ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ"

Transkript

1 ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ OĞULOTU (Melissa officinalis L.) NDA FARKLI BİTKİ SIKLIĞI ve AZOT DOZLARININ VERİM ve VERİM ÖZELLİKLERİNE ETKİSİ Duran KATAR TARLA BİTKİLERİ ANABİLİM DALI ANKARA 24 Her Hakkı Saklıdır

2 ÖZET Doktora Tezi OĞULOTU (Melissa officinalis L.) NDA FARKLI BİTKİ SIKLIĞI ve AZOT DOZLARININ VERİM ve VERİM ÖZELLİKLERİNE ETKİSİ Duran KATAR Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarla Bitkileri Anabilim Dalı Danışman: Prof. Dr. Bilal GÜRBÜZ Bu araştırma 21, 22 ve 23 yıllarında Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü deneme tarlasında yürütülmüştür. Çalışmada materyal olarak kullanılan oğulotu (Melissa officinalis L.) tohumları Tarla Bitkileri Bölümü deneme tarlasında yetiştirilen bitkilerden elde edilmiştir. Araştırmada; dört dikim sıklığı (4 x 3 cm, 4 x 4 cm, 5 x 3 cm ve 5 x 4 cm) ve dört farklı azot dozunun ( kg/da, 4 kg/da, kg/da ve kg/da); bitki boyu, yeşil herba verimi, drog herba verimi, yeşil yaprak verimi, drog yaprak verimi, yaprak oranı, uçucu yağ oranı ve uçucu yağ verimine olan etkilerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Dikimler, tesadüf bloklarında bölünmüş parseller deneme desenine göre üç tekrarlamalı olarak yapılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre; en yüksek verimler kg/da N dozundan ve en sık (4 x 3 cm) dikimden alınmıştır. 22 yılında ortalama olarak kg/da yeşil herba, kg/da drog herba, kg/da yeşil yaprak, kg/da drog yaprak, 1.7 l/da uçucu yağ verimi ile birlikte % 73.9 yeşil yaprak oranı, %.15 uçucu yağ oranı ve cm bitki boyu elde edilmiştir. 23 yılında ise ortalama olarak kg/da yeşil herba, kg/da drog herba, kg/da yeşil yaprak, kg/da drog yaprak, 1.1 l/da uçucu yağ verimi ile birlikte % 71.6 yeşil yaprak oranı, %.175 uçucu yağ oranı ve 33.2 cm bitki boyu elde edilmiştir. Bu çalışma; oğulotunun (Melissa officinalis L.) Ankara ekolojik koşullarında başarılı bir şekilde tarımının yapılabileceğini ve yılda üç biçim alınabileceğini göstermiştir. 24, 9 sayfa ANAHTAR KELİMELER: oğulotu, Melissa officinalis, azot dozları, dikim sıklığı, yeşil herba, drog herba, uçucu yağ oranı, bitki boyu I

3 ABSTRACT Ph. D. Thesis THE EFFECT OF DIFFERENT PLANT DENSITIES AND NITROGEN DOSES ON YIELD COMPONENTS OF LEMON BALM (Melissa officinalis L.) Duran KATAR Ankara Üniversity Graduate School of Natural and Applied Sciences Department of Agronomy Supervisor: Prof. Dr. Bilal GÜRBÜZ This study was carried out at the experimental field of Field Crops Department, Faculty of Agriculture, University of Ankara in 21, 22 and 23. Experiments were conducted in split plots in randomised blocks design with three replications. The aim of the research was to determine the effect of different plant densities (4 x 3 cm, 4 x 4 cm, 5 x 3 cm ve 5 x 4 cm) and nitrogen doses ( kg/da, 4 kg/da, kg/da ve kg/da) on yield and yield components of lemon balm (Melissa officinalis L.) on Ankara ecological conditions. Average fresh herb yield, drug herb yield, fresh leaf yield, drug leaf yield and essential oil yield obtained in the first year as kg/da, kg/da, kg/da, kg/da, 1.7 l/da and in the second year as kg/da, kg/da, kg/da, kg/da, 1.1 l/da, respectively. Average fresh leaf rate and essential oil percentage obtained in the first year % 73.9, %.15 and second year % 71.6, %.175, respectively. The highest yields obtained in kg/da N doses and it occured in the highest plant density (4 x 3 cm). The increase in the oil yield is rather dependent on the produced herb than its oil content (%). Average plant height obtained in the first year cm and second year 33.2 cm. This study showed that lemon balm (Melissa officinalis L.) can be cultivatied successfully and three cuttings in a year can be done in Ankara ecological conditions. 24, 9 pages Key Words : Melissa officinalis, lemon balm, planting density, nitrogen dose, fresh herb, drug herb, essential oil ratio, plant height. II

4 TEŞEKKÜR Araştırma konumu belirleyen ve çalışmam süresince teşvik ve yardımını esirgemeyen danışman hocam Sayın Prof. Dr. Bilal GÜRBÜZ e, araştırmanın yürütülmesi sırasında her türlü yardım ve teşvikini esirgemeyen Tez İzleme Komitesi üyeleri Sayın Prof. Dr. Neşet ARSLAN ile Sayın Prof. Dr. Ali BAYRAK a, Tarla Bitkileri Bölüm başkanımız Sayın Prof. Dr. Celal ER e, bölüm hocalarının tümüne, denemenin tarla aşamasında bana yardımda bulunan Yusuf TÜRKMEN, Faik EROĞLU, Şakir KAYGUSUZ, Bünyamin KIZILKAYA, Celal BEKDEMİR, Musa KÖSE ye, tezin istatistiki analizi aşamasında yardım ve desteğini esirgemeyen Sayın Doç. Dr. Ali İrfan İLBAŞ a, tezin yazımı aşamasında gereken yardımı esirgemeyen Kamil KOÇ ve Amir METİN e, çalışmalarım süresince her türlü sıkıntıya katlanarak bana destek veren eşim Nimet KATAR a, kızlarım Beyza Nur KATAR, Fatma Nur KATAR ve oğlum M. Taha KATAR a teşekkür etmeyi bir borç bilirim. Duran KATAR Ankara, Eylül 24 III

5 İÇİNDEKİLER ÖZET...I ABSTRACT...II TEŞEKKÜR...III İÇİNDEKİLER...IV SİMGELER DİZİNİ...VI ÇİZELGELER DİZİNİ...VII 1. GİRİŞ KAYNAK ÖZETLERİ MATERYAL VE YÖNTEM Materyal Araştırma Yerinin İklim ve Toprak Özellikleri İklim Özellikleri Toprak Özellikleri Yöntem Bitki boyu (cm) Yeşil herba verimi (kg/da) Drog herba verimi (kg/da) Yeşil yaprak verimi (kg/da) Drog herba verimi (kg/da) Yaprak oranı (%) Uçucu yağ oranı (%) Uçucu yağ verimi (l/da) ARAŞTIRMA SONUÇLARI VE TARTIŞMA Birinci yıl (21) Sonuçları Bitki boyu (cm) Ana dal sayısı (adet) Habitüs çapı (cm) İkinci ve Üçüncü yıl (22 ve 23) sonuçları Bitki boyu (cm) Yeşil herba verimi (kg/da) Drog herba verimi (kg/da)...4 IV

6 Yeşil yaprak verimi (kg/da) Yaprak oranı (%) Drog yaprak verimi (kg/da) Uçucu yağ oranı (%) Uçucu yağ verimi (l/da) SONUÇ...5 KAYNAKLAR... EKLER...94 ÖZGEÇMİŞ...97 V

7 SİMGELER DİZİNİ K.O. S.D. Da N P K Kareler ortalaması Serbestlik derecesi Dekar Azot Fosfor Potasyum VI

8 ÇİZELGELER DİZİNİ Çizelge 3.1. Araştırma yerinin uzun yıllar ortalaması ve deneme yıllarına ait sıcaklık ( C), nispi nem (%) ve yağış miktarı (mm) değerleri Çizelge 3.2. Deneme yerinin toprak analizi sonuçları Çizelge 4.1. Bitki boyu, habitüs çapı ve anadal sayısına ait varyans analizi sonuçları... 2 Çizelge 4.2. Bitki boyuna ait ortalama değerler (cm) ve farklı Duncan grupları Çizelge 4.3. Anadal sayısına ait ortalama değerler (ad.) ve farklı Duncan Grupları Çizelge 4.4. Habitüs çapına ait ortalama değerler (cm) ve farklı Duncan grupları Çizelge 4.5. Bitki boyuna ait 22 yılı varyans analizi sonuçları Çizelge 4.6. Bitki boyuna ait 22 yılı ortalama değerler (cm) ve farklı Duncan grupları Çizelge 4.7. Bitki boyuna ait 23 yılı varyans analizi sonuçları... 2 Çizelge 4.. Bitki boyuna ait 23 yılı ortalama değerler (cm) ve farklı Duncan grupları Çizelge 4.9. Bitki boyu bakımından 22 ve 23 yılı ortalama değerlerin karşılaştırması Çizelge 4.1. Yeşil herba verimine ait 22 yılı varyans analizi sonuçları Çizelge Yeşil herba verimine ait 22 yılı ortalama değerler (kg/da) ve farklı Duncan grupları Çizelge 4.. Yeşil herba verimine ait 23 yılı varyans analizi sonuçları Çizelge Yeşil herba verimine ait 23 yılı ortalama değerler (kg/da) ve farklı Duncan grupları Çizelge Yeşil herba verimi bakımından 22 ve 23 yılı ortalama değerlerin karşılaştırması Çizelge Drog herba verimine ait 22 yılı varyans analizi sonuçları VII

9 Çizelge Drog herba verimine ait 22 yılı ortalama değerler (kg/da) ve farklı Duncan grupları Çizelge Drog herba verimine ait 23 yılı varyans analizi sonuçları Çizelge 4.1. Drog herba verimine ait 23 yılı ortalama değerler (kg/da) ve farklı Duncan grupları Çizelge Drog herba verimi bakımından 22 ve 23 yılı ortalama değerlerin karşılaştırması Çizelge 4.2. Yeşil yaprak verimine ait 22 yılı varyans analizi sonuçları... 4 Çizelge Yeşil yaprak verimine ait 22 yılı ortalama değerler (kg/da) ve farklı Duncan grupları Çizelge Yeşil yaprak verimine ait 23 yılı varyans analizi sonuçları Çizelge Yeşil yaprak verimine ait 23 yılı ortalama değerler (kg/da) ve farklı Duncan grupları Çizelge Yeşil yaprak verimi bakımından 22 ve 23 yılı ortalama değerlerin karşılaştırması Çizelge Yaprak oranına ait 22 yılı varyans analizi sonuçları Çizelge Yaprak oranına ait 22 yılı ortalama değerler (%) ve farklı Duncan grupları Çizelge Yaprak oranına ait 23 yılı varyans analizi sonuçları... 5 Çizelge 4.2. Yaprak oranına ait 23 yılı ortalama değerler (%) ve farklı Duncan grupları Çizelge Yaprak oranı bakımından 22 ve 23 yılı ortalama değerlerin karşılaştırması Çizelge 4.3. Drog yaprak verimine ait 22 yılı varyans analizi sonuçları Çizelge Drog yaprak verimine ait 22 yılı ortalama değerler (kg/da) ve farklı Duncan grupları Çizelge Drog yaprak verimine ait 23 yılı varyans analizi sonuçları Çizelge Drog yaprak verimine ait 23 yılı ortalama değerler (kg/da) ve farklı Duncan grupları Çizelge Drog yaprak verimi bakımından 22 ve 23 yılı ortalama değerlerin karşılaştırması... 6 Çizelge Uçucu yağ oranına ait 22 yılı varyans analizi sonuçları 69 Çizelge Uçucu yağ oranına ait 22 yılı ortalama değerler (%) ve farklı 71 VIII

10 Duncan grupları... Çizelge Uçucu yağ oranına ait 23 yılı varyans analizi sonuçları Çizelge 4.3. Uçucu yağ oranına ait 23 yılı ortalama değerler (%) ve farklı Duncan grupları Çizelge Uçucu ya oranı bakımından 22 ve 23 yılı ortalama değerlerin karşılaştırması Çizelge 4.4. Uçucu yağ verimine ait 22 yılı varyans analizi sonuçları 77 Çizelge Uçucu yağ verimine ait 22 yılı ortalama değerler (l/da) ve farklı Duncan grupları Çizelge Uçucu yağ verimine ait 23 yılı varyans analizi sonuçları... Çizelge Uçucu yağ verimine ait 23 yılı ortalama değerler (l/da) ve farklı Duncan grupları... 1 Çizelge Uçucu yağ verimi bakımından 22 ve 23 yılı ortalama değerlerin karşılaştırması... 3 IX

11 1. GİRİŞ Orjini Güney Avrupa, Önasya ve Kuzey Amerika nın güney kesimleri olan oğulotu (Melissa officinalis L.), ülkemizde limon otu, kovan otu ve limon nanesi olarak tanınmaktadır (Simon et al. 194, Ceylan 1997, Özer vd 21). Ülkemizin kıyı şeridinde yabani formları görülen oğulotu tüm Akdeniz ülkeleri ve Güney Alplerde yayılış göstermektedir (Baytop 194, Ceylan 1997). Oğulotunun Türkiye de yayılış gösteren 3 alttürü (subsp. officinalis, subsp. altissima ve subsp. ınodora) bulunmaktadır. Üç alt türü bulunan oğulotunun sadece subsp. officinalis limon kokulu olup, tedavide kullanılması nedeniyle ticari üretimi yapılmaktadır. Tıbbi önemi olan subsp. officinalis Türkiye de İstanbul, Bursa, Bilecik, Bolu, Ankara, Amasya, Samsun, Kütahya, Malatya, Erzincan, Tunceli ve Muğla illerinde yayılış göstermektedir (Davis 192, Baytop 194). Dünyada oldukça geniş alanlarda yayılış gösteren oğulotunun bir çok Avrupa ülkesinde, Balkanlar da ve Kuzey Amerika da tarımı yapılmaktadır. Oğulotu (Melissa officinalis L.) Lamiaceae familyasına ait çok yıllık bir bitkidir. Bitki saçak köklü olup, çok sayıda saçak kök içeren bir kök yumrusuna sahiptir. Kökleri fazlaca lifli bir yapıya sahip olup, rengi beyazımsı bir renkten açık kahve rengine kadar değişmektedir. Bitkinin gövdesi dik veya yarı dik bir büyüme özelliğine sahip olup, boyu genellikle 6-1 cm arasında değişmektedir. Yaprakları oval olup, yaprağın temeli kalp şeklinde olmasına karşılık uç kısmı sivridir. Yapraklarının boyu 2- cm ve eni cm arasında değişmektedir. Bitkinin alt kısmındaki yapraklar üst kısmındaki yapraklardan boyut olarak daha büyük olup, kenarları dişlidir. Çiçekler bitkinin sap ucunda kümeler halinde bulunmaktadır. Bitkinin çiçek rengi mavimsi beyazdan sarımsı beyaza kadar değişmektedir. Bitkinin üzerinde hermafrodit, yalnız erkek ve yalnız dişi çiçekler bulunmaktadır. Hermafrodit çiçekler çok çabuk protandri durumuna geçmektedir (Ceylan 1997). Oğulotunun pek çok kullanım alanı bulunmaktadır. Bu bitki 3-4 yıldan beri kokusu ile arı sürülerini kovana çekmede kullanılmaktadır. Bitki ismini de buradan almakta olup, Yunanca da Melissa arı anlamına gelmektedir (Burget 19). Oğulotu süs bitkisi olarak da kullanılmakta olup, özellikle bahçeleri bir birinden ayırmada çit bitkisi olarak 1

12 yararlanılmaktadır (Simon et al.194). Bitkinin yeşil veya drog herba kısımları salata tatlandırcısı, soslarda, çorbalara, et yemeklerine ve tatlılara aroma vermesi için katılmaktadır. Ayrıca yeşil herbası veya drog herbası alkollü içecek, likör ve çay yapımında da kullanılmaktadır (Akgül 1993). Tıbbi bitki olarak oğulotunun sedatif, spazmotik, antibakteriyel, antivirütik ve ferahlatıcı etkileri bulunmaktadır. Ayrıca sinirsel kökenli mide, migren ve kalp hastalıklarında yatıştırıcı olarak kullanıldığı gibi gaz söktürücü ve antiseptik olarak da kullanılmaktadır (Zeybek 197, Babagiray 197, Tyler 1999). Oğulotu ve uçucu yağının insan sağlığı açısından kullanımı güvenli kabul edilmekle beraber hassas ciltleri tahriş etmekte ve bu bitkinin kadınlarda adet düzenleyici etkisi olduğundan hamilelik döneminde kullanılmasından kaçınılmalıdır (Sarı 21). Oğulotu dünyada oldukça geniş bir alana adapte olmuş olup, bir çok Avrupa ülkesinde, Balkanlar da ve Kuzey Amerika da tarımı yapılmaktadır. Brezilya ve Avusturalya ya da introdüksiyon yolu ile götürülen bu bitki ile yapılan araştırmalar, bu ülkelerde de uluslararası ticarette istenen standartlara uygun ürün verebilecek şekilde yetiştirilebileceğini ortaya koymuştur (Sarı 21). Oğulotunun ülkemizde tarımı yapılmamaktadır. Bununla birlikte bazen doğadan toplanarak yurt dışına ihracatı yapılmaktadır (Zeybek 197). Fakat doğadan toplanarak yapılan ihracatta materyallerin standart olmaması ve içerisine istenmeyen değişik bitkilerin de karışması ihracatı olumsuz yönde etkilemektedir. Ülkemizden ihracatı mümkün olan bu bitki üzerinde son yıllarda değişik çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmalar genelde verim kapasiteleri ve uçucu yağ oranları bilinen yeterli sayıda çeşit veya populasyon belirleme konusunda veya değişik ekolojilerde yetiştiriciliği üzerinde yapılmaktadır. Bu çalışmada Ankara koşullarında yapılacak olan oğulotu yetiştiriciliğinde en uygun dikim sıklığı ve azot dozunun belirlenmesine çalışılmıştır. 2

13 KAYNAK ÖZETLERİ Malik et al. (1972), oğulotunun yetiştiriciliği üzerinde Pakistan koşullarında yürüttükleri bir çalışmada M.officinalis in drog yaprak veriminin kg/da arasında değiştiğini ve çiçeklenme devresinde bitki yaprakları ve çiçeklerinde uçucu yağ oranını ise %,157 olarak tespit etmişlerdir. Kern et al. (1976), M. Officinalis in sedatif, terletici, ağrı ve kramp giderici, sinirleri yatıştırıcı, hazım ettirici, histeri ve melankoli gibi psikolojik rahatsızlıklarda, sinir bozukluklarında, migren, baş, diş ve kulak ağrılarında, kronik bronşitte, kalp çarpıntılarında ve virüslere karşı yapraklarının uzun yıllardır halk ilacı olarak kullanıldığını ve uçucu yağının %,1-,25 arasında değiştiğini, uçucu yağda linalool, geraniol, sitral, sitronellal bulunduğunu bildirmişlerdir. Penka (197), Çekoslavakya da oğulotu ve diğer 21 bitki üzerinde yapmış olduğu çalışmada uçucu yağ oranının en fazla olduğu bitki gelişme devresinin çiçeklenme devresi olduğunu ve ayda 5 mm yağmurlama sulamanın oğulotunun da dahil olduğu diğer bitki türlerinde, yeşil herba, kuru madde ve bitki boyunu % 15-5 oranında arttığını kaydetmiştir. Putievsky et al. (197), İsrail de yaptıkları iki yıllık bir çalışmada M.officinalis in yeşil herba verimini birinci yıl 61 kg/da ve drog herba verimini de 1 kg/da olarak tespit etmişler ve azotlu gübre uygulamasının ikinci yıl verim değerlerini arttırdığını ortaya koymuşlardır. Bell and Coorts (1979), oğulotu, nane ve adaçayı üzerine azotlu gübre uygulamasının etkisini belirlemek için yaptıkları çalışmada; oğulotunun azot uygulamasına olumlu cevap verdiğini ve uygulanan azotun 5 ppm lik aralıklarla 3 ppm e çıkarken; oğulotunun boyu 6,9 cm den 11,6 cm ye, kanopi genişliği 1,6 cm den 25,4 cm ye, yeşil herba ağırlığı 14,1 g dan 27,2 g a kuru madde ağırlığı da 3,1 g dan 6,3 g a kadar arttığını ifade etmişlerdir. 3

14 Davis (192), Melissa officinalis türünün Türkiye de doğal yayılış gösteren 3 alttürünün (subsp. officinalis, subsp. altissima ve subsp. inodora) bulunduğunu ve Avrupa da, Kuzey İran da, Irak ta ve Anadolu da deniz seviyesinden 15 m ye kadar doğal olarak yayılışı gösterdiğini belirtmiştir. M. officinalis (oğulotunu); çok yıllık, 2-95 cm kadar boylanabilen, dik büyüme eğiliminde ve dallı yapıda, yaprakları geniş ve elips şeklinde çanak yaprakların birleşim yerindeki boğaz halka şeklinde ve az tüylü, taç yaprakları iki dudaklı, dipte kıvrık tüp oluşturmuş, açık sarı renkte olup, daha sonra beyaza dönmekte olduğunu ve çiçekte dört adet erkek organ bulunduğunu bildirmiştir. Tittel et al. (192), değişik orijinlerden gelen M. Officinalis in uçucu yağlarında toplam 7 değişik bileşen belirlemişler; ancak ana bileşenler olarak methylheptenone, sitronellal, linalool, neral, geranial, geranyl acetate, caryophyllene ve caryophyllene oxide tanımlamışlardır. Bodrug and Kırtoka (193), Moldavya da oğulotu yetiştirme çalışmalarında drog herbada uçucu yağ oranının %.11 olduğunu bildirmişlerdir. Lawrence (193), iki Rus varyetesi ile M. officinalis'de yaptığı çalışmada uçucu yağın % 'nin geranial ve neralden meydana geldiğini ortaya koyduğunu aktarmaktadır. Baytop (194), M. Officinalis'in ülkemizin sahil kesimleri ve Akdeniz bölgesinde bol miktarda bulunduğunu, Türkiye'de üç alt türünün belirlendiğini, bunlardan yalnız subsp. officinalis'ın limon kokulu olup tedavide kullanıldığını, diğer iki alt türün kokusuz veya kötü kokulu olduklarından tedavide kullanılmadıklarını, tıbbi olan alt türün Avrupa'da geniş şekilde yetiştirildiğini; uçucu yağında bilhassa sitral, sitronellal, sitsronellol ve linalool bulunduğunu, Anadolu kökenli bitkilerde %,15-,1 uçucu yağ bulunduğunu belirtmiştir. Simon et al. (194), M. officinalis in Güney Avrupa ve Amerika nın çok yıllık bir bitkisi olduğunu, dik büyüyerek 5-1 cm kadar boylandığını, bitkinin sıcaklığın 7-23ºC, yıllık yağış miktarının 5-13 mm ve toprak ph sının 4,5-7, arasında olduğu yerlerde varlığını sürdürebildiğini; en iyi gelişmeyi güneşlenmenin tam olduğu yerlerde 4

15 ve derin topraklarda gösterdiğini; soğuklara ve topraktaki aşırı ve yetersiz suya karşı da hassas olduğunu belirtmişlerdir. Diğer taraftan oğulotunu halk ilacı olarak soğuk algınlığına, baş ve diş ağrılarına karşı kullanıldığını, bu bitkinin rahatlatıcı, midevi, antivirütik, antibakteriyel, antispasmotik etkilere ilaveten böcek kovucu özelliğe de sahip olmasının yanında uçucu yağının parfüm sanayinde kullanıldığını bildirmişlerdir. Bitkinin yapraklarında uçucu yağ oranının % arasında değiştiğini ve hasattan sonraki kurutma hatalarının uçucu yağ oranında büyük düşüşlere neden olduğunu, en yüksek uçucu yağ oranının yazın sonuna doğru yapılan hasatlarda elde edildiğini belirtmişlerdir. Werker et al. (195), Labiatae familyasının M. officinalis i de içeren sekiz türünün salgı tüyleri, uçucu yağ verimi ve uçucu yağın ana bileşenleri üzerine bir çalışma yapmışlardır. Bu türlerin tümünde iki tür salgı tüyü bulmuşlar, sekiz tür içerisinde en düşük uçucu yağ oranını oğulotunda belirlemişlerdir. Dekara uçucu yağ verimi I. yıl 2 l, II. yıl 4 l olarak bulmuşlardır. Aynı çalışmada M. officinalis uçucu yağında % 2,6 linalool, % 1,7 linalyl acetate, % 19,5 neral, % 31,6 geranial, % 5,1 sitronellol ve % 1,6 geraniol tespit etmişlerdir. Hartke and Mutschler (196), M. officinalis in uçucu yağ oranının % arasında değiştiğini, uçucu yağın monoterpen ve sesquiterpenelerden meydana geldiğini ve bunların oranlarının vejetasyon periyoduna bağlı olarak değiştiğini, uçucu yağda % 5-29 karyophyllen, % l- (+)-sitronellal, % 1-3 sitral-b (neral), % sitral-a (geranial) bulunduğunu bildirmişlerdir. Babagiray (197), oğulotunun yaprakları eskiden beri sevilen ve halk hekimliğinde gaz çıkartıcı, ateş düşürücü, sinirleri yatıştırıcı ve kuvvetlendirici olarak kullanıldığı, ayrıca bitki veya yapraklarından hazırlanan ilaçlar sinir rahatsızlıklarına, karın ağrılarına, mide ağrılarına ve kalp çırpıntılarına karşı kullanıldığını bildirmiştir. Zeybek (197), M. officinalis bitkisinin uçucu yağının limon kokusunda olması nedeniyle kolonya yapımında kullanılmasının yanı sıra sedatif, spazmolitik, antibakteriyal etkileri olduğunu bildirmiştir. 5

16 Arabacı (199), İzmir-Bornova ekolojik koşullarında Lavandula angustifolia Mill., Melissa officinalis L. ve Salvia sclarea L. bitkileri ile 4 farklı azot dozu (, 6, ve 1 kg/da) ve 3 farklı hasat devresi ( çiçeklenme öncesi, tam çiçeklenme zamanı ve taç yaprakları döküldükten sonra) kullanarak bir çalışma yapmıştır. Bu çalışmada oğulotunda yeşil herba veriminin I. hasatta kg/da, II. hasatta kg/da ve III. hasatta ise kg/da; azot dozlarına bağlı olarak ise sırası ile 25.9, , ve kg/da olduğu, drog herba veriminin I. hasatta 694. kg/da, II. hasatta kg/da ve III. hasatta ise kg/da; azot dozlarına bağlı olarak ise sırası ile 75.7, 11.7, ve kg/da olduğu bildirilmiştir. Diğer taraftan N lu gübre dozları ile uçucu yağ oranları arasında bir varyasyonunun kurulamadığı ve hasat zamanlarının uçucu yağ oranı üzerinde etkili olup, en yüksek uçucu yağ oranının II. ve III. hasat devresinden alındığını ve uçucu yağ oranının % arasında değiştiğini belirtmiştir. Özay (199), Bornova ekolojik koşullarında bazı parfümeri bitkilerinde ( L. angustifolia Mill., M. offisinalis L. ve S. sclarea L.) morfogenetik ve diurnal varyabiliteye bağlı olarak uçucu yağın oranı ve bileşimini inceledikleri çalışmada, yılda iki kez hasat ettikleri M. officinalis bitkisinin I. hasatında morfogenetik ve diurnal variyabiliteye göre en yüksek uçucu yağ oranı gübresiz koşullarda saat:1. da alt ve orta yapraklarda %.15 olarak, II. hasatta ise en yüksek oran gübreli koşullarda, saat:22. de ve üst yapraklarda %.6 olarak belirlemiştir. Şarer ve Kökdil (1991), İçel yöresinden topladıkları M. officinalis subsp. inadora' da yaptıkları çalışmada %,99 uçucu yağ ve yağda da % 15,41 beta-cubebene, % 41,24 beta-caryophyllene, % 7,19 alfa-cadinol, % 7,39 bir sesquiterpene alkol (Cı 5 H 26 O), % 6,62 sitral a ve % 5,2 sitral b bulunduğunu tespit etmişlerdir. Adzet et al. (1992a), Barselona'da kültürü yapılan M. officinalis populasyonlarının uçucu yağ içeriğini arttırmak amacıyla yaptıkları seleksiyon çalışmalarında, populasyonların başlangıçta ortalama uçucu yağ oranı %,2-,3 iken bunu dört yıllık bir çalışma sonucunda %,5'e çıkarmışlardır. Bazı hibritler temmuz, eylül ve kasım ayları olmak üzere yılda üç kez hasat edilmiş ve en yüksek uçucu yağ oranı eylül 6

17 ayında yapılan hasatta elde edilmiştir. Aynı çalışmada uçucu yağ oranı ile bazı fenolojik parametreler arasındaki ilişki de incelenmiş ve daha çabuk gelişen, boylanan, daha fazla dallanan bitkilerin daha yavaş boylanan, daha az dallananlara göre daha az oranda uçucu yağ içerdiklerini kaydetmişlerdir. Uçucu yağ oranı ile uçucu yağ verimi arasındaki ilişki de incelenmiş ve aralarında güçlü pozitif bir ilişki olduğunu bildirmişlerdir. Adzet et al. (1992b), İspanya'nın Ebro-Delta bölgesinde yetiştirilen M. officinalis'in 2 tipinin hasat zamanı ve yaprak pozisyonu dikkate alınarak yapılan çalışmada içerdiği uçucu yağ ve uçucu yağın bileşenlerinin miktarının yıl ve gün içerisindeki hasat zamanına ve bitkinin hasat edilen kısmına göre önemli derecede değişiklik gösterdiğini bildirilmektedirler. Söz konusu çalışmada bitkinin uç kısmındaki genç yapraklarda uçucu yağ oranı, alt kesimlerdeki yapraklardakine göre % 32,5 daha yüksek bulunurken, bitkinin orta kısmındaki yapraklarda ise alt yapraklara göre % 22 daha fazla bulmuşlardır. Bu dört hasat zamanının mayıs/haziran, temmuz/ağustos, eylül/ekim ve kasım aylarında olmak üzere yılda dört kez yapılan hasat sonucu en yüksek uçucu yağ oranı eylül/ekim döneminde yapılan hasatta bulunmuş ve bu oran bazı tiplerde %,4 kadar yükselmiştir. Hasat zamanının uçucu yağın bileşenleri üzerine önemli bir etkisi görülmemiş ve her bir hasatta uçucu yağın % 9'dan fazlası sitral (neral ve geranial)'den oluşmuştur. Gün içerisinde de sabah erken saatlerde yapılan hasatta uçucu yağ oranı günün akşam saatlerinde yapılan hasada göre daha yüksek bulmuşlardır. Akgül (1993), M. officinalis' in herbasının, yapraklarının ve uçucu yağının kullanıldığını, bitkinin herbasının uçucu yağ, tanen, flavonit, polifenol ve triterpenoid içerdiğini ve herbada uçucu yağ oranının %.2-.3 arasında değiştiğini ve herbasının gıda sanayiinde baharat olarak, uçucu yağının alkolsüz içeceklerde, şekerlemelerde ve dondurmalarda, ayrıca parfümeri, kozmetik ve eczacılıkta da kullanıldığını belirtmiştir. Shalaby et al. (1993), Mısır ekolojik koşullarında farklı NPK gübre dozları ve bitki sıklıkları (6 x 4 cm, 6 x 6 cm ve 6 x cm) uygulamalarının tümünde herba veriminin arttığını, sıra arası gübre uygulamasından en iyi sonucun alındığını, dikim 7

18 sıklığının genişlemesi tek bitki verimini arttırırken daha sık dikimin birim alandaki herba ve uçucu yağ verimini yükselttiğini, en uygun ekim sıklığının 6x4 cm olduğunu ve tüm uygulamalarda yağ verimini, bitkideki uçucu yağ oranının artmasından çok herba verimindeki artışın etkilediğini bildirmişlerdir. Ceylan vd. (1994a), Ege Bölgesi'nden topladıkları sekiz M. officinalis populasyonundan yetiştirdikleri 13 tek bitki ile yaptıkları çalışmada, tek bitkinin yeşil herba veriminin 13,79-54,61 g, drog herba veriminin 7,1-27,99 g, drog yaprak veriminin 1,21-9,9 g arasında değiştiğini; yeşil herba, drog herba ve dorg yaprak ortalama verim değerinin ise sırası ile 197,31 g, 79,1 g ve 3,51 g olduğunu bildirmişlerdir. Diğer taraftan 13 tek bitkiden seçtikleri 49 A-klonunda yeşil herba veriminin kg/da arasında değiştiğini ve ortalama verimin 1135 kg/da olduğunu; aynı şekilde drog herba ve drog yaprak veriminin sırasıyla 2,3-51,3 kg/da, 3,-32, kg/da arasında değiştiğini ve ortalama verimlerin ise sırasıyla 362,3 kg/da, 22,1 kg/da olduğunu, tek bitkide bitki boyunu ortalama değer olarak 54,3 cm, en az ve en çok değerlerini ise sırası ile 3, ve 95, cm olarak bulmuşlardır. Tek bitkilerden oluşturdukları 49-A-klonunda ise bitki boyu en az, en çok ve ortalama değer olmak üzere sırası ile 3, cm, 74,6 cm, 6,147 cm olarak, uçucu yağ oranının %,11-,225 arasında değiştiğini ve ortalama değerini de %,77 olarak bildirmişlerdir. Tek bitkilerden oluşturdukları 49 adet A-klonunun uçucu yağ oranında orijinal populasyondakine göre bir ilerleme kaydedilememiş ve bu klonlarda uçucu yağ oranı %,5-,163 arasında değişmiş, ortalama değeri de %,77 olarak bulmuşlardır. A- klonlarında uçucu yağın ana bileşenleri olarak sitronellal ve sitral (a,b) tespit etmişlerdir. Sitronellal oranı % 3,97-7,53 arasında değişirken, ortalama değeri % 2,44; sitral (a,b) oranı ise %,66-65,21 arasında değişmiş ve ortalama değeri de % 26,552 olmuştur. Bu çalışmada uçucu yağın bileşen oranları klondan klona büyük varyasyon göstermiş ve klonların uçucu yağlarında % -26,42 alfa-pinen, % -65,4 beta-pinen, % -3,21 terpinen ve -2,13 linalool tespit etmişlerdir. Ceylan vd. (1994 b), Bornova ekolojik koşullarında iki yıl süreyle 4 farklı N dozu (, 6, ve 1 kg/da N) ile 4 değişik bitki sıklığını (2x2 cm, 3x3 cm, 4x4 cm, 6x1 cm) kullanarak yaptıkları bir çalışmada N lu gübrenin kg/da dozuna kadar arttırılmasının

19 verimde artış sağladığını ve bitki sıklığı bakımından da birim alanda en fazla bitkiyi bulunduran kombinasyonun en yüksek verimi verdiğini kaydetmişlerdir. M. officinalis'in ortalama drog herba verimini l. yıl 76,5 kg/da, 2. yıl 69,2 kg/da; drog yaprak verimi l. yıl 553 kg/da, 2.yıl 496 kg/da; kuru madde miktarını l.yıl 729,1 kg/da, 2.yıl 2,5 kg/da olduğunu ve yürütülen bu araştırmada birim alandaki bitki sayısı arttıkça verimde bir artış olmuş, ancak ikinci yıl bitki sayısının çok fazla olduğu parsellerde alt yaprakların sararması ve dökülmesi dolayısıyla drog yaprak miktarında bir azalma olduğunu belirtmişlerdir. Uçucu yağ oranı denemenin 1. yılında %,27 olarak bulunurken, 2. yılında %,19 bulmuşlardır. Uçucu yağ oranı yıllara ve biçimlere göre değişmekle birlikte %.66 - %.33 arasında değiştiğini, uçucu yağın büyük kısmını neral ve geranial'in oluşturduğunu, neral oranının l. yıl % 31,2-3,79, 2.yıl % 15,25-23,9; geranial oranının ise l.yıl % , 2.yıl % arasında değiştiğini bildirmişlerdir. Ceylan (1995), Melissa officinalis (oğulotunun) in Lamiaceae familyasına bağlı, çok yıllık tıbbi ve aromatik bir bitki olduğunu ve doğal olarak Akdeniz Bölgesi nde yetiştiğini, bugün için dünyada Almanya, Fransa, İtalya, Romanya, Bulgaristan ve Kuzey Amerika da tarımının yapıldığını ve bitkinin veriminin dikim zamanı ve ekolojik koşullara bağlı olarak büyük varyasyon göstererek yeşil herba, drog yaprak verimi ve uçucu yağ oranının sırasıyla 2-2 kg/da, kg/da ve % arasında değiştiğini bildirmiştir. Kırımer vd. (1995), Türkiye'de yayılış gösteren karvakrol içeriği bakımından zengin M. officinalis L. bitkilerini ortaya koymak için yaptıkları bir çalışmada, Balıkesir yöresinden topladıkları M. officinalis subsp. altissima türünde %,2 oranında uçucu yağ ve uçucu yağda da % 6 karvakrol tespit ettiklerini bildirmişlerdir. Özgüven vd. (1995), Çukurova Bölgesi nden topladıkları M. ofiicinalis L. populasyonları ile Adana ve Pozantı da yaptıkları çalışmada, populasyonlarda bitki boyu Adana da cm arasında değişirken, m rakımlı Pozantı da ise bitkiler yüksek ışık şiddetinin etkisi ile daha çok rozet şeklinde bir büyüme gösterip, daha az boylanmışlar ve bu lokasyonda populasyonların boyu 2 cm civarında değişmiştir. 9

20 Verim değerleri açısından ise populasyonlar ve lokasyonlar arasında geniş bir varyasyonun olduğunu belirlemişlerdir. Adana ve Pozantı lokasyonlarında verim değerlerinin aşağıdaki şekilde değiştiğini bildirmişlerdir: Adana'da yeşil herba kg/da, drog herba kg/da, drog yaprak kg/da; Pozantı'da yeşil herba kg/da, drog herba kg/da, drog yaprak kg/da dır. M. officinalis L. populasyonlarının kalite kriterleri arasında büyük varyasyon belirlemişler ve populasyonlarda uçucu yağ oran ve verimini Adana'da sırası ile %.33-. ve.19-. l/da; Pozantı'da % ve l/da olarak bulmuşlardır. Adana lokasyonunda populasyonların uçucu yağlarının bileşen analizleri de yapılmış olup, % linalool, % -1.1 sitronellal, % -.4 sitronellol, % neral ve % arasında geranial içerdiğini belirlemişlerdir. Tansı ve Özgüven (1995), Melissa officinalis in Adana ve Pozantı koşullarında fide ve kök çeliği ile üretilebilme imkanını ve farklı ekolojilerin verime etkisini incelemişlerdir. Çalışmalarında fide ve çelik ile üretimde Adana ve Pozantı koşullarında M. officinalis in benzer şekilde başarı ile yetiştirildiğini ve Adana dan elde edilen herba verimlerinin Pozantı dan elde edilen verimlerden önemli derecede daha yüksek olduğunu bildirmişlerdir. Baytop (1996), M.officinalis L. ülkemizde az rastlanan limon kokulu, çok yıllık otsu bir bitki olduğunu, bitkinin yapraklarının ovat, kenarlarının krenat, çiçeklerinin beyaz, korolla tüpünün eğri, stamenlerinin dört tane, flamentlerinin birbirine doğru yaklaşmış olduğunu ve yapraklanın midevi, yatıştırıcı olduğunu ayrıca uçucu yağının sitronellal taşıdığını ifade etmiştir. Rey (1996), yıllarında İsviçre'de doğrudan tohumdan ve fideden yetiştirmenin M. officinalis yaprak verimine etkisini karşılaştırmak amacı ile altı farklı zamanda tohum ekimi ve iki farklı zamanda da fide dikimi yapmış ve en yüksek yeşil yaprak verimini 435 kg/da ile 3 Temmuz 1992 yılında yaptığı tohum ekiminden elde ettiğini kaydetmiştir. 1

21 Ceylan (1997), M. officinalis L. bitkisinin Labiatae familyasına ait çok yıllık bir tür olduğunu, çok sayıda saçak kök içeren bir kök yumrusuna sahip olduğunu, kökleri fazlaca lifli bir yapıda olup, renginin beyazımsı bir renkten açık kahverengiye kadar değiştiğini belirtmiştir. Ayrıca bitkinin gövdesinin dik veya yarı dik büyüme özelliğine sahip olduğunu ve bitki boyunun genellikle 6-1 cm arasında değiştiğini nadiren cm e kadar büyüdüğünü, yaprakları oval olup yaprağın temeli kalp şeklinde olmasına karşılık uç kısmının sivri olduğunu, yaprak boyunun 2- cm, eninin ise 1,5-5, cm arasında değiştiğini, bitkinin alt kısmındaki yaprakların üst kısmındaki yapraklardan boyut olarak daha büyük olduğunu ve yaprak kenarlarının dişli olduğunu bildirmiştir. Bitkinin çiçeklerinin ise sap uçlarında kümeler halinde bulunduğunu ve renklerinin mavimsi beyazdan sarımsı beyaza kadar değiştiğini ve bitkinin üzerinde hermafrodit, yalnız erkek ve yalnız dişi çiçeklerin bulunduğunu ve hermafrodit çiçeklerin çok çabuk proteandri durumuna geçtiğini belirtmiştir. Yetiştiriciliğinin orta Avrupa ülkeleri, Balkanlar ve Kuzey Amerika'da yapıldığını; bu bitkinin fazla kuru olmayan sıcak ve güneşli yerleri sevdiğini, yılda üç defaya kadar biçim yapılabildiğini ve en uygun biçim zamanının çiçeklenme başlangıcı olduğunu; yeşil herba veriminin l. yıl 2-1 kg/da, 2. yıl 1-2 kg/da arasında, drog yaprak veriminin ise 1-2 kg/da arasında değiştiğini bildirmiştir. Dwyer and Rattray (1997), oğulotunun tıbbi ve aromatik özelliklerinden dolayı çok eskiden beri kullanıldığını, çok yıllık bir bitki olup 9 cm ye kadar boylanabildiğini, çiceklerinin sarımsı beyaz renkte ve yapraklarının kuvvetli bir limon kokusuna sahip olduğunu bildirmişlerdir. Kevseroğlu ve Özkul (1997), 1995 yılının yaz döneminde Ondokuz Mayıs Üniversitesi kampüs alanında bulunan Calamintha nepeta ile Melissa officinalis bitkilerinin uçucu yağ varyabilitesi ile bitkisel özelliklerini belirlemek için yaptıkları çalışmalarda bu bitkilerin uçucu yağ oranları gelişme periyodu boyunca ve organlara (çiçek, sap, yaprak) bağlı olarak değiştiğini ve her iki bitkinin saplarında uçucu yağ bulunmadığını en fazla uçucu yağın yapraklarda bulunduğunu ve , ve tarihlerinde yaptıkları hasatlardan sırasıyla %., %.23 ve %.16 11

22 oranında uçucu yağ oranı ve en yüksek uçucu yağ oranını tarihindeki hasattan elde ettiklerini bildirmişlerdir. Özgüven vd. (1999), Güney Doğu Anadolu bölgesinden topladıkları 13 M. officinalis L. populasyonunun 11 'ini üretebilmişler ve populasyonların bir çoğunun yaklaşık 6- kg/da'a ulaşan drog yaprak verimleri ile Munster ve Jacobs varyetelerinden daha verimli ve uçucu yağ oranının % arasında değiştiğini, kodekslerde istenen minimum uçucu yağ oranının %,5 olduğunu, uçucu yağ oranının bugünkü kültürel yöntemlerle %,3'e kadar çıkabildiğini; uçucu yağdaki kokunun genel olarak sitral ve sitronellal'dan ileri geldiğini; uçucu yağda genel olarak % 4 sitronellol, linelool ve geraniol bulunduğunu belirtmişlerdir. Populasyonunun uçucu yağ oranlarının populasyonların genotipine, hasat zamanı ve sayısına bağlı olarak %.3-.47, uçucu yağdaki sitral oranının ise % arasında değiştiğini bildirmişlerdir. Tınmaz (1999), Çanakkale ekolojik koşullarında M. officinalis'in uygun hasat zamanı ve dikim sıklığını belirlemek üzere yaptığı araştırmada; 4 cm sabit sıra arası ve 2, 3, 4 ve 5 cm olarak değişen sıra üzeri mesafelerde, sıklığın verim değerleri üzerine önemli bir etkisinin olmadığını ancak hasat zamanının yüksek ve kaliteli verim elde etme açısından oldukça önemli olduğunu bildirmiştir. En yüksek yeşil herba verimi kg/da ile çiçeklenme öncesi yapılan hasatta elde edilirken, çiçeklenme başlangıcındaki hasatta yeşil herba verimi kg/da'a gerilemiştir. En yüksek drog yaprak verimi 736. kg/da ile tam çiçeklenmede yapılan hasatta elde edilirken, çiçeklerime başlangıcında 691,4 kg/da ve bitki boyunu 43,46 cm, kanopisini ise 44,13 cm olarak tespit etmiştir. Bitki sıklığının M. officinalis in uçucu yağ oranı üzerine önemli bir etkisinin olmadığını belirlemiş ve en yüksek uçucu yağ oranı (%,141) ve verimini (.977 l/da) çiçeklerime başlangıcında yapılan hasattan elde etmiştir. Demir vd. (2), Tokat-Kazova koşullarında M. officinalis in gübrelenmesinde uygulanacak optimum azot ve fosfor miktarını belirlemek amacı ile yürüttükleri üç yıllık deneme sonuçlarına göre bu bitkide daha fazla drog herba ve drog yaprak verimi elde etmek için ilkbaharda donlardan sonra ve I. hasattan hemen sonra olmak üzere iki eşit parça halinde 14 kg/da N uygulanması gerektiğini bildirmişlerdir. Bu çalışmada

23 drog herba ve drog yaprak verimleri sırası ile kg/da ve kg/da arasında değişmiştir. Azot ve fosforlu gübrelemenin M. officinalis in uçucu yağ oranı üzerine önemli bir etkisinin bulunmadığını ve bu çalışmada üç yıllık bitkilerde ortalama uçucu yağ oranı %.-.3 arasında değiştiğini bildirmişlerdir. Sarı (21), yüksek verim ve kalite özelliklerine sahip, tarıma uygun oğulotu populasyonlarını belirlemek amacıyla yurt içi ve yurt dışından değişik kaynaklardan temin edilen 11 oğulotu populasyonu Ege Bölgesi nde birbirinden oldukça farklı ekolojik özelliklere sahip olan Menemen ve Bozdağ lokasyonlarında üç yıl süreyle adaptasyon denemesine almıştır. Bu araştırmasında 9 ve 7 numaraları verilen sırası ile Almanya ve Romanya orjinli iki populasyon tüm verim ve kalite kriterleri açısından her iki lokasyonda da denemeye alınan diğer populasyonlardan daha üstün performans gösterdiklerini ve ümitvar populasyonlar olduklarını ve bu iki populasyonun sırasıyla yıllar ve lokasyonlar üzerinden yeşil herba, drog yaprak verimi ve uçucu yağ oranının 193 kg/da, 34.3 kg/da ve %.66, 1726 kg/da, kg/da ve %.74 olduğunu ve Menemen ekolojisinin oğulotu yetiştiriciliği açısından Bozdağ ekolojisinden oldukça uygun olduğunu bildirmiştir. Tınmaz vd. (22), Çanakkale ekolojik koşullarında farklı hasat zamanları ve bitki sıklıklarının oğulotunda verim ve uçucu yağ oranı üzerine etkilerini araştırdıkları çalışmada drog herba verimi I. yıl kg/da, II. yıl kg/da ve uçucu yağ oranı % arasında değiştiğini göstermişlerdir. 13

24 3. MATERYAL ve YÖNTEM 3.1. Materyal Bu araştırmada kullanılan oğulotu tohumları Ankara Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Tarla Bitkileri Bölümü deneme tarlasında yetiştirilen bitkilerinden elde edilmiştir. Alınan tohumlar serada hazırlanmış olan harçların doldurulduğu kasalara tarihinde ekilmiş ve yaklaşık 2 ay sonra fideler tarlaya şaşırtılacak konuma gelmişlerdir. Tohumların ekimi yapıldıktan sonra çimlenip çıkışlarını gerçekleştirebilmeleri için ilk zamanlar günlük olarak sulanmıştır. Fideler kasalarda tarihinden itibaren çıkmaya başlamışlardır. Fidelerin çıkışları aynı zamanda olmayıp daha sonraki 1-15 gün içinde de devam etmiştir. Çıkıştan sonraki dönemde kasalarda sürekli yabancı ot kontrolleri yapılmış ve çıkan yabancı otlar alınmıştır. Bu şekilde güçlü ve sağlıklı olarak yetiştirilen fideler denemede materyal olarak kullanılmıştır. 3.2.Araştırma Yerinin İklim ve Toprak Özellikleri İklim Özellikleri Araştırma Ankara Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü serasında ve deneme tarlasında yürütülmüştür. Araştırma yerinin denizden yüksekliği yaklaşık 6 m olup, 39 57' kuzey enlem ve 32 52' doğu boylam dereceleri arasında yer almaktadır. Denemelerin yürütüldüğü Ankara ilinin yıllarına ait ortalama sıcaklık ( o C ), aylık yağış toplamı (mm) ve ortalama nispi nem (%) değerleri Çizelge 3.1. de gösterilmiştir. Ankara da uzun yıllar ortalaması olan yıllık yağış miktarı mm dir. 2, 21, 22 ve 23 yıllarına ait yağış toplamları sırasıyla 346.6, 437.4, 36.9 ve 23. mm olmuştur. En yüksek aylık toplam yağış miktarı 2 yılında 75.6 mm ile nisan ayında, 21 yılında mm ile aralık ayında, 22 yılında 1.1 mm ile nisan ayında ve 23 yılında 7.3 mm ile nisan ayında ölçülmüştür. 14

25 Denemenin kurulduğu yıllara ait en düşük aylık ortalama sıcaklıklar, 21 yılında 2.5 C ile aralık ayında, 22 yılında 3. C ile ocak ayında ve 23 yılında.3 C ile şubat ayında ölçülmüştür. En yüksek aylık ortalama sıcaklık ise 21 yılında 26.3 C ile temmuz ayında, 22 yılında 24. C ile aynı şekilde temmuz ayında ve 23 yılında 24.3 C ile ağustos ayında belirlenmiştir. Çizelge 3.1. Araştırma yerinin uzun yıllar ortalaması ve deneme yıllarına ait sıcaklık ( C ), nispi nem (%) ve yağış miktarı (mm) değerleri Yağış (mm) Sıcaklık ( C) Nispi nem (%) Aylar Ocak Şubat Mart Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Aralık Toplam Yağış Ortalama Kaynak: Meteoroloji Genel Müdürlüğü Toprak Özellikleri Deneme yerinden deneme kurulmadan önce -2 cm derinlikte alınan toprak numunesinin fiziksel ve kimyasal analizleri, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü laboratuarında yaptırılmıştır. Toprak analiz sonuçlan Çizelge 3.2. de verilmiştir. 15

26 Çizelge 3.2. Deneme yeri topraklarının analiz sonuçları Toplam Tuz % Kum % Silt % Kil % Sınıfı ph Kireç CaCo3 % Toplam N Kapsamı % Organik Madde % Bitkilerce alınabilir P (%) K (ppm),24 25,23 3,47 36,3 Killi Tınlı 7,3 6,54,165 1,11 3,76 4 Deneme alanındaki toprak yapısının killi-tınlı olduğu belirlenmiştir. Toprakta tuzluluk problemi olmayıp, deneme yerinin toprağı tuzdan ari topraklar sınıfına girmektedir (Anonim, 1951). Toprak ph sı 7.3 olup, nötr karakterlidir (Kellogg 1952). Kireç bakımından deneme yeri orta kireçli bir yapıya sahiptir (Evliya 196; Hızalan ve Ünal 1966). Toprağın organik madde oranı % 1.11 olup, organik maddece fakir durumdadır (Jackson 1962; Akalan 1965). Azot içeriği bakımından iyi durumda olan toprak yüksek seviyede potasyum içerirken fosfor açısından fakirdir (Güner 196; Fawzi and El-Fouly 19; Olsen et al. 1954). 3.3.Yöntem Araştırmada, 1:1:1 oranında çiftlik gübresi, tarla toprağı ve kum karışımından oluşan harç kasalara konmuş ve tohumlar ekilmiştir. Olgunlaşan fideler tarihinde tarlaya aktarılmıştır (Şekil 1). Deneme tesadüf bloklarında bölünmüş parseller deneme desenine göre, 3 tekerrürlü olarak kurulmuştur. Çalışmada azot (N) dozları ve bitki sıklığı olmak üzere iki faktör bulunmaktadır. Denemede, 4, ve kg/da olmak üzere 4 farklı azot dozu; 4x3, 4x4, 5x3 ve 5x4 cm olmak üzere dört farklı bitki sıklığı kullanılmıştır. Denemede bitki sıklığı ana parsellere ve azot dozları alt parsellere yerleştirilmiştir. Her alt parsel 2.4 m genişlik ve 2 m uzunluğa sahip olup parsel alanı 4. m 2 olmuştur. Parsellere uygulanan azotlu gübre dozları ikiye bölünerek ilk yarısı ilkbaharda diğer yarısı ise birinci biçimden sonra verilmiştir. Bitki sıklığına göre her alt parselde ve ana parselde bulunan bitki sayıları: Bitki sıklıkları Alt parseller Ana Parseller Dekara Bitki Sayısı 4X3 cm 4 bitki 16 bitki 333 bitki 4X4 cm 3 bitki bitki 625 bitki 5X3 cm 32 bitki bitki 6667 bitki 5X4 cm 24 bitki 96 bitki 5 bitki 16

27 Sıra aralığı 4 cm olan her alt parselde 5 sıra ve 5 cm olanlarda ise 4 sıra bitki bulunmaktadır. Her bir bloğun net deneme alanı 76. m 2 (4.x4x4) dir. Her bir blokta kenar tesirleri hariç 54 bitki bulunmaktadır. Denemenin ilk yılında fideler şaşırtıldıktan 1 ay sonra gübre dozlarının yarısı kullanılmıştır. Denemenin ilk yılı olan 21 yılında bitkiler biçim olgunluğuna gelmediğinden hasat yapılamamıştır. Sadece bitkilerin boyları, habitüs çapları ve ana dalları sayılmıştır. Denemenin ikinci yılında üç biçim yapılmıştır. Uygulanan azotlu gübre dozu ikiye bölünmüş ve ilk yarısı ilkbaharda birinci biçimden önce, diğer yarısı ise birinci hasattan sonra parsellere verilmiştir. İlk hasat tarihinde, ikinci hasat ve üçüncü hasat ise tarihinde yapılmıştır (Şekil 2, 3, 4). Denemenin üçüncü yılında yine üç biçim yapılmış azotlu gübre ikinci yıldaki gibi uygulanmıştır. İlk hasat tarihinde, ikinci hasat ve üçüncü hasat ise tarihinde yapılmıştır. Araştırma süresince her hasattan sonra, bitkilerin biçim stresini atlatabilmesi için sulama uygulanmıştır. Biçim zamanları 1. ve 2. biçimler çiçeklenme başlangıcında yapılmış, 3. biçim ise kış aylarının yaklaşması bir risk oluşturacağından, çiçeklenme beklenmeksizin yapılmıştır (Şekil 5, 6). Bu araştırmada her bir biçimden sonra aşağıda açıklanan ölçme, tartma ve analizler yapılmıştır: Bitki boyu (cm) Biçimden önce her alt parselden rasgele seçilen 1 bitkide toprak seviyesinden en uç noktaya kadar olan yükseklik cm olarak ölçülmüştür. 17

28 Yeşil herba verimi (kg/da) Her alt parselde bitkiler toprak seviyesinden 5-1 cm yükseklikten biçildikten sonra bitkiler tartılarak parsel verimleri bulunmuş ve bu değerler daha sonra dekara çevrilmiştir Drog herba verimi (kg/da) Her alt parselden alınan 5 g lık yeşil herba örneğini kurutma dolabında 35 C da 3 gün süre ile bekletilerek kurutulmuştur. Bulunan kuru ağırlık üzerinden parsel drog herba verimleri hesaplanmış ve daha sonra da bu değerler dekara çevrilmiştir Yeşil yaprak verimi (kg/da) Yeşil herbadan alınan 1 g lık örneklerde sap- yaprak ayrımı yapılarak yaprak oranı hesaplanmıştır. Bu oran, yeşil herba verimi ile çarpılmış ve yeşil yaprak verimi hesaplanmıştır Drog yaprak verimi (kg/da) Her alt parselden alınan 5 g lık yeşil yaprak örneği kurutma dolabında 35 C da 3 gün süre ile bekletilerek kurutulmuştur. Bulunan kuru ağırlık üzerinden parsel drog yaprak verimleri hesaplanmış ve daha sonra da bu değerler dekara çevrilmiştir Yaprak oranı (%) Her alt parselden biçimden hemen sonra 1 g lık örneklerde sap- yaprak ayrımı yapılarak yaprak oranı hesaplanmıştır Uçucu yağ oranı (%) Her bir alt parsele ait drog herba örneklerinde uçucu yağ oranı su buharı destilasyonu yöntemi ile belirlenmiştir. 1

29 3.2.. Uçucu yağ verimi (l/da) Her bir alt parsel için elde edilen uçucu yağ oranı değeri drog herba verimi ile çarpılarak bulunmuştur. Araştırma sonucunda elde edilen rakamsal değerler varyans analizine tabi tutulmuştur. İncelenen karekterlerin ve interaksiyonların önemlilik kontrolü F testi ile, ortalamaların farklılık gruplandırmaları ise Duncan metodu ile yapılmıştır (Düzgüneş vd. 197). 19

30 4. ARAŞTIRMA BULGULARI ve TARTIŞMA Bu araştırma; 21, 22 ve 23 yıllarında farklı dikim sıklıklarının ve azot dozlarının oğulotunun bitki boyu, ana dal sayısı, habitüs çapı, yeşil herba verimi, drog herba verimi, yeşil yaprak verimi, yaprak oranı, drog yaprak verimi, uçucu yağ oranı ve uçucu yağ verimi üzerine etkilerini belirlemek amacıyla Ankara ekolojik koşullarında yürütülmüştür. Bu özelliklere ilişkin veriler ve bu verilerin değerlendirilmesi ile elde edilen sonuçlar ayrı ayrı başlıklar altında incelenmiştir Birinci Yıl (21) Sonuçları Araştırma 21 yılında kurulmuş olup, çalışmanın birinci yılında fideler yetiştirilerek tarlaya şaşırtılmış ve kışa doğru bitkiler biçim olgunluğuna gelmediğinden hasat yapılamamıştır. Hasatı yapılamayan parsellerden kışa girmeden önce bitki boyu, ana dal sayısı ve habitüs çapı ölçümleri yapılmış ve elde edilen sonuçlar ayrı ayrı değerlendirilmiştir. Oğulotunda dört farklı azot dozunda ve dört farklı dikim sıklığında elde edilen bitki boylarına, habitüs çapına ve ana dal sayısına ilişkin değerler varyans analizine tabi tutulmuş ve varyans analizi sonuçları Çizelge 4.1 de verilmiştir. Çizelge 4.1. Bitki boyu, habitüs çapı ve anadal sayısına ait varyans analizi sonuçları Varyasyon Kaynakları S.D Bitki Boyu Habitus Çapı Anadal Sayısı K.O K.O K.O Bloklar * Bitki Sıklığı (A) *.329* Hata Dozlar (B) * 6.731** A x B ** Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli 2

31 4.1.1 Bitki Boyu (cm) Bitki boyu yönünden dikim sıklıkları ve azot dozları arasındaki farklılıklar ile dikim sıklıkları x azot dozları interaksiyonu istatistiki anlamda önemsiz bulunmuştur. Bitki boyuna ait dikim sıklığı, azot dozları ve dikim sıklıkları x azot dozları interaksiyonuna ilişkin ortalamalar Çizelge 4.2. de verilmiştir. Bitki boyunda interaksiyona ait ortalama değerler cm arasında değişmiş olup, en düşük değer 4 x 4 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozundan alınırken en yüksek değer ise 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozundan alınmıştır. Dikim sıklığına bakıldığında bitki boyu cm, azot dozlarında ise cm arasında değişim göstermiştir. Bitki boyu konusunda yapılan çalışmalarda Davis (192), oğulotunun dik büyüme eğiliminde olduğunu ve bitki boyunun 2-95 cm arasında değiştiğini kaydetmiştir. Simon et al. (194), oğulotunda bitki boyunun 5-1 cm arasında değiştiğini bildirmişlerdir. Ceylan vd. (1994a), Ege Bölgesinde topladıkları sekiz oğulotu populasyonundan yetiştirdikleri 13 tek bitki ile yaptıkları çalışmada bitki boyunun 3-95 cm arasında değiştiğini bildirmişlerdir. Özgüven vd. (1995), Çukurova bölgesinden topladıkları oğulotu populasyonlarıyla yaptıkları çalışmalarda Adana daki populasyonlarda bitki boyunun cm arasında değiştiğini ve Pozantıda 2 cm civarında olduğunu bildirmişlerdir. Ceylan (1997), oğulotu bitkisinin dik veya yarı dik büyüme özelliğine sahip olduğunu ve bitki boyunun genellikle 6-1 cm arasında değiştiğini kaydetmiştir. Dwyer and Rattray (1997), çok yıllık bir bitki olan oğulotunun 9 cm ye kadar boylandığını bildirmişlerdir. Tınmaz (1999), Çanakkale ekolojik koşullarında oğulotunda yapmış olduğu çalışmada bitki boyunu cm olarak kaydetmiştir. Bu araştırmadan elde edilen bitki boyu değerleri Davis (192), Simon et al. (194), Ceylan vd. (1994a), Özgüven vd. (1995), Ceylan (1997), Dwyer and Rattray (1997) ve Tınmaz (1999) bildirmiş oldukları değerlerden düşük çıkmıştır. Bu durum 21 yılının çalışmamızın ilk yılı olması nedeni ile ilkbaharda fideler yetiştirilmiş ve haziran ayının sonuna doğru tarlaya şaşırtılmış olmasıyla açıklanabilir. 21

32 Çizelge 4.2. Bitki boyuna ait 21 yılı ortalama değerler (cm) Azot Dozları Bitki Sıklığı 4 Ortalama 4x3 4x4 5x3 5x Ortalama Ana Dal Sayısı (adet) ğulotuna uygulanan dört farklı azot dozunda ve dört farklı dikim sıklığında elde edilen ana dal sayılarına ilişkin değerler varyans analizine tabi tutulmuş ve varyans analizi sonuçları Çizelge 4.1 de verilmiştir. Ana dal sayısı yönünden dikim sıklıkları arasıdaki farklılıklar % 5 düzeyinde ve azot dozları arasındaki farklılıklar ile dikim sıklıkları x azot dozları kombinasyonu arasındaki farklılıklar % 1 düzeyinde önemli bulunmuştur. Ana dal sayısına ait dikim sıklıkları, azot dozları ve dikim sıklıkları x azot dozları interaksiyonuna ilişkin ortalamalar Çizelge 4.3 de verilmiştir. Bitki sıklığı ve azot dozu interaksiyonuna ait değerler farklı grup oluşturmuştur. İnteraksiyona ait ana dal sayısı ortalama değerleri adet arasında değişmiş ve en fazla ana dal sayısı 5 x 4 cm dikim sıklığında x 4 kg/da azot dozu verildiğinde elde edilmiştir. Azot dozlarına ait ortalama değerler üç farklı grup oluşturmuştur. Ana dala ait değerler adet arasında değişmiştir. En yüksek ana dal sayısı kg/da N dozundan elde edilirken, en düşük değer ise kontrol parselinde ortaya çıkmıştır. 22

33 Dikim sıklığına ait ortalama değerler de üç farklı grup oluşturmuş olup, ana dal sayısına ait ortalama değerler adet arasında değişmiştir. En fazla dal sayısı en seyrek dikimden (5 X 4 cm), en az dal sayısı ise en sık dikimden (4 X 3 cm) elde edilmiştir. Çizelge 4.3. Ana dal sayısına ait ortalama değerler (adet) ve farklı Duncan grupları Azot Dozları (N) Bitki Sıklığı Ortalama 4 4x3 4x4 5x3 5x4 15. d-f 16.5 c-e c-e 15.5 ef f c-e bc 1.6 ab 16.9 cd 17.2 c bc a c 19.2 a ab a d c 17.6 b 1.5 a Ortalama c b ab 1.25 a *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (int.) :,6372, LSD (sıklık) :,592, LSD (doz) : yılına ait olan bu değerler Kevseroğlu ve Özkul (1997) elde etmiş oldukları bitki başına 13. adet ana dal sayısından bir miktar yüksektir. Bunun nedeni bizim çalışmamızda bitkiler değişik sıklıklarla tarlaya dikilmiş olmasıdır. Kevseroğlu ve Özkul (1997) bu değeri sık bir şekilde doğal olarak bulunan bitkilerden elde etmişlerdir Habitus Çapı (cm) ğulotunda dört farklı azot dozunda ve dört farklı dikim sıklığında elde edilen habitüs çapına ilişkin değerler varyans analizine tabi tutulmuş ve varyans analizi sonuçları Çizelge 4.1 de verilmiştir. Habitüs çapı yönünden dikim sıklıkları ve azot dozları arasındaki farklılıklar % 5 düzeyinde önemli ve dikim sıklıkları x azot dozları interaksiyonu arasındaki farklılıklar ise istatistiki anlamda önemsiz bulunmuştur. 23

34 Habitüs çapına ait dikim sıklıkları, azot dozları ve dikim sıklıkları x azot dozları interaksiyonuna ilişkin ortalamalar çizelge 4.4 de verilmiştir. İnteraksiyon dikkate alındığında habitüs çapına ait ortalama değerler cm arasında değişmiş ve en fazla habitüs çapı 5 x 3 cm x kg/da N kombinasyonundan alınmıştır. Azot dozları açısından bakıldığında cm arasında değişen değerler elde edilmiş ve ortalama habitüs çapı değerleri iki farklı grup oluşturmuştur. Azot dozu ile habitüs çapı arsında pozitif bir ilişki tespit edilmiştir Dikim sıklıklarına ait ortalama değerler ise iki farklı grup oluşturmuş olup, değerler cm arasında değişmiştir. İlk yıl en yüksek değer 4 X 3 cm, en düşük değer ise 4 X 4 cm bitki sıklığında ortaya çıkmıştır. Çizelge 4.4. Habitus çapına ait ortalama değerler (cm) ve farklı Duncan grupları Azot Dozları (N) Bitki Sıklığı Ortalama 4 4x3 4x4 5x3 5x a b 4. b 4.25 b Ortalama b ab b 41.7 a 4.42 *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (sıklık) : 1.26, LSD (doz) : 1.26 Bu çalışmadan elde edilen habitüs çapı değeri Bell and Coorts (1979) ın bildirdikleri 25.4 cm lik değerden daha yüksektir. Bu durum; çalışmaların yapılmış olduğu bölgelerin ekolojik farklılığıyla izah edilebilir. Ayrıca bu çalışmada ilk yıl gübreleme ve 24

35 sulama uygulamaları düzenli bir şekilde yapılmış, bu durum habitus çapını olumlu yönde etkilemiştir İkinci ve Üçüncü Yıl (22 ve 23) Sonuçları Araştırmanın 22 ve 23 yıllarında her yıl üçer biçim yapılmış olup, farklı dikim sıklıkları ve azot dozlarının oğulotunda bitki boyu, yeşil herba verimi, drog herba verimi, yeşil yaprak verimi, yaprak oranı, drog yaprak verimi, uçucu yağ oranı ve uçucu yağ verimi üzerine etkilerini belirlemek amacıyla çalışmalar yürütülmüştür. Özelliklere ilişkin veriler ve bu verilerin değerlendirilmesi ile elde edilen sonuçlar ayrı ayrı başlıklar altında değerlendirilmiştir Bitki Boyu Bitki boyu 22 yılı 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve ortalama değerler varyans analizine tabi tutulmuş ve sonuçları Çizelge 4.5 de verilmiştir. Çizelge 4.5. Bitki boyuna ait 22 yılı varyans analizi sonuçları Varyasyon 22/1 22/2 22/3 22/Ortalama S.D Kaynakları K.O K.O K.O K.O Bloklar * Bitki Sıklığı (A) ** 16.71** 45.47** ** Hata Dozlar (B) ** 13.5** 3.342** ** A x B 9.79** 1.5** ** Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli Çizelge 4.5 de görüldüğü gibi, 22 yılı 1. biçim, 2. biçim ve yıl ortalamasına ait bitki boyu değerlerinde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 1 düzeyinde önemli, 3. biçimde ise bitki boyunda bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu istatistiki anlamda önemsiz bulunmuştur. 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve ortalama bitki boyu değerleri bitki sıklığı açısından % 1düzeyinde önemli çıkmıştır. Gübre dozu ortalamaları 1. biçim, 2. 25

36 biçim, 3. biçim ve yıl ortalamasına ait bitki boyu değerleri % 1 düzeyinde önemli görülmüştür. 22 yılında her biçime ve yılın ortalama değerlerine ait bitki sıklığı ve azot dozları ortalama değerleri ile 1. biçim, 2. biçim ve yılın ortalama değerlerine ait interaksiyon ortalama değerleri Duncan Testi ne tabi tutulmuş ve farklılık gruplandırmaları Çizelge 4.6 de gösterilmiştir. Çizelge 4.6 de görüldüğü gibi, bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu 1. biçim, 2. biçim ve yıla ait ortalama bitki boyu değerlerinde önemli çıkmıştır. Her üç biçimde de en yüksek bitki boyu 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan (sırasıyla 77.4 cm, cm, 1.1 cm) elde edilmiştir. En düşük değerler 1. biçimde 5 x 4 cm x kg/da N, 2. biçimde 4 x 4 cm x kg/da N ve 3. biçimde 5 x 4 cm x kg/da N kombinasyonlarında (sırasıyla cm, cm ve 9.67 cm) ortaya çıkmıştır. Ortalama yıllık bitki boyu değerleri dikkate alındığında 32.3 cm 4.6 cm arasında değişen değerler elde edilmiştir. En fazla bitki boyu 4.67 cm ile 4 x 3 x kg/da N dozu kombinasyonundan, en düşük bitki boyu cm ile 5 x 4 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan kaydedilmiştir. Yılın ortalama değerlerine ait kombinasyonda 9 farklı istatistiki grup ortaya çıkmıştır. Biçim zamanlarına ait ortalama değerler cm ile cm arasında değişim göstermiştir. En yüksek bitki boyu ortalaması 1. biçimden, en düşük değer 3. biçimden alınmıştır. 22 yılı ortalama bitki boyu değeri cm olmuştur. Bitki boyu değerleri 1. biçimden, 3. biçime doğru düzenli bir azalma göstermiştir. Bitki sıklığı bakımından her üç biçim ve 22 yılına ait ortalama bitki boyu değerleri arasındaki farklılık istatistiki olarak önemli çıkmıştır. Ortalama bitki boyunda her üç biçimde de en yüksek değerler 4 x 3 cm den, en düşük değer ise 1. ve 2. biçimde 5 x 4 cm bitki sıklığından elde edilirken, 3. biçimde 4 x 4 cm bitki sıklığından elde edilmiştir. Maksimum ortalama bitki boyu cm ile en sık kombinasyondan minimum değer ise 36.3 cm ile en seyrek bitki sıklığında ortaya çıkmıştır. En yüksek ve en düşük bitki boyları arasında 7.13 cm lik bir fark ortaya çıkmıştır. 26

37 Çizelge 4.6. Bitki boyuna ait 22 yılı ortalama değerleri (cm) ve farklı Duncan Uygulamalar grupları 4x3 4 4x4 4 5x3 4 5x4 4 Biçim Zamanları 1. Biçim 2. Biçim 3. Biçim fgh de 71.6 bc 77.4 a ı 66.1 de ef cd 6.6 gh efg 66.9 de b ı ı 59. h ef f 44.1 b 46.9 a a g f ef bc f 3.1 def b cd f f 4.67 cde 4.67 c Ortalama 3.33 efg 42.4 c c 4.67 a ı ef e 42.2 c g e 42.3 c b ı h fg d Ortalama x3 4x4 5x3 5x a c 66. b d d 63.1 c b a a b b 3.3 b c b 42. a 43. a a c b.369 d d c b a a bc ab 36.3 c d c 41. b a *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (int-1 Biçim) : 3., LSD (int-2 Biçim) : 2.254, LSD (int Ortalama) : 1.154, LSD (Sıklık 1 Biçim) : 2.46, LSD (Sıklık-2 Biçim) : 2.242, LSD (Sıklık 3 Biçim) : 2.2, LSD (Sıklık-Ortalama) : 1.11, LSD (Doz 1Biçim) : 1.56, LSD (Doz-2 Biçim) : 1.7, LSD (Doz-3 Biçim) :.6157, LSD (Doz-Ortalama) :

38 Azot dozları dikkate alındığında, biçim zamanları ve yılın ortalama bitki boyu değerleri arasında istatistiki farklar kaydedilmiştir. Tüm biçim zamanlarında ve ortalama bitki boyunda en düşük değer kg/da N dozunda, en yüksek değer ise kg/da N dozunda ortaya çıkmıştır. Ortalama bitki boyunda cm arasında değişen değerler kaydedilmiştir. Her üç biçimde ve ortalamada bitki boyu kg/da dan, kg/da N dozuna doğru gidildikçe artış göstermiş, dört doz da farklı istatistiki gruba girmiştir. Bitki boyunun 23 yılı biçim zamanları ve yılın ortalama değerlerine ait varyans analizi sonuçları Çizelge 4.7 da verilmiştir. Çizelge 4.7. Bitki boyuna ait 23 yılı varyans analizi sonuçları Varyasyon 23/1 23/2 23/3 23/Ortalama S.D Kaynakları K.O K.O K.O K.O Bloklar Bitki Sıklığı (A) ** ** ** Hata Dozlar (B) ** ** 37.27** 6.772** A x B * ** Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli Çizelge 4.7 da görüldüğü gibi, 23 yılı 1. biçime ait bitki boyu değerlerinde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 5 düzeyinde, yıla ait ortalama bitki boyu değerlerinde ise bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 1 düzeyinde önemli bulunurken, 2. ve 3. biçimde bitki boyunda bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu istatistiki anlamda önemsiz çıkmıştır. 1. biçim, 3. biçim ve yıla ait ortalama bitki boyu değerleri bitki sıklığı açısından % 1 düzeyinde önemli iken 2. biçim istatistiki anlamda önemsiz bulunmuştur. Gübre dozu ortalamaları 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve yıla ait ortalama bitki boyuna ait değerlerde % 1 düzeyinde önemli görülmüştür. 23 yılında her biçime ve ortalama değerlere ait azot dozları ortalama değerleri ile 1. 2

39 Çizelge 4.. Bitki boyuna ait 23 yılı ortalama değerler (cm) ve farklı Duncan grupları Uygulamalar Biçim Zamanları 1. Biçim 2. Biçim 3. Biçim Ortalama de g 4x bc b a d bc a e h 4x de d 51. cd fg e d d fg 5x cd b bc de c b e h 5x d de de fg 31.4 f e Ortalama x3 4x4 5x3 5x a 4.5 b 52.3 a b a 13.3 a a b a b 34.7 a b c b a a d c b a d.57 c b a 29.5 d c b a *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (int-1 Biçim) : 2.27, LSD (int Toplam) : 1.22, LSD (Sıklık 1 Biçim) : 1.716, LSD (Sıklık 3 Biçim) : 1.467, LSD (Sıklık-Toplam) : 1.779, LSD (Doz 1Biçim) : 1.35, LSD (Doz-2 Biçim) : 1.645, LSD (Doz-3 Biçim) :.794, LSD (Doz-Toplam) :

40 biçim, 2. biçim ve yılın ortalama değerlerine ait bitki sıklığı ortalama değerleri ve 1. biçim ve yılın ortalama değerlerine ait interaksiyon ortalama değerleri Duncan Testi ne tabi tutulmuş ve farklılık gruplandırmaları Çizelge 4. de gösterilmiştir. Çizelge 4. de görüldüğü gibi, bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu 1. biçim ve yılın ortalama bitki boyu değerleri önemli çıkmıştır. Her üç biçimde de en yüksek bitki boyu 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan (sırasıyla cm, cm, cm) elde edilmiştir. En düşük değerler 1., 2. ve 3. biçimde 5 x 4 cm x kg/da N kombinasyonunda (sırasıyla cm, 2.1 cm ve 9.27 cm) ortaya çıkmıştır. Ortalama yıllık bitki boyu değerleri dikkate alındığında 27.7 cm 4.43 cm arasında değişen değerler elde edilmiştir. En yüksek bitki boyu 4.43 cm ile 4 x 3 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan, en düşük bitki boyu 27.7 cm ile 5 x 4 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan kaydedilmiştir. Yıl ortalamasına ait değerlerin kombinasyonda farklı istatistiki grup ortaya çıkmıştır. Biçim zamanlarına ait ortalama değerler 13.2 cm ile 5.52 cm arasında değişim göstermiştir. En yüksek bitki boyu ortalaması 1. biçimden, en düşük değer 3. biçimden elde edilmiştir. 23 yılı ortalama bitki boyu değeri 33.2 cm olarak bulunmuştur. Bitki boyu değerlerinde 1. biçimden, 3. biçime doğru gidildikçe düzenli bir azalma meydana gelmiştir. Bitki sıklığı bakımından 1. ve 3. biçimler ile 23 yılına ait ortalama bitki boyu değerleri arasındaki farklılık istatistiki olarak önemli çıkmıştır. Ortalama bitki boyu her üç biçimde de en yüksek değerler 4 x 3 cm den, en düşük değer ise 5 x 4 cm bitki sıklığından elde edilmiştir. Maksimum ortsalama bitki boyu cm ile en sık kombinasyondan, minimum değer ise 3.67 cm ile en seyrek kombinasyondan elde edilmiştir. En yüksek ve en düşük bitki boyları arasında 5. cm lik bir fark vardır. 1. biçim, 3. biçim ve yıl ortalamasına ait değerler iki farklı istatistiki grup oluşturmuştur. Azot dozları dikkate alındığında, biçim zamanları ve yılın ortalama bitki boyu değerleri arasında istatistiki farklar kaydedilmiştir. Tüm biçim zamanlarında ve yıla ait ortalama bitki boyunda en düşük değer kg/da N dozunda, en yüksek değer ise kg/da N dozunda elde edilmiştir. Yıla ait ortalama bitki boyunda cm arasında değişen değerler kaydedilmiştir. Her üç biçimde ve ortalamada bitki boyunda 3

41 kg/da dan, kg/da N dozuna doğru gidildikçe artış görülmektedir. 2. ve 3. biçim ile yıla ait ortalama değerlerde dört farklı istatistiki grup oluşurken, 1. biçim üç farklı grup ortaya çıkmıştır. Çizelge 4.9. Bitki boyu bakımından 22 ve 23 yılı ortalama değerlerin karşılaştırılması Uygulamalar Değişim (%) x x x x Ortalama x3 4x4 5x3 5x

42 22 ve 23 yıllarına ait ortalama bitki boyu değerleri karşılaştırmalı olarak Çizelge 4.9 de verilmiştir. Çizelge 4.9 de görüldüğü gibi, bitki boyunda 23 yılında, 22 yılına göre ortaya çıkan değişim % ile % -.13 arasında olmuştur. İnteraksiyona ait ortalama değişim % dir. 23 yılına ait azot dozu ve dikim sıklığı kombinasyonlarına ait tüm değerlerde bir önceki yıla göre azalma olmuştur. Bitki sıklığı ve gübre dozlarındaki değişime bakıldığında, 23 yılına ait tüm değerlerde bir azalma meydana gelmiştir. Bitki sıklığında en fazla azalış % ile 4 x 3 cm bitki sıklığında, gübre dozlarında ise % ile kg/da N dozunda olmuştur. Çizelge 3.1 de görüldüğü gibi, 23 yılındaki toplam yağış miktarı, 22 yılından yaklaşık 15 mm daha az olmuştur. Bu durum 23 yılı bitki boyu değerlerinin düşük çıkmasında etkili olmuştur. Bitki boyu konusunda yapılan çalışmalarda Davis (192), oğulotunun dik büyüme eğiliminde olduğunu ve bitki boyunun 2-95 cm arasında değiştiğini kaydetmiştir. Simon et al. (194), oğulotunda bitki boyunun 5-1 cm arasında değiştiğini bildirmiştir. Ceylan vd. (1994a), Ege Bölgesi nde topladıkları sekiz oğulotu populasyonundan yetiştirdikleri 13 tek bitki ile yaptıkları çalışmada bitki boyunun 3-95 cm arasında değiştiğini bildirmişlerdir. Özgüven vd. (1995), Çukurova Bölgesi nden topladıkları oğulotu populasyonlarıyla yaptıkları çalışmalarda Adana daki populasyonlarda bitki boyunun cm arasında değiştiğini ve Pozantı da ise 2 cm civarında olduğunu bildirmişlerdir. Ceylan (1997), oğulotu bitkisinin dik veya yarı dik büyüme özelliğine sahip olduğunu ve bitki boyunun genellikle 6-1 cm arasında değiştiğini kaydetmiştir. Dwyer and Rattray (1997), çok yıllık bir bitki olan oğulotunun 9 cm ye kadar boylandığını bildirmişlerdir. Tınmaz (1999), Çanakkale ekolojik koşullarında oğulotunda yapmış olduğu çalışmada bitki boyunu cm olarak kaydetmiştir. Bu araştırmadan elde edilen bitki boyu değerleri Davis (192), Simon et al. (194), Ceylan vd. (1994a), Özgüven vd. (1995), Ceylan (1997), Dwyer and Rattray (1997) ve Tınmaz (1999) bildirmiş oldukları değerler ile uyumludur. Özgüven vd. (1995) nin, Pozantı daki çalışmalarında elde ettikleri bulgularından bizim değerlerimiz 32

43 yüksek çıkmıştır. Bu durum çalışmaların yapıldığı ekolojilerin farklı olmaları ile açıklanabilir. Çünkü rakımın yükselmesi ile artan ışık şiddeti bitkinin daha az boylanmasına neden olmaktadır Yeşil Herba Verimi Yeşil herba veriminin 22 yılı birinci biçim, ikinci biçim, üçüncü biçim ve toplam verim değerleri varyans analizine tabi tutulmuş ve sonuçları çizelge 4.1 da gösterilmiştir. Çizelge 4.1. Yeşil herba verimie ait 22 yılı varyans analizi sonuçları Varyasyon 22/1 22/2 22/3 22/ Toplam S.D Kaynakları K.O K.O K.O K.O Bloklar Bitki Sıklığı (A) ** ** ** ** Hata Dozlar (B) ** ** ** ** A x B ** ** * Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli Çizelge 4.1 da görüldüğü gibi, 22 yılı 2. biçim ve 3. biçimde yeşil herba veriminde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 1 düzeyinde, toplam yeşil herba veriminde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 5 düzeyinde önemli bulunurken, 1. biçim yeşil herba veriminde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu istatistiki anlamda önemli bulunmamıştır. 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve toplam yeşil herba veriminde bitki sıklığı ve gübre dozu ortalamaları % 1 düzeyinde önemli çıkmıştır. 22 yılında her biçime ve toplam değerlere ait bitki sıklığı ve azot dozları ortalama değerleri ile 2. biçim, 3. biçim ve toplam değerlere ait interaksiyon ortalama değerleri Duncan Testi ne tabi tutulmuş ve farklılık gruplandırmaları Çizelge 4.11 da verilmiştir. 33

44 Çizelge Yeşil herba verimine ait 22 yılı ortalama değerleri (kg/da) ve farklı Duncan grupları Biçim Zamanları Uygulamalar Toplam 1. Biçim 2. Biçim 3. Biçim 4x3 4 4x4 4 5x3 4 5x e d a a g f 976. d b f d c b ı h g f cd c b a efg 35.5 ef def 45.6 c def c b b g g fg de e f b a h g de c g e cd b j ı h g Ortalama x3 4x4 5x3 5x a a a 4.43 b b b ab a a c b 61.2 d d 1.25 c 9.7 b a a c b d d c 46.6 b a a c b d d 251. c b a *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (int-2 Biçim) : 34.35, LSD (int-3 Biçim) : 4.35, LSD (int Toplam) : 139., LSD (Sıklık 1 Biçim) : 164., LSD (Sıklık-2 Biçim) : 62.49, LSD (Sıklık 3 Biçim) : 32.43, LSD (Sıklık-Toplam) : 9.52, LSD (Doz 1Biçim) : 254.2, LSD (Doz-2 Biçim) : 6.7, LSD (Doz-3 Biçim) : 2.17, LSD (Doz-Toplam) :

45 Çizelge 4.11 da görüldüğü gibi, bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu 2. biçim, 3. biçim ve toplam yeşil herbada önemli çıkmıştır. Her üç biçimde de en yüksek yeşil herba verimi 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da azot dozu kombinasyonundan (sırasıyla 146. kg/da, kg/da, kg/da) elde edilmiştir. En düşük değerler 1. biçimde 5 x 4 cm x 4 kg /da N, 2. ve 3. biçimlerde 5 x 4 cm x kg/da N kombinasyonlarında sırasıyla kg/da, kg/da, kg /da olarak ortaya çıkmıştır. Toplam verim dikkate alındığında kg/da arasında değişen değerler elde edilmiştir. En fazla yeşil herba verimi kg/da ile 4 x 3 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan, en az verim kg/da ile 5 x 4 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan kaydedilmiştir. Toplam kombinasyonda 9 farklı istatistiki grup ortaya çıkmıştır. Biçim zamanlarına ait ortalama değerler 441. kg/da ile kg/da arasında değişim göstermiştir, en yüksek verim 1. biçimden, en düşük değer 3. biçimden alınmıştır. Toplam verimde ortalama değer kg/da olmuştur. Yeşil herba verimi sonuçları 1. biçimden, 3. biçime doğru düzenli bir azalma göstermiştir. Bitki sıklığı bakımından her üç biçim ve toplam verime ait ortalama değerler arasındaki farklılık istatistiki olarak önemli bulunmuştur. Toplam yeşil herbada her üç biçimde de en yüksek değer 4 x 3 cm den, en düşük değer ise 5 x 4 cm bitki sıklığından elde edilmiştir. En çok toplam yeşil herba verimi kg/da ile en sık kombinasyondan, en az verim kg/da ile en seyrek bitki sıklığında ortaya çıkmıştır. En yüksek ve en düşük verim değerleri arasında kg/da lık bir fark ortaya çıkmıştır. En sık parseldeki bitki sayısı, en seyrek parselden % 66.7 daha fazla olurken; en sık parselin yeşil herba verimi artışı % 5.2 olmuştur. Birim alandaki bitki sayısına oranla, en seyrek olan parselin veriminin daha fazla olmasını, seyrek bitki sıklığında bitkilerin daha iyi gelişme göstermeleri ile açıklayabiliriz. Azot dozları dikkate alındığında, biçim zamanları ve toplam verim değerleri arasında istatistiki farklar kaydedilmiştir. Tüm biçim zamanlarında ve toplam verimde en düşük yeşil herba verimi kg/da N dozunda, en yüksek yeşil herba verimi ise kg/da N dozunda ortaya çıkmıştır. Toplam yeşil herba veriminde kg/da 35

46 arasında değişen değerler kaydedilmiştir. Yeşil herba verimi kg/da dan, kg/da N dozuna doğru gidildikçe artış göstermiş, dört doz da farklı istatistiki gruba girmiştir. Yeşil herba veriminin 23 yılı biçim zamanları ve toplam verim değerleri varyans analizi sonuçları Çizelge 4. de verilmiştir. Çizelge 4.. Yeşil herba verimine ait 23 yılı varyans analizi sonuçları Varyasyon 23/1 23/2 23/3 23/ Toplam S.D Kaynakları K.O K.O K.O K.O Bloklar ** Bitki Sıklığı (A) ** ** ** ** Hata Dozlar (B) ** ** ** ** A x B ** ** Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli Çizelge 4. de görüldüğü gibi, 23 yılı 2. biçim ve 3. biçimde yeşil herba veriminde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 1 düzeyinde önemli görülürken, 1. biçim ve toplam yeşil herba veriminde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu istatistiki anlamda önemsiz bulunmuştur. 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve toplam yeşil herba veriminde bitki sıklığı ve gübre dozu ortalamaları % 1düzeyinde önemli çıkmıştır. 23 yılı biçim zamanları toplam değerlere ait bitki sıklığı, azot dozları ve interaksiyon ortalama değerleri Duncan Testi ne tabi tutulmuş ve farklı istatistiki gruplar Çizelge 4.13 de gösterilmiştir. Çizelge 4.13 de görüldüğü gibi, 2. ve 3. biçimde yeşil herba verimi istatistiki anlamda önemli bulunmuştur. Yeşil herba verimine ait değerler 1. biçimde kg/da, 2. biçimde kg/da, 3. biçimde kg/da ve toplamda kg/da arasında değişim göstermiştir. Biçim zamanları ve 36

47 Çizelge Yeşil herba verimine ait 23 yılı ortalama değerler (kg/da) ve farklı Uygulamalar 4x3 4 4x4 4 5x3 4 5x4 4 Duncan grupları Biçim Zamanları 1. Biçim 2. Biçim 3. Biçim c c b a e d c c e.567 d c b 423. g f e d fg de b a hı fg 35.5 ef d gh ef 465. c b ı hı fg ef Toplam Ortalama x3 4x4 5x3 5x a c b c d c b a a c b d 661. d c b a a 367. c 426. b d d c b a a c b d d c b a *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (int-2 Biçim) : 61.72, LSD (int-3 Biçim) : 35.9, LSD (Sıklık 1 Biçim) : 44.6, LSD (Sıklık-2 Biçim) : 19.1, LSD (Sıklık 3 Biçim) : 35.76, LSD (Sıklık-Toplam) : 72.11, LSD (Doz 1Biçim) : 5.94, LSD (Doz-2 Biçim) : 3.6, LSD (Doz-3 Biçim) : 17.55, LSD (Doz-Toplam) :

48 toplam verimde en yüksek değerler 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan kaydedilmiştir. En düşük yeşil herba verimi ise 1. biçimde 4 x 4 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan, diğerlerinde ise 5 x 4 cm x kg/da N dozu kombinasyonunda ortaya çıkmıştır. Toplam yeşil herba verimi interaksiyonunda her dört bitki sıklığında da en az yeşil herba verimi kg/da N dozunda, en yüksek değer ise kg/da N dozunda ortaya çıkmıştır. Biçim zamanına ait ortalama değerler kg/da arasında değişim göstermiştir. Yeşil herba verimi 1. biçimden, 3. biçime doğru gittikçe azalmıştır. Toplam yeşil herbada ortalama verim kg/da olmuştur. Bitki sıklığında biçim zamanları ve toplam verime ait ortalama değerler arasındaki farklılıklar istatistiki olarak önemli bulunmuştur. Her üç biçim ve toplam verimde en yüksek değer 4 x 3 cm sıklıktan, en düşük verim ise 5 x 4 cm den alınmıştır. Toplam yeşil herba verimi kg/da kg/da arasında değişmiş ve 4 farklı istatistiki grup oluşmuştur. Azot dozları dikkate alındığında, biçim zamanları ve toplam verim ortalama değerleri arasında önemli farklılıklar ortaya çıkmıştır. Her üç biçim zamanında ve toplam yeşil herbada en az verim kontrol parsellerinde ortaya çıkarken, en çok verim kg/da N verilen parsellerde kaydedilmiştir. Toplam yeşil herba veriminde azot dozları dikkate alındığında kg/da arasında değişen değerler elde edilmiştir. Verim değerleri kg/da N dozundan, kg/da N dozuna doğru gidildikçe artış göstermiş ve istatistiki olarak her gübre dozu ayrı bir gruba girmiştir. 222 ve 23 yıllarına ait toplam yeşil herba verimi ortalama değerleri karşılaştırmalı olarak Çizelge 4.14 de gösterilmiştir. Çizelge 4.14 de görüldüğü gibi, yeşil herba veriminde 23 yılında, 22 yılına göre ortaya çıkan değişim % -2.2 ile % 26.5 arasında olmuştur. İnteraksiyona ait ortalama ortalama değişim % 7.4 olarak gerçekleşmiştir. 23 yılında 4 x 4 cm x kg/da N, 4 X 4 cm X kg/da N, 5 x 3 cm x 4 kg/da N ve 5 x 3 cm x kg/da N kombinasyonlarında bir önceki yıla göre azalma olmuştur. Bitki sıklığındaki değişime 3

49 Çizelge ve 23 yılı toplam yeşil herba verimi değerlerinin karşılaştırılması Uygulamalar 22 toplam verim 23 toplam verim Değişim (%) x x x x Ortalama x3 4x4 5x3 5x bakıldığında, 23 yılında tüm değerlerde pozitif bir artış olmuştur. En yüksek artış % ile 5 x 4 cm bitki sıklığında görülmüştür. Gübre dozlarında da yeşil herba 39

50 verimi 23 yılında artış göstermiştir. En fazla artış 4 kg/da N dozda (% 1.5) olurken, en düşük artış kg/da N (% 4.69) da kaydedilmiştir. Bu konuda yapılan çalışmalarda Ceylan (1995), yeşil herba veriminin dikim zamanı ve ekolojik koşullara bağlı olarak 2 2 kg/da değişebileceğini bildirmiştir. Arabacı (199), İzmir/Bornova koşullarında 1. biçimde kg/da, 2. biçimde kg/da ve 3. biçiminde kg/da yeşil herba verimi elde etmiştir. Ceylan vd. (1994 a), kg/da; Özgüven vd. (1995), Adana ve Pozantı koşullarında kg/da ve kg/da; Ceylan (1997), 1 2 kg/da; Tınmaz (1999), kg/da değişen değerler kaydetmişlerdir. Bu araştırmadan elde edilen yeşil herba verimi sonuçları Ceylan (1994 a), Özgüven vd. (1995), Ceylan (1997) ve Tınmaz (1999) ın bildirdiği değerlerle uyumludur. Ceylan (1995) ın bildirdiği 2 kg/da lık alt sınır değerleri çok düşük kalmıştır. Diğer yandan Arabacı (199) ın İzmir- Bornova koşullarında elde ettiği toplam yeşil herba verimi (1 kg/da ın üzerinde) çok yüksek çıkmıştır. Ayrıca bu çalışmada her iki yılda da verim değerleri 1. biçimden 3. biçime doğru bariz bir şekilde azalma gösterirken, Arabacı (199) nın biçim değerleri birbirine yakın çıkmıştır. Bu durum çalışmaların yapıldığı ekolojilerin farklı olmaları ile açıklanabilir Drog Herba Verimi Drog herba veriminin 22 yılı 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve toplam verim değerleri varyans analizine tabi tutulmuş ve sonuçları Çizelge 4.15 de verilmiştir. Çizelge 4.15 de görüldüğü gibi, 22 yılı 3. biçimde drog herba veriminde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 1 düzeyinde, 1. biçim drog herba veriminde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 5 düzeyinde önemli bulunurken, yıllık toplam drog herba veriminde ve 2. biçimde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu istatistiki anlamda önemli bulunmamıştır. 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve toplam drog herba veriminde bitki sıklığı ortalamaları % 1 düzeyinde önemli çıkmıştır. Gübre dozu ortalamalarında da 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve toplam yeşil herba veriminde % 1 düzeyinde önemli bulunmuştur. 4

51 Çizelge 4.15 Drog herba verimine ait 22 yılı varyans analizi sonuçları Varyasyon 22/1 22/2 22/3 22/ Toplam S.D Kaynakları K.O K.O K.O K.O Bloklar * Bitki Sıklığı (A) ** ** 95.33** ** Hata Dozlar (B) ** ** ** ** A x B * ** Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli 22 yılında her biçime ve toplam değerlere ait bitki sıklığı ve azot dozları ortalama değerleri ile 2. biçim ve 3. biçime ait interaksiyon ortalama değerleri Duncan Testi ne tabi tutulmuş ve farklılık gruplandırmaları Çizelge 4.16 de verilmiştir. Çizelge 4.16 de görüldüğü gibi, bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu1. biçim ve 3. biçimde önemli çıkmıştır. Her üç biçimde de en yüksek drog herba verimi 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan (sırasıyla kg/da, kg/da, 23. kg/da) elde edilmiştir. En düşük değerler 1., 2. ve 3. biçimde 5 x 4 cm x kg/da N kombinasyonunda (sırasıyla kg/da, 16.6 kg/da,.37 kg /da) ortaya çıkmıştır. Toplam verim dikkate alındığında kg/da arasında değişen değerler elde edilmiştir. En yüksek drog herba verimi kg/da ile 4 x 3 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan, en az verim kg/da ile 5 x 4 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan alınmıştır. Biçim zamanlarına ait ortalama değerler kg/da ile 54.7 kg/da arasında değişim göstermiştir. En yüksek drog herba verimi 1. biçimden alınırken, en düşük değer 3. biçimden alınmıştır. Toplam yıllık verimde ortalama değer kg/da olarak kaydedilmiştir. Aynı zamanda drog herba verimi sonuçları 1. biçimden, 3. biçime doğru düzenli bir azalma göstermiştir. 41

52 Çizelge Drog herba verimine ait 22 yılı ortalama değerler (kg/da) ve farklı Duncan grupları Biçim Zamanları Uygulamalar 1. Biçim 2. Biçim 3. Biçim 4x3 4 4x4 4 5x3 4 5x b 593. b a a e 469. d c b 53. cd b a a f ef 4. cd c e d b 23. a gh fg e de f e 19.9 c b.367 ı hı fg 16.6 e Toplam Ortalama x3 4x4 5x3 5x a c b d d c b a a c b d d c b a a 152. c 1.55 b d d c b a a c b 4.5 d d 954. c b a *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (int-1 Biçim) : 35.4, LSD (int 3 Biçim) : 1.25, LSD (Sıklık 1 Biçim) : 1.52, LSD (Sıklık 2 Biçim) : 25.36, LSD (Sıklık- 3 Biçim) : 11.94, LSD (Sıklık-Toplam) : 45.71, LSD (Doz 1Biçim) : 17.52, LSD (Doz-2 Biçim) : 14.1, LSD (Doz-3 Biçim) : 5.5, LSD (Doz-Toplam) :

53 Bitki sıklığı bakımından her üç biçim ve toplam yıllık drog herba verimine ait ortalama değerler arasındaki farklılık istatistiki olarak önemli çıkmıştır. Yıllık toplam drog herba veriminde ve her üç biçimde de en yüksek değerler 4 x 3 cm den, en düşük değer ise 5 x 4 cm bitki sıklığından elde edilmiştir. En çok toplam yıllık drog herba verimi kg/da ile en sık (4 x 3 cm) dikimden, en az verim 4.51 kg/da ile en seyrek bitki sıklığında (5 x 4 cm) ortaya çıkmıştır. En yüksek ve en düşük verim değerleri arasında kg/da lık bir fark belirlenmiştir. Azot dozlarına bakıldığında, biçim zamanları ve toplam verim değerleri arasında istatistiki farklar görülmektedir. Tüm biçim zamanlarında ve toplam verimde en düşük drog herba verimi kg/da N dozunda, en yüksek drog herba verimi ise kg/da N dozundan alınmıştır. Toplam yıllık drog herba verimi kg/da arasında değişmiştir. Drog herba verimi kg/da dan, kg/da N dozuna doğru gidildikçe artış göstermiş ve dört doz da farklı istatistiki gruba girmiştir. Drog herba veriminin 23 yılı biçim zamanları ve toplam verim değerleri varyans analizi sonuçları Çizelge 4.17 da verilmiştir. Çizelge Drog herbaya ait 23 yılı varyans analizi sonuçları VaryasyonKaynakları S.D 23/1 23/2 23/3 23/ Toplam K.O K.O K.O K.O Bloklar ** Bitki Sıklığı (A) ** ** ** 332.7** Hata Dozlar (B) ** ** ** ** A x B ** ** ** Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli Çizelge 4.17 de görüldüğü gibi, 23 yılı 2. biçim, 3. biçim ve yıllık toplam drog herba veriminde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 1 düzeyinde önemli bulunurken, 43

54 1. biçimde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu istatistiki anlamda önemli bulunmamıştır. 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve yıllık toplam drog herba veriminde bitki sıklığı ve gübre dozu ortalamaları % 1 düzeyinde öneli çıkmıştır. 23 yılı biçim zamanları ve yıllık toplam değerlere ait bitki sıklığı, azot dozları ve interaksiyon ortalama değerleri Duncan Testi ne tabi tutulmuş ve farklı istatistiki gruplar Çizelge 4.1 de gösterilmiştir. Çizelge 4.1 de görüldüğü gibi, 2., 3. biçim ve toplam yıllık drog herba verimi istatistiki anlamda önemli bulunmuştur. Drog herba verimine ait değerler 1. biçimde kg/da, 2. biçimde kg/da, 3. biçimde kg/da ve toplamda kg/da arasında değişim göstermiştir. Biçim zamanları ve yıllık toplam verimde en yüksek değerler 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg azot dozu kombinasyonundan kaydedilmiştir. En düşük drog herba verimi ise I. biçimde 5 x 4 cm x 4 kg/da N dozu kombinasyonundan, diğerlerinde ise 5 x 4 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan alınmıştır. Toplam yıllık drog herba verimi interaksiyonunda her dört bitki sıklığında da en az drog herba verimi kg/da N dozunda, en yüksek değer ise kg/da N dozunda ortaya çıkmıştır. Biçim zamanına ait ortalama değerler kg/da arasında değişim göstermiştir. Drog herba verimi 1. biçimden, 3. biçime doğru gittikçe azalmıştır. Toplam drog herbada ortalama kg/da verim alınmıştır. Bitki sıklığında biçim zamanları ve toplam verime ait ortalama değerler arasındaki farklılıklar istatistiki anlamda önemli bulunmuştur. Her üç biçim ve toplam verimde en yüksek değer 4 x 3 cm sıklıktan, en düşük verim ise 5 x 4 cm den elde edilmiştir. Toplam drog herba verimi kg/da arasında değişmiş ve 4 farklı istatistiki grup oluşmuştur. Azot dozları dikkate alındığında, biçim zamanları ve toplam verim ortalama değerleri arasında önemli farklılıklar ortaya çıkmıştır. Her üç biçim zamanında ve toplam drog herba veriminde mininmum değer hiç gübre uygulanmayan parsellerde ortaya çıkarken, 44

55 Çizelge 4.1. Drog herba verimine ait 23 yılı ortalama değerler (kg/da) ve farklı Uygulamalar Duncan grupları 4x3 4 4x4 4 5x3 4 5x4 4 Biçim Zamanları 1. Biçim 2. Biçim 3. Biçim de bcd 3.4 b 49.5 a ı g de de hı fg cd bc j ı gh ef fg cd b a ı 4.9 gh de gh efg c b.6 ı 1. hı fg def def Toplam 44.3 c 7.67 c b a h fg e d g e 4.1 c c ı h f 111. e Ortalama x3 4x4 5x3 5x a bc b c b b a a a c b d d c b a a c b c d c b a a c b d d c b a *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (int-2 Biçim) : 25.9, LSD (int-3 Biçim) : 14.11, LSD (int Toplam) : 46.9, LSD (Biçim) : 95.52, LSD (Sıklık-2 Biçim) : 1.63, LSD (Sıklık 3 Biçim) :.6, LSD (Sıklık-Toplam) : Sıklık 1 LSD (Doz 1Biçim) : 5.3, LSD (Doz-2 Biçim) :.95, LSD (Doz-3 Biçim) : 7.53, LSD (Doz- Toplam) :

56 maksimum verim kg/da N verilen parsellerden alınmıştır. Toplam drog herba veriminde azot dozları dikkate alındığında kg/da arasında değişen değerler elde edilmiştir. Verim değerleri kg/da N dozundan, kg/da N dozuna doğru gittikçe artış göstermiş ve istatistiki olarak 2., 3. biçim ve yıllık toplam drog herba veriminde her gübre dozu ayrı bir gruba girerken, 1. biçimin değerleri iki farklı grup oluşturmuştur. 22 ve 23 yıllarına ait yıllık toplam drog herba verimi ortalama değerleri karşılaştırmalı olarak Çizelge 4.19 de gösterilmiştir. Çizelge 4.19 de görüldüğü gibi, drog herba veriminde 23 yılında, 22 yılına göre ortaya çıkan değişim % -.52 ile % arasında olmuştur. Tüm uygulamalara ait ortalama değişim % 5.65 olmuştur. 23 yılında 4 x 4 cm x kg/da N, 5 x 3 cm x 4 kg/da N, 5 x 3 cm x kg/da N ve 5 x 3 cm x kg/da N kombinasyonlarında bir önceki yıla göre azalma meydana gelmiştir. Bitki sıklığındaki değişime bakıldığında, 23 yılında sadece 5 x 3 cm sıklıkta % -.42 azalış olurken, diğerlerinde artış olmuştur. En yüksek artış % 16.1 ile 5 x 4 cm bitki sıklığında görülmüştür. Gübre dozlarında da drog herba verimi 23 yılında artış göstermiştir. En fazla artış 4 kg/da N dozda (% 9.4) olurken, en düşük artış kg/da N (% 4.1) da kaydedilmiştir. Drog herba verimi konusunda yapılan çalışmalarda Putievsky et al. (197), azotlu gübre uygulamasının 2. yıl verimi arttırdığını ve 1. yıl 1 kg/da drog herba verimi elde ettiklerini bildirmişlerdir. Arabacı (199), İzmir/Bornova koşullarında 1. biçimde 694. kg/da, 2. biçimde kg/da ve 3. biçiminde kg/da drog herba verimi elde etmiştir. Ceylan vd. (1994 a), kg/da; Ceylan vd. (1994 b), 1. yıl 76.5 kg/da ve 2. yıl 69.2 kg/da; Özgüven vd. (1995), Adana ve Pozantı koşullarında kg/da ve kg/da; Demir vd. (2), kg/da ve Tınmaz vd. (22), 1. yıl kg/da, 2. yıl kg/da arasında değişen değerler kaydetmişlerdir. Bu çalışmadan elde edilen drog herba verimi sonuçları Putievsky et al. (197), Özgüven vd. (1995), Demir vd. (2) ve Tınmaz (22) ın bildirdiği değerlerle uyumludur.. Ceylan vd. (1994 a) ve Ceylan vd. (1994 b) nin bildirdikleri 46

57 Çizelge Drog herba verimi bakımından 22 ve 23 ortalama değerlerin karşılaştırılması Uygulamalar Değişim (%) x x x x Ortalama x3 4x4 5x3 5x değerler düşük kalmıştır. Diğer yandan Arabacı (199) ın İzmir-Bornova koşullarında elde ettiği toplam drog herba verimi (337.6 kg/da ın üzerinde) çok yüksek çıkmıştır. Bu çalışmada her iki yılda da verim değerleri 1. biçimden 3. biçime doğru bariz bir 47

58 şekilde azalma gösterirken, Arabacı (199) da ise 1. biçimden 3. biçime doğru bariz bir şekilde artış göstermiştir. Bu durum çalışmaların yapıldığı ekolojilerin farklı olmaları ile açıklanabilir Yeşil Yaprak Verimi Yeşil yaprak veriminin 22 yılı 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve toplam verim değerleri varyans analizine tabi tutulmuş ve sonuçları Çizelge 4.2 de verilmiştir. Çizelge 4.2. Yeşil yaprak verimine ait 22 yılı varyans analizi sonuçları Varyasyon 22/1 22/2 22/3 22/ Toplam S.D Kaynakları K.O K.O K.O K.O Bloklar ** Bitkisıklığı (A) ** ** ** ** Hata Dozlar (B) ** ** ** ** A x B ** Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli Çizelge 4.2 da görüldüğü gibi, 22 yılı 3. biçimde yeşil yaprak veriminde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 1 düzeyinde önemli bulunurken, 1. ve 2. biçim ve toplam yeşil yaprak veriminde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu istatistiki anlamda önemli bulunmamıştır. 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve toplam yeşil yaprak veriminde bitki sıklığı ortalamaları ve gübre dozu ortalamaları % 1 düzeyinde önemli çıkmıştır. 22 yılında her biçime ve toplam değerlere ait bitki sıklığı ve azot dozları ortalama değerleri ile 3. biçim değerlerine ait interaksiyon ortalama değerleri Duncan Testi ne tabi tutulmuş ve farklılık gruplandırmaları Çizelge 4.21 de verilmiştir. 4

59 Çizelge Yeşil yaprak verimine ait 22 yılı ortalama değerler (kg/da) ve farklı Uygulamalar 4x3 4 4x4 4 5x3 4 5x4 4 Duncan grupları Biçim Zamanları 1. Biçim 2. Biçim 3. Biçim ef de b a g fg de d fg d c b 25. h h gh ef Toplam Ortalama x3 4x4 5x3 5x a b a 39.6 c d c b a a c b d d c b a a c b d 27.5 d c b a a 29. c b d 17.1 d c b a *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (int-3 Biçim) : 2.72, LSD (Sıklık 1 Biçim) : 43.31, LSD (Sıklık-2 Biçim) : 6.7, LSD (Sıklık 3 Biçim) : 21.47, LSD (Sıklık-Toplam) : 132.6, LSD (Doz 1Biçim) : 46.71, LSD (Doz-2 Biçim) : 35.45, LSD (Doz-3 Biçim) : 14.36, LSD (Doz-Toplam) :

60 Çizelge 4.21 de görüldüğü gibi, bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu 3. biçimde önemli çıkmıştır. Her üç biçimde de en yüksek yeşil yaprak verimi 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan (sırasıyla kg/da, kg/da, kg/da) elde edilmiştir. En düşük değerler tüm biçimlerde 5 x 4 cm x kg/da N kombinasyonunda (sırasıyla kg/da, kg/da, 25. kg /da) ortaya çıkmıştır. Yıllık toplam verim incelendiğinde kg/da arasında değişen değerler elde edildiği görülmüştür. En yüksek yeşil yaprak verimi kg/da ile 4 x 3 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan, en az verim 9.1 kg/da ile 5 x 4 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan kaydedilmiştir. 3. biçime ait kombinasyonda 11 farklı istatistiki grup ortaya çıkmıştır. Biçim zamanlarına ait ortalama değerler kg/da arasında değişim göstermiştir. En yüksek değer 1. biçimden alınırken, en düşük değer 3. biçimden alınmıştır. Toplam verimde ortalama değer kg/da olarak bulunmuştur. Yeşil yaprak verimi sonuçları 1. biçimden, 3. biçime doğru düzenli bir azalma göstermiştir. Bitki sıklığı dikkate alındığında her üç biçim ve toplam verime ait ortalama değerler arasındaki farklılık istatistiki olarak önemli bulunmuştur. Toplam yeşil yaprakta her üç biçimde de en yüksek değerler 4 x 3 cm den, en düşük değer ise 5 x 4 cm bitki sıklığından elde edilmiştir. Maksimum toplam yeşil yaprak verimi kg/da ile en sık kombinasyondan, minimum verim ise kg/da ile en seyrek bitki sıklığından alınmıştır. En yüksek ve en düşük verim değerleri arasında 43.9 kg/da lık bir fark ortaya çıkmıştır. Azot dozları incelendiğinde, biçim zamanları ve toplam verim değerleri arasında istatistiki farklar kaydedilmiştir. Tüm biçim zamanlarında ve toplam verimde en düşük yeşil yaprak verimi kg/da N dozundan, en yüksek yeşil yaprak verimi ise kg/da N dozundan alınmıştır. Toplam yeşil yaprak veriminde kg/da arasında değişen değerler kaydedilmiştir. Yeşil yaprak verimi kg/da N dan, kg/da N dozuna doğru gidildikçe artış göstermiş, her dört doz da farklı istatistiki gruba girmiştir. Yeşil yaprak veriminin 23 yılı biçim zamanları ve toplam verim değerleri varyans analizi sonuçları Çizelge 4.22 de verilmiştir. 5

61 Çizelge Yeşil yaprak verimine ait 23 yılı varyans analizi sonuçları Varyasyon 23/1 23/2 23/3 23/ Toplam S.D Kaynakları K.O K.O K.O K.O Bloklar ** ** Bitki Sıklığı (A) ** ** ** ** Hata Dozlar (B) ** ** ** ** A x B * ** Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli Çizelge 4.22 de görüldüğü gibi, 23 yılı 3. biçimde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 1 düzeyinde önemli bulunurken, 2. biçimde % 5 düzeyinde önemli bulunmuştur. 1. biçim ve toplam yeşil yaprak veriminde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu istatistiki anlamda önemsiz çıkmıştır. 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve toplam yeşil yaprak veriminde bitki sıklığı ve gübre dozu ortalamaları % 1 düzeyinde önemli olmuştur. 23 yılı biçim zamanları ve toplam değerlere ait bitki sıklığı, azot dozları ve interaksiyon ortalama değerleri Duncan Testi ne tabi tutulmuş ve farklı istatistiki gruplar Çizelge 4.23 de gösterilmiştir. Çizelge 4.23 de görüldüğü gibi, 2. ve 3. biçimde yeşil yaprak verimi istatistiki anlamda önemli bulunmuştur. Yeşil yaprak verimine ait değerler 1. biçimde kg/da, II. biçimde kg/da, III. biçimde kg/da ve toplamda kg/da arasında değişim göstermiştir. Biçim zamanları ve toplam verimde en fazla değerler 4 x 3 cm x kg/da azot dozu kombinasyonundan kaydedilmiştir. En düşük yeşil yaprak verimi ise 1. biçimde 4 X 4 cm X kg/da N dozu kombinasyonundan, diğerlerinde ise 5 X 4 cm X kg/da N dozu kombinasyonundan alınmıştır. Toplam yeşil yaprak verimi interaksiyonunda her dört bitki sıklığında da en az yeşil yaprak verimi kg/da N dozunda, en yüksek değer ise 51

62 Çizelge Yeşil yaprak verimine ait 23 yılı ortalama değerler (kg/da) ve farklı Uygulamalar 4x3 4 4x4 4 5x3 4 5x4 4 Duncan grupları Biçim Zamanları 1. Biçim 2. Biçim 3. Biçim ef de ab 7.33 a ıj gh de cd 43. ı fg d bc k j hf 6.1 e fg de b a hı fg 32.1 e cd gh ef c b 26.1 ı h f e Toplam Ortalama x3 4x4 5x3 5x a 14.3 b b b d c b a 714. a c b d 467. d c b a a 21.9 bc b c d c 322. b a a c b d d c b a *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (int-2 Biçim) : 45.17, LSD (int-3 Biçim) : 26.2, LSD (Sıklık 1 Biçim) : 21.92, LSD (Sıklık-2 Biçim) : 1.9, LSD (Sıklık 3 Biçim) : 32.5, LSD (Sıklık-Toplam) : 5.2, LSD (Doz 1Biçim) : 47.63, LSD (Doz-2 Biçim) : 22.59, LSD (Doz-3 Biçim) : 13.14, LSD (Doz-Toplam) :

63 kg/da azot dozunda ortaya çıkmıştır. Biçim zamanına ait ortalama değerler kg/da arasında değişim göstermiştir. Yeşil yaprak verimi 1. biçimden, 3. biçime doğru gittikçe azalma göstermiştir. Toplam yeşil yaprakta ortalama verim kg/da olmuştur. Bitki sıklığında biçim zamanları ve toplam verime ait ortalama değerler arasındaki farklılıklar istatistiki olarak önemli bulunmuştur. Her üç biçim ve toplam verimde en yüksek değer 4 x 3 cm sıklıktan, en düşük verim ise 5 x 4 cm den alınmıştır. Toplam yeşil yaprak verimi kg/da kg/da arasında değişmiş ve 4 farklı istatistiki grup oluşturmuştur. Azot dozları incelendiğinde, biçim zamanları ve toplam verim ortalama değerleri arasında istatistiki anlamda önemli farklılıklar görülmüştür. Her üç biçim zamanında ve toplam yeşil yaprak veriminde mininmum değer hiç gübre uygulanmayan parsellerde ortaya çıkarken, maksimum verim kg/da N verilen parsellerde kaydedilmiştir. Toplam yeşil yaprak veriminde azot dozları dikkate alındığında kg/da arasında değişen değerler elde edilmiştir. Verim değerleri kg/da N dozundan, kg/da N dozuna doğru gidildikçe artış göstermiş ve istatistiki olarak her gübre dozu ayrı bir gruba girmiştir. 222 ve 23 yıllarına ait toplam yeşil yaprak verimi ortalama değerleri karşılaştırmalı olarak Çizelge 4.24 de gösterilmiştir. Çizelge 4.24 de görüldüğü gibi, yeşil yaprak veriminde 23 yılında, 22 yılına göre ortaya çıkan değişim % ile % 2.94 arasında meydana gelmiştir. İnteraksiyona ait ortalama değişim % -.44 olarak gerçekleşmiştir. 23 yılında 4 x 4 cm x ve kg/da N, 4 x 3 cm x 4 kg/da ve5 x 3 cm x, 4, ve kg/da N kombinasyonlarında bir önceki yıla göre azalma olmuştur. Bitki sıklığındaki değişim incelendiğinde, 23 yılında sadece 5 x 4 cm sıklıktaki değer pozitif diğerleri negatif olmuştur. Gübre dozlarında da yeşil yaprak verimi 23 yılında çok az bir değişiklik göstermiştir. 4 kg/da N dozunda (%.) çok az bir artış olmuş, diğer dozlarda ise çok az bir azalış (sırasıyla % -.63, % -.65 ve % -.56) göstermiştir. 53

64 Çizelge Yeşil yaprak verimi bakımından 22 ve 23 ortalama değerlerin karşılaştırılması Uygulamalar Değişim (%) x x x x Ortalama x3 4x4 5x3 5x Yeşil yaprak verimi konusunda Rey (1996), İsviçre de yaptığı çalışmasında 435. kg/da verim değerini elde etmiştir. Bu değer bizim çalışmamızda elde edilen değerden çok düşük kalmıştır. Bu durum çalışmaların yapıldığı ekolojilerin farklı olmaları ile 54

65 açıklanabilir. Ayrıca İsviçre de yapılan çalışmada direk tarlaya tohum ekimi yapılmış olmasına rağmen, bu çalışmada fide yöntemi kullanılmıştır Yaprak Oranı Yaprak oranının 22 yılı 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve yıl ortalaması değerleri varyans analizine tabi tutulmuş ve sonuçları Çizelge 4.25 de gösterilmiştir. Çizelge 4.25 Yaprak oranına ait 22 yılı (%) varyans analizi sonuçları Varyasyon 22/1 22/2 22/3 22/ Ortalama S.D Kaynakları K.O K.O K.O K.O Bloklar Bitki Sıklığı (A) * Hata Dozlar (B) * 9.** A x B ** Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli Çizelge 4.25 de görüldüğü gibi, 22 yılı 1. biçimde yaprak oranı bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 1 düzeyinde önemli bulunmuştur. 1., 3. biçim ve yıl ortalaması değerler bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu istatistiki anlamda önemli bulunmamıştır. 3. biçime ait yaprak oranı değerleri bitki sıklığı ortalamaları % 5 düzeyinde önemli çıkarken, 1. biçim, 2. biçim ve yıl ortalamasına ait yaprak oranı değerleri bitki sıklığı ortalamaları açısından istatistiki anlamda önemsiz bulunmuştur. 22 yılında 3. biçime ait bitki sıklığı ve 3. biçime ait değerler ile yıl ortalaması değerlere ait azot dozları ortalama değerleri ve 1. biçime ait interaksiyon ortalama değerleri Duncan Testi ne tabi tutulmuş ve farklılık gruplandırmaları Çizelge 4.26 de verilmiştir. 55

66 Çizelge 4.26 Yaprak oranına ait 22 yılı ortalama değerler (%) ve farklı Duncan Uygulamalar 4x3 4 4x4 4 5x3 4 5x4 4 grupları Biçim Zamanları 1. Biçim 2. Biçim 3. Biçim 71.1 bcd cd bc 79.6 a bcd 72.9 bcd bcd bcd 7.51 d bcd bcd bcd 75.3 b bcd 73.4 bcd bcd Ortalama Ortalama x3 4x4 5x3 5x b 77.5 a ab b 75.5 b b 75.3 b a b b b a *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (int-1 Biçim) : 3.55, LSD (Sıklık 3 Biçim) : 1.41, LSD (Doz-3 Biçim) : 1.67, LSD (Dozortalama) :

67 Çizelge 4.26 da görüldüğü gibi, bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu 1. biçimde yaprak oranında önemli çıkmıştır. 1. biçimde 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan, 2. biçimde ise 4 X 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan ve 3. biçimde ise 4 x 4 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan (sırasıyla % 79.6, % 75. ve % 7.67 ) elde edilmiştir. En düşük değerler 1. biçimde 5 x 3 cm x kg/da azot, 2. biçimde 4 x 4 cm x kg/da N kombinasyonunda ve 3. biçimlerde 5 x 4 cm x kg/da N kombinasyonunda (sırasıyla % 7.51, % ve % 73.67) ortaya çıkmıştır. Ortalama oranlar dikkate alındığında % arasında değişen değerler elde edilmiştir. En yüksek oran % ile 4 x 3 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan, en düşük oran ise % 73. ile 5 x 3 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan kaydedilmiştir. Biçim zamanlarına ait ortalama değerler % arasında değişim göstermiştir. En yüksek oran 3. biçimden, en düşük değer 2. biçimden alınmıştır. Yıla ait oranların ortalama değeri % 73.9 olmuştur. Gübre dozu ortalamaları 3. biçimde % 5 ve yıl ortalaması değerlerinde % 1 düzeyinde önemli, 1. ve 3. biçimde ise önemsiz bulunmuştur. Bitki sıklığı bakımından sadece 3. biçime ait ortalama değerler arasındaki farklılık istatistiki olarak önemli bulunmuştur. 3. biçimde üç farklı grup oluşmuş olup, en yüksek oran % 77.5 ile 4 x 4 cm dikim sıklığından elde edilirken, en düşük değer % ile 5 x 4 cm bitki sıklığından elde edilmiştir. En yüksek ve en düşük yaprak oranı değerleri arasında % 2.5 lık bir fark ortaya çıkmıştır. Azot dozları dikkate alındığında, 3. biçim ve yıllık ortalama yaprak oranları değerleri arasında istatistiki farklar kaydedilmiştir. 3. biçimde iki farklı grup oluşmuş olup, en düşük değer % 75.5 ile kg/da N dozundan alınırken, en yüksek oran % ile kg/da N dozundan alınmıştır. Yıllık ortalama değerlerde ise yine iki farklı grup oluşmuş olup, en yüksek değer % ile kg/da N dozundan, en düşük değer ise% ile kg/da N dozundan alınmıştır. 57

68 Yaprak oranı bakımından 23 yılı biçim zamanları ve ortalama oran değerleri varyans analizi sonuçları Çizelge 4.27 da verilmiştir. Çizelge 4.27 Yaprak oranına ait 23 yılı (%) varyans analizi sonuçları Varyasyon 23/1 23/2 23/3 23/ ortlama S.D Kaynakları K.O K.O K.O K.O Bloklar * * Bitki Sıklığı (A) ** ** Hata Dozlar (B) ** ** 5.62** A x B Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli Çizelge 4.27 da görüldüğü gibi, 23 yılı 1., 2. ve 3. biçim ile yıl ortalaması değerler bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu istatistiki anlamda önemsiz bulunmuştur. 1. biçim ve yıl ortalamasına ait yaprak oranı değerleri bitki sıklığı ortalamaları istatistiki anlamda % 1 düzeyinde önemli, 2. ve 3. biçim ise önemsiz bulunmuştur. Gübre dozu ortalamaları 1. ve 3. biçim ve yıl ortalaması değerleri % 1 düzeyinde önemli ve 2. biçim değerleri ise önemsiz bulunmuştur. 23 yılında I. biçime ait değerler ile yıl ortalaması değerlere ait bitki sıklığı ve 1., 3. biçime ait değerler ile yıl ortalaması değerlere ait azot dozları ortalama değerleri Duncan Testi ne tabi tutulmuş ve farklılık gruplandırmaları Çizelge 4.2 de verilmiştir. Çizelge 4.2 de görüldüğü gibi, 1. biçimde en yüksek yaprak oranı 4 x 4 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan, 2. biçimde en yüksek yaprak oranı 5 x 4 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan ve 3. biçimde 5 x 4 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan (sırasıyla % 71.63, % 76.5 ve % 7.7) elde edilmiştir. En düşük değerler 1. biçimde 5 x 3 cm x kg/da N, 2. biçimde 4 x 4 cm bitki sıklığı ve kg/da N kombinasyonunda ve 3. biçimlerde 5 x 5

69 Çizelge 4.2 Yaprak oranına ait 23 yılı ortalama değerler (%) ve farklı Duncan Uygulamalar 4x3 4 4x4 4 5x3 4 5x4 4 grupları Biçim Zamanları 1. Biçim 2. Biçim 3. Biçim Ortalama Ortalama x3 4x4 5x3 5x b a b a b b a a c b 77. ab a 7.76 c b b a c b a 73.1 a *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (Sıklık 1 Biçim) : 1.59, LSD (Sıklık-Toplam) : 1.2, LSD (Doz 1Biçim) : 2.1, LSD (Doz-3 Biçim) : 1.53, LSD (Doz-Toplam) :

70 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N kombinasyonunda (sırasıyla % 61., % 69.2 ve % 72.2) ortaya çıkmıştır. Ortalama oranlar dikkate alındığında % arasında değişen değerler elde edilmiştir. En yüksek oran % ile 5 x 4 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan, en düşük oran ise % ile 5 x 3 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan kaydedilmiştir. Biçim zamanlarına ait ortalama değerler % arasında değişim göstermiştir. En yüksek oran 3. biçimden, en düşük değer 1. biçimden alınmıştır. Yıla ait oranların ortalama değeri % 71.6 olmuştur. Bitki sıklığı bakımından 1. biçim ve yıla ait oranların ortalama değerleri arasındaki farklılık istatistiki olarak önemli bulunmuştur. 1. biçime ait değerde iki, yıla ait değerlerde ise üç farklı grup oluşmuş olup, en yüksek oran % ile 5 x 4 cm dikim sıklığından elde edilirken, en düşük değer % 7. ile 4 x 3 cm bitki sıklığından elde edilmiştir. En yüksek ve en düşük yaprak oranı değerleri arasında % 3.36 lık bir fark ortaya çıkmıştır. Azot dozları dikkate alındığında, 1. biçim ve yıla ait oranların ortalama değerleri arasındaki farklılık istatistiki olarak önemli bulunmuştur. 1. biçime ait değerde iki, yıla ait değerlerde ise üç farklı grup oluşmuş olup, en yüksek oran % 73.2 ile kg/da N dozundan elde edilirken, en düşük değer % 6.91 ile kg/da N dozundan elde edilmiştir. En yüksek ve en düşük yaprak oranı değerleri arasında % 4.91 lık bir fark ortaya çıkmıştır. 22 ve 23 yıllarına ait ortalama yaprak oranı değerleri karşılaştırmalı olarak Çizelge 4.29 da gösterilmiştir. Çizelge 4.29 de görüldüğü gibi, yaprak oranında 23 yılında, 22 yılına göre ortaya çıkan değişim % -6.9 ile % 1.65 arasında meydana gelmiştir. İnteraksiyona ait ortalama değişim % olarak gerçekleşmiştir. 23 yılında 4 x 4 cm x ve kg/da N, 5 x 4 cm x ve kg/da N kombinasyonlarında bir önceki yıla göre artış olmuştur. Bitki sıklığındaki değişim incelendiğinde, 23 yılında sadece 5 x 4 cm sıklıktaki değer pozitif diğerleri negatif olmuştur. Gübre dozlarında da yaprak oranı 23 yılında az da olsa düşüş görülmektedir. 6

71 Yaprak oranı konusunda daha önceden yapılan bir çalışmaya rastlanmamıştır. Çizelge 4.29 Yaprak oranı bakımından 22 ve 23 ortalama değerlerin karşılaştırılması Uygulamalar Değişim (%) x x x x Ortalama x3 4x4 5x3 5x

72 4.2.6.Drog Yaprak Verimi Drog yaprak veriminin 22 yılı 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve toplam verim değerleri varyans analizine tabi tutulmuş ve sonuçları Çizelge 4.3 da verilmiştir. Çizelge 4.3 Drog yaprak verimine ait 22 yılı (kg/da) varyans analizi sonuçları Varyasyon 22/1 22/2 22/3 22/ Toplam S.D Kaynakları K.O K.O K.O K.O Bloklar * BitkiSıklığı A) ** ** ** ** Hata Dozlar (B) ** ** ** ** A x B * ** ** Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli Çizelge 4.3 da görüldüğü gibi, 22 yılı 3. biçim ve yıllık toplam drog yaprak veriminde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 1 düzeyinde, 1. biçimde ise bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 5 düzeyinde önemli bulunurken, 2. biçimde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu istatistiki anlamda önemsiz bulunmuştur. 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve toplam drog yaprak veriminde bitki sıklığı ortalamaları % 1 düzeyinde önemli çıkmıştır. Gübre dozu ortalamaları 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve toplam drog yaprak veriminde % 1 düzeyinde önemli bulunmuştur. 22 yılında her biçime ve toplam değerlere ait bitki sıklığı ve azot dozları ortalama değerleri ile 1. biçim, 3. biçim ve toplam değerlere ait interaksiyon ortalama değerleri Duncan Testi ne tabi tutulmuş ve farklılık gruplandırmaları Çizelge 4.31 de verilmiştir. Çizelge 4.31 de görüldüğü gibi, bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu 1. biçim, 3. biçim ve toplam yıllık verimde önemli çıkmıştır. Her üç biçimde de en yüksek drog yaprak verimi 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan (sırasıyla 62

73 Çizelge 4.31 Drog yaprak verimine ait 22 yılı ortalama değerler (kg/da) ve farklı Uygulamalar 4x3 4 4x4 4 5x3 4 5x4 4 Duncan grupları Biçim Zamanları 1. Biçim 2. Biçim 3. Biçim cd cd b a gh fg bc 32. bc fg de bc b h h fg 251. ef fg de b a ıj 14. hı def d gh.267 def c l 6.3 k 9.1 k 97.4 j efg Toplam fg ef b a k ıj de cd 55.9 hı g c b m l jk h Ortalama x3 4x4 5x3 5x a b b 21.5 c d c b a a c b.53 d d 16.1 c b a a c b 9.33 d d 19.6 c b a a c b d d c 629. b a *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (int-1 Biçim) : 2.9, LSD (int-3 Biçim) : 6.717, LSD (int Toplam) : 3.2, LSD (Sıklık 1 Biçim) : 26.26, LSD (Sıklık-2 Biçim) : 15.13, LSD (Sıklık 3 Biçim) : 3.65, LSD (Sıklık-Toplam) : 2.7, LSD (Doz 1Biçim) : 14.5, LSD (Doz-2 Biçim) : 9.5, LSD (Doz-3 Biçim) : 3.35, LSD (Doz- Toplam) :

74 369.6 kg/da, kg/da, kg/da) elde edilmiştir. En düşük değerler 1., 2. ve 3. biçimde 5 x 4 cm x kg/da N kombinasyonunda (sırasıyla 15.3 kg/da, 9.3 kg/da, 6.3 kg /da) ortaya çıkmıştır. Yıllık toplam verim dikkate alındığında kg/da arasında değişen değerler elde edilmiştir. En yüksek drog yaprak verimi kg/da ile 4 x 3 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan, en düşük verim kg/da ile 5 x 4 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan alınmıştır. Biçim zamanlarına ait ortalama değerler.91 kg/da ile kg/da arasında değişmiştir. En yüksek drog yaprak verimi 1. biçimden elde edilirken, en düşük değer 3. biçimden elde edilmiştir. Toplam yıllık verimde ortalama değer kg/da olarak kaydedilmiştir. Aynı zamanda drog yaprak verimi sonuçları 1. biçimden, 3. biçime doğru düzenli bir şekilde azalmıştır. Bitki sıklığı bakımından her üç biçim ve toplam yıllık drog herba verimine ait ortalama değerler arasındaki farklılık istatistiki olarak önemli çıkmıştır. Yıllık toplam drog yaprak veriminde ve her üç biçimde de en yüksek değerler 4 x 3 cm den, en düşük değer ise 5 x 4 cm bitki sıklığından elde edilmiştir. En çok toplam yıllık drog herba verimi 66.3 kg/da ile en sık (4 x 3 cm) dikimde, en az verim ise kg/da ile en seyrek bitki sıklığında (5 x 4 cm) ortaya çıkmıştır. Azot dozlarına bakıldığında, biçim zamanları ve toplam verim değerleri arasında istatistiki farklar görülmektedir. Tüm biçim zamanlarında ve toplam verimde en düşük drog yaprak verimi kg/da N dozunda, en yüksek drog yaprak verimi ise kg/da N dozundan alınmıştır. Toplam yıllık drog yaprak verimi kg/da arasında değişmiştir. Drog yaprak verimi kg/da N dan, kg/da N dozuna doğru gidildikçe artış göstermiş ve dört doz da farklı istatistiki gruba girmiştir. Drog yaprak veriminin 23 yılı biçim zamanları ve toplam verim değerleri varyans analizi sonuçları Çizelge 4.32 de verilmiştir. Çizelge 4.32 de görüldüğü gibi, 23 yılı 1. biçim 2. biçim, 3. biçim ve yıllık toplam drog yaprak veriminde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 1 düzeyinde önemli 64

75 bulunmuştur. Aynı zamanda 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve yıllık toplam drog herba veriminde bitki sıklığı ve gübre dozu ortalamaları % 1 düzeyinde önemli çıkmıştır. Çizelge 4.32 Drog yaprak verimine ait 23 yılı (kg/da) varyans analizi sonuçları Varyasyon 23/1 23/2 23/3 23/ Toplam S.D Kaynakları K.O K.O K.O K.O Bloklar * ** * Bitkisıklığı(A) ** ** ** ** Hata Dozlar (B) ** ** ** ** A x B ** **.179** ** Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli 23 yılı biçim zamanları ve yıllık toplam değerlere ait bitki sıklığı, azot dozları ve interaksiyon ortalama değerleri Duncan Testi ne tabi tutulmuş ve farklı istatistiki gruplar Çizelge 4.33 de verilmiştir. Çizelge 4.33 de görüldüğü gibi, 1., 2., 3. biçim ve toplam yıllık drog yaprak verimi istatistiki anlamda önemli bulunmuştur. Drog yaprak verimine ait değerler 1. biçimde kg/da, 2. biçimde kg/da, 3. biçimde kg/da ve toplamda kg/da arasında değişim göstermiştir. Biçim zamanları ve yıllık toplam verimde en yüksek değerler 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg azot dozu kombinasyonundan kaydedilmiştir. En düşük drog yaprak verimi ise 5 x 4 cm x kg/da N dozu kombinasyonundan alınmıştır. Toplam yıllık drog yaprak verimi interaksiyonunda her dört bitki sıklığında da en az drog yaprak verimi kg/da N dozunda, en yüksek değer ise kg/da N dozunda ortaya çıkmıştır. Biçim zamanına ait Ortalama değerler kg/da arasında değişim göstermiştir. Drog yaprak verimi 1. biçimden, 3. biçime doğru gittikçe azalmıştır. Toplam drog yaprakta ortalama kg/da verim alınmıştır. 65

76 Çizelge 4.33 Drog yaprak verimine ait 23 yılı ortalama değerler (kg/da) ve farklı Uygulamalar 4x3 4 4x4 4 5x3 4 5x4 4 Duncan grupları Biçim Zamanları 1. Biçim 2. Biçim 3. Biçim e cd b a ı h de b h g de c ı gh f e ef d b 36.2 a ı g d c h f d b j hı 23.4 g e f e bc a 97.9 ıj g e 15.4 cd gh 9.33 f d b j 13.6 hı 6.67 f e Ortalama 61. g e b a k 542. ı ef c h h 692. d c l j h f Ortalama x3 4x4 5x3 5x a b b c d c b a a c b d d c b a a.25 c b d d c b a a 594. c b d 493. d c b a *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (int-1 Biçim) : 11.39, LSD (int-2 Biçim) : 1., LSD (int-3 Biçim) : 7.54, LSD (int Toplam) : 1.99, LSD (Sıklık 1 Biçim) :.11, LSD (Sıklık-2 Biçim) : 6.13, LSD (Sıklık 3 Biçim) : 9.346, LSD (Sıklık-Toplam) : 17.79, LSD (Doz 1Biçim) : 5.697, LSD (Doz-2 Biçim) : 5.4, LSD (Doz-3 Biçim) : 3.792, LSD (Doz-Toplam) :

77 Bitki sıklığında biçim zamanları ve toplam verime ait ortalama değerler arasındaki farklılıklar istatistiki anlamda önemli bulunmuştur. Her üç biçim ve toplam verimde en yüksek değer 4 x 3 cm sıklıktan, en düşük verim ise 5 x 4 cm den elde edilmiştir. Toplam drog herba verimi kg/da arasında değişmiş ve 4 farklı istatistiki grup oluşmuştur. Azot dozları dikkate alındığında, biçim zamanları ve toplam verim ortalama değerleri arasında önemli farklılıklar ortaya çıkmıştır. Her üç biçim zamanında ve toplam drog yaprak veriminde en az değer hiç gübre uygulanmayan şahit parsellerde ortaya çıkarken, en çok verim kg/da N verilen parsellerden alınmıştır. Toplam drog yaprak veriminde azot dozları dikkate alındığında kg/da arasında değişen değerler elde edilmiştir. Verim değerleri kg/da azot dozundan, kg/da azot dozuna doğru gittikçe artış göstermiş ve istatistiki olarak 1., 2., 3. biçim ve yıllık toplam drog yaprak veriminde her gübre dozu ayrı bir grup oluşturmuştur. Çizelge 4.34 de görüldüğü gibi, drog yaprak veriminde 23 yılında, 22 yılına göre ortaya çıkan değişim % ile % arasında olmuştur. İnteraksiyona ait ortalama değişim % 7.52 olmuştur. 23 yılında sadece 5 x 3 cm x kg/da N kombinasyonunda bir önceki yıla göre azalma meydana gelmiştir. Bitki sıklığındaki değişime bakıldığında, 23 yılında artış değeri % arasında olmuştur. Gübre dozlarında da drog yaprak verimi 23 yılında artış göstermiştir. En fazla artış 4 kg/da N dozda (% 1.32) olurken, en düşük artış kg/da N (% 3.32) da kaydedilmiştir. 22 ve 23 yıllarına ait yıllık toplam drog herba verimi ortalama değerleri karşılaştırmalı olarak Çizelge 4.34 de gösterilmiştir. Bu konuda yapılan çalışmalarda Malik et al. (1972), Pakistan koşullarında oğulotu yetiştiriciliği konusunda yürüttükleri çalışmada kg/da drog yaprak verimi kaydetmişlerdir. Ceylan (1995), drog yaprak veriminin dikim zamanı ve ekolojik koşullara bağlı olarak kg/da değişe bileceğini bildirmiştir. Ceylan vd. (1994 a), kg/da; Ceylan vd. (1994 b), 1. yıl 553 kg/da ve 2. yıl 496 kg/da; Özgüven vd. (1995), Adana ve Pozantı koşullarında kg/da ve

78 Çizelge 4.34 Drog yaprak verimi bakımından 22 ve 23 ortalama değerlerin karşılaştırılması Uygulamalar Değişim(%) x x x x Ortalama x3 4x4 5x3 5x kg/da; Ceylan (1997), 1 2 kg/da; Özgüven vd. (1999), 6- kg/da; Tınmaz (1999), 736. kg/da; Demir vd. (2), kg/da ve Sarı (21), kg/da arasında değişen değerler kaydetmişlerdir. Bu araştırmadan elde edilen drog 6

79 yaprak verimi sonuçları Ceylan (1994 b), Özgüven vd. (1995), Ceylan (197), Özgüven vd. (1999), Demir vd. (2) ve Tınmaz (1999) ın bildirdiği değerlerle uyumludur. Ceylan vd. (1994a), Ceylan (1997) ve Sarı (21) ın bildirdiği değerler düşük kalmıştır. Bu durum çalışmaların yapıldığı ekolojilerin farklı olmaları ile açıklanabilir. Ayrıca çalışmalarda farklı gübreleme ve sulama sıklıkları uygulanmıştır. Araştırmalar arasında biçim sayılarının farklılık göstermesi de sonuçları etkilemiştir Uçucu Yağ Oranı Uçucu yağ oranının 22 yılı 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve yıl ortalaması değerleri varyans analizine tabi tutulmuş ve sonuçları Çizelge 4.35 de gösterilmiştir. Çizelge 4.35 Uçucu yağ oranına ait 22 yılı (%) varyans analizi sonuçları Varyasyon 22/1 22/2 22/3 22/ ortalama S.D Kaynakları K.O K.O K.O K.O Bloklar Bitki Sıklığı (A) 3..5**..1** Hata Dozlar (B) 3.6**.1*.3**.2** A x B 9.1**.1*.. Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli Çizelge 4.35 de görüldüğü gibi, 22 yılı 1. biçimde uçucu yağ oranı bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 1 düzeyinde, 2. biçimde ise % 5 düzeyinde önemli bulunmuştur. 3. biçim ve yıl ortalaması değerleri bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu istatistiki anlamda önemli bulunmamıştır. 2. biçim ve yıl ortalamasına ait uçucu yağ oranı değerleri bitki sıklığı ortalamaları % 1 düzeyinde önemli çıkarken, 1. biçim ve 3. biçime ait uçucu yağ oranı değerleri bitki sıklığı ortalamaları açısından istatistiki anlamda önemsiz bulunmuştur. Gübre dozu ortalamaları 2. biçimde % 5 düzeyinde, 1. biçim, 3. biçim ve yıl ortalaması değerlerde % 1 düzeyinde önemli bulunmuştur. 69

80 22 yılında 2. biçime ve yıl ortalamasına ait değerler bitki sıklığı ve 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve yıl ortalaması değerlere ait azot dozları ortalama değerleri ve 1. biçim ve 2. biçime ait interaksiyon ortalama değerleri Duncan Testi ne tabi tutulmuş ve farklılık gruplandırmaları Çizelge 4.36 de verilmiştir. Çizelge 4.36 da görüldüğü gibi, bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu 1. biçim, 2. biçim ve yıl ortalaması değerlerde uçucu yağ oranında önemli çıkmıştır. 1. biçimde en yüksek uçucu yağ oranı %.224 ile 5 x 3 cm bitki sıklığı ve 4 kg/da N dozu kombinasyonundan, 2. biçimde en yüksek uçucu yağ oranı %.252 ile 4 x 4 cm bitki sıklığı ve 4 kg/da N dozu kombinasyonundan ve 3. biçimde ise %.16 ile 4 x 4 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan ve yıl ortalaması değerlerde en yüksek uçucu yağ oranı ise %.29 ile 5 x 4 cm ve 4 kg/da N dozu kombinasyonundan elde edilmiştir. En düşük değerler ise 1. biçimde %.137 ile 5 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan, 2. biçimde %.177 ile 5 x 3 cm bitki sıklığı ve 4 kg/da N dozu kombinasyonundan ve 3. biçimde ise %.11 ile 5 x 4 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan ve yıl ortalaması değerlerde en düşük uçucu yağ oranı ise %.15 ile 5 x 3 cm ve kg/da N dozu kombinasyonundan alınmıştır. Ortalama oranlar dikkate alındığında % arasında değişen değerler elde edilmiştir. En yüksek oran 2. biçimden, en düşük değer 3. biçimden alınmıştır. Yıla ait oranların ortalama değeri %.15 olmuştur. Bitki sıklığı bakımından 2. biçime ve yıla ait ortalama değerler arasındaki farklılık istatistiki olarak önemli bulunmuştur. 2. biçim ve yıla ait ortalama değerler iki farklı grup oluşturmuş olup, 2. biçimde en yüksek oran %.23 ile 4 x 4 cm dikim sıklığından elde edilirken, yıla ait değerlerde en yüksek değer %.194 ile 4 x 4 cm den alınmıştır. 2. biçimde en düşük değer %.192 ile 5 x 3 cm bitki sıklığından, yıl ortalamasında ise %.172 ile 3 x 4 cm den elde edilmiştir. Azot dozları dikkate alındığında, 1., 2., 3. biçim ve yıllık ortalama uçucu yağ oranları arasında istatistiki farklar kaydedilmiştir. 1., 2., 3. biçim ve yıllık ortalama değerlerde iki farklı grup oluşmuştur. En yüksek uçucu yağ oranları 4 kg/da N dozundan elde 7

81 Çizelge 4.36 Uçucu yağ oranına ait 22 yılı ortalama değerler (%) ve farklı Duncan grupları Uygulamalar 4x3 4 4x4 4 5x3 4 5x4 4 Biçim Zamanları 1. Biçim 2. Biçim 3. Biçim. abc.21 ab.13 abc.16 abc.166 abc.192 abc.17 abc.159 bc.179 abc.224 a.144 bc.137 c.15 abc.26 ab.17 abc.144 bc.17 bc.217 abc.219 abc.22 abc.22 abc.252 a.243 ab.23 abc.177 c.177 c.224 abc.19 abc.21 abc.245 ab.193 abc.24 abc Ortalama Ortalama x3 4x4 5x3 5x b.26 a.171 b.152 b.26 ab.23 a.192 b.213 ab.21 b.223 a.22 a.27 b a.137 ab.1 b.117 b.15 ab.194 a.172 b.16 ab.17 ab.199 a. ab.169 b *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (int-1 Biçim) :.5329, LSD (int-2 Biçim) :.5329, LSD (Sıklık-2 Biçim) :.3159, LSD (Sıklık-Toplam) :.3159, LSD (Doz 1Biçim) :.2664, LSD (Doz-2 Biçim) :.2664, LSD (Doz-3 Biçim) :.2664, LSD (Doz-Toplam) :

82 edilmiştir. Azot uygulaması 4 kg/da doza kadar uçucu yağ oranında artış sağlarken, daha sonra dozun artması uçucu yağ oranının düşüşüne sebep olmuştur. Uçucu yağ oranı bakımından 23 yılı biçim zamanları ve ortalama oran değerleri varyans analizi sonuçları Çizelge 4.37 da verilmiştir. Çizelge 4.37 Uçucu yağ oranına ait 23 yılı (%) varyans analizi sonuçları Varyasyon 23/1 23/2 23/3 23/ ortalama S.D Kaynakları K.O K.O K.O K.O Bloklar Bitki Sıklığı (A) Hata Dozlar (B) 3..1**..* A x B 9.*..*. Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli Çizelge 4.37 da görüldüğü gibi, 23 yılı 1. ve 3. biçime ait değerler bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu bakımından % 5 düzeyinde önemli, 2. biçim ile yıl ortalamasına ait değerler bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu açısından istatistiki anlamda önemsiz bulunmuştur. Biçimler ve yıl ortalamasına ait uçucu yağ oranı değerleri bitki sıklığı ortalamaları istatistiki anlamda önemsiz çıkmıştır. Gübre dozu ortalamaları 2. biçimde % 1 düzeyinde, yıl ortalamasına ait değer ise % 5 düzeyinde önemli bulunmuşken, 1. ve 3. biçime ait değerler ise önemsiz bulunmuştur. 23 yılında 1. biçim ve 3. biçime ait uçucu yağ oranı değerleri bitki sıklığı x azot dozu interaksiyonu ortalama değerleri ile 2. biçim ve yıl ortalaması değerlere ait azot dozları ortalama değerleri Duncan Testi ne tabi tutulmuş ve farklılık gruplandırmaları Çizelge 4.3 de verilmiştir. Çizelge 4.3 de görüldüğü gibi, en yüksek uçucu yağ oranı 1. biçimde 5 x 3 cm bitki 72

83 Çizelge 4.3 Uçucu yağ oranına ait 23 yılı ortalama değerler (%) ve farklı Duncan Uygulamalar 4x3 4 4x4 4 5x3 4 5x4 4 grupları Biçim Zamanları 1. Biçim 2. Biçim 3. Biçim.144 ab.169 ab.172 ab.163 ab.14 b.155 ab.149 ab.147 ab.16 ab.163 ab.13 b.176 a.161 ab.149 ab.156 ab.14 ab ab. b.146 ab.9 b.173 a.142 ab.139 ab.157 ab.149 ab.156 ab.16 ab.146 ab.154 ab.174 a.157 ab.146 ab Ortalama Ortalama x3 4x4 5x3 5x b.21 a.199 a.193 ab b.179 a.177 ab.172 b *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (int-1 Biçim) :.5329, LSD (int-3 Biçim) :.5329, LSD (Sıklık-2 Biçim) :.2664, LSD (Sıklık- Toplam) :

84 sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan, 2. biçimde 4 x 4 cm bitki sıklığı ve 4 kg/da N dozu kombinasyonundan ve 3. biçimde 5 x 4 cm bitki sıklığı ve 4 kg/da N dozu kombinasyonundan (sırasıyla %.176, %.211 ve %.174 ) elde edilmiştir. En düşük değerler ise 1. biçimde 5 x 3 cm x kg/da N, 2. biçimde 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N kombinasyonunda ve 3. biçimlerde 4 x 3 cm bitki sıklığı ve 4 kg/da N kombinasyonunda (sırasıyla %.13, %.164 ve %.) ortaya çıkmıştır. Ortalama oranlar dikkate alındığında % arasında değişen değerler elde edilmiştir. En yüksek oran %.15 ile 5 x 4 cm x 4 kg/da N dozu kombinasyonundan, en düşük oran ise %.157 ile 4 x 3 cm x kg/da N dozu interaksiyonundan kaydedilmiştir. Biçim zamanlarına ait ortalama değerler % arasında değişim göstermiştir. En yüksek oran 2. biçimden, en düşük değer 3. biçimden alınmıştır. Bitki sıklığı bakımından en yüksek uçucu yağ oranı değerini 1. biçimde 4 x 3 cm sıklığı, 2. biçimde 4 x 4 cm sıklığı, 3. biçimde 5 x 4 cm sıklığı ve yıl ortalamasında ise 5 x 4 cm sıklığından (%.162, %.2, %.15 ve %.179) elde edilmiştir. En düşük uçucu yağ oranı değerleri ise 1. biçimde 4 x 4 cm sıklığı, 2. biçimde 4 x 3 cm sıklığı, 3. biçimde 4 x 3 cm sıklığı ve yıl ortalamasında ise 4 x 3 cm sıklığından (%.14, %.14, %.137 ve %.169) elde edilmiştir. Azot dozları dikkate alındığında, 2. biçim ve yıla ait oranların ortalama değerleri arasındaki farklılık istatistiki olarak önemli bulunmuştur. 2. biçim ve yıla ait değerlerde iki farklı grup oluşmuş olup, en yüksek oran %.21 ile elde 4 kg/da N dozundan elde edilirken, en düşük değer %.171 ile kg/da N dozundan elde edilmiştir. 22 ve 23 yıllarına ait ortalama yaprak oranı değerleri karşılaştırmalı olarak Çizelge 4.39 de gösterilmiştir. Çizelge 4.39 de görüldüğü gibi, uçucu yağ oranında 23 yılında, 22 yılına göre ortaya çıkan değişim % ile % 2.33 arasında meydana gelmiştir. İnteraksiyona ait ortalama değişim % olarak gerçekleşmiştir. 23 yılında 5 x 3 cm x ve kg/da N ve 5 x 4 cm x ve kg/da N kombinasyonlarında bir önceki yıla göre artış 74

85 Çizelge 4.39 Uçucu yağ oranı bakımından 22 ve 23 ortalama değerlerin karşılaştırılması Uygulamalar Değişim(%) x x x x Ortalama x3 4x4 5x3 5x olmuştur. Bitki sıklığındaki değişim incelendiğinde, 23 yılında sadece 5 x 3 cm sıklıktaki değer pozitif diğerleri negatif olmuştur. Gübre dozlarında da uçucu yağ oranı 75

86 23 yılında sadece kg/da N dozunda artış olurken diğerlerinde azalma olmuştur. En yükse düşüş ise % -1.5 ile 4 kg/da N dozunda gerçekleşmiştir. Uçucu yağ oranı konusunda yapılan çalışmalarda Malik et al. (1972), Pakistan koşullarında yaptıkları çalışmada çiçeklenme döneminde bitki yaprakları ve sçiçeklerinde uçucu yağ oranını %.157 olarak, Kern et al. (1976), oğulotu bitkisinde uçucu yağ oranın % arasında değiştiğini, Bodrug and Kirtoka (193), drog herbada uçucu yağ oranının %.11 olduğunu, Baytop (194), Anadolu kökenli oğulotu bitkilerinde uçucu yağ oranının % arasında değiştiğini, Simon et al. (194), oğulotu bitkisinin yapraklarında uçucu yağ oranını % arasında değiştiğini belirtmişlerdir. Hartke and Mutschler (196), oğulotunun uçucu yağ oranının % arasında değiştiğini, Adzet et al. (1992 a), yapmış olduğu seleksiyon çalışmasında uçucu yağ oranının %.2-.3 den %.5 e çıktığını kaydetmişlerdir. Adzet et al. (1992 b), oğulotu bitkisinde hasat zamanın uçucu yağ oranı üzerinde etkili olduğunu en yüksek uçucu yağ oranının (%.4) eylül/ekim döneminde yapılan hasattan elde edildiğini kaydetmişlerdir. Tınmaz (1999), bitki sıklığının uçucu yağ oranı üzerinde önemli bir etkisinin olmadığını ve en yüksek uçucu yağ oranını %.141 olarak belirlemişlerdir. Demir vd. (2), azotlu gübrelemenin uçucu yağ oranı üzerinde önemli bir etkide bulunmadığını ve uçucu yağ oranının ortalama olarak %.-.3 arasında değiştiğini kaydetmiştir. Arabacı (199), %.1-.33; Özay (199), %.15-.6; Şarer ve Kökdil (1991), %.99; Akgül (1993), %.2-.3; Ceylan vd. (1994 a), ; Ceylan (1994 b), % ; Kırımer vd. (1995), %.2; Özgüven vd. (1995), Adana da %.33-. ve Pozantı da % ; Ceylan (1997), %.-.225, Özgüven vd. (1999), %.1-.25, Sarı (21), % ; Demir vd. (2), % arasında değişen değerler kaydetmişlerdir. Bu araştırmadan elde edilen uçucu yağ oranları Malik et al. (1972), Kern et al. (1976), Bodrug and Kirtoka (193), Simon et al. (194), Hartke and Mutschler (196), Şarer ve Kökdil (1991), Akgül (1993), Ceylan (1994a), Özgüven vd. (1995), Ceylan (1997), Özgüven vd. (1999), Tınmaz (1999) ve Demir vd. (2), in bildirdiği değerlerle 76

87 uyumludur. Diğer yandan Arabacı (199), Özay (199), Adzet et al. (1992a), Adzet et al. (1992b), Ceylan (1994b), ın bildirdikleri değerler yüksek çıkmıştır. Ayrıca Baytop (194), Kırımer vd. (1995) ve Sarı (21) ın bildirdikleri değerler düşük kalmıştır. Bu durum çalışmaların yapıldığı ekolojilerin ve kullanılan materyallerin farklı olmaları ile açıklanabilir. Uçucu yağ, alkaloit, glikozit gibi sekonder bileşikler ekolojik faktörlerin değişiminden oldukça fazla etkilenmektedir. Ayrıca uçucu yağ oranı üzerine vejetasyon süresince ve gün içinde yapılan biçimin zamanı da etkili olmaktadır. Tüm bu faktörler yapılan çalışmalarda farklı sonuçların ortaya çıkmasında etkili olmuştur Uçucu Yağ Verimi Uçucu yağ veriminin 22 yılı 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve toplam verim değerleri varyans analizine tabi tutulmuş ve sonuçları Çizelge 4.4 da verilmiştir. Çizelge 4.4 Uçucu yağ verimine ait 22 yılı (l/da) varyans analizi sonuçları Varyasyon 22/1 22/2 22/3 22/ Toplam S.D Kaynakları K.O K.O K.O K.O Bloklar Bitki Sıklığı (A) 3.29**.269**.16** 1.327** Hata Dozlar (B) 3.97**.296**.1.572** A x B 9.2**.1*.1*.22* Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli Çizelge 4.4 da görüldüğü gibi, 22 yılı 2.biçim, 3. biçim ve yıllık toplam uçucu yağ veriminde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 5 düzeyinde, 1. biçimde ise bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu % 1 düzeyinde önemli bulunmuştur. 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve toplam uçucu yağ veriminde bitki sıklığı ortalamaları % 1 düzeyinde önemli çıkmıştır. Gübre dozu ortalamaları 1. biçim, 2. biçim ve toplam uçucu yağ veriminde % 1 düzeyinde önemli bulunurken, 3. biçim önemsiz bulunmuştur. 77

88 22 yılında her biçime ve toplam değerlere ait bitki sıklığı ve azot dozları ortalama değerleri ile 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve toplam değerlere ait interaksiyon ortalama değerleri Duncan Testi ne tabi tutulmuş ve farklılık gruplandırmaları Çizelge 4.41 de verilmiştir. Çizelge 4.41 de görüldüğü gibi, bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve toplam yıllık verimde önemli çıkmıştır. En yüksek uçucu yağ verimi 1. biçimde 5 x 3 cm bitki sıklığı ve 4 kg/da N dozu kombinasyonundan, 2. biçimde 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan, 3. biçimde 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan ve yıllık toplamda 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan, (sırasıyla l/da,.97 l/da,.27 l/da ve 2.44 l/da) elde edilmiştir. En düşük uçucu yağ değerleri ise 1. biçimde 5 x 4 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan, 2. biçimde 5 x 4 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan, 3. biçimde 5 x 4 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan ve yıllık toplamda 5 x 4 cm bitki sıklığı ve kg/da azot dozu kombinasyonundan, (sırasıyla.677 l/da,.353 l/da,.175 l/da ve l/da) elde edilmiştir. Yıllık toplam verim dikkate alındığında l/da arasında değişen değerler kaydedilmiştir. Biçim zamanlarına ait ortalama değerler.95 l/da ile.22 l/da arasında değişmiştir. En yüksek uçucu yağ verimi I. biçimden elde edilirken, en düşük değer 3. biçimden elde edilmiştir. Toplam yıllık verimde ortalama değer 1.7 l/da olarak kaydedilmiştir. Aynı zamanda uçucu yağ verimi sonuçları 1. biçimden, 3. biçime doğru düzenli bir şekilde azalmıştır. Bitki sıklığı bakımından her üç biçim ve toplam yıllık uçucu yağ verime ait ortalama değerler arasındaki farklılık istatistiki olarak önemli çıkmıştır. Yıllık toplam uçucu yağ veriminde ve her üç biçimde de en yüksek değerler 4 x 3 cm den, en düşük değer ise 5 x 4 cm bitki sıklığından elde edilmiştir. En çok toplam yıllık uçucu yağ verimi 2.24 l/da ile en sık (4 x 3 cm) dikimde, en az verim ise l/da ile en seyrek bitki sıklığında (5 x 4 cm) ortaya çıkmıştır. Azot dozlarına bakıldığında, biçim zamanları ve toplam verim değerleri arasında istatistiki farklar görülmektedir. Tüm biçim zamanlarında ve toplam verimde en düşük 7

89 Çizelge 4.41 Uçucu yağ verimine ait 22 yılı ortalama değerler (l/da) ve farklı Duncan Uygulamalar 4x3 4 4x4 4 5x3 4 5x4 4 grupları 1.63 c Biçim Zamanları (22) 1. Biçim 2. Biçim 3. Biçim 1.1 ab 1.2 ab 1.3 bc.73 fg.9 d 1.63 c.927 d.9 d a.927 d.93 d.677 g.17 def.3 de.75 efg.647 cd.3 b.97 a.923 a.543 de.69 c.77 ab.927 a.493 e.57 cde.93 ab.9 ab.353 f.43 e.543 de.53 cde.247 abc.2 a.253 abc.27 a.217 abc.17 bc.193 bc.2 abc.23 abc.227 abc.223 abc.26 ab.197 bc.1 bc.13 bc.175 c Toplam e bc 2.44 a ab g f cd 2.53 de g 2.67 de 2.53 de 2.7 de h 1.4 g g 1.51 g Ortalama x3 4x4 5x3 5x a.9 c.996 b.76 d.36 c 1.37 a 1.5 a.926 b.4 a.759 b.721 b.491 c.59 c.641 b.2 a.33 a.267 a.199 b.22 ab.15 b a 1.57 b b c c 1.97 b 2.46 a a *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (int-1 Biçim) :.166, LSD (int-2 Biçim) :.166, LSD (int-3 Biçim) :.7536, LSD (int Toplam) :.1599, LSD (Sıklık 1 Biçim) :.631, LSD (Sıklık-2 Biçim) :.773, LSD (Sıklık 3 Biçim) :.64, LSD (Sıklık-Toplam) :.1413, LSD (Doz 1Biçim) :.5329, LSD (Doz-2 Biçim) :.5329, LSD (Doz-Toplam) :

90 uçucu yağ verimi kg/da N dozunda, en yüksek uçucu yağ verimi ise 1. biçimde 4 kg/da N dozundan, 2. ve 3. biçimde kg/da N dozundan ve toplam verimde kg/da N dozundan alınmıştır. Toplam yıllık uçucu yağ verimi l/da arasında değişmiştir. Uçucu yağ verimi kg/da N dan, kg/da N dozuna doğru gidildikçe artış göstermiştir. Uçucu yağ veriminin 23 yılı biçim zamanları ve toplam verim değerleri varyans analizi sonuçları Çizelge 4.42 de verilmiştir. Çizelge 4.42 Uçucu yağ verimine ait 23 (l/da) varyans analizi sonuçları Varyasyon 23/1 23/2 23/3 23/ Toplam S.D Kaynakları K.O K.O K.O K.O Bloklar **.3.34** Bitki Sıklığı (A) 3.45**.6**.7** 1.19** Hata Dozlar (B) 3.4**.14**.**.7** A x B Hata Genel (*) % 5 düzeyinde önemli, (**) % 1 düzeyinde önemli Çizelge 4.42 de görüldüğü gibi, 23 yılı 1. biçim 2. biçim, 3. biçim ve yıllık toplam uçucu yağ veriminde bitki sıklığı x azot dozları interaksiyonu istatistiki anlamda önemsiz bulunmuştur. Fakat 1. biçim, 2. biçim, 3. biçim ve yıllık toplam uçucu yağ veriminde bitki sıklığı ve gübre dozu ortalamaları % 1 düzeyinde önemli çıkmıştır. 23 yılı biçim zamanları ve yıllık toplam değerlere ait bitki sıklığı, azot dozları ortalama değerleri Duncan Testi ne tabi tutulmuş ve farklı istatistiki gruplar Çizelge 4.43 de verilmiştir. Çizelge 4.43 de görüldüğü gibi, en yüksek uçucu yağ verimi 1. biçimde 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan, 2. biçimde 4 x 3 cm bitki sıklığı

91 Çizelge 4.43 Uçucu yağ verimine ait 23 yılı ortalama değerler (l/da) ve farklı Duncan Uygulamalar 4x3 4 4x4 4 5x3 4 5x4 4 grupları Biçim Zamanları 1. Biçim 2. Biçim 3. Biçim Toplam Ortalama x3 4x4 5x3 5x a.7 c 1.6 b.69 c.74 d.991 c 1.53 b 1.1 a.67 a.57 b.61 b.477 c.437 c.573 b.65 a.63 a.233 a.194 ab.229 ab.17 b.176 b.194 b.232 a.242 a a c 1.53 b d 1.47 d 1.75 c b 2.39 a *Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasındaki farklılık istatistiki olarak (.5) önemli değildir. LSD (Sıklık 1 Biçim) :.999, LSD (Sıklık-2 Biçim) :.4467, LSD (Sıklık 3 Biçim) :.4467, LSD (Sıklık-Toplam) :.5471, LSD (Doz 1Biçim) :.2664, LSD (Doz-2 Biçim) :.376, LSD (Doz-3 Biçim) :.2664, LSD (Doz-Toplam) :.426 1

92 ve kg/da N dozu kombinasyonundan, 3. biçimde 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan ve yıllık toplamda 4 x 3 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan, (sırasıyla 1.4 l/da, l/da,.277 l/da ve l/da) elde edilmiştir. En düşük uçucu yağ değerleri ise 1. biçimde 4 x 4 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan, 2. biçimde 5 x 4 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan, 3. biçimde 5 x 4 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan ve yıllık toplamda 5 x 4 cm bitki sıklığı ve kg/da N dozu kombinasyonundan, (sırasıyla.72 l/da,.3 l/da,.15 l/da ve 1.25 l/da) elde edilmiştir. Yıllık toplam verim dikkate alındığında l/da arasında değişen değerler kaydedilmiştir. Biçim zamanlarına ait ortalama değerler ise.21 l/da ile 1.1 l/da arasında değişmiştir. En yüksek uçucu yağ verimi 1. biçimden elde edilirken, en düşük değer 3. biçimden elde edilmiştir. Toplam yıllık verimde ortalama değer 1.1 l/da olarak kaydedilmiştir. Aynı zamanda uçucu yağ verimi sonuçları 1. biçimden, 3. biçime doğru düzenli bir şekilde azalmıştır. Bitki sıklığı bakımından her üç biçim ve toplam yıllık uçucu yağ verimine ait ortalama değerler arasındaki farklılık istatistiki olarak önemli çıkmıştır. Yıllık toplam uçucu yağ veriminde ve her üç biçimde de en yüksek değerler 4 x 3 cm den, en düşük değer ise 5 x 4 cm bitki sıklığından elde edilmiştir. En çok toplam yıllık uçucu yağ verimi l/da ile en sık (4 x 3 cm) dikimde, en az verim ise l/da ile en seyrek bitki sıklığında (5 x 4 cm) ortaya çıkmıştır. Azot dozlarına bakıldığında, biçim zamanları ve toplam verim değerleri arasında istatistiki farklar görülmektedir. Tüm biçim zamanlarında ve toplam verimde en düşük uçucu yağ verimi kg/da N dozunda, en yüksek uçucu yağ verimi ise kg/da N dozundan alınmıştır. Toplam yıllık uçucu yağ verimi l/da arasında değişmiştir. Uçucu yağ verimi kg/da N den, kg/da N dozuna doğru gidildikçe artış göstermiştir. 22 ve 23 yıllarına ait yıllık toplam drog herba verimi ortalama değerleri karşılaştırmalı olarak Çizelge 4.44 de gösterilmiştir. 2

93 Çizelge 4.44 Uçucu yağ verimi bakımından 22 ve 23 ortalama değerlerin karşılaştırılması Uygulamalar Değişim(%) x x x x Ortalama x3 4x4 5x3 5x Çizelge 4.43 de görüldüğü gibi, uçucu yağ veriminde 23 yılında, 22 yılına göre ortaya çıkan değişim % ile % arasında meydana gelmiştir. İnteraksiyona ait ortalama değişim % olarak gerçekleşmiştir. 23 yılında 5 x 3 cm x 3

94 kg/da N, 4 x 3 cm x kg/da N ve 5 x 4 cm x, ve kg/da N kombinasyonlarında bir önceki yıla göre artış olmuştur. Bitki sıklığındaki değişim incelendiğinde, 23 yılında sadece 5 x 4 cm sıklıktaki değer pozitif diğerleri negatif olmuştur. Gübre dozlarında da uçucu yağ verimi 23 yılında sadece kg/da azot dozunda artış olurken, diğerlerinde azalma olmuştur. En yükse düşüş ise % ile 4 kg/da N dozunda gerçekleşmiştir. Uçucu yağ verimi konusunda yapılan çalışmalarda Werker et al. (195), uçucu yağ verimi üzerinde yaptıkları bir çalışmada 1. yıl 2 l/da ve 2. yılda 4 l/da verim elde ettiklerini bildirmişlerdir. Özgüven vd. (1995), Adana ve Pozantı koşullarında.19-. l/da ve l/da verim elde edildiğini kaydetmişlerdir. Tınmaz (1999),.977 l/da uçucu yağ verimi elde ettiğini bildirmiştir. Bu araştırmadan elde edilen uçucu yağ verimi sonuçları Werker et al. (195) ın 1. yıl değerleriyle uyumludur. Werker et al. (195) ın 2. yıl değerleri yüksek çıkmıştır. Özgüven vd. (1995) ve Tınmaz (1999) ın değerleri ise düşük bulunmuştur. Bu durum çalışmaların yapıldığı ekolojilerin ve çalışmalarda kullanılan materyalin farklı olmaları ile açıklanabilir. 4

95 5. SONUÇ Ankara koşullarında yürütülen bu çalışma ile oğulotu yetiştiriciliğinde farklı bitki sıklığı ve azot dozlarının verim ve verim özelliklerine etkisi incelenmiştir. Verim özelliklerinden biri olan bitki boyu incelendiğinde; 22 yılında interaksiyonun ortalama yıllık bitki boyu değerleri dikkate alındığında 32.3 cm 4.6 cm arasında değişen değerler elde edilmiştir. Bitki sıklığında en yüksek değer cm ile 4 x 3 cm sılıktan elde edilirken, en düşük değer ise 36.3 cm ile 5 x 4 cm sıklıktan elde edilmiştir. Azot dozlarında ise en yüksek değer cm ile kg/da N dozunda, en düşük değer ise cm ile kg/da N dozunda ortaya çıkmıştır. 23 yılında ise interaksiyonun yıllık ortalama bitki boyu değerleri 27.7 cm 4.43 cm arasında değişmiştir. Bitki sıklığında en yüksek değer cm ile 4 x 3 cm sıklıkta, en düşük değer ise 3.67 cm ile 5 x 4 cm sıklıkta kaydedilmiştir. Azot dozlarında ise, en yüksek değer kg/da N dozunda, cm, en düşük değeri ise 29.5 cm ile kg/da N dozunda görülmüştür. Yeşil herba verimi değerlendirildiğinde; 22 yılında interaksiyonun ortalama yıllık yeşil herba değerleri dikkate alındığında, kg/da arasında değişen değerler bulunmuştur. Bitki sıklığında en yüksek değer kg/da ile 4 x 3 cm sıklıktan elde edilirken, en düşük değer ise kg/da ile 5 x 4 cm sıklıktan elde edilmiştir. Azot dozlarında ise en yüksek değer kg/da ile kg/da N dozunda, en düşük değer ise kg/da ile kg/da N dozunda ortaya çıkmıştır. 23 yılında ise interaksiyonun yıllık ortalama yeşil herba verimi değerleri kg/da arasında değişmiştir. Bitki sıklığında en yüksek değer kg/da ile 4 x 3 cm sıklıkta, en düşük değer ise kg/da ile 5 x 4 cm sıklıkta kaydedilmiştir. Azot dozlarında ise, en yüksek değer kg/da N dozunda, kg/da, en düşük değeri ise kg/da ile kg/da N dozunda görülmüştür. Drog herba verimi incelendiğinde, 22 yılında interaksiyonun ortalama yıllık drog herba değerlerine bakıldığında, kg/da arasında değişen değerler görülmüştür. Bitki sıklığında en yüksek değer kg/da ile 4 x 3 cm sıklıktan 5

96 elde edilirken, en düşük değer ise 4.5 kg/da ile 5 x 4 cm sıklıktan elde edilmiştir. Azot dozlarında ise en yüksek değer kg/da ile kg/da N dozunda, en düşük değer ise kg/da ile kg/da N dozunda ortaya çıkmıştır. 23 yılında ise interaksiyonun yıllık ortalama drog herba verimi değerleri kg/da arasında değişmiştir. Bitki sıklığında en yüksek değer kg/da ile 4 x 3 cm sıklıkta, en düşük değer ise kg/da ile 5 x 4 cm sıklıkta kaydedilmiştir. Azot dozlarında ise, en yüksek değer kg/da N dozunda, kg/da, en düşük değeri ise kg/da ile kg/da N dozunda görülmüştür. Yeşil yaprak verimi incelendiğinde; 22 yılında interaksiyonun ortalama yıllık yeşil yaprak değerleri kg/da arasında değişmiştir. Bitki sıklığında en yüksek değer kg/da ile 4 x 3 cm sıklıktan elde edilirken, en düşük değer ise kg/da ile 5 x 4 cm sıklıktan elde edilmiştir. Azot dozlarında ise en yüksek değer kg/da ile kg/da N dozunda, en düşük değer ise kg/da ile kg/da N dozunda ortaya çıkmıştır. 23 yılında ise interaksiyonun yıllık ortalama yeşil yaprak verimi değerleri kg/da arasında değişmiştir. Bitki sıklığında en yüksek değer kg/da ile 4 x 3 cm sıklıkta, en düşük değer ise kd/da ile 5 x 4 cm sıklıkta kaydedilmiştir. Azot dozlarında ise, en yüksek değer kg/da N dozunda, kg/da, en düşük değeri ise kg/da ile kg/da N dozunda görülmüştür. Drog yaprak verimi incelendiğinde; 22 yılında interaksiyonun ortalama yıllık drog yaprak değerlerine bakıldığında, kg/da arasında değişen değerler görülmüştür. Bitki sıklığında en yüksek değer 66.3 kg/da ile 4 x 3 cm sıklıktan elde edilirken, en düşük değer ise kg/da ile 5 x 4 cm sıklıktan elde edilmiştir. Azot dozlarında ise en yüksek değer kg/da ile kg/da N dozunda, en düşük değer ise kg/da ile kg/da N dozunda ortaya çıkmıştır. 23 yılında ise interaksiyonun yıllık ortalama drog yaprak verimi değerleri kg/da arasında değişmiştir. Bitki sıklığında en yüksek değer kg/da ile 4 x 3 cm sıklıkta, en düşük değer ise kd/da ile 5 x 4 cm sıklıkta kaydedilmiştir. Azot dozlarında ise, en yüksek değer kg/da N dozunda, kg/da, en düşük değeri ise 493. kg/da ile kg/da N dozunda görülmüştür. 6

97 Uçucu yağ oranına bakıldığında; 22 yılında interaksiyonun ortalama yıllık uçucu yağ oranı değerleri, % arasında değişmiştir. Bitki sıklığında en yüksek değer %.194 ile 4 x 4 cm sıklıktan elde edilirken, en düşük değer ise %.172 ile 5 x 3 cm sıklıktan elde edilmiştir. Azot dozlarında ise en yüksek değer %.199 ile 4 kg/da N dozunda, en düşük değer ise %.169 ile kg/da N dozunda ortaya çıkmıştır. 23 yılında ise interaksiyonun yıllık ortalama uçucu yağ oranı değerleri % arasında değişmiştir. Bitki sıklığında en yüksek değer %.179 ile 5 x 4 cm sıklıkta, en düşük değer ise %.169 ile 4 x 3 cm sıklıkta kaydedilmiştir. Azot dozlarında ise, en yüksek değer 4 kg/da N dozunda %.179, en düşük değeri ise %.171 ile kg/da N dozunda görülmüştür. Uçucu yağ verimi değerlendirildiğinde; 22 yılında interaksiyonun ortalama yıllık uçucu yağ verimi, l/da arasında değişmiştir. Bitki sıklığında en yüksek değer 2.25 l/da ile 4 x 3 cm sıklıktan elde edilirken, en düşük değer ise 1.44 l/da ile 5 x 4 cm sıklıktan elde edilmiştir. Azot dozlarında ise en yüksek değer 1.99 l/da ile kg/da N dozunda, en düşük değer ise 1.56 l/da ile kg/da N dozunda ortaya çıkmıştır. 23 yılında interaksiyonun ortalama yıllık uçucu yağ verimi, l/da arasında değişmiştir. Bitki sıklığında en yüksek değer 2.19 l/da ile 4 x 3 cm sıklıktan elde edilirken, en düşük değer ise 1.53 l/da ile 5 x 4 cm sıklıktan elde edilmiştir. Azot dozlarında ise en yüksek değer 2.4 l/da ile kg/da N dozunda, en düşük değer ise 1.49 l/da ile kg/da N dozunda ortaya çıkmıştır. Sonuçlar genel olarak değerlendirildiğinde Ankara koşullarında yürütülen bu çalışmanın sonuçunda; oğulotu yetiştiriciliğinde yeşil herba verimi, drog herba verimi, drog yaprak verimi ve uçucu yağ verimi dikkate alındığında 4 x 3 cm dikim sıklığı ve kg/da N dozu uygulaması önerilebilir. Uçucu yağ oranında her iki yılda da en yüksek değer 2. biçimden alınmıştır. Bu araştırma sonucunda ortaya çıkan bir diğer önemli bulgu da, Ankara ve benzeri ekolojilerde oğulotundan üç biçim alınabilecek olmasıdır. 7

98 KAYNAKLAR Adzet, T., Ponz, R., Wolf, E. and Schulte, E. 1992a. Genetic variability of the essential oil content of Melissa officcinalis, Planta Med. 5: Adzet, T., Ponz, R., Wolf, E. and Schulte, E. 1992b. Content and composition of M. officinalis oil in relation to leaf pisition and harvest time, Planta Med., 5: Akalan, İ Toprak Oluşu, Yapısı ve Özellikleri, A. Ü. Zir. Fak. Yayın No: 241, Ankara. 332 s. Akgül, A Baharat Bilimi ve Teknolojisi, Gıda Teknolojisi Derneği Yayınları No: 15, PK.14, Aydınlıkevler, Ankara, 451 s.. Anonim, Soil Survey Manuel, Agr. Res. Ad. USDA Handbook, Washington, USA. 1: p. Arabacı, O Bazı Parfüm Bitkilerinde (Lavandula angustifolia Mill., Melissa officinalis L., Salvia sclarea L.) Verim ve Ontogenetik Varyabilite Üzerine Araştırmalar. Yüksek Lisans Tezi. Bornova-İzmir. Babagiray, Z Oğulotu Bitkisi (Melissa officinalis L.). Ziraat Mühendisliği, (19); Baytop, T Türkiye de Bitkiler ile tedavi (Geçmişte ve Bugün). İstanbul Üniv. Eczacılık Fak. İstanbul Üniv. Yayınları: 3255, Eczacılık Fak. Yayınları No:4, İstanbul, 52 s. Baytop, A Farmasotik Botanik Ders Kitabı, İ.Ü Yayınları No: 3637, İstanbul.

99 Bell, S.M. and Coorts, G.D The effects of growth medians on three selected herb species, Florists Review, 163 (4243):4-49. Bodrug, M. V. and Kırtoka, V. A Melissa officinalis L. İn Moldavia. İzestiya Academii-Nauk-Moldaskoi-SSR-Biologicheskikh-i-Khimicheskikh-Nauk; No:2. Burget, M. 19. The use of lemon balm (Melissa officinalis L.) for attracting honeybee swars, Bee World, vol:61: Ceylan, A Tıbbi Bitkiler I, Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayın No: 3, Bornova, İzmir. Ceylan, A., Bayram, E., Kaya, N. ve Otan, H. 1994a. Ege Bölgesi Melissa officinalis L., Origanum onites L., Salvia triloba L., Türlerinde Kemotiplerin Belirlenmesi ve Kültürü Üzerinde Araştırma, TÜBİTAK Tarım ve Ormancılık Araştırma Grubu, Proje No: TOAG-77, Sonuç Raporu. Ceylan, A., Bayram, E. ve Özay, N b. Melissa officinalis L., (Oğulotu) in Agronomik ve Teknolojik Özellikleri Üzerinde Araştırmalar, Doğa Tr. J. of Agricultural and Forestry, 1:5-13. Ceylan, A Tıbbi Bitkiler II (Uçucu Yağ İçerenler). Ege Üniv. Ziraat Fak. Yayınları No:41, İzmir. Davis, P.H Flora of Turkey and East Aegean Island. Vol. 7, University of Edinburg, England, s. Demir, M., Çağatay, K., Telci, İ. ve Kaya, N. 2. Kazova koşullarında Oğulotu (Melissa officinalis) nun verim ve kalitesine etki eden uygun azotlu ve fosforlu gübre miktarlarının belirlenmesi, Yıllık Sonuç Raporu, Proje No: 9731G1, Köy Hizmetleri Tokat Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü. 9

100 Düzgüneş, O., Kesici, T., Kavuncu, O. ve Gürbüz, F Araştırma ve Deneme Metotları (İstatistik Metotları II). Ankara Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Yayınları: 121, Ders Kitabı, 295. Ankara. Dwyer, J. and Rattray, D Magic and Medicine of Plants. Reader s Digest General Books, U.S.A. 464 p. Evliya, H Kültür Bitkilerinin Beslenmesi, A. Ü. Zir. Fak. Yayın No. 36, Ankara s. Fawzi, A. F. A., and El-Fouly, M. M. 19. Soil and leaf analysis of potassium in different areas in Egypt, In. Role of Potassium in Crop Production, Souart, A. And El-Fouly, M. M. (Eds.), IPI, Bern, P.: 73-. Güner, Ü İzmir Bölgesi Tarla Topraklarının Fosfor ve Potas İhtiyaçlarını Belirlemeye Yarayan Bazı Kimyasal Labaratuvar Metodlarının Neıbauer Metodu ile Mukayesesine Dair Araştırmalar, E. Ü. Zir. Fak. Yayın No: 131, İzmir. Hartke, K. and Mutschler, E DAB 9-Kommentar. Deutsches Arzneibuch. Band 3. Frankfurt, Deutschland. Hızalan, E. ve Ünalan H Toprakta Önemli Kimyasal Analizler. A.Ü.Z.F. Yayınları, No:2. Türkiye Jackson, M.L Soil chemical analysis. Prentice-Hall, Inc. New York,USA. Kellogg, C.E Our Garde Soils, The Mc Millan Comp., Newyork, 92, USA. Kellogg, C. E Our Garde Soils. The Mc. Millan Comp., Newyork, 92., USA. 9

101 Kern, W., Roth, H. J., Schmid W., Lits P. H. und Hörhammer, L Hagers Handbuch der Pharmazeutischen Praxis Fur Apotheker, Arzneimittelhersteller Arzte und Medizinalbeamte Vollstandige (vierte) Neuausgabe, Band V, Springer-Verlag, Berlin, Deutschland. Kevseroğlu, K. ve Özkul, Ö Calamintha nepeta İLE Milissa officinalis in Uçucu Yağlarındaki Varyabilite ve Bazı Bitkisel Özellikleri Üzerine Bir Araştırma. Türkiye II. Tarla Bitkileri Kongresi Eylül. Samsun s. Kırımer, N., Başer, K. H. C. ve Tümen, G Carvacrol-rich plants in Türkey, khim. Prir. Soeding, 4: Lawrance, B.M Progress in essential oils, Perfumer & Flavoist, December / January, 7: Malik, S., Iftikhar,S., Shan, H. and Malik, N.A Cultivation of Melissa officinalis L. at Peshawar, Pakistan Journal of Science, 24(1/2): Olsen, S.R., Cole, C.V., Watanabe, F.S. and Dean, L.A Estimation of available phosphorus in soil by extraction with sodium bicarbonate. U.S. Department of Agri. Circ U.S.A. Özay, N Parfüm Bitkilerinde Diurnal ve Morfogenetik Varyabilite Araştırması, Yüksek Lisans Tezi, E.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü Tarla Bitkileri Anabilim Dalı, Bornova, İzmir. Özer, Z., Tursun, N., Önen, H. 21. Yabancı Otlarla Sağlıklı Yaşam. S: 253, Ankara. Özgüven, M., Kırıcı S., Tanısı, S., Aksungur, P. ve Yaman, A Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Araştırma Projesi, TÜBİTAK Tarım ve Ormancılık Araştırma Grubu, Proje No: TOAG-99/DPT. 91

102 Özgüven, M., Koller, W.D. and Range, P Yield and guality traits of wild balm collections from the south East of Turkey (Abstract), Zeitschrift fur Arznei-& Gewurzpflanzen, 4 (1): Penka, M Infleunce of irrigation on the contest of effective substances in officnal plants, Acta Horticulturae, 73: Putievsky, E., Kuris, A. and Ron R Spices of the family Labiatae: sage, balm and thyme (Abstarct), Hassadeh, 5 (11): Rey, C Field Seeding compared to planting of lemon balm ( Melissa officinalis L. ), (Abstarct), Revue Suisse de Vicitulture, d Arboriculture et d Horticultere, 2 (6): Sarı, A. O. 21. Farklı Kökenli Melissa Officinalis L. (oğulotu) lerin Menemen ve Bozdağ Ekolojik Koşullarında Bazı Agronomik ve Kalite Özellikleri Üzerine Araştırma. Doktora Tezi. Ege Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü. Bornova- İZMİR. Simon, J.E., Chadwick, A.F. and İ..E Herbs: An Indexed Bibliography, , The Scientific Litarature on Selected Herbs, and Aromatic and Medicinal Plants of the Temparate Zone, Archon Books, Hamden, CT, USA. 77 p. Şarer, E. ve Kökdil, G Constituents of the essential oil from Melissa officinalis, Planta Med.,57:9-9. Shalaby, A. S., Khattab, M. D., El-Gamassy, A. and El Gamassy, K Cultıvatıon of Melissa officinalis is in Egypt; 1. Effects of fertilization, spacing and planting season. Acta Horticulture

103 Tansı, S. ve Özgüven, M Farklı Ekolojilerde Limon Otu (Melissa officinalis L.) nun Uygun Çoğaltma Tekniklerinin Belirlenmesi. Ç.Ü.Z.F. Dergisi, 1.(2): Tınmaz, A.B Oğulotu ( Melissa officinalis L.) Bitkisinin Uygun Dikim Sıklığı ve Hasat Zamanının Belirlenmesi, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarla Bitkileri Ana Bilim Dalı ( Basılmamış Yüksek Lisans Tezi), Çanakkale. Tınmaz, A.B. A. Gökkuş, K. Çetin ve S. S. Erdoğan 22. Determining of the volatie oil Content and Drug Herbage Yield of Lemon Balm (Melissa officinalis L.) Applied Different Harvesting Time and Planting Distances Grown in Çanakkale Ecolocigical Conditions. Proceedings of Workshop on Agricultural an Quality Aspects of Medicinal and Aromatic Plants, May 29 June 1, 21, Adana, s. Tittel, G., Wagner, H. and Bos, R Chemical composition of the essential oil from melissa, Planta Medica, 46:91-9. Tyler, V. E Herbs affecting the central nervous system, In: Janick, J. (Ed.), Perpectives on new crpos and new uses, Pp , ASHS Press,Alexandria, VA,USA. Werker, E., Ravid, U. and Putievsky, E Structure of glandular haris and identification of the main componenst of their secreted material in some species ssof the Labiatae, Israel Journal of Botnany, 34: Zeybek, N İzmir den İhrac edilen Droglar, Sezik, E. ve Yeşilada, E. (Eds.), V. İlaç Hammaddeleri Toplantısı Bildiri Kitabı, S: 59-64, Sanem Matbaacılık A.Ş., Ankara. 93

104 EKLER 94

105 Şekil 1. Tarlaya şaşırtılmaya hazır hale gelmiş oğulotu fideleri Şekil 2. Denemenin ikinci yılından genel bir görünüş 95

106 Şekil 3. Oğulotu bitkisinin yakından görünüşü Şekil 4. Oğulotu hasadından genel bir görünüş (1. biçim) 96

107 Şekil 5. Biçimden sonra oğulotu bitkilerinde yeni sürgün oluşumu Şekil 6. Denemenin birinci biçimden sonraki genel görünümü 97

Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Derim Dergisi, 2008, 25(1):40-47 ISSN

Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Derim Dergisi, 2008, 25(1):40-47 ISSN Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Derim Dergisi, 2, 25(1):-7 ISSN 13-396 OĞULOTU (Melissa officinalis L.) NDA FARKLI BİTKİ SIKLIĞI VE AZOT DOZLARININ DROG VERİMİ VE UÇUCU YAĞ ORANI ÜZERİNE ETKİLERİ

Detaylı

SEÇİLMİŞ OĞULOTU (Melissa officinalis L.) HATLARININ ANKARA KOŞULLARINDA HERBA VERİMİ VE BAZI ÖZELLİKLERİNİN ARAŞTIRILMASI *

SEÇİLMİŞ OĞULOTU (Melissa officinalis L.) HATLARININ ANKARA KOŞULLARINDA HERBA VERİMİ VE BAZI ÖZELLİKLERİNİN ARAŞTIRILMASI * AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ DERGİSİ, 2008, 21(1), 85 96 SEÇİLMİŞ OĞULOTU (Melissa officinalis L.) HATLARININ ANKARA KOŞULLARINDA HERBA VERİMİ VE BAZI ÖZELLİKLERİNİN ARAŞTIRILMASI * Bilal GÜRBÜZ

Detaylı

ÖZET. Yüksek Lisans Tezi. Đmge Đ. TOKBAY. Adnan Menderes Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarla Bitkileri Anabilim Dalı

ÖZET. Yüksek Lisans Tezi. Đmge Đ. TOKBAY. Adnan Menderes Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarla Bitkileri Anabilim Dalı iii ÖZET Yüksek Lisans Tezi AYDIN EKOLOJĐK KOŞULLARINDA FARKLI EKĐM ZAMANI VE SIRA ARALIĞININ ÇEMEN (Trigonella foenum-graecum L.) ĐN VERĐM VE KALĐTE ÖZELLĐKLERĐNE ETKĐSĐ Đmge Đ. TOKBAY Adnan Menderes

Detaylı

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ Yusuf ARSLAN ANKARA KOŞULLARINDA YÜKSEK DROG VE UÇUCU YAĞ ORANINA SAHİP OĞULOTU (Melissa officinalis L.) HATLARININ GELİŞTİRİLMESİ TARLA

Detaylı

AHUDUDUNUN TOPRAK İSTEKLERİ VE GÜBRELENMESİ

AHUDUDUNUN TOPRAK İSTEKLERİ VE GÜBRELENMESİ AHUDUDUNUN TOPRAK İSTEKLERİ VE GÜBRELENMESİ Yrd. Doç. Dr. Mehmet ZENGİN AHUDUDU Ahududu, üzümsü meyveler grubundandır. Ahududu, yurdumuzda son birkaç yıldır ticari amaçla yetiştirilmektedir. Taze tüketildikleri

Detaylı

T.C ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ

T.C ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ T.C ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ HAŞHAŞ (Papaver somniferum L.) BİTKİSİNİN VERİMİ VE BAZI ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE GİBBERELLİK ASİDİN (GA 3 ) FARKLI DOZ VE UYGULAMA ZAMANLARININ

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ SEÇİLMİŞ OĞULOTU (Melissa officinalis L.) HATLARININ DROG VERİMİ VE UÇUCU YAĞ ORANI BAKIMINDAN KARŞILAŞTIRILMASI Hülya TELLİ TARLA BİTKİLERİ

Detaylı

FARKLI GÜBRE KOMPOZİSYONLARININ ÇAYIN VERİM VE KALİTESİNE ETKİSİ. Dr. GÜLEN ÖZYAZICI Dr. OSMAN ÖZDEMİR Dr. MEHMET ARİF ÖZYAZICI PINAR ÖZER

FARKLI GÜBRE KOMPOZİSYONLARININ ÇAYIN VERİM VE KALİTESİNE ETKİSİ. Dr. GÜLEN ÖZYAZICI Dr. OSMAN ÖZDEMİR Dr. MEHMET ARİF ÖZYAZICI PINAR ÖZER FARKLI GÜBRE KOMPOZİSYONLARININ ÇAYIN VERİM VE KALİTESİNE ETKİSİ Dr. GÜLEN ÖZYAZICI Dr. OSMAN ÖZDEMİR Dr. MEHMET ARİF ÖZYAZICI PINAR ÖZER Dünya üzerinde çay bitkisi, Kuzey yarımkürede yaklaşık 42 0 enlem

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ OĞULOTU (Melissa officinalis L.) NDA ONTOGENETİK, MORFOGENETİK VE DİURNAL VARYABİLİTENİN ANKARA KOŞULLARINDA BELİRLENMESİ Mesut UYANIK TARLA

Detaylı

Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi 21 (42): (2007) 43-48

Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi 21 (42): (2007) 43-48 www.ziraat.selcuk.edu.tr/dergi Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi 21 (42): (2007) 43-48 KÜLTÜRE ALINAN ADAÇAYI(Salvia halophila Hedge) NIN BAZI AGRONOMİK VE KALİTE ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE GÜBRELERİN

Detaylı

BAZI FESLEĞEN (Ocimum basilicum L.) POPULASYONLARININ HERBA VERİMİ VE UÇUCU YAĞ ORANININ BELİRLENMESİ MEHMET KARACA

BAZI FESLEĞEN (Ocimum basilicum L.) POPULASYONLARININ HERBA VERİMİ VE UÇUCU YAĞ ORANININ BELİRLENMESİ MEHMET KARACA T.C. ORDU ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BAZI FESLEĞEN (Ocimum basilicum L.) POPULASYONLARININ HERBA VERİMİ VE UÇUCU YAĞ ORANININ BELİRLENMESİ MEHMET KARACA YÜKSEK LİSANS ORDU 2017 I ÖZET BAZI FESLEĞEN

Detaylı

TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI

TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI T.C. TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANLIĞI KORUMA VE KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Tohumluk Tescil ve Sertifikasyon Merkezi Müdürlüğü TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI YEMLİK PANCAR (HAYVAN PANCARI)

Detaylı

TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI

TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI T.. TRIM VE KÖYİŞLERİ KNLIĞI KORUM VE KONTROL GENEL MÜÜRLÜĞÜ TOHUMLUK TESİL VE SERTİFİKSYON MERKEZİ MÜÜRLÜĞÜ TRIMSL EĞERLERİ ÖLÇME ENEMELERİ TEKNİK TLİMTI KOLZ (rassica napus oleifera L.) 2001 TRIMSL EĞERLERİ

Detaylı

Selçuk Tarım Bilimleri Dergisi

Selçuk Tarım Bilimleri Dergisi Selçuk Tar Bil Der, 3(2): 205-209 205 Selçuk Tarım Bilimleri Dergisi Ankara (Gölbaşı) Şartlarında Farklı Ekim Zamanlarında Yetiştirilen Kimyon (Cuminum cyminum L.)'un Verim ve Kalite Özelliklerinin Belirlenmesi

Detaylı

DEĞĐŞĐK AZOT DOZLARININ FLORADAN TOPLANAN KARABAŞ KEKĐK (Thymbra spicata var. spicata L.) in BAZI AGRONOMĐK VE KALĐTE ÖZELLĐKLERĐ ÜZERĐNE ETKĐSĐ

DEĞĐŞĐK AZOT DOZLARININ FLORADAN TOPLANAN KARABAŞ KEKĐK (Thymbra spicata var. spicata L.) in BAZI AGRONOMĐK VE KALĐTE ÖZELLĐKLERĐ ÜZERĐNE ETKĐSĐ ANADOLU, J. of AARI 13 (1) 2003, 132-141 MARA DEĞĐŞĐK AZOT DOZLARININ FLORADAN TOPLANAN KARABAŞ KEKĐK Süleyman KIZIL Özlem TONÇER Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Diyarbakır/TURKEY

Detaylı

ŞEKER PANCARI BİTKİSİNDE GÜBRELEME

ŞEKER PANCARI BİTKİSİNDE GÜBRELEME ŞEKER PANCARI BİTKİSİNDE GÜBRELEME Ülkemizin Ege - Akdeniz ve Batı Karadeniz sahil kesimleri ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi hariç tüm diğer tarım alanlarında yetiştiriciliği yapılan şeker pancarında verim

Detaylı

Farklı Azot ve Fosfor Dozlarının Ak Üçgül (Trifolium repens L.) de Ot ve Tohum Verimi ile Bazı Verim ve Kalite Komponentleri Üzerine Etkileri

Farklı Azot ve Fosfor Dozlarının Ak Üçgül (Trifolium repens L.) de Ot ve Tohum Verimi ile Bazı Verim ve Kalite Komponentleri Üzerine Etkileri Ulud. Üniv. Zir. Fak. Derg., (2002) 16(2): 127-136 Farklı Azot ve Fosfor Dozlarının Ak Üçgül (Trifolium repens L.) de Ot ve Tohum ile Bazı Verim ve Kalite Komponentleri Üzerine Etkileri Mehmet SİNCİK*

Detaylı

ZBB306 KODLU SÜS BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç.Dr. Soner KAZAZ

ZBB306 KODLU SÜS BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç.Dr. Soner KAZAZ ZBB306 KODLU SÜS BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI Doç.Dr. Soner KAZAZ Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü 06110-Ankara skazaz@ankara.edu.tr GERBERA YETİŞTİRİCİLİĞİ-1 Anavatanı

Detaylı

Prof. Dr. Bilal GÜRBÜZ danışmanlığında Arif İPEK tarafından hazırlanan bu çalışma 19/10/2007 tarihinde aşağıdaki jüri tarafından oybirliği ile Tarla B

Prof. Dr. Bilal GÜRBÜZ danışmanlığında Arif İPEK tarafından hazırlanan bu çalışma 19/10/2007 tarihinde aşağıdaki jüri tarafından oybirliği ile Tarla B ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ TIBBİ ADAÇAYI (Salvia officinalis) HATLARINDA AZOTLU GÜBRELEMENİN HERBA VERİMİ VE BAZI ÖZELLİKLER ÜZERİNE ETKİLERİ Arif İPEK TARLA BİTKİLERİ ANABİLİM

Detaylı

DEĞİŞİK AZOT DOZLARININ FLORADAN TOPLANAN KARABAŞ KEKİK (Thymbra spicata var. spicata) İN BAZI AGRONOMİK VE KALİTE ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE ETKİSİ

DEĞİŞİK AZOT DOZLARININ FLORADAN TOPLANAN KARABAŞ KEKİK (Thymbra spicata var. spicata) İN BAZI AGRONOMİK VE KALİTE ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE ETKİSİ DEĞİŞİK AZOT DOZLARININ FLORADAN TOPLANAN KARABAŞ KEKİK (Thymbra spicata var. spicata) İN BAZI AGRONOMİK VE KALİTE ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE ETKİSİ Süleyman KIZIL Özlem TONÇER Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi

Detaylı

Farklı Dikim Sıklıklarının Tarhun (Artemisia dracunculus L.) Bitkisinin Bazı Agronomik Özellikleri ve Uçucu Yağ Oranları Üzerine Etkileri

Farklı Dikim Sıklıklarının Tarhun (Artemisia dracunculus L.) Bitkisinin Bazı Agronomik Özellikleri ve Uçucu Yağ Oranları Üzerine Etkileri Tarım Bilimleri Dergisi Tar. Bil. Der. Dergi web sayfası: www.agri.ankara.edu.tr/dergi Journal of Agricultural Sciences Journal homepage: www.agri.ankara.edu.tr/journal Farklı Dikim Sıklıklarının Tarhun

Detaylı

No: 217 Menşe Adı BİRECİK BELEDİYE BAŞKANLIĞI

No: 217 Menşe Adı BİRECİK BELEDİYE BAŞKANLIĞI No: 217 Menşe Adı Tescil Ettiren BİRECİK BELEDİYE BAŞKANLIĞI Bu coğrafi işaret, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun Geçici 1 inci Maddesi uyarınca Mülga 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında

Detaylı

SOĞAN YETİŞTİRİCİLİĞİ GİRİŞ:

SOĞAN YETİŞTİRİCİLİĞİ GİRİŞ: SOĞAN YETİŞTİRİCİLİĞİ GİRİŞ: Soğan insan beslenmesinde özel yeri olan bir sebzedir. Taze veya kuru olarak tüketildiği gibi son yıllarda kurutma sanayisinde işlenerek bazı yiyeceklerin hazırlanmasında da

Detaylı

Rüveyde TUNÇTÜRK 1* Effects of Different Row Spacings on the Yield and Quality in Coriander (Coriandrum sativum L.) Cultivars

Rüveyde TUNÇTÜRK 1* Effects of Different Row Spacings on the Yield and Quality in Coriander (Coriandrum sativum L.) Cultivars YYÜ TAR BİL DERG (YYU J AGR SCI) 2011, 21(2): 89-97 Geliş Tarihi (Received): 09.12.2010 Kabul Tarihi (Accepted): 21.12.2010 Araştırma Makalesi/Research Article (Original Paper) Kişniş (Coriandrum sativum

Detaylı

Tekirdağ koşullarında sıra aralığının bazı çemen (Trigonella foenum-graecum) populasyonlarının verim ve verim kriterleri üzerine etkisi

Tekirdağ koşullarında sıra aralığının bazı çemen (Trigonella foenum-graecum) populasyonlarının verim ve verim kriterleri üzerine etkisi Araştırma Makalesi/Research Article www.ziraatdergi.akdeniz.edu.tr AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ DERGİSİ (2010) 23(1): 47-51 Tekirdağ koşullarında sıra aralığının bazı çemen (Trigonella foenum-graecum)

Detaylı

BİBER YETİŞTİRİCİLİĞİNDE GÜBRELEME

BİBER YETİŞTİRİCİLİĞİNDE GÜBRELEME BİBER YETİŞTİRİCİLİĞİNDE GÜBRELEME Ülkemizin birçok yerinde acı-tatlı taze biber, dolmalık, kurutmalık ve sanayi tipi (salçalık) biber yetiştiriciliği yapılmaktadır. Çeşitlere göre değişmekle birlikte

Detaylı

YARASA VE ÇİFTLİK GÜBRESİNİN BAZI TOPRAK ÖZELLİKLERİ ve BUĞDAY BİTKİSİNİN VERİM PARAMETRELERİ ÜZERİNE ETKİSİ

YARASA VE ÇİFTLİK GÜBRESİNİN BAZI TOPRAK ÖZELLİKLERİ ve BUĞDAY BİTKİSİNİN VERİM PARAMETRELERİ ÜZERİNE ETKİSİ ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ YARASA VE ÇİFTLİK GÜBRESİNİN BAZI TOPRAK ÖZELLİKLERİ ve BUĞDAY BİTKİSİNİN VERİM PARAMETRELERİ ÜZERİNE ETKİSİ TARIMSAL YAPILAR VE SULAMA ANABİLİM

Detaylı

ÖZET Yüksek Lisans Tezi BAZI TEK YILLIK ÇİM (Lolium multiflorum Lam) ÇEŞİTLERİNİN MORFOLOJİK ÖZELLİKLERİ VE YEM VERİMLERİ Amir DARVISHI Ankara Ünivers

ÖZET Yüksek Lisans Tezi BAZI TEK YILLIK ÇİM (Lolium multiflorum Lam) ÇEŞİTLERİNİN MORFOLOJİK ÖZELLİKLERİ VE YEM VERİMLERİ Amir DARVISHI Ankara Ünivers ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ BAZI TEK YILLIK ÇİM (Lolium multiflorum L) ÇEŞİTLERİNİN MORFOLOJİK ÖZELLİKLERİ VE YEM VERİMLERİ Amir DARVISHI TARLA BİTKİLERİ ANABİLİM DALI

Detaylı

kalkerli-kumlu, besin maddelerince zengin, PH sı 6-8

kalkerli-kumlu, besin maddelerince zengin, PH sı 6-8 Ayvalık(Edremit Zeytini) Yağı altın sarısı renginde, meyve kokusu içeren, aromatik, kimyasal ve duyusal özellikleri bakımından birinci sırada yer alır. Son yıllarda meyve eti renginin pembeye döndüğü dönemde

Detaylı

Selçuk Tarım Bilimleri Dergisi

Selçuk Tarım Bilimleri Dergisi Selçuk Tar Bil Der, 3(2): 210-214 210 Selçuk Tarım Bilimleri Dergisi Ankara (Gölbaşı) Şartlarında Farklı Ekim Zamanlarında Yetiştirilen Çemen (Trigonella Foenum Graecum L.)'un Verim ve Kalite Özelliklerinin

Detaylı

Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi 21 (42): (2007) 36-42

Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi 21 (42): (2007) 36-42 www.ziraat.selcuk.edu.tr/dergi Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi 21 (42): (2007) 3642 KONYA EKOLOJİK KOŞULLARINDA YETİŞTİRİLEN KİŞNİŞ (Coriandrum sativum L.) DE UYGULANAN ORGANİK VE İNORGANİK

Detaylı

Bazı Fesleğen (Ocimum basilicum L.) Popülasyonlarının Herba Verimi ve Uçucu Yağ Oranının Belirlenmesi

Bazı Fesleğen (Ocimum basilicum L.) Popülasyonlarının Herba Verimi ve Uçucu Yağ Oranının Belirlenmesi Ordu Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Dergisi / Ordu University Journal of Science and Technology Ordu Üniv. Bil. Tek. Derg., 2017; 7(2): 160-169 Ordu Univ. J. Sci. Tech., 2017; 7(2): 160-169 e-issn: 2146-6459

Detaylı

GAP Bölgesinde Yetiştirilen Bitkilerin Sulama Proğramları

GAP Bölgesinde Yetiştirilen Bitkilerin Sulama Proğramları GAP Bölgesinde Yetiştirilen Bitkilerin Sulama Proğramları GİRİŞ Sulamanın amacı kültür bitkilerinin ihtiyacı olan suyun, normal yağışlarla karşılanmadığı hallerde insan eliyle toprağa verilmesidir. Tarımsal

Detaylı

ANKARA İLİ KIZILCAHAMAM İLÇESİ TIBBİ VE AROMATİK BİTKİ YETİŞTİRİCİLİĞİ PAZAR ARAŞTIRMASI

ANKARA İLİ KIZILCAHAMAM İLÇESİ TIBBİ VE AROMATİK BİTKİ YETİŞTİRİCİLİĞİ PAZAR ARAŞTIRMASI ANKARA İLİ KIZILCAHAMAM İLÇESİ TIBBİ VE AROMATİK BİTKİ YETİŞTİRİCİLİĞİ PAZAR ARAŞTIRMASI Proje Koordinatörü Proje Sorumlusu Danışman Proje No :Vet.Hek. Ahu KAYALARLI ACARTÜRK : Zir. Müh. Adem BÜYÜKHAN

Detaylı

ZBB306 KODLU SÜS BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç.Dr. Soner KAZAZ

ZBB306 KODLU SÜS BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI. Doç.Dr. Soner KAZAZ ZBB306 KODLU SÜS BİTKİLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ DERSİ NOTLARI Doç.Dr. Soner KAZAZ Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü 06110-Ankara skazaz@ankara.edu.tr KASIMPATI (KRZANTEM) YETİŞTİRİCİLİĞİ-1

Detaylı

Farklı Soya Fasulyesi (Glycine max L. Merr.) Hatlarının Bursa Ekolojik Koşullarında Bazı Verim ve Kalite Özelliklerinin Belirlenmesi

Farklı Soya Fasulyesi (Glycine max L. Merr.) Hatlarının Bursa Ekolojik Koşullarında Bazı Verim ve Kalite Özelliklerinin Belirlenmesi U. Ü. ZİRAAT FAKÜLTESİ DERGİSİ, 2008, Cilt 22, Sayı 1, 55-62 (Journal of Agricultural Faculty of Uludag University) Farklı Soya Fasulyesi (Glycine max L. Merr.) Hatlarının Bursa Ekolojik Koşullarında Bazı

Detaylı

TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI

TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI T.. TRIM VE KÖYİŞLERİ KNLIĞI KORUM VE KONTROL GENEL MÜÜRLÜĞÜ TOHUMLUK TESİL VE SERTİFİKSYON MERKEZİ MÜÜRLÜĞÜ TRIMSL EĞERLERİ ÖLÇME ENEMELERİ TEKNİK TLİMTI HŞHŞ (Papaver somniferum L.) 2005 İÇİNEKİLER Sayfa

Detaylı

ÖZET. İlhan TURGUT * Arzu BALCI **

ÖZET. İlhan TURGUT * Arzu BALCI ** Ulud. Üniv. Zir. Fak. Derg., (2002) 16(2): 79-91 Bursa Koşullarında Değişik Ekim Zamanlarının Şeker Mısırı (Zea mays saccharata Sturt.) Çeşitlerinin Taze Koçan Verimi İle Verim Öğeleri Üzerine Etkileri

Detaylı

DİYARBAKIR KOŞULLARINDA ÇÖRDÜK OTU (Hyssopus officinalis L.) NDA FARKLI GELİŞME DÖNEMLERİNDE VERİM VE MORFOGENETİK VARYABİLİTENİN SAPTANMASI*

DİYARBAKIR KOŞULLARINDA ÇÖRDÜK OTU (Hyssopus officinalis L.) NDA FARKLI GELİŞME DÖNEMLERİNDE VERİM VE MORFOGENETİK VARYABİLİTENİN SAPTANMASI* DİYARBAKIR KOŞULLARINDA ÇÖRDÜK OTU (Hyssopus officinalis L.) NDA FARKLI GELİŞME DÖNEMLERİNDE VERİM VE MORFOGENETİK VARYABİLİTENİN SAPTANMASI* Determination Of Yield And Morphogenetic Variabilty Of Hyssop

Detaylı

: Menşe Adı : Kale Kaymakamlığı Köylere Hizmet Götürme Birliği Başkanlığı Başvuru Sahibinin Adresi : Hükümet Konağı Kale/DENİZLİ Ürünün Adı

: Menşe Adı : Kale Kaymakamlığı Köylere Hizmet Götürme Birliği Başkanlığı Başvuru Sahibinin Adresi : Hükümet Konağı Kale/DENİZLİ Ürünün Adı Koruma Tarihi : 18.12.2008 Başvuru No : C2008/049 Coğrafi İşaretin Türü Başvuru Sahibi : Menşe Adı : Kale Kaymakamlığı Köylere Hizmet Götürme Birliği Başkanlığı Başvuru Sahibinin Adresi : Hükümet Konağı

Detaylı

Bitki Sıklığının Fesleğende (Ocimum basilicum L.) Herba Verimi ve Uçucu Yağ İçeriği Üzerine Etkisi

Bitki Sıklığının Fesleğende (Ocimum basilicum L.) Herba Verimi ve Uçucu Yağ İçeriği Üzerine Etkisi Ordu Üniversitesi ilim ve Teknoloji Dergisi / Ordu University Journal of Science and Technology Ordu Üniv. il. Tek. Derg., 2017; 7(2): 253-265 Ordu Univ. J. Sci. Tech., 2017; 7(2): 253-265 e-issn: 2146-6459

Detaylı

BUĞDAY YETİŞTİRİCİLİĞİ

BUĞDAY YETİŞTİRİCİLİĞİ BUĞDAY YETİŞTİRİCİLİĞİ HAZIRLAYAN YALÇIN YILMAZ ZİRAAT MÜHENDİSİ UZMAN TARIM DANIŞMANI Ülkemizde buğday yaklaşık 9.5 milyon hektar alanda ekilmekte, üretimde yıldan yıla değişmekle birlikte 20 milyon ton

Detaylı

Flue Cured Tütün Çeşidinde Farklı Potasyum Formlarının Kaliteye Etkisi

Flue Cured Tütün Çeşidinde Farklı Potasyum Formlarının Kaliteye Etkisi Flue Cured Tütün Çeşidinde Farklı Potasyum Formlarının Kaliteye Etkisi Mahmut Tepecik 1 M.Eşref İrget 2 ÖZET Düzce ili merkeze bağlı Otluoğlu köyünde çiftçi koşullarında yürütülen bu denemede K un farklı

Detaylı

Taksonomi. Familya: Compositea Tür : Cichorium endive Çeşit : Cichorium intybus (witloof)

Taksonomi. Familya: Compositea Tür : Cichorium endive Çeşit : Cichorium intybus (witloof) Taksonomi Familya: Compositea Tür : Cichorium endive Çeşit : Cichorium intybus (witloof) Anavatanı Hindistan Türkmenistan Baykal Gölü Çevresi Sibirya D.Akdeniz Türkiye Ülkemizde Şikori Akdeniz Böglesinde

Detaylı

Prof. Dr. Nuray Mücellâ Müftüoğlu ÇOMÜ, Ziraat Fakültesi, Toprak Bölümü Çanakkale. Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü Rize

Prof. Dr. Nuray Mücellâ Müftüoğlu ÇOMÜ, Ziraat Fakültesi, Toprak Bölümü Çanakkale. Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü Rize Prof. Dr. Nuray Mücellâ Müftüoğlu ÇOMÜ, Ziraat Fakültesi, Toprak Bölümü Çanakkale Ekrem Yüce Dr. Turgay Turna Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü Rize Ali Kabaoğlu Safiye Pınar Özer Gökhan Tanyel ÇAYKUR Atatürk

Detaylı

Yerfıstığında Gübreleme

Yerfıstığında Gübreleme Yerfıstığında Gübreleme Ülkemizin birçok yöresinde ve özellikle Çukurova Bölgesi nde geniş çapta yetiştiriciliği yapılan yerfıstığı, yapısında ortalama %50 yağ ve %25-30 oranında protein içeren, insan

Detaylı

Bazı Bezelye (Pisum sativum L) Çeşitlerinin Tohum Verimi ve Verim Komponentlerinin Belirlenmesi

Bazı Bezelye (Pisum sativum L) Çeşitlerinin Tohum Verimi ve Verim Komponentlerinin Belirlenmesi Süleyman Demirel Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi 5 (1):44-49, 2010 ISSN 1304-9984, Araştırma M. ÖZ, A. KARASU Bazı Bezelye (Pisum sativum L) Çeşitlerinin Tohum Verimi ve Verim Komponentlerinin Belirlenmesi

Detaylı

Farklı Hasat Dönemlerinin Oğul Otu (Melissa officinalis L.) nda Bazı Tarımsal Özellikler Üzerine Etkisi*

Farklı Hasat Dönemlerinin Oğul Otu (Melissa officinalis L.) nda Bazı Tarımsal Özellikler Üzerine Etkisi* TARIM BİLİMLERİ DERGİSİ 2009, 15(1) 20-24 ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ Farklı Hasat Dönemlerinin Oğul Otu (Melissa officinalis L.) nda Bazı Tarımsal Özellikler Üzerine Etkisi* Süleyman KIZIL 1

Detaylı

Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi 20 (39): (2006) 58-62

Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi 20 (39): (2006) 58-62 www.ziraat.selcuk.edu.tr/dergi Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi 20 (39): (2006) 58-62 KİŞNİŞ (Coriandrum sativum L.) BİTKİSİNDE FARKLI TOHUMLUK MİKTARLARININ VERİM, VERİM ÖZELLİKLERİ VE UÇUCU

Detaylı

Diyarbakır Ekolojik Koşullarında Bazı Koca Fiğ Genotiplerinin Verim ve Verim Unsurları

Diyarbakır Ekolojik Koşullarında Bazı Koca Fiğ Genotiplerinin Verim ve Verim Unsurları TÜRK TARIM ve DOĞA BİLİMLERİ DERGİSİ TURKISH JOURNAL of AGRICULTURAL and NATURAL SCIENCES www.turkjans.com Diyarbakır Ekolojik Koşullarında Bazı Koca Fiğ Genotiplerinin Verim ve Verim Unsurları a Seyithan

Detaylı

Ceviz Fidanı-Ağacı İklim ve Toprak İstekleri

Ceviz Fidanı-Ağacı İklim ve Toprak İstekleri Yavuz-1 CEVİZ (KR-2) Ceviz yetişen tüm bölgelerde yetişir. Özellikle geç donların görüldüğü yerlerde yetiştirilmesi tavsiye edilir. Verimsiz bir çeşittir. Nisbi Periyodisite görülür. Meyvesi oval şekilli

Detaylı

T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ KIRŞEHİR EKOLOJİK KOŞULLARINDA ÇÖREK OTU (NIGELLA SP.) POPULASYONLARININ BAZI TARIMSAL VE KALİTE ÖZELLİKLERİNİN BELİRLENMESİ Meryem SELİCİOĞLU

Detaylı

TTM-815 Mısır (Zea mays L.) Çeşidinde Azotlu Gübre Form ve Dozlarının Silaj Verimine Etkisi

TTM-815 Mısır (Zea mays L.) Çeşidinde Azotlu Gübre Form ve Dozlarının Silaj Verimine Etkisi Araştırma Makalesi Ege Üniv. Ziraat Fak. Derg., 2010, 47 (1): 61-69 ISSN 1018 8851 1 Şeyda ZORER ÇELEBİ 2 A. Korhan ŞAHAR 2 Rafet ÇELEBİ 3 A. Esen ÇELEN 1 Yrd. Doç. Dr. Yüzüncü Yıl Üniversitesi Ziraat

Detaylı

Farklı Sıra Arası ve Sıra Üzeri Mesafelerinin Kekik (Origanum vulgare var. hirtum) de Verim ve Verim Öğeleri Üzerine Etkisi

Farklı Sıra Arası ve Sıra Üzeri Mesafelerinin Kekik (Origanum vulgare var. hirtum) de Verim ve Verim Öğeleri Üzerine Etkisi TARIM BİLİMLERİ DERGİSİ 2006, 12 (3) 246-251 ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ Farklı Sıra Arası ve Sıra Üzeri Mesafelerinin Kekik (Origanum vulgare var. hirtum) de Verim ve Verim Öğeleri Üzerine Etkisi

Detaylı

SAMSUN KOŞULLARINDA GELİŞTİRİLEN BAZI TEK MELEZ MISIR ÇEŞİTLERİ ÜZERİNE ARAŞTIRMALAR

SAMSUN KOŞULLARINDA GELİŞTİRİLEN BAZI TEK MELEZ MISIR ÇEŞİTLERİ ÜZERİNE ARAŞTIRMALAR AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ DERGİSİ, 2005, 18(2), 229-234 SAMSUN KOŞULLARINDA GELİŞTİRİLEN BAZI TEK MELEZ MISIR ÇEŞİTLERİ ÜZERİNE ARAŞTIRMALAR Ahmet ÖZ Halil KAPAR Karadeniz Tarımsal Araştırma

Detaylı

YERFISTIĞI (Arachis hypogaea L.) YETİŞTİRİCİLİĞİNDE FARKLI ÇEŞİTLER VE SIRA ÜZERİ MESAFELERE GÖRE TEK VE ÇİFT SIRALI EKİM YÖNTEMLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

YERFISTIĞI (Arachis hypogaea L.) YETİŞTİRİCİLİĞİNDE FARKLI ÇEŞİTLER VE SIRA ÜZERİ MESAFELERE GÖRE TEK VE ÇİFT SIRALI EKİM YÖNTEMLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI Türkiye 10. Tarla Bitkileri Kongresi, Konya-2013, Kitap2, sayfa 350-357 YERFISTIĞI (Arachis hypogaea L.) YETİŞTİRİCİLİĞİNDE FARKLI ÇEŞİTLER VE SIRA ÜZERİ MESAFELERE GÖRE TEK VE ÇİFT SIRALI EKİM YÖNTEMLERİNİN

Detaylı

Bitki Sıklığının Fesleğende (Ocimum basilicum L.) Herba Verimi ve Uçucu Yağ İçeriği Üzerine Etkisi

Bitki Sıklığının Fesleğende (Ocimum basilicum L.) Herba Verimi ve Uçucu Yağ İçeriği Üzerine Etkisi Ordu Üniversitesi ilim ve Teknoloji Dergisi / Ordu University Journal of Science and Technology Ordu Üniv. il. Tek. Derg., 2017; 7(2): 253-265 Ordu Univ. J. Sci. Tech., 2017; 7(2): 253-265 e-issn: 2146-6459

Detaylı

DİYARBAKIR EKOLOJİK KOŞULLARINDA BAZI KIŞLIK KIRMIZI MERCİMEK

DİYARBAKIR EKOLOJİK KOŞULLARINDA BAZI KIŞLIK KIRMIZI MERCİMEK DİYARBAKIR EKOLOJİK KOŞULLARINDA BAZI KIŞLIK KIRMIZI MERCİMEK (Lens culinaris Medic.) ÇEŞİTLERİNDE FARKLI EKİM SIKLIKLARININ VERİM VE VERİM İLE İLGİLİ ÖZELLİKLERE ETKİSİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA* An Investigation

Detaylı

AYÇİÇEĞİNDE (Helianthus annuus L.) GENETİK ERKISIR HATLARIN SEÇİMİ VE VERİM ÖGELERİNİN TOHUM VERİMİNE ETKİSİ

AYÇİÇEĞİNDE (Helianthus annuus L.) GENETİK ERKISIR HATLARIN SEÇİMİ VE VERİM ÖGELERİNİN TOHUM VERİMİNE ETKİSİ Tarla Bitkileri Merkez Araştırma Enstitüsü Dergisi (6).1,1997 AYÇİÇEĞİNDE (Helianthus annuus L.) GENETİK ERKISIR HATLARIN SEÇİMİ VE VERİM ÖGELERİNİN TOHUM VERİMİNE ETKİSİ Nilgün BAYRAKTAR 1 Belgin COŞGE

Detaylı

DAĞ ÇAYINDA (Sideritis perfoliata L.) BĐTKĐ SIKLIĞININ VERĐM ÜZERĐNE ETKĐSĐ. Ali Osman SARI Bilgin OĞUZ Aynur BĐLGĐÇ

DAĞ ÇAYINDA (Sideritis perfoliata L.) BĐTKĐ SIKLIĞININ VERĐM ÜZERĐNE ETKĐSĐ. Ali Osman SARI Bilgin OĞUZ Aynur BĐLGĐÇ ANADOLU, J. of AARI 15 (1) 2005, 27-33 MARA DAĞ ÇAYINDA (Sideritis perfoliata L.) BĐTKĐ SIKLIĞININ VERĐM ÜZERĐNE ETKĐSĐ Ali Osman SARI Bilgin OĞUZ Aynur BĐLGĐÇ Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü P.K. 9 35661

Detaylı

AÇIK TARLADA PATLICAN YETİŞTİRİCİLİĞİ

AÇIK TARLADA PATLICAN YETİŞTİRİCİLİĞİ AÇIK TARLADA PATLICAN YETİŞTİRİCİLİĞİ GİRİŞ: Patlıcan her türlü yemeği kolayca pişirilen, garnitür ve salata olarak değerlendirilen bir sebzedir. Bunun dışında reçeli ve turşusu da yapılabilir. 100 gr

Detaylı

Çayın Bitkisel Özellikleri

Çayın Bitkisel Özellikleri Çayın Bitkisel Özellikleri Bir asırlık bir ömre sahip bulunan çay bitkisi doğada büyümeye bırakıldığında zaman bir ağaç görünümünü alır. Görünüş itibarı ile dağınık bir görünüm arz eden bitki yapısı tek

Detaylı

Yöney ve Gübrelemenin Meranın Otlatma Kapasitesi Üzerine Etkileri

Yöney ve Gübrelemenin Meranın Otlatma Kapasitesi Üzerine Etkileri Mahmut DAŞCI 1 Binali ÇOMAKLI 2 Tuncay ÖNER 2 1 Atatürk Üniversitesi Narman Meslek Yüksekokulu, Narman, Erzurum 2 Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü, Erzurum e-posta: mtasci@atauni.edu.tr

Detaylı

Şanlıurfa Koşullarında Farklı Aspir Çeşitlerinin (Carthamus tinctorius L.) Uygun Ekim Zamanlarının Belirlenmesi

Şanlıurfa Koşullarında Farklı Aspir Çeşitlerinin (Carthamus tinctorius L.) Uygun Ekim Zamanlarının Belirlenmesi U. Ü. ZİRAAT FAKÜLTESİ DERGİSİ, 2012, Cilt 26, Sayı 1, 1-16 (Journal of Agricultural Faculty of Uludag University) Şanlıurfa Koşullarında Farklı Aspir Çeşitlerinin (Carthamus tinctorius L.) Uygun Ekim

Detaylı

BROKKOLİ (Brassica oleracea var. italica)

BROKKOLİ (Brassica oleracea var. italica) BROKKOLİ (Brassica oleracea var. italica) SİSTEMATİKTEKİ YERİ Takım: Brassicales Familya: Brassicaceae Cins: Brassica Tür: B. oleracea var. italica SAĞLIK VE BESLENME YÖNÜNDEN Brokkoli, A ve C vitamini,

Detaylı

SAMSUN EKOLOJİK KOŞULLARINDA BAZI BURÇAK (Vicia ervilia L.) HATLARININ OT VE TOHUM VERİMLERİNİN BELİRLENMESİ

SAMSUN EKOLOJİK KOŞULLARINDA BAZI BURÇAK (Vicia ervilia L.) HATLARININ OT VE TOHUM VERİMLERİNİN BELİRLENMESİ OMÜ Zir. Fak. Dergisi, 26,21(3): 318-322 J. of Fac. of Agric., OMU, 26,21(3): 318-322 SAMSUN EKOLOJİK KOŞULLARINDA BAZI BURÇAK (Vicia ervilia L.) HATLARININ OT VE TOHUM VERİMLERİNİN BELİRLENMESİ İlknur

Detaylı

unalkarik@gmail.com YABANCI DİL BİLGİSİ Yabancı Dil / Derecesi KPDS ÜDS TOEFL IELTS

unalkarik@gmail.com YABANCI DİL BİLGİSİ Yabancı Dil / Derecesi KPDS ÜDS TOEFL IELTS KİŞİSEL BİLGİLER Adı Soyadı Ünvan Dr. Ünal KARIK Mühendis Dahili 451 E-mail Doğum Tarihi - Yeri unalkarik@gmail.com 16.07.1973-ERZİNCAN EĞİTİM BİLGİLERİ Doktora Namık Kemal Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü-Tarla

Detaylı

The Effects of Different Phosphorous and Nitrogen Doses on the Yield and Quality of Fennel (Foeniculum vulgare Mill.) in Van Ecological Conditions

The Effects of Different Phosphorous and Nitrogen Doses on the Yield and Quality of Fennel (Foeniculum vulgare Mill.) in Van Ecological Conditions YYÜ TAR BİL DERG (YYU J AGR SCI) 2011, 21(1):19-27 Geliş Tarihi (Received):18.08.2010 Kabul Tarihi (Accepted):12.10.2010 Araştırma Makalesi/Research Article (Original Paper) Van Ekolojik Koşullarında Değişik

Detaylı

YAPRAĞI YENEN SEBZELERDE GÜBRELEME

YAPRAĞI YENEN SEBZELERDE GÜBRELEME YAPRAĞI YENEN SEBZELERDE GÜBRELEME (MARUL- ISPANAK- LAHANA) İnsan beslenmesinde büyük önemi olan sebzelerin yetiştirme teknikleri, ıslahı ve bitki koruma konularında ülkemizde bilimsel çalışmalar yapılmış

Detaylı

TANIMI VE ÖNEMİ Susam dik büyüyen tek yılık bir bitkidir. Boyu ( cm) ye kadar uzayabilir. Gövdeler uzunlamasına oluklu (karıklıdır) ve sık tüylü

TANIMI VE ÖNEMİ Susam dik büyüyen tek yılık bir bitkidir. Boyu ( cm) ye kadar uzayabilir. Gövdeler uzunlamasına oluklu (karıklıdır) ve sık tüylü SUSAM HASADI TANIMI VE ÖNEMİ Susam dik büyüyen tek yılık bir bitkidir. Boyu (30-125 cm) ye kadar uzayabilir. Gövdeler uzunlamasına oluklu (karıklıdır) ve sık tüylüdür. Ülkemizde tarımı yapılan yağ bitkileri

Detaylı

Magnezyum Sülfat. Magnezyum Sülfat nedir?

Magnezyum Sülfat. Magnezyum Sülfat nedir? Magnezyum Sülfat Magnezyum Sülfat nedir? Magnezyum sülfat gübresi (MgSO4 7H 2 O) bitkilerdeki magnezyum eksikliğiniz gidermeye uygun, suda tamamen eriyebilen saf ve kristal bir gübredir. Bünyesinde % 15

Detaylı

DUFED 4(2) (2015) 77-82

DUFED 4(2) (2015) 77-82 DUFED 4(2) (2015) 77-82 Dicle Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi dergi anasayfa: http://www.dufed.org Tek melez mısır genotiplerinin Diyarbakır şartlarındaki performanslarının belirlenmesi Determination

Detaylı

BAKLAGİLLER Familya: Leguminosae Alt familya: Cins: Tür: Cins: Tür: Cins: Tür: Cins: Tür:

BAKLAGİLLER Familya: Leguminosae Alt familya: Cins: Tür: Cins: Tür: Cins: Tür: Cins: Tür: BAKLAGİLLER Familya: Leguminosae Alt familya: Papilianaceae Cins: Phaseolus Tür: Phaseolus vulgaris Phaseolus vulgaris var. nanus (Bodur fasulye) İri Phaseolus vulgaris var. comminus (Sırık fasulye) tohumlu

Detaylı

MALVACEAE (EBEGÜMECİGİLLER)

MALVACEAE (EBEGÜMECİGİLLER) MALVACEAE (EBEGÜMECİGİLLER) MALVACEAE Otsu, çalımsı veya ağaç şeklinde gelişen bitkilerdir. Soğuk bölgeler hariç dünyanın her tarafında bulunurlar. Yaprakları basit, geniş ve parçalıdır. Meyve kuru kapsüldür

Detaylı

Orijin: Asya ve Avrupa (Mısır, Yunan ve Roma medeniyetleri döneminden beri biliniyor. Yabani form: Lactuca serriola x L.

Orijin: Asya ve Avrupa (Mısır, Yunan ve Roma medeniyetleri döneminden beri biliniyor. Yabani form: Lactuca serriola x L. SALATA- MARUL Asteraceae (=Compositae) Familyası Lactuca sativa (Salata- marul) Chichorium endivia (Yaprak çikori) Chichorium intybus (Başlı Çikori) Cynara scolymus (Enginar) Helianthus tuberosus (Yer

Detaylı

MİLL.) NIN BAZI AGRONOMİK VE KALİTE ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE BİTKİ SIKLIĞI VE AZOTLU GÜBRENİN ETKİSİ. Olcay ARABACI, Emine BAYRAM

MİLL.) NIN BAZI AGRONOMİK VE KALİTE ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE BİTKİ SIKLIĞI VE AZOTLU GÜBRENİN ETKİSİ. Olcay ARABACI, Emine BAYRAM ADÜ Ziraat Fakültesi Dergisi 005; () : 13-19 AYDIN EKOLOJİK KOŞULLARINDA LAVANTA ( LAVANDULA ANGUSTİFOLİA MİLL.) NIN BAZI AGRONOMİK VE KALİTE ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE BİTKİ SIKLIĞI VE AZOTLU GÜBRENİN ETKİSİ

Detaylı

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü Çanakkale

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü Çanakkale Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü Çanakkale Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü, 5. Ulusal Atatürk Bitki Çay ve Besleme Bahçe Kültürleri ve Gübre

Detaylı

Biological Diversity and Conservation. ISSN 1308-8084 Online; ISSN 1308-5301 Print 5/3 (2012) 48-53

Biological Diversity and Conservation. ISSN 1308-8084 Online; ISSN 1308-5301 Print 5/3 (2012) 48-53 www.biodicon.com Biological Diversity and Conservation ISSN 1308-8084 Online; ISSN 1308-5301 Print 5/3 (2012) 48-53 Research article/araştırma makalesi The effect of different sowing dates on yield and

Detaylı

Archived at http://orgprints.org/21162

Archived at http://orgprints.org/21162 MARMARA BÖLGESİNDE BAZI BİTKİ BESLEME UYGULAMALARININ ORGANİK MEYVE YETİŞTİRİCİLİĞİNDE KULLANIMI (ÇİLEK) Dr. Burhan ERENOĞLU 1 burhanerenoglu@hotmail.com, Dr. Erol YALÇINKAYA 1 erolyalcinkaya@gmail.com,

Detaylı

ÇUKUROVA KOŞULLARINDA BAZI Crambe TÜRLERİNİN VERİM ve YAĞ ORANLARININ SAPTANMASI *

ÇUKUROVA KOŞULLARINDA BAZI Crambe TÜRLERİNİN VERİM ve YAĞ ORANLARININ SAPTANMASI * ÇUKUROVA KOŞULLARINDA BAZI Crambe TÜRLERİNİN VERİM ve YAĞ ORANLARININ SAPTANMASI * The Determination Of Yield And Oil Content Of Some Crambe Species Under The Cukurova Conditions Özlem KÖYBAŞI Tarla Bitkileri

Detaylı

S.Ü. Ziraat Fakültesi Dergisi 18 (33): (2004) 17-22

S.Ü. Ziraat Fakültesi Dergisi 18 (33): (2004) 17-22 S.Ü. Ziraat Fakültesi Dergisi 18 (33): (2004) 17-22 KONYA YÖRESİNDE FARKLI EKİM ZAMANLARINDA YETİŞTİRİLEN BAZI HAVUÇLARDA KALİTE Tahsin SARI 1 Mustafa PAKSOY 2 1 Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü,

Detaylı

PAMUK TARIMI TOHUM YATAĞI HAZIRLAMA

PAMUK TARIMI TOHUM YATAĞI HAZIRLAMA LİF BİTKİLERİ PAMUK TARIMI TOHUM YATAĞI HAZIRLAMA Ön bitki pamuk ise toprak işlemesine çubuk kesme ile başlanır. Sap kesiminden sonra toprak pullukla 20-30 cm derinden sürülür. Kışa doğru tarlanın otlanması

Detaylı

Melisa Bitkisinin Hasat Parametrelerinin Belirlenmesi

Melisa Bitkisinin Hasat Parametrelerinin Belirlenmesi Melisa Bitkisinin Hasat Parametrelerinin Belirlenmesi CİHANNUR CİHANALP a, FERAY KESKİN a, RECEPKÜLCÜ a, DENIZ YILMAZ a a Süleyman Demirel Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Tarım Makineleri ve Teknolojileri

Detaylı

KAPLAN86 CEVİZİ. Kaplan 86 Cevizi

KAPLAN86 CEVİZİ. Kaplan 86 Cevizi Kaplan 86 Cevizi Dik, yayvan bir taç gelişmesi gösterir. 5 yaşındaki bir ağacın ortalama verimi 4-5 kg'dır. Meyve salkımı 2-3'lü olur. Meyveler elips şeklinde olup, kabuktan kolay ayrılır. Taze ceviz olarak

Detaylı

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ Muhittin BAĞCI ORTA ANADOLU KOŞULLARINDA MACAR FİĞ İNDE (Vicia pannonica Crantz. cv. TARMBEYAZI-98) SIRA ARASI VE TOHUM MİKTARININ OT VERİMİNE

Detaylı

LAHANA GRUBU SEBZE TÜRLERİ A. SINIFLANDIRMA

LAHANA GRUBU SEBZE TÜRLERİ A. SINIFLANDIRMA LAHANA GRUBU SEBZE TÜRLERİ A. SINIFLANDIRMA Sınıf Takım Familya Tür : Dicotyledonea : Rhodales : Cruciferae (Haç Çiçekliler) : Brassica oleracea var. acephala (Yaprak Lahanalar) Brassica oleracea var.

Detaylı

ÇİLEK YETİŞTİRİCİLİĞİNDE GÜBRELEME

ÇİLEK YETİŞTİRİCİLİĞİNDE GÜBRELEME ÇİLEK YETİŞTİRİCİLİĞİNDE GÜBRELEME Ülkemizin birçok bölgesinde yetiştiriciliği yapılan çilek bitkisi üzümsü meyveler grubunda olup meyvesi en kısa sürede olgunlaşmaktadır. İnsan beslenmesi ve sağlığı bakımından

Detaylı

TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI

TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI T.C. TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANLIĞI TARIMSAL ÜRETİM VE GELİŞTİRME GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TOHUMLUK TESCİL VE SERTİFİKASYON MERKEZİ MÜDÜRLÜĞÜ TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI SORGUM (Sorghum spp.)

Detaylı

Şeker Kamışı Sugarcane (Saccharum officinarum L.)

Şeker Kamışı Sugarcane (Saccharum officinarum L.) Şeker Kamışı Sugarcane (Saccharum officinarum L.) 1 Önemi, Kökeni ve Tarihçesi 1850 li yılara kadar dünya şeker üretiminin tamamı şeker kamışından elde edilmekteydi. Günümüzde ise (2010 yılı istatistiklerine

Detaylı

S.Ü. Ziraat Fakültesi Dergisi 19 (37): (2005) 13-20

S.Ü. Ziraat Fakültesi Dergisi 19 (37): (2005) 13-20 S.Ü. Ziraat Fakültesi Dergisi 19 (37): (2005) 13-20 BURÇAK (Vicia ervilia (L.) Willd.) TA EKİM ZAMANININ VERİM VE VERİM ÖĞELERİ ÜZERİNE ETKİSİ 1 Abdullah ÖZKÖSE 2 Hayrettin EKİZ 3 2 Selçuk Üniversitesi,

Detaylı

BÖRÜLCE YETĠġTĠRĠCĠLĠĞĠ Black Strong Ürünlerinin Börülce YetiĢtiriciliğinde Kullanımı Besin maddelerince zengin toprakları sever. Organik madde oranı

BÖRÜLCE YETĠġTĠRĠCĠLĠĞĠ Black Strong Ürünlerinin Börülce YetiĢtiriciliğinde Kullanımı Besin maddelerince zengin toprakları sever. Organik madde oranı BÖRÜLCE YETĠġTĠRĠCĠLĠĞĠ Black Strong Ürünlerinin Börülce YetiĢtiriciliğinde Kullanımı Besin maddelerince zengin toprakları sever. Organik madde oranı toprak analizi sonucunda 0-2 arasında ise ekim öncesinde

Detaylı

YURTİÇİ DENEME RAPORU

YURTİÇİ DENEME RAPORU YURTİÇİ DENEME RAPORU PERLA VİTA A+ UYGULAMASININ MARUL VERİM VE KALİTE ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE ETKİSİ GİRİŞ Marul ve marul grubu sebzeler ülkemizde olduğu gibi dünyada geniş alanlarda üretilmekte ve tüketilmektedir.

Detaylı

İNCİRİN TOPRAK İSTEKLERİ VE GÜBRELENMESİ. Yrd. Doç. Dr. Mehmet ZENGİN

İNCİRİN TOPRAK İSTEKLERİ VE GÜBRELENMESİ. Yrd. Doç. Dr. Mehmet ZENGİN İNCİRİN TOPRAK İSTEKLERİ VE GÜBRELENMESİ Yrd. Doç. Dr. Mehmet ZENGİN İncirin iklim İstekleri İncir bir yarı tropik iklim meyvesidir. Dünyanın ılıman iklime sahip bir çok yerinde yetişebilmektedir. İncir

Detaylı

ÖZET Doktora Tezi FESLEĞEN (Ocimum basilicum L.) DE FARKLI BİTKİ SIKLIĞI VE AZOT DOZLARININ VERİM, VERİM ÖGELERİ, UÇUCU YAĞ ORANI VE BİLEŞENLERİ ÜZERİ

ÖZET Doktora Tezi FESLEĞEN (Ocimum basilicum L.) DE FARKLI BİTKİ SIKLIĞI VE AZOT DOZLARININ VERİM, VERİM ÖGELERİ, UÇUCU YAĞ ORANI VE BİLEŞENLERİ ÜZERİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ FESLEĞEN (Ocimum basilicum L.) DE FARKLI BİTKİ SIKLIĞI VE AZOT DOZLARININ VERİM, VERİM ÖGELERİ, UÇUCU YAĞ ORANI VE BİLEŞENLERİ ÜZERİNE ETKİLERİ

Detaylı

Meyva Bahçesi Tesisi

Meyva Bahçesi Tesisi Meyva Bahçesi Tesisi Meyve bahçesi tesisinde dikkate alınması -gereken koşullar 1. Yer seçimi 2. Tür ve çeşit seçimi 3. Anaç seçimi 4. Tozlanma isteğinin bilinmesi 5. Dikim sistemleri ve dikim sıklığı

Detaylı

Kuru ve Sulu Koşullarda Farklı Bitki Sıklıklarının Bazı Nohut (Cicer arietinum L.) Çeşitlerinde Verim ve Verim Öğelerine Etkileri

Kuru ve Sulu Koşullarda Farklı Bitki Sıklıklarının Bazı Nohut (Cicer arietinum L.) Çeşitlerinde Verim ve Verim Öğelerine Etkileri TARIM BİLİMLERİ DERGİSİ 2005, 11 (4) 417-421 Kuru ve Sulu Koşullarda Farklı Bitki Sıklıklarının Bazı Nohut (Cicer arietinum L.) Çeşitlerinde Verim ve Verim Öğelerine Etkileri Necat TOĞAY 1 Yeşim TOĞAY

Detaylı

Kabak Çekirdeği Kabuğu ve Pirolizinin Buğday ın Gelişimi ve Bitki Besin Elementi. İçeriklerine Etkisi EMRE CAN KAYA

Kabak Çekirdeği Kabuğu ve Pirolizinin Buğday ın Gelişimi ve Bitki Besin Elementi. İçeriklerine Etkisi EMRE CAN KAYA Kabak Çekirdeği Kabuğu ve Pirolizinin Buğday ın Gelişimi ve Bitki Besin Elementi EMRE CAN KAYA NAZLI ZEYNEP ARIÖZ AYŞENUR ŞAHIN ABDULLAH BARAN İçeriklerine Etkisi 1. GİRİŞ Tarımda kimyasal girdilerin azaltılması

Detaylı

Ankara Koşullarında Kışlık Kolzada Uygun Ekim Zamanının Belirlenmesi

Ankara Koşullarında Kışlık Kolzada Uygun Ekim Zamanının Belirlenmesi Tarla Bitkileri Merkez Araştırma Enstitüsü Dergisi, 2015, 24 (2):96-102 Araştırma Makalesi (Research Article) Ankara Koşullarında Kışlık Kolzada Uygun Ekim Zamanının Belirlenmesi *Mehtap GÜRSOY 1 Farzad

Detaylı

Bazı İki Sıralı Arpa ve Ekmeklik Buğday Çeşitlerinde Azot ve CCC Dozlarının Tane Verimine Etkileri

Bazı İki Sıralı Arpa ve Ekmeklik Buğday Çeşitlerinde Azot ve CCC Dozlarının Tane Verimine Etkileri Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Tarım Bilimleri Dergisi (J. Agric. Sci.), 1, 11(1):63-68 Geliş Tarihi: 20.11.0 Bazı İki Sıralı Arpa ve Ekmeklik Buğday Çeşitlerinde Azot ve CCC Dozlarının Tane

Detaylı

Gaziosmanpaşa Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Tarla Bitkileri Bölümü, Tokat 2. Turhal Tarım İlçe Müdürlüğü, Tokat 3

Gaziosmanpaşa Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Tarla Bitkileri Bölümü, Tokat 2. Turhal Tarım İlçe Müdürlüğü, Tokat 3 Tarla Bitkileri Merkez Araştırma Enstitüsü Dergisi, 2016, 25 (Özel sayı-1):87-93 Araştırma Makalesi (Research Article) Tokat Kazova ve Zile Ana Ürün Koşullarında Yetiştirilen Melez Atdişi Mısır (Zea mays

Detaylı