TOKAT İLİ MERKEZ İLÇEDE ARICILIK FAALİYETİ YAPAN İŞLETMELERDE BAL VE DİĞER ARI ÜRÜNLERİ ÜRETİMİ VE ORGANİK ÜRETİM POTANSİYELİ.

Benzer belgeler
Tokat İli Merkez İlçede Arıcılık Yapan İşletmelerde Bal ve Diğer Arı Ürünlerinin Organik Üretim Potansiyeli

ARICILIKTA ORGANİK ÜRETİM

Türkiye Arıcılığının Yapısı, Sorunları ve Sürdürülebilir Arıcılık Açısından Değerlendirilmesi. Yrd. Doç. Dr. Ayhan GÖSTERİT

T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ISPARTA İLİ KİRAZ İHRACATININ ANALİZİ

Organik Arı Yetiştiriciliği

Dünyada ve Türkiye'de A R I C I L I K

ARI ÜRÜNLERİ TÜKETİM DAVRANIŞLARI ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

Kısacası arıcılık tarihi insanlık tarihi kadar eskidir.

Türkiye Arı Yetiştiriciliğinde Çukurova Bölgesinin Yeri ve Önemi

ELAZIĞ ARICILIK İŞLETMELERİNDE KOLONİLERİN EK BESLENME ŞEKİLLERİNİN TESPİTİ

Arıcılığın Tanımı. Arı Yetiştirme Ürünler. Ürünler. Ürünler. Ürünler. Hayvan Yetiştirme ve Besleme Dersi

Türkiye de Organik Arıcılık

KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 1239 KAHRAMANMARAŞ'TA SEBZE TARIMININ MEVCUT DURUMU, PROJEKSİYONLAR VE ÖNERİLER

Çukurova Bölgesi Sığır Yetiştiriciliğinin Yapısı. Prof. Dr. Serap GÖNCÜ

"ARI ÜRÜNLERİNDE ÜRETİM ve TÜKETİMİNDE GIDA GÜVENLİĞİ "

ARICILIKTAN ELDE EDİLEN ÜRÜNLERİN ORGANİK OLABİLMESİ İÇİN GEREKLİ ŞARTLAR

Organik Meyve Yetiştiriciliğinin Temel Esasları

Türkiye de Arıcılık, Sorunlar ve «İyi Üretim Uygulamaları» ile Ekolojik Çözümler

Diyarbakır İli Arıcılığın Yapısı ve Sorunları

İYİ TARIM UYGULAMALARI VE EUREPGAP. Prof. Dr. Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü

MUĞLA İLİ TARIM VE HAYVANCILIK ÇALIŞTAYI SONUÇ RAPORU

ARICILIĞA GENEL BAKIŞ

T.C. GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI TARIMSAL EKONOMİ VE POLİTİKA GELİŞTİRME ENSTİTÜSÜ

Buna göre, Türk Gıda Kodeksi Yönetmeliği nin amacı şu şekilde tespit edilmiştir:

PROJENİN ADI VE KONUSU


ÜLKEMİZ BALLARINDA KALINTI SORUNU ve İNSAN SAĞLIĞI AÇISINDAN ÖNEMİ. Ali KORKMAZ Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Erdemli-İÇEL

BÖLGE PLANI SÜRECİ Eskişehir Tarım, Tarıma Dayalı Sanayi ve Ormancılık İhtisas Komisyonu Çalışmaları 07 Mayıs 2013 ESKİŞEHİR

ÖDEMİŞ İLÇESİNDE PATATES ÜRETİMİ, KOŞULLAR ve SORUNLAR

Trakya Kalkınma Ajansı. Edirne İlinde Yem Bitkileri Ekilişi Kaba Yem Üretiminin İhtiyacı Karşılama Oranı

Arıcılığa Başlarken... Dr. Ali KORKMAZ Ziraat Yüksek Mühendisi Samsun Tarım İl Müdürlüğü

Koyun ve keçi sütü ve ürünlerinin üretiminde karşılaşılan temel sorunlar ile muhtemel çözüm önerileri

GEZGİNCİ ARICILIK SİSTEMİNDE ÜRETİM GELİR ve GİDERLERİNİN EKONOMİK ANALİZİ ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA

TÜRKİYE ET ÜRETİMİNDE BÖLGELER ARASI YAPISAL DEĞİŞİM ÜZERİNE BİR ANALİZ

ARI ÜRÜNLERĠ SEKTÖRÜNDE ĠZLENEBĠLĠRLĠĞĠN SAĞLANMASI ve ÖNEMĠ"

Kek ve Şurup (Sakkaroz) Yemlemesinin Bal Arısı (Apis mellifera L.) Kolonilerinin Performansı Üzerine Etkileri

BAL TANIMI BALIN BİLEŞİMİNİ OLUŞTURAN MADDELER

BÖLGE PLANI SÜRECİ Bilecik Tarım, Tarıma Dayalı Sanayi ve Ormancılık İhtisas Komisyonu Çalışmaları 25 Nisan 2013 BİLECİK

Türkiye de Organik Tarım

Bal Arılarının Beslenmesi. Dr. Ali KORKMAZ Samsun Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü

Türkiye de Arıcılık Faaliyetinin Mevcut Durumu ve Trend Analizi Yöntemiyle Geleceğe Yönelik Beklentiler *

İZMİR İLİNDE ARICILIĞIN EKONOMİK YÖNLERİ VE SORUNLARI*

TÜRKİYE TOHUMCULUK SANAYİSİNİN GELİŞİMİ VE HEDEFLERİ İLHAMİ ÖZCAN AYGUN TSÜAB YÖNETİM KURULU BAŞKANI

ERZURUM İLİ TARIM SEKTÖRÜ EYLEM PLANI

TÜRKİYE'NİN AVRUPA TOPLULUĞU ÜLKELERİNE SEBZE İHRACATI

BİYOLOG TANIM. Canlı türlerinin tanımlanması, sınıflandırılması, yaşamı ve evrimini etkileyen koşullar üzerinde araştırma yapan kişidir.

LAPSEKİ MESLEK YÜKSEKOKULU EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI BAHAR YARIYILI BİTKİ KORUMA 1.SINIF DERS PROGRAMI

KUZEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ TARIM SEKTÖRÜ GZFT ANALİZİ

/ Ekim 2008 CUMARTESİ. Resmî Gazete. Sayı : YÖNETMELİK YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK.

1. GIDA VE BESLENME KONFERANSI

(A) Anaç küçükbaş 80-TL/baş (B) 501 ve daha fazla Anaç 72-TL/baş

Arı ürünleri ve Etkin Üretim Yöntemleri. Prof. Dr. Muhsin DOĞAROĞLU

Sağlıklı Tarım Politikası

DÜNYADA ve TÜRKİYE DE YEMEKLİK TANE BAKLAGİLLER TARIMI

Patatesin Dünyadaki Açlığın ve Yoksulluğun Azaltılmasındaki Yeri ve Önemi

ORGANİK ARI YETİŞTİRİCİLİĞİ

GIDA ve KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Dursun KODAZ Gıda Mühendisi Gıda İşletmeleri ve Kodeks Daire Başkanlığı

NOT: BU FORMUN HERBİR SAYFASI BİR KAPSAM İLE İLGİLİDİR. ÜRETİCİNİN SADECE BAŞVURDUĞU KAPSAM İLE İLGİLİ OLAN SAYFANIN DOLDURULMASI YETERLİDİR.

ORGANİK MANDA YETİŞTİRİCİLİĞİ. Vet. Hek. Ümit Özçınar

BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR STRATEJİK PLANI

Dicle Vadisinde Pamuk Üretimi Yapan İşletmelerin Mekanizasyon Özelliklerinin Belirlenmesi Üzerine Bir Çalışma

Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği

Organik Gıdalarda Gıda Güvenliği. Yrd. Doç. Dr. Nural KARAGÖZLÜ Celal Bayar Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü MANİSA

Ziraat. Müh. Fatma MAMAK

MADDE 3 (1) Bu Tebliğ, 16/11/1997 tarihli ve mükerrer sayılı Resmî Gazete de yayımlanan "Türk Gıda Kodeksi Yönetmeliği"ne göre hazırlanmıştır.

ARI ÇALIŞTAYI (VET-ARI) Ekim ANKARA. Sunuş

İYİ TARIM UYGULAMALARI NASIL YAPILIR?

MAGENTA Control and certification COMPANY

Dünyada 3,2 milyon tona, ülkemizde ise 40 bin tona ulaşan pestisit tüketimi bunun en önemli göstergesidir. Pestisit kullanılmaksızın üretim yapılması

BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR

Tablo 4- Türkiye`de Yıllara Göre Turunçgil Üretimi (Bin ton)

TÜRK GIDA KODEKSİ. Dr. Betül VAZGEÇER Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü. 8. Tarım Gıda ve Soğuk Zincir Lojistiği Sempozyumu. 29 Mart 2018, Mersin

BAHAR YARIYILI ARASINAV TARİHLERİ

AB Bütçesi ve Ortak Tarım Politikası

ORGANİKÇİ AMCADAN GELECEĞİN BÜYÜKLERİNE

KUZEY DOĞU ANADOLU BÖLGESİ TARIM SEKTÖRÜ GZFT (SWOT) ANALİZİ(2012)

ÖĞRETMEN ADAYLARININ PROBLEM ÇÖZME BECERİLERİ

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir.

SAKARYA DA TARIM VE HAYVANCILIK SEKTÖR ANALİZİ VE ÖNERİLER RAPORU PROJESİ SAHA ARAŞTIRMA ÇALIŞMASI SONUÇLARI

TR 61 DÜZEY 2 BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (ANTALYA-ISPARTA-BURDUR)

Bal Arılarında Bazı Kimyasal İlaçların Varroosise Karşı Etkileri

A Research on the Determination of Honey Bee Diseases and Pests in Van Province

TÜRK GIDA KODEKS ŞEKER TEBLİĞİ (Tebliğ No:99/10 )

TARIMSAL DESTEKLER DEVLET DESTEKLERİ BİLGİLENDİRME TOPLANTISI

Sürdürülebilir Tarım Yöntemleri Prof.Dr.Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ KİRAZ SONUÇ RAPORU

BİTKİSEL VE HAYVANSAL ÜRETİM BÖLÜMÜ / ARICILIK PROGRAMI DERS PROGRAMI

BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) TARIM VE KIRSAL KALKINMAYI DESTEKLEME KURUMU (TKDK) DESTEKLERİ

GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI EĞİTİM YAYIM VE YAYINLAR DAİRESİ BAŞKANLIĞI Kırsal Kesimde Kadın Kooperatifleri

LAPSEKİ MESLEK YÜKSEKOKULU EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI GÜZ YARIYILI BİTKİ KORUMA 1.SINIF DERS PROGRAMI SAAT PAZARTESİ SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA

Tarımsal Meteoroloji. Prof. Dr. F. Kemal SÖNMEZ 23 EKİM 2013

FARUK DAYI & SELİM BAŞÇAM

ŞEKER TEBLİĞİ. Yetki Kanunu: Türk Gıda Kodeksi Yönetmeliği. Yayımlandığı R.Gazete: Tebliğ No: 2018/ Amaç

EĞİTİM BİLGİLERİ. Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü devam ediyor. Ziraat Fakültesi, Gıda Mühendisliği Bölümü 2003

İlkbahar Dönemi Çalışmaları

Aydın İlindeki Bazı Süt Sağım Tesislerinin Teknik Özellikleri. Technical Properties of Some Milking Parlours in Aydın Province

Sektörün İtici Gücü: Tarımsal İşletmeler. Dedeman Oteli 18 Nisan 2012

ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ ÇİNE MESLEK YÜKSEKOKULU DERS PROGRAMI. PAZARTESİ SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA Ana Arı Yetiştirme

ÜNİTE 4 DÜNYAMIZI SARAN ÖRTÜ TOPRAK

TKDK DESTEKLERİ AKSARAY YATIRIM DESTEK OFİSİ

Transkript:

TOKAT İLİ MERKEZ İLÇEDE ARICILIK FAALİYETİ YAPAN İŞLETMELERDE BAL VE DİĞER ARI ÜRÜNLERİ ÜRETİMİ VE ORGANİK ÜRETİM POTANSİYELİ Filiz ÇİVİ YALÇIN Yüksek Lisans Tezi Tarım Ekonomisi Anabilim Dalı Yrd.Doç.Dr.Esen ORUÇ BÜYÜKBAY TOKAT/2014 Her Hakkı Saklıdır

T.C. GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ TARIM EKONOMİSİ ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS TEZİ TOKAT İLİ MERKEZ İLÇEDE ARICILIK FAALİYETİ YAPAN İŞLETMELERDE BAL VE DİĞER ARI ÜRÜNLERİ ÜRETİMİ VE ORGANİK ÜRETİM POTANSİYELİ Filiz ÇİVİ YALÇIN TOKAT 2014 Her Hakkı Saklıdır

TEZ BEYANI Tez yazım kurallarına uygun olarak hazırlanan bu tezin yazılmasında bilimsel ahlak kurallarına uyulduğunu, başkalarının eserlerinden yaralanılması durumunda bilimsel normlara uygun olarak atıfta bulunulduğunu, tezin içerdiği yenilik ve sonuçların başka bir yerden alınmadığını, kullanılan verilerde herhangi bir tahrifat yapılmadığını, tezin herhangi bir kısmının bu üniversite veya başka bir üniversitedeki başka bir tez çalışması olarak sunulmadığını beyan ederim. Filiz ÇİVİ YALÇIN

ÖZET Yüksek Lisans Tezi TOKAT İLİ MERKEZ İLÇEDE ARICILIK FAALİYETİ YAPAN İŞLETMELERDE BAL VE DİĞER ARI ÜRÜNLERİ ÜRETİMİ VE ORGANİK ÜRETİM POTANSİYELİ Filiz ÇİVİ YALÇIN Gaziosmanpaşa Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarım Ekonomisi Anabilim Dalı Danışman:Yrd. Doç. Dr. Esen ORUÇ BÜYÜKBAY Dünyada organik tarımın yaygınlaşmasıyla Türkiye deki tüketicilerin organik tarım ürünlerine olan talebi artmıştır. Organik arıcılığın yaygınlaşmasıyla organik arı ürünleri de marketlerdeki raflarda yerini almaya başlamıştır. Böylece tüketicilere daha sağlıklı ve kaliteli arı ürünleri sunma olanağı elde edilmiştir. Bu çalışma, organik arı ürünleri üretimi konusunda arıcıların mevcut durumlarının ortaya konulması amacıyla hazırlanmıştır. Bu araştırmada, Tokat İli Merkez İlçe arıcılık faaliyeti yapan işletmelerin mevcut durumları ve karşılaştıkları sorunlar belirlenmiştir. Araştırmada kullanılan veriler yörede arıcılık faaliyeti yapan 114 adet işletmeden anket yöntemi ile elde edilmiştir. Örnek populasyonun belirlenmesinde tam sayım yöntemi kullanılmış, çiftçi kayıt sistemine kayıtlı arıcıların tamamı ile görüşülmüştür. Araştırma kapsamında arı yetiştiricilerinin organik arı ürünleri üretimine yakınlık dereceleri tespit edilmeye çalışılmıştır. Araştırma sonucu, üreticilerin % 56,48 i organik üretim yapmak istediklerini göstermektedir. Araştırma sonuçları ayrıca üreticilerin % 75,45 inin arıcılık kurs belgesinin olduğunu ve % 61,82 sinin arıcılar birliğine üye olduğunu göstermektedir. Kovan başına ortalama bal verimi 18,79 kg olarak belirlenmiştir. Üreticilerin üretim, pazarlama, hastalık ve zararlılarla mücadele ve diğer bazı sorunlarla karşılaştıkları belirlenmiştir. Verilerin istatistikî olarak analizinde Khi-kare ve Probit Model kullanılmıştır. Üreticilerin arı ürünleri üretimi ile ilgili uygulamalarının değerlendirmesini yapmak amacıyla puanlama yapılmıştır. Puan düzeyleri ile bazı kriterler arasında Khi-kare analizleri yapılmıştır. Arı üreticilerinin eğitim düzeyleri, yaşları, kovan sayıları ve kurs belgesi olmasıyla organik üretim puan düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki vardır. Üreticinin eğitim düzeyi, üreticinin yaşı ve kovan sayısı arttıkça, arıcılık faaliyeti uygulamalarının organik üretim kriterlerine daha fazla yaklaştığı gözlemlenmiştir. Üreticilerin sosyo-ekonomik ve davranışsal özelliklerinin, organik üretim yapmaya etkisi Probit Model kullanılarak tahmin edilmiştir. Araştırma sonuçları kovan sayısı, arıcılığın yapıldığı yer, arıcılıkla ilgili kaynak takibi ve Arıcılar Birliğine Üyelik değişkenlerinin organik üretim yapma üzerine önemli etkiye sahip olduğunu göstermiştir. 2014, 98 sayfa Anahtar Kelimeler: Organik, Bal, Arıcılık i

ABSTRACT Ms Thesis THE PRODUCTION OF HONEY AND OTHER BEE PRODUCTS AND THE POTANTIAL OF ORGANIC PRODUCTION IN THE ENTERPRISES ENGAGED IN BEEKEEPING IN THE CENTRAL DISTRICT OF TOKAT PROVINCE Filiz ÇİVİ YALÇIN Gaziosmanpaşa University Graduate School of Natural and Applied Sciences Department of Agricultural Economics Supervisor: Asst. Prof. Dr. Esen ORUÇ BÜYÜKBAY As a concequence of world-wide applications of organic farming, demand of the consumers for organic products have increased in Turkey. The products of organic beekeeping will be at market in larger scale in near future, which makes it possible to find healthier and qualifield honeybee products for consumers. This study, reveals the current status of organic bee products is intented to put the production of beekeepers. This study, covers economic analysis of beekeeping farms in the Central District of Tokat Province.Data were collected from 114 apiculture farms by direct personal interwiew. -In sample population determination, census method was used. It was interviewed with all beekeepers registered to the farmer registration system. In this study, proximity of beekeepers to production of organic bee products tried to be determined. Research result showed that %56,48 of the producers involved in the research want to make organic production.moreover, % 75,45 of the producers involved in the research have course document and %61,82 of the producers are members of beekeepers union. Averege honey production per colonie was determined as 18,79 kg. It was determined that beekeepers have faced some problems in production, marketing, disease and pest management,etc. Statistical analysis of data Chi-square and Probit Models were used. Ratings were made in order to evalvate the applications of beekeepers related to bee products production. Chi-square tests were performed between ratings and some critena. There is a statistically significant relation between education level, age of producers, number of colonies and having course document and organic production level. It was observed that as education level, age of producers and number of colonies increases, beekeeping applications come closer to organik production criteria. Influence of socio-economic and behavioral properties of producer to organic production was estimated by using Probit Model. The research results showed that numbers of colonies, beekeeping in the region, producers beekeeping related source tracker, Beekeepers Union significantly influence organic productionmaking. 2014, 98 pages Key words: Organic, Honey, beekeeping ii

ÖNSÖZ Arıcılık sektörü Dünyada ve Türkiye de kırsal kalkınmada önemli rol oynayan, başlangıçta çok büyük yatırıma gerek duyulmadan yapılabilen ve kısa sürede gelir sağlanabilen, ürün çeşitliliği nedeniyle gün geçtikçe talebi yükselen, üretici ülkeler için önemli bir döviz kaynağı yaratan bir faaliyettir. Türkiye de kırsal kalkınmada ve hayvancılık dalları arasında önemi giderek artan arıcılık faaliyetinde halen kaliteli arı ürünleri üretiminde farklı sorunlarla karşılaşılabilmektedir. Bu durum Dünya bal üretimi açısından dördüncü sırada bulunan ülkemizin bal dışsatımı potansiyelinin gereğince değerlendirilememesine neden olmaktadır. Türkiye de sağlıklı, güvenilir, kaliteli bal üretimine yönelik organik arıcılık henüz yeni gelişmeye başlamıştır. Bu konuda yapılacak çalışmalarla bu faaliyeti yapanların en başta toplumsal sağlık açısından kaliteli, güvenilir bal konusunda eğitilmesi, organik bala ödenen fiyat farkının cazip kılınması, konvansiyonel arıcılık yapanların da bilinçli olarak bu faaliyeti gerçekleştirmeleri durumunda, Türkiye Dünyada sayılı ülkeler arsında yer alacaktır. Buradan hareketle hazırlanan bu araştırmada, Tokat İli Merkez İlçede arıcılık faaliyeti yapan işletmelerin organik bal ve arı ürünleri üretim koşullarını uygulama ve bilgi düzeyleri araştırılmıştır. Bu araştırma, Merkez İlçeye bağlı tüm köyleri kapsamakta ve konuyla ya da yöreyle ilgili daha sonraki çalışmalara ışık tutmayı da amaçlamaktadır. Bu çalışmanın gerçekleşmesinde yardımlarını esirgemeyen danışmanım Sayın Yard. Doç. Dr Esen ORUÇ BÜYÜKBAY a, Sayın Doç. Dr Orhan GÜNDÜZ e, Sayın Yard. Doç. Dr Ferit YAKAR a, Tokat Gıda Kontrol Laboratuvar Müdürümüz Sayın Selahattin ŞAHİN e, çalışmalarım boyunca emek ve bilgilerini esirgemeyen Sayın Ziraat Yüksek Mühendisi Hasan ALPAY a teşekkürlerimi bir borç bilirim. Anket çalışmalarımı yaparken yardımlarını esirgemeyen Tokat Arı Yetiştiricileri Birliği Başkan Yard. Sayın Faruk Uçar a ve Tokat Arı Yetiştiricileri Birliğine, Sayın Tekniker Salih ATEŞ e, anket aşamasında sorularımızı titizlikle yanıtlayan Tokat Merkez İlçede arıcılık yapan üreticilerimize teşekkürlerimi sunarım. Ayrıca çalışmalarım boyunca bana destek olan anneme, eşime ve kızıma sonsuz teşekkürlerimi sunarım. Filiz ÇİVİ YALÇIN Ocak-2014 iii

İÇİNDEKİLER Sayfa No 1. GİRİŞ... 1 2. LİTERATÜR ÖZETLERİ.. 10 3. MATERYAL ve YÖNTEM....17 3.1. Materyal.....17 3.2. Yöntem.......17 3.2.1. Örnek Hacminin Belirlenmesinde Kullanılan Yöntem... 17 3.2.2. Verilerin Toplanması Aşamasında Kullanılan Yöntem..17 3.2.3. Verilerin Değerlendirilmesi Aşamasında Kullanılan Yöntem 18 4. ARAŞTIRMA BÖLGESİNİN GENEL OLARAK TANITIMI 19 4.1. Nüfus ve yerleşim 19 4.2. Coğrafi Durum ve İklim. 20 4.3. Ekonomik Yapı..20 4.4. Bitki Örtüsü ve Tarımsal Faaliyetler 20 5. KAVRAMSAL ÇERÇEVE...22 5.1. Organik Arıcılık 22 5.1.1. Arıcılıkta Organik Üretimin Esasları. 23 5.1.1.1. Arıcılık Malzemelerinin Özellikleri...24 5.1.1.2. Organik Arıcılık Alanı....24 5.1.1.3. Geçiş Dönemi.....25 5.1.1.4. Arıların Orijini.... 25 5.1.1.5. Arıların Beslenmesi 26 5.1.1.6. Organik Arıcılıkta Hastalıklarla Mücadele.26 iv

Sayfa No 5.1.1.7. Organik Üretimler..28 5.2. Dünyada Arıcılık Sektörünün Önemi...31 5.3. Türkiye de Arıcılık Sektörünün Önemi... 33 5.4. Dünyada ve Türkiye de Bal İthalatı ve İhracatı... 36 5.5. Arıcılığın Ülke Ekonomisine Katkısı....39 5.6. Arıcılık Teşvikleri...40 5.6. Tokat ilinde Arıcılık Faaliyeti 41 6. ARAŞTIRMA BULGULARI 44 6.1. Görüşülen Üreticilerin Bazı Sosyo-Demografik Özellikleri 44 6.1.1. Cinsiyet ve Yaş Durumu...44 6.1.2. Eğitim Durumu..45 6.1.3. Meslek Durumu....46 6.1.4. Üreticilerin Medeni Hali....47 6.1.5. Gelir Durumu. 47 6.1.5.1. Üreticilerin Gelir Kaynakları.. 48 6.2. Görüşülen Üreticilerin Arazi Varlığı....48 6.3. Arıcılık Yapan Üreticilerinin Tarımsal Faaliyet Alanı.... 50 6.4. Görüşülen Üreticilerin Arıcılık Faaliyetine İlişkin Sonuçlar...50 6.5. Görüşülen Üreticilerin Arıcılık Tekniklerini Uygulama Şekli ile İlgili Sonuçlar. 56 6.6. Arı Yetiştiricilerinin Organik Arı Ürünleri Üretimi Açısından Değerlendirilmesi..66 6.7. Arıcılık Faaliyeti Yapan Üreticilerin Organik Arı Ürünleri Üretimine Yakınlılığı... 71 6.8. Organik Arı Ürünleri Üretim Metotlarının Uygulanmasında Etkili Bazı Faktörler...79 v

Sayfa No 6.9. Üreticilerin Organik Arı Ürünleri Üretimi Yapma İstekliliğinin Probit Modeli İle Tahmini...82 7. SONUÇ ve ÖNERİLER....88 KAYNAKÇA....95 ÖZGEÇMİŞ..98 vi

Çizelge ÇİZELGELER DİZİNİ Sayfa No Çizelge 4.1. 2009 Yılı Tokat İlinin İl ve ilçelere Göre Nüfusu...19 Çizelge 5.1. Türkiye de Yıllara Göre Arıcılık Verileri...23 Çizelge 5.2. Dünyadaki Toplam Kovan Sayısı, Üretim ve Verimlilik.... 31 Çizelge 5.3. Dünyada Bazı Ülkelerin Toplam Kovan Sayıları ve Bal Üretim Miktarları (2011)......32 Çizelge 5.4. Dünyada Bazı Ülkelerde Kovan Başına Ortalama Bal Verimi..33 Çizelge 5.5. Türkiye de 2010-2012 Bal ve Balmumu Üretimindeki Değişim.....34 Çizelge 5.6. Yıllar itibariyle Türkiye nin Bal ve Balmumu Üretim Miktarı.. 34 Çizelge 5.7. Türkiye de Bal ve Balmumu Üretiminin Bölgesel Dağılımı. 35 Çizelge 5.8. Ülkelere Göre Bal İthalat Miktarları (2010) 36 Çizelge 5.9. Ülkelere Göre Bal İhracat Miktarları (2010) 37 Çizelge 5.10. Yıllar itibariyle Türkiye nin Organik Bal İhracat/İthalat Miktarı ve Tutarı... 38 Çizelge 5.11. Tokat İlinde Arıcılık Faaliyeti (2012)..... 42 Çizelge 5.12. Tokat İli Merkez İlçede Bal ve Balmumu Üretimi.43 Çizelge 6.1. Arıcılık Yapan Üreticilerin Cinsiyete Göre Dağılımı. 44 Çizelge 6.2. Arıcılık Yapan Üreticilerin Yaş Gruplarına Göre Dağılımı.45 Çizelge 6.3. Arıcılık Yapan Üreticilerin Eğitim Durumları... 46 Çizelge 6.4. Arıcılık Yapan Üreticilerin Meslekleri. 46 Çizelge 6.5. Arıcılık Yapan Üreticilerin Medeni Durumları. 47 Çizelge 6.6. Arıcılık Yapan Üreticilerin Gelir Durumu. 48 Çizelge 6.7. Arıcılık Yapan Üreticilerin Gelir Kaynakları.. 48 Çizelge 6.8. Arıcılık Yapan Üreticilerin Arazi Varlığı.. 49 Çizelge 6.9. Arıcılık Yapan Üreticilerin Arazi Mülkiyet Durumları. 49 Çizelge 6.10. Arıcılık Yapan Üreticilerin Tarımsal Faaliyet Alanı.50 vii

Sayfa No Çizelge 6.11. Arıcılık Yapan Üreticilerin Arıcılığı Tercih Etme Nedeni.50 Çizelge 6.12. Arıcılık Yapan Üreticilerin Arıcılık Yapma Süresi 51 Çizelge 6.13. Üreticilerin Arıcılık Yapma Amacı 52 Çizelge 6.14. Arıcılık Yapan Üreticilerin Arıcılığı Öğrendiği Yer 53 Çizelge 6.15. Üreticilerin Arıcılık ile İlgili Dergi Takipleri...53 Çizelge 6.16. Üreticilerin Arıcılık ile İlgili Kitap Takipleri...54 Çizelge 6.17. Üreticilerin Arıcılık ile İlgili TV Programı Takipleri....54 Çizelge 6.18. Üreticilerin Arıcılık Faaliyetini Sürdürürken Bilgi Desteği İhtiyaçları.....55 Çizelge 6.19. Arıcılık Yapan Üreticilerin Kurs Belgesine Sahip Olma Durumu...55 Çizelge 6.20. Üreticilerin Kursa Katılma Süreleri.....56 Çizelge 6.21. Üreticilerin Arıcılık Birliğine Üye Olma Durumu...56 Çizelge 6.22. Üreticilerin Arıcılığa Başlama Şekli.. 57 Çizelge 6.23. Üreticilerin Kovanları Temin Şekli.....57 Çizelge 6.24. Üreticilerin Kovan Sayıları.....58 Çizelge 6.25. Üreticilerin Fenni Kovan Sayıları......58 Çizelge 6.26. Üreticilerin Kovan Boyası Türü.... 59 Çizelge 6.27. Üreticilerin Kovan Boyası Rengi.. 59 Çizelge 6.28. Üreticilerin Ana Arıyı Temin Şekli.......60 Çizelge 6.29. Üreticilerin Ana Arıyı Yenileme Durumu.....61 Çizelge 6.30. Üreticilerin Ana Arıyı Yenileme Süresi....61 Çizelge 6.31. Üreticilerin Sahip Oldukları Arıların Cinsi......62 Çizelge 6.32. Üreticilerin Arıcılıkta Kullandıkları Araziler 62 Çizelge 6.33. Üreticilerin Arıcılık Faaliyetinde Kullandıkları İşgücü....63 Çizelge 6.34.Üreticilerin Arıcılıkta Teşvik ya da Kredi Kullanma Durumu...63 viii

Sayfa No Çizelge 6.35. Elde Edilen Ürünlerinin Değerlendirilmesi.64 Çizelge 6.36. Üreticilerin Arıcılık Faaliyetinden Elde Ettikleri Gelir....65 Çizelge 6.37. Kovan Başına Bal Verimi...65 Çizelge 6.38. Üreticilerin Arıcılık Faaliyeti için Yaptıkları Masraf Unsurlarının Oransal Dağılımı....66 Çizelge 6.39. Üreticilerin Yürüttükleri Arıcılık Faaliyetleri Hakkındaki Düşünceleri......67 Çizelge 6.40. Organik Arı Ürünleri Sertifikasına Sahip Üreticiler.. 67 Çizelge 6.41. Üreticilerin Organik Arıcılık Faaliyetleri Hakkındaki Bilgi Düzeyleri. 68 Çizelge 6.42. Organik Üretime Geçme Konusunda Üretici Tercihleri....68 Çizelge 6.43. Konvansiyonel Üretim Yapan Üreticilerin Organik Üretime Geçmeyi Düşünmeme Nedenleri..... 69 Çizelge 6.44. Üreticilerin Organik Sisteme Geçiş İçin Önerileri....70 Çizelge 6.45. Üreticiler İçin Organik Sisteme Geçişte En Önemli Faktör...71 Çizelge 6.46. Üreticilerin Organik Arı Ürünleri Fiyatı Konusunda Düşünceleri...71 Çizelge 6.47. Arıcılık Faaliyet Alanında Kimyasal Mücadele..72 Çizelge 6.48. Kimyasal Mücadelenin Yapıldığı Dönem.. 72 Çizelge 6.49. Arıcılık Faaliyeti Sırasında Karşılaşılan Arı Hastalıkları....73 Çizelge 6.50. Arıcılık Faaliyeti Sırasında Karşılaşılan Arı Zararlıları.... 73 Çizelge 6.51. Arı Hastalıklarıyla Mücadelede Kullanılan Koruyucu Önlemler.. 74 Çizelge 6.52. Üreticilerin Arı Hastalık ve Zararlıları ile Mücadele Şekli 74 Çizelge 6.53. Üreticilerin Arıyı Beslemede Kullandıkları Malzeme... 75 Çizelge 6.54. Üreticilerin Elde Ettikleri Balın Analizini Yaptırma Durumu.....76 Çizelge 6.55. Arıcılık Faaliyeti Yapan Üreticilerin Analizi Yapılan Bal Örneklerine İlişkin Analiz Ortalamaları.....76 Çizelge 6.56. Kullanılan Bal Mumlarında Laboratuvar Sonuçlarına Dikkat Edilmesi.......77 ix

Sayfa No Çizelge 6.57. Üreticilerin Arı Ürünleri Hasat, Ambalajlama ve Depolamada Uyulması Gereken Kuralları Uygulamaları..78 Çizelge 6.58. Elde Edilen Balın Muhafazası.....78 Çizelge 6.59. Üreticilerin Arıcılık Faaliyetinden Elde Ettikleri Arı Ürünlerini Pazarlama Yeri.79 Çizelge 6.60. Üreticilerin Bazı Özellikleri ile Organik Üretim Tekniklerini Uygulamaları Arasındaki İlişki 80 Çizelge 6.61. Sıralı Probit Modelde Kullanılan Değişkenlere Ait İstatistikler...84 Çizelge 6.62. Organik Arı Ürünleri Üretme İsteği İçin Sıralı Probit Model Sonuçları ve Değişkenlerin Marjinal Etkileri...85 x

1. GİRİŞ Arıcılık faaliyeti gerek üretim çeşitliliği, gerekse insan yaşamı üzerine olumlu etkileri nedeniyle gün geçtikçe gelişme gösteren bir faaliyettir. Balın ve diğer arı ürünlerinin insan sağlığına olumlu etkilerinin gün geçtikçe daha iyi anlaşılıyor olması, arı ürünlerine olan talebi artırmaktadır. Arıların binlerce çeşit çiçekten derledikleri balda; güzel kokulu reçineler, hemen hiçbir besinde bulunmayacak kadar çok ve çeşitli madensel maddeler, vitaminler, enzimler ile sindirimi son derece kolay ve süratli olan meyve ve üzüm şekerleri vardır (Kayral, 2005). Baldaki sindirimi kolaylaştırıcı enzimler bal ile birlikte yenen unlu ve etli besinlerin hazmını süratlendirir, mideyi ve kalbi kuvvetlendirir, pankreasın işlevini yerine getirmesini kolaylaştırır (Kayral, 2005). Arıcılık toprağa bağlı bir tarım kolu olmadığı için topraksız veya az topraklı çiftçiler için tek başına bir geçim kaynağı olabilmektedir. Az sermaye ile yapılabilmesi, kolay ve zevkli olması, kısa zamanda gelir getirmesi, ürünlerin kolayca pazarlanabilmesi ve arıcılıkta en büyük masraf olan kovan yapımı için gerekli kerestenin yurt içinden sağlanması arıcılığı cazip kılan diğer önemli sebeplerdendir (Genç, 1993). Arıcılık faaliyeti sadece insan yaşamı üzerinde etkili olmayıp, diğer bitki ve canlıların yaşamı üzerinde de çok önemli etkilere sahiptir. Bal arısı, yabani ve kültür bitkilerinin yaklaşık % 85 inin temel tozlayıcısıdır. Bu şekilde bitkisel üretim ve çeşitliliğe katkısı, kendi ürün değerinin yaklaşık 15 katıdır (Köseoğlu ve ark., 2008). Arıcılık faaliyeti, Dünyada ve Türkiye de önceleri sadece ek gelir kaynağı olarak yürütülen bir faaliyetken, artık ana gelir kaynağı olma yolunda, kırsal kalkınmada önemli rol oynamaktadır (Saner ve ark., 2011). Arıcılık; bitkisel kaynakları, arıyı ve emeği bir arada kullanarak beslenme, sağlık koruma ve tedavi amacıyla kullanılan bal, arı sütü, propolis, polen, arı zehiri, balmumu gibi ürünler ile önemli gelir unsurlarından olan ana arı, oğul, paket arı gibi canlı materyal üretme faaliyeti olarak tanımlanmaktadır. Türkiye de önemi henüz kavranamamış olmasına rağmen, polen, propolis, balmumu ve arı zehiri, arı sütü gibi ürünler de balın dışında son derece değerli diğer ürünleri arasındadır (Genç, 1993). 1

Türkiye 6 milyonun üzerinde kovan varlığı ve 89 162 ton bal üretimi ile dünya sıralamasında önemli bir yere sahiptir (TUİK, 2012). Dünyada 79 916 192 kovan ile 1 592 700 ton bal üretilmektedir (FAO, 2012). Bu üretim dalı içerisinde Türkiye 6 025 000 koloni varlığı ve 88 162 ton bal üretimi ile Çin den sonra 2. sırada yer alırken, koloni başına düşen verim sıralamasında Kanada(57,68 kg), Çin (48,70 kg) ve ABD den (25,43 kg) sonra 13,89 kg ile 4. sıradadır (FAO, 2012). Dünyada kovan başına ortalama bal üretimi 19,92 kg civarındadır (FAO, 2012). Türkiye kovan başına bal üretiminde dünya sıralamasında 4. sırada yer almaktadır. Bu bağlamda Türkiye koloni varlığı bakımından dünya ülkeleri içinde ilk sıralarda yer almasına rağmen, koloniden alınan verim bakımından daha gerilerdedir. Türkiye genel olarak üç farklı fitocoğrafik (bitki coğrafyası) bölgede, farklı iklim ve bitki örtüsü özelliklerine sahip arıcılığa uygun bir ülkedir (Silici, 2011). Dört mevsimin yaşandığı ülkede farklı ekolojik koşullara kolaylıkla uyum sağlayan birçok arı ırk ve ekotipi ile yıl boyu nektar ve polen sağlayan oldukça zengin floral kaynaklar bulunmaktadır (Köseoğlu ve ark., 2010) Türkiye de doğal kültüre alınan yaklaşık 450 bitki türünün nektarlı olduğu ve arıcılık için önem taşıdığı bilinmektedir (Sorgun, 2008). Dünyada yaklaşık 50 milyon bal arısı kolonisi yaşamakta olup bunun 5 milyonu Türkiye dedir (Sorgun, 2004). Birçok konuda alt sıralarda görülmeye alışılan Türkiye, bal üretiminde ülkeler itibariyle 4. sırada yer almasına rağmen, diğer arı ürünleri (polen, propolis, arı sütü, arı zehiri) üretiminde yetersizdir. Türkiye de en önemli arıcılık bölgeleri Karadeniz, Akdeniz ve Ege Bölgeleri olup, bal üretiminin % 63,8 i bu bölgelerden karşılanmaktadır (Saner ve ark., 2011). Bal üretiminde Ege Bölgesinde önemli iller Muğla, Aydın, Balıkesir ve İzmir, Karadeniz Bölgesinde Ordu, Giresun, Trabzon, Akdeniz Bölgesinde ise Adana, Antalya ve İçel illeridir (Saner ve ark., 2011). Ülkenin başta Akdeniz ve kıyı ege olmak üzere ılıman yöreleri arıcılık için kolonilerini kışlatma, zengin nektar ve polen kaynağını sağlama ve erken gelen bahardan yararlanma gibi nedenlerle tercih edilmektedir. (Köseoğlu ve ark., 2010). Ülkenin güneybatısındaki çam ağaçlarının bulunduğu bölge, ülkenin bal üretiminin yaklaşık üçte birini oluşturmaktadır (Köseoğlu ve ark., 2008). Arıcılık faaliyetlerinin önemli sonucu olarak üretilen bal, polen, arı sütü ve propolis gibi ticari ürünler gerek iç piyasada gerekse dış piyasada pazar bulabilmekte ve 2

ülke ekonomisine önemli katkılar sağlamaktadır (Marangoz ve ark., 2012). Bal üretiminin büyük bir bölümü iç tüketime gitmekte ve sadece % 2,26 ı dışsatıma yönlendirilmektedir. Türkiye de ihraç edilen balların yaklaşık % 90 ını çam balı oluşturmaktadır (Gül ve ark., 2005). En çok dışsatım yapılan ülke Almanya olup, bu ülke daha çok çam balını tercih etmektedir. Türk ballarının dünya piyasalarındaki yeri gelişme göstermekle birlikte bazı olumsuzlukları da taşımaktadır. Bu olumsuzlukların başında balda veteriner ilaçlarının kalıntısı problemi gelmektedir ki, ihracatta da önemli engel teşkil etmektedir (Marangoz ve ark., 2012). İhraç balları içerisinde istenmeyen katkı ve kalıntı maddelerinin (naftalin, nişasta, antibiyotik, ticari şeker vb.) bulunmasından kaynaklanan sebeplerle Avrupa ülkelerinden geri dönmektedir. Aynı nedenlerden dolayı çiçek balı ihracatında da azalma söz konusudur (Saner ve ark. 2011). Dünyada organik üretimin yaygınlaşmasıyla birlikte organik ürünlere olan talep de hızla artmaktadır. Bu talep artışı Türkiye deki tüketicilerin organik tarım ürünlerine olan ilgisini artırmıştır (Saner ve ark. 2011). Organik tarım, sağlıklı ürün üretimi ve tüketimi için yeni bir üretim tarzı, konvansiyonel tarıma alternatif olarak ortaya konmuş ve değişik ülkelerde ekolojik, organik veya biyolojik tarım isimleriyle anılmıştır (Uygur, 2005). Bu çerçevede organik tarım, ekolojik sistemde hatalı uygulamalar sonucu kaybolan doğal dengeyi yeniden kurmaya yönelik, insana ve çevreye dost üretim sistemlerini içermekte olup, esas itibariyle sentetik kimyasalların yerine aynı görevi yapan hayvan gübresi, yeşil gübre ve kompost gibi organik gübreler ve zararlılara karşı kimyasal ve sentetik olmayan savaş yöntemlerinin kullanılması temeline dayanan bir tarım sistemidir. (Uygur, 2005; Gül ve ark., 2005). Organik tarım içerisinde bitkisel üretim ve hayvansal üretim birlikteliği esastır. Şöyle ki, dış kaynaklardan yayılan zararlı maddeler, su, toprak ve havayı kirletmekte, tarımsal faaliyetleri etkilemekte, tarım ürünlerinin ve aynı ortamda bulunan hayvanların ve arı kolonilerinin zarar görmesine neden olmaktadır. Yani organik tarımın yapıldığı bölgede, organik hayvancılık ve organik arıcılığın yapılması gerekir (Uygur, 2005). Organik hayvancılık yüksek kalitede sağlıklı ve risksiz ürünler talep eden tüketicilere yönelik, organik üretim tekniğiyle kontrollü ve sertifikalı olarak geliştirilen bir hayvansal üretim faaliyeti olarak tanımlanmaktadır (Gül ve ark., 2005). 3

Bugün hızla artan dünya nüfusunun gıda gereksiniminin karşılanması amacıyla hayvan başına daha fazla ürün almaya yöneltmiş, bu amaca yönelik teknoloji ve yöntemler geliştirilmiş, sentetik kimyasallar kullanılmıştır. Fakat bu amaçla üretilen kimyasallar üreticiler tarafından bilinçsizce ve gereğinden fazla kullanılarak verim artışı hedeflenmiştir. Bu faaliyetlerle modern üretim yöntemleri beraberinde gıdalarda kalıntı madde sorununu gündeme getirmiştir (Gül ve ark., 2005). Gıdalardaki bu kalıntı sorunu aynı şekilde arı üzerinde de görülmüş ve organik arı ürünleri üretiminde de olumsuz etki yaratmıştır (Gül ve ark., 2005). Organik arı yetiştiriciliğinde, arıcılık işletmesi ile aynı bölgede tarımsal faaliyetlerin olması, mevcut tüm faaliyetlerin organik üretim koşullarına uygun olmasını gerektirir (Gül ve ark., 2005). Organik arıcılık, doğada bulunan nektar, polen, su ve propolisin arılar tarafından toplanarak çeşitli arı ürünlerine dönüştürülmeleri işleminde, üretimden tüketime kadar tüm aşamalarında suni besleme ve kimyasal ilaçlama yapmadan organik tarım alanlarında veya doğal yapısı bozulmamış florada, her aşaması kontrollü ve sertifikalı yapılan arıcılık faaliyetlerine denir (Köseoğlu ve ark., 2008). Organik arıcılığın yapılacağı bölge ya geleneksel yöntemlerle tarım yapılan bölgeden en az 3 km uzakta olmalı ya da tarımsal faaliyetin yapıldığı bölge ilaç ve kimyasalların kullanılmadığı ve endüstri merkezlerinin dışında bir bölge olmalıdır. Ayrıca koloniler kirlenmeye yol açması muhtemel olan kent merkezleri, otoyollar, sanayi bölgeleri ve atık yakma merkezleri gibi tarım dışı üretim kaynaklarından uzakta olmalıdır (Akyol, 2005; Gökçe ve Konak, 2003). Organik arıcılıkta üretim programındaki kolonilere mümkünse ek besleme yapılmamalı, yapılması zorunlu hale gelmişse beslemede kullanılacak ürünler organik ürünler olmalıdır. İlkbahar teşvik ve sonbahar takviye beslemeleri ya organik olarak üretilmiş şeker ile ya da organik bal ile yapılmalıdır (Akyol, 2005; Gökçe ve Konak, 2003). Arıların yaşamı yapay beslemeye bağlı olduğu durumlarda organik olarak üretilmiş bal ve polen veya organik biçimde üretilen şeker şurubu veya organik şeker melası kullanılmalıdır. (Bal, 2011). Leblanc ve ark. (2009);Ticari olarak satılan yüksek fruktozlu mısır şuruplarının, HMF (Hidroksimetil furfurol) içeriğinin 3,1 ve 28,7 ppm aralığında değiştiğini belirlemiştir. Araştırıcılar 40 C de 69 gün depolanan yüksek fruktozlu mısır şuruplarında HMF içeriğinin 250 ppm seviyelerine ulaşabileceğini göstermişlerdir. 4

HMF içeriğinin 40 ppm i geçmemesi gerektiği düşünüldüğünde arıları mısır şurubu ile beslemenin ne derece sakıncalı olduğu görülecektir. Yeninar ve Akyol tarafından 2012 yılında yapılan araştırma sonuçları, bitkisel kaynakları farklı endüstriyel ticari karbonhidrat formülasyonları ile (kristal toz şeker, nişasta bazlı şekerler, vs.) bal arılarını beslemenin, arı fizyolojisi üzerine olumsuz etkileri olabileceğini göstermektedir. İlaç kalıntısı olmayan, yabancı madde içermeyen ve enzim içeren bütün ballar kalitelidir. Bal toplandığı bitkiye bağlı olarak zamanla kristalize olabilir. Bu doğal bir olaydır. Balın kristalleşmesi ya da donarak beyaz kıvamlı bir görünüm alması balın şekerden yapıldığı veya kalitesinin bozulduğu anlamına gelmez (Ergün, 2005). Arı sağlığı virüsler, mikroorganizmalar ve parazitlerin baskısı altındadır. Temizlik ve hijyen, arıları mümkün olduğunca sağlıklı tutar ve ayrıca Nosema, Avrupa Yavru Çürüklüğü ve Amerikan Yavru Çürüklüğü gibi hastalıkların yayılmasını önler (Güneş, 2012). Temizlik ve hijyene dikkat ediliyor olması, arı hastalık ve zararlıları için gereksiz ilaç kullanımının da önüne geçecek sezon sonunda elde edilen balda kalıntı problemini ortadan kaldıracak, verimin düşmesini engelleyecektir. Organik arıcılıkta hastalık ve zararlılarla mücadelede kimyasallar kullanılmamalıdır. Hastalık oluşmaması için gerekli önlem alınmalı ya da üretime zarar vermeyecek ürünler veya yöntemler tercih edilmelidir. Bir hastalığın oluşması veya bir bulaşıcı hastalığın yayılması için ilgili etmenin bulaşması yanında etmenin üreyip yayılabilmesi için gerekli şartların mevcut olması gerekir. Hastalık ancak bu şekilde koloniyi tehlikeye sokacak boyuta gelebilir (Lampeıtl, 2007). Önemli birkaç arı hastalığı ve gelişimine bakıldığında kovan konumunun sıcaklığı ve nem oranı, yönetim şekli, hasat ve çoğaltma şekli v.b. gibi çeşitli faktörlerin etkili olduğu görülmektedir. Bu açıdan arı yetiştiriciliğinde hastalık ve zararlılar ile karşılaşmamak için gerekli koruyucu önlemlerin alınması, bakım tekniklerinin özenle uygulanması gerekmektedir. Emsen ve Genç (2005), organik arıcılık yapacak olan kişinin parazit akarları, hastalığa sebep olan organizmalar ve diğer zararlılar kadar bal arılarının davranışları ve yaşam siklüsü hakkında da geniş bir bilgiye sahip olmaları ve tüm hastalıkları kontrol altına almak için doğal kaynakları seçmelerinin gerekli olduğunu vurgulamaktadır. Kovanlarda kimyasal boya yerine propolis, balmumu ya da bitki yağları kullanılmalı, kovanlar çevreye ve arıcılık ürünlerine risk getirmeyen doğal 5

malzemelerden yapılmalıdır. Kullanılan balmumunun gerekli kimyasal analizleri yapılmış olmalı, tamamen organik olarak nitelendirilebilmelidir. Arıcılıkta en önemli girdi kaynaklarından birisi petektir. Temel petek ana arıların döllü ve dölsüz yumurtasını bıraktığı bir yuva, aynı zamanda arı ürünlerinin kovan içinde aylarca muhafaza edildiği, korunduğu kap ve depodur (Ekici, Kırgız, 2012). Temel peteğin mutlaka sterilizenin yapılmış saf ve doğal % 100 bal mumundan yapılmış olması gerekmektedir. Temel petek üretiminde kullanılacak bal mumuna hiçbir suretle parafin ve benzeri yabancı madde katılmamalıdır (Derebaşı ve ark.,2010 ; Ekici, Kırgız, 2012). Organik ürünlerin depolanması ve işlenmesi sırasında herhangi bir kimyasal kullanılmamalıdır. Ayrıca bal hasatında boş peteklerin muhafazası sırasında naftalin gibi maddeler de kullanılmamalıdır. Organik arı ürünlerinin üretimi ve ambalajlanması sırasında, ürünün organik niteliğini koruyacak bütün hijyenik tedbirler alınmalıdır. Ambalajlar, cam, tahta ya da uygun organik kaplama maddelerinden üretilmiş olmalıdır. Arı ürünlerinin organik olarak nitelendirilebilmesi için üretim aşamasında, ürünlerin kontrol ve sertifikasyon kuruluşunca denetlenmesi ve tüketim aşamasına geldiklerinde ise bu ürünlerin organik ürün olduklarını gösteren sertifikasyona sahip olması gerekir (Anonim a). Organik tarım, doğada kalıntı problemi yaratarak canlıların yaşamını riske sokan sentetik kimyasalların kullanımını yasaklar. Tarımsal ilaçlamalarda kullanılan bazı ilaçlar bal arıları üzerinde öldürücü etki yapmakta, aynı zamanda bu ilaçların arılarca taşınarak kovanda bulaşıklığa neden olmaktadır. Ayrıca kolonilerde hastalıklara karşı kullanılan bazı ilaçların üretilen ballarda kalıntı bırakması ve insanların sağlığı için tehlikeli olma endişesi son yıllarda dünyada organik arıcılığın önemini artırmıştır (Gül ve ark., 2005). Hayvansal ürünlerin organik olarak üretilmesi, bu ürünlere olan talep artışı ile birlikte başlamıştır (Saner ve ark., 2011). Fakat yapılan üretimlerin de kontrol altında ve çeşitli kurallar dahilinde olması gerekmektedir. Bu amaçla tarımsal üretimin bütün kolları için çeşitli kuruluşlar tarafından bazı standartlar ve organik üretim ilkeleri belirlenmiştir. Hayvansal üretim ve bu üretim içerisinde organik arıcılık konusunda, IFDAM (İnternational Federation of Organic Agriculture Movements), Codex 6

Alimentarus EC (European Commonity) ve Türk Gıda Kodeksinde gerekli standartlar bildirilmiştir (Anonymous,1993; Anonymous,1998; Anonymous, 2000). Türk Gıda Kodeksi Bal Tebliğinde balın ve dolayısıyla tüketicinin korunması amacıyla ballarda bulunması istenen ve istenmeyen özellikler belirtilmiştir. Belirtilen bu özellikler gereğince bala ve balmumuna gıda katkı maddesi olsa dahi hiçbir madde katılamaz ve doğal yapıları bozulamaz (Doğaroğlu, 2007). Ayrıca hijyen, bulaşanlar, taşıma ve depolama, analiz, üretim yapan işyerlerinin özellikleri ve mikrobiyolojik özellikler bakımından ilgili gıda kodekslerine uygunluk koşulu getirilmiştir (Doğaroğlu, 2007). Organik arıcılık konusunda arı ürünleri de kontrol ve sertifikasyon kuruluşlarınca denetlenmektedir. Organik bal üretimi İl ve İlçe Tarım Müdürlükleri ile birlikte Tarım Bakanlığından lisanslı bağımsız kurumlar tarafından sertifikalandırılır (Anonim, 2012). Organik arıcılık faaliyetleri Türkiye de 2003 yılında başlamıştır (Köseoğlu ve ark., 2008). Fakat organik arıcılık için uygun olan alanlara sahip olunmasına rağmen bu konuda istenilen düzeyde ilerleme kaydedilememiştir. 2004 yılında organik arıcılık yapan çiftçi sayısı 256 iken 2005 yılında 370 e ulaşmış ancak 2006 yılında 188 e düşmüştür. 2007 yılı itibariyle organik arıcılık yapan 241 üretici vardır (Köseoğlu ve ark., 2008). Organik arıcılığa başlayan üreticilerin özellikle geçiş süreci sonunda konvansiyonel arıcılığa geri döndüğü görülmektedir. Bu durumun, organik arıcılığın konvansiyonel arıcılığa göre daha zahmetli ve giderlerinin yüksek olmasına karşın, üreticinin elde ettiği ürünleri pazarlama sıkıntısı çekmesinden kaynaklandığı bilinmektedir. Organik arıcılığa geçişte belirli koşulların sağlanması ve güçlüklerin üstesinden gelinebilmesi için yapılacak araştırmalara gereksinim duyulmaktadır. Özellikle seçilmiş pilot bölgelerde sürdürülecek araştırmalar, organik arıcılığın diğer bölgelere yaygınlaştırılması açısından somut örnek olabilecek ve önemli katkılar sağlayabilecektir (Saner ve ark., 2011). Organik üretimde karşılaşılan zorluklara paralel olarak fiyat oluşumundaki değişikliklerin tüketici tarafından anlaşılır hale gelmesi de sağlıklı ürünlerin topluma sunulmasını hızlandıracaktır. Bu amaçla doğal kaynakların korunması bakımından gerçekçi bir alternatif olan organik tarımın ve yurt içerisinde organik ürün talebinin 7

yaygınlaştırılması konusunda üreticilere finansal desteğin Türkiye de de oluşturulması gerekmektedir. (Gül ve ark., 2005). Organik arıcılık yapmak için, arıcılık faaliyetinde bulunacak müteşebbis ile yetkilendirilmiş kuruluş arasında sözleşme imzalanması gerekmektedir. Bu ürünlerin bazı kuruluşlarca sertifikalandırılması ise beraberinde bazı masraflar getirmektedir. Bu masraf, verim ve üretim miktarı düşüşü, satışa sunulan ürünlerde fiyat artışı olarak kendini göstermektedir (Gül ve ark., 2005). Bu nedenle arıcılık faaliyeti yapan işletmeler organik arı ürünleri üretme isteğinden ziyade, daha fazla gelir sağlamayı amaçlamaktadır. Tokat İli bitki florası açısından zengin bir bölgedir. Tokat İlinde, arıcılık açısından flora kapasitesi 84 000 arılı kovan olarak belirtilmektedir. (Burucu, 2008). 2012 yılında, Tokat ta 626,397 ton, Tokat Merkez İlçede 73,242 ton bal üretimi yapılmıştır. Tokat İlinde tıbbi ve aromatik bitkilerin üretimi ve organik tarım için uygun ekolojik ortamın mevcut olduğu söylenebilir. Bu da araştırma alanının organik arı ürünleri üretimi açısından önemli bir potansiyele sahip olduğunu göstermektedir. Bunun yanı sıra, tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin de yoğun olarak sürdürüldüğü bilinmektedir. Bu durum organik arıcılık yapmayı güçleştirmektedir. Üreticilerin organik arıcılığa yönelme eğilimleri, bir yandan bu üretim sistemiyle ilgili güçlük ve engellere, diğer yandan organik arıcılık bilgilerine ve deneyimlerine bağlıdır. Bu açıdan yöredeki organik arıcılık potansiyelini belirlemek için, bu üretim dalındaki üreticilerin konuyla ilgili durumlarının ortaya konulması önemlidir. Ancak bölgede, arıcılık faaliyetinin organik üretim ilkelerine ne ölçüde yakın olduğunu ve üreticilerin organik arıcılık konusundaki bilgi düzeylerini ortaya koyan bir araştırmanın daha önce gerçekleştirilmediği görülmüştür. Bu temel çerçeveden hareketle, Tokat İli Merkez ilçede gerçekleştirilen bu araştırmanın yapılmasına karar verilmiştir. Bu araştırmada amaç, belirlenen araştırma alanında faaliyetini sürdüren işletmelerdeki arıcılığın organik arı üretim ilkelerine ne ölçüde uygun olduğunu belirlemek, arıcılık yapan üreticilerin organik arıcılıkla ilgili bilgi ve bilinç düzeyini ve organik üretim yapma eğilimlerini ortaya koymaktır. Bu temel amaç paralelinde; 8

Seçilen bölgedeki arıcılık faaliyetinin mevcut durumunun belirlenmesi, Bu faaliyet sonucunda elde edilen ürünlerin daha kaliteli, sağlığa uygun hale getirilmesi, organik üretime geçilmesi konusunda üreticiler açısından bir bakış açısı geliştirilmesi, Arıcılık faaliyeti yapan işletmelerin organik üretime geçiş konusundaki engelleyici, zorlayıcı faktörlerin ortaya konulması, Bu faaliyet sonucu üretilen ürünlerin, üretim ve pazarlama aşamasındaki sorunlarının ortaya konulması, Organik üretime geçiş konusundaki sorunların giderilmesi yönünde ne tür çalışmalar yapılabileceğine ilişkin fikir ve çözüm yollarının öne sürülmesi hedeflenmiştir. 9

2. LİTERATÜR ÖZETLERİ Türkiye de organik arı ürünleri üretiminin bilimsel olarak tartışıldığı çalışmalar oldukça sınırlıdır. Bu konu ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı olarak yapılmış olan bazı araştırma sonuçları aşağıda verilmiştir. Yaşar ve ark ın (2000) Karadeniz Bölgesi arıcılığının genel yapısının belirlenmesine yönelik çalışmalarında, Bölgede yer alan bazı illerdeki arıcılık işletme sayısı, işletme büyüklüğü, işletme işgücü miktarı, organik yetiştiricilik, hastalık ve zararlılar ile mücadele yöntemi, ilaç kullanımı, ana arı yetiştirme veya temini, ürün değerlendirme şekli ve organize olma gibi konularda genel yapı incelenerek, teknik ve ekonomik sonuçları saptanmaya çalışılmıştır. Kaftanoğlu (2003), Ekolojik ve Organik Arı Ürünleri Üretimi başlıklı çalışmasında sentetik, kimyasal tarım ilaçları, mineral gübreler, büyümeyi düzenleyici maddeler ve hormonların kullanımının insan sağlığı üzerine etkisi ve organik, sağlıklı tarım ürünlerinin üretilmesi gerekliliği üzerinde durmuş, organik arı ürünleri üretimi ile ilgili yapılması gerekenler belirtilmiştir. Sorkun (2004) Ekolojik Arı Ürünleri, Ülkemiz Arıcılığı ve Sorunları konulu çalışmasında Türkiye de arıcılık faaliyetinden elde edilen ürünler ve bu faaliyeti gerçekleştirirken karşılaşılan sorunlara değinmiştir. Çalışmada, arıcılık faaliyetini sürdürürken karşılaşılan sorunlara ilişkin çözüm önerileri sunulmuştur. Akyol (2005) Organik Arıcılık konulu araştırmasında organik arıcılığın esasları üzerinde durmuş, arılarda bakım, koloni yönetimi, besleme, hastalıklarla mücadele, hijyen gibi konulara değinmiştir. Organik arıcılığın ilkelerini detaylı bir şekilde açıklamıştır. Gül ve ark. (2005), organik arı yetiştiriciliği konulu bir çalışma yapmışlardır. Çalışmalarında organik tarımın, organik üretimin gerekliliğinden bahsetmişlerdir. Tarımsal faaliyetlerde aşırı derecede ve bilinçsizce kullanılan kimyasalların insan sağlığını tehdit ettiği, kimyasalların kullanım şekli ve zamanı konusunda üreticilerin bilinçlendirilmesiyle bu olumsuz etkilerin ortadan kaldırılabileceği konusu üzerinde durmuşlardır. Çalışmalarını yaparken organik arı ürünlerinin üretimi konusunda arıcıları, tüketimi konusunda tüm insanları bilgilendirmeyi hedeflemişlerdir. Çalışmada 10

organik tarım, organik arıcılığın gerekliliği, organik arıcılığın ilkeleri üzerinde durulmuştur. Uygur (2005), tarafından yürütülen Organik Arıcılık konulu çalışmada, organik tarımın gelişimi, organik tarımın kontrol ve sertifikasyonu, organik arıcılığın yapılabilmesi için uyulması gereken kurallar üzerinde durulmuştur. Organik arı ürünleri ve bu ürünlerin insan sağlığı üzerine etkilerinden söz edilmiştir. Arı ürünlerinden beklenen yararın sağlanabilmesinin organik arı ürünleri üretimi ve tüketimi ile mümkün olacağı vurgulanmıştır. Parlakay (2005), Tokat İli Merkez İlçede Arıcılık Faaliyetinin Ekonomik Analizi ve İşletmecilik Sorunları konulu bir araştırma yapmıştır. Araştırmada ilçede arıcılık faaliyeti ile uğraşan işletmelerden anket yoluyla sağlanan bilgiler kullanılmıştır. Arıcılık işletmelerinin mevcut durumları ortaya konulmuş ve üretim esnasında karşılaştıkları sorunlar belirlenmiştir. Araştırma sonucunda, Tokat Merkez İlçede arıcılık faaliyetinin işletmeler açısından gelir artırıcı bir faaliyet kolu olabileceği belirlenmiştir. Kayral (2005) tarafından yapılan Yeni Teknik Arıcılık Yöntemleri konulu çalışmada, balın ve diğer arı ürünlerinin insan sağlığına olumlu etkileri belirtilmiş, arıcılıkta kullanılan yeni teknikler detaylı bir şekilde anlatılmıştır. Sorkun (2008), Türkiye nin Nektarlı Bitkileri, Polenleri ve Balları konulu bir çalışma yapmıştır. Türkiye de arıcılık için önem taşıyan doğal ve kültüre alınmış olan bitkiler belirtilmiştir. Köseoğlu ve ark. (2008), Türkiye Arıcılığının Güncel Durum Analizi konulu bir çalışma yapmıştır. Çalışmada, Türkiye deki arıcılığın mevcut durumu irdelenmiş, arıcılığın gelişimi, bölgelere göre arıcılık faaliyetinin durumu, illere göre koloni başına bal üretimi, organik arıcılık faaliyetleri, arı ürünlerine yapılan destekler, Türkiye nin arı ürünleri ticaretindeki yeri ve organik arıcılığa teşvik ve bu konuda yapılması gerekenler belirtilmiştir. Güden ve Miran (2008) tarafından İzmir Torbalı ilçesinde, Yeni Çevresel Paradigma Ölçeğiyle Çiftçilerin Çevre Tutumunun Belirlenmesi başlıklı araştırmada, çevre tutumunun çiftçi yaşına bağlı olmadığı, ancak çiftçilerin eğitim düzeyinin artması halinde çiftçilerin çevre tutumlarında olumlu yönde bir gelişme olduğu görülmüştür. Araştırma bulgularına göre işletme arazisi miktarının artması da çevreye olan tutumu 11

olumlu yönde etkilemektedir. Ayrıca, çiftçilerin borçlarını ödemeye verdikleri ağırlık ve tarımsal faaliyetlerde risk alma olasılıkları arttıkça çevresel tutumlarının olumsuz bir yöneliş gösterdiği sonucuna varılmıştır. Burucu (2008), tarafından yapılan Arıcılığın Ülke ve Tokat Ekonomisine Katkısının Belirlenmesi konulu çalışmada, arıcılığın dünya ve Türkiye ekonomisindeki yerinin önemi belirtilmiştir. Çalışmada arıcılığın, Tokat ekonomisine katkısı ortaya konulmuş, Tokat İli kovan sayıları ve bal, balmumu üretim miktarları ilçelere göre detaylı olarak belirtilmiş, yıllar itibariyle çiftçinin eline geçen fiyatlar ortaya konulmuştur. Leblanc ve ark. (2009), tarafından yapılan bir araştırmada mısır şurubunun yüksek fruktoz düzeyinin HMF içeriğini nasıl etkilediği ve bal arıları üzerindeki olumsuz etkileri ortaya konulmaya çalışılmış, bal arılarının mısır şurubu ile beslemenin arı fizyolojisi üzerine olumsuz etkilerini ortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışmanın sonucunda yüksek fruktoz düzeyinin arı sağlığı üzerinde olumsuz etki yaptığı sonucuna varılmıştır. Derebaşı (2010), Karadeniz Bölgesinde Üretilen Petekli Balların Yapısı ve Balmumundaki Kalıntı Düzeylerinin Belirlenmesi konulu çalışmasını, Karadeniz Bölgesinde üretilen petekli balların yapısını ortaya koymak ve gıda güvenliği bakımından Türk Gıda Kodeksi, FAO, WHO, CODEX ile Avrupa Birliği (EU) standartlarına uygunluğunu belirlemek amacıyla gerçekleştirmiştir. Çalışmasında, bölgeden alınan 209 bal örneği biyokimyasal özellikler, mineral madde ve ağır metal içerikleri, antibiyotik, pestisit ve naftalin kalıntıları açısından araştırmıştır. Projeden çıkan sonuçlar doğrultusunda, bölge arıcıları bilgilendirilmiş, daha hijyenik ve standartlara uygun üretim yapmaları konusunda öneriler sunulmuştur. Bal (2011), Organik Arıcılık Nedir, Nasıl Yapılır? konulu çalışmasında arıcılıkta organik üretimin esasları üzerinde durmuştur. Arıcılık ürünlerinin organik olarak nitelendirilebilmesinin, kovanların özelliklerine, çevre kalitesine, arıcılık ürünlerinin özenle elde edilmesine, işlenmesine ve depolanmasına bağlı olduğu belirtilmiştir. Çalışmada, organik arıcılık sahası, arıların beslenmesi, arı hastalıklarının önlenmesi ve arı zararlılarının mücadelesinde organik kökenli ilaçlar kullanılması, arıcılıkta kullanılan alet-ekipman ve kovanın temizlenmesi ve dezenfekte edilmesi, arı 12

ürünlerinin ambalajlanması ve depolanması konusunda dikkat edilecek noktalar irdelenmiştir. Çalışmada organik arıcılığın gerektirdiği ilkeler belirtilmiştir. Saner ve ark. (2011), tarafından Organik ve Konvansiyonel Bal Üretiminin Teknik ve Ekonomik Yönden Geliştirilmesi ve Alternatif Pazar Olanaklarının Saptanması konulu bir araştırma yapılmıştır. Araştırma İzmir İli Kemalpaşa İlçesinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmada, dünya bal üretimi, dış ticareti, üretici fiyatları, dışsatım, dışalım fiyatlarına, dünya bal tüketimindeki gelişmelere yer verilmiştir. Türkiye de ve Ege de arıcılık sektörünün yeri ve önemi ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Araştırmanın daha sonraki bölümlerinde araştırma bulgularına yer verilmiş, bulgular üretici, tüketici ve firma düzeyinde sunulmuştur. Çalışma kapsamında, İzmir İlinde önemli bir arıcılık potansiyeline sahip olan İzmir Kemalpaşa İlçesi, Çambel Köyünde uygulamalı olarak arıcılık faaliyeti gerçekleştirilmiştir. Yapılan eğitim ve yayım çalışmaları ile köydeki üreticilerin konvansiyonel arıcılıktan organik arıcılığa geçmeleri sağlanmaya çalışılmıştır. Köyde bazı arıcılarla organik arıcılığa başlandıktan sonra organik arıcılık ve konvansiyonel arıcılık yapanların tuttukları kayıtlardan ve anket verilerinden yararlanılarak teknik ve ekonomik yönden analizler yapılmış ve her iki üretim faaliyeti karşılaştırılmıştır. Çalışmada, sektörü bir bütün olarak değerlendirmek için, bal pazarlamasında önemli rol oynayan firma analizleri ve tüketici analizlerine de yer verilmiştir. Araştırma sonucunda, başlangıçta bu araştırmaya konu olan bal örneklerinden elde edilen biyokimyasal bulgular, gerek organik, gerekse konvansiyonel üretimdeki arıcıların standartlara uygun bal ürettiklerini, depolayıp, pazarladıklarını ortaya koymuştur. Tüketiciye yönelik sonuçlar konvansiyonel ve organik bal tüketiminin yeterli olmadığını ortaya koymuştur.araştırmada, organik üretim yapan üreticilerde kovan başına net gelirin, konvansiyonel üretim yapan üreticilerden daha yüksek olduğu saptanmıştır. Araştırmanın sonunda yapılan analiz sonuçlarına dayalı olarak, arıcılık sektörünün sorunlarına ve çözüm önerilerine yer verilmiştir. Ekici ve Kırgız (2012) Arıcılıkta Kullanılan Mum ve Temel Petekte Yaşanan Sorunlar ve Çözüm Önerileri konulu çalışmalarında, mum ve temel peteğin önem ve özellikleri üzerinde durulmuş, bal mumu üretimi ve temel petek üretiminde dikkat edilmesi gereken hususlar, arı ürünlerindeki kalıntı kaynakları konusunda bilgi vermişlerdir. Çalışmada, bal mumu ve temel petek sektörünün mevcut durumu ortaya 13

konulmuş ve çalışmanın sonunda bu konu ile ilgili sorunlar üzerinde çözüm önerilerinde bulunmuştur. Öztürk (2012) tarafından Türkiye de Ana Arı Yetiştiriciliği Sorunları ve Alınması Gereken Önlemler konulu bir çalışma yapılmıştır. Çalışmada Türkiye de arıcılık potansiyelinin verimli bir şekilde kullanılmayışının en önemli sebebi, genç ve kaliteli ana arı kullanılmayışı olarak gösterilmiştir. Koloni verimliliğinde ana arı kadar erkek arının etkisinin de büyük olduğu, bu açıdan erkek arı yetiştiriciliğine de önem verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Çalışmanın sonucunda, Türkiye de ana arı ve erkek arı yetiştiriciliği konularında, mevcut eğitim, üretim ve denetim mekanizmasının revize edilerek standart bir eğitim, üretim ve denetim mekanizmasının uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Güneş (2012), Arı Yetiştiriciliğinde Hijyenik Uygulamalar konulu bir çalışma yapmıştır. Çalışmada, temel hijyenik uygulamalar dezenfeksiyon yöntemleri, dezenfektan olarak kullanılabilecek kimyasallar, kullanım miktarları ve uygulama şekilleri anlatılmıştır. Arı yetiştiriciliğinde hijyenik uygulamaların, arı sağlığı ve sağlıklı arı ürünleri elde etmede ne derece önemli olduğu ortaya konulmuştur. Marangoz ve ark. (2012) Arı Ürünlerinin Pazarlanmasında Ortak Marka Oluşturma Stratejisi konulu çalışmalarında Muğla İlindeki arıcıların ortak markalaşma konusundaki görüşlerini anket yöntemi ile ortaya koymuşlardır. Çalışmalarında, Türkiye de arıcılık ve arı ürünlerini, arı ürünlerinin pazarlanması, Türkiye nin arıcılıkta dünyadaki durumu değerlendirilmiştir. Marka ve ortak markalama çeşitleri, ortak markanın üstünlükleri ve sakıncaları hakkında bilgi verilmiştir. Yeninar ve Akyol (2012) Nişasta Bazlı Şeker ile Beslemenin Arı Sağlığı Üzerine Etkileri konulu araştırmalarında bal arıları kullanarak yaptıkları deneyler soncunda bal arılarının ergin yaşam süreleri ile bal arısı fizyolojisi ve biyolojisinin farklı bitkisel kaynaklardan teknolojik işlemlerle saflaştırılarak üretilen endüstriyel karbonhidrat kaynaklarından olumsuz etkilenebileceği sonucuna varmışlardır. Silici (2011), Bal Arısı Biyolojisi ve Yetiştiriciliği adı altında bir kitap yazmıştır. Kitabında, bal arısının hayvanlar alemi ve özellikle böcekler arasındaki yeri, anatomik ve morfolojik özellikleri ile ekolojik ortamdaki davranış özelliklerini ayrıntılı olarak vermeye çalışmıştır. Ayrıca bal arısı yetiştiriciliği ile ilgili konularına da ana 14

hatlarıyla değinmiştir. Çalışmasındaki amaç bal arısının tanınması ve buradan yola çıkarak arı yetiştiriciliği konularının daha iyi anlaşılmasını sağlamaktır. Lampeitl (2007), Arıcılık konulu kitabında, doğa idaresinde arının yerinden bahsetmiş, bal arısının yapısı, arı kolonisi, koloni gereksinimleri hakkında ayrıntılı bilgi vermiştir. Ayrıca çalışmanın gerçekleştirildiği güncel koşullara uygun olarak, arı yetiştiriciliği, arı hastalık ve zararlılarıyla mücadele arıcılık ürünleri konularına değinmiştir. Kitabın son bölümünde ise arıcılık mevzuatı detaylarıyla verilmiştir. Genç (1993), Arıcılığın Temel Esasları konulu ders notu olarak hazırladığı kitabında arıcılığın tarihçesi ve gelişimi üzerinde durmuş, arıcılığın tarım ve ülke ekonomisindeki yeri, dünyada ve Türkiye de arı yetiştiriciliğinin durumu ile ilgili bilgiler vermiştir. Kitabında arı ırkları, arıcılıkta kullanılan alet ve malzemeler, arılarda beslenme, arı genetik ve ıslahı konusunda, ayrıca arıcılıktan elde edilen ürünler hakkında bilgi vermiştir. Emsen ve Genç (2005), Organik Bal Üretimi konulu çalışmalarında, organik arıcılık teknikleri hakkında bilgi vermiş, bal arılarının türleri, davranışları hakkında bilgi sahibi olma, organik arıcılık yapmada hastalık ve zararlılarla mücadele, hastalıkları kontrol altına almada doğal kaynakları seçmenin gerekliliği gibi konulara değinmişlerdir. Çalışmada, organik bal üretiminin gerekleri sunulmuştur. Doğaroğlu (2007), Çiçekten Sofraya Balın Öyküsü konulu bir kitap yazmıştır. Kitabında, arıcılığın önemine değinmiş, dünyada ve Türkiye deki arıcılık faaliyeti hakkında bilgi vermiştir. Bal arılarının dünyadaki türleri, arıların çeşitli özellikleri, arıcılıkta elde edilen ürünler konularına değinmiştir. Kitabında ayrıca teknik arıcılık ve apiterapi üzerinde de durmuştur. Çalışma, arıcılığın önemi, arı yetiştiriciliği, arıcılık ürünleri gibi birçok konuda aydınlatıcı nitelik taşımaktadır. Ergün (2005), Arıcılık konulu kitabında arıcılığı bütün boyutlarıyla anlatmıştır. Arıcılığın tarihçesi önemi, arıların sınıflandırılması, arıların morfolojik yapıları ve arılarda bakım konularını anlatmıştır. Ayrıca arılardan elde edilen ürünler, arı hastalık ve zararlıları ve bunlarla mücadele konuları üzerinde de durmuştur. Türkoğlu (2001) tarafından, Tokat Yöresi Arıcılığının Yapısal Analizi ve Sorunları konulu bir yüksek lisans tez çalışması yapılmıştır.araştırmada, Merkez İlçede arıcılık faaliyeti ile uğraşan işletmelerden anket yoluyla sağlanan veriler kullanılmıştır. Anket görüşmeleri hem yerleşik, hem de gezginci arıcılarla 15