I. BALIKLANDIRMA VE REZERVUAR YÖNETİMİ SEMPOZYUMU 7-9 ŞUBAT 2006, ANTALYA KALKAN BALIĞI (Psetta maxima )YAVRU OTOLİTLERİNİN ALC VE OTC KUL- LANILARAK MARKALANMASI İlhan AYDIN, Ercan KÜÇÜK, Hamza POLAT, Binnur CEYLAN Trabzon Su Ürünleri Merkez Araştırma Enstitüsü P.K. 129 61001 ÖZET: Bu çalışmada, balıklandırmada markalama amacıyla kullanılan yöntemlerden biri olan otolit boyama metodu çalışıldı. Bu metodun diğer metotlardan üstünlüğü küçük balıklara uygulanabilmesi, uygulama sırasında balıkla elle temasın olmaması ve kalıcı olmasıdır. Bu amaçla, 2005 yılında Su Ürünleri Merkez Araştırma Enstitüsünde yetiştirilen 30 50 günlük kalkan balığı yavruları kullanıldı. Alizarin kompleksi (ALC) 30 ve 50 günlük gruplara 50mg/l dozunda, Oksitetrasiklin (OTC) ise yine 30 ve 50 günlük farklı gruplara 50 mg/l 200 mg/l 400 mg/l dozunda uygulandı. Uygulama banyo tarzında ve 24 saat süreyle yapıldı. İlk uygulamadan 20 gün sonra aynı süre ve dozlarda ikinci bir uygulama daha yapıldı. Belli aralıklarla belli sayılarda alınan örneklerin otolitleri mor ötesi (UV) ışınlı mikroskopta incelendi. Tüm gruplarda floresan marka halkası tespit edildi ve larvaların kimyasala maruz bırakılmasından 48 saat sonra yaşama oranının % 98 üzerinde olduğu görüldü. Sonuç olarak Kalkan Balığı larvaları için ALC ve OTC kullanılarak otolit markalaması ve/veya markalamanın balıklandırma çalışmalarında da kullanılabileceği düşünülmektedir. Anahtar Kelimeler: Psetta maxima, Otolit, Markalama, Alizarin Kompleksi, Oksitetrasiklin, 1. GİRİŞ Markalama ve yeniden yakalama metotları, balıkların göç, popülasyon büyüklüğü, büyüme oranları ve davranışları ile ilgili çalışmalarda kullanılabilen etkili tekniklerdir (Tsukamoto 1987). Ayrıca markalama, popülasyon dinamiği çalışmalarında oldukça yaygın olarak kullanılmaktadır (Panfili 2002). Balıkların yumurta ya da larva dönemlerinde uygun bir markalama metodu geliştirilirse erken dönem ölüm oranları, günlük yaş ve göç gibi birçok popülasyon parametresinin tespit edilebilmesine imkân tanınmış olur (Tsukamoto 1987). Bununla birlikte stok zenginleştirme çalışmalarının değerlendirmeleri için doğaya bırakılan balıkların daha sonra yakalanması ve yakalanan bu balıkların tanımlanabilmesi gerekmektedir (St_ttrup 1996). Kullanılan marka tipleri balıkların boyuyla yakından ilgilidir (Panfili 2002). Bunun için farklı vücut formlarına sahip balık için farklı şekillerde olan balık vücudunun dış kısmına uygulanabilen çok miktarlarda markalar vardır (Mc Farlane vd 1990). Bununla birlikte balıkların iç kısımlarına uygulanan çeşitli markalar da mevcuttur (Panfili 2002). 395
KALKAN BALIĞI YAVRU OTOLİTLERİNİN ALC VE OTC KULLANILARAK AYDIN, KÜÇÜK, POLAT, CEYLAN Larva otolitleri günlük yaş hesaplamalarında kullanıldığı (Aydın 2004) gibi otolitlerin markalanması yaş doğrulama çalışmaları için de gereklidir (Panfili 2002, Tsukamoto 1987).Son yıllarda balıkların otolitlerinden faydalanılarak markalamalar yapılmaktadır. Otolit markalaması ile küçük boylarda ki balıklar da markalanabilmektedir. Bu uygulama imkânının yanında işlem sırasında balık ile el temasının olmaması da önemli bir avantajdır. Kaldı ki binlerce balığın bir defada markalanabilmesi oldukça önemlidir. Bu yöntem kullanımının bir başka avantajı da markalanan organ olan otolitin balık içerisine yerleşik olmasından dolayı balıkta uzun süre muhafaza edilmesidir. Bu çalışmanın da konusu olan bu yöntemde markanın incelenebilmesi için balığın otolitinin çıkarılması gerekmektedir. Ayrıca çıkarılan otolitin okunması çok kolay olmayan bir işlemdir. Bu markalamalar kimyasalların kullanılması ile olabileceği gibi sıcaklık uygulamaları ile ısıl markalama da olabilmektedir. (2001) Sebastes inermis larvalarında tetrasiklini banyo tarzında uygulayarak otolit boyama ve sıcaklığı değiştirmek suretiyle de ısıl markalama yapmıştır. Çeşitli balık türlerinde bazı kimyasallar kullanılarak otolitlerin boyanması suretiyle markalama yapılmıştır. Örneğin: Alizarin kompleksi (ALC) Pagrus major de (Tsukamoto 1987), Opsaridium microcephalum da (Morioka 2003), Oksitetrasiklin (OTC) Katsuwonus pelamis de (Wild 1985), Tetrasiklin (TC) Plecoglossus altivelis de (Tsukamoto 1985, 1987), Ptychocheilus lucius ve Pimephles promeles de (Muth 1988), TC ve ALC Takifugu rubripes de (Matsumura 2004 uygulanmıştır. Iglesias (1997) ise Scophthalmus maximus da ALC kullanmıştır. Bu çalışmaların genelinde amaç balıklandırma ve geri yakalama aracılığı ile stoğun etkinliğine yönelik yapılacak sörveylerde kullanılmalarıdır. Bu çalışma ALC ve OTC kullanılarak kalkan balığı larvalarında otolit markalaması amaçlanmıştır. 2. MATERYAL ve YÖNTEM Bu çalışmada Su Ürünleri Merkez Araştırma Enstitüsünde doğadan yakalanan anaçlardan suni döllenme sonucu 2005 yılı mayıs ayında üretilen 30 50 70 günlük toplam 1800 adet kalkan balığı larvası kullanılmıştır. Toz halindeki Alizarin kompleksi (ALC; Wako jun-yaku Kogyo Co. Ltd.) ve Oksitetrasiklin (OTC) kullanılmadan önce deniz suyunda çözdürülmüştür. OTC ve ALC balıklara 200 litre hacmindeki fiberglas dikdörtgen tanklarda banyo tarzında uygulanmıştır. Larvalar su ile birlikte tanka koyulmuş olup sürekli havalandırma sağlanmıştır. Gerekli miktarlarda kimyasal suya ilave edildikten sonra 24 saat bu halde bekletilmiştir. Bu süre zarfında su değişimi olmamıştır. Sonra tank boşatılmış ve taze su ile doldurulmuştur. Uygulama süresince 14 saat karanlık 10 saat aydınlık ve 19 C su sıcaklığı sağlanmış olup yemleme yapılmamıştır. İlk olarak 08.07.2005 tarihinde 30 ve 50 günlük larvalara ayrı ayrı 50 mg/l ALC ve 50 mg/l, 200mg/l, 400mg/l OTC uygulanmıştır. Bu uygulamadan 20 gün sonra aynı larva grupları ikiye bölünmüştür. Bölünenlerden bir gruba ikinci bir uygulama yapılmıştır (Tablo1). Bu ikinci uygulamada kullanılan kimyasallar ve dozlar birincide olduğu gibidir. Balıklar günde üç kez pelet yem ile beslenmiş olup tankların taban temizliği günlük olarak yapılmıştır. Tanklarda ölen balıklar günlük olarak uzaklaştırılarak kaydedilmiştir olup yaşam oranları kimyasallar uygulandıktan 48 saat sonrası itibariyle değerlendirilmiştir. 396
I. BALIKLANDIRMA VE REZERVUAR YÖNETİMİ SEMPOZYUMU 7-9 ŞUBAT 2006, ANTALYA Kimyasal uygulamalarının ardından gruplardan 28.08.2005 ve 08.09.2005 tarihlerinde 10 ar adet örnek alınmış ve %80 ethanolde muhafaza edilmiştir. Larvaların otolitleri çıkarılmadan önce bütün larvaların toplam boyları 0,1mm hassasiyetli dijital kumpas (Mitutoyo Corporation digimatic caliper) ile ölçülmüştür. Larvaların otolitleri (sacitta) mikroskop (Leica 10308700) altında ve etanol içerisinde çalışılmıştır. Otolitler çıkarıldıktan sonra resin (( o-xylene (C 6 H 4 (CH 2 ) 2 ) ile distile edilmiş Kanada balsamı) ile lam üzerine sabitlenmiştir. Tüm otolitler mor ötesi (UV) ışınlı mikroskop (Nikon Eclips E 400 Binocular) ta incelenmiştir. ALC ile muamele edilen örneklerin otolitleri yeşil ışın ile OTC ile muamele edilen örnekler ise mavi ışın ile gözlenmiştir. Otolitlere UV ışınlı mikroskopta bakılmadan önce yüzey yapıları marka halkasının görünümünü engelleyecek yapıda olmadığından her hangi bir yüzey parlatma işlemi uygulanmamıştır. Bütün örnekler 23.09.2005 09.12.2005 tarihleri arasında incelenmiştir. Tablo1 Otolit markalamasında kullanılan kalkan balığı larvalarının yaşları (gün), sayıları ve uygulanan kimyasallar ile bunların konsantrasyonları 1.uygulama 2.uygulama Toplam Larva Boyu (mm) Yafl (Gün) Bal k Say s Kimyasal Konsantrasyon (mg/l) 19,0 (±3,6) 30 150 ALC 50 25,7 (±4,3) 50 150 ALC 50 17,9 (±1,8) 30 150 OTC 50 17,1 (±1,6) 30 250 OTC 200 17,0 (±1,2) 30 250 OTC 400 25,6 (±1,8) 50 150 OTC 50 23,4 (±0,5) 50 200 OTC 200 23,6 (±1,1) 50 200 OTC 400 26,7(±1,1) 50 70 ALC 50 39,1(±1,0) 70 70 ALC 50 24,6 (±0,8) 50 64 OTC 50 28,4 (±0,4) 50 110 OTC 200 27,1 (±1,2 50 110 OTC 400 41,4 (±1,3) 70 70 OTC 50 46,5 (±2,4) 70 100 OTC 200 45,3 (±1,2) 70 100 OTC 400 3. SONUÇ VE TARTIŞMA Alizarin kompleksi (ALC): 50mg/l ALC uygulanan 30 ve 50 günlük larvalardan elde edilen otolitler incelendiğinde kırmızı renkte bir marka bandının oluştuğu görülmektedir. İlk markalama denemesinin ardından yapılan ikinci denemede 30 günlük larvalara 30. ve 50. günde 50 günlük larvalara ise 50. ve 70. günde uygulanan 50mg/l ALC ile markalama sonucu iki ayrı kırmızı renkte marka bandının oluştuğu görülmüştür. Kırmızı marka bandından sonraki kısım markalamadan sonra geçen sürede otolitin büyümesini göstermektedir. Bu kısımda bir boyanma söz konusu değildir, burada oluşan kırmızımsı renk florasan ışının yansımasından kaynaklanmıştır. 30 günlük iken markalanmış larva otolitlerinin marka bant genişliği 50 günlük iken markalanmış olandan daha dardır. Bu otolitin markalanma dönemindeki büyüklüğü ile ilgilidir (Şekil.1A,B). 397
KALKAN BALIĞI YAVRU OTOLİTLERİNİN ALC VE OTC KULLANILARAK AYDIN, KÜÇÜK, POLAT, CEYLAN Oksitetrasiklin (OTC): birinci deneme sonunda 50mg/l, 200mg/l ve 400mg/l OTC uygulanan 30 ve 50 günlük larvaların otolitlerinde yeşil marka halkası oluşumu gözlenmiştir (Şekil.2 A B, Şekil.3 A B). İkinci denemede 50mg/l, 200mg/l ve 400mg/l OTC uygulanan 50ve 70 günlük olan larvaların otolitlerinde de yeşil halka oluşumu görülmüştür. Matsumura (2004) Takifugu rubribes üzerinde yaptığı çalışmada, balık larva döneminde iken TC (tetrasiklin) solüsyonu (500mg/l), 30mm juvenil iken ALC (20mg/l), 38mm juvenil iken TC (300mg/l), 48 mm iken ALC (15mg/l) banyo tarzında ve 73 mm iken (10mg/g) yem ile toplam 5 kez olmak üzere otolitinde markalama gerçekleştirmiştir. Tsukamoto (1989) ise salmonidlerde aynı otolit üzerinde üç marka halkası oluşturmuştur. Bu çalışmada ise ikili marka bandı oluşturulmuştur. Farklı kimyasallar kendi içlerinde ve diğerleriyle kombinasyon halinde kullanıldıklarında markalama için sınırsız sayıda olmasa da faydalı miktarlarda farklı gruplar oluşturulabilir. Şekil1. A) 50 günlük Kalkan balığı larva otoliti (sacitta) 50 mg/l ALC ile 30 günlük iken markalanması sonucu oluşan markanın UV ışınlı mikroskop altında kırmızı renkli görünümü. B) 50. ve 70. günlerdeki marka bantları(siyah dolgu rengindeki oklar marka bantlarını ve dıştaki beyaz oklar da otolitin markalamadan sonraki büyüyen kısmını göstermektedir). Şekil.2 A) 70 günlük Kalkan balığı larva otoliti (sacitta) 50 mg/l OTC ile 50 günlük iken markalanması sonucu oluşan markanın UV ışınlı mikroskop altında görünümü. B) 50 günlük Kalkan balığı larva otoliti (sacitta) 400 mg/l OTC ile 30 günlük iken markalanması sonucu oluşan markanın UV ışınlı mikroskop altında görünümü. (siyah dolgu rengindeki oklar marka 398
I. BALIKLANDIRMA VE REZERVUAR YÖNETİMİ SEMPOZYUMU 7-9 ŞUBAT 2006, ANTALYA bantlarını ve dıştaki beyaz oklar da otolitin markalamadan sonraki büyüyen kısmını göstermektedir). ALC ve TC markaları uygulandıkları tarihin üzerinden 5 yıldan daha fazla süre geçmiş olmasına rağmen tespit edilmişlerdir ( Matsumura, 2004). Kalkan balığı üzerinde bu konu ile ilgili uzun süre devam eden çalışmaya rastlanmamıştır. Markaların ne kadar süreyle balık üzerinde kalabileceğinin bilinmesi faydalı olacaktır. Şekil.3 A) 70 günlük Kalkan balığı larva otoliti (sacitta) 400 mg/l OTC ile 50 günlük iken markalanması sonucu oluşan markanın UV ışınlı mikroskop altında görünümü. B )Aynı otolitin normal ışık ile mikroskop altında görünümü. Yaşam Oranı: Farklı dozlarda OTC ve ALC uygulanan 30 ve 50 günlük tüm larva gruplarında kimyasal içinde bırakılma işleminin başlamasından 48 saat sonrasına kadar yaşam oranının % 98 den daha fazla olduğu görülmüştür. İki farklı grupta ise yaşam oranı %100 olarak tespit edilmiştir. Larvalar 50 ve 70 günlük iken yapılan ikinci markalama işlemi sonucunda yaşam oranın tüm gruplarda %100 olduğu tespit edilmiştir. (Grafik.2). Bu nedenle kullanılan kimyasalların ve uygulanma sürelerinin (24 saat) yaşam oranı üzerine olumsuz bir etkisinin olmadığı düşünülmektedir. Grafik.2 30 50 günlük(birinci markalama), 50 70 günlük (ikinci markalama) Kalkan Balığı larvalarına 50mg/l ALC ve 50 200 400 mg/l OTC nin 24 saat süreyle banyo tarzı uygulanmasını takip eden 48 saat sonundaki yaşam oranları. 399
KALKAN BALIĞI YAVRU OTOLİTLERİNİN ALC VE OTC KULLANILARAK AYDIN, KÜÇÜK, POLAT, CEYLAN Tsukamoto (1985,1989), Muth (1998), Matsumura (2004) bazı balıkların embriyo ve larvalarında çeşitli florasan etkili kimyasallar kullanarak yapmış oldukları otolit markalamalarının büyüme üzerine olumsuz bir etkisinin olmadığını belirtmişlerdir. Bundan dolayıdır ki bu çalışmada otolit markalamanın büyüme üzerine etkisinin sayısal bir değerlendirmesi yapılmamıştır. Bununla birlikte gözlemlerimizin olumsuz bir etkinin olmadığını göstermektedir. Matsumura (2004) yapmış olduğu ALC ve TC markalama uygulamaları sırasında yaşam oranının yüksek (>%90) olduğunu bildirmiştir. Sonuçlarımız gösteriyor ki bu uygulamaların 30 50 70 günlük kalkan larvalarının yaşam oranları üzerine menfi bir etkisi yoktur. Iglesios 1997 ye göre Kalkan Balığı prelarvalarında (2 günlük) ALC kullanılarak yapılan markalamanın yaşam oranı üzerine olumsuz etkileri vardır. Kalkan Balığı için (O)TC kullanılarak döllenmiş yumurtalarda ve/veya prelarvalarda gerçekleştirilecek otolit markalamasının yaşam oranı üzerine etkisinin araştırılması yararlı olacaktır. Otolit markalama yöntemi ile küçük boylu fazla miktarlardaki balıkların markalanması sağlanabilmektedir. Böylelikle balıklandırma için daha küçük boydaki ve çok daha fazla miktarda balığın doğaya bırakılması düşünüldüğünde ortaya çıkacak markalama sorununun çözümüne pratik bir yaklaşım sunulabilir. 4. TEŞEKKÜR Birlikte çalıştığımız süre içinde balık larvalarında otolit konusuna ilgi duymamı sağlayan Japon uzman sayın Hiroshi IWAMOTO ya ve larval otolit konusunda çalışma ortamı sağlayan Kochi University Usa Marine Biological Institute müdürü sayın Prof.Dr. I.KINOSHITA ya ve Nishinihon Institute of Technology de balık larvalarından otolit çıkarma konusunda beraber çalıştığımız ve bana yol gösteren sayın Dr. S. FUJITA ve sayın Dr.S. OKA ya teşekkür ederim. Balıkların otolitlerinin florans etkili kimyasallar kullanmak suretiyle markalama konusunda fikirlerinden faydalandığım sayın Prof. Dr. K TSUKAMOTO ya da teşekkür ederim. 5. KAYNAKLAR Aydın, İ., 2004. Otolith microstructure and daily increments. A self study report. Japan International corperation Acency (JICA) Usa Marine Biological Institute Kochi University.15 p. Iglesias, J., Rodriguez-ojea, G., 1997. The use of alizarin complexone for immersion marking of the otoliths of embryos and larvae of the turbot, Scophthalmus maximus (L.): dosage and treatment time. Fisheries Management and Ecology 4: 405-417 Matsura, Y., 2005. Otolith Marking for eggs, larvae and juveniles of ocellate puffer Takifugu rubribes by alizarin complexone and tetracycline. Nippon Suisan Gakkaishi, Vol. 71, No.3, 307-317 McFarlane, G. A., Wydoski, R. S., Prince, E.D. 1990. Historical review of the development of external tags and marks. American Fisheries Society Symposium 7:9-29 Morioka, S., Matsumoto, S.,2003 Otolith feature and utility of lapillus for daily increment analysis in Opsaridium microcephalum (Cyprinidae) juveniles collected from Lake Malawi. Ichthyological Research 50:82-85 400
I. BALIKLANDIRMA VE REZERVUAR YÖNETİMİ SEMPOZYUMU 7-9 ŞUBAT 2006, ANTALYA Muth, R.T., Nesler, P.T., Wasowichz, F. A. 1998. Marking cyprinid larvae with tetracycline. In 11th Annual Larval Fish Conference, Amerikan Fisheries Society symposium, 5:89-95 Plaza, G., Katayama, S., Omori,M., 2001. Otolith microstructure of the black rockfish, Sebastes inermis. Marine Biology 139:797-805 Støttrup, J., 1996. Stocking: actual situation and prospects for the marine environment. Aquaculture Europe 20 (3): 6-11 Tsukamoto, K., 1985. Mass-marking of ayu eggs and larvae by tetracycline-tagging of otoliths. Bulletin of the Japanese Society of Scientific Fisheries 51: 903-911 Tsukamoto, K., Kajihara, T., 1987. Age determination of ayu with otolith. Nippon Suisan Gakkaishi, Vol. 53, No.11, 1985-1997 Tsukamoto, K., Kuwada, H., Hirokawa, J., Oya, M., Sekiya, S., Fujimoto, H.,Imaizumi, K., 1989. Size-dependent mortality of red sea bream, Pagrus Magor, juveniles released with flourescent otolith-tags in News Bay, Japan. Journal of Fish Biology 35 (Suppl. A) : 59-70 Tsukamoto, K., Seki, Y., Oba,T., Oya, M., Iwahashi, M., 1989. Application of otolith to migration study of salmonids. Physiological Ecology of Japan, Spec. Vol. 1: 119-140. Wright, P.J., Panfili, J., Folkvord A., Mosegaard H., Meunier F.J. 2002. Direct validation. In Manual of fish sclerochronology. (Panfili, J., Pontual, H. (de)., Troadec, H., Wring, P.J. eds), pp. 114-128. Brest, France: Ifremer-IRD coedition, 464 p. 401
402