TAŞKÖPRÜ ORMAN İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ NÜN YABAN HAYATI POTANSİYELİ VE DEĞERLENDİRİLMESİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "TAŞKÖPRÜ ORMAN İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ NÜN YABAN HAYATI POTANSİYELİ VE DEĞERLENDİRİLMESİ"

Transkript

1 TAŞKÖPRÜ ORMAN İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ NÜN YABAN HAYATI POTANSİYELİ VE DEĞERLENDİRİLMESİ HAZIRLAYAN: DOÇ. DR. ÖMER KÜÇÜK KASTAMONU ÜNİVERSİTESİ ORMAN FAKÜLTESİ 2012-HAZİRAN

2 KASTAMONU Genel Bilgiler Ormanlık alanlarda yaşayan yaban hayvanlarından düzenli ve sürdürülebilir bir şekilde yararlanmak, onların yaşam ortamlarının düzenlenmesi ve planlı bir şeklide yönetimiyle mümkün olmaktadır (Küçük ve Uslu, 2004). Belli bir habitat içinde hareket eden yaban hayvanları, bu habitatı oluşturan unsurların çeşitliliğiyle varlıklarını sürdürmektedir (Oğurlu, 2001; 2003). Yaban hayatını ve çevreyi korumak için, onun nasıl çalıştığını ve düzenlendiğini bilmek gerekir. Yaban hayvanlarından düzenli ve sürekli olarak optimal yararlanmak ancak, onların yaşam ortamlarının ve hayatlarının iyi bir şekilde düzenlenmesiyle mümkündür (Semli, 1985). Yaban hayatına öncelik verilen orman ekosistemlerinde genellikle, varlıkları tehdit altında veya tehlikeye düşmüş türlerin korunması ve populasyonlarının artırılması, bu türlerin barınabilmelerine imkan verecek ölçüde yaşama alanı ayırmak ve bu habitatların devamını sağlamak kriterleri esas alınmaktadır. Söz konusu alanlarda populasyonların yeterli seviyeye çıkması halinde, bazı av hayvan türleri için, av amenajmanı da yapılabilir (Randal ve Sassaman, 1979). Bu bağlamda, ormanların işletilmesinde ve korunmasında yaban hayvanlarının yaşama ve üreme koşulları da göz önünde bulundurulmalıdır. Zira her hayvan türü en iyi gelişmesini isteğine uygun ortamda sağlar (Çanakçıoğlu ve Mol, 1996). Av ve yaban hayatında iki temel öğe vardır. Bunlar; yaban hayatı alanları ve bu alanlarda yaşayan canlılardır. Yaban alanlarındaki türlerin ve onların yaşam alanlarının niteliksel ve niceliksel değişkenlerinin ortaya konulmasıdır. Bu değişkenlerin objektif, gerçekçi ve eksiksiz olarak belirlenmesi sürdürülebilir yaban hayatı yönetimi planlamasında hayatı önem taşımaktadır (Anonim, 2001). Yaban Hayatı Yönetimi Ülkemiz için etkin bir YH yönetim mekanizmasının gerçekleştirilmesi, başta kaynak envanteri olmak üzere YH koruma planları, YH geliştirme planları ve avlak planlarının yapılıp hayata geçirilmesine bağlıdır (Oğurlu, 2008). Diğer yandan, bünyesinde Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları (YHGS) nı barındıran ormanlık alanlarındaki Av-Yaban Hayatı (AYH) koruma-geliştirme ile planlama ve işleme faaliyetlerinin, benimsenen orman amenajman usulüne göre değişeceği açıktır. Orman Yaban Hayatı Koşullarını Geliştirme Ormanda yaşayan yaban hayvanlarından daha fazla yararlanmak için onların isteklerine uygun koşulların sağlanması ve bunun için de birçok önlemlerin alınması gerekmektedir. Bu önlemleri saptamada her hayvanın yaşam şeklini (biyolojisi) iyi bilmek zorunluluğu vardır. Hatta, aynı türün çeşitli yörelerdeki yaşamlarının incelenmesi bile önemlidir. Yaban hayvanlarının isteklerine uygun orman örtüsünde yaşamlarını sağlamak, bu alanların bakımı ve geliştirilmesiyle mümkündür. Bu hususta alınabilecek önlemler şunlardır. Ağaçlandırma: Ormanda yaşayan yaban hayvanlarının yaşam ortamlarını, geliştirme ve düzenlemede, yöre koşulları da dikkate alınarak, boş veya bozuk alanlarda, yapraklı veya iğne yapraklı ağaçlamalara gidilmelidir. Fakat bu hususta karışık ormanların saf ormanlardan daha yararlı olduğunu unutmamak gerekir. Zira bu tip ormanlar her mevsim daha çeşitli örtü ve gıda sağlarlar. Orman kurmada ana esaslar daima göz önünde bulundurulmalıdır (Saatçioğlu, 1970) 2

3 Bakım: Orman alanlarının bakımı konusunda genellikle (1) alt flora ve (2) otlatmanın kontrolü gibi iki ana husus dikkate alınır. Orman alanları az veya çok çeşitli alt türleri kapsar. Özellikle yaban hayvanları için önemli olan bu floranın daimi kontrol edilmesi ve gerektiğinde yapay olarak yenilenmesi icap eder. Bu hususta özellikle saf yapraklı ormanlarda daimi yeşil alt floranın olmayışı, kış yararlanması için sınırlayıcı bir faktördür. Hayvanlar genellikle yapraklı ağaçları iğne yapraklılara üstün tutarlar. Ayrıca hayvanlar sert yapraklı türleri yumuşak yapraklı türlerden daha fazla severler. Fakat bu ağaçlar yavaş büyürler ve yaralarını kısa zamanda kapatamazlar. Yaban hayvanlarının en fazla tercih ettiği yapraklı türler, dişbudak, akçaağaç, gürgen, kayın, meşe, ıhlamur, kavak ve söğüt tür. Yaban hayvanları iğne yapraklı ağaçlardan göknar, ladin ve sedir i sevmektedir. Ağaç türlerinin, yaban hayvanlarının yemesinden zarar görmesi üzerinde, hayvan cinsinin de büyük rolü vardır. Örneğin, karacalar kestane, dişbudak, meşe, fındık gibi ağaç ve ağaççıkları; geyikler ise başta ladin olmak üzere meşe, dişbudak, göknar ve kayınların kabuğunu soyarak yerler. Yaban hayvanlarının ormanda aşırı otlaması sonucu orman örtüsü büyük zarar görür. Bu hususun daimi kontrol edilmesi ve gerekli önlemlerin alınmaması ihmal edilmemelidir. Bunun için birim alanda bulunması gereken hayvan türü daimi kontrol edilmeli ve ayrıca aşırı otlatma alanlarının bitki türü ihtiyacı yapay olarak sağlanmalıdır (Ağaçlamalar). Bitki türünün yenilenmesi: Yaban hayatı planlamasında Doğanın sabit olmayıp, zamanla değiştiği gerçeği unutulmamalıdır. Bu ana fikirden hareketle yaban hayvanlarının normal veya normalin üstünde olduğu alanlardaki bitki örtüsü çeşidinin senede bir yenilenmesi zorunluluğu vardır. Gerek aşırı otlatma gerekse hayvanın gıda isteğindeki değişmeler ile yöreye yeni hayvanların yerleşme çabaları bu yenilemeyi gerektirmektedir. Yeşil bitkilerin sürekli çoğaltılması: Yaban hayatı ile uğraşan mütehassıslar, yaban hayvanlarının sevdikleri besinler arasında çeşitli meyveli ağaçların olduğunu asla unutmamalıdırlar. Bu hayvanlar, özellikle meşe, kayın, akçaağaç, ceviz, fındık, elma, armut ve böğürtlen gibi bitkilerin tohum ve meyvelerini severler. Bu tip ağaç ve ağaççıkları, hayvanların bulundukları yerlerde ve ormanın uygun kısımlarında yetiştirmelidirler. Bazen yetiştirme ile sağlanamayan veya kısa zamanda elde edilemeyen adı geçen besinler, yetiştikleri alanlarda bitkilerden kesilmek suretiyle elde edilirler. Yapraklı dal adı verilen bu besinler, özellikle gövdeler üzerindeki su sürgünlerini (25-50 cm boyunda) kesmek suretiyle sağlanır ve hayvanların bulunduğu alanlara bırakılır. Birçok ağaçlık alan korunak temin etmede kışın pek etkili olmazlar. Göknar, ladin ve çamlar ise bu tip korunakların en iyisini sağlarlar. Bu özellikle, adı geçen türlerin alçak boylu ardıç gibi bitkilerle birlikte oldukları zaman en üst düzeye çıkar. Yabani erik, yabani gül, dişbudak vb. bitkilerin iğne yapraklılarla karışımı da iyi bir örtü sağlar. Sıklığın çok az olduğu yerlerde ihtiyaca göre sürekli yeşil bitkileri dikmek uygun olacaktır. Bu sürekli yeşil bitkilere 4-5 yıllık periyotlarla aralamalar yaparak ilerideki odun ihtiyacının belli bir kısmını karşılamak da unutulmamalıdır. Ormanın Yaban Hayatı Kapasitesi Bugün Türkiye de meşcerelerin ağaç türü ve komposizyonuna göre barındırdıkları yaban hayvanlarının tür ve miktarlarına ait hâsılat tabloları mevcut değildir. Bu hususta 3

4 son zamanlarda ulusal parklarda bazı çalışmalara başlanmış bulunmaktadır. Bu en azından tahmini olarak bir yönden elde edilebilecek av ürünü miktarlarının saptanmasında bir başlangıç oluşturur. Bu konuda dış ülkelerde yapılmış çalışmalara göre, örneğin Amerika Birleşik Devletleri nde her 5-7 hektar a bir geyik, 4-7 hektar a da bir keklik düşmektedir. Yaban Hayatı Amenajmanı Açısından Silvikültürel İşlemler Orman Bakımı Özellikle aralama, geyik gibi herbivor türlerin beslendiği yem bitkilerinde, harikulade hızla, ani bir artış husule getirir. Yem bitkisi hasılatında gözlenen bu artış yanında, bitkinin açıkta büyüdüğü zaman gölgedekine nispeten protein muhtevası ve lezzet bakımından daha değerli hale gelmesi de hayvanlar lehine kaydedilecek bir avantaj sağlar. Açıklıklarda yetişen yem bitkilerinin yalnız besince zengin olması değil, aynı zamanda çeşitliliği de ormaniçi açıklıkları önemli kılmaktadır. Yine aynı sebeple yaban hayvanlarının ara kesimden faydalanabilmesi için ağaçların ya iyice boylanıp kalınlaşması beklenmeden kesilmesi ya da emvalin derhal kaldırılması gerekir. Ayrıca, geyiğin örtü ihtiyacı gözetilmeden yapılan bir ara kesim yem bitkilerini arttırsa bile örtü ihtiyacını karşılamadığı için yeterli faydayı sağlamaz (Thomas ve Toweill, 1982). Kesimlerde yaban hayatı açısından gözetilecek en önemli husus; kesimlerin belli bir noktada yoğunlaştırılmayıp, uzun bir dönemi kapsayacak şekilde, geniş bir alan sathına dağıtılmasıdır. Kesim programı, bunu sağlayacak tarzda hazırlanmalıdır. Buradaki maksat hayvanın yaşama alanında büyük çapta bir değişiklik hasıl etmekten kaçınmak, yani kesimi saha birimlerinin küçük bir kısmında yapmak ve böylece o birimde el değmemiş ve sağlıklı habitat miktarını yüksek tutabilmektir. Gerek yapraklı gerekse ibreli ormanlarda, içi kovuk ağaçlar bulunabilir. Bunlar; sincap, yabankedisi ve baykuş gibi türler tarafından yuva veya barınak olarak kullanılabilir. Bu türlere yuva sağlayan bu gibi ağaçlar, her ne kadar ormancı tarafından değersiz veya zararlı gibi de görünseler, söz konusu türler açısından kritik bir öneme sahiptirler. Dolayısıyla, ormanda belirli genişlikteki bir alanda, belli sayıda içi boşalmış veya oyuk ihtiva eden ağacın, bu boşlukları kullanan türler için muhafaza edilmesi gerekir. Bu amaçla korunacak ağaçlardan hektarda iki ağacın bulunması yeterli sayılmaktadır. Ormandaki kurumuş ağaçlar veya kesim sonrası yerde kalan kalınca dallar, canlı gövdelerde delik açmada isteksiz davranan ve hatta zorlanan ağaçkakanlara (Picidae) terkedilebilir. Keza, ormancı gözünde, yangın tehlikesini arttıran unsurlardan olan dikili kuruların yaban hayatı bakımından değeri ve sağladığı avantaj olağanüstü durumlar hariç tutulmak kaydıyla sıradan bir yangına ait riski ve yangının yol açtığı kayıpları dengeleyecek ölçüdedir. Orman ağaçlarından meşe, kayın, kestane; çalılardan da kuşburnu, ahududu, böğürtlen gibi türlerin meyveleri, bilhassa kışın yabani hayvanların beslenmesinde önemli bir yer tutar. Bunlar, ormanın asli ağaç türü ve hem de yaban hayvanları için maksimum fayda sağlayacak sayıya indirilebilir. Bu sayı tartışmalı olmakla birlikte hektarda 10 adet olarak düşünülmektedir. Buna göre, baltalık olarak işletilen meşe ve kayın sahalarında kesim sırasında bazı olgun fertlerin bırakılması, keza her türlü diri örtü temizliği sırasında meyveli çalılardan bir kısmının belli bir oranda muhafazası gerekmektedir. 4

5 Çevresi nispeten açıklık ve ışık ihtiyacında olan çalı türleri, ormanın iç kısımlarından ziyade açıklıklarında ve meşcere kenarlarında daha iyi geliştikleri için, bu gibi alanlardaki meyveli çalıların bırakılması daha isabetlidir. Diğer taraftan dik yamaçlarda ki meyve veren boylu ağaçların meyvesi, yamaç boyunca geniş bir alana yayılabildiğinden bakım sırasında bunların çevresi kesimle bir miktar açılarak daha fazla ışık ve mekan elde etmeleri sağlanmalı ve böylece meyve verimlerinin artmasına imkan verilmelidir (Wing, 1951). Orman bakımının uygulama vasıtası silvikültürel işlemlerdir. Silvikültürel müdahale habitat koruma ve geliştirme prensibine uygun yapıldığı ölçüde, yaban hayatı da gelişme imkanı bulur. Bu prensip; Ormanda yaban hayatı türlerine gıda ve örtü sağlayan flora kompozisyonu ve strüktürlerin devamını sağlamak ve bunlarda gereken yer veya zamanlarda gereken modifikasyonları yapmak şeklinde açıklanabilir. Farklı hayvan türlerinin ekolojik istekleri de farklı farklı olduğundan belirli bir silvikültürel tedbirin her tür için ayrı tarzda uygulanması gerekebilir. Bununla beraber, yaban hayatı bakımından genel olarak faydalı kabul edilen birtakım orman bakımı ve silvikültür işlemlerinin uygulanmasında, uyulması halinde orman yaban hayatı lehine sonuçlar verdiği bilinen bazı kurallar bulunmakta ve bu sebeple bunlara uyulması tavsiye edilmektedir. Mesela bakım kesimi ve diri örtü mücadelesinde, yaprak, sürgün ve meyveleriyle hayvanların beslendiği ağaç ve çalı türlerine dokunmamak veya bunları hiç değilse kısmen muhafaza etmek, genel bir kuraldır. Diğer yandan, sözgelimi geyik gibi bir herbivor türe kışın besin imkanı sağlamak için, yapraklı bir ormandaki aralamayı ormanın karla kaplı olduğu bir döneme, mesela Şubat ayına kaydırmak ise silvikültürel bir işlemin zamanını belli bir türe göre ayarlamaya bir örnektir (Wing, 1951). Ayıklama Ayıklama, gençlik bakımının sona ermesinden sonra başlayan ilk planlı kesim müdahaleleri olup, meşcerenin sıklık çağında uygulanır. Ayıklama kesimleri sonunda ormanda bırakılan yapraklı dallar, geyik ve tavşan gibi herbivor türler için kısa süreli de olsa gıda kaynağı oluşturması yönüyle çok yararlı olmaktadır. Bu kesimler, ayrıca, sürgün gelişmesini hızlandırdığı için sürgünle beslenen türleri sevindirir. Bu sebeple, yaban hayvanları-yoğun oldukları yerlerde-ayıklama yapılan meşcerelerde ağaçlara daha fazla zarar vermektedir. Ayıklama kesimlerinin dezavantajı ise, bu kesimler sırasında meşcerede bulunan ve yaban hayvanları için besin kaynağı oluşturan kızılağaç Alnus spp., titrekkavak Populus tremula, çınar Platanus spp., huş Betula spp. ve çalıların sahadan uzaklaştırılmasıdır. Dolayısıyla, meşcerenin gelişme çağında dolgu ağacı görevi yaparak düzgün gövdelerin yetişmesine de hizmet eden bu tür tali ağaç ve çalıların yaban hayvanları için imkan ölçüsünde korunması gerekmektedir (Çanakçıoğlu ve Mol, 1996). Aralama Aralama kesimleri genel olarak yaban hayatı lehine sonuçlar doğurur. Bu kesimler, sürgünle beslenen hayvanlara, özellikle gıdalarının tükendiği kış aylarında taze gıda imkanı sunar. Ayrıca ağaçları düzenli periyotlarla ek sürgün geliştirmeye teşvik eder (Çanakçıoğlu ve Mol, 1996). Genç bir çam meşceresi, tepe kapalılığı oluştuktan sonra yaban hayvanlarına gizlenme ve termal örtüden başka herhangi bir fayda sağlayamaz. Bu sebeple, habitat geliştirmek isteniyorsa aralamalara ekonomik ölçüler elverdiğince erken başlamalı ve sık sık tekrarlanmalıdır. Zira, sıkça yapılan aralamalar alt tabakadaki yem 5

6 ürününün miktarını, çeşidini, kalitesini arttırdığı gibi bu kısımdaki bitkilerin meyve ve tohum tutmasını da hızlandırır. Bununla birlikte, belirli bazı alanlarda şiddetli aralamadan sonra kontrollü yakma da gerekebilir. Çünkü, arkasından kontrollü yakma gelmeyen bir aralama, bu gibi alanlarda, sahaya yapraklı türlerden oluşan gayet sık bir orta tabakanın gelmesine, bu ise ışık ve besin rekabeti dolayısıyla alt tabakadaki yem ürününün azalmasına yol açar. İbreli meşcerelerde aralama için en uygun zaman kışın karlı dönemidir. Zira bu zamanda yapılan bir aralama, geyik ve benzeri türlere, kesilen ağaçların sürgünlerinden faydalanma imkanı verir. Aralamadan sonra sahada gelişen kommüniteler ve kenar etkisi de keza besin ve örtü elemanlarının artması yönünde etkili olmaktadır. Bu sebeple, silvikültür, yaban hayatında besin ve gıdayı arttırma aracı olarak kullanılmaktadır (Wing, 1951). Budama Budaksız ağaç yetiştirmek esas olduğu için ormancılıkta budamaya ancak zaruri hallerde başvurulur. Çam sıklıklarında meşcere kalitesini yükseltmek ve özellikle yangın tehlikesini azaltmak için iyi gövdelerde m yüksekliğe kadar kuru dalların alınması yoluna gidilmektedir. Bu işlem yaban hayvanları ve bilhassa çam ormanlarında barınan kuşlara hareket imkanı sağlama yönünde faydalı olur; besin şartlarında ise herhangi bir değişikliğe yol açmaz. Yeşil budama denilen, gövdenin alt kısmındaki canlı dalların kesilmesi, meşcerenin alt seviyesindeki besin miktarını azaltır. Bu da geyik, tavşan ve karaca gibi alçak dal ve sürgünlerden faydalanan türleri olumsuz etkiler. Bu sebeple yeşil budamayla gövdelerin dal ve sürgünlerden arındırılması, yaban hayvanları bakımından zararlıdır. Sağlık Kesimleri ve Enkaz Kaldırma Sağlık kesimleri; ormanda yangın, böcek salgını, fırtına gibi afetler veya çeşitli hastalıklar neticesinde ölen ağaçların ormandan çıkarılmasıdır. Bu kesimler, bir mecburiyet olmadıkça, memelilerin doğurduğu, kuşların da yavru uçurduğu dönem dışında, yani Mart- Ağustos dönemi çıktıktan sonra yapılmalıdır. Sağlık kesimlerinde esasen ölmüş veya yaşama ihtimali kalmayan ağaçlar çıkarılır. İçi oyulmuş fakat hayatiyeti devam eden ağaçlar sağlık kesimi dışında tutulmalıdır. Zira bu tip ağaçlar; sansar, sincap hatta tilki gibi memelilere; baykuş, ibibik, ağaçkakan gibi kuşlara yuva mekanı sağlarlar. Gençleştirme Yaban hayatında, prensip olarak, sahayı birden tamamen açmayan tabii gençleştirme tercih edilmekle birlikte, tür çeşidini çoğaltmak ve istenen karışımları sağlamak için, tabii gençliği farklı türden fidanlar dikerek takviye etmek suretiyle aynı alanda tabii ve suni gençleştirme metodlarının kombine edildiği bir sisteme gidilebilir. Bu şekilde elde edilen karışık meşcereler sayesinde sahada hem tür çeşitliliği hem de farklı yaş sınıfında fertlerin bulunması sağlanmış olur. Çünkü bu sayede bir yandan çeşitlilik dikimlerle arttırılırken bir yandan da sözgelimi yaşlı bir ağacın kesildiği yerde ortaya çıkan genç fertler, yani tabii gençlik, çeşitli yaban hayvanı için korunak sağlar. Boş ve bozuk sahalarda ise yörenin ekolojik şartlarına uygun özellikte türler kullanılarak yapraklı ve ibreli karışımları sağlayan ağaçlandırmalar yapılması, yaban hayatı yaşama alanlarını genişletmeye yarar (Saatçioğlu, 1979). Ağaç Türü Karışımı 6

7 Çoğu hayvan türü, farklı tipte birkaç vejetasyonun yan yana veya iç içe olduğu yerleri tercih eder. Maksimum popülasyon yoğunluğu- türün esneklik sınırları içerisinde kalmak kaydıyla vejetasyon tipleri bakımından yeterli çeşitliliğin bulunduğu alanlarda görülür. Bu alanlar ise iki veya daha fazla vejetasyon tipinin birleştiği ve kenar etkisinin ortaya çıktığı hatlar veya ekotonlardır. Bu sebeple bir ormanda ağaç türü sayısının fazla olması, genel olarak yaban hayatı için bir avantaj teşkil etmektedir. Farklı türlerin homojen dağılış göstermeyip yan yana meşcereler veya bloklar halinde bulunması, habitat çeşitliliğini arttırarak bu avantajı daha da güçlendirmektedir (Wing, 1951). Meşcere Tekstürü ve Strüktürü Meşcerenin yatay ve dikey kapalılığı, habitatın örtü ve besin şartlarını değiştirmek suretiyle o alandaki hayvan türlerinin çeşidi ve sayısı üzerinde etkili olur. Memeli büyük hayvanların ihtiyacı olan örtü tipleri şekillenmesi, meşcerenin hem yatay hem de dikey kapalılığına bağlı olarak gerçekleşir. Bunlardan mesela termal örtünün kalitesi doğrudan yatay kapalılığa göre değişirken, gizlenme örtüsünün elverişliliği yatay kapalılık yanında düşey kapalılığın derecesine de bağlıdır. Aynı derecede düşey kapalılık sağlayan biri yaşlı ve kalın çaplı ağaçlardan, diğeri ise ince çaplı, fakat sık durumdaki genç ağaçlardan oluşan iki ayrı ibreli meşcereden ikincisi, fazla sayıda gövdenin oluşturduğu sütreler sayesinde görüş mesafesinin azalmasına ve dolayısıyla daha fazla emniyet örtüsü teminine hizmet eder. Böyle bir meşcere altında kırılıp yatmış gövdelerin ve yer yer ağaççık ve çalılıkların bulunması, bir kısım iri cüsseli hayvan türleri için yeterli sütreler oluşturabilmektedir. İbreli ormanlarda, meşcere iyice yaşlandığında, yatay kapalılığın belli bir derecede azalması sayesinde alana değişik çalı türleri ve bilhassa otsu türler gelebilmekte, bu ise besin miktarının artması yönünde olumlu bir etki meydana getirmektedir. Çoğunlukla, orman örtüsü sürekli aynı yapıda gitmez. Bu sebeple belli bir istikamette ilerlendiğinde farklı yapıda vejetasyonlara girilir. Bu vejetasyon tiplerinin bazıları Geyik Cervus spp. tarafından gizlenme örtüsü, bazıları termal örtü olarak, keza bazıları da otlak olarak kullanılır. Ancak diğer yabani türler gibi geyik de bu farklı ihtiyaçlarını kısa mesafe dahilinde karşılayabildiği alanları tercih ettiğinden belli bir alan dahilinde muhtelif vejetasyon tiplerinin bir arada yer alması gerekmektedir. Bunun için de belli bir vejetasyonla kaplı alanın belli bir büyüklüğü geçmemesi gerekir. Zira bir vejetasyon tipinin diğerleri aleyhine geniş bir alana yayılması halinde diğer ihtiyaçlarını karşılayacak alanlar uzakta kaldığından geyik bu alanı ya hiç kullanmaz ya da bunun sadece diğer vejetasyon tiplerine yakın kısımlarını tercih eder. Bu durumda, geyiğe sözgelimi gizlenme örtüsü sağlayacak bir vejetasyon için bir maksimal genişlik söz konusu olmaktadır. Bu mesafenin bitiminde farklı yapıda bir vejetasyon mesela farklı bir örtü başlar. Bu iki farklı vejetasyonun karşılaştığı sınıra ise bilindiği gibi Kenar adı verilmektedir. Silvikültürel işlemler sonucu ormanda oluşacak boşlukların büyüklüğü, olgun ağaç boyunun 5-8 katından fazla olmamalıdır. Bu ise takriben maksimum boşluk alanı olarak m lik genişliğe tekabül etmektedir. Orta yaş sınıfında ve 1.0 kapalılıktaki bir karışık ibreli meşcere, sözgelimi geyik için, kısa görüş mesafesiyle mükemmel bir gizlenme örtüsü sağladığı gibi, bu kapalılıktaki bir meşcerede, geyik, termal örtü olarak kullanabileceği ağaç gruplarını bulmakta da zorluk çekmez. Ancak bu tip bir meşcerede, alt tabaka son derece fakir olup geyiğe beslenme imkanı veremez. Bu meşcerede kapalılığın 0.7 ye düşmesi halinde ise görüş mesafesi %25 artmakta, yani gizlenme örtüsü bir miktar azalmakta, buna mukabil zemin florasında mükemmel bir çeşitlilik ortaya çıkmaktadır. 7

8 Meşcerede dikey kapalılığı sağlayan unsurlar; orta tabakayı oluşturan tali ağaç türleri ve ağaççıklar ile alt tabakayı dolduran çalı ve kaba otsulardır. Bunlar, yaban hayvanlarına gizlenme örtüsü sağlama yanında, yerine göre yaprak, sürgün, meyve ve tohumlarıyla besin miktarını arttırma yönüyle de faydalı olur. Mesela, çalı tabakası bir geyik ferdi için hem gizlenme hem de termal örtü materyali temin ettiği gibi çeşitli besin maddelerini de ihtiva etmektedir. Meşcere yaşı genel olarak gövdelerin alt kısımlarındaki dalların oranı ve mikroiklim oluşumunda etkili olmaktadır. Meşcere yaşlandıkça alt dalların azalması, besin miktarı üzerinde olumsuz etki yapar. Fakat, bu dallar seviyesinde bir alt tabakanın gelişmesi halinde, besin şartlarında meydana gelen gerileme, bu tabaka tarafından telafi edilir. Olgun meşcereler, gençlere veya kısmen kesilmiş olanlara oranla daha sağlam bir mikroklima hasıl eder ve dolayısıyla daha iyi izolasyon sağlarlar. Bu tip bir meşcerenin katlı yapıda olması, izolasyonu daha da güçlendirir. Bu sebeple, yaban hayvanları iki tabakalı meşcereleri, tabakasız yapıda olanlara tercih ederler. Hasat ve Bölmeden Çıkarma Farklı kesim metodlarının her birinin yaban hayvanları üzerindeki etkileri de farklı olmaktadır. Mesela, bir koru ormanında uygulanan büyük alan tıraşlama işletmesi sahayı tamamen boşaltıp çıplak hale getirdiği için, örtü ve bazen de yuvalanma imkanından mahrum kalan hayvanlar, artık orada barınamaz ve sahayı mecburen terkederler. Böyle bir alanın yeniden hayvanlar tarafından iskan edilmesi için uzun yıllar geçmesi gerekir. Buna mukabil, ağaçların mümkün olduğunca eşit dağılışta ve yalnız bir kısmının çıkarıldığı siper kesiminin yaban hayvanları üzerindeki olumsuz etkisi, tıraşlamadaki kadar büyük değildir. Çünkü sahada kalan ağaçlar sınırlı da olsa belli bir ölçüde örtü imkanı sağlayabilir. Yaban hayatı bakımından en ideal işletme tarzı olan seçme işletmesinde Tek Ağaç Kesimi ekonomik olmaması ve geniş alanlarda hayvanların tedirgin olmasına sebep olduğu için fazlaca tercih edilmez. Bunun yerine, Grup Seçme Yöntemi, söz konusu sakıncaları azalttığı ve hayvanlar için faydalı habitat modifikasyonları oluşturma imkanı verdiği için tercih edilir. Zira, Grup Seçme usulünde kesim alanının çapını istenen ölçüde ayarlamak ve ayrıca meydana gelecek boşlukların ormandaki dağılımını düzenlemek mümkündür. Bu ise habitat düzenlemenin ormandaki en kolay ve pratik yollarından biridir. Mesela grup kesimlerinde, kesim alanı çapının en boylu ağacın iki misli olması halinde meydana gelen boşluklar, yaban hayvanları için arzu edilen habitat şartlarını sağlamakta, bu boşlukların ormanın çeşitli yerlerine dağıtılması kenar etkisini ve nihayet habitat kullanımını arttırmaktadır. Kesimin planlanan sıraya göre tamamlanması için gereken süre rotasyon uzunluğunun 1/3 ünden az olmamak şartıyla, siper kesimi sistemi-sürgün veren-dayanıklı türlerin gençleştirilmesi için çok uygundur. Aksi taktirde ise kesim sonucu önemli ölçüde aynı yaşlı alanlar ortaya çıkar. Geyiğe bitki süksesyonunun ilk dönemlerinde bolca rastlanması, buna mukabil yaşlı meşcerelerde pek fazla görülmemesi, buralarda uygulanacak silvikültürel müdahale konusunda bize ışık tutmakta ve hangi silvikültürel işlemlerin uygulanması gerektiğine dair ipuçları vermektedir. Mesela, geyiğin habitat şartlarını geliştirmeyi hedef alan bir planda ekolojik süksesyonun ilk devrelerinin sahadaki devamlılığının sağlamaya çalışılması gerektiğinden, ormandaki özellikle tıraşlama kesimler, boşaltılan sahaların hasat yılına kadar geçireceği gelişme çağları göz önüne alınarak planlanır. 8

9 Yapraklı ormanda tıraşlamayı takiben sahaya gelen gençlik ve çalılar geyiği cezbeder. Ancak, tıraşlama aynı yaşlı meşcereler oluşmasına yol açacağından geniş alanda değil de şeritler veya bloklar halinde yapılmalıdır. Ayrıca bu kesimlerin rotasyon periyodu iyi ayarlanarak; kesim şerit ve bloklarının sahaya dağıtılması, yani plan süresinin, sahanın her bir bölümünde mümkün olduğu ölçüde farklı yaş sınıfında gençlik ve meşcereye yer verecek şekilde tespit edilmesi gerekmektedir. Böylece oluşturulan blok ve şeritler, kesim alanları çok dar tutulmadığı sürece geyik faydalanmasını arttıracaktır. Sahayı fazlaca açan fakat birkaç yıl içinde bol sürgün verimini sağlayan blok ve şerit kesimleri, geyiğe gerek seçme kesimi gerekse siper kesimi metodlarına göre daha çok fayda temin etmektedir. Ormancılık uygulamaları geyik populasyonları üzerinde diğer amenajman faaliyetlerine göre çok daha güçlü olumlu veya olumsuz etkiler yapmaktadır. Bütün yabani populasyonlar için geçerli olduğu üzere, geyik ile ormancılık faaliyetleri arasında da karşılıklı etkileşim vardır. Geyik, kesim yapılmakta olan sahaya ancak arada topografik bir engel veya ağaçla kaplı bir bölüm varsa Gözden kaçış çizgisi ni aşmamak kaydıyla yaklaşmaktadır. Kışın, gerek zayıf düştüğü gerekse karın yüksek olduğu yerlerde ilerlemesi zorlaştığı için geyikte kesim faaliyeti civarında da daha az hareket gözlenir. Buna mukabil bir taraftan karla kaplı bir arazinin her yerini gezememesi ve yeterince besin bulamaması gibi sebeplerle, diğer taraftan da bu dönemde hem insan faaliyetlerindeki genel azalma hem de geyiğin bunlara hassasiyetindeki azalma dolayısıyla geyik, kesilen ağaçların bulunduğu ve karın temizlendiği alanlara daha cesaretle yaklaşır. Çifttırnaklılar gibi gregar karakterde olan, yani sürü halinde yaşayan hayvanlar tedirgin edilmekten çok rahatsız olur ve bundan ciddi zararlar görürler. Çünkü sürüdeki bir ferdin duyduğu rahatsızlık diğerlerine de yansır. Geyik de bu gruba dahil türlerdendir. Bu sebeple kesimin sürdürüldüğü yerlerde geyiğin durumunun nazik olacağı ve kesimden çabuk etkilenip zarar göreceği düşünülmelidir. Çoğu zaman, geyiğin kesimler sebebiyle sahadan uzaklaşması geçici bir durumdur. Mesela bazıları, geceleyin ve haftasonları gibi kesim işine ara verilen zamanlarda sahaya geri dönebilir. Hatta bazıları gündüz saatlerindeki kesim faaliyetine bile alışır. En çok rastlanan durum, geyiklerden az da olsa bir kısmının birkaç gün ila birkaç hafta arasında değişen bir süre sonunda kesimin sona erdiği alana dönmesidir. Giden geyiklerden, emniyet örtüsü bulmak için daha fazla uzaklaşmak zorunda kalanların hemen geriye dönme ihtimalleri daha azdır. Aynı alanda birkaç yıl üst üste kesim yapılması halinde, kesimler bittikten sonra da geyik bir süre daha buradan uzak durmaya devam eder. Fakat araştırmalar, geyiğin terkettiği bu alana er-geç döndüğünü göstermektedir. Bununla beraber tedirgin ve taciz edildiği süre zarfında hayvanlarda ağırlık kaybı, hastalılara ve emfizeme (emphysema) karşı hassasiyet ve ayrıca üremede başarısızlık gibi komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Çok sayıda yabani türde, sıkıntı ve tedirginlikten kaynaklanan bu çeşit olumsuzluklara rastlanmaktadır. Kesim programı, geyiğe kesim boyunca süren kargaşaya karşı hayvanlara yeterli ölçüde güvenlik ve beslenme alanı sağlayacak tarzda düzenlenmelidir. Diğer bir yol ise kesimlerin kısa zaman zarfında bitirilebilecek ve dolayısıyla hayvanlara minimum sıkıntı verecek çapta tutulması, yani imkan nispetin de dar alanlarda yapılmasıdır. 9

10 Kesim sonunda habitatta ortaya çıkan şartlar, hayvanlarda ortamdaki ani değişimle başlayan ve süksesyonal gelişmeyle devam eden değişikliklere karşı bir tepki süreci başlatır. Bu sürecin şekillenmesinde, ara kesimler ve yol yapımı gibi faaliyetler de ayrıca etkili olur. Buna göre mesela geyik habitatında uygulanan bir silvikültürel işlemin hem geyiği doğrudan tedirgin etme hem de habitatta modifikasyona yol açma suretiyle etkili olduğunu söylemek mümkündür. Ne çeşit olursa olsun kesim, kısa vadede, geyik için mevcut örtü miktarını azaltır. Bununla beraber ağaçların alt tabakada ki vejetasyonu gölgelediği yerlerde ise kesimle oluşan açıklıklar uzun vadede bu tabakadaki yem bitkilerinin miktar ve kalitesinde artışa yol açar. Dolayısıyla kesim planlanırken bu iki husus, yani örtü ve yem bitkileri arasındaki denge gözetilmelidir. Ayrıca şunu da belirtmek gerekir ki yem bitkilerinde kesimle meydana gelen artışın herhangi bir hayvan türüne faydası, sahada mevcut besinin sınırlı olup olmayışına, yani hayvanın ek besin kaynağına ihtiyaç duyup duymamasına göre değişir. Nitekim sahada besin fazlalığı olduğu halde hayvan bulunmaması çoğu zaman yaban hayatı yöneticisini şaşırtan, zihnini karıştıran bir durumdur. Bu sebeple böyle bir fazlalığın sözgelimi geyik üzerinde nasıl bir etki yapacağını kestirebilmek için evvela şu hususları bilmek gerekmektedir. Belirli bir dönem bazında geyiğin muhtaç olduğu örtünün çeşit ve miktarının ne olduğu, Örtü ile beslenme aktivitesi ve özellikle kesim boşluklarındaki yem bitkilerinin tercih edilmesi arasındaki ilişkinin ne olduğu, Örtü ve yem bitkileriyle doğrudan ilişkili olmayan özel habitat isteklerinin olup olmadığı veya varsa bunların hangileri olduğu. Bu gibi faktörler dolayısıyla genel bir ifade olarak bir Tipik Geyik Sahası ndan bahsetmek mümkün, fakat her yer için geçerli olacak bir Optimal Geyik Alanı tarifi yapmak ve bununla ilgili genel bir formül vermek mümkün değildir. Çünkü böyle bir alan için gereken optimal şartlar, sözgelimi örtü / otlak oranı yöreden yöreye değişir. Mesela ABD-Washington ve Oregon-Mavi Dağlar için hazırlanan bir yaban hayatı amenajman planında yem bitkileri / örtü oranı = 60/40 olması, örtünün ise %20 gizlenme, yani emniyet örtüsü, %10 termal örtü, %10 da hem emniyet hem termal örtü unsurlarını ihtiva etmesinin, optimal sonuç vereceği ifade edilerek bu kombinasyonun sağlanması tavsiye edilmiştir. Söz konusu planda önerilen hususların tespitinde şu varsayımlardan hareket edilmiştir: Geyiğin yayılış sahasındaki, önemli bir miktar ormanlık alandaki ağaç yoğunluğu, geyiğin örtü ihtiyacını karşılamada yetersiz kalmaktadır. Bu sebeple bunlar, yem bitkisi üretimine ayrılabilir, yani otlak olarak sınıflandırılabilir. Geyiğin, yeni oluşan bir ormaniçi açıklık karşısındaki tepkisi daha ziyade bu açıklığın boyutlarıyla ilişkilidir. Fakat gösterdiği tepkide mevsim de belirleyici olmaktadır. Ağaç tabakasının kesintisiz devam ettiği arazide geyiğin küçük açıklık ve boşluklara rağbet ettiği görülür. Mesela, Arizona da boşlukların geyik tarafından kullanılma oranı, ormanda farklı vejetasyon tipleri ve boşluklardaki dışkı gruplarının dağılımına dayanarak belirlenmiştir. Bu çalışmada geyiğin tam kapasite kullanacağı maksimum açıklık boyutunun; Penderosa çamı meşcerelerinde 15 ha, Ladin / Göknar meşcerelerinde 8.1 ha olduğu tespit edilmiştir. Ancak boşluk boyutunun, habitat tercihini etkileyen oldukça kompleks ilişki içerisindeki habitat faktörlerinden sadece biri olduğu unutulmamalıdır. 10

11 Kesim Artıklarının Düzenlenmesi Yangın tehlikesi yoksa, yaban hayvanları için en faydalı yöntem; kesim artıklarının belli bir yere toplanmadan veya istif edilmeden, kesildiği şekilde öylece bırakılmasıdır. Fakat istif yapılacaksa istifin sıkı değil gevşek, yani irili ufaklı boşluklar ihtiva edecek tarzda yapılması tavsiye edilmektedir. Çünkü gevşek olarak yığılan materyal, hem kuşlar hem de küçük memeliler için korunaklı mekanlar sağlar. Bu çalışmada, TAŞKÖPRÜ Orman İşletme Müdürlüğünde fauna açısından öne çıkan türler ve habitat alanları belirlenmiştir. Alanda var olan fauna elemanları hakkında, gözleme dayalı olarak çalışmalar yapılmış, koruma statüleri hakkında bilgi verilmiştir. Ayrıca, türlere ait habitat alanları belirlenmiştir. İşletme müdürlüğüne ait sayısal altlıklar kullanılarak CBS ortamında özellikle memeli türlerin belirlendiği alanlar nokta bazlı olarak sayısal harita üzerinde gösterilmiştir. Ayrıca tespit edilen memeli türlere ait kısa bilgiler verilmiştir. Mülkiyet Durumu, Yönetim Yapısı ve Yasal Durum Taşköprü Orman İşletme Müdürlüğü sınırları içerisinde bulunan arazilerin tamamının mülkiyeti devlete aittir. Bu alanlar, Orman ve Su İşleri Bakanlığı OGM- Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğü tarafından ormancılık faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi için kullanılmaktadır. Orman ve Su İşleri Bakanlığı Çevre ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğü Taşköprü Orman İşletme Müdürlüğü 11

12 Taşköprü Orman İşletme Müdürlüğü Ormanları Fauna Elemanları Memeli Türler Memeli türleri belirlemek için yerel halkı ile yapılan görüşmeler, kurum çalışanları, avcılar ile arazi üzerinde yapılan incelemeler ve değerlendirmeler neticesinde elde edilen bulgular değerlendirilmiştir. Gözlem ve incelemeler, su kenarları, geçitler, orman kenarı ve karışık yapraklı ormanlarda yapılmıştır. Gözlemler (iz takibi, dışkı inceleme) genellikle araç ile ve yaya olarak yapılmıştır. Arazi üzerinde yapılan incelemeler sonucunda yaban hayvanlarının dolaşma alanları, beslenme alanları, su kaynakları, barınma yerleri dikkate alınmış en çok görüldüğü ve tercih ettikleri alanlar olarak harita üzerinde nokta olarak gösterilmiştir. Her bir memeli hayvana ait belirti değerlendirilmiştir. Gözlemler sırasında fotoğraf makinesi kullanılmıştır. Arazi üzerinde yapılan gözlem ve incelemeler neticesinde memeli hayvanlara ait ayak izi ve dışkı gibi bulgular görüldükleri yerde fotoğraflanmış, koordinat bilgileri kayıt edilmiştir. Bu bilgiler memeli hayvanlara ait fauna haritası oluşturulurken kullanılmıştır. Arazi çalışmalarından elde edilen bulgular aşağıda verilmiştir. 12 adet memeli tür belirlenmiştir. Taşköprü ormanlarında var olduğu belirlenen memeli hayvan türlerinin koruma statülerinin değerlendirilmesi aşamasında a) Bern Sözleşmesi kriterlerine göre belirlenmiş listelerden EK-II ve III e göre; b) Uluslar arası Doğayı Koruma Birliği (IUCN) tarafından hazırlanmış ve 2012 yılı güncellenmiş Kırmızı Listesi (RDB) e göre değerlendirilerek gösterilmiştir. Tablo1. Taşköprü Orman İşletme Müdürlüğü Ormanlarında yaşayan memeli hayvan türleri ve koruma statüleri Latince Adı Türkçe Adı Koruma statüsü Veri Kaynağı Tür Erinaceus Gözlem Literatür Kirpi IUCN BERN europeaus (G) (L) LC - L Tür Sorex araneus Orman faresi LC Ek-III G Familya SCIURIDAE Sincaplar Tür Lepus europaeus Yabani tavşan LC Ek-III G L Tür Canis lupus Kurt LC Ek-II G L Tür Vulpes vulpes Kızıl tilki LC - G Familya MUSTELIDAE Sansarlar Tür Mustela nivalis Gelincik LC Ek-II G Tür Martes martes Ağaç sansarı LC G Tür Ursus arctos Bozayı LC Ek-II G Tür Sus scrofa Yaban domuzu LC Ek-III G Tür Capreolus capreolus Karaca LC Ek-III G Tür Cervus elaphus Geyik LC EK III G IUCN Risk Sınıfları: EW Vahşi hayatta nesli tükenmiş, CN Ciddi tehlike altında, EN Tehlike altında, VU Hassas LR Düşük risk, LR(cd) Korumaya bağımlı, LR(nt) Yakın tehdit altında, LR(lc) En az endişe verici Buna göre Taşköprü Orman işletme müdürlüğünde nesli tehlike altında ya da korumaya muhtaç memeli tür bulunmamaktadır. Kuşlar Taşköprü orman işletme müdürlüğü ve yakın çevresinde yaşayan kuş türlerinin belirlenmesi amacı yerel halk ile yapılan görüşmeler arazi çalışması ve habitat özelliklerine 12

13 göre bulunabilecek kuş türleri dikkate (Prof. Dr. Levent Turan nın çalışmaları) alınarak çalışma yapılmıştır. Bu veriler sadece göç döneminde (Mayıs-Haziran 2012 döneminde) yapılan saha gözlemler ve incelemelerden elde edilmiş verilerdir. Yıl boyunca, daha kapsamlı ve sık saha çalışmaları yapılması durumunda daha sağlıklı verilerin elde edilmesi mümkün olacaktır. Taşköprü ormanlarında 43 adet kuş türü belirlenmiştir. Elde edilen bulgular Tablo 2 de gösterilmiştir. Kuş türlerine ait veriler, uluslararası (IUCN-ERL, ve Bern Sözleşmesi ne göre) ölçekteki tehlike kategorilerine göre gösterilmiştir. Tablo 2: Çalışma alanında ve civarında tespit edilen kuş türlerinin uluslar arası anlaşmalara göre tehlike statüleri No Tür Türkçe Adı Uluslararası Tehlike Kategorileri IUCN ERL 1 Buteo rufinus kızıl şahin LC x 2 Pernis apivorus arıcıl LC x 3 Falco tinnunculus kerkenez LC x 4 Falco peregrinus gezgincidoğan LC x Bern Sözleşmesi Ek - II 5 Alectoris chukar kınalı keklik LC x 6 Perdix perdix çil keklik LC x 7 Coturnix coturnix bıldırcın LC x 8 Fulica atra sakarmeke LC x 9 Streptopelia turtur üveyik LC x 10 Cuculus canorus gugukkuşu x 11 Bubo bubo puhu LC x 12 Asio otus kulaklı orman baykuşu LC x 13 Athene noctua kukumav LC x 14 Tyto alba peçeli baykuş LC x 15 Apus apus ebabil, karasağan LC x 16 Merops apiaster arıkuşu LC x 17 Upupa epops ibibik LC x 18 Picus viridis yeşil ağaçkakan LC x 19 Dendrocopus syriacus alaca ağaçkakan x 20 Galerida cristata tepeli toygar LC x 21 Lullula arborea orman toygarı LC x 22 Ptyonoprogne rupestris kaya kırlangıcı LC x 23 Motacilla flava feldegg sarı kuyruksallayan LC x 24 Motacilla alba alba Akkuyruksallayan LC x 25 Troglodytes troglodytes çit kuşu LC x 26 Phoenicurus phoenicurus dağ kızılkuyruğu LC x 27 Saxicola rubetra çayır taşkuşu LC x 28 Oenanthe isabellina kuyrukkakan LC x 29 Turdus merula karatavuk LC x 30 Turdus pilaris ardıç LC x 31 Parus ater çam baştankarası LC x 32 Parus caeruleus mavi baştankarası LC x 33 Sitta neumayer kaya sıvacısı LC x 34 Oriolus oriolus sarıasma LC x 35 Lanius collurio çekirgekuşu LC x 36 Garrulus glandarius kestane kargası LC 37 Pica pica saksağan LC 38 Corvus frugilegus ekinkargası LC 39 Corvus corax karakarga LC x 40 Sturnus vulgaris sığırcık LC Ek- III 13

14 41 Passer montanus dağ serçesi LC x 42 Fringilla coelebs ispinoz LC x 43 Carduelis carduelis saka LC x Taşköprü ormanlarında yaşayan belli başlı memeli türlere ait kısa bilgiler Caprealus caprealus (L.) (Karaca) Morfolojisi: Yükseklikleri cm ve kuyrukları 2-3cm uzunluğundadır. Ağırlığı kg arasında değişmekle birlikte bazen 35 kg a kadar çıkabilmektedir. Dişiler daha zayıf yapılıdır. Başları kısa, boynu uzun, vücudun ön bölümü arka bölümüne oranla daha dolgun, bacakları ince ve uzun, tırnakları küçük dar ve ince, kulakları orta uzunlukta dışa doğru ve aralıklıdır. Postu yazın kırmızımtrak, kışın ise gri renktedir. Karacanın erkeğine Teke, dişisine Keçi, yavrusuna da Oğlak denir Karaca ilk boynuzunu Ocak ve şubat aylarında olmak üzere 9-10 aylık iken düşürür. Boynuzlarının yüzeyinde kabarcıklar bulunur. Uç kusma yakın dallar kısadır. Biyolojisi: Çiftleşmeleri Hazirandan Ağustos ayına kadar devam eder. Doğum çiftleşmeden hafta sonra olur. Mayıs ve haziran başında 1 veya 2 ender olarak 3 yavru doğurur. Yavrular doğumdan birkaç saat sonra annesini izlemeye başlar. Genç karacalar 1 yavru yapar. Karacalar erkek, dişi ve yavru birlikte olmak üzere aile halinde yaşarlar. Ancak dişi doğurma zamanında sürüden ayrılır. Kışın bazen aile grupları birleşerek sürüler halinde bulunulurlar yıl yaşayabilirler. Geyiklerle birlikte yaşamayı sevmezler. Yaşam Ortamı: Daha ziyade karışık ağaç türlerinin oluşturduğu içerisinde çayır ve tarlalar bulunan ormanlarda, kesilmiş bataklıklarda ve genç koruluklarda yaşarlar. Yazın ormanların yüksek yerlerinde, kışın ise vadilerde bulunurlar. Bu bakımdan Karaca, saf iğne yapraklı ağaçlardan kurulu orman koşullarında bulunmaz. Beslenmesi: Taze yumuşak otlarla, yapraklı ağaçların tomurcuk ve genç sürgünleriyle iğne yapraklı ağaçların uç sürgünleriyle beslenirler. Bunun yanında üzümsü bitkilerin meyvelerini, havuç, pancar gibi kökleri yanan bitkileri, patates fungus, yulaf gibi besin maddeleriyle beslenir. Karacanın en fazla sevdiği ağaçlar; Meşe, Kayın, Akçaağaç, Dişbudak, Karaağaç, Gürgen, Titrek kavak, Söğüt ve Göknar dır. Çam ve Ladini fazla sevmezler. Ormandaki ender ağaç türlerini daha çok severler. 14

15 Cervus elaphus L. (Kızıl Geyik) Morfolojisi: Erkekleri çatallı ve büyük boynuzlar taşırlar. Her yıl Mart-Nisan aylarında boynuzlarını atarlar. Yeni boynuz Ağustos ayına kadar gelişir. Dişileri boynuzsuzdur. Mayıs ayında renkleri esmerimsi kırmızı, Ekim ayına doğru ise koyu kahverengi ile kül rengi arasında değişir. Karın kısmı açık renklidir. Kuyruk sokumu etrafında aşağıya doğru inen bir ayna bulunur. Aynanın rengi daha açıktır. Çiftleşme mevsiminde erkeklerin boyunlarında bir yele bulunur. Dişide vücut ve bilhassa baş ve boyun daha ince yapılıdır. Biyolojisi: Genellikle sürüler halinde dolaşırlar. Erkeklerine Boğa, dişilerine İnek, yavrularına da Dana denir. Kızışma dönemi Eylül ayı sonlarında başlar ve Ekim 15

16 ayının ilk yarısında en yüksek noktasına erişir. Boynuz atma zamanı erkekler ayrılarak ayrı sürüler oluştururlar. Çiftleşme zamanı olan Eylül ayında güçlü boğalar sürüyü terk ederek ayrılır ve böğürerek dişileri etrafında toplarlar. Bu sırada sürüyü sevk eden geyik başka bir erkek geyiğin yaklaşmasına engel olur. Çiftleşen dişi geyikler yavrularını dünyaya getirmek ve kısmen büyütmek için sürüden ayrılır. Gebelik süresi 252 gün sürer. Doğum Haziran ayında olur. Genellikle 1 bazen 2 yavru doğurur. Genç inek danalar 1,5 yaşında çiftleşebilirler. Ömürleri yıl kadar olabilmektedir. Yaşam Ortamı: Geyik, sakin, sık ve çevresinde yer yer açıklıklar, tarla ve çayır gibi arazi, akarsu ve bataklık bulunan yerlerde yaşarlar. Gündüzleri sakin ve kuytu orman kısımlarında yatarak ve geviş getirerek dinlenirler. Beslenmesi: Çeşitli otlar, yaprak, taze sürgün ve çeşitli meyveler ve funguslarla beslenirler. Ancak kış aylarında özellikle kar yağışının çok fazla olduğu zamanlarda ardıç, Katır tırnağı, Böğürtlen yaprakları, çeşitli ağaçların kabuk ve ince dallarını yerler. Geyiğin kış aylarında kabuğunu soyduğu ağaçlar Ladin, Meşe, Dişbudak, Göknar Kayın, Çam ve Kızılağaç tır. Canis lupus L. (Kurt) Morfolojisi: Uzunluğu cm kuyruğu 35-50cm cidago yüksekliği 75-80cm, ağırlığı kg dır. Başı öne doğru sivri olmakla birlikte kuvvetli çene adalelerinden dolayı başın geri kısmı geniştir. Boynu çok kuvvetlidir. Ayak pençeleri çok kuvvetlidir. Kuyruğu eğimli olarak sarkıktır. Kuyruğun boyu vücudun yarısını aşamaz. Sırt kısmı koyu esmerdir. Burnu siyahtır. Kılları kışın uzundur ve arasında sık bir biçimde yumak gibi kısımlar bulunur. Yaşlanan kurtta renk griye dönmektedir. Omuz başında V harfine benzer siyah bir bölüm bulunur. Dişi kurt erkeğine oranla daha küçüktür. 16

17 Biyolojisi: Kızışma zamanı Aralık ile şubat ayları arasındadır. Yaşlı olanlar daha erken kızışırlar. Kızışma süresi gençlerde daha uzundur. Yılda 1-2 kez yavru yapabilirler. Gebelik süresi 9 haftadır arasında (Genç analar 3-5, yaşlılar 6-14) yavru doğurabilirler. Yavrular gözü kapalı olarak doğar ve gün sonra gözleri açılırlar. Yavruların bakım ve korunması dişi kurda aittir. Yavrular 2-3 yaşında erginleşirler. Kurtlar yıl yaşarlar. Yaşam Ortamı: Yapraklı ve iğne yapraklı ormanlar, çalılıklar ve step alanlarında yaşamayı severler. Beslendiği ve bağlı bulunduğu ortama kolayca uyum sağlayabilir. Karanlık basınca ortaya çıkarlar. Beslenmeleri: Geyik, karaca, Tavşan, Tilki gibi av hayvanlarına, Koyun, Sığır, At ve Köpek gibi evcil hayvanlara saldırır. Avlanma sırasında günde 60 km yol alabilirler. Her grup kendi avlanma alanını idrarla belirler. 17

18 Vulpes vulpes (L.) (Kızıl Tilki) Morfolojisi: Boyu m olup bunun 34-45cm si kuyruktur. Ağırlığı 3-10kg kadardır. Kışın tüyleri beyazımsı, yazın kırmızımtrak olur. Kafatası ince uzun ve dardır. Yanak ve kulak kısmındaki bol ve uzun tüylerden dolayı başı geniş gibi görünür. Gözleri büyük olup göz bebekleri şaşı imiş gibi görünür. Burnu, gözkapakları ve dudakları siyahtır. Ön ayakları 5 parmaklıdır. Baş parmak yere değmez. Arka ayaklar ise 4 parmaklıdır. Kuyruğun dip kısmı ile orta kısmı arasında ve kuyruk kemiklerinden ilkinin üst bölümünde Viole denilen ve rengi ile kuyruğun diğer kısmından ayrılan bir salgı bezi vardır. Bu bez, kötü kokan yağımsı bir madde salgılar, erkeğin dişisini bulmasını sağlar. Biyolojisi: Yılın büyük kısmını tek başına geçirir. Bu bakımdan kış mevsiminden avlanan iki tilkiyi yanyana görmek çok zordur. Kızışma döneminde ise dişinin peşinde çok sayıda erkekler bulunur. Kızışma zamanı mevsim hallerine göre değişiklik gösterir. Ilık geçen kışlarda Ocak ayı, Çok soğuk geçen kışlara ise Mart ayı başlarında kızışırlar. Gebelik süresi gündür. Dişi hazırladığı yuvada 3-6 bazen de 11 e varan yavru doğurur. İki hafta sonunda yavrular anne ile birlikte dolaşmaya başlar yıl kadar yaşayabilirler. Yaşam ortamı: Orman, dağ, ova ve steplerde yaşar. Orman, tarla ve çayırların bir arada bulunduğu yerleri sever. Hazır olan başka bir hayvan ait olan yuvaları tercih eder. Kayalık yerlerde doğal oyuklar, kolay açılabilecek yerlerde ise, kendi açtığı tünelleri kullanır. Tünellerinde 15 kadar giriş deliği bulunur. Gündüz, sevdiği ve iyi saklandığı çalılık, otluk, yarık, in ve kovuklarda yatarak dinlenir. Bir ini her zaman kullanmaz. Oldukça düzenli bir şekilde değişik inler kullanılır. Beslenmeleri: Böcek, kurbağa, fare, tavşan, balık, çeşitli kümes hayvanları, yabani av kuşları, yumurta ve yavruları, hayvan leşleri üzümsü bitkilerin ve diğer bitkilerin meyvelerini yiyerek beslenirler. Günlük besin maddesini genellikle fareler oluşturur. Tilki kuduz hastalığının yayıcısı ve taşıyıcısıdır. 18

19 Ursus arctos L. (Boz ayı) Morfolojisi: Boyları ortalama cm, kuyruğu 8-10cm, cidago yüksekliği cm olup, ağırlığı kg dır. Ağzında 40 adet kuvvetli fakat keskin olmayan diş vardır. Alnı düz, kulakları kısa, yuvarlak ve birbirinden ayrıktır. Ağız ve burun kısmı ileriye doğru hafif uzamıştır. Boynu kısa ve çok kaslıdır. Çukurda olan gözleri birbirine yakındır. Bacakları kısa, pençeler 5 parmaklı, tırnaklar uzun ve kıvrık, ayakların üst kısımları sık kıllarla kaplı, tabanları çıplaktır. Kuyruğu kısa olup, postunun rengi pas sarısı griden siyah denilecek kadar koyu kahverengiye değişir. Biyolojisi: Çiftleşme zamanı genellikle Haziran-temmuz aylarıdır. Gebelik süresi 6-9 aydır. Doğurmaya yakın dişi, mağarada veya bir çukurlukta uygun bir yer arar ve orayı yosun ve kuru yapraklarla döşer. Aralık-Şubat ayları arasında 1-4 yavru yapar. Gençler 2, yaşlılar 3-4 yavru yaparlar. Yavrular iri bir sıçan kadardırlar. Renkleri mavimtrak sarı olup sonraları kahverengi olur. 6 haftada bayağı gelişirler. 1-3 yaşındaki ayılara genç, 6 yaşa kadar orta yaşlı, daha yaşlılarına da koca ayı denir. 30 yaşına kadar. yavru yapabilir yıl yaşayabilirler. İnlerini kuru yerlerde, kaya kovuğu, kök oyuğu mağaralarda yaparlar. Yaşam Ortamı: Gündüzleri daha ziyade zor girilebilen sık ormanlarda geçirirler. Ortalık kararmaya başlayınca faaliyete geçerler. Rahatsız edilmedikleri takdirde sakin yerlerde gündüz de dolaşabilirler. Beslenmeleri: Besinlerinin en büyük kısmını otlar, kökler, yabani meyveler, Meşe, Kayın tohumları, fungus, yabani üzüm, mısır, yulaf, buğday, göknar ve çamların kabuklarında dişleriyle odun kısmına kadar ulaşan yaralar açar ve buralarını ön ayağının tırnaklarıyla tırmalar. Hayvansal besinlerden; domuz yavrusunu, geyik, karaca, tavşan, kuşların yavru ve yumurtaları, Dağ horozu, Koyun, Keçi, Sığır gibi hayvanlarla beslenir. Avını sessizce arar. Saklanıp üzerine atılabilir. Genel olarak insanlardan kaçar, çekingen ve ürkektir. Yalnız yavrulu veya yaralanmış ise tehlikeli olur. Ufak ayılar, çok iri olanlardan daha hareketli ve tehlikelidirler. 19

20 20

21 Yaban Domuzu (Sus scrofa L.) 2.2. Morfolojisi: Gelişmiş bir yaban domuzunun boyu 150, kuyruğu 40, cidago yüksekliği cm civarında, ağırlığı kg dır. Bununla beraber ağılığı kg olanları da vardır. Yaban domuzu biçimi yönünden evcile çok benzese de ondan bacaklarının yüksek, başının uzunca ve kıllarının fırça gibi daha sık ve gelişmiş olması ile ayırt edilmektedir. Kıllar esmerimtrak, sarımtrak gri ve siyahımsı olmak üzere karışık bir renk tonundadır. Kılların ucu açık renkte olduğundan vücut renginin tanımlanması güçtür. Kulakları, bacaklarının alt kesimi siyah, alnı ve başının alnına yakın kısmı sarımtrak kül rengi, burun ve ağzın yukarı bölümleri ise daha koyudur. Gözleri küçük, çukurca ve başın yukarı bölümünde 21

22 olduğundan besin maddelerini ararken gözünden çok, koku duyusundan yaralanır. Kulakları oldukça büyük ve sık kıllıdır. Yayılışı: Yaban domuzları ülkemizde yaşam yerlerine uyan çalılık, sazlık, bataklık ve ormanlık alanlarda yaşamaktadırlar. Yaban hayvanlarının çoğu genellikle gece faaliyet gösterirler. Ülkemizde çok miktarlarda rastlanıldığı yerler; Kırklareli, Tekirdağ, İstanbul, Sakarya, Bolu, Zonguldak, Kastamonu, Sinop, Samsun,Giresun,Rize, Trabzon, Bursa, Balıkesir, Antalya,Aydın, Muğla, Afyon, Kütahya, Mersin dir. Beslenmeleri: Yaban domuzları hem bitkisel hem de hayvansal besin alarak beslenirler yani omnivor durlar. Başlıca besinleri; meşe, kayın ve kestane meyveleridir. Toprağı kazarak fideleri ve yeni dikilmiş fidanları çıkarır, ağaç kökleri, bunun yanında geyik danalarını, karaca ve tavşan yavrularını kuşların yumurta ve yavruları ile birlikte patates ve mısırda önemli besin kaynağıdır. Biyolojisi: Yaban domuzu genellikle Ekim, Kasım aylarında bazı yörelerde daha geç kızışırlar. Bu dönemleri besin maddelerinin miktarı etkiler. Zira bol tohum yılarında daha erken kızıştıkları saptanmıştır. Normal olarak ayrı yaşayan kuvvetli erkek domuzlar, kızışma döneminde sürüye katılırlar. Çiftleşme yeteneklerini gelişme durumlarına göre 1,5 yaşlarında bazen de daha erken elde ederler. Gebelik süresi Haftadır. Doğurma zamanı yaklaşan dişiler sürüden ayrılarak sakin ve emniyetli bir yere çekilir ve orada 6 12 yavru doğurur. Domuz yavruları, diğer hayvanların yavrularına kıyasla doğar doğmaz çok hareketli olurlar. Dişi, yavrularını 14 gün kadar emzirir bu iki haftadan sonra anne yavrularıyla birlikte yuvayı terk eder. Dişilerle yavrular sürü halinde yaşarlar. Yaban domuzlarında dişlerin aşınması dikkate alınarak yaş tespiti yapmak mümkündür. Çalak denilen alt ve üst dişler sürekli büyür. Bu dişlerin büyüklüğü yaş hakkında bilgi verir. Özellikle alt çalağın aşınma miktarı oldukça güvenilir bir fikir verir. Aşınmanın her santimetresi yaklaşık 1 yaş olarak hesap edilir. Domuzlar yıl kadar yaşarlar. İzleri, Dışkılar ve Diğer Belirtiler: Yaban domuzlarının ön ayak izleri geyikte olduğu gibi arka ayağınkine oranla oldukça büyüktür. Örneğin, bu fark 0.5 cm, genişlikte 1cm dir. Arka ayağın toynakları ön ayaktakiler kadar açık değildir. İlk 3 yıl içerisinde erkek ve dişide ön ve arka ayakların toynakları uzunluk bakımından birbirinden farklıdır. Fakat burada bir kesinlik bulunmayıp bazen sol ayak, bazen de sağ ayağınki diğerlerinden uzun olur. Kural olarak 3 yaşından sonra bu büyüklük ayrımı görülmez. Çift tırnaklı hayvanlardan olan yaban domuzunun hızlı kaçış ve sıçrama izleri sert topraklarda dahi yer yer belli olur. Tek ayağın bıraktığı iz şekli ve büyüklüğü hayvanın tanınmasında yeterli olabilir. Hayvanın gidiş yönü tırnak ve parmak uçlarından, ön ve arka ayak izleri farklı olanlar ise ön ayak izlerinden belirlenir. 22

YGS Yönetimine Ormancılık Perspektifinden Bakmak. (Ormancılıkta Yaban Hayatına Yer Vermek) I. Bölüm

YGS Yönetimine Ormancılık Perspektifinden Bakmak. (Ormancılıkta Yaban Hayatına Yer Vermek) I. Bölüm YGS Yönetimine Ormancılık Perspektifinden Bakmak (Ormancılıkta Yaban Hayatına Yer Vermek) I. Bölüm YGS yönetimi; Hedef, prensipler,araçlar,gerekli şartlar ve detaylar Hedef: EtkinYGS yönetimi Prensip:

Detaylı

DADAY ORMAN İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ FAUNASI

DADAY ORMAN İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ FAUNASI DADAY ORMAN İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ FAUNASI DOÇ. DR. ÖMER KÜÇÜK KASTAMONU ÜNİVERSİTESİ ORMAN FAKÜLTESİ Biyolojik çeşitlilik YABAN HAYATI VE SERTİFİKASYON YABAN HAYATI NEDİR? Yaban hayatı (YH); işletmeye konu

Detaylı

Besin Zinciri, Besin Ağı ve Besin Piramidi

Besin Zinciri, Besin Ağı ve Besin Piramidi Besin Zinciri, Besin Ağı ve Besin Piramidi Besin Zinciri, Besin Ağı ve Besin Piramidi Bir ekosistemde üreticilerden tüketicilere doğru besin aktarımı meydana gelir. Üreticilerden başlayarak bir trafik

Detaylı

YGS Yönetimine Ormancılık Perspektifinden Bakmak. (Ormancılıkta Yaban Hayatına Yer Vermek) II. Bölüm TÜBİTAK 107 G 029

YGS Yönetimine Ormancılık Perspektifinden Bakmak. (Ormancılıkta Yaban Hayatına Yer Vermek) II. Bölüm TÜBİTAK 107 G 029 YGS Yönetimine Ormancılık Perspektifinden Bakmak (Ormancılıkta Yaban Hayatına Yer Vermek) II. Bölüm Masraf nereden? Ana amacı odun yetiştirmek olan bir işletmede, ikinci amaç da yaban hayvanı üretimi olursa,

Detaylı

talebi artırdığı görülmektedir.

talebi artırdığı görülmektedir. K üçükbaş hayvan yetiştiriciliği diğer hayvancılık kollarına göre yapısal, ekonomik ve teknoloji kullanımı yönleriyle farklılıklar göstermektedir. Büyükbaş hayvancılığa göre birim alandan sağladığı yarar

Detaylı

AYI (Ursus arctos) SAYIMI

AYI (Ursus arctos) SAYIMI AYI (Ursus arctos) SAYIMI Artvin, Şavşat, Meydancık 22-24 Mayıs 2013 T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü 12. Bölge Müdürlüğü, Artvin Şube Müdürlüğü Telefon :

Detaylı

SOYA VE HASADI TANSU BULAT GAMZE DİDAR KIZGIR

SOYA VE HASADI TANSU BULAT GAMZE DİDAR KIZGIR SOYA VE HASADI TANSU BULAT GAMZE DİDAR KIZGIR 1 2 Soya, Japonya ve Çin gibi doğu Asya ülkelerinin en önemli tarımsal ürünlerinden biri olarak, yüzyıllardan beri, buradaki insanların temel besinlerini oluşturmuştur.

Detaylı

AKDENİZBİRLİK BUDAMA 10

AKDENİZBİRLİK BUDAMA 10 ZEYTİNDE BAKIM İŞLEMLERİ 61 BUDAMA 10 Budama ; Muhtelif zaman ve yaşlarda değişik amaçlarla ağacın bazı sürgün ve dallarının kesilmesidir. Bu tanım içinde, farklı yaş ve biçimlerde yapılacak budamalar

Detaylı

SİLVİKÜLTÜRÜN TEMEL İLKELERİ. Doç. Dr. Zafer YÜCESAN

SİLVİKÜLTÜRÜN TEMEL İLKELERİ. Doç. Dr. Zafer YÜCESAN SİLVİKÜLTÜRÜN TEMEL İLKELERİ Doç. Dr. Zafer YÜCESAN TEMEL KAVRAMLAR Ağaç? Orman? Mekanik ve Organik görüş? Yaşam ortaklığı? Silvikültür? Amacı ve Esasları? Diğer bilimlerle ilişkileri? Yöresellik Kanunu?

Detaylı

BUDAMA. Prof. Dr. İbrahim TURNA. KTÜ Orman Fakültesi Silvikültür Anabilim Dalı, Trabzon

BUDAMA. Prof. Dr. İbrahim TURNA. KTÜ Orman Fakültesi Silvikültür Anabilim Dalı, Trabzon BUDAMA Prof. Dr. İbrahim TURNA KTÜ Orman Fakültesi Silvikültür Anabilim Dalı, Trabzon BUDAMA 1. Ağaç gövdeleri üzerindeki kuru, kısmen de yaşayan (yeşil) alt dalların belli esaslara uyularak kesilip uzaklaştırılmasına

Detaylı

Yasir AYRAN 20080302006

Yasir AYRAN 20080302006 Yasir AYRAN 20080302006 Narin yapılı hayvanlardır. Erkekleri çoğunlukla boynuzludur. Yıl sonunda büyümüş boynuzlarının derileri kurur; hayvan boynuzlarını ağaçlara sürterek atar. Her yıl bu işlemi tekrarlar.

Detaylı

Asma Fidanı Yetiştiriciliği

Asma Fidanı Yetiştiriciliği Asma Fidanı Yetiştiriciliği Dünya genelinde saksı içerisinde asma fidanı yetiştiriciliğinde büyük artış gözlenmektedir. Avrupa, Kuzey Amerika, Avustralya ve Afrika da artan sayıda üretici artık Jiffy tablet

Detaylı

DOĞAL KAYNAKLAR VE EKONOMİ İLİŞKİLERİ

DOĞAL KAYNAKLAR VE EKONOMİ İLİŞKİLERİ DOĞAL KAYNAKLAR VE EKONOMİ İLİŞKİLERİ Doğal Kaynak ve Ekonomi İlişkisi 1- Büyük sermaye ve doğal kaynaklara sahip gelişmiş ülkeler, doğal kaynaklardan etkin şekilde faydalanma yollarını aramaktadır. Örneğin,

Detaylı

MALZEMELERİN GERİ DÖNÜŞÜMÜ. Prof.Dr. Kenan YILDIZ

MALZEMELERİN GERİ DÖNÜŞÜMÜ. Prof.Dr. Kenan YILDIZ MALZEMELERİN GERİ DÖNÜŞÜMÜ Prof.Dr. Kenan YILDIZ Çevre ve Maliyeti Çevrenin ekonomiye maliyete konusunda üç temel durumdan bahsetmek mümkündür. Bunlar; 1) çevrenin ekonomiye maliyeti yoktur 2) çevrenin

Detaylı

Bir organizmanın doğal olarak yaşadığı ve ürediği yere denir. Kısacası habitat bir organizmanın adresidir.

Bir organizmanın doğal olarak yaşadığı ve ürediği yere denir. Kısacası habitat bir organizmanın adresidir. 1.EKOSİSTEMLER TÜR HABİTAT POPÜLASYON EKOSİSTEM TÜR: Kendi aralarında üreyip verimli döller verebilen ve bir ortak atadan gelen benzer bireylerin oluşturduğu topluluğa denir. POPÜLASYON: Belli bir bölgede

Detaylı

ACER CİNSİNİN ORMAN ALTI FLORASI

ACER CİNSİNİN ORMAN ALTI FLORASI ACER CİNSİNİN ORMAN ALTI FLORASI Acer campestre L.-Ova akçaağacı Yayılışı: Kuzey ve Güney Avrupa hariç tüm Avrupa, Trakya ve Kuzey Anadolu, Kafkasya, Kuzey İran, Kuzey- Batı Afrika da yayılış gösterir.

Detaylı

ANKARA İLİ BASIM SEKTÖRÜ ELEMAN İHTİYACI

ANKARA İLİ BASIM SEKTÖRÜ ELEMAN İHTİYACI ANKARA İLİ BASIM SEKTÖRÜ ELEMAN İHTİYACI Gülnaz Gültekin*, Orhan Sevindik**, Elvan Tokmak*** * Gazi Üniversitesi, Teknik Eğitim Fakültesi, Matbaa Öğretmenliği Bölümü, Ankara ** Ankara Ü., Eğitim Bil. Ens.,

Detaylı

10. SINIF KONU ANLATIMI. 46 EKOLOJİ 8 BİYOMLAR Karasal Biyomlar

10. SINIF KONU ANLATIMI. 46 EKOLOJİ 8 BİYOMLAR Karasal Biyomlar 10. SINIF KONU ANLATIMI 46 EKOLOJİ 8 BİYOMLAR Karasal Biyomlar EKOSİSTEM İLE BİYOM ARASINDAKİ İLİŞKİ Canlıların yeryüzünde dağılışını etkileyen abiyotik ve biyotik faktörlere olarak bitki ve hayvan topluluklarını

Detaylı

DADAY ORMAN ĠġLETME MÜDÜRLÜĞÜ NÜN YABAN HAYATI POTANSĠYELĠ VE DEĞERLENDĠRĠLMESĠ

DADAY ORMAN ĠġLETME MÜDÜRLÜĞÜ NÜN YABAN HAYATI POTANSĠYELĠ VE DEĞERLENDĠRĠLMESĠ DADAY ORMAN ĠġLETME MÜDÜRLÜĞÜ NÜN YABAN HAYATI POTANSĠYELĠ VE DEĞERLENDĠRĠLMESĠ HAZIRLAYAN: DOÇ. DR. ÖMER KÜÇÜK KASTAMONU ÜNİVERSİTESİ ORMAN FAKÜLTESİ 2011-TEMMUZ KASTAMONU Genel Bilgiler Literatür Çalışması

Detaylı

MARUL/SALATA YETİŞTİRİCİLİĞİ

MARUL/SALATA YETİŞTİRİCİLİĞİ MARUL/SALATA YETİŞTİRİCİLİĞİ GİRİŞ: Salata ve marul tek yıllık serin iklim sebzesidir. Yetişme süresi 2-3 ay gibi kısa süreli olan salata ve marul tiplerinde açıkta ve örtü altında değişik mevsimlere uygun

Detaylı

KORUNAN ALANLARIN PLANLANMASI

KORUNAN ALANLARIN PLANLANMASI KORUNAN ALANLARIN PLANLANMASI III. Hafta Yrd. Doç. Uzay KARAHALİL Köprülü Kanyon Milli Parkının Kısa Tanıtımı Gerçekleştirilen Envanter Çalışmaları Belirlenen Orman Fonksiyonları Üretim Ekolojik Sosyal

Detaylı

BİYOMLAR KARASAL BİYOMLAR SELİN HOCA

BİYOMLAR KARASAL BİYOMLAR SELİN HOCA BİYOMLAR KARASAL BİYOMLAR SELİN HOCA EKOSİSTEM İLE BİYOM ARASINDA İLİŞKİ Canlıların yeryüzünde dağılışını etkileyen abiyotik ve biyotik faktörlere bağlı olarak bitki ve hayvan topluluklarını barındıran

Detaylı

VE GIDALARDA KULLANIM POTANSİYELLER YELLERİ. ÜSTÜN, Sadettin TURHAN

VE GIDALARDA KULLANIM POTANSİYELLER YELLERİ. ÜSTÜN, Sadettin TURHAN ANTİFR FRİZ Z PROTEİNLER VE GIDALARDA KULLANIM POTANSİYELLER YELLERİ N. Şule ÜSTÜN, Sadettin TURHAN Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Gıda Mühendisliği Bölümü, Samsun, Türkiye Antifriz

Detaylı

Osmaniye Rüzgar Elektrik Santrali (135 MW) Ornitoloji İzleme Çalışması. 2010 Yılı Turna Araştırması

Osmaniye Rüzgar Elektrik Santrali (135 MW) Ornitoloji İzleme Çalışması. 2010 Yılı Turna Araştırması (135 MW) Ornitoloji İzleme Çalışması 2010 Yılı Turna Araştırması Hazırlayan: Kerem Ali Boyla, MSc. Uzman Biyolog, Ornitolog (kuşbilimci) kerem.boyla@gmail.com +90 (212) 2496987 +90 (533) 3775191 Mayıs

Detaylı

Bahçe Bitkilerinin Ülke Ekonomisindeki Yeri. Doç. Dr. Yıldız Aka Kaçar

Bahçe Bitkilerinin Ülke Ekonomisindeki Yeri. Doç. Dr. Yıldız Aka Kaçar Bahçe Bitkilerinin Ülke Ekonomisindeki Yeri Doç. Dr. Yıldız Aka Kaçar Türkiye tarımın da bitkisel üretim, tek yıllık ve çok yıllık kültür bitkileriyle nadas dahil toplam 26,5 milyon ha lık bir alanda yapılmaktadır.

Detaylı

10 DÖNÜMLÜK DUT BAHÇESİ TESİS ETMEK

10 DÖNÜMLÜK DUT BAHÇESİ TESİS ETMEK DUT YETİŞTİRİCİLİĞİ 10 DÖNÜMLÜK DUT BAHÇESİ TESİS ETMEK İpekböceğinin tek gıdası dut yaprağı dır ve bir kutu ipekböceği için yaklaşık 500 kilogram dut yaprağına ihtiyaç vardır. Dutluklarda dikkat edilmesi

Detaylı

Bu nedenle budama, meyvecilikte karlılık oranını artırmak için yapılması gereken en önemli bakım tedbirlerindendir.

Bu nedenle budama, meyvecilikte karlılık oranını artırmak için yapılması gereken en önemli bakım tedbirlerindendir. MEYVE AĞAÇLARINDA BUDAMA Prof. Dr. Ali ÜNAL E.Ü. Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü EGE ÜNİVERSİTESİ TARIMSAL UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Çiftçi Broşürü : 28 Meyve Ağaçları Neden Budanır? Meyve

Detaylı

Sulama Ot Mücadelesi ve Çapalama Gübreleme ve Toprak Islahı Seyreltme Gölgeleme veya Siperleme Budama Yerinde Kök Kesimi

Sulama Ot Mücadelesi ve Çapalama Gübreleme ve Toprak Islahı Seyreltme Gölgeleme veya Siperleme Budama Yerinde Kök Kesimi FİDAN ÜRETİMİNDE BAKIM ÇALIŞMALARI Sulama Ot Mücadelesi ve Çapalama Gübreleme ve Toprak Islahı Seyreltme Gölgeleme veya Siperleme Budama Yerinde Kök Kesimi SULAMA Sulamada kullanılan suyun miktarı; toprağın

Detaylı

Normal (%) 74 59 78 73 60. Bozuk (%) 26 41 22 27 40. Toplam (Ha) 889.817 192.163 354.526 1.436.506 17.260.592. Normal (%) - - - - 29

Normal (%) 74 59 78 73 60. Bozuk (%) 26 41 22 27 40. Toplam (Ha) 889.817 192.163 354.526 1.436.506 17.260.592. Normal (%) - - - - 29 1.1. Orman ve Ormancılık Türkiye yaklaşık olarak 80 milyon hektar (ha) yüzölçümüyle dağlık ve eko-coğrafya bakımından zengin bir çeşitliliğe sahiptir. Bu ekolojik zenginliğe paralel olarak ormanlar da

Detaylı

Özet. Giriş. 1. K.T.Ü. Orman Fakültesi, Trabzon., 2. K.Ü. Artvin Orman Fakültesi, Artvin.

Özet. Giriş. 1. K.T.Ü. Orman Fakültesi, Trabzon., 2. K.Ü. Artvin Orman Fakültesi, Artvin. Deniz Kıyılarında Biriken Katı Atık Maddelerin Örnekleme Yoluyla Tür ve Miktar Olarak Belirlenmesine İlişkin Bir Çalışma ( Trabzon Beşirli Deresi Küçük Yoroz Burnu Arası ) 1 Hasan Zeki KALAY, 1 Sezgin

Detaylı

İşletme Amaçları ve Koruma Hedefleri Ormancılığın ve orman işletmesinin en önemli görevi, toplumun orman ürün ve hizmetlerine olan ihtiyacını karşılamak olduğundan, işletmenin amaç veya hedeflerini saptaya

Detaylı

HAYVANCILIK BÜYÜKBAŞ HAYVANCILIK İŞLETME ELEMANI

HAYVANCILIK BÜYÜKBAŞ HAYVANCILIK İŞLETME ELEMANI KIRGIZİSTAN CUMHURİYETİ GENÇLİK, EMEK VE İSTİHDAM BAKANLIĞI KIRGIZİSTAN TÜRKİYE MANAS ÜNİVERSİTESİ NİTELİKLİ İŞGÜCÜ GELİŞTİRME PROJESİ NİGEP САПАТТУУ ЖУМУШЧУ КАДРЛАРДЫ ДАЯРДОО ДОЛБООРУ САЖУКАД HAYVANCILIK

Detaylı

İşletme Amaçları ve Koruma Hedefleri Ormancılığın ve orman işletmesinin en önemli görevi, toplumun orman ürün ve hizmetlerine olan ihtiyacını karşılamak olduğundan, işletmenin amaç veya hedeflerini saptaya

Detaylı

TEKNİK RESİM. Ders Notları: Mehmet Çevik Dokuz Eylül Üniversitesi. Ölçülendirme

TEKNİK RESİM. Ders Notları: Mehmet Çevik Dokuz Eylül Üniversitesi. Ölçülendirme TEKNİK RESİM 2010 Ders Notları: Mehmet Çevik Dokuz Eylül Üniversitesi 2/33 nin Gereği ve Önemi Ölçekler Ölçek Çeşitleri Elemanları Ölçü Çizgisi Ölçü Rakamı Ölçü Sınır Çizgisi Açı ve Yay Ölçüleri Yay si

Detaylı

Örtü Altında Elma Yetiştiriciliği

Örtü Altında Elma Yetiştiriciliği Örtü Altında Elma Yetiştiriciliği Ülkemiz diğer meyve türlerinde olduğu gibi, yumuşak çekirdekli meyve yetiştiriciliğinde de çok büyük bir potansiyele sahiptir. Ancak bu potansiyelden geçmişte gereği kadar

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Cumhuriyet Halk Partisi Bursa Milletvekili Kaleli sığınma evlerinde kalan kadınlarla ilgili hazırladığı iki ayrı kanun teklifi sundu. Tarih : 08.03.2013 Bursa Milletvekili Sena Kaleli nin kanun teklifleri

Detaylı

2. Karışımın Ağaç Türleri Meşcere karışımında çok değişik ağaç türleri bulunur. Önemli olan, ağaçların o yetişme ortamı özelliklerine uyum gösterip

2. Karışımın Ağaç Türleri Meşcere karışımında çok değişik ağaç türleri bulunur. Önemli olan, ağaçların o yetişme ortamı özelliklerine uyum gösterip 2. Karışımın Ağaç Türleri Meşcere karışımında çok değişik ağaç türleri bulunur. Önemli olan, ağaçların o yetişme ortamı özelliklerine uyum gösterip karışıma katılabilmeleridir. Karışımdaki ağaç türleri

Detaylı

MADENCİLİK SONRASI ONARIM ÇALIŞMALARINDA PEYZAJ MİMARLARININ YERİ

MADENCİLİK SONRASI ONARIM ÇALIŞMALARINDA PEYZAJ MİMARLARININ YERİ MADENCİLİK SONRASI ONARIM ÇALIŞMALARINDA PEYZAJ MİMARLARININ YERİ Hazırlayan: Araş. Gör Özlem Candan Külekci Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü PEYZAJ MİMARLIĞININ MESLEK ALANLARI

Detaylı

TAVLAMA KOŞULLARININ ÖĞÜTME PERFORMANSI VE UNA ETKİLERİ

TAVLAMA KOŞULLARININ ÖĞÜTME PERFORMANSI VE UNA ETKİLERİ TAVLAMA KOŞULLARININ ÖĞÜTME PERFORMANSI VE UNA ETKİLERİ H Ü S A M E T T İ N A L İ Ç A Ğ L A R G E N E L M Ü D Ü R Y A R D I M C I S I G E N Ç D E Ğ I R M E N A. Ş. TAVLAMA Tavlama; tanenin nem düzeyini

Detaylı

ZEHİRSİZ DOĞA MANTARLARI. Yrd.Doç.Dr. Halil DEMİR

ZEHİRSİZ DOĞA MANTARLARI. Yrd.Doç.Dr. Halil DEMİR ZEHİRSİZ DOĞA MANTARLARI Yrd.Doç.Dr. Halil DEMİR TÜRKİYE NİN YENEN MANTARLARI Ülkemiz sahip olduğu flora ve iklim koşulları nedeniyle değişik ortamlarda yetişen doğa mantarları yönünden oldukça zengindir.

Detaylı

TOPOĞRAFYA, YÜKSELTİ VE RÖLİYEF

TOPOĞRAFYA, YÜKSELTİ VE RÖLİYEF YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ Tepeleri karlı dağlardan düz ve geniş ovalara kadar, dünyamızın yüzü çeşitli yeryüzü şekilleri ile biçimlenmiştir. Jeologların bir ödevi de değişik yerlerde değişik yeryüzü şekillerinin

Detaylı

Basit Ölçme Aletleri. Basit Ölçme Aletleri. Uzunluk Ölçme Araçları ve Uzunlukların Ölçülmesi

Basit Ölçme Aletleri. Basit Ölçme Aletleri. Uzunluk Ölçme Araçları ve Uzunlukların Ölçülmesi Uzunluk Ölçme Araçları ve Uzunlukların Ölçülmesi Bunlar; jalonlar (flamalar), jalon sehpası, şakül (çekül), dik inme ve çıkmaya yarayan mimari gönye ve prizmalar ile çelik şerit metre, gibi aletlerdir

Detaylı

Bıldırcın... Üveyik... Karatavuk, öter ardıç

Bıldırcın... Üveyik... Karatavuk, öter ardıç Karar Tarihi :.../.../2015 Karar No: : 2015-2016 AV DÖNEMİ SİVAS İL AV KOMİSYON KARARI (ÖRNEK DİSPOZİSYON) 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanununun (Kanun) 3 üncü maddesi gereğince Vali ve/veya Vali yardımcısı...

Detaylı

İ.Ü. REKTÖRLÜĞÜ BEYAZIT YERLEŞKE BAHÇESİNDE BULUNAN KUŞ TÜRLERİ

İ.Ü. REKTÖRLÜĞÜ BEYAZIT YERLEŞKE BAHÇESİNDE BULUNAN KUŞ TÜRLERİ İ.Ü. REKTÖRLÜĞÜ BEYAZIT YERLEŞKE BAHÇESİNDE BULUNAN KUŞ TÜRLERİ İ.Ü. Rektörlüğü Bahçesinde bakım ve düzenleme çalışmaları yapılmadan önce kuş gözlemleri gerçekleştirilmiştir. Bu gözlemlere göre bahçede

Detaylı

ORMAN MÜHENDİSİ TANIM. Orman alanlarının saptanması, ağaçlandırılması, korunması, işletilmesi ve geliştirilmesi gibi konularda hizmet yürüten kişidir.

ORMAN MÜHENDİSİ TANIM. Orman alanlarının saptanması, ağaçlandırılması, korunması, işletilmesi ve geliştirilmesi gibi konularda hizmet yürüten kişidir. TANIM Orman alanlarının saptanması, ağaçlandırılması, korunması, işletilmesi ve geliştirilmesi gibi konularda hizmet yürüten kişidir. A- GÖREVLER KULLANILAN ARAÇ, GEREÇ VE EKİPMAN - Orman alanlarını saptar,

Detaylı

EĞİTİMİN İÇERİĞİ 29.06.2016 1

EĞİTİMİN İÇERİĞİ 29.06.2016 1 EĞİTİMİN İÇERİĞİ 1. Genel Böcek Şeması 2. Hamam Böceklerinin Yaşam Döngüsü 3. En Önemli Türleri 4. Alman Hamam Böceği 5. Doğu Hamam Böceği 6. Amerikan Hamam Böceği 7. Üç türün Biyolojik Verileri 8. Hamam

Detaylı

Orman Fonksiyonları -Zonlama Biyoçeşitlilik Koruma Alanları Estetik-Ekotuirzm İğneada: Fonksiyonlar: Ölçüt, Gösterge ve Aktiviteler Fonksiyonlar: Ölçüt, Gösterge ve Aktiviteler (Camili) Fonksiyonlar Ölçüt

Detaylı

MATEMATİK DERSİNİN İLKÖĞRETİM PROGRAMLARI VE LİSELERE GİRİŞ SINAVLARI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

MATEMATİK DERSİNİN İLKÖĞRETİM PROGRAMLARI VE LİSELERE GİRİŞ SINAVLARI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ MATEMATİK DERSİNİN İLKÖĞRETİM PROGRAMLARI VE LİSELERE GİRİŞ SINAVLARI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ Ahmet ÇOBAN Cumhuriyet Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü, SİVAS ÖZET: Bu araştırma, Matematik

Detaylı

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA Tarım Agro silvikültürel Agro silvipastoral Ormancılık Agropastoral Silvipastoral Hayvancılık Agroforestry de ağaçların çok tabakalı kuruluşu

Detaylı

AR& GE BÜLTEN ARAŞTIRMA VE MESLEKLERİ GELİŞTİRME MÜDÜRLÜĞÜ HAZİRAN. Turizm Sektörü Genel Değerlendirmesi ve Sektörde Çalışanların İş Tatmini

AR& GE BÜLTEN ARAŞTIRMA VE MESLEKLERİ GELİŞTİRME MÜDÜRLÜĞÜ HAZİRAN. Turizm Sektörü Genel Değerlendirmesi ve Sektörde Çalışanların İş Tatmini Turizm Sektörü Genel Değerlendirmesi ve Sektörde Çalışanların İş Tatmini Nesrin YARDIMCI SARIÇAY Ülkemizde, yaz sezonunun gelmesi ile birlikte turizm sektöründe hareketlilik de hızla arttı. 1990 lı yıllarda

Detaylı

İNSAN KIYMETLERİ YÖNETİMİ 4

İNSAN KIYMETLERİ YÖNETİMİ 4 İNSAN KIYMETLERİ YÖNETİMİ 4 İKY PLANLANMASI 1)Giriş 2)İK planlanması 3)İK değerlendirilmesi 4)İK ihtiyacının belirlenmesi 2 İnsanların ihtiyaçları artmakta ve ihtiyaçlar giderek çeşitlenmektedir. İhtiyaçlardaki

Detaylı

İSTİLACI TÜR TEHLİKESİ

İSTİLACI TÜR TEHLİKESİ İSTİLACI TÜR TEHLİKESİ Türkiye çok geniş flora ve faunaya sahiptir. Ülkemiz bu zenginliğin kıymetini bilmemekle beraber istilacı türlere bilerek veya bilmeyerek kapı açmaktadır. 12.01.2011 tarihinde Kuş

Detaylı

Cevizlerin Aşı ile Çoğaltılması

Cevizlerin Aşı ile Çoğaltılması Aşı kalemi alma; Bedemler çiçek açar iken aşı kalemleri mart ayında alınıp 40-50 cm derin kuma gömülür,elmalar çicek açar iken de yarma kabuk dilçikli aşı yapımına geçilir. Cevizin aşılanması diğer meyve

Detaylı

ORMAN AMENAJMANI ( BAHAR YARIYILI)

ORMAN AMENAJMANI ( BAHAR YARIYILI) ORMAN AMENAJMANI (2016-2017 BAHAR YARIYILI) YETİŞME ORTAMI ENVANTERİ Yetişme Ortamı? Orman toplumu ve onunla birlikte yaşayan diğer canlıların yetişmesini, gelişmesini sağlayan ve onları sürekli etkisi

Detaylı

ENDÜSTRİYEL AĞAÇLANDIRMALARDA BAKIM. Prof.Dr. Ali Ömer Üçler 1

ENDÜSTRİYEL AĞAÇLANDIRMALARDA BAKIM. Prof.Dr. Ali Ömer Üçler 1 ENDÜSTRİYEL AĞAÇLANDIRMALARDA BAKIM Prof.Dr. Ali Ömer Üçler 1 Endüstriyel ağaçlandırmalarda bakım işlemleri, ilk üç yıl bakımları ile Aralama ve Budama İşlemleri olarak isimlendirilmekte ve ayrı dönemlerde

Detaylı

BÖLÜM 3. Artvin de Orman Varlığı

BÖLÜM 3. Artvin de Orman Varlığı BÖLÜM 3 Artvin de Orman Varlığı Özgür EMİNAĞAOĞLU Orman, oldukça geniş bir alanda kendine özgü bir iklim oluşturabilen, belirli yükseklik, yapı ve sıklıktaki ağaçlar, ağaçcık, çalı ve otsu bitkiler, yosun,

Detaylı

ÖLÜ HAYVANLARIN ÖLÜMSÜZLEŞTİRİLMESİ

ÖLÜ HAYVANLARIN ÖLÜMSÜZLEŞTİRİLMESİ TÜBİTAK BİDEB LİSE ÖĞRETMENLERİ-FİZİK, KİMYA, BİYOLOJİ, MATEMATİK- PROJE DANIŞMANLIĞI EĞİTİMİ ÇALIŞTAYI (LİSE-4 [ÇALIŞTAY 2014]) ÖLÜMSÜZLEŞTİRİLMESİ GRUP PROJE EKİBİ TAXIDERMIST Ayşegül KARAPINAR MANTU

Detaylı

Çayın Bitkisel Özellikleri

Çayın Bitkisel Özellikleri Çayın Bitkisel Özellikleri Bir asırlık bir ömre sahip bulunan çay bitkisi doğada büyümeye bırakıldığında zaman bir ağaç görünümünü alır. Görünüş itibarı ile dağınık bir görünüm arz eden bitki yapısı tek

Detaylı

Rüzgar Enerji Santralleri ve Karasal Memeli Faunası

Rüzgar Enerji Santralleri ve Karasal Memeli Faunası 6. Türkiye Rüzgar Enerjisi Kongresi, 01-02 Kasım 2017, JW Marriott, Ankara Rüzgar Enerji Santralleri ve Karasal Memeli Faunası Dr. Yasin İLEMİN Yaban Hayatı Uzmanı Öğretim Görevlisi Muğla Sıtkı Koçman

Detaylı

21. Yüzyılın Başında II. Kırıkkale Sempozyumu 13-14 Mart 2008 Kırıkkale

21. Yüzyılın Başında II. Kırıkkale Sempozyumu 13-14 Mart 2008 Kırıkkale 21. Yüzyılın Başında II. Kırıkkale Sempozyumu 13-14 Mart 2008 Kırıkkale STANDART YAĞIŞ İNDİSİ (SYİ) METODU İLE KIRIKKALE İLİNDE KURAKLIK ANALİZİ Yrd. Doç. Dr. Osman YILDIZ Kırıkkale Üniversitesi Kızılırmak

Detaylı

Tanımlar. Bölüm Çayırlar

Tanımlar. Bölüm Çayırlar Çayır-Mer a Ders Notları Bölüm 1 1 1.1. Çayırlar Bölüm 1 Tanımlar Genel olarak düz ve taban suyu yakın olan alanlarda oluşmuş, gür gelişen, sık ve uzun boylu bitkilerden meydana gelen alanlardır. Toprak

Detaylı

TEKNİK GEZİ GÖREV RAPORU

TEKNİK GEZİ GÖREV RAPORU TEKNİK GEZİ GÖREV RAPORU 23-27 Mayıs 2016 tarihleri arasında Muğla Orman Bölge Müdürlüğü mıntıkalarında gerçekleştirilen Teknik Gezi ye ait bilgi ve değerlendirmeler aşağıda açıklanmıştır. Teknik Gezi

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Mustafa Fedai ÇAVUŞ. Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölüm Başkanı 02/12/2011 OSMANİYE

Yrd. Doç. Dr. Mustafa Fedai ÇAVUŞ. Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölüm Başkanı 02/12/2011 OSMANİYE Yrd. Doç. Dr. Mustafa Fedai ÇAVUŞ Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölüm Başkanı 02/12/2011 OSMANİYE Devlet adamlarından biri Konfüçyüs e sordu; İnsanları nasıl

Detaylı

AKOFiS TÜRKİYE NİN ORMAN VARLIĞI HEM ALAN, HEM DE ODUN SERVETİ AÇISINDAN ARTIYOR. Halkla İlişkiler Başkanlığı

AKOFiS TÜRKİYE NİN ORMAN VARLIĞI HEM ALAN, HEM DE ODUN SERVETİ AÇISINDAN ARTIYOR. Halkla İlişkiler Başkanlığı TÜRKİYE NİN ORMAN VARLIĞI HEM ALAN, HEM DE ODUN SERVETİ AÇISINDAN ARTIYOR Halkla İlişkiler Başkanlığı Değerli; TA K D İ M Ana Kademe, Kadın Kolları, Gençlik Kolları MKYK üyemiz, Bakan Yardımcımız, Milletvekilimiz,

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi 19 Mart 2014 İÇİNDEKİLER Dönem Revizyon Notları........ 3 Derecelendirme Metodolojisi........ 5 Notların Anlamı.........

Detaylı

BAŞLAR DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ

BAŞLAR DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ CANLILIK HÜCREYLE BAŞLAR DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ Şehit Polis İsmail Özbek Orta Okulu Melisa B. ALADAĞ & Bersu PAŞA 245 256 6/C 1 HÜCRE Hücre, çok hücreli canlılardaki en küçük yaşam birimidir. Canlının

Detaylı

Alpin Deprem Kuşağı nda yer alan Türkiye 3 ana deprem bölgesine ayrılır. Bunlar; o.kuzey Anadolu Kuşağı (Karadeniz kıyısı boyunca) o Güney Anadolu Kuş

Alpin Deprem Kuşağı nda yer alan Türkiye 3 ana deprem bölgesine ayrılır. Bunlar; o.kuzey Anadolu Kuşağı (Karadeniz kıyısı boyunca) o Güney Anadolu Kuş 7. ÇEVRESEL ETKİLER 7.1. Fiziksel ve Biyolojik Etkiler Proje alanı genel karakteristikleri hakkında Bölüm II de geniş bilgi verilmiş olduğu için burada sadece hatırlatma kabilinden kısa bilgiler verilecektir.

Detaylı

Fonksiyonlar. Fonksiyon tanımı. Fonksiyon belirlemede kullanılan ÖLÇÜTLER. Fonksiyon belirlemede kullanılan GÖSTERGELER

Fonksiyonlar. Fonksiyon tanımı. Fonksiyon belirlemede kullanılan ÖLÇÜTLER. Fonksiyon belirlemede kullanılan GÖSTERGELER Fonksiyonlar Fonksiyon tanımı Fonksiyon belirlemede kullanılan ÖLÇÜTLER Fonksiyon belirlemede kullanılan GÖSTERGELER Fonksiyona uygulanacak Silvikültürel MÜDAHALELER 2) ETÇAP Planlarının Düzenlenmesine

Detaylı

SİLVİKÜLTÜREL PLANLAMA-7. Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER

SİLVİKÜLTÜREL PLANLAMA-7. Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER SİLVİKÜLTÜREL PLANLAMA-7 Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER SILVIKÜLTÜRÜN AMACı: Koru ormanı İşletmelerinin Silvikültürel Planlaması Tıraşlama İşletmesi: Bir alan üzerinde yaşlı ağaçların aynı zamanda kesilmesi

Detaylı

YAPI İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YÖRESEL MİMARİ ÖZELLİKLERE UYGUN TİP KONUT PROJESİ ŞANLIURFA EVLERİ

YAPI İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YÖRESEL MİMARİ ÖZELLİKLERE UYGUN TİP KONUT PROJESİ ŞANLIURFA EVLERİ YAPI İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YÖRESEL MİMARİ ÖZELLİKLERE UYGUN TİP KONUT PROJESİ ŞANLIURFA EVLERİ YAPI İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Şanlıurfa tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olup, gerek malzeme

Detaylı

Tohum Bahçeleri. Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER

Tohum Bahçeleri. Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER Tohum Bahçeleri Tohum bahçeleri irsel (genetik) bakımdan daha yüksek nitelikli tohum elde etmek üzere, bir anlamda damızlık olarak seçilen üstün ağaçlardan alınan aşı kalemleriyle aşılanan fidanlardan

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi 22 Şubat 2016 İÇİNDEKİLER Dönem Revizyon Notları........ 3 Derecelendirme Metodolojisi........ 5 Notların Anlamı.........

Detaylı

Türkiye'nin İklim Özellikleri

Türkiye'nin İklim Özellikleri Türkiye'nin İklim Özellikleri Yazar Prof.Dr. Selâmi GÖZENÇ ÜNİTE 3 Amaçlar Bu üniteyi çalıştıktan sonra; Türkiye'nin iklim özellikleri hakkında geniş bilgi sahibi olacak, Türkiye'deki iklim tiplerinin

Detaylı

T.C ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ANKARA ORMAN BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ ÇERKEŞ ORMAN İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ

T.C ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ANKARA ORMAN BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ ÇERKEŞ ORMAN İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ T.C ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ANKARA ORMAN BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ ÇERKEŞ ORMAN İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ ÇERKEŞ ORMAN İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ ÇERKEŞ ORMAN İŞLETMESİ, ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜNÜN 29.08.1964/3264

Detaylı

Kullanım Yerleri. İnsan beslenmesinde kullanılır. Şekerin hammadesidir. Küspesi hayvan yemi olarak kullanılır. İspirto elde edilir

Kullanım Yerleri. İnsan beslenmesinde kullanılır. Şekerin hammadesidir. Küspesi hayvan yemi olarak kullanılır. İspirto elde edilir ŞEKER PANCARI Kullanım Yerleri İnsan beslenmesinde kullanılır. Şekerin hammadesidir. Küspesi hayvan yemi olarak kullanılır. İspirto elde edilir Orijini Şeker pancarının yabanisi olarak Beta maritima gösterilmektedir.

Detaylı

ORMAN KORUMA ORMAN KORUMA YA GİRİŞ

ORMAN KORUMA ORMAN KORUMA YA GİRİŞ ORMAN KORUMA ORMAN KORUMA YA GİRİŞ Prof. Dr. Ertuğrul BİLGİLİ Ekim 2014 Foto: İ.BAYSAL Balıkesir, 2006 Orman Korumanın Tanımı Modern ormancılığın amacı, ormanın devamlılığını sağlayarak en uygun yararlanmayı

Detaylı

ENJEKSİYON KALIPÇILIĞI DERSİ ÇALIŞMA SORULARI. b. Alın frezeleme. c. Eğik frezeleme. d. Konik frezeleme. a. Yatay freze tezgâhı

ENJEKSİYON KALIPÇILIĞI DERSİ ÇALIŞMA SORULARI. b. Alın frezeleme. c. Eğik frezeleme. d. Konik frezeleme. a. Yatay freze tezgâhı ENJEKSİYON KALIPÇILIĞI DERSİ ÇALIŞMA SORULARI 1. Aşağıdakilerden hangisi el enjeksiyon kalıbının elemanlarından birisidir? a. Kalıp boşluğu c. Dişi kalıp 2. Kalıp yarımlarının aynı eksende çalışmasını

Detaylı

KADIN ERKEK EŞİTLİĞİ YÖNETİM KOMİTESİ (CDEG) Avrupa Konseyi Kadın Erkek Eşitliğinden Sorumlu. 7. Bakanlar Konferansı TASLAK EYLEM PLANI

KADIN ERKEK EŞİTLİĞİ YÖNETİM KOMİTESİ (CDEG) Avrupa Konseyi Kadın Erkek Eşitliğinden Sorumlu. 7. Bakanlar Konferansı TASLAK EYLEM PLANI KADIN ERKEK EŞİTLİĞİ YÖNETİM KOMİTESİ (CDEG) Avrupa Konseyi Kadın Erkek Eşitliğinden Sorumlu 7. Bakanlar Konferansı TASLAK EYLEM PLANI Hukuki ve fiili toplumsal cinsiyet eşitliğinin gerçekleştirilmesine

Detaylı

DOĞAL YAPI TAŞLARI TEKNİKERİ (MERMER TEKNİKERİ)

DOĞAL YAPI TAŞLARI TEKNİKERİ (MERMER TEKNİKERİ) TANIM Mermerin doğadan çıkarılmasıyla başlayan, yarı mamul veya mamul hale gelmesi aşamasında çalışan veya çalışmaları organize eden kişidir. A- GÖREVLER KULLANILAN ARAÇ, GEREÇ VE EKİPMAN - Ocağın durumu,

Detaylı

ORMAN AMENAJMANI. Münferit Planlama 12.Hafta. Emin Zeki BAŞKENT Selahattin KÖSE KTÜ Orman Fakültesi. 2013, Trabzon, SK-EZB

ORMAN AMENAJMANI. Münferit Planlama 12.Hafta. Emin Zeki BAŞKENT Selahattin KÖSE KTÜ Orman Fakültesi. 2013, Trabzon, SK-EZB ORMAN AMENAJMANI Münferit Planlama12.Hafta Emin Zeki BAŞKENT Selahattin KÖSE KTÜ Orman Fakültesi Konu Başlıkları Münferit Planlama Münferit planların çıkış sebepleri Temel özellikleri Geleneksel planlamadan

Detaylı

T.C. KARABÜK ÜNİVERSİTESİ ÖN LİSANS VE LİSANS PROGRAMLARI YATAY GEÇİŞ YÖNERGESİ

T.C. KARABÜK ÜNİVERSİTESİ ÖN LİSANS VE LİSANS PROGRAMLARI YATAY GEÇİŞ YÖNERGESİ T.C. KARABÜK ÜNİVERSİTESİ ÖN LİSANS VE LİSANS PROGRAMLARI YATAY GEÇİŞ YÖNERGESİ Amaç MADDE 1 (1) Bu yönergenin amacı, ön lisans ve lisans programlarına devam eden öğrencilerin Karabük Üniversitesi ndeki

Detaylı

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı ÖZEL KURSLAR ÇERÇEVE PROGRAMI

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı ÖZEL KURSLAR ÇERÇEVE PROGRAMI T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı ÖZEL KURSLAR ÇERÇEVE PROGRAMI ANKARA 2005 GENEL AÇIKLAMALAR Çerçeve program; özel kurs açmak isteyen kişi/kuruluşların uygulamak istedikleri

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi 26 Haziran 2015 İÇİNDEKİLER Dönem Revizyon Notları........ 3 Derecelendirme Metodolojisi........ 5 Notların Anlamı.........

Detaylı

TBMM GENEL SEKRETERLİĞİ (MİLLİ SARAYLAR DAİRE BAŞKANLIĞI) BÜNYESİNDE STAJ YAPACAK OLANLARIN BELİRLENMESİ İLE GÖREV VE SORUMLULUKLARI HAKKINDA YÖNERGE

TBMM GENEL SEKRETERLİĞİ (MİLLİ SARAYLAR DAİRE BAŞKANLIĞI) BÜNYESİNDE STAJ YAPACAK OLANLARIN BELİRLENMESİ İLE GÖREV VE SORUMLULUKLARI HAKKINDA YÖNERGE TBMM GENEL SEKRETERLİĞİ (MİLLİ SARAYLAR DAİRE BAŞKANLIĞI) BÜNYESİNDE STAJ YAPACAK OLANLARIN BELİRLENMESİ İLE GÖREV VE SORUMLULUKLARI HAKKINDA YÖNERGE BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler Amaç MADDE 1- (1) Bu yönerge,

Detaylı

HAMAMBÖCEKLERİ ve MÜCADELE YÖNTEMLERİ

HAMAMBÖCEKLERİ ve MÜCADELE YÖNTEMLERİ HAMAMBÖCEKLERİ ve MÜCADELE YÖNTEMLERİ HAMAMBÖCEKLERİ ve MÜCADELE YÖNTEMLERİ HAMAMBÖCEKLERİ Ordo (Takım): Blattoptera (Hamam böcekleri) Vücutları kahverengi tonlarında, yassı ve ovaldir. Antenler çoğunlukla

Detaylı

ESKİŞEHİR TİCARET ODASI Aylık Ekonomi Bülteni Ekim 2009

ESKİŞEHİR TİCARET ODASI Aylık Ekonomi Bülteni Ekim 2009 www.etonet.org.tr 1 İlimizin ihracatı Ocak-Eylül Dönemi itibariyle 2009 yılında 2008 e göre %14 azalmıştır. İhracat İthalat Oranları Türkiye İhracatçılar Meclisi ve Türkiye istatistik Kurumundan elde edilen

Detaylı

HÜCRE BÖLÜNMESİ. 1-Amitoz (Amitosis) bölünme, 2-Mitoz (Mitosis) bölünme, 3- Mayoz (Meiosis) bölünme.

HÜCRE BÖLÜNMESİ. 1-Amitoz (Amitosis) bölünme, 2-Mitoz (Mitosis) bölünme, 3- Mayoz (Meiosis) bölünme. HÜCRE BÖLÜNMESİ 1-Amitoz (Amitosis) bölünme, 2-Mitoz (Mitosis) bölünme, 3- Mayoz (Meiosis) bölünme. Amitoz Bölünme Önce nukleolus, sonra nukleus, daha sonra sitoplazmanın uzayıp ortadan boğulması ile ikiye

Detaylı

TRA1 FLORA. Erzurum Erzincan Bayburt FAUNA

TRA1 FLORA. Erzurum Erzincan Bayburt FAUNA TRA1 FLORA Erzurum Erzincan Bayburt FAUNA Avrupa dan Asya ya geçiş, saatten saate belli oluyor. Yiten ormanların yerini sık ve bitek çayırlar alıyor. Tepeler yassılaşıyor. Bizim ormanlarımızda bulunmayan

Detaylı

BUZAĞI BÖLÜMÜ. 0-3 Aylık Buzağıların Beslenmesi: Buzağı Başlangıç Yeminin faydaları:

BUZAĞI BÖLÜMÜ. 0-3 Aylık Buzağıların Beslenmesi: Buzağı Başlangıç Yeminin faydaları: BUZAĞI BÖLÜMÜ Buzağıların beslenmesini 0-3 aylık ve 3-6 aylık olmak üzere 2 alt başlık altında inceleyeceğiz. 0-3 Aylık Buzağıların Beslenmesi: Yeni doğan buzağılara ilk 4 gün 3-5 lt arasında olmak üzere

Detaylı

Sulama Teknolojileri. Prof. Dr. Ferit Kemal SÖNMEZ

Sulama Teknolojileri. Prof. Dr. Ferit Kemal SÖNMEZ Sulama Teknolojileri Prof. Dr. Ferit Kemal SÖNMEZ Tarımsal Yapılar ve Sulama SULAMA YÖNTEMLERİ Suyun bitki kök bölgesine veriliş biçimi YÜZEY SULAMA YÖNTEMLERİ BASINÇLI SULAMA YÖNTEMLERİ -Salma sulama

Detaylı

Yaratıcılık. Yağ nereye gidiyor?

Yaratıcılık. Yağ nereye gidiyor? Marmara Üniversitesi İşletme Fakültesi İşletme Bölümü Teknoloji ve Yenilik Yönetimi Dersi Yağ nereye gidiyor? Yrd. Doç. Dr. M. Volkan Türker 1 Sahibi veya yöneticisi olduğunuz firma ayçiçek yağı satın

Detaylı

BROKOLĠ YETĠġTĠRĠCĠLĠĞĠ Gübreleme Organik madde oranı toprak analizi sonucunda 0-2 arasında ise ekim öncesinde dekara 1,5 lt gelecek şekilde Hum Elit

BROKOLĠ YETĠġTĠRĠCĠLĠĞĠ Gübreleme Organik madde oranı toprak analizi sonucunda 0-2 arasında ise ekim öncesinde dekara 1,5 lt gelecek şekilde Hum Elit BROKOLĠ YETĠġTĠRĠCĠLĠĞĠ Gübreleme Organik madde oranı toprak analizi sonucunda 0-2 arasında ise ekim öncesinde dekara 1,5 lt gelecek şekilde Hum Elit -18, 2-4 arasında ise 40 lt su ile Hum Elit 15 uygulaması

Detaylı

T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Orman İdaresi ve Planlama Dairesi Başkanlığı TÜRKİYE ORMAN VARLIĞI

T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Orman İdaresi ve Planlama Dairesi Başkanlığı TÜRKİYE ORMAN VARLIĞI T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Orman İdaresi ve Planlama Dairesi Başkanlığı TÜRKİYE ORMAN VARLIĞI Orman İdaresi ve Planlama Dairesi Başkanlığı Yayın No. : 115 Envanter Serisi No.

Detaylı

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA 6.3.2.1. Karadeniz Bölgesinde Tarımsal Ormancılık Potansiyeli ve Uygulamaları Bölgenin Genel Özellikleri: Bölgenin coğrafi özelliklerine baktığımızda,

Detaylı

ORMAN TEKNİKERİ A-GÖREVLER

ORMAN TEKNİKERİ A-GÖREVLER TANIM Ormancılık çalışmalarının çeşitli dallarında orman mühendisi, orman yüksek mühendisi (bölge şefi, işletme şefi)veya orman endüstri mühendisi ile orman muhafaza/ağaçlandırma memuru arasında görev

Detaylı

KAYISI ARAŞTIRMA İSTASYONU MÜDÜRLÜĞÜ EK 3.9 TOPRAK SU KAYNAKLARI BÖLÜMÜ

KAYISI ARAŞTIRMA İSTASYONU MÜDÜRLÜĞÜ EK 3.9 TOPRAK SU KAYNAKLARI BÖLÜMÜ KAYISI ARAŞTIRMA İSTASYONU MÜDÜRLÜĞÜ EK 3.9 TOPRAK SU KAYNAKLARI Toprak-Su Kaynakları Bölüm Başkanı Dök.No KAİM.İKS.FRM.34 Sayfa No 1 / 3 İŞİN KISA TANIMI: Kayısı Araştırma İstasyonu Müdürlüğü üst yönetimi

Detaylı

SİLVİKÜLTÜREL PLANLAMA-2. Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER

SİLVİKÜLTÜREL PLANLAMA-2. Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER SİLVİKÜLTÜREL PLANLAMA-2 Prof. Dr. Ali Ömer ÜÇLER Marjinal ekolojik şartlardaki gevşek kapalı bir Ardıç ormanı, ana amacı odun üretimi ise bu orman verimsiz kabul edilmektedir. Ancak işletme amacı

Detaylı

ÖRTÜALTI YETİŞTİRİCİLİĞİ

ÖRTÜALTI YETİŞTİRİCİLİĞİ ÖRTÜALTI YETİŞTİRİCİLİĞİ Dış iklim faktörlerinin etkisini kaldırarak, gerekli özel çevre koşullarının yaratılması ile alçak ve yüksek sistemler içinde yapılan sebze, meyve ve süs bitkileri yetiştiriciliğine

Detaylı

Konutta Uygulanan KDV Oranındaki Değişiklik

Konutta Uygulanan KDV Oranındaki Değişiklik Cuma, 1 Nisan 013 15:18 Konutta Uygulanan KDV Oranındaki Değişiklik I- GİRİŞ Bilindiği üzere 150 m nin altındaki büyüklükteki konut satışlarında uygulanan katma değer vergisi (KDV) oranı %1, 150 m nin

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi 2 Temmuz 2012 İÇİNDEKİLER Dönem Revizyonu......... 3 Derecelendirme Metodolojisi........ 5 Notların Anlamı.........

Detaylı