tahmin edilmektedir. Ancak organik malzemeler kolayca yok olabildiği için günümüze ulaşan örnek sayısı yok denecek kadar azdır.



Benzer belgeler
KLA 311 YUNAN ve ROMA İKONOGRAFİSİ APHRODİTE

ANTİK ÇAĞDA ANADOLU ANATOLIA AT ANTIQUITY KONU 3 FRİGLER 1

KLA 311 YUNAN ve ROMA İKONOGRAFİSİ APOLLON

BATI ANADOLU KORE VE KUROSLARI

Aynı Duvarda Düzlenmiş ve Düzlenmemiş Yüzeyler

ANTİK ÇAĞDA ANADOLU DERS 11 HELLEN SERAMİK SANATI

KLA 311 YUNAN ve ROMA İKONOGRAFİSİ POSEİDON

KLA 109 ARKAİK ÖNCESİ EGE ARKEOLOJİSİ. 11. Hafta. Submiken Protogeometrik Dönem

ANADOLU UYGARLIKLARI (RÖLYEF) KABARTMA ESERLERİ. Burcu Aslı ÖZKAN

Arkaik kelimesi arkeolojide, herhangi bir uygarlık sanatının ilk evresi; olgunluk çağına geçmeden evvelki başlangıç dönemi anlamında kullanılmaktadır.

Görsel İletişim Tasarımı Öğr.Gör. Elif Dastarlı

ANTİK ÇAĞDA ANADOLU KONU 1 TUNÇ ÇAĞINDA EGE KÜLTÜRLERİ

Th. Bossert, B. Alkım ve H. Çambel tarafından yapılan yüzey araştırmaları sırasında tespit edilmiştir.

Figür 1. Ny Carlsberg Glyptotek Müzesi ndeki XIII numaralı plaka Katalog 23

Kırık, Çıkık ve Burkulmalar


ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ ARKEOLOJİ BÖLÜMÜ DERS KATALOĞU

Görsel İletişim Tasarımı Öğr.Gör. Elif Dastarlı

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI GRAFİK VE FOTOĞRAF TORS 211GS0046

15. MÜZE ÇALIŞMALARI ve KURTARMA KAZILARI SEMPOZYUMU

Th. Bossert, B. Alkım ve H. Çambel tarafından yapılan yüzey araştırmaları sırasında tespit edilmiştir.

KLA 311 YUNAN ve ROMA İKONOGRAFİSİ HADES

Rönesans Heykel Sanatı

Voleybolda, rakip sahaya doğru vurularak yapılan bir hücum tekniğidir.

Kırık-Çıkık Ve Burkulmalarda İlk Yardım

GÜZ DÖNEMİ SEÇMELİ DERS LİSTESİ

ALT EKSTREMİTE SET 1 ( germe egzersizleri)

Sağlık Bülteni İLK YARDIM BÖLÜM VII KIRIK, ÇIKIK VE BURKULMALARDA İLKYARDIM

Urla / Klazomenai Kazıları

TurkTorrent.biz Ailesi Tarafından Hazırlanmıştır AtomCmyLMz 1

BÜRO ERGONOMİSİ. Bursa Teknik Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Koordinatörlüğü

Ahlat Arkeoloji Kazı. Çini Örnekleri ve EL SANATLARI KATALOĞU

1. ÜNİTE VÜCUDUMUZUN BİLMECESİNİ ÇÖZELİM

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI MEGEP (MESLEKÎ EĞİTİM VE ÖĞRETİM SİSTEMİNİN GÜÇLENDİRİLMESİ PROJESİ) FOTOĞRAF GRAFİK TORS

VÜCUDUMUZDA SISTEMLER. Destek ve Hareket

İZMİR ARKEOLOJİ MÜZESİ

Figür 1. Euromos Ion Kymationu. Figür 6-7. Klazomenai lahitlerinde Ion kymationu. Figür 8. Klazomenai lahtinde Ion kymationu

X. BÖLÜM KEMİĞİN FARKLI KULLANIMLARI. Mızraklarda ve oklarda yaygın olduğunu bildiğimiz sap kullanımı bununla sınırlı

İŞYERİ EGZERSİZLERİ. Hazırlayan: Uzman Fizyoterapist Meral HAZIR

BATI MÜZİĞİ TARİHİ 1. ÜNİTE İLK ÇAĞ DÖNEMİ MÜZİĞİ

Görsel İletişim Tasarımı Öğr.Gör. Elif Dastarlı

OMUZ EGZERSİZLERİ PASİF OMUZ HAREKETLERİ (ROM)

ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ ARKEOLOJİ BÖLÜMÜ DERS KATALOĞU

Kaynak: ANABIC (Associazione Nazionale Allevatori Bovini Italiani Carne) resmi internet sitesi (

ORTA /OLGUN BRONZ ÇAĞ M.Ö

Girit Minos Uygarlığı

Futbol temel tekniklerinin en önemlileri arasında yer alır. İyi bir vuruş tekniğine sahip olan futbolcuların oyun içerisindeki başarı yüzdeleri artar

VÜCUDUMUZUN BİLMECESİNİ ÇÖZELİM

Dünya Miras Listesinde Bir Neolitik Kent. Çatalhöyük

SANDALYENİN 4000 YILLIK ÖYKÜSÜ

1.Fotoğraf, Işıkla Resmetmek ve Fotoğraf Makinesi. 2.Pozlama ve Kontrol Sistemleri. 3.Objektifler ve Görüntü Estetiği. 4.

ÜLKER (OKÇUOĞLU) MUNCUK MÜZESİNDE BULUNAN HAVLULARDAN ÖRNEKLER

SANAT TARİHİ TERMİNOLOJİSİ II. Yrd.Doç.Dr. SERAP YÜZGÜLLER

IV. BÖLÜM MIZRAK UÇLARI. gerçekçi dekorlar) dekore edilmiş olabilir. Bazı durumlarda uzunlamasına bir ya da iki

EL VE EL BĠLEKLERĠ Egzersiz 1

DASKYLEİON 2011 KAZI SEZONU ÇALIŞMALARI

ANTİK DÖNEM İN EN ESKİ BİLİCİLİK MERKEZİ KLAROS

Uygarlığın Doğuşu ve İlk Çağ Uygarlıkları Video Flash Anlatımı 2.ÜNİTE: UYGARLIĞIN DOĞUŞU VE İLK UYGARLI

6. ÜNİTE: Türklerde Sanat A. İLK TÜRK DEVLETLERİNDE SANAT

KUVVET ANTRENMANLARININ PROGRAMLANMASI

Yrd.Doç.Dr. MURAT ÇEKİLMEZ

İLK YARDIMIN TEMEL UYGULAMALARI...1

KARABÜK ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ ARKEOLOJİ BÖLÜMÜ LİSANS DERS İÇERİKLERİ I.YARIYIL ZORUNLU SEÇMELİ DERSLER

KELEBEK VE YILDIZ GRUBU OCAK AYI BÜLTENİ

M.Ö. 1200' LERDEN GÜNÜMÜZE ANADOLU UYGARLIKLARI

ÜST TARAF KEMİKLERİ OSSA MEMBRI SUPERIORIS

FAALİYET ALANLARIMIZ. Açık Alan Spor Aletleri : Çocuk Oyun Grubu : 3-7. Oturma Bankları : 15. Kameriye ve Piknik Masaları : 14

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Orta Asya Tarihine Giriş

Prof. Dr. Ayla SEVİM EROL. Paleoantropoloji'ye Giriş. Yansıları

Anatomi Terminolojisi ve Temel Bilgiler

YUNAN HEYKELİ: ARKAİK DÖNEM

BOYUN VE OMUZ SAĞLIĞI İÇİN ÖNERİLER

NEVALİ ÇORİ. Nevali Çori nin en ilginç yönü 4. yapı katında ortaya çıkartılmış kutsal yapıdır. Yerleşme yerinin doğu ucundaki bu yapı dıştan 14x14

GOBUSTAN KAYALIKLARI VE İLK SANATÇILAR

GSM 175-ARJANTİN TANGO TARİHİ. Dr. Hilal Türkoğlu Şaşmazel

Prof.Dr. ASLI SARAÇOĞLU

Dr. Gülin KARABAĞ * Çatlaklar ve motiflerle kaplı bir vazo olduğunuzu düşünün. Size garip gelebilir ama, deneyin.

C-Ç E-F G-Ğ 248 İLKYARDIM

EVCİL HAYVAN BAKICILIĞI EĞİTİMİ

Matematik Eğitimi Çalıştayları

STEP HAREKETLERİ TABLO : (1x8) 8 defa adımlama yapılır (sağ adımla başlanır).

ÖZEL GÜRÇAĞ ANAOKULU 4 YAŞ KASIM 2017 AYLIK BÜLTEN

geleneksel silah üretimi

Ö nemli Güvenlik Bilgileri

Ankilozan Spondilit hastaları için Günlük egzersiz programı

Sağlıklı Bilgisayar Kullanımı

İktisat Tarihi II

Yeni Nesil Oto Koltuğu Kurulum ve Kullanma Kılavuzu

Me Too Koleksiyonu. Tasarım Nurus D Lab

Simetrik biçimde, merkezi kompozisyon düzeninde,

URARTULAR. topografik özelliklerinden dolayı federasyon üyelerinin birbirleriyle bağları gevşekti.

Öğretim Teknolojileri ve Materyal Tasarımı

Ergonomi Uygulamaları ile Kâr Etmenin Yolları

Söyleşi DERNEĞİMİZ GENEL SEKRETERİ SONER ATEŞOĞULLARI DOMUZTEPE KAZI BAŞKANI PROF. DR. ELİZABETH CARTER İLE SÖYLEŞTİ

GÜZ YARIYILI ARKEOLOJİ BÖLÜMÜ 1. ÖĞRETİM HAFTALIK DERS PROGRAMI PAZARTESİ SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA ARK131

6.Sınıf. Soru Bankası 8. I. Hücre II. Hücre. 6. a. Hücre çeperi b. Sentrozom c. Kloroplast d. Lizozom

ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ARKEOLOJİ ANABİLİM DALI DERS KATALOĞU

PRT 303 KIBRIS ARKEOLOJİSİ. Prof. Dr. Vasıf Şahoğlu

VOLEYBOLDA SERVİS TEKNİĞİ VE TAKTİĞİ (2) Doç. Dr. Hakan Sunay

Göbekli. Uygarlık Tarihinin Karakutusu: Bugün Şanlıurfa kent merkezine yaklaşık 15 km uzaklıkta

Transkript:

FİGÜRİNLER ÇAĞI Myken Uygarlığı na son veren Dorlar ın erken dönemlerine ait en yoğun biçimde günümüze ulaşan eserleri, geometrik motiflerle süslü olan vazolarıdır. Bununla birlikte heykel sanatında büyük eser yapıp yapmadıkları konusunda herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Buna karşın gerek Olympia ve gerekse Akropolis te ağırlıkla ele geçen çok sayıda figürin, Dorlar ın bu sanat dalına da ilgi duyduklarını en açık şekilde göstermektedir. Dor Göçleri sonucunda yaklaşık 1200 de yıkılan Myken veya Hitit gibi uygarlıklardan sonra yaklaşık 800 yılına kadar süren bir Karanlık Çağ dan bahsedilmektedir. Hem vazo sanatına ait ürünler, hem de figürinler bu çağda da hayatın devam ettiğini kanıtladığı gibi, insanlık tarihinin karanlık bir döneme girmediğini açık bir şekilde göstermektedir. Bu geçiş dönemini diğerlerinden ayıran en önemli özellik sadece devlet, ya da kent devleti olarak adlandırabileceğimiz siyasal bir otoritenin olmamasıdır. Figürinler çağını kendi içinde Geometrik ve Orientalizan dönem olarak iki bölüme ayırmamız mümkündür. 1100-700 yılları arasına tarihleyebileceğimiz Geometrik Dönemi, kısıtlı sayıdaki örnek nedeniyle seramik sanatında olduğu gibi kendi içinde alt bölümlerde incelemek çok anlamlı değildir. Orientalizan olarak adlandırılan dönem ise 700/680-610/600 tarihleri arasına yerleştirilmektedir. Figürinlerin hem sayı olarak artması, hem de çeşitlenmesi nedeniyle bu dönem bazı bilim insanları tarafından Dedalik Dönem olarak adlandırılarak kendi içinde alt bölümlere bölünmektedir: 700-680 Proto Dedalik 680-660 Erken Dedalik 660-630 Olgun Dedalik 630 610 / 600 Geç Dedalik Genel anlamda Figürinler Çağı olarak adlandırdığımız döneme ait eserler ortalama 15-25 cm arasındaki kısa boyutları ile dikkat çekmektedir. Figürinlerin üretiminde kullanılan malzeme ağırlıkla pişmiş toprak ve bronzdur. Bunun yanı sıra ahşap veya fildişi gibi organik malzemelerin de kullanıldığı

tahmin edilmektedir. Ancak organik malzemeler kolayca yok olabildiği için günümüze ulaşan örnek sayısı yok denecek kadar azdır. Geometrik Çağ Figürinleri (1100 700) Bu dönemde normal insan boyutunda heykeltıraşlık eserleri yerine daha çok küçük boyutlu idoller, figürinler, tören kapları, rythonlar üretilmektedir. Eserlerde öne çıkan ortak özellikler arasında baş, boyun, kollar, bacaklar ve ayakların silindirik olması, gözlerin yuvarlak ve patlak bir şekilde gerçekten uzak geometriksel bir biçimde işlenmesi sayılabilir. Figürinlerin özellikle dış konturlarında geometrik hatların egemen olmasından dolayı bu dönem Geometrik Dönem olarak adlandırılmıştır. Figürinlerin silindirik yapılan gövdeleri genellikle çarkta şekillendirilmekte, sonradan elle yapılan baş, kol ve bacaklar eklenmektedir. Daha sonra seramik eserlerde olduğu gibi geometrik desenlerle boyanarak fırınlanmaktadır. Böylece figürinden çok seramik bir kap izlenimi veren heykelcikler ortaya çıkmaktadır. Örneğin Atina Kerameikos da bir mezarda bulunan Protogeometrik döneme ait geyik figürini çarkta biçimlendirilen gövdesi ve elle üretilip vücuda monte edilen boynuzlar, baş, boyun ve bacaklar gibi uzuvları ile anlatılan özellikleri birebir yansıtmaktadır. Üzerindeki bezemelerin dönem vazo sanatındaki benzerleri ile karşılaştırılması ve bulunduğu mezardaki diğer buluntulara göre yaklaşık 925 yılına tarihlenen figürinin gövdesi geometrik motiflerle bezelidir. Dönem stilini yansıtan benzer örnekleri sayı olarak artırmak mümkündür. Örneğin Euboia dan 900 civarına tarihlenen kentauros heykelciğinde de benzer şekilde çark ve el işçiliğini bir arada görmek olasıdır. Bununla birlikte yüzey dönemin seramik eserlerinde olduğu gibi geometrik motiflerle doldurulmuştur. Bu figürinde dikkat çeken kayda değer diğer bir özellik mitolojik bir yaratığın konu olarak işlenmiş olmasıdır. Her ne kadar Yunan sanatında sık sık mitolojik yaratıklara yer verilmiş olsa da, bu tür motifler Hesiodos ve Homeros ile birlikte, yani 8. yüzyılda moda olmaya başlar. Bu nedenle Euboia figürini Yunan sanatında dini motiflerin karşımıza çıktığı ilk örnekler arasında yer almaktadır. 2

Olympia veya Rhodos ta bulunan örneklere göre bu dönemde insan figürinlerinin de üretildiği anlaşılmaktadır. İnsan figürinleri genellikle elle şekillendirilen örneklerden oluşmaktadır. Baş kol, bacak gibi önemli uzuvlara verilmiş, detaya girilmemiştir. Herhangi bir şekilde anatomiden söz etmek mümkün değildir. Cinsiyet ayrımı göğüs veya uzuv gibi detaylarla gösterilmeye çalışılmıştır. Örneğin sadece baş bölümü korunan bir figürinin erkek mi, kadın mı olduğunu anlamaya imkan yoktur. Yunan sanatında mitolojik konuların işlenmesi 8. yüzyılın ilk yarısı ile birlikte sayı olarak artar. Buna ait güzel örneklerden birisi Metropolitan Müzesinde korunan Herakles Kentaur Mücadelesinin konu edildiği gruptur. Bu figürinde ayakta duran bir erkek ve karşısında bir kentaur bulunmaktadır. Her ikisinin de başında polos benzer bir şapka vardır. Ayakta duran erkeğin sol eli kentaurun sol omzunda durmaktadır. Kentaur ise sol eli ile ayakta duranın sağ kol bileğini tutmaktadır. Aslında her iki figür samimi bir şekilde karşılıklı dursa da, burada Herakles in Kentaur ile mücadele ettiği yaygın bir görüş olarak kabul edilmektedir. Benzer şekilde mitolojik bir konu olabilecek bir grupta ise ayakta duran bir erkek karşısındaki iki hayvanla birlikte betimlenmiştir. Hayvanlardan birisi diğerine göre daha küçüktür. Erkek ileri doğru uzattığı sağ elinde tuttuğu nesneyi diğerine göre daha büyük olan hayvana doğru uzatmaktadır. Kompozisyondan dolayı burada köpeği ile birlikte aslan avına çıkan bir kişinin konu edildiği düşünülmektedir. Her iki grupta ortak özellik olarak mücadele olayının tam olarak ifade edilmediği dikkat çekmektedir. Figürler sadece hareket eder şekilde kollarını ileri doğru uzatmışlardır. Grupta tek başına figür bir anlam ifade etmemektedir. Bu özelliğe hieroglif adı verilmektedir. Stil olarak vücudun dış konturlarına önem verilmiş, detaya inilmemiştir. Bu nedenle her iki figürin de yaklaşık aynı tarihlerden olmalıdır. 8. yüzyılın ortalarına doğru vazo süslemelerinde insan figürlerine de yer verilmesi bu dönemde üretilen eserlerin tarihlenmesine yardımcı olmaktadır. Örneğin 760/50 civarına tarihlenen Diphylon vazosunun üzerinde yer alan cenaze töreni sahnesinde betimlenen insan veya at figürleri benzer şekilde detay verilmeden salt dış konturları ile gösterilmiştir. Vücut hatları geometrik sert çizgilerden 3

oluşmaktadır. Özellikle siluet görüntü, keskin geometrik hatlar, geniş omuz ve ince bel, figürinler ile vazo resimleri arasındaki benzerliklerdir. Bu nedenle söz konusu figürinlerin 8. yüzyılın ortalarına tarihlenmesi mümkündür. Yüzyılın ortalarına doğru özellikle bronz figürinlerde sayı ve tip olarak önemli oranda artış olur. Akropolis den sakallı erkek olarak bilinen bronz figürin olasılıkla mızrağını atmak istercesine sağ elini omuz hizasına götürmüştür. Yüzü ovalleşmiş ve iç bükey bir form almıştır. Burun ve gözler özellikle vurgulanmıştır. Yassı yüz izleyiciye doğru değil de yukarı doğru yönelmiştir. Geniş omuz ve ince bel kombinasyonundan oluşan güçlü üçgen vücut uygulaması devam etmektedir. Ayaklar birleştirilmiş olmasına karşın, bacaklar hafif aralık verilmiştir. Yine benzer karşılaştırma örneklerini yüzyılın ortalarına tarihlenen Diphylon vazolarında görmek mümkündür. Geç Geometrik Dönem figürinleri arasında mızrak taşıyanları sayı olarak artırmak mümkündür. Örneğin Olympia da bulunan bronz bir figürinde de sağ el yukarıda omuz seviyesinde olmak üzere benzer bir duruş dikkat çekmektedir. Bu örnekte farklı olarak el baştan uzakta durmaktadır ve yumruk, ortasında bir boşluk olacak şekilde sıkılmıştır. Bu boşluk rahat bir şekilde elde mızrağa benzer yuvarlak bir nesne tutulduğuna işaret etmektedir. Yüzün hacim kazanmaya başlayarak iç bükeylikten kurtulmuş olması, özellikle kalça ve baldırlarda hatların daha yuvarlaklaşarak doğal görünüm kazanması gibi nedenlerle Olympia figürini Akropolis örneğine göre daha geç bir tarihten olmalıdır. Asker olarak adlandırılabilecek bu grupta yer alan örneklerin bazılarında Akropolis veya Olympia örneklerinden farklı olarak başlarının üzerinde miğfer bulunmaktadır. Olympia ve Akropolis örneklerinin yoğun olduğu bu seride figürinler benzer şekilde omuz hizasına doğru kaldırdıkları sağ ellerinde mızrak taşımaktadırlar. Birbirlerine yakın tarihlerden olmak üzere yaklaşık 8. yüzyılın son çeyreğine tarihlenen figürinlerden Akropolis ten 6613 envanter numaralı bronz figürinde mızrak tutar şekilde omuz hizasına doğru kaldırılan sağ kolun vücuda göre oldukça yana atıldığı dikkat çekmektedir. Demek ki, artık kol ve bacak gibi organların vücuttan uzaklaştırılmasında herhangi bir korku yaşanmamaktadır. Akropolis figürininde diğerlerinden farklı olarak sol elin dirsekten kırılarak öne doğru uzatıldığı dikkat çekmektedir. El hareketinden solunda da yay veya kalkan gibi 4

bir diğer silah tuttuğunu öne sürmek olasıdır. Birbirleri ile yaklaşık çağdaş olması gereken Olympia Figürini nin sol elinde korunan yay savımızın haklılığını açık bir şekilde göstermektedir. Yine Olympia dan mızrak tuttuğu tahmin edilen iki bronz figürinde bu defa kolların omuz seviyesini aşarak iyice yukarı doğru kaldırıldığı dikkat çekmektedir. Bacakların uzaması ve kalçaya doğru hacim kazanması, gövde hatlarının yuvarlaklaşması, kasık veya göğüs kafesi gibi ince detayların işlenmeye çalışılması yüzyılın sonlarına doğru anatomide arayışların başladığının en önemli göstergesidir. Özellikle Akropolis ten 6612 envanter numaralı bronz figürin, defolu gibi gözükse de özellikle köprücük kemiği ve göğüslerin verilmesindeki çaba nedeniyle bu serinin en geç örneklerinden birisi olmalıdır. Olympia dan arabacı figürini, araba selesi içerisinde her iki eli ile koşumlardan tutar şekilde resmedilmiştir. Başında taşıdığı miğfere benzer şapka, askerlerin salt silahla değil, aktif hareket içerisinde de gösterilebileceğine işaret etmektedir. Figürinlerin ne kadar tanrı ve tanrıçaları nitelendirdiği düşünülürse, askerlerin de Ares gibi savaş tanrıları ile ilişkilendirilmesi sonucu çıkarılabilir. Ancak New York tan Miğfer Yapan Genç Figürini nde olduğu gibi günlük yaşamdan da konuların betimlendiği anlaşılmaktadır. Böylece betimlenen figürinler arasında insanların da bulunduğu kabul edilmelidir. Baltimor dan Olympia lı İçki İçen Adam veya Müzisyen? olduğu düşünülen figürinlerde, kayaya benzer bir yükseltinin üzerinde oturarak her iki elini ağız seviyesine doğru götürmüş bir erkek betimlenmiştir. Heraklion Arkeoloji Müzesinden Lyra çalan Müzisyen figürini sanatçıların müzisyen gibi günlük hayattan konulara yabancı olmadığına işaret etmektedir. Buna karşın 700 civarına tarihlenen Amyklai den Apollon Başı veya yine yüzyılın sonlarına tarihlenen Thebai kökenli Artemis figürini mitolojik konuların da ihmal edilmediğinin göstergesidir. Bununla birlikte Amyklai, Samos veya Akropolis ten örnekler, pişmiş topraktan üretilen kadınların da repertuarda yer aldığının en önemli belgesidir. 5

Geometrik dönem figürinleri arasında hayvan motifleri de bulunmaktadır. Hayvanlar arasında sık olarak atlar, bunun yanı sıra seyrek olarak geyik, eşek, kuş, böcek veya yaban tavşanı gibi canlılar bulunmaktadır. 6