Göğüs Cerrahisinde Travmatik Olmayan Aciller

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Göğüs Cerrahisinde Travmatik Olmayan Aciller"

Transkript

1 Journal of Clinical and Analytical Medicine Plevra Patolojilerinde Radyolojik Görüntüleme Göğüs Cerrahisinde Travmatik Olmayan Aciller Rasih Yazkan Giriş Göğüs cerrahisi uzmanının çalışma hayatında acil toraks travmaları çok büyük bir yere sahiptir. Travma dışı acil patolojiler de, yüksek morbidite ve mortaliteye sahip olmaları nedeniyle en az travmalar kadar hızlı tanı ve tedavi gerektirirler. Bu çalışmada göğüs cerrahisi travma dışı acil patolojiler; trakeobronşial ve özofageal yabancı cisimler, spontan pnömotoraks, spontan hemotoraks, spontan hemopnömotoraks, masif hemoptizi, spontan pnömomediastinum, spontan özofagus rüptürü ve akciğer kist hidatik rüptürleri olarak alt başlıklar dahilinde, literatür ışığında bir derleme ile sunulmuş ve yol gösterici olması amaçlanmıştır. Trakeobronşial Yabancı Cisim Aspirasyonları Yabancı maddelerin solunum yolu ile akciğerlere alınması aspirasyon olarak tanımlanmaktadır. Katı, sıvı maddeler ve patojen mikroorganizmalarla kontamine sindirim sistemi sekresyonları aspire edilebilir, bu durum ciddi morbidite ve mortalite ye yol açar. Günümüzde klinik olarak önem taşıyan yabancı cisim aspirasyonlarının gerçek prevalansı ve insidansı bilinmemektedir, yaş önemli bir faktördür, 4 yaş altı çocuklarda (%55-75) ve 50 yaş üstü yetişkinlerde daha sık görülür. Bir yaş altındaki çocuklarda evde oluşan kaza ile ölümlerin en büyük nedeni yabancı cisim aspirasyonudur, yetişkinlerde en çok aspire edilen yabancı cisim et tir, türban iğnesi ise ülkemizde önemli bir aspirasyon nedenidir [1]. Yabancı cisim aspirasyonundan sonra ilk 6 saatte başvuran olgular, hastaların çoğunluğunu oluşturmaktadır [2]. Katı maddelerin aspirasyonu ile ilgili ilk semptomlar, aspire edilen cismin büyüklüğüne göre değişkenlik göstermektedir. İyi çiğnenmemiş et gibi büyük maddeler genellikle larenks veya trakeaya yerleşirler. Bu durumda hastada ilk belirti, ani başlayan solunumsal sıkıntı ve konuşamamadır, hızlı tanı konulamaz ve yabancı cisim hemen çıkarılamazsa; afoni, siyanoz, bilinç kaybı ve daha sonra ölüm gelişir. Daha küçük katı maddeler trakeobronşial ağacın daha aşağılarına inerler ve bronşial iritasyona neden olurlar. Bu durumda ilk belirti öksürüktür, bunu dispne, göğüs ağrısı, hırıltılı solunum, ateş, bulantı ve kusma izler. Bu koşullarda, olanak varsa dikkatli bir öykü alınmalı ve fizik muayene yapılmalıdır. Kim ve arkadaşları 1973 deki araştırmalarında günlere göre tanı oranlarının; 0-1 günde %45; 1-7 günde %22; 7-30 günde %14 ve 30 günden sonra %17 olduğunu belirtmişlerdir [1-5] Yabancı cisim trakeaya yerleşmişse, fizik muayenede hava girişindeki azalma ile ilgili bulgular ve interkostal çekilmeler gözlenir. Kısmi trakeal obstrüksiyonu bulunan hastalarda genellikle bifazik stridor saptanır. Yabancı cisim trakeanın alt kısmında ise, inspiratuar stridordan çok ekspiratuar wheezing belirgin hale gelir. Eğer yabancı cisim, ana bronşlarda tutulmuşsa, temel bulgular öksürük ve tek taraflı wheezing dir. Bir yabancı cismin lober veya segmental yerleşimi, asimetrik solunum seslerine, o bölgede yerel wheezing veya hava girişinde azalmaya yol açar [1]. Yabancı cisim aspirasyonunda, akciğer grafisinde yabancı cismin kendisi görülebildiği gibi, yol açtığı atelektazi veya obstrüktif amfizem de saptanabilir. Ancak % 80 olguda hiçbir anormallik görülmeyebilir. Aspirasyon sırasında genellikle akciğerin daha altta bulunan bölgeleri etkilenmektedir [1]. Yabancı cisim aspirasyonu nedeniyle hava yollarında tam veya tama yakın bir tıkanma varsa, bu durum acil girişim gerektirir. Hastalar acil servise ulaşınca, iyi bir öykü ve fizik muayene tanıda önemli derecede yardımcı olacaktır. Öyküde yabancı cisim aspirasyonu şüphesi bile olsa bronkoskopi yapma endikasyonu vardır [1]. Öncelikle hava yolları stabil hale getirilmelidir, bu amaçla gerekirse endotrakeal entübasyon yapılabilir. Daha sonra, yabancı cismin büyüklüğüne, yerine göre rijid veya fiberoptik bronkoskopi uygulanarak cismin çıkarılması sağlanmalıdır. Rijid bronkoskopi ile gözlem, günümüzde hala hayati değerini korumaktadır. Bronkoskopinin başarısız kaldığı bazı nadir durumlarda torakotomi gerekebilir [1-3,6]. Ciddi havayolu obstruksiyonu veya yabancı cismin pozisyonundaki değişimden dolayı potansiyel bir obstruksiyon gelişimi yine acil endoskopiyi gerektirir. Çoğu larengotrakeal yabancı cisimler bu kategoriye girer. Yerfıstığı gibi önemli derecede mukozal reaksiyon yaratacak veya şişebilecek kuru sebzeler gibi objeler hemen çıkarılmalıdır [7]. Yabancı cisim çıkarılmasında fiberoptik ve açık-tüp yabancı cisim tekniklerinde deneyimli ekip varlığı, unstabil servikal omur gibi anatomik şartlar nedeniyle uygun olmayan olgular, yetişkin fiberoskopun kullanılabileceği kadar büyük hastalar, segmental yabancı cisim, rölatif olarak küçük ve obstruksiyona yol açmayan cisim, spesifik yabancı cisim ve uygun enstrümantasyon, çok az lokal patolojik bulguyla beraber tamamen yerleşmemiş cisim durumunda fiberoptik bronkoskop ile yabancı cisim çıkarılabilir [7]. Subglottisteki veya trakeadaki büyük cisimler trakeotomi ile çıkarılabilir. Pulmoner rezeksiyon gerektiren irreversibl akciğer hasarına yol açan yabancı cisimler, bronkoskopinin başarısız kaldığı, yabancı cismin sıkı bir şekilde tutunduğu ve çıkarılamadığı gibi nadir durumlarda ve akciğer periferine gömülmüş yabancı cisimlerde, küçük çocukların trakeobronşial sistemine yerleşmiş çiſt uçlu obje varlığında, endoskopik çıkarılma riskinin açık cerrahi riskinden fazla olduğu tüm yabancı cisimler açık cerrahi teknik ile çıkarılmalıdır [7]. Sonuç olarak, trakeobronşial yabancı cisim aspirasyonları ciddi ve hayatı tehdit eden bir klinik tablodur, hava yollarında tam veya tama yakın bir tıkanma varsa, yabancı cismin pozisyonundaki değişimden dolayı potansiyel bir obstruksiyon gelişimi söz konusu ise acil endoskopi endikasyonu vardır. Corresponding Author: Rasih Yazkan, Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Göğüs Cerrahisi Kliniği, Şanlıurfa, Türkiye. DOI: /JCAM. 345 Received: Accepted: Published Online: GSM: drrasihyazkan@yahoo.com Journal of Clinical and Analytical Medicine 103

2 Erken tanı ile uygun hasta ve endikasyonlarda rijid ve/veya fiberoptik bronkoskopi veya torakotomi hayat kurtarıcıdır. Özofageal Yabancı Cisim Aspirasyonları Özofagus yabancı cisim aspirasyonları özellikle çocukluk çağında sık rastlanılan bir durumdur. Tanı ve tedavisi zamanında yapılmadığı zaman ciddi ve hayatı tehdit eden komplikasyonlara yol açabilmektedir. Yabancı cisim aspirasyonuna şahit olunmuş olguların tanısı ve tedavisi genellikle bir problem oluşturmaz [8,9], ancak, uzun süre beklenmiş, gizli kalmış özofagus yabancı cisimlerinin klinik tanısı zor ve komplikasyonları ciddi olabilmektedir [8,10,11]. Bu özelliklerinden dolayı özofagus yabancı cismi tanısı konar konmaz çıkarılmalıdır. Etyolojide, erişkinlerde başta total diş protezi kullananlarda sert damağın his kaybı sonucu yabancı cismin fark edilmeden yutulması söz konusu iken, bazı obez kişilerde, ağızdaki lokmayı fazla çiğnemeden yutma nedeniyle de meydana gelmektedir. Ayrıca, kronik alkoliklerde, epileptik rahatsızlığı olanlarda ve zeka geriliği olanlarda da sıklıkla rastlanmaktadır. Çocuklarda ise, ellerine geçen cisimleri ağıza götürme eylemi, çiğneme fonksiyonlarının yeterince gelişmemiş olması ve yutamayacakları büyüklükteki maddeleri ağızlarına almaları rol oynamaktadır [12-14]. Özofagus yabancı cisimlerinde en yaygın görülen belirti ve bulgular disfaji, odinofaji, takılma hissi, sekresyon artışı, batma hissi ve özofageal obstrüksiyona bağlı trakeal aspirasyondur [12,15]. Yutulan yabancı cismin gastrointestinal sistemdeki yerleşim yeri uygulanacak tedavi seçeneğini belirlemede en önemli kriterdir [12,16]. Özofagus yabancı cisimleri genellikle özofagusun anatomik darlık bölgelerine takılmaktadır. Bir çok yazıda özofagus yabancı cismi sıklıkla birinci darlık düzeyinde saptanmıştır [8]. Özofagus yabancı cisimleri gastrointestinal sistemin daha aşağı bölümlerindeki yabancı cisimlerden farklıdır. Aşağıdaki nedenlerden dolayı özofagus yabancı cismi tanısı konar konmaz çıkarılmalıdır: 1. Özofagus yabancı cismi nedeniyle özofagusun spontan pasajı küçülmüştür. 2. Lokal travma sonucu gelişen ödem yabancı cismi daha da sarar ve daha sonraki girişimleri zorlaştırır. 3. Özofagusun perforasyonu gastrointestinal sistemin diğer organlarının perforasyonundan daha ciddi ve daha tehlikelidir [8]. Özofagus yabancı cisminin özofagusta kalma süresi uzadıkça semptomlarla ilişkisi karmaşık hale gelir ve tanı daha da zorlaşır. Uzun süre beklemiş özofagus yabancı cisimleri apseli veya apsesiz mediastinit, özofagus-havayolu fistülleri, özofagovasküler fistüller, yabancı cismin lümen dışına migrasyonu ve yalancı özofagus divertikülleri gibi komplikayonlar içerir [8]. Çoğu merkezde özofagus yabancı cisimleri için kullanılan standart tedavi yöntemi rijid özofagoskopidir. Günümüzde, özellikle erişkin hastalarda, genel anestezi gerekmeden birçok olguda fleksibl endoskopi ile yabancı cisimler çıkarılabilmektedir [12]. Sonuç olarak, özofagus yabancı cisimlerinin erken tanı ve tedavisi ciddi, hayatı tehdit edebilecek komplikasyonların önlenmesi nedeniyle çok önemlidir. Direkt veya kontrast maddeli radyolojik incelemeler ilk tanı ve komplikasyonların ortaya konmasında önemli role sahiptirler. Özofagoskopi günümüz koşullarında özofagus yabancı cisminin çıkarılması için en güvenilir yöntem olarak kalmaya devam etmektedir. Spontan Pnömotoraks Herhangi bir travma olmaksızın plevral boşlukta hava toplanması anlamına gelen spontan pnömotoraks göğüs cerrahisi pratiğinde en sık görülen hastalıklardandır. Primer ve sekonder olarak ikiye ayrılır. Primer spontan pnömotoraksta eşlikeden herhangi bir akciğer hastalığı bulunmazken, sekonder spontan pnömotoraks altta yatan herhangi bir hastalığa bağlı olarak gelişmektedir [17-19]. Erkek cinsiyet, uzun boy, düşük vücut ağırlığı, sigara, altta yatan herhangi bir akciğer hastalığı spontan pnömotoraks ın risk faktörlerini oluşturmaktadır. Spontan pnömotoraks göğüs cerrahisi pratiğinde oldukça sık karşılaşılan ve ciddi oranda iş ve güç kaybına neden olan bir hastalıktır. Primer spontan pnömotoraks insidansı erkeklerde 7.4/ , kadınlarda 1.2/ , sekonder spontan pnömotoraks insidansı ise erkeklerde 6.3/ , kadınlarda 2/ olarak tespit edilmiştir [20,21]. Klinik bulgular ani başlayan göğüs ağrısı, nefes darlığı, öksürük, solukluk ve siyanozdur [18,19]. Spontan pnömotoraks tanısı hikaye, fizik muayene, direk akciğer grafisi ve bilgisayarlı toraks tomografisi ile konur [20,21]. Tedavide amaç klinik tablonun düzelmesi, akciğerin reekspansiyonunun sağlanması ve nüksün önlenmesidir. Tedavi seçenekleri konusunda değişik yaklaşımlar bildirilmiştir. Gözlem, oksijen tedavisi, aspirasyon, perkütan kateter ile drenaj, tüp torakostomi, sklerozan madde ile plörodez, video yardımlı torakoskopik cerrahi, aksiller veya lateral torakotomi uygulanan tedavi yöntemleridir [22-24]. Bu yaklaşımlar içinde tüp torakostomi halen en etkin, birinci basamak tedavi yöntemidir, hava kaçağının kesilmesi ve tam akciğer ekspansiyonunun sağlanmasının ardından tüp torakostomi sonlandırılır [22-24]. Sonuç olarak; Spontan pnömotoraks göğüs cerrahisi pratiğinde en sık karşılaşılan non travmatik acil hastalıklardan birisidir, zamanında tanı ve uygun tedavi yöntemleriyle oluşabilecek morbidite ve mortalite önlenebilir. Tedavide amaç pnömotoraksın boşaltılarak akciğerin re-ekspansiyonunun sağlanması ve nüksün önlenmesidir, tedavi yaklaşımını hastanın klinik özellikleri ve pnömotoraks yüzdesi belirler, tüp torakostomi halen en etkin ve birinci basamak tedavi yöntemidir, yetersiz kalınırsa operatif yöntemlerden kaçınılmamalıdır. Spontan Hemotoraks Hemotoraks genellikle travma sonucunda meydana gelmekle birlikte travmaya bağlı olmaksızında görülebilir ve non-travmatik ya da spontan hemotoraks olarak adlandırılır [25]. Non-travmatik (spontan) hemotoraks sebepleri; Pulmoner patolojiler, plevral patolojiler, akciğer tümörleri, kan diskrazileri, karın patolojileri ve non-pulmoner intratorasik patolojiler olabilir. Pulmoner patolojiler: Büllöz amfizem, nektotizan enfeksiyon, infarküsle birlikte akciğer embolisi, tüberküloz, arterio-venöz malformasyon, herediter hemorajik telenjiektazi. Plevral patolojiler: Spontan pnömotoraksın tedavisinde oluşturulan plevral yapışıklıkların yırtılması, neoplazmlar, endometriozis. Akciğer tümörleri: Primer tümörler, metastatik tümörler (melanomlar, trofoblastik tümörler). Kan diskrazileri: Trombositopeni, hemofili, sistemik antikoagülasyonun komplikasyonları, Von Willebrands hastalığı. Karın patolojileri: Pankreas psödo kistleri, splenik arter anevrizmaları, hemoperitonium. Non-pulmoner intratorasik patolojiler: Torasik aorta anevrizması, arteria mammaria interna anevrizması, şeklinde sıralanabilir. 104 Journal of Clinical and Analytical Medicine

3 Semptomları ve fizik muayene bulguları, spontan hemotoraksı oluşturan nedenlere bağlı olarak değişkenlik gösterir [26]. Fizyopatolojik olarak hemotoraksta, hemodinamik ve respiratuar değişiklikler olur. Hemodinamik değişiklikler, kan kaybının hızına ve miktarına bağlıdır. Solunum sisteminde ise, oksijenizasyonda ve ventilasyonda sorun oluşur. Sistemik fizyolojik hemodinamik cevap, kaybedilen kanın miktarına ve hızına bağlıdır. Ortalama 70 kg ağırlığındaki bir kişide, 750 ml kan kaybı, önemli hemodinamik değişikliğe yol açmazken, ml kanama olursa, şokun erken belirtileri olarak, kan basıncında düşme, taşikardi ve taşipne gibi bulgular meydana gelir. Vücuttaki toplam kan volümünün % 30 veya daha fazlasının kaybedildiği ( ml) olgularda, şokun semptomları belirgin olarak saptanır. Sistemik fizyolojik solunumsal cevap, hastada dispne ve taşipne oluşur, akciğerlerin ve kalbin rezerv kapasitesi, her hastada değişik olacağı için, solunumsal belirtiler de değişkenlik gösterir (27). İntratorasik organ veya torasik aorta anevrizma rüptürü gibi vasküler yapılardan kaynaklanan kanamalarda, ciddi hemodinamik değişikliklerle beraber şok semptomları saptanır [28-33]. Plöro - pulmoner bir patoloji nedeni ile birbirine yapışmış, vaskülarize visseral ve parietal plevraların ayrılmalarında da çoğu kez pnömotoraksla birlikte olan hemotoraks görülür [34]. Metastatik hastalıklara veya antikoagülan ilaçların alımına bağlı spontan hemotoraks olgularında, intraplevral boşluğa olan kanama yavaş olduğundan, hemodinamik değişiklikler azdır veya olmayabilir. Toplanan efüzyon geniş hacime ulaşırsa, belirgin semptom dispnedir, anemi bazen görülebilir. Tanı fizik muayene, klinik bulgular, görüntüleme yöntemleri (posteroanterior akciğer grafisi, bilgisayarlı tomografi, ultrasonografi, anjiografi) ve endoskopik incelemeler ile konur [27]. Tanı konulduktan sonra spontan hemotoraks tüp torakostomi ile tedavi edilir [35], tedavi için video yardımlı torakoskopik cerrahi son zamanlarda tercih edilen cerrahi yöntemdir [36,37]. Sonuç olarak; Hemotoraks, intraplevral boşlukta kan birikmesidir. Hemotoraksın klinik önemi, intraplevral boşluğa olan kanamanın miktarına, hızına, etyolojisine, eşlikeden patolojilerin varlığına ve kronik hale gelip gelmemesine göre değişiklik gösterir. Tedavide kısa süreli gecikmeler bile ölümlere neden olabilir. Tanı hızlı bir şekilde konulmalı ve tedavi acil olarak yapılmalıdır. Spontan Hemopnömotoraks Spontan hemopnömotoraks, travma veya başka bir neden olmaksızın plevral kavitede hava ve kanın eşzamanlı birikmesi ile karakterize, nadir görülen bir hastalıktır. Spontan pnömotorakslı olguların % sinde spontan hemopnömotoraks gözlenebilir [38,39]. Yaş grubu olarak daha çok adölesanlarda ve erkeklerde gözlenip yaşamı tehdit edici kanamalara sebep olabilir [40]. Kanama çoğunlukla parietal ve visseral plevra arasındaki yapışıklığın yırtılması ya da vasküler büllerin rüptürü sonucu oluşmaktadır [41]. Tedavide tüp torakostomi her zaman yeterli olmayabilir, acil video yardımlı torakoskopik cerrahi veya torakotomiye ihtiyaç duyulabilir [42]. Spontan hemopnömotoraks, primer veya sekonder pnömotoraksın bir komplikasyonudur ve yaşamı tehdit edici kanamalara yol açabilir [39]. Genç erişkin hastalarda daha sık gözlenir ve plevra boşluğunda 400 ml den fazla kan toplanması olarak tanımlanmıştır [43,44]. Hastalar göğüs ağrısı, dispne ya da fazla miktarda kan kaybettiyse şok tablosu ile başvurabilir [39,45]. Hemopnömotoraks travma sonucu oluşan bir komplikasyon iken, spontan hemopnömotoraks lı hastalarda travma hikayesi yoktur. Konjenital kistik adenomatoid malformasyon, sistemik lupus eritematozus, marfan sendromu, konjenital afibrinojenemi, hemofili, sarkoidoz nadir gözlenen spontan hemopnömotoraks nedenlerindendir [46-48]. spontan hemopnömotoraks lı olgularda kanamadan 3 temel mekanizma sorumlu tutulmuştur. Bunlar; parietal, visseral plevra arasındaki vasküler adezyonlardan, parietal plevra, bül arasındaki konjenital aberran damarlardan ve vaskülarize büllerin rüptüründen olan kanamalardır [49-53]. Spontan hemopnömotoraks ın tanısı travma öyküsü olmaksızın ani başlayan göğüs ağrısı ve dispnesi olan hastaya çekilen posteroanterior akciğer grafisinde pnömotoraks hattı ve hava sıvı seviyesi görülmesi ile konur [54]. Spontan hemopnömotoraks lı hastaların tedavisinde erken safhada tüp torakostomi uygulanmalıdır. Hemodinaminin stabilizasyonuna yönelik sıvı ve gerekirse kan replasmanına başlanmalı, her an torakotomi yapacakmış gibi hazırlıklı olunmalıdır [55]. Torakotomi endikasyonları hipovolemik şok, göğüs tüpünden devam eden kanama (100 ml/saat), inatçı hava kaçağı, akciğer ekspansiyon kusuru, pakiplörit ve tekrarlayan pnömotoraks olgularıdır [53]. Torakotomiye göre daha az invaziv olması, ameliyat sonrası daha az ağrı, daha kısa hastanede kalış süresi ve komplikasyonların daha az olması nedeniyle video yardımlı torakoskopik cerrahi öneren yayınlar mevcuttur [51,56,57]. Sonuç olarak; Travma olmaksızın ani başlayan göğüs ağrısı ve nefes darlığı ile başvuran, radyolojik değerlendirmede pnömotoraks ve hava sıvı seviyesi izlenen genç erişkin hastalarda spontan hemopnömotoraks akılda tutulmalıdır. Erken tanı ve uygun cerrahi yaklaşım oluşabilecek ölümcül komplikasyonların önüne geçmektedir. Masif Hemoptizi Masif hemoptizi yaşamı tehdit eden acil bir klinik tablodur [58]. 24 saatlik sürede ml ve daha fazla olan kanamaları tarif etmektedir ve bu olgularda sadece konservatif tedavi uygulandığında mortalite riski %50-85 olarak bildirilmektedir. Masif hemoptizi olgularında, kanama kaynağının rezeksiyonu ideal tedavi yöntemini oluşturmaktadır [59]. Masif hemoptizi tüm hemoptizilerin % 20 den azını oluşturur. Ölüm nedeni kan kaybı değil asfiksidir, bu nedenle kanama miktarı önemlidir. Mortalite 24 saatte 500 ml üzerinde kanama olan olgularda %38, 500 ml altında olan olgularda ise %6 bulunmuştur. Etyolojinin yaklaşık %80 inin nedeni tüberküloz, bronşektazi, mantar topu, pnömoni ve akciğer apsesi, yani akciğer infeksiyonlarıdır. Primer veya metastatik akciğer tümörleri ise olguların yaklaşık %20 sini oluşturur. Bronşiyal arterler genellikle kanamanın kaynağını oluşturur. Ayrıca subklaviyan, aksiller, interkostal, diyafragmatik arterler veya dalları gibi nonbonşiyal sistemik arterlerde kanamanın kaynağı olabilir [58]. Masif hemoptizili hastaya yaklaşımın 5 temel kuralı vardır [58,60]. 1-Asfiksiyi önlemek. 2-Kanama odağının yerini saptamak. 3-Kanamayı durdurmak. 4-Kanamanın nedenini saptamak. 5-Hastalığın tedavisi, gerekirse cerrahi tedavi uygulamak. Masif hemoptizinin tedavisi, göğüs hastalıkları uzmanı, anestezi uzmanı, radyolog ve göğüs cerrahından oluşan ekip müdahalesini gerektirebilir. Bronkoskopi ile kanama odağı ya da kanamanın nereden geldiği Journal of Clinical and Analytical Medicine 105

4 saptanabilir. Genel olarak, aspirasyon ve ventilasyon olanağı sağladığı için rijid bronkoskop tercih edilir. Fleksibl bronkoskop, uygulama kolaylığına ve periferik hava yollarını görme olanağı sağlamasına rağmen, ince olan iç kanalları pıhtı ile kolaylıkla tıkanır ve aspirasyon yapılamaz. Rijid bronkoskopla ise periferik havayollarına ulaşılamaz. Bu eksiklik rijid bronkoskopun içinden fleksibl bronkoskopun geçirilmesiyle giderilir. Kanamanın yeri bronkoskopik inceleme ile saptandıktan sonra kan aspire edilir. Soğuk fizyolojik serum ile veya topikal vazoaktif ilaçlarla (Adrenalin 1:10000,10 ml) geçici de olsa kanama kontrol edilebilir. Kanın geldiği lob veya segment bronşu fleksibl bronkoskopun ucuyla tıkanabilir. Bu yöntemle durmayan kanamalarda fleksibl bronkoskopun içinden geçirilen fogarty kateterin balonunun şişirilmesiyle lob veya segment bronşu tıkanır. Bronkoskopun içinden ince bir kateter geçirip fibrinojentrombin ve cyanoacrylate uygulanmasıyla pıhtı oluşturulup kanamanın durudurulabileceğini gösteren çalışmalarda vardır [58,61,62]. Sonuç olarak; Masif hemoptizi yaşamı tehdit eden acil bir klinik tablodur, olguların tedavisinin medikal mi yoksa cerrahi mi olması gerektiği tartışmalıdır. Cerrahi tedavi en iyi uzun süreli sonuçları vermesine rağmen kontrendike olduğu olgularda vardır. Akciğer tüberkülozu, pnömoni gibi hastalıklarda medikal tedavi uygulanır. Ancak mantar topu olgularında uygulanması gereken tedavi yöntemi cerrahidir. Bronşiyal arter embolizasyonu ile durdurulamayan ya da tekrarlayan kanamaları olan olgularda cerrahi tedavi düşünülmelidir [58,63,64]. Spontan Pnömomediastinum Spontan pnömomediastinum solunum sistemi veya sindirim sistemi organlarının perforasyonu sonucunda havanın mediastende lokalize olmasıdır, daha çok genç hastalarda görülen ve ilk olarak Hamman tarafından 1939 yılında tanımlanmış bir klinik durumdur. Astımlı inhale ilaç kullanan olgularda, aşırı öksürük, yoğun egzersiz, zorlama, valsalva manevrası, özofagusun aşırı zorlanması, vaginal doğum esnasında görülebilir, ayrıca kas iskelet, plöral, pulmoner, kardiyak sebepler, baş ve boyun infeksiyonları, retrofaringeal apse, diş infeksiyonları, servikal adenit, tükrük bezi infeksiyonları, tonsillit ve yüz kemiklerinin osteomyeliti dessendens yolla bu tabloyu oluşturur [65,66]. Bu klinik durum 1/ oranında saptanmıştır. Genel itibariyle hava travmatize olduğu yerden dokular arasından diseksiyonla mediastene ve subkutan dokuya geçer [65,67]. Özellikle aşırı efor sonrası ve valsalva manevrası sonrası bu klinik görüntü ortaya çıkar. Özofagus rüptürü ile ortaya çıkan mediastinal amfizem olgularında morbidite ve mortalitede artış görülür [65,67], hızlı tanısal endoskopi ve cerrahi müdahale gerekir [65,67,68]. Klinikte ani başlayan göğüs ağrısı, nefes darlığı, siyanoz, boyun venlerinde dolgunluk, boyun ağrısı, disfaji, sırt ağrısı, boğazda takılma hissi, disfoni, ateş ve hipotansiyon görülebilir. Hava deri altına geçerek boyuna ve yüze doğru ilerleyerek cilt altı amfizemine neden olabilir [66]. Tanıda posteroanterior akciğer grafisi, bilgisayarlı toraks tomografisi, bronkoskopi, özofagus perforasyonu şüphesinde özofagus pasaj grafisi, cilt altı amfizemi şüphesinde servikal direkt anteroposterior grafiden faydalanılabilir. Sonuç olarak; Spontan pnömomediastinum etyolojiye bağlı olarak acil müdahale gerektirebilen bir klinik tablodur. Tedavi sebebe yönelik olup hızla tanı konularak gerekiyorsa cerrahi girişim uygulanarak yapılmalıdır. Spontan Özofagus Rüptürü Özofagusun spontan rüptürü ilk defa 1704 yılında Hollandalı hekim Boerhaave tarafından tarif edilmiştir [69,70]. Anatomik bakımdan özofagusda sindirim kanalının diğer bölümlerinde bulunan seroza katı bulunmaz, bu nedenle sindirim sisteminin diğer bölümlerine kıyasla düşük basınçlara bile karşı koyamayıp yırtılmasına sebep olabilir. Özofagusun distal bölümü sol plevranın, orta bölümü ise sağ plevranın hemen altında yer alır. Bu bölümlerde özofagusa destek sağlayacak yumuşak dokular bulunmaz. Kusma sırasında özofagus alt bölümünün çapı normalin 5 katına veya daha yüksek değere ulaşabilir. Kusma sırasında negatif göğüs içi basıncının artması lümen çapında ani değişiklikler ortaya çıkararak rüptür için uygun ortam yaratır [69,71]. Boerhaave Sendromu, kuvvetli öğürme ve kusma sonrasında oluşan spontan özofagus perforasyonu olarak tanımlanır. Genellikle aşırı yemek yemekle birlikte alkol alanlarda görüldüğünden mediastenin ve plevral boşluğun aşırı kirlenmesi söz konusudur [72]. Özofagusta lezyonların olması hem iatrojenik hem de spontan yaralanma riskini arttırır. Ayrıca (doğum, ağır yük kaldırma, öksürme) ani intraluminal basınç artışları da özofagus perforasyonlarına neden olabilir [72]. Özofagus rüptüründe ilk klinik görünüm substernal, epigastrik, sol lateral, interskapular bölgeye yayılan ağrıdır, miyokard infarktüsü, disekan anevrizma ve peptik ülser perforasyonunu düşündürür, kusmayla beraber veya kusmadan hemen sonra başlaması tanı için değerlidir, dispne hastaların yarısından fazlasında ortaya çıkar, cilt altı amfizemi başlangıçta sık değildir, kolayca atlanır, sıklıkla septik şok tablosu gelişir, hastaların çoğunda plevraya direk rüptür nedeniyle veya inflamasyona bağlı olarak plevral efüzyon gelişir [73]. Tanı direk grafi ve bilgisayarlı tomografide mediastinal genişleme, pnömomediastinum, boyunda cilt altı amfizem, hidropnömotoraks tespit edilmesiyle konur. Kontrastlı tetkikler doğru tanı için gereklidir. İlk çalışmalar gastrografin veya iyotlu yağlarla (lipiodol) yapılmalıdır. Eğer ekstravazasyon görülmezse yüksek dansiteli kontrast vermek için baryum kullanılabilir. İlk incelemede sonuç negatifse kontrastlı inceleme 1-2 saat içinde tekrarlanmalıdır [73]. Barrett in ilk defa postemetik rüptürün cerrahi onarımını yaptığı 1946 ya kadar bu lezyon daima mortaldi. Onarım tekniklerinin gelişimine ve kritik hastaların bakımındaki ileri derecedeki ilerlemeye rağmen, mortalite oranları hala yüksek seyretmektedir. Klinik uygulamada postemetik rüptürün tanısında gecikmelerle karşılaşılmaktadır. Ayrıca bazı hekimlerin cerrahinin çok riskli olduğu ve hatta kontrendike olduğu görüşü tedavide gecikmeye, hatta ölüme neden olmaktadır [73]. Gerekli hazırlıklar yapılmadan uygulanan bir cerrahi girişimin mortalitesi oldukça yüksektir. Operasyon öncesi hastanın durumunu stabilize etmek için hızlı sıvı infüzyonu ( ml), yoğun antibiyoterapi ve kan transfüzyonu yapılmalı, ilerlemiş mediastinit ve generalize sepsis bulguları olan hastalarda entübasyon ve solunum desteğinden kaçınılmamalıdır. 2-3 saatlik bu hazırlık periyodundan sonra yapılacak bir cerrahi müdahale hayat kurtarıcıdır [73]. Tanının geciktiği hastalarda efektif onarım güçlüğü ve yüksek mortalite oranları nedeniyle nonoperatif tedavi düşünülebilir. Mediastende sınırlı kalan ve hızlı yayılmayan apseden özofagusa geri serbest drenajın olduğu rüptürlü bir hasta konservatif yaklaşımla iyileşebilir, ancak erken tanı konan bir hastada cerrahi yerine medikal tedavi yaklaşımının seçilmesi son derece 106 Journal of Clinical and Analytical Medicine

5 risklidir [73]. Sonuç olarak; Genel kural olarak yaralanmadan sonra ilk 6-12 saat içinde yapılan direkt cerrahi onarım, mediastinal debridman ve plevral drenaj en az morbidite ve mortaliteye neden olan tedavi şeklidir, eğer tanı gecikirse primer onarım başarılı olmaz. [73]. Akciğer Kist Hidatik Rüptürü Ekinokoklar; Echinococcus granulosus, Echinococcus multilocularis, Echinococcus vogeli ve Echinococcus oligarthrus olmak üzere dört farklı türdür. En yaygın ve insanlarda en sık enfeksiyona sebep olanı E. granulosus tur, akciğer hidatik kisti E. granulosus un larva formlarının neden olduğu zoonotik bir infeksiyondur [74]. Kist hidatikte insan ara konaktır, bulaşma sıklıkla infekte köpeklerden fekal-oral kontaminasyonla, kirlenmiş gıda ve su yoluyla olmaktadır [74,75]. Prevalans konusunda kesin veriler olmamakla birlikte de 50, insidansın ise de 2-6 civarında olduğu tahmin edilmektedir [74-76]. Tutunma en sık karaciğerdedir (%60-70), karaciğerde tutunmayan embriyolar ise akciğerlere (%20-25) geçer, ardından sistemik dolaşıma katılarak kemik dahil tüm organ ve dokulara yerleşebilir (%10) [74,77]. Hastaların %5 ila %45 i asemptomatiktir [78]. Öksürük, göğüs ağrısı ve hemoptizi en sık karşılaşılan semptomlardır. Perforasyon bulguları; hemoptizi, allerjik reaksiyonlar, hidropnömotoraks, kaya suyu ve membran ekspektorasyonudur. Kist sıvısı veya membranlarının ekspektorasyonu en tanısal semptomdur. Perforasyon sonrası hastanın genel durumu bozulabilir, nefes darlığı ve göğüs ağrısı artar, anaflaksiye bağlı ölümler görülebilir. Yerleşim yerlerine göre parietal plevra iritasyonu ile göğüs ağrısı, diyafragma iritasyonu ile omuz ağrısı, vena cava superior sendromu, karın ağrısı ve horner sendromu oluşabilir [74,78]. İnfekte hidatik kistlerde akciğer apsesi, bronşektazi, ampiyem gibi komplikasyonlar gelişebilir [74]. Tanıda en çok yol gösterici olan radyolojik görüntüleme yöntemleridir. Konvansiyonel grafilerde akciğer hidatik kistleri basit ve komplike olarak ayrılırlar. Bilgisayarlı tomografi hidatik kist değerlendirilmesinde ve gelişen komplikasyonların belirlenmesinde direkt radyografiye üstün bir görüntüleme yöntemidir ve akciğerde hidatik kist düşünülen bütün olgulara uygulanmalıdır [74,78]. Cerrahi tedavide amaç hastalığın total eksizyonu ve parankimin maksimum korunmasıdır. En sık uygulanılan cerrahi teknik torakotomi ile kistotomi+kapitonaj dır. Bazı olgularda kistotomi tek başına yeterlidir [74,79]. Kistler spontan olarak ya da travma ile rüptüre olabilir. Hidatik kistin bronşa açılması, şiddetli öksürük ve kist sıvısını da içeren ekspektorasyona, membran çıkartılmasına ya da kanlı balgama neden olabilir. Vücutta yaygın kızarıklık, yüksek ateş, akciğer konjesyonu ve ileri derecede bronş spazmı ile karekterize hipersensitivite reaksiyonu gelişebilir. Eozinofili saptanabilir. Kistin büyüklüğü ve sıvının miktarına bağlı olarak membran parçaları ve kist sıvısının trakeayı ani tıkaması ile ölüm görülebilir [80]. Kist, plevra boşluğuna içindeki sıvısını boşaltarak rüptüre olabilir. Nadiren de intakt halde spontan olarak plevral boşluğa doğabilir. Her iki durumda da bronşiyal açıklıklar varsa plevral boşluğa hava girecektir. Bu durumda kuru öksürük, göğüs ağrısı, dispne, halsizlik ve ateş yükselmesi gibi semptomlar görülebilir. Bu tabloya pnömotoraks veya hidropnömooraksın fizik bulguları eşlik edebilir. Başlangıçta kistten şüphelenilmesi de kapalı sualtı drenajı sonrası, devam eden hava drenajı ile birlikte akciğerin ekspanse olmaması ve radyolojik olarak parankime ait kaviter bir lezyonun görülmesi tanıyı akla getirir [80]. Kistin bronşiyal ağaca rüptüründe erken dönemde ameliyat doğru değildir. Bazen alerjik reaksiyonlar ciddi olabilir. Hastada akut dönemde gelişen lokal doku reaksiyonu (parankim infiltrasyonu, konsolidasyon) gerileyene kadar konservatif tedaviye devam edilmelidir. Genellikle gün olan bu bekleme sürecinde çevre parankimin iyileşmesi ile birlikte kistik kavite küçülür. Plevraya rüptüre kist hidatiklerde ise hızlı ampiyem gelişeceğinden olgu en kısa zamanda ameliyata alınmalıdır. Olgunun klinik tablosuna göre ameliyat öncesi tüp torakostomi ve kapalı sualtı drenajı acil olarak uygulanabilir. Dev kist hidatikler ise saptandığı anda opere edilmelidir [80]. Sonuç olarak akciğer kist hidatiklerinde bronşa veya plevraya olan perforasyon nedeniyle oluşabilecek masif hemoptizi ve hidropnömotoraks acil cerrahi tedavi gerektiren klinik tablolardır. Kaynaklar 1. Ekiz K. Yabancı cisim aspirasyonu. Koçar İH, Erikçi S, Baykal Y. Acil İç Hastalıkları. Gülhane Askeri Tıp Akademisi. Ankara Kolbakır F, Keçeligil HT, Ankan A, Erk MK. Yabancı Cisim Aspirasyonları, Bronkoskopi Yapılan 152 Olgunun Analizi. Göğüs Kalp Damar Cer Derg. 1995; 3: Esener Z, Şahinoğlu H, Yüksel M, Güney E. Yabancı cisim aspirasyonu uygulanan bronkoskopi ve anestezi sorunları. Ondokuz Mayıs Tıp Dergisi 1986;3: Aytaç A, Yurdakul Y, İkizler C, Olga R, Saylam A. Inhalation of foreign bodies in children. Report of 500 cases. J Thorac Cardiovasc Surg 1977;74: Mantel K, Butenand I. Tracheabronchial foreign aspiration in childhood. A report on 224 cases. Eur J Pediatr 1986;145: Wiseman NE. The diagnosis of foreign body aspiration in childhood. J I ediatr Surg 1984;19: Yıldızeli B, Yüksel M. Trakeobronşiyal yabancı cisim aspirasyonu. Yüksel M, Kalaycı NG. Göğüs Cerrahisi. 1.Baskı. İstanbul. Bilmedya s İnci İ, Özçelik C, Ülkü R, Eren N. Özofagus Yabancı Cisimleri: 682 Olgunun İncelenmesi Göğüs Kalp Damar Cer. Derg.1999;7: Macpherson RI, Hill JG, Othersen HB, Tagge EP, Smith CD. Esophageal foreign bodies in children. Diagnosis, treatment and complications. AJR 1996;166: Newman DE. Radiolucent esophageal foreign body; an oſten forgotten cause of respiratory symptoms. J Pediatr 1978; 92: Remsen K, Lawson W, Biller HF, Som ML. Unusual prenestations of penetrating foreign bodies of the upper aerodigestive system. Ann Otol Rhinol Laryngol 1983;92: Çobanoğlu U, Yalçınkaya İ. Özefagus yabancı cisimleri: 175 olgunun analizi. Turkish J Thorac Cardiovasc Surg 2008;16: Craig RM, Vanagunas AD. Foreign bodies in the eosophagus. In: Shields TW, editor. General thoracic surgery. 5th ed. Philadelphia: Lippincott Williams & Wilkins; p Smith MT, Wong RK. Esophageal foreign bodies: types and techniques for removal. Curr Treat Options Gastroenterol. 2006;9: O Sullivan ST, McGreal GT, Reardon CM, Hehir DJ, Kirwan WO, Brady MP. Selective endoscopy in management of ingested foreign bodies of the upper gastrointestinal tract: is it safe? Int J Clin Pract 1997;51: Katsinelos P, Kountouras J, Paroutoglou G, Zavos C, Mimidis K, Chatzimavroudis G. Endoscopic techniques and management of foreign body ingestion and food bolus impaction in the upper gastrointestinal tract: a retrospective analysis of 139 cases. J Clin Gastroenterol 2006;40: Çelik B, Furtun K, Demir H, Yılmaz MA. Spontan pnömotorakslı olgularımızın klinik özellikleri. Gülhane Tıp Dergisi. 2009;51: Fry WA, Paape K. Pneumothorax. In: Shields TW, LoCicero III J, Ponn RB, Rusch VW General Thoracic Surgery. 6th ed. Philadelphia: Lippincott Williams & Wilkins, p Beauchamp G, Ouellette D. Spontaneous pneumothorax and pneumomediastinum. In: Pearson FG, Cooper JD, Deslauriers, J Thoracic Surgery. 2nd ed. Philadelphia: Churchill Livingstone p Çok G, Karakuş H, Göksel T, Güzelant A, Bayındır Ü. Primer ve Sekonder Spontan Pnömotorakslı Olguları Karşılaştıran Geriye Dönük Bir Çalışma. Toraks Dergisi. 2001;2: Melton LJ, Hepper NG, Offord KP. Incidence of spontaneous pneumothorax in Olmsted County, Minnesota: Am Rev Respir Dis. 1979;120: Henry M, Arnold T, Harvey J. BTS guidelines for the management of spontaneous pneumothorax. Thorax. 2003; 58: Kuzucu A, Soysal Ö, Ulutaş H. Optimal timing for surgical treatment to prevent recurrence of spontaneous pneumothorax. Surg Today. 2006;36: Topdag S, Ilçe Z, Aslaner A, Özaydin I. Spontan Pnömotorakslı Olgulara Yaklaşım: Beş Yıllık Deneyim. Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi. 2007;2: Hood RM. Trauma to the chest. In: Sabiston DC, Spencer FC, eds. Surgery of the chest. 4th ed. Philadelphia, WB Saunders. 1990;14: Kollef JMH. Loculated hemopneumothorax of a major fissure in patients with COPD and associated pleural disease. Chest. 1990;97: Akay H. Hemotoraksta Tanı ve Tedavi Yaklaşımı. Solunum. 2002;4: Muraghuchi T, Tsukioka K, Hirata S, Fukuda S, Mizugami K, Kishi A, et al. Spontaneous hemopneumothorax with abberant vessels found to be the source of bleeding: report of two cases. Surg Today. 1993;23: Edinburgh KJ, Chung MH, Webb WR. CT of spontaneous hemothorax from intrapleural rupture of a pulmonary arteriovenous malformation. Am J Roentgenolgy. 1998;170; Templeton PAH, Vainright JR, Rodriguez A, Diaconis JN. Mediastinal tumors presenting as spontaneous hemothorax simulating aortic dissection. Chest. 1998;93: Mori M, Nakanishi N, Furuya K. Hemangiopericytoma of the mediastinium causing spontaneous hemothorax. Ann Thorac Surg. 1994;58: Karlawish JH, Smith GW, Gabrielson EW, Liu MC. Spontaneous hemothorax caused by a chest wall chondrosarcoma. Ann Thorac Surg. 1995;59: Teijeira FJ, Baril C, Younge D. Spontaneous hemothorax in a patient with hereditary multiple exostoses. Ann Thorac Surg. 1989;48: Tatebe S, Kanazawa H, Yamazaki Y, Aoki E, Sakurai Y. Spontaneous hemopneumothorax. Ann Thorac Surg. 1996;62: De Perrot M, Deleaval J, Robert J, Spiliopoulos A. Spontan hemopneumothorax - results of conservative treatment. Swiss Surg. 2000;6: Hsu NY, Hsieh MJ, Liu HP, Kao CL, Chang JP, Lin PJ. et al. Video-assisted thoracoscopic surgery for spontaneous hemopneumothorax. World J Surg. 1998;22: Tatebe S, Yoshiya K, Yamaguchi A. Video-assisted thoracoscopic surgery for spontaneous hemopneumothorax. Surg Laparosc Endosc. 1997;7: Kim ES, Kang JY, Pyo CH, Jeon EY, Lee WB. 12- Year experience of spontaneous hemopneumothorax. Ann Thorac Cardiovasc Surg. 2008;14: Journal of Clinical and Analytical Medicine 107

6 39. Kakaris S, Athanassiadi K, Vassilikos K, Skottis I. Spontaneous hemopneumothorax: a rare but life-threatening entity. Eur J Cardiothorac Surg. 2004;25: Hsu NY, Shih CS, Hsu CP, Chen PR. Spontaneous hemopneumothorax revisited: clinical approach and systemic review of the literature. Ann Thorac Surg. 2005;80: Rowell NR. Spontaneous haemopneumothorax. Br J tuberc. 1956;50: Homma T, Sugiyama S, Kotoh K, Doki Y, Tsuda M, Misaki T. Early surgery for treatment of spontaneous hemopneumothorax. Scand J Surg. 2009;98: Ohmori K, Ohata M, Narata M, Lida M, Nakaoka Y, Irako M. 28 cases of spontaneous hemopneumothorax. Nippon Kyobu Geka Gakkai Zasshi. 1988;36: Apilioğlulları B, Esme H. Spontan hemopnömotoraksın tedavisi; İki olgu. Cerrahi Sanatlar Dergisi. 2009;2: Kandiş H, Güngör A, Katırcı Y, Deniz H, Deniz T. Sağlıklı bir gençte gözlenen spontan hemopnömotoraks. Akademik Acil Tıp Dergisi. 2008;7: Lee SC, Cheng YL, Yu CP. Hemopneumothorax from congenital cystic adenomatoid malformation in a cryptorchidism patient. Eur Respir J. 2000;15: Passero FC, Myers AR. Hemopneumothorax in systemic lupus erythematosis. J Rheumatol. 1980;7: Kanno R, Suzuki H, Fujiu K, Yoshino Y, Ohishi A, Gotoh M. Hemopneumothorax associated with Marfan s syndrome and congenital afibrinogenemia. Ann Thorac Surg. 2003;75: Sharpe DA, Dixon K, Moghissi K. Spontaneous hemopneumothorax: a surgical emergency. Eur Respir J. 1995;8: Meysman M, Verhaege W, Sacre R, Vanhulle A, van de Maele B, Vincken W. Emergency treatment of lifethreatening spontaneous haematopneuthorax. Eur J Emerg Med. 1996;3: Hsu NY, Hsieh MJ, Liu HP, Kao ChL, Chang JP, Lin PJ, et al. Video-assisted thoracoscopic surgery for spontaneous hemopneumothorax. World J Surg. 1998;22: Muragushi T, Tsukioka K, Hirata S, Fukuda S, Mizugami K, Kishi A, et al. Spontaneous hemopneumothorax with aberrant vessels found to be the source of bleeding. Surg Today. 1993;23: Wu YC, Lu MS, Yeh CH, Liu YH, Hsieh MJ, Lu Hi, et al. Justifying video-assisted thoracic surgery for spontaneous hemopneumothorax. Chest 2002;122: Hsu CC, Wu YL, Lin HJ, LIN MP, Guo HR. Indicators of haemothorax in patients with spontaneous pneumothorax. Emerg Med J. 2005;22: Deslauriers J, Leblanc P, McClish A. Bullous and bleb diseases of the lung, 3rd ed. Thomas W. Shields, Philadelphia p Horio H, Nomori H, Suemasu K. Video-assisted thoracoscopic surgery in spontaneous hemopneumothorax. Jpn J Thorac Cardiovasc Surg. 1998;46: Miyazawa M, Fujita T, Misawa R, Sakai T, Toishi M, Koyama H, et al. Thoracoscopic treatment for spontaneous hemopneumothorax. Surg Endosc. 2002;16: Erturan S. Masif Hemoptizi. Solunum. 2003;5: Poyanlı A, Sencer S, Rozanes İ, Acunaş B. Masif Hemoptizinin Palyatif Tedavisinde Etkin Bir Seçenek: Endovasküler Girişim. Toraks Dergisi. 2001;2: Jones KD, Davies RJ. Massive haemoptysis. Br Med J. 1990;300: Shivaram U, Finch P, Nowak P. Plastic endobronchial tubes in the management of life-threatening hemoptysis. Chest. 1987;92: Blattacharyya P, Dutta A, Samanta AN, Chowdhury SR. New procedure: bronchoscopic endobronchial sealing. a new mode of managing hemoptysis. Chest. 2002:121: Leach MR. Respiratory emergencies I: medical. In: Davidson C, Treacher D, eds. Respiratory critical care. London, Arnold. 2002; Katoh O, Kishikawa T, Yamada H, Matsumoto S, Kudo S. Recurrent bleeding aſter erterial embolization in patients with hemoptysis. Chest. 1990;97: Bilgin M, Kahraman C, Akçalı Y, Oğuzkaya F, Türker G. Spontan Pnömomediasten. Toraks Dergisi. 2003;4: Demirel A, Aynacı E, Özgül MA, Özgül G, Uysal MA. Primer spontan pnömomediastinum. Solunum. 2008;10: Ralp-Edwards AC, Pearson FG. Atypical presentation of spontaneous pneumomediastinum. Ann Thorac Surg. 1994;58: Flynn AE, Verrier ED, Way LW, Thomas AN, Pellegrini CA. Esophageal perforation. Arch Surg. 1989;124: Yılmazkaya Y, Güneş F, Öztürk E, Çavuşoğlu Z, Sönmez Y, Alemdar A, ve ark. Boerhaave Sendromu (Bir Olgu Nedeniyle). Kartal Egitim ve Araştırma Klinikleri. 1990;1: Handerson JA, Péloquin AJ. Boerhaave Revisited: spontaneous esophageal perforation as a diagnosıic masquerader. Am J of Med. 1989;86: Curci JJ, Horman MJ. Boerhaave s syndrome: The importance of early diagnosis and treatment. Ann Surg.1976;183: Yenigün B, Çelik A, Kayı Cangır A. Özofagus Yaralanmaları. TTD Toraks Cerrahisi Bülteni. 2010;1: Özçelik C, İnci İ. Özofagus Yaralanmaları. Yüksel M, Başoğlu A. Özofagus Hastalıklarının Tıbbi ve Cerrahi Tedavisi. 1. Baskı. İstanbul. Bilmedya s Uysal A, Gürüz Y, Köktürk O, Yüksel M, Çağırıcı U, Topçu S, ve ark. Türk Toraks Derneği Paraziter Akciğer Hastalıkları Tanı ve Tedavi Uzlaşı Raporu s Sayır F. Kist Hidatikli Olgularda Cerrahi Deneyimimiz, The Eurasian Journal of Medicine. 2007:39: Altıntaş K. İnsan sağlığı yönünden ekinokokkozun Türkiye de ve dünyadaki epidemiyolojisi ve proflaksisi. Türkiye Klinikleri Cerrahi Dergisi. 1998;3: Esme H, Şahin DA. Akciğer Kist Hidatiğinin Tedavisi. Turkiye Klinikleri J Med Sci 2007; 27: Gezer S, Sırmalı M, Fındık G, Türüt H, Öz G, Taştepe İ, ve ark. Simültane sağ akciğer ve karaciğer kist hidatiklerine tek aşamalı transtorasik yaklaşım: 200 olgunun analizi. SDÜ. Tıp Fak. Derg. 2008;15: Ciſtci IH, Esme H, Sahin DA, Solak O, Sezer M, Dilek ON. Effect of octenidine dihydrochloride on viability of protoscoleces in hepatic and pulmonary hydatid diseases. J Natl Med Assoc. 2007;99: Yuncu G, Sevinç S. Akciğer Hidatik Kistleri. Ökten İ, Güngör A. Göğüs Cerrahisi.1. Baskı. Ankara. Sim Matbaacılık; s Journal of Clinical and Analytical Medicine

Spontan hemopnömotoraksın tedavisi; İki olgu.

Spontan hemopnömotoraksın tedavisi; İki olgu. Spontan hemopnömotoraksın tedavisi; İki olgu. TREATMENT OF THE SPONTANEOUS HEMOPNEUMOTHORAX; 2 Cases. Burhan Apilioğulları Hıdır Esme Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Göğüs Cerrahisi Kliniği, Konya

Detaylı

GIS Perforasyonları. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK-2012

GIS Perforasyonları. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK-2012 GIS Perforasyonları Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK-2012 Sunum Planı Özefagus perforasyonu Ülser perforasyonları Tanım Epidemiyoloji Klinik Tanı Ayırıcı tanı Tedavi Özefagus Perforasyonu

Detaylı

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GÖĞÜS CERRAHİSİ ANABİLİM DALI 2012-2013 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DÖNEM-V DERS PROGRAMI

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GÖĞÜS CERRAHİSİ ANABİLİM DALI 2012-2013 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DÖNEM-V DERS PROGRAMI DÖNEM-V DERS PROGRAMI TEORİK DERSLER: 1- Toraksın cerrahi anatomisi (Yrd.Doç.Dr.Rasih YAZKAN) 2- Göğüs cerrahisinde invaziv tanı yöntemleri (Yrd.Doç.Dr.Rasih YAZKAN) 3- VATS (Video yardımlı torakoskopik

Detaylı

A.B.D de her yıl yaklaşık spontan pnömotoraks vakası geliştiği rapor edilmektedir İnsidansı henüz tam olarak bilinmemektedir

A.B.D de her yıl yaklaşık spontan pnömotoraks vakası geliştiği rapor edilmektedir İnsidansı henüz tam olarak bilinmemektedir Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Arş.Gör.Dr.Engin ŞENAY 02.02.2010 Pnömotoraks : Viseral ve parietal plevra yaprakları arasına hava girmesidir Künt Spontan Travmatik olabilir İyatrojenik

Detaylı

HASTALIKLARINDA. Dr.Gürsu Kıyan. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı

HASTALIKLARINDA. Dr.Gürsu Kıyan. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı ÇOCUK GÖĞÜS G HASTALIKLARINDA CERRAHİ ACİLLER Dr.Gürsu Kıyan Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Türk Toraks Derneği 9. yıllık kongresi Antalya 2006 Bronkoskopi gerektiren

Detaylı

HASTALIKLARINDA. Dr.Gürsu Kıyan PhD. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı

HASTALIKLARINDA. Dr.Gürsu Kıyan PhD. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı ÇOCUK GÖĞÜS G HASTALIKLARINDA CERRAHİ ACİLLER Dr.Gürsu Kıyan PhD Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Türk Toraks Derneği 11. yıllık kongresi Antalya 2008 Bronkoskopi gerektiren

Detaylı

AKCİĞER APSESİNDE CERRAHİ TEDAVİ

AKCİĞER APSESİNDE CERRAHİ TEDAVİ AKCİĞER APSESİNDE CERRAHİ TEDAVİ TTD 10. Yıllık Kongresi Antalya 2007 Dr. S.Ş. Erkmen GÜLHAN Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Akciğer apsesi, parankim destrüksiyonu

Detaylı

Pnömotoraks. Akif Turna. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı. aturna@istanbul.edu.tr

Pnömotoraks. Akif Turna. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı. aturna@istanbul.edu.tr Pnömotoraks Akif Turna! Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı aturna@istanbul.edu.tr! Sunum Sırası Pnömotoraksın tanımı ve sınıflandırılması Tedavi (Konservatif ve Cerrahi tedavi) Bilateral

Detaylı

Göğüs Cerrahisi Alkın Yazıcıoğlu. Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi

Göğüs Cerrahisi Alkın Yazıcıoğlu. Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Künt Toraks Travmaları Ülkemizde künt toraks travmaları trafik kazalarına ve yüksekten düşmelere bağlı daha sıklıkla ortaya çıkmaktadır. Travmaya

Detaylı

Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine

Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı Göğüs Cerrahisi Akciğer Kanserinde Anamnez ve Fizik Muayene Bulguları Giriş Akciğer kanseri ülkemizde 11.5/100.000 görülme sıklığına

Detaylı

Plevral aralıkta hava birikmesi. Akciğer kollapsı

Plevral aralıkta hava birikmesi. Akciğer kollapsı PNÖMOTORAKS Plevral aralıkta hava birikmesi Akciğer kollapsı PNÖMOTORAKS Spontan Edinsel Primer (Bleb rüptürü) Sekonder İatrojenik Travmatik Bleb: Sınırları belirgin olan intraplevral hava boşluklarıdır.

Detaylı

Patogenez Bronşektazi gelişiminde iki temel mekanizma rol oynar

Patogenez Bronşektazi gelişiminde iki temel mekanizma rol oynar Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Bronşektazi Giriş Subsegmental solunum yollarının anormal ve kalıcı dilatasyonu şeklinde tanımlanır Hastalık olmaktan çok çeşitli patolojik süreçlerin

Detaylı

Spontan Proksimal Özofagus Rüptürü Spontaneous rupture of the proximal esophagus Göğüs Cerahisi

Spontan Proksimal Özofagus Rüptürü Spontaneous rupture of the proximal esophagus Göğüs Cerahisi Spontan Proksimal Özofagus Rüptürü Spontaneous rupture of the proximal esophagus Göğüs Cerahisi Başvuru: 30.04.2015 Kabul: 25.05.2015 Yayın: 23.06.2015 Ufuk Çobanoğlu 1, Fuat Sayır 1 1 Yüzüncü Yıl Üniversitesi

Detaylı

Pnömotoraks Tanım Akciğerler ile göğüs duvarı arasındaki plevral boşlukta hava birikmesine pnömotoraks denilmektedir.

Pnömotoraks Tanım Akciğerler ile göğüs duvarı arasındaki plevral boşlukta hava birikmesine pnömotoraks denilmektedir. Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Pnömotoraks Tanım Akciğerler ile göğüs duvarı arasındaki plevral boşlukta hava birikmesine pnömotoraks denilmektedir. Primer spontan pnömotoraks

Detaylı

Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı 5. Sınıf ders programı:

Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı 5. Sınıf ders programı: Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı 5. Sınıf ders programı: Amaç: Göğüs Cerrahisi stajı sonunda 5.sınıf öğrencileri, bir tıp fakültesi mezunu pratisyen hekimin bilmesi gereken konulara hakim olacak, gerekli

Detaylı

Göğüs Ağrısı Olan Hasta. Dr. Ö.Faruk AYDIN / 06.04.2016

Göğüs Ağrısı Olan Hasta. Dr. Ö.Faruk AYDIN / 06.04.2016 Göğüs Ağrısı Olan Hasta Dr. Ö.Faruk AYDIN / 06.04.2016 Göğüs Ağrısı??? Yan ağrısı? Sırt ağrısı? Mide ağrısı? Karın ağrısı? Boğaz ağrısı? Omuz ağrısı? Meme ağrısı? Akut Göğüs Ağrısı Aniden başlar-tipik

Detaylı

ÇOCUKLARDA YABANCI CİSİM ASPİRASYONLARI. Dr Fazilet Karakoç Marmara Üniversitesi Çocuk Göğüs Hastalıkları

ÇOCUKLARDA YABANCI CİSİM ASPİRASYONLARI. Dr Fazilet Karakoç Marmara Üniversitesi Çocuk Göğüs Hastalıkları ÇOCUKLARDA YABANCI CİSİM ASPİRASYONLARI Dr Fazilet Karakoç Marmara Üniversitesi Çocuk Göğüs Hastalıkları Yabancı cisim aspirasyonu (YCA) Epidemiyoloji YCA çocukluk yaş grubunun önemli morbidite ve mortalite

Detaylı

Entübasyon sonrası trakeal rüptür: 5 olgu Gönül Sağıroğlu*, Tamer Sağıroğlu**, Burhan Meydan*, Çağatay Tezel*

Entübasyon sonrası trakeal rüptür: 5 olgu Gönül Sağıroğlu*, Tamer Sağıroğlu**, Burhan Meydan*, Çağatay Tezel* Entübasyon sonrası trakeal rüptür: 5 olgu Gönül Sağıroğlu*, Tamer Sağıroğlu**, Burhan Meydan*, Çağatay Tezel* * SB Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi-İstanbul

Detaylı

Toraks Travmalarında Hasar Kontrol Cerrahisi Teknikleri

Toraks Travmalarında Hasar Kontrol Cerrahisi Teknikleri Doç. Dr. Onur POLAT Toraks Travmalarında Temel kuralın tanı ve tedavinin aynı anda başlaması olduğu gerçeği hiçbir zaman unutulmamalıdır. Havayolu erken entübasyon ile sağlanmalı, eğer entübasyonda zorluk

Detaylı

Yabancı Cisim Aspirasyonları. Dr. Arif KUT Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Göğüs Hastalıkları Kliniği

Yabancı Cisim Aspirasyonları. Dr. Arif KUT Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Göğüs Hastalıkları Kliniği Yabancı Cisim Aspirasyonları Dr. Arif KUT Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Göğüs Hastalıkları Kliniği Epidemiyoloji Klinik Tanı Yöntemleri Tedavi Korunma Yabancı cisim aspirasyonu (YCA)

Detaylı

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler Anestezi Uygulama II 2017-2018 Bahar / Ders:9 Anestezi ve Emboliler Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI Emboli Nedir? Damarlarda dolaşan kan içerisine hava ya da yabancı cisim girişine bağlı olarak, dolaşımı engelleyen

Detaylı

Klinik olarak huzursuzluk ve hipotansiyonun eşlik ettiği olgularda perikardial tamponad kuvvetle düşünülmelidir

Klinik olarak huzursuzluk ve hipotansiyonun eşlik ettiği olgularda perikardial tamponad kuvvetle düşünülmelidir Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Göğüs Cerrahisi Hasan Çaylak Penetran Toraks Travmaları Göğüs Duvarı Yaralanmaları: Bıçak ya da düşük kalibreli silah yaralanmalarında göğüs

Detaylı

AKUT SOLUNUM SIKINTISI SENDROMU YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015

AKUT SOLUNUM SIKINTISI SENDROMU YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015 AKUT SOLUNUM SIKINTISI SENDROMU YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015 Nonkardiyojenik Akciğer Ödemi Şok Akciğeri Travmatik Yaş Akciğer Beyaz Akciğer Sendromu

Detaylı

Yabancý cisim aspirasyonu (YCA) soluk alma sýrasýnda aðýz

Yabancý cisim aspirasyonu (YCA) soluk alma sýrasýnda aðýz Klinik Pediatri, 2003;2(2):47-51. Çocukluk Çaðýnda Yabancý Cisim Aspirasyonlarý Uz. Dr. Ýlker BÜYÜKYAVUZ* Yabancý cisim aspirasyonu (YCA) soluk alma sýrasýnda aðýz ya da burun yoluyla alýnan bir cismin

Detaylı

Sunu planı. Solunum yetmezliği NON-İNVAZİV MEKANİK VENTİLASYON NIMV

Sunu planı. Solunum yetmezliği NON-İNVAZİV MEKANİK VENTİLASYON NIMV Sunu planı NON-İNVAZİV MEKANİK VENTİLASYON DOÇ. DR. HAKAN TOPAÇOĞLU İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Neden Endikasyonlar Kontrendikasyonlar Hasta seçilmesi Komplikasyonlar Solunum yetmezliği IMV

Detaylı

HEMOPTİZİ. Yrd.Doç.Dr. Süreyya YILMAZ

HEMOPTİZİ. Yrd.Doç.Dr. Süreyya YILMAZ HEMOPTİZİ Yrd.Doç.Dr. Süreyya YILMAZ Hemoptizi 1. Genel: pulmoner parankim veya trakeobronşial ağaçtan gelen kan veya kanlı balgam öksürme 2. Massive (şiddetli): miktar: 100-600ml/24st; < 5% hastada massive

Detaylı

GÖĞÜS CERRAHİSİ STAJI

GÖĞÜS CERRAHİSİ STAJI GÖĞÜS CERRAHİSİ STAJI STAJIN TANITIMI EĞİTİM DÖNEMİ STAJ SÜRESİ YERLEŞKE EĞİTİM BİRİMLERİ DERSHANE : Dönem V : 6 iş günü : İbni Sina Hastanesi : Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı Kliniği, Polikliniği, Yoğun

Detaylı

Öğrenim Hedefleri. Önceden Gözden Geçirilmesi Gereken Dersler. Ders İçeriği KULAK BURUN BOĞAZ YABANCI CİSİMLERİ

Öğrenim Hedefleri. Önceden Gözden Geçirilmesi Gereken Dersler. Ders İçeriği KULAK BURUN BOĞAZ YABANCI CİSİMLERİ Prof. Dr. Onur Çelik Sayfa 1 Öğrenim Hedefleri Kulak yabancı cisimlerinin kliniğini anlatabilmelidir ve bu durumda hastaya nasıl yaklaşılabileceğini anlatabilmeli ve hasta üzerinde uygun bir olgu ise yabancı

Detaylı

TORAKS DEĞERLENDİRME KABUL ŞEKLİ 2 (Bildiri ID: 64)/OLGU BİLDİRİSİ: MEME KANSERİ İÇİN RADYOTERAPİ ALMIŞ OLGUDA RADYASYON PNÖMONİSİ

TORAKS DEĞERLENDİRME KABUL ŞEKLİ 2 (Bildiri ID: 64)/OLGU BİLDİRİSİ: MEME KANSERİ İÇİN RADYOTERAPİ ALMIŞ OLGUDA RADYASYON PNÖMONİSİ TORAKS DEĞERLENDİRME ŞEKLİ 2 ( ID: 64)/OLGU Sİ: MEME KANSERİ İÇİN RADYOTERAPİ ALMIŞ OLGUDA RADYASYON PNÖMONİSİ SONRASINDA GELİŞEN ORGANİZE PNÖMONİ (OP/ BOOP) Poster 3 ( ID: 66)/Akut Pulmoner Emboli: Spiral

Detaylı

Aspirasyona ilişkin ilk bilimsel deneyin John Hunter tarafından 1781 de bir sığır üzerinde yapıldığı bilinmektedir.

Aspirasyona ilişkin ilk bilimsel deneyin John Hunter tarafından 1781 de bir sığır üzerinde yapıldığı bilinmektedir. Trakeobronşial Yabancı Cisimler Dr Refik ÜLKÜ TARİHÇE Yazılı tarihte aspirasyona ilişkin ilk olgu MÖ 475 yılında üzüm çekirdeği aspirasyonu sonucu ölen Yunanlı şair Anacreon dur Aspirasyona ilişkin ilk

Detaylı

HEMOPTİZİ. Dr. Abdurrahman ŞENYİĞİT

HEMOPTİZİ. Dr. Abdurrahman ŞENYİĞİT HEMOPTİZİ Dr. Abdurrahman ŞENYİĞİT Hemoptizi 1. Genel: pulmoner parankim veya trakeobronşial ağaçtan gelen kan veya kanlı balgam öksürme 2. Massive (şiddetli): miktar: 100-600ml/24st; < 5% hastada massive

Detaylı

Kasık Komplikasyonları ve Yönetimi. Doç.Dr.Gültekin F. Hobikoğlu Medicana Bahçelievler

Kasık Komplikasyonları ve Yönetimi. Doç.Dr.Gültekin F. Hobikoğlu Medicana Bahçelievler Kasık Komplikasyonları ve Yönetimi Doç.Dr.Gültekin F. Hobikoğlu Medicana Bahçelievler Femoral Komplikasyonlar External kanama ve hematom (%2-15) Psödoanevrizma (%1-5) Retroperitoneal hematom (

Detaylı

HEMOPTİZİ. Yrd.Doç.Dr. Süreyya YILMAZ. Hemoptizi

HEMOPTİZİ. Yrd.Doç.Dr. Süreyya YILMAZ. Hemoptizi HEMOPTİZİ Yrd.Doç.Dr. Süreyya YILMAZ Hemoptizi 1. Genel: pulmoner parankim veya trakeobronşial ağaçtan gelen kan veya kanlı balgam öksürme 2. Massive (şiddetli): miktar: 100-600ml/24st; < 5% hastada massive

Detaylı

Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi. 18 Ocak 12 Çarşamba

Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi. 18 Ocak 12 Çarşamba Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi Dr. Akif Turna Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi Dr. Akif Turna Küçük Hücre-Dışı Akciğer

Detaylı

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK ASTIM Dünya genelinde 300 milyon kişiyi etkilediği düşünülmekte Gelişmiş ülkelerde artan prevalansa sahip Hasta veya toplum açısından yüksek maliyetli bir hastalık

Detaylı

Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi. 01 Kasım 2010 Pazartesi

Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi. 01 Kasım 2010 Pazartesi Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi Doç.Dr. Akif Turna Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi Doç.Dr. Akif Turna Küçük Hücre-Dışı

Detaylı

Öksürük. Pınar Çelik

Öksürük. Pınar Çelik Öksürük Pınar Çelik Öksürük Öksürük, akciğerleri aspirasyondan koruyan, sekresyonların atılmasını sağlayan, istemli veya istemsiz refleks yolla oluşan, ani patlayıcı ekspirasyon manevrasıdır. Öksürük refleksinin

Detaylı

Solunum Sistemine Ait Tıbbi Terimler. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire

Solunum Sistemine Ait Tıbbi Terimler. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire Solunum Sistemine Ait Tıbbi Terimler Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire Solunum sistemi kan ile atmosfer havası arasında gaz değişimini oluşturabilecek şekilde özelleşmiş bir sistemdir. Solunum sistemindeki

Detaylı

Ders Yılı Dönem-V Göğüs Cerrahisi Staj Programı

Ders Yılı Dönem-V Göğüs Cerrahisi Staj Programı 2018 2019 Ders Yılı Dönem-V Göğüs Cerrahisi Staj Programı DİCLE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM 5 GÖĞÜS CERRAHİSİ STAJI EĞİTİM PROGRAMI Stajın adı Stajın süresi Öğretim yeri Anabilim Dalı Başkanı Staj

Detaylı

Çocukluk çağı akciğer dev kist hidatiklerinde cerrahi tedavi

Çocukluk çağı akciğer dev kist hidatiklerinde cerrahi tedavi Türk Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Dergisi Turkish Journal of Thoracic and Cardiovascular Surgery Çocukluk çağı akciğer dev kist hidatiklerinde cerrahi tedavi Surgical treatment of giant hydatid cysts in

Detaylı

Asendan AORT ANEVRİZMASI

Asendan AORT ANEVRİZMASI Asendan AORT ANEVRİZMASI Aort anevrizması, aortanın normal çapından geniş bir çapa ulaşarak genişlemesidir. Aorta nın bütün bölümlerinde anevrizma gelişebilir. Genişlemiş olan bölümün patlayarak hayatı

Detaylı

GÖĞÜS CERRAHİSİNİN ACİLLERİ VE KÜÇÜK CERRAHİ MÜDAHALE TEKNİKLERİ

GÖĞÜS CERRAHİSİNİN ACİLLERİ VE KÜÇÜK CERRAHİ MÜDAHALE TEKNİKLERİ GÖĞÜS CERRAHİSİNİN ACİLLERİ VE KÜÇÜK CERRAHİ MÜDAHALE TEKNİKLERİ EMERGENCY SITUATIONS AND BASIC MANIPULATION TECHNIQUES IN THORACIC SURGERY EDİTÖR Serdar Özkan Temmuz 2015 Copyright 2014 ISBN : 978-605-5121-22-8

Detaylı

AORT ANEVRİZMASI YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015

AORT ANEVRİZMASI YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015 AORT ANEVRİZMASI YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015 Ani ölümün önemli bir nedenidir Sıklığı yaşla birlikte artar 50 yaş altında nadir rastlanır E>K Aile

Detaylı

Karın yaralanmaları ister penetran ister künt mekanizmaya bağlı olsun ciddi morbidite ve mortalite ile seyrederler.

Karın yaralanmaları ister penetran ister künt mekanizmaya bağlı olsun ciddi morbidite ve mortalite ile seyrederler. KARIN TRAVMALARI Karın yaralanmaları ister penetran ister künt mekanizmaya bağlı olsun ciddi morbidite ve mortalite ile seyrederler. Amaçlar Karnın anatomik sınırlarını, Penetran ve künt travmalar arasındaki

Detaylı

AÇIK ve LAPORASKOPİK CERRAHİDE HEMŞİRELİK BAKIMI HEMŞİRE SEHER KUTLUOĞLU ANTALYA ATATÜRK DEVLET HASTANESİ

AÇIK ve LAPORASKOPİK CERRAHİDE HEMŞİRELİK BAKIMI HEMŞİRE SEHER KUTLUOĞLU ANTALYA ATATÜRK DEVLET HASTANESİ AÇIK ve LAPORASKOPİK CERRAHİDE HEMŞİRELİK BAKIMI HEMŞİRE SEHER KUTLUOĞLU ANTALYA ATATÜRK DEVLET HASTANESİ SUNU PLANI Açık ve kapalı cerrahide hemşirelik bakım amacı Açık ve kapalı cerrahide hemşirelik

Detaylı

Penetran Göz Yaralanmaları

Penetran Göz Yaralanmaları Penetran Göz Yaralanmaları Pelin Özyol Oküler yaralanmalar özellikle düşük sosyoekonomik düzeydeki bireylerde ve az gelişmiş ülkelerde olmak üzere genel olarak tüm dünyada önemli morbidite nedenidir. Yaralanmaların

Detaylı

Özofagus Yabancı Cisimleri : 682 Olgunun İncelenmesi

Özofagus Yabancı Cisimleri : 682 Olgunun İncelenmesi Özofagus Yabancı Cisimleri : 682 Olgunun İncelenmesi İlhan İNCİ*, Cemal ÖZÇELİK**, Refik ÜLKÜ**, Nesimi EREN** * Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı, Aydın

Detaylı

Kronik Öksürük. Dr. Kürşat Uzun N.E. Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları AD ve Yoğun Bakım Bilim Dalı

Kronik Öksürük. Dr. Kürşat Uzun N.E. Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları AD ve Yoğun Bakım Bilim Dalı Kronik Öksürük Dr. Kürşat Uzun N.E. Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları AD ve Yoğun Bakım Bilim Dalı Epidemiyoloji Polikliniklerde en sık 5. şikayet %88-100 neden saptanıyor Spesifik tedavi

Detaylı

VENA CAVA SUPERİOR SENDROMU. Dr.Serdar Onat

VENA CAVA SUPERİOR SENDROMU. Dr.Serdar Onat VENA CAVA SUPERİOR SENDROMU Dr.Serdar Onat VENA CAVA SUPERİOR SENDROMU Vena Cava Superiorda kan akımının tıkanıklığa uğraması sonucu gelişen klinik tablodur. Acil olarak tanısal değerlendirme ve tedaviyi

Detaylı

Vaka II. Vaka I. Vaka III. Vaka IV

Vaka II. Vaka I. Vaka III. Vaka IV Göğüs Ağrısına Yaklașım A.Ü. Tıp Fakültesi Acil Tıp A.D Dr. Murat BERBEROĞLU 03.07.2012 Sunu Planı Vakalar Giriș ve Epidemiyoloji Patofizyoloji Tanısal Yaklașım -öykü - risk faktörleri -fizik muayene -test

Detaylı

Trakeobronşial Yabancı Cisimler. Dr. Refik ÜLKÜ

Trakeobronşial Yabancı Cisimler. Dr. Refik ÜLKÜ Trakeobronşial Yabancı Cisimler Dr. Refik ÜLKÜ TARİHÇE Yazılı tarihte aspirasyona ilişkin ilk olgu MÖ 475 yılında üzüm çekirdeği aspirasyonu sonucu ölen Yunanlı şair Anacreon dur Aspirasyona ilişkin ilk

Detaylı

Göğüs Duvarı Tümörünü Taklit Eden Trakeobronşiyal Pisi Pisi Otunun Ekspektorasyonu

Göğüs Duvarı Tümörünü Taklit Eden Trakeobronşiyal Pisi Pisi Otunun Ekspektorasyonu OLGU 24 OLGU Göğüs Duvarı Tümörünü Taklit Eden Trakeobronşiyal Pisi Pisi Otunun Ekspektorasyonu 161 Göğüs Duvarı Tümörünü Taklit Eden Trakeobronşiyal Pisi Pisi Otunun Ekspektorasyonu Yeliz Erol 1, Ayşe

Detaylı

www.travma.org TORAKS TRAVMALARI Ulusal Travma ve Acil Cerrahi Derneği Travma ve Resüsitasyon Kursu (TRK)

www.travma.org TORAKS TRAVMALARI Ulusal Travma ve Acil Cerrahi Derneği Travma ve Resüsitasyon Kursu (TRK) TORAKS TRAVMALARI Amaçlar İlk muayene sırasında yaşamı kesin tehdit edici yaralanmaların saptanması ve tedavisi İkincil muayene sırasında gözlenen ve potansiyel olarak yaşamı tehdit edici yaralanmaların

Detaylı

Abdominal Aort Anevrizması. Dr.Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK

Abdominal Aort Anevrizması. Dr.Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK Abdominal Aort Anevrizması Dr.Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK - 2012 Sunum Planı Giriş ve tanım Epidemiyoloji Etyoloji Patofizyoloji Klinik Tanı, ayırıcı tanı Tedavi Giriş ve Tanım Anevrizma,

Detaylı

Bir Hastada Astım Hastalığı İle Karıştırılan Yabancı Cisim Aspirasyonunda Röntgen Grafisinin Önemi: Ne Umduk,Ne Bulduk?'

Bir Hastada Astım Hastalığı İle Karıştırılan Yabancı Cisim Aspirasyonunda Röntgen Grafisinin Önemi: Ne Umduk,Ne Bulduk?' Bir Hastada Astım Hastalığı İle Karıştırılan Yabancı Cisim Aspirasyonunda Röntgen Grafisinin Önemi: Ne Umduk,Ne Bulduk?' Serdar Sedat IŞIK 1,2 1 T.C.Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü

Detaylı

Hepatik Arter Anevrizması Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu

Hepatik Arter Anevrizması Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Tarih :././20 Hastanın adı ve soyadı: Protokol numarası: Hepatik Arter Anevrizması Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Bana yapılan muayene ve tetkikler sonucunda doktorlarım tarafından, karaciğer ana

Detaylı

FLEKSİBL FİBEROPTİK BRONKOSKOPİ

FLEKSİBL FİBEROPTİK BRONKOSKOPİ FLEKSİBL FİBEROPTİK BRONKOSKOPİ DOÇ. DR. ARİF DURAN ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ACİL TIP ANABİLİM DALI Bronkoskopi nedir? Solunum yollarının endoskopik olarak incelenmesi Bronkoskop çeşitleri

Detaylı

PERİKARDİT GİRİŞ PATOFİZYOLOJİ. Dr. Neslihan SAYRAÇ

PERİKARDİT GİRİŞ PATOFİZYOLOJİ. Dr. Neslihan SAYRAÇ GİRİŞ Perikard PERİKARDİT Dr. Neslihan SAYRAÇ AÜTF Acil Tıp Anabilim Dalı 05/01/2010 Visseral Parietal 50 ml seröz sıvı İnsidansı net olarak bilinmiyor Ancak acil servise AMI olmayan göğüs ağrısı ile başvuran

Detaylı

Plevral Boşluğun Nadir Enfeksiyonları Plevral boşlukta sıklıkla gözlenen enfeksiyonlar parapnömonik

Plevral Boşluğun Nadir Enfeksiyonları Plevral boşlukta sıklıkla gözlenen enfeksiyonlar parapnömonik Plevral Boşluğun Nadir Enfeksiyonları Plevral boşlukta sıklıkla gözlenen enfeksiyonlar parapnömonik effüzyon ve sonrasında gözlenen ampiyemdir. Nadir olarak gözlenen enfeksiyonlar ise fungal, viral ve

Detaylı

SOLUNUM SİSTEMİ HASTALIKLARI. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire

SOLUNUM SİSTEMİ HASTALIKLARI. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire SOLUNUM SİSTEMİ HASTALIKLARI Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire ÜST SOLUNUM YOLU Farenjit :Farenks mukozasının iltihabi bir hastalığıdır. Akut ve kronik olarak seyreder. Larenjit :Üst solunum yolunun bir parçası

Detaylı

ÇEVİRMEN İHTİYACI Çevirmen gerekli miydi? Evet Hayır Gerekli ise onam sırasında nitelikli bir çevirmen yanınızda var mıydı?

ÇEVİRMEN İHTİYACI Çevirmen gerekli miydi? Evet Hayır Gerekli ise onam sırasında nitelikli bir çevirmen yanınızda var mıydı? Sayfa Sayısı 1 / 5 HASTANIN ADI VE SOYADI: PROTOKOL NO: DOĞUM TARİHİ: YATIŞ TARİHİ: ÇEVİRMEN İHTİYACI Çevirmen gerekli miydi? Evet Hayır Gerekli ise onam sırasında nitelikli bir çevirmen yanınızda var

Detaylı

GÖZDEN KAÇAN-MORTAL GÖĞÜS AĞRISI / NEFES DARLIĞI. Doç. Dr. Ayhan SARITAŞ Düzce Üniversitesi

GÖZDEN KAÇAN-MORTAL GÖĞÜS AĞRISI / NEFES DARLIĞI. Doç. Dr. Ayhan SARITAŞ Düzce Üniversitesi GÖZDEN KAÇAN-MORTAL GÖĞÜS AĞRISI / NEFES DARLIĞI Doç. Dr. Ayhan SARITAŞ Düzce Üniversitesi Plan Olgu Sunumu Genel Bilgi Spesifik Hastalıklar Olgu Sunumu 27 yaşında E hasta GA-ND şikayetleri ile Devlet

Detaylı

Akciğer Grafisi Yorumlama UZ. DR. EMRE BÜLBÜL

Akciğer Grafisi Yorumlama UZ. DR. EMRE BÜLBÜL Akciğer Grafisi Yorumlama UZ. DR. EMRE BÜLBÜL Giriş Hasta gören her hekim göğüs röntgeninin tamamına hakim olmalıdır. Genç bir hekim kıdemli bir seviyeye gelmesinde akciğer grafisi yorumlama önemli bir

Detaylı

Karsinoid Tümörler Giriş Sınıflandırma: Göğüs Cer rahisi rahisi Göğüs Cer Klinik:

Karsinoid Tümörler Giriş Sınıflandırma: Göğüs Cer rahisi rahisi Göğüs Cer Klinik: Journal of Clinical and Analytical Medicine Göğüs Cerrahisi Karsinoid Tümörler Giriş Ender görülen akciğer tümörleridirler Rezeksiyon uygulanan akciğer tümörlerinin %0,4- %3 ünü oluştururlar Benign-malign

Detaylı

Astım Hastalığı ile Karıştırılan Trakeobronkial Yabancı Cisim An Interesting Tracheobronchial Foreign Body Diagnosed As Asthma Göğüs Cerahisi

Astım Hastalığı ile Karıştırılan Trakeobronkial Yabancı Cisim An Interesting Tracheobronchial Foreign Body Diagnosed As Asthma Göğüs Cerahisi Astım Hastalığı ile Karıştırılan Trakeobronkial Yabancı Cisim An Interesting Tracheobronchial Foreign Body Diagnosed As Asthma Göğüs Cerahisi Başvuru: 19.05.2013 Kabul: 12.07.2013 Yayın: 06.08.2013 Murat

Detaylı

Omurga-Omurilik Cerrahisi

Omurga-Omurilik Cerrahisi Omurga-Omurilik Cerrahisi BR.HLİ.017 Omurga cerrahisi, omurilik ve sinir kökleri ile bu hassas sinir dokusunu saran/koruyan omurga üzerinde yapılan ameliyatları ve çeşitli girişimleri içerir. Omurga ve

Detaylı

ASTIM BULGULARI İLE BAŞVURAN HASTA: SAĞ BRONŞ YABANCI CİSMİ

ASTIM BULGULARI İLE BAŞVURAN HASTA: SAĞ BRONŞ YABANCI CİSMİ ASTIM BULGULARI İLE BAŞVURAN HASTA: SAĞ BRONŞ YABANCI CİSMİ Murat Tutanç *, Ergün Kaya **, Hanifi Bayaroğulları ***, Vefik Arıca *, Fatmagül Başarslan *, Bülent Akçora **** * Mustafa Kemal Üniversitesi

Detaylı

HEMODİYALİZDE SIK KARŞILAŞILAN KOMPLİKASYONLAR ve YÖNETİMİ. Dr. Lale Sever

HEMODİYALİZDE SIK KARŞILAŞILAN KOMPLİKASYONLAR ve YÖNETİMİ. Dr. Lale Sever HEMODİYALİZDE SIK KARŞILAŞILAN KOMPLİKASYONLAR ve YÖNETİMİ Dr. Lale Sever Intradiyalitik Komplikasyonlar Sık Kalıcı morbidite Mortalite Hemodiyaliz Komplike bir işlem! Venöz basınç monitörü Hava detektörü

Detaylı

Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı

Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı 1 Ameliyat Yapılmadan İlgilendiği Konular: Sıvı ve Elektrolit tedavisi Şok Yanık tedavisi 2 Travma Hastaları Kesici karın travmaları: Karın bölgesini içine alan kurşunlanma,

Detaylı

Safra Yolu Tümörü Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu

Safra Yolu Tümörü Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Tarih :././20 Hastanın adı ve soyadı: Protokol numarası: Safra Yolu Tümörü Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Bana yapılan muayene ve tetkikler sonucunda doktorlarım tarafından safra yollarımda tümör

Detaylı

Eğitim Yılı Dönem V Göğüs Cerrahisi Staj Eğitim Programı

Eğitim Yılı Dönem V Göğüs Cerrahisi Staj Eğitim Programı 2018-2019 Eğitim Yılı Dönem V Göğüs Cerrahisi Staj Eğitim Programı Eğitim Başkoordinatörü: Dönem Koordinatörü: Koordinatör Yardımcısı: Prof. Dr. Mesut A. ÜNSAL Doç. Dr. Eyüp Burak SANCAK Dr. Öğr. Üyesi

Detaylı

ASEMPTOMATİK BİLATERAL PNOMOTORAKS

ASEMPTOMATİK BİLATERAL PNOMOTORAKS Olgu sunumu / Case report ASEMPTOMATİK BİLATERAL PNOMOTORAKS Sami Doğan*, Hakan Ateş**, Mesut Erbaş**, Ömür Öztürk**, Suat Gezer***, Sami Karapolat***, * Düzce Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Genel Cerrahi

Detaylı

İnvazif Fungal İnfeksiyonlarda Tanı Klinik-Radyolojik Yaklaşım. Dr.Özlem Özdemir Kumbasar

İnvazif Fungal İnfeksiyonlarda Tanı Klinik-Radyolojik Yaklaşım. Dr.Özlem Özdemir Kumbasar İnvazif Fungal İnfeksiyonlarda Tanı Klinik-Radyolojik Yaklaşım Dr.Özlem Özdemir Kumbasar Bağışıklığı baskılanmış hastaların akciğer komplikasyonları sık görülen ve ciddi sonuçlara yol açan önemli sorunlardır.

Detaylı

İnvaziv Girişimler. Sunum Planı. SANTRAL VENÖZ KATETER Endikasyonlar. SANTRAL VENÖZ KATETER İşlem öncesinde

İnvaziv Girişimler. Sunum Planı. SANTRAL VENÖZ KATETER Endikasyonlar. SANTRAL VENÖZ KATETER İşlem öncesinde Sunum Planı İnvaziv Girişimler Santral Venöz Kateter Uygulamaları Kardiyak Pacemaker Arteriyel Kanülasyon SANTRAL VENÖZ KATETER Endikasyonlar iv yol Uzun süreli iv yol ihtiyacı Hemodinamik monitorizasyon

Detaylı

GÖĞÜS CERRAHİSİ CEP KİTABI

GÖĞÜS CERRAHİSİ CEP KİTABI GÖĞÜS CERRAHİSİ CEP KİTABI Mayıs 2012 Copyright 2012 ISBN : 978-605-87501-3-5 Eser Editörler : Göğüs Cerrahisi Cep Kitabı : Editör İletişim Bilgileri : GATA Göğüs Cerrahisi AD Öğretim Üyesi, Etlik, Ankara,

Detaylı

TRAVMALI HASTAYA YAKLAŞIM

TRAVMALI HASTAYA YAKLAŞIM Dr. Hakan Canbaz Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi AD. TRAVMALI HASTAYA YAKLAŞIM TRAVMAYA YAKLAŞIM Travma bakımı: arazide başlar multidisipliner ekip çalışması hızlı ve isabetli müdahalede

Detaylı

Pankreas Kisti Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu

Pankreas Kisti Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Tarih :././20 Hastanın adı ve soyadı: Protokol numarası: Pankreas Kisti Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Bana yapılan muayene ve tetkikler sonucunda doktorlarım tarafından, pankreasımda iltihabi kist

Detaylı

Hisar Intercontinental Hospital

Hisar Intercontinental Hospital Varisler BR.HLİ.92 Venöz Hastalıklar (Toplardamarlar) Varis Hastalığı: Bacaklarımızda kirli kanı yukarı taşımak üzere görev alan iki ana ven sistemi bulunur. Yüzeyel ve derin ven sistemi olarak adlandırılan

Detaylı

REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No REVİZYON DURUMU Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No Hazırlayan: Onaylayan: Onaylayan: Hemşirelik Protokolleri Adem Aköl Sinan Özyavaş Hazırlama Komitesi Kalite Konseyi Başkanı Kalite Koordinatörü 1/5

Detaylı

Aşağıdaki 3 kriterin birlikte olması durumunda derin cerrahi alan enfeksiyonu tanısı konulur.

Aşağıdaki 3 kriterin birlikte olması durumunda derin cerrahi alan enfeksiyonu tanısı konulur. TYBD SEPSİS ÇALIŞMASI ENFEKSİYON TANIMLARI Derin Cerrahi Alan Enfeksiyonu(DCAE) Aşağıdaki 3 kriterin birlikte olması durumunda derin cerrahi alan enfeksiyonu tanısı konulur. 1.Cerrahi girişimden sonraki

Detaylı

Özefagus yabancı cisimleri: 175 olgunun analizi

Özefagus yabancı cisimleri: 175 olgunun analizi Türk Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Dergisi Turkish Journal of Thoracic and Cardiovascular Surgery Özefagus yabancı cisimleri: 175 olgunun analizi Esophageal foreign bodies: analysis of 175 patients Ufuk Çobanoğlu,

Detaylı

DR. GÜLNUR GÖLLÜ BAHADIR ÇOCUK CERRAHİSİ AD

DR. GÜLNUR GÖLLÜ BAHADIR ÇOCUK CERRAHİSİ AD DR. GÜLNUR GÖLLÜ BAHADIR ÇOCUK CERRAHİSİ AD Çocuk travma hastaları ile erişkinler arasındaki farklılıklar Daha küçük ve kolay tıkanan hava yolu Hipovolemiye yatkınlık Hipotansiyon geç bulgu O 2 tüketimi

Detaylı

Pankreas Tümörü Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu

Pankreas Tümörü Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Tarih :././20 Hastanın adı ve soyadı: Protokol numarası: Pankreas Tümörü Ameliyatı Bilgilendirilmiş Onam Formu Bana yapılan muayene ve tetkikler sonucunda doktorlarım tarafından, pankreasımda tümör olduğu

Detaylı

Akciğer Grafisi Yorumlama

Akciğer Grafisi Yorumlama Türkiye Acil Tıp Derneği Akciğer Grafisi Yorumlama Hazırlayan Doç. Dr. Özlem Köksal Sunum Hedefleri AC grafisi çekim tekniği Teknik değerlendirme Radyolojik anatomi Radyolojik değerlendirme PACS Sistemi

Detaylı

Behçet Hastalığı Son II Yıl Damar Tutulumu ve Tedavisi

Behçet Hastalığı Son II Yıl Damar Tutulumu ve Tedavisi Behçet Hastalığı Son II Yıl Damar Tutulumu ve Tedavisi Dr. Kenan Aksu Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çıkar Çatışması Çıkar Çatışması Yoktur. Vasküler tutuluş (% 25-62) Venöz lezyonlar arteriyel lezyonlardan

Detaylı

Hasta Adı Dosya No Tarih / Saat

Hasta Adı Dosya No Tarih / Saat SAYFA NO Sayfa 1 / 5 Hasta Adı Dosya No Tarih / Saat.. Hasta olarak size uygulanacak olan işlem hakkında karar verebilmeniz için, işlem öncesinde, durumunuz ve önerilen cerrahi, tibbi ya da tanısal işlem

Detaylı

Trakea Rüptürü. Nadir Bir Entübasyon Komplikasyonu. Doç. Dr. Aydın KARAKUZU Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Lefkoşe, KKTC Nisan 2011

Trakea Rüptürü. Nadir Bir Entübasyon Komplikasyonu. Doç. Dr. Aydın KARAKUZU Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Lefkoşe, KKTC Nisan 2011 Trakea Rüptürü Nadir Bir Entübasyon Komplikasyonu Doç. Dr. Aydın KARAKUZU Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Lefkoşe, KKTC Nisan 2011 1 Klinik Öykü Ş.Ş., 75 yaş, erkek, Asenden Aort Anevrizması

Detaylı

Göğüs Hastalıkları. Bronkoskopi

Göğüs Hastalıkları. Bronkoskopi Göğüs Hastalıkları Bronkoskopi Bronkoskopi nedir? Hava yollarını incelemeyi sağlayan işlemin adıdır. Ucunda kamera olan ince tüp şeklindeki aletle uygulanır. Bronkoskop doktorunuzun akciğerlerinizin içindeki

Detaylı

TKD/TKYK KORONER BAKIM İLERİ KLİNİK UYGULAMALAR SERTİKASYON PROGRAMININ ÇEKİRDEK EĞİTİM PROGRAMI

TKD/TKYK KORONER BAKIM İLERİ KLİNİK UYGULAMALAR SERTİKASYON PROGRAMININ ÇEKİRDEK EĞİTİM PROGRAMI TKD/TKYK KORONER BAKIM İLERİ KLİNİK UYGULAMALAR SERTİKASYON PROGRAMININ ÇEKİRDEK EĞİTİM PROGRAMI Kardiyovasküler olaylar tüm dünyada en önemli ölüm nedenidir. İnsan ömrünün uzaması kardiyak sorunu olan

Detaylı

Spontan Pnömotoraks. Patofizyoloji. Spontan Pnömotoraks SPONTAN VE İYATROJENİK PNÖMOTORAKS PNÖMOTORAKS:

Spontan Pnömotoraks. Patofizyoloji. Spontan Pnömotoraks SPONTAN VE İYATROJENİK PNÖMOTORAKS PNÖMOTORAKS: PNÖMOTORAKS: SPONTAN VE İYATROJENİK PNÖMOTORAKS Dr.Dilek DURMAZ Akdeniz Üniv.Acil Tıp ABD 13/12/2011 Künt, penetran travma veya spontan olarak pariyetal ve visseral plevra arasındaki potansiyel boşluğa

Detaylı

TRAKEOBRONŞİAL YABANCI CİSİMLER

TRAKEOBRONŞİAL YABANCI CİSİMLER Öncel M, Metin B. Trakeobronşial Yabancı Cisimler Selçuk Pediatri 2013;1(2) TRAKEOBRONŞİAL YABANCI CİSİMLER 1 Murat Öncel, 2 Bayram Metin 1 Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi 2 Bozok Üniversitesi,

Detaylı

Bilateral Pnömotoraks ile Seyreden Sağ Ana Bronş Rüptürü: Olgu Sunumu

Bilateral Pnömotoraks ile Seyreden Sağ Ana Bronş Rüptürü: Olgu Sunumu Bilateral Pnömotoraks ile Seyreden Sağ Ana Bronş Rüptürü: Olgu Sunumu Rupture of Right Main Bronchus Pneumothorax: A Case Report Göğüs Cerahisi Characterized by Bilateral Başvuru: 06.01.2013 Kabul: 17.01.2013

Detaylı

KÜÇÜK HÜCRELİ DIŞI AKCİĞER KANSERİNDE TANI VE EPİDEMİYOLOJİ. İNT. DR. BURCU TURAN Nisan 2014

KÜÇÜK HÜCRELİ DIŞI AKCİĞER KANSERİNDE TANI VE EPİDEMİYOLOJİ. İNT. DR. BURCU TURAN Nisan 2014 KÜÇÜK HÜCRELİ DIŞI AKCİĞER KANSERİNDE TANI VE EPİDEMİYOLOJİ İNT. DR. BURCU TURAN Nisan 2014 EPİDEMİYOLOJİ Akciğer kanseri, günümüzde, kadınlarda ve erkeklerde en sık görülen ve en fazla ölüme yol açan

Detaylı

Temel Cerrahi Aciller: Akut batın Travma

Temel Cerrahi Aciller: Akut batın Travma ABDOMİNAL TRAVMALAR Temel Cerrahi Aciller: Akut batın Travma AKUT BATIN Nedenleri > Kanama > Perforasyon > İnflamasyon > Obstrüksiyon > Diğer (karın dışı) Belirtiler Ağrı Bulantı / Kusma İştah durumu Kabızlık

Detaylı

TRANSBRONŞİAL İĞNE ASPİRASYONU (TBNA) Dr. Z. Toros Selcuk Hacettepe Ü. Tıp F. Göğüs Hastalıkları ABD.

TRANSBRONŞİAL İĞNE ASPİRASYONU (TBNA) Dr. Z. Toros Selcuk Hacettepe Ü. Tıp F. Göğüs Hastalıkları ABD. TRANSBRONŞİAL İĞNE ASPİRASYONU (TBNA) Dr. Z. Toros Selcuk Hacettepe Ü. Tıp F. Göğüs Hastalıkları ABD. Minai OA, Dasgupta A, Mehta AC 2000 Tarihçe Schieppati 1949, 1958 akciğer kanseri TBNA, subkarinal

Detaylı

AKUT PULMONER EMBOLİDE RADYOLOJİK ÖNEMLİ MESAJLAR

AKUT PULMONER EMBOLİDE RADYOLOJİK ÖNEMLİ MESAJLAR Pulmoner Vasküler Hastalıklar AKUT PULMONER EMBOLİDE RADYOLOJİK ÖNEMLİ MESAJLAR Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir AKCİĞER HASTALIKLARI VE YOĞUN BAKIM GÜNLERİ TANI VE TEDAVİDE

Detaylı

DİSPNE TANIM TANIM TANIM TANIM EPİDEMİYOLOJİ 27.10.2010

DİSPNE TANIM TANIM TANIM TANIM EPİDEMİYOLOJİ 27.10.2010 DİSPNE DR.EVREN EKİNGEN FÜTF ACİL TIP AD. EKİM-2010 Dispne ;fizik muayene belirti ve bulgusudur Hastanın nefes darlığı ve nefes darlığı hissi için kullanılan terimdir Hava açlığı şeklindede tanımlanabilir

Detaylı

Astım hastalığı, kronik yani süreklilik gösteren ve ataklar halinde seyir gösteren bir hava yolu

Astım hastalığı, kronik yani süreklilik gösteren ve ataklar halinde seyir gösteren bir hava yolu Bölüm 21 Astımla Karışan Hastalıklar Dr. Alpaslan TANOĞLU ve Dr. Mustafa DİNÇ Astım hastalığı, kronik yani süreklilik gösteren ve ataklar halinde seyir gösteren bir hava yolu hastalığıdır. Hastalığın en

Detaylı

Kist Hidatikli 44 Olguya Klinik Yaklaşım

Kist Hidatikli 44 Olguya Klinik Yaklaşım Neslihan G. ULAŞAN*, Koray DURAL*, Erkan YILDIRIM*, Serdar HAN*, Hamidiye SAYGIN*, Ünal SAKINCI* * Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Cerrahisi Kliniği, ANKARA ÖZET Kist hidatik, Türkiye

Detaylı

PRİMER SİLİYER DİSKİNEZİ HASTALARININ KLİNİK DEĞERLENDİRMESİ

PRİMER SİLİYER DİSKİNEZİ HASTALARININ KLİNİK DEĞERLENDİRMESİ PRİMER SİLİYER DİSKİNEZİ HASTALARININ KLİNİK DEĞERLENDİRMESİ N Emiralioğlu, U Özçelik, G Tuğcu, E Yalçın, D Doğru, N Kiper Hacettepe Üniversitesi Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı Genel Bilgiler Primer

Detaylı