KARADENİZ YÖRESİ SAFRANBOLU İLÇESİ KADIN GİYSİLERİNİN GİYİNME KÜLTÜRÜ AÇISINDAN İNCELENMESİ ÖZGENUR AKBAY

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "KARADENİZ YÖRESİ SAFRANBOLU İLÇESİ KADIN GİYSİLERİNİN GİYİNME KÜLTÜRÜ AÇISINDAN İNCELENMESİ ÖZGENUR AKBAY"

Transkript

1 KARADENİZ YÖRESİ SAFRANBOLU İLÇESİ KADIN GİYSİLERİNİN GİYİNME KÜLTÜRÜ AÇISINDAN İNCELENMESİ ÖZGENUR AKBAY YÜKSEK LİSANS TEZİ GİYİM ENDÜSTRİ ve GİYİM SANATLARI EĞİTİMİ BÖLÜMÜ ANA BİLİM DALI GAZİ ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ EYLÜL, 2014

2 TELİF HAKKI ve TEZ FOTOKOPİ İZİN FORMU Bu tezin tüm hakları saklıdır. Kaynak göstermek koşuluyla tezin teslim tarihinden itibaren altı (6) ay sonra tezden fotokopi çekilebilir. YAZARIN Adı : Özgenur Soyadı : AKBAY Bölümü : Giyim Endüstri ve Giyim Sanatları Eğitim Bölümü İmza : Teslim tarihi : TEZİN Türkçe Adı: Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Giysilerinin Giyinme Kültürü Açısından İncelenmesi İngilizce Adı: Investigating Women Garments From The Point Of Dressing Culture In Safranbolu District In Blacksea Region i

3 ETİK İLKELERE UYGUNLUK BEYANI Tez yazma sürecinde bilimsel ve etik ilkelere uyduğumu, yararlandığım tüm kaynakları kaynak gösterme ilkelerine uygun olarak kaynakçada belirttiğimi ve bu bölümler dışındaki tüm ifadelerin şahsıma ait olduğunu beyan ederim. Yazar Adı Soyadı: Özgenur AKBAY İmza:.. ii

4 Jüri onay sayfası Özgenur AKBAY tarafından hazırlanan Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Giysilerinin Giyinme Kültürü Açısından İncelenmesi adlı tez çalışması aşağıdaki jüri tarafından oy birliği / oy çokluğu ile Gazi Üniversitesi Giyim Endüstri ve Giyim Sanatları Eğitim Bölümü Anabilim Dalı nda Yüksek Lisans tezi olarak kabul edilmiştir. Danışman: Yrd. Doç. Dr. Songül KURU Giyim Endüstri ve Giyim Sanatları Eğitim Bölümü Anabilim Dalı Atılım Üniversitesi Başkan: Doç. Dr. Fatma KOÇ Giyim Endüstri ve Giyim Sanatları Eğitim Bölümü Anabilim Dalı Gazi Üniversitesi Üye: Yrd. Doç. Dr. Pınar OLGAÇ Giyim Endüstri ve Giyim Sanatları Eğitim Bölümü Anabilim Dalı Atılım Üniversitesi Üye: (Unvanı Adı Soyadı) (Anabilim Dalı, Üniversite Adı) Tez Savunma Tarihi: 11/08/2014 Bu tezin Gazi Üniversitesi Giyim Endüstri ve Giyim Sanatları Eğitim Bölümü Anabilim Dalı nda Yüksek Lisans tezi olması için şartları yerine getirdiğini onaylıyorum. Unvan Ad Soyad Eğitim Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Servet KARABAĞ iii

5 Safranbolu eşrafından Haznedarların en güzel kızı sevgili babaannem Bedriye ERÖZ anısına iv

6 TEŞEKKÜR İnsanların çağlar boyunca yaratıp ürettiği, sürekli gelişim ve değişim içinde olan giyim kuşam kültürü köklü bir geçmişin ürünüdür. Çok zengin bir çeşitliliğe sahip olan bu kültür, ulusumuzun kültürel kişiliğinin en canlı ve en anlamlı belgesidir. Cumhuriyetten sonra yapılan kıyafet devrimi ile eski giysiler yerini, uygar dünyanın giydiği kıyafetlere bırakmıştır. Saray, şehir ve Anadolu giyimi olarak gruplara ayrılan Türk kadın giyimi içinde saray ve şehir giyiminde 17. Yüzyıldan sonra Avrupa etkisi görülmeye başlanır. Anadolu da toprakla uğraşan ve modayı takip etmeyen köylü kadınının eski giyim geleneğini muhafaza ettiği görülür. Anadolu kadının çok renkli giyiminde bir neşe ve canlılık göze çarpar. Safranbolu yöresinde giyilen tefebaş, bindallı, sopalı şetari, don iç entari gibi kıyafetler bunun en açık kanıtıdır. Ülkemizde, Türk kadının giyim kuşamına yönelik yapılacak olan çalışmalara ummanda bir katre olabilme niyetiyle naçizane yaptığım bu çalışmaya katkı sağlayan değerli tez danışmanım Yrd. Doç. Dr. Songül KURU ya, Safranbolu da yaptığım araştırmalar esnasında bana evini açan emekli öğretmen Nezihe KADIOĞLU na, Hatice KARAGÖZ e, Kent Tarihi Müze Müdüresi Safiye PARTAL a; çalışmalarım sırasında maddi manevi desteğini esirgemeyen hayatımın can suyu sevgili eşim Can AKBAY a ve çalışmalarımın en yoğun olduğu dönemde yaşadığı tüm acılara rağmen annesine huysuzluk etmeyerek destek olan biricik kızım Yağmur Berra AKBAY a, bilgi ve tecrübeleriyle çalışmalarıma yön veren sevgili aileme, manevi kardeşim Ayten GÖK e sonsuz teşekkürlerimi sunarım. Özgenur AKBAY Ayancık-2014 v

7 KARADENİZ YÖRESİ SAFRANBOLU İLÇESİ KADIN GİYSİLERİNİN GİYİNME KÜLTÜRÜ AÇISINDAN İNCELENMESİ (Yüksek Lisans Tezi) Özgenur AKBAY GAZİ ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ Eylül, 2014 ÖZ Büyük Selçuklu döneminde Anadolu kapılarının Türklere açılmasıyla birlikte Safranbolu ve çevresine de göçebe Türkler yerleşmeye başlamışlardır. Safranbolu da Kültürel etkileşimler sonucunda Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait pek çok han, hamam, cami, köprü, çeşme, çarşı, konak gibi kültürel değerler oluşmuştur. Bu kültürel değerlerin korunması ve bozulmadan günümüze kadar yaşatılması ile de 1994 yılında Unesco tarafından Dünya Mimari Miras şehirleri arasına alınmıştır. Koruma altına alınan Safranbolu ilçesi yüzyıllar boyunca değişik uygarlıklara ev sahipliği yapmıştır. Farklı kültürel etkileşimlerin sonucunda da somut ve somut olmayan kültürel varlıkları ile gündemde kalmıştır. Mimari kültürel değerlerinin yanı sıra dönemlerinin önemli tarihsel kanıtlarından biri olan geleneksel kıyafetlerde yörenin kültürel yapısını, insanların yaşam biçimlerini, inançlarını konuşmadan anlatan önemli belgeler olup tarihe ışık tutmaktadır. Bir ulusun kültürel kimliğinin belirlenmesinde en önemli unsurlarından birini de giyim kültürü oluşturmaktadır. Ulusların giyim kültürü incelendiğinde her toplumun yaşadığı coğrafya, yaşam tarzı, günlük işleri ve benzeri değerlerinin, giyimlerini ve kullandıkları aksesuarlarını bile etkilediği görülebilir. Geleneksel kıyafetlerin geçmişten vi

8 bugüne bırakılan kültürel miras olarak korunması, yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması sonucunda geçmiş ile gelecek arasında bir köprü kurularak kültürel devamlılığın sağlanması önemli görülmektedir. Gelenek ve görenekleri en iyi yansıtan ve maddi kültürün en önemli parçalarını oluşturan geleneksel giysilerin unutulmaya yüz tuttuğu günümüzde, Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Geleneksel Kadın Giysilerinin Giyinme Kültürü Açısından İncelenmesi İle maddi kültürün gelecek nesillere aktarılarak yaşatılması ve bu konuda yapılacak çalışmalar ile tasarımcılara esin kaynağı oluşturması amaçlanmaktadır. Safranbolu yöresinin somut kültürel değerlerinin en önemli parçalarını oluşturan kadın kıyafetleri incelenerek çalışma fotoğraflarla desteklenmiştir. Bilim Kodu: Anahtar Kelimeler: Geleneksel Giysi, Kültür, Maddi Kültür, Safranbolu Sayfa Adedi: 186 Danışman: Songül KURU vii

9 INVESTIGATING WOMEN GARMENTS FROM THE POINT OF DRESSING CULTURE IN SAFRANBOLU DISTRICT IN BLACKSEA REGION (M.S Thesis) Özgenur AKBAY GAZI UNIVERSITY GRADUATE SCHOOL OF EDUCATIONAL SCIENCES September, 2014 ABSTRACT During the Great Seljuk Empire, migratory Turks started to settle down in and around Safranbolu after the gates of Anatolia were opened for Turks. As a result of cultural interactions, there were formed a number of cultural values such as khans, baths, mosques, bridges, fountains, bazaars and mansions. Since these cultural values have been preserved up until now, in 1994, it was taken as one of the cities of UNESCO World Heritage Site of Architecture. Safranbolu, which has been a protected area, has been the home of many diverse civilizations during the ages. As a result of the interaction among these different cultures, it has always been talked about its concrete and abstract cultural values. Apart from the architectural cultural values, the traditional clothing style of the region, which is one of the most important historical evidences of that age, has been the non-talking witness of their life styles, beliefs and cultural structures. One of the most important points in determining the cultural identity of a nation is the clothing culture. Examining the clothing traditions of the nations, it is seen that clothing styles and the accessories are affected by several variables such as geography, life style, daily life and etc. It is given great importance that traditional clothes should be preserved and transferred to the next generations as cultural heritage and thus there should viii

10 be constructed a bridge between the past and the future for cultural sustainability. Today, when traditional clothes, which represents the traditions best and are the most important figures of material culture, started to be ignored, the Study of Traditional Women Clothes in Safranbolu, Black Sea Region According to Clothing Culture aims to preserve and pass on this material cultural value to the next generations and inspire the designers. The women clothes, which are the most significant figures of material cultural values of Safranbolu will be studied and this study will be visually supported with various photographs. The data collection about the language, history, preservation and transfer to the next generations of the traditional women clothes will be provided via surveys applied to the dwellers. Science Code : Key Words : Traditional Clothing, Culture, Marerial Cultur, Safranbolu Page Number : 186 Supervisor : Songül KURU ix

11 İçindekiler ÖZ... vi ABSTRACT... viii 1.1. Problem Durumu Araştırmanın Önemi Araştırmanın Amacı Araştırmanın Sınırlılıkları Araştırmanın Varsayımları Tanımlar... 4 BÖLÜM II... 8 KAVRAMSAL ÇERÇEVE ve İLGİLİ KAYNAKLAR Kültür Kültürün Başlıca Özellikleri Giyim-Kuşam Tarihçesine Genel Bir Bakış Giyimi Etkileyen Faktörler ve Önemleri Türklerde Giyinme Kültürü Orta Asya Dönemi Giyinme Kültürü Anadolu Selçuklu Dönemi Giyinme Kültürü Osmanlı Dönemi Giyinme Kültürü Safranbolu Tarihi, Gelenek ve Görenekleri Safranbolu nun Tarihi Safranbolu Tarihinde İdari Yapı Safranbolu da Korumacılık Safranbolu da Tarihi Eserler Safranbolu Kadın El Sanatları Safranbolu Folklorik Değerlerinden Düğün Adetleri Safranbolu Kadın Giyimi İçe Giyilen Kadın Giysileri Dışa Giyilen Kadın Giysileri Özel Günlerde Giyilen Kadın Giysileri Ayağa Giyilen Kadın Ayakkabıları Baş Örtüleri İlgili Araştırmalar x

12 BÖLÜM III YÖNTEM Araştırmanın Modeli Evren Örneklem Veri Toplama Tekniği Verilerin Analizi BÖLÜM IV BULGU ve YORUMLAR KAYNAKLAR KAYNAK KİŞİLER EKLER BİLGİ FORMU ÖRNEĞİ GÖRÜŞME FORMU ÖRNEĞİ xi

13 TABLO LİSTESİ Araştırmaya Katılanların Yaş Aralığının Tablo 4.1. Dağılımı. 58 Araştırmaya Katılanların Medeni Durumunun Tablo 4.2. Dağılımı.. 59 Tablo 4.3. Araştırmaya Katılanların Öğrenim Durumunun Dağılımı. 59 Araştırmaya Katılanların Safranbolu da İkamet Etme Sürelerinin Tablo 4.4. Dağılımı.. 60 Araştırmaya Katılan Kadınların Kıyafetlerini Temin Etme Tablo 4.5. Durumunun Dağılımı.. 60 Tablo 4.6. Araştırmaya Katılan Kadınların Giysilerinin Yaş Dağılımı Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın İç Giyiminin Yöresel Tablo Dildeki Karşılıkları. 62 Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Dış Giyiminin Yöresel Tablo Dildeki Karşılıkları 62 Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Özel Gün Giyiminin Tablo Yöresel Dildeki Karşılıkları 63 Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Ayakkabılarının Yöresel Tablo Dildeki Karşılıkları 63 Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Başa Bağlananların Tablo Yöresel Dildeki Karşılıkları 64 Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Giysilerinde ve Tablo 4.8. Aksesuarlarda Kullanılan Malzemeler Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Giysilerinde Kullanılan Tablo 4.9. Malzemelerde Tercih Edilen Renkler 66 Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın İç Giysilerinin Biçim Tablo Özellikleri. 66 Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Dış Giysilerinin Biçim Tablo Özellikleri.. 67 Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Özel Gün Giysilerinin Tablo Biçim Özellikleri 68 Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Ayakkabılarının Biçim Tablo Özellikleri.. 69 Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Başa Bağlananların Tablo Biçim Özellikleri.. 69 Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesinde Yaşayan İnsanların Tablo Giysilerini Saklama Nedenleri Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesinde Yaşayan İnsanların Tablo Giysilerini Saklama Koşulları 71 Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Giysilerinin Gelecek Nesillere Aktarabilmesi İçin Yörede Bulunan Eğitim Kurumlarının Tablo Yaptığı Çalışmalar.. 72 xii

14 Tablo Tablo Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Giysilerinin Gelecek Nesillere Aktarabilmesi İçin Yerel Yönetimin Giyinme Kültürünü Yaşatmak İçin Yaptığı Çalışmalar.. 72 Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Giysilerinin Gelecek Nesillere Aktarabilmesi İçin Yapılabilecek Diğer Çalışmalar xiii

15 FOTOĞRAF LİSTESİ FOTOĞRAF 1: SAFRANBOLU KONAKLARINDAN BİR ÖRNEK FOTOĞRAF 2: KAPI TOKMAK ÖRNEKLERİ FOTOĞRAF 3: KAYMAKAMLAR KONAĞININ MUTFAK BÖLÜMÜ FOTOĞRAF 4: GELENEKSEL YANLIK (DÖŞEMELİK) TENTENELERİ FOTOĞRAF 5: YASTIK KENARI TENTESİ İLE KANAVİÇE İŞİ FOTOĞRAF 6: DELİK İŞİ PERDE UCU ÇALIŞMASI FOTOĞRAF 7: PEŞKİR FOTOĞRAF 8: YEMENİ ÜRETİM AŞAMASINDA ÖN YÜZÜ VE TABAN ÇALIŞMASI FOTOĞRAF 9: KADIN YEMENİSİ FOTOĞRAF 10: MARAŞ İŞİNDE KULLANILAN MALZEMELER FOTOĞRAF 11: MARAŞ İŞİ MAKİNEDE İŞLENİŞİ FOTOĞRAF 12: İŞLEMESİ BİTEN TEFEBAŞA PUL, BONCUK, TIRTIL İŞLENİŞİ. 37 (Ö. AKBAY, 2012) FOTOĞRAF 13-A: İÇ GÖYNEK OMUZ DETAYI FOTOĞRAF 13-B: İÇ GÖYNEK KOLDAKİ KUŞ DETAYI FOTOĞRAF 13-C: İÇ GÖYNEK YAN DİKİŞ DETAYI (ÇIRPMA TEKNİĞİ) FOTOĞRAF 13-D: İÇ GÖYNEK KOL KUŞ DETAYI TERS YÜZDEN GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 14-A: İÇ GÖYNEK YAKA DETAYI FOTOĞRAF 14-B: İÇ GÖYNEK ARKADAN GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 14-C: İÇ GÖYNEK ARKA KOL DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 14-D: İÇ GÖYNEK ÖN KOL DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 15-A: DON ARKADAN GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 15-B: DON ÖN PAÇA BEYAZ İŞİ DETAYI FOTOĞRAF 16-A: GELİN İÇİN HAZIRLANMIŞ İÇ GİYİMİN YAKINDAN GÖRÜNÜMÜ FOTOĞRAF 17-A: İÇ ENTARİNİN YAKA DETAYI FOTOĞRAF 17-B: İÇ ENTARİ ARKADAN GÖRÜNÜMÜ FOTOĞRAF 17-C: İÇ ENTARİ KOL ALTINDA KULLANILAN ÜÇGEN KUŞ DETAYI FOTOĞRAF 17-D: İÇ ENTARİ ARKA ETEKTE YAPILAN NAKIŞ DETAYI FOTOĞRAF 18-A: İÇ YELEK ARKA GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 19-A: İÇ YELEK İÇTEN GÖĞÜS ALTI ÇALIŞMASININ DETAY ÇEKİMİ FOTOĞRAF 19-B: İÇ YELEK -2 ARKADAN GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 19-C: İÇ YELEK İÇ (ASTAR) GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 20-A: UZUN KOLLU TAKIM GÖĞÜS ALTI DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 20-B: ARKADAN GÖRÜNÜM xiv

16 FOTOĞRAF 20-C: KOL YIRTMAÇ DETAY ÇEKİMİ FOTOĞRAF 21-A: DON İÇ ENTARİ ARKADAN GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 22-A: DON İÇ ENTARİ ARKADAN GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 22-B: DON İÇ ENTARİ ÖN YAKA DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 22-C: DON İÇ ENTARİ KOL DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 22-D: DON İÇ ENTARİ ARKA YAKA DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 22-E: DON İÇ ENTARİ ŞALVAR ÖNDEN GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 22-F: DON İÇ ENTARİ ŞALVAR ÖN BEL DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 22-G: DON İÇ ENTARİ ŞALVAR PAÇA DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 23-A: ENTARİ YAKASI ÖN DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 23-B: ENTARİ ARKADAN GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 23-C: ENTARİ YAKASI ARKA DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 23-D: ENTARİ KOL (ARKA BEDEN) DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 23-E: ENTARİ KOL (ÖN BEDEN) DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 23-F: ENTARİ ETEK UCU DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 24-A: MARHMA ÖNDEN GÖRÜNÜM (AÇIK HALİ) FOTOĞRAF 24-B: MARHMA ¼ GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 25-A: TEFEBAŞ YAKA DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 25-B: TEFEBAŞ ARKA BEDEN DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 25-C: TEFEBAŞ KOL DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 25-D: TEFEBAŞ DİVAL İŞLEMELİ KEMER FOTOĞRAF 26-A: TEFEBAŞ ÖN YAKA DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 26-B: TEFEBAŞ-2 ARKA BEDEN DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 26-C: TEFEBAŞ KOL DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 26-D: TEFEBAŞ ARKA ETEK UCU DETAY GÖRÜNÜM ÇEKİMİ FOTOĞRAF 26-E: İNCİ KOLYE FOTOĞRAF 26-F: ELMAS YÜZÜK FOTOĞRAF 26-G: ELMAS TAKIM FOTOĞRAF 27-A: TEFEBAŞ ALTIN KEMER ÖRNEĞİ FOTOĞRAF 28-A: SOPALI ŞETARİ ÖN YAKA DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 28-B: SOPALI ŞETARİ ARKA KOL DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 28-C: SOPALI ŞETARİ ARKA BEDEN DETAY GÖRÜNÜM FOTOĞRAF 29-A: GELİNLİK ÖN YAKA DETAYI FOTOĞRAF 29-B: GELİNLİK ÖN BEL DETAYI FOTOĞRAF 29-C: GELİNLİK ÖN BEDEN ETEK UCU DETAYI FOTOĞRAF 29-D: GELİNLİK ARKA KOL DETAYI FOTOĞRAF 29-E: GELİNLİK ARKA DETAYI FOTOĞRAF 29-E: GELİNLİK ARKA YAKA DETAYI FOTOĞRAF 29-F: GELİNLİK ARKA BEDEN ETEK UCU DETAYI FOTOĞRAF 30-A: ATLAS GELİNLİK ÖN YAKA DETAYI FOTOĞRAF 30-B: ATLAS GELİNLİK ETEK UCU DETAYI FOTOĞRAF 30-C: ATLAS GELİNLİK TAKMA KOL DETAYI FOTOĞRAF 30-D : ATLAS GELİNLİK ARKA DETAYI xv

17 FOTOĞRAF 31-A: ENTARİ ÖN YAKA DETAYI FOTOĞRAF 31-B: ENTARİ ÖN BEDEN BEL DETAYI FOTOĞRAF 31-C: ENTARİ KOL DETAYI FOTOĞRAF 31-D: ENTARİ ÖN ETEK UCU DETAYI FOTOĞRAF 31-E: ENTARİ ARKA BEDEN DETAYI FOTOĞRAF 33-A: KAYNANA YUMRUĞU DESENLİ TÜLBENT FOTOĞRAF 33-B: İĞNE OYALI TÜLBENT (KARANFİL DESENLİ) FOTOĞRAF 33-C: TEL KIRMA ÖRTÜ xvi

18 BÖLÜM I 1.GİRİŞ Kültür, bir ulusun hayat tarzı, yaşam biçimidir. Bir toplumun kültürü onun tarihi geçmişini, bireylerin yaşam biçimlerini, ekonomik faaliyetlerini, gelenek-göreneklerini, giyinme tarzlarını, kullandıkları aksesuarları, dini inanışlarını içerir. UNESCO uzmanları kurulunca yapılmış olan kültür tanımı şöyledir: "Bir toplumun kendi tarihi gelişimi konusunda sahip olduğu bilinçtir. Toplum ancak böyle bir bilince dayanarak varlığını koruyabilir ve gelişimini sürdürebilir." Kültür; insanlığın ortak mirasıdır ve her millet; tarih, dil ve kültür mirasıyla dünyada yerini alır. Geçmişin tanıklığını yapan, geleceğin şekillenmesinde önemli rol oynayan ve ulusların ayakta kalmasını sağlayan kendi kültürleridir. Anadolu toprakları yüzlerce yıl çok farklı dil, din, ırk, kültür ve medeniyete ev sahipliği yapan büyük bir coğrafya olmuştur. Göç yoluyla gelen kültürel değerlerin yanı sıra bu topraklarda yaşamış olan uygarlıkların mirasıyla bütünleşen Anadolu kültürünün eşsiz boyutlara ulaştığı bilinmektedir. Bir ulusun kültür kimliğinin belirlenmesindeki en önemli unsurlardan birisi de giyim kültürüdür. Ulusların giyim kültürü incelendiğinde her toplumun yaşadığı coğrafya, yaşam tarzı, günlük işleri ve benzeri değerlerinin, giyimlerini ve kullandıkları aksesuarlarını bile etkilediği görülebilir. Anadolu insanı, yüzyıllar boyu elde ettiği beceri ve deneyimler sayesinde hatırı sayılır bir giyim kuşam kültürüne sahip olmuştur. Anadolu insanı için giyim sadece bir kültür ürünü ya da iklimden korunma aracı olmamış aynı zamanda bir iletişim aracıda olmuştur. 1

19 1.1. Problem Durumu Çalışmada Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Giysilerinin Giyinme Kültürü Açısından İncelenmesi konusu araştırılmıştır Araştırmanın Önemi Bir ulusun kültürel yapısını yansıtan ve geçmişlerini konuşmadan anlatarak günümüze taşıyan geleneksel giysiler çok önemli tarihsel ve görsel kaynaklardır. Geleneksel giysiler geçmişten günümüze bırakılan kültürel miraslar olarak düşünüldüğünde bunların korunması, yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması ulusların kültürel devamlılığı için oldukça önemlidir. İletişim çağı olan günümüzde yoğun bir kültürel etkileşim olduğu gözlenmektedir. Etkileşimin dengeli gerçekleşmesi için toplumların kültürlerine sahip çıkması gerekmektedir. Kültürel yabancılaşmayı da önlemenin tek yolu kültürel değerlere sahip çıkarak, çağın teknolojik olanaklarında faydalanıp maddi ve manevi değerleri uluslararası platformda dile getirmektir. Anadolu kültürünün en önemli parçalarından olan ve karakteristik özelliklerini en iyi yansıtan geleneksel giysilerimizi koruyarak, sahip çıkılması ve gelecek nesillere aktarılması gerekmektedir. Bu nedenle ulusların mirasları üzerine yapılan çalışmalar daha da önem kazanmaktadır. Unesco tarafından da koruma altına alınmış olan Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesinin geleneksel kadın giysileri incelenerek bu alanda yapılacak çalışmalara destek olması açısından daha da önemli hale gelmiştir Araştırmanın Amacı Maddi kültürün bir parçası olarak giyim; bir ulusun milli kültürünü, yaşam biçimini gösteren, gelenek-göreneklerini tanıtan en önemli unsurlardan biri olmuştur. Geleneksel giysilerin bir medeniyetin tarihine, inanışlarına, yaşam biçimine ve kültürüne kadar o medeniyete kaynaklık ederek, gizli kalmış kültürel değerlerinin gün ışığına çıkmasında önemli bir yere sahip olduğu bilinmektedir. Geleneksel giysi denildiğinde; her ulusun tarihinden gelen halk oyunları topluluklarının folklorik amaçla kullandığı giysiler, bazı yörelerde halen kullanılmakta 2

20 olan yerel kıyafetler, bazı yörelerin etnografik müzelerinin vitrinlerindeki giysiler, yörelere has gezi evlerinin odalarında sergilenen giysiler ile sandıklarda saklanan giysileri anlıyoruz. Geleneksel giysilerin hızla gelişen sosyo-ekonomik etkilere ayak uyduramadığı için gün geçtikçe unutulmaya yüz tutuğu bilinmektedir. Anadolu'nun birçok bölgesinde olduğu gibi Karadeniz yöresinin Safranbolu ilçesinde de geleneksel giysiler müzelerde, gezi evlerinin odalarında, yöresel çarşılarda mankenlerin üzerinde yaşatılmaya çalışılmaktadır. Bunun yanı sıra yöre halkının düğün, nişan ve benzeri özel günlerde bu kıyafetleri halen kullandıkları görülmektedir. Kaybolmaya yüz tutmuş bu giysilerin bir kısmı ise, tozlu sandıklarda yerini alarak saklanmaktadır. Gelenek ve görenekleri en iyi yansıtan ve maddi kültürün en önemli parçalarını oluşturan geleneksel giysilerin unutulmaya yüz tuttuğu günümüzde; Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Giysilerinin Giyinme Kültürü Açısından İncelenmesi başlıklı tez konusu ile maddi kültürün gelecek nesillere aktarılarak, yaşatılması ve bu konuda yapılacak çalışmalar ile tasarımlara esin kaynağı olması amaçlanmaktadır. Bu doğrultuda; Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Kıyafetleri; kullanım alanlarına göre gruplandırılarak, giysilerde kullanılan malzemeler, giysilerin model özellikleri ve aksesuarları ile yörenin giyinme kültürü irdelenmiştir. Bu amaç doğrultusunda ise araştırmada aşağıdaki sorulara cevap aranmıştır. 1- Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi kadın giysilerinin ve kullanılan aksesuarların yöresel dildeki karşılıkları nelerdir? 2- Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi kadın giysilerinde ve aksesuarlarda kullanılan (ana ve yardımcı) malzemeler nelerdir? 3- Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi kadın giysilerinde kullanılan malzemelerde tercih edilen renkler nelerdir? 4- Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi kadın giysilerinin biçim özellikleri nelerdir? 5- Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesinde yaşayan insanların giysilerini saklama nedenleri nelerdir? 6- Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi kadın giysilerinin gelecek nesillere aktarılabilmesi için yapılan çalışmalar nelerdir? 3

21 1.4. Araştırmanın Sınırlılıkları 1- Bu çalışma Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi kadın giysileri üzerine yapılan ve ulaşılan kaynaklar ile sınırlıdır. 2- Araştırma Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi kadın giysileri ve aksesuarları ile sınırlıdır. 3- Araştırma Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesinin merkezinde yaşayan kadın denekler ile sınırlıdır. 4- Araştırma yöre halkının sandıklarından çıkacak giysi ve aksesuarlar ile sınırlıdır. 5- Araştırma Kaymakamlar Konağı Gezi Evi ile Kent Tarihi Müzesinde sergilenen ve depolarında muhafaza edilen giysi ve aksesuarlar ile sınırlıdır. 6- Araştırma veri toplama aracı olarak kullanılan görüşme formuna verilen cevaplar ile sınırlıdır Araştırmanın Varsayımları 1- Araştırmanın kavramsal çerçevesini oluşturmak amacıyla taranan kaynaklar güvenilir ve yeterli bilgi vermektedir. 2- Araştırmaya katılan kadınların giysilerini saklama nedenleri ve gelecek nesillere aktarılmasına yönelik çalışmaları belirlemek amacıyla hazırlanmış olan görüşme formuna samimi cevaplar verilmiştir. 3- Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi kadın giysilerine ait fotoğraflar yöre halkının sandıklarından, Kaymakamlar Konağı Gezi Evi ile Kent Tarihi Müzesinde sergilenen ve depolarında muhafaza edilen giysilerden elde edilen veriler yeterli bilgi vermektedir Tanımlar ATLAS: İpekli ve düz bir kumaş türü. BİNDALLI: Kadifeden eski bir kumaşın adıdır. Ayrıca Maraş işi işlenerek yapılan bir düğün elbisesinin adıdır. BÜRÜNCÜK: Genellikle iç çamaşırı dikiminde kullanılan, ipekli nadirende olsa keten iplikli kumaş türü. 4

22 CAR: Kadınların sokağa çıkarken kullandıkları bir çarşaf türü. ÇENBER: Boyun veya alna bağlanan yemeni. ÇEVRE: Kenarları kıvrılmış oya veya işlemeli nakışlarla süslü mendil. ÇİTARİ: İpekle karışık pamuk ipliği ile dokunmuş sarı ve kırmızı çubuklu bir kumaş. ÇORAP: Ayağa giyilen örme ürün. DİZLİK: Tuman ya da dize kadar uzanan kısa don. DON: Vücudun belden aşağı kısmını topuklara kadar örten ve bacaklar için iki parçası bulunan bir çeşit iç giyim. DUVAK: Gelinin yüzünü örtmek için kullanılan tülden telli, süslü örtü. EL SANATLARI: İnsanoğlunun var olduğundan beri tabiat şartlarına bağlı olarak ortaya çıkmıştır. Çevre şartlarının değişimiyle toplumun duygu, sanatsal beğenileri ve kültür özelliklerini yansıtan halı, kilim, oya, süsleme teknikleri vb dir. ENTARİ: Basma, patiska vs. kumaşlardan yapılan uzun, düz ve sade bir kadın elbisesi. FERACE: Kadınların sokakta kullandıkları dış giysisi. GELİNLİK ENTARİSİ: Kadınların düğünlerinde giydikleri süslü ve işlemeli düğün elbisesi. GELİN PABUCU: Kadının düğünü için hazırlanan süslü ayakkabı. GELİN TELİ: Gelinin duvağını süsleyen teller. GİYSİ: İnsan vücut formu ve ölçülerine uygun olarak, modanın etkisi ile belirlenen model doğrultusunda hazırlanan bir kalıp ile kesilen kumaşın, dikim işlemi ile bir araya getirilmesi ile elde edilen örtünmeye ve doğa şartlarına karşı korunmaya yarayan bir araçtır. GİYİNME KÜLTÜRÜ: İnanç, adet, toplumsal değerler ve yaşanılan coğrafyayı içine alan geleneksel giysilerdir. 5

23 İÇLİK: Kışın kıyafet altına giyilen pamuklu iç yeleği. İSKARPİN: Kadınların kullandığı bir ayakkabı türü. KABARTMA NAKIŞLI KUMAŞ: Eski Türk kumaşlarından birisidir. Kadife ve ya ipekli kumaşın üzerine nakışlar kabartma olarak işlenmiştir. KADİFE: İpekli, pamuklu ya da yünlü, yüzeyi havlı yumuşak bir kumaş türü. KAFTAN: Kadın üst giysisi, astarsız esvab. KEMER: Kıyafetin belini sıkıştırmak amacıyla kullanılan süslü şerittir. KUNDURA: İskarpinin kabası, konçsuz, bir iki parmak topuklu, ökçe altı demir naçalı, taban altı kabaralı kaba ayakkabı (Koçu,1996:154) KUTNU: Pamuklu bir dokuma türü. KÜLTÜR: Topluma özgü; bilgi, inanç ve davranışlar bütünü ile bu büyünün parçası olan maddi nesnelerdir. KÜLTÜREL MİRAS: Her yörenin kendine ait olan ve kuşaktan kuşağa aktarılan gelenek ve görenekleridir. MADDİ KÜLTÜR: Toplumsal yaşamın içinde yer alan gelenek, işaret sistemleri, aletler, giyim-kuşam, sanat yapıtları gibi var olanlardır. MARHMA: Safranbolu yöresine ait kadın çarşafı. MEMELİK: İçi pamuk yastıklı, giysinin göğüs kısmının düşmesine engel olan iç giyim türü. MEST: Ayağa çorap gibi giyilen. Tabanı ve yüzü yumuşak deriden, kısa konçku ayakkabı türü. MİNTAN: İç gömleğin üzerine giyilen, kalçaları örtecek kadar uzunlukta ve ön ortası yarım yırtmaçlı dış gömleği. NALIN/TAKUNYA: Tablası yassı, tabanı ve ökçesi yüksek genellikle hamam ve banyoda giyilen yüksekçe tahta ayakkabıdır. 6

24 OYA: Kadın tülbent, iç çamaşır ve kıyafetlerini süslemek amacıyla yapılan, iğne ve ya tığ işi örgü türüdür. ÖKÇE: Ayakkabının arkasını yükselterek esas tabanının yere daha iyi basmasını sağlamak için tabanın arka kenarına konulan parçadır. PABUÇ: Ayakkabı. PAÇALIK: Gelinlerin düğün günü giydikleri, gelin giysisinden daha sade bir düğün kıyafeti. PATİSKA: İnce ve düzgün beyaz bez. PEŞTAMAL: Bele bağlanarak, vücudun belden aşağısını örten bez parçası. ŞALVAR: Geniş ağı ile alt giysi türü. TAFTA: İnce ipekli bir kumaş türü. TERLİK: İnce deriden bağsız ev ayakkabısıdır. ÜÇ ETEKLİ: Kadınların eskiden kullandıkları bir entari türü. YAPIŞTIRMA: Gelinlerin yüzlerine yapıştırılan, atlas kumaşlar üzerine değerli taşlarla işlenen parçalar. YELDİRME: kadınların sokağa çıkarken ferace yerine kullandıkları bir dış giysisi. YEMENİ: Üzerine el kalıpları ile çiçek motifleri basılmış, bir değirmelik tülbentlerdir. ZENNE: Bayan ayakkabısıdır. 7

25 BÖLÜM II KAVRAMSAL ÇERÇEVE ve İLGİLİ KAYNAKLAR Bu bölümde kültürün tanımı ve başlıca özellikleri, giyimin tarihçesi ile giyime etki eden faktörlere değinilerek, Türklerin giyinme kültürü ile Safranbolu gelenek-görenekleri ve geleneksel kadın giysileri hakkında bilgi verilmiştir. Bölümün sonunda konu ile ilgili yapılan diğer araştırmaların özetlerine İlgili Araştırmalar başlığı altında yer verilmiştir Kültür Kültür sözcüğü Latince kökenli olup Fransızcadan Türkçeye geçmiştir. Latince cultur, toprağa bir şeyler ekmek, ürün almak, üretmek anlamına gelmektedir. Almancadan Fransızcaya ilk başlarda cultur olarak geçmiş ve kultur olarak değişmiştir. Zamanla da tüm Avrupa dillerine yayılmıştır. Kültürü ilk kez bilimsel bir temele dayandırmak isteyen de Antropolog E. B. Tylor olmuştur yılında yayınlamış olduğu bir eserinde uygarlıkla eş anlamlı kullandığı kültürü şöyle tanımlamıştır: "Kültür ya da uygarlık, insanın bir toplumun üyesi olarak edindiği bilgi, inanç, sanat, ahlak, gelenek ve göreneklerle her türlü beceri ve alışkanlıklarını içeren karmaşık bir bütündür." (Turan, 1990: 11). Taylor'dan sonra diğer alanlarla ilgilenen bilimciler her dalda kültür sorunlarına değinmişler ve kendi dallarına uygun olarak kültür tanımlarını yapmışlardır. Bunlardan bazılarını şöyle sıralayabiliriz: "Kültür, bir toplumun tüm hayat biçimidir." (R.Linton) "Kültür, belli bir düşünceler sistemi ya da bütünüdür." ( C. Wissler) 8

26 "Kültür, toplumdaki geçmiş davranışların biriktirilerek aktarılan sonuçlarıdır. ( L.J. Carr) "Kültür, insan gereksinimlerinin karşılanması için doğrudan doğruya ya da dolaylı olarak çalışan araç ve gereçler ile gelenek, görenekler ve bedensel ve ya düşünceyle ilgili alışkanlıkların tümüdür." ( B.Malinowski) (Turan, 1990: 13). Şerafettin Turan ise 1990 yılında yayınlamış olduğu kitabında tarihsel süreç içerisinde çeşitli tanımlamaları yapılan kültürü şöyle açıklamıştır: "Bir toplumda geçerli olan ve gelenek halinde devam eden her türlü dil, duygu, düşünce, inanç, sanat ve yaşayış öğelerinin tümüdür." İnsanın kendi vücudunu, ruhunu ve ya zihnini çeşitli vasıtalarla işlemesin de kültür denilmektedir. Kültür eserleri insanoğlunun işine yaradığı, maddi ve manevi ihtiyaçlarını tatmin ettiği, faydalı ve güzel olduğu için değerlidir (Kağlan, 1976: 55). Geniş anlamda kültürü inceleyecek olursak; bilgiyi, sanatı, ahlakı, örf ve adetleri, insanın içinde yaşadığı toplumdan kazandığı bütün kabiliyet ve alışkanlıkları kapsayan, atalarından kendilerine miras bırakılan maddi-manevi değerler bütünü olarak tanımlanabilir (Barışta, 2003: 45). Kültür insanların maddi-manevi her türlü faaliyeti sonucunda oluşan olgular olduğu için kültürü gruplara ayırmak güçtür. Birbirlerinden etkilendiklerini göz önünde bulundurarak iki kısma ayırabilir: a- Manevi Kültür: İnsanın manevi hayatı, ruh ve düşünce hayatıyla ilgilidir. İnanç, ilim, felsefe gibi. b- Maddi Kültür: Genel olarak, insanoğlunun duydu ve düşüncelerini madde de yoğunlaştırıp; onları sanatsal olarak ifade etmesi anlamına gelmektedir (Sarıtaş, 2007: 25) Kültürün Başlıca Özellikleri Kültür nasıl tanımlanırsa tanımlansın, içeriğini neler oluştursa oluştursun her kavram ve olgu gibi kendine ait özelliklere sahiptir. 9

27 a- Toplumsallık: Toplumun bulunduğu yer ya da dönemlerde oluşması, yaşamasıdır. Eliot'un da belirttiği gibi, kişisel çaba ile kazanılan bireysel kültür bile, kişinin içinde yaşadığı sınıf ya da toplumun kültüründen soyutlanamaz (Turan, 1990: 20). b- Tarihsellik: Kültür denen karmaşık bütün ve onu oluşturan öğeler hangi toplum olursa olsun bir anda, kısa bir zaman dilimi içinde meydana çıkmış değildir. Öğe sayısı ne olursa olsun ve bunlar nasıl sıralanırsa sıralansın, hepsi de kendisinden söz edilen toplumun tarihsel yaşama sürecinde ve küçümsenemeyecek zaman dilimleri içerisinde oluşmuş, yaygınlaşmış, kültürü belirleyen simgeler haline gelmişlerdir. Kültür ve tarih ilişkisini inceleyen P. Bagby "Kültür, tarihin kalıplı ve tekrarlanan öğesidir." veya "Kültür, tarihin anlaşılabilen yanıdır." demektedir (Turan, 1990: 20). c- Kalıtsallık: Kültür, içgüdüsel, doğuştan getirilen bir olgu değildir. Bireyin yaşam içerisinde kazandığı alışkanlıkları ve davranışlarıdır. Şerafettin Turan yazsında tarihsel bir olgu olan kültürün, genç nesillere aktarılarak onların değerler sisteminde bunu özümsemeleri ve kendilerinden sonraki nesle aktarmaları olarak yorumlamaktadır. Bunun için insanı "kültür taşıyan bir varlık" olarak nitelemektedir. d- İşlevsellik: İnsan yaşam içerisinde karşılaştığı problemlere çözüm yolu ararken geçmiş deneyimlere güvenerek, bunlara yönelme eğilimindedir. Geçmişten gelen ve biriken deneyimler kültürel olguyu oluşturmaktadır. Bireyin ihtiyaçlarını karşılarken günün şartlarına da ışık tutar nitelikte olmasıdır. e- Birlik İçinde Çokluk: Ulusal kültürü oluşturan aslında ülke içindeki bölgesel alt kültürlerdir. Ulusal kültüre canlılık veren de bu alt kültürlerdir. Bölgesel kültürleri yansıtan giyim-kuşam, yemek, müzik gibi kültür öğeleri ulusal kültüre zenginlik katan değerlerdir. f- Devingenlik ve Değişkenlik: Atatürk'ün kültürü "tarihsel akış gösteren bir hareket" olarak nitelendirmesi bu özellikten kaynaklanmaktadır. Birey kendisine aktarılan kültürel değerleri özümseyerek yaşamına geçirirken elbette ki ufak tefek değişiklikler yapmaktadır. Bu tarzıyla da kendisinden sonraki kuşaklara aktarmaktadır. Değişikliklerin tek bir bireye ya da kuşağa aitliği düşünülmeden tarihsel süreç içerisinde bakıldığında çok daha büyük kültürel değişikliklerin olduğu görülmektedir. Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk de yapmış olduğu bir konuşmada kültür üzerine şunları söylemiştir; "... Bilindiği üzere her milletin kendine özgü bir karakteri 10

28 vardır. Kültür bu özellik ve karakterlerle ifade edilir. Bence en ilmi olan kültür ve medeniyeti bir arada yürütmektir." Türk kültürünün de bir karakteri ve zenginliği vardır. Ulusumuzun geniş bir coğrafyada yer alması ve yaşamış olduğu büyük tarihsel olaylar bu karakterin oluşmasında etkili olmuştur. Kültürümüz de kişisel kimliğimizin bir parçasını oluşturmaktadır. Kültürel kimliğimizi yansıtan ve maddi kültür öğelerinin en önemli olgularından biri olan giyim ise Türk kültürünün karakteristik özelliklerini yansıttığı yadsınamaz bir gerçektir. Türk toplumlarında giyim kültürü, Türk düşüncesi ve yaşam tarzına bağlı olarak gelişmiş, ileri, yüksek ve sanatsal bir düzeye ulaşmış, işlevsellikle beraber, estetik ve kalıcı insancıl değerler kazanmıştır. Bu anlamda da ülkelerin yöresel özellikler taşıyan giyimkuşam kültürleri o toplumun yaşam biçimini göstermektedir (Oyman,2007: 45) Giyim-Kuşam Tarihçesine Genel Bir Bakış Giyim i ilkel devirlerde örtünmek ve tabiatın şartlarından korunmak amacıyla giyilen ancak sonraları istek ve ihtiyaca cevap verebilecek şekilde zamanla gerçekleşen teknolojik gelişmelerinde etkisiyle süslenmek amacına da hizmet eden hemen her alanda görülen modanın etkilerini taşıyan dokuma, örme, kürk, deri, madeni sanayi ürünlerinden oluşan giysi ve takımların tümü olarak tanımlamak mümkündür (Yavuz,2000:14). Giyim birçok dilde ve araştırmalarda çeşitli şekillerde tanımlanmaktadır. Bu araştırmalardan ve tanımlamalardan yola çıkarak yapılabilecek ilk tanımlardan biriside bedene yapılan eklemeler olacaktır. Bu eklemeler giysi ve vücutta yapılan değişiklikler olarak düşünülebilir (Eicher ve Roach-Higgns, 1993: 15). Giyimi insan vücuduna giyilen parçaların bütününden oluşan takım olarak düşünüldüğünde bu parçaların bölgelerin iklimine ve hava şartlarına göre çeşitlenmeleri pratik ve koruyucu işlevlerini ön plana çıkarmaktadır. Ayrıca giysi çeşitlerinin ve giyinmenin sosyo-kültürel normlar altında olması nedeniyle de değişiklikler arz etmektedir. Bu da giysinin işlevsel yönünü ortaya çıkarmaktadır (Enninger, 1998: 92). Bir kültür ürünü olan giyim doğrudan insanla ilgili olduğu için onun yaşam biçimini belirten bir gösterge olarak kabul edilmiştir. Ülkenin doğal yapısı, ekolojik şartlar, 11

29 toplumun sosyo-ekonomik yapısı, kullanılan hammaddeler, meslekler, moda ve değer yargıları, din, gelenek ve görenekler gibi etkenlerin giyim üzerinde etkili olduğu bilinmektedir (Erdem, 2003: 267). Örneğin; bir evin mekanı, mimari yapısı, döşemesi o evi gösteren önemli özelliklerdir. Giyim de bireyin kişiliğini, statüsünü, sosyal ve ekonomik yapısını yansıtan en önemli faktörlerdendir (Sürür,1981: 58). Sanat tarihi açısından üslup (biçim) belirten estetik ve etik değerler taşıyan giyim, "insanın düşüncesinde var olan, kendi görüntüsünün biçimlenmiş durumu" şeklinde tanımlanmıştır (Sürür,1981: 13). Sosyal antropoloji açısından ise, yaşam biçimlerine göre değişiklik gösteren maddi, manevi kültür ürünüdür (Sürür,1981: 14). İletişim biliminin yaptığı çalışmalarla da giyimin, yaşamın farklı dili olan farklı bir alanı olduğu kabul görmüştür. Bu sayede giysinin tek başına ve diğer parçalarla birlikte oluşturduğu bileşimlerin işlevlerinin ne olduğu, belirli bir kültürdeki giysi birlikteliğinin nasıl bir işaretleme sistemi kurduğu ve giysi aracılığıyla ne tür anlamların aktarıldığı gibi konulara ilgilenilmeye başlanmıştır (Özdemir,2005: 269). Giyim kodları incelendiğinde de giysiyi kullanan kişinin statüsü, ruh hali, kültür düzeyi ve sergilemek istediği davranış hakkında bilgi sahibi olunabileceği görülmüştür. Giyim tercihleri; insanların hem belli bir zaman dilimine uygun görünüşlere ilişkin güçlü normları hem de olağan üstü bir seçenek zenginliğini barındıran kültürün belirli bir biçimini kendi amaçları doğrultusunda nasıl yorumladıklarını gösteren eşsiz bir alandır (Crane,2000: 124). Bir bölge ve bölgelerin bütünleştirilmesiyle de bir milletin giyim kültürü incelendiğinde o toplumun gelenekleri, görenekleri, estetik ve sanat özellikleri, ekonomik durumları, geçim kaynakları vs. hakkında bilgi sahibi olunabilmektedir. Gelenekse giyim kültür ürünü olup direkt insanlarla ilgili olan giyim, maddi kültür açısından "Etnografya" kapsamına girerken, manevi kültür açısından da "Halk Bilimi" alanında incelenmektedir. 12

30 Giyimi Etkileyen Faktörler ve Önemleri Doğa Koşullarına Uyma: Bir ülkenin coğrafi yapısının giyinmeye etkisi büyüktür. Sıcak ve kum fırtınalarının hüküm sürdüğü çöl bölgelerinde ki giyim tarzı ile değişik bölgelerdeki giyim tarzı arasında çok fark vardır. Ayrıca iklim koşulları da giyimi etkilemektedir. Örneğin çok yağışlı iklimi olan bir bölge ve kuru iklime sahip bir bölge arasında giyim farkı olacağı açıktır (Turan,1999: 12) Korunma İçgüdüsü: Tarihin en eski devirlerinde insanoğlu vücudunun belirli yerlerini örtmek ve doğa koşullarından korunmak amacıyla giyinmiştir. Bu amaçla da kullanabildikleri malzemeler ile korunma, örtünme ve süslenme ihtiyaçlarını karşılamışlardır Fiziksel Çevre: Fiziksel çevre, tarihsel olaylar ve eldeki imkanlar giyimi etkileyen önemli etmenlerdir. I. Dünya Savaşı sırasında Fransızların pamuk ve yün giysi fabrikalarının tahrip olması nedeniyle bu fabrikalardan yararlanamayarak, Lyon'daki ipek üretim merkezlerine yönelmeleri, 1927'de iç çamaşırında ipek modasının çıkmasına sebep olan fiziksel çevre ve kaynak kullanımına örnek olmuştur (Turan, 1992: 14) Roller ve Statüler: Rol kişinin toplumsal ilişkilerindeki yeri, statü ise toplumdaki saygınlık sıralaması şeklinde ifade edilir (Sever,1992: 35). Örneğin, Osmanlı döneminde toplumsal yapı gruplara ayrılmaktaydı. Ordu, ulema sınıfı, diğer saray hizmetlerinde yer alan tüm görevlilerin giysileri baştan ayağa kadar ayrıntılarıyla belirlenmiştir Kültür: Bir toplumun dil, eğitim, adet ve sanat gibi değerlerden doğmuş sonra da işlene işlene toplumun hayat tarzı haline gelmiştir. Kültürel alanda oluşan değişimlerde her yönüyle giyim tarzlarını etkilemiştir. Örneğin Türklerin İslam ı seçtikten sonra giyim tarzlarının değişmesi gibi. Nesillerden nesillere aktarılarak yüz yıllar boyunca yaşamda yer alan yöresel giysilerde mevcuttur. Ülkemize dair birçok örneği olduğu gibi Hintli kadınların giydiği sari de buna örnek olarak gösterilebilir Psikolojik Eğilimler: Bireylerin kendini topluma ispatlama, kabul ettirme çabası içerisine girmesidir. Çevresindekilere karşı kendini güzel göstermek, giysileriyle varlıklı olduklarını göstermek gibi. 13

31 Yönetimsel Düzenlemeler: Politik, dinse ve ya ekonomik sebeplerle giyim-kuşam ile ilgili yeni düzenlemeler getirmiştir. Tarihin belli dönemlerinde yönetici sınıf ile yönetilenler arasında farkların oluşturulması gibi Ekonomik Koşullar: Giyim-kuşama ayrılan zaman, para ve emekle ilgilidir. Tüketicilerin harcamalarını etkileyen etmenler ise; eski giysi satışları, nüfus değişimleri, bayanların çalışma hayatına girmeleri, ailenin çekirdekleşmesi, kaliteli tüketimin artışı, moda 2.3. Türklerde Giyinme Kültürü Tarihin en eski topluluklarından birisi olan Türkler, tarih boyunca, Orta Asya, Çin, Hindistan, İran, Afganistan, Avrupa ve Doğu Avrupa da nihayet Anadolu da yerleşme imkanı bulmuş olan çok zengin bir kültüre ve medeniyete sahip bir millettir. Türker çok erken dönemlerde, dünyanın en eski medeniyetlerinden biri olan Çin, Hint ve İran medeniyetleriyle tanışmışlar, bu kültürlerle haşır neşir olmuşlardır. X. Miladi asırdan itibaren de İslamiyet i kabul etmeleriyle birlikte dünya medeniyet tarihine ve kültürüne çok önemli katkılar sağlamışlardır. Hindistan dan, Çin den, Akdeniz e kadar ulaşan ipek ve baharat ticaret yollarının Orta Asya dan geçmesi, Türklere maddi ve manevi büyük kültürel zenginlik kazandırmıştır (Aydın, 2009: 87). Türklerin geniş bir coğrafyada yaşamalarının yanı sıra göçebe yaşamı tercih etmeleri, yaşam tarzları ve kültürleri ile ilgili bilgileri bulmayı zorlaştırmaktadır. Bunun yanı sıra giyimde kullanılan malzemelerin organik olması sebebiyle, toprak altında uzun süre varlıklarını sürdürememektedirler. Türklerin giyim-kuşam kültürüne ait bilgileri, Orta Asya daki arkeolojik kazılar, heykeller, çiniler, seramikler, madeni eşyalar üzerindeki resimler, minyatürler, tarihi kaynaklar, seyahatnameler, kıyafetnameler ve müzelerde sergilenen giyim ve aksesuarlar vermektedir (Eray, 1997: 76). Ayrıca Kaşgarlı Mahmut a ait Divan-ı Lügat-it Türk adlı eserde de giyim-kuşama ait geçmişin izleri görülmektedir. 14

32 2.3.1.Orta Asya Dönemi Giyinme Kültürü Uygurların yerleşik yaşama geçmesiyle günümüze birçok etnografik eser kalmıştır. Uygurların sanat ve kültürünü en iyi yansıtan yapmış oldukları duvar resimlerdir. Giyimkuşam, çadır, eyer takımları gibi eşyaların süslenmesine de çok önem vermişlerdir. Süslemelerinde insan, hayvan motiflerin yanı sıra Budanın üçüncü gözünü simgeleyen Çintemani motifi saltanat simgesi olarak kullanılmış ve Osmanlılara kadar da gelmiştir. M.Ö 3. Yüzyılda dağınık halde yaşayan Türk boylarını tek bir bayrak altında toplayarak ilk büyük Türk Federasyonunu oluşturan Hun İmparatorluğundan ise günümüze çok zengin Türk işleme sanatı örnekleri kalmıştır. Hun kazılarından çıkan çizme, keçe, çorap, kumaş, halı parçaları, saç örgüleri gibi kalıntılar giyim geleneğinin kökenlerinin çok eski zamanlara dayandığını göstermektedir. Altay dağlarında yaşayan Hunlara ait buluntular, Pazırık ve Noin-Ula kazılarında açılan kurganlarda halılar, keçeler, kumaşlar ve işlemeleri Leningrad Hermitaj Müzesinde sergilenmektedir (Güzel, 2007: 672). Günlük yaşantılarına uygun olarak rahat ve kullanışlı giysiler tercih eden Orta Asya Türkleri başlarını ise değerli mücevherlerle süslü bantlarla süslemişlerdir. Yaşlı kadınlar daima, genç kadınlar ise ölüm olduğunda başlıklarını omuzlarına indirmişlerdir (Tansuğ, 1976: 23). Giyimlerinin en önemli parçasını kuşakları, kemerleri oluşturmuştur. Kullanılan kemerler dokuma ya da değerli madenler yapılmıştır. Orta Asya kadınlarının şalvarları veya entarileri üzerine kullandıkları kemerlere uçkur ya da dolama denilmiştir. Dize ve ya yere kadar uzanan beli kuşaklı, dik ya da devrik yakalı kaftanlarını kısa ve uzun konçlu çizmeler, keçi yününden yapılma çoraplarla tamamlamışlardır. 15

33 Anadolu Selçuklu Dönemi Giyinme Kültürü Suriye den Semerkant a kadar geniş bir coğrafyada yer almışlardır. Melikşah ın ölümüyle çıkan iç karışıklıklar sonucunda üçe bölünerek, İran, Suriye ve Anadolu Selçukluları adını almışladır. Anadolu Selçukluları, Anadolu nun orta ve doğu bölgelerinde 11. ve 13. yüzyıllar arasında egemenliklerini sürdürmüşlerdir. Sanata büyük önem veren Selçuklular kullanmış oldukları motiflerin özeliklerini koruyarak orijinalliklerini yitirmemişlerdir. Anadolu Selçuklularına ait bir örnek Londra Victoria and Albert Müzesinde bulunan ipekli bir kumaş parçası ile Lyon Müzesinde sergilenen Alaettin Keykubat ın adı yazılı, madalyonlu, çift aslan figürlü kumaşıdır. Ayrıca İbn-i Batuta ve Marco Polo gibi ünlü gezginlerde Selçuklu kumaşlarından yazılarında övgüyle bahsetmişlerdir. Selçuklu döneminde yapılan minyatür ve çinilerdeki insan figürlerinde de kumaş desenleri ayrıntılı olarak çizilmiştir. Devrin giysilerinde ipekten, pamuktan, deve tüyünden hazırlanmış olduğunu ve çizgili kumaş dokumaların çeşitli olduğu vurgulamaktadır ( Süslü, 1989: 197). Selçuklu Dönemi giyimleri hakkında bilgi edinebildiğimiz en önemli kaynağın Varka ile Gülşah Minyatürleri olduğu bilinmektedir. Varka ve Gülşah ın çeşitli durumlarda yapılmış minyatürlerin dönem hakkındaki giyim özelliklerini ve işlemeleri oldukça iyi yansıttığı görülmektedir.(güzel, 2007: 676). Orta Asya Türklerinin kullandığı kaftan, çakşır, çarık, çizme gibi kıyafetleri Selçuklularda kullanmışlardır. Ayrıca Selçuklularda en çok kullanılan giyim eşyası kaftan olmuştur. Kaftanlar vücudu saran ve düğme ile bele kadar ilikli ve ya iliksiz olarak kullanılmıştır. Bu dönemde Türklerin vazgeçilmez giysisi olan şalvar, çakşırın kaftanların altına giyilmiştir. Alt beden giysi çeşidi olan potur ve pantolon da giyilmiştir. Şalvarın bol paçalı olanlarını kadınlar, sade olanlarını erkekler giymişlerdir. Kadın ve erkek pantolonlarının deriden yapıldığı ileri sürülmüştür (Süslü,1989: 166). 16

34 Türkler dize kadar uzun, sivri burunlu çizmeler kullanmışlardır. Bunun yanı sıra kadınlar terlik, pabuç ve mest giymişler, çediklerin ve mestlerin uçlarına pullar takarak süslemişlerdir (Atasoy, 1970:144). Selçuklu kadınları bol entarilerine, bellerine taktıkları kuşak ya da kemerlerle, dizkapağı ile topuk arasında bir uzunluk vermişler, giyimlerini çeşitli süserle zenginleştirmişlerdir. Bunlar işlemeler, diademler, küpeler, inciler, bilezikler ve ayaklarına taktıkları hal hallardır (Gürtuna, 1999: 3). Selçuklu Dönemi kadın takı ve aksesuarlarının oldukça özenli işlemelerden oluştuğu bilinmektedir. Türklerde takılar, giyim kuşamın bir parçası olmuştur. Bu takılar arasında kadınlar tarafından kullanılan boncuk dizisi şeklinde olanlara tor veya yandım ve geniş bileziklere kol bağı ve kolçak gibi adlar verildiği öğrenilmiştir. Tokalarında altın, gümüş, inci ve değerli taşlarla bezeli olduğunu, aynı zamanda bu tokaların hakimiyet sembolü olarak kullanıldığı bilinmektedir (Süslü,1989: ). Kadınların başında üsküf adı verilen bir örtü bulunmaktadır. Üsküf uçları yukarı doğru sarkık, külahı andıran keçeden veya yün kumaştan yapılmıştır (Önder, 1973: 8). XI. yüzyıldan itibaren Selçuklu kadınlarının İslami ölçülere uydukları görülmektedir. Sokağa çıkarken omuzdan aşağı kadar inen yaşmak kullanmışlardır. Bu yaşmağa sure mahrama adı verilmiştir. Kişilerin durumlarına göre de ipekten yapılı ve arkadan, önden aşağı sarkıtılırdı (Süslü, 1989: 157) Osmanlı Dönemi Giyinme Kültürü Selçuklu ve Bizans İmparatorluklarının mirasçısı olan Osmanlılar, Selçukluların kültür ve sanat geleneklerini sürdürmüşlerdir. XV. Yüzyılın ikinci yarısında Osmanlılar sanatta etkilerden kurtularak kendine özgü özellikleri ile gelişimlerini devam ettirmişlerdir (Seçkinöz, 1986: 216). Osmanlı Devletinin kuruluşundan Fatih dönemine kadar Türk giyimine ilişkin yeterli bilgi edinilememektedir. Fatih döneminden sonra Türkiye yi ziyaret eden gezgin ve ressamların eserlerinden Osmanlı kadın kıyafetleri hakkında bilgi edinilmektedir. Ayrıca 17

35 İstanbul Topkapı Sarayı Müzesinde sergilenmekte olan giysilerden de güvenilir bilgiler edinmek mümkündür. Anadolu Selçuklularından aldıkları dokuma sanatını da geliştirerek, günümüze güzel örnekler bırakmışlardır. Yün ile birlikte pamuk, keten, ipek ve metal alaşımı ipliklerin kullanımını sağlamışlardır. Her devrin üslubunu aksettiren motiflerle ve renklerle süslenmiş olan kumaşların zengin çeşitlenmesinde gelişmenin sürekliliği sağlanmıştır. Bu yüzden de kumaş dokumacılığı dokunduğu devrin tarihini yansıtan bir değer haline gelmiştir (Yetkin, 1993: 330). Osmanlılarda da dokunan kumaşlar dokundukları şehirlere, kullanılan malzemelere hatta dokuyan şahsın adına göre bile isimlendirilmiştir. Örneğin; Halep kumaşı, Bursa kumaşı, Üsküdar kumaşı, Konya sevaisi gibi. Osmanlılarda giysi kumaşının olduğu kadar renginin de bir anlamı vardır ve giyen kişinin toplum düzeyini yansıtır. Sarayda giyilen kumaş, biçim ve renkteki giysilerin halkın giymesi yasaklandığı gibi, her dini azınlığın giysisi ve rengi de yarı olarak belirlenmiştir (Reyhanlı, 1991: 69). Kumaş dokuma sanatı ve deseni yaratan nakkaşların ve o deseni dokuyan dokuma ustalarının uyumlu çalışmalarından oluşan kompleks bir sanat koludur (Gürsu, 1988:19). Türk kumaşlarında en çok ay, güneş, Mühr-ü Süleyman (birbirinin içine ters şekilde yerleştirilmiş iki üçgen), üç benek, bulut, çubuklu, yollu motifler arasında lale, karanfil, sümbül, gül, şakayık, hatai, bahara dalları, kıvrık dallar, hançer ve çınar yaprakları, nar çiçekleri ile narlar, çam kozalakları çoğunlukla kullanılan motifler arasında yer almıştır. Bazı kuşmarda ender olarak hayvan figürleri de kumaş kompozisyonlarında kullanılmıştır (Tezcan, 1991: 211). Osmanlı kıyafetlerinde sıklıkla kullanılan bazı kumaşlar ise şöyledir: Atlas: İnce ipekten dokunmuş düz ve parlak bir kumaş cinsidir. Çoğunlukla kaftan yapımında, bazı kaftanların astar ile pervazlarında ve çakşır dikiminde kullanılmıştır (Koç, 1996: 102). 18

36 Ağır işlemelere karşı dayanıklı olması ve parlaklığını uzun süre koruması sebebiyle en çok tercih edilen kumaşlar arasındadır. Canfes: Düz, mat renkli, ince, tek kat çözgü ve tek kat atkı ipliği ile hazırlanan bir kumaş cinsidir. Genellikle entarilerde astar ve pervaz kumaşı olarak kullanılmasına rağmen bir grup giysinin dikilmesinde de kullanılmıştır (Koç, 1996: 102). Örneğin, kadın cepkenleri, pesli entariler, bohçalar gibi. Kemha: İpekli dokumalar arasında sarayın ve halkın beğenisine en uygun ağır gösterişli, tok bir kumaş türüdür. Genellikle üst kaftanı dikiminde kullanılmıştır. Çözgü ve atkısı ipek, deseni yapan takviye atkısında ayrıca gümüş, altın veya alaşımlı teller kullanılmıştır. Kemha kumaşların desenlendirilmesinde oldukça zengin kompozisyonlar oluşturulmuştur (Koç, 1996: 102). Kadife: Çözgüsü ve atkısı ipekten yapılan havlı kumaşlardır. Kadife kumaşlar giyim dışında, kese, terlik, başlık yapımında da kullanılmışlardır. Kadifeler genellikle işlenmiş halleriyle kullanılmışlardır. Sırf simle ve bitki motifleriyle işlendiğinde bindallı, ipek ve kaftana işlendiğinde tınaz, altın, gümüş teller ve incilerle işlendiğinde seraser ve kabartma tekniğiyle süslenmişse dival denilmiştir. Çatma: Dokunuş tekniği ile kadifenin bir türü olan, kadifeden farkı zeminine oranla süsleme havının yüksek olmasıdır. Çatmalar kaftan yapımında ve ev mefruşatı dikimlerinde beğeni ile kullanılan bir kumaş türüdür (Koç, 1996: 103). Kutnu: Halk tarafından daha çok tercik edilen ipekli bir kumaştır. Boyuna çizgili ve renkli bir kumaştır. Birçok giysinin yapımında da kullanılmıştır. Serenk: Tel yerine sarı iplik ile desenlendirilen kemha ve seraser kumaşların yerine alternatif olarak geliştirilmiş desenli bir kumaş türüdür (Koç,1996: 102). Çeşitli kumaşların üretildiği Osmanlı Devletinin kuruluş yıllarında kadın kıyafetlerinde büyük motiflerle birlikte canı renklerin kullanıldığı bilinmektedir. Tarihsel süreç içerisinde ise motifler küçülürken, renk çeşidi artmıştır. Kıyafetlerde yoğun biçimde süsleme teknikeri uygulanmıştır. Tarihsel bir süreç içerisinde Osmanlı kadın kıyafetlerini inceleyecek olursak; 19

37 XVI. ve XVIII. yüzyıllarda ayak bileklerine kadar inen bol, yakasız ve düz entariler giyilerek belin alt kısmında göbek üstünden bağlanan sarı madeni tokalar kullanmışlardır. Kollar dirseklere kadar iner ve kol ağızları geniş ve uzundur. Dirsekten itibaren ince bir gömleğin geniş ağızları görülür. İçteki gömlek ayak bileklerine kadar uzundur. İç kıyafeti olarak uzun dirseğe kadar kollu entari ve bunun üzerine kolsuz hırka ve göbek üzerinde bağlanan kuşak kullanılmıştır (Ertan, 1965: 28). Dar, büzgülü, kısa, uzun, bilekten bağlı, diz boyunda, verev kesimlerde dikilen şalvarlar bölgelere, kullanıldıkları yerlere göre çeşitlilik gösterir. Şalvar yün, ipekli, pamuklu, şayak gibi çeşitli kumaşlardan yapılmıştır. Paçaları geniş olanlara çakşır, dar olanlara potur elbise ile aynı kumaş ve renkte olanlara hotla adı verilmiştir. Ayrıca bölgelere göre tuman, çintiden, kareden gibi isimlerde almıştır (Günay, 1986: 90). Şalvarsız tek elbise şeklinde giyilen entarilerin dört peşli, dolama, topuk döven, kumru yaka, hakim yaka, papaze yaka, çantalı, kutu içi gibi değişik adlarla anılanları vardır. Bu entarilerin XVIII. asırdan itibaren asıl ortaya çıkıp yaygınlaştığı tahmin edilmektedir (Günay, 1986: 91). Bazı bölgelerde kutu içinde satıldığı için kutu içi entari adıyla bilinen elbiseler ise XIX. asırdan itibaren giyilmeye başlanan boy entarileri kadifeden nadirende olsa atlas kumaşlardan yapılmışladır. Sırma işli oldukları için bindallı adıyla anılabilmiştir. Topuklara kadar tamamıyla inen bu elbiseler eteğe bolluk vermek amacıyla peşlerle destelenmişlerdir. Ayrıca bunlara peşli entari de denilmiştir. Halk tabakasına mensup kadınlar ise, çizgili kumaştan bol ve uzun bir eteklik veya entari üzerine Şam kumaşından yapılan ipekli dallı hırkalar giyerlerdi. Hırkaları dizere kadar olup üzerine renkli gazdan kuşaklar bağlamışlar ve altına hafif topuklu uzun konçlu ayakkabılar giymişlerdir (Ertan, 1965: 29). Anadolu kadınları ekonomik durumlarına bağlı olarak sade giyindikleri gözlenmiştir. Osmanlı geç kızları ise evlilikten sonra süslü ve ağır elbiseleri giyebilmişlerdir. Evlenmemiş genç kızların süslü, pullu elbiseler giymeleri halk tarafından ayıplanmıştır. Genellikle basma, pazen, yünlü, nadiren de ipekli elbiseler giymişlerdir. Sokak kıyafeti olarak da yeldirme, çar ve çarşaf kullanmışlardır. 20

38 Osmanlı dönemi gelin başlıkları ise gelinin malına ve servetine göre baştan aşağı mücevherler, sırma teller, pullar, değerli taşlarla bezenmiştir. Duvak, külahın tepesine bir elmas iğne ile tutturulmuştur. Gelin elbisesi olarak en üste inci, elmas veya sırma işlemeli al bir kaftan, onun altında ipek, üstü mücevher, inci veya sırma işlemeli bir entari, beline genellikle gelinin babası tarafından takılan bir kemer veya işlemeli bir kuşak, en altına da yine mücevher, değerli taşlar ve inci işlemeli nar çiçeği bir çakşır giyilmiştir (Sevin, 1990: 64-65). İngiliz gezginlerinden Moryson, Osmanlı kadın giyim kuşamını anlattığı seyahatnamesinde kadınların bilek ve eteklerinin ipek iğne işi ile işlemeli olduğunu ince bezden elbiseler giydiklerini anlatmıştır. Kulaklarına inci küpeler taktıkları, çorap ve ayakkabılarının da çoğunlukla açık renk deriden, altın, gümüş ve değerli taşlarla işlemeli olduğunu tasvir etmiştir (Reyhanlı, 1983: 70). XVII. yüzyıl sonlarına doğru Osmanlı her alanda gerilemeye başlamıştır. Gerileme döneminin yaşanmasıyla birlikte giyim için yapılan harcamaların kısıtlanması için buyruklar çıkartılmıştır. Gayrimüslim halkın, hizmetçilerin ve esnafın giyimine ayrılan bütçe daraltılmış, kadın kıyafetlerinde kullanılan galata işi diye adlandırılan sırma ve klaptan işlemelerinin kullanılması yasaklanmıştır. II. Mahmut döneminde başlayan batılılaşma hareketleriyle birlikte eskinin tek tip kıyafetleri yerine batılı tarzda giyim kuşam buyrukları çıkartılmıştır. Saray mensuplarının, askerlerin ve halkın bile kıyafetlerinde değişiklik yapılmış, sarığın çıkartılarak fes giyme mecburiyeti getirilmiştir. Bu dönemde kadınların başlarına giydikleri hotozun boyu kısaltılmıştır. İpek kumaştan yapılan, vücuda iyice oturan, yaka, ön ve kol kenarları dantelle süslenen feraceler giyilmiştir. Dantelden şemsiyeler kullanmışlar, yaşmaklarını ve yüzlerini kapatmayarak şemsiyeleri ile yüzlerini gizlemeye çalışmışlardır (Altınay ve Yüceer, 1992: 92). II. Abdülhamit dönemiyle birlikte büyük şehirlerde etek ve ceketten oluşan takımlar ön plana çıkmıştır. Avrupa dan gelen hazır kalıplar, yabancı terzilerin etkisi ve Paris ten gelen hazır kıyafetler Osmanlı giyim tarzını etkileyerek Avrupai kıyafetlerin benimsenmesine yol açmıştır. Ekonomik koşulların yetersizliği ve batının etkileriyle Osmanlı kıyafetlerinden geleneksel işler azalmış, ucuza mal edilen batılı kıyafetler tercih edilmiştir. 21

39 Türklerin giyimi, değişik uluslarla girilen kültürel etkileşimler sonucunda değişime uğramıştır. 24 Ağustos 1925 Kıyafet inkılâbı ile birlikte Türk kadın ve erkek kıyafetleri modernleşmiş ve toplum giyim kuşamında bir birlik sağlanmıştır. Yeniçağın gereği olan modernleşme ile birlikte atalarımızdan yadigâr kalan geleneksel giysileri ve işleme sanatı da büyük ölçüde terk edilmeye başlanmıştır. Yalnızca folklor ekipleri ve halk bilimi araştırmacıları tarafından incelenir ve kullanılır hale gelmiştir. Maddi kültürümüzü, milli kimliğimizi, gelenek ve göreneklerimizi, yaşam biçimimizi en iyi yansıtan geleneksel giysilerimizin unutulmayarak, gelecek kuşaklara aktarılabilmesi için yapılması gereken çalışmalara bu alanda hizmet veren araştırmacılar tarafından değinilmektedir. 2.4.Safranbolu Tarihi, Gelenek ve Görenekleri Bir milletin, medeniyetin geçmişte neler yaşadığını, neleri nasıl başardığını şehirler yansıtır bizlere. Safranbolu, Korunması Gerekli Kültür Varlıkları tescil edilen 1131 adet, sayısız kültürel eserleriyle ve bu kültürel eserleri korumadaki başarısıyla UNESCO tarafından 1994 yılında Dünya Mimari Miras Şehirleri listesine alınmıştır. Rodos ta 2003 yılında yapılan Avrupa Tarihi Kentler Birliği Toplantısında ise En İyi Korunan 20 Şehir den biri olarak seçilmiştir. Yüzyıllar boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan ülkemizde pek çok tarihi eser günümüze kadar korunmuştur. Safranbolu yu diğer şehirlerden ayıran en önemli özelliği ise evleri, tarihi ve kültürel değerlerinin ihtişamıyla hala aynı güzelliği ve dinginliğiyle yaşayan bir şehir olmasıdır Safranbolu nun Tarihi Şehir eski çağlarda Homeros un İlyada destanında geçen Paflagonya bölgesinde yer almakta ve bilinen tarihi M.Ö yıllarına kadar gitmektedir. M.Ö ve 4000 tarihlerine dayanan Tümülüsler Safranbolu nun uzun bir tarihi olduğunu göstermektedir. 22

40 Şehir, Theodoropolis, Flaviopolis, Dadibra, Hadrianapolis ve Germia gibi antik ve ünlü kasabalara ev sahipliği yapmıştır. Safranbolu bölgesinde bilinen ilk medeniyetler Hititlerin komşuları olan Zalparlar ve Gaspalardır. Bölgede sırası ile Frigler, Hititler, dolaylı yollardan Persler, Lidyalılar, Helenistik Krallıklar ( Pondlar), Selçuklular, Romalılar, Candaroğulları, Çobanoğulları ve Osmanlılar egemenlik kurmuşlardır. Büyük Selçuklu Devleti nin kurulmasından sonra Türklerin Anadolu da ilerlemeleri hız kazanmıştır. Malazgirt Savaşıyla Anadolu nun kapısı açıldıktan sonra Safranbolu ve civarına da göçebe Türkler yavaş yavaş yerleştirilmeye başlanmıştır. Türkmen boyları, Anadolu içinde büyük bir hızla batıya doğru ilerleyerek önce Kastamonu- Ankara- Eskişehir- Kütahya- Denizli hattını tutmuş ve daha sonra kuzeyde bu hattın batısını zorlayarak Kastamonu-Safranbolu-Gerede hattı üzerine yerleşmişlerdir. İlerlemeler sonucunda Süleyman Şah 1075 yılında İznik i alarak Anadolu Selçuklu Devletinin kuruluşunu tamamlamıştır yılında da Süleyman Şah Anadolu Selçuklu tahtına geçmiştir. Büyük Selçuklu İmparatorluğunu kuranlar Oğuzlar olduğu gibi yıkanlarda yine onlar olmuştur. Devletin gelişme ve yükselme devrinin sultanları olan Tuğrul Bey, Alparslan ve Melikşah ın en büyük uğraşı ve sorunu Türkmen göçleri olmuştur. Sultanlar İslam Dünyasının koruyucusu olarak İslam ülkelerini Türkmen hücumlarına karşı savunurken, bir yandan da Türkmenlere yer ve yurt bulmak zorunda kamışlardır. Safranbolu yla ilgili bir kayıtta, 1074 yılında Ankara dan Kastamonu ya gelen Bizans ordusunu yolda Türkmenlerin bozguna uğrattığıdır. Bu da Türkmenlerin Safranbolu ya daha önce yerleştiklerinin bir kanıtıdır. Safranbolu da Türklerin kesin egemenliği 1190 yılı dolaylarında gerçekleşmiştir. O dönemde Selçuklu sultanı II. Kılıç Aslan ın Ankara bölgesi meliki olan oğlu Muhiddin Mesur Şah, Kastamonu civarında savaşlar yapmış ve o dönemde adı Dadybra olan Safranbolu kalesini 4 ay süreyle kuşatmıştır. Hristiyan halkın şehri terk etmesi kaydıyla hayatlarını bağışlamıştır ve Türkleri yerleştirmiştir. Bu olaydan sonra Dadybra olan Safranbolu nun adı Zalifre olarak değişmiştir ( Akman; 2004: 28). Safranbolu tarih boyunca çeşitli uygarlıklar arasında el değiştirdiği gibi Türklerle Bizanslılar arasında ve hatta Türk Beylikleri ile Osmanlılar arasında da el değiştirmelere konu olmuştur yılları arasında Çobanoğlu Beyliğinin egemenliğinde kalan 23

41 Safranbolu'nun siyasi tarihi bu tarihten itibaren yaklaşık elli yıllık bir süre için netliğini kaybetmektedir. Bir kısım yazarlar bu dönemde Safranbolu'da Umur Beyin bağımsız bir Türk beyliği kurduğu görüşündedirler ve bu görüş Bizans kaynaklarınca da desteklenmektedir. Bu dönemde Gerede ile Safranbolu arasında ilişkiler bulunduğu ve İbn Batuta'nın sözünü ettiği Gerede Beyliğinin merkezinin Safranbolu olduğu ileri sürülmektedir ( Candaroğlu Süleyman Paşa Safranbolu'yu 1326 yılında kendi egemenlik sahasına katmıştır yılında Safranbolu'yu ziyaret eden İbn Batuta şehrin o günkü durumu ile ilgili ayrıntılı bilgiler vermektedir. Safranbolu'nun Osmanlılar tarafından ilk olarak alınışı muhtemelen 1354 yılında Osmanlı Sultanı Orhan Beyin oğlu ve Rumeli Fatihi olarak bilinen Şehzade Gazi Süleyman Paşa tarafından gerçekleştirilmiştir. Ancak karşı bir görüş bu tarihlerde yörenin Candaroğullarının egemenliğinde bulunduğunu, Safranbolu'daki Gazi Süleyman Paşa Vakfı ile bu vakfa bağlı eserlerin Candaroğlu Beyi, I.Süleyman Paşa'ya ait olduğunu ileri sürmektedir. Bu tarihten sonra Safranbolu yine Osmanlılar ile Candaroğulları arasında el değiştirmiştir yılında Yıldırım Beyazıt'ın Timur'a yenilmesi ile başlayan "Fetret Döneminde" ise yörede iç savaşlar yaşanmıştır ( I. Mehmet'in (Çelebi Sultan Mehmet) Osmanlı birliğini yeniden sağlamasının ardından, 1416 yılında Osmanlı Ordusu Candaroğulları Beyliği'nin üzerine yürümüş ve bu seferde Safranbolu yeniden Osmanlı ülkesine katılmıştır. Osmanlı döneminde Safranbolu iki kazadan meydana gelmektedir. Birincisi merkezde bulunan "Medine-i Taraklı Borlu" diğeri bugünkü Yörük Köyü'nde bulunan "Yörükan-i Taraklı Borlu"dur. Önceleri Bolu Sancağına bağlı bu iki kaza bu sancağın lağvedilmesiyle 1692'de Kastamonu'ya bağlanmıştır.1826 yılında bağımsız Viranşehir Sancağı olarak yeni bir idari yapıya kavuşturulan Safranbolu, 1846 yılında Kastamonu vilayet yapılarak buraya bağlı sancak haline getirilmiştir yılında Osmanlı'da idari yapı yeniden düzenlenmiş, Safranbolu kaza yapılarak Kastamonu Sancağına bağlanmıştır. Aynı yıl ilçede belediye kurulmuş ve ilk belediye başkanı Hacı MuhammetAğa olmuştur. Safranbolu 1927 yılında Zonguldak Vilayetine bağlanmıştır te Ulus Bucağı, 1953 de Eflani ve Karabük Bucakları Safranbolu'dan ayrılarak ilçe haline getirilmişlerdir. 24

42 Demir-Çelik endüstrisinin burada kurulması ile Karabük hızlı bir gelişme göstermiş, 1995 yılında il statüsüne kavuşturulmuş ve Safranbolu Karabük iline bağlanmıştır. Safranbolu çok eskilere dayanan tarihi geçmişi içerisinde, bilinen en üstün ekonomik ve kültürel düzeyine Osmanlı Döneminde varmıştır. 17. yy.'da İstanbul-Bolu- Amasya-Tokat-Sivas Kervan yolunu Sinop'a bağlayan yol, Gerede-Safranbolu-Kastamonu güzergahını izlemekteydi. Safranbolu'nun bu yol üzerinde önemli bir konaklama merkezi oluşu, bölgede ticaretin gelişimine imkan sağlayarak yöreyi hızla zenginleştirmiştir. Bugün Çarşı kesiminde aynen korunmakta olan Cinci Hanı'nın ihtişamı o günün hareketliliğinin göstergesidir. Yöre halkının İstanbul ile ve Osmanlı Sarayı ile yakın ilişkileri olmuş, Safranbolulu Cinci Hoca Anadolu Kazaskerliğine kadar yükselmiştir(1644). Sadrazam Köprülü Mehmet Paşa bir dönem Safranbolu'da ikamete tabi tutulmuş, sonrasında bir cami yaptırmış ve bu cami 1661 yılında ibadete açılmıştır. Safranbolulu olup sadrazamlığına kadar yükselen İzzet Mehmet Paşa'da Çarşı kesiminde bir cami yaptırmıştır. Safranbolu bu dönemde İstanbul'la yoğun ilişkilerinin yanında Kastamonu ile de ilişki içindedir. Yöre insanları zamanla İstanbul'a ve Kastamonu'ya giderek buralarda iş edinmeye başlamışlar, nakliyecilik, fırıncılık ve benzeri iş alanlarında söz sahibi olmuşlardır. İstanbul ve Kastamonu ile yaşanan iliş-kiler, ticarette ve üretimde edinilen deneyim ve Ekonomik güç zaman içinde Safranbolu'nun gelişimini biçimlendirmiştir. Çarşı'da ve Bağlar'da biri kışlık ve diğeri yazlık olmak üzere yüksek kültür düzeyinde iki yerleşim oluşmuştur. Bu kültürel birikimin ve zenginliğin sonucu olarak gerek kentleşmede, gerek konut kalitesinde ve gerekse insan ilişkilerinin düzenlenmesinde zirveye varılmıştır. Çarşı kesiminde dericilik, yemenicilik, demircilik, bakırcılık, manifaturacılık, semercilik, nalbantlık ve kereste ticareti son derece gelişmiştir. İş alanları lonca düzeni içinde ayrı çarşılar şeklinde organize olmuşlardır. Safranbolu, sahip olduğu ekonomik gücü ve insan kaynaklarını Kurtuluş Savaşı sırasında büyük özveriyle kullanmıştır. Bu savaşta ordunun ayakkabı ihtiyacı büyük ölçüde Safranbolu'dan karşılanmıştır. Orduya çok sayıda asker de gönderen Safranbolu en çok şehit veren yerler arasındadır. 25

43 Safranbolu'nun eski tarihi ile ilgili olarak bugün halen mevcut olan eserler höyükler, kaya mezarları, kabartmalar ve Sipahiler Köyünde bulunan Roma Tapınağıdır. Yoğun kalıntıların bulunduğu Hacılarobası civarında henüz yeterli kazı ya da araştırma yapılmamıştır. Kıranköy kesiminde bulunan ve bugün cami (Ulucami) olarak kullanılmakta olan Hagios Stephanos Kilisesinin Theodora tarafından yaptırıldığı sanılmaktadır. Bunların dışındaki eserler çoğunlukla Türklerin egemen olduğu dönemlere ve özellikle Osmanlı Dönemine aittir. ( Safranbolu nun tarih boyunca değişen isimlerine kısaca yer verir isek; Belgelerde bilinen ilk tarihi Bizans Dönemi olan Safranbolu nun adı Dadybra (Dadibra)dır. Müslüman Arap akımlarına karşı kurulmuş müstahkem bir kaledir tarihinde Selçuklular zamanında kentin adı Zalifre olmuştur. Beylikler dönemi ve Osmanlının ilk zamanlarında kentin adı Borglu ve Borlu olarak anılmıştır. olmuştur. 16.yy da yöreye yerleşen Taraklı Aşiretinden dolayı ismi Taraklıborlu Osmanlılar döneminde kullanılan diğer isimleri ise; 18.yy ortalarında Zağfiran-ı Borlu, 19 yy ikinci yarısında Zağfiran-ı Benderli, 19. yy ın son çeyreğinden itibaren Zağfiranbolu son olarakta Zafranbolu ve Safranbolu biçimine dönmüştür. (Anonim, 2009: 49) Safranbolu'nun Türkler döneminde taşıdığı adların sonunu da bulunan borglu ve borlu eklerinin Hint Avrupa dillerinde "kale" anlamına gelen "borg, burg" keli-melerinden türediği ve "kaleli şehir" anlamında kullanıldığı ve sonradan "bolu" şekline geldiği, tarih araştırmacısı Hulusi Yazıcıoğlu'na ait eserde ifade edilmektedir Safranbolu Tarihinde İdari Yapı Bizans döneminde Safranbolu bölgenin merkezi konumunu almış ve kalesinde askeri garnizon bulundurulmuştur. Osmanlı döneminde de Safranbolu önemini koruyarak uzun süre sancak beyliği olarak kullanılmıştır. 26

44 Dönem içerisinde Safranbolu da bulunan göçebe aşiretlerde kadıya bağlanmıştır. Gezici kadılığın merkezide Yörük Köyü olarak belirleniştir. Kadılığa da Yörükan-ı Taraklı Borlu adı verilmiştir. Sultan III. Selim ile birlikte Safranbolu nun İstanbul ile ilişkilerinin olağanüstü düzeyde olduğu görülmektedir. Safranbolulular dönem içerisinde devletin sadrazamlık dahil olmak üzere üst kademelerinde görev almışlardır. Bu sıralarda Kastamonu Sancağının kötü idaresi sonucunda Safranbolu bu sancaktan ayrılarak Bolu Sfranbolu sancağı kurulmuştur yılında sancaklar ayrılarak, Bolu ve Viranşehir adını almışlardır. Viranşehir sancağını merkezi de Safranbolu olmuştur yılında bolu, Kocaeli ve Viranşehir sancakları bolu vilayetine bağlanmıştır yılında da Safranbolu sancağı kaldırılarak Kastamonu sancağına bağlanmıştır yılında da sınırları ve yetkileri genişletilerek kaza merkezi olmuş, Kastamonu ya bağlanmıştır. Aynı yıl içerisinde de belediye kurulmuş ve Safranbolu Belediyesinin ilk belediye başkanlığını Hacı Muhammed Ağa yapmıştır yılına kadar Kastamonu ya bağlı olan Safranbolu daha sonra Zonguldak iline bağlanmıştır yılında ise Karabük ün il olmasıyla birlikte buraya bağlanmıştır. (Akman, 2004: 29) Safranbolu da Korumacılık Yoğunlukla Osmanlı dönemi olan Safranbolu, 18. ve 19. yy geleneksel Türk toplumu yaşantısını günümüze kadar aktarmıştır. Türk kent ve kültür mimarisini en güzel biçimiyle günümüze yansıttığı için yeni bir tarz aranmaksızın, 1940 lara kadar değişikliğe fazla uğramadan, kendi doğal biçimine bağlı kalınarak bakım ve onarımları gerçekleştirilmiştir. Demir-çelik fabrikasının kurulmasıyla Karabük te hızlı bir kent gelişim başlamış ve değişimler meydana gelmiştir yıllarında ise değişim hızlanmış fakat Safranbolu bu değişimden etkilenmemiştir. Sadece Safranbolu nun ayrı bir kesimini oluşturan Kıranköy ve Hastarla mevkiinde değişiklikler gerçekleşmiştir yılına gelindiğinde ilçede yerel yönetim ve üniversite işbirliği yapılarak korumacılığı benimsetme-yayma çabalarına girişilmiştir. Çalışmalar sonucunda ve bu yılın 27

45 Dünya Mirası Yılı olması sebebiylede Safranbolu dünyada ve ülke çapında ön plana çıkarmayı başarmışlardır. Bu yıldan itibaren de Safranbolu Mimari Değerleri Haftası düzenlenmiş ve tekrarlanmıştır yılında düzenlenen Safranbolu Evleri sergisi de büyük ilgi görmüş, yöre halkına benimsetilen ve merkez hükümetine de benimsetilen çalışmalar sayesinde Safranbolu için koruma kararı alınması sağlanmıştır Safranbolu da Tarihi Eserler UNESCO, sahip olduğu tarihi mirası çevresel dokularına uygun olarak koruduğu için Safranbolu yu 1994 yılında Dünya Miras Listesi ne dahil etmiştir. Tarihi ve kültürel zenginliğinin ifadesi olarak doğal ve çevre dokusu içinde korunmakta olan Safranbolu çeşmeleri, hanları, hamamları, konakları, camileriyle binlerce esere sahiptir. Safranbolu nun tarihi eserleri arasında yer alan camilerinden bazıları; Köprülü Mehmet Paşa Camii, İzzet Mehmet Paşa Camii, Lütfiye Camii, Ulu Camii, Hamidiye (Zülmiye) Camiidir. Diğer önemli tarihi yapıları ise Cinci Hanı, Eski Hükümet Konağı (günümüzde Safranbolu Kent Tarihi Müzesi olarak kullanılmaktadır). Saat Kulesi, İncekaya Su Kemeri ve Köyiçi Kız Meslek Lisesidir Safranbolu Evleri Safranbolu nun dünyaca tanınmasını sağlayan ilk unsurları konakları olmuştur. 18. ve 19. yy Türk toplumunun yaşam tarzını yansıtan evleri; kalabalık aile yapısından, kültüründen, ekonomisinden ve ikliminden etkilenerek görkemli bir yapıya kavuşuştur. Safranbolu I. kuşak deprem bölgesinde yer almasına rağmen kaya üzerine inşa edilen evler günümüze kadar gelebilmişlerdir. Yağışlı iklim nedeniyle çatıların uzun saçaklı yapılmasını zorunlu kılmıştır. Bunun için Safranbolu evlerine beş cepheli mimari eser denilmiştir. Evlerin saçak köşelerine uğur getirmesine inanıldığı için geyik boynuzu asılmıştır. Bunun yanı sıra mimari eserlerdeki kuş evleri ise sevgi ve merhamet sembolü olarak nitelendirilmiştir. 28

46 Fotoğraf 1: Safranbolu Konaklarından Bir Örnek (Ö.Akbay, 2012) Safranbolu evleri 2-3 katlı olup, 6-8 odalıdır. Cumbalı ve fazla pencereli olan odalar ayrıntılı olarak yapılmıştır. Ahşap kanatlı pencerelerde ayrıca muşabak adı verilen kafesler bulunmaktadır. Tavan ve duvar süslemeleri, merdivenleri, korkulukları, iç mekanlarda yapılmış havuzları, kapı tokmakları gibi en ince ayrıntısına kadar özenle hazırlanmış evlerdir. Anadolu da olduğu gibi Safranbolu da da kapı tokmakları dövme demirdendir. Bunun haricinde tunç ve pirinç gibi başka madenlerde kullanılmıştır. Kapı tokmakları evin sahibi hakkında bilgi vermektedir. Aile dericilikle uğraşıyorsa veya hayvancılıkla geçimini sağlıyorsa kapı tokmağı genellikle hayvan başlı ya da hayvan figürlü olur. Aile çiftçi veya arazi sahibi ise su yollu kapı tokmaklarından olurdu. Orman işleriyle uğraşan ailelerin kapı tokmakları ise yılanlı ya da burma kuşlu olurdu (Barlas, 2004: 66). 29

47 Fotoğraf 2: Kapı Tokmak Örnekleri (Ö.Akbay, 2012) Safranbolu evleri, sokağın doğal çizgisini izleyen duvar üzerine kurulmuştur. Duvar bahçe duvarının devamıdır ve sokakları iki yandan çevreler. Giriş katlarının taş duvarları penceresiz olarak üst kat tabanına kadar yükselir. Bunun sebebi ev yaşantısının dışarıya gösterilmesinin ayıp olmasıdır (Günay, 2000: 98). Taş duvar düzenin üzerine ise ahşap, daha hareketli ve bol pencereli katlar yer alır. Alt kata sokaktan iki kanatlı büyük bir kapı ile girilir. Kapılar dövme demirden iri başlı çivileri, kabarık süslü halka ve mandallarla, çarşıda hala yapımı süregelen kocaman demir kilitleri ve kapıyı dışarıdan ev halkı ve komşuların açmasını sağlayan mandalı ile sevimli aynı zamanda da güven vericidir. Kapı açılınca bir taşlığa girilir. Buraya hayat adı verilir. Burada oturulmaz, hayvanlar için barınak, ambar ve samanlık yer alırdı (Günay,2000: 99). Odalar ise evlerin en önemli bölümleridir. Mutfak ve genel oturma odalarının dışındaki odalar tam bir aile odasıdır. Tavanlarında ise ahşap işlemeciliğinin en iyi örnekleri görülebilir. Odalardaki en önemli bölüm ise yüklük olarak kullanılan banyo bölümüdür. 30

48 Fotoğraf 3: Kaymakamlar Konağının Mutfak Bölümü (Ö.Akbay, 2012) Odaları birbirine bağlayan bölümlere sofa denir. Bugün ki salonların işlevi gören sofalara sadece odalar değil kiler, abdestlik, merdiven gibi alanlarda açılır. Bu sofalar geniş olduğundan oturmada, düğünlerde, mevlitlerde kullanıldığı gibi baklava, börek yapılırken de kullanılırdı. Sofalarda da sedirler bulunurdu (Tunçözgür, 2012: 78) Safranbolu Kadın El Sanatları Safranbolu Tenteneleri: Tentene; genellikle yatak takımları ve çamaşırlarda kullanılan iğne, tığ yada mekik ile örülen veya makinede dokunan süsleme malzemesidir. Safranbolu da da diğer yörelerdeki gibi kız çocuğunun doğumuyla çeyiz hazırlığı başlar. Çeyizin önemli parçalarını ise tenteneler oluşturur. Tenteneler sedir örtülerinde, masa örtüsü olarak, yastık kenarlarında vb. yerlerde kullanılır. Kadınlar odalarını süslerken yanlık (döşemelik) tentenesi ile perde kenarı tentenelerinin takım olmasına yani aynı motif olmasına dikkat ederler. Safranbolu da tentene motiflerinin isimleri şöyledir; saray süpürgesi, saray gülü süpürgesi (yaver kordonu), gül tentenesi, sarmaşık gül tentenesi, salkım söğüt tentenesi fiyonklu perde tentenesi, çiçek üstü kelebek tentenesi gibi. 31

49 Tentene yapılırken seçilen kompozisyonlarda bitkisel ve geometrik bezemeler kullanılmaktadır. Bitkisel kompozisyonlarda ise gül, lale, zambak, papatya, yaprak, tomurcuk gibi. Fotoğraf 4: Geleneksel Yanlık (Döşemelik) Tenteneleri (Ö.Akbay, 2012) Kanaviçe İşi: Patiska, akfil ve keten gibi kumaşlara kanaviçe bezi geçirilerek iğne yardımıyla işlenir. Yastık kenarı, çarşaf ve yorgan kenarı süslenebilmektedir. Fotoğraf 5: Yastık Kenarı Tentesi ile Kanaviçe İşi (Ö.Akbay, 2012) 32

50 Beyaz İş (Delik İşi): Nakışın temelini oluşturan beyaz iş çok amaçlı kullanılabilmektedir. Beyaz tekniği pürüzsüz olan tüm kumaşlara uygulanabilir. Safranbolu konaklarında özellikle perdelerde göze çarpmakla beraber kırlent, oyma ve ocak örtülerinde ve oda takımlarında kullanılmaktadır. Fotoğraf 6: Delik İşi Perde Ucu Çalışması (Ö.Akbay, 2012) Havlu (Peşkir): Sırma tel kullanılarak sarma tekniği ile yapılan süsleme iç çamaşır olarak kullanılan ürünlerin tutturulması amacıyla yapılan kumaşların uçlarına işlenirdi. Günümüzde ise havlu kenarları süslemelerinde kullanılmaktadır. Fotoğraf 7: Peşkir (Ö.Akbay, 2012) 33

51 Yemeni: Safranbolu ya Halep ten geldiği bilinen yemeni ismini onu yapan usta Yemen Ekber den almaktadır. Oldukça sağlıklı bir ayakkabı olan yemeniyi, diğer ayakkabılardan ayıran özellik, taban ile yüzünün birleştiği yerin tamamı ile dikişli ve dönme olmasıdır. Yani yemeni önce dikilmekte, sonra çevrilerek içi dışına getirilmekte ve asıl giyiniş şeklini almaktadır. Diğer bir özelliği ökçesiz oluşudur. Yemeni yapımında taban olarak; tabaklanmış sığır ve manda derisinden yapılan ve gön ismi verilen deri kullanılır. Yemeninin dikiminde kullanılan iplik ise gön sızı veya saya ipliğidir. Bu ipliğin, gön ve meşin içinde kolayca geçmesi ve zaman içinde çürümemesi için ipe balmumu sürülür. Yemeninin yüzündeki sahtiyan ile iç kısmındaki meşin, sızı ile birbirine dikildikten sonra kalan kısmını yapıştırmaya yarayan maddeye çiriş adı verilir. Çiriş su ile yoğrulup hamur haline getirilerek kullanılır. şimdi seyirlik olan bu otantik ayakkabı oldukça sağlıklı bir giysi olup kışın ayağı sıcak, yazın serin tutar. Fotoğraf 8: Yemeni Üretim Aşamasında Ön Yüzü ve Taban Çalışması (Ö.Akbay, 2012) Safranbolu da yemeniler erkekler tarafından üretilirken günümüzde verilen eğitimle bayanlarda bu zorlu sanatı icra etmişlerdir. 34

52 Yemeniler kadınlar ve erkekler için ayrı ayrı üretilmiştir. Kadın yemenilerine çarıko ya da zenne denilir. Kadınlar özellikle merkezde kundura kullanmışlardır. Kadınların kullandığı yemenilerden bazıları ise; Çarıko: Yazlık yemenidir. Basuk: Tek parçadan üretilen yemeninin yüz derisi kalın olduğunda iç astarı kullanılmazken, kadın basukasının üstüne üç deri şerit süs olarak geçirilmiştir. Fotoğraf 9: Kadın Yemenisi (Ö.Akbay, 2012) Bindallı (Tefebaş): Bindallı; Osmanlıdan günümüze kadar orijinal haliyle gelmiş, Osmanlı döneminde evlenen kızların düğünlerinde gelinlik olarak ve evlendikten sonra katıldıkları tüm düğünlerde kıyafet olarak giydikleri, metal telin kadife kumaş üzerine çeşitli desenlerde Maraş işi tekniği ile işlenmesiyle oluşan, uzun kollu, ayak bileklerine kadar uzanan giysidir. Kullanılan renkler bordo ve lacivertten zamanla beyaza dönüşmüş ve beyaz bindallılar yapılmaya başlanmış, batılaşma süreci içerisinde yerini beyaz gelinliğe bırakmıştır. Yörede ise tefebaş olarak bilinmektedir. 35

53 Fotoğraf 10: Maraş İşinde Kullanılan Malzemeler (Ö.Akbay, 2012) Maraş işi tekniğinde önce desen parşömen kâğıdı üzerine çizilir, sonra çirişle sertleştirilmiş işleme kartonu üzerine aktarılır. Möhlüke adı verilen kesici aletle veya makasla oyularak şablon halinde çıkartıldıktan sonra kumaşa yapıştırılır. Kadife kumaş kasnağa gerilince iz bırakacağı için kasnak yerine kartona gerilerek işlemeye hazır hale getirilir. Maraş işinde deseni ve kumaşı hazırlama işlemi oldukça önemli ve zahmetlidir. Bu hazırlık aşamasından sonra kalıplar kumaşa yerleştirilerek sim iplerle sarma yapılır. Önceleri elde yapılan bu işlem günümüzde düz dikiş makineleri ile de gerçekleştirilebilmektedir. Fotoğraf 11: Maraş İşi Makinede İşlenişi (Ö.Akbay, 2012) 36

54 İşlemi tamamlanan tefebaş, sim tırtıl, kurtlar ve pullarla süslenir. Fotoğraf 12: İşlemesi Biten Tefebaşa Pul, Boncuk, Tırtıl İşlenişi (Ö.Akbay, 2012) 2.6. Safranbolu Folklorik Değerlerinden Düğün Adetleri Safranbolulu halkbilimci olan Sadi Yaver Ataman kitabında eski düğünlerin bir şenlik havasında geçtiğini günümüzde ise adetlerin önemini yitirdiğini vurgulamaktadır. Evlenecek olan gencin sürekli çalıştığı bir işi, askerliğini yapmış olması ve bir dükkân sahibi olması gerektiğinden bahsetmektedir. Evlenmek isteyen erkek bunu direkt ebeveynleriyle konuşmadığı için bu durumu farklı şekillerde ifade etmiştir. Rivayetlere göre ayakkabılarını merdivenin alt başında ters çevirirmiş eğer babası bu duruma aldırış etmez ise o zamanda ayakkabılarını merdivenin alt başına çivilermiş. Babası bunun üzerine evlenmek hak oldu diyerek evin hanımına gelin araştırmalarına başlamasını söylermiş (Akman,2004: 67). Kızlar ise Eyüp Akman ın kitabında da değindiği gibi ya masaya fazladan bir kaşık getirirmiş ya da su güğümlerini birbirine bağlayarak durumunu ifade edermiş. Safranbolu da seçme işi daha çok erkek tarafına düşmüştür. Erkek anaları düğünlerde seçerlermiş gelinlerini ama bir de hamamda görmek isterlermiş gelin adaylarını. Fiziksel güzelliğe önem verdikleri gibi soylu bir aileden de gelmesini önemsemişlerdir. Erkeğin ailesinin kız hoşuna giderse kızı oğullarına göstererek onayını alırlar ve kız istemeye gidilir. 37

55 Kız tarafı kızları hemen vermez biraz naz ederler. İstenen süre zarfında erkek tarafını araştırılar. Nezihe Kadıoğlu nun dediği gibi mezar taşı olmayan aileye de kızlarını vermezler. Eğer düşünceleri olumlu ise Eyüp Akman ın kitabında da belirttiği gibi erkek tarafına ipek mendil verir, bunun üzerine de erkek tarafı söz yüzüğü takar. Nişan için erkek tarafı kız evine çeşitli ziynet eşyaları getirerek takar. Kız evi de buna karşılık iki sini baklava ile oğlan evine karşılık yapar. Boşalan baklava sinileri boş gönderilmez çeşitli hediyelerle kız evine geri verilir (Akman,2004: 70). Safranbolu da düğünler bir Cuma günüden başlayıp diğer Cuma gününe kadar sürer. Bir haftalık bir süreyi kasardı. Eski dönemlerde Cuma günleri başlayan düğünler sonraları pazartesi yöre halkının deyimiyle Eflani günü başlar. Eflani (pazartesi) günü düğün başlar ve oğlan evi kız evine sepet adı verilen gelinin elbiselerini kız evine götürür. Düğün gündüz başlayıp, misafirlere yemek verilir ve bugün mız mız adlı oyun oynanır. Salı günü gündüz ikindiye kadar yemek davetleri devam eder. Yatsıdan sonra ise sağdıç gecesi adı verilen eğlenceler başlar. Bu gece oğlan evinden gelen eltiler, görümceler oynarlar. Sonra türkü söyleyen ve çalgı çalan kadınlardan dördü yan yana gelerek ellerini birleştirerek iskemle gibi oturulacak bir yer yaparlar. Önce sağdıcı ellerinin üzerine oturtarak iki taraf sallarlar ve Helosa türküsünü söylerler. Sağdıç helosa turan kadınlara bahşiş verir ve sıra kaynanaya gelir. (Akman, 2004: 74). Oyun yapılan yere sağdıç tekrar getirilerek çeşitli renklerde ispermeçet mumları dikilmiş büyükçe düz bir tepsiyi, mumları yakarak sağdıcın tepesinde ve el üstünde tutarlar. Buna sini çevirme denir. Bu arada Kabe m türküsü söylenir (Ataman, 1994: 49). Çarşamba günü sabahtan kız ve oğlan tarafları birlikte hamama gider. Bu hamam davetine kız annesi katılmaz. Yine Kabe m türküsü söylenir ve gelin göbek taşında yıkanır. Eve getirilen kız odaya kapatılır ve ağlatmak için yas tarzında ezgiler okunur. Çarşamba gecesi Kız gece sidir. Bu sefer sini çevirmesi gelinin başında gerçekleşir. Gelin bir ayağını ve elini bekar bir kız, diğer el ve ayağını ise halen evliliği süren yeni evli bir bayan yakar. Gelin kızın yüzü örtülüdür ve kadınlar tef eşliğinde kına yakma türküsünü söyleyerek gelini ağlatırlar. Perşembe günü sabah güvey alayı çalgılar eşliğinde hamam gider ve yıkanırlar. Kız tarafında ise memleketin ileri gelen ailelerinden iki kadın gelini hazırlamaya başlarlar. Gelin hazırlığı ise şöyledir: 38

56 Tefebaş; üstü altın sırma ile işlenmiş, muhtelif renkte ve kadifeden yapılmış, etekleri yere sürünen, bol ve geniş entaridir. Kaplama ve ya kebe, kadife üzerine istif halinde altın dikmek suretiyle yapılmıştır. Muhariplerin zırh göğüslüklerini andırır. Göğsü kaplamak üzere boyuna asılır. Ön zincir; bir takımı 20 lik ve 30 luk 200 Mahmudiye altınından ibaret, zincir üzerine sıralanmış ve kebenin üstüne geçmek suretiyle boyuna asılmıştır. bir ucuda koltuk zincirine bağlanmıştır. Koltuk zinciri; altın dizilerinin koltuk ve boyundan geçirilmiş şeklidir. Buna çaprazda denilmektedir. Bele bağlanan som altından ve ya gümüş işlemeli ve savat kemere toka denilir. Enteşe; altın veya gümüş savatlı enlice bilezik iki bileğini de süsler. Alnının ortasına ise sorguç isimli büyükçe bir elmas yerleştirilir (Ataman, 1994: 53). Gelin almaya gelindiğinde gelin kız odaya kapatılır ve oğlan evi buyur edilir. Kaynana gelinin ayakkabıları ve çarşafıyla gelini hazırlar. Yöre halkının kullandığı çarşafa mahrama denilir. Gelin çarşafı ize özeldir ve sırmalı çarşaf denilir. Gelini erkek kardeşi merdivenlerden indirerek, cibinliğe sokar. Bu arada gelinin başından arpa ve şeker saçılır. Cibinlik; kırmızı basma yerine göre de ipekten yapılmış bir odadır. Dört köşesine birer sırık geçirilir. Sırıkların uçlarından ikisi kız evinden ikisi oğlan evinden olmak üzere çocuklar tutar (Ataman, 1994: 54). Gelin alayı bu şekilde oğlan evine kadar gelir. Gelin burada cibinlikten çıkartılır ve elinde bir ibrik, kolunun altında bir mushafla merdivenlerden çıkar. Gelin odasında damadı bekler ve odaya girince ayağına basmaya çalışır. Damat bildiği halde yinede gelinin adını sorar ve gelin kendini naza çeker. Damat elmas yada değerli taşlarla gelinden ismini öğrenmeye çalışır. Ertesi gün semet günüdür. Gelin hazırlanır ve yüzü örtük şekilde oturtulur. Semet gününde gelinle sağdıcı karşılıklı oynarlar. Misafirler geldiğinde elinde oklava ile bir bayan gelinin yüzünü açıp kapayarak geline öğütler verir. Yüzü açılan gelin önce sağdıcıyla sonra tüm misafirlerle tek tek oynar. Bu arada da elindeki çerezleri yere serper. Misafirler bereket anlamına gelen bu çerezlerden toplarlar. Sonunda gelin yerden aldığı çerezleri kayınvalidesine verir ve evin erzak odasına bereket olsun diye konur. 39

57 Oynama faslı bittikten sonra başta kaynana olmak üzere misafirler geline takılarını takarlar. Sonra misafirler uğurlanır. Düğün artık biter bu aşamadan sonrada varma-gelme denilen karşılıklı ziyafetler başlar. Yiyip içmekle başlayan düğün yine yiyip içmekle sonlanmıştır Safranbolu Kadın Giyimi Geçmişte genç kızların çeyizlerini süsleyen, günümüzde ise sandıklardaki yerini alan Türk kadının zevkini ve el becerisini yansıtan Karabük İline Safranbolu İlçesi kadın giysileri kaynaklara göre aşağıda yer aldığı gibi gruplandırılmıştır: A) İçe giyilen kadın giysileri B) Dışa giyilen kadın giysileri C) Özel günlerde giyilen kadın giysileri D) Ayağa giyilen kadın ayakkabıları E) Kadın başa bağlananlar İçe Giyilen Kadın Giysileri İç Göynek: Çıplak tene giyilir ve vücuda yapışacak şekilde dar ve kısadır. Genellikle oyuntulu yakalar bazılarında ise ön ortası yakadan başlayan yırtmaçlı uzun ya da kısa kollu, boyu diz üstü ve diz altı arasında değişen uzunluklarda pamuklu ya da ipekli kumaştan yapılan geleneksel kadın iç giyiminin önemli bir parçasıdır. Don: Göynek altına giyilmek için aynı kumaştan yapılmıştır. Ağ yeri ek yapılarak genişletilmiştir. Beli lastikli olarak çalışılmış, paçaları ise bileği kavrayacak kadar dar çalışılmıştır. İç göynekteki süslemeler donlarda da görmek mümkündür. Kız çeyizi için hazırlanan iç donlar ise paça ağızları ve uçkur kısımları süslenmiştir. Eğer donların paçaları süslü ise evde kullandıkları kıyafetlerin altından da göstermişlerdir. 40

58 İç Elbise (Entari): El tezgahlarında dokunan pamuklu kumaşlardan dikilmişlerdir. O yakalı, kollu ya da kolsuz boydan diz üstü uzunluktadır. Gecelik amacıyla da kullanılmışlardır Dışa Giyilen Kadın Giysileri İç Yelek: Elbisenin içine giyilebileceği gibi günlük işlerle ilgilenirken de kullanılabilen bir yelektir. Saten ya da pamuklu kumaştan dikilmiş olup O yaka ve düz kesimlidir. Ön bedende göğüs altına yerleştirilen dikdörtgen parçaya atılan çapraz dikişler ile sutyen vazifesi görmesi sağlanmıştır. Arka beden parçalı olup boyuna kullanılan kuplar yardımıyla bele oturması sağlanmıştır. İçine pamuklu kumaştan astar çalışılmış ve astar önarka bedende zig-zag kapitone dikişleri ile yeleğe sabitlenmiştir. Ön kapamada ise dikiş ile pat görünümü verilerek, ilik-düğme çalışılmıştır. Don İç Entari: Ev içerisinde kullanılan ve günlük işlerin yapılma rahatlığını sağlayacak kadar ergonomik giysidir. Şalvar, ceket ve yelekten oluşan takımlardır. Kışlık olarak tasarlanan don iç entarilerin ceket ve yelekleri kapitoneleşmişlerdir. Şalvarın ağı kulanım rahatlığı için ağ parçası ile genişletilmiştir. Don iç entariler eve gelen bir misafiri ağırlayabilecek kadar zevkle tasarlanmış kıyafetlerdir. Bayanlar bu kıyafetleri ile hem ev işlerini yapmışlar hem misafirlerini ağırlayabilmişlerdir. Marhma: Safranbolu yöresinin geleneksel çarşafıdır. Bayanlar sokağa çıkarken bu çarşafı cumhuriyet dönemine kadar kullanmışlardır. İki metre on santime bir metrelik iki parça dikdörtgen kumaşın otuz cm lik birbirine dikilmesiyle oluşan bir çarşaftır. Sol göz açıkta bırakılarak kullanılmıştır. Yeni gelinler ise sırmalı çarşaf kullanmışlardır. Sırmalı çarşaf ipekli kumaşlardan yapılmıştır Özel Günlerde Giyilen Kadın Giysileri Tefebaş: Ön, arka ve kollardan oluşan bol kesimli bir düğün elbisesidir. Yakası yuvarlak, önü göğüs hizasına ya da bele kadar açık bu kısım ise kopça ile tutturulmuş ve ön etek boyu ayak bileğine kadar arka etek boyu ise topuğu kapatacak kadar uzun 41

59 tasarlanmıştır. Düz kesimli oyuntusuz kol çalışılmıştır. Kol altına üçgen parça dikilmiştir. Astarlama işlemi ise bazen yapılmamış bazen de keten kumaşlarla yapılmıştır. İlk zamanlar tamamen elde dikilirken sanayinin gelişmesi ile makinelerde dikilmeye devam edilmiştir. Giysinin ön ve arka etek uçlarında bordür halinde desenler işlenmiştir. İşlemelerde özellikle bitkisel motiflere yer verilmiştir. Bindallı ile tefebaşın arasındaki tek fark ise desen yoğunluğu ile ilgilidir. Tefebaşlarda desen tüm elbiseyi kaplarken bindallılarda ön ve arka ortalarında desen yoğunluğu görülür. Her ikisinde de kumaş olarak; saten, kadife ve atlas kullanılmıştır. Gelin kıyafeti olarak sadece açık pembe ve pembenin tonları renkler kullanılırken mor, bordo ve lacivert renklerini de yoğun olarak görmekteyiz. Ayrıca gelinin başına iğne oyalı dört köşe yazma takılarak ve örtülen yazmanın tefebaşın rengiyle uyumlu olmasına özellikle dikkat edilmektedir. Gelinin ayağına ipek ya da müslin çorap ile ayakkabı olarak da kundura, yemeni, kadife ya da yılan derisinden terlik giydirilmektedir. Geline takı olarak ise elmas küpe ve yüzük, pantantif, gerdanlık (inci ya da altın tercihe göre) ve yöreye özgü çapraz adı verilen irili ufaklı liralardan oluşan iki dizi altın takılmaktadır. İki koldan vücudun ön kısmını çapraz biçimde sardığı için bu isimle anılmaktadır. Şetari: Düğünlerde sekiz gün süresince giyilen, içi astarlı uzun kollu, bol elbiselerdir. Kullanılan kumaş çizgili olduğu için sopalı şetaride denmektedir. Kumaş olarak ise ipek tafta kullanılmıştır. Atlas Elbise: Pastel renklerdeki kumaşı kendinden desenli, modeli ise belden kesik ve etek kısmı evaze kesimli bir düğün elbisesidir. Yakası ise V yaka formu nervürle çalışmış ve dantelle süslenmiştir. Büzgülü takma kol ve manşet çalışılmış ve etek boyu uzundur. Kutlu: İpekli kumaştan yapılan, düz ve bol kesimli, beli kuşaklı, astarsız bir düğün elbisesidir. Kravat yaka, bebe yaka, şömiziye yaka gibi çeşitli yaka teknikleri kullanılmıştır. Belden etek ucuna kadar kullanacak kişinin zevkine göre danteller dikilmiştir. 42

60 Ayağa Giyilen Kadın Ayakkabıları Safranbolu nun geleneksel ayakkabısı yemenidir. Yemeniler bayanlara ve erkeklere göre ayrı ayrı dikilmiştir. Bayan yemenilerinin yüzü üç parçalı ve kullanana kişinin zevkine göre de makine dikişi süslemeleri yapılmıştır. Kadın yemenilerinde üç-dört parça kösele topuk takılmıştır. Kadın yemenilerine Çariko ya da Zenne denilmiştir. Yörenin kadınları kış aylarında mest ve ellerinde ördükleri yünlü çoraplar giymişlerdir. Gelinler için özellikle kopçalı mestler yapılmıştır. Boyun kısmı uzunca kopçalarla süslenmiş özel bir mestir. Yaz aylarında ise müslin çorap özel günlerde ise ipek çoraplar kullanılmıştır. Kadınlar yaz aylarında özellikle ev içerisinde deriden yapılmış terlikler, dışarıya çıkarken ise kundura kullanmışlardır. Normal zamanlarda ökçesiz kundura kullanırlarken, düğün vb. özel günler için ökçeli ve daha süslü kunduralar, gelinler için süslü terlikler kullanmışlardır Baş Örtüleri Yörenin kadınları başlarına sadece tülbent ve yazma takmışladır. Tülbentlerin süslenmesinde özellikle iğne oyasını tercih etmişlerdir. Tülbentlerin desenlerine ise bazı isimler takmışlardır. Kaynana yumruğu, çiçek bahçesi vb. Kullanmış oldukları tülbentler özel bir mesaj içermemiştir. Özel günlerde ise gelinlerin başlarına Bartın a ait olan tel kırma işli örtülerde takılmıştır. 43

61 2.8.İlgili Araştırmalar Yöresel kıyafetler üzerine yapılmış olan çalışmalar incelenmeye çalışılmış ve tarih sırasıyla aşağıda özetle yer verilmiştir. Tuğlacı (1984); Osmanlı Döneminde İstanbul Kadınları adlı eserinde Türkiye de Kadın ı 4 ana bölüme ayırarak; Osmanlı döneminde İstanbul kadınları, Asya, Avrupa, Afrika Türkiye sinde Kadın, Osmanlı saray kadınları, Türkiye de kadının dünü bugünü olarak incelemiştir. Üç kıtaya yayılmış, çok milletli yapısı olan Osmanlı İmparatorluğu nun sınırları içinde yüzyıllar boyu varlıklarını sürdürmüş, her türlü geleneklerini koruyabilmiş, çeşitli milletten kadınların tiplerini, giyim ve kuşamlarını, törelerini, gelenek ve göreneklerini yüzyıllara göre sunmuştur. Son bölümde ise Türkiye de her dönemde kadının toplumdaki yerini belirtmiştir. Tansuğ (1985); Türkmen Giyimi adlı eserinde Ege Yöresinde yaşayan Türkmenlerin giyimin ve adetlerini inceleyerek, yaşantılarını anlatmıştır. Tizer (1987); Giyim-Kuşam ve Türk Kadın Kıyafetleri konulu çalışmasında, öncelikle giyimin tanımını ele alarak, etkilendiği unsurlara değinmiştir. Türk giyimindeki genel kılıkları; iç giyim, dış giyim ve baş giyimi saçlar ve makyaj olarak gruplandırmıştır. Grupları tek tek ele alarak açıklamalarda bulunmuştur. Erbek (1987); Geleneksel Anadolu Giysileri İle Sahne Düzenine Uyarlanmış Halk Dansları Kostümleri konulu çalışması ile erkek ve kadının geçmişteki önemli büyük ayrımını yaparak kıyafetlerde ve kullandıkları aksesuarlardaki önemi-anlamı açıklamıştır. Anadolu da ki giysileri gruplara ayırmış; şehirli kadın, erkek, çocuk giyimi, şehirlilerin özel gün giysileri, kasabadakilerin kadın, erkek, çocuk giyimi, kasabadakilerin özel gün giysileri, göçerlerin kadın, erkek, çocuk giyimi, göçerlerin özel gün giysileri olarak incelemiştir. Dönemin çalışmalarında gördüğü eksikliklere de yer veren ERBEK yapılan 44

62 çalışmalarda; kostümlerin sahne ışıklarına uygun uyarlamasının yapılmadığını, kostümlerin dansa engel olmayacak kadar hafifliğe ulaşmadığını ve pratik olmadıklarına değinmiştir. Tezcan (1988); "Denizli'nin Bazı Kasabalarındaki Toplumsal Değişimlerin Gençlik ve El Sanatlarına Etkisi Üzerine Bir Araştırma" konulu çalışmada gelişen Türkiye'de Denizli'nin durumuyla birlikte el sanatlarının bundan nasıl etkilendiğine yer verilmiştir. Yatağan, Serinhisar, Babadağ İlçelerinde yapmış olduğu çalışmalarla günümüz sorunlarına değinmiştir. Başkan (1991); "Atatürk'ün Emri İle Açılan Ankara Etnografya Müzesi" konulu makalede Türk toplumunun yaşayış biçimi, zevki, ekonomisi ve inancının sergilenmesi açısından özel bir yeri olan Ankara Etnografya Müzesinin özelliklerine değinilmiştir. Selçuklu Beylikleri, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi eserlerinin sergilendiği bu müzenin Atatürk'ün emri ile tarihinde ziyaretçilere açıldığı belirtilmiştir. Müzenin bölümleri ayrıntılı biçimde açıklanmıştır. Tan (1992); Folklorik Türk Kıyafetleri konulu çalışmasında folklorik Türk kıyafetlerini ve günümüzdeki gelişimini incelemiştir. Bunun için öncelikle Türk giyiminin tarihçesini vererek, yöresel kıyafetlerin oluşumuna değinmiştir. Son bölümünde ise kıyafetlerin parçalarını tek tek ele alarak açıklamalarda bulunmuştur. Gülensoy (1994); "Türk Dünyası Giyim-Kuşamı Üzerine" konulu çalışmada giyimin etkilendiği koşullardan bahsedilmiştir. İlkçağ Türklerinin giyinme kültürüne dair verileri kurganlardan, duvar resimlerinden öğrenebildiğimize değinilmiş ve bunlara dair örneklere yer verilmiştir. Kurganlardan çıkartılan eşyalardan ve renklerinden bahsederek zengin bir giyim kültürü olduğuna vurgu yapılmıştır. Geleneksel giyinme kültürünün gelecek nesillere aktarılabilmesi için yapılacak çalışmalara dair önerilerde bulunmuş ve yörelere ait giyim kültürü tablosu oluşturulmuştur. Özder (1994); "Günümüzde Ankara İlindeki Türk Kadın Başlıkları" konulu bildirisinde Türk el sanatları örneklerinin günümüze kadar gelmelerinin geçmiş kuşaklarımızın el sanatlarında estetik konusunda doruk noktasına ulaştığına vurgu yapmıştır. Araştırmayı Beypazarı İlçesine bağlı köylerde gerçekleştirirken, başlıklar hakkında da detaylı bilgi vermiştir. 45

63 Arnaut (1997); "Dış Türkler Kültür İncelemesi, Gagauz Türklerinde Giyim Kuşam" konulu makalede özellikle Gagauz Türklerinin kökenleri hakkında bilgi verilmiştir. Erkek ve kadın giyimleri eski-yeni dönem olarak gruplandırılarak açıklamaları verilmiş, fotoğraflarla da çalışma desteklenmiştir. Koç (1998); "Tarihsel Süreç İçerisinde Türk Çocuk Giysilerine Genel Bir Bakış" konulu makale çalışmasında Türk tarihi içinde giyim kültürü incelenmiştir. Kız ve erkek çocuklarının dönemler içerisinde neler kullandığına dair kapsamlı bir açıklama yapılmıştır ve dönem resimlerine de çalışmada yer verilmiştir. Aydın (2002); Türk-Giyim Kuşam Kültürünün Dünü Bugünü adlı çalışmada giyimin tanımı verilerek, tarihsel süreç içindeki gelişmelere değinilmiştir. Ayrıca giyimin bir kültür ürünü, korunma aracı olmanın yanı sıra bir iletişim aracı olduğuna da vurgu yapılmıştır. Erden (2002); "Bursa Yöresi Giysi Kültürü Üzerine Bir Araştırma" çalışmasında giyim tarihine dair bilgiler verildikten sonra sandıklarda saklı kalan giysilerin, kendi çabasıyla giysi koleksiyonu oluşturmuş amatör koleksiyonerlerin ellerindeki giysilerin toplanıp birleştirilerek bir giysi müzesinin oluşturulabileceğine değinilmiştir. Ayrıca bir dönem sadece saray ve resmi giysiler üzerine araştırmalar yapıldığından yöre halkının ellerindeki giysilerin incelenmediğinden bahsedilmiştir. Ulusal bir giysi müzesine duyulan ihtiyaca da dikkat çekilmiştir. Onuk ve Akpınarlı (2002); Cumhuriyetten Günümüze El Sanatlarının Doğuşu, Gelişimi Sosyol Kültürel Eğitim ve Ekonomik İlişkileri Bakımından Bugün ki Durumu ve Geleceği konulu çalışmada maddi kültürün önemli öğelerinde biri olan el sanatlarının geleneksel olarak özellikle kırsal kesimlerde çeyiz ve çarşı sanatı olarak gelişimini devam ettirdiğine değinilmiştir. Günümüzde el sanatlarının yok olmaya yüz tutuğuna değinilerek bunun önlenmesi için yapılabilecek çalışmalara değinilmiştir. Eray, Yüceer Arslan ve Çoruh (2003); Kastamonu Yerel Dokumalarının Hazır Giyim Sektöründe Kullanılabilirliğinin İncelenmesi ; Kastamonu kültürünü canlı tutmak için yerel dokumaların hazır giyim sektöründe kullanılabileceği üzerine hazırlanmış bir çalışmadır. Bunun için yerel dokumalar incelenerek, üretimde kullanıldığında herhangi bir aksaklığa sebep olmaması için gerekli kumaş testlerini yaparak elde edilen sonuçların değerlendirilmesi ile sektörde rahat kullanılabilmesi için önerilerde bulunmuşlardır. 46

64 Özder (2003); Geleneksel Kadın Baş Süslemeleri ve Şapka İnkılabı konulu çalışmada Anadolu giyim-kuşamında başlığın yeri ve önemini vurgulamıştır. Şapkanın kıyafetlerde tamamlayıcı unsur olduğunu belirtirken, kullanan kişiler için psikolojik açıdan özgüven duygusu kazandırmanın yanı sıra vücut ısısını da dengede tuttuğunu belirtmiştir. Zengingönül, Çivitçi ve Ağaç (2003); Kastamonu İli Nasrullah Cami Kalemişi Süslemelerinin Giyim Tasarımında Kullanılmasına İlişkin Bir Çalışma konulu araştırma ile tarihi süreç içerisindeki mekan, nesne, obje vb.de kullanılan süsleme sanatlarının giysi tasarımına yansıtılması, tarihin yaşatılması ve özelliklerinin korunması için giysi tasarımında orijinal süslemelerin yapılmasının önemini vurgulamışlardır. Bunun için Kastamonu Nasrullah Kadı Caminin tarihi, genel, süsleme ve kalemişi süsleme sanatının özelliklerini vurgulayarak, giysilere yansıtmışlardır. Baykasoğlu (2003); Türk Kültürümüzde Mediller adlı çalışmasında sandıklarda, müzelerde ve özel koleksiyonlarda işlevsel ve biçimsel farklılıklar gösteren mendil örneklerinin saklanarak, günümüze kadar gelmelerinin sağlandığını vurgulamıştır. İşlevleri ve türleri bakımından çok çeşitlilik gösteren mendillerin Türklerin hayatına saray yolu ile girdiğini ve kültürümüzün bir parçasını oluşturduğunu belirtmiştir. Zengingönül ve Baysal (2003); Kastamonu Yerel Dokumaları ve Geleneksel Süslemelerin Çağdaş Giysi Tasarımına Yansımaları konulu çalışma ile ilin ekonomik ve sosyal gelişmesine katkı sağlayacağı düşünülen kültür ve tarih dokusunun turizme katkı sağlayacağını vurgulayarak, günümüzde de yaşatılması için önerilerde bulunmuşlardır. Bu çalışmada özellikle Kastamonu n yerel dokumaları ve özellikleri ile geleneksel süslemelerin ve özelliklerin üzerinde durmuşlardır. Yerel dokumlar ve süslemelere yer verilerek giysi tasarımları gerçekleştirmişlerdir. Kuru (2003); Kastamonu Yöresi Geleneksel Kadın Giyiminin Geleneksel Anadolu Kadın Giyimi İçindeki Yeri konulu çalışmada öncelikle Anadolu da sayılamayacak kadar çok benzer kıyafetlerin mevcut olduğuna değinerek, bölgeler arasındaki ufak farklılıklardan bahsedilmiştir. Kastamonu yöresi geleneksel kadın giysileri incelenerek, ilçe ve köyler arasındaki bazı farklılıklar vurgulanmış ve kıyafetleri oluşturan her parçanın tanımı yapılmıştır. Özellikle yöresel kıyafetlerimizin günümüz koşullarında önemini yitirdiğinden bahsedilmiştir. 47

65 Erdem (2003); Kastamonu ilinde Geleneksel Kadın-Erkek Kıyafetleri konulu çalışma ile Kastamonu İlinin merkez ve tüm ilçelerindeki kadın ve erkek kıyafetleri incelenerek, aralarındaki farklar ortaya konulmuştur. Kadın ve erkek kıyafetlerini dıştan içe doğru ele alan araştırmacı kıyafetlerin parçaları hakkında bilgi vermiştir. Varol, Gürel Üçer ve Özer (2003); Kastamonu nun Sosyo-Ekonomik Kalkınmasında Kültürel Mirasın Önemi konulu araştırma kapsamında ilin sahip olduğu tarihsel ve kültürel değerlerin sosyo-ekonomik kalkınma için gerekli olan yerel potansiyeli taşıdığından bahsetmişlerdir, ekonomik kalkınmaya faydası olması için atılması gereken adımlar için önerilerde bulunmuşlardır. Bu bağlamda; Kastamonu ilinin mevcut durumu araştırılarak, analiz edilmiş, kültürel, tarihi ve doğal varlıklarının ortaya çıkartılması için yerel yönetimin rolleri araştırmışlar ve sosyo-ekonomik kalkınmanın sağlanmasında geleceğe yönelik stratejiler için öneriler ortaya koymuşlardır. Nahya (2003); "Türkiye Açık Hava Halk Kültürü Müzesi ve Bir Deneyim" konulu çalışmada ülkemizin yalnızca halk kültürünü yansıtacak geleneksel, kültürel ürünlerin sergileneceği bir düzenin oluşturulması için gerekli özellikler üzerinde durulmuştur. Ayrıca kurulacak olan müzelerin kurulduğu coğrafi bölgelerin özelliklerini de ansıtması gerektiği belirtilmiştir. Onuk, Akpınarlı ve Ortaç (2003); "Halk Bilimi Müzesinde Bulunması Gereken El Sanatları Ürünleri ve Özellikleri" konulu çalışmada öncelikle halk bilimi kavramı üzerinde durulmuştur. Türklerin yaşadığı birçok ülkenin müzesinde Türklere ait giyim kuşam ve el sanatları örneklerinin sergilendiği hatta birçok müze deposunda saklandığı belirtilmiştir. Ürünlerin müzelerde sergilenirken ziyaretçilere bilgi vermesi açısından da örnek bir "Ürün Tanıtım Formu" oluşturulmuştur. Koç ve Pamuk (2003); "Geleneksel Türk Giyim-Kuşamının Derlenmesi ve Belgelenmesinde Uygulanacak Bir Dokümantasyon Denemesi" konulu çalışma maddi kültür varlıklarından önemli öğelerden biri olan geleneksel giyim-kuşam ürünlerinin estetik açıdan derlenmesi ile elde edilen ürünlerin incelenip belgelendirilmesi, korunması ve sanal ortamlarda sergilenmesini sağlayacak öneriler oluşturmak amacıyla yapılmıştır. Barlas (2004); "Safranbolu Kültür Tarihi Araştırmaları" konulu hazırlamış olduğu kitapta unutulmaya yüz tutmuş; ayakkabıcılık kültürü, yemenicilikten, Safranbolu evleri kapı tokmaklarından, hıdrellez geleneklerinden, Safranbolu yöresine ait türbelerden 48

66 bahsetmiştir. Günümüzde ekonomik değeri olamayan yemeniciliğin usta-çırak ilişkisiyle yürütüldüğünde değinmiştir. Safranbolu'nun tarih içerisinde aldığı isimlerden, hangi toplumlara ev sahipliği yaptığından da bahsetmiştir. Artun (2005); Popüler Türk Kültürünün Dünya Kültürüne Etkisi ve Katkısı isimli bildiride öncelikle kültür tanımı verilerek, kültürel etkileşimlere değinilmiştir. Ayrıca Türk kültür hayatında yer edinmiş ve toplumca benimsenmiş kültür öğelerinin yaşatılarak küresel dünyada yer alınması gerektiği vurgulanmıştır. Kültürel yabancılaşmayı önleminin yolu olarak da ulusal halk kültürüne sahip çıkmayı belirtmiştir. Baysal (2005); "Ergen ve Ergin Giyiminde Gelenekselden Modernliğe Dönüşümde Medyanın Rolü Isparta-Sütçüler/Kesme Kasabası Örneği" çalışması iletişim teknolojisindeki gelişme ve küreselleşme rüzgarıyla birlikte karşı karşıya kalınan süreçte kültürel varlığın ve renkliliğin korunabilmesinin önemi vurgulanmıştır. Ekrandaki görsel medyanın gençlerin giyim kuşam tercihlerindeki etki boyutları araştırılmış ve kitle iletişim araçlarından televizyonun etkin bir rolü olduğu tespit edilmiştir. Çağdaş ve Özkan (2005); "Geleneksel İnegöl Geleneklerinin Özelliklerinin Belirlenmesi" çalışmasıyla günümüzde unutulmaya yüz tutmuş geleneksel gelinliklerin gelecek nesillere aktarılması amaçlanmıştır. İnegöl'e ait geleneksel gelinliklerin fotoğrafları ile birlikte açıklamalarına yer verilmiştir. Bedük, Küçükosmanoğlu ve Akıncı (2005); "Bursa Keles İlçesi Kadın Kıyafetleri" isimli çalışmalarında yok olmaya yüz tutmuş, maddi kültür değerlerimizden olan yöresel kadın kıyafetlerine yer verilmiştir. Sonuç cümlelerinde ise yapılan araştırmaların çoğalması, bilimsel araştırmaların yaygınlaştırılması gerektiğine değinilmiştir. Çelikkol (2005); " Bursa Keles Yöresi Karakeçili Yörüklerinde El Dokumaları, Kadın-Erkek Giysileri, Bunların Bugün ki Durumları ve Türk Dünyası ile İlişkileri" konulu yapmış olduğu çalışmada gelin ve damat giysilerini baştan ayağa doğru giyilme sırasına göre açıklanmıştır. Moda, şehre yapılan aşırı göçler gibi nedenlerden dolayı kültürel değerlere sahip çıkılmamış olmasına da değinmiş. Bunun için biran evvel maddi- manevi tüm kültürel değerlerimize sahip çıkmamız gerektiğini belirtmiştir. Kamiloğlu (2005); "Bursa İli Geleneksel Kadın Başlıkları Üzerine Bir Araştırma" konulu yapılan çalışmada Bura yöresine ait kadın başlıklarına, envanterleri ile birlikte yer 49

67 vermiştir. Birer kültür öğesi olan giysilerin, onları üreten insanoğlu ve toplumları belli boyutlarda orijinal kimlikleriyle tanıtmaya yarayan görsel objeler olduğuna değinmiştir. Koç (2005); Türk Giysi ve Kumaşlarının Dünyada Kullanımı konulu bildirisinde geçmişten günümüze kadar kullanılmış olan ve pek çok çeşitliliğe sahip değerli olan Türk kumaşları ile bu kumaşlardan hazırlanmış olan giysilerin dünyada kullanımına ilişkin örneklere ulaşmayı amaçlamıştır. Ülkemizin kültüre değerlerinin korunması ve yaşatılması gerektiğine değinilmiştir. Nas ve Hidayetoğlu (2005); "Bursa Karagöz Sanatevi'nde Bulunan Geleneksel Kadın Başlıkları" konulu çalışmada kadın başlıklarının Anadolu kadını için önemine vurgu yapılmış ve Karagöz Sanatevi'nde bulunan Şinasi Çelikkola ait olan kadın başlıklarının tanıtılması amaçlanmıştır. Sarnesar (2005); İran ve Anadolu da Cicim Dokumalarının Ortak Özellikleri ile ilgili çalışmada öncelikle cicimin ne olduğu konusuna değinilmiştir. Cicim desenlerinin nasıl oluşturulduğu üzerinde durularak, kullanım alanları hakkında bilgi verilmiştir. Sonyel (2005); Türk ve Öteki Kültürler Arasındaki İlişkilerde Tanıtım ve Aydınlatmanın Önemi konulu çalışmada Türklüğe karşı uygulanmakta olan propaganda saldırganlıklarını önlemek ve etkili bir aydınlatma kampanyasının sürdürülmesi gerektiği üzerinde durulmuştur. Batıda Türk örgütlerinin kurulması gerektiğini belirterek dünya kamuoyu gözünde haklı çıkmak, geçmişteki gibi haksızlıklara boyun eğmemek gerektiğinin önemi vurgulanmıştır. Ağaç, Çivitçi ve Boğday Sayğılı (2007); Cumhuriyet ten Günümüze Kadın Giyim Kültüründeki Değişimler Üzerine Bir Araştırma Çalışmasında Türkiye Cumhuriyeti nin kuruluşundan bugüne kadar kadın giyim kültüründeki değişimler kronolojik bir sıra içerisinde incelenmiştir. Cumhuriyet ve günümüz arasındaki süre on yılık periyotlara bölünerek, giyilen kıyafetler hakkında verilen bilgiler ile birlikte fotoğraflara da yer verilmiştir. Batislam (2007); Nedim Divanın daki Giyim Kuşam ve Süslemeyle İlgili Unsurlar konulu çalışma ile divan şiirlerinde geçen giyim ve süslemeye ilgili unsurların kullanım biçimleri hakkında bilgi verilmiştir. Divan şairi Nedim in şiirleri incelenerek 50

68 beyitlerinde sık sık kullanmış olduğu giyim ve süsleme unsurları tespit edilerek hangi amaç için kullanıldıklarına değinilmiştir. Gökcesu ve diğerleri (2007); Beypazarı İlçesi Geleneksel Özel Gün Kıyafetleri çalışmasında gelenekse kıyafetler hakkında bilgi verilerek, günümüzde halen yaşatılan Beypazarı İlçesi geleneksel özel gün giysileri incelenerek, modernizasyon çalışmaları yapılmıştır. Fotoğrafa desteklenen çalışmada ayrıca yapılan yeni tasarımlar detaylı bir şekilde açıklanmıştır. Gülensoy (2007); Anadolu Giyim-Kuşam ve Süslenme Söz Hazinesindeki Türkçe Sözcükler çalışmada Türklerin tarihi anlatılarak yüzyıllar boyunca kullandıkları sözcüklere yer verilmiştir. Harmankaya ve Güzel (2007); Giyim-Süslenme Tarihi Sürecinde İşlemenin Önemi ve Kullanım Alanları konulu çalışmada geçmiş dönemlerden günümüze süslenme tarihinin önemli parçası olan işleme sanatı hakkında bilgi verilerek giysilerdeki uygulanma evreleri hakkında örnekler sunulmuştur. Koca, Koç ve Vural (2007); Kültürlerarası Etkileşimde Giyim Kuşam adlı bildiride giyimin bir kültür öğesi olduğuna değinilmiş ve küreselleşme sonucunda oluşan kültürel değişimin giyinme kültürü üzerindeki etkileri açıklanmıştır. Oyman (2007); Burdur Müzesindeki Yöresel Kadın Giysileri Süsleme ve İşlemeleri çalışmasında Burdur Müzesinin etnografik eserler bölümündeki yöresel kadın giysileri incelenmiştir. Fotoğraflarla desteklenen çalışmada kıyafetler ve müze hakkında detaylı bilgide verilmiştir. Ötken (2007); Türk Halk Oyunlarının Sahnelenmesinde Geleneksel Kıyafetlerden Sahne Kostümüne Geçiş Sürecinin İncelenmesi konulu çalışmada halk oyunlarının sahnelenme sürecinde yöresel özellik taşıdığı düşünülen tüm materyallerin uyumlu uyumsuz ayrımı yapılmaksızın kullanıldığına değinilmiştir. Çağımız modern halk oyunları gruplarının ise yöresel kıyafetlerden ziyade daha modern ama yöresel desenler taşıyan giyimleri tercih ettikleri belirtilerek kostümleşme sürecinde yaşanan olumsuzluklara ve yanlışlıklara değinilmiştir. Özder, Baykasoğlu ve Yalçınkaya (2007); "Yozgat İli Nizamoğlu Konağı Etnoğrafya Müzesi El Sanatları ve Giyim Kuşam Kültürü Örneklerinin Elektronik Ortamda 51

69 Tanıtılması" konulu çalışmanın amacı, Nizamoğlu Konağı Etnoğrafya Müzesinin depolarında bulunan bir grup el sanatı ve giyim kuşam örneğinin elektronik ortamda bilimsel verilerle belgelemesi ve maddi kültürün özel eserlerinin büyük kitlelere ulaştırılması olmuştur. Sarıtaş (2007); "Maddi Kültür ve Onun El Sanatlarına Yansımaları" konulu çalışmada maddi kültür konusunda değinilmiş ve maddi kültür olgularından biri olan el sanatları örneklerinin incelenmesi tercih edilmiştir. Çalışma Balıkesir İli ile sınırlandırılmıştır. Ayrıca ülkemizin her bölgesinde el sanatlarının sergilenebilecek kadar yoğun olduğuna, büyük bir açık hava müzesine ihtiyaç duyulduğuna değinilmiştir. Şanlı, Demirci ve Topaloğlu (2007); "Trabzon Yöresi Geleneksel Kadın Giyimi" konulu araştırmada Trabzon'un Akçaabat İlçesindeki yedi bayan ile yapılan görüşmeler sonucunda elde edilen veriler üzerinden yürütülen bir çalışmadır. Araştırmaya katılan yedi bayanın yöresel kıyafetlerin gelecek nesillere aktarılması için yapılabilecek çalışmalar üzerine görüşlerine de yer verilmiştir. Tağı ve Aydın (2007); "Kastamonu'da Geleneksel Kadın Giysileri" başlıklı çalışmada Azdavay, Pınarbaşı ve Şenpazar ilçelerinde halen kullanılan geleneksel giysilere değinilmiş ve giysilerin yöresel ağızdaki karşılıklarına yer verilmiştir. Üstün ve Yurdakul (2007); "Türk Geleneksel Giyim Kültürünün Bir Parçası Olan Şalvarın Tük ve Dünya Modasına Yansımaları" çalışmasında moda dünyası içerisinde ilgi yaratan şalvarın genel özelliklerine ve bölgesel farklılıklarına değinilmiştir. Ayrıca dünya modasındaki şalvar yansımaları da fotoğraflar ile desteklenmiştir. Artun (2008); "Adana ve Osmaniye Halk Kültüründe Giyim-Kuşam Geleneği" adlı çalışmada öncelikle giyim-kuşam geleneğinin tarihsel bir incelemesi yapılmış ve günümüzde ise yok olmak üzere olduğu belirtilmiştir. Adana ve Osmaniye giyim-kuşamını kadın-erkek olarak gruplandığı gibi giyim gruplarına da ayırarak detaylı bilgiler verilmiştir. Fotoğraflarla çalışma desteklenmiştir. Çağdaş ve Özkan (2008); "Geleneksel Konya Kadın İç Giyimlerinin Giyim Sanatları Açısından İncelenmesi" çalışmada Konya yöresine ait geleneksel iç giyim sınıflandırılması yapılarak açıklamalarına, fotoğraflarına ve kalıplarına yer verilmiştir. Geleneksel giysilerin gelecek nesillere aktarılabilmesi için önerilerde de bulunulmuştur. 52

70 Çağımlar (2008); "Adana Halk Kültürü İçinde Giyim-Kuşam Aksesuarları İle İlgili Geleneksel Uygulamalar ve İnanışlar" konulu çalışmada Adana yöresinin kadın ve erkek giysileri detaylı olarak incelenmiştir. Ayrıca Adana yöresinin geleneksel uygulamaları ve inanışları da detaylı bir şekilde açıklanmıştır. Develioğlu ve Can (2008); "Geleneksel Türk Kadın Giyim Kuşamında Bindallı" konulu çalışmada bindallı tanımlarına yer verilerek bindallı üzeründe yapılan el işleri hakkında bilgi verilmiştir. Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Ülker Muncuk Oruçoğlu Müzesinde bulunan yedi adet bindallı örneklerini incelemişlerdir. Bindallı hakkında detaylı bilgi verilirken fotoğraflarla da çalışma desteklenmiştir. Ökse (2008); "Eskiçağ Anadolu'sundan Günümüze Ulaşan Giysi Tipleri" konulu bildiride kumaşın organik bir madde olduğundan toprak altında uzun süre varlığını sürdüremediğinden ve bu yüzdende günümüze ulaşılamadığına değinilmiştir. Heykel, kabartma, duvar resimleri gibi tarihi eserlerde betimlenen insan figürleri üzerindeki giysilerden yola çıkarak giyim kültürleri hakkında bilgi edinilmektedir. Çalışmada Hitit ve Aromi kabartmalarındaki resimlerle insan figürleri değerlendirilmiştir. Özbağı ve Karagöz (2008); "Sivas İli Yöresel Kıyafetlerinden Örnekler" bildirisinde Sivas İli yöresel kıyafetlerinin tanıtılması amaçlanmıştır. Anadolu giyim kültürüne değinildikten sonra Anadolu medeniyetleri için önemli merkezlerden biri olan Sivas İlinin yöresel kıyafetleri fotoğrafları verilerek açıklanmıştır. Gelecek nesillere aktarılabilmesi için tavsiyelerde bulunulmuştur. Şenocak (2008); "Yöresel Kıyafetlerin Türkülerdeki Dili" konulu bildiride halkın bütün kültür varlığını, geleneklerini, yaşadığı coğrafyayı, yaşadığı yerin iklim şartlarını yansıtan öğelerden en önemlilerinden birisinin de giyim-kuşam olduğunu belirtmiştir. Yörelere ait türkü örneklerini vererek ne anlam ifade ettikleri üzerinde durmuştur. Koç (2009); Kütahya Merkezinde Giyim-Kuşam Kültüründeki Değişimlerin Çözümlenmesi konulu makale çalışmasında Kütahya yöresinden elde edilen giyim-kuşam unsurları Beylikler döneminden günümüze kadar bir süreç içerisinde göstergebilimsel olarak incelenmiştir. Değişimleri hazırlayan etkenleri de; soy, din, imparatorluk, coğrafya, kır-kent, eğitim, batılılaşma, moda ve siyasal değişimler olarak ortaya konulmuştur. 53

71 Hasarlı, Ocakoğlu ve Kıcıroğlu (2010); XVIII. ve XIX. Yüzyıl Osmanlı Sarayı Kadın Giysileri ve Bir Modernizasyon Çalışması konulu bildiride öncelikle Osmanlı kadın kıyafetlerine değinilmiş ve çalışma resimlerle desteklenmiştir. Osmanlı geleneksel kadın kıyafetlerinden yola çıkarak kendi yaptıkları tasarımlara yer vermişler, çalışmalarını teknik çizim ve fotoğrafları ile zenginleştirmişlerdir. Ceranoğlu (2010); Konya Merkez Geleneksel Kadın İç Giyimlerinin Giyim Sanat Dalı Açısından İncelenmesi konulu yüksek lisans tez çalışmasında, Konya merkez geleneksel kadın iç giyimlerinden, bez göynek (içgömlek), kıvratma göynek (iç gömlek), iç fanne (fanila), sıkma (sütyen görevini deyerine getiren giysi), tikolta (kombinezon), gecelik ve iç donların (külot); kullanılan malzeme, renk, model, kesim, dikim ve süsleme özellikleri, kullanım alanları yönünden incelenerek ait oldukları dönemler hakkında edinilen bilgilerin bilimsel bir yaklaşımla belgelendirilmiştir. Türk kültürünü yansıtan geleneksel giysilerin gelecek nesillere aktarılabilmesi için önerilerde bulunulmuştur. Karataş (2010); Trabzon İli Geleneksel Giyim Kuşam Kültürü Üzerine Bir İnceleme konulu yüksek lisans tez çalışmasında Trabzon İli geleneksel giyim kuşam unsurları derlenmiş ve sınıflandırılmıştır. Birinci bölümde, baş bölgesiyle; ikinci bölümde, bedenin üst kısmıyla; üçüncü bölümde, bedenin alt kısmıyla ve dördüncü bölümde, bedenin tümüyle ilgili giyim-kuşam unsurları ele alınmıştır. Yapılan çalışma çekilen fotoğraflarla desteklenerek unutulmaya yüz tutan değerler hakkında bilgi verilmiştir. Yaşatılması ve kullanılması içinde önerilerde bulunulmuştur. Tezel ve Bilgin (2011); Bolu-Mengen İlçesi Kıyaslar Köyü Geleneksel Kadın Kıyafetleri konulu çalışmada Bolu ili, Mengen ilçesi-kıyaslar Köyü nde kaynak kişilerle yapılan karşılıklı görüşmeler sonucu tespit edilen geleneksel kadın kıyafetleri; renk, desen, biçim ve kullanım özellikleri bakımından incelenmiştir. Boyacıoğlu (2012); Malatya Müze ve Halk Eğitim Merkezlerinde Bulunan Geleneksel Giysiler konulu bu yüksek lisans tez çalışması 5 bölümden oluşmuştur. Çalışmanın birinci bölümünde araştırma problemi, araştırmanın önemi, araştırmanın amacına yer verilmiştir. İkinci bölümünde Malatya ilinin sosyal ve kültürel özellikleri ile ilgili yapılan araştırmalar sonucu elde edilen bilgilere yer verilmiştir. Üçüncü bölümünde araştırmanın yöntemi hakkında bilgiler verilmiştir. Dördüncü bölümünde Malatya ili 54

72 yöresel giysi parçaları gözlem fişi doğrultusunda incelenmiştir. Beşinci bölümde ise sonuç ve öneriler yer almaktadır. Çelik (2013); Karabük İli Safranbolu İlçesinde Bulunan Deri Ürünlerin ve Yemeni Yapımının İncelenmesi konulu yüksek lisans tezi çalışmasında yemeni yapım aşamaları fotoğraflarla desteklenirken, diğer deriden yapılmış ürünlerde detaylı bir şekilde anlatılmıştır. Safranbolu için önemli bir el sanatı olan yemeni kültürünün yok oluşuna değinilmiş ve kültürel değerlerimize sahip çıkmamız için öneriler geliştirilmiştir. Gülbeyaz ve Kaya (2013); Tokat Yöresi Geleneksel Kadın Giyimi konulu çalışmada Tokat yöresi geleneksel bayan kıyafetlerinin giyinme özellikleri, kıyafetlerin yapımında kullanılan kumaşlar, dikim sekli, süsleme ve süslenme özelliklerine göre çeşitliliği ve yörede giyilen kıyafetlerindeki bölgesel giyim farklılıkları incelenmiştir. Araştırma kaynak taraması, gözlem ve görüşme formu kullanılmıştır. Fotoğraflarla desteklenen çalışmada yöresel kıyafetlerin süsleme, kumaş vb. özellikleri hakkında bilgi verilmiştir. 55

73 BÖLÜM III 3.YÖNTEM Bu bölümde araştırmanın modeli, evreni ve örneklemi, verilerin toplanması ve çözümlenmesi ile ilgili bilgiler yer almaktadır Araştırmanın Modeli Bu araştırmanın kapsamı Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Giysilerinin Giyinme Kültürü Açısından İncelenmesi olarak belirlenmiştir. Bu araştırmanın yürütülmesinde betimsel yöntem kullanılarak, araştırmanın kavramsal çerçevesi literatür tarama yolu ile oluşturulmuştur. Ulaşılan giysilerin fotoğrafları araştırmacı tarafından çekilmiştir. Yöre halkının giyinme kültürü açısından düşüncelerini belirlemede görüşme formu hazırlanmış ve yöre halkına uygulanmıştır Evren Örneklem Araştırmanın evrenini; Karadeniz Yöresi kadın kıyafetleri oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini ise Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi kadın kıyafetleri ile giysileri saklayan ve halen kullanan bayan grubu oluşturmaktadır Veri Toplama Tekniği Araştırmanın kavramsal çerçevesini oluşturmak için literatür taraması yapılmıştır. 56

74 Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesinde Kadın Giysilerine ulaşılarak araştırmacı tarafından incelenmiş, fotoğrafları çekilerek, giysiler ve aksesuarlar bölgenin giyinme kültürü açısından değerlendirilmiştir. Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesinde çalışmaya konu olan kadın giysilerine Safranbolu Kaymakamlığına bağlı olan Kaymakamlar Konağı Gezi Evi ile Kent Tarihi Müzesinde sergilenen ve depolarında muhafaza edilen kadın giysilerine ulaşılmıştır. Araştırmanın verilerini toplamak amacıyla görüşme formu düzenlenerek Safranbolu ilçesinde yaşayan, Safranbolu nun yerlisi, kadın giysileri hakkında bilgisi olan veya bu giysilere sahip olan kadınlara uygulanmıştır. Kent Tarihi Müzesinde sergilenen giysiler hakkında detaylı bilgiler müze müdiresi Safiye Portal tarafından aktarılmıştır. Ayrıca yöre halkından emekli öğretmen Nezihe Kadıoğlu, dönemin terzilerinden Müşerref Maden ve Fatma Karagöz den kadın giysileri hakkında detaylı bilgiler edinilmiştir Verilerin Analizi Ulaşılan giysiler gruplandırılarak yöre giyinme kültürü açısından incelenmiş ve bununla birlikte, yöre halkı ile yapılan görüşmeler sonucunda giysiler hakkında elde edilen veriler tablolaştırılarak yorumlanmıştır. Giysilerde kullanılan malzemeler hakkındaki bilgiler ise araştırmacı tarafından basit yöntemlerle tespit edilmiştir. 57

75 BÖLÜM IV 4.BULGU ve YORUMLAR Bu bölümde araştırmacı tarafından fotoğrafları çekilen kadın giysileri hakkında detaylı bilgiler hazırlanmış olan bilgi formlarıyla aktarılmıştır. Araştırmaya katılan kadınlar ve sahip oldukları giysiler hakkında elde edilen demografik bilgiler SPSS programından yararlanılarak analiz edilmiş ve tablolaştırılmıştır. Araştırma esnasında yapılan görüşmelerden elde edilen veriler ise tablolaştırılarak yorumlanmıştır. Tablo 4.1. Araştırmaya Katılanların Yaş Aralığı Yaş Aralığı f % ve üzeri Toplam Görüşme formu Safranbolu ilçesinde yaşayan, Safranbolu nun yerlisi, Safranbolu kadın giysileri hakkında bilgisi olan veya bu giysilere sahip olan 30 kadına uygulanmıştır. Tablo 1 incelendiğinde araştırmaya katılan kadınların %40 ı 56 ve üzeri, %20 si ve diğer %20 lik kısmın yaş aralığında olduğu görülmektedir. Ayrıca %10 luk dilimlerde ile yaş aralığındaki kadınlar yer almaktadır. 58

76 Tablo 4.2. Araştırmaya Katılanların Medeni Durumu Medeni Durum f % Evli Bekar 3 10 Nişanlı 3 10 Dul 3 10 Toplam Tablo 2 de ki veriler incelendiğinde ankete katılan kadınların % 70 i evliyken % 10 luk dilimlerdeki 3 er kadın bekar, nişanlı veya dul olduklarını belirtmişlerdir. Tablo 4.3. Araştırmaya Katılanların Öğrenim Durumu Öğrenim Durum f % İlköğretim 9 30 Ortaöğretim Yükseköğretim 3 10 Toplam Tablo 3 incelendiğinde kadınların % 10 u yükseköğretimden mezunken, % 60 ı ortaöğretim ve % 30 u ilköğretim mezunudur. Uygulamaya katılan kadınların hepsinin bir eğitim kurumundan mezun oldukları görülmektedir. Emekli öğretmen Nezihe Kadıoğlu ile yapılan görüşmelerde elde edilen bilgilere göre Safranbolu her döneminde eğitime çok önem vermiştir. 59

77 Tablo 4.4. Araştırmaya Katılanların Safranbolu da İkamet Durumları İkamet Süreleri f % 1-5 Yıl Yıl Yıl Yıl ve üzeri Toplam Tablo 4 de görüldüğü üzere uygulamaya katılan kadınların tamamı 20 ve üzeri yıldan beri Safranbolu da ikamet ettiklerini belirtmişlerdir. Araştırmaya katkı sağlayan kadınların Safranbolu nun yerlisi oldukları görüşmeler sonucunda öğrenilmiştir. Tablo 4.5. Araştırmaya Katılan Kadınların Safranbolu Kadın Giysilerini Temin Etme Durumu Geleneksel Giysiyi Temin Etme Durumu f % Satın aldım - - Diktim/Diktirdim Hediye edildi - - Aile yadigarı Çeyizim için hazırlandı 6 25 Tablo 5 de görüldüğü gibi araştırmaya katılanların tamamı geleneksel giysilerini satın almadığını belirtirken, 18 kişiden oluşan %75 lik kısım aile yadigarı olarak büyüklerinin emaneti olan kadın giysilerini sakladıklarını belirtmişlerdir. Nezihe Kadıoğlu annesine ait birçok giysiyi Gezi Evi olarak kullanılan konaklarında muhafaza etmektedir. Fatma Karagöz ise anne yadigarı gelinliği çeyiz sandığında koruduğunu belirtmiştir. Bununla birlikte bir kişinin aile yadigarı her hangi bir geleneksel kıyafeti yokken, bu kişi özel zamanlarda kullanmak üzere bindallı dikmeyi ve işlemeyi öğrendiğini yapılan 60

78 görüşmelerde belirtmiştir. %50 lik kısımdaki kadınların özellikle düğün gibi özel günlerde kullanabilmek için tefebaş-bindallı diktikleri araştırma sonucunda belirlenmiştir. Çeyiz amacıyla hazırlanan kadın giysisine sahip olanların ise %25 lik bir oranı oluşturduğu tabloda görülmektedir. Tablo 4.6. Araştırmaya Katılan Kadınların Giysilerinin Yaşı Geleneksel Giysilerin Yaşı f % Yıllık 3 12, Yıllık 3 12,5 60 ve üzeri Toplam Tablo 6 incelendiğinde uygulamaya katılan 24 kadının ellerindeki giysilerin yıllık olanları, yüzdelik dilimin %12,5 nu oluşturmaktadır yıllık olan geleneksel kadın giysileri ise yine yüzdelik dilimin %12,5 unu oluşturmaktadır. %75 lik dilimde 60 ve üzeri cevabını veren kadınlardan elde edilen bilgilere göre aile yadigarı olarak saklanan kadın giysilerinin bazılarının yaşlarının yıllık olduğu anket uygulaması esnasında alınan cevaplardan tespit edilmiştir. 61

79 Alt amaç 1: Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi kadın giysilerinin ve kullanılan aksesuarların yöresel dildeki karşılıkları nelerdir? Sorusuna verilen cevaplarla ilgili veriler tablolar ve yorumları ile tablo7.1, tablo 7.2, tablo 7.3, tablo 7.4 ve tablo 7.5 te verilmiştir. Tablo Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın İç Giyiminin Yöresel Dildeki Karşılıkları Kadın İç Giyiminin Yöresel Dildeki Karşılıkları Kadın iç giyiminde kullanılan giysilerin isimleri; iç göynek, don ve iç entaridir. Tablo 7.1 de görüldüğü gibi kadın iç giyim ürünlerinden iç göynek fanile yerine kullanılan bir üründür. Nezihe Kadıoğlu kız çeyizleri için hazırlanan iç göyneklerinin yakalarının kullanılacağı zaman açılmak üzere kumaş katından çalışıldığını belirtmiştir. İç göynek ve don süslemelerinde ortak motifler kullanılmaktadır. Kız çeyizleri için hazırlanan iç çamaşırlarında beyaz pamuklu bir kumaş ve beyaz iş (delik işi) süslemelerin kullanıldığını belirtmişlerdir. Fatma Karagöz den elde edilen bilgilere göre ise iç giyimde sütyen vazifesini gören bir ürün kullanılmadığıdır. Araştırma sırasında ulaşılan tek iç entari örneği ise Yasemin Yılmaz a aittir. Aile yadigarı olarak saklanan iç entarinin kullanım amacı elbise içlerine astar vazifesi görmesi için ayrıca gecelik olarak da kullanıldığını belirtmişlerdir. Tablo 7.2. Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Dış Giyiminin Yöresel Dildeki Karşılıkları Kadın Dış Giyiminin Yöresel Dildeki Karşılıkları Kadın dış giyiminde kullanılan giysilerin isimleri; iç yelek, don iç entari ve marhmadır. Kadın dış giyim ürünlerinden iç yelek entari üzerine giyilen bir parçadır. Kışlık olarak hazırlananların kapitonelendiği araştırmalar esnasında tespit edilmiştir. Don iç entari 62

80 ise ev işlerini yapmak için kullanılan ayrıca bir misafiri ağırlamaya da müsait giysilerdir. ceket ya da yelek kombinli şalvarlı takımlardır. Üst giyim parçasında göğüs altına yapılan bir işlem ile sutyen vazifesi görmesi de sağlanmıştır. Nezihe Kadıoğlu nun Gezi Evi olarak kullanılan evinde annesine ait olan bir marhma mevcuttur. Annesinin yeni gelin olduğu dönemlerden kalan sırmalı çarşaf araştırmalar esnasında ulaşılan tek marhmadır. Tablo 7.3. Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Özel Gün Giyiminin Yöresel Dildeki Karşılıkları Kadın Özel Gün Giyiminin Yöresel Dildeki Karşılıkları Kadın özel gün giyiminde kullanılan giysilerin isimleri; tefebaş, bindallı, sopalı şetari, atlas elbise ve kutludur. Gelinler için tercih edilen özel gün giysileri ekonomik duruma göre değiştiği yapılan araştırmalar sonucunda öğrenilmiştir. Tefebaş tamamen Dival İşi ile süslüyken bindallılar ona nispeten daha sadedir. Gelen misafirler ise yöreye ait olan ipekli ve çubuklu kumaşta yapılan sopalı şetariler kullanmışlardır. Fatma Karagöz ile yapılan görüşmelerde eşde edilen bilgilere göre de ilerleyen dönemler ve ekonomik duruma bağlı olarak gelinler düğünlerinde atlas elbiselerde kullanmışlardır. Tablo 7.4. Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Ayakkabılarının Yöresel Dildeki Karşılıkları Kadın Ayakkabılarının Yöresel Dildeki Karşılıkları Kadın ayakkabılarının yöresel isimleri; çariko, zenne, kundura, kopçalı mest. Safranbolu nun yöresel ayakkabılarından yemeniler kadınlar için üretildiklerinde isimleri çariko yada zenne olarak kullanılmıştır. Fatma Karagöz Safranbolulu kadınlar 63

81 özellikle çeşitli modellerde kundura kullandıklarını belirtmiştir. Gelinler için hazırlanan kışlık mestlere ise kopçalı mest denmiştir. Tablo 7.5. Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Başa Bağlananların Yöresel Dildeki Karşılıkları Kadın Başa Bağlananların Yöresel Dildeki Karşılıkları Kadın başa bağlananların yöresel isimleri; yazma veya tülbent. Nezihe Kadıoğlun dan edilen bilgilere göre Safranbolu lu kadınların özel bir baş bağlama stillerinin olmadığını bunun yerine başlarına yazma yada tülbent denilen örtüler örtüklerini belirtmiştir. Alt Amaç 2: Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi kadın giysilerinde ve aksesuarlarda kullanılan (ana ve yardımcı) malzemeler nelerdir? Sorusuna verilen cevaplar tablo 8 de yorumları ile birlikte verilmiştir. Tablo 8. Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Giysilerinde ve Aksesuarlarda Kullanılan Malzemeler Kadın Giysilerinde Kullanılan Malzemeler Kadın giysilerinin üretiminde birçok yardımcı malzeme kullanılmaktadır. Süsleme amaçlı malzemeler kullanıldığı gibi kumaş mukavemetini artırmak amacıyla da kullanılan malzemeler bulunmaktadır. Fatma Karagöz ile yapılan görüşmelerde elde edilen bilgilere göre iç giyim ürünlerinde kullanılan kumaşlar Safranbolu nun yöresel dokumalarındandır. Özel gün için yapılan iç giyim ürünlerinde ise daha çok ipekli kumaşlar ve beyaz iş yapılabilmesi için pamuklu beyaz dokumalar kullanılmıştır. 64

82 Nezihe Kadıoğlu ise dış giyim ürünlerinde özellikle pamuklu kumaşların tercih edildiğini, kışlık amaçlı hazırlanan giysilerde ise kapitone tekniğinin kullanıldığını belirtmiştir. Dönem şartlarını göz önüne alarak astarların daha çok kumaşla uyumlu olan pamuklu yada keten kumaşlardan tercih edilmiştir. Hatta bazen desenli kumaşlar bile tercih edilmiştir. Dönem terzilerinden Müşerref Maden tefebaş ve bindallı kumaşlarının genellikle kadife kumaşlardan yapıldığını, bununla birlikte ekonomik duruma göre ipekli, atlas kumaşlardan da çalışıldığını belirtmiştir. Tefebaşları dival işi ile süslemişlerdir. Dival işi için çiriş ile sertleştirilmiş karton ve işleme içinde sim sırma kullanılmıştır. Tefebaşların belini ise aynı kumaştan dival işi süslemeli kemerler kullanılmıştır. Ayrıca ekonomik duruma göre de altın yada gümüş kemerler kullanılmıştır. Nezihe Kadıoğlu yöreye ait olan sopalı şetarilerin ise kumaşından ötürü bu adı aldığını belirtmiştir. Çizgili ve ipekli kumaştan çalışılmıştır. Atlas elbise ve kutlu ise daha çok ipekli kumaşların üstüne Fransız dantel süslemeleri ile çalışılmıştır. Yapılan araştırmalar ve giysilerin incelenmesinden elde edilen verilere göre kumaş mukavemetini artırmak için çoğunlukla kıl tela kullanılmıştır. Dönemin terzilerinden Müşerref Maden den edinilen bilgilere göre giysiyi kullanacak kişinin vücut kusurlarını düzeltmek için vatka gibi malzemelerin kullanıldığını belirtmiştir. Üst beden ürünlerinde ön kapamalarda düğme kullanıldığı gibi çıt çıtların, kopçaların kullanıldığı da görülmektedir. Astar malzemesi olarak ise pamuklu ve çoğunlukla desenli kumaşlar kullanılmıştır. 65

83 Alt Amaç 3: Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi kadın giysilerinde kullanılan malzemelerde tercih edilen renkler nelerdir? Sorusuna verilen cevaplar tablo ve yorumlarına tablo 9 da yer verilmiştir. Tablo 9. Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Giysilerinde Kullanılan Malzemelerde Tercih Edilen Renkler Kadın Giysilerinde Kullanılan Malzemelerde Tercih Edilen Renkler Kadın giysilerinde en çok tercih edilen renkler; bordo, pudra pembesi, lacivert, yeşil Yapılan araştırmada elde edilen verilere göre günlük giysilerde kullanan kişinin zevkine bağlı olarak farklı renkler kullanılmıştır. İç astarlarda ise daha çok desenli ve pamuklu kumaşlar kullanılmıştır. Özel gün giysilerinde ise daha çok bordo, lacivert ve yeşil renklerinin kullanıldığını Nezihe Kadıoğlu ile yapılan görüşmelerden öğrenilmiştir. Fatma Karagöz ise pudra pembelerinin de tefebaşlar da kullanıldığını belirtmiştir. Alt Amaç 4:Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi kadın giysilerinin biçim özellikleri nelerdir? Sorusuna verilen cevaplar tablolar ve yorumları ile tablo 10.1, tablo 10.2, tablo 10.3, tablo 10.4 ve tablo 10.5 de yer verilmiştir. Tablo Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın İç Giysilerinin Biçim Özellikleri Kadın İç Giysilerinin Biçim Özellikleri Kadın giysilerinde iç giyimde daha çok sade modeller tercih edilmiştir. entaridir. Safranbolu yöresi kadın iç giyimini oluşturan parçalar; iç göynek, don ve iç 66

84 Nezihe Kadıoğlu ndan alınan bilgilere göre iç göynek özellikle Safranbolu bezi denen bir kumaştan dikilirdi. Kumaşın eni dar ve kenarlarında boyuna siyah yada krem rengi çizgileri olmaktadır. Kumaşın özelliği ile iç göynekler boyuna kuplu olarak gözükmektedir. Kollarda ise üçgen kuş parçaları kullanılarak rahatlık sağlanmaktadır. Bedene oturan ve kalça hizasına kadar boy kullanılmıştır. Fatma Karagöz ise çeyiz amaçlı hazırlanan iç giyim ürünlerinde ipekli kumaşların daha çok tercih edildiğini bunun dışında bol kesimli ama askılı modellerle gelin iç giyiminin de hazırlandığını belirtmiştir. İç giyim parçalarından don ise bol ve kısa yada uzun olarak çalışılmıştır. Paça genişliği genellikle ayak bileklerini saracak kadar yapılmış ve ağ yerinde kuş parçasıyla rahatlık sağlanmaya çalışılmıştır. Yasemin Yılmaz ise ellerinde bulunan iç entari ile enine yada boyuna kupların kullanıldığını belirtirken, model boyunun kişinin zevkine kaldığını belirtmiştir. Bedene oturmayan bol kesimli iç entarilerin kullanıldığını, kol altına kuş konularak rahatlık sağlandığını ifade etmişlerdir. Tablo Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Dış Giysilerinin Biçim Özellikleri Kadın Dış Giysilerinin Biçim Özellikleri Kadın dış giyim ürünlerinde kişisel zevklerin yansıması görülmektedir. Safranbolu kadın dış giyim ürünlerini iç yelek, don iç entari, entariler ve sokak giysisi marhma oluşturmaktadır. Nezihe Kadıoğlu kullanılan entarilerin bedeni sarmayan, bol kesimli modellerin tercih edildiğini belirtmiştir. Uzun kollu kullanılan entariler kullanan kişinin zevkine göre boyuna yada enine kuplar kullanılmıştır. Don iç entari ise ceket-şalvar yada yelek-şalvar kombiniyle kullanılmıştır. Yapılan giysi incelemeleri sonucunda don iç entari üstü olarak hazırlanmış giysiler göğüs hizasında yapılan işlem ile sütyen vazifesi görmesi sağlanmıştır. Bele oturan üst giyim parçalarında 67

85 O yaka kullanılmıştır. Şalvar ise ayak bileklerini saracak şekilde hazırlanmıştır. Ağ kısmı ise kuş parçasıyla rahatlık sağlanmıştır. Safranbolu nun geleneksel sokak giysisi marhmadır. Nezihe Kadıoğlu nun evinde ulaşılan sırmalı çarşaf örneği incelendiğinde iki dikdörtgen parçanın birleşiminden oluştuğunu göstermektedir. Alt parça kalça kısmını örterken, üst parça bedeni ve başı örtmektedir. Tablo Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Özel Gün Giysilerinin Biçim Özellikleri Kadın Özel Gün Giysilerinin Biçim Özellikleri Özel gün kadın giysilerinin önemli parçalarından olan tefebaşlar bol kesimlidir. İlerleyen dönemler de ise kullanan kişinin zevkine göre değişiklikler görüşmüştür. Özel gün kadın giysilerinden en önemlileri tefebaş ve bindallıdır. Boydan ve bol kesimli giysilerdir. Dival işiyle süslenen giysilerdir. Uzun kollu ve O yakalıdırlar. Ön etek ucu bileklere kadar iken arka etek daha uzundur. Diğer özel gün giysilerinden olan sopalı şetariler detefebaşlar gibi bol kesimli, O yakalı ve uzun kolludur. Nezihe Kadıoğlu ndan öğrenilen bilgilere göre kullanılan ipkeli ve çizgili kumaşından dolayı sopalı şetari olarak anılmıştır. Fatma Karagöz ilk dönemlerde elbiselerin bol çalışıldığını ama sonraki dönemde bele oturan ve dantellerle süslü elbiselerinde kullanıldığını belirtmiştir. Fatma Karagöz ün evinde annesine ait düğün elbisesi ise bol kesimli, kravat yakalı ve uzun kola manşet çalışılarak hazırlamıştır. 68

86 Tablo Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Ayakkabılarının Biçim Özellikleri Kadın Ayakkabılarının Biçim Özellikleri Safranbolu kadınları genellikle kundura kullanmışlardır. Burada da kullanacak kişinin zevkini görmek mümkündür. Fatma Karagöz ile yapılan görüşmeler sonucunda elde edilen bilgilere göre Safranbolulu kadılar gündelik hayatta zevklerine uygun kunduralar kullanmışlardır. Yürürken çok ses çıkarmaması için özellikle az ökçeli ayakkabılar tercih edilmiştir. Düğün gibi özel zamanlarda ise daha süslü ve ökçeli kunduralar tercih edilmiştir. Süslemelerinde ise tokalar, işlemeler, bantlar vs. görülmektedir. Safranbolu kültürünün ayrılmaz parçası olan yemeniler ise kadınlar için özel tasarlanmış ve zenne yada çariko olarak anılmıştır. Yüzü üç parçadan oluşmakta ve kullanacak kişinin zevkine göre süslenmektedir. Tablo Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Başa Bağlananların Biçim Özellikleri Kadın Başa Bağlananların Biçim Özellikleri Safranbolu yöresine ait özel bir baş bağlama stili bulunmamaktadır. Safranbolu lu kadınlar başlarına yazma yada tülbent dedikleri baş örtüleri takmışlardır. Kare yada dikdörtgen formunda olan pamuklu tülbentlerin kenarlarını iğne oyalarıyla süslemişlerdir. Sokak giysisi olan marhmasında ise sol göz açıkta kalacak şekilde başlarını örtmüşlerdir. 69

87 Alt Amaç 5: Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesinde yaşayan insanların giysilerini saklama nedenleri nelerdir? Sorusuna verilen cevaplarla ilgili veriler tablo 11.1, tablo 11.2 de yorumları ile birlikte verilmiştir. Tablo Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesinde Yaşayan İnsanların Giysilerini Saklama Nedenleri Giysileri Saklama Nedenleri Araştırmaya katılan kadınların büyük çoğunluğu aile yadigarı giysilere sahip oldukları için sakladıklarını ve eski değerleri korumak istediklerini açıklamışlardır. Bununla birlikte tefebaş yada bindallı sahibi kadınlar özel günlerde kullanabilmek için sakladıklarını belirtmişlerdir. Unutulmaya yüz tutan değerlerimizi gelecek nesillere bırakabilmek ve aile yadigarı ürünlerin paha biçilemez değerleri, hatıraları için saklanan giysiler sahipleri için çok şey ifade etmektedir. Fatma Karagöz özellikle annesine ait olan giysileri saklayarak hem annesine vefasını gösterdiğini hem de el emeği giysilerin saklanmak için çok değerli hazineler olduğunu belirtmiştir. Nezihe Kadıoğlu ise halen Gezi Evi olarak kullandığı konağında tüm aile büyüklerine ait birçok giysi muhafaza etmektedir. En büyük korkuları ise onlardan sonra bu değerlere sahip çıkılıp çıkılmayacağı olduğunu belirten Nezihe Hanım giysilere ait birçok anıyı o anı yaşayarak anlatabilmektedir. Araştırmaya katılan bazı kadınlar ise eskiden kalma giysilerinin olmaması yüzünden üzüntü duyduklarını fakat el emeği olarak kendilerinin de bindallı yaptıklarını en azından bu ürünlerin nesilden nesile kalmasını istediklerini belirtmişlerdir. Ayrıca özel gecelerde düğün, kına gecesi, sünnet düğünleri gibi zamanlarda üstlerinde bu kıyafetleri taşımaktan büyük mutluluk duyduklarını belirtmişlerdir. 70

88 Tablo Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesinde Yaşayan İnsanların Giysilerini Saklama Koşulları Giysileri Saklama Koşulları Araştırmaya katılan kadınlar gelecek nesillere giysilerini aktarabilmek için en iyi koşullarda muhafaza etmektedirler. Araştırmaya katılan kadınlardan özel zamanlarda kullanmak amacıyla giysileri muhafaza edenler özellikle amerikan bezinden yapılmış elbise torbalarının içinde giysi dolaplarında salkıdıklarını belirtmişlerdir. Fatma Karagöz ise anne yadigarı giysilerini beyaz bohçaların içinde yanına sabun koyarak gelinlik sandığın sakladığını, bozulmamaları içinde aralıklarla havalandırdığını belirtmiştir. Nezihe Kadıoğlu ise Gezi Konağında bir giysi dolabının içinde muhafaza etmektedir. Naftalin torbaları yada beyaz sabunların dolabın belli köşelerine konularak elbiselere zarar gelmesini önlemeye çalıştığını belirtmiştir. Özel misafirleri ağırladığı konağında giysilerin yakından görünmesini sağlamaktadır. Araştırma amacıyla gelen misafirlerin dışında giysilere kimsenin dokunmasına izin vermediğini böylece birçok giysinin sağlam kalmasını sağladığını ifade etmiştir. Müzelerde saklanan giysiler ise cam mekan dolapların içinde bazıları mankenlerin üzerinde teşhir edilmektedir. Depolar haricinde ki giysilere dokunmak mümkün değildir. 71

89 Alt Amaç 6: Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi kadın giysilerinin gelecek nesillere aktarılabilmesi için yapılan çalışmalar nelerdir? Sorusuna verilen cevaplar ile ilgili veriler tablolar halinde ve yorumları ile birlikte tablo 12.1, tablo 12.2 ve tablo 12.3 de verilmiştir. Tablo Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Giysilerinin Gelecek Nesillere Aktarılabilmesi İçin Yörede Bulunan Eğitim Kurumlarının Yaptığı Çalışmalar Yörede Bulunan Eğitim Kurumlarının Giyinme Kültürünü Yaşatmak İçin Yaptığı Çalışmalar Araştırmaya katılan kadınlara Safranbolu da bulunan eğitim kurumlarının giyinme kültürünü yaşatmak için yapmış olduğu çalışmalar sorulmuştur. Özellikle Halk Eğitim Merkezinde tefebaş dikimi ve işlenmesinin öğretildiği belirtilmiştir. Araştırmaya katılan kadınlardan bazıları kızlarının çeyizleri için yada özel günlerde kullanabilmek amacıyla özel gün giysi dikimi ve süslemesini öğrenebilmek için Halk Eğitim Merkezlerinde açılan kurslara katıldıklarını belirtmişlerdir. Ayrıca Halk Eğitim Merkezi açmış olduğu kurslarda yapılan işlerin tanıtılması için yılsonu sergileri açtıklarını, belli dönemlerde ise bindallı-tefebaşlar için defileler düzenlendiğini belirtmişlerdir. bu defilelerde en çok beğenilen tefebaş birinci seçilerek ödüllendirildiği de yapılan araştırmalar sonucunda öğrenilmiştir. Tablo Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Giysilerinin Gelecek Nesillere Aktarılabilmesi İçin Yerel Yönetimin Giyinme Kültürünü Yaşatmak İçin Yaptığı Çalışmalar Yerel Yönetimin Giyinme Kültürünü Yaşatmak İçin Yaptığı Çalışmalar Yerel yönetimin giyinme kültürünü gelecek nesillere giysilerini aktarabilmek için yapmış olduğu çalışmalar araştırılmıştır. 72

90 Araştırma esnasında yerel yönetimle yapılan görüşmeler sonucunda elde edilen bilgilere göre giyim-kuşam kültürünü tanıtıcı broşürlerin basıldığı öğrenilmiştir. Safranbolu üzerine çalışma yapan herkese destek olduklarını ve Safranbolu kültürünü en iyi aktaracak kişilere yönlendirdiklerini, kendilerinin de bu değerlere sahip çıkan bireylerle sürekli iletişim halinde olduklarını belirtmişlerdir. Yöre halkından toplanan geleneksel giysiler müze ve gezi konaklarında sergilenerek, giyinme kültürü hakkında ziyaretçilere bilgi vermesi sağlanmaktadır. Ayrıca önemli günlerde defileler düzenleyerek Safranbolu giysilerinin tanıtılması amaçlanmaktadır. Tablo Karadeniz Yöresi Safranbolu İlçesi Kadın Giysilerinin Gelecek Nesillere Aktarılabilmesi İçin Yapılabilecek Diğer Çalışmalar Safranbolu Kadın Giysilerinin Tanıtılması Amacıyla Yapılabilecek Diğer Çalışmalar Araştırmaya katılan kadınlara Safranbolu giyinme kültürünü tanıtabilmek amacıyla yapılabilecek başka çalışmaların neler olabileceği sorusuna cevap aranmıştır. Araştırmaya katılan kadınlar yörede defilelerin düzenlendiğini, Halk Eğitim Merkezlerinde kursların açıldığı ve gezi programı yapan TV kanallarında Safranbolu giysileri ile tanıtımların yapıldığını belirtmişlerdir. Bu tarz etkinliklerin daha çok desteklenebileceğini belirtmişlerdir. Bunun dışında internet destekli müze tanıtımlarının yapılarak, sergilenen giysiler ile Safranbolu kültürü hakkında daha fazla bilginin paylaşılabileceğini belirtmişlerdir. 73

91 KARADENİZ YÖRESİ SAFRANBOLU İLÇESİ KADIN GİYSİLERİ BİLGİ FORMU 74

92 BİLGİ FORMU (Ö. Akbay, 2012) Örnek No: 1 Fotoğraf No: 13 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 100 yıllık olduğu tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: İç göynek Kullanım Amacı: Tene giyilen iç giyim ürünü. 75

93 Kullanılan Ana Malzeme: Safranbolu dokuması (Pamuklu) Kullanılan Yardımcı Malzeme: Dikim için dokuma renginde pamuklu iplik kullanılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Kullanılmak için yakası açılmadığından herhangi bir süsleme malzemesi kullanılmamıştır. Kullanılan İşleme Tekniği: Herhangi bir süsleme tekniği kullanılmamıştır. Kaynak Kişi: Nezihe Kadıoğlu Bulunduğu Yer: Nezihe Kadıoğlu nun Gezi Konağı Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Safranbolu dokumasından üretilmiş olan iç göynek elde pamuk ipliği ile dikilmiştir. Kumaşın eninin tamamı kullanılarak üretilmiştir. Ön ve iki yanlar olmak üzere üç parçadan oluşmaktadır. Kollarda ise küçük birer üçgen parça kullanılmıştır. Çeyiz amaçlı hazırlanan iç göyneği kullanılmadığı için boyun oyuğu açılmamıştır. Fotoğraf 13-a: İç Göynek Omuz Detayı 76

94 Fotoğraf 13-b: İç Göynek Koldaki Kuş Detayı Fotoğraf 13-c: İç Göynek Yan Dikiş Detayı (Çırpma Tekniği) 77

95 Fotoğraf 13-d: İç Göynek Kol Kuş Detayı Ters Yüzden Görünüm 78

96 BİLGİ FORMU (Ö. Akbay, 2012) Örnek No: 2 Fotoğraf No: 14 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 100 yıllık olduğu tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: İç göynek-2 79

97 Kullanım Amacı: Tene giyilen iç giyim ürünü. Kullanılan Ana Malzeme: Bürüncük Kullanılan Yardımcı Malzeme: Dikim için dokuma renginde pamuklu iplik kullanılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Kullanılmak için yakası açılmadığından herhangi bir süsleme malzemesi kullanılmamıştır. Kullanılan İşleme Tekniği: Herhangi bir süsleme tekniği kullanılmamıştır. Kaynak Kişi: Nezihe Kadıoğlu Bulunduğu Yer: Nezihe Kadıoğlu nun Gezi Konağı Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Bürüncük kumaştan yapılan iç göynek üç dikdörtgen parçadan yapılmıştır. Elde pamuk ipliği ile dikilmiştir. Bel hattına kadar krem rengi bir kumaş ile pat çalışması yapılmış ve küçük bir hakim yaka çalışılmıştır. İç göynekler genellikle uzun kollu kullanılmıştır. 80

98 Fotoğraf 14-a: İç Göynek Yaka Detayı 81

99 Fotoğraf 14-b: İç Göynek Arkadan Görünüm 82

100 Fotoğraf 14-c: İç Göynek Arka Kol Detay Görünüm Fotoğraf 14-d: İç Göynek Ön Kol Detay Görünüm 83

101 BİLGİ FORMU (Ö. Akbay, 2012) Örnek No: 3 Fotoğraf No: 15 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 100 yıllıktan fazla olduğu tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: Don Kullanım Amacı: Tene giyilen iç giyim ürünü. Kullanılan Ana Malzeme: Pamuklu kumaş. Kullanılan Yardımcı Malzeme: Dikim için dokuma renginde pamuklu iplik kullanılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Paçada ince el örmesi dantel kullanılmıştır. 84

102 Kullanılan İşleme Tekniği: Delik işi ile süslenmiştir. Kaynak Kişi: Safiye Partal Bulunduğu Yer: Eski Kent Tarihi Müze Deposu Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Kısa don olarak tasarlanan giysi beyaz pamuklu kumaştan yapılmış ve ön paçada delik işi çalışılmıştır. Ayrıca paçalarda ince dantel detayları da kullanılmıştır. Çeyiz amaçlı hazırlanan don kullanılmadığı için uçkur kısmı serbest bırakılmıştır. Fotoğraf 15-a: Don Arkadan Görünüm 85

103 Fotoğraf 15-b: Don Ön Paça Beyaz İşi Detayı 86

104 BİLGİ FORMU (Ö. Akbay, 2012) 87

105 Örnek No: 4 Fotoğraf No: 16 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 100 yıllıktan fazla olduğu tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: Gelin iç giyim takımı Kullanım Amacı: Tene giyilen iç giyim. Kullanılan Ana Malzeme: Pamuklu kumaş. Kullanılan Yardımcı Malzeme: Dikim için dokuma renginde pamuklu iplik kullanılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Beyaz nakış ipliği ve kordon. Kullanılan İşleme Tekniği: Delik işi ile süslenmiştir. Kaynak Kişi: Safiye Partal Bulunduğu Yer: Eski Kent Tarihi Müze Deposu Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Özel günde kullanılması amacıyla üretilmiş olan fanile ve don pamuklu beyaz kumaştan makine dikişi ile dikilmiştir. Eski Kent Tarihi Müzesinde sergilenen takım delik işi ile süslenmiştir. Donun paçaları dilimli ve çiçek desenli delik işi ile süslenmiştir. 88

106 Fotoğraf 16-a: Gelin İçin Hazırlanmış İç Giyimin Yakından Görünümü 89

107 BİLGİ FORMU (Ö. Akbay, 2012) Örnek No: 5 Fotoğraf No: 17 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 120 yıllıktan fazla olduğu tahmin edilmektedir. 90

108 Ürünün Adı: İç Entari Kullanım Amacı: İç giyim üzerine giyilen parça. Kullanılan Ana Malzeme: Kalın pamuklu kumaş. Kullanılan Yardımcı Malzeme: Dikim için dokuma renginde pamuklu iplik kullanılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Çeşitli renklerde nakış iplikleri. Kullanılan İşleme Tekniği: El nakışı ile süslenmiştir. Kaynak Kişi: Yasemin Yılmaz Bulunduğu Yer: Yasemin Yılmaz ın Eski Çarşı da dükkanı. Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Kalın pamuklu kumaştan üretilmiş olan iç entari belden kesikli, alt etek kısmı üç parçadan oluşmaktadır. Elde nakış ile süslenmiş iç entarinin özellikle etek uçlarında süsleme tercih edilmiştir. Yaka oyuğu pervaz ile çevrilerek temizlenmiştir. Takma kol çalışılmış ve kol altında üçgen kuş parçasıyla rahatlık sağlanmıştır. 91

109 Fotoğraf 17-a: İç Entarinin Yaka Detayı 92

110 Fotoğraf 17-b: İç Entari Arkadan Görünümü 93

111 Fotoğraf 17-c: İç Entari Kol Altında Kullanılan Üçgen Kuş Detayı Fotoğraf 17-d: İç Entari Arka Etekte Yapılan Nakış Detayı 94

112 BİLGİ FORMU (Ö. Akbay, 2012) Örnek No: 6 Fotoğraf No: 18 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 100 yıllıktan fazla olduğu tahmin edilmektedir. 95

113 Ürünün Adı: İç yelek Kullanım Amacı: İç göyneğin üzerine giyilen yelek. Kullanılan Ana Malzeme: Ana malzeme saten kumaş, astarı pamuklu kumaş. Kullanılan Yardımcı Malzeme: Dikim için dokuma renginde pamuklu iplik kullanılmıştır. Kapitone için pamuk, göğüs altında yapılan işlem için lastik, kapama tekniği için çıt çıt. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Dokuma renginde dikiş ipliği. Kullanılan İşleme Tekniği: Kapitone işlemi yapılarak süslenmiştir.. Kaynak Kişi: Safiye Partal Bulunduğu Yer: Eski Kent Tarihi Müze Deposu Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Mor saten kumaştan üretilmiş olan iç yelek makine dikişi ile kapitoneleşmiştir. Yuvarlak yaka çalışılmış ve pamuklu bir kumaş ile astarlama işlemi yapılmıştır. Göğüs altında konulan parça ile detay verilmiş ve buda iç yeleğin memelik vazifesi görmesini sağlamıştır. Ön kapamada çıt çıt detayı kıllanılmıştır. 96

114 Fotoğraf 18-a: İç Yelek Arka Görünüm 97

115 BİLGİ FORMU (Ö. Akbay, 2012) 98

116 Örnek No: 7 Fotoğraf No: 19 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 100 yıllıktan fazla olduğu tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: İç yelek-2 Kullanım Amacı: İç göyneğin üzerine giyilen yelek. Kullanılan Ana Malzeme: Ana malzemede mavi zemine çubuklu pamuklu kumaş, astar krem rengi pamuklu kumaştan yapılmıştır. Kullanılan Yardımcı Malzeme: Dikim için dokuma renginde pamuklu iplik kullanılmıştır. Kapitone için pamuk, göğüs altında yapılan işlem için lastik, kapama tekniği için düğme kullanılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Dokuma renginde dikiş ipliği. Kullanılan İşleme Tekniği: Kapitone işlemi yapılarak süslenmiştir. Kaynak Kişi: Nezihe Kadıoğlu Bulunduğu Yer: Nezihe Kadıoğlu nun Bağlardaki Gezi Konağı. Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Yuvarlak yaka kullanılmıştır. Yakada pervaz çalışması yapılarak ön kapamada ilk düğme kullanılmıştır. İçi pamukla kaplanarak kapitone dikişi yapılmıştır. Göğüs altında yapılan çalışma ile göğüs formu kazandırılırken bel içinde volan alması sağlanmıştır. Aynı kumaştan uzun kollusu da çalışılarak takım yapılmıştır. 99

117 Fotoğraf 19-a: İç Yelek İçten Göğüs Altı Çalışmasının Detay Çekimi 100

118 Fotoğraf 19-b: İç Yelek -2 Arkadan Görünüm 101

119 Fotoğraf 19-c: İç Yelek İç (astar) Görünüm 102

120 BİLGİ FORMU (Ö. Akbay, 2012) Örnek No: 8 Fotoğraf No: 20 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 100 yıllıktan fazla olduğu tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: Ceket. Kullanım Amacı: İç göyneğin üzerine giyilen ceket. Kullanılan Ana Malzeme: Ana malzemede mavi zemine çubuklu pamuklu kumaş kullanılmıştır. 103

121 Kullanılan Yardımcı Malzeme: Astar krem rengi pamuklu kumaştan yapılmıştır. Dikim için dokuma renginde pamuklu iplik kullanılmıştır. Kapitone için pamuk, göğüs altında yapılan işlem için lastik, kapama tekniği için düğme kullanılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Dokuma renginde dikiş ipliği. Kullanılan İşleme Tekniği: Kapitone işlemi yapılarak süslenmiştir. Kaynak Kişi: Nezihe Kadıoğlu Bulunduğu Yer: Nezihe Kadıoğlu nun Bağlardaki Gezi Konağı. Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Yuvarlak yaka kullanılmıştır. Yakada pervaz çalışması yapılarak ön kapamada ilk düğme kullanılmıştır. İçi pamukla kaplanarak kapitone dikişi yapılmıştır. Göğüs altında yapılan çalışma ile göğüs formu kazandırılırken bel içinde volan alması sağlanmıştır. Takma uzun kol çalışılarak, bilekte yırtmaç ve ilik düğme çalışılmıştır. Fotoğraf 20-a: Uzun Kollu Takım Göğüs Altı Detay Görünüm 104

122 Fotoğraf 20-b: Arkadan Görünüm Fotoğraf 20-c: Kol Yırtmaç Detay Çekimi 105

123 BİLGİ FORMU (Ö. Akbay, 2012) 106

124 Örnek No: 9 Fotoğraf No: 21 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 100 yıllıktan fazla olduğu tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: Don İç Entari Kullanım Amacı: Ev içi giyim ürünü. Kullanılan Ana Malzeme: Ana malzemede kendinden desenli pamuklu kumaş. Kullanılan Yardımcı Malzeme: Astar kahve rengi pamuklu kumaştan yapılmıştır. Dikim için dokuma renginde pamuklu iplik kullanılmıştır. Kapitone için pamuk, göğüs altında yapılan işlem için lastik, kapama tekniği için çıt çıt kullanılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Dokuma renginde dikiş ipliği. Kullanılan İşleme Tekniği: Kapitone işlemi yapılarak süslenmiştir. Kaynak Kişi: Safiye Partal Bulunduğu Yer: Eski Kent Tarihi Müzesi Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Don iç entari şalvarı ile beraber takım olarak tasarlanmıştır. Ev içinde iş yaparken kullanıldığı gibi gündelik giyimin bir parçasını oluşturmaktadır. Kahverengi kumaştan çalışılan don iç entari kışlık olarak tasarlandığı için içi pamukla kaplanmış ve kapitone dikişi yapılmıştır. Mankenin üzerinden de anlaşılacağı gibi göğüs altında yapılan detay ile göğüs formu sağlanmış ayrıca bel kavisi de bu yöntemle detaylandırılmıştır. Don iç entarinin şalvarı ise gayet bol kesimli ve ağ yerine ek çalışılarak rahatlığı artırılmıştır. Astar olarak da kendi rengine uygun pamuklu bir kumaş kullanılmıştır. 107

125 Fotoğraf 21-a: Don İç Entari Arkadan Görünüm 108

126 BİLGİ FORMU (Ö.Akbay, 2012) 109

127 Örnek No: 10 Fotoğraf No: 22 İncelenme Tarihi: Ürünün Üretim Tarihi: 100 yıllıktan fazla olduğu tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: Don İç Entari (Yazlık) Kullanım Amacı: Ev içi giyim ürünü. Kullanılan Ana Malzeme: Ana malzemede kendinden desenli pamuklu kumaş. Kullanılan Yardımcı Malzeme: Astar krem rengi pamuklu kumaştan yapılmıştır. Dikim için dokuma renginde pamuklu iplik kullanılmıştır. Yakada renkli biye çalışılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Şalvar kumaşının renginde biye. Kullanılan İşleme Tekniği: Biye çalışması yapılmıştır ve ön robada nervür çalşılmıştır. Kaynak Kişi: Safiye Partal Bulunduğu Yer: Eski Kent Tarihi Müzesi Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Yazlık amaçlı tasarlanan don iç entari kullanılmadığı için ön ortasında bir kapama tekniği çalışılmamıştır. Ön ve arka robada pilise çalışılmış ve takma kol takılmıştır. Bilek kendi kumaşından temizlenmiştir. Şalvar da ise tek renk tercih edilmiş kalın bir kemer çalışılarak altına büzgü yapılmıştır. Bel kuşağının yanlarına birer biye çalışılarak bele oturması sağlanmıştır. Paça genişliği daha dar ve ucuna volan çalışması yapılmıştır. 110

128 Fotoğraf 22-a: Don İç Entari Arkadan Görünüm Fotoğraf 22-b: Don İç Entari Ön Yaka Detay Görünüm 111

129 Fotoğraf 22-c: Don İç Entari Kol Detay Görünüm Fotoğraf 22-d: Don İç Entari Arka Yaka Detay Görünüm 112

130 Fotoğraf 22-e: Don İç Entari Şalvar Önden Görünüm 113

131 Fotoğraf 22-f: Don İç Entari Şalvar Ön Bel Detay Görünüm Fotoğraf 22-g: Don İç Entari Şalvar Paça Detay Görünüm 114

132 BİLGİ FORMU (Ö.Akbay, 2012) 115

133 Örnek No: 11 Fotoğraf No: 23 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 100 yıllıktan fazla olduğu tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: Entari Kullanım Amacı: Ev içi giyim ürünü. Kullanılan Ana Malzeme: Ana malzemede kendinden desenli pamuklu kumaş kullanılmıştır. Kullanılan Yardımcı Malzeme: Astar astar olarak pamuklu ve desenli bir kumaş tercih edilmiştir. Dikim için dokuma renginde pamuklu iplik kullanılmıştır. Ön kapama ve manşette düğme kullanılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Herhangi bir süsleme malzemesi kullanılmamıştır. Kullanılan İşleme Tekniği: Ön robada nervür çalışılmıştır. Kaynak Kişi: Safiye Partal Bulunduğu Yer: Eski Kent Tarihi Müzesi Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Kendinden desenli pamuklu kumaştan yapılan entari bol kesimlidir. Ön ortasından bırakılan açıklık küçük inci bir düğmeyle kapanması sağlanmıştır. Ön yakadan yapılan pileler ile ön bedende ayrıca bir bolluk sağlanmıştır. Küçük bir hakim yaka çalışılmıştır. Arka bedende üçgen şekilli bir roba çalışılmış ve altına pileler konularak arkaya genişlik sağlanmıştır. Takma kol çalışılırken yırtmaç dikiş arasından yapılmıştır. Kendi kumaşından temizleme dikişi yapılmış ve yakada kullanılan küçük inci düğme manşetleri de süslemiştir. Safranbolu geleneksel giysilerinde elbiselerde genel olarak görülen detay ise ön etek ucu ve arka etek ucu arasındaki farktır. Bu özel gün giysilerinde de önemli bir detay olarak kullanılmaktadır. 116

134 Fotoğraf 23-a: Entari Yakası Ön Detay Görünüm 117

135 Fotoğraf 23-b: Entari Arkadan Görünüm 118

136 Fotoğraf 23-c: Entari Yakası Arka Detay Görünüm Fotoğraf 23-d: Entari Kol (Arka Beden) Detay Görünüm 119

137 Fotoğraf 23-e: Entari Kol (Ön Beden) Detay Görünüm Fotoğraf 23-f: Entari Etek Ucu Detay Görünüm 120

138 BİLGİ FORMU (Ö. Akbay, 2012) 121

139 Örnek No: 12 Fotoğraf No: 24 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 130 yıllıktan fazla olduğu tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: Marhma (Sırmalı Çarşaf) Kullanım Amacı: Dışarı çıkarken kullanılan bir tür çarşaf. Kullanılan Ana Malzeme: İpekli sırmalı çarşaf. Kullanılan Yardımcı Malzeme: Herhangi bir yardımcı malzeme kullanılmamıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Herhangi bir süsleme malzemesi kullanılmamıştır. Kullanılan İşleme Tekniği: Herhangi bir süsleme tekniği kullanılmamıştır. Kaynak Kişi: Nezihe Kadıoğlu Bulunduğu Yer: Nezihe Kadıoğlu nun Bağlardaki Gezi Konağı Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Sokak kıyafeti olarak kullanılan marhma bir tür çarşaftır. Mankenliğini yapan Nezihe Kadıoğlu nun annesine ait olan marhma bir gelin sırmalı çarşafıdır. Yapılan çalışmalarda başka bir marhma örneğine rastlanamamıştır. Diğer bayanların kullandıkları çarşafların daha sade olduğu ise yapılan görüşmeler sonucunda öğrenilmiştir. Herhangi bir iğne vb. tutturulmayan marhma sadece el ile kapatılarak sol göz ile etrafın görülmesi sağlanmıştır. 122

140 Fotoğraf 24-a: Marhma Önden Görünüm (Açık Hali) 123

141 Fotoğraf 24-b: Marhma ¼ Görünüm 124

142 BİLGİ FORMU (Ö. Akbay, 2012) 125

143 Örnek No: 13 Fotoğraf No: 25 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 130 yıllıktan fazla olduğu tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: Tefebaş Kullanım Amacı: Özel gün giysisi (Gelinlik) Kullanılan Ana Malzeme: Kadife kumaş Kullanılan Yardımcı Malzeme: Astar için krem rengi pamuklu kumaş kullanılmıştır. Yaka kapamada ise düğme kullanılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Dival işi süsleme için sim ip, çiriş, pul ve boncuk. Kullanılan İşleme Tekniği: Dival işi ile süslenmiştir. Kaynak Kişi: Nezihe Kadıoğlu Bulunduğu Yer: Nezihe Kadıoğlu nun Bağlardaki Gezi Konağı Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Boydan bol kesimli elbisenin ön etek ucu bileklerde arka etek ucu ise topuğa kadar uzun tasarlanmıştır. Ön ve arkası komple Maraş işi ile süslenen kıyafette saksı motifi kullanılmıştır. Ön ortası açıklığı pervaz ile çevrilmiş ve küçük bir hakim yaka çalışılmıştır. Takma kollarda da aynı motifler kullanılmıştır. Astar olarak keten krem rengi bir kumaş kullanılmıştır. Tefebaş makinede dikilmiştir. Bindallılarla arasındaki tek fark motiflerin yoğunluğudur. 126

144 Fotoğraf 25-a: Tefebaş Yaka Detay Görünüm 127

145 Fotoğraf 25-b: Tefebaş Arka Beden Detay Görünüm 128

146 Fotoğraf 25-c: Tefebaş Kol Detay Görünüm Fotoğraf 25-d: Tefebaş Dival İşlemeli Kemer 129

147 BİLGİ FORMU (Ö. Akbay, 2012) 130

148 Örnek No: 14 Fotoğraf No: 26 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 30 yıllıktan fazla tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: Tefebaş-2 Kullanım Amacı: Özel gün giysisi (Gelinlik) Kullanılan Ana Malzeme: Kadife kumaş Kullanılan Yardımcı Malzeme: Kumaş rengine uygun dikiş ipliği kullanılmıştır. Astar ise tefebaşın renginde keten kumaş kullanılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Dival işi süsleme için sim ip, çiriş, pul ve boncuk. Kullanılan Süsleme Tekniği: Dival işi tekniği kullanılmıştır. Kaynak Kişi: Hatice KARAGÖZ Bulunduğu Yer: Hatice KARAGÖZ ün evinde. Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Özel günler kullanılmak amacıyla Hatice KARAGÖZ tarafından üretilen tefebaş altın sim iple işlenmiştir. Süslemede çiçek motifleri tercih edilmiştir. Yakası göğüs altına kadar kadife kumaş yardımıyla pervaz çevrilmiştir. Yaka çevresinde damla motifleri kullanılmıştır. Bol kesimli olan tefebaş eski örneklerine en uygun şekliyle üretilmiştir. Makine dikişiyle dikilmiş olan tefebaşın astarı keten kumaştan çalışılmıştır. 131

149 Fotoğraf 26-a: Tefebaş Ön Yaka Detay Görünüm 132

150 Fotoğraf 26-b: Tefebaş-2 Arka Beden Detay Görünüm 133

151 Fotoğraf 26-c: Tefebaş Kol Detay Görünüm Fotoğraf 26-d: Tefebaş Arka Etek Ucu Detay Görünüm Çekimi. (Ön ve arka bedende komple aynı desen kullanılmıştır. Etek ucunda ise su motifi çalışılmıştır.) 134

152 Fotoğraf 26-e: İnci Kolye Fotoğraf 26-f: Elmas Yüzük 135

153 Fotoğraf 26-g: Elmas Takım Fotoğraflarda yer alan takılar Fatma Karagöz ün annesinden kalmıştır. Safranbolu geleneklerine ve düğün sahibinin ekonomik durumuna göre elmas takım ve inci kolye takılırmış. Ayrıca pantantif adı verilen bir broş ödünç de olsa mutlaka düğün zamanında gelinin başını süslermiş. Düğünde takılanlara her dönemde çok önem verilmiştir. 136

154 BİLGİ FORMU (Ö. Akbay, 2012) 137

155 Örnek No: 15 Fotoğraf No: 27 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 130 yıllıktan fazla tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: Tefebaş Kullanım Amacı: Özel gün giysisi (Gelinlik) Kullanılan Ana Malzeme: Atlas kumaş Kullanılan Yardımcı Malzeme: Kumaş rengine uygun dikiş ipliği kullanılmıştır. Astar ise tefebaşın renginde keten kumaş kullanılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Dival işi süsleme için sim ip, çiriş, pul ve boncuk. Kullanılan Süsleme Tekniği: Dival işi süsleme tekniği kullanılmıştır. Kaynak Kişi: - Bulunduğu Yer: Kaymakamlar Gezi Evi Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Kaymakamlar evi sahibi Yarbay Hacı Mehmet Efendinin eşine ait olan açık pembe, ipek saten üzerine işlenmiş olan tefebaşın tamamı Maraş işlemesi ile süslenmiştir. Üst bedenin ön ortasında yıldız çiçeği motifi ile etek kısmının iki yanlarından fiyonkla birleştirilmiş buket halinde güllü bir motif kullanılmıştır. Kol uçlarında ise su deseni ile pul ve tırıl süslemeleri görülmektedir. Kemer olarak orijinal gümüş kemer kullanılmıştır. 138

156 Fotoğraf 27-a: Tefebaş Altın Kemer Örneği 139

157 BİLGİ FORMU (Ö.Akbay, 2012) 140

158 Örnek No: 16 Fotoğraf No: 28 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 130 yıllıktan fazla tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: Sopalı Şetari Kullanım Amacı: Özel gün giysisi Kullanılan Ana Malzeme: İpekli kumaş Kullanılan Yardımcı Malzeme: Kumaş rengine uygun dikiş ipliği kullanılmıştır. Astar da ise krem rengi keten kumaş kullanılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Ön kapama için düğme kullanılmıştır. Kullanılan İşleme Tekniği: Herhangi bir süsleme tekniği kullanılmamıştır. Kaynak Kişi: Nezihe Kadıoğlu Bulunduğu Yer: Nezihe Kadıoğlu nun Bağlardaki Gezi Konağı Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Elbise ismini kumaşından almaktadır. İpekli kumaş özellikle çubuk desenli kullanılmakta ve yörede de Sopalı Şetari olarak isimlendirilmektedir. Bol ve yanları kuplu elbisede boyun oyuğu göğüs hattına kadar açılmış ve kendi kumaşından pervaz çalışılmıştır. Düğüne giden diğer bayanlar tarafından kullanılmaktadır. Ayrıca günlük olarak kullanıldığı da tespit edilmiştir. Küçük bir hakim yaka ile boyun hattı temizlenirken astarlık kumaş yine kren rengi pamuklu bir kumaştan çalışılmıştır. Safranbolu nun geleneksel elbiselerinin en temel özelliği sopalı şetaride de bulunmaktadır. Ön etek ucu bileğe kadarken arka etek topuğa kadar uzundur. 141

159 Fotoğraf 28-a: Sopalı Şetari Ön Yaka Detay Görünüm Fotoğraf 28-b: Sopalı Şetari Arka Kol Detay Görünüm 142

160 Fotoğraf 28-c: Sopalı Şetari Arka Beden Detay Görünüm 143

161 BİLGİ FORMU (Ö.Akbay, 2012) 144

162 Örnek No: 17 Fotoğraf No: 29 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 130 yaşından fazla tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: Gelin Elbisesi Kullanım Amacı: Özel gün giysisi Kullanılan Ana Malzeme: İpekli kumaş Kullanılan Yardımcı Malzeme: Kumaş rengine uygun dikiş ipliği kullanılmıştır. Astar da ise krem rengi keten kumaş kullanılmıştır. Yakada kullanılan aparatı tutturmak için çıt çıt kullanılmıştır. Elbisenin bele oturmasını sağlamak için lastik kullanılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Ön kapama, yaka ve manşetlerde Fransız danteli kullanılmıştır. Kullanılan İşleme Tekniği: Herhangi bir işleme tekniği kullanılmamıştır. Kaynak Kişi: Safiye Partal Bulunduğu Yer: Eski Kent Tarihi Müzesi Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Kendinden desenli pudra pembe ipekli kumaştan tasarlanan gelin elbisesi birçok detaydan oluşmaktadır. Ön ve arka bedende roba kullanılmış ve belden büzgü lastik yardımıyla verilmiştir. V yaka formu bel hattına kadar Fransız dantelleriyle sağlanmıştır. Ön yaka açıklığında bulunan dantel kaplı yuvarlak yakalı parça ile de istenildiğinde dekolteli olma kolaylığı sağlanmıştır. Prenses kol çalışılan gelinliğin manşetleri de dantelle kaplanmıştır. Ön etek ucu ise diğer kıyafetlerde olduğu gibi arkaya göre biraz daha kısadır. Etek ucu tamamen kumaşın kendisinden çalışılan iki sıra fırfırla dönülmüştür. Fırfırın üstünde ise yakada kullanılan hazır dantel bulunmaktadır. Arka bedende ön bedendeki uyum yakalanmıştır. Dantel kaplı ikinci bir roba bulunmaktadır. Astar olarak da krem rengi pamuklu bir kumaş kullanılmıştır. 145

163 Fotoğraf 29-a: Gelinlik Ön Yaka Detayı Fotoğraf 29-b: Gelinlik Ön Bel Detayı 146

164 Fotoğraf 29-c: Gelinlik Ön Beden Etek Ucu Detayı Fotoğraf 29-d: Gelinlik Arka Kol Detayı 147

165 Fotoğraf 29-e: Gelinlik Arka Detayı 148

166 Fotoğraf 29-e: Gelinlik Arka Yaka Detayı Fotoğraf 29-f: Gelinlik Arka Beden Etek Ucu Detayı 149

167 BİLGİ FORMU (Ö. Akbay, 2012) 150

168 Örnek No: 18 Fotoğraf No: 30 İncelenme Tarihi: Ürünün Yapım Tarihi: 100 yaşından fazla tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: Gelin Elbisesi Kullanım Amacı: Özel gün giysisi Kullanılan Ana Malzeme: Atlas kumaş Kullanılan Yardımcı Malzeme: Kumaş rengine uygun dikiş ipliği kullanılmıştır. Ön pat açıklığını kapatmak için çıt çıt kullanılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Ön ortasında ve etek ucunda hazır danteller kullanılmıştır. Kullanılan İşleme Tekniği: Ön ve arka üst bedende nervür çalışması yapılmıştır. Kaynak Kişi: Fatma Karagöz Bulunduğu Yer: Fatma Karagöz ün Evi Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Hatice Karagöz ün kayınvalidesinin gelinliğidir. Omuzlardan verilen pileler yardımıyla bol kesimli bir elbisedir. Atlas kumaştan çalışılan elbise kravat yaka olarak tasarlanmıştır. Yaka ortasına yörede pantantif olarak isimlendirilen broş takılmıştır. Takma kol çalışılmış ve kol ucunda manşet uygulanmıştır. Ön orasında ve etek ucunda hazır dantel şeritler kullanılmıştır. Saklanma koşullarına dikkat edilmesine rağmen kumaşın hassas olması sebebiyle elbise hasar görülmüştür. 151

169 Fotoğraf 30-a: Atlas Gelinlik Ön Yaka Detayı Fotoğraf 30-b: Atlas Gelinlik Etek Ucu Detayı 152

170 Fotoğraf 30-c: Atlas Gelinlik Takma Kol Detayı 153

171 Fotoğraf 30-d : Atlas Gelinlik Arka Detayı 154

172 BİLGİ FORMU (Ö. Akbay, 2012) 155

173 Örnek No: 19 Fotoğraf No: 31 İncelenme Tarihi: Ürünün Üretim Tarihi: 150 yaşından fazla tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: Entari Kullanım Amacı: Özel gün giysisi Kullanılan Ana Malzeme: Kendinden desenli pamuklu kumaş. Kullanılan Yardımcı Malzeme: Kumaş rengine uygun dikiş ipliği kullanılmıştır. Ön pat açıklığını kapatmak için çıt çıt kullanılmıştır. Bele oturmasını sağlamak için lastik kullanılmıştır. Astar için pembe renginde pamuklu kumaş kullanılmıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Herhangi bir süsleme malzemesi kullanılmamıştır. Kullanılan İşleme Tekniği: Herhangi bir hazır gereçle süslenmemiştir. Kaynak Kişi: Nezihe KADIOĞLU Bulunduğu Yer: Nezihe Kadıoğlu nun Gezi Konağı Giysinin Biçim ve Dikim Özellikleri: Kendinden desenli pembe kumaş bir düğün için tasarlanmıştır. Boydan elbiseye bel hattında lastik ile büzgü verilmiştir. Etek ucu ise diğer kıyafetlerde olduğu gibi önü arkaya göre daha kısa tasarlanmıştır. Etek ucunda fırfır detayı kullanılmıştır. Ön etek ucunda ise fırfırlar ön ortasına doğru biraz daha yukarı çıkmış ve üstüne kumaşın kendinden bir çiçek çalışılmıştır. Elbisenin yaka detayı farklıdır. Takma yakanın kenarlarında ince bir fırfır çalışılmış arka yaka ise üçgen formlu kullanılmıştır. 156

174 Fotoğraf 31-a: Entari Ön Yaka Detayı Fotoğraf 31-b: Entari Ön Beden Bel Detayı 157

175 Fotoğraf 31-c: Entari Kol Detayı Fotoğraf 31-d: Entari Ön Etek Ucu Detayı 158

176 Fotoğraf 31-e: Entari Arka Beden Detayı 159

177 BİLGİ FORMU (Ö.Akbay,2012) Örnek No: 20 Fotoğraf No: 32 İncelenme Tarihi: Ürünün Üretim Tarihi: 150 yaşından fazla tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: Kopçalı Mest 160

178 Kullanım Amacı: Gelinler için hazırlanan kışlık ev ayakkabısı. Kullanılan Ana Malzeme: İnek derisi. Kullanılan Yardımcı Malzeme: Kumaş rengine uygun ipliği kullanılmıştır. Yan kapama için kopçalar. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Herhangi bir süsleme malzemesi kullanılmamıştır. Kullanılan İşleme Tekniği: Herhangi bir hazır gereçle süslenmemiştir. Kaynak Kişi: Safiye PARTAL Bulunduğu Yer: Kent Tarihi Müzesi 161

179 BİLGİ FORMU (Ö.Akbay,2012) Örnek No: 21 Fotoğraf No: 33 İncelenme Tarihi: Ürünün Üretim Tarihi: 150 yaşından fazla tahmin edilmektedir. Ürünün Adı: Yazma (Çiçek Bahçesi Desenli) Kullanım Amacı: Ev içi baş örtüsü Kullanılan Ana Malzeme: Pamuklu kumaş. Kullanılan Yardımcı Malzeme: Yardımcı malzeme kullanılmamıştır. Kullanılan Süsleme Malzemeleri: Herhangi bir süsleme malzemesi kullanılmamıştır. Kullanılan İşleme Tekniği: Herhangi bir hazır gereçle süslenmemiştir. Kaynak Kişi: Müşerref MADEN Bulunduğu Yer: Müşerref Maden in evi. 162

180 Fotoğraf 33-a: Kaynana Yumruğu Desenli Tülbent Fotoğraf 33-b: İğne Oyalı Tülbent (Karanfil Desenli) 163

181 Fotoğraf 33-c: Tel Kırma Örtü ( Düğünlerde gelinlerin başına örtülen Bartın İşi Tel kırma süslemeli örtü) 164

Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 6, Sayı: 70, Mayıs 2018, s

Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 6, Sayı: 70, Mayıs 2018, s Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 6, Sayı: 70, Mayıs 2018, s. 368-379 Yayın Geliş Tarihi / Article Arrival Date Yayınlanma Tarihi / The Publication Date 11.04.2018 20.05.2018 Öğr. Gör. Yüksel

Detaylı

KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 869 KAHRAMANMARAŞ İLİ BİNDALLI ELBİSELERİ

KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 869 KAHRAMANMARAŞ İLİ BİNDALLI ELBİSELERİ KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 869 KAHRAMANMARAŞ İLİ BİNDALLI ELBİSELERİ Öğr.Gör.Handan Çelebi* Öğr.Gör.Gülden Abanoz" Arş.Gör.Tıığba Şener*" 1. Giriş Giyim; doğa şartlarından korunma ve örtünme amacıyla ortaya

Detaylı

TEZHİP I. SINIF GÜZ DÖNEMİ 15.10.2018 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 22.10.2018 Hatai çizimleri, kurşun kalem çalışması 05.11.2018 Yaprak çizimleri,

Detaylı

ŞANLIURFA GELENEKSEL HALK OYUNLARI KADIN VE ERKEK GİYSİSİ. Halk oyunları Araştırmacısı ŞÜKRÜ ÜZÜMCÜ

ŞANLIURFA GELENEKSEL HALK OYUNLARI KADIN VE ERKEK GİYSİSİ. Halk oyunları Araştırmacısı ŞÜKRÜ ÜZÜMCÜ ŞANLIURFA GELENEKSEL HALK OYUNLARI KADIN VE ERKEK GİYSİSİ Halk oyunları Araştırmacısı ŞÜKRÜ ÜZÜMCÜ GİYSİ Karanlık devirlerden buyana insanlar örtünme amacıyla çeşitli malzemeler kullanarak değişik giysiler

Detaylı

TEZHİP I. SINIF GÜZ DÖNEMİ 09.10.2017 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 16.10.2017 Hatai çizimleri, kurşun kalem çalışması 23.10.2017 Yaprak çizimleri,

Detaylı

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ TEZHİP I. SINIF GÜZ DÖNEMİ 12 Ekim 2015 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 19 Ekim 2015 Hatai çizimleri, kurşun kalem çalışması 26 Ekim 2015 Yaprak çizimleri,

Detaylı

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ TEZHİP I. SINIF GÜZ DÖNEMİ 10.10.2016 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 17.10.2016 Hatai çizimleri, kurşun kalem çalışması 24.10.2016 Yaprak çizimleri,

Detaylı

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ TEZHİP I. SINIF (A) GÜZ DÖNEMİ 13 Ekim 2014 9.30-12.30 13.30-16.00 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 20 Ekim 2014 9.30-12.30 13.30-16.00 Hatai çizimleri,

Detaylı

BULDAN BEZİ ÜRETİLEBİLİR TASARIMLARI ve UYGULAMALARINDAN ÖRNEKLER

BULDAN BEZİ ÜRETİLEBİLİR TASARIMLARI ve UYGULAMALARINDAN ÖRNEKLER BULDAN BEZİ ÜRETİLEBİLİR TASARIMLARI ve UYGULAMALARINDAN ÖRNEKLER Öğr. Gör. Semra ÖZBEK- Araş. Gör. Songül ARAL Selçuk Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi ÖZET Bu bildirinin konusunu; Buldan Bezi Üretilebilir

Detaylı

DENİZLİ İLİ ÇARDAK İLÇESİ SÖĞÜT KÖYÜ GELİN ENTARİLERİ * BRIDAL WEAR IN THE VILLAGE OF SOGUT IN CARDAK IN DENIZLI

DENİZLİ İLİ ÇARDAK İLÇESİ SÖĞÜT KÖYÜ GELİN ENTARİLERİ * BRIDAL WEAR IN THE VILLAGE OF SOGUT IN CARDAK IN DENIZLI Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Sayı 16, 2013, Sayfa 21-31 DENİZLİ İLİ ÇARDAK İLÇESİ SÖĞÜT KÖYÜ GELİN ENTARİLERİ * Emel BULMUŞ** - H. Saadet BEDÜK*** Özet Geleneksel öğeler içeren

Detaylı

XVIII. VE XIX. YÜZYIL OSMANLI SARAYI KADIN GĐYSĐLERĐ VE BĐR MODERNĐZASYON ÇALIŞMASI

XVIII. VE XIX. YÜZYIL OSMANLI SARAYI KADIN GĐYSĐLERĐ VE BĐR MODERNĐZASYON ÇALIŞMASI MYO-ÖS 2010- Ulusal Meslek Yüksekokulları Öğrenci Sempozyumu 21-22 EKĐM 2010-DÜZCE XVIII. VE XIX. YÜZYIL OSMANLI SARAYI KADIN GĐYSĐLERĐ VE BĐR MODERNĐZASYON ÇALIŞMASI Gülden HASARLI 1 Nuran OCAKOĞLU 1

Detaylı

GELENEKSEL TÜRK KADIN GİYİMİNDE DİVAL İŞİ VE ÖRNEKLERİ

GELENEKSEL TÜRK KADIN GİYİMİNDE DİVAL İŞİ VE ÖRNEKLERİ Demirbağ, İ. Geleneksel Türk Kadın Giyiminde Dival İşi ve Örnekleri Motif Akademi Halkbilimi Dergisi / Cilt:9, Sayı:18 / 2016 (Temmuz - Aralık), s. 291-296 GELENEKSEL TÜRK KADIN GİYİMİNDE DİVAL İŞİ VE

Detaylı

ERZURUM DA GELENEKSEL KADIN GİYSİLERİNİN ÖZELLİKLERİ* Yrd. Doç. Dr. Fikri SALMAN** Arş. Gör. Zeynep ATMACA***

ERZURUM DA GELENEKSEL KADIN GİYSİLERİNİN ÖZELLİKLERİ* Yrd. Doç. Dr. Fikri SALMAN** Arş. Gör. Zeynep ATMACA*** ERZURUM DA GELENEKSEL KADIN GİYSİLERİNİN ÖZELLİKLERİ* Yrd. Doç. Dr. Fikri SALMAN** Arş. Gör. Zeynep ATMACA*** ÖZET Giyim doğal çevrenin etkisi ile biçimlenmesine rağmen, geleneksel giyim toplumsal özelliklere

Detaylı

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI BURSA OLGUNLAŞMA ENSTİTÜSÜ PRATİK KIZ SANAT OKULU ARAŞTIRMA BÖLÜMÜ BURSA'DA GEÇMİŞ DÖNEM KADIN GİYSİLERİ ARAŞTIRMA FORMU

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI BURSA OLGUNLAŞMA ENSTİTÜSÜ PRATİK KIZ SANAT OKULU ARAŞTIRMA BÖLÜMÜ BURSA'DA GEÇMİŞ DÖNEM KADIN GİYSİLERİ ARAŞTIRMA FORMU Ülfet GÜZEY 1900 Doğumlu Gelinlik ÜRÜNÜN YAPIM TARİHİ 1915 ÜRÜNÜN İNCELEME TARİHİ 16 /03 / 2011 Greg tül üzerine ipek ipliği ile zincir işi işlenmiş, rişliyö tekniği ile motifler tüle monte edilmiş, bitkisel

Detaylı

Dervişler, v.b kimseler tarafında sırta giyilen kaba ve kalın kumaşlardan yapılmış kışlık

Dervişler, v.b kimseler tarafında sırta giyilen kaba ve kalın kumaşlardan yapılmış kışlık Köyümüzdeki Halk Oyunlarında Yerel Giysiler ABA: elbise. Dervişler, v.b kimseler tarafında sırta giyilen kaba ve kalın kumaşlardan yapılmış kışlık ABANİYE KEMER: Beyaz ve safran sarısı bez üzerine ipek

Detaylı

-AYSEL KİBAROĞLU nun çeyizinden..

-AYSEL KİBAROĞLU nun çeyizinden.. -AYSEL KİBAROĞLU nun çeyizinden.. -ZARF FİNCAN (1930) Metal zarf içinde sapsız porselen fincan. Lütfiye Kibaroğlu nun, çocukluğundan beri dedesinin kullandığı fincanlar aile yadigarı olarak çeyizinde yer

Detaylı

Bozkır hayatının başlıca ekonomik faaliyetleri neler olabilir

Bozkır hayatının başlıca ekonomik faaliyetleri neler olabilir Kısrak sütünden üretilen kımız, darıdan yapılan begni bekni ve boza Türklerin bilinen içecekleriydi Bozkır hayatının başlıca Bu Türklerin kültürün bilinen önemli en eski gıda ekonomik faaliyetleri neler

Detaylı

Yüksel DOĞDU Emel BULMUŞ**

Yüksel DOĞDU Emel BULMUŞ** Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi / Nisan 2018 April 2018 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 http://dx.doi.org/10.17719/jisr.20185638992 SİNOP ARKEOLOJİ MÜZESİNDE BULUNAN GELENEKSEL GİYİM

Detaylı

Yrd. Doç. Songül KURU Atılım Üniversitesi Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Moda ve Tekstil Tasarımı Bölümü,

Yrd. Doç. Songül KURU Atılım Üniversitesi Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Moda ve Tekstil Tasarımı Bölümü, ISSN: 2149-9225 Yıl: 4, Sayı:13, Mart 2018, s. 40-52 Yrd. Doç. Songül KURU Atılım Üniversitesi Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Moda ve Tekstil Tasarımı Bölümü, songul.kuru@atilim.edu.tr Öğrt.

Detaylı

GÖRSEL SANATLAR. Mehmet KURTBOĞAN

GÖRSEL SANATLAR. Mehmet KURTBOĞAN GÖRSEL SANATLAR Mehmet KURTBOĞAN TÜRK SÜSLEME SANATLARI??? NELERDİR? Türk süsleme sanatları a) Tezhip b) Hat c) Ebru ç) Çini d) Minyatür e) Cam bezeme (Vitray) f) Bakırcılık g) Cilt sanatı h)halı sanatı

Detaylı

LİBYA GHADAMES GELENEKSEL ÖZEL GÜN KADIN GİYİM KÜLTÜRÜNÜN İNCELENMESİ * Libya Analysis of Ghadames Traditional Special Day Clothing Culture

LİBYA GHADAMES GELENEKSEL ÖZEL GÜN KADIN GİYİM KÜLTÜRÜNÜN İNCELENMESİ * Libya Analysis of Ghadames Traditional Special Day Clothing Culture LİBYA GHADAMES GELENEKSEL ÖZEL GÜN KADIN GİYİM KÜLTÜRÜNÜN İNCELENMESİ * Libya Analysis of Ghadames Traditional Special Day Clothing Culture Abtisam Embaih ELFACI ** Fatma ÖZTÜRK *** Geliş Tarihi:15.11.2017

Detaylı

GİYİM-SÜSLEME TARİHİ SÜRECİNDE İŞLEMENİN ÖNEMİ VE KULLANIM ALANLARI

GİYİM-SÜSLEME TARİHİ SÜRECİNDE İŞLEMENİN ÖNEMİ VE KULLANIM ALANLARI 669 GİYİM-SÜSLEME TARİHİ SÜRECİNDE İŞLEMENİN ÖNEMİ VE KULLANIM ALANLARI HARMANKAYA, Hatice (Bilki) GÜZEL, Selda TÜRKİYE/ТУРЦИЯ ÖZET İnsanoğlu örtünmek amacı ile giyinmenin yanında süslenme olgusunu kazanmış,

Detaylı

BULDAN DOKUMALARININ KULLANIM ALANININ ARTTIRILMASINA YÖNELİK BİR UYGULAMA ÇALIŞMASI

BULDAN DOKUMALARININ KULLANIM ALANININ ARTTIRILMASINA YÖNELİK BİR UYGULAMA ÇALIŞMASI BULDAN DOKUMALARININ KULLANIM ALANININ ARTTIRILMASINA YÖNELİK BİR UYGULAMA ÇALIŞMASI Emine UTKUN 1, Melek ARPACI GÜNDOĞAN 2 ÖZET Ülkemizde Denizli ilinin Buldan ilçesi, kendisine has el dokuması kumaşlarından

Detaylı

BURDUR EVLERİNDE VE MÜZELERİNDE BULUNAN ERKEK İÇ GİYİMİNDEN DON VE GÖYNEKLER

BURDUR EVLERİNDE VE MÜZELERİNDE BULUNAN ERKEK İÇ GİYİMİNDEN DON VE GÖYNEKLER 107 BURDUR EVLERİNDE VE MÜZELERİNDE BULUNAN ERKEK İÇ GİYİMİNDEN DON VE GÖYNEKLER Nuray GÜNDÜZALP * Özet Yaşanan toplumda giyimle ilgili değer yargılarına büyük önem verilir. Fertler yaşadığı toplumun düzenini

Detaylı

Cumhuriyet Dönemi nde ;

Cumhuriyet Dönemi nde ; O Orta Asya Türklerinin bahçe düzenlemeleri hakkındaki bilgilerimiz oldukça kısıtlıdır. Bunun en büyük nedeni belki de Türklerin mekan olusturmada toprak, kerpic gibi cabuk dağılan malzeme kullanmalarının

Detaylı

ÜLKER (OKÇUOĞLU) MUNCUK MÜZESİNDE BULUNAN HAVLULARDAN ÖRNEKLER

ÜLKER (OKÇUOĞLU) MUNCUK MÜZESİNDE BULUNAN HAVLULARDAN ÖRNEKLER G.Ü. SANAT VE TASARIM FAKÜLTESİ ÜLKER (OKÇUOĞLU) MUNCUK MÜZESİNDE BULUNAN HAVLULARDAN ÖRNEKLER 1 Yrd.Doç.Nursel BAYKASOĞLU **Yrd.Doç.Dr. Tomris YALÇINKAYA Türk kültüründe temizliğe verilen önem, temizlik

Detaylı

Siyahın Tasarımlardaki Önemi Nedir?

Siyahın Tasarımlardaki Önemi Nedir? Siyahın Tasarımlardaki Önemi Nedir? Asil duruşu nedeniyle bayanların kıyafetlerde tercih ettiği renklerin başında siyah gelir. Kadına zerafet ve incelik katan siyah aynı zamanda kadınları daha zayıf ve

Detaylı

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI 3-4 Aile bireyleri birbirlerine yardımcı olurlar. Anahtar kavramlar: şekil, işlev, roller, haklar, Aileyi aile yapan unsurlar Aileler arasındaki benzerlikler ve farklılıklar Aile üyelerinin farklı rolleri

Detaylı

GELENEKSEL KADIN GİYİMİ KESİM TEKNİĞİNDE MODANIN ETKİSİ

GELENEKSEL KADIN GİYİMİ KESİM TEKNİĞİNDE MODANIN ETKİSİ folklor/edebiyat, cilt:17, sayı:68, 2011/4 GELENEKSEL KADIN GİYİMİ KESİM TEKNİĞİNDE MODANIN ETKİSİ Yüksel Şahin * GİRİŞ Bu makalede, 19. Yüzyılda Batı modalarının geleneksel kadın giyimine etkilerine değinilerek,

Detaylı

Türk mutfağı dünya mutfakları arasındaki en eski mutfaklar arasında yer almaktadır. Türk mutfağının dünyanın en eski mutfaklar arasında yer almasının

Türk mutfağı dünya mutfakları arasındaki en eski mutfaklar arasında yer almaktadır. Türk mutfağının dünyanın en eski mutfaklar arasında yer almasının Türk mutfağı dünya mutfakları arasındaki en eski mutfaklar arasında yer almaktadır. Türk mutfağının dünyanın en eski mutfaklar arasında yer almasının nedenlerinin başında ise Türklerin tarih boyunca birçok

Detaylı

ADANA İLİ KARAİSALI İLÇESİ EL SANATLARINDAN ÖRNEKLER. Prof.Dr. Taciser ONUK. Yrd. Doç.Dr. Feriha AKPINARLI

ADANA İLİ KARAİSALI İLÇESİ EL SANATLARINDAN ÖRNEKLER. Prof.Dr. Taciser ONUK. Yrd. Doç.Dr. Feriha AKPINARLI ADANA İLİ KARAİSALI İLÇESİ EL SANATLARINDAN ÖRNEKLER Prof.Dr. Taciser ONUK Yrd. Doç.Dr. Feriha AKPINARLI Çeşitli medeniyet ve kültürlerin beşiği olan, bünyesinde eşsiz tarihi eserleri saklayan ülkemiz

Detaylı

BOLU-MENGEN İLÇESİ KIYASLAR KÖYÜ GELENEKSEL KADIN KIYAFETLERİ TRADITIONAL WOMAN CLOTHINGS IN KIYASLAR VILLAGE OF BOLU-MENGEN DISTRICT

BOLU-MENGEN İLÇESİ KIYASLAR KÖYÜ GELENEKSEL KADIN KIYAFETLERİ TRADITIONAL WOMAN CLOTHINGS IN KIYASLAR VILLAGE OF BOLU-MENGEN DISTRICT ISSN 1308-2698 1 BOLU-MENGEN İLÇESİ KIYASLAR KÖYÜ GELENEKSEL KADIN KIYAFETLERİ TRADITIONAL WOMAN CLOTHINGS IN KIYASLAR VILLAGE OF BOLU-MENGEN DISTRICT Zeynep TEZEL 1, Gamze BİLGİN 2 ÖZET Giyim-kuşam gelenekleri,

Detaylı

495 TL. Ne istersen o, SONBAHARDA SOKAK MODASI. Sadece Tchibo dünyasına özel. Sadece Tchibo dünyasına özel. LATTE Şimdi SADECE

495 TL. Ne istersen o, SONBAHARDA SOKAK MODASI. Sadece Tchibo dünyasına özel. Sadece Tchibo dünyasına özel. LATTE Şimdi SADECE Ne istersen o, 30 Eylül de www.tchibo.com.tr de ve tüm Tchibo larda LATTE Şimdi SADECE 495 TL Her hafta yeni bir dünya keşfedin. Bu hafta: SONBAHARDA SOKAK MODASI Bu kampanya 16-29 Eylül tarihleri arasında

Detaylı

H A L K G İ Y İ M İ TAŞKÖPRÜ DE KADIN VE ERKEK GİYİMİ

H A L K G İ Y İ M İ TAŞKÖPRÜ DE KADIN VE ERKEK GİYİMİ H A L K G İ Y İ M İ TAŞKÖPRÜ DE KADIN VE ERKEK GİYİMİ Taşköprü, Kastamonu ilinin kültürel değerler bakımından en farklı ve zengin özelliklere sahip ilçelerinden biridir.bu farklılıklar yemek alışkanlıklarından

Detaylı

GELENEKSEL GIDA VE DİĞER TEMEL KAVRAMLAR

GELENEKSEL GIDA VE DİĞER TEMEL KAVRAMLAR GELENEKSEL GIDA VE DİĞER TEMEL KAVRAMLAR 2016 Geleneksel gıdalar, her kültürde olduğu gibi Türkiye de de coğrafya, iklim, tarımsal üretim imkanları ve hepsinin üzerinde de «geleneksel yaşam tarzının» etkisi

Detaylı

SOSYAL BİLGİLER 7 ESKİ VE YENİ MÜFREDAT KARŞILAŞTIRMASI (ÜNİTE YERLERİ DEĞİŞTİRİLMEDEN)

SOSYAL BİLGİLER 7 ESKİ VE YENİ MÜFREDAT KARŞILAŞTIRMASI (ÜNİTE YERLERİ DEĞİŞTİRİLMEDEN) SOSYAL BİLGİLER 7 ESKİ VE YENİ MÜFREDAT KARŞILAŞTIRMASI (ÜNİTE YERLERİ DEĞİŞTİRİLMEDEN) ESKİ MÜFREDAT 1.ÜNİTE İLETİŞİM VE İNSAN İLİŞKİLERİ 1. İletişimi, olumlu olumsuz etkileyen tutum ve davranışları fark

Detaylı

SÜRE (SAAT) GENEL TOPLAM S.N. ALAN (FOET KODU) / PROGRAM SEVİYE EL SANATLARI TEKNOLOJİSİ (FOET KODU: 215)

SÜRE (SAAT) GENEL TOPLAM S.N. ALAN (FOET KODU) / PROGRAM SEVİYE EL SANATLARI TEKNOLOJİSİ (FOET KODU: 215) EL SANATLARI TEKNOLOJİSİ (FOET KODU: 215) 1 Dekoratif El Sanatları Elemanı 4 1800/1200 2152 2 Ağaç Baston Yapma 80/56 3 Alüminyum Kabartma 160/112 4 Balıksırtı Hasır Örme 120/96 5 Batik 200/144 6 Bebek

Detaylı

/ 73 İNDİRİMLİ ORANA TABİ TEKSTİL ÜRÜNLERİNİN KAPSAMI

/ 73 İNDİRİMLİ ORANA TABİ TEKSTİL ÜRÜNLERİNİN KAPSAMI 27.03.2006 / 73 İNDİRİMLİ ORANA TABİ TEKSTİL ÜRÜNLERİNİN KAPSAMI 8/3/2006 tarih ve 26102 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2006/10138 sayılı BKK ile tekstil ürünleri, Katma Değer Vergisi oranlarının belirlendiği

Detaylı

AZERBAYCAN IN 19. YÜZYIL YÖRESEL KIYAFETLERİ

AZERBAYCAN IN 19. YÜZYIL YÖRESEL KIYAFETLERİ 847 AZERBAYCAN IN 19. YÜZYIL YÖRESEL KIYAFETLERİ MAMMADOVA, Arzu AZERBAYCAN/AZERBAIJAN/АЗЕРБАЙДЖАН ÖZET 19. yüzyıl Azerbaycan millî kadın kıyafetleri iç ve dış giyimlerinden oluşmakta, her ikisi de omuza

Detaylı

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNDE GÖREV YAPAN EMNİYET HİZMETLERİ SINIFI PERSONELİ SAYGI NÖBETİ İLE CENAZE TÖRENİ KIYAFETİ YÖNERGESİ

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNDE GÖREV YAPAN EMNİYET HİZMETLERİ SINIFI PERSONELİ SAYGI NÖBETİ İLE CENAZE TÖRENİ KIYAFETİ YÖNERGESİ TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNDE GÖREV YAPAN EMNİYET HİZMETLERİ SINIFI PERSONELİ SAYGI NÖBETİ İLE CENAZE TÖRENİ KIYAFETİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1- (1) Bu Yönergenin

Detaylı

TDSF KIYAFET TALİMATI

TDSF KIYAFET TALİMATI TDSF KIYAFET TALİMATI Hüküm ve Uygulanabilirlik TDSF nun faaliyetlerinde ve tüm branşlarında uygulanacak olan bu Kıyafet Talimatı aşağıdaki şekilde uygulanacaktır. GENEL 1. Kıyafetler her bir disiplin

Detaylı

KÜLTÜR VARLIKLARI, ANITSAL YAPILAR, SİTLER vb. ÇEVRE VE PEYZAJ TASARIMI

KÜLTÜR VARLIKLARI, ANITSAL YAPILAR, SİTLER vb. ÇEVRE VE PEYZAJ TASARIMI KÜLTÜR VARLIKLARI, ANITSAL YAPILAR, SİTLER vb. ÇEVRE VE PEYZAJ TASARIMI Kültür varlıkları ; tarih öncesi ve tarihi devirlere ait bilim, kültür, din ve güzel sanatlarla ilgili bulunan veya tarih öncesi

Detaylı

MUĞLA İLİ MİLAS İLÇESİ ÇOMAKDAĞ KÖYÜ GELENEKSEL KADIN KIYAFETİ

MUĞLA İLİ MİLAS İLÇESİ ÇOMAKDAĞ KÖYÜ GELENEKSEL KADIN KIYAFETİ MUĞLA İLİ MİLAS İLÇESİ ÇOMAKDAĞ KÖYÜ GELENEKSEL KADIN KIYAFETİ Traditional Women Costume in Çomakdağ Village of Milas District of Muğla Province Doç. Dr. Melda ÖZDEMİR* 1.Giriş Giyim kuşam, insanoğlunun

Detaylı

BURSA'DA DÜNDEN BUGÜNE TASAVVUF KÜLTÜRÜ. Vakfı. İslAm Ara~tırrnalan Merkezi KiHüphanesi. 81)_5J;f. Dem. No: Tas. No: ' ' "-==~~="" -~~..,_.

BURSA'DA DÜNDEN BUGÜNE TASAVVUF KÜLTÜRÜ. Vakfı. İslAm Ara~tırrnalan Merkezi KiHüphanesi. 81)_5J;f. Dem. No: Tas. No: ' ' -==~~= -~~..,_. BURSA'DA DÜNDEN BUGÜNE TASAVVUF KÜLTÜRÜ Vakfı İslAm Ara~tırrnalan Merkezi KiHüphanesi Dem. No: Tas. No: 81)_5J;f ' ' "-==~~="" -~~..,_.J 3 BURSA KÜLTÜR SANAT VE TURİZM V AKFI YA YINLARI BURSA KİTAPLIGI:

Detaylı

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI MEGEP (MESLEKÎ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ) GİYİM ÜRETİM TEKNOLOJİSİ ŞAL-ETOL ANKARA 2007 Milli Eğitim Bakanlığı tarafından geliştirilen modüller; Talim

Detaylı

No: 228 Mahreç işareti AYANCIK GÖYNEK YAKASI AYANCIK HALK EĞİTİM MERKEZİ VE AKŞAM SANAT OKULU MÜDÜRLÜĞÜ

No: 228 Mahreç işareti AYANCIK GÖYNEK YAKASI AYANCIK HALK EĞİTİM MERKEZİ VE AKŞAM SANAT OKULU MÜDÜRLÜĞÜ No: 228 Mahreç işareti AYANCIK GÖYNEK YAKASI Tescil Ettiren AYANCIK HALK EĞİTİM MERKEZİ VE AKŞAM SANAT OKULU MÜDÜRLÜĞÜ Bu coğrafi işaret, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında 26.11.2012 tarihinden

Detaylı

Proje Adı. Projenin Türü. Projenin Amacı. Projenin Mekanı. Medeniyetimizin İsimsiz Taşları. Mimari yapı- anıt

Proje Adı. Projenin Türü. Projenin Amacı. Projenin Mekanı. Medeniyetimizin İsimsiz Taşları. Mimari yapı- anıt Önsöz Medeniyet; bir ülke veya toplumun, maddi ve manevi varlıklarının, düşünce, sanat, bilim, teknoloji ürünlerinin tamamını ifade eder. Türk medeniyeti dünyanın en eski medeniyetlerinden biridir. Dünyanın

Detaylı

SAAT KONULAR KAZANIM BECERİLER AÇIKLAMA DEĞERLENDİRME

SAAT KONULAR KAZANIM BECERİLER AÇIKLAMA DEĞERLENDİRME 2018-2019 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI... ORTAOKULU SOSYAL BİLGİLER DERSİ 6. SINIF ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK DERS PLANI SÜRE SÜRE: 12 DERS İ 1. ÜNİTE ÖĞRENME ALANI-ÜNİTE: BİREY VE TOPLUM EYLÜL EYLÜL 1. (17-23) 2.

Detaylı

GELENEKSEL DOKUMADAN GİYSİ TASARIMINA

GELENEKSEL DOKUMADAN GİYSİ TASARIMINA International Journal of Science Culture and Sport (IntJSCS) August 2015 : Special Issue 4 ISSN : 2148-1148 Doi : 10.14486/IJSCS385 GELENEKSEL DOKUMADAN GİYSİ TASARIMINA Filiz ERDEN, Melek TUFAN, E.Elhan

Detaylı

ERZURUM YÖRESİ GELENEKSEL ERKEK GİYSİLERİNİN ÖZELLİKLERİ Fikri SALMAN* Zeynep ATMACA**

ERZURUM YÖRESİ GELENEKSEL ERKEK GİYSİLERİNİN ÖZELLİKLERİ Fikri SALMAN* Zeynep ATMACA** ERZURUM YÖRESİ GELENEKSEL ERKEK GİYSİLERİNİN ÖZELLİKLERİ Fikri SALMAN* Zeynep ATMACA** ÖZET Geleneksel giyimin, tarihimizle ilgili bilgiler vermesi açısından oldukça önemli bir yeri vardır. Bu değerlerimize

Detaylı

SİNOP GERZE GELENEKSEL GÖYNEK ÖRNEKLERİNİN GİYİM SANAT DALI AÇISINDAN İNCELENMESİ

SİNOP GERZE GELENEKSEL GÖYNEK ÖRNEKLERİNİN GİYİM SANAT DALI AÇISINDAN İNCELENMESİ DOI: 10.7816/kalemisi-05-09-01 kalemisi, 2017, Cilt 5, Sayı 9, Volume 5, Issue 9 SİNOP GERZE GELENEKSEL GÖYNEK ÖRNEKLERİNİN GİYİM SANAT DALI AÇISINDAN İNCELENMESİ Emel BULMUŞ 1, Yüksel DOĞDU 2 ÖZ Giyim

Detaylı

Giysilerde Kumaş, malzeme, dikim özellikleri kontrolü yanı sıra, ölçü kontrolü de önemli bir yer tutar. T-Shirt Ölçü Kontrol Noktaları:

Giysilerde Kumaş, malzeme, dikim özellikleri kontrolü yanı sıra, ölçü kontrolü de önemli bir yer tutar. T-Shirt Ölçü Kontrol Noktaları: 1. GİYSİLERDE ÖLÇÜ KONTROL NOKTALARI Giysilerde Kumaş, malzeme, dikim özellikleri kontrolü yanı sıra, ölçü kontrolü de önemli bir yer tutar. T-Shirt Ölçü Kontrol Noktaları: 1. Göğüs genişliği: Koltuk altının

Detaylı

İ Ç E R İ K. M i s y o n & V i z y o n S a n a t T a r i h i B ö l ü m l e r i n i n Ö n e m i N e d e n S a n a t T a r i h i B ö l ü m ü?

İ Ç E R İ K. M i s y o n & V i z y o n S a n a t T a r i h i B ö l ü m l e r i n i n Ö n e m i N e d e n S a n a t T a r i h i B ö l ü m ü? A D I Y A M A N Ü N İ V E R S İ T E S İ F E N E D E B İ Y A T F A K Ü L T E Sİ S A N A T T A R İ H İ B Ö L Ü M Ü T A N I T I M K İ T A P Ç I Ğ I 2018-2019 İ Ç E R İ K B ö l ü m ü m ü z M i s y o n & V

Detaylı

SALSA MÜSABAKALARI KIYAFET KURALLARI

SALSA MÜSABAKALARI KIYAFET KURALLARI SALSA MÜSABAKALARI KIYAFET KURALLARI Aşağıda detaylandırılan TDSF Salsa Kıyafet Yönetmeliği geçerlidir. Aşağıdaki kıyafet kurallarına aykırı hareket eden çiftler Diskalifiye edilir. Hüküm ve Uygulanabilirlik

Detaylı

Tekstil eşyalarına uygulanan Korunma ve Gözetim Önlemleri Tebliğleri Listeleri

Tekstil eşyalarına uygulanan Korunma ve Gözetim Önlemleri Tebliğleri Listeleri TG: Tek Gözetim Menşe Ülke : Tek Kota Menşe Ülke ( kota ÇG: Çift Gözetim istenir) : Çift kota İlgili Tebliğ Gözetim : Kayıt Belgesi Birim Kota Seviyesi Kota Seviyesi 2 4 5(1) 6 7 8 9 10 12 13 14 15 16

Detaylı

DERECE ÜNİVERSİTE BÖLÜM YIL LİSANS. Ana Sanat Dalı

DERECE ÜNİVERSİTE BÖLÜM YIL LİSANS. Ana Sanat Dalı DERECE ÜNİVERSİTE BÖLÜM YIL Gazi Üniversitesi El Sanatları Bölümü Mesleki Eğitim Dekoratif Eşya Çiçek 1984-1988 LİSANS Fakültesi Ana Sanat Dalı Gazi Üniversitesi Geleneksel Türk Y. LİSANS Güzel Sanatlar

Detaylı

MERZİFON DOKUMASI. Dokuma Tezgahları Merzifon Bez Dokuma Ürünleri Bağlama Çeşitleri.

MERZİFON DOKUMASI. Dokuma Tezgahları Merzifon Bez Dokuma Ürünleri Bağlama Çeşitleri. MERZİFON DOKUMASI www.merzifonhem.meb.k12.tr Adresi Taştan Sönmez Cad. No:13 MERZİFON Telefon: 0 (358) 513 14 03 Faks: 0 (358) 513 44 99 E-posta: merzifonhalkegitim@hotmail.com Dokuma Tezgahları Merzifon

Detaylı

Başarıyı Temsil Eden Üniforma

Başarıyı Temsil Eden Üniforma Başarıyı Temsil Eden Üniforma 1 Dünyanın en büyük perakende döviz sağlayıcısı olarak, markamızı temsil eden çalışanlarımıza sadece şirketin gelecekteki gelişimi ve başarısı açısından değil, aynı zamanda

Detaylı

3.Uluslararası Balkan Spor Bilimleri Kongresi ve 8. Uluslararası Kırkpınar Sempozyumu / 4-6 Mayıs 2015-EDĠRNE

3.Uluslararası Balkan Spor Bilimleri Kongresi ve 8. Uluslararası Kırkpınar Sempozyumu / 4-6 Mayıs 2015-EDĠRNE Sunuş 1- Bilginin Serüveni 2- Tarihi Kırkpınar Yağlı GüreĢleri 3- Tarihi Kırkpınar Yağlı GüreĢleri nin SayısallaĢtırılması a) Projenin Amacı b) Proje nin Çalışma başlıkları c) Proje nin Aşamaları d) Çalışmalar

Detaylı

PARK-BAHÇE VE PEYZAJ MİMARİSİ

PARK-BAHÇE VE PEYZAJ MİMARİSİ PARK-BAHÇE VE PEYZAJ MİMARİSİ Yrd.Doç.Dr. Simay KIRCA 2017-2018 Güz Yarıyılı DERS 5 KÜLTÜREL PEYZAJLAR Kültür; toplumların yaşam biçimleri, gelenek ve göreneklerinin, üretim olanaklarının bileşkesi olarak

Detaylı

Konya İli Müzelerinde ve Özel Koleksiyonlarda Bulunan Erkek Entari Örnekleri *

Konya İli Müzelerinde ve Özel Koleksiyonlarda Bulunan Erkek Entari Örnekleri * TÜRKİYAT ARAŞTRMALAR DERGİSİ 679 Konya İli Müzelerinde ve Özel Koleksiyonlarda Bulunan Erkek Entari Örnekleri * Male Dress-Gown Examples Taking Place in Konya City Museums and Special Collections Saadet

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DÖNEM PROJESİ İMAR ÖZELLİKLERİNİN TAŞINMAZ DEĞERLERİNE ETKİLERİ. Yeliz GÜNAYDIN

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DÖNEM PROJESİ İMAR ÖZELLİKLERİNİN TAŞINMAZ DEĞERLERİNE ETKİLERİ. Yeliz GÜNAYDIN ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DÖNEM PROJESİ İMAR ÖZELLİKLERİNİN TAŞINMAZ DEĞERLERİNE ETKİLERİ Yeliz GÜNAYDIN TAŞINMAZ GELİŞTİRME ANABİLİM DALI ANKARA 2012 Her hakkı saklıdır ÖZET Dönem Projesi

Detaylı

6. ÜNİTE: Türklerde Sanat A. İLK TÜRK DEVLETLERİNDE SANAT

6. ÜNİTE: Türklerde Sanat A. İLK TÜRK DEVLETLERİNDE SANAT 6. ÜNİTE: Türklerde Sanat A. İLK TÜRK DEVLETLERİNDE SANAT Bozkırlının nazarında sabit olan şeyin faydası yoktur. O, her an harekete hazır olmalı, kolayca yer değiş-tirebilmelidir. Bu yüzden eski Türkler

Detaylı

T.C. İSKENDERUN TEKNİK ÜNİVERSİTESİ BARBAROS HAYRETTİN GEMİ İNŞAATI VE DENİZCİLİK FAKÜLTESİ DENİZ ULAŞTIRMA İŞLETME MÜHENDİSLİĞİ

T.C. İSKENDERUN TEKNİK ÜNİVERSİTESİ BARBAROS HAYRETTİN GEMİ İNŞAATI VE DENİZCİLİK FAKÜLTESİ DENİZ ULAŞTIRMA İŞLETME MÜHENDİSLİĞİ T.C. İSKENDERUN TEKNİK ÜNİVERSİTESİ BARBAROS HAYRETTİN GEMİ İNŞAATI VE DENİZCİLİK FAKÜLTESİ DENİZ ULAŞTIRMA İŞLETME MÜHENDİSLİĞİ Kıyafetlerin Özellikleri a) Yazlık bay tören kıyafeti: Düz, beyaz alpaka

Detaylı

EL SANATLARI TEKNOLOJİSİ

EL SANATLARI TEKNOLOJİSİ T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI EL SANATLARI TEKNOLOJİSİ KİLİM DOKUMA-2 Ankara, 2012 Bu modül, mesleki ve teknik eğitim okul/kurumlarında uygulanan Çerçeve Öğretim Programlarında yer alan yeterlikleri kazandırmaya

Detaylı

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ KLASİK TÜRK BEZEME SANATLARI ATÖLYESİ TEZHİP I. SINIF (A) GÜZ DÖNEMİ 07 Ekim 2013 Açılış Toplantısı ve Tezhip Sanatı Hakkında Bilgi; (motifler, hatailer, yapraklar) 14 Ekim 2013 Hatai çizimleri, kurşun kalem çalışması 21 Ekim 2013 Yaprak çizimleri,

Detaylı

ÖNSÖZ... İÇİNDEKİLER... RESİMLER LİSTESİ... ÇİZİMLER HİSTESİ... Birinci Bölüm TANIMLAR VE TÜRK ÇİNİ SANATININ TARİHİ GELİŞİMİ

ÖNSÖZ... İÇİNDEKİLER... RESİMLER LİSTESİ... ÇİZİMLER HİSTESİ... Birinci Bölüm TANIMLAR VE TÜRK ÇİNİ SANATININ TARİHİ GELİŞİMİ İçindekiler 1 İçindekiler ÖNSÖZ... İÇİNDEKİLER... RESİMLER LİSTESİ... ÇİZİMLER HİSTESİ... Birinci Bölüm TANIMLAR VE TÜRK ÇİNİ SANATININ TARİHİ GELİŞİMİ 1.1. Seramiğin Tanımı... 1.2. Çininin Tanımı... 1.3.

Detaylı

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ TÜRK İŞARET DİLİ

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ TÜRK İŞARET DİLİ İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ TÜRK İŞARET DİLİ AİLE-GİYECEKLER- SORU CÜMLESİ İBRAHİM DEMİRDÖĞEN 3. AİLE-GİYECEKLER, SORU CÜMLESİ ÖRNEK ÇALIŞMA Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz? 3.1.

Detaylı

HALI SANAYİ. Hazırlayan Tuğrul SOMUNCUOĞLU 2010. T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi

HALI SANAYİ. Hazırlayan Tuğrul SOMUNCUOĞLU 2010. T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi HALI SANAYİ Hazırlayan Tuğrul SOMUNCUOĞLU 2010 T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi HALI SANAYİ ÜRÜNÜN TANIMI Armonize Sistem sınıflandırmasına göre halılar 4 ana

Detaylı

Anahtar Kelimeler: İç Giyim, Geleneksel Giyim, Kadın İç Giyimi, Konya. Abstract

Anahtar Kelimeler: İç Giyim, Geleneksel Giyim, Kadın İç Giyimi, Konya. Abstract Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 7 Sayı: 30 Volume: 7 Issue: 30 www.sosyalarastirmalar.com Issn: 1307-9581 KONYA İLİ GELENEKSEL KADIN İÇ GİYİMLERİNİN

Detaylı

Sürdürülebilir Kırsal Planlamada Doğa Turizmi ve Yerellik

Sürdürülebilir Kırsal Planlamada Doğa Turizmi ve Yerellik Sürdürülebilir Kırsal Planlamada Doğa Turizmi ve Yerellik Yrd.Doç.Dr. Gül GÜNEŞ Atılım Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Müdürü Turizm ve Otel İşletmeciliği Bölümü İşletme Fakültesi ggunes@atilim.edu.tr

Detaylı

İçindekiler. Değişim. Toplumsal Değişim. Değişim Eğitim ilişkisi. Çok kültürlülük. Çok kültürlü eğitim. Çok kültürlü eğitim ilkeleri

İçindekiler. Değişim. Toplumsal Değişim. Değişim Eğitim ilişkisi. Çok kültürlülük. Çok kültürlü eğitim. Çok kültürlü eğitim ilkeleri İçindekiler Değişim Toplumsal Değişim Değişim Eğitim ilişkisi Çok kültürlülük Çok kültürlü eğitim Çok kültürlü eğitim ilkeleri Değişim Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde; bir zaman dilimi içindeki değişikliklerin

Detaylı

görülen sanat görülmektedir? dallarını belirtiniz.

görülen sanat görülmektedir? dallarını belirtiniz. Karahanlılar Dönemine ait Kalyan Minaresi (Buhara) Selçuklular Döneminden kalma bir seramik tabak Selçuklulara ait "Varka ve Gülşah adlı minyatür Türkiye Selçuklu halısı, XIII. yüzyıl İlk dönemlere Türk

Detaylı

Ana fikir: Oyun ile duygularımızı ve düşüncelerimizi farklı şekilde ifade edebiliriz.

Ana fikir: Oyun ile duygularımızı ve düşüncelerimizi farklı şekilde ifade edebiliriz. 2018-2019 Eğitim- Öğretim Yılı Özel Ümraniye Gökkuşağı İlkokulu Sorgulama Programı Kim Olduğumuz Bireyin kendi doğasını sorgulaması, inançlar ve değerler, kişisel, fiziksel, zihinsel, sosyal ve ruhsal

Detaylı

EV TEKSTİLİ SEKTÖRÜ RAPORU

EV TEKSTİLİ SEKTÖRÜ RAPORU EV TEKSTİLİ SEKTÖRÜ RAPORU Ar-Ge Şubesi Nisan, 2017 1 EV TEKSTİLİ SEKTÖRÜ RAPORU Dünya Ev Tekstili Ticareti Dünya ev tekstili ticaret bilançosu incelendiğinde bu alanda yapılan ticaret verileri 2014 yılında

Detaylı

OSMANLI SARAYI KADIN GİYSİLERİ VE GÜNÜMÜZ GİYSİ TASARIMINA BİR UYARLAMA

OSMANLI SARAYI KADIN GİYSİLERİ VE GÜNÜMÜZ GİYSİ TASARIMINA BİR UYARLAMA DOI: 10.7816/ulakbilge-06-30-02 ulakbilge, 2018, Cilt 6, Sayı 30, Volume 6, Issue 30 OSMANLI SARAYI KADIN GİYSİLERİ VE GÜNÜMÜZ GİYSİ TASARIMINA BİR UYARLAMA Nuran OCAKOĞLU 1 Öz Kültürün önemli bir göstergesi

Detaylı

TurkTorrent.biz Ailesi Tarafından Hazırlanmıştır AtomCmyLMz 1

TurkTorrent.biz Ailesi Tarafından Hazırlanmıştır AtomCmyLMz 1 Anime Tarzı Elbise, Takı ve Süs Eşyaları Basit Kıvrımlar Kumaş veya kıyafet çizimlerinde en çok dikkat edilmesi gereken nokta kumaşın hangi yöne doğru olduğudur. Kıvrımlar kumaşın gevşeyip gerildiği yerlerde

Detaylı

BAŞLICA KUMAŞ ÇEŞİTLERİ 1- TRİKO POLYESTER KUMAŞ ÖZELLİKLERİ (AVRUPA STANDARTI) Genellikle gönder bayraklarında ve açık alanlarda kullanılır. Rüzgarı gözenekleri arasından geçirebilme özelliğinden dolayı

Detaylı

Güzel Ülkem Kültürümüz Bayramlarımız Atatürk İnkılapları Atatürk İlkeleri

Güzel Ülkem Kültürümüz Bayramlarımız Atatürk İnkılapları Atatürk İlkeleri Güzel Ülkem Kültürümüz Bayramlarımız Atatürk İnkılapları Atatürk İlkeleri GÜZEL ÜLKEM Tarihi Mekan Tarihi Yapıt Kale Savunma amaçlıdır Ör: Niksar Kalesi Tarihi nesne Doğal varlık KÜLTÜRÜMÜZ TÜRKÜLERİMİZ

Detaylı

Zeytin MİRAS / Doğa ve Kültürle Varız! Türkiye de 1970 lerde Safranbolu da başlayan kültürel mirasın korunması hareketi, pek çok uzman ve gönüllünün katılımıyla büyüyerek 50 yılda tüm Anadolu ya yayıldı.

Detaylı

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU iii TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı, Eğitim Yönetimi, Teftişi, Planlaması ve Ekonomisi Bilim Dalı öğrencisi Rabia HOŞ tarafından hazırlanan " Okul Öncesi Eğitim Kurumlarında

Detaylı

KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 853 KAHRAMANMARAŞ GELENEKSEL ERKEK KIYAFETLERİNİN ARAŞTIRILMASI VE GÜNÜMÜZ MODASINA AKTARILMASI

KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 853 KAHRAMANMARAŞ GELENEKSEL ERKEK KIYAFETLERİNİN ARAŞTIRILMASI VE GÜNÜMÜZ MODASINA AKTARILMASI KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 853 KAHRAMANMARAŞ GELENEKSEL ERKEK KIYAFETLERİNİN ARAŞTIRILMASI VE GÜNÜMÜZ MODASINA AKTARILMASI Yrd.Doç.Şerife KÜÇÜKOSMANOĞLU* Öğr.Gör Emine ESİRGENLER" Arş.Gör.SeIda GÜZEL"* Giriş

Detaylı

SELÇUKLU DEVLETİ VE OSMANLI İMPARATORLUĞU NDA KADIN KIYAFETLERİ ÖZET

SELÇUKLU DEVLETİ VE OSMANLI İMPARATORLUĞU NDA KADIN KIYAFETLERİ ÖZET Zöhre Özlem KARAGÖZ ÖZET Zöhre Özlem KARAGÖZ 1 Osmanlı İmparatorluğu nun, son demlerine kadar sürdürdüğü hoşgörü politikası sayesinde yüzlerce farklı kültür bir arada yaşayıp gelenek ve göreneklerini sürdürebilmiştir.

Detaylı

VE RAHAT Rengarenk Çorap & Organik Pamuklu Ev Giyim koleksiyonumuzu keşfedin

VE RAHAT Rengarenk Çorap & Organik Pamuklu Ev Giyim koleksiyonumuzu keşfedin Ne istersen o, 7 Ekim de www.tchibo.com.tr de ve tüm Tchibo larda LATTE Şimdi SADECE 495 TL Her hafta yeni bir dünya keşfedin. Bu hafta: DOĞAL, SICAK VE RAHAT Rengarenk Çorap & Ev Giyim koleksiyonumuzu

Detaylı

İKİNCİ BÖLÜM. Amaç, Dayanak

İKİNCİ BÖLÜM. Amaç, Dayanak GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ DENİZCİLİK VE ULAŞTIRMA YÜKSEKOKULU GÜVERTE ÖĞRENCİ KIYAFET YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Dayanak Madde 1 - Bu yönergenin amacı, Denizcilik ve Ulaştırma Yüksekokulu Güverte

Detaylı

İlkçağ Anadolu Uygarlıklarında Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Yapı Bağlamında Kütüphane/Arşiv Kurumu

İlkçağ Anadolu Uygarlıklarında Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Yapı Bağlamında Kütüphane/Arşiv Kurumu İlkçağ Anadolu Uygarlıklarında Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Yapı Bağlamında Kütüphane/Arşiv Kurumu Prof. Dr. Bülent Yılmaz Hacettepe Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü E-posta : byilmaz@hacettepe.edu.tr

Detaylı

Yrd.Doç.Dr. Serap YÜKRÜK GİRİŞ. Geleneksel Türk Müziği

Yrd.Doç.Dr. Serap YÜKRÜK GİRİŞ. Geleneksel Türk Müziği GELENEKSEL TÜRK MÜZİĞİYLE AMATÖR OLARAK İLGİLENEN BİREYLERİN ORTAÖĞRETİM DERS SÜREÇLERİNDE YER ALAN GELENEKSEL ÖĞRETİ VE UYGULAMALARI DEĞERLENDİRME DURUMLARI Yrd.Doç.Dr. Serap YÜKRÜK GİRİŞ Sanat eğitiminin

Detaylı

İSLAM KURUMLARI VE MEDENİYETİ

İSLAM KURUMLARI VE MEDENİYETİ DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. İSLAM KURUMLARI VE MEDENİYETİ KISA ÖZET

Detaylı

CUMHURİYET ORTAOKULU 8. SINIF GÖRSEL SANATLAR GÜNLÜK DERS PLANI

CUMHURİYET ORTAOKULU 8. SINIF GÖRSEL SANATLAR GÜNLÜK DERS PLANI CUMHURİYET ORTAOKULU 8. SINIF GÜNLÜK PLANI Süre 40 dakika Görsel Sanatlarda Biçimlendirme (G.S.B.) ALT LERİ KONU: Ders Araç Gereçlerinin Tanıtımı Görsel sanatlar kavramı, bazen bir amaca yönelik olarak

Detaylı

HIGHGATE DE VINTAGE VE ÇAĞDAŞ ÇIZGILERIN ARMONISI

HIGHGATE DE VINTAGE VE ÇAĞDAŞ ÇIZGILERIN ARMONISI DEKO HOME Senem ÖZTÜRK / senem.ozturk@alem.com.tr www.architecta-interiors.com DOROTHEE JUNKIN HIGHGATE DE VINTAGE VE ÇAĞDAŞ ÇIZGILERIN ARMONISI Taşıdığı geleneksel ögeler ve karakteri korunurken, çağdaş

Detaylı

Eğitim Tarihi. Eğitimin Doğuşu ve Gelişimi

Eğitim Tarihi. Eğitimin Doğuşu ve Gelişimi Eğitim Tarihi Eğitimin Doğuşu ve Gelişimi Eğitimin Doğuşu ve Gelişimi Türk ve Batı Eğitiminin Tarihi Temelleri a-antik Doğu Medeniyetlerinde Eğitim (Mısır, Çin, Hint) b-antik Batıda Eğitim (Yunan, Roma)

Detaylı

Turizmde Arz (Tarihsel Çekicilikler)

Turizmde Arz (Tarihsel Çekicilikler) Turizmde Arz (Tarihsel Çekicilikler) TARİH Miras ilişkileri T O P L U M MİRAS K Ü L T Ü R DOĞA ÇEVRE MİRASIN KAPSAMI MİRAS ÇEKİCİLİKLERİ ÇEVRE MEKAN YER İNSAN PEYZAJLAR YAPISAL UNSURLAR ÇALIŞMA ALANLARI

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI... ORTAOKULU SOSYAL BİLGİLER DERSİ 7. SINIF ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK DERS PLANI

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI... ORTAOKULU SOSYAL BİLGİLER DERSİ 7. SINIF ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK DERS PLANI 2018-2019 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI... ORTAOKULU SOSYAL BİLGİLER DERSİ 7. SINIF ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK DERS PLANI SÜRE SÜRE: 12 DERS İ 1. ÜNİTE ÜNİTE ADI: BİREY VE EYLÜL. SB.7.1.1. İletişimi etkileyen tutum

Detaylı

GÖRSEL SANATLAR DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI NIN GENEL AMAÇLARI

GÖRSEL SANATLAR DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI NIN GENEL AMAÇLARI GÖRSEL SANATLAR DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI NIN GENEL AMAÇLARI Öğretim Programı, 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu nun 2. maddesinde ifade edilen Türk Millî Eğitiminin Genel Amaçları ile Türk Millî Eğitiminin

Detaylı

BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ. AMBLEM ve BEYAZ ÖNLÜK KALİTE STANDARDI

BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ. AMBLEM ve BEYAZ ÖNLÜK KALİTE STANDARDI BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ AMBLEM ve BEYAZ ÖNLÜK KALİTE STANDARDI Aynı işi yapanların giydiği bir örnek giysi olan üniforma, mesleki bir simge olma özelliğini taşır. Üniformanın sembolik

Detaylı

Hayat Kurtaracak Öneriler

Hayat Kurtaracak Öneriler On5yirmi5.com Hayat Kurtaracak Öneriler Her sabah 'Ne giyeceğim' sıkıntısı mı yaşıyorsunuz? Üstelik de bir sürü giysiniz varken! Gardırobunuzu yeniden düzenlerseniz bu dertten kurtulursunuz. Yayın Tarihi

Detaylı

KIYAFETİ TEKNİK ŞARTNAMESİ

KIYAFETİ TEKNİK ŞARTNAMESİ T.C. KSÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi PERSONEL KIYAFETİ TEKNİK ŞARTNAMESİ 1. Konu: Bu teknik şartname Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi hizmet alımı kapsamında çalışan personeli için satın

Detaylı

KAYNAK: Birol, K. Bülent. 2006. "Eğitimde Sanatın Önceliği." Eğitişim Dergisi. Sayı: 13 (Ekim 2006). 1. GİRİŞ

KAYNAK: Birol, K. Bülent. 2006. Eğitimde Sanatın Önceliği. Eğitişim Dergisi. Sayı: 13 (Ekim 2006). 1. GİRİŞ KAYNAK: Birol, K. Bülent. 2006. "Eğitimde Sanatın Önceliği." Eğitişim Dergisi. Sayı: 13 (Ekim 2006). 1. GİRİŞ Sanat, günlük yaşayışa bir anlam ve biçim kazandırma çabasıdır. Sanat, yalnızca resim, müzik,

Detaylı

GEDĐZ GELENEKSEL KADIN CEPKENLERĐNĐN MOTĐF, DESEN VE KOMPOZĐSYON ÖZELLĐKLERĐNĐN ĐNCELENMESĐ

GEDĐZ GELENEKSEL KADIN CEPKENLERĐNĐN MOTĐF, DESEN VE KOMPOZĐSYON ÖZELLĐKLERĐNĐN ĐNCELENMESĐ MYO-ÖS 2010- Ulusal Meslek Yüksekokulları Öğrenci Sempozyumu 21-22 EKĐM 2010-DÜZCE GEDĐZ GELENEKSEL KADIN CEPKENLERĐNĐN MOTĐF, DESEN VE KOMPOZĐSYON ÖZELLĐKLERĐNĐN ĐNCELENMESĐ Büşra UYSAL 1 Müzeyyen AYGÜN

Detaylı

DERSİN ADI VE İÇERİĞİ Z/S DERS SAATİ

DERSİN ADI VE İÇERİĞİ Z/S DERS SAATİ GİRESUN ÜNİVERSİTESİ TİREBOLU MEHMET BAYRAK MESLEK YÜKSEKOKULU GELENEKSEL EL SANATLARI BÖLÜMÜ DERS İÇERİKLERİ I.SINIF I. DÖNEM (GÜZ DÖNEMİ) DERSİN TDB 101 AITB 191 YDB 115 MAT118 TÜRK DİLİ-I Dilin Tanımı,

Detaylı