİMİZDEKİ CEVAHİRİN SOLMASINA İZİN VERECEĞİZ NE DE KORKU İMPARATOR- LUĞUNA TESLİM OLACAĞIZ TÜRKİYE DE UÇUCU KÜLLÜ BETONLAR İÇİN YAŞAM DÖNGÜSÜ ANALİZİ PROJE YÖNETİMİ PROBLEMLERİ YAPI BİLGİ MODELLEMESİ (BIM) VE TÜRKİYE DE KULLANIMI KANAL İSTANBUL UN ÇEVRESEL ÇALIŞMALARA İHTİYACI VAR PROJE YÖNETİMİNDE KALİTE KONTROLÜN ÖNEMİ VE YAPI KİMYASALLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ MÜHENDİSLER VE MİMARLAR YAPI ÜRETİM SÜRECİNDEN DIŞLANIYOR TEKİRDAĞ-ÇORLU DAKİ TREN KAZASI İLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI

2

3

4 sayı 148/2018 TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ tarafından iki ayda bir yayınlanmaktadır. MO stanbul fiubesi Ad na mtiyaz Sahibi Nusret SUNA TMMOB 45. OLAĞAN GENEL KURULU Sorumlu Yaz flleri Müdürü Rezan BULUT Yay n Kurulu Nusret SUNA Mete AKALIN Temel PİRLİ Rezan BULUT Murat ANTİK Faruk BULUBAY Funda KILINÇ SUVAKÇI Bask Öncesi Haz rl k ODA Ajans Graf ik Tasar m ve Uygulama Nur AYMAN ÇAKMAK Bask ve Cilt Nev Ambalaj A.Ş Yıl Mah. Matbaacılar 3. Cad. No: 222B/1 Bağcılar-İstanbul Basım Tarihi: 10 Temmuz 2018 Yay n Türü: Yerel Yay n Koflullar Yaz larda Ad, Soyad, Tarih ve mza bulunmal d r. Yay nlanan yaz lardan dolay doğabilecek her türlü sorumluluk yaz sahibine aittir. Gönderilen yaz lar yay nlay p yay nlamama, daha sonra yay nlama ya da özü kaybettirmeden k saltmak yay n kurulunun yetkisindedir. Yay nlanmayan ya da daha sonra yay nlanan yaz lar için yaz sahibi herhangi bir hak talep edemez. Kaynak gösterilmeden al nt yap lamaz. Yönetim Yeri Adres: Mumhane Cad. No: 21 Karaköy - stanbul Tel: (0212) Pbx Faks: (0212) e-posta: istanbul@imo.org.tr web: BASIN AÇIKLAMASI: MÜHENDİSLER VE MİMARLAR YAPI ÜRETİM SÜRECİNDEN DIŞLANIYOR 1BAfiYAZI / Ne İçimizdeki Cevahirin Solmasına İzin Vereceğiz Ne de Korku İmparatorluğuna Teslim Olacağız TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Yönetim Kurulu MAKALE / Türkiye de Uçucu Küllü Betonlar İçin Yaşam Döngüsü Analizi - Dr. Öğr. Üyesi Çağla Meral AKGÜL, Dr. Ayşegül Petek YENER, Meltem BAYRAMTAN MAKALE / Proje Yönetimi Problemleri Yük. Mim. Saadet SAYIN - Prof. Dr. Erdem CANBAY MAKALE / Yapı Bilgi Modellemesi (BIM) ve Türkiye de Kullanımı Doç. Dr. Esin ERGEN PEHLEVAN..., MAKALE / Kanal İstanbul un Çevresel Çalışmalara İhtiyacı Var Derin ORHON..., MAKALE / Proje Yönetiminde Kalite Kontrolün Önemi ve Yapı Kimyasallarının Değerlendirilmesi - İnş. Yük. Müh. Cem ERCAN DEĞERLENDİRME/ Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi nin Taşınmasına İlişkin Değerlendirme BASIN AÇIKLAMASI/ Mühendisler ve Mimarlar Yapı Üretim Sürecinden Dışlanıyor GENEL KURUL/ TMMOB 45. Olağan Genel Kurulu BASIN AÇIKLAMASI/ Felaketlerin Nedeni Doğa Olayları Değil, Mühendislik ve Bilgi Birikiminin Günlük Ticarete Teslim Edilmesidir! Mühendislik ve Mühendislerin Yok Sayılmasıdır! fiUBEM ZDEN... 41

5 başyazı NE İÇİMİZDEKİ CEVAHİRİN SOLMASINA İZİN VERECEĞİZ NE DE KORKU İMPARATORLUĞUNA TESLİM OLACAĞIZ D eğerli Meslektaşlarımız, Ülkemiz açısından hayli kritik bir seçimi geride bıraktık. 24 Haziran 2018 seçimleri Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yeni bir dönemin başlangıcı sayılabilir. İşin doğrusu yeni dönemin ilk adımı 2010 da gerçekleştirilen Anayasa değişikliği ile atıldı referandumu ile köklü değişimin önü açıldı. Son seçim ise bir bakıma Anayasa değişiklerinin tescil edildiği sonuçlara tanık oldu. Artık Türkiye için demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti tanımını kullanmak mümkün olmaktan çıkmıştır. Özellikle Anayasa nın başlangıç metninde yer alan kuvvetler ayrılığı vurgusu ile devlet organları arasında üstünlük sıralamasını reddeden yaklaşım ne yazık ki uygulamadan kalkmış, temel yapı taşı olan parlamenter sistemden vazgeçilmiş, ülkemizin kurucu kurumu TBMM önemsizleştirilmiş, Başkanlık sistemi ile devlete ait bütün yetki, karar ve tasarruflar tek bir makama bahşedilmiştir. Egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğuna dair temel kabulle birlikte, bütün eksikliklerine ve zaaflarına rağmen 94 yıl boyunca parlamenter demokratik hayatta ısrar edilmiş, Türkiye nin muasır medeniyet seviyesine ulaşma hedefi itekleyici güç olarak tüm toplumsal ve siyasal kesimleri ortaklaştırmıştır. Bu ortaklık ne yazık ki demokratik olmayan şartlarda gidilen bir seçim sonrasında ortadan kaldırılacaktır. Ve yine ne yazık ki ülkenin en az yarısının demokratik parlamenter sistemin devamından yana olmasına rağmen toplumsal ve siyasal hayatta geri dönülemez değişiklikler gerçekleştirilecektir. Türkiye uzun zamandır farklılıkları reddeden, eğitimden iş hayatına kadar farklı düşünenleri dışlayan, onları yok sayan, hatta farklılıklar üzerinden yaratılan gerginlikle toplumsal desteğini konsolide eden bir anlayışın egemenliğindedir. Egemenliği elinde bulunduran güç peş peşe yapılan Anayasa değişiklikleri ve nihayetinde 24 Haziran seçim sonuçlarıyla tahayyülündeki yönetim biçimini hayata geçirme fırsatı bulmuştur. Açık ki parlamento içi ve dışı muhalefeti kıskaç altına alarak devam ettirilecek yeni egemenlik ilişkisi sadece tek adam yönetimi ile tanımlanmayacak, bütün bir toplumsal yaşam tekleştirilmeye çalışılacaktır. Baskı aygıtlarının egemenliğin koçbaşı olarak devrede olacağı bir zaman diliminde, ayırt edici özelliği toplum ve ülke çıkarları doğrultusunda siyasi iktidarlara muhalefet etmek olan meslek odalarını zorlu günler beklediğini vurgulamaya hacet yok. Çünkü yeni egemenlik ilişkisinin görünür olacağı alan, meslek odalarının ilgi sınırları içerisinde bulunmaktadır. Özelleştirmelerden kentlerin yağmalanmasına, iş kazalarından kıyıların talan edilmesine, doğanın tahribatından mühendislerinin kazanılmış haklarının gaspına kadar oldukça geniş bir yelpazeye yayılan konular çetin bir mücadeleye sahne olacaktır. Seçimler tamamlanmış, Cumhuriyet kazanımları tırpanlanmıştır. Ancak bilinmelidir ki Türkiye de demokratik hayatın yeniden tesis edilmesi noktasında ısrarcı, eşitlikçi, özgürlükçü, adil bir ülke kurulması hedefinde kararlı, toplumsal ve kamusal yarar ilkesine sıkı sıkıya bağlı milyonlar vardır. Meslek odaları işte bu milyonların duygu, düşünce ve beklentilerini bilimsel-teknik bazda anlaşılır kılmakla mükelleftir. Pek çok karanlık dönemden alnının akıyla çıkmasını bilen bir geleneğin takipçileri olarak, umudumuzu diri tutarak zorlu günleri atlatacağımıza inanıyoruz. Biz inşaat mühendisleri ne içimizdeki cevahirin solmasına izin vereceğiz ne de korku imparatorluğuna teslim olacağız. Yeni sayılarımızda buluşmak üzere TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Yönetim Kurulu sayı 148/2018 3

6 makale 4 sayı 148/2018 TÜRKİYE DE UÇUCU KÜLLÜ BETONLAR İÇİN YAŞAM DÖNGÜSÜ ANALİZİ*... Giriş Dr. Öğr. Üyesi Çağla Meral AKGÜL (ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü) Dr. Ayşegül Petek YENER (Kaliforniya Üniversitesi) Meltem BAYRAMTAN (ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü) Beton düşük maliyetli olması, suya karşı yüksek direnç göstermesi, istenilen formda üretilebilmesi, çevresel etmenlere karşı yüksek dayanıklılığa sahip olması ve kolaylıkla ulaşılabilir malzemelerden yapılması gibi özelliklerinden dolayı dünyada en çok kullanılan yapı malzemesidir. Her yıl beton üretimi için çok büyük hacimlerde çimento, agrega ve su tüketilmektedir yılında dünya çapında 4,1 milyar ton çimento üretilmiştir (US Geological Survey, 2018). Tipik bir betonun yaklaşık %12 sinin portland çimentosundan, %8 inin sudan ve %80 inin agregadan oluştuğu dikkate alındığı zaman (P. K. Mehta & Monterio, 2006) 2017 yılında üretilen 4,1 milyar ton çimento ile beraber yaklaşık 27,3 milyar ton agrega ile 2,7 milyar ton su tüketildiği varsayılabilir. Bu durum sadece 2017 yılında yaklaşık 34,2 milyar ton beton üretildiği anlamına gelmektedir. Göz önünde bulundurulması gereken bir diğer husus da betonun ana bağlayıcısı olan portland çimentosu üretiminin yüksek miktarda ham madde ve enerji gerektirmesidir. Ayrıca bu üretim, dünyada küresel ısınmaya yol açan en önemli parametrelerinden biri olan CO 2 emisyonlarının yaklaşık %5-8 ine sebebiyet vermektedir (Lloyd, Provis, & van Deventer, 2009; P. K. Mehta, 2001). Günümüzde artan çevresel bilince paralel olarak ulusal ve uluslararası çevresel politikalar da giderek katılaşmaktadır. Betonun ve çimentonun bu denli fazla üretiminin ve tüketiminin çevresel etkilerinin olması kaçınılmazdır. Beton ve çimento sektörü gerek büyük miktarda doğal kaynak ve enerji tüketmesi gerekse çimento üretimi kaynaklı başta CO 2 olmak üzere emisyonların yüksek olması sebebi ile eleştirilmektedir. Bu haklı eleştiriler alternatif çözüm yollarıyla aşılmaya çalışılmaktadır. Çimento temelli sistemlerde (sıva, harç, beton gibi) uçucu kül, yüksek fırın cürufu, silis dumanı gibi puzolanik özellik gösteren endüstriyel atıkların kullanımı ile CO 2 emisyonu minimize edilebilmekte, doğal kaynaklar ile enerjiye olan gereksinim azalmaktadır (K Celik et al., 2014; Kemal Celik, Jackson, et al., 2014; Kemal Celik, Meral, Mancio, Mehta, & Monteiro, 2014; P. K. Mehta, 2001, 2002). Böylece çimento temelli sistemler daha sürdürülebilir olarak üretilebilmektedir. Bahsi geçen atıklardan kömüre dayalı termik santrallerin yan ürünü olarak açığa çıkan uçucu küller kolaylıkla ulaşılabilir olmaları, öğütme gerektirmeden çimento ikame malzemesi olarak kullanılabilmeleri ve kimyasal yapılarının uygunluğu nedenleri ile en fazla kullanılan çimento ikame malzemelerindendir. Uçucu küllerin uygun kullanımı ile betonda yeterli hatta daha üstün teknik performans elde edilebilmektedir. Örneğin, uçucu kül içeren betonlar genellikle işlenebilirliği daha yüksek, hidratasyon ısıları daha düşük betonlardır. Bu betonların erken yaşlardaki basınç dayanımları uçucu kül içermeyen betonlara kıyasla daha düşük olmasına karşın ileriki yaşlardaki dayanımları neredeyse aynı hatta bazen daha yüksek seviyelere çıkabilmektedir. Bu tip betonların çevresel etmenler sebebiyle oluşabilecek bozulmalara karşıda daha dayanıklı betonlar olduğu bilinmektedir (K Celik et al., 2014; Malhotra & Ramezanianpour, 1994; P. K. Mehta & Monterio, 2006; RILEM Technical Committee 67-FAB Use of Fly Ash in Building, 2005). Uçucu küllerin beton ve çimento sanayiinde kullanılması ile aksi takdirde atık olarak değerlendirilecek bu ürünün çevresel zararları ve depolama maliyetleri asgariye indirilerek ekonomik, ekolojik ve teknik açıdan birçok fayda sağlanmaktadır. Modern Betonun Ana Bileşenleri Beton, bağlayıcı bir maddeye gömülmüş agrega parçalarından oluşan kompozit bir malzemedir (P. Mehta & Monteiro, 2006). Daha basit bir anlatımla beton; çimento, agrega ve su ile gerektiğinde mineral ve kimyasal *İMO İstanbul ve Antalya Şubeleri olarak Nisan 2015 tarihlerinde Antalya da yapılan 9. Ulusal Beton Kongresi nde sunulmuştur.

7 makale katkıların birlikte karılması sonucu elde edilen ve nihai üründen işlenebilirlik, dayanım ve kalıcılık özelliklerinin beklendiği bir malzemedir. Portland çimentosu modern betonun ana bağlayıcı malzemesidir. 1 ton portland çimentosu üretebilmek için yaklaşık 1,65 ton ham madde (kalker ve kil) tüketilir. Değişik tip çimento üretimi söz konusu olduğu zaman eklenen katkı maddelerinden dolayı kullanılan ham madde oranı değişiklik gösterebilir (Endüstriyel Hammaddeler Alt Komisyonu, 2000). Kum, çakıl, kırmataş gibi değişik boyutlardaki taneciklerden oluşan agregalar betonun hacimsel olarak %60-80 ini kaplar. Hem beton maliyetini düşürmesi hem de betonda oluşan büzülme ve çatlakları azaltıcı etkisi düşünüldüğünde beton üretiminde teknik ve ekonomik faydaları bulunmaktadır. Modern beton karışımlarında çimento, su ve agreganın yanı sıra sıklıkla kullanılan diğer bir bileşen kimyasal ve mineral katkılardır. Betonda kimyasal katkıların kullanım oranları diğer bileşenlere göre oldukça düşüktür; ancak kullanımları neticesinde çevresel şartlara bağlı olarak istenilen özelliklerde beton üretimine olanak sağlayabilirler. Örneğin süper-akışkanlaştırıcılar ile hava sıkışımı ve prizlenme gecikmesi olmadan işlenebilirlik artırılabilir; hızlandırıcılar ile prizlenme ve dayanım artışı hızlandırılabilir; geciktirici katkılar ile çimento hidratasyon hızı düşürülerek prizlenme süresi artırılabilir (Ozcelik, Gürsel, & Meral, 2013). Betonda kullanılan mineral katkılara örnek olarak ise puzolanlar verilebilir. Puzolanlar kendi başlarına az ya da hiç bağlayıcı özelliği bulunmayan, ancak çok ince öğütülmesi durumunda nemli ortamlarda ve normal sıcaklıkta çimento hidratasyonu sonucu oluşan Ca(OH) 2 ile kimyasal reaksiyona girip bağlayıcı özelliği bulunan bileşenler üreten silisli ve alüminsilisli kökenli maddelerdir (ASTM C a, 2007). Puzolanik özelliğe sahip endüstriyel yan ürünler olan uçucu kül, öğütülmüş granüle yüksek fırın cürufu ve silis dumanı hem çimento ikame malzemesi olarak hem de betona doğrudan eklenerek kullanılabilen mineral katkı malzemeleri arasında sayılabilir. Taze ve sertleşmiş betonun özelliklerini etkileyen bu mineral katkıların betonda uygun oranda kullanımı ile birçok teknik avantaj elde edilebilmektedir. Söz konusu bu endüstriyel yan ürünlerin beton üretiminde kullanılmasıyla toplumların mevcut ekonomik gelişmesine yapılacak katkının yanı sıra çevresel zararı en aza indirgeyerek sürdürülebilir bir üretim yapılması mümkün olabilmektedir. Uçucu Kül Üretimi Uçucu kül (UK), kömür kullanarak elektrik enerjisi elde edilen termik santrallerde pulverize kömürün yakılması sonucu ortaya çıkan yan ürünlerden biridir. Pulverize kömürün yanma işlemi esnasında kömürün karbon ve yanıcı malzemelerden oluşan organik kısmı yanarken kil, şeyl, kuvartz gibi safsızlıklardan oluşan inorganik kısmı baca gazları içinde askıda kalır. Askıda kalan külün bir kısmı taban külü olarak toplanırken çok daha büyük bir kısmı baca gazlarıyla taşınarak mekanik ve elektrostatik filtreler yardımıyla UK olarak tutulur ve depolanırlar (Tokyay, 2013). Dünya da enerjiye olan talebin artmasına paralel olarak kömür tüketimi artmış ve bu durum uçucu kül üretiminde (yıllık 750 milyon ton) önemli bir artışla sonuçlanmıştır. Ancak, üretilen bu uçucu küllerin sadece yaklaşık %25 inin inşaat, tarım ve kimya gibi sektörlerde geri kazanımının sağlandığı ve yaklaşık %75 inin atık olarak bertaraf edildiği tahmin edilmektedir (Blissett & Rowson, 2012). İnşaat sektörü uçucu külün geri kazanılmasına öncülük etmektedir. Bu sektörde uçucu kül beton, katkılı çimento, tuğla ve gaz beton üretiminde, zemin stabilizasyonunda ve dolgularda kullanım alanı bulmaktadır (Bae et al., 2014; K Celik et al., 2014; Kemal Celik, Meral, et al., 2014; Tangüler, Meral, & Aslam, 2014). Türkiye de de elektrik enerjisi üretiminde kömür yakan termik santrallerin önemli bir rolü vardır. Türkiye nin neredeyse tüm bölgelerinde kömür yakan termik santraller bulunmaktadır. Bu santrallerde çoğunlukla linyit, çok azınlıkta da taş kömürü yakılmaktadır. Termik santrallerde linyit yakımı %17-46 aralığında kül üretimiyle sonuçlanmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu nun açıkladığı verilere göre ülkemizde 2008 yılında 25.5 milyon ton mineral atık (kül, uçucu kül, cüruf, alçı) üretilmiş ve bu atıkların %3 ü satılmış, %16 si madenlerde değerlendirilmiştir. Kalan %80 i ise atık olarak depolanmış ya da denize boşaltılmıştır (Turkish Statistical Institute, 2008). Bir termik santralde açığa çıkan mineral atıkların çok büyük bir kısmını uçucu küller oluşturmaktadır. Eğer bu atıkların yaklaşık %80 inin uçucu küllerden oluştuğu varsayılırsa, yıllık Türkiye uçucu kül üretimi yaklaşık 20 milyon ton olarak hesaplanabilir (Tangüler, Meral, & Gursel, 2014). Yaşam Döngüsü Analizi (YDA) Toplumların çevresel bilincinin artığı günümüzde, projeler sayı 148/2018 5

8 makale Şekil 1. YDA nın aşamaları (U.S. Environmental Protection Agency, 2006). artık sadece maliyet ve teknik performans değerlendirmesi yapılarak değil aynı zamanda proje bazlı ham madde ve enerji tüketimi ile oluşabilecek çevresel problemler de dikkate alınarak tasarlanmaya çalışılmaktadır. Söz konusu çevresel etkiler detaylı ve sistematik bir biçimde yaşam döngüsü analizi (YDA) ile analiz edilebilmektedir (Gürsel & Meral, 2012). YDA, bir ürün veya hizmetin üretilmesi için gerekli ham madde temininden itibaren, üretim, sevkiyat, tüketici tarafından kullanım ve son olarak kullanım sonrası atığa dönüşümünü içeren yaşam döngüsünün her aşamasındaki çevresel etkileri (İklim değişikliği, ötrifikasyon, asidifikasyon, toksik emisyonlar gibi.) belirlemek, raporlamak ve yönetmek için kullanılan bir yöntemdir (Rebitzer et al., 2004). Tipik bir YDA için yer alan yaşam döngüleri Şekil 1 deki gibidir. YDA; amaç ve kapsamın belirlenmesi, envanter analizi, etki analizi ve yorumlama olmak üzere dört temel aşamadan oluşmaktadır. İlk aşamada projenin amacı, kapsamı, 6 sayı 148/2018 detayları ve sınırları belirlenir. İkinci aşama olan envanter analizinde projenin yaşam döngüsü boyunca tüketilen tüm girdiler ile kullanım sonucu oluşan tüm çıktılar saptanır. Ham madde, enerji, su gibi girdiler ile kullanım sonucu oluşan atık, emisyon gibi çıktıların göz önünde bulundurulduğu bu aşamayı etki analizi takip eder. Etki analizinde envanter analizinde belirlenen girdi ve çıktıların insanlar ile çevre üzerindeki etkileri değerlendirilir. Son aşama olan yorumlama bölümünde ise envanter ve etki analizleri sonuçları birlikte değerlendirilerek tespit edilen çevresel etkilerin azaltılması yönünde iyileştirme çalışmaları yapılır (Tangüler, Meral, & Gursel, 2014). YDA sonucu çevresel etki performansları açıkça görüldüğü için söz konusu etkilerin asgariye indirgenebileceği en uygun seçimler yapılabilir ya da var olan sistemlerde iyileştirmeler yapılarak sürdürülebilirlik artırılabilir. YDA nın, bir ürünün ya da hizmetin yaşam döngüsünün hangi aşamalarını kapsadığına bağlı olarak beşikten mezara, beşikten kapıya, beşikten beşiğe ve kapıdan kapıya olmak üzere farklı türleri vardır. Bir ürünün ya da hizmetin ham madde temininden (beşik) atık bertarafına (mezar) kadar tüm yaşam döngüleri düşünülerek analiz yapılıyorsa bu durum beşikten mezara ; ham madde temininden (beşik) fabrikaya iletim aşamasına (kapı) kadar tüm süreçleri kapsayacak şekilde analiz yapılıyorsa bu durum beşikten kapıya olarak adlandırılmaktadır. Eğer beşikten mezara yapılan YDA, döngünün son aşaması olan atık bertarafı geri kazanım ile sonuçlanıyorsa beşikten beşiğe olarak anılmaktadır. Son olarak, tek bir aşamaya ait yaşam döngüsü ele alınıyorsa bu yaklaşım kapıdan kapıya olarak adlandırılır (Demirer, 2011). Bu çalışmada bir ürün ya da hizmetin yaşam döngüsünün kısmen ele alındığı beşikten kapıya yaklaşımı uygulanmıştır. YDA da sonuçlar ise küresel ısınma, asidifikasyon, ötrifikasyon, stratosferik ozon tüketimi gibi etki kategorileri

9 makale Şekil 2. Betonun yaşam döngüsü şeması (Gursel & Horvath, 2012; Ozcelik et al., 2013) dan uyarlanmıştır. formunda sunulur. Etkiler, bir sistemdeki tüm girdi ve çıktıların doğal kaynaklar, insanlar, bitkiler ve hayvanlar üzerindeki tüm etkileri olarak tanımlanabilir. Bu çalışmada etki kategorisi küresel ısınma, karakterizasyon faktörü küresel ısınma potansiyelidir. YDA sonuçları fonksiyonel birim başına düşen CO 2 eşdeğerlerine dönüştürülerek sunulmuştur. Beton Üretimi İçin YDA Betonun yaşam döngüsü analizi yapılırken ham madde temini, ocaktan taş çıkarma, ezme, enerji tüketimi, su tüketimi, çimento üretimi, katkı üretimi, sevkiyat vb. olmak üzere üretim için gerekli tüm aşamalar ele alınır ve bu aşamaların çevresel etki performansları araştırılır. En büyük çevresel etkinin çimento üretiminden kaynaklandığı bilinse de agrega, kimyasal katkı, uçucu kül üretimi, sevkiyat gibi aşamaların çevresel etkisi yadsınamaz. Bu yüzden yaşam döngüsünün her aşaması detaylı olarak düşünülmelidir. Betonun yaşam döngüsü beşikten kapıya yaklaşımıyla Şekil 2 de görüldüğü gibidir. sayı 148/2018 7

10 makale Tablo 1. Beton karışım oranları (Poon et al., 2000). Bu bildiride seçilen beton karışımlarının küresel ısınma potansiyelleri Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley Kampüsü nde (UC Berkeley) geliştirilen Excel tabanlı GreenConcrete LCA (Gursel & Horvath, 2012) yazılımı kullanılarak eşdeğer CO2 emisyonları cinsinden hesaplanmıştır. Hesaplamalar yapılırken Türkiye koşulları (mevut beton ve çimento üretim yöntemleri ile teknolojileri düşünülerek) göz önünde bulundurulmuştur. Elektrik üretimi dağılımı ile çimento yakıt dağılımı için EÜAŞ nin 2011 yılında yayınladığı veriler göz önünde bulundurulmuştur (doğal gaz: %45.61, hidro: %22.95, linyit: %17.04, taş kömürü: %11.63, diğer kaynaklar: %2.77) (EÜAŞ, 2011). Çimento üretiminde ön ısıtıcılı ya da ön kalsinatörlü kuru sistemin kullanıldığı varsayılmıştır. Çimento üretiminde kullanılan yakıt dağılımı petrokok: %35.48, linyit: %34.08, taş kömürü: %27.95, doğal gaz: %1.75 ve atık yağ: 0.74 olarak alınmıştır (EÜAŞ, 2011). Sevkiyat aracı olarak kamyon ve sevkiyat mesafeleri olarak ise çimentonun beton santraline uzaklığı 50 km, uçucu külün 20 km ve diğer tüm mesafeler için 30 km varsayımı yapılmıştır. Seçilen Uçucu Küllü Beton Karışımları için Hesaplamalar Bu çalışma için literatürden (Poon, Lam, & Wong, 2000) farklı oranlarda uçucu kül içeren beton karışımları seçilmiş ve karışım oranları Tablo 1 de verilmiştir. Seçilen karışımlarda kullanılan UK 3860 cm 2 /g Blaine inceliğine sahiptir. Ağırlıkça %56.8 SiO 2, %28.2 Al 2 O 3, %5.3 Fe 2 O 3 ve %5.2 MgO dan oluşmaktadır; CaO oranı ise %3 ün altındadır. Seçilen karışımların 3, 7, 28 ve 90 günlük basınç dayanımı sonuçları Tablo 2 de yer almaktadır. Beklendiği üzere uçucu kül ihtiva eden betonların erken dayanımı kontrol numunesine göre (%0 UK) daha düşüktür. Fakat zaman içerisinde ilerleyen puzolanik reaksiyonlar sonucunda ileri dönem dayanımları kontrol karışımı seviyesine gelmekte ve hatta daha üzerine çıkabilmektedir (Bkz. Tablo 2). Bu karışımlara has çimento hamurlarının 3 günlük hidratasyon ısıları izotermal kalorimetre ile incelenmiş ve artan uçucu kül miktarına bağlı olarak hidratasyon ısılarında (sırası ile 211.7, ve kj/kg-çimento hamuru) düşüş gözlenmiştir. Uçucu kül ihtiva eden betonlarda, başta kütle betonları ve sıcak havada dökülen betonlar olmak üzere, hidrataston ısısına bağlı problemlerin büyük bir kısmı bu sayede asgariye indirilebilmektedir. Karışımların kalıcılıkları açısından 90-günlük betonların klor geçirgenlikleri test edilmiş ve artan uçucu kül oranının betonun klor geçirgenliğini çok büyük oranda (sırası ile 1133, 181 ve 160 Tablo 2. Karışımların basınç dayanımı sonuçları (MPa) (Poon et al., 2000). 8 sayı 148/2018

11 makale C) azalttığı görülmüştür. Son olarak, 90 günlük betonların gözenek yapıları ve geçirgenlikleri cıva girişim porozimetresi ile araştırılmış ve yine artan uçucu kül oranı ile betonların ortalama hacimsel gözenek çapında ve porozitesinde (sırası ile %6.86, %5.37 ve %5.66) azalma görülmüştür. Sonuç olarak uçucu kül ikamesi ile yüksek teknik performanslı betonlar elde edilmiştir (Poon et al., 2000). Bu bildiride teknik performansları hakkında bilgi sahibi olunan karışımlarının çevresel performansları incelenmiştir. Bu kapsamda GreenConcrete LCA yazılımı aracılığıyla beton karışımlarının yaşam Şekil 3. %0 UK içeren beton karışımı için KIP sonuçları (kg-eşdeğer CO 2 /m 3 - beton). Şekil 4. %25 UK içeren beton karışımı için KIP sonuçları (kg-eşdeğer CO 2 /m 3 - beton). Şekil 5. %45 UK içeren beton karışımı için KIP sonuçları (kg-eşdeğer CO 2 /m 3 - beton). sayı 148/2018 9

12 makale döngüsü analizleri yapılmış ve karışımlarının üretim aşamasından inşaat alanına sevkiyatına kadar tüm aşamalarda açığa çıkan eşdeğer CO 2 emisyonları hesaplanmıştır. Sonuçlar %0 UK içeren beton (kontrol) için Şekil 3 te, %25 UK içeren beton için Şekil 4 te ve %45 UK içeren beton için Şekil 5 te detaylı olarak gösterilmiştir. Her 3 analizde de uçucu kül üretim sahasının beton tesisine uzaklığı 20 km olarak varsayılmıştır. Seçilen beton karışımların Türkiye de üretilmesi durumunda 1 m 3 beton başına %0 UK içeren karışım için kg-co 2, %25 UK içeren karışım için kg- CO 2, %45 UK içeren karışım için kg-co 2 açığa çıkmaktadır. Şekillerden görüldüğü üzere küresel ısınmaya en büyük pay (sırası ile yaklaşık %95, %93 ve %90) portland çimentosu üretiminden gelmektedir. Çimento üretiminin yanında; kaba ve ince agrega üretimi, çimento ham maddelerinin çimento fabrikasına sevkiyatı, beton bileşenlerinin hazır beton tesisine sevkiyatı, betonun harmanlanması ve karılması, kimyasal katkı üretimi ile uçucu kül kaynaklı emisyonlar oldukça düşük mertebelerde kalmaktadır. Uçucu kül kullanımından kaynaklı emisyon miktarı ise her iki beton karışımında da (%25 UK, %45 UK) toplam emisyonların yaklaşık %1 i değerindedir. YDA sonuçlarına bakıldığında beton üretiminde küresel ısınma potansiyeli en yüksek parametrenin çimento üretimi olduğu görülmüştür. Türkiye de 1 ton CEM-I tipi çimento üretimi için yaklaşık 1189,6 kg CO 2 emisyonuna yol açmaktadır. Çimento üretiminin neden olduğu emisyon değerlerini adım adım incelediğimizde emisyonların çok büyük bir kısmının klinker pişirilmesi (644,2 kg-co 2 ) ve kalsinasyon (495,9 kg-co 2 ) kaynaklı olduğunu görmekteyiz (Bkz. Şekil 6). Çimento üretimi kaynaklı toplam eşdeğer CO 2 emisyonun yaklaşık %96 sını bu iki aşama oluşturmakta, diğer üretim aşamalarının toplam küresel ısınma potansiyeline etkisi oldukça düşük kalmaktadır. Analizlerde uçucu kül üretim sahasının beton tesisine uzaklığı 20 km olarak alınmıştır. Çalışma kapsamında bu mesafenin eşdeğer CO 2 emisyonu üzerindeki etkisini saptamak amacıyla aynı analizler mesafenin 200 km, 500 km ve 1000 km olduğu durumlar için tekrarlanmıştır (Şekil 7). Mesafelere göre açığa çıkan eşdeğer CO 2 emisyon miktarları Tablo 3 te özetlenmiştir. Beklenildiği gibi uçucu külün 10 sayı 148/2018 Şekil 6. Türkiye de 1 ton portland çimentosu üretiminden kaynaklı küresel ısınma potansiyeli (kg-co 2 /m 3 beton).

13 makale Şekil 7. UK üretim sahasının beton tesisine olan mesafesi. Tablo 3. 1 m 3 beton üretimi kaynaklı küresel ısınma potansiyelinin UK sevkiyat mesafesine göre değişimi (kg- eşdeğer CO 2 / m 3 beton). sevkiyat mesafesi artıkça toplam CO2 emisyonu artmaktadır. Örneğin; mesafe 1000 km ye çıktığında emisyon değerlerinde %25 UK için %3, %45 UK için %8 gibi bir artış söz konusudur. Ancak uçucu kül kullanımı sayesinde emisyon değerlerinde sırasıyla %21 ve %38 gibi bir azalma sağlanabildiği için mesafe ne kadar uzak olursa olsun betonda uçucu kül kullanımı ile CO 2 emisyonu kayda değer ölçüde azaltılabilmektedir. Sonuçlar Bu bildiride teknik özellikleri hakkında fikir sahibi olunan %0, %25 ve %45 uçucu kül (UK) içeren üç farklı beton karışımının sebep olduğu küresel ısınma potansiyelleri (KIP) Türkiye koşulları göz önüne alınarak beşikten-kapıya YDA yöntemi ile eşdeğer CO 2 emisyonu cinsinden hesaplanmıştır. Beton üretimi kaynaklı KIPlerin çimentonun uçucu kül ikamesi ile büyük ölçüde azaltılabileceği görülmüştür. Hesaplanan YDA sonuçları literatürden elde edilen deneysel veriler (Poon et al., 2000) ile beraber değerlendirildiğinde betonda uçucu kül kullanımı ile sadece çevresel değil aynı zamanda teknik avantajların da sağlandığı görülmektedir. Çalışma kapsamında ikincil olarak uçucu kül sevkiyat mesafesinin KIP üzerindeki etkisi araştırılmış; uçucu külün Türkiye nin en batısından en doğusuna sevkiyatı bile söz konusu olsa uçucu küllü beton üretimindeki eşdeğer CO 2 emisyonunun kontrol betonuna (%0 UK) göre çok daha düşük olduğu görülmüştür. Bu durum göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye için uçucu kül sevkiyat mesafesinin eşdeğer CO 2 emisyonu açısından önemli bir fark yaratmadığı sonucuna varılmıştır. Ayrıca, uçucu külün çimento ve beton sanayiinde geri kazanımı ile hem insanlar hem de doğa üzerinde zararlı etkileri bulunan bir atık değerlendirilmekte; depolama ve bertaraf masraflarından kurtulunmakta ve daha sürdürülebilir bir üretim yapılabilmektedir. Teşekkürler Bu çalışma ODTÜ BAP kod numaralı proje ile desteklenmiştir. Kaynaklar - ASTM C a. (2007). Standard Terminology Relating to sayı 148/

14 makale Hydraulic Cement. - Bae, S., Meral, C., Oh, J.- E., Moon, J., Kunz, M., & Monteiro, P. J. M. (2014). Characterization of morphology and hydration products of high-volume fly ash paste by monochromatic scanning x-ray micro-diffraction (μ-sxrd). Cement and Concrete Research, cemconres Blissett, R. S., & Rowson, N. A. (2012). A review of the multi-component utilisation of coal fly ash. Fuel, 97, fuel Celik, K., Jackson, M. D., Mancio, M., Meral, C., Emwas, A. H., Mehta, P. K., & Monteiro, P. J. M. (2014). High-volume natural volcanic pozzolan and limestone powder as partial replacements for portland cement in selfcompacting and sustainable concrete. Cement and Concrete Composites, 45, cemconcomp Celik, K., Meral, C., Gursel, P., Mehta, P. K., Horvath, A., & Monteiro, P. J. M. (2014). Mechanical Properties, Durability, and Life-Cycle Analysis of Selfconsolidating Concrete Mixtures Made with Blended Portland Cements Containing Fly Ash and Limestone Powder. Cement and Concrete Composites. - Celik, K., Meral, C., Mancio, M., Mehta, P. K., & Monteiro, P. J. M. (2014). A comparative study of self-consolidating concretes incorporating highvolume natural pozzolan or highvolume fly ash. Construction and Building Materials, 67, conbuildmat Demirer, G. N. (2011). Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Yayınları - I : Yaşam Döngüsü Analizi. Ankara: Çevre ve Şehircilik Bakanlığı. 12 sayı 148/ Endüstriyel Hammaddeler Alt Komisyonu. (2000). Çimento Hammaddeleri. - EÜAŞ. (2011). Electricity Generation Company 2011 annual report. - Gursel, A. P., & Horvath, A. (2012). GreenConcrete LCA Tool. Berkeley. - Gürsel, A. P., & Meral, C. (2012). Türkiye de Çimento Üretiminin Karşılaştırmalı Yaşam Döngüsü Analizi. In 2. Proje ve Yapım Yönetimi Kongresi, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü (pp. 1 13). Urla-İzmir. - Lloyd, R. R., Provis, J. L., & van Deventer, J. S. J. (2009). Microscopy and microanalysis of inorganic polymer cements. 1 : remnant fly ash particles. Microscopy and Microanalysis, 44(2), org/ /s Malhotra, V. M., & Ramezanianpour, A. A. (1994). Fly Ash in Concrete. Canada: CANMET. - Mehta, P. K. (2001). Reducing the environmental impact of concrete. Concrete International, (October), Mehta, P. K. (2002). Greening of the Concrete Industry for Sustainable Development. Concrete International, (July), Mehta, P. K., & Monterio, P. (2006). Concrete: Microstructure, Properties, and Materials. Berkeley: McGraw-Hill. - Mehta, P., & Monteiro, P. J. (2006). Concrete: Microstructure, Properties, and Materials. Berkeley: McGraw-Hill. - Ozcelik, G., Gürsel, A. P., & Meral, C. (2013). Yapı Kimyasallarına Çevresel Çerçeveden Bakış. In Uluslararası Katılımlı Yapılarda Kimyasal Katkılar 4. Sempozyumu ve Sergisi (Chemical Admixtures on Structures 4th Symposium and Exhibition with International Participants) (pp ). Ankara. - Poon, C. S., Lam, L., & Wong, Y. L. (2000). A study on high strength concrete prepared with large volumes of low calcium fly ash. Cement and Concrete Research, 30, Rebitzer, G., Ekvall, T., Frischknecht, R., Hunkeler, D., Norris, G., Rydberg, T., Pennington, D. W. (2004). Life cycle assessment part 1: framework, goal and scope definition, inventory analysis, and applications. Environment International, 30(5), envint RILEM Technical Committee 67- FAB Use of Fly Ash in Building. (2005). RILEM Report 7 - Fly Ash in Concrete: Properties and Performance. (K. Wesche, Ed.). - Tangüler, M., Meral, C., & Aslam, I. (2014). Early-Age Performance of Binary Fly Ash- Portland Cement Blends. In Eurasia 2014 Waste Management Symposium, April (pp. 1 10). - Tangüler, M., Meral, C., & Gursel, A. P. (2014). Merging Mechanical and Environmental Performance of Turkish Fly Ash- Portland Cement Mortars. In 11th International Congress on Advances in Civil Engineering, October (pp. 1 8). - Tokyay, M. (2013). Betonda UK, GYFC ve SD nin Rolü: Mevcut Bilgi Birikimi. In Beton 2013 Hazır Beton Kongresi, Şubat (pp ). - Turkish Statistical Institute. (2008). Mineral wastes generated by thermal power plants. Turkey. - U.S. Environmental Protection Agency. (2006). Life cycle assessment: Principles and practice. Cincinnati, Ohio, Ohio. - US Geological Survey. (2018). USGS Mineral Commodity Summaries - Cement. Retrieved from

15 makale PROJE YÖNETİMİ PROBLEMLERİ*... Yük. Mim. Saadet SAYIN - Prof. Dr. Erdem CANBAY (ODTÜ) GİRİŞ Kültür varlıklarının koruma sürecinin en önemli aşaması projelendirme aşamasıdır. Zira bu aşamada kültür varlığının gerekli ölçüde analiz edilmesi ve tüm sorunlarının ayrıntılı araştırılması gerekmektedir. Ancak böyle meşakkatli bir çalışma sonucunda projeler olması gereken kalite ve standartta üretilebilecektir. Koruma uygulamalarının başarısı tümüyle başta hazırlanan bu projelerin sağlıklı ve yeterli olmasına bağlıdır. Doğru projelendirme doğru koruma uygulamasının önünü açarken, yanlış veya eksik projelendirme ise koruma uygulamasının başarısızlığının ana sebebi olacaktır. Kültür varlıkları projelendirilirken öncelikle bir ön etüt çalışması yapılarak sorunlarının tespiti çok önemlidir. Her yapının sorunları farklıdır ve bu sorunlar çerçevesinde o yapıya özel teknik şartname hazırlanmalıdır. Bu bağlamda ilk adım olarak koruma alanında deneyimli farklı disiplinlerden uzmanlar tarafından yapı incelenerek ihtiyaçları ve sorunları çerçevesinde ne tür araştırmaların yapılması gerektiği ve proje sürecine katılması gereken uzmanların belirlendiği bir ön etüt raporu hazırlanmalıdır. Bu rapor doğrultusunda o yapıya özel olarak hazırlanmış teknik şartname ile ihaleye çıkılması büyük önem taşımaktadır. Standartlaşmış bir teknik şartname bir yapı için uygun düşerken diğeri için uygun gelmemektedir. Tarihi yapıların korunması kişiye özel terzi benzeri her yapı için ayrıdır, ihale teknik şartnamesi de o yapıya özel hazırlanmalıdır. Bu bağlamda teknik şartnamelerin yeterli ayrıntıda olmasının yanı sıra proje yaklaşık maliyetlerinin de araştırmaya yönelik çalışmaları (sıva raspası, iskele kurulması, sondaj, yüzey araştırmaları vb.) ve bedellerini kapsaması gerekmektedir. Genelde yaklaşık maliyetlerde göz önüne alınmayan bu özel çalışmalar proje hazırlama sürecini zora sokmakta ve hatta proje kalitesini çok düşürmektedir. Yukarıda bahsedilen problemler bu bildiride bir vaka çalışması örneğinde ayrıntılı olarak dile getirilecektir. Ankara da bulunan ve çok ciddi statik sorunları olan Mimar Sinan yapısı Cenabı Ahmet Paşa Camisi örnek olarak verilmektedir. Cenabı Ahmet Paşa Camisi rölöve ve restorasyon projesi Sayka Mimarlık tarafından hazırlanmıştır. CENABI AHMET PAŞA CAMİSİ Kanuni Sultan Süleyman döneminin devlet adamlarından olan Cenabî Ahmet Paşa, Anadolu Beylerbeyliği ne atandıktan sonra, Celalî isyanlarında tahribata uğrayan Ankara şehrini kalkındırmaya 20 yıl boyunca çalışmıştır. Cenabı Ahmet Paşa Camisi, Paşa nın ölümünden dört yıl sonra 1566 yılında tamamlanmıştır (Peker 2007). Cami, Ulucanlar Caddesi üzerindeki Mimar Sinan Meydanı nda yer almaktadır. Caminin pek çok kaynakta Sinan a ait olduğu belirtilmektedir. Ayrıca Mimar Sinan ın el yazması eserlerinde Cami nin adı geçmektedir. Bazı kaynaklar ise Cami nin Sinan ın öğrencileri tarafından yapıldığını söylemektedir (Öney 1971). Caminin pencereleri üzerindeki yazıtlardan 1803 de ve 1888 yıllarında dış yüzünün onarıldığı anlaşılmaktadır. Son olarak Caminin içi 1940 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından onarılmıştır. Ankara nın en eski camilerinden olan bu yapı 13,9 13,9 metre ölçülerinde kare plânlı olup, ibadet mekânı merkezi bir kubbe ile örtülmüştür (Başkan 1992). Ankara nın kesme taşından yapılmıştır. Son cemaat yeri üç mermer sütunun taşıdığı üç kubbe ile örtülüdür (Şekil 1). Bunlardan ortadaki kubbe Osmanlı mimarisinde görüldüğü gibi, diğerlerinden daha yüksek ve daha geniştir. Son cemaatin sağ tarafında kesme taştan tek şerefeli, 16 köşeli minaresi bulunmaktadır. İbadet mekânı üç sıra halindeki 32 pencere ile aydınlatılmıştır. Minber ve mihrap oldukça sadedir. İbadet mekânını örten büyük kubbe 16 pencereli bir kasnak üzerine oturmuştur. Kubbe destek sistemindeki hafiflik ve bol pencere *2-4 Kasım 2017 tarihlerinde İMO İstanbul ve Trabzon Şubeleri tarafından Trabzon da düzenlenen Uluslararası Katılımlı 6. Tarihi Yapıların Korunması ve Güçlendirilmesi Sempozyumu nda sunulmuştur. sayı 148/

16 makale Şekil 1. Cenabı Ahmet Paşa Cami genel görünüşü Şekil 2. Cenabı Ahmet Paşa Cami vaziyet planı 14 sayı 148/2018

17 makale uygulaması Türk mimarisinde 16. yüzyılda ulaşılmış teknolojik düzeyin dışavurumudur. Caminin vaziyet planı Şekil 2 de verilmektedir. PROJE HAZIRLAMA ADIMLARI Cenabı Ahmet Paşa Camisinin projesinin hazırlanması sırasında hepsi teknik şartnamede yer almadığı halde aşağıda sıralanmış olan tüm adımlar sırasıyla izlenmiştir. 1. Ölçüm / Rölöve 2. Yapısal Sorunların Tespiti 3. Zemin Etütleri 4. Termografik İnceleme 5. Boya ve Sıva Katmanları Araştırmaları 6. Malzeme Analizleri 7. Malzeme Sorunlarının Tespiti 8. Müdahaleye Yönelik Kararlar Belgeleme çalışması çerçevesinde topografik ölçüm teknikleri (total station), geleneksel ölçüm teknikleri ve fotogrametrik ölçüm teknikleri kullanılarak Cami nin çok ayrıntılı rölöve çalışması tamamlanmış ve yapı dijital olarak bilgisayar ortamında oluşturulmuştur (Şekil 3). Son otuz yılda yapıda ağır çatlaklar gözlenmiştir. Bu çatlaklar temel seviyesinden başlayıp kubbenin içine kadar sirayet etmiş ve 500 yıllık caminin ibadete kapatılmasına sebep olmuştur (Şekil 4). İlk etapta bu yapısal hasarın sebeplerinin araştırılması gerekmiştir. Bu amaçla cami etrafında temel seviyesine kadar inen muayene çukuru açılmış ve zemin profilini çıkarabilmek için 5 ayrı noktada maksimum derinliği 21 metreye ulaşan toplam 67 metre zemin araştırma sondajı yapılmıştır (Şekil 5). Çalışmalar sırasında 44 adet örselenmiş ve 21 adet örselenmemiş numune alınmıştır. Numuneler üzerinde zemin sınıflandırma deneyleri olan elek analizi, hidrometre, atteberg limit ve su muhtevası deneyleri gerçekleştirilmiştir. Ayrıca, üç eksenli basınç, konsolidasyon (odometreşişme dahil) ve yoğunluk deneyleri gerçekleştirilmiştir. Bir sondaj kuyusuna eğimölçer borusu indirilerek ölçümler yapılmıştır. Daha sonra zemin konusunda uzman ve statik üst yapı konusunda uzman toplam iki üniversite öğretim üyesi danışman ile yapısal müdahale projeleri hazırlanmıştır. Bu işlemler zahmetli, bedelli ve başta öngörülemeyen iş kalemleridir. Şekil 3. Cenabı Ahmet Paşa Cami planı sayı 148/

18 makale Şekil 4. Cenabı Ahmet Paşa Cami yapısal hasarları Şekil 5. Muayene çukuru ve zemin sondajı 16 sayı 148/2018

19 makale Zemin 3 ana katmandan oluşmaktadır. Bunlar siltli kum, kil ve andezittir. Ana zemin problemi zeminin yeraltı su seviyesine bağlı olarak yüksek şişme ve büzülme potansiyelidir. Somut çözüm önerisi olarak temel pabuçlarının hemen yanından imal edilecek kılıflı mini kazıklar ile temel yüklerinin andezit tabakasına aktarılması seçeneği geliştirilmiştir (Şekil 6). Aşırı çatlaklardan dolayı çatlak açılmasına bağlı olarak tuğlalar dökülmeye başlayıp kubbenin toptan göçmesine sebep olabilir. Bundan dolayı kubbe tabanının çevresine çelik kasnak çözümü geliştirilmiştir (Şekil 7). Bu sistem kubbe kaplamasının altına konulacağından gözükmeyecektir. Cami bilgisayarda modellenerek mevcut zeminin şişme büzülme etkisi yapıya uygulanmış ve mevcut çatlaklarla örtüşen çatlama izleri yakalanabilmiştir, (Şekil 8 - Koseoglu ve Canbay 2015). Ayrıca bu model üzerinde sismik analizler de gerçekleştirilerek olası depremler altında yapının performansı belirlenmeye çalışılmıştır. Şekil 6. Kılıflı mini kazık uygulaması Şekil 7. Kubbeye kasnak uygulaması sayı 148/

20 makale Şekil 8. Caminin bilgisayar modeli Caminin iki çeperli kalın duvarlarının içi görülememektedir. Tarihi değerinden dolayı duvarların sökülerek incelenmesi de mümkün değildir. Ayrıca caminin ciddi boyutta nem sorunu mevcuttur. Nemin kaynağını ve çatlakların duvar içindeki boyutlarını belirlemek amacıyla caminin tüm duvarlarında termografik inceleme yapılmıştır. Bu amaçla infrared radyasyonu termal görüntüye dönüştüren termal kameralarla ölçüm yapılmıştır (Şekil 9). Şekil üzerinde duvarların kızılötesi görüntülerinde elipslerle işaretlenmiş yüzeyler soğuk ve nemli bölgeleri göstermektedir. Ayrıca duvar içindeki derin çatlaklarda bu görüntülerde görülebilmektedir. İlâveten, yapılan ölçümlerle caminin akustik özellikleri de belirlenmiştir. Şekil 9. Termografik inceleme 18 sayı 148/2018

21 makale Şekil 10. Boya ve sıva katmanı araştırmaları Şekil 11. Boya ve sıva katmanı araştırmaları sayı 148/

22 makale Bu çalışmalara ek olarak çok zahmetli malzeme araştırmaları ve analizleri de gerçekleştirilmiştir. Özellikle boya ve sıva katmanı araştırmaları çok zaman alıcıdır (Şekil 10). Caminin onlarca noktasında bu çalışma yapılarak yüzyıllar boyunca yapıya yapılan müdahaleler de ortaya çıkarılmaktadır (Şekil 11). Bu çalışmalar için yapının içine iskele kurularak konservasyon uzmanları tarafından boya, sıva ve bezeme katmanı araştırmaları yapılmıştır. Bu çalışmalar sadece taş duvarlarda değil ahşap ve hatta metal yüzeylerde de gerçekleştirilmiştir. Tüm bu malzeme araştırmaları ve analizleri çalışmalar neticesinde sorunlar tespit edilerek çizimlerde gösterilmiştir (Şekil 12). SONUÇ Cenabı Ahmet Paşa Camisinin projesinin hazırlanması sırasında hepsi teknik şartnamede yer almadığı halde sırasıyla ölçüm/ rölöve, yapısal sorunların tespiti, zemin etütleri, termografik inceleme, boya ve sıva katmanları 20 sayı 148/2018 Şekil 12. Boya ve sıva katmanı araştırmaları sonuçlarının çizimlere işlenmesi araştırmaları, malzeme analizleri, malzeme sorunlarının tespiti yapılarak müdahaleye yönelik kararlar verilmiş ve proje hazırlanmıştır. Ancak bu kapsamlı araştırmaların sonunda uygulamaya yönelik kararlar ve yaklaşık maliyetler sağlıklı bir şekilde oluşturulabilmiştir. Tüm bu çalışmalar konusunda uzman ve deneyimli kişiler tarafından gerçekleştirilmiştir. Yukarıda bahsedilen tüm çalışmaların çoğu teknik şartnamede yer almayan ve ihalede öngörülmeyen iş kalemleridir. Ancak kaliteli ve doğru bir projelendirme için bu tarihi yapı özelinde kaçınılmaz adımlardır. İşveren kurumlar bir ön etüt çalışması yaparak yapıya özel problemleri ve ihtiyaçları belirlemelidir. Her tarihi yapının sorununun farklı olduğu unutulmamalı ve bu sorunlar çerçevesinde o yapıya ait özel teknik şartname hazırlanmalıdır. Ancak unutulmamalıdır ki, proje sürecinin çok ayrıntılı çalışılmış olması, çok doğru kararların verilmiş olması da bazen, uygulama sonucunun başarılı olması için yeterli olmayabilmektedir. Öncelikle yeterli deneyimi, uzman kadrosu, deneyimli ve eğitimli ustaları olmayan firmaların yüksek indirimlerle uygulamaları üstlenmelerinin, proje müelliflerinin süreçte yer almamaları durumunda onarımların tahribata dönüştüğü maalesef bilinen bir gerçektir. Uygulama sürecinin deneyimli uzman teknik kadro ve eğitimli ustalar tarafından yürütülmesi halinde kültür varlıklarının onarımları istenen ve özlenen standart ve kalitede olacaktır. KAYNAKLAR - Başkan S (1992) Ankara Cenabi Ahmet Paşa Camii, Kültür Bakanlığı, Ankara - Koseoglu GC, Canbay E (2015) Assessment and Rehabilitation of the Damaged Historic Cenabı Ahmet Pasha Mosque, Engineering Failure Analysis, 57: Öney G (1971) Ankara da Türk Devri Dini ve Sosyal Yapıları, DTCF, Ankara - Peker AU (2007) Ankara Cenabı Ahmet Paşa Külliyesi, Tasarım Merkezi Dergisi, 5:20-25

23 makale YAPI BİLGİ MODELLEMESİ (BIM) VE TÜRKİYE DE KULLANIMI... Doç. Dr. Esin ERGEN PEHLEVAN (İTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü) BIM (Building Information Modeling - Yapı Bilgi Modellemesi), son yıllarda Türkiye de inşaat sektöründe yaygın olarak telaffuz edilmeye başlanan bir kavramdır. Ancak BIM in ne olduğu ve hatta ne olmadığı konusunda bir kavram kargaşası yaşanmaktadır. BIM, bir yapının yaşam döngüsü boyunca kullanılacak bilgilerinin üç boyutlu ve dijital olarak temsil edilmesidir. Bu bilgiler, sadece yapının fiziksel ve fonksiyonel özellikleriyle sınırlı değildir; aynı zamanda tasarım, yapım ve yapının işletmesi süreciyle de ilgilidir. Üç boyutlu modelleme her ne kadar BIM in öne çıkan bir özelliği olsa da, sadece üç boyutlu modelleme yapmanın BIM tabanlı çalışmak anlamına gelmediğinin altının çizilmesi gerekmektedir. Çünkü üç boyutlu modelleme BIM in altyapısını oluşturmasına rağmen, BIM in temel özelliği üç boyutlu modelle yapı yaşam döngüsüne ait bilgininin (information) ilişkilendirilmiş olmasıdır. Bir başka deyişle, üç boyutlu modelin arkasındaki veritabanı yapısının kullanılması büyük öneme sahiptir. Bir başka önemli özelliği ise, BIM in hem firma içinde hem de diğer paydaşlarla işbirliği içinde çalışmayı ve bilgi alışverişini kolaylaştırmak amacıyla geliştirilmiş olmasıdır. Bu sebeple, modele gerekli bilgilerin ilgili kişiler tarafından işbirliği içinde girilmesi, farklı yazılımlar ve paydaşlar arasında kesintisiz ve eksiksiz bilgi paylaşılması ve bu sürecin etkin bir şekilde yönetilmesi de önemlidir. Bu noktada, işbirliği konusunda problem yaşayan inşaat sektörünün çalışma yöntemlerini değiştirmesine de neden olmaktadır. İnşaat sektörü dijitalleşme açısından en geriden gelen sektörlerden biridir (HBR 2016). İnşaat sektörünün yaşadığı en önemli sorunlardan bir tanesi de çok düşük verimliliğe sahip olmasıdır. Diğer sektörler son yirmi yılda verimliliklerini iki katına çıkarmışken inşaat sektöründe verimliliği yaklaşık aynı kalmıştır (Changali ve diğ. 2015). Yapılan bir çalışma, inşaat sektöründe katma değere sahip aktivitelerin oranının %10 civarında olduğunu, kayıpların ise yaklaşık %60 oranında olduğunu tespit etmiştir (Aziz and Hafez 2013). Bu sonuç, yapılan işin yarısından fazlasının boşa gittiğini göstermektedir. BIM, düşük verimlilik dahil, inşaat sektörünün yaşadığı birçok sorunun çözümünü sağlayacak bir altyapıya sahiptir. Bu sebeple, sektör için devrim niteliğinde bir yaklaşım olarak algılanmaktadır. En önemli faydası, BIM sayesinde bir yapıyı iki kere inşa edebilmektir: (1) BIM modeli üzerinden sanal olarak, (2) sahada fiziksel olarak. Geleneksel yöntemler kullanıldığında inşaat aşamasında karşılaşılan problemler, BIM yaklaşımı ile büyük ölçüde sanal model üzerinde çözülmekte ve binanın inşaatı sırasında karşılaşılan problemler en aza indirgenmektedir. BIM yardımıyla, otomatik çakışma analizi, koordinasyon, otomatik metraj ve maliyet tahmini, inşaat sürecinin simülasyonu, enerji analizi ve işletme aşamasında yapının yönetimini gibi işlevleri daha etkin bir şekilde gerçekleştirebiliyoruz. Bu sayede, inşaat sektöründeki karmaşık ve yetersiz bilgi alışverişi sorununun büyük ölçüde çözülebildiği, verimliliklerin arttığı ve maliyet artışı, gecikmeler ve yıkıp yeniden yapma gibi problemlerin engellenebileceği görülmüştür. En önemlisi, kaotik bir yapıya sahip inşaat projelerinde riskleri azaltma ve projeleri daha yönetilebilir hale getirme potansiyeline sahiptir. BIM in Ana Unsurları BIM in ana unsurlarına değinilmeden önce, BIM in bir yazılım olmadığının belirtilmesi gerekmektedir. BIM yaklaşımı, yazılımlar arasında birlikte işlerliği sağlamak için Industry Foundation Classes (IFC) standardını kullanmaktadır. Bu standardı temel alarak geliştirilen yazılımlar BIM yazılımları veya BIM tabanlı yazılımlar olarak adlandırılabilir. Bu yazılımlar, BIM modelini oluşturmak, çakışma analizi yapmak, dört boyutlu simülasyon geliştirmek, maliyet tahmini yapmak, enerji performansı analizi gibi farklı amaçlarla kullanılmaktadır ve birbirleri arasında otomatik veri transferi yapmak teoride mümkündür. Şekil 1 de örnek bir BIM modeli ve modelden bir kat görülmektedir. BIM in ana unsurlarından bir tanesi nesne tabanlı olmasıdır. Nesneler, bina elemanlarını temsil eden bilgi paketlerinden oluşur ve bu bilgi paketlerinde sayı 148/

24 makale elemanların nitelikleri, diğer elemanlarla ilişkileri ve fonksiyonları tanımlanmıştır. Yapının modeli nesnelerin birleşmesinden oluşur. Nitelikler, nesnelere eklenen bilgilerdir ve bunlar geometrik ve geometrik olmayan bilgiler olarak ikiye ayrılır. Geometrik bilgiler, örneğin bir kapının yüksekliği, eni, boyu gibi bilgileri içerirken, geometrik Şekil 1: Örnek bir BIM modeli olmayan bilgiler ise kapının sipariş tarihi, montajının yapılıp yapılmadığı bilgisi, hakediş numarası gibi bilgilerden oluşur. Şekil 2 de örnek bir BIM modelinde yer alan bir duvar ve o duvara ait nitelikler görülmektedir. BIM in bir başka ana unsuru aynı nesnelerin farklı şekillerde görüntülenebilme özelliğidir. Şekil 3 te görüldüğü gibi bir model farklı çizgi türleri ile görüntülenebileceği gibi, modelde yer alan tüm disiplinlere ait elemanlar aynı anda görüntülenebilir veya sadece bir disipline ait elemanlar da görünür hale getirilebilir. BIM in en önemli özelliklerinden biri modelde yapılan bir değişikliğin anında modelin tüm Şekil 2: Örnek bir BIM modelinde yer alan duvara ait ait nitelikler 22 sayı 148/2018

25 tebliğ makale Şekil 3: Örnek bir BIM modelinin farklı görünüşleri Şekil 4: BIM modelinde metraj görünüşünde bir pencerenin silinmesi görünüşlerine yansımasıdır. Örneğin, modelin metraj görünüşünde iken bir pencerenin boyutunun değiştirilmesi durumunda farklı görünüşlerde pencerenin boyutları otomatik olarak değişmektedir. Veya Şekil 4 te verildiği gibi, metraj görünüşünde iken bir pencerenin metrajdan silinmesi sonucunda plan, üç boyutlu görünüş ve cephe görünüşünde pencere otomatik olarak silinmektedir. Ayrıca, model oluşturulduktan sonra istenilen yerden tek tuşla kesit alınabilmektedir. Dünyada ve Türkiye de BIM Kullanımı Dünyada BIM kullanımı incelendiği zaman özellikle son on yılda yaygınlaşmaya başladığı görülmektedir. ABD, Kuzey Avrupa ülkeleri ve sayı 148/

26 makale İngiltere nin BIM konusunda öncü olduğu bilinmektedir. Bunun yanı sıra, İngiltere de kamu projelerinde 2016 yılında BIM kullanımının zorunlu hale getirilmiştir ve BIM kullanımına yönelik birçok standart ve protokol yayımlanmıştır. Körfez ülkelerinde BIM yaygın olarak kullanılmaktadır ve hatta Singapur da BIM tabanlı ruhsat verilmektedir. Türkiye de ise, BIM kullanımı ile ilgili ilk tecrübelerin körfez bölgesinde çalışan yüklenici firmalar tarafından edinildiği görülmektedir. Bu tecrübelerin Türkiye deki projelere taşınmasıyla son birkaç yılda BIM uygulamalarını gerçekleştirilmektedir. Özellikle, yapının işletmesi sırasında elde edilecek faydalar dikkate alındığı için inşaatı ve işletmesi aynı firma tarafından gerçekleştirilen projelerde (ör. havalimanı projeleri) BIM kullanımının tercih edildiği gözlemlenmektedir. Kamuda ise, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, raylı sistemlerde BIM kullanımını 2014 yılından itibaren zorunlu hale getirmiştir ve mevcut metro projelerinde uygulamaktadır. Her ne kadar BIM konusunda sektör çalışanlarında bir farkındalık olsa da, BIM in Türkiye de yaygınlaştığını söylemek zordur. Bunun en önemli sebebi, BIM tabanlı çalışmak için gerekli olan kültür değişimidir. BIM tabanlı çalışmak için hem firma içinde yer alan farklı disiplinlerin veya departmanların, hem de firma dışındaki diğer paydaşların daha çok bilgi paylaşımı yapması ve işbirliği içinde çalışması gerekmektedir. Bilgi saklamanın yerini bilgi paylaşımın alması yapılması gereken en önemli değişimlerdendir. Projedeki paydaşların birbirlerinin çalışmalarından haberdar olması ve kendi işlerini diğer 24 sayı 148/2018 paydaşların ilerlemelerine göre şekillendirmeleri ve koordine etmeleri bir diğer önemli unsurdur. BIM tabanlı çalışmaya geçebilmek için planlama ve hazırlık aşamasına çok daha fazla önem verilmesi ve süreçlerin proje çalışanlarının işbirliğini arttıracak şekilde yeniden düzenlenmesi gerekmektedir. Firmaların BIM e geçiş stratejilerini oluşturması ve her projede BIM Uygulama Planı nın hazırlanması gerekmektedir. İnşaat sektöründe yer alan malzeme üreticilerinin ise ürünlerinin herkesin indirip kullanabileceği kütüphanelerini hazırlamaları gerekmektedir. Bunların yanı sıra, BIM konusunda eğitimli eleman eksiği en önemli sorunlardan bir tanesi olarak karşımıza çıkmaktadır. BIM konusunda alınması gereken temel eğitimin yanı sıra ilgili kişilerin düzenli olarak bilgilendirme toplantılarına ve eğitimlere katılmaları ve güncel bilgiye sahip olmaları çok önemlidir. Türkiye de BIM e geçiş yapan firmaların çoğunluğunun sözleşmelerinde BIM zorunluluğu olduğu için BIM i tercih ettikleri görülmektedir. Hızlı bir geçiş sürecinin sonucunda eğitim, yeniden yapılanma ve prosedürlerin geliştirilmesi gibi ön hazırlık adımlarına gerekli önemin verilemediği ve BIM e geçişin etkin bir şekilde yürütülemediği gözlenmektedir. Bunun yanı sıra, firmalar tarafından BIM e geçiş maliyetinin sıkça sorgulandığı görülmektedir. Ancak bu maliyet hesaba katılırken yakında BIM in, bazı sözleşmelerde zorunlu kılınma ihtimalinin olduğunun dikkate alınması gerekmektedir. Bir süre sonra, BIM e geçiş yapmayan firmalar özellikle büyük ölçekli projelerde rekabet avantajını kaybedeceklerdir. Türkiye de BIM e geçişin daha sistematik yapılması ve ön hazırlık ve eğitim gibi konulara yeterli zaman ve kaynağın ayırılması gerekmektedir. BIM uygulamalarında en önemli konulardan bir tanesi modelin detay/geliştirilme seviyesinin projenin başında doğru olarak belirlenmesidir. Model detay/geliştirilme seviyesinin belirlenmesi için Amerikan Mimarlar Enstitüsü (AIA) tarafından geliştirilmiş LOD (Level of Development) kavramı kullanılmaktadır (AIA, G ). Mevcut tanımlanmış beş LOD seviyesi (LOD 100, LOD 200, LOD 300, LOD 400 ve LOD 500) ile modeldeki elemanların hangi detayda modelleneceği ve modelde hangi bilgilerin yer alacağı genel olarak belirlenmektedir. Ancak, proje veya disiplin bazında LOD tanımının yetersiz kaldığı, bunun yerine her eleman türünün sahip olması gereken bilgi türlerinin belirlenmesi gerektiği görülmektedir. Kaynaklar - Aziz, R. F., Hafez S. M. (2013) Applying lean thinking in construction and performance improvement, Alexandria Engineering Journal, v Changali S., Mohammed A., Nieuwland M. (2015) The Construction Productivity Imperative, McKinsey&Company industries/capital-projects-andinfrastructure/our-insights/ the-construction-productivityimperative - HBR (2016) org/2016/04/a-chart-thatshows-which-industries-are-themost-digital-and-why

27 makale KANAL İSTANBUL UN ÇEVRESEL ÇALIŞMALARA İHTİYACI VAR Derin ORHON (Nature Dergisi, 25/09/2014) Bilim insanları Kanal İstanbul un detaylı bir çevresel etki değerlendirmesi olmaksızın ilerlememesi için uğraş vermeliler Yüzyıllar boyunca İstanbul daki Türk hükümdarları, Doğu ile Batıyı ayıran dar İstanbul Boğazı nın stratejik önemini fark etmişler, ve Kuzey-Güney hattını daha etkili ve kullanışlı bağlayan yeni bir su yolu inşası için fikir yürütmüşlerdir. Bu çılgın projelerin sonuncusu ise bizzat (daha önce başbakan olan) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN ın fikri olarak gündeme gelen Kanal İstanbul dur. Recep Tayyip ERDOĞAN, İstanbul un Batısına Süveyş Kanalı benzeri bir kanal inşa edilmesini istemektedir. Yaklaşık 400 m genişliğinde ve 25 m derinliğinde olması öngörülen bu yapay su yolu, 50 km kadar uzunluğuyla Karadeniz ile Marmara Denizi ni birleştirecektir. Türkiye Cumhuriyeti nin 100. yılı olan 2023 te bu kanalın açıldığını görmek isteyen Recep Tayyip ERDOĞAN ın cumhurbaşkanlığına seçilmesi, ve daha önce sembolik bir rolü olan bu makamın icracı bir makama dönüşmesi, kanal fikrine politik bir ivme kazandırmaktadır. Ancak projenin detayları henüz muğlaktır. Özellikle 2006 da yapılan İstanbul metropoliten planında yer verilmediği için, bu kanalın yasal altyapısı bulunmamaktadır. Recep Tayyip ERDOĞAN hükümetinin 2013 yılında planlamayla ilgili yasaları değiştirerek, belirli büyük projelerin kanunen zorunlu çevre etki değerlendirmesinden muaf tutulmasını sağlaması rastlantı değildir. Tüm dünyadan bilim insanları Türkiye ve Recep Tayyip ERDOĞAN üzerinde baskı kurarak, planlanan Kanal İstanbul için bu değerlendirme çalışmasının yapılması ve sonuçlarının kamuya açıklanmasını sağlamalıdırlar. Proje ilerlemeden önce çevresel açıdan sürdürülebilir olduğunu kanıtlamalıdır. Projeyi çevreleyen deniz alanları zaten büyük bir kirlilik tehdidi altındadır. Yakın tarihlere kadar Marmara Denizi nin sahilleri sakin koylar, kumsallar, küçük balıkçı köyleri ve yazlık siteler ile doluydu. Tüm gençliğimi 1950 ler ve 60 larda İstanbul un o muhteşem doğal güzellikleri arasında geçirdiğim için kendimi şanslı addederim. Hâlâ kıyı boyunca uzanan o büyüleyici kumsalları keyifle hatırlarım. Şimdi bunların tamamı tarih oldu. Son birkaç on yılda İstanbul un hızlı nüfus artışı ve şehirleşmesi, tüm kıyıları meskun bölgeler, sanayi bölgeleri ve tersaneler ile doldurdu. Artık bu su kütlesi İstanbul ve başka kaynaklardan kıyılara boşalan birçok atıksu deşarjı yüzünden tehlikeli derece kirlendi. Ayrıca Marmara Denizi nin çok müstesna bir fiziksel özelliği de kaybolmanın eşiğinde olabilir. Hem Marmara Denizi hem de İstanbul Boğazı, çok net ve kararlı bir iki tabakalı akım yapısına sahiptir. Alt tabaka suyu Marmara dan Karadeniz e taşırken, üst tabaka daha az yoğun suyu ters yönde iletmektedir. İstanbul, mega şehirler içinde atıksularınının çoğunu arıtmadan çevreye vermesi itibarıyla ender şehirlerdendir.1970 lerde zamanının kısıtlı verileri ile bir dizi master plan çalışması yapılmış ve bu çalışmalar sonucunda; İstanbul Boğazı ve Marmara Denizi nin alt tabakasına yapılacak deşarjların belirgin biçimde karışmaksızın ve üst tabakayı çok fazla etkilemeksizin Karadeniz e taşınacağı, bu şekilde Marmara nın su kalitesine zararlı etkide bulunmayacağı yargısına varılmıştır. Her gün İstanbul un arıtılmamış atık suyunun üçte ikisi, 1100 ton organik madde, 130 ton azot, 20 ton fosfor ve birçok başka zararlı ve kimyasal madde içerdiği haliyle, Marmara ve Boğaz a dökülmektedir lerdeki verilerin aksine, günümüzde bu atık suların önemli bir bölümü Karadeniz e taşınmamaktadır. İstanbul Boğazı nda, özellikle Marmara Denizi ile birleştiği yerde iki tabaka arasında belirgin miktarda karışım oluşmaktadır. Bilimsel açıdan deşarj yapılması için en uygunsuz bölge kuşkusuz Boğaz ve Marmara arasındaki karışım bölgesi olacaktır. Ancak İstanbul un atıksu yükünün neredeyse %40 ını oluşturan iki ana arıtılmamış deşarj hattı Kadıköy ve Yenikapı dan doğrudan bu bölgeye boşalmaktadır. Toplamda İstanbul un atığının %40 ı bir U-dönüşü yaparak, bir zamanların alımlı denizinin kapı eşiğinden dökülmektedir. Kanal İstanbul bu durumu daha da kötü hale getirebilir. İlk olarak, Karadeniz sularının Marmara suları ile karışmasını sağlayacak bir kapı açarak, kirlenmiş suların Güneye yönelmesine yeni bir yol olacaktır. Karadeniz halihazırda Marmara Denizi için dikkate değer bir kirlilik kaynağıdır. Ölçüm çalışmaları günde 30 ton azot ve 9 ton fosforun Boğazın üst tabaka akımıyla Marmara ya taşındığını göstermektedir. İkinci olarak, yapılacak kanal yeni yerleşim alanlarına neden olacağı için İstanbul içinde ve civarında ortaya çıkan atıksu miktarında bir artış meydana gelecektir. Şu andaki durumda, bu atığın büyük bir kısmı Marmara da sonlanacaktır. Recep Tayyip ERDOĞAN bizzat bu kanal fikrini çılgın ve muhteşem olarak nitelendirmiştir. Bütün tanker trafiğinin bu yeni kanala yönlendirilerek, İstanbul Boğazı nın şehrin keyfini süreceği ve üzerinde su sporları yapılacak adeta bir nehre dönüşmesinden bahsedilmektedir. Muhteşem mi? Tabii ki bekleyip görmeyi göze alamayız. Çılgın mı? Dikkatli bilimsel çalışmalar, önerilen böylesi bir planın çılgın kalmasına izin vermez. sayı 148/

28 makale PROJE YÖNETİMİNDE KALİTE KONTROLÜN ÖNEMİ ve YAPI KİMYASALLARININ DEĞERLENDİRMESİ... İnş. Yük. Müh. Cem ERCAN İnşaat Mühendisliği Bölümü, Yapı Malzemeleri derslerinde, demir, çimento, beton, alçı vb. ürünler hakkında genel bilgiler verilmektedir. Teoride verilen bu bilgiler, malzeme davranışı ve malzeme bilimi hakkında yeterli bilgi sahibi olmamızı sağlamaktadır. Ancak yapı kimyasalları sektörü dünyada da hızla gelişmektedir. Kimya mühendislerinin, yapı malzemelerine yönelik, daha fazla çalışmalar yapmasıyla birlikte, birçok yeni ürün inşaat sektörüne kazandırılmıştır. Yapı malzemeleri üreticileri, üretim çeşitliliğini arttırıp, talebe yönelik ürünler geliştirmektedir. Üretilen bu ürünleri, gerek evrak bazında gerekse nitelik olarak kontrol eden ve/veya fiyat-kalite analizini yapan Yapı Proje Yönetiminde bir Kalite Kontrol bölümüne ihtiyaç vardır. Kalite Kontrolün direkt bir okulu olmayıp, mezuniyet sonrası branşlaşma sonucunda tercih edilmektedir. Büyük projelerde bu genelde sağlanmaktadır lerce konut yapmış birçok müteahhitte maalesef bu bölüm organizasyonda yer almamaktadır. Kaba ve ince inşaat şefleri, daha küçük ölçekli şantiyelerde, ustalar ve formenler kalite kontrol görevini yapmakta, daha önce tecrübe ettikleri firmaların ürünlerini uygulatmaktadırlar. Kalite, müşteri isteklerine cevap verebilecek nitelikte ürün üretmektir. Öyle ise kalite kontrolde yapacağı işlere göre, kullanacağı test aletlerini ve 26 sayı 148/2018 personelini yapılandırmalıdır. Şantiyelerin yapacağı işe göre ihtiyaçları çok farklı olmaktadır. Tüm bu iş akışları içerisinde kalite departmanı, yönetimin yönlendirdiği şekilde hareket etmek zorundadır. Yönetime karşı kalite olmaz. İnşaat yapımı sırasında, teknik şartnameye göre, Kalite Kontrol Bölümünün incelediği başlıca yapı malzemeleri aşağıdadır; Beton: Yaklaşık m 3 üzerinde betonu olan projelerde, betonun taşınmasının mümkün olmadığı yerlerde, havaalanı, baraj, tünel, karayolu, konut, alt ve üst yapı projelerinde birçok firma kendi beton santralini kuruyor. Kurulacak beton santralinin yerinin fizibilitesi yapılıp, amortisman maliyetlerini karşılayıp, karşılamayacağı hesaplandıktan sonra betonun nasıl tedarik edileceğine karar verilmektedir. Beton dışarıdan satın alınmayacak veya özel bir beton tasarımı yapılacak ise, beton santrali kurulmalıdır. Özellikle sanat yapılarının çok olduğu projelerde yerinde prefabrike tesislerin kurulması daha uygun görünmektedir. Beton içerisine giren; çimento, su, kum, agrega, mineral ve kimyasal katkıların standartlara uygunluğu denetlenmektedir. Taze ve sertleşmiş haldeki beton özelliklerinin tespiti için deneyler yapılmaktadır. Şayet beton dışarıdan satın alınıyor ise, kalite departmanının işi kısmen azalmaktadır. Beton, her aşamasında özen gösterilmesi gereken yarı mamul bir yapı malzemesidir. Betonun performansı, üretildikten yerine yerleştirilinceye kadar ve sonrasındaki bakım koşullarına bağlıdır. Püskürtme, prefabrike ve hazır beton katkı deneyleri için laboratuvarlarda ön deneyler yapılmalıdır. Son yıllarda yaygın olarak kullanılan kristalize özellikteki beton katkıları için de basınç, su geçirimsizlik deneyleri yapılmalıdır. Bunun için ufak deneme prototipleri (mocap) hazırlanmalıdır. Betonun birçok çeşidi bulunmaktadır. Yapı türüne, fonksiyonuna bağlı olarak, beton katkıları ön deneme yapılarak kullanılmalıdır. Ön denemelerde tüm bileşenlerin aynı olduğu, sadece kimyasal katkının farklı olduğu sağlanmalıdır. Betonun bazı türleri aşağıda sıralanmıştır. 1. Hafif beton, 2. Ağır beton 3. Yüksek mukavemetli beton, proje betonu, grobeton. 4. Kuru karışım, yaş karışım, 5. Silindirle sıkıştırılmış beton (RCC), 6. Su altı betonu, 7. Prekast betonu 8. Kuru püskürtme betonu, ıslak püskürtme beton, lifli beton. 9. Reaktif pudra betonu 10. Vakum betonu 11. Asfalt betonu 12. Kendiliğinden yerleşen beton (SCC) 13. Vakum betonu 14. Mimari beton, renkli beton, agregası yıkanmış beton (wash beton) 15. Poröz beton

29 makale 16. Epoksi polimer betonlar 17. Transparan beton vb. Demir: Şantiyeden alınan demir donatı numunelerine çekme deneyi yapılır. Deney sonuçları değerlendirilip, çekme, akma ve kopma değerlerini doğruladıktan sonra donatı kullanılmalıdır. Demir de yarı mamul olmasına karşın denetimi, betona oranla biraz daha kolaydır. Tedarik edilen demir kalıp içerisine girmeden test edilmeli, numuneler çekme deneyine gönderilerek, sonuçları irdelenmelidir. Demircilerin statik projeye göre yerine monte ettiği donatılar, yerinde denetlenmelidir. Yapı Kimyasallarının Değerlendirilmesi Mimari projelerde, detaya göre birkaç firmanın adı, ürünün adı yazılıp veya muadili olarak belirtilmektedir. Gerçekten de yapı türüne ve projeye, göre kullanılacak yapı kimyasallarının seçimi oldukça önemlidir. Temelde kullanacağınız bir su yalıtım ürününü, terasta, ıslak hacimde kullanamazsınız. Dünyadaki birçok uluslararası firmaların ürünlerinin yanı sıra yerli firmaların ürünleri de, ülkemizde kullanılmaktadır. Kullanılacak olan ürün, fiyat/ kalite performansına bağlı olarak, doğru sistem detayı ile birlikte tercih edilmelidir. Kullanılacak malzemeler sistemi, detaylandırılmaz ise geri dönüşleri sıkıntılı ve masraflı olur. Yapı kimyasalları sektörü giderek, hizmet sektörüne dönüşmüştür. Müteahhit firmalar su yalıtım işini bazen malzeme ve işçilikli olarak ihale ederken bazen de takas (barter) ile vermektedirler. Her iki aşamada da, projede hangi ürünün kullanılacağı ve sistem detayının belirlenmesinde kalite kontrole ve teknik ofise danışılmalıdır. Şantiyede organizasyonunda Kalite kontrol, bir yeri olan ve bir masraf olarak görülmesine karşın, yatırımcıya para kazandıracak departmanlardan biridir. Kalite kontrol seçeceği ürünleri tüm bileşenleriyle irdelemelidir. Teknik açıdan sorun olmayacak şekilde satın alma talebi oluşturulduğu taktirde, yatırımcı firma bu işten fayda sağlayacaktır. Satın almaya yardımcı olmalıdır. Bunun için de, değerlendirme kriterlerinin sağlanacağı cihazların ve insan kaynağının da temin edilmesi gereklidir. Ülkemiz, dünyanın müteahhidi konumuna geldi. Müteahhitlerimiz yurtdışında baraj, karayolu, demiryolu, sanayi yapıları gibi birçok mühendislik yapıları yapmaktadır. Yurtdışında iş yapan müteahhitlerin kalite departmanının ve teknik ofislerinin, son derece güçlü olması gerekmektedir. ACI, AASHTO, DIN, GHOST normlarını bilerek laboratuvarını dizayn etmelidir. Yüklenici, alt yüklenici, müşavir ve proje müdürlüğüne doğru şekilde bilgi verilmelidir. Kalite kontrolün, ihale öncesi projeye hazırlanması sağlanmalıdır. Bu iş sadece teklif bölümüne bırakılmayacak kadar önemlidir ve maliyetleri etkileyecek seviyededir. TSE ve CE de standardı belli olan ürünlerin testleri yapılmaktadır. Ancak yapı kimyasalları ile ilgili istenen birçok deney, üniversitelerde veya bağımsız test laboratuvarlarında yaptırılamamaktadır. Bu durumda üretici firma beyanları yeterli olmaktadır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nın hazırladığı rayiç poz numaraları, maalesef her ürünü kapsamamaktadır. Piyasada artık kullanılmayan birçok ürün rayiçlerde yazmaktayken, özel sektörün hatta kamu projelerinin kullandığı, ürünlerin bedeli rayiçlerde yer almamaktadır. Bu durum işveren, yüklenici, alt yüklenici, tedarikçi, müşavir ve kontrollük arasında anlaşmazlığa yol açmaktadır. Kalite kontrol bölümü teknik olarak ürün ve üreticileri belirledikten sonra, fiyatlarını da görmek zorundadır. Estetik, Ekonomik ve Emniyetli yapıların üretilmesi için fiyat/ kalite performansının ilk değerlendirilmesi Kalite Kontrol Bölümü tarafından yapılmalıdır. Kalite departmanı ürün için gerekli evrak ve numuneleri istemelidir. Üreticinin gözetiminde gerekirse birkaç deneme şantiyede yapılmalıdır. Şantiye silsilesi içerisinde onay alınıp, doğru ürüne karar verildikten sonra, satın alma departmanına talep açtırılmalıdır. Şantiyede ufak bir sistem detayı deneme numunesi yapılması, birçok yanlış anlamayı önleyecektir. Özellikle teras, ıslak hacim, balkon gibi su ve ısı yalıtımının birlikte yapılacağı işlerde, yerinde ufak bir demonstrasyon yapılması oldukça faydalı olacaktır. Tedarik ve Satın Alma Süreci S.W.Nunnally, yapıyı planlarken, mühendislik ve tasarımdan sonra, tedarik kısmını hemen ardından getirmiştir. Böylece yapım öncesinden şantiyeye iş verecek duruma gelinmelidir. Kullanılacak ürün ve miktar belli olduktan sonra malzemelerin tedarik süresi inşaat yapımı sırasına göre devam etmelidir. Kalite Kontrol departmanı; teknik, teorik ve pratikte, kullanılmasında bir sakınca olmadığını düşündüğü ürün veya ürünleri alternatifleri ile satın almaya iletir. Satın alma, bu sayı 148/

30 makale Yapı Projelerinin Hayat Döngüsü (S.W.Nunnally, 2001). *İsmail BENEK, *Zülfü Çınar ULUCAN YAPI YÖNETİMİ VE ORGANİZASYON Fırat Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği süreçte portföyünde kayıtlı olan tedarikçilerine dönerek piyasa araştırmasını yapmalıdır. Satın almaya ürünün ne kadar miktarda istendiği, ne zamana temin edilmesi gerekli olduğu bilgisi iletilmelidir. Yurtdışı kaynaklı veya sürekli ve tonajlı bir ürün ise termin süreleri tedarikçilere de bildirilmelidir. Şantiyelerdeki karar değişikliğinin fazla olması, herşeyi acil hale getirmektedir. Bu durum zaman zaman tedarikçi ile satın almayı karşı karşıya getirmektedir. Acil olarak talep edilen ürünün kullanılmadığı bile görülmektedir. İstenen fiyat tekliflerinin satın almadan tedarikçilere iletilmesi, gelen fiyatların değerlendirilmesi, bunların hepsi zaman alan bir iştir. Değerlendirme yapılacak zaman, kalite ve satın almaya verilmez ise maddi kayıplar büyük olabilir. Ucuza alındığı düşünülen bir ürün pahalıya mal olabilir. Kontrollü Kalite Kazandırır Burada yaşanmış bir örneği sunmak istiyorum; Özel bir beton katkısının kullanıldığı şantiyede, rakip tedarikçilerden biri daha ucuza katkıyı müşteriye sunarak işi aldı. Ancak saha ve laboratuvar denemesi yapılmadan acele ile yapılan bu satın almadan sonra, ürünün o çimento ile reaksiyonun iyi olmaması sonucu toplam ihtiyaç 20 ton iken 60 tona çıktı. Birim fiyatı düşük olmasına karşın toplamda o iş için harcanan bedel çok daha yüksek değerlere çıkmış oldu. Kullanılacak ürünler ve miktar baştan belli olup satın almaya iletilirse, tedarikçiler de, uygulamacılar da bu süreçte kendi hazırlıklarını daha rahat yapar. Nakliye bedeli, ürün fiyatının çıkarılması, hammadde stoğunun değerlendirilmesi, siparişlerin durumu tedarikçi tarafından daha rahat çıkartılır. Şantiyelerde Kalite Kontrol bölümü iş yapımına engel olan bir bölüm olarak görülür. Tam aksine kalite kontrolün en önemli görevi, üretimin önünü açarak, imalata destek olmak, önünü açmaktır. Kalite kontrol şantiyede eğitimin sağlanmasını ve seviyenin artmasını da sağlamalıdır. Seminerlere katılan ve eğitim alan yüklenici, taşeron veya personel yine bu işlerde çalışacak ve firmanın işçilik kalitesini de olumlu yönde arttıracaktır. Firmalardan alınan eğitim sertifikaları Mesleki Yeterlilik Kurumu, İş ve İşçi Sağlığı, İSG lerde kullanılmaktadır. Örneğin; betonarme yapıda oluşan bir tamir işleminin nasıl yapılacağı önce teoride, sonra pratikte anlatılırsa kalıcı olur. Büyük ölçekli şantiyelerde bunun için, uygulamadan önce Ürün Uygulama Metodu (Method Statement) ve Ürün Uygulama Kontrol Tabloları (Check List) hazırlanır. Teoride işin nasıl yapılacağı belirlendikten sonra şantiyedeki uzman uygulayıcı ekiplere konu aktarılır. Pratikte de sarfiyat kontrolü, uygulama kolaylığı gibi adımlar gözlemlenmelidir. Yapılan işin farklı bir gözle değerlendirilerek, yapılabileceği de bu sayede sağlanabilir. Yapı Proje Yönetiminin, önemi giderek artmaktadır. Girişimciler bir işin her ince noktasını bilmeyebilir, gerek de yoktur. Ancak çıkan ürünün performansının iyi veya kötü olması, yatırımcıyı direkt etkiler. Şantiyelerdeki organizasyonda her birim ayrı ayrı öneme sahiptir. Her birimin yaptığı başarılı iş, toplamda kaliteyi etkilemektedir. Yönetimle birlikte hareket eden kalite departmanı, projeyi başarılı ve karlı bir şekilde tamamlayacaktır. 28 sayı 148/2018

31 değerlendirme ŞİŞLİ HAMİDİYE ETFAL EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ NİN TAŞINMASINA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME 3 Mayıs 2018 tarihinde İstanbul İl Sağlık Müdürü tarafından yapılan açıklamada, taşınarak, bölüneceği açıklanan Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile ilgili TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu bünyesinde TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi tarafından hazırlanan görüş ve değerlendirme aşağıdadır. İnsanın doğumundan ölümüne kadar olan hayat serüveni (hastaneler, okullar, toplu taşıma, toplu haberleşme, içme suyu, kanalizasyon, elektrik vb. şebekeler, kütüphaneler, müzeler, tiyatrolar, konferans salonları, polis, itfaiye ve sağlık sistemleri, mezarlıklar vd.) dikkate alındığında, kamusal altyapının işlevi sadece yaşam kalitesini artırmakla sınırlı kalmamakta, kentlerin şekillenmesinde birincil aktör haline gelmektedir. Sağlıklı yaşam toplumun vazgeçilmez şartıdır. Dolayısıyla sağlık hizmetleri insani yaşamın en önemli gereksinimlerinden biridir. Bir kamusal hizmet olan sağlık hizmetlerinde gözetilmesi gereken asıl unsur ekonomik anlamda maksimizasyon değil, toplumun ve bireylerin sağlık koşullarını iyileştirme konusunda maksimizasyondur. Unutmamalıyız ki söz konusu olan insan hayatıdır! Hastaneler gibi arz yerinde hizmet sunan kamu hizmetlerinin mekânsal karakteriyle itfaiye gibi talebin/ihtiyacın doğduğu alanda hizmet sunan kamu hizmetlerinin mekânsal karakteri birbirinden farklılaşabilir. Arz yerinde hizmet sunanlar, coğrafi olarak dengeli dağılmalı ve sabit bir lokasyona sahip olmalıdır. Fakat bugün Şişli Etfal Hastanesi nin taşınması gündemdedir. 03 Mayıs 2018 tarihinde İstanbul İl Sağlık Müdürü tarafından yapılan açıklamada, hastanenin Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları bölümlerinin tamamının, diğer bölümlerin de bir kısmının en geç 11 Haziran 2018 tarihinde, tekrar geri dönmemek üzere Sarıyer Çayırbaşı ndaki 350 yataklı hastaneye taşınacağı ilan edilmiştir. Takip eden aylarda kalan bölümlerin, yapımı Seyrantepe de devam eden bir diğer hastaneye taşınması gündemdedir. Bu planlama, tekrar bir araya gelmemek üzere bölünüp taşınarak, Şişli den koparılarak, Şişli Etfal Hastanesi nin yok edilmesi demektir. Bu taşınma kararında hangi yer seçimi kriterlerinin yer aldığı meçhuldür. Sosyal devlet anlayışının eğitimle birlikte en temel iki işlevinden biri olan sayı 148/

32 değerlendirme sağlık hizmetlerinde, günümüzde alınan yer seçim kararları sonucu toplum nezdinde eşitlikten uzak bir anlayışın söz konusu olduğu görülmektedir. Sağlık hizmetlerinde öncelikli konu olan erişilebilirlik ve buna bağlı yer seçiminde toplumun ihtiyaçları doğrultusunda hareket edilmesi gerekirken, bugün analizlerden çok uzak sadece ekonomik nedenler göz önünde bulundurularak karar verilmeye başlanmıştır. Mevcut sağlık politikası, özellikle son yıllarda hızla artan özel hastanelerle birlikte, hastaların ihtiyaçları ve hizmet kalitesi açısından değerlendirildiğinde gün be gün yaşamlarımızı tehlikeye atacak bir noktaya gelmiştir. Yetersiz acil sağlık hizmetleri, ambulansların, plansız yerleşme kaynaklı, trafikte sıkışıp kalmaları, randevu sistemiyle alınamayan sağlık hizmetlerinden sonra şimdi de kent merkezlerinde hizmet veren hastanelerden olan Şişli Etfal Hastanesi taşınmaktadır. Şişli Etfal Hastanesi tüm klinikleri ve uzmanlık birimlerini bünyesinde barındıran bir eğitim-araştırma hastanesidir. Şişli Etfal Hastanesi, Avrupa yakasında yaşayan vatandaşların sağlık gereksinimlerinin önemli bir kısmını karşılamaktadır. Sadece Şişli ilçesinde ve hastaneden hizmet alan Beşiktaş, Beyoğlu, Kağıthane ilçelerinin yakın mahallelerinde e yakın yerleşik nüfus bulunmaktadır. Kamuya ait tesislerin yer seçiminde, toplumsal faydanın maksimize edilmesi gerekmektedir. Yer seçiminde en önemli kriter, mesafe arttıkça insan etkileşimlerinin azaldığı gerçeğidir. Sağlık hizmetleri de mekân/zaman bağımlı hizmetler olduğu için, sağlık tesislerinin yakın olması şarttır. Fakat mevcutta İstanbul da hastanelerin mekânsal dağılımı dengesiz bir karakter gösterirken bu dağılımı daha da eşitsiz hale getiren kararlar alınmaya devam edilmektedir. Bu dağılım sonucu bazı ilçelerin hastanelere erişimde olumsuz konuma itilmektedir. Bu rant politikasıyla İstanbul gibi milyonlarca dar gelirli ve yoksul yurttaşın yaşadığı bir kentte, insan hayatı açısından son derece önemi olan ve bir kent olmanın olmazsa olmaz koşulu olan kamu hastanelerine en kısa sürede ve kolaylıkla ulaşabilme hakkı; kent merkezlerindeki arazi rantının yüksek olduğu alanlardaki kamu hastanelerinin kapatılarak yerlerine lüks konut, alışveriş merkezi vb. gibi tesislerin inşa edilmesi girişimleri ile yok edilmekte ve kentliler bu son yıllarda görülmemiş bir biçimde çoğalan hiçbir evrensel sağlık tesis koşullarına uymayan özel sağlık tesislerine mecbur bırakılmaktadır. Oysaki kamu hizmetlerinin amaçlarını ve mekânsal karakterini en iyi yansıtan örnek, sağlık hizmetleridir. Bu sebeple sağlık hizmetleri yer seçimi, tüm bireylerin sağlık hizmetlerine eşit/ hakkaniyetli düzeyde erişimini sağlamak üzere kurgulanmalı ve sağlık tesislerinin hem toplumun tüm bireylerinin kolay erişimini mümkün kılacak, hem de en verimli işleyişi temin edecek şekilde yer seçimi sağlamalıdır. Mevcut iktidarın sağlık hizmetleri konusunda aldığı Şehir Hastaneleri kararı, yönetim mekanizmasının toplumun faydasını göz ardı ederek işlediğinin kanıtlarından biridir. Özellikle büyük şehirlerde toplu kampuslar olarak hizmet verecek sağlık tesislerinin yapımını öngören ve o ildeki kamu hastanelerini kapatarak şehir merkezlerinden uzakta insanların ulaşamayacağı yerlerde kurulan devasa ve özel sağlık çiftlikleri haline getiren bu uygulama, sağlık hizmetlerinin özelleştirilerek sermaye şirketlerinin rant aracı haline getirilmesinin son aşaması olmaktadır. 30 sayı 148/2018

33 değerlendirme Şişli Etfal Hastanesi ne baktığımızda, Hastanenin yer aldığı bölge, İstanbul un ana ulaşım aksı ve iş merkezi olarak, günlük üç milyonu aşan bir gündüz nüfusuna sahiptir. Giderek artan bu nüfusun günlük ihtiyaçlarıyla birlikte, afet riski karşısında oluşacak acil tıp hizmetleri gereksinimi yönünden de Şişli Etfal Hastanesi nin mevcut konumu son derece önemlidir. Sağlık hizmetlerine erişim, sadece bir yerleşmedeki sağlık arzına (yataklı ve yataksız sağlık kurumları, sağlık profesyonelleri vb.) değil, komşu yerleşmelerdeki sağlık arzına, bu yerleşmeler arasındaki mesafeye ve seyahat kolaylığına bağlı olarak şekillenmektedir. Bulunduğu bölgede, Şişli Etfal Hastanesi nin sağladığı hizmeti karşılayacak başka bir kurum yoktur. Şişli Etfal Hastanesi kapandığında, Şişli, Beyoğlu, Beşiktaş bölgesinde aynı özelliklerde hizmet veren bir hastane kalmayacağı göz önünde bulundurulmalıdır. Seyahat zamanı ve seyahat mesafesinin, sağlık hizmetlerinden yararlanmayı direk etkilediği; en yakın hastaneye olan mesafe arttıkça, kalp krizi ve ani yaralanmalara bağlı ölümlerin arttığı unutulmamalıdır. Ayrıca ilçelerdeki hastane arzının yeterlilik oranları ve ilçelerin mekânsal erişilebilirliği üzerine yapılan çalışmalarda da Beyoğlu, Şişli, Beşiktaş ve yakın ilçelerin yüksek mekânsal erişilebilirliğe sahip olduğu ve kamu hastanelerine yerel talebin yüksek olduğu görülmektedir. Sağlık tesislerinin hem toplumun tüm bireylerinin kolay erişimini mümkün kılacak, hem de en verimli işleyişi temin edecek şekilde yer alması gerekirken, hastanenin bölünerek taşınmasının bölgede yaşayan yurttaşların sağlık hizmetine erişim imkânlarını kısıtlayıp özel hastaneleri zorunluluğa dönüştürmektedir. Bu durum yer seçiminde eşitlik ve herkes için erişilebilirlik anlayışını zayıflatmakta ve gittikçe daha dengesiz bir kamu hizmeti yapısı oluşturmaktadır. Aynı zamanda gelirin düşük, işsizliğin yüksek olduğu bölgelerin hastanelere erişilebilirliğini azaltmaktadır. verimli işleyişi temin edecek şekilde yer alması gerekmektedir. Şişli Hamidiye Etfal Hastanesi Yerleşkesi İçinde Yer Alan Binaların Yapısal Olarak Durumlarının Gözleme Dayalı Tespiti Şişli Hamidiye Etfal Hastanesi yerleşkesi içinde yer alan binaların yapısal olarak durumlarının gözleme dayalı tespiti, Mayıs 2018 de yerinde inceleme ile yapılmıştır. Yüksek katlı bir ana blok ve çevrede bulunan birkaç katlı birkaç binadan oluşan yerleşkede esas hizmet ana binada verilmektedir. 20 Ekim 1968 tarihinde temeli atılan ana binanın yükselen 8 katlı 3 bloğu ve yer altında 5 katı vardır. Göründüğü kadarıyla 50 yıllık binaların taşıyıcı sistemlerinde belirgin bir hasar yoktur. Ancak blokların fiziki olarak yeterli olmadığı anlaşılmaktadır. Binaların mevcut durumu eski resimleriyle karşılaştırıldığında yapısal olarak aynı taşıyıcı sistem gözlenmekte ve herhangi bir güçlendirme işlemi gerçekleşmediği görülmektedir. Yapının kamu hastanesi olması nedeniyle, yapıldığı dönemin yönetmeliklerine uygun olarak tasarlanıp bir kontrol teşkilatıyla uygulamasının yapılmış olması beklenmekte olduğundan yapı kalitesinin belli bir seviyenin üzerinde olması muhtemeldir. Tabii ki 50 yıl önce yapılan bir yapının güncel deprem yönetmeliği şartlarını sağlaması beklenemez. Fakat bilgisayar, yazılım ve yapı teknolojilerindeki gelişmeler ile çoğu yapının yerinde güçlendirilmesi olanaklı hale gelmiştir. Bu konuda çalışma yapılıp yapının performansına bakılarak, perde eklenmesi, sismik izolasyon yapılması, kolonların güçlendirilmesi gibi çeşitli yöntemlerin biri ya da birkaçı birlikte kullanılarak güçlendirme yapılması olasılığı araştırılabilir. TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Bu bağlamda son derece büyük bir hızla yaşanan kentsel dönüşüm süreci, kentin köklü yerleşim bölgelerinde yaşayan insanların bu bölgeleri terk etmesi sonucunu yaratmakla kalmayıp aynı zamanda tüm kentlilerin anayasal ve evrensel bir kentli ve insan hakkı olan kamusal sağlık hizmetlerinden en hızlı ve elverişli koşullarda yararlanması ilkesini de ortadan kaldırmaktadır. Sağlık tesislerinin hem toplumun tüm bireylerinin kolay erişimini mümkün kılacak, hem de en sayı 148/

34 basın açıklaması MÜHENDİSLER VE MİMARLAR YAPI ÜRETİM SÜRECİNDEN DIŞLANIYOR 12 Haziran 2018 TMMOB a Bağlı Meslek Odaları tarafından 12 Haziran 2018 tarihinde Torba Yasa ile gündemde olan İmar Affı ve Mühendislik ve Mimarlık Hizmetlerinin devredışı bırakılmasına yönelik basın toplantısı gerçekleştirildi. Yapılan basın açıklamasında Ülkemizde son yıllarda sürdürülen inşaat sektörüne dayalı, sermaye ve rant odaklı ekonomik düzen, kamu yararını, planlama ve şehircilik ilkelerini, mesleki hak ve yetkileri gözetmeyen, hatta bunları inşaat sektörünün gelişiminde engel olarak gören bir hal aldığına değinildi. Denetimsiz ortamın doğuracağı sahte mimar ve mühendisler tarafından üretilecek yapı projelerinin, yapı sahibinin bilgisi dışında gelişecek yapı üretim süreçlerinin, gelecekte yaşanacak mülkiyet hakkı ihlalleri ve yargı süreçleri ile beraber daha büyük teknik, hukuki ve bürokratik sorunlara yol açacağının altı çizildi. Basın toplantısına katılan Şube Başkanımız Nusret SUNA ise Siyasi iktidar tarafından, son bir ay içerisinde gerçekleştirilen bir dizi değişiklikle bir yandan kaçak yapılaşmanın önü açılırken diğer yandan da mühendisler yapı üretim sürecinin dışına itilerek mühendislik hizmeti almadan yapı üretilmesi adeta teşvik edilmektedir. dedi. İnşaat Mühendisleri Odası, Elektrik Mühendisleri Odası, Makina Mühendisleri Odası ve Mimarlar Odası İstanbul Şubeleri tarafından yapılan basın açıklamasının tam metni aşağıdadır: Ülkemizde son yıllarda sürdürülen inşaat sektörüne dayalı, sermaye ve rant odaklı ekonomik düzen, kamu yararını, planlama ve şehircilik ilkelerini, mesleki hak ve yetkileri gözetmeyen, hatta bunları inşaat sektörünün gelişiminde engel olarak gören bir hal almıştır. Yaklaşık 2 yıldır devam etmekte olan olağanüstü hal nedeniyle ülke KHK larla yönetilir hale gelmiş, iktidarın politikaları önünde engel olarak görülen bilimsel çalışmalar, kamusal denetim ve benzeri her türlü demokratik hakkımız, çıkarılan torba yasalar ve keyfi uygulamalarla her geçen gün biraz daha kullanılamaz hale getirilmiştir. Özellikle inşaat sektörü ile ilgili yasal düzenlemeler, bir yandan kamuya ait alanların hızla özelleştirilerek yapılaşmasına neden olurken, kentlerimizi tek tipleştiren, onların kimliklerini yok eden yeni kent dokularının oluşumuna yol açmaktadır. Kentsel mekânlar üzerinden kurulan mekân-hafıza ilişkisi hızla yok edilmektedir. 24 Haziran da yapılacak erken seçim öncesi çıkarılan imar affı başta olmak üzere, yapı denetim sistemindeki yeni düzenlemeler, imar yönetmelikleri, 2 Mayıs 2018 tarih ve (mükerrer) sayılı Resmî Gazete de yayımlanan yeni Yapı Ruhsatı Formu Standardı ile mühendisler ve mimarlar yapı üretim sürecinden dışlanmaktadır. Yapı denetim mevzuatında yapılan değişiklik ile teknik öğretmen, tekniker ve teknisyenlerin de yapı denetimlerinde görev alabilmelerinin yolu açılırken, yeni Yapı Ruhsatı Formu Standardında yapılan değişikliklerle de yapı ruhsatlarında yapı sahibinin, yapı müteahhidinin, şantiye şefinin, yapı denetçilerinin ve proje müelliflerinin ıslak imzalarının yer aldığı haneler kaldırılmıştır. Bu değişiklikle, ruhsatı düzenleyen idarenin yetkilileri dışında yalnızca yapı denetim şirketi yetkilisinin ıslak imzasının alınması, ruhsat açısından yeterli sayılmaktadır. Yapı ruhsatlarında proje müelliflerinin imzasını kaldıran düzenleme, kent topraklarının yağmasını hızlandırarak, her alanda yıkım ve yoğun yapılaşmanın önünü açan 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun, kentleşme ve planlama ilkelerine aykırı olarak hazırlanan imar uygulamaları ve haksız yapılaşmaya neden olan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği, kaçak yapılaşmayı özendiren ve meşrulaştıran imar 32 sayı 148/2018

35 basın açıklaması affı, sayısız KHK ve torba yasa larla birlikte ele alınmalıdır. Kamu yararını gözeten nitelikli mesleki hizmetler, mesleki hak ve yetkiler ile müelliflik ve telif haklarının kamusal ve hukuki denetimini sağlayan hukuki işlemler, iktidar tarafından yapı üretim sürecini yavaşlatan, hızlı iş üretilmesine engel olan lüzumsuz bürokratik unsurlar gibi gösterilmektedir. Yapı ruhsat formundan proje müellif imzalarının kaldırılması ve bunun benzeri diğer düzenlemeleri meşrulaştırmak için de kullanılan bürokrasinin azaltılması söylemiyle haklı gösterilmeye çalışılması, kabul edilemez. Bu düzenlemeyle sahteciliğin yolu açılmakta ve proje müelliflerinin eserleri üzerindeki tasarrufları yok sayılmaktadır. Yeni düzenlemeyle yapı ruhsatı alma süreçlerinin, proje sahibi mimar ve mühendislerin bilgisi ve onayı dışında tamamlanması amaçlanmaktadır. Proje müelliflerinin imzaları alınmadan hazırlanacak olan yapı ruhsatlarında, ruhsat eki projelerinin ve proje tadilatlarının denetimlerinin hangi yolla yapılacağı anlaşılmamaktadır. Bu durumun uygulamayı yapan belediyeler ve ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşlarını geri dönülmez ve onarılmaz hukuki sorumluluk altında bırakacağı kesindir. Tıpkı imar affı düzenlemesinde olduğu gibi, tamamen vatandaşın beyanına dayanarak, mühendis ve mimarları devre dışı bırakmak ne kadar yanlış ise, ruhsat alma süreçlerinden mimar ve mühendislerin onaylarını kaldırmak da bir o kadar yanlıştır. Bürokrasiyi azaltmak bahanesiyle mesleki haklarımızı yok eden bu düzenleme, meslektaşlarımızın mesleki anlamda kayıplar yaşamasına sebep olacaktır. Ruhsat alma süreçleri mimar ve mühendislerin gözetiminde ve onların onayı ile yürütülmelidir.tam da bu nedenle, meslektaşlarımızın ruhsat aşamasında bilgileri dışında proje değişiklikleri yapılması ihtimaline karşı, projelerini ilgili meslek odasında kayıt altına aldırmaları, hak ihlallerine karşı bir güvence olarak önem kazanmaktadır. Ayrıca bu denetimsiz ortamın doğuracağı sahte mimar ve mühendisler tarafından üretilecek yapı projeleri, yapı sahibinin bilgisi dışında gelişecek yapı üretim süreçleri, gelecekte yaşanacak mülkiyet hakkı ihlalleri ve yargı süreçleri ile beraber daha büyük teknik, hukuki ve bürokratik sorunlara yol açacaktır. TMMOB ye bağlı meslek odaları olarak bu konulardaki çalışmalarımız devam etmektedir. Can ve mal güvenliğini korumayan, doğal, tarihi, arkeolojik, kentsel sitler dahil olmak üzere tüm yaşam alanlarımızdaki imar talanını meşrulaştıran ve yasa dışı yapılaşmaları mali kaynak yaratma amacıyla affeden tüm bu girişimlere karşı mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizi kamuoyunun ve meslektaşlarımızın bilgisine sunarız. Konuya ilişkin Şube Yönetim Kurulumuz tarafından yapılan açıklama aşağıdadır: YENİ İMAR AFFI VE YAPI RUHSATI STANDARDINDA DEĞİŞİKLİK, SAĞLIKLI VE GÜVENLİ YAPILAŞMAYA DARBE, KENTLERİN KALBİNE BİR HANÇERDİR. Binaların Deprem Güvenliği Tespiti, Vatandaşın Beyanına Bırakılıyor! Yaklaşık 2 yıldır devam etmekte olan olağanüstü hal nedeniyle ülke KHK`larla yönetilir hale gelmiş, iktidarın politikaları önünde engel olarak görülen bilimsel çalışmalar, kamusal denetim ve benzeri her türlü demokratik hakkımız, çıkarılan torba yasalar ve keyfi uygulamalarla her geçen gün biraz daha kullanılamaz hale getirilmiştir. Siyasi iktidar tarafından son bir ay içerisinde gerçekleştirilen bir dizi değişiklikle bir yandan kaçak yapılaşmanın önü açılırken, diğer yandan da mühendisler yapı üretim sürecinin dışına itilerek, mühendislik hizmeti almadan yapı üretilmesi adeta sayı 148/

36 basın açıklaması teşvik edilmektedir. Birincisi kamuoyuna imar barışı olarak lanse edilen imar affı dır. İkincisi ise Yapı Ruhsatı Form Standartlarının değiştirilmesidir. Bilindiği gibi, 2 Mayıs 2018 tarihinde Resmi Gazete nin mükerrer sayısında yeni Yapı Ruhsatı Formu Standardı yürürlüğe girdi. Ardından ise Mekânsal Adres Kayıt Sistemi Yapı Belgeleri Uygulamasında ruhsat formu değişikliklerinin işlenmesiyle; yapı sahibinin, yapı müteahhidinin, şantiye şefinin, yapı denetçilerinin ve proje müelliflerin ıslak imzalarının yer aldığı haneler kaldırıldı. Bu değişikliğin uygulamaya nasıl yansıyacağı, ne gibi sonuçlar doğuracağı sır değildir. Ne yazık ki, ülkemizde yapı üretim süreci kurumsal bir işleyişe kavuşturulamamış, yapı üretim mevzuatında gerçekleştirilen sayısız değişiklik, dönem dönem ilan edilen imar afları sağlıksız ve güvenlikten yoksun yapılaşmanın ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bu değişikliğe neden ihtiyaç duyulduğunu anlamak mümkün değildir. Mühendisleri, mimarları üretim sürecinin formalitesi gibi gören, meslek disiplinlerini itibarsızlaştırılmayı hedefleyen girişime kim neden ihtiyaç duyar? Sahte mühendis ya da sahte imza gibi olumsuzluğun devlet eliyle yaygınlaştırılmasından başka sonuç doğurmayacak bir adımı kim neden atmak ister? Mühendislerin kendi üretimlerine imza atmayacak olması, yapı ruhsatının mühendislerin bilgisi haricinde hazırlanması yapı üretimine ne gibi bir katkılar sağlayacaktır? Ülkemizin başlıca sorunlardan biri kaçak ve sağlıksız yapılaşmadır. Mühendislik hizmeti almadan gerçekleştirilen yapı üretiminin yol açtığı sonuçlar depremlerde telafi edilmeyecek şekilde ortaya çıkmakta, yapı üretim sürecinin denetimine dair kaygılar varlığını devam ettirmektedir. Bir deprem ülkesi olan Türkiye de kamuoyu, yapı üretiminin zaaflı yönlerinden arındırılması, ihtiyaca dayanarak gerekli mevzuat değişikliklerinin gerçekleştirilmesi, mühendislik uygulamalarının denetlenmesi ve niteliğinin artırılması yönünde beklenti içindedir. İfade edilmelidir ki, beklentinin karşılık bulmaması bir yana, mühendisleri denetim dışına çıkartan, meslek odalarının denetim kanallarını daraltan, mühendisliği önemsizleştiren uygulamalar nedeniyle geleceğe dönük kaygılar çoğalmaktadır. Yapı Ruhsatları Standartlarında değişiklik yapılmasını, imar affıyla aynı döneme denk gelmesini manidar bulduğumuzu belirtmek istiyoruz. 6 Haziran 2018 tarihinde yayınlanan İmar Barışı Uygulama Yönetmeliği ile başlayacak süreçte yapı ruhsat standardının değiştirilerek mühendislerin devre dışı bırakılmasının bir başka denetimsizliğe yol açacağı kesindir. İmar affı ndan yararlanacak yapının tespit ve devamında kentsel dönüşüm projesine dahil edilmesi sürecinde mühendislerinin devre dışı bırakılması asıl niyetle ilgili soru işaretleri doğurmaktadır. Çevre ve Şehircilik Bakanı Sayın Özhaseki nin yaptığı açıklamaya göre, Türkiye deki yapıların yüzde 60 ı imara aykırıdır. Bu da yaklaşık 13 milyona yakın yapı demektir. 13 milyon imara aykırı, kaçak ve sağlıksız yapının doğurduğu sonuçların imar affı ile ortadan kaldırılacağı yönündeki iddia ne yazık ki inandırıcılıktan uzaktır. İmar affı ndan yararlanmak için başvuran vatandaşın, yapısıyla ilgili beyanı yeterli sayılacağı Yönetmelikte yer almaktadır ki, bu durumun suiistimale yol açacağı, kaçak yapı ve bölümlerin gözden kaçmasına neden olacak bir aralık bırakacağı açıktır. İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi olarak, imar affı nın güvenli yapılaşma ve sağlıklı kentleşme bağlamında taşıdığı olumsuzluklara, düzenlemenin yeni kent suçlarına yol açacak özellikler taşıdığına dikkat çekiyor, mühendislerin kazanılmış haklarının gasp edilmesine, mesleğimizin önemsizleştirilmesine dönük uygulamalara izin vermeyeceğimizi ilan ediyoruz. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu 34 sayı 148/2018

37 genel kurul TMMOB 45. OLAĞAN GENEL KURULU 31 Mayıs - 3 Haziran 2018 / Ankara... TMMOB 45. Olağan Genel Kurulu Türkiye nin dört bir yanından gelen delegelerin ve konukların katılımıyla, 31 Mayıs-3 Haziran 2018 tarihlerinde, Türkiye Barolar Birliği Konuk Evi Konferans Salonu nda gerçekleştirildi. Genel Kurulun, Divan Başkanlığı na yılları arasında Birlik Yönetim Kurulu Başkanlığını yürüten Mehmet SOĞANCI seçildi. Divan Kurulu üyeliklerine, Leman ARDOĞAN (Mimarlar Odası), Nejla YÖRÜKOĞLU (Peyzaj Mimarları Odası), Mukaddes ŞAMİLOĞLU (Gıda Mühendisleri Odası), Hanze GÜRKAŞ (İçmimarlar Odası), Nejla ŞAYLAN (Jeoloji Mühendisleri Odası), Mehtap ERCAN BİLGE (Ziraat Mühendisleri Odası) seçildi. Demokrasi mücadelesinde, Gezi Direnişinde ve 10 Ekim Katliamında yitirdiklerimiz anısına gerçekleştirilen saygı duruşunun ardından Genel Kurul gündemi oy birliği ile kabul edildi. Gündem uyarınca, Genel Kurul adına Anıtkabir e gerçekleştirilecek ziyaret için Çelenk Komisyonu ve 10 Ekim Katliamının yaşandığı Gar önüne çiçek bırakmak üzere ziyaret heyeti oluşturularak Genel Kurul çalışmalarına başlandı. TMMOB 44. Dönem Yönetim Kurulu Başkanı Emin KORAMAZ kürsüye gelerek 2 yıllık çalışma dönemi boyunca TMMOB faaliyetlerine ve ülkenin içinde bulunduğu duruma ilişkin değerlendirmelerini içeren konuşmasını yaptı. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Cemal GÖKÇE, Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Başkanı Seran AYSAL, İMO Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin KAYA, Şube Başkanımız Nusret SUNA, Ankara Şube Sekreter Üyesi Özgür TOPÇU, Oda Eski Başkanı Mete AKALIN, Hakkı Nadir ÇELEBİ, Oktay GÜLAĞACI, Nihat ÇOLAK ve İstanbul Şube Sekreteri Rezan BULUT gündem maddelerine ilişkin birer konuşma yaptılar. Genel Kurulda; CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal ADIGÜZEL, HDP Grup Başkan Vekili Filiz KERESTECİOĞLU, TTB Merkez Konseyi Başkanı Raşit TÜKEL, DİSK Genel Başkanı Arzu ÇERKEZOĞLU, KESK Eşgenel Başkanı Aysun GEZEN, TÜRMOB Başkanı Masis YONTAN, EMEK Partisi Başkanı Selma GÜRKAN, ÖDP Başkanlar Kurulu Üyesi İlknur BAŞER, TKP adına Ali AYDIN, İnsan Hakları Derneği sayı 148/

38 genel kurul Başkanı Öztürk TÜRKDOĞAN, Mülkiyeliler Birliği Başkanı Dinçer DEMİRKENT, İTÜ Vakfı Başkanı Serap ÇATALPINAR, Artvin Kültür Derneği Başkanı Sabriye TUNCAY, HTKP Başkanı Erkan BAŞ ve Türkiye Barolar Birliği Genel Sekreteri Sabiha TEKİN söz alarak Genel Kurulu selamladılar ve ülke gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundular. 3 Haziran 2018 Pazar günü gerçekleştirilen seçimler sonucunda 45. Dönem Yönetim Kurulu, Denetleme Kurulu ve Yüksek Onur Kurulu aşağıdaki şekilde oluştu. TMMOB 45. DÖNEM YÖNETİM KURULU Emin KORAMAZ (Başkan) - Makina Mühendisleri Odası Selçuk ULUATA (II. Başkan) - İnşaat Mühendisleri Odası Tores DİNÇÖZ (Sayman Üye) - Mimarlar Odası Ekrem POYRAZ - Fizik Mühendisleri Odası Asiye Ülkü KARAALİOĞLU - Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Mehmet BESLEME - Kimya Mühendisleri Odası Niyazi KARADENİZ - Maden Mühendisleri Odası Ayşegül ORUÇKAPTAN - Peyzaj Mimarları Odası Baki Remzi SUİÇMEZ - Ziraat Mühendisleri Odası Mehmet Birkan SARIFAKIOĞLU - Bilgisayar Mühendisleri Odası Bülent ONAT - Çevre Mühendisleri Odası Ufuk ATAÇ - Elektrik Mühendisleri Odası Can DURGU - Gemi Mühendisleri Odası Feramuz AŞKIN - Gemi Makineleri İşletme Mühendisleri Odası Yaşar ÜZÜMCÜ - Gıda Mühendisleri Odası Ata Can KALE - İç Mimarlar Odası Murat FIRAT - Jeofizik Mühendisleri Odası Ali Burak YENER - Jeoloji Mühendisleri Odası Cemalettin KÜÇÜK - Metalurji ve Malzeme Mühendisleri Odası Ayşegül AKINCI YÜKSEL - Meteoroloji Mühendisleri Odası İsmet ASLAN - Orman Mühendisleri Odası Mehmet ÇELİK - Petrol Mühendisleri Odası Deniz KİMYON TUNA - Şehir Plancıları Odası Emre FİDAN - Tekstil Mühendisleri Odası TMMOB YÜKSEK ONUR KURULU: Ali Fahri ÖZTEN - Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Züber AKGÖL - İnşaat Mühendisleri Odası Hulusi SARIKAYA - Jeoloji Mühendisleri Odası Salim Melih ŞAHİN - Makina Mühendisleri Odası Semih Lütfi TEMİZKAN - Mimarlar Odası TMMOB DENETLEME KURULU: Halil İbrahim YİĞİT - Jeoloji Mühendisleri Odası Nadir AVŞAROĞLU - Maden Mühendisleri Odası İlter ÇELİK - Makina Mühendisleri Odası Mehmet Zeki BARUTÇU - Mimarlar Odası Mehmet Nuri HATİÇOĞLU - Ziraat Mühendisleri Odası 36 sayı 148/2018

39 genel kurul Şube Başkanımız Nusret SUNA nın TMMOB 45. Olağan Genel Kurulu nda Yaptığı Konuşma: Değerli Divan, Değerli Mücadele Arkadaşlarım, Değerli Meslektaşlarım, Değerli Konuklar, Birliğimizin 45. Olağan Genel Kurulunu saygıyla selamlıyorum. İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi adına sevgi ve saygılarımı iletiyorum. Temenni ediyorum ki Birlik Genel Kurulumuz, on yıllardır süren mücadeleye yeni bir soluk katacak, mühendisler, mimarlar, şehir plancıları onurlu yürüyüşüne daha güçlü, daha kararlı devam edecektir. Bu vesile ile bugün görevini devredecek TMMOB Yönetim Kurulu na ve organlarda görev alan arkadaşlarıma emeklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Değerli Yol Arkadaşlarım, Konuşmama hafızalarımızı tazeleyerek başlamak istiyorum. İMO nun 1954 te düzenlenen ilk genel kurulunda bir konuşma yapan zamanın TMMOB Başkanı Naim ŞUKAL, temennilerimiz hudutsuzdur demiştir. O günden bu yana bizlerin temennilerine hudut çekmek mümkün olmamıştır. Ne bizler temennilerimize hudut çektik ne de inisiyatifimiz dışında özellikle siyasi iktidarlar tarafından çalışmalarımızın engelleme çabalarına izin verdik. Birliğimiz ve bağlı Odalar eşitlikçi, özgürlükçü, bağımsız bir ülke yaratma ideali ile kamu ve toplum yararı ilkesinden hiçbir zaman ödün vermedi. Meslek disiplinlerinin evrensel kabullerinden ve bilimden hiçbir zaman ayrılmadı. İlk genel başkandan ve ilk genel kurul katılımcılarından bugüne, Birliğimizin mesleki-politik hattının oluşmasını sağlayan bütün yol arkadaşlarımızı huzurlarınızda saygıyla anıyorum. Geleceği karartılmak istenen bir halkın parçası olarak, dün olduğu gibi bugün de aydınlıktan yana saf tutacağımızı, geleceği kazanma iradesini bir kez daha ilan edeceğimizi huzurlarınızda tekrarlıyorum. Değerli Katılımcılar, Ülkemizin olağandışı günler geçirdiği bir zaman diliminde, önce bağlı odaların genel kurul süreci tamamlandı. Süreç, TMMOB genel kuruluyla taçlandırılacak ve yeni çalışma dönemi başlamış olacak. Açık ki, en ücra noktadaki şubelerden Oda merkezlerinin genel kurullarına tartışa tartışa, konuşa konuşa oluşturulan örgütümüzün mesleki-politik iradesinin tahkimatı, Birlik genel kurulumuzda sağlanacak. Demokratik işleyişlerde olmazsa olmazı bir özelliktir bu. Merkezi politik hat aşağıdan yukarıya belirlenir, yukardan aşağıya gerçekleşecek atılımla örgütsel dinamizm sağlanır. Aynı şekilde, TMMOB genel kurulunun, aşağıdan gelen kabulleri nasıl yok sayması mümkün değilse, yürütmenin görev ve sorumluluğu bağlamında aldığı kararları hayata geçirmek de şubelerimizin uhdesindedir. Değerli Meslektaşlarım, Önümüzde gerçekten de önemi tartışılmayacak bir seçim bulunuyor. Anayasa da değişiklik öngören paketin referandumun kabul edilmesinden sonra yapılacak ilk seçimler olacak ve yeni idari yapılanmadaki roller kesinleşecek. Açık ki sıradan bir seçim olmayacak 24 Haziran da. İşin doğrusu karşımızda çok fazla tercih de bulunmuyor. Adaylardan ve partilerden bağımsız olarak bir tercihte bulunacağız. Ya demokrasiyi seçeceğiz ya tek adam diktatörlüğünü. Ya karanlığı seçeceğiz ya bilimi, aydınlığı, umudu. Ya barışı seçeceğiz ya savaşı. Ya hoşgörüyü, sevgiyi seçeceğiz ya kin, nefret ve düşmanlığı. Ya bağımsız yargıyı, bağımsız medyayı seçeceğiz ya tek sesli ve hukukun ayaklar altına alındığı bir ülkeyi. Ya küçük bir grubun zenginleştiği düzeni seçeceğiz ya müreffeh bir ülkeyi. Birliğimiz seçimini yapmış, tercihini belli etmiştir. TMMOB demokratik, laik, bağımsız ülke idealinin zaferi için çaba harcayacaktır. Birliğimizin Ülkemizin, halkımızın ve mesleğimizin geleceği için oy kullanacağız, oyumuza sahip çıkacağız! şeklindeki çağrısı yerindedir, aydın olmanın gereğidir ve çağrının hayat bulması bizlerin sorumluluğundadır. sayı 148/

40 genel kurul Değerli Meslektaşlarım, Türkiye dikensiz bir gül bahçesi değildir. Hele, köpeksiz köyde değneksiz gezmek isteyenler için uygun bir ülke hiç değildir. Çünkü Türkiye nin ilerici, devrimci, bağımsızlıkçı, kamucu, laiklikten ve aydınlanmadan yana tavır koyan, en karanlık dönemlerden alının akıyla çıkmasını bilen, her daim direnişi ve mücadeleyi seçen bir geleneği vardır ki, TMMOB bu geleneğin nadide parçalarından biridir den başlayarak mevzuatımızda gerçekleştirilen değişikliklere karşı gösterilen direnç, meslektaşlar arasındaki dayanışma, üyelerin odasına sahip çıkması bir yandan siyasi iktidarın hevesini kursağında bırakmış diğer yandan da meslek odalarının toplumsal meşruiyetinin ne kadar güçlü olduğunu da açığa çıkartmıştır. Söylemek gerekir ki hamuru insan sevgisi ve yurtseverlikle yoğrulmuş, asli amacı yaşamın nitelikli kılınması olan bir meslek örgütünü ne itibarsızlaştırmak mümkündür ne de etkisizleştirmek. Değerli TMMOB Delegeleri, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yaşananlar ülkemizi derin bir demokrasi kriziyle karşı karşıya bıraktı. 15 Temmuz bahanesiyle, ülkede demokratik sistem askıya alındı, demokratik haklar budandı ve ancak darbe dönemlerinde görülebilecek uygulamalar yaygınlaştı, hatta kalıcı hale getirildi.yasama yetkisi fiilen ortadan kaldırıldı, ülke Kanun Hükmünde Kararnamelerle yönetildi. Olağanüstü Hal uygulaması süreklileştirildi. OHAL bütün muhalif kesimleri sindirme, susturma aracı olarak kullanıldı, kullanılmaya da devam ediyor. Barışçı, demokratik gösteriler bile şiddetle bastırılmaya başladı. İnsanlar tıpkı darbe dönemlerinde olduğu gibi hukuki dayanağı olmadan, sıradan gerekçelerle tutuklandı. Gözaltı süresinin bir ay olması, uzun süren tutukluluk hali başlı başına cezalandırmaya dönüştü. 15 Temmuz darbecileriyle uzaktan yakından ilgisi olmayan binlerce kamu çalışanı işten atıldı. TMMOB ve KESK üyelerinin, akademisyenlerin olduğu binlerce insan işsiz bırakıldı Anayasa referandumundan 2016 Anayasa referandumuna kadar, 15 Temmuz darbe girişiminden Suriye iç savaşına doğrudan müdahaleye uzanan süreçte ne yazık ki Türkiye her gün biraz daha yaşanılır bir ülke olmaktan uzaklaşıyor. Buna elbette rıza göstermeyeceğiz, elbette bunu kabullenmeyeceğiz. Bu sokaklar, bu alanlar, bu kentler, bu memleket bizim demeye devam edeceğiz. Değerli Meslektaşlarım, Değerli Katılımcılar, Artık ekonomik kriz örtbas edilemiyor. Türk lirası tarihte görülmedik oranda değer kaybediyor. İnşaat sektöründeki kilitlenme, zincirleme olarak finans sektörünü de etkiliyor. Bırakalım diğer meslekleri mühendisler arasında işsizlik hızla artıyor.işsizlik demoklesin kılıcı gibi tepemizde sallandıkça, bu bizlere düşük ücretler, sağlıksız çalışma koşulları olarak geri dönüyor. İnşaat sektöründeki kriz iş güvenliği tedbirlerinin ihmal edilmesiyle sonuçlanıyor. Maliyet artıcı unsur olarak görülen iş güvenliği yatırımları kriz içindeki işverenler tarafından tamamen devre dışı bırakılıyor. Son dönemlerde iş kazalarındaki artışın tesadüf olmadığını vurgulamak gerekiyor. Başbakan konut satışlarını teşvik için kampanya açacaklarını söylüyor. Ekonomideki her türlü olumsuzluk dış güçlerin oyunu olarak değerlendiriliyor ve sorumluluk üstlenilmiyor. Betona teslim edilen kentler, yağmura teslim oluyor. Kentlerin her metrekaresinden rant elde edilmeye çalışılıyor. İşin ilginç yanı AKP Genel Başkanı kentlerin betonlaşmasından yakınıyor. Siyasi iktidar sahipleri 20 yılı aşkın zamandır yerel yönetimlerde, 16 yıldır merkezi yönetimde değilmiş gibi vaatlerde bulunuyor, mevcut durumu eleştiriyor. Diğer vaatlerini bir kenara bırakalım. Mevcut iktidar, 25 Haziran sabahı özgürlük vaat ediyor. Bırakalım temel hak ve özgürlüklerin ortadan kaldırılmasını, şu tek bir örnek bile nasıl bir ülkede yaşadığımızı gösteriyor. Cumhurbaşkanı adaylarından Sn. Muharrem İNCE, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi ni ziyaret ederek üniversitelerin bölünme kararına tepki gösteriyor. Sn. İNCE fakülteden ayrılır ayrılmaz fakülte dekanı zorla istifa ettiriliyor. Neden? Çünkü daha önce YÖK tarafından gönderilen İNCE yi fakülteye alma talimatına uymuyor. Karşı karşıya bırakıldığımız ülke bu işte. Özellikle genç mühendislerin karşı karşıya kaldığı emek sömürüsünü bir nebze olsa da hafifletmek amacıyla başlatılan Asgari Ücret uygulamasını inşaat işverenlerinden gelen taleple durduran bir iktidar bu. Ekonomiyi, uluslararası ilişkileri, toplumsal barışı, eğitimi, temel hak ve özgürlükleri, yargı bağımsızlığını, çalışma yaşamını dumura uğratan bu zihniyete artık tamam deme vakti gelmiştir. Bu vakit 24 Haziran dır. Bizler de Birliğimizin çağrısına uyarak hem vatandaşlık görevimizi yerine getirmek üzere sandığa gideceğiz hem de sandıkları koruyacağız. Aydın olmanın gereği budur. Değerli Meslektaşlarım, Değerli Konuklar, Konuşmama burada son veriyorum. Yeni seçilecek Birlik Yönetim Kurulu na ve organlarda görev alacak arkadaşlarıma başarılar diliyorum. Beni dinlediğiniz için sizlere teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum. 38 sayı 148/2018

41 basın açıklaması FELAKETLERİN NEDENİ DOĞA OLAYLARI DEĞİL, MÜHENDİSLİK BİLGİ VE BİRİKİMİNİN GÜNLÜK TİCARETE TESLİM EDİLMESİDİR! MÜHENDİSLİK VE MÜHENDİSLERİN YOK SAYILMASIDIR! (TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası nın Tekirdağ da meydana gelen tren kazasıyla ilgili 9 Temmuz 2018 tarihli açıklaması.) Uzunköprü-Halkalı arasında sefer yapan numaralı yolcu treni, 8 Temmuz 2018 günü Tekirdağ iline bağlı Sarılar bölgesi dolaylarında raydan çıkmıştır. Bir lokomotif ve altı vagondan oluşan yolcu treninin arkadaki beş vagonu raydan çıkıp devrilmiştir. Yolcu treninin vagonları bir menfezin üzerinden geçişi sırasında raydan çıkmış ve sürüklenmiştir. Kaza sonucu 24 kişi hayatını kaybetmiş, 318 kişi de yaralanmıştır. Demiryolu hattı dere yatağını kestiğinden, derenin akışını sağlamak için bu kesimde bir menfez inşa edilmiştir. Bu menfezin üst kısmı doldurularak demiryolu hattının geçişi sağlanmıştır. İlk belirlemelere göre yolcu treni menfez ile demiryolu hattı arasındaki dolgu zemininin boşalması nedeniyle raydan çıkmıştır. Bir taşıyıcı sistem olarak tasarlanan demiryolu üstyapısı ve altyapısı, taşıtların geçişi sırasında dinamik etkilere maruz kalır. Demiryolu yapısının bakım koşulları ve trenin hızı, dinamik etkilerin büyüklüğünü belirler: Yapının bakımsız olması ve trenin yüksek hızı, dinamik etkileri arttırır. Dinamik etkilerin (yüklerin) artması, demiryolu üstyapısı ve altyapısının aşırı derecede zorlanmasına neden olur. Demiryolu yapısının aşırı zorlanması, raylarda izin verilen sınırların ötesinde çökmeler oluşturur, bu da trenin raydan çıkmasına yol açabilir. Tekirdağ da meydana gelen olayda trenin lokomotifi ve ilk vagonunun menfez üzerinden geçerken oluşturduğu dinamik etkiler, rayların altında bulunan zemini gevşetmiş, bu durumun da rayların aşırı derecede çökmesine neden olduğu anlaşılmaktadır. Diğer vagonların geçişi devam ederken dolgu zemin rayların altından tamamen kaymış, rayların daha çok çökmesiyle vagonlar raydan çıkmış ve devrilmiştir. Menfezin üst kısmı ile rayların arasında bulunan zeminin, son günlerde ve olay günü meydana gelen yağışlar nedeniyle gevşemiş olduğu kuvvetle muhtemeldir. Böylece, bu kesimdeki zeminin taşıma gücü zayıflamış, trenin geçişi sırasında maruz kaldığı dinamik etkilerle göçmüştür. Zemindeki bu zayıflamanın aniden ortaya çıkmadığı, yağışların ve diğer olumsuz etmenlerin birikimli etkisi ile ortaya çıkmış olduğu anlaşılmaktadır. sayı 148/

42 basın açıklaması Bu olay, demiryolu hatlarının muayene ve bakımının düzenli şekilde yapılmasının önemini bir kez daha göstermiştir. Yetkililer, her afet sonrası yaptıkları gibi konunun özünü unutup sonucuna göre hüküm veriyorlar! Her afet sonrası ortaya çıkan afetlerin nedenleri değil, sonuçları üzerinde durulmaktadır. Neden sonuç ilişkisi ne yazık ki dikkate alınmamaktadır! Demiryolu hattının tarım arazileri içinden geçtiği görülmektedir. Tarım arazilerinin geçtiği yerlerde zeminin taşıma gücü zayıf olur. Çekilen fotoğraflarda balast ve alt balast tabakalarının yetersizliği nedeniyle işlevini yitirdiği hatta tabii zemin içinde kaybolduğu görülmektedir. Teknik olarak bu durma balast yutulması denilmektedir. Konvansiyonel demiryolu üst yapısı; ray, travers, bağlantı malzemesi ve balast tabakasından oluşmaktadır. Demir yolu altyapısı ise alt balast, toprak, gövde ve doğal zeminden oluşmaktadır. Balast tabakası demiryolu hattının elastik yatağı olarak işlev görür. Alt balast tabakası ise ince daneli zeminlerin suyun etkisiyle balast tabakası içerisine girmesini engelleyen bir filtre tabakası vazifesini üstlenir. Doğal zeminin veya demiryolu hattının üzerinden geçeceği menfezin boyutlandırılması yapılırken; iklim şartları ve arazinin durumu da dikkate alınarak gerekli olan güçlendirmenin yapılması gerekiyor. Sonuç olarak; ilk belirlemelere göre ciddi bir ihmal var. Demiryolu hattı yapılırken göçme, çökme ve tabaka kayması ve boşalması ile ilgili bilgiler dikkate alınmamıştır. Ayrıca yağan yağmurlar dikkate alınarak gerekli olan bakım ve kontrollerin yapılmadığı, bu kazanın sadece en son yağan yağmurlara bağlanmaması gerektiğinin bilinmesini de istiyoruz! Suçlu yağmur değildir! Yapanlar, yaptıranlar ve yapılmış olan yapıları denetlemeyenlerdir. Lokomotif ve arkasındaki vagonun hareketli yüklerin etkisiyle demiryolu üst yapısında kalıcı deformasyonların, yani çökmelerin oluştuğu ve arkadan gelen vagonların ray- tekerlek temasını kaybetmesi nedeniyle diğer vagonlarında raydan çıkarak devrilmiş olduğunu düşünüyoruz! Ayrıca, yapı ruhsatlarından mühendis ve mimarlarım imzalarının kaldırılmış olmasının acı sonuçlarını, ileride fazlasıyla yaşayacağımızın altını bu kazayla birlikte, bir kez daha çizmek isteriz! İnşaat Mühendisleri Odası olarak hayatını kaybeden yurttaşlarımızın yakınlarına başsağlığı, yaralananlara da acil şifalar diliyoruz. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu 40 sayı 148/2018

43 şubemizden Şubemizden haber ve duyurular y s s asa ı 22 ayıs 2018 a ı y / 2 ayıs 2018 a ı y / 24 ayıs 2018 a a y İMO İstanbul Şubesi tarafından Tekil Seminerler kapsamında düzenlenen İnş. Yük. Müh. Alp GÖKALP ın konuşmacı olarak katıldığı Zemin İyileştirmesi ve Güçlendirilmesi Tasarım Örnekleri konulu Seminer, 22 Mayıs 2018 tarihinde Bakırköy Temsilciliğimizde, 23 Mayıs 2018 tarihinde Kadıköy Belediye Başkanlık Binası Alt Salonu nda ve 24 Mayıs 2018 tarihinde Şubemiz Karaköy Hizmet Binası nda gerçekleşti. Zemin iyileştirmesine ve güçlendirilmesine yönelik Türkiye ve dünyadan örneklere yer verilen seminerde, iyileştirme yöntemlerine yönelik derin karışım, jet grout, yüzeysel kompaksiyon, kompaksiyon enjeksiyonu, zemin-çimento enjeksiyonu, kireçle stabilizasyon, bitümle stabilizasyon konularında bilgiler aktarıldı. Uluslararası Katılımlı 10. Beton Kongresi ön hazırlık toplantısı 22 Mayıs 2018 tarihinde İMO İstanbul Şubesi nde yapıldı. İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul ve Bursa Şubeleri olarak Mayıs 2019 tarihlerinde Bursa da gerçekleştirilecek olan 10. Beton Kongresi ne yönelik yapılan toplantıda kongrenin tarihi, düzenleme kurulu ve kongre konuları üzerine görüşler aktarıldı. Toplantıya ULUSLARARASI KATILIMLI 10. BETON KONGRESİ ÖN HAZIRLIK TOPLANTISI / 22 Mayıs 2018 Şube Başkanımız Nusret SUNA, İMO Bursa Şube Başkanı Mehmet ALBAYRAK, Prof. Dr. Hulusi ÖZKUL, Prof. Dr. Adem DOĞANGÜN, İMO Bursa Şube Sayman Üyesi Ayşe Asena DİŞBUDAK, Doç. Dr. Özkan ŞENGÜL, Yrd. Doç. Dr. Ali MARDANİ, Şube Sekreterimiz Rezan BULUT ve Şube Sekreter Yardımcımız Hasan ÜNAL katıldılar. sayı 148/

44 şubemizden ULUSLARARASI KATILIMLI 10. BETON KONGRESİ 1. DÜZENLEME KURULU TOPLANTISI / 29 Mayıs 2018 İnşaat Mühendisleri Odası adına İMO İstanbul ve Bursa Şubelerinin 2019 yılında Bursa da düzenleyeceği Uluslararası Katılımlı 10. Beton Kongresi nin 1. Düzenleme Kurulu toplantısı 29 Mayıs 2018 tarihinde İMO İstanbul Şube Karaköy Hizmet Binası nda yapıldı. Toplantıda Beton Kongresinin teması, konu başlıkları, çağrılı konuşmacılar ve kongre ile ilgili detaylar görüşüldü. Kongrenin Mayıs 2019 tarihinde yapılması kararlaştırılan toplantıya Oda Başkanımız Cemal GÖKÇE, Şube Başkanımız Nusret SUNA, İMO Bursa Şube Başkanı Mehmet ALBAYRAK, Prof. Dr. Hulusi ÖZKUL, Prof. Dr. Turan ÖZTURAN, Prof. Dr. Adem DOĞANGÜN, Prof Dr. İsa YÜKSEL, Doç. Dr. Özkan ŞENGÜL, Bursa Şube Sayman Üyesi Ayşe Asena DİŞBUDAK, Yrd. Doç. Dr. Ali MARDANİ, Şube Sekreterimiz Rezan BULUT, Şube Sekreter Yardımcımız Hasan ÜNAL ve Araştırma Görevlisi Cavit Çağatay KIZILTEPE katıldı. ŞUBEMİZ 46. ÇALIŞMA DÖNEMİ BAKIRKÖY TEMSİLCİLİĞİ YENİLEME TOPLANTISI / 19 Haziran 2018 Şubemize bağlı Bakırköy Temsilciliğimizin 46. Dönem çalışma dönemimizdeki kurul yenileme toplantısı 19 Haziran 2018 tarihinde Bakırköy temsilciliğimizde yapıldı. Toplantıda Şube Başkanımız Nusret SUNA Şubemizin 46. Dönem Çalışma programı, imar affı ve yapı ruhsatı standardındaki değişiklik yönetmeliği ile ilgili katılanlara bilgilendirmede bulundu ve Bakırköy Temsilcimiz Faruk BULUBAY tarafından bölgedeki yerel çalışmalarla ilgili bilgilendirme yaptı. Yeni dönemde Bakırköy Temsilcilik Kurulumuzda görev alacak üyelerimizin adaylıkları alındı. Toplantıya Şube Başkanımız Nusret SUNA, Sekreter Üyemiz Murat Serdar KIRÇIL, Sayman Üyemiz Temel PİRLİ, Yönetim Kurulu Üyelerimiz G. Yaşın ARSLANOĞLU, İsmail UZUNOĞLU, Evren KORKMAZER, Ş. Erdal YILMAZ (Yedek) ve Şube Sekreterimiz Rezan BULUT katıldı. YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MEZUNİYET TÖRENİ 3 Temmuz Yılı Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü mezuniyet töreni YTÜ Davutpaşa Kampüsü nde 3 Temmuz 2018 tarihinde yapıldı. Mezuniyet törenine Şube Başkanımız Nusret SUNA katıldı. 42 sayı 148/2018

45 şubemizden ŞUBEMİZ 46. ÇALIŞMA DÖNEMİ KADIKÖY TEMSİLCİLİĞİ YENİLEME TOPLANTISI / 20 Haziran 2018 Şubemize bağlı Kadıköy Temsilciliğimizin 46. çalışma dönemimizdeki kurul yenileme toplantısı 20 Haziran 2018 tarihinde Kadıköy temsilciliğimizde yapıldı. Toplantıda Şube Başkanımız Nusret SUNA Şubemizin 46. Dönem Çalışma programı, imar affı ve yapı ruhsatı standardındaki değişiklik yönetmeliği ile ilgili katılanlara bilgilendirmede bulundu ve Kadıköy Temsilcimiz Murat ANTİK tarafından bölgedeki yerel çalışmalarla ilgili bilgilendirme yaptı. Yeni dönemde Kadıköy Temsilcilik Kurulumuzda görev alacak üyelerimizin adaylıkları alındı. Toplantıya Şube Başkanımız Nusret SUNA, Sekreter Üyemiz Murat Serdar KIRÇIL, Sayman Üyemiz Temel PİRLİ, Yönetim Kurulu Üyelerimiz G. Yaşın ARSLANOĞLU, İsmail UZUNOĞLU, E. Fusun SÜMER ve Evren KORKMAZER, Yönetim Kurulu Yedek Üyelerimiz Ş. Erdal YILMAZ, Gökhan ÖZEN, Sinem KOLGU ve Şube Sekreterimiz Rezan BULUT katıldı. İMO İSTANBUL ŞUBESİ TARAFINDAN DÜZENLENEN TÜRKİYE BİNA DEPREM YÖNETMELİĞİ NİN ESASLARI(2018) SEMİNERLERİ İMO İstanbul Şubesi tarafından düzenlenen Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği nin Esasları (2018) seminerleri kapsamında gerçekleştirilen; Deprem Etkisi Altında Binaların Tasarım Esasları (Prof. Dr. Nuray AYDINOĞLU) konulu seminerin, Deprem Etkisi Altında Betonarme Binaların Tasarımı (Prof. Dr. Zekai CELEP) konulu seminerin, Deprem Etkisi Altında Çelik Binaların Tasarımı (Prof. Dr. Erkan ÖZER) konulu seminerin, Deprem Etkisi Altında Zemin Davranışı ve Temel Tasarımı (Prof. Dr. Kutay ÖZAYDIN) konulu seminerin videolarına İMO İstanbul Şubesi Youtube ( imoistanbulsube) adresinden ulaşabilirsiniz. İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBE YÖNETİM KURULU NUN BAYRAM MESAJI / 14 Haziran 2018 Barışa, kardeşliğe, kucaklaşmaya ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde bütün iyi ve güzel temennilerin bayram coşkusuyla karşılık bulmasını temenni ediyoruz. Bu duygularla meslektaşlarımızın ve değerli ailelerin bayramını kutlar, mutluluğun, sevginin daim olmasını dileriz. sayı 148/

46 şubemizden GEZİ PARKI DİRENİŞİ: PARKINA, KENTİNE, HAYATINA SAHİP ÇIKANLARIN BAŞKALDIRISI 31 Mayıs 2018 (İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi tarafından, Taksim Gezi Parkı Direnişinin yıldönümü dolayısıyla yapılan açıklama) 2013 ün Mayıs ayının son günlerinde başlayan, Haziran ayı boyunca süren, bazı kentlerde yaz aylarına yayılan Taksim Gezi Parkı direnişi olarak bilinen kitlesel hareket, açıkçası sadece toplumsal hareketlerle ilgili ezberleri bozmakla kalmadı, aynı zamanda Türkiye nin makûs talihini de değiştirdi. Gezi Parkı direnişinden sonra, siyasal ve toplumsal kesimler ne Gezi yi unutabildi ne de Gezi yi yok sayarak siyasal konumlanışını belirleyebildi. Taksim Gezi Parkı nın yerine yapılacak AVM nin ilk adımı olarak ağaçların kesilmesine bir grup insanın gösterdiği tepki ve uğradıkları polis şiddeti ülke çapında demokratik, barışçı gösterilerin sergilenmesine yol açtı. İstanbul da başlayan gösteriler dalga dalga bütün bir ülkeye yayıldı ve ülke tarihinde görülmedik oranda kitleselliğe kavuştu. Meselenin 3-5 ağaç olmadığı şeklindeki yorum açıkçası doğruluk payı içeriyordu. Çünkü Gezi Parkı direnişi sırasında sokağa çıkan milyonlar sadece Gezi Parkı na değil, kentlere, kamusal değerlere, özgürlüklere, laikliğe, demokrasiye de sahip çıkıyor; yasaklara, sansüre, sınav yolsuzluklarına, gericiliğe, işsizliğe, özelleştirmelere, yoksulluğa, polis şiddetine karşı itirazını yüksek sesle dile getiriyordu de AKP nin iktidar olmasıyla başlayan süreç içerisinde yaşananların toplamına duyulan tepki, Gezi Parkı simgesi üzerinden bir halk hareketinin doğmasına yol açtı. Ve derin izler bırakarak Türkiye tarihinin onurlu sayfalarındaki yerini aldı. Bilinmelidir ki, eğer bir siyasi iktidar toplumsal yaşamı kendi ideolojik-politik yaklaşımına uygun düzenlemek isterse, farklı sosyo-kültürel-siyasal yapıların varlığını reddederse, hatta muhalif kesimleri susturmak amacıyla hukuk dışı uygulamalara başvurursa, meşru ve demokratik tepkinin açığa çıkmaması mümkün değildir. Siyasi iktidar sokağa çıkan milyonları anlamaya çalışmak yerine, gösterileri şiddetle bastırma yolunu seçti, yalana ve manipülasyona başvurmaktan geri kalmadı. Ancak hiçbiri direnişin meşruluğunu, haklılığını, hiçbir siyasal odağa bağlı olmayan özgünlüğünü gölgeleyemedi. Direniş sırasında yedi genç yaşamını yitirdi, yüzlercesi gözaltına alındı ve tutuklandı. Gezi parkı direnişi sırasında yaşamını yitiren Ethem Sarısülük, Ali İsmail Korkmaz, Mehmet Ayvalıtaş, Hasan Ferit Gedik, Berkin Elvan, Ahmet Atakan ve Medeni Yıldırım ı saygıyla anıyor, direnişin demokratik hayata kattığı değerlere sarılıyor ve bir kez daha ülkenin sahipsiz olmadığını ilan ediyoruz. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Yönetim Kurulu FOTOĞRAF PROJE ATÖLYESİ / 25 Haziran 2018 Şubemiz tarafından düzenlenen Fotoğraf Proje Atölyesi 25 Haziran 2018 tarihinde Serdar ERCAN (İFSAK) eğitmenliğinde başladı. 9 Temmuz 2018 tarihinde yapılan çekim gezisi Eminönü ve çevresinde gerçekleşti. 44 sayı 148/2018

47 şubemizden TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI 46. ÇALIŞMA DÖNEMİ ŞUBE BAŞKANLARI 1. ORTAK TOPLANTISI / 22 Haziran 2018 İMO 46. Çalışma Dönemi Şube Başkanları Birinci Ortak Toplantısı 22 Haziran 2018 tarihinde, Ankara da gerçekleştirildi. Oda başkanımız Cemal GÖKÇE nin açılış konuşması ile başlayan toplantıda; 46. Çalışma Döneminde Merkez ve Şubelerimizde yapılacak etkinliklerle diğer çalışmaların planlanması ve değerlendirilmesi yapıldı. Toplantıya; Oda Başkanı Cemal GÖKÇE, 2. Başkanı Cemal AKÇA, Sekreter Üyesi Şükrü ERDEM, Sayman Üyesi Bülent ERKUL, Yönetim Kurulu Üyeleri Cem OĞUZ, Hüseyin KAYA ve Necati ATICI, Genel Sekreter Yardımcısı Bahattin SARI, Proje Koordinatörü Ceylan ÖZKUL, Şube Başkanları; Selim TULUMTAŞ, Mustafa BALCI, Hasan Gürkan YENİPAZARLI, Gürkan ÖZCAN, Mehmet ALBAYRAK, Adem İLİK, Uğur GÜZİN, Nihat NOYAN, Ahmet TORTUM, Özgür BOSTANCI, Deniz KILIÇ, Gökhan ÇELİKTÜRK, Tamer DURAKOĞLUGİL, Gürkan ERDOĞAN, Tolga OK, Kahraman BULUT, Süleyman Kamil AKIN, Fethi Nazım OBÜS, Ahmet ÖZAKCAN, Hüsnü GÜRPINAR, Cevat ÖNCÜ, Adem BAKIR, Mustafa YAYLALI, Ali Osman DORUK ve Şube Başkanımız Nusret SUNA nın katıldığı toplantıda 46. Çalışma Döneminde yapılacak olan etkinlikler ve yapılacak olan çalışmalar görüşüldü. Şube Başkanımız Nusret SUNA, çalıştay, sempozyum, kongre, konferans ve kurultaylarla ilgili Şube görüşlerini dile getirdi. ŞUBEMİZ 46. ÇALIŞMA DÖNEMİ SİLİVRİ TEMSİLCİLİĞİ YENİLEME TOPLANTISI / 9 Temmuz 2018 Şubemize bağlı Silivri Temsilciliğimizin 46. Dönem çalışma dönemimizdeki kurul yenileme toplantısı 9 Temmuz 2018 tarihinde Silivri Temsilciliğimizde yapıldı. Toplantıda Şube Başkanımız Nusret SUNA, Şubemizin 46. Dönem Çalışma Programı, imar affı ve yapı ruhsatı standardındaki değişiklik yönetmeliği ile ilgili katılanlara bilgilendirmelerde bulundu. Silivri Temsilcimiz Mustafa YAZICI tarafından da bölgedeki yerel çalışmalarla ilgili bilgilendirmeler yapıldı. Gündem gereğince yeni dönemde Silivri Temsilcilik Kurulumuzda görev alacak üyelerimizin adaylık başvuruları alındı. Toplantıya Şube Başkanımız Nusret SUNA, Yönetim Kurulu Yedek Üyemiz Ş. Erdal YILMAZ ve Şube Sekreterimiz Rezan BULUT katıldı. AYDIN ÜNİVERSİTESİ SEKTÖR DANIŞMA KURULU TOPLANTISI / 5 Haziran 2018 Aydın Üniversitesi Sektör Danışma Kurulu toplantısı 5 Haziran 2018 tarihinde İstanbul Üniversitesi Florya Yerleşkesi nde gerçekleşti. Odamız görüşlerinin de aktarıldığı toplantıya Şube Sekreter Üyemiz Murat Serdar KIRÇIL katıldı. sayı 148/

48 şubemizden KİTAP TANITIMI TÜRKİYE DE MÜHENDİSLİK MİMARLIK ŞEHİR PLANLAMA EĞİTİMİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ VE MEVCUT DURUM ANALİZİ YAYIMLANDI y a y a a ı a a ı a a a s y s a ı a a a a s a a a ı ı a a yayı a ı a a a a a s a ı a BUYRUN SİZ DE DENEYİN Mehmet Serdar (KUBİLAY) TÜRKİYE BİNA DEPREM YÖNETMELİĞİ KİTAP OLARAK BASILDI a a ı ı a a ı a 18 a 2018 a 0 4 sayı ı s a yayı a a y Bina Deprem aa s ası a a ı a a a ası ı a ı s s Yaşar Kemal, Sait Faik e sormuş, Ne yazıyorsun? diye. O da, Yazmıyorum, yaşıyorum. demiş. Yazı ile yaşamın üst üste düşerek bu kadar örtüşmesi insana çok iyi gelebilir. Böylelikle insan kendini tanımak ve kendindeki değişimin öznesi olmak şansını yakalayabilir. Yazının bu işleve en uygun hali de bana göre deneme. a.. Akla, mantığa değil yaşantıya, deneyime dayanır deneme. Ben diliyle konuşur, deneyim aktarır. Yaşam bilgeliğine yaslanır. Ama var olanın açıklanması, hele doğrulanması değil amacı. Verili sınırlarının dışına çıkmayı hedefler. Bir karşı çıkış, bir karşı koyuş deneme. Bir yadsıma. Genel geçere aykırı durmakta kararlı. Kuralları açmaya çalışan. Deneme de öteki yazılar gibi bir iletişim girişimi. Ama deneme bir bildirimden öte bir şey: Sanatsal nitelik kazandıkça insanı saran, sarsan, etkisi gittikçe artan, her karşılamada yeni anlamlar, açılımlar sunan; etkisi daha kalıcı, daha derinlemesine, daha içe işleyen, izleyeni daha çok yakalayabilen bir tür. Üstelik bütün bunları okuyucuyu yanına alıp yapabilen. a a a ya ı a ı a ya a a ı a a ı aya ya y ya a sa ya s a ı a ya s y ya a ı a a a sı ı a a a İSTANBUL İMAR YÖNETMELİĞİ/HABERTÜRK TV - 22 Mayıs 2018: Şube Başkanımız Nusret SUNA, İstanbul İmar Yönetmeliği ne ilişkin Habertürk TV kanalının sorularını yanıtladı. İSTANBUL İMAR YÖNETMELİĞİ/ART1 TV - 22 Mayıs 2018: Şube Başkanımız Nusret SUNA, İstanbul İmar Yönetmeliği ne ilişkin ART1 TV nin sorularını (Canlı telefon bağlantısı) yanıtladı. TEKİRDAĞ ÇORLU DAKİ TREN KAZASI/YOL TV - 9 Temmuz 2018: Şube Başkanımız Nusret SUNA, Tekirdağ Çorlu daki tren kazasına ilişkin YOL TV nin sorularını (Canlı telefon bağlantısı) yanıtladı. 46 sayı 148/2018 GÖRSEL BASINDA İMO İSTANBUL ŞUBE

49 şubemizden TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI ULUSLARARASI KATILIMLI 10. BETON KONGRESİ 2-4 Mayıs 2019 Bursa Akademik Odalar Birliği (BAOB) Yerleşkesi / BURSA BETON TEKNOLOJİSİNDE SON GELİŞMELER 1. DUYURU GİRİŞ Beton ülkemizde en çok kullanılan yapı malzemesidir. Türkiye hazır beton sektörü 100 milyon metre küpün üzerinde yıllık beton üretimi ile Avrupa ülkeleri arasında en çok üretim yapan ülke konumundadır. Beton üretiminde nicelik kadar niteliğin de önemini bilen İnşaat Mühendisleri Odası beton teknolojisindeki son gelişmeleri bu kongrede ele almayı amaçlamıştır yılından beri yapılmakta olan Ulusal Beton Kongresi bu kez İnşaat Mühendisleri Odası nın İstanbul ve Bursa Şubeleri tarafından uluslararası katılımlı olarak Bursa da düzenlenecektir. Tüm inşaat mühendisi meslektaşlarımızı ve beton ile ilgili sektörlerin elemanlarını bu etkinlikte buluşmaya çağırıyoruz. KONGRE KONULARI 1. Dijitalbeton Akıllı beton, Kendi kendini onaran beton, 3 boyutlu beton, Kalite güvence sistemleri 2. Sürdürülebilir beton Kentsel dönüşüm atıkları, Yaşam döngü analizi, Geri kazanılmış malzemeler 3. Geopolimerler 4. Mineral ve Kimyasal katkılar 5. Sürdürülebilir beton yollar Geçirimli beton, Beyaz beton, Silindirle sıkıştırılmış beton, Kentlerde ısı depolanması 6. Özel betonlar Lifli betonlar, Polimer betonları, Kendiliğinden yerleşen betonlar, Sualtı betonları, Endüstriyel Saha betonları, Dekoratif betonlar, Kent mobilyalarında kullanılan betonlar, Hafif betonlar, Ağır betonlar, Mimari betonlar 7. Betonun dayanıklılık özelikleri 8. Taze beton özellikleri 9. Betonda içyapı özellikleri ÖNEMLİ TARİHLER Kongre de bildiri sunmak isteyen katılımcıların özgün çalışmalarını kapsayan en az 200 kelimelik bildiri özetlerini e-posta yolu ile beton10@imo.org.tr adresine 3 Ağustos 2018 tarihine kadar göndermeleri gerekmektedir. (Bir katılımcının ismi en fazla iki bildiride yer alabilir). 3 Ağustos 2018 Bildiri özeti gönderilmesi için son gün 15 Ağustos 2018 Bildiri özeti üzerinden kabul değerlendirmelerinin yapılması 30 Kasım 2018 Bildiri tam metinlerinin kongre sekretaryasına iletilmesi 1 Mart 2019 Bildiri tam metinlerinin hakemlerin önerileri ile düzeltilmesi 1 Nisan 2019 Kesinleşmiş tam bildiri metinlerinin kongre sekretaryasına iletilmesi Kongre 2015/8305 Karar ile Resmi Gazete de yayınlanarak yürürlüğe giren Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği nin 3. ve 7. Maddeleri kapsamındaki bir etkinliktir. sayı 148/

50 şubemizden DÜZENLEME KURULU Prof. Dr. M. Hulusi ÖZKUL Prof. Dr. Adem DOĞANGÜN Cemal AKÇA Nusret SUNA Mehmet ALBAYRAK Prof.Dr. Turan ÖZTURAN Prof.Dr. Fevziye AKÖZ Prof.Dr. İsa YÜKSEL BİLİM KURULU Prof. Dr. Süheyl AKMAN (ONURSAL BAŞKAN) Prof. Dr. Mehmet Ali TAŞDEMİR (BAŞKAN) Prof. Dr. Yılmaz AKKAYA Prof. Dr. Fevziye AKÖZ Prof. Dr. Saim AKYÜZ Prof. Dr. Bülent BARADAN Prof. Dr. Turhan ERDOĞAN Prof. Dr. Şakir ERDOĞDU Prof. Dr. Burak FELEKOĞLU Prof. Dr. Abdurrahman GÜNER Prof. Dr. M.Fahriye KILINÇKALE Prof. Dr. M. Hulusi ÖZKUL Prof. Dr. Erbil ÖZTEKİN Prof. Dr. Turan ÖZTURAN Prof. Dr. Kambiz RAMYAR Prof. Dr. Mustafa ŞAHMARAN Prof. Dr. Canan TAŞDEMİR Prof. Dr. Mustafa TOKYAY Prof. Dr. Selçuk TÜRKEL Prof. Dr. Fikret TÜRKER Prof. Dr. İ. Özgür YAMAN Prof. Dr. Halit YAZICI DANIŞMA KURULU Cemal GÖKÇE (İMO) Cem OĞUZ (İMO) Bursa Büyükşehir Belediyesi Karayolları 1. Bölge Müdürlüğü Karayolları 14. Bölge Müdürlüğü DSİ 1. Bölge Müdürlüğü DSİ 14. Bölge Müdürlüğü Bursa Valiliği Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü İstanbul Valiliği Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Yapı Malzemeleri Dairesi Başkanlığı Osmangazi Belediyesi Doç.Dr. Özkan ŞENGÜL Dr. Öğr. Üyesi Ali MARDANİ AGHABAGLOU E. Fusun SÜMER Ayşe Asena DİŞBUDAK Cavit Çağatay KIZILTEPE Rezan BULUT Ayşegül ÖZBEK Hasan ÜNAL Prof. Dr. Şemsi YAZICI Prof. Asım YEĞİNOBALI Prof. Dr. İsa YÜKSEL Prof. Dr. Nabi YÜZER Doç. Dr. Burcu AKÇAY ALDANMAZ Doç. Dr. Hakan Nuri ATAHAN Doç. Dr. A. Ferhat BİNGÖL Doç. Dr. Özgür ÇAKIR Doç. Dr. Sinan ERDOĞAN Doç. Dr. Nihat KABAY Doç. Dr. Mustafa KARAGÜLER Doç. Dr. Niyazi Uğur KOÇKAL Doç. Dr. Bekir Yılmaz PEKMEZCİ Doç. Dr. Nilüfer ÖZYURT ZİHNİOĞLU Doç. Dr. Özkan ŞENGÜL Doç. Dr. Hasan YILDIRIM Dr. Öğr. Üyesi Ü. Anıl DOĞAN Dr. Öğr. Üyesi Özgür EKİNCİOĞLU Dr. Öğr. Üyesi Oğuz GÜNEŞ Dr. Öğr. Üyesi Ali MARDANİ AGHABAGLOU Dr. Öğr. Üyesi Cem OĞUZ Yıldırım Belediyesi Nilüfer Belediyesi TMMMB-Türk Müşavir Mühendisler ve Mimarlar Birliği TMB-Türkiye Müteahhitler Birliği THBB-Türkiye Hazır Beton Birliği THBB-Türkiye Hazır Beton Birliği Genel Sekreteri TÇMB-Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği KÜB-Katkı Üreticileri Birliği TPB-Türkiye Prefabrik Birliği AGÜB-Agrega Üreticileri Birliği İMSAD-Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği DÜZENLEYEN TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI BURSA ŞB. BAOB Yerleşkesi Odunluk Mahallesi Akademi Caddesi NO: 8/A1 Blok Nilüfer - BURSA Tel: (0224) Faks: (0224) bursa.imo.org.tr Kongre e-posta: beton10@imo.org.tr / Web Adresi: betonkongresi.imo.org.tr 48 sayı 148/2018 TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞB. Mumhane Cad. No:21 Karaköy/Beyoğlu - İSTANBUL Tel: (0212) Faks: (0212)

51 Nikâh VEFAT Tebrik İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi Aykut ŞENOL Profesör ünvanı almıştır. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu olarak tebrik ediyoruz. Şube Yönetim Kurulu Yedek Üyemiz ( sicil numaralı üyemiz) Dilan TAŞGİT, Şube çalışma arkadaşımız ( sicil numaralı üyemiz) Alper ULUŞAN ile 1 Temmuz 2018 de evlendi. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu olarak mutluluklar diliyoruz. Doğum sicil numaralı üyemiz Özkan OKŞAR ın oğlu Yusuf Adar 30 Mayıs 2018 de; sicil numaralı üyemiz Fatih ÇELİK in kızı Erva 6 Haziran 2018 de; sicil numaralı üyemiz Meltem KURTOĞLU GÜLER ve sicil numaralı üyemiz Murat GÜLER in oğlu Arel 12 Haziran 2018 de dünyaya geldi. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu olarak sağlıklı yarınlar diliyoruz sicil numaralı üyemiz Önder ÇERİ, 2 Mayıs 2018 de; sicil numaralı üyemiz Uğur ÖZYURT, 5 Mayıs 2018 de; sicil numaralı üyemiz Ali ÖKTEM, 9 Mayıs 2018 de; 2784 sicil numaralı üyemiz Teoman SEYHUN, 10 Mayıs 2018 de; sicil numaralı üyemiz Mehmet Ali AĞAN, 11 Mayıs 2018 de; sicil numaralı üyemiz Yavuz GENÇ, 18 Mayıs 2018 de; 4089 sicil numaralı üyemiz Mehmet ÖNAŞÇI, 20 Mayıs 2018 de; sicil numaralı üyemiz Mehmet AYDEMİR, 22 Mayıs 2018 de; 5395 sicil numaralı üyemiz Hasan Ünal ATAY, 26 Mayıs 2018 de; 150 sicil numaralı üyemiz Osman Nuri ÇATAKLI, 29 Mayıs 2018 de; sicil numaralı üyemiz Necati UĞURLU, 30 Mayıs 2018 de; sicil numaralı üyemiz Refik YORULMAZ, 30 Mayıs 2018 de; sicil numaralı üyemiz Abdullah TURANLI, 31 Mayıs 2018 de; sicil numaralı üyemiz Yılmaz ULUÇAY, 3 Haziran 2018 de; 1143 sicil numaralı üyemiz Bilge ÖZGÜNER, 6 Haziran 2018 de; sicil numaralı üyemiz Hamdi ÇELEBİ, 7 Haziran 2018 de; 1758 sicil numaralı üyemiz Orhan İSKİT, 13 Haziran 2018 de; sicil numaralı üyemiz Barbaros Lider YILDIRIM, 13 Haziran 2018 de; sicil numaralı üyemiz Hamit YILMAZTÜRK, 13 Haziran 2018 de; 6620 sicil numaralı üyemiz Hilmi MEHMETOĞLU, 14 Haziran 2018 de; sicil numaralı üyemiz Ali Şamil KARACA, 15 Haziran 2018 de; 3283 sicil numaralı üyemiz Necdet ERBAYDAR, 17 Haziran 2018 de; sicil numaralı üyemiz Levent ATEŞ, 19 Haziran 2018 de; sicil numaralı üyemiz Cem YILMAZLAR, 20 Haziran 2018 de; sicil numaralı üyemiz Aliseydi EREN, 21 Haziran 2018 de; 2576 sicil numaralı üyemiz Şarik TARA, 28 Haziran 2018 de vefat etmiştir. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu olarak tüm yakınlarına başsağlığı dileriz sicil numaralı üyemiz Cengiz KONCA nın babası Destan KONCA, 22 Mayıs 2018 de; 6865 sicil numaralı üyemiz Mehmet GÜRSOY un babası Süleyman GÜRSOY, 20 Haziran 2018 de; sicil numaralı üyemiz Haydar ÇELİKLER in babası Muharrem ÇELİKLER, 28 Haziran 2018 de; Şube çalışma arkadaşımız Seda SEVSAL GÜNGÖR ün babası Şerafettin SEVSAL, 30 Haziran 2018 de, ağabeyi Serdar SEVSAL 3 Temmuz 2018 de vefat etmiştir. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu olarak tüm yakınlarına başsağlığı dileriz.

52

Türkiye de Uçucu Küllü Betonlar Analizi

Türkiye de Uçucu Küllü Betonlar Analizi Türkiye de Uçucu Küllü Betonlar Analizi ODTÜ, 06800 Tel: (312) 210 54 97 E-Posta: tmeltem@metu.edu.tr Dr. Kaliforniya,, Berkeley, Kaliforniya 94720, ABD Tel: (312) 210 24 62 E-Posta: cmeral@metu.edu.tr

Detaylı

Türkiye de Uçucu Küllü Betonlar İçin Yaşam Döngüsü Analizi

Türkiye de Uçucu Küllü Betonlar İçin Yaşam Döngüsü Analizi Türkiye de Uçucu Küllü Betonlar İçin Yaşam Döngüsü Analizi Meltem Tangüler ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü, 06800 Ankara, Türkiye Tel: (312) 210 54 97 E-Posta: tmeltem@metu.edu.tr Dr. Petek Gürsel Kaliforniya

Detaylı

PROJE YÖNETİMİ PROBLEMLERİ

PROJE YÖNETİMİ PROBLEMLERİ PROJE YÖNETİMİ PROBLEMLERİ PROJECT MANAGEMENT PROBLEMS Saadet SAYIN 1 ve Erdem CANBAY 2 ÖZET Tarihi bir yapının rölöve, restitüsyon, restorasyon veya konservasyon çalışmaları öncelikle çok titiz bir projelendirme

Detaylı

Çimento Sektörünün Ekolojik Sürdürülebilirliği ve Eren Holding Çalışmaları

Çimento Sektörünün Ekolojik Sürdürülebilirliği ve Eren Holding Çalışmaları Çimento Sektörünün Ekolojik Sürdürülebilirliği ve Eren Holding Çalışmaları Türkiye de nüfus artışına paralel ilerleyen konut ihtiyacı, devam eden kamu projeleri, altyapı çalışmaları ve artan sanayileşme

Detaylı

Hazırlayan: İnş.Yük.Müh. Yasin Engin yasin.engin@gmail.com www.betonvecimento.com

Hazırlayan: İnş.Yük.Müh. Yasin Engin yasin.engin@gmail.com www.betonvecimento.com ATIK SU ARITMA TESIİSIİ UÇUCU KUÜ L KULLANIMI Hazırlayan: İnş.Yük.Müh. Yasin Engin yasin.engin@gmail.com www.betonvecimento.com 12/1/2014 1. GİRİŞ Atık su arıtma tesislerinde özellikle atık su ile temas

Detaylı

FARKLI BAĞLAYICILARIN KALSİYUM ALÜMİNAT ÇİMENTOSU ESASLI HARÇLAR ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ. Prof. Dr. İsmail Özgür YAMAN

FARKLI BAĞLAYICILARIN KALSİYUM ALÜMİNAT ÇİMENTOSU ESASLI HARÇLAR ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ. Prof. Dr. İsmail Özgür YAMAN FARKLI BAĞLAYICILARIN KALSİYUM ALÜMİNAT ÇİMENTOSU ESASLI HARÇLAR ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ Prof. Dr. İsmail Özgür YAMAN SUNUM İÇERİĞİ Kalsiyum Alüminat Çimentosu (KAÇ) PÇ KAÇ KAÇ Uygulama Alanları KAÇ Hidratasyonu

Detaylı

Donma-Çözülmenin Farklı Kür Görmüş Kendiliğinden Yerleşen Betonlar Üzerindeki Etkisi

Donma-Çözülmenin Farklı Kür Görmüş Kendiliğinden Yerleşen Betonlar Üzerindeki Etkisi Donma-Çözülmenin Farklı Kür Görmüş Kendiliğinden Yerleşen Betonlar Üzerindeki Etkisi Şirin Kurbetci, Şakir Erdoğdu, Ali Recai Yıldız KTÜ Mühendislik Fakültesi, İnşaat Mühendisliği Bölümü, 61080 TRABZON

Detaylı

2/27/2018. Erken dayanım sınıfı N: Normal R: Hızlı gün norm basınç dayanımı (N/mm 2 )

2/27/2018. Erken dayanım sınıfı N: Normal R: Hızlı gün norm basınç dayanımı (N/mm 2 ) TS EN 197-1 de tanımlanan çimento tiplerine göre çimentonun bileşen malzemeleri: a) Ana bileşen: Portland çimentosu klinkeri b) İkinci ana bileşen (major katkılar): Uçucu kül, yüksek fırın cürufu, kalker,

Detaylı

SÜRDÜRÜLEBİLİR HAZIR BETON ÜRETİMİNDE YÜKSEK FIRIN CÜRUFUNUN ROLÜ

SÜRDÜRÜLEBİLİR HAZIR BETON ÜRETİMİNDE YÜKSEK FIRIN CÜRUFUNUN ROLÜ SÜRDÜRÜLEBİLİR HAZIR BETON ÜRETİMİNDE YÜKSEK FIRIN CÜRUFUNUN ROLÜ İNŞ.YÜK.MÜH.YASİN ENGİN yasin.engin@gmail.com www.betonvecimento.com www.betonvecimento.com 1 "İnsanlık, gelecek kuşakların gereksinimlerine

Detaylı

FARKLI İNCELİKLERDEKİ TRAS VE UÇUCU KÜLÜN ÇİMENTO DAYANIMLARINA ETKİSİ

FARKLI İNCELİKLERDEKİ TRAS VE UÇUCU KÜLÜN ÇİMENTO DAYANIMLARINA ETKİSİ PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİ SLİK FAKÜLTESİ PAMUKKALE UNIVERSITY ENGINEERING COLLEGE MÜHENDİSLİK B İ L İ MLERİ DERGİSİ JOURNAL OF ENGINEERING SCIENCES YIL CİLT SAYI SAYFA : 2004 : 10 : 3 : 333-337 FARKLI

Detaylı

Beton Melike Sucu ZEMİN BETONLARINDA KALSİYUM ALÜMİNAT ÇİMENTOSU KULLANIMI. Nisan, 17

Beton Melike Sucu ZEMİN BETONLARINDA KALSİYUM ALÜMİNAT ÇİMENTOSU KULLANIMI. Nisan, 17 Beton 2017 Melike Sucu ZEMİN BETONLARINDA KALSİYUM ALÜMİNAT ÇİMENTOSU KULLANIMI Nisan, 17 İçerik NEDEN KAÇ KAÇ MİKROYAPI VE KİMYASAL ÖZELLİKLERİ KAÇ HİDRATASYONU ATAKLARA KARŞI DAYANIM KİMYASAL ATAKLAR

Detaylı

ISIDAÇ 40. karo. Özel ürünleriniz için özel bir çimento!

ISIDAÇ 40. karo. Özel ürünleriniz için özel bir çimento! karo Özel ürünleriniz için özel bir çimento! Çimsa Kalsiyum Alüminat Karo Uygulamaları www.cimsa.com.tr, 10 yılı aşkın süredir Çimsa tarafından, TS EN 14647 standardına uygun olarak üretilen Kalsiyum Alüminat

Detaylı

TÜRK ÇİMENTO SEKTÖRÜNÜN DÖNGÜSEL EKONOMİDEKİ ROLÜ

TÜRK ÇİMENTO SEKTÖRÜNÜN DÖNGÜSEL EKONOMİDEKİ ROLÜ TÜRK ÇİMENTO SEKTÖRÜNÜN DÖNGÜSEL EKONOMİDEKİ ROLÜ Ağustos 2017 Döngüsel Ekonomi Nedir? Son yıllarda özellikle Avrupa Birliği nin çok önem verdiği döngüsel ekonomi (circular economy) ülkemizin gündeminde

Detaylı

Beton Tasarımında Silis Dumanı Kullanımı. Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi

Beton Tasarımında Silis Dumanı Kullanımı. Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi Beton Tasarımında Silis Dumanı Kullanımı Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi Silis Dumanı (Silika Füme-Mikro Silika) Silis dumanı silikon metal veya ferrosilikon alaşım endüstrisinin yan ürünü olarak

Detaylı

Çimentolu Sistemlerde Geçirgenlik - Sebepleri ve Azaltma Yöntemleri - Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi

Çimentolu Sistemlerde Geçirgenlik - Sebepleri ve Azaltma Yöntemleri - Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi - Sebepleri ve Azaltma Yöntemleri - Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi Geçirgenlik sıvı ve gazların çimentolu sistem içerisindeki hareketinin olasılığını ifade eden bir kavramdır. Geçirimsizlik özellikle

Detaylı

Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi ÇİMENTO KALİTE KONTROL PARAMETRELERİ VE BETON ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ

Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi ÇİMENTO KALİTE KONTROL PARAMETRELERİ VE BETON ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi ÇİMENTO KALİTE KONTROL PARAMETRELERİ VE BETON ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ Çimento Kalite Kontrol Parametreleri Yeni Çimento Standartları - TS EN 197-1 : Genel Çimentolar-

Detaylı

TANE İNCELİĞİNİN TRASLI ÇİMENTO ÖZELLİKLERİNE ETKİSİ

TANE İNCELİĞİNİN TRASLI ÇİMENTO ÖZELLİKLERİNE ETKİSİ TANE İNCELİĞİNİN TRASLI ÇİMENTO ÖZELLİKLERİNE ETKİSİ Ahmet ÇAVDAR; Şükrü YETGİN KTÜ Gümüşhane Mühendislik Fakültesi, İnşaat Mühendisliği Bölümü Tel.: 0456 2337425; Fax: 0456 2337427; ahmcavdar@hotmail.com

Detaylı

Prefabrik Beton İmalatında Buhar Kürü. Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi

Prefabrik Beton İmalatında Buhar Kürü. Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi Prefabrik Beton İmalatında Buhar Kürü Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi Basınç Dayanımı (MPa) Basınç Dayanımı (psi) Kürlemenin Beton Dayanımına Etkisi - Betonun prizini alması ve dayanım kazanması

Detaylı

3/20/2018. Puzolan malzemelerin sınıflandırılması:

3/20/2018. Puzolan malzemelerin sınıflandırılması: PUZOLAN MALZEMELER: Puzolanmaddelerin kullanımı binlerce yıl öncesine kadar gitmektedir. Eski Romalılar, Pozzuolikasabasının civarında volkanik kül ile söndürülmüş kirecin suyla birlikte karıştırılmasıyla

Detaylı

Çimento AraĢtırma ve Uygulama Merkezi. Mineral Katkılar- Uçucu Kül

Çimento AraĢtırma ve Uygulama Merkezi. Mineral Katkılar- Uçucu Kül Çimento AraĢtırma ve Uygulama Merkezi Mineral Katkılar- Uçucu Kül Çimento İkame Malzemeleri - Doğal Malzemeler (Tras vb.) - Atık Malzemeler ( Uçucu Kül, Yüksek Fırın Cürufu, Silis Dumanı) ÇĠMENTO HĠDRATASYONUNUN

Detaylı

beton karışım hesabı

beton karışım hesabı 9 beton karışım hesabı Paki Turgut Kaynaklar 1) TS 802 Beton Karışım Tasarımı Hesap Esasları 2) Domone P, Illston J, Construction Materials, 4th Edition 3) Mindess S et al., Concrete, 2nd Edition 4) Portland

Detaylı

Doğal ve Endüstriyel Mineral Katkılar İçeren Betonların Tasarımı, Mekanik Özelikleri ve Dürabilitesi

Doğal ve Endüstriyel Mineral Katkılar İçeren Betonların Tasarımı, Mekanik Özelikleri ve Dürabilitesi Doğal ve Endüstriyel Mineral Katkılar İçeren Betonların Tasarımı, Mekanik Özelikleri ve Dürabilitesi Özkan Şengül Mehmet Ali Taşdemir İTÜ İnşaat Fakültesi Tel: (212) 285 37 56, 285 37 70 E-Posta: osengul@ins.itu.edu.tr,

Detaylı

ISIDAÇ 40. refrakter. Özel ürünleriniz için özel bir çimento!

ISIDAÇ 40. refrakter. Özel ürünleriniz için özel bir çimento! refrakter Özel ürünleriniz için özel bir çimento! Çimsa Kalsiyum Alüminat Refrakter Uygulamaları www.cimsa.com.tr, 10 yılı aşkın süredir Çimsa tarafından, TS EN 14647 standardına uygun olarak üretilen

Detaylı

EKOBEYAZ. yapı kimyasalları. Hem ekonomik, hem yüksek beyazlık!

EKOBEYAZ. yapı kimyasalları. Hem ekonomik, hem yüksek beyazlık! EKOBEYAZ yapı kimyasalları Hem ekonomik, hem yüksek beyazlık! Çimsa Ekobeyaz Çimento Yapı Kimyasalları Uygulamaları Beyaz Portland Çimentosu, 100 yılı aşkın süredir dünyada; gerek estetik görüntüler elde

Detaylı

ISIDAÇ 40. yapı kimyasalları. Özel ürünleriniz için özel bir çimento!

ISIDAÇ 40. yapı kimyasalları. Özel ürünleriniz için özel bir çimento! ISIDAÇ 40 yapı kimyasalları Özel ürünleriniz için özel bir çimento! Çimsa ISDAÇ 40 Kalsiyum Alüminat Çimentosu Yapı Kimyasalları Uygulamaları www.cimsa.com.tr ISIDAÇ 40, 10 yılı aşkın süredir Çimsa tarafından,

Detaylı

YÜKSEK FIRIN CÜRUFUNUN PARKE VE BORDÜR ÜRETİMİNDE KULLANILMASI

YÜKSEK FIRIN CÜRUFUNUN PARKE VE BORDÜR ÜRETİMİNDE KULLANILMASI YÜKSEK FIRIN CÜRUFUNUN PARKE VE BORDÜR ÜRETİMİNDE KULLANILMASI İsa YÜKSEL 1, Turhan BİLİR 2 yuksel@karaelmas.edu.tr, turhanbilir@karaelmas.edu.tr Öz: Beton Endüstrisi doğal kaynakların çok tüketildiği

Detaylı

Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/1) Akreditasyon Kapsamı

Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/1) Akreditasyon Kapsamı Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/1) Akreditasyon Kapsamı Ürün Belgelendirme Kuruluşu Adresi :Mustafa Kemal Mahallesi 2120. Cad. No:6/6 Söğütözü Çankaya 06510 ANKARA / TÜRKİYE Tel : 0 312 219 79 03

Detaylı

GERİ DÖNÜŞÜM AGREGASININ BETON ÜRETİMİNDE KULLANILABİLİRLİĞİ VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK AÇISINDAN DEĞERLENİRİLMESİ

GERİ DÖNÜŞÜM AGREGASININ BETON ÜRETİMİNDE KULLANILABİLİRLİĞİ VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK AÇISINDAN DEĞERLENİRİLMESİ ANKARA - TURKIYE GERİ DÖNÜŞÜM AGREGASININ BETON ÜRETİMİNDE KULLANILABİLİRLİĞİ VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK AÇISINDAN DEĞERLENİRİLMESİ The Usability of Recycle Aggregate in the Concrete Production and Its Evaluation

Detaylı

Çimento Bağlayıcılı Kompozitlerde Nano Mineral Katkı Kullanımının Fiziksel ve Kimyasal Etkileri

Çimento Bağlayıcılı Kompozitlerde Nano Mineral Katkı Kullanımının Fiziksel ve Kimyasal Etkileri Çimento Bağlayıcılı Kompozitlerde Nano Mineral Katkı Kullanımının Fiziksel ve Kimyasal Etkileri Prof. Dr. Mustafa ŞAHMARAN Hacettepe Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü İstanbul, Eylül 2017 Hayatımızda

Detaylı

ÇİMENTO SU KATKILAR. Fatma Kantarcıoğlu Yaldız* Kimya Mühendisi Çimento Laboratuvar Sorumlusu

ÇİMENTO SU KATKILAR. Fatma Kantarcıoğlu Yaldız* Kimya Mühendisi Çimento Laboratuvar Sorumlusu ÇİMENTO SU KATKILAR Fatma Kantarcıoğlu Yaldız* Kimya Mühendisi Çimento Laboratuvar Sorumlusu İÇERİK Çimento tanım, tarif ve standartlar Çimento tipleri, sınıflandırılması Çimento üretimi Betonda kullanılan

Detaylı

5/3/2017. Verilenler: a) TS EN standardından XF1 sınıfı donma-çözülme ve XA3 sınıfı zararlı kimyasallar etkisi için belirlenen kriterler:

5/3/2017. Verilenler: a) TS EN standardından XF1 sınıfı donma-çözülme ve XA3 sınıfı zararlı kimyasallar etkisi için belirlenen kriterler: ÖRNEK: Endüstriyel bölgede yapılacak bir betonarme yapı için TS EN 206-1 standardına göre XF1 sınıfı donma-çözülme ve XA3 sınıfı zararlı kimyasallar etkisine karşı dayanıklı akıcı kıvamda bir beton karışım

Detaylı

Çimento Fazları ve Hidratasyonu Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi

Çimento Fazları ve Hidratasyonu Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi Çimento Fazları ve Hidratasyonu Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi 1 Çimento Fazları ve Hidratasyonu Belirli bir hesaplama ile bir araya getirilmiş kalker ve kil karışımının döner fırında 1400 C Sıcaklıkta

Detaylı

SÜPER BEYAZ. yapı kimyasalları. Yüksek performanslı beyaz çimento!

SÜPER BEYAZ. yapı kimyasalları. Yüksek performanslı beyaz çimento! SÜPER BEYAZ yapı kimyasalları Yüksek performanslı beyaz çimento! Süper Beyaz Çimento Yapı Kimyasalları Uygulamaları Beyaz Portland Çimentosu, 100 yılı aşkın süredir dünyada; gerek estetik görüntüler elde

Detaylı

Köpük Beton - I. Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi. Kasım, 2015

Köpük Beton - I. Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi. Kasım, 2015 Köpük Beton - I Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi Kasım, 2015 Köpük Beton Köpük betonu basitçe tanımlayacak olursak; içinde %75 e varan oranda hava kabarcıkları olan harçtan yapılmış hafif betonlardır

Detaylı

Uçucu Kül ve Yüksek Fırın Cürufunun Çimento Üretiminde Katkı Olarak Kullanımı

Uçucu Kül ve Yüksek Fırın Cürufunun Çimento Üretiminde Katkı Olarak Kullanımı Uçucu Kül ve Yüksek Fırın Cürufunun Çimento Üretiminde Katkı Olarak Kullanımı İlker Bekir Topçu, Cenk Karakurt Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, İnşaat Mühendisliği Bölümü, Batı Meşelik, 26480, Eskişehir,Türkiye

Detaylı

UÇUCU KÜL VE YÜKSEK FIRIN CÜRUFUNUN SÜPER AKIŞKANLAŞTIRICI KATKILI BETON ÖZELLİKLERİNE ETKİSİ

UÇUCU KÜL VE YÜKSEK FIRIN CÜRUFUNUN SÜPER AKIŞKANLAŞTIRICI KATKILI BETON ÖZELLİKLERİNE ETKİSİ UÇUCU KÜL VE YÜKSEK FIRIN CÜRUFUNUN SÜPER AKIŞKANLAŞTIRICI KATKILI BETON ÖZELLİKLERİNE ETKİSİ EFFECT OF FLY ASH AND BLAST FURNACE SLAG ON PROPERTIES OF SUPERPLASTICIZER ADDED CONCRETE Hasbi Yaprak Ankara

Detaylı

BETON KARIŞIM HESABI (TS 802)

BETON KARIŞIM HESABI (TS 802) BETON KARIŞIM HESABI (TS 802) Beton karışım hesabı Önceden belirlenen özellik ve dayanımda beton üretebilmek için; istenilen kıvam ve işlenebilme özelliğine sahip; yeterli dayanım ve dayanıklılıkta olan,

Detaylı

Doğal Gaz Dağıtım Sektöründe Çevre Performansı. Erdal Kaya 02/11/2017 Haliç Kongre Merkezi / İstanbul

Doğal Gaz Dağıtım Sektöründe Çevre Performansı. Erdal Kaya 02/11/2017 Haliç Kongre Merkezi / İstanbul Doğal Gaz Dağıtım Sektöründe Çevre Performansı Erdal Kaya 02/11/2017 Haliç Kongre Merkezi / İstanbul Doğal gaz dağıtım sektöründe çevre bilincinin yükseltilmesi ve Çevre Performans kriterleri konusunda

Detaylı

2/13/2018 MALZEMELERİN GRUPLANDIRILMASI

2/13/2018 MALZEMELERİN GRUPLANDIRILMASI a) Kullanış yeri ve amacına göre gruplandırma: 1) Taşıyıcı malzemeler: İnşaat mühendisliğinde kullanılan taşıyıcı malzemeler, genellikle betonarme, çelik, ahşap ve zemindir. Beton, çelik ve ahşap malzemeler

Detaylı

YAPI MALZEMESİ YAPI MALZEMESİNE GİRİŞ

YAPI MALZEMESİ YAPI MALZEMESİNE GİRİŞ YAPI MALZEMESİNE GİRİŞ KAYNAK KİTAPLAR 1.) Yapı Malzemesi-II (Bülent BARADAN) DEU 2.) Yapı Malzemesi ve Beton (M. Selçuk GÜNER, Veli SÜME) 3.) Yapı Malzemesi (Bekir POSTACIOĞLU) 4.) Yapı Malzemesi Problemleri

Detaylı

UÇUCU KÜLLÜ BETONLARIN DONMA-ÇÖZÜLME ETKİSİNDE MEKANİK ÖZELLİKLERİNİN ARAŞTIRILMASI. Necdet Sezer Kampüsü Gazlıgöl Yolu Afyon,

UÇUCU KÜLLÜ BETONLARIN DONMA-ÇÖZÜLME ETKİSİNDE MEKANİK ÖZELLİKLERİNİN ARAŞTIRILMASI. Necdet Sezer Kampüsü Gazlıgöl Yolu Afyon, UÇUCU KÜLLÜ BETONLARIN DONMA-ÇÖZÜLME ETKİSİNDE MEKANİK ÖZELLİKLERİNİN ARAŞTIRILMASI Osman ÜNAL 1, Tayfun UYGUNOĞLU 2 1,2 Afyon Kocatepe Üniversitesi, Teknik Eğitim Fakültesi, Yapı Eğitimi Bölümü,Ahmet

Detaylı

UÇUCU KÜL KATKI MĠKTARININ BETON ĠġLENEBĠLĠRLĠĞĠ VE SERTLEġME SÜRELERĠNE OLAN ETKĠSĠ

UÇUCU KÜL KATKI MĠKTARININ BETON ĠġLENEBĠLĠRLĠĞĠ VE SERTLEġME SÜRELERĠNE OLAN ETKĠSĠ UÇUCU KÜL KATKI MĠKTARININ BETON ĠġLENEBĠLĠRLĠĞĠ VE SERTLEġME SÜRELERĠNE OLAN ETKĠSĠ EFFECT OF THE AMOUNT OF FLY ASH ON SETTING TIME AND WORKABILITY OF THE CONCRETE Serkan SubaĢı Düzce Üniversitesi, Düzce

Detaylı

CACSAND. yüksek performanslı kalsiyum alüminat agregası. Yüksek dayanıklılık gerektiren uygulamalarınız için özel bir agrega!

CACSAND. yüksek performanslı kalsiyum alüminat agregası. Yüksek dayanıklılık gerektiren uygulamalarınız için özel bir agrega! CACSAND yüksek performanslı kalsiyum alüminat agregası Yüksek dayanıklılık gerektiren uygulamalarınız için özel bir agrega! Çimsa CACSAND Kalsiyum Alüminat Agregası Yüksek Performans Gerektiren Uygulamalara

Detaylı

Kimya Sektöründe Sürdürülebilirlik Çalışmaları. 3 Mayıs 2016

Kimya Sektöründe Sürdürülebilirlik Çalışmaları. 3 Mayıs 2016 Kimya Sektöründe Sürdürülebilirlik Çalışmaları 3 Mayıs 2016 Türkiye Kimya Sanayi Kimya sanayi, pek çok sektöre ara mal ve hammadde temin eden bir sanayi dalı olarak, gerek üretim gerekse de dış ticarette

Detaylı

SİGMA BETON FAALİYETLERİ. Engin DEMİR Şirket Müdür Yardımcısı

SİGMA BETON FAALİYETLERİ. Engin DEMİR Şirket Müdür Yardımcısı SİGMA BETON FAALİYETLERİ Engin DEMİR Şirket Müdür Yardımcısı Kuruluş 2005 yılında Baştaş Çimento San. Tic. A.Ş. ve Konya Çimento San. Tic. A.Ş tarafından limited şirket olarak kuruldu. İlk yerleşim yeri

Detaylı

taze beton işlenebilirlik

taze beton işlenebilirlik 8 taze beton işlenebilirlik Paki Turgut Kaynaklar 1) Hewlett PC, Cement Admixture: uses and applications, Cement Admixture Association 2) Domone P, Illston J, Construction Materials, 4th Edition 3) Mindess

Detaylı

SÜPER BEYAZ. prekast. Yüksek performanslı beyaz çimento!

SÜPER BEYAZ. prekast. Yüksek performanslı beyaz çimento! SÜPER BEYAZ prekast Yüksek performanslı beyaz çimento! Süper Beyaz Çimento Prekast Uygulamaları Beyaz Portland Çimentosu, 100 yılı aşkın süredir dünyada; gerek estetik görüntüler elde etmek için, gerekse

Detaylı

SODA KATI ATIĞININ ÇİMENTODA KULLANILABİLİRLİĞİ

SODA KATI ATIĞININ ÇİMENTODA KULLANILABİLİRLİĞİ SODA KATI ATIĞININ ÇİMENTODA KULLANILABİLİRLİĞİ Nadiye Gür Soda Sanayi A.Ş. Geliştirme Uzmanı 11 Nisan 2013 Adana Sanayi Odası Seyhan/Adana GİRİŞ- SOLVAY PROSESİ HAMMADDELER ÜRÜNLER AMONYAK HAFİF SODA

Detaylı

BSBEEP Karadeniz Havzası Binalarda Enerji Verimliliği Planı. Faaliyet GA1.3

BSBEEP Karadeniz Havzası Binalarda Enerji Verimliliği Planı. Faaliyet GA1.3 ENPI-Karadeniz Havzasında Sınır Ötesi İşbirliği Programı 2007-2013 BSBEEP Karadeniz Havzası Binalarda Enerji Verimliliği Planı GA1: Mevcut Dış Durumun Analizi Veri ve Bilgi Toplanması ve Dağıtılması Faaliyet

Detaylı

Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/1) Akreditasyon Kapsamı

Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/1) Akreditasyon Kapsamı Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/1) Akreditasyon Kapsamı Ürün Belgelendirme Kuruluşu Akreditasyon No: Adresi : Çamlıca Mah.(Timko Eti) Anadolu Blv. No:20-R Blok No:4 Yenimahalle - ANKARA/TÜRKİYE Tel

Detaylı

ÇİMENTO BASMA DAYANIMI TAHMİNİ İÇİN YAPAY SİNİR AĞI MODELİ

ÇİMENTO BASMA DAYANIMI TAHMİNİ İÇİN YAPAY SİNİR AĞI MODELİ ÇİMENTO BASMA DAYANIMI TAHMİNİ İÇİN YAPAY SİNİR AĞI MODELİ Ezgi Özkara a, Hatice Yanıkoğlu a, Mehmet Yüceer a, * a* İnönü Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümü, Malatya, 44280 myuceer@inonu.edu.tr

Detaylı

Sugözü Uçucu Külünün Beton Katkısı Olarak Kullanılabilirliği

Sugözü Uçucu Külünün Beton Katkısı Olarak Kullanılabilirliği Sugözü Uçucu Külünün Beton Katkısı Olarak Kullanılabilirliği Okan Karahan, Cengiz Duran Atiş Erciyes Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü 38039/Kayseri Tel: 352 437 00 80 E-Posta: okarahan@erciyes.edu.tr

Detaylı

KOMPOZİTLER Sakarya Üniversitesi İnşaat Mühendisliği

KOMPOZİTLER Sakarya Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Başlık KOMPOZİTLER Sakarya Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Tanım İki veya daha fazla malzemenin, iyi özelliklerini bir araya toplamak ya da ortaya yeni bir özellik çıkarmak için, mikro veya makro seviyede

Detaylı

Türkiye nin Elektrik Üretimi ve Tüketimi

Türkiye nin Elektrik Üretimi ve Tüketimi Türkiye nin Elektrik Üretimi ve Tüketimi -Çimento Sanayinde Enerji Geri Kazanımı Prof. Dr. İsmail Hakkı TAVMAN Dokuz Eylül Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü Enerji Kaynakları Kullanışlarına Göre

Detaylı

ALKALİ AKTİVE EDİLMİŞ YÜKSEK FIRIN CÜRUFLU HARÇLARDA ASİT ETKİSİ. İlker Bekir TOPÇU & Mehmet CANBAZ *

ALKALİ AKTİVE EDİLMİŞ YÜKSEK FIRIN CÜRUFLU HARÇLARDA ASİT ETKİSİ. İlker Bekir TOPÇU & Mehmet CANBAZ * ALKALİ AKTİVE EDİLMİŞ YÜKSEK FIRIN CÜRUFLU HARÇLARDA ASİT ETKİSİ İlker Bekir TOPÇU & Mehmet CANBAZ * *Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, Mühendislik Mimarlık Fakültesi, İnşaat Mühendisliği Bölümü, 264,

Detaylı

SU ve YAPI KİMYASALLARI

SU ve YAPI KİMYASALLARI SU ve YAPI KİMYASALLARI Betonda su; Betonla ilgili işlemlerde, suyun değişik işlevleri vardır; Karışım suyu; çimento ve agregayla birlikte karılarak beton üretimi sağlamak için kullanılan sudur. Kür suyu;

Detaylı

Betonu oluşturan malzemelerin oranlanması, daha yaygın adıyla beton karışım hesabı, birbirine bağlı iki ana aşamadan oluşur:

Betonu oluşturan malzemelerin oranlanması, daha yaygın adıyla beton karışım hesabı, birbirine bağlı iki ana aşamadan oluşur: 1 BETON KARIŞIM HESABI Betonu oluşturan malzemelerin oranlanması, daha yaygın adıyla beton karışım hesabı, birbirine bağlı iki ana aşamadan oluşur: I. Uygun bileşenlerin ( çimento, agrega, su ve katkılar

Detaylı

AGREGALAR Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi

AGREGALAR Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi AGREGALAR Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi Agregalar, beton, harç ve benzeri yapımında çimento ve su ile birlikte kullanılan, kum, çakıl, kırma taş gibi taneli farklı mineral yapıya sahip inorganik

Detaylı

mineral katkılar Paki Turgut

mineral katkılar Paki Turgut 2 mineral katkılar Paki Turgut Kaynaklar 1) Hewlett PC, Cement Admixture: uses and applications, Cement Admixture Association 2) Domone P, Illston J, Construction Materials, 4th Edition 3) Mindess S et

Detaylı

I. GİRİŞ Son yıllarda beton teknolojisinde pek çok endüstriyel atık beton agregası olarak kullanılmaktadır. Ülkemizde ve dünyada çok miktarda ortaya ç

I. GİRİŞ Son yıllarda beton teknolojisinde pek çok endüstriyel atık beton agregası olarak kullanılmaktadır. Ülkemizde ve dünyada çok miktarda ortaya ç Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Müh.Mim.Fak.Dergisi C.XX, S.2, 2007 Eng&Arch.Fac. Eskişehir Osmangazi University, Vol..XX, No:2, 2007 Makalenin Geliş Tarihi : 05.02.2007 Makalenin Kabul Tarihi : 11.09.2007

Detaylı

Her İşletmenin Mutlaka Bir Enerji Politikası Olmalıdır.

Her İşletmenin Mutlaka Bir Enerji Politikası Olmalıdır. ENVE Enerji, mekanik ve elektrik uygulama konularında 40 yılı aşkın süredir mühendislik hizmeti vermekte olan Ka Mühendislik A.Ş. bünyesinde yapılandırılmış bir kuruluştur. Günümüzde artan enerji maliyetleri

Detaylı

Emisyon Envanteri ve Modelleme. İsmail ULUSOY Çevre Mühendisi Ennotes Mühendislik

Emisyon Envanteri ve Modelleme. İsmail ULUSOY Çevre Mühendisi Ennotes Mühendislik Emisyon Envanteri ve Modelleme İsmail ULUSOY Çevre Mühendisi Ennotes Mühendislik İçerik Emisyon Envanteri Emisyon Kaynaklarına Göre Bilgiler Emisyon Faktörleri ve Hesaplamalar Modelleme Emisyon Envanteri

Detaylı

YAPI SEKTÖRÜNDE GENEL EĞĐLĐMLER VE BĐM

YAPI SEKTÖRÜNDE GENEL EĞĐLĐMLER VE BĐM YAPI SEKTÖRÜNDE GENEL EĞĐLĐMLER VE BĐM 1.HAFTA BĐNA BĐLGĐ MODELLEME KURSU BEYKENT ÜNĐVERSĐTESĐ ĐNŞAAT MÜHENDĐSLĐĞĐ A.B.D TASARIM VE YAPIM YÖNETĐMĐ Y. LĐSANS PROGRAMI 1 YAPI SEKTÖRÜNDE EĞĐLĐMLER HAMMADDE

Detaylı

PROJE SONUÇ RAPORU. Proje Nr TĐDEB 3020213

PROJE SONUÇ RAPORU. Proje Nr TĐDEB 3020213 PROJE SONUÇ RAPORU Proje Nr TĐDEB 3020213 KONSAN ın geliştirdiği polikarboksilat bazlı akışkanlaştırıcıların prefabrike beton üretimlerine uyarlanmasının araştırılması Tarih: 01/07/2004 AGY350 Konsan Bilgi

Detaylı

SÜLFONE POLİAMİN BİLEŞİKLERİNİN BETON PERFORMANSINA ETKİLERİNİN İNCELENMESİ

SÜLFONE POLİAMİN BİLEŞİKLERİNİN BETON PERFORMANSINA ETKİLERİNİN İNCELENMESİ SÜLFONE POLİAMİN BİLEŞİKLERİNİN BETON PERFORMANSINA ETKİLERİNİN İNCELENMESİ Gamze ERZENGİN Kimya Yüksek Müh. Karayolları 1.Bl.Md. İstanbul / Türkiye Emin ARCA Prof.Dr. Marmara Üniv. İstanbul / Türkiye

Detaylı

Eğitimcilerin Eğitimi Bölüm 3: İzleme Planları Hakkında Temel Kavramlar. İklim ŞAHİN , ANTALYA

Eğitimcilerin Eğitimi Bölüm 3: İzleme Planları Hakkında Temel Kavramlar. İklim ŞAHİN , ANTALYA Eğitimcilerin Eğitimi Bölüm 3: İzleme Planları Hakkında Temel Kavramlar İklim ŞAHİN 21.02.2017, ANTALYA Sunum İçeriği İzleme Sınırları Faaliyet Emisyon Kaynağı Toplam Tahmini Emisyon Tesis Kategorisi İzleme

Detaylı

KAYIT FORMU TEL : 0 (354) 242 1002 FAKS :. 0 (354) 242 1005. E-MAİL 1 : zbabayev@erciyes.edu.tr E-MAİL 2 :...

KAYIT FORMU TEL : 0 (354) 242 1002 FAKS :. 0 (354) 242 1005. E-MAİL 1 : zbabayev@erciyes.edu.tr E-MAİL 2 :... Türkiye İnşaat Mühendisliği XVII. Teknik Kongre ve Sergisi KAYIT FORMU İnşaat Mühendisleri Odası TMMOB ADI SOYADI : Ziyafeddin BABAYEV KURULUŞ :. Erciyes Üniversitesi YAZIŞMA ADRESİ :. E.Ü. Yozgat Müh.

Detaylı

KİMYASAL KATKILAR Giriş

KİMYASAL KATKILAR Giriş KİMYASAL KATKILAR Giriş, Hazırlayanlar:Tümer AKAKIN,Selçuk UÇAR Bu broşürün amacı TS EN 206 ya geçiş sürecinde betonu oluşturan malzemeler konusunda üreticiye ve son kullanıcıya bilgi vermektir. TS EN

Detaylı

SODYUM SÜLFAT İLE AKTİFLEŞTİRİLEN UÇUCU KÜL KATKILI HARÇLARIN ÖZELLİKLERİ

SODYUM SÜLFAT İLE AKTİFLEŞTİRİLEN UÇUCU KÜL KATKILI HARÇLARIN ÖZELLİKLERİ NĞÜ Müh. Bilim. Derg. / NGU J. Eng. Sci. Niğde Üniversitesi Mühendislik Bilimleri Dergisi, Cilt 5, Sayı 2, (2016), 117-123 Nigde University Journal of Engineering Sciences, Volume 5, Number 2, (2016),

Detaylı

YAPI MALZEMESİ OLARAK BETON

YAPI MALZEMESİ OLARAK BETON TANIM YAPI MALZEMESİ OLARAK BETON Concrete kelimesi Latinceden concretus (grow together) ) kelimesinden gelmektedir. Türkçeye ise Beton kelimesi Fransızcadan gelmektedir. Agrega, çimento, su ve gerektiğinde

Detaylı

1. Projeden, malzemeden gerekli veriler alınır

1. Projeden, malzemeden gerekli veriler alınır 1. Projeden, malzemeden gerekli veriler alınır Beton karışım hesabı yapılırken; Betonun döküleceği elemanın boyutları Elemanın maruz kalacağı çevresel etkiler (sülfat ve klorür gibi zararlı kimyasal etkiler,

Detaylı

CAC Bazlı Sıvalar İçin PCE Akışkanlaştırıcı Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi

CAC Bazlı Sıvalar İçin PCE Akışkanlaştırıcı Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi Kalsiyum Aluminat Çimentosu (CAC) erken dayanımı yüksek, sıcaklığa ve sülfata dayanıklı bir çimento çeşididir. CAC hidratasyonunda ortaya çıkan bileşiklerin oluşum

Detaylı

Betonda Dayanıklılık Sorunları ve Çözümleri Alkali Silika Reaksiyonu (ASR) Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi

Betonda Dayanıklılık Sorunları ve Çözümleri Alkali Silika Reaksiyonu (ASR) Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi Betonda Dayanıklılık Sorunları ve Çözümleri Alkali Silika Reaksiyonu (ASR) Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi Betonda Dayanıklılık - Betonda Dayanıklılık - Alkali Silika Reaksiyonu - Alkali Silika Reaksiyonuna

Detaylı

Beton sınıfına göre tanımlanan hedef (amaç) basınç dayanımları (TS EN 206-1)

Beton sınıfına göre tanımlanan hedef (amaç) basınç dayanımları (TS EN 206-1) BETON TASARIMI (Beton Karışım Hesabı) İstenen kıvamda İşlenebilir İstenen dayanımda Dayanıklı Hacim sabitliğinde Ekonomik bir beton elde edebilmek amacıyla gerekli: Agrega Çimento Su Hava Katkı Maddesi:

Detaylı

TEHLİKELİ ATIK ÖN İŞLEM TESİSLERİ

TEHLİKELİ ATIK ÖN İŞLEM TESİSLERİ TEHLİKELİ ATIK ÖN İŞLEM TESİSLERİ i. Elleçleme (Handling) Tesisi Elleçleme tesisi, uygun tehlikeli ve tehlikesiz endüstriyel atıkların, parçalanması ve termal bertaraf tesislerinin istediği fiziksel şartları

Detaylı

BETON* Sıkıştırılabilme Sınıfları

BETON* Sıkıştırılabilme Sınıfları BETON* Beton Beton, çimento, su, agrega kimyasal ya mineral katkı maddelerinin homojen olarak karıştırılmasından oluşan, başlangıçta plastik kıvamda olup, şekil rilebilen, zamanla katılaşıp sertleşerek

Detaylı

SÜPER BEYAZ. karo. Yüksek performanslı beyaz çimento!

SÜPER BEYAZ. karo. Yüksek performanslı beyaz çimento! SÜPER BEYAZ karo Yüksek performanslı beyaz çimento! Süper Beyaz Çimento Karo Uygulamaları Beyaz Portland Çimentosu, 100 yılı aşkın süredir dünyada; gerek estetik görüntüler elde etmek için, gerekse yüksek

Detaylı

YEM ÖDÜLLERİ 2017 ALTIN ÇEKÜL YAPI ÜRÜN ÖDÜLÜ ve FİKİR ÖDÜLÜ JÜRİ RAPORU

YEM ÖDÜLLERİ 2017 ALTIN ÇEKÜL YAPI ÜRÜN ÖDÜLÜ ve FİKİR ÖDÜLÜ JÜRİ RAPORU YEM ÖDÜLLERİ 2017 ALTIN ÇEKÜL YAPI ÜRÜN ÖDÜLÜ ve FİKİR ÖDÜLÜ JÜRİ RAPORU 15 Kasım 2017, İstanbul Yer: Yapı-Endüstri Merkezi Saat: 09:30-19:00 Altın Çekül Yapı Ürün Ödülü ve Fikir Ödülü 2017 Jüri Değerlendirme

Detaylı

RPM de Jeotermal aramanın Teknik Gereklilikleri DADI THORBJORNSON, RPM DANIŞMANI ÇALIŞTAY SWİSS HOTEL IZMIR 5 TEMMUZ 2018

RPM de Jeotermal aramanın Teknik Gereklilikleri DADI THORBJORNSON, RPM DANIŞMANI ÇALIŞTAY SWİSS HOTEL IZMIR 5 TEMMUZ 2018 RPM de Jeotermal aramanın Teknik Gereklilikleri DADI THORBJORNSON, RPM DANIŞMANI ÇALIŞTAY SWİSS HOTEL IZMIR 5 TEMMUZ 2018 Ortak Girişim Üyeleri 10,000 çalışanı ve mühendislikte yüz yirmi yıllık tecrübesi

Detaylı

Yüksek Erken Dayanımlı Çimentolarla Oluşturulan Prefabrik Sistem Performanslarının İncelenmesi. FORMÜLHANE Kasım, 2017

Yüksek Erken Dayanımlı Çimentolarla Oluşturulan Prefabrik Sistem Performanslarının İncelenmesi. FORMÜLHANE Kasım, 2017 Yüksek Erken Dayanımlı Çimentolarla Oluşturulan Prefabrik Sistem Performanslarının İncelenmesi FORMÜLHANE Kasım, 2017 1 Yüksek Erken Dayanımlı Beyaz Çimento CEMI 62,5R tipi bir beyaz çimento olan İnspira

Detaylı

Yapı Malzemeleri BÖLÜM 5. Agregalar II

Yapı Malzemeleri BÖLÜM 5. Agregalar II Yapı Malzemeleri BÖLÜM 5 Agregalar II Mamlouk/Zaniewski, Materials for Civil and Construction Engineers, Third Edition. Copyright 2011 Pearson Education, Inc. 5.8. Agrega Elek Analizi Mamlouk/Zaniewski,

Detaylı

BIM Building Information Modeling Teknolojilerine Bakış. Tarcan Kiper Şubat 2012

BIM Building Information Modeling Teknolojilerine Bakış. Tarcan Kiper Şubat 2012 BIM Building Information Modeling Teknolojilerine Bakış Tarcan Kiper Şubat 2012 İçerik infotron Özgeçmiş Giriş BIM in Tanımı BIM Süreci BIM Kriterleri BIM in Getirileri infotron Kısa Özgeçmişi Tasarım,

Detaylı

BETONDA SİLİS DUMANI KULLANIMININ EKONOMİK ANALİZİ

BETONDA SİLİS DUMANI KULLANIMININ EKONOMİK ANALİZİ Osmangazi Üniversitesi Müh.Mim.Fak.Dergisi C.XIV, S.1, 2001 Eng.&Arch.Fac.Osmangazi University, Vol.XIV, No 1,2001 BETONDA SİLİS DUMANI KULLANIMININ EKONOMİK ANALİZİ İlker Bekir TOPÇU 1, Mustafa KAVAL

Detaylı

Mustafa BARAN Ankara Sanayi Odası Genel Sekreter Yardımcısı

Mustafa BARAN Ankara Sanayi Odası Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa BARAN Ankara Sanayi Odası Genel Sekreter Yardımcısı Enerji verimliliği / Sanayide enerji verimliliği Türkiye de enerji yoğunluğu Enerji tüketim verileri Türkiye de enerji verimliliği projeleri

Detaylı

Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/5) Akreditasyon Kapsamı

Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/5) Akreditasyon Kapsamı Akreditasyon Sertifikası Eki (Sayfa 1/5) Deney Laboratuvarı Adresi : Ankara Teknoloji Geliştirme Bölgesi, 1605 Cadde, Dilek Binası BİLKENT 06800 ANKARA / TÜRKİYE Tel : 444 50 57 Faks : 0 312 265 09 06

Detaylı

Enerji Verimliliği ve İklim Değişikliği

Enerji Verimliliği ve İklim Değişikliği Enerji Verimliliği ve İklim Değişikliği Her geçen gün artan ve kentleşen küresel nüfus ve değişen tüketim alışkanlıkları, beraberinde getirdiği enerji ihtiyacı artışı ile birlikte iklim ve gezegenimiz

Detaylı

YÜKSEK HACİMDE C SINIFI UÇUCU KÜL İÇEREN BETONLARIN MEKANİK ÖZELLİKLERİ VE SÜLFÜRİK ASİT DAYANIKLILIĞI

YÜKSEK HACİMDE C SINIFI UÇUCU KÜL İÇEREN BETONLARIN MEKANİK ÖZELLİKLERİ VE SÜLFÜRİK ASİT DAYANIKLILIĞI PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİ SLİK FAKÜLTESİ PAMUKKALE UNIVERSITY ENGINEERING COLLEGE MÜHENDİSLİK B İ L İ MLERİ DERGİSİ JOURNAL OF ENGINEERING SCIENCES YIL CİLT SAYI SAYFA : 25 : 11 : 3 : 443-448 YÜKSEK

Detaylı

Sıcak Havada Beton Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi. Kasım, 2015

Sıcak Havada Beton Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi. Kasım, 2015 Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi Kasım, 2015 Sıcak havada beton dökümlerinde; Taze beton sıcaklığı, Rüzgar hızı, Bağıl nem, Ortam sıcaklığı gibi etkenler denetlenmeli ve önlemler bu doğrultuda alınmalıdır.

Detaylı

COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMLERİNİN İNŞAAT ALANINDAKİ UYGULAMALARI

COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMLERİNİN İNŞAAT ALANINDAKİ UYGULAMALARI COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMLERİNİN İNŞAAT ALANINDAKİ UYGULAMALARI Ali Baran AKGÜN Egemen ÇAKIR Melike ERSOY Özlem PALABIYIK Danışman: Y. Doç. Dr. Esin ERGEN 1 İçerik CBS nedir? CBS nin inşaatta kullanım alanları

Detaylı

TEKSMER ETKİNLİK BÜLTENİ

TEKSMER ETKİNLİK BÜLTENİ TEKSMER ETKİNLİK BÜLTENİ 23.11.2016 HAZIRLAYANLAR Neslihan SAPMAZ Aytül TİMOÇİN Yaşam Döngüsü Analizi Eğitimi YDA yöntemi bir ürün ya da hizmet üretiminde kullanılan hammaddelerin eldesinden başlayarak,

Detaylı

ISIDAÇ 40 Esaslı Yüksek Performanslı Beton. Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi

ISIDAÇ 40 Esaslı Yüksek Performanslı Beton. Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi ISIDAÇ 40 Esaslı Yüksek Performanslı Beton Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi ISIDAC 40 ın Beton İmalatlarında Kullanımı - ISIDAC 40 Esaslı Beton İmalatları 20. YY başlarından bu yana üzerinde sıklıkla

Detaylı

İzmit Körfez Geçişi Asma Köprü Projesi Keson ve Ankraj Yapıları. Oyak Beton Mart/2014

İzmit Körfez Geçişi Asma Köprü Projesi Keson ve Ankraj Yapıları. Oyak Beton Mart/2014 İzmit Körfez Geçişi Asma Köprü Projesi Keson ve Ankraj Yapıları Oyak Beton Mart/2014 İçerik Genel Bakış Beton Özellikleri Keson İnşaatı o Kuru Havuz o Yaş Havuz-Deniz Dökümleri o Kesonların Batırılması

Detaylı

Uçucu Külün Silindir ile Sıkıştırılmış Betonun Basınç Dayanımına Etkisi

Uçucu Külün Silindir ile Sıkıştırılmış Betonun Basınç Dayanımına Etkisi Uçucu Külün Silindir ile Sıkıştırılmış Betonun Basınç Dayanımına Etkisi Ali Mardani, Kambiz Ramyar Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Bornova/İzmir ali.mardani16@gmail.com,

Detaylı

205 TON/GÜN KAPASİTELİ BİR CAM EŞYASI FIRINI

205 TON/GÜN KAPASİTELİ BİR CAM EŞYASI FIRINI 205 TON/GÜN KAPASİTELİ BİR CAM EŞYASI FIRINI Selahattin ÇINAR Paşabahçe Eskişehir Cam Sanayii ve Ticaret A.Ş. Hüseyin UZUN -Zeynep ELTUTAR - Lale ÖNSEL TŞCFAŞ, Araştırma ve Mühendislik Müdürlüğü (Gizliliği

Detaylı

Silis Dumanı, Uçucu Kül ve Yüksek Fırın Cürufu Katkılı Betonların Bazı Durabilite Özellikleri

Silis Dumanı, Uçucu Kül ve Yüksek Fırın Cürufu Katkılı Betonların Bazı Durabilite Özellikleri Çukurova Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Dergisi, 28(1), 11-20 ss., Haziran 2013 Çukurova University Journal of the Faculty of Engineering and Architecture,28(1), pp.11-20,june 2013 Silis Dumanı,

Detaylı

ÇIMENTO VE AGREGALAR KULLANILARAK MATEMATİKSEL MODELLENMESİ. Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi

ÇIMENTO VE AGREGALAR KULLANILARAK MATEMATİKSEL MODELLENMESİ. Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi BETONDA ALKALİ SiLiKA REAKSiYONUNUN FARKLI ÇIMENTO VE AGREGALAR KULLANILARAK MATEMATİKSEL MODELLENMESİ Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi 1 TASLAK Amaç Deneyde Kullanılan Malzemeler Deney Tasarımı Verilerin

Detaylı

Çevresel Ürün Beyanı Enviromental Product Declaration (EPD) Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi

Çevresel Ürün Beyanı Enviromental Product Declaration (EPD) Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi Enviromental Product Declaration (EPD) Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi Çevresel Ürün Beyanları, ISO 14025'e göre tanımlanan, bir ürünün veya servisin çevre performansını nicel olarak değerlendiren

Detaylı

KÜTAHYADA ÜRETİLEN BETONLARIN İSTATİSTİKSEL OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ STATISTICAL EVALUATION OF CONCRETE PRODUCED IN KÜTAHYA

KÜTAHYADA ÜRETİLEN BETONLARIN İSTATİSTİKSEL OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ STATISTICAL EVALUATION OF CONCRETE PRODUCED IN KÜTAHYA Dumlupınar Üniversitesi Sayı 30, Nisan 2013 Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi ISSN: 1302 3055 KÜTAHYADA ÜRETİLEN BETONLARIN İSTATİSTİKSEL OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ İlker Bekir TOPÇU 1, Özgün ATEŞİN 1 1 Osmangazi

Detaylı

Biliyor musunuz? Enerji. İklim Değişikliği İle. Mücadelede. En Kritik Alan

Biliyor musunuz? Enerji. İklim Değişikliği İle. Mücadelede. En Kritik Alan Biliyor musunuz? Enerji İklim Değişikliği İle Mücadelede En Kritik Alan Enerji üretimi için kömür, petrol ve doğalgaz gibi fosil yakıtların kullanımı sanayileşme devriminden beri artarak devam etmektedir.

Detaylı

TS 500 (2000): Betonarme yapıların hesap ve yapım kuralları TS 498: Yapı elemanlarının boyutlandırılmasında alınacak yüklerin hesap değerleri

TS 500 (2000): Betonarme yapıların hesap ve yapım kuralları TS 498: Yapı elemanlarının boyutlandırılmasında alınacak yüklerin hesap değerleri TS 500 (2000): Betonarme yapıların hesap ve yapım kuralları Bu standart betonarme yapı elemanları ve yapıların kullanım amaç ve süresine uygun güvenlikte tasarlanması hesaplanması, boyutlandırılması ve

Detaylı