SİRKÜLER 2009 / Sayılı Kanun İle Gelir / Kurumlar Vergisi Kanunlarında Yapılan Değişiklikler

Benzer belgeler
SİRKÜLER 2009 / 34. KOBİ Birleşmeleri İçin Öngörülen İndirimli Kurumlar Vergisi Oranı Yüzde 5 Olarak Belirlenmiştir

4 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Kanunu Genel Tebliği Yayımlandı DUYURU NO:2009/70

TEBLİĞ. Maliye Bakanlığından: KURUMLAR VERGĠSĠ GENEL TEBLĠĞĠ (SERĠ NO: 4)

Sirküler no: 083 İstanbul, 14 Ağustos 2009

Muhasebe Müdürlüğü ne

272 SERİ NO LU GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ YAYIMLANDI

KONU: 5904 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu Ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun İle Getirilen Düzenlemeler Hakkında

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2009/57 TARİH:

SİRKÜLER. Tarih: Sayı:2017/20 KATMA DEĞER VERGİSİ GENEL UYGULAMA TEBLİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPAN 10 SERİ NOLU KDV TEBLİĞİ HAKKINDA

İŞ GÜVENCESİ TAZMİNATI ÖDENMESİ HALİNDE KAZANÇ TESPİTİ NASIL YAPILIR?

ERTÜRK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş. SİRKÜLER 2017/24

Sayı : 2009/ Tarih: VERGİ SİRKÜLERİ

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2017/36. : Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinde (Seri No.1) Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri

TÜRK ULUSLARARASI GEMİ SİCİLİNE KAYITLI GEMİLER VE YATLAR İLE KOBİ BİRLEŞMELERİNDE KURUMLAR VERGİSİ UYGULAMASI

Özel Tüketim Vergisi Kanunu na ekli II sayılı listedeki malların Başbakanlık merkez teşkilatına teslimi vergiden istisna kılınmıştır.

6770 sayılı Kanun la vergi mevzuatında yapılan düzenlemelere ilişkin açıklamalar, No.lu Sirkülerimiz de yer almaktadır.

Sirküler Rapor Mevzuat /128-2 SERMAYE ŞİRKETLERİNDE SERMAYE ÜZERİNDEN HESAPLANAN FAİZİN VERGİ MATRAHINDAN İNDİRİMİNE İLİŞKİN BKK YAYIMLANDI

SİRKÜLER 2017/16. Bu sirkülerimizde, 6770 Sayılı Kanun ile yapılan düzenlemeler özetlenmiştir.

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2017/031 Ref: 4/031

KANUN GELİR VERGİSİ KANUNU VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN

86 SERİ NO'LU GİDER VERGİLERİ GENEL TEBLİĞ TASLAĞI

2017 Yılında Uygulanacak İstihdam Teşviğine İlişkin Yayımlanan 297 Seri Numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliği Hakkında

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2017/48

KOBİ BİRLEŞMELERİNDE İNDİRİMLİ KURUMLAR VERGİSİ ORANI UYGULAMASI. Ali ÇAKMAKCI. Yeminli Mali Müşavir. Bağımsız Denetçi

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KANUN

SİNERJİ SİRKÜLER RAPOR

SİRKÜLER RAPOR 5904 SAYILI KANUN

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU

Konu: 297 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğ, 16/03/2017 tarih ve sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.

SİRKÜLER KONU. KONU : 297 Seri No lu Gelir Vergisi Genel Tebliği

KOBİ BİRLEŞMELERİNE SAĞLANAN İNDİRİMLİ KURUMLAR VERGİSİ UYGULAMA REHBERİ

İSA KARŞI YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİR

İŞKUR VASITASIYLA İŞE İLAVE ALINANLAR İÇİN GETİRİLEN GELİR VERGİSİ STOPAJ DESTEĞİ HAKKINDA GENEL TEBLİĞ YAYIMLANDI:

sayılı Kanunun Geçici 19 uncu Maddesi Kapsamında İşe Alınan Ücretlilere İlişkin Gelir Vergisi Stopajı Teşviki Uygulaması

Resmî Gazete Sayı : 26959

GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ TASLAĞI (SERİ NO: 297) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Yasal Düzenleme

SİRKÜLER. TARİH : SAYI : 2015 / 07 / 1 KONU : Kurumlar Vergisi Kanununa ilişkin 2015/7910 sayılı BKK ÖZETİ

SİRKÜLER RAPOR 5225 SAYILI KANUN GENEL TEBLİĞİ. ( Seri No : 1 )

AÇIKLAYICI BİLGİ NOTU

Gelir Vergisi Genel Tebliğ Taslağı, Seri No:267. Resmi Gazete No. Resmi Gazete Tarihi 0/0/0. Kapsam. 1. Giriş

VERGİYE UYUMLU BAZI MÜKELLEFLERE GELİR/KURUMLAR VERGİSİ İNDİRİMİ GETİRİLDİ:

Sirkülerimizin konusunu 6824 Sayılı Vergi Kanunlarında Gerçekleştirilen Düzenlemeler oluşturmaktadır.

SİRKÜLER 2009 / Sayılı Kanun İle Gelir, Kurumlar Ve Katma Değer Vergisi Kanunları Dışındaki Diğer Bazı Kanunlarda Yapılan Değişiklikler

Sirküler no: 035 İstanbul, 25 Mart 2009

SİRKÜLER 2009 / 17. Alacak ve Borç Senetlerinin Reeskontunda Esas Alınacak Oranlar Yeniden Belirlenmiştir. Genel Olarak KONU

Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 283)

DUYURU: / tarihli Resmi Gazete de yayımlanan 10 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği nde;

ERTÜRK YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE BAĞIMSIZ DENETİM A.Ş. SİRKÜLER 2017/34

SİRKÜLER NO: POZ-2009 / 30 İST, Sayılı Kanunla Gelir Vergisi Kanunu ve Kurumlar Vergisi Kanunu da yapılan değişiklikler.

6728 SAYILI KANUNLA KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU İLE DİĞER BAZI VERGİ KANUNLARINDA YAPILAN DÜZENLEMELER 09/08/2016 tarih ve sayılı Resmi Gazete

YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER TARAFINDAN DÜZENLENMESİ GEREKEN SERBEST BÖLGE FAALİYET TASDİK RAPORU NA İLİŞKİN TEBLİĞ YAYIMLANDI

Levent Cad. Tekirler Sok. No:4 1. LEVENT/İSTANBUL Tel: Fax:

SİRKÜLER 2009 / 21. T.C. Merkez Bankası tarafından 1990 yılından bu güne kadar yayımlanan iskonto ve faiz oranları ise aşağıdaki gibidir.

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNDA 2016 YILINDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER

Kabul Tarihi: 31/12/2004 Resmi Gazete Tarihi : 31/12/2004

Aşağıda söz konusu Kanun un Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunları mevzuatına ilişkin düzenlemeleri sirkülerimizin konusunu oluşturmaktadır:

SĐRKÜLER Đstanbul, Sayı: 2009/96 Ref: 4/96

2 SERİ NO'LU 5746 SAYILI KANUN GENEL TEBLİĞİ

YENİ KURUMLAR VERGİSİ KANUNU TASARISINA GÖRE TAŞINMAZLAR VE İŞTİRAK HİSSELERİ SATIŞ KAZANCI İSTİSNASI. İrfan VURAL Gelirler Kontrolörü

KURUMLAR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 1) NDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ (SERİ NO: 9)

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2009/24 TARİH: Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanuna İlişkin 2 Seri Numaralı Genel Tebliğ

-Satış konusunun taşınmaz, iştirak hissesi, kurucu senetleri,intifa senetleri, rüçhan hakkı olması,

Kreş Yardımı ve İkale Ödemelerinde Gelir Vergisi İstisnası ile İlave Asgari Ücret İndirimine İlişkin Tebliğ

Sirküler No: 2017/09 Tarih:

SON DÜZENLEMELER ÇERÇEVESİNDE SİGORTA VE KAMBİYO İŞLEMLERİNDE BSMV UYGULAMASI

KONU: SERBEST BÖLGELERDE İSTİHDAM EDİLEN HİZMET ERBABININ

Yatırımların Teşvik Edilmesinde Vergi İndirimi

SİRKÜLER 2017/34. Söz konusu Yasada düzenlenen konular ana hatları itibariyle aşağıdaki gibidir:

27 Ocak 2017 tarihli Resmi Gazete de yayımlanan 6770 sayılı Kanun la vergi mevzuatında aşağıdaki değişiklik ve düzenlemeler yapılmıştır:

Kapsam Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti.

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2018/3

Deniz Taşıtı İmal Edenlere Bu Kapsamda Yapılacak Teslim ve Hizmetler KDV den İstisna Edildi:

1. Damga Vergisi Kanunu ve Harçlar Kanunu na ilişkin Hükümler sayılı Kanun la ( Md. 7, 8, 9, 10, 16) yapılan değişiklik sonucunda;

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2013/76

Sirkülerimizin konusunu İlave İstihdama İlişkin Gelir Vergisi Tebliği Düzenlemeleri oluşturmaktadır.

SİRKÜLER RAPOR GİDER VERGİLERİ GENEL TEBLİĞİ. ( Seri No : 86 ) Sirküler Tarihi: Sirküler No: 2008/87

SİRKÜLER 2009 / 41 Devlet Yardımı, Teşvik Ve Desteklerinden

DEĞER YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK A.Ş.

5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu*

297 SERĠ NO'LU GELĠR VERGĠSĠ GENEL TEBLĠĞĠ

: Matrah Arttırımı ve İşletme Kayıtlarının Düzeltilmesi

VERGİYE UYUMLU MÜKELLEFLERE VERGİ İNDİRİMİ UYGULAMASI.

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2019/15

4447 SAYILI KANUNUN GEÇİCİ 19. VE 20. MADDESİ KAPSAMINDA İŞE ALINAN ÜCRETLİLERE İLİŞKİN GELİR VERGİSİ STOPAJI TEŞVİKİ UYGULAMASI

Ö z e t B ü l t e n Tarih : Sayı : 2018/59

şeklinde sınıflandırmak mümkündür. A. Uyumlu Mükellefe İndirimli Gelir/Kurumlar Vergisi Uygulaması

TEBLİĞ GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 301)

SİRKÜLER 2009 / 30 SGK na Yapılan Sigortalı Ve İşyeri Bildirimlerinin

GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ TASLAĞI (SERİ NO: )

SİRKÜLER NO: POZ-2008 / 61 İST,

İstanbul, SİRKÜLER ( )

UYGULAMA ÖRNEKLERİYLE BÖLÜNME BİRLEŞME VE TASFİYE İŞLEMLERİ. (Vergi Hukuku-Ticaret Hukuku-AB Hukuku) İÇİNDEKİLER

V E R G İ A K T Ü E L

T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı GELİR VERGİSİ KANUNU. İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Mart 2017

Sirküler Rapor Mevzuat /51-1 KURUMLAR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 1) NDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ (SERİ NO: 9) YAYIMLANDI

No: 2012/77 Tarih:

Teşvikten, özel sektör işverenleri aşağıdaki şartlar dahilinde yararlanacaktır:

alfa ymm İstanbul, 17/08/2009 ALFA GENELGE 2009/32 Konu : Varlık Barışı İçin Yeniden Tanınan İmkan

Transkript:

SİRKÜLER 2009 / 25 KONU 5904 Sayılı Kanun İle Gelir / Kurumlar Vergisi Kanunlarında Yapılan Değişiklikler Genel Olarak Tam metnini 2009/24 sayılı sirkülerimizde göndermiş olduğumuz, Resmi Gazetenin 3 Temmuz 2009 tarih ve 27277 sayılı nüshasında yayımlanan 5904 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu Ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununda ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununda yapılan değişikliklerden müşterilerimizi doğrudan ilgilendirebilecek nitelikte olanlar bu sirkülerimizin konusunu oluşturmaktadır. Farklı 18 kanunla ilişkili değişiklikler içeren, bu nedenle de Torba Kanun olarak adlandırılan yürürlük ve yürütme dâhil toplam 41 maddeden ve 2 geçici maddeden oluşan 5904 Sayılı Kanun ile gelir ve kurumlar vergisi kanunlarında da değişiklikler yapılmıştır. Bu iki kanunla ilgili olarak 5904 Sayılı Kanunda yer alan düzenlemelerin paralellikler taşıması nedeniyle, bu sirkülerimizde birlikte ele alınmıştır. 1- İşe Başlatmama Tazminatlarının Gelir Vergisinden İstisna Olduğu Hususuna Açıklık Getirilmiştir 5904 sayılı Kanunun 1. maddesiyle Gelir Vergisi Kanununun 25. maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde değişiklik yapılmak suretiyle 4857 sayılı İş Kanununun 21. maddesi uyarınca işverenlerce işçiye ödenen işe başlatmama tazminatlarının gelir vergisinden istisna olduğu hususuna açıklık getirilmiştir. Gelir Vergisi Kanununun gelir vergisinden istisna gelirleri düzenleyen 25. maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin eski ve yeni şekli aşağıdaki gibidir. Eski Şekli 1. Ölüm, sakatlık, hastalık ve işsizlik sebepleriyle verilen tazminat ve yapılan yardımlar Yeni Şekli Ölüm, sakatlık, hastalık ve işsizlik sebepleriyle (işe başlatmama tazminatı dahil) verilen tazminat ve yapılan yardımlar Öte yandan, 5904 sayılı Kanunun 4. maddesiyle Gelir Vergisi Kanununa eklenen Geçici 77. madde de Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki dönemlerle ilgili olarak

22.5.2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununun 21 inci maddesi uyarınca işverenlerce işçiye ödenen işe başlatmama tazminatları, damga vergisi hariç herhangi bir vergiye tabi tutulmaz. Anılan dönemlere ilişkin işe başlatmama tazminatı gelir vergisi tevkifatına tabi tutulan mükelleflerin; tarha yetkili vergi dairelerine başvurmaları ve dava açmamaları, açılmış davalardan vazgeçmeleri şartıyla 213 sayılı Vergi Usul Kanununun düzeltmeye ilişkin hükümleri uyarınca tahsil edilen gelir vergisinin red ve iade işlemleri yapılır. Bu maddenin uygulamasına ilişkin usul ve esası belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir." hükmü getirilmek suretiyle, Bu maddenin yürürlük tarihinden (3 Temmuz 2009) önceki tarihlerde işe başlatmama tazminatlarını gelir vergisine tabi tutan mükelleflere, ödemiş oldukları vergilerin Maliye Bakanlığı tarafından belirlenecek usul ve esaslar dahilinde red ve iade olunacağı açıklığa kavuşturulmuştur. Bilindiği üzere, 4857 sayılı İş Kanununun 21 inci maddesine göre; işten çıkartılan işçiler için işverence geçerli sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı mahkemece veya özel hakem tarafından tespit edilerek feshin geçersizliğine karar verildiğinde, işveren, işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır. İşçiyi başvurusu üzerine işveren bir ay içinde işe başlatmaz ise, işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur. Mahkeme veya özel hakem feshin geçersizliğine karar verdiğinde, işçinin işe başlatılmaması halinde ödenecek tazminat miktarını da belirler. Öte yandan mahkeme kararının kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer hakları işveren tarafından ödenir. Mükellefler ile idare arasında uyuşmazlıklara neden olan, idarenin verdiği muktezalarda (özelgelerde) gelir vergisine tabi olduğunu belirttiği, Danıştay ın ise gelir vergisine tabi olmadığı yönünde kararları bulunan işe başlatmama tazminatının (en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarındaki) gerek Gelir Vergisi Kanununun 25. maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde yapılan değişiklik gerek ise Gelir Vergisi Kanununa eklenen Geçici 77. madde ile 3 Temmuz 2009 tarihinden önceki ve sonraki dönemler için gelir vergisinden istisna olduğu açıklığa kavuşturulmuş olmaktadır. Hemen ekleyelim ki bu istisna, İş Kanununun 21 inci maddesi uyarınca mahkeme kararının kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye ödenecek doğmuş ücretleri (en çok dört aya kadar) için geçerli olmayıp, bu ücretler gelir vergisine tabi olacaktır. 2 Bu hükümler 3 Temmuz 2009 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. 2- Diğer Ücret İstisna Ve Teşvikleri, Asgari Geçim İndirimi Uygulandıktan Sonra Kalan Tutara Uygulanacaktır 5904 sayılı Kanunun 2. maddesiyle Gelir Vergisi Kanununun Asgari Geçim İndirimi (AGİ) uygulamasına yönelik 32. maddesinin dördüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir. Ücretlerin vergilendirilmesinde asgari geçim indirimi uygulandıktan sonra, varsa teşvik amaçlı diğer indirim ve istisnalar dikkate alınır. Buna göre, ister Gelir Vergisi Kanunu ister ise diğer bazı kanunlarda (Örneğin 5084 sayılı Kanun, 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu gibi) ücretlere yönelik olarak mevcut olan ya da getirilecek gelir vergisi istisna, teşvik ve indirimlerinde; ücretin gelir

vergisinden öncelikle asgari geçim indirimi düşülecek, kalan bir tutar kalması halinde ise diğer teşvik, istisna ve indirimler uygulanacaktır. Esasen benzer bir düzenleme, 5766 sayılı Kanun ile Gelir Vergisi Kanununa eklenen Geçici 73. Madde ile 5084 kanun kapsamındaki ücretliler için daha önce getirilmiş olmakla birlikte, bu kere hüküm genelleştirilmek suretiyle diğer bazı kanunlardaki (örneğin 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu gibi) ücret gelir vergileri teşvikleri yönünden de açıklığa kavuşturulmuş olmaktadır. Böylece, 5084 sayılı Kanuna ilişkin olarak 267 numaralı Gelir Vergisi Tebliğinde yer alan aşağıdaki örnek tüm teşvik ve indirimler için genelleştirilmiş olmaktadır. Nevşehir ili Organize Sanayi Bölgesinde (OSB) 11 kişi istihdam eden Kurumlar Vergisi mükellefi (A) Ltd. Şti.nin Ocak 2008 döneminde çalışanlarından tevkif ettiği gelir vergisi tutarı 953 TL'dir. 11 işçi için Asgari Geçim İndirimi Bordrosunda hesaplanan asgari geçim indirimi ise 663,93 TL'dir. Buna göre, (A) Ltd. Şti.nin 11 işçi için yararlanacağı terkin tutarı şöyle hesaplanacaktır: Açıklamalar Tutarı Ücretler üzerinden hesaplanan gelir vergisi 953,00 TL Asgari ücret üzerinden hesaplanan gelir vergisi (11 x 77,57=) 853,27 TL Hesaplanan asgari geçim indirimi -663,93 TL 5084 sayılı Kanun kapsamında terkin edilebilecek tutar (853,27-663,93=) -189,34 TL Vergi dairesine ödenecek tutar [953-(663,93+189,34)=] 99,73 TL Örnek yer aldığı üzere, ücretlilerin gelir vergisinden öncelikle ücretlilerin yararlanabileceği AGİ tutarları toplamı, asgari ücret üzerinden hesaplanan gelir vergisinden mahsup edilmiştir. Geri kalan tutara 5084 sayılı Kanunda yer alan ücret teşviki uygulanmıştır. 3 Bu hüküm, 1.1.2009 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde (3 Temmuz 2009) yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. 3- Türkiye Kızılay Derneğine makbuz karşılığı yapılan Nakdi Bağış Ve Yardımların Tamamı Gelir/Kurumlar Vergisi Matrahından İndirim Konusu Yapılabilecektir 5904 sayılı Kanunun 3. ve 5. maddeleriyle Gelir Vergisi Kanununun 89. maddesi ile Kurumlar Vergisi Kanununun 10. maddesine eklenen aşağıdaki hükümle Türkiye Kızılay Derneğine makbuz karşılığı yapılan nakdi bağış ve yardımların tamamı gelir/kurumlar vergisi matrahından indirim konusu yapılabilir hale gelmiştir. Gelir ve kurumlar vergisi kanunlarının bahsi geçen maddelerine eklenen hüküm şöyledir. İktisadi işletmeleri hariç, Türkiye Kızılay Derneğine makbuz karşılığı yapılan nakdi bağış veya yardımların tamamı.

Düzenlemeden önce, Türkiye Kızılay Derneğine makbuz karşılığı yapılan nakdi bağış ve yardımlar, genel hükümler çerçevesinde (Türkiye Kızılay Derneği nin kamuya yararlı dernek statüsü nedeniyle) sadece beyan edilen kazancın (gelir-kurumlar) % 5 ile sınırlı olarak indirim konusu yapılabilmekte idi. Yapılan düzenlemelerde dikkat edilmesi gereken iki önemli husus bulunmaktadır; a)kanun lafsına göre, kapsama sadece nakdi bağış ve yardımlar alınmıştır. Ayni bağış ve yardımlar, eskiden olduğu gibi beyan edilen kazancın (gelir-kurumlar) % 5 ile sınırlı olarak indirim konusu yapılabilecektir. b) Türkiye Kızılay Derneğinin iktisadi işletmelerine yapılan bağış ve yardımların kazançtan indirilmesi mümkün değildir. Bu hüküm, 3 Temmuz 2009 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Dolayısıyla, % 100 lük indirim ancak bu tarihten sonra yapılan bağış ve yardımlar için geçerli olacaktır. 4-5300 Sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu Kapsamında Düzenlenen Ürün Senetlerinin Elden Çıkarılmasından Doğan Kazançlar, 31.12.2014 Tarihine Kadar Gelir/Kurumlar Vergisinden İstisna Edilmiştir 5904 sayılı Kanunun 4. maddesiyle Gelir Vergisi Kanununa eklenen Geçici 76. madde ile 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu kapsamında düzenlenen ürün senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar, 31.12.2014 tarihine kadar gelir ve kurumlar vergisinden istisna edilmiştir. GEÇİCİ MADDE 76 10/2/2005 tarihli ve 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu kapsamında düzenlenen ürün senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar, 31/12/2014 tarihine kadar gelir ve kurumlar vergisinden müstesnadır. 4 İstisna edilen bu kazançlar üzerinden 94 üncü madde kapsamında tevkifat yapılmaz. Münhasıran bu kazançlar için gelir vergisi mükelleflerince yıllık beyanname verilmez, bu kazançlar verilecek beyannamelere dahil edilmez. Öte yandan daha sonraki sirkülerlerimizde de konu edileceği üzere, ürün senetlerinin ve bunların temsil edildiği ürünlerin katma değer vergisi karşısındaki durumu hakkında Katma Değer Vergisi Kanunun 1, 9, 10, 13, 17 ve 23. maddeleri ile Damga Vergi Kanunu nun 20. Maddesinde düzenlemeler yapılmıştır. Bu hüküm 3 Temmuz 2009 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanununun 3.maddesinde konuya ilişkin olarak yer verilen bazı tanımlar ise aşağıdaki gibidir. Tarım ürünleri: Depolanmaya uygun nitelikteki hububat, bakliyat, pamuk, tütün, fındık, yağlı tohumlar, bitkisel yağlar, şeker gibi standardize edilebilen temel ve işlenmiş tarım ürünlerini, Lisanslı depo: Bu Kanun kapsamında tarım ürünlerinin sağlıklı koşullarda muhafaza ve ticarî amaçla depolanması hizmetlerini sağlayan tesisleri,

Lisanslı depo işletmesi veya lisanslı depo işleticisi: Tarım ürünlerinin depolanmasıyla iştigal eden ve bu Kanun kapsamında geçerli bir lisans belgesine sahip anonim şirketi, Lisans: Bakanlıkça (Sanayi ve Ticaret Bakanlığı) verilen faaliyet iznini gösterir belgeyi, Ürün senedi: Ürünlerin mülkiyetini temsil ve rehnini temin eden, lisanslı depo işleticisince nama veya emre düzenlenmiş, teminat olarak verilebilen, ciro edilebilen veya edilemeyen ve bu Kanunda öngörülmeyen durumlarda Türk Ticaret Kanununda düzenlenen makbuz senedi hükümlerine tâbi olan kıymetli evrakı, Borsa: Aralarındaki sözleşme çerçevesinde lisanslı depo işletmesince düzenlenen ürün senetlerinin kota ettirildiği, alım satımının yapıldığı ve hareketlerinin kontrol ve takip edildiği ürün ihtisas borsasını veya Bakanlıktan ürün senedi alım satımı konusunda izin alan ticaret borsasını, İfade eder 5- KOBİ ler İçin Vergi Teşvikli Birleşme Olanağı Getirilmiştir 5904 sayılı Kanunun 7. ve 39. maddeleriyle 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununa eklenen Geçici 5. ile 7. maddelerle, geçici bir süre için uygulanmak üzere Kurumlar Vergisi Kanununun 19. ve 20. maddelerinde düzenlenen vergisiz devir hükümlerine bir alternatif olarak, sadece KOBİ LER için geçerli olmak üzere vergisiz birleşmeye ilave olarak indirimli kurumlar vergisi gibi önemli bir avantaj da yaratılmak suretiyle birleşme olanağı getirilmiştir. Bahsi geçen geçici maddelere göre; Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelerin (KOBİ) 31.12.2009 tarihine kadar yapılan birleşmelerinde aşağıdaki esaslar ve avantajlar geçerli olacaktır. 5 Birleşme Esasları Ve Sonrasında Uyulması Gereken Esaslar a) Birleşme işlemi 31.12.2009 tarihine kadar yapılmalıdır. Birleşme: Tam mükellef iki veya daha fazla KOBİ nin KVK nun 18 inci maddesi uyarınca birleşerek yeni bir sermaye şirketi oluşturmalarını ya da tam mükellef bir veya birkaç KOBİ nin tam mükellef olan ve sermaye şirketi statüsündeki diğer bir KOBİ ye devrolunmasını ifade etmektedir. b) Birleşen kurumlar Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletme statüsünde olmalıdır. Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletme (KOBİ): 29/6/1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu çerçevesinde kurulmuş olup 2008 yılının Aralık ayına ilişkin olarak verilen sigorta bildirgesine göre 10 ila 250 işçi çalıştıran ve 2008 hesap döneminin sonu itibarıyla yıllık net satışlar toplamı 25 milyon Türk Lirasını geçmeyen veya aktif toplamı 25 milyon Türk Lirasından az olan ticari işletmeleri ifade etmektedir c) Birleşen kurumlar sermaye şirketi (anonim, limited, sermayesi paylara bölünmüş komandit) olmalıdır. KOBİ tanımı kapsamına giren gelir vergisi mükellefleri de, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 81 inci maddesinde aranan şartları ((d) bendinde bahsi geçen değerleme

hükümleri hariç) sağlamaları kaydıyla, sermaye şirketlerinin tabi olduğu birleşme hükümlerinden yararlanabileceklerdir. d) Birleşilen kurum tarafından münfesih kurumun birleşme tarihindeki sabit kıymetlerinin rayiç bedelle, diğer kıymetlerinin ise 213 sayılı Vergi Usul Kanununun değerleme hükümlerine göre değerlemek suretiyle bir bütün halinde devralınması ve bilançosuna kaydedilmesi gerekmektedir. e) Birleşmeden doğan kazançların tamamının birleşme tarihi itibarıyla birleşilen şirketin sermayesine eklenmelidir. f) Birleşilen kurumun, münfesih kurumun tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve diğer ödevlerini yerine getireceğini; münfesih kurumun, birleşmenin Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği tarihten itibaren otuz gün içinde birleşme nedeniyle vereceği kurumlar vergisi beyannamesine ekli bir taahhütnameyle taahhüt etmesi gerekmektedir. g) Birleşme sonrasında üç yıl süreyle aylık ortalama bazda birleşilen kurum ile münfesih kurum tarafından, 1.4.2009 tarihinden önce verilen son aya ilişkin sigorta bildirgelerine göre istihdam edilenlerin toplamından az olmamak üzere aylık istihdam sağlanmalıdır. Birleşme Kaynaklı Vergi Avantajları Ve Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar a) Birleşme işlemlerinden doğan kazançlar, kurumlar vergisinden müstesna olacaktır. b) Birleşme nedeniyle infisah eden kurumun, birleşme tarihinde sona eren hesap döneminde elde ettiği kazançlarına Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek olan % 75 e kadar indirimli (2009 yılında normal kurumlar vergisi oranı olan % 20 yerine % 5 e kadar indirilen) kurumlar vergisi uygulanacaktır. 6 c) Birleşilen kurumun birleşme işleminin gerçekleştiği hesap dönemi dahil olmak üzere, üç hesap döneminde (2009, 2010, 2011) elde ettiği kazançlara, Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek olan % 75 e kadar indirimli (normal kurumlar vergisi oranı olan % 20 yerine % 5 e kadar indirilen) kurumlar vergisi uygulanacaktır. İndirim oranının Bakanlar Kurulu tarafından belirleneceği hükmü uyarınca, ilgili BKK nun yakın bir gelecekte yayınlanması beklenmektedir. d) ANCAK birleşilen kurumun; indirimli kurumlar vergisi uygulamasının sona erdiği yılı izleyen üçüncü yılın (2014) sonuna kadar, Kurumlar Vergisi Kanunun 18 inci ve 19 uncu maddelerine göre birleşme, devir, bölünme ve hisse değişimi işlemlerine tabi tutulması (31.12.2009 tarihine kadar KOBİ lerin kendi aralarında yapacakları hariç) ile tasfiye edilmesi veya sermaye azaltımında bulunması halinde, birleşmeden dolayı istisna edilen ya da indirimli oran uygulaması nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler, gecikme faizi ile birlikte birleşilen kurumdan tahsil edilecektir. e) Bu madde uyarınca birleşen kurumların birleşme tarihi itibarıyla öz sermaye tutarını geçmeyen zararları, KVK nun 9 uncu maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen şartlarla kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılabilecektir. f) Münfesih kurumdan devralınan amortismana tabi iktisadi kıymetler için, faydalı ömürleri dikkate alınarak münfesih kurumdaki kayıtlı değerleri üzerinden kalan süre için amortisman ayrılabilecektir.

g) ANCAK birleşilen kurum tarafından devralınan varlıkların, devir bedelinden düşük bir bedelle satılması durumunda oluşan zararlar, birleşilen kurumun kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılamayacaktır. h) Birleşme suretiyle devralınan taşınmazlar, iştirak hisseleri, kurucu senetleri ve intifa senetleri ile rüçhan haklarının bu maddeye göre indirimli kurumlar vergisi uygulanan hesap dönemlerinde (2009, 2010, 2011) satışı halinde KVK nun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi hükmü (kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların % 75'lik kısmının kurumlar vergisinden istisna olduğuna ilişkin hüküm) uygulanmayacaktır. i) Bu maddeye göre yapılan birleşmeler, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu bakımından, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 81 inci maddesinde belirtilen işlemler ile bu Kanuna göre yapılan devir ve bölünme işlemleri gibi değerlendirilir. Yani, KDVK nun 17/4-c hükmü uyarınca devredilen kıymetler dolayısıyla KDV hesaplanmayacağı gibi birleşme işlemi sonunda faaliyetini bırakan veya infisah eden mükelleflerce yüklenilen ve indirilemeyen vergiler, faaliyete başlayan veya devir sonrasında devredilen kurumların varlıklarını devralan mükellefler tarafından mükerrer indirime yol açmayacak şekilde indirim konusu yapılabilecektir. h) ANCAK birleşen veya birleşilen şirketlerce KVK nun 13 üncü maddesine göre ilişkili kişi sayılanlar tarafından istihdamın veya faaliyetin kaydırılması gibi sadece teşviklerden yararlanmak amacıyla yapılan işlemlerin bulunması halinde, yukarıda bahsi geçen teşviklerden yararlanılması söz konusu olmayacaktır. Geçici madde hükmü ile Bakanlar Kuruluna, bu maddeden yararlanan işletmeler için kurumlar vergisi oranını % 75 e kadar indirimli uygulatma, Maliye Bakanlığı na ise bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirleme yetkileri verilmiştir. Bu çerçevede KOBİ ler için getirilmiş bulunan birleşme hükümlerinin fiilen uygulamaya geçebilmesi için ilgili BKK nın ve Bakanlık açıklamalarının yayınlanmasının beklenilmesi gerekmektedir. 7 Görüşümüze göre, Dünya ve ülkemizin içinde bulunduğu makro ekonomik koşullar altında birçok KOBİ nin faaliyetlerinin zararla sonuçlanması, dolayısıyla kurumlar vergisi matrahı oluşmaması nedeniyle indirimli kurumlar vergisinin çok anlam ifade etmeyeceği, ülkemizdeki bürokratik gerçekler göz önüne alındığında birleşmeye ilişkin yasal sürenin 31.12.2009 tarihi gibi çok kısa bir süre sonra bitecek olması ve KOBİ lerin aile işletmesi olma özelliklerini koruma konusundaki muhafazakâr tutumları gibi nedenlerle bu yasal düzenlemenin fiilen uygulanma şansı yüksek görünmemektedir. Bu hükümler 3 Temmuz 2009 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. 6- Yatırıma Katkı Oranları Artırılmıştır Büromuzun 2009/11 sayılı sirküleri ile duyurulduğu üzere, KVK na eklenen 32/A maddesi ile İndirimli Kurumlar Vergisi uygulaması getirilmiştir. Bu kapsamda, desteklenmesi öngörülen yatırımlar tamamlandıktan sonra elde edilecek kazançlara Yatırıma Katkı Tutarına ulaşıncaya kadar Bakanlar Kurulunca belirlenecek % 90 kadar varan oranda indirimli kurumlar vergisi uygulanması öngörülmüştür. Devletçe tahsilinden vazgeçilen vergilerin toplamının toplam yatırıma bölünmesi suretiyle bulunacak oran ise Yatırıma Katkı Oranı olarak tanımlanmıştır. Diğer yandan her bir il grubu için yatırıma katkı oranını % 25 i, yatırım tutarı 50 milyon Türk Lirasını aşan büyük ölçekli yatırımlarda ise % 45 i geçmemek üzere belirlemeye Bakanlar Kurulu yetkili kılınmıştır.

Bu kere 5904 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesiyle yapılan düzenleme ile, 32/A maddesi kapsamında olup 31.12.2010 tarihine kadar başlayan yatırımlar için yatırıma katkı oranları, her bir il grubu için % 60, yatırım tutarı 50 milyon Türk Lirasını aşan büyük ölçekli yatırımlarda ise % 70 olarak belirlenmiştir. Buna göre, yatırıma katkı oranları; a) 31.12.2010 tarihine kadar başlayan yatırımlar için her bir il grubu için % 60, yatırım tutarı 50 milyon Türk Lirasını aşan büyük ölçekli yatırımlarda ise % 70 olarak uygulanacaktır. b) 1.1.2001 tarihinden sonra başlayan yatırımlar için ise her bir il grubu için % 25 i, yatırım tutarı 50 milyon Türk Lirasını aşan büyük ölçekli yatırımlarda ise % 45 i geçmemek üzere Bakanlar Kurulu nca belirlenecektir. Aynı geçici madde ile, münhasıran Çanakkale ilinin Gökçeada ve Bozcaada ilçelerine il genelinden farklı bir gruplandırma yapmaya ve sektörel öncelik belirlemeye Bakanlar Kurulu yetkili kılınmıştır. Bu hüküm 3 Temmuz 2009 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Ancak, bu güne kadar Bakanlar Kurulu nca, uygulanacak indirimli kurumlar vergisi oranları konusunda bir belirleme ve uygulama esasları hakkında Maliye Bakanlığı tarafından herhangi bir açıklama yapılmamış olduğundan yatırımlara sağlanan bu teşvik unsuru fiilen uygulamaya girememiştir. 7- Şirket Ortaklarının, Kanuni Temsilcilerinin ve Tasfiye Memurlarının Vergi Borçlarından Sorumluluklarına İlişkin Düzenlemeler 8 5904 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 17. maddesinde aşağıdaki düzenleme yapılmıştır. (9) Tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan mükelleflerin tasfiye öncesi ve tasfiye dönemlerine ilişkin olarak salınacak her türlü vergi tarhiyatı ve kesilecek cezalar, müteselsilen sorumlu olmak üzere; tasfiye öncesi dönemler için kanuni temsilcilerden, tasfiye dönemi için ise tasfiye memurlarından herhangi biri adına yapılır. Limited şirket ortakları, tasfiye öncesi dönemlerle ilgili bu kapsamda doğacak amme alacaklarından şirkete koydukları sermaye hisseleri oranında sorumlu olurlar. Şu kadar ki, bu fıkra uyarınca tasfiye memurlarının sorumluluğu, tasfiye sonucu dağıtılan tutarla sınırlıdır. Öte yandan, 5904 sayılı Kanunun 7. maddesiyle Kurumlar Vergisi Kanununa aşağıdaki geçici 6. Madde eklenmiştir. GEÇİCİ MADDE 6 (1) Kanunun 17 nci maddesinin dokuzuncu fıkrası hükümleri, bu geçici maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılan her türlü vergi tarhiyatı ve kesilen cezalar hakkında uygulanmaz. Buna göre, tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan mükelleflere ilişkin her türlü vergi tarhiyatı ve kesilecek cezalar; a) Müteselsilen sorumlu olmak üzere; tasfiye öncesi dönemler için kanuni temsilciler adına salınacaktır.

b) Müteselsilen sorumlu olmak üzere, tasfiye dönemi için ise tasfiye memurlarından herhangi biri adına salınacaktır. Şu kadar ki, tasfiye memurlarının sorumluluğu, tasfiye sonucu dağıtılan tutarla sınırlı olacaktır. c) Limited şirket ortakları, tasfiye öncesi dönemlerle ilgili doğacak amme alacaklarından şirkete koydukları sermaye hisseleri oranında sorumlu olacaklardır. d) Yukarıda belirtilen sorumluluklar, bu düzenlemenin yürürlüğe girdiği 3.7.2009 tarihinden sonra yapılan her türlü vergi tarhiyatı ve kesilen cezalar hakkında uygulanacaktır. Bu tarihten önce yapılan her türlü vergi tarhiyatı ve kesilen cezalar hakkında genel hükümler geçerli olacaktır. Bu hükümler 3 Temmuz 2009 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. 8- Hangi İllerdeki Mevcut Üretim Tesislerinin Nakline İndirimli Kurumlar Vergisi Uygulanacağına Bakanlar Kurulu Belirleyecektir 5904 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesiyle 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun Geçici 4. Maddesinde yapılan değişiklik ile mevcut hüküm aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir. 31/12/2010 tarihine kadar Bakanlar Kurulunca belirlenen illerde münhasıran tekstil, konfeksiyon ve hazır giyim, deri ve deri mamulleri sektörlerinde faaliyette bulunanlardan üretim tesislerini Bakanlar Kurulunca belirlenen illere 31/12/2010 tarihine kadar nakleden ve asgari 50 kişilik istihdam sağlayan mükelleflerin, bu illerdeki işletmelerinden sağladıkları kazançlar için nakil tarihini izleyen hesap döneminden itibaren beş yıl süreyle kurumlar vergisi oranını % 75'i geçmemek üzere indirimli uygulatmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir. Bu madde hükmünden gelir vergisi mükellefleri de yararlanır. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir 9 Maddenin değişiklik öncesi şeklinde, nakledilecek mevcut tesislerin hangi illerde kurulu olduğuna bakılmaksızın indirimli kurumlar vergisi uygulanması öngörülmüş iken, yapılan değişiklik ile Bakanlar Kurulu, bazı illerde kurulu tesislerinin naklini indirimli kurumlar vergisi kapsamı dışında bırakabilecektir. Örneğin, değişiklik öncesinde İzmir de Kurulu bir tekstil tesisinin Bakanlar Kurulu nca belirlenen örneğin Kastamonu iline nakline indirimli kurumlar vergisi uygulanabilecek iken, maddenin yeni şekline göre Bakanlar Kurulu nun İzmir ilini kapsam dışında bırakması halinde, tesis Kastamonu iline nakledilse dahi indirimli kurumlar vergisinden yararlanılamayabilecektir. Bu hüküm 3 Temmuz 2009 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. 9- Ayın Karşılığı Olan Hisse Senetlerine İlişkin Devir Yasağı Kısmi Bölünme Yoluyla Edinilen Hisse Senetleri Yönünden Kaldırılmıştır. 5904 sayılı Kanunun 30. maddesiyle Türk Ticaret Kanununun 404 üncü maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir. 13/6/2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesine göre yapılacak bölünmelerde bu hüküm uygulanmaz.

Böylece, Türk Ticaret Kanununun Ayın karşılığı olan hisse senetlerinin şirketin tescilinden itibaren iki yıl geçmeden başkalarına devri hükümsüzdür. şeklindeki 404. madde hükmüne Kurumlar Vergisi Kanununun 19 uncu maddesine göre yapılacak bölünmeler yoluyla edinilen hisse senetleri yönünden istisna getirilmiş olmaktadır. Dolayısıyla, bölünme yoluyla edinilen hisse senetleri iki yıl geçmeden devir edilse dahi, bölünme işlemi hükümsüz olmayacaktır. Bu hüküm 3 Temmuz 2009 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Saygılarımızla. ÖNER BAĞIMSIZ DENETİM VE YMM A.Ş. 06.07.2009 ÖNER BAĞIMSIZ DENETİM VE YMM A.Ş. Sedef Sokak Ataşehir Residence (B) Blok Kat: 13 Daire: 55 34758 Ataşehir-İstanbul Tel : (0216) 580 95 10 (pbx) Fax : (0216) 580 95 13 10 e-posta : oner@onerymm.com.tr Sorumlu Ortaklarımız: YMM-Temel ÖNER toner@onerymm.com.tr YMM-Salih ÇEÇEN scecen@onerymm.com.tr YMM- İrfan SARIKAYA isarikaya@onerymm.com.tr