Brighton Ekolü İngiliz fotoğrafçı topluluğudur. Superpoze, yakın çekim, kamera hareketleri görülür. Konulu filmler yapmadılar. Görsel efektlere ve hilelere yer verdiler. Film d'art (yapımevi) Ünlü klasik ve çağdaş oyunları uyarladı. 1908-1913. Sinemaya olan olumsuz bakışı değiştirmek, yeni bir izleyici kitlesini kazanmak. Tiyatrodan farksız filmler yapıldı. Sinemaya estetik katkısı olmadı.
Edwin Porter Edison un yeniden canlanması onun yenilikçi filmleri ile gerçekleşmiştir. İlk filmi (1902) Bir Amerikan İtfaiyecisinin Hayatı. Montajla yaratılmış bir filmdir. Tom s Cabin (1903) filminde ise ilk kez açıklayıcı yazılar (intertitle/ title card) kullanır. Büyük Tren Soygunu filminde (1903) farklı yerlerde fakat aynı zamanda olan olayları kesme yöntemi (cut) ile kurgulamıştır. Bir Amerikan İtfaiyecisinin Hayatı (1902) isimli filminde modern anlamda kurgunun ilk örneği görülmektedir. Altı dakikalık film basit bir hikâye anlatmaktadır. Kesme tekniği ile oluşturulmuş filmdeki sahneler şu şekilde sıralanmaktadır.
Büyük Tren Soygunu, (1903) Amerikan popüler sinemasının temelini oluşturur. Western filmlerinin ilki olarak da sayılır. Anlatı yapısı ve oyunculuk yönetimi olarak diğer yönetmenler tarafından da örnek alınır. Oyuncular dönemin diğer filmlerinden farklı olarak sadece sağdan ya da soldan girmemekte, kameranın önünden, arkasından sahneye girmekte veya çıkmaktadır. Farklı ölçekler yoktur. Tüm film genel çekim ölçeğindedir.
D.W. Griffith İlk filmlerini Edison için çekti. Modern tekniklerinin kurucusudur. Bu teknikleri bir dramatik anlatım aracı haline getirmiştir. Sinema oyunculuğunu geliştirmiştir. İlk starları ortaya çıkarmıştır. Melodram türünün sinemadaki temelidir. Griffith in en önemli filmleri Bir Ulusun Doğuşu (1915) ve Hoşgörüsüzlük (1916).
Griffith'in sinema dilinine katkıları: Değişik kamera ölçek ve açıları kullanmıştır. Ölçek ve açıları filmlerinin içeriğiyle uygunluk gösterir. Yakın çekim planları, kararma-açılma efektlerini ve aydınlatmayı dramatik anlatım aracı olarak kullanır. Net ve flu alanlar kullanarak seyircinin dikkatini bir yere çekmeyi başardı. İfadeye ve mimiklere dayanan abartısız oyunculuğu sinemaya kazandırdı. Yaratıcı kurguyu geliştirdi. Çevre düzenine, dekora, estetiğe, teknik ve içeriğe önem vererek gerçek anlamda sinema yönetmenliğini gösterdi.
Bir Ulusun Doğuşu nda (1915) zencilere ve Güney Amerikalılara olan öfkesini ortaya koymuş ve film tartışmalara yol açmıştır. Bir Ulusun Doğuşu, ırkçı bir bakışa sahip olmakla beraber kurgusundaki ustalık, iyi görüntüleri ve yeni anlatım tarzıyla dikkat çekmiştir. Savaş sahneleri çok başarılı yönetilmiştir. Ku-Klux-Klan filmde gerilimli bir tarzda anlatılmıştır. Üç saat süren film Griffith e büyük bir ün ve para kazandırmıştır.
Hoşgörüsüzlük de (1916) ise bir önceki filmindeki görüşlerinin tam tersini yansıtmıştır. Her türlü baskıya ve haksızlığa karşı çıkış temasını işlemiştir.
Nickelodeon 1905 den başlayarak Amerika nın büyük şehirlerinde Nickelodeon adı verilen küçük sinemalar kurulmaya başlanmıştır. Giriş ücreti nikelden yapılmış 5 sent di. Bu nedenle de Nickelodeon denilmiştir. 1910 da 10.000 salon, 26 milyon seyirci bulunmaktaydı.
Patent Savaşları Edison 1897 den itibaren hem Amerikan, hem de Fransız yapımcılarına karşı patent savaşı başlatmıştır. Mahkemelerin sayısı artınca 1908 de Edison önderliğinde Motion Pictures Patent Company adlı patent şirketi kurulmuştur. Şirket, film yapım ve gösterim konusunda 10 adet keşfin patentini aldı.
Melies ve Pathe nin de aralarında bulunduğu on şirket bu anlaşmaya dayanarak patent şirketine üye olmayan bağımsız dağıtımcı ve gösterimcilere filmlerini vermediler. Üye olmayanlara Eastman film verilmedi. Bağımsızların filmlerini gösteren ve dağıtan şirketleri engellediler. 8-12 dakikalık film yapmak zorunluluğu getirmişti. Filmler birbirine benzemeye başladı. Engellemeler sonucunda bağımsız yapımcılar New York ve Chicago dan ayrılıp Güney California kıyılarına yerleşmeye başladılar.
1910 lardan başlayarak Amerika ya Avrupa dan sanat filmleri ve tarihi konulu filmler gelmeye başladı. Süreleri daha uzundu. Patent Company nin filmlerinden bıkan seyirci bu filmleri tercih etmeye başladı. Bağımsızlar star sistemini yarattılar. Broadway yıldızlarıyla anlaşmalar yaptılar. Edebiyat uyarlamaları çektiler. 1915 de mahkeme kararıyla etkinliği bitirildi. Bağımsızlar rahatça film çekebildiler. MPPC'den kaçanlar tarafından Hollywood oluşmaya başladı.