YÜKSEK LİSANS TEZİ T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK HALK BİLİMİ ANA BİLİM DALI TÜRK HALK BİLİMİ BİLİM DALI

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "YÜKSEK LİSANS TEZİ T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK HALK BİLİMİ ANA BİLİM DALI TÜRK HALK BİLİMİ BİLİM DALI"

Transkript

1 ÇİĞDEM ŞİMŞEK TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI TÜRK HALK BİLİMİ ANA BİLİM DALI EKİM 2015 T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ HALK BİLİMİ MÜZECİLİĞİNE BİR ÖRNEK ANKARA SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MİRAS MÜZESİ ÇİĞDEM ŞİMŞEK TÜRK HALK BİLİMİ ANA BİLİM DALI TÜRK HALK BİLİMİ BİLİM DALI EKİM 2015

2

3 HALK BĠLĠMĠ MÜZECĠLĠĞĠNE BĠR ÖRNEK ANKARA SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MĠRAS MÜZESĠ Çiğdem ġġmġek YÜKSEK LĠSANS TEZĠ TÜRK HALK BİLİMİ ANA BİLİM DALI TÜRK HALK BİLİMİ BİLİM DALI GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ EKĠM 2015

4

5

6 iv HALK BİLİMİ MÜZECİLİĞİNE BİR ÖRNEK ANKARA SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MİRAS MÜZESİ (Yüksek Lisans Tezi) Çiğdem ŞİMŞEK GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ Ekim 2015 ÖZET Yerel ve ulusal kültürlerin popüler kültür karşısında yok olduğu, insanlığın kültürel çeşitliliğinin kaybolduğu ve tek tipleşmenin hızla arttığı kültürel yıkım karşısında birçok ülke, kültürünü koruma yolunda önemli adımlar atmaktadır. Bu anlamda UNESCO 2003 yılında "Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi"ni hazırlamıştır yılında bu sözleşmeye taraf olan Türkiye ulusal kalıtları yaşatabilmek adına kültür koruma politikaları geliştirmiştir. Bu kültür koruma yöntemlerinden biri de var olan kültürel değerleri yani yereli, ortamında bağlamına uygun bir şekilde yeniden üretmek veya müzelemektir. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi bu bağlamda Gazi Üniversitesi ve Altındağ Belediyesi ortaklığında 2013 yılında kurulmuştur. Müze, Ankara'nın ilçelerinde yapılan altı aylık alan araştırması sonucu elde edilen verilerin dinamik bir şekilde yeniden üretilip uygulama modellerine dönüştürülerek kuşaktan kuşağa aktarımını hedeflemektedir. Bu çalışmada Halk Bilimi Müzeciliği ve Somut Olmayan Kültürel Miras kavramlarının tarihi, dünyadaki ve Türkiye deki durumu değerlendirilecek, sonrasında ise uluslar arası kültür koruma yaklaşımları üzerinde durulacaktır. Bu bilgiler ışığında, Türkiye'de halk bilimi müzeciliği bağlamında kurulmuş bir örnek olan Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nin halk kültürünü nasıl aktardığı örnekler ve görseller aracılığıyla aktarılacaktır. Müzeye gelen ziyaretçilerle yapılan anket çalışmalarının yorumlanması ile de müzenin somut olmayan kültürel mirasın korunması ve yaşatılmasındaki işlevi, önemi, etkisi ve görünürlüğü tartışılacaktır. Bilim Kodu : Anahtar Kelimeler : Somut Olmayan Kültürel Miras, Müze, Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi, Halk Bilimi, Kültür, UNESCO Sayfa Adedi : 194 Tez Danışmanı : Doç Dr. Pervin ERGUN

7 v A SAMPLE OF FOLKLORE MUSEOLOGY ANKARA INTANGIBLE CULTURAL HERITAGE MUSEUM (M. Sc. Thesis) Çiğdem ŞİMŞEK GAZİ UNIVERSITY INSTITUTE OF SOCIAL SCIENCES October 2015 ABSTRACT Many countries take important steps in the way of protecting their culture against cultural demolition in which local and national cultures disappear against popular culture, cultural diversity of humanity vanishes and monotype increase rapidly. In this respect UNESCO laid out in 2003 the Convention for the Safeguarding of the Intangible Cultural Heritage. Turkey has been a side of this Convention in 2006 and developed culture protection policies in order to keep the national heritages in line with the convention. One of these culture protection methods is to reproduce the cultural values, namely the local, in its environment, in line with its context or museumize them. Ankara Intangible Cultural Heritage Museum has been formed in this respect in cooperation with Gazi University and Altındağ Municipality in The museum aims transferring the data obtained as a result of a research of six months performed in the districts of Ankara, which were reproduced dynamically and turned into application models, from generation to generation. In this study the history of Folklore Museology and Intangible Cultural Heritage concepts and the situation in the World and in Turkey shall be assessed and then international culture protection approaches shall be emphasized. In light of this information, it shall be explained how Ankara Intangible Cultural Heritage Museum that is established as a sample of folklore museology in Turkey transfers folklore by examples and images. And by the interpretation of the surveys conducted with the museum guests, function, importance, effect and visibility of the museum in protection and keeping of intangible cultural heritage shall be discussed. Science Code : Key Words : Intangible Cultural Heritage, Museum, Ankara Intangible Cultural Heritage Museum, Folklore, Culture, UNESCO Number of Pages : 194 Supervisor : Doç. Dr. Pervin ERGUN

8 vi TEŞEKKÜR Çalışmam boyunca benden değerli yardım ve katkılarını esirgemeyen danışman hocam Doç. Dr. Pervin ERGUN a, Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesinin bütün verilerinden faydalanmama imkân tanıyan ve destekleyen değerli hocam Prof. Dr. M. Öcal OĞUZ a, çalışmama destek sağlayan hocam Yrd. Doç. Dr. Evrim Ölçer ÖZÜNEL e, tez çalışmam boyunca maddi ve manevi desteği ile her zaman yanımda olan Bekir SAYGI ya ve aileme teşekkür ederim.

9 vii İÇİNDEKİLER Sayfa ÖZET... iv ABSTRACT... v TEŞEKKÜR... vi İÇİNDEKİLER... vii ŞEKİLLERİN LİSTESİ... x RESİMLERİN LİSTESİ... xiii KISALTMALAR... xv GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM HALK BİLİMİ MÜZECİLİĞİ VE SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MİRAS 1.1.Müze Kavramı Genel Olarak Açık Hava Müzeciliği ve Dünyadaki Örnekleri Türkiye de Açık Hava Müzesi Kurma Çalışmaları Halk Bilimi Müzeciliği Türkiye de Halk Bilimi Müzeciliği ve Örnekleri Açık Hava Müzeleri İle Halk Bilimi Müzeleri Arasındaki Farklar Halk Bilimi Müzeciliğini Bekleyen Tehlikeler Somut Olmayan Kültürel Miras İfade ve İçerik Folklordan Halk Bilimine Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Somut Olmayan Kültürel Mirasın Müzelenmesi Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Konusunda Uluslararası Kuruluşlar Tarafından Yapılan Çalışmalar UNESCO Tarafından Yürütülen Koruma Çalışmaları Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi Kültürel İfadelerin Çeşitliliğinin Korunması ve Geliştirilmesi Sözleşmesi ICOM- Milletlerarası Müzeler Konseyi Tarafından Yürütülen Çalışmalar... 47

10 viii Sayfa İKİNCİ BÖLÜM ANKARA SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MİRAS MÜZESİ 2.1. Müze Kurulum Hikâyesi Yönetim Şekli Müze Personeli Müze Uzmanı Stajyerler Müze Rehberi Müze Eğitmenleri ve Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcıları Müze Koleksiyonu Sergileme Modelleri Durağan Sergileme Dinamik Sergileme Canlandırma ( Canlı Performans) ve Uygulama Yoluyla Sergileme Müze Etkinlik ve İçerikleri Sözlü Gelenekler ve Anlatımlar Gösteri Sanatları Toplumsal Uygulamalar Ritüeller ve Şölenler Doğa ve Evrenle İlgili Bilgi ve Uygulamalar El Sanatları Müze Etkinlik Zamanlaması Günlük Etkinlikler Dönemsel Etkinlikler Kült Mekânında Müze, Müze Mekânında Kült ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ANKET VE DEĞERLENDİRMELER 3.1. Anket Birinci Aşama Analizleri Anket İkinci Aşama Analizleri Genel Değerlendirme

11 ix Sayfa SONUÇ KAYNAKÇA EKLER Ek 1. Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi Ek.2 Müze Yönergesi Ek.3 Müze Proje Metni Ek.4 Anket Formu ÖZGEÇMİŞ

12 x Şekil ŞEKİLLERİN LİSTESİ Sayfa Şekil 3.1. Cinsiyet oranları Şekil 3.2. Yaş oranları Şekil 3.3. Eğitim durumu oranları Şekil 3.4. Meslek oranları Şekil 3.5. Ne sıklıkla müze gezisi yapıyorsunuz? sorusuna verilen cevap oranları Şekil 3.6. Somut olmayan kültürel miras terimini daha önce duydunuz mu? sorusuna verilen cevap oranları Şekil 3.7. Somut olmayan kültürel miras ifadesi ve içeriği hakkında bir bilginiz var mı? sorusuna verilen cevap oranları Şekil 3.8. Somut olmayan kültürel miras hakkında bilginiz varsa bu bilgiyi nereden edindiniz? sorusuna verilen cevap oranları Şekil 3.9. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi ne nasıl geldiniz? sorusuna verilen cevap oranları Şekil Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi denildiğinde aklınıza gelen ilk şey nedir? sorusuna verilen cevap oranları Şekil Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nde ne görmeyi hayal ediyorsunuz? sorusuna verilen cevap oranları Şekil Bu müzeyi ziyaret etme amacınız nedir? sorusuna verilen cevap oranları Şekil Bu müzeye ilk ziyaretiniz mi? sorusuna verilen cevap oranları Şekil Daha önce böyle bir müze gezmiş miydiniz? sorusuna verilen cevap oranları Şekil Bu müze ziyaretim beni zaman tüneli içinde kültürel yolculuğa çıkaran bilgilendirici ve öğretici bir deneyim oldu yargısına katılım oranları Şekil Bu müzeye yapmış olduğum ziyaret boş zamanımı değerlendirme hususunda beklentilerimi karşılayan bir deneyim oldu yargısına katılım oranları Şekil Bu müze ziyaretimi başkalarıyla paylaşacağım yargısına katılım oranları Şekil Bu müze ziyaretimden sonra yakınlarımı ziyarete teşvik edeceğim yargısına katılım oranları Şekil Bu müze deneyiminizi hangi sosyal medya sitesinde paylaşırsınız? sorusuna verilen cevap oranları

13 xi Şekil Sayfa Şekil Müze gezisi sonrası somut olmayan kültürel mirasın ne olduğu ve içeriği hakkında bilgi sahibi oldum yargısına katılım oranları Şekil Müze gezisi deneyiminiz ardından somut olmayan kültürel mirasın size göre en ilgi çekici unsuru hangisidir? sorusuna verilen cevap oranları Şekil Müze gezisi sonrası somut olmayan kültüre dair en akılda kalıcı deneyiminiz nedir? sorusuna verilen cevap oranları Şekil Müze gezisi sonrası Somut Olmayan kültürel mirasların korunması, yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılmasının son derece önemli olduğunu anladım yargısına katılım oranları Şekil Müze yerel geleneklerin kavranmasını mümkün kılmaktadır yargısına katılım oranları Şekil Müze, geçmiş ile bugün arasında bağlantı kurmaktadır yargısına katılım oranları Şekil Müze kültürel mirasın unutulmaya yüz tutmuş unsurları ile ilgili farkındalık yaşatma çabasında olan ve bunu başaran bir kurumdur yargısına katılım oranları Şekil Müzenin rehber eşliğinde anlatılması daha sağlıklı bilgi edinmemi ve verimli vakit geçirmemi sağladı yargısına katılım oranları Şekil Müzede izlediğim uygulamalı anlatımlar ve gösteriler (Karagöz, kukla, masal anlatımı vb.) anlatılanları daha iyi anlamamı, somut olmayan kültürel mirası öğrenmemi ve keyifli vakit geçirmemi sağladı yargısına katılım oranları Şekil Müze Türk kültürüne dair somut olmayan kültürel miras değerlerinin yaşatılmasını ve gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlamaktadır yargısına katılım oranları Şekil Müze gezisinden memnun kaldım yargısına katılım oranları..129 Şekil Müze personelinin davranış ve tutumu olumluydu yargısına katılım oranları.129 Şekil "Bu müze gezdiğim diğer müzelerden çok farklıydı yargısına katılım oranları Şekil "Somut olmayan kültürel mirasın yaşatıldığı bu tarz müzelerinin sayılarının artmasını ve her yerde kurulmasını istiyor bu durumu kültürümüzün yaşatılması için gerekli görüyorum" yargısına katılım oranları Şekil Müze, kürselleşen dünya düzeninde kültürel değerlerimizin korunması ve yaşatılması açısından önemlidir yargısına katılım oranları

14 xii Şekil Sayfa Şekil Müzenin her yaştan kişinin eğitim ve öğretimine büyük katkısı vardır yargısına katılım oranları Şekil Özellikle ilköğretim, lise ve üniversite düzeyinde ki genç nesillerin kültürel değerlerimizi öğrenmeleri için bu müzeye gelmelerini faydalı buluyorum yargısına katılım oranları Şekil Diğer camekan arkası envanter müzeciliğinden farklı uygulamalı halk bilimi müzecilik anlayışına sahip olan bu müzeyi başarılı buldum yargısına katılım oranları

15 xiii RESİMLERİN LİSTESİ Resim Sayfa Resim 2.1. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi dış görünüş Resim 2.2. Gelin odası Resim 2.3. Muhabbet odası Resim 2.4. Masal odasında ziyaretçilere masal anlatımı Resim 2.5. Somut olmayan kültürel miras taşıyıcısı, masal ebesi tarafından ziyaretçilere masal anlatımı Resim 2.6. Bilmece sepeti Resim 2.7. Âşık Mustafa Aydın ın sazından halk hikâyeleri anlatımı Resim 2.8. Ziyaretçiler ile mani atışması Resim 2.9. Atölye odasında Karagöz- Hacivat gösterisi Resim Karagöz- Hacivat gösterisi, perde arkasından görünüş Resim Hamamönü Hıdırellez Şenlikleri müze ekibi ve Türk Halk Bilimi Bölümü öğrencileri tarafından sunulan orta oyunu gösterisi Resim Kukla gösterisi Resim Meddah gösterisi Resim Âşıklar şöleni Resim Âşık Mustafa Aydın ile halk türküleri dinletisi Resim Ziyaretçilerle oynanan köy seyirlik oyunlarına bir örnek arı oyunu Resim Ziyaretçilerle oynanan köy seyirlik oyunlarına başka bir örnek Kıbrıs harekâtı oyunu Resim Oyun odası (mangala, dokuz taş vb. oyunların öğrenimi)...79 Resim Çocuk oyunlarından topaç çevirme Resim Halat çekme oyunu Resim Diş buğdayı meslek tayini ritüeli Resim 2.17.Temsili kız isteme töreni tuzlu kahve ikramı Resim Temsili kız kına gecesi Resim Temsili erkek kına gecesi Resim Hamamönü Hıdırellez Şenlikleri gül ağacına dilek bağlama Resim Hıdırellez ateşinden atlama Resim Çiğdem Şenliği esnaf gezmesi Resim Temsili üzerlik tütsüleme Resim Halk hekimliği uygulama materyallerinden örnekler Resim Ihlamur baskı yapımı...86 Resim Ihlamur baskı yapımı Resim Ebru sanatı yapımı...86 Resim Ebru sanatı örneği Resim yılı Otuz Gün Otuz Gece Ramazan Eğlenceleri kapsamında gerçekleştirilen meddah gösterisi Resim Karagöz- Hacivat gösterisi Resim Müze bahçesinde gerçekleştirilen geleneksel Aşure Günü etkinliğinden bir görüntü Resim Aşure ikramı Resim Dolap çevirmek deyimi ve hikâyesinin anlatımı Resim Çeşitli deyimler ve hikâyelerinin anlatımı Resim Temsili kız isteme töreni Resim Evlilik isteği belirtisi; pilava kaşık saplama örneği... 90

16 xiv Resim Sayfa Resim Tarihi Ankara Fotoğrafları Sergisi açılışı Resim Faruk Dericizade tarafından ziyaretçilere sergi hakkında bilgi aktarımı Resim Keçe atölyesi Resim Çiğdem Şenliği Resim Çiğdem Şenliği esnaf gezmesi Resim Âşık Mustafa Aydın tarafından hikâye anlatımı Resim Oyuncak atölyesi Resim Hıdırellez kapısından geçiş Resim Yumurta tokuşturma Resim Hıdırellezin Halk Takvimindeki Yeri konulu konferans Resim Kukla gösterisi Resim Prof. Dr. Özkul Çobanoğlu ile Türk mitolojisi üzerine söyleşi Resim Geri dönüşüm malzemelerinden oyuncak yapımı Resim Geri dönüşüm malzemelerinden oyuncak yapımı Resim İshak Tekgül ile gölge oyunu üzerine söyleşi Resim Müzenin bir yıllık faaliyetlerini içeren film gösterimi Resim Müze kurucu başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz un 1. yıla ilişkin konuşması Resim Ziyaretçiler ile etkinlik kapsamında çeşitli el işleri yapımı...97 Resim Ahilik Haftası etkinliği kapsamında geleneksel mesleklerin anlatımı Resim Müze hakkındaki öneri ve şikâyetlerin zembile atılması Resim Polonyalı ozanlar ve Türk âşıkları tarafından müzede verilen konser (1.gün. 98 Resim Konser (2. Gün) Resim Polonyalı masalcılar tarafından masal anlatımı Resim Türk masalcılar tarafından masal anlatımı Resim Âşık Şeref Taşlıova yı anma programı Resim Babam Şeref Taşlıova konulu konferans Resim Bez Bebek Atölyesi Resim Bez bebek yapımı Resim Hamamönü Çiğdem Şenliği Resim Çiğdem pilavı ikramı Resim Nevruz Çiçektir Biyolojik Çeşitliliktir sergisi Resim Nisan kutlamaları kapsamında çocuklarla oyuncak yapımı Resim Etkinlik kapsamında yapılan oyuncak örnekleri Resim Hamamömü Hıdırellez Şenlikleri balık boyama Resim Dede Korkut Hikâyelerinden Boğaç Han hikâyesinin canlandırılması Resim Masal anlatıcılığı eğitimi Resim Masal anlatımı Resim Ihlamur baskı yapımı Resim Serçe Dede Türbesi yılında çekilmiş bir görüntü Resim Eskiden türbe olduğu iddia edilen müze bahçesine günümüzde gerçekleştirilen Serçe Dede Türbesi ziyaretlerinden bir görüntü Resim Müze binası (2009 yılında çekilmiş dış görüntü) Resim Müze binası (2009 yılında çekilmiş giriş kapısı görüntüsü

17 xv KISALTMALAR Bu çalışmada kullanılmış kısaltmalar, açıklamaları ile birlikte aşağıda sunulmuştur. Kısaltmalar Ed. ICOM KİFAÇ ODTÜ Ör. SOKÜM THBMER UNESCO Vb. Açıklamalar Editör Uluslar Arası Müzeler Konseyi Kültürel İfadelerin Çeşitliliği Orta Doğu Teknik Üniversitesi Örneğin Somut Olmayan Kültürel Miras Türk Halk Bilimi Araştırma Uygulama Merkezi Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu Ve benzeri

18

19 1 GİRİŞ 20. yüzyıla kadar müzeler, yalnızca eser toplayan, koruyan, saklayan, inceleyen ve sergileyen, pasif yöntemlerle idare edilen, gelişime ve değişime kapalı, durağan kurumlar olarak görülmekteydi. Ancak 20. yüzyıla girişle her alanda olduğu gibi müzecilik alanında da çağdaş yaklaşımlar ve gelişmeler görülmeye başlanmıştır. Altınbaş ve Özdemir in de belirttiği gibi Topluma uzaktan bakan klasik müzeciliğin durağan mekân anlayışından, kültür ünitesi olarak kurgulanan yaşayan çağdaş müzecilik anlayışına doğru geçiş, müzeciliğin çehresini değiştirmiştir. 1 Yenileşme ve çağdaşlaşma döneminde müzeler yalnızca ülke idarelerine ait eserlerin saklanıp, korunduğu yerler olmaktan çıkarak, toplumun belleğini oluşturan, bilgi ve deneyimlerinin artmasını sağlayan, kişisel beğenilerin gelişmesine de etki eden birimler halini almışlardır. Toplumların, kültürlerini ancak müzeler aracılığı ile tanıyarak gelecek nesillere aktarabileceklerini ifade eden Meliha Kayaalp 20. yüzyıl sonrası gelişen müzeleri içinde bulundukları toplum adına kültürel birikimi, kültürel değerleri toplayan, belgeleyen, koruyan ve bilimsel yöntemlerle oluşturduğu koleksiyonu halka sergileyerek toplumun gelişimine ve eğitimine katkıda bulunan 2 kurumlar olarak tarif etmektedir. Şüphesiz müzecilik biliminin kökeninden günümüze kadar var olan algısı bir şeyi saklamak ve korumaktır. Bu algı günümüzde halen devam etmekle birlikte, müzecilik bilimi açısından günümüzde değişense saklanan şeyin ne olduğu ve nasıl korunduğudur. Kökeni oldukça eskiye dayanan müzeler, bildiğimiz kadarıyla 15.yy sonunda ortaya çıkmış ve 18.yy ortalarından başlayarak da artış göstererek yayılmıştır. Kuşkusuz müzelerin asli görevi insanlığın tarihine ait olan eserleri ve değerleri korumaktır. Fakat başlangıcında eski eşyaların toplandığı ve sergilendiği mekânlar olan müzeler, günümüzde sosyolojik, teknolojik, psikolojik, pedagojik içerikler ve işlevler edinmiş, üniversitelerde açılan müzecilik bölümleri ve yüksek lisans programları ile bilimsel bir kimlik kazanmıştır. Geçmişte eski eser koleksiyonlarının yalnızca depolandığı veya sergilendiği müzeler, artık çağdaş müzecilik anlayışı ile yeniden yapılandırılmış birer eğitim kurumu haline gelmişlerdir. Küreselleşme olgusu ve teknolojik değişmeler ile birlikte kültür kavramına bakış da değişmiş, eserlerin yalnızca korunup saklandığı klasik müzeler yerini modern 1 Altunbaş, A, Özdemir,Ç. (2012). Modern Müzecilik Anlayışı ve Ülkemizde Müzeler,Ankara, Kayaalp, M. (2010). Kent Müzeciliğinin Önemi ve Kültüre Olan Katkısı., (26-27 Mart 2010, Erciyes Üniversitesi).Kent Hafiza Merkezleri, Kent İhtisas Kütüphaneleri, Kent Arşivleri ve Kent Müzeleri Sempozyumu, Bildiriler ve Tartışmalar Kitabı. Birinci Baskı. Ankara. Detay Yayıncılık, s.12-16

20 2 müzelere bırakmıştır. Farklı yaklaşımları içinde barındıran müzeciliğin farklı türleri bulunmaktadır. Bu türlerden birisi çalışmanın da konusunu oluşturan halk bilimi (folklor) müzeciliğidir. Müzecilik geçmişi yakın bir tarihe dayanan Türkiye de, müzecilik değerli ve eski eserlerin belirli mekânlarda depolanmasıyla başlamıştır. Dünyanın gelişmiş birçok ülkesinde müze çeşitliliğine rastlanırken, Türkiye de ağırlıklı olarak arkeolojik ve etnografik nitelikte eserlerin sergilendiği müzeler görülmektedir. Halk bilimi, oyuncak, kent müzelerinin sayılarının oldukça az olduğu, var olanlarının ise belediyeler, üniversiteler ya da özel kişilere ait kurumlar olduğu görülmektedir. Özellikle dokunulabilir çağdaş müze yaklaşımı içerisinde değerlendirilebilecek halk bilimi müzeciliği anlayışı Türkiye de ancak günümüzde yeni gelişmeler göstermektedir. Küreselleşen dünya düzeninde yok olmaya devam eden yerel kültürel değerlerin koruma altına alınması ve yeni nesillere aktarılması konusunda halk bilimi müzeciliği önemli bir yere sahiptir. Öcal Oğuz, Küreselleşme ve Uygulamalı Halk Bilimi isimli kitabında halk bilimi müzelerinin, kaybolan ve kaybolmakta olan halk kültürü değerlerinin dünyadaki küreselleşme ile ortaya çıkan tek-tipleşme karşısında yerel renk ve özellikleri korumasıyla kültür turizmi açısından önemli bir işlev göreceklerini 3 ifade etmiştir. Yerel ve ulusal kültürlerin popüler kültür karşısında yok olduğu, insanlığın kültürel çeşitliliğinin kaybolduğu ve tektipleşmenin hızla arttığı kültürel yıkım karşısında birçok ülke, kültürünü koruma yolunda önemli adımlar atmaktadır. Bu anlamda UNESCO, (Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu) insanların binlerce yıllık deneyimleri sonucu oluşan kültürlerinin korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması için çalışmalar yapmaktadır. Bu çalışmalar içerisinde üç sözleşme oldukça önemlidir. Birincisi 1972 tarihli Dünya Kültürel ve Doğal Mirasın Korunması Sözleşmesi, ikincisi 2003 tarihli Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi ve üçüncüsü 2005 tarihli Kültürel İfadelerin Çeşitliliğinin Korunması Sözleşmesi dir. Bu sözleşmeler içerisinde 2003 yılında hazırlanan Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi ne Türkiye 2006 yılında taraf olmuştur. Bu sözleşmenin kabulünden sonra Türkiye ulusal kalıtları yaşatabilmek için kültür koruma politikaları geliştirmiştir. Bu kültür koruma yöntemlerinden biri de var olan kültürel değerleri yani yereli, ortamında bağlamına uygun 3 Oğuz, Ö. ( 2013) Küreselleşme ve Uygulamalı Halk Bilimi. ( İkinci Baskı). Ankara: Akçağ Yayınlar, s.74

21 3 bir şekilde yeniden üretmek veya müzelemektir. Koruma altına alınması ve müzelenmesi gerekenler yalnızca maddi kültür unsurları, eski eşyalar, harabeler, anıtlar, sikkeler değildir. Özellikle küreselleşme ve tek tipleşmenin hızla ilerlediği günümüzde korunması gerekenler aynı zamanda, kültürümüzün özünü oluşturan insanlığın sözlü ve somut olmayan miraslarıdır. Somut olmayan kültürel mirasın korunması, yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılmasının en görünür alanı ise uygulamalı halk bilimi müzeleridir. Tezin inceleme konusunu oluşturan Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi bu bağlamda Gazi Üniversitesi ve Altındağ Belediyesi ortaklığında 2013 yılında kurulmuş bir halk bilimi müzesidir. Müze, Ankara'nın ilçelerinde yapılan altı aylık alan araştırması sonucu elde edilen verilerin dinamik bir şekilde yeniden üretilip uygulama modellerine dönüştürülerek kuşaktan kuşağa aktarımını hedeflemektedir. Tezin genelinde "uygulamalı halk bilimi müzeciliği" anlayışının Türkiye deki ilk örneklerinden biri olan Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nin faaliyetleri incelenmiş, kültürel değerlerin gelecek kuşaklara aktarımında müzenin işlevi ve önemi değerlendirilmiş ve müzenin halk kültürünü nasıl aktardığı örnekler ve görseller aracılığıyla aktarılmıştır. Bugüne kadar halk bilimi müzeciliği ve somut olmayan kültürel mirasın müzelenmesi konuları üzerinde araştırmacılar tarafından birçok çalışma yapılmış fakat bu alanda kurulmuş örnek bir müze bulunmadığı için bu araştırmaların görünürlüğü sağlanamamıştır. Bu bağlamda bir halk bilimi müzesi olan Ankara SOKÜM Müzesinin örnek olarak incelenmesi, öncesinde yapılan ve gelecekte yapılacak olan araştırmaların da daha sağlam ve görünür bir zemine oturtulmasına katkı sağlayacaktır. Tez kapsamında müzeye gelen ziyaretçilerle yapılan anket çalışmaları ile kamuoyunun halk bilimi müzeciliğine bakışları ve düşünceleri tespit edilerek konunun önemi de ortaya konmuştur. Ayrıca bu çalışma başka halk bilimi konulu müze kurulum projelerine de örnek teşkil edecektir. Çalışmada araştırma model ve türlerinden örneklem, doğal gözlem ile veri toplama teknikleri (fotoğraf, video vb.) ve anket modeli kullanılmıştır. Müzenin günlük ve dönemsel faaliyetleri gözleme dayalı tarama yönetimi ile tespit edilmiştir. Müze faaliyetlerinin ve müze çalışmalarının içinde katılımcı olarak yer alınmış ve söz konusu anketler müze ziyaretçileri ile birebir yapılmıştır. Anket çalışmaları sonucu elde edilen veriler, müzenin somut olmayan kültürel mirası yaşatma ve aktarmadaki başarısını ortaya koymaya yardımcı olmuştur. Ayrıca bu çalışma ile kültürel değerlerin müzeleme yöntemi ile korunması ve aktarılması konuları Ankara SOKÜM Müzesi örneğinde yorumlanmıştır.

22 4 Tez, Giriş, Halk Bilimi Müzeciliği ve Somut Olmayan Kültürel Miras, Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi, Anket ve Değerlendirmeler olmak üzere üç bölüm ve Sonuç tan oluşmaktadır. Birinci bölüm genel olarak müzecilik, halk bilimi müzeciliği ve somut olmayan kültürel miras konularını içermektedir. Bu bölümde ilk olarak açık hava müzeciliği, açık hava müzeciliğinin dünyadaki ilk örnekleri incelenerek, Türkiye de açık hava müzesi kurulması yönünde yapılan çalışmalardan bahsedilmiştir. Sonrasında halk bilimi müzeciliği çerçevesinde Türkiye de halk bilimi müzeciliği ve örnekleri incelenmiş, açık hava müzeleri ile halk bilimi müzeleri arasındaki farklar tartışılmıştır. Halk bilimi müzeciliğini bekleyen tehlikelerin tartışıldığı bu bölümde somut olmayan kültürel miras ifadesi ve içeriği, somut olmayan kültürel mirasın müzelenmesi ve korunması konuları ele alınmıştır. Son olarak somut olmayan kültürel mirasın korunması konusunda uluslar arası kuruluşlar tarafından yapılan çalışmalar incelenmiştir. İkinci bölümde, tez çalışmasının ana konusunu oluşturan ve birinci bölümde aktarılan konulara örneklem teşkil eden, Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesinin içerik ve faaliyetleri incelenmiştir. Müzenin kurulum hikâyesi, yönetim şekli, müze personeli, müzenin sahip olduğu koleksiyon, bu koleksiyonu sergileme modelleri, müzenin etkinlik ve içerikleri, etkinlik zamanlaması, açıldığı günden bu yana gerçekleştirilen dönemsel etkinlikleri görseller kullanılarak, katılımcı gözleme dayalı veri toplama tekniği ile ele alınarak yorumlanmıştır. Ayrıca restorasyon çalışmaları öncesi müze bahçesinde yer aldığı iddia edilen bir türbe de bu bölümde kısaca incelenmiştir. Üçüncü bölümde müzeyi ziyaret eden 50 kişi ile yapılan anket çalışmalarının analizlerine yer verilmiştir. Katılımcılar ile yapılan iki aşamalı anket çalışmaları ayrı ayrı incelenmiştir. Her bir anket sorusuna verilen cevap oranları tek tek grafikler ile analiz edilmiş ve çıkan sonuçlar her bir soru özelinde yorumlanmıştır. Yapılan anket çalışmaları anket analiz programlarından biri olan SPSS yöntemi en son sürümü IBM SPSS Statistics 22.0 kullanılarak değerlendirilmiş ve yorumlanmıştır. Anket sorularının analizinden sonra, müze gezisi öncesi ve sonrası olmak üzere iki aşamada gerçekleştirilen anketlerin karşılaştırıldığı ve sonuçlara ulaşıldığı genel bir değerlendirme yapılmıştır. Yapılan anket çalışması analizleri ile Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesinin somut olmayan kültürel mirası yaşatma ve aktarma amacına ulaşıp ulaşamadığı ölçülmüş ve bu alandaki başarısı bilimsel veriler ile ortaya konmuştur. Anket çalışmalarının aynı

23 5 zamanda genel itibariyle tez çalışmasının pratikte daha sağlam bir zemine oturtulmasına katkı sağladığı düşüncesi tartışılmıştır. Sonuçta ise, anket çalışmalarından elde edilen veriler ışığında uygulamalı halk bilimi müzeciliği bağlamında Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesinin işlevi ve önemi tartışılmış, elde edilen sonuçlar genel olarak değerlendirilerek yorumlanmıştır.

24 6

25 7 BİRİNCİ BÖLÜM HALK BİLİMİ MÜZECİLİĞİ VE SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MİRAS 1.1. Müze Kavramı Genel Olarak Müze sözcüğü, Yunan mitolojisinde yer alan ilham perilerinin (Muses) düşünme yeri ya da tapınağı anlamındaki Yunanca mouseion Latince Museum sözcüğünden türemiştir 4. Müze sözcüğü, Grek mitolojisinde Musalar adı verilen tanrıçalara adanan tapınak ve Atina da Musalara ayrılan tepe, Grek pantheonunda ise, müzik ve şiir, ilham eden esin perileri anlamına gelmektedir 5. Yunan Mitolojisinde sanat tanrıçaları ya da esin perileri olarak bilinen Zeus un dokuz kızı, Musalar epiğin, müziğin, şiirin, tarihin, dansın koruyuculuğunu üstlenirler. Latince kökenli museum -yani müze- kelimesi de kökenini bu dokuz tanrıçaya verilen addan alır 6. Romalıların müze sözcüğünü felsefi tartışma yerlerini belirtmek için kullandıklarını ifade eden Onur a göre müze sözcüğü 15. yüzyılda Floransa da Mecidi ailesinin bir üyesi olan Lorenzo nun koleksiyonunu betimlemek için yeniden canlandırılmıştır. 17. yüzyılda antik nesneleri betimlemek için kullanılan terim 18. yüzyılda bir koleksiyonu koruyan, sergileyen ve halka açan kuruluş, anlamında kullanılmaya başlanmıştır. 18. yüzyılın sonlarında müze, koleksiyonun kendisinden çok, kültür mirasıyla ilgili nesneleri depolamak ve sergilemek için kullanılan bina anlamında kullanılmaya başlanmıştır. Daha yakınlarda, açık hava müzesi, ekomüze gibi oluşumların öne çıkmasıyla binaya yapılan vurgu gerilemiştir. Günümüzde ise müze terimi, sanat galerilerini, bilim ve keşif merkezlerini içine alacak biçimde oldukça genişlemiştir. 7 Geçmişle, bugün ve gelecek arasında bağ kuran, kültürel ve tarihi mirasın saklanıp korunarak yeni nesillerle tanıştırılmasını sağlayan, bilimsel araştırmalara ve eğitimlere açık olan müzeler için günümüzde farklı tanımlar yapılmaktadır. 4 Bekir Onur. Çağdaş Müze, Eğitim ve Gelişim Müze Psikolojisine Giriş, Ankara: İmge Kitabevi,2012, s.20 5 (Başaran, 1995: 49; Gerçek, 1999:1) den Aktaran; Vedat Keleş, Modern Müzecilik ve Türk Müzeciliği Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Cilt 2, Sayı,s 2 6 Evrim Ölçer Özünel, Somut Olmayan Kültürel Mirasın Müzelenmesi Sempozyum Bildirileri, "Söz" Artık Müzede: Kültürel Bellek, Küreselleşme Ve Eğitim Bağlamında Sözlü Kültürün Korunması Ve Duyarlılık Geliştirilmesi Üzerine, Ankara: Başak Matbaacılık,2004, s.84 7 Onur,2012, s.20

26 8 Türk Dil Kurumu tarafından hazırlanan Büyük Türkçe Sözlük te müze sanat ve bilim eserlerinin veya sanat ve bilime yarayan nesnelerin saklandığı, halka göstermek için sergilendiği yer veya yapı 8 olarak tarif edilmektedir yılında Viyana da toplanan 21. Genel Meclis tarafından yeni şekli kabul edilen Milletlerarası Müzeler Konseyi (ICOM) tüzüğünün 3. madde 1. fıkrasında müze, toplumun ve onun gelişiminin hizmetinde, kamuya açık, eğitim, çalışma ve haz amacıyla insanlığın ve etrafındakilerin somut ve soyut mirasını toplayan, muhafaza eden, araştıran, ileten ve sergileyen, kar amacı gütmeyen kalıcı bir kuruluş olarak tanımlanmaktadır. 9 Bakanlar kurulunun tarihli kararı ile tarih ve sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren Milletlerarası Müzeler Konseyi (ICOM) Türkiye Milli Komitesi Yönetmeliği nin 4. maddesinde müze "Kültür eserlerini koruyan ve bu eserleri etüd, eğitim ve bedii zevki yükseltme amacıyla toplu halde teşhir eden kamu yararına çalışan, sanata, ilme, sağlığa, teknolojiye, ait koleksiyonları bulunan müesseseler 10 olarak tarif edilmektedir. Aynı yönetmeliğin 5. maddesinde ise müzelerin daha geniş tarifi; Daimi teşhir bölümü bulunan kütüphaneler ve arşiv merkezleri, resmi şekilde halkın ziyaretine açık bulunan tarihi anıtlar, tarihi anıtlara ait binaların kısım ve müştemilatı, tarihi, arkeolojik tabii önemi haiz mevkiler ve parklar, hayvanat bahçeleri, akvaryumlar ve benzeri teşekküller 11 şeklinde yapılmaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığı Müzeler İç Hizmetler Yönetmeliğinin Genel Hükümler başlığı 4. maddesinde ise müze Kültür varlıklarını tespit eden, ilmi metotlarla açığa çıkaran, inceleyen, değerlendiren, koruyan, tanıtan, sürekli ve geçici olarak sergileyen, halkın kültür ve tabiat varlıkları konusundaki eğitimini, bedii zevkini yükselten, dünya görüşünü geliştirmede tesirli olan daimi kuruluş 12 şeklinde tanımlanmıştır. Türkiye de, çeşitli kurumlara bağlı olarak faaliyetlerini devam ettiren müzeler bulunmaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığı başta olmak üzere diğer bakanlıklara ait 8 Türk Dil Kurumu. (1998). Türkçe Sözlük- Cilt 2 Ankara: TDK 9 ICOM Tüzüğü- (Erişim Tarihi: ) 10 Milletlerarası Müzeler Konseyi (ICOM) Milli Komitesi Yönetmeliği, (1970) T.C. Resmi Gazete, Sayı: 13691, Madde numaralı kaynak, Madde Kültür ve Turizm Bakanlığı, Müzeler İç Hizmetler Yönetmeliği. Genel Hükümler 30/04/1990, Madde 4.

27 9 müzeler, Türkiye Büyük Millet Meclisi ne bağlı saray müzeler, vakıflara ait müzeler bu kapsamda değerlendirilebilir yılı itibariyle, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü bünyesinde müzecilik faaliyetlerini yürüten 194 müze bulunmaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığı denetimindeki özel müze sayısı ise 197 dir Açık Hava Müzeciliği ve Dünyadaki Örnekleri Açık Hava Müzesi açık havada durmaktan etkilenmeyecek etnografik eserlerin sergilendiği müze şeklinde tanımlanmaktadır. 14 Müzeler, bilindiği üzere 15. yüzyılın sonunda ortaya çıkmış, 18. yüzyıldan bu yana da sayısında önemli artışlar göstererek yayılmıştır. Tarihin ve kültürel geçmişin dört duvar arasından çıkarılarak bütün canlılığıyla sergilendiği, dünyada ilk örnekleri 19. yüzyılın sonlarında ortaya çıkmaya başlayan açık hava müzeleri, Avrupa da oldukça yaygındır. Bulundukları bölgelerin yüzyıllık tarihi ve kültürel geçmişlerini, tarih kitaplarından ve müze camekânlarından çıkararak, farklı konseptleriyle sergileyen açık hava müzeleri, büyük ilgi görmektedir. Özellikle Avrupa da öne çıkan, geniş araziler üzerine kurulmuş açık hava müzeleri, bir toplumun kültürünü, geçmişini, mimarisini, tarihini, bilgi ve deneyimlerini, sosyal yaşantılarını tanıyabilmek için gezilebilecek önemli turizm mekânları halini almıştır. Avrupa müzecilik tarihi içerisinde açık hava müzeciliğinin farklı bir alan olarak yer edinmesi, Avrupa kıtasının endüstri devrimini gerçekleştirdiği ve bu ilerleme sonucunda sömürgeleşme sürecinin başladığı dönemde gerçekleşmiştir. Bir anlamda Avrupa da açık hava müzelerinin oluşumu uluslaşma hareketleriyle doğru orantılıdır denilebilir. Köken arama çabaları ile etnik kökene sahip olmak isteyen modern ulus devletlerin tarihlerini yeniden inşa etmelerinde; açık hava müzeleri işlevsel kurumlardır. 15 Günümüzde çoğu sırasıyla Kuzey, Batı, Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinde toplanmış irili ufaklı binden fazla açık hava müzesi vardır yılında tespit edilen ve ortaya konan verilere göre; Avrupa da yer alan müzelerde karakteristik yapı korunmaktadır. Sadece İsveç, Norveç, Danimarka ve Finlandiya da 500 civarında açık hava müzesinde 6000 i aşkın 13 Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2015 Mali Yılı (Tahmini) Bütçesi Sunumu, ( 2014), s Doğan, A. (2009) Büyük Türkçe Sözlük. Ankara: Akçağ, yayınları 15 Demir, S. (2013). Türkiye de Açık Hava Müzeleri Açıldı Açılıyor Açık Hava Müzelerine Yeni Bir Bakış. Milli Folklor, (99),

28 10 geleneksel yapı yer almaktadır. Dünya da ilk açık hava müzesinin temeli 1872 yılında İsveç te atılmıştır( ); İsveç-Stockhom da 1891 yılında açılan Skansen Açık Hava Müzesi nden sonra, uygulamalı halk bilim müzeciliği Avrupa da hızla yayılmış, 1894 te Norveç-Oslo, 1897 de Danimarka- Kopenhag, 1901 de Danimarka-Frilandsmuseet, 1908 de Finlandiya- Helsinki, 1909 da Danimarka- Aarhus, 1912 de Hollanda-Arnhem, 1934 te Almanya- Clopperburg ve 1936 yılında Romanya-Bükreş, 1938 de İngiltere- Castle müzesi, 1964 yılında Bulgaristan-Etur, 1976 yılında Ukrayna-Kiev açık hava müzeleri açılmıştır. Kaynaklar Avrupa dışında ise Amerika da 70, Afrika da 20 ve Asya da 10 civarında folklor açık hava müzesinin varlığını işaret etmektedir. Bu müzelerin her biri yüzlerce bazıları binlerce dönüm arazi içinde onlarca özgün halk kültürü mimari eserini ve bu yapıların içinde ve dışında korunan ve yeniden üretilerek yaşatılan sayısız halk kültürü ürününü içermektedir yılında aktarılan bu verilerin akabinde 2015 yılına gelindiğinde açık hava müzelerinin ve bu müzeleri ziyaret eden turist sayısının her geçen gün daha da arttığı görülmektedir. Avrupa da yer alan açık hava müzelerinden örnek verecek olursak; İsveç Stockholm da bulunan Skansen Açık Hava Müzesi dünya üzerinde en çok öne çıkan açık hava müzelerindendir yılında kurulan Skansen, dünyanın ilk açık hava müzesi olma özelliğine sahiptir. Artur Hazelius, sanayileşmenin ve hızlı kentleşmenin etkisiyle kaybolmaya başlayan İsveç kültürünün ürünlerini devletin desteğini de alarak halktan bağış yoluyla müze için toplamıştır. Skansen, 150 tarihi binadan oluşmaktadır. Bu binalardan üçü dışında hepsi orijinaldir. İsveç in eski dönemlerini, kültürel değerlerini ve gündelik köy yaşantısını yansıtan müzede, geleneksel kıyafetlerini giymiş yerli halk, küçük köy evlerinde gündelik işlerle uğraşmakta ve geleneksel yaşamı sürdürmektedir. Müzede gerçekleştirilen günlük etkinliklerin yanı sıra dönemsel olarak geliştirilen konseptler ışığında da etkinlikler düzenlenmektedir. Geleneksel el sanatları atölyelerinin de düzenlendiği müze İsveç in bütün bölgelerinin yerel kültürünü ve geleneklerini yaşatmaktadır. 17 Skansen, uluslaşma, milli bir şuur etrafında birleşme, bir kimlik oluşturma amaçlarıyla kurulmuş, kültür endüstrisi alanında önemli faaliyetler gösteren bir kurumdur. Diğer bir açık hava müze örneği ise İngiltere Durham da bulunan ve 1972 yılında açılan Beamish Açık Hava Müzesi dir lü yıllarda ülkenin içinde bulunduğu sosyal yaşantının yer aldığı müzede sanayi devriminin de yansımaları görülmektedir Oğuz, M. Ö. (2003).Türkiyede Halk bilimi Müzeciliği ve Sorunları Sempozyumu.,M. Ö. Oğuz ve T. Saltık Özkan ( Yayına Hazırlayanlar).Türkiye de Halk Bilimi Müzeciliği ve Sorunları Sempozyum Bildirileri. Birinci Baskı. Ankara. Gazi THBMER Yayınları, s Skansen Açık Hava Müzesi- (Erişim Tarihi: ).

29 11 hektarlık geniş bir alana kurulan müzede, döneme ait mimarinin bulunduğu kent meydanı ve kırsal yaşam canlandırılmaktadır. Eskiye dair demir atölyeleri, bahçe işleri, şeker fabrikaları, bisiklet tamirhaneleri, geleneksel yemeklerin yapıldığı büyük taş fırınlı mutfaklar gibi birçok kültürel öğe aslına uygun bir şekilde canlandırılmaktadır. 18 Ukrayna Kiev de bulunan Pirogovo Açık Hava Müzesi bu anlamda değerlendirilebilecek, eski tarihe sahip bir açık hava müzesidir. 17. yüzyıldaki yaşamın canlandırıldığı müze, Avrupa daki en büyük açık hava müzelerinden biridir. Asırlık evlerin yer aldığı köylerden oluşan müze 150 hektarlık bir araziye kurulmuştur. 17. yüzyıl geleneksel Ukrayna kostümleri giyen insanların çalıştığı müzede, zanaat atölyeleri, çiftlikler, demiryolu, ev mimarisi, yansıtılan döneme ait eşyalar ve gündelik yaşama dair ne varsa korunmakta ve yaşatılmaktadır. 19 Kültürel değerlerin koruma altına alınması, gelecek kuşaklara aktarılması anlamında, açık hava müzelerinin önemi büyüktür. Açık hava müzeleri, 21. yüzyılda teknolojik gelişmeler, küreselleşme, sanayileşme gibi birçok sebeple kaybolan ve kent ortamında uygulama olanağını yitiren kültürel değerlerin mimari yapılar içerisinde koruma altına alınarak yaşatılabileceği, yerel kültürün dünyaya tanıtılabileceği en önemli merkezler halini almışlardır. Kültürel değerler ve uygulamalar şehir merkezinde ve modern hayatın içerisinde yaşatılamasa da açık hava müzelerine gidildiğinde bu değerlerin koruma altına alındığı ve bu mekânlara gelen insanların, geleneksel kıyafetinden, ekmek yapımına, sebze yetiştirmesinden, oyunlarına kadar olan geçmiş kültürleri hakkında bilgi sahibi oldukları görülmektedir Türkiye de Açık Hava Müzesi Kurma Çalışmaları Açık hava müzeleri, Avrupa da, Kuzey Avrupa ülkeleri ile başlamış kısa sürede bütün kıtaya yayılmıştır. Sonraki dönemde ise Amerika Birleşik Devletleri nde, Uzak Doğu da ve Rusya da benimsenmiştir. Türkiye de açık hava müzeciliği alanında araştırmalar ve çalışmalar ancak son yıllarda yapılmaya ve artmaya başlamıştır. Türkiye de açık hava müzelerinin fiili olarak anılması, ICOM tarafından 9 Temmuz 1956 tarihinde İsviçre de düzenlenen IV. Uluslararası Konferans ile olmuştur. Aynı kuruluş tarafından düzenlenen Türkiye nin de katıldığı V. Genel Kurul da, halk kültürünün kaybolmakta olan 18 Beamish Açık Hava Müzesi - Tarihi: ). 19 Pirogovo Açık Hava Müzesi (Erişim Tarihi: ).

30 12 değerlerini koruma altına almak için ülke içinde var olan çeşitli yaşam şekillerini yansıtan otantik, karakteristik mimari eserlerin, kullanılan aletlerin, zirai faaliyetlerin, el sanatlarının tipik unsurları seçilerek taşınmazların yerlerinden sökülerek aslına uygun bir şekilde bozulmadan belirlenen arazi üzerine yerleştirilmesi ve yeniden canlandırılması ile açık hava müzeleri kurulması kararı alınmıştır. 20 Bir anlamda Türkiye deki araştırmacılar bu karardan sonra açık hava müzeciliğine dair dikkat çeken girişimlerde bulunmuşlardır. Bu konuya ilişkin hayata geçirilen en önemli çalışma, Türkiye de yapılan müzecilik çalışmalarına zemin ve örnek oluşturan, ICOM tarafından 1956 da düzenlenen IV. Uluslararası Konferanstan önce Atatürk ün de girişimleri ile 1930 yılında açılan Ankara Etnografya Müzesi dir. Daha sonra ise bu konu Türkiye de ilk olarak Hamit Zübeyr Koşay tarafından ele alınmıştır. Konuya ilişkin hazırlamış olduğu bir raporla 1957 yılında Danimarka ve İsveç te toplanan Açık Hava Müzeleri Konferansına katılan Koşay, sonrasında Milli Eğitim Bakanlığına bir rapor sunmuş ve 1962 yılında Türkiye de açık hava müzelerinin kurulmasına ilişkin bir muhtıra vermiştir. Dönemin Milli Eğitim Bakanlığı, Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü gibi kurum ve kuruluşlar, akademisyenler ve müzeciler tarafından bu konu üzerinde bazı çalışmalar yapılarak konunun önemi canlı tutulmaya çalışılsa da mali ve bürokratik sebeplerden dolayı bu çalışmalar fiili olarak hayata geçirilememiştir yılında Ahmet Edip Uysal ın katkılarıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı Milli Folklor Araştırma Dairesi Başkanlığı ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi nin işbirliği ile Folklor Açık Hava Müzelerinin Türkiye de Kurulma İmkânları Sempozyumu gerçekleştirilmiştir. Konu birçok araştırmacı ve akademisyen tarafından ele alınmış; ODTÜ arazisi içerisinde bulunan Eymir Gölü civarında kurulması planlanan açık hava müzesinin fikri temelleri bu sempozyumda ortaya çıkmıştır. Fakat bu teşebbüs de ekonomik kısıtlamalar ve üst yönetimlerdeki değişimler gibi çeşitli sebeplerden dolayı yalnızca fikir olarak kalmıştır yılında Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Araştırma Uygulama Merkezi tarafından düzenlenen Türkiye de Halk Bilimi Müzeciliği ve Sorunları Sempozyumu ile konu halk bilimi müzeciliği adı altında tekrar canlı bir şekilde ele alınmış; daha somut gelişmelerden ve uygulamaya konulan müze projelerinden söz edilmiştir. Bu sempozyum Demir, 2013, Demir, 2013, 147 Oğuz, 2003, 11-12

31 13 ile konuya bürokratlar ve yerel yöneticiler düzeyinde farkındalık oluşturulmuş ve müze kurulum projelerine bilimsel temel hazırlanmıştır. Halen günümüzde Türkiye de tam anlamıyla bir açık hava müzesi bulunmasa da bu yönde yapılan çalışmalar ve projeler her geçen gün artmaktadır. Konuya ilişkin 2012 yılında Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü yüksek lisans öğrencileri, Halk Bilimi Müzeciliği Seminer Dersi kapsamında ODTÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Ayşen Savaş koordinesinde bir Açık Hava Müzeleri Sergisi düzenlemişlerdir. Gazi Üniversitesi Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi sergi salonunda gerçekleştirilen sergide İsveç- Skansen Açık Hava Müzesi, Macaristan- Skanzen Açık Hava Müzesi, Romanya- Dımıtrıe Gustı Ulusal Köy Müzesi, İngiltere- Beamish Açık Hava Müzesi, İskoçya- Hıghland Halk Müzesi, Norveç Halk Müzesi, ABD Greenfıeld Köyü, İngiltere- Weald &Download Açık Hava Müzesi, Hollanda Açık Hava Müzesi gibi önemli açık hava müzelerinin içerikleri ve kullandıkları yöntemler hazırlanan photobloglarla anlatılmıştır. Sergi, konuya ilişkin en iyi açık hava müzelerinin örneklerinin sunulması, Türkiye de açık hava müzesi kurulması konusunda farkındalık oluşturulması bakımından ayrıca önemlidir. Türkiye de tam anlamıyla açık hava müzeciliğini yansıtmasa da buna benzer projeler yapılmış ve yapılmaktadır. Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan Kayseri Mahallesi projesi 2015 yılında tamamlanmış ve geziye açılmıştır. Proje kapsamında 50 konak restore edilmiş ve bakkal, manav, kahvehane, aktar, berber, fırın gibi halk kültürünü yansıtan mekânlar inşa edilmiştir. Sivil inisiyatif projesi olarak Avrupa Birliği ve Yaşayan Müze ortaklığında finanse edilecek, Beypazarı, Macunköy de Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu tarafından desteklenen bir proje olan Anadolu Açık Hava Müzesi kurma çalışmaları devam etmektedir. Samsun Ladik Kaymakamlığı tarafından geliştirilen proje ile Ambarköy Açık Hava Müzesi kurulmuştur. Ambarlar, köy evleri ve ahşap yapılar müzeye bağış yoluyla kazandırılmıştır. Uygulama safhasında olan müze henüz tam anlamıyla hayata geçmiş sayılmamaktadır. Müze, büyük çoğunluğu tamamlanmış olmasına ve ziyarete açılmasına rağmen canlılık gösterememektedir. 17, 18 ve 19. yüzyıla ait ahşap ambar, köy mektebi, ev

32 14 ve caminin bulunduğu tarihi köy bakımsız ve viraneyi andıran görüntüsüyle üzücü niteliktedir. 23 İki yıllık çalışmanın ardından 2015 yılında Ankara -Altındağ Belediyesi 500 dönümlük bir arazide Altınköy Açık Hava Müzesi kurmuştur. İçerik ve hikâye düzenlemesi halen devam etmekte olan müze 100 yıl öncesinin köy hayatını yansıtmaktadır. Altındağ Belediyesi tarafından Karabük ten tamamı satın alınarak elde edilen 15 çantı evi sökülüp tekrar birleştirme yöntemi ile müze arazisine kurulmuştur. Ayrıca 10 Bolu evi ve 5 köy evi de müze alanına yerleştirilmiştir. Müze alanında; cami, çamaşırhane, okul, bakkal, köy evleri, yel ve su değirmenleri, meyve ve sebze bahçeleri asma köprü, köy kahvesi, nalbant, kalaycı, dokumacı, demirci gibi dönemin kültürel dokusunu yansıtan bölümler yer almaktadır. 24 Açık hava müzeciliğinin uzantıları olarak değerlendirilebilir olsa da daha çok uygulamalı halk bilimi müzeciliğini yansıtan Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Araştırma Uygulama Merkezi ne bağlı olarak çalışan Gazi Üniversitesi SOKÜM Müzesi Türkiye de Halk Bilimi Müzeciliği başlığında, Ankara SOKÜM Müzesi ise ikinci bölümde değerlendirilecektir. Türkiye de açık hava müzelerinin kurulabilmesi için toplumsal, siyasal, çevresel ve ekonomik şartların yeterli seviyede olgunlaşması ve bu alanda ciddi boyutta çalışacak akademisyenlere ihtiyaç vardır. Belediyeler, kaymakamlıklar gibi kurumların akademik destek almadan yaptıkları müze projeleri, örnekleriyle yukarıda aktardığımız gibi tam anlamıyla usulüne uygun olmamakta mimari yapı ve eser sergilemenin ötesine geçememektedir. Ekonomik kalkınmada turizmin gücünün ortaya konması ve bu bağlamda geliştirilecek müze projeleri ile kültürel mirasın, modernleşme, kentleşme ve küreselleşme olguları karşısında yaşatılması mümkün olacaktır Halk Bilimi Müzeciliği Halk Bilimi müzeleri, eski kültürel nesnelerin camekânlar içerisinde sergilendiği durağan etnografik müze anlayışından uzaktır. Halk bilimi müzelerinde kültürel değerler camekânlar içerisinde sergilenmenin ötesinde enteraktif bir şekilde yaşatılmaktadır. 23 Haber : (Erişim Tarihi: ) 24 Altınköy Açık Hava Müzesi, ht tp:// (Erişim Tarihi: )

33 15 Durağan bir sergi anlayışının aksine, sürekli araştırma, derleme, değerlendirme, uygulama modellerine dönüştürme, yaşatma ve aktarma anlayışı ile çalışmaktadır. Bu nedenle Öcal Oğuz; halk bilimi müzelerinin, halk bilimi araştırmalarının fabrikası ve laboratuvarı olduğunu ifade etmektedir. Halk bilimi ve somut olmayan kültürel miras müzelerinin müzecilik ve koleksiyon sergileme anlayışı; sergileme yerine canlandırma, arşivleme yerine yeniden üretme, geçmişe odaklanmaktan çok geleceğe dair bir vizyon oluşturma, nostaljik bir hevesi uyandırmak yerine kullanılabilir bir yaşam pratiğine dönüştürme, nesne odaklı olmaktan çok hikâye ve değer odaklı olma 25 şeklindedir Türkiye de Halk Bilimi Müzeciliği ve Örnekleri Arkeoloji ve etnografya müzelerinin fikri inşası cumhuriyet in ilk yıllarında başlamıştır. Türk Dernekleri ve Türk Ocakları nın temsilcilerinden olan Ziya Gökalp, etnografya müzelerinin kurulması gerektiğini savunmuştur. Ziya Gökalp, milli müzenin milli tarihimizin müzesi, etnografya müzesinin ise milletimizin hâlihazırdaki hayatının müzesi olduğunu ve milletimizin bugün kullandığı eşyanın yanı sıra masal, koşma, destan, mani, tekerleme, atasözü, bilmece, fıkra ve menkıbeleri, ayrıca lisanî fonetik ile halk melodilerini toplamakla görevli bulduğunu ifade etmiştir. 26 Açık hava müzeleri kurma girişimleri ile başlayan ve nihai sonuçlar alınamayan konu, Türkiye de Halk Bilimi Müzeciliği adı ile anılmaya başlanmış ve bu alanda yapılan çalışmalar son yıllarda artış göstermiştir yılında Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Araştırma Uygulama Merkezi tarafından düzenlenen Türkiye de Halk Bilimi Müzeciliği ve Sorunları Sempozyumu ile aynı dönemde Prof. Dr. Öcal Oğuz tarafından Türk Halk Bilim Müzesine Doğru Sergisi açılmıştır. Bu sergi üniversite bünyesinde kurulması planlanan Türk Halk Bilimi Müzesi projesinin akademik, bilimsel ve sanatsal alt yapısını oluşturmuştur. Sergi için yaklaşık 20 ilde alan araştırması yapılmıştır. Alan araştırması neticesinde birçok kültürel değerin, geleneksel evlerin, tarım aletlerinin, kilimlerin, özellikle usta çırak ilişkisi ile sürdürülen geleneksel mesleklerin teknoloji karşısında yenik düştüğü ve kaybolmak üzere olduğu tespit edilmiştir. Eşyanın yok olması demek eşya ile birlikte yaşayan sözel dokunun, geleneklerin, inançların, oyunların da yok olması anlamına 25 Ölçer Özünel, E. (2013) Camekan Canlı Performansa Somut Olmayan Kültürel Miras ve Müzeler., Oğuz, Ö, Ölçer Özünel, E, Gürçayır, S ( Editörler). Somut Olmayan Kültürel Mirasın Geleceği Türkiye Deneyimi. Birinci Baskı. Ankara. Grafiker Yayınları, s Demir, (2013), 153

34 16 gelmektedir. 27 Bu nedenle yapılan alan araştırmaları ile kaybolmakta olan değerlerin, nesnelerin derlenerek en azından koruma altına alınması ve ilk etapta saklanması oldukça önemlidir yılında düzenlenen sempozyum ve serginin ardından 2004 yılında Gazi Üniversitesi nde THBMER tarafından Somut Olmayan Kültürel Mirasın Müzelenmesi adlı sempozyum düzenlenmiştir. Bu sempozyumdan bir yıl sonra 23 Eylül 2005 tarihinde Beşevler kampüsünde Türk Halk Bilimi Araştırma Uygulama Merkezi bünyesinde Gazi Üniversitesi Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi kurulmuştur. Müze, Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi bölümüne bağlı olarak Rektörlük binasının alt katında halen hizmet vermektedir. Çok katmanlı yönetim sistemine sahip olan müzede; müze koordinatörü ve müze araştırmacıları Türk Halk Bilimi Bölüm Başkanı ve THBMER Merkez Müdürü M. Öcal Oğuz a bağlı olarak görev yapmaktadır. Müze koordinatörü ve araştırmacıları ise Türk Halk Bilimi Bölümü yüksek lisans ve doktora öğrencilerinden seçilmektedir. Müzede, somut olmayan kültürel mirasın beş ana başlığı altında oluşturulan bölümler yer almaktadır. Bu bölümlerde kültürel mirasın bir parçası olarak tanımlanan uygulamalar, temsiller, canlandırmalar, objeler, anlatımlar, bilgiler, beceriler ve bunlara ilişkin araç gereçler ile kültürel mekânlar sözel dokusuyla birlikte sergilenmektedir. Müzenin sözlü gelenekler ve anlatımlar bölümünde; masal, destan, hikâye, bilmece gibi anlatımlar yer almaktadır. Gösteri sanatları bölümünde; Karagöz, ortaoyunu, kukla, köy seyirlik oyunları, meddahlık gibi geleneksel Türk tiyatrosunun unsurları sergilenmektedir. Toplumsal uygulamalar, ritüeller ve şölenler bölümünde; doğum, sünnet, askerlik, evlilik, gibi insan yaşamına dair geçiş dönemlerini yansıtan uygulamalar ve gelenekler yer almaktadır. Ayrıca bu bölümde Hıdrellez, Nevruz, Mayıs Yedisi gibi mevsimsel kutlamalar ve çocuk oyunları da aktarılmaktadır. Doğa ve evrenle ilgili uygulamalar bölümünde; halk hekimliği, halk mutfağı konularını içeren sergiler yer alırken son olarak el sanatları bölümünde ise unutulmaya yüz tutmuş geleneksel meslekler arasında bulunan bakırcılık, kalaycılık, demircilik, ayakkabıcılık, sepetçilik, nalbantlık, dokumacılık objeleri, görselleri ile birlikte sergilenmektedir. Müzede hâkim olan sergileme modelinde, nesnelerle sözlü kültür ürünleri arasında ilişki kurulmuştur. Koleksiyonu oluşturan objeler; maniler, atasözleri, deyimler, türküler, bilmeceler gibi sözlü ürünler ile birlikte sergilenmektedir. Bütün bu sergi ürünleri rehberler tarafından ziyaretçilere aktarılmaktadır. Müze, zengin nesne koleksiyonu ile birlikte sözlü kültür ürünlerini de sergileyerek, somut olmayan kültürel mirasın da korunması, 27 Oğuz, (2002), 14

35 17 yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılmasına katkı sağlamayı hedeflemektedir. Müze, zengin bir arşive sahiptir. Sahip olduğu zengin koleksiyonu anlamlı kılan şey ise kültürel miraslara dair derlemelerin, bilgi ve belgelerin bulunduğu bu arşivdir. Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü lisans ve yüksek lisans öğrencilerinin Türkiye nin birçok il, ilçe ve köylerinden derledikleri halk bilimsel ürünler ve nesneler, görsel ve işitsel kayıtlar ile arşivlenmektedir. Böylece müzenin envanter ve sözlü koleksiyonu her geçen gün artmaktadır. Bu da nesnenin, etnografik obje değerinden öte süreklilik kazanmasını sağlamaktadır e yakın nesneye ve zengin bir arşive sahip olan müze, aynı zamanda Türk Halk Bilimi Bölümü öğrencilerinin de staj alanıdır. Envantere giren her nesne; etrafında şekillenen sözlü kültür ile birlikte sergilenmektedir. Müze, olağan koleksiyonun yanı sıra açıldığı günden bu yana somut olmayan kültürel mirasa ilişkin birçok tematik sergi ve etkinlik düzenlemiştir. Açıldığı günden bu yana gerçekleştirilen sergiler ve etkinliklerden bazıları ise şöyledir: Çini de Yaşayan Karagöz Sergisi ( Şubat,2007), Folklorik Yapma Bebek Sergisi ( Mart, 2007), Somut Olmayan Kültürel Miras: Deyimler ve Öyküleri Sergisi (19 Nisan-19 Mayıs 2007), 19.yy Türk Halk Kültürü Fotoğraf Sergisi ( Mayıs,2007), Ülgen den Alkarısına Türk Mitolojisini Resmetmek konulu resim sergisi (26 Kasım-4 Aralık 2008), AKM- Gençlik Haftası- Dünya Kültürleri ve Gençlerin Anadolu Buluşması Somut Olmayan Kültürel Miras Sergisi (13-20 Mayıs 2009), Hakan Arısoy Kukla Gösterisi (Ocak, 2010), Açık Hava Müzeleri Sergisi (Şubat, 2012), Selçuk Üniversitesi- Geleneksel Mimarinin Yaşayan İnsan Hazineleri: Yapı Ustaları Sergisi (21 Ekim-1 Kasım, 2013), İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesi- 10 Yılda On Miras Sergisi (2013) Heybemden Masallar (Aralık,2013), Çarşı Canlıydı- 13. Yüzyıl Selçuklu Çarşı ve Çarşı Kültürü Sergisi (26 Mayıs 2014). Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi, disiplinler arası çalışmalara ve etkinliklere destek veren bir kurumdur. Sahip olduğu zengin arşiv ile sadece Türk Halk Bilimi Bölümü öğrencilerine değil farklı alanlardan gelen araştırmacı ve öğrencilere de çalışma ve uygulama imkânı sağlamaktadır. Müzenin Ulusal ve Uluslararası düzeyde çok sayıda ziyaretçisi vardır. Özellikle yurt içinden randevulu olarak müzeyi ziyaret edenler, ilköğretim ve ortaöğretim okullarının öğretmen ve öğrencileridir. Sözlü kültürel değerlerin, nesneleri aracılığıyla alanında iyi yetişmiş rehberler tarafından ziyaretçilere aktarıldığı müze, aynı zamanda karşılıklı iletişim ve etkileşimin de güçlü olduğu bir eğitim ortamıdır.

36 18 Halk bilimi müzeciliğinin Türkiye deki örneklerinden bir diğeri ise Yaşayan Müzedir. Sivil inisiyatif girişimi olarak 23 Nisan 2007 tarihinde Ankara nın Beypazarı ilçesinde ziyarete açılan ve deneysel yöntemlerle çalışmalarını sürdüren Yaşayan Müze; halk bilimi müzeciliğinin Türkiye deki ilk örneklerindendir. Müze Ankara nın Beypazarı ilçesinde Osmanlı mimarisinin örneklerinden olan bir evde kurulmuştur. Canlı performansa dayalı sunumlarla ziyaretçileriyle buluşan müze, geleneksel kültürü yaşatma ve aktarma amacıyla birçok etkinlik gerçekleştirmektedir. Açıldığı günden bu yana; Orta Asya'dan Getirdiklerimiz: Keçe Sanatı, Geleneksel Çocuk Oyunları ve Oyuncakları, Hızır ve İlyas Buluşması: Hıdırellez, Hayâl Perdesi: Karagöz ve Hacivat, Masal Diyarına Yolculuk: Masal Geceleri, Ihlamur Baskının Desenlerinde Kaybolmak, Türk Yazı Kültürü: Göktürkçeden Osmanlıcaya, Sudaki Hâyâl: Ebru Sanatı, Atasözlerimiz, Deyimlerimiz ve Öyküleri, Koç Boynuzu ndan Eli Belinde ye Türk Kültüründe Motifler, Geç Osmanlı Döneminde İlân-ı Aşklar, Gelin Kınan Kutlu Olsun, Masal Masal İçinde, Masal Yaşayan Müze İçinde, Milli Mücadelenin Kadın Kahramanları, Mitolojiden Tarihe Tufan ve Aşure başlıklı etkinlik ve sergiler gerçekleştirmiştir. 28 Türkiye de halk bilimi müzelerine örnek olarak gösterilebilecek diğer bir müze ise Konya Yaşam Kültürü Müzesi dir. Yaşam Kültürü müzesi Konya Büyükşehir Belediyesinin katkıları ile 17 Mayıs 2014 tarihinde açılmıştır. Müze, 2 Şubat 1984 te Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından ziyarete açılan Rasih İzzet Koyunoğlu Müzesi ve Kütüphanesi bünyesinde açılmıştır. Müze, Konya nın ileri gelen ailelerinden A.R. İzzet Koyunoğlu tarafından Konya Belediyesine bağışlanan bir evden oluşmaktadır. Konya Yaşam Kültürü Müzesi nde Konya nın geleneksel aile yaşamı ve kültürel değerleri evin kızı ve oğlu rolündeki rehberler tarafından ziyaretçilere aktarılmaktadır. Açılışının üzerinden henüz bir yılı aşkın bir süre geçmiş olmasına rağmen yapılan incelemelerde müzenin ilk canlılığını koruyamadığı görülmektedir. Halk bilimi müzeciliğinin Türkiye deki örneklerinden bir diğeri olan Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi çalışmanın örneklemi olarak ikinci bölümde incelenecektir. 28 Yaşayan Müze- ( Erişim Tarihi : )

37 Açık Hava Müzeleri İle Halk Bilimi Müzeleri Arasındaki Farklar Doğal ve kültürel mirasların koruma altına alınması, gelecek kuşaklara aktarılması tüm dünyada önemsenen bir konudur. 19. yüzyılda ortaya çıkan sanayileşmenin getirdiği hızlı kentleşme, göç, sosyal yaşantıda ve geleneksel yaşam tarzında meydana gelen değişmeler, tüketim kültürü, rahat ve ucuzu arama, hızlı nüfus artışı, doğal ve kültürel mirasların ticari bakış açılarıyla bilinçsizce tahrip edilişi gibi sebepler; taşınır, taşınmaz doğal ve kültürel mirasların korunmasını zorunlu hale getirmiştir. Türkiye Cumhuriyeti tarafından taşınmaz kültür varlıklarının korunması, yılında kabul edilen gün ve sayılı Resmi Gazete de yayımlanan 2863 sayılı "Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu" ile yürütülmektedir. Bu kanun korunması gerekli taşınır ve taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile ilgili tanımları belirlemek, yapılacak işlem ve faaliyetleri düzenlemek, bu konuda gerekli ilke ve uygulama kararlarını alacak teşkilatın kuruluş ve görevlerini tespit etmek 29 amacıyla oluşturulmuştur. İlgili kanunun 6. maddesinde korunması gerekli taşınmaz kültür varlıkları şu şekilde belirtilmiştir: Kaya mezarlıkları, yazılı, resimli ve kabartmalı kayalar, resimli mağaralar, höyükler, tümülüsler, ören yerleri, akropol ve nekropoller; kale, hisar, burç, sur, tarihi kışla, tabya ve istihkâmlar ile bunlarda bulunan sabit silahlar; harabeler, kervansaraylar, han, hamam ve medreseler; kümbet, türbe ve kitabeler, köprüler, su kemerleri, su yolları, sarnıç ve kuyular; tarihi yol kalıntıları, mesafe taşları, eski sınırları belirten delikli taşlar, dikili taşlar; sunaklar, tersaneler, rıhtımlar; tarihi saraylar, köşkler, evler, yalılar ve konaklar; camiler, mescitler, musallalar, namazgahlar; çeşme ve sebiller; imarethane, darphane, şifahane, muvakkithane, simkeşhane, tekke ve zaviyeler; mezarlıklar, hazireler, arastalar, bedestenler, kapalı çarşılar, sandukalar, siteller, sinagoklar, bazilikalar, kiliseler, manastırlar; külliyeler, eski anıt ve duvar kalıntıları; freskler, kabartmalar, mozaikler, peri bacaları ve benzeri taşınmazlar; taşınmaz kültür varlığı örneklerindendir Kanunun üçüncü bölüm 23. Maddesinde belirtilene göre korunması gereken taşınır kültür ve tabiat varlıkları ise şöyledir: Jeolojik, tarih öncesi ve tarihi devirlere ait, jeoloji, antropoloji, prehistorya, arkeoloji ve sanat tarihi açılarından belge değeri taşıyan ve ait oldukları dönemin sosyal, kültürel, teknik ve ilmi özellikleri ile seviyesini yansıtan her türlü kültür ve tabiat varlıkları; her çeşit hayvan ve bitki fosilleri, insan iskeletleri, çakmak taşları (sleks), volkan camları (obsidyen), kemik veya madeni her türlü aletler, çini, seramik, benzeri kab ve kacaklar, heykeller, figürinler, tabletler, kesici, koruyucu ve vurucu silahlar, putlar (ikon), cam eşyalar, süs eşyaları (hülliyat), yüzük taşları, küpeler, iğneler, askılar, mühürler, bilezik 29 Kültür Ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu- (Erişim Tarihi : ) numaralı kaynak - İkinci Bölüm -Madde 6

38 20 ve benzerleri, maskeler, taçlar (diadem), deri, bez, papirus, parşümen veya maden üzerine yazılı veya tasvirli belgeler, tartı araçları, sikkeler, damgalı veya yazılı levhalar, yazma veya tezhipli kitaplar, minyatürler, sanat değerine haiz gravür, yağlıboya veya suluboya tablolar, muhallefat (religue'ler), nişanlar, madalyalar, çini, toprak, cam, ağaç, kumaş ve benzeri taşınır eşyalar ve bunların parçaları, halkın sosyal heyetini yansıtan, insan yapısı araç ve gereçler dâhil, bilim, din ve mihaniki sanatlarla ilgili etnografik nitelikteki kültür varlıkları. 31 Oluşturan kanun maddelerinden de anlaşılacağı üzere koruma yaklaşımları Türkiye de daha çok maddi miras alanına giren arkeolojik sit alanları, kilise ve camiler, medreseler, saraylar, köprüler, hamamlar, anıtlara yöneliktir. Sivil mimari örneklerinin korunması konusunda yeterli düzeyle çalışma yapılmadığı görülmektedir. Mimari değer taşıyan bu yapıların şahıslara ait olması, devlet tarafından gerekli onarıma yönelik yardımın yapılamaması gibi sebepler yapıların zamanla yıkılmasına ve harabeye dönüşüp yok olmalarına neden olmuştur. Avrupa ise yaygın olarak açık hava müzeciliği koruma çalışmalarına farkı bir yaklaşım getirmiştir. Sanayileşmenin getirdiği hızlı kentleşme sonucu geleneksel köy yaşantısının yok olmaya başlaması, doğal ve kültürel mirasın korunması kaygısını taşıyan Açık hava müzeciliği fikrinin doğmasına sebep olmuştur. Açık hava müzeleri, özellikle sivil mimari örneği olan yapıların, tarihi evlerin ve eski köy dokusunun sergilendiği, içerisinde dönemin kültürel ve sosyal yaşantısının da yansıtıldığı müzelerdir. Halk bilimi müzeleri ise mimari yapıların ve bu yapılar içerisinde sergilenen elle tutulur gözle görülür kültürel mirasların ötesinde sözlü kültür yoluyla kuşaktan kuşağa aktarılan somut olmayan kültürel mirasın da yaşatılarak aktarıldığı müzelerdir. Açık hava müzeleri kültürel değerlerin en iyi aktarım ortamlarından biridir. Bu tarz müzelerin somut olmayan kültürel miras pratikleri ile daha da zenginleştirilmesi aynı hedeften beslenen bu iki müzecilik anlayışını birbirine daha da yaklaştıracaktır. Öcal Oğuz a göre; halk bilimi müzecililik anlayışı, camekân müzeciliği niteliğindeki etnografya müzeciliği ile camekâna girmeyenlerin sergilendiği objelerden oluşan ve bir anlamda cansız oluşuyla camekân müzeciliğinin bir uzantısı olan açık hava müzeciliği yaklaşımlarını özünde birleştiren ve bunların amaç ve hayallerini kat kat aşan yeni bir müzecilik anlayışının adıdır. 32 Halk bilimi müzecilik anlayışının temelinde, objeler, mimari yapılar, eşyalar gibi maddi miras örnekleri ile bunlar etrafında oluşan sözlü kültürün, canlandırma ve uygulama yöntemleri ile birlikte korunması, yaşatılması ve numaralı kaynak, Madde Oğuz, (2013), s.65

39 gelecek kuşaklara aktarılması yer almaktadır. Halk bilimi müzeciliği kavramlarının uygulama, canlandırma, küreselleşme, ulusal kalıt, kültür turizmi olduğunu ifade eden Oğuz, yaşayan bir kültürün müzelenmesinin, sadece arkeolojik maddi verilerden oluşan ölü kültürün müzelenmesinden farkı olacağını belirtmiştir. Bazı arkeolojik müzelerde dahi nesne üzerinden o döneme dair pratiklerin çeşitli tekniklerle canlandırılmaya çalışıldığı görülmektedir. 33 Halk kültürü gibi son derece canlı, dinamik ve yaşayan bir alanın müzelenmesinde dokunmak yasak uyarıları altında, modern binaların ödünçlenmiş köşelerinde ortalama bir geleneksel giyim, obje mağaza vitrinlerini andıran görünümüyle mevcut müzecilik terk edilerek yeni yaratıcı ve ziyaretçilerin aktif katılımını amaçlayan bir müzeciliğe geçilmelidir. 34 Açık hava müzelerini diğer müzelerden ayıran en belirgin özellik sergilenen koleksiyonun niteliği ve kullanılan sergileme modelleridir. Geniş araziler üzerine kurulan açık hava müzeleri geleneksel mimari içerisinde köy yaşantısını yansıtmaktadırlar. Arazi üzerine kurulan mimari yapılar, geleneksel eski evler, çamaşırhane, fırın, ahır gibi yerler ve bunların içinde yer alan aletler, eşyalar vb. açık hava müzelerinin koleksiyonunu oluşturmaktadır. Açık hava müzelerinde koleksiyon, bağlamına uygun bir şekilde sergilenmektedir. Halk bilimi müzelerinde ise iki tür koleksiyon vardır; birincisi nesne koleksiyonu ikincisi ise bu nesneler etrafında oluşan sözlü kültür yani somut olmayan kültürel miras koleksiyonudur. Bir açık hava müzesinde ekmek yapımı görülebilir ve bu ekmekten tadılabilir fakat bu ritüel üzerinden gelişmiş ununu eledi eleğini astı, fırıncı küreği gibi dili olmak gibi deyimler ve hikâyeleri öğrenilemeyebilir. Bu da nesne etrafında oluşan sözlü kültürün ve geleneksel bilginin yok olması anlamına gelmektedir. Halk bilimi müzelerinde ise sözlü kültür kodları nesneler üzerinden rehberler aracılığıyla anlatılmaktadır. Eski oyuncaklardan olan aşık kemiğini görüp nasıl oynandığını öğrenen ve kendisi de katılarak bu oyunu oynayan ziyaretçi, aynı zamanda aşık kemiği üzerinden gelişen ve anlamı bilinmeden gündelik hayatta sıkça kullanılan sen benimle aşık atamazsın veya cuk oturmak deyimlerinin hikâyelerini de öğrenebilmektedir. Diğer yandan bir açık hava müzesinde yer alan ahıra giderek hayvancılığa dair süt sağma, beslenme gibi uygulamalar görülebilir fakat bu alana dair gelişen halk baytarlığı pratikleri öğrenilemeyebilir Oğuz, (2013), s Oğuz, (2013), s.65

40 22 Halk bilimi müzeciliği, bir toplumun şenliklerinden, inançlarına, geleneklerinden, deyimlerine, masallarından, türkülerine, oyunlarından, oyuncaklarına, geleneksel mesleklerinden, usta çırak ilişkisine, bilmecelerinden ninnilerine, ekmek yapımından, düğün yemeklerine, asker uğurlamadan, kına gecesine, sünnetten diş hediğine kadar bir ailenin doğumdan ölüme kadar yaşadığı her şeyi, nesneler ve bu nesneler etrafında şekillenen sözlü kültür ile birlikte içinde barındıran, açık hava müzeciliğinden daha kapsamlı bir müzecilik anlayışıdır. Açık hava müzelerinde mimari yapı, nesne ve bağlam odaklı bir koruma anlayışı hâkimken halk bilimi müzelerinde bunların yanı sıra nesne etrafında şekillenen geleneksel bilgi, pratikler, inançlar, sözlü kültür odaklı bir koruma ve yaşatma anlayışı hâkimdir. Bu anlamda halk bilimi müzeciliği; açık hava müzeciliği anlayışını benimseyen ve içinde barındıran daha üst, geniş ve kapsamlı bir müzecilik anlayışıdır. Türkiye de kurulacak bir açık hava müzesinin, halk bilimi müzeciliği anlayışı ile kurulması halk kültürünün, geleneksel yaşamın her yönüyle korunduğu ve yaşatıldığı bir müzeye erişilebilmesi açısından önemlidir. Keza bu iki müzecilik anlayışı birleştirilerek kurulacak bir müze, ulusal kültür değerlerinin küresele kazandırılmasında daha güçlü ve görünür bir yapı olacaktır Halk Bilimi Müzeciliğini Bekleyen Tehlikeler Halk bilimi müzeciliği anlayışı etrafında kurulacak müzelerin neden ve ne amaçla kurulmaları gerektiğinin tam anlamda bilinememesi, halk bilimi müzeciliği tarzının iyi okunamaması, klasik nesne müzeciliği mantığı, akademik ve kültürel alt yapının bulunmaması, gelenekten beslenilmemesi, alanının uzmanları ile çalışılmaması, aşırı ticarileştirme, yanlış aktarımlar ile somut olmayan kültürel mirasın içinin boşatılması, aşırı turistikleştirme ve kaynak kişilerin yok olması gibi unsurlar halk bilimi müzeciliğini bekleyen tehlikeler olarak görülebilir. Halk bilimi müzeleri, sürekli derleme, araştırma ve uygulama müzeleridir. Bu nedenle bu müzelerin üniversiteler bünyesinde kurulması ve canlı akademik alt yapısının olması oldukça önemlidir. Sivil inisiyatif girişimi olarak gerçek kişiler tarafından özellikte aşırı ticari kaygı ile kurulan ve akademik alt yapısı olmayan halk bilimi müzeleri kültürel değerlerin yaşatılması bir kenara, var olan değerlerin bağlamına ve aslına uygun bir şekilde doğru aktarılamaması durumunda bu alana zarar dahi verebilmektedir. Kişi veya dernekler

41 23 tarafından ticari teşebbüs olarak kurulan müzelerin akademik anlamda üniversitelerde bulunan Halk Bilimi bölümleri ile işbirliği içerisinde olmaları konunun daha sağlam ve faydalı bir zemine oturtulması bakımından oldukça önemlidir. Türkiye de halk bilimi müzeciliği ve örnekleri başlığı altında incelenen Samsun un Ladik ilçesinde kurulan Ambarköy Açık Hava Müzesinin günümüzdeki durumu bu duruma örnek olarak gösterilebilir. Yoğun çalışmalar ve büyük bir heyecanla kurulan müze, aynı heyecanını koruyamamış ve zaman içerisinde iş yapamaz hale gelmiştir. Keza kamuoyunda yer alan haberlerde müze için müzenin bakımsız ve viraneyi andıran içler acısı hali 35 tabirleri kullanılmaktadır. Bu örnekten de anlaşılacağı gibi yalnızca, büyük maddi kaynaklarla büyük araziler üzerine mimari yapıların yerleştirilmesi ile kurulan müzeler, bir hikâyeye sahip olmadıkları için boş arazi üzerinde yerleştirilmiş mimari yapı kalabalığı görünümünden öteye gidememektedirler. Samsun- Ladik ilçesinde kurulan bu müze büyük maddi çabalarla oluşturulmuştur fakat akademik bir alt yapısı ve hikâyesi olmadığından şu an için sürdürülebilirliği sağlanamamıştır. Müze ancak, uzman halk bilimcilerden de destek alınarak, Samsun un somut olmayan kültürel mirasının derlenip uygulama modellerine dönüştürülmesi ve müzenin sözlü kültür ürünleri ile zenginleştirilmesi yönünde yapılacak canlandırma çalışmaları ile amacına ve ismine uygun şekilde nitelikli bir hale getirilebilinir. Açık hava müzeciliği veya halk bilimi müzeciliği tarzında kurulacak olan müzeler alanının uzmanlarından destek alınarak oluşturulmalı ve bu müzelerde halk bilimi alanında eğitim almış kişiler çalıştırılmalıdır. Halk bilimi müzeciliği eski objelerin ve mimari yapıların boş bir arazi üzerinde kurulması ve sergilenmesinden çok öte bir anlayıştır. Belediyecilik ve memur zihniyeti ile alanının uzmanlarından yardım almadan oluşturulacak bu tarz müzeler, halk bilimi ve müzecilik disiplinine zarar vermektedir. Somut olmayan kültürel miras unsurları dikkate alınmadan oluşturulan bu müzeler kültürel değerlerin içinin boşaltılmasına ve cansızlaştırılmasına sebep olmaktadır. Aşırı ticarileştirme, halk bilimi müzeciliğini tehdit eden önemli bir unsurdur. Halk bilimi müzeleri şahsi ticari teşebbüs olarak tüzel veya gerçek kişiler tarafından halk kültürünün yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılması amacının yanı sıra ticari gelir elde etme amacı ile kurulabilmektedirler. Fakat bu çok hassas bir konudur. Sınırları çizilmediği 35 Haber : (Erişim Tarihi:

42 24 takdirde müzeler bir süre sonra çok farklı ticarethanelere dönüşebilirler. Elbette ki bu müzelerin sürekliliği açısından gelir sağlaması gerekmektedir. Fakat bu algının para kazanma kaygısı ile bilinçsizce aşırı ticarileştirmeye doğru gitmesi müzenin, amacından sapmasına, değersizleşmesine, kapitalizm malzemesi haline gelmesine, farkındalığını kaybetmesine, içinin boşalmasına sebep olabilmektedir. Keza bir halk bilimi müzesinde somut olmayan kültürel miras alanına giren geçiş ritüellerinden kına gecesi, diş hediği gibi kutlamalar yapılabilir fakat para kazanma kaygısı ile doğum günü, yılbaşı partisi, mezuniyet balosu, kişisel sergi kokteyli gibi kutlamalar kurumun duruşuna amacına ve misyonuna zarar verecektir. Aşırı kazanç elde etme yönünde yapılan her şey ticarileştirmeye girmektedir ve bu durum halk bilimi müzeciliğinin mantığı ile bağdaşmamaktadır. Ayrıca müzelerin giriş ücretlerinin aşırı yüksek olması da ticarileştirmeye girmekte ve ziyaretçi hedef kitlenin kısıtlanmasına sebep olmaktadır. Bu da halk bilimi müzelerinin, somut olmayan kültürel mirasın ve kültürel değerlerin gelecek kuşaklara aktarılması amacını sınırlamaktadır. Müze ücretleri her düzeyden gelir grubuna hitap eden bir sınırda olmalıdır. Müze içerisinde varsa gerçekleştirilecek etkinlikler ve hediyelik eşya fiyatları da maliyet-kar-zarar oranları tespit edilerek belirlenmelidir. Diğer yandan halk bilimi müzelerinin tamamen ücretsiz olması da doğru değildir. Bu durum aşırı ziyaretçi trafiğine sebep olabileceği gibi, müzeyi değersizleştirebilir ve müze çalışanlarının performansına da olumsuz etki edebilir. Aşırı ziyaretçi trafiği, müze içerisinde rehberler eşliğinde gerçekleştirilen müze gezisinin ve anlatımların niteliğinin bozulmasına, geleneksel bilginin yanlış veya eksik aktarımına, geziden alınan verimin düşüklüğüne ve ziyaretçi memnuniyetsizliğine sebep olabilir. Buna gerekçe olarak, etnografik veya arkeolojik müzelerde olduğu gibi ziyaretçilerin kendi başlarına koleksiyon sergisini gezmelerinin aksine, halk bilimi müzelerinde rehber eşliğinde karşılıklı iletişim ve etkileşim içinde müze gezisinin yapılması, kültürel değerlerin sözlü olarak anlatımı, karagöz gösterisi, topaç çevirmek, masal dinlemek gibi canlı performansa dayalı sunumlar gerçekleştirilmesi gösterilebilir. Halk bilimi müzelerini bekleyen diğer bir tehlike ise kaynak kişilerin ve somut olmayan kültürel miras taşıyıcılarının bulunamaması durumudur. Halk bilimi müzeleri durağan bir koleksiyona sahip sergi müzeleri değillerdir. Var olan koleksiyonlarını kazılarla değil, halk kültürü alanında yapılan derleme çalışmaları ile zenginleştirmektedirler. Dolayısıyla daha çok köylerde yaşayan geleneksel kültür değerlerinden ve bu geleneklerin taşıyıcılarından beslenen müzelerin sözlü koleksiyonları,

43 25 kaynak kişilerin yok olmasıyla sığlaşacak ve dinamizmini kaybedecektir. Günümüzde kaynak kişi bulma ve geleneğin derlenmesi anlamında hâlâ çok geç kalınmış sayılmayacak yerler mevcuttur. Küreselleşme, göç ve kentleşme gibi unsurlar nedeniyle yok olan ve geleceğe aktarılamayan kültürel pratikler; bozulma ve değişmeye uğramadan kaynak kişilere ulaşılma imkânı varken geniş çaplı alan araştırmaları ile derlenmeli, görsel, işitsel ve yazınsal olarak kayıt altına alınmalı ve arşivlenmelidir. Bu arşivler halk bilimi müzelerinin beslendiği sözlü koleksiyonun can damarı niteliğindedirler. Halk bilimi müzeciliği bağlamında kurulan müzelerden biri de Konya Yaşam Kültürü Müzesidir yılında kurulmuş olan müzede Konya nın sosyal gündelik yaşantısına dair sahip olduğu kültürel değerler rehberler tarafından ziyaretçilere aktarılmaktadır. Somut olmayan kültürel mirasın aktarımında kullanılan model, aktarılan bilginin özünün bozulmaması ve karşı tarafa doğru geçmesi açısından oldukça önemlidir. Konya Yaşam Kültürü Müzesi nde sözlü kültürün aktarım modeli evin oğlu ve kızı rolündeki rehberler tarafından yapılmaktadır. Bu müzede sunumda kullanılan aşırı tiyatral tarz anlatılan bilginin önüne geçmektedir. Kişiler rehber kişinin hal, tavır, hareket ve şivesine odaklanmaktan anlattığı bilgilere tam anlamıyla hâkim olamamaktadırlar. Anlatım sırasında kullanılan üslup, ziyaretçiyi yormamalı, sözün önüne de geçmemeli ve basit olmamalıdır. Kullanılacak dil ve üslubun, akademik mi yoksa yerel şive dili mi olacağı önceden belirlenmeli, seçilen modelin ölçüsü ve doğruluğu üzerine çalışmalar yapılmalıdır. Aksi halde anlatımlar bilgiye zarar verebildiği gibi ziyaretçiye basit ve sıradan bir mekân imajı çizebilir. Bu durumun önüne geçilebilmesi bu anlayışta kurulacak müzelerde eğitimli halk bilimcilerle çalışmakla mümkün olabilir. Sanal ortamda ve sosyal medyada son zamanlarda etkinliğini de yitiren Konya Yaşam Kültürü Müzesi nin araştırma ve gözlemlere dayalı olarak yapılan bu eleştiriler ışığında geliştirilmesi ve canlandırılması gerekmektedir. Müzeler eğitim kurumlarıdır. Bu nedenle müzelerde kullanılan dil ve davranış oldukça önemlidir. Dolayısıyla halk bilimi müzelerinin, alt yapısı olmadan, alan araştırmasına ve akademik bilgi birikimine dayanmadan yalnızca reklam ve ticari amaçlarla, bilinçsizce kurulması, alanının uzmanları ile çalışılmaması kısa ömürlü olmalarına sebep olduğu gibi halk bilimi müzeciliği disiplinine de zarar verebilmektedir. Bu sebeple halk bilimi müzelerinin, üniversiteler bünyesinde kurulması, halk bilimi öğrencilerinin staj yeri olması, müzeleri bilimsel anlamda geliştirecek ve durağanlıktan kurtaracaktır. Ayrıca bu konu müzelerde çalışacak nitelikli insanlar yetiştirilmesi açısından da önemlidir. Belediyeler, kaymakamlıklar, sivil toplum kuruluşları, dernekler ve bireysel

44 26 kişiler tarafından kurulması planlanan halk bilimi müzeciliği projelerinde ise alanının uzmanlarından yardım alınmalı ve halk bilimi alanında eğitim almış kişiler müzenin işletim sürecine dâhil edilmelidirler Somut Olmayan Kültürel Miras İfade ve İçerik Somut olmayan kültürel miras terimi yeni bir disiplin adı değildir. Bu terim UNESCO nun kültürel değerlerin korunması amacıyla yürüttüğü çalışmalara bağlı olarak ortaya çıkmış ve yayılmıştır. Terimin icadının UNESCO çalışmaları içerisinde uzun bir serüveni vardır. Özellikle 1972 tarihinde imzalanan Dünya Kültürel ve Doğal Mirası Korunması Sözleşmesi nde korunması gerekenler somut varlıklar ve maddi miraslar olarak nitelenmiştir. Bu da yıllar sonra somut olmayan kültürel mirasın koruma altına alınması konusunda eksiklik olarak görülmüş ve 2003 yılında düzenlenen Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi nin hazırlanmasına ve adının somut olmayan olarak belirlenmesine vesile olmuştur ve 2003 yıllarında düzenlenen sözleşmeler arasında geçen zamanda somut olmayan kültürel miras teriminin doğuşuna ilişkin çalışmalar yapılmış ve buna yönelik ifadeler kullanılmıştır tarihinde düzenlenen Dünya Kültürel ve Doğal Mirasın Korunması Sözleşmesi nin kabulünden sonra UNESCO çalışmalarında, folklor, geleneksel kültür, maddi olmayan miras, maddi olmayan kültür, sözlü ve somut olmayan miras gibi ifadeler kullanılmıştır. Ancak UNESCO içinde yıllarında yapılan hükümetler arası uzmanlar toplantılarında sözleşme metninin hazırlık döneminde korunması istenen bütün değerleri içine alacak en kapsamlı terimin somut olmayan kültürel miras terimi olduğu kararına varılmış ve sözleşme metninde bu terim kullanılmıştır. UNESCO sisteminde İngilizcesi intangible cultural heritage olan bu terim Türkçeye maddi olmayan kültürel miras anlamını içeren somut olmayan kültürel miras olarak çevrilmiştir. 36 Somut olmayan kültürel miras teriminin folklor veya Halk Bilimi disiplinin yeni adı olarak anlaşılmasının yanlış olduğunu ifade eden Oğuz bu terimin UNESCO bünyesinde 1970 lı yıllarda güç kazanan, uzman tartışmalarıyla genişleyen ve günümüze doğru geldikçe yeni boyutlara ulaşan çalışmalar sırasında bilimsel 36 Oğuz, Ö. (2013). Terim Olarak Somut Olmayan Kültürel Miras. Millî Folklor, 25 (100), s.5.

45 27 bir disiplinin değil, bir kültürel miras koruma programının adı olarak 37 ortaya çıktığını ve yayıldığını belirtmiştir. Kurucuları arasında Türkiye nin de bulunduğu UNESCO kuruluşundan bu yana kültürel mirasın korunmasına özellikle tarihsel ve sanatsal açıdan değer taşıyan taşınabilir nitelikteki kültür varlıklarının, obje ve maddi mirasın korunmasına yönelik birçok çalışma yürütmüştür. Doğrudan kültürel mirasın korunmasına yönelik düzenlenen 1954 tarihinde kabul edilen Silahlı Çatışma Durumunda Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi nin de tarih ve sanat açısından değerli olan nesneleri koruma amaçlı olduğu görülmektedir. Bunun gibi düzenlenen birçok sözleşme obje/ nesne, yapı/mimari koruma odaklı sözleşmelerdir. Bu anlamda önemli görülebilecek olan ilk çalışmanın, UNESCO tarafından 1952 yılında hazırlanan 1971 yılında güncellenen Yazar Hakları Evrensel Sözleşmesi ne 1973 yılında Folklorun Korunması Protokolü nün eklenmesi olduğu söylenebilir. Bu sözleşme ile ilk kez folklorun koruması gereken bir kültürel miras alanı olduğu belge düzeyinde ifade edilmiştir yılına kadar kültürel mirasın folklor terimi ile karşılanması devam etmiştir. Bu tarihlerde UNESCO bünyesinde Materyalsiz Miras Bölümü kurulmuş ve folklor teriminden daha çok kültürel miras alanını kapsayan somut olmayan miras teriminin doğuşuna zemin hazırlamıştır tarihli Geleneksel ve Popüler Kültürün Korunması Tavsiye Kararı nda korunması gereken kültürel miras alanının ifadesinde folklor teriminden uzaklaşılsa da kültürel mirasın hangi terim ile ifade edileceği konusunda 2003 yılında kesinlik kazanan somut olmayan kültürel miras terimine kadar ortak bir sonuca varılamamıştır. 38 UNESCO nun 32. Genel Konferansı nın 17 Ekim 2003 tarihli oturumunda kabul edilen Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi ile resmiyet kazanan bu terim; UNESCO nun obje odaklı kültürel miras tanımları ve koruma yaklaşımlarının içinden ve tepkisel olarak doğmuştur. UNESCO nun bu Sözleşme ye kadar kültürle ilgili en önemli belgeleri, tarihî eser veya mimari gibi somut yani İngilizce ifadesiyle tangible ve Fransızca karşılığıyla matériel kültür ürünlerine odaklanmıştır. İlk kez bu Sözleşme ile -Sözleşme düzeyinde bir belge ile- materyali olmayan kültürün korunması hedeflenmiştir. Bu anlayışın somut olmayan terimini yani İngilizce ifadesiyle intangible ve Fransızca karşılığıyla immatériel terimini ortaya çıkardığı söylenebilir Oğuz, (2013). s.6 38 Oğuz, (2013) s Oğuz,(2013) s

46 28 Türkiye Büyük Millet Meclisinin tarihli 5225 sayılı Kültür Yatırımları ve Girişimlerini Teşvik Kanunu, somut olmayan kültürel miras kavramını tanımlamakta, bu mirasın halk biliminin inceleme alanını oluşturduğunu vurgulamakta ve kültür yatırımları alanındaki önceliğini ortaya koymaktadır. 40 Ayrıca UNESCO tarafından 2003 yılında ortaya konan somut olmayan kültürel miras ifadesi, bu tanımın yer aldığı sözleşmenin onaylanmasının uygun bulunduğuna ilişkin 21 Ocak 2006 tarihli 5448 sayılı kanunla Türkiye Cumhuriyeti tarafından da kabul edilmiştir. 41 Yukarıda da ifade edildiği gibi Somut Olmayan Kültürel Miras (SOKÜM) terimi, UNESCO tarafından düzenlenen Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi ne dayanmaktadır. UNESCO nun 2003 yılında yapılan 32. Genel Konferansının 17 Ekim 2003 tarihli Genel Kurulu nda kabul edilen sözleşmede bu terim toplulukların, grupların ve kimi durumlarda bireylerin, kültürel miraslarının bir parçası olarak tanımladıkları uygulamalar, temsiller, anlatımlar, bilgiler, beceriler ve bunlara ilişkin araçlar, gereçler ve kültürel mekânlar 42 olarak tanımlanmaktadır. Somut olmayan kültürel miras toplumların yüzyıllar boyunca biriktirdikleri deneyimlerinden süzülerek gelen ve kuşaktan kuşağa aktarılan değerler bütünüdür. Bu değerler toplumların çevreleriyle, doğayla ve geçmişleriyle etkileşim halinde olmalarını sağlar. Somut olmayan kültürel miraslar zaman içerisinde yeniden yaratılır; bu sayede yaşadığı toplumlara kimlik duygusu da kazandırmaktadır. Toplumların kendine has somut olmayan kültürel miraslarının bütünü aynı zamanda dünya üzerinde kültürel çeşitliliğin ve zenginliğin de göstergesidir. Toplumların ortak duygu ve düşüncelerini dile getirmeleri ve ulusal kimlik kazanmalarında somut olmayan kültürel miraslarının korunması, yaşatılması ve aktarılması büyük öneme sahiptir. Hızla küreselleşen ve tektipleşen dünyada kaybolan kültürel değerleri, kültürel çeşitliliği ve zenginliği koruyabilmek somut olmayan kültürel mirasın yaşatılmasına dair yapılacak çalışmalarla mümkündür. Somut olmayan kültürel miras terimiyle kastedilen alanlar özellikle şöyledir: a) Sözlü gelenekler ve anlatımlar; b) Gösteri Sanatları; c) Toplumsal uygulamalar, ritüeller ve şölenler; 40 Somut Olmayan Kültürel Miras Hakkında - ( Erişim Tarihi: ) 41 Resmi Gazete, T , Sayı Ek.1, Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi, Genel Hükümler, Madde 2: Tanımlar, Fıkra 1.

47 29 d) Doğa ve evrenle ilgili bilgi ve uygulamalar; e) El sanatları geleneği. 43 Bu başlıkları Türkiye ve Türk kültürü özelinde örneklendirecek olursak sözlü gelenekler ve anlatımlar başlığı ile kast edilen; sözlü kültür yoluyla aktarılan masal, destan, hikâye, ninni, bilmece, deyim, atasözü, alkış, kargış, efsane, fıkra, ağıt gibi ürünlerdir. Gösteri sanatları başlığı; Karagöz Hacivat gölge oyunu, köy seyirlik oyunları, meddah, âşıklık sanatı, kukla, halk çalgıları, halk sporları, çocuk oyunla gibi canlı performansa dayalı değerleri içermektedir. Toplumsal uygulamalar; ritüeller ve şölenler başlığı doğum, kırklama, diş hediği, sünnet, asker uğurlama, kız isteme, kına gecesi, çeyiz, düğün, ölüm, saya gezme, çiğdem günü, hıdırellez, mayıs yedisi, mesir macunu şenlikleri; doğa ve evrenle ilgili uygulamalar başlığı, halk hekimliği, halk baytarlığı, halk inançları, halk mimarisi, halk takvimi ve halk meteorolojisi, halk ölçü ve tartı araç gereçleri, halk ekonomisi, halk mutfağı, hamam kültürü; el sanatları başlığı, usta çırak ilişkisi içinde öğrenilen ve seri üretime dayanmayan dokumacılık, ahşap oymacılığı, bastonculuk, kaşıkçılık, sepetçilik, süpürgecilik, yorgancılık, çömlekçilik, telkari, demircilik, bakırcılık, nalbantlık, ayakkabıcılık gibi geleneksel meslekleri yani el sanatlarını kapsamaktadır Folklordan Halk Bilimine Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Somut Olmayan Kültürel Mirasın korunması mevzusu esasında yüzyıllar önce folklor teriminin ortaya çıkması ile gündeme gelmiş ve gelişmiştir. "Folklorun tanımlanması üzerine çabalar, William Thoms un 1846 da bu sözcüğü ortaya atmasıyla" 44 başlamıştır. Nail Tan folkloru "halkın geleneğe bağlı maddi ve manevi kültürünü kendine özgü metotlarla derleyen, araştıran, sınıflandıran, çözümleyen ve halk kültürü üzerinde değerlendirmeler yapan bilim" 45 olarak tanımlamaktadır. Folklor terimi İngilizce folk (halk) ve lore (bilgi, bilim) anlamına gelmektedir. Türkçeye halk bilimi olarak çevrilmiştir. Folklorun inceleme alanı halk kültürüdür. Bu bağlamda folklor mitler, destanlar, halk masalları, fıkralar, atasözleri, bilmeceler, ninniler, büyüler, dualar, yeminler, ilençler, incitmeler, atışmalar, kinayeler, alaylar, dilekler, tekerlemeler, selam ve ayrılık sözleri, halk adetleri, halk dansları, halk tiyatrosu, halk inançları, halk hekimliği, halk müziği, halk 43 Ek.1, Madde 2: Tanımlar, Fıkra 2 44 Dundes, A. ( 2005). Foklor Nedir? ( çev. G. Aydın). Milli Folklor, 65, ( Orijinal makalenin yayım tarihi, 1983) 45 Tan, N. ( 2008). Folklor ( Halk Bilimi). (Yedinci Baskı). Ankara: Özal Matbaa, 9

48 30 şarkıları, halk dili, halk benzetmeleri, işaretleri, oyunları, simgeleri, halk etimolojisi, yemekler, süslemeler, mimari vb. geleneksel bilgileri içermektedir. 46 Bu terim Avrupa sosyal ve kültürel hayatının değişim ve dönüşümünün sonucu olarak ortaya çıkmış ve 19. yüzyılda, bir disiplin olarak dünyaya yayılmıştır. Avrupa da folklor çalışmalarına yöneliş, 1453 yılında İstanbul un fethi ile Orta Çağın kapanması sonucu olmuştur. Doğu ticaret yolunun denizlerde aranmasıyla Avrupa ana karasından okyanuslara açılan Avrupalı gezginler Afrika ve Amerika yerlileri ile karşılaşmışlardır. Gezginler, tüccarlar, bilim adamları, misyonerler önce bu kıtalara giderek ilkel olarak tanımladıkları bu varlıkları tanımaya çalışmış ve bu sürecin sonunda da kendi ilkel dönemlerini merak etmeye başlamışlardır. Bu süreçte Montaigne in Denemeler/Essais adlı eserinde Brezilya yerlilerinden soylu vahşi olarak övgüyle söz etmesi yerliler üzerine dikkat çekilmesine dair en önemli sebeplerden birisi olmuştur. Rönesans ve Reform hareketlerinin yanı sıra bu dönemde doğan Hümanizm akımı yerlilere ve uzun yıllar boyunca Haçlı yaklaşımları ile ötekileştirilen yakın doğu toplumlarına karşı hoşgörülü yaklaşımların ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bu dönemde Afrika ve Amerika yı gezen gezginler kaleme aldıkları seyahatnamelerde gördükleri insanların folklorik öğelerinden de merakla ve övgüyle söz etmişlerdir. Böylece Avrupa insanında öteki kültürlere nesnel bakabilen aydın bir kesim oluşmuştur. Bu aydın kesim ümmet e dayalı siyasal ve kültürel tercihlerin yerine ulus a dayalı terminolojileri geliştirmeye başlamıştır. Bu da Avrupa nın geçmişine duyulan merakı artırmıştır. Bu merak Avrupa okuma yazma bilmeyen köylülerin halk olarak nitelendirilmesi ve halk kültürü ile ilkelleri karşılaştırmaya yönelik birçok çalışma yapılmasını sağlamıştır. 47 Romantik akımın öncüsü James Macpherson ın ( ) öncüsü olduğu Ossiancılık akımı yerel kültürlerin teknolojik gelişmeler gibi farklı sebepler karşısında yok olduğunu ve korunması gerektiği fikrini ortaya atmıştır. Alman Edebiyatını yabancı etkilerden arındırmak, aydınların halk kültürünü batıl inanç olarak görme anlayışlarına karşı çıkmak amaçlarıyla hareket eden J. G. Herder ( ) in başlattığı halkın ruhu görüşü, koruma bilincinin ve halk biliminin bilimsel alt yapısını oluşturmuştur. 48 Halk kültürüne dair birçok ürün derleyen Herder bir kültürün ne kadar yabancı etkilerden uzak olursa o kadar ulusal ruhu yansıtacağını savunmuştur. Jacob Karl Grimm ve Wilhelm Grimm kardeşler 1812 yılında 46 Dundes, (2005), Oğuz, (2006) Araştırmaların Tarihi., Oğuz.Ö ( Editör), Türk Halk Edebiyatı El Kitabı. Dördüncü Baskı. Ankara. Grafiker Yayınevi, s Oğuz, (2009) Somut Olmayan Kültürel Miras ve Kültürel İfade Çeşitliliği. Millî Folklor, 21 (82), s.7

49 31 Alman köylülerinden derledikleri masalları Çocuklara ve Ev Halkına Masallar adıyla yayımlayarak dünya masal araştırmalarını başlatmış ve folklor kuramlarının doğmasına öncülük etmişlerdir. 49 Türkçe karşılığı Halk Bilimi olan Folklor terimini 1846 yılında ilk kez kullandığı kabul edilen 50 William John Thoms ( ) aynı başlıkla kaleme aldığı yazısında geleneksel kültürlerin kentsel dönüşüm süreçlerinde yok olduğunu, bu kültürel değerlerin derlenmesi, koruma altına alınması ve gelecek kuşaklara aktarılması gerektiğine işaret etmiştir. W.J. Thoms un 1846 yılında kaleme aldığı bu yazı, geleneksel kültürlerin ve popüler edebiyatların korunması fikrinin kurumlaşmasını sağlamış, bu tarihten sonra, bu alanda beliren kültürel verimleri derleme, arşivleme, yeniden üretme ve eğitim süreçlerine ekleme, denilebilir ki küresel bir tutuma dönüşmüştür. 19. yüzyıl, bu tutumun şahlanışına tanıklık etmiştir. 51 Oğuz'un da ifade ettiği gibi Ziya Paşa tarafından 1868 yılında yayımlanan Şiir ve İnşa makalesi ile Türk aydınları arasında da folklorun korunması düşüncesi yer bulmaya başlamıştır. Buna bağlı olarak gelişen süreçte Ziya Gökalp, Fuad Köprülü ve Rıza Tevfik tarafından yıllarında kaleme alınan, başlığında folklor veya ona Türkçe karşılık olarak önerilmiş halkiyat terimleri bulunan Türk folklor tarihinin ilk üç makalesi olarak tanınan, geleneksel kültürlerin milli kimlik açısından korunması gerektiğine vurgu yapılan bu yazılar Türkiye de folklor çalışmalarının da temelini oluşturmuştur. 52 Sonraki dönemlerde ise İstanbul Üniversitesi bünyesinde kurulan Türkiyat Enstitüsü, Türk Ocakları, Halkevleri ve Milli Folklor Enstitüsü gibi önemli devlet kurumları veya bu kurumların düşüncelerini kitlelere ulaştıran dergi, dernek, vakıf gibi özel kuruluşlar, folklorun derlenmesi, arşivlenmesi, müzelenmesi ve gelecek kuşaklara aktarılması amacına hizmet etmişlerdir. 53 Bu sürecin devamında ise Türkiye UNESCO tarafından yürütülen kültür koruma programlarını takip ederek folklorun korunması yönündeki çalışmalarını sürdürmüştür. Halk bilimi ve folklor adları altında tanımlanan insanların binlerce yıllık deneyimlerinden oluşan sözlü kültür yoluyla aktarılan kültür birikimleri UNESCO tarafından somut olmayan kültürel miras olarak tanımlanmakta ve gelecek kuşaklara aktarılması gerektiği vurgusu yapılmaktadır. 49 Oğuz, (2006),37 50 Folklor teriminin ilk kez 1846 yılında W.Thoms tarafından kullanıldığı düşüncesine Nevzat Gözaydın yıllarında yazdığı iki yazı ile karşı çıkmaktadır. Ayrıntılı bilgi için bakınız. Oğuz, (2006) s Oğuz, (2009),7 52 Oğuz, (2009), 7 53 Oğuz, (2009),7

50 32 UNESCO tarafından 40 yılı aşkın bir süredir konuşulan ve üzerine çeşitli çalışmalar yapılan somut olmayan kültürel mirasın korunması düşüncesi 1973 yılında Yazar Hakları Evrensel Sözleşmesi ne folklorun korunması ile ilgili protokolün eklenmesiyle başlamıştır. Bu sözleşme ile folklor UNESCO terimi niteliği kazanmıştır tarihli Geleneksel Kültür ve Folklorun Korunması Tavsiye Kararı, 1994 tarihli Yaşayan İnsan Hazineleri Programı, 1997/98 tarihli İnsanlığın Sözlü ve Somut Olmayan Başyapıtları İlan Programı, 2002 yılında İstanbul da gerçekleşen Kültürel Çeşitliliğin Aynasında Somut Olmayan Kültürel Miras başlıklı Kültür Bakanları Üçüncü Yuvarlak Masa Toplantısı ve 2003 yılında imzalanan Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi bu süreçte ve bu koruma düşüncesi içinde hazırlanmıştır. 54 Bütün bu çalışmalar, somut olmayan kültürel mirasın korunması konusunun uluslararası belge düzeyinde sözleşmeler ile anılması ve resmiyet kazanması açısından oldukça önemlidir. Kültürel bağlamın yitirilmesi, somut olmayan kültürel mirasın korunma gerekçelerinden birisidir. Kültürel mirası oluşturan toplumdaki değişmelere paralel olarak, özellikle de ekonomik, sosyal ve siyasal yapılarda meydana gelen değişmelere paralel olarak, somut olmayan kültürel mirasın temellerini oluşturan bağlamlar ortadan kalkmakta ve sonuçta da bu mirası yaratan, yaşatan ve sürekli kılan kişi ve gruplar kaybolmaktadır. 55 Küreselleşmenin getirdiği bu değişimler sonucunda da kültürel değerler giderek yok olmaktadır. Böylece dünya tek tipleşmekte, kültürel çeşitlilik ortadan kalkmakta ve gücü elinde bulunduran ülkelerin karşısında yerel ve geleneksel kültürler yok olmaktadır. Metin Ekici, bu durumu yeryüzünde bir canlı türünün neslinin yok olması ve tükenmesine benzetmektedir. Bu durum doğal dengenin bozulmasına ve tüm insanlığın zarar görmesine sebep olmaktadır. Kültürel çeşitliliğin yaratılmasını sağlayan gruplar ekonomik, sosyal ve siyasal etkenler altında kimliklerini kaybetmekte ve böylece kültürel çeşitliliğin en zengin olanı somut olmayan yaratmalar kaybolmaktadır 56 Bu durumun ortadan kalkması ve somut olmayan kültürel mirasın korunması için çeşitli önlemler alınmalı bu anlamda somut olmayan kültürel mirasın sürdürülebilirliğini sağlayacağı yeni icra mekânları oluşturulmalıdır. Somut olmayan kültürel miras değerlerinin koruma altına alınması için yapılacak çalışmalar ve izlenecek yöntemler 2003 tarihli Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesinde de ayrıntılı bir şekilde belirtilmiştir. 54 Oğuz, (2009),Öz, s.6, 55 Ekici. M. (2004) Somut Olmayan Kültürel Miras Neden Ve Nasıl Korunmalı Ve Nasıl Müzelenmeli Sorunlar, Çözümler Ve Ülkelerden Örnekler. M.Ö. Oğuz, T. Saltık Özkan (Editörler) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Müzelenmesi Sempozyum Bildirileri, Birinci Baskı. Ankara. Başak Y. s Ekici. (2004) s. 61

51 33 Bu sözleşmede Koruma terimi somut olmayan kültürel mirasın yaşayabilirliğinin güvence altına alınması, şeklinde açıklanmaktadır. Koruma amaçlı izlenecek yol ve yapılması gereken çalışmalar ise sözleşmede şu şekilde belirtilmiştir: - Kimlik saptaması -Belgeleme -Araştırma -Muhafaza -Koruma -Geliştirme -Güçlendirme -Okul içi ya da okul dışı eğitim aracılığıyla kuşaktan kuşağa aktarma -Kültürel mirasın değişik yanlarının canlandırılması 57 Somut olmayan kültürel miras değerlerinin korunması yönünde izlenecek yolların belirtildiği bu sözleşmeden bu yana farklı birçok koruma yaklaşımı geliştirilmiştir. Oğuz, bu koruma yaklaşımlarından özellikle günümüzde önemsenenlerin, yeniden canlandırma ve sürdürülebilir kalkınma ilkeleri olduğunu ifade etmektedir. Oğuz bu iki koruma yaklaşımının önemine ilişkin düşüncelerini şu şekilde belirtmiştir: "yeniden canlandırma, somut olmayan kültürel miras unsurlarına yönelik hatırlatma, farkındalık yaratma ve gelecek kuşaklara aktarma hedeflerine katkı sağlamasının yanı sıra somut olmayan kültürel mirasın çevre ve insan duyarlılığı kazanması, yeni iş alanları yaratması ve yeni üretimlere esin kaynağı olmasıyla da sürdürülebilir kalkınmaya katkısı büyüktür." 58 Yeniden canlandırma yaklaşımı, kültürel mirasın korunması, yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılmasında başvurulabilecek önemli olumlu çıktıları olan bir yöntemdir. Öcal Oğuz uygulama ve terim üzerine yapılan tartışmalardan hareketle yeniden canlandırma terimini şu şekilde açıklamıştır: Yeniden canlandırma yaşlılarca hatırlanan ancak genç kuşaklarca bilinmeyen somut olmayan kültürel miras unsurlarının örgün, yaygın ve sargın eğitim imkânlarından yararlanılarak, Sözleşme metninde ve özellikle tanımlar kısmında üzerinde hassasiyetle durulan sürdürülebilir kalkınma ilkelerinin sosyal çevresel ve ekonomik boyutlarının da (Oğuz 2013: 233) dikkate alınarak, ilgili topluluk veya grubun sahip olduğu kültürel 57 Ek.1, Genel Hükümler, Madde 2: Tanımlar, Fıkra 3 58 Oğuz, Ö. (2014). Çağdaş Kentte Bir Yeniden Canlandırma Örneği: Çiğdem Günü. Milli Folklor, 26(101), 28

52 34 kimliğin bir parçası olarak söz konusu kültürel miras unsurlarını yeniden öğrenmesi ve uygulaması durumunu tanımlamaktadır. 59 İnsanlığın ortak değerlerini simgeleyen somut olmayan kültürel mirasın korunması ve yeni nesillere aktarılması gerekliliği toplumun her bireyinde olması gereken bir bilinç ve sorumluluktur. Bu korumanın günümüz şartlarında gerçekleştirilebilmesi için ise kurumlara büyük görevler düşmektedir. Kültürel mirasa ilişkin bilgi, beceri ve deneyimlerin sistematik bir şekilde, aslına uygun olarak bozulmadan derlenmesi, değerlendirilmesi, bağlamına uygun bir şekilde yeniden üretilmesi ve toplum hayatına yaşanılabilir bir şekilde sunulması gerekmektedir. Somut olmayan kültürel mirasın korunması için yapılması gerekenler çok çeşitlidir. Bireysel, toplumsal ve evrensel boyutta gerçekleştirilebilecek birçok koruma yaklaşımından söz edilebilir. Bu konu somut kültürel mirasın müzecilik bağlamında korunması özelinde bir sonraki başlıkta detaylı bir şekilde aktarılacaktır. Folklordan- halk bilimine, maddi mirastan-somut olmayan kültürel mirasa uzanan bu süreçte günümüzde üniversiteler ve çeşitli kuruluşlar tarafından yok olmakta olan kültürel mirasın korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması için çeşitli çalışmalar yapılmaktadır. Türkiye özelinde de kültürel mirasın korunması ve aktarılması konularında sayısız çalışmaları bulunan UNESCO Türkiye Milli Komisyonu konuya ilişkin ilköğretim, ortaöğretim düzeyindeki okullar, üniversiteler ve çeşitli kurumlar tarafından yapılan projelere de maddi ve manevi destek sağlamaktadır. Ayrıca Kültür ve Turizm Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, belediyeler, dernekler, Ankara Kalkınma Ajansı gibi kurumlar tarafından da kültürel mirasın korunmasına yönelik çalışmalar yapılmakta ve desteklenmektedir. Türkiye de Ankara Üniversitesi, Gazi Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi, Cumhuriyet Üniversitesi gibi üniversitelerde Halk Bilimi Bölümleri bulunmaktadır. Ayrıca Ankara Üniversitesi DTCF Halk Bilim Topluluğu, Balıkesir Üniversitesi Halk Bilimi Araştırmaları Kulübü, Bilkent Üniversitesi Halk Bilimi Topluluğu, Boğaziçi Üniversitesi Halk Bilim Topluluğu, Cumhuriyet Üniversitesi Türk Halk Bilimi Topluluğu, Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Topluluğu, Hacettepe Üniversitesi Türk Halk Bilimi Topluluğu, ODTÜ Türk Halk Bilimi Topluluğu, Uşak Genç Halk Bilimciler Kulübü gibi 59 Oğuz, (2014),27

53 35 topluluklarda halk bilimi ve somut olmayan kültürel miras konularında çalışmalarını devam ettirmektedirler Somut Olmayan Kültürel Mirasın Müzelenmesi Müzeler, kuruldukları günden bu yana çeşitlenerek çoğalmış dünya sahnesinde birçok değişim ve dönüşüm süreçlerine tanıklık etmiş, yerel kültürlerin uluslaşma çabalarına katkı sağlamış kurumlardır. İlk şeklinden günümüze kadar içeriği amacı ve yöntemi sürekli değişen ve gelişen müzeler zaman içerisinde dönemin ekonomik, sosyal, kültürel şartlarına göre şekil almışlardır. İlk halinde savaş ganimetlerinin, tarihi eser niteliği olan eşyalar ve objelerin saklandığı yerler olarak bilinen müzelerin dönemin dinamikleriyle birlikte zamanla müzeleme, koleksiyon ve sergileme algısının değişmesi müze tanımlarının da yeniden yapılmasına sebep olmuştur. Toplumlar, siyasal ve kültürel politikalar değiştikçe ya da insanlığın bilgi ve becerileri farklılaştıkça müze de kendisini hem bağlamsal hem de kurgusal açıdan değiştiren bir kurum olarak varlığını sürdürmeyi başarmıştır. 60 Değişen bu durum Uluslararası Müzeler Konseyi (ICOM) nin çalışmalarına da yansımıştır. Özellikle müzelerde korunması gerekenlerin, maddi kültür unsurlarının yanı sıra halkın sözlü kültür belleği ve deneyimleri olduğu görüşünün kabul görmesi bu yönde atılan adımları ve çalışmaları da beraberinde getirmiştir. Keza bu yönde ICOM 2004 yılında gerçekleşen 21. Genel Kurulu nda, somut olmayan kültürel mirasın müzeler aracılığıyla korunması yönünde olumlu yaklaşımlar sergilemiştir. Bu gelişmeler üzerine ICOM 2007 yılında müze tanımını güncellemiştir. Bu tanıma göre müze Toplumun ve onun gelişiminin hizmetinde olan, topluma açık, araştırma, eğitim ve eğlence amaçlarıyla insanlık ve çevresi hakkındaki somut ve somut olmayan kültür varlıklarını toplayan, koruyan, iletişimini yapan ve sergileyen, kâr amacı gütmeyen, sürekli kurumlardır 61 Bu tanımla ICOM un somut ve somut olmayan kültürel mirası bütünsel bir yaklaşımla korumayı hedeflediğini ifade eden Evrim Ölçer Özünel, müzecilik algısında yaşanan değişim sürecini ve somut olmayan kültürel mirasın müzelemesi fikrine giden yolu şu şekilde aktarmıştır: Aynı zamanda bu yeni tanım müzelerdeki sergileme ve ziyaretçi yaklaşımlarını değiştirmiştir. Bu yeni yaklaşımlar aracılığıyla müzeler birer eğitim, aktarım ve bellek sürdürülebilirliğini meşrulaştırıcı bir misyon üstlenmiştir. Bu yeni müze algısı müzecileri bu iki unsuru müzede nasıl sergileyecekleri konusunda düşünmeye zorlamıştır. Dolayısıyla daha önce yalnızca geçmişi ya da ulus bilincini anımsatsın diye müze mekânlarında sergilenen folklorik-etnografik malzemenin farklı 60 Ölçer Özünel, (2013), Ölçer Özünel, (2013), 66

54 36 bakış açılarıyla değerlendirilmesi gerektiğine de dikkat çekilmiştir. Böylece SOKÜM, müzeciliğe eklemlenmek yerine tümden müzecilik anlayışının içine yerleştirilmesi gereken bir olguya dönüşmüştür. Bu bağlamda geleneksel bir ürünü yalnızca mankenler üzerinde ya da camekânlar içinde sergilemenin yeterli olup olamayacağı tartışılmaya başlanmıştır. Yalnızca sergilemek yerine ürünün hikâyesini, kullanım koşullarını, üretim biçimlerini, o nesneyi üreten insanı, nesnenin kullanılmaya başlandığından beri geçirdiği değişim evreleri ya da bundan sonra kullanılacaksa hangi biçimde sunulacağı gibi konular müzeciler tarafından gündeme getirilerek tartışılmaya başlanmıştır. Tüm bu soruların ardından UNESCO, SOKÜM ve müze ilişkisi bağlamında yeni bakış açılarıyla geliştirilmiş ve bu mantıkla işletilen pek çok müze kurulmuştur. 62 Koruma altına alınması ve müzelenmesi gerekenler yalnızca maddi kültür unsurları değildir. Özellikle küreselleşme ve tek tipleşmenin hızla ilerlediği günümüzde korunması gerekenler kültürün özünü oluşturan insanlığın somut olmayan kültürel miraslarıdır. Bir toplumun belleğine kaydederek gelecek kuşaklara aktardığı kültürün, küreselleşme karşısında bir takım savunma ve sürekliliği sağlama biçimleri geliştirmesi kaçınılmazdır. Küreselleşme karşısında kültürel belleğin korunması için yapılması gerekense, söz konusu kültüre bilinçli yaklaşımlar getirebilmek ve bu kültür etrafında duyarlılık geliştirmek olacaktır. 63 Somut olmayan kültürel mirasın korunması, yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılmasının en görünür alanı ise günümüzde uygulamalı halk bilimi müzeleridir. Halk bilimi müzeleri tek başlarına kürselleşme ve tek tipleşmenin karşısında duramasalar da bu yönde değişimi sağlayacak etkilere ve işlevlere sahiptirler. Kültürel mirasların yeni bağlamlar oluşturularak yaşatılmasında halk bilimi müzeleri oldukça önemlidir. Bu anlamda kurulacak halk bilimi müzesi, sadece belli görsel malzemenin sergilenmesinin ötesinde görsel unsurların dokunulabilir olduğu, somut olmayan kültür ürünlerinin belli bir program içerisinde icra edildiği, taşın üzerine taş koyma mantığıyla çalışılan, dinamik ve üreten bir kültür mekânı olmalıdır. Böylesi bir mekân ise, sadece müze kavramının pek çok kişinin kafasında oluşan belli cansız eserlerin sergilendiği bir mekân olmak yerine; öğrenilen, öğretilen, canlı kılan bir eğitim ve yaşam merkezi olarak düşünülmelidir. Böylece hem somut olmayanı korumak ve yaşatmak, hem de müzenin kendi kendini finanse edecek bir birim olması sağlanacaktır. 64 Bu bağlamda somut olmayan kültürel mirasın korunması açısından halk bilimi müzeleri, Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi nde kimlik saptaması, belgeleme, araştırma, muhafaza, koruma, geliştirme, güçlendirme, kuşaktan kuşağa aktarma ve canlandırma 62 Ölçer Özünel, (2013), Ölçer Özünel, (2004), Ekici, (2004), 64

55 37 olarak sıralanan koruma yöntemlerinin en verimli ve görünür bir şekilde uygulanabileceği koruma mekânlarıdır. Çalışmanın da konusunu oluşturan somut olmayan kültürel mirasın müzecililik bağlamında korunması, koruma yaklaşım ve çalışmalarının önemli bir türüdür. 19. yüzyılda yaşatmak için saklamak amacıyla derlenen halk bilimi ürünleri artık yaşatmak için yaymak düşüncesiyle uygulanmalıdır. 65 Bu bağlamda halk bilimi müzeleri kültür ürünlerinin nesnelerini yalnızca camekânlar içerisinde saklamak ve sergilemek yerine, uygulamalı bir şekilde canlandırmakta ve bağlamına uygun bir biçimde yaşatmaktadır. Ziyaretçileri hikâyenin içerisine aktif bir biçimde dâhil ederek, kültürün bütün ürün ve unsurlarını uygulama yoluyla yeniden üreten ve aktaran bu müzecilik anlayışı, kültür turizmine ve halk bilimine büyük katkı sağlamaktadır. Bu anlayış ve sergileme yöntemi de halk bilimi müzelerini, etnografya müzeciliğinden ayırmaktadır. Türkiye, Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi ne 2006 yılında taraf olmasına karşın Sözleşme nin yürürlüğe girdiği ilk yıllardan itibaren somut olmayan kültürel mirasın müzelenmesi ile ilgili çalışmalar yapmıştır. 66 Bu çalışmalardan Türkiye de Halk Bilimi Müzeciliği ve Örnekleri başlığında söz edildiği için burada tekrar edilmeyecektir. Somut olmayan kültürel mirasın nasıl ve hangi yöntemlerde müzelenmesi gerektiği konusu ise ikinci bölümde Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi örnekleminde aktarılacaktır Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Konusunda Uluslar Arası Kuruluşlar Tarafından Yapılan Çalışmalar UNESCO Tarafından Yürütülen Koruma Çalışmaları UNESCO kelimesi, İngilizce United Nations Educational, Scientific and Cultural Organization kelimelerinin baş harflerinden oluşmaktadır. UNESCO kelimesi Türk dilinde Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu olarak anılmaktadır. UNESCO Genel Merkezi Paris te bulunan 195 devletin üye olduğu hükümetler arası bir kurumdur. Birleşmiş Milletlerin özel bir kurumu olarak İkinci Dünya Savaşı ndan sonra 1946 yılında kurulan UNESCO nun yasası 1945 yılı Kasım ayında Londra'da 44 ülkenin temsilcilerinin katıldıkları bir toplantıda kabul edilmiştir. Türkiye, bu yasayı 65 Oğuz, (2013),10 66 Ölçer Özünel, (2013), 65

56 38 imzalayan ilk yirmi devlet arasında onuncu sırada yer almaktadır. UNESCO Sözleşmesi, Türkiye de 20 Mayıs 1946 tarihli ve 4895 sayılı kanunla onanmıştır. Bu onamanın ardından UNESCO kuruluş yasasının 7. maddesi gereğince UNESCO Genel Direktörlüğünün Türkiye deki tek ve yasal temsilcisi niteliğinde olan UNESCO Türkiye Millî Komisyonu tarihinde faaliyete geçmiştir. İlk Genel Direktör, Julian Huxley ( , İngiltere) olup kendisini Jaima Torres Bodes ( , Meksika); John Taylor ( , A.B.D.); Luther Evans ( , A.B.D.); Vittorino Veronese ( , İtalya); Rene Maheu ( , Fransa); Amadou Mahtar M'Bow (Senegal, 1974 yılında ilk kez ve 1980 yılında ikinci kez seçilmiştir); Federico Mayor (İspanya, 1987 yılında bu göreve getirilmiş ve 1993'te tekrar seçilmiştir) 1995'te Koichiro Matsuura (Japonya) UNESCO genel direktörü olmuş, 2009 yılında bu göreve İrina Bokova (Bulgaristan) seçilmiştir. 67 Genel Konferansın 20. oturumunda benimsenen UNESCO Milli Komisyonlar Tüzüğü nde belirtildiğine göre UNESCO nun amacı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi tarafından ırk, cinsiyet, dil ve din ayrımı gözetmeksizin dünya insanları için belirlenen adalet, anayasa kuralları ve insan hakları ve temel özgürlüklere evrensel saygıyı geliştirmek için eğitim, bilim ve kültür aracılığıyla milletler arasında işbirliğini teşvik ederek barışa ve güvenliğe katkı sağlamak 68 tır. Bu amaca ulaşabilmek için UNESCO Her Üye Devlet, tercihen devleti ve benzeri organları geniş ölçüde temsil eden bir Millî Komisyonun oluşumuyla; eğitimsel, bilimsel ve kültürel faaliyetlerle ilgilenen belli başlı organlarını UNESCO nun çalışmalarıyla bağdaştırmak amacıyla özel şartlarına uygun düzenlemeler yapacaktır ifadesini taahhüt etmiştir. 69 UNESCO, insanların binlerce yıllık deneyimleri sonucu oluşan kültürlerinin korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması için çalışmalar yapmaktadır. Bu çalışmalar içerisinde üç sözleşme oldukça önemlidir. Birincisi 1972 tarihli Dünya Kültürel ve Doğal Mirasın Korunması Sözleşmesi, ikincisi 2003 tarihli Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi ve üçüncüsü 2005 tarihli Kültürel İfadelerin Çeşitliliğinin Korunması Sözleşmesi dir ve 2005 tarihli bu iki sözleşmenin hazırlanmasındaki temel kaygı yerel ve ulusal kültürlerin küreselleşme ve popüler 67 UNESCO Türkiye Mili Komisyonu : ( Erişim Tarihi: ) 68 UNESCO Milli Komisyonlar Tüzüğü ( Erişim Tarihi: ) numaralı kaynak (Erişim Tarihi: )

57 39 kültür karşısında günden güne gerilediği ve insanlığın kültürel çeşitliliğinin kaybolmakta 70 olmasıdır. 186 devletin taraf olduğu 1972 yılında imzalanan Dünya Kültürel ve Doğal Mirası Korunması Sözleşmesi, en yaygın kültür koruma programı olan bu sözleşmeye göre korunması gerekenler mimari eserler, resimler, yazılar, mağaralar, harabeler ve doğal çevredir. Anlaşılacağı üzere bu sözleşme maddi miras alanını korumaya yöneliktir. Bu sözleşmenin yürütüldüğü süreçte, daha çok folklor olarak adlandırılan, mirasın korunmasına yönelik bir sözleşme hazırlanması fikri doğmuştur yılında UNESCO Genel Konferansı, folklorun korunması açısından bir dönüm noktası olan Popüler ve Geleneksel Kültürün Korunması Tavsiye Kararı nı almıştır yılında Yaşayan İnsan Hazineleri ve 1997 yılında İnsanlığın Sözlü Ve Somut Olmayan Mirası Başyapıtları programları ile bu tavsiye kararı desteklenerek görünürlüğü artırılmaya çalışılmıştır yılında İstanbul da yapılan Kültürel Çeşitliliğin Aynasında Somut Olmayan Kültürel Miras Kültür Bakanları Yuvarlak Masa Toplantısı bu sürecin en önemli adımı olmuştur ve böylece 2002 Eylül ve 2003 Haziran tarihlerinde Paris teki UNESCO genel merkezinde üst üste yapılan dört hükümetler arası uzmanlar toplantısında Somut Olmayan Kültürel Mirasın (SOKÜM) Korunması Sözleşmesi nin metni oluşturulmuş ve 2003 yılında yapılan UNESCO Genel Konferansı nda bu metin kabul edilmiştir ile 2006 yılları arasında taraf devlet sayısının gerekli orana ulaşmasıyla sözleşme yürürlüğe girmiştir yılında sözleşmenin hükümlerini uygulayacak ve uygulama yönergelerini oluşturacak hükümetler arası komitenin belirlenmesiyle toplantılar yapılmış ve önemli kararlar alınmıştır. Bunlardan en önemlisi her taraf devletin bir veya birden fazla somut olmayan kültürel miras envanteri hazırlaması kararıdır. Ulusal koruma süreçleri bakımından UNESCO nun ve sözleşmenin folklorun korunmasına yönelik en önemli uygulamasını bu konu oluşturmaktadır. Çünkü envanter hazırlığı, öncelikle belirleme, derleme, arşivleme, bilimsel çalışmalarla destekleme, örgün ve yaygın eğitim süreçlerine dahil etme, yaşamasına maddi katkı sağlama ve bütün bu süreçleri söz konusu mirası yaşatan toplulukla birlikte yapma ve yürütme anlamına gelmektedir. Bu yönüyle envanterler korumanın en önemli basamağını oluşturmaktadır Oğuz, (2013),7 71 Oğuz, M.Ö. (2009). Somut Olmayan Kültürel Miras Nedir? (Birinci Baskı).Ankara: Geleneksel Yayıncılık, 79-82

58 Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi Sözleşmenin içeriğine ilişkin bazı bilgiler daha önceki bölümlerde kısım kısım verildiği için burada tekrar anılmayacak; sözleşme hakkında değinilmeyen genel bilgiler ve sözleşmeye yönelik eleştiriler bu başlıkta aktarılacaktır. UNESCO tarafından hazırlanan Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi, küreselleşme ve sanayileşme sonucu yavaş yavaş yok olan somut olmayan kültürel miras ürünlerini koruma düşüncesiyle 2003 yılında imzalanmıştır. Sözleşmenin hazırlanmasında en temel kaygı küreselleşme ve sanayileşmenin etkisiyle dünyadaki yerel kültürel değerlerin ve kültürel çeşitliliğin kaybolacağı düşüncesidir. Türkiye sözleşmeye 2006 yılında taraf olmuştur. Şüphesiz bu sözleşmenin imzalanması Türkiye de bu alanda yapılan çalışmalara ivme kazandırmıştır. Türkiye de özellikle sözleşme isminin anlatmak isteneni tam olarak ifade etmediği yönünde tartışmalar yaşanmıştır. Somut olmayan kavramının tam anlamıyla kabul görmemesi bir anlamda yapılan çalışmaları da sığ bırakmıştır denilebilir. Kimi zaman Türk aydınları tarafından sözleşmenin içeriğine yöneltilen milliyetçi kaygılar, terimin somut olmayan kültürel miras taşıyıcıları ve halk tarafından tam olarak benimsenememesi, somut olmayan kültürel miras ifadesinin içerik ve anlam zenginliğini yansıtamamasına sebep olmuştur. Somut kültür varlıklarının korunması düşüncesi kadar somut olmayan kültürel mirasın korunması düşüncesi önem kazanmamıştır. Bu duruma sebep olarak somut mirasların korunması tarihinin çok eskilere dayanması ve anlamlı bulunarak benimsenmiş olması gösterilebilir. 72 Sözleşme gelecek kuşaklara aktarılması gereken somut olmayan kültürel miras değerlerinin, uygulamaların ve bilgilerin korunması meselesinin uluslararası platformda anılması ve bilinç oluşturulması bakımından önemlidir. Selcan Gürçayır uluslarası birikimin ve tartışmanın sonucunda oluşturulmuş ortak bir aklın ve ortak endişelerin ürünü olarak ifade ettiği sözleşmeyi, metninin ve uygulamalarının eksiklikleri, tartışmalı ve sorunlu yerleri olduğu gerekçesiyle eleştirmiştir. 73 SOKÜM uygulanma biçimleri ve sınırlarının, somut veriler üzerinden ortaya konamaması, sözleşmenin görünür veriler üzerinden uygulanabilirliğini kısıtlamıştır. Gürçayır, sözleşmeyi 2003 yılında imzalanmış olması nedeniyle yeni ve acemi, korumayı amaçladığı konular açısından kadim ve mahir bulmaktadır. Gürçayır, 72 Gürçayır,(2011) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi Üzerine Eleştirel Bir Okuma. Millî Folklor, 23( 92), Gürçayır,( 2011), 6

59 41 sözleşmenin uygulama konusunda yolunu bulmaya çalışırken yeniliğin ve acemiliğin bütün heyecanını ve bilmezliklerini kadimliğin ve mahirliğin her şeyi yoluna koymuşluğunu ve bilmişliklerini içinde barındırdığını 74 ifade etmektedir. Sözleşmenin uygulanması yolunda, yapılacak çalışmaların atılacak adımların düzenlenmesine ihtiyaç olduğunu belirten Gürçayır, sözleşmenin imzalanmasının üzerinden geçen sürede önemli adımlar atıldığını ve somut olmayan kültürel mirasın korunmasında ulusal ve uluslararası bir bilinç ve etki yaratmada gayet başarılı olunduğunu ifade etmiştir. 75 Öcal Oğuz Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesini genel hatları ile şu şekilde değerlendirmiştir; Somut Olmayan Kültürel Mirasın (SOKÜM) Korunması Sözleşmesi, bir toplumun kendi kültürel kimliğinin bir parçası olarak gördüğü ve kuşaktan kuşağa aktarmak suretiyle günümüze kadar getirdiği somut olmayan kültürel miraslarını korumasına ve gelecek kuşaklara aktarmasına katkı sağlayacak yol, yöntem ve imkânları tanımlamaktadır. Bu sözleşme ile oluşacak Ulusal Envanterler, somut olmayan kültürel miras unsurlarının ulusal, İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Miras Temsili Listesi ve Acil Koruma Gerektiren Somut Olmayan Miras Listesi ise, hem ulusal hem de uluslararası süreçlerde sözleşmede tanımlanan mirasların nasıl korunması gerektiğini biçimlendirmekle, öteden beri hemen her toplumda dile getirilen kültürümüz ölüyor şeklindeki yakınmalara da bir anlamda cevap vermektedir. İki yüzyıllık folklor çalışmalarının ortaya koyduğu bu yargıya duyarsız kalmayarak konuyu entelektüeller arası bir yakınma ve kaygı konusu olmaktan çıkararak hükümetler arası bir koruma belgesine dönüştüren UNESCO nun ürettiği metnin amaca ne denli hizmet edebileceği tartışılabilir olsa bile, küresel bir talebi karşılamaya çalıştığı gerçeği gözden kaçırılmamalıdır. 76 Sözleşme 9 bölüm ve 40 maddeden oluşmaktadır. Sözleşmenin giriş bölümünde dayandığı uluslararası hukuk kuralları, süreçleri ve gerekçeleri vurgulanmıştır. Başlangıcın ardından I. Genel Hükümler bölümü yer almaktadır. 3 maddeden oluşan bu bölümün birinci maddesinde belirtildiği üzere sözleşmenin amaçları; a) Somut olmayan kültürel mirası korumak; b) İlgili toplulukların, grupların ve bireylerin somut olmayan kültürel mirasına saygı göstermek; c) Somut olmayan kültürel mirasın önemi konusunda, yerel, ulusal ve uluslararası düzeyde duyarlılığı artırmak ve karşılıklı değerbilirliği sağlamak; d) Uluslararası işbirliği ve yardımlaşmayı sağlamaktır 74 Gürçayır, (2011), 7 75 Gürçayır,(2011), Oğuz, (2009), 8

60 42 2.madde Tanımlar başlığıdır. Bu başlıkta somut olmayan kültürel mirasın ne olduğu, koruma teriminin içeriği ve somut olmayan kültürel mirası oluşturan alt başlıklar belirtilmiştir. Bu detaylar daha önceki bölümlerde aktarıldığı için burada tekrar edilmeyecektir. Sözleşmenin ikinci bölümü Sözleşmenin Organları başlığını taşımaktadır. Bu bölümde yer alan maddelerde sözleşmeye taraf olan devletlerden oluşan genel kurul, somut olmayan kültürel mirasın korunması hükümetler arası komitesi, komite üyelerinin seçimi ve görev süreleri, komitenin görevleri ve çalışma yöntemleri, hükümet dışı kuruluşların komiteye akreditasyonu ve sekretarya konuları açıklanmaktadır. Bu maddelere göre; Genel Kurul sözleşmenin egemen organıdır. Hükümetler Arası Komite Taraf Devletler Genel Kurulu nca seçilecek ve 18 taraf devletin temsilcilerinden kurulu olacaktır. Taraf devlet sayısı 50 olunca komite üye sayısı 24 e yükseltilecektir. Komite üyelerinin seçimi coğrafi dağılım ve dönüşüm ilkelerine göre (dört yıllık görev süresini aşmama ve arka arkaya iki dönem görev yapmama) yapılacaktır. Komitenin en önemli görevi sözleşmenin amaçlarını desteklemek, bu amaçların uygulamaya geçirilmesini özendirmektir. 3. Bölüm ise Ulusal Düzeyde Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması başlığını taşımaktadır. Bu bölümde taraf devletlerin rolü, envanterler, koruma önlemleri, eğitim, duyarlılığın ve kapasitenin güçlendirilmesi, topluluk ve bireylerin katılımı gibi konular açıklanmaktadır. Bu bölüm içerisinde yer alan maddelere göre; sözleşmeye taraf olan devletler kendi toprağı üzerinde bulunan somut olmayan kültürel mirasın korunmasını güvence altına almak için önlemler alacaktır. Envanterler başlıklı 12. maddede taraf devletlerin kendi toprakları üzerinde bulunan somut olmayan kültürel mirasın bir veya birden fazla envanterini kendi durumuna göre hazırlamaları gerektiği belirtilmiştir. 13. madde olan Diğer Koruma Önlemleri başlığında ise taraf devletlerin somut olmayan kültürel mirasın korunmasını, gelişmesini ve değer kazanmasını güvence altına almak amacıyla izlemesi gereken yollar belirtilmiştir. Belirtilen koruma önlemleri içerisinde; somut olmayan kültürel mirasın korunmasına yönelik, yetkili kurum belirlenmesi ve politika benimsenmesi, bilimsel, teknik ve sanatsal incelemeler yapılması, dökümantasyon merkezleri kurulması gibi önlemler yer almaktadır. 14. madde Eğitim, Duyarlılığın ve Kapasitenin Güçlendirilmesi başlığını taşımaktadır. Bu başlıkta somut olmayan kültürel mirasın ilkokuldan başlayarak bütün eğitim kurumlarında ders olarak okutulmasını öngörmektedir. 4. bölüm başlığı Uluslararası Düzeyde Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması dır. Bu bölümde somut olmayan kültürel miras listelerinin oluşturulması,

61 43 güncelleştirilmesi ve yayımlanmasında kullanılacak ölçütlerin komite tarafından belirlenmesi ve Genel Kurulca onaylanması öngörülmektedir. Sözleşmenin 4. bölümü içerisinde yer alan 16. ve 17. maddesine göre somut olmayan kültürel mirası daha gözle görünür kılmak, önemi konusunda bilinçlenmeyi sağlamak ve kültürel çeşitliliğe saygı içinde diyalogu desteklemek için, ilgili taraf devletlerin talebi üzerine İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirasının Temsili Listesi, Acil Koruma Gerektiren Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi ve En İyi Uygulama Örnekleri Listesi hazırlanmıştır yılı itibariyle Türkiye nin İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesine kayıtlı 12 mirası bulunmaktadır. Bu miraslar şöyledir: 1. Meddahlık Geleneği (2008) 2. Mevlevi Sema Törenleri (2008) 3. Âşıklık Geleneği (2009) 4. Karagöz (2009) 5. Nevruz (Azerbaycan, Hindistan, İran, Kırgızistan, Özbekistan ve Pakistan ile ortak dosya, 2009) 6. Geleneksel Sohbet Toplantıları (Yaren, Barana, Sıra Geceleri ve diğer, 2010) 7. Alevi-Bektaşi Ritüeli Semah (2010) 8. Kırkpınar Yağlı Güreş Festivali (2010) 9. Geleneksel Tören Keşkeği (2011) 10. Mesir Macunu Festivali (2012) 11. Türk Kahvesi ve Geleneği (2013) 12. Ebru: Türk Kâğıt Süsleme Sanatı (2014) 5. bölüm başlığı Uluslararası İşbirliği ve Yardım dır. Bu bölümde sözleşmeye taraf devletlerin birbirleriyle bilgi ve tecrübe değiş tokuşu, ortak girişimler alanlarında işbirliği içinde olmaları, bu uluslararası yardım ve işbirliğinin amaçları, biçimleri ve koşulları, uluslararası yardım talepleri ve yardımdan yararlanan taraf devletlerin rolü gibi konular açıklanmıştır. 6. bölüm Somut Olmayan Kültürel Miras Fonu başlığını taşımaktadır. Bu bölümde; fonun biçim ve kaynakları, uluslararası devletlerin fona katkıları, uluslararası bağış toplama kampanyaları gibi konulara yer verilmiştir. Raporlar başlığını taşıyan 7. bölümde; taraf devletlerin sözleşmenin etkin bir şekilde uygulanması

62 44 için gereken yasa, tüzük ve yönetmelik düzenlemelerini içeren raporlarını komiteye sunmaları öngörülmektedir. 8. bölüm Geçici Hükümler başlığında sözleşme yürürlüğe girmeden önce ilan edilmiş olan İnsanlığın Somut Olmayan ve Sözel Kültürel Mirasının Başyapıtları nın, İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirasının Temsili Listesine dâhil edilmesi hükme bağlanmış ve sözleşme yürürlüğe girdikten sonra bu uygulamanın durdurulması kararlaştırılmıştır. 9. bölüm Son Hükümler başlığı sözleşmenin UNESCO ya üye devletlerce onaylanması, üye olmayan devletlerin sözleşmeye katılmaları, yürürlüğe girmesi, fesih, sözleşme hükümlerinin değiştirilmesi gibi konuları düzenlemektedir. Somut olmayan kültürel mirasın korunması amacıyla oluşturulan bu sözleşme, somut olmayan kültürel mirasın sınırlarının çizilmesi, tanımlamalar yapılması, ulusal ve uluslararası düzeyde yol gösterici koruma önerileri belirtmesi gibi yönleri ile somut olmayan kültürel mirasın müzecilik bağlamında korunması ve bu anlamda yöntemler geliştirilmesinde başvurulabilecek önemli bir kaynaktır Kültürel İfadelerin Çeşitliliğinin Korunması ve Geliştirilmesi Sözleşmesi UNESCO nun 32. Genel Konferansı nda kabul edilen 2003 tarihli Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi nden iki yıl sonra UNESCO nun 3-21 Ekim 2005 tarihleri arasında Paris te toplanan 33. Genel Konferansında Kültürel İfadelerin Çeşitliliğinin (KİFAÇ) Korunması ve Geliştirilmesi Sözleşmesi kabul edilmiştir. Öcal Oğuz iki yüz yıldır var olan folklorun korunmasının ulusal kimliğin ve kültürün korunması anlamına geldiği düşüncesinin bu iki sözleşme ile resmi nitelik kazandığını belirtmektedir. 77 Sözleşmenin hazırlanma amaçları sözleşme metninin 1. maddesine göre şöyledir: (a) kültürel ifadelerin çeşitliliğini korumak ve geliştirmek; (b) kültürlerin gelişmesi ve karşılıklı ve yararlı bir şekilde serbestçe etkileşime girmeleri için gerekli koşulları yaratmak; (c) kültürler arası saygı ve barış kültürü yararına dünya üzerinde daha geniş kapsamlı ve dengeli kültürel değişimleri sağlamak amacıyla kültürler arasında diyaloğu teşvik etmek; (d) halklar arasında köprüler kurma ruhu içerisinde kültürel etkileşimi geliştirmek için kültürlerarasılığı teşvik etmek; 77 Oğuz, (2009), 8

63 45 (e) kültürel ifadelerin çeşitliliğine saygıyı ve kültürel ifadelerin çeşitliliğinin değeri konusunda yerel, ulusal ve uluslararası düzeylerde farkındalığı geliştirmek; (f) özellikle gelişmekte olan ülkeler olmak üzere bütün ülkeler için kültür ile kalkınma arasındaki bağlantının önemini teyit etmek ve bu bağlantının gerçek değerinin tanınmasını güvence altına almak için ulusal ve uluslararası kapsamda girişilen eylemleri desteklemek; (g) kimlik, değer ve anlam araçları olarak kültürel etkinliklerin, malların ve hizmetlerin kendine özgü niteliğini tanımak; (h) devletlerin kendi ülkelerinde kültürel ifadelerin çeşitliliğini korumak ve geliştirmek için uygun buldukları politikaları ve önlemleri sürdürmeye, kabul etmeye ve uygulamaya yönelik egemen haklarını teyit etmek; (i) özellikle gelişmekte olan ülkelerin, kültürel ifadelerin çeşitliliğini korumak ve geliştirmek için kapasitelerini arttırmak amacıyla ortaklık ruhu içerisinde uluslararası işbirliğini ve dayanışmayı güçlendirmek. 78 Sözleşmede yer alan amaçlardan da anlaşılacağı üzere sözleşme, küreselleşme ve tektipleşme ile popüler kültür karşısında varlığını kaybeden yerel kültürel değerlerin ve çeşitliliğinin korunmasını savunmaktadır. Kültürel çeşitlilik sözleşmede grupların ve toplumların kültürlerinin ifade bulduğu biçimlerin çeşitliliği olarak tarif edilmektedir. Kültürel çeşitlilik ifade, çoğaltma ve aktarım yollarının yanı sıra hangi araç ve teknoloji kullanılırsa kullanılsın, muhtelif sanatsal yaratım, üretim, yayılım, dağıtım ve kullanım biçimleriyle de ortaya konulur. 79 Öcal Oğuz a göre KİFAÇ ın Korunması ve Geliştirilmesi Sözleşmesi, kültürel ifadelerin çeşitliliğinin kültürel endüstri alanında korunmasını öngörmektedir. Yani, bu sözleşmeyle, sinema, müzik, televizyon, kitap, dergi, elektronik alan gibi kültüre dayalı birçok endüstri dalındaki tektipleşmeye karşı, uluslararası toplumun harekete geçmesi ve küresel kültürler karşısında ulusal kültürlerin de endüstri alanında varlık göstererek kültürel ifade çeşitliğini sağlama hedeflerine katkı vermesi beklenmektedir. 80 Sözleşmenin genel amacı son zamanlarda küreselleşme ve sanayileşme süreci ile birlikte hız ve etkisini artıran sinema, televizyon, müzik gibi kültür endüstrisi ürünlerinden oluşan gücü ve ekonomiyi elinde bulunduran devletlerce dünya pazarına sunulan popüler kültürün, yerel kültür değerlerini ve kültürel ifade çeşitliliğini zaman içerisinde hızla yok etmesinin önüne geçmektir. Bu amaç doğrultusunda hazırlanan sözleşmede iki temel konu üzerinde durulmaktadır. Birincisi devletlerin yerel ve kültürel birikimlerinin, malların ve 78 Kültürel İfadelerin Çeşitliliğinin Korunması Ve Geliştirilmesi Sözleşmesi. (2009). Milli Folklor, 21 (81), KİFAÇ ın Korunması ve Geliştirilmesi Sözleşmesi, (2009), Oğuz,( 2009), 9

64 46 hizmetlerin uluslararası pazarda serbest dolaşımını, üretimini ve yayılmasını kolaylaştırmak ve ülkelerindeki kültürel ifade çeşitliliğini korumak adına önlemler almaktır. İkincisi ise kültürel mal ve hizmetlerin aynı zamanda toplumların değer ve kimliklerinin de taşıyıcısı oldukları gerekçesiyle sıradan tüketim mallarından farklı bir uygulamaya tabi tutulmaları gerektiğidir. Sözleşme kültürel değerlerin, kültür endüstrisini elinde bulunduran ülkelerin kültürleri karşısında üretilmesi, yaşatılması ve geleceğe aktarılması ve bu ülkelerle rekabet edecek seviyede bir kültür endüstrisi oluşturulmasını öngörmesi bakımından önemlidir. 81 Özlem Oğuzhan, KİFAÇ ın Korunması ve Geliştirilmesi Sözleşmesini küresel ekonomik eşitsizlik ve kültürel üretim koşulları üzerine, eşitlikçi bir duruş üretememesi gerekçesiyle eleştirmiştir. Oğuzhan a göre: Kültürlerin tek tipleşmelerinin önemli faillerinden biri olan kültür endüstrinin araçları, kültürel ifadelerin özgün biçimlerini ve içeriklerini yok eder. Onları, teknolojiyi üreten Batı kültürünün kodlarına uyumlu biçimde yeniden üretir. Sözleşme bu durumu yok sayarak tek-tipleşmenin çözüm yolu olarak teknoloji ithalinin imkânlarının çoğaltılmasını salık verir. Oysa bu ithalleştiren süreçte kültürel ifadeler özgün değerlerini kaybetmekte ve varlıklarını ekonomik bir değer olarak pazara çıkarabilirlerse sürdürmektedirler. 82 UNESCO tarafından hazırlanan Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması ve Kültürel İfadelerin Çeşitliliğinin (KİFAÇ) Korunması ve Geliştirilmesi Sözleşmeleri hemen hemen aynı hedefe hizmet eden ve birbirini tamamlayan önemli kültür koruma programlarıdır. Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi ile somut olmayan kültürel mirasın korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması yönünde koruma yöntemleri geliştirilmiştir. KİFAÇ ın Korunması ve Geliştirilmesi Sözleşmesi ise insanlığın kültürel ifade çeşitliliğinin korunması ve sürdürülmesini savunmaktadır. KİFAÇ ın Korunması ve Geliştirilmesi Sözleşmesi nin kastettiği kültürel ifade çeşitliliğinin büyük bir kısmı somut olmayan kültürel miras alanlarıyla yakından ilişkilidir. Somut olmayan kültürel mirasın korunması ile kültürel ifade çeşitliliğinin korunması doğru orantılı birbirini tamamlayan iki unsurdur. Somut olmayan kültürel mirasını koruma altına alamayan ülkeler kültürel ifade çeşitliliğini de koruyamazlar. 83 KİFAÇ ın Korunması ve 81 KİFAÇ ın Korunması ve Geliştirilmesi Sözleşmesi nin Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı-Gerekçehttps://www2.tbmm.gov.tr/d24/1/ pdf ( Erişim Tarihi: ) 82 Oğuzhan, Ö. ( 2013) Kültürel İfadelerin Çeşitliliğinin Korunması Ve Geliştirilmesi Sözleşmesi nin Çelişkileri Ve Eleştirisi. Millî Folklor, 25(100), Oğuz,(2009), 6

65 47 Geliştirilmesi Sözleşmesi nin giriş kısmında somut olmayan ve maddi zenginlik kaynağı olarak nitelenen geleneksel bilginin öneminin vurgulanması somut olmayan kültürel mirasın korunması meselesi ile olan yakın ilişkisini göstermektedir. Bu iki sözleşme, küresel sermaye ve güç karşısında savunmasız kalmış yerel kültürlerin, ulusal değerlerin ve kimliklerin, korunması, kültürel çeşitliliklerinin muhafaza edilmesi, yaşatılması, sürdürülebilirliğinin sağlanması ve aktarılması yönünde önemler almaları ve bu önemlerin uygulanmasında uluslararası resmi belge niteliği taşımaları bakımından önemlidirler. Öcal Oğuz bu iki sözleşmenin, somut olmayan kültürel mirasların kayboluşunun, kültürel ifade çeşitliliğini de ortadan kaldırmakta olduğu görüşünü savunduğunu, bu kayboluşu önlemeye çalışan hükümetler arası birer uzlaşı belgesi olduklarını ve kültür tartışmalarında önemli birer uluslararası enstrüman olma potansiyeline sahip 84 olduğunu ifade etmiştir ICOM- Milletlerarası Müzeler Konseyi Tarafından Yürütülen Çalışmalar ICOM (Milletlerarası Müzeler Konseyi) UNESCO nun teşebbüsleri ile Paris te kurulmuştur. Fransız yasalarına bağlı olarak 1946 yılında kurulan ICOM, kâr amacı gütmeyen UNESCO ile resmi bağını sürdüren, Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal Konseyi nde istişari statüsü bulunan sivil bir teşkilattır. ICOM, dünyadaki mevcut ve gelecekte var olacak somut ve soyut tabii ve kültürel mirasın muhafazası, sürdürülmesi ve topluma aktarılması hedefleriyle çalışmalarını yürütmektedir. ICOM un amacı, müzeleri ve müzecilik mesleğini korumak ve geliştirmek, müzelerin toplum hizmetinde ve eğitimdeki önemini vurgulamak, müzecilik mesleğini uluslararası platforma taşımaktır. ICOM tüzüğünde belirtilene göre bu hedeflere erişebilmek için ICOM müzecilik faaliyetleri için mesleki ve etik kaideleri belirler, bu konularda tavsiyelerde bulunur, eğitimi teşvik eder, bilgiyi artırır, küresel çalışma ağı ve işbirliği programları ile toplum bilincini geliştirir. 85 ICOM, hedeflerine ulaşabilmek için aynı zamanda sergi, anket ve yayın çalışmaları da yapmaktadır. ICOM Türkiye Milli Komitesi, Türkiye nin UNESCO ya üyeliğine ilişkin 4895 sayılı kanuna dayalı olarak hazırlanan bir yönetmelikle 1956 yılında kurulmuştur. Bakanlar Kurulunun tarihli kararı ile tarih ve sayılı Resmi Gazete de 84 Oğuz,( 2009), ICOM Tüzüğü - ( Erişim Tarihi: )

66 48 yayımlanarak yürürlüğe giren "Milletlerarası Müzeler Konseyi (ICOM) Türkiye Milli Komitesi Yönetmeliği" 3. bölüm 6.maddesine göre kuruluşun amaçları: a) Türkiye müzelerini ve müzecilik mesleğini milletlerarası seviyeye yükseltmek ve temsil etmek, b) Müzeleri ve müzecilik mesleğini korumak ve geliştirmek, c) Toplum hizmetine, bilgilerin yayılmasına ve milletlerarası karşılıklı münasebetlerin gelişmesine faydalı olmak 86 tır. Aynı yönetmeliğin 7. maddesine göre ICOM Türkiye Milli Komisyonu bu amaçlara ulaşabilmek için; a) ICOM Türkiye Milli Komitesi, Milletlerarası Müzeler Konseyi (ICOM) ve bu konseye Bağlı Milli Komiteler ve ihtisas teşekkülleri ile temas ve münasebetler kurar, imkânlarına göre onlarla işbirliği yapar. b) Türkiye'deki her çeşit müze faaliyetlerini dışarıdaki milli komitelere aksettirir ve çeşitli müze mensuplarının yabancı ülkelerdeki müzelerde yetişmeleri için imkânlar arar. ICOM ve ona bağlı milli komiteler arasında mesleki eleman ve teknik malzeme bakımlarından ihtiyaçlara uygun gelişmeyi sağlamak üzere karşılıklı tedbirler alınır. Bu alanda girişilecek her türlü işbirliği hususundaki teşebbüslerin gerçekleşmesine çalışır. c) Müze ve müzecilikle ilgili yayınlar yapar. 87 ICOM özellikle son yirmi yıldır somut ve somut olmayan kültürel mirasın korunmasına ilişkin önemli çalışmalar yürütmektedir yılında Barcelona da gerçekleştirilen genel konferansta müzecilik yaklaşımlarının neler olması gerektiği, mirasın somut ve somut olmayan öğeleriyle bir bütün halinde ele alınması gerektiği ifade edilmiştir. ICOM tarafından bu konuya ilişkin birçok toplantı düzenlemiştir yılında UNESCO tarafından oluşturulan Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesinin yürürlüğe gitmesiyle ICOM, kültürel mirasın koruma altına alınması konusunda somut ve somut olmayanın birlikte korunmasını, bu anlamda maddi kaynakların yönetilmesi ve çalışmalar yapılmasını taahhüt etmiştir Ekim 2002 tarihlerinde Çin Shangai da 7. Asya Pasifik Organizasyonu Bölgesel Kongresi düzenlenmiştir. Toplantıda ayrıca müzecilikle ilgili olarak somut 86 (ICOM) Türkiye Milli Komitesi Yönetmeliği, Madde 6 ( Erişim Tarihi: ) numaralı kaynak, Madde7 ( Erişim Tarihi: )

67 49 olmayan kültürel mirasın korunması konusu da ele alınmıştır. Kongrede tartışılan genel başlıklardan bazıları ise şöyledir: -Toplumsal hayatta, değerler, gelenekler, dil, sözlü tarih, halk yaşantısı gibi tanımlanan bütün öğelerin müzecilik ve kültürel miras çalışmaları açısından önemi, -Müzelerin kültürel mirasın korunmasında kolaylaştırıcı özelliği, -Pilot projeler yolu ile somut olmayan kültürel miras envanter çalışmalarının yapılması, -Somut olmayan kültürel mirasın iletişimi, sunumu ve anlamlandırılması aşamalarında yerel özelliklerin korunması. 88 Bu kongrenin ardından ICOM un 2004 yılında Seul de gerçekleşen 21. Genel Kurulu nda, somut olmayan kültürel mirasın müzelerde korunmasını teşvik eden bir yaklaşım 89 sergilenmiştir. Farklı müze disiplinlerinden birçok katılımcı ile yapılan toplantıda yoğun olarak müzeler ve somut olmayan kültürel miras konusu üzerinde durulmuştur. Dünyanın her yerinden müzecilikle ilgilenen bilim insanlarının katıldığı toplantılarda somut olmayan kültürel mirasın müzecilik bağlamında korunmasına ilişkin öneriler içeren bildiriler sunulmuştur. Somut olmayan mirasların somut miraslar kadar toplumsal eğitim açısından önemli olduğu vurgulanmıştır. Bu kongrenin ardından ICOM 2007 yılında müze tanımını güncellemiştir ICOM, ( Erişim Tarihi: ) 89 Ölçer, Özünel, (2013), Tanım için bakınız. s.7

68 50

69 51 İKİNCİ BÖLÜM ANKARA SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MİRAS MÜZESİ 2.1. Müze Kurulum Hikâyesi Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi, Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü ve Altındağ Belediyesi işbirliğinde Ankara Kalkınma Ajansı tarafından desteklenen TR51/11/TUR/0202 kodlu "Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi" projesi kapsamında oluşturulmuştur. Kültür ve Turizm Bakanlığının tarih ve 609/ ( ) sayılı resmi tebliği ile kurulmuş olan Gazi Üniversitesi- Altındağ Belediyesi Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesinin kuruluş, görev, yetki ve sorumlulukları; personel, mali, idari ve çalışma usulleri; 2863 sayılı Müzeler Kanunu, 887 sayılı Altındağ Belediyesi ve Gazi Üniversitesi arasında imzalanan tarihli protokole ve müze yönergesine istinaden yürütülmektedir. Müze, çalışmalarını Gazi Üniversitesi adına, Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Araştırma ve Uygulama Merkezi ne bağlı olarak yürütmektedir. Müze kurucu başkanı, Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Halk Bilimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. M. Öcal Oğuz dur. Öcal Oğuz un girişimleri ve yapılan görüşmeler sonucu Altındağ Belediyesi, Ankara nın önemli turizm merkezlerinden biri olan Hamamönü nde aslına uygun bir şekilde restore edilmiş bir Ankara evini bedelsiz olarak, müze binasına dönüştürmek üzere Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Araştırma ve Uygulama Merkezi ne tahsis etmiştir. Bu bina, kültür turizminin yenilikçi bir anlayışla sürdürülebilmesi ve çeşitlendirilmesi açısından önemli olduğu gibi aynı zamanda da yerel yönetimlerin somut olmayan kültürel mirasa karşı duyarlılıklarının da önemli bir göstergesidir. 91 Aynı süreçte, Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü öğretim üyeleri Yrd. Doç. Dr. Evrim Ölçer Özünel, Yrd. Doç. Dr. Dilek Türkyılmaz ve bölüm araştırma görevlilerinden oluşan çalışma ekibi tarafından Ankara Kalkınma Ajansına Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi adlı bir proje sunulmuştur. Projeyi olumlu bulan Ankara Kalkınma Ajansı, Altındağ Belediyesi tarafından tahsis edilen konağın müzeye 91 Ölçer Özünel, (2013), 68

70 52 dönüştürülmesi için maddi destek sağlamıştır. Öcal Oğuz un müzecilik ve halk bilimi hakkındaki tecrübelerini aktarması ve Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü öğretim üyelerinin özverili çalışmalarıyla kurulan müze, 28 Mayıs 2013 tarihinde ziyarete açılmıştır. Resim 2.1.Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi dış görünüş Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi, 21/7/1983 tarihli ve 2863 sayılı Resmî Gazete de yayımlanan Özel Müzeler ve Denetimleri Hakkında Yönetmelik hükümleri doğrultusunda, somut olmayan kültürel mirasa ait değerlerin tespiti, teşhiri, incelenmesi, değerlendirilmesi, korunması, tanıtılması, kuşaktan kuşağa aktarılması, kültürel animasyon ve rekreasyon teknikleri kullanılarak yeniden canlandırılması ve tüm bunlara yönelik görsel ve işitsel yayın, basım, eğitim faaliyeti ve sergi düzenlemesi amacıyla kurulmuştur. 92 Müze temel olarak, Ankara'yı kültür turizmi merkezlerinden biri haline getirmeye katkıda bulunmak, Ankara nın tarihî ve kültürel değerlerini ortaya çıkarmak için alan çalışmaları yapmak ve bu alan çalışmasından elde edilen verileri müzede uygulama modellerine dönüştürerek kuşaktan kuşağa aktarımını sağlamayı hedeflemektedir. Müze yönergesinin 6. madde 1. fıkrasına göre müzenin amacı, müze tanımının kapsamına giren ve konusu olan alanla ilgili bilimsel, eğitsel, teknik ve yönetim hizmetlerini başarı ile uygulamak, yürütmek ve somut olmayan kültürel mirasın korunmasına, kuşaktan kuşağa aktarılmasına, somut olmayan kültürel mirasla ilgili 92 Ek.2. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi,Müze Yönergesi Genel Hükümler Madde 5, 1. Fıkra

71 53 farkındalık arttırıcı etkinlikler düzenlenmesine ve yeniden canlandırılarak yaşatılmasına katkıda bulunmaktır. Müzede, bu amaca ulaşmak için yapılacak olanlar, müze yönergesinde şu şekilde belirtilmiştir; a) Somut olmayan kültürel miras araştırılır ve derlenir, b) Araştırılan ya da derlenen somut olamayan kültürel miras değerinin tasnifi yapılır, c) Tasnifi yapılan kültürel miras hakkında canlı performansa dayalı uygulama modelleri geliştirilir ve teşhiri sağlanır, b) Kendilerine veraset ya da başka bir yolla somut olmayan kültürel miras bağlamıyla ilişkili maddi miras ürünleri intikal etmiş olan gerçek ya da tüzel kişilerle irtibat kurularak, gerek hibe gerekse satın alma yolu ile bu eserlerin müzeye kazandırılması sağlanır. c) Kazandırılan maddi miras değerleri envanter kayıt programında kayda alınarak tasnif edilir ve teşhire uygun olanlar somut olmayan kültürel miras bağlamı da dikkate alınarak sergilenir. ç) Somut olmayan kültürel miras halka sergileme, dönemsel etkinlik, eğitim gibi yollarla tanıtılır, müzede ve müze dışında eğitici kurslar, konferanslar, geziler düzenlenerek kültürel mirasın aktarımı sağlanır. Çevrenin kültür hayatının geliştirilmesine katkıda bulunulur. e) Somut olmayan kültürel mirasın sergilenmesi konusunda yeni teknikler geliştirmek için atölye çalışmaları yapılır. f) Depolardaki maddi kültür eserleri sağlıklı bir şekilde korunur, depolar ilmi çalışmalara imkân verecek şekilde düzenlenir. g) Müzenin bulunduğu il olan Ankara daki her dereceli eğitim ve öğretim kurumlarıyla işbirliği yapılarak, öğrencilerin müzeleri tanımasına ve kültür değerlerine sahip çıkmaları yolunda eğitilmelerine yardımcı olunur. h) Somut olmayan kültürel mirasın genç kuşaklara aktarılması ve geliştirilebilmesi için alanla ilişkili öğrenci ve öğretim elemanlarının eğitim ve öğrenim alanlarına destek olmak amacıyla eğitim seminerleri, araştırma gezileri, konferans ve etkinlikler düzenler. ı) Somut olmayan kültürel miras alanında farkındalık yaratmak ve duyarlılık geliştirmek için gönüllülük ağı geliştirir ve özel sektör, gençler, medya ve sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği ve eşgüdüm içerisinde çalışır. 93 Müze projesinin yürütülmeyle başlanması ile Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü yüksek lisans ve doktora öğrencilerinden oluşan alan araştırması ekibi kurulmuştur. 20 kişiden oluşan bu ekibe alana çıkmadan önce Etkili Alan Araştırması Teknikleri eğitimi verilmiştir. Bu eğitim kapsamında görsel ve işitsel malzeme toplama, fotoğraf çekme ve etnofotografi alanlarında seminerler verilmiştir. Bir ay kadar eğitim alan 93 Müze Yönergesi, madde 6.

72 54 bu ekip ile 6 ay boyunca Ankara nın ilçe ve köylerine gidilerek saha çalışmaları ve derlemeler yapılmıştır. Mart 2012 de başlayan alan çalışmaları kapsamında Ankara nın Bala, Beypazarı, Çamlıdere, Çubuk, Elmadağ, Evren, Gölbaşı, Güdül, Kalecik, Kazan, Kızılcahamam, Nallıhan, Polatlı, Şereflikoçhisar, Keçiören ve Akyurt ilçelerine ve bu ilçelere bağlı köylere gidilmiş ve yaklaşık 250 kaynak kişiyle görüşülmüştür. Alan çalışması Ankara merkez ve ilçelerinin kültürel mirasının tespitine yönelik bir yüzey çalışması olarak yürütülmüştür. Süpürge tekniği veya kurtarma etnografyası olarak da tanımlanabilecek bu derleme yöntemi ile Ankara nın somut olmayan kültürel mirası ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır. Köylere ve yaşça büyük kişilere odaklı yürütülen alan çalışması, kent merkezinin uzağında var olan, ancak aktarım ortamı olmadığı için kaybolan geleneksel bilgilere dayalı uygulama modelleri geliştirme amacı da gütmektedir. Alan araştırması boyunca kaynak kişilerden kendi düğünleri, çocuklukları, doğumları, yemekleri, askerlikleri, sünnetleri, sandıkta eskiyen elbiseleri, çocukken oynadıkları oyunları, kına türküleri, köy odaları, inançları, gelenekleri, şenlikleri, masalları, hakkında bilgiler toplanmıştır. Toplanan bu bilgiler görsel, işitsel ve yazısal anlamda kayıt altına alınmış ve arşivlenmiştir. Müze, Ankara nın ilçe ve köylerine tek tek giderek yapılan alan araştırması neticesinde elde edilen bu verilerin uygulamalı olarak sunumundan oluşmaktadır. Alan çalışmasından elde edilen bu veriler müzede canlı performansa dayalı uygulama modelleri geliştirilerek aktarılmaktadır. Müzede masal odası, gelin odası, muhabbet odası, oyun odası, atölye, avlu gibi bölümler bulunmaktadır. Resim 2.2. Gelin odası Resim 2.3. Muhabbet odası Bu bölümler içerisinde; Karagöz-Hacivat, orta oyunu, kukla, meddah gösterileri, köy seyirlik oyunları, çocuk oyunları, ıhlamur baskı, ebru sanatı, Ankara masalları, deyimleri,

73 55 türküleri, hikâyeleri, ninnileri, manileri, geleneksel sohbet toplantıları, temsili kına geceleri, diş hediği, asker kınası vb. gibi birçok kültürel değer uygulamalı olarak yaşatılmaktadır. Camekân arkası envanter müzeciliğinden farklı olan konseptiyle Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesinde uygulamalı sunumlar gerçekleştirilmektedir. Müzede perde arkasına geçerek Karagöz oynatmak, ebru ve ıhlamur baskı yapmak, masal odasında masal dinlemek veya anlatmak, topaç çevirmek, mangala oynamak, geçiş ritüellerini gerçekleştirmek mümkündür. Müze, Çiğdem Şenliği, Nevruz, Hıdırellez, topaç şenliği, uçurtma şenliği gibi dönemsel olarak gerçekleştirdiği etkinliklerin yanı sıra düzenlemiş olduğu kurs ve atölye çalışmaları ile hizmet vermektedir. Evrim Ölçer Özünel, Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi'nin önemini ve işlevini şu sözlerle değerlendirmiştir: Bu müze, Ankara Hamamönü nde kültür turizmi potansiyeli ve farkındalığını artırmaya katkı sağlamış, yaptığı seminer ve ortak akıl toplantılarıyla kültür kurumları ve yerel aktörlerin de içinde bulunduğu bir duyarlılık ağı oluşturmuştur. Böylece Hamamönü nün yerli ve yabancı turist grupları ve Ankara halkı için bir çekim merkezine dönüşme sürecine katkı sağlayarak yerel yönetimlerle işbirliği yapmıştır Yönetim Şekli Müzelerin amaç ve hedeflerine ulaşabilmeleri yönetim politikalarının müzenin misyonuna uygun ve doğru planlanmasına bağlıdır. Yönetim insanlarla işbirliği sağlama ve onları amaca doğru yöneltme ve yürütme etkinlikleridir. Müze yönetimi kurumun beynidir 95. Günümüzde müzeler kurumsallaşmış işletmeler halini almıştır ve herhangi bir ticari işletmeden farklı kurumlardır. Bu işletmelerde yönetim kadroları ve personelleri bulunmaktadır. Müzelerin kurumsallaşabilmelerinde yönetim kadrosunun ve personelin uzmanlığı ve eğitimi oldukça önemlidir. Belirlenecek olan yönetim kadrosu ve personel müzenin içeriği ve çeşidi ile doğrudan ilgili olmalıdır. Dolayısıyla herhangi işletmeden farklı olarak müzelerde çalışan personelin müzecilik alanında ve müzenin içeriği ile ilgili mesleki eğitime sahip olması gerekmektedir. Yönetimle, günlük çalışmalar denetlediği gibi uzun süreli planlamalara gidilerek, müze ve koleksiyonların bakımı ve gelişimi 94 Ölçer Özünel, (2013), Erbay, F. (2001) Müzelerde Alternatif Yapılanmalar, Kent ve Toplumsal Tarih Müzelerin Yönetimi., B. Madran. ( Editör). Kent, Toplum, Müze Deneyimler- Katkılar. Birinci Baskı. İstanbul. Numune Matbaa,52-57

74 56 sağlanır. Müze personelinin görevlerini başarıyla yerine getirmeleri, müzenin kültürel ve eğitsel etkinliklerinin gelişimini yönlendirir 96 Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nde çok katmanlı bir yönetim sistemi uygulanmaktadır. Müze müdürlüğü, Gazi Üniversitesi THBMER Müdürlüğü ne bağlı olarak çalışmaktadır, bu müdürlük ise Gazi Üniversitesi Rektörlük birimine bağlıdır. Çok katmanlı bu yönetim sistemi müzenin işleyişinde ve içeriğinde daha sağlam ve etkili yönetim politikaları oluşturulması bakımından önemlidir. Akademik alt yapıdan beslenen bu çok katmanlı hiyerarşik yönetim sistemi, müzede daha sağlıklı çalışmalar yapılmasını, eleştirel bakış açısı ile olası hataların önüne geçilmesini de sağlamaktadır. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nin yönetim kadrosu personel, müze müdürü ve bağlı bulunduğu birime kadar, müzenin içeriği ve çeşidi ile doğrudan ilgili halk bilimcilerden oluşmaktadır. Bu kadro müzenin idari ve akademik işleri ile doğrudan ilgilenen, kararlar alan ve bu kararları uygulamaya koyan kemik kadrodur. Müzede alınacak kararlar müze çalışanlarının istek ve beklentileri de göz önüne alınarak yapılan aylık toplantılar neticesinde alınmaktadır. Müzede, çalışmaların düzenli bir şekilde ve personelin görüşleri de tespit edilerek iş birliği içinde yapılması için, her ayın birinci haftası içinde, müdürün başkanlığında toplantı yapılmaktadır. Yapılan bu toplantılarda bir önceki toplantıda alınan kararların uygulanıp uygulanmadığı gözden geçirilerek gelecek ayın çalışma programı ve iş bölümü yapılmaktadır. Müzede karşılaşılan olası güçlükler ve bu güçlüklerin çözümlerinin görüşüldüğü toplantılar tutanak halinde THBMER Müdürlüğüne bildirilmektedir. Müzede hâkim olan yönetim şekli, ekip ruhu içerisinde birlikte çalışma, üretme ve uygulamaya dayalıdır. Müze, daimi çalışanlarının dışında Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü lisans öğrencileri ve gönüllü müze çalışanlarından oluşan bir kadro yapısına sahiptir. Aylık olarak gerçekleştirilen toplantılara ek olarak, stajyer ve gönüllü olarak çalışan ekiple de toplantılar gerçekleştirilip genel toplantıda alınan kararlar onlara da aktarılmaktadır. Bu sayede müze büyük bir uyum ve koordinasyon içerisinde çalışmalarını yürütmektedir. Müzede her çalışanın görev ve sorumluluklarının tanımlaması ayrı ayrı yapılmaktadır. Böylece müze çalışanları kendi görev alanlarında uzmanlaşmakta ve istikrarlı bir şekilde çalışmalarını yürütmektedirler. 96 Erbay, (2001), 52

75 Müze Personeli Müze personeli müzenin içerik ve çeşidi ile doğrudan ilgili ve bu alanda eğitim almış kişiler olmalıdır. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi personeli müzenin içeriğine uygun olarak Türk Halk Bilimi Bölümü mezunları arasından seçilmektedir. Müze yönergesinde belirtilene göre Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi Müdürlüğü nün personel yapısı şöyledir: a) Müdür b) Müdür Yardımcısı c) Uzmanlar d) Stajyerler e) Eğitimciler ve Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcıları f) Diğer personel (Gönüllüler) Ankara Somut Olmayan Kültürel Müzesi müdürü Türk Halk Bilimi Bölümü mezunları arasından atanmaktadır. Müze müdürü, müze personelinin amiridir ve müzenin sevk ve idaresinden sorumludur. Müze müdürünün görevleri şu şekilde tanımlanmaktadır: a) Müzenin bütün işlerini ilgili kanun, tüzük, yönetmelik, genelge ve emirler doğrultusunda belli bir plan çerçevesinde yürütmek, b) Personelin nöbet ve fazla mesai cetvellerini düzenleyerek, ilgililere tebliğ etmek, bir nüshasını ilan tahtasına astırmak, c) Müze personeli arasında iş bölümü yapmak ve çalışmalarını titizlikle denetlemek, ç) Müzeye intikal eden giriş bilet koçanlarını takip ederek ve günlük hasılatı kontrol ederek ilgili hesaba yatırılmasını sağlamak, d) Müzede bulunan her türlü müzelik eserin bulunduğu yerlere ait anahtarları muhafaza altında tutmak, e) İstatistiki bilgilerin çıkarılması, çalışma raporlarının hazırlanması, sicil izin ve diğer özlük işleri ile ayniyat sayımı gibi faaliyetlere ait bilgilerin ilgili yerlere gönderilmesini sağlamak. 97 Müdür yardımcısı, müze müdürü olmadığı zamanlarda müdürlük görevlerini yönetmektedir. Müdür yardımcısı, Türk Halk Bilimi Bölümü lisans mezunları arasından seçilmektedir ve ayrıca müzenin idari işlerinden de sorumludur. 97 Müze Yönergesi Madde 12, 2. Fıkra

76 58 Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesinde daimi olarak müze müdürü, iki müze uzmanı ve 6 stajyer görev yapmaktadır. Müzenin daimi kadrosunun tamamı halk bilimcilerden oluşmaktadır. Müze, personelin kendini yetiştirebilmesine imkân tanımak adına çalışanlarını müze içeriği ile ilgili bölümlerin yüksek lisans programlarına teşvik etmekte ve yüksek lisans yapan çalışanlarına öğrenim süresi boyunca esnek çalışma sistemi uygulamaktadır. Kemik personelin yanısıra gönüllüler, eğitimciler, geleneksel meslek ustaları da dönemsel olarak müzede görev yapmaktadırlar. Müze gönüllü ve eğitimci kadrosunda farklı disiplinlerden kişilerle de çalışmaktadır. Farklı disiplinlerden beslenmek, müzenin farklı bilgi ve bakışlarla daha da zenginleşerek büyümesine katkı sağlamaktadır Müze Uzmanı Bakım uzmanı, kürator, kayıt ve belgeleme uzmanı, tasarımcı, eğitimci, halkla ilişkiler uzmanı, metin yazarı gibi pozisyonlar uzman kadro olarak değerlendirilmektedir. 98 Müzelerde görev yapan uzmanlar, müzenin ana konsepti, misyonu, etkinlik planlaması ve içeriğine dair bütün konularda bilgi sahibi olmalıdırlar. Ankara SOKÜM Müzesi uzman kadrosunun görevleri, somut olmayan kültürel mirasın tanıtılması amacıyla etkinlikler düzenlenmek, diğer ilgili kurumlar ve kişiler ile iletişime geçmek, somut olmayan kültürel mirasın korunması ve müzecilik ortamında sergilenmesi hususlarında yöntem ve teknikler geliştirmek, araştırmalar yapmak ve bu araştırmaları raporlamak, koleksiyonun sergilenmesi hususunda yaratıcı sunum teknikleri bulmak, çalışmalarını müze müdürlüğüne bağlı olarak yapmak ve personeli düzenli toplantılar ile bu konularda bilgilendirmek şeklinde sayılabilir. Ankara SOKÜM Müzesi yönergesinde müze uzmanlarının görevleri şu şekilde tanımlanmıştır: a) Somut olmayan kültürel mirasın tanıtımı, kuşaktan kuşağa aktarılması, korunması için etkinliklerin planlanması b) Bu etkinliklerin planlanabilmesi için bilimsel verilerle gerçekleştirilen alan araştırmalarının yapılması ve koordine edilmesi ve bunların yayına dönüştürülmesi. c) Müzede gerçekleştirilecek etkililiklere dair takvimlerin oluşturulması ve bunların uygulanabilirliği hakkında ön çalışma yapılması. 98 Atagök, T. (2014). Müze Kuruluşunda Dikkate Alınması Gereken Konular., D. Maktol Canko. (Editör). Müzeler, Oyunlar, Oyuncaklar ve Çocuklar. Birinci Baskı. İzmir. Doz Eylül Üniversitesi Yayınları, s.35

77 59 d) Müzenin internet ve sosyal medyadaki görünürlüğünün sağlanması için faaliyetlerde bulunulması ve müzeye ait web sitesinin aktif halde tutulması, e) Müzenin tanıtımına yönelik basın ve halkla ilişkilere ait faaliyetlerin yürütülmesi, basın bildirilerinin hazırlanması Stajyerler Halk Bilimi, müzecilik, kültür yönetimi ve ilgili alanlardan gelen öğrenciler Ankara SOKÜM Müzesinde stajyer olarak istihdam edilmektedirler. Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü lisans öğrencisi olan altı kişi müzede stajyer olarak görev yapmaktadır. Stajyer sayısı imkânlar dâhilinde artabilmektedir. Müzede çalıştırılan stajyerlerin görevleri şunlardır: a) Müzede düzenlenen etkinliklere destek olmak, b) Müzenin geliştirilmesi için yapılacak alan araştırmalarına katılmak c) Müze içindeki envanterlerin bakım ve temizliğine destek vermek, Müze Rehberi Ankara SOKÜM Müzesi nde görev yapan uzmanlar ve stajyerler aynı zamanda müze rehberliği görevini de yürütmektedirler. Müzenin işleyişinde rehberlere büyük görevler düşmektedir. Gelen ziyaretçilerin gezdirilmesi, sorularının cevaplanması, memnun bir şekilde müzeden ayrılmalarının sağlanması konularında rehberler birinci derecede etkilidirler. Rehberler, gezi başlangıcında ziyaretçilere somut olmayan kültürel miras ve müzenin kurulum hikâyesi hakkında bilgi vermektedirler. Gelen ziyaretçi profil ve isteğine göre değişebilen gezi süresi, yaklaşık olarak kırk beş dakikadır. Müzenin odalarında gerçekleştirilen gösteriler bu süreye dâhildir. Bu süre, gelen grubun büyüklüğüne ve gezi içeriğine göre iki saate kadar uzamaktadır. Müze bölümlerinin gezilmesi ve gösterilerin izlenmesi süresi boyunca müze rehberi ziyaretçilere eşlik etmekte onlarla birlikte etkinlikler gerçekleştirmektedir. Gelen ziyaretçilere birebir ilgi gösterilerek, yüz yüze kurulan iletişim, bilginin kalıcılığını ve memnuniyeti de artırmaktadır. Bu konuya ilişkin verimin artırılabilmesi için müze yönetimi tarafından sağlanan imkânlarla, rehberlere düzgün diksiyon ve etkili iletişim kurabilme konularında da eğitimler verilmektedir. 99 Müze Yönergesi, Madde 12,c 100 Müze Yönergesi, Madde 12, d

78 Müze Eğitmenleri ve Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcıları Müzeler yaşam boyu öğrenmenin etkin bir şekilde sürdürülebildiği en verimli mekânların başında gelmektedir. Günümüzde müzelerin en önemli işlevlerinden biri, kültürel mirasın ve objelerin sergilendiği mekânlar olmanın yanı sıra toplumun kültür ve eğitim seviyelerinin artırılmasına da katkı sağlamalarıdır. Müzeler bu amaç doğrultusunda müze eğitimi çalışmaları yapmaktadırlar. Müze eğitimi, izleyicilerin gelişimine ve yaşam boyu eğitimine müze nesneleri ve koleksiyonları aracılığıyla katkıda bulunma sürecidir 101 Müzelerin eğitim ve iletişim yönlerinin ön plana çıkmaya başlamasıyla müzeler, alan bilgisine sahip müze eğitimcileri ile çalışma ihtiyacı duymuşlardır. Ankara SOKÜM Müzesi bu anlamda birçok atölye çalışması ve etkinlik düzenlemektedir. Günlük yapılan etkinliklerin yanı sıra dönemsel olarak yapılan etkinliklerde konuyla ilgili dışarıdan davet edilen eğitmenler ile müzede çocuklara, gençlere ve yetişkinlere yönelik farklı planlı eğitim çalışmaları gerçekleştirilmektedir. Müze tarafından gerçekleştirilen keçe atölyesi, bez bebek atölyesi veya oyuncak atölyesi bu anlamda örnek olarak verilebilir. Afiş ve reklam çalışmaları ile önceden duyurulan atölyelere kayıt yaptıran kursiyerler ile müzede eğitim çalışmaları düzenlenmektedir. Keçe atölyesi eğitimini keçe sanatçısı, oyuncak atölyesi eğitimini ise oyuncak ustası vermektedir. Ayrıca somut olmayan kültürel miras taşıyıcısı olan geleneksel el sanatları ustaları ve ozanlık geleneğinin önemli temsilcileri Âşıklar, düzenlenen etkinlikler çerçevesinde müzede belli dönemlerde sanatlarını icra etmektedirler. Alanında uzman kişiler tarafından verilen bu eğitimler ile müzenin durağan bir müze olmadığı, iletişim ve eğitime ne kadar önem verdiği de görülmektedir. Dönemsel olarak düzenlenen geleneksel meslek, çocuk oyun ve oyuncakları, masal anlatıcılığı, senaryo yazım ve belgesel film çekim atölyeleri, geleneksel tiyatro alanındaki etkinlikler, drama eğitimi gibi müze faaliyetlerinde görev alan eğitmenler ve somut olmayan kültürel miras taşıyıcıları, dönemsel olarak Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nde görev yapmaktadırlar. Ayrıca müzede, gönüllü olarak müze çalışmalarına maddi manevi destek vermek isteyen kişilerde görev yapabilmektedirler. Bu kişi veya kurumlar, gönüllü ve kolaylaştırıcılar, emekliler, somut olmayan kültürel miras taşıyıcıları, esnaf, sivil toplum örgütleri, medya kuruluşları ve özel sektör olarak değerlendirilebilir. 101 Akmehmet Tezcan, K. (2014).Eğitim ve Müzeler., D. Maktol Canko. (Editör). Müzeler, Oyunlar, Oyuncaklar ve Çocuklar. Birinci Baskı. İzmir. Doz Eylül Üniversitesi Yayınları, s.155

79 Müze Koleksiyonu "Latince "colligere" fiilinden türetilen "koleksiyon"un sözlük anlamı, "öğrenmek, zevk almak veya yarar sağlamak amacıyla bir araya getirilmiş ve sınıflandırılmış nesneler bütünüdür." 102 Müzelerin temelinde, kurulmuş koleksiyonculuğun geliştirilmesi ve ulusal kimliğin sembolü sayılan kültürel mirasın korunması için toplumsal bilincin oluşturulması yatmaktadır. "Koleksiyonculuk geçmişin değerlerini geleceğe taşıma kültürüdür." 103 Müzelerin ilk işlevi koleksiyon toplama olarak kabul edilse de ne toplanacaksa, öncelikle bilginin ne olduğu, nereden geldiği, fiziki özellikleri hakkındaki araştırma temel işlev olarak önemsenmelidir. 104 Müzeler koleksiyonlarıyla, kültürel, sanatsal ve doğal varlıkların korunmasının yanı sıra toplumun eğitimi ve müzede kaliteli vakit geçirmeleri konularında da işlevsel olmalıdır. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi iki çeşit koleksiyona sahiptir. Bunlar envanter (obje) koleksiyonu ve sözlü kültür ( SOKÜM) koleksiyonudur. Müzenin nesne koleksiyonun tamamına yakını müze kurulum aşamasında Ankara ilçe ve köylerinde gerçekleştirilen alan araştırması sırasında bağış yoluyla elde edilmiştir. Bir kısmı ise satın alma yoluyla müze koleksiyonuna kazandırılmıştır. Müzenin sahip olduğu nesne koleksiyonu Ankara nın yakın geçmişini ve sosyal yaşamını yansıtmaktadır. Özellikle herhangi bir yüzyıl veya dönemi yansıtmayan koleksiyon, Ankara nın yaşayan kültür biçimleri referans alınarak oluşturulmuştur. Maddi koleksiyonun çoğunluğu Ankara dan elde edilmiş olsa da Anadolu nun herhangi bir yerine ait bir kültürel değeri de yansıtabilmektedir. Bu kültürel değerlerin, yerel olmanın ötesinde göç, evlenme vb. sebeplerle ne kadar ulusal olabildiğinin de göstergesidir. Zira Ankara nın köylerinden elde edilmiş olan bir mangal veya tel dolaba Anadolu nun birçok ilinde rastlanılabilir. Anadolu da yerel bölgelere, coğrafi ve iklim şartlarına, soya göre kimi kültürel farklılıklar elbette ki vardır fakat temelde ortak kültürel değerler ve pratiklerin olduğu da aşikârdır. Müze koleksiyonu, müzede bulunan bölümlerle uyum, işlev ve kullanıma göre sergilenmektedir. Mutfak araç ve gereçleri mutfak bölümünde; duvar halısı, mangal, radyo, 102 Perk, H. (2008). Türkiye'de Arkeolojik Eser Koleksiyonculuğu ve Problemleri., Z. Önen, G. Tunç, M. Türkyılmaz. (Yayına Hazırlayanlar). Geçmişten Geleceğe Türkiye de Müzecilik I- Sempozyum, Mayıs 2007, Birinci Baskı. Ankara. Dizayn Ofset Basım, s Yıldızturan, M. (2008). Koleksiyonculuktan Müzeciliğe Geçiş ve Türk Müzeciliği. Z. Önen, G. Tunç, M. Türkyılmaz. (Yayına Hazırlayanlar). Geçmişten Geleceğe Türkiye de Müzecilik I- Sempozyum, Mayıs 2007, Birinci Baskı. Ankara. Dizayn Ofset Basım, s Atagök, (2014), 31

80 62 gaz lambası gibi nesneler muhabbet (oturma) odasında; beşik, çeyiz sandığı, el işleri gibi nesneler gelin odasında; aşık, misket, tiktak gibi oyuncaklar ise müzenin oyun odasında işlevsel oldukları mekân bağlamı içerisinde sergilenmektedir. Bu nesnelerin temizlik, bakım ve onarımları aylık olarak gerçekleştirilmektedir. Müzede genel olarak camekân ve manken kullanılmamaktadır. Alışılmış müzelerde olan, nesnelere ilişkin etiketler, bilgi panoları, yönlendirme levhaları yerine Ankara SOKÜM Müzesi nde müze rehberleri, ziyaretçiler ile bire bir iletişim içinde bu bilgileri aktarmaktadırlar. Bu da nesne ile ziyaretçi arasındaki soğuk ilişkiyi ortadan kaldırmakta, nesne ve sözlü kültür aracılığıyla insanlar arası iletişimi desteklemektedir. Müzede bulunan nesne koleksiyonu somut olmayan kültürel mirası çağrıştırmaktadır. Her nesne üzerinden o nesne etrafında şekillenen sözlü kültür aktarılmaktadır. Bu nedenle müzede nesne ve sözlü kültür ayrı olarak düşünülemez. Nesneler ve bu nesneler etrafında oluşan kültürel kodların aktarımı birbirini tamamlayan iki unsurdur. 'Uygulamalı halk bilimi müzeciliği' anlayışında nesne veya sözlü kültür tek başına bir şey ifade etmemektedir. Bu nedenle her iki unsur bir uyum ve bütünlük içerisinde sergilenmektedir. Nesnenin yok olması beraberinde taşıdığı sözlü kültürel kodlarında zaman içerisinde yok olması anlamına gelmektedir. Bu nedenle sözlü kültürün kurtarılması, korunması ve aktarılması kadar nesnelerin korunması ve sergilenmesi de önemlidir. Fakat bu nesnelerin camekânların içerisinde dokunma yasağı mantığı ile saklanması 'halk bilimi müzeciliği' açısından çok tercih edilen bir yöntem değildir. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi, koleksiyon temelli değil insan temelli bir müzedir. Müze zengin bir sözlü kültür koleksiyonuna sahiptir. Müze kurulumu öncesi Ankara ilçe ve köylerinde gerçekleştirilen alan araştırması sırasında elde edilen sözlü kültür verileri, bu koleksiyonunun tamamına yakınını oluşturmaktadır. Alan araştırmasından elde edilen bu veriler Ankara nın Somut Olmayan Kültürel Mirası adlı bir katalogda toplanmış ve yayın haline getirilmiştir. Bu katalog müzenin en temel sözlü kültür koleksiyon arşivini oluşturmaktadır. Bu katalogdan öğrenilen bilgiler müzede uygulama modellerine dönüştürülerek aktarılmaktadır. Müzede maddi koleksiyonun aksine, sözlü koleksiyon her geçen gün zenginleşerek artmaktadır. Devam eden alan araştırmalarının yanı sıra müzeye gelen ziyaretçilerin kültürel mirasa dair bilgi ve deneyimlerini aktarması ve bunların görsel, işitsel ve yazınsal olarak kayıt altına alınması ile müzenin sözlü koleksiyonu gün geçtikçe daha da zenginleşmektedir. Bu durum

81 63 müzenin sözlü kültür anlamında durağan bir koleksiyona sahip olmadığının da göstergesidir Sergileme Modelleri Müzeler 20. yüzyıla kadar eski eserlerin muhafaza edildiği ve sergilendiği mekânlar olarak bilinirken bu dönemden sonra değişikliklere uğramış ve yeni bir müzecilik anlayışı doğmuştur. Küreselleşme ve teknolojik gelişmeler ile kültür kavramına olan yaklaşımda meydana gelen değişimler sonucunda, yalnızca eserlerin toplanıp özel camekânlar içerisinde gösterildiği klasik müzeler yerini çağdaş müzeciliğe bırakmıştır. Yeni dönem çağdaş müzecilik anlayışına uygun olarak belirlenen sergileme ve sunum teknikleri, eserin ziyaretçi ile iletişimini artırırken, kültürel değerlerin de daha kalıcı olarak toplumla buluşmasını sağlamıştır. Müzelerde kültürel mirasların topluma sunulması anlamında kullanılan yeni sergi ve sunum modelleri, müzelere olan ilginin de artmasını sağlamıştır. Rehber eşliğinde yapılan müze gezileri, dikkat çekici bilgilendirme levhaları, müze konseptine uygun olarak düzenlenen sergiler, film gösterileri, seminerler, atölye faaliyetleri, ziyaretçileri izleyici formundan aktif katılımcı formuna geçirmiştir. Kültür varlıklarının doğru yöntemlerle korunması ve ziyaretçi ile buluşturulması, müze gezilerinin daha keyifli olmasına ve müze ziyaretlerinin artmasına olanak sağlamıştır. 105 Müzeler yalnızca eski eserlerin görülebileceği yerler olmaktan çıkmış toplumun belleğini oluşturan, bilgi ve deneyimlerinin artmasını sağlayan, keyifli zaman geçirilebilecek sosyal ve aktif mekânlar halini almışlardır. Yeni modern müzecilik anlayışı çerçevesinde müzeler, ziyaretçilerine daha iyi hitap edebilmek adına sergiler, konferanslar, etkinlikler, atölyeler gibi yeni sunum tekniklerinden faydalanmaktadırlar. ICOM Mesleki Etik Kuralları nın Gösterimler, Sergiler ve Özel Faaliyetler başlığında müzelerin sergi ve koleksiyonlarının nasıl olması gerektiğine ilişkin bilgi şu şekildedir. Müzelerin temel görevi müze koleksiyonlarını oluşturan önemli parçaları zarar görmeden gelecek nesillere aktarmaktır. Müzelerin, araştırmalar, eğitici çalışmalar, daimi gösterimler, geçici sergiler ve daha başka diğer faaliyetlerle bilginin oluşması ve yayılması için koleksiyonları kullanma gibi bir sorumluluğu vardır. Bunlar müzelerin belirtilen politikaları ve eğitici amaçlarıyla uyumlu olmalı ve koleksiyonların kalitesi veya bakımına zarar vermemelidir. Müzeler sergilerde sunulan bilgilerin doğru ve 105 Altunbaş, Özdemir, ( 2012 ), s

82 64 nesnel olmasını ve efsaneler veya basmakalıp inanışlara dayanmamasını sağlamalıdır. 106 İlgili maddeden de anlaşılacağı gibi müze sergileme modelleri dikkatle üzerinde çalışılması gereken bir konudur. Zira müzelerde arka planda yürütülen alt yapı araştırmaları ve akademik çalışmalardan öte ziyaretçi ile birebir iletişimde olan, sergiler ve koleksiyondur. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nde çağdaş müzecilik anlayışıyla ve halk bilimi müzeciliği ile uyumlu sergileme teknikleri kullanılmaktadır. Var olan nesne koleksiyonu ve bu koleksiyon üzerinden geçmişten günümüze kadar şekillenerek gelen sözlü kültür, daha da kuvvetlendirilmek için rehber eşliğinde gezi, canlandırma, uygulama, tiyatral sunum, role bürünme, dekor, kostüm, fotoğraf, işitsel materyaller gibi yöntemler kullanılmakta ve ziyaretçinin ilgisi gezi boyunca canlı tutulmaktadır. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nde müze ile ziyaretçi arasında doğru ve verimli bir iletişim kurulması son derece önemlidir. Rehberler eşliğinde yapılan gezi sırasında gerçekleştirilen gösteriler, slayt veya film gösterileri, canlı performansa dayalı anlatımlar, uygulamalar ile müze gezisi eğitici ve eğlenceli bir hal almaktadır. Ayrıca müze, diğer bir sergileme mekânı olan sanal ortamda da etkinlikler ve uygulamalarını toplumla paylaşmaktadır. Müzeler koruma amaçlı bir kurum olarak, çalışmalarında hem koleksiyondaki hem de koleksiyona dâhil edilecek nesnenin ve bilgisinin ileriye kalmasını sağlayacak güvenli ve sağlıklı bir ortam sağlamalıdır. 107 Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesinde bu anlayış ışığında klasik müzecilik anlayışının aksine insan merkezli modern sergileme teknikleri kullanılmaktadır Durağan Sergileme Müze, nesne merkezli olmaktan çok insan merkezli sergiler ve sunumlar gerçekleştirmektedir. Bu nedenle müzenin çok zengin bir nesne koleksiyonu yoktur zira önceki bölümlerde de belirtildiği üzere müzenin sahip olduğu koleksiyon daha çok somut olmayan kültürel miras unsurlarıdır. Müzede durağan olarak sergilenen 300'e yakın nesne 106 ICOM Mesleki Etik Kuralları- 1986, Buenos Aires- Madde ( Erişim Tarihi : ) 107 Atagök, (2014), 29

83 65 bulunmaktadır. Fakat bu nesneler camekânlar içerisinde değil doğal ev ortamında, olması gereken yerlerde sergilenmektedir. Örneğin; soba olmayan zamanlarda kullanılan eski bir mangal, müzenin masal ve muhabbet odalarında tam ortada yer almaktadır. Müzede, durağan sergileme teknikleri olarak bilinen camekân, maket veya manken kullanılmamaktadır. Sahip olduğu nesne koleksiyonunu ise dokunmak yasak mantığı yerine dokunarak ve deneyimleyerek öğrenme mantığı üzerine korumakta ve bu bağlamda sergileme teknikleri geliştirmektedir. Elbette ki kırılgan ve zarar görebilecek bazı eserler özel olarak küçük camekânlar içerisinde korunmaktadır fakat bu eserlerin ve camekânların sayısı oldukça azdır. Müzede durağan sergileme olarak değerlendirilebilecek çağrışımcı sergileme tekniği de kullanılmaktadır. Aktarılmak istenen konu veya bir nesnenin hikâyesine dair bilgiler aynı zamanda doğal ortamında belgelenmiş fotoğraflarla da sergilenmektedir. Fotoğraflar doğal ortamı ve geleneğin bağlamını çağrıştırmaktadır. Ör; rehber tarafından ziyaretçiye sözlü olarak aktarılan Çiğdem Şenliği müzenin belirli yerlerinde sergilenen fotoğrafları ile şenliğin doğal ortamını çağrıştırmakta ve rehberin anlatımını daha kalıcı kılmaktadır. Müzede aktarılan sözlü koleksiyon, sergilenen ilgili fotoğraflar ile desteklenmekte, böylece işitselin yanında görsel kalıcılık da sağlanmaktadır Dinamik Sergileme Modern müzecilik yaklaşımlarında müze ve ziyaretçi arasında iletişimin kurulması önemlidir. Koleksiyonun dinamik sergileme yöntemleri ile sunulması bu amaca büyük katkı sağlamaktadır. Dinamik sergileme yöntemleri ziyaretçinin müzeyi anlamasına yardımcı görsel, işitsel teknikler ile katılımda bulundukları zaman, daha kolay öğrenebildiklerinden yola çıkarak 108 geliştirilmiştir. Dinamik sergileme tekniği olarak kullanılan birçok sergileme yöntemi bulunmaktadır. Özellikle teknolojik gelişmelerle birlikte müzelerin eski eser sergilenen yerler olmaktan çıkıp keyifli eğitim ve kültür mekânlarına dönüşmelerinden sonra bu tekniklerin kullanımı yaygınlaşmıştır. Simülatörler, görsel ve işitsel sitemler bu teknik altında değerlendirilebilecek yöntemlerdir. Ankara SOKÜM Müzesi nde durağan sergilemeden çok dinamik sergileme teknikleri kullanılmaktadır. 108 Erbay, M. ( 1998) Yurdışı Müzelerinde Gösterim Teknolojisindeki Değişimler, 4. Müzecilik Semineri Bildirileri, T. C. Genel Kurmay Başkanlığı Askeri Müze ve Kültür Sitesi Komutanlığı yayınları, İstanbul. S.19

84 Canlandırma ( Canlı Performans) ve Uygulama Yoluyla Sergileme Canlandırma yolu ile sergileme tekniği, müzede kullanılan en görünür yöntemdir. Somut olmayan kültürel miras pratikleri sözlü olarak anlatımın da ötesinde müzede canlandırılmaktadır. Müzenin öne çıkan en önemli farkı kullandığı sergileme teknikleridir. Ör; geleneksel kız kına gecesi pratikleri ve usullerine dair gelen ziyaretçilere bilgi verildikten sonra müzenin masal odasında temsili olarak canlandırılmaktadır. Müze ekibi tarafından hazırlanan bu canlandırma tamamen geleneğe ve bağlamına uygun olarak gerçekleştirilmektedir. Gelen ziyaretçiler gelenekte bir kına gecesinin nasıl yapıldığı, hangi ağıtların yakıldığı, gelinin neden elini açmadığı gibi unsurları canlı bir şekilde görerek öğrenmekte ve ellerine kına yakabilmektedirler. Böyle bir uygulama elbette ki sözün daha da kalıcı olmasını sağlamaktadır. Yalın anlatımların bu gibi performansa dayalı tekniklerle zenginleştirilmesi müzenin öne çıkan özelliklerindendir. Bu konuya dair özellikle yabancı konuklara kültürel mirasa ilişkin pratikler ve bilgiler anlatımdan ziyade uygulama ve gösterimle aktarılmaktadır. Bunun gibi müzede erkek kına gecesi, diş buğdayı gibi ritüeller de canlandırılmaktadır. Geçiş ritüellerinin canlandırılmasının yanı sıra müzede canlı performansa dayalı birçok sunum gerçekleştirilmektedir. Masal anlatımı canlı performansa dayalı sunumlardan birisidir. Müzenin masal odasında Anadolu masalları gelen ziyaretçilere masal anaları tarafından anlatılmaktadır. Müzede düzenlenen masal anlatıcılığı eğitimleri ile masal anlatıcıları yetiştirilmektedir. Bu atölyelerde eğitim alan öğrenciler, müzede masal anlatıcısı olarak görev yapmaktadırlar. Anlatılacak masalın seçimi gelen ziyaretçinin profiline göre yapılmaktadır. Canlı performansa dayalı diğer sunum örneği meddah hikâyeleri anlatımıdır. Müzenin muhabbet odasında meddah, gelen ziyaretçilere performans sergileyerek hikâyeler anlatmaktadır. Bu gibi canlandırma teknikleri, kostümünden bağlamına kadar bir geleneğin sergilenmesi, yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılması açısından önemlidir. Karagöz- Hacivat gösterileri, kukla gösterileri, orta oyunu gösterileri, ebru yapımı, ıhlamur baskı yapımı, düzenlenen atölye çalışmaları, dönemsel olarak düzenlenen şenlikler ve etkinlikler müzenin canlı performansa dayalı sergileme örnekleridir. Müze gezisi, tercihe göre önceden hazırlanmış ve çalışılmış bir orta oyunu metni üzerinden de gerçekleştirilebilmektedir. Orta oyunu karakterlerine bürünen müze çalışanları, müze gezisi sırasında gelen ziyaretçilere hem orta oyunu gösterisi sergilemekte

85 67 hem de anlatılmak istenenleri tiyatro tekniği ile sunmaktadırlar. Bu bağlamda tiyatro tekniği sözlü kültürün aktarılmasında bir araç olarak kullanılmaktadır. Gelen ziyaretçiler birçok unsuru müzede katılımcı ziyaretçi olarak uygulama imkânı bulabilmektedirler. Ebru teknesinin başına geçerek kendi ebru çalışmalarını yapabilmekte, ıhlamur baskı ile istedikleri motiften baskı çalışabilmektedirler. Ayrıca Karagöz perdesinin arkasına geçerek Karagöz oynatan ziyaretçiler, topaç, tiktak, çember gibi oyunları da oynama imkânı bulmaktadırlar. Müze, gelen ziyaretçilerin talepleri doğrultusunda sunum konseptleri de geliştirmektedir. Ör; ilkokul 3. sınıf öğrencilerini müzeye getirmek isteyen bir öğretmen önceden müzeyle iletişime geçerek öğrencilerine israf konusunu öğretmek istediğini belirtebilmektedir. Bu istek ışığında karagöz oyun metninden, kukla konuşmalarına, masalın içeriğinden, çocuk oyunlarına kadar müzenin her anlatımında israf konusu işlenmektedir. Bu müze eğitimi açısından, eğlenirken öğreten önemli bir yöntemdir. Bu yönüyle Ankara SOKÜM Müzesi önemli bir yaygın öğretim mekânıdır. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi, alışılmış camekân müzelerinin aksine canlı ve uygulamalı sunum teknikleri benimsemiş bir müzedir. Her unsuru, canlandırma, performans, birebir ve yüz yüze iletişim yöntemleri ile sunan müze bu yönüyle durağanlığın aksine keyifli vakit geçirilebilecek etkili bir aktivite mekânıdır. Müze, yıllardır süregelen kültürel mirasımız yok oluyor gibi söylemlerin önüne geçmek için yapılmış bir çalışma ve örnektir Müze Etkinlik ve İçerikleri Sözlü Gelenekler ve Anlatımlar Somut olmayan kültürel mirasın en önemli alanlarından biri şüphesiz ki dil yoluyla aktarılan sözlü kültür ürünleridir. Söz, geleneği kuşaktan kuşağa aktaran güçlü bir araçtır. Sözlü gelenekler ve anlatımlar başlığı ile kast edilen sözlü kültür yoluyla kuşaktan kuşağa aktarılan masal, destan, hikâye, ninni, bilmece, deyim, atasözü, alkış, kargış, efsane, fıkra, ağıt gibi ürünlerdir. Müzede bu sözlü ürünler, ilgili bölümler içerisinde gelen ziyaretçilere canlı performans yöntemi ile anlatılmaktadır. Bu ürünlerden biri eski zamanlarda sözlü anlatım ortamlarının önemli bir malzemesi olan masallardır.

86 68 Masal anlatmak, bin yılların halk bilgeliğini kuşaktan kuşağa aktarmanın etkin yollarından biridir. Ankara ilçelerinden derlenen ve müzenin masal odasında gelen ziyaretçilere anlatılan masallardan bazıları şunlarıdır: Kız Ali, Kaz Paşa, Kara Keçi, Yedi Kardeş, Pamucak Elli Fatma, Yolunan Kaz, Akılsız Canavar, Keloğlan ile Köse, Tilki ile Sütçü Nine, Kahveci Güzeli, Yoksul Kız 109 Resim 2.4. Masal odasında ziyaretçilere masal anlatımı Müzede, masal anlatıcılığı eğitimi almış masalcılar dışında, gelen ziyaretçiler de isteğe bağlı olarak masallar anlatmaktadırlar. Karşılıklı etkileşimle somut olmayan kültürel mirasa dair öğrenilen bilginin her geçen gün çoğaldığı müze, kültürel değerlerin asıl aktarıcıları olan geleneğin taşıyıcılarına büyük özen göstermektedir. Masalları annelerinden, babalarından, nine ve dedelerinden dinlemiş olan kişilerin istedikleri zaman müzede masal anlatabilmesi, müzede kültürel değerlerin saklanarak değil yaşatılarak aktarıldığının da kanıtıdır. 109 Oğuz, M.Ö. ( Editör). (2012). Ankara nın Somut Olmayan Kültürel Mirası. Ankara: Grafiker Yayıncılık, 41-52

87 69 Resim 2.5. Somut olmayan kültürel miras taşıyıcısı masal ebesi tarafından, ziyaretçilere masal anlatımı Annelerin çocuklarını uyutmak için ürettikleri çarelerin başında kendine has bir ezgiyle söyledikleri ninniler gelir. Çocuklarının geleceğine dair istek ve dileklerini içeren bu ninniler ile anneler çocuklarının sağlıklı ve uzun yaşamaları yönünde isteklerini dile getirirler. Anneler günlük yaşamda yaşadıkları sevinçleri, şikâyetleri veya kederleri de ninniler aracılığıyla aktarırlar. Bu nedenle ninni, somut olmayan mirasın aktarımında önemlidir. Alan araştırması sırasında Ankara nın Kazan ilçesi Uçarı köyünden derlenmiş ve müzenin gelin odasında seslendirilerek ziyaretçilere aktarılan şöyledir : bir ninni örneği ise Sallayı sallayı kolum şişti, kolumun kol bağı düştü, soysuz baban bizden geçti, ninni Ahmedim ninni, ninni diye böyle dedim, seni haktan diledim, al bağırdan doladım, ninni Ahmedim ninni, ninni dedim dağlar taşlar, dal dibinde döner kuşlar, senin dağın nerede kışlar, ninni Ahmedim ninni 110 Sözlü gelenek ve anlatımlardan bir diğeri ise bilmecelerdir. Bilmeceler somut veya soyut bir varlığı, adını anmadan, onu çağrıştıracak başka şeyleri kısa ve yoğun şekilde anlatarak bilinmesini dinleyene bırakan eğlenceli sorulardır. 111 Bilmeceler, eğlence aracı olmalarının yanı sıra çocukların kelime hazinelerinin ve muhakeme güçlerinin gelişmesini sağlar. Alan araştırmasında elde edilen bilmece örnekleri müzede uygulama modellerine dönüştürülerek ziyaretçilere sorulmaktadır. Ankara nın köylerinden derlenmiş ve müzede ziyaretçilere sorulan bilmecelerden bazıları ise şöyledir: 110 Oğuz, ( Editör), (2012), Oğuz, ( Editör), (2012),32

88 70 Resim 2.6. Bilmece sepeti Abdest alır ama namaz kılamaz ( Cenaze) Duvara çakar, göğe bakar ( Duman ) Yazın gelir, kışın gider ( Leylek ) Dağdan gelir taştan gelir başı açık enişten gelir ( Kırpılmış Keçi) Çim çim çukurda mısın? Ak pak yumurta mısın? Eller yaylaya vardı sen hala burada mısın? ( Mantar), Kaya kavrasın içine yağ bassın (Kulak), Dağda takılır, suda çipiler, arşın ayaklı, sırma bıyıklı (Tüfek,balık,leylek,tavşan) Alaca belece çıkıp gider yamaca( Yatak-döşek), Kapının arkasına sac koydum geleni gideni aç koydum ( Ramazan), Çalı dibine yoğurt öğüttüm( Tavşan). 112 Sözlü anlatımlardan bir diğeri ise halk hikâyeleridir. Anadolu coğrafyasında 15. yüzyıldan itibaren görülmeye başlanan halk hikâyeleri, nazım- nesir karışımı, kimi zaman sadece nesir şeklinde anlatılan ve genellikle aşk ve kahramanlık konularını işleyen hikâyelerdir Halk hikâyeleri genellikle âşık adını alan usta anlatıcılar tarafından saz eşliğinde anlatılmaktadır. Müzede, günümüzde kaybolmaya yüz tutan bu gelenek somut olmayan kültürel miras taşıyıcısı âşıklar tarafından anlatılmakta ve hatırlanmaktadır. Müzede anlatılan halk hikâyelerinden bazıları ise şöyledir: Tahir ile Zühre, Ferhat ile Şirin, Bolu Beyi, Kar Çiçeği. 112 Oğuz, ( Editör), (2012), Oğuz, ( Editör), (2012), 35

89 71 Resim 2.7. Âşık Mustafa Aydın ın sazından halk hikâyeleri anlatımı Diğer bir sözlü ürün ise manidir. Mani genellikle birinci, ikinci ve dördüncü dizeleri uyaklı olan, daha çok hecenin yedili ölçüsüyle söylenen halk şiiri 114 olarak tanımlanmaktadır. Maniler, düğünlerde, kınalarda, bayramlarda, hıdırellez gibi şenliklerde, Ramazan gecelerinde, semai kahvelerinde, imecelerde, genç kızlarla genç erkekler arasındaki söyleşmelerde genellikle ezgili olarak söylenmişlerdir. Fakat ezgisiz bir şekilde yazılı ortama aktarılmışlardır. Ankara dan derlenen maniler müzede ziyaretçilere uygulama modeline dönüştürülerek aktarılmaktadır. Mani küpü hazırlanarak ziyaretçilerden küpten bir mani çekmeleri ve bunu sesli olarak okumaları istenmektedir Ziyaretçiler ile mani atışması şöyledir: Ankara dan derlenen ve mani küpünde ziyaretçilere sunulan manilerden bazıları 114 Türk Dil Kurumu, (1998),1501

90 72 Evleri yakın yârim Kendini sakın yârim Beni sana vermeyecekler Tabanca takın yârim 115 Yazı yazdım yaz idi Yaz değil de kış idi Daha yazacaktım Mürekkebim az idi 116 Sözlü anlatım ürünlerinden birisi olan deyimler de müzede nesneleri aracılığıyla anlatılmaktadır. Deyimler asıl anlamından uzaklaşıp yeni anlamlar kazanan kalıplaşmış sözlerdir. Bu sözlerin oluşumunun altında hikâyeler vardır. Müzede işler tıkırında, benim arkamdan ne dolaplar çeviriyorsun, kel başa şimşir tarak, papucu dama atılmak, yarası olan gocunsun, püf noktası gibi birçok deyimin hikâyesi nesneleri üzerinden rehberler tarafından gelen ziyaretçilere anlatılmaktadır. Örnek verecek olursak müzede anlatılan püf noktası deyiminin hikâyesi şöyledir: Diyarın birinde bir çeşmibülbül ustasıyla çırağı varmış. Uzun yıllar sonra kalfalığa yükselen çırak, ustasından âdet hilafına ustalık beratı nı istemeye başlamış. Ustasının henüz erken olduğunu, mesleğe tam vakıf olmadığını söylemesine rağmen çok ısrar edince ustası biraz da kızarak ustalık belgesini vermiş... Yeni usta tezgâhını kurmuş, zevkle ve şevkle imalata başlamış. Fakat sonu hüsran!.. Sanatın bütün inceliklerine riayet ederek ürettiği çeşmibülbüller soğuma raflarından ele alınınca kırılıp dağılıyormuş... Çırak tekrar ustasına dönmüş. Yalvarmış yakarmış, sabretse iki yılda alacağı ustalık belgesi için usta onu beş yıl daha çalıştırmış. Çırağının insani yönden de olgunluğa kavuştuğunu gören usta, bir gün onu yanına çağırmış ve Bak evlat, çeşmibülbülleri soğuma rafından alınca, dip tarafında kalan cam uzantısına şöyle bir püf diyeceksin. Saç kılı kadar bir şey olan cam parçası püfleyince düşerse çeşmibülbüller tamamdır. Püf deyince cam orada kalırsa hepsini kır yeniden imal et, şimdi işin inceliğini anladın. Var şimdi dükkânını aç, ben hakkımı helal ettim, sen de helalden kazanmaya dikkat et demiş. İşte püf noktası bu rivayet üzere çıkmıştır Oğuz, ( Editör), (2012), Oğuz, ( Editör), (2012), Oğuz, M.Ö. (Editör). (2007). Somut Olmayan Kültürel Miras. Ankara: Grafiker Yayınevi, 14

91 Gösteri Sanatları Gösteri sanatları başlığı Karagöz-Hacivat gölge oyunu, köy seyirlik oyunları, meddah, âşıklık sanatı, kukla, halk çalgıları, halk sporları, çocuk oyunları gibi canlı performansa dayalı değerleri içermektedir. Müzede bu değerlere ilişkin gösteriler uygulamalı olarak ziyaretçilere sunulmaktadır. Müzenin atölye odasında geleneksel Türk tiyatrosunun önemli unsurları Karagöz-Hacivat, orta oyunu, meddah ve kukla gösterileri yapılmaktadır. Müzede icra edilen gösteri sanatlarından birisi olan Karagöz gölge oyunu, bir aydınlatma kaynağı ile yarı saydam bir perdeden yararlanılarak, bu perdenin önünde ya da gerisinde, iki boyutlu saydam ya da saydam olmayan kuklaların oynatılması 118 olarak tarif edilmektedir. Bir perdenin arkasında ışık yansıtılarak oynatılan bu oyunun başkahramanları Karagöz ve Hacivat tır. Mukaddime, muhavere, fasıl gibi bölümlerden oluşan Karagöz oyununu oynatan kişiye ise Hayali denmektedir. Müzeye gelen ziyaretçiler Karagöz oyunu izlemenin yanı sıra isterlerse perdenin arkasına geçip dokunarak ve doğaçlama olarak kendileri de oynatabilmektedirler. Ayrıca müzede düzenlenen atölye çalışmaları ile deve derisinden Karagöz-Hacivat tasvirleri yapılmaktadır. Resim 2.9. Atölye odasında Karagöz- Hacivat gösterisi Resim Karagöz- Hacivat gösterisi, perde arkasından görünüş Geleneksel halk tiyatrosunun en önemli unsurlarından bir diğeri olan orta oyununu Cevdet Kudret şu şekilde tanımlamıştır Orta oyunu dört bir yanı fırdolayı seyircilerle çevrilmiş bir meydanda belli bir konunun kanavasına uyularak, fakat herhangi bir metne 118 And, M. (1977). Dünyada ve Bizde Gölge Oyunu. Birinci Baskı. Ankara: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 13

92 74 bağlı kalınmadan canlı oyuncularla oynanan doğmaca (=irticali, tuluatlı) bir oyundur. Bu oyun, beli bir vakanın çevresinde örüşmüş çalgı, şarkı, raks, taklit ve konuşmalardan birleşiktir 119 Ayrıca Mehmet Doğan tarafından hazırlanan Büyük Türkçe Sözlük te orta oyunu meydanda oynanan ve tulûata dayanan halk tiyatrosu 120 olarak tarif edilmektedir. Perdeye yansıyan Karagöz ve Hacivat oyununun, vücuda gelmiş, ete kemiğe bürünmüş hali olarak nitelenen orta oyunun başkarakterleri ise Kavuklu ve Pişekâr'dır. Müze çalışanları ve Türk Halk Bilimi bölümü lisans öğrencileri ile dönemsel olarak orta oyunu gösteriler gerçekleştirilmektedir. Özellikle çiğdem şenliği, hıdırellez gibi şenliklerde sahnelenen bu oyunlar Türk Halk Bilimi Bölümü öğretim üyelerinin koordinesinde hazırlanmaktadır. Resim Hamamönü Hıdırellez Şenlikleri müze ekibi ve Türk Halk Bilimi Bölümü öğrencileri tarafından sunulan orta oyunu gösterisi Müzede, çocukların önemli eğlence araçlarından biri olan kuklaya ilişkin, kukla gösterileri, kukla yapım ve oynatım atölyeleri gerçekleştirilmektedir. Ansiklopedik Türk Halk Edebiyatı Terimleri Sözlüğü nde kukla Bir sanatçı tarafından bebeklerin temsil ettiği çeşitli tip ve özellikteki kişilerin konuşmaları yahut seslerinin taklit edilmesiyle oynatılan oyun 121 olarak tarif edilmektedir. Ayrıca Türk Dil Kurumu tarafından yayımlanan Türkçe Sözlük te kuklaya ilişkin üç farklı yönüyle tanımlama yapılmaktadır: 1. Hareketli yerleri iplikle sanatçının parmaklarına bağlanarak veya eldiven gibi bir kesiti kullanarak bir perdenin üzerinde oynatılan, bez, karton vb. hafif nesnelerden yapılmış insan ve hayvan 119 Kudret, C. (2007). Ortaoyunu. I. Cilt. Birinci Baskı. İstanbul: Yapı Kredi Yayınları, Doğan, M. (2008). Büyük Türkçe Sözlük (dördüncü baskı). İstanbul: Pınar yayınları, Kaya, D. ( 2007) Ansiklopedik Türk Halk Edebiyatı Terimleri Sözlüğü. Ankara: Akçağ Yayınları, 443

93 75 figürleri. 2. Ayakları olmayan, alttan içine el sokularak oynatılan çeşitli nesnelerden yapılmış bebek. 3. Bu bebeklerle oynatılan oyun. 122 Anadolu da korçak, kudurcuk, kaburcuk, koğurcak, kaurcak, lubet vb. isimlerle yaşayan kukla seyirlik oyunların en eskilerindendir. Birçok Türk boyunda kendine özgü basit teknik içinde görülen ve 17. yy. dan beri Türkiye de şehirlerde kukla adı ile bilinen oyun Anadolu da köylüler arasında bebek, çömce gelin, karaçör gibi isimlerle yaygındır. 123 Köy kültüründe doğal yaşantısını sürdüren kukla, kent kültüründe sosyal, kültürel ve ekonomik amaçlarla yaşatılmakta, işlevselliğini devam ettirmektedir. Kuklayı iş edinen ve bu amaçla kurulmuş olan kukla tiyatrolarına profesyonel ya da amatör nitelikli yeni tiyatrolar eklenmekte, bu tiyatrolarda Türk ve Batı kültüründen tipler canlandırılmakta, oyunlar oynanmaktadır. 124 Geçmişte olduğu gibi günümüzde de kukla, kentlerde yaşayan kimi çocuklu aileler tarafından tercih edilen görsel gösteri sanatlarının başında gelmektedir. 125 Müzede, yeni dönem popüler karakterlerin kuklaları da yapılıp oynatılmaktadır. Masal odasında Nohut Oğlan masalını dinleyen ziyaretçiler atölyede Nohut Oğlan ın kuklası ile tanışabilmektedirler. Bu da verilmek istenen mesajın iyi anlaşılmasını, masalın daha iyi akılda kalmasını sağlamaktadır. Somut olmayan kültürel mirasın Gösteri Sanatları başlığı altında müzede uygulanan bir diğer sanat ise meddahlıktır. Meddah taklitler yaparak, hoş hikâyeler anlatarak halkı eğlendiren sanatçı olarak tanımlanmaktadır. 126 Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü lisans öğrencilerinden bu alana ilgi duyanlar müzede, meddahlık üzerine eğitimler aldıktan sonra meddah hikâyeleri anlatıp, performans sergilemektedirler. Bu alanda eğitim alan meddahlar tarafından müzenin muhabbet odasında veya bahçesinde gelen ziyaretçi gruplarına canlı performans yöntemi ile hikâyeler anlatılmaktadır. Ayrıca müze tarafından gerçekleştirilen Ramazan Eğlenceleri, Çiğdem Şenliği, Hıdırellez gibi dönemsel etkinliklerde de meddah gösterilerine yer verilmektedir. 122 Türk Dil Kurumu, (1998), Oğuz, M.Ö.( Editör), (2007), Yakıcı, A. (2009). Bir Tiyatro Sanatı Olan Kuklanın Anadolu İnsanının Sosyal Ve Kültürel Hayatına Etkisi. Milli Folklor, 21(81), Yakıcı, (2009), Türk Dil Kurumu, (1998), 1523

94 76 Resim Kukla gösterisi Resim Meddah gösterisi Müzede dönemsel olarak gerçekleştirilen gösteri sanatlarından bir diğeri ise Âşıklık geleneğidir. Âşıklık geleneğinin kökeni İslamiyet öncesine kadar uzanmaktadır. İslamiyet öncesi Türk edebiyatında şaman, kam, baksı gibi yaşadıkları bölgelere göre değişik isimlerle, İslamiyet sonrası ise daha çok âşık olarak anılan şairler günümüzde sayıları azalmış olsa da devamlılıklarını sürdürmektedirler. Âşıklık geleneğinde sazlı (telden), sazsız (dilden), doğaçlama yoluyla, kalemle veya birkaç özelliği birden taşıyan geleneğe bağlı olarak şiir söyleyenlere âşık, bu söyleme biçimine âşıklık-âşıklama, âşıkları yönlendiren kurallar bütününe de âşıklık geleneği adı verilmektedir. 127 Sade Türkçe, hece vezni ve koşuk gibi millî unsurlarla şiirler söyleyen ozanlar halkın duygu, düşünce ve yiğitliklerini terennüm etmişlerdir. Şiirin/sözün etkisini artırmak için sazın ilk şekli olarak vasıflandırabileceğimiz kopuz u kullanmışlardır. Bu edebiyat, İslâmiyet in kabulü ile bünyesine yeni unsurları alarak gelişme göstermiştir. Muhtevadaki çeşitlenmenin yanı sıra geleneğin adlandırılmasında da zamanla bir değişimin gerçekleştiği görülür. Ozanlık Geleneği adını, 16. yüzyıldan itibaren yavaş yavaş Âşıklık Geleneği ne bırakmıştır. 128 UNESCO nun somut olmayan kültürel mirasın korunması kapsamında geliştirdiği programlardan birisi de Yaşayan İnsan Hazineleri sistemidir. Bu sistem, ilk ortaya atıldığı 1993 yılından beri sürekli olarak geliştirilmiştir. UNESCO, bu sistem aracılığı ile somut olmayan kültürel mirası üreten insana dikkat çekmek istemektedir. Bu sisteme göre, somut 127 Artun, E. (2001). Âşıklık Geleneği Ve Âşık Edebiyatı. (Dördüncü Baskı). Ankara: Akçağ Yayınları, 128 Özdemir, C. (2011). Âşıkların Dilinden Âşıklık Geleneği. Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, 4( 17), 131

95 77 olmayan kültürel mirası üreten ve gelecek kuşaklara aktarmakta olan usta kişiler insan hazineleri olarak adlandırılmakta ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine zarar vermeden kültürün korunmasına ve gelecek kuşaklara aktarılmasına yapacakları katkıya vurgu yapılmaktadır. 129 Yaşayan İnsan Hazineleri, Somut olmayan kültürel mirasın spesifik elemanlarını yeniden yaratmak veya yorumlamak açısından gerekli bilgi ve becerilere yüksek düzeyde sahip kişilerdir. 130 Âşıklık geleneğinin icra ustaları âşıklar da yaşayan insan hazineleri olarak nitelendirilmektedirler. Müzede, önceden planlanan ve kamuoyuna duyurulan düzenli etkinliklerle âşıklık geleneği yaşatılmaktadır. Âşıkların doğaçlama ezgili şiir söyleme veya türkü söyleme misyonlarının yanı sıra hikâye anlatıcılığı yönlerini ön olana plana çıkaran hikâye anlatma günleri düzenlenmektedir. Müzede hikâyesini anlatamaya başlayan âşık, en can alıcı yerinde hikâyesini kesmekte ve devamını bir sonraki hikâye gününe bırakmaktadır. Bu sistemde devamlı dinleyici kitlesi ile yapılan ve haftalar süren hikâye günleri tıpkı dizi izlemek gibidir. Resim Âşıklar şöleni Resim Âşık Mustafa Aydın ile halk türküleri dinletisi Anadolu nun birçok köyünde halen devam ettirilen köy seyirlik oyun geleneğinin tarihi binlerce yıl öncesine dayanmaktadır. Köylülerin uzun kış aylarında ve özellikle düğünlerde, bayramlarda eğlenmek ve vakit geçirmek için düzenleyip oynadıkları dram karakterli temsillerdir. 131 Köy seyirlik oyunları veya köylü tiyatrosu kırsal bölgelerde, 129 Oğuz, M.Ö. (2008) UNESCO ve Geleneğin Ustaları. Milli Folklor, 20(77), Yaşayan İnsan Hazineleri Ulusal Sistemlerini Kurma Yönergesi (Erişim Tarihi ) 131 Oğuz, M.Ö. (Editör). (2007). Somut Olmayan Kültürel Miras. Ankara: Grafiker Yayınevi, 41

96 78 köylerde görülen, daha çok tarih öncesine uzanan bolluk( tarım ve çobanlık), eriştirme, canlandırıcılık, atalara tapınım gibi işlevsel kuttörenlere bağlı tiyatro geleneğidir 132 Ayrıca Türk Halk Edebiyatı Terimleri Sözlüğü nde köy seyirlik oyunları düğünlerde, bayramlarda veya yılın belirli günlerinde köylülerin oyun çıkarma, oyun yapma esası çerçevesinde icra edilen dram karakterli tiyatro 133 olarak tarif edilmektedir. Ak-kara çatışması, mevsim dönüşümünü simgeleyen kız kaçırma ve kızın kurtarılmasını anlatan köy seyirlik oyunları özellikle köy odalarında, köy meydanlarında doğaçlama olarak oynanmakta ve yaşatılmaktadır. Bu oyunlardan sinsin, yüzük oyunu, kabak oyunu, cepheli külah oyunu, mendilli simit oyunu, tura oyunu, köse oyunu, deve oyunu, Arap oyunu, yumurta oyunu, arı oyunu, değirmen oyunu, göçebe oyunu, topuk oyunu, elma oyunu, vb. birçok oyun müzede ziyaretçilerle birlikte oynanmakta ve aktarılmaktadır. Resim Ziyaretçilerle oynanan köy seyirlik oyunlarına bir örnek arı oyunu Resim Ziyaretçilerle oynanan köy seyirlik oyunlarına başka bir örnek Kıbrıs harekâtı oyunu Çocuklar için önemli bir eğitim ve kişisel gelişim aracı olan, sokaklarda oynanan çocuk oyunları günümüz teknoloji devrinde çocukları bilgisayar başından kaldırabilmenin en cazip yollarından biridir. Oyun çocuğun kendini ifade edebildiği, yaratıcılığını kullanabildiği ve yeteneklerinin farkına vardığı en önemli alandır. Bu nedenle, çocukların yaşamında beslenme ve solunum kadar temel bir gereksinimdir. 134 Oyunun çocuk için 132 And, M. (1985). Geleneksel Türk Tiyatrosu Köylü ve Halk Tiyatrosu Gelenekleri,,İstanbul: İnkılap Kitapevi, Kaya, ( 2007), Maktal Canko,D. (2014).Güçlü bir Eğitim Aracı Oyun ve Oyuncak.,D. Maktol Canko. (Editör). Müzeler, Oyunlar, Oyuncaklar ve Çocuklar. Birinci Baskı. İzmir. Dokuz Eylül Üniversitesi Yayınları, Giriş

97 79 anlamı, eğlenmek ve oyalanmanın çok ötesinde bir işi gerçekleştirmektir. Montaigne nin de dediği gibi, çocukların oyunu oyun değil, onların en ciddi uğraşıdır. Müze eğitiminde çocuklara yönelik oynayarak ve yaşayarak öğrenme etkili ve faydalı bir yöntemdir. Ankara dan derlenen ve müzede çocuklarla birlikte oynanan çocuk oyunlarından bazıları ise şöyledir: Met oyunu, çelik çomak, körebe, birdirbir, fişik, kaldırmaç, lelele (değnek sekme),uçan halka, simit, ebe koşturmaca, dokuz taş, tel araba, tornet, gazoz kapaşı, dombik, bezirgan başı, topaç, çember çevirme, misket, aşık, sek sek, cüz, üçtaş vb. Resim Oyun odası (mangala, dokuz taş vb. oyunların öğrenimi) Resim Çocuk oyunlarından topaç çevirme Resim Halat çekme oyunu

98 Toplumsal Uygulamalar Ritüeller ve Şölenler Somut olmayan kültürel mirasın başlıklarından biri olan toplumsal uygulamalar, ritüeller ve şölenler; doğum, kırklama, diş hediği, sünnet, asker uğurlama, kız isteme, kına gecesi, çeyiz, düğün, ölüm, saya gezme, çiğdem günü, hıdırellez, mayıs yedisi, mesir macunu şenlikleri gibi toplum tarafından kabul gören ve uygulanan kültürel mirasları içermektedir. Müzede bu değerlere ilişkin birçok temsili canlandırma ve etkinlik düzenlenmektedir. Müzenin gelin odasında Ankara dan derlenen geçiş ritüellerinden doğum ve evlilik etrafında çeşitlenen kültürel değerler ziyaretçilere anlatılmaktadır. Doğum öncesi aşerme, cinsiyet tayini, isim konması, tuzlama, al basması, bebek beşiği, gusülhane, bebeğin göbek bağı, kırklama, diş hediği, bebeğin yürümesi, sünnet, kirvelik, asker uğurlama, kız isteme, nişan, kız kına gecesi, erkek kına gecesi, çeyiz, düğün gibi uygulamalara ilişkin gelenekler rehberler tarafından aktarılmaktadır. Ayrıca bu uygulamalardan kına gecesi, diş hediği gibi törenler müzede gelen ziyaretçilere canlandırılarak aktarılmaktadır. Resim Diş buğdayı meslek tayini ritüeli Resim 2.17.Temsili kız isteme töreni tuzlu kahve ikramı

99 81 Resim Temsili kız kına gecesi Resim Temsili erkek kına gecesi Hıdırellez, mayıs yedisi, çiğdem şenliği, mesir macunu şenlikleri gibi uygulamalar da bu başlık altında yer alan kutlamalardır. Hıdırellez, Hızır ve İlyas Peygamberlerin yeryüzünde buluştukları gündür. Kışın soğuk ve karanlık havasının yerini baharın coşkusuna, aydınlığına ve bereketine bıraktığı Hıdırellez, 5-6 Mayıs tarihlerinde kutlanan bir bahar bayramıdır. Türk halk inançlarına göre Hızır, ölmezlik sırrına ermiş bir peygamberdir. Hızır, Tanrı nın yeryüzünde dolaşan güçlü ve yardımsever elçisidir. Hızır ın darda olanların yardımına koştuğuna inanılır. 5 Mayıs ı 6 Mayıs a bağlayan gece ve sabahında Hızır ın yeryüzüne uğrayacağı, sıkıntıda olanlara yardım edeceği, dilekleri yerine getireceği inancıyla 135 uygulamalar yapılmaktadır. Hıdırellez için evler temizlenir, yeni kıyafetler giyilir. Hızır ın geldiği gezindiği her yere ve dokunduğu her şeye bereket getireceği inancıyla evlerde kilerlerin, yiyecek kaplarının, para keselerinin ağızları açık bırakılır, Hızır ve İlyas ın gül altında buluşacakları inancı ile gül ağaçlarının dibine dilekler çizilir, ateşten atlanır. Hıdırellez, 5 yıldır Gazi Üniversitesi THBMER, Altındağ Belediyesi ve müze ortaklığında 5-6 Mayıs tarihlerinde Hamamönü Hıdırellez Şenlikleri adıyla haklın yüksek katılımı ile coşkulu bir şekilde kutlanmaktadır. 135 Günay, U. (1995). Ritüeller ve Hıdırellez. Milli Folklor,4( 26),3

100 82 Resim Hamamönü Hıdırellez Şenlikleri gül ağacına dilek bağlama Resim Hıdırellez ateşinden atlama Ankara ve çevresinde kutlanan diğer bayram ise Çiğdem Günü dür. Çiğdem Günü Anadolu da baharın gelişini kutlamak için yapılmaktadır. Mart ve Nisan aylarında karın altından çıkan çiğdem çiçeği baharın müjdeleyicisidir. Çiğdem Günü nün özünü Öcal Oğuz mevsimsel olarak kıştan bahara geçişin sembollerinden olan kır çiçeklerinin ve bunlar arasında kardelen, çiğdem ve nevruzun çıkmasını takvimsel olarak yeni yıla giriş

101 83 olarak görme ve bunu genellikle yaşları 6-12 arası olan çocuklar eliyle inanç ve kültür kodlarıyla biçimlenen bir şenliğe dönüştürme olarak açıklamıştır. 136 Bu günde çocuklar ve gençler kırlara çıkarak çiğdem çiçekleri toplamakta ve bu çiçekleri kışı ve soğuğu temsil eden kuru bir dala takmaktadırlar. Kıtlık sembolü olan kuru dallara takılan çiğdem çiçekleri ise bolluk bereketin simgesidir. Çocuklar ellerinde bu çalı ile kapı kapı dolaşarak maniler eşliğinde yağ ve bulgur toplamaktadırlar. Toplanan bu malzemelerle köyün meydanında çiğdem pilavı pişirilmekte ve tüm halk toplanarak davul zurnalar eşliğinde baharın gelişi kutlanmaktadır. UNESCO kayıtlarına Çiğdem Günü adıyla giren bu kutlama kendi geleneksel bağlamında ve yeniden canlandırma sürecinde Çiğdem Gezmesi, Çiğdem Pilavı, Baca Pilavı, Çiğdem Aşı, Çiğdem Şenliği, Çiğdem Bayramı, Çiğdem Eğlencesi, Çiğdem Festivali, Çiğdem Töreni olarak da ifade edilmektedir. 137 Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü tarafından önceki yıllarda Çankırı ve Yozgat ta gerçekleştirilen Çiğdem Şenlikleri iki yıldır ise Ankara SOKÜM Müzesi ve THBMER ortaklığında Altındağ/ Hamamönü semtinde kutlanmaktadır. Köyde çiğdem şenliğinin oyuncuları ve başkarakterleri çocuklarken kent merkezinde yeniden canlandırma yöntemi ile kutlanan şenliğin oyuncuları çocukların yanı sıra gençler ve üniversite öğrencileridir. Müze ve THBMER ortaklığında iki yıldır kutlanan şenliklerde şenlikten bir gün önce kırsal bir bölgeye gidilerek çiğdem çiçekleri toplanmaktadır. Toplanan bu çiçekler kuru bir çalıya takılarak Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü lisans öğrencileri ile Hamamönü esnafı gezilerek maniler eşliğinde esnaftan yağ ve bulgur toplanmaktadır. Esnaf gezmesinin ardından, toplanan bu yağ ve bulgur ile müzenin bahçesinde çiğdem pilavı pişirilmektedir. Halkında katılımı ile bahar türküleri ve köy seyirlik oyunları eşliğinde eğlenilerek baharın gelişi kutlanmaktadır. Gelenekte var olan ve şehir merkezinde sanayileşme, göç, modernleşme gibi sebeplerden dolayı uygulanma imkânı bulamayan bu gibi değerler ancak UNESCO nun Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi nde koruma yaklaşımı olarak belirlediği yeniden canlandırma ve sürdürülebilir kalkınma yöntemleri ile gerçekleşebilir. Yeniden canlandırma, farkındalık yaratma, hatırlatma, genç ve gelecek kuşaklara aktarma gibi miras koruma hedeflerine olduğu kadar somut olmayan kültürel mirasın çevre ve insan duyarlılığının farkına varılmasını sağlaması, yeni iş alanları 136 Oğuz, M.Ö. (2014). Çağdaş Kentte Bir Yeniden Canlandırma Örneği: Çiğdem Günü. Milli Folklor, 26(101), Oğuz, (2014),28

102 84 yaratması ve yeni kültür üretimlerine esin kaynağı olmasıyla da sürdürülebilir kalkınma ya katkı sağlamaktadır. 138 Küreselleşen ve hızla tek tipleşen dünyaya, kültürel değerlerden birisi kazandırılacaksa eğer bunun sürdürülebilirliğinin sağlaması, kent ortamında yeniden canlandırılması ve gelecek nesillere aktarılması gerekmektedir. Bu amaç doğrultusunda Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü ve Ankara SOKÜM Müzesi ortaklığında kutlanan, sürdürülebilir kalkınma ve somut olmayan kültürel miras ilişkisine iyi bir örnek olan Çiğdem Şenliği kutlamaları, kent merkezinde yeniden canlandırma yönteminin önemli bir örneğidir. Kent merkezinde yeniden canlandırma uygulaması olarak yapılan Çiğdem Günü kutlamaları, baharın gelmesi, bolluk bereketin artması gibi anlamları içeren işlevleri ile insanların doğa ile olan ilişkilerini canlandırmakta böylece sürdürülebilir kalkınma ilkelerine de katkı sağlamaktadır. Yaşlı, genç, kadın, erkek toplumu bir araya getirmesi, bir bayram havasında insanlar arası iletişim ve aidiyet duygularını pekiştirmesi yönleriyle de sürdürülebilir kalkınmanın sosyal boyutuna katkı sağlamaktadır. 139 Resim Çiğdem Şenliği esnaf gezmesi Doğa ve Evrenle İlgili Bilgi ve Uygulamalar Doğa ve evrenle ilgili uygulamalar başlığı, halk hekimliği, halk baytarlığı, halk inançları, halk mimarisi, halk takvimi ve halk meteorolojisi, halk ölçü ve tartı araç 138 Oğuz, (2014), Oğuz, (2014), 31

103 85 gereçleri, halk ekonomisi, halk mutfağı, hamam kültürü gibi unsurları içermektedir. İnsanların geçmişten günümüze doğa ile bağlantıları vardır. Hem fiziki hem manevi bazı sıkıntılar karşısında çare üretmek, hastalıkları iyileştirmek için uygulanan, modern tıptan farklı olan her türlü uygulamaya halk hekimliği denir. 140 Müzede bu unsurlara ait Ankara da gerçekleştirilen alan araştırmasında elde edilen bilgiler, oluşturulan sergi nesneleri aracılığı ile rehberler tarafından anlatılmakta, halk hekimliğine dair bazı pratikler ise temsili olarak canlandırılmaktadır. Ayrıca halk takvimi, halk inançları gibi konularda dönemsel olarak konferanslar ve çalışmalar gerçekleştirilmektedir. Resim Temsili üzerlik tütsüleme Resim Halk hekimliği uygulama materyalleri El Sanatları Somut olmayan kültürel mirasın son başlığı; usta çırak ilişkisi içinde öğrenilen ve seri üretime dayanmayan geleneksel meslekleri ve el sanatlarını kapsamaktadır. Bu başlık altında değerlendirilebilecek ıhlamur baskı ve ebru gibi birçok el sanatı müzede uygulanabilmektedir. Ihlamur baskı sanatı, ıhlamur ağacından oyulup, şekil verilerek çeşitli desenlerde hazırlanan tahta kalıpların, kök boyaya batırılarak kumaşlara basılmasıdır. Ihlamur baskı olarak adlandırılan tahta kalıp baskı sanatı geçmişte usta çırak ilişkisi içerisinde yetişmiş kişiler tarafından yapılmaktaydı. Kullanılan kalıplar kişilerin hayal dünyasına göre şekillenmekte ve olduğu bölgenin kendine has desenlerini de yansıtmaktadır. Gelen ziyaretçilere bu el sanatlarının tarihi ve yapılışları ile bilgi aktarılmaktadır. Sonrasında isterlerse kendileri de kumaşlara, çantalara, mendillere yazmalara, sofra bezlerine vb. ıhlamur baskı yaparak götürebilmektedirler. Müzede yer alan el sanatlarından diğeri ise 2014 yılında UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras 140 Oğuz, ( Ed.) (2012),175

104 86 Temsili Listesine 12. Miras olarak kabul edilen Ebru Sanatıdır. Ebru, kitre ile özel olarak hazırlanan suyun üzerine, boyaların atılması, şekil verilmesi ve kâğıt üzerine alınması yoluyla yapılan bir süsleme sanatıdır. Ebru sanatı konusunda eğitimli müze çalışanlarından bilgi alan ziyaretçiler, isterlerse kendileri de teknenin başına geçerek ebru sanatını uygulayabilmektedirler. Resim Ihlamur baskı yapımı Resim Ihlamur baskı yapımı Resim Ebru sanatı yapımı Resim Ebru sanatı örneği 2.7. Müze Etkinlik Zamanlaması Günlük Etkinlikler Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi camekân arkası envanter müzeciliği anlayışının aksine araştıran, uygulayan, yaşayan, yaşatan, aktaran, interaktif bir müzedir. Durağan değil, dinamik ve canlı koleksiyon anlayışına sahip olan müzede günlük ve dönemsel olarak gerçekleştirilen etkinlikler müzenin öne çıkan uygulamalı halk bilimi müzeciliği misyonunu yansıtmaktadır. Taşın üstüne taş koyma mantığı ile her sene

105 87 artırılarak devam eden etkinlikler, kültürel mirasın durağan yapıdan çıkarılarak yeniden üretme, uygulama ve canlandırma yöntemleri ile toplumda farkındalık oluşmasına ve gelecek nesillere aktarılmasına büyük katkı sağlamaktadır. Müzede gün içerisinde bireysel olarak gelen olağan ziyaretçilere rehberler eşliğinde anlatımlar ve etkinlikler gerçekleştirilmektedir. Gelen her ziyaretçi kapıda karşılandıktan sonra atölye odasına davet edilmektedir. Atölye odasında ziyaretçilere Karagöz gösterisi sunulmaktadır. Ziyaretçiler oyun esnasında isterlerse perde arkasına geçerek Karagöz ustası Hayali ye yardaklık yapabilmektedirler. Karagöz oyununun ardından Karagöz tasvirlerinin deve derisinden yapım aşamalarını uygulamalı bir şekilde gören ziyaretçiler kukla gösterisi izlemektedirler. Ayrıca bu bölümde yer alan sunumlar etrafında şekillenen sözlü kültür (deyimler, deneyimler, pratikler, sözler) rehber tarafından anlatılmaktadır. Atölye odasında ıhlamur baskı ve ebru sanatları hakkında bilgi alınıp uygulandıktan sonra müzenin ikinci katına çıkılmaktadır. İkinci katta mutfak, muhabbet odası, gelin odası gibi bölümler içerisinde, somut olmayan kültürel miraslar etrafında şekillenen sözlü kültür rehber tarafından aktarılmaktadır. Muhabbet odasında izlenen meddah gösterisinin ardından ziyaretçiler masal odasında, alanında eğitim almış masal anlatıcısından Anadolu masalı dinlemektedirler. Oyun odasında mangala, tiktak, aşık, dokuztaş gibi oyunlar ziyaretçilerle birlikte oynanmaktadır. Müze gezisinin sonunda bahçede topaç ve çember çeviren, çeşitli sokak oyunları hakkında bilgi alan ziyaretçiler müzeden ayrılırken arkalarından su dökülerek uğurlanmaktadırlar. Müze 20 kişiyi aşan ziyaretçi gruplarıyla randevu sistemi ile çalışmaktadır. Müzede, gelen grubun yaş aralığı, yerli -yabancı oluşu, vakit gibi faktörler göz önünde bulundurularak hazırlanan farklı gezi konseptleri uygulanmaktadır. Müze Pazartesi hariç her gün saatleri arasında hizmet vermektedir Dönemsel Etkinlikler Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi günlük olarak gerçekleştirdiği etkinliklerin dışında somut olmayan kültürel mirasın yaşatılması, kent merkezinde yeniden üretilmesi ve yeni nesillere aktarılması amacı ile dönemsel olarak etkinlikler gerçekleştirmektedir. Açıldığı günden bu yana müze tarafından gerçekleştirilen atölyeler, dönemsel etkinlikler ve içerikleri şöyledir: "Otuz Gün Otuz Gece Ramazan Eğlenceleri 9 Temmuz Ağustos 2013 Altındağ Belediyesi 2013 yılı Ramazan etkinlikleri kapsamında Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi Altındağ- Hamamönü'nde Ramazan ayı boyunca "Otuz

106 88 Gün Otuz Gece Ramazan Eğlenceleri "adlı etkinlikler gerçekleştirmiştir. Bu etkinlikler kapsamında otuz gün boyunca Karagöz Hacivat, meddah, orta oyunu gösterileri, masal anlatımları, köy seyirlik oyunları, topaç, seksek, mangala, aşık gibi geleneksel çocuk oyunları gibi birçok etkinlik gerçekleştirilmiştir. Resim yılı Otuz Gün Otuz Gece Ramazan Eğlenceleri kapsamında gerçekleştirilen meddah gösterisi Resim Karagöz- Hacivat gösterisi "Aşure Günü" 12 Kasım Kasım 2013 tarihinde Muharrem ayı ve Aşure Günü sebebiyle Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesinin bahçesinde aşure yapımı gerçekleşmiştir. Müzeye gelen ziyaretçilere hikâyesi anlatılarak, aşure ikram edilmiştir.

107 89 Resim Müze bahçesinde gerçekleştirilen geleneksel Aşure Günü etkinliğinden bir görüntü Resim Aşure ikramı Zamanla Aşık Atan Deyimler Sergisi 12 Kasım- 12 Aralık 2013 Müzede 12 Kasım-12 Aralık tarihleri arasında deyimler ve hikâyeleri konsepti üzerinden bir ay sürecek bir sergi oluşturulmuştur. Bu sergi çerçevesinde papucu dama atılmak, zırnık koklatmak, püf noktası, dolap çevirmek, kel başa şimşir tarak, yarası olan gocunur, kalıbını basmak, ödü patlamak gibi birçok deyim ve hikâyesi nesneleri üzerinden ziyaretçilere anlatılmıştır. Resim Dolap çevirmek deyimi ve hikâyesinin anlatımı Resim Çeşitli deyimler ve hikâyelerinin anlatımı "Aşkı Bir De Bizden Dinleyin" 14 Şubat Şubat Sevgililer Günü nedeniyle müzenin farklı bölümlerine yerleştirilen ve Anadolu da her biri aşkın farklı bir işareti olan limon, nar, ters çevrilmiş bir çift ayakkabı,

108 90 pilava saplanmış kaşık ve üzeri işlenmiş mendillerin anlamları ve hikâyeleri ziyaretçilere anlatılmıştır. Sevgililer gününe özel hazırlanan etkinlikte ilk olarak ziyaretçilere ebru tezgâhı önünde suya yansıyan ilahi aşk ve ters lale motifi anlatılarak ebru yapılmıştır. Ardından ziyaretçilere atölye odasında Karagöz'ün evlenmesi üzerine bir Karagöz oyunu oynatılmıştır. Karagöz oyununun ardından muhabbet odasında meddah tarafından, Deli Dumrul'un ve onun aşkı uğruna Azrail'e canını teslim eden eşinin aşkı anlatılmıştır. Bunların yanı sıra ziyaretçilerinde etkin bir şekilde de rol aldığı temsili kız isteme ritüeli gerçekleştirilmiştir. Etkinlik sonunda ziyaretçilere aşkın sembollerinden birisi olan nar ikram edilmiştir. Resim Temsili kız isteme töreni Resim Evlilik isteği belirtisi; pilava kaşık saplama örneği "Dericizade Koleksiyonundan Tarihi Ankara Fotoğrafları Sergisi" 20 Şubat 2014 Gazi Üniversitesi, Dericizade ve Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi ortaklığında hazırlanan "Tarihi Ankara Fotoğrafları" Sergisi 20 Şubat 2014 tarihinde saat da açılmıştır. Açılışını Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Evrim Ölçer Özünel ve Dericizade Faruk Küçük'ün yaptığı sergide Dericizade koleksiyonundan 54 adet tarihi Ankara fotoğrafı sergilenmiştir.

109 91 Resim Tarihi Ankara Fotoğrafları Sergisi açılışı Resim Faruk Dericizade tarafından ziyaretçilere sergi hakkında bilgi aktarımı "Keçe Atölyesi" 1-2 Mart Mart 2014 tarihlerinde müzede "Keçe Atölyesi" düzenlenmiştir. Kültür ve Turizm Bakanlığı Keçe Sanatçısı H. Nurgül Begiç tarafından verilen atölye çalışmasına 15 kursiyer katılmıştır. Kursiyerler yünün saf halinden, kullanılabilir bir eşya üretimine kadar olan bütün aşamaları uygulamalı olarak öğrenme imkânı bulmuşlardır. İki gün süren atölyede ham maddesi keçe olan takı, şal, fular gibi ürünler üretilmiştir. Resim Keçe atölyesi "Çiğdem Şenliği" 8 Mart 2014 Müze ve Gazi Üniversitesi THBMER tarafından Anadolu'da baharın gelişini müjdeleyen çiğdem çiçeği gezdirme geleneğini yaşatmak amacıyla Çiğdem Şenliği düzenlenmiştir. Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölüm Başkanı aynı zamanda UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. M. Öcal Oğuz'un da katıldığı Çiğdem Çiçeği konulu panel ile başlayan programın devamında; Anadolu ya özgü olan

110 92 ancak son yıllarda unutulmaya yüz tutmuş bu şenliğe yeniden hayat vermek adına, kırdan toplanan çiğdem çiçekleri kuru bir çalıya takılarak kaval ve çan eşliğinde, çocukların, ailelerin ve çok sayıda üniversite öğrencisinin katılımıyla Hamamönü esnafı ziyaret edilmiştir. Esnaftan toplanan yağ, bulgur ve çiğdem çiçekleri ile Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi önünde çiğdem pilavı yapılmıştır. Pilav ikramının ardından şenlik Grup Bahar konseri ile son bulmuştur. Resim Çiğdem Şenliği Resim Çiğdem Şenliği esnaf gezmesi "Âşığın Sazında Tamamlanan Hikâyeler" 11 Nisan Nisan Nisan 2014 tarihinde "Âşık Mustafa Aydın'ın Sazından Halk Hikâyeleri" adlı etkinlik gerçekleştirilmiştir. Âşık Mustafa Aydın 11 Nisan 2014 tarihinde müzede anlattığı hikâyeyi yarıda keserek bir sonra ki hafta 18 Nisan 2014 tarihinde devamını anlatmıştır. Bu etkinlik 4 hafta devam etmiştir. Resim Âşık Mustafa Aydın tarafından hikâye anlatımı

111 93 "Haydi, Bir Oyuncak Yapalım!" Oyuncak Atölyesi (23 Nisan 2014) 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsamında, oyuncak ustası Orhan Karaalioğlu ile müzede oyuncak yapım atölyesi gerçekleştirilmiştir. 15 çocuğun katıldığı atölye çalışmasında uçak, ok ve yay, tel araba, külah, fırıldak, gemi vb birçok oyuncak yapılmıştır. Resim Oyuncak atölyesi "4. Hamamönü Hıdırellez Şenliği" 5-6 Mayıs 2014 Altındağ Belediyesi Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü ve Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi ortaklığında 5-6 Mayıs 2014 tarihinde 4. Hamamönü Hıdırellez şenlikleri düzenlenmiştir. İki gün süren etkinliklere Altındağ Belediye Başkan Yardımcısı Yunus Keleş, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı, Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. M. Öcal Oğuz, Altındağ Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Cengiz Keskin'in yanı sıra birçok akademisyen ve gazeteci katılmıştır. Resim Hıdırellez kapısından geçiş Resim Yumurta tokuşturma

112 94 "Hıdırellezin Halk Takvimindeki Yeri" Konulu Konferans 6 Mayıs Mayıs 2014 tarihlerinde gerçekleştirilen 4. Hamamönü Hıdrellez Şenliği kapsamında müzede, Afyon Kocatepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Okan Bozyurt un konuşmacı olarak katılımı ile "Hıdırellez'in Halk Takvimindeki Yeri" konulu konferans düzenlenmiştir. Konferansa, Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi Halk Bilim Bölüm Başkanı Prof. Dr. M. Muhtar Kutlu, Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Evrim Ölçer Özünel 'in yanı sıra birçok akademisyen ve öğrenci katılmıştır. Resim Hıdırellezin Halk Takvimindeki Yeri konulu konferans " Gülhane Hayal Tiyatrosu Kukla Gösterisi" 5-6 Mayıs 2014 Altındağ Belediyesi ve Gazi Üniversitesi THBMER ve müze ortaklığında düzenlenen 4. Hamamönü Hıdırellez şenlikleri kapsamında Gülhane Hayal Tiyatrosu ekibi etkinlik alanında kukla gösterileri gerçekleştirmiştir. Resim Kukla gösterisi

113 95 "Türk Mitolojisi Üzerine Sohbetler " Prof. Dr. Özkul Çobanoğlu - 20 Mayıs 2014 Hacettepe Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Özkul Çobanoğlu nun katılımı ile 20 Mayıs 2014 tarihinde müzede "Türk Mitolojisi" konulu bir konferans düzenlenmiştir. Konferansa, Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı, Türk Halk Bilimi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Dilek Türkyılmaz, Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Evrim Ölçer Özünel 'in yanı sıra birçok akademisyen ve öğrenci katılmıştır. Resim Prof. Dr. Özkul Çobanoğlu ile Türk mitolojisi üzerine söyleşi "Masal Saçan Tohumlar" Dünya Çevre Günü Etkinliği -5 Haziran Haziran Dünya Çevre Günü nde müzeyi ziyaret eden 100 ortaokul öğrencisi ile geri dönüşüm malzemelerinden oyuncaklar ve eşyalar yapılmıştır. Kullanılamayacak artık malzemelerden eşyalar üreten çocuklar, yaptıkları nesneleri beraberlerinde götürmüşlerdir. Resim Geri dönüşüm malzemelerinden oyuncak yapımı Resim Geri dönüşüm malzemelerinden oyuncak yapımı-2

114 96 İshak TEKGÜL ile "Gölgenin Renkleri" Söyleşi - 6 Haziran 2014 Karagöz sanatçısı İshak Tekgül ile müzede "Gölgenin Renkleri" adlı söyleşi gerçekleştirilmiştir. Geleneksel Türk Tiyatrosu ve Karagöz oyunları hakkında dinleyenlere bilgiler veren Tekgül, söyleşi ardından perde arkasına geçerek izleyicilere gösteri yapmıştır. Resim İshak Tekgül ile gölge oyunu üzerine söyleşi "Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi 1. Yıl Kutlaması " -13 Haziran 2014 Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi tarafından 13 Haziran 2014 tarihinde müzenin açılışının 1. yılını kutlamak amacıyla bir program düzenlenmiştir. Kutlama programına, bir yıl boyunca yapılan etkinliklere destek veren Nurgül Begiç, Orhan Karaalioğlu, Âşık Mustafa Aydın, Kocatepe Kahve Evi, Faruk Dericizade, Muharrem Bizden, Doğan Bilge, Ahmet Saygı, Ayhan Özmen'in yanı sıra müze kurucu başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz, Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Öğretim Üyeleri ve Türk Halk Bilimi Bölümü öğrencileri katılmıştır. Açılış konuşmaları ile başlayan programda müzenin bir yıllık faaliyetlerini içeren kısa film gösteriminin ardından etkinliklere destek veren misafir ve öğrencilere Prof. Dr. Öcal Oğuz tarafından teşekkür belgeleri verilmiştir.

115 97 Resim Müzenin bir yıllık faaliyetlerini içeren film gösterimi Resim Müze kurucu başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz un 1. yıla ilişkin konuşması "Ninemden Kalan Yünler" - 17 Haziran 2014 Bu etkinlik kapsamında müzeye gelen ziyaretçilerle gün boyu yünlerden örgüler, patikler örülüp, etaminler ve kanaviçeler işlenmiştir. Her gelen ziyaretçi bir ürün yapıp beraberinde götürebilmiştir. Resim Ziyaretçiler ile etkinlik kapsamında çeşitli el işleri yapımı " 27. Ahilik Haftası Kutlaması" - 26 Eylül Ahilik Haftası Kutlamaları kapsamında müzede Ahilik programı gerçekleştirilmiştir. Ahi hikâyelerinin ve geleneksel mesleklerin anlatıldığı programa, Ankara Ticaret İl Müdürü Ekrem Yıldız, Ankara Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkan Vekili Hüseyin Ar'ın yanı sıra Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi bölümü öğretim üyeleri ve öğrencileri katılmıştır. Halkında katıldığı programda gelen misafirlere ahi helvası ikram edilmiştir.

116 98 Resim Ahilik Haftası etkinliği kapsamında geleneksel mesleklerin anlatımı Müze hakkındaki öneri ve şikâyetlerin zembile atılması "Türkülerin Ortak Yolunda / Polonyalı Ozanlarla Türk Âşıkların Buluşması" Konser Eylül Gezginler ve Hikâyeler- Polonya- Türkiye Ortak Gösteri Projesi kapsamında Eylül 2014 tarihlerinde müzede "Türkülerin Ortak Yolunda / Polonyalı Ozanlarla Türk Âşıkların Buluşması" adlı etkinlik gerçekleştirilmiştir. Gerçekleştirilen konserlere Polonya'dan Jacek Halas, Agata Harz, Alicza Halas, Remigiusz Mazur- Hanaj, Türkiye'den ise Âşık Mustafa Aydın ve Âşık Erol Şahiner katılmıştır. Resim Polonyalı ozanlar ve Türk âşıkları tarafından müzede verilen konser (1. gün) Resim Konser (2. gün)

117 99 "Uçan Sandık" Polonyalı Masalcılar ve Türk Masalcılardan Yetişkinler ve Çocuklar İçin Masal ve Hikâye Anlatımlı Gösteri - 24 Ekim 2014 Polonya'dan gelen masalcılarla, Türk masalcılar Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesinde bir araya gelmiştir. Masalcılar tarafından, gelen ziyaretçilere ve öğrenci gruplarına gün boyu Türkçe ve Lehçe ( Polonya dili) masallar anlatılmıştır. Resim Polonyalı masalcılar tarafından masal anlatımı Resim Türk masalcılar tarafından masal anlatımı "Hayatı ve Türküleriyle Âşık Şeref Taşlıova" Anma Programı -21 Kasım Eylül 2014 tarihinde yaşamını yitiren, UNESCO tarafından 'Yaşayan İnsan Hazinesi' unvanı verilen ozanlık geleneğinin en önemli temsilcisi Âşık Şeref Taşlıova'yı anmak üzere 21 Kasım 2014 tarihinde Ankara Somut Olmaya Kültürel Miras Müzesinde program gerçekleştirilmiştir. Program kapsamında Âşık Şeref Taşlıova'nın oğlu Doç. Dr. Mete Taşlıova "Babam Şeref Taşlıova" isimli bir konferans vermiştir. Programa katılan Âşık Mustafa Aydın, Âşık İsmail Aladağlı, Âşık Korkmaz İkan, Âşık Nejdet Şeref Taşlıova'nın eserlerini seslendirmiştir. Ayrıca programa UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı, Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. M. Öcal Oğuz, Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türk Dili Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Yakıcı, Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Evrim Ölçer Özünel'in yanı sıra halk ve çok sayıda öğrenci katılmıştır.

118 100 Resim Âşık Şeref Taşlıova yı anma programı Resim Babam Şeref Taşlıova konulu konferans "Bez Bebek Atölyesi" Şubat Şubat 2015 tarihlerinde müzede "Bez Bebek Atölyesi " düzenlenmiştir. Bez bebek sanatçısı Ruhiye Mine Kayra tarafından verilen atölye çalışmasına 15 kursiyer katılmıştır. İki gün süren atölye çalışması sonucunda her kursiyer kendi bez bebeğini yapma imkânı bulmuştur. Resim Bez Bebek Atölyesi Resim Bez bebek yapımı "2.Hamamönü Çiğdem Şenliği" 19 Mart 2015 Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi, Gazi Üniversitesi Türk Halkbilimi Araştırma ve Uygulama Merkezi ve Somut Olmayan Kültürel Miras Enstitüsü Derneği ortaklığında 19 Mart 2015 tarihinde saat 13.00'te Ankara Hamamönü'nde Anadolu'da baharın gelişini müjdeleyen çiğdem çiçeği gezdirme geleneğini yaşatmak amacıyla "2. Hamamönü Çiğdem Şenliği" düzenlenmiştir. Etkinlik programına Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölüm Başkanı aynı zamanda UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. M. Öcal Oğuz, Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölüm Başkan Yardımcısı

119 101 Yrd. Doç. Dr. Evrim Ölçer Özünel'in yanı sıra birçok öğretim üyesi ve öğrenciler katılmıştır. Çiğdem Şenliği programının içeriğine ve amacına ilişkin bilgi "Çiğdem Şenliği" 8 Mart 2014 adlı başlık altında verildiği için burada tekrar edilmeyecektir. Resim Hamamönü Çiğdem Şenliği Resim Çiğdem pilavı ikramı " Nevruz Çiçektir, Biyolojik Çeşitliliktir" Sergisi Nisan 2015 Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu tarafından 21 Mart 2015 Nevruz Bayramı'na özel olarak hazırlanan "Nevruz Çiçektir, Biyolojik Çeşitliliktir" Sergisine ev sahipliği yapmıştır Nisan 2015 tarihleri arasında ziyarete açık olan sergide 17 farklı Nevruz çeşidi yer almıştır. Gelen ziyaretçilerin sergi ve Nevruz Bayramı hakkında bilgilendirildiği sergi, okul grupları ve halk tarafından ziyaret edilmiştir. Resim Nevruz Çiçektir Biyolojik Çeşitliliktir sergisi

120 Nisan ı Müzede Kutluyoruz 23 Nisan Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsamında müzede çocuklara yönelik etkinlikler düzenlenmiştir. Oyuncak ustası Orhan Karaalioğlu ile birlikte gün boyu tuzluk, uçak, telefon, tel araba, ceviz yelkenli gibi çeşitli oyuncaklar yapan çocuklara yönelik Karagöz- Hacivat, kukla gibi gösteriler düzenlenmiştir. Resim Nisan kutlamaları kapsamında çocuklarla oyuncak yapımı Resim Etkinlik kapsamında yapılan oyuncak örnekleri 5. Hamamönü Hıdırellez Şenliği 5-6 Mayıs 2015 "Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü- Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi ve Altındağ Belediyesi işbirliğiyle 5-6 Mayıs 2015 tarihlerinde Hamamönü'nde 5. Hıdırellez Şenlikleri gerçekleştirilmiştir. Şenlik kapsamında Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi bölüm öğrencileri tarafından Hıdırelleze dair birçok etkinlik ve uygulama gerçekleştirilmiştir. Resim Hamamömü Hıdırellez Şenlikleri balık boyama Resim Dede Korkut Hikâyelerinden Dirse Han Oğlu Boğaç Han hikâyesinin canlandırılması

121 103 Masal anlatıcılığı Eğitimi - Judıth Liberman 'la Somut Olmayan Kültürel Miras Hazinesinden Masallar -2 Atölye Tarihleri: 8 Mayıs- 14 Haziran Mayıs-14 Haziran tarihleri arasında Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesinde Masal Anlatıcılığı Eğitimi verilmiştir. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesinin ev sahipliği yaptığı, Somut Olmayan Kültürel Miras Enstitüsünün akademik katkıları ile düzenlenen eğitim, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu tarafından da desteklenmiştir. Masal anlatıcılığı eğitmeni Judıth Malika Liberman tarafından verilen eğitime farklı bölüm ve alanlardan 20 üniversite öğrencisi katılmıştır. Resim Masal anlatıcılığı eğitimi Çocuklar Kültürel Mirası Yaşıyor- Müzeler Haftası Etkinlikleri Mayıs Mayıs Pazartesi günü Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesinde "Müzeler Günü" dolayısıyla etkinlikler gerçekleştirilmiştir. Müzeler gününde müzeyi ziyaret eden Nar Koleji öğrencileri ile bugüne özel gösteriler ve etkinlikler gerçekleştirilmiştir. 50 öğrenci ile gün boyu müzede ıhlamur baskı ve ebru çalışmaları yapılmış, karagöz, kukla gösterileri ve masal anlatımları gerçekleştirilmiştir, çeşitli çocuk oyunları oynanmıştır.

122 104 Resim Masal anlatımı Resim Ihlamur baskı yapımı 2.8. Kült Mekânında Müze, Müze Mekânında Kült Altındağ Belediyesi tarafından Gazi Üniversitesine müze kurulumu için tahsis edilen arazi, restorasyon çalışmaları öncesinde kişilerin yaşadığı bir mahalle konumunda idi. Kaynak kişilerden elde edilen bilgilere göre şu anki müze bahçesinde restorasyon öncesi Serçe Dede Türbesi (Mumyandı Türbesi) bulunmaktadır. Türbe, yatır ve kümbetler, çoğunlukla veli, evliya, ermiş, âlim, arif, baba, seyit, şeyh ve pir gibi sıfatlarla anılan, manevi güç ve meziyetlerine inanılan kişilerin yattıkları kutsal kabul edilen mekânlardır. 141 Altındağ Belediyesi tarafından restorasyon çalışmaları sırasında üstü kapatılarak yok edildiği ve müze bahçesinde bulunduğu iddia edilen Serçe Dede türbesine dua etmek ve dilek dilemek amacıyla günümüzde de ziyaretler gerçekleştirilmektedir. Günümüzde yatır veya türbelere karşı korkuyla karışık büyük saygı duyma ve buraları ziyaret etme oldukça yaygındır. Sosyokültürel durumu fark edilmeksizin birçok kişi, şifa bulma, çocuk sahibi olma, işe girme, felaketten kurtulma vb. düşüncelerle kutsal kabul ettiği bu yerlere gitmekte, söz konusu ziyaretlerde dualar edip dileklerinin yerine gelmesi için adaklar adamakta 142 dır. Bu bağlamda Serçe Dede Türbesine ilişkin günümüzde müze olarak hizmet veren konakta, eskiden ikamet eden kişiler ile yapılan görüşmelerde, özellikle çocuğu olmayan kadınların ve bir dileği olan insanların bu türbeyi 141 Yılmaz, S.(2012). Türbe Ziyaretlerinin Sosyolojik Anlamı (Şeyh Şaban-ı Veli ve Mevlana Türbeleri Örneği), Yüksek Lisans Tezi, Süleyman Demirel Üniversitesi, Sosyoloji Anabilim Dalı, Isparta, Coşkun Çıplak, N.( 2013)Yatır Ve Ziyaretlerin Halk Kültüründeki Rolü Bağlamında Mersin deki Muğdat Dede Türbesinin İncelenmesi. Turkish Studies - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic,8(1),

123 105 ziyaret ederek mum yaktıkları, dua ettikleri ve adaklar adadıkları gibi bilgilere ulaşılmıştır. 143 Restorasyon çalışmalarından sonra müze bahçesinde olduğu iddia edilen türbeden günümüzde herhangi bir iz yoktur fakat eskiden müzenin yerinde yer alan evde yaşayan birçok kişi türbe hakkında kanıtlayıcı bilgiler vermektedirler. Resim Serçe Dede Türbesi yılında çekilmiş bir görüntü Resim Eskiden türbe olduğu iddia edilen müze bahçesine günümüzde gerçekleştirilen Serçe Dede Türbesi ziyaretlerinden bir görüntü Halk arasında veli, eren, ermiş, evliya gibi adlar verilen kişilerin, Allah ın sevgili kulları olduklarına ve buna bağlı olarak kendilerine birtakım olağanüstülükler 143 Kaynak kişi : Naciye Dazır, 73, Ankara

124 106 bahşedildiğine inanılmaktadır. Velinin yaşarken gösterdiği keramet ya da üstün vasıflar, onun ölümü ile birlikte daha da güçlenmiş, adı etrafında oluşturulan çeşitli efsanelerle inandırıcılık özelliğini daha da arttırmış, bunun sonucunda velinin mezar ya da türbesi de kutsallaştırılmıştır. 144 Bu bağlamda kaynak kişiler ile yapılan görüşmeler de Serçe Dede Türbesi ile ilgili anlatılan bazı memoratlara (halk inançları) rastlanmıştır. Müzeye, Serçe Dede türbesini ziyaret etmek amacıyla gelerek dua eden kişiler, eskiden Serçe Dede olarak anılan veli zat ile ilgili birçok keramet yaşandığını ve bunlara tanık olduklarını aktarmaktadırlar. Çocukluk ve gençlik yılları boyunca bu evde yaşadığını ifade eden Nurten Paker sabah ezanından sonra bahçenin ışıklandığını, bazı zamanlar bu ışığı gördüğünü ve Serçe Dede nin abdest aldığı su seslerinin işitildiğini ifade etmektedir. 145 Kaynak kişiler ile yapılan görüşmelerde Serçe Dede nin tam olarak kim olduğu, nereden geldiği gibi detaylı bilgilere ulaşılamamıştır. Bu konuya ilişkin inceleme çalışmaları tez çalışmasının ana konusunun dışına çıkılacağı için burada aktarılmayacaktır. Resim Müze binası (2009 yılında çekilmiş dış görüntü) Resim Müze binası (2009 yılında çekilmiş giriş kapısı görüntüsü) Görsellerde de görüldüğü üzere müze binası restorasyon öncesi 6 ailenin yaşadığı bir Ankara konağı idi. Farklı zamanlarda birçok ailenin yaşadığı bu konak sonrasında müze binasına dönüştürülmüştür. Yaşayan bir evden yaşayan bir müzeye dönüşen bu bina, içerisindeki yaşanmışlıklar ve hikâyelerle birlikte aslına uygun bir şekilde halen korunmaktadır. Eskiden yaşayan kişiler müzeyi sık sık ziyaret etmekte ve anılarını müze çalışanları ile paylaşmaktadırlar. Çalışanlar tarafından binanın eski sahiplerinin fotoğrafları 144 Coşkun Çıplak, (2013), Kaynak kişi: Nurten Paker, 75, Ankara

125 107 müze girişinde sergilenmekte ve gelen ziyaretçilere aktarılmaktadır. Bu yönüyle Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesinin sonradan inşa edilmiş sıradan boş bir yapı içerisinde değil, yaşanmışlıkların ve hikâyelerin olduğu bir konakta hizmet vermesi, müzenin misyonunu desteklemekte ve yaşatmaya çalıştığı değerler ile de uyum göstermektedir.

126 108

127 109 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ANKET VE DEĞERLENDİRMELER Somut olmayan kültürel mirasın korunması, yaşatılması ve aktarılması konularında Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nin yapmış olduğu çalışmaların işlevini ve görünürlüğünü ortaya koymak adına gelen ziyaretçilerle iki aşamalı anket çalışmaları gerçekleştirilmiştir. İkisi açık uçlu olmak üzere toplamda 39 sorudan oluşan anket çalışmasına 50 kişi katılmıştır. İki aşamalı gerçekleştirilen anket çalışmasının birinci aşaması, müzeye gelen ziyaretçilerle müze gezisine başlamadan önce gerçekleştirilmiştir. Bu aşamada kişilerin somut olmayan kültürel miras hakkında bilgi sahibi olup olmadıkları, müzeye nasıl (bilerek, tesadüfî) geldikleri, müzede ne görmeyi hayal ettikleri, somut olmayan kültürel mirastan ne anladıkları anket soruları ile ölçülmeye çalışılmıştır. 13 sorudan oluşan ilk anket tamamlandıktan sonra ziyaretçiler ile müze gezisi gerçekleştirilmiştir. Müze gezisinin ardından da 26 sorudan oluşan ikinci anket çalışması gerçekleştirilmiştir. İkinci anket çalışmasında ise müzenin somut olmayan kültürel mirasın ne olduğunu anlatma ve aktarma konusundaki başarısı, kültürel mirası yaşatarak, yeni nesillere aktarabilmedeki yeri ve önemi, müzenin genel itibariyle kuruluş amaçlarına ulaşıp ulaşmadığı konuları analiz edilerek ortaya konmaya çalışılmıştır. İki aylık bir süreye yayılarak yapılan anket çalışmaları grup ziyaretçilerle değil, dağınık ziyaretçilerle yapılmıştır. İlk ve ikinci anket çalışmaları karşılaştırmalı bir şekilde analiz edilerek sonuçlara ulaşılmıştır. Yapılan anket çalışmaları SPSS yöntemi en son sürümü IBM SPSS Statistics 22.0 kullanılarak değerlendirilmiş ve yorumlanmıştır. SPSS yöntemi İngilizce açılımı Statistical Package for the Social Sciences olan ilk olarak 1968 senesinde piyasaya sunulmuş istatistiksel analiz için hazırlanan bir paket programdır yılında IBM şirketine satılmış ve en son sürümü IBM SPSS Statistics 22.0 dır. Piyasada bulunan tüm işletim sistemleri için (Windows, Mac OS X ve Linux) ayrı sürümleri mevcuttur. Öğrenilmesi kolay, kullanımı pratik, çıktı ve grafikleri oldukça başarılıdır. Başta anket değerlendirmesi olmak üzere tüm istatistik analizlerinin uygulanmasında kullanıcılara fayda sağlamaktadır." 146 Yapılan çözümlemeler sonucunda elde edilen her bir veri sonuca varmak için katkı sağlamıştır. Yapılan anket çalışmaları ile elde edilen sonuçlar ve bu sonuçlara ilişkin SPSS 146 "SPSS" programı hakkında- ( Erişim Tarihi: )

128 110 yöntemi ile elde edilen bilimsel grafikler aşağıda detaylı bir şekilde aktarılmıştır. Anket soruları grafiklerin üzerinde belirtilmiştir Anket Birinci Aşama Analizleri Şekil 3.1. Cinsiyet oranları Grafik 1 'de de görüldüğü üzere, yapılan anket çalışmasına %23.4 ( 22 ) kadın, %29.8 (28) erkek katılmıştır. Şekil 3.2. Yaş oranları

129 111 Anket çalışmasına katılan kişilerin, %1,1 ' i (1 kişi) yaş, % 7,4 si ( 7 kişi) yaş, % 8,5 i (8 kişi) yaş, % 12,8 i (12 kişi) yaş, % 11,7 si (11 kişi) yaş, % 7,4 ü ( 7 kişi) yaş, % 4,3 ü (4 kişi) yaş aralığındadır. Grafik oranlarından da anlaşılacağı üzere iki aya yayılarak yapılan anket çalışmalarına en fazla yaş arası kişiler, en az ise yaş arası kişiler katılmıştır. Müzenin bir yıllık ziyaretçi oranlarına bakıldığında en çok ziyaret eden gurubun yaş arası ilköğretim okul grupları olduğu görülmektedir. Bu oranın yapılan anket çalışması analizlerinde düşük çıkmasının sebebi anketlerin grup ziyaretçiler ile değil randevusuz gelen dağınık ziyaretçiler ile yapılmasıdır. Bu ziyaretçi oranı müzenin genel ziyaretçi profilini değil, anket yapılan ziyaretçilerin yaş profilini yansıtmaktadır. Şekil 3.3. Eğitim Durumu Oranları Anket çalışmasına katılan kişilerin %23,4'ü ( 22 kişi ) lisans, %14,9'u (14 kişi) lise, %5,3' ü (5 kişi) ilköğretim, % 5,3'ü (5 kişi) lisansüstü, % 3,2'si ( 3 kişi ) ön lisans eğitim seviyesine sahiptir. Şekil 3 'den de anlaşılacağı gibi müzeyi ziyaret ederek anket çalışmasına katılan kişilerin çoğunluğu lisans eğitim seviyesine sahiptir.

130 112 Şekil 3.4. Meslek oranları Anket çalışmasına katılan kişilerin çoğunluğu % 11,7 si ( 11 kişi) öğrenci, %9,6 sı (9 kişi ) öğretmen, %7,4 ü ( 7 kişi) memur mesleklerine sahipken % 7,4 ( 7 kişi ) herhangi bir işte çalışmadığını belirtmiştir. Bu durumda müzenin genel itibariyle öğretmen ve öğrenciler tarafından daha çok ziyaret edildiği söylenebilir. Şekil 3.5. Ne sıklıkla müze gezisi yapıyorsunuz? Sorusuna verilen cevap oranları. Anket çalışmasına katılan kişilerin % 20,2 si (19 kişi) yılda bir kez, % 9,6 sı ( 9 kişi) altı ayda bir, %10,6 sı ( 10 kişi) üç ayda bir, % 3,2 si (3 kişi) ayda bir, %9,6 sı ( 9 kişi) daha seyrek müze gezisi yaptıklarını belirtmişlerdir. Bu soruya verilen cevap

131 113 oranlarından genel itibariyle müze gezisi algısının düşük seviyede olduğu ve bu oranların eğitim seviyesi ile doğru orantılı olduğunu sonucuna varılmıştır. Şekil 3.6. Somut olmayan kültürel miras terimini daha önce duydunuz mu? Sorusuna verilen cevap oranları Müzeyi ziyaret ederek anket çalışmasına katılan kişilerin % 28,7 si (27 kişi) müze gezisi öncesi somut olmayan kültürel miras ifadesini daha önce hiç duymadıklarını, % 24,5 i ( 23 kişi ) ise duyduklarını ifade etmişlerdir. Bu oranlara bakıldığında büyük çoğunluğun bu somut olmayan kültürel miras terimini duymadıkları, duyanların ise Şekil 7 de görüldüğü üzere terime ilişkin az bilgiye sahip oldukları görülmüştür. Şekil 3.7. Somut olmayan kültürel miras ifadesi ve içeriği hakkında bir bilginiz var mı? Sorusuna verilen cevap oranları

132 114 Şekil 7 de görüldüğü üzere katılımcıların % 24,5 i ( 23 kişi ) somut olmayan kültürel mirasın içeriği hakkında hiç bilgi sahibi olmadıklarını, % 20,2 si ( 19 kişi) biraz bilgi sahibi olduklarını, % 6,4 ü ( 6 kişi) terimi bildiklerini ve içeriği hakkında bilgi sahibi olduklarını, % 2,1 i (2 kişi) terimi daha önce duyduklarını fakat içeriği hakkında bilgi sahibi olmadıklarını belirtmişlerdir. Bu oranla bakıldığında yalnızca 6 kişinin somut olmayan kültürel miras hakkında tam anlamıyla bilgi sahibi oldukları görülmektedir. Bu durum, uluslar arası bir sözleşmenin ismi olan ve UNESCO tarafından yürütülen kültür koruma programları arasında sıkça anılan somut olmayan kültürel miras ifadesi ve alanında Türkiye de yeterince tanıtım ve çalışma yapılmadığının göstergesidir. Şekil 3.8. Somut olmayan kültürel miras hakkında bilginiz varsa bu bilgiyi nereden edindiniz? Sorusuna verilen cevap oranları Katılımcıların % 24,5 i (23 kişi) somut olmayan kültürel miras hakkında bilgi sahibi olmadıkları için bu soruyu boş bırakmışlardır. % 12,8 i (12 kişi) somut olmayan kültürel miras hakkında sahip oldukları bilgiyi yazılı kaynaklardan, % 10,6 sı ( 10 kişi) aile ve arkadaş çevresinden, %3,2 si (3 kişi) sosyal medyadan, % 2,1 i (2 kişi) öğretmenlerinden edindiklerini ifade etmişlerdir.

133 115 Şekil 3.9. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi ne nasıl geldiniz? Sorusuna verilen cevap oranları Katılımcıların %28,7 si ( 27 kişi ) müzeye birinin tavsiyesi üzerine geldiklerini, % 17,0 ı ( 16 kişi) tesadüfen görerek geldiklerini, % 7,4 ü ( 7 kişi) sosyal medyada ( internet) görerek geldiklerini ifade etmişlerdir. Bu oranlardan birinin tavsiyesi üzerine seçeneğinin seçim oranın yüksek çıkması, müzeye gelen ziyaretçilerin müzeden memnun ve olumlu izlenimlerle ayrılmasının reklam ve tanıtım açısından ne kadar önemli ve etkili olduğunun kanıtıdır. Şekil Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi denildiğinde aklınıza gelen ilk şey nedir? Sorusuna verilen cevap oranları.

134 116 Katılımcıların % 22,3 ü (21 kişi) Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi denildiğinde farklı bir müze algıladıklarını, % 14,9 u ( 14 kişi) soyut kültürel mirasların bulunduğu bir müze algıladıklarını, % 6,4 ü (6 kişi) eğlenceli bir müze algıladıklarını ifade etmişlerdir. % 9,6 sı ise bu konuda fikir sahibi olmadıklarını belirtmişlerdir. Bu soruya verilen cevap oranlarına bakıldığında genel olarak somut olmayan kültürel miras müzeciliği nin henüz tam olarak bilinmediği, yaygın olmadığı ve kamuoyunun bu konuda tam anlamıyla bilgi sahibi olmadığı görülmektedir. Çıkan analiz sonuçları, aynı zamanda somut olmayan kültürel miras müzeciliğinin gelişmekte olan yeni bir anlayış olduğunu göstermektedir. Şekil Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nde ne görmeyi hayal ediyorsunuz? Sorusuna verilen cevap oranları Katılımcıların % 26,6 sı (25 kişi) müzeyi gezmeden önce müzede sözlü kültürel değerler ve anlatımlarını göreceklerini, %13,8 i (13 kişi) Etnografik kültürel nesneler göreceklerini, %10,6 sı (10 kişi) etkinlikler ve gösteriler göreceklerini, %1,1 i (1 kişi) arkeolojik tarihi eserler göreceklerini tahmin etmişlerdir. Katılımcıların % 13,8 i (13 kişi) müzede ne olduğuna ve nasıl bir müze olduğuna dair fikirlerinin olmadığını belirtmişlerdir. Bu oranlardan yola çıkarak somut olmayan kültürel miras ifadesinin, Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nin içeriğini yansıttığı ve bu konuya dair bilgi sahibi olmayan kişilerde fikir karışıklığı yaratsa da doğruya yakın tahminler oluşmasını sağladığı söylenebilir.

135 117 Şekil Bu müzeyi ziyaret etme amacınız nedir? Sorusuna verilen cevap oranları Anket katılımcılarının % 37,2 si (35 kişi) müzeyi merak ettikleri için ziyaret ettiklerini, % 23,4 ü (22 kişi) bilgilenme amacıyla, % 18,1 i ( 17 kişi) kültürel gelişim amacıyla, %7,4 ü ( 7 kişi) boş zaman değerlendirme amacıyla, % 7,4 ü (7 kişi) özel ilgi duydukları için, % 3,2 si (3 kişi) diğer sebeplerle müzeyi ziyaret ettiklerini ifade etmişlerdir. Bu oranlardan anlaşılacağı üzere somut olmayan kültürel miras müzeciliğinin alışılmış müzelerden farklı olduğu düşüncesi ile kişilerde merak uyandırdığı ve ziyaret edildiği görülmektedir. Şekil Bu müzeye ilk ziyaretiniz mi? Sorusuna verilen cevap oranları

136 118 Anket çalışmasına katılan kişilerin % 41,5 i ( 39 kişi) Ankara SOKÜM Müzesi ni ilk kez ziyaret ettiklerini, % 11,7 si (11 kişi) müzeyi daha önce ziyaret ettiklerini ifade etmişlerdir Anket İkinci Aşama Analizleri Anket çalışmasının yapıldığı ziyaretçiler birinci anketi cevapladıktan sonra müzeyi gezmişlerdir. Müze gezisi ardından ziyaretçiler ile ikinci anket çalışması yapılmıştır. Şekil Daha önce böyle bir müze gezmiş miydiniz? Sorusuna verilen cevap oranları Müze gezisi ardından katılımcıların % 47,9 u (45 kişi) daha önce böyle bir müze gezmediklerini, % 3,2 si (3 kişi) tam olarak böyle bir müze olmasa da benzer bir müze gezdiklerini, % 2,1 i (2 kişi) bu tarzda bir müze daha önce gezdiklerini ifade etmişlerdir. Bu oranlar Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nin diğer müzelerden farklı olduğunu göstermektedir.

137 119 Şekil Bu müze ziyaretim beni zaman tüneli içinde kültürel yolculuğa çıkaran bilgilendirici ve öğretici bir deneyim oldu yargısına katılım oranları Katılımcıların % 40,4 ü (38 kişi) müze ziyaretlerinin bilgilendirici ve öğretici bir deneyim olduğu düşüncesine kesinlikle katılıyorum cevabı vermiştir. % 12,8 ( 12 kişi) ise bu yargıya katılıyorum cevabı vermiştir. Diğer katılmıyorum, kesinlikle katılmıyorum, kararsızım seçeneklerini ise hiçbir katılımcı tercih etmemiştir. Bu oranlara bakıldığında müzeyi ziyaret eden ve anket çalışmasına katılan 50 kişinin tamamının müze hakkında olumlu düşündüğü görülmektedir. Şekil Bu müzeye yapmış olduğum ziyaret boş zamanımı değerlendirme hususunda beklentilerimi karşılayan bir deneyim oldu yargısına katılım oranları

138 120 Katılımcıların % 34,0 ı (32 kişi) kesinlikle katılıyorum seçeneğini işaretleyerek, boş zamanlarını değerlendirme hususunda müze gezisinin beklentilerini karşıladığını, % 19,1 i (18 kişi) ise bu yargıya katılıyorum cevabını vermiştir. Diğer katılmıyorum, kesinlikle katılmıyorum, kararsızım seçenekleri hiçbir katılımcı tarafından tercih edilmemiştir. Şekil Bu müze ziyaretimi başkalarıyla paylaşacağım yargısına katılım oranları Katılımcıların % 44,7 si (42 kişi) müze ziyaretini başkalarıyla paylaşacağım görüşüne kesinlikle katıldıklarını, % 8,5 i (8 kişi) ise katıldıklarını ifade etmişlerdir. Diğer seçenekleri tercih eden katılımcı olmamıştır.

139 121 Şekil Bu müze ziyaretimden sonra yakınlarımı ziyarete teşvik edeceğim yargısına katılım oranları Şekil 18 de de görüldüğü gibi bu müze ziyaretimden sonra yakınlarımı müze ziyaretine teşvik edeceğim ifadesine, katılımcıların % 42,6 sı (40 kişi) kesinlikle katılıyorum, % 9,6 sı (9 kişi) katılıyorum, %1,1( 1 kişi) kararsızım yanıtını vermişlerdir. Diğer katılmıyorum ve kesinlikle katılmıyorum, seçeneklerini tercih eden katılımcı olmamıştır. Şekil Bu müze deneyiminizi hangi sosyal medya sitesinde paylaşırsınız? Sorusuna verilen cevap oranları

140 122 Katılımcıların % 40,4 ü (38 kişi) müze deneyimini Facebook, % 16,0 ı (15 kişi) Instagram, % 13,8 i (13 kişi) Twitter, % 6,4 (6 kişi) Foursquare gibi sosyal medya paylaşım sitelerinde paylaşacaklarını ifade ederken, katılımcıların %7,4 ü (7 kişi) herhangi bir sosyal medya sitesinde paylaşmayacaklarını bildirmişlerdir. Bu oranlar facebook sosyal paylaşım sitesinde daha fazla paylaşım yapılacağını ve bu site üzerinden daha geniş kitlelere ulaşılabileceğini göstermektedir. Şekil Müze gezisi sonrası somut olmayan kültürel mirasın ne olduğu ve içeriği hakkında bilgi sahibi oldum yargısına katılım oranları Katılımcıların % 43,6 sı ( 41 kişi) kesinlikle katılıyorum ifadesini seçerek, % 8,5 i (8 kişi) müze gezisi sonrası somut olmayan kültürel miras hakkında bilgi sahibi olduklarını ifade etmişlerdir. % 1,1 i (1 kişi) bu yargıya katılmadığını belirtmiştir. Bu oranlardan da anlaşılacağı üzere, somut olmayan kültürel mirasın ne olduğu neleri kapsadığı konularının öğretilmesinde ve SOKÜM unsurlarının aktarımında müzenin etkisi ve başarısı yüksektir.

141 123 Şekil Müze gezisi deneyiminiz ardından Somut Olmayan Kültürel Mirasın size göre en ilgi çekici unsuru hangisidir? Sorusuna verilen cevap oranları Katılımcılar bu soruya istekleri halinde çoklu cevap verebilmişlerdir. Müze gezisi sonrası katılımcıların %33,0 ü (31 kişi) gösteri sanatları, % 28,7 si (27 kişi) sözlü gelenekler ve anlatımlar, %17,0 si (16 kişi) toplumsal uygulamalar, ritüeller ve şölenler, % 6,4 ü (6 kişi) el sanatları, %4,3 ü ( 4 kişi) doğa ve evrenle ilgili uygulamalar unsurlarını ilgi çekici bulmuşlardır. Bu oranlardan müzede uygulamalı olarak sunulan somut olmayan kültürel miras unsurlarından Karagöz, kukla, meddah, âşıklık sanatı, köy seyirlik oyunları, çocuk oyunları gibi değerleri içeren gösteri sanatlarının en ilgi çeken unsur olduğu görülmektedir.

142 124 Şekil Müze gezisi sonrası somut olmayan kültüre dair en akılda kalıcı deneyiminiz nedir? Sorusuna verilen cevap oranları Katılımcıların % 27,7 si (27 kişi) müze gezisi sonrası kültürel mirasın zenginliğini keşfettiğini, % 17,0 si (16 kişi) geçmişi hatırlamanın iç huzurunu artırdığını, % 11,7 si (11kişi) kültürüne yoğunlaşması gerektiğini düşündüğünü, %9,6 sı (9 kişi) tarihin gözünün önünde canlandığını belirtmiştir. Seçenekler arasından kültürel mirasımızın zenginliğini keşfettim ifadesinin seçilme oranının yüksek çıkması, kültürel değerlerin giderek yok olduğunun, kent merkezinde yaşatılamadığının ve yeni nesillere tam anlamıyla aktarılamadığının göstergesi olarak kabul edilebilir. Müze gezisi sonrası yapılan anket çalışmasında bu oranın yüksek çıkması müzenin kültür aktarımında ki başarısını da kanıtlamaktadır.

143 125 Şekil Müze gezisi sonrası Somut Olmayan kültürel mirasların korunması, yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılmasının son derece önemli olduğunu anladım yargısına katılım oranları Bu soruya katılımcıların %45,7 si (43 kişi) kesinlikle katılıyorum, % 7,4 ü (7 kişi) katılıyorum cevabını vermiştir. Katılımcıların tamamının bu yargıya katılması, müzenin somut olmayan kültürel mirasın önemi ve yaşatılması konularına farkındalık oluşturduğunun kanıtıdır. Şekil Müze yerel geleneklerin kavranmasını mümkün kılmaktadır yargısına katılım oranları

144 126 Şekil 24 de de görüldüğü üzere müzenin yerel geleneklerin kavranmasında etkili olduğu düşüncesine, katılımcıların % 34,0 ü (32 kişi) kesinlikle katılıyorum, % 18,1 i (17 kişi) katılıyorum cevabını vermişlerdir. %1,1 i ( 1 kişi) ise bu ifadeye kararsız kaldığını belirtmiştir. Şekil Müze, geçmiş ile bugün arasında bağlantı kurmaktadır yargısına katılım oranları Müzenin geçmiş ile bugün arasında bağ kurduğuna ilişkin yargıya, katılımcıların % 40,4 ü (38 kişi) kesinlikle katılıyorum,% 11,7 si (11 kişi) katılıyorum, %1,1 i (1 kişi) kararsızım cevaplarını vermişlerdir. Şekil Müze kültürel mirasın unutulmaya yüz tutmuş unsurları ile ilgili farkındalık yaşatma çabasında olan ve bunu başaran bir kurumdur yargısına katılım oranları

145 127 Şekil 26 da da görüldüğü üzere bu ifadeye katılımcıların % 36,2 si (34 kişi) kesinlikle katılıyorum, % 17,0 si (16 kişi) katılıyorum diyerek, müzenin, kültürel mirasın unutulmaya yüz tutmuş unsurlarını yaşatma çabasında olan ve bunu başaran bir kurum olduğunu ifade etmişlerdir. Şekil Müzenin rehber eşliğinde anlatılması daha sağlıklı bilgi edinmemi ve verimli vakit geçirmemi sağladı yargısına katılım oranları Katılımcıların % 48,9 u ( 46 kişi) kesinlikle katılıyorum, % 4,3 ü (4 kişi) katılıyorum cevapları ile müze gezisinin rehberler eşliğinde yapılmasını yaralı bulduklarını ifade etmişlerdir. Katılımcıların tamamının bu yargıya katılması müze gezilerinde rehberlerin önemini ve işlevini ortaya koymaktadır. Bu sonuçtan yola çıkarak özellikle somut olmayan kültürel mirasın aktarıldığı müzelerde rehberler önemli işlevlere sahiptir denilebilir.

146 128 Şekil Müzede izlediğim uygulamalı anlatımlar ve gösteriler ( Karagöz, Kukla, Masal Anlatımı vb. ) anlatılanları daha iyi anlamamı, somut olmayan kültürel mirası öğrenmemi ve keyifli vakit geçirmemi sağladı yargısına katılım oranları Şekil 28 de yer alan bu yargıya, katılımcıların % 46,8 i ( 44 kişi ) kesinlikle katıldıklarını, % 5,3 ü ( 5 kişi) katıldıklarını ifade etmişlerdir. Bu oranlar somut olmayan kültürel mirasın aktarımında uygulama ve gösterilerin, kalıcı bilgi sağlanması ve keyifli vakit geçirilmesi konularında etkili olduğunu göstermektedir. Şekil Müze Türk kültürüne dair somut olmayan kültürel miras değerlerinin yaşatılmasını ve gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlamaktadır yargısına katılım oranları

147 129 Şekil 29 da yer alan yargıya katılımcıların 41,5 i ( 39 kişi) kesinlikle katıldıklarını, % 9,6 sı (9 kişi) katıldıklarını, %1,1 i (1 kişi) kararsız kaldıklarını ifade etmişlerdir. Bu yargıya katılım oranının neredeyse %50 olması, somut olmayan kültürel miras değerlerinin yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılmasında müzenin başarı oranının yüksekliğinin kanıtıdır. Şekil Müze gezisinden memnun kaldım yargısına katılım oranları Sekil 30 da yer alan yargıya katılımcıların % 51,1 ( 49 kişi) kesinlikle katıldıkları, % 1,1 i (1 kişi) katıldıklarını ifade ederek müze gezisinden memnun kaldıklarını belirtmişlerdir. Şekil Müze personelinin davranış ve tutumu olumluydu yargısına katılım oranları

148 130 Sekil 31 de yer alan yargıya katılımcıların % 47,9 u ( 45 kişi) kesinlikle katıldıkları, % 4,3 ü (4 kişi) katıldıklarını ifade ederek müze personelinin davranış ve tutumundan duydukları memnuniyeti belirtmişlerdir. Şekil Bu müze gezdiğim diğer müzelerden çok farklıydı yargısına katılım oranları Sekil 32 de yer alan yargıya katılımcıların % 47,9 u ( 45 kişi) kesinlikle katıldıkları, % 4,3 ü (4 kişi) ise katıldıklarını ifade ederek müzeyi diğer müzelerden çok farklı bulduklarını belirtmişlerdir. Şekil Somut olmayan kültürel mirasın yaşatıldığı bu tarz müzelerinin sayılarının artmasını ve her yerde kurulmasını istiyor bu durumu kültürümüzün yaşatılması için gerekli görüyorum yargısına katılım oranları

149 131 Şekil 33 de yer alan yargıya katılımcıların % 44,7 si ( 42 kişi) kesinlikle katıldıkları, % 7,4 ü (7 kişi) ise katıldıklarını ifade ederek somut olmayan kültürel mirasın yaşatıldığı bu tarz müzelerinin sayılarının artması ve her yerde kurulması gerektiğini belirtmişlerdir. Şekil Müze, kürselleşen dünya düzeninde kültürel değerlerimizin korunması ve yaşatılması açısından önemlidir yargısına katılım oranları Bu yargıya katılımcıların %39,4 ü (37 kişi) kesinlikle katılıyorum, % 12,8 i (12 kişi) katılıyorum cevabını vermiştir. Şekil Müzenin her yaştan kişinin eğitim ve öğretimine büyük katkısı vardır yargısına katılım oranları

150 132 Sekil 35 de yer alan yargıya katılımcıların % 44,7 si (42 kişi) kesinlikle katıldıkları, % 6,4 ü (6 kişi) katıldıklarını, %1,1 i ( 1 kişi) kararsız olduğunu ifade ederek müzenin eğitim ve öğretime katkı sağladığı görüşünü desteklemişlerdir. Şekil Özellikle ilköğretim, lise ve üniversite düzeyinde ki genç nesillerin kültürel değerlerimizi öğrenmeleri için bu müzeye gelmelerini faydalı buluyorum yargısına katılım oranları Şekil 36 da yer alan yargıya katılımcıların % 45,7 si ( 43 kişi) kesinlikle katıldıkları, % 6,4 ü (6 kişi) ise katıldıklarını ifade etmişlerdir. Katılımcıların tamamının bu yargıya katılması, müzenin, ilköğretim, lise ve üniversite düzeyinde ki genç nesillere kültürel mirasın aktarımındaki önemini ve başarısını göstermektedir. Şekil Diğer camekan arkası envanter müzeciliğinden farklı uygulamalı halk bilimi müzecilik anlayışına sahip olan bu müzeyi başarılı buldum yargısına katılım oranları

151 133 Şekil 37 de yer alan yargıya katılımcıların % 41,5 i ( 39 kişi) kesinlikle katıldıkları, % 10,6 sı (10 kişi) ise katıldıklarını ifade etmişlerdir. Diğer katılmıyorum, kesinlikle katılmıyorum ve kararsızım seçeneklerini tercih eden katılımcı olmamıştır Genel Değerlendirme Müzeyi ziyaret eden kişiler ile müze gezisi öncesi ve sonrası olmak üzere iki aşamalı yapılan anket çalışmaları, Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nin somut olmayan kültürel mirası yaşatma ve aktarma amacına ulaşıp ulaşamadığının ölçülmesi ve bu alandaki başarısının bilimsel veriler ile ortaya konması açısından oldukça önemlidir. Anket çalışmaları aynı zamanda genel itibariyle bu çalışmanın pratikte daha sağlam bir zemine oturtulmasına katkı sağlamıştır. Yukarıdaki başlıklarda anket sorularının tek tek analizleri yapılmış ve çıkan sonuçlar her bir soru özelinde yorumlanmıştır. Anket çalışması yapılan ziyaretçiler ile müze gezisi öncesi yapılan 1. anket analizlerine bakıldığında büyük çoğunluğunun somut olmayan kültürel miras ifadesini daha önce duymadığı, somut olmayan kültürel mirasın içeriği hakkında bilgi sahibi olmadığı, Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesine ilk kez, tesadüfen veya birinin tavsiyesi üzerine geldikleri, somut olmayan kültürel miras müzesi denildiğinde ilk akla gelenin farklı bir müze olduğu ve müzenin isminin kişilerde merak uyandırdığı görülmektedir. Bu sonuçlara göre kamuoyunun somut olmayan kültürel miras ifadesi hakkında bilgi sahibi olmadığı genellemesi yapılabilir. Bu durum, korunması gereken kültürel miras alanları içerisinde önemli bir yere sahip olan, UNESCO tarafından oluşturulan Türkiye nin 2006 yılında taraf olduğu uluslararası bir sözleşmenin adı olan, sözlü kültür yoluyla kuşaktan kuşağa aktarılan somut olmayan kültürel miras unsurları hakkında kamuoyunda farkındalık oluşturulamadığının göstergesidir. Bu bilinmezliğin bir sebebi olarak somut olmayan kültürel miras ifadesinin ilk bakışta içeriğini tam anlamıyla yansıtmaması görülebilir. Bu bağlamda terimin kamuoyunun belleğine kazandırılabilmesi için örgün ve yaygın eğitime dahil edilmesi, görünürlüğünün sağlanması ve bu konuda çalışmalar yapılması gerekmektedir. Tam da bu noktada Türkiye tarafından kabul edilmiş ve uluslararası alanda üzerine çalışmalar yapılan somut olmayan kültürel miras teriminin şekline takılmak yersiz olacaktır. Önemli olan terimin içerisinde taşıdığı kültürel zenginlik ve bu zenginliğin korunması için atılması gereken adımlardır. Ziyaretçiler ile müze gezisinden sonra yapılan 2. anket analizlerine bakılacak olursa somut olmayan kültürel miras hakkında bilgi sahibi olmayan kişilerin tamamının

152 134 terim ve içeriği hakkında bilgi sahibi oldukları görülmektedir. Bu durum ilk olarak katılımcılarda somut olmayan kültürel miras ifadesine yönelik farkındalık oluşturulduğunun kanıtıdır. Müze gezisi sonrası katılımcıların neredeyse tamamı müzeyi, alışılmış camekan arkası envanter müzelerinden farklı ve başarılı bulmuş, böyle bir müzeyi ilk kez gezdiklerini ifade etmişlerdir. Bu da Türkiye de Halk Bilimi müzeciliğinin yeni yeni canlanmaya başladığını ve Ankara SOKÜM Müzesi nin bu bağlamda kurulmuş ilk örneklerden biri olduğunu göstermektedir. Anket katılımcılarının tamamı müze gezisinden memnun kalmıştır. Müze gezisinin bilgilendirici ve öğretici bir deneyim olduğunu ifade eden katılımcılar, müze gezisine dair tecrübelerini çevreleri ile paylaşacaklarını ve müze ziyaretine teşvik edeceklerini ifade etmişlerdir. Katılımcılar müze gezisi sonrası kültürel mirasın zenginliğini keşfettiklerini ifade etmişlerdir. Bu ifade yok olmakta olan kültürel değerlerin müzede koruma altına alındığını, yaşatıldığını ve gelen ziyaretçilere başarılı bir şekilde aktarıldığını göstermektedir. Katılımcılar müze gezisi sonrası yapılan ikinci anket çalışmasında somut olmayan kültürel mirasların korunması, yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılmasını son derece önemli gördüklerini ifade etmişlerdir. Müzenin bu bağlamda kişiler üzerinde konuya ilişkin farkındalık ve sorumluluk duygusu yarattığı söylenebilir. Katılımcılar müzenin geçmiş ile bugün arasında bağ kurduğunu, kültürel mirasın unutulmaya yüz tutmuş unsurlarını yaşatmaya çalışan ve bunu başaran bir kurum olduğunu ifade etmişlerdir. Ayrıca müze gezisi sırasında yapılan uygulamalı anlatım ve gösteriler ziyaretçiler tarafından daha kalıcı, olumlu ve keyifli bulunmuştur. Bu durum kuru camekan arkası envanter müzeciliğinin aksine interaktif ve dokunulabilir müzecilik anlayışına sahip olan Ankara SOKÜM Müzesi nin kültürel mirasların aktarımı konusunda doğru bir yöntem izlediğini göstermektedir. Müze personelinin davranış ve tutumunu olumlu bulan katılımcılar, bu tarz müzelerin sayılarının artması ve her yerde kurulmasını istediklerini, bu durumu kültürel değerlerin yaşatılması için gerekli gördüklerini ifade etmişlerdir. Bu sonuç müzenin kültürel mirasları durağan bir şekilde sergilemenin ötesinde dinamik ve uygulamalı bir şekilde yaşattığını ve gelecek kuşaklara aktardığını göstermektedir. Katılımcılar müzeyi küreselleşen dünya düzeninde Türk kültürüne ait değerlerin korunması ve yaşatılması açısından önemli gördüklerini ifade etmişlerdir. Bu sonuçtan yola çıkarak müzenin Türk kültürüne ait öne çıkan değerlerin uluslararası düzeyde yaşatılmasına katkı sağladığı söylenebilir. Katılımcılar müzenin her yaştan kişinin eğitim ve öğretimine katkı

153 135 sağladığını, özellikle ilköğretim, lise ve üniversite düzeyindeki genç nesillerin kültürel değerleri öğrenmeleri için bu müzeyi ziyaret etmeleri gerektiğini ifade etmişlerdir. Bu sonuç müzenin durağan sergi müzelerinin aksine, yaptığı atölye çalışmaları, şenlikler, günlük ve dönemsel etkinlikler, uygulamalı sunumlar, drama ve tiyatro çalışmaları ile kişilerin yaygın anlamda eğitim ve öğretimine katkı sağladığının kanıtıdır. Katılımcılar müzenin rehber eşliğinde gezilmesinin, daha sağlıklı bilgi edinilmesini ve verimli vakit geçirilmesini sağladıklarını ifade etmişlerdir. Bu durum, bilgilendirme yazıları içeren panolar ve yönlendirme levhalarıyla dolu olan müzelerin aksine, Ankara SOKÜM Müzesi nin rehberler eşliğinde gezilmesi, her bir ziyaretçi ile tek tek ilgilenilerek yüz yüze iletişim ve etkileşime dayalı gezi yöntemi kullanmasının daha kalıcı bilgi ve memnuniyet sağladığını göstermektedir. Yapılan anket çalışmalarına katılan ziyaretçilerin bir kısmının müzeyi ikinci veya üçüncü kez ziyarete geldikleri görülmektedir. Bu durum müzenin beğeni kazandığının ve başarısının göstergesi olarak kabul edilebilir. Anket sonuçlarına genel olarak bakıldığında müzenin, somut olmayan kültürel mirasın korunması ve yaşatılması konularına yönelik farkındalık yarattığı, kültürel değerlerin gelecek kuşaklara aktarılmasına büyük katkı sağladığı ve bu bağlamda %100 oranında başarı sağlayarak amacına ulaştığı görülmektedir. Müzenin ziyaretçi defterleri incelendiğinde, ziyaretçi yorumlarının, anket sonuçlarında çıkan yüksek başarı oranlarını destekler nitelikte olduğu görülmektedir. İkinci anket çalışmasının sonunda müze hakkında fikir, öneri ve şikâyetlerin ifade edilebildiği açık uçlu bir yorum boşluğu yer almaktadır. Bu alanda katılımcıların büyük çoğunluğu eleştiri ve öneri olarak müzenin reklam ve tanıtımının daha fazla yapılması, özellikle okullara ulaşılması gerektiğini ifade etmişlerdir. Bu sonuçtan yola çıkarak müzenin yeterli düzeyde tanıtımının yapılmadığı ve bu alanda çalışmalar yapılmasının ihtiyaç ve gereklilik olduğu söylenebilir.

154 136

155 137 SONUÇ Bir toplumun var olabilmesinin en önemli şartlarından birisi kültürünün korunması, dinamik bir şekilde türetilmesi ve insanlıkla paylaşılmasıdır. Küreselleşen dünya üzerinde milli kültür değerlerinin yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılması büyük önem taşımaktadır. Bu bağlamda, somut olmayan kültürel mirasın korunması gerekliliği farklı nedenlere ve amaçlara dayandırılmaktadır. Genel amaç, kültürel kimliğin korunması ve geliştirilmesidir. Türkiye, bu açıdan, küreselleşme karşısında kültürel kimliğini koruma gereksinimi duyan bir ülkedir. Kültürel kimlik unsurlarını içinde barındıran somut olmayan kültürel mirasın korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması, küreselleşen düzen içerisinde kültürel kodların korunarak tek tipleşmenin önüne geçilmesine katkı sağlayacaktır. Bu nedenle ulusal ve yerel kimliklerin korunması adına Türkiye de radyo, televizyon, sinema gibi medya araçları vasıtasıyla kamuoyunda somut olmayan kültürel mirasa farkındalık oluşturulması, örgün ve yaygın eğitim programlarına dâhil edilmesi ve bu yönde devlet politikaları geliştirilmesi gerekmektedir. Tezin konusunu oluşturan müzecilik ise, somut olmayan kültürel mirasın korunma yöntemlerinden yalnızca birisidir. 21. yüzyıldan itibaren sanayi ve teknolojide yaşanan gelişmeler ile birlikte kültür kavramının algısı ve müzeler üzerinde dönüşümler yaşanmıştır. Müzelerde, kişileri müzeye çekebilmek adına çeşitli görsel ve işitsel araçlar kullanılmıştır. Müzeye olan ilginin artırılması, ziyaretçilerin müzeyle kaynaşması amacıyla konferanslar, seminerler, etkinlikler, film gösterimleri ve atölye çalışmaları düzenlenmiştir. Müzelerde gerçekleştirilen atölye çalışmaları, bireylerin kültürlerini tanıyıp yorumlayabilecekleri eğitim programları olarak görülmüştür. Sürekli değişen sunum teknikleri ile ziyaretçilerin ilgisi açık tutulmaya çalışılmıştır. Böylelikle sınırlı bir kitleye hitap eden soğuk ve durağan bir yapıya sahip olan klasik müzecilik anlayışı yerini ziyaretçilerin rahat ve keyifli vakit geçirebilecekleri modern müzecilik anlayışına bırakmıştır. Müzecilik bağlamında korunması gereken maddi taşınır veya taşınmaz kültür varlıklarının yanı sıra kültürün özünü oluşturan ve nesneyi anlamlı kılan somut olmayan kültürel miraslardır. Somut olmayan kültürel mirasın kent merkezinde yeniden canlandırılması, korunması, yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılmasının en görünür alanı ise uygulamalı halk kültürü müzeleridir. Bu bağlamda modern müzecilik anlayışı ile oluşturulan müze türlerinden birisi kültürel değerlerin uygulamalı bir şekilde yaşatıldığı ve gelecek nesillerle paylaşıldığı halk bilimi müzeleridir. Bu müzecilik anlayışı Avrupa ülkelerinde Açık Hava

156 138 Müzeciliği adı altında oldukça yaygın olsa da Türkiye de yeni yeni gelişme göstermektedir. Bu bağlamda Türkiye de küçük örnekleri olmakla beraber tam anlamıyla Anadolu kültürünü yansıtan bir açık hava müzesi henüz bulunmamaktadır. Prof. Dr. Ayşen Savaş halk bilimi müzelerinin Türkiye de pratikte kurulamamasının sebebinin, konunun kavramsallaştırılamaması, bilinçli olarak kavramlar geliştirilememesi, müzenin ideolojik bir nesneden akademik bir kamu yapısına dönüşememesi, kamunun tartışma ve uygulama alanına girememesi 147 olduğunu savunmaktadır. Konunun kavramsallaştırılmasından kasıt ise konuya ilişkin örnekler üzerinden gözlem yapmak, anlamlar çıkarmak, genellemeler, tanımlamalar yapmaktır. Bu anlamda bu tez çalışması ile konuya örnek teşkil eden Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nin araştırma konusu olarak incelenmesi konunun kavramsallaştırılmasına ve Türkiye de bir açık hava müzesi kurulması engelinin ortadan kalkmasına da katkı sağlamaktadır. Açık hava müzeciliğinden daha kapsamlı, üst ve geniş bir koruma algısına sahip olan halk bilimi müzeciliği ise, somut olmayan kültürel mirasın korunma altına alınabileceği, yaşatılıp, gelecek nesillere aktarımının sağlanabileceği ideal bir müzecilik disiplininin adıdır. Halk bilimi müzeleri, nesnelerin camekânlar içerisinde sergilendiği durağan etnografik müze anlayışından uzaktır. Halk bilimi müzelerinde kültür unsurları, sergilenmenin ötesinde uygulamalı olarak yaşatılmaktadır. Bu çerçevede kültürel değerlerin müzecilik bağlamında korunmasına örnek teşkil eden Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi, 2003 yılında Gazi Üniversitesi ve Altındağ Belediyesi ortaklığında kurulmuş uygulamalı bir halk bilimi müzesidir. Ankara ve çevresinin yerel geleneklerini ve kültürel kodlarını uygulamalı olarak yaşatan müze, aynı zamanda ulusal kültür değerlerine ilişkin çalışmalar da yürütmektedir. Ankara ilçe ve köylerinde yapılan alan araştırması neticesinde oluşturulan müze, Ankara'nın somut olmayan kültürel miras zenginliğini ortaya koymaktadır. Müzede gerçekleştirilen etkinlikler, Ankara'nın unutulmaya yüz tutmuş kültürel birikimlerinin müze ortamında yeniden sunulması ve böylece gelecek nesillere aktarılması açısından oldukça önemlidir. 147 Savaş, A. (2003). Müzecilik ve Halkbilimi Müzeciliği Sergi Mekanı Tasarımı ve Bağlam Üzerine Notlar., Ö. Oğuz ve T. Saltık Özkan ( Yayına Hazırlayanlar).Türkiye de Halk Bilimi Müzeciliği ve Sorunları Sempozyum Bildirileri. Birinci Baskı. Ankara. Gazi THBMER Yayınları, s.114

157 139 Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi, Ankara nın önemli turizm mekânlarından biri olan Hamamönü semtinde bulunmaktadır. Müze Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü nün girişimleri ile Ankara Kalkınma Ajansı na sunulan bir proje neticesinde oluşturulmuştur. Müzede çok katmanlı bir yönetim sistemi uygulanmaktadır. Çok katmanlı bu yönetim sistemi müzenin işleyişinde ve içeriğinde daha sağlam ve etkili yönetim politikaları oluşturulması bakımından önemlidir. Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Araştırma Uygulama Merkezi ne bağlı olarak çalışmalarını yürüten müzenin akademik alt yapıdan beslenmesi ve hiyerarşik bir yönetim kadrosuna sahip olması, müzede daha verimli çalışmalar yapılmasını, eleştirel bakış açısı ile olası hataların azalmasını sağlamaktadır. Müze personeli müzenin bağlı olduğu Halk Bilimi disiplini ile doğrudan ilgili ve bu alanda eğitim almış kişilerden oluşmaktadır. Müze envanter ( nesne) ve sözlü kültür olmak üzere iki çeşit koleksiyon türüne sahiptir. Sahip olduğu koleksiyon müze kurulum aşamasında Ankara ilçe ve köylerinde gerçekleştirilen alan araştırmasından elde edilen koleksiyondur. Müzenin maddi olarak sahip olduğu durağan nesne koleksiyonunun aksine sözlü kültür koleksiyonu, her geçen gün yapılan alan araştırmaları ve gelen ziyaretçiler ile yapılan derleme çalışmaları ile zenginleşmektedir. Bu da müzenin durağan nesne koleksiyonu fikrinden uzak olduğunun ve her geçen gün yenilendiğinin göstergesi olarak kabul edilebilir. Müzede durağan camekân arkası sergileme yöntemlerinin aksine dinamik, canlı performansa dayalı ve uygulamalı sergileme modelleri kullanılmaktadır. Alan araştırması neticesinde elde edilen kültürel değerleri, müzede somut olmayan kültürel mirasın beş başlığına göre tasnif edilerek sunulmaktadır. Müzede günlük ve dönemsel olarak birçok etkinlik ve atölye çalışmaları gerçekleştirilmektedir. Rehberler eşliğinde gezilen müzede Karagöz, kukla, meddah, masal anlatımı gibi canlı performansa dayalı birçok gösteri sunulmaktadır. Açıldığı günden bu yana 15 binin üzerinde ziyaretçi ağırlayan müze bugüne kadar dönemsel olarak 30 un üzerinde etkinlik ve atölye çalışması gerçekleştirmiştir. Üçüncü bölümde de detaylı bir şekilde aktarıldığı gibi müzeyi ziyaret eden kişiler ile yapılan anket çalışması sonuçları müzenin başarısını ortaya koymaktadır. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi küreselleşme karşısında yok olma tehlikesiyle karşılaşan kültürel değerlerin korunması, yeniden canlandırılması, yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılması amacıyla kurulmuştur. Yapılan anket çalışmalarının sonuçları incelendiğinde müzenin bu amacına ulaştığı görülmektedir. Gözleme dayalı yapılan incelemeler ve anket analizlerinden çıkan sonuçlara bakılarak şu sonuçlara ulaşılmıştır:

158 140 Müze her yaştan ziyaretçi grubunu ağırlamaktadır. Somut olmayan kültürel miras hakkında bilgi sahibi olmayan kişilerin tamamı müze gezisinden sonra bu terim ve içeriği hakkında bilgi sahibi olmuşlardır. Müze kamuoyunda somut olmayan kültürel miras ifadesine yönelik farkındalık oluşturmaktadır. Müzenin, yaptığı etkinlik ve uygulamalı çalışmalar ile somut olmayan kültürel mirası yaşatma ve gelecek nesillere aktarma konusunda %100 oranında başarı sağlayarak amacına ulaştığı görülmektedir. Bununla birlikte müzenin reklam ve tanımın anlamında eksiklikleri olduğu, bu eksikliklerin giderilmesi durumunda daha fazla kitleye ulaşılabileceği sonucuna varılmıştır. Halk bilimi müzeciliğinin Türkiye deki ilk örneklerinden birisi olan Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi, kamuoyu tarafından ilgi ve beğeni gören, kültürel değerlerin yaşatılması için gerekli görülen, birçok ziyaretçi tarafından ikinci, üçüncü kez ziyaret edilen bir müzedir. Müze somut olmayan kültürel mirasları uygulamalı bir şekilde yaşatmakta ve gelecek kuşaklara aktarmaktadır. Müze bugüne kadar yapılmış halk bilimi müzeciliği ve somut olmayan kültürel mirasın korunması başlıklı araştırmalarının somut bir örneği ve çıktısıdır. Proje kapsamında yapılan alan araştırması neticesinde oluşturulan, Ankara nın yaşayan kültürel mirasına ilişkin bir seçki olan müze, başka halk bilimi müze projeleri ve alan araştırmalarına da örnek teşkil etmektedir.

159 141 KAYNAKÇA Akmehmet Tezcan, K. (2014).Eğitim ve Müzeler., D. Maktol Canko. (Editör). Müzeler, Oyunlar, Oyuncaklar ve Çocuklar. Birinci Baskı. İzmir. Dokuz Eylül Üniversitesi Yayınları, s And, M. (1977). Dünyada ve Bizde Gölge Oyunu, Ankara: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 13 And, M. (1985). Geleneksel Türk Tiyatrosu Köylü ve Halk Tiyatrosu Gelenekleri,, İstanbul: İnkılap Kitapevi, 43 Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi, Müze Yönergesi, Ek, 2 Artun, E. (2001). Âşıklık Geleneği Ve Âşık Edebiyatı. (Dördüncü Baskı). Ankara: Akçağ Yayınları, Atagök, T. (2014). Müze Kuruluşunda Dikkate Alınması Gereken Konular.,D. Maktol Canko. (Editör). Müzeler, Oyunlar, Oyuncaklar ve Çocuklar. Birinci Baskı. İzmir. Doz Eylül Üniversitesi Yayınları, s Coşkun Çıplak, N.( 2013)Yatır Ve Ziyaretlerin Halk Kültüründeki Rolü Bağlamında Mersin deki Muğdat Dede Türbesinin İncelenmesi. Turkish Studies - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic,8(1), Demir, S. (2013). Türkiye de Açık Hava Müzeleri Açıldı Açılıyor Açık Hava Müzelerine Yeni Bir Bakış. Milli Folklor, (99), Dundes, A. ( 2005). Foklor Nedir? ( çev. G. Aydın). Milli Folklor, 65, ( Orijinal makalenin yayım tarihi, 1983) Doğan, A. (2009) Büyük Türkçe Sözlük. Ankara: Akçağ yayınları Doğan, M. (2008). Büyük Türkçe Sözlük (dördüncü baskı). İstanbul: Pınar yayınları, Ekici. M. (2004) Somut Olmayan Kültürel Miras Neden Ve Nasıl Korunmalı Ve Nasıl Müzelenmeli Sorunlar, Çözümler Ve Ülkelerden Örnekler. M.Ö. Oğuz, T. Saltık Özkan (Editörler) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Müzelenmesi Sempozyum Bildirileri, Birinci Baskı. Ankara. Başak Matbaa. s. 57 Erbay, M. (1998) Yurdışı Müzelerinde Gösterim Teknolojisindeki Değişimler, 4. Müzecilik Semineri Bildirileri, T. C. Genel Kurmay Başkanlığı Askeri Müze ve Kültür Sitesi Komutanlığı yayınları, İstanbul. S.19

160 142 Erbay, F. (2001) Müzelerde Alternatif Yapılanmalar, Kent ve Toplumsal Tarih Müzelerin Yönetimi., B. Madran. ( Editör). Kent, Toplum, Müze Deneyimler- Katkılar. Birinci Baskı. İstanbul. Numune Matbaa,52-57 Günay, U. (1995). Ritüeller ve Hıdırellez. Milli Folklor,4( 26), 3 Gürçayır Teke, S. (2011) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi Üzerine Eleştirel Bir Okuma. Millî Folklor, 23( 92), 5-6 İnternet: Altunbaş, A, Özdemir, Ç. (2012) Çağdaş Müzecilik Anlayışı ve Ülkemizde Müzeler, Ankara. s den alınmıştır. İnternet: Müzeler Konseyi (ICOM) Milli Komitesi Yönetmeliği, (1970) T.C. Resmi Gazete, Sayı: 13691, Madde den alınmıştır. İnternet: Kültür ve Turizm Bakanlığı, Müzeler İç Hizmetler Yönetmeliği. Genel Hükümler , Madde den alınmıştır. İnternet: Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2015 Mali Yılı (Tahmini) Bütçesi Sunumu, 2014, s den alınmıştır. İnternet: Yaşayan İnsan Hazineleri Ulusal Sistemlerini Kurma Yönergesi den alınmıştır. İnternet: KİFAÇ ın Korunması ve Geliştirilmesi Sözleşmesi nin Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı-Gerekçe den alınmıştır. İnternet: ICOM Mesleki Etik Kuralları- 1986, Buenos Aires- Madde den alınmıştır. İnternet: Kültür Ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunuwww.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/ doc den alınmıştır. İnternet: Somut Olmayan Kültürel Miras Hakkında den alınmıştır. İnternet: Yaşayan Müze den alınmıştır.

161 143 İnternet: Skansen Açık Hava Müzesi den alınmıştır. İnternet: ICOM Tüzüğü den alınmıştır. İnternet: Haber den alınmıştır. İnternet: Altınköy Açık Hava Müzesi, den alınmıştır. İnternet: Beamish Açık Hava Müzesi den alınmıştır. İnternet: Pirogovo Açık Hava Müzesi den alınmıştır. İnternet: Resmi Gazete, T , Sayı den alınmıştır. İnternet: UNESCO Türkiye Milli Komisyonu, den alınmıştır. İnternet: UNESCO Milli Komisyonlar Tüzüğü, %C3%BCk.pdf, den alınmıştır. İnternet: ICOM Tüzüğü den alınmıştır. İnternet: (ICOM) Türkiye Milli Komitesi Yönetmeliği, Madde den alınmıştır. İnternet: ICOM, den alınmıştır. İnternet: ICOM, den alınmıştır. İnternet: SPSS programı hakkında den alınmıştır.

162 144 Kayaalp, M. (2010). Kent Müzeciliğinin Önemi ve Kültüre Olan Katkısı., (26-27 Mart 2010, Erciyes Üniversitesi).Kent Hafiza Merkezleri, Kent İhtisas Kütüphaneleri, Kent Arşivleri ve Kent Müzeleri Sempozyumu, Bildiriler ve Tartışmalar Kitabı. Birinci Baskı. Ankara. Detay Yayıncılık, s Kaya, D. ( 2007) Ansiklopedik Türk Halk Edebiyatı Terimleri Sözlüğü. Ankara: Akçağ Yayınları, s.443 Keleş, V. (2003). Modern Müzecilik ve Türk Müzeciliği. Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2(1-2), 2 Kudret, C. (2007). Ortaoyunu. İstanbul: Yapı Kredi Yayınları, 1Kültürel İfadelerin Çeşitliliğinin Korunması Ve Geliştirilmesi Sözleşmesi. (2009). Milli Folklor, 21 (81), 106 Maktal Canko, D. (2014).Güçlü bir Eğitim Aracı Oyun ve Oyuncak.,D. Maktol Canko. (Editör). Müzeler, Oyunlar, Oyuncaklar ve Çocuklar. Birinci Baskı. İzmir. Dokuz Eylül Üniversitesi Yayınları, Giriş Oğuz, M.Ö. ( 2013) Küreselleşme ve Uygulamalı Halk Bilimi. ( İkinci Baskı). Ankara: Akçağ Yayınları, s. 65 Oğuz, M.Ö. (Editör). (2012). Ankara nın Somut Olmayan Kültürel Mirası. Ankara: Grafiker Yayıncılık, Oğuz, M.Ö. (2003).Türkiyede Halk bilimi Müzeciliği ve Sorunları Sempozyumu., Ö. Oğuz ve T. Saltık Özkan ( Yayına Hazırlayanlar).Türkiye de Halk Bilimi Müzeciliği ve Sorunları Sempozyum Bildirileri. Birinci Baskı. Ankara. Gazi THBMER Yayınları, s Oğuz, M.Ö. (2006) Araştırmaların Tarihi., Oğuz.Ö ( Editör), Türk Halk Edebiyatı El Kitabı. Dördüncü Baskı. Ankara. Grafiker Yayınevi, s Oğuz, M.Ö. (2008) UNESCO ve Geleneğin Ustaları. Milli Folklor, 20(77), 6 Oğuz, M.Ö. (2009) Somut Olmayan Kültürel Miras ve Kültürel İfade Çeşitliliği. Millî Folklor, 21(82), 7 Oğuz, M.Ö. (2009). Somut Olmayan Kültürel Miras Nedir? (Birinci Baskı).Ankara: Geleneksel Yayıncılık, Oğuz, M.Ö. (2014). Çağdaş Kentte Bir Yeniden Canlandırma Örneği: Çiğdem Günü. Milli Folklor, 26(101), 28 Oğuz, M.Ö. (Editör). (2007). Somut Olmayan Kültürel Miras. Ankara: Grafiker Yayınevi, 14

163 145 Oğuz, Ö.(2013). Terim Olarak Somut Olmayan Kültürel Miras. Millî Folklor, 25 (100), s.5 Oğuzhan, Ö. ( 2013) Kültürel İfadelerin Çeşitliliğinin Korunması Ve Geliştirilmesi Sözleşmesi nin Çelişkileri Ve Eleştirisi. Millî Folklor, 25 ( 100), 85 Onur, B. (2012). Çağdaş Müze, Eğitim ve Gelişim Müze Psikolojisine Giriş. (Birinci Baskı). Ankara: İmge Kitabevi, 20. Ölçer Özünel, E. (2004). "Söz" Artık Müzede: Kültürel Bellek, Küreselleşme Ve Eğitim Bağlamında Sözlü Kültürün Korunması Ve Duyarlılık Geliştirilmesi Üzerine. M.Ö. Oğuz ve T. Saltık Özkan ( Editörler). Somut Olmayan Kültürel Mirasın Müzelenmesi Sempozyum Bildirileri. Birinci Baskı. Ankara. Gazi Üniversitesi THBMER Yayınları, s Ölçer Özünel, E. (2013) Camekan Canlı Performansa Somut Olmayan Kültürel Miras ve Müzeler., Oğuz, Ö, Ölçer Özünel, E, Gürçayır, S ( Editörler). Somut Olmayan Kültürel Mirasın Geleceği Türkiye Deneyimi. Birinci Baskı. Ankara. Grafiker Yayınları, s. 67 Özdemir, C. (2011). Âşıkların Dilinden Âşıklık Geleneği. Araştırmalar Dergisi, 4( 17), 131 Uluslararası Sosyal Perk, H. (2008). Türkiye'de Arkeolojik Eser Koleksiyonculuğu ve Problemleri., Z. Önen, G. Tunç, M. Türkyılmaz. (Yayına Hazırlayanlar). Geçmişten Geleceğe Türkiye de Müzecilik I- Sempozyum, Mayıs 2007, Birinci Baskı. Ankara. Dizayn Ofset Basım, s.36 Savaş, A. (2003). Müzecilik ve Halkbilimi Müzeciliği Sergi Mekanı Tasarımı ve Bağlam Üzerine Notlar., Ö. Oğuz ve T. Saltık Özkan ( Yayına Hazırlayanlar).Türkiye de Halk Bilimi Müzeciliği ve Sorunları Sempozyum Bildirileri. Birinci Baskı. Ankara. Gazi THBMER Yayınları, s.114 Tan, N. ( 2008). Folklor ( Halk Bilimi). (Yedinci Baskı). Ankara: Özal Matbaa, 9 Türk Dil Kurumu. (1998). Türkçe Sözlük- Cilt 2 Ankara: TDK Yakıcı, A. (2009). Bir Tiyatro Sanatı Olan Kuklanın Anadolu İnsanının Sosyal Ve Kültürel Hayatına Etkisi. Milli Folklor, 21(81), 39 Yıldızturan, M. (2008). Koleksiyonculuktan Müzeciliğe Geçiş ve Türk Müzeciliği. Z. Önen, G. Tunç, M. Türkyılmaz. (Yayına Hazırlayanlar). Geçmişten Geleceğe Türkiye de Müzecilik I- Sempozyum, Mayıs 2007, Birinci Baskı. Ankara. Dizayn Ofset Basım, s.27 Yılmaz, S.(2012). Türbe Ziyaretlerinin Sosyolojik Anlamı(Şeyh Şaban-ı Veli ve Mevlana Türbeleri Örneği), Yüksek Lisans Tezi, Süleyman Demirel Üniversitesi, Sosyoloji Anabilim Dalı, Isparta, 1

164 146

165 EKLER 147

166 148 Ek 1. Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MİRASIN KORUNMASI SÖZLEŞMESİ(*) Paris, 17 Ekim 2003 MISC/2003/CLT/CH/14 Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi Aşağıda kısaca UNESCO olarak anılacak olan, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Teşkilatının Paris'te Yirmi dokuz Eylül-On yedi Ekim İki bin üç tarihleri arasında toplanan 32.Genel Konferansı, İnsan hakları alanında mevcut uluslararası belgelere, özellikle 1948 İnsan Hakları Evrensel Bildirgesine, 1966 Ekonomik, Sosyal, Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesine, 1966 Medeni ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesine atıfta bulunarak, 1989 UNESCO Geleneksel Kültür ve Folklorun Korunması Tavsiye Kararında, 2001 UNESCO Kültürel Çeşitlilik Evrensel Bildirgesinde ve Kültür Bakanları Üçüncü Yuvarlak Masa Toplantısında kabul olunan 2002 İstanbul Bildirgesinde vurgulandığı gibi, somut olmayan kültürel mirasın, kültürel çeşitliliğin potası ve sürdürülebilir kalkınmanın güvencesi olarak önemini göz önünde tutarak, Somut olmayan kültürel miras ile somut kültürel ve doğal miras arasındaki köklü karşılıklı bağlılığı göz önünde bulundurarak, Küreselleşme ve sosyal değişim süreçlerinin, topluluklar arasında diyalogu yenileme koşullarını oluşturmakla birlikte, hoşgörüsüzlük olgusunun yaptığı gibi, özellikle korumaya yönelik kaynakların yetersizliğinden dolayı, somut olmayan kültürel mirasla ilgili bozulma, yok olma veya yıkılma gibi ciddi tehditleri arttırdığını kabul ederek, İnsanlığın somut olmayan kültürel mirasının korunması konusunda evrensel istenç ile bir ortak kaygının varlığının farkında olarak, Toplulukların, özellikle yerli toplulukların, grupların ve bazı durumlarda bireylerin somut olmayan kültürel mirasın üretimi, korunması, bakımı ve yeniden yaratılması konusunda önemli rol oynadıklarını, böylece kültürel çeşitliliği ve insan yaratıcılığını zenginleştirdiklerini kabul ederek, UNESCO'nun, başta 1972 tarihli Dünya Kültürel ve Doğal Mirası Koruma Sözleşmesi olmak üzere kültürel mirasın korunması konusunda norm oluşturucu belgeler hazırlama yolundaki çalışmalarının geniş etkileri bulunduğunu not ederek,

167 149 Ek 1.(devam) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi Somut olmayan kültürel mirasın korunması konusunda henüz, bağlayıcılığı olan hiçbir çok taraflı metin bulunmadığını ayrıca not ederek, Kültür ve doğa mirasıyla ilgili mevcut uluslararası anlaşmaların, tavsiyelerin ve kararların, somut olmayan kültürel mirasa ilişkin yeni hükümlerle etkili bir şekilde zenginleştirilmesi ve tamamlanması gerektiğini düşünerek, Somut olmayan kültürel mirasın önemi ve korunması konusunda, özellikle yeni kuşakların daha fazla bilinçlendirilmesi gerektiğini göz önünde bulundurarak, Uluslararası topluluğun, Sözleşmeye Taraf Devletlerle birlikte işbirliği ve karşılıklı yardımlaşma ruhu içinde bu mirasın korunmasına katkıda bulunması gerektiğini göz önünde bulundurarak, UNESCO'nun somut olmayan kültürel mirasla ilgili programlarını, özellikle İnsanlığın Sözlü ve Somut Olmayan Mirasının Başyapıtları Bildirgesini hatırlayarak, Somut olmayan kültürel mirasın, insanları birbirlerine yakınlaştırıcı ve onlar arasında değiş tokuşu ve anlayışı sağlayıcı, paha biçilmez rolünü göz önünde bulundurarak, 2003 Ekim'inin on yedinci gününde işbu Sözleşmeyi kabul etmiştir. I. Genel Hükümler Madde 1: Sözleşmenin Amaçları İşbu Sözleşmenin amaçları şunlardır: a)somut olmayan kültürel mirası korumak; b)ilgili toplulukların, grupların ve bireylerin somut olmayan kültürel mirasına saygı göstermek; c)somut olmayan kültürel mirasın önemi konusunda yerel, ulusal ve uluslararası düzeyde duyarlılığı arttırmak ve karşılıklı değerbilirliği sağlamak; d) uluslararası işbirliği ve yardımlaşmayı sağlamak. Madde 2: Tanımlar Bu Sözleşmenin amaçları bağlamında, 1..Somut olmayan kültürel miras toplulukların, grupların ve kimi durumlarda bireylerin, kültürel miraslarının bir parçası olarak tanımladıkları uygulamalar, temsiller, anlatımlar, bilgiler, beceriler ve bunlara ilişkin araçlar, gereçler ve kültürel mekanlar- anlamına gelir. Kuşaktan kuşağa aktarılan bu somut olmayan kültürel miras, toplulukların ve grupların çevreleriyle, doğayla ve tarihleriyle etkileşimlerine bağlı olarak, sürekli biçimde yeniden yaratılır ve bu onlara kimlik ve devamlılık duygusu verir; böylece kültürel çeşitliliğe ve

168 150 Ek 1.(devam) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi insan yaratıcılığına duyulan saygıya katkıda bulunur. İşbu Sözleşme bağlamında, sadece, uluslararası insan hakları belgeleri esaslarına uyan ve toplulukların, grupların ve bireylerin karşılıklı saygı gereklerine ve sürdürülebilir kalkınma ilkelerine uygun olan somut olmayan kültürel miras göz önünde tutulacaktır. 2. Yukarıda 1. fıkrada tanımlanan.somut olmayan kültürel miras., özellikle aşağıdaki alanlarda belirir: a) Somut olmayan kültürel mirasın aktarılmasında taşıyıcı işlevi gören dille birlikte sözlü gelenekler ve anlatımlar; b) Gösteri sanatları; c) Toplumsal uygulamalar, ritüeller ve şölenler; d) Doğa ve evrenle ilgili bilgi ve uygulamalar; e) El sanatları geleneği. 3. Koruma terimi, somut olmayan kültürel mirasın yaşayabilirliğini güvence altına alma anlamına gelir; buna kimlik saptaması, belgeleme, araştırma, muhafaza, koruma, geliştirme, güçlendirme ve özellikle okul içi ya da okul dışı eğitim aracılığıyla kuşaktan kuşağa aktarma olduğu kadar, bu kültürel mirasın değişik yanlarının canlandırılması dahildir. 4. Taraf Devletler. Sözleşmeyle bağlı olan ve Sözleşmenin yürürlükte bulunduğu devletlerdir. 5. Sözleşme 33. maddede gönderme yapılan ve işbu Sözleşmeye o maddede belirtilen koşullara uygun biçimde Taraf olan topraklara aynen uygulanır. Bu bağlamda Taraf Devletler terimi mezkûr topraklara da atıfta bulunmaktadır. Madde 3:Başka Uluslar Arası Belgelerle İlişki Bu Sözleşmenin hiçbir hükmü, a) 1972 Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına ilişkin Sözleşme gereğince dünya mirasına dâhil oldukları ilan olunan ve somut olmayan bir kültürel miras biriminin doğrudan bağlı bulunduğu malların statüsünü değiştirecek veya koruma düzeyini azaltacak biçimde; ya da b) Taraf Devletlerin telif haklarına veya ekolojik ve biyolojik kaynaklarının kullanımına ilişkin uluslararası belgelerden doğan haklarını ve yükümlülüklerini etkileyecek şekilde yorumlanamaz. II. Sözleşmenin Organları

169 151 Ek 1.(devam) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi Madde 4: Taraf Devletler Genel Kurulu 1.İşbu Sözleşme ile bir Taraf Devletler Genel Kurulu oluşturulmuştur; buna aşağıda Genel Kurul denilecektir. Genel Kurul, işbu Sözleşmenin egemen organıdır. 2.Genel Kurul, iki yılda bir olağan olarak toplanır. Genel Kurulun karar alması veya Hükümetler arası Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Komitesinin veya Taraf Devletlerin üçte birinin çağrısı üzerine olağanüstü toplantı yapılabilir. 3. Genel Kurul, kendi İç Tüzüğünü kabul eder. Madde 5: Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Hükümetlerarası Komitesi 1.UNESCO nezdinde bir somut olmayan kültürel mirasın korunması hükümetler arası Komitesi kurulmuştur; buna aşağıda Komite denilecektir. Komite, bu Sözleşme 34. madde uyarınca yürürlüğe girdikten sonra, Taraf Devletler Genel Kurulunca seçilecek 18 Taraf Devletin temsilcilerinden kurulu olacaktır 2.Sözleşmeye Taraf Devlet sayısı 50 olunca Komite üye sayısı 24'e yükseltilecektir. Madde 6: Komite Üyelerinin Seçimi ve Görev Süreleri 1.Komite üyesi Devletlerin seçimi hakça coğrafi dağılım ve dönüşüm ilkelerine göre yapılır. 2.Komiteye üye Devletler, 4 yıllık bir görev süresi için, Genel Kurul olarak toplanacak Sözleşmeye Taraf Devletler tarafından seçilir. 3.Bununla birlikte, birinci seçim döneminde seçilen Komite üyesi Devletlerin yarısının görev süresi iki yıl ile sınırlıdır. Bu Devletler birinci seçimde kurayla belirlenir. 4. Komiteye üye Devletlerin yarısı, her iki yılda bir Genel Kurul tarafından yenilenir. 5.Genel Kurul, boş üyelikleri doldurmak için gerekli sayıda Devleti üyeliğe seçer. 6.Komite üyesi bir Devlet, art arda iki görev süresi için seçilemez. 7. Komitesi üyesi Devletler, kendilerini temsil etmek için, somut olmayan kültürel mirasın çeşitli alanlarında nitelikli kişileri seçerler. Madde 7: Komitenin Görevleri İşbu Sözleşme tarafından verilmiş başka yetkilere zarar vermemek koşuluyla Komitenin görevleri şunlardır: a) Sözleşmenin amaçlarını desteklemek, bu amaçların uygulamaya geçirilmesini özendirmek ve izlemek;

170 152 Ek 1.(devam) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi b) İyi örnek uygulamalar konusunda rehberlik etmek ve somut olmayan kültürel mirasın korunması önlemleri konusunda tavsiyelerde bulunmak; c) 25. Maddeye uygun olarak Fon kaynaklarının kullanımı konusunda bir taslak hazırlamak ve Genel Kurulun onayına sunmak; d) 25. Maddeye uygun olarak kaynaklarını arttırma yollarını aramak ve bu amaçla gerekli önlemleri almak; e) Sözleşmenin hayata geçirilmesi için uygulama yönergeleri hazırlamak ve bunları Genel Kurul'un onayına sunmak; f) 29. Maddeye uygun olarak Taraf Devletler tarafından sunulan raporları incelemek ve Genel Kurul için bunları özetlemek; g) Taraf Devletlerin sunduğu talepleri incelemek ve Komite tarafından saptanarak Genel Kurul tarafından onaylanacak ölçütlere göre: i) 16, 17 ve 18. maddelerde kayıtlı listeye yazım ve teklifler hakkında karar vermek; ii) 22. madde uyarınca uluslararası yardım tahsisi konunda karar vermek. Madde 8: Komitenin Çalışma Yöntemleri 1. Komite, Genel Kurula karşı sorumludur. Bütün uygulamaları ve kararları hakkında Genel Kurula rapor verir. 2. Komite, kendi iç tüzüğünü üyelerinin üçte iki çoğunluğu ile belirler. 3. Komite, görevlerini yerine getirmek için geçici süre ile uygun gördüğü göreve özel danışma organlarını kurabilir. 4. Komite, belirli konularda danışmak amacıyla, toplantılarına somut olmayan kültürel mirasın çeşitli alanlarında yetkili olan herhangi bir özel ya da resmi kuruluşu veya özel kişiyi davet edebilir. Madde 9: Danışsal Örgütlerin Akreditasyonu 1. Komite, somut olmayan kültürel miras alanında yetkileri kabul edilmiş olan hükümet dışı kuruluşların Komiteye akredite edilmesini Genel Kurul'a önerir. Bu örgütlerin danışsal görevleri bulunacaktır. 2. Komite, aynı zamanda bu akreditasyona ilişkin ölçüt ve usulleri de Genel Kurul'a önerir. 5 Madde 10: Sekreterya 1. UNESCO Sekretaryası Komiteye destek sağlayacaktır.

171 153 Ek 1.(devam) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi 2. Sekretarya, Komite ve Genel Kurul'un belgelerini ve Komite toplantılarının gündem taslağını hazırlar, alınan kararların yürürlüğe koyulmasını sağlar. III. Ulusal Düzeyde Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Madde 11: Taraf Devletlerin Rolü Her Taraf Devlet, a. Kendi toprağı üzerinde bulunan somut olmayan kültürel mirasın korunmasını güvence altına almak için gerekli önlemleri alacaktır; b. 2. maddenin 3. fıkrasında belirtilen koruma önlemleri arasından, kendi toprağı üzerinde bulunan somut olmayan kültürel mirasın çeşitli öğelerini grupların, toplulukların ve ilgili Hükümet dışı kuruluşların katılımıyla, belirleyecek ve tanımlayacaktır. Madde 12: Envanterler 1. Her Taraf Devlet, korumak için tespit amacıyla kendi toprağı üzerindeki somut olmayan kültürel mirasın bir veya daha fazla envanterini, kendi durumuna uygun olacak biçimde hazırlar. Bu envanterler düzenli olarak güncelleştirilir. 2. Her Taraf Devlet 29. Madde gereğince devresel raporunu Komite'ye sunduğunda, bu envanterlerle ilgili bilgileri de verir. Madde 13: Diğer Koruma Önlemleri Her Taraf Devlet kendi toprağı üzerindeki somut olmayan kültürel mirasın korunmasını, gelişmesini ve değer kazanmasını güvence altına almak amacıyla aşağıdaki hususları gerçekleştirmeğe gayret eder : a) Toplum içinde somut olmayan kültürel mirasın işlevinin değer kazanması yönünde bir genel politika benimsemek ve planlama programlarına bu mirasın korunmasını dahil etmek; b) kendi toprağı üzerindeki somut olmayan kültürel mirasın korunması konusunda bir veya daha fazla yetkili kurum belirlemek ya da kurmak; c) özellikle tehlike altındaki somut olmayan kültürel miras konusunda, somut olmayan kültürel mirasın etkili bir şekilde korunması için bilimsel, teknik ve sanatsal incelemeleri ve araştırmaya ilişkin yöntembilimini özendirmek; d) Aşağıdaki hususları amaçlayan uygun yasal, teknik, idari ve mali önlemler almak:

172 154 Ek 1.(devam) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi (i) Somut olmayan mirasın eğitimi ve idaresi ile ilgili kurumların oluşturulmasını özendirmek ve bu mirasın sunum ve anlatımına ayrılmış yerlerde geleceğe iletilmesini sağlamak; (ii) bu mirasa ulaşılmasını düzenleyen, mirasın kendine özgü geleneksel uygulamalarına saygı göstererek, somut olmayan kültürel mirasa ulaşılmasını güvence altına almak; (iii) somut olmayan kültürel miras konusunda dokümantasyon merkezleri kurmak ve buralara ulaşılmasını kolaylaştırmak. Madde 14: Eğitim, Duyarlılığın ve Kapasitenin Güçlendirilmesi Her Taraf Devlet, uygun tedbirlerle şu hususları gerçekleştirmeye gayret eder: a)somut olmayan kültürel mirasın tanınmasını, buna saygı duyulmasını ve geliştirilmesini özellikle aşağıda belirtilen önlemlerle sağlamak: (i) toplumun genelini ve özellikle gençleri hedefleyen eğitici, duyarlılığı arttırıcı ve bilgilendirici programlar düzenlemek; (ii) ilgili topluluklar ve gruplar içinde belirli eğitim ve yetiştirme programları düzenlemek; (iii) somut olmayan kültürel mirasın korunması için özellikle yönetim ve bilimsel araştırma gibi alanlarda kapasite güçlendirici etkinlikler düzenlemek; (iv) bilginin kuşaktan kuşağa geçişini okul dışı olanaklarla sağlamak; b) kamuoyunu bu mirasa yönelen tehditler ve işbu Sözleşme gereğince yapılan etkinlikler konusunda bilgilendirmek; c) somut olmayan kültürel mirasın anlatımı için gerekli olan doğal alanların ve belleğe ilişkin mekânların korunması için eğitim verilmesini teşvik etmek. Madde 15: Topluluk, Grup ve Kişilerin Katılımı Her Taraf Devlet, somut olmayan kültürel mirasın korunması etkinlikleri çerçevesine, toplulukların, grupların ve gerekli durumlarda bu mirası yaratan, sürdüren ve nakleden bireylerin, mümkün olan en geniş biçimde katılımlarını sağlamaya ve bunların yönetime etkin olarak iştiraklerini gerçekleştirmeye gayret eder. IV. Uluslar Arası Düzeyde Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Madde 16: İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirasının Temsili Listesi 1. Komite, somut olmayan kültürel mirası daha gözle görülür kılmak, önemi konusunda bilinçlenmeyi sağlamak ve kültürel çeşitliliğe saygı içinde diyalogu desteklemek için, ilgili

173 155 Ek 1.(devam) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi Taraf Devletlerin teklifi üzerine, insanlığın somut olmayan kültürel mirasının temsili bir listesini hazırlar, güncelleştirir ve yayımlar. 2. Komite, bu listenin oluşturulması, güncelleştirilmesi ve yayımı ile ilgili ölçütleri hazırlar ve Genel Kurulun onayına sunar. Madde 17: Acil Koruma Gerektiren Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi 1.Komite, uygun koruma önlemlerini almak amacıyla, bir Acil Koruma Gerektiren Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi hazırlar, güncelleştirir ve yayımlar ve ilgili Taraf Devletin talebi üzerine bu mirası listeye kaydeder. 2.Komite, bu listenin oluşturulması, güncelleştirilmesi ve yayımı ile ilgili ölçütlerini hazırlar ve Genel Kurula sunar. 3.Çok acil durumlara ilişkin nesnel ölçütlerin Komite'nin talebi üzerine Genel Kurul tarafından onaylanması koşuluyla, Komite, ilgili Taraf Devlete danışmak suretiyle bir miras kalemini, 1. fıkrada belirtilen listeye kaydedebilir. Madde 18: Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Programları, Projeleri ve Etkinlikleri 1. Komite, gelişmekte olan ülkelerin özel ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak, Taraf Devletlerce sunulan öneriler temelinde, Komite tarafından tanımlanıp Genel Kurul tarafından onaylanan ölçütlere uygun biçimde, peryodik olarak, mirasın korunmasına yönelik ulusal, bölgesel veya yerel karakterli, Sözleşmenin hedef ve ilkelerini en iyi şekilde yansıtan program, proje ve etkinlikleri seçer ve destekler. 2. Komite, bu amaçla, Taraf Devletlerin önerilerin hazırlanması için uluslar arası yardım taleplerini alır, inceler ve onaylar. 3. Komite, kendisi tarafından saptanacak yöntemlerle iyi örnek uygulamalarına ilişkin bilgileri yaymak suretiyle anılan projelerin, programların ve etkinliklerin hayata geçirilmesine eşlik eder. V. Uluslar Arası İşbirliği ve Yardım Madde 19- İşbirliği 1.İşbu Sözleşme bağlamında, uluslararası işbirliği; diğerleri yanında bilgi ve tecrübe değiş tokuşunu, ortak girişimleri, ve somut olmayan kültürel mirası koruma çabalarında Taraf Devletlere yardımcı olacak bir yardım mekanizmasını kurmayı içerir.

174 156 Ek 1.(devam) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi 2.Taraf Devletler, kendi ulusal mevzuatlarına, örf ve adet hukukuna ve uygulamalarına halel gelmeden, somut olmayan kültürel mirasın korunmasının insanlığın genel çıkarı olduğunu kabul ederler ve bu amaçla birbirleriyle ikili, alt bölgesel, bölgesel ve uluslararası çerçevede işbirliği yapmayı üstlenirler. Madde 20- Uluslar Arası Yardımın Amaçları Uluslararası yardım şu amaçlarla sağlanabilir: (a) Acil koruma gerektiren somut olmayan kültürel miras Listesine kayıtlı mirasın korunması; (b) 11 ve 12. Maddeler bağlamında envanterler hazırlanması; (c)somut olmayan kültürel mirasın korunması amacına yönelik, yöresel, bölgesel ve ulusal düzeyde sürdürülen programların, projelerin ve etkinliklerin desteklenmesi; (d)komitenin gerekli görebileceği herhangi bir başka amaç. Madde 21-Uluslar Arası Yardımın Biçimleri Komite tarafından Taraf Devlete verilen yardım, 7. Maddede öngörülen uygulama yönergelerine ve 24. Maddede sözü edilen anlaşmaya göre yapılır ve şu biçimlerde olabilir: (a) korumanın çeşitli yönlerine ilişkin incelemeler; (b) uzman ve uygulayıcı sağlanması; (c) gerekli tüm personelin eğitimi; (d) norm oluşturucu metinlerin ya da başka önlemlerin düzenlenmesi; (e) altyapı oluşturulması ve işletilmesi; (f) donatım ve beceri sağlanması; (g) gerektiğinde, düşük faizli borç ve bağış dâhil olmak üzere başka mali ve teknik yardım biçimleri. Madde 22- Uluslar Arası Yardımın Koşulları 1.Komite uluslararası yardım taleplerini inceleme usulünü tespit edecek ve taleplerin, alınması öngörülen önlemler, gereken müdaheleler ve bunların maliyetinin hesaplanması gibi hangi unsurları içermesi gerektiğini belirleyecektir. 2.Acil durumlarda, yardım talepleri Komite tarafından öncelikli olarak incelenecektir. 3. Komite karar verebilmek için gerekli gördüğü inceleme ve danışmaları yapar. Madde 23- Uluslar Arası Yardım Talepleri

175 157 Ek 1.(devam) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi 1.Her Taraf Devlet topraklarındaki somut olmayan kültürel mirasın korunması için Komiteden uluslar arası yardım talebinde bulunabilir. 2.İki ya da daha fazla Taraf Devlet böyle bir talebi ortaklaşa sunabilir. 3.Talepler 22. Maddenin 1. fıkrasında yazılı bilgileri ve gerekli belgeleri içerir. Madde 24- Yardımdan Yararlanan Taraf Devletlerin Rolü 1. Sözleşmenin hükümleri gereğince, tahsis olunan uluslararası yardım, yardımdan yaralanan Taraf Devlet ile Komite arasında yapılacak bir anlaşmaya göre yürütülür. 2. Genel kural olarak, yardımdan yararlanan Taraf Devlet, kendi kaynaklarının müsaadesi nisbetinde, uluslar arası yardım sağlanan koruma önlemlerinin maliyetini paylaşır. 3. Yardımdan yararlanan Taraf Devlet, somut olmayan kültürel mirasın korunması için sağlanan yardımın kullanımı hakkında Komiteye bir rapor sunar. VI. Somut Olmayan Kültürel Miras Fonu Madde 25- Fonun Niteliği ve Kaynakları 1. Aşağıda Fon olarak adlandırılacak olan bir Somut Olmayan Kültürel Mirası Koruma Fonu oluşturulmuştur. 2..Fon. UNESCO'nun Finans Yönetmeliğine uygun biçimde emanet fonlarından oluşur 3.Fon'un kaynakları şunları içerir: (a) Taraf Devletler tarafından yapılan katkılar; (b) UNESCO Genel Konferansı tarafından bu amaçla tahsis edilen fonlar; (c) aşağıda belirtilenler tarafından yapılabilecek bağışlar, hediyeler, vasiyetler: (i) diğer devletler; (ii) Birleşmiş Milletler sisteminin örgütleri ve programları, özellikle Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ve diğer uluslararası örgütler; (iii) Özel ya da kamu kurumları ya da bireyler. (d) Fon kaynaklarına ödenen faizler; (e) Fon için toplanan paralar ve Fon yararına düzenlenen etkinliklerden sağlanan girdiler; (f) Komite tarafından hazırlanacak Fon yönetmeliklerinin müsaade ettiği diğer kaynaklar. 4.Komite bu kaynakları Genel Kurul tarafından belirlenmiş rehber esaslarına uygun olarak harcar. 5.Komite, genel amaçlar için veya kendisi tarafından onaylanmış proje olması koşuluyla belli projelere ilişkin özel amaçlı katkıları veya başka yardımları kabul edebilir.

176 158 Ek 1.(devam) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi 6.Fon'a yapılan katkılar, işbu Sözleşmenin amaçlarıyla uyuşmayan hiçbir politik, ekonomik veya başka koşulla ilişkilendirilemez. Madde 26- Taraf Devletlerin Fona Katkıları 1.Sözleşmeye Taraf Devletler, herhangi bir ek gönüllü katkıyı olumsuz yönde etkilememek koşuluyla, Fon'a en az her iki yılda bir ödeme yapmayı üstlenirler. Katkı, tüm Devletlere uygulanabilir eşit oran biçiminde Genel Kurul tarafından belirlenecektir. Genel Kurul'un bu kararı bu maddenin 2. paragrafında sözü edilen beyanı yapmamış olan, toplantıya katılan ve oy veren Taraf Devletlerin çoğunluğu tarafından alınır. Taraf Devletlerin katkı payı hiç bir şekilde UNESCO'nun normal bütçesine yaptığı katkının %1'ni aşamaz. 2.Bununla birlikte, Sözleşmenin 32. ya da 33. Maddesinde belirtilen her Devlet, onay, kabul, uygun görme ya da katılma belgelerinin tevdii sırasında işbu Maddenin 1. fıkrasının kendisini bağlamayacağını beyan edebilir. 3.Bu Maddenin 2. fıkrasında sözü edilen beyanı yapmış olan Taraf Devlet, anılan beyanı UNESCO Genel Müdürüne yapacağı bir bildirimle geri çekmeye gayret edecektir. Bununla birlikte, beyanın geri çekilmesi, Devletin ödeyeceği katkı payını, Genel Kurulun bir sonraki oturumunun açıldığı tarihe kadar etkilemez. 4. Komitenin çalışmalarını etkili bir biçimde planlayabilmesi için, işbu Maddenin 2. fıkrasında kayıtlı bildirimde bulunmuş olan işbu Sözleşmeye Taraf Devletlerin katkıları en az iki yılda bir düzenli bir biçimde ödenmeli ve bu Maddenin 1.fıkrası ile bağlı bulunmuş olsalar da, ödemeleri gerekecek katkıya mümkün olduğu ölçüde yakın olmalıdır. 5. O yılın ve hemen bir önceki takvim yılının zorunlu ya da gönüllü katkısını vaktinde ödememiş olan Sözleşmeye Taraf her Devlet, Komite üyesi seçilemez; bu koşul birinci seçimde uygulanmaz. O sırada Komite üyesi olan böyle bir Devletin görev süresi Sözleşmenin 6. Maddesinde kayıtlı seçimlerle sona erer. Madde 27-Fona Ek Gönüllü Katkılar 26. Maddede öngörülenlere ek olarak Fona gönüllü katkı yapmak isteyen Taraf Devletler, Komitenin çalışmalarını buna göre planlayabilmesi için, en kısa zamanda bu konuda Komiteye bilgi verirler. Madde 28- Uluslar Arası Bağış Toplama Kampanyaları Taraf Devletler UNESCO'nun himayesinde Fon yararına düzenlenen uluslar arası bağış toplama kampanyalarına mümkün olduğu ölçüde destek olmalıdırlar.

177 159 Ek 1.(devam) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi VII. Raporlar Madde 29: Taraf Devletin Raporları Taraf Devletler Komite tarafından belirlenen biçimlerde ve zaman dilimlerinde Sözleşmenin etkin bir şekilde uygulanması için gereken yasa, tüzük ve yönetmelik düzenlemelerini içeren raporlarını Komiteye sunarlar. Madde 30: Komite'nin Raporları 1.Komite, Taraf Devletlerin 29. maddede sözü edilen etkinliklerini ve raporlarını esas alan bir raporu her oturumunda Genel Kurula sunar. 2.Bu rapor UNESCO Genel Konferansı'nın bilgisine sunulur. VIII. Geçici Hükümler Madde 31: İnsanlığın Somut Olmayan ve Sözel Kültürel Mirasının Başyapıtları İlanı ile İlişki 1.Komite, işbu Sözleşme yürürlüğe girmeden ilan edilmiş olan İnsanlığın Somut Olmayan ve Sözel Kültürel Mirasının Başyapıtlarını İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirasının Temsili Listesi'ne dâhil eder. 2. Bu kalemlerin İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirasının Temsili Listesi'ne dâhil edilmesi, 16. Maddenin ikinci fıkrası uyarınca karar verilmiş olan, daha sonraki yazılımların ölçütlerini hiçbir şekilde etkilemez. 3.İşbu Sözleşme yürürlüğe girdikten sonra hiçbir İlan yapılamaz. XI. Son Hükümler Madde 32- Onay, Kabul ya da Uygun Görme 1.Bu Sözleşme, UNESCO'ya Üye Devletlerin kendi anayasal usulleri doğrultusunda onaylanır kabul edilir ya da uygun görülür, 2. Onay, kabul ya da uygun görme belgeleri UNESCO Genel Müdürü nezdine tevdi olunur. Madde 33: Katılma 1.Bu Sözleşme, UNESCO üyesi olmayan, UNESCO Genel Konferansı tarafından katılmaya davet edilmiş olan devletlerin katılımına açıktır. 2.Bu Sözleşme, Birleşmiş Milletler tarafından içişlerinde kendilerini tam olarak yönetebilecekleri tanınmış, ancak Genel Kurul'un 1514 (XV) kararı uyarınca tam bağımsızlığını kazanmamış, işbu Sözleşmenin belirlediği konularda antlaşma yapma dâhil, bu konularda yetkisi tanınmış toprakların katılmasına da açıktır.

178 160 Ek 1.(devam) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi 3. Katılma belgeleri UNESCO Genel Müdürü nezdine tevdi edilir. Madde 34: Yürürlük Bu Sözleşme, sadece onay, kabul, uygun görme ya da katılım belgelerini o tarihte ya da o tarihten önce tevdi etmiş Devletler bakımından, otuzuncu onay, kabul, uygun görme ya da katılım belgesinin tevdii tarihinden üç ay sonra yürürlüğe girer. Herhangi bir başka Taraf Devlet bakımından onay, kabul, uygun görme ya da katılma belgesinin tevdii tarihinden üç ay sonra yürürlüğe girer. Madde 35: Üniter Olmayan ya da Federatif Anayasalı Sistemler Aşağıdaki şartlar üniter olmayan ya da federatif anayasa sistemlerine sahip Taraf Devletlere uygulanır: (a) Bu Sözleşme hükümlerinin federal ya da merkezi yasama gücünün yasal yetki alanının içinde bulunanlar tarafından uygulanması bakımından, federal ya da merkezi hükümetin yükümlülükleri, federal olmayan Taraf Devletlerinki ile aynı olacaktır. (b) Bu Sözleşme hükümlerini uygulayacak olan, ancak federasyonun anayasal sistemi bakımından yasal önlemler almak zorunda bulunmayan bireysel kurucu Devletler, ülkeler, eyaletler ya da kantonlar bakımından, federal hükümet, bu Devletlerin, ülkelerin, eyaletlerin ya da kantonların yetkili makamlarını anılan hükümlerden haberdar eder ve bunların kabulü yönünde tavsiyede bulunur. Madde 36: Fesih 1. Her Taraf Devlet, Sözleşmeyi feshettiğini bildirme yetkisine sahiptir. 2. Fesih UNESCO Genel Müdürüne tevdi edilecek yazılı bir bildirimle yapılır. 3. Fesih, fesih belgesinin teslim alınmasından on iki ay sonra yürürlüğe girer. Bu durum ayrılan Taraf Devletin parasal yükümlülüklerini ayrılışının yürürlüğe girdiği tarihe kadar hiçbir şekilde etkilemez. Madde 37: Sözleşmenin Tevdi Edildiği Makamın Görevleri UNESCO Genel Müdürü bu Sözleşmenin tevdi edildiği makam olarak, Örgütün Üye Devletlerine, 33. maddede belirtilen Örgüte üye olmayan Devletlere, Birleşmiş Milletlere 32. ve 33. maddelerde sözü edilen her onay, kabul, uygun görme ya da katılma belgesinin ve 36. Maddede değinilen fesih belgesinin tevdiini bildirir. Madde 38: Değişiklikler 1.Her Taraf Devlet, Genel Müdüre yapacağı yazılı bir bildirim ile Sözleşmenin değiştirilmesini önerebilir. Genel Müdür bu bildirimi bütün Taraf Devletlere duyurur. Bu

179 161 Ek 1.(devam) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi bildirimin duyurulmasından sonraki altı ay içerisinde Taraf Devletlerin en az yarısından fazlası talep lehinde cevap verirse, Genel Müdür bu öneriyi bir sonraki Genel Kurul oturumuna görüşülmek ve mümkünse kabul edilmek üzere sunar. 2.Değişiklikler toplantıya katılan ve oy veren Taraf Devletlerin üçte iki çoğunluğuyla kabul edilir. 3.Değişiklikler kabul edildikten sonra Taraf Devletlerin onay, kabul, uygun görme ya da katılımına sunulur. 4. Değişiklikler, sadece bunu onaylayan, kabul eden, uygun gören veya katılan Taraf Devletler bakımından, bu maddenin 3. fıkrasında sözü edilen belgelerin Taraf Devletlerin üçte ikisi tarafından tevdiinden üç ay sonra yürürlüğe girer. Bundan sonra, sözü edilen değişiklik, bu değişikliği onaylayan, kabul eden, uygun gören veya katılan her Taraf Devlet bakımından, onay, kabul uygun görme veya katılma belgelerinin tevdiinden üç ay sonra yürürlüğe girer ve 4. fıkrada ortaya konan bu yöntem, Komitenin Taraf Devletlerin sayısıyla ilgili 5. Madde konusundaki değişikliklere uygulanmaz. Bu değişiklik önerileri kabul edildikleri anda yürürlüğe girer. 6. Bu maddenin 4. fıkrası gereğince değişikliklerin yürürlüğe girmesinden sonra bu Sözleşmeye Taraf olan bir Devlet farklı bir bildirimde bulunmadığı takdirde, (a) Sözleşmenin değiştirilmiş haline Taraf kabul edilir; (b) Değişikliklerle yükümlü olmayan herhangi bir Taraf Devlet bakımından ise, Sözleşmenin değiştirilmemiş haline Taraf kabul edilir. Madde 39: Geçerli Sözleşme Metinleri İşbu Sözleşme; Arapça, Çince, İngilizce, Fransızca, Rusça ve İspanyolca hazırlanmıştır. Altı metin de aynı derecede geçerlidir. Madde 40: Sözleşmenin Tescili İşbu Sözleşme, Birleşmiş Milletler Senedinin 102.Maddesi gereğince UNESCO Genel Müdürü'nün talebiyle Birleşmiş Milletler Sekreteryasına tescil olunur. (*) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesinin Fransızca'dan çevirisi, sözleşme görüşmelerine hükümetler arası uzman olarak katılan Prof. Dr. M. Öcal Oğuz, İngilizce'den çevirisi ise, Gazi Üniversitesi Türk Halkbilimi Yüksek Lisans Programından Yeliz Özay tarafından

180 162 Ek 1.(devam) Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi yapılmış, daha sonra iki metin karşılaştırılarak Türkçe metin oluşturulmuş, bu metin ise, Türkiye'nin UNESCO'daki önceki Daimi Temsilcilerinden E. Büyükelçi Pulat Tacar tarafından yeniden gözden geçirilerek önerilen çeviri metin elde edilmiştir.

181 163 Ek.2 Müze Yönergesi GAZİ ÜNİVERSİTESİ-ALTINDAĞ BELEDİYESİ ANKARA SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MİRAS MÜZESİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 - (1) Bu Yönergenin amacı, Gazi Üniversitesi-Altındağ Belediyesi Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nin kuruluş, görev, yetki ve sorumlulukları ile çalışma usul ve esaslarını düzenlemektir. Kapsam MADDE 2 - (1) Bu Yönerge, Gazi Üniversitesi-Altındağ Belediyesi Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nin mali ve idari usullerini ve personelin görev, yetki ve sorumlulukları ile çalışma usul ve esaslarını kapsar. Dayanak MADDE 3 - (1) Kültür ve Turizm Bakanlığı nın tarih ve 609/ ( ) sayılı resmi tebliği ile kurulmuş olan Gazi Üniversitesi-Altındağ Belediyesi Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nin ait bu yönerge; 2863 sayılı Müzeler Kanunu, 887 sayılı Altındağ Belediyesi ve Gazi Üniversitesi arasında imzalanan tarihli Protokole istinaden hazırlanmıştır. Tanımlar MADDE 4 - (1) Bu yönergede geçen: a) Üniversite: Gazi Üniversitesi ni b) Merkez: Gazi Üniversitesi Türk Halkbilimi Araştırma ve Uygulama Merkezi ni c) Belediye: Altındağ Belediyesi ni d) Müze: Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi ni e) Merkez Müdürlüğü: Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürlüğünü

182 164 Ek.2.(devam) Müze Yönergesi f) Merkez Müdürü: Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürünü g) Müze Müdürlüğü: Gazi Üniversitesi-Altındağ Belediyesi Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi Müdürlüğünü h) Müze Müdürü: Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi Müdürünü i) Yönerge: Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi Müdürlüğü nün işletme ve idari personel görev yönergesini ifade eder. İKİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler Kuruluş MADDE 5 (1) Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi, 21/7/1983 tarihli ve 2863 sayılı Resmî Gazete de yayımlanan Özel Müzeler ve Denetimleri Hakkında Yönetmelik hükümleri doğrultusunda, somut olmayan kültürel mirasa ait değerlerin tespiti, teşhiri, incelenmesi, değerlendirilmesi, korunması, tanıtılması, kuşatan kuşağa aktarılması, kültürel animasyon ve rekreasyon teknikleri kullanılarak yeniden canlandırılması ve tüm bunlara yönelik görsel ve işitsel yayın, basım, eğitim faaliyeti ve sergi düzenlemesi amacıyla kurulmuştur. (2) Müze, çalışmalarını Gazi Üniversitesi adına Gazi Üniversitesi Türk Halkbilimi Araştırma ve Uygulama Merkezi ne bağlı olarak yürütür. (2) Müzenin işletmesinde esas olarak Gazi Üniversitesi ve Altındağ Belediyesi arasında imzalanan tarihli protokol bağlayıcıdır. (EK-1 Protokol) Müzenin amacı MADDE 6 (1) Müzenin amacı, müze tanımının kapsamına giren ve konusu olan alanla ilgili bilimsel, eğitsel, teknik ve yönetim hizmetlerini başarı ile uygulamak, yürütmek ve somut olmayan kültürel mirasın korunmasına, kuşaktan kuşağa aktarılmasına, somut

183 165 Ek.2.(devam) Müze Yönergesi olmayan kültürel mirasla ilgili farkındalık arttırıcı etkinlikler düzenlenmesine ve yeniden canlandırılarak yaşatılmasına katkıda bulunmaktır. (2) Müzede bu amaca ulaşmak için; a) Somut olmayan kültürel miras araştırılır ve derlenir, b) Araştırılan ya da derlenen somut olamayan kültürel miras değerinin tasnifi yapılır, c) Tasnifi yapılan kültürel miras hakkında canlı performansa dayalı uygulama modelleri geliştirilir ve teşhiri sağlanır, b) Kendilerine veraset ya da başka bir yolla somut olmayan kültürel miras bağlamıyla ilişkili maddi miras ürünleri intikal etmiş olan gerçek ya da tüzel kişilerle irtibat kurularak, gerek hibe gerekse satın alma yolu ile bu eserlerin müzeye kazandırılması sağlanır. c) Kazandırılan maddi miras değerleri envanter kayıt programında kayda alınarak tasnif edilir ve teşhire uygun olanlar somut olmayan kültürel miras bağlamı da dikkate alınarak sergilenir. ç) Somut olmayan kültürel miras halka sergileme, dönemsel etkinlik, eğitim gibi yollarla tanıtılır, müzede ve müze dışında eğitici kurslar, konferanslar, geziler düzenleyerek kültürel mirasın aktarımı sağlanır. Çevrenin kültür hayatının geliştirilmesine katkıda bulunulur. e) Somut olmayan kültürel mirasın sergilenmesi konusunda yeni teknikler geliştirmek için atölye çalışmaları yapılır. f) Depolardaki maddi kültür eserleri sağlıklı bir şekilde korunur, depolar ilmi çalışmalara imkân verecek şekilde düzenlenir. g) Müzenin bulunduğu il olan Ankara daki her dereceli eğitim ve öğretim kurumlarıyla işbirliği yapılarak, öğrencilerin müzeleri tanımasına ve kültür değerlerine sahip çıkmaları yolunda eğitilmelerine yardımcı olunur. h) Somut olmayan kültürel mirasın genç kuşaklara aktarılması ve geliştirilebilmesi için alanla ilişkili öğrenci ve öğretim elemanlarının eğitim ve öğrenim alanlarına destek olmak amacıyla eğitim seminerleri, araştırma gezileri, konferans ve etkinlikler düzenler. ı) Somut olmayan kültürel miras alanında farkındalık yaratmak ve duyarlılık geliştirmek için gönüllülük ağı geliştirir ve özel sektör, gençler, medya ve sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği ve eşgüdüm içerisinde çalışır.

184 166 Ek.2.(devam) Müze Yönergesi Müzenin işletilmesi ve ücretler MADDE 7 (1) Müzenin işletmesi Gazi Üniversitesi Rektörlüğü tarafından belirlenen ve hâlen yürürlükte olan usul ve esaslar çerçevesinde Türk Halk Bilimi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürlüğü tarafından yürütülür. (2) Müzeye giriş için ziyaretçilerden ücret alınır. Bu ücret, Kültür ve Turizm Bakanlığı müzeleri için belirlenen azami giriş ücretinden fazla olmamak kaydıyla öğrenci ve öğretmenlerden 2 TL, diğer ziyaretçilerden ise 4 TL olarak belirlenir. Belirlenen ücretler Müze Müdürlüğünün teklifi Merkez Müdürlüğünün uygun görüşü ve Rektörlüğün onayı ile değiştirilebilir. (3) Hediyelik eşya ve yiyecek içecek bölümünde satılan ürünlerin fiyatları ve müze içinde gerçekleştirilen faaliyetlerden elde edilecek kazancın miktarı müze müdürlüğünün teklifi ve bağlı olduğu merkez müdürlüğünün onayı ile piyasa şartları göz önünde bulundurularak belirlenir. (4) Elde edilen tüm gelir Gazi Üniversitesi ve Altındağ Belediyesi ile yapılan Protokol çerçevesinde müzenin ihtiyaçları, müzenin geliştirilmesi, sergi ve eğitim faaliyetlerinin planlanması ve gerçekleştirilmesi, görsel, işitsel ve basılı yayın yapılması, araştırma ve eğitim gezilerinin düzenlenmesi, alan araştırmalarının yapılması ve müzenin insan kaynaklarının oluşturulması ve geliştirilmesi için kullanılır. Bağış MADDE 8 (1) Müzeye gerçek ve tüzel kişilerce yapılan her türlü bağış kabul edilir. (2) Bağış yapacak gerçek ve tüzel kişiler bağışın yerini, mahiyetini, belirtmek için bir dilekçe ile müze müdürlüğüne başvururlar. Bağışların kabulü Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Araştırma ve Uygulama Merkezi nin yetkisindedir. (3) Yapılan bağışlar; maddi kültür envanteri ise envanter programına kaydedilir ve bağış sahibine bir yazı ile envanter numarası bildirilir. (4) Bağış tarihinden itibaren yapılan bağışların her türlü tasarruf hakkı Müze Müdürlüğüne ve bağlı olduğu Merkez Müdürlüğüne aittir.

185 167 Ek.2.(devam) Müze Yönergesi Müze müdürlüğünün görevleri MADDE 9 (1) Müze müdürlüğünün görevleri şunlardır: a) Her yıl bütçe çalışmaları çağrısı yapıldığında, müzenin gelecek yıla ait bütçesini ve çalışma programını bağlı olduğu birim olarak Merkez Müdürlüğüne teslim etmek, b) Müze eserlerinin envanterini düzenlemek, c) Müze eserlerinin çeşitli yönlerden değerlendirmesini yaparak, tanıtıcı yayınlar hazırlamak, ç) Müze ile ilgili istatistikî bilgileri çıkarmak, değerlendirmek ve sonuçlarını bağlı olduğu birimlere teslim etmek, d) Müze kataloglarını düzenlemek ve yayına hazırlamak, e) Diğer müzelerle ilişki kurarak, daha verimli çalışma yollarını aramak ve müzecilikle ilgili yeni gelişmeleri takip etmek, uzman personeli eğitmek ve hizmet içinde yetiştirmek, f) Sivil savunma, emniyet ve korunma gereklerini yerine getirecek düzenlemeyi sağlamak, hırsızlığa, yangına ve sabotajlara karşı gerekli önlemleri almak ve aldırmak, g) Müze eserlerinin bakım ve korunmasında azami çabayı göstermek, ğ) Müze teşhir salonlarının tertip ve düzenini sağlamak, h) Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü onayı ile gelen ilgili araştırıcı isteklerini, müzenin günlük çalışmalarını aksatmayacak bir plan içerisinde düzenlemek, ı) Müzenin bulunduğu yerdeki somut olmayan kültürel miras ile ilgili faaliyetleri takip etmek, i) Somut olmayan kültürel mirasla ilgili olarak gerektiğinde seminer ve konferanslar düzenlemek, Sergileme MADDE 10 (1) Müzede sergileme elde edilen envanterlerin işlevi, toplandıkları bağlam, yapım teknikleri ve varsa geleneksel yaşamdaki rolleri ile bir bütün olarak değerlendirilir ve hikâyesi ile birlikte sergilenir, (2) Sergileme gündelik yaşamın dinamiklerine, sosyal ve ekonomik bağlama, mevsimsel değişikliklere ya da politik ve ekonomik dönüşümlere bağlı olarak değişir,

186 168 Ek.2.(devam) Müze Yönergesi (3) Müze içerisindeki el sanatları, geleneksel tiyatro, masal anlatıcılığı gibi canlı atölyelere özellikle çocukların katılımı sağlanarak sergileme yanında eğitim işlevi yerine getirilir, (4) Genel sergileme faaliyetlerinin yanı sıra; özel konulu sergilere, kişisel çalışmalara yer verilir aynı zamanda özel koleksiyonlardan oluşan gerek yurt içi gerekse yurt dışında sergiler açılabilir. (5) Kültür ve Turizm Bakanlığı ile koordineli olarak yurt içi ve dışındaki diğer müzelerle işbirliği yapılır ve ortak sergi düzenlenir. Koordinasyon toplantısı MADDE 11 (1) Müzede, çalışmaların düzenli bir şekilde ve personelin görüşleri de tespit edilerek iş birliği içinde yapılması için, her ayın birinci haftası içinde, müdürün başkanlığında bir toplantı yapılır. (2) Bu toplantıda; a) Bir önceki aylık toplantıda alınan kararların ve yapılan iş bölümünün tam olarak yerine getirilip getirilmediği gözden geçirilir, b) Müzenin mevcut işleri ve bu işlerin yapılmasında karşılaşılan güçlükler, bu güçlüklerin çözümleri belirlenir, c) Müze ile ilgili geliştirici tedbirler alınır, ç) Müzenin çevre özelliklerine göre bilimsel, eğitsel ve kültürel çalışmaları programlandırılır, d) Tanıtıcı yayınlar ve kataloglar incelenerek ön karara bağlanır, e) Gelecek ayın çalışma programı ve iş bölümü yapılır, f) Aylık toplantı sonuçları bir tutanakla tespit edilir. Yıllık olarak uygulama ve izleme sonuçları Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Araştırma ve Uygulama Merkezi ne bildirilir. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Müze Personeli ve Görevleri Teşkilat ve Bağlılık Teşkilat MADDE 12 - (1) Gazi Üniversitesi-Altındağ Belediyesi Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi Müdürlüğü nün Personel yapısı aşağıda belirtilen şekildedir

187 169 Ek.2.(devam) Müze Yönergesi a) Müdür b) Müdür Yardımcısı c) Uzmanlar d) Stajyerler e) Eğitimciler ve Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcıları f) Diğer personel (Gönüllüler) (2) Müdürlüğün teşkilat yapısı aşağıdaki gibidir. a) Müdür (1) Müze müdürü; Türk Halk Bilimi Bölümü mezunları arasından atanır, müze personelinin amiridir ve müzenin sevk ve idaresinden sorumludur. (2) Müze müdürünün, görevi başında bulunmadığı zaman görevlerini müze müdür yardımcısı yürütür. (3) Müze müdürünün görevleri şunlardır; a) Müzenin bütün işlerini ilgili kanun, tüzük, yönetmelik, genelge ve emirler doğrultusunda belli bir plan çerçevesinde yürütmek, b) Personelin nöbet ve fazla mesai cetvellerini düzenleyerek, ilgililere tebliğ etmek, bir nüshasını ilan tahtasına astırmak, c) Müze personeli arasında iş bölümü yapmak ve çalışmalarını titizlikle denetlemek, ç) Müzeye intikal eden giriş bilet koçanlarını takip ederek ve günlük hasılatı kontrol ederek ilgili hesaba yatırılmasını sağlamak, d) Müzede bulunan her türlü müzelik eserin bulunduğu yerlere ait anahtarları muhafaza altında tutmak, e) İstatistiki bilgilerin çıkarılması, çalışma raporlarının hazırlanması, sicil izin ve diğer özlük işleri ile ayniyat sayımı gibi faaliyetlere ait bilgilerin ilgili yerlere gönderilmesini sağlamak. b) Müdür Yardımcısı (1) Lisans mezunları arasından atanan Müdür Yardımcısı müzedeki idari görevleri yürütmekle yükümlü olup görevleri şunlardır; a) Müdüre bütün görevlerinde yardımcı olmak, b) Müdür tarafından verilen işleri, verilen yetkilere göre yürütmek, c) Müze eserlerinin korunmasını, tanıtılmasını, yayınlanmasını ve kontrolünü sağlamak,

188 170 Ek.2.(devam) Müze Yönergesi ç) Sergilenmeye değer olmayan kültürel miras ürünlerinin müzeye kazandırılması, tasnifi, tescili, envanteri, katalog fişlerinin düzenlenmesi, sergilenmesi, depolanması, korunması, mekanik temizliği, tanıtımı, yayımı, güvenlik tedbirlerinin alınmasını sağlamak, d) Müdürün görevlendirmesi hâlinde ilmi araştırma yapanlara, Devlet misafirlerine, gruplara, özel ziyaretçilere, özel izne tabi film ve fotoğraf çekenlere, müzede rehberlik etmek, e) Müzenin sergi, kurs, seminer, konferans gibi kültürel ve eğitim faaliyetlerinde yer almak, f) Mesleki, ilmî yayınları izleyerek, müzeye kazandırılmasını ve inceledikleri yayınların diğer uzman personele tanıtılmasını sağlamak, g) Müze sergi faaliyetlerini takip etmek ve raporlarını müdüre sunmak, ğ) Resmi tatil günlerinde ve mesai saatleri dışında müze müdürünce verilecek fazla mesai görevlerini yürütmek, h) Kendisine teslim edilen maddi miras ürünlerinin koruma ve muhafazasını sağlamak, ı) Somut olmayan kültürel miras değerlerinin tespit çalışmalarını yaparak müze konseptine uygun bir biçimde sergilenmesini sağlamak, c) Uzmanlar (1) Müzede istihdam edilecek uzmanların görevleri şunlardır: a) Somut olmayan kültürel mirasın tanıtımı, kuşaktan kuşağa aktarılması, korunması için etkinliklerin planlanması b) Bu etkinliklerin planlanabilmesi için bilimsel verilerle gerçekleştirilen alan araştırmalarının yapılması ve koordine edilmesi ve bunların yayına dönüştürülmesi. c) Müzede gerçekleştirilecek etkililiklere dair takvimlerin oluşturulması ve bunların uygulanabilirliği hakkında ön çalışma yapılması. d) Müzenin internet ve sosyal medyadaki görünürlüğünün sağlanması için faaliyetlerde bulunulması ve müzeye ait web sitesinin aktif halde tutulması, e) Müzenin tanıtımına yönelik basın ve halkla ilişkilere ait faaliyetlerin yürütülmesi, basın bildirilerinin hazırlanması. d) Stajyerler (1) Halkbilimi, müzecilik, kültür yönetimi ve ilgili diğer alanlardan gelen öğrencilerin istihdam edileceği bu başlık altında müzede çalıştırılacak stajyerlerin görevleri şunlardır; a) Müzede düzenlenen etkinliklere destek olmak,

189 171 Ek.2.(devam) Müze Yönergesi b) Müzenin geliştirilmesi için yapılacak alan araştırmalarına katılmak c) Müze içindeki envanterlerin bakım ve temizliğine destek vermek, d) Müzede görev alacak stajyerlerin yemek ve yol masrafları ile müze kaynaklarının el vermesine bağlı olarak diğer zorunlu giderleri müzeden elde edilen gelirden ödenecektir. e) Eğitmenler ve Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcıları (1) Müzede dönemsel olarak düzenlenen geleneksel meslek, çocuk oyunları, masal anlatıcılığı, senaryo yazım ve belgesel film çekim atölyeleri, geleneksel tiyatro alanındaki etkinlikler, drama eğitimi gibi müze faaliyetlerinde görev alacak eğitmenler ve somut olmayan kültürel miras taşıyıcıları bu başlık altında görevlendirilecektir. (2) Müzede görevlendirilecek yukarıda belirtilen özelliklerdeki eğitmenlerin ücretleri müzeden elde edilen gelirlerden karşılanacaktır. f) Diğer personel (Gönüllüler, Kolaylaştırıcılar, Sponsorlar) (1) Müze için gönüllü olarak maddi ve manevi katkı vermek isteyenleri kapsar. Bu kapsamda gönüllü ve kolaylaştırıcılar emekliler, somut olmayan kültürel miras taşıyıcıları, esnaf, sivil toplum örgütleri, medya kuruluşları ve özel sektör değerlendirilir. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Çeşitli ve Son Hükümler Fotoğraf ve video arşivi MADDE 13 (1) Müzede imkân dâhilinde, fotoğraf arşivi kurulur. Müze müdürü tarafından ziyaret esnasında ve etkinliklerde bir personel fotoğrafçı olarak görevlendirilir. Gözetim MADDE 14 (1) Müzedeki bir kültür varlığının harap olması, kırılması, kaybolması, çalınması gibi durumlarda olay derhal Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Araştırma ve Uygulama Merkezi ne bildirilir. Müzenin ziyarete açılması MADDE 15 (1) Müze hafta içi pazartesi günleri hariç her gün ve haftasonları saat 09:00-18:00 arası açılır. Ancak gerekli durumlarda müzenin kapanış saatine, personelin çıkış saatine ziyaretçi yoğunluğunu ve diğer faktörleri de göz önünde bulundurarak müdür karar verir. Müzede araştırma yapılması

190 172 Ek.2.(devam) Müze Yönergesi MADDE 16 (1) Müzedeki kültür varlıkları, eserler ve dokümanlarından, fotoğraf, film, resim, gibi arşivlerden müze müdüründen izin almak sureti ile personel gözetiminde yararlanılabilir. Yürürlük MADDE 17 (1) İşbu Yönerge kabulü tarihinde yürürlüğe girer. Madde 18- (1) 18 maddeden oluşan işbu Yönerge hükümlerini Gazi Üniversitesi Rektörü yürütür.

191 173 Ek.3 Müze Proje Metni ANKARA KALKINMA AJANSI TURİZM POTANSİYELİNİN HAREKETE GEÇİRİLMESİ MALİ DESTEK PROGRAMI Başvuru Formu Referans Numarası: TR51/11/TUR Son Teslim Tarihi: 16 Eylül 2011 Saat: 17:00 Başvuru Sahibinin Adı : Projenin Adı : Gazi Üniversitesi Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi Başvuru Kodu: (Bu kısım Ajans tarafından doldurulacaktır)

192 174 Ek.3. (devam) Müze Proje Metni BAŞVURU VERİ GİRİŞ FORMU Proje başvurularınızı matbu olarak Ajansa sunmadan önce Ajansın internet sitesinden 148 erişilebilecek Proje Başvurusu Kayıt ve Güncelleme Sistemi ne ön başvuru yapılması gerekmektedir. İstenen tüm bilgiler eksiksiz girildikten sonra sistemden Başvuru Veri Giriş Formu ve Zarf Etiketi nin çıktıları alınacaktır. Başvuru Veri Giriş Formu ikinci sayfa olarak Başvuru Formu na (EK-A) eklenmelidir. Zarf Etiketi ise başvuru dosyalarının yer alacağı Ajans a sunulacak olan zarfın üzerine yapıştırılmalıdır. Başvuru Veri Giriş Formu sistem tarafından otomatik olarak doldurulacağından bu kısım başvuru sahibi tarafından doldurulmamalıdır. Genel Bilgiler Başvuru Kodu Destek Programı Projenin Öncelik Alanı Proje Adı Projenin uygulanacağı yer Projenin etkileyeceği göstergeler Proje Süresi <Sistem tarafından atanacak> <Sistem tarafından atanacak> <Çoktan seçmeli> Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi Ankara/Altındağ Yerli ve yabancı turist sayısında artış (%10) Eğitim alan personel sayısı (25 Kişi) Turizme kazandırılan tarihi Ankara evi sayısı (1) Ankara turizmini tanıtan basılı materyal türü/sayısı Katalog 1500 (adet) Broşür 5000 (adet) Afiş 1500 (adet) Ankara turizmi tanıtımına yönelik yayınlanan reklam sayısı (reklam panoları, televizyon, gazete, dergi, radyo)100 adet Turizm tanıtımı amacıyla oluşturulmuş organizasyon sayısındaki değişim %10 Yerel Festival Sayısı (2 adet) Konaklama yeri doluluk oranı artış %5 12 Ay Proje Toplam Bütçesi ,88 Talep Edilen Destek Miktarı ,41 Başvuru Sahibi Yasal Adı Başvuru Sahibinin Hukuki Statüsü Gazi Üniversitesi <Çoktan seçmeli> 148

193 175 Ek.3. (devam) Müze Proje Metni PROJE 1. TANIM 1.1 Proje Adı Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi 1.2 Projenin Uygulanacağı Yer(ler) Projenin uygulanacağı yer TR 51 Bölgesi (Ankara ili ve İlçeleri) olmalıdır. İl: İlçe: ANKARA Altındağ-Hamamönü Belde: Köy: Mahalle: 1.3 Özet Proje Künyesi Projenin Süresi 12 ay (12 aydan fazla olamaz) Projenin amaçları Genel Amaç Özel Amaç(lar) Ankara nın turizm altyapısı ve faaliyetlerinin çeşitlendirilerek ulusal ve uluslararası alanda canlandırılması ve var olan turizm potansiyelinin tanıtılması. Ankara ilinin kültür turizmi potansiyelini görünür kılmak ve yenilikçi bir çalışma alanı olan uygulamalı halkbilimi aracılığıyla canlandırmak. Özellikle kültür turizmi ile ilişkili kurumlar arasında işbirliği ve eşgüdümü sağlayarak Ankara nın turizm potansiyelini etkili politikalarla arttırmak ve yerel aktörlerin de katıldığı bir farkındalık ağı oluşturmak.

194 176 Ortak(lar) Hedef grup(lar) 149 Nihai Yararlanıcılar 150 Temel Faaliyetler Beklenen Sonuçlar Altındağ Belediyesi Ankara ya gelen ve kültür turizmine ilgi duyan yerli ve yabancı 20 bin turist, Ankara ya gelen turist gruplarını gezdiren 20 turist rehberi, Hamamönü bölgesinde esnaf ve zanaatkâr olarak çalışan 50 kişi, M.E.B e bağlı ilk ve orta dereceli okullardan seçilecek 50 öğrenci, Kurum ve kuruluşlarında kültür turizmi ile ilişkili konularda çalışan 20 uzman. Ankara halkı, kültür endüstrisi ve kültür turizmi alanında çalışan aktörler(esnaf ve zanaatkârlar, medya sektörü, sinema sektörü vs.), kurum ve kuruluşlar. Proje ofisinin kurularak koordinasyon ekibinin oluşturulması. Konuyla ilgili tüm paydaşların kültür turizmi ve proje faaliyetleri hakkında bilgilendirilmesi ve ortak akıl toplantılarının düzenlenmesi. İsveç Stockholm/Djugarden Skansen açık hava müzesine çalışma ve inceleme ziyareti düzenlenmesi. Ankara ilinin Somut Olmayan Kültürel Miras (SOKÜM) ürünlerine yönelik alan çalışması yapılması, toplanan verilerin katalog olarak basılması, dijital (web sitesi) olarak erişime açılması ve dağıtımı. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras (SOKÜM) müzesinin kurulması. Yerel aktörlerin (Altındağ kadın örgütleri, esnaf ve zanaatkâr) SOKÜM müzesinde etkinlik yapmalarının sağlanması. Yerel aktörlerin (Altındağ kadın örgütleri, esnaf ve zanaatkâr) kendi aralarında turist dostu duyarlılık ağı oluşturmalarının sağlanması. Ankara nın kültür turizmi potansiyeli %10 arttı. Proje sonucunda Ankara da kültür turizmine yönelik farkındalık %20 artırıldı ve Ankara SOKÜM müzesi kuruldu. Ankara nın SOKÜM ü derlendi ve 1500 adet Ankara nın Somut Olmayan Kültürel Mirası isimli katalog yayınlandı. Turizmde hizmet kalitesinin arttırılarak yenilikçi bir anlayışın yerleşebilmesi için farkındalık ağı çalışmaları yapıldı. Özellikle kültür turizmi ile ilişkili kurumlar arasında işbirliği ve eşgüdüm sağlandı. Yerel aktörlerin kendi aralarında oluşturdukları turist dostu duyarlılık ağı oluşturuldu.üniversite belediye STK işbirliği ile kültür turizmi alanında yeni bir mekanizma oluşturuldu. 149 Hedef gruplar projenin amaçları çerçevesinde, projeden doğrudan ve olumlu olarak etkilenecek gruplar/kuruluşlardır. 150 Nihai Yararlanıcılar projeden uzun vadede, geniş anlamda toplumsal veya sektörel boyutlarda yarar sağlayacak olanlardır.

195 177 Ek.3. (devam) Müze Proje Metni Proje özeti Proje, Gazi Üniversitesi koordinatörlüğünde ve Altındağ Belediyesi nin ortaklığıyla Ankara Altındağ Hamamönü nde gerçekleştirilecektir. Bu bölgenin Altındağ Belediyesi tarafından Hamamönü Kentsel Tasarım ve Sağlıklaştırma Destinasyonu çalışmaları kapsamında restorasyonu yapılmıştır. Ayrıca Ankara tarihi açısından önemli olan bu mekân İyileştirilmiş Fiziksel Mekânlar temasında 2011 yılının Avrupalı Seçkin Turist Destinasyonu ilan edilmiştir. Bu bağlamda projenin amacı, Ankara nın turizm altyapısını uygulamalı halkbilimi aracılığıyla çeşitlendirerek ulusal ve uluslararası alanda canlandırmak ve var olan turizm potansiyelini yenilikçi uygulamalarla tanıtmaktır. Bu bağlamda proje kapsamında Ankara, Altındağ Hamamönü nde bir somut olmayan kültürel miras müzesi kurulacak ve Ankara nın SOKÜM ü yapılacak alan çalışmasıyla derlenecektir. Ayrıca, kültür turizmi ile ilişkili kurumlar arasında işbirliği ve eşgüdümü sağlayarak Ankara nın turizm potansiyelini etkili politikalarla arttırmak ve yerel aktörlerin de katıldığı bir iletişim ve duyarlılık ağı oluşturmak da projenin amaçları arasındadır. Altındağ Belediyesi projenin gerçekleştirilebilmesi için Hamamönü nde geleneksel bir Ankara evinin kullanım hakkını bedelsiz olarak Gazi Üniversitesi ne vermiştir. Bu bina, kültür turizminin yenilikçi bir anlayışla sürdürülebilmesi ve çeşitlendirilmesi açısından son derece önemlidir. Üniversiteye bedelsiz olarak kullanım hakkı verilen bu ev, SOKÜM Müzesi nin kurularak uygulamalı halkbilimi faaliyetlerinin geliştirilebilmesi için uygun bir mekândır. Bu proje sonucunda Ankara Hamamönü nde kültür turizmi potansiyeli ve farkındalığı artacak, kültür kurumları ve yerel aktörlerin de içinde bulunduğu bir duyarlılık ağı oluşturulacak ve Ankara Hamamönü yerli ve yabancı turist grupları ve Ankara halkı için bir çekim merkezine dönüştürülecektir. 1.4 Projenin Hedefleri Projede kent, kır, sağlık, doğa, kültür, inanç ve kongre turizminin farklı boyutlarıyla ele alınarak yenilikçi uygulamaların geliştirilmesi ve etkili turizm tanıtım çalışmalarının yapılması, hizmet kalitesinin iyileştirilmesi ve turizm faaliyetlerinin dört mevsime yayılması hedeflenmektedir. Ankara nın somut olmayan kültürel mirasının uygulamalı müzecilik anlayışıyla yorumlanmasının kültür turizmini ve bunun bir alt alanı olarak

196 178 Ek.3. (devam) Müze Proje Metni tanımlanabilecek müze turizmi ne yönelik yenilikçi uygulamaları geliştireceği düşünülmektedir. Projenin özel amaçları arasında yer alan etkili turizm tanıtım çalışmalarının yapılması, hizmet kalitesinin iyileştirilmesi için proje kapsamında turizm alanında Kültür ve Turizm Bakanlığı, Çevre Bakanlığı, Valilikler gibi karar verici kurumlar ve STK lar, bölge esnafı gibi yerel aktörlerle eşgüdümlü bir biçimde çalışılması ve bilgi transferini sağlamaya yönelik seminerlerin düzenlenmesi hedeflenmektedir. Yapılan bu çalışmalarla Ankara nın kültürel mirasının etkili bir biçimde ulusal ve uluslar arası alanda tanıtılacağı düşünülmektedir. Müzede yılın belirli dönemlerinde düzenlenecek faaliyetlerle birlikte de Ankara nın dört mevsim boyunca yerli ve yabancı turistlere açık hale getirileceği ön görülmektedir. Ankara Altındağ Belediyesi nin restorasyon çalışmaları ile birlikte Hamamönü ciddi bir insan hareketliliğine kavuşmuştur. Hamamönü nün Mehmet Akif Ersoy Evi, Taceddin Sultan Dergâhı gibi tarihsel mekânları içinde barındırması Ankara Kalesi, Samanpazarı, Hacı Bayram Veli Cami gibi tarihsel mekânlara yakınlığı da önemli uğrak merkezlerinden biri haline gelmesinde belirleyici olmuştur. Özellikle Ramazan ayı, Ramazan ve Kurban Bayramları, Geleneksel kutlamalar (2011 yılında Gazi Üniversitesi Türk Halkbilimi Bölümü işbirliği ile düzenlenen I. Hıdrellez Şenliği) gibi günler ve aylarda Hamamönü Ankara halkına sunduğu tarihsel mekânlar yılda kişi 151 gibi önemli bir ziyaretçi kitlesine sahiptir. Dolayısıyla projenin hedeflediği bölge turizm açısından belli bir potansiyele sahip görünmektedir. Ancak restorasyon çalışmalarıyla yeni bir görünüm kazanan bölgenin sürdürülebilir bir turizm anlayışına sahip olabilmesi için yenilenen mekânların hareketlendirilmesi gereklidir. Böylece gelen yerli ve yabancı turistlerin Hamamönü nü bir kere gidip görülecek ve tüketilecek bir mekân olmaktan çıkarmak mümkün olacaktır. Bunun için Ankara nın somut olmayan kültürel mirasının müzelendiği ve kültürel mirasa ilişkin gelen ziyaretçilerin ve turistlerin etkili ve aktif bir biçimde katılabileceği bir sosyal mekân yaratmak önemlidir. Böylece bölgeyi ziyaret edenlerin Eski Ankara nın tarihî atmosferinin görmeleri de sağlanacaktır. Dünya da pek çok örneği bulunan açık hava müzeciliği anlayışının çok sınırlı da olsa bu proje ile uygulanması planlanmaktadır. Müzeleri çeşitli objelerin yan yana konulduğu ve bu objelere dokunmadan gezilen bir mekân olmaktan çıkaracak bu uygulama, Ankara 151 Bu rakamlar Altındağ Belediyesi tarafından bildirilmiştir.

197 179 Ek.3. (devam) Müze Proje Metni Kalkınma Ajansı nın Turizm Potansiyelinin Harekete Geçirilmesi Mali Destek Programı dan amaçlanan turizm faaliyetlerinin çeşitlendirilmesi ne katkıda bulunarak hem kültür turizmine hem de müze turizmine hizmet edebilecektir. Ankara halk yaşayışının uygulamalı olarak ziyaret edilebilir hale gelmesi ve ziyaretçilerin bu mirasa bir aktör olarak aktif katılımlarının Ankara yı uygulamalı müzecilik alanında bir marka haline getireceği düşünülmektedir. Ankara nın uygulamalı müzecilik alanında markalaşması ile Projenin genel amacı olarak belirtilen Ankara yı ulusal ve uluslararası alanda erişilebilir ve rekabet edebilir bir turizm kenti haline getirme amacına hizmet edilecektir. Müzenin uluslararası iletişim dili haline gelen İngilizce de ziyaret edilebilir olmasının ve müze tarafından düzenlenecek ulusal ve uluslararası etkinliklerin bölgeyi uluslararası alanda rekabet edebilir bir merkez haline getirecektir. Bu nedenle müzede İngilizce bilen anlatıcılar da bulunacaktır. 1.5 Gerekçelendirme Projenin, Programın hedefleri ve öncelikleri ile ilgisi Bu proje, Altındağ Belediyesi tarafından Hamamönü nde kullanım hakkı bedelsiz olarak Gazi Üniversitesi ne verilmiş geleneksel bir Ankara evinin somut olmayan kültürel miras müzesine dönüştürülerek turizm ile ilgili karar verici resmî kurumların kültür turizmi konusunda bilinçlendirilmesi ve çevrenin kültür turizmine uygun hâle getirilmesini amaçlayan sosyal farkındalık ağının güçlendirilmesine yöneliktir. Hamamönü nün fiziksel mekân olarak restorasyonu ile birlikte harekete geçirilen Ankara nın turizm potansiyelinin bu mekânda yapılacak kültürel etkinliklerle birlikte ivme kazanması, çeşitlenmesi ve kaliteye kavuşması bir anlamda sosyal ve kültürel mekânlar turistlerin beklentilerini karşılayacak çeşitliliğe ve kaliteye kavuşturulması hedefine ulaşılmasını sağlayacaktır. Ankara/Hamamönü gibi tarihsel bir mekânda kurulmuş müzede Ankara nın kültürel mirasına ilişkin uygulamalı müzecilik faaliyetlerinin yapılması ile hem Ankara nın kültürel mirasının yerli/yabancı turistlere tanıtılması hem de Ankara nın turizm potansiyelinin kültürel alanının canlandırılması planlanmaktadır. Örneğin müzede Ankara masallarını müze ziyaretçilerine anlatacak bir masal anlatıcısının bulunması, Ankara da geleneksel

198 180 Ek.3. (devam) Müze Proje Metni olarak sürdürülen bir el sanatını uygulamalı olarak ziyaretçilere gösterecek bir zanaatkârın müzede yer alması bölgenin turizm potansiyelini yenilikçi uygulamalarla geliştirecektir. Böylece proje ile Ankara nın tarihî, sosyal ve kültürel mekânlarının turist dostu bir niteliğe, çeşitliliğe, kapasiteye ve kaliteye kavuşturulması önceliğine hizmet edilecektir. Proje kapsamında Hamamönü esnafı, yöre halkı, ilgili STK lar ve Millî Eğitim Bakanlığı na bağlı okullardaki öğrencilere verilecek kültür turizminin önemine yönelik bilgilendirme seminerleriyle birlikte de turizm alanında girişimcilik kapasitesinin geliştirilmesi önceliğine hizmet edilecektir Projenin kapsadığı bölgede ihtiyaçların belirlenmesi ve sorunların tanımlanması Ankara, Türkiye ye gelen turist sayısı bakımından üst sıralarda yer almamaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığı nın Türkiye Turizm Stratejisi (2023) nde Ankara, İstanbul, İzmir ve Antalya da şehir turizmini geliştirmeye yönelik plan ve projelerin yaşama geçirileceği ifade edilmektedir (Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2007) Aynı raporun Kentsel Ölçekte Markalaşma Stratejisi nde gerçekleştirilmek istenen hedeflerden biri de Zengin kültürel ve doğal değerlere sahip kentlerimizin markalaştırılarak, turistler için bir çekim noktası haline getirilmesi dir. Raporda kentsel ölçekte markalaşmayı sağlamak amacıyla İç ve dış turizmde kültür turizmi hareketini artırmak için her yıl Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından bir şehrin Kültür Turizmi Kenti olarak ilan edilmesi hedeflenmektedir. Yerel halkın somut olmayan ve somut kültürel mirasın değeri ve korunması konusunda bilinçlendirilmesinin sağlanması da planlanmaktadır. Ankara daki müze ziyaretçi sayılarına ve bunların turizm potansiyellerine bakıldığında karşımıza şöyle bir tablo çıkmaktadır yılında en çok ziyaret edilen ilk 10 müze arasında Ankara dan sadece Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi ziyaretçi sayısıyla yer almaktadır (T.C. Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü Verileri 2009). Ankara yı 2010 yılında havayolu ile ziyaret eden yabancı turist sayısı 2011 TUİK Turizm İstatistikleri ne göre kişidir ve Türkiye genelinin sadece %2,08 ini oluşturmaktadır. Havayolu ile Ankara yı ziyaret eden yerli turist sayısı ise kişidir ve Türkiye genelinin %8,5 ine karşılık gelmektedir. Yukarıda yer alan turist sayıları göz önüne alındığında Ankara nın turizm potansiyeli en yüksek olan bölgesinin Altındağ ve dolayısıyla Hamamönü bölgesi olduğu görülmektedir. Turizm işletmeli ve belediye belgeli

199 181 Ek.3. (devam) Müze Proje Metni konaklama tesisi açısından Altındağ ın diğer 25 ilçe içinde en ön sırada yer aldığı görülmektedir. Bunun nedeni ise Ankara nın tarihi kent merkezi olan Ulus ve Ankara Kalesi nin Altındağ İlçesi sınırları içinde yer almasıdır. Bunun yanı sıra Altındağ Belediyesi nin son iki yıldır Hamamönü bölgesinde yapmış olduğu kentsel dönüşüm programı çerçevesinde eski Ankara evleri restore edilerek bölgenin turizm potansiyeli artırılmaya çalışılmıştır. Bu kapsamda belediyenin kültür festivalleri, el sanatları ürünlerinin uygulanıp satıldığı mekânlar, kültür ve sanat evleri gibi birçok faaliyet ile mevcut potansiyel desteklenmeye çalışılmaktadır. Ayrıca Altındağ konaklama mekânı potansiyeli ile ön sıralarda yer almaktadır. Ne var ki, Kültür ve Turizm Bakanlığı nın 2010 yılı istatistiklerine göre 2009 yılında Hamamönü ndeki konaklama mekânlarının doluluk oranı %32,12 seviyesi ile orta sıralarda yer almaktadır. Ortalama konaklama günü ise 1,6 gündür. Bu verilere göre konaklama mekânı fazla olmasına rağmen doluluk oranı ve ortalama kalış süresinin düşük olması mevcut potansiyelin arttırılması açısından bir tehdit oluşturmaktadır. Proje sayesinde Ankara iline bağlı 25 ilçenin ve bu ilçelere bağlı 75 adet köyün kültürel mirası tek bir merkezde (Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi) yani Hamamönü nde ziyaret edilebilir bir hâle gelecektir Hedef grubun(ların) ve Nihai Yararlanıcıların tanımı ihtiyaçları/seçilme nedenleri ve tahmini sayıları. Ankara ya gelen ve kültür turizmine ilgi duyan yerli ve yabancı 20 bin turist: Ankara nın başkent olması, tarihî ve dinî mekânlarındaki yoğunluk, kültürel ve entelektüel altyapısı pek çok turisti çekme potansiyeline sahiptir ancak istatistikler Ankara nın bu potansiyelini tam kapasiteyle kullanamadığını göstermektedir. Kültür turizmine ilgi duyan turistler görsel sanatlar, festivaller ve sanatın diğer alanlarına yönelik organizasyonlara katılmak istemektedir. Bu organizasyonların yapılabilmesi için ise çok katılımlı etkileşimli bir yöntem belirlenmelidir. Projenin yerel aktörler ile gerçekleştireceği faaliyetler sayesinde turistlerin ihtiyaçları karşılanmış olacaktır. Ankara Hamamönü bölgesinde eski Ankara konakları imgesini taşıyan konaklar sayesinde doğal ve tarihî kalıntıları ziyaret etme ihtiyaçları da karşılanmış olacaktır. Kültür turisti endüstriyel ve geleneksel üretim yöntemlerini görmek istemektedir. Ankara SOKÜM Müzesi nde oluşturulacak el sanatları atölyeleri ve yerel aktörlerin müzede düzenleyeceği el sanatları faaliyetleri ile bu ihtiyaçlar karşılanmış olacaktır.

200 182 Ek.3. (devam) Müze Proje Metni Ankara ya gelen turist gruplarını gezdiren 20 turist rehberi: Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü ne göre, dünya genelindeki tüm turizm turlarının % 37 sinin kültür turizmine ait olduğu ve talebin her yıl %15 oranında arttığı tahmin edilmektedir. Toplam turizm talebindeki artışın %3-4 lerde olduğu düşünüldüğünde, kültür turizmindeki artış hızının ne kadar yüksek olduğu ortaya çıkmaktadır. Rehberler ve turizm firmaları da artan bu paydan en yüksek seviyede faydalanmak istemektedir. Hamamönü nünde kurulacak müze turist rehberleri için de bir çekim merkezine dönüştürülecektir. Bu sayede kültür turizmden ekonomik anlamda kazanç sağlayan turizmcilerin de ihtiyaçları karşılanmış olacaktır. Ankara Hamamönü bölgesinde kurulacak olan müze ve yerel aktörler ile yapılacak her türlü işbirliği, proje ve faaliyetler sayesinde turistlerin daha fazla konaklamasına katkı sağlanacak böylelikle hem turist rehberlerinin hem de turizmcilerin kültür turistine olan ihtiyaçları karşılanmış olacaktır. Hamamönü bölgesinde esnaf ve zanaatkâr olarak çalışan 50 kişi: Esnaf ve zanaatkârlar kültür turizminin baş aktörlerindendir. Kültür turisti sayısının artması ile esnaf ve zanaatkârların da ekonomik anlamda gelirlerinde artış olacaktır. Kültür turistinin geleneksel üretim tekniklerine olan ilgisi özellikle zanaatkârların bu sektörden doğrudan pay almasını sağlar. Proje ile esnaf ve zanaatkârlar müze içinde ve gerçekleştirilecek festivallerde kendi sanatlarını icra etme imkânı bulacaklardır. Böylelikle kültür turizmi alanından aldıkları pay artacaktır. Esnaf ve zanaatkârlar sanat yaratmalarında kullanabilmek için daha fazla motife ihtiyaç duyarlar. Daha fazla motifin kullanılması ile gelen turistler için ürün çeşitliliği oluşmuş olur ekonomik olarak gelirler artmış olur. Ankara nın SOKÜM unsurların derlenerek müze ortamına kazandırılması ile esnaf ve zanaatkârlar için üretimlerinde kullanabilecekleri yepyeni yaratıcı motifler ortaya çıkartılacaktır. Böylelikle esnaf ve zanaatkârın ürün çeşitliliği ihtiyacı da karşılanmış olacaktır. M.E.B na bağlı ilk ve orta öğretim öğrencilerinden seçilecek 50 öğrenci: Milli Eğitim Bakanlığı na bağlı 50 öğrencinin kültürel miras alanında bilinçlenmeye, kültürel miras alanlarında kendilerine meslek ya da hobi seçmelerine, toplum içinde sosyal bir kimlik oluşturmalarına ihtiyaçları vardır. Açılacak olan müzede uygulamalı halkbilimi yöntemlerine istedikleri zaman katılabilecekler, müzede bulunan rehberlerden ve masal anlatıcılardan öğrendiklerini sonraki kuşaklara aktarabilecekler, el sanatları atölyelerinde kendilerine meslek ya da hobi seçerek sosyal bir kimlik olarak var olacaklarıdır.

201 183 Ek.3. (devam) Müze Proje Metni Kurum ve kuruluşlarında kültür turizmi ile ilişkili konularda çalışan uzmanlarından seçilecek 20 kişi: Kültür ve Turizm Bakanlığı nda çalışan kişilerin kültür turizmi noktasında eğitilme ve bilinçlenmeye ihtiyaçları vardır. Yirmi uzmanın bilinçlenmesi sayesinde bakanlık nezdinde kültür turizmi politikalarına çeşitlilik gelecektir. Bu nedenle bakanlık uzman personelinin ihtiyacı olan eğitim ortak akıl toplantıları faaliyetleri aracılığıyla giderilecektir. Nihai Yararlanıcılar Ankara halkı, kültür endüstrisi ve kültür turizmi alanında çalışan aktörler, kurum ve kuruluşlar: Ankara halkının kültür turizmi ve bunun getirilerinden olan temiz çevre. Altyapı ve ulaşım sorunlarının giderilmesi gibi ihtiyaçları vardır. Bu ihtiyaçlar proje sonucunda kültür turizmi potansiyelinin artması, kurumlarda kültür turizmi bilincinin yükselmesi ve buna göre politikalar üretmeleri ile giderilmiş olacaktır Projenin İlgili Olduğu Çevre ve Pazar Durumu: Pazarın ve çevrenin büyüklüğü, arz/talep durumu, rekabet ortamı, geleceği/potansiyeli hakkında bilgi veriniz. Ankara, Türkiye Cumhuriyetinin başkenti olması, kültür tarihi açısından önemli bir noktada bulunması ve pek çok manevi mekânı bünyesinde barındırması bakımından önemli bir kültür turizmi potansiyeline sahiptir. Ne var ki, Ankara nın bu potansiyeli layıkıyla kullanılamamaktadır. Ankara pek çok tarihî ve kültürel alan ve müze bakımından kültür turizmi ve müze turizmi açısından önemli bir kenttir. Ankara da toplam 1886 adet tescilli taşınmaz kültür varlığı ve 563 tescilli sit alanı bulunmaktadır yılında 334 bin 560'ı yabancı 767 bin 465 turistin geldiği başkente, 2010 yılında 407 bin 502'si yabancı olmak üzere 921 bin 607 kişi gelmiştir. Ancak bu rakamların turist çeken diğer kentlerimizle kıyaslandığında tatmin edici olmadığı açıkça görülebilir. Türkiye de Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi bulunmamaktadır. Dolayısıyla projeyle kurulacak müze Türkiye nin ilk somut olmayan kültürel miras müzesi olacaktır. Bundan dolayı kurulacak müzeyle müzecilik alanında yeni bir Pazar açılacaktır. Altındağ Belediyesi ile Gazi Üniversitesi Türk Halkbilimi Araştırma ve Uygulama Merkezi yine Altındağ bölgesinde Türkiye genelinde bir somut olmayan kültürel miras müzesi (açık hava müzesi) kurmak için görüşmelere devam etmektedir. Bu proje kapsamında kurulacak Ankara Somut

202 184 Ek.3. (devam) Müze Proje Metni Olmayan Kültürel Miras Müzesi daha sonra kurulacak Türkiye nin Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi ne de kaynaklık edecektir İhtiyaç Duyulan Altyapı: Proje kapsamında ilave ihtiyaçlar var mıdır? (İnşaat/tadilat,, insan kaynakları, markalar ve değerler, gerekli kamu hizmetlerine erişim imkânlar vs.) Varsa bu gereksinimler nasıl karşılanacaktır? Proje kapsamında oluşturulması planlanan müzenin kullanım hakkı, Altındağ Belediyesi tarafından Gazi Üniversitesi ne verilmiştir. Kullanım hakkının verildiğine dair belge projenin ekler kısmında yer almaktadır. Projenin akademik altyapısının tamamı Gazi Üniversitesi tarafından kurulacak müzeye ilişkin lojistik altyapılar da Altındağ Belediyesi tarafından karşılanacaktır Yasal Yükümlülükler: Projenin uygulanması için gerekli hukuki/bürokratik şartlar var mıdır? (İzin, ruhsat, lisans, yetki belgesi, vb) Projenin uygulanabilmesi için herhangi bir izin ya da ruhsat gerekmemektedir. Altındağ Belediyesi yasal süreçlerde yaşanabilecek sıkıntılarda Gazi Üniversitesi ne destek verecektir

203 185 Ek.4 Anket Formu Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması ve Aktarımında Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nin Rolü Anket 1 Sayın Katılımcı, Bilimsel bir çalışma için yapılan bu anket; müzeyi ziyaret eden kişilerin deneyimlerine ilişkin yapılacak değerlendirmeler ışığında somut olmayan kültürel miras değerlerinin korunmasında Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nin işlevini ve önemini belirlemek amacıyla oluşturulmuştur. Anket müze gezisi öncesi ve sonrası olmak üzere iki aşamalı gerçekleştirilecektir. Vereceğiniz cevaplar, bilimsel amaçlar doğrultusunda, gizlilik ilkelerine bağlı kalınarak değerlendirilecektir. Soruları dikkatlice okuyup size en yakın gelen cevabı veriniz. Araştırmanın başarıyla sonuçlanması, sizlerin sorulara tam ve doğru cevaplar vermenizle mümkün olacaktır. İlginize teşekkür ederim. Çiğdem Şimşek - Gazi Üniversitesi -Türk Halk Bilimi- Yüksek Lisans Tezli Programı cigdemsimsek89@gmail.com 1. Eğitim durumunuz? İlköğretim Lise Ön Lisans Lisans Lisans Üstü Hiçbiri 2. Mesleğiniz? İşçi Memur Emekli Serbest Meslek Esnaf Öğrenci Öğretmen Çalışmıyor Diğer

204 186 Ek.4. (devam) Anket Formu 3. Ne sıklıkla müze gezisi yapıyorsunuz? Ayda bir Üç ayda bir Altı ayda bir Yılda bir Daha seyrek 4. Somut Olmayan Kültürel Miras terimini daha önce duydunuz mu? Evet duydum Hayır duymadım 5. Somut Olmayan kültürel miras ifadesi ve içeriği hakkında bir bilginiz var mı? Evet biliyorum Bilmiyorum Biraz bilgim var Duydum ama içeriğini bilmiyorum 6. Somut olmayan kültürel miras hakkında bilginiz varsa bu bilgiyi nereden edindiniz? ( Bilginiz yoksa bu soruyu cevaplamayınız) Yazılı kaynaklardan Sosyal medyadan Turist rehberlerinden Aile veya arkadaş çevremden Öğretmenlerimden 7. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi ne nasıl geldiniz? Tesadüfen gördüm Birinin tavsiyesi üzerine Sosyal medyada ( internet vb) gördüm. 8. Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi denildiğinde aklınıza gelen ilk şey nedir? Soyut kültürel mirasların olduğu müze Eğlenceli bir müze Önemsiz bir müze Farklı bir müze Bir fikrim yok

205 187 Ek.4. (devam) Anket Formu 9. Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi nde ne görmeyi hayal ediyorsunuz? Tarihi eserler ( Arkeolojik) Etnografik kültürel nesneler( objeler, kıyafetler vb.) Sözlü kültürel değerler ve anlatımları Etkinlikler, gösteriler vb. Bir fikrim yok, nasıl bir yer olduğunu merak ediyorum. 10. Bu müzeyi ziyaret etme amacınız nedir? ( Çoklu seçebilirsiniz) Kültürel gelişim Boş zaman değerlendirme Özel ilgi Ödev araştırma Merak Bilgilenme Diğer 11. Bu müzeye ilk ziyaretiniz mi? Evet, ilk kez geldim Hayır, daha önce gelmiştim Teşekkür ederim, anketin ilk aşaması bitti müze gezisine başlayabilirsiniz Anket Daha önce böyle bir müze gezmiş miydiniz? Evet gezdim Hayır gezmedim Tam olarak aynı olmasa da benzer bir müze gezdim 15. Bu müze ziyaretim beni zaman tüneli içinde kültürel yolculuğa çıkaran bilgilendirici ve öğretici bir deneyim oldu. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım

206 188 Ek.4. (devam) Anket Formu 16.Bu müzeye yapmış olduğum ziyaret boş zamanımı değerlendirme hususunda beklentilerimi karşılayan bir deneyim oldu. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım 17. Bu müze ziyaretimi başkalarıyla paylaşacağım. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım 18. Bu müze ziyaretimden sonra yakınlarımı ziyarete teşvik edeceğim. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım 19. Bu müze deneyiminizi hangi sosyal medya sitesinde paylaşırsınız. Facebook Twitter İnstagram Bloglar Booking.com Tripadvisor Foursquare Diğer Sosyal medyada paylaşmam 20. Müze gezisi sonrası somut olmayan kültürel mirasın ne olduğu ve içeriği hakkında bilgi sahibi oldum. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım

207 189 Ek.4. (devam) Anket Formu 21. Müze gezisi deneyiminiz ardından somut olmayan kültürel mirasın size göre en ilgi çekici unsuru hangisidir? Sözlü gelenekler ve anlatımlar(masallar, efsaneler, halk hikayeleri vb.) Gösteri sanatları (Aşıklık geleneği, Karagöz, Meddah, halk oyunları, orta oyunu, çocuk oyunları vb.) Toplumsal uygulamalar, ritüel ve şölenler (düğün, hıdırellez, nevruz vb.) Doğa ve evrenle ilgili uygulamalar (geleneksel yemekler, halk hekimliği) El sanatları ( Geleneksel meslekler ) 22. Müze gezisi sonrası somut olmayan kültüre dair en akılda kalıcı deneyiminiz nedir? Tarih gözümün önünde canlandı Geçmişi hatırlamak iç huzurumu arttırdı Kültürel mirasımızın zenginliğini keşfettim Kültürüme yoğunlaşmam gerektiğini düşündüm Herhangi bir deneyimim olmadı 23. Müze gezisi sonrası Somut Olmayan kültürel mirasların korunması, yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılmasının son derece önemli olduğunu anladım. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım 24. Müze, yerel geleneklerin kavranmasını mümkün kılmaktadır. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım 25. Müze, geçmiş ile bugün arasında bağlantı kurmaktadır. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım

208 190 Ek.4. (devam) Anket Formu 26. Müze kültürel mirasın unutulmaya yüz tutmuş unsurları ile ilgili farkındalık yaratma çabasında olan ve bunu başaran bir kurumdur. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım 27. Müzenin rehber eşliğinde anlatılması daha sağlıklı bilgi edinmemi ve verimli vakit geçirmemi sağladı. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım 28. Müzede izlediğim uygulamalı anlatımlar ve gösteriler ( Karagöz, Kukla, Masal Anlatımı vb. ) anlatılanları daha iyi anlamamı, somut olmayan kültürel mirası öğrenmemi ve keyifli vakit geçirmemi sağladı. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım 29. Müze Türk kültürüne dair somut olmayan kültürel miras değerlerinin yaşatılmasını ve gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlamaktadır. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım 30. Müze gezisinden memnun kaldım Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım

209 191 Ek.4. (devam) Anket Formu 31. Müze personelinin davranış ve tutumu olumluydu Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım 32. Bu müze gezdiğim diğer müzelerden çok farklıydı. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım 33. Somut olmayan kültürel mirasın yaşatıldığı bu tarz müzelerinin sayılarının artmasını ve her yerde kurulmasını istiyor bu durumu kültürümüzün yaşatılması için gerekli görüyorum. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım 34. Müze, kürselleşen dünya düzeninde kültürel değerlerimizin korunması ve yaşatılması açısından önemlidir. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım 35. Müzenin her yaştan kişinin eğitim ve öğretimine büyük katkısı vardır. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım

210 192 Ek.4. (devam) Anket Formu 36. Özellikle ilköğretim, lise ve üniversite düzeyinde ki genç nesillerin kültürel değerlerimizi öğrenmeleri için bu müzeye gelmelerini faydalı buluyorum. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım 37. Diğer camekan arkası envanter müzeciliğinden farklı uygulamalı halk bilimi müzecilik anlayışına sahip olan bu müzeyi başarılı buldum. Kesinlikle katılıyorum Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle katılmıyorum Kararsızım 38. Müzeyi gezmeden önceki beklentileriniz ile gezi sonrasında edindiğiniz deneyimi karşılaştırırsanız müzeye ve önemine dair neler söylersiniz? 39. Müze hakkında fikir, görüş, öneri ve şikâyetleriniz varsa belirtebilirsiniz... Cevapladığınız için teşekkür ederim.

211 193 ÖZGEÇMİŞ Kişisel Bilgiler Soyadı, adı: ŞİMŞEK, Çiğdem Uyruğu: TC Doğum tarihi ve yeri: Gümüşhane Medeni hali: Bekâr Telefon: Faks : - e-posta: cigdemsimsek89@gmail.com Eğitim Derecesi Okul/Program Mezuniyet yılı Yüksek lisans Gazi Üniversitesi/Türk Halk Bilimi Bölümü Devam Ediyor Lisans Gazi Üniversitesi/ Türk Halk bilimi Bölümü 2011 Lise Gümüşhane Çok Programlı Lisesi 2006 İş Deneyimi Yıl Çalıştığı Yer Görev devam ediyor Gazi Üniversitesi/Altındağ Belediyesi Yönetici Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi Beşinci Mevsim Organizasyon LTD. ŞTİ. Koordinatör 2012 Esnaf ve Sanatkârlar Derneği Basın Danışmanlığı Gazi Üniversitesi Müze Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi Araştırmacısı Yabancı Dili İngilizce

212 194 Yayınlar Bildiriler Somut Olmayan Kültürel Miras Bağlamında Yaşayan Kazan Kültürü 2. Uluslararası Ankara-Kazan ve Çevresi Halk Kültürü Sempozyumu ve Uluslararası Sanat Çalıştayı, Ankara, Ekim, 2013 Uygulamalı Halk Bilimi Müzeciliği Bağlamında "Ankara Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi, Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Genç Akademisyenler Sempozyumu, Ankara, Kasım, 2014 Ankara- Gazi Üniversitesi Somut Olmayan Kültürel Miras Müzeleri Ve Uygulama Modelleri, Boğaziçi Üniversitesi&İstanbul Üniversitesi, II. Uluslararası Üniversite Müzeleri Birliği Konferansı, İstanbul, Mayıs 2015 Çeviriler Burke, Peter. Tarih ve Halk Bilimi: Tarih Yazımıyla İlgili Bir Araştırma Halk Biliminde Kuramlar ve Yaklaşımlar 4, Geleneksel Yay., Ankara, 2014 Tanıtmalar Oğuz, M. Öcal( Ed) Ankara nın Somut Olmayan Kültürel Mirası Kitap Tanıtımı, Milli Folklor Dergisi, Cilt 13, Sayı 104, 2014

213 GAZİ GELECEKTİR...

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK HALKBİLİMİ ANABİLİM DALI

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK HALKBİLİMİ ANABİLİM DALI T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK HALKBİLİMİ ANABİLİM DALI UNESCO YAŞAYAN İNSAN HAZİNELERİ ULUSAL SİSTEMLERİ NİN, SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MİRASIN YAŞATILMASINA VE GELECEK KUŞAKLARA AKTARILMASINA

Detaylı

SOSYAL VE KÜLTÜREL HAYAT ANASINIFI FAALİYET TAKVİMİ

SOSYAL VE KÜLTÜREL HAYAT ANASINIFI FAALİYET TAKVİMİ ANASINIFI SOSYAL VE KÜLTÜREL HAYAT SOSYAL VE KÜLTÜREL HAYAT ANASINIFI FAALİYET TAKVİMİ 21 Eylül Veli Toplantısı Anasınıfı Zümresi Okul İçi 10 Ekim Malatya Park AVM Anasınıfı Zümresi Okul Dışı 26 Ekim Aileler

Detaylı

UNESCO Kültür Sektörü. İrem ALPASLAN UNESCO Türkiye Millî Komisyonu Kültür Sektör Uzmanı. 31 Ekim - 1 Kasım 2014, Antalya

UNESCO Kültür Sektörü. İrem ALPASLAN UNESCO Türkiye Millî Komisyonu Kültür Sektör Uzmanı. 31 Ekim - 1 Kasım 2014, Antalya UNESCO Kültür Sektörü İrem ALPASLAN Kültür Sektör Uzmanı 31 Ekim - 1 Kasım 2014, Antalya Sunum Planı: UNESCO (Kuruluş) Sözleşmesinde Kültür Geçmişten Bugüne Kültür Sektörü Önceliklerinin Gelişimi Genel

Detaylı

56. ULUSLARARASI AKŞEHİR NASREDDİN HOCA ANMA VE MİZAH GÜNLERİ PROGRAMI 5 TEMMUZ 2014 PAZAR

56. ULUSLARARASI AKŞEHİR NASREDDİN HOCA ANMA VE MİZAH GÜNLERİ PROGRAMI 5 TEMMUZ 2014 PAZAR 56. ULUSLARARASI AKŞEHİR NASREDDİN HOCA ANMA VE MİZAH GÜNLERİ PROGRAMI 5 TEMMUZ 2014 PAZAR 10.00 Geleneksel Dellal ın Halkı Etkinliğe Daveti Akşehir Belediyesi Sıra Yarenleri 12.30 Kur an-ı Kerim Ziyafeti

Detaylı

Aziz Ogan: Kültürel ve Tarihsel Hazinelerin İzinde Bir Arkeolog ve Müzeci

Aziz Ogan: Kültürel ve Tarihsel Hazinelerin İzinde Bir Arkeolog ve Müzeci Eylül 2017 Aziz Ogan: Kültürel ve Tarihsel Hazinelerin İzinde Bir Arkeolog ve Müzeci Aziz Ogan, 30 Aralık 1888 tarihinde Edremitli Hacı Halilzade Ahmed Bey'in oğlu olarak İstanbul'da dünyaya geldi. Kataloglama

Detaylı

KENT TARİHİ VE TANITIMI DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Dr. Evren Dayar

KENT TARİHİ VE TANITIMI DAİRESİ BAŞKANLIĞI. Dr. Evren Dayar KENT TARİHİ VE TANITIMI DAİRESİ BAŞKANLIĞI Dr. Evren Dayar ABB MÜZE VE KÜTÜPHANELERİ ANTALYA OYUNCAK MÜZESİ Müzede 1860 lardan 1970 li yıllara kadar üretilmiş yaklaşık 3.000 oyuncak sergileniyor. ABB MÜZE

Detaylı

FOLKLOR (ÖRNEK: 2000: 15)

FOLKLOR (ÖRNEK: 2000: 15) FOLKLOR Folklor, bir ülke ya da belirli bir bölge halkına ilişkin maddi ve manevi alandaki kültürel ürünleri konu edinen, bunları kendine özgü yöntemleriyle derleyen, sınıflandıran, çözümleyen, yorumlayan

Detaylı

MMKD Stratejik İletişim Planı Araştırma Sonuçları

MMKD Stratejik İletişim Planı Araştırma Sonuçları MMKD Stratejik İletişim Planı Araştırma Sonuçları 29 Mayıs 2013 tarihinde MMKD Stratejik İletişim Planı nı oluşturmak amacıyla bir toplantı yapıldı. Toplantının ardından, dernek amaç ve faaliyetlerinin

Detaylı

OKULLAR YENİ YAŞAM ALANLARIMIZ

OKULLAR YENİ YAŞAM ALANLARIMIZ OKULLAR HAYAT OLSUN OKULLAR YENİ YAŞAM ALANLARIMIZ Okullarımız halka açıldı Okullar eğitim-öğretim saatleri dışında; akşam saatleri, hafta sonları ve yaz aylarında halkımızın hizmetine açıldı. Derslikler,

Detaylı

BATMAN VALİLİĞİ PROJELER KOORDİNASYON MERKEZİ SODES PROJELERİ

BATMAN VALİLİĞİ PROJELER KOORDİNASYON MERKEZİ SODES PROJELERİ BATMAN VALİLİĞİ PROJELER KOORDİNASYON MERKEZİ AMAÇ HEDEF GRUP Çocuklar ve gençlerin kültürel ve sanatsal becerilerini geliştirerek, kültür ve sanat alanında gelişimine katkıda bulunmak ve onları kültür

Detaylı

II. ULUSLARARASI TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR KONGRESİ ÖZEL BÖLÜMÜ

II. ULUSLARARASI TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR KONGRESİ ÖZEL BÖLÜMÜ II. ULUSLARARASI TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR KONGRESİ ÖZEL BÖLÜMÜ II. ULUSLARARASI TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR KONGRESİ NİN ARDINDAN Pınar FEDAKÂR* Dünyadaki siyasal, sosyal, ekonomik ve kültürel gelişmelerin çok hızla

Detaylı

Somut Olmayan Kültürel Miras. İrem ALPASLAN

Somut Olmayan Kültürel Miras. İrem ALPASLAN Somut Olmayan Kültürel Miras İrem ALPASLAN Sunum Planı Somut Olmayan Kültürel Miras Sözleşme Öncesinde Önemli Süreçler Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi Sözleşme Madde 2: Tanımlar Listeler

Detaylı

Somut Olmayan Kültürel Miras (SOKÜM) İhtisas Komitesi. Prof. Dr. Öcal OĞUZ Komite Başkanı

Somut Olmayan Kültürel Miras (SOKÜM) İhtisas Komitesi. Prof. Dr. Öcal OĞUZ Komite Başkanı Somut Olmayan Kültürel Miras (SOKÜM) İhtisas Komitesi Prof. Dr. Öcal OĞUZ Komite Başkanı Komite Üyeleri Komite Başkanı: Prof. Dr. M. Öcal OĞUZ Gazi Üniversitesi Türk Halk Bilimi Bölümü Öğretim Üyesi Başkan

Detaylı

Tiyatro Gösterisi Su Damlası Sabancı Müzesi Gezimiz Öğretmenler Günü Kutlamamız Yılbaşı Kermesimiz Bahar Kermesimiz Yardım Kampanyamız

Tiyatro Gösterisi Su Damlası Sabancı Müzesi Gezimiz Öğretmenler Günü Kutlamamız Yılbaşı Kermesimiz Bahar Kermesimiz Yardım Kampanyamız Bülten Tarihi 17 Haziran 2016 Yıl boyunca öğrencilerimizin ve velilerimizin beklentilerini karşılamak ve okulumuz ile ailelerimizin arasındaki bağı daha da kuvvetlendirmek üzere çalışmalar yaptık. Okul

Detaylı

BULUNDUĞUMUZ MEKAN VE ZAMAN

BULUNDUĞUMUZ MEKAN VE ZAMAN 3. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ BULUNDUĞUMUZ MEKAN VE ZAMAN (28 Ekim 2013-13 Aralık 2013) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında 28 Ekim 2013-13 Aralık 2013 tarihleri arasında işlediğimiz

Detaylı

Uygulamalı Halkbilimi Araştırmaları DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

Uygulamalı Halkbilimi Araştırmaları DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Uygulamalı Halkbilimi Araştırmaları DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Konular Uygulamalı Halkbilimi Araştırmaları Dersin Değerlendirilmesi Öğrenci sorularının cevaplanması DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2 Halkbiliminde 20. yüzyılın

Detaylı

Trakya Kalkınma Ajansı. Tarihi Kentler Birliği Bilgi Notu

Trakya Kalkınma Ajansı.  Tarihi Kentler Birliği Bilgi Notu Trakya Kalkınma Ajansı www.trakyaka.org.tr Tarihi Kentler Birliği Bilgi Notu EDİRNE YATIRIM DESTEK OFİSİ TARİHİ KENTLER BİRLİĞİ Hazırlayan Işık OCAKLI İçindekiler Trakya Kalkınma Ajansı Tarihi Kentler

Detaylı

AVRUPA MİRAS GÜNLERİ. Umut Özdemir. Kültür ve Turizm Uzmanı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı

AVRUPA MİRAS GÜNLERİ. Umut Özdemir. Kültür ve Turizm Uzmanı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı AVRUPA MİRAS GÜNLERİ Umut Özdemir Kültür ve Turizm Uzmanı T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Avrupa Miras Günleri fikri Fransa da 1984 yılında başlatılan Kapıları Açık Anıtlar tasarısının tüm Avrupa ya yayılmasının

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı: Bahar GÜDEK Doğum Tarihi: 30 Ekim 1977 Öğrenim Durumu: Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Güzel Sanatlar Fakültesi Erciyes Üniversitesi 1996-2000 Müzik

Detaylı

ÇAVDARHİSAR KAYMAKAMLIĞI AİZANOİ ANTİK KENTİ TANITIM ÇALIŞMALARI RAPORU

ÇAVDARHİSAR KAYMAKAMLIĞI AİZANOİ ANTİK KENTİ TANITIM ÇALIŞMALARI RAPORU ÇAVDARHİSAR KAYMAKAMLIĞI AİZANOİ ANTİK KENTİ TANITIM ÇALIŞMALARI RAPORU Ömer BİLGİN Çavdarhisar Kaymakamı 2011 AIZANOI Binlerce yıl öncesine dayanan tarihi, eşsiz mimari eserleri, dünyanın pek çok ilklerini

Detaylı

55. ULUSLARARASI AKŞEHİR NASREDDİN HOCA ANMA VE MİZAH GÜNLERİ PROGRAMI

55. ULUSLARARASI AKŞEHİR NASREDDİN HOCA ANMA VE MİZAH GÜNLERİ PROGRAMI 55. ULUSLARARASI AKŞEHİR NASREDDİN HOCA ANMA VE MİZAH GÜNLERİ PROGRAMI 4 TEMMUZ 2014 CUMA 10.00 Geleneksel Dellal ın Halkı Etkinliğe Daveti Akşehir Belediyesi Sıra Yarenleri 12.00 Kur an-ı Kerim Ziyafeti

Detaylı

27-29 NİSAN 2017 HERITAGE RESTORASYON ARKEOLOJİ MÜZECİLİK TEKNOLOJİLERİ FUARI ve KONFERANSI

27-29 NİSAN 2017 HERITAGE RESTORASYON ARKEOLOJİ MÜZECİLİK TEKNOLOJİLERİ FUARI ve KONFERANSI 2017 27-29 NİSAN 2017 HERITAGE RESTORASYON ARKEOLOJİ MÜZECİLİK TEKNOLOJİLERİ FUARI ve KONFERANSI AYŞEGÜL SELÇUKİ ARKEOLOG-MÜZEBİLİMCİ İZMİR TİCARET TARİHİ MÜZESİ 02.05.2017 27-29 NİSAN 2017 HERITAGE, RESTORASTON,

Detaylı

UNESCO Dünya Mirası. http://whc.unesco.org/en/list/

UNESCO Dünya Mirası. http://whc.unesco.org/en/list/ UNESCO Dünya Mirası UNESCO Dünya Miras Listesi, Dünya Miras Komitesi nin üstün evrensel değere sahip olduğunu onayladığı kültürel, doğal ve karma miras alanlarını içermektedir. 802 si kültürel, 197 si

Detaylı

KAYSERİ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ (KAYHAM) STRATEJİK PLAN ( )

KAYSERİ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ (KAYHAM) STRATEJİK PLAN ( ) KAYSERİ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ (KAYHAM) STRATEJİK PLAN (2014 2016) MİSYON Kayseri nin geçmişini doğru anlayarak, bugünü verimli/iyi değerlendirerek ve geleceğini akıllı planlayarak, Kayseri nin

Detaylı

EK-2: İnşaat Mühendisliği Öğrenci Anketi

EK-2: İnşaat Mühendisliği Öğrenci Anketi 80 EK-2: İnşaat Mühendisliği Öğrenci Anketi Sayın İnşaat Mühendisi Adayı, İnşaat Mühendisliği Eğitimi Kurulu, İMO 40. Dönem Çalışma Programı çerçevesinde İMO Yönetim Kurulu nca İnşaat Mühendisliği Eğitimi

Detaylı

BÜYÜKPARK SOSYAL ODAKLI KAFETERYA TASARIMI

BÜYÜKPARK SOSYAL ODAKLI KAFETERYA TASARIMI ISS EYLÜL BÜYÜKPARK SOSYAL ODAKLI KAFETERYA TASARIMI 2 YA AR Ü ERS TES M MARLIK FAKÜLTES MIMARLIK E E RE TASARIMI B LÜMÜ 3 Y M O AT LA B B B BİF (Bornova İçin Fikirler) Bir kenti tasarlamak, o kent için

Detaylı

KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ KARADENİZ ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ

KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ KARADENİZ ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ KARADENİZ ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ Karadeniz Teknik Üniversitesi Karadeniz Araştırmaları Enstitüsü tarafından hazırlanacak olan Doğu Karadeniz Kültür Araştırmaları Serisi isimli

Detaylı

MALİ DESTEK PROGRAMI SAMSUN

MALİ DESTEK PROGRAMI SAMSUN Yeşil Yol Güzergâhındaki Kültür-Turizm ve Altyapı Yatırımlarının Desteklenmesi MALİ DESTEK PROGRAMI SAMSUN (Kar Amacı Gütmeyen Kurum ve Kuruluşlar için) KAYS Üzerinden Son Başvuru: 26.03.2018 Saat 23:59

Detaylı

Yrd.Doç.Dr. Serap YÜKRÜK GİRİŞ. Geleneksel Türk Müziği

Yrd.Doç.Dr. Serap YÜKRÜK GİRİŞ. Geleneksel Türk Müziği GELENEKSEL TÜRK MÜZİĞİYLE AMATÖR OLARAK İLGİLENEN BİREYLERİN ORTAÖĞRETİM DERS SÜREÇLERİNDE YER ALAN GELENEKSEL ÖĞRETİ VE UYGULAMALARI DEĞERLENDİRME DURUMLARI Yrd.Doç.Dr. Serap YÜKRÜK GİRİŞ Sanat eğitiminin

Detaylı

MİLLETLERARASI MÜZELER K0NSEYİ (İCOM) TÜRKİYE MİLLİ KOMİTESİ YÖNETMELİĞİ

MİLLETLERARASI MÜZELER K0NSEYİ (İCOM) TÜRKİYE MİLLİ KOMİTESİ YÖNETMELİĞİ 605 MİLLETLERARASI MÜZELER K0NSEYİ (İCOM) TÜRKİYE MİLLİ KOMİTESİ YÖNETMELİĞİ Bakanlar Kurulu Kararının Tarihi : 16.11.1970, No : 7/1600 Dayandığı Kanunun Tarihi : 20.5.1946, No : 4895 Yayımlandığı R. Gazetenin

Detaylı

ERASMUS+ PROJESİ THE LAKES İN OUR LİVES

ERASMUS+ PROJESİ THE LAKES İN OUR LİVES ERASMUS+ PROJESİ THE LAKES İN OUR LİVES PROJE FİKRİNİN ORTAYA ÇIKIŞI Okulun vizyonuna katkı olarak proje ihtiyacı Kurumsal birikim Okul yönetimiyle koordinasyon Öğretmen ve öğrenci profili Proje adı :

Detaylı

Müze Profesyonelleri için Eğitim Modülü. Prof. Dr. Ayşe Çakır İlhan*

Müze Profesyonelleri için Eğitim Modülü. Prof. Dr. Ayşe Çakır İlhan* Müze Profesyonelleri için Eğitim Modülü Prof. Dr. Ayşe Çakır İlhan* Projenin Ortakları: Kültür ve Turizm Bakanlığı,Ankara Üniversitesi, Etnoğrafya Müzesi, TURKKAD,Euro Innovanet-İtalya, Ironbridge George

Detaylı

Seyitgazi ve Turizm Gürcan Banger

Seyitgazi ve Turizm Gürcan Banger Seyitgazi ve Turizm 31 Ağustos 2013 Seyitgazi 2 Elimizde ne var? Seyitgazi, ağırlıklı potansiyel olarak değerlendirilmeyi bekleyen inanç turizmi, tarih turizmi, doğa ve köy turizmi, dış alan sporları turizmi

Detaylı

TÜRKSOY ÜYESİ ÜLKELER UNESCO MİLLÎ KOMİSYONLARI İKİNCİ TOPLANTISI ÇALIŞMA RAPORU

TÜRKSOY ÜYESİ ÜLKELER UNESCO MİLLÎ KOMİSYONLARI İKİNCİ TOPLANTISI ÇALIŞMA RAPORU TÜRKSOY ÜYESİ ÜLKELER UNESCO MİLLÎ KOMİSYONLARI İKİNCİ TOPLANTISI ÇALIŞMA RAPORU (16 17 Eylül 2011, Kazan, Tataristan Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu) Tataristan Cumhuriyeti (RF) Kültür Bakanlığı ve Uluslararası

Detaylı

KENDİMİZİ İFADE ETME YOLLARIMIZ

KENDİMİZİ İFADE ETME YOLLARIMIZ 4. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ KENDİMİZİ İFADE ETME YOLLARIMIZ (16 Aralık 2013-24 Ocak 2014) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında 16 Aralık 2013-24 Ocak 2014 tarihleri arasında

Detaylı

Gaziler ve Şehitler Derneği Ziyaretimiz

Gaziler ve Şehitler Derneği Ziyaretimiz Gaziler ve Şehitler Derneği Ziyaretimiz 31.05.2016 tarihinde gerçekleştirmiş olduğumuz Yabancı Dil Festivali nde elde ettiğimiz geliri Gaziler ve Şehitler Derneği Kayseri şubesine bağışlamak üzere ziyarette

Detaylı

İLETİŞİMDE TASARIM TASARIMDA İLETİŞİM KONULU ULUSLARARASI KATILIMLI SEMPOZYUM VE SERGİ GERÇEKLEŞTİ

İLETİŞİMDE TASARIM TASARIMDA İLETİŞİM KONULU ULUSLARARASI KATILIMLI SEMPOZYUM VE SERGİ GERÇEKLEŞTİ İLETİŞİMDE TASARIM TASARIMDA İLETİŞİM KONULU ULUSLARARASI KATILIMLI SEMPOZYUM VE SERGİ GERÇEKLEŞTİ Dumlupınar Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Bölümü, yaklaşık bir yıllık hazırlık sürecinin

Detaylı

1. Kültürel Miras Yönetiminde Çağdaş Yaklaşımlar. 2. Türkiye de Kültürel Mirasın Anlamı ve Yönetimi

1. Kültürel Miras Yönetiminde Çağdaş Yaklaşımlar. 2. Türkiye de Kültürel Mirasın Anlamı ve Yönetimi 1. Kültürel Miras Yönetiminde Çağdaş Yaklaşımlar 2. Türkiye de Kültürel Mirasın Anlamı ve Yönetimi 3. Türkiye de Kültürel Miras Politikaları ve Uygulama Araçları 4. Dünya da ve Türkiye de Alan Yönetimi

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı: Handan ÖZSIRKINTI KASAP 2. İletişim: 1230 3. Ünvanı: Yrd. Doç. 4. Öğrenim Durumu: Sanatta Yeterlik (Doktora) Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Yüksek Lisans Güzel Sanatlar Fakültesi

Detaylı

ÖĞRENCİLER AB'Yİ ÖĞRENİYOR PROJESİ 14 Nisan 2015 Kocaeli Tanıtım Konferansı BASIN DUYURUSU

ÖĞRENCİLER AB'Yİ ÖĞRENİYOR PROJESİ 14 Nisan 2015 Kocaeli Tanıtım Konferansı BASIN DUYURUSU ÖĞRENCİLER AB'Yİ ÖĞRENİYOR PROJESİ 14 Nisan 2015 Kocaeli Tanıtım Konferansı BASIN DUYURUSU T.C. Milli Eğitim Bakanlığı AB Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü nün 2011 yılı IPA-I (IPA - Katılım Öncesi Mali Destek

Detaylı

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK HALKBİLİMİ ANABİLİM DALI

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK HALKBİLİMİ ANABİLİM DALI T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK HALKBİLİMİ ANABİLİM DALI UNESCO NUN 1989 TARİHLİ POPÜLER VE GELENEKSEL KÜLTÜRÜN KORUNMASI TAVSİYE KARARI NIN HALKBİLİMİ ÇALI MALARINA ETKİSİ Hazırlayan

Detaylı

VEGA ANAOKULU 4 YAŞ GÖKKUŞAĞI SINIFI KUKLALAR NELER SÖYLÜYOR SORGULAMA ÜNİTESİ BÜLTENİ DİSİPLİNLERÜSTÜ TEMA

VEGA ANAOKULU 4 YAŞ GÖKKUŞAĞI SINIFI KUKLALAR NELER SÖYLÜYOR SORGULAMA ÜNİTESİ BÜLTENİ DİSİPLİNLERÜSTÜ TEMA VEGA ANAOKULU 4 YAŞ GÖKKUŞAĞI SINIFI KUKLALAR NELER SÖYLÜYOR SORGULAMA ÜNİTESİ BÜLTENİ DİSİPLİNLERÜSTÜ TEMA KENDİMİZİ İFADE ETME YOLLARIMIZ: Düşünceleri, duyguları, doğayı, kültürü, inançları, değerleri

Detaylı

Köy Seyirlik Oyunlarında İnsan, Doğa ve Topluluk İlişkisi

Köy Seyirlik Oyunlarında İnsan, Doğa ve Topluluk İlişkisi Köy Seyirlik Oyunlarında İnsan, Doğa ve Topluluk İlişkisi Yazar Ezgi Metin Basat Kapak Fotoğrafı Prof. Dr. M. Muhtar Kutlu Arşivi nden ISBN: 978-605-9247-83-2 1. Baskı Kasım, 2017 / Ankara 100 Adet Yayınları

Detaylı

SONUÇ RAPORU. CYF Fuarcılık A.Ş.

SONUÇ RAPORU. CYF Fuarcılık A.Ş. SONUÇ RAPORU Bitki sektörünün dev buluşması bu yılda 28 Kasım - 01 Aralık 2013 tarihleri arasında, İstanbul Fuar Merkezi nde gerçekleşti. Kıtaların buluşma noktası İstanbul da 21 farklı ülkeden gelen 286

Detaylı

Birgi; Aydınoğlu Beyliğine başkentlik yapmış, anıtsal yapıları, geleneksel sivil mimarisiyle tarihin her döneminde önemini korumuş, yerli ve yabancı

Birgi; Aydınoğlu Beyliğine başkentlik yapmış, anıtsal yapıları, geleneksel sivil mimarisiyle tarihin her döneminde önemini korumuş, yerli ve yabancı Birgi; Aydınoğlu Beyliğine başkentlik yapmış, anıtsal yapıları, geleneksel sivil mimarisiyle tarihin her döneminde önemini korumuş, yerli ve yabancı gezginlerin, bilim çevrelerinin sürekli ilgi odağı olmuş

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...7 KISALTMALAR...11 GİRİŞ...13

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...7 KISALTMALAR...11 GİRİŞ...13 İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...7 KISALTMALAR...11 GİRİŞ...13 BİRİNCİ BÖLÜM EVLİYA ÇELEBİ VE SEYAHATNAME 1.1. EVLİYA ÇELEBİ NİN HAYATI...17 1.2. EVLİYA ÇELEBİ SEYAHATNAMESİ HAKKINDA GENEL BİLGİ...25 1.3. ARAŞTIRMA

Detaylı

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 SOSYAL BİLGİLER PROGRAMLARININ TARİHİ GELİŞİMİ BÖLÜM 2 SOSYAL BİLGİLER PROGRAMININ YAPISI VE ÖZELİKLERİ

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 SOSYAL BİLGİLER PROGRAMLARININ TARİHİ GELİŞİMİ BÖLÜM 2 SOSYAL BİLGİLER PROGRAMININ YAPISI VE ÖZELİKLERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 SOSYAL BİLGİLER PROGRAMLARININ TARİHİ GELİŞİMİ Yrd. Doç. Dr. Muzaffer ÇATAK Bölüm Hedefleri... 1 Sosyal Bilgiler ve Sosyal Bilimler... 2 Programlar Üzerinden Sosyal Bilgilerin Tarihi

Detaylı

MİMARLAR DERNEĞİ 1927

MİMARLAR DERNEĞİ 1927 MİMARLAR DERNEĞİ 1927 11.06.2006 25.05.2008 68. DÖNEM ÇALIŞMA RAPORU DERNEK KOD NO: 6-168298 ÇALIŞMA DÖNEMİ İÇİNDE ARAMIZDAN AYRILAN MESLEKTAŞLARIMIZIN ANILARI ÖNÜNDE SAYGI İLE EĞİLİYORUZ 11 HAZİRAN 2006

Detaylı

Müze eğitiminin amaçları nelerdir?

Müze eğitiminin amaçları nelerdir? Müze eğitiminin amaçları nelerdir? Sergilenen nesnelerle insanlar arasında köprü kurarak nesnelerin onların yaşantıları ile bütünleşmesini sağlamak; Nesnelerin maddi ve ideal değerleri ile algılanması

Detaylı

BULUNDUĞUMUZ MEKÂN ve ZAMAN

BULUNDUĞUMUZ MEKÂN ve ZAMAN 1.SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (28 EKİM -13 ARALIK 2013) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında 28 Ekim 2013-13 Aralık 2013 tarihleri arasında işlediğimiz ikinci temamıza ait bilgiler,

Detaylı

2.SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ

2.SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ 2.SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ Sayın Velimiz, 22 Ekim 2012-14 Aralık 2012 tarihleri arasındaki ikinci temamıza ait bilgiler bu bültende yer almaktadır. Böylece temalara bağlı düzenlediğimiz MEB kazanımlarına

Detaylı

27-29 NİSAN 2017 HERITAGE RESTORASYON ARKEOLOJİ MÜZECİLİK TEKNOLOJİLERİ FUARI ve KONFERANSI

27-29 NİSAN 2017 HERITAGE RESTORASYON ARKEOLOJİ MÜZECİLİK TEKNOLOJİLERİ FUARI ve KONFERANSI 2017 27-29 NİSAN 2017 HERITAGE RESTORASYON ARKEOLOJİ MÜZECİLİK TEKNOLOJİLERİ FUARI ve KONFERANSI AYŞEGÜL SELÇUKİ ARKEOLOG-MÜZEBİLİMCİ İZMİR TİCARET TARİHİ MÜZESİ 02.05.2017 27-29 NİSAN 2017 HERITAGE, RESTORASTON,

Detaylı

Örneklerle, Görsel Sanatlar Dersinde Yapılandırmacı Yaklaşımın Etkileri. Şûkran Şahin

Örneklerle, Görsel Sanatlar Dersinde Yapılandırmacı Yaklaşımın Etkileri. Şûkran Şahin Örneklerle, Görsel Sanatlar Dersinde Yapılandırmacı Yaklaşımın Etkileri Şûkran Şahin sukran@bilkent.edu.tr www.bilkent.edu.tr/~sukran Yapılandırmacı Öğrenmenin Aşamaları Durumu yapılandırma Keşfetme Açıklama

Detaylı

KENDİMİZİ İFADE ETME YOLLARIMIZ

KENDİMİZİ İFADE ETME YOLLARIMIZ 4. SINIF PYP VELİ BÜLTENİ (07 Aralık 2015-15 Ocak 2016) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca her

Detaylı

HAFTALIK VELİ BÜLTENİ 9 MART 2018

HAFTALIK VELİ BÜLTENİ 9 MART 2018 HAFTALIK VELİ BÜLTENİ 9 MART 2018 2018-2019 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI İDV ÖZEL BİLKENT İLKOKULU ÖĞRENCİ ALIMI BİLGİLENDİRMESİ, Detayli bilgi için lütfen TIKLAYINIZ. VELİLERİMİZE HATIRLATMALAR YEMEK MEMNUNİYET

Detaylı

TÜRKİYE DE MÜZECİLİK VE MÜZECİLİK TARİHİ

TÜRKİYE DE MÜZECİLİK VE MÜZECİLİK TARİHİ TÜRKİYE DE MÜZECİLİK VE MÜZECİLİK TARİHİ Müze Nedir? Sanat ve bilim eserlerinin veya sanat ve bilime yarayan nesnelerin saklandığı, halka gösterilmek için sergilendiği yer veya yapılara müze denir. Müzeler,

Detaylı

İSVEÇ ÇALIŞMA ZİYARETİ RAPORU

İSVEÇ ÇALIŞMA ZİYARETİ RAPORU İSVEÇ ÇALIŞMA ZİYARETİ RAPORU 9-15 KASIM 2012 İÇİNDEKİLER 1. ÇALIŞMA ZİYARETİ KAPSAMI... 1 2. GENÇ İŞGÜCÜNÜN SORUNLARI PROJESİ... 1 2.1. Proje Amaçları ve Özeti... 1 2.2. Proje Kapsamında Planlanan Faaliyetler...

Detaylı

İZMİR KÜLTÜR VE TARİH ARAŞTIRMALARI DERNEĞİ

İZMİR KÜLTÜR VE TARİH ARAŞTIRMALARI DERNEĞİ İZMİR KÜLTÜR VE TARİH ARAŞTIRMALARI DERNEĞİ NEDEN İKTAD? İzmir ve çevresinin çok zengin kültürel ve tarihsel birikime sahip olduğu tartışma götürmez bir gerçektir. Kültürel ve tarihsel zenginliğe sahip

Detaylı

ADA DA ŞENLİK VARDI. tatlandırdı. Etkinlik piknik havasında geçiyor

ADA DA ŞENLİK VARDI. tatlandırdı. Etkinlik piknik havasında geçiyor ADA DA ŞENLİK VARDI Bu yıl 6 ncısı düzenlenen Karaada Şenlikleri nde Bodrum un eski gelenekleri canlandırıldı. Şenliklerde, yelken, oltayla balık avlama ve çocuk oyunları gibi pek çok etkinlikte dereceye

Detaylı

SONUÇ RAPORU. CYF Fuarcılık A.Ş.

SONUÇ RAPORU. CYF Fuarcılık A.Ş. SONUÇ RAPORU Bitki sektörünün dev buluşması bu yılda 27 30 Kasım 2014 tarihleri arasında, İstanbul Fuar Merkezi nde gerçekleşti. Kıtaların buluşma noktası İstanbul da 21 farklı ülkeden gelen 333 katılımcı

Detaylı

Toplum vebilim Merkezi 2015FaaliyetRaporu

Toplum vebilim Merkezi 2015FaaliyetRaporu Toplum vebilim Merkezi 2015FaaliyetRaporu 2015 Raporu Toplum ve Bilim Merkezi (TBM) Merkezin etkinlikleri; Bilim ve Teknoloji Koleksiyonu Sergi Alanı, Topluma Erişim ve Toplumsal Politikalar başlıkları

Detaylı

KÜLTÜR VE SOSYAL İŞLER MÜDÜRLÜĞÜ FAALİYETLERİ MART 2015

KÜLTÜR VE SOSYAL İŞLER MÜDÜRLÜĞÜ FAALİYETLERİ MART 2015 KÜLTÜR VE SOSYAL İŞLER MÜDÜRLÜĞÜ FAALİYETLERİ MART 2015 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla gazete msjı, sms ve anons metni hazırlandı. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü sebebiyle Türk Kadınlar Birliği tarafından

Detaylı

İlkokul Yabancı Diller Festivali

İlkokul Yabancı Diller Festivali İlkokul Festivali Yabancı Diller 50.KURULUŞ YILIMIZI RESİM SERGİMİZ İLE TAÇLANDIRDIK Milli değerlerine, kültürüne, diline sahip çıkan, kurucumuz Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ün ilkeleri doğrultusunda

Detaylı

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI 3-4 Aile bireyleri birbirlerine yardımcı olurlar. Anahtar kavramlar: şekil, işlev, roller, haklar, Aileyi aile yapan unsurlar Aileler arasındaki benzerlikler ve farklılıklar Aile üyelerinin farklı rolleri

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Görev Unvanı Görev Yeri Yıl Öğretim Grevlisi. Görev Görev Yeri Yıl Psikolog GAMBRO Diyaliz Merkezi

ÖZGEÇMİŞ. Görev Unvanı Görev Yeri Yıl Öğretim Grevlisi. Görev Görev Yeri Yıl Psikolog GAMBRO Diyaliz Merkezi ÖZGEÇMİŞ Öğretim Görevlisi Fatma UÇAR BOYRAZ Klinik Psikoloji Anabilim Dalı Tel: +90 312 310 32 80 / 1070 EĞİTİM Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Psikoloji Ankara Üniversitesi 1997 Yüksek Lisans

Detaylı

VAKIF ÜNİVERSİTESİNİN ADI : T.C İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ

VAKIF ÜNİVERSİTESİNİN ADI : T.C İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ VAKIF ÜNİVERSİTESİNİN ADI : T.C İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ FORM-19 A 2014-2015 ÖĞRETİM YILINDA YAPILAN ULUSAL BİLİMSEL TOPLANTILAR VE BUNLARIN SAYISAL DAĞILIMI (KONGRE, SEMPOZYUM, SEMİNER, FORUM, WORKSHOP

Detaylı

YARATICI ÇOCUKLAR DERNEĞİ 2012-2013 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÇOCUKLAR VE KENTLER ETKİNLİĞİ

YARATICI ÇOCUKLAR DERNEĞİ 2012-2013 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÇOCUKLAR VE KENTLER ETKİNLİĞİ YARATICI ÇOCUKLAR DERNEĞİ 2012-2013 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÇOCUKLAR VE KENTLER ETKİNLİĞİ YARATICI ÇOCUKLAR DERNEĞİ, BELEDİYE BAŞKANLIKLARI VE İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜKLERİNİN İŞBİRLİĞİ İLE HER YIL BAŞKA BİR

Detaylı

TURKLAB Bülten Ocak-Şubat-Mart. Metot Validasyonu Eğitimi Şubat 2018

TURKLAB Bülten Ocak-Şubat-Mart. Metot Validasyonu Eğitimi Şubat 2018 TURKLAB Bülten 2018 Ocak-Şubat-Mart Metot Validasyonu Eğitimi 13-14 Şubat 2018 13-14 Şubat 2018 tarihlerinde Metot Validasyonu konulu eğitim gerçekleştirilmiştir. Katılımcılara, TS EN ISO/IEC 17025 standardı

Detaylı

2006-.. Sanatta Yeterlik, Kocaeli Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Plastik Sanatlar Bölümü, Kocaeli.

2006-.. Sanatta Yeterlik, Kocaeli Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Plastik Sanatlar Bölümü, Kocaeli. CV Araştırma Görevlisi M. Çağatay Göktan Kocaeli Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Fotoğraf Bölümü Doğum Tarihi ve Yeri, 24 Aralık 1979, İzmit / Kocaeli Öğrenim Durumu 2006-.. Sanatta Yeterlik, Kocaeli

Detaylı

Gezimiz, meslekler ve bölümler ile ilgili olarak birçok

Gezimiz, meslekler ve bölümler ile ilgili olarak birçok Ankara Üniversite Oryantasyon Gezisi Mesleki rehberlik çalışmaları çerçevesinde 9. sınıf öğrencilerimize Ankara gezisi düzenlendi. Öğrencilerimizin, birçok üniversite ve bölüm hakkında bilgi sahibi olmalarını

Detaylı

ARK433 Güz S - 3. Doç. Dr. Haluk Çetinkaya

ARK433 Güz S - 3. Doç. Dr. Haluk Çetinkaya T.C. MİMAR SİNAN GÜZEL SANATLAR ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ ARKEOLOJİ BÖLÜMÜ LİSANS DERS TANITIM FORMU Dersin Adı Bizans Sanatı I Kodu Dönemi Zorunlu/Seçmeli MSGSÜ Kredi AKTS ARK433 Güz S - 3 Ön

Detaylı

HABER BÜLTENİ /NİSAN 2015

HABER BÜLTENİ /NİSAN 2015 GERÇEKLEŞEN TEMAS,ZİYARET VE TOPLANTILAR ÜNİVERSİTELER İLE İLİŞKİLER & AVAN PROJE ÇALIŞMALARI İZMİR YÜKSEK TEKNOLOJİ ENSTİTÜSÜ TARKEM, İzmir Tarih Projesi Havralar Alt Bölgesi ve Yakın Çevresinin Operasyon

Detaylı

SAĞLIK TARİHİ ve MÜZECİLİĞİ SEMPOZYUMU 1

SAĞLIK TARİHİ ve MÜZECİLİĞİ SEMPOZYUMU 1 SAĞLIK TARİHİ ve MÜZECİLİĞİ SEMPOZYUMU 1 24 Mayıs 2015 Zeytinburnu Belediyesi Kültür Yayınları Kitap No: 39 Yayın Danışmanı Ömer Arısoy Koordinasyon Erdem Z. İskenderoğlu Veli Koç SAĞLIK TARİHİ ve MÜZECİLİĞİ

Detaylı

DESTEKLERİYLE. 32 nd FIAP CONGRESS 32. FIAP KONGRESİ 01-07 SEPTEMBER 2014 ANKARA - CAPPADOCIA 01-07 EYLÜL 2014 ANKARA-KAPADOKYA

DESTEKLERİYLE. 32 nd FIAP CONGRESS 32. FIAP KONGRESİ 01-07 SEPTEMBER 2014 ANKARA - CAPPADOCIA 01-07 EYLÜL 2014 ANKARA-KAPADOKYA DESTEKLERİYLE 32. FIAP KONGRESİ 01-07 EYLÜL 2014 ANKARA-KAPADOKYA www.tfsf.org.tr 32 nd FIAP CONGRESS 01-07 SEPTEMBER 2014 ANKARA - CAPPADOCIA www.fiap32congress.org 32. FIAP KONGRESİ TÜRKİYE DE GERÇEKLEŞTİRİLDİ

Detaylı

Kapılar Müzecilere Açık. Birbirimizi daha yakından tanımak için...

Kapılar Müzecilere Açık. Birbirimizi daha yakından tanımak için... 2011 yılında İstanbul da kurulan Müzecilik Meslek Kuruluşu Derneği (MMKD), Türkiye de müzelerin Uluslararası Müzeler Konseyi nin (ICOM) belirlediği müze tanımına uygun, çağdaş kültür kurumları olarak işlev

Detaylı

Düşüncelerimizi, duygularımızı ve kültürümüzü oyunlar aracılığı ile ifade ederiz.

Düşüncelerimizi, duygularımızı ve kültürümüzü oyunlar aracılığı ile ifade ederiz. ANASINIFI PYP VELİ BÜLTENİ (8 Aralık 2014-23 Ocak 2015 ) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında; disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca

Detaylı

EYD 536 Öğretmen Eğitimi Yaklaşımları. Yrd. Doç. Dr. Ali Gurbetoğlu

EYD 536 Öğretmen Eğitimi Yaklaşımları. Yrd. Doç. Dr. Ali Gurbetoğlu EYD 536 Öğretmen Eğitimi Yaklaşımları Yrd. Doç. Dr. Ali Gurbetoğlu ali.gurbetoglu@izu.edu.tr Sunu İçeriği: A. Programın İçeriği B. Derslerin İşlenişi C. Değerlendirme Esasları D. Kaynaklar E. Beklentiler

Detaylı

SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MİRASIN KORUNMASINDA EĞİTİME YÖNELİK İLK ADIM: HALK KÜLTÜRÜ DERSİ

SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MİRASIN KORUNMASINDA EĞİTİME YÖNELİK İLK ADIM: HALK KÜLTÜRÜ DERSİ SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MİRASIN KORUNMASINDA EĞİTİME YÖNELİK İLK ADIM: HALK KÜLTÜRÜ DERSİ The First Step at the Education of the Safeguarding of the Intangible Cultural Heritage: Folk Culture Course Doç.

Detaylı

Betonları Arasında Bir Vaha: Arkeopark

Betonları Arasında Bir Vaha: Arkeopark Mustafa ŞAHİN 14 Eylül 2015 Betonları Arasında Bir Vaha: Arkeopark Cuma günü, Akçalar Mahallesi, Hasanağa Sanayi Bölgesi KARSAN Fabrikası yanında yer alan Aktopraklık Höyük Arkeopark ve Açıkhava Müzesi

Detaylı

Başkent Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü. Müzecilik TEZLİ/TEZSİZ Yüksek Lisans Programı

Başkent Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü. Müzecilik TEZLİ/TEZSİZ Yüksek Lisans Programı Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müzecilik TEZLİ/TEZSİZ Yüksek Lisans Programı Program Hakkında Genel Bilgi 2013 öğretim yılında kurulan Müzecilik Yüksek Lisans Programı yüksek lisans derecesi

Detaylı

MÜZECİLİKTE DİJİTAL DÖNÜŞÜM DEĞİŞEN MÜZE TEKNOLOJİLERİ VE ULUSAL BİLGİ POLİTİKASI. Salih DOĞAN İBB KÜLTÜR AŞ Panorama 1453 Tarih Müzesi Müdürü

MÜZECİLİKTE DİJİTAL DÖNÜŞÜM DEĞİŞEN MÜZE TEKNOLOJİLERİ VE ULUSAL BİLGİ POLİTİKASI. Salih DOĞAN İBB KÜLTÜR AŞ Panorama 1453 Tarih Müzesi Müdürü MÜZECİLİKTE DİJİTAL DÖNÜŞÜM DEĞİŞEN MÜZE TEKNOLOJİLERİ VE ULUSAL BİLGİ POLİTİKASI Salih DOĞAN İBB KÜLTÜR AŞ Panorama 1453 Tarih Müzesi Müdürü Müzecilikte Dijital Dönüşüm Geçmişin aydınlanmasına ev sahipliği

Detaylı

TÜRKÇE ANABİLİM DALI TÜRKÇE EĞİTİMİ BİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI 2011 2012 EĞİTİM ÖĞRETİM PLANI

TÜRKÇE ANABİLİM DALI TÜRKÇE EĞİTİMİ BİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI 2011 2012 EĞİTİM ÖĞRETİM PLANI TÜRKÇE ANABİLİM DALI TÜRKÇE EĞİTİMİ BİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI 2011 2012 EĞİTİM ÖĞRETİM PLANI GÜZ YARIYILI DERSLERİ Dersin Kodu Dersin Adı T U K Dersin Türü TEA 500* Seminer 020 Zorunlu TEA 501

Detaylı

İŞ VE FAALİYETLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ. 15 Mayıs Nisan 2017

İŞ VE FAALİYETLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ. 15 Mayıs Nisan 2017 İŞ VE FAALİYETLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ 15 Mayıs 2016 01 Nisan 2017 NEŞET ERTAŞ GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ Bakanlar Kurulunun 25.06.2012 tarih ve 2012/3363 sayılı kararnamesiyle Ahi Evran Üniversitesi ne Güzel

Detaylı

Sosyal Bilgiler Öğretiminde Eğitim Teknolojileri ve Materyal Tasarımı

Sosyal Bilgiler Öğretiminde Eğitim Teknolojileri ve Materyal Tasarımı Sosyal Bilgiler Öğretiminde Eğitim Teknolojileri ve Materyal Tasarımı Editörler Ramazan SEVER Erol KOÇOĞLU Yazarlar Ramazan SEVER Hilmi DEMİRKAYA Erol KOÇOĞLU Ömer Faruk SÖNMEZ Cemal AKÜZÜM Döndü ÖZDEMİR

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI ÇUKUROVA ANONİM HALK EDEBİYATI VE ÂŞIK EDEBİYATINDA SÖZLÜ TARİH Esra ÖZKAYA YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA

Detaylı

2009 DÜNYA ASTRONOMİ YILINDA O.M.Ü. ASTRONOMİ MERKEZİ FAALİYETLERİ

2009 DÜNYA ASTRONOMİ YILINDA O.M.Ü. ASTRONOMİ MERKEZİ FAALİYETLERİ 2009 DÜNYA ASTRONOMİ YILINDA O.M.Ü. ASTRONOMİ MERKEZİ FAALİYETLERİ Hüseyin KALKAN1, Cumhur TÜRK1, Aslı ŞENSOY1 1 Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü {kalkanh, cturk}@omu.edu.tr;

Detaylı

ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ BOLU HALK KÜLTÜRÜNÜ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ

ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ BOLU HALK KÜLTÜRÜNÜ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ Sayfa No 1 / 5 ABANT İZZET BAYSAL BİRİNCİ BÖLÜM Amaç Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar MADDE 1 - (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Abant İzzet Baysal Üniversitesi Bolu Halk Kültürünü Araştırma ve Uygulama Merkezinin

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Doğum Tarihi : 29.09.1977 : YARDIMCI DOÇENT DOKTOR Y. MİMAR. Derece Üniversite/Okul Birim-Bölüm Tarih. Görev Üniversite / Birim-Bölüm Tarih

ÖZGEÇMİŞ. Doğum Tarihi : 29.09.1977 : YARDIMCI DOÇENT DOKTOR Y. MİMAR. Derece Üniversite/Okul Birim-Bölüm Tarih. Görev Üniversite / Birim-Bölüm Tarih ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı : ÖZGÜR ÖZKAN Doğum Tarihi : 29.09.1977 Unvanı : YARDIMCI DOÇENT DOKTOR Y. MİMAR Öğretim Durumu : Derece Üniversite/Okul Birim-Bölüm Tarih Doktora Yüksek Lisans Lisans İSTANBUL TEKNİK

Detaylı

BULUNDUĞUMUZ MEKÂN VE ZAMAN

BULUNDUĞUMUZ MEKÂN VE ZAMAN 1.SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (20 Ekim 2014 05 Aralık 2014 ) Sayın Velimiz, Okulumuzda yürütülen PYP çalışmaları kapsamında, disiplinler üstü temalarımız ile ilgili uygulama bilgileri size tüm yıl boyunca

Detaylı

Derece Alan Üniversite Yıl. Sanatlar Fakültesi Y. Lisans Fotoğraf Mimar Sinan Güzel Sanatlar 2011- Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Doktora

Derece Alan Üniversite Yıl. Sanatlar Fakültesi Y. Lisans Fotoğraf Mimar Sinan Güzel Sanatlar 2011- Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Doktora ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı: Nevzat Yıldırım 2. Doğum Tarihi: 02.12.1987 3. Unvanı: Öğretim Görevlisi 4. Öğrenim Durumu: Yüksek Lisans Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Fotoğraf ve Grafik Kocaeli Üniversitesi

Detaylı

Fethiye den 7 Kooperatif Ulaşımda Dönüşüme Katıldı

Fethiye den 7 Kooperatif Ulaşımda Dönüşüme Katıldı Fethiye den 7 Kooperatif Ulaşımda Dönüşüme Katıldı Muğla Büyükşehir Belediyesi nin il genelinde sürdürdüğü Ulaşımda Dönüşüm Projesi ne Fethiye İlçesinde faaliyet gösteren 7 kooperatif daha katıldı. Muğla

Detaylı

ULUSLARARASI KUM HEYKEL FESTİVALİ 2007 - ANTALYA SPONSORLUK BİLGİ NOTU

ULUSLARARASI KUM HEYKEL FESTİVALİ 2007 - ANTALYA SPONSORLUK BİLGİ NOTU ULUSLARARASI KUM HEYKEL FESTİVALİ 2007 - ANTALYA SPONSORLUK BİLGİ NOTU Projenin Adı: 2. ULUSLARARASI ANTALYA KUM HEYKEL FESTİVALİ, BEACHPARK 2007 Projenin Teması: 1001 gece masalları Projenin konusu: Dünyada

Detaylı

Devam Eden Etkinlikler

Devam Eden Etkinlikler Devam Eden Etkinlikler Fakülte / Bölüm: Edebiyat Fakültesi/ Felsefe Tarih Konu: Havzalar, Kişiler ve Eserler ile İslam Felsefe-Bilim Tarihi Konuşmacılar: Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu Hedef Kitle: Akademisyenler,

Detaylı

tarihinde, Yozgat Bozok Üniversitesi Mühendilik-Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü 3. Sınıf öğrencileri, Dr. Öğr.

tarihinde, Yozgat Bozok Üniversitesi Mühendilik-Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü 3. Sınıf öğrencileri, Dr. Öğr. 24.10.2018 tarihinde, Yozgat Bozok Üniversitesi Mühendilik-Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü 3. Sınıf öğrencileri, Dr. Öğr. Üyesi Hatice Gül ÖNDER, Araş. Gör. Aslı HAVLUCU OĞUZ ve Şehir

Detaylı

Staj Yeri 01.10.1997-01.06.1998 Poyraz Reklam Ajansı

Staj Yeri 01.10.1997-01.06.1998 Poyraz Reklam Ajansı ARMAĞAN GÖKÇEARSLAN Kişisel Bilgi Medeni Hali :Bekar Milliyeti :TC Doğum Tarihi :20.08.1977 Eğitimi 2010 : Londra da İngilizce Dil Eğitimine katıldı (Avalon School) 2003-2007 :Hacettepe Üniversitesi Güzel

Detaylı

KONGRE KAYIT AÇILIŞ TÖRENİ MÜZİK KONSERİ. 11:30-12:30 Helen Padgett COMPUTATIONAL THINKING AND THE INTEGRATION OF TECHNOLOGY INTO EDUCATION

KONGRE KAYIT AÇILIŞ TÖRENİ MÜZİK KONSERİ. 11:30-12:30 Helen Padgett COMPUTATIONAL THINKING AND THE INTEGRATION OF TECHNOLOGY INTO EDUCATION Perşembe 12 Eylül 2008 Hall A Hall B Hall C Hall D 08:40-09:00 09:00-09:20 09:20-09:40 KONGRE KAYIT 09:40-10:00 10:00-10:30 10:30-10:50 AÇILIŞ TÖRENİ 10:50-11:10 11:10-11:30 MÜZİK KONSERİ 11:30-11:50 11:50-12:50

Detaylı

DİDİM. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, ölümünün 78. yılında Didim de anıldı

DİDİM. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, ölümünün 78. yılında Didim de anıldı Sayfa 4 15 Temmuz Demokrasi Parkı törenle açıldı Hafta içi 08:00 / 17.30 saatleri arasında hizmet vermekteyiz 3 10/Kasım/2016 DİDİM VATANDAŞLARIMIZIN DAİMA HİZMETİNDE... Çağrı Merkezi ve Halk Masası 444

Detaylı

Düpol"den Köseköy Myo"ya Ziyaret KAYNAŞLI MYO DAN STANDARD PROFİL E TEKNİK GEZİ Düzce Üniversitesi Kaynaşlı Meslek Yüksekokulu Lastik ve Plastik Teknolojisi Programı öğretim elemanları ve öğrencileri

Detaylı

Eğitimde ve Toplumsal Katılımda Cinsiyet Eşitliğinin Sağlanması Projesi

Eğitimde ve Toplumsal Katılımda Cinsiyet Eşitliğinin Sağlanması Projesi Eğitimde ve Toplumsal Katılımda Cinsiyet Eşitliğinin Sağlanması Projesi 2005-2008 Gerçekleştirmek istediğimiz hedeflerimiz var... Birleşmiş Milletler Bin Yıl Hedefleri: Tüm kız ve erkek çocuklarının ücretsiz,

Detaylı

ZORUNLU GÖÇLER, SÜRGÜNLER VE YOL HİKAYELERİ: ULUPAMİR KIRGIZLARI ÖRNEĞİ ZORUNLU GÖÇLER, SÜRGÜNLER VE YOL HİKAYELERİ: ULUPAMİR KIRGIZLARI ÖRNEĞİ

ZORUNLU GÖÇLER, SÜRGÜNLER VE YOL HİKAYELERİ: ULUPAMİR KIRGIZLARI ÖRNEĞİ ZORUNLU GÖÇLER, SÜRGÜNLER VE YOL HİKAYELERİ: ULUPAMİR KIRGIZLARI ÖRNEĞİ ZORUNLU GÖÇLER, SÜRGÜNLER VE YOL HİKAYELERİ: ULUPAMİR KIRGIZLARI ÖRNEĞİ Yazar: Dr.Adem Sağır Yayınevi: Nobel Yer/yıl: Ankara/2012 Sayfa Sayısı: 272 Göç insanlık tarihi kadar eski bir olgudur. Bütün dönemler

Detaylı