Hava, İklim ve Su ile Geleceğimizi Güçlendirmek



Benzer belgeler
Güvenlik ve Esenliğinize adanmış 60 yıl

Yerel Yönetimler İçin Sera Gazı Salım Envanteri (Karbon Ayak İzi) nin Önemi

AFD Sürdürülebilir bir gelecek için

Karar -/CP.15. Taraflar Konferansı, 18 Aralık 2009 tarihli Kopenhag Mutabakatını not alır.

SERA GAZI EMİSYONU HAKAN KARAGÖZ

Sürdürülebilir Kalkınma - Yeşil Büyüme. 30 Mayıs 2012

ENERJİ ALTYAPISI ve YATIRIMLARI Hüseyin VATANSEVER EBSO Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Enerji ve Enerji Verimliliği Çalışma Grubu Başkanı

GÖNEN BİYOGAZ TESİSİ

Araştırma Notu 12/124

UNIDO Eko-Verimlilik (Temiz Üretim) Programı

Yenilenebilir olmayan enerji kaynakları (Birincil yahut Fosil) :

2001 yılında Marakeş te gerçekleştirilen 7.Taraflar Konferansında (COP.7),

ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI 2023 YILI HEDEFLERİ

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE KURAKLIK ANALİZİ. Bülent YAĞCI Araştırma ve Bilgi İşlem Dairesi Başkanı

Atıklardan Enerji Üretiminin Karbon Emisyonu Azaltımı Bakımından Önemi

SERA GAZLARININ İZLENMESİ ve EMİSYON TİCARETİ

III. ÇALIŞMA GRUBU İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ETKİLERİNE UYUM. 2. ÇALIŞTAY İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ve SAĞLIK

İklim ve İklim değişikliğinin belirtileri, IPCC Senaryoları ve değerlendirmeler. Bölgesel İklim Modeli ve Projeksiyonlar

2023 e Doğru Kentsel Dönüşüm, Ulusal Çevre Politikaları ve Sektörden Beklentiler. 23 Ocak 2015, İstanbul. Sayın Bakanım,

GÖNÜLLÜ KARBON PİYASASI PROJE KAYIT TEBLİĞİ

2010 SEKTÖR RAPORU TEMSAN TÜRKİYE ELEKTROMEKANİK SANAYİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Genel Müdürümüz Sayın İsmail GÜNEŞ, Dünya Meteoroloji Örgütü İcra Konseyi Üyeliğine Seçildi

SANAYİ SEKTÖRÜ. Mevcut Durum Değerlendirme

Sona Erecek Kyoto Protokolü Öncesi Durban Küresel Isınma ve Küresel İklim Değişikliği Müzakereleri

AYVACIK 5 MW Rüzgar Enerji Santrali

MONDİ TİRE KUTSAN KAĞIT VE AMBALAJ SANAYİİ A.Ş. ATIKSUDAN BİYOGAZ ELDESİ TESİSİ PROJE BİLGİ NOTU

Doç. Dr. Mehmet Azmi AKTACİR HARRAN ÜNİVERSİTESİ GAP-YENEV MERKEZİ OSMANBEY KAMPÜSÜ ŞANLIURFA. Yenilenebilir Enerji Kaynakları

Türkiye de Kojenerasyon Potansiyeli, Uygulamaları ve Yasal Durum

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI

SERA GAZI EMİSYON AZALTIMI SAĞLAYAN PROJELERE İLİŞKİN SİCİL İŞLEMLERİ TEBLİĞİ

Prof. Dr. Ali DURMAZ Gazi Üniversitesi Enerji-Çevre Sistemleri ve Endüstriyel Rehabilitasyon (GEÇER) Araştırma Merkezi Direktörü

BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ve Kyoto Protokolü. ENOFİS 05 Şubat 2009

UNFCC VE KYOTO PROTOKOLÜ GEREKLİLİKLERİ

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARIMIZ VE ELEKTRİK ÜRETİMİ. Prof. Dr. Zafer DEMİR --

Kadıköy Belediyesi Sürdürülebilir Enerji Eylem Planı

Dünyanın sağlığı bozuldu; İklim Değişikliği

ING Grubu Çevre Bildirisi

RIO+20 ışığında KOBİ ler için yenilikçi alternatifler. Tolga YAKAR UNDP Turkey

TELKO ENERJİ ÜRETİM TURİZM SAN. ve TİC. A.Ş. EDİNCİK BİYOGAZ PROJESİ PROJE BİLGİ NOTU

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Yönetimine Giriş Eğitimi

Biliyor musunuz? Enerji. İklim Değişikliği İle. Mücadelede. En Kritik Alan

ÇEVRE ve ORMAN BAKANLIĞI SON GELİŞMELER VE ÜLKEMİZİN DURUMU

Dr. Rüstem KELEŞ SASKİ Genel Müdürü ADASU Enerji AŞ. YK Başkanı

AVRUPA BİRLİĞİ ÇEVRE FASLI MÜZAKERE SÜRECİ

Dünyada ve Türkiye de Enerji Görünümü Selahattin İncecik. İstanbul Teknik Üniversitesi

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ, AB SÜRECİ VE ÇEVRE

Kyoto Protokolü. Nurel KILIÇ

ALTERNATİF ENERJİ KAYNAKLARI

İKLİM DOSTU ŞİRKET MÜMKÜN MÜ?

ÇEVRE DENETİMİNDE KÜRESEL GÜNDEM VE EUROSAI İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN DENETİMİ SEMİNERİ

Geri Bildirimlerin Özeti: Enerji Stratejisi Ülke İstişareleri

Mustafa BARAN Ankara Sanayi Odası Genel Sekreter Yardımcısı

Sera Gazlarının İzlenmesi ve Emisyon Ticareti. Politika ve Strateji Geliştirme. Ozon Tabakasının Korunması. İklim Değişikliği Uyum

DA KÜRESEL ISINMA ĐLE ĐKLĐM DEĞĐŞĐKLĐKLERĐ NEDENĐ OLAN SERA GAZI EMĐSYONLARI HAKKINDA ÇEVRE EYLEM PLANI POLĐTĐKALARI

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Adnan İğnebekçili

Türkiye nin Enerji Geleceği İklim bileşenini arıyoruz

TÜRKİYE CUMHURİYETİ NİYET EDİLEN ULUSAL OLARAK BELİRLENMİŞ KATKI

ÇEVRE SORUNLARININ TOPLUMLARIN GÜNDEMİNE YERLEŞMESİ

IPCC 1.5 C Küresel Isınma Özel Raporu ve Türkiye ye Etkileri

İklim Hareketine Geçmenin Yan Faydaları: Türkiye İklim Taahhüdünün Değerlendirmesi 20 Ekim 2016, Ankara

ĠKLĠM DEĞĠġĠKLĠĞĠ, BĠRLEġMĠġ MĠLLETLER ĠKLĠM DEĞĠġĠKLĠĞĠ ÇERÇEVE SÖZLEġMESĠ, KYOTO PROTOKOLÜ VE TÜRKĠYE

ĞİŞİKLİĞİ. Yeni Mücadele ile Yüzleşmek. Kasım 2006

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI VE ÇEVRE MEVZUATI

TEKLIF ÇAĞRILARI SIVIL TOPLUM DIYALOĞU (CSD-IV) AB VE TÜRKIYE ARASINDA KAPSAMINDA YAYIMLANAN. Fikirden Projeye. Hazırlayan: Öğr. Gör.

DSÖ Sağlıklı Kentler YaklaĢımında Su Yönetimi

İklim Değişikliği ve Hava Yönetimi Koordinasyon Kurulu Çalışma Grupları

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ POLİTİKALARI ve ENERJİ

KYOTO PROTOKOLÜ SONRASI KÜRESEL ISINMA ve. Ahmet Cangüzel Taner Fizik Yüksek Mühendisi Türkiye Atom Enerjisi Kurumu(

AB, 2030 İKLİM VE ENERJİ PAKETİ ÜZERİNDE ANLAŞMAYA VARDI

İstanbul Bilgi Üniversitesi Enerji Sistemleri Mühendisliği. Çevreye Duyarlı Sürdürülebilir ve Yenilenebilir Enerji Üretimi ve Kullanımı

EGEMEN HİDROELEKTRİK SANTRALİ

e-bulten DOKÜMAN NO: PR/10.5/001 REVİZYON NO:00 YAYIN TARİHİ: 04/12/2015 SAYFA NO: Sayfa 1 / 16

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ KARBON PİYASASI ve ATIK SEKTÖRÜ

SERA GAZI SALIMLARININ DEĞERLEND

Marakeş in Kazandırdıkları Rifat Ünal Sayman, Direktör - REC Türkiye 6 Aralık 2016, Mövenpick Otel, Ankara

BELEDİYELERCE BİLGİ SAĞLANACAK İDEP EYLEMLERİ

YÜKSEK DENETİM DÜNYASINDAN HABERLER

Bu nedenle çevre ve kalkınma konuları birlikte, dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ele alınmalıdır.

HAVACILIK VE UZAY TEKNOLOJİLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Tarım Sektörü. Erdinç Ersoy, Kıdemsiz Tarım Sektörü Uzmanı

KÜRESEL ISINMA HAKKINDA ULUSLARARASI DÜZENLEMELER

BU YIL ULUSLARARASI KOOPERATİFLER YILI!

İZMİR KEMALPAŞA ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ GÜNEŞ SANTRALİ UYGULAMASI

Türkiye de Ulusal Politikalar ve Endüstriyel Simbiyoz

İklim Değişikliği ve Enerji İlişkisi

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ: FAO NUN BAKIŞ AÇISI. Dr. Ayşegül Akın Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü Türkiye Temsilci Yardımcısı 15 Ekim 2016

EBSO. Sayın Üyemiz, Saygılarımla, Akın KINIKLI Genel Sekreter Yardımcısı. EK: Seminer Programı

e-bulten DOKÜMAN NO: PR/10.5/001 REVİZYON NO:00 YAYIN TARİHİ: 04/12/2015 SAYFA NO: Sayfa 1 / 18

23 Mart Dünya Meteoroloji Günü Kutlandı

GÖNÜLLÜ KARBON PİYASASI PROJE KAYIT TEBLİĞİ TASLAĞI

ENERJİ. KÜTAHYA

Đklim Değişikliği ve Atık Yönetimi

ESKİŞEHİR 2013 TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR BAŞKENTİ HAKKINDA KANUN TASARISI

2014 dünyanın en sıcak yılı olabilir

Küresel Isınma ile Mücadelede Kentlerin Rolü: Ulaşım ve Yapı Sektöründen Uluslararası Örnekler 12 Eylül 2014

AB ve Türkiye Sivil Toplum Diyaloğu - IV Tüketicinin ve Sağlığın Korunması Hibe Programı

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ EYLEM PLANINDA SU

Cumhuriyetin 100. Yılında Enerjide Tam Bağımsızlık İçin Enerjinin Etkin Kullanımı ve % 100 Yenilenebilir Enerji Prof. Dr.

Kömür ve Doğalgaz. Öğr. Gör. Onur BATTAL

Transkript:

Hava, İklim ve Su ile Geleceğimizi Güçlendirmek Dünya Meteoroloji Örgütü Genel Sekreteri Michel Jarraud un Mesajı Türkçe'ye çeviren: Murat Altınyollar Her yıl, 23 Mart ta, Dünya Meteoroloji Örgütü (DMÖ) ve uluslararası meteoroloji camiası Dünya Meteoroloji Gününü kutlarlar. Dünya Meteoroloji Günü, can ve mal emniyetini sağlamak için meteoroloji alanında uluslararası işbirliğini geliştirmek üzere 1873 yılında kurulan Uluslararası Meteoroloji Örgütünün (IMO) sorumluluklarını üstlenip selefi olarak faaliyetlerini sürdüren Dünya Meteoroloji Örgütünü kuran sözleşmenin 1950 yılında yürürlüğe girişini anmak üzere kutlanmaktadır. Bir tür sivil toplum kuruluşu statüsünde olan Uluslararası Meteoroloji Örgütü nün Milletler Cemiyeti ile bir bağı yokken yeni Örgüt 1951 yılının hemen başında Birleşmiş Milletlerin ihtisas kuruluşu oldu. 1972 yılı ile birlikte DMÖ, meteoroloji ve iklimden oluşan temel sorunluluk alanını; su ve pek çok çevresel konuyu da içerecek şekilde genişletti. Dünya Meteoroloji Günü kutlamaları geleneksel olarak her yıl seçilmiş önemli bir temaya odaklanır. DMÖ Yürütme Konseyi tarafından 2012 yılı teması, özellikle hava, iklim ve su bilgileri ile değişik sosyoekonomik sektörlere sağlanan faydalara dikkat çekmek üzere Hava, İklim ve Su ile Geleceğimizi Güçlendirmek olarak belirlenmiştir. 1979 ve 1990 yıllarında DMÖ ve ortakları tarafından gerçekleştirilen tarihi Dünya İklim Konferanslarının devamı olarak 2009 yazında gerçekleştirilen Üçüncü Dünya İklim Konferansında (WCC-3) ortaya çıkan İklim Hizmetleri Küresel Çerçevesi (GFCS) fikri, 2011 yılında toplanan 16. Dünya Meteoroloji Kongresi tarafından da oybirliğiyle onaylandı. Dolayısıyla, bu yılın Dünya Meteoroloji Günü teması, Küresel İklim Hizmetleri Çerçevesinin başlama yılı olarak seçilen 2012 için adeta biçilmiş kaftandır. DMÖ nün UNEP ile birlikte kurduğu ve 1988 yılından beri desteklediği Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) 2007 yılının sonunda prestijli Nobel Barış Ödülü'nü kazanmıştır. Hepinizin bildiği üzere IPCC, belirli insan aktivitelerinin iklim sisteminin ısınmasına neden olduğunu ve doğal çevremiz üzerinde; küresel hava ve deniz sıcaklıklarının artması, buz ve kar kütlelerinin erimesi ve küresel ortalama deniz seviyesinin yükselmesi gibi korkunç etkiler yarattığını gözler önüne sermiştir. Bu

durum Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri tarafından da çağımızın sorunu olarak tanımlanmıştır. Bu nedenle, İklim Hizmetleri Küresel Çerçevesinin kurulması çalışmaları esnasında ve özellikle sürdürülebilir kalkınmayı desteklerken sera gazları salınımının en aza indirilmesi gerekliliğini aklımızdan çıkarmamalıyız. 2011 yılında gerçekleştirilen 16. Dünya Meteoroloji Kongresi nde, ayrıca, İklim Hizmetleri Küresel Çerçevesinin temel 4 önceliği; afet risk azaltımı, su, sağlık ve gıda güvenliği olarak belirlenmiştir. Bu önceliklerin ilki olan afet risk azaltımı yıllardır DMÖ nün öncelikleri arasında yer almaktadır, yer almaya da devam edecektir. Bir yandan Dünyamızın hemen her köşesinde pek çok topluluğun doğal afetlerin önlenmesi ve azaltılması çalışmaları ile bu afetlere karşı kırılganlıklarını azaltmaya çalıştığı, diğer yandan da son 50 yılda meydana gelen doğal afetlerin yüzde doksanının DMÖ nün sorumluluk alanını oluşturan hava, iklim ve su kaynaklı olduğu göz önüne alındığında bu önceliğin uzun süre değişmeyeceği açıktır. Doğal afetlerden daha çok etkilenen toplulukların sayısı son yıllarda; artan şehirleşme, sahil, ova, kurak bölgeler, büyük deltalar ve sel havzaları gibi daha kırılgan bölgelere yönelen nüfus gibi nedenlerle çoğalmaktadır. IPCC nin Dördüncü Değerlendirme Raporunda belirttiği üzere olağanüstü meteorolojik hadiselerin sıklığında ve şiddetindeki artış da bu duruma eklenmiştir. Bu durumda, karar vericiler ve acil durum yöneticileri en uygun acil durum planlarını ancak daha çok ve daha iyi hava ve su bilgileri ve iklim hizmetleri ile yapabilirler. Hava, iklim ve su ile ilgili bilgiler ayrıca, küçük yatırımlarla özellikle de kapasite artırımına yönelik yatırımlarla kayda değer kalkınma hamleleri yaratabilecek olan; tarım, sağlık, ulaşım, enerji üretimi ve su kaynakları yönetimi gibi pek çok sosyo-ekonomik faaliyet için de gereklidir. Güney Afrika'nın Durban şehrinde gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Taraflar Konferansı 17. Oturumu boyunca DMÖ, iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkelerde gelişmiş araştırma, gözlem ve tahminlerle kapasite artırımının meteoroloji kaynaklı afetlerin neden olduğu can ve mal kayıplarının azaltılmasındaki önemini vurgulamıştır. Zira gelişmiş ülkelerle aralarındaki bilimsel ve teknolojik açığın kapanması için yardıma muhtaç durumdaki bu ülkelerin pek çoğu hidrometeorolojik gözlem şebekeleri ile telekomünikasyon ağlarını işletebilmekte ciddi sıkıntılar çekmektedirler.

Dahası, DMÖ şunu vurgulamayı sürdürecektir: En az Gelişmiş Ülkeler (LDCs), Gelişmekte olan Küçük Ada Devletleri (SIDS) ve gelişmekte olan diğer korunmasız ülkelerin, kendi kırılgan kalkınmaları kadar çevre ve küresel iklimi de insanlık ve gelecek kuşaklar adına korumaları için erken uyarı sistemlerini kullanabilmelerine olanak sağlanmalıdır. Dolayısıyla, 2012 yılı Dünya Meteoroloji Günü teması; hava, iklim ve su ile ilgili gözlem ve tahmin hizmetlerinden elde edilecek kayda değer faydaların göz önüne konulması için tüm DMÖ üyesi ülkelere önemli bir fırsat sunmaktadır. Hatta bu tema, iklimin bir kaynak olduğu perspektifinden yola çıkarak ülkelerin sürdürülebilir kalkınmalarını İklim Hizmetleri Küresel Çerçevesi aracılığı ile güçlendirebileceklerini hatırlatmak için seçilmiş gibidir. Bu faydalar hemen her ölçekteki tüm kaynak alanları için hayatidir. İklim Hizmetleri Küresel Çerçevesinin 4 temel önceliğiyle bağlantılı bir örnek verecek olursak; enerji üretimi alanında çoğu yenilenebilir enerji projesi büyük ölçekli olmak zorunda iken rüzgar, güneş ve hidroelektrik gibi diğer pek çok yeşil teknoloji, insan gelişimi için yerel enerji kaynaklarının çoğunlukla zaruri olduğu kırsal ve sapa bölgeler için çok uygundur. Milyonlarca hane, küçük ölçekli ev tipi güneş enerjisi sistemlerinden enerji sağlarken köy ya da kasaba ölçeğinde küçük şebekeler için tasarlanmış mikro hidro sistemler uygun bölgelerde sorunsuz olarak kullanılabilmektedir. Barajlar, öteden beri dünyanın enerji ihtiyacı için önem arz etmekte ve hâlihazırda küresel elektrik ihtiyacının beşte birini karşılayan su gücünü depolamak için kullanılmaktadır. Önemli altyapı yatırımları gerektirmesine rağmen rüzgâr gücü de her geçen gün yaygınlaşmaktadır. 2010 yılı sonu itibariyle dünya çapında kurulu bulunan rüzgâr enerjisi santralleri 200 Gigawatt ı aştı. Bu miktar küresel elektrik tüketiminin yaklaşık % 2.5 ine tekabül etmektedir. Bir bölgenin rüzgar veya güneş enerjisi fizibilitesini yapabilmek için güvenilir iklim bilgisine ihtiyaç vardır. Özellikle Güneş enerjisi bazı bölgeler için diğerlerinden çok daha verimlidir. Solar radyasyon ölçümüne yönelik Dünya Standart Referans Cihazı, Davos, İsviçre de bulunan Dünya Radyasyon Merkezi tarafından işletilmektedir. DMÖ Dünya Radyasyon Bilgi Merkezi ise Rusya Federasyonu nun San Petersburg şehrindedir. Dahası, her geçen gün kırsal kesimde bulunan daha çok hane, aydınlatma ve pişirme ihtiyaçlarını yerel olarak üretilen biyogaz ile

karşılamaktadır. Biyokütle üretimi, biyo yakıt veya doğrudan yanıcı madde meydana getirmek için çöp ya da kimi zaman mısır ve şeker kamışı gibi ekinlerin kullanılmasını gerektirir. Bu yüzden biyokütle üretimi esnasında azaltmaya çalıştığımızdan fazla sera gazı ortaya çıkarmaktan ya da enerji üretelim derken o bölgede yaşayan halkın gıda güvenliğini riske etmekten kaçınmalıyız. Enerji ve İklim Değişikliği konusunda Birleşmiş Milletler Yüksek Danışma Grubu, 2010 yılında hazırladıkları raporda; yenilenebilir enerji ve diğer düşük emisyon oranına sahip teknolojilerin yaygınlaştırılması ile 2030 yılında modern enerji hizmetlerine dünya çapında ulaşılabileceğini ve bunun sera gazı emisyonunda ciddi artışlara sebep olmaksızın başarılabileceğini belirtmiştir. DMÖ, enerji alanında Birleşmiş Milletlerin ahenk içinde davranması ve BM dışındaki paydaşlarla müşterek bağlantılar kurabilmesi için oluşturulan ve Birleşmiş Milletler Sistemi bünyesinde kuruluşlar arası bir mekanizma olan BM-Enerji nin faaliyetlerine aktif olarak katılmaktadır. Mesajımın sonlarına gelirken, DMÖ nün yakın geçmişte yayınladığı 2011 Yılı İklim Durumu Raporuna değinmek isterim. Bu raporda iklimimizdeki süregelen değişim açıklıkla vurgulanmaktadır. Kaydedilen en sıcak 13 yılın hepsi de 1997 den sonra meydana gelmiştir. La Nina nın genellikle soğuma etkisi yaratması gerekirken 2011 yılındaki küresel sıcaklıklar, geçmiş La Nina yıllarının tamamından daha yüksektir. Atmosferdeki Sera gazı konsantrasyonu hız kesmeksizin artmış ve 2011 yılında tüm zamanların en yüksek oranına ulaşmıştır. Diğer yandan kuzey buz denizindeki buz tabakaları geçen yaz en düşük ikinci değer olarak kaydedilirken, tüm dünya denizlerindeki buz tabakaları ise neredeyse kaydedilen en düşük değere ulaşmıştır. Hava, iklim ve su yıllardır sosyo-ekonomik gelişimimizi desteklemektedir. DMÖ ve 189 üyesinin ulusal meteoroloji ve hidroloji teşkilatları tarafından yıllardır sağlanmakta olan güncel hava ve iklim bilgileri ile bugünden itibaren sağlanacak olan iklim hizmetlerinden oluşan yetkin bilimsel veriler, İklim Hizmetleri Küresel Çerçevesinin itici gücünü oluşturmaktadır. Böylelikle hava, iklim ve su, özellikle yeni kurulan İklim Hizmetleri Küresel Çerçevesinin de katkılarıyla, gelecekte karşımıza çıkacak zorlukları aşarken de bizi desteklemeye devam edecek ve tüm sosyo-ekonomik sektörlere faydalı olmayı sürdürecektir.

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi bağlamında İklim Hizmetleri Küresel Çerçevesine gittikçe daha fazla inanmalıyız. İklim Hizmetleri Küresel Çerçevesi, bir medeniyet olarak hayatta kalabilmek için zorunlu olan, iklim değişikliğinin azaltılmasına yönelik önlemlere katkıda bulunmakla kalmayacak, ayrıca doğal afetler risk azaltımında da son derece faydalı olacaktır. Dahası iklim sistemimizin şu durağan döneminde bile karşı karşıya kaldığımız iklim değişikliklerine adaptasyonda da önemi yadsınamaz. 2012 yılı Dünya Meteoroloji Günü temasının, DMÖ üye ve ortaklarının İklim Hizmetleri Küresel Çerçevesi gibi önemi bir girişime en üst düzeyde ve en verimli şekilde katılmalarını sağlayacağını umuyorum. Tüm DMÖ üyelerinin Dünya Meteoroloji Gününü en içten duygularla kutluyorum.