DEMOKRAT MAKİNA MÜHENDİSLERİ KOCAELİ TASLAK ÇALIŞMA PROGRAMI



Benzer belgeler
Önceki dönemlerden süregelen çalışmalar ile birlikte henüz sonuçlandırılamayan çalışmaları,

Makale. AKP İktidarı, Yeni Bir Torba Yasa Tasarısı ile Kamusal Alanlara El Koyma ve Rant Süreçlerinin Önündeki Son Engelleri Kaldırma Hazırlığında.

Sağlıklı Kentleşme, Nitelikli Yapılaşma, Kültürel, Tarihi ve Doğal Çevre Değerlerinin Korunarak Geliştirilmesi İçin

7. dönem çalışma raporu TMOOB KOCAELİ İKK ÇALIŞMALARI. EMO Kocaeli Şubesi 146

BÖLÜM 13. BASIN BİRİMİ ÇALIŞMALARI

Sürdürülebilir Kalkınma - Yeşil Büyüme. 30 Mayıs 2012

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI

BAKANLIKLAR ÜZERİNDEN TMMOB VE BAĞLI ODALARIN İDARİ VE MALİ DENETLENMESİNE YÖNELİK BİLGİLENDİRME

HERKESİN REKTÖRÜ. Prof. Dr. Abdulvahap YİĞİT Ahi Evran Üniversitesi Rektör Adayı.

KAMU VE TOPLUM YARARI DOĞRULTUSUNDA MESLEKİ DENETİM VE TEKNİK HİZMETLER

BAYINDIRLIK VE İSKAN BAKANLIĞI TEKNİK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Sevilay ARMAĞAN Mimar. Şb. Md. Tel: KAPSAM

Komisyon 7 Özel Eğitim Komisyonu Kararları

23. DÖNEM ÇALIŞMA PROGRAMI

MESLEK ODALARI-VİZE VE ONAY İŞLEMLERİ İLE İLGİLİ KANUNİ DÜZENLEME

TMMOB MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI EDİRNE ŞUBESİ 8. DÖNEM ÇALIŞMA RAPORU

ENERJİ VERİMLİLİĞİ MEVZUATINDA ODAMIZIN YERİ VE GÖREVLERİ

Beşiktaş Residence Tower / Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi

6-22. DÖNEM DANIŞMA KURULU ÇALIŞMALARI 2 Ağustos 2002 gün ve sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Jeoloji

TÜRKİYE ÜNİVERSİTELER SÜREKLİ EĞİTİM MERKEZLERİ (TÜSEM) KONSEYİ

İnsanca Yaşayacak Ücret,

JEOLOJİ MÜHENDİSİ A- GÖREVLER

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ

TMMOB FİZİK MÜHENDİSLERİ ODASI 31. DÖNEM ÇALIŞMA PROGRAMI (TASLAK) ( )

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir.

KAMU ALIMLARI YOLUYLA TEKNOLOJİ GELİŞTİRME VE YERLİ ÜRETİM PROGRAMI EYLEM PLANI

TEKİRDAĞ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KENT ESTETİK KURULU ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK

İşyeri Temsilcileri Rehberi

TMMOB METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLERİ ODASI

EMO MESLEKİ BELGELENDİRME SİSTEMLERİ VE EĞİTİM HİZMETLERİ

BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

İZMİR BÖLGESİ ENERJİ FORUMU 31 Ekim 01 KASIM 2014

DPT MÜSTEŞARLIĞI PERFORMANS ANLAŞMASI HAZIRLAYANLAR: Erhan KARACAN Adile TUNÇER Ömer Faruk GÜLSOY

TMMOB FĠZĠK MÜHENDĠSLERĠ ODASI

İŞ GÜVENCEMİZE VE GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKIYORUZ!

Sağlık Sektörünün Olmazsa Olmazı: Tıbbi Malzeme Alt Sektörü

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

Avrupa Birliği Sürecinde Yaşam Boyu Eğitim: Standardizasyon ve İşbirliği

Cumhuriyet Halk Partisi

ÇANAKKALE NİN GELİŞME ALANLARINDA EKOLOJİK YAKLAŞIMLAR. İsmail ERTEN

T.C. KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

KIRSAL KALKINMA PROGRAMI YÖNETİM OTORİTESİNİN GÖREVLERİ VE ÇALIŞMA ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ STAJ ESASLARI. Stajın yurtiçi ve/veya yurtdışında şu alanlarda yapılması söz konusudur:

ÇÖZÜM HIZLI, KÖKLÜ VE NITELIKLI DEĞIŞIM İÇIN; E-DEVLET. Yahya ARIKAN*

Türkiye de Kadın Alanındaki Koordinasyon Mekanizmalarının Analizi. Ülker Şener Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

T.C AKDENİZ BELEDİYELER BİRLĞİ 2011 YILI ÇALIŞMA PROGRAMI

DANIŞMA KURULU emo izmir şubesi 30. dönem çalışma raporu 101

Türkiye de Kırsal Kalkınma Politikaları ve Geleceği

CE İşareti uygulaması ile ilgili olarak Türkiye deki durum nedir?

CHP CUMHURİYET HALK PARTİSİ PARTİ İÇİ EĞİTİM YÖNETMELİĞİ

SİVAS TA ÖNE ÇIKAN SEKTÖRLER. Yrd. Doç. Dr. Tahsin KARABULUT

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ALİAĞA SONUÇ RAPORU

CE İŞARETİ. CE İşareti uygulaması ile ilgili olarak Türkiye deki durum nedir?

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları

2013/101 (Y) BTYK nın 25. Toplantısı. Üstün Yetenekli Bireyler Stratejisi nin İzlenmesi [2013/101] KARAR

Bursa Teknik Üniversitesi. Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi. Başvuru Dosyası

TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI DENİZLİ ŞUBESİ BÜLTENİ YIL : 1 SAYI : 3 EYLÜL

Türkiye de Ulusal Politikalar ve Endüstriyel Simbiyoz

64. HÜKÜMET 2016 YILI EYLEM PLANININDA TÜRKİYE BELEDİYELER BİRLİĞİNİN KATKI SAĞLAYACAĞI KONULAR

KULLANILAN ARAÇ, GEREÇ VE EKİPMAN

GÖREVDAŞLIK VE ARTI GÜÇ ZAMANI

Doğal Afetler ve Kent Planlama

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ

Toprak Mülkiyeti Sempozyumu Sonuç Bildirisi ARALIK 2009 TOPRAK MÜLKİYETİ SEMPOZYUMU SONUÇ BİLDİRİSİ

Doç. Dr. Birgül GÜLER 1. DÜNYA BANKASI ve TARIM SEKTÖRÜ KREDİLERİ

T.C. ULAŞTIRMA BAKANLIĞI ULAŞIMDA ENERJİ VERİMLİLİĞİ

Komisyon 5 Mesleki Teknik Öğretim ve Yaşam Boyu Öğrenme Komisyonu Kararları

BÜRO YÖNETİMİ ve YÖNETİCİ ASİSTANLIĞI PROGRAMI - TÜRKİYE YÜKSEKÖĞRETİM YETERLİLİKLER ÇERÇEVESİ İLE PROGRAM YETERLİLİKLERİ İLİŞKİSİ

T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI AR-GE REFORM PAKETİ

KOBİ EĞİTİMLERİ HALİM ALTINIŞIK GÜVENLİK-KİŞİSEL GELİŞİM-YÜZ OKUMA UZMANI

Kentsel Alanlarda Yüksek Çözünürlüklü Ortofoto Üretimi

mmo bülteni þubat 2005/sayý 81 doðalgaz temin ve tüketim politikalarý raporu da basýn mensuplarýna daðýtýlmýþtýr.

RİZE BELEDİYESİ MİMARİ ESTETİK KOMİSYONU ÇALIŞMA ESAS VE USULLERİNE İLİŞKİN YÖNETMELİK

DÜNDEN BUGÜNE ÜNİVERSİTELER

denetim mali müşavirlik hizmetleri

GELİR POLİTİKALARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

2023 e Doğru Kentsel Dönüşüm, Ulusal Çevre Politikaları ve Sektörden Beklentiler. 23 Ocak 2015, İstanbul. Sayın Bakanım,

4. ÇALIŞMA DÖNEMİNDE ÖRGÜTLENME ÇALIŞMALARI

BİRİM KALİTE GÜVENCESİ DEĞERLENDİRME RAPORU. Bilgi İşlem Daire Başkanlığı

: ANKARA BAROSU BAŞKANLIĞI

Kadın Dostu Kentler Projesi. Proje Hedefleri. Genel Hedef: Amaçlar:

KAMU ALIMLARI YOLUYLA TEKNOLOJİ GELİŞTİRME VE YERLİ ÜRETİM PROGRAMI EYLEM PLANI

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Sorunlar ve Çözüm önerileri

1) İŞKUR ÖSDP-2 YENİDEN İŞE YERLEŞTİRME HİZMETLERİ

Bakanlık Sistemi. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

ORDU BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ULAŞIM KOORDİNASYON ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam Dayanak ve Tanımlar

Türkiye nin Yeni AB Stratejisi ve Ulusal Eylem Planları

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Adnan İğnebekçili

Kadınların Ġstihdama Katılımı ve YaĢanan Sorunlar

Kurumlar, Kurullar. Haldun DARICI *

Fatih BİLEN MYK Uzman Yardımcısı Sınav ve Belgelendirme Dairesi Başkanlığı. 14 Eylül 2015 ADANA

T.C. B A Ş B A K A N L I K Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü GENELGE 2001/23

TÜSİAD Kayıtdışı Ekonomiyle Mücadele Çalışma Grubu Sunumu

EGE BÖLGESİ SANAYİ ODASI. Faaliyet Programı

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİNE GÖNDERİLEN ODAMIZ 3GÖRÜŞLERİ

İSO Kadın Sanayiciler Platformu 8 MART MANİFESTOSU

ARTIK VERİMLİLİK DE GÜVENLİK KADAR ÖNEMLİ!

Program Koordinatörü Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı

Sera Gazlarının İzlenmesi ve Emisyon Ticareti. Politika ve Strateji Geliştirme. Ozon Tabakasının Korunması. İklim Değişikliği Uyum

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ İÇ DENETİM BİRİMİ BAŞKANLIĞI İÇ DENETİM TANITIM BROŞÜRÜ

AVRUPA BİRLİĞİ ÇEVRE FASLI MÜZAKERE SÜRECİ

Transkript:

DEMOKRAT MAKİNA MÜHENDİSLERİ KOCAELİ TASLAK ÇALIŞMA PROGRAMI 2016-2017

ODA ÇALIŞMA İLKELERİ Bu ilkeler yeni yazılmamıştır. 1996 yılından beri gelenekselleşmiş ilkelerimiz olup, çizgimizdeki sürekliliği yansıtması amacıyla buraya alınmıştır. 1. Oda Tanım ve İşlevlerine İlişkin İlkeler * Oda çalışmaları halktan, emekten, demokratikleşmeden yana, yurtsever ve anti-emperyalist anlayışla yürütülür. * Oda çalışmalarında, meslek ve meslektaş sorunlarının ülke ve toplum sorunlarından ayrılmayacağı temel ilke kabul edilir. * Kamu çıkarlarını korumak halkın yanında, halkın yararına olmak anlamındadır. Mesleğimizle ilgili alanlarda sorgulayıcı olmak, gerekiyorsa yerel ve merkezi iktidarlarla mücadele etmek Odamızın vazgeçilmez görevidir. * Kamu yararına çalışmak veya kamu çıkarlarını gözetmek demokratikleşme, insan hakları, sosyal adalet alanlarında da politikalar üretmeyi, çözümler önermeyi gerektirir. * Kamu yararına çalışan benzer örgütler ve sivil toplum oluşumları ile sürekli ilişkiler içerisinde olunur. Kamuoyu oluşturmaya yönelik çabalar içerisinde Oda da kaçınılmaz olarak yer alır. 2. Ülke Sorunlarına Bakışa İlişkin İlkeler * Ulusal bağımsızlığın kazanılması ve ulusal sanayinin gelişmesi için çalışılır. * Bilim ve teknolojinin gelişmesinin ve toplumun ilerlemesi doğrultusunda kullanımının ön koşulu olarak özgür düşünce ortamı yani demokrasi savunulur. * Her örgüt biriminin gerek bölgesel gerekse ülke düzeyinde, uzmanlık ve ilgi alanlarına giren konu başlıklarında, platformlar yaratacak düzeye ulaştırılmasında merkezi koordinasyon ile diğer örgüt birimlerinin katılım ve katkısı sağlanmalı ve sürekli kılınmalıdır. * Ülkenin düşünen, üreten, çözümler öneren bütün kurumlarıyla kurumsal ilişki içerisinde olunur. * Ulusal sanayinin geliştirilmesi kapsamında, Gümrük Birliği sürecini sorgulamak, karşılaşılan sorunlara ilişkin görüşler oluşturup çözüm önerileri geliştirmek, Oda mızın sürekli çalışma alanlarından biri olarak kabul edilir. * Mesleğimiz ve Oda mız ile ilgili yasaların isteklerimiz doğrultusunda şekillenmesi için gerekli girişimlerde bulunulur. * Ülkemizin demokratikleşme çabalarının içerisinde Odamızın yer alması kaçınılmazdır. Odamız demokrasi mücadelesi içerisinde yerel ve ülke geneli ölçeklerinde aktif rol alır. * Ülke gündemine müdahale edilir. Ekonomik, demokratik, siyasal ve toplumsal haklar için mücadele edilir. İnsan hakları ihlallerine karşı duyarlı davranılır. Bu alanlarda diğer demokratik kitle örgütleri ile işbirliği yapılır. 3. Mesleki Teknik Etkinliklerin Yürütülmesine İlişkin İlkeler * Oda nın temel görevlerinin başında meslek alanının düzenlenmesi, mesleğin uygulanmasına yönelik iyileştirmelerin yapılmasının geldiği bilinir. * Meslek alanına ilişkin gelişmelerin ve yeniliklerin izlenmesi, üyenin bu gelişmelerden yararlanmasının sağlanması temel hedeflerdendir. * Mühendislik mesleğine sahip olanların ortak gereksinimlerini karşılamak, mesleki etkinliklerini kolaylaştırmak, mesleğin genel çıkarlara uygun gelişmesini sağlamak, meslektaşların birbirleriyle ve halkla olan ilişkilerinde dürüstlük ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplinini ve ahlakını korumak esastır. * Mühendislik eğitiminin iyileştirilmesine yönelik girişimlerde bulunulur.

4. Üye İlişkilerine Yönelik İlkeler * Oda örgütünün gücünü üyeden aldığı ve bu gücün harekete geçirilmesi gerektiği kabul edilir. * Üyelerle sürekli ve sağlıklı ilişkinin kurulması esas alınır. * Zorunlu üyeliğin savunulmasıyla birlikte, gönüllülük esasına dayalı ilişkilerde üyenin Oda ya katkısının daha nitelikli olduğu açıktır. Oda nın üyelerce üye olunması gerekli bir kurum olarak görülmesinin sağlanması esastır. * Odamız kamuda çalışan mühendislerin grevli-toplu sözleşmeli-sendikal haklarını kazanma mücadelesine aktif destek verir. * Odamız özel sektörde çalışan mühendislerin özlük haklarına, ekonomik ve sosyal gereksinimlerine yönelik çalışmalar yapar. 5. Karar Alma Süreçlerinin İşletilmesine İlişkin İlkeler * Oda nın her biriminde kararların alınmasında demokratik merkeziyetçilik ilkesi temel alınır ve uygulanması sağlanır. * Oda örgütünün en küçük biriminin işyeri temsilciliği olduğu kabul edilir. * Oda Merkezi nde, yani en üst yönetim organımızda, alınacak kararların oluşmasında katılım ve tüm görüşlerin dikkate alınmasına özen gösterilir. * İşyeri Temsilcilikleri, İl-İlçe Temsilcilikleri, Şube Danışma Kurulları, Şube Yönetimleri, Merkez Danışma Kurulu ve Oda Yönetim Kurulu zinciri karar alma süreci olarak kabul edilir. * Tanımlanan bu süreçten geçerek demokratik işleyişe uygun alınan merkezi kararların örgüt tarafından uygulanması esastır. Yapılan bu uygulamaların, karar alma süreci içerisinde yer alan tüm mekanizmaların denetleme ve sorgulamasına açık olduğu da bilinir. 6. Örgütsel Bağımsızlığın Korunmasına İlişkin ilkeler * Oda nın kurumsal ilişkilerinde bağımsızlık ilkesi göz önünde bulundurulur. Kamu çıkarlarını korumak hedefini zedeleyecek veya Oda yı çalışma programlarından, çalışma ilkelerinden ödün vermeye zorlayacak hiçbir ilişkiye girilemez. * Siyasi partilerle ilişkilerin Oda nın bağımsızlık ilkesinin zedelenmesine yol açmayacak nitelikte olmasına özen gösterilir. * Oda organlarında yer alan herkes, bu organların herhangi bir siyasi çalışmada basamak olarak kullanılmayacağını bilir. 7. Oda Bütçesinin Oluşumuna ve Uygulanmasına İlişkin İlkeler * Oda bütçesinin uygulanmasında Merkezi Bütçe kavramı esas alınır. Ayrıca birimlerin eşit gelişmesini sağlayıcı, projeler bazında yardımlaşma ve dayanışma esastır. * Gelirleri öncelikle üye ödentileri ve üyelere bağımlı olan bir örgüt yaratılması amaçlanır. Üye ödentilerinin toplanmasının, Oda Merkezi ne aktarımların ve birlik payının düzenli ödenmesinin örgütlülüğün en temel gereği olduğu bilinir. * Ticari amaçlarla kurulmuş herhangi bir kurumun yapacağı veya yapmakta olduğu faaliyetler Oda için örnek alınmaz. Yayımlanacak kitaplar, periyodikler, düzenlenecek uzmanlık eğitimleri, mühendislik mesleğinin geliştirilmesine ve uygulama alanlarına yönelik kurs ve seminerler esas gelir alanları olarak görülür. 8. Oda Merkezi İşleyişine İlişkin İlkeler * Oda tüzük ve yönetmeliklerinin uygulanması esastır. * Oda Merkezi nin en önemli görevi, Oda örgütünü tüzük ve yönetmeliklerin verdiği görev ve yetkilerle ve Genel Kurul kararları doğrultusunda yönetmektir. Oda Merkezi nin işlevlerinin başında örgütün etkin eşgüdümünü sağlamak, merkezi etkinlikleri (yayın, kongreler vb.) planlamak ve uygulanmasını sağlamak, örgütün dış ilişkilerini ulusal ve uluslararası düzeyde yürütmek gelir.

* Demokratik işleyişe uygun alınmış kararların uygulanmasının sağlanması, uygulanamıyor ise nedenlerinin araştırılıp, demokratik karar oluşturma süreçlerinin yeniden çalıştırılması görev kabul edilir. * Oda nın üst düzeyde oluşan kurumsal ilişkilerinin yürütülmesi, bu ilişkilerin örgüt bağımsızlığını zedelemeden sürdürülmesi Oda Merkezi nin görevi kabul edilir. * Oda Merkezi sürekli komisyonlar yerine problem alanlarına yönelik süreli uzmanlık komisyonları oluşturmaya yönelir. Ancak yayın, uzmanlık eğitimi vb. süreklilik gerektiren komisyonların devamı da sağlanır. * Oda Merkezi örgüt içi sürekli eğitimin gerçekleştirilmesinden sorumludur. Bu bağlamda, birim yöneticileri, teknik görevliler, büro çalışanları, muhasebe görevlileri sürekli periyodik eğitimlerden geçirilerek, örgüt içi işleyişte uyum sağlanır. * Eğitimde merkezi koordinasyon, merkez ile Şube ve temsilcilikler arası yatay ve dikey ilişkiler etkin şekilde sağlanır. ODALARIMIZ VE BİRLİĞİMİZ TMMOB AKP İKTİDARININ HEDEFİNDE İktidarların karar ve tasarruflarını toplumsal ve mesleki yarar süzgecinden geçiren, meslekibilimsel doğruları dayanak alarak muhalif tavrını sürdüren, ülkenin en karanlık dönemlerinde bile bu tavrını sergilemekten geri durmayan TMMOB ve bağlı Odalarına yönelik AKP iktidarının yaptığı bütün düzenlemeler; ülkemizde yaşanan serbestleştirme, özelleştirme, kuralsızlaştırma, rant süreçleriyle bire bir bağıntılıdır. AKP iktidarı neoliberal dönüşüm programları uyarınca TMMOB yi yıllardan beri hedefine koymuştu. AKP iktidarının son beş yılında, Anayasa nın kamu kurum ve kuruluşu niteliğindeki meslek kuruluşlarını tanımlayan 135. maddesinin bizzat kendisi ile TMMOB Yasası nı esastan değiştirmeye, TMMOB yi tasfiye etmeye yönelik girişimler ivme kazanmıştır. Bizzat Başbakan, 2008 in Aralık ayında, 2009 Mart ayındaki yerel seçim kampanyasını başlattığı bir konuşmasında, TMMOB ye bağlı Odaların yürüttüğü yargı mücadelelerini halka şöyle şikayet ediyordu: Danıştay a dava açarlar, bilmem nereye dava açarlar. Bunlar yapılmasın derler. Bir de belediyelerimiz bunlarla uğraşır. Yapılacak olan birçok şeyi şu anda yapamıyorsak inanın bu Odalar sebebiyle yapamıyoruz Bunun ardından 2009 yılı Eylül ayında Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu nun, 799 sayfa ve 1.062 sayfa eki bulunan Meslek Kuruluşları Üzerine Araştırma ve İnceleme Raporu nda, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına ilişkin Anayasa nın 135 inci maddesinin yeniden düzenlenmesi değerlendirmesi eşliğinde ilgili meslek kuruluşlarının idari, örgütsel, mali yapı ve seçim sistemlerinin değiştirilmesi gerektiği dile getirildi. Ve rapor gereği yapılmak üzere Başbakanlığa iletildi. TMMOB nin kamusal birikim ve hizmetleri sermayeye devrederek bu kesimler lehine haksız kazanç sağlayan, usulsüzlük ve hukuka aykırı uygulamalar karşısında yıllardan bu yana sürdürdüğü mücadelenin, iktidarın özellikle serbestleştirme ve özelleştirmeler ile rant eksenli kentsel-kırsal dönüşüm politikalarına engel oluşturduğu bilinmektedir. TMMOB örgütlülüğü, bu nedenle bizzat Başbakan ve Bakanların ağzından birçok kez hedef alınmıştır. Söz konusu raporun öngördüğü yapısal değişiklikler doğrultusundaki ilk adım, 2011 yılında çıkarılan kanun hükmünde kararname (KHK) lerle atılmıştır. Kamu yönetimi baştan aşağı yeniden şekillendirilirken TMMOB mevzuatının, Anayasa ve yasalara aykırılık oluşturacak bir şekilde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından düzenlenmesi öngörüldü. KHK lerin meslek odalarıyla ilgili düzenlemeleri, Anayasa ve İdare Hukuku çerçevesinde merkezi idare ile kamu tüzelkişiliğine sahip yerinden yönetim kuruluşları arasında olması gereken genel

vesayet denetimini aşmakta, yeni kurulan bir Bakanlıkla meslek odaları arasında otoriter tarzda hiyerarşik bir ilişki yaratmaktadır. Bu KHK ler ile İmar Yasası ve Yapı Denetimi Hakkında Yasası nda değişiklikler yapılmış, yapı denetiminde mühendis, mimar, şehir plancılığı disiplinleri dışlanmış, bütün ülke imara açılmış, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yerel yönetimlerin yapı, ruhsat vb. yetkilerini de üstlenmiş, tüm çevre, milli parklar, koruma alanları, doğal sit alanları vb. talana açılmış, kentsel dönüşüm merkezileştirilmiş, kırsal alan İmar Yasası kapsamının dışına çıkarılmış, Yapı Denetimi Yasası nda yapılan değişikliklerle yasanın denetim kapsamı daraltılmış, denetimsiz yapılaşmanın sınırları genişletilmiştir. İktidar aynı yönde düzenlemelere 2012 de devam etmiş ve Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile Meslek Odalarına kayıtlı üyelerin Sicil Durum Belgelerinin Meslek Odaları tarafından düzenlenmesi ve yaptıkları projelerin Odalar tarafından onaylanması zorunluluğunu kaldırmıştır. Böylece hem üye-oda ilişkilerini gevşetici hem de Odaların gelirlerini büyük oranda azaltacak bir düzenleme yapılmıştır. Bu değişiklikler ile belediyelerin ve meslek odalarının yapı üretim sürecindeki kamusal denetim fonksiyonu ortadan kaldırılmıştır. Bu yönetmeliklerin uygulanmasına yönelik İçişleri Bakanlığı nın 2012/12 nolu genelgesi ile de, 81 ilin valilikleri ve büyükşehir belediye başkanlıklarına mühendis ve mimarların odalarına denetim yaptırmaları yasaklanmış, üye kayıt belgesi ve sicil durum belgesi sunan meslek mensuplarının projelerinin alınmaması, alınır ise hem belediye hem de oda yöneticileri hakkında doğrudan yargı yoluna başvurulması bildirimi yapılmıştır. 2012 Kasım ayında ise TMMOB Yasası nın bu kez köklü bir şekilde değiştirilmesi hazırlıkları gündeme geldi. Bu hazırlık Yapı Denetimi Hakkındaki Kanun ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Taslağı içinde idi. Bu hazırlıkları öğrenmemiz üzerine Aralık ayında ülke genelinde bir imza kampanyası ve eylemlilikler başlattık. Bu torba yasa içinde çok sayıda yasa ile birlikte TMMOB Yasası nın 1-13-17-21-26-32-33. maddelerinin değiştirilmesi öngörülüyordu. Yasamızda yapılmak istenen değişikliklerin tamamı, Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu nun 2009 yılındaki raporu çerçevesindeydi. Taslak ile mühendislik, mimarlık, şehir plancılığı hizmetleri ve ilgili meslek örgütlerini, bölparçala-küçült-yönet-etkisizleştirme yaklaşımıyla demokratik ve merkezi yapılardan rekabetçi yerel yapılara dönüştürerek il odacılığını egemen kılmak hedefleniyordu. Bu taslak, TMMOB nin ülke genelinde yürüttüğü kampanya üzerine 2013 ün Ocak ayında geri çekildi. Ancak Gezi Parkı-Haziran Direnişinin özellikle yargı boyutu ve Taksim Dayanışması nın temellerinde TMMOB nin de bulunması nedeniyle şimdi üzerimize yeni biçimlerde gelmeleri söz konusu. Bu nedenle 12 Temmuz 2013 tarihinde TBMM de yine bir akşam operasyonuyla benimsenen, 6495 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile İmar Yasası nın 8. maddesine bendler eklenerek mesleki denetim yetkimize dolaylı bir şekilde de olsa yine el atıldı. Bu değişiklik ile Harita, plan, etüt ve projeler; idare ve ilgili kanunlarında açıkça belirtilen yetkili kuruluşlar dışında meslek odaları dahil başka bir kurum veya kuruluşun vize veya onayına tabi tutulamaz, tutulması istenemez. Vize veya onay yaptırılmaması ve benzeri nedenlerle müellifler veya bunlara ait kuruluşların büro tescilleri iptal edilemez veya yenilenmesi hiçbir şekilde geciktirilemez. Müelliflerden bu hükmü ortadan kaldıracak şekilde taahhütname talep edilemez hükmü getirildi. Ancak belirtmek gerekir ki, mesleki denetim uygulaması, meslek odası ile üyesi arasındaki bir ilişkidir; diğer kamu kurum ve kuruluşları dahil üçüncü kişileri bağlayan bir yönü yoktur. Mesleki denetim, kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşu olan TMMOB ve bağlı Odalarının, üyeleri üzerindeki gözetim ve denetim yükümlülüğünün yerine getirilmesinin gereği olarak yürütülmektedir. Bu düzenlemenin gerçekte mesleki denetimi

ortadan kaldırılması olanağı bulunmamakta ancak söz konusu denetimin fiilen geriletilmesi sürecinde önemli bir yer tuttuğu belirtilmelidir. Ve son olarak iktidar, 1983 tarihli, 12 Eylül döneminde, yine TMMOB yi sınırlama amacıyla yapılan bir KHK düzenlemesini bulup işletmeye karar verdi. 7 Kasım 2013 tarihinde 5484 sayılı Orman Mühendisleri Odası nın İdari ve Mali Denetiminin Orman ve Su İşleri Bakanlığınca Yapılması Hakkındaki Bakanlar Kurulu Kararı yayımlandı. Aynı tarihte Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Çevre, Elektrik, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odaları, İç Mimarlar Odası, İnşaat, Jeofizik, Jeoloji, Makina Mühendisleri Odaları, Mimarlar, Peyzaj Mimarları, Şehir Plancıları Odalarının Bakanlık ile ilişkilendirilmesi ve idari ve mali denetimlerinin bakanlık tarafından yapılması istemini içeren kararname taslağı yazısını Başbakanlığa gönderdi. 17 Aralık 2013 tarihinde bu yöndeki Bakanlar Kurulu kararı Resmi Gazete de yayımlandı. 11 Aralık 2013 tarihinde de, Başbakanlık İdareyi Geliştirme Başkanlığı nın Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürlüğü ne sunduğu kararname taslağına göre diğer 12 Odamızın idarimali denetimini yapacak Bakanlıklar belirlendi. Buna göre Bilgisayar, Fizik, Kimya ve Tekstil Mühendisleri Odaları Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı nın; Gemi Makineleri İşletme ve Gemi Mühendisleri Odaları Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı nın; Gıda ve Ziraat Mühendisleri Odaları Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı nın; Maden, Metalurji ve Petrol Mühendisleri Odaları Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı nın; Meteoroloji Mühendisleri Odası da Orman ve Su İşleri Bakanlığı nın idari ve mali denetimine tabi olacak! Bu düzenlemenin dayandırıldığı TMMOB Yasası ndaki ilgili hüküm, 1983 yılında, 12 Eylül faşizminin ruhuna uygun olarak eklenmiş ancak ne o dönemde ne de otuz yılın on yedi ayrı hükümetince uygulanmıştır. Bu hükmün işletilmesi, mühendis, mimar ve şehir plancılarının örgütü üzerinde 12 Eylül düzenlemesini esas alan otoriter bir vesayet ilişkisini tesis etme anlamına gelmektedir. Siyasi iktidarın, üzerimizde oluşturmaya çalıştığı baskı, TMMOB nin ve bizlerin, gericiliğin dogmatizminin karşısında bilimi ve tekniği; sömürü, yolsuzluk ve talanın karşısında toplumsal gereksinimleri esas alan bir ekonomiyi savunan; özelleştirmelerin karşısında sanayinin korunması, kamusal üretim ve kamusal hizmetleri öne çıkaran yaklaşımımızın AKP ye verdiği rahatsızlıktan kaynaklandığı açıktır. Ama hiçbir baskı ve tedbirin ne TMMOB ne de halkımızın mücadelesini durduramayacağı açıktır. Üyelerimizden maliyeye dek birçok denetim mekanizmasına tabi ve şeffaf işleyişleri bulunan Birliğimiz TMMOB ve bağlı Odalarının idari ve mali denetiminin çeşitli bakanlıklarca yapılmasına yönelik çaba gösteren iktidarın kendisinin mali denetimden kaçması oldukça anlamlıdır. TMMOB ve on bir Odamızın idari ve mali denetimini yapması istenen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nın son usulsüzlük-rüşvet-yolsuzluk operasyonlarının içinde yer alması da oldukça anlamlıdır. Kentsel-kırsal bütün dönüşüm süreçlerinin talan ve rant eksenli olarak belirlendiği günümüzde kamu denetiminin artırılması gerektiği ancak iktidarın bundan kaçtığı çeşitli vesilelerle açıklık kazanmıştır. Önümüzdeki dönemde kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına ilişkin Anayasa nın 135 inci maddesinin yeniden düzenlenmesi arzusunun yeni anayasa girişiminin ruhunda bulunduğunu unutmamalıyız. Mevzuatımızı değiştirmeye yönelik girişimler TMMOB Yasası na dek uzansa bile, o da Anayasa ya aykırılık oluşturacak ve bu kez Anayasa nın 123, 124 ve 135. maddelerinin değiştirilmesi gerekecektir. Bu hususu yeni liberal anayasa söz konusu olduğunda diğer hususlarla birlikte özel olarak gözeteceğimizi ve bir mücadele başlığı olarak gördüğümüzü buradan ilan ediyoruz.

Bizler işte bu genel ortamda, yalnızca örgütlü üyeler olarak oluşturduğumuz güç ile direniyor, meslek alanlarını koruma ve genişletme mücadelesi veriyoruz. Mühendislik Meslek Alanları Daralıyor Sanayisizleşme, fason-esnek-taşeron üretim ile esnek istihdam ve rant eksenli sermaye birikimi düzenlemeleri eşzamanlı olarak yaşanmakta ve bu değişim meslek alanlarımızı, mühendislik sanayilerini, mühendislik hizmetlerini, uygulamalarını, mevzuatını ve meslek örgütlerimizi doğrudan ve dolaylı biçimlerde kapsamaktadır. Bu yönelim, sanayileşmenin, kalkınmanın, kentleşmenin, tarımdaki gelişmenin, kısaca bütün toplumsal yaşam ve temel sektörlerin ana güçlerinden biri olan mühendisliğin, eğitimden uygulamaya dek değişim sürecini belirlemektedir. Mühendislik açısından mevcut durumu sanayiden hareketle kısaca incelediğimizde, mesleki düzlemde bilim, teknoloji, Ar-Ge, inovasyon, sanayi, enerji, çevre ve kentleşme politikalarının dinamik gücü olması gereken mühendis ve mimarların, serbestleştirme ve özelleştirme politikalarını uygulayan siyasi iktidarlar tarafından ikinci plana itildiğini görmekteyiz. Bazı alanlarda yetkiler uluslararası sermaye kuruluşlarına devredilmiş, bazı alanlarda ise neredeyse ortadan kaldırılmıştır. Ar-Ge faaliyetleri ile mühendislik arasındaki bağ unutulmuş, mühendislik ve mimarlık hizmetlerinin ana sektörleri kamusal fayda anlayışından çıkarılıp serbestleştirme, özelleştirme, ticarileştirmenin arpalıkları haline getirilmiş; kentler rantlara göre şekillendirilmiş ve plansızlık egemen kılınmıştır. Sanayide küresel rekabeti ön plana çıkaran yöntem ve modeller, yeni uygulamaları da gündeme getirmiştir. Esnek üretim ve benzeri kavramlar ile rekabeti körükleyen bir ortam yaratılmakta ve kârın azamileştirilmesi, ücretlerin düşürülmesi, işgücü istihdamının azaltılması ve buna koşut olarak mühendisin işlev ve iradesi minimize edilmektedir. Bu politikalarla sanayide ve kamuda nitelikli personel yetersizliği yaygınlaşmaktadır. Bu politikaların bir yansıması olarak KOBİ lerde çalışan mühendis sayısının oldukça düşük olduğunu görüyoruz. Kriz öncesine kadar, sermaye çevreleri ve siyasal iktidarlarca yıllarca hep dile getirilen verimlilik adı altında nitelikli işgücü istihdamı azaltılmıştır. Sanayide mühendis istihdam geleneği oluşturulamamıştır. Sanayideki genel durum, mühendis istihdamındaki yetersizliğe ve talep düşüklüğü yanı sıra üniversiteleri eğitim, bilim, teknoloji, Ar-Ge gibi alanlarda teşvik edici olmaktan uzaktır. Üniversite eğitiminin temel unsuru olan teori ve pratiğin uyumunun eğitim sürecinde kavranabilmesi için gerekli olan alt yapının sağlıklı olmamasının yanı sıra uzaktan eğitim gibi yeni esnek eğitim modellerinin mühendislik, mimarlık, şehir planlama disiplinlerine sokulmaya çalışıldığı görülmektedir. Teknik yüksekokullar kapatılıp Teknoloji Fakülteleri haline getirilerek bilimsel gerçeklerden uzak, kaos yaratacak düzenlemelere imza atılmakta ve teknik öğretmenlere mühendis unvanı verilmektedir. Bilindiği gibi Odamız bu genel duruma, Türkiye sanayisindeki olumsuz gelişmeler ile bilimsel-teknik gerekliliklerin kamusal yaşamdan dışlanmasının mühendislik uygulamalarına ilişkin sonuçlarını hemen her platformda dile getirmekte, mühendisliğin korunması için çaba sarf etmektedir. Bugün Türkiye de çalışma yaşamı ve toplumsal yaşamın gereken standartlardan uzak olması yukarıda dile getirilen gerçeklerle bütünlenmektedir. İş cinayetleri halini alan iş kazaları, hastanelerdeki bebek ölümleri, baca gazı zehirlenmeleri, kazan patlamaları ve benzeri binlerce olgu, Oda olarak bizim meslek alanlarımızdan hareketle toplumsal yaşamın belirli standartlara kavuşturulması yönündeki çabalarımızın ne kadar yerinde olduğunu göstermektedir.

Ancak gerek kapitalist küreselleşme süreçlerinin emperyalist sömürücü karakteri, gerekse ekonomi, sanayi, istihdam, gelir ve bölüşüm ilişkilerinin örgütleniş tarzından dolayı mühendislik uygulamaları had safhada etkilenmektedir. İşsizlik dalgaları, çalışma saatlerinde ve ücretlerde kesintiler, işletmelerin kapanması, üretime ara verme olaylarının karakterize ettiği bunalımın, ekonomi, toplum ve dolayısıyla mühendislik nezdindeki etkilerinin arttığı ve artacağı bir dönem söz konusudur. Serbestleştirme, kuralsızlaştırma politikaları, mühendislik uygulamaları ve toplumsal yaşamın görünür görünmez bütün yönlerine dek uzanmıştır. Örneğin, 1. İş güvenliği kapsamındaki periyodik denetimlerin piyasaya açılması, 2. İş makinaları eğitimlerinin serbestleştirilmesi, 3. Araçların imal tadilat montajı yönetmeliğinde benzer değişiklikler yapılması, 4. Asansör denetimlerinin benzer değişiklikler aracılığıyla piyasaya açılması, 5. LPG li araç yönetmeliklerinde yapılan değişiklikler, 6. Mesleki denetimlerimizin engellenmek istenmesi, 7. Uzaktan eğitim, teknoloji fakülteleri ve teknik öğretmenlerin işsizlik sorununu zamana yayarak onları mühendis yapmaya yönelik programlarla işsizliği artıracak, mühendislik eğitimini yeni biçimlere dönüştürerek tasfiye edecek yönelimler, 8. Mühendisliği teknik elemanlık düzeyine indiren uygulamalar söz konusudur. Ayrıca Dünya Ticaret Örgütü ve Avrupa Birliği anlaşmaları mühendislik hizmetlerinin serbest dolaşımını da kapsamaktadır. Birçok AB ülkesi mühendislik hizmetlerinin serbest dolaşımına çekince ve özel hükümler koyarken Türkiye anlaşmayı koşulsuz olarak imzalamıştır. Siyasal iktidarın kamu kuruluşları ve yerel yönetimler üzerinde oluşturduğu aşırı politizasyon ve rant amaçlı beklentileri, bizler nezdinde de yeni baskı biçimlerine yol açıyor. Bu sistematik içinde mühendislik adeta gereksizleştirilmekte ve aynı anda piyasa işleyişinin serbestisine ve denetimsizliğine tabi yeni ticari oluşumlara yol açılıyor. Planlı sanayileşmeden, kamusal hizmet-denetim perspektifinden düzen içi anlamda da olsa uzaklaşılınca, adeta bir sanayisizleşme süreci yaşanınca, hemen her konuda olduğu gibi yeni bir mühendislik ve yeni bir emek rejimi karşımıza çıkmıştır. Üyelerimiz düşük ücret, iş güvencesinin olmaması, SSK primlerinin düşük ücretler üzerinden ödenmesi, kadın mühendislerde cinsiyete göre ücret ve iş pozisyonu farklılığı, mesleki yetersizlik sorunları, siyasi baskı ile kadro atamaları, kamudaki tayin ve sürgünler, fazla mesailerde ücret verilmemesi, fazla çalıştırma, iş saatleri ihlali, sosyal hak ihlalleri ve özlük haklarına yönelik sorunlarla karşı karşıyadır. Sanayisizleşme, fason-esnek-taşeron üretim ile esnek istihdam ve rant eksenli sermaye birikimi düzenlemeleri eşzamanlı olarak yaşanmakta ve bu değişim meslek alanlarımızı, yani mühendislik sanayilerini, mühendislik hizmetlerini, uygulamalarını, mevzuatını ve meslek örgütlerimizi doğrudan ve dolaylı biçimlerde kapsamaktadır. Bu yönelim, sanayileşmenin, kalkınmanın, kentleşmenin, tarımdaki gelişmenin, kısaca bütün toplumsal yaşam ve temel sektörlerin ana güçlerinden biri olan mühendisliğin, eğitimden uygulamaya dek değişim sürecini belirlemektedir. Gerçekleşen yeni liberal dönüşümün görünür ürünleri-sonuçları dahi, bizim en temel yaklaşımlarımızdan birini, meslek-meslektaş sorunları ile ülke sorunları arasında sıkı bağlar bulunduğu yönündeki görüşümüzü doğrulamıştır. Söz konusu toplumsal-ekonomik-ideolojik-

kültürel-siyasi dönüşümler ile TMMOB nin dönüştürülmesi arasındaki yapısal bağlantılar, bugün daha net bir şekilde görülür olmuştur. GENEL KURUL SÜRECİNDE ÖRGÜTSEL, MESLEKİ, SOSYAL SORUMLULUKLARIMIZ BİR KAT DAHA ARTMAKTADIR Sosyal devletin tasfiyesi, özelleştirme, taşeronlaştırma ve sonrasında yaşanan işsizleştirme, demokratik hak ve özgürlüklerin en alt seviyeye çekildiği gericiliğin ve şiddetin sokağa hakim olduğu bir dönemde Demokrat Mühendisler, TMMOB Makina Mühendisleri Odası Kocaeli Şube yönetim ve organlarına bugün de her zaman olduğu gibi kararlılıkla adaydır. Demokrat Mühendisler; ülkemizde yaşanmakta olan ekonomik ve siyasi krizin yarattığı toplumsal sonuçlar üzerinden yaşanan mevcut duruma karşı, eşitlikçi, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti gerekleri temelinde ülkemizin yer altı ve yer üstü zenginliklerinin sömürülmesine karşı, bağımsızlık mücadelesini sürdürme ve meslek alanlarını koruma ve genişletme sorumluluğu ile karşı karşıyadır. Bilindiği üzere bütün gerici çevreler; ilerici, yurtsever toplumcu güçlerin yönetimlerde bulunduğu mücadelenin doğrudan aracı konumundaki meslek ve kitle örgütlerine yönelik olarak her daim bir iştah beslemişlerdir. Bu durum genellikle genel kurul süreçlerinde en üst seviyeye ulaşmaktadır. Bu, bugün de geçerli olan bir durumdur. Bu noktada Demokrat Mühendisler birlikteliğinin güçlendirilerek Şubemiz ve Odamızın, Türkiye nin bugünlere gelmesinde sorumluluğu olan gerici siyasal güçlere sunulmaması ve demokratik mevzilerin korunması bir kez daha önümüzde bir görev olarak durmaktadır. Türkiye deki mevcut duruma bağlı olarak, Odamızda birlikte üretme, birlikte karar alma, birlikte yönetme ortaklaşmacı yaklaşımına sahip olan Demokrat Mühendislerin örgütsel, mesleki ve sosyal sorumlulukları artmaktadır. Gün birlik ve diri olma zamanıdır. Bugün aslolan demokratik mevzileri koruma sağduyusuna sahip olma günüdür. Üyelerimizin Demokrat Mühendisler anlayışını ve kadrolarını tekrar Kocaeli Şube Yönetimine taşıması ve aydın, ilerici, demokratik yönetim anlayışında kesintiye müsaade etmemesi önemlidir.. Demokrat Mühendisler, değişik düzeylerdeki tanımlamalar olan sosyal demokratlardan demokrat, ilerici, laik, yurtsever, toplumcu unsurlara dek geniş bir yelpazeyi kapsayarak düşünsel aynılıkları örgütsel gücün, farlılıkları ise örgütsel zenginliğin bir aracı kabul etmiştir. Bu düşünsel farklılıklar bugüne kadarki birlikteliğimizi çerçeveleyen ve asgarinin de ötesine geçen Oda Çalışma İlkeleri ile çalışma programlarında somutlaşan ortak paydalarımızın gücünü zenginleştirerek güçlendirmektedir. Bu güçten hareketle Makina Mühendisleri Odası, ekonomik, siyasal, ideolojik cephelerde gericiliğe karşı örgütsel ilke ve birikimlerinden taviz vermeden karşı durabilme yetisini göstermiş ve bu nedenle siyasal iktidarın hedefi olmuştur. Bilinmelidir ki, Türkiye deki yurtsever toplumcu gelenek, cumhuriyetin iktisadi, sosyal kazanımları temelinde gelişmiştir ve bu kazanımlarla kopmaz bağları bulunmaktadır. Cumhuriyetin ve sosyal mücadeleler tarihimizin kazanımlarının özelleştirmeler ve sosyal devletin tasfiyesiyle yok edilmesine karşı, örgütsel, mesleki ve sosyal birliğimizin güçlendirilmesi gerekliliği çok açıktır. Bu noktada Demokrat Mühendisler olarak ilerici, yurtsever toplumcu geleneğimizin zenginliğinden hiçbir ödün vermeyeceğimizi, yarattığımız çağdaş, demokrat, yurtsever zemini kararlılıkla savunacağımızı ilan ediyoruz.

1. MÜHENDİSLİK EĞİTİMİ, ÜNİVERSİTELER VE ODAMIZ Ülkelerin eğitim politikaları, bilim, teknoloji ve sanayi politikalarından ayrı düşünülemez. Türkiye deki eğitim ve mühendislik eğitimi, toplum çıkarlarına göre değil, uluslararası iş bölümünün bir sonucu olarak şekillenmektedir. Eğitim ve öğretim hizmetleri piyasa ve sermayenin hizmetine sunulmakta, eğitim metalaştırılmaktadır. Eğitim alanında dayatılanlar, şirketleşen üniversite anlayışının gelişmesine de neden olmaktadır. Üniversite yapısındaki değişim, "şirket" ve "müşteri odaklı" bir tarza yönelmekte ve "müfredat" buna uygun biçimde yeniden yapılandırılmaktadır! Üniversitelerimizde bilimsel araştırmalara gerekli kaynaklar ayrılmayarak, bilimsel gelişmelerin önüne geçilmektedir. Ülke ve toplumun ihtiyaçlarına uygun olarak şekillenen bir Üniversite - Sanayi ilişkisi söz konusu olamamaktadır. Eğitim, istihdam ve üretim ilişkilerinin planlı bir şekilde ele alınmamasından dolayı lisans eğitiminde edinilen bilgilerin önemli bir bölümü çalışma hayatında pratik karşılığını bulamamaktadır. Bu durum mesleğe karşı yabancılaşmanın yanı sıra mesleki körelmeye de neden olmaktadır. Öğretim üyelerimizin de ekonomik koşulları gün geçtikçe kötüye gitmektedir. Mühendislik bölümlerindeki araştırma görevlileri ve genç öğretim üyeleri mesleki idealleri uğruna veya daha iyi bir iş bulamadıkları için görevde kalmaktadır. Bu alandaki meslektaşlarımızın bir çoğu, özel sektöre geçmeye zorlanmaktadır. Bu sürecin sonucunda yurt dışına beyin göçü de yaşanmaktadır. Mühendislik alanındaki eğitimde gerek açılan okullar gerek artırılan kontenjanlar açısından planlama anlayışının olmaması özellikle belirli bölümlerden mezun mühendislerin istihdam sorununu artırdığı gibi bu kitlenin mesleki kimliklerinde erozyon yaratmaktadır. Üretim süreçlerinde ortaya çıkan değişim, mühendisleri yeniden biçimlendirmekte, mesleki formasyonlarını değiştirmekte, istihdamı daraltmaktadır. İşsizliğin artması ücret politikalarını olumsuz yönde etkilemekte ve mühendislerin emeği ile orantılı ücret almalarını engellemektedir. Tüm bu olumsuz tanımlamalara rağmen; 61 yıllık deneyim ve bilgi birikimi ışığında ve mesleki, demokratik kitle örgütü olmanın sorumluluğu ile, üyelerinin sorunlarının toplumun sorunlarından ayrılamayacağı bilincinde olan; çağdaş, bağımsız, demokratik ve sanayileşen bir Türkiye özlemiyle, halktan ve emekten yana tavır alan, bu doğrultuda politikalar üreten ve mücadele veren odamız, ülkemizin içinde bulunduğu olumsuz tablonun değiştirilmesinin mümkün olduğuna inanmaktadır. Toplumsal gereksinimleri, üretimi, istihdamı, yaşam boyu eğitimi, ülkenin bilim ve teknoloji altyapısının güçlendirilmesini temel alan ulusal eğitim politikalarının yaşama geçirilmesini istemeye devam edeceğiz. Bu tespitlerimiz çerçevesinde; Üniversite eğitimi bilimsel, özerk ve demokratik olmalıdır. YÖK tüm kurumlarıyla kaldırılmalı, Üniversitelerarası Kurul ve üniversiteler, özerk ve demokratik bir anlayış temelinde yeniden düzenlenmeli, üniversitenin bütün bileşenlerinin yönetim ve karar sürecine katılmaları güvenceye alınmalıdır. Üniversitenin üç temel bileşeni olan öğretim üyeleri, öğrenciler ve üniversite çalışanlarının üniversite yönetimine katılmaları sağlanmalıdır. Uygun nitelik ve sayıda öğretim üyesi istihdam edilmelidir. Öğretim üyelerinin eğitim dışında ticari faaliyette bulunmaması için, eğitim hizmetini üreten öğretim üyelerinin ekonomik, sosyal ve mesleki sorunları çözülmelidir.

Öğretim üyelerinin düşüncelerinden, sendikal eylemlerinden ve demokratik taleplerinden dolayı karşılaştıkları her türlü ceza ve sürgün uygulamalarına son verilmelidir. Çok sayıda donanımsız üniversite ve bölüm açmak yerine, ülkemizde ihtiyaç duyulacak üniversite mezunlarının sayısı planlanarak, ülke ihtiyaçlarını gözeten yeterli eğitim kadrosu ve kütüphane, derslik, laboratuar, yurt vb. altyapısı tamamlanmış kuruluşlar oluşturulmalı; şimdiye kadar açılmış bulunan üniversitelerin eğitim düzeyi arttırılmalı, alt yapıları tamamlanmalıdır. Mühendislik ile ilgili yüksek öğrenimin planlanmasında yeni fakülte ve bölümlerin açılmasında, eğitim programlarının oluşturulmasında TMMOB ve bağlı Odaların öneri ve onayı alınmalıdır. Genel bütçeden eğitime aktarılan pay yeterli seviyeye getirilmeli ve üniversite bütçelerinde bilimsel araştırmalara ayrılan pay artırılmalıdır. Meslek Odalarının denetimi ve üniversitelerin yürütücülüğünde öğrencilere staj imkânları sağlanmalıdır. Öğrencilerin temel sorunlarından olan yurt konusunda çalışmalar sürdürülecek, çözüm bulunmaya çalışılacaktır. Eğitim her kademede eşit ve parasız olmalıdır. Harç, ikinci öğretim, yaz okulu gibi paralı uygulamalar kaldırılmalıdır. 2. KENT ve ÇEVRE İnsanlık mücadelesinin tarihi, aynı zamanda doğaya uyum çabalarının bir tarihidir. Binlerce yıllık bu çabalar sırasında, doğayı inceleyerek, gözlemleyerek, doğanın yasalarını hayata uygulamanın yol ve yöntemlerini sürekli geliştirmiştir. Günümüzün egemen üretim tarzı olan kapitalizm, maddi üretimi doğanın kendi yöntemlerine göre çok daha hızlı ve çok daha fazla üretmenin yollarını bulmuştur. Egemen üretim tarzı olarak kapitalizm kâr güdüsü ve hırsı ile insanların doğa ile ilişkisinde hiçbir sınır tanımadı. Doğanın en temel bileşenleri olarak toprak, su ve hava, sömürgeci bir tavırla sınırsızca kullanılmış, hoyratça tüketilmiştir. Eko sistemin uzun dönemli dengesini hedefleyen, insan ve doğanın birlikte var oluşuna dayalı bir yaklaşımla çevre, doğa ve toplumsal ilerleme - gelişme ve refah arasında uyumu temel alan bir sanayileşme, büyüme, kalkınma politikası geliştirmek olanaklıdır. Böyle bir politika, gelecek kuşaklar açısından da zorunludur. Bu politikanın temel araçlarından biri tarım, mera, orman, sanayi ve konut alanlarının; ekolojik denge - kalkınma - refah ilke ve hedeflerine göre kullanım planlamasının yapılmasıdır. Ülke düzeyindeki bir kalkınma planının parçası olarak şekillenmiş, bölge planları ile uyumlu havza bazlı çevre planlarının yapılması, katılımcı bir çevre örgütlenmesine yaslanan çevre yönetimi ve tüm bu sürecin uygulanmasını güvence altına alacak çevre mevzuatı ile olanaklıdır. Etkinlik alanımızda bulunan Sakarya-Bolu-Düzce İlleri ve Gebze ilçemizde kent ve çevre ile ilgili tespitler aşağıdaki şekilde özetlenmiş olup bu doğrultuda çalışma yapılması hedeflenecektir. Bölgemizde mevcut sanayi tesislerinin OSB içinde faaliyetine devamlılığı doğru bir karardır. Ancak mevcut OSB lerin doluluk oranı göz önüne alınıp yeni OSB lerin yaratılmasından vazgeçilmelidir. Tarım alanlarının sanayi alanına dönüştürülmesinden vazgeçilmelidir. Kıyı bölgelerinin sanayi amaçlı kullanımından çok turizm amacına yöneltilmesi sağlanmalıdır.

Demiryollarının limanlara erişimi sağlanmalı, Trakya ile Anadolu arasındaki taşımacılık deniz yolu ile sağlanmalıdır. Bölgede daha fazla liman yapımından vazgeçilmeli, uzmanlaşmış liman terminalleri oluşturulmalıdır. Hava kalitesini evsel, endüstriyel ve taşıt kaynaklı kirleticiler etkilemektedir. Sanayi tesisleri ve buna bağlı olarak artan nüfus ve trafik yoğunluğu nedeniyle iyi bir hava kalitesinin sağlanması için alınan önlemler yetersiz kalmaktadır. Mevcut çevresel risklerin çözümlenmesine yönelik olarak uygulanabilir ve izlenebilir bir çevre yönetimi geliştirilmelidir. Tarım arazileri tarımsal sit alanı ilan edilmeli amaç dışı kullanımı engellenmelidir. Yanıcı ve patlayıcı madde içerikli depolama alanları ile fosil yakıt depolama ve ayrıştırma alanları, yerleşim alanları dışına çıkarılmalıdır. 3. ÜYE İLİŞKİLERİ BİRİMİ Çağdaş ve demokratik toplumlardan bahsedebilmenin önkoşulu örgütlenme düzeyine yapılan vurgudur. Bunun yanında özgür ortamların, özgür bireyin yetiştirilmesinde temel koşuldur. Bu anlayışla, Oda üye ilişkilerinde demokratik ortamlarda, özgürce tartışmayı esas alan, bilgi sahibi olarak fikir üretmeyi benimseyerek üretim temelinde başarılı olmayı hedefleyen Şube Yönetim Kurulumuz, enerjisinin büyük bir kısmını üyelerine harcayacaktır. Üyelerimiz arasında çok çeşitli sektörlerde çalışan, çok çeşitli özelliklerde olan, sorunları da çok değişik olanlar vardır. Yine kadın üyelerimizin sorunları, daha da farklı olup; aynı şekilde öğrenci üyelerimizin, işsiz üyelerimizin, emekli üyelerimizin kendine özgü sorunları vardır. Bütün bunların örgütün içerisinde tartışılarak, bu konularda projeler üretilmesi esastır. Çalışmalarımızda üyemize dönük her türlü eğitim (mesleki, sosyal, kültürel ve etkinlik) bu çalışma döneminde de hedeflenmiştir. Bu çerçevede, Üye ilişkileri birimimiz, Oda ile üye arasında bir temas noktası oluşturacak olup, üyelerimizin iş ve adres değişiklikleri, odadan beklentileri, oda ile iletişim sıkıntıları çok hızlı çözülecektir. Burada amaç, üyesine duyarlı Oda, ilişkisini geliştirmek, dolayısıyla Odasına sahip çıkan üyeyi de oluşturmaktır. Odanın faaliyetlerine katılan, destek veren ve aidatını ödeyen üye hedeflenmektedir. Ayrıca öğrenci üyelerimizin mesleki ve sosyal gelişimi için staj yerleri sağlanacak, mesleki geziler ve sosyal etkinlikler düzenlenecektir. 3.1 HUKUK BİRİMİ Meslektaşlarımızın sorunları; kamu ve özel sektör olarak farklı nitelikler taşımaktadır. Kamuda çalışan üyelerimizin mesleki görevlerini yerine getirme ve özlük hakları açısından önemli sorunları bulunmaktadır. Öte yandan özel sektörde ücretli çalışan meslektaşlarımızın çoğunun sendikası ve iş güvencesi bulunmamaktadır. Şubemizde meslek alanlarımızda karşılaşılan sorunların çözülmesinde üyelerimize yardımcı olmak için, 13. Dönemde oluşturduğumuz Hukuk Biriminin faaliyetlerini genişleterek devam ettireceğiz. Özel sektörde ve kamudaki ücretli mühendislerin haklarının korunması amacıyla her türlü çalışmayı yürüteceğiz. Demokratik ve hukuki girişimlere destek olmaya devam edeceğiz. 3.2 MESLEK İÇİ EĞİTİM BİRİMİ Mesleki eğitim faaliyeti, örgütümüzün en temel faaliyetlerinden biridir. Üyelerimizin ihtiyaçlarına öncelik verilerek, üyelerimiz ve vatandaşlar için yürütülen eğitim hizmetleri, çağdaş ortam ve imkanlarla yürütülecek, sıcak temas ve güler yüzlülük esas olacaktır. 3.3 MESLEKİ DENETİM BİRİMİ Mesleki denetim faaliyeti, örgütümüzün en temel faaliyet alanıdır. Üyelerimizin ihtiyaçlarına öncelik verilerek, yürütülen denetim hizmetleri, çağdaş ortam ve imkanlarla en hızlı şekilde yürütülecek, bu konuda gerekli eğitimler ve mesleki faaliyetler gerçekleştirilecektir..

3.4 PERİYODİK KONTROL BİRİMİ Kamusal denetim anlamında, Periyodik kontrol hizmetleri büyük önem taşımaktadır. Odamız yıllardır İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği alanında, sorunların çözüme kavuşturulması, işçi sağlığı ve iş güvenliği kültürü oluşturulması için çalışmaktadır. Odamızca sunulan teknik ölçüm, test ve kontrol hizmetleri geliştirici ve iyileştirici olması, ulusal ve uluslararası düzeyde güvenilirliğinin artırılması amacıyla TÜRKAK tan akredite edilmiştir. Personel Belgelendirme Kuruluşumuz, A Tipi Muayene Kuruluşumuz ve Kalibrasyon labratuvarımızla sanayiden gelen test ve ölçüm taleplerine tarafsız ve güvenilir hizmet uzman personelimiz aracılığıyla yapılmaya devam edecektir. 3.5 LPG ARAÇ KONTROL SIZDIRMAZLIK BİRİMİ Kamusal denetim anlamında, LPG li araç kontrol hizmetleri büyük önem taşımaktadır. Bu kapsamda Odamız TÜRKAK tan akredite olmuş, standartlara uygun olarak LPG ve CNG li araçların montaj Tesbit Raporlarını düzenlemekte ve Sızdırmazlık raporları vermeye devam edecektir. 3.6 BASIN YAYIN VE HALKLA İLİŞKİLER BİRİMİ Çağdaş bir örgütlenmenin temel adımı üyesinden güç alan, tabandan tavana karar süreçlerinin demokratik ve özgür bir ortamda işlediği bir yapı oluşturmaktır. Bunu başarabilen kurumların toplumsal alanda karşı karşıya kaldığı en önemli sorun, çalışmalarını ve ürettiği sonuçları kamuoyu ile paylaşamamak şeklinde ortaya çıkmaktadır. Odamız özelinde bu, meslek sorunlarının ve bu sorunlara dair çözüm önerilerinin kamuoyu ile yeterince paylaşılamaması anlamında ortaya çıkmaktadır. Bu sorunun aşılabilmesi ve Şube etkinliklerinin Kocaeli kamuoyuna aktarılabilmesi için oluşturulan Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Birimi çalışmaları etkin bir şekilde sürdürülecektir. Mesleki uzmanlık alanları ile ilgili her türlü araştırma, inceleme, demeç verme, bilgilendirme, kamuoyu oluşturma çalışmalarını sürdüreceğiz. Bu sayede şube faaliyetlerimizi ve gündeme ilişkin şube görüşümüzü üye ile paylaşarak güncel konularda yürüttüğümüz politikanın ortaklaştırılmasını sağlayacağız. YAYIN ÇALIŞMALARI Şube Bültenimiz Şube Bültenimizin içeriğine üyelerimizin katkısı sağlanacak, 2 aylık periyotlarla çıkararak Şube Bültenimiz üyenin ilgi ile takip ettiği yayınlar olarak geliştireceğiz. Elektronik Bülteni Şube etkinlik ve duyurularının üyeye iki haftalık periyotlarla duyurulması amacı ile Elektronik bülten yayınlayacağız. Teknik Kitaplar Mesleki uzmanlık alanlarımız ile ilgili kitap çalışmalarımızı daha etkin ve içerik olarak bilginin güncel hale getirildiği bir tarzda sürdüreceğiz. Üyenin mesleki gelişmesine katkı koyacak, sürekli yenilenen ve gelişen teknolojik bilgilerin üyeye en hızlı, en ucuz ve sürekli sağlanması yönündeki çalışmalarımız daha etkin bir şekilde sürecektir. Kongre, Sempozyum, Panel Kitapları Kongre- sempozyum faaliyetlerini güncel konuları içeren alanlarda, bilimsel araştırmalara dayalı, yeni bilimsel verileri ve incelemeleri içeren bir biçimde sürdürecek, bu faaliyetlerde sunulan bildirileri ve yapılan panelleri kitap olarak üyemizin ve toplumun hizmetine sunacağız. Oda Süreli yayınları Oda süreli yayınlarına katkılar yapılacaktır. Şube Web sayfası Şubemizin web sayfamızda etkinliklerimiz düzenli olarak duyurulacaktır.

3.7 KÜTÜPHANE Şube kütüphanesi, uluslararası mesleki referans kitapları başta olmak üzere süreli yayınları da kapsayacak şekilde geliştirilerek, internete açık bilgisayarlarla üyelerimizin hizmetine sunulacaktır. 4. DEMOKRATİK KİTLE ÖRGÜTLERİ VE SENDİKALAR Etkinlik alanımızda bulunan Demokratik Kitle Örgütleri ve Sendikalarla olan ilişkiler geliştirilerek kurumsallaşma yönünde çabalar harcanacaktır. Özelde meslek alanlarımızla ilgili sendikalarla, genelde emek platformu bileşenleriyle birlikte özelleştirmelere karşı, bizlere dayatılan ve kamunun talanı anlamına gelen yasal düzenlemelere karşı, özellikle bölgemizde süren emperyalist savaşa karşı, TMMOB ve Oda Merkezimizin çalışmalarına paralel olarak gerekli çalışmalar sürdürülecek, genel anlamda bağımsız, üreten ve sanayileşen bir Türkiye mücadelesine destek sağlanacaktır. Ekonomik, demokratik ve özlük haklarımızın daraltılmasına karşı özellikle kamu çalışanlarının sendikalarıyla ortak etkinlikler yapılacak, kamusal hizmetlerin halkın kullanımına eşit ve ücretsiz ulaşması çabalarına destek verilecektir. Bu amaçla; Meslek alanlarımızla ilgili sendikalarla birlikte oluşturulacak olan platformlarda, Emek Platformunda Küreselleşme karşıtı oluşturulacak olan platformlarda Savaş karşıtı platformlarda, Özelleştirme karşıtı platformlarda yer alınarak aktif görevler üstlenilecektir. Gerek konu bazında gerekse genel olarak oluşturulan platformlarla birlikte izleme komisyonları oluşturulması yönünde çalışmalar yürütülerek, siyasal iktidarın uygulamalarının sürekli mercek altında tutulması yönünde çalışmalar yürütülecektir. 5. MESLEKİ ÇALIŞMALARIMIZ Odamızın örgütsel birikimi, üyelerimizin mesleki birikimlerine dayanmakta ve bu birikimlerin üzerinde yükselmektedir. Geçmiş dönemlerde olduğu gibi bu dönemde de yaptığımız tüm çalışmalarda üyelerimizin mesleki birikimlerini genç meslektaşlarımızın ve halkın yararına sunmaya devam edeceğiz. Meslektaşlarımızın ortak ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki etkinlikleri kolaylaştırmak, mesleğin kamu yararına uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleriyle ve halkla olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak, meslek disiplinini ve ahlakını korumak; kamunun ve ülkenin çıkarlarının korunmasında, yurdun doğal kaynaklarının, çevre ve tarihi değerlerin ve kültürel mirasın korunmasında, tarımsal ve sınai üretimin artırılmasında, ülkenin sanatsal ve teknik kalkınmasında gerekli gördüğü tüm girişim ve etkinliklerde bulunmak temel amaçlarımızdandır. Bu amaçlarımıza bağlı olarak: Mühendislik faaliyetinin doğru ve nitelikli bir tarzda uygulanmasını savunacağız. Meslek alanlarımızdaki her türlü sahtecilikle mücadele etmeye devam edeceğiz. Ücretli çalışan üyelerimizin mesleklerini uygulamada yaşadıkları zorluklara karşı etkin mücadele yürüteceğiz. Yeni mezun üyelerimizin mesleki gelişimlerine katkı sağlayacak çalışmalar yürüteceğiz, iş bulmaları konusunda aktif destek vereceğiz.

Üyelerimizin haklarını ve mesleki ihtiyaçlarını göz önüne alarak yeni sempozyum, kongre, kurultay konuları belirleyeceğiz. Meslek alanlarımızın düzenlenmesi ile ilintili tüm yasal süreçlere bilimsel ilkeler, mesleki birikimlerimiz ve kamu çıkarları temelinde müdahil olacağız ve kamuoyu yaratmak için uğraş vereceğiz. Meslek alanlarımızda standartların yerleştirilmesi amacıyla çalışmalar yürüteceğiz. Mesleğimizle ilgili sektörlerdeki bilimsel çalışmalara katılarak görüşlerimizin bu alanlarda etkin olması için çaba sarf edeceğiz. Meslek alanlarımızla ilgili olan sektörlerdeki dernek, vakıf vb. kurum ve kuruluşlarla kalıcı ilişkiler sağlamaya devam edeceğiz. İleri düzeyde tecrübe ve bilgi sahibi olan üyelerimizle sürekli ilişki kurarak, bu birikimlerinden Oda çalışmalarında etkin bir şekilde yararlanacağız. 5.1. SEMİNERLER - PANEL, FORUM, SÖYLEŞİ, KONGRE ve SEMPOZYUM ETKİNLİKLERİ Şube Çalışma Programı kapsamında, üyelerimizin istemleri doğrultusunda Şubemizde sempozyum, kongre, seminer gibi etkinlikler gerçekleştirilecektir. Şubemizin etkinliklerinde yerel ve ülke ölçeğinde çeşitli konular tartışılacak, sonuçları ilgili yerlere bildirilecektir. Gerektiğinde imza kampanyaları açılarak çeşitli konularda uyarı görevi yapılacaktır. Şube bünyemizde üyelerimizin gelişimine yönelik aylık söyleşiler düzenleyecek, düzenlediğimiz söyleşileri yayın haline getireceğiz. 5.2 TEKNİK VE MESLEKİ DENETİMLER Bilindiği gibi yasalar, üretim yerlerinin ve ticari alanın denetlenmesini ilgili yerel yönetimler, çalışma bakanlığı ve ticaret odalarına bırakmıştır. Özellikle üretim alanlarının denetim dışında olduğu, yılda 2000 e yakın kurban verdiğimiz iş kazalarından bilinmektedir. Bu nedenle önümüzdeki dönem çalışmalarında aşağıdaki başlıklarda özel çalışmalar yürütülecektir. Odamıza üye olmadan mesleğini sürdürmek, yasal olarak suç teşkil etmektedir. Bu doğrultuda üye olamayan meslektaşlarımızın üyeliğe kazandırılması için çalışmalar yürütülecektir. Doğrudan meslek sorumluluğumuza giren işyerleri, çalışmaları ve istihdam yönünden denetlenecek, yetersiz durumda olanların kamuya olumsuz sonuçlar oluşturması engellenecektir. Meslektaşlarımızın mesleğini gerçekleştirirken yaptıkları tüm faaliyetler, toplumsal ve gündelik yaşama olumlu etkileri olan ve hayatı teknik düzenlemeler ve çözümlerle kolaylaştıran bir süreçtir. Bu kapsamda mühendislik mesleğini yapmadığı veya gereği gibi yapmadığı halde sadece imza sorumluluğu alan meslektaşlarımızın durumu yakından takip edilecektir. Gerekli durumlarda bu meslektaşlarımızla ilgili yaptırımların uygulanması sağlanacaktır. Teknik ve mesleki denetimlerimizin daha ileri düzeyde yapılabilmesi için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Yeni kamusal denetim alanları oluşturacağız. Proje, uygulama ve üretim konularında üyelerimizin denetlenmesi ve kontrolünü sağlayacağız, teknik ve mesleki denetimlerimiz kamu yararına gerçekleştirilecektir. Kamu sağlığı ve güvenliğini ilgilendiren konularda; üyemizin eğitilmesini ve kamuoyunun bilgilendirilmesini sağlayacağız. Kamusal denetimlerimizi yaygınlaştırmak amacıyla kamu kuruluşları, meslek odaları ve yerel yönetimlerle işbirliği yapacağız.

Kamusal denetimin yasal sorumluluğunu taşıyan belediyeler ise, üstlendikleri sorumluluklar açısından yeterlilikleri ve eksiklikleri yönünden denetlenecektir. Özellikle belediyelerde yeterli teknik eleman istihdamı için çalışmalar yürütülecektir. Başta Çalışma Bakanlığı olmak üzere, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve ilgili diğer bakanlıklar çalışmalar yönünden denetlenecek ve bunlar düzenli olarak kamuoyuyla paylaşılacaktır. 5.3 MÜHENDİS YETKİLENDİRME, BELGELENDİRME, UYGULAMALI EĞİTİM MERKEZLERİ Odamız mühendislerin bilgi birikimlerinin artırılması, gelişen teknolojiye uyum sağlanması için meslek içi eğitimi savunmakta ve uygulamaktadır. Belgelendirme ise, bu çalışmanın kurumsal hale getirilerek, sahteciliğin ve mühendis olmayanların hizmet sunmasının engellemesi çabasıdır. Ayrıca belgelendirme çalışmalarımız sonucunda kamu güvenliği ve sağlığını yakından ilgilendiren pek çok alanda (Doğalgaz, Araçlarda LPG Dönüşümü, Asansör, Mekanik Tesisat, LPG İstasyonları, Gıda Güvenliği, Enerji Yöneticiliği vb.) meslektaşlarımızın kaliteli hizmet vermesi ve mühendislik hizmetinin yaygınlaşması sağlanmıştır. Sürdürülmekte olan Mühendis Yetkilendirme Kursları kamu sağlığı ve güvenliğini ilgilendiren alanlarda çalışan mühendislerin meslek içi eğitim ihtiyaçlarını giderme süreci olarak devam ettirilecektir. Yapılan eğitim ve seminerler mühendislerin bilgilerinin tazelenmesini, yeni teknolojilerden haberdar edilmesini, toplumsal duyarlılıklarının artırılmasını hedefleyecektir. Yapılan etkinliklerin içeriğinin odamızın bilimden ve emekten yana tutumuna uygun olarak geliştirilmesi ve düzenlenmesi hedeflenecektir. Eğitim ücretleri üyelerimizin maddi olanakları göz önünde bulundurularak tespit edilecektir. Öğrenci üyelerimize, işsiz üyelerimize imkanlar dahilinde ücretsiz eğitim olanakları sağlanacaktır. Ücretsiz seminerleri arttırmaya yönelik çalışmalar yapılacaktır. Odamızın bu noktada önünde duran görev, öncelikle yeni mezun üyelerimizin bilgi birikimlerini artırmak ve Sürekli Eğitim kavramını hayata geçirmektir. Kısa vadede seminerlerin açılması, bunların paket programlara dönüştürülmesi, uzun vadede ise Enstitüleşmek hedefimizdir. Enstitü aracılığı ile mühendislik eğitimi veren kurumların yeterlilikleri konusunda görüş bildirilmesi, yararlı yeni teknolojilerin ülkeye kazandırılması, eğitim alanında kamusal denetim hedeflenmektedir. MİEM kapsamında yürütülen kurslar ve belgelendirmeler, daha etkin ve yaygın olarak sürdürülecek; bilginin, teknolojik değişimlerin bağımsız, tarafsız ve kaliteli verilmesi sağlanacaktır. Yapılması planlanan faaliyetler: MİEM kapsamında yürütülen kurslar ve belgelendirme çalışmaları etkin ve yaygın olarak sürdürülecek, Eğitim konularının belirlenmesinde Üye talepleri dikkate alınacak, seminerlerde güncel mesleki bilgiler verilecek. Üyelerin mesleki alanda belgelendirme süreci daha etkin bir şekilde yürütülecek, mesleki bilgi (teori) ve deneyimlerin (pratik) güncel ve sürekliliği sağlanacak, kurumsallaşma çalışmaları daha aktif olarak yürütülecek, Ara teknik elemanlara yönelik eğitimler çeşitlendirilerek sürdürülecek. Enerji Yöneticiliği Eğitimleri ve Etüd Proje eğitimleri sürdürülecektir. Enerjiye yönelik verimlilik ölçümleri ve eğitimleri devam edecektir.

5.4 İŞÇİ SAĞLIĞI ve İŞ GÜVENLİĞİ İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği bütün çalışanları ilgilendiren, çalışma yaşamının en temel unsurlarından biridir. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliğine ilişkin göstergeler, temel insan hakları, çalışma yaşamı ve ülkelerin gelişmişliklerine ilişkin önemli göstergeler sunmaktadır. Ancak SGK ve diğer resmi istatistikler bile göstermektedir ki ülkemizde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliğine gereken önem verilmemekte, yasa, yönetmelik ve uygulamalarda yetersiz kalınmaktadır. Gerek işveren kesimi gerekse kamu işvereni konumundaki devlet, Yeni liberal ekonomik politikaların da etkisiyle konuya gereken özeni göstermemektedir. Bu nedenle ülkemiz iş kazalarında Avrupa birincisi, dünyada da üçüncü sırada yer almaktadır. Son yıllar ülkemizde iş kazaları ve meslek hastalıkları yoğun olarak gündemde kalmıştır. Riskin yüksek olduğu üretim ve hizmet alanlarında, çalışan sayısına bakılmaksızın iş güvenliğinden sorumlu mühendis çalıştırılması zorunlu olmalıdır. Sorumlu iş güvenliği mühendislerinin ilgili meslek odalarına kayıtlı olmaları ve odalarca mesleki denetime tabi olmaları zorunlu tutulmalı ve meslek içi eğitimlerle desteklenmelidir. Meslek Hastalıkları Hastaneleri işlevine uygun olarak yapılandırılmalı ve yaygınlaştırılmalıdır. İş güvenliği ile ilgili yasa ve mevzuatları, sosyal hukuk devleti gereklerine uygun olarak yeniden oluşturulmalıdır. İşçilerin ve çalışanların ancak iş sağlığı ve güvenliği sürecinin içine doğrudan katılımının sağlanması ile güvenli ve sağlıklı bir iş yeri ortamının yaratılmasının mümkün olduğu unutulmamalıdır. 6. ODA ÖRGÜTLÜLÜĞÜNÜ GELİŞTİRME ÇALIŞMALARI TMMOB ve bağlı odalar "mesleki demokratik kitle örgütüdür". Makina Mühendisleri Odası örgütlenmesi merkezi bir yapılanmadır. Değişik mühendislik ve mimarlık alanlarını bir çatı altında toplayan TMMOB ve TMMOB ne bağlı olan MMO; şube ve temsilcilik örgütlenmeleri ile üyelerini bu merkezi yapıya bağlar. Demokratik Merkeziyetçilik, örgütsel yapılanma ve çalışma anlayışımızda önemle sahip çıktığımız bir ilkedir. Bilimi ve tekniği emekçi halkımızın yararına sunmayı hedefleyen mesleki demokratik kitle örgütü kimliğimizle emekten yana olacak, meslek alanlarımızdan hareketle, ülke ve kent sorunlarımızı sorgulayarak, çözümler üreteceğiz. Üyelerle sürekli ve sağlıklı ilişkinin kurulmasına ve geliştirilmesine olanak sağlayacak, mesleki teknik ve sosyal etkinliklerimize hız vereceğiz. Bu anlamda geçmişte de örnekleri olan projeleri daha üst seviyelere taşıyacağız. İl / İlçe temsilciliklerimiz ve İş yeri temsilciliklerimizin daha etkin olmaları için somut projeler ve çalışmalar gerçekleştireceğiz, Karar alma süreçlerinde en küçük Oda birimi olan işyeri temsilciliğinden başlayarak temsilcilikler, komisyonlar, danışma kurulu ve yönetim kurulu çalışmalarında ortak iradenin esas alınmasını sağlayacağız. Kurulduğu 1984 yılından bu yana çok önemli çalışmalara imza atan Kocaeli şubemiz, üretim, karar alma ve yönetim süreçlerinin en demokratik bir şekilde yürütülmesi konusunda taviz vermeyecek, bu ilkenin yaşamasını sağlayacaktır. Bizler sürece sahip çıkarak, bu demokratik geleneğin gelecek dönemlere de aktarılmasını sağlayacağız. 6.1 ÖRGÜTSEL BAĞIMSIZLIK Oda nın kurumsal ilişkilerinde bağımsızlık ilkesi göz önünde bulundurulur. "Kamu çıkarlarını korumak" hedefini zedeleyecek veya Oda yı çalışma programlarından, çalışma ilkelerinden ödün vermeye zorlayacak hiçbir ilişkiye girilemez.

Siyasi yapılarla ve diğer kurumlarla ilişkilerin Oda nın bağımsızlık ilkesinin zedelenmesine yol açmayacak nitelikte olmasına özen gösterilir. Oda organlarında yer alan herkes, bu organların herhangi bir siyasi çalışmada basamak olarak kullanılmayacağını bilir. 6.2 TMMOB KOCAELİ İL KOORDİNASYON KURULU (KOCAELİ İKK) TMMOB Kocaeli İl Koordinasyon Kurulu; şubelerin ortak faaliyetlerinin sürdürülmesinin ve birlikte üretim yapılabilmesinin olanaklarının yaratıldığı bir kuruldur. Bu kurul aracılığı ile yürütülen etkinliklere, halk yararına yapılan çalışmalara ve mühendislik mimarlık alanlarında yürütülen ortak çalışmalara, ülke, kent ve toplum çıkarları doğrultusunda katkı sunulacak ve yaşanılan sorunlar için kamuoyu oluşturulmasında aktif görev alınacaktır. 6.3 ŞUBE DANIŞMA KURULU Oda Tüzüğümüzün 64.maddesinde tanımlandığı şekliyle Şube Danışma Kurulları sürdürülecektir. İşyeri temsilcileri, uzmanlık komisyon üyeleri, meslek dalı komisyon üyeleri, temsilcilik yürütme kurulu üyeleri, şube yönetim kurulu asıl ve yedek üyeleri, Oda organlarında görev yapan üyeler, eski yöneticiler, şube müdürü ve teknik görevlilerden oluşan, Şube Danışma Kurulu örgütümüzün tartışma, eleştiri, görüş üretme bazında en nitelikli organı olacaktır. Üyelerimizin yönetim kurulunun bir öznesi olması sağlanacak, buradan çıkan sonuçlar Şube Yönetim Kurulu çalışmalarına yansıtılacaktır. 6.4 ENDÜSTRİ İŞLEMTE MÜHENDİSLİĞİ MESLEK DALI KOMİSYONU Şube çalışmalarımızda, Odamız bünyesindeki farklı disiplinlerden meslektaşlarımızla birlikte üretmeye özen gösterecek, katılımcı bir anlayış izleyeceğiz. Üye ilişkilerini, farklı meslek disiplinleride göz önünde bulundurarak şekillendireceğiz. Oda ve şubemizin gücü oranında ve döneme ilişkin çalışmalara bağlı ihtiyaçlar doğrultusunda Endüstri-İşletme Mühendisi istihdamını sağlayacağız. Şube yönetim kurullarında, ilgili komisyonlarda ve tüm çalışmalarımızda meslek dalı temsiliyetine özen göstereceğiz. OYK' na bağlı olarak çalışan Meslek Dalı Alt Komisyonunun Şubemizdeki karşılığı Endüstri ve İşletme Mühendisliği Meslek Dalı Komisyonu (EİM/MDK)'dır. Bu komisyonun endüstri ve işletme mühendisleriyle toplantı yapılarak belirlenmesinden sonra Çalışma Programı yapılacak, Şube Yönetim Kurulu bu çalışmalara destek verecektir. Bu dönemde de somut ve özgün çalışmalar gündeme getirilecektir. Endüstri ve İşletme Mühendislerine yönelik çalışmaların daha nitelikli bir düzeye ulaştırılması için destek sağlayacağız. Endüstri-İşletme Mühendisliği disiplini meslek alanlarının doğru ve gerçekçi biçimde düzenlenmesine ilişkin etkinlikler düzenlenmesi için çaba harcayacağız. Bu çalışmalar yürütülürken ilgili disiplinlerdeki üyelerimizin aktif olması ve her türlü talep ve etkinliklerin gerçekleştirilmesi için destek olacağız. Oda Merkezi tarafından gerçekleştirilecek etkinliklerde etkin katkı ve katılım sağlayacağız. Endüstri-İşletme Mühendisliği Kurultayı ve Öğrenci Üye Kurultayı gibi birincil amacı örgütlenme olan etkinliklere Endüstri-İşletme mühendislerinin aktif katılımlarına ve yapılacak çalışmalara destek vereceğiz. Endüstri Mühendisliği ne ilişkin sanayi, üniversite ve sektör kuruluşları ile kurumsal ilişkileri süreklileştireceğiz. Endüstri-İşletme mühendisliği alanlarında, meslek içi eğitimler ile meslektaşın gelişimine katkı sağlayacak, alanlarında yeni eğitimler gerçekleştirilmesi için çalışmalar yapacağız.

6.5 UZMANLIK KOMİSYONLARI Şube çalışma Programı kapsamında düzenlenen şube anketini dolduran üyelerden daha önceki dönemde somut katkısı olan üyelerimize öncelik tanınarak yedi ya da dokuz kişiden oluşan uzmanlık komisyonları kurulacaktır. Komisyonlara istekli genç üyelerimizin katılımı sağlanarak bilgi ve birikimin aktarılması sağlanacaktır. Daha fazla talep gelmesi durumunda, çoğunluk sağlanamaması dolayısıyla görev bölümü yapılamadığından sonraki başvurular komisyon meclisleri şeklinde örgütleneceklerdir. Komisyonlarımız kısa ve uzun vadeli çalışma programı yapacaklar ve Şube Yönetim Kuruluna sunacaklardır. 7. ÜYELERE YÖNELİK ÇALIŞMALAR 7.1 İŞSİZ ÜYELERİMİZ MMO üyelerinin %20 i işsiz ya da mesleklerinin dışındaki bir alanda çalışmaktadır. Son beş yılın ortalamasına baktığımızda yılda ortalama 10.000 yeni meslektaşımız üniversitelerden mezun olarak aramıza katılıyor. Mühendislerin toplumun diğer bireyleri gibi giderek yoksullaşması ülkemiz bir gerçeğidir. İşsizlik ya da meslek dışı bir işte çalışma da bunun üzerine gelmektedir. İşsizliğin doğal olduğu, işsizliğin kader olduğu yalanlarına karşı çıkmak için, IMF nin, çokuluslu tekellerin ve yerli tekelci sermayenin, emek düşmanı ekonomik, sosyal ve siyasal dayatmalarına karşı çıkmak için, ülkemizin kaynaklarının yağmalanmasına, insanımızın yoksullaştırılmasına karşı mücadelemizi sürdüreceğiz. Şubemizde işsiz üyelere yönelik çalışmalarımıza devam edeceğiz. Üyelerimize iş bulma çabalarımızı, Oda ile üye arasında sağlam bir örgütlülük bağı kurulması anlamında da değerlendireceğiz. İşsiz üyelerimizin, kurslara ve seminerlere ücretsiz katılımları yönündeki çabalarımız devam edecek. 7.2 EMEKLİ ÜYELERİMİZ Emekli olan ve çalışmayan meslektaşlarımızın oda ile bağlarını korumak ve deneyimlerinin topluma ve diğer meslektaşlarımıza aktarılmasını sağlamak hedefimizdir. Emekli üyelerimizin şube çalışmalarına daha fazla katılımı için uğraş vereceğiz. İhtiyaçlarını da göz önünde bulundurarak bilgisayar kursları, sosyal etkinlikler, sağlık danışmanlığı vb. çalışmalar yürüteceğiz. Emekli üyelerimizin, ülkemizdeki emeklilerin sendikalaşma çalışmalarına katılımlarını destekleyeceğiz. 7.3 KADIN ÜYELERİMİZ Toplumun en küçük birimi olan aileden en geniş örgütlü kurumu olan devlete kadar cinsiyet ayrımcılığı her düzeyde yaşanmakta ve kadının ekonomik ve sosyal eşitlik problemleri varlığını korumaya devam etmektedir. Kapitalist düzen, kadını meta olarak görmekte ve erkek egemen anlayışı temsil etmektedir. Cins ayrımcılığı aile içi yaşamda, eğitim sürecinde ve çalışma hayatı içerisinde en baskıcı hali ile kadınları etkilemektedir. İstihdamda cins ayrımcılığı en geniş biçimde yaşanmakta, kadın mühendisler için çalışmak önemli bir sorun olmaya devam etmektedir. Bu cinsiyetçi yaklaşım kadının ezilmesine neden olmakta, kadının çalışma yaşamındaki konumu gelişememektedir. IMF ve Dünya Bankası nın yapısal uyarlama programlarının getirdiği özelleştirmeler ve yoksulluğun yaygınlaşması ve derinleşmesi sonucunda ilk önce işten atılanlar kadınlar olmaktadır.

Kayıt dışı çalışanların büyük çoğunluğunu yine kadınlar oluştururken, yoksulluk ve işsizlik ilk önce kadınları vurmaktadır. Cinsiyetçi iş ilanları veren, iş yerinde cins ayrımcılığı uygulayan kurumlara karşı etkin mücadele edeceğiz. İşyerlerinde daha fazla kadın mühendis çalıştırılması için çaba göstereceğiz. Kadına yönelik mobbing, psikolojik ve cinsel tacizlerin karşısında olacağız. Her alanda kadına yönelik pozitif ayrımcılığı savunacağız. Tüm mühendislerin çalışmasını kolaylaştıran kreş vb. uygulamaların yaygınlaştırılması için çaba göstereceğiz. Oda çalışmalarımızda ve Oda yönetimlerinde kadın mühendislerin daha etkin olması için hep birlikte mücadele edeceğiz. 7.4 ÜCRETLİ MÜHENDİS ÜYELERİMİZ - MÜHENDİS ASGARİ ÜCRETİ Ücretli mühendisler diğer tüm emekçiler gibi düşük ücretler, işsizlik, güvencesiz çalışma koşulları, düzensiz ve yoğun çalışma, yasal hakların verilmemesi sorunlarını yaşamaktadırlar. Mühendislerin bunların yanı sıra statü kaybı, haklarını koruyacak bir örgütlenmenin olmayışı mesleklerini geliştirememek, meslek alanlarının dışındaki işleri yapmak, mesleki bilgi ve etiğe ters uygulamalara zorlanmak gibi sorunları da bulunmaktadır. Bu tespitlerle; TMMOB Yönetim Kurulu ücretli çalışan Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları için 2016 yılı ilk işe giriş bildirgesinden baz alınacak Asgari Brüt ücreti 3.300 TL olarak belirlemiştir. Etkinlik alanımızda asgari ücretin uygulanması konusunda üyelerimize her türlü destek verilecektir. Mesleklerini yürütürken karşılaştıkları haksız uygulamalarda, üyemizin yanında yer alacağız. Üyelerimizin büyük çoğunluğunu oluşturan ücretli mühendislere yönelik olarak geçmişten bugüne artarak sürdürdüğümüz komisyon çalışmalarını, hukuki çalışmaları ve sempozyum çalışmalarını devam ettireceğiz. Üyelerimizin işyerlerinde yürütecekleri her türlü hak arama, sendikalaşma vb. çalışmalarına, sendikalarda aktif görev almalarına destek vereceğiz. Bu konuda özellikle TMMOB, KESK ve DİSK in ortak çalışma yapmasını talep edeceğiz. Çalışma sürelerinin düşürülmesi, işsizlik sigortasının daha kapsamlı ve işlevli hale getirilmesi için çaba göstereceğiz. Esnek üretim ve esnek istihdam modellerine karşı çıkıp, iş güvenceli tam istihdama dayalı politikaların uygulanması için çaba göstereceğiz. Sendikal hak ve yasalar, İş Yasası, Devlet Memurları Yasası ve diğer ilgili yasaları uluslararası sözleşmelere uygun hale getirecek düzenlemelerin yapılması için çaba göstereceğiz. 7.5 AKADEMİSYEN ÜYELERİMİZ Üniversitelerde görev yapan meslektaşlarımızla ilişkilerimizi geliştirecek ve süreklileştirileceğiz Üniversitelerle İlişkiler Komisyonu kuracağız. Üniversitelerde çalışan üyelerimizle ortak, kalıcı bir örgütlenme ve ilişki sağlayacağız. Oda olanakları çerçevesinde akademisyen üyelerimizin bilimsel çalışmalarına destek vereceğiz. Asistanlar Derneği, Öğretim Elemanları Derneği vb. akademisyenlerin üyesi olduğu derneklerle sürekli ilişki sağlayacak ve ortak çalışmalar yürüteceğiz. 7.6 SMM ÜYELERİMİZ Serbest mühendislik ve müşavirlik hizmetleri yürüten üyeler arasında haksız rekabetin önlemeye devam edeceğiz. Tüketicinin korunmasını sağlamak üzere, mesleki denetimin kamusal bir görev olarak Odamızın temel amaçlarından biri olduğu saptamasından hareketle;