Gözlemsel Astronomiden Açıklayıcı Modele, Aristoteles ve Batlamyus (Ptolemaeus)

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Gözlemsel Astronomiden Açıklayıcı Modele, Aristoteles ve Batlamyus (Ptolemaeus)"

Transkript

1 Gözlemsel Astronomiden Açıklayıcı Modele, Aristoteles ve Batlamyus (Ptolemaeus) Ömer Faik ANLI Çağdaş astronomide gözlem, bir anlamda deney sayılmaktadır. Işık, maddenin yapısı hakkında da bilgi vermektedir. Yansıyan ya da yayılan ışığa dayanarak madde ya da ışık kaynağı hakkında her bilgiye ulaşılabilmektedir. Gözlem, bu nedenle, birinci dereceden önem taşır. Yıldızların yaşamları ve ölümleri hakkında bilgi, yıldızların ışıklarına, sıcaklıklarına göre sınıflandırılmaları sonucunda evrimsel şemaların çıkarılması ile elde edilmektedir. Yıldızların kimyaları, onlardan gelen ışıklara dayanılarak tespit edilmektedir. Tarihiyle birlikte düşünüldüğünde astronomi, evreni inceleyen bilim dalıdır. Gök cisimlerinin evrimsel, fiziksel, kimyasal yapılarını ve devinimlerini inceler. Astronomi tarihi, bu bilim dalının tarihsel gelişimini inceler. Astronomi, astron ve nomos sözcüklerinden türetilmiştir (Astron: Gökcismi, Nomos: kanun). Astroloji denilen disiplin, bir bilim olarak astronomiye katkılarda bulunmuş, matematiksel astronominin doğuşuna katkı sağlamıştır. Matematiksel astronomi, gök cisimlerinin konumlarını ve devinimlerini belirleme uğraşı olarak doğmuştur. Fiziksel astronomi (astrofizik) ise gök cisimlerinin fiziksel yapılarının incelenmesidir. Astronominin gelişimini belirli evrelere ayırmak mümkündür. Beş önemli evre söz konusudur. Astronomi, ilk olarak Mısır-Mezopotamya uygarlıklarında, M.Ö yıllarında ortaya çıkmıştır. Astronomiye ilişkin en eski metinlere Sümerliler de rastlanmaktadır. Sümerliler M.Ö (2000) Akadlar M.Ö Sümerliler (Sümer Rönesansı) Babilliler (Eski Babil Dönemi) İlk sistematik gözlemler (M.Ö ) Asurlular M.Ö Yeni Babil Dönemi M.Ö Ahamanişler Sülalesi M.Ö İskender in İstilası Sistematik gözlemler, gezegenlerin gelecekteki konumlarını belirleyebilmeyi sağlamıştır. Gelecekteki gökyüzü olaylarını öngörebilmek amaçlanmıştır. Bu, bilimin temel özelliklerinden biridir. Babilliler, bu kayıtlardan sonuç çıkarmışlar ve tutulmaları tahmin etmişlerdir. Tutulmaların nasıl olduklarını bilmemektedirler; ancak, tutulmanın ne zaman olacağını öngörebilmişlerdir. Matematiksel düzenlilik fark edilmiş ve buna dayalı öngörülerde bulunmuşlardır. Nedenler ise mitolojik temelli olarak açıklanabilmiştir (Kuramsal aşamaya Antik Yunan da, matematiksel aşamaya Babilliler döneminde ulaşılmıştır). Onlara göre, Yer, evrenin merkezidir. Bu görüş, Kopernik e kadar sürmüş, gerçek değişim Kepler ve Newton un çalışmaları ile gerçekleşmiştir. İlk dönemde, kayıtlar tutarak, gezegenlerin Yer etrafındaki dolanım periyotları belirlenebilmiştir. Bu, basit gözlemlere dayalı bir çalışmadır. Bunlar, günümüzdeki değerler ile zaman zaman uygunluk gösterirken çoğu zaman hatalıdırlar. Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter ve Satürn çıplak gözle gözlemlenebilmiş gezegenlerdir. Uranüs, Neptün ve Plüton ise ancak 1

2 teleskopun keşfinden sonra gözlemlenebilmiş gezegenlerdir. İlk dönemde yapılan, bir kayıt tutma işlemidir. Mısır da da astronomi çalışmaları yapılmıştır(m.ö.3000) Eski İmparatorluk M.Ö Orta İmparatorluk M.Ö Yeni İmparatorluk M.Ö Aşağı İmparatorluk M.Ö İskender in İstilası Mısır da matematik düzeyi yeteri kadar gelişmiş değildir. Astronomi, matematiğe ihtiyaç duyan bir bilim dalıdır. Matematiksel astronominin gelişebilmesini sağlayacak matematik bilgisi Mısır astronomisini yüksek düzeye ulaştıracak kadar gelişmiş değildir. Bu koşul, Mezopotamya da gerçekleşmiştir. Mısır uygarlığında, astronomiye ilişkin açıklamalar, Mezopotamya da olduğu gibi mitolojik temellidir. Dragonik Ay terimi günümüzde de kullanılmaktadır ve bir tutulmadan diğer tutulma anına kadar geçen süre anlamına gelmektedir. Bu terim, eski insanların mitolojik açıklamalarından gelmektedir. Mısır-Mezopotamya dönemlerinin bir diğer özelliği, açıklamaların olgusal tabanlı olmasıdır. Henüz kuramsal aşamaya geçilememiştir. Astronominin ilk evresi, bu nedenle, olgusal (empirik) evre olarak adlandırılmaktadır. Mısır-Mezopotamya, bu evreyi temsil etmektedirler. Bu evrede olgusal genellemeler söz konusudur. İkinci evre, Antik Yunan da görülmektedir. Kuramsal gelişme evresi olarak adlandırılır. M.Ö. 8.yy da başlar ve iki ana döneme ayrılır: 1) Hellenik 2) Hellenistik Hellenik Dönem M.Ö. 8.yüzyıl- M.Ö. 323 Antik Yunan Dönemi Hellenistik Dönem M.Ö Roma Dönemi 30 Kuramsal genellemelerin yapıldığı ve bilimde kuramsal evrenin başladığı dönemdir. Mısır-Mezopotamya bilgisinin empirik temeli üzerine inşa edildiği söylenebilir. Kuramsal evrenin ilk astronomu Thales tir. Kendi dönemindeki bir Güneş tutulmasını öngörmüştür (28 Mayıs 585). Thales in bu öngörüsü, Mezopotamya kayıtlarına dayalıdır. Antik Yunan döneminde astronomi olgularına ilişkin mitolojik açıklamaların yerlerine bilimsel denilebilecek açıklamalar getirilmiştir. Çeşitli kuramlar ortaya çıkmıştır. En önemli adımlar Pythagorasçılar ve Aristoteles tarafından atılmıştır. Pythagorasçılar, Yer in küresel olduğunu söyleyen ilk kişilerdir. Diğer bir katkıları, geometri ile astronomiyi birleştirmeleridir. Astronominin temeline geometriyi ilk kez yerleştirenler Pythagorasçılar olmuştur. Aristoteles in katkısı ise fiziksel astronomiyi geliştirmesi ve gök cisimlerinin fiziksel yapılarına ilişkin bilgi vermesidir. Aristoteles in, gök cisimlerine ilişkin fiziksel şeması Kepler e kadar kabul görmeye devam etmiştir. Batlamyus (Ptolemy / Ptolemaeus), Roma döneminde yaşamış bir Yunanlıdır. Yunanlılar, bilimi (doğa felsefesini) teori / kuramsal olarak görmektedirler. Bu yaklaşım, genel-geçer önermelere ulaşmayı amaçlar. Önemli sistemlere bu anlayış ile ulaşılmıştır. Teoria dışındaki bilgi türlerini dışlamışlarıdır (Pratik/kılgısal bilgi büyük oranda dışlanmıştır). Platon un görüşlerinin etkisi söz konusudur. Roma döneminde tam tersi bir tutum vardır. Bu 2

3 dönemde teknik bilgi yüceltilmiştir. Teknik bilgi, işe yarar bilgidir. Romalılarda sistem kuran, kuramsal bilgi elde eden bir kişi yoktur. Mimarlık ve mühendislik üzerine önemli adımlar atılmıştır. Batlamyus, bu dönemde yaşamış, matematiksel astronominin kurucusu olarak anılan bir Yunanlıdır. Sistem kurma düşüncesi Batlamyus ta en üst düzeye ulaşmıştır. Yer Merkezli Kuram ın kurucusudur. Bilim, bilgilerin sistematize edilmesi, bilgiler arasındaki bağıntının görülebilmesi demektir. Batlamyus un yaptığı bir bu anlamda bir devrim dir. Üçüncü Evre, Kopernik in Güneş merkezli sisteminin ortaya çıkması ile başlamıştır. (16.yüzyıl (1543)) Üçüncü evrenin en önemli özelliği, yeni bir kuramın ortaya çıkmasıdır. Bu kuram, Rönesans döneminde ortaya çıkmıştır. Ortaçağ da Hıristiyanlığın etkisiyle, Batı da Antik Yunan bilimi unutulmuştur. Bu nedenle özellikle yüzyıllar arası Karanlık Çağ olarak adlandırılmaktadır. 10.yüzyıldan sonra Antik Yunan çalışmaları yeniden benimsenmiş, din ve bilim (doğa felsefesi) özdeşleştirilmiştir. Antik Yunan bilgisi, tam bir otorite halini almıştır. Otoritelere olan bağlılık, Ortaçağ ın temel özelliklerinden biridir. 7.yüzyılda İslam uygarlığı ortaya çıkmış ve 8.yüzyıldan itibaren de Antik Yunan bilgisini benimsemiştir. Antik Yunan bilgisi hem Hıristiyanlığın hem de İslam uygarlığının temellerinde yer alan bir bilgi birikimi sağlamıştır yüzyıllar sürecinde İslam uygarlığı Antik Yunan bilgisine katkı yapacak düzeye ulaşmıştır. Aristoteles in ortaya koyduğu kozmolojik prensipler ve Batlamyus un matematiksel evren anlayışı temelde yer almaya devam etmiştir. İslam uygarlığı ile birlikte gözlemevlerinin kurumsal olarak ilk kez yapılandırılmaları, büyük önem taşımaktadır. Antik Yunan da bireysel gözlemler yapılırken, İslam uygarlığında kurumsal çalışmalar söz konusu olmuş, gözlem sonuçlarını değerlendiren matematikçiler ve teorik astronomlar aynı çatı altında toplanmışlardır. Astronominin geliştirilmesine, Antik Yunan ın bıraktığı yerden devam edilmiştir. İslam astronomları, yeni astronomik tablolar oluşturmuşlar, yeni araçlar geliştirmişlerdir. Bunlar içinde en önemlisi trigonometridir. Trigonometrinin ilk biçimleri Hindistan da görülmüştür. Sayısal bir oran olarak görülen trigonometri, İslam araştırmacıları tarafından fonksiyon olarak tanımlanmıştır. Bu, önemli bir gelişmedir. Bu gelişme ile gözlemler ve konumlar dakik bir biçimde belirlenmiş / hesaplanmıştır. Yapılan gözlemler biriktikçe, astronomide yeni tartışmalar başlamıştır. 12.yüzyıldan sonra bu tartışmalar hem Batı hem de Doğu eksenlidirler. Batı, Antik Yunan bilgisini Doğu üzerinden elde etmiş, 12.yüzyıldan sonra orijinal kaynaklara dönüş yaşanmıştır. Bu, Rönesans a giden süreçtir. Yeni gözlemler ışığında, eski kuramların tartışıldığı ve onların yanlış taraflarının ortaya çıkarıldığı bir süreç başlamıştır. Özellikle, Ay ve Merkür e ilişkin yeni bulgular tartışmalara yol açmıştır. Bu dönemde yeni kuramlar görülmeye başlanmıştır. Eskiye bağlılık tam olarak terkedilememiş, belli başlı ögeler değiştirilmeye çalışılmıştır. 13. ve 14.yüzyıllarda Aristotelesçiler, bu tartışmanın içindedirler. Aristoteles in fiziksel astronomisini yeniden hâkim kılmaya çalışmışlardır. Bitruci, yeni bir kuram kurma amacı taşıyan en önemli astronomlardandır. Kuramı, yeni tartışmalara yol açmıştır. Bu sürecin sonunda, Kopernik, tamamen yeni bir kuram ortaya koymuştur; ancak, Batlamyus un araçlarını kullanmaya devam etmiştir. Kopernik ile birlikte eski düşünceler terk edilmeye başlanmıştır. Bu evre içerisinde Batlamyus ve Aristoteles in otoriteleri yavaş yavaş kaybolmuştur. 3

4 Tekrar birinci evreye dönmek gerekirse, bu evredeki koşullar şöyle belirlenebilir. Tarım faaliyeti sayesinde toplumlarda bir artı gelir oluşmuş ve bunun hesaplanabilmesi, bölüşülebilmesi ihtiyacından matematik ortaya çıkmıştır. Tarım ile beraber, mevsim kavramı ve astronominin başlangıcı sayılan takvim çalışmaları başlamıştır. Takvim, gökyüzündeki hareketlerin bilinmesi ve anlaşılması demektir. Bu çalışmalar M.Ö 4000 yıllarında bilimsel bilgi ve astronominin doğuşuna zemin hazırlamıştır. Teknik bilgi ise daha eski tarihlidir; ilk insanın alet kullanmaya başlaması ile ortaya çıkmıştır. Bilimsel bilginin ortaya çıkışı, insanın yerleşik düzene geçmesi ile görülen bir gelişmedir. Mısır Astronomisi Yerleşik uygarlıkların ortaya çıkmasıyla (Mısır ve Mezopotamya uygarlıkları), aritmetik ve matematik de gelişmeye başlamıştır. Mezopotamya ve Mısır da aritmetik ve matematik, astronomiyi geliştirecek düzeye ulaşmıştır. İki uygarlık karşılaştırıldığında, Mısır matematiğinin yüksek düzeyde olmadığı görülmektedir. Bu nedenle, Mısır astronomisi tam anlamıyla matematikselleşmemiştir. Astronominin matematikselleşmesi Mezopotamya da ortaya çıkan bir gelişmedir. Mısır astronomisinin en önemli konusu, takvim çalışmaları üzerinedir; zaman ölçümü merkezi bir yer tutmaktadır. Bunun en önemli sebebi, Mısır ın tarıma dayalı bir uygarlık olmasıdır. Zaman ölçümü konusunda Nil Nehri ni esas almışlardır. Yılı üç mevsime ayırmışlardır: 15 Temmuz 15 Kasım Taşma Mevsimi Sirius Yıldızı 15 Kasım - 15 Mart Kış Mevsimi 15 Mart 15 Temmuz Yaz Mevsimi Nil taştığı sırada, gökyüzünde Sirius Yıldızı, helyak doğuşu (güneşten az önce doğuş) yapmaktadır. Takvim bu olay ile başlamaktadır. Bir yılı 12 aya bölmüşler ve herbir ayın başlangıcında hilal i esas almışlardır. Hilal dönemine Yeni Ay adı verilmektedir. İki Yeni Ay arası yaklaşık 30 günlük bir süredir ve bir yıl 360 gün olarak hesaplanmıştır. Buna 5 gün ekleyerek bir yılı tanımlamışlardır. Bu, Mısırlıların kullandıkları Güneş takvimidir ve Güneş in bir yıllık periyodu esas alınmıştır. İlk kez M.Ö 2773 yılında oluşturulmuş bir takvimdir. Mısır Uygarlığı, Dekan adı verilen bir sistem geliştirmiştir. Temel olarak burçlar sistemine benzeyen bir sistemdir. Güneşin yörüngesini 36 kısım olarak düşünmüşlerdir. Bu bölümleme işlemini bulundukları bölgenin güneyine düşecek şekilde tasarlamışlardır. Her bir dekan belirli bir yıldız grubunu kapsamaktadır. Bir gece 12 dekan(takım yıldız)dan oluşmaktadır. Her bir dekanın gökyüzünde görünme süresi bir saattir. Buna bağlı olarak her bir gecenin 12 saatten oluştuğunu hesaplamışlardır. Bundan da, bir günün 24 saat olduğu sonucuna ulaşmışlardır. Saatleri belirlemek için Güneş Saatleri(Gnomon) adı verilen araçlar kullanılmıştır. Temel olarak, Güneş in gün içerisindeki gölgesinin ölçümüne dayalı bir araçtır. Geceleri ise zaman, Su Saatleri ile ölçülmüştür. Bunların ilk örneklerini M.Ö 2000 li yıllarda görmek mümkündür. Su saatleri, aynı zamanda, teknoloji tarihi için de önem taşımaktadır; otomasyon sistemlerinin gelişiminde temel oluşturmaktadırlar. Mısırlıların kuramsal astronomi alanındaki bilgileri, tamamen mitolojik ve dini niteliktedir. Gök cisimlerini tanrılar olarak değerlendirmişler ve gök olaylarını dini biçimde açıklamışlardır. Gezegenleri tanımaktadırlar; bunları yıldızlardan ayırt ederek gezegen olarak 4

5 nitelendirebilmişlerdir. Astronomileri, zaman ölçümü-pratik temellidir. Mısır da astroloji görülmemektedir. Mezopotamya Astronomisi Matematiksel bir astronomidir. Bunun en önemli nedeni, Mezopotamya da matematik ve aritmetiğin gelişmiş bir düzeyde olmasıdır. Aritmetik sistemleri 60 tabanlıdır ve bu, astronomilerine de yansımıştır. Bir saatin 60 dakikaya, bir dakikanın 60 saniyeye bölünmesi buna örnektir. Mitolojik ve dini yorumlar yerine matematiksel evreye geçmeyi başarmışlardır. Yıldızlara ilişkin ilk bilgiler M.Ö 4000 li yıllarda Sümer Uygarlığı na kadar gitmektedir. Akad döneminde astronomi, önemli ölçüde gelişmiştir. Astroloji, Akadlar ın ürünüdür. Meteoroloji, astroloji çalışmaları için önem taşımaktadır. Gökyüzünde üç önemli kuşak belirlemişlerdir: Ekvator Kuşağı Yengeç Kuşağı Oğlak Kuşağı Bunlar, astrolojik olarak önem taşımaktadırlar. Bu belirlemelere dayanarak, gelecek hakkında tahminlerde bulunmuşlardır. Yaptıkları, konumsal astronomi dir. Bu, matematiksel astronomi demektir. Akadlar ve Babilliler dönemlerinde burçlar sistemi geliştirilmiştir. Güneşin yörüngesi 12 eşit kısma bölünmüştür ve her bir bölüme burç adı verilmiştir. Yaklaşık 30lik bir açı söz konusudur. Her bir burç, bir takımyıldıza karşılık gelmektedir. bu da konumsal astronominin gelişiminde önemli bir yer tutmaktadır. M.Ö. 4.yy dan itibaren, Yıldız Katalogları görülmeye başlanmıştır. Yıldız kataloglarında yıldızların enlem ve boylamları verilmektedir. Babilliler döneminde, sistematik gözlem kayıtları yapılmıştır. Venüs ve Merkür e ilişkin gözlemler önem taşımaktadır. Bunlar, çıplak gözle yapılabilen gözlemlerdir ve bunların sistematik olarak kaydedilmeleri önem taşımaktadır. Ay ve Güneş tutulmalarına ilişkin de kayıtlar tutulmuş ve cetveller hazırlanmıştır. Bu, bir sonraki tutulmanın öngörülebilmesini sağlamıştır. Sistematik gözlemler sonucu öngörülerde bulunabilmek olanaklı hale gelmiştir. Ancak, nedensel bilgi verebilecek düzeye ulaşamamışlardır. Gökyüzündeki olayları bir sistem fikri ile bağdaştıramamışlardır. Aritmetiksel kayıtlardan geometrik sistemler ortaya çıkaramamışlardır. Selökidler ( ) döneminde, Mezopotamya astronomisi en yüksek düzeyine ulaşmıştır. Mezopotamya da Ay takvimi kullanılmıştır. Ay ın Yer etrafındaki dolanımı esas alınmıştır. Bunun için de Hilal(Yeni Ay) başlangıç olarak kabul edilmiştir. Bu periyot, 29,5 günlük bir süreç olarak hesaplanmış, gün olarak kabul edilmiştir. Bu takvimde bir ay 29 veya 30 gün sürmektedir. Altı ay 29, altı ay 30 gün olarak belirlenmiş, bir yıllık periyot 354 gün olarak hesaplanmıştır. Gün kaymalarını önlemek için üç yılda ortalama bir aylık süre, yıla eklenmektedir. Belirli dönemlerde, yıl, 13 ay olarak kabul edilmiştir. Böyle bir düzenleme ilk olarak yıllarında Urur döneminde yapılmıştır. Bir günü 24 saate, bir saati 60 dakikaya, bir dakikayı 60 saniyeye ayırmışlardır. Saat, güneş saati ve su saati ile ölçülmüştür. Polos adı verilen bir araç kullanmışlar ve Güneş in yörüngesindeki belirli zamanlar bununla ölçülmüştür. 5

6 Gezegen hareketlerini birbirlerinden bağımsız olarak ele almışlardır. Hint Astronomisi M.Ö 2500 lere kadar geri götürülebilen bir etkinliktir. İlk dönemi M.Ö yılları arasını kapsayan Vedik Dönem, ikinci dönem M.Ö 500 M.S 500 yılları arasını kapsayan Siddhantalar dönemidir. İlk dönem, mitolojik özelliktedir. Vedik Dönem astronomisinde, Mısır-Mezopotamya astronomileri gibi, Yer, evrenin merkezi olarak kabul edilmiştir. Güneş e ve Ay a ilişkin açıklamalar mevcuttur. Güneş in yıllık hareketini(yörüngesini) bilmektedirler. Ay ın safhalarını gözlemlemişlerdir. Ay ve Güneş tutulmalarına ilişkin bilgiler, mitolojik olarak açıklanmıştır. Vedik metinlerde, yeryüzünün şekli yuvarlak olarak belirlenmiştir; fakat bu küresellik anlamı taşımamaktadır. Bazı ifadelerde Yer in havada asılı olduğu düşüncesi de vardır. Ay takvimi kabul edilmiştir. Güneş takvimi ile Ay takvimi arasında farkın kapatılması için 13.ay eklemesi Vedik metinlerde de söz konusudur. Siddhantalar daha matematiksel ve bilimseldirler. Gezegenlere ilişkin ayrıntılı bilgiler vardır. Gezegenlerin Yer etrafındaki dolanımlarını, bu metinlerde bulmak mümkündür. Ancak, bu bilgiler günümüz bilgileriyle örtüşmemektedir. Beş gezegeni ayırt edebilmişlerdir. Konum hesabı yapabilmektedirler; bu hesaplarda hem Ekliptik i hem de Ekvator u kullanmışlardır. Ekvator eğimini 24 olarak belirlemişlerdir. Siddhantaların belirli bir dönemi Antik Yunan la çağdaştır. M.Ö 5.yy da Hintli astronomların, Antik Yunan kavramlarını kullandıkları görülmektedir. Batlamyus un Yer merkezli kuramının tüm kavramları kullanılmıştır. Aryabhata nın Aryabahatiya kitabında astronomiye ilişkin bilgiler vardır. Yer in döndüğünden-hareketinden bahsetmesi önem taşır. Daha önce M.Ö 4.yy da Antik Yunan da bu konu ele alınmıştır. Brahmagupta(M.S. 6.yy) nın Brahmagupta Siddhanta adlı eserinde matematik ve astronomi bilgileri verilmektedir dizeden oluşmaktadır ve gezegenler hakkında bilgiler içermektedir. Bu kitaplar, İslam dünyasına çevrilen ilk kitaplardır. İslam astronomları, ilk olarak bu eserlerden etkilenmişlerdir. Daha sonra Antik Yunan astronomisini esas almışlardır. Hintliler, zaman ölçümünde Güneş ve su saatleri kullanmışlardır. Çin Astronomisi Çin astronomisi, bir yıldız astronomisi olarak göze çarpmaktadır. Yıldızlara ilişkin ayrıntılı bilgiler verilmektedir. Kutup yıldızı ve kuyruklu yıldızlara ilişkin kayıtlar tutulmuştur. Hesaplamalarda yıldızlar esas alınmıştır. Çin uygarlığında hesaplama tekniği, bu özelliği ile farklılık göstermektedir. Güneş in ve Ay ın hareketlerini yıldızları esas alarak vermişlerdir. Gökyüzünde belirledikleri bir yıldızla Güneş in aynı doğrultuda olduğu iki zaman arasını ölçmüşlerdir. Bu ölçümlerin sonuçlarına Yıldızıl Yıl ve Yıldızıl Ay adı verilmektedir. Mısırlılar, Mezopotamyalılar ve Hintliler konumlamalarda Güneş in yörüngesini(ekliptik i) referans almışlar ve belirlemelerini burçlara göre yapmışlardır. Çinliler, Ekliptik yerine Ekvator u referans olarak belirlemişlerdir. Çinliler tarafından 6

7 hazırlanmış olan yıldız katalogları da Ekvator a göre hazırlanmışlardır. Bir başka deyişle, Çin uygarlığı ekvator koordinat sistemi ni kullanmıştır. Kozmoloji görüşleri, ilk defa sonsuz evren fikrini içeren kozmoloji tasarımıdır. Gök cisimlerinin uzayda yüzen cisimler olduğu dile getirilmiştir. Çin uygarlığında, M.Ö 6.yy da, Kuyruklu Yıldız kayıtları ile karşılaşılmaktadır. M.Ö. 4.yy da, yıldız katalogları hazırlanmıştır. İlk Uygarlıkların Astronomilerinin Genel Özellikleri: Beş gezegeni tanımaktadırlar (Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter, Satürn). Ay ve Güneş i de birer gezegen olarak düşünmüşlerdir. Gezegenlerin hareketlerine ilişkin bilgileri mevcuttur. Onlara göre, gezegenler ekliptik yakınında dolanmaktadırlar. Gezegenlerin, gökyüzündeki ileri-geri hareketlerine ve durmalarına ilişkin bilgilere sahiplerdir. Gezegen hareketlerinin aritmetiksel değerleri ve dolanım periyotları bilinmektedir. Merkür ve Venüs ün akşam ve sabah yıldızı olarak görünme süreleri yaklaşık 30 gün olarak belirlenmiştir. Ay ve Güneş in hareketleri bilinmektedir; ve bu bilgilerden takvim kavramı doğmuştur. Ay ve Güneş tutulmaları gözlemlenmiş ve matematiksel değerleri belirlenmiştir. Güneş in yörüngesi belirlenebilmiştir. Ekliptik, burçlara bölünmüştür ve bu nedenle, bu yörüngeye burçlar kuşağı adı verilmiştir. Güneş ve Ay tutulmalarının her zaman ekliptik üzerinde gerçekleştiğini fark etmişlerdir. Bu nedenle, bu yörüngeye aynı zamanda tutulma düzlemi adı da verilmektedir. Gün, 24 saate bölünmüştür. Bir saat, 60 dakikaya, bir dakika, 60 saniyeye ayrılmıştır. Bir hafta da yedi gün olarak belirlenmiştir. M.Ö. 4.yy dan itibaren yıldız katalogları görülmektedir. Bunların en önemlisi M.S da Su Sung tarafından yapılan yıldız kataloğudur. M.Ö. 6.yy da kuyruklu yıldızlara ilişkin gözlemler yapılmıştır. M.Ö. 28 de, Çinliler, Güneş lekelerini ilk defa gözlemlemişlerdir. M.S yılında Çinliler, bir yıldız patlamasını da gözlemlemeyi başarmışlardır. (Yengeç Nebulası) Konumsal astronomiye ilişkin bilgiler mevcuttur. Ekliptik ve Ekvator, referans alınmıştır. Ufuk düzlemini bilmektedirler. Bunlara ilişkin pek çok kavrama ulaşılmıştır. Enlem ve boylam bilinmekte, meridyen ölçümleri yapılabilmiştir. M.Ö Sümerliler Yıldız gözlemleri M.Ö Akadlar Astroloji Kuzey Avrupa Stonehenge in yapımı Mısırlılar Dini takvim (Güneş i esas alan takvim) Mezopotamya Ay takvimi M.Ö Hint Uygarlığı Vedik metinler Çin uygarlığı Gözlemler M.Ö Eski Babil Gezegenlere ilişkin kayıtlar (Merkür ve Venüs) 7

8 M.Ö Çin Uygarlığı Tutulma kayıtları M.Ö Babil Sistematik Gözlemler M.Ö. 600 Antik Yunan astronomisi ve kozmolojisi M.Ö Yıldız katalogları Çin uygarlığı KuyrukluYıldız kayıtları Antik Yunan Astronomisi Minos(Girit) Uygarlığı M.Ö Miken (Akalar) Uygarlığı M.Ö Antik Yunan Uygalığını Dorlar M.Ö Anadolu nun Güneybatısı oluşturan uygarlıklar İyonyalılar M.Ö Batı Anadolu Antik Yunan halkı, M.Ö.1000 yılında oluşmaya başlamıştır M.Ö yılları arasında kentleşme ve soylular sınıfı ortaya çıkmıştır. Bununla beraber, Hellenik anlayış gelişmiştir. Antik Yunan, kendisini diğer uygarlıklardan ayırmış ve diğerlerini barbarlar olarak nitelendirmiştir. M.Ö arası Hellenik Dönem olarak adlandırılmaktadır. M.Ö. 323 yılı, İskender in ölüm yılıdır. Aynı yıl Ptolemaios Mısır da kendi krallığını kurmuştur. M.Ö. 323 yılında Hellenistik dönem başlamıştır. M.Ö Hellenistik Dönem M.Ö. 30 Roma Dönemi Antik Yunan da bilim, kuramsal evreye geçmiştir. Gök cisimlerinin hareketlerini açıklamaya yönelik geometrik ve matematik modeller oluşturulmuştur. Eski bilgileri de kullanarak, evreni açıklayan sistemler kurulmuştur. Hellenistik dönemde bu uğraş üst düzeydedir. Astronomide yetkin bir model, bu dönemde ortaya çıkmıştır. Astronomide, Hellen döneminden itibaren sistemleşme çabası gözlemlenmiştir. Hellenik dönemde, Milet Okulu (İyonya Okulu) temsilcileri, bilimsel çalışmaları başlatanlar olmuşlardır. Thales, Anaksimandros, Anaksimenes, İyonya Okulu temsilcileridirler ve felsefede Varlık sorununu incelemişlerdir. Arke yi aramışlardır. Miletlilerin açtığı bu yolda, diğer düşünürler de Varlık sorunu üzerine çalışmışlardır. Bunlardan en önemlileri Pythagorasçılardır. İyonya kentleri, bu dönemde Persler tarafından işgal edilmiş ve İyonyalılar, İtalya nın Elea bölgesine göç etmişlerdir. Burada, Elea Okulu temsilcileri yetişmiştir. Bunların en önemlileri Parmenides, Empedokles ve Atomculardır. M.Ö. 5.yy da Sofistler ortaya çıkmış ve Varlık tan önce bilgi sorununu incelemişlerdir. Odaklandıkları konu insan dır. Protagoras ve Sokrates, bu grubun temsilcileridir. 8

9 İyonya İtalya-Elea Sofistler Atina Dönemi Thales Parmenides Protagoras Platon - Akademia Anaksimandros Empedokles Sokrates Aristoteles - Lise Anaksimenes Atomcular Pythagorasçılar -Varlık Sorunu- -Bilgi Sorunu- Matematik ve geometrik modeller adım adım ortaya çıkmış, en yüksek seviyesine Aristoteles ile ulaşmıştır. Mısır ve Mezopotamya astronomileri, bu çalışmaları etkilemişlerdir. Thales, ilk Yunan astronomu olarak görülmektedir. Thales, evrenin ana maddesinin su olduğunu iddia etmiştir. Bir astronom olarak, Thales, M.Ö. 28 Mayıs 585 tarihinde bir Güneş tutulması olacağını öngörebilmiştir. Bu öngörü, Mısır ve Mezopotamya bilgilerine dayalıdır. Thales e göre, yeryüzü yuvarlak bir disk biçimindedir ve bu disk, okyanus üzerinde yer almaktadır. Bu, Yunanlıların kozmolojik görüşlerine uymayan bir düşüncedir. Antik Yunan, Yer i çevreleyen okyanusun sınırsız olduğunu düşünmüştür; Thales ise bu okyanusun sınırlı olduğunu iddia etmiştir. Ona göre, gökyüzü, fanus şeklindedir. Anaksimandros, tıpkı Thales gibi Arke yi aramıştır. Thales, gözlemlerden yola çıkmıştır; ancak, Anaksimandros, ilk ögenin algılanamaz olduğunu düşünmüştür. Buradan hareketle varlıkların ana maddesi olarak aperion u belirlemiştir. Sonsuz, belirsiz, gözlemlenemeyen ve dokunulamayan anlamındadır. Ona göre, ilk olarak sıcak ve soğuk maddeler ayrışmıştır; ve böylece toprak ve hava oluşmuştur. Toprak soğuk, hava ise sıcak nitelikli maddelerdir. Toprak evrenin merkezine inmiş ve Yeryüzünü oluşturmuştur. Ateş ise gökyüzüne çıkmış ve Yer i çevrelemiştir. Toprak, hava ve ateş ile birleşerek suyu meydana getirmiştir. Ateş, suyun bir bölümünü buharlaştırmıştır. Bu buhar, ateş kütlesinin bazı kısımlarını delmiş ve gökcisimlerini ve yıldızları oluşturmuştur. Yeryüzü, disk biçimindedir ve okyanus üzerinde yüzmektedir. Okyanus üzerinde yüzen Yeryüzü, havada asılıdır ve diğer gezegenler Yer in çevresinde dolanırlar. Her gezegenin bir halkası vardır; bu halkalar saydamdırlar. Birbirlerinden farklı uzaklıklarda yer alırlar. Yıldızlar, ateşli gökcisimleridirler ve Güneş de ateşli bir gökcismidir. Ay ve Güneş, tekerlek biçimindedirler. Anaksimandros, gezegen uzaklıklarını ele almış olan ilk kişidir. İlk kez Güneş in ve Ay ın Yer den uzaklıklarını bildiren kişidir. Yer ile Güneş arasındaki mesafenin, Yer in çapının 27 katı, Yer ile Ay arasındaki mesafenin ise Yer in çapının 19 katı olduğunu öne sürmüştür. Bu değerleri nasıl belirlediği bilinmemektedir. Anaksimenes, ilk öge olarak, gözlemlerden yola çıkarak, hava yı belirlemiştir. Gezegenleri ve gök cisimlerini, hava tarafından taşınan diskler olarak düşünmüştür. Yıldızlar, bütün gökyüzünü çevreleyen bir kürenin üzerine tutturulmuşlardır. Gök cisimleri Yer in çevresinde dönerler; ancak, Yer in altına geçmezler. Hava, gök cisimlerinin Yer in altına geçmelerini, bir başka deyişle de düşmelerini önler. Pythagorasçılar ile birlikte astronomi bilgisi gelişmeye başlamıştır. Pythagorasçılar, bir bilim topluluğudur. Dini ve mistik bir niteliğe de sahiplerdir. Onlara göre, her şeyin temelinde sayı vardır. Bu, astronomiye de yansımıştır. Evrenin matematiksel ve geometrik bir yapısının olması, harmonik ve düzenli bir yapı olması demektir. Astronominin temeline geometri ve matematiğin koyulması, Pythagorasçılar ile başlamıştır. Geometrik bir tasarım ilk kez Pythagorasçılar tarafından oluşturulmuştur; fakat bir sistem tasarlayamamışlardır. Temel ilkeler belirlemişlerdir; ve bu ilkeler astronominin gelişmesini sağlamıştır. Bu ilkeler, 9

10 matematiksel ve geometrik ilkelerdir. Onlara göre, evren, küresel olmalıdır. Gezegen hareketleri sabit ve düzenlidirler. Bu hareketler, Yer in çevresinde, dairesel biçimlidirler. Bu ilke (gezegen hareketlerinin sabit, düzenli, dairesel olması), Kepler e dek etkili olmuştur. Gezegen hareketleri dışında, gezegenlerin büyüklükleri ve uzaklıkları da harmonik olmalıdır; e.d. matematiksel bir orantı içerisindedirler. Bu düşünce, Platon u da etkilemiştir; ve Platon, gezegen uzaklıklarını sayılarla orantılı vermeye çalışmıştır. Aynı etki Kepler i de etkilemiş, Kepler, uzaklıklar arası orantıdan üçüncü yasasına ulaşmıştır. Bu düşüncenin olgusal temeli yoktur. Pythagorasçılar a göre gezegen hareketleri ile çıkan harmonik sesler, yedi nota ile orantılıdırlar. Onlara göre bu müziği, ölümlüler duyamazlar. Kepler, bu düşünce üzerine bir kitap kaleme almıştır. Dolayısıyla da bu düşünce, Kepler e dek etkisini sürdürmüştür. Yer in şeklı konusunda bir takım gözlemlere dayanarak, Yer in küresel olduğunu ifade eden ilk düşünürlerdir. Aristoteles, bu gözlemlerden bahsetmiş ve bunları kanıt olarak kullanmıştır. i) Deniz kenarında, bir geminin gözlemlenmesi ii) Ay tutulması sırasında Yer in gölgesinin incelenmesi ve bunun daire şeklinde olduğunun gözlemlenmesi. iii) Ay ın ışıklı ve ışıksız tarafları gözlemlenmesi sırasında, Yeryüzünde hareket edildiğinde ışıklı ve ışıksız tarafındaki kısımların değiştiğinin gözlenlenmesi. Ay ın küre biçiminde olduğunun çıkarsanması ile bir analoji kurularak Yer in de küresel olduğu sonucuna varılmıştır. Bunlar, Yer in küreselliğine ilişkin ilk gözlemlerdir. Pythagorasçılardan biri olan Philolaos tarafından ortaya atılan, Yer in hareketi sorunu, astronomiye yapılan bir diğer katkıdır. Ona göre, Yer hareketlidir. Yeryüzü, evrenin merkezinde yer almaz; evrenin merkezinde merkezi ateş yer almaktadır. Merkezi Ateş in çevresinde dönen ilk gök cismi Karşı Yer(Antikton) adı verilen cisimdir. Onun üzerinde, aynı düzlemde, Yer bulunur. Merkezi Ateş Karşı Yer Yer Ay Güneş Merkür Venüs Mars Jüpiter Satürn Sabit Yıldızlar Küresi Pythagorasçılar, geometrik düşünme yoluyla astronomiye ilkeler kazandırmışlardır. Antik Yunan da, kozmolojik görüşler de önem taşır. Bunlardan biri de Anaksagoras ın kozmoloji görüşüdür. Güneş in bir ateş küresi olduğunu iddia etmiştir. Ona göre, Güneş ve yıldızlar ateşli taşlardır. O dönemde (476) Gelibolu ya düşen bir meteorun, Güneş ten düşen bir taş olduğunu düşünmüş ve Güneş in boyutlarının Gelibolu Yarımadası kadar olduğunu savunmuştur. Ona göre, evrende birleşme ve ayrışma vardır; ve evren sonsuzdur. Evrenin başlangıcında bir kaos vardır. Akıl, bu kaosa bir girdap(vorteks) hareketi vermektedir. Böylece kaos, kosmos a dönüşmüştür. Merkezden başlayan dönme hareketi ile eter ve hava birbirinden ayrılmıştır. Eter, yukarı doğru kaçmış, hava ise iç kısımlarda toplanmıştır. Havadan bulutlar, su, toprak ve taş ayrışmıştır. Bunlardan toprak, Yer i oluşturmuştur. Eterin hızla dönmesiyle Yeryüzünden parçalar kopmuş ve bunlar eterin bulunduğu yerlere çıkarak yanmaya başlamışlardır. Böylece de yıldızlar oluşmuştur. Bu görüş ilkel gibi görünse de, Descartes ın Vorteks Kuramı nı anımsatmaktadır. Kant-Laplace kuramı da bu görüşü çağrıştırmaktadır. Elea Okulu temsilcilerinden Parmenides, evrenin oluşumuna ilişkin değişimi kabul etmemektedir. Ona göre, evrende değişim söz konusu değildir. Arke, deney ve gözlem ile 10

11 bulunamaz. Ancak mantıksal düşünce ile bulunabilir. Evren, değişmeyen ve yok olmayan, sınırlı bir evrendir. Yer, evrenin merkezindedir. Parmenides, Yer in küresel olduğunu savunmuştur. Bu sonuca ulaşmasını sağlayan en önemli gözlem, yıldız gözlemleridir. Empedokles, her şeyin temelini araştırmış ve Varlık ın temeline dört ögeyi yerleştirmiştir: Toprak, su, hava, ateş. Ateş Sıcak Kuru Hava Toprak Islak Soğuk Su Bu dört öge değişmez ve yok olmaz. Bunlar, farklı oranlarda birleşerek varlıkları meydana getirirler. Bu düşünce 17.yy a kadar etkili olmaya devam etmiştir. İnsan da bu dört ögeden oluşur. Mizaçlar da bunlara göre belirlenir. Her insanda bu dört ögenin karışımı farklıdır. Dört öge başlangıçta dağınık biçimde bulunurlar. Aşk ya da sevgi sayesinde bağlanmışlar ve bir küre meydana gelmiştir. Bu küre, kosmostur. Bundan da diğer ögeler ayrışmış ve evren düzenli bir yapıya ulaşmıştır. Her öge kendi yerine yerleşmiştir. Toprak-Su-Hava-Ateş-Eter Eter, gökyüzünü kristalleştirmiştir. Yıldızlar ve gezegenler burada oluşmuşlardır. Atomculardan Demokritos a göre, evrenin ana maddesi atomlar adı verilen en küçük parçacıklardır. Bunlar bölünemeyen en küçük parçacıklardır. Atomlar, evrenin dolu kısımlarını temsil ederler. Atomların arasında boşluklar vardır. Evren, doluluk ve boşluktan oluşur. Atomlar, yok olmayan, yalın-sade varlıklardır. Nitelikleri aynı, biçimleri farklıdır. Duyumlar, atomlar tarafından oluşturulurlar. Her şey atomların bir araya gelmesi ile oluşur; atomların ayrışması ise yokluktur. Atomlar, aynı zamanda belirli bir akıl içerirler, dolayısıyla evren akıllı ve canlı bir evrendir. Evrenin diğer köşesinde de dünya benzeri gök cisimleri bulunabilmelidir. Platon, Pythagorasçılardan etkilenmiş ve evrenin temeline matematik ve geometriyi koymuştur. Evren, düzenli, uyumlu, geometrik ve matematik temelli bir evrendir. İdealar dünyasına ulaşmak için dış dünyadaki objeleri değil de, geometrik şekilleri düşünmek gerekir. Matematiksel ve geometrik şekiller düşünüldüğünde, idealara ulaşılabilmektedir. O halde, matematik, geçeğe ulaştıran bir anahtardır. Platon un bu düşüncesi astronomisine de yansımıştır. Evren, küresel bir yapıdadır ve bütün gökcisimleri Yer i merkeze alarak dairesel yörüngelerde, sabit hızlarda hareket ederler. Yer de küreseldir. Gezegen uzaklıkları arasında belli bir orantı vardır. Yer-Ay 1 birim Yer-Güneş 2 birim Yer-Venüs 3 birim Yer-Merkür 4 birim 11

12 Yer-Mars 8 birim Yer-Jüpiter 9 birim Yer-Satürn 12 birim Bu uzaklıkları neye göre belirlediğine ilişkin bir bilgi elimizde yoktur. Gezegenlerin sıralamasını değiştirmiş olması dikkat çekicidir. Sıralamada bir hata vardır. Merkür ve Venüs bazen Güneş in altında bazen de üstünde gözlemlenmiştir. Platon da buna dayanarak sıralamayı bu şekilde belirlemiştir. Platon a göre, astronomi bilimi, matematiğin bir alt dalıdır. Astronomi bilmek için matematik bilmek gerekmektedir. Astronomi de bizi gerçeğe ulaştıran bir anahtardır. Bu düşüncesi nedeniyle, Platon, astronomiyi tanrıların seviyesine çıkarmış, bir anlamda da astronomiyi tanrıbilim ile özdeşleştirmiştir. Platon, gezegenlerin çıkarttıkları seslerle bir müziğin oluşturduğunu düşünmüştür. Herakleides, Platon un öğrencisidir. Merkür ve Venüs ün Güneş in üzerinde mi yoksa altında mı olduğu tartışması içinde yer almıştır. Ona göre, Yer-Ay-Güneş sıralaması söz konusudur. Merkür ve Venüs ise Güneş in etrafında dolanmaktadır. Yeryüzü de kendi ekseni etrafında hareket etmektedir. Bu düşünce 16.yy da T.Brahe nin kurduğu sisteme benzerlik gösterir. Sistem kurma fikrinde atılan ilk adım, Eudoxus un kurduğu sistemdir. Astronomide amaç astronomik olguların matematiksel ve geometrik açıklamalarını verebilmektir. Bu açıklamaları ilk defa yapan kişi Eudoxus tur ve bilimsel astronomiyi ortaya koyan kişidir. Bu yönde ilk sistemi kurmuştur: Ortak Merkezli Küreler Sistemi. Gezegenlerin kürelerinin olması esas alınmıştır. Bu küreler Yer i merkeze alırlar. Hareket, dairesel ve düzgündür. Ancak, gezegenlerin hareketlerinde sapmalar gözlemlenmiştir. Eudoxus, bunları açıklayan bir sistem ortaya koymaya çalışmıştır. Her gezegenin günlük ve yıllık hareketleri ve geri hareketi vardır. Herbir hareketi açıklamak için belirli bir küre tasarlamıştır. Bunun dışında, gezegenin üzerinde bulunduğu bir küre vardır. Bu hareketlerin oluşumu için birer tane küre bulunmalı ve gezegen de bir kürenin üzerinde olmalıdır. Her gezegen için 4 küre tasarlamıştır. Beş gezegen için toplam 20 küre, Ay ve Güneş için üçer küre ve yıldızlar için de bir küre tasarlamış. 27 küre ile gezegen hareketlerini açıklamaya çalışmıştır. Sistemi karmaşık ve başarısız bir sistemdir. Küre anlayışı, Kepler e kadar etkili olmuştur. Aristoteles, kürelerin sayısını 56 ya çıkararak kendi kuramını oluşturmuştur. Öncesinde Callippus, 34 küre ile bir sistem tasarlamıştır. Ortak Merkezli Küreler Sistemi, astronomi olgularını matematiksel olarak vermeyi amaçlayan ilk çalışmadır. Küreler esasına dayanmaktadır. Herbir gezegenin dört küresi vardır ve herbir kürenin ekseni farklıdır. Bileşke hareket, gezegenin gökyüzünde gözlemlenen hareketidir. Callippus, küre sayısını 34 e çıkarmıştır. Aristoteles, astronominin fizik prensiplerini ortaya koymuştur. Yer merkezli kuramın ortaya çıkışında, bu kuramın fiziksel ilkelerini sağlamıştır. Yer merkezli kuram, matematiksel olarak, Batlamyus tarafından kurgulanmıştır. Aristoteles, astronominin temelinde yer alan ilkelerin nedensel açıklamalarını vermeyi başarmıştır. Fizik, Metafizik, Gökyüzü Üzerine adlı kitaplarında bu görüşlerini açıklamıştır. Pythagorasçılar ve Platon dan etkilenmiştir. Onların astronomiye ilişkin temel görüşlerini kabul etmiştir. 12

13 Evren küreseldir. Bu ilkeyi, kürenin en mükemmel şekil olduğunu öne sürerek açıklar. Yer, evrenin merkezindedir. Yer in doğal yeri ile açıklama yapar. Yer, hareketsizdir. Yer, doğal yerinde olduğundan hareket etmez. Yer, küreseldir. Pythagorasçıların kanıtlarına dayalı olarak bu ilkeyi açıklar. o Deniz kenarında, bir geminin gözlemlenmesi o Ay ın gözlemlenmesi o Ay tutulması sırasında, Yer in Ay üzerine düşen gölgesinin daire biçiminde olması, o Yıldızların konumlarındaki değişme Yer i, gezegenlerin küreleri çevreler. Gezegenler, Yer in etrafında dairesel, sabit ve düzgün hareket ederler. Bu ilkeler, Kepler e dek etkili olmuşlardır. Aristoteles, Eudoxus un Ortak Merkezli Küreler Sistemini benimsemiştir. Bu küreler, saydam, kristal yapıda kürelerdir. Aristoteles, kürelerin sayısını 56 ya yükseltmiştir. Sistem, bu haliyle daha karmaşık bir hal almıştır. Sabit yıldızlar küresi, tüm evreni çevreleyen, en dış küredir. Bu biçimdeki evreni, Ay-altı ve Ayüstü evren olmak üzere ikiye ayırmıştır. Ay-altı ve Ay-üstü evrenler, yapı bakımından farklıdırlar; bu, fizik bakımından farklı evrenler anlamına gelmektedir. bu evrenlerde farklı fizik kuralları geçerlidir. Ay-altı evren, 4 elementten yapılmıştır: Ateş, Hava, Su, Toprak. Ayüstü evren ise Eter den yapılmıştır. Ay-altı evren Toprak Su Küresi Hava Küresi Ateş Küresi Ay Küresi Toprak, en ağır elementtir. Ateş ise en hafif elementtir. Herbir elementin doğal bir yeri vardır. Toprağın doğal yeri, merkezdir. Suyun doğal yeri toprağın üstü, havanın doğal yeri suyun üstü, ateşin doğal yeri ise havanın üstüdür. Topraktan yapılmış cisim merkeze gitme eğilimi, ateşten yapılmış cisim ise yukarı gitme eğilimi gösterir. Dolayısıyla, Yer in doğal yeri, evrenin merkezidir. Yer, en ağır elementtir. Böylelikle ilk defa olarak, Yer in evrenin merkezinde olması kabulüne nedensel bir açıklama getirilmiş olmaktadır. Ay-altı evrendeki hareketler ya merkeze doğrudur ya da merkezden yukarıya doğrudur. Eş deyişle, doğrusal hareket söz konusudur. Böylece Aristoteles, Ay-altı evrenin fizik kurallarını da ortaya koymuş olmaktadır. Ay-altı evren, oluş-yokoluş evrenidir; buradaki hareketler başlangıcı ve sonu olan hareketler olmalıdır. Başı ve sonu olan hareket, doğrusal harekettir. Doğrusal hareket, zorunlu harekettir. Zorunlu hareketin dışında, zoraki hareket adı verilen biçimi de vardır. Doğal hareket(zorunlu hareket), nesnenin doğal yerine ulaşma eğilimidir. Zoraki hareket sona erdiğinde, cisim tekrar doğal hareket haline döner. Ay-üstü evren, eterden yapılmıştır. Eter, en mükemmel elementtir. Ay küresi ve bütün gezegen küreleri, eterden yapılmışlardır. Gezegenlerin kendileri ise eterin yoğunlaştığı yerlerdir. Buradaki hareket, mükemmel hareket olan, dairesel harekettir. Bu hareketin başı ve sonu yoktur. Aristoteles, mükemmel bir cismin hareketi de mükemmel olmalıdır düşüncesini taşımaktadır. Böylece dairesel hareketin nedeni verilmiş olmaktadır. En ağır elementin hareketi olmayacağından, Yer, hareketsiz olmalıdır. Buna göre, Yer, merkezde ve hareketsizdir. İlk defa olarak nedensel açıklamalar verilebilmiştir. 13

14 Eter Ateş Hava Su Toprak Evrende yukarıya gidildikçe mükemmellik artar. Ay, bütün Ay-altı evrendeki cisimlerden daha mükemmeldir. Sabit yıldızlar küresi ise en mükemmel varlıktır. Sabit yıldızlar küresi, aynı zamanda, evrene hareket veren varlıktır. Eş deyişle, ilk hareket ettiricidir. Bu küre, Aristoteles e göre, sekizinci küredir ve Tanrı nın kendisidir. Bu düşünce(evren tasarımı) 17.yy a kadar etkili olmuştur. Batlamyus, bu tasarımın matematiksel açıklamasını sağlamıştır. Yer Merkezli Kuramın, fiziksel açıklamasını Aristoteles sağlamış, matematiksel yapısını Batlamyus kurgulamıştır. Kepler ve Newton a kadar, bu sistem kabul görmüştür. Kopernik sisteminin fizik yasaları Galile, Kepler ve Newton tarafından sağlanmıştır. Kepler, küre anlayışını ortadan kaldırmıştır. Newton ise klasik fiziği kurgulayarak yeni bir fiziksel şema vermiştir. Tek evrende, tek hareketin olduğunu göstermiştir. Tüm Ortaçağ boyunca, hem Doğu da hem Batı da, Aristoteles in görüşleri kabul edilmiş ve din görüşleri ile bağdaştırılmıştır. Tek istisna, sabit yıldızlar küresinde Tanrı nın cisimleştiği görüşünün kabul görmemesidir. Sabit yıldızlar küresinin dışına dokuzuncu bir küre eklenmiş ve buna ilk hareket ettirici adı verilmiştir. Bu, Tanrı değildir. Bu anlayış 9.yy da İslam dünyasında gelişmiştir. (Sabit b.kurre) Dokuzuncu küre, evrene hareketi veren küredir. Tanrı nın yeri bu kürenin dışındadır. Hellenistik Dönem Astronomisi Bu dönemde astronomi adına üç önemli gelişme yaşanmıştır: i) Aristarkos tarafından Güneş Merkezli Kuram ın kurulması. ii) Yer in küreselliğinin kanıtları ile ortaya konulmasının üzerine yapılan ölçümler ve Eratostenes tarafından, Yer in çevresinin başarı ile ölçülmesi. iii) Appollonius un, astronomide kullanılan matematiksel ölçüm modelleri geliştirmesi ve Yer Merkezli Kuram ın matematiksel yapısının ortaya çıkışı. Aristarkos (M.Ö ) Ortak merkezli küreler sisteminin başarısızlığı nedeniyle yeni bir sistem ihtiyacı doğmuştur. Aristarkos un sisteminin temeli, Güneş in merkezde ve hareketsiz oluşudur. Bu sistemde Yer, diğer gezegenler gibi hareketlidir ve Güneş in çevresinde dolanır. Güneş Merkür Venüs Yer Mars Jüpiter Satürn Sabit Yıldızlar Küresi (Merkez) Ay Kopernik i önceleyen bir sistemdir. Bu sistem iki nedenden ötürü kabul edilmemiştir: Algılarımız, Yer in sabit, gökcisimlerinin hareketli olduğunu gösterir. Aristarkos un sistemi, algılarımızla uyuşmamaktadır. Sistem, Aristoteles fiziğine aykırıdır. Kendi sistemine uygun bir fizik-dünya kurgulayamamıştır. 14

15 Aynı itirazlar Kopernik e de yöneltilmiştir. Bunların yanısıra, Kopernik sistemi, dine de aykırı olmakla suçlanmıştır. Aristarkos, ilk defa olarak gezegenlerin uzaklıklarını geometrik olarak belirleyen kişidir. Buna ilişkin, Güneş in ve Ay ın Uzaklıkları ve Büyüklükleri adlı bir kitap yazmıştır. Bu kitapta, gezegen uzaklıklarının geometrik olarak nasıl belirleneceğine ilişkin bilgiler verilmektedir. İlk kez, Yer-Güneş mesafesini geometrik olarak hasaplamıştır. Kullandığı yöntem, geometrik yöntem dir ve günümüzün trigonometrik yöntemine karşılık gelmektedir. Yer-Güneş uzaklığını belirlerken, Ay dan yararlanmıştır. Ay, ilk dördün olduğu zaman belirli bir üçgen ortaya çıkmaktadır. Ay ı gören açı 90 dir. Yeri gören açı 87, Güneş i gören açı ise 3 dir. Ay Güneş 90 3 AY= cos87 x YG AY AY YG = 87 YG cos87 Yer 1/18 < cos87 < 1/20 YG = AY x 19 Tamamen geometrik ve doğru bir yöntemdir; ancak, değerler yanlıştır. 87 lik açının doğru değeri dir. 3 nin gerçek değeri ise 1/6 dir. Gerçek değerler kullanıldığında mesafe 400 x AY dir. Yöntemi doğru bir yöntemdir ve uzun süre kullanılmıştır. Eratostenes (M.Ö ) O dönemde, Yer in küresel olduğu bilinmektedir. Problem, buna ilişkin ölçümlerdir. Aristoteles, Yer in çevresinin 400 stadium olduğunu söylemiştir. Bu değere nasıl ulaştığına ilişkin bir bilgi yoktur. Dicaearcus ve Posidenios un da ölçümleri söz konusudur. İçlerinde en önemli yöntem, Eratostenes e aittir. Yeryüzünde aynı meridyen üzerinde iki şehir belirlemiştir. Bunlar, İskenderiye ve Syene dir. Syene de öğle vaktinde, Güneş in ışınları tam dik olarak düşmektedir. Aynı anda Güneş ışınlarının İskenderiye ye kaç derecelik açı ile düştüğünü hesaplamıştır. Bu açı, 7 12 dır. İki şehir arasındaki mesafe 5000 stadiumdur(yaklaşık 800km). 7 İskenderiye Syne 7 12 lik açı 5000 stadiumluk mesafeye karşılık gelmektedir. Yeryüzünün çevresi 360 ise, (360 x 5000) / 7 12 lik mesafe yeryüzünün çevresidir. Bu değer stadium olarak belirlenmiştir(yaklaşık km). 15

16 Bu yöntem, oldukça başarılı bir yöntemdir ve uzun süre kullanılmıştır. Eratostenes in kullandığı veriler hatalıdır. İki şehir arası gerçek mesafe 729km, gerçek açı 7 5 dır. Syne ve İskenderiye arasında 3 lik boylam farkı vardır ve aynı meridyende yer almazlar. Eratostenes, mesafe ölçümü için çevre uzunluğu belli olan bir araba tekerleği kullanmış ve açıyı da Güneş saati ile belirlemiştir. Eratostenes, bunların yanısıra harita hazırlayan coğrafyacılardan biridir. Haritasında, bir yöntem geliştirmiştir. Şehirlerin konumlarını belirleyebilmek için haritasında yeryüzünü dörde ayırmıştır. Doğu-Batı çizgisi Kanarya Adaları ndan, Kuzey-Güney çizgisi Nil Nehri nden geçmektedir. Şehirleri bu çizgilere göre bölgelere yerleştirmiştir. Bu, enlemboylam a benzeyen bir yöntemdir. Böylelikle, basit anlamıyla enlem-boylam kavramlarından ilk bahseden kişidir. Kanarya Adaları I III II IV Appollonius (M.Ö ) Nil Nehri Matematik ve geometride Koni Kesitleri üzerine çalışmıştır. Bu kesitlere elips, parabol ve hiperbol adlarını veren kişidir. Gökyüzündeki gezegenlerin sabit kürelerde düzgün bir şekilde dolanmaları gerekirken, bu gözlemlenememekte, bunun yerine düzensiz bir devinim gözlemlenmektedir. Benzer biçimde, gezegenlerin Yer e olan uzaklıklarının da sabit kalmadığı tespit edilmiştir. Mesafe Değişimi denilen bir değişim söz konusudur. İkinci olarak, gezegenlerin hareketleri ileri-geri şeklinde gözlemlenmekte, bazen de durma olgusu ile karşılaşılmaktadır. Mevcut düşünce, bunları açıklayamamıştır. Appollonius, bu düzensiz hareketleri açıklayabilmek için iki geometrik model geliştirmiştir. Bunlar üzerine astronomik ölçümler yapmış değildir. Bu iki model, Eksantrik Model(Dışmerkezli Model) ve Episikl Model olarak bilinmektedirler. Eksantrik Model Yer, dairenin gerçek merkezinden farklı bir noktaya yerleştirilmiştir. Yer, merkezden e mesafesi kadar kaydırılmıştır. G₁ de Yer e olan mesafe r + e dir. G₂ de ise r e dir. Mesafe değişimleri, böyle bir modelle açıklanabilmektedir. 16

17 G₁. e Yer G₂ Episikl Model Yer, merkezdedir. Gezegen, merkezi büyük daire üzerinde olan bir daire etrafında dönmektedir. Bu daire episikl dairesidir. Bu modelle de mesafe değişimleri açıklanabilmektedir. Büyük dairenin ve küçük dairenin kendi hareketleri vardır. Gezegenin ileri-geri hareketi de buna dayalı olarak açıklanmaktadır. Gezegen e r Yer Gezegenin Gözlemlenen Hareketi Yer Hipparkos(M.Ö ) Bu modelleri ilk kez kullanan Hipparkos(M.Ö ) dur. Hem bir matematikçi hem de astronomdur. Daireyi 360 olarak kabul eden ve uygulayan kişidir. Dairenin çapını ise 120 birim olarak kabul etmiştir. Açı ölçümlerinde, Eski Yunan lılar, açının yayını kullanmışlardır(açının iki kolunun dairede kestiği parça yaydır), Hipparkos, bunun yerine kiriş hesabını kullanmıştır. Kiriş, açının kenarlarının daireyi kestiği parçaya teğet olan doğrudur. Buna dayalı olarak, bir kirişler tablosu oluşturmuştur. Bundan sonra, açı hesaplarında kirişler kullanılmaya başlanmıştır. İslam matematikçileri sinüs kavramını yeniden yorumlayıp, trigonometrik kavramlara ulaşmışlardır. 9.yy dan itibaren kiriş yerine trigonometrik hesaplar kullanılmıştır. Hazırladığı yıldız kataloğu ile ünlüdür(m.ö.170). Bu katalogta 700 yıldızın enlem ve boylamı verilmiştir. Kendi yaptığı katalog ile önceki gözlemleri karşılaştırmıştır. Yıldızların konumlarının değiştiğini keşfetmiştir. Bunun nedeninin araştırdığında, yeni bir olgu ile karşılaşmıştır. Bu, ekinoksların presesyonu dur. Ilım Noktaları adı verilen noktaların geriye doğru hareketidir. (Ilımların Öncelimi). Bunlar, gün ve gecenin eşit olduğu noktalardır. Ekvator üzerinde koç noktasının geriye doğru kaydığını keşfetmiştir. Bu kayma yüz yılda 17

18 1 dir. Bu hareket, Yer in ekseninin eğimli olması ve koni hareketi yapmasından kaynaklanmaktadır. O dönemde, Hipparkos un bunu bilmesi olanaksızdır; bu olguyu keşfetmiş olması önemlidir. En önemli başarısı, Appollonius un modellerini kullanarak Güneş i ve Ay ın hareketlerini açıklamış olmasıdır. Güneş in hareketini açıklarken eksantrik modeli kullanmıştır. Güneş i, eksantrik bir daire üzerine yerleştirmiştir ve hareketlerinde oluşan değişimleri bu biçimde açıklamayı başarmıştır..merkez Güneş in hareketi, üç açının değişimine bağlıdır. Bu üç açı bilindiğinde, Güneş in hareketi de açıklanabilmektedir. e Yer 94 ¼ gün 93 e.merkez Yer Yer in merkezden ne kadar kaydırıldığını, ilk kez, matematiksel bir yöntemle ölçmeyi başarmıştır. Bunu yaparken de mevsimlerden yararlanmıştır. Dört mevsimin yörüngede eşit açılara bölünmediğini saptamıştır. İlkbahardan yaza geçen süreyi ölçmüştür. Bunun açı olarak karşılığı 93 dir. Yazdan sonbahara geçişi 91 olarak belirlemiştir. Yer in kaydırılma oranı 4 lik bir açıdır. Normalde süreler eşit ve 90 olmalıdır. Oysa toplam 184 çıkmaktadır. Aradaki 4 lik fark kayma mesafesidir. 92 ½ gün 91 Ay ı açıklamak için episikl modeli kullanmıştır. Burada da birtakım açılar oluşmaktadır. Ay ın hareketinin matematiksel açıklaması için bu üç açı belirlenmelidir. 18

19 Böylelikle, ilk kez Güneş ve Ay ın hareketlerinin matematiksel ifadeleri verilebilmiştir. Hipparkos un yöntemi, başarılı bir yöntemdir. Güneş in hareketini başarı ile, Ay ın hareketini ise kısmen açıklayabilmiştir. Bu durum, Ay ın hareketinin karmaşıklığından kaynaklanmaktadır. Ay a ilişkin açıklamaları eksiktir. Gezegenleri açıklamayı ise başaramamıştır. Bunu başaran kişi, Batlamyus tur. Batlamyus (M.S. 150) Roma döneminde yaşayan bir Yunanlıdır. Coğrafya, astronomi, matematik ve optik alanlarında çalışmıştır. Çalıştığı bütün alanlarda önemli katkılar yapmıştır. Coğrafya adlı bir kitap kaleme almış ve bu eserle matematiksel coğrafyayı kuran kişi olmuştur. Batlamyus, esas olarak, astronomi çalışmaları ile ünlüdür. Kepler e gelene dek, eserleri temel kaynak olma özelliğini korumuştur. Matematik teoremleri halen kullanılmaktadır. Yer merkezli kuramı matematiksel ve geometrik olarak kurmuştur. Döneminde astronominin sentezini yapmış ve matematiksel ilkelerini belirlemiştir. Yer merkezli kuramı hesap yapılabilir hale getirdiği için, kuramın gerçek kurucusu olarak kabul edilmektedir. Buna ilişkin Almagest adında bir kitap kaleme almıştır. Kitap, 13 bölümden oluşur. Almagest I. ve II. Bölümler : Temel astronomi varsayımları Gök, bir küredir. Yeryüzü, bir küredir. Yer, hareketsizdir ve evrenin merkezindedir. Bütün gezegenler dairesel yörüngelerde, sabit hızlarda hareket ederler. III.Bölüm: Eksantrik ve Episikl modellerin açıklamaları Güneş in hareketinin açıklanması. IV.Bölüm: Ay Kuramı nın açıklanması. V.Bölüm: Güneş ve Ay ın büyüklükleri ve uzaklıkları (Aristarkos un geometrik yöntemini kullanmıştır.) VI.Bölüm: Güneş ve Ay tutulmaları üzerinedir. VII. ve VIII. Bölümler: Yıldızlara ilişkin açıklamalar (Bir yıldız tablosu verilmiştir. Bu tablo hem kuzey yarımküredeki hem de güney yarım küredeki yıldızlara ilişkindir. Enlem ve boylamlar verilir. Hipparkos la aynı değerlerde, ılımların öncelini belirlemiştir. IX. X. XI. XII. XIII. Bölümler: Gezegenlere ilişkin açıklamalara ayrılmıştır. Her bölümde bir gezegen hareketi açıklanmaktadır. Kitabın en orjinal kısmı bu bölümlerdir. Her gezegenin hareketi, birbirinden bağımsız olarak ele alınmıştır. (Gezegen hareketleri arasındaki bağı gösteren ilk kişi Kepler dir.) 19

İlk Uygarlıkların Astronomilerinin Genel Özellikleri:

İlk Uygarlıkların Astronomilerinin Genel Özellikleri: İlk Uygarlıkların Astronomilerinin Genel Özellikleri: Beş gezegeni tanımaktadırlar (Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter, Satürn). Ay ve Güneş i de birer gezegen olarak düşünmüşlerdir. Gezegenlerin hareketlerine

Detaylı

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ AST101 ASTRONOMİ TARİHİ 2017-2018 Güz Dönemi (Z, UK:2, AKTS:3) 4. Kısım Doç. Dr. Kutluay YÜCE Ankara Üniversitesi, Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü Antik Yunan Bilimi Sokrat Öncesi Dönem

Detaylı

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ AST101 ASTRONOMİ TARİHİ 2017-2018 Güz Dönemi (Z, UK:2, AKTS:3) 6. Kısım Doç. Dr. Kutluay YÜCE Ankara Üniversitesi, Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü A r i s t o (Aritoteles) (M.Ö. 384-322)

Detaylı

ASTRONOMİ TARİHİ. 3. Bölüm Mezopotamya, Eski Mısır ve Eski Yunan da Astronomi. Serdar Evren 2013

ASTRONOMİ TARİHİ. 3. Bölüm Mezopotamya, Eski Mısır ve Eski Yunan da Astronomi. Serdar Evren 2013 ASTRONOMİ TARİHİ 3. Bölüm Mezopotamya, Eski Mısır ve Eski Yunan da Astronomi Serdar Evren 2013 Fotoğraf: Eski Yunan mitolojisinde sırtında gök küresini taşıyan astronomi tanrısı, ATLAS. Daha modern nesil

Detaylı

ASTRONOMİ TARİHİ. 4. Bölüm Kopernik Devrimi. Serdar Evren 2013

ASTRONOMİ TARİHİ. 4. Bölüm Kopernik Devrimi. Serdar Evren 2013 ASTRONOMİ TARİHİ 4. Bölüm Kopernik Devrimi Serdar Evren 2013 Fotoğraf: Eski Yunan mitolojisinde sırtında gök küresini taşıyan astronomi tanrısı, ATLAS. Kopernik Devrimi Güneş sisteminin merkezinde Güneş

Detaylı

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ AST101 ASTRONOMİ TARİHİ 2016-2017 Güz Dönemi (Z, UK:2, AKTS:3) 7. Kısım Doç. Dr. Kutluay YÜCE Ankara Üniversitesi, Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü Romalılar Döneminde Bilim (devam) Romalılar

Detaylı

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ AST101 ASTRONOMİ TARİHİ 2017-2018 Güz Dönemi (Z, UK:2, AKTS:3) 10. Kısım Doç. Dr. Kutluay YÜCE Ankara Üniversitesi, Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü RÖNESANS Fransızca da yeniden doğuş

Detaylı

DÜNYA NIN ŞEKLİ VE HAREKETLERİ

DÜNYA NIN ŞEKLİ VE HAREKETLERİ DÜNYA NIN ŞEKLİ VE HAREKETLERİ YERKÜRE NİN ŞEKLİ Bilim ve teknolojik seviyeye bağlı olarak, İlk Çağ da Dünya mızın şekli, değişik biçimlerde tahmin ediliyordu. Dünya nın çevresi günümüzden yaklaşık 2.200

Detaylı

GÜNEŞ SİSTEMİ. 1-Havanın bulutsuz olduğu bir günde gökyüzüne gece ve gündüz baktığımızda neler görürüz?

GÜNEŞ SİSTEMİ. 1-Havanın bulutsuz olduğu bir günde gökyüzüne gece ve gündüz baktığımızda neler görürüz? üneş Sistemi ÜNEŞ SİSTEMİ Bu bölümde üneş Sistemi hakkında bilgi sahibi olacaksınız A Acaba yalnız mıyız? Etkinlik A 1-Havanın bulutsuz olduğu bir günde gökyüzüne gece ve gündüz baktığımızda neler görürüz?

Detaylı

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ AST101 ASTRONOMİ TARİHİ 2017-2018 Güz Dönemi (Z, UK:2, AKTS:3) 3. Kısım Doç. Dr. Kutluay YÜCE Ankara Üniversitesi, Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü AST 101 Astronomi Tarihi: İçerik (hatırlatma)

Detaylı

GÖKYÜZÜNDE HAREKET. Ünal Ertan Sabancı Üniversitesi. 19 Şubat 2011

GÖKYÜZÜNDE HAREKET. Ünal Ertan Sabancı Üniversitesi. 19 Şubat 2011 GÖKYÜZÜNDE HAREKET Ünal Ertan Sabancı Üniversitesi 19 Şubat 2011 Astronomi (Gökbilim) bilinen ilk uygarlıklarla birlikte başlıyor. Mısır ve Mezopotamya uygarlıkları yazı ile birlikte bilimin ilk yeşermeye

Detaylı

EKVATORAL KOORDİNAT SİSTEMİ

EKVATORAL KOORDİNAT SİSTEMİ EKVATORAL KOORDİNAT SİSTEMİ Dünya nın yüzeyi üzerindeki bir noktayı belirlemek için enlem ve boylam sistemini kullanıyoruz. Gök küresi üzerinde de Dünya nın kutuplarına ve ekvatoruna dayandırılan ekvatoral

Detaylı

MEVSİMLER VE İKLİM A. MEVSİMLERİN OLUŞUMU

MEVSİMLER VE İKLİM A. MEVSİMLERİN OLUŞUMU MEVSİMLER VE İKLİM Ülkemizde hepimizinde bildiği gibi dört mevsim yaşanmaktadır. Bu mevsimler ilkbahar, yaz, sonbahar ve kış mevsimleridir. Peki ilkokuldan beri özellikleriyle beraber öğrendiğimiz bu mevsimler

Detaylı

Eski çağlara dönüp baktığımızda geçmişteki gç ş insan topluluklarının yazılı, yazısız kültür miraslarında Güneş ve Ay tutulmalarının nedeni hep doğaüstü güçlerle açıklanmaya çalışılmıştır. Yapılan tasvirlerde

Detaylı

ASTRONOMİ VE UZAY BİLİMLERİ SINAVI SORULARI VE CEVAPLARI (Şıkkın sonunda nokta varsa doğru cevap o dur.)

ASTRONOMİ VE UZAY BİLİMLERİ SINAVI SORULARI VE CEVAPLARI (Şıkkın sonunda nokta varsa doğru cevap o dur.) ASTRONOMİ VE UZAY BİLİMLERİ SINAVI SORULARI VE CEVAPLARI (Şıkkın sonunda nokta varsa doğru cevap o dur.) Her sorunun doğru cevabı 5 puandır. Süre 1 ders saatidir. 02.01.2013 ÇARŞAMBA 1. Güneş sisteminde

Detaylı

Test. Yerküre nin Şekli ve Hareketleri BÖLÜM 4

Test. Yerküre nin Şekli ve Hareketleri BÖLÜM 4 Yerküre nin Şekli ve Hareketleri 1. Dünya ile ilgili aşağıda verilen bilgilerden yanlış olan hangisidir? A) Dünya, ekseni etrafındaki bir turluk dönüş hareketini 24 saatte tamamlar. B) Dünya ekseni etrafındaki

Detaylı

DÜNYA NIN ŞEKLİ ve BOYUTLARI

DÜNYA NIN ŞEKLİ ve BOYUTLARI 0 DÜNYA NIN ŞEKLİ ve BOYUTLARI Dünya güneşten koptuktan sonra, kendi ekseni etrafında dönerken, meydana gelen kuvvetle; ekvator kısmı şişkince, kutuplardan basık kendine özgü şeklini almıştır. Bu şekle

Detaylı

ESKİÇAĞ DA BİLİM HİNT MEDENİYETİ

ESKİÇAĞ DA BİLİM HİNT MEDENİYETİ ESKİÇAĞ DA BİLİM HİNT MEDENİYETİ Hindistan hem coğrafyası hem de kültürüyle başlı başına bir dünyadır. Her türlü iklimin görüldüğü, 650 milyonu aşkın insanı barındıran, dillerin, dinlerin ve kültürlerin

Detaylı

DEV GEZEGENLER. Mars ın dışındaki dört büyük gezegen dev gezegenler grubunu oluşturur.

DEV GEZEGENLER. Mars ın dışındaki dört büyük gezegen dev gezegenler grubunu oluşturur. DEV GEZEGENLER DEV GEZEGENLER Mars ın dışındaki dört büyük gezegen dev gezegenler grubunu oluşturur. Bunlar sırasıyla Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün gezegenleridir. Bunların kütle ve yarıçapları yersel

Detaylı

MEVSİMLER VE OLUŞUMU

MEVSİMLER VE OLUŞUMU MEVSİMLER VE OLUŞUMU Mevsimler Güneş in gün dönümü ve gece gündüz eşitliği noktaları arasından geçişleri arasındaki sürelerdir. Mevsimlerin oluşmasının temel sebebi eksen eğikliği ve Dünya nın Güneş çevresindeki

Detaylı

Güneş Sistemi (Gezi Öncesinde)

Güneş Sistemi (Gezi Öncesinde) Güneş Sistemi (Gezi Öncesinde) ODTÜ Toplum ve Bilim Uygulama ve Araştırma Merkezi Boston, The Museum of Science tan uyarlanmıştır. Gezegen Evi 'Evrendeki Vaha' Gösterimi İçin Öğrenci Etkinliği (6. ve daha

Detaylı

Prof. Dr. Ceyhun GÖL. Çankırı Karatekin Üniversitesi Orman Fakültesi Havza Yönetimi Anabilim Dalı

Prof. Dr. Ceyhun GÖL. Çankırı Karatekin Üniversitesi Orman Fakültesi Havza Yönetimi Anabilim Dalı Jeoloji Prof. Dr. Ceyhun GÖL Çankırı Karatekin Üniversitesi Orman Fakültesi Havza Yönetimi Anabilim Dalı Ders Konuları Jeolojinin tanımı ve tarihçesi Mineraller Güneş sistemi Dünyanın şekli ve hareketleri

Detaylı

GÖKYÜZÜNDE HARKET. Ünal Ertan Sabancı Üniversitesi. DAY - Galileo Öğretmenler Ağı Çalıştayı Ağustos 2009

GÖKYÜZÜNDE HARKET. Ünal Ertan Sabancı Üniversitesi. DAY - Galileo Öğretmenler Ağı Çalıştayı Ağustos 2009 GÖKYÜZÜNDE HARKET Ünal Ertan Sabancı Üniversitesi DAY - Galileo Öğretmenler Ağı Çalıştayı Ağustos 2009 GÖKYÜZÜ YIL BOYUNCA NASIL DEĞİ İYOR? Sakarya 1 OCAK 2008 22:00 Sakarya 1 UBAT 2008 22:00 Sakarya 1

Detaylı

6.Sınıf FEN BİLİMLERİ KONU ANLATIMI. Testler. Konu Anlatımı. Uygulama

6.Sınıf FEN BİLİMLERİ KONU ANLATIMI. Testler. Konu Anlatımı. Uygulama 6.Sınıf FEN BİLİMLERİ Konu Anlatımı Alt başlıklara ayrılmış, detaylandırılmış konu anlatımı ve bunlarla ilgili çözümlü örnek sorular konuyu kavramınızı sağlayacaktır. Uygulama Testler Konu anlatımın sonlarında

Detaylı

4. SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ II. DÖNEM GEZEGENİMİZ DÜNYA ÜNİTESİ SORU CEVAP ÇALIŞMASI

4. SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ II. DÖNEM GEZEGENİMİZ DÜNYA ÜNİTESİ SORU CEVAP ÇALIŞMASI 4. SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ II. DÖNEM GEZEGENİMİZ DÜNYA ÜNİTESİ SORU CEVAP ÇALIŞMASI 1. Dünya mızın şekli neye benzer? Dünyamızın şekli küreye benzer. 2. Dünya mızın şekli ile ilgili örnekler veriniz.

Detaylı

Kış Vaktinde Yaz Saati ve Astronomik Zaman Ölçümleri

Kış Vaktinde Yaz Saati ve Astronomik Zaman Ölçümleri Kış Vaktinde Yaz Saati ve Astronomik Zaman Ölçümleri Yaz saati, kış saati, saatler ileri geri derken, ülkemizde son yıllarda, büyükten küçüğe herkes aslında astronomik bir olguyu konuşuyor. Saat dilimimizin

Detaylı

AST404 GÖZLEMSEL ASTRONOMİ HAFTALIK UYGULAMA DÖKÜMANI

AST404 GÖZLEMSEL ASTRONOMİ HAFTALIK UYGULAMA DÖKÜMANI AST404 GÖZLEMSEL ASTRONOMİ HAFTALIK UYGULAMA DÖKÜMANI Öğrenci Numarası: I. / II. Öğretim: Adı Soyadı: İmza: HAFTA 02 1. KONU: KOORDİNAT SİSTEMLERİ 2. İÇERİK Küresel Koordinat Sistemleri Coğrafi Koordinat

Detaylı

Dünya ve Uzay Test Çözmüleri. Test 1'in Çözümleri. 5. Ay'ın atmosferi olmadığı için açık hava basıncı yoktur. Verilen diğer bilgiler doğrudur.

Dünya ve Uzay Test Çözmüleri. Test 1'in Çözümleri. 5. Ay'ın atmosferi olmadığı için açık hava basıncı yoktur. Verilen diğer bilgiler doğrudur. 5 ve Uzay Test Çözmüleri Test 'in Çözümleri 5. Ay'ın atmosferi olmadığı için açık hava basıncı yoktur.. Gezegenlerin Güneş'e olan uzaklıkları sırasıyla; Merkür, Venüs,, Mars, Jupiter, Sütarn, Uranıs ve

Detaylı

GÜNEŞ SİSTEMİ. SİBEL ÇALIK SEMRA SENEM Erciyes Üniversitesi İstanbul Üniversitesi

GÜNEŞ SİSTEMİ. SİBEL ÇALIK SEMRA SENEM Erciyes Üniversitesi İstanbul Üniversitesi GÜNEŞ SİSTEMİ SİBEL ÇALIK SEMRA SENEM Erciyes Üniversitesi İstanbul Üniversitesi GÜNEŞ SİSTEMİ GÜNEŞ GEZEGENLER ASTEROİTLER METEORLAR KUYRUKLU YILDIZLAR GÜNEŞ SİSTEMİ Merkezinde Güneş, çevresinde elips

Detaylı

Dünya nın Şekli ve Hareketleri

Dünya nın Şekli ve Hareketleri Dünya nın Şekli ve Hareketleri YGS Coğrafya 1 Dünya nın Şekli ve Hareketleri Dünya nın Şekli ve Hareketleri başlıklı hazırladığımız bu yazıda, dünyanın şeklinin getirdiği sonuçları; enlem, boylam ve meridyenlerin

Detaylı

Amerikalı Öğrencilere Liselere Geçiş Sınavında 8. Sınıf 1. Üniteden Sorulan Sorular.

Amerikalı Öğrencilere Liselere Geçiş Sınavında 8. Sınıf 1. Üniteden Sorulan Sorular. Amerikalı Öğrencilere Liselere Geçiş Sınavında 8. Sınıf 1. Üniteden Sorulan Sorular. 1- Şekilde Dünya nın uzaydan görünümü gösterilmiştir. Güneş ışınları Dünya bu konumda iken gündüzlerin en uzun olduğu

Detaylı

EKVATORAL KOORDİNAT SİSTEMİ_devam. Serap Ak

EKVATORAL KOORDİNAT SİSTEMİ_devam. Serap Ak EKVATORAL KOORDİNAT SİSTEMİ_devam http://star-www.st-and.ac.uk/~fv/webnotes/chapter5.htm http://star-www.st-and.ac.uk/~fv/webnotes/chapter4.htm Gök küresinde bulunan önemli yıldızların ekvatoral koordinatları

Detaylı

Prof. Dr. Ceyhun GÖL. Çankırı Karatekin Üniversitesi Orman Fakültesi Havza Yönetimi Anabilim Dalı

Prof. Dr. Ceyhun GÖL. Çankırı Karatekin Üniversitesi Orman Fakültesi Havza Yönetimi Anabilim Dalı Jeoloji Prof. Dr. Ceyhun GÖL Çankırı Karatekin Üniversitesi Orman Fakültesi Havza Yönetimi Anabilim Dalı Ders Konuları Jeolojinin tanımı ve tarihçesi Mineraller Güneş sistemi Kayaçlar Dünyanın şekli ve

Detaylı

DOĞAL SİSTEMLER DÜNYA'NIN ŞEKLİ ve HAREKETLERİ

DOĞAL SİSTEMLER DÜNYA'NIN ŞEKLİ ve HAREKETLERİ 102 1. Ünite DOĞAL SİSTEMLER 2. BÖLÜM DÜNYA'NIN ŞEKLİ ve HAREKETLERİ 1. Dünya'nın Şekli... 38 2. Dünya'nın Hareketleri... 40 3. Mevsimlerle İlgili Önemli Tarihler... 43 4. İklim Kuşakları... 45 5. Eksen

Detaylı

ASTRONOMİ & ASTROLOJİ. Hazırlayan : Zeynep AVCI

ASTRONOMİ & ASTROLOJİ. Hazırlayan : Zeynep AVCI ASTRONOMİ & ASTROLOJİ Hazırlayan : Zeynep AVCI KAVRAMSAL OLARAK! Astroloji nedir? Latince : Astrologia Astroloji : Yıldız falcılığı, müneccimlik Müneccim :Yıldızların durum ve hareketlerinden anlam çıkaran

Detaylı

ASTRONOMİ TARİHİ. 2. Bölüm Antik Astronomi. Serdar Evren 2013

ASTRONOMİ TARİHİ. 2. Bölüm Antik Astronomi. Serdar Evren 2013 ASTRONOMİ TARİHİ 2. Bölüm Antik Astronomi Serdar Evren 2013 Fotoğraf: Eski Yunan mitolojisinde sırtında gök küresini taşıyan astronomi tanrısı, ATLAS. En Eski Astronomi (Antik veya Teleskop Öncesi) Kültürel

Detaylı

GÖK CİSİMLERİNİ TANIYALIM

GÖK CİSİMLERİNİ TANIYALIM GÖK CİSİMLERİNİ TANIYALIM Galaksilerin, yıldızların, gezegenlerin, meteorların, asteroitlerin bulunduğu hacimli ve kütleli gök cisimlerinin tamamının yer aldığı boşluğa uzay denir. Uzayda bulunan varlıkların

Detaylı

Astronomi Projesi ESKİ YUNAN UYGARLIĞI NDA ASTRONOMİ. Derya SÖZEN L2-Fen IB / 48

Astronomi Projesi ESKİ YUNAN UYGARLIĞI NDA ASTRONOMİ. Derya SÖZEN L2-Fen IB / 48 Astronomi Projesi ESKİ YUNAN UYGARLIĞI NDA ASTRONOMİ Derya SÖZEN L2-Fen IB / 48 İÇERİK İçerik Giriş Astronomi nin Ortaya Çıkışı ve Eski Yunan Uygarlığında Gündeme Gelişi M.Ö.600 M.S.200 Yılları Arasındaki

Detaylı

BİLİM TARİHİ VE JEOLOJİ 5

BİLİM TARİHİ VE JEOLOJİ 5 BİLİM TARİHİ VE JEOLOJİ 5 Çin ve Hindistan da Bilim http://www.cultural-china.com/chinawh/html/en/10kaleidoscope1658.html https://tr.wikipedia.org/wiki/%c4%b0ndus_vadisi_uygarl%c4%b1%c4%9f%c4%b1#/m edia/file:indusvalleyseals.jpg

Detaylı

17. yy. Dehalar Yüzyılı

17. yy. Dehalar Yüzyılı 17. yy. Dehalar Yüzyılı 20. yy a kadar her bilimsel gelişmeyi etkilediler. 17. yy daki bilimsel devrimin temelleri 14.yy. da atılmıştı fakat; Coğrafi keşifler ile ticaret ve sanayideki gelişmeler sayesinde

Detaylı

Rönesans ve Güneş Merkezli Evren Kuramı ( )

Rönesans ve Güneş Merkezli Evren Kuramı ( ) Rönesans ve Güneş Merkezli Evren Kuramı (1450-1600) Rönesans, bir düşünce hareketidir. Ortaçağ ın kavramlarına ve düşüncesine bir başkaldırıdır. Rönesans döneminde, her alanda yeniliklerle karşılaşmak

Detaylı

GÜNEŞ YÖRÜNGESİ TEMEL ÇİZİMLERİ

GÜNEŞ YÖRÜNGESİ TEMEL ÇİZİMLERİ GÜNEŞ YÖRÜNGESİ TEMEL ÇİZİMLERİ için ÖNSÖZ Yeryüzünün herhangi bir noktasında ve yılın herhangi bir gününün istenen bir zamanında, güneşin gökyüzündeki yeri, bilgisayar programları ile elde edilebilmektedir.

Detaylı

COĞRAFİ KONUM ÖZEL KONUM TÜRKİYE'NİN ÖZEL KONUMU VE SONUÇLARI

COĞRAFİ KONUM ÖZEL KONUM TÜRKİYE'NİN ÖZEL KONUMU VE SONUÇLARI COĞRAFİ KONUM Herhangi bir noktanın dünya üzerinde kapladığı alana coğrafi konum denir. Özel ve matematik konum diye ikiye ayrılır. Bir ülkenin coğrafi konumu, o ülkenin tabii, beşeri ve ekonomik özelliklerini

Detaylı

Danışman Öğretmen:Şerife Çekiç

Danışman Öğretmen:Şerife Çekiç Bartu İNCE Yiğit TUNÇEL Berkay Necmi TAMCI Yusuf Kaan UZAR Danışman Öğretmen:Şerife Çekiç TRİGONOMETRİ TANIMI Trigonometri, üçgenlerin açıları ile kenarları arasındaki bağıntıları konu edinen matematik

Detaylı

PARALEL VE MERİDYENLER

PARALEL VE MERİDYENLER PARALEL VE MERİDYENLER Nasıl ki şehirdeki bir evi bulabilmek için mahalle, cadde, sokak ve ev numarası gibi unsurlara ihtiyaç varsa Yerküre üzerindeki herhangi bir yeri bulabilmek için de hayalî çizgilere

Detaylı

MEVSİMLERİN OLUŞUMU. 5. Yiğit, demir bir bilyeyi aşağıdaki gibi eğik tutup, el feneri yardımı ile karşıdan ışık gönderiyor.

MEVSİMLERİN OLUŞUMU. 5. Yiğit, demir bir bilyeyi aşağıdaki gibi eğik tutup, el feneri yardımı ile karşıdan ışık gönderiyor. İTE 1. ÜN ER M İ S MEV İM VE İ OYANUS MASTER FEN BİİMERİ TAR ÖMEZ TEST - 1 1. Defne, başlangıç sıcaklıkları aynı olan özdeş 2. metal levhalar ve ışık kaynaklarını kullanarak levhalar üzerindeki birim yüzeye

Detaylı

E-DERGİ ÖABT SOSYAL BİLGİLER VE SINIF ÖĞRETMENLİĞİ İÇİN COĞRAFYA SAYI 2. www.kpsscografyarehberi.com ULUTAŞ

E-DERGİ ÖABT SOSYAL BİLGİLER VE SINIF ÖĞRETMENLİĞİ İÇİN COĞRAFYA SAYI 2. www.kpsscografyarehberi.com ULUTAŞ E-DERGİ ÖABT SOSYAL BİLGİLER VE SINIF ÖĞRETMENLİĞİ İÇİN COĞRAFYA SAYI 2 ULUTAŞ DÜNYA'NIN HAREKETLERİ ve SONUÇLARI Dünya'nın iki çeşit hareketi vardır. Dünya bu hareketlerin ikisini de aynı zamanda gerçekleştirir.

Detaylı

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ AST101 ASTRONOMİ TARİHİ 2017-2018 Güz Dönemi (Z, UK:2, AKTS:3) 2. Kısım Doç. Dr. Kutluay YÜCE Ankara Üniversitesi, Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü AST 101 Astronomi Tarihi: Amaçlar (hatırlatma)

Detaylı

GDM 417 ASTRONOMİ. Gökyüzünde Hareketler

GDM 417 ASTRONOMİ. Gökyüzünde Hareketler GDM 417 ASTRONOMİ Gökyüzünde Hareketler Günlük Hareket ve Gökyüzü Gökküresi: Dünyamız dışındaki bütün gökcisimlerinin üzerinde yer aldığını, üzerinde hareket ettiklerini varsaydığımız, merkezinde Yer in

Detaylı

GÜNEY YARIM KÜRESİ İÇİN ŞEKİL

GÜNEY YARIM KÜRESİ İÇİN ŞEKİL GÜNEY YARIM KÜRESİ İÇİN ŞEKİL Bu şekilde, gözlemcinin zeniti bundan önceki şekillerdeki gibi yerleştirilir. Bu halde gök ufku şekildeki gibi olur. Güney yarım kürede Q güney kutbu ufkun üzerindedir. O

Detaylı

FİZİK. Mekanik 12.11.2013 İNM 103: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ. Mekanik Nedir? Mekanik Nedir?

FİZİK. Mekanik 12.11.2013 İNM 103: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ. Mekanik Nedir? Mekanik Nedir? İNM 103: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ 22.10.2013 MEKANİK ANABİLİM DALI Dr. Dilek OKUYUCU Mekanik Nedir? Mekanik: Kuvvetlerin etkisi altında cisimlerin davranışını inceleyen bilim dalıdır. FİZİK Mekanik

Detaylı

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ AST101 ASTRONOMİ TARİHİ 2017-2018 Güz Dönemi (Z, UK:2, AKTS:3) 11. Kısım Doç. Dr. Kutluay YÜCE Ankara Üniversitesi, Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü GALILEO GALILEI (1564-1642) Modern fiziğin

Detaylı

Bölüm 1. Astronomi Tarihi. Johannes Hevelius

Bölüm 1. Astronomi Tarihi. Johannes Hevelius Bölüm 1 Astronomi Tarihi Johannes Hevelius Bilimsel düşünce, insan doğasının temel bir parçasıdır. Bilimciler, evren hakkında bilgi edinirken bilimsel yöntem uygular. Modern astronomi temel bilimdir, insanın

Detaylı

Gökyüzünde Hareket (II)

Gökyüzünde Hareket (II) Gökyüzünde Hareket (II) M. Atakan Gürkan, Sabancı Üniversitesi Galileo Öğretmen Eğitim Programı, Eylül 2013, İTÜ Bilim Merkezi Birinci Kısmın Özeti Dünya'nın hareketi 1) Kendi çevresinde değişmeyen bir

Detaylı

ÜNİTE 7 : GÜNEŞ SİSTEMİ VE ÖTESİ UZAY BİLMECESİ

ÜNİTE 7 : GÜNEŞ SİSTEMİ VE ÖTESİ UZAY BİLMECESİ ÖĞRENME ALANI : DÜNYA VE EVREN ÜNİTE 7 : GÜNEŞ SİSTEMİ VE ÖTESİ UZAY BİLMECESİ A GÖK CİSİMLERİNİ TANIYALIM (5 SAAT) 1 Uzay ve Evren 2 Gök Cismi 3 Yıldızlar 4 Güneş 5 Takım Yıldızlar 6 Kuyruklu Yıldızlar

Detaylı

Bölüm 2. Astronomi Tarihi. Johannes Hevelius

Bölüm 2. Astronomi Tarihi. Johannes Hevelius Bölüm 2 Astronomi Tarihi Johannes Hevelius Bilimsel düşünce, insan doğasının temel bir parçasıdır. Bilimciler, evren hakkında bilgi edinirken bilimsel yöntem uygular. Modern astronomi temel bilimdir, insanın

Detaylı

11/26/2010 BİLİM TARİHİ. Giriş. Giriş. Giriş. Giriş. Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri. Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir?

11/26/2010 BİLİM TARİHİ. Giriş. Giriş. Giriş. Giriş. Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri. Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir? Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri BİLİM TARİHİ Yrd. Doç. Dr. Suat ÇELİK Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir? Bilim tarihi hangi bileşenlerden oluşmaktadır. Ders nasıl işlenecek? Günümüzde

Detaylı

FİZİK. Mekanik İNM 221: MUKAVEMET -I. Mekanik Nedir? Mekanik: Kuvvetlerin etkisi altında cisimlerin davranışını inceleyen bilim dalıdır.

FİZİK. Mekanik İNM 221: MUKAVEMET -I. Mekanik Nedir? Mekanik: Kuvvetlerin etkisi altında cisimlerin davranışını inceleyen bilim dalıdır. İNM 221: MUKAVEMET -I 03.07.2017 GİRİŞ: MEKANİK ANABİLİM DALI Dr. Dilek OKUYUCU Mekanik Nedir? Mekanik: Kuvvetlerin etkisi altında cisimlerin davranışını inceleyen bilim dalıdır. FİZİK Mekanik 1 Mekanik

Detaylı

ASTRONOMİ TARİHİ. 1. Bölüm Bilim Tarihine Genel Bakış. Serdar Evren 2013

ASTRONOMİ TARİHİ. 1. Bölüm Bilim Tarihine Genel Bakış. Serdar Evren 2013 ASTRONOMİ TARİHİ 1. Bölüm Bilim Tarihine Genel Bakış Serdar Evren 2013 Fotoğraf: Eski Yunan mitolojisinde sırtında gök küresini taşıyan astronomi tanrısı, ATLAS. Bilim Tarihine Genel Bakış Modern bilimin

Detaylı

Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Harita Mühendisliği Bölümü TOPOGRAFYA (HRT3351) Yrd. Doç. Dr. Ercenk ATA

Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Harita Mühendisliği Bölümü TOPOGRAFYA (HRT3351) Yrd. Doç. Dr. Ercenk ATA Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Harita Mühendisliği Bölümü 4. HAFTA KOORDİNAT SİSTEMLERİ VE HARİTA PROJEKSİYONLARI Coğrafi Koordinat Sistemi Yeryüzü üzerindeki bir noktanın konumunun enlem

Detaylı

Gökbilim Tarihinden Kesitler

Gökbilim Tarihinden Kesitler Gökbilim Tarihinden Kesitler Yrd. Doç. Dr. Ayşegül F. YELKENCİ İstanbul Kültür Üniversitesi Fizik Bölümü a.teker@iku.edu.tr 12/09/2011 Gökyüzü Farkındalığı Projesi 1 GÖKBİLİM TARİHİ İNSANLIĞIN GENİŞLEYEN

Detaylı

İKLİM ELEMANLARI SICAKLIK

İKLİM ELEMANLARI SICAKLIK İKLİM ELEMANLARI Bir yerin iklimini oluşturan sıcaklık, basınç, rüzgâr, nem ve yağış gibi olayların tümüne iklim elemanları denir. Bu elemanların yeryüzüne dağılışını etkileyen enlem, yer şekilleri, yükselti,

Detaylı

Harita Projeksiyonları

Harita Projeksiyonları Harita Projeksiyonları Bölüm Prof.Dr. İ. Öztuğ BİLDİRİCİ Amaç ve Kapsam Harita projeksiyonlarının amacı, yeryüzü için tanımlanmış bir referans yüzeyi üzerinde belli bir koordinat sistemine göre tanımlı

Detaylı

HAREKET HAREKET KUVVET İLİŞKİSİ

HAREKET HAREKET KUVVET İLİŞKİSİ HAREKET HAREKET KUVVET İLİŞKİSİ Sabit kabul edilen bir noktaya göre bir cismin konumundaki değişikliğe hareket denir. Bu sabit noktaya referans noktası denir. Fizikte hareket üçe ayrılır Ötelenme Hareketi:

Detaylı

Güneş sistemi içersinde; Güneş, 8 gezegen, asteroidler, kuyruklu yıldızlar, meteorlar, cüce gezegenler,uydular vardır.

Güneş sistemi içersinde; Güneş, 8 gezegen, asteroidler, kuyruklu yıldızlar, meteorlar, cüce gezegenler,uydular vardır. Güneş sistemi içersinde; Güneş, 8 gezegen, asteroidler, kuyruklu yıldızlar, meteorlar, cüce gezegenler,uydular vardır. Güneş Sistemi Nasıl Oluştu? Güneş Lekeleri Güneş lekeleri, manyetik alan düzensizliği

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ RASATHANESİ. Evrende Neler Var?

ANKARA ÜNİVERSİTESİ RASATHANESİ. Evrende Neler Var? ANKARA ÜNİVERSİTESİ RASATHANESİ Evrende Neler Var? Astronomi: Evrende Neler Var? İnsan Evren in Merkezinde Değildir. Astrofizik: Yıldızlar Nasıl Işıyor? Doğa Yasaları Her Yerde Aynıdır. Gözümüzün derinlik

Detaylı

1- Aşağıdakilerden hangisi tarih çağlarının başlangıcında ilkel endüstrinin ve sermaye birikiminin temelini oluşturmuştur.

1- Aşağıdakilerden hangisi tarih çağlarının başlangıcında ilkel endüstrinin ve sermaye birikiminin temelini oluşturmuştur. 1- Aşağıdakilerden hangisi tarih çağlarının başlangıcında ilkel endüstrinin ve sermaye birikiminin temelini oluşturmuştur. a) Tutsaklık düzeni b) Üretim artığının sağlanması c) Uzmanlaşmış zanaatçı sınıfı

Detaylı

TOPOĞRAFYA Temel Ödevler / Poligonasyon

TOPOĞRAFYA Temel Ödevler / Poligonasyon TOPOĞRAFYA Temel Ödevler / Poligonasyon Yrd. Doç. Dr. Aycan M. MARANGOZ ÇEVRE MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ JDF 264/270 TOPOĞRAFYA DERSİ NOTLARI http://geomatik.beun.edu.tr/marangoz http://jeodezi.karaelmas.edu.tr/linkler/akademik/marangoz/marangoz.htm

Detaylı

FİZİK. Mekanik İNM 101: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ. Mekanik Nedir? Mekanik Nedir?

FİZİK. Mekanik İNM 101: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ. Mekanik Nedir? Mekanik Nedir? İNM 101: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ 12.10.2017 MEKANİK ANABİLİM DALI Dr. Dilek OKUYUCU Mekanik Nedir? Mekanik: Kuvvetlerin etkisi altında cisimlerin davranışını inceleyen bilim dalıdır. FİZİK Mekanik

Detaylı

FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ 5.ÜNİTE :DÜNYA, GÜNEŞ VE AY KONU ÖZETİ

FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ 5.ÜNİTE :DÜNYA, GÜNEŞ VE AY KONU ÖZETİ FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ 5.ÜNİTE :DÜNYA, GÜNEŞ VE AY KONU ÖZETİ KONULAR A.GÖKYÜZÜ MACERASI B. DÜNYA VE AY IN HAREKETLERİ A.GÖKYÜZÜ MACERASI Güneş, Dünya ve Ay ın Şekli Yıllar önce insanlar Dünya, Ay ve Güneş'in

Detaylı

ARİSTOTELES VE FİZİK Ömer Faik ANLI *

ARİSTOTELES VE FİZİK Ömer Faik ANLI * ARİSTOTELES VE FİZİK Ömer Faik ANLI * Antik Yunan Uygarlığı nda hareket ya da yer değiştirme kavramları daha genel bir kavram olan değişim kavramı bağlamında ele alınmıştır. Varlığı genel olarak kendisine

Detaylı

Gök Mekaniği: Giriş ve Temel Kavramlar

Gök Mekaniği: Giriş ve Temel Kavramlar Gök Mekaniği: Giriş ve Temel Kavramlar İnsanoğlunun yıldızları izleyip anlamaya çalıştığı ilk zamanlarda; bazı yıldızların farklı hareketler yaptığını fark etmesiyle başlayan bir hikaye gök mekaniği. Farklı

Detaylı

OPTİK. Işık Nedir? Işık Kaynakları

OPTİK. Işık Nedir? Işık Kaynakları OPTİK Işık Nedir? Işığı yaptığı davranışlarla tanırız. Işık saydam ortamlarda yayılır. Işık foton denilen taneciklerden oluşur. Fotonların belirli bir dalga boyu vardır. Bazı fiziksel olaylarda tanecik,

Detaylı

Mayıs Ayında Gökyüzünde Neler Oluyor? İlkbaharda Gökyüzü

Mayıs Ayında Gökyüzünde Neler Oluyor? İlkbaharda Gökyüzü Mayıs Ayında Gökyüzünde Neler Oluyor? İlkbaharda Gökyüzü Gökbilime biraz da olsa ilgi duyuyorsanız sizin de gökyüzünde ilk bakışta fark ettiğiniz yıldızların oluşturduğu şekiller vardır. Gözlem yaptıkça

Detaylı

Kasım Ayında Gökyüzünde Neler Var?

Kasım Ayında Gökyüzünde Neler Var? Kasım Ayında Gökyüzünde Neler Var? Dr. Tuba Sarıgül 02/11/2017-17:52 Kasım ayı, gökyüzü gözlemcilerine iki göktaşı yağmuru gözlemleme fırsatı veriyor. Birincisi ayın ilk yarısında en yüksek etkinliğe ulaşan

Detaylı

Güneş, Dünya etrafında dönme hareketi yapar. Güneş, sıcak gazlardan oluşan bir gök cismidir. Güneş, kendi etrafında dönme hareketi yapar.

Güneş, Dünya etrafında dönme hareketi yapar. Güneş, sıcak gazlardan oluşan bir gök cismidir. Güneş, kendi etrafında dönme hareketi yapar. Güneş'in Yapısı ve Özellikler i Akıllı Ödev - 1 Adı Soyadı:... Sınıfı:... No:... Etkinlik 1 Öğretmeninin verdiği ödevde Güneş i modellemek isteyen Meltem, aşağıdakilerden hangisi ya da hangilerini kullanabilir?

Detaylı

1. Her gezegen, odak noktalarından birinde Güneş in bulunduğu eliptik yörüngelerde dolanır.

1. Her gezegen, odak noktalarından birinde Güneş in bulunduğu eliptik yörüngelerde dolanır. Kepler Yasaları Kepler, gezegenlerin hareketlerini açıklayan 3 yasayı açıklayarak bir devrim yarattı. Bu yasalar oldukça basit temellere dayanıyordu. Yüzyıllardır süregelen inanışların dayatmalarıyla uydurulmaya

Detaylı

BİLİM TARİHİ I 5.ders. Dr. İsmail BAYTAK. Eskiçağ da Bilim Milet Okulu İonialı Filozoflar

BİLİM TARİHİ I 5.ders. Dr. İsmail BAYTAK. Eskiçağ da Bilim Milet Okulu İonialı Filozoflar BİLİM TARİHİ I 5.ders Dr. İsmail BAYTAK Eskiçağ da Bilim Milet Okulu İonialı Filozoflar Yunan uygarlığı M.Ö. 8. yy da İonia da canlanmışsa da, bilimsel gelişmelerin başlaması için 200 yıl kadar daha beklemek

Detaylı

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ

AST101 ASTRONOMİ TARİHİ AST101 ASTRONOMİ TARİHİ 2017-2018 Güz Dönemi (Z, UK:2, AKTS:3) 8. Kısım Doç. Dr. Kutluay YÜCE Ankara Üniversitesi, Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü ORTAÇAĞ İSLAM ASTRONOMİSİ İslâm dünyasının

Detaylı

Bir Bakışta Fen Bilimleri Kazanım Defteri

Bir Bakışta Fen Bilimleri Kazanım Defteri Fen Bilimleri 5 Bir Bakışta Akılda kalıcı özet bilgi alanları... Önemli noktalar... Alınacak notlar için boş alanlar... Tudem Yönlendirme sınavlarında çıkmış sorular... 2 Boşluk doldurma alanları... Konuyu

Detaylı

COĞRAFYA YEREL COĞRAFYA GENEL COĞRAFYA

COĞRAFYA YEREL COĞRAFYA GENEL COĞRAFYA COĞRAFİ KONUM COĞRAFYA YEREL COĞRAFYA GENEL COĞRAFYA Yeryüzünün belli bir bölümünü FİZİKİ coğrafya BEŞERİ ve gösterir. EKONOMİK -Doğa olaylarını -Kıtalar coğrafya konu alır. -Ülkeler -İnsanlar ve -Klimatoloji

Detaylı

KOZMOLOJİK DEVİR 1 MİLET MEKTEBİ, PYTAGORASÇILIK Milet Mektebi

KOZMOLOJİK DEVİR 1 MİLET MEKTEBİ, PYTAGORASÇILIK Milet Mektebi KOZMOLOJİK DEVİR 1 MİLET MEKTEBİ, PYTAGORASÇILIK Milet Mektebi Fizikçiler ismi ile de tanınan bu felsefe akımı Batı Anadolu kıyılarında, İzmir in güneyinde, Söke-Milas yolu üzerindeki bugünkü Balat köyünün

Detaylı

Dünya, Güneş ve Ay'ın Şekli;

Dünya, Güneş ve Ay'ın Şekli; Dünya, Güneş ve Ay ın şekilleri hakkında eski çağlardan bu yana çeşitli fikirler öne sürülmüştür. Hatta günümüzden binlerce yıl önce insanlar Dünya mızın düz, Güneş ve Ay ın yuvarlak bir tepsi gibi olduğunu

Detaylı

KÜMELER. Serdar Evren Astronomiye Giriş II

KÜMELER. Serdar Evren Astronomiye Giriş II KÜMELER Serdar Evren Astronomiye Giriş II - 2008 AÇIK YILDIZ KÜMELERĐ Gökadamızdaki yıldızların çoğu uzayda gelişigüzel dağılmışlardır. Takımyıldızların şekilleri basit bir perspektif etkisi sonucu belirlenmiştir.

Detaylı

ARAZİ ÖLÇMELERİ. Koordinat sistemleri. Kartezyen koordinat sistemi

ARAZİ ÖLÇMELERİ. Koordinat sistemleri. Kartezyen koordinat sistemi Koordinat sistemleri Coğrafik objelerin haritaya aktarılması, objelerin detaylarına ait koordinatların düzleme aktarılması ile oluşur. Koordinat sistemleri kendi içlerinde kartezyen koordinat sistemi,

Detaylı

Aristarchus Yöntemi ile Ay ve Güneş. 1. Giriş

Aristarchus Yöntemi ile Ay ve Güneş. 1. Giriş Aristarchus Yöntemi ile Ay ve Güneş Oktay Yılmaz ve Çılga Misli, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi-Fizik Bölümü En yakın gökcisimleri arasında yer alan Ay ve Güneş eskiden beri insanoğulunun ilgisini

Detaylı

OPTİK Işık Nedir? Işık Kaynakları Işık Nasıl Yayılır? Tam Gölge - Yarı Gölge güneş tutulması

OPTİK Işık Nedir? Işık Kaynakları Işık Nasıl Yayılır? Tam Gölge - Yarı Gölge güneş tutulması OPTİK Işık Nedir? Işığı yaptığı davranışlarla tanırız. Işık saydam ortamlarda yayılır. Işık foton denilen taneciklerden oluşur. Fotonların belirli bir dalga boyu vardır. Bazı fiziksel olaylarda tanecik,

Detaylı

Newton ve Einstein nin Evren Anlayışları

Newton ve Einstein nin Evren Anlayışları Newton ve Einstein nin Evren Anlayışları Planck COPERNİCUS 1473-1543 (6 Milyon Yıl) Rutherford (M.Ö.10.000) Thales (M.Ö.625) Sokrates (M.Ö.469-399) Eudoxus Platon (M.Ö.408-355) Aristarchos (M.Ö.427-347)

Detaylı

KİTABIN REHBERLİK PLANLAMASI. Bölümler. Bölümlere Ait Konu Kavrama Testleri KONU KAVRAMA TESTİ DOĞA VE İNSAN 1 TEST - 1

KİTABIN REHBERLİK PLANLAMASI. Bölümler. Bölümlere Ait Konu Kavrama Testleri KONU KAVRAMA TESTİ DOĞA VE İNSAN 1 TEST - 1 Sunum ve Sistematik SUNUM Sayın Eğitimciler, Sevgili Öğrenciler, ilindiği gibi gerek YGS, gerekse LYS de programlar, sistem ve soru formatları sürekli değişmektedir. Öğrenciler her yıl sürpriz olabilecek

Detaylı

Herhangi bir noktanın dünya üzerinde bulunduğu yere COĞRAFİ KONUM denir. Coğrafi konum ikiye ayrılır. 1. Matematik Konum 2.

Herhangi bir noktanın dünya üzerinde bulunduğu yere COĞRAFİ KONUM denir. Coğrafi konum ikiye ayrılır. 1. Matematik Konum 2. Herhangi bir noktanın dünya üzerinde bulunduğu yere COĞRAFİ KONUM denir. Coğrafi konum ikiye ayrılır. 1. Matematik Konum 2. Özel Konum 1. Türkiye nin Matematik (Mutlak) Konumu Türkiye nin Ekvatora ve başlangıç

Detaylı

2. Konum. Bir cismin başlangıç kabul edilen sabit bir noktaya olan uzaklığına konum denir.

2. Konum. Bir cismin başlangıç kabul edilen sabit bir noktaya olan uzaklığına konum denir. HAREKET Bir cismin zamanla çevresindeki diğer cisimlere göre yer değiştirmesine hareket denir. Hareket konumuzu daha iyi anlamamız için öğrenmemiz gereken diğer kavramlar: 1. Yörünge 2. Konum 3. Yer değiştirme

Detaylı

Astronomi Aletleri A105. Serdar Evren

Astronomi Aletleri A105. Serdar Evren Astronomi Aletleri A105 Serdar Evren Bölüm 1 GÖKYÜZÜNDE HAREKET Takvim Terimleri Gün Yer in kendi ekseni etrafında bir tam dönüş zamanı Yıl Yer in Güneş etrafında bir tam dolanım zamanı Ay Ay ın Yer etrafında

Detaylı

Bölüm 6. Güneş Sisteminin

Bölüm 6. Güneş Sisteminin Bölüm 6 Güneş Sisteminin Oluşumu Gezegenbilim (Planetology) Gezegenler, uydular, asteroidler ve kuyrukluyıldızlar arasındaki benzerlikleri ve farkları araştırarak, güneş sistemimizi bir bütün olarak anlamamızı

Detaylı

Bilimin Doğası ve Bilim Tarihi

Bilimin Doğası ve Bilim Tarihi Bilimin Doğası ve Bilim Tarihi Dersin Adı Bilimin Doğası ve Bilim Tarihi Dersin Kodu 1206.6102 Dersin Türü Zorunlu Dersin Seviyesi Dersin AKTS Kredisi 3,00 Haftalık Ders Saati (Kuramsal) 3 Haftalık Uygulama

Detaylı

DİNAMİK. Ders_9. Doç.Dr. İbrahim Serkan MISIR DEÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü. Ders notları için: GÜZ

DİNAMİK. Ders_9. Doç.Dr. İbrahim Serkan MISIR DEÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü. Ders notları için: GÜZ DİNAMİK Ders_9 Doç.Dr. İbrahim Serkan MISIR DEÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü Ders notları için: http://kisi.deu.edu.tr/serkan.misir/ 2018-2019 GÜZ RİJİT CİSİMLERİN DÜZLEMSEL KİNEMATİĞİ: ÖTELENME&DÖNME Bugünün

Detaylı

KUTUP IŞINIMI AURORA. www.astrofotograf.com

KUTUP IŞINIMI AURORA. www.astrofotograf.com KUTUP IŞINIMI AURORA www.astrofotograf.com Kutup ışıkları, ya da aurora, genellikle kutup bölgelerinde görülen bir gece ışımasıdır. Aurora, gökyüzündeki doğal ışık görüntüleridir. Genelde gece görülen

Detaylı

Güneş Bulutsusu (Solar Nebula)

Güneş Bulutsusu (Solar Nebula) Güneş Bulutsusu (Solar Nebula) Güneş sistemimiz Moleküler Bulut adı verilen yıldızlararası toz ve hidrojen gazı yığışımı içinde oluşmuştur. Bu bulut kendi çekimi altında büzülmüş ve ilkel Güneş bu sıcak-yoğun

Detaylı

ÇĐFT YILDIZLAR. Serdar Evren Astronomiye Giriş II

ÇĐFT YILDIZLAR. Serdar Evren Astronomiye Giriş II ÇĐFT YILDIZLAR Serdar Evren Astronomiye Giriş II - 2008 ÇĐFT YILDIZLARIN BULUNUŞU Çift yıldız terimi ilk defa Claudius Ptolemy tarafından υ1 ve υ2 Sagittarii yıldızları için kullanılmıştır. Açısal ayrıklığı

Detaylı

ARAZİ ÖLÇMELERİ. Koordinat sistemleri. Kartezyen koordinat sistemi

ARAZİ ÖLÇMELERİ. Koordinat sistemleri. Kartezyen koordinat sistemi Koordinat sistemleri Coğrafik objelerin haritaya aktarılması, objelerin detaylarına ait koordinatların düzleme aktarılması ile oluşur. Koordinat sistemleri kendi içlerinde kartezyen koordinat sistemi,

Detaylı

Güneş Sistemi. Araş. Gör. Dr. Şeyma Çalışkan Ankara Üniversitesi Kreiken Rasathanesi

Güneş Sistemi. Araş. Gör. Dr. Şeyma Çalışkan Ankara Üniversitesi Kreiken Rasathanesi Güneş Sistemi Araş. Gör. Dr. Şeyma Çalışkan Ankara Üniversitesi Kreiken Rasathanesi Güneş Sistemi 8 Gezegen 5 Cüce gezegen 173 Uydu 654984 Asteroids 3287 Kuyruklu Yıldız Dünya mıza en yakın doğal gök cismi

Detaylı