HAVVA ÖZKILIÇ
Etkeni retro virüs grubudan olan İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü(HIV) virüsüdür. Kazanılmış Bağışıklık Yetmezliği Sendromu(AIDS) kelimelerinin kısaltılmasıdır. Dünyada AIDS sayısı hızla artmakta ve epidemiler oluşturmaktadır.
İlk defa 1981 yılında AIDS tanısı ve 1983 yılında da etkeni HIV belirlenmiştir. Virüsün T-lenfositlere makrofajlara ve birçok mekanizmalara etkisiyle bağışıklık yanıtta yetersizlik ortaya çıkar. Birçok fırsatçı enfeksiyonlar ve neoplazi gelişimiyle ağır seyreden kronik bir enfeksiyondur.
HIV enfeksiyonu /AIDS li hastaların çoğu ayaktan, çok azı hastanede tedavi görürler. Hemşireler ve tüm sağlık çalışanları HIV enfeksiyonuna yönelik doğru bilgiye sahip olduklarında hastalara kaliteli hizmet ve bakım sunacaktır.
Homoseksüeller, heteroseksüeller, biseksüeller, sık sık eş değiştirenler İV ilaç kullanan bağımlılar Kan ve kan ürünleriyle tedavi gören hastalar(hemofili, koagülasyon bozukluğu olanlar) İlaç bağımlısı ya da biseksüel erkekle ilişkisi olan annelerin bebekleri HIV enfeksiyonlu bireylerin eşleri Doku organ nakli geçirenler Hemodiyaliz tedavisinde olanlar Sağlık personelleri
Kondom kullanılmayan cinsel ilişkiler Kan ve kan ürünleri Damar içi uyuşturucu kullanıcılarının ortak enjektör kullanımıyla Anneden bebeğe doğum sırasında ya da anne sütüyle bulaşır.
Hijyen kurallarına uyulmadan ve steril olmayan aletlerle uygulanan; dövme, akupunktur, tıraş bıçağı, ustura veya benzeri aletlerle yapılan her türlü işlem teorik olarak HIV virüsünün bulaşmasına neden olabilir. HIV virüsü dış ortamda hava ve güneş ile temas ettiğinde, çok kısa sürede bulaştırıcılığını yitirmektedir.
Kondom ile ilişki Aynı çatal, bıçak, tabak kullanımıyla Öpüşmek, sarılmak, El ele tutuşmak, tokalaşmak Sivrisinek ve böcek ısırıklarıyla Aynı tuvalet, duş, havlu kullanımıyla Kapı kollarına temasla Aynı sosyal ortamda bulunmakla bulaşmaz.
HIV enfeksiyonunun bulaşmasını önlemeye, kontrol altında tutmaya ve korunmaya yönelik temel bilgi (Temas izolasyon)eğitimi alınmalı. HIV enfeksiyonuyla yaşayan tüm bireylerin düzenli olarak kan testi yaptırması önemlidir. En önemli iki kan testi CD4 hücre sayısı ve viral yük test sonuçları HIV enfeksiyonunun etkilerine dair en yararlı bilgileri verir. HIV tedavisinin amacı viral yükü en düşük seviyede (negatif değerde) tutmak ve CD4 hücre sayısını arttırmaktır.
HIV tedavisinin yararlı olması için ilaçlar daima zamanında kullanılmalı ve asla doz atlanmamalıdır. İlaçlar vücuttaki etkinliğini belirli süre içinde korurlar. Doğru zamanda doğru dozda alınmalıdır. HIV ilaçlarını düzenli kullanmak virüsün kontrol altında tutulmasına yardımcı olacaktır. Önerildiği gibi kullanılmayan ilaçlar ileride HIV tedavisinde aksaklıklara ilaç direncine neden olabilir. Ayrıca ilaç dışında yapılması gerekli davranışlar bulunmaktadır.
Enfeksiyonlardan korunma kurallarının en önemlisi temizlik ve kişisel hijyene dikkattir. Üst solunum yolu enfeksiyonlarından korunmanın en etkin yolu düzenli ve doğru el yıkamadır. Yaşam tarzlarındaki değişiklikler bireylerin sağlıklarını olumlu yönde etkileyecektir. Sigara; bağışıklık sistemini zayıflatması ilaç etkinliğini azaltması, kanser gelişmesi olasılığı nedeniyle ayrıca kardiyak sorunlara neden olacağından tüketilmemelidir.
Sağlıklı beslenme: Bağışıklık sistemini güçlü tutmak ve antiretroviral tedavide kullanılan ilaçların olumsuz yan etkilerinden korunmak için, sağlıklı beslenme son derece önemlidir. Spor yapmak: Antiretroviral ilaçların kan yağları üzerindeki olumsuz etkilerinin giderilmesinde yardımcı olacaktır. Dinlenme ve uykuya gerektiği kadar zaman ayrılması ayrıca uyku sorunları varsa destek olabilecek kişilerden yardım alınması önemlidir.
HIV enfeksiyonu tanısı aldıktan sonra ortaya çıkan birçok duygusal tepkiler mevcuttur. İnkar etme Öfke Üzüntü ve depresyon Korku ve kaygı Stres Utanç Suçluluk Yalnızlık duygusu Damgalanma ve izolasyon Geleceğe dair plan yapamama vs.