JOANNA RUSS Joanna Russ 22 fiubat 1937 de do du. Cornell Üniversitesi ni bitirdikten sonra, Yale Tiyatro Okulu nun, Dramatik Edebiyat ve Oyun Yazarl bölümünde ö renim gördü. Çeflitli üniversitelerde ve workshop larda yarat c yazarl k dersleri verdi. Pek çok bilimkurgu dergisinde k rk n üzerinde öyküsü yay mland. Bu öyküler antolojilerde de yer ald. When it Changed adl öyküsü 1972 de Nebula En yi K sa Öykü Ödülü nü kazand. Russ, Female Man (1975; Difli Adam) roman n bu öyküden kaynaklanarak yazd. 1983 te de Souls adl roman yla en iyi k sa roman dal nda Hugo Ödülü nü, 1988 de de Bilimkurgu Elefltirisi dal nda Pilgrim Ödülü nü, ald. Joanna Russ n Picnic on Paradise/1968; And Chaos Died/1970; We who are about to.../1977; ve The two of them/1978 adl dört roman daha vard r. Yazarl n ve ö retmenli in yan nda, Russ s k s k edebiyat üzerine konferanslar vermektedir.
Ayr nt : 309 Edebiyat dizisi: 106 Difli Adam Joanna Russ ngilizceden çeviren Çiçek Öztek Yay ma haz rlayan Erdal Alova Kitab n özgün ad The Female Man A. Bantam Book / 1978 bas m ndan çevrilmifltir Joanna Russ-1975 & Akcal Ajans Bu kitab n Türkçe yay m haklar Ayr nt Yay nlar na aittir. Kapak illüstrasyonu Sevinç Altan Kapak düzeni Arslan Kahraman Düzelti Buket Öktülmüfl Bask ve cilt Mart Matbaac l k Sanatlar Ltd. fiti. (0 212) 212 03 39-40 Birinci bas m 2001 Bask adedi 2000 ISBN 975-539-280-7 AYRINTI YAYINLARI Hobyar Mah. Cemal Nadir Sok. No: 3 Ca alo lu - stanbul Tel.: (0 212) 512 15 00 Faks: (0 212) 512 15 11 www.ayrintiyayinlari.com.tr & info@ayrintiyayinlari.com.tr
Joanna Russ Difli Adam
E D E B Y A T D Z S GÜLÜNES AfiKLAR/Milan Kundera Ë KALEC N N PENALTI ANINDAK END fies /Peter Handke Ë YÜZBAfiI VE KADINLAR TABURU/Mario Vargas Llosa Ë B Z/Yevgeni Zamyatin Ë KES K B R BAfi/Iris Murdoch Ë YEN TANRILAR/Alberto Vasquez-Figueroa Ë NFAZA ÇA RI/Vladimir Nabokov Ë EVET AMA, B R LOKOMOT F BUNU YAPAB L R M BAKALIM?/Woody Allen Ë ÇALI HOROZU/Michel Tournier Ë BANYO/Jean-Philippe Toussaint Ë BALKON/Jean Genet Ë GÜNEfi MPARATORLU U/J.G. Ballard Ë BEYAZ ZENC LER/Ingvar Ambjörnsen Ë S YAH MADONNA/Doris Lessing Ë KAPANDA ÜÇ KAPLAN/G. Cabrera Infante Ë ZAMANIN KIYISINDAK KADIN/Marge Piercy Ë ANARfi N N KISA YAZI/Hans Magnus Enzensberger Ë FOTO RAF MAK NES /Jean-Philippe Toussaint Ë GÜLÜN GÜNLÜ Ü/Ursula K. LeGuin Ë HOTEL DU LAC/Anita Brookner Ë AZ ZLER ve ÂL MLER/Terry Eagleton Ë VEDA YEME /Michel Tournier Ë ORLANDO/Virginia Woolf Ë UTANÇ B TT /Anja Meulenbelt Ë YAKIN GELECE N M TOSLARI/J. G. Ballard Ë KARANLI IN SOL EL /Ursula K. LeGuinË A /Iris Murdoch Ë WATT/Samuel Beckett Ë EKOTOPYA/Ernest Callenbach Ë GECEY ANLAT BANA/Djuna Barnes Ë NSAN POSTUNA BÜRÜNMÜfi KÖPEK/Ingvar Ambjörnsen Ë CUMA/Michel Tournier Ë AFROD T N BAfiKALDIRISI/Lawrence Durrell Ë GÜNDEL K MUTLULU A ALIfiMA/Anja Meulenbelt Ë MURPHY/Samuel Beckett Ë MASAL MASAL Ç NDE/Khimaira/John Barth Ë ZEN VE MOTOS KLET BAKIM SANATI/Robert M. Pirsig Ë PARFÜMÜN DANSI/Tom Robbins Ë SINIRSIZ RÜYALAR D YARI/J. G. Ballard Ë FRANSIZ TE MEN N KADINI/John Fowles Ë BEYAZ OTEL/D.M. Thomas Ë MYRA/Gore Vidal Ë DAL- GALAR/Virginia Woolf Ë ATLANT K ÖTES /Witold Gombrowicz Ë HAYRANLIK/Anja Meulenbelt Ë FERDY- DURKE/Witold Gombrowicz Ë MELEKLER ZAMANI/Iris Murdoch Ë PAULINA 1880/Pierre Jean Jouve Ë EfiEKARISI FABR KASI/Iain Banks Ë ROCK LANET /Iain Banks Ë KAYIP ZAMAN/Anja Meulenbelt Ë SEN Ç ME GÖMDÜM/Andrew Jolly Ë BAfiTAN ÇIKARICININ GÜNLÜ Ü/Sören Kierkegaard Ë KONFIDENZ/Ariel Dorfman Ë ALTIN DAMLA/Michel Tournier Ë B R GAR P VAKA: MATMAZEL P./Brian O Doherty Ë NIET- ZSCHE A LADI INDA/Irvin D. Yalom Ë KIZILA AÇLAR KRALI/Michel Tournier Ë A LEDE B R ÖLÜM/James Agee Ë KUTSAL BÖLGE/Carlos Fuentes Ë KALPS Z AMANDA/Jurek Becker Ë 62-Maket Seti/Julio Cortázar Ë ÇARPIfiMA/J.G. Ballard Ë ÜÇLEME-Molloy-Malone Ölüyor-Adland r lamayan/samuel Beckett Ë DUR B R MOLA VER!/Tom Robbins Ë HIRSIZIN GÜNLÜ Ü/Jean Genet Ë KÜÇÜK DE fi MLER/Marge Piercy Ë LILA/Robert M. Pirsig Ë ERG NL K YAfiI/Michel Leiris Ë AfiKSIZ L fik LER/Samuel Beckett Ë ES RGEYEN GÖKYÜZÜ/Paul Bowles Ë YALANCI JAKOB/Jurek Becker Ë D VAN/Irvin D. Yalom Ë PORNOGRAF /Witold Gombrowicz Ë MERCIER LE CAMIER/Samuel Beckett Ë B R ERKE E NASIL TECAVÜZ ED L R?/Märta Tikkanen Ë /BENDEN Z VE MARCO POLO/Paul Griffiths Ë DO MAMIfi KR STOF/Carlos Fuentes Ë RÜYA SAK NLER /Iris Murdoch Ë H Ç Ç N MET NLER ve Uzun Öyküler/Samuel Beckett Ë DUYGU YOLCULU U/Laurence Sterne Ë BETTY BLUE/Philippe Djian Ë A AÇKAKAN/Tom Robbins Ë ANARfi ST/Tristan Hawkins Ë BAKAKA /Witold Gombrowicz Ë PORTNOY UN FERYADI/Philip Roth Ë 101/2 BÖLÜMDE DÜNYA TAR H /Julian Barnes Ë SUN TENEFFÜS/Ricardo Piglia Ë MANfi ÖTES /Julian Barnes Ë ADA/Aldous HuxleyË GÜLÜN MUC ZES /Jean Genet Ë MÖSYÖ/Jean-Philippe Toussaint Ë Ç ÇEKLER N MERYEM ANASI/Jean Genet Ë BAfiUCU O LANI/Alison Fell Ë YARATIK/John Fowles Ë SEN SEVM YORUM/Julian Barnes Ë ZENC LER/Jean Genet Ë TÜNEL/Ernesto Sábato Ë KARA PRENS/Iris Murdoch Ë KARNINDAN KONUfiANIN ÖYKÜSÜ/Pauline Melville Ë TANRI NIN A ZINDAN EVREN N H KÂYES /Franco Ferrucci Ë HAYATIN VE AfiKIN YASALARI/Connie Palmen Ë KAHRAMANLAR VE MEZARLAR/Ernesto Sábato Ë KAYNAK VE ÇALI/Michel Tournier Ë CENNETE B R KOfiU/J.G. Ballard Ë D fi ADAM/Joanna Russ Ë FLAUBERT N PAPA ANI/Julian Barnes H A Z I R L A N A N K T A P L A R KOLEKS YONCU/John Fowles Ë DÖVÜfi KULÜBÜ/Chuck Palahniuk Ë ALDATMA/Philip Roth Ë METEOR- LAR/Michel Tournier Ë NG LTERE NG LTERE YE KARfiI/Julian Barns Ë B R KOMÜN STLE EVLEND M/Philip Roth Ë YOL AYRIMINDAK AYDIN: BENJAMIN/Jay Parini Ë CEHENNEM MELE /Ernesto Sábato
Jack in bir fleyi unutmay baflarmas, Jill bunu ona hat rlatt sürece, pek ifle yaramaz. Jill e böyle yapmamas n telkin etmelidir Jack. En güvenilir yol, Jill i susturmak de il, onun da unutmas n sa lamakt r. Jack in Jill i etkilemesinin pekçok yolu olabilir. Meseleyi sürekli açt için kendisini suçlu hissetmesini sa layabilir. Yaflad deneyimi geçersiz k labilir. Bu, görece radikal yollarla yap labilir. Sadece önemsiz ya da saçma bir mesele oldu unu söyleyebilir, halbuki Jill için önemli ve anlaml d r. Daha ileri giderek, deneyiminin fleklini bozabilir, hat rlamadan, hayal kurmaya do ru kayd rabilir: Bunlar hep hayalinin ürünü. Daha da ileri giderek, içeri i geçersiz k - labilir: Asla o flekilde olmad. Son olarak, sadece önemini, fleklini ve içeri ini de il, hat rlama kapasitesinin kendisini geçersiz k labilir, ve bu tür fleyleri pazarl k konusu yapt için kendini suçlu hissetmesini sa lar. Bu, hiç de olmayacak bir fley de ildir. nsanlar birbirlerine böyle fleyler hep yapar. Ancak bu kiflilikleraras geçersizlefltirmenin ifllemesi için, üstünün kal n bir esrar perdesiyle örtülmesi tavsiye edilir. Örne in, yap lmakta olunan fley bu de il gibi bir inkâr yoluna gidilerek ve Nas l böyle bir fley düflünebilirsin? Paranoyak m s n? vesaire gibi suçlamalar yoluyla yap lan fleyle ilgili her türlü alg y iyice geçersiz k larak. R.D. Laing, Deneyimin Politikas, Penguin Book., Ltd., London, 1967, ss.31-32
Bölüm bir 1 Hoflvakit te bir çiftlikte do dum. Befl yafl mda Güney K ta da bir okula gönderildim (herkes gibi), on ikime geldi imdeyse ailemle yeniden birlefltim. Annemin ad Eva idi, öteki anneminse Alicia: Ben Janet Evason. On üçümde, Kuzey K ta da, k rk sekizinci paralelin yukar s nda, tek bafl ma, sadece bir tüfekle bir kurdun pefline düfltüm ve onu avlad m. Kafa ve pençeleri birbirine çatt m; sonra kafay b rakt m, sonunda da eve bir pençeyle döndüm, yeterince iyi bir kan t (diye düflünmüfltüm). Madenlerde, radyo flebekesinde, bir mand rada, bir bostanda çal flt m; baca m k rd ktan sonra da alt haftal na bir kütüphanede. Otuzumda Yuriko Janetson u do urdum; befl y l sonra onu okula götürürlerken (bu kadar itirazc çocuk görmemifltim) izin al p, ailemin eski evini aramaya karar verdim 7
zira ben evlendi imde tafl nm fllar, Güney K ta da Maden fiehri nin yak nlar na yerleflmifllerdi. Ancak yaflad klar yer tan nmaz haldeydi; k rsal bölgelerimiz sürekli de iflir. Orada burada, bilgisayar fenerleri için kullan lan sehpalar, tarlalarda daha önce hiç görmedi- im tuhaf bir ürün ve etrafta dolaflan bir çocuk çetesinden baflka bir fley bulamad m. Çocuklar kutup istasyonunu ziyaret etmek üzere Kuzey e gidiyorlard, bana gece için bir uyku tulumu vermeyi teklif ettiler; ama reddettim ve orada yaflayan ailenin yan nda kald m; ertesi sabah oras evimdi. O günden beri o bölgenin Güvenlik Görevlisiyim, yani G&A (Güvenlik ve Asayifl). Alt y ld r bu görevdeyim. Stanford-Binet puan m (sizin anlayaca n z dilde) 187, kar - m n 205, k z m n 193. Yuki sözel testlerde çok iyi. Yang n kanallar n n kaz lmas na gözetmenlik ettim, ebelik yapt m, makine tamir ettim ve bilmeyi isteyece imden çok daha fazla say da inekçik sa d m. Öte yandan Yuki dondurmaya deliriyor. K z m seviyorum. Ailemi seviyorum (on dokuz kifliyiz). Kar m seviyorum (Vittoria). Dört düello yapt m. Dört kifli öldürdüm. 2 Jeannine Dadier (Deydy r) New York ta, W.P.A. da, haftada üç gün kütüphanede çal fl yordu. Tompkins Square fiubesi, Gençlik k sm nda. Herr Shicklgruber in 1936 da ölmüfl olmas n n çok mu talihli bir olay oldu unu merak ediyordu bazen (kütüphanede bu konuda kitaplar vard ). 1969 Mart n n üçüncü Pazartesi günü, Janet Evason ile ilgili ilk manfletleri gördü, ama ilgilenmedi; gününü Gençlik kitaplar n damgalayarak ve cep aynas nda gözlerinin etraf ndaki k r fl klara bakarak geçirdi (daha yirmi dokuz yafl nday m!) ki defa ete ini dizlerinin aras na s k flt r p, üst raflardaki kitaplara eriflmek için merdivene ç kmas gerekmiflti; bir keresinde merdiveni, afla da dikilmifl, sakin sakin Japonya ile savafl ihtimalini tart flan Bayan Allison ile yeni kibar asistan n üzerinden geçirmek durumunda kalm flt. The Saturday Evening Post ta bir yaz vard bu konuda. Ben inanm yorum, dedi Jeannine Nancy Dadier yumuflac k. Bayan Allison Zenciydi. Ola and fl s cak, puslu bir gündü, park n 8
yeflili fark edilmiyordu bile: Belki hayali bir yeflil, sanki dünya tuhaf bir dönemece girmifl de bir yerlerdeki lofl ara sokaklarda Bahar yuvarl yormufl, a açlar n etraf n hayal bulutlar sarm fl gibi. Ben inanm yorum, diye tekrarlad Jeannine Dadier, ne konufltuklar n bilmeden. nansan iyi olur! dedi Bayan Allison dik dik. Jeannine a rl n bir aya n n üzerine verdi. ( yi k zlar bunu yapmaz.) Elinde kitaplar, merdivenden indi ve kitap ay rtma masas n n üzerine koydu. Bayan Allison, W.P.A. k zlar n sevmezdi. Jeannine manfletleri yine gördü, Bayan Allison un elindeki gazetede. BROADWAY DE GA PTEN B R KADIN PEYDAHLANDI, B R POL S YOK OLDU Ben de il (Benim kedim var, odam var, s cak yeme im var ve pencerem ve ayland z a ac m var). Gözünün ucuyla, d flar da, sokakta Cal gördü; yaylanarak yürüyordu, flapkas öne inik; yine gelip muhabir olmakla ilgili saçma sapan bir fleyler söyleyecekti, küçük sar balta suratl, ciddi mavi gözlü; Bir gün olaca m, bebe im. Jeannine, kitap raflar n n aras na, Bayan Allison un P.M. Post unun arkas na do ru kay p sakland : Broadway de Gaipten Bir Kad n Peydahland, Bir Polis Yok Oldu nun arkas na. Bir gündüz düflü kurdu: Aç k pazardan meyve sat n al yormufl. Gerçi devlet ma azalar ndan baflka yerde al flverifl yapt nda avuçlar hep terlerdi ve pazarl beceremezdi. Kedi mamas al p, odas na ilk girdi inde hep yapt gibi; eski bir seramik kâseden Bay Frosty yi besliyormufl. Jeannine, Bay Frosty nin kuyru unu sallayarak, bacaklar na sürtündü ünü hayal etti. Bay Frosty nin her taraf siyah beyaz lekelerle doluydu. Gözleri kapal Jeannine onun flöminenin üzerine atlamas n, orada duran v r z v - r n üzerinde dolaflmas n seyretti, deniz kabuklar n n ve biblolar n. Hay r, hay r, hay r! dedi. Kedi z play p Japon bebeklerinden birine çarp yormufl. Yemekten sonra Jeannine onu d flar ç kar yor, sonra bulafl klar y kay p, eski giysilerinden baz lar n tamir etmeye çal fl yormufl. Karneyle da t lan yiyeceklerin listelerine flöyle bir göz at yormufl. Hava karard nda radyoyu aç p akflam program n dinliyor ya da kitap okuyormufl, belki de drugstore a telefon edip New Jersey deki oda ne olmufl diye soruyormufl. A abeyine telefon edebilirdi. Portakal çekirdeklerini kesinlikle ekecek, sulayacakt. Minyatür portakal a açlar aras ndan Bay Frosty nin bornoz kemerini 9
sinsice gözlemesini hayal etti; kaplana benzerdi o zaman. Devlet ma azas ndan bofl teneke kutular alabilseydi. Hey, bebe im! renç bir floktu. Cal du. Hay r, dedi Jeannine sertçe. Vaktim yok. Bebe im? Kolunu çekifltiriyordu. Gel bir kahve içelim. Ama gidemezdi. Yunanca çal flmas gerekiyordu (kitap, ay rtma masas - n n üzerindeydi). Yapacak çok ifl vard. Cal ise, yüzünü k r flt r yor, yalvar yordu. Jeannine yast çoktan s rt nda hissediyordu; Bay Frosty etraflar nda dolan yor, ona tuhaf, mavi gözleriyle bak yor, âfl klar n çevresinde soldan sa a, sa dan sola dönüyordu. Yar Siyam d ; Cal onu, Benekli Çiroz Kedi diye ça r rd. Cal onun üzerinde deneyler yapmak isterdi hep; bir sandalyenin arkas ndan düflürmek, yoluna engeller koymak, ondan saklanmak gibi. Bay Frosty ise ona bir pati atmakla yetinirdi. Sonra, dedi Jeannine, umutsuzca. Cal üzerine do ru e ilip, kula na f s ldad ; bu hareket Jeannine i a latacak gibi oldu. Cal, topuklar n n üzerinde öne arkaya sallan p duruyordu. Sonra, Ben de beklerim, dedi. Eline gazeteyi al p Jeannine in raflar n aras ndaki sandalyesine oturdu. Yok olan kad n. Bu sensin. Jeannine gözlerini kapatt ve bir gündüz düflü daha kurdu. Bay Frosty flömine raf n n üzerine huzurla k vr lm fl, uyuyordu, tam bir kedi gibi yusyuvarlak. Ne fl mar k kediydi. Bebe im? dedi Cal. Üff, peki, dedi Jeannine çaresiz, peki. Ben de ayland z a ac n seyrederim. 3 Janet Evason, üzerinde iç çamafl rlar yla, Broadway de, ö leden sonra ikide ortaya ç kt. Pek de kafas kar flm fl görünmüyordu. Sinirleri bir önceki hatta kalmay sürdürmeye çabalasa da Janet geldi- inden bir saniye sonra hemen dönecekmifl gibi bir hale girdi (ki onun aç s ndan iyiydi bu) o uçuflan kumral, pis saçlar, terden slan- 10
m fl, hâki flort ve gömle iyle. Polisin biri kolunu tutmaya yeltendi- inde, onu Frans z yumru uyla tehdit etti, ama polis birden ortadan yok oldu. Etraf ndaki kalabal a özel bir korku ifadesiyle bak yor olmal yd. Polis ayn noktada bir saat sonra yeniden ortaya ç kt ; o zaman aral na iliflkin hiçbir fley hat rlam yordu. Janet Evason ise New Forest deki uyku tulumuna, var fl ndan sadece birkaç saniye sonra dönmüfltü. Birkaç Rusça kelime ve birden gözleri gidivermiflti. Son sözleri New Forest de, yan nda uyuyan kifliyi uyand rm flt. Uyu, dedi ads z bir-gecelik-arkadafl, benekli ay fl alt nda bir burun, bir al n ve bir tutam kara saçt yaln zca. Yahu, oram buram kim elliyordu! dedi Janet Evason. 4 Janet Evason New Forest e döndü ünde ve Kutup stasyonu ndaki deneyciler gülmekten kat l rken (zira bir düfl de ildi bu) Manhattan n göbe inde bir kokteyl partide oturuyordum, ben, Joanna, tam da o an bir erke e dönüflmüfltüm. Yani bir difli adama, elbette; bedenimle ruhumsa tam tam na ayn kald. Yani ben de var m. 5 Hoflvakit e ayak basan ilk erkek, Kuzey K ta da bir flalgam tarlas nda ortaya ç kt. Otostopçular gibi mavi bir üniforma ve mavi bir kep giymiflti. Çiftlikte yaflayanlar durumdan haberdar edildi. Traktörün k z lötesi taray c s ndaki iflareti gören biri onu almaya gitti; mavili adam, bir toz ve hava ete i içinde, kanats z uçan bir makine gördü. Tar m makineleri için gönderilen yerel tamir barakas o hafta oralara yak n bir yerdeydi. Traktör floförü de onu oraya götürdü; anlafl - l r hiçbir fley söylemiyordu adam. Yüzeyi usul usul dalgalanan, yar fleffaf bir kubbe gördü. Bir tarafta bir egzoz havaland rmas var- 11
d. Kubbenin içiyse vahfli bir makine orman yd : kimi ölü, kimi yana yatm fl, kiminin içi d fl na ç km fl, ba rsaklar yerlere saç lm fl. Çat n n alt nda as l ek iskelede üç insan boyunda eller sallan yordu. Bunlardan biri bir arabay kald r p b rakt. Araban n iki yan yana düfltü. Yerden daha küçük eller bitti. Hey, hey! dedi traktör floförü, duvara monte edilmifl sert bir parçaya vurarak. Düfltü bu, bay ld! Geri yolla, dedi bir operatör, barakan n öteki ucundaki indüksiyon mi ferinin alt ndan ç karken. Dört kifli daha geldi ve mavi üniformal adam n etraf nda dikildiler. Biraz durgun mu ne? diye sordu biri. Bilmiyoruz. Hasta m? Hipnotize edip yollay n geri. Mavili adam flayet kad nlar gördüyse pek garipsemifltir: yumuflak-yüzlü, yumuflak-ciltli, fazla ufak ve fazla dolgun, ifl tulumlar n n k çlar y pranm fl. fl tulumu giyiyorlard, çünkü her zaman mekanik ellerle tamir yapamazs n z; bazen kendi ellerinizi kullanman z gerekir. Biri yafll yd, ak saçl yd ; biri çok gençti; birinin, kimi Hoflvakitli gencin özendi i uzun saçlar vard. Alt çift hareketsiz, merakl göz mavi üniformal adam inceledi. Bu, mes enfants *, dedi traktör floförü sonunda, bir erkek. Bu, gerçek bir Dünya erke i. 6 Bazen ayakkab n z ba lamak için e ilir, sonra ya ba lar ya ba lamazs n z; ya aniden do rulur, ya do rulmazs n z. Her seçim en az ndan iki olas l k dünyas do urur, yani içinde hareketi yapt n z ve yapmad n z iki dünya; ya da büyük olas l kla, çok daha fazla say da dünya do ar, içinde hareketi çabucak yapt n z ve yavaflça yapt n z, yapmay p tereddüte düfltü ünüz, tereddüte düflüp hiddetlendi iniz, tereddüte düflüp hapfl rd n z, vesaire dünyalar. Bu dü- * (Fr.:) Mes enfants: Çocuklar m. (ç.n.) 12
flünce çizgisini devam ettirirsek, sonsuz say da olas evren var olmal d r (bu da Tanr n n üretkenli idir), zira Do a y insan hareketinden yana bir önyarg s varm fl gibi tasarlamak için bir neden yoktur. Her molekülün her yer de ifltirifli, her elektronun her yörünge de ifltirifli, oraya de il de buraya çarpan her fl k kuantumunun tüm bunlar n baflka bir yerlerde bir alternatifi olmal d r. Olas l n tek, net bir ak fl ya da geliflimi falan gibi bir fleyin olmamas da mümkündür; bizim için gerçekten bir fley ifade etmeyen bir dizi varyasyonun s n rlar içinde kald m z sürece fark nda olmadan bir yüzünden ötekine geçti imiz bükülmüfl bir bant üzerinde yafl yor olmam z da mümkündür. Öyleyse, zaman yolculu u paradoksu art k yoktur, zira kiflinin ziyaret etti i Geçmifl asla kendi Geçmifl i de ildir de, hep bir baflkas n nd r; ya da daha do rusu kiflinin Geçmifl e ziyareti o anda baflka bir fiimdi yarat r (o ziyaretin önceden gerçekleflmifl oldu u bir flimdi) ve ziyaret etti iniz Geçmifl ise o fiimdi ye aittir ki bu da kendi Geçmifl inizden tamamen farkl bir hikâye olur. Ve ald n z her kararla (Geçmifl e dönen) o yeni olas dünyan n kendisi de, eflzamanl yeni bir fiimdi ve yeni bir Geçmifl, ya da daha aç k söylemek gerekirse, yeni bir evren yaratarak çatallan r. Ve kendi fiimdi nize döndü ünüzde, öteki Geçmifl in neye benzedi- ini, orada neler yapt n z yaln z siz bilirsiniz. Dolay s yla Hoflvakit in Dünya n n günümüzden on yüzy l sonraki ad, ama bizim Dünyam z n de il tabii, e er takip edebildiyseniz kendini, baflka birinin geçmifline yap lan bu ç k flla hiç etkilenmemifl olarak bulmas muhtemeldir Ve elbette tam tersi de do rudur bunun. Bu ikisi ba ms z dünyalar da olabilir. Hoflvakit, kavrayabilece iniz gibi, gelecektedir. Ancak bizim gelece imizde de il. 7 Jeannine i k sa süre sonra, Janet Evason u televizyonda seyretmeye gitti im bir kokteylde gördüm (televizyonum yok). Jeannine oraya ait de il gibi görünüyordu; yan na oturdum ve bana aç ld : Buraya ait de ilim. Kazara de ilse oraya nereden düflmüfl bilemiyorum. 13
Film kostümüne benzer fleyler giymiflti; kafas ndaki o süslü saç filesi ve apartman topuk ayakkab lar yla gölgede öylesine oturuyordu; uzun kollu, bacakl, üzerine biraz küçük gelen giysileriyle taya benzer bir k z. Moda (öyle görünüyor ki) Büyük Depresyon dan sonra pek aheste kendine geliyordu. Bu fl p diye olacak ifl de ildi elbette. Buraya ait de ilim! diye f s ldad Jeannine Dadier yeniden, biraz sinirlice. Huzursuzdu. Böyle yerleri sevmem, dedi. Sandalyenin k rm z tiftikli derisini çekifltiriyordu. Ne? dedim. Geçen tatilde otostopa ç kt m, dedi gözleri iri iri. Sevdi im fley bu. Sa l kl bir fley. Çiçek tarlalar aras nda, sa l kl sa l kl koflman n erdemlilik say ld n bilirim, ama ben barlar, otelleri, klimalar, iyi restoranlar ve h zl ulafl m severim, ona da öyle dedim. H zl? dedi Janet Evason televizyona ç kt. Dura an bir görüntüden ibaretti. Sonra Kamboçya, Laos, Michigan Eyaleti, Canandaigua Gölü (kirlilik) haberlerini dinledik. Etraf nda insan yap s on yedi, uyduyla tam renkli olarak, dönen dünya küresini gördük. Renkler i rençti. Daha önce bir televizyon stüdyosunda bulunmufltum; ufak kad nçocu un o miniminnac k sesiyle duda n sark tarak oturdu u hangar n etraf nda çepeçevre dolaflan galerisiyle, her santimi spotlarla kapl tavan yla bir stüdyo. Sonra Janet Evason, metrodaki insanlar n flaflk n bak fllar aras nda göründü. Dikkatle hareket ediyor, her fleye ilgiyle bak yordu. yi giyinmiflti (bir tayyör). Ev sahibi ya da Sunucu, ya da her neyse onunla el s k flt ; sonra bir Frans z dü ününde ya da eski sessiz filmlerdeki gibi herkes birbiriyle el s k flt. Sunucu bir tak m giymiflti. Biri Evason u bir sandalyeye götürdü; o ise, neyin do ru oldu unu bilmedi iniz anlarda yapt n z gibi abart l bir tarzda gülümseyip bafl n sallad. Etraf na bak nd, eliyle gözlerine siper yapt. Sonra konufltu. (Hoflvakit e ayak basan ikinci erke in ilk söyledi i fley, Erkekler nerede? idi. Pentagon da ortaya ç kan Janet Evason ise elleri cebinde, iki aya aç k dikilmifl bir vaziyette, Kad nlar ne cehennemdeler? dedi.) Televizyondan gelen ses bir anl na susuverdi; Jeannine Dadier o ara gitmiflti; ortadan kaybolmad, art k orada de ildi o kadar. 14
Janet Evason gerçekte aya a kalkt, yine el s k fl ld, gözleriyle sorular sorarcas na etraf na bak nd, anl yormufl gibi hareketler yapt, bafl n sallad ve kameran n görüfl aç s ndan ç kt. Hükümet muhaf zlar n göstermezlerdi. Daha sonra konuflman n asl n anlatt lar bana; flöyle sürüyor: SUNUCU: Buray nas l buldunuz Bayan Evason? JE (stüdyoya kafas kar flm fl bir ifadeyle bak yor): Çok s cak. SUNUCU: Yani nas l buldunuz, be endiniz mi Dünyam z? JE: Ama ben de Dünyada yafl yorum (Dikkati burada biraz da - l yor.) SUNUCU: Belki daha önce anlatt n z fleyle yani flu farkl olas l klar n varl falan neyi kastetti inizi aç klars n z. JE: Gazetede yaz l. SUNUCU: Ama Bayan Evason, program m z izleyenlere de anlat r m s n z? JE: Okusunlar. Okuma-yazma bilmiyorlar m? (Bir an sessizlik oldu. Sonra Sunucu konufltu.) SUNUCU: Toplumbilimcilerimiz gibi fizikçilerimiz de, baflka bir dünyadan gelen tatl konu umuzun anlatt klar n n fl nda teorilerini iyice gözden geçirmek zorunda kald klar n söylüyorlar-. En az ndan sekiz yüzy ld r Hoflvakit te adam yaflamam fl yani adam derken, tüm insano lunu de il erke i kastediyorum ve tamamen kad nlar taraf ndan yönetilen bu toplum, geçen hafta temsilci ve ilk elçisinin ans z n ortaya ç kmas yla büyük merak konusu oldu do al olarak; evet, yan mda bulunan bayan bu toplumun elçisi. Janet Evason, Hoflvakit teki toplumunuz sekiz yüz y ll k yal - t lm fll ktan sonra, yeniden, Dünya dan giden bir erke in karfl s na ç kmas na nas l tepki verirdi, bize bundan söz eder misiniz? Yani günümüzün Dünyas diyorum, elbette. JE (Bu soruya atlad ; büyük ihtimal anlad ilk soruydu): Dokuz yüz y l. Ne erke i? SUNUCU: Ne erke i mi? Elbette toplumumuzdan Hoflvakit i ziyaret edecek erkekleri bekliyordunuz, de il mi? JE: Neden? SUNUCU: Bilgi edinmek, ticaret, a tabii kültürel temas. (Gülmeler) Korkar m Bayan Evason, iflimi biraz zorlaflt r yorsunuz. Bahsetti iniz, ee, veba Hoflvakit teki erkekleri öldürdü ünde, kimse on- 15
lar özlemedi mi? Aileler bölünmedi mi? Tüm hayat n ak fl de iflmedi mi? JE (yavaflça): San r m insanlar al flt klar fleyleri her zaman özler. Evet, tabii onlar özledik. Erkek, vs. gibi onlar hat rlatacak kelimeler bile yasakland. Sonraki nesil bu kelimeleri kullanmaya cesaret etti, kendi aralar nda tabii ve üçüncü nesil kibarl ktan kullanmad ve dördüncü nesilde kimse takmamaya bafllad. Kim takar? Kim hat rlar? SUNUCU: Ama mutlaka yani JE: Affedersin belki demek istedi ini yanl fl anl yorum, çünkü flu anda konufltu umuz dil benim bir hobim, istedi im kadar ak c konuflam yorum. Biz, Ruslar n bile anlayamayaca bir pan-rusça konufluruz; sizin Ortaça ngilizceniz gibi, ya da tam tersi. SUNUCU: Anl yorum. Sorumuza geri dönersek JE: Evet. SUNUCU ( çinde bulunulmas zor bir durum; yetkililer ve bir vahfli önder gibi cehaletin içine gömülmüfl flu flahsiyet aras nda kalmak: fadesiz, dikkatli, belki uygar, tamamen bilgisiz. Sonunda flöyle konufltu): Erkeklerin Hoflvakit e dönmesini istemez miydiniz, Bayan Evason? JE: Neden? SUNUCU: Tek cinsiyet yar m bir türdür, Bayan Evason. Size flu al nt y okuyay m (ve ünlü bir antropologdan bir parça okudu). Hoflvakit ten cinselli i atmak m istiyorsunuz? JE (Son derece vakur ve do al bir flekilde): Ha?! SUNUCU: Dedim ki: Hoflvakit ten cinselli i atmak m istiyorsunuz? Cinsellik, aile, aflk, erotik çekim ne derseniz deyin hepimiz biliyoruz ki insanlar n z iflinin ehli, akl bafl nda bireyler, ama bu sizce yeterli mi? Mutlaka neden bahsetti imi anlayacak kadar, öteki türlerin biyolojisi konusunda bilgi sahibi olmal s n z. JE: Ben evliyim. ki çocu um var. Sen ne halt demeye getiriyorsun? SUNUCU: Ben Bayan Evason biz fley, sizin evlilik dedi iniz fleyin ne oldu unu biliyoruz, Bayan Evason, çocuklar n z n iki ebeveynden geldi ini farz etti inizi ve hatta kabilelerinizin oldu unu Sir un tabiriyle böyle söylüyorum; Biliyorum tercüme mükemmel de il ve yine biliyoruz ki bu evlilikler ya da kabileler çocuk- 16