FARKLI ÇÖZÜCÜ İÇEREN TOTAL-ETCH ADEZİFLERİN FARKLI UYGULAMA YÖNTEMLERİNİN BAĞLANMA DAYANIMINA ETKİSİ

Benzer belgeler
DOKTORA TEZİ PROTETİK DİŞ TEDAVİSİ ANABİLİM DALI

Diş Dokularına Adezyon ve Dentin Bağlayıcı Sistemler (2)

SELF-ETCH VE UNIVERSAL ADEZİV SİSTEMLERDE TÜKÜRÜKLE KONTAMİNASYON SONRASI TEDAVİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Güncel Dentin Bağlayıcı Ajanların ve Uygulama Yöntemlerinin Makaslama Bağlanma Dayanımlarının Karşılaştırılması

ADEZİF SİSTEMLERİN YAPISAL ÖZELLİKLERİNİN ADEZİF SİSTEM DİŞ YÜZEYİ BAĞLANTISINDAKİ ROLÜ ABSTRACT

SELF-ETCH ADEZİVİN TEK KAT VEYA ÇOK KAT UYGULAMASININ MAKASLAMA DİRENCİ ÜZERİNE ETKİSİ

GİRİŞ Diş hekimliğinde Self-etch adezivler kullanım kolaylıkları ve düşük teknik sensitivitelerinden dolayı yaygın olarak kullanılmaktadır. Self-etch

DENTAL ADEZİVLER DENTAL ADHESIVES

Kullanılan Test Araçlarının Mikrogerilme Bağlanma Dayanımı Ölçümlerindeki Etkisinin Değerlendirilmesi

ADEZİVLERİN DİŞ DOKUSUNA OLAN BAĞLANTI DAYANIKLILIĞININ DEĞERLENDİRİLMESİNDE KULLANILAN İN VİTRO TEST METOTLARI

DENTİNE BAĞLANMA VE DEĞERLENDİRME METODLARI DENTIN BONDING AND EVALUATION METHODS

Dentin Bağlayıcı Sistemler

SELF-ETCH TEK ŞİŞE BONDİNG SİSTEMLERİN SINIF V KAVİTELERDEKİ MİKROSIZINTIYA ETKİSİ

Farklı Dentin Adeziv Sistemlerin Servikal Mine ve Dentine Olan Bağlanma Dayanıklılığının İncelenmesi

ARAŞTIRMA. Sağlık Bakanlığı, Ataşehir Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi, İstanbul, Türkiye.

DENTİN BAĞLAYICI SİSTEMLER VE HİBRİD TABAKANIN OLUŞTURULMASI DENTIN BONDING SYSTEMS AND HYBRIDIZATION

Doğal bir kollajen çapraz bağlayıcının kendinden bağlanabilen akışkan kompozitlerin dentin bağlanma dayanımına etkisi

Üç farklı universal adeziv sistemin dentine makaslama bağlanma dayanımlarının karşılaştırılması *

Mine dokusunun yapısı, organik ve inorganik yapı bileşenleri

AKIŞKAN KOMPOZİT REZİNLERİN DENTİNE MİKROGERİLİM BAĞLANMA DAYANIMI ÜZERİNE ETKİLERİ

FARKLI YÜZEY İŞLEMLERİ UYGULANMIŞ DENTİNE ÜNİVERSAL BAĞLAYICI AJANIN BAĞLANMA DAYANIMININ İNCELENMESİ

Adeziv güçlendiricinin kompozitin daimi dişe mikrogerilim bağlanma dayanımına etkisi

ARAŞTIRMA. Anahtar Kelimeler: Bulk fill kompozit, bağlanma dayanımı, bonding ajan, kırılma tipleri

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

IN VITRO EVALUATION OF MICRO-SHEAR BOND STRENGTH OF THREE DIFFERENT SELF-ETCHING ADHESIVE SYSTEMS IN PRIMARY AND PERMANENT TEETH ENAMEL ÖZET

İlave Hidrofobik Rezin Uygulamasının Universal Adezivlerin Dentindeki Mikrogerilme Bağlanma Dayanımına Etkisi

KOMPOZİT REÇİNELERİN FARKLI ADEZİV ESASLI BAĞLAYICI AJANLAR İLE ONARIMINDA MİKRO-MAKASLAMA KUVVETLERİNİN BAĞLANMA DAYANIMINA ETKİSİ

PURUZLENDIRMELI KULLANIMININ MAKASLAMA BAGLANMA DAYANIMLARININ KARSILASTIRILMASI

ARAŞTIRMA. Çiğdem KÜÇÜKEŞMEN 1 Selim ERKUT 2 Hakkı Cenker KÜÇÜKEŞMEN 3

TOTAL ETCH SİSTEMLERİN SELF ETCH SİSTEMLER İLE KARŞILAŞTIRILMASI COMPARISON OF TOTAL ETCH SYSTEMS AND SELF ETCH SYSTEMS. Dr. Mehmet Şahin OĞUZCAN *

ADEZİV REZİNLERİN KLİNİK UYGULAMA YÖNTEMLERİ

Farklı Adeziv Sistemlerle Çürüksüz Servikal Lezyonlara Uygulanan Restorasyonların Bir Yıllık Klinik Değerlendirilmesi

Self-Etch bir Adezivin Süt Dişi Dentinine Makaslama Bağlanma Direncinin Değerlendirilmesi

FARKLI ÇÖZÜCÜ İÇEREN DENTAL ADEZİVLERİN FARKLI UYGULAMA YÖNTEMLERİNİN DENTİNDE MİKROGERİLİM BAĞLANMA DAYANIKLILIĞI ÜZERİNE ETKİSİ

ASİT JEL TEKNİK ŞARTNAMESİ

ADEZİVLER: GENEL İLKELER VE TEKNİĞİN SON DURUMU

DENTİN DUYARLILIĞI TEDAVİSİNDE DEĞİŞİK MATERYALLERİN ETKİNLİĞİNİN KLİNİK OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ

TEK BİLEŞENLİ SELF-ETCH BONDİNG

Self-Etch Adeziv Sistemlerde Güncel Gelişmeler Bölüm I: Farklı Özelliklerde Diş Sert Dokularına Bağlanma Etkinliği

FARKLI KOMPOZ T MATERYALLER N N DENT NE BA LANMA DAYANIMININ FARKLI ADEZ V S STEMLER LE DE ERLEND R LMES

Yrd. Doç. Dr. Gülsüm DURUK * Dr. Veli Alper GÖRGEN ** AraĢ. Gör. Dt. Neslihan KAYA *** ABSTRACT. Aim: The aim of this study was to evaluate the

Dr. Neslihan TEKÇE * Prof.Dr.Mustafa DEMİRCİ **

Sklerotik Dentine Bağlanma

Diş Dokularına Adezyon ve Dentin Bağlayıcı Sistemler

YENİ NESİL SELF-ETCHING ADEZİV SİSTEMLERİN REZİN-DENTİN ARAYÜZEYİNDEKİ MİKROSIZINTILARININ KARŞILAŞTIRILMASI

DENTİN BAĞLAYICI SİSTEMLERİN BAĞLANMA DAYANIKLILIĞINI DEĞERLENDİRME YÖNTEMLERİ

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ İNCELENMESİ. Barış KARABULUT PEDODONTİ ANABİLİM DALI DOKTORA TEZİ

ÖZGEÇMİŞ. 1. Adı Soyadı: IŞIL DOĞRUER. İletişim Bilgileri: Adres: İstanbul Okan Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Akfırat-Tuzla / İSTANBUL

Farklı cam iyonomer simanların kompozit ve kompomere olan makaslama bağlanma dayanım kuvvetlerinin karşılaştırılması

SINIF-V HİBRİD KOMPOZİT REZİN RESTORASYONLARIN MİKROSIZINTI DÜZEYLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

Cumhuriyet Dental Journal. Evaluation of influence of salivary contamination during different application stages of 3 adhesive systems

ULUSLARARASI HAKEMLİ DERGİLERDE YAYIMLANAN MAKALELER. 1- Guler AU, Kurt S, Kulunk T. Effects of various finishing procedures on the staining of

Comparison of Microleakage of Self-Adhesive Flowable Composites in Class V Cavities

Farklı polisaj uygulamaları sonrasında, hibrid bir kompozit rezinin yüzey temas açısının belirlenmesi

ANKARA ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJESİ KESİN RAPORU

REZİN BAĞLANTILI KÖPRÜLERDE KULLANILAN YAPIŞTIRICI SİMANLARIN MİNEYE BAĞLANTILARININ DEĞERLENDİRİLMESİ ÖZET

: Fulya Sokak Mehmetçik Cad. Gündüz Apt. No. 29 D5 Şişli İstanbul. : : eeliguzeloglu@hotmail.com

İKİ FARKLI SERAMİK İNLEY SİSTEMİNİN BAĞLANMA DAYANIMINA KALAN DENTİN KALINLIĞININ ETKİSİNİN ARAŞTIRILMASI

Total Etch ve Self Etch Bonding Sistemlerin Süt Dişi Dentinine Bağlanma Dayanımlarının Mikro Gerilme Test Metodu ile İncelenmesi

7tepeklinik. Dentin hassasiyet giderici ajanların dentin-adeziv siman bağlantısına etkisi: i n-vitro çalışma

İn Vitro Bağlanma Dayanım Testleri ile Klinik Çalışmalar Arasındaki İlişki

H BR T TABAKASI, ÖZELL KLER VE H BR T TABAKASINDA GÖZLENEN M KROSKOB K OLUfiUMLAR

T.C BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ PEDODONTİ ANABİLİM DALI

Geçici Simantasyon Sonrası Dentin Yüzeyi Temizleme İşlemlerinin Cam İyonomer ve Adeziv Rezin Simanın Dentine Bağlanma Dayancı Üzerine Etkisi

DİŞ HEKİMLİĞİNDE KULLANILAN ADEZİVLER

3M Oral Care. 3M post ve kor çözümleri. Karmaşık işlemler şimdi daha basit.

Prepare edilmiş ve edilmemiş Florozisli ve Normal Dişlerde Mineye Bağlanma Mekanizmasının Morfolojik Olarak İncelenmesi: Fe-SEM Çalışması

GLUMA Ömür boyu güçlü bağlantı.

Hacettepe Dişhekimliği Fakültesi Dergisi Cilt: 29, Sayı: 3, Sayfa: 2-6, 2005

YÜZEY HAZIRLIĞININ PORSELEN TAMİR MATERYALLERİNİN BAĞLANTI KUVVETİ ÜZERİNE ETKİSİ

Dental Adezivlerin Bağlanma Dayanımı Üzerine İntrakoronal Ağartmadan Sonra Uygulanan Kalsiyum Hidroksitin Etkisi

TEKRARLAYAN REZİN SİMANTASYON ÖNCESİNDE DENTİN YÜZEYİNİN HAZIRLANMASINDA KULLANILAN YÖNTEMLERİN BAĞLANTI DAYANIMINA ETKİLERİ

ExciTE F IŞIKLA SERTLEŞEN T O T A L - E T C H - A D E Z İ V. ExciTE F DSC D U A L SERTLEŞEN. Bonding uygulaması şimdi ışıklı ve ışıksız!

FIBER POST SIMANTASYONUNDA TÜKÜRÜK KONTAMINASYONUNUN BAĞLANMA DEĞERLERI ÜZERINE ETKISI

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl. Restoratif Diş Tedavisi Anabilim Dalı

ARAŞTIRMA RAPORU. Rapor No: XX.XX.XX. : Prof. Dr. Rıza Gürbüz Tel: e-posta: gurbuz@metu.edu.tr

kapatılmasında, kaide maddesi olarak, kavitelerin kaplanmasında, sınıf III ve V kavitelerde kullanılabilmelidir.

20 İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dergisi Cilt: 47, Sayı: 2 Sayfa: 20-29, 2013

Pulpa perforasyonu ve kanama durdurucu bir ajanın kendinden pürüzlendirmeli bir adeziv sistemin dentine bağlanma dayanımı üzerine etkisi

SICAKLIK VE ENTALP KONTROLLÜ SERBEST SO UTMA UYGULAMALARININ KAR ILA TIRILMASI

DOKUMA BAZALT-CAM VE FINDIK KABUĞU TAKVİYELİ POLİMER KOMPOZİTLERİNİN EĞİLME DAYANIMI VE ISI GEÇİRGENLİKLERİNİN İNCELENMESİ

DENTİN ADEZİV SİSTEMLER BİTİRME TEZİ. Stj. Dişhekimi: Cemil KIYMAZ. Danışman öğretim üyesi: Prof. Dr. Necmi GÖKAY

Farklı Yapıdaki Yapıştırma Simanlarının Süt Dişi Mine ve Dentinine Bağlanmasının İn Vitro Koşullarda Değerlendirilmesi

ÇÜRÜKSÜZ SERVİKAL LEZYONLARA SELF-ETCH ADEZİV SİSTEM İLE UYGULANAN FARKLI YAPIDAKİ KOMPOZİT REZİN RESTORASYONLARIN 12 AYLIK KLİNİK DEĞERLENDİRMESİ

ÖZGEÇMİŞ. Adres: Okan Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Akfırat-Tuzla / İSTANBUL

Hacettepe Diş Hekimliği Fakültesi Dergisi Cilt: 34, Sayı: 3-4, Sayfa: 5-13, 2010

Ca(OH) 2 UYGULANDIKTAN SONRA FARKLI BEKLEME SÜRELERİNİN ADEZİVLERİN DENTİNE BAĞLANMA DAYANIMI ÜZERİNE ETKİSİ

ASİTSİZ UYGULANAN REZİN ESASLI BİR FİSSÜR ÖRTÜCÜNÜN MİKROSIZINTISININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Đki Aşamalı Adeziv Sistemlerin, Dentin ve Rezin-Dentin Arayüzeyine Etkilerinin, Yüzey Tarama Elektron Mikroskop Altında Đncelenmesi

GAZİ ÜNİVERSİTESİ DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ DERGİSİ. The Journal of Gazi University Faculty of Dentistry

GC Türkİye. Kış. Kampanyaları

Z RKONYUM OKS T ESASLI TAM SERAM KLERDE TER- MAL YA LANDIRMA LEM N N FARKLI ADEZ V AJANLARIN BA LANMA DAYANIMINA ETK S


ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl

REZİN BAĞLANTILI KÖPRÜLERDE METAL YÜZEYİ HAZIRLAMA METODLARININ METAL - SİMAN BAĞLANTISINA ETKİSİ ÖZET

Cam İyonomer Hibrit Restorasyonlar

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl. Restoratif Diş Tedavisi Anabilim Dalı

Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Yüksek Lisans Diş Hekimliği Fakültesi Ege Üniversitesi 2004 Doktora

Okul Öncesi (5-6 Yaş) Cimnastik Çalışmasının Esneklik, Denge Ve Koordinasyon Üzerine Etkisi

BAĞLAYICI AJANLARIN SAKLANMA KOŞULLARININ KOMPOZİT REZİNLERİN DENTİNE OLAN MAKASLAMA BAĞ DAYANIMINA ETKİSİ

Transkript:

İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dergisi Cilt: 47, Sayı: 2 Sayfa: 1-10, 2013 1 ARAŞTIRMA FARKLI ÇÖZÜCÜ İÇEREN TOTAL-ETCH ADEZİFLERİN FARKLI UYGULAMA YÖNTEMLERİNİN BAĞLANMA DAYANIMINA ETKİSİ Effect of Different Application Methods of Total Etch Adhesives Containing Different Solvents on Bond Strength Özgür IRMAK 1 Makale Gönderilme Tarihi:23/05/2012 Makale Kabul Tarihi:07/01/2013 ÖZ Amaç: Farklı çözücü (aseton, etanol ve tersiyer butanol) içeren total-etch ve self-etch adeziflerin iki farklı uygulama yönteminin derin dentinde mikrogerilim bag lanma dayanımı üzerine etkisinin deg erlendirilmesi amaçlanmıs tır. Gereç ve Yöntem: Dis ler çözücü tipi ve adezif sisteme göre 20 s erli rastgele 3 ana gruba; her ana grup da uygulama yöntemine göre kendi içinde 2 alt gruba bölündü (n=10). Total-etch adezifler dentin yüzeyine fırçayla ovalanarak veya ovalanmadan uygulanıp polimerize edildi. Örneklere kompozit adezifler bag lanıp, termal siklusa uygulandıktan sonra mikrogerilim kuvvetine maruz bırakıldı. Veriler istatistiksel olarak deg erlendirildi. Bulgular: Tüm adezifler için fırçayla ovalama uygulamasının bag lanma dayanıklılıg ını istatistiksel olarak da anlamlı miktarda arttırdıg ı görüldü (p<0.001). Tersiyer butanol içeren total etch adezif ovalanarak ya da ovalanmadan uygulandıg ında en yüksek bag lanma dayanıklılıg ı deg erlerine sahip oldu. Sonuç: sistemden bag ımsız olarak adeziflerin dentin yüzeyine ovalanarak uygulanması sonucu bag lanma dayanıklılıg ı deg erlerini arttırabilir. Çözücü olarak tersiyer butanol içeren adezifler yüksek performansları nedeniyle önerilebilir. Anahtar kelimeler: Çözücü, gerilim kuvvetleri, t-butanol ABSTRACT Purpose: Aim of this study was to evaluate the effect different application methods of total-etch adhesives containing different solvents on microtensile bond strength to dentin. Material and Methods: Teeth were randomly divided into three groups according to adhesive systems and solvent type; each group was divided into two subgroups according to application method (n=10). Total-etch adhesives were applied with or without rubbing action and light cured. After bonding procedures resin composites were bonded and light cured. Specimens were subjected to thermocycle then microtensile force and obtained data were analyzed statistically. Results: Rubbing action significantly improved bond strength to dentin (p<0,001). Tertiary butanol containing adhesive showed highest bond strength values with or without rubbing action (p<0,05). Conclusion: Regardless of the adhesive system, rubbing of adhesive resins to dentin surface could increase bond strengths. Due to their high performances, adhesives containing tertiary butanol as solvent could be suggested. Keywords: Solvent, tensile strengths, t-butanol ¹ Eskis ehir Osmangazi Üniversitesi Dis Hekimlig i Fakültesi Dis Hastalıkları ve Tedavisi A.D.

2 Farklı Çözücü İçeren Total-Etch lerin Farklı Uygulama Yöntemlerinin Bağlanma Dayanımına Etkisi Giriş Mine ve dentine bag lanmanın temel mekanizması esasen; dis sert dokularından uzaklas tırılan minerallerin adezif monomerlerce yer deg is tirmesini içeren mikromekanik bir kilitlenmedir. Günümüzde modern adezif sistemlerde bu adezyon stratejisi üzerine kurulmus üç mekanizma vardır: Total-Etch / Etch&rinse (TE), Self-Etch / Etch&dry (SE) ve Kendinden adezif (Self adhesive). Mikromekanik bag lanmayı sa g lamak için yüzey pürüzlendirici uygulamalar tasarlanmıs ve ıslatabilme özellig i yüksek olan kritik yüzey gerilim deg eri düsük adezifler gelis tirilmis tir. Çok as amalı TE yaklas ım hidroksiapatitten zengin minede derin çukurcuklar olus turan, dentinde ise hidroksiapatiti uzaklas tırarak kollajen ag ını ortaya çıkaran fosforik asit uygulamasını içermektedir. Bir sonraki adım; basitles tirilmis iki as amalı sistemlerde primer/adezif kombinasyonun uygulanıp polimerize edilmesidir. Üç as amalı sistemlerde ise primer ve adezif uygulaması ayrı adımlarda gerçekles tirilir. Amaç monomerlerin difüzyon yoluyla mine çukurçukları ile açık dentin tübülleri ve kollajen ag ıyla mikromekanik kilitlenme yapmasını sag lamaktır. Şüphesiz küçük adezif uzantılarının asitelendirilmis mine ile mikromekanik kilitlenmesi bugüne kadar minede elde edilen en iyi bag lanmadır (1 2,3). Bu, restorasyon kenarlarını uzun dönemde örter ve ayrıca yıkıma daha elveris li olan dentin bag lantısını da korur. Buna zıt olarak dentinin astilenmesi kollajenin dog al korumasını uzaklas tırdıg ından daha agresif bir is lemdir ve de adezifkollajen kompleksinin su emme ve enzimatik yıkım yolu ile yıkıma daha yatkın hale getirir (4,5,6). Bunların yanında, dis dokusundaki kimyasal ve morfolojik farklılıklar, dis yüzeyinin kontaminasyonu ve nem gibi faktörler de bag lanmanın basarısını etkilemektedir. Günümüz TE adezifleri çözücü olarak etanol ya da aseton içermektedir. monomerler bu çözücüler içerisinde çözünür (7). Bu organik çözücüler kollajen ag ından suyun uzaklas masından ve adezif monomerlerin daha önce su tarafından doldurulan bos luklara infiltrasyonundan sorumludurlar (8). Dentin yüzeyi fosforik asit uygulandıktan sonra monomer penetrasyonu için nemli tutulmalıdır. Mevcut TE adeziflerde nemli bag lanma ideal tekniktir ancak nem konsepti üretici ve klinisyenler arasında yüksek deg is kenlig e sahiptir. Aseton içeren sistemler etanol/su içeren sistemlere göre suyu uzaklas tırmada daha bas arılıyken, etanol/su içeren sistemler yüzeydeki neme kars ı daha duyarsızdır ve kollajen matriksi yeniden genis letebilirler (9). Son yıllarda çözücü olarak tersiyer butanol içeren bir adezif piyasaya sürülmüs tür. Bu adezifin üreticisine göre bu sistemin teknik hassasiyeti dig er sistemlere göre daha azdır. Bu çalıs mada geleneksel çözücülere (aseton, etanol) sahip adezifler ve tersiyer butanol içeren adezifin iki farklı uygulama yönteminin dentine makaslama bag lanma dayınımı performansları deg erlendirilmis tir. Gereç ve Yöntem Çalıs mada 60 adet çekilmis çürüksüz insan molar dis i kullanıldı. Dis yüzeylerindeki artıklar uzaklas tırıldıktan sonra deney süresine kadar % 0,02 lik timol solüsyonu içinde bekletildi. Dis ler mine sement sınırının 2 mm apikalinde olacak s ekilde akrilik bloklara gömüldü. Dis lerin okluzal yüzeyleri derin dentin dokusunu açıg a çıkartmak amacıyla düs ük devirde su sog utmalı elmas frezle uzaklas tırıldı. Elde edilen dentin yüzeylerinde 600 numaralı zımpara silikon karbid

3 Özgür Irmak kag ıt smear tabakası olus turmak amacıyla ile 30 s süreyle akan su altında uygulandı. Deneyde kullanılan materyaller ve içerikleri tablo 1 de gösterilmis tir. Tablo 1. Deneyde kullanılan materyaller, içerik ve özellikleri. Materyal İçerik / Özellik Üretici Firma Solobond M 1 as amalı TE Bis-GMA, HEMA, fosfat metakrilat, BHT, kamforkinon, amin hızlandırıcı, aseton VOCO, Cuxhaven, Germany Optibond S 1 as amalı TE Bis-GMA, HEMA, GDMA, GPDM, BHT, ODMAB, kamforkinon, SiO 2, baryum aluminoborosilikat, Na 2 SiF 6, bag layıcı faktör a174, etanol, ag ırlıkça %15 oranında doldurucu KerrHawe SA Bioggio, Switzerland XP Bond 1 as amalı TE PENTA, TCB, HEMA,TEGDMA, UDMA, nanodoldurucu, kamforkinon, stabilizatör, tersiyer butanol Dentsply Caulk, Milford, USA Grandio Nanohibrit Kompozit Bis-GMA, UDMA, TEGDMA, SiO 2, cam seramik, kamforkinon Vococid Fosforik Asit %37 Ortofosforik asit Mikrosünger Pellets VOCO, Cuxhaven, Germany VOCO, Cuxhaven, Germany Bisco Inc, Schaumburg, IL, USA Hilux LEDMAX Is ık polimerizasyon cihazı LED ıs ık cihazı, dalga boyu 460-480nm, ıs ık yog unlug u 800mW/cm 2 Benlioglu Dental, Ankara, Türkiye Micracut 175 Precision Cutter Kesit alma cihazı Metkon, Türkiye Leica MZ12 Is ık mikroskobu Wetzlar, Germany Dis ler çözücü tipine göre 20 s erli rastgele 3 ana gruba; her ana grup da uygulama yöntemine göre kendi içinde 2 alt gruba bölündü (n=10). Daha sonra her bir gruptaki dis lere as ag ıda belirtilen is lemler sırasıyla uygulandı: Total etch adezif sistem uygulanan 3 grupta (Grup 1, Grup 2, Grup 3) hafif hava uygulamasıyla kurutulmus dentin yüzeyine %37 lik fosforik asit (Vococid, VOCO, Cuxhaven, Germany) 15 s süreyle uygulandıktan sonra 15 s süreyle suyla yıkandı. Dentin yü-

4 Farklı Çözücü İçeren Total-Etch lerin Farklı Uygulama Yöntemlerinin Bağlanma Dayanımına Etkisi zeyleri üzerindeki fazla su mikrosüngerlerle (Foam Pellets, Bisco Inc., Schaumburg, IL, USA) uzaklas tırılarak nemli bag lanma için dentin yüzeyleri hazırlandı. Grup 1a (SB) da aseton içeren TE adezif (Solobond M) mikrofırça ile yüzeye ovalamadan sürülüp 20 s bekledikten sonra çözücüyü uzaklas tırmak için 5 s hava 10 cm mesafeden uygulandı. Grup 1b (SBov) de aseton içeren TE adezif (Solobond M) mikrofırça ile 20 s yüzeye güçlü ovalamayla sürüldükten sonra çözücüyü uzaklas tırmak için 5 s hava 10 cm mesafeden uygulandı. Grup 2a (OB) ve Grup 2b (OBov) de etanol içeren TE adezif (Optibond S); Grup 3a (XP) ve Grup 3b (XPov) de tersiyer butanol içeren TE adezif (XP Bond) Grup 1 de anlatıldıg ı gibi iki ayrı alt grupta uygulandı. Her grupta uygulanan adezif 800 mw/cm 2 ıs ık yog unlug una sahip LED ıs ık cihazı ile 20 s süreyle polimerize edildi. Daha sonra dis ler üzerine yerles tirilen 3,6 mm iç çap, 4 mm yükseklig e sahip teflon kalıplara 2 s er mm lik kompozit adezif iki tabaka halinde uygulandı. Her bir kompozit tabakası 20 s süreyle LED ıs ık cihazı ile polimerize edildi. Distile su içerisinde 37 C da 24 saat bekletilen tüm örnekler 5-55 C da 10 saniye batırma süresi ile 500 termal siklusa tabi tutuldu. Termal siklus sonrası bag lanmıs örnekler yüzey alanı 1 mm 2 olacak s ekilde çubuklar elde etmek amacıyla uzun eksen boyunca elmas testere (Mikracut 175, Metkon, Türkiye) ile 300 devir/dk hızla su sog utması altında kesildi. Elde edilen her bir çubuk siyanoakrilat adezif ile test cihazına yapıs tırıldı ve 0,5 mm/dk kafa hızı ile gerilim kuvvetine maruz bırakıldı. Elde edilen deg erler MPa cinsinden kaydedildi. Bas arısızlık s ekilleri 400x büyütmede ıs ık mikroskobunda (Leica MZ12) deg erlendirilip; koheziv, adezif veya karıs ık bas arısızlık olarak sınıflandırıldı. Çalıs mada kullanılacak örnek sayılarını belirleyebilmek amacı ile G*Power (G*Power Ver. 3.0.10, Franz Faul, Üniversität Kiel, Germany) paket programı kullanıldı (10). Bag lanma dayanıklılıg ı deg erlerinin normal dag ılıma uygunlukları grafiksel olarak ve Shapiro-Wilk testi ile incelendi. Bag lanma dayanıklılıg ı verilerinin normal dag ılıma uymadıkları görüldü. Tanımlayıcı istatistiklerin gösteriminde ortanca (Çeyreklikler Arası Genis lik - ÇAG, Interquartile Range - IQR) deg erleri kullanıldı. lere göre bag lanma dayanıklılıg ını kars ılas tırmak amacı ile Kruskal-Wallis non-parametrik varyans analizi uygulandı. Farklı adezifi belirleyebilmek amacı ile Bonferroni düzeltmeli Mann-Whitney testi ikili post-hoc kars ılas tırmalar için kullanıldı. Bonferroni düzeltmesi; toplam yanılma payının yapılan ikili kars ılas tırma sayısına bölümü olarak özetlenebilir. Bu çalıs ma için (p<0,05) yerine post-hoc ikili kars ılas tırmalarda (yanılma payı / ikili kars ılas tırma sayısı) (p<0,05/21), (p<0,0024) deg eri kullanılmıs tır. lere göre fırça ile ovalama uygulaması yapılan ve yapılmayan örnekleri kars ılas tırmak için Wilcoxon is aretli sıralar testi kullanıldı. Tüm analiz ve hesaplamalar için MS-Excel 2003 ve SPSS for Win. Ver. 15.0 (SPSS Inc., Chicago, IL., USA) paket programları kullanıldı. İstatistiksel kararlarda (Bonferroni düzeltmeli post-hoc ikili kars ılas tırmalar dıs ında) p<0,05 düzeyi anlamlı farklılıg ın göstergesi olarak kabul edildi. Bulgular Ovalama uygulaması yapılmayan örneklerde adeziflere göre bag lanma dayanıklılıg ı deg erleri tablo 2 de gösterilmis tir. Post-hoc analiz sonuçları tablo 3 te verilmis tir.

5 Özgür Irmak Tablo 2. Ovalama uygulaması yapılmayan adeziflerde bag lanma dayanıklılıg ı (MPa). En küçük En büyük Ortanca ÇAG XP 10,21 28,45 17,60 6,85 SB 8,26 21,02 15,29 4,00 OB 4,65 16,57 9,67 3,69 χ 2 =226,899 ; p<0,001 Tablo 3. Ovalama uygulaması yapılmayan adeziflerde bag lanma dayanıklılıg ı post-hoc kars ılas tırma sonuçları. XP SB OB Z p Z p Z p XP 3,111 0,002 7,577 <0,001 SB 6,562 0,001 OB Bonferroni düzeltmesi nedeni ile istatistiksel kararlarda p<0,05 yerine p<0,0024 değerleri anlamlı farklılığı göstermektedir. Anlamlı farklılık gösteren p değerleri koyu olarak işaretlenmiştir. Fırçayla ovalama yapılan örneklerde adeziflere göre bag lanma dayanıklılıg ı deg erleri tablo 4 te gösterilmis tir. Post-hoc analiz sonuçları tablo 5 te verilmis tir. Tablo 4. Fırçayla ovalama yapılan adeziflerde bag lanma dayanıklılıg ı (MPa). En küçük En büyük Ortanca ÇAG XPov 7,17 30,12 19,47 5,53 SBov 12,38 27,43 17,73 5,06 OBov 8,79 23,42 13,85 6,25 χ 2 =137,153 ; p<0,001 Tablo 5. Fırçayla ovalama yapılan adeziflerde bag lanma dayanıklılıg ı post-hoc kars ılas tırma sonuçları. XPov SBov OBov Z p Z p Z p XPov 1,502 0,133 4,866 <0,001 SBov 4,968 0,001 OBov Bonferroni düzeltmesi nedeni ile istatistiksel kararlarda p<0,05 yerine p<0,0024 değerleri anlamlı farklılığı göstermektedir. Anlamlı farklılık gösteren p değerleri koyu olarak işaretlenmiştir. Fırçayla ovalama uygulamasının bag lanma dayanıklılıg ına etkisi her bir adezif için ayrı ayrı incelendi ve tüm adezifler için fırçayla ovalama uygulamasının bag lanma dayanıklılıg ını istatistiksel olarak da anlamlı miktarda arttırdıg ı görüldü (p<0,001). Tartışma Günümüzde adeziflerin performanslarını kıyaslamada birçok ölçüm yöntemi gelis tirilmis tir. Ancak bu yöntemlerde ölçüm için belirli standartlar olus turmak oldukça güçtür. Test düzeneg indeki deg is iklikler test sonuçlarını da belirgin biçimde etkilemektedir (11,12,13,14,15,16). Neredeyse olası bütün test deg is kenleri (örnek geometrisi, yükleme durumu, film kalınlıg ı, elastikiyet modulusu) stres durumu ve dolayısıyla bag lanma dayanıklılıg ı deg erlerinde belirgin bir etkiye sahiptir ve sonuçlardaki tutarsızlıg ın nedenidir. Eg er geleneksel bag lanma testleri (makaslama, mikromakaslama, gerilim, mikrogerilim) dentine adezyonun performansını açıklamayla ilgili zorlukların tümünden haberdar olarak kullanılacaksa tüm koheziv

6 Farklı Çözücü İçeren Total-Etch lerin Farklı Uygulama Yöntemlerinin Bağlanma Dayanımına Etkisi kırık gösteren örnekler çıkarılmalıdır çünkü bunlar arayüzdeki bag lanma dayanıklılıg ından çok dentin ya da kompozit adezifnin mekanik özelliklerinin temsil ederler. Sadece adezif ya da %10 dan küçük adezif ya da dentin içeren karıs ık bas arısızlıklar hesaplamada kullanılmalıdır. Bu kırık yüzeyin detaylı mikroskopik incelemesinin gerektirir (stereo ya da SEM) (17). Mevcut çalıs mada kırık yüzeylerin incelenmesi amacıyla 400x büyütmede stereomikroskop kullanıldı ve koheziv dentin, koheziv adezif ve kırık yüzeyinde büyük miktarlarda dentin ya da adezif içeren karıs ık tip bas arısızlıklar istatistiksel deg erlendirmeye dahil edilmedi (17). TE adeziflerde su bulunması kollajen fibrillerde plastikles tirici etki yapar ve fibrillerin gerginlig ini azaltır. Uygulanan asitin yıkanıp hava ile kurutulmasını takiben yüzeydeki su kollajen ag ından uçar ve su-hava ara yüzündeki yüzey gerilim kuvvetleri su buharlas ması devam ettikçe kollajen ag ını çökmeye zorlar. Hava püskürtmesi mikrofibrillerden suyu buharlas tırdıkça kollajen ag ı gerginles ir ve göreceli olarak geçirgen olmayan bir yapıya dönüs ür. Susuz çözücü içeren adezif uygulanması kollajen ag ının tekrar genis lemesini önleyerek gerginlig ini devam ettirir. Ancak yüzey su veya su içeren hidrofilik primer ile yeniden ıslatıldıg ında kollajenin elastik modülü tekrar genis lemesine olanak verecek seviyeye düs er ve adezif infiltrasyonu mümkün olur. Bu durum kurutulmus dentin kollajeninin genis lemesi açısından önemlidir (18). Asit uygulaması ile zarar gören kollajen su ile temas ettig i zaman bir miktar renatüre olabilir fakat asitle temas süresi arttıg ında bu oran düs er; ancak kollajendeki su tamamen kayboldug unda kollajenin renatüre olması mümkün deg ildir (5). Hidrojen bag lama kapasitesinin dehidrasyon sonrası çökmüs kollajeni açmada önemli oldug u gösterilmis tir (19). Hidrojen-bag ı yapmaya yüksek eg ilimli çözücüler kollajen ag ını büzülü halde tutan hidrojen bag larını kırabilir. Asetonun hidrojen bag lama kapasitesi, tersiyer butanol, etanol ve suyla kıyaslandıg ında oldukça düs üktür. Bu yüzden büzülmüs kollajen ag ını genis letemezler. Bu da aseton içeren adeziflerin dehidrate dentindeki düs ük performanslarını açıklayabilir. Yüzeydeki su tamamen uzaklas tırılamadıg ında ise, kollajen ag ı içerisinde su ile adezif kendilerine yer bulmak için yarıs ır (20). Aseton içeren sistemlerde uçucu adezif çözücünün suyu kovma kabiliyeti intertübüler ag daki suyu etkin biçimde uzaklas tırır ve as ırı nemli yüzey varlıg ında bile optimum adezif penetrasyonu sag lanabilir. Yüzey kuru oldug unda kollajenden zengin zayıf bir bölge olus ur bu da mikrosızıntı ve hidrolitik yıkıma neden olabilir. Teorik olarak adezif tarafındaki bag lanma bas arısızlıkları hibrit tabakanın üst yüzeyinde meydana gelecektir. Dig er taraftan ise yüzeyde nem varlıg ında olus acak olan su damlaları stres artırıcı olarak davranacak ve yük altında adezif hibrit tabaka arayüzünde çatlaklara yol açacaktır (21). Etanol/su bazlı sistemlerde suyun uzaklas tırılmasındaki bas arısızlıklar suda çözünen adezif içeriklerinin seyrelmesine yol açarak dönüs üm derecesini düs ürür (20). Aseton içeren sistemlerde uçucu adezif çözücünün suyu kovma kabiliyeti intertübüler ag daki suyu etkin biçimde uzaklas tırır ve as ırı nemli yüzey varlıg ında bile optimum adezif penetrasyonu sag lanabilir. Yüzey kuru oldug unda kollajenden zengin zayıf bir bölge olus ur bu da mikrosızıntı ve hidrolitik yıkıma neden olabilir. Teorik olarak adezif tarafındaki bag lanma bas arısızlıkları hibrit tabakanın üst yüzeyinde meydana gelecektir. Dig er taraftan ise yüzeyde as ırı nem varlıg ında olus acak olan su damlaları stres artırıcı olarak davranacak ve yük altında adezif

7 Özgür Irmak hibrit tabaka arayüzünde çatlaklara yol açacaktır (21). Su bazlı sistemlerde suyun uzaklas tırılmasındaki bas arısızlıklar suda çözünen adezif içeriklerinin seyrelmesine yol açarak dönüs üm derecesini düs ürür (20). Hem suda hem de asetonda çözünen adezif içerikleri asetonun çabukça buharlas masını takiben seyrelirler ve polimer zincirlerinin propagasyonu için yeterli serbest radikal bulunamayabilir (21). Etanol ve tersiyer butanol esaslı TE adezifler ise yüzey kurulug una kars ı aseton içeren sistemler kadar hassas deg ildir (18,19,22). Ancak yine de dentin yüzeyinin ıslaklık düzeyi bütün sistemlerde önemli bir etkiye sahiptir ve ideal bir nem düzeyi sag lamak zordur ve teknik hassasiyete sahiptir. Çalıs mada asit uygulaması sonrası dentin yüzeyini kuruturken teknik hassasiyeti azaltıcı etkisinden dolayı mikro süngerlerle kurulama yöntemini kullanıldı (23). Böylece dentin yüzeyinin as ırı kurumasından dolayı kollajen çökmesinin de önüne geçmis olunup özellikle aseton esaslı sistemlerde teknik hassasiyet de azaltılması yoluna gidildi. Son yıllarda adeziflerin bag lanma dayanıklılıg ını arttırmak amacıyla adezif solüsyonların dentin yüzeyine ovalanarak sürülmesi gündeme gelmis tir. TE ve SE adeziflerin dentine ovalanarak sürülmesinin etkisini aras tırmıs ve TE ya da SE olsun adezifin dentin yüzeyine ovalanarak sürülmesinin dentine bag lanma dayanıklılıg ını attırdıg ını kanıtlamıs çalıs malar mevcuttur (20,24,25,26). Mevcut çalıs mada da adeziflerin dentine ovalanarak sürülmesinin bag lanma dayanıklılıg ını arttırdıg ı görülmüs tür. Statik s artlar altında aseton ve adezif monomerler kurutulmus dentin matriksini yeniden gens iletemezler (27). Çünkü hidrojen bag ı için çözülebilirlik parametreleri kuru ortamdaki kollajen bag kuvvetlerinden daha düs üktür. Ancak hidrojen bag ı için çözülebilirlik parametresi solüsyona özgü olmayıp karıs ımın düzensizlig iyle ilgilidir. Karıs ımın düzensizlig i arttıg ında çözülebilirlik parametresi de artar. Isıyı ve polimer konsantrasyonunu arttırmak (28) ve de adezifin yüzeye ovalama s eklinde sürülmesi düzensizlig i arttırır (25). Dal-Bianco ve ark. (25) yaptıkları bir çalıs mada, kurutulmus ve kollajeni çöktürülmüs dentin yüzeyine bag layıcı ajanın mikrofırça ile güçlü ovalama biçiminde sürülmesi ile 24 saatlik bag lanma deg erlerinin artarak nemli dentinde elde edilen deg erlere benzer oldug unu bulmus lardır. Burada uygulanan kuvvet kollajen ag ını sünger gibi davranmaya zorlar. Kuvvet azaldıg ında kollajen ag ı genis leyerek adezif solüsyonu içeriye dog ru çekebilir (29). Mevcut çalıs mada da tüm gruplarda adezifin dentin yüzeyine ovalanarak sürülmesi bag lanma dayanıklılıg ını arttırmıs tır. Yukarıdaki çalıs malara zıt olarak aseton bazlı adezifin ovularak sürülmesinin düs ük bag lanma deg erleri verdig i gösterilmis tir (29). Aras tırıcılar ovma hareketinin adezifin akıcılıg ını azaltıp jöle benzeri bir yapıya dönüs erek infiltrasyon yeteneg ini kaybedecek seviyeye ulas abileceg inden bahsetmis lerdir. Çalıs mada elde edilen ilginç bir sonuç ise Optibond adezifiyle ilgilidir. Optibond S adezifi yüzeye ovalanarak sürüldüg ünde bag lanma deg eri dig er adeziflerle kıyaslandıg ında yaklas ık %50 oranında artmıs tır. Doldurucu içeren adeziflerde kollajen ag ı ilave filtre olarak da davranabilir (30,31). Optibond S adezifinin ovalanarak sürülmesi kollajen ag ını esneterek ovalanmadan penetre olamamıs adezif miktarını arttırıp bag lanma dayanıklılıg ını arttırmıs olabilir. XP Bond tersiyer butanol içerisinde çözünmüs premiks monomerlerden olus an tek s is e TE adezifdir. Kısmen çökmüs kollajene yayılma kabiliyetinden dolayı neme kars ı daha az teknik hassasiyet göstermektedir (32). XP Bond adezifinin yüksek bag lanma

8 Farklı Çözücü İçeren Total-Etch lerin Farklı Uygulama Yöntemlerinin Bağlanma Dayanımına Etkisi dayanıklılıg ınına katkıda bulunabilecek dig er içerikler de PENTA ve TCB dir. PENTA dis teki kalsiyuma kimyasal olarak bag lanabilen ve adezif monomerlerin penetrasyonunu sag layan adezyon tes vik edici zayıf bir asittir (33). Yapılan çalıs malar XP Bond adezifinin aseton veya etanol/su içeren geleneksel tek s is e TE adeziflere kıyasla daha yüksek bag lanma dayanıklılıg ı deg erleri gösterdig ini ortaya koymus tur (32,33,34,35). Mevcut çalıs mada da bu çalıs malara benzer olarak tersiyer butanol içeren XP Bond en yüksek bag lanma dayanıklılıg ı deg erlerini ortaya koymus tur. XP Bond un yüzeye ovalanarak sürülmesi ise bag lanma dayanıklılıg ını daha da arttırmıs tır. Asitlenmis dentin matriksinin hava ile kurutulması sırasında kollajen çökmesini engellemek için nemli bir yüzey sag lamak ve monomerin penetrasyonunu arttırmak açısından çözücü kullanmak TE teknig inin önemli parçalarıdır ve teknik hassasiyet gerektirir (22,36). Sonuç Çalıs mada elde edilen verilere göre; adezif sistemden bag ımsız olarak adezif adeziflerin dentin yüzeyine ovalanarak uygulanması sonucu bag lanma dayanıklılıg ı deg erlerinde istatistiksel olarak anlamlı sonuçlar elde edilmis tir (p<0,001). İncelenen deg is ik çözücülere sahip adeziflerden tersiyer butanol içeren TE adezif dig er adeziflere kıyasla daha yüksek bag lanma dayanıklılıg ı deg erleri sunmus tur. Her ne kadar tek bir biles ene göre deg erlendirme yapılamayacak olsa da tersiyer butanol içeren TE adezifler düs ük teknik hassasiyete sahip olmaları nedeniyle önerilebilir. Ancak tersiyer butanol ile ilgili literatürde çok fazla çalıs ma bulunmamaktadır ve daha fazla çalıs maya ihtiyaç vardır. KAYNAKLAR 1. Buonocore MG. A simple method of increasing the adhesion of acrylic filling materials to enamel surfaces. J Dent Res, 1955; 34(6): 849-53. 2. Gwinnett AJ, Matsui A. A study of enamel adhesives. The physical relationship between enamel and adhesive. Arch Oral Biol, 1967; 12(12): 1615 20. 3. Van Meerbeek B, De Munck J, Yoshida Y, Inoue S, Vargas M, Vijay P, Van Landuyt K, Lambrechts P, Vanherle G. Buonocore memorial lecture. Adhesion to enamel and dentin: current status and future challenges. Oper Dent, 2003; 28(3): 215-35. 4. Hebling, J, Pashley DH, Tjäderhane L, Tay FR. Chlorhexidine arrests subclinical degradation of dentin hybrid layers in vivo. J Dent Res, 2005; 84(8): 741-46. 5. Pashley DH, Tay FR, Yiu C, Hashimoto M, Breschi L, Carvalho RM, Ito S. Collagen degradation by host-derived enzymes during aging. J Dent Res, 2004; 83(3): 216-21. 6. De Munck J, Van den Steen PE, Mine A, Van Landuyt KL, Poitevin A, Opdenakker G, Van Meerbeek B. Inhibition of enzymatic degradation of adhesive dentin interfaces. J Dent Res, 2009; 88(12): 1101-06. 7. Swift EJ Jr, Bayne SC. Shear bond strength of a new one-bottle dentin adhesive. Am J Dent, 1997; 10(4): 184-88. 8. Kanca J 3rd. Resin bonding to wet substrate. 1. Bonding to dentin. Quintessence Int, 1992; 23(1): 39-41. 9. Reis A, Loguercio AD, Azevedo CL, de Carvalho RM, da Julio Singer M, Grande RH. Moisture spectrum of demineralized dentin for adhesive systems with different

9 Özgür Irmak solvent bases. J Adhes Dent, 2003; 5(3): 183-92. 10. (Çevrimiçi) http://www.psycho.uniduesseldorf.de/abteilungen/aap/gpower3, Eris im Tarihi: 10 Nisan 2013. 11. Van Noort R, Noroozi S, Howard IC, Cardew G. A critique of bond strength measurements. J Dent, 1989; 117: 61 67. 12. Van Noort R, Cardew GE, Howard IC, Noroozi S. The effect of local interfacial geometry on the measurement of thetensile bond strength to dentin. J Dent Res, 1991; 70: 889-93. 13. DeHoff PH, Anusavice KJ, Wang Z. Three-dimensional finite element analysis of the shear bond test. Dent Mater, 1995; 11: 126 31. 14.Versluis A, Tantbirojn D, Douglas WH. Why do shear bond tests pull out dentin? J Dent Res, 1997; 76: 1298 307. 15. Placido E, Meira JB, Lima RG, Muench A, de Souza RM, Ballester RY. Shear versus micro-shear bond strength test: a finite element stress analysis. Dent Mater, 2007; 23: 1086-92. 16. Ghassemieh E. Evaluation of sources of uncertainties in microtensile bond strength of dental adhesive system for different specimen geometries. Dent Mater, 2008; 24: 536-47. 17. Scherrer SS, Cesar PF, Swain MV. Direct comparison of the bond strength results of the different test methods: a critical literature review. Dent Mater, 2010; 26: e78-93. 18. Maciel KT, Carvalho RM, Ringle RD, Preston CD, Russell CM, Pashley DH. The effects of acetone, ethanol, HEMA, and air on the stiffness of human decalcified dentin matrix. J Dent Res, 1996; 11: 1851-58. 19. Pashley DH, Agee KA, Nakajima M, Tay FR, Carvalho RM, Terada RS. Solventinduced dimensional changes in EDTA- demineralized dentin matrix. J Biomed Mater Res, 2001; 56: 273-81. 20. Jacobsen T, Soderholm KJ. Some effects of water on dentin bonding. Dent Mater, 1995; 11: 132 36. 21. Tay FR, Gwinnett JA, Wei SHY. Micromorphological spectrum from overdrying to overwetting acid-conditioned dentin in water-free, acetone-based, single-bottle primer/adhesives. Dent Mater, 1996; 12: 236-44. 22. Gwinnett AJ. Moist versus dry dentin: its effect on shear bond strength. Am J Dent, 1992; 5: 127-29. 23. Kanca J 3rd. Effect of resin primer solvents and surface wetness on resin composite bond strength to dentin. Am J Dent, 1992; 5: 213-15. 24. Reis A, Loguercio AD, Azevedo CLN, Carvalho RM, Singer JM, Grande RHM. Moisture spectrum of demineralized dentin for different solvent-based adhesive system. J Adhes Dent, 2003; 5: 183-92. 25. Dal-Bianco K, Pellizzaro A, Patzlaft R, de Oliveira Bauer JR, Loguercio AD, Reis A. Effects of moisture degree and rubbing action on the immediate resin dentin bond strength. Dent Mater, 2006; 22(12): 1150 56. 26. Cardoso PC, Loguercio AD, Vieira LC, Baratieri LN, Reis A. Effect of prolonged application times on resin-dentin bond strengths. J Adhes Dent, 2005; 7(2): 143 49. 27. Pashley DH, Carvalho RM, Tay FR, Agee KA, Lee KW. Solvation of dried dentin matrix by water and other polar solvents. Am J Dent, 2002; 15(2): 97 102. 28. Barton AFM. Handbook of solubility parameters and other cohesion parameters. Boca Raton, FL: CRC Press Inc, 1983. 29. Jacobsen T, Söderholm KJ. Effects of primer solvent, primer agitation, and dentin dryness on shear bond strength to dentin. Am

10 Farklı Çözücü İçeren Total-Etch lerin Farklı Uygulama Yöntemlerinin Bağlanma Dayanımına Etkisi J Dent, 1998; 11(5): 225-28. 30. Van Landuyt KL, Peumans M, De Munck J, Lambrechts P, Van Meerbeek B. Extension of a one-step self-etch adhesive into a multi- step adhesive. Dent Mater, 2006; 22(6): 533-44. 31. Van Meerbeek B, Van Landuyt K, De Munck J, Inoue S, Yoshida Y, Perdigao J. Bonding to enamel and dentin. In: Summit JB, Robbins JW, Hilton TJ, Schwarz RZ, editors. Fundamentals of operative dentistry. Berlin: Quintessence Publishing, 2006, p.183-260. 32. Blunck U, Knitter K, Jahn KR. Sixmonth clinical evaluation of XP Bond in noncarious cervical lesions. J Adhes Dent, 2007; 9(2): 265-68. 33. Ritter AV, Heymann HO, Swift EJ, Perdigäo J, Rosa BT. Effects of different re-wetting techniques on dentin shear bond strengths. J Esthet Dent, 2000; 12(2): 85-96. 34. Orellana N, Ramírez R, Roig M, Giner L, Mercade M, Durán F, Herrera G. Comperative study of the microtensile bond strength of three different total etch adhesives with different solvents to wet and dry dentin(in vitro test). Acta Odontol Latinoam, 2009; 22(1): 47-56. 35. Hegde MN, Manjunath J. Bond strength of newer dentin bonding agents in different clinical situations. Oper Dent, 2011; 36(2): 169-76. 36. Kanca J 3rd. Improving bond strength through acid etching of dentin and bonding to wet dentin surfaces. J Am Dent Assoc, 1992; 123(9): 35-43. Yazışma adresi: Özgür IRMAK Eskis ehir Osmangazi Üniversitesi Dis Hekimlig i Fakültesi Dis Hastalıkları ve Tedavisi A.D. Mes elik Kampüsü 26480 Eskis ehir Tel: 0 222 239 13 03 e-posta: oirmak@ogu.edu.tr