Temyiz İsteminde Bulunan (Davacılar) :1-, 2-

Benzer belgeler
Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Ek 1 Nolu Protokol

ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI. Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti

Uzun Sok. Kolotoğlu İşhanı Kat: 3 No:75 - TRABZON Temyiz Eden ve Karşı Taraf (Davalı) : Karayolları Genel Müdürlüğü - ANKARA

Anahtar Kelimeler : Yargılamanın yenilenmesi, kesinleşen mahkeme kararı, özel tüketim

Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Kamulaştırma, Mülkiyet Hakkının Korunması, Ek Protokol - 1

Temyiz Eden (Davalı) : Antalya İl Özel İdaresi

ZAMANAŞIMI SÜRESİ GEÇTİKTEN SONRA DİSİPLİN CEZASI VERİLMESİ

SEKİZİNCİ DAİRE KARARLARI. Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : İzmir Defterdarlığı Milli Emlak Dairesi Başkanlığı

EMLAK VERGİSİNDEN MUAF OLAN TAŞINMAZLA İLGİLİ DÜZENLENEN ÖDEME EMRİNE İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZMA KARARI

İDARİ YARGILAMA USULÜ HUKUKU 3-B K. Burak ÖZTÜRK İDARİ YARGIDA DAVA AÇMA SÜRESİ

14. Daire 2012/679 E., 2014/2401 K. "İçtihat Metni"

T Ü R M O B TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI BİRLİĞİ SİRKÜLER RAPOR MEVZUAT

TÜRK MİLLETİ ADINA. Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nca dosya incelendi, gereği görüşüldü:

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ

Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen: Türk Tabipleri Birliği. Vekili : Av. Mustafa Güler Strazburg Cad. 28/28 Slhhiye/ANKARA

Karar N0: KARAR-

T.C. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU E. 2011/76 K. 2014/1397 T

: Av.Tezcan ÇAKIR Meşrutiyet Cd. N:3/15 - ANKARA

Anahtar Kelimeler : İmar Planının Yargı Kararıyla İptali, İmar Hukukunda Kazanılmış Hak, Yapı Ruhsatı

idare tarafından karşılıklı olarak istenilmektedir.

Sirküler Rapor /70-1 ANAYASA MAHKEMESİNİN ÖZEL USULSUZLUK CEZASIYLA İLGİLİ BAŞVURUYA İLİŞKİN KARARI

İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU USUL KARARLARI

TÜRK MİLLETİ ADINA. T.C. D A N I Ş T A Y ALTINCI DAİRE EsasNo : 2012/915 Karar No : 2013/8099. Temyiz Eden (Davacı) Vekili. Karşı Taraf (Davalı)

DANIŞTAYIN SÜRESİNDE AÇILMAYAN DAVAYLA İLGİLİ KANUN YARARINA BOZMA KARARI

ANKARA. günlü, E:2012/440, K:2013/412 sayılı kararının; usul ve yasaya uygun olmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ : Tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur.

Anahtar Kelimeler : Merciine Tevdi Kararı, Süre Aşımı Dava Açma Süresi

VERGİ SORUMLUSUNUN İDARİ DAVA AÇMA HAKKININ BULUNDUĞUNA İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZULMASINA İLİŞKİN KARAR YAYIMLANDI

8. Daire 2010/7065 E., 2013/1488 K. "İçtihat Metni"

D A N I Ş T A Y ONUNCU DAİRE Esas No : 2011/10572

İTİRAZIN KONUSU: günlü, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu nun;

T.C. ANKARA 17. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2011/963 KARAR NO : 2011/1582

T.C. DANIŞTAY Yedinci Daire. Anahtar Kelimeler : Katma Değer Vergisi, Müteselsil Sorumluluk, Ek Tahakkuk, İdari İşlemin İcrailiği

Hürriyet Mah.Hürriyet Cad.No:26/2 Dai.3 Yenibosna Bahçelievler/İSTANBUL

T.C. D A N I Ş T A Y Üçüncü Daire Esas No : 2010/5785. Karar No : 2012/3582

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK/27

5. Daire 2012/5124 E., 2014/2469 K. "İçtihat Metni"

Karar NO: KARAR-

GÜMRÜK İDARESİNCE İSTENEN VERGİ VE PARA CEZALARINA KARŞI YÜKÜMLÜNÜN İDARİ BAŞVURU Y

Danıştay Tetkik Hakimi Yeniay Kaya nın Düşüncesi: Temyiz isteminin reddi ve mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C. D A N I Ş T A Y Dördüncü Daire. Anahtar Kelimeler: Abonelik Sözleşmesi, Gecikme Faizi, Tahsil Edilince Beyanname Verilmesi

T.C. D A N I Ş T A Y Yedinci Daire

T.C. ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ BELEDİYE MECLİSİ. Karar N0: KARAR

T.C. DANIŞTAY Sekizinci Daire Esas No : 1992/2271 Karar No : 1993/1754

T.C İZMİR BÖLGE İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2012/4000 KARAR NO : 2012/4285 YARGILANMANIN YENİLENMESİNİ İSTEYEN (DAVACI) :

ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

Anahtar Kelimeler: Emlak vergisi, arsa m2 birim değeri, takdir komisyonu, süre aşımı

Ziya Gökalp Caddesi No:10 - Kızılay / ANKARA

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /5,41

Anahtar Kelimeler : Fenni Mesulun Dava Açma Ehliyeti, İnşaattaki Denetim Görevinin Engellenmesi, Hemşehri Sıfatı

Anahtar Kelimeler : Türkiye İş Bankası Anonim Şirketi, bireysel başvuru, Anayasa Mahkemesi, ücret

KIDEM ZAMMI ÜCRETE UYGULANAN AYRI ZAMDIR ÖNCE KIDEM ZAMMI UYGULANIR DAHA SONRA TOPLU SÖZLEŞMEDEKİ NISBİ ZAM UYGULANIR Y A R G I T A Y İ L A M I

T.C. D A N I Ş T A Y. Vergi Dava Daireleri Kurulu. Anahtar Kelimeler : Emlak Vergisi, Takdir Komisyonu Kararı, m2 Birim Değer Tespiti

İlgili Kanun / Madde 6356 S. TSK/41-43

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR NURAN CEYLAN ÖZBUDAK BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/2890)

DAVALI: Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, Bilkent Plaza, B2 Blok VEKİLİ: Av. Oya PELİT / Aynı yerde

Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışmalarına İlişkin Yönetmelik/m.

SEKİZİNCİ DAİRE KARARLARI. Anahtar Kelimeler : İl Genel Meclisi, İl Encümeni Kararı, Yetki Yönünden Hukuka Uyarlık

DANIŞTAYIN HAKSIZ ÇIKMA ZAMMIYLA İLGİLİ KANUN YARARINA BOZMA KARARI

Trafiği Kontrol ve Düzenleme Görevini Yürütürken Yaralanması Halinde Nakdi Tazminat Ödeneceği )

İDARÎ YARGILAMA USULÜ KANUNU NUN 4. MADDESİ VE DİLEKÇELERİN KAYDA GİRİŞ TARİHİ

: 1- (Davalı) Devlet Hava Meydanları İşletmeleri (DHMİ)

T.C. ANKARA 4. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2010/1045 KARAR NO : 2010/2000

Danıştay Dördüncü Daire Başkanlığından. Karşı Taraf: Denizli Vergi Dairesi Başkanlığı DENİZLİ (Pamukkale Vergi Dairesi Müdürlüğü)

T.C. İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 10. HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

T.C. DANIŞ TAY VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU Esas No : 2008/574

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

ANAYASA MAHKEMESİNDEN KATMA DEĞER KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

AVUKAT YASİN GİRGİN

T.C. DANIŞTAY ONBİRİNCİ DAİRE Esas No : 2016/1698 Karar No : 2017/6525

T.C. DANIŞTAY SEKİZİNCİ DAİRE. Esas No : 2011/103. Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen : Türk Tabipleri Birliği. Vekii : Av.

T.C. D A N I Ş T A Y Dördüncü Daire Esas No : 2010/8630 Karar No : 2013/4481 Anahtar Kelimeler : Haciz, Ödeme Emri, (BS) Formu Özeti : sayılı

İlgili Kanun / Madde 5434 S.ESK/ S. SGK/101

DANIŞTAY Vergi Dava Daireleri ESAS: 2014/304 KARAR: 2014/563

Üst Kurulu. Sanayi ve Ticaret A.Ş.

: HÜSEYİN DARTAL İl Sağlık Müdürlüğü, Merkeı/ŞANLIURF A TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C. D A N I Ş T A Y. Vergi Dava Daireleri Kurulu

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI :F.Y.

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK/5, 41

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S. TSK/25

Özet : Hakim ve savcıların havaalanlarında VIP uygulamasından yararlanamayacağı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

YÜRÜTMENİN DURDURULMASINI İSTEYEN (DAVACI):

- KARAR- -Yapı yaklaşma mesafelerinin doğu, batı, kuzey ve güney cephelerinden 5'er m. bırakılmış,

- KARAR- Belediye Hizmet Alam kullanımı içerisinde konut alanı kullanımının yer..almasının, nüfus Yoğunluğu getireceği,

Ba ve Bs FORMLARININ VERİLMEMESİ NEDENİYLE ADİ ORTAKLIK ADINA KESİLEN CEZAYLA İLGİLİ KANUN YARARINA BOZMA KARARI YAYIMLANDI

: Kazan Malmüdürlüğü - Kazan/ANKARA

Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını İsteyen: Tüketici Dernekleri Federasyonu. : 1- Başbakanlık - ANKARA. 2- Maliye Bakanlığı - ANKARA

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

KAMU GÖREVLİLERİNİN AĞIR KUSURU TAZMİNAT--VATANDAŞIN DEVLETE KARŞI SORUMLULARDAN RÜCU İSTEMİ HAKKI

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462)

: Sağlık Bakanlığı - ANKARA

: Karabük Valiliği İl Defterdarlığı - KARABÜK

BEŞİNCİ DAİRE KARARLARI. Anahtar Kelimeler : Polis Memuru, Branşlı Personel, Görevlendirme

Prof. Dr. Süha TANRIVER Doç. Dr. Emel HANAĞASI

T.C. TOKAT İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2014/635

T.C. DANIŞTAY 10. DAİRE E. 2010/3381 K. 2014/3257 T

Transkript:

T.C. D A N I Ş T A Y Esas No : 2015/9249 Karar No : 2015/841 Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Mahkemeye Erişim Hakkı, Arazi Toplulaştırılması Özeti : Arazi toplulaştırma işleminin mülkiyet hakkını ilgilendiren sübjektif nitelikte bir işlem olduğu, dava açma süresinin başlangıcı için ilanın yeterli olmadığı, taşınmaz maliklerinin işlemi tüm unsurları ile öğrenmesi gerektiği, aksi bir durumun mahkemeye erişim hakkının özünü zedeleyeceği hakkında. Temyiz İsteminde Bulunan (Davacılar) :1-, 2- Vekili : Av. Karşı Taraf (Davalılar) : 1- Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Vekili : Av. 2- Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü Vekili : Av. İstemin Özeti : İzmir 4. İdare Mahkemesinin 13/02/2014 E:2013/1464, K:2014/118 sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın Savunmasının Özeti: Yerinde olmadığı ileri sürülen temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır. Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nün Savunmasının Özeti: Savunma verilmemiştir. Danıştay Tetkik Hakimi : Samed Demirbaş Düşüncesi : Davacıların işlemi bütün unsurlarıyla öğrenemediği, tapu kayıtlarının talep edilmesi üzerine açılan davanın süresinde olduğu görüldüğünden, istemin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir. 204 Danıştay Dergisi Yıl : 2015 Sayı : 138

TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay On yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü: Dava, İzmir İli, Ödemiş İlçesi, Ertuğrul Köyü, ve parsel sayılı taşınmazları da kapsayan alanda yapılan "Küçük Menderes Beydağ Projesi- Ödemiş Beydağ Sulaması Arazi Toplulaştırma Projesi nin iptali istemiyle açılmıştır. İdare Mahkemesince; arazi toplulaştırmasına ilişkin parselasyon haritası ve yeni mülkiyet listesinin 09/07/2012 tarihinden itibaren 15 gün süreyle askıya çıkartılmak suretiyle ilan edildiği, davacılar tarafından 07/08/2012 tarihinde itirazda bulunulduğu, anılan itiraz kısmen kabul edilerek 22/11/2012 tarihli tutanak ile davacılara bildirildiği, anılan tarih üzerine dava açma süresi geçirildikten sonra 19/08/2013 tarihinde açılan davada süre aşımı bulunduğu gerekçesiyle davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, bu karar davacılar tarafından temyiz edilmiştir. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu nun 7. maddesinde; Dava açma süresi, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay da ve idare mahkemelerinde altmış gün olduğu, bu sürelerin idari uyuşmazlıklarda; yazılı bildirimin yapıldığı tarihi izleyen günden başlayacağı, 11. maddesinde; İlgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılması üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebilir. Bu başvurma işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durdurur Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır. İsteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması halinde dava açma süresi yeniden işlemeye başlar ve başvurma tarihine kadar geçmiş süre de hesaba katılır. hükümlerine yer verilmiştir. 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nun 17. maddesinde: "Arazinin rasyonel kullanımını sağlamak amacıyla parsel büyüklüklerinin optimum ölçülerde oluşması için, arazinin yarısından çoğuna malik bulunan ve sayıca maliklerin yarısından fazlasını oluşturanların muvafakati üzerine isteğe bağlı, Bakanlığın veya kurulların talebi üzerine kamu yararı gözetilerek isteğe bağlı olmaksızın, Bakanlar Kurulu kararı ile arazi toplulaştırma proje sahası belirlenir ve uygulanır. Bakanlar Kurulunun bu kararı toplulaştırma ve diğer işlemler yönünden kamu yararı kararı sayılır. Bu karar sonucu isteğe bağlı olarak veya maliklerin muvafakati aranmaksızın proje bazında arazi toplulaştırması, köy gelişim ve tarla içi geliştirme hizmetleri ile kırsal alan düzenlemesi Bakanlık tarafından yapılır veya yaptırılır. Uygulamada isteğe bağlı toplulaştırmalara öncelik tanınır." hükmüne yer verilmiştir. Danıştay Dergisi Yıl : 2015 Sayı : 138 205

Tarım Arazilerinin Korunması, Kullanılması ve Arazi Toplulaştırmasına ilişkin Tüzük ün 24. maddesinde; " (1) Arazi derecelendirme komisyonu tarafından tespit edilen dönüşüm katsayılarını ve parsellerin birim değeri cinsinden karşılıklarını gösterir mülkiyet listesi ve arazi derecelendirme haritası, muhtarlık veya belediyece uygun görülecek yerlerde on beş gün süre ile asılarak ilan olunur ve yerel imkanlarla duyurulur. Askıdan indirme tutanakla saptanır. (2) Arazi malikleri ve diğer ilgililer, arazi derecelendirme haritası ile liste ve tablosuna ilişkin itirazlarını, ilan süresinin bitiminden itibaren on beş gün içinde yazılı olarak arazi derecelendirme komisyonuna yapabilirler. Arazi derecelendirme komisyonu, yapılan itirazları en geç on beş gün içinde karara bağlayarak ilgililere yazılı olarak bildirir ve yeniden on beş gün süre ile askıya çıkararak ilan eder. Arazi malikleri ve diğer ilgililer ilan süresinin bitiminden itibaren on beş gün içinde, proje idaresine itiraz edebilirler. Proje idaresi bu itirazları otuz gün içinde karara bağlar. Proje idaresinin kararı kesin olup ilgililere yazılı olarak bildirilir. (3) Süresi içinde itiraz edilmeyen arazi derecelendirmeleri kesinleşir." hükmü; 27. maddesinde; " (1) Proje idaresince arazi derecelendirmeleri esas alınarak yapılan veya yaptırılan yeni parselasyon planı ve yeni mülkiyet listeleri mahallinde on beş gün süre ile askıya çıkarılarak ilan edilir. Arazi malikleri ve diğer ilgililer ilan süresinin bitiminden itibaren on beş gün içinde proje idaresine itiraz edebilirler, itirazlar en geç otuz gün içinde karara bağlanır. Yeni parselasyon planı ve yeni mülkiyet listeleri Bakanlığın onayı ile kesinleşir. (2) Kesinleşen parselasyon planına uygun olarak yeni parseller hak sahiplerine dağıtılır. Bu konuda doğabilecek anlaşmazlıklar yeni duruma göre sonuçlandırılır. (3) Anlaşmazlıkların parselasyon planının onayından sonra sonuçlanması halinde, ilave alan ihtiyacı öncelikle tahsisli arazilerden, mümkün olmaması durumunda kamulaştırma bedeli ödenerek karşılanır. Fazla arazi verilmiş fazla miktar için rayiç bedeli malikten talep edilir. Malik, bu bedeli ödemekten imtina ederse, fazla miktar köy tüzel kişiliği adına hisseli olarak tescil edilir." hükümleri yer almıştır. Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlığa konu taşınmazı da kapsayan alanın 14/11/2011 tarihli 2011/2405 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla arazi toplulaştırması alanı olarak ilan edildiği, 5403 sayılı Kanun un 17. maddesi ve Tüzük hükümleri uyarınca davalı idareler tarafından arazi toplulaştırma projesi yürütüldüğü, proje kapsamında 206 Danıştay Dergisi Yıl : 2015 Sayı : 138

hazırlanan arazi derecelendirme haritalarının 26/10/2011 tarihinde on beş gün süre ile askıya çıkartılmak suretiyle ilan edildiği, davacılar tarafından arazi derecelendirmesine karşı itirazda bulunulmadığı, söz konusu arazi derecelendirmeleri esas alınarak hazırlanan yeni parselasyon planı ve mülkiyet listelerinin 09/07/2012 tarihinden itibaren on beş gün süreyle askıya çıkartılmak suretiyle ilan edildiği, davacılardan tarafından ilan bitimini takip eden on beş gün içerisinde Tüzük ün 27. maddesi uyarınca itirazda bulunulduğu, söz konusu itirazın 14/09/2012 tarihli, 430629 sayılı bakanlık işlemi ile reddedildiği, bu işlemin tebliğ edildiğine ilişkin tebligatın bulunmadığı, diğer davacı tarafından herhangi bir itirazda bulunulmadığı, davalı idarece Ertuğrul Köyü Muhtarlığına yapılan bildirimle 19-20-21 Kasım 2012 tarihlerinde bilgilendirme toplantılarının yapılacağının parsel maliklerine duyurulmasının talep edildiği, anılan bilgilendirmenin yapıldığına dair tarihi olmayan matbu olarak hazırlanmış tutanağın davacılardan tarafından imzalandığı, davacılar tarafından, kendilerine arazi toplulaştırma projesi kapsamında tahsis edilen parsellerin kazıklarının çakıldığı görüldüğünde dağıtımın hukuka aykırı yapıldığı düşünülerek 24/07/2013 tarihinde Kadastro Müdürlüğü'ne yeni parseller hakkında bilgi almak amacıyla başvuruda bulunulduğu, söz konusu başvuruya verilen cevapta henüz kontrol aşamasında olduğu, tapuya tescillerin yapılmadığı belirtilerek oluşan yeni parsellerin davacıya bildirilmesi üzerine yeni oluşan parsellerin öğrenildiği belirtilerek 19/08/2013 tarihinde bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin "Mülkiyetin korunması" başlıklı Ek Protokolünün 1. maddesinde: "Her gerçek ve tüzel kişinin mal ve mülk dokunulmazlığına saygı gösterilmesini isteme hakkı vardır. Bir kimse, ancak kamu yararı sebebiyle ve yasada öngörülen koşullara ve uluslararası hukukun genel ilkelerine uygun olarak mal ve mülkünden yoksun bırakılabilir. Yukarıdaki hükümler, devletlerin, mülkiyetin kamu yararına uygun olarak kullanılmasını düzenlemek veya vergilerin ya da başka katkıların veya para cezalarının ödenmesini sağlamak için gerekli gördükleri yasaları uygulama konusunda sahip oldukları hakka halel getirmez." kuralı yer almaktadır. Aynı Sözleşmenin "Adil yargılanma hakkı" başlıklı 6. maddesinde ise; "Herkes, gerek medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili nizalar, gerek cezai alanda kendisine yöneltilen suçlamalar konusunda karar verecek olan, yasayla kurulmuş, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından davasının makul bir süre içinde, hakkaniyete uygun ve açık olarak görülmesini isteme hakkına sahiptir." kuralı yer almaktadır. Danıştay Dergisi Yıl : 2015 Sayı : 138 207

Söz konusu hakkın yorumlanması, hayata geçirilmesi anlamında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları referans olarak görülmektedir. Mahkeme kararlarında görüleceği üzere adil yargılanma hakkının sağlanmasında tarafların mahkemeye erişim hakkının sağlanması hususu önem arz etmektedir. Mahkemeye erişim hakkının yargı yolunun bulunmaması ve yasal yollarla doğrudan engellenmesi hususları hak ihlali olarak kabul edildiği gibi, usul kurallarının katı yorumlanması çerçevesinde dolaylı bir şekilde mahkemeye erişim hakkının kısıtlanmasının da hak ihlali kapsamında değerlendirildiği görülmektedir. Mahkeme "De Geouffre de la pradelle- Fransa" davasında; doğal sit ilanına karşı açılan davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolundaki kararın mahkemeye erişim hakkını kısıtladığını, dava açma süresinin başlangıcının net olmadığını vurgulamış, "Stubbing ve Diğerleri ile Birleşik Krallık" kararında da süre açısından yapılan değerlendirmenin mahkemeye erişim hakkının özünü zedelediğini ifade etmiştir. İdari davalarda dava açma süresi idari istikrarın sağlanması anlamında kamu düzeninin bir gereği olarak öngörülen bir usul kuralıdır. Diğer taraftan dava açma süresinin değerlendirilmesinde hukuki uyuşmazlığın tarafı olan davacıların bilgiye erişim hakkı da dikkate alınarak değerlendirme yapılması gerekmektedir. Davalı idareler tesis ettiği idari işlemlerin hukukilik karinesinden yararlanması anlamında davacılara nazaran daha ayrıcalıklı bir konumdadır. Bilgiye erişim hakkının bir gereği olarak idarelerce uyuşmazlığın özünü ilgilendiren hususlarda muhatapların dava konusu işlemin tüm unsurlarıyla öğrenilmesi, bu konuda bilgi sahibi olmasını sağlama konusunda davalı idarelerin sorumlulukları bulunmaktadır. Öte yandan, bilgiye erişim hakkı, sözleşmenin yukarıda ifade edilen 6. maddesi kapsamında "silahların eşitliği ve çekişmeli yargılamanın sağlanması" konusunda da önem arz etmektedir. Söz konusu ilke uyarınca tarafların eşit bir şekilde hukuki argümanlarını Mahkemeye sunabilme imkanlarının bulunması gerekmekte, yargılamanın taraflarının kural olarak bütün kanıt, görüş ve belgeler konusunda bilgi sahibi olmasını gerektirmektedir. Bu durum yargılamada taraflar arasında sağlanması gereken eşitliğin bir gereğidir. Mahkemenin "J.J.-Hollanda", "Göç- Türkiye" ve "Meral- Türkiye" kararlarında söz konusu ilkenin önemi vurgulanmıştır. Uyuşmazlık konusu olayda tesis edilen arazi toplulaştırması işlemi özü itibariyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile temel bir insan hakkı olarak öngörülen mülkiyet hakkı ile yakından ilgilidir. Diğer taraftan, niteliği itibariyle teknik bir konu olması anlamında mühendislik uygulamalarını da içeren uygulamanın ne şekilde gerçekleştiğinin muhataplarınca tam olarak 208 Danıştay Dergisi Yıl : 2015 Sayı : 138

öğrenilmesinin sağlanması adına davalı idarece işlemin tüm unsurlarıyla davacılara tebliğ edilmesi, açıklanması gerekmektedir. Yukarıda anılan mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden, tarımsal işletme verimliliğinin arttırılması, optimum tarımsal arazi büyüklüklerinin sağlanması adına arazi toplulaştırmasının yapılabileceği, arazi toplulaştırma sürecinin; uygulama alanı belirlenmesi, arazi derecelendirmesinin yapılması, mülkiyet durumunun tespiti ile parselasyon yapılarak yeni parsellerin oluşması şeklinde gerçekleştiği, anılan süreçte tesis edilen işlemlerin tebliği konusunda ilan yönteminin öngörüldüğü ve itiraz süreleri tanındığı, parselasyon ile yapılan dağıtım ile yeni mülkiyet listelerinin ilanı sonrasında yapılan itiraz üzerine tesis edilecek işlemlerin ne şekilde tebliğ edileceği hususunda bir düzenleme bulunmadığı görülmektedir. Diğer taraftan; arazi toplulaştırma işleminin mahiyeti itibariyle; bir uygulama alanında proje uygulanması şeklinde gerçekleşmesine rağmen kişilerin maliki oldukları taşınmazların her biri açısından subjektif etkiler doğuran bireysel bir işlem niteliğinde olduğu; aynı zamanda kişilerin malik oldukları taşınmazlar üzerinde tasarrufta bulunulması konusunda idarelere yetki tanınması anlamında mülkiyet hakkını doğrudan ilgilendirdiği, hukuki uyuşmazlıkların da adil yargılanma hakkı çerçevesinde çözümlenmesi gerektiği açıktır. Uyuşmazlıkta, parselasyon işleminin muhataplarına tebliğ edilmediği, davacılardan tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin işlemin ne şekilde tebliğ edildiği yolunda herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı, davalı idare tarafından bilgilendirme yapılmasına esas alınan tutanakta tarih bulunmadığı, davacılar tarafından bilgilendirmenin üç gün yapılacağı ifade edilmesine rağmen bir gün acele bir şekilde yapıldığının belirtildiği, davalı idarelerce dava konusu arazi toplulaştırması işleminin tüm unsurlarıyla davacılar tarafından öğrenildiğinin ortaya konulamadığı, davacılar tarafından arazi sınırlarını gösteren kazıkların çakılması üzerine kendilerine tahsis edilen yeni taşınmazın yerinin öğrenildiğinin belirtildiği, Kadastro Müdürlüğüne başvuruda bulunularak yeni tapuların talep edildiği, Kadastro Müdürlüğünce yeni tapu kayıtlarının kesinleşmediği, kontrol sürecinin devam ettiğinin bildirilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı görülmektedir. Bu durumda, uyuşmazlığın mülkiyet hakkıyla ilgili olması, arazi toplulaştırmasının subjektif bir işlem olması anlamında ilanen tebliğin dava açma süresi başlangıcına esas alınamayacağı, işlemin teknik bir yönünün bulunması dikkate alındığında tüm unsurlarıyla davacılar tarafından Danıştay Dergisi Yıl : 2015 Sayı : 138 209

öğrenilemediği, davalı idarelerce yapılan bilgilendirmelerin yetersiz olduğu ve davacıların bilgiye erişim hakkının tam anlamıyla sağlanmadığı, dava açma süresinin geçirildiği yorumunun mahkemeye erişim hakkının özünü ihlal edeceği görüldüğünden, işin esası incelenmek suretiyle karar verilmesi gerekirken davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolunda verilen kararda hukuki isabet bulunmamıştır. Açıklanan nedenlerle; İdare Mahkemesinin temyize konu kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 24/03/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi. 210 Danıştay Dergisi Yıl : 2015 Sayı : 138