ĐLAHĐYAT FAKÜLTESĐ DERGĐSĐ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ĐLAHĐYAT FAKÜLTESĐ DERGĐSĐ"

Transkript

1 ISSN SÜLEYMAN DEMĐREL ÜNĐVERSĐTESĐ ĐLAHĐYAT FAKÜLTESĐ DERGĐSĐ Review of the Faculty of Divinity University of Süleyman Demirel H a k e m l i D e r g i Yıl (Year): 2004/2 Sayı (Number): 13

2 Derginin Sahibi (Owner of the Journal) Prof. Dr. Ekrem SARIKÇIOĞLU (Dekan) Derginin Editörü (Editor of the Journal) Prof. Dr. Đsmail Hakkı GÖKSOY Fakülte Yayın Kurulu (Faculty Editorial Board) Prof. Dr. Ekrem SARIKÇIOĞLU Prof. Dr. Đsmail YAKIT Prof. Dr. Talat SAKALLI Prof. Dr. Đsmail Hakkı GÖKSOY Prof. Dr. M. Saffet SARIKAYA Doç. Dr. Kemal SÖZEN Doç. Dr. Talip TÜRCAN Yrd. Doç. Dr. Ahmet YILDIRIM Dizgi (Composition) SDÜ Đlahiyat Fakültesi Kapak (Covering) SDÜ Basın ve Halkla Đlişkiler Baskı (Pirinting) Ali ÇOLAK SDÜ Đlahiyat Fakültesi Dergisi hakemli bir dergidir ve yılda iki defa yayımlanır. Dergi, MLA Directory of Periodicals ile MLA Master List of Periodicals a kayıtlı olup, MLA International Bibliography adlı uluslar arası indeks tarafından taranmaktadır. Dergide yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir. Dergide yayınlanan makale ve yazılar kaynak gösterilmek şartıyla iktibas ve atıf şeklinde kullanılabilir. Đlahiyat Fakültesi Isparta-2005 Đsteme Adresi (Communication Adress) SDÜ Đlahiyat Fakültesi ISPARTA Tlf: Fax: II

3 ARAP DĐLĐNDE TERHÎM Yrd.Doç.Dr. Nevin KARABELA ÖZET Arapçada munâdânın sonunun hazfedilmesi anlamına gelen terhîm, hafifletme (tahfîf) amaçlı yapılan bir tür değişikliktir. Bu makalede terhîmin tanımı, şartları, isimlerde terhîmden sonra meydana gelebilecek değişiklikler, nahiv ekolleri ve dil bilginlerinin bu konuyla bağlantılı olan farklı bakış açıları incelenmiştir. Anahtar Kelimeler: Arap dili, Nidâ, Munâdâ, Terhîm, Hazf. ABSTRACT Tarhîm in Arabic Language In Arabic Grammar tarhîm is to drop the final letter of the word in order to simplfy utterance in munâdâ. In this article, I will explore the certain conditions, changes and different opinions in different school of Arabic language about tarhîm. Key Words: Arabic Language, Nidâ, Munâdâ, Tarhîm, Hazf. 1.Giriş. Hazf, Arapçada oldukça sık rastlanan bir olgudur. Cümlenin temel 1 unsurlarının 2 bile bazı durumlarda hazfedilebildiği bir dil olan 1 SDÜ Đlahiyat Fakültesi Arap Dili ve Belagatı Öğretim Üyesi. إن ) Cümledeki merfû unsurlar cümlenin temel ögeleridir. Fâil, mubteda, haber ve nin ismi, ناك nin haberi gibi) aslı mubteda ve haber olan unsurlar cümlenin temeli olarak kabul edilir. Bkz: es-suyûtî, Abdurrahman b. Ebî Bekr, Hem u l- Hevâmi fî Şerhi Cem il-cevâmi, Tahkîk: Ahmed Şemsuddîn, Beyrut, 1992, I, 75,

4 Arapçada fiilleri vucûben hazfedilmiş mef uller bulunmaktadır 3. Bunlardan biri de munâdâdır 4. Fiilleri mahzuf 5 mef uller içinde yer alan munâdânın kendinde de bazen hazf söz konusu olabilmektedir. Terhîm de bu bağlam içerisinde düşünüldüğünde, bilhassa Arap şiirinde pek çok örneklerine rastlanan bir hazf türüdür. Hatta çoğu zaman kelimede hazf olduğunu belirlemek bile güçleşmektedir. Zira Arap dilinde munâdâ olmayan, ancak munâdâ olması mümkün ismin terhîmi de şiir zaruretinden dolayı câiz kabul edilmiştir Bilindiği üzere temel unsurlardan olmasına rağmen mubteda ve haberin hazfedilebildiği durumlar da vardır. Nahiv bilginleri arasında ittifak olmamakla birlikte cümlenin temel unsurlarından olan fâilin hazfına da cevaz verilmiştir. Bu hususta Basra ekolü mensupları cümlenin temel unsuru olması sebebiyle fâilin hazfını câiz görmemişlerdir. Kufe ekolünden Kisâî ise mubteda ve haberin - cümlenin temel unsurlarından olmasına rağmen- hazfının câiz olmasını delil göstererek fâilin hazfına cevaz vermiştir. Suheylî ve Đbn Madâ da bu hususta Kisâî ile aynı fikri paylaşmaktadır. Bkz: Đbn Hişâm, Şuzûru z-zeheb fî Ma rifeti Kelâmi l- Arab, Tahkîk: Muhammed Muhyiddîn Abdulhamîd, 1965, s. 166; es- Suyûtî, Hem u l- Hevâmi, I, 512. Bunlar iştigal, ihtisas, munâdâ, iğrâ ve tahzîrdir. Cümledeki konumu itibarıyle mansub unsurlar arasında yer alan munâdâ, marife ve mufred olduğunda (buradaki mufredin anlamı; muzâf veya şebîh bi l-muzâf - muzafa benzeyen- biçiminde bir terkip halinde olmayandır. Bu hususta bkz: el- Fâkihî, Abdullah b. Ahmed b. Ali b. Muhammed, Şerhu l-hudûdi n-nahviyye, Tahkîk ve Takdîm: Muhammed et-tayb el-đbrâhîm, Beyrut, 1996, 69.) merfû olduğu şey üzere mebni olur: Bu da ilki يا زيد gibi alem, diğeri de يا رجل gibi nekra maksûde olmak üzere iki şekilde görülür. Bunun dışındaki durumlarda ise (nekra gayrı maksûde, muzâf veya muzâfa benzeyen terkip halinde olduğunda) mansub olarak gelir. Bkz: Đbnu l-hâcib, el-kâfiye fi n-nahv, Tahkîk: Târık Necm Abdullah, Cidde, 1986, 89; Đbn Hişâm, Evdahu l-mesâlik ilâ Elfiyyeti Đbn Mâlik, Beyrut, 1994, IV, Đbn Cinnî bu hususu şu şekilde gerekçelendirmektedir: أ نادي زيدا şeklinde fiille birlikte kullanılırsa doğru veya yalan olması ihtimal dahilinde olan bir haber olarak algılanabilir. Halbuki يا زيد şeklinde nidâ üslubu ile kullanılırsa bu ihtimal ortadan kalkar. Bkz: Đbn Cinnî, el-hasâ is, Tahkîk: Muhammed Alî el-neccâr, I, 186. Sîbeveyh, Amr b. Usmân, el-kitâb, Tahkîk ve Şerh: Abdusselâm Muhammed Hârûn, Kahire, 1988, II, 239; Đbn Mâlik, Şerhu l-kâfiye ş-şâfiye, Tahkîk: Abdulmun im Ahmed Hureyrî, Mekke, III, 1370; Đbn Hişâm, Evdahu l-mesâlik, IV,

5 Terhîmin kelime anlamı sesi inceltmek ve yumuşatmak, incelik, tatlılıktır 7. Nahiv ilmindeki 8 terim anlamı ise mufred, zamme üzere mebnî, alem (özel isim) olan munâdânın sonunu hazfetmektir 9. Munâdânın terhîminde amaç ifadeyi hafifletmektir (tahfîf) 10. Munâdâda tenvin ve mutekellim yâ sının 11 hazfedildiği gibi, terhîm yoluyla sonu da hazfedilmektedir 12. Ayrıca mufred munâdâdan el-fâkihî, Şerhu l-hudûd, s.156; Đbnu Muhammed b. Mâlik, Şerhu Elfiyyeti Đbni Mâlik, Tahkîk: Abdulhamîd Muhammed es-seyyid Abdulhamîd, Beyrut, 596. Tasğîru t-terhîm şeklinde tanımlananan -sarf ilmiyle bağlantılı- bir tür terhîm daha vardır. Đsimdeki bütün zâid harfleri hazfettikten sonra yapılan tasğîr anlamına gelmektedir. Bu çeşit bir tasgîrde; aslı üç harfli bir isimse ح م ي د-حامد gibi vezninde, sonunda tâ bulunmayan muzekker bir isimse yine aynı vezinde ف ع ي ل (ح ب ي ل ة-ح ب لى) muennes bir isimse sonuna te nîs tâ sı eklemek suretiyle,(ع ط ي ف-معطف) (ق ر ي ط س-قرطاس) vezninde ي ع لف ع yapılır. Kelimenin aslı dört harfliyse tasgîri yapılır. Bkz: Đbnu -l-hâcib, eş-şâfiye fî Đlmi t-tasrîf, (en-neysârî nin el-vâfiye Nazmu ş-şâfiye adlı eseri ile bir arada) Tahkîk: Hasan Ahmed Usmân, Beyrut, 1995, 36; Đbn Akîl, Şerhu Đbn Akîl alâ Elfiyyeti Đbn Mâlik, Tahkîk: Muhammed Muhyiddîn Abdulhamîd, Beyrut, 1995, II, 447; es-suyûtî, Hem u l- Hevâmi, III, 354; Đbn Hişâm, Evdahu l-mesâlik, IV, 324. Đbnu s -Serrâc, Muhammed b. Sehl, el-usûl fi n-nahv, Tahkîk: Abdulhuseyn el- Fetîlî, Beyrut, 1985, I, 359; Yûsuf b. Muhammed, el-lu lu etu fî Đlmi l- Arabiyye ve Şerhuhâ, Tahkîk: Emîn Âbdullah Sâlim, Mısır, 1992, 266; Đbn Dehhân en-nahvî, Kitâbu l-fusûl fi l- Arabiyye, Tahkîk: Fâ iz Fâris, Beyrut, 1988, 44; ed-darîr, Kâsım b. Muhammed b. Mubâşir el-vâsitî, Şerhu l-luma fi n-nahv, Tahkîk: Receb Usmân Muhammed, Medine, 2000, 150. Sîbeveyh, el-kitâb, II, ; Đbn Kuteybe, Abdullah b. Muslim, Kitâbu Telkîni l- Mute allim mine n-nahv, Tahkîk: Abdullâh en-nâsîr, Beyrut, 1993, ; Đbn Cinnî, Ebu l-feth Usmân, el-luma fi l- Arabiyye, Tahkik: Hâmid el-mu min, Beyrut, 1985, 176; ez-zeccâcî, Abdurrahman b. Đshâk, Kitâbu l- Cumel fi n-nahv, Tahkik: Alî Tevfîk el Hamed, Beyrut, 1984, 168; el-enbârî, Ebu l-berakât, Kitâbu Esrâri l- Arabiyye, Tahkik: Fahr Sâlih Kadâre, Beyrut, 1995, 214. Mesela: أب أم kelimeleri munâdâ olduğunda sonundaki mutekellim yâ sı.(يا أب ت يا أم ت ) getirilir: hazfedilir ve yâ dan bedel olarak sonuna bir tâ harfi Aslında يا أ مي يا أب ي şeklinde gelmesi gerekirdi. Bkz: es-suyûtî, Abdurrahman b. Ebî Bekr, Kitâbu l-eşbâh ve n-nazâir fi n-nahv, Takdîm: Fâyiz Terhînî, Beyrut, 1996, I, 171. Sîbeveyh, el-kitâb, II, 239; Đbn Ya îş, Şerhu l-mufassal, Beyrut, II,

6 tenvinle beraber i râb da hazfedilmiştir (mebnî hale gelmiştir) 13. Çünkü Araplar dilde çok kullanılan, özellikle de konumu bilinen ve herhangi bir karışıklığa yol açmayacak biçimde olan bir şeyde tahfif ve hazf yaparlar 14. Đşte bundan dolayı telaffuza hafiflik sağlaması için munadadaki bazı harflerin hazfı da câiz görülmüştür 15. Munâdânın sonu hazfedildikten sonra alması gereken harekeyle ilgili iki ihtimal bulunmaktadır 16 : Birincisi: munâdânın sonunu hazfetmeden önceki harekesini koruyacak şekilde -kelimeyi kendi harekesiyle- bırakmaktır. Mesela يا جعف isimleri terhîm yapıldığında جعفر حار ث خالد göre: bu duruma. 17 şekline gelir. Çoğunlukla tercih edilen şekil de budur يا حار يا خال Đkincisi: terhîm yapıldıktan sonra kelimenin son harfinin sanki hiç terhîm yapılmamış gibi -damme üzere mebni- kullanılmasıdır. دلاخ ثراح رفعج göre: Buna isimleri terhîm yapıldığında يا جعف يا حار يا خال şekline gelir 18. Bu ikinci i rab şekli de çok kullanılmamakla birlikte câiz olarak değerlendirilmiştir el-verrâk, Muhammed b. Abdillah, Đlelu n-nahv, Tahkîk: Muhammed Câsim Muhammmed ed-dervîş, Rıyad, 1999, 350. ez-zeccâcî, Abdurrahman b. Đshâk, Kitâbu l-lâmât, Tahkîk: Mâzin el-mubâzin el-mubârek, Dımaşk, 1985, 96; Đbn Ya îş, Şerhu l-mufassal, II, 19; Đbn Usfûr el-đşbîlî, Şerhu Cumeli z-zeccâcî, Tahkîk: Fevvâz eş-şe âr, Beyrut, 1998, II, 215. el-verrâk, Đlelu n-nahv, 350. Đbn Akîl, Şerhu Đbn Akîl, II, ; Đbn Kemâl Paşa, Ahmed b. Suleymân, Esrâru n-nahv, Tahkîk: Ahmed Hasan Hâmid, 2002, 127. Bu şekilde kullanılan terhîme lugatu men yentezir رظتني نم ةغل (bekleyenin lugatı) denir. Bu biçimdeki bir terhîmde kelime henüz tamamlanmamış, devamı bekleniyor gibi bir izlenim oluştuğu için bu şekilde isimlendirilmiştir. Bkz: Đbn Cinnî, el-luma, 176; Đbnu s -Serrâc, el-usûl fi n-nahv, I, 359; Đbn Mâlik, Şerhu l-kâfiye, III, ; Đbn Akîl, Şerhu Đbn Akîl, II, 268; Yûsuf b. Muhammed, el-lu lu etu fî Đlmi l- Arabiyye, 272. رظتني ال نم ةغل Bu şekilde kullanılan terhîme lugatu men lâ yentezir (beklemeyenin lugatı) denir. Zira bu türdeki kullanımda terhîmi yapılan isim sanki tam bir kelime gibi muamele görerek, eskiden bulunduğu irab durumunu - damm üzere mebnî- koruduğu için devamı varmış gibi bir beklenti oluşmamaktadır. ez-zeccâcî, Kitâbu l-cumel, 170; Đbn Cinnî, el-luma, 176; Đbn 114

7 Görüldüğü gibi terhimden sonra kelimenin irabı için iki seçenek bulunmaktadır. Ancak bunlardan tercih edilen lugatu men yentezir terimiyle bilinen biçimdir. 2. Terhîmin Şartları Munâdâ olan her isim terhim yapılmaya uygun değildir. Bazı şartları taşıdığı takdirde terhim yapılması caizdir. Bunlar: nekra 19, zamir, sıfat, muzâf ileyh, mubhem isim, munâdâdaki tenvinli veya muzâf olan, muzafa benzeyen isimlerin terhîmi yapılamaz. Mecrur olduğu takdirde -muzaf ileyh makamında olduğu için- musteğâsın 20, mendûbun 21, isnadî terkîb halinde olan murekkeb 22 ismin, tesniye olan Mâlik, Şerhu l-kâfiye, III, 1364; Đbn Akîl, Şerhu Đbn Akîl, II, 268; Yûsuf b. Muhammed, el-lu lu etu fî Đlmi l- Arabiyye, 273. Terhîmi yapılan isim ma rife olması gerekir. Ancak ma rifeliğini el takısı ile kazanmış olmamalıdır. Bunu özel isim (alem) olması veya -nekra maksûde olarak- kastedilen olması yoluyla kazanmış olması gerekir. Bkz: Đbn Hişâm, Evdahu l-mesâlik, IV, 51. Đbn Kuteybe bazen nekra ismin de terhîminin yapılabileceğini zikreder. Kanaatimizce buradaki nekradan kasdı, sonunda te nîs tâ sı olan ismin nekra maksûde şeklinde geldiği durumdur. Bkz: Đbn Kuteybe, Kitâbu Telkîni l- Mute allim, 160. Muberred ise dilcilerin çoğunluğundan farklı bir görüş ileri sürerek nekra maksûde olan bir munâdânın terhîmini câiz görmez. Bu hususta bkz: es-sabbân, Muhammed b. Alî, Hâşiyatu s-sabbân Şerhu l- Eşmûnî alâ Elfiyyeti Đbn Mâlik, ( Aynî nin Şerhu ş-şevâhid i ile birlikte), Kahire, III, 173. Yardım istemek veya imdada çağırmak amacıyla kullanılan nidâ şekline istigâse denir. Yardım isteme amacıyla çağırıda bulunulan (mustegas bih) ve kendisi için yardım istenen (mustegâs leh) den oluşan bir üsluptur. Mustegas bih olan munâdânın başına -çoğunlukla- fethalı bir lam harfi, yardıma ihtiyacı olan kişinin اي başına da kesralı bir lâm getirmek suretiyle yapılır. Nidâ edatı olarak kulllanılır. Mesela; يا ل له ل لمسلمين (Ey Allah ım müslümanların imdadına yetiş, yardım et) cümlesinde istigase üslubu kullanılmıştır. Bkz: Đbn Hişâm, Evdahu l- Mesâlik, IV, 41-43; el-fâkihî, Şerhu l-hudûd, 157. Đbn Harûf istiğâse lâmı bulunmadığı takdirde musteğâsın terhîmine cevaz vermiştir. Bkz: es-suyûtî, Hem u l- Hevâmi, II, 59. Nudbe: felakete uğrayan veya acı hisseden bir kişinin üzüntüsünden dolayı kullandığı nidâ üslubudur. Vav ve yâ او- ile -اي yapılır. Özellikle vav kullanılır. Đsmin sonuna sakin elif,(اديزاو) durulduğunda eliften sonra hâ ilave edilir, istenirse elif de (واز ي دا) hazfedilir geçildiğinde ise hâ,(هاديزاو) (وازيد ) eklenmeyebilir. Đ râb açısından munâdânın hükümlerine uyar. Bkz: Đbn Kuteybe, Kitâbu Telkîni l- Mute allim, 89-90; Đbnu s -Serrâc, el-usûl fi n-nahv, 115

8 ismin, sonunda te nis tâ sı bulunmadığı halde üç harften oluşan ismin (mesela: زي د kelimesi gibi) 23, iki harften oluşan ismin 24, dört harfli muzekkker fakat alem olmayan ismin (mesela: قاي م kelimesi) ve mu rab olan munâdâların terhîmleri yapılamaz 25. Munâdâ olmayan -ancak munâdâ olmaya uygun- bir isim ise ancak şiir zarureti 26 sebebiyle I, 355; Đbnu l-hâcib, el-kâfiye, 94-95; Đbn Cinnî, el-luma, 181; ez-zeccâcî, Kitâbu l-cumel, 176; el-fâkihî, Şerhu l-hudûd, 158. Murekkeb (birleşik) kelime birden fazla kelimeden oluşan bileşimdir. Murekkeb olan özel isim çeşitleri ise şunlardır: a- Đsnâdî Murekkeb: Cümle halinde olan kelimedir: ارش طبأت gibi. b- Mezcî Murekkeb: Đki ismin birleşerek oluşturduğu şekildir: هيوبيس gibi. دبع kelimedir. c- Đzâfî Murekkeb: Đzâfet (isim tamlaması) yoluyla murekkeb olan el- gibi. Murekkeb kelime ve türleriyle ilgili daha geniş bilgi için bkz: هللا Fâkihî, Şerhu l-hudûd, 70-73; es-suyûtî, Kitâbu l-eşbâh ve n-nazâir, I, 126; Corc Mitrî Abdulmesîh, Hânî Corc Taberî, el-halîl Mucemu Mustalahâti n- Nahvil- Arabî, Lubnan, 1990, ; Bulut, Ahmet, Arap Dilinde Terkib, Uludağ Üniversitesi Đlahiyat Fakültesi Dergisi, sayı: 5, Bursa, 1993, V, Te nis tâ sı olan bir isim üç harfli de olsa da terhîmi yapılabilir. Bkz: Đbn Hişâm, Şerhu Katri n-nedâ ve Belli s-sadâ, Beyrut, 1992, 232; Đbn Akîl, Şerhu Đbn Akîl, II, 264. Çünkü iki harfli bir isim terhîm yapılırsa geriye tek harf kalır. Đsim ise tek harften oluşamaz. Bu nedenle iki harfli ismin terhîmi câiz değildir. Bkz: Đbn Kuteybe, Kitâbu Telkîni l- Mute allim, 160. Đbn Akîl, Şerhu Đbn Akîl, II, 265. Şiir zarureti; şairin şiirdeki vezni korumak için lafızda bazı değişikliklere başvurmak zorunda kalması durumudur. Nesirde caiz olmadığı halde şiirde bu tür değişikliklere cevaz verilmiştir. Bkz: Muhammed Sa îd Esber, Bilâl Cuneydî, Mu cemu ş-şâmil fî Ulûmi l-lugati l- Arabiyye ve Mustalahâtihâ, Beyrût, 1985, 574. Şiir zaruretinden dolayı gramer kurallarına uymadığı halde şairin yapması câiz olan değişikliklerle ilgili ayrıntılı bilgi için bakınız (Bunlar arasında munâdâ olmayan ismin terhîmi de bulunmaktadır): ez-zeccâcî, Kitâbu l-cumel, 393; es- Sağânî, Ahmed b. Yaîş, Kitâbu t-tehzîbi l-vasît fi n-nahv, Tahkîk: Fahr Sâlih Süleymân Kadâre, Beyrut, 1991, ; Đbn Usfûr el-đşbîlî, el-mukarrib, Tahkîk: Adil Ahmed Abdul-Mevcûd, Alî Muhammed Mu avvad, Beyrut, 1998, Şiir zaruretinden dolayı terhîm yapılabilmesi için kelimenin muzekker-muennesliğine bağlı olarak terhîm yapılacak olan kelimede aranan şartları taşıması gerekir. Yani muzekkerse en az dört harfli, te nis tâ sı olan bir kelime ise üç harfli olması durumunda terhîmi yapılabilir. Bu hususta bkz: Đbn Hişâm, Evdahu l-mesâlik, IV,

9 terhîm yapılabilir 28. Zira Arapçada nesirde caiz olmayan birçok şeyin şiirde caiz olduğuna şahit olmaktayız. Şairler vezin için gerektiğinde pekçok gramer kuralını çiğneme yetkisine sahiptir. Bu da Arapların şiire ve şairlere verdikleri özel önemden kaynaklanmaktadır. Hatta dildeki birçok gramer kuralıyla ilgili farklı görüşlerin ortaya çıkmasını sağlayan etkenlerden birisi bazı dilcilerin şiir zarureti kabul ettiği durumları diğer bazı dilcilerin şiir zarureti olmayıp normal bir kullanım biçimi şeklinde algılamasıdır. Kanaatimizce şiirde bazı şeylerin caiz kabul edilmesinin bir başka nedeni de şairin içten geldiği gibi ve kendini kurallarla sınırlamadan, zorlamadan şiir yazması gerekliliği olmalıdır. Çünkü şair şiir yazarken gramer kurallarına uyup uymadığını düşünerek kendini kısıtlamamalıdır. Türkçemizde de, Arapçada olduğu gibi nesirde kullanılmayan veya nadir bulunan birtakım devrik, kuralsız cümleler şiirlerde yer alabilmektedir. Dilcilerin çoğunluğuna göre üç harften fazla olan isimler terhîme tâbi tutulur. Yani harf sayısı itibarıyla minimum şart dört harfli rubâ î- olmasıdır. Asıl kök harflerin asgari biçimi üçlü olduğu 29 gerekçesinden hareketle böyle bir şart konmuştur. Zira üç harfli bir isim hazfedildiğinde iki harfli kalır. Arapçada iki harfli bir isim bulunmaz. Şayet varsa asıl harflerinden biri hazf edilmiştir 30. Ancak sonunda te nîs tâ sı bulunan bir ismin terhîmi için üç harften fazla olma şartı aranmaz. Çünkü te nîs tâ sı kelimenin aslından olmadığı için hazfedildiğinde kelimenin asgarî sayıda bulundurması gereken harflerinde bir eksiklik meydana getirmez Terhîmin şartlarıyla ilgili bilgi için bkz: Sîbeveyh, el-kitâb, II, ; Đbn Cinnî, el-luma, 179; ed-darîr, Şerhu l-luma, 150; Đbnu s-serrâc, el-usûl fi n- Nahv, I, 359; el-enbârî, Ebu l-berakât, Kitâbu Esrâri l- Arabiyye, Tahkik: Fahr Sâlih Kadâre, Beyrut, 1995, 214; el-fâkihî, Şerhu l-hudûd, ; Đbn Ya îş, Şerhu l-mufassal, II, 19-20; Đbn Hişâm, Evdahu l-mesâlik, IV, 62; Đbn Akîl, Şerhu Đbn Akîl, II, ; er-radî, Şerhu r-radî ale l-kâfiye, Ta lîk: Yusuf Hasan Umer, 1978, I, 394; Yûsuf b. Muhammed, el-lu lu etu fî Đlmi l- Arabiyye, s. 267; Đbn Kemâl, Esrâru n-nahv, 126. el-halîl b. Ahmed Arapça da isimlerin üç harften daha az olamayacağını belirtmektedir. Bkz: el-halîl b. Ahmed el-ferâhîdî, Kitâbu l- Ayn, Tahkîk: Mehdî el-mahzûmî ve Đbrâhîm es-sâmirâ î, Beyrut, 1988, I, 49. el-verrâk ise isimlerin en az üç, en fazla yedi harften oluşabileceğini belirtir. Bkz: el-verrâk, Đlelu n-nahv, 350. Yûsuf b. Muhammed, el-lu lu etu fî Đlmi l- Arabiyye, 267. el-verrâk, Đlelu n-nahv, ; Đbn Cinnî, el-luma, ; Đbnu s-serrâc, el-usûl fi n-nahv, I, 365; Đbn Usfûr, Şerhu Cumeli z-zeccâcî, Tahkîk: Fevvâz 117

10 Bir isim terhîm yapılacağında çoğunlukla ismin sonundaki harfin hazfedilmesiyle olur 32 : Mesela: جعفر حار ث خالد kelimeleri terhîm yapıldığında يا جعف يا حار يا خال biçimine dönüşür 33. Terhîmi yapılan ismin sonunda te nîs tâ sı bulunması veya bulunmamasıyla terhîmde aranan şartlar ve kelimenin sonunda yapılacak olan harf düşmeleri (hazf) birbirinden farklılık göstermektedir. Eğer ismin sonunda te nîs tâ sı yoksa terhîm için aşağıdaki şartlar aranmaktadır: a- Đsim داعس رفعج) gibi) en azından dört (rubâ î) veya daha fazla harfe sahip olmalıdır 34. b- Alem olmalıdır 35. c- Munâdâ olmadan önce kelimenin aslında mebnîlik olmamalıdır. Mesela: يا حذام gibi kelime önceden de mebnî ise terhîmi yapılamaz 36. d- Đzâfet terkibi veya isnâdî terkib biçiminde bir terkip halinde olmamalıdır. سمش دبع gibi izâfet, اهانرق باش gibi isnâdî bir terkip 37 halinde bulunmaması gerekir eş-şe âr, Beyrut, 1998, II, 216; Yûsuf b. Muhammed, el-lu lu etu fî Đlmi l- Arabiyye, 267; el-kuraşî, Ahmed b. Abdillatîf, el-đrşâd ilâ Đlmi l-đ râb, Tahkîk: Abdullah Âlî el-huseynî, 1989, Mekke, Đbn Hişâm, Evdahu l-mesâlik, IV, 56. Đbn Kuteybe, Kitâbu Telkîni l- Mute allim, Zemahşerî, Mahmûd b. Umer, el-mufassal fî Đlmi l- Arabiyye, Tahkîk: Muhammed Izzuddîn es-sa îdî, Beyrut, 1990, 63; Đbn Usfûr, Şerhu Cumel, II, 216. Nekra maksûde olan muzekker ismin terhîmine cevaz verenler de vardır. Bkz: es- Sabbân, Hâşiyatu s-sabbân, III, 175. şeklinde izâfet halinde gelen bir يا صاحب ى şeklinde nekra maksude veya يا صاحب munâdânın çok kullanımdan dolayı يا صاح şeklinde terhîminin yapıldığı zikredilmiş ve şâz olarak değerlendirilmiştir. Zira terhîm şartlarını taşımayan munâdâ zaruret olmadığı halde terhîm yapılmaz. Şayet yapıldıysa bu şâz bir kullanımdır. Bu hususta bkz: Zemahşerî, el-mufassal, 63; el-kuraşî, el-đrşâd ilâ Đlmi l-đ râb, 292; Đbn Usfûr el-đşbîlî, el-mukarrib ve me ahû Musulu l- Mukarrib, Tahkîk: Adil Ahmed Abdulmevcûd ve Alî Mukammed Mu avvad, Beyrut, 1998, ; er-radî, Şerhu r-radî, I, 398. es-sabbân, Hâşiyatu s-sabbân, III, 176. Đbn Mâlik nahiv bilginlerinin çoğunluğunun câiz görmediği isnâdî terkip şeklinde gelen alem ismin terhîminin câiz olduğunu zikreder. Bkz: Đbn Mâlik, Şerhu l- 118

11 Ancak برك ىدعم gibi mezcî terkîb durumunda olduğunda alem bir ismin terhîmi yapılabilir 38. رشع ةسمخ terhîmi; Murekkeb sayılar alem olarak kullanıldığında sayısının terhimi ةسمخ اي şeklinde yapılır. Sadece on iki sayısının terhîmine mahsus olmak üzere -tesniye munâdâ نانثا) (ناتنثاو ile karışmaması amacıyla- terkipteki son kelime ile birlikte bir önceki ةرشع اتنثا رشع انثا harf de hazfedilmektedir. Alem olduğunda sayıları تنثا اي نثا اي şeklinde terhîm yapılır 39. Yukarıda zikredilen şartları taşıyan bir isim terhîm yapılacağında kelime sonundaki hazflarda aşağıdaki kurallar geçerlidir: a- Dört harften fazla harfe sahip bir ismin sonunda iki zâid harf ءامسأ Mesela: varsa, terhîm yapıldığında her ikisi de hazfedilir. isimleri terhîm yapıldığında son iki harfin ناورم نامثع ر ى طاي ف ى ب ص. 40 şekline dönüşür يا عثم يا مر و مسا اي hazfedilmesiyle gibi sonunda nisbet yâsı olan bir kelimenin sonundan da iki harf hazfedilerek kelime يا طاي ف يا ب ص ر şekline dönüşür 41. b- Eğer dörtten fazla harfe sahip olan bir ismin son harfi aslî (kök, temel) harf, ondan önceki zâid olan harf aynı zamanda lîn harfi ve sâkin ise; bu durumda -yapı açısından son iki harfi de zâid olan kelimeye benzerlik göstermesi dolayısıyla- son harfle beraber sondan önceki lîn harfi de hazfedilir. Çünkü son iki harfi zâid olan isimde olduğu gibi hazften sonra üç veya daha fazla harf sabit kalmaktadır. يا منص يا ع م يا ز ح ل kelimelerinin terhîmi منصور عم ار ز ح ل يل Mesela: şeklinde son iki harfin hazfıyla yapılır Kâfiye, III, Araplar arasında isnâdî terkib halinde gelen alem munâdânın sonundaki kelimeyi hazfederek يا تا ب ط şeklinde terhîm yaparak kullananlar da vardır. Bkz: er-radî, Şerhu r-radî, I, 395. Đbn Akîl, Şerhu Đbn Akîl, II, 265; Đbnu Muhammed b. Mâlik, Şerhu Elfiyye, 598. Đbn Hişâm, Evdahu l-mesâlik, IV, 59; er-radî, Şerhu r-radî, I, ; es- Sabbân, Hâşiyatu s-sabbân, III, 179. Zeccâcî, Kitâbu l-cumel, ; Đbn Cinnî, el-luma, 177; Đbn Usfûr, Şerhu Cumel, II, 216; Đbn Ya îş, Şerhu l-mufassal, II, 22; Đbn Kemâl, Esrâru n-nahv, 126; el-kuraşî, el-đrşâd ilâ Đlmi l-đ râb, 293. Đbn Ya îş, Şerhu l-mufassal, II, Đbn Cinnî, el-luma, 178; Đbnu s-serrâc, el-usûl fi n-nahv, I, 360; Đbn Kemâl, Esrâru n-nahv,

12 c- Kelime dört harften oluşan bir isim olup, sondan önceki harf zâid ve lîn harfi ise; -ismin iki harfe inmemesi için- sadece son harfi hazfedilir, lîn harfi hazfedilmez. Mesela: ديعس زوجع دامع isimleri terhîm yapıldığında يا ع ما يا عج و يا س عى şekline gelir 43. راتخم d- Dört harften fazla olan bir ismin sondan önceki harfi kelimesinde olduğu gibi zâid değilse, ق م ط ر kelimesinde olduğu gibi lîn harfi değilse, قن ور de olduğu gibi sâkin değilse, ديجم kelimesinde olduğu gibi dört harften fazla değilse sadece son harfi hazfedilir 44. -غ ر ن ي ق- veya yâ dan önce fetha,-فرع و ن- e- Vavdan önce fetha bulunan bir kelime söz konusu ise Ferrâ ve Cermî dışındaki nahivcilere göre يا فرع و يا غ ر ن ى şeklinde sadece son harfinin يا (225/840) Cermî hazfedilmesiyle terhîm yapılır. Ferrâ (207/822) ve şeklinde son iki harfinin hazfedileceği görüşünü ف ر ع يا غ ر ن paylaşmaktadırlar 45. f- م ح م ر gibi sonu şeddeli bir kelimenin terhîmi lugatu men yentezir e göre م ح م ر,يا lugatu men lem yentezire göre يا م ح م ر şeklinde yapılır 46. Sonunda te nîs tâ sı bulunan bir ismin terhîminde aranan şartlar te nîs tâ sı bulunmayan isme göre farklılık göstermektedir 47 : a- Alem (özel isim) olma şartı aranmaz 48. ةيراج اي gibi alem olmayıp, nekra maksûde olan munâdanın terhîmi يا جارى şeklinde tâ nın hazfı ile yapılır Đbn Cinnî, el-luma, 178. ومث اي gibi bir kelimede lugatu men yentezir e göre terhim yapıldığında دومث زوجع şekline gelir. Ancak lugatu men lâ yentezir e göre terhîm yapıldığında sondaki vav yâ harfine, zamme de kesreye dönüştürülür. Bu dönüşümün sebebi; lugatu men lâ yentezir de ismin tam bir kelime gibi işlem görmesidir. Zira sonu vav, önceki harfi de dammeli olan bir isimde vavın yâ harfine, dammenin de kesreye dönüştürülmesi zorunludur. Bu durumda يا ث مى şekline gelir. Bkz: er-radî, Şerhu r-radî, I, 409; Đbn Akîl, Şerhu Đbn Akîl, II, 269; Đbn Ya îş, Şerhu l- Mufassal, II, 21-22; el-kuraşî, el-đrşâd ilâ Đlmi l-đ râb, 294. Lugatu men lâ yentezir e göre terhîm yapıldığında, -murahham isim tam bir kelime gibi işlem gördüğü için- terhîmden sonra değişime uğrayan kelimenin terhimsiz kelimelerde benzerinin bulunması şartına uygun değişiklikler yapılmaktadır Đbn Akîl, Şerhu Đbn Akîl, II, 266. Đbn Akîl, Şerhu Đbn Akîl, II, Đbn Mâlik, Şerhu l-kâfiye, III, Bu şartlar için bkz: Đbn Hişâm, Evdahu l-mesâlik, IV,

13 b- Üç harfli 50 veya daha fazla harfli olsun terhîmi mutlak olarak câizdir. Böyle bir ismin terhîmi sondaki te nîs tâ sının hazfedilmesiyle ةاش اي ةمطاف اي ةحلط اي yapılmaz. olur. Te nîs tâ sı dışında bir hazf munâdâları terhîm yapıldığında يا فاطم يا شا حلط اي biçiminde sondaki te nîs alameti hazfedilir 51. Câhiliye şairlerinden Đmru ul-kays ın şiirinden 52 bu çeşit bir terhîme örnek verebiliriz: وإن آنت قد أزمعت ص ر مى فا ج م لى أ فاطم مهلا بعض هذا التدلل Sonunda te nîs tâ sı olan bir isim terhîm yapıldığında yalnızca lugatu men yentezir (kelimenin sonundaki tâ hazfedilip kalan harfler يا مسل م ة Mesela: kendi harekesiyle olduğu gibi bırakılması) câizdir: terhîm yapıldığında يا م س ل م şeklinde olmalıdır. Başka bir hareke ihtimalı yoktur. Lugatu men lâ yentezir şeklinde isimlendirilen diğer harekeleme ihtimalinin -yani terhimden önceki kelimenini taşıdığı damme harekesini hazftan sonra sonda kalan harfe vermenin- يا م س ل م ) şeklinde) câiz olmama sebebi şudur: Bu şekilde harekelendiğinde -terhim yapılmamış- muzekker bir munâdâ zannedilme ihtimali vardır Muberred dilcilerin çoğunluğunun görüşünün aksine sonunda te nîs tâ sı olan muennes bir ismin terhîminde de alem olma şartını aramıştır. Bu şarta bağlı olarak يا جار ي ة gibi nekra maksûde olan muennes bir munâdânın terhîmini câiz görmemiştir. Bkz: es-sabbân, Hâşiyatu s-sabbân, III, 173. Zemahşerî, el-mufassal, 63; Đbn Akîl, Şerhu Đbn Akîl, II, 264; Đbnu Muhammed b. Mâlik, Şerhu Elfiyye, 597; es-suyûtî, Kitâbu l-eşbâh ve n-nazâir, I, 172. Daha önce belirtildiği gibi üç harfli bir ismin terhîmi çoğunluğun görüşüne göre câiz değildir. Bunun sebebi de Arapçada asıl kökün en az üç harften oluşması olup kök harflerinden birinin hazfının kabul görmeyişidir. Bu bağlamda sonunda mueenneslik tâ sı bulunan bir ismin üç harfli olmasına rağmen terhîminin câiz olmasının sebebi şu şekilde açıklanmaktadır: Muenneslik tâ sı bir isme ismin yapısında olmayan başka bir isim eklenmiş mesabesindedir. Mezcî terkib halinde olan bir isimde ikinci ismin hazfı şeklinde terhîminin câiz olması gibi burada da tâ nın hazfıyla terhîm câizdir. Mezcî terkibe kıyaslama yoluyla böyle bir açıklama getirilmiştir. Bkz: el-enbârî, Kitâbu Esrâri l- Arabiyye, 214. Sîbeveyh, el-kitâb, II, 255; Đbn Usfûr, Şerhu Cumel, II, 216; el-verrâk, Đlelu n- Nahv, 351; Đbn Cinnî, el-luma, ; er-radî, Şerhu r-radî, I, 397; Đbn Akîl, Şerhu Đbn Akîl, II, Beyit için bkz: ez-zevzenî, el-huseyn b. Ahmed b. el-huseyn, Şerhu l- Mu allakâti s-seb, Beyrut, 15. (Beyitin anlamı: Ey Fatma, bırak bu nazı! Eğer benden ayrılmaya karar verdiysen bunu güzellikle yap.) 121

14 Muzekkerle karışmasını ortadan kaldırmak için bu kullanım câiz değildir. Ancak sonunda te nis tâ sı olan isim alem ise bu durumda iki hareke ihtimali de câizdir. Mesela özel isim olan م س ل م ة kelimesi terhîm yapıldığında يا م س ل م يا مسل م şeklinde sonu hem dammeli, hem de fethalı olabilmektedir 53. Mezcî terkîb olan bir ismin terhîmi ise terkipteki ikinci kelimenin hazfı şeklinde yapılır: برك ىدعم terkibi terhîm yapıldığında ىدعم اي şekline dönüşür 54. Kısaca özetlemek gerekirse munâdânın sonundaki hazfta kelimenin yapısına göre belirlenen dört ihtimal vardır: Birincisi sondaki bir harfin hazfı, ikincisi sondaki iki harfin hazfı, üçüncüsü terkîb mezcî olan bir isimde son kelimenin hazfı şeklindedir, dördüncüsü ةرشع اتنثا رشع انثا sayılarının terhîmine mahsusu (تنثا اي نثا اي) olmak üzere bir kelime ve bir harfin hazfı şeklindedir. Sonunda te nîs tâ sı olan bir ismin terhîminde ise sadece sondaki tâ nın hazfı şeklinde tek bir seçenek vardır. Türk dilinde de Arapçadaki ile aynı biçimde olmamakla birlikte terhime benzeyen kullanımlar bulmak mümkündür. Örneğin isimlerde yapılan kısaltmaları bu tarzda kullanımlar arasında sayabiliriz. Bazen iki isimden oluşan isimlerden birinin pratiklik sağlanması amacıyla düşürüldüğü görülmektedir. Ayşegül yerine Ayşe, Mehmet Ali yerine Ali nin kullanılması gibi iki isimden oluşan isimlerden birinin düşürülmesi veya konuşma dilinde Fadime için Fadik, Đbrahim için Đbo, Abdulllah için Apo, Seyfullah için Seyfo vb. kısaltmalarının yapılması terhime benzer kullanımlardır. Bunlar çoğunlukla konuşma dilinde kullanılmaktadır. Yazı dilinde de çoğu zaman çift isimlerin birisi sadece baş harfi ile (M. Ali) yazılarak kısaltılmaktadır. Dilimizde birleşik isim olan şehir isimlerinden de bazen bir ismin düşürülerek kullanıldığına şahit olmaktayız. Mesela: Şanlıurfa yerine Urfa, Kahramanmaraş yerine Maraş kullanılmaktadır. Bunların hepsi Arapçada olduğu gibi kolaylık, pratiklik sağlamak amacına yöneliktir. Đsimlerde terhimin yapılması Arapçada da dilimizde de zorunlu bir durum olmayışı, isteğe bağlı olarak yapılması bakımından benzerlik taşımaktadır. Ancak klasik Arapçada kullanılıp bugün kullanılmayışı yönüyle Türkçeden farklılık arz etmektedir Đbn Akîl, Şerhu Đbn Akîl, II, ; Đbn Mâlik, Şerhu l-kâfiye, III, Đbn Akîl, Şerhu Đbn Akîl, II, 265; Zeccâcî, Kitâbu l-cumel,

15 3. Terhîmle Đlgili Nahiv Ekollerinin Görüşleri Bilindiği gibi Kufe ve Basra nahiv ekolleri arasında nahiv çalışmalarında kullandıkları yöntemler, buna bağlı olarak ortaya çıkan nahiv görüşleri ve nahiv terimlerinin isimlendirilmesi gibi birçok konuda fikir ayrılıkları mevcuttur. Bu çerçevede Basra ve Kufe ekolünün terhîmle ilgili farklı görüşleri aşağıda belirtilen üç noktada toplanmaktadır: Muzaf olan munâdânın terhîminin, muzaf ileyhin sonunun hazfedilmesiyle olup olamayacağı konusudur 55. Basra ekolü mensuplarına göre muzâf şeklinde gelen munâdâda terhîm yapılamaz. Çünkü muzaf ileyh munâdâ değildir. Kufelilere göre ise muzaf ileyhin sonunun hazfı şeklinde terhîm etmek câizdir 56. Bu konuda Đbn Mâlik de Kufelilerle aynı görüşü paylaşmaktadır 57. Mesela Kufeliler يا ا ل عامر de olduğu gibi izafet şeklinde gelen munâdâda sonunun hazfedilmesiyle يا ا ل عام şeklinde terhîminin yapılabileceğine cevaz vermişlerdir. Çünkü muzaf ile muzafun ileyh tek bir şey mesabesindedir. Bu yüzden de mufred munâdâ gibi terhîmi câizdir. Onların delili bu hususta çok şahit bulunmasıdır. Bunlardan biri de mu allakât şairlerinden Zuheyr b. Ebî Sulmâ nın aşağıdaki beyitidir: أواصر نا والرح م ت ذ آ ر خ ذوا ح ظكم يا ا ل ع ك ر م واحفظوا Şiirde geçen ا ل ع ك ر م - -يا munâdânın sonundaki tâ hazfedilerek terhîmi yapılmıştır. Kufelilere göre bu konuda şahitlerin çokluğu durumun câiz olduğunu göstermektedir. Basralılar izâfet biçiminde gelen munâdânın terhîm şartlarını (ismin munâdâ olması, mufred, marife ve üçten fazla harfe sahip olması) taşımadığı gerekçesiyle terhîmine cevaz vermemişlerdir. Nidâ binayı etkiler ve kelimenin nidâdan önceki durumunu değiştirir Đki ekolün görüşleri ve delileri için bkz: el-enbârî, Ebu l-berakât, el-đnsâf fî Mesâ ili l-hılâf beyne n-nahviyyîn el-basriyyîn ve l-kûfiyyîn, 1993, I, ; Đbn Hişâm, Evdahu l-mesâlik, IV, 52; es-suyûtî, Hem u l- Hevâmi, II, 59. Ebû Hayyân el-endelusî, Muhammed b. Yûsuf, Tezkiratu n-nuhât, Beyrut, 1986, 708; Đbn Hişâm, Evdahu l-mesâlik, IV, 52; es-sabbân, Hâşiyatu s-sabbân, III, 175; Ebulbekâ el- Ukberî, et-tebyîn an Mezâhibi n-nahviyyîn el-basriyyîn el- Kûfiyyîn, Tahkîk: Abdurrahmân b. Suleymân el- Useymin, Beyrut, 1986, 121; ez-zebîdî, Abdullatîf b. Ebî Bekr, Đ tilâfu n-nusra fî Đhtilâfi Nuhâti l-kûfe ve l- Basra, Tahkîk: Târık el-cenâbî, Beyrut, es-suyûtî, Hem u l- Hevâmi, II,

16 Mesela nidâdan önce kelime mu rab iken mebniye dönüşür. Terhîm nidâdan dolayı değişikliğe uğrayan kelimeye has kılınmıştır. Halbuki muzaf olan isim munâdâ olduğunda nidâdan önceki durumu, bir değişikliğe uğramadan, murab olan durumunu korumaktadır. Kufelilerin istişhad ettikleri şiirle ilgili olarak Basralılar delil olamayacağı görüşünü zikretmişlerdir. Zira onlara göre bu şiirde tâ nın hazfı şiir zaruretinden dolayıdır, terhîm sebebiyle değildir. Halbuki şiir zaruretinden dolayı munâdâ olmayanın da terhîmi câizdir 58. Đkinci ihtilaflı husus; sulâsî bir ismin terhîminin câiz olup olmadığıdır 59. Basra ekolü -sonunda te nîs tâ sı bulunan isimler dışında- üç harfli bir ismin terhîmine cevaz vermemiştir. Kufe ekolünden el-kisâî (189/805) de bu konuda Basra ekolünün görüşünü benimsemiştir 60. Kufe ekolü ise üç harfli bir ismin orta harfi harekeli olduğu يا حج kelimeleri قنع رجح Mesela: takdirde terhîmini câiz görmüştür. şeklinde terhîmi yapılabilir. Onların bu husustaki gerekçesi يا ع ن isimlerde مد دي gibi asılları ي د ى ود م و şeklinde üç harfli olan benzer yapıda kelimelerin bulunmasıdır 61. Kufe ekolü ز ي د gibi ortası sakin olan bir kelimenin terhîmine ise cevaz vermemişlerdir. Çünkü böyle bir kelime terhîm yapılmak istendiğinde son harfle birlikte sondan önceki sakin harfin de hazfı gerekir. Bu durumda isim tek harfli kalır. Đsimlerde de bunun benzeri bulunmadığı için câiz değildir. Basralılar Kufelilere olan itirazlarını, yani üç harfli isimin hiçbir şekilde terhîminin câiz olmadığı görüşlerini terhîmin çok harfe sahip bir munâdâda hazf yoluyla kolaylık, hafiflik sağlaması için yapıldığı gerekçesine dayandırmışlardır. Üç harfli bir ismin ise zaten yapı itibarıyle hafif olduğu için sonunun hazfına gerek olmadığı şeklinde kendi bakış açılarını belirlemişlerdir el- Ukberî, et-tebyîn, 455; ez-zebîdî, Đ tilâfu n-nusra, 48. Daha önce zikredildiği gibi çoğunluğun görüşüne göre sonunda te nis tâ sı bulunmayan üç harfli bir ismin terhîmi yapılamaz. ez-zebîdî, Đ tilâfu n-nusra, 48. Bu konuda ekollerin görüşleriyle ilgili olarak bkz: el-enbârî, el-đnsâf, I, ; el-enbârî, Kitâbu Esrâri l- Arabiyye, ; Ebû Hayyân, Tezkiratu n-nuhât, 708; ez-zebîdî, Đ tilâfu n-nusra, 48. el- Ukberî, et-tebyîn, 457; ez-zebîdî, Đ tilâfu n-nusra,

17 Basralılar Kufelilerin delillerine karşı cevap olarak bu tür isimlerin مد) (دي dilde az olduğu ve kıyastan uzak olduğunu zikretmişlerdir 63. Üçüncü ihtilaflı nokta; ق م ط ر سبط ر gibi üçüncü harfi sakin olan rubâ î bir ismin terhîminin nasıl yapılacağıdır 64. Basra ekolüne göre böyle bir ismin terhîmi sadece sondaki harfin hazfıyla يا ق م ط يا س ب ط şeklinde gerçekleşmektedir. Kûfe ekolü ise son iki harfinin hazfedilmesiyle biçiminde terhîminin yapılacağı görüşündedir 65. يا س ب يا ق م Basra ekolü terhîmden sonra ismin geri kalan kısmının terhîmden önceki harekesini damme, fetha veya kesre şeklinde korumasında görüş birliği içinde olduklarını vurgulamışlardır. Bu يا kelimeleri terhîm yapıldığında ب ر ث ن ج ع ف ر مال ك durumda nasıl ki gibi bir س ب ط ر şeklinde kendi harekesiyle kalıyorsa ب ر ث يا ج ع ف يا مال isim de يا س ب ط şeklinde sükununu korumalıdır 66. Kufeliler ise يا س بط يا ق مط şeklinde sadece son harf hazfedildiğinde bazı harflere veya mebnî isimlere benzeyebileceği, mu rab isimlerde buna benzer yapıların bulunmadığı endişelerinden hareket ederek kendilerine bir destek noktası bulmaya çalışmışlardır 67. Basralılar ise Kufelilerin harflere veya mebni isimlere benzeyebileceği endişelerini yersiz bulmuşlar ve şu şekilde açıklama getirmişlerdir: Bu görüş yanlıştır. Bu muteber bir gerekçe olsaydı, terhîm yapıldıktan sonra sonu meksur olarak kalan ismin terhiminde mutekellim yâ sına muzâf olan bir kelimeye benzemesini - karışmasını- önlemek için meksur harfini de hazfetmek gerekirdi. Halbuki bu görüşte olan kimse yoktur. Bu da Kufelilerin sundukları görüşün yanlışlığını göstermektedir Đki ekolün delilleriyle ilgili olarak bkz: el-enbârî, el-đnsâf, I, ; el-enbârî, Kitâbu Esrâri l- Arabiyye, Bu konuda ekollerin görüşleriyle ilgili olarak bkz: el-enbârî, el-đnsâf, I, ; Ebû Hayyân, Tezkiratu n-nuhât, 708; ez-zebîdî, Đ tilâfu n-nusra, el-enbârî, el-đnsâf, I, 361; el- Ukberî, et-tebyîn, 458; el-kuraşî, el-đrşâd ilâ Đlmi l-đ râb, 293. ez-zebîdî, Đ tilâfu n-nusra, 49. el- Ukberî, et-tebyîn, 459. Bu konuda ekollerin görüşleriyle ilgili olarak bkz: el-enbârî, el-đnsâf, I, ; ez-zebîdî, Đ tilâfu n-nusra,

18 Sonuç olarak munâdânın sonunun hazfedilmesine bütün dilciler ittifakla onay vermişlerdir. Ancak terhîmin şartları hususunda Basra ve Kûfe ekolleri arasındaki fikir ayrılıkları bulunmaktadır. Đzâfet şeklinde gelen munâdânın hazfedilip edilemeyeceği, üç harfli (sulâsî) bir munâdânın terhîminin caiz olup olmadığı, üçüncü harfi sâkin olan dört harfli bir ismin terhîminde kaç harfin hazfedileceği tartışmalı konulardır. Bu ayrılıklar iki ekolün nahiv çalışmalarında kullandıkları yöntem farklılıkları ile ilgilidir. Basra ekolünün görüşlerinin sonra gelen dilciler tarafından da daha fazla tercih edilerek çoğunluğun görüşünü oluşturduğunu, Kufelilerin görüşlerinin ise diğeri kadar benimsenmediğini söyleyebiliriz. Ayrıca Türk dilinde de isimlerde terhime benzeyen kullanımlar bulunmaktadır. 126

Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN

Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN ب ت ا ELİF BE Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN KİTAPTAN SEÇİLMİŞ ÖRNEK SAYFALAR ELİF BE Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN 1 بسم هللا الرحمن الرحيم İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER...1 ÖNSÖZ...2 Harfler.3 Üstün...5 Esre..6

Detaylı

Ebu l-hasan Muhammed b. Abdillah el-varrâk, İlelü n-nahv, thk. Mahmud Muhammed Mahmud Nassâr, Beyrut: Dâru l- Kutubi l-ilmiyye, 2002.

Ebu l-hasan Muhammed b. Abdillah el-varrâk, İlelü n-nahv, thk. Mahmud Muhammed Mahmud Nassâr, Beyrut: Dâru l- Kutubi l-ilmiyye, 2002. Iğdır Üniversitesi / Iğdır University İlahiyat / Journal of Divinity Faculty Sayı / No: 2, Ekim / October 2013: 225-232 KİTAP TANITIMI / BOOK REVIEW Ebu l-hasan Muhammed b. Abdillah el-varrâk, İlelü n-nahv,

Detaylı

tyayin.com fb.com/tkitap

tyayin.com fb.com/tkitap 2. Dönem konu 7 İşaret isimleri tyayin.com fb.com/tkitap Yakın İçin Kullanılan İşâret İsimleri Cemi(Çoğul) Müsenna(İkil) Müfred(Tekil) ه ذ ا ه ذ ه ه ذ ان - ه ا ت ن - ه ذ ي ن ه ات ي ه ؤال ء هؤ ال ء Bunlar

Detaylı

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK Yâsîn Suresi 13-27 Ayetlerinin Tilaveti Ve Tecvid Tahvilleri Ünite 6 İlahiyat Lisans Tamamlama Programı KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK 1 Ünite 6 YÂSÎN SURESİ 13-27 AYETLERİ TİLAVET VE

Detaylı

İsmi Muzâf. 2.Muzaf, Muzafun ileyh kelimeleri umumilik ve hususilik konusunda eşit olmamalıdır.

İsmi Muzâf. 2.Muzaf, Muzafun ileyh kelimeleri umumilik ve hususilik konusunda eşit olmamalıdır. İsmi Muzâf Allahu Subhanehu ve Teala ya ibadet etmek hayırdır. خ ي ر ت ع ال ى الل ه ع ب اد ة İsmi muzaf, kendisnden sonra gelen ve muzafun ileyh diye isimlendirilen kelimeyi cer eder. Cer ameli yapması

Detaylı

İsmi Tafdil. Alimde olan hilimden (yumuşaklıktan) daha güzel bir hilm hiçbir kimsede olmamıştır. Bu misalde ل الك ح lafzı, ismi tafdil olan

İsmi Tafdil. Alimde olan hilimden (yumuşaklıktan) daha güzel bir hilm hiçbir kimsede olmamıştır. Bu misalde ل الك ح lafzı, ismi tafdil olan İsmi Tafdil Alimde olan hilimden (yumuşaklıktan) daha güzel bir hilm hiçbir kimsede olmamıştır. Ben hiçbir adam görmedim ki, onun gözünde olan kuhlin güzelliği, Zeydin gözünde olan kuhlin güzelliği gibi

Detaylı

5. Ünite 1, sayfa 17, son satır

5. Ünite 1, sayfa 17, son satır EYLÜL 2014 VE ÖNCESİ TARİH BASKILI ARAPÇA IV DERS KİTABINA İLİŞKİN CETVELİ Değiştirilen kelimeler yuvarlak içinde gösterilmiştir. 1. Ünite 1, sayfa 5, son satır 4. ت ض ع أ ن ث ى الا خ ط ب وط تم وت ج وع

Detaylı

İsimleri okumaya başlarken- و ب س ي د ن ا - eklenmesi ve sonunda ع ن ه ر ض ي okunması en doğrusu.

İsimleri okumaya başlarken- و ب س ي د ن ا - eklenmesi ve sonunda ع ن ه ر ض ي okunması en doğrusu. س ي د ن ا و ن ب ي ن ا م ح م د صلى تعالى عليه و سل م İsimleri okumaya başlarken- و ب س ي د ن ا - eklenmesi ve sonunda ع ن ه ر ض ي okunması en doğrusu. 1 ا ب ى ب ك ر ب ن الص د يق 30 ث اب ت ب ن ا ق ر م 2

Detaylı

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK Bakara Suresi 285-286 Ayetlerinin Tilaveti Ve Tecvid Tahvilleri Ünite 4 İlahiyat Lisans Tamamlama Programı KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK 1 Ünite 4 BAKARA SURESİ 285-286 AYETLERİ TİLAVET

Detaylı

KUR AN HARFLERİNİN MAHREÇLERİ (ÇIKIŞ YERLERİ)

KUR AN HARFLERİNİN MAHREÇLERİ (ÇIKIŞ YERLERİ) KUR AN HARFLERİNİN MAHREÇLERİ (ÇIKIŞ YERLERİ) ب ت خ ح ج ث Dil ucu ile üst uçlarından ا ذ ر ز Boğazın ağza en yakın olan kısmından Dil ucu ile üst diplerinden Peltektir. Boğazın orta kısmından Dudaklar

Detaylı

ARAPÇADA İSİMLER. Sonu ref ile biten sözcüğe ref edilmiş anlamında merfû adı verilir. Ref alametleri:

ARAPÇADA İSİMLER. Sonu ref ile biten sözcüğe ref edilmiş anlamında merfû adı verilir. Ref alametleri: ARAPÇADA İSİMLER Arapçada isimleri kimi zaman bir cümlenin öznesi ya da nesnesi olarak, kimi zaman bir tamlama içinde görmemiz mümkündür. Arapçada isimler cümle içinde harekelerine göre farklı isimler

Detaylı

ARAPÇA-III KISA ÖZET KOLAYAOF

ARAPÇA-III KISA ÖZET KOLAYAOF DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. ARAPÇA-III KISA ÖZET KOLAYAOF 2 Kolayaof.com

Detaylı

HURUF-İ MUKATTAA MUKATTA HARFLERİNİN TECVİT TAHLİLLERİ

HURUF-İ MUKATTAA MUKATTA HARFLERİNİN TECVİT TAHLİLLERİ 81 HURUF-İ MUKATTAA HURUF-İ MUKATTAA: Kuran ı kerimde bulunan 114 sûrenin 29 tanesi huruf i mukatta diye tabir edilen harflerle başlar. MUKATTAA kelimesi arapça bir isimdir. KAT EDİLMİŞ, KESİLMİŞ, KESİK,

Detaylı

Fatiha süresi-dil Yönünden İnceleme

Fatiha süresi-dil Yönünden İnceleme م م ب Fatiha süresi-dil Yönünden İnceleme Video olarak bak Önemli not :Bu yazı, şaz kıraatler içerir.bu yüzden kendi bildiğiniz şekilde Kur an ı okumaya devam ediniz. ا رل س م ب ا رل ح بي م ب س بي ه للا

Detaylı

ARAPÇA DA FİİLLERİNİN YERİNE MANSUB OLARAK KULLANILAN MASTARLAR

ARAPÇA DA FİİLLERİNİN YERİNE MANSUB OLARAK KULLANILAN MASTARLAR ARAPÇA DA FİİLLERİNİN YERİNE MANSUB OLARAK KULLANILAN MASTARLAR Selahattin YILMAZ * Anahtar Kelimeler:Mastar, mefulü mutlak, tekit ÖZET Arapça da fillerinin yerine kullanılan mastarlar önemli bir yer tutar.

Detaylı

أتي E-t-y. Gelmek, ulaşmak, varmak, yapmak, etmek, işlemek

أتي E-t-y. Gelmek, ulaşmak, varmak, yapmak, etmek, işlemek أتي E-t-y Bu kökten türeyen kelimeler Kuran da 549 kez kullanılmıştır. Kelime Ayet No Anlamı Açıklama 2/23, 2/25, (etâ) أ ت ى 2/38, 2/85, 2/106, 2/109, 2/118, 2/145, 2/148, 2/189 (2defa), 2/210, 2/214,

Detaylı

audio emsile dersleri

audio emsile dersleri audio emsile dersleri http://www.halisiyye.com/sarf_nahiv_dersleri/sarf_nahiv_dersleri.htm http://www.halisiyye.com/sarf_nahiv_dersleri/sarf_nahiv_dersleri.htm http://www.halisiyye.com/sarf_nahiv_dersleri/sarf_nahiv_dersleri.htm

Detaylı

marife dini araştırmalar dergisi Turkish Journal of Religious Studies yıl / year: 12 sayı / issue: 1 bahar / spring 2012

marife dini araştırmalar dergisi Turkish Journal of Religious Studies yıl / year: 12 sayı / issue: 1 bahar / spring 2012 marife dini araştırmalar dergisi Turkish Journal of Religious Studies yıl / year: 12 sayı / issue: 1 bahar / spring 2012 Harflerin İsimleri, Yapıları ve Özellikleri * İbn Manzûr Muhammed b. Mükerrem b.

Detaylı

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

Kolay Yolla Kur an ı Anlama بسم هللا الرحمن الرحيم Kolay Yolla Kur an ı Anlama Ders 18 #kuranianlama Bu derste Kur an: Dua ال : bilgisi Dil ق ق ام Eğitim ipucu: Başarının temeli Bu derste 7 yeni kelimeyle Kur'an da 2466 defa tekrar

Detaylı

şeyh Muhammed Salih el-muneccid

şeyh Muhammed Salih el-muneccid ALLAH TEÂLÂ'NIN İSİMLERİ DOKSAN DOKUZ İLE SINIRLI DEĞİLDİR أسماء االله عاىل غ صورة ف سعة و سع ا س م ا ] ريك - Turkish [ Türkçe - şeyh Muhammed Salih el-muneccid الشيخ مد صالح املنجد Terceme: IslamQa koordinasyon:

Detaylı

Ders 1-5 Tekrar. Rab, efendi. Alem, dünya ه ذا

Ders 1-5 Tekrar. Rab, efendi. Alem, dünya ه ذا Ders 1-5 Tekrar Kelime: Đsim, fiil, harf. Đsim: Varlıkları gösteren kelimelerdir. Sıfatlar dilbilgisi bakımından isim sayılır. Đsimler şahıslara göre çekilirler. Ben Bu Zeyd Darbe, vuruş Temiz, güzel Rab,

Detaylı

AVÂMİL RİSÂLESİ. İMÂM BİRGİVÎ Takıyyüddin Mehmed b. Pîr Ali el-birgivî (929/ /1573)

AVÂMİL RİSÂLESİ. İMÂM BİRGİVÎ Takıyyüddin Mehmed b. Pîr Ali el-birgivî (929/ /1573) AVÂMİL RİSÂLESİ ر سا ل ة ال ع وا م ل İMÂM BİRGİVÎ Takıyyüddin Mehmed b. Pîr Ali el-birgivî (929/1523-981/1573) Çeviren: MUSA ALAK İstanbul Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Arap Dili ve Belâğatı Okutmanı

Detaylı

رويدا تراك. Ma nel Fiil. 1-İsim Fiiller. Günah işleyen Allahu Subhanehu ve Tela dan uzak oldu. Günahı terk et! Dünyada rahatlık hasıl olmadı.

رويدا تراك. Ma nel Fiil. 1-İsim Fiiller. Günah işleyen Allahu Subhanehu ve Tela dan uzak oldu. Günahı terk et! Dünyada rahatlık hasıl olmadı. Ma nel Fiil Günah işleyen Allahu Subhanehu ve Tela dan uzak oldu Günahı terk et! Dünyada rahatlık hasıl olmadı. Alimin ahlakının Muhammedî olması gerekir. 1-İsim Fiiller ه ي ه ات (ا ى ت ر اك م ن ا لم ذن

Detaylı

Avamil ve İzhar Kitaplarının konusu üç şeydir.

Avamil ve İzhar Kitaplarının konusu üç şeydir. Avamil ve İzhar Kitaplarının konusu üç şeydir. 1-amil 2-Mamul 3-İrab Bu konular gerektiği gibi bilinirse, Arapça bir cümle, konuşan kişi tarafından doğru olarak kurulabilir, dinleyen kişi tarafından doğru

Detaylı

Med Yapmanın Hükümleri

Med Yapmanın Hükümleri 33 Med Yapmanın Hükümleri S. Med nedir? C. Med harflerinden herhangi biriyle sesi uzatmaktır. S. Med harfleri nelerdir? ( ا و ي ) : şunlardır C. Med harfleri a. ا : Kendinden önceki harf üstün harekesi

Detaylı

Harflerin Mahreçleri

Harflerin Mahreçleri 12 Harflerin Mahreçleri S. Mahreç (çıkış yeri) nedir? C. Bir harfi seslendirirken harfin sesinin çıktığı yerdir. Mahreçler vasıtasıyla harfler birbirinden ayırt edilir. S. Harfin mahreci nasıl bilinir?

Detaylı

ی س ر و لا ت ع س ر ر ب ت م م ب ال خ ی ر

ی س ر و لا ت ع س ر ر ب ت م م ب ال خ ی ر ر ب ی س ر و لا ت ع س ر ر ب ت م م ب ال خ ی ر Yâ Rabbi! Kolaylaştır, zorlaştırma. Hayırla sonuçlardır. KUR ÂN HARFLERİNİN ÇIKIŞ YERLERİ ض Dilin yan tarafını sağ veya sol üst yan dişlere vurarak çıkarılır.

Detaylı

Değerli Kardeşim, Kur an ve Sünnet İslam dininin iki temel kaynağıdır. Rabbimiz in buyruklarını ve Efendimiz (s.a.v.) in mübarek sünnetini bilmek tüm

Değerli Kardeşim, Kur an ve Sünnet İslam dininin iki temel kaynağıdır. Rabbimiz in buyruklarını ve Efendimiz (s.a.v.) in mübarek sünnetini bilmek tüm 11 1 Değerli Kardeşim, Kur an ve Sünnet İslam dininin iki temel kaynağıdır. Rabbimiz in buyruklarını ve Efendimiz (s.a.v.) in mübarek sünnetini bilmek tüm Müslümanların, bilhassa idareci konumundakilerin

Detaylı

İSİMLER VE EL TAKISI

İSİMLER VE EL TAKISI İSİMLER VE EL TAKISI Bu ilk dersimizde günlük hayatımızda kullandığımız isimleri öğreneceğiz. Bu isimleri ezberlememiz gerekmekte ancak kendimizi çokta fazla zorlamamıza gerek yok çünkü ilerleyen derslerimizde

Detaylı

HADİS II DERSİ EZBER HADİSLER

HADİS II DERSİ EZBER HADİSLER HADİS II DERSİ EZBER HADİSLER م ن ق ال ح ني ي س م ع ال م ؤ ذ ن و أ ن أ ش ه د أ ن ل إ ل ه إ ا ل ا ا لل و ح د ه ل ش ر يك ل ه و أ ان م امد ا ب د د ه و س و ل ه 1 س ض يت ب ا لل س ا ب و ب ح امد س و ل و ب ل و

Detaylı

Tuvâlet ihtiyacını giderirken önünü veya arkasını kıbleye dönmenin hükmü nedir?

Tuvâlet ihtiyacını giderirken önünü veya arkasını kıbleye dönmenin hükmü nedir? Tuvâlet ihtiyacını giderirken önünü veya arkasını kıbleye dönmenin hükmü nedir? ما حكم ستقبا لقبلة ستدبا ها حا قضا حلاجة ] تريك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn Terceme : Muhammed Şahin Tetkik

Detaylı

Borçlunun sadaka vermesinin hükmü

Borçlunun sadaka vermesinin hükmü Borçlunun sadaka vermesinin hükmü ] رك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn 3Terceme3T 3T: 3TMuhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2013-1434 ح م صدقة املدن» اللغة الرت ة «بن صالح العثم مد رمجة:

Detaylı

Altı aylık iken anne karnından düşen ceninin cenaze namazını kılmanın hükmü

Altı aylık iken anne karnından düşen ceninin cenaze namazını kılmanın hükmü Altı aylık iken anne karnından düşen ceninin cenaze namazını kılmanın hükmü ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2013-1434 الصلاة ىلع السقط

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS MESLEKİ Y.DİL DKB

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS MESLEKİ Y.DİL DKB DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS MESLEKİ Y.DİL DKB265 3 2+0 2 3 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Yüz Yüze / Seçmeli Dersin Koordinatörü

Detaylı

Her elini uzatana (isteyene) zekât verilir mi?

Her elini uzatana (isteyene) zekât verilir mi? Her elini uzatana (isteyene) zekât verilir mi? ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2013-1434 هل لك من مد يده ستحق الز ة» اللغة الرت ية «بن

Detaylı

40 HADİS YARIŞMASI DİKKAT 47'DEN 55'E KADAR Kİ HADİSLERİN ARAPÇA METİNLERİ DÜZELTİLMİŞTİR. SINIFI 5-6,7-8 1-) 9-10,11-12 SINIFI 5-6,7-8 2-) 9-10

40 HADİS YARIŞMASI DİKKAT 47'DEN 55'E KADAR Kİ HADİSLERİN ARAPÇA METİNLERİ DÜZELTİLMİŞTİR. SINIFI 5-6,7-8 1-) 9-10,11-12 SINIFI 5-6,7-8 2-) 9-10 DİKKAT 47'DEN 55'E KADAR Kİ HADİSLERİN ARAPÇA METİNLERİ DÜZELTİLMİŞTİR. 5-6, 1-), 5-6, 2-) 5-6 3-) 40 HADİS YARIŞMASI 5-6, 4-) 5-6, 5-) 5-6, 6-) 5-6, 7-) 5-6, 8-) 5-6, 9-) 5-6, 10-) 5-6, 11-) 5-6, 12-)

Detaylı

Süleyman Demirel Üniversitesi Đlahiyat Fakültesi Dergisi Yıl: 2009/1, Sayı: 22 Review of the Faculty of Divinity, University of Süleyman Demirel ÖZET

Süleyman Demirel Üniversitesi Đlahiyat Fakültesi Dergisi Yıl: 2009/1, Sayı: 22 Review of the Faculty of Divinity, University of Süleyman Demirel ÖZET Süleyman Demirel Üniversitesi Đlahiyat Fakültesi Dergisi Yıl: 2009/1, Sayı: 22 Review of the Faculty of Divinity, University of Süleyman Demirel Year:2009/1, Number:22 BĐR TENKĐDĐN TENKĐDĐ ÖZET Nevin KARABELA

Detaylı

Onlardan bazıları. İhtilaf ettiler. Diri-yaşayan. Yüce. Sen görüyorsun ت ر dostlar. ..e uğradı

Onlardan bazıları. İhtilaf ettiler. Diri-yaşayan. Yüce. Sen görüyorsun ت ر dostlar. ..e uğradı Onlardan bazıları م ن ه م Peygamberler ر س ل ك ل م Konuştu د ر ج ات Dereceler آ ت ي ن ا Verdik أ ي د ن ا Destekledik İhtilaf ettiler اخ ت ل ف وا Diledi ش اء م ن ه م Onlardan bazıları ي ر يد İstiyor أ ن

Detaylı

Kur an ın, şerî meseleleri ders verirken aynı anda tevhid dersi vermesi hakkında izahta bulunabilir misiniz?

Kur an ın, şerî meseleleri ders verirken aynı anda tevhid dersi vermesi hakkında izahta bulunabilir misiniz? Sorularlarisale.com Kur an ın, şerî meseleleri ders verirken aynı anda tevhid dersi vermesi hakkında izahta bulunabilir misiniz? "Şeriat" denildiğinde, daha çok dinin ahkâm kısmı anlaşılır. Kur'an-ı Kerîm,

Detaylı

TECVİD BİLGİSİ. Anadolu İmam-Hatip Lisesi ADNAN HOYLADI

TECVİD BİLGİSİ. Anadolu İmam-Hatip Lisesi ADNAN HOYLADI TECVİD BİLGİSİ Anadolu İmam-Hatip Lisesi 2015 ADNAN HOYLADI Bu kitapçık Anadolu İmam-Hatip Lisesi 9 ve 10. Sınıf Kur an-ı Kerim dersi kitabından alınmıştır. TECVİD BİLGİSİ Anadolu İmam-Hatip Lisesi 2015

Detaylı

ARAP GRAMERİNDE GAYR-I MUNSARIF KELİMELERİN CÜMLE İÇİNDE FARKLI KULLANIMLARI

ARAP GRAMERİNDE GAYR-I MUNSARIF KELİMELERİN CÜMLE İÇİNDE FARKLI KULLANIMLARI ARAP GRAMERİNDE GAYR-I MUNSARIF KELİMELERİN CÜMLE İÇİNDE FARKLI KULLANIMLARI ALADDİN GÜLTEKİN * Different Use of Ghair Munsarif (diptote) Words in a Sentence in Arabic Grammar Abstract: Every language

Detaylı

Öğretim İlke ve Yöntemleri 1

Öğretim İlke ve Yöntemleri 1 Öğretim İlke ve Yöntemleri 1 Dr. Öğr. Ü. M. İsmail BAĞDATLI mismailbagdatli@yahoo.com EĞİTİM Bireyin kendi iradesi ile belirli bir program dahilinde davranış kazandırma, davranış geliştirme, davranış değiştirme

Detaylı

İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ Çukurova University Journal of Faculty of Divinity Cilt 9 Sayı 1 Ocak-Haziran 2009 Kıraatçılar ve Nahivciler e Göre Sakin Nûnun ve Tenvînin Hükümleri Dr.

Detaylı

The Position of Ibn Hişam el-ensari Who is From The Muvelledin Poet And His Situation in Revealing Witness

The Position of Ibn Hişam el-ensari Who is From The Muvelledin Poet And His Situation in Revealing Witness İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ 21:2 (2016), SS.1-15. İBN HİŞÂM EL-ENSÂRÎ NİN MUVELLEDÛN ŞAİRLERİNDEN ŞAHİT GETİRMEDEKİ KONUMU (ŞERHU KATRİ N-NEDÂ VE ŞERHU ŞUZÛRİ Z-ZEHEB ÖZELİNDE) Muzaffer ÖZLİ * İrfan KAYA

Detaylı

Başörtüsünün üzerini mesh etmede aranan şartlar. Muhammed Salih el-muneccid

Başörtüsünün üzerini mesh etmede aranan şartlar. Muhammed Salih el-muneccid Başörtüsünün üzerini mesh etmede aranan şartlar ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme: Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 202-433 هل شتط ف ملسح ع خلمار للمرأة شرتط للمسح ىلع» اللغة

Detaylı

REHBERLİK VE İLETİŞİM 1

REHBERLİK VE İLETİŞİM 1 REHBERLİK VE İLETİŞİM 1 Yrd. Doç Dr. M. İsmail Bağdatlı mismailbagdatli@yahoo.com HİDAYET Hidâyet kelimesi türevleriyle birlikte 316 âyet- i kerimede yer almaktadır. Arap dilinde "hedâ" kökünden gelir.

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS ARAPÇA I DKB

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS ARAPÇA I DKB DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS ARAPÇA I DKB 03 +2 2 4 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Lisans Yüz Yüze / Zorunlu Dersin Koordinatörü Dersi

Detaylı

MERYEM SURESİNDEKİ MUKATTAA HARFLERİ كهيعص

MERYEM SURESİNDEKİ MUKATTAA HARFLERİ كهيعص MERYEM SURESİNDEKİ MUKATTAA HARFLERİ كهيعص Ünlü İslam bilgini Taberi, tefsirinde, mukattaa harfleri ile ilgili, Abdullah b. Abbas, Said b. Cübeyr ve Abdullah b. Mesud dan şu görüşü nakletmiştir: Her bir

Detaylı

Bayram hutbesi nasıl okunur? - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

Bayram hutbesi nasıl okunur? - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi Allâhu Ekber Allâhu Ekber Allâhu Ekber Allâhu Ekber Lâ ilâhe illallâhü vallâhü Ekber. Allâhu Ekber ve lillâhil'hamd, Allâhu Ekberu kebiiraa velhamdülillahi kesiiraa ve sübhaanallaahi bükratev ve esıila

Detaylı

Okul Öncesi İçin DUÂLAR SÛRELER. Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN

Okul Öncesi İçin DUÂLAR SÛRELER. Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN Okul Öncesi İçin DUÂLAR ve SÛRELER Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN KİTAPTAN SEÇİLMİŞ ÖRNEK SAYFALAR Okul Öncesi İçin DUÂLAR ve SÛRELER Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN OKUL ÖNCESİ İÇİN DUALAR VE SURELER 3 Melek

Detaylı

DUALAR DUANIN ÖNEMİ Dua

DUALAR DUANIN ÖNEMİ Dua DUANIN ÖNEMİ Dua, insanda doğuştan var olan bir duygudur. Bu sebeple bütün dinlerde dua mevcuttur. Üstün bir varlığa inanan her insan, hayatının herhangi bir anında dua ihtiyacını hisseder. Çünkü her insan,

Detaylı

Yarışıyorlarkoşuyorlar

Yarışıyorlarkoşuyorlar ت ن ال وا Ulaşıyor-içine alıyor و ض ع Konuldu ب ب ك ة Mekke ت ص د ون Engelliyorsun ت ب غ ون İstiyorsunuz ع و ج ا Eğrilik ت ط يع وا İtaat ediyorsunuz ي ع ت ص م Sıkıca tutuyor ت ق ات Sakınmak و اع ت ص م

Detaylı

KUR AN-I KERİM TECVİT DERSLERİ

KUR AN-I KERİM TECVİT DERSLERİ 1 KUR AN-I KERİM TECVİT DERSLERİ HARF-İ MEDD HARF-İ MED = (UZATMA HARFİ ) Bazı şartlarla kendisinden önceki harfi harekesi doğrultusunda uzatan harflere denir. Bunlar üç adettir. Elif ( ا ) Vav و) ) Yâ

Detaylı

İmam Tirmizi nin. Sıfatlar Hususundaki Mezhebi

İmam Tirmizi nin. Sıfatlar Hususundaki Mezhebi İmam Tirmizi nin Sıfatlar Hususundaki Mezhebi İmam Ebu İsa Muhammed İbni İsa Tirmizi (209H-274H) Cami'u Sünen Tirmizi www.almuwahhid.com 1 بسم هللا الرحمن الرحيم İmam Tirmizi de kendi dönemindeki hadis

Detaylı

şeyh Muhammed Salih el-muneccid

şeyh Muhammed Salih el-muneccid Abdest Alırken Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellemin Allah Katındaki Makamı ile Dua Etmek لاعء أثناء الوضوء ب ا ه ليب ص االله عليه وسلم ] ريك - Turkish [ Türkçe - şeyh Muhammed Salih el-muneccid الشيخ

Detaylı

الصيام برؤية واحدة اسم املؤلف حممد بن صالح العثيمني

الصيام برؤية واحدة اسم املؤلف حممد بن صالح العثيمني 1436 HİLALİN BİR YERDE GÖRÜLMESİYLE ORUCA BAŞLAMAK الصيام برؤية واحدة باللغة الرتكية Muhammed b. Salih el-useymîn اسم املؤلف حممد بن صالح العثيمني Çeviren Muhammed Şahin ترمجة حممد شاهني Gözden Geçiren

Detaylı

Anadolu İmam-Hatip Lisesi 9. Sınıf. Arapça Dilbilgisi

Anadolu İmam-Hatip Lisesi 9. Sınıf. Arapça Dilbilgisi Anadolu İmam-Hatip Lisesi 9. Sınıf Arapça Dilbilgisi Adnan HOYLADI 2015 Örnekli Anadolu İmam-Hatip Lisesi 9. Sınıf Arapça Dilbilgisi Adnan Hoyladı Adnan Hoyladı 1979 da Devrek-Zonguldak ta doğdu. 1996

Detaylı

Question. Neden Hz İsa Ruhullah (Allah ın ruhu) olarak adlandırılmıştır? Yüce Allah ın kendi ruhundan. Peygamberi Âdem e üflemesinin manası nedir?

Question. Neden Hz İsa Ruhullah (Allah ın ruhu) olarak adlandırılmıştır? Yüce Allah ın kendi ruhundan. Peygamberi Âdem e üflemesinin manası nedir? Question Neden Hz İsa Ruhullah (Allah ın ruhu) olarak adlandırılmıştır? Yüce Allah ın kendi ruhundan Peygamberi Âdem e üflemesinin manası nedir? Answer: Bazı özellikler değişik ve birçok şey ve bireylerde

Detaylı

Gizlemek. أ Helak etmek, yok etmek أ. Affetmek. Açıklamak. ا ر اد Sahip olmak, malik olmak. Đstemek,irade etmek. Seçme Metnler 25

Gizlemek. أ Helak etmek, yok etmek أ. Affetmek. Açıklamak. ا ر اد Sahip olmak, malik olmak. Đstemek,irade etmek. Seçme Metnler 25 136. Ey iman edenler, Allah'a, elçisine, elçisine indirdiği kitaba ve bundan önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, elçilerini ve ahiret gününü inkar ederse, uzak bir sapıklıkla

Detaylı

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

Kolay Yolla Kur an ı Anlama بسم هللا الرحمن الرحيم Kolay Yolla Kur an ı Anlama Ders 15 #kuranianlama Bu derste Kur an: Övme, Rukü, secde غ ف ر & ص ب ر ظ ل م ض ر ب : bilgisi Dil Eğitim ipucu: Alışkanlık haline getirme ve davranışlara

Detaylı

AYETLERLE MÜBTEDA -HABER

AYETLERLE MÜBTEDA -HABER AYETLERLE MÜBTEDA -HABER www.youtube.com/user/sanalmedrese Mübteda ve haber her ikisi de merfudur.bu merfuluk lafzan,mahallen veya takdiren olabilir. Durum Ayet Mübteda Ayet no Mahallen م ا م ع ا م ا م

Detaylı

SELÂMIN ŞEKLİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

SELÂMIN ŞEKLİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin SELÂMIN ŞEKLİ ] تريك Turkish [ Türkçe Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 20-432 صفة لسلا لسلا» باللغة لرت ية «شد بن حسني لعبد لكريم ترمجة: حممد مسلم شاهني مر

Detaylı

OKU TEFEKKÜR ET TEFEKKÜR ET OKU

OKU TEFEKKÜR ET TEFEKKÜR ET OKU OKU TEFEKKÜR ET TEFEKKÜR ET OKU OTTO 221 MAK GRUP MEDYA PRO. REK. YAY. A.Ş. KAVRAM HARİTALARI / ARAP DİLİ 01 ARAP DİLİNİN 100'ü M. Mücahit Asutay ARAP DİLİNİN Editör: Bülent Akot Son Okuma: Mehmet Aknar

Detaylı

REFERANS AYET: HİCR 87

REFERANS AYET: HİCR 87 REFERANS AYET: HİCR 87 Hicr Suresi nin 87 nci ayeti Tekrarlanan İkilinin verildiğini ve verilen iki sayıdan birinin 7 olduğunu bildiren tek ayettir. Ayrıca bu ayet peygambere indirilen vahyin hem sayısal

Detaylı

MAKSUD MÜZAKERESİ. Musannıf Hazretleri Fiillerin taksimatını Bina kitabındakinden biraz farlılıkla (adet bakımından) 30 bâb olarak beyan eder.

MAKSUD MÜZAKERESİ. Musannıf Hazretleri Fiillerin taksimatını Bina kitabındakinden biraz farlılıkla (adet bakımından) 30 bâb olarak beyan eder. MAKSUD MÜZAKERESİ... ن م س ن م ح ر م س... Maksut un musannıfı İmam-ı Azam Ebû Hanife Hazretleridir. Hicrî 80 de Kûfe de doğmuş ve Hicrî 150 de de Bağdat ta vefat etmiştir. Musannıf Hazretleri; Arabî ilimlerin,

Detaylı

Kabirleri ziyaret etmenin, Fatiha sûresi okumanın ve kadınların kabirleri ziyaret etmelerinin hükmü

Kabirleri ziyaret etmenin, Fatiha sûresi okumanın ve kadınların kabirleri ziyaret etmelerinin hükmü Kabirleri ziyaret etmenin, Fatiha sûresi okumanın ve kadınların kabirleri ziyaret etmelerinin hükmü ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

Detaylı

ON EMİR الوصايا لعرش

ON EMİR الوصايا لعرش ON EMİR الوصايا لعرش ] ريك - Turkish [ Türkçe - şeyh Muhammed Salih el-muneccid الشيخ د صالح الجد Terceme: IslamQa koordinasyon: Sitesi Islamhouse رجة: وقع الا سلا سو ال وجواب تسيق: وقع IslamHouse.com

Detaylı

{socialsharing} KENDİ KENDİME OSMANLICA ÖĞRENİYORUM OSMANLICA DERSLERİ-I. Osmanlıca alfabesi: كعك Osmanlıca Harfler ب ب ب ب

{socialsharing} KENDİ KENDİME OSMANLICA ÖĞRENİYORUM OSMANLICA DERSLERİ-I. Osmanlıca alfabesi: كعك Osmanlıca Harfler ب ب ب ب {socialsharing} KENDİ KENDİME OSMANLICA ÖĞRENİYORUM OSMANLICA DERSLERİ-I Osmanlıca alfabesi: كعك Osmanlıca Harfler Korunmuş Bitiş Orta Başlangıç Adı ا ا hemze ء ب ب ب ب 1 / 14 پ پ پ پ ت ت ت ت ث ث ث ث ج

Detaylı

Abdestte başı mesh etmenin şekli

Abdestte başı mesh etmenin şekli Abdestte başı mesh etmenin şekli ] ريك Turkish [ Türkçe Bir Grup Âlim Terceme: Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2012-1433 كيفية مس الرأس» اللغة الرت ية «يف الوضوء جاعة من العلماء رمجة: مد شاه مراجعة:

Detaylı

BİRKAÇ AYETİN TEFSİRİ

BİRKAÇ AYETİN TEFSİRİ 1 BİRKAÇ AYETİN TEFSİRİ ب س م الل ه الر ح م ن الر ح يم ك ت اب ت ف س ير ال ق ر آن KUR AN TEFSİRİ { الر ح م ن الر ح يم } اس م ان م ن الر ح م ة الر ح يم و الر اح م ب م ع ن ى و اح د ك ال ع ل يم و ال ع ال م

Detaylı

Murat eğitim kurumları. Arapça 4 konu 2. İsim ve fiil cümlelerinde olumsuzluk (nefy)

Murat eğitim kurumları. Arapça 4 konu 2. İsim ve fiil cümlelerinde olumsuzluk (nefy) Murat eğitim kurumları Arapça 4 konu 2 İsim ve fiil cümlelerinde olumsuzluk (nefy) İlk önce iyi haber bu konu kolay. Bilmemiz gereken birkaç harfimiz bir de fiilimiz var. Harfler: ال, ل ن, ل م ve.لم ا

Detaylı

İBN SİNA NIN RUH İLE İLGİLİ KASİDESİ İbn Sînâ, el Kasidetü l Ayniyye isimli kasidede insanî nefsin bedenle birleşmesi ve ondan ayrılışını konu

İBN SİNA NIN RUH İLE İLGİLİ KASİDESİ İbn Sînâ, el Kasidetü l Ayniyye isimli kasidede insanî nefsin bedenle birleşmesi ve ondan ayrılışını konu İBN SİNA NIN RUH İLE İLGİLİ KASİDESİ İbn Sînâ, el Kasidetü l Ayniyye isimli kasidede insanî nefsin bedenle birleşmesi ve ondan ayrılışını konu edinmektedir. Ruh kasidesi kaynaklarda çeşitli isimlerle zikredilmektedir.

Detaylı

األصل الجامع لعبادة هللا وحده

األصل الجامع لعبادة هللا وحده األصل الجامع لعبادة هللا وحده İBADETİN MANASI Şeyh Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a) www.almuwahhid.com 2 بسم هللا الرمحن الرحيم Şeyh Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a) diyor ki: 1 Sana, tek olan Allah a ibadetin

Detaylı

الوحدة 4 الدر س 1. 9.sınıf arapça 4.ünite 1.ders Alışveriş Giyim mağazası/elbisecide sayfa 64 65 66 67 68 69

الوحدة 4 الدر س 1. 9.sınıf arapça 4.ünite 1.ders Alışveriş Giyim mağazası/elbisecide sayfa 64 65 66 67 68 69 9.sınıf arapça 4.ünite 1.ders Alışveriş Giyim mağazası/elbisecide sayfa 64 65 66 67 68 69 الوحدة 4 الت سو ق الد ر س الأ و ل: يف م ل ب ي ع امل الب س eyyü hidmeh arapça مستعد لخدمتك demektir. en güzel Türkçe

Detaylı

TECVİD Lügat manası; Güzel yapmaktır.

TECVİD Lügat manası; Güzel yapmaktır. TECVİD TECVİD Lügat manası; Güzel yapmaktır. Peygamberimiz(sav): Allah Kur an ı indirildiği gibi okuyanı sever. buyurarak bu tarz okuyuşu teşvik etmiştir. Kur an-ı Kerim de Allah; Kuranı açık açık, tane

Detaylı

HADİS USULU. Yazar : Ömer b. Muhammed b. Fettuh ed-dımaşki Beykuni

HADİS USULU. Yazar : Ömer b. Muhammed b. Fettuh ed-dımaşki Beykuni HADİS USULU Yazar : Ömer b. Muhammed b. Fettuh ed-dımaşki Beykuni أتدأ تانح د ي ص ه ا عه ** ي ح د خ س ث أ زس ال 1-Hamd ile baslıyorum, gönderilmis Nebilerin en hayırlısı Hz.Muhammed e salat ve selam olsun.

Detaylı

şeyh Muhammed Salih el-muneccid

şeyh Muhammed Salih el-muneccid MÜSLÜMAN KARDEŞLERİ VE ARKADAŞLARI SEVDİĞİNİ AÇIKÇA BEYAN ETMEK مصارحة الا خوان والا صحاب املحبة ] ريك - Turkish [ Türkçe - şeyh Muhammed Salih el-muneccid الشيخ مد صالح املنجد Terceme: IslamQa koordinasyon:

Detaylı

Anadolu İmam-Hatip Lisesi 10. Sınıf. Arapça Dilbilgisi

Anadolu İmam-Hatip Lisesi 10. Sınıf. Arapça Dilbilgisi Anadolu İmam-Hatip Lisesi 10. Sınıf Arapça Dilbilgisi Adnan HOYLADI 2015 Örnekli Anadolu İmam-Hatip Lisesi 10. Sınıf Arapça Dilbilgisi Adnan Hoyladı Adnan Hoyladı 1979 da Devrek-Zonguldak ta doğdu. 1996

Detaylı

Durûs Kitabı 1. Cilt Gramer Kuralları. Üç Hareke

Durûs Kitabı 1. Cilt Gramer Kuralları. Üç Hareke ب س م الل ه الر ح ن الر ح ي م Durûs Kitabı 1. Cilt Gramer Kuralları Üç Hareke ا ل ر ك ات الث الث ة Kesra(Esre) - Damme (Ötre) - ف ت ح ة - (Üstün) Fetha ض م ة ك س ر ة (i) (u) (a) Sükûn(Cezm) Şedde - - س

Detaylı

İNSAN ALLAHIN HALİFESİ Mİ? (HALEF- SELEF OLAYI) Allah Teâlâ şöyle buyurur:

İNSAN ALLAHIN HALİFESİ Mİ? (HALEF- SELEF OLAYI) Allah Teâlâ şöyle buyurur: İNSAN ALLAHIN HALİFESİ Mİ? (HALEF- SELEF OLAYI) Allah Teâlâ şöyle buyurur: و ا ذ ق ال ر ب ك ل ل م لا ي ك ة ا ن ي ج اع ل ف ي ا لا ر ض خ ل يف ة ق ال وا ا ت ج ع ل ف يه ا م ن ي ف س د ف يه ا و ي س ف ك الد م

Detaylı

KURAN DA TEKRARLANAN AYETLER

KURAN DA TEKRARLANAN AYETLER KURAN DA TEKRARLANAN AYETLER İmran AKDEMİR 2013 (Güncelleme 2018) TEKRAR EDEN 97 AYET Kuran ın 97 ayeti diğer ayetler gibi Kuran da sadece bir kez bulunmaz, tekrar ederler. Bu 97 ayetten birçoğuna 2 kez

Detaylı

NEVÂKIDU L-İSLÂM METNİ VE TERCÜMESİ

NEVÂKIDU L-İSLÂM METNİ VE TERCÜMESİ NEVÂKIDU L-İSLÂM METNİ VE TERCÜMESİ خطبة الحبجة و س ت غ ف ر ي و ع ذ ب ب ل ل م ه ت ع يى و س و ح م د ي إ ن ال ح م د ل ل م ه ش ر ر أ و ف س ىب م ه س ي ئب ت أ ع م بل ىب م ه ي د ي ا ل ل ف ل م ض ل ل إ ل ا ل ل

Detaylı

Kafkas Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, Sayı: 3, Kars 2015 ARAPÇA VE TÜRKÇENİN İSİM TAMLAMALARI AÇISINDAN KARŞILAŞTIRILMASI

Kafkas Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, Sayı: 3, Kars 2015 ARAPÇA VE TÜRKÇENİN İSİM TAMLAMALARI AÇISINDAN KARŞILAŞTIRILMASI ARAPÇA VE TÜRKÇENİN İSİM TAMLAMALARI AÇISINDAN KARŞILAŞTIRILMASI Halil İbrahim TANÇ Özet Dilbilimin temel konularından biri olan isim tamlamalarının, sözdiziminde önemli bir yeri vardır. Bu yapıların yargı/sonuç

Detaylı

Arap Dilinde İsm-i Fâilin Tamlanan Olarak Yer Aldığı Lafzî İsim Tamlamaları ve Türkçeye Çevirisi

Arap Dilinde İsm-i Fâilin Tamlanan Olarak Yer Aldığı Lafzî İsim Tamlamaları ve Türkçeye Çevirisi MÎZÂNÜ L-HAK İSLAMİ İLİMLER DERGİSİ, sy. 5, 2017, s. 65-85. Geliş Tarihi: 19.01.2018 Kabul Tarihi: 08.02.2018 Arap Dilinde İsm-i Fâilin Tamlanan Olarak Yer Aldığı Lafzî İsim Tamlamaları ve Türkçeye Çevirisi

Detaylı

فضل صالة الرتاويح اسم املؤلف حممد صالح املنجد

فضل صالة الرتاويح اسم املؤلف حممد صالح املنجد 1436 TERÂVİH NAMAZININ FAZÎLETİ فضل صالة الرتاويح باللغة الرتكية Muhammed Salih el-muneccid اسم املؤلف حممد صالح املنجد Çeviren Muhammed Şahin ترمجة حممد شاهني Gözden Geçiren Ali Rıza Şahin مراجعة يلع

Detaylı

ARAPÇA DİLBİLGİSİ BELİRLİLİK TAKISI, ŞEMSÎ VE KAMERÎ HARFLER. Abdullâh Saîd el-müderris

ARAPÇA DİLBİLGİSİ BELİRLİLİK TAKISI, ŞEMSÎ VE KAMERÎ HARFLER. Abdullâh Saîd el-müderris ARAPÇA DİLBİLGİSİ BELİRLİLİK TAKISI, ŞEMSÎ VE KAMERÎ HARFLER Abdullâh Saîd el-müderris Rahmân ve Rahîm olan Allâh In ismiyle. Hamd, Allâh a mahsustur. O na hamd eder, O ndan yardım ve mağfiret dileriz.

Detaylı

YÛNUS SÛRESİ ÖRNEĞİNDE ARAP DİLİNDE SÂLİM VE MÜKESSER ÇOĞULLAR

YÛNUS SÛRESİ ÖRNEĞİNDE ARAP DİLİNDE SÂLİM VE MÜKESSER ÇOĞULLAR T.C Hitit Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Temel İslam Bilimleri Anabilim Dalı YÛNUS SÛRESİ ÖRNEĞİNDE ARAP DİLİNDE SÂLİM VE MÜKESSER ÇOĞULLAR Mehmet Polat Yüksek Lisans Tezi Çorum 2018 YÛNUS SÛRESİ

Detaylı

Ey sevgilim! Sana karşı olan aşırı sevgim hayretim ziyadeleşsin! Ancak, gönlümü yakan aşkınla, ateşler saçan kalbime biraz merhamet eyler misin?

Ey sevgilim! Sana karşı olan aşırı sevgim hayretim ziyadeleşsin! Ancak, gönlümü yakan aşkınla, ateşler saçan kalbime biraz merhamet eyler misin? KASİDE-İ RÂİYYE İBNÜ'L FARİD ز د ين بف ر ط احل ب فيم ت ي ا وار ح م ح ش بل ظ ى ىوا ك جسؼ را Ey sevgilim! Sana karşı olan aşırı sevgim hayretim ziyadeleşsin! Ancak, gönlümü yakan aşkınla, ateşler saçan kalbime

Detaylı

Arapça Dersleri-17: Mezîd Fiiller - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

Arapça Dersleri-17: Mezîd Fiiller - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi Değerli kardeşlerim bir arapça dersi ile yine sizlerle beraberiz. Malum 2012-2013 yılı eğitim-öğretim yılı başladı açık öğretim ilahiyat dersleri de Kasım ayı itibariyle başlıyor. Özellikle bugüne kadar

Detaylı

KUREYŞ SÛRESİ Nuzul 21 / Mushaf 106

KUREYŞ SÛRESİ Nuzul 21 / Mushaf 106 KUREYŞ SÛRESİ Nuzul 21 / Mushaf 106 Surenin Adı: Kureyş sûresi, adını, Kur an da geçtiği tek yer olan ilk âyetinden alır. Kureyş kelimesi iki köke nispet edilir. Birincisi; köpek balığı anlamına gelen

Detaylı

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II -Ders Planı- Dersin konusu: manaya delaletinin kapalılığı bakımından lafızlar [hafî-müşkilmücmel-müteşâbih] Ön hazırlık: İlgili tezler: hakkı

Detaylı

Arap Dilinde Münâdâ Ve İşlevleri

Arap Dilinde Münâdâ Ve İşlevleri KSÜ İlahiyat Fakültesi Dergisi 26 (2015) Arap Dilinde Münâdâ Ve İşlevleri Prof.Dr. M. Akif ÖZDOĞAN * Özet Arapçada münâdâ, nidâ edatıyla birine seslenmek ve onu çağırmakla gerçekleşir. Münâdâ, hazfedilmiş

Detaylı

İHL 9.SINIF ARAPÇA 2.ÜNİTE 1.DERS OKULDA İLKGÜN Sayfa: 33,34,35,36,37 GİRİŞ. arapcadersi.com Ben İstanbulluyum. Ya Râşid!

İHL 9.SINIF ARAPÇA 2.ÜNİTE 1.DERS OKULDA İLKGÜN Sayfa: 33,34,35,36,37 GİRİŞ. arapcadersi.com Ben İstanbulluyum. Ya Râşid! İHL 9.SINIF ARAPÇA 2.ÜNİTE 1.DERS OKULDA İLKGÜN Sayfa: 33,34,35,36,37 2 الت ح ية والت عا رف SELAMLAŞMA VE TANIŞMA الوحدة ال ي و م الأ ول يف ا : ال د رس الأ ول مل د رسة تهيد م 1.DERS: OKULDA İLKGÜN GİRİŞ

Detaylı

Konuya giriş için Arap Dili nde " ال " nin kullanıldığı yerleri hatırlayalım:

Konuya giriş için Arap Dili nde  ال  nin kullanıldığı yerleri hatırlayalım: Konuya giriş için Arap Dili nde " ال " nin kullanıldığı yerleri hatırlayalım: " ال " الناهية 1- YASAKLAMA LE si Karşımızdaki veya 3. şahıslardan bir şeyi yapmamasını talep etmektir. Müzari fiilin başına

Detaylı

(Dersini sabah namazından sonra yapmanı tavsiye etmekle birlikte, sana uygun olan en münasip bir vakitte de yapmanda bir sakınca yoktur.

(Dersini sabah namazından sonra yapmanı tavsiye etmekle birlikte, sana uygun olan en münasip bir vakitte de yapmanda bir sakınca yoktur. 3 1 Değerli Kardeşim; Unutma! Dünya hayatı çabuk geçer, önemli olan bu dünya hayatında kendine, ailene, ümmete ve tüm insanlığa ne kadar faydalı olduğuna bakman ve bunun muhasebesini yapmandır. Toplumun

Detaylı

İki secde arasında otururken ellerin durumu nasıl olmalıdır?

İki secde arasında otururken ellerin durumu nasıl olmalıdır? İki secde arasında otururken ellerin durumu nasıl olmalıdır? [ تريك Turkish ] Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2012-1433 صفة وضع ايلدين عود اجلل س بني

Detaylı

BASRA VE KÛFE ARAP DİLİ EKOLLERİNİN ÂMİLLER ÖZELİNDE İHTİLAFLARI

BASRA VE KÛFE ARAP DİLİ EKOLLERİNİN ÂMİLLER ÖZELİNDE İHTİLAFLARI İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ 16:1 (2011), SS.85-112. BASRA VE KÛFE ARAP DİLİ EKOLLERİNİN ÂMİLLER ÖZELİNDE İHTİLAFLARI The Disputes of the Arabic Language Schools of Basra and Kufe in Perspectives of Words

Detaylı

Kur an şöyle buyurmaktadır: Gökyüzünü de korunmuş bir tavan yaptık. Onlar ise oradaki,

Kur an şöyle buyurmaktadır: Gökyüzünü de korunmuş bir tavan yaptık. Onlar ise oradaki, Question Kur an şöyle buyurmaktadır: Gökyüzünü de korunmuş bir tavan yaptık. Onlar ise oradaki, (Allah ın varlığını gösteren) delillerden yüz çevirmektedirler. (Enbiya, 32) Allah, gökleri görebileceğiniz

Detaylı

ATLAS INTERNATIONAL REFERRED JOURNAL ON SOCIAL SCIENCES ISSN: X

ATLAS INTERNATIONAL REFERRED JOURNAL ON SOCIAL SCIENCES ISSN: X ATLAS INTERNATIONAL REFERRED JOURNAL ON SOCIAL SCIENCES ISSN:2619-936X Article Arrival Date: 24.03.2018 Published Date:31.05.2018 2018 / May Vol 4, Issue:8 Pp:246-256 Disciplines: Areas of Social Studies

Detaylı

Ehl-i Sünnet ve l-cemaat in akîde ve diğer dîni konulardaki esasları

Ehl-i Sünnet ve l-cemaat in akîde ve diğer dîni konulardaki esasları Ehl-i Sünnet ve l-cemaat in akîde ve diğer dîni konulardaki esasları ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn 3Terceme3T 3T: 3TMuhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 202-434 ول أهل السنة واجلماعة

Detaylı