ABONE OLUN 10 SAYI FİYATINA 12 SAYI ADRESİNİZE GELSİN 70 TL SEMT: İLÇE: POSTA KODU: İL: ÖĞRENİM DURUMU: İLKÖĞRETİM ORTAÖĞRETİM ÜNİVERSİTE LİSANSÜSTÜ



Benzer belgeler
Ekonomi Bülteni. 18 Temmuz 2016, Sayı: 28. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

Konuşmama ekonomik değerlendirmelerimle devam edeceğim.

Ekonomi Bülteni. 22 Haziran 2015, Sayı: 16. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı


Ekonomi Bülteni. 29 Ağustos 2016, Sayı: 34. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 15 Haziran 2015, Sayı: 15. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 08 Haziran 2015, Sayı: 14. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU

Ekonomi Bülteni. 17 Ekim 2016, Sayı: 40. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 14 Aralık 2015, Sayı: 39. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Makro Veri. Cari açık yeni rekorda. Tablo 1: Cari Denge (milyon $) -month,

109 MİLYAR DOLARLIK YABANCI PORTFÖYÜ VAR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ?

Basın Bülteni Release

Makro Veri. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre -5,6 puan olan dış ticaretin büyümeye katkısını daha yüksek olarak hesaplamamızdan kaynaklandı.

Ekonomi Bülteni. 22 Mayıs 2017, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Bu yıl 2.si düzenlenen Euromoney Türkiye Finans ve Yatırım Forumu nda Akbank adına sizlerle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyorum.

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2010 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU

Ekonomi Bülteni. 15 Ağustos 2016, Sayı: 32. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

TÜRK-ARAP SERMAYE PİYASALARI FORUMU 2013 TÜRKİYE

Değerli İhracatçılar, Değerli Basın Mensupları,

Ekonomi Bülteni. 22 Ağustos 2016, Sayı: 33. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

1995 TEN BUGÜNE STRATEJİK ORTAĞINIZ

Ekonomi Bülteni. 27 Temmuz 2015, Sayı: 20. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 9 Mayıs 2016, Sayı: 19. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

MALİYE BAKANI SAYIN MEHMET ŞİMŞEK İN MAKROEKONOMİK GELİŞMELER İLE 2013 YILI İLK YARI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE GERÇEKLEŞMELERİNİ

PİYASAYA BAKIŞ 24 Temmuz 2013

Rakamlarla 2011'de Türkiye Ekonomisi

Küresel Kriz Sonrası Türkiye de Finansal Sistem Bankacılık Sektörü

Ekonomi Bülteni. 5 Haziran 2017, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

2006 YILI EGE BÖLGESİ NİN 100 BÜYÜK FİRMASI

Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi

Enerjide yüksek ithalat ekonomiye büyük risk

Kur artışının ekonomiye olumlu ve olumsuz etkileri var

Ekonomi Bülteni. 13 Nisan 2015, Sayı: 12. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 21 Kasım 2016, Sayı: 45. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Global Ekonomi ve Yurtdışı Piyasalar. Temmuz 2011

Ekonomi Bülteni. 29 Haziran 2015, Sayı: 17. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 3 Temmuz 2017, Sayı: 27. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ

BANKPOZİTİF KREDİ VE KALKINMA BANKASI ANONİM ŞİRKETİ

Küresel Eğilimler ve Türkiye

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

8. Finansal Piyasalar. 8.1 Finansal Koşullar ve Para Politikası

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörü. 21 Ocak 2015

İstanbul, Türkiye, 17 Mayıs 2013 Turcas Petrol A.Ş. (IMKB: TRCAS ) ( Turcas )

Fon Bülteni Ocak Önce Sen

Ekonomi Bülteni. 6 Şubat 2017, Sayı: 6. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ 2014 YILI 4 AYLIK DEĞERLENDİRMESİ ve 2014 BEKLENTİLERİ. Barbaros Demirci PLASFED - Genel Sekreter

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ

Bankacılık sektörü değerlendirmesi ve 2012 yılı beklentileri

Ekonomi Bülteni. 10 Ağustos 2015, Sayı: 22. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

GÜNLÜK BÜLTEN 04 Nisan 2014

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK POLİTİKASI. Sürdürülebilirlik vizyonumuz

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI

FİNANS KOÇ HOLDİNG 2013 FAALİYET RAPORU

Ekonomi Bülteni. 5 Eylül 2016, Sayı: 35. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2007 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU

Hazine Müsteşarı Sayın İbrahim H. Çanakcı nın 3 üncü Arap-Türk Bankacılık Forumu nda Yaptığı Konuşma. 13 Mart 2014, İstanbul

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN

Ekonomi Bülteni. 8 Mayıs 2017, Sayı: 19. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

NUROL YATIRIM BANKASI A.Ş YILI İKİNCİ ÇEYREK ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

KOBİ ler Nefes alacak / Ankara. TOBB, Ziraat Bankası, Denizbank ve Kredi Garanti Fonu (KGF) ortaklığında hayata

Ekonomik Göstergeler Neyi Gösteriyor? 2013 e Bakış ve 2014 Beklentileri

GENEL DEĞERLENDİRME TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI

Ekonomi Bülteni. 5 Aralık 2016, Sayı: 47. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Adnan İğnebekçili

MERKEZ BANKASI VE FİNANSAL İSTİKRAR

Ekonomi Bülteni. 14 Kasım 2016, Sayı: 44. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

İhracat azaldı, Merkez Bankası faiz indirdi

Ekonomi Bülteni. 06 Temmuz 2015, Sayı: 18. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

TÜRKİYE DE ENERJİ SEKTÖRÜ SORUNLAR ve ÇÖZÜM ÖNERİLERİ. 25 Kasım 2015

2017 yılı içinde Fed in iki faiz artırımına gidebileceğini ve faiz artırımlarının yılın ikinci yarısından itibaren yapılacağını düşünüyoruz.

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

Ekonomi Bülteni. 01 Haziran 2015, Sayı: 13. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

SOCAR TÜRKİYE Türkiye de Entegre Enerji

Türkiye, bu oranla araştırmaya katılan 24 ülke arasında 5. sırada yer alıyor.

MİLLİ GELİR VE BÜYÜME

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Nisan 2013, No: 56

Bölüm 1 Firma, Finans Yöneticisi, Finansal Piyasalar ve Kurumlar

Ekonomi Bülteni. 11 Mayıs 2015, Sayı: 12. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı


Sayı: 2009/18 Tarih: Aileler krize borçlu yakalandı; sorunu işsizlik katladı

Azerbaycan Enerji Görünümü GÖRÜNÜMÜ. Hazar Strateji Enstitüsü Enerji ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi.

MECLİS TOPLANTISI. Ender YORGANCILAR Yönetim Kurulu Başkanı

Sektörel bakış açısı ve yenilikçi teknolojilerle GELECEĞİ KEŞFET!

KAUÇUK VE KAUÇUK ÜRÜNLERİ SEKTÖRÜ

Yapı Kredi olarak müşteri merkezli bir strateji izliyoruz. 6,5 milyon aktif müşteriye hizmet veriyoruz.

Dönemsel Basın Bilgilendirme Toplantısı. 11 Mart 2008, Doğuş OtoMotion İstanbul

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

İZMİR TİCARET ODASI EKONOMİK KALKINMA VE İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ (OECD) TÜRKİYE EKONOMİK TAHMİN ÖZETİ 2017 RAPORU DEĞERLENDİRMESİ

Transkript:

den BÜYÜK FIRSAT! ABONE OLUN 10 SAYI FİYATINA 12 SAYI ADRESİNİZE GELSİN 84 TL YERİNE 70 TL ADI ve SOYADI: TELEFON : (0 ) EV İŞ DAHİLİ CEP TELEFONU: (0 ) e-mail @ Dergiyi teslim almak istediğiniz adres: SEMT: İLÇE: POSTA KODU: İL: CİNSİYET: KADIN ERKEK DOĞUM TARİHİ: MEDENİ DURUMU: EVLİ BEKAR ÖĞRENİM DURUMU: İLKÖĞRETİM ORTAÖĞRETİM ÜNİVERSİTE LİSANSÜSTÜ TC Kimlik numarası Bonus Card, Shop&Miles, Maximum Card Mastercard Visa NO: Worldcard, va Axsess ile taksitle Kredi kartına peşin Son kullanma tarihi: / Güvenlik Kodu (Lütfen kredi kartının arka yüzündeki numaranın son üç hanesini yazınız.) BANKA HAVALESİ İLE ÖDEMEK İSTİYORUM Banka Havalesi: İş Bankası Avcılar Şubesi Hesap No. 1133-0678007 IBAN NO: TR33 0006 4000 0011 1330 6780 07 Abone olmak için: abone@turcomoney.com

İmtiyaz Sahibi Klas Yayıncılık ve İletişim Ltd. Şti. adına Dr. Kazım Kılınç Genel Yayın Yönetmeni Dr. Kazım Kılınç Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Cesur Çaça Grafik Tasarım İsmail Delen Editörler A.Sezin Dirier, Elif Demirtaş, Ozan Buz Yayın Kurulu Yrd. Doç. Dr. Kazım Kılınç, Prof. Dr. Erol Eren, Prof. Dr. Bener Karakartal, Prof. Dr. Sudi Apak, Prof. Dr. Ali Rıza Büyükuslu, Prof. Dr. İsmail Özsoy, Yrd. Doç. Dr. Yaşar Erdinç, Osman Akyüz, Orhan Ökmen, Osman Göktan, Oğuz Satıcı, Süleyman Orakçıoğlu, Murat Kalsın, Dr. Ömer Bolat, Dr. Ramazan Başak, Şaban Çağıran, Erhan Topaç, Dr. Berra Doğaner, Alper Nergiz, Kemal Yamankaradeniz, Dr. Mehmet Sırrı Şimşek, Yaman Törüner Katkıda Bulunanlar Murat Tunay, Emine Açar, Okan Aybar, Hülya Deniz, Hüseyin Türkoğlu Fotoğraf Emre Çayla, Tuğba Değer REKLAM SATIŞ PAZARLAMA Didem Baturay Yayının Türü Süreli ISSN NO 2146-2534 Dağıtım MNG Kargo Basımcı Acar Basım ve Cilt Sanayi Ticaret A.Ş. Basımcı Adresi Beysan Sanayi Sitesi Birlik Cad. No: 26 Acar Binası Haramidere - Beylikdüzü İstanbul Türkiye İletişim Bilgileri: Nish İstanbul Residence Çobançeşme Sanayi Cad. No: 11 B Blok D: 139 Bahçelievler - İstanbul Tel: (0212) 603 62 70 Fax: (0212) 603 64 81 Web: http://www.turcomoney.com e-mail: info@turcomoney.com Abone Servisi: (0212) 603 62 70 abone@turcomoney.com Turcomoney, Klas İletişim ve Yayıncılık tarafından T.C. yasalarına göre yayınlanmaktadır. Dergide yer alan yazı, fotoğraf, illüstrasyon, harita gibi malzemelerden kaynak belirtilmeksizin hiçbir şekilde alıntı yapılamaz. Basılı ilanların sorumluluğu, ilan sahiplerine aittir. Turcomoney, misyonu gereği Türkiye nin gurur abidelerini kapağına taşıyor, sayfalarında büyüteç altına alıyor. Ve işte Türkiye nin bir başka gurur abidesi: Petkim Bu muhteşem tesis sadece Türkiye nin değil, dünyanın da önde gelen tesislerinden biri. O kadar ki; sanayi denildiğinde akla ilk gelen bir-iki sanayi kuruluşundan biri Petkim dir. Özelleştirilerek SOCAR&TURCAS ortaklığına geçmesinin ardından Petkim, bürokratik zincirini kırdı, üzerindeki ataleti kaldırdı, daha dinamik, daha modern, daha rekabetçi bir yapıya kavuştu. En iyisi siz Petkim deki bu gelişmeleri, başarılı Genel Müdür Hayati Öztürk le yaptığımız çarpıcı söyleşide okuyun. Okuyunca siz de gururlanacak, Türkiye adına umutlanacaksınız. GELECEĞİN GÖZDE MESLEKLERİ İş sahibi olmak, iyi bir eğitim almaya bağlıdır? İşte bu noktada meslek seçimi ön plana çıkıyor? Hangi mesleği seçmeli, hangi alanda ilerlemeli? Kendi alanında Türkiye nin önde gelen uzmanlarından yazarımız Prof. Dr. Ali Rıza Büyükuslu, bu noktada meslek seçimi yapacak gençler için yine çok çarpıcı bir dosya hazırladı. Geleceğin gözde mesleklerini öğrenmek isteyen gençler ve ebeveynler için müthiş bir araştırma. Söz eğitimden, meslekten açılmışken Türkiye adına önemli işler yapan bir irfan kurumu, bir bilim yuvası Kadir Has Üniversitesi nden de sözetmemiz gerekir. Genç ve dinamik Rektör Prof. Dr. Mustafa Aydın ile üniversite, yeni bir vizyon kazanarak, başarı çıtasını çok daha yukarıya taşımış. EDİTÖR Dr. Kazım KILINÇ Türkiye, tüm sektörlerde markalaşan kurum sayısını arttırmalı kakilinc@turcomoney.com Nitekim Prof. Dr. Aydın ın anlattıkları da bu gözlemimizi teyit eder nitelikte. Okuyunca göreceksiniz ki, Türkiye de Batılı standartlarda eğitim veren bir üniversitemiz var. Hele Prof. Dr. Aydın ın hedeflerini öğrenince geleceğimiz ve gençlerimiz adına daha da sevineceksiniz. SERMAYE PİYASASI ANCAK TANITIM SEFERBERLİĞİYLE BÜYÜYEBİLİR İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, 1986 yılında Türk ekonomisindeki yerini aldı. O günden bugüne Türk sermaye piyasası kayda değer bir yol aldı. Ancak, yetmez. Daha katedilecek epeyce mesafe var. Daha çok KOBİ nin halka açılması ve borsada işlem görmesi, daha çok yatırımcının borsada yer alması, tasarruflarını sermaye piyasasında değerlendirmesi lazım. Ancak geçmiş yıllarda yaşanan krizlerle büyük darbe yiyen yatırımcılar ve KOBİ ler, bu piyasaya biraz mesafeli bakıyor. Bu noktada SPK ya, İMKB ye ve Aracı Kuruluşlar Birliği ne büyük görevler düşüyor. Geçen ay Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşlar Birliği Başkanlığı bayrağını Nevzat Öztangut tan devralan Attila Köksal da bu noktadan hareketle yeni dönemde, bu yönde büyük çaba harcayacakları mesajını veriyor. Yeni bir vizyonla yola çıkan Köksal ın hedeflediği bu plan, müthiş etki yaratır. Çünkü tanıtım ve bilinçlendirme seferberliği oldukça önemli. Sonuçta kazanacak olan Türk sermaye piyasası ve Türkiye ekonomisi olacak. Hepinize sağlıklı, mutlu, bol kazançlı bir ay diliyorum.

Petkim Genel Müdürü Hayati ÖZTÜRK SANAYİNİN KALBİ PETKİM'DE ATIYOR 14 Prof. Dr. Ali Rıza BÜYÜKUSLU Araştırdı: 2023 VİZYONUNDA GELECEĞİN MESLEKLERİ 30 İNOVASYON YAŞAMIN HER ALANINI SARIYOR 35 ÜLKEYE ABİYE İHRAÇ EDİYOR İMKB SEÇİM SONRASI YOL HARİTASINI NASIL BELİRLEYECEK? 58 62 70 Hayatın her alanına yayılmaya başlayan inovasyon, ihtiyaç ve isteklerin daha rahat ve hızlı bir sistemle karşılanmasını sağlayarak refah düzeyini arttırıyor. Peki inavasyonun temel kaynağı nedir, hayata nasıl geçirilir? Paris ten Moskova ya, Newyork tan İran a ve Hindistan a varıncaya kadar toplam 35 ülkeye abiye ihraç eden Tarık Ediz, dünya çapında ses getiriyor. Uluslararası piyasaları yakından izleyen İMKB, cari açığa yönelik tedbirleri yakın markaja aldı. Anayasa, başkanlık sistemi gibi siyasi tartışmalar risk oluşturuyor. Orhan ÖKMEN Tarkan KADOOĞLU Oğuz SATICI Yaşar ERDİNÇ Süleyman ORAKÇIOĞLU Prof. Dr. Bener KARAKARTAL Osman AKYÜZ Dr. Emin ÇATANA 8 Seçimlerle güven tazelendi ama siyasi ve ekonomik riskler sürüyor 11 Türkiye, sivil anayasayla yeni bir sayfa açmalı 12 Türkiye, dünyanın en iyi ekonomileri arasına nasıl girer? 22 Farklı bir araba 26 Firmalar, perakende dünyasındaki değişime ayak uydurmalı 28 Erdoğan seçim zaferini, ekonomik mucizeye dönüştürebilecek mi? 45 İstanbul finans merkezi olabilir mi? 46 Finans merkezini anlamak

Kadir Has Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa AYDIN HEDEF: 4 YILDA TÜRKİYE'DE İLK 10, İSTANBUL'DA İLK 3 36 TSPAKB Başkanı Atilla Köksal: HALKA AÇIK 1.000 ŞİRKET 7 MİLYON BİREYSEL YATIRIMCI 48 TÜRKİYE VE DÜNYA PİYASALARI NASIL BİR SEYİR İZLEYECEK? GLOBAL İLETİŞİM BÖLGESEL GÜÇ OLUYOR SİGORTACILIK SEKTÖRÜNDEN YENİ MEZUNLARA İŞ FIRSATLARI 76 84 Global İletişim Genel Müdürü Murat Küçüközdemir 94 Şaban ÇAĞIRAN Araştırdı: Cari açık ve kur baskısı altında tedirgin bir seyir izleyen piyasalar, seçim sonrası hangi beklentilerle hareket edecek? Yunanistan daki kriz, FED in kararları ve Uzakdoğu daki gelişmeler neye işaret ediyor? Global İletişim, ses, erişim ve internet, datacenter, altyapı ve mobil KDS hizmetlerini, yeni nesil altyapısı üzerinden sunarak her gün biraz daha büyüyor. Türkiye de yüksek potansiyel barındırdığı için yabancı yatırımcıların iştahını kabartan sigortacılık sektöründe büyüme potansiyeli ve istihdam yapısı nasıl şekilleniyor? Osman GÖKTAN M. Zeki SAYIN Alper NERGİZ Gürdoğan YURTSEVER Dr. Fatih ANIL Şaban ÇAĞIRAN Rafi KARAGÖL 54 İMKB deki yabancı payı, tarihi bir düşüş yaşıyor 56 Cari açık meselesini doğru okumak lazım 68 İMKB de risk eşiği hangi seviyelerde atlatılır? 74 Yeni Türk Ticaret Kanunu iş dünyasını derinden etkileyecek! 88 Turizm tamam ama Türkiye ye yetmez 90 Fark yaratma stratejisiyle daha fazla kazanın 92 Türkiye cari açığa karşı tarım ve turizm kartını kullanılmalı

NOT DEFTERİ İŞ DÜNYASI HABER TURU DenizBank AçıkDeniz İnternet Bankacılığı yenilendi! Türkiye Finans, pazar payını artırmayı hedefliyor Türkiye nin öncü katılım bankası Türkiye Finans, 2011 yılının ilk altı ayını değerlendirmek, yönetim değişikliğini ve gelecek hedeflerini aktarmak üzere 23 Haziran 2011 Perşembe günü Çırağan Sarayı nda bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Türkiye Finans Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Boydak, Türkiye Finans Yönetim Kurulu Üyesi ve The National Commercial Bank (NCB) Uluslararası Sektör Başkanı Donald Paul Hill ve Türkiye Finans Genel Müdürü V. Derya Gürerk katıldı. Katılım bankacılığının büyümesinde önemli bir rol üstlenen ve müşterilerinin faizsiz ürün ihtiyaçlarını başarılı bir şekilde karşılamaya yönelik ürünleriyle dikkat çeken Türkiye Finans, bugün ülke geneline yayılmış 182 şubesi ve 3 bin 400 çalışanı ile faaliyetlerini sürdürüyor. Özkaynak kârlılığı itibarıyla Türkiye nin en kârlı bankalarından biri konumunu sürdüren banka, son iki yılda kaydettiği yüzde 25 büyüme ile önümüzdeki dönem pazar payını da artırmayı hedefliyor. Sahip olduğu finansal portal anlayışıyla müşterilerinin ihtiyaçlarına uygun yenilikçi ve özel çözümler sunan Deniz- Bank, teknoloji konusundaki yeni atılımlarına devam ediyor. DenizBank, web sitesinden sonra AçıkDeniz İnternet Bankacılığı nı da yenileyerek teknoloji konusunda önemli bir adım daha attı. AçıkDeniz Internet Bankacılığı, 3 Mayıs 2011 tarihinden itibaren yenilenen yüzüyle müşterilerine hizmet vermeye başladı. Yenilenen AçıkDeniz İnternet Bankacılığı nın en önemli özelliği ise kullanıcılarının kullanım alışkanlıkları ve sıklıkla yapılan işlemleri göz önünde bulundurularak yeniden düzenlenen menü yapısı Deniz- Bank, yeni uygulamasında finans sektörü için bir ilke daha imza atıyor: Bankanın reklamlarında Beyazıt Öztürk ün canlandırdığı Cuma karakteri, canlı video ile internet şubesi içerisinde yer alıyor. DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, yenilenen hizmetleriyle ilgili şu açıklamada bulundu: Yenilediğimiz AçıkDeniz Internet Bankacılığı içinde birçok yeniliği barındırıyor. Kullanıcılarımız arka plan resmi değiştirme özelliği ile kendi AçıkDeniz ini yaratma imkânına sahip oldular. Günümüz dünyasında mobil ve dijital cihazların çok yaygın kullanımı ile birlikte, bu platformlar ve cihazlar bizler için artık yepyeni kanallar ve fırsatlar oluşturuyor. Tekbir Giyim 2012 Sonbahar-Kış Koleksiyonlarını Tanıttı Güçlü tasarım ekibi, 2500 çalışanı ile tekstil dünyasının devleri arasında bulunan Tekbir Giyim, 135 model 450 parça bayan ve 35 erkek giyiminden oluşan 2012 / Sonbahar-Kış koleksiyonuna tanıttı. Kuruluşunun 29.yılında, yeni jenerasyon yöneticilerin de büyüklerine destek olmak üzere ekibe katılmasıyla; ürün, üretim, tasarım ve vizyonel anlamda gençleşen Tekbir Giyim, 48 şubesi, 55 bayii, 8 farklı AVM deki mağazaları, Türkiye ve dünya genelindeki satış temsilcilikleri, Mahmutbey deki 17.000 m2 kapalı alanda Bayi,Mümessil ve tedarikçileriyle markalaşmada bir önem adımlar atmaya devam ediyor. Alper Yılmaz DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş İMKB Tahvil ve Bono Piyasası 20. Yılını Kutladı İstanbul Menkul Kıymetler Borsası bünyesinde bulunan Tahvil ve Bono Piyasası 14. Haziran akşamı İMKB binasında yapılan görkemli bir törenle Kuruluşunun 20. yılını kutladı. Törene İlk Başkan Muharrem Karslı, Tahvil ve Bono Piyasasının kurucusu Başkan Yaman Törüner de katıldı. İMKB Başkanı Hüseyin Erkan, SPK Başkanı Profesör Vedat Akgiray ve Piyasanın bir nevi mimarı olan ilk yöneticisi ve halen TÜSİAD ABD Temsilciliği görevini yürüten Abdullah Akyüz birer konuşma yaptılar. 20. yıl pastasının kesilmesinden sonra gece, canlı müzik eşliğinde ve piyasa çalışanlarının coşkusuyla devam etti. 6 WWW.TURCOMONEY.COM

BAŞLİK BAŞLAKBAŞLIKBASLIK BAŞLİK WWW.TURCOMONEY.COM 7

MAKROANALİZ Orhan ÖKMEN JCR Eurasia Rating Başkanı okmen@turcomoney.com Seçimlerle güven tazelendi ama siyasi ve ekonomik riskler sürüyor Siyasi ve ekonomik riskler mevcudiyetini sürdürürken; seçimlerden sonra, seçmen memnuniyetinin devam ettiğinin anlaşıldığını ve yatırımcılar nezdinde hükümetin siyasi meşruiyet algı seviyesinin yükseldiğini söyleyebiliriz. Peki bundan sonraki seyir nasıl gelişecek? Siyasi yönden seçimlerin yapılıp sonuçların ortaya çıkması mevcut yönetimin ve seçmen memnuniyetinin anlaşılmasını sağladı, yatırımcılar nezdinde hükümetin siyasi meşruiyet algısı arttı. Mevcut durumda seçimlerin ortaya çıkardığı tabloya göre, Türkiye de siyasi riskler önemini korumakla birlikte, finansal riskler, siyasi risklerin önüne geçmiş durumda. Siyasi gündemdeki yeni anayasaya öncelik verilip verilmemesi, ertelenip ertelenmemesi, referandumla veya Meclis teki tek parti çoğunluğuyla yapılıp, yapılamaması küresel yatırımcıların genel risk algısını değiştirecek kritik öneme sahip değil. Yönetim istikrarını ve parlamenter sayısını öne çıkartıp, oy oranının önemini azaltan Türkiye deki mevcut seçim sistemi; siyasi uzlaşma çabalarına yeterli düzeyde katkı sağlayamıyor. Ancak, politik risk açısından uzun vadede geniş katılımlı siyasi uzlaşma ve yapısal ekonomik reformlar esastır. Meclis te oluşan bu yeni dengenin, politik risk seviyesini düşürebileceği ve yeni tedirginlikler yaratmayacağı yönündeki algımızın ve öngörümüzün doğrulanmasını umuyor ve bekliyoruz. Türkiye nin büyüme modelindeki temel fonlama yapısı ve finansal istikrarı sağlamlaşırsa seçim sonrasında Türkiye nin kredi notu artırılabilir. Ancak henüz bu kapsamda önlemler alınmamış, önemli ilerlemeler henüz kaydedilmemiş durumda. Türkiye nin kredi notunun yatırım yapılabilir düzeye yükseltilmesinde, seçimlerin olup olmadığına bakılmaksızın mali istikrarın korunması ve siyasi istikrarın bozulmaması etkili olacaktır. Bu nedenle, herhangi bir not değişikliği için, Meclis aritmetiğini değiştiren bu seçimlerin yaratacağı yeni hükümeti ve uygulanan politikaların neticelerini görmek, uygulamaya başlanacak politikaların yönünü anlamak, 2012 merkezi bütçesini ve dış ticaret yaklaşımlarını beklemek gerekiyor. 8 WWW.TURCOMONEY.COM

CARİ AÇIK RİSK ARZEDİYİOR Türkiye de kamu maliyesi oldukça güçlüdür. Ancak, mali dengelerin sağlam olması cari açık risklerinin yaratacağı tahribatı yok edemez. Güçlü olan kamu maliyesi üzerinde dış finansman pozisyonu tehdit unsuru haline gelmiş durumda. Fiyat istikrarı ve finansal istikrarın sürdürülebilirliliği her zamankinden daha önemli hale geldi. Özellikle enflasyonun yüksekliğinden ziyade oynaklığı en önemli risklerden birisi. Son yıllarda çeşitlenmiş olan ihracat pazarlarında daralma süreci başlamış ve inşaata dayalı kontrolsüz büyüme modelinin devam ettirilebilmesini ve tekrarlanmasını zorlaştırıyor. Sosyal Güvenlik sistemindeki kısmi reformlara rağmen, kamu finansmanı üzerindeki negatif etkisinin devam etmesi, vergi tabanının zayıflığına neden olan kayıt dışı ekonominin büyüklüğü, düşük refah seviyesi, bölgesel farklılıklar, politik ve etnik gruplaşmalar ve gelir dağılımındaki eşitsizlik, kredi notu üzerinde baskı oluşturan diğer negatif faktörlerdir. Türkiye nin büyüme modeli ile net dış fon girişi arasındaki doğru orantılı yüksek korelasyon düşmedikçe ve finansal dış fonlama yapısı aynen devam ettikçe, kredi notunun artırılması sürekli ertelenecek, düşme riski ile karşılaşılacak. Tarımı dışlayan, inşaata ve iç talebe dayalı cari açık yaratan bu büyüme modeli, bölgesel dengelere ve kişisel bölüşüm paradigmalarına ve fiili işsizlik oranlarına pozitif katkı sağlayamıyor. Dış borçluluk oranlarının düşürülmesine ve büyümenin kontrollü bir şekilde yürütülmesine yönelik kredi büyümesini önleyici parasal tedbirlere rağmen, TL nin değer kaybetmesi ve faizlerin artırılması konularında sürekli erteleyici pozisyonda bulunan Merkez Bankası nın, özellikle dışsal nedenlerle, fiyat istikrarını ve finansal istikrarı koruma çabalarında zorluklar yaşayacağını öngörüyoruz. Yüksek büyümenin yarattığı dolaylı vergi gelirlerindeki artış tarafından perdelenen faiz dışı harcamalar, tasarruf olanaklarının artmasına halen imkân tanımayacak kadar yüksek. Türkiye deki tasarruf açığının azalmasını sağlayacak mekanizmaların oluşturulmaması not üzerinde negatif etkisini sürdürüyor. Türkiye nin portföy yatırımlarına bağlı olarak sürekli genişleyen cari açığının ulaştığı hacimsel boyut, ilerleyen dönemlerde büyümenin sürdürülebilirliğini her zamankinden daha da önemli hale getirdi. Cari açığın finansmanının zorlaşması halinde, kredi notu aşağı yöne baskılanacak. Küresel likidite koşullarının göreceli olarak gevşek kalması, Türk ekonomisinin şu andaki güvencesidir. Oysa, böyle bir güvencenin kontrolü Türkiye nin elinde değildir. Gelişmiş ülkelerde paranın miktarsal genişleme süreci kademeli olarak 2011 yılı sonundan itibaren sona erecek. Bu durum Türkiye nin cari açığını fonlamasını zorlaştırır. Global likiditenin azalacağı tarihte Türkiye'nin şu andaki yüksek cari açık seviyesiyle yakalanmaması gerekiyor. Türkiye deki bankalar ve özel kesim firmaları, çalışma sermayelerinde yer alan dış borç yükümlülüklerini, ani WWW.TURCOMONEY.COM 9

MAKRO ANALİZ bir geri dönüş yaşanması halinde yönetebilecek kadar karlı, güçlü, organize ve deneyimlidirler. Ancak, ani sermaye dönüşleri son 10 yılda birikmiş servet etkisini yok edebilecek, geçmişteki büyüme kesintileri ve zig-zaglar tekrar yaşanabilir. Temelde yapısal bir sorun olan cari açık sadece para politikası araçlarıyla çözülemez. İhracatın girdi içeriğinde yüksek oranda yer alan ithal malları ile enerji ithalatı, cari açığa ve dış rekabette zayıflığa neden oluyor. Bu yapısal unsurlar para politikalarının dışında, uzun vadeli politikalar, mikro-makro düzeydeki seri reformlar karması içerisinde çözümlenebilir. Daha sıkı bir mali duruş, verimlilik artışı, rekabet gücünde iyileşme, daha fazla döviz rezervi biriktirilmesi ve bu gün güçlü durumda olan bütçenin yarattığı faiz dışı fazlanın daha da artırılması lazım. Türkiye işsizlik konusunda, her yıl en az işgücüne katılım oranı kadar istihdam yaratmalı. Oysa bugünkü büyüme modeli bu anlamda fiili işsizliğe çare olamıyor. Cari açık sorunsalı için dış finansman arzı bitmeden, dış finansman talebinin azaltılmasına yönelik tedbirler alınmalı. Türk ekonomisi henüz aşırı ısınma eşiğine ulaşmamıştır. Türkiye deki kredi genişlemesi şu anda ekonomik ünitelerin aşırı borçlanması sonucunu doğuruyor. Hızlanan kredi genişlemesinin orta vadede finansal istikrarını tehdit etme potansiyeli alınan kararlar sonrasında azalmıştır. Kredilerin artış hızı henüz finansal istikrar açısından makul görülen oranlara inmemiş olsa da süregelen parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkisiyle yılın ikinci yarısından itibaren kredi kullanımının ivme kaybedeceğini bekliyoruz. Kredilerdeki yüksek artış hızının sürdürülebilmesi için bankalar zaten yeterli alan bulamayacak. Bu bağlamda alınan kararların kredi büyümesi üzerindeki etkisinin seçimlerden sonra daha da belirginleşmesi bekleniyor. Ancak yıllık olarak yine de toplam kredilerin büyüme hızı % 30 ları bulabilir. Türkiye nin yatırım yapılabilir seviyeye gelmesi için en öncelikli husus; genel olarak ekonominin dış etkilere karşı dayanıklı hale gelmesini engelleyen cari açık seviyesinin düşmesi, finansal istikrarı tehdit eden her konuda yapısal reformlara süreklilik kazandırılması ve kısa vadeli dış borçların rezervlere oranının düşürülmesi gerekiyor. Türkiye deki maliye politikaları, orta vadeli politikaları ve bütçe uygulamalarının, cari açık sorunsalına yönelik öngörüsü ve özgün perspektifi bulunmamaktadır. Bunun güncellenmesi gerekir. Bunun yanında Merkez Bankası'nın kontrolünü güçlendirmesi için rezerv politikasını güçlendirmesi gerekir. Ayrıca, TL nin değerlenmesi ve faizlerin aşağı doğru baskılanması yönündeki politikalarından vazgeçmesi gerekir. Diğer taraftan Türkiye nin yatırım yapılabilir seviyede uzun süre kalabilmesi için, orta uzun vadede AB üyeliği girişimlerine, uyum yasalarına ve uygulamalarına devam etmesi gerekiyor. Seçim sistemi tekrar gözden geçirilmeli, anayasal değişiklikler yapılmalı. Özel sektörün dış borçlanması mevcut durumunun en az yarısı kadar olmalı, alternatif enerji kaynakları yaratılmalı, enerjide ithalat bağımlılığı düşürülmelidir. İhracat mallarının içeriğindeki ithal mal girdi seviyesi düşürülmeli, genel verimlilik artırılıp, ilave dış rekabet gücü yaratılmalı. İç ve dış ticaretin, sanayi ve teknolojinin işbirliği zayıflamış durumdadır. Bu alanlarda ve cari açık perspektifiyle vergi ve tüketim alanlarında yapısal önlemler alınmalı. 10 WWW.TURCOMONEY.COM

GÖRÜŞ Tarkan KADOOĞLU kadooglu@turcomoney.com Türkiye, sivil anayasayla yeni bir sayfa açmalı Seçimlerin ardından gözler yeni anayasaya çevrildi. Sivil bir anayasa olma niteliğinden dolayı oldukça önem arzeden bu kritik adım; Türkiye nin siyasi, ekonomik ve kültürel anlamda bölgesinde ve dünyada daha güçlü hale gelmesini sağlayacak. Türkiye 12 Haziran günü büyük bir seçim yaşadı. Demokrasilerin en önemli unsurlarından biri olan seçme ve seçilme hakkını tattık son seçimlerde. Sonuçlara baktığımızda ise bizim için en sevindirici olan gelişme seçime katılım oranının son derece yüksek olmasıdır. Seçim kampanyalarının en önemli argümanı şüphesiz yeni bir anayasa yapmaktı. Bugün artık yüksek katılımlı bir orana da sahip olduğumuza göre yapılacak olan yeni ve dolayısıyla Türkiye nin siviller tarafından yapılan ilk anayasasına sahip olacağız. Anayasa tartışmaları sürecine tüm kesimlerin katılımı son derece önemli bir konudur. Sivil toplum örgütlerinin, Meclis te olan olmayan tüm siyasi partilerin ve sokaktaki vatandaşın bu anayasayı yapma sürecine katılımını en yüksek düzeyde tutmak, başta kurulacak olan hükümetin ve hepimizin sorumluluğundadır. Türkiye yeni anayasa ile yeni bir sayfa açacak. Hem bölgesinde, hem de kendi içerisinde güçlü bir ülke olma yolunda yeni bir adım atacak, buna şüphe yok. Ancak Cumhuriyet tarihi boyunca devam eden ve büyük bedeller ödediğimiz Kürt meselesinin çözümü de, bu dönem çözülmesi beklenen başka bir konu olacak. Yapılacak olan yeni anayasa ne kadar demokratik olursa ve ne kadar farklılıklara açık olursa Kürt meselesinin de çözümü o kadar kolay olacak. Kürt siyasi aktörleri de, Kürt meselesinin çözümünde şiddeti değil, yapılacak olan yeni anayasayı adres olarak görmeye başladıklarını bildirdiklerine göre bu süreç ülkemiz için çok önemli. Kürtler bugüne kadar büyük zorluklarla karşılaştılar. İlk dönemlerde varlıkları inkar edildi, sonra yavaş yavaş var olduklarına ikna olundu. Ama bu süreç içerisinde on binlerce insan hayatını kaybetti, on binlerce insan yine işkencelere maruz kaldı, binlerce köy yakıldı. Bedeli çok ağır olan bu sürecin artık son dönemlerini yaşamak istiyoruz. Türk, Kürt herkes yeni dönemde birbirini daha çok dinlemeli ve geçmişin üzerine bir çizgi çekmeli. Elbette yaşadığımız olayların karşısında bunun çok da kolay olacağını düşünmemek lazım. Kolay değil tabii ki ama cesur olmak ve korkmadan tüm gerçekleri konuşmak gerekiyor. Bu dönemde konuşmaya ve birbirimizi daha fazla dinlemeye ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Kürtlerin son süreçteki talepleri çok net aslında. Anadillerini yaşatmak ve anadillerinde eğitim almak bu taleplerin en başında geliyor. Bu taleple karşılaşan ilk ülke Türkiye değildir elbette. AB ülkelerinin hepsinde aynı durum var ve o ülkeler bu konuyu bir sözleşme ile aşmışlar. Avrupa Birliği ne girebilmek için şart olarak konan Avrupa Bölgesel ve Azınlık Dilleri Şartı nın uygulanması ile birlikte Türkiye; Danimarka, İspanya, İngiltere, İsveç ve diğer gelişmiş AB ülkelerinin demokrasi seviyelerine erişebilecek ve bu talebi karşılamış olacak. Bir diğer önemli konu da yerel yönetimlerin güçlendirilmesi konusudur. Bunu da yine önyargıdan uzak bir şekilde tartışabilmeliyiz. Yeni bir anayasa ile açılacak olan yeni sayfada hepimiz kendi ezberlerimizden kurtulmak zorundayız. Karşılıklı hoşgörü ve anlayışla hareket edildiğinde ülkemiz hem bölgesinde, hem de dünyada önemli bir güç haline gelecek. Unutulmamalıdır ki; Kürtler bu ülkenin bayrağının değiştirilmesine de, başkentinin değiştirilmesine de izin vermez, bunu kabul etmez. Kürt meselesine bu önyargılarla yaklaşmak bizleri kısır döngü içerisine sokacak ve hiç birimize yarar getirmeyecek. WWW.TURCOMONEY.COM 11

REELSEKTÖR Oğuz SATICI satici@turcomoney.com Türkiye, dünyanın en iyi ekonomileri arasına nasıl girer? Dünyanın en iyi ekonomileri arasına girmeyi hedefleyen Türkiye, sürdürülebilir kalkınma için gerekli olan tüm çabayı göstermelidir, ama öncelikle yetişmiş insan faktörünü ele almak şart. Marka dedik, Türkiye dedik, marka nasıl oluşur, nasıl gelişir bunların üzerine çok konuştuk, çok yazdık ve yazmaya, konuşmaya devam edeceğiz. Turcomoney de bu süreci sonuna kadar destekleyecek. Evet destekleyecek diyorum çünkü vizyonu ve üstlendiği misyon bu süreçle birebir örtüşüyor. Dolayısı ile yayın politikası ve gündemi de böyle şekilleniyor. Temmuz ayının gündeminde; eğitimden modaya, sanayiden enerji sektörüne kadar uzanan alanlar var. Bu alanlarda Türkiye nereye gidiyor, neler olacak, hangi sektör ne kadar ve nasıl gelişecek konuları masaya yatırılıyor. Benim de burada söylemek istediğim bir şey var. Türkiye olarak artık hepimiz; hangi iş, hangi alan olursa olsun, mutlaka uluslararası düşünmek, uluslararası konjonktüre göre davranmak zorundayız. Kendi değerlerlerimize sahip çıkarak, küresel düşünmemiz gerekiyor. Bu tezin altını özellikle çiziyorum. Bu ayki gündemin en önemli başlıklarından biri olan eğitim sektöründe de Türkiye nin atak yapması gerekiyor. Dışarıda Türk okulları vasıtası ile yakaladığımız ivmeyi, Türkiye de okuyacak yabancı öğrencilerle desteklemeliyiz. Devletin mutlaka bu konuda özendirici ve teşvik edici bir rolü olmalı. Ülkemize eğitim için gelecek, burada ikamet edecek her öğrencinin bir elçi gibi çalışacağını unutmamalıyız. Yeni dünya bu insanların aklı ve vizyonu ile kurulacak. Üniversite eğitimi mutlaka bu vizyonla tasarlanmalı ve Türkiye için itici bir güç haline gelmeli. Nasıl ki yeni çok genç bir Cumhuriyetken konjöktürden de faydalanarak önemli hocalara Türk üniversitelerini kurdurduysak, bugün de özellikle gelişmekte olan ülkelerin parlak insanlarını, örgencilerini ülkemize çekip bir adım öne çıkmalıyız. Türkiye yi gelişmiş dünya ülkeleriyle yarışacak seviyeye getirecek ekonomik kalkınmaya elbette yatırım yapmalıyız ama ondan önce bu ekonomiyi yönetecek insan kaynağını dikkatle yetiştirmemiz gerekiyor. Çünkü modayı, enerjiyi ve tüm sektörleri, her şeyi yetişmiş insanlar yönetecek. Diyoruz ki; gerçek fabrika, gerçek petrol ve enerji kaynağı insandır. İyi yetişmiş, eğitimli, donanımlı ve dünyaya entegre olmuş insan kaynağı. Özetle insan, insan, insan 12 WWW.TURCOMONEY.COM

WWW.TURCOMONEY.COM 13

KAPAK SÖYLEŞİ HAYATİ ÖZTÜRK SANAYİNİN KALBİ PETKİM DE ATIYOR Cesur ÇAÇA cesur@kmedya.com ÖZEL RÖPORTAJ Geçen yıl 531 milyon dolarlık ihracat yapan Petkim mevcut üretimi ile Türkiye nin yurt içi talebinin yüzde 25 ini karşılıyor. Bu yıl 131 milyon dolarlık yatırım yapma kararı alan Petkim, pazar payını yüzde 40 a yükseltmeyi hedefliyor. Aliağa Kompleksi nde 14 fabrika ve 8 destek birimi ile toplamda 22 fabrikayla üretim yapılıyor. 2010 yılında 3 milyon 240 bin ton brüt üretim gerçekleştirerek, 46 yılın rekoruna ulaşıldı. Petkim, 2.631 kişiye iş imkanı sunarak, istihdama da katkı sunuyor. Türk sanayisine rekabet ve pazarlık gücü kazandıran Petkim; katma değeri yüksek petrokimyasal ürünlerle, imalat sanayiine girdi sağlayan temel hammaddeleri üreterek, iç piyasada fiyatların yükselmesini frenliyor. 14 WWW.TURCOMONEY.COM

HAYATİ ÖZTÜRK KAPAK SÖYLEŞİ WWW.TURCOMONEY.COM 15

KAPAK SÖYLEŞİ HAYATİ ÖZTÜRK SANAYİDEKİ TALEBİN % 25'İNİ PETKİM KARŞILIYOR İnşaat, tarım, otomotiv, elektrik, elektronik, ambalaj, tekstil, ilaç gibi birçok sanayi alanına girdi üreten Petkim; Türkiye de sanayi sektörü için stratejik bir öneme sahip. Petkim mevcut üretimi ile Türkiye nin yurt içi talebinin yüzde 25 ini karşılıyor. Kalan % 75 lik dilim tamamıyla ithalata bağımlı. İmalat sanayiine girdi sağlayan temel hammaddelerin fiyatları ise bu üretim ve ithalat dengesine bağlı. Bir başka anlamda Türkiye bu alanda üretim yapmadığı zaman, üretim maliyeti daha da yükseliyor. Dolayısıyla ülkedeki plastik işleme sanayisinin de kaderi bu üretime bağlı. Petkim sayesinde, birçok sektör ürünlerini yüksek fiyattan ithal etmekten kurtuluyor. Nitekim Petkim in üretmediği ürünlerde piyasa fiyatları daha yüksek seviyelerde oluşuyor. Petkim bir anlamda plastik işleme sanayine rekabet gücü, pazarlık gücü kazandırıyor. Üstlendiği misyon ve üretimiyle Türk sanayinin kalbi konumunda olan PETKİM in dünden bugüne ortaya koyduğu faaliyetleri ve geleceğe dair hedeflerini PETKİM Genel Müdürü Hayati Öztürk e sorduk. İşte petrokimya sektörünün devi PETKİM in Türkiye ekonomisindeki yeri ve Genel Müdür Öztürk ün açıklamaları: PETKİM hakkında genel bilgi verir misiniz? Petkim 3 Nisan 1965 te Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) öncülüğünde kuruldu. Kocaeli deki Yarımca Kompleksi nde 1970 yılında, önce 5 fabrikayı işletmeye açtı. Daha sonra diğer fabrikalar bunu takip etti. Petkim in ikinci kompleksi, en ileri teknolojiler ve optimum kapasitelere sahip olarak 1985 yılında İzmir-Aliağa da işletmeye açıldı. Petkim Petrokimya Holding A.Ş nin sermayesindeki yüzde 51 oranındaki kamu hissesi; blok satış yöntemiyle özelleştirilmesine ilişkin ihale süreci sonucunda, 30 Mayıs 2008 tarihinde 2 milyar 40 milyon dolar bedelle SOCAR & Turcas Grubu na geçti. Halen şirketin % 38.7 lik hissesi halka açık olarak İMKB de işlem görüyor, % 10.3 lük hisse ise Özelleştirme İdaresi nin tasarrufunda bulunuyor. 16 WWW.TURCOMONEY.COM

BAŞLİK BAŞLAKBAŞLIKBASLIK BAŞLİK 2. 631 KİŞİYİ İSTİHDAM EDİYORUZ Üretim kapasitesi nedir, kaç kişiye istihdam sağlanıyor ve kaç çeşit ürününüz var? Petkim bugün itibarıyla 2.631 kişiye istihdam sağlıyor. Aliağa Kompleksi nde 14 fabrika ve 8 destek birimi ile üretimini sürdüren Petkim, 2010 yılında 3 milyon 240 bin ton brüt üretim gerçekleştirerek, 46 yıllık tarihinin en yüksek üretim rakamına ulaştı. 50 yi aşan petrokimyasal ürün yelpazesiyle Türkiye sanayisinin vazgeçilmez bir hammadde üreticisi durumunda olan Petkim in ürettiği petrokimyasal ürünler; inşaat, tarım, otomotiv, elektrik, elektronik, ambalaj, tekstil sektörlerinin önemli girdileri arasında bulunuyor. Petkim, ayrıca, ilaç, boya, deterjan, kozmetik gibi birçok sanayi kolu için girdi üretiyor. Satış, pazarlama ve ihracatta nasıl bir strateji izliyorsunuz? Petkim in temel stratejisi, yurt içinde plastik, kimya, ambalaj, boru, boya gibi pek çok sektörde üretim yapan firmalarımızın taleplerini mümkün olan en yüksek seviyede karşılamak. Yurt içinde tüketimi olmayan C4 ve Benzen gibi ürünler ile pazar payımızın elverdiği ölçüde Alçak Yoğunluk Polietilen gibi katı ürünlerimizi dünyanın 60 ülkesine ihraç ediyoruz. 2010 yılında brüt üretimde olduğu gibi ihracatta da rekorlar yılını geride bıraktık. Geçen yıl 531 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Petkim mevcut üretimi ile Türkiye nin yurt içi talebinin yüzde 25 ini karşılıyor. Kalan % 75 lik dilim tamamıyla ithalatla karşılanıyor. Bizim birinci önceliğimiz Türkiye pazarı. Çünkü bütün dünya bu pazara bakıyor. Dünyanın önde gelen şirketleri mal satmak için can atıyor. Bu pazarın imkânlarını en başta kullanması gereken şirketin Petkim olması gerekiyor. Petkim 46 yıldır bu pazarda, çok büyük bir müşteri portföyü var. Kalitesi, güvenirliği ve sağladığı imkanlar nedeniyle Petkim tercih ediliyor. Bu nedenle birinci önceliğimiz Türkiye pazarında rekabetçi büyüklüğe kavuşup yüzde 40 pazar payı sağlamak üzerine. PETKİM, Türk sanayisi için ne ifade ediyor? Petkim in ürettiği petrokimyasal ürünler katma değeri yüksek, imalat sanayiine girdi sağlayan temel hammaddeler. Türkiye bunu üretmediği zaman üretim maliyeti daha da çok artıyor. Ülkemizin çok gelişmiş bir plastik işleme sanayisi var. Petkim olmazsa, bu sektörler ürünleri çok daha yüksek fiyata ithal etmek durumunda kalır. Nitekim Petkim in üretmediği ürünlerde piyasa daha yüksek seviyelerde oluşuyor. Petkim bir anlamda plastik işleme sanayine rekabet gücü, pazarlık gücü kazandırıyor. Bir yerli üretici var ve gerekirse benden almasa bile Petkim i kullanıyor, pazarlık gücü olarak Petkim in fiyatı bu diyor. Onun altında, ona yakın bir fiyatla dünyanın her yerinden ithalat yapabiliyor. Bu tür stratejik bir konumu var piyasada. Sektörün gelişmesi de Petkim le paraleldir. 60 lı yıllarda ilk plastik işleme sektörü gelişiyor ve ona paralel, ondan daha hızlı gelişiyor. Nitekim bugün geldiği noktada sektör daha hızlı büyüyerek Petkim in 3-4 katı bir büyüklüğe erişti. Türkiye de petrokimyasal ürünlerin talep artışıyla, dünyadaki talebi kıyasladığınızda nasıl bir tabloyla karşılaşıyorsunuz? Türkiye deki talep artışı, dünya ortalamasının en az iki katı hızla büyüyor. Az önce bahsettiğim gibi Petkim in pazar payı yüzde 25 düzeyinde. Yani Türkiye ortalama bir birim üretirken 3 birim ithal ediyor. Cari açığının önemli bir bileşeni de petrokimya ürünleri. Yıllık 8-10 milyar dolar sadece petrokimya ürünlerinin ithalatına gidiyor. 70-75 milyar dolarlık aramalı ithalatında petrokimya ürünleri önemli bir parçayı oluşturuyor ve bu ürünler katma değeri yüksek ürünler. Türkiye nin bu ürünlerin ithalatını sürdürmesi mümkün değil. Her yıl bu pazar minimum yüzde 10 büyüyor ve Türkiye nin bu noktada bir adım atması gerekiyordu. Özelleştirme öncesi 2005 lerde yapılan yüzde 20 düzeyinde kapasite artışı oldu ki bir anlamda pansuman yaptı. Ancak pazarın sürekli iki rakamla büyümesi, Türkiye nin tamamen ithalata bağımlı hale dönüşmesi sürdürülebilir gözükmüyor. Dolayısıyla bu nedenle özelleştirme sonrası SOCAR & Turcas Grubu, Aliağa Kompleksi nde Rafineri-Petrokimya-Enerji Lojistik entegrasyonunu temel alan bir büyüme projeksiyonu ortaya koydu. WWW.TURCOMONEY.COM 17

PETKİM BU YIL 131 MİLYON DOLARLIK YATIRIM YAPACAK Son yıllarda PETKİM hangi yatırımları yaptı, büyüme hedefi ve önümüzdeki dönem için yatırım hedefleri nelerdir? Önümüzdeki aylarda temelini atacağımız SOCAR & Turcas Ege Rafinerisi, Türkiye nin tek noktaya yapılacak en büyük özel sektör yatırımlarından biri olacak. Bu yatırımı SOCAR & Turcas Grubu şirketlerinden SOCAR & Turcas Rafineri A.Ş yapacak. Biz bu şirkete kendi sahamızda 1375 dönümlük bir araziyi tahsis ettik. Bu yapıda benzin üretimi olmayacak. Çünkü Türkiye nin çok büyük oranda benzin fazlası var. Dolayısıyla yeni rafineri ile Türkiye nin ihtiyacı olan ürünlere öncelik veriyoruz. Petkim in ihtiyacı Nafta başta olmak, jet yakıtı, ultra düşük kükürtlü motorin, Ksilenler, Petrokok gibi Türkiye nin bugün net ithalatçı olduğu ürünler üretilecek. Rafinerinin yapısı, dizaynı, konfigürasyonu, tesisleri buna göre planlandı. Türkiye bu alanda bilinen en güncel, en iyi ve en çevreci teknolojileri ile tanışacak. Grubun, rafinerinin dışında öncelikle enerji ve lojistik alanında yatırım planları var. Ancak Petkim olarak biz burada asıl olarak petro- 18 WWW.TURCOMONEY.COM

kimya yatırımları yapmayı planlıyoruz. Bu alanı rafineri dışında petrokimyada da kullanmak istiyoruz. 2018 yılında pazar payımızı yüzde 40 a çıkarmayı hedefliyoruz. Bu, mevcut üretimimizi ikiye katlamak anlamına geliyor. Onun için rafineri öncesi dönemimiz, bir de rafineri sonrası dönemimiz olacak. Rafineri öncesi dönemde birinci amacımız mevcut fabrikalarda darboğaz giderme yatırımlarıyla kapasite artırımına gidiyoruz. Şu anda çoğu fabrikada bu yatırımlar yürüyor. 2011 yılında 131 milyon dolarlık yatırım projeksiyonumuz var. Mevcut fabrikalarımızda da fizibilitesine bağlı olarak % 10-50 arasında darboğaz giderme yatırımları ile kapasite artırımları planlıyoruz. Ayrıca 2014 yılına kadar üç fabrika yatırımı yapacağız. PET, BDX ve Çapraz Bağlanabilir Polietilen (XLPE) fabrikalarının yatırımlarına başladık. Bu üç fabrikanın toplam bedeli 160 milyon dolar olacak. 2014 yılına kadar tamamlanacak. Çapraz Bağlanabilir Polietilen (XLPE) Türkiye nin bütünüyle ithalata bağımlı olduğu bir ürün. Yüksek gerilim kablolarının kılıflarında, dayanıklılığı ve enerji iletimini artırıyor. 30 bin ton XLPE üreteceğiz. Pet fabrikasında 120-140 bin ton, Bütadien Ekstraksiyon da (BDX) ise 100 bin ton üretim olacak. HAYATİ ÖZTÜRK ÇEVRE YATIRIMLARINA 210 MİLYON DOLAR HARCADIK Üretimde; insana ve çevreye zarar vermemek adına ne tür projeler yürütüyorsunuz? Şirketimiz son 10 yılda çevre yatırımlarına 210 milyon dolar kaynak aktardı. Çevre duyarlılığını üretim aşamalarımızın her evresinde özenle koruyoruz. Aliağa Kompleksi ndeki ısıl gücü yüksek 11 bacada ''7 gün 24 saat emisyon ölçümü'' yapmaya başladık. Bu sayede şeffaf bir izleme sistemi kurduk. Petkim in iç izleme faaliyetleri kapsamında hava emisyonlarının limit değerlere uygunluğunu, ölçüm sistemleri ile sürekli takip ediyoruz. Analizörler ile izlenen 11 bacanın hepsinin emisyon değerlerini, limit değerlerinin altına çektik. Sürekli ölçüm sistemlerinin şirketimize maliyeti 1 milyon 400 bin dolara ulaştı. Bu yıl içinde ayrıca 70 bin TL yatırımla arıtılmış sularımızın da analizlerini 7 gün 24 saat izliyoruz. Atık sularda da limit değerleri sağlamaktayız. Geçen yıl dahil olduğumuz Karbon Saydamlık Projesi (Carbon Disclosure Project-CDP) ile de sera gazı emisyonlarının yönetimi noktasında Türkiye nin öncü şirketlerinden biri olduğumuzu gösterdik. CDP Projesi, katılımcı şirketler açısından büyük cesaret isteyen, tamamıyla gönüllülük esasına dayanan ve dünya üzerinde 71 trilyon dolar tutarındaki uluslararası fonları yöneten 551 fon tarafından destekleniyor. 2010 Yılında yaptığımız 24 adet enerji tasarrufu projelerinin bir sonucu olarak 27 bin ton CO2 (karbondioksit) emisyonu azalttık. Yeni Foça da 2009 yılında büyük bir yangın yaşayan orman alanında Haydar Aliyev Dostluk ve Hatıra Ormanı nı kurduk. 152 dönüm alanda toplam 22 bin 300 fidanı toprakla buluşturduk. Enerji verimliliği kapsamında Aromatikler fabrikamızın fırınlarının rehabilitasyonu önümüzdeki temmuz ayı başında tamamlanarak devreye alınacak. Bu yatırım ile fabrikada ciddi oranda enerji tasarrufu sağlanacak. Çevre yatırımlarımız kapsamında Saf Teraftalik Asit (PTA) fabrikamızın atık sularının kalitesini yükseltecek geri kazanım ünitesine ise 2 milyon dolar yatırım yapıyoruz. Bu yatırımın da şu günlerde devreye alınmasını planlıyoruz. Bu yılın ocak ayında lisansını aldığımız 25 MW gücündeki Rüzgar Enerji Santralımızın da temelini gelecek ay atmayı ve 2012 yılı yaz aylarında devreye almayı planlıyoruz. Tahminen 35 milyon dolarlık yatırım bedeline sahip rüzgar türbinleri ile en az 50 bin ton CO2 azaltımı sağlayacağız. KAPAK SÖYLEŞİ ÖZELLİŞTİRMENİN ARDINDAN PETKİM DAHA HIZLI Özelleştirme öncesi ve sonrası PETKİM in durumunu özetle nasıl değerlendiriyorsunuz, neler değişti? Kamunun en önemli darboğazı yatırım konusunda zamanında aktif olamaması. Yatırım yapılamaması da pazar payının giderek yüzde 70 lerden yüzde 20 lere düşmesine yol açtı. Petkim iyi kazandığı dönemlerde de bunların bir kısmını yatırıma dönüştürmeyip temettü olarak devlete verdi. Asıl sıkıntı buydu. Özelleştirmeyle birlikte karar mekanizmaları hızlandı, yönetim anlayışında ciddi bir hızlanma oldu. Bu sektör gelişmenin motoru. Petrokimya ve kimyada gelişmezseniz imalat sanayinin diğer alanlarında gelişmeniz çok sağlam temele oturmuyor. Bu sektör inşaata, tarıma, otomotive, beyaz eşyaya, tekstile, ambalaja, imalat sanayinin her koluna girdi veren bir sektör. Sürekli kapasitenizi yüksek tutmanız ve rekabetçi yapınızı korumanız lazım. Özelleştirme sonrasında yatırım kararlarını hızla almamız ve fiili olarak başlamamız, Petkim için büyük önem taşıyor. WWW.TURCOMONEY.COM 19

KAPAK SÖYLEŞİ HAYATİ ÖZTÜRK STRATEJİK AÇIDAN AR-GE YE ÖNEM VERİYORUZ Devletin Ar-Ge projelerine verdiği önemin bilinci ile Ar-Ge yi Petkim i daha ileriye taşıyacak stratejik bir güç olarak görüyoruz. Modern çağın teknolojisinden nasıl yararlanıyorsunuz, Ar-Ge çalışmalarınızdan bahseder misiniz? Küresel rekabetin çok keskin yaşandığı sektörlerin başında petrokimya geliyor. Ar-Ge çalışmaları bu ortamda büyük önem taşıyor. Bizim de Ar-Ge faaliyetlerimiz, şirketlerin rekabet gücünü artırmak için yeni ürün ve proses geliştirilmesi, mevcut ürün ve proseslerin iyileştirilmesi ve üretim maliyetlerinin düşürülmesini amaçlıyor. Bu projelerden biri Çapraz Bağlanabilir Polietilen (XLPE) üretimi olacak. Kablo sektörünün temel hammaddesi olan XLPE, Türkiye de üretimi olmayan ve tamamıyla ithalâta bağımlı bir ürün. Yurt içinde yıllık tüketimi 18 ilâ 20 bin ton arasında değişiyor. Yaklaşık üç yıldır süren Ar-Ge çalışmaları sonucunda XLPE de deneme üretimine geçildi. Orta ve yüksek gerilim güç kablolarının imalatında kullanılan XLPE, kablolara mekanik dayanıklılık gücü kazandırıyor ve ürünün elektriksel yalıtımını mükemmel hâle getiriyor. Pilot ürünümüzü Türkiye de kablo sektörünün lider firmaları arasında yer alan HES Kablo, NEXANS ve Pamukkale Kablo da yapılan testlerde denedik ve büyük başarı kaydedildi. XLPE den, yıllık 30 bin ton üretmeyi planlıyoruz. Organizasyonumuzun diğer ilgili birimlerinin katkısı ile genç ve çok iyi yetişmiş bir kadro ile çalışıyoruz. Mevcut ürünlerimize yeni kullanım alanları yaratılması, yeni türler geliştirilerek ürün yelpazesinin geliştirilmesi, yan ürünlerin değerlendirilmesi, teknoloji ve know-how üretilmesi temel amacımız... Ayrıca transfer edilen teknolojilerin adaptasyonunu yaparak, Petkim in üretim süreçlerini hızlandırıyoruz. Üretimde kullanılan hammadde, yardımcı kimyasal madde ve katalizörlere alternatifler yaratarak, maliyetlerin düşmesine katkı sağlıyoruz. Ben de 36 yıllık Petkimli olarak Ar-Ge kökenli bir Genel Müdürüm. Devletin Ar-Ge projelerine verdiği önemin bilinci ile Ar-Ge yi Petkim i daha ileriye taşıyacak stratejik bir güç olarak görüyor ve arkadaşlarımı bu yöndeki çabalar için sürekli destekliyor, motive ediyorum. XLPE nin dışında da pek çok Ar-Ge projesi TÜBİTAK-TEYDEP ve Sanayi Bakanlığı SANTEZ desteği ile sürdürülüyor. Halojen içermeyen alev geciktiricili polietilen, reçine üretimi ve savunma sanayinde kullanılan disiklopentadien, kimya ve sağlık sektöründe kullanılan trietilen glikol, ambalaj sektöründe kullanılan çift yönlü gerdirilmiş polipropilen, şeffaf polipropilen, nanokil katkılı polietilen ve cam elyaf sektörüne yönelik aşılı poliolefinik malzemeler bu çalışmalar arasında bulunuyor. 20 WWW.TURCOMONEY.COM