T.C. ÇALIŞMA VE ISSN: 2147-6497 BÜLTEN T.C. ÇALIŞMA VE ÇALIŞMA VE HABER BÜLTENİ ÇALIŞMA MECLİSİ 9 YIL ARADAN SONRA TOPLANDI SAYI : 4 EYLÜL-EKİM 2013
ÇSGB BÜLTEN ÇALIŞMA VE HABER BÜLTENİ Sayı:4 Eylül-Ekim 2013 Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Adına İmtiyaz Sahibi Mustafa APAYDIN Yazı İşleri Müdürü Muhammet ERGÜN Yayın Kurulu Kayhan ÜNAL Mehmet ÖZER Hüseyin OKUYUCU Abdurrahman ÇALIK Yayına Hazırlayanlar Gamze ATİK UZUN Erkut UZUN ISSN NO: 2147-6497 Grafik Tasarım Kenarplatform Tel: (0.312) 419 11 61 www.kenarplatform.com.tr Baskı Neyir Matbaacılık Tel: (0.312) 395 53 00 www.neyir.com İletişim bulten@csgb.gov.tr 0 (312) 296 64 65 Sunuş Önemli sorunlar ve uygulamada yaşanan aksaklıkların çözümü için mevzuat değişiklikleri ve alan çalışmalarını içeren çok dinamik bir yapının içinde bulunuyoruz. Çalışma hayatına ilişkin uygulamaların ve mevzuatın sürekli güncellenmesi, aksayan yönlere ilişkin çözüm üretilmesi, Bakanlığımızın asli vazifesi. Sorumlu olduğumuz alanlar, statik değil, dinamik bir yapıya sahip. Bu nedenle demokratik gelişmelere ve değişen endüstriyel ilişkilere paralel olarak çalışma hayatının da yeniden tasarlanması gerekiyor. Alt işverenlik ve bununla bağlantılı olan kıdem tazminatı konusu, Bakanlığımız için çözülmesi gereken sorunların başında geliyor. 1936 dan bu yana uygulanan alt işverenlik ya da halk arasındaki adıyla taşeronluk, aslında üretimin devamlılığı noktasında olumlu tesirleri olan, işlerin daha kısa sürede ve uzmanlık çerçevesinde yapılmasını sağlayan bir uygulama. Ancak geldiğimiz noktada bu uygulamanın, başta kıdem tazminatı olmak üzere, yıllık ücretli izin, ücretlerin tam ve zamanında ödenmesi gibi pek çok sorunun yaşanmasına sebep olduğu görülüyor. Çalışma yaşamındaki tüm sorunları sosyal diyalog ve müzakere yoluyla çözmeyi ilke edinen Bakanlığımız, alt işverenlik ve kıdem tazminatı konusunda da aynı şekilde çaba sarf ediyor. 9 yıl aradan sonra 26-27 Eylül 2013 tarihlerinde toplanan 10. Çalışma Meclisi nin ana gündem maddelerini de bu başlıklar oluşturdu. İşçi tarafında taşeron uygulamasının tamamen kaldırılmasını savunan da var sorunların çözülmesini isteyen de İşverenler ise özellikle kıdem tazminatı konusunda ağır yük altında olduklarını savunuyor. Mahkemelere intikal eden tazminat davaları nedeniyle, alt işveren çalıştıran kamu kurumları da büyük mali bedeller ödemekle karşı karşıya. Çalışma Meclisi nin açılış konuşmasını yapan Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan ın işçi ve işveren temsilcilerine söylediği Siz aranızda anlaşın, biz üzerimize düşeni yerine getirmeye hazırız mesajı doğrultusunda çalışmalar sürerken çözüm için önce tarafların uzlaşması gerekiyor. Uzlaşma olmazsa maalesef çözüm umudu da başka bir bahara kalacak. Çalışma Meclisi toplantısında söz alan bir taşeron işçisinin Alın teri ve gözyaşının rengi yoktur sözleri çok şey anlatıyor. Umarız ki hangi görüşten olursa olsun sendikasıyla işveren örgütleriyle konunun tüm tarafları bu sözün manasına uygun davranarak hakkaniyetli bir çözümde anlaşırlar ve çalışma hayatı bir sorundan daha kurtulur. Çalışma Meclisi ni kapak yaptığımız Bülten in bu sayısında, Bakanlığımızın 2 aylık faaliyetlerini bulacaksınız. Röportaj konuğumuz ise İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü Kasım Özer. Bülten in gerek Bakanlık personelimiz, gerekse sosyal taraflar için faydalı olmasını diliyor, iyi okumalar diliyorum. Muhammet ERGÜN Bakan Danışmanı
T.C. ÇALIŞMA VE T.C. ÇALIŞMA VE BÜLTEN T.C. ÇALIŞMA VE İçindekiler 4 20 Çalışma Meclisi 9 Yıl Aradan Sonra Toplandı Diplomalarını Bakan ÇELİK ten Aldılar 11 21 Türkiye Ve Makedonya Arasında İşbirliği Röportaj Kasım ÖZER İSG Genel Müdürü 18 42 Yeni SGM ler İle Hizmete Erişim Daha Kolay İŞKUR İşgücü Piyasasının Röntgenini Çekti 2
4 11 12 13 14 15 16 17 18 20 21 25 26 27 29 30 31 32 33 34 Çalışma Meclisi 9 Yıl Aradan Sonra Toplandı Türkiye Ve Makedonya Arasında İşbirliği Kıdem Tazminatı Sorununun Çözümünü İşverenler de İstiyor Bakan ÇELİK BTSO ve ATO Meclis Toplantılarına Katıldı Bakan ÇELİK, DİSK Heyetini Kabul Etti MEMUR-SEN den Bakan ÇELİK e Teşekkür Ziyareti Bakan ÇELİK TÜRK-İŞ in Eski ve Yeni Başkanları İle Görüştü Bakan ÇELİK SGK nın Yeni Denetim Araçlarını Tanıttı Yeni SGM ler İle Hizmete Erişim Daha Kolay Bakan ÇELİK Devreye Girdi 20 Darphane Grevi Sona Erdi Diplomalarını Bakan ÇELİK ten Aldılar Röportaj Kasım ÖZER İSG Genel Müdürü Genç İstihdamının Desteklenmesi Operasyonu Tamamlandı Bakan Yardımcısı Etyemez Batı Balkanlar ve Türkiye Politika Liderleri Forumu na Katıldı Bakanlık Yöneticileri 2014 Hedeflerini Ele Aldı Türkiye nin Sorunu Mesleksizlik Hayat Boyu Öğrenmenin Geliştirilmesi Projesi Tamamlandı Kamu Kurum ve Kuruluşlarına İSG Semineri İş Teftiş Kurulu Duyarlılık Oluşturma Toplantıları Düzenledi Uzmanlara Proje Hazırlama Eğitimi ÇASGEM, AB Projelerinin İlkini Gerçekleştirdi 34 35 36 36 37 37 38 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 47 48 Ab Koordinasyon Dairesi Yılsonu Değerlendirme Toplantısı 46 İl Müdürlüğüne Hizmet İçi Eğitim Tehlike Sınıfları Komisyonu Toplandı KKD Teknik Komitesi Toplantısı Yapıldı Çocuk İşçiliği İle Mücadele Devam Ediyor Bakanlık Personeline Risk Yönetimi Eğitimi Türkiye ile Almanya arasında Sosyal Güvenlik İşbirliği Protokolü Bakanlık, Çalışanlarını Sağlıklı Yaşama Davet Ediyor Bakanlık Bilişim Alt Yapısı Artık Daha Güçlü Alo 170 İn 3. Çağrı Merkezi Sivas ta Hizmete Girdi İŞKUR İşgücü Piyasasının Röntgenini Çekti İŞKUR dan İşsizlere İşbaşında Destek Bakanlığımız 2014-2018 Stratejik Planı Yayınlandı Strateji Geliştirme Başkanlığı ndan Yeni Yayınlar Çalışma Dünyası Yayın Hayatına Başladı Amelebirliği Danışma Kurulu Toplantısı Yapıldı Eylül-Ekim Mevzuat Çalışmaları Duyurular Kitap Tanıtım 3
T.C. ÇALIŞMA VE T.C. ÇALIŞMA VE BÜLTEN ÇALIŞMA MECLİSİ 9 YIL ARADAN SONRA TOPLANDI Önemli bir sosyal diyalog mekanizması olan Çalışma Meclisi, 9 yıl aradan sonra toplandı. 26-27 Eylül 2013 tarihlerinde Ankara Bilkent Otel de yapılan 10. Çalışma Meclisi toplantısının gündemini ise Kıdem Tazminatı Alt İşverenlik ve Özel İstihdam Büroları Aracığılığı ile Geçici İş İlişkisi konuları oluşturdu. Çalışma Genel Müdürlüğü nce organize edilen Çalışma Meclisi, gerek açılış, gerekse panel bölümleriyle planlanın üzerinde bir katılımla gerçekleşti. Meclis, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik in açılış konuşmaları ile çalışmalarına başladı. Meclis in açılış törenine; Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklığoğlu, TESK Başkanı Bendevi Palandöken, TİSK Başkanı Tuğrul Kudatgobilik, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, yüksek yargı organlarının başkan ve üyeleri, Milletvekilleri, siyasi partilerin temsilcileri ve Bakanlık yetkilileri ile yaklaşık 2 bin davetli katıldı. TÜM KESİMLER GÖRÜŞLERİNİ İFADE ETTİ Açılış konuşmalarının ardından yapılan panellerde; panel başkanı ve konusunda uzman bir akademisyenin yanında Türk-İş, Hak-İş, DİSK, TOBB ve TESK temsilcileri bildiri sundu. Katılımcıların soruları da panelistler tarafından cevaplandırıldı. Soru cevap sırasında taşeron işçi dernekleri başta olmak üzere yasal olarak katılımı zorunlu olmayan fakat gündemdeki konularla ilgili oldukları için toplantıya çağrılan sivil toplum kuruluşları da görüşlerini açıklama imkanı buldu. İkinci günün sonunda Çalışma Meclisi sonuç bildirgesi; akademisyenlerden oluşan bir grup tarafından panellerde sunulan bildiriler, soru-cevap bölümleri ve katılımcıların görüşleri esas alınarak hazırlandı. Sonuç bildirgesi bir mutabakat metni değil, iki gün boyunca konuşulan konular, sorunlar ve çözüm önerilerine yönelik analizleri özetleyen ber metin olarak ortaya çıktı. 4
BAŞBAKAN RECEP TAYYİP ERDOĞAN Adil bir devlet, adil bir hükümet toplumun tüm kesimleri arasında olduğu gibi, çalışma hayatının kesimleri arasında da barışı, diyaloğu, uzlaşmayı sağlayacak mekanizmaları oluşturmak zorundadır. Hükümet olarak 11 yıldır işte bunun mücadelesini veriyoruz. Diyorum ki acaba biz işçi, memur ayrımını ne zaman ortadan kaldıracağız? Batı bunu halletti, büyük ölçüde halletti. Türkiye nin de bunu halletmesi gereğine inanıyorum. Zira işçi memurun ne aldığına bakıyor, memur işçinin ne aldığına bakıyor emekli olmadan önce veya emekli olduktan sonra. O zaman gelin oturalım bunu hep birlikte çalışanlar başlığı altında toparlayalım. Eğer bunu bu başlık altında toparlarsak bu defa bu iki yanlış bakış ortadan kalkmış olacaktır. Orada da sendikalar olacak ama nedir işçi memur böyle bir ayrım olmayacak. Sadece çalışanda hepsini toplamış olacağız. Bakınız, 11 yıl içinde 5 milyon kişiye yeni istihdam sağladık. Bu çok büyük bir rakam. Bir yandan istihdama yeni katılanlara iş ürettik, bir yandan da işsizlikle mücadele ettik. Artan nüfusa rağmen işsizliği aynı seviyede tuttuk. Hatta bir miktar da aşağı çektik. Ücretler. 11 yıl boyunca ücretleri enflasyona ezdirmediğimiz gibi geçmişten gelen kayıpları telafi etmenin gayreti içerisinde olduk. Hem ücretleri hem bunların alım gücünü artırdık. Şu anda benim işçi kardeşimin de memur kardeşimin de satın alma gücü, 11 yıl öncesiyle mukayese edilemeyecek derecede kat kat fazladır. Sadece iki örnek veriyorum: Net asgari ücret 11 yıl önce 184 liraydı, bugün 803 lira yani 4 buçuk kat arttı. Artış oranı yüzde 336, reel artış oranı yüzde 68. En düşük memur maaşını 392 liradan aldık, 1725 liraya yükselttik arkadaşlar ve artış oranı yaklaşık 5 kat. İşçilerimizin en çok üzerinde durduğu konu 1 Mayıs olayıdır değil mi? 1 Mayısı bizden önceki iktidarlar niye çözmedi? 1 Mayısı tatil ilan etmeye bugüne kadar hiçbir hükümet cesaret edemedi ama biz çalışanlarımızın taleplerine kulak verdik, şartları hazırladık ve 1 Mayısı tatil ilan ettik. Değerli arkadaşlarım; 10. Çalışma Meclisinin gündeminde gerçekten çok çok önemli konular var. İki gün boyunca bunlar konuşulacak tartışılacak. Başta da ifade ettiğim gibi Sayın Bakanım olsun Bakan Yardımcımız, Müsteşarımız olsun Meclis te tartışılan konuları bana getirecekler ve değerlendirmelerimizi yapacağız.kıdem tazminatı konusunda söyleyeceğim son derece nettir. Ben diyorum ki aranızda anlaşın. Bizim açımızdan hiçbir sorun yok, siz aranızda anlaşın biz üzerimize düşeni anında yerine getirmeye hazırız. Biz bu konuda başından beri aranızda bir uzlaşma, anlaşma olmasını bekliyoruz. Burada tabii bir konuyu daha söyleyeceğim: 11 ay, 10 ay mevsimlik işçi bunlara biz artık taraf değiliz, biz hakka tarafız. Diyoruz ki bir işçi bir gün dahi çalışsa, onun kıdem hesabına girmeli. Şimdi yeni hazırlık inşallah onun ödemesini getiriyor. Bir gün dahi çalışsa. Dolayısıyla bundan sonra yok 11 ay, 10 ay, 6 ay mevsimlik bu yok. Kıdem sürekli çalışıyor. Alt işverenlik ve özel istihdam büroları konusunda da Bakanlığımız zaten uzun süredir çalışmalarını yapıyor. Konu burada da müzakere edilecek. Ekim ayı içinde Bakanımız çözüm önerilerini önümüze getirecek ve biz de gerekli düzenleme için hemen adımları atacağız 5
T.C. ÇALIŞMA VE T.C. ÇALIŞMA VE BÜLTEN ÇALIŞMA VE BAKANI FARUK ÇELİK Değerli Başbakanım, değerli katılımcılar; alt işverenlik 1936 yılından beri bizim sistemimizde olan bir yapı. Yalnız bizde değil dünyanın her yerinde var olan bir yapı. Bu sistem içerisinde halk arasında taşeron işçi diye ifade edilen, işçilerimizin karşı karşıya bulunduğu ciddi sorunlar var. Bunların başında ücret sorunları, çalışma süreleri, izinle ilgili sorunlar, tazminatla ilgili sorunlar ve en önemlisi özellikle kamuda tanımın net bir şekilde yapılamamasının getirmiş olduğu muvazaalar, muvazaalar neticesinde yargı kararları ve idarenin karşı karşıya bulunduğu sorunlar. Bu şekilde özetlenebilir. Taraflarla çokça konuştuğumuz için ifade ediyorum bu konu çok daha sürüncemede bırakılacak bir konu değil.çünkü netice itibariyle muhatabımız insan. Dolayısıyla Çalışma Meclisi nin gündeminde olması ve tarafların mutabakatıyla çözüme kavuşturulması tabii ki hepimizin temennisidir. Diğer önemli bir konu uzunca yılardır tartışılan kıdem tazminatı konusu ki bu konu her defasında gündeme geldiğinde sizler, raftan ancak tarafların uzlaşmasıyla indireceksiniz, talimatınız olmasına rağmen biz defalarca her buluşmamızda bunu tartıştık raftan acaba indirme imkânımız olabilir mi diye. Şimdi burada da birçok açıdan sorunlar yaşanmaktadır. Kıdem tazminatını hak eden 11 milyon çalışanımız içerisinde yüzde 10 luk bir kesim var. Yaklaşık 1 buçuk milyon işçimiz kıdem tazminatı sorunu yaşamıyor diyebiliriz ama geriye kalan 9 buçuk milyon işçimizin kıdem tazminatıyla ciddi sorunları var. İşverenlerin de yaşadığı ciddi sorunlar var. İşverenler diyor ki, OECD ülkeleri arasına baktığımız zaman kıdem tazminatı oranı en yüksek ülkeyiz. İşçilerimiz diyorlar ki ben 11 ay çalıştırılıyorum 12 ay çalışmadığım için kıdem tazminatını hak edemiyorum dolayısıyla emeğin istismarı. Özel istihdam büroları özellikle bir kesim tarafından kiralık işçi diye ifade edilen, endüstriyel ilişkilerde yarı zamanlı, kısmi zamanlı emek talebine, işgücü talebine karşı sistemin kapalı olması söz konusu. İstihdama getirdiği olumsuzlukları dikkate aldığımız zaman burada istihdam bürolarıyla ilgili istismarı 6
önleyici, kayıtları ve ilkeleri koymak kaydıyla bir açılım getirmemiz gerekiyor. Çünkü mevsimlik işçiler, kısmi çalışanlar ve evde çalışanların sosyal güvenceden yoksun olduğunu biliyoruz. Burada kayıt dışılıkla ilgili bir rakam vermek istiyorum. Yüzde 52 olan istihdamdaki kayıt dışılık yüzde 37 ye geriledi. Son derece önemli bir gelişme ama halen yüzde 37 olduğu dikkate alınırsa, bunun bir puanının 700 milyon liralık bir maliyet oluşturduğu dikkate alınırsa, istihdamdaki kayıt dışılık ortadan kalkınca sosyal güvenlik açığı diye bir şeyden bahsetmek de söz konusu olmayacaktır. Bu derece önemli olan bir konuda emeğin istismarını engelleyecek, ama bu aradaki doğum yapan bir bayan kardeşimizin yerine üç aylık, beş aylık, dört aylık istihdam esnekliğini sağlayacak, bir düzenleme talebini mutlaka masada konuşmamız gerekiyor. İş Sağlığı Güvenliği Yasası yürürlüğe girdi. Bu konuda da Sayın Başbakanım çok yanlış enformasyon, yanlış bilgiler veriliyor. Dünyada 3 üncü sırada iş kazalarında olduğumuz ifade ediliyor ısrarla. Bu konuyla ilgili istatistikleri 2 uluslararası kuruluş yapıyor; biri EUROSTAT, diğeri ILO İkisi de 2007, 2008 den sonra herhangi bir veri açıklamadıklarına göre ve 2007-2008 deki açıkladıkları verilerde 101 ülke olmadığına göre nereden Türkiye iş kazalarında ölümlerde üçüncü sırada olduğu ifade ediliyor bunu anlamakta gerçekten zorlanıyoruz. Gerçek rakam bizde var. 2012 rakamı aynen şöyledir: 100 bin işçide Türkiye de 6 işçi hayatını kaybetmektedir. Bu rakam 100 bin işçide 2002 de 16 işçiydi. 16 den 6 ya gerileyen bir noktadayız ama bu yeterli değildir. Avrupa Birliği 27 ülke ortalaması 3 işçidir, 100 bin işçide 3 işçi ölümü vardır. 2023 hedefi doğrultusunda biz 6 olan sayıyı 3 ve 3 ün altına indirmek için bu yasayı Sayın Başbakanımızın talimatıyla çıkardık ve 1 Ocak 2014 tarihinde özellikle tehlikeli ve çok tehlikeli işyerleri açısından yürürlüğe giriyor. İnşallah iş kazalarının daha minimalize olduğu bir sürece girmiş olacağız 7
T.C. ÇALIŞMA VE T.C. ÇALIŞMA VE BÜLTEN Çalışma Meclisi Panelleri 1. PANEL: KIDEM TAZMİNATI Birinci panelin başlığı, çalışma yaşamının tartışmalı alanlarından biri olan kıdem tazminatıdır. Panel başkanının açılış konuşması ile başlayan toplantıda; kıdem tazminatının mevzuatımızdaki yeri, diğer ülke uygulamaları, ülkemiz uygulamasında yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri, panelistler ve katılımcılar tarafından etraflıca tartışılmıştır. Bu panel kapsamında yapılan tartışmalar ile katılımcıların görüş ve önerileri doğrultusunda yapılan değerlendirmelere aşağıda yer verilmiştir: Tespitler: 1. Mevcut kıdem tazminatı uygulaması çeşitli sorunlarla karşı karşıyadır. 2. Mevcut sorunların sosyal tarafların ortak katılımıyla çözülmesi sosyal barış açısından ivedilik arz etmektedir. Ancak, sosyal taraflar arasında ciddi bir güven sorunu ve görüş ayrılığı yaşandığı görülmekte olup, bu durumun öncelikle giderilmesi zorunluluk taşımaktadır. 3. Mevcut sistemde, çeşitli yasalardan kaynaklanan birçok düzenleme nedeniyle işçilerin kıdem tazminatı kapsamının dışında bırakıldığı, sistem içinde kalanların bile kıdem tazminatına her koşulda ulaşamadığı, bunun da sosyal devlet ve eşitlik düşüncesinde sorunlara yol açtığı görülmektedir. 4. Alt işveren işçilerinin sistem içinde ciddi mağduriyet yaşadıkları görülmektedir. Öneriler: 1. Mevcut kıdem tazminatı uygulamasında bazı işçi gruplarının çeşitli yollarla bu haktan yoksun bırakıldığı, bu tazminatlardan yararlanma durumunda ise, 8
hukuken ve fiilen kıdem tazminatına ulaşılamadığı, dolayısıyla karşı karşıya kalınan sorunların çözümü için düzenlemeye gidilmesi zorunluluk arz etmektedir. 2. Yapılacak olan düzenlemede getirilecek çözümün görünüm şekli ve içeriği sosyal taraflar ve ilgili devlet merciine ait olmak kaydıyla, özellikle alt işveren işçileri ile diğer mağdur işçi gruplarının eşitlik temelinde hak kaybına uğramaları önlenmelidir. 3. Benimsenecek çözümler için, diğer ülke örnekleri dikkatle taranmalı, yararlı olabilecek kıyaslamalar yapılmalıdır. Bu kıyaslamalar esnasında, örnek ülkenin/ülkelerin kendilerine özgü dinamikleri dikkate alınmalı, ancak Türkiye nin sosyo-ekonomik ve kültürel yapısına uygun düzenleme yapılmalıdır. 4. Sorunun çözümü için yapılacak çalışmalarda, hem sosyal tarafların hem de devletin konunun uzmanlarından oluşan çalışma gruplarıyla önce kendi içinde değerlendirme yaparak somut çözüm önerileri oluşturması, böylece yapılacak düzenlemelere bilimsel zemin hazırlanması gerekmektedir. 5. Tüm sosyal tarafların ve devletin katılımıyla hazırlanan düzenlemeler kamuoyuna deklare edilmeli, tüm ilgili kesimlerin görüş ve değerlendirmelerine sunulmalıdır. 2. PANEL: ALT İŞVERENLİK İkinci panelin başlığı, endüstri ilişkileri sistemimizde önemli bir yeri olan ve tartışmalara konu olan alt işverenlik ilişkisi ile ilgilidir. Panel başkanının açılış konuşması ile başlayan ikinci toplantıda; alt işverenlik ilişkisinin mevzuatımızdaki yeri, ülkemiz uygulamasında yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri, panelistler ve katılımcılar tarafından etraflıca tartışılmıştır. Bu panel kapsamında yapılan tartışmalar ile katılımcıların görüş ve önerileri doğrultusunda yapılan değerlendirmelere aşağıda yer verilmiştir: Tespit ve Öneriler: 1. Taraflar, ilke olarak alt işverenliğin çalışma hayatının bir gerçeği olduğunu kabul etmektedir. 2. Kamu kesiminde alt işverenlik uygulamaları, 94 sayılı Uluslararası Çalışma Örgütü Sözleşmesi esas alınarak ıslah edilmelidir. 3. Alt işverenlik ilişkisinde işçiler lehine kesinleşen yargı kararları dikkate alınarak çözüm yoluna gidilmelidir. 4. Alt işverenlerin değişmesine rağmen işyerinde çalışmasını sürdüren işçilerin, kıdeme bağlı alacakları tüm çalışma süreleri göz önünde bulundurularak hesaplanmalıdır. 5. İş Kanununun 2. maddesine 2006 yılında eklenen 8. ve 9. fıkralar kaldırılarak, kamu kesimine yönelik çözüm üretilmelidir. 6. Alt işverenlik ile ilgili dolaylı yasalar (sosyal güvenlik, kamu ihalesi, belediye kanunu vb. diğer yasal düzenlemeler) İş Kanununa uyumlu hale getirilmelidir. 7. Alt işveren işçilerinin korunmasıyla ilgili olarak İcra ve İflas Kanununda gerekli değişiklikler yapılmalıdır. 8. Alt işveren işçilerinin örgütlenme ve toplu pazarlık sorunlarını çözmeye yönelik yasal değişiklikler yapılmalıdır. Sözleşme türlerinde ve toplu pazarlık biriminin belirlenmesinde alt işveren işçilerinin toplu iş sözleşmesi hakları korunacak şekilde düzenleme yapılmalıdır. 9. Alt işverenlik ilişkisinin geçersizliğine yol açan hukuka aykırılıkların tümü dikkate alınmalı, konunun sadece muvazaa ile sınırlı tutulmasından vazgeçilmeli, 9
T.C. ÇALIŞMA VE T.C. ÇALIŞMA VE BÜLTEN tüm hukuka aykırılıkların geçersizliğe yol açacağı şeklinde düzenleme yapılmalıdır. 3. PANEL: ÖZEL İSTİHDAM BÜROLARI ARACILIĞI İLE GEÇİCİ İŞ İLİŞKİSİ Üçüncü panel, özel istihdam büroları aracılığı ile geçici iş ilişkisi hakkında düzenlenmiştir. Panel başkanının açılış konuşması ile başlayan son toplantıda; geçici iş ilişkisinin mevzuatımızdaki yeri, diğer ülke uygulamaları, ülkemiz uygulamasında yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri panelistler ve katılımcılar tarafından etraflıca tartışılmıştır. Bu panel kapsamında yapılan tartışmalar ile katılımcıların görüş ve önerileri doğrultusunda yapılan değerlendirmelere aşağıda yer verilmiştir: Tespitler: 1. Taraflar arasında mutabakatın olmadığı gözlenmiştir. 2. İşveren tarafı, işgücü piyasasını genişleteceği, dezavantajlı gruplara istihdam fırsatı yaratacağı ve işgücü piyasası esnekliliğini destekleyeceği gerekçesiyle geçici iş ilişkisinin uygulamaya geçirilmesini savunmaktadır. Bu yolla, işgücü piyasasına ilk kez girenler ile kadınlar, gençler ve uzun süreli işsizler gibi istihdamda ciddi zorluklar yaşayan grupların tecrübe edinmesi ve istihdam edilebilirlikleri artacaktır. 3. İşçi tarafı ise, özel istihdam büroları aracılığıyla geçici iş ilişkisi uygulamasına kategorik olarak karşı çıkmaktadır. Çalışanların haklarını koruyucu düzenlemeler getirilmiş olsa dahi, özellikle alt işverenlik müessesesinde yaşanan kimi kötü uygulamalar nedeniyle, aynı olumsuzlukların (kıdem tazminatı, iş güvencesi) geçici iş ilişkisinde de yaşanacağı kaygılarını belirtmişlerdir. Öneriler: 1. Özel istihdam büroları aracılığıyla geçici iş ilişkisi düzenlemesi yapılmadan önce, bu istihdam biçiminin avantajları ve dezavantajları konusun da çalışanlar ve sosyal taraflar bilgilendirilmelidir. 2. Geçici iş ilişkisine izin verilmesi halinde düzenlemelerin yaratacağı olası sorunlar belirlenmelidir. Bu konuda Uluslararası Çalışma Örgütü normları ile Avrupa Birliğinin 2008/104 sayılı Direktifi çerçevesinde özellikle aşağıdaki hususlar dikkate alınmalıdır: a. Özel istihdam büroları aracılığıyla geçici iş ilişkisine izin verilmesi halinde, işçilerin sosyal güvenlik hakkı ve örgütlenme hakkının kullanımını sınırlandıran dezavantajların ortadan kaldırılmasına yönelik tedbirler alınmalıdır. b. Ücretler ve çalışma şartları açısından belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışan emsal işçiler dikkate alınmalı ve aynı işi yapan işçilerle eşit muameleye tabi tutulmalıdır. c. İşverenlerin geçici iş ilişkisi kurmaları, esneklik gereklilikleri de göz ardı edilmeksizin, sektör, süre ve yenileme sayısı gibi bazı özel şartlarla sınırlandırılmalıdır. d. Geçici iş ilişkisi ile çalışan işçilerin mesleki eğitimlerine, çalıştırılmadıkları süredeki haklarına (ücret, sosyal sigorta primi v.s) yönelik düzenlemeler yapılmalıdır. e. Geçici iş ilişkisi çerçevesinde çalışan işçilerin ucuz işgücü olarak suistimal edilmeleri önlenmelidir. 3. Geçici iş ilişkisi çerçevesinde işçi sağlayan istihdam bürolarının yetkilendirilmesi ciddi bir prosedüre tabi olmalı ve sigorta primi, vergi gibi mali yükümlülüklerini yerine getirmiş ve getirme yeteneğine sahip firmalara bu yetki tanınmalıdır. Bu yeterliliklere sahip olmayan firmalara bu yetki tanınmamalıdır. 4. Geçici iş ilişkisi sağlayan istihdam bürolarının denetlenmesi konusu özel olarak ele alınmalıdır. 10
TÜRKİYE VE MAKEDONYA ARASINDA İŞBİRLİĞİ Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Makedonya Çalışma Bakanı Dime Spasov ile bir araya gelerek iki ülke arasında Çalışma, Sosyal Güvenlik ve İstihdam Alanında İşbirliği Anlaşması imza törenine katıldı. 05.09.2013 tarihinde Bakanlık binasında gerçekleşen imza töreninde; her iki ülkenin ilişkileri ve yatırımları da gündeme geldi. İki ülkenin birçok alanda işbirliği içerisinde olduğunu belirten Bakan Çelik, Makedonya yı Anayasal ismiyle tanıyan ve Üsküp e büyükelçi gönderen ilk ülkenin Türkiye olduğunu anımsattı. Makedonya nın refah ve istikrarını, kendi ülkemizin refah ve istikrarından ayrı görmediklerini belirten Bakan Çelik, Makedonya Türk toplumunu da ülkelerimizi bir birine bağlayan güçlü bir ülke olarak görüyoruz. Türkiye Cumhuriyeti olarak her alanda dost Makedon halkının yanında olduğumuzu da bu anlaşma vesilesiyle belirtmek istiyorum. diye konuştu. İki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin de olumlu bir çizgide seyrettiğini ifade eden Bakan Çelik, 2002 de 116 milyon dolar olan ikili ticaret hacmimiz, 3 kattan daha fazla artarak 378 milyon dolara ulaşmış bulunuyor. Ticaret hacmimizi artırmak için daha fazla gayret sarf etmemiz gerekiyor değerlendirmesinde bulundu. Makedonya da 100 civarında Türk yatırımcı bulunduğunu ve bunların ülkedeki yatırımlarının 500 milyon doları aştığını belirten Bakan Çelik, geçen yıl vizelerin karşılıklı kaldırıldığını, bunun hem ticaretin hem de turizmin gelişmesine katkı sunacağını kaydetti. DENEYİMLERİMİZİ AKTARMAYA HAZIRIZ Bakan Çelik, Türkiye nin çalışma ve sosyal güvenlik alanındaki deneyimlerini Makedonya ya aktarmaya hazır olduklarını da ifade etti. Çok verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerine işaret eden konuk Bakan Spasov ise İki ülke arasındaki işbirliğini daha ileri seviyeye götürmeyi arzuluyoruz dedi. Spasov Türkiye de bulunmaktan ve bu anlaşmanın imzalanmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Bu anlaşma iki dost ülke arasında daha iyi ve ileriye dönük işbirliğinin yolunu açacaktır dedi. Anlaşmanın, daha öncekilerin devamı niteliğinde olduğunu vurgulayan Spasov, iş alanındaki haklar, çocuk işçiliğine yönelik sorunlar, çalışma pazarının profesyonel takibine imkân sağlayacağını kaydetti. İŞKUR U ZİYARET ETTİ Açıklamaların ardından Bakan Faruk Çelik ve Makedonya Çalışma Bakanı Dime Spasov iki ülke arasında işbirliği protokolünü imzaladı. Konuk Bakan Spasov daha sonra beraberindekilerle birlikte İŞKUR u ziyaret ederek çalışmalar hakkında bilgi aldı. Spasov, İşsizlikle mücadele kapsamında kadınlar ve gençlerle ilgili yürüttüğünüz aktif işgücü programları ve istihdam politikalarında uyguladığınız başarılı projeler konusunda ortak çalışma arzusundayız. 2014 yılında uygulamış olduğunuz projeleri ve programları ülkemizde tatbik ederek uygulamak istiyoruz. Bu konudaki uzmanlarınızı, ülkemize gönderirseniz bizi son derece mutlu edersiniz dedi. 11
T.C. ÇALIŞMA VE T.C. ÇALIŞMA VE BÜLTEN KIDEM TAZMİNATI SORUNUNUN ÇÖZÜMÜNÜ İŞVERENLER DE İSTİYOR Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Salih Bezci ve beraberindeki heyet Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik i Bakanlık ta ziyaret etti. 01.09.2013 tarihinde gerçekleşen ziyarette, giderek büyüyen bir sorun haline gelen kıdem tazminatı ve alt işverenlik konuları ele alındı. Bakan Çelik e işverenler olarak da bu konuda yaşadıkları sıkıntıları aktaran heyet, sorunun çözümü için üzerlerine düşeni yapmaya hazır olduklarını dile getirdiler. Bakan Çelik de bu konuda ciddi sorunlar yaşandığının altını çizerek, Belli kesimler yargı kararları sonrasında sürdürülemez hale geldikten sonra fark etmeye başladı, belli kesimler hala fark etmiş değil, bazı kesimler de başından beri bunun sisteme oturtulması gerektiğini söylüyorlar. Biz 4 yıldır bu meselenin çözümü için gayret gösteriyoruz. Defalarca Bakanlar Kurulu na sunum yaptık. Defalarca taraflarla bir araya geldik ama kimse konuyla ilgili ciddi bir çalışma eğilimine girmedi. Taşeron işçiler bu konudan memnun değiller. Ciddi hak kayıpları, çalışma ortamının sağlıklı olmadığı, sürelerinin fazla olduğu gibi pek çok şikâyetleri var. diye konuştu. Konuyla ilgili olarak işçinin de memnun olmadığına dikkat çeken Bakan Çelik, burada bir yanlışın olduğunu kaydederek, taşın altına ne kadar el konulduğunun tartışmalı olduğunu ifade etti. Ne işçi ne de işverenin sorunun çözümü konusunda ön almadığını belirten Çelik, Başbakan Erdoğan ın sorunla ilgili olarak tarafların uzlaşması gerektiği yönündeki açıklamalarını hatırlattı. Çalışma Meclisi toplantısında da konunun tartışıldığını aktaran Çelik, sorunun işçi ve işveren arasında sürtüşme olmadan çözülmesi gerektiğine işaret etti. Kıdem Fonu ile hiçbir tarafın kaybetmediğini fakat birilerinin bunu anlamadığını kaydeden Çelik, sürecin uzatılması şansının da kalmadığını belirterek, yargı kararlarının ortada olduğunu ve kararların gelmeye devam ettiğini dile getirdi. YABANCI İSTİHDAMI İLE KARŞI KARŞIYAYIZ Bakan Çelik sözlerine şöyle devam etti: Ticaret odaları ve sendikalarımızla bir araya gelelim, bir kez daha konuşalım. Yaşanan mağduriyetleri masaya yatıralım. Bu sürdürebilmekten çıkmış olan bu sistemin üzerinde, bilimsel hiçbir dayanağı olmadan inat etmenin anlamı yoktur. Bu çalışma barışını bozacak hale de gelmiştir bunu açıkça ifade ediyorum. Bakın çok enteresan şeyler söylediniz. Taşımacılık sektöründe artık yerli alt işveren değil de yurt dışından firmalar devreye giriyor. Yabancıların istihdamı ile karşı karşıyayız. Böyle bir şey olabilir mi? demokratik bir ülkede, kendi çalışma hayatının önündeki engelleri kaldıramayan bir yapı olabilir mi? üçlü danışma kurulu niye var? Çalışma hayatının önündeki engelleri kaldırıp, daha çok istihdam gerçekleştirmek, çalışanın hakkını, istihdam edenin hakkını koruyan ve sürekli gözden geçiren hale getirmek. 12
BAKAN ÇELİK BTSO ve ATO MECLİS TOPLANTILARINA KATILDI Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası(BTSO) ile Ankara Ticaret Odası (ATO) Ekim ayı olağan meclis toplantılarına katılarak Meclis üyelerine hitap etti. Bakan Çelik sanayi ve ticaret erbabının, çalışma hayatına ilişkin sorularına da cevap verdi. BTSO Meclis Toplantısı 25.10.2013 tarihinde gerçekleşti. Ekonomi alanında çok şeylerin yapıldığını, rakamların iyi gittiğini, ama her şeyin bitmediğini, yapılması gerekenler olduğunu söyleyen Bakan Çelik, Türkiye nin uluslararası ölçekteki firmalarının sayısının artması ve firma ölçeklerinin büyümesi gerektiğini ifade etti. Bursa ya da ithal kalemlerini azaltıcı bir üretim politikasının çok yakışacağını vurgulayan Çelik, mali disiplin vurgusu yaptı. ABD de kamu borcunun tavana vurduğuna dikkat çeken Çelik, Karşılıksız para basılıyor mu bir yerlerde? Bir yerlerde basılıyor. Çok şükür biz onları kaldırdık. Bu, sürdürülebilir bir şey mi? Sürdürülebilir olmadığını hep beraber göreceğiz. Mali disipline uyan bir hükümet var mı? Üç tane seçim var, mali disiplinden taviz yok. Allah korusun tekrar eski anlayışlara dönen bir yaklaşım içinde olsak vay halimize görüşünü dile getirdi. Türkiye nin enerjiyi ithal ettiğini, bir yıl içinde enerjinin maliyetinin 60 milyar dolar olduğunu, ülkenin cari açığının ise 48 milyar dolar olduğunu hatırlatan Çelik, Eğer biz enerjide israfı önler, verimliliğimizi artırırsak, hele hele yenilenebilir enerji, nükleer enerji konularında anlamsız tartışmalardan çıkarsak, bir an için düşünün 60 milyar doları vermiyoruz da üretiyoruz. Cari açık ne oldu? Ortadan kalktı, 12 milyar dolar da kasada kaldı dedi. Türkiye nin 2004 yılında 10,8 olan işsizlik oranının, Temmuz 2013 itibariyle 9,3 olarak gerçekleştiğine de değinen Çelik, Temmuz 2008 den bu yana iş gücümüz 24 milyon 500 binden 29 milyona yaklaştı. İstihdamımız, 22 milyondan 26 milyona geldi. İstihdam oranımız ise yüzde 43,6 dan yüzde 46,9 a, iş gücüne katılma oranımız ise yüzde 48,4 ten yüzde 51,7 ye yükselmiştir. Genç işsizlik ise şu anda yüzde 18 lerde bulunmaktadır diye konuştu. İŞVEREN OLMADAN İŞÇİ, İŞÇİ OLAMADAN İŞVEREN OLMAZ Çelik, çalışma hayatıyla ilgili sorunların çözümü için yoğun bir gayretin içinde olduklarına ifade ederek bakanlığının merkezi bütçenin hemen hemen yarısına yakın bir bölümünü kullandığını hatırlattı. Sosyal Güvenlik Reformu ve yeni İş Kanunu nun sorunların çözümüne önemli katkılar sağladığını anlatan Çelik, Toplu İş Sözleşmesi Yasası nın ise çalışma barışı açısından son derece önemli olduğunu vurguladı. İşveren olmadan işçi, işçi olamadan işveren olmaz diyen Çelik, karşılıklı hakkaniyet çerçevesinde hareket edilmesini istedi. Uluslararası rekabette var olmayı düşünmeyen bir emek hareketi, aslında kendi bindiği dalı kesiyor diyen Çelik, rekabet olmazsa üretim olmayacağını, bu durumda ise fabrikanın kapanacağını söyledi. Çelik, Bursa da mesleki eğitim rakamlarının yetersiz olduğuna işaret ederek, Vali Münir Karaloğlu na Kaynak mı Sayın Valim? Ne kadar kaynak gerekiyorsa var. Biz vermeye hazırız. Yeter ki siz burada talep edilen iş gücünü yetiştirme konusunda gerekli altyapıyı oluşturun diye seslendi. ÖLÜMLÜ İŞ KAZASI ORANI AZALIYOR İş kazalarında hayatını kaybeden işçilerin durumuna da değinen Çelik, şunları belirtti: Şimdi bir işçi dün Soma da öldü. Mecliste kıyamet kopuyor. Bir kişinin ölümü, aslında o kişinin ailesi için birçok şeyin yok olması demek. Bir ailede çalışan bir insan aşını kazanmak için çalışırken hayatını kaybediyor, o ailenin dünyası karardı. Niye kararsın? Gelişmiş Avrupa ülkelerinde 100 bin işçide yılda 1-1,5 kişi ölürken, 2 ye varmıyor. Bizde 2002 de 100 bin işçide 16 işçi hayatını kaybetti. Şimdi bu 2012 de 8 e indi. Yüzde 100 lük bir gerileme var çok güzel ama 8 işçi yine fazla. Son 2013 rakamlarına bakıyoruz, şimdi 100 bin işçide ölüm oranı 6 ya geriledi. İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası da buna hizmet ediyor ATO MECLİS TOPLANTISI Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Ankara Ticaret Odası nın (ATO) Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantısı na katılarak bir konuşma yaptı. 31.10.2013 tarihinde ATO Meclis üyelerine hitap eden Çelik, işadamlarının çalışma hayatıyla ilgili sorularını da 13
T.C. ÇALIŞMA VE T.C. ÇALIŞMA VE BÜLTEN cevapladı. Bakan Çelik, iş sağlığı ve güvenliği konusuna değinerek, yasanın en önemli bölümü olan tehlikeli ve çok tehlikeli iş yerleriyle ilgili düzenlemenin 1 Ocak 2014 te yürürlüğe gireceğini hatırlattı. Çelik, Bakanlığın istihdam ve işsizlikle ilgili çalışmalarına da anlatırken Dört yılda 4 milyon 500 bin kişinin istihdamını gerçekleştirdik. Meslek sorunu, bizim işsizlerimizde yaşanmamalı. Aradığınız elemanı bulabilmelisiniz. Bulabilmek için de ne gerekiyorsa biz bakanlık olarak her türlü imkânı, mali desteği işverenlere sunuyoruz ifadesini kullandı. 10 KASIM A KADAR BİR NOKTAYA GELİNSİN Kıdem tazminatıyla ilgili sorunun işçi-işveren bütün tarafları bağladığını belirten Çelik, Fakat herkesin tarafı var. Bu olumsuzluk arz ediyorsa bunun değişmesi gerekiyor. Hayır, biz adım atmayız demek de doğru değil. Fon sistemi geldiği zaman bu problem ortadan kalkıyor. 10 Kasım a kadar bu konuda taraflar bir noktaya gelsinler dedik. İnanıyorum ki bu konuda taraflar son değerlendirmelerini yapıyorlar. Bakanlık olarak bu konuda kararlı olduğumuzu bilmenizi istiyorum. Yüzeysel olarak işçilerimize Haklarınız gasp edilecek, haklarınızda geri gidiş var deniliyor. Huzursuzluk ortamı yaratılıyor. dedi. BAKAN ÇELİK, DİSK HEYETİNİ KABUL ETTİ Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Kani Beko ve beraberindeki heyeti makamında kabul etti. 03.09.2013 tarihinde gerçekleşen kabulde heyetin taleplerini dinleyen Bakan Faruk Çelik, Bakanlıklarının sosyal tarafların görüşlerine her zaman açık olduğunu belirtti. Çelik, Keşke bütün sorunlarımızı masa etrafında konuşabilsek ve birinci ağızdan konular hakkında bilgi sahibi olduktan sonra üzerinde çalışmalar yapıp, netice noktasında uzlaşmazlıklar varsa o zaman tenkitlerin gün yüzüne çıkması çok daha doğru olur inancı içerisindeyim. diye konuştu. İŞÇİYE BAŞKA, PATRONA BAŞKA KONUŞAN BİR YAPIMIZ YOK Kıdem tazminatı konusuna vurgu yapan Bakan Faruk Çelik, Kıdem tazminatına dokundurmam şeklindeki açıklamaları eleştirdi. Kıdem tazminatı devam etsin, işçiler de tazminat almamaya devam etsinler görüşünü her konfederasyon toplantısında dile getirdiğini belirten Bakan Çelik, şöyle konuştu: Bunu ben açık söylüyorum işçiye başka, patrona başka konuşan bir yapımız yok. Türkiye de kıdem tazminatı sisteminde düzenleme yapılacağı 30-40 yıl önce söylenmiş. Bunlar konuşulmuş, işsizlik ödemeleri gibi bazı konular işçi lehine çözülmüş ama kıdem tazminatı konusu gele gele öyle bir noktaya gelmiş ki bugün yüzde 8-9 çalışanın yararlanabildiği bir noktaya gelmiş. Bazı güçlü firmaların, özel sektörün ve kamunun dışında kıdem tazminatı ile ilgili çok ciddi sorunlar yaşanmaktadır. Emeğin hakkı diye ifade ettiğimiz bu tazminatı, işçinin alamaması durumları hakikaten bizi yormaktadır. Yargının önünde ciddi dosya birikimi var. Bizim bu konuda dediğimiz gayet açık, fon dediğimiz şey, tazminattan vazgeçme değil ki. Fon dediğimiz şey, 12 ay zorunluluğu kaldırıp, aylık çalışma zorunluluğu getirmek 14
MEMUR-SEN DEN BAKAN ÇELİK E TEŞEKKÜR ZİYARETİ oluşması konusunda, haklar neler ise bunların yerine getirilmesi gerektiğini ifade etti. ÖTEDEN BERİ ÇÖZÜLMESİ GEREKEN BİR MESELE Devlet Personel Başkanlığı tarafından hazırlanan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmelik 8 Ekim 2013 tarihinde Resmi Gazete de yayımlandı. Yapılan değişiklikle, kadın memurların başörtülü çalışabilmesinin önündeki yasal engel kaldırılmış oldu. Bu gelişme üzerine kamuda kılık kıyafet serbestliği için topladıkları 12 milyon 300 bin imzalı dilekçeyi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik e teslim eden Memur-Sen heyeti Bakan Çelik e teşekkür ziyaretinde bulundu. Bakan Çelik, Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ve beraberindeki heyeti Bakanlık ta kabul etti. Gündoğdu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere hükümet üyelerine teşekkür ederken başörtülü memurların yıllarca ötekileştirildiğini söyledi. Bakan Çelik ise demokrasi çıtasının yükseltilmesi gerektiğini vurgulayarak, daha hoşgörülü ortamın Kılık kıyafet meselesi öteden beri çözülmesi gereken bir meseleydi diyen Çelik şöyle devam etti: Bir taraftan temel insan haklarından, kadının istihdamından bahsedeceksiniz, diğer taraftan temel haklar açısından engeller ortaya koyacaksınız. Kadın istihdamının önüne engeller koyacaksınız. Bunlar kendi içinde çelişkiler içeriyordu. 11 yılın sonunda kamuda kadınlarımızın başörtülü şekilde çalışmasının engellerinin kaldırılmasında büyük bir mutabakat noktasına gelmiş bulunuyoruz. Bundan sonra özellikle kamuda kadın istihdamı oranının daha da yükseldiği bir Türkiye yi görmek istiyoruz. Yine hazırlamış olduğumuz kadın istihdamı paketini de ilave ettiğimiz zaman 2023 hedeflerimizi daha kısa sürede gerçekleştirme imkânımız olur. KADIN MEMURLARDAN BAKAN ÇELİK E ÇİÇEK Konuşmaların ardından Memur-Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Berrin Sevil Kazancı, başörtüsü sorununun çözümüne katkılarından dolayı Bakan Çelik e çiçek sundu. Kazancı, Başörtülü veya başı açık tüm kadınların ve hatta erkeklerin özgürlük ve özlük haklarının dikkate alındığı bir süreç yaşıyoruz. Bu konuda emeği geçen başta sayın başbakanımız olmak üzere herkese teşekkür ediyoruz dedi. 15
T.C. ÇALIŞMA VE T.C. ÇALIŞMA VE BÜLTEN BAKAN ÇELİK TÜRK-İŞ İN ESKİ VE YENİ BAŞKANLARI İLE GÖRÜŞTÜ Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu Türk-İş te görev değişimi yaşandı. Mustafa Kumlu Başkanlıktan istifa ederken yeni Başkan Ergün Atalay oldu. Eski Başkan Kumlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik e veda ziyaretinde bulunurken Bakan Çelik de yeni Başkan Atalay ı makamında ziyaret etti. Mustafa Kumlu yu 06.09.2013 tarihinde makamında kabul eden Bakan Çelik, Sayın Kumlu nun diyalogdan yana olması önemliydi. Sorunu çözmeye dönük irade ortaya koyması önemliydi. Tabii ki hak arama konusundaki ısrarcılığını hiçbir zaman unutmayacağız dedi. Bakan Çelik çalışma hayatının Kumlu döneminde önemli kazanımlar elde ettiğini söyleyerek, Kumlu ya bundan sonraki çalışmalarında başarılar diledi. Mustafa Kumlu ise konuşmasında, uzun süre beraber çalıştıkları Bakan Çelik ile en çok dikkat ettikleri hususların başında, diyaloğun geldiğinin altını çizdi. Kumlu, Ancak takdir edersiniz ki bu görüşmeler sırasında karşılıklı mutabakat sağlayamadığımız durumlar da oldu. Ama genelde Sayın Bakan ile mutabakat sağlayarak hallettiğimiz hususlar çok oldu dedi. YENİ BAŞKANA HAYIRLI OLSUN ZİYARETİ Bakan Çelik Mustafa Kumlu nun istifasının ardından 11.09.2013 tarihinde Türk-İş Genel Başkanlığına seçilen Ergün Atalay ve yönetim kurulunu ziyaret ederek görevlerinde başarılar diledi. Türk-İş in 60 yıllık bir geçmişi olduğunu ve birçok sorunun çözümü noktasında önemli çalışmalar gerçekleştirdiklerini anlatan Çelik, yeni yönetimle de çalışma hayatına yönelik önemli düzenleme yapacaklarına inandıklarını vurguladı. Sorun- ların çözümünde önümüzdeki dönemde de diyalog merkezli çalışmalar yürüteceklerini ifade eden Çelik, Diyalog mekanizmasını çalıştırmadan hiç bir konuyu Bakanlar Kurulu ve Parlamentoya taşımadık. Mümkün olduğunca en üst düzey mutabakatı sağlamayı amaçlıyoruz. Genel ilkemiz uzlaşı ve diyalog diye konuştu. Çelik, Türk-İş te daha önce görev alan başkanlara da çalışmalarından dolayı teşekkür ederken, yeni yönetime başarılar diledi. 16
BAKAN ÇELİK SGK NIN YENİ DENETİM ARAÇLARINI TANITTI Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından kayıt dışı istihdamla mücadelede kullanılmak üzere alınan 100 adet denetim ve kontrol aracının tanıtım ve anahtar teslim törenine katıldı. 23 Eylül 2013 tarihinde SGK Başkanlığı bahçesinde gerçekleşen törene; Bakan Çelik in yanı sıra Bakan Yardımcısı Halil Etyemez, Bakanlık Müsteşarı Fatih Acar ve SGK Başkanı Yadigâr Gökalp İlhan da katıldı. Sosyal Güvenlik Reformu nun 5.yılını geride bıraktığını söyleyen Çelik, 468 Sosyal Güvenlik Merkez Müdürlüğü ile vatandaşın yanına gittik. SGK TV ile vatandaşın evine girdik. ALO 170 İletişim Merkezi ile her türlü sorun ile ilgilenip, çözüme kavuşturuyoruz. Ayrıca SMS bilgilendirme yolu ile de vatandaşlarımız taleplerine cevap bulmaktadır ifadelerini kullandı. SGK PRİM GELİRLERİ 66,2 MİLYARA ULAŞTI Sosyal Güvenlikteki güvensizlik dönemini kapatıp, Sosyal Güvenlik Sistemini yeniden inşa ettiklerini söyleyen Çelik, SGK nın hizmet ağını geliştirirken diğer taraftan gelirlerinde artış sağlandığının da altını çizdi. Bakan Çelik, 2013 yılında 7 aylık dönemde bütçe verilerine göre toplam gelirlerin 87,5 milyar lira olması gerekirken, 94 milyar olarak gerçekleştiğini ifade etti. SGK prim gelirlerinin 62 milyar lira olması gerekirken 66,2 milyara ulaştığına dikkati çeken Bakan Çelik, Bunlar SGK da gerçekleştirmek istediğimiz başarıları ortaya koyan önemli rakamlardır. Sosyal güvenlikteki güvensizlik dönemini kapatıp, sosyal güvenlik sistemini yeniden inşa etmiş bulunmaktayız dedi. Kayıt dışılıkla mücadelenin birinci yolunun toplumsal bilincin yerleşmesi olduğunu vurgulayan Bakan Çelik, Kayıt dışılıkla mücadele yaşlandıktan sonra sosyal güvenliği aramak demek değil. Hastane kapısına gittikten sonra Sosyal güvenliğim yokmuş demek değil. Bu zor durumlarla karşılaşmadan önce sigortalılık bilincinin öneminin herkes tarafından anlaşılması, herkes tarafından bilinmesi ve gereğinin yapılmasının önemi ile karşı karşıyayız diye konuştu. HEDEF KAYIT DIŞI İSTİHDAMI YÜZDE 15 LERE ÇEKMEK Kayıt dışılık oranının denetimler sonucunda yüzde 17
T.C. ÇALIŞMA VE T.C. ÇALIŞMA VE BÜLTEN 52 den yüzde 37 lere çekildiğini ancak bu rakamın da yüksek olduğunu ifade eden Bakan Çelik, Hedefimiz Kayıt Dışı İstihdam Oranını Cumhuriyetin kuruluşunun 100. yılında yüzde 15 lere çekmek. şeklinde konuştu. Denetime bir ceza mantığı ile yaklaşmak doğru değil, rehberlik mantığı çerçevesinde denetimlerimizi daha da sıklaştıracağız. 81 ile dağıtılacak olan araçlarla amaçlarının sadece denetim olmadığını vurgulayan Bakan Çelik, Denetime artık bir ceza mantığı ile yaklaşmak doğru değil. Rehberlik mantığı çerçevesinde denetimlerimizi daha da sıklaştıracağız ve 76 milyonun hakkını arama ve 76 milyona hizmet sunma konusunda çalışmalarımızı sürdüreceğiz dedi. YENİ ARAÇLAR KAYIT DIŞI İSTİHDAMLA MÜCADELEDE EDECEK Hizmete alınan denetim ve kontrol araçları hakkında bilgi veren SGK Başkanı Yadigâr Gökalp İlhan ise araçların bilgisayar, internet bağlantısı ve yazıcı donanımına sahip olduklarını belirtti. Başkan Gökalp İlhan, bu araçların kayıt dışı istihdamla mücadelede yeni rehber odaklı yaklaşımın simgesi olacağını ifade etti. Konuşmaların ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, araçların ilk anahtar teslimini SGK Ankara İl Müdürü Ramazan Yıldız a yaptı. Ayrıca Bakan Çelik, SGK Başkanı Gökalp İlhan ile birlikte aracın testini yaparak, Denetim ve Kontrol aracının sürüşünü gerçekleştirdi. YENİ SGM LER İLE HİZMETE ERİŞİM DAHA KOLAY Sosyal Güvenlik Kurumu(SGK) nın vatandaşların sosyal güvenlik hizmetlerine erişimini kolaylaştırmak amacıyla açtığı Sosyal Güvenlik Merkezleri nin (SGM) sayısı son yapılan açılışlarla birlikte 468 e ulaştı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik İstanbul Beyoğlu, Bursa İznik, Bilecik, Bilecik Bozüyük, Şanlıurfa Hilvan ve Siverek sosyal güvenlik merkezlerinin açılış törenlerine katıldı. İstanbul Beyoğlu Sosyal Güvenlik Merkezi, 24 Eylül 2013 tarihinde açıldı. İstanbul Milletvekili Sevim Savaşer ve SGK Başkanı Yadigâr Gökalp İlhan la birlikte açılış kurdelesini kesen Bakan Çelik, açılışa katılan halka hitap etti. Sosyal güvenlik merkezleriyle amaçlarının, hizmeti vatandaşın ayağına götürmek olduğunu dile getiren Bakan Çelik, İnanıyorum ki buraya gelen vatandaşlarımız, daha bir güler yüzle buradan ayrılacaklar. Memnuniyet oranını daha da artıracağız. Bizim için yüzde 75 lerde 80 lerde olan memnuniyet oranının, yeterli olmadığını her vesileyle ifade etmek istiyorum. Bunu neden yüzde 100 e taşımayalım. Neden yüzde 100 memnuniyetle vatandaşımız buradan ayrılmasın. Bunun için hiçbir engel yok şeklinde konuştu. İZNİK SGM AÇILIŞI İznik Sosyal Güvenlik Merkez Müdürlüğü ise 27.09.2013 tarihinde açıldı. Açılışta konuşan Bakan Çelik, Çok şükür Türkiye, bütün krizlerle mücadele 18