1.Fotoğraf, Işıkla Resmetmek ve Fotoğraf Makinesi. 2.Pozlama ve Kontrol Sistemleri. 3.Objektifler ve Görüntü Estetiği. 4.

Transkript

1

2 1.Fotoğraf, Işıkla Resmetmek ve Fotoğraf Makinesi 2.Pozlama ve Kontrol Sistemleri 3.Objektifler ve Görüntü Estetiği 4.Fotoğraf Filmleri 1 5.Siyah-Beyaz Fotoğrafçılıkta Karanlık Oda Çalışmaları 6.Filtreler, Yardımcı Malzemeler, Genel Uyanlar

3 Dersin Adı : Temel Fotoğrafçılık Dersin Kodu : FOT101U Dersin Dönemi :Güz Dersin Kredisi :4 Dersin Soru Sayısı : 20 2 Ara Sınav Sorumlu Üniteler : 1-3 Dönem Sonu Sınavı Sorumlu Üniteleri:

4 ÜNİTE:1 Denize düşenin yağmurdan korkusu olmaz. Sadi-i Şirazi 1.Fotoğraf, Işıkla Resmetmek ve Fotoğraf Makinesi Kitle İletişim Aracı: Kitlesel iletişim yapmak için kullanılan iletişim araçları. Televizyon, radyo, gazete, sinema, duvar panoları gibi. Fotoğraf: Yunanca Photos ışık' ve Graphos çizmek sözcüklerinin birleşmesinden oluşan terim. Optik ve kimyasal süreçleri kullanarak yüzey üzerinde kalıcı görüntü elde etme. İngilizce Photography sözcüğünün karşılığıdır. Görüntü: Üçboyutlu nesnelerin, ışık yoluyla yüzey üzerinde elde edilen ikiboyutlu sureti. Analog: Bir aygıt ya da sistemle ilişkili olarak bilgilerin, verilerin fiziksel temsilleriyle ilgilidir. Kaynağındaki biçimiyle, yani sürekli ve kesintisiz olarak kaydedilebilen, saklanabilen ve iletilebilen bilgi ve veri. Sayısal: Verilerin sayılarla ayrılan sinyaller şeklinde gösterilmesi. Işık ya da ses dalgalarının sayılarla basa-maklanmış veriler olarak temsili. Örneğin; kaynağından çıkan bir sesin kesintisiz olarak ilerleyen verilerin, ikili sayılarla tanımlanarak kaydedilmesi. Pozlama: Işığa karşı duyarlı malzemenin ışıktan etkilenmesi. İzdüşüm: Bir ışık kaynağından çıkan ışıkla bir nesne ya da konunun görüntüsünü bir yüzey üzerine yansıtmak. Projeksiyon olarak da adlandırılır. Karanlık Kutu: Latince Camera Obscura. Fotoğraf makinesinin çok eskilere uzanan bir türü. Dört tarafı kapalı bir karanlık odanın, bir duvarının tam ortasına bir delik açıldığında; delikten giren güneş ışığı, deliğin karşısındaki duvara yansır böylece deliğin önündeki nesnelerin görüntüsü, sağ-sol ve altüst ters olarak duvarın yüzeyinde belirir. Karanlık kutu diye adlandırılan bu basit aygıt, on birinci yüzyılda Arap astronomi bilginlerince, güneş ve ay tutulmalarını izlemek için kullanılmıştır. Refleks Sistem: Bakaçtan görülerek netlemesi yapılan görüntüyü, sabit ya da hareketli aynayla, netleme camına ve aynı zamanda film yüzeyine yansıtan sistem. Refleks fotoğraf makinesine adını veren sistem. Fotoğrafın toplumsal yaşam içindeki yerini ayırt etmek. Fotoğraf günümüz insanının yaşamındaki vazgeçemeyeceği temel öğelerden

5 biridir. İnsanlar fotoğraf makinesiyle gördüklerini, yaşadıklarını sadece kendileri için değil başkaları için de belgeler. Fotoğraf belgeleme özelliğini hep korumuştur. Fotoğraf bir teknoloji olarak insan yaşamını doğrudan etkilemiştir. Fotoğrafla birlikte insanoğlu çok uzağındaki durum ve olayları sanki yanındaymış gibi algılamaktadır. Fotoğraf, sözcüğünü ilk kez Sir John F. W. Hers-chel kullanmıştır. Fotoğraf, Yunanca photos ışık ve graphos çizmek sözcüklerinin birleşmesinden oluşan Photography (İngilizce) karşılığıdır. Fotoğraf, ışık yoluyla resmetmedir. Fotoğrafın bulunuşu sürecini üç belirgin döneme ayırmak gerekir. İlki fotoğrafın yeni bir resmetme tekniği olarak bulunuşudur. J.M.Nie pce nin 1827 ve L.J.M.Dagmerre in 1837 yılındaki buluşlarıdır. İkincisi ise 1841 de W.H.Talbot un bulunuşuyla çoğaltma teknoloji olarak yeniden bulunuşudur. Üçüncüsü ise 1845 den başlayarak sanatçı kişilerin fotoğrafı sanatın ortamına sokmalarıdır. Fotoğrafın belirleyici özelliklerini saptamak. Her fotoğraf, asıl nesnenin yüzey üzerindeki yeniden üretimidir. Bir an ı tespit eder. Yaşamdan seçilen bir detaydır. Mekan ve zamanı farklılaştırır. İyi bir fotoğrafı elde edebilmek için üç temel öğe söz konusudur: Teknik, ışık ve görmek. Teknik fotoğrafın bütün teknik sürecidir. Işık ise nesneyi aydınlatan ve çekim aşamasından sonra kullanılan ışıktır. Görmek ise bakmaktan farklı olarak anlamlı bir gözdür. Fotoğrafın teknik süreci, fotoğraf makinesiyle başlar ve karanlık oda süreciyle son bulur. Tarihsel olarak bakıldığında fotoğrafın teknik süreci iki döneme ayrılır. Bunlar; analog ve sayısal dönemdir. Analog demek verilerin kesintisiz, kaynağından çıktığı şekliyle işlenmesidir. Sayısal ise verilerin basamaklanarak işlenmesidir. Sayısal dönemle birlikte fotoğrafçılıkta da veriler sayısal olarak işlenmeye başlamıştır. Fotoğrafçılığı analog ve sayısal yerine film ve sayısal olarak ayırmak daha doğrudur. 4 Işık ve yüzey üzerindeki görüntüyü açıklamak. Hareket halindeki ışık, karşılaştığı yüzeye bağlı olarak; yansıyarak, yayılarak ya da kırılarak ilerler. Karanlık kutu, içine ışık sızdırmayan ve bir yüzünde bir delik bulunan basit bir aygıttır. Delikten içeriye giren ışık, kutu içinde nesnenin sağ-sol ve alt-üst ters olarak görüntüsünü oluşturur. Karanlık kutu yoluyla elde edilen görüntü, gerçek değildir. Elle tutulamaz. Karanlık kutu, optik yoluyla resmetmeyi başlatmıştır. Karanlık kutuyla birlikte, geleneksel resmetme anlayışı da yapısal olarak değişmiştir. Karanlık kutuyla elde edilen görüntü kendisine özgüdür. Aygıt yoluyla elde edilen bu görüntü gerçeğe tıpa tıp benzer. Fotoğrafın bulunuşunun gerçekleşebilmesi için karanlık kutunun sağladığı görüntünün bir yüzey üzerine kaydedilerek sabitlenmesi gerekmektedir. Bu gelişmeleri de kimya bilimi sağlamıştır. Fotoğraf makinesinin bulunuşunu ve temel öğelerini açıklamak. Fotoğraf makinesinin şekillenmesinde üç temel etken rol oynamıştır. (1) İçine ışık sızdırmayan dört tarafı kapalı kutu. (2) Gövdenin içine optik yoluyla