OKULÖNCESĐ EĞĐTĐMDE FIRSAT EŞĐTLĐĞĐ



Benzer belgeler
Çocuk Hakları Kongresi, Şubat 2011, Istanbul

İNSAN HAYATINI ŞEKİLLENDİRMEK: OKULÖNCESİ EĞİTİM

Türkiye de Erken Çocukluk Eğitimi. Temel Eği)m Genel Müdürlüğü. Funda KOCABIYIK Genel Müdür

TÜRK EĞİTİM SİSTEMİNİN GENEL YAPISI

Türkçe dili etkinlikleri, öğretmen rehberliğinde yapılan grup etkinliklerindendir. Bu etkinlikler öncelikle çocukların dil gelişimleriyle ilgilidir.

ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLAR

T.C. TOROSLAR KAYMAKAMLIĞI MERSİN TOROSLAR ANAOKULU MÜDÜRLÜĞÜ BRİFİNG DOSYASI

EĞİTİMİN EKONOMİK TEMELLERİ

OKAN EĞİTİM KURUMLARI PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK BİRİMİ

T.C. YÜREĞİR KAYMAKAMLIĞI NASRETTİN HOCA ANAOKULU MÜDÜRLÜĞÜ BRİFİNG DOSYASI

ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI ARKADAŞLIK İLİŞKİLERİ

T.C. TOROSLAR KAYMAKAMLIĞI MERSİN TOROSLAR ANAOKULU MÜDÜRLÜĞÜ

Türkiye Milli Eğitim Sisteminin Yasal Dayanakları. 2. Eğitim ve Öğretimi Düzenleyen Yasalar. 3. Milli Eğitim Şuraları. 4.

EĞİTİM FAKÜLTESİ İSTANBUL MEDİPOL ÜNİVERSİTESİ

DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS MB-Özel Eğitim Ön Koşul

İSTEK ÖZEL ACIBADEM İLKOKULU PDR BÖLÜMÜ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI

Hamileliğe başlangıç koşulları

UNESCO Eğitim Sektörü

ARKADAŞ SEÇİMİNİN ÖNEMİ

Toplumsal ve Ekonomik Kalkınma için i in Erken itimi. Ayla Göksel Göçer, AÇEV 17 Mart 2006

GELİŞİMİN EN HIZLI OLDUĞU DÖNEMİ 0-3 YAŞTIR Fakat 0-6 yaşın her döneminde çocuğun öğreneceği fiziksel, sosyal, zihinsel, cinsel, duygusal ve ahlaki gö

Sınıf Öğretmenliği Anabilim Dalı Yüksek Lisans Ders İçerikleri

T.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI Özel Eğitim, Rehberlik ve Danışma Hizmetleri Genel Müdürlüğü

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS A-Çocuk Edebiyatı Ön Koşul

BİLİM VE SANAT MERKEZLERİNİN PROGRAMI. Page 3

BELGESİ. YÜKSEK PLANLAMA KURULU KARARI Tarih: Sayı: 2009/21

AVRUPA BİRLİĞİ ÜLKELERİNDE ÖZEL OKULLAR Murat YALÇIN > muratmetueds@yahoo.com

R E H B E R L İ K B Ü L T E N İ - 1

NEVŞEHİR REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ PSİKOLOJİK DANIŞMANI

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği MÜZİK EĞİTİMİ I. Yrd. Doç. Dr. Hatice VATANSEVER BAYRAKTAR

OKUL ÖNCESİ EĞİTİME GİRİŞ

LÜTFEN KAYNAK GÖSTEREREK KULLANINIZ 2013

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Rehberlik MB

OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN

Yaygın Eğitim Enstitüsü Müdürlüğü TÜRKİYE DE YAYGIN EĞİTİM

VYGOTSKY SİSTEMİ: KÜLTÜREL-TARİHSEL GELİŞİM KURAMI

IFLA İnternet Bildirgesi

KAYNAŞTIRMA NEDİR? Kaynaştırma:

1 ÖZEL EĞİTİM VE ÖZEL EĞİTİME MUHTAÇ ÇOCUKLAR

ÇOCUKLARIN AKADEMİK BAŞARILARINDA YETERLİ VE DENGELİ BESLENME İLE HAREKETLİ YAŞAMIN ÖNEMİ VE ESASLARI

SOSYAL BİLGİLER DERSİ ( SINIFLAR) ÖĞRETİM PROGRAMI ÖMER MURAT PAMUK REHBER ÖĞRETMEN REHBER ÖĞRETMEN

ZEKA ATÖLYESİ AKIL OYUNLAR

OKUMA YAZMAYA HAZIRLIK ÇALIŞMALARI

Araştırma Notu 14/161

2. PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİKTE HİZMET TÜRLERİ. Abdullah ATLİ

DARICA ANADOLU LİSESİ 9. SINIF REHBERLİK PLANI

Öğretim Yılı Rehberlik Çerçeve Programı kapsamlı gelişimsel psikolojik danışmanlık hizmetleri anlayışına bağlı kalınarak hazırlanmıştır.

EDİTÖRDEN. Çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemi olan ergenlik, insan hayatının en

TİCARET VE SANAYİ ODASI İLKOKULU SOSYAL BECERİ GELİŞTİRME GRUP ÇALIŞMAMIZ. REHBERLİK ve PSİKOLOJİK DANIŞMA SERVİSİ

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

İLKOKULDAN ÖNCE BİZİMLE OLMALISIN BENCE İLK BİZ

Bu nedenle ebeveynlerin duygu, ifade ve davranış olarak tutarlı, kararlı ve pozitif bir tavır sergilemeye çalışmaları gerekmektedir.

DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS A- Seçmeli IV-Okul Öncesi Eğitimde Kaynaştırma Ön Koşul -

TEOG VE TERCİH DANIŞMANLIĞI

ÖRGÜT SAĞLIĞI OKULDA SAĞLIK, İKLİM VE. Sağlıklı örgüt için gerekenler: Yrd. Doç. Dr. Çetin Erdoğan. Örgüt Sağlığı. Örgüt Sağlığı.

Matematik Başarısında Dünya Ülkeleri İçerisinde Türkiye nin Konumu: TIMSS * Verileri

O Drama, temel kuralları önceden belirlenmiş, bir grupta yaşanan, yetişkin bir lider (örneğin bir öğretmen) tarafından yönlendirilen ya da en azından

Dünya Nüfus Günü, 2013

MEDİPOL ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ

Gelişim Psikolojisi Ders Notları

1,2 1,2 1,2 1,2 DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS KÜRESEL VE BÖLGESEL SİYASET II KBS Ön Koşul Dersleri - Türkçe

SOZIALE INTEGRATION. Sosyal Entegrasyon. İleri derecede teşvike muhtaç çocukların sosyal

ÜNİTE-1 OKUL ÖNCESİ EĞİTİM

Doç. Dr. Tülin Güler. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü Okul Öncesi Eğitim Anabilim Dalı

IFLA/UNESCO Çok Kültürlü Kütüphane Bildirisi

BARTIN ÜNİVERSİTESİ OKUL ÖNCESİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

OKUL ÖNCESİ EĞİTİMDE REHBERLİK PROGRAMI İHTİYAÇ ANALİZİ FORMU (Anne-Baba Formu) Çocuğun Kaç Aylık Olduğu :. /. / 20 Cinsiyeti :

Okul Öncesi Eğitim Seti

MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ

ORTAÖĞRETĠM ĠNGĠLĠZCE ÖĞRETMENĠ ÖZEL ALAN YETERLĠKLERĠ

REHBERLİK NEDİR? Bahsedilen rehberlik tanımlarının ortak yönleri ise:

ÇAĞDAŞ EĞİTİM KOOPERATİFİ ÖZEL 3 MART İLKÖĞRETİM OKULU

MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖZEL EĞİTİM HİZMETLERİ YÖNETMELİĞİ. 573 Sayılı Özel Eğitim Hakkında KHK

OYUN VE ÇOCUK. Oyunun Aşamaları:

içindekiler BÖLÜM 1 GİRİŞ 1 B Ö L Ü M 2 PUBERTE, SAĞLIK VE BİYOLOJİK TEMELLER 49 B Ö L Ü M 3 BEYİN VE BİLİŞSEL GELİŞİM 86

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

AİLE EĞİTİM PROGRAMLARI (AÇEV)

Ülkemizin okumuş insan ihtiyacının olduğunun farkına varılarak; Yüce önder M.K.Atatürk ün Büyük Türkiye idealine ulaşmayı hedefleyen Türkiye

NEDEN OKUL ÖNCESİ EĞİTİM? OKUL ÖNCESİ EĞİTİM PROGRAMI PROGRAMIN TEMEL ÖZELLİKLERİ ÖĞRENME MERKEZLERİ AYLIK EĞİTİM PLANI GÜNLÜK EĞİTİM AKIŞI GÜNE

Zeka Gerilikleri Zeka Geriliği nedir? Sıklık Nedenleri

Eğitim Fakülteleri ve İlköğretim Öğretmenleri için Matematik Öğretimi

BÜTÜNLEŞTİRME KAPSAMINDA EĞİTİM UYGULAMALARI

Öğr. Gör. Özlem BAĞCI

ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ ÇOCUK BAKIM VE OYUN ODASI ETKİNLİKLERİ (3-6 YAŞ) MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

2 de PDR ÇALIŞMALARIMIZ. 6 da ARALIK AYI 2. SINIF ETKİNLİKLERİMİZ ARALIK AYI ANA SINIFI ETKİNLİKLERİMİZ. sayfa. sayfa

ERASMUS+ Okul Eğitimi Bireylerin Öğrenme Hareketliliği

AÇIK SİSTEM. Sistemler, çevrelerinden girdiler alarak ve çevrelerine çıktılar sunarak yaşamlarını sürdürürler. Bu durum, sisteme; özelliği kazandırır.

Zürih Kantonunda İlköğretim Okulu

ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI OKUL DÖNEMİNDE ARKADAŞLIK VE AKRAN İLİŞKİLERİ

Eğitim Bilimleri Enstitü Müdürleri Çalıştay Raporu

Günümüzde Türkiye de Özel Eğitim Hizmetleri

EĞĠTĠMĠN EKONOMĠK TEMELLERĠ

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

ÇOCUK HAKLARI HAFTA 2

2050 ye Doğru Nüfusbilim ve Yönetim: Eğitim Sistemine Bakış

ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİMİ 4-6 YAŞ ÇOCUK EĞİTİMİ VE ETKİNLİKLERİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

Transkript:

OKULÖNCESĐ EĞĐTĐMDE FIRSAT EŞĐTLĐĞĐ Dilek EROL SAHĐLLĐOĞLU Öğretmenim Anaokulu 8. Cad. 461. Sok. No:40 Ümitköy Yenimahalle Ankara Tel : 0 312 236 04 08 Özet : Eğitime başlama yaşının pek çok kişi tarafından okuma-yazma öğretimiyle başladığı düşünülse de aslında bu, büyük bir yanılgıdır. Çünkü geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın kişisel ve davranışsal özelliklerinin şekillendiği 0 6 yaş dönemi son derece önemli ve telafisi zor bir dönemdir. Yapılan pek çok araştırma da bu dönemin bireyler için çok önemli olduğunu göstermektedir. Bireyler bu dönemde kazandığı özellikleri hayatı boyunca devam ettirmektedir. Ağaç yaş iken eğilir, Yedisinde ne ise yetmişinde de o olur gibi atasözlerimiz de bu dönemin en iyi şekilde değerlendirilmesini öneren, okul öncesi eğitimin önemini belirten ifadelerdir. Ancak bu konunun önemini kabul etmek yeterli değildir. Burada önemli olan ülkemizdeki tüm çocuklara bu eğitimi ulaştırabilmektir. Ülkemizde 2009 2010 eğitim istatiklerine bakıldığında okulöncesindeki okullaşma oranının % 34 olduğu görülmektedir. Birçok ülkede neredeyse %100 okullaşma oranı olan eğitimin bu kademesinden mahrum çocuklar hayata bu eğitimi almış akranlarından geride başlamakta ama aynı kulvarda yarışmak durumunda kalmaktadır. Bu çalışmada okulöncesi eğitimin tanımı, önemi, dünyada ve ülkemizdeki okulöncesi eğitimden yararlanma sayıları aktarılmaktadır. Anahtar Kelime : Okulöncesi eğitim, okullaşma, eğitim hakkı

1. Giriş Küçük yaşlarda alınan eğitimin kişiye kazandırdığı faydaların çokluğu bilgisi okulöncesi eğitimin önemini her geçen gün gözler önüne sermektedir. Yapılan araştırmalar ve çağdaş eğitim alanındaki uygulamalar; nitelikli ve sağlıklı nesilleri yetiştirmek için eğitimin küçük yaşta başlaması gerektiğini vurgulamaktadır. Bu sebeple de dünyanın birçok ülkesinde okulöncesi eğitim her çocuğun ulaşabildiği ve ücretsiz olarak verilen bir eğitim basamağıdır. Günümüzde insan hakları belgelerinde zorunlu eğitim kavramı yerine eğitim hakkı, temel eğitim hakkı gibi eğitimi bir zorunluluk olarak değil temel bir insan hakkı olarak gören kavramlar kullanılmaktadır. Bu haklar kullanılırken en çok karşılaşılan kavram ise eşitlik kavramıdır. Eğitimde fırsat eşitliği, herkesin eğitim olanaklarından eşit bir şekilde yararlanması olarak tanımlanmaktadır [http://www.egitimsen.org.tr/down/230909_egitimrapor.pdf] Ülkemizde okulöncesi eğitim halen isteğe bağlı ve ücretli olarak verilmektedir. Bu sebeple de okulöncesi eğitimde okullaşma oranı çok düşüktür. Çocuk nüfusumuzun çok az bir payı bu önemli eğitimi almaktadır. Eğitim alanların aldığı eğitimin niteliği de son yıllarda ayrıca tartışılan bir başka sorundur. Çocuk Hakları Sözleşmesi nde imzası bulunan ülkemiz, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi bir an önce okulöncesi eğitimi ücretsiz ve her çocuğa ulaşılabilir hale getirmesi gerekmektedir. Bu adım, çocuklarımızın eğitim haklarını korumak ve bu haklarını yaşatmak adına son derece önemlidir. 2. Okulöncesi Eğitim Okulöncesi eğitim, doğumla başlamakta ve çocuğun ilköğretime başladığı güne kadar sürmektedir. Çocuklar 0-6 yaşlarında, daha sonraki yıllarda öğreneceklerini destekleyecek temel bilgi ve becerilerini geliştirirler. Kendini ifade etmeyi öğrenir, dilini geliştirir, yetişkinler ve diğer çocuklarla ilişki kurarlar. Okula ve topluma uyum için temel olan sosyal becerileri geliştirir; matematik ve okuma yazma öncesi becerilerini ve sorun çözme, karar verme gibi yetilerini geliştirebileceği deneyimler yaşarlar. Düşünmeyi ve anlamayı öğrenirler (Gürkan, 2004, s. 5).

2.1. Okulöncesi Eğitimin Önemi 0-6 yaş aralığındaki gelişim hızı, diğer dönemlere göre daha hızlı olması sebebiyle insan hayatının en önemli kesiti olarak nitelendirilmektedir. Ülkemizde sanayileşme ve teknolojik gelişmeler sonucunda, kadının çalışma hayatına atılması, çocuklarını güvenle bırakacağı ve bakılacağı kurum ihtiyacı yaratmış ve okulöncesi eğitim kurumları giderek önem kazanmıştır. Çocuklar bu kurumlarda: Toplumsal ilişkileri belirlemeyi, Kendi yaşıtlarıyla oyun oynamayı ve bu oyun yoluyla öğrenmeyi, Sorumluluk taşımayı, Paylaşmayı, işbirliği yapmayı, rekabet etmeyi, Bağımsız davranışlarda bulunmayı, Girişken olmayı, Motor yeteneğini geliştirmeyi öğrenir (Ünlü, 1989, ss. 358-359). Okul öncesi eğitim kurumu, çocuğa kendi hakkını korumayı öğretirken, paylaşmayı ve başkalarının özgürlüğünü zedelememeyi de öğretir. Çocuk, bu kurumlarda en iyi oyun ortamını bulur [ http://www.mihenk.gr/arsiv/3/c-egitimi.htm ]. Okulöncesi eğitim kurumları, çocuğun oyun yolu ile her alandaki öğrenmesinin gerçekleştiği bir kurumdur. Buradaki yaşantı çocuğa; paylaşmayı, işbirliği yapmayı, rekabet etmeyi, bencillikten ve şımarıklıktan sıyrılıp, kendinden başkasının da var olduğunu, sorumluluk almayı, sıkılganlıktan kurtulup girişken ve atak olmayı, kendisine güvenmeyi, kendisini ifade etmeyi ve bağımsız hareket etmeyi öğretir, pek çok motor yeteneğini geliştirir (Üstünoğlu, 1989, s. 160). Okulöncesi eğitim kurumları, çocuğun içinde yaşadığı toplumsal çevrenin temel kavramlarını ve temel alışkanlıklarını kazandırma, temel ilişkilerini düzenleme ve deneyimlerini zenginleştirme açısından da önemlidir (Üstünoğlu, 1989, s. 160). Toplumsallaşmanın en önemli aracı arkadaşlıktır. Arkadaşlık kurmayı ve sürdürmeyi çocuklar en iyi, okul öncesi kurumları

içerisinde öğrenebilir. Çünkü bu kurumlar çocukların yaşıtlarıyla kaynaşmaları açısından doğal bir çevre ortamı özelliği taşımaktadır [http://yayim.meb.gov.tr/yayimlar/151/kandir.htm] Okulöncesi eğitim kurumuna devam eden çocuğun toplumsal ve duygusal gelişiminin yanı sıra, uygulanan programlar sonucunda, yetenekleri doğrultusunda yaratıcılığı ile zihinsel gelişme kapsamına giren kavram geliştirme, algılama, bellek, dikkat, problem çözme, düşünce üretebilme yetenekleri de gelişir. Ayrıca arkadaşları ve öğretmenleri ile kurduğu çeşitli ilişkiler ve dinlediği masal, öykü ve konuşmalar onun dili anlama ve kullanma yeteneği ile konuşulan dili günlük yaşamda etkin bir biçimde kullanma yeteneğini de geliştirir ve sözcük dağarcığını zenginleştirir (Üstünoğlu, 1989, s. 160). Okulöncesi eğitim, çocukların topluma uyumu, yeni davranışlar kazanmaları ve gelecekteki kişiliğin temellerini oluşturması bakımından da son derece önemlidir. 2.2. Okulöncesi Eğitimin Önemine Yönelik Yapılan Bazı Araştırma Sonuçları Sanayi toplumlarında vazgeçilmez hale gelen okulöncesi eğitim kurumları, annenin yokluğunu giderecek bir dört duvar olmanın ötesinde birçok işleve sahiptir. Đşlevliğine ve önemine yönelik yapılan bilimsel araştırmalarda ilgi çekici sonuçlardan bazıları şunlardır; Đnsan beyni bir yaşından önce, hızlı gelişmekte ve bu gelişim geniş bir alanı kapsamaktadır. Doğumdan hemen sonraki aylar, beynin gelişimi açısından çok önemlidir. Bu sürede öğrenmenin gelişmesini sağlayan hücre bağlantıları 20 kat daha artmaktadır. Beynin gelişimi, çevresel koşullardan sanıldığından çok daha fazla etkilenmektedir. Beslenme buna en belirgin örnektir. Çevre ile etkileşimin niteliği ve çocuğun ilk 18 ayda edindiği deneyimlerin neden olduğu sonuçlar, yetersiz çevreden gelen çocuklarda telafi edilmesi güç etkiler yaratabilmektedir. Erken yaşlarda çevrenin beyin gelişimi üzerindeki etkisi uzun sürelidir. Çocukların erken yaşlarda iyi beslenmesi, oyuncaklar ve başkaları ile uyarıcı nitelikte etkileşime girmesi, erken yaşta etkileşime girmeyen akranlarına oranla beyin işlevleri bakımında daha olumlu etkiler bırakır. Çevre, beynin yalnızca hücre sayısını ve bağlantılarını değil onların bağlanma yollarını da etkilemektedir. Okulöncesi dönemdeki deneyimler, beynin çalışma şeklini oluşturma bakımından da önemlidir.

Erken yaşlarda aşırı stres yaşayan çocukların daha sonraki yıllarda zihinsel, davranışsal ve duygusal açılardan zorluklar yaşama olasılıkları daha yüksektir. Çocuklar, çevreleriyle ilişki kurmalarına öğrenmelerine ve gelişmelerine olanak tanıyan fiziksel, sosyal ve psikolojik yeteneklerle dünyaya gelirler. Eğer bu yeteneklerin farkına varılmaz ve desteklenmezse, bunlar zamanla kaybolabilir. Okulöncesi yıllarda tutarlı ve koruyucu bir şekilde kendisiyle ilgilenilen çocuklar daha iyi beslenir, daha az hastalanır ve daha iyi gelişme şansı yakalayabilir. Çocuğun yaşamın ilk yıllarında sevgi dolu bir ilişki içinde olması onun daha sonraki yaşamında başkalarını sevmesini ve uzun süreli ilişkiler kurmasını kolaylaştırır. Yaşamın ilk yıllarında kritik dönemler vardır. Temel bilgi ve beceriler, kendileriyle ilgili bu kritik dönemlerde, doğrudan verilen zengin deneyimlerle kazandırılamazsa, ileriki yıllarda öğrenilse bile ulaşılan düzeyde eksiklikler görülür. Çocuğun ergenlik döneminde ulaştığı okuma düzeyinin ve sözcük dağarcığının yaklaşık %50 si 9 yaşına kadar gerçekleşmektedir. Bu nedenle dil gelişimi ve eğitimi açısından okulöncesi eğitim çağı kritik bir dönemdir. Çocuğun okulöncesinde aldığı eğitimin uzun dönemli etkilerine bakıldığında, öğrenme yeteneği ve akademik başarı üzerinde olumlu etkilerinin olduğu görülmektedir. Ancak bu etkiler bu kadarla sınırlı kalmamaktadır. Okulöncesi eğitim, okul başarısını yükselterek sınıf tekrarını azaltmanın yanı sıra; okula devamı ve iş gücünü arttırmakta, ergenlik suç oranını ve erken yaştaki hamilelikleri de azaltmaktadır. Okulöncesi eğitime yapılan yatırım ile sosyo-ekonomik ve sosyal eşitsizlikler azaltılabilir. Yetersiz ve elverişsiz koşullarda yaşayan koşullar, elverişli koşullardan gelenlere oranla gelişim düzeyiş açısından geride kalmaktadır. Bu durum ilköğretime başlangıçta büyük bir eşitsizlik yatmaktadır. Okulöncesi eğitim aracılığıyla bu eşitsizlikler azaltılabilir ya da ortadan kaldırılabilir. Okulöncesi eğitimle anne ve babaların çocuk bakım ve eğitimi konusundaki bilgi ve becerileri değiştirilip geliştirilerek gelecek nesillere de yansıyacak olumlu etkiler elde edilebilir ( Oğuzkan, Aral, 2000, Yılmaz, 1999, Gürkan, 2000, Myers, 1999). Tüm bunlar insan yaşamının ne denli önemli olduğunu çarpıcı bir şekilde ortaya koymaktadır. Bu yıllarda çocuğa "verilenler veya verilemeyenler" onun geleceğini belirlemektedir. Böylesine önemli olan bu yılların değerlendirilmesi iyi planlanmış, nitelikli bir okulöncesi eğitimle gerçekleşebilir. Okulöncesi eğitim hizmetini çok iyi düzenlemek, niteliğini arttırmak, bu yaş grubunun tümünü kapsayacak şekilde yaygınlaştırmak bu nedenle çok önemlidir.

3. Eğitim Hakkı 24 Ekim 1945 te yürürlüğe giren Birleşmiş Milletler Anlaşması, eğitim hakkı açısından uluslara önemli bir zemin hazırlamıştır. Đlk olarak 16 Kasım 1945 te Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) oluşturulmuştur. Birleşmiş Milletlerin 10 Aralık 1948 de kabul ettiği ve ülkemizin 6 Nisan 1949 yılında onayladığı Đnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, daha sonra birçok düzenlemeye temel oluşturacak bir hüküm getirmiştir. Söz konusu hükmün yer aldığı madde şöyledir. 1. Herkes eğitim hakkına sahiptir. Eğitim en azından ilk ve temel aşamasında parasızdır. Đlköğretim zorunludur. Teknik ve mesleksel eğitim herkese açıktır. Yükseköğrenim, yeteneğine göre herkese eşit olarak sağlanır. 2. Eğitim, insan kişiliğini tam geliştirmeye ve insan haklarına ve temel özgürlüklere saygıyı güçlendirmeye yönelik olmalıdır. Eğitim, tüm uluslar, ırklar ve dinsel gruplar arasında anlayış, hoşgörü ve dostluğu özendirmeli ve Birleşmiş Milletlerin barışı koruma yolundaki etkinliklerini daha da geliştirmelidir. Ana-babalar çocuklarına verilecek eğitimi seçmede öncelikle hak sahibidir. Birleşmiş Milletler, kabul ettiği başka birçok belge ile de eğitim hakkına ilişkin düzenlemeler gerçekleştirmiştir. Özellikle alt birimleri olan ILO, UNESCO, UNICEF aracılığıyla uygulamaya yönelik çalışmalar yapmıştır. Örgütün 20 Kasım 1989 da kabul ettiği, Türkiye nin 9 Aralık 1994 gün ve 4508 sayılı yasa ile onaylamasını uygun bulduğu, onaylanmış metni 27.1.1995 gün ve 22184 sayılı Resmi Gazete de yayınlanan Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, başlı başına bir eğitim hakkı metnidir. Söz konusu metnin eğitim hakkı ile ilgili 28. ve 29 maddeleri ile güvence altına almıştır. [ http://www.egitimsen.org.tr/down/230909_egitimrapor.pdf ] 4. Dünyada Okulöncesi Eğitim Okul öncesi eğitim ile ilgili bilgiler ilk olarak Eski Yunan da ortaya çıkmıştır.16-17 yy.da düşünürler bu dönemle ilgilenmeye başlamışlardır. Çocuk gelişimi konusunda ilk olarak çalışanlar ve okul öncesi eğitime öncülük edenler tıp doktorları ve sosyal reformcular olmuştur. Ortaçağ Avrupa sında çocuk 5 yaşına kadar yaşayabilmişse hayatının geri kalan kısmını garantilemiş demektir. 1816 yılında Freidrich Wilhelm Froebel 3-6 yaş çocukları için ilk anaokulunu kurmuştur. 19. yüzyılda, çocuklar bugünkünden daha az bakım görmektedir. Bunun göstergesi de çocukların işçi olarak çalıştırılmaları, ekonomik koşullar ve bebek ölümleridir. 20 yüzyılda okul öncesi dönem, gelişim özellikleri ve eğitim ihtiyaçları bakımından farklı bir dönem olarak kabul edilmiştir. Yapılan çeşitli araştırmalarla 0-6 yaş arasının, çocukların

geleceğini belirlemedeki etkisinin önemli olduğu kabul edilmiştir. Bu da özel ve resmi kişi ve kurumların bu alanla ilgili yatırımlar yapmasını sağlamıştır. 4.1. Dünyada Okulöncesi Eğitim Okullaşma Oranları Bugün dünyada birçok ülkede eğitim 5 yaşında başlamak ve %95 lerin üzerinde okullaşma oranları bulunmaktadır. 3-4 yaş gruplarının okullaşma oranını yansıtan tablo aşağıdadır [http://www.oecd.org/document/52/0,3343,en_2649_39263238_45897844_1_1_1_1,00.html ] 4 yaş altı okullaşma oranı 5 14 yaş arası okullaşma oranı Avrupa Ortalaması 71,5 98,8 Avrupa Ortalaması 79,8 99 Avusturya 72,1 98,5 Belçika 100 100 Çek Cumhuriyeti 80,5 98,7 Danimarka 94,7 97,6 Finlandiya 48,2 95,5 Fransa 100 100 Yunanistan 26,1 98,9 Đtalya 100 100 Japonya 86 100 Almanya 100 99,3 Türkiye 7,9 91,9 Đngiltere 94,5 100 Amerika 46,9 98,6 Tablo 1. Dünyada okulöncesi eğitim okullaşma oranları

5. Ülkemizde Okulöncesi Eğitim 1782-1852 yılları arasında yaşayan büyük düşünür ve eğitimciler, çocuk eğitimi üzerinde önemle durmuşlar ve günümüze ışık tutan görüşler ortaya koymuşlardır. Osmanlı Devleti döneminde Sıbyan Mektepleri açılmıştır. 1915 yılında Ana Mektepleri Nizamnamesi nin yürürlüğe girmesi ile ülkemizde anaokulları açılmaya başlanmıştır. Cumhuriyetin ilan edildiği tarihte 80 anaokulu bulunmaktadır. 1961 yılında yürürlüğe giren 222 Sayılı Đlköğretim ve Eğitim Kanunu nunda okulöncesi eğitim kurumlarına, zorunlu ilköğretim çağına gelmemiş çocukların eğitildiği ve isteğe bağlı bir ilköğretim kurumu olarak yer verilmesinden sonra, okulöncesi eğitimi ile ilgili çalışmalara hız verilmiştir. 1962 yılında Anaokulları ve Anasınıfları Yönetmeliği çıkarılmıştır. Bundan sonraki dönemlerde okulöncesi eğitimin önemi ve yaygınlaştırılması hükümet programlarında, kalkınma planlarında, eğitim komisyonlarında ve milli eğitim şuralarında ele alınmıştır. 1973 yılında yürürlüğe giren 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu nda Türk Milli Eğitim Sisteminin genel yapısı içinde, okulöncesi eğitime, örgün eğitim sistemi içinde yer verilmiştir. Okulöncesi eğitime verilen önem nedeniyle 1992 yılında 3797 sayılı kanunla okulöncesi eğitim genel müdürlüğü kurulmuştur [http://ooegm.meb.gov.tr/22tarihce.asp ] Okulöncesi eğitim, tüm Avrupa ülkelerinde, hükümet programları ve yatırımların temel hedeflerini ve odak noktalarını oluşturmaktadır. Ülkemize bakıldığında ise bu konunun üzerinde yeterince durulmadığı ve önlemlerin yetersizliği dikkati çekmektedir. 2009-2010 verilerine göre 72 milyon nüfusa sahip ülkemizin 8 milyonunu 3-6 yaş çocukları oluşturmaktadır. 8 milyon çocuğun sadece %27.13 ü okulöncesi eğitim alabilmektedir [http://ooegm.meb.gov.tr/]. Öğrenmenin altın çağı olarak da nitelendirilen okulöncesi eğitime hizmet veren kurum sayısı ülkemizde 2009-2010 eğitim-öğretim yılında toplam 26.681 dir. Bu kurumlarda toplam 45.703 derslik bulunmakta ve kurumlarda 42.716 öğretmen görev yapmaktadır. Özel okulöncesi kurumlarının sayısı az ve genelde gelir seviyesi nispeten yüksek ve orta sınıf ailelerin çocuklarına hizmet vermektedir. Bu sebeple, asıl hizmet götürülmesi gereken kesime hizmet sunulamamaktadır. Okulöncesi eğitimin yaygınlaşması için, devletin en azından, bu tür kurumları ticari bir müessese gibi görmemesi, vergiden muaf tutması ve hatta mali destek sağlaması gerekir. Böylece çok önemli bir görevi yerine getiren bu kurumlar daha düşük ücretle gelir seviyesi düşük olan kesime de hizmet verme imkânı bulabilirler [http://www.amasya.gov.tr/mem/okuloncesi.htm].

Özetle okulöncesi eğitim ülkemizde henüz temel eğitim kapsamında değildir. Bu durumun aslında temel nedeni, finansman değil; bu programların değerini kabul etmek ve bunları yürütmek için kişisel ve politik kararlılığı oluşturamamaktır. Sonuç: Yurttaşlar arası eşitsizliği yok etmek amacı taşıyan her ülkenin ilk yapması gereken iş, eğitim ve sağlık hizmetini doğusundan batıya, kuzeyinden güneyine eşit şartlarda tüm yurttaşlarına ulaştırmaktır. Bu aynı zamanda sosyal devlet olmak isteyen her ülkenin de temel hedefi olmalıdır. Ülkemiz eğitimin ilköğretim basamağını 18 Ağustos 1997 yılında 4306 sayılı yasa ile zorunlu hale getirmiş bir ülkedir. Fakat insan gelişiminin en önemli dönemi olan okulöncesi eğitim konusunda ne yazık ki gerekli farkındalık ve kararlılık gösterilmemiş olup, ülkemiz halen birçok ülkenin gerisinde okullaşma oranına sahiptir. Sağlıklı, mutlu ve yaratıcı bireyler yetiştirmek istiyorsak çocuklarımızın okulöncesi dönemi en iyi şekilde değerlendirilmelidir. Eğitimin bu kademesi kesintisiz ve ücretsiz olarak tüm çocuklarımıza ulaştırılması gerekmektedir. Ülkemizin eğitim alanında en önemli hedefi gerekli alt yapı (fiziksel, eğitsel, personel, program vb) hazırlandıktan sonra, okulöncesi eğitimi ücretsiz ve her çocuğa ulaşılabilir hale getirmek olmalıdır.

KAYNAKLAR 1. Gürkan, T. (2004). Okulöncesi Eğitim Programı. M.Sağlam (Ed.). Özel Öğretim Yöntemleri. Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi. 2. Gürkan Tanju, (2000) Okul Öncesi Eğitimin Tanımı, Kapsamı ve Önemi, Okul Öncesi Eğitimin Đlke ve Yöntemleri. Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Yayınları No: 1279. 3. Myers, Robert, (1996) Hayatta Kalan Oniki Erken Çocukluk Gelişimi Programlarının Güçlendirilmesi Editör: Nesrin Koşar. Ankara: Anne Çocuk Vakfı Yayını No:5. 4. Oğuzkan, Şükran ve Güler Aral. (2000.) Kız sanat Okulları Đçin Okul Öncesi Eğitim. Ankara: Sevki Matbaası, 5. Üstünoğlu, Ü. (1990). Ailelerin Okulöncesi Dönemin Önemi Konusunda Bilinçlendirilmesi. Türkiye Aile Yıllığı. T.C. Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu Yayınları Genel Yayın No:10, Ankara. 6. Yılmaz, Nahide.( 1999). Okul Öncesi Eğitimin Önemi, Anaokulu Öğretmen Rehber Kitabı. Đstanbul: Rehber Kitapları Dizisi,. 7. OECD 2010 Raporu (01.01.2011) http://www.oecd.org/document/52/0,3343,en_2649_39263238_45897844_1_1_1_1,00. html adresinden alınmıştır. 8. Amasya Valiliği Web Sayfası (30.11.201) http://www.amasya.gov.tr/mem/okuloncesi.htm adresinden alınmıştır. 9. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (14.10.10) http://www.egitimsen.org.tr/down/230909_egitimrapor.pdf adresinden alınmıştır. 10. Milli Eğitim Dergisi (10.10.05) http://yayim.meb.gov.tr/dergiler/151/kandir.htm adresinden alınmıştır. 11. Okulöncesi Eğitim Genel Müdürlüğü (12.12.10) http://ooegm.meb.gov.tr/22tarihce.asp adresinden alınmıştır.

12. Okul Öncesi Dönemde Eğitimin Önemi ( 27.02.2005) http://www.mihenk.gr/arsiv/3/cegitimi.htm adresinden alınmıştır.