Din Ýþlerinde Özgün Türk Deneyimi: Diyanet'in Kurumsal Kimliði ve Güncel Deðerlendirmeler



Benzer belgeler
Din İşlerinde Özgün Türk Deneyimi: Diyanet'in Kurumsal Kimliği ve Güncel

Olmak ya da Olmamak. Cumhuriyetin temel niteliklerine

SOSYAL BÝLÝMLER 1 TESTÝ (Sos 1)

ANAYASA MAHKEMESÝ KARARLARINDA SENDÝKA ÖZGÜRLÜÐÜ Dr.Mesut AYDIN*

ÝÞYERÝ SAÐLIK BÝRÝMLERÝ VE ÝÞYERÝ HEKÝMLERÝ ÝLE ÝLGÝLÝ YENÝ YÖNETMELÝÐÝN DEÐERLENDÝRÝLMESÝ

2005, yıl:1, sayı:4, ss de yayımlanmıştır.

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI

Necdet Subaşı kimdir?

EKONOMÝDE GELÝÞMELER

Eserin Her Türlü Basım Hakkı Anlaşmalı Olarak Ensar Neşriyat a Aittir. ISBN : Sertifika No: Kitabın Adı Din Sosyolojisi. Yazarı Dr.

SAÐLIKTA ÖZELLEÞTÝRME

TEMEL İSLAM BİLİMLERİ BÖLÜMÜ

ISSN ISSN



Ýl Özel Ýdarelerine ve Belediyelere Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Konusunda Yapýlan Yeni Yasal Düzenlemeler

ELMALILI M. HAMDİ YAZIR SEMPOZYUMU

BURDURLU HOCA DAN YURT SÖYLENCELERÝ

DÜNYADA DİN EĞİTİMİ UYGULAMALARI

FEN BÝLÝMLERÝ DERSHANESÝ

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7

Adý Soyadý :... Ödev Tarihi :... Ödev Kontrol Tarihi :... Kontrol Eden :...

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

ATATÜRK İLKE VE İNKILAPLARI. HAZIRLAYAN: Cihan YALVA İnsan Kaynakları Şube Müdürlüğü

Saðlýk çalýþanlarý GöREV'de

DANIÞMANLIK TEDBÝRÝ KARARLARININ UYGULAMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA TEBLÝÐ Perþembe, 30 Ekim 2008

ANTAKYA BELEDİYE BAŞKANLIĞI


13. Aşağıdakilerden hangisi yeni Türk alfabesinin kabul edilme nedenlerinden biri değildir?

ÖZGEÇMİŞ. Doç. Dr. Mehmet KARAKAŞ. Yalova Üniversitesi İ.İ.B.F. İktisat Bölümü Öğretim Üyesi. Üniversite. Üniversitesi

AB SÜRECİNDE DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI: ÖZERKLİK VE TEMSİL SORUNU BAĞLAMINDA BİR DEĞERLENDİRME

Ýslâm Ahlak Teorileri (Ethical Theories in Islam)

ÖZGEÇMİŞ. Yrd. Doç. Dr. Hacı YILMAZ

İ Ç İ N D E K İ L E R

2008 YILI ÜRÜNÜ KÜTLÜ PAMUK, YAÐLIK AYÇÝÇEÐÝ, SOYA FASULYESÝ, KANOLA DANE MISIR, ASPÝR VE ZEYTÝNYAÐ Perþembe, 30 Ekim 2008

ZĐYA GÖKALP ĐN DĐN SOSYOLOJĐSĐ Ahmet Faruk Kılıç, Değişim Yayınları, Đstanbul, Şubat-2008, 282 s.

03-05 Ekim / October Yrd. Doç. Dr. Mehmet YAZICI

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KAMU YÖNETİMİ ANABİLİM DALI SEÇİM SİSTEMLERİNİN SEÇMEN İRADESİNE ETKİSİ

Şahin, Mustafa, Türk Düşüncesinde Nurettin Topçu nun Yeri ve Siyaset Sosyolojisi Açısından Devlet ve Demokrasi Anlayışı, Hacettepe Üniversitesi,1995.

CEVAP ANAHTARI. Meleklerin Özellikleri ve Görevleri - Meleklere İman, Davranışların Güzelleşmesine Katkıda Bulunur

Din Sosyolojisi El Kitabı

TÜRK-RUS ÝLÝÞKÝLERÝ: SORUNLAR VE FIRSATLAR. Prof. Dr. Ýlter TURAN

" ENERJÝ VERÝMLÝLÝÐÝ " KONULU RESÝM ve AFÝÞ

Liderlik Üzerine Bir Analiz

Sami Paþazade Sezai Kedi Öykülerinin En Güzelini Yazdý

2016 KONYA İKİ DOĞU İKİ BATI ULUSLARARASI ÖĞRENCİLER AKADEMİSİ BAŞVURU KLAVUZU

haber TMMOB ESKÝÞEHÝR KENT SEMPOZYUMU GERÇEKLEÞTÝRÝLDÝ Türk Mühendis ve Mimar Odalarý Birliði Eskiþehir Ýl

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri

ÖDP : Maraþ'ý unutmayacak unutulmasýna izin vermeyeceðiz

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Lisans :İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, Tarih (Gece) Bölümü, Umumi Türk Tarihi Kürsüsü, 1980.

İsmail Kara, Cumhuriyet Türkiyesi nde Bir Mesele Olarak İslam, 4. baskı, İstanbul: Dergâh Yayınları, 2010, 386 s.

Methodology of Interpretation in Raghib al-isfahani from theoretically and practically

- Ýnsanlýðýn ne kadar iptidaî

Tefsir, Kıraat (İlahiyat ve İslâmî ilimler fakülteleri)

İÇİNDEKİLER. Sayfa.

Türkiye de Zorunlu Din Dersi Uygulaması

Kocaeli Bölgesindeki Halkla Ýliþkiler Uzmanlarýnýn Profiline Yönelik Bir Araþtýrma

BULDAN ÖRNEĞİNDE DENİZLİ YÖRESİ ALEVİ-BEKTAŞİ KÜLTÜRÜ

BĠLĠMSEL ÇALIġMALAR (SON 5 YIL)

Tuba ÖZDİNÇ. Örgün Eğitim

SASAM

Yani insanların yaşam tarzını belli davranış örnekleriyle planlayan sistemli bütün, sosyal kurum olarak adlandırılır.

DĠYARBAKIR DA YETĠġEN KÜLTÜR VE SANAT ĠNSANLARI: 2 ULUSLARARASI SEZAĠ KARAKOÇ SEMPOZYUMU (5-7 NĠSAN 2012/DĠYARBAKIR)

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Türkler ve Kürtler þehitler için aðladý. Aleviler hem Þiiliðin hem þeriatýn kýskacýnda

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları

YENÝ YÖNETMELÝKLER TÜRK MÜHENDÝS VE MÝMAR ODALARI BÝRLÝÐÝ MAKÝNA MÜHENDÝSLERÝ ODASI YATIRIM HÝZMETLERÝ YÖNETÝMÝ MÜHENDÝS YETKÝLENDÝRME YÖNETMELÝÐÝ

ALEVİ ÇALIŞMALARI BİLGİ NOTU

BAŞKAN. Prof. Dr. Peyami BATTAL Rektör ÜYE. Prof. Dr. Ahmet KAZANKAYA Rektör Yardımcısı ÜYE ÜYE. Prof. Dr. Şefik TÜFENKÇİ Ziraat Fak. Dek.

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Doç. Dr. Mehmet Derviş KILINÇKAYA

Lisans Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Y. Lisans S. Demirel Üniversitesi Sosyal Bilimler /Temel İslam Bilimleri/Hadis 1998

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

FEN BÝLÝMLERÝ DERSHANESÝ

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm AZINLIK KAVRAMI BAŞLARKEN... 1

e-imza Prof. Dr. Şükrü ŞENTÜRK Rektör a. Rektör Yardımcısı

KONFERANS GEÇİCİ KORUMA ALTINDAKİ YABANCILARIN TÜRKİYE DE ÇALIŞMASI

10. SINIF TARİH DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

ALEVİ-BEKTAŞİ DÜŞÜNCESİNE SAHİP ÖĞRETMENLERİN ALEVİLİK, CEM EVLERİ VE DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞINA YÖNELİK GÖRÜŞLERİ (ELAZIĞ ÖRNEĞİ)

Ýstanbul hastanelerinde GREV!

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Kıbrıs Sorunu PSIR

1- Tevrat ve İncil'e Göre Hz. Muhammed (Abdulahad Davud'dan tercüme), İzmir, 1988.

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS ÇAĞDAŞ DİNİ AKIMLAR İLH

SEMPOZYUM DAVETİYESİ ve PROGRAMI

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ

Cumhuriyet Halk Partisi

DEMOKRASİ VE SAYDAMLIK ENSTİTÜSÜ

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Tarih Celal Bayar Üniversitesi 2007 Y. Lisans Tarih - Ortaçağ Celal Bayar Üniversitesi

AKADEMİK YILI

Avrupa da Yerelleşen İslam

Dr. Öğr. Üyesi Abbas KARAAĞAÇLI. 1. Adı Soyadı : Abbas Karaağaçlı 2. Doğum Tarihi : Unvanı : Dr. Öğr. Üyesi 4.

YÜKSEKÖĞRETİM KURULU PROFESÖR : Karatay Üniversitesi Hukuk Fakültesi Akabe Mah. Alaaddin Kap Cad. No: Karatay Konya

İDARE VE İDARE HUKUKU İLE İLGİLİ KAVRAMLAR

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

657 sayýlý yasada deðiþiklik ve hedeflenenler

YENİ YAYIN ULUSLARARASI ÖRGÜTLER HUKUKU: BİRLEŞMİŞ MİLLETLER SİSTEMİ

A. KÜLTÜREL FAALİYETLER VE TANITMA ETKİNLİKLERİ : Şubat 2004, Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarına (EMITT) katkıda bulunuldu.

MÜZİK KÜLTÜRÜ Editörler

CAMÝÝ VE MESCÝTLER. Nevþehirli Damat Ýbrahim Paþa Camisi (Kurþunlu Cami) (Merkez)

Transkript:

Dinî Araþtýrmalar, Mayýs-Aðustos 2006, Cilt: 9, s. 25, ss. 31-42. 31 Din Ýþlerinde Özgün Türk Deneyimi: Diyanet'in Kurumsal Kimliði ve Güncel Deðerlendirmeler Niyazi AKYÜZ * - Þahin GÜRSOY ** - Ýhsan ÇAPCIOÐLU *** ABSTRACT An Authentic Turkish Experience in the Religious Affairs: Institutional Identity of the Presidency and Current Assessments. The Presidency of Religious Affairs is rooted back to the Ottoman Era with the Sheikh al-islam institution. Proposed first by Ziya Gökalp, the Presidency had been institutionalized with the foundation of the Republic as in many other Republican institutions. Serving the function of conduct of religious affairs, the Presidency has undertaken an important mission in the settlement of Republican values. From this perspective, it is possible to consider the Presidency as a secular institution. Today, the Presidency of Religious Affairs is discussed from several aspects from content and corporate perspectives. The place of Presidency in the secular state as a religious affairs institution, requests for institutional representation of Alevi belief and its share of the general budget are the most debated topics. Key Words: The Presidency of Religious Affairs, Sheikh al-islam Institution, Alevi Belief, House of Gathering (Cemevi), Mosque. Giriþ Ýslam dininde, Hýristiyanlýkta olduðu gibi kurumsal bir dinsel otoritenin olmadýðý bilinen bir durumdur. 1 Ýslam Peygamberi Hz. Muhammed in, bir peygamber olarak dinsel teblið çalýþmalarýnýn yaný sýra; siya- * Doç. Dr., Ankara Ü. Ýlahiyat Fakültesi, e-posta: akyuz@divinity.ankara.edu.tr * * Arþ. Gör. Dr., Ankara Ü. Ýlahiyat Fakültesi, e-posta: sahingursoy@yahoo.com *** Arþ. Gör., Ankara Ü. Ýlahiyat Fakültesi, e-posta: icapci@divinity.ankara.edu.tr 1 Sönmez Kutlu, Aleviliðin Diyanette Temsil Sorunu, www.sonmezkutlu.com/content/ [04.10.2006].

32 DÝNÝ ARAÞTIRMALAR set, eðitim, sosyal ve gündelik iþlerle ilgilenmiþ olmasýna raðmen merkezi bir din otoritesi kurmamasý, Ýslam da bu yönde bir kurumsallaþmaya gidilmemesinin en önemli nedenidir. Çeþitli bölgelere gönderdiði valilere, Kur an ve kendi söz ve eylemlerinden baþka; kiþisel bilgi, deneyim ve akýl yürütmelerinden de yararlanmalarý yönündeki yol açýcý öðüdü, Hz. Peygamber in kurumsal merkezi otoriteye bakýþýný ortaya koymaktadýr. 2 Bu nedenle, akýl ve insan hürriyetinin önemli bir yer tuttuðu Ýslam da, ruhani liderlik anlayýþý kurumsallaþamamýþtýr. Ýslam daki din bilginleri, sadece birer öðretici ve bilgilendirici olarak kalmýþlardýr. 3 Peygamber den sonra gelen yöneticilerin de, dinsel bir otorite deðil; siyasal bir otorite olarak ortaya çýkmasý, merkezi bir otorite geleneðinin geliþimine yol vermemiþtir. Ýslam tarihinde, din hizmetleri, uzun bir dönem siyasal otoritenin himayesinde merkeziyetçilikten uzak bir þekilde gerçekleþtirilmiþtir. Bu süreç, en büyük Müslüman-Türk devleti olan Osmanlý da da benzer bir þekilde devam etmiþtir. Yavuz Sultan Selim in Arabistan yarým adasýný almasýyla birlikte, kendisini Müslümanlarýn birlik temsilcisi (halife) olarak ilan etmesi ve bu unvanýn, Türkiye Cumhuriyeti nin kurulmasý ile birlikte ortadan kaldýrýlmasý da durumu deðiþtirmemiþtir. Osmanlý da, dinden izin alma, din hizmetlerinin bazýlarýný yönetme ve hayýr iþlerini düzenleme kurumu anlamýnda þeyhülislamlýk kurumunun varlýðý 4 da; yine, dinsel otoritenin ortaya çýkýþýna zemin oluþturmamýþtýr. 19. yüzyýldan itibaren þeyhülislamlýk, sadece din iþlerinden sorumlu bir kuruma dönüþmüþtür. Zira, Osmanlý Ýmparatorluðu nun siyasal anlayýþý ve örgütsel yapýsý da bu duruma izin verir içerikte deðildi. Osmanlý da þeyhülislamlýk, sultanýn din iþlerini danýþtýðý bir kurum olarak kalmýþ; 5 hiçbir zaman bütün din hizmetlerini düzenleme ve kontrol 2 Hz. Muhammed in, atadýðý vali ve komutanlara yönelik tavsiyeleri için bkz. Ahmet b. Hanbel, Musned, Beyrut, tarihsiz, s. 230 236; Tirmizi, Sünen, Kahire, 1356/1937, Ahkâm, 3. b. 3 Ziya Gökalp, Ziya Gökalp Diyor ki, Hazýrlayan: Ali Nüzhet Göksel, Ýstanbul, 1950, s. 21. 4 Þeyhülislamlýk kurumunun ne zaman ortaya çýktýðý kesin olarak bilinmemektedir. Ýlk dönemlerde, halk arasýnda yaþanan anlaþmazlýklarý ve bazý din iþlerini yöneten din bilgisine sahip kiþiler olarak ortaya çýkan þeyhülislamlar, daha sonra, bilgin sýnýfýnýn baþý olarak anýlmýþtýr. Osmanlý nýn bir döneminden sonra ise resmi bir kuruma dönüþmüþtür. Ayrýntýlý bilgi için bkz. www.diyanet.gov.tr/turkish/sureliyayinoku [11.10.2006]; Esra Yakut, Þeyhülislamlýk: Yenileþme Döneminde Devlet ve Din, Ýstanbul, 2005; Kuruluþundan Günümüze Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý, Hazýrlayan: Komisyon, Ankara, 1999, s. 2 5. 5 Ziya Gökalp, bu özelliðinden dolayý þeyhülislamý, büyük bilgi topluluðunun rektörü olarak nitelemektedir. Bkz. Gökalp, a.g.e., s. 21.

NÝYAZÝ AKYÜZ - ÞAHÝN GÜRSOY - ÝHSAN ÇAPCIOÐLU 33 etme konumunda olmamýþtýr. Yine bu dönemde de din hizmetleri, merkeziyetçilikten uzak bir anlayýþla yerine getirilmiþtir. Osmanlý Ýmparatorluðu nun ekonomik, siyasi ve askeri alanlarda karþý karþýya kaldýðý sorunlar, birçok kurum gibi; din hizmetlerinin yürütülmesinde önemli görevler yerine getirmiþ medrese, tekke, tarikat ve zaviyelerin de sorgulanmasýna yol açmýþtýr. Böylece birçok sosyal, siyasal ve dinsel kurum gibi; tekke ve zaviyeler de yozlaþma ve artýk fonksiyon dýþý kalma eleþtirileriyle karþý karþýya kalmýþtýr. Bu kurumlarýn, Aydýnlanma ve modern topluma dönüþümle birlikte, Batýlý anlamda, deðiþen sosyal ve dinsel anlayýþýn dýþýnda kalmasý da yaþanan bu süreçte etkili olmuþtur. Ayrýca, yurt dýþýna gönderilen öðrencilerin yurda dönmesi, Batý'dan yapýlan çeviriler ve birçok Batýlý temsilci ve aydýnýn etkisiyle Osmanlý da, Batýlý anlamda bir düþünce dünyasý ve kurumsallaþma istek ve ihtiyacý ortaya çýkmýþtýr. Bu nedenle, birçok kurum gibi, din hizmetlerini yürüten kurumlarýn yerlerine de alternatif oluþumlar düþünülmeye baþlanmýþtýr. Diyanet Üzerine Kýsa Bir Tarihsel Yaklaþým Bu süreçte; Türk düþünür ve siyasetçi Ziya Gökalp in merkezi bir din hizmetleri teþkilatýnýn kurulmasýný önermesi önemlidir. 6 Gökalp e göre, din hizmetleri devletin denetiminde tek elden yürütülecek, böylece; din iþlerinde yaþanan daðýnýklýk ve kötüye kullanýmlarýn önüne geçilmiþ olacaktýr. Yine, yeni toplum felsefesiyle örtüþmede ve uyumda güçlükler görülen kurum ve anlayýþlar tasfiye edilecek; böylece toplum içerisindeki çok baþlýlýk ve siyasal, kültürel ve dinsel çatýþma zeminleri ortadan kaldýrýlmýþ olacaktýr. Tesis edilecek merkezi din hizmetleri kurumu, ayný zamanda Ýslam ýn kurumsallaþmýþ bilgi birikimlerinin topluma doðru aktarýlmasýný da saðlayacaktýr. Ziya Gökalp in merkezi bir din hizmetleri teþkilatýnýn kurulmasý önerisi, kurulan yeni Cumhuriyet le birlikte yaþama geçme ortamý ve olanaðý bulmuþtur. Osmanlý nýn birçok siyaset, ekonomi ve eðitim kurumuyla birlikte, din hizmetleri anlayýþý ve örgüt biçimi de Cumhuriyet içerisinde yer bulmamýþtýr. 3 Mart 1924 tarihinde çýkarýlan 429 sayýlý Þeriyye ve Evkaf ve Erkan-ý Harbiye-i Umumiyye Vekâletlerinin Ýlgasýna Dair Kanun, 7 430 6 Uriel Heyd, Türk Ulusçuluðunun Temelleri, Çeviren: Kadir Günay, Ankara, 2002, s. 86 87. 7 3 Mart 1924 tarihinde çýkarýlan 429 sayýlý kanunun ilk maddesi þöyledir: Türkiye Cumhuriyeti nde muamelâtý nâsa dair olan ahkâmýn teþri ve infazý Türkiye Büyük Millet

34 DÝNÝ ARAÞTIRMALAR sayýlý Tevhid-i Tedrisat Kanunu ve 431 sayýlý Hilafetin Ýlgasýna ve Hanedaný Osmanlýnýn Türkiye Cumhuriyeti Memaliki Haricine Çýkarýlmasýna Dair Kanun ile Cumhuriyet öncesi hemen bütün geleneksel din kurumlarý ortadan kaldýrýlmýþtýr. Bu kanunlarla medrese, tarikat, tekke ve zaviyeler kapatýlarak, Türk toplumu içerisinde kök salmýþ olan dini içerikli birçok kurum ve yapýlaþma ortadan kaldýrýlmýþtýr. 8 Böylece, yeni bir din iþleri kurumuna ihtiyaç duyulmuþ; bu süreçte, din hizmetleri alanýnda ortaya çýkmasý muhtemel boþluk ve düzensizlik, yine 3 Mart 1924 tarihinde çýkarýlan bir kanunla Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý kurularak giderilmek istenmiþtir. Böylece, hem toplumun ihtiyaç duyduðu din hizmetleri/ iþleri yerine getirilecek; hem de, Cumhuriyet in kuruluþ felsefesine aykýrý bir anlayýþla ortaya çýkabilecek dinsel kurumsallaþmalarýn önüne geçilmiþ olacaktýr. Lozan anlaþmasýyla, Müslüman olmayanlarýn din iþleri kendi düzenlemelerine býrakýlmýþ olup; Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý nýn görev alaný Müslüman halkýn din iþleri ile sýnýrlandýrýlmýþtýr. Din iþleri alanýnda yapýlan reformlar, temel dini bilgilerin yetkin eller tarafýndan bir araya toplanmasý ve Kur an ýn yine yetkin kiþiler tarafýndan Türkçe ye çevrilmesi çalýþmalarýyla devam etmiþtir. Elmalýlý Hamdi Yazýr- ýn Ýslam Ýlmihali ve Ýstiklal Marþý þairi Mehmet Akif in Kur an çevirisi bunlardan baþlýcalarýdýr. 9 Meclisi ile onun teþkil ettiði hükümete ait olup, din-i mübin-i Ýslâm ýn bundan maada itikadî ve ibadâta dair bütün ahkâm ve mesalihinin tedviri ve müessesas-i diniyyenin idaresi için Cumhuriyet in makarrýnda bir Diyanet Ýþleri Reisliði makamý tesis edilmiþtir. Bkz. http://www.diyanet.gov.tr/turkish/sureliyayinoku.asp?sayfa=3&sayi=135 [10.10.06]. 8 Bkz. Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Seddine ve Türbedarlýklar ile Bir Takým Unvanlarýn Men ve Ýlgasýna Dair Kanun, Madde 1: Türkiye Cumhuriyeti dâhilinde gerek vakýf suretiyle gerek mülk olarak þeyhinin tahtý tasarrufunda gerek suveri aharla tesis edilmiþ bulunan bilûmum tekkeler ve zaviyeler sahiplerinin diðer þekilde hakký temellük ve tasarruflarý baki kalmak üzere kâmilen seddedilmiþtir. Bunlardan usulü mevzuasý dairesinde filhal cami veya mescit olarak istimal edilenler ipka edilir. Alelûmum tarikatlerle þehlik, derviþlik, müritlik, dedelik, seyitlik, çelebilik, babalýk, emirlik, nakiplik, halifelik, falcýlýk, büyücülük, üfürükçülük ve gayýptan haber vermek ve murada kavuþturmak maksadiyle nüshacýlýk gibi unvan ve sýfatlarýn istimaliyle bu unvan ve sýfatlara ait hizmet ifa ve kisve iktisasý memnudur. Türkiye Cumhuriyeti dâhilinde salâtine ait veya bir tarika veyahut cerri menfaate müstenit olanlarla bilûmum sair türbeler mesdut ve türbedarlýklar mülgadýr. Seddedilmiþ olan tekke veya zaviyeleri veya türbeleri açanlar veyahut bunlarý yeniden ihdas edenler veya ayýný tarikat icrasýna mahsus olarak velev muvakkaten olsa bile yer verenler ve yukarýdaki unvanlarý taþýyanlar veya bunlara mahsus hidematý ifa veya kýyafet iktisa eyleyen kimseler üç aydan eksik olmamak üzere hapis ve elli liradan aþaðý olmamak üzere cezayý nakdiile cezalandýrýlýr. Kanun No: 677, Kabul Tarihi: 30 Teþrinisani 1341, Resmi Gazete de neþir ve ilâný: 13 Kânunuevvel 1341, 3.t. Düstur, C. 7, S. 243, s. 113.

NÝYAZÝ AKYÜZ - ÞAHÝN GÜRSOY - ÝHSAN ÇAPCIOÐLU 35 Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý kurumunun yasal bir zemine oturmasý ve kurumsallaþmasý da; diðer birçok yeni Cumhuriyet kurumu gibi aþama aþama olmuþtur. 14 Haziran 1935 tarihinde çýkarýlan 2800 Sayýlý Diyanet Ýþleri Reisliði Teþkilat ve Vazifeleri Hakkýnda Kanun ile teþkilatýn yapýsý ve yetkileri üzerine bir düzenleme yapýlmýþtýr. Teþkilatýn görev alaný ise 11 Kasým 1937 tarihinde çýkarýlan 7647 sayýlý kararname ile düzenlenmiþtir. 10 Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý nýn kurumsallaþmasýnýn uzayan bir sürece yayýlmasýnda, Cumhuriyet düzeninin henüz gerekli bir kurumsallýða kavuþamamasýnýn yaný sýra bu dönemde yapýlan reformlar ve din iþlerine duyulan gereksinimlerin henüz kendisini yeni yeni göstermesinin de önemli etkisi olmuþtur. Cumhuriyet içerisinde yaþanýlan birçok toplumsal istek ve Cumhuriyet e karþý beliren arayýþ ve dinsel yapýlanmalar da Diyanet in öneminin daha iyi anlaþýlmasýnda önemli bir yere sahiptir. Diyanet in, anayasal bir zemine kavuþmasý 1961 Anayasasý ile gerçekleþmiþtir. 1961 Anayasasýnýn 154. Maddesi ile Diyanet in özel kanunda belirtilen görevleri yerine getireceði hükme baðlanmýþtýr. 22.06.1965 tarihinde çýkartýlan 633 sayýlý özel kanunla ise Diyanet in görev, sorumluluk ve teþkilat yapýsý ayrýntýlý bir þekilde düzenlenmiþtir. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý, 1982 Anayasasýnda, Genel Ýdare içerisinde ve bütün grup ve düþüncelerden uzak laik bir kurum olarak tanýmlanmaktadýr. Yine ayný 136. Madde ile Diyanet e, ulusal dayanýþma ve bütünleþmeye hizmet etme görevi de yüklenmiþtir. 11 Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý, bugün seksen binin üzerinde personel, seksen beþ bin civarýnda teþkilat aðý 12 ile Türkiye nin en kurumsal örgütlerinden biri durumuna gelmiþ olup; Ýslam dünyasýnda ise tek kurum niteliðindedir. Bu örgüt yapýlanmasý ve kökleþmiþ bir kurumsallýk ve toplumsal kabul görmüþlüðü ile Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý nýn özgün bir Türk deneyimi olduðunu belirtmek gerekir. 13 9 Mehmet Akif, Mustafa Kemal in isteði üzerine Kur an ý Türkçe ye çevirmeye baþlamýþ; fakat bu çeviriyi bitirmeden Mýsýr a gitmiþ ve orada vefat etmiþtir. Çevirisini tamamlamamasýnda dinde yapýlan reformlara gösterilen bir tepkinin varlýðýndan söz edilse de; bu durum hiçbir zaman kendi gerçekliðiyle ortaya konulamamýþtýr. 10 Diyanet in kuruluþ ve tarihsel süreciyle ilgili ayrýntýlý bilgi için bkz. Kuruluþundan Günümüze Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý, Hazýrlayan: Komisyon, Ankara, 1999 (978 sayfa). 11 http://www.anayasa.gen.tr/1982ay.html [09.10.2006]. 12 Detaylý bilgi için bkz. http://www.diyanet.gov.tr/turkish/tanitimistatistik.asp [17.10.06]. 13 Diyanet in Cumhuriyet in önemli bir projesi olduðunu ve laikliðe aykýrý olmadýðýný belirten Diyanet Ýþleri Baþkaný Ali Bardakoðlu, konuyla ilgili bir röportajýnda bu görüþünü

36 DÝNÝ ARAÞTIRMALAR Bu özgün kurumsal yapý, çaðdaþ Cumhuriyet in kökleþmesinde, modern Türk toplumunun oluþumunda, dini ve toplumsal yapýda Ýslam ýn önem verdiði akýl ve insan özgürlüðünün tekrar toplum felsefesi olarak öne çýkartýlmasýnda çok önemli bir misyon üstlenmiþtir. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý, din gibi çok farklý yorumlara ve suistimale açýk bir konuda, objektif bilgi ile bilgilendirme ve toplumun ihtiyaç duyduðu din hizmetlerini yerine getirme görevlerinden baþka; toplumda parçalanmýþlýklara, suistimallere ve yapýlanmalara da yol vermeyerek Türk toplumunun birlik ve bütünlüðünün saðlanmasýnda çok önemli bir yer edinmiþtir. Bugün Afganistan dan Irak a, Sudan dan Mýsýr a kadar Ýslam dünyasýnýn deðiþik bölgelerinde yaþanan dinsel bölünme, çekiþme ve çatýþmalar göz önüne alýndýðýnda, Diyanet in yerine getirmiþ olduðu toplumsal fonksiyon da daha iyi ortaya çýkmaktadýr. Ayný þekilde; Diyanet in kurumsallýðýna raðmen zaman zaman cinayetlere kadar varan, tarikat yapýlanmalarý içerisinde yaþanan olaylar da merkezi bir din kurumunun gereðine bir baþka açýdan iþaret etmektedir. 14 Bu noktada, Osmanlý döneminde toplumsal köklere ulaþmýþ birçok tarikat ve dinsel örgütlenmenin Cumhuriyet e ve Diyanet e karþý direnç göstermiþ olduðunu; sosyal süreç içerisinde Diyanet in kurumsallýðýnýn güçlenmesi ve toplumsal tabanda kökleþmesi ile þu cümlelerle gerekçelendirmektedir: Aslýnda Türkiye laik demokratik yapýsýyla, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý gibi bir kurumu, bu bünye içine sokmakla, bana göre hem Ýslam dünyasý için hem Batý için özgün bir model kurmaktadýr. Dinle birlikte, dinin desteðiyle kalkýnmayý, geliþmeyi cumhuriyetin önemli bir projesi olarak görmekteyiz. Batýlýlarýn da zaman zaman laiklik anlayýþlarýyla belki uzlaþtýramadýklarý için sorduklarý bu soru, bana göre cevabý çok açýk bir sorudur. Laiklikle Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý nýn kamu bünyesi içinde yer almasý çeliþmez. Aksine, biz dini daha saygýn bir yerde tutarýz. Dinin farklý amaçlar için kullanýlmasýný önleyerek itibarýný artýrýrýz. Din, toplumsal bütünleþmemiz için önemli bir zemin oluþturmuþtur. Laiklik, Diyanet in 80 bin görevlisi açýsýndan sorun oluþturmuyor. Aksine, kendi alanýmýzda daha özgürce çalýþmamýzý saðlayan bir imkân olarak görülebilir. Laikliði, din özgürlüðünün garantisi olarak görüyorum. Hem laik hem demokratik yapýsýyla (Diyanet in) Ýslam ülkeleri açýsýndan özgün bir yere sahip olduðunu açýkça söyleyebilirim. Ali Bardakoðlu, Diyanet Kaldýrýlsýn mý?, http://www.milliyet.com.tr/2006.05.06/siyaset/axsiy01.html [17.10.06]. 14 Tarikat yapýlanmalarýnda, çeþitli zamanlarda deðiþik içerikli kötüye kullaným ve suç içerikli eylemler görülmüþtür. Kurduðu tarikatta ekonomik ve cinsel suistimalin yaþandýðý gerekçesi ile gündeme gelen Ali Kalkancý (http://www.habervitrini.com/haber [19.10.06], güçlü tarikat yapýlanmasý ve baðýna raðmen, örgüt içi cinayetlerle gündeme gelen Ýsmailaða tarikatý (http://www.sabah.com.tr/2006.09.10/gnd109.html) ve çeþitli konularda tartýþma gündemine gelen hilafet yanlýsý Cemalettin Kaplan örgütü (http//www.sabah.com.tr/2006.02.07; Türk Humeynisinin Oðlu, Frankfurter Allgemeine Zeitung, http://www.byegm.gov.tr/yayýnlarýmýz/dýsbasýn/2004.05.31) bunlardan bazýlarýdýr.

NÝYAZÝ AKYÜZ - ÞAHÝN GÜRSOY - ÝHSAN ÇAPCIOÐLU 37 toplumsal bütünlük, kaynaþma ve dolayýsýyla Cumhuriyet in de kökleþtiðinin gözlemlendiðini belirtmek gerekir. 15 AB Sürecindeki Türkiye de Diyanet Tartýþmalarý ve Güncel Deðerlendirmeler Avrupa Birliði yle üyelik görüþmelerini yürüten Türkiye de, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý, merkezi bir din hizmetleri kurumu olarak varlýk ve/veya içerik tartýþmalarýnýn içerisinde bulunmaktadýr. Bu tartýþmalardan bir tanesi; Diyanet in, Devletin vatandaþlardan topladýðý vergilerden aldýðý paylarla varlýðýný sürdürdüðü; ancak vergi verenler arasýnda Müslüman olmayan veya her hangi bir dine inanmayan vatandaþlarýn da bulunduðu, bunun da temel insan haklarýna aykýrý olduðu yönündedir. Dinin toplumsal yaþamda sahip olduðu yer ve önem, baþta Durkheim olmak üzere pek çok sosyal bilimci tarafýndan dile getirilmiþtir. 16 Bu çerçevede din, birçok sosyal ve kültürel fonksiyonun yaný sýra, kültür ve kimlikle bir iç içeliðe sahiptir. 17 Elbette Ýslam dünyasýnda ve özellikle Türk toplumunda din, toplum ve kültürle çok daha iç içe bir yapýdadýr. Dine doðru gerçekleþen bu toplumsal ilgi ve yönelim, birçok kamusal kontroldýþý yapýlanma ve suistimallere açýk bir içeriði de beraberinde getirebilmektedir. Daha önce de deðinildiði üzere; bugün, Orta Doðu nun sosyal, siyasal ve ekonomik köklerinden beslenen; ancak dinden atýflandýrýlan ve din gerçeðiyle birlikte daha da etkinleþen þiddet yapýlanmalarýnýn yaný sýra, Türk toplumunun sosyal yapýsý ve yaþadýðý coðrafi gerçekler, Diyanet gibi akademik 18 ve din hizmetlerinde birliði saðlayabilecek objektif bir 15 Türkiye de ve Ýslam dünyasýnýn çeþitli bölgelerinde, Diyanet yapýlanmasýný din merkezli bir söylemle reddeden birçok yaklaþým ve örgütsel oluþum söz konusudur. Bunlarýn siyasal karakterlerine bakýldýðýnda; çoðunlunun, laikliði de reddeder bir anlayýþa sahip olduðu görülmektedir. Örnek olarak bkz. Hizbu t-tahrir, Yayýmlanmamýþ Örgüt Ýçi El Kitapçýðý, Tarih ve Basým yeri belirtilmemiþ. Hizbu t-tahrir, yeryüzünde Halifeliði yeniden inþa etmek isteyen, dünyanýn birçok bölgesinde örgütlenmeye çalýþan ve cihat için teblið yapýlmasý gerektiðini savunan Ürdün merkezli bir örgüttür. Bu örgütün, Türkiye de de yapýlanmasý bulunmakta olup; yasa-dýþý kabul edilen örgütler arasýnda yer almaktadýr. Bkz. Ýbrahim Karagül, Türkiye nin Çözülme Stratejisi Ýçinde Hizbu t-tahrir in Rolü, http://www.8sutun.com/-node/1474; Mehmet Ali Kirman, Türkiye de Yeni Bir Dini Cemaat Olarak Süleymancýlýk, (Yayýmlanmamýþ Doktora Tezi), Ankara, 2000, s. 119 123; Hayrettin Karaman, Röportaj, http://www.tesev.org.tr/etkinlik/diyanet [08.10.06]. 16 Emile Durkheim, Ýntihar, Çeviren: Özer Ozankaya, Ankara, 1992; Phil Zuckerman, Din Sosyolojisine Giriþ, Çevirenler: Ýhsan Çapcýoðlu - Halil Aydýnalp, Ankara, 2006. s. 127-175. 17 Din, kültür ve kimlik iliþkileriyle ilgili ayrýntýlý bilgi için bkz. Þahin Gürsoy, Milli Kimliðin Oluþumunda Dinin Rolü, (Yayýnlanmamýþ Yüksel Lisans tezi), Erzurum, 1996. 18 Bugün, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý nýn üst yönetimi akademik kariyer sahibi idareciler-

38 DÝNÝ ARAÞTIRMALAR kurumun varlýðýný gerekli kýlýyor görünmektedir. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý nýn bu önemli misyonu gerçekleþtirdiði dile getirilmektedir. 19 Günümüzde Diyanet in varlýðýna karþý olan uç yapýlanmalarýn istem ve söylemleri de bu yaklaþýmý destekler niteliktedir. 20 Avrupa ve Amerika daki din iþlerinin Türkiye ye göre farklý yapýlanmalar gösterdiði bilinmektedir. Buna karþýn, bütün din iþlerinin yürütülmesinde kiliseler merkez konumunda bulunmaktadýr. Kiliselerin din iþlerini yerine getirebilecek güçlü özerklikleri ve organizasyon aðlarý mevcuttur. Ayrýca, Avrupa ve Amerika daki yerleþik seküler kültür ve ekonomik durum, Kilise hizmetlerinde kolaylýklara ve desteklere uygun zemin hazýrlamaktadýr. Bir baþka ifadeyle; Kilise, din hizmetlerine duyulan ihtiyacý karþýlayabilecek ekonomik ortama, özerkliðe ve örgüt aðýna sahiptir. Avrupa ve Amerika nýn sosyal ve ekonomik yapýsý, Kilise hizmetlerinin yürütülmesine uygun bir ortam saðlamaktadýr. Türk toplumunun sosyal örgütlenme anlayýþý ve Türkiye nin ekonomik gerçekleri Avrupa ve Amerika dan farklýlýklar arz etmektedir. Din hizmetlerinden yararlanmanýn evrensel bir hak olduðu gerçeði de düþünüldüðünde, toplumun dinsel ihtiyaçlarýnýn karþýlanmasý için kurumsal bir yapýlanmaya duyulan gereksinim ortadadýr. Ýþte burada; kamu otoritesi tarafýndan toplumdan toplanan vergilerle, toplumsal bir görev gerçekleþtiren Diyanet in varlýðýný sürdürmesinin gerekliliði tartýþýlmaktadýr. Bununla birlikte, Diyanet hizmetlerinin, genel bütçeden ayrýlan kaynaklarla yürütüldüðü yönündeki tartýþmalarda; birçok sosyal ve kültürel kurum gibi, din hizmetlerinin de sosyal bir gereksinim yönünün varlýðýný ve bu hizmetlerle Diyanet in, laik Cumhuriyet deðerleriyle örtüþen sosyal, kültürel ve siyasal fonksiyonlar gerçekleþtirdiðini de göz ardý etmemek gereden oluþmakta olup; baþkan ilahiyat profesörü, baþkan yardýmcýlarý ise profesör veya doçent unvanýna sahip, analitik düþünme ve objektif bilgi üretebilme eðitimi almýþ ilahiyatçý akademisyenlerdir. Detaylý bilgi için bkz. http://www.diyanet.gov.tr/turkish/ tanitimistatistik.asp 19 Tayyar Altýkulaç, Üçüncü 1000 de Dini Teþkilatlanma ve Kurumlarý II (Resmi Örgütlenme), Üçüncü 1000 e Girerken Ýslam, Ankara, 2005, s. 232. 20 Diyanet in kaldýrýlmasýný isteyen ve þiddet içerikli yönelimlere açýk, kendini anti-emperyalist, anti-modernist veya anti-laik olarak tanýmlayan marjinal oluþumlarýn varlýðýndan söz etmek mümkündür. Birçok küçük örgütlenmeye sahip bu gruplarýn varlýðýný basým, yayým ve yazýlý kaynaklardan izlemek mümkündür. Birkaç örneklik niteliðinde þu adreslere bakýlabilir: http://www.evrensel.net/05.07.03/gundem.html; http:// www.kurdistan.nu/psk/psk_bulten/; http://www.islamisite.com/modules.php [09.10.06].

NÝYAZÝ AKYÜZ - ÞAHÝN GÜRSOY - ÝHSAN ÇAPCIOÐLU 39 kir. Bir takým itirazlara karþýn; yapýlan çalýþmalar, Türk toplumunun çok büyük bir bölümünün, merkezi bir din iþleri kurumunun varlýðýný gerekli gördüðünü ortaya koymaktadýr. 21 Diyanet in varlýðýna gelen itirazlardan bir diðeri; Devlet eliyle din hizmetlerinin yürütülmesinin, laiklik anlayýþýna aykýrý olduðu yaklaþýmýdýr. Bu itiraz daha çok, ateist veya birçoðu Marksist kökenli Alevilerden gelmektedir ki; Marksist kökenli Alevileri, birçok alevi örgütlenmesi ateist olmakla eleþtirmektedir. 22 Zira, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý; laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti nin kurucu iradesi tarafýndan yapýlandýrýlmýþtýr. 23 Cumhuriyet in ilk yýllarýnda görülen katý pozitivist bir tutuma karþýn, Diyanet in kurulmasý önemlidir. 24 Bu kurucu iradenin Diyanet i tesis etme amaçlarýndan bir tanesi de Ýslam dinini kullanarak Cumhuriyet deðerlerine karþý oluþabilecek faaliyet ve yapýlanmalarýn önüne geçmektir. Mustafa Kemal in Diyanet in, yerini aldýðý kurumlar ve örgütlenmelerle ilgili olarak yaptýðý birçok konuþmasý da bu yönde bir içeriðe sahiptir. Bir konuþmasýnda Mustafa Kemal; Türkiye Cumhuriyeti nde bulunan bütün tekkeler ve zaviyeler 25 ve türbeler kanunla yasaklanmýþtýr. Tarikatlar kaldýrýlmýþtýr. Þeyhlik, derviþlik, çelebilik, halifecilik, falcýlýk, büyücülük, türbedarlýk yasaklanmýþtýr. Çünkü bunlar irtica kaynaklarý ve cehalet damgalarýdýr. Türk Milleti, böyle kurumlara ve onlarýn mensuplarýna tahammül edemezdi ve etmedi demektedir. 26 Mustafa Kemal in bu ifadeleri de 21 Kemaleddin Taþ, Türk Halkýnýn Gözüyle Diyanet, Ýstanbul, 2002, s. 205. 22 CEM Vakfý, Alevi Konseyi ve Alevilik Bektaþilik Araþtýrmalarý gibi gruplar, Aleviliðin Ýslam içerisinde yer aldýðýný belirtmekle birlikte, Diyanet in yapýsýna da itiraz etmektedirler. Büyük bir çoðunlukla bu gruplarýn/örgütlenmelerin, Cem evlerini resmi olarak kabullendirme ve/veya Diyanet içerisinde temsil edilebilmesini saðlama gibi bir önceliklerinin olduðu bilinmektedir. Bu örgütlenmeler; eleþtirilerinde, Diyanet in finansmanýnda kullanýlan kaynak olarak vergi konusuna da deðinmektedirler. Konuyla ilgili bilgi için bkz. http://www.alevibektasi.org/index.php; http://www.alevikonseyi.com/ alevi/14/24/34/34.html; http://www.cemvakfi.org/dergi_yazidetay.asp [11.10.06]. 23 Ali Bardakoðlu, Kýrkbudak Dergisi Ýle Söyleþi, http://www.diyanet.gov.tr/turkish/ bildiri.asp?id=115 [15.11.06]. 24 Geniþ bilgi için TESEV in Dokuzuncu Cumhurbaþkaný Süleyman Demirel ile Türkiye de din-devlet-toplum iliþkileri ve Diyanet in rolü üzerine yaptýðý röportaja bakýlabilir. Süleyman Demirel, 7 kez Türkiye Cumhuriyeti Baþbakanlýðý ve Cumhurbaþkanlýðý yapmýþ, Cumhuriyetin öne çýkmýþ simalarýndan biridir. http://www.tesev.org.tr/etkinlik/ diyanet_ek1.php [12.10.06]. 25 Tekke, tarikat mensuplarýnýn barýndýklarý, ibadetler ve törenler düzenledikleri yer; zaviye ise, küçük tekkedir. Bkz. Türkçe Sözlük, Türk Dil Kurumu, Ankara, 2005, ilgili maddeler. 26 Atatürkçülük -Atatürk ün Görüþ ve Direktifleri-, Hazýrlayan: Komisyon, Ankara, 1984, s. 110, Kayýt no: 1930 (14: 470 472).

40 DÝNÝ ARAÞTIRMALAR Diyanet in laik, modern Cumhuriyet için taþýdýðý anlamý daha anlaþýlýr kýlmaktadýr. Daha açýk bir ifadeyle, Batý merkezli bir kurumsallýk olarak kiliselerin bir bölümünün Katolik Vatikan gibi merkezi bir otorite tarafýndan kontrol ediliyor olmasý veya Ortodoks Hýristiyanlýðýn ýsrarlý ekümeniklik talepleriyle birlikte düþünüldüðünde; Diyanet in, laik sisteme aykýrý bir kurum olmasýnýn aksine; siyasal ve sosyal gerekçelerinin yanýnda, merkezi bir düzenleme ve denetleme kurumunun varlýðýný/gerekliliðini bir baþka açýdan da temellendirmek mümkündür. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý ný tartýþma gündemine getiren bir baþka konu ise, Aleviliðin temsili tartýþmalarýdýr. Daha önce de ifade edildiði gibi; bir taraftan bazý Alevi örgütlenmeler Diyanet in varlýðýna karþý çýkarken, 27 diðer taraftan birçok alevi örgütlenmesi Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý içerisinde Alevi düþüncesinin de temsil edilmesini istemektedir. 28 Ayrýca, kendi din iþlerini oluþturma çabasý içerisine giren Alevi örgütlenmeleri bulunmaktadýr ki; CEM Vakfý bunlarýn baþlýcalarýndandýr. 29 Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý, Alevilerin Diyanet te kendi geleneklerinin temsil edilmesi yönündeki isteklerini, kurum yapýsýný esas alarak kabul etmemektedir. Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý; bütün mezhep, grup, yaklaþým ve görüþlerden baðýmsýz ve tüm bunlarýn üzerinde bir kurum olarak görevini, objektif bir din iþleri hizmeti üretmek þeklinde ifade etmektedir. 30 Türkiye Cumhuriyeti nin 1982 yýlýnda kabul edilen Anayasasýnda da; Diyanet in anayasal görevi bu þekilde tanýmlanmaktadýr. 31 27 Diyanet in varlýðýna karþý çýkan yapýlanmalar; diðer birçok Alevi önder ve örgüt tarafýndan, Marksist ve ateist kökenli olmakla ve Alevilik yaklaþýmlarýnýn Alevi öðretisinden ve tarihsel köklerinden beslenmemek þeklinde bir anlayýþa sahip olmakla eleþtirilmektedir. Türkiye de öne çýkan Alevi önderlerinden biri olan Ýzzettin Doðan bunlardan birisidir. Doðan ýn görüþleri için bkz. Ali Uysal, Alevi Örgütlenmesi Bünyesinde Cem Vakfý ve Faaliyetleri, (Basýlmamýþ Yüksek Lisans Tezi), Ýstanbul, 2002; Ayhan Aydýn, Cem Vakfý Çalýþmalarý ve Prof. Dr. Ýzzettin Doðan ýn Görüþ ve Düþünceleri, Ýstanbul, 1998; http://www.haber3.com/-haber.php?haber_id=177285&comments=all [10.10.06]. 28 Ramazan Uçar, Alevi Bektaþilerin Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý nda Temsil Problemi, Uluslararasý Bektaþilik ve Alevilik Sempozyumu Bildirileri, Isparta, 2005, s. 466; http://www.cemvakfi.org/dergi_yazidetay.asp; http://www.alevibektasi.org/index.php?; http:/ /www.alevikonseyi.com/alevi/14.24.34.34.html [10.10.06]. 29 Ayrýntýlý bilgi için bkz. Cem Vakfý Alevi Ýslam Din Hizmetleri Baþkanlýðý, http://www.cemvakfi.org/-blddetay.asp?id=101 [11.10.06]. 30 Ali Bardakoðlu, Basýn Açýklamalarý, http://www.diyanet.gov.tr/turkish/default.asp [10.10.06]. 31 MADDE 136: Genel idare içinde yer alan Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý, lâiklik ilkesi doðrultusunda, bütün siyasî görüþ ve düþünüþlerin dýþýnda kalarak ve milletçe dayanýþma ve bütünleþmeyi amaç edinerek, özel kanununda gösterilen görevleri yerine getirir. http://www.anayasa.gen.tr/1982ay.htm [10.10.2006].

NÝYAZÝ AKYÜZ - ÞAHÝN GÜRSOY - ÝHSAN ÇAPCIOÐLU 41 Aleviliðin; farklý sosyal, dinsel, siyasal ve tarihsel köklere sahip olmasý da; Diyanet te hangi Aleviliðin yer alacaðý problemini beraberinde getirmektedir. Tamamen kendine özgü bir tarihsel, sosyal, dinsel ve siyasal gerçekliklerle oluþmuþ olan Ýslam ýn Alevilik yorumu, kendi içerisinde de çok farklý algý ve yorumlarý beraberinde getirmektedir. Son yüzyýlda Alevilik isimlendirmesi içerisinde yer almakla birlikte, Kýzýlbaþlýk, Bektaþilik ve Nusayrilik bunlardan baþlýcalarýdýr. 32 Bu çerçevede, özellikle; Ahmet Yesevi geleneðinden gelen Bektaþilikte önemli bir Sünni yaklaþýmýn izlerinin de bulunduðunu belirtmek yanlýþ olmasa gerektir. Bütün karmaþýk farklýlaþmalara raðmen, Alevilik, Ýslam ýn farklý bir Türk yorumudur. Alevilik; öz olarak, takip edilen yol anlamýna gelen tarikat niteliðindedir. 33 Alevilikte önemli bir konuma sahip olan Dede Babalar, tarikat önderleri ve temsilcileri durumundadýrlar. 34 Ayný þekilde; cem evleri de, tarikatlarýn dini yorum ve ritüellerini gerçekleþtirdikleri tekke ve zaviyelerle eþdeðerdir ki; tarihsel gerçekliði de bu yöndedir. 35 Camiler ise; 32 Hasan Onat, Kýzýlbaþlýk Farklýlaþmasý Üzerine, http://www.hasanonat.com/ayrinti.php? [12.10.06]. 33 Alevilik, Aleviler tarafýndan da bir yol ve çoðunlukla, Ýslam ýn Türk yorumu olarak kabul edilmektedir. Ayrýntýlý bilgi için bkz. Irene Melikoff, Hacý Bektaþ Efsaneden Gerçeðe, Çeviren: Turan Alptekin, Ýstanbul, 1999. 34 Alevilikte dedelik kurumunun yerine iliþkin olarak bkz. Ali Yaman, Alevilikte Dedelik Kurumu ve Ýþlevleri, (Basýlmamýþ Yüksek Lisans Tezi), Ýstanbul, 1996. 35 Ýslam kurumlar tarihinde tekke ve zaviyelerin fonksiyonlarýna iliþkin geniþ bilgi ve kaynaklar için bkz. Ömer Lütfi Barkan, Ýstila Devirlerinin Kolonizatör Türk Derviþleri ve Zaviyeler, Vakýflar Dergisi, Ankara, 1942, S. II, s. 279 304; Osman Ergin, Türkiye Maarif Tarihi, C. I, Ýstanbul 1939, s. 192 209; Mustafa Kara, Din, Hayat, Sanat Açýsýndan Tekke ve Zaviyeler, Ýstanbul, 1977; Abdülbaki Gölpýnarlý, Ýslam ve Türk Ýllerinde Fütüvvet Teþkilatý ve Kaynaklarý, Ýstanbul Üniversitesi Ýktisat Fakültesi Mecmuasý, (1951), C. 11, S. 1-4, s. 6 vd.; Enver Behnan Þapolyo, Mezhepler ve Tarikatlar Tarihi, Ýstanbul, 1964; Mustafa Akdað, Türkiye nin Ýktisadî ve Ýctimaî Tarihi, Ýstanbul 1977, s. 120-128; Ýrfan Gündüz, Osmanlýlarda Devlet-Tekke Münasebetleri, Ýstanbul, 1984; Mustafa Kara, Medeniyet Tarihimizde Tekkeler ve Zaviyeler, Türk Yurdu, (1998), C. 18, S. 127 128, s. 108 115; Ýsmet Kayaoðlu, Ýslam Kurumlarý Tarihi, Ankara, 1985; Mustafa Kara, Osmanlýlarda Tekke Siyaseti, Hareket, 9 (1974), S. 109 110, s. 36 41; Ziya Kazýcý, Ýslam Kültür ve Medeniyeti, Ýstanbul, 1996, s. 11-36; Fuad Köprülü, Türk Edebiyatýnda Ýlk Mutasavvýflar, (6. Baský), Ankara, 1976, s. 17-20; Süleyman Ateþ, Ýslam Tasavvufu, Ýstanbul, 1992; Hasan Küçük, Tarikatlar ve Türkler Üzerindeki Müsbet Tesirleri, Ýstanbul, 1976; M. Zeki Pakalýn, Osmanlý Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüðü, Ýstanbul, 1971, C. III, s. 445 vd.; Osman Çetin, Anadolu da Ýslamiyet in Yayýlýþý, Ýstanbul, 1990; M. Baha Tanman, Ýstanbul Tekkeleri nin Mimari ve Süsleme Özellikleri Tipoloji Denemeleri, ÝÜEF, (Basýlmamýþ Doktora Tezi), Ýstanbul 1990, C. I, s. 172 vd.; Mehmet Þeker, Fetihlerle Anadolu nun Türkleþmesi ve Ýslâmlaþmasý, Ankara, 1991; Louis Massignon-Tahsin Yazýcý, Tarikat, ÝA XII\1, s. 1-17; Selçuk Eraydýn, Tasavvuf ve Tarikatlar, 5. Baský, Ýstanbul, 1997.

42 DÝNÝ ARAÞTIRMALAR dinin farklý yorumlarýnýn yaþandýðý yerler olmaktan çok dini ritüellerin yerine getirildiði veya dini öðretimlerin yapýldýðý bir dinsel kurumdur. Sonuç olarak; Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý, din iþlerinin/hizmetlerinin yürütülmesinde, kökleri yüzyýllara dayanan özgün bir Türk deneyimi olarak ortaya çýkmaktadýr. Kurumun oluþmasýnda ve þekillenmesinde Ýslam ýn kurumsal anlayýþýnýn yaný sýra; Türkiye nin bölgesel gerekleri ve Türk toplumunun sosyal ve dinsel özellikleri de önemli bir yere sahiptir. Bu nedenle Diyanet i, Türk toplumunun sosyal, kültürel, siyasal ve bölgesel gerçeklerinden doðmuþ seküler ve modern bir kurum olarak deðerlendirmek yerinde olacaktýr. Diyanet in; Hanefilik, Þafîlik gibi mezhepsel yaklaþýmlardan ve Kadirilik, Nakþîlik, Süleymancýlýk ve Nurculuk gibi tarikat veya cemaatlerden uzak bir örgüt yapýlanmasýnýn varlýðýna karþýn; Kurumda, Sünni din geleneðinin nispeten öne çýktýðýnýn gözlemlendiðini belirtmek yerinde olacaktýr. Fakat bu; Aleviliðin, Ýslam ýn Türk yorumu etrafýnda þekillenmiþ bir tarikat olma gerçekliðini ortadan kaldýrmamaktadýr. Hal böyle olunca; üst bir dinsel kurum olan Diyanet içerisinde Alevilik yorumunun yer bulmasý, Kurumun nesnel yapýsýyla örtüþmeyeceði gibi; onlarca tarikat ve cemaat örgütlenmelerine de Diyanet içerisinde temsil edilme hakkýnýn tanýnmasýný zorunlu kýlacaktýr. Bu durumun ise bir üst kurum olan Diyanet in mevcut kurumsal kimliðini deðiþtireceði ortadadýr.