ĠSTATĠSTĠK HAKKINDA TANITICI BĠLGĠLER



Benzer belgeler
İSTATİSTİK DERS NOTLARI

DENİZ HARP OKULU TEMEL BİLİMLER BÖLÜM BAŞKANLIĞI DERS TANITIM BİLGİLERİ

HANGİ TÜR ARAŞTIRMALARDA PATH ANALİZİ KULLANILMALIDIR? IX Ulusal Biyoistatistik Kongresi 5-9 Eylül 2006 Zonguldak

BİYOİSTATİSTİK Örnekleme ve Örnekleme Yöntemleri Yrd. Doç. Dr. Aslı SUNER KARAKÜLAH

İÇİNDEKİLER. BÖLÜM 1 Değişkenler ve Grafikler 1. BÖLÜM 2 Frekans Dağılımları 37

İstatistik Giriş ve Temel Kavramlar. BBY606 Araştırma Yöntemleri Güleda Doğan

1 PAZARLAMA ARAŞTIRMASI

RENKLERİN ANLAMI(ARİAL 14-kalın )

Olasılık ve İstatistik (IE 220) Ders Detayları

TABLO-1 KPSS DE UYGULANACAK TESTLERİN KAPSAMLARI Yaklaşık Ağırlığı Genel Yetenek

TABLO-1 KPSS DE UYGULANACAK TESTLERİN KAPSAMLARI Yaklaşık Ağırlığı Genel Yetenek

BBY 606 ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ İSTATİSTİK VE İSTATİSTİKSEL YÖNTEM, İSTATİSTİKTE TEMEL KAVRAMLAR

MURAT EĞİTİM KURUMLARI

T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ

2. REGRESYON ANALİZİNİN TEMEL KAVRAMLARI Tanım

KPSS LİSANS DA UYGULANAN TESTLERİN KAPSAMLARI

3 KESİKLİ RASSAL DEĞİŞKENLER VE OLASILIK DAĞILIMLARI

14 Ekim Ders Kitabı: Introductory Econometrics: A Modern Approach (2nd ed.) J. Wooldridge. 1 Yıldız Teknik Üniversitesi

İçindekiler. Ön Söz... xiii

BİLİMSEL ARAŞTIRMALARDA VERİ DEĞERLENDİRME VE İSTATİSTİKSEL ANALİZ YÖNTEMLERİ PROF.DR.MEHMET MENDEŞ

SIRADAN EN KÜÇÜK KARELER (OLS)

Korelasyon, Korelasyon Türleri ve Regresyon

BKİ farkı Standart Sapması (kg/m 2 ) A B BKİ farkı Ortalaması (kg/m 2 )

3.YIL/ 1.yarıyıl Güz

) -3n(k+1) (1) ile verilir.

TEMAKTĠK YAKLAġIMDA FĠZĠKSEL ÇEVRE. Yrd. Doç. Dr. ġermin METĠN Hasan Kalyoncu Üniversitesi

Prof. Dr. Özkan ÜNVER Prof. Dr. Hamza GAMGAM Doç. Dr. Bülent ALTUNKAYNAK SPSS UYGULAMALI TEMEL İSTATİSTİK YÖNTEMLER

BİYOİSTATİSTİK DERSLERİ AMAÇ VE HEDEFLERİ

Biyoistatistiğe Giriş: Temel Tanımlar ve Kavramlar DERS I VE II

Örneklemden elde edilen parametreler üzerinden kitle parametreleri tahmin edilmek istenmektedir.

AVRASYA ÜNİVERSİTESİ

Olasılık ve İstatistiğe Giriş-II (STAT 202) Ders Detayları

BÖLÜM 10 ÖRNEKLEME YÖNTEMLERİ

Mühendislikte İstatistik Yöntemler

Sık kullanılan istatistiksel yöntemler ve yorumlama. Doç. Dr. Seval KUL Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi

İÇİNDEKİLER KISIM I SİSTEMATİK YAKLAŞIM

SİDRE 2000 ORTAOKULU EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI MATEMATİK DERSİ 8. SINIF ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

ISTATISTIK VE OLASILIK SINAVI EKİM 2016 WEB SORULARI

İstatistik, genel olarak, rassal bir olayı (ya da deneyi) matematiksel olarak modellemek ve bu model yardımıyla, anakütlenin bilinmeyen karakteristik

YABANCI DİL EĞİTİMİ VEREN ÖZEL BİR EĞİTİM KURUMUNDAKİ ÖĞRENCİLERİN BEKLENTİLERİNİN ARAŞTIRILMASI. Sibel SELİM 1 Efe SARIBAY 2

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... Örneklem Genişliğinin Elde edilmesi... 1

ĠKĠ ÖRNEKLEM TESTLERĠ

İSTATİSTİK BÖLÜMÜ DERS İÇERİKLERİ ( )

İKİNCİ ÖĞRETİM SAĞLIK KURUMLARI YÖNETİMİ VE EKONOMİSİ TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

Meslek lisesi ve devlet lisesine giden N tane öğrenci olduğu ve bunların yıllık okul harcamalarına ait verilerin olduğu varsayılsın.

ÖLÇME YÖNTEMLERİ. Ders Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Hüsamettin BULUT Yrd. Doç. Dr. M. Azmi AKTACĠR

MATEMATİK VE FEN BİLİMLERİ EĞTİMİ ANABİLİM DALI MATEMATİK EĞİTİMİ BİLİM DALI TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

PSİKOLOJİ Konular. Psikolojinin doğası. Konular. Psikolojinin doğası. Psikoloji tarihi. Psikoloji Biliminin Doğası

GİRİŞ. Bilimsel Araştırma: Bilimsel bilgi elde etme süreci olarak tanımlanabilir.

Kullanılacak İstatistikleri Belirleme Ölçütleri. Değişkenin Ölçek Türü ya da Yapısı

İstatistiksel Süreç Kontrol KAZIM KARABOĞA

ZAMAN SERİLERİNDE AYRIŞTIRMA YÖNTEMLERİ

Üçüncü adımda ifade edilen özel kısıtları oluģturabilmek için iki genel yöntem geliģtirilmiģtir:

Makine Öğrenmesi 3. hafta

İSTATİSTİKSEL VERİ ANALİZİ

Mühendisler İçin Olasılık ve İstatistik (CE 205) Ders Detayları

T.C. FIRAT ÜNĠVERSĠTESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ EĞĠTĠM PROGRAMLARI VE ÖĞRETĠM ANABĠLĠM DALI YÜKSEK LİSANS TEZ ÖNERİSİ

Internet Bağımlılığının CHAID Analizi ile İncelenmesi: Van İli Örneği 1

BAYES ÖĞRENMESİ BİLECİK ÜNİVERSİTESİ. Araş. Gör. Nesibe YALÇIN. Yapay Zeka-Bayes Öğrenme

Doç. Dr. Mustafa ÖZDEN Arş. Gör. Gülden AKDAĞ Arş. Gör. Esra AÇIKGÜL

BÖLÜM 1 GİRİŞ: İSTATİSTİĞİN MÜHENDİSLİKTEKİ ÖNEMİ

MIT OpenCourseWare Ekonomide İstatistiksel Yöntemlere Giriş Bahar 2009

ÜNİTE:1. İstatistiğin Tanımı, Temel Kavramlar ve İstatistik Eğitimi ÜNİTE:2. Veri Derleme, Düzenleme ve Grafiksel Çözümleme ÜNİTE:3

6.6. Korelasyon Analizi. : Kitle korelasyon katsayısı

ĐSTATĐSTĐK. Okan ERYĐĞĐT

İçindekiler. 1 Giriş 2. 3 Psikoloji Araştırmalarında Etik Meseleler Bilimsel Yöntem 27. KISIM I Genel Meseleler 1

ULUSLARARASI ANTALYA ÜNİVERSİTESİ ENDÜSTRİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ DERS KATALOĞU

Olasılık ve İstatistik nedir? Bilgisayar Mühendisliğindeki yeri

I. İSTATİSTİK VE OLASILIK

Deneysel Araştırma Modelleri. Dr. Şebnem Bozkurt Bartın Devlet Hastanesi

İSTATİSTİK STATISTICS (2+0) Yrd.Doç.Dr. Nil TOPLAN SAÜ.MÜH. FAK. METALURJİ VE MALZEME MÜH. BÖLÜMÜ ÖĞRETİM ÜYESİ ÖĞRETİM YILI

TEKNOLOJİ VE TASARIM DERSİ

Şekil 7.1 Bir tankta sıvı birikimi

MAKİNE ELEMANLARI LABORATUARI

SINIF ÖĞRETMENLĠĞĠ SOSYAL BĠLGĠLER ÖĞRETĠM PROGRAMI ÖMER MURAT PAMUK REHBER ÖĞRETMEN REHBER ÖĞRETMEN

KORELASYON VE REGRESYON ANALİZİ. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyoistatistik Anabilim Dalı

İstatistik ve Olasılık

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İngilizce Eğitim Programı için gerekli ek rapor

tarih ve 257 sayılı Eğitim Komisyonu Kararı Eki

DENİZ HARP OKULU TEMEL BİLİMLER BÖLÜM BAŞKANLIĞI DERS TANITIM BİLGİLERİ

BİYOİSTATİSTİK Korelasyon Analizi Yrd. Doç. Dr. Aslı SUNER KARAKÜLAH

ARAŞTIRMA ve BİLİMSEL ARAŞTIRMA TÜRLERİ

Ön Söz. Genel Açıklama. Bölüm Açıklamaları

Parametrik Olmayan Testler. İşaret Testi-The Sign Test Mann-Whiney U Testi Wilcoxon Testi Kruskal-Wallis Testi

ULUSLARARASI TİCARET VE FİNANS TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERS MÜFREDATI

Eğitim / Danışmanlık Hizmetinin Tanımı

Örgütler bu karmaģada artık daha esnek bir hiyerarģiye sahiptir.

Olasılık Kuramı ve İstatistik. Konular Olasılık teorisi ile ilgili temel kavramlar Küme işlemleri Olasılık Aksiyomları

ÖLÇME VE DEĞERLENDĠRME (3)

MAK 210 SAYISAL ANALİZ

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

ÖĞRENCİNİN ADI SOYADI:. NO:

İçindekiler vii Yazarların Ön Sözü xiii Çevirenin Ön Sözü xiv Teşekkürler xvi Semboller Listesi xvii. Ölçme, İstatistik ve Araştırma...

İÇİNDEKİLER 1. GİRİŞ...

2. METODOLOJĠ 1 METODOLOJĠ. Programlar ile Ġstatistiksel Veri Analizi-2 (Prof.Dr. Kazım ÖZDAMAR,2002) çalıģmalarından yararlanılmıģtır.

İSTATİSTİKTE TEMEL KAVRAMLAR

istatistik El 10 1_ ve 2_ sorular a Ş3 gldakl bilgilere göre Al 4 Bl 6 cı 7 Dl 8 Al 5 B) 12 CL 27 D) 28 E) 35 2Q 10 BS 4200-A

Transkript:

1 ĠSTATĠSTĠK HAKKINDA TANITICI BĠLGĠLER Ġstatistik, geçmiģ ve Ģimdiki durumla ilgili toplanmıģ sayısal verileri geliģtirilmiģ olan bazı tekniklerle analiz ederek gelecek hakkında karar vermemizi kolaylaģtıran bir bilim Ġstatistik, belirli bir amaç için veri toplama, tablo ve grafiklerle özetleme, sonuçları yorumlama, sonuçların güven derecelerini açıklama, örneklerden elde edilen sonuçları kitle için genelleme, özellikler arasındaki iliģkiyi araģtırma, çeģitli konularda geleceğe iliģkin tahmin yapma, deney düzenleme ve gözlem ilkelerini kapsayan bir bilimdir. Ġstatistik tarihini incelerken, bir bilim olarak geçirdiği evrimi, uygulamasından ayırmak gerekir. Ġstatistiğin uygulamada kullanılıģı çok uzun bir geliģime sahip olmasına rağmen bilim olarak 19.yy. ve 20.yy. da ortaya çıkmıģtır. Ġnsanlar topluluklar halinde yaģamaya baģlayıp devletler kurunca, yönetenler iģleri daha düzenli yürütülebilmek için bir takım bilgilere ihtiyaç duydular. Bu amaçla, en ilkel toplumlarda bile toplum hayatına iliģkin bilgiler toplanmıģtır. Bunlar baģlangıçta toplumdaki birey sayısı, asker sayısı hayvan sayısı vb. hususları kapsıyordu. Zamanla bu bilgiler yenilendi ve geliģti. Bu iģleri özel görevliler yürütmeye baģladı. Örneğin; Eski Mısır da bazı devlet görevlileri bütün aile reislerinin listesini tutuyorlardı. Yine Mısır da M.Ö. 3000 yıllarında piramit inģaatına gerekli iģ gücü talebini garanti etmek için ilk nüfus sayımı yapılmıģtır. Osmanlı devletinde de ilk dönemlerden itibaren istatistiksel bilgilerin toplanmasına önem verilerek Orhan Bey zamanında çeģitli sayımlar yapılmıģtır. Ġstatistiğin gerçek ilerlemesi Yeni Çağ dan itibaren baģlamıģtır. 17.yy. da Fransa da ilk defa maliye ve dıģ ticaret istatistikleri düzenlenmesine baģlanmıģtır. Ġlk bilimsel nüfus sayıma A.B.D. de 1790 yılında yapılmıģtır. Ġstatistik yöntem bilimi, istatistiksel iģlemlerin uygulamasından çok sonra ortaya çıkmıģ ve çeģitli aģamalardan geçerek bugünkü durumunu almıģtır. 17.yy. ın ilk yarısından itibaren bazı Alman Üniversitelerinde okutulan Devletlerin Özellikleri adlı yeni bir derste çeģitli ülkelerin tarihi, mali. askeri ve idari özellikleri hakkında bilgi veriliyordu. Bir müddet sonra bu konuya, statüs (devlet) den gelme statistik (istatistik) denilmeye baģlandı. Devletin dikkati çeken özelliklerinin belirlenmesini amaçlayan istatistik kavramı ile 17.yy. nin ilk yarısında betimsel istatistik akımı doğmuģ oluyordu. Bu akımın temsilcilerine göre; istatistik, devletin dikkat çeken özelliklerinin belirlenmesidir. 17.yy. ın ortalarında Ġngiltere de ilk akımdan tamamen bağımsız olarak sigorta matematikçileri veya sayısal aritmetikçiler adı verilen bir ekol doğdu. Bu ekol taraftarları, istatistik adını kullanmaksızın özellikle nüfus olayları ile ilgilenmiģ ve betimlemeden çok analize yer vermiģtir. Böylece bir diğer akım çözümsel istatistik akımı doğdu. Bunlar nüfus biliminin (demografi) de kurucusu olmuģlardır.

2 17. Yüzyıla kadar sadece bilgi kaydetme Ģeklinde gerçekleģen istatistik çalıģmaları, 18. ve 19. Yüzyıllarda Jacob Bernoulli (1645-1705) ve Karl Frederic Gauss'un (1777-1855) katkılarıyla matematik temelleri üzerine oturtulmuģ, olasılık teorisi geliģtirilmiģtir. Sosyal ve antropolojik olaylara istatistiği kapsamlı bir Ģekilde uygulayan ilk matematikçi olan Adolphe Quételet (1796-1874) ise modern istatistiğin kurucusu olarak kabul edilmiģtir. 20. Yüzyılın baģında Sir Ronald Aylmer Fisher (1890 1962), Karl Pearson (27 March 1857 27 April 1936) ve William Sealy Gosset (June 13, 1876 October 16, 1937) 'in katkılarıyla tahmin yapma ve karar verme konuları ön plana çıkarak istatistik artık sayısal verilerin yorum ve değerlendirmesini yapan bir bilimsel metodlar topluluğu haline gelmiģtir. Ġstatistiksel yöntemler, toplanmıģ verilerin özetlenmesi veya açıklanması amacıyla kullanılır. Bu tür bir yaklaģım betimsel istatistik adını alır. Buna ek olarak verilerdeki örtüģmelerin (kalıplar veya örüntüler), gözlemlerdeki rassallığı ve belirsizliği göze alacak Ģekilde, üzerinde çalıģılan anakütle veya süreç hakkında sonuç çıkarma amacıyla modellenmesi, çıkarımsal istatistik adını alır. Hem betimsel istatistik hem de tahminsel istatistik, uygulamalı istatistiğin parçaları olarak sayılabilir. Matematiksel istatistik adı verilen disiplin ise konunun teorik matematiksel altyapısını inceleyen disiplindir. ETĠMOLOJĠSĠ Ġstatistik kelimesi Modern Latincedeki statisticum collegium (devlet konseyi) ve Ġtalyancadaki statista (devlet adamı, politikacı) kelimelerinden türemiģtir. Kelime ilk olarak Almanca'da Gottfried Achenwall tarafından devlete ait verilerin sunulduğu Statistik (1749) adlı eserde devlet bilimi anlamında kullanılmıģtır. Bu tanımı içeren Ġngilizce terim ise o dönemde political arithmetic (siyasi aritmetik) olarak geçmekteydi. Ġstatistik kelimesi veri toplama ve sınıflandırma anlamını ise yaklaģık olarak 19. yüzyılın baģlarında kazandı. Terim Ġngilizce'ye Sir John Sinclair, (10 May 1754 21 December 1835) tarafından aktarıldı. Statistik adlı eserin temel amacı hükümet tarafından ve yönetimsel organlar tarafından kullanılacak veriler sunmaktı. Eyaletler ve yerel bölgeler hakkında bilgi toplama iģi ulusal ve uluslararası istatistik kurumları tarafından sürdürülmektedir. Daha dar anlamda nüfus hakkında düzenli bilgiler ise nüfus sayımları ile elde edilir. 20. yüzyıl boyunca kamu sağlığı ile ilgili konularda (epidemiyoloji, biyoistatistik), ekonomik ve sosyal (iģsizlik, ekonometri gibi) alanlarda daha titiz araçlara ihtiyaç duyulması istatistiksel uygulamalarda ilerlemeyi zorunlu kılmıģtır. Bu ihtiyaç özellikle I. Dünya SavaĢı sonucu geliģen, nüfusları hakkında derin bilgi sahibi olmak isteyen refah devletlerinde daha belirgin olmuģtur. Bu anlamda "toplum yönetimi adına bilgi toplama isteği" filozof Michael Foucault tarafından biyogüç olarak nitelendirilmiģtir, bu terim daha sonra pek çok yazar tarafından da kullanılmıģtır.

3 OLASILIK KURAMININ KÖKENLERĠ Ġstatistiğin matematiksel temelleri Pierre Fermat ( 1601-1665) ve Blaise Pascal'ın 1 1623-1662) 1654 yılına kadar giden olasılık kuramı hakkındaki yazıģmalarına dayanır. Christiaan Huygens (1657) konunun bilinen ilk bilimsel uygulamasını sunmuģtur. Jakob Bernoulli nin Ars Conjectandi (posthumous, 1713) ve Abraham de Moivre'nin Doctrine of Chances (1718) adlı eserleri konuya matematiğin bir dalı olarak yaklaģmıģtır. Hata teorisi Roger Cotes'nin Opera Miscellanea (posthumous, 1722) adlı eserine dayanır, fakat teorinin gözlem hatalarına uygulanmasının ilk örneği Thomas Simpson tarafından 1756'da yazılan bir bildiride bulunur. Bu bildirinin 1757 yılındaki tekrar basımı pozitif ve negatif hataların eģit derecede olasılıklı olduğu aksiyomunu kabul ederken, bütün hataları içinde bulunduracağını varsayabileceğimiz belirli tanımlanabilir limitlerin varlığından söz ederek "sürekli hatalar"ı ve bir olasılık eğrisini tanıttı. Pierre-Simon Laplace, olasılık teorisinin ilkelerine dayanarak gözlem kombinasyonları için bir kural geliģtirmeye çalıģtı (1774). Hata olasılıkları kanununu bir eğri ile gösterdi. Ġstatistiğin bilimsel, endüstriyel veya toplumsal bir probleme uygulanmasında önce üzerinde çalıģılan süreç veya anakütle ele alınır. Bu anakütle bir ülkedeki insanların nüfusu, kayadaki kristal miktarı veya belirli bir fabrikanın belirli bir dönemde ürettiği mallar olabilir. Bunun yerine farklı zamanlarda gözlenen bir süreç de olabilir; bu Ģekilde toplanan veri zaman serisi adını alır. Pratik nedenlerden ötürü, bütün bir anakütle hakkında veri toplamak yerine genelde anakütleden seçilen bir altküme (örnek veya örneklem) üzerinde çalıģılır. Örnek hakkındaki veri deney veya gözlem yoluyla elde edilir. Bundan sonra veri istatistiksel analize tâbi tutulur. Bunun iki amacı vardır: açıklama ve sonuç çıkarma. Betimsel istatistik, örneklemi sayısal veya grafiksel olarak özetlemek amacıyla kullanılabilir. Sayısal göstergelere temel örnek olarak ortalama ve standart sapma gösterilebilir. Grafiksel özetler çeģitli türde grafik ve tabloları içerir. 1 Pascal (1623-1662) küçük yaģta kendini gösteren bir deha örneğidir. Henüz 12 yaģında iken, hiç geometri bilgisine sahip olmadığı halde daireler ve eģkenar üçgenler çizmeye baģlayarak, bir üçgenin iç açılarının toplamının iki dik açıya eģit olduğunu kendi kendisine buldu. Pascal çocukluğunda "geometri neyi inceler?" sorusunu babasına sormuģ, o da "doğru biçimde Ģekiller çizmeyi ve Ģekillerin kısımları arasındaki iliģkileri inceler" demiģti. ĠĢte bu cevaba dayanarak gizli gizli geometri teoremleri kurmaya ve kanıtlamaya baģladı. Sonunda babası onun yeteneğini anladı ve ona Eukleides'in Elementler'ini ve Apollonius'un Konikler'ini verdi. Dil derslerinden arta kalan boģ zamanını bu kitapları okuyarak değerlendiren Pascal, 16 yaģında konikler üzerine bir eser yazdı. Bu eserin mükemmelliği karģısında, Descartes bunun Pascal kadar genç bir kimsenin eseri olduğuna inanmakta çok güçlük çekmiģti. 19 yaģında, aritmetik iģlemlerini mekanik olarak yapan bir hesap makinesi icat etti. Pascal yalnızca teorik bilimlerde değil, pratik ve deneysel bilimlerde de yetenekli ve orijinal idi. 23 yaģında, Torriçelli'nin (1608-1647) atmosfer basıncı ile ilgili çalıģmasını incelemiģ ve bir dağa çıkartılan barometredeki civa sütununun düģtüğünü, yani yükseklerde hava basıncının azaldığını, civa sütununu hava basıncının tuttuğunu, Aristotelesçilerin söylediği gibi, tabiatın boģluktan nefret etmesinin rolü olmadığını göstermiģtir. DiĢ ağrısından uyuyamadığı bir gece de rulet oyunu ve sikloid ile ilgili düģünceler üzerinde durmuģ ve sikloid eğrisinin özelliklerini keģfetmiģtir. Pascal, Fermat ile yazıģarak olasılık teorisini kurmuģ ve bir binom açılımında katsayıları vermiģtir. "Pascal Üçgeni"nin keģfi de ona aittir.39 yaģında iken Paris'de öldü.

4 Çıkarımsal istatistik verideki örtüģmeleri modellemek için kullanılır, olasılığı göze alır ve daha büyük bir istatistiksel yığın hakkında sonuç çıkarır. Bu sonuçlar, evet/hayır Ģeklinde cevaplar olabileceği gibi (hipotez testi), sayısal özelliklerin tahmin edilmesi (istatistiksel tahmin) gelecekteki değerlerin öngörülmesi (istatistiksel öngörü), veriler arasındaki doğrusal iliģkinin yorumlanması (korelasyon), veya bu iliģkilerin modellenmesi (regresyon analizi) Ģeklinde olur. Diğer belli baģlı matematiksel modelleme teknikleri varyanslar analizi ANOVA, zaman serisi ve veri madenciliğidir. Burada özellikle korelasyon konusu ele almaya değer. Bir veri kümesinin analizi iki değiģkenin beraber hareket ettiğini (yani ele alınan ana kütlenin iki özelliğinin benzerlik gösterdiğini) ortaya çıkarabilir. Örneğin yıllık gelirle yaģam süresini ele alan bir çalıģma yoksul insanların varlıklı insanlardan daha kısa bir yaģam süresine sahip olduğunu bulabilir. Burada gelirle yaģam süresi arasında bir korelasyon olduğu söylenebilir. Fakat buradan asla gelir yaģam süresinin sebebidir veya sonucudur anlamı çıkarılmamalıdır. Eğer örneklem, anakütleyi temsil etme yeterliliğine sahipse, örnekten elde edilen sonuçlar ve çıkarımlar bir bütün olarak anakütle hakkında bilgi verebilir. Burada asıl problem seçilen örneklemin anakütleyi temsil kabiliyetine sahip olup olmamasıdır. Ġstatistik, örneklemde ve veri toplama sürecinde ortaya çıkan hataları gideren, örneklemin rassal olmasını sağlayan araçlar sunar. Aynı zamanda güvenilir deneysel sonuçların elde edilmesini sağlayan yöntemler de sunar. Bu Ģekilde bir rassallığın anlaģılmasını sağlayan temel matematiksel kavram olasılıktır. Matematiksel Ġstatistik (Ġstatistik kuramı), Ġstatistiğin Matematiksel altyapısını incelemek için Olasılık kuramı ve Matematiksel Analizden faydalanan Uygulamalı Matematik dalıdır. ĠSTATĠSTĠKSEL YÖNTEMLER DENEYE VE GÖZLEME DAYALI ÇALIġMALAR Ġstatistiksel araģtırmaların ortak amaçlarından biri nedenselliği incelemek ve özelde tahmin edicilerdeki veya bağımsız değiģkenlerdeki bir değiģimin bağımlı değiģken üzerindeki etkisini incelemektir. Nedenselliği ele alan temelde iki tür istatistiksel yöntem bulunur: deneysel çalıģmalar ve gözleme dayalı çalıģmalar. Ġki çalıģma türünde de bağımsız değiģken veya değiģkenlerdeki farklılıkların gözlenen bağımlı değiģken üzerindeki etkisi incelenir. Bu çalıģma türlerinde oluģan fark ise yöntemin uygulanma biçimidir. Yöntemlerin ikisi de verimli sonuçlar ortaya koyabilir. Deneysel yöntemde çalıģılan sistem üzerinde bir takım ölçümler yapılır, sistem üzerinde oynamalar yapılır ve bu oynamaların sistem üzerinde etkisi olup olmadığını anlamak için tekrar ölçüm yapılır. Gözleme dayalı yöntemde ise sisteme müdahale olmaz, bunun yerine veri toplanır ve tahmin edicilerle (bağımsız değiģkenler) tepki değiģkenleri(bağımlı değiģkenler) arasındaki örüntüler araģtırılır. Deneysel çalıģmaya örnek olarak Western Elektrik ġirketi'nde aydınlatmanın çalıģanlar üzerindeki etkisini araģtıran Hawthorne deneyi verilebilir. Deneyde önce

5 santraldeki üretim ölçülmüģ, daha sonra kayan bant etrafında çalıģan iģçilerin aydınlatma koģulları değiģtirilmiģtir. Bütün deney sonuçları aydınlatmanın verimliliği arttırdığını göstermiģtir. Ne var ki bu çalıģmanın sonuçları deneysel yöntemdeki hatalar sebebiyle ciddi eleģtiriler almıģtır. Örneğin çalıģmada kontrol grubu kullanılmamıģtır. Gözleme dayalı çalıģmaya örnek olarak sigara kullanımı ve akciğer kanseri arasındaki bağınıtıyı inceleyen bir araģtırma gösterilebilir. Bu tür çalıģmada ilgi alanları hakkında bilgi toplamak için anket yöntemini kullanır ve sonra bilgiler istatistiksel analiz altında incelenir. Bu örnekte araģtırmacılar sigara içen ve sigara içmeyen gruplardan bilgi toplar ve her iki gruptaki kanser vakası sayısı ele alınarak karģılaģtırılır. Bir deneyin temel adımları: 1. AraĢtırmanın planlanması, bilgi kaynaklarının, araģtırmanın konusunun belirlenmesi, öne sürülen yöntemdeki ahlaki yönlerin ele alınması. 2. Sistemin modellenmesi, bağımlı ve bağımsız değiģkenler arasındaki iliģkiye odaklanma. 3. Bir gözlem grubunu ortak yönlerini ele alacak Ģekilde özetlemek. 4. Gözlemlediğimiz dünya hakkında sayıların bize neler söylediğini açıklamak. 5. ÇalıĢmanın sonuçlarını belgelemek ve sunmak. ÖLÇÜLME ÖLÇEKLERĠ Ġstatistik verileri sayılar halinde olup bu sayılar için dört çeģit ölçülme ölçeği Ģeklinde elde edilme olabilirliği vardır. Bu verilerin dört çeģit ölçülme ölçeği olabileceğini ilk defa 1946da Amerikan istatistikçi Stanley Stevens ortaya atmıģtır. Stevens'in dört ölçülme ölçeği Ģunlardır: isimsel, sırasal, aralıksal ve oransal. Her bir değiģik ölçülme ölçeğine göre elde edilen istatistiksel veriler değiģik matematiksel güçte olup her biri için kullanılabilecek matematik iģlemler ve betimleyici ve çıkarımsal istatistiksel iģlemler ve analizler değiģiktir. Ġsimsel ölçekte verilerde sayılar sadece birbirinden karģılıklı ayrılık gösteren kategorilere verilen adlardır ve bu isim/sayı sırası ve aralığı veya orijini için hiçbir matematiksel özellik yoktur. Bu çeģit ölçekte verilere ancak çok zayıf istatistik betimleyici ölçüler ve çıkarımsal analizler uygulanabilir. Sırasal ölçek verilerdeki sayılar birbirinden karģılıklı ayrantılı kategorilere isim verdiği gibi, bu kategoriler arasındaki rütbe ve sıralı düzeni de açıklarlar. Sayı değerleri arasındaki sırasal düzen değiģtirilemeden her kategoriye atıf edilen gerçek sayı değiģtirilebilir (yani monotonik dönüģüm uygulanabilir.) Sayılar arasında büyüklük farkı önemli olmadığı için değiģik kategori sayıları üzerinde uygulanan bir basit aritmetik iģlem (toplama, çıkarma, çarpma veya bölme) anlamsız sonuçlar verebilir.

6 Aralıksal ölçekte veri sayıları gerçekten sayı olup aralarındaki değiģikler basit aritmetik iģlem için bile anlamlıdır. Ancak aralıksal ölçekde veri değerleri için sayıların baģlama orijini (yani 0 değer) keyfidir. Örneğin ısı derecesi olarak elde edilen veriler aralıksaldır. Ölçüm ölçeği santigrad olabilir; ancak değiģik 0 orijin değerleri olan fahrenhayt da olabilirler. Oransal ölçekte veriler hem değiģik ölçülmeler arasında farklar anlamlıdır ve hem de bunlar için gerçek bir 0 baģlangıç noktası mevcuttur. Yine ısi derecesi örneği verilirse Kelvin derecesi oransal ölçektedir; çünkü orijin (-273 C mutlak sıfır) 0 Kelvin olur; bu bir gerçek ) noktasıdır ve bu ısı derecesi altında ısı olamaz. Ġsimsel veya sırasal ölçekle ölçülen değiģkenler için veriler birlikte kategorik değiģkenler olarak anılmakta ve aralıksal veya oransal ölçekte olan veriler kantitatif niceliksel değiģkenler olarak adlandırılmaktadır. Kaynaklar: Stanley Stevens "Scales of measurement" (1946) Matematiksel Ġstatistiğe GiriĢ, Prof. Dr. UĞUR KORUM, A. Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi, Ankara 1985 http://w3.gazi.edu.tr/~hasanbal/istnedir.html http://www.cellotin.com/forum/istatistik/istatistigin_tanimi_ve_konusu-t1306.0.html