YILDIZ ECEVİT İN ORHAN PAMUK İNDİRGEMECİLİĞİ ÜZERİNE BAHTİNCİ BİR YAKLAŞIM

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "YILDIZ ECEVİT İN ORHAN PAMUK İNDİRGEMECİLİĞİ ÜZERİNE BAHTİNCİ BİR YAKLAŞIM"

Transkript

1 Alper AKÇAM ELEŞTİRİDE ÖZNELLİK -2-* YILDIZ ECEVİT İN ORHAN PAMUK İNDİRGEMECİLİĞİ ÜZERİNE BAHTİNCİ BİR YAKLAŞIM Eleştiri metni, göndergesini keyfi ve zorlama kategorilere sığdırmaya uğraştığında, metnin haklarını ihlal etmeye de başlamış demektir. Böylesi bir yaklaşım, kaçınılmazca, metni değersizleştirmeye, indirgemeye de yol açmış olacaktır. Yıldız Ecevit, edebiyat alanını karşıt konumda kategorilere ayırmayı, yazarları ve metinleri buna göre değerlendirmeyi seven bir eleştirmenimizdir. Yorumlarında, metni çözümleme, kendi dışındaki ve çevresindeki alanlarla ilişkilendirme çabasından çok olumlama, olumsuzlama yönelimi ağır basar. Yıldız Ecevit in edebiyatı kategorileştiren ve nesnesini yaşamla ilişkilendirme çabasındaki gerçekçi yazına karşı neredeyse kışkırtıcı bir biçem taşıyan yorumları ilginç dayanaklar üzerine kurulmuştur. Ona göre, grotesk, 20. Yüzyıl romanının gerçeği yabancılaştırmak için kullandığı gözde tekniklerden birisidir. (Orhan Pamuk u Okumak, İletişim Yayınları 2004, 1. Baskı, s. 194). Yıldız Ecevit in bu özel grotesk tanımı, Wolfgang Kayser in Resim ve Şiirde Grotesk (1957) adlı yapıtındaki groteske yönelik çözümlemelerle örtüşür. Kayser, yabancılaşma unsurunun altını özellikle çizer: Grotesk, yabancılaşmış bir dünyadır. ( ) Kayser in tanımı groteskin sadece belli modernist tezahürlerine uygulanabilir; Romantik döneme tamamen uymaz, grotesk in gelişiminin daha önceki evrelerineyse hiçbir şekilde uygulanamaz. (M. Bahtin, Rabelais ve Dünyası, s. 76) M. Bahtin, grotesk üzerine ayrıntılı bilgiler verdiği Rabelais ve Dünyası adlı yapıtında, romantik ve modernist formlar tarafından yabancılaşmış bir dünya olarak tanımlanan grotesk kavramının bu kullanımının, groteskin gerçek doğası ile uyuşmadığını, bu groteskin halk mizah kültürü ve karnaval ruhunun ana öğesi olan groteski yansıtmadığını anlatır. Groteskin romantik formu, groteskin asıl kaynağı olan halk kültürü imgeleriyle taban tabana zıt karakterler taşır. Romantik grotesk imgeleri genelde dünyaya karşı duyulan korkuyu ifade eder ve okuruna bu korkuyu geçirmeyi hedefler. Halk kültürü imgeleriyse tam tersine korkudan aridir, tüm insanlara da bu korkusuzluğu iletir. Bu, Rönesans edebiyatı için de geçerlidir. M. Bahtin, Rabelais ve Dünyası, Çeviren Çiçek Öztek, Ayrıntı Yayınları, 1. Basım, 2005, s. 67) Bir kez daha anımsatmakta yarar var Grotesk terimi ilk kez 15. yüzyılın sonunda önceden bilinmeyen bir Roma süslemesi olarak ortaya çıkmıştır. İtalyanca Grotta 1

2 kelimesinden gelen sözcükle, hayalci, özgür, oyuncu bir estetik anlayış tanımlandırılmış, bu anlayışın, ortaçağ halk gülmece kültürünün yarattığı bir imgeler sistemini de yansıttığı aydınlatılmıştır. Kırım daki Miletos kolonisi Kerç te bulunan çömlek koleksiyonundaki ihtiyar hamile acuze kadının gülüyor olması groteskin doğumla ölümü bir araya getiren, zaman içinde devinimi sağlayan değiştirici, yenileştirici gücünü gözler önüne sermektedir. Polo kardeşlerin seyahatnamesinde geçen, Arabalar, üzerlerinde yüzleri doğuya çevrik, göbekleri önünde bir kupa taşıyan taştan kadınlar la süslenmiş mezarlar da grotesk süslemenin eski bir örneğidir. Pagan kültürden başlayarak tüm antik kültür, Rönesans romanı (özellikle Rabelais romanı), 16., 17. yüzyıl yazınında kullanılan, sanatla hayat arasındaki o geçiş noktasında duran gözde öğedir grotesk. Don Kişot un pisboğaz Sanço Panço su, berber tasından miğferi, şato olan hanları, ordu olan koyun sürüleri, asil leydi olan fahişeleri Cervantes in romanında kullandığı groteskin bilinen yazınsal görüntüleridir. Grotesk, tüm dünyada halk kültürünün, binlerce, on binlerce yıldır yaşattığı, gerçeklik sınanmasında, gerçekliğe ulaşmada kullanılan en güçlü imge kaynağıdır. Dünyanın alışılagelmiş resminde doğanın krallıklarını ayıran sınırlar, cesurca ihlal ediliyordu. Burada artık bitkilerin, hayvanların tamamlanmış biçimlerinin, tamamlanmış ve durağan bir dünyadaki hareketi yoktu; onun yerine varoluşun içsel hareketinin ta kendisi, bu bir biçimden ötekine geçişlerde, varoluşun her daim yarım kalan karakterinde ifade bulmuştu. Bu süsleme oyunu, sanatsal hayal gücünde büyük bir hafiflik ve özgürlüğü, şen, neredeyse gülen bir iplerinden kopuşu serbest bırakmıştı. (M. Bahtin, Rabelais ve Dünyası, s. 60) Groteskin kullandığı gülünçleme ile sanatsal imge zaman içinde devinim kazanmakta, zamandaşlık ve yaşama yakınlık, değişimin, yenileşmenin gücü duyumsanmaktadır. 17. ve 18. yüzyılın ilk yarısında, sanat ve edebiyatta egemen olan klasik düşüncenin etkisiyle, halk mizah kültürüyle ilişkili görülen grotesk büyük edebiyattan dışlandı. Aşağı komik düzeye indirgendi 18. ve 19. yüzyıllardaysa, soğuk akılcılığı, resmi, şekilci bir mantığa dayalı yararcı otoriter düşünceyi temsil eden Aydınlanmacılığa karşı bir tür tepki olarak ortaya çıkmış romantizmse yeni bir grotesk anlayışı geliştirdi. Romantik grotesk mahrem bir salon özelliği kazanmıştır. Gülme soğuk bir mizah anlayışına, ironi ve iğneleyici yergiye indirgenir. Gülmenin yeniden hayat veren olumlu gücü enaz a düşmüştür. 20. yüzyılda grotesk iki ana gelişim hattında yeniden canlandı Genel anlamda söylersek iki ana gelişim hattı vardır. Bunlardan birincisi modernist hattır (Alfred Jary); bu hat çeşitli düzeylerde romantik gelenekle ilişkilidir ve varoluşçuluk etkisi altında evrimleşmiştir. İkinci hat ise gerçekçi grotesktir (Thomas Mann, Bertold Brecht, Pablo Neruda ve diğerleri); bu hat, gerçekçilik geleneği ve halk kültürüyle ilişkilidir; kimi zaman karnaval biçimlerinin doğrudan etkisini yansıtır, Neruda nın eserlerinde olduğu gibi. (M. Bahtin, Rabelais ve Dünyası, s. 74). Bahtin e göre romantik evrede bile karnaval kökenine bağlı temel unsurların çok eski zamanlarda ait oldukları o fevkalade bütüne ait belli bir belleği sürdürmüşlerdir. 2

3 Orhan Pamuk un Kara Kitap ında, Boğazın Suları Çekildiği Zaman başlıklı bölümünde, Bedii Usta nın Evlatları ve Merih Manken Atölyesi nde, yeraltı dehlizlerindeki mankenlerin anlatıldığı bölümlerde, karanlık apartman boşlukları ve kuyularla ilgili anlatıl kısımlarında çok yoğun bir şekilde grotesk imgeler yaratılmıştır. Rönesans romanının kurucusu sayılan Rabelais romanının ana öğelerinden kehanet parodisi ve onun özel bir türü olan Hurufilik üzerine yönelmiş olan parodi, burleks ve ironi yüklü yorumlar, romanın sonuna kadar, metnin ana dokusu gibi işlenmiştir. Çok sonra, rehber misafirlerine bütün dehlizleri ve bütün mankenleri gösterdikten ve babasının ve kendisinin en büyük düşü olduğunu söylediği şeyi, sıcak bir yaz günü, yukarıda bütün İstanbul ağır bir öğle sıcağının içinde sinekler, çöpler ve toz bulutları içersinde uyuklarken, aşağıda, yeraltının soğuk, nemli ve karanlık dehlizlerinde sabırlı iskeletlerle, bizim insanlarımızın hayatıyla kıpır kıpır yaşayan mankenlerin, hep birlikte bir şölen, büyük bir eğlence, yaşamı ve ölümü kutsayan ve zamanın ve tarihin ve yasaların ve yasakların ötesine geçen bir şenlik düzenleyeceklerini anlattıktan ve bu şenlikte mutlulukla dans eden iskeletlerle mankenlerin kırılan şarap kâseleriyle fincanların, müziğin ve sessizliğin ve çiftleşme takırtılarının dehşetini ve coşkusunu, misafirler korkuyla düşledikten ve rehberin hikâyelerini bile anlatma gereğini duymadığı yüzlerce vatandaş mankeninin yüzündeki acıyı gördükten sonra, dönüş yolunda Galip dinlediği bütün hikâyelerin, gördüğü bütün yüzlerin ağırlığını üzerinde hissediyordu. (Orhan Pamuk, Kara Kitap, s.186) Romanda grotesk anlatımlardan, gülmecenin ve tuhaflıkların öne çıktığı bölümlerden sonra, zaman zaman romantizmin kasvetli havasının metne müdahaleleri de görülebilmektedir. Ancak bu müdahale, hiçbir zaman Yıldız Ecevit in savladığı gibi bir romantik grotesk yapılanmaya götürmez imgelem gücünü. Metne dağılmış tuhaflıklar, karşıtlıklar, uygunsuz birleşmeler de gülmece öğesini hep canlı tutmayı başarmaktadır. Gülmece öğesi, yüzlerce yıllık tasavvuf kültürünün lirik ve mitolojik yapısını zamandaş olaylara yakınlaştırmakta, metne sıcaklık katmaktadır. Yıldız Ecevit in groteski bir gerçek yabancılaştırması tekniği olarak tanımlaması 2. Dünya Savaşı yıllarında Avrupa da egemen olan Kayserci yorumun ürünüdür. Kayser in grotesk dünya tanımları, daha en baştan, yazarın sadece kendisinin gördüğü o kasvetli ve dehşet verici tonlarıyla bizi şaşırtır. Aslında kasvet, Romantik döneme kadar, bu dünyanın gelişimine tamamen yabancı bir şeydir. Daha önce gösterdiğimiz gibi, karnaval ruhuyla dolu olan ortaçağ ve Rönesans groteski, dünyayı karanlık ve dehşet verici olan her şeyden kurtarır; bütün korkuları alır götürür, dolayısıyla tamamen neşeli ve ışıklıdır. Gündelik hayatta korku veren her şey, eğlendiren, gülünç canavarsılıklara dönüşür. (M. Bahtin Rabelais ve Dünyası, s. 75). Orhan Pamuk yazınında, groteskin yabancılaştırıcı, kasvet taşıyıcı bu Kayserci yorumundan çok gerçekçi biçimi öne çıkar; Romantik, Rönesans dönemine ait, hatta antik ve arkaik özellikleri sergilenir. Hem Kara Kitap, hem Yeni Hayat ta groteskin bu kullanımıyla ilgili sayısız örnek bulunabilir. 3

4 Y. Ecevit, grotesk kavramını gönlünce kullandıktan sonra, tasavvufu ve mitolojiyi, kapsadığı çoğul karnaval düşüncesinden arındırır, hayatla ilişkisiz, dogmatik inançların teolojik ve bilinemezci felsefesi kapsamına sokar. Bahtin in Dostoyevski romanında bulduğu kriz anları nın ve eşik uzamın başarılı bir zamandaşlaştırılması, yerele taşınması, yaşamın değişmesi, yenilenmesi olarak değerlendirilmesi gereken Yeni Hayat ın otobüs kazaları, ona göre yazgının tecellisi dir! Mistik terimler dizgesinde kader, evrende olmuş olacak bütün olayların Tanrı tarafından önceden saptanması anlamına gelir. Kaza ise, zamanı geldiğinde kaderin gerçekleşmesi demektir İslam inancında. Kadere rıza gerek sözü, Tanrı nın öngördüğü olayların yaşamda gerçekleşmesine insanın boyun eğmesi gerekliliğini dile getirir. Tasavvuf düşüncesinde ise kaza, sevgiliden gelecek her türlü eziyete olumlu yaklaşmasıdır sevinin. Müslümanlığın temel koşullarından olan kaza ve kader inancına göre, kişinin kendini ve bütün işini Tanrı ya bırakması gerekmektedir. (Y. Ecevit, Orhan Pamuk u Okumak, s. 194) Ne Orhan Pamuk un Yeni Hayat ında, ne onun kitabında diyalojik ve parodik bir dille ilişki kurduğu Dante nin Yeni Hayat ıyla Rilke nin Duinio Ağıtları nda ölüm hiç de Yıldız Ecevit in gördüğü gibi değerlendirilmez. Dante, ölmüş sevgilisi Beatrice in yanına gidip gelirken ölümle yaşam arasındaki sınırı olmamışa döndürür; Rilke ye göre, ölüm, her şeyin çevresinde olgunlaştığı bir meyvedir. Orhan Pamuk un Kara Kitap ta başlayan aşk yolculuğu bitmemiştir. Senin bakışlarını melek, çünkü kitabın vaat ettiği eşsiz an, şimdi görüyorum ki, buymuş. İki diyar arasında bir geçiş zamanı. Ne oradayken, ne de buradayken, ben şimdi, hem oradayken hem de buradayken anlıyorum çıkış denen şeyin ne olduğunu; huzurun ölümün ve zamanın ne olduğunu, ne mutlu anlıyorum. (O. Pamuk, Yeni Hayat, s. 82) Yıldız Ecevit in bireyci öznelci yorumları, romantiklerin bir zamanlar grotesk imgeler karşısındaki tutumlarını andırmaktadır: Bu değerlendirmenin olumsuz yönü ise idealizmdir, öznel bilincin oynadığı rol ve kısıtlılıkları hakkındaki yanlış kavrayışıdır. Romantikler asla var olmamış şeyleri betimleyerek gerçekliğe yaratıcılık eklediler genellikle. Fantezi, mistisizmi ön plana çıkaracak biçimde yozlaştırıldı, insan özgürlüğü zorunluluktan koptu ve madde-üstü bir güce dönüştü. (M. Bahtin, Rabelais ve Dünyası, s. 151) Yıldız Ecevit, Yeni Hayat adlı kitabın yazıyla hayat arasındaki ilişki üzerine getirdiği ontolojik tartışmaya eğilirken yine Tanrı ya varacak, mutlaka tekil bir son göstermek zorunda olmakla görevli kılacaktır kendisini: İnsanın Tanrı yla bütünleşmesi yolunda bir irfan (bilgi) aracıdır kitap, Tanrısal gerçeği içerir. Kutsal arayış yolculuklarında roman kişileri onu yanlarından ayırmazlar: (...) (Y. Ecevit, Orhan Pamuk u Okumak, s. 182) Bu değerlendirme de tamamen Yıldız Ecevit e ait, öznel bir yorumun sonucudur. Yeni Hayat ın kitabı Tanrısal bir yolculuğun, Tanrı ya, kutsal bir mekâna varacak, önceden belirlenmiş bir evrilme, olgunlaşma çabasının değil, her ânı değişimlerle dolu, nerede biteceği kesinlikle belli olmayan, hep yenileşmeyi ve değişimi çağrıştıran bir yolculuğun kitabıdır. Hayatın kendisini ve kitapla ilişkisini sorgulayan, hayatla ölüm arasındaki sürekliliği, değişim ve yenileşme, karşı koyma 4

5 iletileri taşıyan çoğul söylemler karmaşası, otuz üç ayrı yapıtın hiç de kutsal olmayan, olamayacak bildiriler toplamıdır. Yeni Hayat ta kaza anlarının değişim ve yenileşmeyi vurgulayan neşeli imgesel kurulumu romantik groteskin kasvetinden, korkusundan ne kadar da uzaktır Kahramanımız, Tuz Gölü civarındaki bir kaza yerine vardığında kendisini otobüsün içinden dışarı çıkmakta iken görür; başka bir dünyaya geçmiş başka bir benlikte Kapı kulpu iyice yükselmiş otobüsün içinden çıktım, amuda kalkmış koltuklar arasından, yerçekimine karşı koyamayıp tavana dökülen gözlüklere, camlara, zincirlere, meyvalara basa basa zevkle yürürken başka bir şey hatırladım sanki: Ben bir zamanlar başka birisiydim, o başka biri de ben olmak isterdi. (s. 62) Bitmez tükenmez otobüs yolculukları boyunca, dışarıda akıp giden hayatla otobüsteki video filmlerinin hayatı, yan yana durmaktadır. İki ayrı dünya arasındaki sınırlar zaman zaman belirsizleşir. Hem diyalojiyi güçlendiren, hem yaşamdaki yenileşmeyi, değişimi vurgulayan karnavalcı bir atmosfer sağlar otobüslerdeki video filmleri... Orhan Pamuk un Yeni Hayat ında ölümle yaşam arasında kurduğu bağlantı Goethe nin Faust undaki imgelem yapısı anımsatır. Doğum ve mezar/ ölümsüzlük denizi uçsuz bucaksız/ her an yeni bir ufka varış/ ateşli, coşkulu bir yaşayış (Alıntı Hasan İzzettin Dinamo çevirisinden, Yazko 1983, Rabelais ve Dünyası, s. 78). Yeni Hayat ın otobüs kazaları, birer eşik uzam, kriz ânı olarak kurar görece neşeli karnaval sahnelerini. Ölüm, korkutucu, ürkütücü bir şey değil, yaşamın sürekliliğine bir vurgudur. Değişim, dönüşüm, yenileşme için bir olanaktır. Çimento yüklü kamyona bindiren otobüsün çevresinde bir çimento bulutu asılı kalmıştır. O çimento bulutunun içinden, otobüsün arka kapısından, ölüler ve ölmekte olanlar yeni bir gezegenin yüzeyine ayak basanların dikkatiyle çıkmaktadırlar. (Yeni Hayat, s. 52) Ben görüyordum kendi hayatımı karanlıkta. Bir kitap okudum, seni buldum. Ölmek buysa, ben yeniden doğdum. Çünkü şimdi burada, bu dünyanın içinde anısız ve geçmişsiz yepyeni biriyim ben: Televizyondaki yeni dizilerin yeni ve güzel yıldızları gibi, yıllar sonra yıldızları ilk gören zindan kaçkınının çocuksu şaşkınlığı gibi. (s. 51) Birbirlerine pervasız âşıklar gibi bütün güçleriyle sarılıp hayatlarında ilk defa özgürce ağlayan siz ana-oğul, kanın rujdan daha kırmızı, ölümün hayattan daha şefkatli olduğunu keşfeden şeker kadın, babasının ölüsü başında dikilip elinde bebeği yıldızları seyreden talihli çocuk, bu doluluk, bu tamlık ve kusursuzluğu bize bağışlayan kim? (s. 53) Otobüste izlenen filmde bir türlü birbirine sarılmayan, öpüşmeyen âşıklar, kazadan sonra, şoför yerindeki sapasağlam kalmış televizyonda birbirine sarılmaktadırlar. Kaza yeri ölülerle sarmaş dolaş bir mutluluk cümbüşüdür. (s. 54) Kahramanın şakacı ve neşeli olduğunu tahmin ettiği meleği de kaza yerini şenlendirecektir. Yolculuklarının üçüncü ayında geçirdikleri kaza sırasında karşılaştıkları genç kız yeni hayatın mutluluğuyla doludur; Senin bakışların melek, çünkü kitabın vaad ettiği eşsiz an, şimdi görüyorum ki, buymuş. İki diyar arasında bir geçiş 5

6 zamanı. Ne oradayken, ne de buradayken; ben şimdi, hem oradayken anlıyorum çıkış denen şeyin ne olduğunu, ne mutlu anlıyorum. Daha da gül bana melek. (s. 82) Orada, kazanın canhıraş patlamasından sonra ölenler ve ölüler arasında, ruhun gövdeden ayrılmakla ayrılmamak arasında kararsız kaldığı mutlu hafiflik anında... Yedi kat göğe çıkıp gezintiye hazırlanmadan önce kan gölleri ve cam kırıklarıyla başlayan ve dönüşü olmayan ülkenin eşiğinden karanlık manzaraya gözlerimi alıştırmaya çalışırken zevkle düşüneceğim: Acaba içeri girsem mi, girmesem mi? (...) Ey gece otobüslerine binenler, mutsuz kardeşler, biliyorum sizlerin de aynı yerçekimsizlik zamanını aradığınızı. Ne orada ne burada, ama iki dünyanın arasındaki huzurlu bahçede başkası olup gezinmek. (s. 57) Rabelais romanın grotesk imgeleri, beden parçalarıyla dolup taşmaktadır kaza yeri (M. Bahtin, Rabelais ve Dünyası, s ) : Paramparça olmuş kafalar gördüm, yırtılmış gövdeler, kopuk eller, direksiyonunu iç organlarının arasına şefkatle almış şoförler, dağılmış lahana gibi beyin parçaları, kanlı ve küpeli kulaklar, kırık ve sağlam gözlükler, aynalar, gazete üzerine özenle yayılmış renkli bağırsaklar, taraklar, ezilmiş meyvalar, bozuk paralar, dökülmüş dişler, biberonlar, ayakkabılar, hepsi o ana istekle adanmış canlar ve nesneler. (s. 59) Polis ve jandarma araçları arasından, ters dönmüş otobüslerden birinin kara tekerleklerine bakarken yeni hayatın ve ölümün hoş kokusunu aldım. (Yeni Hayat, s ) Yıldız Ecevit in Orhan Pamuk yorumunda belirgin olmuş dinci ve dogmacı ölüm yorumunu (Türk Romanında Postmodernis Açılımlar ın Metin Kaçan la ilgili bölümünde de benzer bir söylem bulunabilir) Büyülü Dağ adlı yapıtında kahramanı Settembrini aracalığıyla Thomas Mann onlarca yıl öncesinden yanıt vermektedir sanki: İnanın ki ölüme en sağlıklı, en soylu ve içtenlikle vurgulayarak söylüyorum, en dinsel bakış açısı onu, yaşamın ayrılmaz bir parçası ve kutsal bir önkoşulu olarak algılamak ve hissetmek yerine onu yaşamın karşıtı gibi görüp düşünsel bağlamda ayrı bir yere koymak ya da daha kötü bir olasılıkla, onu iğrenç bir biçimde yaşama karşı kullanmaktır çünkü bunlar hem sağlıklı ve soylu hem de akılcı ve dinsel görüşün tam karşıtıdırlar. Eski insanlar lahitlerini yaşam ve bazıları müstehcen bile olan üretkenlik simgeleriyle süslemişler çünkü onlara gore kutsallıkla bunlar çoğu zaman aynı şey demekti. O insanlar ölüme saygıyı biliyorlardı. Ölüme yaşamın beşiği ve yenilenmenin kaynağı olarak saygı duymalı. Ölüm yaşamdan ayrıldığında bir hayalete ya da bir tayfa dönüşür çünkü ölüm bağımsız bir ruhsal güç olduğunda kötülükle dolu çekiciliği güçlenir ve bud a insane zihninin iğrenç bir biçimde karışması demektir. (Thomas Mann, Büyülü Dağ, Çeviren İris Kantemir, Can Yayınları 3. Basım, 2005, 1. Cilt, s. 250) Romantik çağa gelinceye kadar kasvet ve ölüm korkusu insanlık kültürü içinde yer almamış gibidir. Yalnızca Dante de, Rönesans Edebiyatı nda, grotesk gerçekçiliğin çağdaş kanadında değil, arketipsel geleneklerin egemen olduğu tüm topluluklarda, ölüm korkulası, çok ayrıksı bir durum olarak ele alınmaz. Yaşamla ölüm arasındaki bu karşıtlık (ya da koşutluk: Çev.) antik çağda yaşamışy atalarımız için bu derece çarpıcı değildi. Yaşam ölüme, ölüm de karşıt olarak yaşama doğru uzanırdı. Ölüm, yaşamın doğal sonucu değil, ama bitmez tükenmez salınım dönemeci idi. Yaşam, ölüm ve ölümlerin yeniden yaşama dönüşü, kendini sürekli olarak yenileyen evrensel sürecin aşamalarıydı. Yaşamın, karşıtı olan ölüme doğru akmaktan daha 6

7 önemli işlevi yoktu; ölüm de, öte yandan, kendi kendinin amacı değildi: İnsanoğlu, ölmekle, yaşamın doymak bilmez açlığını gidermiş olurdu. (Octavia Paz, Yalnızlık Dolambacı, Çev. Bozkurt Güvenç, Can yayınları 1999, s. 59) Orhan Pamuk un Beyaz Kale yle başlayan çoksesli roman tarzını, temelindeki gerçekliğe ironik yaklaşımını, tarih ve diğer metinler karşısındaki parodik tutumunu, Yıldız Ecevit gibi sınırları belirsiz postmodern metin kapsam alanına sokmak çok zor olmasa da, Kar dışındaki tüm Orhan Pamuk yapıtlarını, göstergenin çoğul karakterini diyalojik bir dille, çoksesli bir biçemle ortaya döken, hakikat sınamacılığı sağlayan, tamamen gerçekçi yapıtlar olarak değerlendirebilmek de olanaklıdır. İşin ilginci, Orhan Pamuk un kendisinin de Kar ı gerçekçi bir roman olarak tanımlıyor olmasıdır! Orhan Pamuk un çoksesli yapıtlarında, Dostoyevski yi andıran kahraman tasarımları, olay örgüsünün önüne çıkmış söylemler diyalojisi yapılanmış olduğu halde, Yıldız Ecevit, onu tekil, monolojik söylemli bir temele oturtarak indirgemeye uğratır: Beyaz Kale, tümüyle Doğu-Batı karşıtlığı üzerine kurulmuştur. (Yıldız Ecevit, Orhan Pamuk u Okumak, s. 53) Oysaki, Beyaz Kale, Doğu-Batı karşıtlığı üzerine değil, bu karşıtlıkmış gibi görünen durumun parodik söylemlerinin diyalojisi üzerine kurulmuştur. Batı Doğu nun, Doğ da Batı nın dilinde kendi anlatımını bulma çabasındadır sanki Bu iki yorum birbiriyle taban tabana terstir! Yıldız Ecevit e ait ilk ifade, tekil söylemli romanlara, kendisini tamamen olay örgüsüne oturtan serüven romanlarına uygun düşer. Orhan Pamuk çoksesli romanlarında olay örgüsü, metnin gönderge nesnesi değil, kahramanlara taşıttırılan söylemler ve türler üzerine uygulanmış parodi önceliklidir. Bu durum, Don Kişot un bir şövalye romanı olup olmadığına verilecek yanıtı düşündürür. Yanıt: Don Kişot un şövalye romanlarının parodisini yapan bir şövalye romanı olduğudur! Yıldız Ecevit in de öncüleri arasında yer aldığı postmodern eleştiri anlayışı, tekil düşünceye, tek bir senteze yönelmiş gibi görünen akıl yürütmeyi, olgularda, düşünce yapılanmalarında neden-sonuç ilişkisi aramayı, ilkel, yazar yaratıcılığını baskılayıcı, çağdışı olarak görmektedir. Postmodernizm modacılığı, mutlak bir senteze ulaşma kaygısındaki Hegelci diyalektikle mücadele ediyor görünürken, diyalojiye, göstergenin çoğul karakterine de cephe açmıştır aslında. Bir bilinmezcilik yeniden doğuşunun, dogmaya geri dönüşün kültürel uzantısı gibidir. Bir nedenin, birden çok sonuca (bitmiş değil, başka sonuçlar doğuracak yeni bir başlangıç olarak sonuç!) varabilme olanağını barındırabilme gücüne sahip olmasıyla, hiçbir sonucu olmayan, tanımlanamayan, bağlamı olmayan bir boşluğa varmasının kaçınılmazlığını savlayan görüş arasındaki ayrımı yok etme çabasındadır. Düşüncemizin içeriğinde, hayatımıza, ruhumuzda bedenimize ait tüm izleri, edinimleri yok etmeye yönelmiştir sanki Özetçe, insan düşüncesinin belirlenebilirliği, anlamlandırılabilirliği, söz ve yazıyla anlam bulmuş düşüncenin hayatla ilişkisinin olanaklarını taşıyabildiği savının karşısına, tüm yaşamın bilinemez, hatta biraz tanrısal bir kurgu olduğu, her şeyin açıklanamaz kara boşluklarla devinip durduğu, açıklanamayan bir üstkurgunun tüm hayatı 7

8 yönlerdirdiğine ilişkin bir savla karşı çıkmaktadır. Edebiyat alanını ideolojik kaygılardan temizleme savındaki postmodernist düşüncenin öznel bir yansımasıyla karşı karşıya bulunmaktayız. Yıldız Ecevit in Orhan Pamuk değerlendirmeleri için söylenebilecek en güzel şey, Hasan Ali Toptaş yazısında da kullandığımız, o, tıp öğrencilerinin kulağa küpe olarak astıkları deyiş olmalı: primum non nacare! (hiç olmazsa zarar verme!). Kaynakça Georg Lukacs, Roman Kuramı, Orhan Koçak Sunuşu, Metis Eleştiri 1. Basım, 2003, s..) Mihail Bahtin, Rabelais ve Dünyası, Çev.: Çiçek Öztek, Ayrıntı Yayınları, İstanbul 2005 Mihail Bahtin, Dostoyevski Poetikasının Sorunları, Çev.: Cem Soydemir, Metis Eleştiri, İstanbul 2004 Octavia Paz, Yalnızlık Dolambacı, Çev. Bozkurt Güvenç, Can yayınları 1999 Orhan Pamuk, Beyaz Kale, 16. Baskı, İletişim Yayınları 1995, İstanbul Orhan Pamuk, Kara Kitap, 18. Baskı, İletişim Yayınları 1994, İstanbul Yıldız Ecevit, Türk Romanında Postmodernist Açılımlar, İletişim Yayınları, İstanbul 2001 Yıldız Ecevit, Orhan Pamuk u Okumak, İletişim Yayınları, İstanbul 2004 Thomas Mann, Büyülü Dağ, Çeviren İris Kantemir, Can Yayınları 3. Basım, 2005, 1. Cilt, *Bu yazı, Kum Dergisi nin Kasım 2006 da yayınlanan son sayısında yer almıştır. Eleştiride Öznellik -1- başlıklı yazı Yıldız Ecevit in Hasan Ali Toptaş değerlendirmesi ile ilgiliydi; Edebiyat Eleştiri Dergisi nin sayısında yayınlanmıştır. alperakcam@gmail.com, alakcam@yahoo.com 8

ORHAN PAMUK DİLİ NDE EDEBİYATIMIZIN SIĞ KIYILARI * Oğuz Demiralp in Orhan Pamuk dili üzerine söyledikleri, edebiyat ortamımızın

ORHAN PAMUK DİLİ NDE EDEBİYATIMIZIN SIĞ KIYILARI * Oğuz Demiralp in Orhan Pamuk dili üzerine söyledikleri, edebiyat ortamımızın ALPER AKÇAM ORHAN PAMUK DİLİ NDE EDEBİYATIMIZIN SIĞ KIYILARI * Oğuz Demiralp in Orhan Pamuk dili üzerine söyledikleri, edebiyat ortamımızın nicedir çekmekte olduğu, tanısı çok önceden konmuş olsa da kimsenin

Detaylı

A. Alper AKÇAM. İnsanın kendine sunulmuş yaşam hakkını birey olarak geri çevirmesi, onun dışına

A. Alper AKÇAM. İnsanın kendine sunulmuş yaşam hakkını birey olarak geri çevirmesi, onun dışına A. Alper AKÇAM İNTİHAR ve EDEBİYAT* İnsanın kendine sunulmuş yaşam hakkını birey olarak geri çevirmesi, onun dışına çıkması anlamına gelen intiharın edebiyatla ilgisi, edebiyatın yaşamla ilgisi bağlamında

Detaylı

Üfürüm sözcüğü, tıp dilinde kalbin çalışması sırasında duyulan ve çoğu kez. hastalık belirtisi sayılan sesleri tanımlamak için kullanılır.

Üfürüm sözcüğü, tıp dilinde kalbin çalışması sırasında duyulan ve çoğu kez. hastalık belirtisi sayılan sesleri tanımlamak için kullanılır. ALPER AKÇAM KÖY EDEBİYATI ÜZERİNE ÜFÜRÜMLER! Üfürüm sözcüğü, tıp dilinde kalbin çalışması sırasında duyulan ve çoğu kez hastalık belirtisi sayılan sesleri tanımlamak için kullanılır. Kalpten kan pompalanırken,

Detaylı

Woyzeck: Öğleyin güneş tepeye çıkıp da dünya ateşe düşmüş gibi yanmaya başlayınca, işte o zaman korkunç bir ses bir şeyler diyor bana.

Woyzeck: Öğleyin güneş tepeye çıkıp da dünya ateşe düşmüş gibi yanmaya başlayınca, işte o zaman korkunç bir ses bir şeyler diyor bana. Konu: "Woyzeck ve "Matmazel Julie Adlı Eserlerde Kullanılan İmge ve Simgelerin Eserlerin Tezlerine Katkısı Adı-Soyadı: Halil İbrahim Yüksel No: 149 Sınıfı: 11-D WOYZECK VE MATMAZEL JULIE DE İMGE VE SİMGE

Detaylı

Ecevit, Yıldız, Türk Romanında Postmodernist Açılımlar, İstanbul 2001, İletişim Yay.

Ecevit, Yıldız, Türk Romanında Postmodernist Açılımlar, İstanbul 2001, İletişim Yay. Ecevit, Yıldız, Türk Romanında Postmodernist Açılımlar, İstanbul 2001, İletişim Yay. Yard. Doç. Dr. S. Dilek YALÇIN-ÇELİK Türk eleştiri tarihinde, çağdaş Türk edebiyatı konusunda yapılmış akademik incelemelerin

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç katıyordu. Bulutlar gülümsüyor ve günaydın diyordu. Melek

Detaylı

ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI-I ÇERÇEVE PROGRAMI. :Tercih Özel Öğretim Kursu :Kesikkapı Mah. Atatürk Cad. No.

ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI-I ÇERÇEVE PROGRAMI. :Tercih Özel Öğretim Kursu :Kesikkapı Mah. Atatürk Cad. No. ÖZEL ÖĞRETİM KURSU TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI-I ÇERÇEVE PROGRAMI 1.KURUMUN ADI 2.KURUMUN ADRESİ 3.KURUCU TEMSİLCİSİ ADI :Tercih Özel Öğretim Kursu :Kesikkapı Mah. Atatürk Cad. No.79 Fethiye /MUĞLA :ARTI ÖZEL

Detaylı

MİTOLOJİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

MİTOLOJİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR MİTOLOJİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR Mit, Mitoloji, Ritüel DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Kelime olarak Mit Yunanca myth, epos, logos Osmanlı Türkçesi esâtir, ustûre Türkiye Türkçesi: söylence DR. SÜHEYLA SARITAŞ

Detaylı

SINIF İÇİ ETKİNLİKLER OKUMA YAZMAYA HAZIRLIK ETKİNLİĞİ

SINIF İÇİ ETKİNLİKLER OKUMA YAZMAYA HAZIRLIK ETKİNLİĞİ Sevgili Velimiz; Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Büyük Millet Meclisi nin kapılarını ilk kez açtığı gün olan 23 Nisan ı çocuklara armağan etmiştir. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve

Detaylı

Adı: REMBRANDT HARMENSZOON VAN RİNJN Doğum: 15 Temmuz 1606 Leiden Hollanda Milliyeti: Hollandalı Sanat Akımı: Lüministik sanat Alanı: Resim Baskı

Adı: REMBRANDT HARMENSZOON VAN RİNJN Doğum: 15 Temmuz 1606 Leiden Hollanda Milliyeti: Hollandalı Sanat Akımı: Lüministik sanat Alanı: Resim Baskı REMBRANDT Adı: REMBRANDT HARMENSZOON VAN RİNJN Doğum: 15 Temmuz 1606 Leiden Hollanda Milliyeti: Hollandalı Sanat Akımı: Lüministik sanat Alanı: Resim Baskı Ölümü: 4 Ekim 1669 Ünlü Yapıtları: Dr.Nicolaes

Detaylı

1824 yılında Paris Salonu'nda John Constable'ın eserleri sergilendi. Ressamın, kırsal manzaraları bazı genç meslektaşlarını etkiledi.

1824 yılında Paris Salonu'nda John Constable'ın eserleri sergilendi. Ressamın, kırsal manzaraları bazı genç meslektaşlarını etkiledi. Çağdaş Dünya Sanatı 1824 yılında Paris Salonu'nda John Constable'ın eserleri sergilendi. Ressamın, kırsal manzaraları bazı genç meslektaşlarını etkiledi. Bu genç ressamlar, şekilciliği reddedip doğadan

Detaylı

Hasan Ali Toptaş Romanı na Yıldız Eceveit Bakışı Üzerine Bir Değini. Eleştiri kavramının tanımını yaparken, çok geniş anlam alanlarına uzanabilmek

Hasan Ali Toptaş Romanı na Yıldız Eceveit Bakışı Üzerine Bir Değini. Eleştiri kavramının tanımını yaparken, çok geniş anlam alanlarına uzanabilmek A. Alper Akçam ELEŞTİRİDE ÖZNELLİK* Hasan Ali Toptaş Romanı na Yıldız Eceveit Bakışı Üzerine Bir Değini Eleştiri kavramının tanımını yaparken, çok geniş anlam alanlarına uzanabilmek olanaklıdır. Eleştirel

Detaylı

Hatıraların Masumiyeti Hatıraların Masumiyeti Hatıraların Masumiyeti

Hatıraların Masumiyeti Hatıraların Masumiyeti Hatıraların Masumiyeti SİNOPSİS Nobel Edebiyat Ödüllü yazar Orhan Pamuk, 2012 de İstanbul da, 2008 yılında yayınladığı Masumiyet Müzesi romanı ile aynı adı taşıyan bir müze açar. Müzenin içindeki eşyalar, romana konu olan ve

Detaylı

Anlamı. Temel Bilgiler 1

Anlamı. Temel Bilgiler 1 Âmentü Haydi Bulalım Arkadaşlar aşağıda Âmentü duası ve Türkçe anlamı yazlı, ancak biraz karışmış. Siz doğru şekilde eşleştirebilir misiniz? 1 2 Allah a 2 Kadere Anlamı Ben; Allah a, meleklerine, kitaplarına,

Detaylı

ikonu bir yeşilçam (ev dekorasyon)

ikonu bir yeşilçam (ev dekorasyon) (ev dekorasyon) bir yeşilçam ikonu Türk insanının hayatına girdiği 60 lı yıllardan bu yana zarafeti ve paylaşmaktan çekinmediği bilgi birikimiyle rol modeli olmuş Filiz Akın ın İstanbul a bir tepeden bakan

Detaylı

OKUMA YAZMAYA HAZIRLIK ETKİNLİĞİ

OKUMA YAZMAYA HAZIRLIK ETKİNLİĞİ Sevgili Velimiz; Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Büyük Millet Meclisi nin kapılarını ilk kez açtığı gün olan 23 Nisan ı çocuklara armağan etmiştir. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve

Detaylı

ORTAÇAĞ FELSEFESİ MS

ORTAÇAĞ FELSEFESİ MS ORTAÇAĞ FELSEFESİ MS.476-1453 Ortaçağ Batı Roma İmp. nun yıkılışı ile İstanbul un fethi ve Rönesans çağının başlangıcı arasındaki dönemi, Ortaçağ felsefesi ilkçağ felsefesinin bitiminden modern düşüncenin

Detaylı

MAYIS 2014 BÜLTENİ. Merhaba! Mayıs ayı boyunca yaptığımız etkinlikleri bulabileceğiniz. bültenimizi sizinle paylaşmanın sevinci ve gururu. içindeyiz.

MAYIS 2014 BÜLTENİ. Merhaba! Mayıs ayı boyunca yaptığımız etkinlikleri bulabileceğiniz. bültenimizi sizinle paylaşmanın sevinci ve gururu. içindeyiz. MAYIS 2014 BÜLTENİ Merhaba! Mayıs ayı boyunca yaptığımız etkinlikleri bulabileceğiniz bültenimizi sizinle paylaşmanın sevinci ve gururu içindeyiz. DOĞUM GÜNLERİMİZ Şirinlerden Arda, Elif Sena ve Kerem

Detaylı

GÖRSEL SANATLAR DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI NIN GENEL AMAÇLARI

GÖRSEL SANATLAR DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI NIN GENEL AMAÇLARI GÖRSEL SANATLAR DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI NIN GENEL AMAÇLARI Öğretim Programı, 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu nun 2. maddesinde ifade edilen Türk Millî Eğitiminin Genel Amaçları ile Türk Millî Eğitiminin

Detaylı

A. Alper AKÇAM. Yeni Hayat ta Yeni Bir Hayat!...*

A. Alper AKÇAM. Yeni Hayat ta Yeni Bir Hayat!...* A. Alper AKÇAM Yeni Hayat ta Yeni Bir Hayat!...* Orhan Pamuk romanlarının yazılış süreci içinde Kara Kitap tan sonra gelen Yeni Hayat da, Kara Kitap a benzer bir çoğul biçemle kurulmuştur. Metinler parodisi,

Detaylı

MİT VE DİN İLİŞKİSİ. (Kutsal Metinlerle İlişkisi) DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

MİT VE DİN İLİŞKİSİ. (Kutsal Metinlerle İlişkisi) DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 MİT VE DİN İLİŞKİSİ (Kutsal Metinlerle İlişkisi) DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Mit ve Din Mitolojiler genel olarak dinsel, ruhani ve evrenin ya da halkların oluşumu gibi yaratılış veya türeyiş gibi temaları içerirler.

Detaylı

5 YAŞ ANASINIFI ARALIK AYI BÜLTENİ

5 YAŞ ANASINIFI ARALIK AYI BÜLTENİ 5 YAŞ ANASINIFI ARALIK AYI BÜLTENİ FEN VE DOĞA ETKİNLİĞİ DRAMA Araştırma ve problem çözme becerilerini Arkadaş ilişkilerini geliştirmek,akıcı geliştirmek konuşmalarını kendine güvenmelerini - Öğrenmeyi

Detaylı

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz. TATÍLDE Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz. Ízin zamanı yaklaşırken içimizi bir sevinç kaplar.íşte bu yıl da hazırlıklarımızı tamamladık. Valizlerimizi

Detaylı

7.Ünite: ESTETİK ve SANAT FELSEFESİ

7.Ünite: ESTETİK ve SANAT FELSEFESİ 7.Ünite: ESTETİK ve SANAT FELSEFESİ Estetik ve Sanat Felsefesi Estetiğin Temel Soruları Felsefe Açısından Sanat Sanat Eseri Estetiğin Temel Kavramları Estetiğin Temel Sorunlarına Yaklaşımlar Ortak Estetik

Detaylı

AŞKIN BULMACA BAROK KENT

AŞKIN BULMACA BAROK KENT AŞKIN BULMACA 18.yy'da Aydınlanma filozoflarıyla tariflenen modernlik, nesnel bilimi, evrensel ahlak ve yasayı, oluşturduğu strüktür çerçevesinde geliştirme sürecinden oluşur. Bu adım aynı zamanda, tüm

Detaylı

Yenişimdir Sözü Girişimdir Yönü İnsandır Özü:

Yenişimdir Sözü Girişimdir Yönü İnsandır Özü: Yenişimdir Sözü Girişimdir Yönü İnsandır Özü: Hoşgörü ile Yenişim ve Girişim Yaklaşımları Halil Kulluk Yönetim Kurulu Başkanı İntekno Şirketler Topluluğu Selçuk Üniversitesi - 16 Aralık 2013 Yeniliğe Doğru

Detaylı

BULUNDUĞUMUZ MEKÂN VE ZAMAN

BULUNDUĞUMUZ MEKÂN VE ZAMAN 4. SINIF PYP VELİ BÜLTENİ (19 Ekim - 04 Aralık 2015 ) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca her

Detaylı

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ ΤΕΛΙΚΕΣ ΕΝΙΑΙΕΣ ΓΡΑΠΤΕΣ ΕΞΕΤΑΣΕΙΣ ΣΧΟΛΙΚΗ ΧΡΟΝΙΑ : 2014 2015 Μάθημα : Τουρκικά Επίπεδο : Ε1 Διάρκεια : 2 ώρες

Detaylı

Kübra YILMAZ, Yudum HACIOĞLU, Kadri ŞAHİN, Abdülkadir Arslan

Kübra YILMAZ, Yudum HACIOĞLU, Kadri ŞAHİN, Abdülkadir Arslan YAYIN KURULU Hazırlayanlar Kübra YILMAZ, Yudum HACIOĞLU, Kadri ŞAHİN, Abdülkadir Arslan YAYINA HAZIRLAYANLAR KURULU Kurumsal Yayınlar Yönetmeni Saime YILDIRIM Kurumsal Yayınlar Birimi Dizgi & Grafik Mustafa

Detaylı

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AY EKİM KASIM HAFTA DERS SAATİ 1 2 2 2 3 2 4 2 1 2 2 2 3 2 4 2 KONU ADI KAZANIMLAR 1. İletişim sürecini oluşturan ögeleri ve iletişimde dilin işlevini belirler. 2. Dil ve kültür arasındaki ilişkiyi 1.

Detaylı

Elektrik, Plastik Cerrahi ve Prometheus: İlk BK Romanı Frankenstein 18 Ocak2014. Ütopyadan Distopyaya, Totalitarizm ve Anksiyete 25 Ocak 2014

Elektrik, Plastik Cerrahi ve Prometheus: İlk BK Romanı Frankenstein 18 Ocak2014. Ütopyadan Distopyaya, Totalitarizm ve Anksiyete 25 Ocak 2014 BİLİMKURGU: BAŞKA BİR VAROLUŞ MÜMKÜN Bilimkurgu bir bakışa göre Samosata lı Lukianos tan (M.S. 2. Yüzyıl) bu yana, başka bir bakışa göre ise 1926 yılında yayımcı Hugo Gernsbeack in scientifiction kelimesini

Detaylı

KAZANIMLAR OKUMA KONUŞMA YAZMA DİL BİLGİSİ

KAZANIMLAR OKUMA KONUŞMA YAZMA DİL BİLGİSİ EYLÜL 1-2 (16-27-EYLÜL 2013) DOĞA VE EVREN İSTİKAL MARŞI-İKİNDİLER Türkçe Dersine Yönelik Tutum Ölçeği İLKÖĞRETİM SI 1. Okuma kurallarını uygulama:1.5 Okuma yöntem ve tekniklerini kullanır.2. Okuduğu metni

Detaylı

PROF. DR. OSMAN GÜNDÜZ İLE YRD. DOÇ. DR. TACETTİN ŞİMŞEK İN UYGULAMALI KONUŞMA EĞİTİMİ EL KİTABI ADLI ESERİ ÜZERİNE

PROF. DR. OSMAN GÜNDÜZ İLE YRD. DOÇ. DR. TACETTİN ŞİMŞEK İN UYGULAMALI KONUŞMA EĞİTİMİ EL KİTABI ADLI ESERİ ÜZERİNE PROF. DR. OSMAN GÜNDÜZ İLE YRD. DOÇ. DR. TACETTİN ŞİMŞEK İN UYGULAMALI KONUŞMA EĞİTİMİ EL KİTABI ADLI ESERİ ÜZERİNE İzzet ŞEREF GÜNDÜZ, O. ve ŞİMŞEK, T. (2014). Uygulamalı Konuşma Eğitimi El Kitabı. Ankara:

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10.SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10.SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ KASIM EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10.SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı HİKÂYE Edebiyat

Detaylı

ENDÜSTRİYEL TASARIM ATÖLYESİ METAL GRUBU

ENDÜSTRİYEL TASARIM ATÖLYESİ METAL GRUBU STELTON Atölye Yeri: Tasarım Vakfı Bodrum Atölye Tarihleri: 5-10 Eylül 2016 Konusu: Mimar ve tasarımcı, Koleksiyon Mobilya ve Tasarım Vakfı kurucusu Faruk Malhan tarafından gerçekleştirilecek olan Endüstriyel

Detaylı

Alper Akçam. 25 Eylül Pazartesi akşamının haber bültenlerinde, bir gün önce başlayan ramazanla

Alper Akçam. 25 Eylül Pazartesi akşamının haber bültenlerinde, bir gün önce başlayan ramazanla Alper Akçam A. Alper AKÇAM YENİDEN İNSAN OLMAK * 25 Eylül Pazartesi akşamının haber bültenlerinde, bir gün önce başlayan ramazanla ilgili iki haber en geniş yeri tutuyordu. İşin ilginç yanı, en asık suratlısından,

Detaylı

-Anadolu Türkleri arasında efsane; menkabe, esatir ve mitoloji terimleri yaygınlık kazanmıştır.

-Anadolu Türkleri arasında efsane; menkabe, esatir ve mitoloji terimleri yaygınlık kazanmıştır. İçindekiler 1 Efsane Nedir? 2 Efsanenin Genel Özellikleri 3 Efsanelerin Oluşumu 4 Oluşumuyla İlgili Kuramlar 5 Efsanelerin Sınıflandırılması 6 Efsanelerde Konu ve Amaç 7 Efsanelerde Yapı, Dil ve Anlatım

Detaylı

Sevda Altunsoy. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Sevda Altunsoy. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 23.12.2006 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

DOWN SENDROMLULARDAN ANLAMLI MESAJ

DOWN SENDROMLULARDAN ANLAMLI MESAJ DOWN SENDROMLULARDAN ANLAMLI MESAJ 21 Mart Down Sendromlular gününde sahne alan özel çocuklar, ilgi ve sevginin gücüyle aşılamayacak hiçbir engel olmadığını kanıtlayarak, bu hayatta biz de varız mesajı

Detaylı

22. Baskı İçin... TEŞEKKÜR ve BİRKAÇ SÖZ

22. Baskı İçin... TEŞEKKÜR ve BİRKAÇ SÖZ 22. Baskı İçin... TEŞEKKÜR ve BİRKAÇ SÖZ Eğitimde Rehberlik Hizmetleri kitabına gösterilen ilgi, akademik yaşamımda bana psikolojik doyumların en büyüğünü yaşattı. 2000 yılının Eylül ayında umut ve heyecanla

Detaylı

Yaşam Boyu Sosyalleşme

Yaşam Boyu Sosyalleşme Yaşam Boyu Sosyalleşme Lütfi Sunar Sosyolojiye Giriş / 5. Ders Kültür, Toplum ve Çocuk Sosyalleşmesi Sosyalleşme Nedir? Çocuklar başkalarıyla temasla giderek kendilerinin farkına varırlar ve insanlar hakkında

Detaylı

Mitosta, arkaik anaerkil yapı Ay tanrıçalığı ile Selene figürüyle sürerken, söylencenin logosu bunun tersini savunur. Yunan monarşi-oligarşi ve tiran

Mitosta, arkaik anaerkil yapı Ay tanrıçalığı ile Selene figürüyle sürerken, söylencenin logosu bunun tersini savunur. Yunan monarşi-oligarşi ve tiran Ay tanrıçası Selene, Yunan mitolojisinde, Güneş tanrısı Helios un kız kardeşidir. Ay ı simgeler. Selene de Helios gibi bir arabayla dolaşırdı. Selene nin arabasını iki at, katır ya da boğa çekerdi. Zeus

Detaylı

YÜKSEL ÖZDEMİR. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.10.2007. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

YÜKSEL ÖZDEMİR. - şiirler - Yayın Tarihi: 11.10.2007. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 11.10.2007 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

Şimdi noktalama işaretlerinin neler olduğunu ayrıntılarıyla görelim. Anlamca tamamlanmış cümlelerin sonunda kullanılır.

Şimdi noktalama işaretlerinin neler olduğunu ayrıntılarıyla görelim. Anlamca tamamlanmış cümlelerin sonunda kullanılır. NOKTALAMA İŞARETLERİ Dilimizde ilk kez Tanzimat döneminde kullanılan noktalama işaretleri, yazının daha kolay anlaşılmasını sağlar. Yazının okunmasını kolaylaştırır ve anlam karışıklığına düşülmesine engel

Detaylı

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik

> > ADAM - Yalnız... Şeyi anlamadım : ADAMIN ismi Ahmet değil ama biz şimdilik KISKANÇLIK KRİZİ > > ADAM - Kiminle konuşuyordun? > > KADIN - Tanımazsın. > > ADAM - Tanısam sormam zaten. > > KADIN - Tanımadığın birini neden soruyorsun? > > ADAM - Tanımak için. > > KADIN - Peki...

Detaylı

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKAYESİ

BÖLÜM 1. İLETİŞİM, ANLAMA VE DEĞERLENDİRME (30 puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKAYESİ BÖLÜM. İLETİŞİM, NLM VE DEĞERLENDİRME ( puan) Metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. MUTLULUK HİKYESİ 8 Hayatı boyunca mutlu olmadığını fark eden bir adam, artık mutlu olmak istiyorum demiş ve aramaya

Detaylı

Hikaye Anlatımı Atölyesi

Hikaye Anlatımı Atölyesi Hikaye Anlatımı Atölyesi Hikaye Anlatımı Atölyesi İyi bir hikayeyi hiç bir zaman unutmazsınız. Hikayeler paylaşıldığında birden bire mucizeler olmaya başlar; insanlar daha kendileri olurlar, birbirlerine

Detaylı

AŞKI, YALNIZLIĞI VE ÖLÜMÜYLE CEMAL SÜREYA. Kalsın. Mutsuz etmeye çalışmayacak sizi aslında, sadece gerçekleri göreceksiniz Cemal Süreya nın

AŞKI, YALNIZLIĞI VE ÖLÜMÜYLE CEMAL SÜREYA. Kalsın. Mutsuz etmeye çalışmayacak sizi aslında, sadece gerçekleri göreceksiniz Cemal Süreya nın Irmak Tank Tank 1 Vedat Yazıcı TURK 101-40 21302283 AŞKI, YALNIZLIĞI VE ÖLÜMÜYLE CEMAL SÜREYA Yalnız, huzurlu bir akşamda; şiire susadığınızda huzurunuzu zorlayacak bir derleme Üstü Kalsın. Mutsuz etmeye

Detaylı

... SINIF TEMA ESASINA DAYALI YILLIK PLAN TASLAĞI

... SINIF TEMA ESASINA DAYALI YILLIK PLAN TASLAĞI ... İLKÖĞRETİM OKULU TÜRKÇE İ... SINIF TEMA ESASINA DALI YILLIK PLAN TASLAĞI 1. TEMA: DOĞA VE EVREN TEMEL DİL BECERİLERİ VE 1. Okuma kurallarını uygulama: 1.5 2. Okuduğu metni anlama ve çözümleme: 2.1,

Detaylı

SANATSAL DÜZENLEME ÖĞE VE İLKELERİ

SANATSAL DÜZENLEME ÖĞE VE İLKELERİ SANATSAL DÜZENLEME ÖĞE VE İLKELERİ 1.Sanatsal düzenleme öğeleri Çizgi: Çizgi, noktaların aynı veya değişik yönlerde sınırlı veya sınırsız olarak ardı arda dizilmesinden elde edilen şekildir. Kalemimizle

Detaylı

1 TEMA OKUMA KÜLTÜRÜ SÖZCÜKTE ANLAM

1 TEMA OKUMA KÜLTÜRÜ SÖZCÜKTE ANLAM 1 TEMA OKUMA KÜLTÜRÜ SÖZCÜKTE ANLAM 1. Konuşma kurallarını uygulama 6. Yabancı dillerden alınmış, dilimize henüz yerleşmemiş kelimelerin yerine Türkçelerini kullanır. 4.Söz varlığını zenginleştirme 2.

Detaylı

Anlama ve Yazma Becerileri

Anlama ve Yazma Becerileri Anlama ve Yazma Becerileri Bahar ÜRKMEZ Sınıf Öğretmeni baharurkmez@terakki.org.tr Serdar ÖZMEN Sınıf Öğretmeni serdarozmen@terakki.org.tr Anlama ve Yazma Becerileri Sizin de bildiğiniz gibi ülkemizde

Detaylı

2013-2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI

2013-2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 2013-2014 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI BÜLTENİMİZDE NELER VAR? ETKİNLİKLERİMİZ GEMS ETKİNLİĞİMİZ: KUTUP HAYVANLARI DEĞERLER EĞİTİMİ ETKİNLİĞİMİZ: PAYLAŞMA KİTAP ATÖLYESİ: YAZAR ETKİNLİĞİMİZ GEZİLERİMİZ SİNEMA GÜNÜMÜZ

Detaylı

BURDURLU HOCA DAN YURT SÖYLENCELERÝ

BURDURLU HOCA DAN YURT SÖYLENCELERÝ BURDURLU HOCA DAN YURT SÖYLENCELERÝ Her yönüyle edip (edebiyatçý) ve öðretmen Ýbrahim Zeki Burdurlu nun ölümsüz bir yapýtý elinizi öpüyor. Burdurlu bu çalýþmasýnda, cennet Anadolu nun deðiþik yörelerinden

Detaylı

SANAT FELSEFESİ. Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni

SANAT FELSEFESİ. Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni SANAT FELSEFESİ Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni Estetik güzel üzerine düşünme, onun ne olduğunu araştırma sanatıdır. A.G. Baumgarten SANATA FELSEFE İLE BAKMAK ESTETİK Estetik; güzelin ne olduğunu sorgulayan

Detaylı

ANAOKULU 4 YAŞ GRUBU 2. SORGULAMA ÜNİTESİ VELİ BİLGİLENDİRME BÜLTENİ Eğitim - Öğretim Yılı

ANAOKULU 4 YAŞ GRUBU 2. SORGULAMA ÜNİTESİ VELİ BİLGİLENDİRME BÜLTENİ Eğitim - Öğretim Yılı ANAOKULU 4 YAŞ GRUBU 2. SORGULAMA ÜNİTESİ VELİ BİLGİLENDİRME BÜLTENİ 2017-2018 Eğitim - Öğretim Yılı DİSİPLİNLERÜSTÜ TEMA Kim Olduğumuz Benliğin doğasını sorgulama; inançlar ve değerler; kişisel, fiziksel,

Detaylı

Metin Edebi Metin nedir?

Metin Edebi Metin nedir? Metin Nedir? Metin, belirli bir iletişim bağlamında, bir ya da birden çok kişi tarafından sözlü ya da yazılı olarak üretilen anlamlı bir yapıdır. Metin çok farklı düzeylerde dille iletişimde bulunmak amacıyla

Detaylı

6 Sofistlerin O rtaya Ç ıkışın d a Etkili O lan Felsefe-D ışı N edenler ıo Felsefi N ed enler

6 Sofistlerin O rtaya Ç ıkışın d a Etkili O lan Felsefe-D ışı N edenler ıo Felsefi N ed enler İçindekiler xiii Önsöz ı BİRİNCİ KISIM Sofistler 3 1 Giriş 6 Sofistlerin O rtaya Ç ıkışın d a Etkili O lan Felsefe-D ışı N edenler ıo Felsefi N ed enler 17 K a y n a k la r 17 Sofistlerin G enel Ö zellikleri

Detaylı

YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ BESYO TME-110 TEMEL MÜZİK EĞİTİMİ 1.HAFTA

YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ BESYO TME-110 TEMEL MÜZİK EĞİTİMİ 1.HAFTA YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ BESYO TME-110 TEMEL MÜZİK EĞİTİMİ 1.HAFTA Hayatta müzik gerekli değildir. Çünkü hayatın kendisi müziktir. Müzik ile ilgisi olmayan varlıklar insan değildir. Eğer söz konusu olan

Detaylı

Ekolojik Tasarımlar ve Sanat

Ekolojik Tasarımlar ve Sanat Ekolojik Tasarımlar ve Sanat Çevre, çok geniş kapsama sahip olan bir kavram olduğu için, tek bir tanım yerine bu konuda yapılmış araştırmalarda kullanılan çeşitli tanımları bulunmaktadır. Çevre: İnsanın

Detaylı

KENAN KOLDAY. İnsanın gelişimini akıl, beden ve ruhun bütünlüğü açısından holistik bir şekilde ele alan Kenan Kolday ın yaşam amacı;

KENAN KOLDAY. İnsanın gelişimini akıl, beden ve ruhun bütünlüğü açısından holistik bir şekilde ele alan Kenan Kolday ın yaşam amacı; KENAN KOLDAY Holistik gelişim, ruhsal yolculuk, yaşam koçluğu, hakikati arayış, üst düzey yöneticilik 1975 yılında İzmir de Dünya ya geldi. Özel İzmir Amerikan Koleji nden mezun olduktan sonra 1998 yılında

Detaylı

Maksut Genç. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Maksut Genç. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 13.5.2006 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

8. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ

8. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ 8. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ * Koyu renkle yazılmış kazanımlar; ulusal sınavlarda (SBS...gibi) sınav sorusu olarak çıkabilen konulardır; diğer kazanımlarımız temel ana dili becerilerini geliştirmeye

Detaylı

ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI. Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi

ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI. Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI ŞEHİR TANITIM YAYINLARI 1 Yayın Adı: Şiir Şehir Urfa Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi Hazırlayan: Mehmet KURTOĞLU Sayfa Sayısı: 160 Toplam Baskı

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı ÖZELLİKLERİ ÖZELLİKLERİ

Detaylı

İçindekiler. Giriş. Bölüm 1: MINDFUCK ya da olasılıklarımız ve gerçek yaşamımız arasındaki boşluk 15

İçindekiler. Giriş. Bölüm 1: MINDFUCK ya da olasılıklarımız ve gerçek yaşamımız arasındaki boşluk 15 İçindekiler Giriş Bölüm 1: MINDFUCK ya da olasılıklarımız ve gerçek yaşamımız arasındaki boşluk 15 Kafamızın içindeki bariyer Hiçbir şeyi hak etmediğini sanan kadın Yanlış bir hayata çakılıp kalan adam

Detaylı

Psikomotor Gelişim ve Oyun

Psikomotor Gelişim ve Oyun Psikomotor Gelişim ve Oyun Oyun? Çocuğun, kendini, diğer insanları, doğayı ve nesneleri tanıma etkinliğidir. Çocuğun kendi deneyimleriyle öğrenme yoludur. Düşünülmeden, eğlence amacıyla yapılan hareketlerdir.

Detaylı

TIRTIL DAİRE BEDENİM. Görmek için gözlerim,(gözler gösterilir.) İşitmek için kulaklarım var, (kulaklar gösterilir.)

TIRTIL DAİRE BEDENİM. Görmek için gözlerim,(gözler gösterilir.) İşitmek için kulaklarım var, (kulaklar gösterilir.) Çocukların güne, gün içerisindeki etkinliklere hazırlamalarını sağlamak için serbest zaman etkinliklerine yer verildi. Serbest zaman etkinlikleri çocuğun yaratıcılığını geliştirme, kendisini ifade etmesini

Detaylı

Yeni Türk Edebiyatında Kadıköy. 1. Adı Soyadı: Haluk ÖNER. 2. Doğum Tarihi: 11.10.1979. 3. Unvanı: Yrd. Doç. Dr.

Yeni Türk Edebiyatında Kadıköy. 1. Adı Soyadı: Haluk ÖNER. 2. Doğum Tarihi: 11.10.1979. 3. Unvanı: Yrd. Doç. Dr. 1. Adı Soyadı: Haluk ÖNER 2. Doğum Tarihi: 11.10.1979 3. Unvanı: Yrd. Doç. Dr. 4. Öğrenim Durumu: Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Türk Dili Ve Edebiyatı Marmara 2000 Y. Lisans Yeni Türk Edebiyatı Marmara

Detaylı

ŞİİR, HİKÂYE, MAKALE. Ekim 2013 Sayı 1. Yazar; HARUN ŞEN

ŞİİR, HİKÂYE, MAKALE. Ekim 2013 Sayı 1. Yazar; HARUN ŞEN ŞİİR, HİKÂYE, MAKALE Ekim 2013 Sayı 1 Yazar; HARUN ŞEN 1 İçindekiler KALDIRIMLAR 1... 3 DİYET... 4 ÇOCUKLARINIZA ZAMAN AYIRIN... 5 2 KALDIRIMLAR I Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında; Yürüyorum, arkama

Detaylı

Şiir. Kategori: Şiir Cuma, 23 Nisan 2010 16:15 tarihinde yayınlandı. Gösterim: 4075. 1 / 7 Phoca PDF 1. SEN (1973) Senden, senden, hep senden,

Şiir. Kategori: Şiir Cuma, 23 Nisan 2010 16:15 tarihinde yayınlandı. Gösterim: 4075. 1 / 7 Phoca PDF 1. SEN (1973) Senden, senden, hep senden, Çemberlitaş taki dedesinin konağında büyüyen şair, Amerikan ve Fransız kolejlerinde başladığı ilk ve lise öğrenimini Deniz Lisesi nde tamamladı. İ. Ü. Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü nü 1924 te bitirince

Detaylı

Seks. Psikolojiye Giriş. 2 zekice soru. Arasınav. Bizi Güdüleyen Nedir? Seks Ders 14

Seks. Psikolojiye Giriş. 2 zekice soru. Arasınav. Bizi Güdüleyen Nedir? Seks Ders 14 Psikolojiye Giriş Seks Bizi Güdüleyen Nedir? Seks Ders 14 2 Arasınav 2 zekice soru En yüksek puan 94 En yüksek %10 89 ve üstü En yüksek %25 85 ve üstü Zaman ölçümlerine bakmak bebeklerin zihinleri hakkında

Detaylı

Soru: Tanrı tasavvuru ne demektir?

Soru: Tanrı tasavvuru ne demektir? Tanrı Tasavvuru Soru: Tanrı tasavvuru ne demektir? Peker e göre: Kişinin bebekliğinden itibaren, zeka gelişimine, edinmiş olduğu bilgi ve yaşantısına göre, Tanrı yı zihninde canlandırması, biçimlendirmesi

Detaylı

1) İngilizce Öğrenmeyi Ders Çalışmak Olarak Görmek

1) İngilizce Öğrenmeyi Ders Çalışmak Olarak Görmek 1) İngilizce Öğrenmeyi Ders Çalışmak Olarak Görmek İngilizce öğrenilememesinin ilk ve en büyük sebeplerinden birisi, İngilizce öğrenmeyi ders çalışmak olarak görmek. Çoğu zaman İngilizce iş hayatında başarılı

Detaylı

Öykü ile ilgili bitişik eğik yazı ile 5N1K soruları üretip çözünüz. nasıl : ne zaman:

Öykü ile ilgili bitişik eğik yazı ile 5N1K soruları üretip çözünüz. nasıl : ne zaman: Hafta Sonu Ev Çalışması BALON Küçük çocuk, baloncuyu büyülenmiş gibi takip ederken, şaşkınlığını izleyemiyordu. Onu hayrete düşüren şey, "Bizim eve bile sığmaz" dediği o güzelim balonların adamı nasıl

Detaylı

Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir?

Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir? Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir? Hayatımızın en değerli varlığıdır anneler. O halde onlara verdiğimiz hediyelerinde manevi bir değeri olmalıdır. Anneler için hediyenin maddi değeri değil

Detaylı

TÜRKÇE. NOT: 1. 2. 3. soruları yukarıdaki metne göre cevaplayınız. cümlesinin sonuna hangi noktalama işareti konmalıdır?

TÜRKÇE. NOT: 1. 2. 3. soruları yukarıdaki metne göre cevaplayınız. cümlesinin sonuna hangi noktalama işareti konmalıdır? TÜRKÇE Hiçbir zaman elinde sapan olan bir arkadaşım olmadı. Daha doğrusu, öyleleri ile arkadaşlık yapmadım. Çünkü minicik bir kuşun canına kıyarken acıma duygusu olmayan kişi, zor duruma düşene elini uzatmaz.

Detaylı

METİNLERİ SINIFLANDIRILMASI

METİNLERİ SINIFLANDIRILMASI Türk ve dünya edebiyatında ortaya konan eserler, amaçları ve içerikleri açısından farklı özellikler taşırlar. Bu eserler genel olarak üç ana başlıkta toplanır. Ancak son dönemde bu sınıflandırmaların sınırları

Detaylı

NOUVEAU_3008_MASTER_CAT_OCTOBRE2013_Part1 TR_Layout 1 18.03.2014 10:53 Page 2 DUYGU LAR

NOUVEAU_3008_MASTER_CAT_OCTOBRE2013_Part1 TR_Layout 1 18.03.2014 10:53 Page 2 DUYGU LAR YENİ PEUGEOT 3008 DUY GU LAR SÜRÜŞ KEYFİNİZİ YÜKSELTİN Yeni Peugeot 3008, güçlü yönlerini koruyarak tasarımını yeniledi. Şimdi, güçlü ön ızgara ve LED gündüz farlarıyla çok daha dinamik. Segmentin en üst

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI Ay Hafta Ders Saati Konu Adı YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI Kazanımlar Osmanlı

Detaylı

OYUN ETKİNLİĞİ TÜRKÇE ETKİNLİĞİ

OYUN ETKİNLİĞİ TÜRKÇE ETKİNLİĞİ OYUN ETKİNLİĞİ Çocukların kendilerini, duygu ve düşüncelerini rahatça ifade edebildikleri serbest zaman etkinliklerine yer verildi. Öğrenme merkezlerinde eğitici oyuncak, evcilik, blok, müzik, sanat, kitap,

Detaylı

Ünite 01: Arapçada Kelime ve Cümle Çeşitleri

Ünite 01: Arapçada Kelime ve Cümle Çeşitleri Ünite 01: Arapçada Kelime ve Cümle Çeşitleri :١ mı, mi? baba ( ) uzaklaştım uzaklaştırmak uzaklaştırmak evin kapıları babam yetişiyorum eğitim görüyorum ecdadım, atam saygı otur! seviyorum seni seviyorum

Detaylı

Hazırlayan: Tuğba Can Resimleyen: Pınar Büyükgüral Grafik Tasarım: Ayşegül Doğan Bircan

Hazırlayan: Tuğba Can Resimleyen: Pınar Büyükgüral Grafik Tasarım: Ayşegül Doğan Bircan Hazırlayan: Tuğba Can Resimleyen: Pınar Büyükgüral Grafik Tasarım: Ayşegül Doğan Bircan Mart 2009 Kendi Yaşam Öykünüzü Yazın Diyelim ki edebiyatla uğraşmak, yazı yazmak, bir yazar olmak istiyorsunuz. Bu

Detaylı

Mehmet Ali Aktar. - şiirler - Yayın Tarihi: 12.5.2007. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Mehmet Ali Aktar. - şiirler - Yayın Tarihi: 12.5.2007. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 12.5.2007 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

belleğin TOPOĞRAFYASI

belleğin TOPOĞRAFYASI belleğin TOPOĞRAFYASI E42 yönetmen: cynthıa madansky 33 / 2015 / İtalyanca & Türkçe AltyazILI E42, 1942 Dünya Fuarı ve faşizmin yirminci yılını kutlamak için Mussolini tarafından tasarlanmış modern bir

Detaylı

Uzun Bir Köpek Hakkında Kısa Bir Öykü. Henry Winker. İllüstrasyonlar: Scott Garrett. Çeviri: Bengü Ayfer

Uzun Bir Köpek Hakkında Kısa Bir Öykü. Henry Winker. İllüstrasyonlar: Scott Garrett. Çeviri: Bengü Ayfer Uzun Bir Köpek Hakkında Kısa Bir Öykü Henry Winker İllüstrasyonlar: Scott Garrett Çeviri: Bengü Ayfer 4 GİRİŞ Bu sendeki kitaplar Dyslexie adındaki yazı fontu kullanılarak tasarlandı. Kendi de bir disleksik

Detaylı

İKİNCİ BİNYILIN MUHASEBESİ İÇİNDEKİLER

İKİNCİ BİNYILIN MUHASEBESİ İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER B İ R İ N C İ C İ L T Kitap Hakkında 1 Başlarken 5 CENGİZ HAN MEDENİYETE YENİ YOLLAR AÇMIŞTIR 1. Cengiz Han ın Birlik Fikrinden Başka Sermayesi Yoktu 23 2. Birlik, Beraberlik ve Çabuk Öğrenme

Detaylı

İşyeri Mağazalar Teras Café Bar & Restaurant. Studio Home Ofisler

İşyeri Mağazalar Teras Café Bar & Restaurant. Studio Home Ofisler Teras Kat Studio Home Ofisler İşyeri Mağazalar Teras Café Bar & Restaurant Yepyeni bir tasarım ile Flats - Home ofis`ler Ege ve Akdeniz`in Esintisi & Özel Shops Varoluş Biçimi; Alışılmış Çarşı ve Avm standartların

Detaylı

GELİN MESLEK SEÇELİM Güven Derman > guvenderman@gmail.com

GELİN MESLEK SEÇELİM Güven Derman > guvenderman@gmail.com İlim, ilim bilmektir, İlim kendin bilmektir. Sen kendini bilmezsin, Ya nice okumaktır. Yunus Emre GELİN MESLEK SEÇELİM Güven Derman > guvenderman@gmail.com Giriş Kendini bilmek, her devir ve her kültürde

Detaylı

2. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (08 Eylül 2014 17 Ekim 2014 )

2. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (08 Eylül 2014 17 Ekim 2014 ) 2. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (08 Eylül 2014 17 Ekim 2014 ) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca

Detaylı

Dört öğrenci sabahleyin uyanamamışlar ve matematik finalini kaçırmışlar, ertesi gün hocalarına gitmişler, zar zor ikna etmişler. Arabaya bindik yolda

Dört öğrenci sabahleyin uyanamamışlar ve matematik finalini kaçırmışlar, ertesi gün hocalarına gitmişler, zar zor ikna etmişler. Arabaya bindik yolda Bir gün sormuşlar Ermişlerden birine: Sevginin sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne fark vardır? Bakın göstereyim demiş Ermiş. Önce sevgiyi dilden gönle indirememiş olanları çağırarak onlara

Detaylı

Cümle, bir düşünceyi, bir dileği, bir haberi ya da duyguyu tam olarak anlatan, bir veya birden çok sözcükten oluşmuş anlatım birimidir.

Cümle, bir düşünceyi, bir dileği, bir haberi ya da duyguyu tam olarak anlatan, bir veya birden çok sözcükten oluşmuş anlatım birimidir. CÜMLENİN ÖĞELERİ Cümle, bir düşünceyi, bir dileği, bir haberi ya da duyguyu tam olarak anlatan, bir veya birden çok sözcükten oluşmuş anlatım birimidir. Cümle içindeki sözcüklerin tek başlarına ya da

Detaylı

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3 Issue #: [Date] MAVİSEL YENER İLE RÖPOTAJ 1. Diş hekimliği fakültesinden mezunsunuz. Bu iş alanından sonra çocuk edebiyatına yönelmeye nasıl karar verdiniz?

Detaylı

ETKİLİ İLETİŞİM BECERİLERİ. İLETİŞİM ve SÜRECİ

ETKİLİ İLETİŞİM BECERİLERİ. İLETİŞİM ve SÜRECİ ETKİLİ İLETİŞİM BECERİLERİ İLETİŞİM ve SÜRECİ İletişim Nedir? İletişim, yaşamımızın sesi soluğu olmakla birlikte, kendimizi özgürce ve bütünüyle ifade etme sanatıdır. İletişim hem iş, hem de özel hayatımızda

Detaylı

GELİŞİM DÖNEMİ VE ÖZELLİKLERİ

GELİŞİM DÖNEMİ VE ÖZELLİKLERİ GELİŞİM DÖNEMİ VE ÖZELLİKLERİ 3-6 yaş arasını kapsayan ve okul öncesi dönem adını verdiğimiz süreç çocukların gelişimi açısından oldukça önemlidir. Okul öncesi dönem çocukta büyümenin ve gelişimin en hızlı

Detaylı

MUTLU HAFTALAR. Emrah&Elvan PEKŞEN

MUTLU HAFTALAR. Emrah&Elvan PEKŞEN MUTLU HAFTALAR Emrah&Elvan PEKŞEN ilkok BÜYÜK HARFLERIN KULLANIMI Emir Defne Özel isimlerin ilk harfleri büyük yazılır. Cesur Yumak Nevşehir Japon Azerbaycan Ağrı Dağı Anıtkabir Cümleler her zaman büyük

Detaylı

MUTLU HAFTALAR. Emrah&Elvan PEKŞEN

MUTLU HAFTALAR. Emrah&Elvan PEKŞEN MUTLU HAFTALAR Emrah&Elvan PEKŞEN ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkok BÜYÜK HARFLERIN KULLANIMI Emir Defne Özel isimlerin ilk harfleri

Detaylı

SÖZCÜKTE ANLAM (MECAZ-SOYUT- SOMUT)

SÖZCÜKTE ANLAM (MECAZ-SOYUT- SOMUT) SÖZCÜKTE ANLAM (MECAZ-SOYUT- SOMUT) HAZIRLAYAN: MERYEM KAYA İlköğretim 6.sınıf öğrencilerine yönelik bir çalışma. NURAY GEDİK BİLGİSAYAR 1 DERSİ 07.12.2012 İÇİNDEKİLER KONU SAYFA NUMARASI Sözcükte Anlam

Detaylı

3. Zihinden atamadığınız tekrarlayan, hoşa gitmeyen düşünceler. 7. Herhangi bir kimsenin düşüncelerinizi kontrol edebileceği fikri

3. Zihinden atamadığınız tekrarlayan, hoşa gitmeyen düşünceler. 7. Herhangi bir kimsenin düşüncelerinizi kontrol edebileceği fikri 1 Aşağıda zaman zaman herkeste olabilecek yakınmaların ve sorunların bir listesi vardır. Lütfen her birini dikkatle okuyunuz. Sonra bu durumun bu gün de dâhil olmak üzere son üç ay içerisinde sizi ne ölçüde

Detaylı