FİNANSAL PİYASALAR VE FİNANSAL KURUMLAR



Benzer belgeler
SERMAYE PİYASALARI VE FİNANSAL KURUMLAR

BANKACILIK VE SİGORTACILIĞA GİRİŞ KISA ÖZET KOLAY AOF

KURUMLAR KISA ÖZET KOLAYAOF

FİNANSAL SİSTEM VE FİNANSAL PİYASALAR

Finansal Sistem ve Bankalar. 1. Bankacılık İşlemleri ve Banka Türleri. 2. Dünya da ve Türkiye de Bankacılığın Gelişimi

Finansal Piyasalar ve Bankalar

FİNANSAL PİYASALAR VE KURUMLAR. N. CEREN TÜRKMEN

YRD. DOÇ. DR. ALİ BAYRAKDAROĞLU BANKACILIK & SİGORTACILIK DERS NOTU]

MENKUL KIYMET YATIRIMLARI

Ünite 1: Finansal Sistem ve Bankalar GİRİŞ FİNANSAL SİSTEM VE BANKALAR. 1


Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

Dar Kapsamlı Sermaye Piyasası Mevzuatı ve Etik Kurallar

1. HAFTA (FİNANSAL PAZARLAR) Prof. Dr. Yıldırım B. ÖNAL

ÜNİTE:6 Teknik Analiz ÜNİTE:7 Yatırım Politikaları ÜNİTE:8 Yatırım Şirketleri

Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ ÜNİTE EKONOMİK VE FİNANSAL SİSTEM İKİNCİ ÜNİTE PARANIN ZAMAN DEĞERİ

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM KALKINMA VE FİNANS

SERMAYE PİYASASI ARAÇLARI

Bölüm 1 (Devam) Finansal Piyasalar & Kurumlar

Bölüm 1 Firma, Finans Yöneticisi, Finansal Piyasalar ve Kurumlar

SERMAYE PİYASASI HUKUKU

TÜRKİYE SERMAYE PİYASASI. 23 Kasım 2011

Dar Kapsamlı Sermaye Piyasası Mevzuatı ve Meslek Kuralları

ÜNİTE:1. Para ve Finansal Sistem ÜNİTE:2. Mali Varlık Fiyatlarının Belirlenmesi ÜNİTE:3. Finansal Kurumlar ve Piyasalar ÜNİTE:4

İçindekiler. Finansal Sistem. Finansal Piyasalar

SERMAYE PİYASALARI. Orta ve Uzun vadeli fon arz ve talebinin karşılandığı piyasalardır.

FİNANSAL KURUMLAR PARA PİYASASI KURUMLARI

Tahvil Türleri. O Hamiline ve Nama Yazılı Tahviller. O Sabit Faizli ve Değişken Faizli Tahviller

ÜNİTE 1:FİNANSAL SİSTEMİN UNSURLARI FİNANSAL SİSTEM VE ÖNEMİ

YATIRIM Yatırım, belirli bir kaynağın ya da değerin, gelir sağlamak amacıyla kalıcı bir biçimde kullanılmasıdır. Tüketim kavramından temel farkı, kull

TEORİSİ KISA ÖZET KOLAYAOF

GROUPAMA EMEKLİLİK FONLARI DAĞILIMI


Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

SERMAYE PİYASASI FAALİYETLERİ DÜZEY SINAVI

KATILIMCILARA DUYURU KURUCUSU OLDUĞUMUZ EMEKLİLİK YATIRIM FONLARI İZAHNAME DEĞİŞİKLİĞİ

FİNANS VE MAKROEKONOMİ. Finansal Sistem ve Ekonomik Büyüme. Finansal Krizler ve Ekonomi

BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ SERMAYE PİYASALARI UZAKTAN EĞİTİM YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

KATILIMCILARA DUYURU

Yatırım Analizi ve Portföy Yönetimi 1. Hafta. Dr. Mevlüt CAMGÖZ

İÇİNDEKİLER YAZAR HAKKINDA

Bölüm 1. Para, Banka ve Finansal Piyasaları Neden Öğrenmeliyiz?

Banka Bilançosunun Özellikleri Pazar, 26 Aralık :24

KATILIMCILARA DUYURU KURUCUSU OLDUĞUMUZ EMEKLİLİK YATIRIM FONLARI İÇTÜZÜK VE İZAHNAME DEĞİŞİKLİKLERİ

5. Borçlanma aracı ihracı için Yetkili organ kararının alındığı tarihten itibaren en geç kaç yıl içinde Kurula başvuruda bulunulması zorunludur?


AÖF İŞLETME 7.YARIYIL

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM FİNANSAL PİYASALARIN GELİŞİMİ VE FİNANSAL SİSTEM

1. Kira Sukuku nun diğer adı aşağıdakilerden

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ... iii İÇİNDEKİLER... v BİRİNCİ BÖLÜM FİNANSAL PİYASALAR

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN KAMU ALTYAPI YATIRIMLARININ SERMAYE PİYASALARI ARACILIĞIYLA FİNANSMANI KONULU

TEB PORTFÖY BİRİNCİ DEĞİŞKEN FON

TEB PORTFÖY İKİNCİ DEĞİŞKEN FON

SERMAYE PİYASASI VE FİNANSAL KURUMLAR

ÖZEL SEKTÖR BORÇLANMA ARAÇLARINA İLİŞKİN RİSK BİLDİRİM FORMU

Sermaye Piyasası Araçları Dönem Deneme Sınavı

PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU NUN 31 ARALIK 2014 TARİHİ İTİBARİYLE BİTEN HESAP DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU

SERMAYE PİYASASI FAALİYETLERİ İLERİ DÜZEY LİSANSLAMA SINAVLARINA HAZIRLIK PROGRAMI

A. TANITICI BİLGİLER. PORTFÖYE BAKIŞ Halka arz tarihi: 20 Mayıs 2009 YATIRIM VE YÖNETİME İLİŞKİN BİLGİLER

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4

Vahap Tolga KOTAN Murat İNCE Doruk ERGUN Fon Toplam Değeri ,49 Fonun Yatırım Amacı, Stratejisi ve Riskleri

I. STOPAJ YÖNTEMĠNE TABĠ MENKUL SERMAYE GELĠRLERĠ VE DEĞER ARTIġ KAZANÇLARI

Fonun Yatırım Stratejisi

Halka Arz Tarihi 07/11/2008 Portföy Yöneticileri. Fon Toplam Değeri 527, Fonun Yatırım Amacı, Stratejisi ve Riskleri

KÜÇÜK İŞLETMELERDE FİNANSMAN İŞLEVİ VE YENİ FİNANSAMAN YÖNTEMLERİ. Öğr. Gör. Aynur Arslan BURŞUK

BANKA DIŞI FİNANS KESİMİNİN GELİŞİMİ VE GELECEĞİ DR. GÜRMAN TEVFİK KURUMSAL YATIRIMCI YÖNETİCİLERİ DERNEĞİ

Prof. Dr. Güven SAYILGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

BİZİM PORTFÖY İKİNCİ KİRA SERTİFİKASI KATILIM FONU NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU

Rezerv para Rezerv Parasal taban Parasal Parası AKTİF: PASİF: Rezerv para Parasal Taban, Merkez Bankası Parası


ÜNĠTE-1: PARA VE FĠNANSAL SĠSTEM

Bir şemsiye fon kapsamındaki her bir alt fonun tüm varlık ve yükümlülükleri birbirinden ayrıdır.

KATILIMCILARA DUYURU

MENKUL KIYMETLEŞTİRME

5. Aşağıdakilerden hangisi varantların avantajlarından biri değildir? 1. Paya dönüştürülebilir tahvilin vadesi kaç günden az olamaz?

Avivasa Emeklilik ve Hayat A.Ş. OKS Dengeli Değişken Emeklilik Yatırım Fonu'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU. Fon'un Yatırım Amacı

KONSOLİDE BİLANÇO AKTİF TOPLAMI

AKTİF TOPLAMI 153, , , , , ,818. İlişikteki açıklama ve dipnotlar bu mali tabloların tamamlayıcı bir unsurudur.

Aylık Para ve Banka İstatistikleri ne İlişkin Yöntemsel Açıklama

4. Sahibine eşit hak sağlayan paya ne ad verilir? a) Bedelli pay b) Nama yazılı pay c) Bedelli pay d) İmtiyazlı pay e) Adi pay

Finansal Yönetim Yabancı Kaynak Maliyeti. Arş. Gör. Yasin Erdem ÇEVİK Gazi Üniversitesi İİBF İşletme Bölümü. Finanslama Politikası

Aegon Emeklilik ve Hayat A.Ş. Para Piyasası Likit Kamu Emeklilik Yatırım Fonu İstanbul

Sermaye Piyasalarının Genel İşleyişi. Sermaye Piyasası Aracı. Fon

Sabit Kıymet Yatırımlarının Finansmanı

AKTİF TOPLAMI İlişikteki açıklama ve dipnotlar bu finansal tabloların tamamlayıcı bir unsurudur.

TURKISH BANK A.Ş. KONSOLİDE BİLANÇOSU

TURKISH BANK A.Ş. KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇOSU

FİBA EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU NA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU. Fonun Yatırım Amacı

Şirket Unvanı. HÜR SİGORTA AŞ Şirket Kodu Yıl 2012 Tablo Kodu Frekans. Q3 Versiyon 2

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU 31 ARALIK 2007 TARİHİ İTİBARİYLE MALİ TABLOLAR

Fonun Yatırım Stratejisi

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş. ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU 31 ARALIK 2008 TARİHİ İTİBARİYLE MALİ TABLOLAR

11 Finansal Varlıklar ile Riski Sigortalılara Ait Finansal Yatırımlar

Sunum Başlığı Arial Regular 20 pt. Departman Ad/Panel/Yer Tarih

Finansal Piyasalar ve Bankalar

GHI - Garanti Emeklilik Ve Hayat A.Ş. Katkı Emeklilik Yatırım Fonu. Performans Sunuş Raporu

Fonun Yatırım Stratejisi

Haftalık Menkul Kıymet İstatistikleri Raporuna İlişkin Yöntemsel Açıklama

BİZİM PORTFÖY BİRİNCİ KİRA SERTİFİKASI KATILIM FONU NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU

Transkript:

T.C SAKARYA ÜNİVERSİTESİ SAPANCA MESLEK YÜKSEKOKULU FİNANSAL PİYASALAR VE FİNANSAL KURUMLAR Hafta 2 Öğr.Gör. Eyüp ALBAYRAK Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Sakarya Üniversitesi ne aittir. Öğretim tekniğine uygun olarak hazırlanan bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan izin almadan ders içeriğinin tümü ya da bölümleri mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik kayıt veya başka şekillerde çoğaltılamaz, basılamaz ve dağıtılamaz. Her hakkı saklıdır 2015 Sakarya Üniversitesi

Amaçlarımız ; Bu üniteyi tamamladıktan sonra; Finansal piyasaları ve finansal piyasaların fonksiyonlarını açıklayabilecek, Finansal sistemin unsurlarını açıklayabilecek, Finansal piyasaları farklı açılardan sınıflandırabilecek, Finansal piyasalarda aracı kurumların rolünü açıklayabilecek, Finansal piyasalarda düzenleyici ve denetleyici kurumlara neden gereksinim duyulduğunu açıklayabilecek, Küreselleşmenin finansal piyasalar üzerindeki etkilerini açıklayabileceksiniz. Anahtar Kavramlar Finansal Piyasa Aracı Kurumlar Finansal Sistem Ödünç Verilebilir Fonlar Teorisi Finansal Varlık Likidite Tercih Teorisi Finansal Kurumlar Finansal Sistem ve Finansal Piyasalar 2

FİNANSAL MİMARİ Finansal piyasalar ve finansal piyasalardaki gelişmeler ekonomideki tüm birimleri yakından ilgilendirmektedir. Faiz oranlarında bir artış, alınacak kredinin faiz oranını artıracağından daha fazla maliyete katlanmak durumunda kalınacak ya da kredi almaktan vazgeçilecektir. Diğer taraftan faiz oranlarındaki artış tasarrufların daha yüksek getiri sağlaması anlamına geleceğinden memnuniyet verecektir. Yine borsa ya da döviz kurlarındaki bir dalgalanma sadece işletmeleri, devleti ya da devleti temsilen hükümetleri değil, tüm toplumu yakından ilgilendirmektedir. Faiz, altın, tahvil, döviz, borsa endeksleri gibi finansal varlık hareketleri, birimlerin hem mevcut servet düzeyini hem de gelecek tüm ilgili finansal kararlarını etkilediği için finansal piyasalara olan ilgi her geçen gün artmaktadır. Bu ünitede; bireyleri, işletmeleri, devleti ve ülke ekonomilerini çok yakından etkileyen finansal piyasalar, finansal kurumlar, finansal araçlar ve bu piyasalara yön veren faizler üzerinde durulacaktır. Bu ünite genel olarak finansal mimarinin bileşenlerini belirginleştirecek, diğer üniteler ise bileşenlerin detaylarını ortaya koyacaktır. FİNANSAL PİYASALAR NEDEN VARDIR, FONKSİYONLARI NELERDİR? Piyasa genel anlamda arz ve talebin karşılaştığı ortamlardır. Bir ekonomide piyasaları reel piyasalar ve finansal piyasalar olarak iki temel grupta toplamak mümkündür. Reel piyasaları; mal ve hizmet alım-satımının yapıldığı mal ve hizmet piyasaları ile mal ve hizmetlerin üretiminde kullanılan üretim araçlarının alınıp satıldığı piyasalar oluşturmaktadır. Finansal piyasalar ise, fon açığı veren birimlerle fon fazlası veren birimlerin karşılaştığı ve fon transferinin gerçekleştiği ortamlardır. Finansal piyasalar; fon arz eden birimlerle, fon talep eden birimleri karşılaştırarak her iki tarafın da ihtiyaçlarının giderilmesine, refah düzeylerinin artmasına, bu bağlamda da ekonominin gelişmesine olanak sağlamaktadır. Bir ekonominin temel birimleri hanehalkı (bireyler), işletmeler ve devlettir. Finansal piyasalarda fon sunanlar tasarruf fazlası veren birimler, fon talep edenler tasarruf açığı olan birimler olarak adlandırılmaktadır. Günümüz piyasa ekonomilerinde tasarrufta bulunan birimlerle yatırım yapan birimler farklı birimlerdir. Ekonominin gelişimi, refah düzeyinin artırılması için tasarruf eden birimlerle (fon arz eden birimler) yatırım yapacak birimlerin (fon talep eden birimler) karşılaştırılması gerekmektedir. Böylece, dağınık hâlde bulunan tasarrufların bir araya getirilerek, yatırım yapacak birimlere, güven ortamı içinde aktarılması sağlanabilir. Finansal piyasalar, verimli bir biçimde üretime aktarma olanağına sahip olmayan, çok sayıda tasarruf sahibinin küçük miktarlardaki fonlarını, bu fırsatlara sahip birimlere aktarılmasına olanak sağlayarak ekonomide etkinliği ve refah düzeyini artırmaktadır. Finansal piyasalar sadece üretime yönelik harcamalar için değil, aynı zamanda tüketim harcamaları için gerekli fonların da temin edildiği piyasalardır. Pek çok kişi için kredi ile bir arabaya ya da bir eve bugünden sahip olmak, tassarruf ederek uzun yıllar sonra sahip olmaktan daha caziptir. Finansal piyasalar, birimlerin gereksinim duydukları fonların karşılanmasını sağlayarak hem fon talep edenlere hem de fon arz edenlere fayda sağlamaktadır. 3

Ekonomide yatırım kavramı, üretim amaçlı yapılan yatırımlar için kullanılmaktadır. Mikro bazda bakıldığında, kişilerin tüketimden vazgeçerek yaptıkları mevduat ya da finansal varlığa yapılan yatırımları yatırım olarak değil, fon transferi olarak görmektedir. FİNANSAL PİYASALAR VE FİNANSAL SİSTEM Finansal piyasalarda fonların, arz edenlerden talep edenlere aktarılmasında etkin işleyen bir sisteme ihtiyaç vardır. Finansal sistemin etkinliği arttığı ölçüde fon arz ve talebinin uygun koşullarda, uygun fiyatlarla karşılaşma olanağı artmaktadır. Finansal piyasalar, sadece fon arz edenlerle fon talep edenlerden oluşmamak- tadır. Finansal piyasaları; fon arz edenler ve fon talep edenler yanında fon akımlarına aracılık eden kurumlar, fon akımını sağlayan finansal varlıklar; piyasaların adil, şeffaf ve güven ortamı içinde çalışmasını sağlayacak hukuki ve idari düzenlemelerden oluşan bir sistem olarak düşünmek gerekir. Görüldüğü gibi finansal sistem, finansal piyasalardan daha geniş bir kavramı ifade etmektedir. Finansal sistemi oluşturan unsurlar; Tasarruf sahipleri (Fon arz edenler), Yatırımcılar (Fon talep edenler), Yatırım ve finansman araçları, Yardımcı kuruluşlar, Hukuki ve idari düzenlemeler şeklinde sayılabilir. 4

Finansal sistemin unsurları daha açık bir biçimde Şekil 1,1 de görülmektedir. Görüldüğü üzere finansal piyasalarda aynı birimler hem fon talep eden, hem de arz eden olarak yer almaktadır. 5

Bireylerin gelirleri ve harcamaları zaman içinde değişmektedir. Bazı dönemlerde harcamaları gelirlerinden fazla bazı dönemlerde az olmaktadır. Dolayısıyla bireylerin gelirleri ile harcamaları çoğu zaman eşit değildir. İşletmeler günlük faaliyetlerini sürdürmeleri yanında büyümek, rekabet üstünlüğü sağlamak, yeni yatırımlar yapmak durumundadır. İşletmeler devamlı büyüme, yeni girişimlerde bulunma isteğinde olduğundan fon açığı veren, diğer bir ifade ile fon talep eden birimlerdir. Devletlerin de yatırımları ve cari harcamaları için paraya ihtiyaçları vardır. İşletmeler gibi devletler de toplamda fon talep eden birim olarak finansal piyasalarda önemli ağırlığı olan birimlerdir. Yabancılar doğrudan yatırımlar veya portföy yatırımları ile ülkelere fon girişine yol açarken benzer şekilde yediler de yabancı ülkelere fon transferi gerçekleştirmektedir. Sermayenin akıcılığı nedeniyle, diğer piyasalara göre finansal piyasalarda uluslararasılaşma eğilimi daha fazladır. Bu olgu, sadece gelişmekte olan ülkeler için değil, gelişmiş ülkeler için de sözkonusudur. Doğal olarak ulusal finansal sistem uluslararasılaşarak fonların akışında kullanılan finansal araçların, aracılık eden yardımcı kurumlarm, fon arz ve talebinde bulunanların sayısı ve çeşitliliği artmaktadır. Buna bağlı olarak piyasalarda işlem hacmi ve etkinlik de artmaktadır. Finansal piyasaların etkinliği: Çok sayıda alıcı ve satıcının bulunduğu ve alıcı ve satıcıların tek başlarına piyasayı etkileyecek bir paya sahip olmadığı piyasalar etkindir denir. Etkin piyasalarda finansal varlıkların fiyatının, piyasaya ulaşan tüm bilgileri yansıttığı varsayılır. Bilgiler piyasaya hızla gelir ve herkes tarafından ulaşılabilir. Piyasaya gelen yeni bilgilerle menkul değerlerin fiyatlarında çok kısa sürede değişiklikler olur. Etkinlik, yeni bilgilerin hangi hızda, hangi doğrulukta geldiğine ve fiyatların da hangi hız ve doğrulukta oluştuğuna bağlı olmaktadır. Doğru bilgilerin, kısa sürede piyasaya ulaşması ve kısa sürede fiyatlara yansıması ölçüsünde piyasanın etkinliği artacaktır. Etkin piyasalarda anormal getiri elde etmek mümkün değildir. FİNANSAL PİYASALARIN SINIFLANDIRILMASI Finansal piyasaları farklı açılardan sınıflandırmak mümkündür. Aşağıda daha çok benimsenen sınıflandırmalara yer verilmiştir. Finansal varlığın niteliğine göre; Borç piyasaları Öz sermaye piyasaları Finansal varlığın süresine göre; Para piyasaları Sermaye piyasaları Finansal varlığın ilk kez alınıp satılmasına göre; Birincil piyasalar İkincil piyasa Ödemelerin hemen ya da gelecekte yapılmasına göre; Nakit ya da spot piyasalar Vadeli piyasalar 6

Örgütlenme durumuna göre; Örgütlenmiş piyasalar (Organize Piyasalar) Örgütlenmemiş piyasalar (Organize olmamış piyasalar, tezgâh üstü piyasalar) Borç Piyasası ve Öz sermaye Piyasası: Finansal piyasalarda en yaygın biçimde kullanılan finansman yöntemi borçlanmalardır. Borç, bankalardan sağlanabileceği gibi borçlanma araçları ihraç edilerek tasarruf sahiplerinden de sağlanabilir. Borçlanma araçlarının iki temel özelliği, belirlenmiş bir vadesinin ve faizinin olmasıdır. Borç alanlar, vade içinde faizi ve anaparayı ödemek zorundadır. Borçlanma amacına bağlı olarak borcun vadesi kısa ya da uzun olabilir. Hazine bonoları, devletin kısa süreli fon ihtiyacını karşılamada en çok kullandığı para piyasası araçlarındandır. İşletmeler de yine kısa süreli fon ihtiyacını karşılamada banka kredilerini ve finansman bonolarını kullanabilmektedir. Öz sermaye piyasasında hisse senedine yatırım yapan yatırımcılar kuruma ortak olmakta, kurumun kârı ve varlıkları üzerinde hakka sahip olmaktadır. Ayrıca hisse senedi sahipleri kuruma ortak oldukları için oy hakkına ve yöneticileri belirleme hakkına da sahiptirler. Ortaklık hakkı veren finansman araçlarıyla borçlanma araçlarının diğer bir farkı faiz ödemesi yapıldıktan sonra ortaklara kâr payı ödemesinin yapılabilmesidir. Tasfiye durumunda da borç verenlerin öncelik hakkı vardır; tasfiye sonucunda önce borçlulara ödeme yapılır, kalan özsermaye sahiplerine ödenir.ülkemizde özel kurum tahvillerinde vade en az 2 yıl, devlet tahvillerinde ise bir yıl olmaktadır. Para Piyasaları ve Sermaye Piyasaları: İşletmeler genellikle kısa süreli varlıklarım finanse etmede, kısa süreli harcamalarını karşılamada para piyasalarından, orta ve uzun vadeli varlıklarını finanse etmede de sermaye piyasalarından faydalanır. İşletmelerde sermaye piyasalarından sağlanan fonlar, genellikle orta ve uzun süreli varlıkların finansmanında kullanılır. Bir ülkede sermaye piyasasının gelişebilmesi için aşağıda belirtilen koşulların oluşması gerekir: Ekonomide tasarruf düzeyinin yükselmesi, Özel ya da kamu işletmelerinin uzun süreli fonlara ihtiyaçlarının olması, Menkul değerlere yatırım yapılmasına uygun ortamın olması, Çok sayıda halka açık anonim ortaklıkların olması, Sermaye piyasasında aracılık yapacak aracı kurumların gelişmiş olması, Halka açıklanacak bilgileri izleyecek, yatırım analizleri yapabilecek kişi ve kurumların olması, Sermaye piyasasının güven, açıklık ve kararlılık içinde çalışmasını sağlayacak yasal düzenlemelerin olması gibi sayılabilir. Sermaye piyasaları, piyasa ekonomisinin var olduğu kapitalist ekonomilerde sistemin vazgeçilmez bir öğesidir. Bu piyasaların sağlıklı bir biçimde işleyerek ülke ekonomisine gerekli katkıyı sağlayabilmesi için ekonominin sağlıklı ve istikrarlı olmasının rolü büyüktür. Para piyasasının temel araçları; para, mevduat, hazine bonoları, finansman bonoları, mevduat sertifikaları, repo, banka kabulleri, banka bonoları, eurodolarlar, varlığa dayalı menkul kıymetler, finansal türevler gibi finansal varlıklardır. Sermaye piyasasının temel araçları ise devlet tahvilleri, şirket tahvilleri, hisse senediyle Fi J değiştirilebilir tahvil, katılma intifa senedi, ipotekli borç ve irad senedi, kâr ve zarar or taklığı senedi, gelir ortaklığı senedi ve hisse senetleridir. 7

Para piyasası ile sermaye piyasası arasındaki temel farklılıklar şu şekilde sıralanabilir: Para piyasasında risk sermaye piyasasına göre daha düşüktür. Para piyasasında vade kısa olduğu için sermaye piyasasına göre risk daha düşük olur. Riske bağlı olarak para piyasasında getiri de sermaye piyasasına göre daha düşük olacaktır. Para piyasası finansal araçlarının likiditesi sermaye piyasasına göre daha yüksektir. Likidite finansal varlıkların kısa sürede, kolaylıkla ve değerinden önemli kayıp olmaksızın alınıp satılabilmesidir. Bu nedenle ülkemizde olduğu gibi dünyada da en gelişmiş, en etkin piyasalar para piyasalarıdır. Gerçekte para piyasası ile sermaye piyasasını kesin çizgilerle birbirinden ayırmak çok da mümkün değildir. Örneğin, para piyasasının başlıca kurumu olan ticari bankaların, özellikle son yıllarda sermaye piyasasında da önemli fonksiyonlar üstlendiği görülmektedir. Yine fonlar da para piyasasından sermaye piyasasına, sermaye piyasasından para piyasasına doğru akmaktadır. Organize Piyasa-Organize Olmayan Piyasa (Tezgâh üstü piyasalar): Finansal piyasalar organize olup olmamasına göre organize piyasalar ve organize olmayan piyasalar olarak sınıflandırılabilir. Organize piyasalarda yatırımcılar tarafından bilgilere erişim kolay ve düşük maliyetli olur; çok sayıda alıcı ve satıcı olduğu için tam rekabet koşulları daha geçerli olur; alıcı ve satıcıların tek başlarına piyasayı etkileyebilme gücü olmaz. Bu bağlamda, örgütlenmiş piyasalarda finansal varlıkların fiyatı doğru olarak belirlenir. Organize olmamış piyasalarda finansal varlıkların fiyatları pazarlıkla oluşur. Bu tür piyasalarda genellikle işlem yapan tasarruf sahiplerinin kimliği bilinmediği gibi aracı kurum da bilinmez. Organize olmamış piyasanın aldatılma olasılığının yüksek olması, devamlılık göstermemesi gibi sakıncaları olmasına karşılık, küçük ve riski yüksek olan işletmelerin finansal varlıklarına likidite kazandırması açısından önemli işlevleri bulunmaktadır. 8

Organize Piyasalar Organize Olmayan Piyasalar TC Merkez Bankası Piyasaları Açık piyasa İnterbank Para Piyasası Döviz Piyasası İMKB Piyasaları Bankalararası Piyasalar TL Piyasası Repo Piyasası Tahvil Piyasası Döviz Piyasası Hisse Senedi Piyasası Tahvil ve Bono Piyasası Uluslararası Piyasa Serbest Altın Piyasası Serbest Döviz Piyasası Vadeli Piyasa İstanbul Altın Piyasası İzmir Vadeli ve Opsiyon Borsası Para piyasasının örgütlenmiş kurumu bankalar sistemidir. Örgütlenmemiş para piyasası banka sisteminin dışında kalan piyasadır. Bankalar dışındaki kişi ve kuruluşlar da bazen işletmelere kısa vadeli fon sağlamaktadır. Sermaye piyasalarının örgütlenmiş temel kurumu borsalardır. Örgütlenmiş piyasalarda borsaya kote olmuş şirketlerin menkul kıymetleri belirli kurallar çerçevesinde alınıp satılır. Örgütlenmemiş, diğer bir ifade ile serbest piyasalarda pek çok finansal kurum telefon, telex, fax ve bilgisayarlarla birbirleriyle iletişime geçerek fon transferini gerçekleştirir. Birincil Piyasa-lkincil Piyasa: Finansal varlıkların ilk kez alıcılara satıldığı piyasaya birincil piyasa denir. Birincil piyasalardaki işlemler neticesinde bu finansal varlıkları ihraç eden kurumlara fon girişi olur. İkincil piyasalar ise daha önce alınıp satılan finansal varlıkların tekrar işlem gördüğü piyasalardır. Spot Piyasa-Vadeli Piyasa: Ödemenin ve teslimatın hemen ya da 2 işgününde yapıldığı piyasalara spot piyasa denir. Gelecekteki bir tarihte ödemenin ve teslimatın yapıldığı, fiyatın ise bugünden belirlendiği piyasalara ise vadeli piyasalar denir. Vadeli işlemler genellikle gelecekte karşılaşılabilecek riskleri ortadan kaldırmak için yapılır. YATIRIM VE FİNANSMAN ARAÇLARI Finansal piyasalara fon sunanların sundukları fon karşılığında fon talebinde bulunanlardan aldıkları varlıklara finansal varlık (finansal araç) denir. Finansal varlıklar fon talebinde bulunanlar tarafından yaratılıp fon sahiplerine fonlarının karşılığında verilir. Finansal varlıkların arsa, bina gibi reel varlıklara göre farklılığı, değerinin taşıdığı haktan kaynaklanmasıdır. Finansal varlık, ihraç eden birim açısından bir yükümlülük iken satın alan açısından bir varlıktır. Genellikle finansal varlıklar ile menkul kıymetler kavramı eş anlamlı olarak kullanılmaktadır. Ancak, gerçekte finansal varlıklar ve menkul kıymetler eş anlamlı değildir. Sermaye Piyasası Kanunu na (SPKa.) göre menkul kıymet ortaklık veya alacaklılık hakkı sağlayan, belli bir meblağı temsil eden, yatırım aracı olarak kullanılan, dönemsel gelir getiren, misli nitelikte, seri hâlinde çıkarılan, ibareleri aynı olan 9

ve şartları Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından belirlenen kıymetli evrak olarak tanımlanmaktadır. Menkul kıymetler finansal varlıklardır; ancak tüm finansal varlıklar menkul kıymet özelliği göstermeyebilir. Tüm finansal varlıklar alacak hakkı veren (çıkaran birim açısından borç ifade eden) finansal varlıklar ve ortaklık hakkı veren finansal varlıklar olarak iki temel grupta toplanabilir. Alacak hakkı veren ya da borç ifade eden finansal varlıkları ihraç eden kurumlar sabit ya da değişken oran üzerinden faiz ödemek durumundadır. Diğer taraftan hisse senedini satın alan yatırımcılar ise bu senedi ihraç eden firmanın ortağıdır ve faiz gibi sabit bir nakit akışı beklentisi olmayacaktır. Hisse senedi yatırımcılarının firmanın kârından pay alma ve hisse senedinin değerinin artması durumunda sermaye kazancı elde etme hakkı vardır. Bazı finansal varlıklar yukarıda ifade edilen iki grup dışında melez karakter gösterebilir. Örneğin imtiyazlı hisse senetleri, ortaklık hakkı vermesiyle adi hisse senetlerine benzer; düzenli ve genellikle sabit karpayı ödenmesi nedeniyle de tahvile benzemektedir. Hisse senedine dönüştürülebilen tahviller de benzer özelliktedir; tahvil olmakla birlikte hisse senedine dönüştürülebileceği için tam olarak tahvil sayılamaz. Borçlanma araçlarının nakit girişleri, faiz ve anapara ödemeleri iken hisse senetlerinin nakit girişleri kâr payı ve sermaye kazancıdır. Nakit akışlarının elde edilme olasılığına bağlı olarak finansal varlıkların getirisi ve fiyatı farklılık gösterecektir. Riskin tahmin edilebilirliği: Bir finansal varlığın riski, getirisindeki ölçülebilir oynaklıkla ilgilidir. Finansal varlıktan elde edilecek nakit akışlarının gerçekleşme olasılığı arttıkça risk düşecektir. Risk, finansal varlığın türüne, vadesine, çıkaran kurumun durumuna göre değişecektir. Finansal varlığın riski, finansal varlığı çıkaran kurumun niteliğine bağlı olarak farklılık gösterir. Devletin çıkardığı tahviller ile özel firmaların çıkardığı tahviller aynı risk düzeyinde değildir. Riske bağlı olarak finansal varlıkların fiyatı da değişecektir. Vade: Finansal varlıklarda vade önemli bir faktördür. Finansal varlıkların vadesi uzadıkça, finansal varlıklardan elde edilecek nakit akışlarının gerçekleşme olasılığı düşecek, buna bağlı olarak risk artacaktır. Likidite: Likidite, paraya dönüştürülebilme özelliği olarak da ifade edilebilir. Finansal varlıklar ne kadar kısa sürede, değerinden önemli kayıp olmaksızın, kolaylıkla paraya dönüşebiliyorsa likiditesi o kadar yüksek olacaktır. Güvenilir bir firmanın hisse senetlerinin ya da tahvillerinin likiditesi, daha az güvenilir bir firmanın hisse senetleri ve tahvillerin likiditesinden daha yüksektir. Hazine bonoları ise en likit finansal varlıklardır. Bölünebilirlik: Bu özellik finansal varlıkların en az hangi miktarlarda paraya dönüştürülebileceği ile ilgili bir özelliktir. Finansal varlıklar ne kadar bölünebilir ise, diğer bir ifade ile ne kadar küçük birimlerle alınabilme özelliğine sahipse o kadar kolay alınıp satılabilecektir. Vergi özelliği: Finansal varlıkların diğer bir özelliği vergi statülerinden kaynaklanmaktadır. İdari düzenlemelerle bir kısım finansal varlıklara vergi muafiyeti getirilirken bazılarına düşük vergilendirme yapılabilir. Para birimi: Finansal varlıklar ülke parası dışında bir para birimiyle de çıkarılabilir. Serbest döviz kuru sistemlerinin geçerli olduğu günümüz ekonomilerinde finansal varlığın para birimi önemli hâle gelmektedir. Çoğu finansal varlıklar tek bir para birimiyle TL, $,, gibi ihraç edilmektedir. Bazı finansal varlıklarda döviz kuru riskini azaltmak üzere iki para birimi kullanılmaktadır. Ülkelerin ve piyasaların gelişmişlik özelliklerine bağlı olarak kullanılan yatırım ve finansman araçları çeşitlilik göstermektedir. FİNANSAL ARACILIK VE FİNANSAL KURUMLAR Finansal piyasalarda fon arz ve talebi doğrudan ya da finansal aracılar vasıtasıyla karşılaşabilir. Finansal aracı kurumlar, fonların arz edenlerden talep edenlere kolay ve etkin bir şekilde transfer edilmesinde yardımcı olan 10

kuruluşlardır. Finansal sistemde fonların el değiştirmesi genellikle finansal aracı kurumlar tarafından gerçekleştirilir. Aracılık yapan kurumlar ve işlevleri ülkelerin gelişmişlik düzeyleri, politik, kültürel ve tarihi özelliklerine bağlı olarak, ülkeden ülkeye farklılık gösterir. Bununla birlikte temel işlevleri, fon akımını kolaylaştırmaktır. Finansal varlıkların araya bir kurum girmeksizin aracısız el değiştirmesine doğrudan finansman, aracılar vasıtasıyla el değiştirmesine dolaylı finansman denir. Fonlar daha çok finansal kurumlar olarak da adlandırılan aracı kuruluşlar aracılığı ile el değiştirmektedir. Aracı kurumlar olmaksızın çok sayıda küçük tasarrufların uygun zamanda, uygun fiyatlarla, etkin bir biçimde fon talep edenlere transfer edilmesi güçtür. Aşağıda doğrudan ve dolaylı finansman şekli gösterilmektedir. şekil 1.2 DOLAYLI FINANSMAN FINANSAL ARACILAR Doğrudan ve D olaylı Finansman F on Fazlası Olanlar ( Tasarrufçular ) Hanehalkı Işletmeler Devlet Yabancılar FON FINANSAL PIYASALAR FON DOGRUDAN FINANSMAN F on Açıgı Olanlar ( Yatırımcılar ) İşletmeler Devlet Hanehalkı Yabancılar Doğrudan finansmanda fonlar, fon arz edenlerden fon talep edenlere doğrudan transfer edilmektedir. Menkul kıymetler borsasındaki işlemler doğrudan finansman özelliği göstermektedir. Bu piyasada tasarruf sahipleri fonlarını uygun gördükleri finansal varlıklara yatırır. Bu yatırımlarla ilgili riskleri de kendileri üstlenir. Doğrudan finansmanda fon arz ve talebi doğrudan karşılaşmakta, ancak bu süreci hızlandırmak ve etkinliği artırmak için bazı kurumların aracılık etmesi doğrudan finansman özelliğini kaybettirmemektedir. Bu kurumlar; brokerlar, dealerlar, yatırım bankaları gibi kurumlar olmaktadır. Brokerlar; bir komisyon karşılığında fon arz edenlerle talep edenleri karşılaştıran kurumlardır. Brokerlar kendi nam ve hesabına işlem yapmazlar. Dealerlar ise; başkaları ve kendi nam ve hesabına işlem yapan aracı kurumlardır. Ülkemizde hisse senedi ve tahvil piyasalarında bankalar, portföy yönetim şirketleri gibi kurumlar dealer olarak işlev görmektedir. Yatırım bankaları, mevduat kabul etmeyen, kredi vermeyen; işletmelerin menkul kıymet ihraçlarında danışmanlık ve aracılık yapan kurumlardır. Yatırım bankalarının aracılık rolü yüktenim aracılığı ya da en iyi gayret aracılığı şeklinde olabilir. Yüklenim aracılığında yatırım bankaları, halka arz edilen menkul kıymetlerin tümü satılamadığmda kalanı satın almayı üstlenmektedirler. En iyi gayret aracılığı ile aracılıkta ise yatırım bankaları menkul kıymetlerin satışını başarılı bir biçimde gerçekleştirmeye çalışırlar ancak satılamayan 11

menkul kıymetleri satın alma gibi bir riske girmezler. Dolaylı finansmanda ise fon arz edenlerle talep edenler doğrudan karşılaşmaz, araya aracı kurumlar girer. Aracı kurumlar tasarruf sahiplerinden sağladıkları fonları fon talep edenlere vererek aracılık hizmeti sunar ve riski üstlenir. Kredi kullananlar yükümlülüklerini yerine getiremediğinde mevduat sahipleri bu durumdan doğrudan zarar görmeyeceklerdir, riski aracı kurumlar üstleneceklerdir. Dolaylı finansmanın en önemli aracı kurumlan ticari bankalardır. Verdiği krediyi tahsil edemeyen bankalar, bunu mevduat sahiplerine aktaramayacaktır. Finansal piyasalarda aracılığı gerekli kılan iki tür maliyetten bahsedilebilir. İlki işlem maliyeti, ikincisi bilgilenme maliyetidir. İşlem maliyeti, fon transferinin gerçekleştirilebilmesi için gerekli zaman ve harcanması gereken paradan doğmaktadır. Finansal kurumlar bu konularda uzmanlaşmış kurumlar oldukları ve büyük miktarlarda işlemler yaptıkları için birim başına işlem maliyetleri önemli ölçüde düşmektedir. Diğer bir maliyet ise eksik bilgilenme (asimetrik enformansyon) maliyetidir. Finansal işlemlerde tarafların aynı ölçüde bilgiye sahip olmaları çok mümkün değildir. Taraflardan birinin eksik bilgiye sahip olması asimetrik bilgi sorununu ortaya çıkarmaktadır. Kredi verenin eksik bilgiye sahip olması iki önemli soruna neden olacaktır. İlki ters seçim (advers selection), diğeri kötü niyet (moral hazard) olarak ifade edilir. Ters seçim sorunu, kredi öncesi kredi verenin eksik bilgilenmesinden kaynaklanmaktadır. Ters seçim sonucunda fonlar; riski yüksek, getirisi düşük yatırımların finanse edilmesinde kullanılacaktır. Ters seçim olasılığı nedeniyle kredi riski düşük, getirisi yüksek yatırımların finanse edilememesi gibi bir durum ortaya çıkabilmektedir. Ahlaki riziko ya da kötü niyet sorunu; kredi sözleşmesi yapıldıktan sonra kredi kullanan tarafın krediyi geri ödeme olasılığını azaltan davranışlarda bulunmasından kaynaklanmaktadır. Kredi veren ya da fon arz eden tarafın, fonların nasıl kullanıldığı konusunda tam olarak bilgiye sahip olmaması ahlaki riziko sorununa neden olmaktadır. Finansal aracı kurumlar, bilgi asimetrisinden doğan ters seçim ve kötü niyet sorunlarının azaltılmasında, finansal piyasaların etkinliğinin artırılmasında önemli görevler üstlenmektedir. Küçük tasarruf sahiplerinin tek başlarına üstlenemeyeceği işlem maliyetlerini, bilgi asimetrisinden kaynaklanan ters seçim ve kötü niyet rizikolarını azaltması nedeniyle aracı kurumlan tercih etmeleri durumunda daha yüksek getiri elde etmeleri sözkonusu olmaktadır. Finansal Kurumlar Finansal kurumlan farklı açılardan sınıflandırmak mümkündür. Para yaratma durumu dikkate alındığında finansal kurumlar para yaratan ve para yaratmayan finansal kurumlar olarak sınıflandırılabilir. Finansal piyasalarda finansal aracı kurumlar arasında etkinliği ve önemi en fazla olan kurumlar para yaratan finansal kurumlardır. Ülkemizde para yaratan kurumlar Merkez Bankası, ticari bankalar ve katılım bankalarıdır. Merkez Bankaları: Merkez bankalarının ayırt edici özelliği emisyon yetkisine sahip olmalarıdır. Banknot ihracının bir bankaya tanınması, banknotlarda yeknesaklığın sağlanması, para ve kredi hacminin devletçe belirlenen amaçlara göre ayarlanması açısından önemlidir. Merkez bankaları para, kredi ve döviz politikalarını belirleyip, uygulayan kurumlardır. Merkez bankaları ayrıca bankaların likidite ihtiyacını karşılayan, para ve kredi hacmini ekonominin gereksinimlerine göre düzenleyen, ekonomiye yön veren kurumlardır. Ticari Bankalar: Ticari bankacılık terimi genel olarak mevduat kabul eden kredi kurumlarını ifade eder. Tüm mevduat bankalarının temel fonksiyonu mecvut toplamak ve borç vermektir. Ticari bankaların fon kaynaklarını genellikle kısa süreli mevduatlar, fon kullanımlarını ise işletme kredileri oluşturduğu için ticari bankalar para piyasasının temel kurumu olarak görülür. Ticari bankaların banka sistemi içinde en önemli 12

faaliyetlerinden birisi de kaydi para yaratmasıdır. Kaydi para: Bankaya yatırılan mevduatın bir bölümünün kanuni karşılık ayrıldıktan sonra kredi olarak kullandırılması sonucu oluşur. Katılım Bankaları: Katılım bankaları, dini inançları gereği faiz gelirini kabul etmeyen birimlerin tasarruflarını sisteme kazandırmak üzere oluşturulan kurumlardır. Bu kurumlar tasarruf sahiplerinden mevduat adı altında değil de kâr- zarar hesabı şeklinde topladığı fonları farklı ortaklıklar biçiminde kullandırmaktadır. Para yaratmayan kurumların para yaratan kurumlardan farkı mevduat toplayamama özellikleridir. Bu bankaların sermaye piyasalarında tahvil, bono ve benzeri menkul kıymetler çıkararak fon sağlamaları mevduat sayılmamaktadır. Kalkınma ve Yatırım Bankaları: Kalkınma ve yatırım bankaları, gelişmekte olan ülkelerde sermaye yetersizliği açığını giderme, sanayileşme sürecini hızlandırma görevini üstlenen kurumlardır. Sermaye piyasalarında aracılık yapan uzmanlaşmış kurumların başında yatırım ve kalkınma bankaları gelmektedir. Gelişmekte olan ülkelerde gelişimin önündeki en önemli engel sermaye yetersizliğidir. Yatırım ve kalkınma bankacılığı da bu nedenlerle ortaya çıkmıştır ve ülke kalkınmasında önemli rol oynamaktadır. Gelişmekte olan bir ülke olan ülkemizde de yatırım ve kalkınma bankacılığı sermaye birikiminin yetersizliği sorununun aşılmasında önemli fonksiyonlar üstlenmektedir. Sigorta Kurumlan: Gelecekte oluşabilecek tehlikelere karşı oluşacak zararları azaltmak ya da tamamen karşılamak üzere faaliyette bulunan kurumlardır. Aracı Kurumlar: Aracı kurumlar finansal piyasalarda hem birincil hem de ikincil piyasada aracılık yapmak üzere faaliyetlerine izin verilen kurumlardır. Sermaye Piyasası Kanunu aracı kuruluşları, aracı kurum ve bankalar olarak tanımlamıştır. Aracı kurumların kuruluşuna SPK ca izin verilebilmektedir. Aracı kurumların ticaret unvanlarında sermaye piyasası faaliyetlerini yansıtması amacıyla menkul değerler veya menkul kıymetler ibarelerinden birinin yer alması şarttır. Alım satım aracılığı, halka arza aracılık, repo-ters repo, portföy yöneticiliği ve yatırım danışmanlığı yetki belgelerinin tamamına sahip olan aracı kurumlar, ticaret unvanlarında yatırım menkul değerler, yatırım menkul kıymetler veya yalnızca yatırım ibarelerini kullanabilmektedir. Menkul Kıymetler Borsalan: Borsaya kote olmuş menkul kıymetlerin alım ve satımının yapıldığı, fiyatların tespit ve ilanı işleriyle yetkili olarak kurulan tüzel kişiliğe sahip kurumlardır. Faktoring ve Forfaiting Şirketleri: Faktoring ve forfaiting şirketleri alacakları vadesinden önce paraya dönüştüren finansal kurumlardır. Finansal Kiralama Şirketleri: İşletmelere gerekli olan varlıkları satın almak yerine kiralayarak hizmet sunan finansal kurumlardır. Finansal kiralama şirketleri, mülkiyeti kendilerinde olan bir varlığı kullanma hakkını işletmelere sunarak onları finanse etmektedir. Finansman Şirketleri: Finansman şirketleri mal ya da hizmet alımlarını kredilendirmek amacıyla kurulmuş şirketlerdir. Varlık Yönetim Şirketleri: Varlık yönetim şirketleri, finansal kurumlarm alacaklarını tahsil etmek, varlıklarını yeniden yapılandırmak ve satılmasını sağlamak gibi amaçlarla oluşturulmuş kurumlardır. Yatırım Ortaklıkları: Ortaklığa katılan birimlerin uzmanlıkları sayesinde birikimlerini çeşitli finansal varlıklara yatırarak riski dağıtmak ve sınırlandırmak, bu kurumlara fon sunanların yatırım portföyünü tek başlarına 13

başaramayacakları etkin bir biçimde yönetmek üzere kurulan kurumlardır. Yatırım Fonları: Katılma belgeleri karşılığında toplanan paralarla sermaye piyasası araçlarından ve kıymetli madenlerden oluşan portföyü işletmek üzere oluşturulan mal varlığıdır. Risk Sermayesi Şirketleri: Ülkemizde risk sermayesi şirketleri girişim sermayesi yatırım ortaklıkları olarak adlandırılmaktadır. Bu ortaklıklar girişimcilerin sermaye ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulmuşlardır. Finansal piyasalarda yukarıda kısaca özetlenen finansal kurumlar yanında takasbank, derecelendirme kurumları, portföy yönetim şirketleri, genel finans ortaklıkları gibi sayıları her geçen gün artan kurumlar da yer almaktadır. Ülkemizde son yıllarda yaşanan krizler ve düşen faizler ticaret bankalarının sayısında önemli düşüşlerin yaşanmasına neden olmuştur. Tablo l.l. de görüleceği üzere; Eylül 2011 tarihi itibariyle faaliyet gösteren finansal kurum sayısı 423 olup bunun 48 i bankalardan oluşmaktadır. Yıllar/Adet 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2010 Eylül Bankalar 51 50 50 49 49 49 48 48 Finansal Kiralama 84 81 68 50 47 35 47 33 Faktoring 88 86 86 81 78 76 78 76 Tüketici Finansmanı 9 9 9 10 10 11 10 11 Varlık Yönetimi 4 5 5 7 7 7 7 9 Finansal şirketleri Holding 0 0 0 3 3 3 3 3 Sigortacılık 46 47 51 62 55 57 57 58 Bireysel Emeklilik 11 11 11 12 13 14 14 16 Reasürans 1 1 1 2 1 1 1 1 Diğer Sigortacılık 34 35 39 48 41 42 41 41 2011 Eylül Menk.Kıym. Kuruluşları Aracı Menk. Kıym. Yatırım Ort. Gayrimenkul Ortaklıkları Yat. 101 100 104 104 103 103 103 102 26 30 33 34 33 31 31 29 10 11 13 14 14 18 21 23 14

Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklıkları 2 2 2 2 2 2 2 2 Portföy Yönetim 19 19 19 23 23 28 28 29 şirketleri TOPLAM 440 440 440 439 424 420 435 423 Finansal Kurumların Fonksiyonları Hem fon sunanlara hem de fon talep edenlere hizmet vermekte olan finansal kurumlarm başlıca fonksiyonları şu şekilde özetlenebilir. Kaynaklara Akıcılık Sağlama: Finansal kurumlar hem ulusal hem de uluslararası düzeyde fon açığı verenlerle fon fazlalığı verenleri buluşturarak kaynaklara akıcılık sağlamaktadır. İşlem ve Bilgilenme Maliyetlerini Azaltmak: İşlem maliyeti, bilgilenme maliyeti, portföy yönetimi, pazar araştırması, finansal analiz ve yatırım faaliyetleri gibi faaliyetleri çok sayıda fon arz ve talep eden adına üstlendikleri için finansal kurumlar önemli maliyet tasarrufu sağlamaktadır. Vade ve Miktar Ayarlaması Yapma: Genellikle tasarruf sahipleri küçük miktarlarda ve kısa süreli olarak fon sunarlarken fon talep edenler daha uzun süreli ve büyük tutarlarda fon talep etmektedir. Finansal kurumlar küçük miktardaki ve kısa süreli fonları tasarruf sahiplerinden toplayarak daha uzun süreli ve büyük miktarlarda fon talep edenlere sunabilmektedir. Kaynakların miktar ve vadesinde gerçekleştirilen bu dönüşüme bankaların transformasyon fonksiyonu adı verilmektedir. FİNANSAL PİYASALARDA DÜZENLEYİCİ VE DENETLEYİCİ KURUMLAR Finansal sistemden beklenen fonksiyonların en iyi şekilde yerine getirilebilmesi, sistemin etkin bir şekilde işleyebilmesi için finansal sistemin işleyişinden sorumlu düzenleme ve denetleme otoritelerine ihtiyaç vardır. Temelde güven unsuruna dayalı olan sistemde gözetim ve denetim mekanizması ne derece sağlıklı işlerse kaynakların uygun alanlar ve uygun zamanlarda aktarılması o derece kolaylıkla gerçekleşir. Finansal piyasaların düzenlenmesi ve denetlenmesine yönelik düzenlemeler; Yatırım yapacakların bilgi eksikliğini gidermeye yönelik düzenlemeler, Finansal sistemin sağlıklı çalışmasına yönelik düzenlemeler, Devletin para politakalarının kontrolünü sağlamaya yönelik düzenlemeler olarak üç temel grupta toplanabilir. Finansal piyasalarda yaşanan bir sorun tüm sektörleri olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle ekonomik faaliyet alanları içinde faaliyetleri en fazla düzenlemelere tabi tutulmuş, kurallara bağlanmış kesim finans kesimidir. Ekonomide önemli görevler üstlenmesi, geniş bir kesimi ilgilendirmesi, tasfiyeleri durumunda topluma büyük zararlar vermesi nedeniyle finans kesimi üzerinde çeşitli kamu otoritelerinin denetimi ve gözetimi söz konusudur. Türkiye de finansal piyasaları düzenleyen ve denetleyen kurumlar olarak: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Hazine Müsteşarlığı Sermaye Piyasası Kurulu 15

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu sayılabilir. Değerlendirme Soruları; 1. Ekonomik birimlerin sahip olduğu tüm kaynaklar aşağıdakilerden hangisi ile ifade edilir? a. Hazine b. Yatırım c. Servet d. Tasarruf e. Mevduat 2. Bir finansal sistemde en fazla fon talep eden birim aşağıdakilerden hangisidir? a. İşletmeler b. Devlet c. Yabancılar d. Bireyler e. Hükümetler 3. Aşağıdakilerden hangisi sıcak para olarak ifade edilen yatırımdır? a. Faiz yatırımı b. Doğrudan yatırım c. Kar yatırımı d. Portföy yatırımı e. Aracısız yatırım 4. Aşağıdakilerden hangisi etkin bir piyasada geçerli değildir? a. Çok sayıda alıcı vardır b. Az sayıda satıcı vardır c. Bilgi hızlı yayılır d. Fiyatlar tüm bilgileri yansıtır e. Bilgi herkese ulaşır 5. Ülkemizde devlet tahvilleri en az kaç yıl vadeli olmak zorundadır? a. 5 b. 4 c. 3 d. 2 e. 1 16

Cevap Anahtarı; 1. C 2. A 3. D 4. B 5. E 17