Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 4, Sayı: 38, Aralık 2016, s

Benzer belgeler
COĞRAFYA ARAZİ KULLANIMI VE ETKİLERİ ASLIHAN TORUK 11/F-1701

EN UYGUN ARAZİ KULLANIM PLANLARININ CBS İLE İNCELENMESİ: SİVAS İLİ ÖRNEĞİ

GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI:

SU YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ KURAKLIK YÖNETİMİ İHTİSAS HEYETİ 2.TOPLANTISI

1- Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklere ne denir?

COĞRAFİ YAPISI VE İKLİMİ:

18. ESRI KULLANICILAR KONFERANSI

ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİ ARAŞTIRMA PROJELERİ YARIŞMASI ŞENKAYA İLÇE MERKEZİNİN MEKAN OLARAK DEĞİŞTİRİLMESİ PROJESİ ONUR PARLAK TUĞÇE YAĞIZ

AHP YÖNTEMİ İLE TARIMA UYGUN ALANLARIN BELİRLENMESİ

III.BÖLÜM A - KARADENİZ BÖLGESİ HAKKINDA

TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANLIĞINDA COĞRAFİ BİLGİ SİSTEM TARIMSAL ÜRETİMİ GELİŞTİRME GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDE TAMAMLANMIŞ VEYA MEVCUT OLAN ÇALIŞMALAR

128 ADA 27 VE 32 PARSEL NUMARALI TAŞINMAZLARA YÖNELİK 1/5000 ÖLÇEKLİ AÇIKLAMA RAPORU

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır.

BÖLGE KAVRAMI VE TÜRLERİ

MEKANSAL BIR SENTEZ: TÜRKIYE. Türkiye nin İklim Elemanları Türkiye de İklim Çeşitleri

AĞAÇLANDIRMALARDA UYGULAMA ÖNCESİ ÇALIŞMALAR

TRAKYA ORMAN ALANLARİ İLE ORMANLARIN AĞAÇ SERVETİ DEĞİŞİMİ ÜZERİNE BİR İNCELENME

Murat TÜRKEŞ ve Telat KOÇ Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü, Çanakkale

COĞRAFYA-2 TESTİ. eşittir. B) Gölün alanının ölçek yardımıyla hesaplanabileceğine B) Yerel saati en ileri olan merkez L dir.

Haritanın Tanımı. Harita Okuma ve Yorumlama. Haritanın Tanımı. Haritanın Özellikleri. Haritanın Özellikleri. Kullanım Amaçlarına Göre

Bölgesel iklim: Makroklima alanı içerisinde daha küçük alanlarda etkili olan iklimlere bölgesel iklim denir.(marmara iklimi)

Afyon Kocatepe Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi

Tarým Arazilerinin Amaç Dýþý Kullanýmý; Erzurum Örneði

2229 Ayrıntılı Etkinlik Eğitim Programı SAAT/ GÜN

2018 / 2019 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSLARI 10. SINIF COĞRAFYA DERSİ YILLIK PLAN ÖRNEĞİ

LAND DEGRADATİON. Hanifi AVCI AGM Genel Müdür Yardımcısı

Artvin İli Arazisinin Topografik ve Bazı Fiziksel Özelliklerinin Tespiti ve Bu Özelliklerin Arazi Örtüsü ile İlişkisinin İncelenmesi

önce biz sorduk KPSS Soruda 92 soru GENEL YETENEK - GENEL KÜLTÜR COĞRAFYA 30 DENEME Önder Cengiz - Mustafa Mervan Demir Eğitimde

T.C. ORMAN ve SU İŞLERİ BAKANLIĞI

SARAY Saray İlçesinin Tarihçesi:

BİNGÖL İLİ NDE BÜYÜKBAŞ VE KÜÇÜKBAŞ HAYVANCILIK FAALİYETLERİ

Yeşilırmak Havzası Taşkın Yönetim Planının Hazırlanması Projesi

ARAZİ KULLANIM PLANLAMASI

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3

Fiziki Özellikleri. Coğrafi Konumu Yer Şekilleri İklimi

HAVZA SEÇİMİ YÖNTEM VE KRİTERLERİ

TÜRKİYE NİN İKLİMİ. Türkiye nin İklimini Etkileyen Faktörler :

Kentsel Dönüşümde Coğrafi-Kent Bilgi Sistemleri

TÜRKİYE NİN DÜNYA ÜZERİNDEKİ YERİ

(Change of Water Masses-Dust Storms Interaction in Syria and Iraq) Suriye ve Irak taki Su Kütlelerindeki Değişimin Toz Fırtınaları ile İlişkisi

T.C. GIDA,TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI TÜRKİYE TARIM HAVZALARI ÜRETİM VE DESTEKLEME MODELİ. 30 Havza

ÇOK ZAMANLI UYDU GÖRÜNTÜLERİ VE CBS İLE ALİBEYKÖY BARAJI VE YAKIN ÇEVRESİNİN ARAZİ KULLANIMI ÖZELLİKLERİNİN BELİRLENMESİ

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA

DOĞU ANADOLU BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI:

YAYLALARDAKİ ARAZİ KULLANIM DEĞİŞİMİNİN CBS İLE İZLENMESİ: TRABZON ÖRNEĞİ. Yrd. Doç. Dr. Mustafa ATASOY

Nüfus Dağılışını Etkileyen Faktörler İkiye Ayrılır: 1-Doğal Faktörler 2-Beşeri Faktörler

MANİSA İLİ SARUHANLI İLÇESİ

Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 4, Sayı: 35, Aralık 2016, s

Büyükşehir Alanlarında Kırsal Arazisi Kullanımına Yönelik Plan Altlık Gereksinimleri,

Çaldıran daha önceleri Muradiye İlçesinin bir kazası konumundayken 1987 yılında çıkarılan kanunla ilçe statüsüne yükselmiştir.

T.C. MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİ Fen-Edebiyat Fakültesi

10. SINIF COĞRAFYA DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

KÜRESEL ORTAM: BÖLGELER ve ÜLKELER

Ekolojik Alan Kullanım Kararlarına Uygun Rekreasyon Alanlarının AHP Yöntemi Kullanılarak Kütahya Kenti Örneğinde İrdelenmesi

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF COĞRAFYA DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

AVUSTURYA VE MACARİSTAN DA TAHIL VE UN PAZARI

Kıyı turizmi. Kıyı turizminin gelişiminde etkili olan etmenler; İklim Kıyı jeomorfolojisi Bitki örtüsü Beşeri etmenler

ORMAN YOLLARININ UZAKTAN ALGILAMA VE CBS İLE PLANLANMASININ DEĞERLENDİRİLMESİ

TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, 15. Türkiye Harita Bilimsel ve Teknik Kurultayı, Mart 2015, Ankara.

TÜRKİYE EKONOMİSİ. Prof.Dr. İlkay Dellal Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü. Ankara

COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMLERİ

2. PLANLAMA ALANININ ÜLKE VE BÖLGEDEKİ YERİ

Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası:

BURDUR-YASSIGÜME KÖYÜNÜN, FİZİKİ COĞRAFYA AÇISINDAN, ÇEVRE SORUNLARI

ÖZEL EGE LİSESİ İKLİM

T.C. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi

Tarım Tarihi ve Deontolojisi Dersi 14.Hafta SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM VE GİRDİ KULLANIMI. Dr. Osman Orkan Özer

YABANI MEYVELER ve KULLANıM ALANLARı. Araş. Gör. Dr. Mehmet Ramazan BOZHÜYÜK

Havza Rehabilitasyon Projeleri Planlaması, Uygulaması ve Çıkarımlar. Halil AGAH Kırsal Kalkınma Uzmanı Şanlıurfa, 2013

Şekil 1: Planlama Alanının Bölgedeki Konumu

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI COĞRAFYA

IĞDIR ARALIK RÜZGÂR EROZYONU ÖNLEME PROJESİ İZLEME RAPORU

2016 Özalp Tarihçesi: Özalp Coğrafyası: İlçe Nüfus Yapısı: Yaş Grubu Erkek Kadın Toplam 0-14 Yaş Yaş Yaş Yaş Yaş

Harita Okuma ve Yorumlama. Yrd. Doç. Dr. Müge Kirmikil

kpss coğrafya tamam çözümlü mesut atalay - önder cengiz

Test. Beşeri Yapı BÖLÜM 7

COĞRAFYANIN PUSULASI HARİTALARLA COĞRAFYA 2018 KPSS BAYRAM MERAL

Analitik hiyerarşi süreci ve coğrafi bilgi sistemleri ile Yukarı Kara Menderes Havzası nın arazi kullanımı uygunluk analizi

1. İnsan etkisi dışında, kendiliğinden oluşan her unsur doğayı oluşturmaktadır. Buna göre, aşağıdakilerden hangisi bir doğal unsurdur?

Soru Sınıf ve Nu: Müfredat sınıf YGS Harita Bilgisi-Arazi Rehberimiz: İzohipsler

EDİRNE UZUNKÖPRÜ DOĞAL ORTAMI TEMİZ HAVASI İLE SÜPER BİR YAŞAM BURADA UZUNKÖPRÜ DE. MÜSTAKİL TAPULU İMARLI ARSA SATIŞI İSTER YATIRIM YAPIN KAZANIN

Arazi Kullanımı Veri Kaynakları ve Yöntem. Öğrt.Gör.Dr. Rüya Bayar

Toprak ve Su; en güvenilir iki liman

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

Tanımlar. Bölüm Çayırlar

SİVRİCE-MADEN YÖRESİNİN MEVZİİ COĞRAFYASI

BÖLÜM 16 YERYÜZÜ ŞEKİLLERİNİN GELİŞMESİ

Türkiye nin Arazi Varlığı ve Genel Arazi Bölünüşündeki Değişmeler. Öğrt.Gör.Dr. Rüya Bayar

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA

DOĞAL PEYZAJ ÖZELLİKLERİNİN KIRSAL YERLEŞİMLER ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ: BARTIN ÖRNEĞİ

Dünya kendi içinde benzerlik gösteren 6 büyük flora alemine ayrılır: 1.Holarktikflora alemi 2.Paleotropis, 3.Neotropis, 4.Australis 5.

BİNA BİLGİSİ 2 ÇEVRE TANIMI - İKLİM 26 ŞUBAT 2014

DOĞU KARADENĠZ BÖLGESĠNDE HEYELAN

TÜRKİYE COĞRAFYASI VE JEOPOLİTİĞİ

Karasu Nehri Vadisinin Morfotektonik Gelişiminde Tiltlenme Etkisi

ÖSYM. Diğer sayfaya geçiniz KPSS / GYGK-CS

1.GİRİŞ. Şevki İSKENDEROĞLU 1, Bahadır İbrahim KÜTÜK 2, Şerife Pınar GÜVEL 3, Aynur FAYRAP 4,Mehmet İrfan ASLANKURT 5

BALIKESİR İLİ BANDIRMA İLÇESİ SUNULLAH MAHALLESİ NAZIM İMAR PLANI DEĞİŞİKLİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU 19M

MANİSA İLİ, ŞEHZADELER İLÇESİ, YUKARIÇOBANİSA MAHALLESİ, PARSEL: /1000 ÖLÇEKLİ UYGULAMA İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU

Transkript:

Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 4, Sayı: 38, Aralık 2016, s. 176-193 Yayın Geliş Tarihi / Article Arrival Date Yayınlanma Tarihi / The Publication Date 25.11.2016 27.12.2016 Yrd. Doç. Dr. Fatma ESEN Bingöl Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Coğrafya Bölümü fesen@bingol.edu.tr COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMLERİ (CBS) VE ANALİTİK HİYERARŞİ SÜRECİ (AHS) İLE BİNGÖL OVASI VE YAKIN ÇEVRESİNDE OPTİMAL ARAZİ KULLANIMININ BELİRLENMESİ Öz Mevcut doğal kaynakların, artan nüfus ve hızla gelişen teknolojiyle birlikte artan talepleri karşılayabilmek kaygısı ile yoğun ve bilinçsiz bir şekilde kullanılması doğada tamiri mümkün olmayan zararlara neden olmaktadır. Bu zararları en asgari düzeyde tutabilmek için mevcut kaynaklarının potansiyellerinin elverişliliği doğrultusunda kullanılmaları zorunluluk taşımaktadır. Kıymetli bir doğal kaynak olan toprakların da uzun yıllar boyunca verimliliğini sürdürebilmesi için potansiyelleri doğrultusunda arazi kullanımına tabi tutulması gerekmektedir. Bu çalışmada Bingöl Ovası ve yakın çevresinde mera-çayır, orman ve tarım arazi kullanım türleri için uygunluk analizleri yapılarak, mevcut arazinin coğrafi potansiyeli doğrultusunda bu arazi kullanım türleri için optimal arazi kullanımı belirlenmiştir. Optimal arazi kullanım koşullarına göre araştırma alanının % 55 inin mera-çayır, % 40'ının orman ve % 4'ünün de tarım alanı olarak kullanılması gerekmektedir. Optimal arazi kullanımı ile mevcut arazi kullanım durumu karşılaştırıldığında ise mevcut arazi kullanımında mera olarak değerlendirilmesi gereken arazilerin bir kısmının tarım, orman olarak kullanılması gereken arazinin bir kısmının da mera olarak kullanıldığı tespit edilmiştir. Anahtar kelimeler: Bingöl Ovası, Arazi Kullanımı, Uygunluk Analizi, Coğrafi Bilgi Sistemi, Analitik Hiyerarşi Süreci

DETERMINING OPTIMAL LAND USE OF THE BINGOL PLAIN AND ITS NEAR SURROUNDING WITH GEOGRAPHICAL INFORMATION SYSTEMS (GIS) AND ANALYTIC HIERARCHY PROCESS (AHS) Abstract The use of existing natural resources, intensely and unconsciously with the concern of providing the increasing demand with the increasing population and rapidly developing technology, causes harm that can not be repaired in nature. In order to keep these losses to a minimum, they have to be used in the direction the convenient of the potentials of the available resources. Land, which is a valuable natural resource, needs to be subjected to land use in the direction of its potentials so that it can sustain its productivity for many years. In this study, the optimal land use for these land use types in the geographical potential direction of the present land has been determined by carrying out suitability analyzes for pasture-grassland, forest and agricultural land use types in Bingöl Plain and its vicinity. According to optimal land use conditions, 55 % of the research area should be used as pasturegrassland, 40 % in forest and 4 % as agriculture area. When the optimal land use is compared with the existing land use situation, it has been determined that some of the land to be used as pasture in the existing land use is used as agriculture, and some of the land to be used as forest is used as grassland. Keyword: Bingöl Plain, Land Use, Suitability Analysis, Geographic Information Systems Analytical Hierarchy Process 177 1. Giriş Hızla artan nüfus ve gelişen teknoloji ile birlikte; artan taleplerin karşılanabilme endişesi doğal kaynaklar üzerinde baskı oluşmaktadır. Doğal kaynaklar üzerinde oluşan bu baskı ise yanlış arazi kullanımını beraberinde getirerek, arazi kaynaklarının tahrip edilmesi ve yoksulluk başta olmak üzere çok çeşitli sosyal problemler (FAO, 1976) ile iklim değişikliği, su, hava, toprak kirliliği, erozyon, biyoçeşitliliğin azalması gibi çevre sorunlarının yaşanmasına zemin hazırlamaktadır (Kıranşan ve Şengün, 2016, s. 479). Yaşanması muhtemel bu olumsuzluklara engel olabilmek için, araziden faydalanan ormancılık, tarım, mera, yerleşim, sanayi, ulaşım vb. sektörlerin mevcut çalışma alanlarının biyofiziksel, sosyal, ekonomik, kültürel ve çevresel değişkenlere bağlı olarak potansiyelinin belirlenmesi ve bir arazi kullanım planına bağlanması gerekmektedir (Yılmaz, 2009, s. 3). İhtiyaçlara yönelik artan talebin giderilmeye çalışılması neticesinde doğada meydana gelen tahribatların en aza indirilebilmesi için fiziki coğrafya koşullarının detaylı bir biçimde değerlendirilmesi ve bu koşulların uygunluğu doğrultusunda arazi kullanım durumunun belirlenmesi gerekmektedir. Gelişmiş ülkelerde mevcut araziden en etkin biçimde fayda sağlamak için arazi kullanım planlamaları yaygın şekilde yapılmaktadır. Hızla gelişen ülkemizde de doğal kaynakların potansiyellerine uygun biçimde planlı ve sürdürülebilir kullanımlarının sağlanmasına imkan tanıyacak arazi kullanım planlamalarının hayata geçirilmesi son derece önemlidir (Akıncı vd., 2015). Arazinin sahip olduğu fırsat ve kısıtların tespit edilmesi yoluyla, arazi kullanımı açısından uygunluğunun değerlendirilmesi sonucunda oluşturulan arazi planlamaları arazilerin optimal kullanımına rehberlik edebileceği (Mokarram ve Aminzadeh, 2010) gibi mevcut doğal kaynakların potansiyeli doğrultusunda kullanımını sağlaması bakımından da önemlidir

(Bandyopadhyay vd., 2009). Doğru ve etkili kaynak yönetimi ve plan kararlarının alınabilmesi için ekolojik korumayı hedef alan optimal arazi kullanımlarının hassas bir şekilde belirlenmesi ve sürdürülmesi gerekmektedir (Zengin, 2007). Topraklar, tarım, orman, çayır ve mera gibi bitkisel üretimler için olduğu kadar, turizm, sanayi ve yerleşme gibi sosyal, ekonomik ve kültürel unsurlar için de önemli bir doğal kaynak durumundadır. Bu değerli kaynak, bilinçsizce kullanıldığı durumlarda tahribata uğramakta hatta bazı durumlarda tamamen kullanılamaz hale dönüştürülebilmektedir. Kısa sürede yenilenmesi mümkün olmayan toprakların, hangi kullanım biçimleri altında, onların doğal özelliklerine zarar verilmeden en yüksek faydanın nasıl temin edileceğine ilişkin hususların iyi bir şekilde planlanması gerekmektedir (Bayındır, 2006, s. 11). Toprakların doğasına zarar vermeden, sürdürülebilir ve en yüksek fayda sağlayacak şekilde planlama yapılması arazi kullanım çalışmalarının altlığını oluşturmalıdır (Dağlı ve Çağlayan, 2016, s. 83). Arazi uygunluk analizleri, arazi biriminin doğal kapasitesini tahmin etmenin yanında, belirli bir arazi kullanım türünün de minimum bozulma ile uzun dönem desteklenmesini sağlar (Cengiz vd., 2013, s. 148). Arazi uygunluk analizlerinin uygulanması esnasında yaygın olarak ÇKKV analizleri kullanılmaktadır. ÇKKV karar analizinin yaygın uygulanan, birden fazla karar kriterinin değerlendirilmesi ile alternatifler arasında seçim yapılmasını, alternatiflerin gruplanmasını veya sıralanmasını sağlayan yöntemleri içermektedir (Timor, 2011, s. 16). Saaty tarafından geliştirilen ve yapısal olarak niceliksel ve niteliksel bir yöntem olan AHS ise karmaşık, yapılandırılmamış ve çok boyutlu problemlerin çözümünde basit bir karar verme aracı (Razmi vd., 2000) ve karar verme sürecinin anlaşılmasının kolaylaştıran yaygın bir ÇKKV metodudur (Chen, 2006). 178 Bingöl İli'nde tarım yapmaya uygun toprakların sınırlı olması hayvancılık ve ormana dayalı ekonomik aktivitelerin önem kazanmasına neden olmuştur. Bununla birlikte il sahip olduğu geniş mera alanları ile hayvansal ekonomiyi, Doğu Anadolu'nun en geniş ormanlık sahasını oluşturan 264 926 ha'lık orman örtüsü ile de ormana dayalı ekonomiyi destekleyebilecek zengin fiziki coğrafya unsurlarına sahiptir. 2. Araştırma Alanı ve Başlıca Coğrafi Özellikleri Araştırmaya konu olan Bingöl Ovası, Doğu Anadolu Bölgesi nin Yukarı Fırat Bölümü nde yer almaktadır (Şekil 1). 38 37' - 39 00' kuzey enlemleri ile 40 17' - 40 52' doğu boylamları arasında yer alan araştırma alanı 1192 km² lik yüzölçümüne sahiptir. Güneydoğu Toroslar' ın kuzey kenarı boyunca uzanan Elbistan-Muş Oluğu bünyesinde bulunan ve birbirlerinden belirgin eşiklerle ayrılmış olan tektonik çukurlardan birine karşılık gelen Bingöl Ovası, Türkiye'nin en belirgin ve aktif yapısal unsurlarından biri durumundaki DAF üzerinde şekillenmiştir (Tonbul, 1990, s. 331). Bingöl Ovası, güneyden Akçakara Dağı, kuzeyden Karir Dağı, batıda Karaömer Dağı, doğuda ise Şeraffettin Dağlarının uzantıları ile çevrelenmektedir.

179 Şekil 1: İnceleme Alanının Lokasyon Haritası Araştırma sahasında, Paleozoik ten günümüze kadar geçen süre içerisinde farklı yaş ve özelliklerde oluşmuş metamorfik, magmatik ve tortul kayaçlar bulunmaktadır. Farklı yaş ve özellikteki litolojiye sahip bu unsurlar, sahada farklı jeomorfolojik birimlerin oluşmasında etkili olmuştur. Bingöl Ovası ve onu çevreleyen dağlık alanlar çalışma sahasının en önemli morfolojik birimlerine karşılık gelmektedir. Bunların yanı sıra ovayı çevreleyen yüksek düzlükler ile vadiler araştırma sahasındaki diğer önemli morfolojik unsurlar olarak görülmektedir. Araştırma alanının bugünkü morfolojik görüntüsünün oluşmasında temelde Üst Miyosen'den sonra yoğunlaşan K- G yönlü sıkışma tektoniği etkili olmuştur. Özellikle sıkışma kuvvetlerinin etkisi altında gelişmiş yapısal unsurlar, özellikle sahada Alt Pliyosen sonlarından itibaren devreye girmeye başlayan ve günümüze kadar aktivitesini sürdüren DAF çalışma sahasının bugünkü görünümünü kazanmasında en etkili unsur olarak karşımıza çıkmaktadır (Tonbul, 1990a, s. 348). Araştırma sahasının morfolojik yapısı sahanın iklim özelliklerini belirleyen ana unsurdur. Nitekim merkezden çevreye doğru artan yükselti koşulları ile ovayı çevreleyen dağlık alanların diziliş doğrultusu, sıcaklık ve yağış koşullarının aynı doğrultuda farklılaşmasına etki etmiştir. Ayrıca sıcaklık değerlerinin yıl içerisindeki seyrinde değişimin hızlı olması ve kış aylarına karşılık gelen bir soğuk dönem ile yaza tekabül eden bir sıcak dönemin mevcudiyeti "karasal termik

rejim tipini" yansıtmaktadır (Tonbul, 1990b). Bingöl Ovası'nın ortalama yıllık toplam yağışı 812,7 mm, yıllık ortalama sıcaklığı ise 12,3 C civarındadır. Çalışma sahasında toprak tiplerinin dağılışı ise büyük ölçüde morfolojik yapı, ana kaya, iklim ve bitki örtüsü gibi doğal çevre etmenlerinin etkisi altında şekillenmiştir. Sahada en fazla yer kaplayan toprak tipi kahverengi topraklar olup sahanın % 36'sını kapsamaktadır. İkinci olarak en fazla dağılış gösteren toprak tipi ise % 31'lik oranla kireçsiz kahverengi orman topraklardır. Araştırma sahasında doğal bitki örtüsü iklim başta olmak üzere fiziki coğrafya faktörlerinin etkisi altında şekillenmiştir. Sahada 2300-2400 m. yüksekliğe kadar olan bütün kesimler, doğal orman sınırları içerisinde yer almaktadır. Bu yükselti değerlerinden itibaren yüksek dağ-plato stepleri ve Alpin çayırlara görülmektedir. Çeşitli meşe türlerinden meydana gelen orman dokusu yer yer iğne yapraklı orman yer yer de karışık orman özelliği göstermektedir. Ormanların tahrip edilmesi sonucunda havza tabanı günümüzde büyük ölçüde antropojen step türlerinin yayılış alanına dönüşmüştür. Bingöl şehir merkezinin nüfusuna ilişkin ilk verilere göre (Cuinet, 1892) Çapakçur olarak adlandırılan, bugünkü Bingöl şehir merkezinin nüfusu 1075 olarak belirlenmiştir. Özellikle Cumhuriyetin ilanından sonra yapılan nüfus sayımları verileri dikkate alındığında 1935 2007 yılları arasında Bingöl şehir merkezinin nüfusunun yavaş da olsa bir artış gösterdiği görülmektedir. 1935 yılı verilerine göre 1298 kişinin yaşadığı şehir merkezinin nüfusu 2007 yılı nüfus sayımına göre 86 511 kişiye ulaşmıştır (Üstündağ, 2011, s. 9). Bingöl merkez nüfusu 2015 verilerine göre 150 626 kişidir. 180 Bingöl İli'nde yerleşme tarihi, bilinen ilk kayıtlara göre M.Ö. 3500 yıllarına dayanmaktadır. Son yüzyıla kadar gelişmemiş bir köy niteliğinde olan Çapakçur un yerleşme açısından gelişimi ele alınırken Bingöl il sınırları içerisinde kalan yerlerde hâkimiyet kurmuş bulunan bütün kavim ve devletler de bu kapsamda ele alınmaktadır. Tek başına bağımsız bir Bingöl şehrinin varlığı resmi kayıtlara göre en fazla 100 150 yıllık bir süreci kapsamaktadır (Üstündağ, 2011, s. 86). Araştırma sahasında kırsal yerleşmelerin dağılışı önemli ölçüde morfolojik yapıya bağlı olup, genellikle toplu şekildedir. Sahada köy yerleşmeleri daha çok su imkanlarının bol olduğu vadi içleri ile dağ ile ova arasındaki eğim kırıklığının olduğu alanlarda ve eğim değerlerinin düşük olduğu ovalık alanlarda yoğunlaşmıştır. Kasaba ve şehir yerleşmeleri ise, Bingöl Ovası üzerinde yer alan D-300 ve D-950 ana ulaşım ağlarının güzergahları yoğunlaşmıştır. 3. Materyal ve Yöntem Bingöl Ovası ve yakın çevresinde optimal arazi kullanım şeklini tespit etmeyi hedefleyen çalışmada, 1/25 000 ölçekli topografya haritaları sayısallaştırılarak sayısal yükselti modeli (SYM) oluşturuldu. Oluşturulan SYM kullanılarak analizin ana kriterlerinden olan eğim, bakı ve yükselti katmanları oluşturuldu. Bunun yanı sıra 2001 yılına ait Bingöl İl Arazi Varlığı verileri kullanılarak analiz için gerekli diğer önemli kriterlerden büyük toprak grubu, toprak derinliği, arazi kabiliyeti, erozyon ve diğer toprak özellikleri katmanları elde edildi. Elde edilen bütün katmanlar aynı piksel boyutunda raster (grid) formatına dönüştürüldü. CBS ortamında katmanların çakıştırılmasıyla ortaya çıkan sonuçlar değerlendirilerek, araştırma alanında her bir arazi kullanımı için fiziki coğrafya unsurlarının uygunluğu tespit edildi. Bahsi geçen bu işlemler gerçekleştirilirken Arc-GIS 10.2 CBS yazılımı kullanıldı. AHS tekniğinin uygulanması esnasında gerçekleştirilen hesaplamalar ise Excel programı yardımıyla yapıldı. CORINE 2012 yardımıyla da araştırma alanının mevcut arazi kullanım özellikleri belirlendi.

Tablo 1: Arazi Kullanım Türleri İçin Yapılan Uygunluk Analizinde Kullanılan Alt Kriterler ve Uygunluk Puanları Kriter Alt Kriter Mera Orman Tarım Kriter Alt Kriter Mera Orman Tarım Alüvyal Topraklar 1 1 4 Düz 2 2 4 Kolüvyal Topraklar Kahverengi Topraklar 1 1 4 Kuzey 2 3 1 3 4 3 Kuzeydoğu 2 3 2 Toprak Türü Kahverengi Orman Toprakları Kireçsiz Kahverengi Topraklar 3 4 3 Doğu 3 3 3 Bakı 3 4 2 Güneydoğu 4 3 3 Kireçsiz Kahverengi Orman Toprakları Bazaltik Topraklar 3 4 2 Güney 4 3 3 2 1 1 Güneybatı 4 3 3 Arazi Kabiliyeti I. Sınıf 1 1 4 Batı 3 4 3 II. Sınıf 1 1 4 Kuzeybatı 2 4 2 III. Sınıf 1 1 4 930-1100 4 4 4 IV. Sınıf 3 3 3 1100-1300 3 4 3 VI. Sınıf 4 4 2 1300-1500 3 4 3 181 Erozyon VII. Sınıf 4 4 1 1500-1700 3 3 2 VIII. Sınıf 1 1 1 1700-1900 4 3 1 Hiç Yok veya Çok Az Yükselti 4 1 4 1900-2100 4 3 1 Az 3 1 3 2100-2300 4 2 1 Orta 2 2 2 2300 + 3 1 1 Şiddetli 1 4 1 13ºC 4 4 4 Çok Şiddetli 1 3 1 12 ºC 4 4 4 Toprak Engeli Yok 4 4 4 11 ºC 4 3 3 DTO Sıcaklık Taşlı 3 3 2 10 ºC 3 3 2 Kayalı 2 1 1 9 ºC 3 2 1 Vadi Tabanı 4 2 4 8 ºC 2 2 1 Seki 4 4 4 7 ºC 1 1 1 Jeomorfoloji Taban Arazi 2 2 4 6 ºC 1 1 1 Alçak Plato Alanları Yüksek Plato Alanları 3 3 3 700-813 mm 2 3 4 4 4 1 813-921mm 2 3 4 Dağlık Alanlar 3 2 1 921-1029mm 3 4 3 0-2 4 1 4 1029-1137mm 3 4 2 Yağış 2-6 4 1 3 1137-1245mm 3 4 2 Eğim 6-12 4 2 3 1245-1353mm 4 4 1 12-20 3 3 2 1353-1461mm 4 4 1 20-30 2 4 2 30 + 1 4 1 1461-1569mm 4 4 1

Araştırma alanının optimal arazi kullanım durumunu tespit etme sürecinde Çok Nitelikli Karar Verme (ÇNKV) teknikleri içerisinde önemli bir yeri olan ve geniş bir uygulama alanı bulunan AHS yöntemi kullanıldı. AHS yöntemi ile çalışma sahasının arazi uygunluk değerlendirmeleri yapılırken öncelikli olarak araştırma alanında etkin arazi kullanım şekilleri olarak kabul edilen mera-çayır, orman ve tarım arazi kullanım türleri üzerinde etkili olabilecek kriterler ve bunların alt kriterleri tespit edilmiştir. Alt kriterler ve alt kriterlere ait uygunluk puanları, ziraat mühendisleri, orman mühendisleri, ayrıca çiftçiler, literatürde yer alan çalışmalar ve arazi gözlemleri referans alınarak tespit edildi. Çalışmada çayır-mera, orman ve tarım alanları için toprak türü, arazi kabiliyeti, toprak derinliği, diğer toprak özellikleri, erozyon, jeomorfoloji, yükselti, eğim, bakı, sıcaklık ve yağış kriterleri değerlendirilerek, bunların alt kriterlerine ait uygunluk puanları saptandı (Tablo 1). Saaty (1982)'de belirtildiği gibi AHS' de belirlenen kriterler her düzey için kendi aralarında belirlenmiş olan ve önem derecesi tablosunda 1 ile 9 arasında değerlere sahip önem derecesi ile karşılaştırıldıktan sonra elde edilen sonuçlar bir matris formuna işlenir (Tablo 2). Bu yöntem, bir düzeydeki öğelerin, hiyerarşide hemen bir üst düzeyde yer alan öğeler açısından göreli önemlerini saptayacak şekilde puanlama yapılması ve ikili karşılaştırmalar matrisi oluşturulması esasına dayanır (Akbulak, 2010, s. 564). Tablo 2: AHS Değerlendirme Ölçeği (Saaty, 1980) Önem Derecesi Açıklama 182 1 Ölçütler eşit derecede öneme sahiptir. 3 1. ölçüt 2. ye göre biraz daha önemlidir. 5 1. ölçüt 2. ye göre fazla önemlidir. 7 1. ölçüt 2. ye göre çok fazla önemlidir. 9 1. ölçüt 2. ye göre çok yüksek derecede önemlidir. 2, 4, 6, 8 İki yakın ölçüt arasındaki ara değerler Değerlendirmeye alınan kriterlerin ağırlık puanlarının AHS tekniği ile belirlenme sürecinde ilk olarak her bir arazi kullanım türü için kriterlerin etkinlik derecesi göz önünde tutularak ikili karşılaştırmalar yapıldı ve bu doğrultuda ilgili matrisler oluşturuldu (Tablo 3, Tablo 4 ve Tablo 5), daha sonra analizde kullanılan her bir kriterin ağırlık puanı tespit edildi (Tablo 6) ve son olarak da elde edilen özvektörün tutarlılık kontrolü yapıldı. Tutarlılık kontrolü, yargıların mantıksal tutarsızlığını ölçer ve yargılarda olabilecek hataların tanımlanmasına olanak sağlar. Yöntemin geçerli olması için tutarlılık oranı 0,10 (% 10) veya daha küçük olmalıdır. Eğer bu oran 0.10 dan büyük ise ikili karşılaştırma matrislerinin yeniden oluşturulması gerekir (Saaty 1980). Bu çalışmada mera-çayır, orman ve tarım arazi kullanım türleri ile arazi kullanım türleri için yapılan ikili karşılaştırmalarına uygulanan tutarlılık oranı 0,10 (% 10) oranının altında değerlere sahiptir.

Tablo 3: Mera İçin İkili Karşılaştırma Matrisi MERA Jeo Yük Eğim Bakı Sıc Yağ BTG TD DTÖ Eroz AKK. Jeo 1 0,5 2 3 3 3 0,5 4 1 0,5 0,2 Yük 2 1 3 6 4 4 5 7 3 2 0,3 Eğim 0,5 0,33 1 4 3 3 3 5 2 0,5 0,2 Bakı 0,3 0,17 0,25 1 0,5 0,5 0,5 2 0,3 0,2 0,14 Sıc 0,3 0,25 0,3 2 1 0,5 1 5 0,5 0,3 0,2 Yağ 0,3 0,25 0,3 2 2 1 3 5 0,5 0,5 0,2 BTG 2 0,2 0,3 2 1 0,3 1 3 0,5 0,3 0,2 TD 0,25 0,14 0,2 0,5 0,2 0,2 0,3 1 0,25 0,17 0,1 DTÖ. 1 0,3 0,5 3 2 2 2 4 1 0,3 0,2 Erozyon 2 0,5 2 5 3 2 3 6 3 1 0,3 AKK 5 3 5 7 5 5 5 9 5 3 1 TOPLAM 14,75 6,67 14,95 35,5 24,7 21,53 24,33 51 17,08 8,86 3,12 Tablo 4: Orman İçin İkili Karşılaştırma Matrisi λmax= 11,855 CI= 0,085 CR= 0,056 ORMAN Jeo Yük Eğim Bakı Sıc Yağ BTG TD DTÖ Eroz AKK. Jeo 1 0,3 0,5 3 0,5 0,5 3 3 5 0,5 0,2 Yük 3 1 3 5 2 2 4 5 6 2 0,3 Eğim 2 0,3 1 4 0,3 0,3 2 4 5 0,5 0,25 Bakı 0,3 0,2 0,25 1 0,25 0,2 0,5 2 2 0,3 0,16 183 Sıc 2 0,5 3 4 1 0,5 4 5 4 2 0,3 Yağ 2 0,5 3 5 2 1 5 5 5 2 0,3 BTG 0,3 0,25 0,5 2 0,25 0,2 1 2 3 0,3 0,17 TD 0,3 0,2 0,25 0,5 0,2 0,2 0,5 1 0,5 0,2 0,13 DTÖ. 0,2 0,17 0,2 0,5 0,25 0,2 0,3 2 1 0,25 0,14 Erozyon 0,5 0,5 2 3 0,5 0,5 3 5 4 1 0,2 AKK 5 3 4 6 3 3 6 8 7 5 1 TOPLAM 16,7 6,98 17,7 34 10,28 8,63 29,33 42 42,5 14,12 3,25 Tablo 5: Tarım İçin İkili Karşılaştırma Matrisi λmax= 11,454 CI= 0,045 CR= 0,03 TARIM Jeo Yük Eğim Bakı Sıc Yağ BTG TD DTÖ Eroz AKK. Jeo 1 3 3 5 4 4 3 3 6 6 0,5 Yük 0,33 1 0,25 2 2 2 0,33 0,5 3 2 0,14 Eğim 0,33 4 1 5 4 4 0,33 3 5 5 0,25 Bakı 0,2 0,5 0,2 1 0,33 0,33 0,2 0,33 2 1 0,125 Sıc 0,25 0,5 0,25 3 1 1 0,33 2 2 2 0,17 Yağ 0,25 0,5 0,25 3 1 1 0,33 2 2 2 0,17 BTG 0,33 3 3 4 3 3 1 3 6 4 0,2 TD 0,33 2 0,33 3 0,5 0,5 0,33 1 4 3 0,2 DTÖ. 0,17 0,33 0,2 0,5 0,5 0,5 0,17 0,25 1 0,33 0,11 Erozyon 0,17 0,5 0,2 1 0,5 0,5 0,25 0,33 3 1 0,14 AKK 2 7 4 8 6 6 5 5 8 7 1 TOPLAM 5,36 22,33 12,68 35,5 22,83 22,83 11,27 20,41 42 33,33 3,005 λmax= 11,862 CI= 0,086 CR= 0,057

AHS tekniğinin uygulanması sonucunda tespit edilen kriterlerin uygunluk puanları ile ağırlık değerleri CBS ortamında birleştirilerek her bir piksel için arazi kullanım türlerine göre Fiziksel Uygunluk Endeks (FUE) değerleri saptandı. Arazi kullanım türlerine göre kriterlerin uygunluk ve ağırlık puanlarının birleştirilmesinde aşağıda verilen denklem kullanıldı. n U = Wi Xi i=1 U, toplam arazi uygunluk puanı; Wi, i arazi uygunluk kriterinin ağırlık değeri; Xi, i arazi uygunluk kriterine ait alt kriter puanı; n, arazi uygunluk kriterinin toplam sayısıdır (Cengiz vd., 2013). AHS tekniği ile yapılan uygunluk analizlerinde kullanılan kriterler aynı zamanda arazi kullanımını etkileyen faktörlere karşılık gelmektedir. Hesaplamalar sonucunda her bir kriter için saptanan değer 0-1arasında değişmekte olup, toplamları 1 e eşittir (Tablo 6). Tablo 6: Uygunluk Analizinde Kullanılan Kriterlerin Ağırlık Puanı Ana Kriter Ağırlık Puanı Kriterler Mera-Çayır Orman Tarım Jeomorfoloji 0,08 0,08 0,18 184 Yükselti 0,17 0,16 0,05 Eğim 0,09 0,07 0,12 Bakı 0,03 0,03 0,03 Sıcaklık 0,04 0,11 0,05 Yağış 0,06 0,13 0,05 Büyük Top. Grubu 0,05 0,03 0,12 Toprak Derinliği 0,02 0,02 0,06 Diğer Top. Öz. 0,07 0,02 0,02 Erozyon 0,12 0,08 0,03 Arazi Kul. Kab. 0,27 0,27 0,29 Araştırma alanı için optimal arazi kullanımı tespit edilirken arazi kullanım türleri arasındaki öncelikler, araştırma sahasının doğal ortam koşulları, sürdürülen beşeri ve ekonomik aktiviteler ile mevcut kaynakların potansiyeli göz önünde bulundurularak uzman görüşleri doğrultusunda AHS tekniği yardımıyla belirlenmiştir. Buna göre araştırma sahasında öncelik mera-çayır, orman ve tarım şeklinde sıralanmaktadır (Tablo 7).

Tablo 7: Arazi Kullanım Türlerinin Tercih Önceliği Bakımından ikili Karşılaştırılması Arazi Kullanım Mera Orman Tarım Mera 1 2 5 Orman 0,5 1 4 Tarım 0,2 0,25 1 TOPLAM 1,7 3,25 10 λmax= 3,024 CI=0,0123 CR= 0,02 4. Bulgular Bingöl Ovası ve yakın çevresinde mevcut arazinin potansiyeline uygun arazi kullanım şeklinin belirlenmesini amaçlayan bu çalışmada, her bir arazi kullanım türü için 11 ana kriter analize tabi tutulmuştur (Şekil 2). Bu kritere ait alt kriterler de ayrıntılı olarak tanımlanmış ve alt kriterin her bir arazi kullanım türü için etki şiddetleri doğrultusunda puanlama yapılarak ana kriterlerle birlikte uygunluk analizine dahil edilmiştir (Tablo 1). Yapılan analizler araştırma sahasındaki mera-çayır kullanımı için arazi kullanım kabiliyeti (% 27), yükselti (% 17) ve erozyonun (% 12) ağırlıklı olarak etkin kriterler olduğunu göstermiştir. Yine orman arazi kullanım şekli için arazi kullanım kabiliyeti (% 27), yükselti (% 16), yağış (% 13) ve sıcaklık (% 11) kriterleri en etkin kriterler olarak görülmektedir. Tarım kullanımı için ise % 29' lık oranla arazi kullanım kabiliyeti, % 18' lık oranla jeomorfoloji ve % 12 değeri ile de eğim ve büyük toprak grubu kriterlerinin etkinliğinin ağır bastığı görülmektedir. 185 Optimal arazi kullanım şeklinin belirlenmesi amacıyla yapılan analizler sonucunda her bir arazi kullanım türü için uygunluk haritaları oluşturulmuştur (Şekil 3, 4, 5). Arazi kullanım türlerinin alansal dağılımlarının verildiği Tablo 8 a bakıldığında inceleme alanında mera-çayır, orman ve tarım arazi kullanım türleri için çok uygun sınıfında yer alan arazilerin oranı sırasıyla % 0.2, % 45.4 ve % 4.5 dir. Orta derecede uygun sınıfında yer alan arazilerin oranı ise mera-çayır için % 95.8, orman için % 50.3 ve tarım için % 16.4 olarak hesaplanmıştır. Araştırma sahasında mera-çayır ve orman için uygun olmayan arazi bulunmamaktadır. Bir başka ifade ile sahanın tamamı mera-çayır ve orman kullanım türü için farklı oranlarda uygunluk gösterirken, toplam arazinim % 13.7 si tarım için uygun değildir sınıfında yer almaktadır. Araştırma sahasında mevcut doğal koşulların imkanı doğrultusunda en uygun arazi kullanım türü olarak mera-çayırlar görülmektedir. Tablo 8'e bakıldığında mera-çayır kullanımı için toplam alanın % 95,8' inin orta derecede uygun olduğu görülmektedir. Yapısal özellikleri bakımından bugün araştırma sahasında büyük ölçüde 3. sınıf mera tipinin yayılış göstermesi yapılan analizleri desteklemesi bakımından dikkat çekicidir.

186 Şekil 2: Analizde Kullanılan Ana Kriterler a) Jeomorfoloji, b) Yükselti, c) Eğim, d) Bakı, e)sıcaklık f) Yağış, g) Büyük Toprak Grubu, h) Toprak Derinliği, i) Diğer Toprak Özellikleri j)erozyon, k) Arazi Kullanım Kabiliyeti

187 Şekil 3: Bingöl Ovası ve Yakın Çevresinde Mera-Çayır Arazilerinin Uygunluk Haritası Çok uygun sınıfında en yüksek orana sahip olan arazi kullanım türünü ormanlar oluşturmaktadır. Toplam alanın % 45,4' ü orman arazi kullanım türü için çok uygun, % 50,3'ü de orta derecede uygun olarak görülmektedir (Tablo 8). Her iki sınıfa ait oranların toplamı % 95,7 olup, bu değer arazinin tamamına yakınının orman kullanım türü için uygun koşullara sahip olduğunu göstermektedir (Şekil 4). Özellikle kaçak kesim ve hayvancılık faaliyetleri gibi antropojen baskılar sonucunda tahrip edilerek günümüzde mera olarak kullanılan alanların geçmişte ormanlarla kaplı olduğu bilinmektedir.

188 Şekil 4: Bingöl Ovası ve Yakın Çevresinde Orman Arazilerinin Uygunluk Haritası Tarım alanları için uygunluk gösteren alanlar ise araştırma sahasında oldukça az bir orana sahiptir. İnceleme alanında tarıma uygun araziler genellikle Murat Çayı ve kollarının oluşturduğu alüvyal düzlüklere karşılık gelmektedir (Şekil 5). İnceleme alanında eğim değerlerinin yüksek olması, toprak kabiliyetinin tarım yapmaya uygun olmaması, toprak derinliğinin az olması ve erozyon şiddetinin fazla olması gibi nedenlerden ötürü toplam arazi içerisindeki tarım yapmaya uygun arazilerin payı oldukça düşük değerler göstermektedir. Analiz sonuçlarına göre araştırma sahasında tarım yapmaya uygun olmayan ve az uygun olan arazilerin toplam araziler içindeki payı % 79,1 dir (Tablo 8).

189 Şekil 5: Bingöl Ovası ve Yakın Çevresinde Tarım Arazilerinin Uygunluk Haritası Araştırma alanında arazi kullanım uygunluk analizleri sonucunda oluşturulan optimal arazi kullanım haritası (Şekil 6) ile önerilen arazi kullanım türlerinin alansal değerlerini veren Tablo 9' da yer alan değerlere göre toplam alanın % 55 inin mera-çayır, % 40'nın orman ve % 4'ünün de tarım alanı olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Mevcut arazi kullanım durumuyla optimal arazi kullanım durumu karşılaştırıldığında, 1288 km²'lik alanla toplam alanın % 65'ini işgal eden mera alanlarının toplam alanın % 55'inde yayılış göstermesi öngörülmektedir. Bununla birlikte 312 km²'lik sahip olduğu alanla toplam alanın % 16'sını işgal eden ormanların da toplam alanın % 40'ında dağılış göstermesi öngörülmektedir. Yani mevcut ormanların olması gereken değerin yarısından daha az bir alanda dağılış gösterdiği görülmektedir. Bu değerler açıkça göstermektedir ki bugün orman olarak kullanılması gereken arazilerin bir kısmı mera ve tarım arazisi olarak, mera olarak kullanması gereken alanların bir kısmı da tarım arazisi olarak kullanılmaktadır.

Tablo 8: Bingöl Ovası ve Yakın Çevresinde Arazi Kullanım Türleri İçin Uygunluk Sınıfları Uygunluk Sınıfı Mera-Çayır Orman Tarım Alan(km²) % Alan(km²) % Alan(km²) % Uygun Değil - - - - 272 13,7 Az Uygun 81 4 86 4,3 1303 65,4 Orta Derecede Uygun 1908 95,8 1001 50,3 326 16,4 Çok Uygun 3 0,2 905 45,4 91 4,5 Toplam 1992 100 1992 100 1992 100 190 Şekil 6: Bingöl Ovası ve Yakın Çevresinde Mevcut Arazi Kullanımı ile Optimal Arazi Kullanımı Haritaları Tablo 9: Bingöl Ovası ve Yakın Çevresinde Mevcut Arazi Kullanım Durumu ve Optimal Arazi Kullanım Durumu Arazi Kullanımı Mevcut Arazi Kullanımı Optimal Arazi Kullanımı Alan (km²) % Alan (km²) % Mera-Çayır 1288 65 1093 55 Orman 312 16 800 40 Tarım 371 18 78 4 Yerleşme 21 1 21 1 TOPLAM 1992 100 1992 100

5. Sonuç ve Öneriler Uzman görüşleri ile CBS ve AHS tekniklerinin kullanımı sonucunda elde edilen verilerin birleştirilmesiyle Bingöl Ovası ve yakın çevresinde arazi kullanım uygunluk analizleri yapılmış olup, bu doğrultuda bahsi geçen sahanın optimal arazi kullanım durumu tespit edilmiştir. Ekolojik olarak hassas bir sahaya karşılık gelen araştırma sahasında yapılan analizler sonucunda elde edilen veriler, toprağın büyük ölçüde sahip olduğu potansiyelinin dışında kullanıma tabi tutulduğunu göstermektedir. Çalışma sahasında günümüz itibari ile yaklaşık olarak 976 km²'lik arazi yanlış kullanılmaktadır. Özellikle doğal koşulların elverişliliği bakımından potansiyeli tarımsal aktivitelerin sürdürülebilmesi için yetersiz olan çalışma sahasında, tarımsal aktivitelerin arttırılmasına yönelik yapılan ve devam eden yanlış planlama ve projelerle bu kıymetli saha büyük bir deformasyona maruz kalmaktadır. Mevcut durumda toplam sahanın % 4'lük kısmına karşılık gelmesi gereken tarım arazileri sahanın %14' lük kısmını işgal etmektedir. Bu değerler göstermektedir ki araştırma sahasında tarıma uygun olmayan araziler potansiyelinin üstünde bir kullanımla baskı altında tutulmaktadır. Sürdürülmekte olan bu yanlış kullanım başta su ve toprak olmak üzere ekolojik çevrenin diğer unsurlarının üzerinde de doğrudan veya dolaylı olarak baskı oluşturarak bu doğal kaynakların kullanım niteliklerinin bozulmasına etki etmektedir. Bu bakımdan çalışma sahasındaki mevcut kullanım durumunun ekolojik koşulların dengesinde oluşturması muhtemel tahribatın minimum düzeyde kalabilmesi için en kısa sürede bilinçli kullanım önerileri doğrultusunda yeniden bir planlama yapılması gereği kaçınılmazdır. Tarım ve sanayi vasıtasıyla henüz çok fazla kirletilmemiş, mevcut potansiyeli itibari ile de aşırı otlatmaya maruz kalmadığından büyük ölçüde nitelikli çayır ve meraları bünyesinde barındıran çalışma sahası organik hayvancılık bakımından fevkalade kıymetlidir. Bu sahada son derece yanlış biçimde mera olarak kullanılması gereken hatta 1. sınıf meracılık için uygun doğal koşulları taşıyan araziler tarım alanlarına dönüştürülmeye çalışılmaktadır. Çalışma sahasında mera ve orman için çok uygun vasıflar taşıyan alanlarda yapılan tarımsal aktiviteleri teşvik eden uygulamalar bu arazilerin mevcut niteliklerinin bozulmasına neden olacaktır. Bu nedenle bu teşvik uygulama çalışmalarının değiştirilmesi, özellikle mera alanları için tüm teşviklerin bilinçli bir şekilde mera ve çayırların ıslah edilmesi ve korunması üzerine yoğunlaştırılması gerekmektedir. Organik hayvancılık için çok uygun doğal koşullara sahip çalışma sahasının bu potansiyeli güçlendirilmeli, doğanın ve ekosistemin korunmasında fayda sağlayacak olan ekolojik hayvancılık ekonomik aktivitesi yaygınlaştırılmalıdır. Çalışma alanında doğal orman yetişme alanları en alt yükselti değerinden 2300 m lere kadar olan saha içerisinde bulunmaktadır. Yapılan analizler göstermiştir ki araştırma sahasında orman yetişmesi için tamamen uygun olmayan alan bulunmamaktadır. Bununla birlikte toplam sahanın % 40 'ına karşılık gelmesi gerektiği öngörürken orman alanları, mevcut kullanımda ancak toplam alanın % 16' lık kısmında yayılış göstermektedir. Bu durumun ortaya çıkmasında ormanların insanlar tarafından çeşitli sebeplerle ve bilinçsiz bir şekilde tahrip edilmesi etkili olmuştur. Çalışma alanında ormanın sürekli olarak tahrip edilmesi sonucunda orman örtüsü önemli ölçüde zayıflatılmış, birçok alanda niteliği bozularak fundalık veya meşeliklere dönüştürülmüş, hatta bazı yerlerde tamamen ortadan kaldırılarak, gerçekte mevcut durumdaki kadar geniş olmayan bozkır alanlarının genişlemesini sağlamıştır. Araştırma sahasında orman olarak değerlendirilmesi gereken alanların önemli bir kısmı günümüzde hayvan otlatma ve tarım alanı açma gerekçesi ile tahrip edilerek mera ve tarım arazisi olarak kullanılmaktadır. Bu durum sahada toprağın şiddetli erozyona maruz kalmasına etki etmesi bakımından da son derece önemli bir konu olarak 191

dikkat çekmektedir. Ayrıca sahip olduğu doğal koşulların etkisi ile coğrafi potansiyeli itibarıyla orman kullanımına uygun bu alanların potansiyellerinin çok üzerinde tarımsal aktivitelere tabi tutulması bu toprakların nitelik ve niceliğine olumsuz etki edecektir. Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından sürdürülen ağaçlandırma çalışmalarıyla orman alanları genişletiliyor olmakla birlikte, bu kurum tarafından optimal alan kullanımında önerilen orman alanlarına dönüştürülmesi gereken alanları ağaçlandırma programı çerçevesinde değerlendirerek mevcut orman alanları optimal seviyeye getirilmelidir. Sahada orman tahribatının önüne geçilmesi için de ormanlara ekonomik fayda sağlayacak nitelikte güçlendirilmesi gerekmektedir. Mevcut kaynakların etkin ve verimli bir şekilde kullanılabilmesinin yanı sıra uzun süre devamlılığının sağlanabilmesi için arazinin coğrafi potansiyelinin tespit edilmesi ve bu doğrultuda uygun arazi kullanım planlamalarının yapılması ve uygulanması gerekmektedir. Özellikle çalışma alanı gibi ekolojik açıdan hassas bölgelerdeki kıymetli kaynakların yoğun biçimde kullanılmasına bağlı olarak tükenmesine engel olmak için sunulan çözüm önerileri yetkili kurumlarca dikkate alınmalı ve uygulama planlarına dahil edilmelidir. KAYNAKLAR Akbulak, C. (2010). Analitik Hiyerarşi Süreci ve Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Yukarı Kara Menderes Havzası nın Arazi Kullanımı Uygunluk Analizi. Uluslararası İnsan Bilimleri Dergisi, 7/2, 557-576. Akıncı, H. vd. (2015). Büyük Barajların Tarım Arazileri Üzerindeki Etkilerin İncelenmesi ve Artvin'de CBS ve AHP Yöntemi Kullanılarak Alternatif Tarım Arazilerinin Belirlenmesi. TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, 15. Türkiye Harita Bilimsel ve Teknik Kurultayı, 25-28 Mart 2015, Ankara. Bayındır, F. (2006). Malatya İlinin Arazi Kullanım Durumunun Yükselti Kuşaklarına Göre Dağılımı. Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Fırat Üniversitesi, Elazığ. 192 Bandyopadhyay, S. vd. (2009). Assessment of Land Suitability Potentials for Agriculture Using Aremote Sensing and GIS Based Approach. International Journal of Remote Sensing, 30/4, 879-895. Chen, C-F. (2006). Applying the Analytical Hierarchy Process (AHP) Approach to Convention Site Selection. Journal of Travel Research, 45/2, 167-174. Cengiz, T. vd. (2013). Gökçeada da Optimal Arazi Kullanımının Belirlenmesi. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Tarım Bilimleri Dergisi, 19, 148-162. Cuınet, W. (1892). La Turquie D Asies. Geographie Administrative. Ernsest Leroux Editeour. C. 1. 618. Paris Dağlı, D. ve Çağlayan, A. (2016). Analitik Hiyerarşi Süreci İle Optimal Arazi Kullanımının Belirlenmesi: Melendiz Çayı Havzası Örneği. Türk Coğrafya Dergisi, 66, 83-92. FAO. (1976). A Framework for Land Evaluation. FAO Soils Bulletin No.32, Rome. Kıranşan, K. ve Şengün M. T. (2016). Bulanık-Malazgirt (Muş) Havzası nda Arazi Kullanımının Zamansal Değişimi, Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi,4/ 35, 479-491.

Mokarram, M. ve Aminzadeh, F. (2010). GIS Based Multicriteria Land Suitability Evaluation Using Ordered Weight Averaging with Fuzzy Quantifier: A Case Study in Shavur Plain, Iran, The International Archives of The Photogrammetry. Remote Sensing and Spatial Information Sciences, 38/2, 508-512. Özdemir, M. S. ve Saaty, T. L. (2006). The Unknown in Decision Making What to Do About It. European Journal of Operational Reserarch, 174, 349-359. Razmi, J. vd. (2000) The new concept of manufacturing DNA within an analytic hierarchy process driven expert system. European Journal of Innovation Management, 3/I.4, 199-211. Saaty, T. L. (1980). The Analytic Hierarchy Process. McGraw-Hill Comp., U.S.A. Timor, M. (2011). Analitik Hiyerarşi Prosesi. Türkmen Kitabevi, İstanbul. Tonbul, S. (1990a). Bingöl Ovası ve Çevresinin Jeomorfolojisi ve Gelişimi. Coğrafya Araştırmaları Dergisi, 2/2, 329 352. Tonbul, S. (1990b). Bingöl Ovası ve Çevresinin İklimi. Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 4/1, 347-374. Üstündağ, Ö. (2011). Bingöl Şehir Merkezinin Doğal Ortam Analizi ve Fiziksel Planlaması. Yayınlanmamış Doktora Tezi, Fırat Üniversitesi, Elazığ. Yılmaz, E. (2009). Bir Arazi Kullanım Planlaması Modeli: Cehennemdere Vadisi Örneği. Çevre ve Orman Bakanlığı, Doğu Akdeniz Ormancılık Araştırma Enstitüsü, Yayın No: 3, Mersin. Yücel, M. (2005). Doğa Koruma. Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü Ders Kitabı, Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Genel Yayın No:265, Adana. 193 Zengin, M. (2007). Ardahan Kura Nehri Ve Yakın Çevresi Alan Kullanımlarının Belirlenmesi Ve Optimal Alan Kullanım Önerileri. Yayınlanmamış Doktora Tezi, Atatürk Üniversitesi, Erzurum Bingöl İli Arazi Varlığı. (2001). T.C. Başbakanlık Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü Yayınları.